YAZAR HAKKINDA Harun Yahya ve Cavit Yalçın müstear isimlerini kullanan yazar, imani konularda pek çok eser vermiştir. Yazarın, Evrim Aldatmacası, Hücredeki Mucize, Gözdeki Mucize, Örümcekteki Mucize, Sivrisinek Mucizesi, Karınca Mucizesi, Savunma Sistemi Mucizesi, Allah Akılla Bilinir, Dünya Hayatının Gerçeği, Zamansızlık ve Kader Gerçeği, Kavimlerin Helakı, Düşünen İnsanlar İçin, Evrenin Yaratılışı, Sakın Anlamazlıktan Gelmeyin, Evrimcilerin İtirafları ve Bitkilerdeki Yaratılış Mucizesi adlı kitapları ve Adamlık Dini, Allah'ın İsimleri, Allah İçin Yaşamak, Cahiliye Toplumunu Terk Etmek, Cennet, Gerçeği Düşündünüz Mü?, Gözardı Edilen Kuran Hükümleri, Kıyamet Günü, Kuran'da Hicret, Kuran Ahlakı, Kuran Bilgisi, Kuran'da Dua, Kuran Fihristi, Kuran'da Münafık Karakteri, Kuran'da Tebliğ ve Tartışma, Kuran'da Temel Kavramlar, Kuran'da Vicdanın Önemi, Kuran'dan Cevaplar, Münafığın Sırları, Ölüm Kıyamet Cehennem, Resullerin Mücadelesi, Sakın Unutmayın, Şeytan, Şeytan'ın Enaniyeti, Şirk, Kuran'dan Genel Bilgiler, İmanı Çabuk Anlamak I, II, Kuran'ın Hayata Sunduğu Güzellikler, Allah'ın Güzelliklerinden Bir Demet 1-2, Dinsizliğin İlkel Mantığı, Kamil İman, Pişman Olmadan Önce, Resullerimizi Diyor Ki, Müminlerin Merhameti, Allah Korkusu gibi kitapçıkları yayınlanmıştır. Yazarın evrim teorisini konu alan, Evrim Aldatmacası, Materyalizmin Çöküşü, Materyalizmin Sonu, Evrim Teorisi, Evrim Teorisi'nin Çöküşü: Yaratılış Gerçeği, Evrimcilerin Yanılgıları 1, Evrimcilerin Yanılgıları 2, Evrimcilerin Yanılgıları 3, Evrimin Mikrobiyolojik Çöküşü, Yaratılış Gerçeği, Atomun Sırları, 20 Soruda Evrim Teorisi'nin Çöküşü ve Darwinizm gibi kitapçıkları da yayınlanmıştır. Yazarın Evrim Aldatmacası (The Evolution Deceit), Kavimlerin Helakı (Perished Nations), Allah Akılla Bilinir (Allah Is Known Through Reason), Kuran Ahlakı (The Moral Values in the Quran), Soykırım Yalanı (The Holocaust Hoax), Düşünen İnsanlar İçin (For Men of Understanding) adlı kitapları İngilizce'ye çevrilmiş ve yurtdışında çeşitli yayınevleri tarafından yayınlanmıştır. Yazarın diğer birçok eserinin İngilizce, Rusça, Arnavutça, İspanyolca ve Arapça'ya çevirileri devam etmektedir. Yazar, Harun Yahya müstear ismi altında şimdiye kadar siyasi konularda da çeşitli eserler hazırlamıştır. Yahudilik ve Masonluk, Masonluk ve Kapitalizm, Şeytan'ın Dini Masonluk, Yehova'nın Oğulları ve Masonlar, Yeni Masonik Düzen, Milli Strateji, 'Gizli El' Bosna'da, Soykırım Yalanı, Terörün Perde Arkası, İsrail'in Kürt Kartı, Darwin'in Türk Düşmanlığı isimli bu eserlerin önemli bir bölümü, Yahudilik, Masonluk ve bu iki gücün dünya tarihi ve siyaseti üzerindeki etkileri ile ilgilidir. (Müstear isim, inkarcı Yahudi düşüncesine karşı mücadele eden iki peygamberin hatıralarına hürmeten isimlerini yad etmek için Harun ve Yahya isimlerinden oluşturulmuştur...) Yazar tarafından kitapların kapağında Resulullah'ın mührünün kullanılmış olmasının sembolik anlamı ise, kitapların içeriği ile ilgilidir. Bu mühür, Kuran-ı Kerim'in Allah'ın son kitabı ve son sözü ve peygamberimizin de hatem-ül enbiya olmasını remzetmektedir. Yazar da, yayınladığı tüm çalışmalarında, Kuran'ın ve Resulullah'ın sünnetinin bu vasfını kendine rehber edinerek, gayrı-Kurani düşünce sistemlerinin tüm temel iddialarını tek tek çürütmeyi ve o konu hakkında küfrün mantıklarını tam olarak susturacak "son söz"ü söylemeyi hedeflemektedir. Çok büyük hikmet ve kemal sahibi olan Resulullah'ın mührü, bu son sözü söyleme niyetinin bir duası olarak kullanılmıştır. Tüm bu çalışmalardaki ortak hedef, ya dinden uzak kişilere Kuran'ın tebliğini ulaştırmak ve böylelikle onları Allah'ın varlığı, birliği ve ahiret gibi temel imani konular üzerinde düşünmeye sevk etmek ya da müslümanlara bazı önemli konuları hatırlatmaktır.
ÇOCUKLAR DARWİN YALAN SÖYLEDİ!
HARUN YAHYA
Bu çalışmada kullanılan ayetler Ali Bulaç'ın hazırladığı "Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı" isimli mealden alınmıştır.
ISBN 975-7986-95-X
Baskı: SEÇİL OFSET 100. Yıl Mahallesi MAS-SİT Matbaacılar Sitesi 4. Cadde No: 77 Bağcılar-İstanbul Tel: (0 212) 629 06 15
VURAL YAYINCILIK Çatalçeşme Sok. Üretmen Han No: 29/13 Cağaloğlu-İstanbul Tel: (0 212) 511 42 30 - 638 21 72
BAŞLARKEN
06
EVREN NASIL MEYDANA GELDİ?
08
İŞTE VÜCUDUMUZ!
25
ÇEVRENİZDEKİ CANLILARIN ŞAŞIRTICI ÖZELLİKLERİ
37
İLGİNÇ CANLILAR
57
KARA TOPRAKTAN RENGARENK BİTKİLER NASIL ÇIKAR? 7 6 TEKRAR DÜŞÜNELİM!
78
EVRİM TEORİSİ NEDİR?
81
EVRİMCİLERE GÖRE CANLILAR NASIL EVRİMLEŞİRLER?
86
EVRİMCİLERİN BİR TÜRLÜ BULAMADIKLARI FOSİLLER
93
KAMBRİYEN DÖNEMİNDE NELER OLDU?
99
BALIKLARIN SÜRÜNGENE DÖNÜŞTÜKLERİ YALANI
102
ÇOK SAÇMA!
106
HİÇ BÖYLE ŞEY OLUR MU?
110
İNSANIN EVRİMİ MASALI
112
DARWIN VE EVRİMCİLERİN EN ÇOK KORKTUKLARI KONULARDAN BAZILARI
124
VÜCUDUMUZDAKİ BİLGİ BANKASI DNA
128
HERŞEYİ YARATAN ALLAH'TIR
132
SONUÇ
134
Çoc u kla r ! H iç d ü şü n dünüz mü? " D ü n y a m ız nası l meydana gel di ?", " Gü n eş ve Ay nası l me ydana gel di l e r?", " D oğ ma d a n önce neredeydi ni z ?", "Denizler, ağaçlar, hayvanlar nasıl mey d a n a g eldi l e r?", " Ka p ka ra , hi çbi r kokusu ol mayan topra kta n ç ok se vdi ği ni z mi s gi bi kokan ve ren g a ren k m uz , ki raz , eri k, çi l e k nası l çı kıy or? O n la ra kokul arı nı , re nkl e ri ni ki m veriy or?" " Min ic ik b i r arı çok l e z z e tl i bal ı yapma y ı n ered en bi l i yor? Çok düz gün ke narla rı ola n b a l peteği ni nası l yapabi l i yor?" " İlk in sa n k i mdi ?" " S izi a n n eni z doğurdu. Ama i l k i nsanı n b ir a n n esi ve babası ol amaz . O z aman i l k in sa n b ird en bi re nası l meydana çktı ?" B u kita p ta bu sorul arı n hepsi ni n e n d oğ ru c eva b ını öğre neceksi ni z . B u en d oğ r u cevap nedi r bi l i yor musun u z? Çevren izde gördüğünüz her şeyi , si zi, a rka d a şları nı z ı , anne -babanı z ı , dün-
6
y ay ı , g ü n eşi, ç ok sevdi ği ni z yi yecekl eri , muzları, kirazları, çilekleri, rengarenk gü l l e ri, men ekşeleri, güz e l kokul arı , i ns an l a rı, ked ileri, köp ekl eri , karı ncal arı , ar ı l arı, a tla rı, ku şla rı, ke l ebekl eri , kı saca s ı her şey i A lla h y a ratmı ştı r. Si ze, " m in ic ik b ir arı nı n bal yapmayı ne r e den b ild iğ in i h iç düşündünüz mü" di y e s ormu ştu k. İşte a rı ya bal yapması nı ö ğ r e t en d e A lla h 'tır. An c a k b ir d e b u kon uda yal an söyl eye n i ns a n la r va rd ır. O n la r he r şe yi Al l ah'ı n y ar at t ığ ın a in a n m a zlar ve he r konuda y al a n söy lerler. B u insanl ara "evri mci ", s ö y l e d ikleri y a la n a ise "E v ri m Te ori si " deni r . B iz d e sizin d oğ rul arı çok i yi öğrenm e n i z iç in ön c e d oğ ru ol anl arı anl attı k. K i t ab ın ikin c i b ölü m ü nde i se e vri m teori s i ne in a n a n la rın , in sanl arı nası l yanı l tt ı k l arın ı g österd ik. B u ki tabı okuduktan s o n r a, b ir g ü n b iri g eli p si z e e vri m teori s i ne in a n ma n ızı söy lerse , si z de ona evr i m t eorisin in d oğ ru ol madı ğı nı , her şe yi Al l a h 'ın y a ra ttığ ın ı a n l atabi l i rsi ni z .
7
DÜNYAMIZ
8
Evren nedir biliyor musunuz? Evren d ü n y a m ızı, g üne şi , ayı , gez egenl e ri , yı l d ızla rı iç in d e barı ndı ran uçsuz bucaksı z b ü y ü klü kteki uz aydı r. S iz m ily on larca, mi l yarl arca ki l ometre y ol g itsen iz de uz ayı n sonuna ul aşamaz sın ız. Çü n kü uz ay tari f edi l eme ye cek kad a r b ü y ü ktü r. İşte b u sını rsı z uz ayı n i çi nde b izim d ü n y a mı z bul unmaktad ır. A y rıc a bi z i m dünyamız g ib i, g ü neş, ay ve milyarlarca yıldız va rd ır.
P e k i b ü tü n b u n la r nası l me ydana gel m i ş t i r ? Ö rn eğ in g ü n eş nası l var ol muşt u r ? V ey a d ü n y a mız n ası l ortaya çı kmı ştır? Bu soru y a iki tü rlü ce vap ve ren v ardı r . Bu c eva p la rd a n b ir tanesi doğrudur, di ğ e r i ise y a n lıştır. Y a nl ı ş ce vap v e renl e r ay n ı za m a n d a evrim teori si ne de i nan a n kişilerd ir. Şi mdi arka sayfad a size önce yanl ı ş ce vabı , sonra da doğru cevabı söy leyeceği z .
AY
GÜNEfi fi‹‹M‹Z
9
Bir arkadaflfl››n›z, büyük bir kutunun içine biraz toprak, biraz taflfl,, biraz su koyup, birkaç sene bekledikten sonra kutunun içinden bir bilgisayar ç›kt›¤›n› söylese. Herhalde kahkahalarla gülersiniz.
10
YANLIŞ CEVAP: Y an lış c eva p veren ler şöyl e derl e r: E vren z ate n h e p v a rd ı ve ken d i kendi ne ol uşmuştu. Yani bi rçok m ad d e ken d i ken d in e bi r araya gel erek güneşi , yı l dızları, dünyayı, denizleri, ağaçları, nehirleri, d a ğ l a rı tesa d ü fen olu ş turmuştu. Si zc e b u ç ok ma n tık sı z deği l mi ? Bi r arkadaşı n ı z gelip size şöy le b ir şey söyl e se: "Ben büyük bi r k ut un u n iç in e b ira z t oprak, bi raz taş, bi raz su k o y m uştu m. S on ra b irkaç se ne bekl edi m ve bu kut un u n iç in d en b ir b ilg isayar çı ktı ." Si z onun bu söz ü n e in a n ır mısın ız? He rhal de arkadaşı nı z ı n şaka y a p t ı ğın ı vey a y a la n söyl edi ği ni düşünürsünüz . İ ş t e evrimc iler b öy le açı kça yal an söyl erl e r. Bi r b i l g i s a y a r b ile tesa d ü fl er sonucunda ke ndi kendi n e ol u şa m a z. Ö n c e b iri bi l gi sayarı n nası l ol acağı nı p l a n l a r, h a n g i p a rç a ları n kul l anı l acağı nı bel i rl e r. S on r a ç ok b ü y ü k fa b ri kal arda, yüz l erce i şçi , müh e n d i s, tekn isy en b ir araya ge l i rl e r. Çok büyük m ak i na la rı ku lla n a ra k bi l gi sayar yaparl ar. Yani s i z bir b ilg isa y a r g ördüğünüz de bunun kendi kend i n e ora d a b elirm ed iği ni bi l i rsi ni z . Bi l gi sayarı n a k ı l l ı b irileri ta ra fın d an yapı l dı ğı çok açı ktı r, de ğ i l m i? G ü n eş, d ü n y a ve d iğer ge z egenl e r bi l gi sayardan ç ok da h a b ü y ü klerd ir. Öyl e i se bi l gi sayarı yapan b i r i o ld u ğ u n a g öre, g üneşi , dünyayı , ayı ve yı l dı z l a r ı d a y a ra ta n b ir g ü ç v ardı r.
DOĞRU CEVAP: Doğ ru c eva b ın n e olduğunu anl adı nı z mı ? Güne ş i , d ü n y a y ı, g ezeg en ler i , yı l dı z l arı Al l ah yaratmı şt ı r . E vren d e h er şey çok kusursuz v e düz e nl i di r. Ç ü n k ü tü m evren i A llah yaratmı ş, he r şe yi ol ması g e r e k en y ere y erleştirmi şti r. 11
Allah Evreni Nasıl Var Etti? B i l im a d a mla rı son yı l l arda çok öneml i bi r şe y b u l d u la r. B u ön emli şey şuydu: evren var ol madan ön c e hiç b ir şey y oktu . Ne ye r, ne hava, ne su, ne y ı l d ı z la r, b oşlu k b ile yoktu. Bu yokl uk i çi nde i se k üç ü c ü k b ir n okta va rdı . Ancak bu nokta göz l e bi l e g örü lemey ec ek ka d ar küçüktü. Bu noktanı n i çi nd e b i r sü rü m a d d e sıkı ştı rı l mı ştı . Sonra bi r anda b u n okta p a tla d ı. Nokta patl ayı nca i çi ne sı kı ştı rı l m ı ş ola n b ü tü n m a d d ele r fı rl adı l ar v e sonra bu fı rl a y a n ma d d eler b irleşerek önce atoml arı , sonra bu a t o m l a r b irleşerek y ıldı z l arı , güne şi mi z i , dünyamı z ı v e d iğ er g ezeg en leri ol uşturdul ar. İ şte bu patl am ay a b ilim a d a mla rı " Büyük Patl ama" adı nı ve rdi l e r . Ve b ü y ü k p a tla m a sonucunda evrende ki he r ş e y o lu ştu . Ş i m d i b u ra d a ç ok öneml i bi r konuyu düşünmeni z g e r e k iy or. D iy elim ki siz bi r bal onun i çi ne yap-boz oy u n u n u zu n bütün parçal arı nı dağı nı k ol arak dol durdunuz . Sonra bal onu şi şi rdi ni z ve bir an d a b a lon u patlattınız. Yani "Büyük P at l ama " old u . Peki b al o n u n iç in e d old u rd u ğ unu z y a p - b oz p a rç a la rı ne o l u r ? O d a n ın orta sın d a si z i n bi l e yapam a y a c a ğ ın ız g ü zellikte bahçel i bi r ev v e ya ha v a a la n ı olu ştu ra b ilirl er mi ? Yoksa dağı nı k o l a r ak od a n ın etra fın a mı saçı l ı rl ar? T a b i ki b a lon p a tla y ı nca i çi nde ki yap-boz parça12
l ar ı od a n ıza d a ğ ın ık ol arak saçı l ı r. Yap-boz parçal ar ı nı n b ir ev vey a b ir havaal anı ol uşturabi l me si i çi n s i zin on la rı d ü zen leme ni z ge reki r. İ ş t e, " B ü y ü k Pa tla ma"yı yaratan, Büyük Patl am a ' da n son ra u za y a saçı l an maddel eri düz enl e ye n, bu m ad d eleri b ir a ra y a ge ti rerek güne şi , dünyayı , ge z e g en leri, y ıld ızla rı yaratan Al l ah'tı r. Yani hi çbi r ş e y y okken , A lla h b ir anda "Ol " emri ni v e rmi ş ve t ü m g ezeg en leri, d ü n y amı z ı ve güneşi yaratmı ştı r. T e k b ir g ezeg en in b ile yaratı l ması çok z ordur. Anca k Alla h m ily a rla rc a gez egen ve yı l dı z ı bi r ke rede y ar at mıştır. Çü n kü A ll ah çok üstün v e güçl üdür. Al l a h 'ın g ü c ü h er şey e yeter. Al l ah bi r şe yi i stedi ği z am an , on u h emen y a pabi l i r. Al l a h , b izlere Ken d i si ni ve yarattı kl arı nı tanı tt ı ğ ı Kita b ı ola n Ku ra n'ı gönde rmi şti r. Ve bi z he r ş e y i n en d oğ ru su n u Ku ran'a bakarak öğre nebi l i ri z . Ör ne ğ in " A lla h h er şey i nası l yaratmı ştı r" di ye sordu ğ u m u zd a , A lla h Ku ran'da bi z e şöyl e cevap ve ri r: "(Allah) Gökleri ve yeri yoktan yaratandır... O, her şeyi yaratmıştır. O, her şeyi bilendir." (Enam Suresi, 101)
Allah Dünyayı Bizim İçin Yarattı Görd ü ğ ü n ü z g ib i d ü nyamı z ı , güne şi , yı l dı z l arı v e a y ı A lla h y a ra tmıştır. Peki dünyamı z ı n üz eri nde c a n l ı l a r n a sıl olu şm u ştur? Bi r düşünün koskocam an bir g ezeg en va r a ma üstü bomboş. İ nsan yok, h a y v a n la r y ok, ç iç ekler v e böcekl er de yok. D ü n y a mız ü zerin d e canl ı l arı n yaşayabi l me si i çi n p e k çok özellikle sü sle nmi şti r. Bu öz el l i kl e ri düny a y a veren d e A lla h 'tır . Yoksa hi çbi ri mi z v ar ol am az d ık. Ne siz, n e a n n e babanı z , ne de arkadaşl ar ı nı z bu ra d a olma zla rdı . Şimdi, dünyada canlıların yaşayabilmesi için A l l a h d ü n y a y ı n a sıl y a ratmı ş sı rayl a görel i m: 1 . Bir d ü şü n ü n … Evre nde ki her şey ne kadar düz e n l i . Gü n eş ta m b izi ısı tacak, bi z e ı şı k v e recek bi r y e r e yerleştirilm iş. Eğ e r Güne ş ol masaydı , dünyam ı z da h iç b ir c a n lı olmaz dı . Ne si z , ne hayv anl ar, n e de d iğ er c a n lıla r y aşayamaz l ardı . 2 . B ir d e A lla h , D ü nyamı z 'ı n Güne ş'e uz akl ı ğı nı e n i y i şekild e a y a rla m ı ş. E ğe r Dünya Güne ş'e bi raz d a h a y a kın olsa y d ı, D ü nyamı z sı caktan kav rul urdu v e b i z y in e ola ma zd ık. E ğer Dünya Güne ş'e bi raz d a h a u za k olsa y d ı, o z aman da dünyanı n he r ye ri b u z ka p lı olu rd u ve y i ne canl ı l ar yaşayamaz l ardı . İ ş t e b u y ü zd en d iğ er gez egenl e rde hayat yoktur. Ç ü n k ü b u g ezeg en ler y a güne şe çok yakı ndı rl ar ya d a çok u za ktırla r. 3 . S izin d e b ild iğ in iz gi bi tüm canl ı l arı n yaşayab i l m e l eri iç in n efes a lmal arı gereki r. Ne fes al abi l m e k i ç in se h a va d a oksi je n ol ması gereki r. Hav ada i n s a n la rın n efes a lm a sı i çi n tam gereke n mi ktarda ok s i j en va rd ır. B ira z d aha az ve ya bi raz daha faz l a ok s ij en olsa y d ı, n e bi z ne hayvanl ar ne de bi tki -
14
l e r y aşa y a m a zd ık. Çü nkü de mi n de dedi ği mi z gi bi he p i miz y a şa ma k iç in ne fes al ı p v e rmek z orunday ı z . Ve b u n u n iç in d e mutl aka oksi jene i hti yacı mı z v ar . 4. B izim y a şa ma mızı sağl ayan en öne ml i şe yl erde n b iri d e su d u r. H iç b ir canl ı susuz yaşayamaz . Bu ne d e n le A lla h d ü n y a n ın büyük bi r kı smı nı su ol arak y ar at mıştır. D ü n y a n ın dörtte üçü sul arl a kapl ı dı r. Oy s a diğ er g ezeg en lerin hi çbi ri nde ve gecel eri göky üz ü n d e g örd ü ğ ü n ü z Ay'da su yoktur. Sadece Düny a' da c a n lıla rın olma sı i çi n gerekl i her şe y vardı r. Bi zim d ü n y a d a y a şayabi l memi z i sağl ayan bi nl e r c e ola y va rd ır. B u n lardan bi r tanesi bi l e ol masa dü n y a d a tek b ir c a n lı kal maz . Pe ki bu bi nl erce o l a y tesa d ü fen b ir a ra ya ge l mi ş v e böyl e dünya gi bi b i r y eri olu ştu rmu ş o l abi l i r mi ? E l bette ki hayı r. Bu n l a rın h iç b iri tesa düfen ge rçe kl eşeme z . Al l ah dü n y a y ı in sa n la r iç in yaratmı ştı r. Onun i çi n de dü n y a b izim iç in en u ygun yerdi r. Dü n y a ve tü m evren tesadüfen ol uştu di yenl e re ş ö y l e b ir soru sora b ilirsi ni z ? Di yel i m ki , kumsal da o y u n oy n u y orsu n u z ve bi rde nbi re büyük dal gal ar ge l m e y e b a şla d ı ve si z heme n e vi ni z e döndünüz . Bi r k a ç sa a t son ra d a lg al ar geçi nce tekrar kumsal a döndüğünüzde ise çok şaşırtıcı bir manzarayla k a r ş ı l a ştın ız. Ku m sa lda hari ka bi r kumdan şehi r y ap ı l m ış. Evler, h a sta nel er, hav aal anı , otobüsl er bi l e u n u tu lm a mış. H a tta i nsan şeki l l eri bi l e konmuş. Yanınızdaki arkadaşınıza bunların burada na s ı l o lu ştu kla rın ı sordunuz . O da si z e "bi raz önce ge l e n b ü y ü k d a lg a la r bu kumdan şe hri yapmı ş ol abi l i r " d iy e c eva p verse ne düşünürsünüz ? Arkadaşı nı z ı n h a y a l g örd ü ğ ü n d en şüphe e tmez mi si ni z ? Y a d a şa ka y a p tığı nı düşünüp gül e bi l i rsi ni z .
16
SİZCE BU MÜMKÜN MÜ? Kumsalda oyun oynuyor dunuz ve birdenbire büyük dalgalar gelmeye baflflllad›. Siz hemen evinize dön dünüz...
Birkaç saat sonra dalgalar geçince tekrar kumsala döndü¤ünüzde çok flfla aflfl››rt›c› bir manzarayla karflfl››laflfltt› n›z. Kumsalda harika bir kumdan kale yap›lm›flfl.. Biraz önce gelen bü yük dalgalar bu kumdan kaleyi "te sadüfen" yapm›fl olamaz. Böyle gü zel ve düzenli bir yap›n›n tesadüfen o l u flflm mas› ‹MKANSIZDIR! T›pk› yeryüzündeki canl›lar›n tesadüfen oluflflm mas›n›n imkans›z oluflflu u gibi...
İMKANSIZ!
Ç ün k ü b u ka d a r mü kemmel bi r kumdan şehri de ni z de k i d a lg a la rın tesa d üfen ol uşturması i mkansı z dı r . Belli ki b u işi iy i bi l e n bi ri ge l i p kumdan şe hri y ap ı p g itmiştir. Ama b a zı in sa n la r, hem de baz ı l arı profe sör ve y a b i lima d a mı olma la r ı na rağme n bu kadar komi k bi r ş e y i ka b u l ed erler. Onl ar, "kumdan şehri dal gal ar o lu ştu rd u " d emezl er ama, "güne şi , yı l dı z l arı , dü n y a y ı b ir a ra y a g elen küçücük madde parçal arı y an i a tom la r ken d i kendi l e ri ne, te sadüfl e rl e ol uşt u r du " d erler. Çü n kü bu i nsanl ar her şe yi Al l ah'ı n y ar at t ığ ın ı söy lem ek is te me z l e r. Doğru ol ana i nanm a y a ra k, y a n lış ola n ı sav unurl ar. Si z e ki tabı n sonl ar ı na d oğ ru b u in sa n ları n ki ml e r ol dukl arı nı daha de t ay lı ola ra k a n la ta c ağı z .
Dünyayı çepeçevre koruyan zırh: Atmosfer D ü n y a y a h er g ü n p ek çok göktaşı düştüğünü bi l i y or m u su n u z?
18
Göktaflflllar›, ge zegen veya y›l d›zlardan kopan taflflllard›r. Uzay da dolaflfla an bu taflflllar zaman zaman gezegen lerin yüzeyine düflfleer ve bu ge zegenlere büyük zarar verirler. Ama Allah Dün yam›z'› koruyu cu bir z›rhla kaplad›¤› için bize hiç zarar veremezler.
G ökta şla rı d iğ er g eze genl e re düştükl e ri nde dev bü y ü klü kte kra terler açarl ar. Ancak dünyaya düşt ü k l e r in d e d ü n y a y a za rar gel mez . P e k i a m a , n ed en g ö ktaşl arı uz aydaki di ğe r gez e ge n lerin y ü zey lerin e büyük hasarl ar v e ri yorl ar da dü n y a y a h iç b ir za rar v e remi yorl ar? Bu n u n seb eb i d ü n y amı z ı saran atmosferdi r. Atm os f e r tü m D ü n y a 'n ın çe vresi ni koruyucu bi r z ı rh gi b i ka p la r. U za y d a n atmosfe re gi ren bi r göktaşı y an a ra k kü ç ü lü r. Göktaşı dünya yüz e yi ne i yi ce yakl aş t ı ğın d a a rtık ep ey c e küçül müştür. Böyl ece gökt a ş ı d ü n y a y ü zey in e vardı ğı nda çok çok küçül müş, ha t t a b a zen ta ma men yok ol muş ol duğundan bi z l er e z ara r verm ez. At mosfer sa d ec e g ök taşl arı nı n z ararl arı nı önl em e k l e ka lm a z. A y rıc a G üneş'ten gel en z ararl ı ı şı nl ar ı da emer. Eğ er b u z ararl ı ı şı nl ar ye ryüz üne ul a ş s a la rd ı, y in e c a n lıl arı n yaşaması mümkün ol am a z d ı. Bu ra d a b a h settiğ im i z bu i ki öz e l l i k bi l e bi z e atm os f e rin g elişig ü zel ol uşmadı ğı nı göste ri r. Yeryüz ün d eki c a n lıla ra ka rşı çok şe fkatl i ve aynı z amanda da son su z g ü c ü ola n Al l ah, atmosferi yaratmı şt ı r . Ve b izi b u a tm os f e rle teh likelerden korumaktadır.
Atmosfer tüm Dünya'n›n çev resini koruyucu bir z›rh gibi kaplar. Atmos fer sayesinde birçok tehlike den haberimiz bile olmadan korunuruz.
Atomlar Düşünebilir mi? B ira z ö nce si z e anl attı ğı mı z gi bi , Büyük Patlama'dan sonra, önce A TO MLAR ortaya çı ktı . Pe ki si z atom un n e old u ğ u n u b iliyor musunuz ? İ l k ön c e a tomu n n ası l bi r şey ol duğunu tari f e d e l i m. A tomu sizin oy narken kul l andı ğı nı z bi l ye l er e be n zeteb iliriz. A m a şu ana kadar hi ç görme di ği n i z k a d a r u fa k b ily el e rdi r bunl ar. Ş im d i etra fın ıza bi r bakı n! Gördüğünüz her ş e y a slın d a b u b ily ele ri n yani atoml arı n bi r aray a gelmesiy le olu şu yor. Şu an oturduğunuz kol t uk , elin izd eki kita p , anneni z , okul daki öğre tmeni n i z , sey rettiğ in iz tel evi z yon, mutfaktaki el mal a r , ka rp u zla r, ç ikola tal ar, köpe ği ni z , su, bahçen i z d e ki ç iç ekler, oy u n cakl arı nı z , hatta kendi vücud u n u z d a a tom la rd a n yapı l mı ştı r. Ayrı ca si z e ge ç en b ölü md e a n la ttı ğı mı z evreni ol uşturan yı l d ı zla r, g ü n eşler ve bu arada üz e ri nde yaşadı ğı nız d ü n y a d a tıp kı si z i n gi bi atoml ardan ol uşm u ştu r. Gezd iğ in iz he r ye rde , bul unduğunuz h e r köşed e a tom la r vardı r. A ma siz b u a tom d e di ği mi z küçük v arl ı kl arı gör e m e z sin iz. Çü n kü on lar si z i n hayal dahi e deme ye c e ğ i n iz ka d a r kü ç ü kt ürl er. Öyl esi ne küçüktürl e r k i e n b ü y ü k mikrosko pl arl a bi r tanesi ni dahi görm e k m ü mkü n d eğ ild ir. Bi r atomun ne kadar küçük old u ğ u nu anl atmak i çi n si z e şöyl e b ir örn ek ve rel i m: Elin iz de bi r anahtar ol duğun u d ü şünün. Kuşkusuz
20
b u a n a h ta rın iç in d eki atoml arı göre bi l m e ni z m ü mkü n d eğ ild ir . "Atoml arı mutl aka g ör m ek istiy oru m " d iy o rsanı z , el i ni z de ki anahtarı d ü n y a ka d a r b ü y ü tm eni z ge reke cekti r. E l i ni z de ki a n a h ta r d ü n y a b oy u tu nda büyürse , i şte o z aman a n a h ta rın iç in d eki h er bi r atom bi r ki raz büyükl ü ğ ü n e u la şır ve siz d e onl arı görebi l i rsi ni z . Peki a c aba Büyük Patl ama'dan sonra orta y a çı kan atoml ar nası l ol up da bir araya gelmişlerdir? Yani atomlar cansızdır. Akılları, zekaları y oktu r. Ka ra r ve reme z l e r. Örne ği n "haydi b i z ş i m d i b ir a ra y a g elel i m de bi r yı l dı z ol uştur al ı m " vey a " h a d i b ir bi ri mi z e yakl aşal ı m da d ü n y a y ı m ey d a n a g etir e l i m" di yeme z l e r. Bunu ş öy l e d e örn eklen d ireb i l i ri z : Daha önce bahsett i ği m i z b ir y a p - b oz oyunu vardı . Yap-boz oyun u n u n p a rç a la rı c a n sız dı r v e onl ar da atoml a r g ib i ka ra r verem ezl er. Onl arı e trafa dağ ı t ac a k olsa n ız, on la r da "haydi bi r araya g e l i p b ir ka le resm i veya bi r i nsan re smi ortay a çı ka ra lım " d iy e d ü şüne me z l e r. O h a l d e y i n e s o r a l ı m : Atoml ardan ol uşan bu y ı l d ı z la r, g ezeg en ler, i nsanl ar, hayvanl ar nası l or t a y a ç ıkm ıştır? A toml ar karar ve rmedi yse, onl a r ı k i m b ir a ra y a g eti rmi şti r? E l b ette etra fın ızd a k i hi çbi r şey bi r rastl antı sonucu oluşamaz. Atomları bir araya getiren A l l a h 'tır. A lla h a tomla r dan tüm uz ayı , ge z egenl e ri , y ı l dızla rı, D ü n y a 'y ı, hayvanl arı , bi tki l e ri , i nsanl arı yaratmı ştı r.
1.gün
1.hafta
1. ay
2. ay
Atomlardan Nasıl İnsanlar Oluşur? A t o mla r b ir a ra y a ge l i p i nsanl arı ol uştururl ar d e d i k , a m a mu tla ka siz de bunun nası l ol duğunu m e r a k etmişsin izd ir. Önce atoml ar bi r araya ge l i p H Ü C R E'leri olu ştu ru rla r . Yi ne ye ni bi r şe y öğreni yor uz : A c a b a h ü c re n ed ir ? Tüm canlıların bedenleri hücrelerden oluşur. H ü c r e l er d e a tomla r k adar ol masa da çok küçükt ür l e r ve g özle g örü lme z l e r. Bu küçükl üğü şöyl e bi r ör ne kle a ç ıkla y a b iliriz: On bi n (10.000) tane hücre y i bi r a ra y a g etirirsek sadece bi r topl u i ğneni n baş ı k ad a r y er ka p la rla r. İ şte bu yüz den si z onl arı g ör e mezsin iz. A ma in sanl arı n, karı ncal arı n, ke di l erin, güllerin, ağaçların etrafınızda gördüğünüz C A N L I ola n h er şey in içi nde hücrel er vardı r. Örne ğ i n s i z d e trily on la rc a hücre ni n bi r araya ge l mes i y l e mey d a n a g eld in iz. P e ki b u trily on la rc a hücre nereden ge l di ? K üç ü k ka rd eşin ize bi r bakı n. 2 se ne önce ortada y ok t u , son ra b ird en b ir e var ol du ve yav aş yav aş b ü y ü d ü . B u ç ok şa şırtıcı ol ay acaba nası l gerçe kleşti? K üç ü k ka rd eşin iz il k önce anne ni z i n karnı nda t e k bir h ü c re ola ra k me ydana ge l di . Ama bu te k h ü c r e , iç in d e ç ok ön eml i bi l gi l er sakl ı yordu. Karde ş i n i z i n şu a n old u ğ u h al e gel mesi ni sağl ayacak büt ün b ilg iler b u h ü c reni n i çi nde v ardı ; göz re ngi , s a ç r en g i, b oy u n u n u zunl uğu…
22
3. ay
4. ay
6. ay
8. ay
Son ra o h ü c re b ira z büyüdü. Ve bi rde n böl ünme y e ba şla d ı. İlk ön c e ikiye böl ündü. Ama burada çok ş aş ı r ac a ğ ın ız b ir şey o l du ve hücre i ki ye böl ündüğü h a ld e iç in d eki b ilg il er böl ünmedi . Yani ortaya çı k an iki h ü c red e d e aynı bi l gi l e r ol uştu. Bundan s o n r a h er b ölü n en h ü cre i çi n de aynı şe y ol du ve s ür e k li a y n ı b ilg ilere hi ç e ksi l meden sahi p ol an bi r s ür ü h ü c re mey d a n a g el di . Sonra bunl ar da böl ündü l e r , son ra d iğ erleri de böl ündül e r… Bu böyl e sürdü v e en son u n d a m ily o nl arca hücre ol du. Am a b u ra d a d a h a d a şaşı rtı cı , hi ç ummayacağı nı z bir ola y g erç ekleşti ! Bu h ü c reler iç lerin de aynı bi l gi ol ması na rağm e n , f a rklı fa rklı g örevl er al dı l ar. Bi r böl ümü karde ş i n izin d erisin i olu şt uran hücrel er ol dul ar. Başk a b i r b ölü mü ka sla rı, di ğerl e ri i ske l eti , di ğerl e ri be y i n sin irlerin i mey d ana ge ti rdi l e r. Hü c reler ç oğ a ld ıkç a , bi r top şekl i nde ol an hücre y ı ğı n ı d a şekillen d i, b i çi m al dı . Üstteki re si ml erde gör ül d ü ğ ü g ib i ön c e kardeşi ni z i n başı , i nce ci k kol l ar ı v e b a c a kla rı orta ya çı ktı . Hücre l er büyümeye v e bölü n mey e d eva m etti l e r v e 9 ay sonra tam bi r be b e k h a lin e g eld iler. İ şte si z o aşamada kardeşi ni z l e ilk kez ta n ıştın ız. Bu ra y a ka d a r a n la tt ı kl arı mı z si z i çok şaşı rtmı şt ı r . B elki d e h ü c reler ne den farkl ı görevl er al dı l ar, na s ı l olu p d a b öy le d üz gün bi r şekl e gi rdi l e r di ye düşünmüşsünüzdür. İşte tüm bunları yapan Al l a h 'tır. H ü c reler kü ç ücük, göz l e görül me ye n var-
+
=
l ı k l a r dır. A tomla r g ib i onl arı n da kendi başl arı na k a r ar a lm a la rı, b ir a raya gel i p bi r i nsan ol uşturm a l a rı m ü mkü n d eğ ild ir. Kardeşi ni z i n ve di ğe r tüm i ns a n la rın , h ü c relerin te sadüfen bi r araya gel mel e r i y l e olu ştu ğ u n u d ü şünme k kuşkusuz son de rece s aç m ad ır. He r şey in Y a ra tıc ısı ol an Al l ah tüm i nsanl arı kus ur s uzc a y a ra tm ıştır. Ve bi z e gönderdi ği Ki tap'ta i ns a n la rın b u kon u y u düşünme l eri gerekti ği ni şöyl e h a b er verm iştir: İnsan önceden, hiçbir şey değilken, gerçekten bizim onu yaratmış bulunduğumuzu düşünmüyor mu? (Meryem Suresi, 67) K ard eşin iz ve d iğ er tüm i nsanl ar gi bi si z de tek b i r h ü c rey ken b ü y ü d ü nüz , büyüdünüz v e koskocam an bir in sa n h a lin e ge l di ni z . Ve şu anda da düny a d a g ü zel b ir y a şa m sürdürüyorsunuz . Bunl arı n t üm ün ü A lla h 'a b orç lu s unuz . Al l ah si z i çok se vi yor v e s i z e sü rekli g ü zel ni metl e r v e ri yor. O hal de sak ı n s i z i y a ra ta n A lla h 'a şükre tmeyi unutmayı n. 24
Vücutlarımız, dünyada rahatça yaşayabilmem i z , koşu p - oy n a y a b ilme mi z , okuyup-yaz abi l memi z , k ı s a c a sı h er işi y a p a b i l memi z i çi n tasarl anmı ş kus ur s uz ma kin a la rd ır. Bu maki nal ar öyl e hari kadı rl ar k i , en ileri tekn oloji l erl e bi l e bi r be nz e rl e ri yapı l a m a z. Y ılla rc a h iç durmadan, boz ul unca ke ndi k e n d i sin i ta mir ed erek çal ı şan v ücudumuz hakkı nda ne ka d a r b ilg in iz var?
SU
KATI VE SIVI YA⁄LAR
PROTE‹N
KARBONH‹DRAT
M‹NERALLER
Vücudunuzun ya¤, protein, su, karbonhidrat ve minerallerden oluflflttu¤unu biliyor muydunuz?
25
Dünyaya Açılan Pencerelerimiz: Gözler V ü c u d u mu zd a ki h er organ bi z i m i çi n çok öne ml i d i r . B ir ta n esin in b ile eksi k ol ması bütün hayatı m ı z ı değ iştireb ilir. Ö rneği n göz l e ri mi z … Hi ç göz ün ü z o lma d ığ ın d a n e yapardı nı z düşündünüz mü? A n n e ve b a b a n ızın , kardeşl e ri ni z i n, arkadaşl arı nı z ı n y ü zlerin in n a sıl o l duğunu bi l e me z di ni z . Güz el ol a n h iç b ir şey i g öremez di ni z . Oyuncakl arı nı z l a oy n a y a ma zd ın ız. B u ki taptaki renkl i resi ml eri n hiçbirini göremezdiniz. Örneğin bir köpek neye be n z er, b ir ta vşa n n a s ı l dı r hi ç akl ı nı z da canl andı r a m azd ın ız. Televizy onda se vdi ği ni z çi z gi fi l ml e ri seyredemezdiniz. İşlerinizi kolay yapamazdınız. Yolunuzu evin içinde bile bulamayabilirdiniz. R e nk l erin şekillerin hi çbi ri ni göreme z , ı şı ğı n ne o l d u ğ u n u b ilmez ve b u nl arı n hi çbi ri ni n ayrı mı nı y ap a ma zd ın ız. V e bu l i ste saymakl a bi tme z . A lla h in sa n la rın he psi ni göre bi l ecekl eri g özleri ile y a ra tmı ştı r. Bu Al l ah'ı n i nsanl ara verd iğ i ç ok öne ml i bi r güz e l l i kti r. A y rıc a g öz ç ok öne ml i i şl er ge rçe kl eşti re n b i r org a n d ır. B iz h iç farkı nda de ği l ken göz l e ri mi z b u ö n em li işlem leri y aparl ar ve bi z ancak ondan s on r a etra fım ızı g örebi l i ri z . N a sıl g örd ü ğ ü m ü ze çok kı saca bakal ı m: Dü n y a d a h er c ismin çe vresi ne yaydı ğı bi r ı şı ğı v a r dı r. Ö rn eğ in siz b u ki taba bakarken bu ki taptan g e l e n ışık şu a n d a sizin göz be beği ni z i n i çi nde n göz ü n ü zü n a rka kısm ın a gi ri yor. G özü n ü zü n a rka kıs mı nda bi rçok i şl e m ge rçe kl e ş t i k ten son ra b u ışık, el ektri k si nyal i ne dönüşüy or. Elektrik sin y a li i se beyni ni z e gi di yor. Be yni nizin a rka kısm ın da i se görmeni z i sağl ayan bi r yer ( g örm e m erkez i ni z ) var. Görme me rkez i -
26
n iz kü ç ü c ü k b ir nokta. İ şte e l ektr i k s in y a lleri b u kü ç ücük noktanı n üz eri nde sizin bakmakta olduğunuz kitabın görüntüsünü o l u ş t uru y or ve siz b u ki tabı o anda görüyorsunuz . B u n la rı ç ok b a sitleşti rerek anl atmak bi l e bu kada r u zu n sü rü y or, a ma görme ni z bu kadar uz un s ür m ü y or. B u işlemler o kadar hı z l ı ge rçe kl eşi yor k i k i ta b a b a ktığ ın ız a nda onu göre bi l i yorsunuz . Ç ok mü kem mel b ir si stem de ği l mi ? Hatı rl arsa-
nı z s i ze kita b ın b a şın da e vri mci l erde n söz e tmi şt i k . V e b u kişilerin d ü nyanı n, e vreni n, yı l dı z l arı n v e t ü m c a n lıla rın ken di kendi ne te sadüfen me yda n a g eld iğ in i söy ledi kl e ri ni söyl emi şti k. Şi mdi bu y ala n söy ley en in sanl ar göz l e ri mi z i çi n de aynı y al a n ı söy lerler. D erler ki : göz l e r tesadüfen, ke ndi k e n d i n e mey d a n a g eld i. Bu kadar karmaşı k, bu kada r mü kem mel b ir siste m hi ç kendi ke ndi ne ol uşabi l i r mi? B u n u n n e ka dar saçma bi r i ddi a ol duğunu da h a iy i a n la m a k iç in gel i n bi r örnek ve rel i m:
27
M üh en d isler, fotoğ raf maki nal arı nı ve kame r a l a r ı in sa n g özlerin i t akl i t ederek yapmı şl ardı r. An c a k b u a letlerin h içbi ri göz ünüz kadar güz el bi r görü n tü vermez. Ş i mdi başı nı z ı ki taptan kal dı r ı n ve ç evren ize b ir bakı n. Ne kadar net görüy o r s un u z d eğ il m i? Görüntünüz de hi çbi r bul anı kl ı k y ok. Ka rla n ma vey a kayma da yok. Ama bi r de t e l e v i zy on ekra n ın a bakı n. Çoğu z aman karl anm a l a r ola b iliy or vey a görüntü kayı yor. Bunl ar ol m a d ı ğ ı za ma n d a b ile asl a göz ünüz ün ol uşturduğu k a d a r g ü zel b ir g örü n t ü ol uşturamı yorl ar.
28
Ş i md i b ir d ü şü n elim. Deme k ki göz ümüz kame r al a rd a n , fotoğ ra f maki nal arı ndan ve ya tel evi z y on d a n ç ok d a h a ka li te l i bi r al et. Şi mdi bi ri si z e g e l i p şöy le d ese n e y aparsı nı z ? " Evd e d u ra n elektri k kabl ol arı , vi dal ar, çe ki ç, t o r na vid a , ka p ı, p en cere v s. bi r fı rtı na sonucu b a h ç ey e u ç u p b ir a raya topl andı l ar. Daha sonra b u n l a rın ü zerin e şimşekl er çaktı , yağmur yağdı , b i r az top ra kla ka rıştıl ar, aradan bi raz v aki t geçt i v e d erken b ir d e b aktı m ki bi r tel evi z yon ortay a çıkm ış. B en d e on u al dı m geti ri p eve koydum."
H erh a ld e o kişini n akl ı nı n çal ı şmadı ğı nı v ey a y a la n söy led i ği ni düşünürsünüz . Çünk ü televizy on la r y üz l e rce mühendi s v e uz ma n kişi ta ra fın d an çok büyük fabri kal arda yapılır. Tesadüfen ve kendi kendine o lu şma sı im ka n sızdı r. Ö y le ise televizyondan daha kal i tel i ol an göz ken d i ken d in e ol uşmuş ol abi l i r mi ? E l bette ki ola ma z. Nası l tel evi z yon kendi l i ğin d en orta y a ç ıkmı yorsa, bi ri l eri tarafı nda n y a p ılıy orsa , g öz de te sadüfen ol uşmamıştır. Gözlerimizi bu kadar net, 3 boyutl u v e ren kli g örec ek şe ki l de yaratan Al l ah'tı r. Bu n ed en le g örd ü ğümüz her güz el şey i çi n Alla h 'a şü kretmeliyi z .
Hışırtısız İşiten Kulaklarımız A l l a h ku la kla rım ızı da aynı göz l e ri mi z gi bi mük e m mel y a ra tm ıştır. Ö rneği n bi r müz i k se ti ni düşün ü n . En iy i mü zik setini açtı ğı nı z da bi l e bi r hı şı rtı v e y a c ızırtı d u y a rsın ız . Sı k sı k radyonun kanal l arı k ar ı ş ab ilir. Ş imd i h iç konuşmayı n v e di nl e yi n: hi çb i r hı şırtı d u y u y or m u sunuz ? Kul ağı nı z asl a hı şı rtı ç ı k ar ma z. S esleri ç ok güz el , tam ol dukl arı gi bi ne t d u y a rsın ız. B ir d ü şü n seni z e , kul akl arı nı z da müz i k s e t l e r i g ib i h ışırtılı ç a l ı şabi l i rdi . Ama Al l ah kul akl a r ı m ızı ku su rsu z y a ratmı ştı r ve bi z hi çbi r rahats ı z l ı k h issetmed en ç evre mi z deki se sl e ri duyabi l i riz. A l l a h ku la kla rımızı bi z i m rahatsı z ol acağı mı z b a z ı s esleri d e d u y m a yacağı mı z şe ki l de yaratmı şt ı r . Ö rn eğ in vü c u d u mu z da kan çok hı z l ı akar v e bu a k ı ş ı sıra sın d a ç ok fa z l a gürül tü çı karı r. Ama onun ç ı k ar dığ ı sesi b izim kul ağı mı z duyamaz . Ve ya dün-
30
y am ı z d ön erken d e ç ok güçl ü bi r ses çı kartı r. Anca k Alla h ku la ğ ım ızı o kadar mükemme l yaratmı şt ı r k i b iz o sesi d e d u ymayı z . Al l ah bi z e karşı çok m e r ha m etlid ir. O n u n içi n ömür boyu rahatsı z ol aca ğ ı mız sesleri b ize d uyurmaz . Bi zim ise A lla h 'ın merhameti ne karşı l ı k ol arak Al l a h 'a şü kretmem iz ge reki r. Kuran'da bi r ayette Al l a h şöy le b ild irm ektedi r: "Allah, sizi annelerinizin karnından hiçbir şey bilmezken çıkardı ve umulur ki şükredersiniz diye işitme, görme (duyularını) ve gönüller verdi." (Nahl Suresi, 78)
‹flfltte kula¤›n›z›n içini gösteren bir resim. Kulak kepçeniz sesleri toplar ve ses kula¤›n içinde hareket ederek, en sonunda beyniniz deki duyma merkezine ulaflfl››r. Ve siz orada duyars›n›z. Kulak kepçesi Üzengi kemi¤i Örs kemi¤i
Salyangoz
Çekic kemi¤i ‹flfliitme sinirleri
Kulak kanal›
Kulak zar› Östaki borusu
Kulak memesi
31
Hiç Yorulmayan Kalbimiz K alb im iz b izim iç in çok öne ml i bi r org a n d ı r. Ka lb imiz d a kik ada yakl aşı k 72 ker e , y ı ld a ise 4 0 m ily on ke re pompal ama yap a r . Bu n u n n e ka d a r y o rucu bi r i şl e m ol duğunu anl a m ak iç in elin izi y u m ruk yapı n v e sonra bu şe ki l d e aç ıp ka p a ma y a b a şlayı n. Si z ce böyl e bi r hare ke ti kaç dakika boyunca yapabilirsiniz. Yaklaşık y u m r u ğ u n u z ka d a r olan kal bi ni z bu hareke ti si z i n y a ş a mın ız b oy u n c a ve bi r kere bi l e durmadan yap a r . Bizler u y u d u ğ u m uz z aman bi l e kal bi mi z hi ç d u r m a z. B ira z h ey ec a nl ansak kal bi mi z daha hı z l ı a t ar , d in len irken y a vaşl ar. Tüm bu ayarl amal arı k al b i m iz b iz h iç fa rkında deği l ken, otomati k ol ar ak y a p a r. K alb im iz h er a tışın da vücudumuz a kan pompal a r . Ve b u ka n ın iç in d e yaşamamı z i çi n ge rekl i ol an m ad d eler va rd ır. B u saye de vücudumuz daki her h ü c r e ih tiy a c ı ola n oksi je ne v e be si nl e re kavuşur. K al b i m iz h er g ü n 4 3 bi n l i tre kan pompal amaktad ı r . Bu n e ka d a r ka n de me kti r bi l i yor musunuz ? Y a k l aşık 1 5 0 kü veti dol duracak kadar kan dem e k t i r. Elin ize kü ç ü k bi r bardak al sanı z v e bir küvet dolusu suyu bu bardakla boşaltmaya çal ı ş s a n ız n e ka d a r y orul urs u n u z d eğ il m i? B ir d e d ü ş ü n ü n ki, 1 5 0 kü vet dolusu suyu küçük b i r b a rd a kla b oşa lta caksınız. Herhalde b öy l e zor b ir işi y a pamazdınız. Ancak k al b i m iz b u işi h er g ü n , b izim d oğ -
32
du ğ u m u z g ü n d en b eri yapar v e öl e ceği m i z gü n e ka d a r d a y apacaktı r. Üste l i k hi ç a ra vermez. Ö rn eği n si z bi r i ş yapa r k en y oru lu rsa n ız d inl enmek i çi n ara verirsin i z . Gi di p yatarsı nı z ve ya uzanırsınız. Kalbimiz ise Kan hücresi h iç y orul maz . Çünkü kal p bi z i m y a şa ma mı z i çi n çok öne ml i di r. Küç ü ktü r ama yaptı ğı i ş çok büyüktür. B u y ü zden Al l ah onu hi ç yorul mayakalp c a k gi bi güçl ü yaratmı ştı r.
atar damar toplar damar
Bildi¤iniz gibi karayollar›, demir yollar›, su yollar› a¤› olmayan bir ü l k e d ü flflü ünülemez. Vücudunuzun da eksiksiz iflfllleyebilmesi için kendi ne özgü bir a¤› vard›r. Bu dolaflfl››m sisteminizin kan damarlar›d›r. Da marlar›n içinden kalbin sürekli pompalad›¤› k›rm›z› kan akar. Kan say›s›z maddeyi vücudun bir bölü m ü n d e n d i ¤ e r i n e t a flfl›› r . V ü c u d u n her bölümüne durmaks›z›n besinle ri da¤›t›r ve art›k maddeleri toplar. 33
Vücudumuzda Bizi Mikroplara Karşı Koruyan Bir Ordu Bulunduğunu Biliyor muydunuz? B i z h iç g örem ey iz ama oturduğumuz yer, sol ud u ğ u m u z h a va , tu ttu ğ umuz ye rl e r mi krop v e vi rüslerle doludur. Mikroplar ve virüsler insanlarda h a s t alığ a n ed en ola n mi ni k v arl ı kl ardı r. Bi z onl arı g öz ü mü zle g öremey iz ama onl ar bi z i hasta yapı p g ü ç s ü zleştireb ilirler. A n c a k g özü m ü zle g öre me di ği mi z başka canl ı l ar d a v ard ır. B u n la r d a b i z i m i çi mi z de yaşayan v e bi z i b u m ikrop ve virü s düşmanl arı mı z a karşı koruy a n bir ord u d u r. B u or dunun adı "Savunma Si stem i " di r. S a vu n m a sistem im iz vücudumuz da kanı n i çi nde y a ş a r . S a vu n ma sistemi mi z i ol uşturan hücre l ere a k y uva rla r d en ir. Vücudumuza bir düşman girdiğinde, kanımız t ı pk ı b ir la b ora tu va r gi bi çal ı şı r. He me n bu düşm an l a sa va şma k ü zere çok öz e l madde l er üreti r v e b u n l a rın sa y ısın ı d ü şmanı n gücüne göre çoğal tı r. V e v üc u d u m u zd a kıy a sı ya bi r sav aş başl ar. Baz e n b i z bu sa va şı h iç h issetme den vücudumuz daki ordu s a v a ş ı ka za n ır, mikropl ar v e vi rüsl er öl ür.
34
Aflfl››n›n faydas› ve önemi: Tehlikeli mikroplar zarars›z hale getiri lerek vücuda verilir, böylece savunma hücreleri onlar› tan›r ve bu hastal›klara karflfl›› sizi korumak için önlem al›rlar.
Düflflm man
Yutucu
Gözcü
Yok edici
Silah üreticisi
Silah
Bask›lay›c›
Bellek
Say›lar› yaklaflfl››k bir trilyon olan akyuvarlar, çok geliflflm mifl bir savun ma ordusu oluflflttururlar. Bu ordunun her bir eleman›n›n kendine ait önemli bir görevi vard›r. Kimi devriye gezerek kanda yabanc› bir madde var m› diye kontrol eder, kimi düflflm man› yok edecek kimyasal maddeleri oluflfltturur, kimi ise düflflm mana sad›rarak savaflfl››r. Virüs vücuda girdi¤inde, göz cülük yapan savunma hücre si taraf›ndan görülür.
Gözcü, di¤er savunma hücreleri ni uyararak onlar› savaflfla a ça¤› r›r. Bu arada gerekli silahlar üretilmeye baflflllar.
Bu ara da virüsler ço ¤almak için hücrele rin içine girerler. Savun ma hücreleri de bu hücreleri öl dürürler, böylece virüsleri etki siz hale getirirler. Sonuç: Vü cudumuz savaflfl›› kazan›r!
35
B a z en de bu savaşı hi sse deri z . Nasıl mı? Ateşlenerek! Şimdiye ka d a r mutl aka bi r kaç ke z ate şi n iz ç ık mı ştı r. İ şte bu sı rada v ücud u n u zdaki ordunuz l a düşmanl arı n ız savaşı yorl ardı . Sav aş sı rası nd a vü cudunuz sahi p ol duğu bütün en erj i yi kul l anı r v e daha faz l ası n a ih t i yaç duyar. Vücudunuz sava şırk e n eğer si z gi di p bahçede koşa rs anı z , ordunuz un kul l anacağ ı enerji yi kul l anmı ş ol ursunuz . B u d urumda ordunuz savaşı kayb ed er v e si z hastal anı rsı nı z . Ama a teşini z çı ktı ğı z aman doğal ol arak yatarsanız, o zaman tüm Siz yara band› ile korunur en erj i ni z i ordunuz kul l anı r. Böyken içinizdeki askerler de si lec e o rdu düşmanl ara karşı z afe r zin için savaflfl››rlar. kazanır. Yani aslında ateşimiz ç ı k t ı ğ ın d a vü c u d u m u z bi z e "di nl e n" mesajı ve rmekt e di r . E ğ er b izim b ir sa vunma si stemi mi z ol masaydı , n e ol u rd u b iliy or m u su nuz ? Doğduktan çok kı sa bi r s ü r e son ra vü c u d u m u za gi ren i l k mi krop yüz ünden öl ü r dü k. A lla h , h er in s anı bi r savunma si stemi i l e b i r l i k te y a ra tır. Çü n kü Al l ah i nsanl ara karşı çok m e r h a metli ve şefka tl i di r. Ki tabı n başı ndan beri g ör dü ğ ü n ü z g ib i b iz h er an yaş a m amızı, g ü zel şey ler görme m i z i , g ü zel y iy ec ekler yeme mi z i Allah'a borçluyuz. Onun için g ör dü ğ ü mü z h er şey de he me n Allah'ı düşünmeliyiz ve şöyle d e m e l iy iz: " A lla h 'ım b ana bunl a r ı v erd iğ in iç in sa n a şükre di y or um . "
36
He r g ü n g örd ü ğ ü n ü z baz ı canl ı l arı n çok şaşı rtı cı ö z ellikleri old u ğ u n u bi l i yor muydunuz ? Al l a h d ü n y a m ızı y a r attı ktan sonra onun üz eri nde s a y ısız c a n lı d a y a r atmı ştı r. Bu canl ı l ardan bi r t a n e s i in sa n d ır. İn sa n ın nası l yaratı l dı ğı nı si z e bi r a z ön c e a n la ttık. A ma dünya üz e ri nde i nsan dı şı nda c a n lıla r d a va rd ır. Bunl ar, hayv anl ar v e bi tki l e r d i r. Şi m d i b u b ölü md e A l l ah'ı n yarattı ğı ba z ı ha y va n la rd a ki ve bi tki l erde ki çok ş a şırtıc ı özellikleri anl atacağı z . B u n la rın b ir kısm ı si z i n be l k i d e h er g ü n y old a yür ü r k e n , b a h ç ed e oy n a rk e n v e y a b a lkon d a o t ur urken g örd ü ğ ü nü z ca n lıla r. A ma ş i m d i y e ka d a r on l ar ı n b u özell i k l e r i n i h iç dü ş ü n m em iş o l a b i lirsini z .
A llah i nsanl arı yaratı rken onlara Kendisi'ni düşünmeleri için birçok özellik verir. Örneğin bu sayfadaki resimlerde bir sivrisinek bir de insan görüyorsunuz. S ivrisine k i nsandan bi nl e rce kat kü ç ü kt ür. Ama buna rağmen i nsan g e c e ya ta ğ ın d a y a ta rk en bu küçücük canl ı ya karşı s a v u n m a sızd ır. Ne y a parsa yapsı n, si ne ği n gel i p k e nd i sin i ısırma sın ı enge l l e ye me z . İ şte Al l ah, i ns a n d a n ç ok d a h a kü ç ük ol ması na rağme n si v ri si n e k l e r e d e ön em li b a zı öz el l i kl e r ve rmi şti r. Bu sayede insanların düşünmesini ister. İnsanların, A l l a h d ilem ed ikten sonra bi r si v ri si neğe karşı bi l e h i ç b i r şey y a p a m a y a c akl arı nı anl amal arı nı i ster. K i böy lec e in sa n A lla h 'ın karşı sı nda ke ndi si ni n hi çb i r g ü c ü olma d ığ ın ı a nl ası n. Ş i md i siz d e ken d in i z i çi n bi r düşünün. Ge ce yat ı y o r s u n u z ve ku la ğ ın ız da süre kl i bi r v ı z ı l tı duyuy or s un u z. B u b ir sivrisi ne ği n v ı z ı l tı sı . Ke ndi si re s i m de g örd ü ğ ü n ü z g ib i çok çok küçük ama se si çok g ü ç l ü . Çü n kü A lla h on a böyl e bi r öz el l i k v e rmi ş. P e ki sivrisin eğ in n ede n ı srarl a si z i sokmaya çal ı ş t ı ğın ı b iliy or m u su n uz ? Bakı n şi mdi si z e si v ri si n e ğ i n ilg in ç m a c era sın ı anl atacağı z . ‹fl baflfl››nda bir sivrisinek! Alttaki siv risine¤in karn›n›n emdi¤i kandan dolay› k›zard›¤›n› görüyor musunuz?
38
SİVRİSİNEĞİN OLAĞANÜSTÜ MACERASI Si vrisin ekler, h er insanı n e n yakı ndan tanı dı ğı ca n l ı l a rd a n b irid ir, ç ü nkü he r yaz faz l ası yl a evl er i m i z i ziy a ret ed erler. Si vrisin eğ i h iç y a kından i nce l eme fı rsatı nı z ol du m u ? E ğ er olm a d ıy sa d a yandaki re si me bakarak be r a b e r in c eley eb iliriz. Bu re si mdeki si vri si neği n kar ı n k ı sm ı n ed en kırmızı bi l i yor musunuz ? Çünkü şu an d a ka rn ı, ü zerin e ko nduğu bi r i nsanı n kanı i l e dol m uş. Peki sivrisin ek l er neden kan eme rl e r? Çoğu i ns a n sivrisin eklerin kanl a besl e ndi ği ni z anne der. Oy s a sivrisin ekler ç iç ek öz l e ri i l e be sl e ni rl e r. Sade ce an n e sivrisin ek, ta şı dı ğı yumurtal arı nı n i hti yacı o l d u ğ u iç in ka n em er. Bu n u öğ ren d ikten sonra artı k si vri si nekl ere daha f arklı b ir g özle b a k arsı nı z herhal de. Ama bunda n da h a ç ok şa şıra c ağı nı z şe yl er v ar si vri si nekl e r l e i lg ili. S ivrisin ekler bi l di ği ni z gi bi uçan ve kar a d a y a şa y a n c a n lıla rdı r. Ancak suyun i çi nde büy ür l e r ve b ü y ü d ü kten s onra sudan hi ç ı sl anmadan çı k ab ilirler. B öy le mü thi ş bi r şeyi hi ç duymuş muydu n u z? D u y m a d ıy sa n ız bundan sonra yaz acakl arı m ı z ı çok iy i oku y u n , ç ünkü çok şaşı racaksı nı z .
Macera başlıyor… K ü ç ü k sivrisin eğ in mace rası , anne si v ri si neği n y um urta la rın ı g ölc ü kleri n ve ya ne ml i yaprakl arı n üz e r i ne b ıra km a sıy la başl ar. Ancak anne si v ri si nek yumurtalarını öyle gelişigüzel bırakmaz. Onları çok dü zen li b ir şekild e yanyana di z er. Ve yumurtal ar bir sa la b en zerler. Anne si vri si nek neden yum u r t a la rın a b öy le b ir şe ki l ve ri r bi l i yor musunuz ?
39
Anne sivrisinek yumurtalar›n›n batmas›n› önlemek için, onlar› birbirine ba¤layarak bir sal oluflfltturur. Ç ü n kü y u m u rta la r suyun üz e ri ne bı rakı l dı kl arı i ç i n b a ta b ilirler. A ma bi rbi rl eri ne bu şeki l de bağl a n ı r l arsa , b a tma teh li kel eri ortadan kal kmı ş ol ur. A n n e sivrisin eğ in öz enl e yerl e şti rdi ği be yaz yum ur t a la r h em en koy u laşmaya başl ar. Renkl e ri koy u o l d u ğ u iç in b öc ekler ve kuşl ar bu yumurtal arı f ar k ed em ezler. B öy lece yumurtal ar kuşl ar ve böc e k l e r ta ra fın d a n y en ilmekten kurtul ur. Peki mi ni c i k bi r sivrisin ek y u murtası kendi re ngi ni de ği şti rm e y i n ered en b iliy or? E l b ette ki b u n u b u mi ni ci k yumurta bi l e me z . Bu y u m urta n ın a n n esi olan si v ri si nek de re nk deği şt i r m e yi b ilem ez. Y u murtal arı n rengi ni de ği şti re n A l l a h 'tır. A lla h ç ok mer hame tl i di r ve yarattı ğı canl ı l a r ı koru y a n d ır. S ivri si nek yumurtal arı nı da kor um ak iç in on la rın renkl e ri ni deği şti ri r. D u ru n ! S ivrisin eğ in macerası henüz yeni başl ad ı . Y um u rta d a ki m in ikl er kı sa süre sonra kurtçukl a r a d ön ü şü rler. V e b u kurtçukl ar yan sayfadaki r e s i m d e g örd ü ğ ü n ü z gi bi suyun i çi nde baş aşağı a s ı l a ra k d u ru rla r. Peki si z ce bu kurtçukl ar başl arı s u y u n iç in d ey ken n a sıl nefes al ı rl ar? Al l ah onl arı n e f e s a la b ilmeleri iç in çok öneml i bi r organl a bi rl i k t e ya ra tm ıştır. B u organ ne ye be nz e r bi l i yor mu-
40
s un u z? Y a n d a ki ç oc u ğ un resmi nde de g örd ü ğ ü n ü z g ib i d al gı çl arı n nef e s alma k iç in ku lla n dı kl arı al e te çok benz e r. Bu bi r h ortu m d u r ve b i r ucu suyun dı şı na çı kar. Bu h ortu mu n iç in d en gi ren hav a suyun al tı ndak i k ü ç ü k sivrisin eğ in n efes al ması nı sağl ar. An c a k ön em li b ir s orun v ardı r. Bu hortum s uy u n d ışın d a d u ru r a ma e n küçük bi r dal gada hort u m un iç in e su ka ç a b il i r v e bu da küçük si v ri si neği n boğ u la ra k ölm esi de me kti r. Ama böyl e ol maz . Bu h ortu mu n u c u n d a suyun i çe ri gi rmesi ni e nge l l e y e n y ap ışka n b ir ma d de sürül üdür. Si z ce bu resi mde g örd ü ğ ü n ü z ku rtç u k l ar "bi z i m hortumumuz a su k a ç m asın , on u n iç in h o rtumumuz un ucuna bu madde d e n sü relim" d em iş o l abi l i rl er mi ? Küçük si vri si ne k l e r in b öy le b ir a klı v e yeteneği ol abi l i r mi ? Tabi i k i sivrisin ekler b öy le şeyl eri düşünüp yapamaz l ar . O n la ra n efes a la b il mel eri i çi n hortumu v e hort u m un iç in e su ka ç m aması i çi n ucuna sürül e n o m a d d ey i d e y a ra ta n A l l ah'tı r. G örd ü ğ ü n ü z g ib i sade ce si z i deği l , çe vreni z de gör dü ğ ü n ü z tü m c a n lıları Al l ah korumaktadı r. Bi tti sa n ma y ın ! Ma cera hal a devam edi yor… Bu a ra d a kü ç ü k sivri si ne kl er bi rkaç ke z deri de ği ş t i r irler. V e en son o l arak şu yanda gördüğünüz ha l i alırla r. A m a h a la si v ri si neğe hi ç be nz e mi yor de ğ i l m i? S ivrisin eğ in bu hal i ne pupa deni r. Pupa de n e n kılıfın iç in d e sivri si nek artı k tam ol arak ge lişir ve ge rçe k bi r si vri si nek hal i ni a lır. A n tenl eri , hortuml arı , ayakl arı , ka n a tla rı v e başı nı n büyük böl ümünü ka p la y a n göz l e ri i l e uçmaya haz ı rdı r. A n c a k ön ce i çi nde bul unduğu kı l ı ftan ç ıka b ilmesi gerekme ktedi r.
Sivrisinek pupas›
Sivrisinek larvas›
41
K›l›f›n›n içinden ç›kan sivrisinek suyun üzerinde duruyor! Allah, sivrisine¤in ayak lar›n›n alt›nda yaratt›¤› bir ya p›flflk kan ile onu su yun içine batmak tan koruyor.
Ve sivrisinek ilk kez dışarı çıkıyor! K ı l ı f ilk ola ra k b a ş taraftan yı rtı l ı r. Ama si v ri s i n e k d a h a d oğ m a d a n öne ml i bi r te hl i ke i l e karşı k ar ş ı ya d ır: Y a kılıfın içi ne su dol arsa, o z aman si v r i s i ne k b oğ u lu r. A n c a k yı rtı l an kı l ı fı n üst kı smı si n e ğ i n ka fa sın ın su ile te ması nı önl eye cek öz el bi r y a p ı ş ka n sıvıy la d a h a k apl anmı ştı r. İ ş te b u a n ç ok ön eml i di r, çünkü si vri si nek ayakl a r ı nı n u c u y la su y u n üz eri nde durmal ı ve kanatl ar ı nı k esin likle ısla tma mal ı dı r. Ufak bi r rüz gar bi l e s i v r i s i n eğ in su y a d ü şüp öl mesi ne ne den ol abi l i r. A m a sivrisin ek b u n u büyük bi r ustal ı kl a başarı r. Ç ü n k ü on u Y a ra ta n A llah ona bu yeteneği de ve rm i ş t i r.
Sivrisinek gece görüp sokuyor?
karanlıkta
sizi
nasıl
H i ç m era k etm iş miydi ni z ? Ge ce karanl ı k ve yat ağ ı n ızd a y a tıy orsu n u z . Üstünüz de yorganl a kap a l ı . S a d ec e kolu n u zu n küçük bi r kı smı dı şarı da k al m ı ş . V e sivrisin ek geceni n karanl ı ğı nda gel i p a ç ı k t a ka la n kü ç ü c ü k yeri ni z i görüp sokuyor. Pe ki s i z k ara n lıkta h iç b ir şe y göre me z ken mi ni ci k si vri s i n e k n a sıl g öreb iliy or?
42
Si vrisin ekler ç evreleri nde ki varl ı kl arı sı cakl ı kl ar ı na g öre ren k ren k göre bi l i rl e r. Bu görme ı şı ğa ba ğ l ı olma d ığ ı iç in g eceni n karanl ı ğı nda da kan da m arla rın ızı b u la b ilir l er. Bu ç ok ön emli b ir ye tenekti r. Bu yüz den bi l i m ad a m l a rı, sivrisin eğ in göz ünü takl i t ederek bi r kam e r a ic a t ettiler. B u kamera da ı sı ya göre görüyor. Ha v a k a ra n lık olsa b ile kame ra çevreyi aydı nl ı kmı ş gi b i görü y or. D ü şü n eb ili yor musunuz ? İ nsanl ar, küçü c ü k b ir sivrisin eğ i takl i t edi yorl ar. Si vri si nek bi r i ns a n d a n , h em d e b ir bi l i m adamı ndan daha çok ş e y b iliy or ola b ilir mi? Tabi ki ol amaz . Ama Al l ah s i v r i s in eğ e ola ğ a n ü stü öz e l l i kl e r v e rmi şti r. İ nsanl ar da A lla h 'ın y a ra ttığı bu ol ağanüstü öz el l i kl e re ha y r an olu rla r ve on ları takl i t e tmeye çal ı şı rl ar. Ör ne ğ in in sa n la r u ç a kları da, kuşl arı takl i t ederek i ca t e tmişlerd ir. B u n u n gi bi i nsanl arı n doğada gör ü p t aklit ettikleri d aha çok şe y vardı r. Ama bi z ş i m d i lik sivrisin eğ in mace rası na devam edel i m.
Sivrisinek iş başında ! Si vrisin eğ in ka n emme tekni ği i nsanı hayrete dü ş ü rec ek ka d a r d eta yl ı dı r. Si vrisin ek ön c e b ir hedef üz eri ne konar. Örne ği n k ol u n u za . . . S on ra h or tumundaki dudakçı kl ar i l e
Sivrisinekler, çev relerindeki varl›k lar› s›cakl›klar›na göre renk renk gö rürler. ‹flfltte sivri sinek bir insan grubunu bu flfleekil de görür ve sonra hedefini belirler.
43
k e n d i n e u y g u n b ir n okta seçer. Si v ri si neği n bi r şı r ı n g a y a b en zey en iğ n esi öz e l bi r kı l ı fl a korunmuşt u r . Ka n emme işlem i sı rası nda i ğne bu kı l ı ftan dı ş ar ı çıka r. B irç ok in sa n si v ri si neği n i ğnesi ni de ri ye ba t ı r d ığ ın ı ve d eriy i öyl e de l di ği ni z anne der. Oysa s i v r i s in ek b u n u n iç in başka bi r yöntem kul l anı r. Al t ç en esin i testere g ibi öne v e ge ri ye doğru hare k e t e t tirir ve ü st ç en esi nde n de yardı m al arak der i y i k eser. A ç tığ ı y a rıktan i ğnesi ni sokar ve i ğne k a n da m a rın a u la şın c a kanı e mme ye başl ar.
Doktor Sivrisinekler! " S i vrisin ekten d okto r mu ol ur" di ye sorabi l i rsi n i z . A m a b u sa y fa d a anl atı l anl arı okuyunca "gerç e k t e n d e d oktorla rmış " di ye ceksi ni z . Bi r y erin iz kesilin ce kanı nı z ı n akması bi r süre s on r a ken d iliğ in d en d urur. Çünkü kanı n katı l aşar ak akma y ı d u rd u rm a öz e l l i ği v ardı r. Al l ah i nsanl a r ı k oru m a k iç in ka n l arı nı böyl e bi r öz e l l i kl e yar at m ı ştır. Eğ er ka n b öyl e ke ndi kendi ne katı l aşmas a y d ı , p a rma kta ki kü ç ücük bi r ke si k v e ya koşarke n d ü ş t üğ ü n ü zd e mey d a n a ge l en bi r yara bi l e günl erc e k a n a y a c a ğ ı iç in , ka n kaybı ndan bi r i nsan öl e bi l i r di . B u b izim iç in ön em li bi r faydadı r. Ancak si vri si n e k l e r b u n d a n p ek h oşl anmayabi l i rl er. Neden mi ? Ç ü n k ü sivrisin ek ta m kanı mı z ı e mme ye başl adı ğı nd a k a n ımız ka tıla şa c ak ve si neği n hortumundan g e ç e m ey ec ekti. B öy lec e si vri si nek di ye bi r hayv an d a k a lma y a c a ktı. Çü n kü bu durumda hi çbi ri yum ur t a la rın ı ka n d a ki p rote i nl e besl e ye me z di . Ancak A l l a h y in e sivrisin ekler i bu i şl e me uygun bi r öz e l l i k l e ya ra tmıştır. Na sıl mı ? Si v ri si nek kan e mme ye
44
başlamadan önce, Allah'ın o n a verd iğ i özel b ir sı vı yı üzerine konduğu insanın k a n da m a rın ın iç in e akı tı r. Böy l e c e o b ölg ed eki kan katılaşmaz ve sivrisinek raha t ça ka n ı em er. Bu sıvın ın b ir b a şka öz e l l i ği d a h a va rd ır. S ivri si ne k bü t ün b u işlemleri y a p arken s i z h iç b ir şey h issetmez si ni z . Çü n kü b u sıvı sivr i si neği n k estiğ i y eri u y u şt urur. Bu d i şç ilerin vey a a m el i yat yapan doktorların kullandıkları bir ilaca benzer. Dok t orla r d a c a n ın ız a cı ması n di ye si z e bi r i l aç ve r i r l e r ve siz h iç b ir a c ı hi ssetmez si ni z . İ şte si v ri si ne k de ta m b ir d oktor gi bi çal ı şı r. Önce uyuşturur, s o n r a ka n ı emer. Si vrisin ek sizi soktuktan sonra, ufak bi r kaşı ntı v e ş i ş me h issed ersin iz. İ şte bu kaşı ntı nı n ve şi şme ni n ned en i sivrisin eğ in ve rdi ği bu sı v ı dı r. Bü tü n b u a n la tıla n l ar si z e çok uz un bi r süre de ge r çe kleşm iş g ib i g elebi l i r. Ancak bunl arı n he psi ni s i v r i s in ek b irka ç sa n iy ede gerçe kl eşti ri r. Ve si z anca k s ivrisin ek işin i b iti ri p, bütün mal z e me l eri ni t op l a y ıp g ittikten sonra, si z i soktuğunu anl arsı nı z . Şi m d i b irlikte d ü şünel i m. Si v ri si nek neredeyse k u r ş un ka lem in izin u c u kadar mi ni ci k bi r hayv andı r . An c a k y a p tığ ı işler çok öne ml i ve karmaşı ktı r. Bi r s i vrisin ek b ü tü n b unl arı si z ce düşüne bi l i r mi ? Bi r i n sa n ın ka n ın ın durması nı enge l l e me k, canı
45
y an m asın d iy e kestiğ i yeri uyuşturmak, ge ce kar a n l ı kta d a ra h a t g öre bi l eceği bi r göz ol uşturmak, y um urta la rın ı b a tm a sı n di ye suyun üz e ri ne sal ş e k l i n d e b ıra kma k… B unl arı n hi çbi ri ni bi r si vri si ne k d ü şü n em ez d eğ il mi ? Al l a h h er c a n lıy ı b esl e nebi l mesi , kendi ni koruy ab i l m esi ve y a şa m ın ı de vam etti re bi l mesi i çi n e n uy g u n özelliklerle y a ratmı ştı r. Bu, Al l ah'ı n ne kada r ş efka tli, m erh a m etl i ve koruyucu ol duğunu gös t e r ir. Ö rn eğ in b ir siv ri si nek yaşamı nı devam ett i r e bi liy orsa b u , A lla h onu koruduğu i çi ndi r. Al l ah, hi ç b i r şey i u n u tm a z ve hi çbi r konuda yanı l maz . Bu y üz d e n d e sivrisin eğ in i hti yacı ol an he rşe y tastam a m dır. H iç b ir eksikliği yoktur.
Yandaki resimde bir sivrisine¤in insan› sokarken yapt›¤› iflfl-lemleri görebilirsi niz. Sivrisinek bes lenmek için kan em mez. Sadece taflfl››d›¤› yumurtalar›n›n ih tiyac› oldu¤u için kan emer. Üstelik bu iflflllemleri yapar ken siz hiçbir flfleey hissetmezsiniz. Çünkü sivrisinek kesti¤i yeri uyuflfl-turur.
Anne sivrisinek içinde taflfl››d›¤› yumurtala r›n› emdi¤i kan ile besler. 46
Sinek, Yeryüzündeki En İyi Uçan Canlılardandır Si ze şim d iy e ka d a r si vri si nekl eri n öz e l l i kl e ri ni a n la ttık. A ma a slında e trafı nı z da gördüğünüz t ü m sin eklerin ilg in ç ö z e l l i kl e ri vardı r. Si n ekler ilk d oğ d u kl arı andan i ti bare n son derece i y i u ç a rla r. H a tta si ne kl er i çi n en üstün uçma k a b i l iy etin e sa h ip ola n canl ı l ar bi l e denebi l i r. Bi r sin ek sa n iy ed e ortal ama 500 i l e 1000 ke z k a n a tla rın ı ç ırp a b ilir. Burada bi r an durup düşünü n . Ba h settiğ imiz sü r e 1 saat v e ya bi r daki ka deği l , t am ola ra k b ir sa n i yedi r. Yani si z göz ünüz ü bi r an k ap a tıp a ç ın c a y a kadar ge çen süre kadardı r. İ şt e s i nek siz g özü n ü zü kapatı p açı ncaya kadar en az 50 0 kere ka n a tla rını açı p kapatmı ştı r. Şi m d i d e şu n u d ü şü nün: Si z den sani yede 500 ker e d e ğ il sa d ec e 1 0 kere kol unuz u açı p kapatmanı z istense ne yaparsınız? Vücudunuzdaki kaslarla böy l e b ir şey i b a şa ra bi l meni z kuşkusuz mümkün de ğ i l d ir. A m a sin ek vücudundaki ol ağanüstü kas s i s t e miy le, sizin ve h atta yeti şki n i nsanl arı n bi l e ba ş a ra m a y a c a ğ ı b u iş i yapabi l i r. Üstel i k si nekl er k a n a tla rın ı ç ırp a rken hi ç z orl anmaz l ar; kanat kasl ar ı nd a a şın m a d a ol maz . Çünkü Al l ah si ne kl eri böy l e ü stü n b ir sisteme sahi p ol arak yaratmı ştı r. Bi r sin eğ i d ikka tlic e i z l e ye cek ol ursanı z ; ol duğu y e r d e n h iç zorla n ma d an hav al andı ğı nı görürsünüz ; bi l d i ğ in iz b ü tü n sin ek l e r bunu z ate n yaptı kl arı i çi n b u sizi şimd iy e ka dar hi ç şaşı rtmamı ş ol abi l i r. Oy s a bu ç ok ön em li ve ol dukça z or bi r hare ke tti r. He likop terleri, u ç a k l arı i yi bi l i rsi ni z . Peki bunl ar ı i n sa n la rın n e za mandan beri kul l anabi l di ği ni bi l i y or m u su n u z? B u gün uçabi l en araçl ar ancak s o n y ü z y ıld a g eliştiril ebi l mi şti r. Yani bundan 100
47
y ı l ön c e n e b u g ü n kü ler gi bi bi r uçak, ne de he l i kopt e r o rta d a y oktu . Mü he ndi sl er, te kni syenl e r uz un uz u n a ra ştırm a la r y a ptı l ar, yı l l arca çal ı ştı l ar v e an c a k y a kın za m a n d a bu al e tl e ri ge l i şti re bi l di l e r. Am a b a kın şu ç ok ön eml i di r: Bugün uçabi l e n hi çbi r al e t s in eklerin old u kla r ı yerde n haval anma öz e l l i kl e r i n e ta m ola ra k sa hi p deği l di r. Bu öz e l l i k baz ı he l i k o p terlerd e b elli bi r oranda vardı r. Ama tüm
48
bu u zu n ç a b a la ra , özel ol arak gel i şti ri l e n son der e c e gü ç lü m otorla ra rağmen, si neği nki kadar kus ur s uz b ir u ç m a y eteneği bu hel i kopterl e rde yoktur. Şi m d i ilk g örd ü ğ ü n üz si ne ği bi r süre i nce l eyi n. Ba k ı n n eler g örec eksini z : Öncel i kl e si neği n düz bi r ha t i zley erek u ç m a d ığı nı fark edeceksi ni z . Si ne k i s t e d iğ i y ön e d oğ ru mane vral ar yaparak uçabi l i r. M e s e l a h a va d a zikza kl ar çi z erek uçabi l i r, ani dönü ş l e r y a p a b ilir. Z emin ne kadar e l v e ri şsi z ol ursa o l s u n kola y lıkla in iş yapabi l i rl e r, hatta tavan ya da dü z d u va r g ib i b ir yere de kol ayl ı kl a konabi l i r. G ü n ü mü zd e tü m b unl arı başarabi l e n uçan bi r m a k i ne h en ü z y oktu r. Göz ünüz ün önüne bi r si ne ği n ha v a l a n ışın ı, b ir d e h el i kopteri n haval anı şı nı get i r m e y e ç a lışın ve h a n gi si ni n daha başarı l ı ol duğuna s i z ka ra r verin . Şi m d i a klın ıza şöy le bi r soru gel mi ş ol abi l i r: Si ne ğ e tü m b u h a reketleri öğreten ki mdi r? İ şte bur a d a ka rşım ıza ç ıka n yi ne üstün güç sahi bi Al l ah'ı n ap a ç ı k va rlığ ıd ır. S in eğe böyl e si ne kusursuz bi r uçuş yeteneği veren her şeyin Yaratıcı'sı olan Al l a h 'tır.
En ileri teknoloji kullan›larak, insanlar tara f›ndan yap›lan helikopterler bile uçma konu sunda sinekler kadar baflfla ar›l› de¤ildirler.
49
BAL ÜRETEN KÜÇÜK DAHİLER Sabah kahvaltıda yediğiniz balı kimin y a p tığ ın ı b iliy or m usunuz ? B ü y ü k ih tim a lle " evet" di yeceksi ni z . Çünkü hepi m i z ba lı, a rıla rın ü retti kl eri ni bi l i ri z . Ama bu mi ni ci k a rıla rın b a l ü retmek i çi n doğdukl arı andan ö l e n e ka d a r n e ka d a r çok çal ı ştı kl arı nı , ne kadar f e d a ka r ve n e ka d a r akı l l ı ol dukl arı nı hi ç bi l i yor m u y d u n u z? Gelin , A lla h'ı n arı l arı nası l yarattı ğı nı he p birlikte in c eley elim… A r ı kova n ın d a tek bi r kral i çe, bi rkaç yüz e rkek v e - hep si d işi ola n - b inl erce i şçi arı bul unur. (Kov an i ç in d eki a rıla rın sayı sı i se 80.000'e kadar var a b i l mekted ir. ) Kova n daki tüm faal i ye tl e r i şçi l e rce y ap ı l ı r. İşç ilerin g örevl eri nde n baz ı l arı şunl ardı r: P e teklerin in şa sı, ko vanı n te mi z l i ği v e güv e nl i ği , k r a liç en in ve erkek arı l arı n besl e nmel eri , arı l ar v ala rın ın b eslen m es i ve bakı mı (arı sütü, bal ve pol e n ka rışımı) , y a vru ları n büyüye ceği odal arı n i nş a e d ilmesi, b u od a la rı n te mi z l enmesi , kovan i çi ı s ı s ı ve n em in in a y a rla nması , nektar, çi çek toz u, su v e r e çin en in top la n ma sı …
50
Da h a ön c e sivrisin eği n yaşam mace rası nı anl atm ı ş t ı k . Ş imd i d e g elin beraber i şçi arı l arı n nası l bi r y a şa m sü rd ü rd ü kle ri ne bakal ı m. İ ş çi a rı y a kla şık 4 il e 6 hafta arası nda yaşar ve doğ d u kta n son ra 3 h afta boyunca kovanı n i çi nde ça l ı ş ı r. İlk işi g elişm ekte ol an arı l ara dadı l ı k etm e k t ir. D ep ola rd a n a ldı ğı bal v e çi çek toz l arı i l e y av r u a rıla rı b esler. İ ş çi a rı 1 2 gü n l ü k ka d a r oldu ğ u sıra d a b irde n b i re vü c u d u n da ba lmu mu m a d d esi ü retilm e y e b a şla r. B a lm u m u a rıla r iç in çok ön em lid ir. Ç ün k ü a rıla r b a lm u m l arı ile p et e k l e r in i in şa e de r l e r. 5 3 . sa y f a d a bir b a la rısı pe t e ğin in resm in i gör e ceksin iz. . . N e ka d a r m u n t a z a m d eğ il m i? Si z e l i n izd e c etv e l ol ma d a n b u k a d a r m u n ta za m al t ı gen leri y a n y an a ç izeb ilir mis i ni z ?
H a tta elin ize b oş b i r kağı t al ı n. Ve kağı dı n bi r u c u n d a n siz, d iğ er b ir ucundan da bi r arkadaşı nı z a l t ı gen ler ç izm ey e b a şl ayı n. Kağı dı n tam ortası nd a , a ra la rd a h iç b ir b oşl uk bı rakmadan, muntaz am b i r petek olu ştu rm a y ı başarabi l di ni z mi ? Başaram ad ı n ız d eğ il m i? B u asl ı nda büyük i nsanl arı n bi l e b a ş a ra m a y a c a ğ ı b ir şeydi r. Öğre tmenl e ri ni z , anne n i z , b a b a n ız h a tta d edeni z bi l e bunu yapamaz . Ç ü n k ü b u n u n iç in b a zı al e tl e r kul l anarak çok z or b i r h esa p y a p m a k g ereki r. Ama küçücük arı , hem d e d oğ d u kta n 1 2 g ü n sonra böyl e mükemme l düz g ü n l ü kte b ir p etek y apabi l i r. Üstel i k hi çbi r al e t k ul l a n m a d a n ! A r ı la rın h ep si b ir u çtan başl ayarak al tı gen pet e k l e r y a p a rla r ve son ra ortada bul uşurl ar. Di kkat e d e r s en iz p eteklerin hepsi aynı boydadı r. Bi r arı i n s a n la rın b ile y a p a madı ğı bi r i şi nası l böyl e ustal ı k l a y a p a b ilir? İşte a rı ya bunu yaptı ran Al l ah'tı r. A l l a h on u b u y eten ekle bi rl i kte yaratmı ştı r. İ ş ç i a rın ın soru m lul ukl arı bunl arl a bi tmez . 3 h a f t a lık olu n c a y a ka d ar, eri şki n arı l arı n ge ti rdi kleri balözü ve çiçek tozlarını peteklere depo e t m e k, kova n ın temizliği ni sağl amak, öl ü arı l arı ve ç öp l e ri kova n d ışın a a tmak görevl eri arası ndadı r. A r ı , 3 h a fta n ın d olm ası na yakı n son göre vi ol an n öb e tç iliğ e b a şla r ve kov anı nı düşmanl ara karşı s a v u n u r. 3 ha fta d old u ğ u n d a i se arı artı k bal öz ü, çi çe k t o z u ve su top la ma y a gi de bi l ecek durumdadı r. İ ş ç i a rı 2 - 3 h a fta durup di nl e nmeden çal ı ştı kt an s o n ra b itkin leşir ve öl ür. K ı s a c ık h a y a tla rı b o yunca arı l ar hi ç durmaksı z ı n ç a lışırla r. Ü stelik o nl ara ki mse ne i ş yapmal arı g e r e k tiğ in i öğ retm ez. Ama onl ar daha doğar doğm az i şe koy u lu rla r. B ir düşünse ni z e, ye ni doğmuş 52
El ile çizilen alt› genlerle muntazam bir petek oluflflttur mak imkans›z! 53
bi r beb ek y a ta ğ ın d a n k al ksa, önce yatağı nı topl as a, s on ra g id ip y ıka n sa v e sonra bul unduğu evdeki di ğ e r kü ç ü k b eb eklere bakmaya başl asa. Onl arı te m i z l e se, y ed irse, g iy d i rse . Bu ne kadar i mkansı z bi r ş e y d eğ il mi? A m a iş te arı l ar bu kadar i mkansı z bi r ş ey i g erç ekleştirirl er. Çünkü Al l ah onl arı doğdu k l arı a n d a n itib a ren bunl arı yapabi l e cekl eri şek i l d e y a ra tmıştır.
Dans Eden Balarıları S i z e h iç a rıla rın b ir dansı ol duğunu söyl eye n ol m uş mu y d u ? B a zı a rıl ar kov anı n dı şı na çı karak k e nd i lerin e b ir b esin kaynağı ararl ar. Gün boyunca d ol a ş tıkta n son ra kendi l eri ne bi r be si n kaynağı b u l u r ve a la b ild ikleri kadar bal öz ü topl ayı p, kov a n l a rın a g eri d ön erler . Bul dukl arı yerde daha bi r s ü r ü ba lözü va rd ır a m a arkadaşl arı nı n yardı mı ol m ad a n b u n la rın h ep sini topl ayamaz l ar. Ke şi f yap a n arı b esin ka y n a ğ ı nı n yeri ni akl ı nda tutar ve h e m e n kova n a d ön erek arkadaşl arı nı çe vresi nde t o p l a r. V e b a l p eteğ in in üz eri nde 8 sayı sı nı n şekl i n e b e n zey en h a reketler yapmaya başl ar. Dönüşl eri n i n v e ka rn ın ı titretmesi ni n sayı l arı besi n kaynağı Ar›lar, "8" benzeri hareketlerle dansederler. Onlar›n bu danslar›n›n bir amac› vard›r: Arkadaflflllar›na besin kayna¤›n›n yerini göstermek.
54
nı n k o va n d a n n e ka d ar uz akta ol duğunu be l i rte n i ş ar e t lerd ir. D a n sın sonunda kovandaki arkadaşl ar ı y o l ta rifin i a n la m ış l ardı r ve heme n yeni besi n al a c a kla rı ç iç eklere d o ğru yol a koyul url ar. Si zc e min ic ik a rıla r dans ederek bi rbi rl eri ne yol t a r i f etm ey i n ered en öğre nmi şl e rdi r? Onl ara böyl e bi r b i lg iy i veren elb ette ki onl arı yaratan v e koruy an Alla h 'tır.
Arıların bizim için de bal ürettiklerini biliyor muydunuz? Ar ı la r ken d i ih tiy a ç ları nı n çok üstünde bal üret e b i l i rler. B ild iğ in iz g i bi arı l ar bal ı karı nl arı nda ür e t i rler. Kü ç ü c ü k b ede nl e ri nde n hem kendi l e ri ne he m de in sa n la ra y etecek kadar bal çı kar. Pe ki nede n a rıla r b u ka d a r fe dakardı rl ar? Ne den sade ce k e n d i leri iç in b a l ü ret me z l e r de bi z i de düşünürl e r ? B a l in sa n la r iç in çok faydal ı bi r besi ndi r. Bunu n i ç in d e A lla h h em arı l arı bal üretebi l ecek şe k i l d e y a ra tmış, h em d e onl ara faz l a bal üre tmel er i n i e mretm iştir. A llah, Kuran'daki bi r aye ti nde ar ı l ar ve b a l iç in şöy le der:
Ar›lar, kusursuz bir biçimde inflfla a ettikle ri peteklerinin içine bal depolarlar. ‹flfltte, ar›lar›n muhteflfleem depolar›!
55
Rabbin balarısına vahyetti: "Dağlarda, ağaçlarda ve onların kurdukları çardaklarda kendine evler edin. Sonra meyvelerin tümünden ye, böylece Rabbinin sana kolaylaştırdığı yollarda yürü-uçuver". Onların karınlarından türlü renklerde şerbetler çıkar, onda insanlar için bir şifa vardır. Şüphesiz düşünen bir topluluk için gerçekten bunda bir ayet vardır. (Nahl Suresi, 68-69)
56
B u ra y a ka d a r size he p etrafı nı z da görmeye al ı şt ı ğı n ı z c a n lıla rd a n b ahsetti k. Bi r de kendi l e ri ni p e k g örem ed iğ in iz a ma te l evi z yonda ve ya ki tapl a r da ka rşıla ştığ ın ız canl ı l ar v ardı r. Bunl arı n da ç ok ş a şırtıc ı özellikler i v ardı r. Bakı n si z e bunl ard a n birka ç ın ı a n la ta c ağı z . Hepsi ni çok i yi okuyun ç ü n k ü b u n la rı oku y u nca hem şaşı racaksı nı z , he m d e Al la h n e ka d a r g ü zel yaratmı ş di yeceksi ni z .
PENGUENLER BUZ GİBİ KUTUPTA NASIL YAŞARLAR? P e n g u en ler, d ü n y a n ı n kutup böl ge l eri nde yaşarl a r . Bu ra sı d ü n y a n ın e n üst kı smı , yani tepesi di r. K ut up b ölg esin in en öneml i öz el l i ği çok çok soğuk ol m ası ve h ep ka r ve buz l arl a kapl ı ol ması dı r. Hav a o k a d a r soğ u ktu r ki de ni z l e ri n üz e ri nde dağ gi b i bu zla r olu şu r. S iz karda oynamaya çı ktı ğı nı z da v e y a k ışın n e ka d a r ç ok üşüdüğünüz ü bi r düşünün. Ü s t e l i k ü zerin izd e ka z ağı nı z , pal tonuz , şapkanı z , e l d i v en in iz ve ka şkolunuz ol duğu hal de. Ama si z k ar t op u oy n a d ığ ın ızd a hav a en faz l a e ksi 10 derec e y e dü şmü ştü r. Pen g uenl e r i se sı cakl ı ğı n eks i 40 d erec ey e ka d a r düştüğü bi r ye rde y a ş a rla r. Üstelik penguenlerin ne paltoları v a r , ne ka za kla rı, n e de el di v e nl e ri ... H e m d e b izim y a şa d ığ ımı z soğuktan çok d a h a soğ u k b ir y erd e yaşı yorl ar. Ayakl ar ı nd a a y a kka b ıla rı b il e ol madan buz un Güney Kutbu 57
ü stü n d e y ü rü yorl ar ve hi ç hastal anmı yorla r. Ü stelik y u val arı da yok. Buz un üstünde u y u y orla r. S iz bi rkaç daki ka bi l e buz un üst ü n d e y a tsa n ız ç ok c iddi şe ki l de hastal anı rsı nı z . Am a pen g u en lere h iç b i r şe y ol muyor. Neden mi ? Ç ün kü A lla h on la rı t am buz gi bi bi r yerde yaşay ab i l ec ekleri g ib i y a ra tmı ştı r. Penguenl e ri n vücutl ar ı , s a h ip old u kla rı ö z e l l i kl e ri bi z i mki l erde n çok f a r k l ıd ır. B öy lec e h iç z orl uk çekme den yaşayabi l i rler. Al l a h , p en g u en lerin üşüme me si i çi n onl arı n vücu t l arın ı ç ok ka lın b ir yağ tabakası i l e kapl amı şt ı r . Y a ğ ta b a ka sı soğ uğu hi sse tmel eri ni enge l l e r, o n l a r iç in kü rk va zifesi görür. Ama bi z i m v ücudum u zu ka p la y a n y a ğ tabakası çok i ncedi r v e bu y ü z d en b iz ç a b u k ü şürüz . Bu yüz den de soğuk hav al a rd a ka lın kıy a fet l er gi ymemi z gereki r. Pen g u en ler y u m u rtal arı nı v e yavrul arı nı korum ak iç in b ü y ü k fed akarl ı kl ar gösteri rl e r. Pe ngue nl e r en soğ u k m evsimde kul uçkaya yatarl ar. Ve di ğ e r c a n lıla rd a n fa rkl ı ol arak kul uçkaya di şi pengu e n d eğ il, erkek p en guen yatar. Di şi pe nguen bi r t e k y u m u rta y u m u rtlar v e sonra yumurtayı baba pe n g u en e b ıra kır. Kendi si de eşi ne v e yavrusuna y i y e cek b u lm a k ü zere uz akl ara gi de r. Çünkü her t a r af ka r ve b u z a ltındadı r v e besi n bul mak i çi n çok u za kla ra g itm esi ge reki r. E r kek p en g u en ta m dört ay boyunca kul uçkaya y at ar. Pen g u en y u mu rtayı ayakl arı nı n arası nda taş ı r v e d ört a y b oy u n c a bi r ke z bi l e yumurtası nı yer e b ı ra km a z. Çü n kü y umurta yere de ğerse bi rkaç da k i k a iç in d e d on a r ve öl ür.
58
Erkek penguen o kadar sabırlıdır ki, d ör t a y b oy u n c a a y a klarının arasındaki yumurta ile dolaşır. Bu y ü z d en a vla n m a y a g id eme z v e aç ka lır. Ü stelik hav a da ç o k s o ğ u k t u r . H a v a n ı n s o ğ u k l u ğ u Penguenler avlanmaya i y i c e a rttığ ın d a b ü tü n e rkek pe ngu- giderken yavrular› böy le birarada b›rak›rlar. e n l e r a y a kla rın ın a ra sında yumurtaBirbirlerine yanaflfla an l a r ı old u ğ u h a ld e b iraraya gel i rl e r. yavrular üflflü ümezler. Bir daire oluşturarak birbirlerine i y i c e soku lu rla r ve b öyl e ce bi rbi rl e ri ni ı sı tı rl ar. D a i r e nin d ışın d a ka la nl arı n ı sı nabi l mel eri i çi n de s ü r e k li y er d eğ iştirirler. Tam yumurtanı n i çi nden y a v r u p en g u en ler ç ıkmak üz ereyke n anne penguenl e r de a vla n m a kta n d öne rl e r. Kursakl arı nda geti rd i k l e r i y iy ec ekleri ile yavrul arı nı be sl e rl e r. Y a v r u p en g u en in d on maması i çi n annesi v e y a b a b a sı on u a y a kları nı n arası nda taş ı r l ar ve ka rın la rın d aki tüyl erl e onl arı ı s ı t ı r la r. Görd ü ğ ü n ü z gi bi Al l ah bu se vimli hayvanlara çok güzel özellikler vermiştir. Allah hem onlara soğuktan k o r un a c a kla rı b ir vü cut ve rmi şti r, he m d e on la rı ç ok fed a ka r yaratmı ştı r. F edak ar o ld u kla rı iç in d e yavrul arı na büyük bi r öz e n l e b a ka rla r. H em de bu, mi l yonl arca yı l dı r y a ş a y a n b ü tü n p en g u enl e re v e ri l mi ş bi r öz e l l i kti r. D a h a ön c e y a şa mış ol an ve şu an hal e n yaşayan t ü m p en g u en ler h iç b ir deği şmeye uğramadan hep b u fed a ka r ta vı rl arı göste rmi şl e rdi r.
59
SIRTLARINDA BİR SU DEPOSU TAŞIYAN DEVELER B ira z ön c e d ü nyanı n en soğuk böl gesi nde y a şa y a n p en g u en le rde n söz e tti k v e Al l ah'ı n p e n g u en leri en soğ u k koşul l ara dayanı kl ı ol arak y a r attığ ın ı söy led ik. De ve l er de dünyanı n en sı cak k o ş u l la rın a d a y a n ıklı o l arak yaratı l mı ş çok i l gi nç h a y v a n la rd ır. D eveler ge nel l i kl e çöl l e rde ul aşı m için kullanılırlar. Çöller, çok büyük kumdan al anlardır ve sıcakl ı k 50 de-
60
r e c e y e ka d a r ç ıka b ilir . Si z ge nel l i kl e yakl aşı k 30 de r e celik sıc a klıkla rı bi l e bi l i rsi ni z . 30 de recede bi l e b i ra z d ışa rıd a oy n asanı z , he me n susar ve yorul ur s un u z. A n c a k d eveler 5 0 d erece sı cakl ı kta ki l ometre l erce y o l g id eb ilirler. H a tta günl erce su i çme den kal abi l i r l e r. Çü n kü A lla h o nl arı n vücutl arı nı da bi z i mk i n d e n ç ok fa rklı y a ratmı ştı r. Deve l er i çti kl eri suy u v üc u tla rın d a u zu n s üre tutarl ar ve hep bu i çl e ri nde taşı dı kl arı sudan faydal anı rl ar. Bi r de çöl de be sl enme sorunu vardı r. Çünkü çöl kurak bi r
y e r di r ve h iç b itki y eti şme z . S a d ec e ka ktü s vey a di kenl i bi tki l e r yeti şebi l i r. D e v e n in a ğ zı ve d u d a k yapı sı o kadar sertti r ki , ı s ı r dı ğ ın d a b ir a y a kkabı köse l esi ni bi l e del ebi l i r. B u ne d en le d iken g ib i yi ye cekl erl e rahatl ı kl a be sl e n e b i l ir ve b öy lec e ç öld e aç kal maktan kurtul ur. A y rıc a d evelerin d er i si ni kapl ayan sı k tüyl e r onların kavurucu sıcaktan korunmalarını sağlar. Ş i m di d e d evelerin a y akl arı na bi r bakı n. Çok geni ş d e ğ i l m i? A lla h d eveleri n ayakl arı nı böyl e ge ni ş yar at m ı ştır, ç ü n kü d evele r hep çöl kuml arı nda yürürl e r . Gen iş a y a kla rı saye si nde i se ayakl arı kı z gı n k um a g öm ü lm ez. A y rıca Al l ah deve l eri n ayakl arı n ı n altın d a ki d eriy i d e çok kal ı n yaratmı ştı r. Böyl e c e develerin a y a kla rı nı n al tı hi ç yanmaz . Ç öllerd e ç ok sık kum fı rtı nal arı ol ur. Kumsal d a y k en h iç şid d etli b ir rüz gar çı ktı ğı na şahi t ol m uş mu y d u n u z? Ku m kaçmaması i çi n göz l e ri ni z i k e s i nlikle a ç a m a zsın ız. Bu rüz gar bi raz daha şi dd e t l e nse, ön ü n ü zü b ile göre me z si ni z . Ancak de ve l er i n gözü n d e iki ka t kirpi k bul unur. Bu ki rpi kl e r kap a n gib i iç iç e g eç erler ve şi ddetl i kum fı rtı nal arı nd a de ven in g özlerin i ko rumaya al ı rl ar. Allah her canlıyı yaşadığı ortama en uygun öz e l l i klerle y a ra tm ıştır. Örne ği n çöl de hi ç pe nguen y ok t u r. Çü n kü p en g u eni n öz e l l i kl e ri çöl şartl arı na u y g u n d eğ ild ir ve p en guen kı sa sürede öl ür. Aynı ş e k i l de d eveler d e kutupta yaşayamaz l ar. Al l ah h e r ş e y i olma sı g ereken ye rde yaratmı ştı r. Al l ah ç ok g ü ç lü d ü r ve A lla h 'ı n sonsuz bi l gi si vardı r. Bu y ü z d en A lla h h er şey i eksi ksi z yaratı r. A l l a h Ku ra n 'd a d eve yi yarattı ğı nı şöyl e bi l di ri r: "Bakmıyorlar mı o deveye nasıl yaratıldı?" (Gaşiye Suresi, 17) 62
SARI SALKIM KUŞU B u ku ş g örd ü ğ ü n ü z gi bi kurşun kal em i n i z in ü zerin d e d u ra bi l e cek kadar küçü k t ü r. A n c a k sa rı sa lk ı m kuşl arı bu küçü c ü k h a lleriy le ç ok u zun bi r yol gi derl e r v e y olc u lu kla rı b oyunca tam i ki buçu k mily on kere ka n a t çı rparl ar. Si z kol un u z u en fa zla ka ç ke z i ndi ri p kal dı rabi l i r s i n iz? Elli kere in d i ri p kal dı rdı ğı nı z da , e r tesi g ü n kolla rın ız ağrı r. Ama bu küçücük kuş i k i bu ç u k m ily on kez kanat çı rpar v e ona hi çbi r şey o l m az. Çü n kü A lla h b u kuşl arı böyl e z or bi r i şi yapm a y a u y g u n ola ra k y a r atmı ştı r.
63
SAVUNMACI YENGEÇ:HERMİT D e n izlerd e b irç ok ilgi nç canl ı yaşar. Bu canl ı l ar ç oğ u z a ma n ken d ilerini sav unmak i çi n pe k çok al ı ş ı l m ad ık y ön temlere başvururl ar. Örneği n he rmi t y e n g eç leri, a h ta p otla rdan ve di ğer düşmanl arı nd a n koru n a b ilmek iç in canl ı si l ahl ar kul l anı rl ar. O k y an u su n d erin likleri nde yaşayan bi r bi tki türü v a r dı r. H ermitler b u bi tki l e ri al ı r ve kabukl arı nı n ü s t ün e koy a rla r. B u n un ne deni bu bi tki l eri n, can a c ı t an d iken lere sa h ip ol ması dı r. Bu şeki l de herm i t l e r ken d ilerin i y emek i steye n düşmanl arı ndan k o r un m u ş olu rla r. U n u tma y ın ki h ermit yenge çl e ri böyl e z e ki ce bi r p l a n ı ken d ileri d ü şü n müş ol amaz l ar. Onl ara ke ndi l e r i ni koru m a y ı A lla h öğretmi şti r.
64
YÜZEN KUŞ BOOBY Y ü ksekten d a la n deni z kuşu türl e ri nde n bi ri ol a n boob y 'lerin g en iş, perde l i ayakl arı vardı r. Bu a y a k l a rı d en izin y ü ze yi nde ve ya al tı nda yüz me k i ç i n ö zellikle on la ra Al l ah tarafı ndan ve ri l mi şti r. B oob y 'ler a y n ı za ma n da da dal ı ş yaparl ar. Gagal ar ı y l a b a lık y a ka la m a k i çi n deni z e dal arl ar ve çoğ u n l u kla b elli b ir sü re ortaya çı kmadan deni z i n al t ı nd a ka la ra k u zu n b ir mesafe yüz e rl e r.
65
BALIKLAR UÇAR MI? U ç a n b a lıklar, kuşl ar gi bi kanatl arl a uçm a zla r, sa d ec e kanada benz e r yüz geçl e ri ü zerin d e ka y a rl ar. Saatte en az 56 ki l om etre h ız ka z anı rl ar. Bu küçük bal ı kl ar, y ü z g eç lerin i y a y a ra k ve kuyrukl arı nı sudan kal dı r ar ak su d a d a h a d a h ızl ı hareke t edebi l i rl e r. Bu şek i l de ka ska tı şekild e k ayarl ar.
Uçan bal›klar, kanada benzer yüzgeçleri ile h›z kazan›rlar. 66
ŞEMSİYE KUŞU Ş e m siy e ku şu , b a l ı k t uta rken old u kç a b ü y ü k b ir b a şa rı serg i l e r . B ir şem siy e g ib i kanatlarını başının ü z e r i nd e a ç a ra k a y a ğ a k alka r. B u b ir g ölg e ol u ştu ru r ve su d a k i y a n sım a y ı en g eller. Şimdi balık avlamak i s t e y en b u ku ş, su y üz eyi ni n al tı nda yüz en avı nı a ç ı k bir şekild e g örebi l mektedi r. Kuşun kanatl arı s u y ü zey in d e d a iresel bi r göl ge ol uşturur. O da dai m a bu d a iren in iç in d e ki bal ı kl arı avl ar.
67
DEVEKUŞU Deve kuşu çok hı z l ı koşabi l en bi r hayvandı r ve 1 saatte yakl aşı k ol arak 70 km hı z a ul aşabi l mektedi r. De ve kuşunun he r bir ayağında yalnızca i ki parmak vardı r ve bu parmakların biri diğeri nde n çok daha büyüktür. Bir devekuşunun öz e l l i ği her ayağı ndaki yalnızca büyük parmağı n üz eri nde koşması dı r.
68
KUTUP AYISI K utu p a y ısı g en iş, düz ve tüyl ü p e n ç eleri ve ka y g a n olmayan ayak tab a n l a rı ile b u z ü zerinde çok süratl i k o ş a b ilir. Ku tu p la rın soğuk i kl i mi nde kal ı n bi r kürk e s a h ip ola n ku tu p a yı l arı nı n çok öneml i bi r koruy u c u l a rı va rd ır. D eriler i ni n al tı ndaki 10 cm’ l i k yağ tabakası soğuğun onları etkilememesini sağlar. B öy l e c e b u zlu su la rd a saatte 10-11 km hı z l a, 2000 k m u za ğ a ka d a r y ü zere k gi debi l i rl e r. Al l ah, pe ngue n l e r g ib i ku tu p a y ıları nı da çok soğuk ye rl e rde y a ş a y a b ilec ekleri g ib i yaratmı ştı r. Ve onl arı düny a n ı n en soğ u k y eri olan kutupl ara yerl e şti rmi şti r. A y rıc a b ey a z ku tu p ayı l arı na çok güçl ü bi r koku a l m a y eten eğ i vermiştir. Bu hayv anl arı n koku al ma d u y u l a rı öy lesin e keskindi r ki , 1.5 m kal ı nl ı ğı ndaki k ar t ab a ka sın ın a ltın da sakl anan bi r fok bal ı ğı nı n k o k usu n u b ile ra h a tç a al gı l ayabi l i rl er. Ü s telik g özlerin d e zara be nz e ye n bi r göz kapağı d a h a va rd ır. B u ka p a k onl ar i çi n bi r nevi "güneş g öz l ü ğ ü " g örevi g örü r ve onl arı kar körl üğüne karş ı k oru r.
69
HIZLI KOŞUCU ÇİTA Ç i ta la r d ü n y a n ın en hı z l ı koşan kara hayv anı ol a r ak b ilin irler. Kısa mesafel eri büyük bi r hı z l a a ş a b i lirler. Çita la r sa ni ye l er süre n bi r z aman i çi nd e h ı zla rın ı 7 2 kilome tre ye kadar çı karabi l i rl er. B a z ı ç ıta la r 6 0 0 m etreden daha uz unca bi r me saf e y i sa a tte 1 1 3 kilome tre gi bi i nanı l maz bi r hı z l a a ş a b i lmekted irler.
70
CEYLANLARIN İLGİNÇ YÖNTEMİ B a zı c a n lıla r ken d i yaş a m b ölg elerin i b elirl e me k i ç i n k oku b ıra km a y ön temi n i k ulla n ırla r. Ö rn eğ in ce yl a n l a r ken d i b ölg elerini be lirlemek için uzun, ince dallara ve otlara, hemen g öz l e rin in a ltın d a ki b ez l e rden salgılanan ve katran g i b i koka n b ir m a d d eyi bı r ak ı r la r. B u koku d iğ er ce yl a n l a rın b ölg en in b ir sahi bi ol duğundan habe rdar ol m ala rın ı sa ğ la r. Ren geyi kl e ri ni n i se arka ayakl a r ı nı n u c u n d a koku bez l e ri v ardı r. Bu, bez l e rde n s a l g ı la n a n koku b ölg e l eri ni i şaretl e me l eri ne yard ı m cı olu r. Ta vşa n la r da çe nel eri nde ki be z l e r i l e b i r k o ku b ıra ka ra k b öl gel eri ni i şare tl e rl e r.
71
VANTUZ AYAKLI GECKO Gec ko, sıcak i kl i ml i böl gel erde yaşayan bir tür kertenkeledir. En önemli özelliğ i d ü mdüz z e mi nl erde bi l e rahatlıkla y ü rü y ebi l mesi di r. Ge ckol ar, ayak p a rma kla rını n emme öz el l i ği saye si nde c a m ü zerin e bi l e kol ayca tı rmanabi l i rler. A y rıc a he r parmakl arı nda gi z l i bi r t ı r n a kla rı va rd ır. Ü zer i pürüz l ü ye rl e re gel di kl e ri z a m an ked i g ib i b u tı rnakl arı nı çı kartı r v e yürüy ü ş l e rin e d eva m ed erler.
SUDA KOŞAN BASİLİSK S u y u n ü zerin d e son hı z koşan bi r ke rte nkel e g ör s en iz n e d ü şü n ü rsünüz ? "Herhal de rüya görüyor um " d iy eb ilirsin iz. A ma bu bi r rüya de ği l gerçe k! B a s i l i sk a d ı verilen b ir ke rte nkel e türü, aynı resi md e görd ü ğ ü n ü z g ib i su yun üz e ri nde he m de çok hı z l ı k oşa b ilir. B a silisk'in arka ayak parmakl arı nı n kenarlarında suya çarpmayı sağlayan kapaklar
72
v ar dı r. B u n la r h a y va n karada yürürken kı vrı l ı r. E ğe r h a y va n b ir teh lik e i l e karşı l aşı rsa, he me n suy a gi rer ve h ızla koşa r . Bu sı rada arka ayakl arı nda k i ka p a kla r a ç ılır ve böyl e ce suyun üz e ri nde koş ab i l ec eğ i g ib i b ir g en i şl i k ol uşur.
ÖRDEKLER Ö rd ekler uçarken saatte 50 ki l ometren in ü zerine çı kabi l i rl er. Ayrı ca yı rtı cı h a y va n la ra ye m ol mamak i çi n de uçarl ark e n sü rekli y ön lerin i deği şti rl er. Suya dal mal arı g e r e k tiğ in d e b u n u o kadar hı z l ı bi r şeki l de yaparl a r k i a vc ıla r iç in ç ok z or bi r hedef ol url ar.
UZUN HORTUMLU FİLLER F i l lerin h ortu mu 5 0.000 (el l i bi n) kasl a çevri l i d i r . Gerektiğ in d e h ortum kası l ı r ve tonl arca ağı rl ı k t a ki c isimleri b ile kol ayl ı kl a i te r. Bu hortum ayn ı z am a n d a kü ç ü k b eze l ye tohuml arı nı kopararak a ğ z ı n d a p a tla tma g ib i çok faz l a i ncel i k ve hassasi y e t g erektiren b ir işlemi yapabi l me kabi l i yeti ne de s a h i p tir. B irç ok y ön d en i şe yarayan hortum aynı z a m an d a u zu n b ir p a rmak, boraz an v e ya hoparl ör ol a r ak d a ku lla n ılır. B u hortum, i çme k v e ya vücud u n u n ü stü n e p ü skü rtme k i çi n 4 l i tre suyu tutabi l m e k ab iliy etin e d e sa hi pti r.
74
B u r ay a ka d a r a n la ttığı mı z canl ı l arı n öz el l i kl e ri ni b e l k i de ilk d efa d u y mu şsunuz dur. Bunl arı n hepsi ni n ç ok i l gi ç ekic i özellikler i v ar deği l mi ? Ama bunl ar s a d e c e b irka ç örn ek. D ü nyada yaşayan v e si z i n be l ki d e hi ç g örmed iğ in iz, h i ç duymadı ğı nı z bunl ar gi bi b i n l e r ce h a y va n va r. Peki bu hayv anl ar tesadüfen b öy l e ş aşırtıc ı özellikler kaz anmı ş ol abi l i rl e r mi ? E l b e t t e ola ma zla r. B u n la rın he psi ni sahi p ol dukl arı yet e ne k l erle, özelliklerle yaratan Al l ah'tı r.
A n n en iz h er g ü n y emeği haz ı rl ar ve si z i sofraya ç a ğ ı r ı r . S ofra d a ç eşit ç e şi t meyve l er, se bz e l er ol ur. P e k i h i ç d ü şü n d ü n ü z m ü ; bunl ar nereden ge l i r? B ü t ün b itkiler, ç iç ekl er, me yve l er, sebz e l er kapk ar a bi r top ra kta y etişirl e r. Kapkara ve hi ç de güz e l b ir kokusu ol mayan topraktan
76
kıpkı rmı z ı ve mi s gi bi kokan bi r g ü l ve ya çi l e k, ya da i çi su dol u, sa p sa rı ve kokul u l i mon nası l çı kar? Ü stel i k her bi r bi tki ni n, meyve ni n, ç iç eğ in re ngi , kokusu v e tadı apayrı d ır. Ö rneği n kayı sı , şe ftal i , karpuz , p orta k al , ki raz , çi l ek, muz , üz üm, i nc ir ve daha bi rçokl arı tamamen farklı ta tlara, kokul ara v e şe ki l l ere sah ip tirl er. Al l ah he psi ni bi z i m i çi n yara tmış tı r. Hepsi ni n he m tatl arı çok lezzetli di r, hem de i çl e ri nde bi z i m iç in ç o k faydal ı v i tami nl e r v e mi ne ra ller bul unur. Kı şı n v e yaz ı n hep ayrı m ey v e l er çı kar v e he psi i hti yacı mı zı ka rşı l ar. Örneği n kı şı n çı kan portaka l, m andal i na, gre yfurt gi bi me yve lerd e ç o k faz l a C v i tami ni v ardı r. C v i ta min i i se kı şı n soğuğa karşı vücudumu zu n gücünün artması na neden ol ur. Y a zın ise ki raz , karpuz , kavun ve şefta li g ib i bol sul u meyve l er çı kar. Yaz ı n
h a v a l a r ç ok sıc a k old u ğu i çi n vücudumuz çok faz l a s u k a y b ed er ve y ed iğ imi z me yve l er sayesi nde bu s u y u n b ir kısm ın ı g eri al ı rı z . İ ş te b u n la rın h iç b iri tesadüfen ol mamı ştı r. Yani k ar pu z tesa d ü fen b ir gün karar ve ri p yaz ı n çı kmay a ba şla m a mıştır. V ey a he psi ni n tadı ve kokusu tes a d ü fen g ü zel olm a mış tı r. Hi çbi r me yve ke ndi kok us u n u ken d isi b elirleye me z . Örneği n bi r portakal , " b e n i m koku m şu olsun", "turuncu rengi m ol sun", " t at l ı ola y ım" , " ta n eleri me bi r kı l ı f geçi reyi m ve d i l i m d ilim ola y ım ki insanl ar be ni rahat yesi nl e r" d i y e bir ka ra r a lm ış ol abi l i r mi ? T ab ii ki ola ma z! A l l a h in sa n la ra kol ayl ı k ol ması , onl arı n güçl ü kalmaları, yediklerinden de zevk almaları için m e y v eleri b u özellikleri yl e yaratı r. Bu ne denl e hoş u m uza g id en b ir şey yedi ği mi z de bunu bi z i m i çi n y a r ata n ın ve b u n u b ize v e reni n Al l ah ol duğunu hi ç u n u t ma m a lıy ız. V e A llah'a bi z e ve rdi ği v e göste rdi ğ i gü zellikler iç in şü kretmel i yi z .
B uraya kadar dünyadan, v ücudumuzdan, dünyada yaşayan c a n lı l ardan söz e tti k. Ve "bütün b u n lar nası l meydana gel mi ş ol ab ilirl er" di ye sorduk. Düşünse ni ze, d ünya ye ni yaratı l mı ş ve üz erin d e hi çbi r canl ı yok. Ve sonra birdenbire üzerinde canlılar oluşmaya başlıyor. Denizlerde
78
ba l ı k l a r, y osu n la r olu şuyor, karada i nsanl ar, asl an l a r, ked iler, ka rın cal ar ol uşmaya başl ı yor. Hav ad a b ir a n d a b ir ku ş uçmaya başl ı yor. Bütün bu ca n l ı la r n a sıl b ird en b ire ortaya çı kmı ş ol abi l i rl e r? T a b i k i h ep sin i A lla h y aratmı ştı r. Çevremizde gördüğümüz herşeyi yaratan Al l a h 'tır. A l l a h , ön c e evren i, sonra dünyamı z ı yaratmı şt ı r . D a h a son ra d a h a yv anl arı , bi tki l eri ve i nsanl ar ı . Bü tü n b u n la rı y a ra tmak Al l ah i çi n çok kol aydı r çü n k ü A lla h ç ok g ü ç lü dür. Al l ah i ste di ği herşe yi he m e n ya p a b ilir. S i ze d a h a ön c e d e söz etti ği mi z gi bi baz ı i nsanl ar bu ka d a r a ç ık ola n bi r ge rçe ği kabul e tmek i st e m e z ler. " Evrim c i" d enen bu i nsanl ar "he rşe y ke ndi k e n d in e olu ştu " d erl er. Bu çok saçma bi r söz dür. Ç ün k ü h iç b ir şey ken di ke ndi ne ol uşamaz . Si z eve ge l d i ğ in izd e y en i fırın dan çı kmı ş bi r kek gördüğünü z d e n e d ü şü n ü rsü n ü z? "Anne m kek yapmı ş" dersi ni z değ il m i? D emek k i ortada bi r şey v arsa, onu y ap a n b iri d e va r d emekti r. B u evrimc ilerin söyl edi kl eri yal an neye be nz e r bi l i y or mu su n u z? B u , "mutfaktaki ke ki ki mse yapm a d ı . Kek tesa d ü fen k endi kendi ne pi şti " de me ye be n z er. B u n u d u y u n c a ne cevap ve ri rsi ni z ? "Ol ur m u ö y le sa ç ma şey , h iç kek kendi ke ndi ne pi şe bi l i r m i ? M u tla ka b irin in p işi rmi ş ol ması l az ı m." Ancak k a r ş ı nızd a ki kişi ısra r edi p si z e şöyl e bi r ce vap v e r e b i l i r: " Mu tfa k d ola pl arı nı n v i dal arı gevşedi v e dol a p la r sa lla n ma y a başl adı . Bu sal l anma sı rası nda dola p la rd a ki u n , y ağ, şe ke r ve kakao yere dökül üp b irb irlerin e ka rıştı l ar. Hem de hepsi ol ması ger e k t i ğ i mikta rd a ka rış tı . Yani şeke ri , kakaosu bi r k e k i ç in g erekli a y a rd a... Sonra bu karı şı m dol ap-
79
t an a şa ğ ıy a d ü şmey e başl adı . Ama ne te sadüftür k i , t a m d ü ştü kleri y erde kek kabı duruyordu ve bu k ar ı ş ı m ka b ın ta m iç er i si ne dökül dü! O sı rada depr e m o ld u , ve kek ka b ı nası l ol duysa fı rı nı n i çi ne k e nd i ken d in e b ir tesadüf soucunda gi rdi . Ama bu k ad a r tesa d ü f d e keki n pi şme si i çi n ye terl i de ği l . Ö y l e bir tesa d ü f d a h a ol mal ı ki , fı rı nı n ayarı tam k e k e uy g u n d erec ed e açı l mal ı ydı . Ve o sı rada öyl e b i r t esa d ü f d a h a old u ki fı rı nı n düğmesi açı l dı . T am kek p iştiğ i a n d a da düğme ke ndi l i ği nden kap a n d ı ve kek y a n ma d a n fı rı n kapanmı ş ol du." S i zc e b öy le b ir ma sal a ki mse i nanı r mı ? E l be tte k i h i ç kim se in a n m a z. Ö y le ise b ir d ü şü n ü n; güneşi , yı l dı z l arı , de ni z l e r i , g ölleri, d a ğ la rı, b al ı kl arı , ke di l eri , tavşanl arı v e i n sa n ı olu ştu rm a k bi r ke k yapmaktan çok daha z or v e ka rışık b ir iştir. Bi r ke k bi l e ke ndi kendi ne t e s ad ü fen olu şa m a z. Öyl e i se güneşi n v e ya i nsanı n k e nd i ken d in e tesa d ü fe n ol uştuğunu söyl e me k çok b ü y ü k b ir a kılsızlıktır. Keki yapan bi ri varsa güne ş i v e in sa n ı d a y a ra tan akı l sahi bi bi r v arl ı k v ard ı r . İ ş te b u va rlık b izim Rabbi mi z ol an Al l ah'tı r. Ş i md i kita b ın ikin c i böl ümünde Al l ah'ı n varl ı ğı n ı k a b u l etm ey en , " h erşe y kendi ke ndi ne ol uştu" d i y e n evrim c ilerd en sö z edeceği z . Bu i nsanl ar hep y a l a n söy ley erek in sa nl arı yanı l tmaya çal ı şı rl ar. A n c a k b ir in sa n y al an söyl e di ği nde yal anı he m e n orta y a ç ıka r. Eğ e r karşı sı ndaki akı l l ı bi ri yse on u n y a la n söy led iğ in i he me n anl ar. Bu yal an söyl e y e n evrim c iler d e b ir sürü açı k ve ri yorl ar. Şi mdi on l a r ı n söy led iklerin in ne kadar saçma ol duğunu, y a l a n söy led iklerin in nası l anl aşı l dı ğı nı he p bi rl i kt e g örelim …
80
Allah'ın varlığına inanmayan insanların inandıkları bir fikir v ar dı r. B u fikre " evri m teori si " de n i r . Evrim teorisin e i nanan ki ş i l e r e d e " evrimc i" d eni r. CHA RLES E v r im Teorisin i u y duran ki şi DAR WIN i s e gü n ü mü zd en y a kla ş ı k 150 yı l önce y a şa m ış ola n Ch a rl e s Darwi n (Çarl s Darvin)'dir. Darwin, canlıları Allah'ın yarattığına i na n mıy ord u . O n a g öre her şe y tesadüfen v e ke ndi k e n d i n e mey d a n a g elmi şti .Tüm canl ı l arı n i se de ği ş e r e k b irb irlerin e d ön üştükl eri ni v e böyl e meydana ge l d i klerin i za n n ed iy ordu. Yani Darw i n'e göre bal ı k l a r b ir g ü n tesa d ü fen bi r sürüngene dönüşmüşl e r d i . B ir g ü n b ir tesa düf daha ol muş ve bi r sürünge n u ç m a y a b a şla m ış böyl ece kuşl ar ol uşmuştu. Da r w i n 'in u y d u rd u ğ u y al ana göre i nsanl ar i se maym u n l a rd a n olu şmu ştu . Yani ona göre si z i n atanı z bi r m ay mu n d u . Gelin , Darw i n'i n ortaya attı ğı yal anı n n e ka d a r sa ç m a ol duğunu daha i yi anl amak i çi n arka d a ki resim leri i ncel eye l i m.
Evrimcilerin iddialar› karikatürlere bile konu olacak kadar komiktir.
81
D a h a ön c e size a n la t tı ğı mı z gi bi , canl ı v e cansı z m ad d eleri olu ştu ra n en küçük parça atoml ardı r. Y a n i siz a slın d a m ily onl arca atomun bi r araya gel m e s i nd en olu şu y orsu n uz . D ü n y a ilk m ey d a n a ge l di ği nde yeryüz ünde te k b i r c a n lı va rlık b ile y ok tu. Sadece baz ı cansı z maddeler bulunmaktaydı. Evrimciler, yani Darwin'e i n a n a n la r b ir g ü n bu atoml ardan baz ı l arı nı n tesa d ü fen ka r ar al ı p bi r araya ge l di ği ni
s öy l ü y orla r. Y a n i d ü n ya ol uştuktan sonra bi r gün ş i d d e tli b ir rü zg a r veya bi r kası rga çı ktı v e bu a t o m l a r y a n y a n a g elip bi rl e şti l e r. Sonra bu bi rl eş e n atom la ra n e mi oldu? D a rwin 'in y a la n ın a göre bu atoml ar bi rl eşerek h ü c r e l eri olu ştu rd u la r. Bi l i yorsunuz ki he r canl ı h ü c r e l erd en olu şu r. H ücre l er bi r araya gel erek bi z i m gözlerimizi, ku la kları mı z ı , kanı mı z ı , kal bi mi z i k ı s ac a sı b ü tü n vü c u d u muz u ol uştururl ar. Ve hücrel e r ç ok ka rm a şıkla rd ır . Bu kadar karmaşı k bi r şeyin atomların tesadüfen yanyana gelmeleriyle ol u ş m a sı ise imka n sızdı r. B i r h ü c ren in iç in d e yüz l erce farkl ı küçük organ v a r dı r. H ü c rey i ç ok b ü yük bi r fabri kaya be nz e tebi l i r i z . Y a n sa y fa d a ki res me de di kkat e derse ni z hücr e bi r fa b rika g ib i g öst e ri l mi şti r. M al z eme üreten-
82
Üretim merkez leri, ulaflfl››m araçlar›, depo görevlileri ve daha birçok ele man› ile hücre t›pk› geliflflm mifl bir fabrikaya benzer. Bu fab rikada birçok faaliyet yer al›r. Hücre elemanla r›n›n kimi bir mühendis, kimi bir kimyager, kimi bir ustaba flfl›› gibi çal›flfl››r. Ancak flflu unu sa k›n unutmay›n: Hücre, gözle bile göremedi¤imiz kadar küçük bir yap›d›r. l e r , ü retilen ma lzem eleri taşı yan araçl ar, gi ri ş ve çı k ı ş k a p ıla rı, ü retim me rkez l e ri , mesaj geti ri p göt ü r e nler, en erj i merkez l e ri … Pe ki bi r fabri kanı n t a ş l a rın , top ra ğ ın , suyun tesadüfl e r sonucunda, ö r ne ğ in ç ıka n b ir fırtı nadan sonra, kendi kendi ne m e y d a n a g elmesi mü mkün müdür? Tabi ki hayı r. He r k e s b öy le b ir şey e gül er. Bu çok komi k bi r i ddi a o l u r . A m a işte evrim c iler "hücre te sadüfen ol uştu" di y e r e k en a z b u ka dar saçma bi r şe y söyl e mi ş o l u r l ar. E v r im c ilerin id d ia etti ği ne göre bu hücre l er te s ad ü fen b ir a ra y a g elerek canl ı l arı ol uşturmuşl ardı r .
83
ÖYLE İSE EVRİMCİLERE BİR DARWIN DENEYİ YAPTIRALIM! E v r i mc iler b ü y ü k b ir v ari l al sı nl ar. Bu vari l i n i çi ne i s t e d i kleri b ü tü n a tom l arı koysunl ar. Bundan başka v ar i l i n iç in e n e koy mak i sti yorl arsa e kl esi nl e r. Bi r ca n l ı n ı n olu şma sı iç in g ereke n bütün mal z eme l eri dol du r s un la r. S on ra d a b u vari l i i sterl e rse ı sı tsı nl ar, i st e r l e r s e elektrik versin le r. Ne i sti yorl arsa yapmal arı s e r b e s t olsu n . Mily a rla r ca yı l da v ari l i n başı nda nöbe t t utsu n la r. ( Ö mü rleri ye tmeye ceği i çi n daha ge nç e v r i m cilere n öb eti d evre debi l i rl e r). Bu n u n son u c u n d a n e ol ur? Si z c e b u va rilin iç in d e n kuz ul ar, menekşel er, ki raz l ar , t avşa n la r, a rıla r, karpuz l ar, ke di l er, köpe kl er, s i nc a p la r, g ü ller, erikler , çi l e kl er, bal ı kl ar, fi l l e r, z ür a f al a r, a sla n la r ç ıka r mı ? Bu vari l i n i çi nden si z i n gi bi d ü ş ü n en , sevin en , he ye canl anan, müz i k duyunca hoş u n a g id en , kita p okuyabi l en bi r i nsan çı kabi l i r mi ? E l bette ç ıka m a z. O vari l i n i çi nden v ari l i n başı nda be k l e y e n evrim c i p rofesörl e rde n te k bi ri bi l e çı kamaz . Ha t t a d eğ il b ir p rofesör, o profesörün tri l yonl arca hü c r e s i n d en tek b ir ta n esi bi l e çı kamaz . At o m la r c a n sızd ır. Cansı z madde l er bi rl eşi p canl ı , gü l e n , sevin en , d ü şü n en bi r varl ı k ol uşturabi l i rl er mi ? Böy le b ir şey e a kıllı bi r i nsan i nanabi l i r mi ? E l bett e k i o va rilin iç in d en canl ı hi çbi r v arl ı k çı kmaz . Bu i m k an sızd ır. Çü n kü c a nl ı l ar cansı z maddel eri n te sadü f e n b ir a ra y a g elm el eri yl e ol uşamaz . CANL I L ARI AL L A H Y A R A TMIŞ TIR. O rtada hi çbi r şey yokke n, Al l ah i ns a n ı , d a ğ la rı, g ölleri, kuz ul arı , asl anl arı , çi çe kl eri y ar at ma k istem iştir. V e "Ol " di ye emi r v e rerek he psi ni y o k t a n va r etm iştir.
84
Darwin Deneyi için sadece bu malzeme lere ihtiyaç var. Çünkü evrimciler yukar›da gördü¤ü nüz iyot, çinko gibi maddelerin tesa düfler sonucunda biraraya gelerek canl›lar› oluflflttur duklar›n› iddia ederler. Öyle ise ge lip bu maddelerin hepsini büyük bir varilin içinde kar›flfl-t›rs›nlar. Ve iste dikleri her türlü flfleeyi yaps›nlar. Son ra da istedikleri kadar beklesinler.
Ancak ne yapar larsa yaps›nlar, bütün bilim adam lar› biraraya gel seler bile, bu vari lin içinden tek bir canl›n›n hücresini bile ç›kartamazlar. Bir profesör, can s›z maddeleri ka r›flfltt›r›p baflflk ka bir profesörü oluflflttu ramaz. Çünkü in sanlar›, ananas›, gülü, tavus kuflflu unu, kaplanlar›, ar›lar›, karpuzu, ceylanlar›, kele bekleri yaratan yaln›zca Allah't›r.
E v rim teorisin in id di ası na göre , bi r canl ı z am an l a evrimleşir, y a n i gel i şi p farkl ı öz e l l i kl e r göst e r e r e k b a şka b ir c a n lı ya dönüşür. Örneği n e vri mc i l e r i n in a n c ın a g öre bi r sürüngen baz ı ol ayl arı n e t k i s i y le evrimleşerek bi r kuşa dönüşür. Peki sür ün g e n i etkiled iğ in i iddi a e tti kl e ri bu ol ayl ar ne l e r di r? E v rimc iler " mu ta sy o n" v e "doğal se l eksi yon" adı n ı v e r d ikleri iki a y rı olayı n bi r arada meydana gel m e s i yle evrimin g erç ekl eşti ği ne i nanı rl ar. Ancak b u ç ok m a n tıksız b ir inançtı r ve bi l i msel hi çbi r de l i l i y o ktu r. Ned en m i? Bi rl i kte i ncel eye l i m.
Doğal Seleksiyon nedir? D oğ a l seleksiy on u n en basi t anl amı şudur: canl ı l a r ara sın d a g ü ç lü olanl ar yaşaml arı nı devam e tt i r e b i lirler, g ü ç sü zler ise he me n yok ol url ar. Bunu ş öy l e b ir örn ekle a ç ıkl ayal ı m: Di yel i m ki bi r geyi k s ü r üs ü va r ve b u g ey ik sürüsüne sı k sı k vahşi hayv a n l a r sa ld ırıy orla r. B u durumda ge yi kl e r hı z l a kaç a c a kla rd ır ve en h ızl ı koşan, en çevi k geyi kl e r k ur t u la c a kla rd ır. Z a m an i çeri si nde z ayı f ve çe l i ms i z g ey ikler h ep va h şi hayvanl ar tarafı ndan av l and ı k l arı iç in ta ma men ortadan kaybol acakl ardı r. O r t a d a sa d ec e sa ğ lıklı ve güçl ü ge yi kl e r kal acakt ı r . Son u ç ola ra k g ey ik sürüsü bi r süre sonra he p g ü ç l ü g ey iklerd en olu şacaktı r.
86
ÇİTA'DAN KAÇAN ANTİLOPLAR...
KOŞARKEN BİR FİLE...
FİLLER DE BİR KAPLANA DÖNÜŞMEZ!!!
87
Buraya kadar anlatılanlar d oğ rudur. F akat bunun evri ml e h iç b ir i l gi si yoktur. Ancak e vri mc iler derl e r ki , bu geyi k sürüsü g elişe gel i şe sonunda başka bi r canlıya dönüşür; mesela zürafa olu r. İŞTE BU YANL I ŞTI R. Çünkü hi çb ir g ey ik daha hı z l ı koştuğu i çi n başka b ir c a nl ı ya örneği n bi r asl ana v e y a b ir zü rafaya dönüşmez . Bu sadece m a sa lla rd a ol ur. H ep in iz kurbağa prens masal ı nı bi l i rsin iz. B ir m a sal da bi r kurbağa pre nse dön ü şeb ilir. A m a gerçe k yaşamda bi r geyi ği n a sla n a vey a b a şk a bi r canl ı ya dönüşme si tab i k i i mka n sızd ır. A ma evri mci l er, koskoca sakal l ı p r o f e s örler olma la rın a rağmen böyl e bi r masal a i n a n ı rla r. B u n ey e b en ze r bi l i yor musunuz ? Kurbağ a pr en s ma sa lın ı d in leyen bi r çocuğun i l k bul duğu k ur ba ğ a y ı öp ü p p ren s ol mas ı n ı beklem esin e b en ze r. S on u ç ola ra k şu n u söyl e y e b iliriz: D oğ a l selek si y on bir h a y va n tü rü n ü ( ör ne ğ in g ey ikleri) b a ş k a b ir h a y va n tü r ün e (örn eğ in a sla n l a r a, zü ra fa la ra ) k e s i nlikle d ön ü ştü r e m e z. S a d ec e o t ür ün örn eğ in g ey i k s ü rü sü n ü n d a h a g ü ç lü olm as ı n a n ed en ol a b i l ir. 88
MUTASYON NE DEMEKTİR? Mutasyon bir canlının vücudunda m e y d a n a g elen olu msuz yöndeki deği şikliklerdir. Mutasyonlara radyasyon veya kimyasal maddeler neden olur. R ad y a sy on u n vey a kimyasal maddel eMutasyonlar bir ço r i n c a n lıla r ü zerin d eki etki l eri he r z a- cu¤u bu hale getiren m a n za ra rlıd ır. Ö rn eği n günümüz zararl› olaylard›r. de n y a kla şık 5 5 y ıl önce 1. Dünya Savaşı’nda Japonya'nın Hiroşima kentine atom bombası atılmıştı. At o m b omb a sı a tıld ığ ı ye ri n çevresi ne r ad y a sy on y a y d ı ve bu, i nsanl ara çok b ü y ü k za ra rla r verdi . İ nsanl arı n bi r çoğ u n u n ölm esin e ve ya ci ddi şek i l d e h a sta la n m a la rın a ne den ol du. Ha t t a in sa n la rın vü c u tl arı ndaki baz ı s i s t emleri b ile b ozd uğu i çi n bu i ns an l a rın ilerid e d oğ a n çocukl arı da ha s t a vey a sa ka t d oğ dul ar. Bu n a b en zer b ir olay da 1986 yı lında Rusya'nın Çernobil kentinde m e y d a n a g e l m i ş t i . Ç e r n o b i l ' d e b i r Mutasyon sonucunda üç aya¤› oluflfla an bir kuzu. nü k l e er sa n tra ld a p a tlama m e y d a n a g elmiş ve b u yüz de n t üm ken te ve ç evresi ne r a d y a sy on y a y ılm ıştı. Aynı Japonya'da olduğu gibi o r ad a y a şa y a n in sa n lar ve onların sonradan doğan çoc u kla rı, ra d y a sy on u n se bep olduğu mutasyonlar ne d e n iy le sa ka t ka lmı şl ar veya ölmüşlerdi. Görmüş olduğunuz resimler hep
Mutasyonlar sonucunda ayak lar› zarar gören insanlar
89
r a d y a sy on n ed en iy le mutasyona uğramı ş i nsanl ar ı n v e d iğ er c a n lıla rın nası l sakat kal dı kl arı nı göst e r m ekted ir. Şi md i b u n u n kon u m uz l a ne i l gi si var di yebi l i rsi ni z . S ize d a h a ön c e evri mci l e ri n canl ı nı n başka bi r ca n l ı tü rü n e d ön ü ştü ğ ünü ve böyl e ce evri ml eşti ği ni i dd ia ettiklerin i söyl emi şti k. Örneği n bal ı kl arı n s ür ün g en lere d ön ü ştü k l e ri ni söyl erl e r. P e k i b ir b a lık n a sıl ol ur da bi r sürüngene dönüş e bi l i r d iy e sora rsa n ız si z e şöyl e derl e r: Bi r bal ı k bi r gü n b ir m u ta sy on ge çi ri r yani Japonya'daki çocu k l ar g ib i ra d y a sy on gi bi bi r ol ayl a karşı l aşı r. Bu m u t asy on son u c u n d a bal ı ğı n v ücudunda baz ı deği ş i k l i k l er olu r ve b a lık bi r gün karşı nı z a ti msah ol ar a k ç ıka r. Bu ç ok sa ç ma b ir iddi adı r. Çünkü yukarı da da ba h s ettiğ im iz g ib i mu tasyonl ar canl ı l ara hep z ar a r v e rirler. O n la rı y a sakat bı rakı rl ar, ya da hast a e d erler. B u n a ra ğ men evri m teori si mutasyonl ar ı n ba lıkla rı g eliştird iği ni v e onl arı bi r sürüngene dön ü ştü rd ü ğ ü n ü söy leme ktedi r. Bu, hi ç ki mseni n i na n m a y a c a ğ ı ka d a r imkansı z dı r. E ğer mu ta sy on la r faydal ı ol sal ardı , Çe rnobi l 'de r a d y a sy on sızın tısı olduğunda evri ml eşi p daha ge l i ş m i ş b ir c a n lı olm a k i çi n he rkes oraya gi de rdi . Ha l b u ki h erkes Çern obi l 'den kaçmı ştı r. Ve Çernobi l ' i n olu m su z etkileri hal a sürmektedi r. E v r imc ilerin b u id d iası nı şöyl e bi r örne ğe benz e t e b i l i riz. S iz elin ize b ir bal ta al sanı z ve renksi z bi r t e l e v i zy on a vu rm a y a başl asanı z . Bu tel evi z yonu r e n k l i b ir televizy on a dönüştürebi l i r mi si ni z ? E l be t t e ki h a y ır. B a lta y la tel evi z yona rasgel e vurduğunuzda paramparça olmuş bir televizyonunuz o l u r . İ şte a y n ı, b a lta y la rasge l e vurmak gi bi , mut a s y on la rd a c a n lıla ra sade ce z arar v e ri rl e r. 90
SİYAH-BEYAZ TELEVİZYONUNA BALTAYLA VURURSAN...
YEPYENİ RENKLİ BİR TELEVİZYONA SAHİP OLABİLİRSİN!!?
YALANCI! TELEVİZYONUM PARAMPARÇA OLDU...
91
Y a n i evrim c ilerin söyl edi kl eri gi bi bi r canl ı yı d a h a iy i d u ru ma g etirme z l e r. Ö y le ise b u ra y a kadar anl attı kl arı mı z ı kı saca öz e t l e y elim. Evrim c iler bi r canl ı nı n di ğe ri ne dönüş e r e k evrim leştiklerin i söyl üyorl ar. Ve bu deği şi ml e r i i se m u ta sy on la rın v e doğal se l eksi yonunun g e r çe kleştird iğ in i id d ia e di yorl ar. Ama bi z de görd ü k k i d oğ a l seleksiy on da mutasyonl ar da bi r canl ı n ı n özelliklerin i g elişti re me z l e r. Hatta mutasyonl a r ca n lıy a resim lerd e de görül düğü gi bi z arar ve rirler.
100 milyon y›ll›k kar›nca fosili. Gördü¤ünüz gibi kar›ncalar 100 milyon y›l önce de ayn› bugünkü ka r›ncalar gibiydi ler. Yani hiç ev rimleflflm mediler.
92
ÖNCE Fosil nedir? Ba zı c a n lıla r öld ü kleri z aman arkal arı nda i z l e r i n i bıra kırla r ve b u izl eri yani kal ı ntı l arı mi l yonl ar ca y ıl h iç b ozu lma dan kal abi l i r. Ancak bunun o l a b i lm esi iç in o c a n lını n hava i l e te ması nı n ani de n k esilm esi g erekir. Örne ği n bi r kuş ye rde dururk e n üzerin e a n id en b ir kum yı ğı nı gel se v e orada k u ş ölse, b u ku şu n ka lı ntı l arı günümüz e kadar gel e bi l i r. V ey a a ğ a ç la rd an akan amber denen sı vı l ar v ar dı r. B a zen b u a m b er bi r böceği n üz e ri ne akar v e böc ek b u a mb erin içi nde öl ür. Böyl e ce se rtl eşer e k m ily on la rc a y ıl h iç boz ul madan günümüz e kada r geleb ilir. B iz d e böyl e ce çok e ski den yaşamı ş o l a n ca n lıla r h a kkın d a bi l gi edi nebi l i ri z . İ şte canl ı l ar da n ka la n b u ka l ı ntı l ara fosi l deni r. İ l eri ki s ay f ala rd a b a zı c a n lıları n fosi l l eri ni göre bi l i rsi ni z .
"Ara tür" fosilleri ne demektir? E v r im c ilerin u y d u rdukl arı yal anl arı n e n öneml i l e r i n d en b iri a ra tü rler di r. Baz ı evri mci ki tapl arda ar a t ü rlere " a ra g eç iş f ormu" da deni l i r. E v ri mci l er bi l d i ğ in iz g ib i c a n lıla rı n bi rbi rl e ri nde n me ydana ge l d i klerin i söy lerler. Yani onl ara göre i l k canl ı te s ad ü fen mey d a n a g elmi şti r. Sonra z aman i çi nde o 93
ca n l ı b a şka b ir c a n lıy a, o da başka bi ri ne dönüşm ü ş ve b u b öy lec e sü rmüştür. Si z e bunu bi r örne kl e a ç ıkla y a lım. Ö rn eğ in e vri mci l ere göre bal ı kl ar de n i z y ıld ızla rı g ib i c anl ı l ardan türe mi şl erdi r. Yani bi r d en iz y ıld ızı b ir gün bi r mutasyon sonucunda ön c e b ir kolu n u ka ybe tmi şti r. Sonra mi l yonl arca y ı l iç in d e d iğ er kolları nı kaybetmi ş ve bu kol l ar ı n ı n kim i ken d iliğ in d en yüz gece dönüşmüştür. Bu ar ad a y in e b ir d en iz yı l dı z ı nı n bal ı ğa dönüşmesi i çi n g erekli ola n d eğ iş i kl i kl e r meydana gel mi şti r. (B öy l e b ir şey in olma sı asl a mümkün deği l di r ama bi z s en a ry o g ereğ i a n latı yoruz .) Dol ayı sı yl a e vri mci m asa la g öre, b ir d eni z yı l dı z ı bal ı ğa dönüşürken bi r çok g eç iş a şa m a sı yaşamal ı dı r. Aşağı daki şekl e ba k arsa n ız b u komik iddi ayı daha i yi anl ayabi l i rsi ni z . hayali ara türler
deniz y›ld›z›
bal›k
İ ş t e a ra d a ki g eç iş aşaması ol an bu hayal i canl ı l ar a e vrimd e a ra tü r de ni r. Yi ne evri me göre bunl ar ı n h ep y a rım org a nl ı canl ı l ar ol ması l az ı mdı r. Ör ne ğ in b ir b a lık b ir sürüngene dönüşürken de ar ad a b irç ok a ra tü r o l mal ı dı r. Ve bu ara türl eri n y ar ı m a y a kla rı, y a rım yüz geçl e ri , yarı m akci ğerl e r i , y a rım solu n g a ç la rı ol ması ge reki r. Ve eğer gerçe k t e n b öy le g a rip c a n l ı l ar yaşadı l arsa bi z i m onl ar ı n k alın tıla rın ı y a n i fosi l l eri ni mutl aka bul mamı z ge r e k ir. A n c a k n e ilg in çti r ki , bugüne kadar e vri mci l e r i n va r old u ğ u n u iddi a e tti kl e ri bu ara tür fos i l l e r in d en b ir ta n e b ile bul unamamı ştı r. 94
Bugüne kadar milyonlarca bal›k ve milyonlarca deniz y›ld›z› fosili bulunmuflflttur. Ancak, evrimcilerin yalan olarak uydurduklar› gibi, bir tane bile deniz y›ld› z›n›n bal›¤a dönüflflttü ¤ünü gösterebilecek ara geçifl aflfla amas› can l›lar›na ait fosil buluna mam›flfltt›r. 50 milyon y›ll›k bal›k fosili
400 milyon y›ll›k deniz y›ld›z› fosili Yukar›daki resimlerde denizy›ld›z› ve bal›k fosilleri ile bugünkü halleri görülmektedir. Gördü¤ünüz gibi her ikisi de hiç de¤iflflm me miflflller. Milyonlarca y›l önce nas›llarsa bugün de öyleler.
150 milyon y›ll›k yengeç fosili
‹ki yengeç aras›nda bir fark görebiliyor musunuz?! 95
F osiller b ilimsel d el i l l erdi r. Yani bi z fosi l l e re b a k ara k g eç m işte n a sıl canl ı l ar yaşadı ğı nı öğreneb i l i r i z . Fosiller b ize şu nu göstermektedi rl e r: Canl ı l a r b irb irlerin d en tü reme mi şl erdi r. Hepsi e ksi ksi z v e k u su rsu z b ir b iç im d e, bugünkü yaşayan örnekl er i nd e n h iç b ir fa rkla rı v e e ksi kl i kl eri ol madan bi r a n d a olu şm u şla rd ır. YANİ HE PSİ Nİ AL L AH YARATMI Ş T I R.
125 MİLYON YILLIK DENİZKESTANESİ FOSİLİ VE CANLISI
190 MİLYON YILLIK TİMSAH FOSİLİ VE CANLISI
75 MİLYON YILLIK VATOS BALIĞI FOSİLİ VE CANLISI
96
400 MİLYON YILLIK KÖPEKBALIĞI FOSİLİ VE CANLISI
40 MİLYON YILLIK ÇEKİRGE AMBERİ, FOSİLİ VE CANLISI
90-94 MİLYON YILLIK GECKO AMBERİ VE CANLISI
90-94 MİLYON YILLIK KURBAĞA AMBERİ VE CANLISI
Bu sayfalarda baz› canl›lar›n fosillerini görüyorsunuz. Yanlar›n da ise bu canl›lar›n bugünkü hallerinin resimleri var. Gördü¤ü nüz gibi milyonlarca y›ld›r bu canl›larda hiçbir de¤iflfliiklik olma m›flfltt›r. Allah onlar› ilk halleriyle nas›l yaratt›ysa bugün de ayn› halleriyle vard›rlar. Hiçbiri baflflk ka bir türe dönüflflm memiflflttir.
97
450 MİLYON YILLIK NAUTİLUS FOSİLİ VE CANLISI
Evrimciler bu canl›lar›n na s›l olup da milyonlarca y›l hiç de¤iflflm mediklerini aç›kla yamazlar.
50 MİLYON YILLIK KAPLUMBAĞA FOSİLİ VE CANLISI
195 MİLYON YILLIK KARİDES FOSİLİ VE CANLISI
150 MİLYON YILLIK YUSUFÇUK FOSİLİ VE CANLISI 98
Al l a h 'ın evren i ç ok büyük bi r patl ama sonucu y ar at t ığ ın ı size d a h a önce söyl e mi şti k. Bu patl am a n ı n a rd ın d a n tü m evren, gez egenl e r, yı l dı z l ar, dü n y a mız olu şmu ştu r. Dünyamı z da i l k başta canl ı hi ç b i r va rlık y oktu . A ma daha sonra Al l ah dünya üz e r i nd e tü m c a n lıla rı , kuşl arı , böcekl eri , ağaçl ar ı , çi ç ekleri, b a lıkla rı, kapl anl arı , ke l ebekl eri , fi l l e r i , zü ra fa la rı ve d iğ erl e ri ni yaratmı ştı r. P e k i ilk c a n lıla r n e z aman ortaya çı kmı şl ar bi l i y o r m u su n u z? Ka m b riye n dönemi deni l en ve günüm ü z d en ta m 5 0 0 mily o n yı l önce yaşanan bi r döne m de. B u d ön emd e y aşamı ş ol an i l k canl ı l ar sal y an g oz, solu c a n ve deni z yı l dı z ı gi bi canl ı l ardı r. K a m briy en d ön em in d e yaşamı ş ol an canl ı l ar da e vr i m t eorisin in y a n lış o l duğunu bi z e gösteri r. Nası l mı? K a mb riy en d ön em inde ki bu canl ı l ar bi rde nbi re o r t a y a ç ıkmışla rd ır. O nl ardan önce canl ı ol an hi çbi r ş ey y oktu . B u c a n lı l arı n bi rde nbi re ortaya çı km a l a rı on la rın A lla h tarafı ndan bi r anda yaratı l dı k l arın ı g österir. Eğ er evri mci l eri n i ddi a e tti kl e ri gi b i olsa y d ı, b u c a n lıları n da, kendi l e ri nde n daha i l k e l a ta la rd a n y a va ş yav aş evri ml eşerek o hal e gelmiş olmaları gerekirdi. Fakat, bu canlıların k e n d i lerin d en ön c e y a şamı ş hi çbi r atal arı , ara ge çi ş t ü rleri y oktu r. Fosi l l erde böyl e ara ge çi ş canl ı l ar ı na h iç ra stla n m a mı ştı r. F osi l l e r bi z e göste rm e k t ed ir ki Ka m b riy en döne mi nde ortaya çı kan bu ca n l ı l a r, tü m d iğ er c a nl ı l ar gi bi bi rde nbi re ve e ks i k s i z ola ra k, h iç b ir evri mse l atal arı ol madan or-
99
taya çıkmışlardır. YANİ ALLAH TARAFINDAN YARATILMIŞLARDIR. Ayrıca Kambriyen dönemi nde yaşamı ş ol an bu canlıların çok önemli özellikleri v ardı . Örneği n o dönemde yaşayan ama sonra soyu tükendi ği i çi n bugün bizim göremediğimi z TRİ L OBİ T adı nda bi r canl ı bul unmaktaydı. Trilobitl e ri n çok karmaşı k v e müke mme l göz leri vardı. Trilobit g öz ü sa ğ y a n d a d a g ö rdüğünüz gi bi yüz l erce pe t e k t e n olu şu y ord u ve bu yüz l erce pe tek onun çok i y i görmesin i sa ğ lıy ordu. S i z c e b öy le b ir c a n lı bi r anda ortada be l i rebi l i r m i ? Ö rn eğ in b u g ü n size küçük karde şi ni z gel se v e ş öy l e d ese: " D ü n a kşa m masada oturuyordum. Bi rd e n b ire ön ü md e b ir sine k bel i rdi . Nereden ge l di ği n i bi l miy oru m, h erh a lde te sadüfen orada ani de n v a r old u . Ü stelik ç ok da i l gi nç pe tekl erde n ol uşan g öz l e ri va rd ı. A m a h erhal de bunl ar da te sadüfen o a n d a mey d a n a g eld i. " B öy le b ir d u ru md a ne düşünürsünüz ? He rhal de k ar de şin izin kü ç ü k olduğu i çi n daha bi rçok şe yi a k l e demed iğ in i d ü şü n ürsünüz . F akat ne gari pti r ki e v r i m c iler d e b u c a n lıl arı n bi rdenbi re de ni z de be -
100
Yeryüzünde var olan ilk canl›lardan olan trilo b i t l e r ç o k k a r m a fl fl›› k b i r g ö z y a p › s › n a s a h i p t i r ler. Böyle kusursuz gözlerinin olmas› onlar›n Allah taraf›ndan yarat›ld›klar›n› gösteren de lillerden biridir.
l i r d i k l erin i söy lerler. Üstel i k bugünkü si nekl eri n s ah i p old u kla rı g özlere onl ar da sahi pti rl er. Bu dur u m da evrimc iler a ç ık ça yal an söyl eme ktedi rl e r. Ç ün k ü g u ru r ve kib irleri nde n dol ayı ke ndi l e ri ni ve t ü m va rlıkla rı A lla h 'ın yaratmı ş ol duğunu kabul e t m e k istem ezler. B u g e rçe ği örtbas e debi l mek i çi n de s ü rekli y a la n la r, hayal i senaryol ar, masal l ar uy d u ru p in sa n la rı A llah'tan uz akl aştı rmak i sterler.
YARI BALIK
YARI SÜRÜNGEN
YARI KUŞ
Evrimcilerin yaflfla ad›klar›n› iddia ettikleri garip yarat›klar. Gerçekte böyle canl›lar hiçbir zaman yaflfla amam›flflllard›r. 101
E v rimc iler, sü rü n g enl eri n bal ı kl ardan ol uştukl ar ı nı s öy lerler. O n la ra göre bal ı kl ar bi r gün de ni z l e r de y iy ec ek a za lın c a karaya çı kmaya karar v e rm i ş l e r ve son ra ka ra da yaşayabi l mek i çi n sürüng e n l e re d ön ü şm ü şlerd i r. Gördüğünüz gi bi bu çok k o m i k b ir id d ia d ır. Çü nkü karaya çı kan bi r bal ı ğa n e o l a c a ğ ın ı h erkes ç ok i yi bi l i r: BAL I K ÖL ÜR. S i z h iç b a lık tu tma ya gi tmi ş mi ydi ni z ? Bi r düşün ü n ! B ir b a lık olta n ıza takı l sa, sonra onu al ı p kurt ar s an ız ve evin izin bahçesi ne koysanı z ne ol ur? D e m i n d e söy led iğ im iz gi bi bu bal ı k kı sa süre de öl ü r . B ir g ü n ç ok b a lık tutsanı z ve bunl arı n hepsi n i b a h ç en ize g ötü rü p koysanı z ne ol ur? Yi ne tüm b a l ı k l a r ölü r. İ ş te evrim c iler b u n u kabul etmez l e r. De rl e r ki b u b a lıkla rd a n b iri b ahçede öl ümü bekl erken ani d e n değ işim e u ğ ra d ı ve bi r sürünge n ol du v e yaşam ay a d eva m etti! A S LA BÖYL E Bİ R ŞE Y M ÜM KÜN DE Ğİ L D İ R !
102
Evrimcilere göre bir gün bal›klar kara ya ç›kmaya karar vermiflflller ve kara canl›lar›na dönüflflm müflflllerdir. Halbuki karaya ç›kan bal›k ÖLÜR!
Ç ün kü b ir b a lığ ın karada yaşayan hayv anl ardan çok f a rkı va rd ır ve b unl arı n he psi te sadüfen bi r an d a olu şa m a z. B a kın bu bal ı ğı n karada yaşamak i çi n i htiy a ç d u y a c a ğ ı şe yl erde n bi rkaçı nı si z e sı ral ay a l ı m : 1. B a lıkla r su d a y a şadı kl arı i çi n sol ungaçl arı i l e ne f e s a lıp verirler. A ncak karada sol ungaçl arı i l e y aş a y a m a z ve ölü rler. Bunun i çi n bi r akci ğe re sahi p o l m a la rı g erekir. Peki di yel i m ki bi r bal ı k karay a ç ı kma y a ka ra r verdi . Kendi si ne bi r akci ğer ner e d e n b u la c a ktır? 2. B a lıkla rın b izim gi bi bi r böbre k si steml eri y o k t u r. A n c a k ka ra d a yaşayabi l mel eri i çi n buna da i ht i y aç la rı va rd ır. H erhal de bal ı k karaya çı kmaya k a r ar verd iğ in d e, ken di ne bi r de böbrek bul muştur bi r y erlerd en ! 3. B a lıkla rın a y a kları yoktur. Bu yüz den karaya çı k t ı kla rın d a y ü rü y em e z l e r. Acaba karaya çı kmayı i l k ba şa ra n b a lık b u ayağı nası l bul muştur? Böyl e bi r ş ey im ka n sız old u ğ una göre evri mci l eri n bu konu d a d a y a la n söy led ikl eri ortaya çı kmaktadı r. Bu n la r b ir b a lığ ın karada yaşayabi l me si i çi n sahi p olma sı g ereken b i nl erce öz e l l i kte n sade ce üç t a n e s id ir. Evrimciler canl›lar›n milyonlarca y›ld›r evrim geçirerek birbirlerine dönüflflttüklerini iddia ederler. Hatta baz›lar› bal›klar›n denizde yiyecek kalmad›¤› için ani bir karar al›p karaya ç›kt›klar› gibi saçma flfleeyler bile söylerler. Kimbilir belki de ba l›klar yiyecek kalmad›¤› için de¤il de resimde görülen bal›k gibi tele vizyon seyredebilmek için karaya ç›kmaya karar vermiflflllerdir? SON DERECE MANTIKSIZ de¤il mi? 103
A y rıc a eğ er b a lıkla r sürüngenl e re dönüşsel erdi m i l y o n la rc a b a lık sü rüngen arası , ara tür fosi l i ne r as t l an ma sı g erekird i. Yani yarı m ayakl ı , yarı m a k ci ğ erli ve y a rım b öb re kl i bi rçok canl ı yaşamı ş ol m al ı y d ı. V e b iz d e b u g ün onl arı n fosi l l e ri ne rastl am al ı y d ık. A n c a k b öy le bi r fosi l yoktur.
Evrimcilerin iddialar› karikatürlere bile konu olacak kadar komik ve saçmad›r. Evrimcilere göre tüm canl›lar›n, kedilerin, y›lanla r›n, bitkilerin, tavuklar›n ve insanlar›n atalar› denizlerde yaflfla ayan canl›lard›. ‹flfltte bunu söyleyenlere çocuklar bile güler!
104
COELECANTH İSİMLİ BALIK HAKKINDA E v r im c iler y ılla rc a C oel ecanth (söl e kant) i si ml i bi r b a lığ ı ka ra y a ç ıkmak üz e re ol an bi r ara tür o l a r ak ta n ıttıla r. B ü tün ki tapl arı nda, dergi l e ri nde bu ba lığ ı evrimin d el i l i gi bi göste rdi l e r. Coe l eca n t h'ın soy u tü ken miş bi r bal ı k ol duğunu yani günü m üzd e y a şa m a d ığ ın ı z annedi yorl ardı . Bu yüz den bu ba lığ ın fosilin e b a karak bi r sürü yal an uydurdu l a r . An c a k b ir g ü n b ir b al ı kçı de ni z de avl anı rken bu ba l ı k t a n y a ka la d ı. S onra bu bal ı ktan bi rçok kez da h a y a ka la n d ı. V e g örül dü ki Coel ecanth normal bi r ba lıktı. H iç d e evrimci l e ri n i ddi a e tti kl e ri gi bi k a r ay a ç ıkma y a h a zırlanmı yordu. E vri mci l er Coel aca n t h'ın fosilin e b a kıp "bu bal ı k sı ğ sul arda yüz üy o r du , y a n i ka ra y a ç ok yakı ndı , neredeyse karaya çı k ac a ktı" d emektey d il e r. Hal buki Coe l ecanth, sı ğ s ul a r da d eğ il, ç ok d er i n sul arda yaşı yordu. Yani Coe l ecanth evri mci l eri n söylediği gibi bir ara tür deği l di . Ge rçe k bi r bal ı ktı . E v ri mci l eri n bunun gibi daha birçok yal anl arı da ortaya çı kmı ştı r. Evrimciler Coelecanth bal›¤› n›n sürüngene dönüflflm meye baflflllayan bir bal›k oldu¤unu iddia ediyorlard›. Sonra bir gün yaflfla ayan bir Coelecanth bulundu ve evrimcilerin yalan söyledikleri anlaflfl››ld›. Çünkü Coelecanth gerçek bir bal›kt›. 105
E v rimc ilerin ç ok saçma i ddi al arı ndan bi ri de k uş l a rın n a sıl olu ştu ğu i l e i l gi l i di r. E vri mci l eri n s öy l e d ikleri b ir h ika y eye göre ağaçl arda yaşayan s ü r ün g en ler, za ma n la dal dan dal a atl amaya başl am ı ş l ar ve son u n d a d a kanatl anmı şl ardı . Yi ne bi r b a ş k a h ika y ey e g öre b u ke z baz ı sürüngenl e r si ne k a v l a m a k iç in ön kolla rı nı çı rpa çı rpa koşarl arke n ön k olla rı ka n a tla ra d önüşmüştü. Bir dinozorun koşarken kanadının çıktığına i n a n ma k ç ok komik d eği l mi ? Böyl e şe yl er ancak m as a lla rd a , ç izg i film l e rde ol ur. Ü s telik ç ok ön em li bi r konu daha v ar. Bu evri mc i l e r k oskoc a d in ozorun si nek yakal amaya çal ı şı rk e n k a n a tla rın ın ç ıktı ğı nı söyl üyorl ar. Pe ki ama s i z c e sin ek n a sıl u ç u y o r? Onun kanatl arı nereden g e l m i ş ? Koskoc a m a n b i r di noz orun nası l uçtuğunu a ç ı k l am a y a ç a lışa c a kları na, küçücük bi r si neği n n a s ı l uç a b ild iğ in i a ç ıkl asal ar ya! Evrimcilerin iddias›na göre kanatlan›p uçmaya çal›flfla an sürüngen
106
İşte evrimciler bunu hiç açıklayamıyorlar. Çünkü size da h a ön c e a n la ttığ ım ız gi bi si ne k d ü n y a d a ki en iy i uçan canlılardan biri. Saniyede 50010 0 0 kere ka n a tla rın ı çı rpabi l i y o r . V e b ild iğ in iz g ib i son derece çevi k bi r şeki l de i s t e d iğ i y ön d e h a reket edebi l i yor. E vri mci l er ne k a d a r y a la n söy lerlerse söyl e si nl e r kuşl arı n kanatl ar ı nı n n a sıl olu ştu ğ u nu açı kl ayamı yorl ar. Bi r si ne ğ i n ka n a tla rın ı ise akı l l arı na bi l e geti rmek i stem i y orla r. Ç ün kü d oğ ru su şu d ur: Kuşl ar da, si ne kl er de kana t l arı ve u ç m a y eten e kl eri i l e bi rl i kte Al l ah taraf ı n d a n y a ra tılm ışla rd ır .
Evrimcilerin ara tür dedikleri Archaeopteryx (arkeopteriks) aslında tam bir kuştur ! Bakın şimdi sürüngenlerle kuşlar arasındaki y üz l e rc e fa rkta n b irkaçı nı si z e sayal ı m: 1. Kuşların kanatları vardır, sürüngenlerin ay a k l arı va rd ır. 2. Ku şla rın tü y leri vardı r, sürünge nl e ri n pul l arı v ar dı r. 3. Ku şla rın ken d iler i ne öz gü bi r i skel et yapı l arı v ar dı r. Kemiklerin in içi boştur ve bu yüz den ağı r o l m ad ıkla rı iç in ra h a tl ı kl a uçabi l i rl e r. (B u n la r ilk a kla g ele n bi r i ki konudur. Bunun dı ş ı nd a b u c a n lıla r a ra sı nda daha çok faz l a farkl ı l ı k v ar dı r. Si ze d a h a ön c e d e sö yl edi ği mi z gi bi e ğer bi r sür ü n g en b ir ku şa d ön ü şmüş ol saydı , bu geçi şi n aşa107
Kuflflllar sü rüngenler den evrim leflflm mifl ola mazlar. ‹kisi de çok farkl› canl›lard›r. Bu resimde sürüngen ve kufl ayakla r›n›n ara s›ndaki bü yük fark› görebilirsi niz. m a l a rın ı g österen sa y ısı z hayvan yaşamı ş ol mal ı ydı . Ve b iz fosiller a ra sında bu hayv anl arı n da fosi l l e r i n i g örmeliy d ik. Y a ni yarı m kanatl ı , yarı sı tüyl ü y ar ı s ı p u llu , y a rım g a gal ı , yarı m ağı z l ı yaratı kl ar bu l u n m a sı g erekird i. A ma dünyadaki fosi l l e ri n aras ı nd a b öy le b ir y a ra tık yoktur. Bul unan fosi l l e r ya t a m b ir sü rü n g en e y a da tam bi r kuşa ai tti r. De m e k k i ku şla r sü rü n genl e rde n e vri ml eşmemi şl erdi r . T ü m d iğ er c a n lıla r gi bi kuşl arı da Al l ah yaratmıştır. An c a k evrimc iler b u nu kabul etmek i steme di kl er i i çi n y a la n söy ley ere k i nsanl arı i nandı rmaya çal ı ş m ı şla rd ır. Na sıl mı? G ü n ü m ü zd e y a şa m a yan, yakl aşı k 150 mi l yon yı l ö n c e y a şa mış ola n A rchaeopteryx (arkeopteri ks) Sürüngen pullar›n›n kufl tüylerine dönüflflm mesi kesinlikle imkan s›zd›r. ‹kisinin aras›nda hiçbir benzerlik yoktur.
108
isim li b ir kuşun fosi l i n i b u lm u şl ar v e bu kuşu n y a rı k uş yarı di nozor b ir ara geçi ş form u old u ğunu söyl emi şlerdir. Ve "Archaeopt e r y x ku şla rın a ta sıd ır" de mi şl erdi r. Y an i bu on la ra g öre ilk kuşa benz e y e n y arı d in ozor c a n lıdı r. An c a k b u kesin b ir yal andı r: AR C H A EO PTER Y X TA M B İ R KUŞTUR! Ç ün kü ; 1 . A rc h a eop tery x 'in, aynı günümüz de uçan k u ş l a r g ib i tü y l e r i v ard ır. 2 . U ç a n ku şl ar ı n ka n a tla rını n ba ğ la n d ığ ı göğ ü s kem iğ in in ay n ı s ı A rc h a eop t e r y x 'te d e va rdı r . 3. A rc h a eop t e r y x ku şla rın at as ı ola ma z. Ç ün k ü on d a n d a ha y aşlı ku şla rın f os i l l eri b u lu n m u ş t ur. Y a n i Ar ch a eop tery x y o k k en d e ku şla r v ar dı r.
B i l d iğ in iz g ib i y u n u s v e ya bal i na gi bi hayv anl ar a d e n iz mem elileri d eni r. Bu canl ı l ar deni z de yaş a m ala rın a ra ğ men , a ynı meme l i l er gi bi doğurarak ç oğ a l ırla r. O y sa ki b a lı kl ar yumurtl ayarak çoğal ı rl a r . P eki öy le ise d en i z me me l i l eri nası l ol uşmuşt ur ? Elb ette ki on la rı da Al l ah yaratmı ştı r. Ancak e v r i m c iler b u g erç eğ e inanmak i steme z l e r. Ama yun u s l a rın ve b a lin a la rın nası l ol uştukl arı nı açı kl ay a m azla r d a . Ch a rles Darwi n (evri m te ori si ni ortay a a t an kişi) ise ilk evri m te ori si i l e i l gi l i ki tabı nı y a z d ı ğ ın d a şöy le b ir şey uydurmuştu: Süre kl i suda b a l ı k a vla y a n a y ıla rın suya gi re çı ka bi r gün bal i n a l a r a d ön ü ştü klerin i i ddi a e tmi şti . E v e t yanl ı ş a n l a ma d ın ız. O ç ok iy i tanı dı ğı nı z tüyl ü ayı l arı n d e n i z d e y ü ze y ü ze metr e l erce uz unl uğundaki kocam an tü y sü z b a lin a la ra dönüştüğünü i ddi a e tmi şt i r . Si zc e b ir a y ı ç ok faz l a suya gi rdi ği i çi n bal i nay a dön ü şeb ilir mi? Ö y le i se deni z e çok faz l a gi re n i n s a n la rın d a b ir d en iz me me l i si ne dönüşme l eri ge r e k m ez miy d i? S on d erece komi k deği l mi ! B u n la r a n c a k ma sa l l arda ol abi l e cek ge rçe k dı şı ş e y l e rd ir. Ö rn eğ in masal l arda de ni z kı z l arı ndan b a h s ed ilir. D en iz kızları yarı bal ı k yarı i nsandı r. H e r ha ld e evrim c iler de ni z kı z ı masal l arı nı n çok f az l a etkisi a ltın d a kal mı şl ar! Darwin, ay›lar›n suda yüzerken za man içinde balinalara dönüflflttüklerini söylemiflfltti. Darwin'in bu yalan›na ba z› evrimciler bile inanamad›lar. 110
YÜZEN BİR AYININ BİR BALİNAYA DÖNÜŞEBİLECEĞİNE İNANIYOR MUSUNUZ?
EVRİMCİLER İNANIYORLAR!
E v rim Teorisi'n in iddi al arı bununl a da kal maz d a h a d a ileri g id er ve i nsanl arı n maymundan e vr i m l e ştiğ in i, in sa n la rın atal arı nı n maymunl ar ol d u ğ u n u id d ia ed erler. A n c a k, n e D a rwin ’in ne de di ğe r e vri mci l eri n bu i d d i a sın ı d oğ ru la y a c a k hi çbi r de l i l l e ri yoktur. Bu i d d i a d a y in e ta m a men hayal ürünüdür. A s l ın d a , evrim teor i si ni n ortaya atı l ı ş sebebi , i n s a n la ra A lla h ta ra fından yaratı l dı kl arı nı unutt ur m a ktır. İn sa n la r eğer te sadüfen ol uştukl arı na ve atalarının bir hayvan olduğuna inanırlarsa, A l l a h ’a ka rşı soru m lu luk duymaz l ar. Böyl ece i nsanl a r a rtık, tü m ma n evi de ğerl e ri ni unutur, sadece k e nd i ç ıka rla rın ı d ü şüne n i nsanl ara dönüşürl e r. S a d e c e ken d i ç ıka rın ı düşünen i nsanl ar, v atan se vg i s i , ba y ra k sevg isi, ai l e sevgi si gi bi çok değerl i d u y g u la rın ı d a ka y b ede rl e r. İ şte evri mci l er böyl e m an e vi d eğ erlerd en u zak i nsanl ar ol uşturmak i çi n evrim teorisini savunurlar. Amaçları insanlara A l l a h 'ın va rlığ ın ı u n u tt urmaktı r. Ve bu nedenl e i ns a n l a ra " S izi A lla h y a r atmadı . Si z maymunl ardan g e l d i n iz, y a n i siz g elişmi ş bi r hayv ansı nı z " de rl e r. H a lb u ki in sa n ı A lla h yaratmı ştı r. Ve i nsan di ğe r t üm ca n lıla rd a n fa rklı ol arak konuşabi l en, düşünebi l e n , sevin eb ilen , ka rar v e rebi l en, akı l sahi bi , uyg a rlıkla r olu ştu ra bi l e n, i l e ti şi m kurabi l en tek ca n lıd ır. İn sa n a b u öz e l l i kl e ri ni n he psi ni v e ren A lla h 'tır. H iç b ir m a y m u n ve ya hi çbi r başka canl ı kon u şa m a z, d ü şü n emez , karar v e reme z .
112
Tarih boyunca insanlar hep insandı, kediler de hep kediydiler.
Evrimciler insanın maymundan geldiğine hiçbir delil gösteremezler.
Bilim alanında "delil" gösterm e k çok ön emlid ir. Eğ er si z bi r i ddiada bulunursanız ve insanların bu n a in a n m a la rın ı isterseni z , mutl ak a b i r d elil g österm eni z gereki r. Örne ğin yeni tanıştığınız insanlara "Benim ad ı m A y şe" d ed in iz. Ve bu i nsanl ardan bi ri çı kı p de d i k i " b en sizin a d ını z ı n Ayşe ol duğuna i nanmı y o r um " . B u d u ru md a b u ki şi ye del i l göstererek adı nı z ı n A y şe old u ğ u n u i spatl ayabi l i rsi ni z . Del i l i ni z ne o l a b ilir? " Nü fu s ka ğı dı "nı z bi r de l i l ol abi l i r. Bunu k arşın ızd a ki kişiy e göste ri rse ni z , artı k si z e kes i nl i k l e itira z ed emez. Bi r ta n e d e b ilim sel bi r örnek v e rel i m. Günümüz de n b irka ç y ü zy ıl ön c e Ne w ton adı nda ünl ü bi r bi l i m a d a mı ç ıkm ış ve d ünyada ye rçe ki mi var demi ş. Bu n u n ered en b ild iğ in i soranl ara i se bi r de l i l göst e r m i ş. " B ir elma d a lından koptuğunda ye re düşüy o r , h a va d a d u rmu y or". Deme k ki yerde onu çe ke n bi r g ü ç va r ve b u g ü c ün adı na yerçe ki mi demi ş. Öy le ise evrim teorisi ni n de bi l i msel ol arak i nanı l ı r olma sı iç in d elil göstermesi ge reki r. Örneği n e v r i m teorisi d iy or ki i nsanı n atası maymundur. Bi z d e o za ma n evrimci l e re soracağı z : Bunu ne rede n biliy orsu n u z? D elili ni z v ar mı ? İ nsa n ın a ta sı eğ er maymun ol saydı , del i l ol arak yarı insan-yarı maymun yaratıkların fosillerini bu l m amız g erekird i. A ncak bugüne kadar böyl e bi r f os i l b u lu n a m a mıştır. E l i mi z de ya maymun fosi l l er i y a d a in sa n fosilleri vardı r. Yani E VRİ M Cİ L E Rİ N
113
İ N S A NIN A TA S ININ MA Y M UN OL DUĞUNA DAİ R Hİ Ç Bİ R DE L İ L LER İ Y O KTU R! An c a k evrim c iler b u konuda sahtekarl ı kl ar yapa r ak in sa n la rı y a n ıltmaya çal ı şı rl ar. Nası l mı ?
Evrimcilerin bazı sahtekarlıkları: 1 . E vrimc iler y a rı in san yarı maymun bi r yaratı k b u l d u k d iy erek soy u tükenmi ş maymunl arı n fosi l l er i ni gösterirler.
B u n a b en zer resimleri mutl aka bi r yerl e rde görm üş s ü n ü zd ü r. İşte evri mci l er böyl e resi ml er çi z e r e k i nsa n la rı y a n ıltırlar. Hal buki böyl e canl ı l ar h i ç b i r za ma n y a şa m a mı şl ardı r. Geçmi şte de şi mdi ol d u ğ u g ib i ta m in sa nl ar ve tam maymunl ar v ard ı r . Hiç b ir za ma n b u rada çi z i l di ği gi bi yarı maym un y a rı in sa n y a ra tık l ar yaşamamı şl ardı r. Böyl e b i r ş e y in olm a sı kesin likl e i mkansı z dı r. Zaten daha ön c e s öy led iğ imiz g ib i bununl a i l gi l i te k bi r fosi l d a h i bu la m a mışla rd ır. A n c a k evrim c iler b u konuda he p sahte karl ı k yap a r l ar. Ö rn eğ in soy u tükenmi ş, günümüz de yaşa-
114
m a y a n b ir ma y m u n tü rünün fosi l i ni al ı rl ar v e bunu y ar ı i n sa n y a rı ma y m u n bi r yaratı kmı ş gi bi tanı tı rl ar . İ nsa n la r d a b u konul arda faz l a bi l gi l e ri ol madı ğ ı i çin evrim c ilerin bu yal anı na i nanı rl ar. 2. Evrimc iler fa rklı i nsan ı rkl arı na ai t fosi l l eri i ns a n ın a ta sı ola n y a rı i nsan yarı maymun yaratı kl ar g i b i ta n ıtırla r. He p in izin b ild iğ i g ibi yeryüz ünde bi rçok ı rktan i ns a n va rd ır. Z en c iler, Çi nl i l er, Kı z ı l deri l i l er, Türkl e r , A frika lıla r, Eskimol ar ve daha bi rçok farkl ı ı r k l ara a it in sa n la r va r dı r. Ve tabi ki bu farkl ı ı rkl ar a ait in sa n la rın b a z ı öz el l i kl e ri de farkl ı ol ur. Ör ne ğ in Çin liler ç ekik göz l üdürl er, z enci l e ri n deri l e r i ç ok koy u ren kted ir, saçl arı kı vı rcı ktı r. Bi r Kı z ı l de rili vey a Eskim o gördüğünüz de heme n onun f a r k l ı b ir ırkta n old u ğunu anl arsı nı z . İ şte ge çmi şt e de b öy le fa rklı ırklardan bi rçok i nsan yaşamı şt ı r v e b u in sa n la rın b a z ı öz el l i kl e ri bugünkü ı rkl arda n f a rklıd ır. Ör neğ in Nea n d erth al ı rkı na ai t i nsanl arı n kafat a s l a rı b u g ü n y a şa y a n i nsanl arı nki ne oranl a çok bü y ü ktü . Ka sla rı ise b izi mki yl e karşı l aştı rı l dı ğı nda çok d a h a g elişmiş ve güçl üydü. An c a k evrim c iler b u ı rkl ar arası ndaki farkl ı l ı kl ar ı i n sa n la rı y a n ıltm ak i çi n kul l anı rl ar. Örne ği n bi r N ea n d erta l in sa n ını n kafatası fosi l i ni bul unca, " i ş t e b u in sa n la rın on bi nl erce yı l önce yaşamı ş o l a n ya rı ma y m u n y a rı i nsan atası "derl e r. Veya baz ı ı r k l a rın ka fa ta sla rı daha küçüktür. Bu kafatasl ar ı nı n fosillerin i b u lan e vri mci l er bu kez de "bu Bu çizimin gerçekleflflm mesi ne kadar imkans›z ve saçma ise, evrim cilerin iddialar› da o kadar imkans›z ve saçmad›r!
k a f at asın ın sa h ib i m a ymunl uktan ye ni çı kmı ştı , i ns an o lma y a y en i b a şlıyordu" derl e r. Ha lb u ki b u g ü n d e kafatası nı n büyükl üğü genel e gör e ç ok d a h a kü ç ü k ol an i nsan ı rkl arı yaşamaktadı r . Örn eğ in A b orij in y erl i l e ri ni n kafatası haci ml er i çok kü ç ü ktü r. A ma bu onl arı n yarı maymun yarı i ns a n y a ra tıkla r old u ğunu göste rmez . Onl ar da si -
Endonezyal›
(a)
(d)
(g)
116
Çinli
(b)
(e)
(h)
Yunanl›
(c)
(f)
(›)
Hindistanl›
Aborijin Yerlisi
Yukar›da günümüzde yaflfla ayan çe flfliitli insan ›rklar›ndan örnekler gö rülüyor. Yandaki kafataslar› da bugün yaflfla ayan baz› ›rklara ait. Görüldü¤ü gibi, günümüzde çok çeflfliitli insan ›rklar› yaflfla amaktad›r. Ve bu ›rklar›n ço¤u birbirinden ta mamen farkl› kafatas› özellikleri ne sahiptir. Evrimciler de bu birbirinden farkl› insan kafataslar›n› al›p, bunlar› farkl› türler olarak tan›t›rlar. Oy sa kafatas› özelliklerindeki de¤i flfliiklikler, farkl› "tür"leri de¤il, farkl› ›rklar› göstermektedir. (a,b,c) Kuzey ›rk› (d,e,f) Zenci (g,h,›) Avustralyal›
z i n g i b i ve tü m d iğ er insanl ar gi bi normal bi rer i ns an d ı rla r. Son u ç ola ra k evrimci l eri n i nsanl arı n maymunda n tü red ikleri kon u sundaki i ddi al arı na del i l ol ar a k gösterd ikleri fosil l e r ya geçmi şte yaşamı ş v e bu g ü n soy u tü ken m iş maymunl ara, ya da soyu tük e n m i ş in sa n ırkla rın a ai tti r. Yani yarı i nsan-yarı m a y m u n y a ra tıkla r h içbi r z aman yaşamadı l ar!
Evrimcilerin en büyük sahtekarlıkları: 1. Piltdown Adamı Sahtekarlığı 19 1 2 y ılın d a evrimci bi limadamları tarafından bi r çen e kem iğ i ve ka fatas ı p a rç a sı fosili b u lu ndu. Ç e ne k em iğ i m a y m u n çenes i ne , ka fa ta sı p a rç a sı da insanınkine benziyordu. Y an i evrimc ilere g öre bu ca n l ı , y a rı in sa n y a rı maym u n d u . B u kem ik p a rçal ar ı n ı n 5 0 0 b in y ıl y a şında o l d u k l a rı ve in sa n ın maymundan türediğine delil o l d u k l a rı söy len d i. Ve b u kem ikler y a kl aşı k 40 y ı l b oy u n c a ç eşitli müz e l e r d e evrim in d elili ol ar a k s erg ilen d i. An c a k 1 9 4 9 y ılın d a bu kemikler üzerinde bazı testler yapıldığında çok
Evrimcilerin insan kafata s›na maymun çenesi ya p›flfltt›rd›klar› sahte Pilt down Adam›
117
ş aş ı r t ıc ı b ir son u ç la karşı l aşı l dı : Çene ke mi ği 500 bi n d eğ il, sa d ec e 2 - 3 yaşı ndaydı . Bi r i nsana ai t o l a n ka fa ta sı p a rç a la rı da ancak bi rkaç bi n yı l yaş ı nd a y d ıla r. G e rç ek son ra d a n a nl aşı l dı : E vri mci l er i nsan kaf a t as ın a m a y m u n ç en esi takmı şl ar v e üz eri ne ki my as a l m a d d eler sü rerek e ski görüntüsü ve rmeye ça l ı ş mışla rd ı. Y an i evrim c iler y a r ı i nsan yarı maymun fosi l i bu l a m a y ın c a b u n u n sa hte si ni üretmeye kal kmı şl ardı . Bu ola y ta rih e en b üyük bi l i m sahte karl ı ğı ol ar a k g eç ti…
2. Nebraska Adamı Sahtekarlığı
Diflflee bakarak çizilen Nebraska adam›. Evrimciler ne kadar da hayalperestler de¤il mi? 118
1 922 yı l ı nda, bi r az ı di şi fosili bul undu. E vri mci l er bu di şi n insan ve maymunların ortak özel l i kl eri ni taşı dı ğı nı i ddi a ettiler . Daha sonra bu te k di şte n y ola çı kı l arak bu di şi n ai t ol duğ u canl ı ol arak i nsan-maymun a ra sı hayal i bi r canl ı çi z i l di . H atta daha da i l eri gi di l erek b u canl ı nı n bi r de ai l e si çi z i l di . Tü m bu çi z i ml er te k bi r di şten y ola çı kı l arak yapı l mı ştı … Şöyl e b ir düşünün. Di şl e ri ni z de n bi ri d ü ştüğünde, bu di şi si z i hi ç görmemi ş ol an bi r i nsan al sa ve di şe bakarak si z i n resmi ni z i n ayn ısı yapacağı nı söyl ese ona i nan ın ır mı sı nı z ? Hatta bu di şe ba-
k a r ak sa d ec e sizi d eğ il ai l eni z i de çi z e c eğ in i söy lese, b u te kl i f son de r e ce sa ç ma olm a z mı ydı ? E l be t t e ki sa d ec e b ir d iş e bakar a k b ir c a n lıy ı ve h a tta ai l es i ni ç izmek ta ma men mant ı k s ı z lıktır. 19 2 7 y ılın d a ise ç o k i l gi nç bi r ge l i ş me old u . D işin a it ol duğu canl ı nı n i s k e l etin in öb ü r p a rç al arı da bul undu. Di ş ne m a y mu n a n e d e b ir i nsana ai tti . Di ş b ir d om u zu n d iş i ydi ... Bu ola y evrim sa h tek arl arı i çi n tam bi r hayal kı r ı k l ı ğı olmu ştu .
5 Nisan 1964 tarihli Sunday Times'da yer alan çizim
Maurice Wilson'un çizimi
N. Parker'›n çizimi N. Geographic Eylül 1960
Bu resimleri görüyor musunuz? Her evrimci tek bir kafatas›na bakarak ayr› ayr› flfleeyler çizmiflfl.. Onlar da ne çizeceklerine karar verememiflflller. Çünkü böyle canl›lar hiçbir zaman yaflfla amam›flfl.. Bunlar›n hepsi koskoca profesörlerin hayal güçlerinin ürünü. Ya ni flfliimdi siz de sokakta bir kemik parças› bulsan›z ve elinize bir kalem al›p böyle bir resim çizseniz ve sonra da arkadaflflllar›n›za götürüp "iflfltte bu canl›lar daha önce yaflfla am›flflllard›" deseniz size ne derler? Ama siz bunu yapmazs›n›z, çünkü bunun ne kadar ak›ls›zca ol du¤unu biliyorsunuz. Fakat evrimci profesörler her nas›lsa bu nun ak›ls›zl›k oldu¤unu anlayam›yorlar! 119
İNSANIN MAYMUNDAN GELMEDİĞİNİN DELİLLERİ: 1 . Bilim a d a m la rı ç o k e ski döne ml erde yaşamı ş ol a n in sa n fosilleri b u l muşl ardı r. Bu i nsan fosi l l er i ni n bu g ü n kü in sa n la r dan hi çbi r farkı yoktur. Ayr ı ca bu lu n a n b u fosilleri n yaşadı ğı döne mde evri mc i l e r e g öre in sa n d a h a ol uşmamı ş ol mal ı dı r. Sade c e i nsa n ın a ta sı ola n maymunl arı n bul unması ger e k l i d ir. Ö rne ği n İ spanya'daki bi r mağara d a yapı l an kaz ı l arda günümüz d en 8 00 bi n yı l önce yaşamı ş ol an b ir ç o cuğun fosi l l e ri bul undu. Bu çocuk yüzü bugünkü çocuklarla a y n ı ö z e l l i kl e re sahi pti . Hal buki evrim ci l ere göre 800 bi n yı l önce in sa n ları n yaşamı yor ol mal arı ge rekird i . Onl ara göre 800 bi n yı l ön c e yarı i nsan yarı maymun yaratıkların bulunması gerekirdi. A n c a k İ spanya'da bul unan fosi l l e a n la şı l dı ki i nsan i l k yaratı l dı ğı nBu kafatas› 800 bin y›ll›k d a n b eri i nsan ol arak vardı r. Hi çbir insana ait. Bu kafatas› b ir zaman yarı maymun yarı i nevrimcilerin yalan söyle sa n y aratı kl ar yaşamamı şl ardı r. diklerini ortaya ç›kar›yor. 2 . Bi l i madaml arı taştan yapı l m ı ş bir ku lü b en in ka lıntı l arı nı bul muşl ardı . Bu kul üb e n in y a şın ı h esa p la dı kl arı nda 1, 5 mi l yon yı l dan da h a eski old u ğ u n u b ul dul ar. Deme k ki günümüz de n 1,5 mily on y ıl ön ce i l ke l i nsanl ar yoktu. Aynı bu g ü n y a şa y a n in sa n lar gi bi normal i nsanl ar bul un m akta y d ı. B u d a evr i mci l e ri n i nsan maymundan e v r i m l eşmiştir, ön c e ilke l i nsan (yarı maymun yarı
120
insan) vardı, sonra evrimleşerek bu ha l e g eld i id d ia sın ı g eçersi z kı l maktadı r . 3. B u g ü n e ka d a r b u l unmuş en eski i ns a n ka lın tıla rın d a n bi ri 1.6 mi l yon y ı l y a şın d a ki Tu rka n a Çocuğu fosi l i di r . B u fosil ü zerin d e yapı l an i ncel em e l e rd e, b u n u n 1 2 y a ş ı ndaki bi r i nsana ai t old u ğ u ve b u ki şi ni n ye ti şki nl i ğe u l a şsa y d ı b oy u n u n 1.80 me tre ci v ar ı n d a ola c a ğ ı g örü lmü ştür. Bu fosi l , bugü n k ü in sa n la tıp a tıp aynı i skel et yapı sı na s a h ip old u ğ u iç in t ek başı na i nsanı n maymundan türediği inancını yıkmaya y e t m i ştir. 4. İ n sa n , c a n lıla r a rası nda 2 ayağı üz er i n d e d ik y ü rü y en tek varl ı ktı r. At, köpek, m a y m u n g ib i h a y va n lar dört ayakl ı ; yı l an , tim sa h , kerten kel e gi bi canl ı l ar da s ür ün g en d ir. E v r im teorisin in id di ası na göre mi l yonl ar ca y ıl ön c e d ört a yakl ı hayvanl ardan maymunlar, yürüyüşlerini değiştirerek e ği k y ü rü m ey e b a şla mı şl ardı . Bi nl e rce yı l e ği k y ü rü y en ma y m u n l ar daha sonra bi r gü n , t a ma men d ik y ü r ümeye başl amı şl ardı . S on u ç ta d a in sa n o l uşmuştu. E vri m teo r i s i nin b u id d ia sı b il i mse l çal ı şmal arı n sonuçlarına değil, tamamen hayal gü c ü n e d a y a n ıy ord u . S o n yı l l arda bi 1.6 milyon yaflfl››ndaki Turka l i m ad a m la rın ın y a p tı kl arı çal ı şmana Çocu¤unun iskeleti, mil l ar e v rim teorisin in b u i ddi ası nı n bi yonlarca y›l önceki çocukla l i m s e l ola ra k y a n lış olduğunu ortaya r›n bizden hiçbir fark› ol çı k ar dı. mad›¤›n› kan›tl›yor.
121
Dört ayak üzerinde yürüyen maymunlar›n iki ayak üzerinde yürüyen insana dönüflflm meleri kesinlikle imkans›zd›r. Y a p ıla n ç a lışma la rın sonuçl arı na göre , canl ı l ar e n e r j i lerin i en iy i 2 a yakl ı v e ya 4 ayakl ı yürürken k ul l a n ıy orla rd ı. Ca n lı, bu i ki si arası eği k bi r yürüy ü ş y ap tığ ın d a ta m 2 katı enerji harcı yordu. Ö y le ise ma y m u n la r ne den çok daha faz l a e nerj i ha r ca d ıkla rı h a ld e mi l yonl arca yı l e ği k yürüsünl e r ? Bu tıp kı b ir in sa nı n normal yürümek ye ri ne, s ı r t ı n a ç ok fa zla y ü k al arak yürüme yi te rci h e tmes i gi b i b ir şey d ir. V ey a si z i ki ayağı nı z üz eri nde di k ol a r ak kola y lıkla y ü rü rken, bi rdenbi re amuda kal k ar ak y ü rü mey e ka ra r v e ri r mi si ni z ? E l be tte ki hi çb i r c a n lı ken d isin e en kol ay gel en yürüyüşünü de ğ i ş t i r mez. A lla h h er c anl ı yı en rahat hareke t e deb i l e c eğ i şekild e y a ra tmı ştı r. S on u ç ola ra k evrim te ori si "dört ayağı üz eri nde y ü r üy en ma y m u n n ed en bi r gün i ki ayağı üz e ri nde y ü r ümey e ka ra r verd i?" sorusuna cevap ve reme z .
122
EN BÜYÜK FARK İ nsa n la ma y m u n a r ası ndaki e n öneml i farkl ı l ı k i s e i n sa n ın ru h sa h ib i ol ması maymunun i se ruhunu n o lm a ma sıd ır. İn sa n bi l i nç sahi bi , düşünebi l en, k on u şa b ilen , d ü zg ü n cüml e l er kurarak düşünce l er i n i d iğ er kişilere a k tarabi l e n, karar v e rebi l en, hi s s e d en , zevk a la n , sanatı bi l e n, re si m yapabi l e n, be s t e y a p a b ilen , şa rk ı söyl e ye bi l en, ai l e, v atan, m i l l e t sevg isi g ib i ma ne vi de ğerl e ri ol an, bi l gi sahi b i b ir va rlıktır. B u sayı l an öz e l l i kl e ri n hepsi i ns an ı n ru h u n a a it özelli kl e rdi r. Hayvanl arı n i se ruhl ar ı y o ktu r. İn sa n d ışında hi çbi r canl ı bu öz e l l i kl e r e s ah ip ola ma z. İşte evrimcilerin cevaplayamadıkları sorularda n biri d e b u d u r? B ir maymunun i nsan ol abi l mesi i çi n h em fiziksel özell i kl e ri ni n de ği şmesi gereki r, he m d e b u in sa n la ra ai t öz el l i kl e re sahi p ol ması ge r e k ir. D oğ a d a , b ir maymunu konuşturabi l e cek, o n a r esim y a p ma , d ü şünme, beste yapma yeteneği ni v e reb ilec ek b ir g ü ç var mı dı r? E l be tte ki yoktur. Al l a h in sa n ı b u öze l l i kl e rl e yaratmı ştı r, ama ha y v a n la ra b u özellikleri n hi çbi ri ni ve rmemi şti r. G örü ld ü ğ ü g ib i b ir maymunun i nsana dönüşmesi k e s i n likle im ka n sızd ır. İ nsan i l k yaratı l dı ğı günde n b u y a n a h ep in sandı r. Bal ı kl ar hep bal ı k ol m u ş l a rd ır, ku şla r d a h e p kuştur. Hi çbi r canl ı bi r di ğe r i nin a ta sı d eğ ild ir. İ nsanı ve tüm canl ı l arı yar a t an A lla h 'tır.
Ahtapotlar›n gözleri in san gözüne çok benzi yor diye insan ahtapot tan geldi demek çok saçma olmaz m›?
123
Evrimcilerin insanlar›n maymundan oluflflttu¤unu iddia etmelerinin sebebi arada fiziksel bir benzerlik görmele ridir. Oysa dünyada maymundan daha çok insana benzeyen özellikleri olan canl›lar da vard›r. Örne¤in bu resimlerde gördü¤ünüz papa¤anlar k o n u flfla abilirler. Veya ahtapotlar›n gözleri insan›n gözüne çok benzer. Kedi ve köpekler ise sizin de bildi¤i niz gibi söz dinlerler, kendilerine söylenenleri yaparlar. Biri ç›k›p in sanlar eskiden köpekti veya papa ¤and› ya da daha do¤rusu ahtapottu dese siz ne düflflü ünürsünüz? ‹flfltte ev rimcilerin söyledikleri yalanlar›n da bundan bir fark› yoktur.
S i z e kita b ın b a şın d a da bahsetti ği mi z göz , çok k ar m a şık ve m ü kem mel tasarl anmı ş bi r organdı r. Göz ü olu ştu ra n 4 0 a y r ı parça vardı r ve bu parçal a r da n b ir ta n esi b ile ol masa göz göreme z . B ü tü n b u kü ç ü k p a rçal ar, hi çbi r şe ki l de tesadüf e n olu şa ma y a c a k ka d ar i nce pl anl anmı ş yapı l ara s a h i p tirler. B u n la rd a n tek bi r tane si bi l e , örne ği n g öz merc eğ i olma sa g öz hi çbi r i şe yaramaz . Dahas ı s ad ec e merc ek ile g öz bebeği ni n yerl e ri deği şmi ş b i l e o lsa g öz g örevin i yeri ne geti reme z . Gözy a şı g ib i b ize ç ok basi t gi bi görüne n bi r sı vı b i l e göz iç in ç ok ön eml i di r. Göz yaşı sal gı l amayan 124
bi r göz, ç ok kısa b ir süre de kurur ve kör ol ur. Hatt a g özy a şı a n tisep tik öz e l l i ği i l e göz ü mi kropl ara k a r ş ı d a koru r. G özü n b u y a p ısın ı bi r arabaya be nz e tebi l i ri z . Bi r a ra b a y ı olu ştu ra n yüz l e rce parça v ardı r. Ve bu pa r ça la rın h ep si olsa ama sade ce gaz pe dal ı ol mas a a r ab a y ı y ü rü tem ezsi ni z . Veya motorundaki küçü c ü k b ir tel p a rç a sı kopsa araba çal ı şmaz . İ şte göz d e a ra b a la r g ib i tek bi r bağl antı sı e ksi k ol sa v e y a t ek b ir p a rç a sı olmasa göreme z . E v r im c iler b u n ed enl e göz l e ri n nası l ol uştuğunu aç ı k l ay a ma zla r. Çü n kü bi r göz ün te sadüfen ol uşabi l m e s i imka n sızd ır. D üşünseni z e, 40 ayrı parçanı n ay n ı an d a a y n ı y erd e tesadüfen me ydana ge l erek bi r l e ş m eleri h iç m ü mkün ol ur mu? Yani göz be beği , m e r cek, retin a , g öz kapakl arı , göz yaşı be z l e ri v e di ğ e r l erin in tesa d ü fen ol uşmal arı v e uygun şeki l de bi r a ra y a g elm eleri g ereki r. Bu da i mkansı z dı r. Or ma n d a y ü rü rken bi r araba görse ni z v e bu araba n ı n b u ra y a n a sıl g eldi ği ni sorsanı z . Si z e de orDarwin, gözü düflflü ünmek bile istemiyordu. Çünkü göz o kadar karmaflfl››k ve kusursuzdur ki, tesadüfen meydana gelmesi im kans›zd›r. Gözü Allah'›n yaratt›¤› çok aç›k bir gerçektir.
125
Ormanda dolaflfl››rken karflfl››n›za böyle bir araba ç›ksa ve bu araban›n size tesadüfen kendi kendine orada be lirdi¤i söylense, böyle mant›ks›z bir flfleeye inan›r m›s›n›z? ma n d a k i b a zı m a d d elerin bi r araya ge l erek bu arabayı o l u ş t ur du kla rın ı söy leseler buna i nanı r mı sı nı z ? Araban ı n m ot o ru , d eb riy a j ı, d ir e ksi yonu, fre ni , gaz pe dal ı , el f r e ni , ca m la rı, ka p orta sı, bagajı v e daha yüz l erce parças ı n ı n t e s a d ü fler son u c u n da ol uştukl arı nı v e sonra bi r a r a b a ol u ştu ra c a k şekild e bi rl e şti kl e ri ni i ddi a eden bi ri n i n ak l ı nd a n şü p h e etmek gereki r. Göz i s e a ra b a d a n d a h a da karmaşı k v e müke mme l bi r y ap ı y a s ah ip tir. Ö y le ise göz ün de te sadüfl e r sonucunda o l u ş t uğ u n u söy ley en lerin akı l l arı ndan şüphe e tmek gerekir. İ ş t e D a rwin d e g özü n nası l ortaya çı ktı ğı nı açı kl ayama m ı ş t ı r. V e şöy le d em işt i r: "Göz l e ri düşünmek beni bu t e or i de n soğ u ttu " (Norman Macbeth, Darwin Retried: An oppcal to reason, Boston; Gambit, 1971, Sayfa 101) Te or i ni n k uru c u su D a rwin bi l e göz l e ri n müke mme l yapı sı k ar ş ı s ı nd a ç a resiz ka lmışt ı r.
Darwin tavus kuşunun tüylerini de düşünmek istemiyordu… Hi ç k uş tü y lerin i in c elemi ş mi ydi ni z ? Kuş tüyl e ri kuşl ar ı n uç ma la rın ı sa ğ la y a n çok karmaşı k öz e l l i kl e re sah i p l e r di r . H er ku ş tü rü n ü n tüyü farkl ı renkl e re sahi pti r ve bi z i m ç ok h oşu m u za g ide r. Örneği n tav uskuşunun tüyl e r i o k ad a r g ü zeld ir ki, insanl ar hep tavuskuşu tabl ol ar ı y ap a r l ar vey a ku ma şla r ı n üz e ri ne tav us kuşu tüyünün m ot i f l e r i n i ç izerler. An c a k ku şla rın ve özelli kl e tavus kuşunun tüyl eri nde n h i ç hoş l a n ma y a n b iri va rdı r. Bu ki şi Charl e s Darwi n'di r. Ç ün k ü Da rwin tü m d iğ er c anl ı l ar gi bi tav uskuşunun tüylerinin de tesadüfler sonucunda meydana geldiğine 126
i na n m a kta d ır. A m a b u tüyl er o kadar müke mme l di r k i , h iç kim se b u ka dar müke mme l bi r tüyün te s ad ü fen olu ştu ğ u n a in anamaz . Bunun üz eri ne Darw i n ş ö y le d em iştir: " Şi md ilerd e ise d oğadaki baz ı bel i rgi n yapı l ar be n i ra h a tsız ed iy or. Örneği n bi r tavus kuşunun t ü y l e rin i g örm ek b en i neredeyse hasta edi yor" . Bi zim ç ok h oşu mu za gi den tav us kuşunun tüyl er i n i A lla h y a ra tmıştır. Ama Darwi n bu ge rçe ğe i na n m a k istemed iğ i içi n "hasta ol duğunu" söyl e miştir.
Si z e d a h a ön c e söyl emi şti k: İ nsan v ücudunda t r i l y o n la rc a h ü c re va rdı r. Ve bu hücre l eri n her bi r i n i n iç in d e d e b ir in sanı n sahi p ol duğu tüm öz e l l i k l e r sa kla n m ıştır. P e k i b u b ilg iler h ü cre ni n i çi nde nereye sakl anm ı ş t ı r ? İşte b u n d a n d aha önce söz etmemi şti k. Hü c relerin h er b irini n çeki rdeği nde DNA adı nda bi r m olekü l b u lu n u r. DNA i nsan vücuduna ai t tüm bi l g i l eri iç erir. S izin saçı nı z ı n v e ya göz l e ri ni z i n r e n g i , iç org a n la rın ız, dı ş görünümünüz , boyunuz un u zu n lu ğ u g ib i tü m bi l gi l er DNA'nı z da şi fre l i o l a r ak b u lu n ma kta d ır. Bu bi l gi l er i se 4 farkl ı harf k u l l a n ıla ra k şifrelen m i şti r; A, T, G, C. He r harf bi r m ol e kü lü n ismin in b a ş harfi ni göstermektedi r. Bu dör t ha rf fa rklı şekillerde di z i l e rek farkl ı bi l gi l eri m e y d a n a g etirir. Bu n u b ir a lfa b ey e be nz e tebi l i rsi ni z . Örneği n bi z i m a lfa b em izd e 2 9 harf v ardı r v e bu harfl eri n
128
f a r k l ı d izilim leri ile farkl ı kelimeler meydana gelir. İ ş t e DNA 'd a ki 4 h a rfin farkl ı şek i l l e r de d izilmesi ile f arkl ı bi l gi l e r o l u şu r. DN A'd a ç ok b ü y ü k mi ktarda bi l gi v ar dı r. B u n u n n e ka d ar faz l a ol duğunu anlamak için şöyle bi r k arşıla ştırma y a p abi l i ri z : E ğe r DNA 'd a ki b ilg ileri bi r k a ğ ı d a d ökm em iz g er eks e y di , h er b iri 5 0 0 sa yfa o l a n 9 0 0 c iltten olu ş an de v bir kü tü p h a n e oluşturmamız gerekirdi. Bu an s i k l op ed ileri sığ d ırmak i çi ns e bi r fu tb ol sa h a sı uz unl uğu n d a kü tü p h a n ey e ih t i yacı m ı z olu rd u . A n c a k b u k adar çok bilg i b izim g özü müz l e bile göremeyeceğimiz kadar küçük olan bir m ol e kü le sığ d ırılm ıştır. P e k i b u ka d a r b ilgi yi o r ay a kim y a zm ıştır? Ve bu k ad a r ç ok b ilg iy i o kadar k ü ç ü k b ir y ere kim sığdı rabi l m i ş t i r ? Evrimc iler b u nl arı n hepsi ni n tesadüfen gerçekleştiğini söylemek z o r un d a ka lırla r. A ma böyl e bi r şe y i n t esa d ü flerin son u cunda meyda n a g elmesi kesin lik l e i mk a n s ı zd ır. Bu bir DNA resmidir. DNA'n›n içinde 900 cilt lik ansiklopediye s›¤acak kadar çok bilgi vard›r.
Yukarıda size kütüphane örneğini vermiştik. D N A'd a ki b ilg iler b ir futbol sahası uz unl uğundak i kü tü p h a n ey i d old uracak kadar çok ansi kl opediy e sığ a r d em iştik. Si z bi r kütüphane dol usu a n siklop ed i g örs eni z , bu ansi kl ope di l erde ki b ilg ilerin tesa düfl e r sonucunda yaz ı l dı ğı nı d ü şü n ü r m ü sünüz ? Yoksa çok faz l a bi l gi li öğ retm en leri n, profesörl e ri n mi bu ansiklopedileri hazırladıklarını, sonra b u a n sikl opedi l eri n bi r bası me vi nde b a sıld ı ğı nı mı düşünürsünüz ? Tabi ki doğru ve akla uygun olan ikinci se çenekti r. E v ri mci l eri n DNA tesadüfe n ol uştu de me l eri ne ye benzer biliyor
130
m u s u n u z? B ir g ü n b iri ni n gel i p, "bası me vi nde bi r pa t l ama old u ve b u p atl amanı n sonucunda bu küt ü p h a n e ken d i ken d in e ol uştu" deme si ne benz e r. Ve y a b ir g ü n sın ıft aki sı ranı z a oturdunuz v e m a s a n ızın ü zerin d e " Türki ye'ni n coğrafi öz el l i kl e r i n i n " y a zılı old u ğ u b ir sayfa bul dunuz . Bunu ki m y az d ı d iy e sord u ğ u n u zda yanı nı z daki arkadaşı nı z s i z e ş öy le d ese: " B ira z önce bu kağı dı n üstünde bi r ş i ş e mü rekkep d u ru y or du. Be n yanl ı şl ı kl a masaya ça r pı n c a m ü rekkep ka ğı dı n üz e ri ne dökül dü ve bu y az ı orta y a ç ıktı" . A r kadaşı nı z ı n akl ı ndan şüphe e de r din iz h erh a ld e. İ ş t e evrimc iler b u n dan daha da saçma bi r şe yi i dd i a ed erler. N a sıl ki b ir sa y fa y az ı bi l e te sadüfen ke ndi ke ndi n e o lu şa ma z, m u tla k a onu yaz an bi ri vardı r. DNA gi b i m ü kem mel b ir b ilgi bankası da kendi ke ndi ne t e s a d ü fler son u c u n d a ol uşamaz . DNA'yı yaratan üs t ün ve g ü ç lü ola n , h e r şeyi yapmaya gücü ye ten, y e r i n , g öğ ü n ve ikisin in arası ndaki l e ri n Rabbi ol an A lla h 'tı r.
131
Mi ly a rla rc a b ilg iy i göz ümüz l e bi l e göreme ye ceğ i m i z ka d a r kü ç ü k b ir ye re sı ğdı ran Rabbi mi z 'di r. B i zi, ellerim izi, g özl e ri mi z i , saçl arı mı z ı , ayakl ar ı m ı z ı y a ra ta n A lla h 'tır. A i l emizi, a n n e b a b amı z ı , karde şl e ri mi z i , arkad a ş l a rım ızı, öğ retmen leri mi z i yaratan da Al l ah'tı r. E n sevd iğ imiz y iy ec e kl eri , çi kol atal arı , pastal ar ı , ş e kerleri, b ize sa ğ lık ve güç v e ren me yve v e se bz e l e r i b izim iç in y a ra tan Al l ah'tı r. E ğe r Al l ah bi z i m i ç i n on la rı y a ra tma sa ydı bi z hi çbi r z aman çi kol at an ı n ta d ın ı b ile b ilem ez di k. B i ze ta t ve koku a lma duyusunu v e ren Al l ah'tı r. E ğ e r Alla h b ize b u n la rı v e rmeseydi bi z se vdi ği mi z b i r ş ey i y ed iğ imizd e onun tadı nı al amaz dı k. Patat e s d e y esek, p a sta d a yesek bi z i m i çi n aynı ol urd u . Am a A lla h b iz seve l i m, hoşumuz a gi tsi n di ye h e m gü zel lezzette ve güz el kokuda yi ye cekl er yar at m ı ş h em d e b izlere onl arı n tatl arı nı v e kokul ar ı nı ala c a k d u y u la r vermi şti r. H a y a tın ız b oy u n c a hoşunuz a gi de n, z evk al dı ğı n ı z , ç ok eğ len d iğ in iz bi rçok şe y ol muştur. Bu bi r y i y e c ek ola b ilir, b ir oyun v e ya oyuncak ol abi l i r, ç ok s evd iğ in iz in sa n la rl a bi rl i kte bi r yere gi tme k ol a b i l ir. H iç b ir za ma n unutmayı n ki bütün bunl ardan zevk almanızı sağlayan sizin Rabbiniz'dir. A l l a h sizi ç ok sevd iğ i i çi n si z e hep güz e l ni metl e r v e r m ekted ir. H e r şey d en ön c e siz yoktunuz . Bi r düşünün doğm ad a n ön c e h iç b ir y er de deği l di ni z . Yani si z bi r
132
hi ç t i niz. S izi A lla h y a rattı . Si z yokke n si z i v ar e tti . Öy le ise h a y a tımızın her anı i çi n Al l ah'a şükre tm e l i y iz. H er sevin d iğ imi z ve hoşumuz a gi de n şe yde he m e n A lla h 'ı d ü şü n ü p , bi z l e re bunl arı v e rdi ği i çi n " Al l a h 'ım b u n la rı b a n a v e rdi ği n i çi n sana şükredi y o r um " d emeliy iz. Eğ er hoşumuz a gi tmeye n bi r dur u m l a ka rşıla şırsa k d a yi ne he me n Al l ah'a dua e tm e l i y iz. Çü n kü b izi b u t ür duruml ardan kurtaracak o l a n da R a b b imizd ir. Al l a h h er d u a mızı mutl aka duyar ve karşı l ı k ve r i r . Ç ün kü A lla h b izim i çi mi z den geçi rdi kl e ri mi z i , dü ş ü n d ü klerimizi b ilir. Örne ği n si z bu ki tabı okurk e n i çin izd en b a zı şeyl e r düşünüyor ol abi l i rsi ni z . Ve s i z söy lem ed iğ in iz süre ce düşündükl eri ni z i evde k i h iç kimse b ilemez. Ancak Al l ah akl ı nı z dan geçe n h er şey i d u y a r ve s i z i her an görür. Si z yal nı z o l d u ğ u n u zu sa n d ığ ın ız anl arda bi l e Al l ah si z i gör ü r , ne y a p tığ ın ızı b ilir. Bu n ed en le g ü zel a hl akl ı i nsanl ar hi çbi r z aman " na s ı l sa şim d i b en i kimse görmüyor" di ye ki mse yokken yanlış şeyler yapmazlar. Yalnızken bile Al l a h 'ın ken d ilerin i g ördüğünü v e i şi tti ği ni bi l erek he p gü zel d a vra n ırla r.
Yandaki resimde evrim te orisinin kurucusu Darwin'in bir karikatürü var. Bu, ev rim teorisinin bilim taraf›n dan çürütüldü¤ünü temsil eden bir resimdir. EVR‹M T E O R ‹ S ‹ G Ü N Ü M Ü Z D E DAR WIN G ‹ B ‹ B Ü Y Ü K B‹R D A R B E YEM‹fi fiT T‹R!
133
B u kita b ın h a zırla n ması ndaki amaç si z l e re tüm c a n l ı l a rı ve tü m evreni yaratanı n Al l ah ol duğunu a n l a t ma ktı. Tü m evreni n Al l ah tarafı ndan yaratı l d ı ğ ı ç ok a ç ık b ir g erçekti r. Ancak baz ı i nsanl ar A l l a h 'ın va rlığ ın a in a nmak i steme z l e r. Bu yüz den b u i n sa n la r evrim teori si yal anı nı ortaya atmı şl ardır. B i z b u kita p ta h er ş eyi yaratanı n Al l ah ol duğun u a n la tırken b ir y a n dan da e vri m te ori si ni n doğr u o l ma d ığ ın ı a n la ttık . Bi z çok az kı smı ndan söz e t t i k a ma evrim teorisi ni yal anl ayan daha başka b i r çok kon u va rd ır. V e evri m te ori si ne şi mdi ye kad a r t e k b ir d elil b ile b ul unamamı ştı r. A r t ık sizler evrim te ori si ni sav unanl arı n yal an s öy l e d iklerin i b iliy orsunuz . B u n d a n son ra ki h a yatı nı z boyunca gördüğünüz h e r ş ey in ü zerin d e d ü şünün. Örne ği n bi r si vri si neği u ç a r k en g örd ü ğ ü n ü zd e si v ri si neği n nası l ol uşabi l e c e ğ i n i d ü şü n ü n . V ey a bi r meyve yerken o me yve ye tadını ve kokusunu Allah'ın verdiğini düşünün. Gök y üzü n d e a y ı ve y ı l dı z l arı gördüğünüz z aman on l a r ı ora d a y a ra ta n ın Al l ah ol duğunu sakı n unutm ay ı n . A lla h 'ı h em siz düşünün hem de arkadaşl ar ı nı z a h a tırla tın . O zaman Al l ah si z i çok se ve r v e d a i m a sizi g ü zellikler içi nde yaşatı r.
134
Dediler ki: "Sen yücesin, bize öğrettiğinden başka bizim hiçbir bilgimiz yok. Gerçekten Sen, her şeyi bilen, hüküm ve hikmet sahibi olansın." (Bakara Suresi, 32)