Sarı Lacivert Dergisi Sayı 4 by Ersin Güleç

Sar覺 Lacivert Dergisi / Say覺 4 / 2015 / sonbahar

Başkan’dan

Pes etmedik Evet, hiç pes etmedik… Çünkü inanmadık… Çünkü o sezonu saniye saniye yaşadık. Çünkü o sezon her golü futbolcularla biz attık, her topu kalemize girmesin diye birlikte kurtardık. Çünkü yönetimimize güvendik. Çünkü teknik heyetimize saygı duyduk. Çünkü futbolcumuzun formasının terinin bir benzeri bizim formalarımızda vardı. Çünkü o sezonun gerçek şampiyonu bizdik. Uzun uzun yazmaya gerek yok. 3 Temmuz filmi bitti. Bakın film diyorum. Üstelik senaryosu kötü, kurgusu kötü bir filmdi. Varsın gitsin şampiyon olabileceğimiz iki, üç, dört sezon, on sezon… Varsın kaybedelim paramızı… Büyüklük böyle bir şey işte… Tek başına onlarca, yüzlerce cephede mücadele edersin. Büyüksen sonuçta sen kazanırsın. Fenerbahçe Türk sporunda tek büyüktür. Bunu 3 Temmuz süreci bir kez daha kanıtlamıştır. Fenerbahçe’nin göğsünde bugün üç, yarın dört, önümüzdeki yıllarda beş yıldız olur. Bizim ilgimizi çeken ise o formanın üzerindeki armadır, o çubuklu formadır. Başladığımız gibi bitirelim… Fenerbahçe pes etmez, Fenerbahçeli pes etmez… Çubuklu forma adama pes ettirmez.

A. Sertaç Komsuoğlu

Haber

Haber İMTİYAZ SAHİBİ Sarı Lacivert Derneği adına Yönetim Kurulu Başkanı Sertaç Komsuoğlu SORUMLU YAZI İŞLERİ MÜDÜRÜ Emin Kaya YAZI İŞLERİ Sıla Acar Selin Şahin REKLAM Ayşe Işık GRAFİK TASARIM Ersin Güleç YÖNETİM ADRESİ Osmanağa Mahallesi Yoğurtçu Parkı Caddesi Nurpark Apt. No: 2 D:5 Kadıköy İstanbul Tel: 0216 449 45 00 Faks: 0216 449 45 05 BASKI İRM Dijital Baskı ve Matbaacılık San. Tic. A.Ş. Bostancıyolu Caddesi Şehit Sokak No: 44. Yukarı Dudullu 34775 Ümraniye/ İstanbul Tel: 0216 466 74 96 Faks: 0216 365 58 05 YAYIN TÜRÜ Yaygın Süreli Yayın SARI LACİVERT DERGİSİ Spor Yöneticilerine, Kulüp Üyelerine ve Spor Sektörü Temsilcilerine ücretsiz dağıtılır. Para ile satılmaz. Yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarına aittir. Reklamların sorumluluğu ise reklam verene aittir. Dergide yayınlanan yazı ve resimler kaynak gösterilmek sureti ile iktibas edilebilir.

3 Temmuz çöktü

Loran Vayloyan: Fenerbahçe’nin Avrupa yolculuğu 14

Haber-Analiz 20

Sarı Lacivert bir ömür

Amatör branşlar doludizgin

Haber 30

Fenerbahçe SK uygulaması akıllı cihazlarda

Acı Kaybımız

Üyelerimiz Üye sayımız artmaya devam ediyor

Genç atletler Yudum İliksiz ve Berk Köksal: “Fenerbahçe sporcusuna sahip çıkıyor”

Haber

Fenerbahçe’den teknoloji hamlesi

Röportaj

Haber

Fenerbahçe ve Yandex’ten dev işbirliği

Bayramlaşma töreni yapıldı

Röportaj

Haber-Analiz

Loran Vayloyan: Fenerbahçeliler için tarihi turnuva: Eurobasket 2015

Haber

Özdemir ve Demirel’den Başkanımıza ziyaret

Olağan Mali Genel Kurul Toplantısı yapıldı

Onur Belge ve Zeki Alasya son yolculuğuna uğurlandı

Nihat Özdemir ve Turgay Demirel’den Başkanımıza ziyaret

3 Temmuz çöktü

Fenerbahçe’nin Avrupa macerası

Sarı Lacivert bir ömür

Eurobasket 2015

Fenerbahçe’den dev anlaşma

Fenerbahçe’nin başarısına odaklanmalıyız

“Fenerbahçe sporcusuna sahip çıkıyor”

3 Temmuz Süreciyle ilgili yeniden yargılama davasında Mahkeme Heyeti, Fenerbahçe'den yargılanan tüm şahıslar için önceki hükmün iptaline ve beraate karar verdi.

3 Temmuz Sürecinde başta Başkanımız Aziz Yıldırım olmak üzere sarı lacivertli camianın dik duruşu kumpasların çökmesinde ve oyunun bitmesinde büyük rol oynadı.

Temmuz süreciyle ilgili yeniden yargılama davasında Mahkeme Heyeti, Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım, yöneticiler İlhan Ekşioğlu, Şekip Mosturoğlu ve Ali Yıldırım ile aralarında Tamer Yelkovan ve Cemil Turan’ın da olduğu Fenerbahçe’den yargılanan tüm şahıslar için önceki hükmün iptaline ve beraate karar verdi. Fenerbahçe, 4 yıl 3 ayı aşkın süredir devam eden 3 Temmuz Sürecinde onur mücadelesini kazandı, kurulan kumpaslar çöktü, adalet yerini buldu. Davada kararın açıklanacağı 6.duruşma İstanbul Adalet Sarayı Şehit Cumhuriyet Savcısı Mehmet Selim Kiraz Yerleşkesi’nde görüldü.

Fenerbahçe taraftarı Başkanını yalnız bırakmadı 13. Ağır Ceza Mahkemesinde Hakim Ahmet Civelek başkanlığındaki davada ilk olarak yoklama ve kimlik tespiti yapıldı. Duruşmada Aziz Yıldırım, İlhan Ekşioğlu, Ali Yıldırım ve Şekip Mosturoğlu ile Tamer Yelkovan hazır bulundu. Fenerbahçe Spor Kulübü yönetim kurulu üyeleri de duruşmayı takip ederken, çok sayıda Fenerbahçe taraftarı dışarıda kararı heyecanla bekledi. Mahkeme heyeti saat 16:10’da salondaki yerini aldı. Beşinci duruşmada mütalaasında Fenerbahçe’den yargılanan tüm şahıslarla ilgili önceki hükümlerin iptalini ve beraatlarını talep eden Cumhuriyet Savcısı Abdullah Mirza Coşkun’un da salona saat 16:23’te gelmesinin ardından duruşma saat 16:26’da başladı. Avukatlar savcının beraat yönündeki mütalaasına ilişkin söz aldı. Daha sonra

mahkeme başkanı Hakim Ahmet Civelek sırayla taraflara söz verdi.

“Onur mücadelesi veren bir topluluk var burada” Başkanımız Aziz Yıldırım “4 sene 3 aydır mahkeme sürüyor. Onur mücadelesi veren bir topluluk var burada. Şahsım ve tüm arkadaşlarım adına beraatimizi istiyorum” dedi. Başkanımız Aziz Yıldırım’ın ardından söz alan yöneticilerimiz ve çalışanlarımız da, “Avukatlarımızın ve savcının mütalaasına katılıyorum, beraatımı talep ediyorum” ifadelerini kullandı. Duruşmada avukatlar tek tek söz alıp mahkemeden beraat talep etti. Avukatların konuşmalarının ardından yargılanan isimlere son sözleri soruldu. Tüm yargılanan isimler beraatlerini isterken,

Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım, “Şahsımın ve bu davada yargılanan tüm arkadaşlarımın beraatini talep ediyorum” dedi. Mahkeme başkanı son sözlerin ardından saat 17:40’ta karar için duruşmaya ara verdi. İki saatlik bekleyişin ardından mahkeme heyetinin kararları açıklandı.

Fenerbahçe 4 yıl 3 ay süren onur mücadelesini kazandı Başkanımız Aziz Yıldırım, yöneticilerimiz İlhan Ekşioğlu, Ali Yıldırım ve Şekip Mosturoğlu ile aralarında Tamer Yelkovan ve Cemil Turan’ın da olduğu Fenerbahçe'den yargılanan tüm şahıslar için önceki hükmün iptaline ve beraatlarına karar verildi, böylece Fenerbahçe 4 yıl 3 ay süren onur mücadelesini kazandı. Başkanımız Aziz Yıldırım ve yönetim kurulu üyelerinin beraatları sonrası salonda alkışlar koptuğu duyuldu. Tüm sanıkların beraat ettiği davada Başkan Aziz Yıldırım, yöneticiler ve avukatlar birbirlerine sarılarak büyük sevinç yaşadı ve beraat kararını kutladı.

Camianın dik duruşu kumpasların çökmesinde büyük rol oynadı 9 Ekim 2015 tarihi Türkiye’de adaletin yerini bulmasında bir milat oldu. 3 Temmuz Sürecinde başta Başkanımız Aziz Yıldırım olmak üzere sarı lacivertli camianın dik duruşu kumpasların çökmesinde ve oyunun bitmesinde büyük rol oynadı. Fenerbahçe haklı mücadelesinde beraat etti.

“Fenerbahçe’ye

sahip çıkmalı ve başarısına odaklanmalıyız”

Sarı Lacivert Derneği’nin 2015 yılı Olağan Mali Genel Kurul Toplantısı gerçekleştirildi. Sarı Lacivert Derneği Başkanı Sertaç Komsuoğlu toplantıda yaptığı konuşmada Fenerbahçe’ye sahip çıkılması ve Fenerbahçe’nin başarısına odaklanmak gerektiğini vurguladı.

arı Lacivert Derneği’nin 2015 yılı Olağan Mali Genel Kurul Toplantısı gerçekleştirildi. Divan Başkanlığını Necdet Çoban’ın yaptığı Mali Genel Kurulu toplantısında, Yönetim ve Denetim Kurulu raporları, Geçmiş Dönem Kesin Hesap Bilançosu ile Yönetim Kurulu tarafından hazırlanan, yeni döneme ait bütçe görüşüldü ve ibra için oylamaya sunuldu.

Denetim Kurulu raporu okundu Denetim Kurulu’nun 1 Ocak 2014- 31 Aralık 2014 tarihleri arasını kapsayan döneme ilişkin raporunu aktaran Denetim Kurulu Üyesi Oktay Aktolun, defter ve kayıtların usulüne uygun olarak tutulduğu ve yapılan harcamalarla toplanan gelirlerin dernek tüzüğünde belirlenen amaca uygun bir şekilde yapıldığını aktardı.

arı Lacivert Derneği Başkanı Sertaç Komsuoğlu konuşmasına Fenerbahçe’nin efsane futbolcularından ve Kulüp Eski Genel Müdürü Serkan Acar’ı vefatının ikinci yılında saygıyla ve rahmetle andıklarını söyleyerek başladı. Fenerbahçe’nin yaşadığı zorluklara rağmen önemli birçok başarıya imza attığını kaydeden Komsuoğlu; “Biz büyük ve köklü bir kulübüz. Tüm Fenerbahçe sevdalıları olarak Fenerbahçe’ye sahip çıkmalı ve Fenerbahçe’nin başarısına odaklanmalıyız” dedi.

“Taraftar kulübüne sahip çıkmalı” Sarı Lacivert Derneği Başkanı Sertaç Komsuoğlu, Fenerbahçe’nin mücadele ettiği her branştaki başarılarına vurgu yaparak, “Bunun en güzel göstergelerinden bir tanesi de Kadın Masa Tenisi Takımımızın Avrupa Şampiyonluğudur” dedi. Fenerbahçe taraftarının kulübüne sahip çıkması gerektiğini söyleyen Komsuoğlu, Dernek faaliyetleri hakkında da bilgiler verdi.

Yalçın Haker

Ahmet Eke

“Üye sayımız artmaya devam edecek”

ali Genel Kurulu toplantısında söz alan isimlerden biri olan Fenerbahçe Kongre Üyesi Yalçın Haker Sarı Lacivert Derneği’nin güzel bir döneme doğru gittiğini kaydetti. Yalçın Haker derneğin ve Fenerbahçe’nin üye sayısının artırılması gerektiğine vurgu yaparak, “Bu önemli çünkü Fenerbahçe’nin de derneğimizin de üyeye ve onlardan gelecek gelirlere ihtiyacı var” ifadelerini kullandı.

“Gelirlerimiz artacak”

önetim Kurulu Üyesi Ahmet Eke ise konuşmasına derneğin tüzel bir kişi olduğu kadar aynı zamanda iktisadi bir işletme olduğunu vurgulayarak başladı. Eke, “Gelirlerimizin önemli bir kısmı üye aidat gelirleri ile yapılan sosyal organizasyonlardan elde edilen bağışlardan kaynaklanmaktadır. Giderlerimiz ise genel olarak kira giderleridir. Bu yıl umuyoruz ki hem futbol hem de basketbolda sonbahar ile başlayan dönemde başarılı organizasyonlarımızla önemli gelirler elde edeceğiz” diye konuştu.

Yasemin Merçil

“Futbol takımımızın desteğe ve bütünleşmeye ihtiyacı var”

F Toplantıda üyeler görüşlerini ifade ettiler.

enerbahçe Kongre Üyesi ve Sarı Lacivert Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Yasemin Merçil, kürsüde söz alarak, sezonun stresli ve heyecan ile geçtiğini ifade etti. Yasemin Merçil, “İnşallah biz de taraftar olarak kenetlenirsek mutlu sona ulaşacağımıza inanıyorum. Desteğimizi esirgememeliyiz” dedi. Merçil maçlarda bazı taraftarların uygunsuz davranışlarına da dikkat çekti ve “Biz küfür dinlemeye gelmiyoruz. Gerçekten kritik bir dönemdeyiz. Özellikle futbol takımımızın bu desteğe ve bu bütünleşmeye ihtiyacı var. Lütfen bu son dönemde elimizden geleni yapalım” şeklinde konuştu.

“Sarı Lacivert Derneği olarak çok çalışıyoruz” Toplantıya katılan üyelerden derneğin üye sayısının daha fazla artırılması konusunda destek sağlamalarını isteyen Sarı Lacivert Derneği Başkanı Sertaç Komsuoğlu; “Dernek olarak çok çalışıyoruz. Ben yönetim kuruluna özellikle teşekkür etmek istiyorum. Yoğun iş programları olan arkadaşlarımız tüm mesailerini Sarı Lacivert Derneği Fenerbahçe’ye nasıl faydalı olur diye harcıyorlar. Sarı Lacivert olarak daha fazla birlikte olmalıyız. Kongre üyesi olmayan arkadaşlarımız da kongre üyesi olmalılar” dedi. Sertaç Komsuoğlu toplantıda ayrıca Sarı Lacivert Dernek üye kartının tanıtımını da yaptı.

Av. İrfan Coşkun

Sarı Lacivert Derneği Başkanı Komsuoğlu toplantıda dernek üye kartının tanıtımını yaptı.

Faaliyetleri anlattı Yönetim Kurulu üyesi İrfan Çoşkun toplantıda göreve geldikleri 26 Nisan 2014 tarihinden itibaren Sarı Lacivert Derneği faaliyet raporuna ilişkin bilgiler verdi. Derneğin üye sayısının artmaya devam ettiğini belirten İrfan Çoşkun, 2013-2014 sezonunun şampiyon olarak tamamlandığını ve bu nedenle dönemin teknik direktörü Ersun Yanal’ın katılımı ile de 8 Haziran 2014 tarihinde Şampiyonluk Yemeği’nin düzenlediğini anımsatarak, “2014-2015 sezonunda ise Şükrü Saraçoğlu Stadyumu maraton üst E blokta kombine ve pasolig satışı gerçekleştirildi, 19 Ekim 2014 tarihinde de Galatasaray maçı öncesi geleneksel yemeğimizi düzenledik ve Sarı Lacivert Dergimizin ikinci sayısı da Ekim 2014’te çıktı. Yine Ekim 2014’te Kulübümüzle yakın ilişkiler kurularak Kulübümüz Yönetim Kurulu’nun özellikle önem verdiği ‘Hedef 1 Milyon Üye’ kampanyasına derneğimizin tüm üyelerinin ve tüm Fenerbahçelilerin katılımı sağlanmaya çalışılmış ve bu konuda faaliyetler gerçekleştirilmiştir. 2014 yılı Aralık ayında ise derneğimizin internet sayfası olan ‘sarılacivert.org’ yenilenerek yeni tasarımıyla kullanıma açılmıştır. Yıllardır dernek üyelerimiz ile bizden önceki yönetimlerimizin üstün gayretleriyle bir noktaya getirilen ve sayın başkanımızın da özverili çalışmalarıyla vakıflardan kiralanan arsamızda bina yapılması hususunda Kalamış Turistik Tesisleri A.Ş ile sözleşme imzalanmıştır. 8 Mart 2015 tarihinde Galatasaray Maçı öncesinde sergilenen 3 boyutlu koreografi de Derneğimizin katkılarıyla gerçekleştirilmiştir. Bugün sizin bilgilerinize ve beğenilerinize sunulan Sarı Lacivert Dergisi’nin de en son sayısı en son haberlerle çıkmıştır” şeklinde konuştu.

Genel Kurul toplantısında Avrupa Şampiyonu Fenerbahçe Masa Tenisi Şube Kaptanı Gürhan Yaldız’a Başkan Sertaç Komsuoğlu tarafından bir plaket verildi.

Turgay Demirel’e Derneğimizden plaket

Sarı Lacivert Derneği Başkanı Sertaç Komsuoğlu ve Uluslararası Basketbol Federasyonları Birliği (FIBA) Avrupa Başkanı Turgay Demirel bir araya geldi.

Nihat Özdemir’den Başkanımıza ziyaret TFF Başkan Vekili Nihat Özdemir Sarı Lacivert Derneği Başkanı Sertaç Komsuoğlu’nu ziyaret etti.

Dernek Başkanımız Sertaç Komsuoğlu FIBA Avrupa Başkanı Turgay Demirel ile bir araya geldi. Görüşmede Türk Basketbolunun geldiği nokta ve önümüzdeki döneme ilişkin çalışmaları konuşuldu. Görüşmede ayrıca Sarı Lacivert Derneği Başkanı Sertaç Komsuoğlu, FIBA Avrupa Başkanı Turgay Demirel’e Türk basketboluna yaptığı katkılar nedeniyle bir plaket takdim etti.

TFF Başkan Vekili Nihat Özdemir, Dernek Başkanımız Sertaç Komsuoğlu’nu ziyaret etti. Buluşmada Sertaç Komsuoğlu, Nihat Özdemir’e Sarı Lacivert Derneği’nin yürüttüğü projeleri ve geleceğe ilişkin planlarını anlattı. Sarı Lacivert Derneği’nin çalışmalarını yakından takip ettiğini belirten Özdemir, Derneğimizi çalışmalarından dolayı tebrik etti.

Bayramlaşma töreni derneğimizin Kadıköy’deki merkezinde yapıldı.

Bayramlaşma töreni yapıldı

Derneğimizin Kurban Bayramı’ndaki bayramlaşma töreni 27 Eylül Pazar günü saat 18.00’de Dernek Merkezi’nde yapıldı.

Beşiktaş-Fenerbahçe maçını izleyen üyelerimiz renkli görüntüler oluşturdu.

Düzenlenen törende Dernek Başkanımız Sertaç Komsuoğlu dernek üyelerimiz ile bayramlaştı. Aynı gün oynanan BeşiktaşFenerbahçe karşılaşması da hep birlikte Derneğimiz’de izlendi.

Hazırlayan: Loran Vayloyan

Avrupada En çok Fenerbahçe Forması Giyen Oyuncular

Bu sezonla birlikte belki de Fenerbahçemiz’i görmeyi en çok özlediğimiz arena olan Avrupa Kupaları’nda yeni maceramız başladı. Malum 3 Temmuz süreci nedeniyle tarihimiz boyunca hiç alışık olmadığımız bir süre Avrupa’nın uzağında kaldıktan sonra son olarak yarı finalini oynadığımız UEFA Avrupa Ligi’nde yolumuza devam ediyoruz.

Sıra

Oyuncu

Maç Sayısı

Volkan Demirel

Alex de Souza

Rüştü Reçber

Diego Lugano

Ümit Özat

ampiyonlar Ligi’nde devam etme şansımızı Shaktar karşısında kaybettik. Yeni oluşan, yeni kurulan bir takımın sistem takımı karşısında yaşayabileceği sıkıntıları çekerek Avrupa Ligi’ne döndük. Bu sezonki şansımız, neler yapabileceğimiz, nereye kadar gidebileceğimiz konusunda her Fenerbahçeli’nin farklı düşünceleri ve görüşleri var. Hepimizin ortak fikri ise takımımızın sonuna kadar gidecek kapasiteye sahip olduğu yönünde… Doğrusunu söylemek gerekirse yakın tarihe kadar Avrupa Kupaları’nı hedef olarak belirleyen ve çalışmalarını bu yönde yapan bir kulüp olmadık. Ülke şartları, sadece bizim değil, tüm kulüplerimizin ekonomik yapıları böyle bir vizyonun ülkemizde geç yerleşmesine sebep oldu.

Fenerbahçe çıtasını yukarı taşıdı Ezeli rakibin dönem dönem yaptığı çıkışlar herkesi bu konuda çalışmaya itse de böyle bir kültür yeni yeni bizde yerleşiyor. Ancak son 10 yıla baktığımız zaman Türkiye’nin bu konuda en başarılı takımının Fenerbahçe olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz. Şampiyonlar Ligi çeyrek finali ve Avrupa Ligi yarı finali

artık Fenerbahçe’nin de çıtasını yukarılara taşıdı. Yapılan transferler, kurulan kadrolar, söylemler ve daha önemlisi gerçek düşünceler Avrupa’da başarılı olmak adına üretiliyor.

ülke futbolunu ikinci tur ile tanıştırmıştır… Ayrıca Macaristan deplasmanında alınan 3-2’lik galibiyet ülke futbolunun kulüpler bazında Avrupa arenasında aldığı ilk deplasman galibiyeti olmuştur.

Finaller bizim için çok uzak değil

1960’lı yıllarda Kupa Galipleri Kupası’nda da Fenerbahçe’nin almış olduğu önemli sonuçlara rastlıyoruz. 196364 sezonunda İlk turda Romanya’dan Petrolul Ploiteşti, son 16 turunda Kuzey İrlanda’dan Linfield’ı eleyen takımımız tarihinde ilk kez bir Avrupa Kupası’nda son 8 takım arasına kalmayı başarırken çeyrek finalde MTK Budapeşte ile eşleşti. İlk maçı deplasmanda 2-0 kaybeden Fenerbahçe, İstanbul'da rakibini 3-1 mağlup etti. O zamanki kural gereği yarı finale çıkacak takımı tarafsız sahada yapılacak maç belirledi. İtalya'da oynanan maçı 1-0 kaybeden takımımız, yarı finalin eşiğinden döndü.

Kısa vadede çok çabuk bir şekilde sonuç almak kolay olmayacaktır ancak bu hedeften şaşmadan yürümek potansiyeli bu kadar büyük bir kulüp için başarıyı kaçınılmaz kılacaktır. Yakın zamanda Zenit ve Dnipro gibi takımların elde ettiği başarılar, oynadıkları finaller bizim için de artık çok uzak değildir. Güncel durumumuzun Avrupa başarısına yakın olduğunun altını çizdikten sonra biraz geçmişimize de bakmakta fayda var. Çünkü Fenerbahçe’nin çok kısıtlı şartlarda Avrupa arenasında zaman zaman iyi işler yaptığını görmemiz gerekiyor.

Avrupa arenasında alınan ilk deplasman galibiyeti Örneğin Fenerbahçe’nin dönemin Şampiyon Kulüpler Kupası’nda tur atlayan ilk Türk takımı olduğunu kaçımız biliyoruz… 1959-60 sezonunda Macaristan Şampiyonu Csepel’i 1-1 ve 3-2’lik sonuçlarla eleyen Fenerbahçe,

Fenerbahçe’nin ve Türk futbolunun Avrupa’daki ilk kupası 1966-67 sezonunda Yunanistan temsilcisi AEK ile Balkan kupası finalinde karşılaşan Fenerbahçe ilk maçı deplasmanda 2-1 kaybetmiş, evindeki mücadeleden 1-0 galip ayrılınca bir üçüncü müsabaka oynanmıştı. Mithatpaşa Stadı’ndaki karşılaşmayı 3-1 kazanan SarıLacivertliler Balkan Şampiyonu olmuştu. Bu kupa Fenerbahçe’nin ve Türk futbolunun Avrupa’daki ilk kupası olarak tarihteki yerini almıştır. Aynı yıl lig şampiyonluğu, Federasyon Kupası ve Cumhurbaşkanlığı kupasını kazanarak bir sezon içinde alınabilecek tüm kupaları müzesine götürme basarısını gösterdi. Ayrıca Avrupa liglerinde en az gol yiyen takım unvanınıda Fenerbahçe kazandı.

Gol

Oyuncu

Alex De Souza

Tuncay Şanlı, Semih Şentürk

Cemil Turan

Aykut Kocaman

Deivid, Daniel Güiza, Dirk Kuyt

Ogün Altıparmak, Bülent Uygun, Elvir Boliç, Stephen Appiah

Osman Arpacıoğlu, Tümer Metin, Mateja Kezman, Andre Dos Santos, Kazım Kazım, Moussa Sow

Şenol Birol, Can Bartu, Şeref Has, Kemaletin Şentürk, Haim Revivo, Marcio Nobre, Diego Lugano, Uğur Boral, Emre Belözoğlu, Caner Erkin, Cristian Baroni, Pierre Webo

Lefter Küçükandonyadis, Birol Peker, Nedim Doğan, Selim Soydan, Raşit Çetiner, Selçuk Yula, Şenol Çorlu, Fadıl Vokri, Rıdvan Dilmen, İsmail Kartal, Aygün Taşkıran, Elvir Baliç, Oktay Derelioğlu, Samuel Johnson, Serhat Akın, Selçuk Şahin, Roberto Carlos, Bekir İrtegün, Egemen Korkmaz, Raul Meireles, Fernandao

Avni Kalkavan, Apdullah Çevrim, Yaşar Mumcu, Şükrü Birant, Cevher Örer, Mustafa Kaplakaslan, Ender Konca, Yılmaz Şen, Niyazi Gülseven, Engin Verel, Emin İlhan, Hüseyin Çakıroğlu, İlyas Tüfekçi, Zafer Tüzün, Hakan Tecimer, Oğuz Çetin, Turhan Sofuoğlu, Müjdat Yetkiner, Tanju Çolak, Ali Nail Durmuş, Brian Nielsen, Augustine Okocha, Jes Högh, Viorel Moldovan, Miroslav Stevic, Ali Güneş, Washington, Pierre Van Hooijdonk, Fabio Luciano, Önder Turacı, Mehmet Yozgatlı, Can Arat, Murat Hacıoğlu, Mehmet Aurelio, Kerim Zengin, Mehmet Topuz, Gökçek Vederson, Fabio Bilica, Miroslav Stoch, Salih Uçan, Robin van Persie, Luis Nani

Kendi Kalesine

Kovac (Sparta Prag), Ralf Pedelsen (Randers), Dirk Marcellis (PSV), Mickael Silvestre (Arsenal), Gorbunov (Atromitos)

30 metrelik dev pankart Bu olağanüstü sezonun kutlamaları da çok görkemli olmuş, sahaya 30 metre boyunda “Vefakar ve Fedakar taraftarımıza minnettarız” yazılı bir pankart ile çıkıp kulüp-takım-taraftar üçgenindeki inanılmaz bağlılığı da gözler önüne sermiştir.

1967-68 sezonunda ise Türk takımlarının bir İngiliz takımına karşı aldığı ilk galibiyet yine Fenerbahçe’den geldi. Efsanevi Manchester City eşleşmesinin ilk maçı İngiltere Şampiyonuna karşı deplasmanda 0-0 sona ermişti. 2 Ekim 1968 günü ise Abdullah Çevrim ve Ogün Altıparmak’ın golleriyle rakibini 2-1 yenen Fenerbahçe İngiliz takımı mağlup eden ve kupadan eleyen ilk Türk takımı olma ünvanını elde etti.

Şampiyonlar Ligi maceramızı da kayıtlara geçeceğiz. Elvir Bolic’in Old Trafford’ta attığı gol ve 1-0’lık Manchester United zaferini hayatımız boyunca hatırlamayı sürdüreceğiz…

Anıların tazelenmesi gerekiyor Özellikle 1960’lı yıllarda Fenerbahçe’nin Avrupa’da da ülke futbolunun lokomotifi olduğu nedense çok fazla konuşulmayan bir gerçektir. Sonrasında 2000’lere kadar alınan sadece anlık ve tek turluk sonuçlar bu anlamda Fenerbahçe’nin yine öncü takım olma gerçeğini bir kenara itmez. Bunun içinde önce Fenerbahçeliler’in bu anılarını tazelemeleri gerekiyor.

18 günde toplam 6 maç O dönemlerde hayali bile kurulamayan başarıları kazanan Fenerbahçe’nin karşılaştığı enteresan durumlara da kısaca değinmek gerekiyor. City zaferinin hemen ardında kulüp yönetimi lig maçlarının tarihleri konusunda pek çok başvuru yapmasına rağmen tümü reddedilmiştir. 2. turda oynanan Ajax maçına oyuncular, ertelenmeyen lig maçından 2 gün sonra çıkmıştır. 18 günde 3’ü deplasman 6 maça çıkmak zorunda bırakılan Fenerbahçeli oyuncuların, dönemin seyahat koşulları düşünüldüğünde nasıl bir temponun içine sokulduğu anlaşılmaktadır.

Elvir Bolic

Fenerbahçe Avrupa basınında yankı buluyor 1970 ve 1980’li yıllar için sadece kabus sözcüğünü kullanarak yolumuza devam edebiliriz. Sadece 1974-75 ve 1985-86 sezonlarında Şampiyon Kulüplerde görülen 2. turlar dönemin bir özeti olsa gerek. Sadece 18 Eylül 1985’te deplasmanda oynadığımız Bordeaux maçını tesellimiz ve gururumuz olarak not düşelim. 1984 yılında Avrupa Şampiyonu olan Fransa

Organizasyonun Karşılaşma Galibiyet

Adı Şampiyon Kulüpler Kupası Kupa Galipleri Kupası

Sayısı

milli takımına 6 oyuncu veren bu takım Kupa'nın şampiyon adaylarından biri olarak gösteriliyordu. Öte yandan, Türkiye ile Fransa arasında döneme ait siyasi gerginlik maça da bir başka hava katıyordu. 18 Eylül 1985'te rakibini sahasında Selçuk Yula, Şenol Çorlu ve Hüseyin Çakıroğlu'nun golleriyle 3-2 yenen Fenerbahçe hem tur kapısını aralıyor hem de Avrupa basınında yankı uyandırıyordu. 2 Ekim'deki rövanşta Fenerbahçe rakibi ile 0-0 berabere kalarak tur atlıyordu. 1990’lı yılları ise sadece uluslararası alanda değil ulusal alanda da sıkıntılı dönemler olarak anmaya devam edeceğiz. Türkiye’de sadece 1995-96 sezonunda kazanılan Şampiyonluk ile birlikte ilk

Beraberlik

Mağlubiyet

Atılan Gol

Yenilen Gol

Katılım Sayısı

Ligi Elemeler

UEFA Kupası

101

115

Toplam

192

237

297

UEFA

Şampiyonlar Ligi Şampiyonlar

Son 10 yılda ise kuşkusuz bu alanda en başarılı takım yine Fenerbahçe’dir. Zico yönetiminde oynanan Şampiyonlar Ligi çeyrek finali, bu turda alınan Chelsea galibiyeti. Unutulmaz Sevilla zaferi (bir önceki yılın UEFA ve Süper Kupa şampiyonuydu), bizlere çok uzun süre unuttuğumuz bazılarımızın hiç bilmediği hazları yaşattı. Fenerbahçe’nin ufkunu yeniden genişleten bir sezon olarak tarihte kendisine yer buldu. Bu dönemde ayrıca Şampiyonlar Ligi gruplarında en çok puan toplayan takım da Fenerbahçe oldu. Aynı sezonda takımımız 11 puan toplayarak bu alandaki rekorunda ülkemizdeki sahibi oldu. Sadece Şampiyonlar Ligi’nde değil, Avrupa Ligi’nde de gruplarda en çok puan toplayan takım Fenerbahçe… Yarı final oynadığımız unutulmaz sezonda Marsilya. Monchengladbach ve Apoel Limasollu grupta 13 puan toplayan takımımız, yine bu alanda zirveye çıktı.

Bir kere bu yola girdik Bütün bu örneklere baktığımız zaman Fenerbahçe Spor Kulübü’nün Avrupa Kupaları tarihinin özellikle son 10 yılda elde edilen derecelerle birlikte pek azımsanmayacak boyutta olduğu ortaya çıkıyor. Tabii ki bu kulüp, camia, taraftar, bütçeler çok daha büyük ve kalıcı başarıları hak ediyor. Ancak şunu unutmamamız gerekiyor ki; Bu kültürü, bu vizyonu oturtmaya başladık… Bir kere bu yola girdik ve dönüşü olmayacaktır. Son olarak şu örneği verelim… Sevilla maçının son penaltısı, Chelsea maçında Deivid’in golü, Benfica maçının atmosferi… Bu hazlar yerel hangi maçta alınabilir… hangi yerel başarıda tadılır…

Fenerbahçe Spor Kulübü’nün genç ve başarılı atletlerinden Yudum İliksiz ve Berk Köksal ile bir araya geldik. İki yakın dost olan İliksiz ve Köksal atletizme başlama sebeplerini ve hedeflerini anlattılar.

Fenerbahçe sporcusuna

üçük yaştan itibaren atletizm sporuyla ilgilenen ve genç yaşlarına rağmen birçok başarı kazanan Yudum İliksiz ve Berk Köksal ile buluştuk. Fenerbahçeli olmanın bir ayrıcalık olduğunu söyleyen genç sporcular, başarılarına yenilerini eklemek istediklerini söylediler.

sahip çıkıyor

Formda kalmak için büyük çaba sarf ettiklerini söyleyen Yudum İliksiz; “Bende çok çabuk kilo değişimi oluyor. Bir anda kilo almış ya da vermiş olabiliyorum. O zaman antrenörüm beni uyarıyor. Kilo dengemizi antrenmanlardan önce karbonhidrat ağırlıklı beslenerek sağlıyoruz. Bunların dışında hazırlık dönemlerinde uzun ve yoğun bir çalışma sürecinden geçiyoruz” şeklinde konuştu.

“İlk beşte yer alsam yeter derken birinci oldum” Atletizm ile ilgili ilk tecrübesini beden eğitimi dersinde yaşadığını anlatan Yudum İliksiz; “Ben, ilkokuldayken beden eğitimi dersinde 60 metrelik bir mesafeyi koşacaktık, öğretmenimiz cross takım çıkaracaktı. Koşu sırasında ben erkeklerle koştum hatta onları geçtim. Durum böyle olunca da kendimi bu alanda geliştirmeye karar verdim. Sonrasında Fenerbahçe Spor Okulu’na geldim. 15 yaşımdan beri buradayım. Atletizme ilk başladığımda yarışlarda ilk beşte yer alsam yeter derken birinci oldum. Dolayısıyla bu başarı da beni bu spora karşı daha da fazla teşvik etti” dedi.

“En büyük destekçim annem” Profesyonel spor hayatındaki en büyük destekçisinin annesi olduğunu söyleyen İliksiz sözlerine şöyle devam etti; “Bu konuda bana daha çok annemin desteği oldu. Küçükken beni buraya 4- 5 sene getirdi. Ben ailem yarışlarıma geldiği zaman çok heyecanlanıyorum. Kesinlikle ben koşarken bağırmalarını istemiyorum.”

“Berk’in yeri bende çok başka”

“Kırdığım rekordan sonra başka bir başarıya imza atmak istiyorum” Başarıya hiçbir zaman doyum olmayacağının altını çizen İliksiz; “Ben salonda 7.76 ile yıldızlar rekorunu kırdım. Gençler rekoru 7.60 bu sefer insan o rekoru kırmak istiyor. Salonda 60 metre ve 200 metrede 9 tane Türkiye rekorum var toplam. Türkiye Şampiyonluklarım var. Bunun dışında Dünya Şampiyonasına gittim. Her kazandığım başarıdan ya da kırdığım rekordan sonra başka bir başarıya imza atmak istiyorum. Rekor kırdıkça sürekli koşma isteğim artıyor. Şuan ki hedefim Dünya Şampiyonası’nda bir final koşmak” diye konuştu.

Genç atletler İliksiz ve Köksal çok samimi iki arkadaş Fenerbahçe’nin başarılı genç atletleri Yudum İliksiz ve Berk Köksal çok samimi iki arkadaş olmayı başarmışlar. Hayatlarında yaşadıkları sevinçleri de üzüntüleri de birbirleriyle paylaşan Fenerbahçe'nin bu iki yetenekli genç sporcusu atletizmin göründüğü kadar kolay bir spor olmadığını, oldukça fazla emek ve zaman gerektiren bir spor olduğunun altını çizdi.

Kulüpteki dostlukların çok iyi olduğunu anlatan Yudum İliksiz; burada herkes bir biriyle iyi anlaşıyor ama Berk’in yeri benim için bambaşka. Sürekli birlikte çalışıyoruz, birlikte antrenman yapıyoruz.

“Atletizm çok zahmetli bir spor” 2020 yılında Olimpiyatta koşmak istediğini ve yine rekorlar kırmak istediğini söyleyen iliksiz bu spora başlayacak genç sporculara da tavsiyelerde bulundu. İliksiz; “Çok zahmetli bir spor. Birçok şeyden ödün vermemiz gereken durumlar oluyor. Mesela diğer arkadaşlarım

okulların kapanmasıyla birlikte tatile gidiyorlar, istedikleri saatte dışarı çıkabiliyorlar. Ama bizde öyle bir durum mümkün olmuyor. Haftanın 6 günü buradayız kalan 1 günde de yorgunluktan bir şey yapamıyoruz” dedi.

“Ben hep koşuyordum” 10 yıldır Fenerbahçe Spor Okulu’nda olduğunu belirten Berk Köksal; “Çocukken sürekli koşuyordum. Okulda, evde, dışarıda durup dururken koşuyordum. Sonra annem beni buraya getirdi. Haftada 2-3 kere gelince atletizmde kalmaya karar verdim. Bu sporu seçmemde beden eğitimi öğretmenimin de etkisi çok oldu. Kendisi bana bu konuda iyi olduğumu söyleyip beni bu spora karşı teşvik etmişti. Ben aslında hiç gelmek istemiyordum. Okulumun benim için daha önemli olduğunu düşünüyordum. Ben de daha çok annemin isteğiyle başladım. Geldiğim zaman çeşitli başarılar elde ettiğimi fark edince kendi isteğimle gelmeye başladım” diye konuştu.

gününde kondisyon ve halter yapıyoruz. Karbonhidrat ağırlıklı beslenmeye özen gösteriyoruz. Yarışlardan önce yağsız makarna gibi besinler tüketiyoruz” diye konuştu.

“Ukrayna’da İsmail YK beni çok rahatlattı” Sporculuk hayatında unutamadığı anılarından söz eden Berk Köksal; “2013 Temmuz ayında Ukrayna’ya Dünya Şampiyonasına gittik. Sabah seçmeler olacaktı ve çok stresliydim. Çünkü bir atletin hayal edebileceği en önemli organizasyonlardan birisindeydim. Yarış alanının yeri ayrıydı, oraya servisle gidiyorduk. Servise bindiğim an şoförün kontağı çevirmesiyle İsmail YK çalmaya başladı. Neden bilmiyorum ama bu durum beni rahatlatmıştı” dedi.

“Karbonhidrat ağırlıklı beslenmeye özen gösteriyoruz”

“Fenerbahçe’nin önemli bir otoritesi var”

Nasıl beslendikleri ile ilgili bilgi veren Köksal “Atletizmde belli dönemlerde belli kilolarda kalmak gerekiyor. Özellikle hazırlık döneminde haftanın 1 ya da 2

Fenerbahçe’nin çok önemli bir otoritesi olduğunu söyleyen Köksal;

“Fenerbahçe prestijli bir spor kulübü. Bu prestij sporculara çok şey katıyor. Diğer kulüpler atletlerini sadece yarıştırmak için yarıştırıyor. Fenerbahçe böyle değil. Fenerbahçe sporcusuna sahip çıkıyor. Hocalarımızla da iletişimimiz hiç kopmuyor. Gürsel Hoca çok fedakar biri. Diğer hocaların yapmadığını yapıyor bize. Antrenörümüzden öte aramızda zamanla abi kardeş ilişkisi oluştu” diye konuştu. Atletizm sporunun zorluklarından söz eden Berk Köksal; “Sporumuzu her zaman dışarda yaptığımız için yazın çok sıcak, kışın çok soğuk olmasının da bizim için yarattığı zorluklar oluyor. Bu spora başladığım için pişman değilim ama güzel olduğu kadar zor tarafları da var” dedi.

“Başarılarımıza yenilerini ekleyeceğiz”

tletizm konusunda Rusya’nın iyi olduğundan söz eden İliksiz; “Birçok ülke atletizm konusunda başarılara imza atıyor. Elbette Türkiye’nin de önemli zaferleri var. Bu zaferlere bizler de her yıl yenilerini eklemek istiyoruz. Geçen yıl bayan erkek takımı olarak Avrupa Şampiyonu olmuştuk. Bu yıl da 19 Eylül’de yapılan müsabakalarda bayan takımı olarak yine şampiyon olduk. Erkek takımımız ise ikinci oldu. Amacımız her yıl başarılarımıza yenilerini ekleyerek, emin adımlarla yolumuza devam etmek. Geçen yıl İspanya’ya Avrupa Şampiyonasına gittik. Tek gün yarış yapılıyordu, ben de yarış bitti tribünde oturuyorum. 4 x 400 koşmuştum. İkinci olursak şampiyon olacaktık ve bize puanlarımız söylenmemişti. Listeler geldi açıklandı ve biz 5’inci olduk ama genel sonuçta şampiyon olmuşuz. Orada ben çok duygulanmıştım. Çok ağlamıştım. Çok güzel ve çok eğlenceli zamanlardı” dedi.

Eylül ayında uzun yıllar unutulmayacak bir Avrupa Basketbol Şampiyonası’nı geride bıraktık. Eurobasket 2015 milli takımımız için hayal kırıklığı olsa da farklı açılardan çok dikkat çekici bir turnuva olarak geride kaldı. Hazırlayan: Loran Vayloyan

Eurobasket 2015’e

Fenerbahçeli basketbolcular

ylül ayında uzun yıllar unutulmayacak bir Avrupa Basketbol Şampiyonası’nı geride bıraktık. Pek çok açıdan hafızalarda yer eden Eurobasket 2015 maalesef hatalarla dolu yapılmış, kurgulanmış milli takımımız için hayal kırıklığı olsa da farklı açılardan çok dikkat çekici bir turnuva olarak geride kaldı. Biz Fenerbahçeliler için de çok özel bir 15 günü geride bıraktık. Dünya kulübünün erkek basketbol takımının tam 8 oyuncusu Eurobasket 2015’te sahne aldı. Bu sayı turnuvanın rekoru olarak tarihe geçti. Ne Avrupa Şampiyonu Real Madrid’in, ne Avrupa’nın en büyük bütçeli takımı CSKA Moskova’nın ne de başka bir takımın bu kadar fazla oyuncusu yoktu Eurobasket 2015’te…

damga vurdu

Bu onuru, bu gururu ve bu kadar çok oyuncuyla bu heyecanı sadece Fenerbahçeliler yaşadı. Turnuvanın ilk günlerinde milyonların izlediği maçlarda televizyon yayınlarında ve FIBA’nın resmi sayfasında günlerce bu konunun altı özellikle çizildi ve bir dünya kulübünün yine harika bir reklamı olarak akıllara kazındı.

İşte bu nedenle Fenerbahçeliler açısından tarihi bir turnuva olan Eurobasket 2015’i Fenerbahçeli oyuncuların performansları açısından mercek altına almak istedim. Çoğu yeni transferlerimizi de yakından tanımak adına fazla teknik detaya

girmeden kısa kısa değerlendirmelerde bulunmak istedim.

Eurobasket 2015 ile birlikte Avrupa’da işler tersine döndü Ancak bundan önce Eurobasket 2015’ten bazı çıkarımlar yaparak Avrupa basketbolunda çok net bir şekilde yaşanan bir takım değişiklikleri belirtmekte fayda var. Bu Şampiyona ile birlikte Avrupa ile NBA arasındaki en önemli fark ortadan kalkmış oldu. Bu döneme kadar Avrupa basketbolu Coach hakimiyetinde, NBA ise bireysel yıldızlar hakimiyetinde oynanıyordu. Eurobasket 2015 ile birlikte Avrupa’da da işlerin terse döndüğü açıkça ortaya çıktı. Coach hakimiyetindeki

Gasol’un Eurobasket 2015 Performansı

25.6 8.8 2.9 2.3 sayı

ribaund

asist

blok

Dogum Tarihi: 6 Temmuz 1980 - Boy: 2.16m - Kilo: 116kg

Takımdaşlık dersini tüm Avrupa ibretle izledi Ve tabii Pau Gasol… Kariyerinde kazanmadığı hiçbir kupa olmayan 35 yaşındaki bir süper yıldızın verdiği profesyonellik ve takımdaşlık dersini tüm Avrupa ibretle izledi. İspanya Şampiyonluğa ulaşırken Gasol’un yaptıkları, sahaya koydukları unutulmazlar arasında ilk sıradaki yerini aldı.

takımlar bir noktaya kadar gelip basketbol açısından büyük bir tıkanıklık yaşarken yıldız hakimiyetinde olup savunma gayretini gösterenler üst sıraları kimseye bırakmadı.

Coach takımı olarak en dikkat çeken ekipler Sırbistan ve Türkiye oldu Turnuvanın Coach takımı olarak en dikkat çeken ekipleri Sırbistan ve Türkiye oldu. Sırbistan geniş kadrosu ve çok yetenekli oyunluları ile yarı final gördü. Bizim durumumuz ise herkesin malumu… Ancak İspanya, Fransa, İtalya gibi Coachların derleyip toparladığı ancak karar anlarında yıldızların ortaya çıktığı takımlar basketbolu farklı bir aşamaya getirdi.

Obradoviç her zaman ‘Coach takımı’ yaratan bir teknik adam Bu kritik noktanın Fenerbahçe’yi ilgilendiren kısmı ise belki de takımımız adına sezonun kaderini belirleyecek. Obradoviç her zaman ‘Coach takımı’ yaratan ve bunun altına da imzasını koyan bir teknik adam. Değişen Avrupa basketbolunun en çok farkında olan isimlerinden bir tanesi de Obradovic… Coach takımı ile yıldız oyuncuların takımı olmak arasındaki dengeyi nasıl sağlayacağı sezonun en kilit sorusu olacaktır. Geçtiğimiz yıl gerektiği anlarda Andrew Goudelock’a belli sınırlar içinde verdiği özgürlükler dikkat çekmişti. Bu sezon belki bu sınırlarını biraz daha yumuşatıp başka bazı isimlere aynı rolleri verecektir. la vay a u h n Tur ili da taya im li g de lel li la ge er faz den e Ülk uva me hç urn … gir erba rın t arına a Fen ncul ansl da u oy rform Sayfa pe rka A

Güzel senaryonun tatsız finali Bogdan Bogdanovic

6.5

Bogdanoviç’i Fenerbahçe taraftarı gayet yakından tanıyor. Bu kadar genç yaşta çok az oyuncuya nasip olacak muazzam bir yetenek ve soğukkanlılığa sahip olduğunu biliyoruz. Eurobasket 2015 Turnuvası genç yıldız için gayet iyi başladı ve devam etti. Geniş Sırbistan kadrosunda kenardan gelip 9 sayı-3,1 ribaund ve 3,1 asist ortalamaları yakaladı. Maçların kilit bölümlerinde hep oyunda olarak antrenörünün kendisine olan güvenini gördük. Bizim de alışık olduğumuz üzere maçların en kritik anlarında şuta kalktığını, oyunu forse ettiğini izledik. Ancaaaakkkkk… Belki de bir pozisyon, bir final topu Bogdan’ı bence 8 olan turnuva notunu 6.5’a geriletti. Litvanya ile oynanan ve takımının geriden geldiği yarı final maçının son topunu son derece kötü kullanarak Sırbistan’ı finalden etti. Maçı o noktaya getiren Teodosic’i yok sayıp üstelik daha 5.5 saniye varken yaptığı gereksiz zorlama ve top kaybı güzel bir senaryonun tatsız bir finali oldu. Sırbistan için yaşanan bu berbat tecrübe Fenerbahçe için gelecekte çok olumlu olacaktır. Çünkü Bogdanovic onlarca maçlık tecrübeyi tatsızda olsa o pozisyonda dağarcığına koyarak takıma katlıdı. Bu arada genç yıldızımızın bütün turnuvayı bel sakatlığı ile oynadığını, bütün maçları özellikle kısa oyuncuları çok rahatsız edecek bir korse takarak tamamladığını da hatırlatalım…

Fenerbahçe’nin en dikkat çeken transferlerinden Kostas Sloukas Bu sezon Fenerbahçe Ülker’in en dikkat çeken transferlerinden birisi olan Sloukas için vasat bir turnuva geride kaldı. Bu durum hiçbir basketbol otoritesini yanıltmadı. Bunun sebebi ise son derece basit; Spanoulis ve Calathes’in bulunduğu bir takımda o pozisyonda oynayan başka kimsenin rol kapma olasılığının bulunmaması… Takımın antrenörü Fotis Katsikaris de turnuvanın genel yapısına ayak uyduran hocalardan bir tanesi olarak oyun inisiyatifini bu iki oyuncuya bırakmaktan çekinmedi. Durum bu olunca da Sloukas’ın fazla ön plana çıkma veya oyunu yönlendiren isim olma imkanı da olamazdı. 1990 doğumlu Sloukas kedisine biçilen rol dahilinde 5 sayı ve 2.9 asist ortalamaları ile bekleneni rahatlıkla yerine getirdi. Tabi ki bu sezon Obradoviç’in, Dixon ile birlikte saha içinde liderlik verebileceği isimlerden bir tanesi olacak. Kendisinden beklenen şeyler asla 20’li sayılar veya 10-12 asist olmayacak ancak liderlik ve kontrol anlamında çok önemli bir rol üstlenecek. Genç sayılabilecek yaşına rağmen Olympiacos’ta eşine az rastlanır bir Euroleague tecrübesi edindi. İlk kez Yunanistan dışında oynayacak olması kısa süreli bir sıkıntı yaratabilir ancak mutlak katkı yapacak bir kısamız oldu Sloukas transferi ile birlikte…

Talihsiz sakatlık Gigi Datome

Tüm Fenerbahçeliler gibi benim de bu turnuvada izlemeyi en çok istediğim ve beklediğim oyuncuydu Gigi Datome. Hakikaten çok önemli meziyetlere sahip çok büyük bir oyuncudan bahsediyoruz. Şampiyonanın hemen başında yaşadığı talihsiz sakatlık hem bizi yeni yıldızımızı seyretmekten etti hem de İtalya’nın çok daha iyi bir derece almasına engel oldu. Onun için Datome’ye turnuva puanı vermeden geçiyoruz ancak şahsen benim büyük hayranı olduğum İtalyan’ı Ülker Arena’da seyretmek için sabırsızlandığımın da altını çiziyorum…

Euroleague’de Melih’e verilen rol hep sınırlı kaldı Melih Mahmutoğlu

Coach Obradovic’in oyuncuyu ortaya çıkartma ve bundan da azami verim alabilme konusundaki becerisinin Türkiye’deki en önemli örneğiydi Melih Mahmutoğlu… Bu nedenle kariyer zirvesi yaparak A Milli forma altında Eurobasket 2015 kadrosu içinde yer buldu. Ancak Obradoviç’in özellikle en üst seviye olarak kabul edilen Euroleague’de Melih’e verdiği rol hep sınırlı kaldı. Bu nedenle Melih’ten fazlasıyla verim almayı başardı. Topa baskı ve sınırlı dakikalarda takımın dış şut yükü kendisine emanet ediliyordu. Ergin Ataman ise milli takımın dar kadrosu içinde Melih’e taşıyabileceğinden fazla yük verdi. İlk kez Avrupa şampiyonası oynayan ve kulüp takımında sınırlı bir role sahip oyuncuyu farklı bir kimliğe sokmak istedi. Melih ise kendisine duyulan ihtiyacın farkında olarak yapabileceğinin üzerinde işlerle uğraşınca mevcut verimini de kaybetti. İyi bir şampiyona geçirmedi ancak bu noktada kimin daha fazla kusurlu olduğu ayrı bir tartışma konusu olabilir.

Muazzam Vesely Jan Vesely

Eurobasket 2015 hakikaten muazzam bir Jan Vesely’ye tanıklık etti. Çek Cumhuriyeti takımı Olimpiyat elemelerine katılmaya hak kazanıp reel hedefine ulaşırken bizim yıldızımız tarihi performanslar ortaya koydu. 19,5 sayı ve 9,5 ribaund ortalamaları ile 9 maçı tamamladı. Çok daha önemlisi tecrübesi, liderliği, takıma olan hakimiyeti, muhteşem hareketleri ve enerjisi ile turnuvanın unutulmazları arasındaki yerini aldı. Çok açık söylemek gerekirse; Gasol ile birlikte Şampiyonanın en dominant oyuncusu oldu. Tüm otoriteler Vesely’nin en iyi beşe seçilmesi gerektiğini ifade ettiler ama final oynayan Litvanya’dan seçildi Gasol ile birlikte ikinci uzun… Bu turnuvada bir kez daha gördük ki; Jan Vesely bu sezon da Arena’nın sevgilisi olacak. Tek korkum ve sıkıntım bu sezon sonunda maalesef Vesely’yi de takımda tutamayıp bir kez daha NBA’e yolcu edecek olmamız. Çünkü çok net bir şekilde Avrupa basketbolunun üzerinde bir yıldızdan bahsediyoruz…

Taraftarın en çok merak ettiği isim

Nikola Kalinic

Taraftarlarımızın en çok merak ettiği isimlerden bir tanesiydi Nikola Kalinic… Yıldızlar topluluğu Sırbistan takımının enerji deposu ve basketbol tabiriyle pis işlerini en çok yapan oyuncusu olarak dikkat çekti. Grup maçları, 2. tur ve çeyrek final maçlarında ortalama 20 dakika civarında süre kapmayı başardı. Henüz hücum anlamında her şeyi tam yaptığını söyleyemeyiz. Şutu istikrarı değil, bire birleri sonuca her zaman ulaşmıyor. Ancak savunma ve takıma kattığı direnç gerçekten çok önemli. Yaşının da genç olması ve uluslararası tecrübesinin henüz zirvede olmaması nedeniyle yarı final ve 3.lük maçlarında aldığı süre iyice daraldı. Yine de 5,8 sayı-2,1 ribaund ve 1,5 asist ortalamaları ile bu turnuvada takımımız adına sınıfı geçen oyunculardan bir tanesi oldu. Bu sezon zaman zaman tribünleri coşturacak, zaman zaman tecrübe eksiği nedeniyle hafif kızdıracak fakat sahada kaldığı her dakika terinin son damlasına kadar mücadele edecek bir oyuncu ile bu turnuvada tanışmış olduk.

Turnuvada en çok süre alan isim Bobby Dixon

Bu turnuvada Emir Preldzic’in yerine devşirme statüsündeki tercihimiz yeni transferimiz Bobby Dixon oldu. 1 numaralı pozisyondaki eksiğimiz ve oyunun sıkıştığı anlarda topu teslim edebileceğimiz oyuncu olması nedeniyle tercih sebebi oldu. Geçtiğimiz 3 sezonda Karşıyaka forması altında “koş koş” basketbolundaki etkinliğini milli forma altında beklemek Dixon’a biraz haksızlık olurdu. Yine de turnuvada en çok süre alan ismimiz olurken 13.1 sayı ve 4.2 asist ortalamaları yakaladı. Ergin Ataman’ın antrenör takımı kimliği içinde sahaya katabildikleri kapasitesinin biraz altında kaldı. Ancak Fenerbahçe Ülker forması altında yaşayacağı Euroleague deneyimi yani bir üst seviye basketbola ayak uydurup uyduramayacağını bu turnuva ile birlikte görmüş olduk. Sonuçta bu sezona kadar 300 bin dolar civarında bir maaş ile hiç Euroleague ve benzer bir turnuva görmeyen bir oyuncu için vasatı aştığı fikrinde birleşen otoritelerin sayısı hiç az değil…

Son derece önemli bir fizik yapısına ve güce sahip Barış Hersek

Basketbol kariyeri altyapı takımlarından bu yana bir türlü istikrara oturmayan bir oyuncu Barış Hersek… Bununla birlikte son derece önemli bir fizik yapısına ve güce sahip. Kapasitesi Eurobasket gibi bir organizasyonda sayısız yıldızlarla dolu 3 ve 4 numaralı pozisyonlar için yeterli değildi. Ligimizde geçtiğimiz sezon Karşıyaka ile birlikte yine belirli bir sınırın içinde kalarak önemli işler yaptı. Yeni sezonda da takımımızda “belli roller ve süreler” içinde kalarak verim verecektir. Obradoviç’in Barış’a lig maçlarında daha fazla süre vereceğini düşünmek pek yanlış olmaz. Baştan sona tüm turnuvayı yakından takip eden birisi olarak Fenerbahçe’in şampiyonada yer alan oyuncularını değerlendirmeye çalıştım. Her branşımızda olduğu gibi tarih yazmaya alıştığımız basketbolda da harika bir sezon geçirmek dileğiyle… Belgrad’ta bir kez daha Final Four’da görüşmek üzere…

Sarı Lacivert

bir ömür

Erdoğan Bey ne zamandır Kadıköylüsünüz? Çocukluğunuzun Kadıköy’ü nasıldı? 29 Şubat 1939’da, İstanbul’un Kadıköy kazasının Hasanpaşa mahallesi, Ali Ferruh sokağı, 18 numaralı evde dünyaya gözlerimi açmışım. Tek katlı, bahçe içinde, iki odalı, bahçesinde kuyusu, incir ağacı, nar ağacı olan şirin bir evde dünyaya geldim. Bu evde doğdum ve uzun seneler bu evde yaşadım. Kısacası doğma büyüme Kadıköylüyüm. Daha küçücük bir çocukken abimle birlikte Fenerbahçe stadının yanında o zamanlar pek çok olan bahçelerden ayva, dut ve hünnap topladığımızı hatırlıyorum. Ne zamandır Fenerbahçelisiniz?

Erdoğan Aratay, 76 yıldır doğma büyüme Kadıköylü ve bir Fenerbahçe aşığı. Sarı Lacivert Derneği İkinci Başkanı Eyüp Aratay’ın da babası olan Erdoğan Bey’le Fenerbahçe sevdasını konuştuk.

Doğdum, büyüdüm ve artık ihtiyarladım ama hep Fenerbahçeliyim. Çünkü çocukluğum Fenerbahçe stadında geçti. O zamanlar maçlar amatörce yapılırdı. Düzgün, yeşil sahalar yoktu. Futbolcular da bugünkü gibi anormal paralar alamazlardı. Onun için futbol oynamak isteyenler formalarını, kramponlarını, konçlarını alırlar, evlerine götürür ve yıkarlardı. Ne de olsa sayılı kulüp, buna oranla da sayılı maç vardı. Üç büyüklerin başı çekmesinin haricinde bir elin parmağını geçmeyecek kadar

kulüp vardı. Mesela Can Bartu hem futbol hem basketbol oynayan bir sporcuydu. O zamanların bir çok şöhretli futbolcusunu hem yakından seyredip hem arkadaşlık etmiş olmak benim için büyük şanstır. Maç günleri evden erken çıkar, arkadaşlarımla buluşur, kapı güvenliği için askerler gelmeden gizlice stada girer ve saklanırdık. O dönem statlarda bugüne göre daha fazla asker vardı, hem içeride hem dışarda. İçeri giren askerler tek sıra halinde dizilirler, başlarında çavuşları, piyade tüfeklerinin ucundaki harbileri çıkarır, otların arasına dalarlardı. Biz de her şeyi göze alıp bu otların içine saklanırdık. O yıllara ait bir Fenerbahçe maçı anınızı dinleyebilir miyiz? Bir zamanlar babamın Beyoğlu Mis sokakta işlettiği bir lokantası vardı. Ben de bu lokantada çalışıyordum. Yakın çevrelerde çalışan arkadaşlarımla buluşup Dolmabahçe’de oynanan bütün maçlara giderdik. Zaten o dönemde çok da fazla maç yoktu. Bizim bir daimi müşterimiz vardı, ismi Garbet. Garbet kupa imalatı yapardı. Bir gün bize yemek yemeye geldiğinde ondan bana da bir kupa yapmasını rica ettim. O kupayı Lefter’e hediye etmek istiyordum. Sene 1956 ya da 1957. Yanlış hatırlamıyorsam Fenerbahçemizin şampiyonluk senesiydi. Dolmabahçe’de deniz tarafındaki tribünde her zamanki Hasanpaşa grubuyla beraber

oturuyorduk. O zamanlar karşı tarafa Gazhane tribünü denirdi. Karşılıklı iki tarafta da kapalı tribün ve numaralı tribün. Kapalı tribünün sağ tarafında, Gazhane tribününe bitişik Beşiktaş taraftarı otururdu. Ortada Fener ve onların solunda da Galatasaray taraftarı otururdu. Çünkü en çok taraftar Fener, sonra Beşiktaş daha sonra da Galatasaray’daydı. Elimde Garbet abiye yaptırdığım kupa, bitiş düdüğü çalıp, Fenerbahçemizin şampiyonluğu kesinleşince kendimi o kalabalığın içinde sahada buluverdim. Ama bir yandan da arkamda bir polis ordusu var. Çıkış tüneline doğru arkamda polisler koşuyordum. Fenerbahçe tribünleri adeta inliyordu. Ben bitap vaziyette, stadın öbür ucundan, yani deniz tarafından Gazhane tarafına doğru koşuyordum çünkü giriş tüneli oradaydı. Tam yakayı sıyırdım derken enseme hatırı sayılır bir tokat indi ve oracıkta yere yığıldım. Pantolonum sahaya atlarken tellere Beni getiren emniyet amiri: “Çocuk kupayı Lefter’e verecek” dedi. Lefter geldi, beni yanaklarımdan öptü. Ben de kupayı ona uzattım. Bir anda sanki soyunma odasında kıyametler kopmuştu. Ben sevinçten ağlıyordum. Bütün futbolcular sıraya girmişler beni öpüyorlardı.

takılıp yırtılmış, dizimden kanlar akıyordu. Hiç umurumda değildi, her şey Fenerbahçe içindi. Hem şampiyon olmuş hem de Galatasaray’ı yenmiştik. Elimdeki kupayı Lefter’e vermenin hayaliyle orada öylece yatıyorum. Bu hayalle aylarca yaşamıştım ve o an gelip çattığında durumum buydu. Tokat bir anda hayallerimin üzerine inmişti adeta. Nitekim bir mucize oldu ve kafamı kaldırdığımda bana babacan bir bakışla bakmakta olan bir emniyet amiriyle göz göze geldim. O değerli emniyet amiri beni yerden kaldırdı. Üstüm başım batmış, ayağımdan kanlar akıyordu. Tabii o zamanlar Dolmabahçe’de böyle kaliteli çim yok, saha engebeli ve toprak. En ufak bir yağmur yağdığında her yer çamur. Bir de üzerine kan, ter ve göz yaşı. Ona elimdeki kupayı Lefter’e vermek istediğimi anlatmaya çalıştım. Beni alıp Fenerbahçe’nin soyunma odasına götürdü, kapıyı çaldı ve o kapı açıldığında kendimi rüyada zannettim. Macar hoca Molnar ve bütün futbolcular oradaydı. Ne

yapacağımı şaşırmıştım. Beni getiren emniyet amiri: “Çocuk kupayı Lefter’e verecek” dedi. Lefter geldi, beni yanaklarımdan öptü. Ben de kupayı ona uzattım. Bir anda sanki soyunma odasında kıyametler kopmuştu. Ben sevinçten ağlıyordum. Bütün futbolcular sıraya girmişler beni öpüyorlardı. Bir doktor çağrıldı ve kanayan bacağıma müdahale edildi. Yanlış hatırlamıyorsam o zamanlar Fenerbahçe Kulüp doktoru Reşat Dermanver’di. Orada bulunanlara şöyle hitap etti: “İşte size canlı misal. Büyük fedakarlıklarla canını hiçe saymış, bize ulaşmış, işte hakiki Fenerli kardeşimiz. Nice şampiyonluklar!” Futbolcularla birlikte aynı otobüse binmiş, eve bırakılmıştım. O yıllarda futbol sevgisi ve taraftarlık nasıldı? O zamanlar futbol aşkımız yüceydi tabii. Kadıköy’den maç saatinde deniz motorlarına biner, Dolmabahçe’ye stadyuma giderdik. Rakiplerimize saygı duyardık. Hatta hatırlıyorum da Galatasaray’ın bir amigosu vardı: Karınca Ezmez Şevki. Sahaya girdiği anda taraflı, tarafsız herkes adamı alkış yağmuruna tutardı. Aslına bakarsanız o dönemin amigolarının hepsi; Beşiktaşlısı, Fenerbahçelisi böyle saygıyla karşılanırdı. Tam bir kutlamaydı her maç. Hakaret yok, küfür yok. Sadece eğlence var, dostluk var.

ile

dev işbirliği Fenerbahçe Futbol A.Ş ve Yandex Türkiye arasındaki sözleşmenin imza töreni Fenerbahçe Şükrü Saraçoğlu Stadı 1907 Tribünü’nde düzenlendi. İmza törenine Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım ve Yandex Türkiye CEO’su Mehmet Ali Yalçındağ katıldı.

rofesyonel Futbol Takımımızın, Türkiye’deki tüm ulusal futbol lig maçlarında formamızın göğüs reklam alanı için anlaştığı Yandex Türkiye ile Fenerbahçe Futbol A.Ş. arasındaki sözleşmenin imza töreni, Fenerbahçe Şükrü Saracoğlu Stadı 1907 Tribünü’nde gerçekleştirildi. Sözleşmeyi imzalayan Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım ile Yandex Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı ve CEO’su Mehmet Ali Yalçındağ, törende anlaşmanın detaylarını da paylaştı.

“Fenerbahçe'yi taraftardan aldığımız güçle yönetiyoruz” Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım, bugüne kadar Fenerbahçe’yi taraftardan aldıkları güçle yönettiklerini söyledi. Başkan Yıldırım, “Bugün önemli bir gün Fenerbahçe için. Aslında anlaşmayı yaptık, tanıtımını gerçekleştiriyoruz. Formanın önüne Yandex Arama Motorunun ismini koyduk. 18 senelik başkanlığım dönemimde hep gücü Fenerbahçe yönetiminden aldım. Sow transferi dışında dışarıdan kimseden destek almadık, hepsini kendimiz yaptık. Bunu yaparken de gücümüzü taraftarımızdan aldık. Hep taraftarımızın katkılarıyla, maddi

katkılarıyla yaptık. Bu sene yaptığımız transferleri de kulüben kendi maddi kaynaklarıyla gerçekleştirdik” dedi.

“Tüm Fenerbahçelileri Yandex kullanmaya davet ediyorum” Başkan Yıldırım sözlerine şöyle devam etti: “Ne Aziz Yıldırım, ne de dışarıdaki zenginler katkı yapmadı. Şirketlerle büyük anlaşmalar yaptık. Bunların üzerine bize katkı yapacağına inandığımız için Yandex’le anlaşma yaptık. Bu anlaşma 3 yıl devam edecek. Bu anlaşmadan sağlanacak

maddi gelir, biz Fenerbahçelilerin katkılarıyla olacak. Eğer Fenerbahçe taraftarı açıklayacağımız detayları yerine getirirse Fenerbahçe’ye yılda 30, 40, belki de 100 milyon dolara yakın bir gelir sağlayacak.”

“Yandex’ten gelen parayla Messi’ler, Ronaldo’lar rahatça alınacak” Buradan gelecek parayla Fenerbahçe taraftarının istediği bir oyuncunun alınacağını söyleyen Yıldırım; “Yandex’ten gelen parayla Messi’ler,

Ronaldo’lar rahatça alınacak. İbrahimoviç, Messi, Robben, Ronaldo’nun buraya gelmesi bir hayal değil bu projeyle. O nedenle tüm Fenerbahçelileri Yandex kullanmaya davet ediyorum. Tüm Fenerbahçe’de, iş yerlerimizde diğer motorları kapattık. Gece gündüz Yandex kullanıyoruz. Böylece yıl sonunda her bir Fenerbahçelinin kulübe büyük bir menfaati dokunacak. Herkese teşekkür ediyorum, hayırlı olsun diyorum” diye konuştu. Yandex’in Fenerbahçe’ye büyük katkılar sağlayacağını söyleyen Yandex Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı ve CEO’su Mehmet Ali Yalçındağ da Fenerbahçe taraftarını Yandex Browser veya Yandex Arama Motorunu kullanmaya davet etti.

“Bu anlaşma bizi çok heyecanlandırıyor” Bu anlaşmanın kendilerini heyecanlandırdığını söyleyen Yalçındağ, “Sayın Başkan bu dönemde yönetim kuruluyla birlikte hepimize büyük sürprizler yaptı. Hepimizin çok hoşuna gidecek, taraftarları tribünlere çekecek çok büyük işler yaptı. Bunu yapmasının sebebi, bir hedefi ve bir vizyonu gerçekleştirmek. Bu hedefin bu sene UEFA finali, gelecek sene de Şampiyonlar Ligi finaline giden bir hedef olduğunu düşünüyoruz. Türk Futbolunun kendini aşmasını, dünyada farklı bir yer edinmesini hepimizi

bekliyoruz. Biz de bunun için ilk etapta 40 milyon doların üzerinde bir parayı bir kenara ayırdık. Sevgili Fenerbahçeli taraftarlar bunun ne kadarını isterlerse alacaklar. Günde 25-30 kez Fenerbahçe

Yandex Browser veya Fenerbahçe Yandex Arama Motoru kullanan bir Fenerbahçe taraftarı, bir yılın sonunda kulübüne 36 dolar kazandıracak. Diğer arama motorlarını bırakacaklar” dedi.

“Şampiyonlar Ligi finali gerçek olacak” Mehmet Ali Yalçındağ; "Biz bunu 1 yıl için 1 milyon taraftar olarak hesap ettik. Bu durumda gelir 36 milyon dolar olacak. 2 milyon kişi ararsa bu rakam 70 milyon dolara çıkacak. Sayın Başkan Aziz Yıldırım buradan gelecek parayı taraftarın isteyeceği bir futbolcuya yatıracağını ifade etti. Bu fon tamamen, kulübün taraftarlarının isteyeceği 2 stara gidecek. O zaman hedeflenen Şampiyonlar Ligi finali gerçek olacak. Onun için herkese teşekkür ederim” diye konuştu.

doludizgin

Olimpiyat aday sporcumuz Alican Kaynar Abu Dhabi de yapılan ISAF Dünya Kupası Finalleri’nde büyük başarıya imza attı. 29 Ekim - 1 Kasım tarihlerinde Abu Dhabi de yapılan ISAF Dünya Kupası Finalleri’ne özel olarak davet edilen 20 sporcu arasında Olimpiyat aday sporcumuz Alican Kaynar Finn sınıfında 2. olarak büyük bir başarıya imza attı. Sırada Olimpiyata katılma vizesi olduğunu belirten Alican Kaynar desteklerinden dolayı Fenerbahçe Spor Kulübü, Koç Holding ve Türkiye Yelken Federasyonu’na özel olarak teşekkür etti.

Genç yelkenciler yarışları lider tamamladı

Fenerbahçe Yelken Şubesi bünyesinde kurulan 12-18 yaş grubu yat yarış takımı önemli bir başarıya imza attı. Türkiye'de ilk defa bundan 2 sene önce Fenerbahçe Yelken Şubesi bünyesinde kurulan 12 -18 yaş grubu yat yarış takımı önemli bir başarıya imza attı. Gençlerimizin okullarına ara vermeden yelken sporuna devam etmelerini sağlamak amacıyla kurulan sistem 2015 yılı Sporboats Yelken Trofesi’nde ekibin kendi kategorisinde Oğuz Ayan koçluğunda 1. olmasıyla başarıya ulaştı. Aynı öğrenciler 2016 yılında başarılarını daha ileri seviye teknelerde devam ettirmek ve yeni yetişen öğrenciler ile şampiyonluğun yine en büyük adayı olmak adına çalışmalar kış sezonu boyunca devam edecek.

Krosta başarılı sonuçlar

Atletizmde, Kocaeli’de düzenlenen Kros Ligi Gençler 2. etap yarışlarında Fenerbahçeli atletlerimiz başarılı sonuçlar aldı. Atletizmde, Kocaeli’de düzenlenen Kros Ligi Gençler ikinci etap yarışlarında Fenerbahçeli atletlerimiz başarılı sonuçlar aldı. Yarışlarda kızlar ferdi sıralamada Büşra Nur Koku ikinci; erkekler ferdi sıralamada Ramazan Barbaros birinci, Enis Korkmaz ikinci oldu. Yarışlar sonunda Kız Takımımız takım halinde üçüncü, Erkek Takımımız da takım halinde birinci sırada yer aldı.

KÜREK

Alican Kaynar ISAF Dünya Kupası Finalleri’nde ikinci oldu

ATLETİZM

YELKEN

ar Amatör branşl

Türkiye Kupası Final Yarışları İstanbul Maltepe Orhangazi Şehir Parkı Su Sporları Merkezi'nde gerçekleştirildi.

Kürekte Türkiye Kupası

Final Yarışları yapıldı Kürek Federasyonu faaliyet takviminde yer alan Türkiye Kupası Final Yarışları İstanbul Maltepe Orhangazi Şehir Parkı Su Sporları Merkezi’nde gerçekleştirildi. 14 kulübün 16 kategoride mücadele ettiği finallerde Fenerbahçe 4 birincilik, 5 ikincilik, 3 de üçüncülük elde etti. Yarışlar sonunda Fenerbahçe Bayan A ve Genç Erkek takımları Türkiye Kupası’nın sahibi oldu. Bayan A takımı 2 tek ve tek çifte, genç bayan takımı 2 tek, genç erkek takımı ise 2 çifte kategorilerinde birincilik kürsüsüne çıktı.

YÜZME

MASA TENİSİ

Yüzücülerimizden 8 Türkiye rekoru

Masa Tenisi Takımlarımız kayıpsız devam ediyor

Fenerbahçe Yüzme Şubemizden 4 sporcumuz 8 Türkiye rekoru kırdı.

Masa Tenisi Bayan ve Erkek Takımlarımız 3. Etap karşılaşmalarında oynadıkları 8 maçtan da galibiyetle ayrıldı. Bu sonuçların ardından hem Bayan hem de Erkek Takımımız zirvede yer aldı. Masa Tenisi Süper Ligi 3. Etap maçları 14-15 Kasım tarihlerinde İstanbul Tozkoparan Spor Salonu’nda yapıldı. İkinci gün karşılaşmalarında Elizabeta Samara, Pınar Ergül, Melis Budak, Yana Noskova ve Gülpembe Özkaya’dan oluşan Bayan Takımımız; İstanbul BB Spor Kulübü’nü ve Çukurova Üniversitesi’ni 4-1’lik skorla geçti. Enis Can, Mesud Farahmand, Ahmed Saleh ve Andrei Filimon’dan oluşan erkek takımımız ise Çukurova Üniversitesi’ni 4-0, Adana Masa Tenisi İhtisas’ı da 4-1 mağlup etti. Takımlarımız, ikinci gün müsabakalarının ardından Süper Lig’de 3.Etabı kayıpsız geçerek zirvede yer aldı.

Türkiye Yüzme Federasyonu tarafından 13-15 Kasım tarihlerinde düzenlenen Milli Takım Seçme Müsabakaları’nda Fenerbahçe Yüzme Şubemizden 4 sporcumuz 8 Türkiye rekoru kırdı.

Masa Tenisi Süper Lig’de 4.etap maçları 26-27 Aralık tarihlerinde Bursa’da oynanacak.

Gizem Güvenç 50 metre serbestte 26.36’lık derecesiyle, 100 metre serbestte 57.30’luk derecesiyle, 200 metre serbestte 02.03.55'lik derecesiyle 13 yaş kategorisinde 3 Türkiye rekoru kırdı. Sarı lacivertli yüzücü Zehra Duru Bilgin de 50 metre sırtüstünde 29.21’lik derecesiyle 13 yaş, 100 metre kelebekte 1.00.83'lük derecesiyle 13-14-1516 yaş kategorisinde Türkiye rekorunun sahibi oldu. Ayrıca Aleyna Özkan 50 metre kelebekte 27.88’lik derecesiyle ve 100 metre kelebekte 1.02.86’lık derecesiyle 13-14 yaş kategorisinde, Buse Topçu ise 800 metre serbestte 8.43.42 ile 15-16-1718 yaş kategorisinde Türkiye rekoru kıran diğer Fenerbahçeli sporcular oldular.

BOKS

Yüzmede milli takım seçme müsabakaları 13, 14 ve 15 Kasım tarihlerinde İstanbul Tozkoparan yüzme havuzunda gerçekleştirildi. Türkiye Yüzme Federasyonu tarafından düzenlenen seçmelerde 4 yüzücümüz 8 Türkiye rekoru kırdı.

Türkiye Şampiyonası 2. Grup eleme maçlarında ringe çıkan 3 boksörümüzden ikisi madalya kazandı.

Boksörlerimizden 1 altın, 1 gümüş madalya Kastamonu’nun ev sahipliğinde yapılan Türkiye Şampiyonası 2.Grup eleme maçlarında ringe çıkan 3 boksörümüzden 2’si madalya kazandı.

Osman Emre Kuzu 64 kiloda altın madalyanın sahibi olurken, yarı final maçında parmağı kırılan ve finalde ringe çıkamayan Burhan Deme ise 52 kiloda gümüş madalyada kaldı. 75 kiloda ringe çıkan Fırat Karakuş da çeyrek finale yükselme maçında kaşı açıldığından dolayı sağlık heyetinin kararıyla elenmişti. Bu sonuçların ardından Osman Emre Kuzu ve Burhan Deme Aralık ayında Ordu'da düzenlenecek Türkiye Şampiyonası’na gitmeye hak kazandılar.

KULÜPTEN HABERLER

Kulübümüz ile Dijital Baskı Ekipmanı firması Xerox arasında yapılan ve Fenerbahçe’yi rekabette bir adım daha öne çıkaracak işbirliği çerçevesinde Xerox Türkiye ekibi Asbaşkanımız Önder Fırat'ı ziyaret etti.

Fenerbahçe’den teknoloji hamlesi

ulübümüz ile Dijital Baskı Ekipmanı firması Xerox arasında yapılan işbirliği çerçevesinde Xerox Türkiye Genel Müdürü Burak Özer, Xerox Türkiye Satış Müdürü Özgür Şenol ve Xerox Türkiye Pazarlama ve İletişim Uzmanı Aycan Türk, Asbaşkanımız Önder Fırat’ı ziyaret etti. Fenerbahçe Spor Kulübü’nün Xerox ile yaptığı iş birliği, Fenerbahçe’yi rekabette bir adım daha öne çıkaracak. Kulüp bünyesinde bulunan tüm şirketlerinde ve tesislerinde kullandığı ofis cihazlarını Xerox’un son teknoloji ürün ve çözümleri ile yenileyen Fenerbahçe Spor Kulübü, kurum içi döküman yönetimini Xerox’un vereceği profesyonel hizmetlerle gerçekleştirecek. Ülker Stadyumu Fenerbahçe Şükrü Saracoğlu Spor Kompleksi'nde bir araya gelen Fenerbahçe Asbaşkanı Önder Fırat ile Xerox Türkiye Genel Müdürü Burak Özer karşılıklı fikir alışverişinde bulunarak bir süre sohbet ettiler. Ardından Önder Fırat, Xerox Türkiye yetkilileri ile Fenerbahçe Müzesi'ni ve Ülker Stadyumu Fenerbahçe Şükrü

Saracoğlu Spor Kompleksi’ni gezdi.

“Fenerbahçe, Türkiye standartlarının üzerinde bir kulüp anlayışıyla yönetiliyor” Fenerbahçe ile Xerox arasındaki iş birliğinin önemine değinen Asbaşkanımız Önder Fırat “Fenerbahçe, Türkiye standartlarının üzerinde bir kulüp anlayışıyla yönetiliyor. Her alanda farkımızı, Fenerbahçe’yi takip eden, örnek alan diğer kulüplere gösteriyoruz. Teknoloji yatırımları da farkımızı ortaya koyduğumuz önemli bir alan. Xerox ile yaptığımız anlaşmayla rekabetteki çıtayı biraz daha yükselttik. Xerox’un

Xerox Türkiye yöneticileri Asbaşkanımız Önder Fırat ile Ülker Stadyumu Fenerbahçe Şükrü Saracoğlu Spor Kompleksi’nde bir araya geldi.

göstermiş olduğu profesyonel yaklaşım ve destekten dolayı kendilerine teşekkür ediyorum” şeklinde konuştu.

“Fenerbahçe, yatırımları ve kurumsallığı ile örnek bir kurum” Xerox Türkiye Genel Müdürü Burak Özer ise “Fenerbahçe Spor Kulübü’nün, ofis ve tesislerinde kullanmak üzere Xerox marka ürün ve çözümleri tercih etmesi bizleri gururlandırdı. Fenerbahçe, sadece Türkiye’nin değil dünyanın en büyük spor kulüplerinden biri, yatırımları ve kurumsallığı ile örnek bir kurum. Fenerbahçe Spor Kulübü sadece ürünlerimizi kullanmayacak, aynı zamanda dünya genelinde on binlerce büyük firmaya sunduğumuz Yönetilen Baskı Hizmetleri’ni de kullanıyor olacak” diye konuştu.

Fenerbahçe SK uygulaması akıllı cihazlarda Fenerbahçe SK Resmi Mobil Uygulaması ile taraftarlar, Fenerbahçe hakkındaki son dakika haberlerine, istatistiklere, puan durumuna ve canlı anlatıma erişebiliyorlar. Taraftarlara özel bir iletişim platformu sunulan uygulamayla profil oluşturma, arkadaş ekleme, popüler Fenerbahçelileri takip etme ve kişisel paylaşımlarla takıma destek verilebiliyor. Ayrıca taraftarlar birbirleriyle uygulama üzerinden iletişime geçip mesajlaşabiliyorlar. Uygulama iOS ve Android işletim sistemine sahip akıllı telefonlara App Store ve Google Play Store üzerinden indirilebiliyor.

Üyelerimizle güçlüyüz YASEMİN MERÇİL KADİR TURGUT KUTLU ORHAN DEMİREL AHMET BURHAN BAŞOĞLU SEBAHATTİN RAHMİ EYÜBOĞLU BÜLENT NURİ ERİŞ MUHARREM METE YURDDAŞ AHMET MUHİTTİN ŞENGÜL SERHAN İREN NECDET ÇOBAN KEMAL ALICI TUNÇ ÖZGÜR AHMET AKSOY SÜLEYMAN ÇAKIR TUNCAY UÇAR EMRAH İNEL GÖKHAN ÖZAKINCI CANAN ÖZBULUT MUSTAFA ERDAL YALÇIN ŞEFİK ÇETİNKAYA NECDET GÜVENÇ AHMET GÜRKAN ERGENEKON ADNAN HALUK SARIPINARLI HÜRMÜZ ESRA KAZANCIBAŞI ÖZTEKİN BORA YARDENİZ MEHMET MELİH ŞİNGİN MEHMET HALUK KUNTER MUSTAFA EMRE BELGEN KAYHAN POROY ETHEM NACİ BAŞERDEM MAHMUT AKPOLAT GÖKHAN EREL KAZIM CENK ÖZER AHMET CEMAL OKAN İRFAN TOPALOĞLU İLHAN TOPALOĞLU FUAT KURU ÖZGÜR KANDİL HÜSEYİN SELÇUK GÖRKEY SERKAN ÖZKÖK MEHMET ÇAKMAK AYDIN BAŞARDI ÖMER KOÇŞAN HALDUN İŞÖZEN JAK BENZONANA ÜMİT ÖZGÜL SELİM ALTARAS İBRAHİM SELİM TURAN KEMAL ATİLLA ÖZMUMCU TURAN BİBER AHMET HACISALİHZADE ALİ BAKİ USTA

MEHMET ORHAN KESİKOĞLU ADNAN ÖZTOP CÜNEYT ARINEL EGE UĞURLU TOLGA TUNÇ MAHMUT ALİKAYA TAYLAN SAYIN CENGİZ BİLGİLİ ERKAN AKSEL SERKUT COŞKUNSU KEREM BİRDAL SALİH ÖZBULUT DİLAN AYDIN VOLKAN ACARKAN ALİ SEDAT ÖZKAZANÇ MEHMET AYDIN TEMİZER UĞUR SELÇUK ULUĞ BERK ÇOKKAN ARZU GÜRMEN İSMAİL ÇAĞATAY ARSLAN YALÇIN HAKER TAHİR KOÇ MUHARREM GÜRKAN ÖGEMEN NİHAN KOÇ ONUR BENEK TOLGA GÜR SELDA ÖKTEM ONUR MUTLU İMAMOĞLU AHMET ERSAGUN YÜCE MURAT KAPKİ MURAT RAŞİT ARSLANOĞLU GÖKHAN GÜVENÇ ILGAZ CAN ALP TEKİN BAŞ AGAH SERT ORHAN GÜRLEVÜK COŞKUN HAKER METİN PİŞKİN ZERRİN ALAEDDİNLER GÜRCAN MENDİ HAYATİ EREN TOLGA DEMİR HARUN H. ÖZERKAN YAVUZ ASLAY UĞUR MÜNİR BAŞITAŞ FERİT ÇAĞRI ÖZALP MURAT ÖZDEMİR BÜLENT YAZICI HÜSAMETTİN KOÇLU HÜROL KIYNAK GÖKHAN DANDİN SELÇUK YEGİN AYKUT AKCAKOCA

ERCAN TİRYAKİ AHMET LEVENT GÜNDÜZ SADİ NECDET ŞENSEZER SÜLEYMAN DURSUN EMİLİOS PAGİDA HAYRANİ TEKELİOĞLU ÇAĞATAY ASLAN BAYAR TANER ÇOTUK CAN KALELİOĞLU AHMET GÖKHAN UĞURSOY BAYKUL AŞKAR LÜTFÜ FERHAT KAYA ULUKAN ULUN ACAR SERTAÇ KOMSUOĞLU MUSTAFA AKINCI MEHMET ACUN GÜNEŞ EYÜP ARATAY AHMET İZZET EKE YAVUZ TOLON RIDVAN KAR MEHMET AKİF CAN AHMET DEMİR MERT BALCI AYTAÇ ŞAHİN CEVDET YURTTAPAN ABDULLAH YILDIZLI MUHSİN ALP MİSKİ HÜSEYİN ÖZDEN HAKAN HIZLAN BİROL ULUSOY REBİİ GÜVENÇ İBRAHİM GÜNÇALDI MAHMUT RAMAZAN ULUSOY CAN LEVENT ULUSOY MEHMET MUSTAFA KAHRAMAN BARBOROS YAKUP ERSÖZ MEHMET DOĞAN KEREM ESKİŞEHİRLİ MEHMET EROL YETKİN İDRİS BAYAT İSMET GÜLEN SERHAT BARIŞ TÜRKMEN MUSTAFA KARAHAN FAZLI UĞUR KILIÇ ENGİN KESKİNEL MUSTAFA GÜRLER AHMET SEDAT YALTIRIK MUSTAFA KOMSUOĞLU NİHAT SÖZMEN EMİN KAYA ÖZER ALBAYRAK NURETTİN DOĞAN İRFAN COŞKUN

Üyelerimizle güçlüyüz AYHAN KAYA KAYHAN GÜNDÜZ SERDAR CEBECİ METİN İBRAHİM GÜNGÖR FATİH DÖNMEZ ÖZGÜR AKMAN FİKRET YELKENCİ KEMAL EMRAH ERDOĞ OKAN EKİNCİ ANIL ALTUN ATA ALTUN FERHAT GÜLER DORUK PARMAN ERHAN TAŞÇI ADİL DİNÇER ALPMAN İLHAN ZEKİ KÖROĞLU ERHAN ÇENDİK YİĞİT KUBİLAY ÇENDİK BÜLENT YİĞİT OZAN KANSU MAHMUT GÖKSEL NARDEMİR YUSUF KAYA ALİ YILMAZ SELÇUK SALİH YILMAZ YURDAKUL ÖZDOĞAN ERDAL KARACA MEHMET LEVENT BULGURCU MEHMET ERKAN ÇELİKER BERKEHAN BULGURCU TUĞBA GÜVENÇ HALUK GEMİCİ SAİT OKAN KAPLAN YİĞİT SUPHİ MERAL SAMET GÜZEL KEREM ARIG İBRAHİM OĞUZ YAPAR SAVAŞ GÜNGÖR ERDAL BOZKUŞ FATİH BURAK UFUK DUYGU KOMSUOGLU EROL ÖZDOĞAN FİKRET ÖZTÜRK YASEMİN ALUÇ UĞUR ÇIKRIKCI ALİ ŞAFAK ÖZTÜRK YAVUZ ERKUT GAMZE YOSMAOĞLU DİLARA YALTIRIK FERRUH BORA SİPAHİ ALİ CAN SELEK KAYHAN YALÇINKAYA ÖMER MÜMTAZ ER

MEHMET ERDEM ER ŞAHİN ŞAHİNOĞLU BURAK UTKU AKTAN TUFAN KAYHAN HÜSEYİN LATİFOĞLU ORÇUN GÜVEN KÜBRA KAPKİ ZÜLKİF KAPKİ ERTAN SULAYICI HALİL HALDUN GÜVENİR SELİM ŞİPER SERKAN KELEŞER TOLGA HASKA SADIK KAYHAN KÖSEOĞLU NURİ YENİHAYAT YAŞAR OYTUĞ YENİHAYAT UĞURCAN GÜRLER SAVAŞ ARKMAN ENGİN YALAMAN ETHEM CUMHUR İNCİ HASAN MURAT YILMAZ SEMİH GENÇ ALİ ERDEM İBRAHİM MERTKAN ÜNSAL OKTAY AKTOLUN ERSİN DALKIÇ MEHMET KARAGÖZ HAKAN HÜSEYİN YAPAR FERHAT ER SİNAN KANDEMİR TANER KARABAĞ İSMAİL GÖKHAN ÖZTÜRK FAZIL ŞENEL MELİH TÜRKER CEMALETTİN TÜNEY AHMET ERDEM HÜSEYİN ÖZTÜRK A. KAĞAN ZENGİN HALİL İBRAHİM DİKKANAT LORAN VAYLOYAN AHMET CEM AYDEMİR ALP AYDEMİR ONUR GÜVENÇ CEMALETTİN GÜVENÇ NURDAN COŞKUN EMRE KARAYEL SADİHAN ÇELEBİ BÜLENT BİLGİÇ OĞULCAN KESKİNEL BAHADIR YAATASI MİTHAT İBRAHİMAĞAOĞLU MERYEM ERİÇ İBRAHİMAĞAOĞLU

SUAT KURTOĞLU ERTÜM TÜFEKÇİ MERT ERCAN İHSAN MUTLUAY DOĞAN MEHMET EMİN KIZILKAYA ÇAĞDAŞ DEMİRAĞ MÜNİR OZAN SARICI NİYAZİ İLTER ONUR BENÖN BURÇAK ERSEVER EREN ÇAK MUHARREM FAİK ÖZTUNÇ SEYFİ CEM KOÇAK BERİ BARUH DE TORANTO ALİ İHSAN DANIŞMAN MUSTAFA TÜRKMEN ALİ UFUK PEKER MUSTAFA AĞAOĞLU MEHMET KAANCAN KOMSUOĞLU BANU KARACA AKİF ÖZAL ERCAN POLAT EMRE KUVVET ERTUĞRUL FEVZİ TUNCER AHMET AKSU MAHSUN USLU MUSTAFA BAŞ BARIŞ ULUSOY EZGİ ARATAY KEMAL BABÜR GELGEL ÖMER EKİNCİ HİLMİ HAKAN KOCA CEM AVCI BİLUN SAKA MERVE DÜNDAR CEM KÖZ MEHMET ÇAĞATAY DENİZ KAAN PUSAT ALİ TAHİR VARUŞ METİN KOÇAN MUZAFFER KUTLU MUHARREM BİROL ATİLA TİRİT MEHMET FATİH UZUNKÖK SEMİH KARPUZ ZFER EGE ERSÖZ FATİH AKARSU BÜLENT YALÇIN ADNAN ÜNAL İLHAN ÜTTÜ MEHMET FARUK TÜRKÖZ METİN GÜNDOĞDU TARDU SİPAHİOĞLU

Acımız Büyük

Türkiye Spor Yazarları Derneği (TSYD) Eski Başkanlarından gazeteci - yazar Onur Belge 69 yaşında Kınalıada’daki evinde geçirdiği kalp krizi nedeniyle yaşamını yitirdi. Sarı Lacivert renklere gönül vermiş olan Onur Belge 1946 yılında İstanbul’da doğdu. İstanbul Üniversitesi Gazetecilik Enstitüsü’nde eğitim yapan Onur Belge gazeteciliğe 1968 yılında Günaydın Gazetesi’nde muhabir olarak başladı. Belge, Hayatspor, Türk Haberler Ajansı, Hürriyet, Star, Star TV, BRT, Radyo Klüp, FenerbahçeTV, Fanatik ve Aydınlık gazetelerinde çalıştı. TSYD’de Yönetim Kurulu Üyesi ve Başkan olarak da görev yapan Onur Belge, ‘Dünya Kupası Tarihi’ adlı bir de kitap yazdı. Onur Belge son yazılarından birini de dergimize yazmıştı.

Fenerbahçe sevdalısı usta oyuncu ve yönetmen Zeki Alasya 72 yaşında karaciğer hastalığı nedeniyle hayata gözlerini yumdu. 18 Nisan 1943 yılında İstanbul Şehzadebaşı’da dünyaya gelen Zeki Alasya birçok tiyatro oyununda ve sinema filminde rol aldı. Alasya sanat hayatına 1959’da MTTB (Millî Türk Talebe Birliği) tiyatrosunda amatör olarak başladı. Bir süre dekoratörlük ve rehberlik yaptı. 1964 yılında, Arena Tiyatrosu’nda profesyonel oyunculuğa başladı. 1965’te Ulvi Uraz Tiyatrosu’nda çalıştıktan sonra 1967’de Haldun Taner, Metin Akpınar ve Ahmet Gülhan ile birlikte Devekuşu Kabare Tiyatrosu’nun kurucuları arasında yer aldı. Bu topluluğun tüm oyunlarında oyuncu, yazar, yönetmen olarak çalıştı.

TSYD Eski Başkanlarından gazeteci - yazar Onur Belge ile Fenerbahçe sevdalısı Türk sinema ve tiyatrosunun usta oyuncu ve yönetmenlerinden Zeki Alasya’yı ebediyete uğurladık.

Metin Akpınar ile ikili oluşturan Zeki Alasya, birlikte pek çok film ve tiyatro eserinde oynadı. 2010 yılında Altın Portakal Film Festivali’nde Yaşam Boyu Onur Ödülü kazanan Alasya, 1998 yılında Devlet Sanatçısı unvanı aldı. Kamera arkasına da geçen Zeki Alasya, son dönemde televizyon dizisi ve reklam filmlerinde rol aldı.

Acınızı Paylaşıyoruz Geçtiğimiz aylarda derneğimiz üyelerinden bazı isimler, sevdikleri isimleri kaybetmenin acısını yaşadı. Üyelerimizin acısını paylaşıyor, tüm merhum ve merhumelere Allah’tan rahmet, ailelerine sabır ve başsağlığı diliyoruz. ≥ Sicil Kurulu Başkanımız Sayın Erkan Aksel’in kardeşi Didem Aksel ≥ Üyelerimizden Sayın Yiğit Meral’in babaannesi Muazzez Şengül Meral ≥ Yönetim Kurulu Üyesi Sayın Sedat Yaltırık’ın amcası Cuma Yaltırık ≥ Üyelerimizden Sayın Duygu Komsuoğlu’nun babaannesi Emine Güngül ≥ Üyelerimizden Sayın Savaş Arkman’ın annesi Tülay Arkman ≥ Üyelerimizden Sayın Hüseyin Selçuk Görkey’in annesi Safiye Görkey