Ahsap Global Dergisi / 2017 SUBAT SAYISI

Page 1

ahsapglobal.com

TORİD YENİ BAŞKANINI SEÇTİ : YENİ BAŞKAN GÖKSEL KORKMAZ

A H Ş A P

SUBAT 2017 .

D Ü N Y A S I N I N

Federasyon Kupası’nda Şampiyon:

OGM ORMANSPOR

H A B E R

orman . e r ürünle ind . i fon VE verg

. müjdesi

iskele kalIp M E ndan R K E Z I fuarI akIlda www.ahsapglobal.com kalanlar

Orman Kanunu Değişti

2017 YILINDA

LER İ K TEP AR V

OSB LiGi DAHA SERT


BÜYÜLEYİCİ SENKRON

Emprenyeli senkron dekor kağıdı tasarımı, teknolojisi ve verimliliğiyle olağanüstü etkileyicidir. Gerçeğe yakın yüzeyleri ve dinamik dokuları üretmek artık daha kolay!


P LY W O O D

www.babayapi.com info@babayapi.com İkitelli O.S.B Keresteciler Sitesi 4.Blok No:38 İkitelli / İSTANBUL T : 0 212 670 15 44 F : 0 212 603 00 69




red

red

red

red

HUS. PLYWOOD’DA ULUSLARARASI . .-. GÜÇ BIRLIGI

WOOD 0 555 PLY 759 9 6 6 3

www.redwoodplywood.com info@redwoodplywood.com

EN 636

red

red

red

Kalı plı k Ply wo o d 'da en ö nem lİ per f or m a n s v e dayanı k l ı l ı k g ö sterg e s İ "M2'DE YÜK TAşIMA KAPASİTESİDİR"

red


9


içindekiler içindekiler

? 28

KONTRPLAK

NASIL ÜRETİLİR

15

ORMAN ÜRÜNLERİNDE FON VE VERGİ

MÜJDESİ

devletten orman köylülerine HİBE

45

47

TKBL FEDERASYON KUPASINDA OGM ORMANSPOR ŞAMPİYON OLDU

36 2017 YILINDA OSB LİGİ DAHA SERT

34

VAN'A YENİ MDF TESİSİ

!


16

20

künye TORİD SEÇİMLİ GENEL KURULU OCAK AYINDA GERÇEKLEŞTİ

iskele/kalIp fuarIndan akIlda kalanlar

İmtiyaz Sahibi erSEN MEDYA Murathan ERŞEN Yazı İşleri / Editör Murathan ERŞEN Haber Merkezi A.H.M. Marmara-EgeAkdeniz Bölge Müdürü Alparslan ERŞEN

n rma

O

u

un Kan

Tİ Ş İ EĞ

D

18

Mali İşler Doğan AKIN Erdem ERDOĞAN Yönetim Yeri erSEN MEDYA Maltepe mahallesi Eski Çırpıcı Yolu Sok. No : 1 Merter Meridyen Plaza MERTER / İSTANBUL 0 212 556 20 77 info@ersenmedya.com

40

“KELT AĞAÇ ASTROLOJİSİ” ŞUBAT 2017 YORUMLARI..

69

Amerikaya ODUN SATIYORLAR

Grafik / Dizayn erSEN MEDYA

68

Baskı ve Cilt Erkıran Matbaa Maltepe Mahallesi Gümüşsuyu Caddesi Odin İş Merkezi No:28/201 Topkapı / İstanbul 0 212 501 35 36


Sİzlerle hep daha İlerİye

Tel : 0.222.217 17 17 44

ESKİŞEHİR


Plywood çam lad

adin kayın

kontrplak

kavak ladin ladin kayın kontrplak çam Plywood ERBAA KAPLAMA

Kontrplak Kavak Kayın Çam

Erbaa Kaplama Fabrika

Adres : Keresteciler Sitesi 5. Blok No:7-9 İkitelli / İSTANBUL Tel : 0 212 670 32 80 Faks : 0 212 670 32 81 Eposta : istanbul@erbaakaplama.com.tr fatih@erbaakaplama.com.tr Ulusal ve Sektörel Haber Merkezi

Adres : Karacaoğlan Cad. No: 15 Erbaa / TOKAT Tel : 0 356 715 15 68 Faks : 0 356 715 62 17 Eposta : info@erbaakaplama.com.tr

Plywood

İstanbul Şubemiz

9


"Z irveden Mesajlar"

Prof. Dr. Veysel EROĞLU T.C. Orman ve Su İşleri Bakanı " “Köye yakın bozuk orman alanlarını gelir getirici ağaçlar ile değerlendireceğiz. Örneğin köyde 50 hane var, bozuk orman alanını 50’ye bölüyoruz parsel numarası veriyoruz. Hane sayısına göre eşit şekilde araziler vereceğiz. Vatandaşı çağırıp kura çekiyoruz. Her haneye bir parsel veriyoruz, yaklaşık 2-3 dönüm arazi ediyor. 3 yıl dikimi bakımı herşey bakanlığa ait. 49 yıllığına vatandaşa devrediyoruz. Geliri vatandaş alacak. Böylece hem diğer ormanı koruyor hem de gelir elde ediyor. “

Göksel KORKMAZ TORİD Başkanı "Faaliyet dönemimizde, derneğimizin temsil ettiği sektöre, imkanlar nispetinde mümkün olan en iyi hizmeti vermek, sektörümüzün ülkemiz ekonomisine sağlayacağı faydayı azami seviyeye çıkarmak ana gayemiz olacaktır."

Mehmet BÜYÜKEKŞİ TİM Başkanı "Bugün artık duvar örerek, kapı kapatarak ticaret yapılmayacağını biliyoruz. Ticarete konulan her engel, sadece engelin arkasında kalana değil, önünde durana da zarar veriyor. Artık zaman kapıları açma, ticaretin önündeki duvarları yıkma zamanıdır."


Akın BALCIOĞLU TAPSİAD Başkanı

Ali KÜÇÜKAYDIN Orman Mühendisleri Odası Başkanı

"Halk tarafından seçilecek güçlü bir liderin yürütmenin başında olması, hızlı karar alma sürecini de beraber getirecektir. Ahşap paletçiler olarak anayasa değişikliği ile getirilecek yeni sistemin ülkemizin geleceği açısından doğru bir uygulama olacağı kanaatindeyiz. Önümüzdeki süreçte yapılacak referandumda anayasa değişikliklerine 'evet' denilmesinden yanayız"

“Ormanlara toprak dökümünün işlettirilmesi, tekrar belediyelere bağlı şirketler kanalıyla üçüncü şahıslara verilmektedir.”

Ömer GÜLAMOĞLU SFC Entegre Orman Ürünleri Yönetim Kurulu Üyesi " Her köşesinde farklı bir güzelliği ile büyük bir hazineye sahip olan Kastamonu'nun en büyük varlıklarından birisi de ormanlarıdır. Yüzde 65'e yakını ormanlarla kaplı olan Kastamonu, birçok firmanın hammadde ihtiyacını karşılayarak, hem doğal döngüsünü sağlıklı bir şekilde muhafaza edip sürdürmekte, hem il, hem de ülke ekonomisine büyük destek sağlayarak katma değer yaratmaktadır."

Mehmet AVCI WILCO Şirketleri Grubu Genel Müdürü "Yatırımcı değil girişimci arıyoruz dediler, biz de MDF üretmek için Van'ın yolunu tuttuk."

İlhan ERDAL MÜSİAD Ankara BAŞKANI “Odun hammaddesinin fiyatlarının düşürülmesi, odun ve tomruk üzerindeki üreticiyi zorlayan fonların ve vergilerin kaldırılması konusunda Sayın Bakan ziyaret sırasında Maliye Bakanı Naci Ağbal’ı telefonla arayarak konunun çözümü noktasında bir değerlendirmede bulundular. Görüşme sonucunda Sayın Bakan, hem Orman ve Su İşleri Bakanlığı’nın hem de Maliye Bakanlığı’nın uyguladığı bu fon ve vergilerin kaldırıldığı müjdesini vererek bu fonların sıfırlanacağına dair çalışma başlatacaklarını ifade ettiler.."

Doç. Dr. Cenk DEMİRKIR KATÜ Orman Fakültesi Orman Endüstri Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi " Pek çok deprem ülkesi tarafından kullanılan ahşap yapılar, depreme dayanıklı yapıların en önemlileri olarak gösterilmektedir.”


0 (212) 295 35 37

kuruoglukerestecilik.com.tr

.

.

. masif panel 50 YÄąllÄąk Birikim ile...


woodex plywood woodex plywood woodex plywood

www.katircilar.com.tr

KALIP YAĞI OSB LEVHA H-20 AHŞAP KİRİŞ KERESTE KAPI SERENİ ÇİVİ - TEL

woodex plywood

woodex plywood woodex plywood Türkiye Distribütörü Katırcılar Orman Ürünleri Antalya, Fener Mah. Tekelioglu Cad. No:44/4 Muratpasa/Antalya Tel : 0(242) 324 40 50 E-Mail: info@katircilar.com.tr


Dokunus... .

D

eğerli Dostlarım,

2017 yılının ilk ayını geride bıraktık. Genel kompozisyonda dünyanın bir önceki döneme göre bir miktar daha gerildiği bir ay oldu. İlişkiler boyutunda duruma yaklaştığımızda temelinde “para”nın olduğu sebeplere bağlı olarak ülkeler arasında karşılıklı çekişmelerin artarak devam ettiğini hep birlikte seyrediyor ve yaşıyoruz. Dünya bugün-ki her zaman olduğu gibi-menfaatler ve hedefler içerisinde, yer yer ideolojik süslemeler kisvesi altında sıkışma oranını arttırarak yoluna devam ediyor. Bu perspektiften ülkemize yani Türkiye’mize baktığımızda maalesef çok da farklı bir fotoğrafa sahip değiliz. Gerilen dünyada bizlerin de çevremizle ve dünya ile olan ilişkilerinde çok sakin ve olumlu gidişatta yer aldığımız söylenemez. Bunun sebeplerini tamamıyla kendimizde aramamızın doğru olmadığının altını çizmekle birlikte tüm sorunun da dışarıdan kaynaklandığını söylemek ne kadar doğru olur, emin değilim? Geldiğimiz bu noktada dönüp geriye bakmanın, yapılan hataları görmenin doğruları bulmanın önemli olduğu kanaatindeyim. Ancak şu önemli; dönüp geriye bakarken geçmişimizi çok ötelerden Anadolu’ya ilk gelişimizden hatta bir miktar öncesinden başlatarak tam bugüne kadar okumanın gelecek perspektifi oluşturmamız açısından doğru olacağını düşünüyorum. Ekonomiye küçük bir mercek tuttuğumuzda görüyoruz ki dünyadaki dalgalanma bir miktar dalga boyları kısalsa da devam ediyor. Türkiye’ye baktığımızda global ittifak tarafından oluşturulan baskı devam etmekle birlikte Trump’a, politikalarına ve girişimlerine mecburi odaklanılması bizler üzerindeki konsantrasyonu bir miktar azalttı sanırım. İçinde ciddiyet de barındıran bu esprili yaklaşımın dışında Türkiye’nin bu baskıyı kırmak için attığı adımlar kısmen başarılı oluyor görünümde. Önümüzdeki günlerde bunun sonuçlarını görmeye başlayacağımızı umuyorum. Ülkede yaşayan hepimizin algılarımızda bu düzelmeyi görmeye ve hissetmemize paralel olarak toparlanma sürecinin başlayacağı kanaatini taşıyorum. Sektörümüze baktığımızda ; Ocak ayı sektörel bazda tarihin en durgun ayı olarak kayıtlara girdi sanırım. Kereste, plywood, kontrplak, osb, masif, mdf,sunta ayırt etmeksizin tüm ürün gruplarımızda ve pazarlarında Ocak ayı beklentilerin önemli yüzdeler dahilinde altında geçti. Bu durum yüzdesel olarak büyük çoğunlukla ekonomik fotoğrafın etkisi sebebiyle gerçekleşse de özellikle Anadolu’daki sert kış koşulları ve süresinin uzaması bunda önemli bir etken görünümünde. Görüşmelerimde büyük bir kısım piyasalarda Mart ayında normalleşme beklentisi içerisinde olmasının yanında kayda değer bir kısım da Referandum sonrasına tarih veriyor.

editör

Hep birlikte yaşayıp, göreceğiz… Aman ha unutmadan; safları sık tutmaya devam edelim…

En derin hürmetlerimle

Murathan ERŞEN


Orman Ürünlerinde

FON ve VERGİ MÜJDESİ

MÜSİAD Ankara yöneticilerini kabul eden Bakan Eroğlu, odun ve tomrukta üreticiyi zorlayan “fon” ve “vergi”lerin sıfırlanacağı müjdesini verdi

M

ÜSİAD Ankara Başkanı İlhan Erdal ve beraberindeki heyet, Orman ve Su İşleri Bakanı Prof. Dr. Veysel Eroğlu’nu ziyaret ederek sektörlere yönelik istişarelerde bulundu. MÜSİAD Ankara heyeti ziyarette, Ankara Savunma Sanayii ve Ova Çayı Akıncı Mevkii Islahı konulu bir rapor ile mobilya ve ağaç sektörünün sorunlarını ve üreticilerin beklentilerini içeren bir rapor sundu. Konuyla ilgili bir açıklama yapan MÜSİAD Ankara Başkanı İlhan Erdal, üreticilerin ve sanayicilerin her türlü sorununun giderilmesinde çalışmalarına devam ettiklerini söyledi. Bakan Eroğlu’na hazırladıkları sektörel raporları sunduklarını belirten Erdal, “Bunlardan biri de mobilya sektöründe odun hammaddesinin fiyatlarının düşürülmesi, odun ve tomruk

Ulusal ve Sektörel Haber Merkezi

üzerindeki üreticiyi zorlayan fonların ve vergilerin kaldırılmasıydı. Sayın Bakan ziyaret sırasında Maliye Bakanı Naci Ağbal’ı telefonla arayarak konunun çözümü noktasında bir değerlendirmede bulundular. Görüşme sonucunda Sayın Bakan, hem Orman ve Su İşleri Bakanlığı’nın hem de Maliye Bakanlığı’nın uyguladığı bu fon ve vergilerin kaldırıldığı müjdesini vererek bu fonların sıfırlanacağına dair çalışma başlatacaklarını ifade ettiler. Kendilerine ve Maliye Bakanı Sayın Naci Ağbal’a desteklerinden ve hassasiyetlerinden dolayı çok teşekkür ediyoruz. Sektörümüze ve üreticimize hayırlı olsun” dedi. “SİTELER İÇİN BÜYÜK ŞANS” Öte yandan Resmi Gazetede yayımlanan Bakanlar Kurulu kararı ile yürürlüğe konulan değişikliklerle 30 Nisan 2017 tarihine kadar

mobilya ürünlerinde KDV oranı yüzde 18’den yüzde 8’e indirildi. Mobilyada yapılan KDV indirimiyle, zor bir yıl geçiren ve yaza hazırlık yapan mobilyacı esnafın elinde kalan stokları eritmesi bekleniyor. Ankara Mobilyacılar ve Lakeciler Odası Başkanı Hüseyin Taklacı, değişikliğin Siteler için büyük bir şans olduğunu ifade etti.

15


GÜNDEM

Türkiye Orman Ürünleri Sanayicileri ve İş Adamları Derneği

Genel Kurulu Gerçekleşti

T

ürkiye Orman Ürünleri Sanayicileri ve İş adamları Derneği (TORİD)’in genel kurulu Ocak ayında Greenpark Hotel’de (Pendik) gerçekleşti. Toplantının ana gündem maddesi yeni yönetimin ve yeni başkanın seçilmesi idi. Tartışmalara ve geniş istişarelere sahne olan toplantının Divan Kurulu Başkanlığı’na sektörün önemli isimlerinden ve Torid’in kurucularından Sabri Avcı seçilerek gerçekleştirdi. Toplantının ilk sözünü Başkan Gökhan Yetkin aldı. Görev süreleri boyunca gerçekleştirdikleri faaliyetlerden bahsetti. Dernek isminin değişmesi, Viyana’da gerçekleştirilen AGİD zirvesinde sektörü temsilen yer alınması,

2016 yılı sonunda Bolu’da gerçekleştirilen Masif Ahşap Arama Konferansı görev süresi boyunca gerçekleştiren faaliyetler olarak ön plana çıktı. Arama Konferansında ortaya çıkan S.w.o.t. analizinin sektörün perspektifi ve yol haritası konusunda önemli bir çalışma olduğu ve önemsenmesi gerektiği toplantıda belirgin olarak ortaya çıktı. Bu süreçte başlatılan ve halen devam eden, Orman Ürünleri hakkında mevcut olan “TSE Standartları”nın toplanması, düzenlenmesi ve aktivasyon kazandırılması hususu da ayrı bir önemli başlık olarak vurgulandı. Yapılan faaliyetler ve seçim konusunda istişareler gerçekleşti. Bir çok önemli başlıkta gerçekleşen istişarelerde sektörün sorunları

ele alındı. Konu başlıklarına ilişkin açıklamalar Başkan Gökhan Yetkin ve adaylığını koyan yönetim kurulu üyeleri tarafından yapıldı. İstişareler sonrası yönetimin ibrasına geçildi. Yönetimin ibrasının oybirliği ile kabulu sonrasıi yönetim kurulu seçimine geçildi. Yeni Başkan ve Yönetimi Yeni dönem Torid Başkanlığı ve yönetimi konusunda tek aday olarak Göksel Korkmaz listesi ile yer aldı. Başkanlık ve adaylık seçiminde Göksel Korkmaz yeni dönem TORİD Başkanı olarak seçildi. Kürsüye çıkan yeni başkan üyelere projelerini ve planlarını sundu. İlk olarak sektörün ve derneğin gelişimi, vizyonu ve yol haritasının değerlendirilmesi adına, sektörün ve derneğin önde gelen isimlerinin yer aldığı, üç ayda bir toplanacak olan istişare kurulu kurulmasının önemli derecede

www.ahsapglobal.com


GÜNDEM

Türkiye Orman Ürünleri Sanayicileri ve İş Adamları Derneği Seçimli Genel Kurulu Ocak Ayında gerçekleşti. Gökhan Yetkin Başkanlığı Göksel Korkmaz'a devretti. fayda sağlayacağını belirten başkan bu konuda yetki aldı ve kurul oluşturuldu. Kurulda sektörün önde gelen isimleri yer aldı. Başkan’ın diğer önemli bir girişiminin önemli başlıklar altında belirlenecek “komiteler” oluşturulması hususu. Bu konu üzerinde çalışmaların devam ettiğini belirten Başkan Korkmaz örnek bazı başlıkları üyelere şu şekilde sundu; -Ülke içi tanıtım komitesi -Sosyal Faaliyet Komitesi -Bülten/Yayın Hazırlama Komitesi Bunun dışında Orman ürünlerinin stratejik sektör olarak belirlenmesi konusunda çalışmalar yapılması, TORİD üye sayısının 100’e çıkartılması, Ahşap Standart Yönetmeliğinin üzerinde çalışılması, oluşturulması ve TSE’den onaylatılması gibi başlıklar ön plana çıktı. Başkan diğer bir başlık olarak Mayıs ayında Orman Bakanlığı çalıştayı gerçekleşeceğini ve bu toplantıda çok önemli başlıkların masada

Ulusal ve Sektörel Haber Merkezi

olacağının altını çizdi. Çalıştay’da öne çıkan başlıklardan bazıları şunlar ; -Hammadde’de fonların kaldırılması -KDVnin %8’e indirilmesi -Dikili satışlarında sorunların giderilmesi -Tomruk kalitesinin yükseltilmesi -Kalite standartlarının uygulanması Bu çalıştay’da TORİD’in önemli bir rol üstleneceğinin altı çizildi. Yeni Başkan Korkmaz’dan sonra kürsüye çıkan sektörün önde gelen isimlerinden Abdullah Tever aynı doğrultuda sektörün sorunlarına değindi. Tever fonlar, Ticaret Borsasının tasdiki, Tevkifat, dikili satışlardaki problemeler, tomruklardaki kalite sorunu, orman yollarının sıkıntı halde olması, ve tomruk ölçülerindeki standartsızlıkların çözülmesi için daha fazla gayret gösterilmesi gerektiğini vurguladı.

üyelere seslenen bir diğer isim oldu. Aksoy Levha sektörünün geldiği nokta hakkında üyelere bilgi verdi. Sektörün çok büyüdüğünü, modern tesislere sahip olunduğunu söyledi. Osman Pepe döneminde 1,2 milyon ster ile başlanan Orman Genel Müdürlüğü hammadde tedariğinin bugün 7 milyon ster seviyesine ulaştığını belirtti. Osman Aksoy üyelere ve yeni yönetime hitaben şu telkinde bulundu; “doğru taleplerde bulunduğunuzda tatmin edici cevaplar ve sonuçlar alıyorsunuz.” Buna örnek olarak Karantina Yönetmeliğini gösterdi. Toplantı tüm üyelerin hatıra fotoğrafında yer almaları ile sona erdi. Ahşap Global olarak yeni başkana ve yeni yönetime hayırlı olmasını temenni ederken, başarılar diliyoruz.

Toplantıya katılan Kastamonu Entegre Yönetim Kurulu üyesi Osman Aksoy kürsüden

17


GÜNDEM

TORİD'in Yeni Başkanı Göksel Korkmaz Yeni Dönem Vizyonlarını ve Hedeflerini Açıkladı

2

017-2018 döneminde görev yapacak yeni Yönetim Kurulunun mesajı :

1993 yılında kurulmuş olan derneğimizin bugüne kadar olan çalışmalarında emeği geçen tüm başkanlarımıza, yönetim kurullarına ve destek veren tüm üyelerimize teşekkür ediyoruz. Vefat edenlere rahmet diliyoruz. Ahşap sektörünün büyüklük itibariyle ülkemizde olması gerektiği noktanın bir hayli gerisinde olduğunu görüyoruz. Kişi başına düşen ahşap tüketimi, gelişmiş ülkelerdekine kıyasla çok düşüktür. Örneğin Pencere/doğrama pazarında ahşabın pazar payının %5 in altına düştüğü tahmin edilmektedir. TÜİK verilerine göre 2015 yılında verilen 123,221 yapı ruhsatında sadece 258 adeti ahşap iskeletli yapılardır. Toplam m2 üzerinden bakıldığında 3/10000 ‘den daha az ol-

18

Göksel Korkmaz TORİD BAŞKANI

duğu görülmektedir. Geçmişteki yanlış uygulamalar, yönlendirici ve disipline edici tedbirlerin alınmaması, ahşabın yeterince doğru şekilde tanıtılamaması başlıca sebeplerdir. Deprem kuşağında olan ülkemizde ahşap yapıların yaygın şekilde devreye girmesi büyük önem taşımaktadır. Faaliyet dönemimizde, derneğimizin temsil ettiği sektöre, imkanlar nispetinde mümkün olan en iyi hizmeti vermek, sektörümüzün ülkemiz ekonomisine sağlayacağı faydayı azami seviyeye çıkarmak ana gayemiz olacaktır. Aralık 2016’da derneğimizin üyelerinin

ve sektörümüz dışından davetlilerin de katıldığı Masif Ahşap Sektörünün Geleceği konulu Arama Konferansında ortaya çıkan fikirlerin ışığında vizyonumuzu, amacımızı ve misyonumuzu şöyle tanımlayabiliriz: VİZYONUMUZ Doğal ve yenilenebilir kaynak olan ahşabın doğru şekilde tanıtımı ve Türkiye’de ahşap sektörünü küresel ölçekte, rekabetçi, sürdürülebilir büyümeyi sağlayan stratejik sektör haline getirmek. GENEL AMACIMIZ Küresel rekabeti ve istikrarlı büyümeyi he-

www.ahsapglobal.com


GÜNDEM

"Faaliyet dönemimizde, derneğimizin temsil ettiği sektöre, imkanlar nispetinde mümkün olan en iyi hizmeti vermek, sektörümüzün ülkemiz ekonomisine sağlayacağı faydayı azami seviyeye çıkarmak ana gayemiz olacaktır."

Cihad Avcı-Celaleddin Akça-Mahir Arın-Zeki Şahin-Göksel Korkmaz-Bahadır Balkır-Erkin Ekşioğlu-Tolga Ünsal-Mustafa Şişman

TORİD Yönetim Kurulu

defleyen, dünya ticaretinden daha fazla pay alan ,tasarıma dayalı ,katma değerli, istihdamı artıran nitelikli işgücüne sahip ve çevreye duyarlı bir yapıya ulaşmaktır. MİSYONUMUZ Verimlilik ve teknolojik gelişim için TORİD, KAMU KURUMLARI, ÜNİVERSİTELER ,EĞİTİM KURUMLARI işbirliği ile yapılması gerekenleri şu şekilde sıralayabiliriz: 1.Nitelikli hammadde temini , kalite ve ölçü standardizasyonunun sağlanması, 2.Üretimde ölçek ekonomisinin oluşturulması, 3.Artık hammaddenin değerlendirilip katma değerli ürün haline getirilmesi, 4.Sektörün ihtiyacı olan eğitimli kadroların ve nitelikli teknik personelin yetiştirilmesi,

Ulusal ve Sektörel Haber Merkezi

5.Sanayi 4.0 perspektifinde dijital otomasyona geçilmesi, 6.İlkokul seviyesinden üniversite sonuna kadar insanımızın doğal malzeme olan ahşabı , ahşap atölyeleri, ahşap laboratuvarları ,ahşap dersleri vasıtasıyla tanımasını ve sevmesini sağlamak, 7.Doğru cins ahşabın ,doğru yerde, doğru terbiye (kurutma, emprenye etme ,ahşap koruyucuların kullanımı) edildikten sonra kullanılması için son tüketiciye rehberlik etmek ve danışmanlık hizmeti vermek, 8.Ahşabın yapı malzemesi olarak kullanıldığı ,görsellik ve inovasyonu bünyesinde barındıran halkımızın içinde zaman harcayacağı ahşap kamu binalarının yapılması.

ği Yeni Yapılaşma vizyonunda öne çıkan yatay yapılaşmada Ahşap, yapı tekniği, mimari ve estetik açılardan en uygun malzeme olacaktır. Ahşap yapı malzeme ve tekniklerinin kullanımı istihdam, yatırım ve katma değer açısından hem Orman Ürünleri Sektörüne hemde Yapı Sektörüne dolayısıyla ekonomiye olumlu katkılar sağlayacaktır. Faaliyet dönemimizde bize destek vereceklerinden emin olduğumuz üyelerimize, kamu kurumlarına, eğitim ve öğretim kurumlarına, sivil toplum örgütlerine peşinen teşekkürlerimi sunarım. Göksel Korkmaz Torid Başkanı

9. Sn. Cumhurbaşkanımızın dile getirdi-

19


FUAR HABER

A

hşap Sanayicileri Derneği’nin (ASAD) ilk Olağan Genel Kurulu’nda Kurucu Başkan Ayhan Kahraman güven tazeledi. Genel kurulun ardından yapılan toplantıda sektörün sorunları tartışıldı.

S

ektöründe Dünya'daki tek fuar olma özelliğini kazanan 5’inci Uluslararası İskele Kalıp ve Endüstriyel Yapı Teknolojileri İhtisas Fuarı, 4 gün boyunca İstanbul Fuar Merkezi’nde 5 bin sektör profesyonelini ağırladı. İskele kalıp sektörünün eksiklerinin tamamlanması ve doğru bilinen yanlışların düzeltilmesi adına T.C. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından yönlendirilen uzmanlar eşliğinde uygulamalı eğitim ve seminerler düzenlendi. Fuarın genel değerlendirmesi yapıldığında, fuarda ilk iki gününde genel olarak durgun bir görünüm verilmesi ile birlikte sonraki günlerde ziyaretçi sayısında artışın olması dikkat çekti. İskele firmalarının çoğunlukta yer aldığı fuarda sektörümüzden de kalıp konusunda plywood-kontrplak ürün grubu ile tedarik sağlayan sektör dostlarımız yer aldı. Genel ekonomik kompozisyonun getirdiği durgunluk haline karşın, kuru kalabalık yerine gerçek müşteri potansiyelinin oluşu belli oranda memnuniyet yarattı. Ahşap Kontrplak piyasasının önde gelen oyuncularından Babayapı A.Ş., Sağlamlar A.Ş., Katırcılar Orman ürünleri ve Jaguar yer aldı. Stand ziyaretlerimizde bilgi alışverişinde bulunduğumuz dostlarımızla faydalı sohbet ortamları oluştu. Sohbetlerin merkezinde doğal olarak genel siyasi ve ekonomik konjonktür ile Başkanlık sistemi yer aldı.

Ankara Sanayi Odası (ASO) Sosyal Tesisleri’nde yapılan Genel Kurul’da geçici Yönetim ve Denetim Kurulları'nın ibrasının ardından Ayhan Kahraman’ın listesi oy birliğiyle iş başına geldi. Daha sonra yapılan Yönetim Kurulu toplantısında Ayhan Kahraman Başkan, Necdet Başoğlu ve TEPAL Başkanı Muzaffer Balcıoğlu Başkan Yardımcısı, Muhammet AksoyGenel Sekreter, Ali Kartal Sayman, Ahmet Hamdi Demirağ, Fahrettin Kulu, Yüksel Efe ve Burhan Çobanoğlu’da Yönetim Kurulu üyesi olarak görev aldı. Genel Kurul’un ardından Orman Genel Müdürlüğü İşletme ve Pazarlama Daire Başkanı Kenan Akyüz’ün de katıldığı toplantı yapıldı. Toplantıda konuşan ASAD Başkanı Ayhan Kahraman, Türkiye’nin orman varlığı bakımından dünyada 12. sırada yer aldığı halde, bu zenginliği gerektiği kadar değerlendiremediğini söyledi. Kahraman, “Orman ürünleri ihracatımız yok denecek kadar az. İthalatımız ise oldukça yüksek. Zira dünyadaki 220 ülke arasında ithalatta 32. sıradayız.” dedi. ASAD’ı kurmalarının nedeninin sektördeki kuruluşların sorunlarına çözüm bulmak olduğuna dikkat çeken Ayhan Kahraman, “Üyelerimiz arasında kereste imalatçıları, ahşap palet ve ahşap ambalaj imalatçıları var. Sektörümüzdeki büyük kuruluşların kesintisiz ham maddeye ulaşmaları, küçük işletmelerin de orman ihalelerine katılan sektör dışındaki firmaların haksız rekabetine uğramamaları için çalışacağız. Bu sayede sektörümüzü korumak gayesindeyiz.” diye konuştu. "SEKTÖRDEKİ SORUNLARA ÇÖZÜM ARIYORUZ" Ayhan Kahraman, sektörde sorunlara çözüm aradıklarını belirterek, Orman Genel Müdürlüğü’nün, 'Oduna Dayalı

20 20

www.ahsapglobal.com


FUAR

Ahşap Sanayicileri Derneği İlk Olağan Genel Kurulunu Ankara'da Yaptı

Ahşap Sanayicileri Derneği’nin (ASAD) ilk Olağan Genel Kurulu’nda Kurucu Başkan Ayhan Kahraman güven tazeledi. Orman Ürünlerinin Satış Usul ve Esasları' tebliğinde geçen yıl yaptığı değişiklikle daha önce sadece yonga levha tesislerine tanıdığı tahsis uygulamasını, yıllık üretim kapasitesi 25 metreküp ve üzeri olan kereste, ahşap palet ve ahşap ambalaj tesislerine de yaygınlaştırmasının olumlu bir gelişme olduğunu söyledi. Kahraman, Genel Müdürlük'ten bir diğer beklentilerinin de açık ihalelere sektör dışından firmaların katılmasını önleyecek kısıtlamalara gidilmesi olduğunu ifade etti. Orman Genel Müdürlüğü İşletme Pazarlama Daire Başkanı Kenan Akyüz, Türkiye’nin orman varlığını en verimli şekilde kullanması için yaklaşık 4 yıldır çok önemli adımlar attıklarını söy-

Ulusal ve Sektörel Haber Merkezi

ledi. Bu değişiklikleri yaparken sektördeki kuruluşlar ve sektör temsilcileri ile yoğun bir mesai harcadıklarını vurgulayan Akyüz, 1956 yılında çıkartılan 6831 Sayılı Orman Kanunu’na uygun olarak aynı yıl çıkartılan 'Oduna Dayalı Orman Ürünlerinin Satış Usul ve Esasları' tebliğini sil baştan yazdıklarını söyledi. Tebliği günümüz ticaret kurallarına göre hazırladıklarının altını çizen Akyüz, “Bu tebliğin hazırlanması konusunda tek yetkili Orman Genel Müdürlüğü’dür. Bu yetkiyi almak da çok zor oldu. Ama azimle çalışarak başardık. Tebliğimiz hakkında olumsuz görüş sunan olmadı. Uygulama sırasında aksaklıklar olursa bunları

da sektörün taleplerine göre değiştiririz. Sizlerden beklentimiz tebliğin uygulanması sırasında olumsuzluklarla karşılaşırsanız bizimle paylaşmanızdır.” dedi. BALCIOĞLU: AHŞAP SEKTÖRÜNE DAHA ÇOK ÖNEM VERİLMELİ ASAD Başkan Yardımcısı seçilen Avrupa Palet Üreticileri Birliği EPAL Türkiye Ulusal Komitesi (TEPAL) Başkanı Muzaffer Balcıoğlu, Türkiye’nin orman varlığının ekonomiye kazandırılması için sektördeki kuruluşların el birliği etmesinin ve Orman Bakanlığı’nın da bu kuruluşlara destek vermesinin çok önemli olduğunu söyledi. Balcıoğlu, sektörde irili ufaklı binlerce işletme bulunduğunu, bu işletmelerin teknolojilerinin artırılması, ham madde sorunlarının çözülmesi ve ürünlerinin katma değerinin yükseltilmesi için daha çok çaba harcanması gerektiğine vurgu yaptı.

21


ANALİZ

Plywood Piyasası'nda Tarihe Geçen Ay ; OCAK 2017

Y

eni yılın ilk ayı Türkiye plywood piyasası tarihinin en durgun ayı olarak kayıtlara geçti. 2016 Kasım ayından bu yana daralan talep Ocak ayında zirve yaptı. Kasım ve Aralık aylarında gözlemlenen ithal yönlü malzeme satışlarındaki düşüşe Ocak ayında belli oranda yerli malzeme satışındaki düşüş de eklendi. Distribütörler ve satıcılar yaptıkları durum analizlerinde fiyat rekabetinin bir getirisi olmasının mümkün olmayacağı kanaatiyle birlikte agresif fiyat politikaları ile müdahale yerine beklemeye geçti. Bu duruma gelinmesinin sebepleri üzerinde düşündüğümüzde artık hepimizin gördüğü ve yakından takip ettiği global, bölgesel ve ulusal gelişmeleri ve Türkiye genelinde yaşanan sert kış şartları ve hava koşullarını görüyoruz. Bu olumsuz gelişmelerin, bir çok ticaret kolunu olumsuz etkilemesi ile birlikte özellikle inşaat sektörüne

22

Kasım ayından bu yana durgunluk halinde olan Plywood piyasası Ocak ayında bu durumunu katlayarak devam ettirdi. Döviz artışının etkisi piyasanın temel dağılım yapısını değiştirdi. negatif etkileri yüksek oranda oldu. Fotoğrafı somut yaklaşım ile okumaya çalıştığımızda ; Global çerçevede, özellikle Trump’ın Amerikan Başkanı seçilmesi ile dünyanın içine girdiği gergin atmosfer, aralığı geniş ve etkisi sert dalgalanmalara sebebiyet veren bir duruma yol açtı. Bu gerginlik ve dalgalanma yapısının dünya para birimleri üzerindeki baş döndürücü gel-git etkisi üst düzey güvensizliğe ve kaygıya yol açtı. Bu da haliyle uluslararası yatırımcıları hareketsiz ve kırılgan kıldı ve genel durgunluk ve kaosun yolunu açtı.

Ulusal boyutta yaşanan etkenlere baktığımızda; ilk sırada Türkiye’ye belli bir süredir istediklerini yaptıramayan, kendi plan ve menfaatleri doğrultusunda yönlendiremeyen ve sonunda ülkemizde 15 Temmuz hain terör girişimini gerçekleştiren ancak başarısız olan “Global Sermaye İttifakı”nın (ki bunun tarihsel sürece bağlı tanımladığımızda Siyonizm ve Anglo-sakson işbirliğini görüyoruz) elindeki en büyük koz olan ekonomi silahı ile Türkiye’yi vurmaya çalıştığı ayan beyan ortaya çıkan bir gerçeklik olarak son 3 ayda karşımıza çıktı. Bunun tespitlerinin Türkiye’den yabancı sermaye çıkışı olmamasına karşın iç yapıda gerçekleştiri-

www.ahsapglobal.com



ANALİZ len faaliyetlerle, TL’nin döviz karşısında global kompozisyondan çok daha yüksek şekilde değer kaybetmesi, derecelendirme kuruluşlarının üst üste Türkiye’nin notunu olması gerekenden çok daha fazla aşağı yönlü zorlamaları, Türkiye’de faaliyet gösteren yabancı sermayeli bankalar üzerinde oluşturulan baskıların piyasa yansımaları ile görmek mümkün… Diğer bir önemli konu Terör örgütleri ki özellikle FETÖ, PKK ve DEAŞ. Türkiye’nin siyaset, bürokrasi ve iş dünyası alanlarında yerleşmiş olan FETÖ’nün tasviye sürecinde yaşananlar ve doğan boşlukların ekonomiye yansımaları da önemli etkiye sahip. PKK dağlardan büyük oranda temizlenmesinin yanında DEAŞ ile birlikte şehirlerde yaptıkları eylemlerle insanların güven algısı zorlayarak kaygıya sürüklemesiyle yatırım psikolojisinin ötelenmesine yol açması dolaylı diğer bir etken. Bölgesel noktadan yaklaştığımızda yukarıda saydıklarımın tümüne etki eden Suriye hatta Irak konusu karşımıza çıkıyor. Türkiye’nin Astana sürecinde başarılı görünümü, Avrupa ve ABD’yi sürecin dışına itmesi Büyük Ortadoğu Projesini halen gerçekleştirme hayaliyle devam eden “Global Sermaye İttifakı”nı çileden çıkartan bir diğer durum. Sonuca baktığımızda; tüm bu gelişmeleri topladığımızda oluşan kaygı, döviz hareketlerinin sebep olduğu hareketsiz ve kırılgan yapı, psikolojimizi zorlayan terör eylemleri bu dönemde bir araya geldi. “Topu geldi, hepsi geldi…” Üzerine eklenen sert kış koşulları ile birlikte inşaatlardaki faaliyetler durma noktasına geldi, talep tarihinin en alt seviyelerine ulaştı ve görünen o ki tüm cephelerden bakıldığında sektörel olarak iç piyasa dinamikleri açısından dip görüldü.. Kanımca bu seviye piyasa için rahatlama seviyesi oldu. Bu noktaya bu hızla inilmiş olunması sonrasında süreç “çok etkin ekstra olumsuz gelişmeler olmaması

24

durumunda” ve Trump’ın tüm dünyaya karşı yürüttüğü politikalarının aynı dozda devamı ile Global ittifak’ın Türkiye’ye olan konsantrasyonu azaltma ihtimali doğrultusunda ülkemiz için hızlı bir yükselişin gerçekleşme ihtimalini içinde barındırıyor. Konuyu bir miktar daha daraltıp, durgunluğun Plywood Pazar yapısındaki değişimlere olan etkilerine baktığımızda ekonomik ürünler ile kaliteli ürünler arasındaki ayrımın açılması piyasada dengelerin yeniden şekillenmesine yol açıyor görünümde. Orta segmentin olumsuz etkilendiği, pazarın kaliteli ürünü alırken en kalitelisini tercih ettiği, ekonomik sınıfta da maliyeti en düşük ürünleri kabul eder görünümde olduğu bir süreç ile karşı karşıyayız. Gelişmeler evrilmenin yönü konusunda belirleyici olmaya devam ediyor. Ocak ayında Plywood-Kontrplak oyuncularını ve markalarını ele aldığımızda ; Odek Ukrayna: Türkiye Plywood piyasasının etkin ve önemli markası Ocak ayında piyasa rekabet koşullarında Yalçın Orman’ın avantajlı koşullara sahip olması sebebiyle mevcut stokları ay içerisinde eritti. Özellikle ay sonuna doğru piyasada kımıldamaların çoğalması ile talebi avantajlı koşulları ile toplayan marka Şubat ayı için hazır görünüm verdi. 2016 yılının özellikle ikinci yarısında göz dolduran Erbaa Kaplama, Cocha markası ve Kavak Kontrplak’ı ile Ocak ayının en hareketli firması olarak göze çarptı. Üretiminde yer alan Kavak ürünüyle etkin olan firma Ocak ayında memnun olan sayılı firmalar arasında yer aldı. Ocak ayında istediğini belli ölçüde alan bir diğer firma Akça Kontrplak oldu. Huş olan C-PLY ve Çam olan F-PLY ile ocak ayında üretimini dolduran firma piyasaya sunduğu avantajlar ile öne geçmeyi başaranlardan oldu.

Sağlamlar A.Ş. Kasım ve Aralık ayında yakaladığı başarıyı Ocak ayına kısmen taşıdı. Kavak Plywood olan YesPLY ile son çeyreğin gözdesi olan firma Odek Türkiye ile dağıtımını devam ettirdi. 2017 yılında özellikle YesPLY ile çok ön planda olacağının sinyallerini verdi. Global ölçekte dev kontrplak üreticisi olan Latvijas Finieris’in markası olan Riga Plywood Ocak ayını ürün çeşitliliği sayesinde Türkiye’deki mevcut şartlara göre memnun geçirenlerdendi. Filmsiz kontrplak ve özel ölçü ürünleri ile farklı pazarlarda Babayapı A.Ş. ile büyük etkinliğe sahip olan marka bu avantajını ocak ayında kullandı. Sektörün orta segmentteki güçlü markası Tekcom mevcut durumdan etkilenmesine karşın Simirna’nın stratejik hamle ve hareketleri ile etkinlik yarattığı görüldü. Pazarlama ekipleri ile tüm Türkiye’de hummalı bir çalışma gerçekleştiren firma ayın en çok performans göstereni olarak ön plana çıktı. Sektörün genç markalarından olan Redwood Plywood şantiyelerde görünürlüğünü arttıran bir diğer marka oldu. Anadolu’daki bayi yapılanmasında önemli firmalarla hareket eden marka 2017 yılı sezonuna hazır görünüm verdi. Ocak ayında piyasada kendini gösteren bir diğer marka Woodex oldu. Türkiye Distribütörlüğü Katırcılar Orman Ürünleri tarafından gerçekleştirilen marka özellikle 11 katman Huş ürünü ve avantajlı koşulları ile piyasa tarafından talep gördü. 2016 yılının sonlarına doğru ivmesini arttıran markanın 2017 yılında etkin olması bekleniyor. Sveza’nın özellikle 2016 yılının son çeyreğindeki düşüşü ve sonrasında mevcut piyasa koşullarında rekabetin içinde olmaması, gerisinde kalması göze çarpan bir husus olarak ortaya çıkmakla birlikte Syply, UPG gibi diğer Rus markalarının da piyasada etkinlik gösterememesi 2017 yılındaki yeni piyasa koşulları ve oyuncuları konusunda farklı yorumların yapılmasına sebebiyet verdi..

www.ahsapglobal.com


REKABET

Ulusal ve Sektรถrel Haber Merkezi

25


ANALİZ

OSB Panel'de IN'ler OUT'lar DEĞİŞİYOR...

O

SB Panel piyasasında açıklanan 2016 yılı ithalat rakamları sonrasında değişimi gözler önüne serdi. Yurtiçi üretimin artışının ithalata olan etkisine baktığımızda 2015 yılı OSB Panel toplam ithalat rakamı 276,000 m3. 2016 yılını incelediğimizde bu rakam %35 düşüşle 181,000 m3 olarak gerçekleşmiş durumda. Bu rakamlardan da görüleceği üzere mevcut Pazar payı artışı hesaplaması hariç Türkiye’deki üreticilerin pazardan aldıkları toplam hacim 95,000 m3 civarında. Bunun üzerine Yalçın Orman’ın Türkiye pazarına sunduğu Smartply’ın 2016 yılında fabrika revizasyonu sebebiyle Türkiye’ye hemen hemen hiç sevkiyat yapmadığı göz önüne alındığında bu rakam yaklaşık 115-120,000 m3 seviyelerini buluyor. Ülkeler ve üreticiler bazlı değerlendirme yaptığımızda kayıp oranları şu şekilde ; Romanya’dan-ki %90-95 oranında Egger tarafından bu ülkeden ülkemize sevkiyat gerçekleşiyor-Türkiye’ye gelen Osb panel miktarı 2015 yılında 152,000 m3 iken 2016 yılında bu rakam 105,000 m3’e gerilemiş durumda. Ro-

2016 Yılının Tüik verilerinin açıklanması ile birlikte pazardaki tercih değişimleri ortaya çıktı. 2015 yılı ile karşılaştıurıldığında Yerli ve katılan yeni İthal Markalar "IN", yerleşik ithal düzen "OUT" görünümde....

manya’yı Egger ile özdeşleştirdiğimizde kayıp oranı %31 olarak karşımıza çıkıyor. Bulgaristan’dan Türkiye’ye Kronospan fabrikasından yapılan sevkiyat rakamlarına baktığımızda Egger’deki kayıp oranından daha fazlasını burada görmek mümkün. 2015 yılında Bulgaristan’dan yani Kronospan’dan Türkiye’ye gönderilen mal miktarı 104,000m3 iken 2016 yılında bu rakam 63,000 m3’düşmüş durumda. Kronospan’ın kayıp oranı %40.

Ocak ayını analiz ettiğimizde; Osb piyasası tüm genel durgunluğun etkisi altında kalmaktan kurtulamadı. Sert kış şartları ve genel ekonomik durgunluk OSB pazarında da kendini gösterdi. Döviz’deki yükseliş özellikle ithal kanatta satışları minimum düzeylere çekerken fiyatlarını bu kısa dönemde arttırma konusunda bekleyen, fiyat artışlarını şubat ayına erteleyen bazı yerli üreticiler ön plana çıktı.

İthal yönde bu denli düşüş yaşanırken artış gösteren tek ülke Almanya gözüküyor. Özellikle 2016 yılında pazara Ada Dış Ticaret ile dahil olan ve Alman olan KronoSwiss’in pazardan pay aldığı göze çarpıyor.

İthal yönlü tedarikçiler büyük ölçüde gelen ürünleri stoklarına çekmek durumunda kaldı. Bu çerçevede bazı markaların Şubat ayında planladıkları Gemi organizasyonları hızlı dağıtılması adına riskleri içinde barındırıyor görünümde.

Yerli Cephesine baktığımızda özellikle Westboard ve Sumaş’ın 2016 yılında gösterdikleri göz dolduran başarı, SFC’nin yer yer agresif politikaları başarılı oluyor görünümde. 2017 yılında pazardan daha fazla pay alma isteğinde olan markaların bunu başarabilmesi için bugün yakın metrajlarda seyreden üretim ve dağıtım miktarlarının kapasitelerinde artırıma gitmeleri şart gözüküyor.

2017 yılı OSB Panel piyasası için 2016 yılının devamının yaşanacağı bir yıl olacak gibi gözüküyor. Yerli üreticilerin stratejileri belirleyici olacak gibi gözükse de piyasaya giren ve pay almak isteyen KronosSwiss ile Yalçın Orman’ın tekrar geri getirdiği Smartply gibi güçlü markaların ön planda yer alma mücadelesi içerisinde olacağı bir gerçek.


Ulusal ve Sektรถrel Haber Merkezi

27


ARAŞTIRMA

?

KONTRPLAK NASIL ÜRETİLİR

K

ontrplak yapımı, firavunlar devrine kadar uzamasına rağmen, bugünkü anlamda ilk üretimi 1896 yılında Amerika’da gerçekleşmiştir. Bu tarihten sonra kullanım alanları genişlemiştir. Bu alana mobilya, araba kasaları, vagon, konteynır, deniz nakil araçları, uçak üretimi, ambalaj, oyuncak ve taşıyıcı elemanlar da dahil olmak üzere inşaat sektörü dahildir. Kontrplak endüstrisi Türkiye’de ilk kuruluşu 1932 yılına rastlamaktadır. Dünyada kontrplak tekniğindeki gelişim, Türkiye’de bu endüstriyi etkilemiş ve son yıllarda modern fabrikalar kurulmuştur. KONTRPLAK'IN TANIMI : TS 46 (1971)’ya göre kontrplak: Belirli uzun-

28

luk ve çaplardaki ağaç gövdesi kısımlarının özel makinelerde soyulması ile elde edilmiş ince soyma levhaların lif doğrultuları birbirine dik olmak üzere 3, 5, 7 ve daha çok tek sayıda üst üste konularak basınç altında preslenmek suretiyle yapıştırılmasıyla elde edilen malzemedir. Kontrplak üretimi yaş ve kuru sistemle olarak yapılır. Kuru sistemle kontrplak üretiminde aşağıdaki belirtilen safhalar uygulanır. -Tomrukların ısıtılmak suretiyle yumuşatılması -Tomrukların kabuklarının soyulması ve bölümlere ayrılması -Soyma makinelerinde belli kalınlıklarda kaplama levhalarının elde edilmesi -Kaplama levhalarının kusurlarının temizlenmesi ve kurutulması -Dar soyma kaplama levhaların kenarlarının düzeltilerek yan yana eklenmesi -Tutkal hazırlama ve tutkallama -Kontrplak levhaların tek sayıda olacak şekilde bir araya getirilmesi -Presleme ve kondisyonlama -Boy kesme ve yan alma -Zımpara ve istif

Kontrplak üretiminde yaygın olarak kullanılan ağaç türleri şöyledir;

-Orta tabakada kullanılan ağaç türleri; -Çam, Douglas Göknarı, Ladin, Huş, Kayın, Kızılağaç, Okoume, -Kavak, Melez, Tetraberlinia, Doussie, Khaya Yüzey Tabakalarında Kullanılan Ağaç Türleri; -Douglas Göknarı, Melez, Sekoya, Porsuk, Akçaağaç, Huş, Ceviz, -Dişbudak, Maun, Gül ağacı, Tik, Makore, Bubinga, Sapelli, Sipo, Iroko Bazı ağaç türleri hem orta tabakalarda hem de yüzey tabakalarında kullanılabilmektedir. Bu durum yalnızca ağaç türünün göwww.ahsapglobal.com


ÜRETİM rünüm ve soyulma özelliklerine değil aynı zamanda yeterli miktarda bulunabilmesine de bağlıdır. KONTRPLAK ÜRETİMİ - İMALATI : Kontrplak endüstrisinde randıman genellikle kullanılan ağaç malzemenin kalitesi ve çapı ile yakın ilişkili bulunmaktadır. Dünya genelinde kontrplak tesislerinin randımanı ortalama %56 olarak kabul edilmektedir. Bu oranın üstüne çıkılması, tesisin başarısını, altına düşmesi için üretim prosesinin rasyonel olamadığını göstermektedir. Kontrplak üretiminde ağaç malzemeden daha optimum fayda ve verim bazı pratik yaklaşımlarla, sağlanabilir. Özellikle ince soyma kaplama levhalarının birleştirilmesinde gösterilecek özen ve kullanılan tutkal çeşidi ile birlikte odun özelliklerine bağlı olarak seçilecek uygun presleme işlemi sonucu verim artırılabilir. AĞAÇ MALZEMESİNİN SEÇİMİ: İki veya daha fazla kaynağın bir araya getirilmesiyle üretilen odun-kompozit ürünleri, yoğunluklarına, kullanım alanlarına, üretim metoduna, kullanılan hammadde özelliklerine vb., bağlı olarak birçok şekilde sınıflandırılabilir. Kontrplaklar, odunlardan elde edilen diğer kompozit ve masif ürünlerle örneğin, yonga levha, kereste, lif levha vb., ile karşılaştırıldığında, üstün özellikleri yanında bazı dezavantajlara da sahiptir. Kontrplağın sahip olduğu avantaj ve dezavantajlardan bazıları aşağıdaki gibi kısaca özetlenebilir .

Ulusal ve Sektörel Haber Merkezi

Kontrplak endüstrisinde randıman genellikle kullanılan ağaç malzemenin kalitesi ve çapı ile yakın ilişkili bulunmaktadır.

Kontrplakların Avantajları: - Küçük boyutlu yuvarlak ağaç malzemeden oldukça büyük boyutlarda ve değişik kalınlıkta üretilebilirler. - Lif yönleri birbirine dik olacak şekilde üretildiklerinden masif ağaçlara göre boyutsal dayanıklılığı daha iyidir. - Yapıları, homojen kalınlıkta ve özellikte ince soyma kaplama levhalardan oluştuğundan, fiziksel özellikleri levha boyunca eşittir. - Estetik olarak değerli veya az bulunan kaliteli ağaç malzemelerden elde edilen dekoratif kesme ve soyma kaplamalar, değeri düşük ağaç malzemeden üretilmiş kontrplak yüzeylerine yapıştırılarak ahşap malzemenin estetik kullanımı ve değeri artırılabilir. - 20 soyma levha yaklaşık 4 cm kalınlığındaki odundan soyularak kontrplak üretiminde kullanılabilir, dolayısıyla odunlardan etkili faydalanma sağlanır.

Kontrplakların Dezavantajları: - Genel olarak kontrplaklar masif ağaçtan daha düşük direnç özelliklerine sahiptir. - Kontrplak üretiminde, odun hammaddesinden verim oldukça düşüktür (%50-58) - Kontrplak üretimi yoğun emek ve enerji gerektirir. SOYMA SURETİYLE ÜRETİLMİŞ İNCE LEVHALARIN BİRLEŞTİRİLMESİ Tomruklardan soyma yöntemiyle elde edilen ince soyma levhalar, dana sonra % 3-6 rutubet derecesine kadar kurutma makinelerinde kurutulurlar. Uygun rutubet derecesine sahip olarak kurutma makineden çıkan levhalar, kontrol edilerek, kusurlu yerleri giyotin makası ile kesilerek kusurlarından

29


ÜRETİM

yapıştırma etkisinin daha iyi ve üniform olması için, esas presten hemen önce ön presleme (soğuk pres) işlemine tabi tutulur. Soğuk preslemeden çıkan levhalar, tutkalın sertleşmesi dolayısı ile tabakaların birleşmesinin sağlanması ve istenilen kalınlıkta kontrplaklar üretmek için esas presleme (sıcak pres) işlemine tabi tutulurlar. KONTRPLAK TASLAKLARININ PRESLENMESİ

arındırılır. Kusurlarından arındırılmış veya tamir edilerek kullanılması mümkün olan küçük boyutlu küçük boyutlu levhalar, tutkallarla yan yana eklenerek, büyük boyutlu ve tek bir tabaka şeklinde kontrplağın boyutuna uygun duruma getirilirler. SOYMA KAPLAMA LEVHALARININ TUTKALLANMASI Kontrplakların orta ve üst yüzeylerinde, ince soyma kaplama levhalarının birleştirilmesinde kullanılan tutkalın çeşidi, üretilen kontrplağın kalitesini, son kullanım yerini ve performansını direk olarak belirlemektedir. Bu nedenle kontrplak üretiminde, odundan sonraki en önemli hammadde tutkaldır. Bu durum farklı amaçlar için örneğin inşaat işlerinde kullanım için beton kontrplağı, deniz araç ve inşaatları için su kontrplağı, genel kullanım amaçları için çok maksatlı iç mekan kontrplağı gibi değişik kullanım yerlerine uygun malzeme üretimine olanak verdiğinden avantaj teşkil etmektedir. Kontrplak üretiminde genel olarak dört çeşit sentetik tutkal kullanılmaktadır. Bunlar; a) Fenol-formaldehit reçinesi b) Melamin- formaldehit reçinesi c) Üre- formaldehit reçinesi d) Polivinil-asetat emülsiyonudur. Bu tutkallardan ilk üçü termo-setting, yani sıcaklığın etkisi ile sertleşen ve bir daha yumuşamayan/bozunmayan tutkal türündedir. Bu tutkallar ince, geniş soyma kapla-

30

ma levhalarının yapıştırılması için kullanılır. Polivinil-asetat emülsiyonu ise termo-plastik özelliğindedir. Yani sıcaklığın etkisi ile yumuşayabilirler ve soğuyuncaya kadar yumuşaklığını muhafaza ederler. Soğuyunca sertleşirler fakat yeniden ısıtıldıklarında yumuşarlar. Bu tutkallar, dar kaplama parçalarının yan yana eklenmesi/birleştirilmesi suretiyle levha haline getirilmesinde kullanılır. Tutkallama işleminin amaca uygun bir şekilde yapılabilmesi için, kullanılacak tutkal türü ile birlikte yüzey veya iç kontrplak tabakası olarak kullanılacak soyma kaplama levhalarının belli bir rutubet derecesinden yüksek olmaması gerekir. Geniş soyma kaplama levhalarının tam ve etkin birleşiminin sağlanması için soyma kaplama levha yüzeylerinde homojen olarak tutkal dağılımı olmalıdır. Uygun şartlarda yeterli tutkal sürülmüş soyma levhalar, her tabaka birbirine dik gelecek şekilde bir araya getirilerek kontrplak taslağı oluşturulur. Taslak haline getirilmiş levhalar, tutkalların

Yüzeylerine tutkal sürülmüş ve lif yönleri birbirine dik gelecek şekilde yerleştirilmiş ince soyma levhalar (kontrplak taslakları), sıcak preslemede (esas presleme) uygulanması gereken süreyi kısaltmak ve tabakalar arasındaki homojen yapışmanın sağlanması amacıyla, herhangi bir ısı kullanılmadan,

sadece mekanik basıncın uygulandığı ön presleme işlemine (soğuk pres) tabi tutulmaktadır. Bu presleme işleminde presleme süresi, kullanılan tutkalın türüne, levhaların kalınlığına ve boyutlarından bağımsız olarak genellikle 15 dakika olarak uygulanmaktadır. Kullanılan ağaç cinsine bağlı olarak soğuk pres basıncı değişebilmektedir.

www.ahsapglobal.com


ÜRETİM

lak taslaklarında ise cm2 ye 13 kg basınç düşecek şekilde ayarlamalar yapılmalıdır. Sıcak preste seçilen sıcaklık, kullanılan tutkal çeşidine göre değişmekle birlikte genellikle 110-120 oC arasında değişmektedir. SONUÇLAR :

Genellikle Kavak, Kayın, Okume gibi yumuşak ağaçlardan elde edilen kontrplaklar için cm2 ye 9 kg, Ozigo, Tetra gibi daha sert odunlardan imal edilen kontrplaklar için cm2 ye 11 kg lık basınç oluşacak şekilde pres basıncı ayarlanmaktadır. Soğuk presten çıkan kontrplak taslakları, istenilen kalınlıkta ve tabakalar arasında sağlam yapışmanın sağlanması yani tutkalların sertleşebilmesi için sıcak presleme işlemine tabi tutulmaktadırlar. Yüzeylerle temas eden sıcak pres tabakaları termik olarak kontrplak taslaklarını ısıtarak tutkalın sertleşmesini sağlarken, mekaniksel olarak da tabakaların sıkıştırılmasını ve istenilen kalınlıkta ürün elde edilmesini sağlar. Ayrıca tutkallamadan hemen önce kurutulan soyma levhalar, tutkallamanın etkisi ile rutubet oranları artığından, oluşan rutubet fazlalığı sıcak presleme ile geri alınır. Sıcak preslemenin amaca uygun ve başarılı bir şekilde yapıla-

Ulusal ve Sektörel Haber Merkezi

bilmesi için, iç tabakalarda kullanılan ince soyma levhaların kalınlıklarının mümkün olduğunca eşit ve belli sınırı geçmeyen aralıklarla birleştirilmiş olmalıdır. Kullanılan ağaç malzemenin ve tutkalın özelliğine bağlı olarak sıcak presleme işleminde değişik basınç ve sıcaklık değerleri kullanılmaktadır. Basınç miktarı, genel olarak kullanılan ağaç cinsine ve üretilmek istenen kontrplak boyutlarına (uzunluk-genişlik) bağlıdır. Ayrıca soyma kaplama levha yüzeylerinde normalden fazla budakların ve kalınlık farklılıklarının olması durumunda, levha yüzeylerinde bazı bölgeler daha sert olabilir. Bu durumda pres basıncı bu sert kısımlara göre yapılır. Sıcak pres sırasında uygulanacak süre, kontrplağın kalınlığına ve tabakaları birleştirmede kullanılan tutkalın tipine göre değişmektedir. Genel olarak yumuşak ağaçlardan (okume, kavak, kayın) elde edilmiş kontrplak taslaklarının preslenmesinde cm2 ye 11 kg, orta sertlikte ağaçlardan üretilen levhalarda (ozigo, tetra) cm2 ye 12 kg, daha sert ağaçlardan oluşan kontrap-

Kontrplak üretim aşamaları sırasında kullanılan teknoloji ve işçilikte gösterilen özen randımanı direkt olarak etkilemektedir. Bazı hususlara dikkat edilerek, kontrplak üretiminde ağaç malzemeden daha yüksek randıman ile kontrplak üretimi yapmak mümkündür. Özellikle, üretim proseslerinde kullanılan makinelerin bakımları zamanında ve uygun şekilde yapılması ve soyma makinesindeki üretimin devamlılığının sağlanması için sık sık durdurma ve tomruk değiştirme işlemini en az seviyeye indirilmesi için, mümkün olduğunca kalın çaplı tom-

ruklar tercih edilmesi verimin artırılmasına etki etmektedir. Kontrplak üretiminin çeşitli aşamalarında bazı kayıplar ve randıman düşüklüğü kaçınılmaz olarak görülebilmektedir. Sıcak preslemeden sonra yüzeylerde oluşan patlamalar, farklı kalınlıktaki levhalar, kısa ebatlılık, zımparalama esnasında oluşan kırılmalar bunlara birkaç örnektir. Bu hataların en aza indirilmesi için tesis düzeyinde çalışan işçilerin eğitilmesi önemlidir.

31


AG PLYWOOD LİGİ

2017 AG Plywood Ligi Sezonu 2016 yılından çok farklı başladı. Ekonomik ürün grubunda yer alan markalar en ön planda yer aldı. Sezona Erbaa Kaplama ile Cocha lider başladı.

PLYWOOD LİGİ'NDE 2017 SEZONU ÇOoooK FARKLI BAŞLADI

2

017 yılı Plywood Ligi çok farklı başladı. İç piyasada yaşanan ekonomik gelişmelerin etkisi ile sert dalgalanmalara sebep olan ve güçlü yükseliş gösteren döviz fiyatları ithal ürünleri önemli düzeyde etkiledi. Dövizin yükselmesi ile piyasa sahip olduğu dönemsel normallerin çok altında olan talep aralığında yönünü ekonomik grup ürünlere yöneltti. Bu durum ile Plywood Ligi ilk ayına 2016 yılının çok uzağında bir tablo ile başladı. Erbaa Kaplama’nın çok aktif olduğu son üç aylık dönemde Cocha markası ile büyük atak yapan firma Ocak ayında üst düzey durgunluk yaşayan pazarda en ön planda yer alan marka olarak karşımıza çıktı. Cocha ekonomik koşulların getirdiği ortamı çok iyi kullandı ve 2017 Plywood Ligi’ne lider başladı. Lig’in önemli sürprizlerinden bir diğeri Sağlamlar A.Ş. tarafından üretilen YesPly. Kasım ayından bu yana önemli atak yapan marka Ocak ayında Kasım ve Aralık’tan bir miktar geride de olsa pazarda göz doldurdu. YesPly Plywood Ligi’nde ilk hafta bir puan farkla ikincilikte yer aldı.

32

Lig’e iyi başlayan bir diğer marka Tekcom. Sıkışık bir dönem yaşayan iç piyasa koşullarında mal gelişlerinde duruş gerçekleştirmeyen markanın distribütörü Simirna’nın pazarlama kadroları gösterdikleri yoğun performans ile önemli pay aldı. Tekcom Plywood Ligi’ne üçüncü sırada yer alarak başladı. İlk ayın üçüncülük koltuğundaki bir diğer ithal marka Ukrayna Odek oldu. Yalçın Orman’ın rekabet stratejisini aynı doğrultuda devam ettirmesi ve sabit duruşu ithal Huş grubu ürünler arasında ön plana çıkardı. Diğer bir kısım ithal huş markaların rekabet koşullarında yeterli performansı gösteremeyişi İthal Ukrayna Odek’i bu noktada ön planda tutmasına sebep oldu. Ukrayna Odek 58 puanla Lig’e üçüncü başladı. Aynı puana sahip olarak başlayan bir diğer marka Akça Kontrplak A.Ş. tarafından üretilen C-PLY oldu. 2016 yılında son aylarda yaptığı güçlü ataklarla zirve yarışına ortak olan ancak son ayda çok küçük bir puan farkıyla Şampiyonluğu Odek’e kaptıran C-PLY 2017 yılına da zirveye yakın başladı.

Dünyanın önde gelen Huş Kontrplak Üreticilerinden Latvijas Finieris’in markası Letonya menşeili Riga Plywood geçen yıl gösterdiği üstün performans sonrasında 2017 yılına da piyasa koşullarına karşın güçlü puanla başladı. Talep daralması karşısında özellikle Babayapı ile kalite noktasında sahip olduğu müşteri grubunun avantajını kullanan marka Huş grubunda yeni düzende mevcut yerinde sağlam görüntü verdi. Lig’e beklentilerin çok gerisinde başlayan Rus Huş markaları ilk ay sıralamada altlarda yer aldılar. Distribütörlerin mevcut koşullarda mal gelişlerini büyük oranda durdurması ile geri planda kalan markaların önümüzdeki aylardaki gelişmeleri merak konusu. AG Plywood Ligi 2017 sezonu büyük sürprizlerle başladı. Çekişmenin üst düzeyde olacağı bir yıl olacağı ilk aydan kendini hissettirdi. Heyecanlı bir sezon bizi bekliyor. Takip etmeye devam edin. www.ahsapglobal.com

www.ahsapglobal.com


AG LİGİ

33


AG OSB LİGİ

ahsapglobal.com

!

2017 YILINDA OSB LİGİ DAHA SERT

2017 yılına daralmış pazar yapısı içinde başlayan AG OSB Ligi, yerli markaların güç gösterisi ile başladı. Dalgalı piyasada Sumaş güçlü strateji ile 2017 sezonuna Lider başladı.

2

016 2017 yılı OSB Ligi heyecanla başladı. Genel ekonomik koşulları, talep darlığı ve döviz yükselişinin etkisi altında başlayan Lig’de yerli markalar zirvede başladı. İthal ürünlerin olumsuz etki altında olduğu Ocak ayında yerli üreticiler rekabet şartlarında avantajlı pozisyon aldı. 2016 yılına benzer olarak 2017 yılı ilk ayında puanlar birbirine çok yakın. Sumaş 2016 yılında başarılı bir sezon geçirmiş ve zirvenin sadece 2 puan gerisinde Lig’i 3.sırada bitirmişti. Ocak 2017’de gösterdiği performans ile piyasada kendini hissettiren marka Lig’e lider başladı. Ay içerisinde toplam 56 puan toplayan marka sert rekabet koşullarının ön planda olacağı tahmin edilen sezonda çok etkin olacak bir görünüm verdi.

sanın en genç üyesi olan Westboard döviz hareketlerini avantaja çevirmeyi bilen bir diğer marka oldu. Pazarda geniş alanda etkin hareketlerle iyi puanlar toplayarak 2017 OSB Ligi’ne ikinci sırada başladı. 2016 yılı şampiyonu Egger son aralık ayında son bir atak ile elde ettiği şampiyonluk sonrasında performansını belli oranda devam ettirdi. Gelen ürünlerin çoğunlukla depolara çekildiği ve depo satışlarıyla hareket sağlandığı ayda marka değeri ve algısı avantajıyla üçüncülükte yerini aldı. 2016 yılının en çok gel-git yaşayan markası SFC ocak ayında belli oranda agresif pozisyon aldı. Türkiye genelinde bakıldığında agresif yapıda olduğu dönemlerde iyi puanlar toplayan marka sezona 53 puanla dördüncü sırada başladı.

Bir yıl aradan sonra Türkiye pazarına Yalçın Orman ile dönüş yapan İrlanda’lı Smartply OSB’nin dönemsel piyasa koşullarında ülke genelinde hareket sağlamaya başladığı gözlemlendi. Piyasanın yeni denilebilecek oyuncusu Alman Kronoswiss Ada Dış Ticaret’in hareketli yapısı ile dikkatleri üzerine çekti. Durgunluk halinde olan Pazar yapısında farklı avantajlar sunarak ön plana çıkan markanın Şubat ayında daha güçlü puanlar toplaması beklenti dahilinde. OSB Ligi 2017 yılında da piyasaya heyecan katmaya devam ediyor. Markalar 2017 yılında da yarışıyor ve Türkiye kazanıyor. Takip etmeye devam edin. www.ahsapglobal.com

Küpeliler A.Ş. tarafından üretilen ve piya-

34

www.ahsapglobal.com


SWISS KRONO OSB TÜRKİYE DİSTRİBÜTÖRÜ

Merkez : Organize Sanayi Sitesi 1232.sokak (eski 40) no:2-4 Ostim / Ankara Tel : 0 (312) 385 00 96 / Faks : 0 (312) 385 49 88 Ostim Sube : Organize Sanayi Sitesi Cevat Dündar Cad. no:12 Ostim / Ankara Tel : 0 (312) 385 66 52 / Faks : 0 (312) 354 67 86 Saray Sube : Keresteciler Sitesi Adnan Menderes Bulvarı no:7 Saray / Kazan / Ankara Tel : 0 (312) 815 21 16 / Faks : 0 (312) 815 21 18

info@adadisticaret.com.tr www.adadisticaret.com.tr www.ahsapglobal.com


RÖPORTAJ

GELiYORLAR VAN’A DOĞRU,

YOLLARI iRAN’A DOĞRU! Geçtiğimiz haftalarda açıkladıkları 50 milyon avroluk MDF Tesisi yatırımı ile ilgili, WILCO şirketleri grubunun Genel Müdürü Mehmet Avcı yatırımın detaylarını paylaştı.

G

eçtiğimiz haftalarda açıkladıkları 50 milyon avroluk MDF Tesisi yatırımı ile Van’ı heyecanlandıran WILCO şirketleri grubunun Genel Müdürü Mehmet Avcı o yatırımın detaylarını paylaştı. Van’da ezber bozmaya geldiklerini söyleyen Avcı, markalarına Van’ı katacaklarını, Van odaklı bir büyümede önlerine büyük hedefler koyduklarını belirtti.

tüm hazırlıklarını yaptı. Büyük bir inisiyatif alarak tam 50 milyon avroluk bir yatırımı yapmaya hazırlanan firma Mehmet Avcı öncülüğünde geçtiğimiz hafta da ortakları İranlı bir firma ile yatırımın sözleşmesini imzaladı. Kentte büyük bir yatırım atağı yaparak dikkatleri üzerine çeken firmanın yöneticisi olan Avcı, tam da herkesin konuştuğu bir süreçte Şehrivan’ın sorularının yanıtladı.

2011 yılındaki depremler ardından da yaşanan çatışmalı süreç ve diğer sorunların ardından ciddi bir sermaye göçü veren Van’a tam da bu süreçte önemli bir firma büyük bir yatırım ile geliyor. Ardı ardına yaşanan sıkıntılarla birlikte yerel bir ekonomik kriz de yaşayan Van başbakanın müjdesini verdiği yatırım ve destek paketleriyle rahatlama çabasına girerken yatırımcılarla da potansiyelini gerçekleştirmeyi arıyor. Van’da üretip İran’a doğru açılmanın hazırlığını yapan WILCO adlı firma MDF üretimi için

Kentin zor bir süreçten geçtiği bir dönemde önce hükümetin yatırım ve destek paketi adı altında sunduğu teşvikler ardından da başlattığı yatırım seferberliği Van’da ilk meyvesini verdi. Teşviklerde ön başvurular alınmaya başlarken Van’da doğup uzun yıllar önce batıda iş yapmış önemli bir aile kentte yatırım yapmak için kolları sıvadı. Tıpkı eski Van’ın “Giderem Van’a doğru, yolum İran’a doğru…” adlı eski türküsünde olduğu gibi İstanbul’dan yola çıkan WILCO adlı grup Van’a doğru önemli bir yatırım

YENİ MDF TESİSİ yapmak içi yola düştü. Van’da üretip İran’a doğru açılmanın hazırlığını yapan WILCO adlı firma MDF üretimi için tüm hazırlıklarını yaptı. Büyük bir inisiyatif alarak tam 50 milyon avroluk bir yatırımı yapmaya hazırlanan firma Mehmet Avcı öncülüğünde geçtiğimiz hafta da ortakları İranlı bir firma ile yatırımın sözleşmesini imzaladı. Kentte büyük bir yatırım atağı yaparak dikkatleri üzerine çeken firmanın yöneticisi olan Avcı, tam da herkesin konuştuğu bir süreçte Şehrivan’ın sorularının yanıtladı. İşte Van’daki 50 milyonluk yatırımın A’dan Z’ye tüm detayları… Geçtiğimiz hafta Van’a ziyaretinizde büyük bir yatırım yapacağınızın müjdesini verdiniz. Bu yatırım fikri nasıl oluştu ve süreç nasıl gelişti? Tabi bizim başlangıç noktamız Van’dır. Van bizim için çok çok önemlidir. Önemli olmasının nedeni ise memleketimiz ve bizim orada ticaretin başlangıcını yapmış olmamız. Bizim bunun devamında Van’a bir şey katmamız gerekiyor. Van’la ilgili daha önce birkaç girişimimiz oldu. Şu anda Van’da hizmet verdiğimiz kurumlar var. Van’da daha önce İstanbul Hastanesi diye bir yer vardı. İstanbul Hastanesi ile ilgili biz bu yıl


" YAT I R I MC I DE ĞI L Gİ R İŞİ MC İ A R I YORUZ DE Dİ L E R Bİ Z DE VA N’I N YOLU N U T U T T U K ." içerisinde bazı görüşmeler yaptık. Oraya bir yatırım yapalım o hastaneyi tekrardan kalkındıralım, çevresinde olan esnafın satış yapamaması sorunlardan dolayı böyle bir girişimde bulunmak istedik. Yani ilk olarak sağlık sektörü mü vardı aklınızda? Evet. Biz bu girişimi, bu yılın 4’üncü ayı gibi yaptık. Yapacağımız yatırımın Van’a katkı sağlaması gerekiyordu. Biz de bunu en iyi şekilde olacak olan sağlık alanıydı. İstanbul Hastanesi bunun en iyi yerlerinden bir tanesiydi. Satın alma yolu ile bunu yapmayı düşündük. Hissedarlarına 38 milyon TL’ye kadar bir teklifte bulunduk. Ama bizi o süreçte oyaladılar. Ve 15 Temmuz’a kadar beklettiler. Sonra darbe girişiminin ardından devlet oraya el koydu. Sonra bu yatırım fikri nasıl şekillendi? Daha sonra Van için başka neler yapabiliriz üzerinden Burhan Kayatürk ile görüştük. Kayatürk, Van hassasiyeti üst noktada olan ve ciddi manada Van sevdalısı bir isim. Kendisi bu konuda bizim yatırımımızdaki kilit ve teşvik edici isimlerin başında geldi. Her yatırımda olduğu gibi bizim yatırımımız konuşulduğunda da önce Van’da olması gerektiğini gündemine alıp ardından yatırımın detaylarını konuşuyor. Bu konuda hem teşvik etti hem de yatırım sürecinde bizi destekledi. Ortaklarımız ile birlikte Van’da yatırım yapmamız konusunda aklımızda hiçbir şüphe kalmayacak derecede önemli söylemler geliştirdi. Bu konudaki hassasiyeti gerçekten kıymetliydi. Fikirler oluşmaya başlayınca Van Organize Sanayi Bölgesi başkanı Şemsettin Bey ile görüşmelerimiz oldu. Yine milletvekilimiz Beşir Atalay ile görüşmelerimiz oldu. Onlarında önerileri oldu ancak bizim alanımızla alakalı çok somut şeyler çıkmadı karşımıza.

Biz Türkiye’deki görüşmelerimizi yaptıktan sonra en son İran’da AIDA Gurup diye MDF fabrikası olan bir Gurupla görüşmelerimiz oldu. Bununla birlikte cazibe merkezleri kapsamına Van’ın alınması ile teşviklerin verileceği üzerine girişimlerde bulunduk. Başbakanın Diyarbakır’da açıklamış olduğu yaklaşık 60 milyar dolarlık bir bütçe ayırdıklarını söylediler. Biz de bunu en iyi nerde yaparız dedik ve en doğru noktanın Van olduğuna karar verdik. MDF fabrikası kurulabileceği düşüncesi oluştu kafamızda. Bu düşüncemizi Burhan Kayatürk’le paylaştığımızda ondaki oluşan heyecan bizi daha da heyecanlandırdı. Bizi daha çok teşvik etti. Daha sonra AIDA Gurubun sahibi Hüseyin Bey ile birlikte bu konuyu masaya yatırdık ev somut bir hale getirdik. Sayın Kayatürk bizi direk Kalkınma Bakanlığına yönlendirdi. Orada bakan yardımcımızla bir görüşme yatık. Bakan yardımcımız bize orada ‘Biz burada yatırımcıdan ziyade girişimci arıyoruz. Bize bölgeyi kalkındıracak girişimler lazım’ dedi. O böyle konuşunca biz daha çok heyecanlandık.

" Devlet arsa tahsisi yapıyor ve fabrikanın yapımına kadar destek saglıyor." Yani teşviklerin Van’da somut anlamda can bulacağı ilk yatırım sizin olacak diyebilir

RÖPORTAJ HABER miyiz? Kesinlikle. Teşvikler yatırımımızın ete kemiğe bürünmesinde son aşama oldu. Neden derseniz… Devlet arsa tahsisi yapıyor ve fabrikanın yapımına kadar destek sağlıyor. Artı alacağınız makinalarda kendi öz kaynaklarınız dışında devlette size kredilendirme formülü de çıkarıyor. Biz burada kendi öz kaynaklarımızla makine alımı yaparız, işletme sermayesini koyarız. Bunlarla birlikte bizim 50 milyon avroluk bir bütçe gerekiyordu. Devlet bu konuda zaten teşviklerini sağlıyor. Bunların akabinde Van’da Şemsettin beyle bir görüşme yaptık. Şemsettin bize hemen bunu kamuoyuna duyurmak istedi. Bizde kendisini bu konuda destekleyerek hareket ettik. Hemen bize 100 dönümlük bir arazi tahsisi yapma kararı aldılar. BU ÜRETİM İLE VAN BÖLGEDE İLK OLACAK! Biraz da yatırımınızda bahsedecek olursak, nasıl bir üretim merkezi olacak? Biz bu arazi içerisinde yaklaşık 70 dönümlük kapalı bir alanımız olacak. Fabrika ana binası olacak. Makinalarımız MDF üretiminde kullanacağımız tamamen Alman üretimi olan makineler olacak. Ve şuan Türkiye’nin yapmış olduğu MDF üretimi yıllık 200 milyon metre kare. Ve bunun sadece 110 milyon metre karesi yurt için pazarında satılıyor. 90 milyon metre kare yurt dışına ihraç ediliyor. Doğu Anadolu bölgemizde herhangi bir MDF fabrikası yok. En yakın Gaziantep’te var. O da en son FETÖ’den kaynaklı el konuldu. Kayyum atandı ve

YATIRIMCI DEĞİL GİRİŞİMCİ ARIYORUZ DEDİLER BİZ DE VAN’IN YOLUNU TUTTUK Peki, İranlı bir firmayla yatırım yapma süreci nasıl işledi? Ulusal ve Sektörel Haber Merkezi

37


RÖPORTAJ RÖPORTAJ şuan çalışmıyor. Bunun dışında Antalya’da İzmit’te ve İstanbul’da var MDF fabrikası. Bölgede böyle bir yatırımın olması çok önemli. Çünkü bölgede yaklaşık 20 milyon metre kare kullanımı var. Bizim kuracağımız fabrikanın kapasitesi ilk olarak 20 milyon metre kare olacak.

ham maddesini almayacaklar. Artık yanı başlarında olan bir fabrikadan alacaklar. Maliyetten kazanmış olacaklar. Böyle olunca da üretilen mal daha ucuza mal edilecek. Son tüketiciye kadar bu fabrikanın çok ciddi katkısı olacak.

çaba göstereceğiz. Van iyi bir yere gelecekse sizin ve bizim girişimlerimizle olacaktır. Bu konuda ortak dert Van olmalı. Van tüm düşüncelerin ve projelerin odağında olmalı. Biz de böyle bir anlayış ile geldik. Van da yatırımımızın da derdiğimizin de merkezinde olacak.

MARKA DA VAN OLACAK! Üreticilerin yatırımdan önce ilk düşündüğü şey güvenlik, karlılık ve hammadde ile pazara uzaklık olur genelde. Van ve diğer doğu illeri bu konuda biraz dezavantajlı olarak görülüyor. Siz bu anlamda Van’ı neden tercih ettiniz peki? Aklınızda bu şüpheler oluşmadı mı? Van’ı tercih etmemizin en önemli sebebi coğrafi konumdu. Suriye’ye, İran’a Irak’a Azerbaycan’a, Nahcivan’a yakın olması bizi ciddi bir şekilde etkiliyor. Ayrıca alacağımız ağaç Romanya, Ukrayna taraflarından geliyor. Biz o ağaçları Karadeniz limanından Van’a çok daha çabuk getirebileceğiz. Van aynı zamanda Asya ve Orta Doğu’nun beşiği konumundadır. Birçok medeniyete başkentlik yapmasının sebebi de bu yöndedir. Van gerçekten şehir olarak çok güzel bir yer. Arazi olarak düz bir yer. Yatırıma elverişli olduğu için ileriki dönemde özellikle terör olaylarının bitmesi ile birlikte daha ciddi yatırımcılar gelecektir. Bizim bugün bu yapacağımız 50 milyon avroluk yatırım yarın çok küçük bir yatırım olarak kalacak. BU PROJE VAN’A DA CAN KATACAK! Ayrıca risk ve karlılığa gelince… Bu konuda aslında Van dezavantajlı değil. Aksine avantajı da potansiyeli de yüksek bir kent. Yeter ki yatırımlar gelsin, yeter ki Vanlılar ve üreticiler inisiyatif alıp yatırım yapsın. Elbette ki iş adamı yaptığı işin karını düşünür. Ancak uzun vadede karını düşünen çok az kişi vardır. Ancak biz kısa vadede kazanç sağlamayı hedefliyoruz. Biz de bu yatırımda 2 yıl içerisinde yatırımı hayata geçirip seri üretime geçmeyi hedefliyoruz. Ve akabindeki 5 yıl içerisinde yapılandırmamızı kurup istediğimiz cirolara ulaşmaktır. Bu fabrikada istihdam yaratacağız. Şehirde ciddi bir işsizlik var. Çok vasıflı personelden ziyade vasıfsız personele de ihtiyacımız var. Van’da esnafa can katacak bir projedir. 300 dönüm arazi üzerinde 100 tane marangoza 3’er dönümlük yer verilecek. Bu marangozlar Antep’e İzmit’e gidip MDF’nin

38

O halde bu yatırım Van’ın sınırlarını da fazlasıyla aşacak gibi görünüyor…

"O ALGILARI KIRACAĞIZ"

Muhakkak. Dünyada var olan bir gerçek vardır. O da bütün yeniliklerin batıdan doğuya doğru gelmesi. Biz hep batıya mecbur bırakıldık. Ama biz o algıyı değiştirmek istiyoruz. Biz burada doğudan batıya götürmek istiyoruz. Biz burada en kaliteli ürünü üretmeye çalışacağız. Van’da üretilen parkenin Türkiye’de üretilen en kaliteli parke olduğunu söyleteceğiz insanlara. Bunu ürettiğimizde 10 yıl sonra kalitemizi Türkiye’ye kabul ettirmiş olacağız. Fabrikamızın hala bir adı yok. Ama ortağımızla birlikte markamızın içerisine mutlaka Van ismine yer vereceğiz. Şehrin uluslararası pazarda adını duyurmuş olacağız.

Bizim en büyük eksiğimiz özgüvendir. Aslında özgüveni yüksek olan kişilerin yapacağı çok işler vardır. Bir şeyleri düşünmek lazım ki harekete geçmek gerek. Biz burada birbirimizin özgüvenini kırmak içinde çok ciddi emek sarf ediyoruz. Diğer ülkelerde böyle bir şey yok. Sen bir iş yapacağım dediğinde hemen kutlama yapılır. Bizim özgüvenimizi kendi çevremiz kırıyor. Bizim burada birileri iş yapacağı zaman gizli tutar. Çünkü özgüvenini biri kıracak diye ya da işini bozacak diye paylaşmak istemez. Şehrimize yepyeni şeyler kazandırmamız gerekiyor. Var olan o algıyı kırmamız gerekiyor.

Ama sıkıntılı bir süreçten geçiyoruz… Böyle bir süreçte Van’da yatırım yapıp bunu pazara iletebilmek nasıl olacak?

Siz bir ilk oldunuz. Fakat bu tür yatırımların artması gerekiyor. Artacak ki Van’ın bu konuda dezavantajlı değil potansiyeli yüksek bir yer olduğu görülsün. Nasıl işlemeli bu süreç?

Biz aslında çok zor bir iş yapıyoruz. Zor olan fabrika yapmak değil, yatırımı bölgeye getirmek. Biz öncelikle bizimle yatırım yapması için bir tane yabancı yatırımcıyı kabul ettiriyoruz. Bunun yanı sıra Türkiye’nin de en riskli bölgesinde olması için kabul ettiriyoruz. Biz bunu sağlarken şehrin güvenilir olmasından ziyade yapmış olduğumuz girişimlerin güvenilir olacağını enjekte ediyoruz. Bize güveniyorlar açıkçası. Bu güven sayesinde bölgeye yatırım getirebiliyoruz. Bu yatırım projemiz ulusal medyada çok büyük bir yankı buldu. Bunu sağlayanda yerel medyanın buna sahip çıkması. Projeyi sahiplenmesi yatırımın önemini gözler önüne serdi. Yatırım haberimiz hemen bütün gazetelerin ekonomi sayfalarında vardı. Siz bunu yaptıkça biz daha çok iyi işler yapmak için

Şu an Van’da hiç turizm yatırımı konuşulmuyor. Van’da sanayi yatırımı ileri dönemlerde Almanya’dan, Japonya’dan, Çin’den çok daha büyük yatırımcılar gelip yatırım yapmak isteyecek. Gerçekten sıraya girecekler. Bizim bunu sağlamamız için öncelikle kendi iş adamlarımızın bazı girişimlerde bulunması. Bizim gibi iş adamları daha büyük yabancı yatırımcıları getirebilme şansı var. Biz burada biraz da devletin ver-

www.ahsapglobal.com


RÖPORTAJ RÖPORTAJ diği teşvikler doğrultusunda girişimde bulunuyoruz. Biraz da devletin vermiş olduğu teşviklere teşvik etmedir. Bu yatırımın yanında şu sıralar Van gündemini yoğun şekilde meşgul eden konulardan birisi ise Van Vakfı seçimleri idi. Sizde Vakfın ‘Yeni Oluşum Grubu’ adı altında seçime girip kazanan ekipte yer alıyorsunuz. Kısaca Van Vakfından da söz edelim… Tabu burada Van’ın sosyal ve kültürel konuları ile ilgili konuşmak gerekiyor. Van’da çok fazla zaman geçirmiş biri değilim. Çok fazla Vanlı çevrem olmadı. Hep dışarıda bir çevrem oluştu. Bu esnada ben uluslararası ekonomik ve kültürel federasyonunda genel başkan yardımcılığına getirildim. Bizimle birlikte hareket eden büyüklerimiz vardı. Ben oradayken STK’ların ne yapmak istediklerini anladım. Ben sivil toplum kuruluşların yapmış olduğu faaliyetlerin her kişi üzerinde bireysel etki bırakacağını ve toplumsal yaşamı daha güçlü bir hale getireceğini ben orada gördüm. Daha sonra federasyondan ayrıldım. Ve Van İş adamlarının yönetimine girdim ve başkan yardımcılığı yaptım. Daha sonra oradan da istifa ettim. Van Vakfının yeni yönetiminde bulundum Nizamettin Bey ile. Seçimi de kazandık. WILCO’NUN BAŞARI HİKÂYESİ… O halde yeniden başa dönelim. Yatırım WILCO adıyla gerçekleşiyor… Biraz da WILCO’nun kuruluşundan bugüne öyküsünü ve çalışma alanlarından bahseder misiniz? WILCO bizim hizmet markamız. Bu hizmet markası çatısı altında 4 tane şirketimiz var. Bu şirketlerden bir tanesi sosyal hizmetler. Bu Türkiye geneli 65 ilde, yaklaşık 400 ilçede endüstriyel temizlik ve personel çalıştırmaya dayalı diğer hizmet işleri sağlıyor. Bununla birlikte endüstriyel tedarik hizmeti veren şirketimiz var. Bu şirketimiz Almanya’da endüstriyel temizlik ürünleri üreten bir markanın Türkiye ve Kuzey Kıbrıs distribütörlüğünü yapıyor. Tamamıyla fabrikadan direk müşteriye çalışan bir endüstriyel temizlik hizmeti sağlayan bir şirkettir. Bununla birlikte Avcı Gurup diye bir şirketimiz var. Avcı Gurup aynı zamanda inşaat işi yapıyor. Küçük ölçekli personel hizmeti sağlıyor. Bunun yanı sıra İlgi enerji ve savunma sanayi diye bir şirketimiz var.

Ulusal ve Sektörel Haber Merkezi

Bizim savunma sanayide de faaliyet gösterdiğimiz bir şirkettir bu. Termal kamera sistemleri, güvenlik sistemleri gibi askeri ihtiyaç olacak ürünlerin tedarikini ve ülkeye yeni bir şey katabilecek ürünleri yurt dışı pazarında ARGE çalışması yaparak Türkiye’de daha işe yarayacak hale getirerek yeni ürünle getiriyor. Zaten WILCO’nun amacı Türkiye’ye daha ciddi katkısı olacak projeleri üretmek. Endüstriyel temizlik firmamızda temizlikte var olan klasik temizlik algısını değiştirecek projeler üretiyoruz. X Line diye bir proje üretiyor. Bu da çaprak mikrop bulaşmasını tamamen önleyecek yeni bir temizlik sistemidir. Tedarikte yine farklı bir şey üretmeye çalışıyoruz. Tamamıyla yurt dışından bu işin en iyileri ile birlikte çalışma yaparak bunu Türkiye’ye kazandırmayı hedefliyoruz. VAN’DA ÇITAYI YÜKSELTECEĞİZ! WILCO Gurup 1991 yılında babam öğretmen iken Van’da bir temizlik şirketi kuruyor. Temizlik şirketini Van’da ev temizliği, iş yeri temizliği yapmak amacıyla kuruluyor. Kısa bir süre sonra Van’da özelleştirmeler başlayınca ilk olarak TEDAŞ bölge müdürlüğü, daha sonra devlet hastanesi gibi yerlerde kamuya hizmet veren bir şirket haline geliyor. 1991 yılı ile 2005 yıları ara-

sı Van’da kamu kurumların yüzde 80’nine hizmet vererek daha sonra Van’da belli potansiyele kadar geliyor. Van piyasasında sürekli aynı noktada kalmak gibi bir ihtimalin yok. Biz de bundan kaynaklı İstanbul’a geldik. Türkiye ticaretinin yüzde 70 İstanbul üzerinden sağlanıyor. Biz de merkezimizi 2005 yılından sonra İstanbul’a aldık. 2011 yılında artık markalaşmaya gittik. 2012 yılında WILCO’yu oluşturduk. WILCO ile birlikte alt şirketlerimizi kurduk ve daha güçlü bir şekilde piyasada olmak için mücadele veriyoruz. Biz bu mücadeleyi sadece Türkiye’de yaşayan şirketlere karşı değil Global çalışan şirketlere karşı da veriyoruz. WILCO dünya çapınca 500 bin 600 bin çalışanı olan büyük şirketlere karşı iyi bir şekilde rekabet ediyor. Bu rekabetini daha iyi olduğu projelerle sağlıyor WILCO. Aynı zamanda Koç, Ziraat Bankası genel müdürlüğü gibi büyük yerlere karşı kendisini ispat etmiş ve tercih edilen bir marka haline gelmiş. Şuan iş yaptığı kurumların hepsi kendi sektöründe lider olan kurumlardır. Ziraat bankası bugün bankacılıkta lider bir bankadır. Otomotivde Mercedes en önde giden markadır. Koç Holding bakıldığında sanayide, iş dünyasında en önemli şirkettir ve WILCO bu şirketlerle çalışıyor.

39


HABER

!

Orman Kanunu

DEĞİŞTİ

Orman Mühendisleri Odası Tepkili Orman alanlarında ‘kamu yararı ve zaruri hallerde’ kişi ve şirketlere verilen izinle ilgili yönetmeliğin kapsamı genişletildi.

O

rman alanlarında ‘kamu yararı ve zaruri hallerde’ kişi ve şirketlere verilen izinle ilgili yönetmeliğin kapsamı geniş-

düzenleyen dördüncü maddesinde yapılan değişiklikle, yeraltı depolama tesisleri ile dini eğitim tesisine bağlı uygulama maksatlı ibadethaneye izin verilebilecek.

letildi.

Orman Kanunu’nun 16, 17/3 ve 18. maddelerine ilişkin uygulama yönetmeliklerinde yapılan değişiklik 21 Ocak 2017 tarihli Resmi Gazete’de yayımlandı. Orman Kanunu’nun ‘kamu yararı ve zaruri hallerde’ orman alanlarında kişi ve şirketlere izin verilmesine ilişkin uygulama yönetmeliğinde ilk olarak ‘liman geri hizmet alanı’ tanımlandı. Yönetmeliğin, ‘kamu yararı ve zaruri hallerde’ orman alanlarında verilecek izinleri

40

Toprak dolgu alanı şirketlere işlettirebilecek 16. maddenin uygulama yönetmeliğinde yapılan değişiklikte, izin sahibi belediye toprak dolgu alanını başkasına devredemeyecek. Ancak büyükşehir belediyesi, kendisine verilen toprak dolgu alanını ilçe belediyesine veya belediye şirketlerinin yüzde 50’den fazla ortaklı olduğu şirketlere işlettirebilecek. Orman Bakanlığı yetkililerinden edinilen bilgiye göre; değişikliğin, mevzuatın uygulanmasındaki aksaklıkların giderilmesi ve

uygulamaya yönelik hükümlerin yeniden gözden geçirilmesi amacıyla yapıldığı öğrenildi. Yönetmelik değişikliğiyle düzenleme gereği istenilen belgelerde netleştirme sağlandı, uygulama esnasındaki anlam kargaşası giderildi, orman köylüsüne bazı destekler sağlandı. Yönetmelikteki hükümler, Türkiye'deki enerji açığı, enerji yatırımlarının ülke ekonomisine katkıları, faaliyeti devam eden ve özelleştirilen termik santraller dikkate alınarak, diğer mevzuatlara ve günün şartlarına uyumlu hale getirildi. Orman Mühendisleri Odası Kararı yargıya taşıyacak Yönetmelik değişikliğinin Danıştay kararına aykırı olduğunu ve kararı yargıya taşıyacaklarını söyleyen Orman Mühendisleri Odası Başkanı Ali Küçükaydın, “Ormanlara toprak dökümünün işlettirilmesi, tekrar belediyelere bağlı şirketler kanalıyla üçüncü şahıslara verilmektedir” dedi.

www.ahsapglobal.com


ANALİZ

%15

AĞAÇ ve ORMAN ÜRÜNLERİ İHRACATI

2

017 yılı Ocak ayı sektörel bazda ihracat rakamlarına göre; Türkiye Mobilya, Kâğıt ve Orman Ürünleri ihracatı, 2016 yılının eş değer dönemine kıyasla, %14,99 oranında artış göstererek 2016 yılı Ocak ayında toplam 272,169,444 USD iken 2017 yılı Ocak ayında 312 milyon 959 bin dolar olarak gerçekleşmiştir. Sektörün Ocak ayı Türkiye toplam ihracatındaki payı %2,97 olmuştur.

sektör ihracatında %15 oranında artış yaşandığı görülmektedir. İlk 10’da en fazla artış %88 ile Gaziantep’te gerçekleşmiştir. MAL GRUBU BAZINDA DEĞERLENDİRME Türkiye geneli sektörün 2017 yılı Ocak ayı ihracatı alt grup bazında ilk sırayı Kâğıt-Karton ve Matbu Yayınlar almıştır, bu grupta değer bazında%17 artış yaşanmıştır.

İL BAZINDA DEĞERLENDİRME Türkiye Mobilya, Kâğıt ve Orman Ürünleri 2017 yılı Ocak ayı sektörel ihracatı iller bazında incelendiğinde; İstanbul’un 122 milyon 76 bin dolar ile ilk sırada yer aldığı ve bir önceki yılın eş değer dönemine kıyasla

ÜLKE BAZINDA DEĞERLENDİRİLME Türkiye geneli sektörün 2017 yılı Ocak ayı ihracat rakamlarına göre değer bazında en önemli pazar Irak olmuştur. İran ise Irak’ın ardından ikinci sırada yer almıştır.

Ulusal ve Sektörel Haber Merkezi

Bu yükseliş üzerinde dövizin önemli seviyede değer kazanmış olmasının etkisi yadsınamaz bir gerçek. Bu durum bizlere reel kompozisyon içerisinde yorum yapma şansımızı bir miktar düşürüyor. Buna karşın döviz artış oranına baktığımızda 2016 yılı ocak ayında dolar kuru 2,98, Euro kuru 3,21 seviyelerinde iken bugün dolar 3,71, Euro 3,99 seviyelerinde. Artış oranı yaklaşık %24. Bu artışın ihracatta oluşturduğu belli süreli katkı 2017’nin ilk aylarında mutlak olumlu yansımasının yanında reel olarak bunun devamlılık göstermesi atılacak adımlara bağlı olduğu hepimizin gerçeği.

41


HABER

İhracat Yıla Son 49 Ayın Artış Rekorunu Kırarak Başladı

Ocak 2017 ihracatı yüzde 15 yükselişle 10 milyar 528 milyon 47 bin dolar oldu İhracat yıla son 49 ayın artış rekorunu kırarak başladı.

İ

hracat yıla rekorla başladı. TİM verilerine göre Ocak 2017 ihracatı yüzde 15 artışla 10 milyar 528 milyon dolar olurken, son 49 ayın artış rekoru kırıldı. TİM Başkanı Büyükekşi, “Biz 2017'yi Atılım Yılımız ilan ederken bu başarıları yakalayacağımızı öngörmüştük. Tahminlerimizin bir bir gerçekleşmeye başlaması hedeflerimize ne kadar yakın olduğumuzu gösteriyor” dedi. Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM), Ocak 2017 ihracat rakamlarını Tekirdağ, Çerkezköy'deki Hema Endüstri Tesislerinde açıkladı. TİM verilerine göre ocak ayı ihracatı yüzde 15 artışla 10 milyar 528 milyon 47 bin dolar oldu. Rakamların açıklandığı basın toplantısında konuşan TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi, “İhracatımızda tam

42

49 aydır bu seviyelerde bir artış oranı görmemiştik” sözleriyle yıla rekorla başlandığı mesajı verdi. “Biz 2017 yılını Atılım Yılımız ilan ederken bu başarıları yakalayacağımızı öngörmüştük” diyen Büyükekşi, sözlerini şöyle sürdürdü: “2017 yılında petrol ve emtia fiyatlarındaki düşüşün son bulması ile ihracat fiyatlarımızın tekrar artışa geçeceğini, Rusya ile yaşadığımız siyasi kriz neticesinde ortaya çıkan ihracat kayıplarının azalarak ortadan kalkacağını, çevremizde yer alan petrol ihracatçısı ülkelerin de toparlanacağını; dolayısıyla bu ülkelere olan ihracatımızın artışa geçeceğini söylemiştik. Bu tahminlerimizin bir bir gerçekleşmeye başlaması hedeflerimize ne kadar yakın olduğumuzu gösteriyor.”

2007'de yatırım notu yoktu ama en yüksek yabancı yatırımı aldık Ekonomideki gelişmeleri de değerlendiren Büyükekşi, S&P ve Fitch'in kararlarıyla ilgili genel kanaatlerinin politik sebeplerin öne çıkarıldığı yönünde olduğunu belirtti. Bir hatırlatma yapan Büyükekşi, “Ülkemiz yıllık bazda en yüksek yabancı yatırımı 2007 yılında aldı ve ülkemize tam 19 milyar dolar giriş oldu. Türkiye'nin 2007 yılında yatırım yapılabilir notu da yoktu. O yüzden diyoruz ki; ülkemizin potansiyeli ortada. Temel göstergelerimiz iyi. Bu sebeple not indirimlerine rağmen, yatırım almaya devam edeceğimize inanıyoruz.” diye konuştu. Merkez Bankası'nın da son dönemde attığı önemli adımlar olduğunu vurgulayan Bü-

www.ahsapglobal.com


HABER

"Bugün artık duvar örerek, kapı kapatarak ticaret yapılmayacağını biliyoruz." yükekşi, “Geçtiğimiz hafta faizlerde kısmi bir artışa gidildi. Kurlarda istikrar sağlamak adına bu hamleyi önemli buluyoruz. Umuyoruz ki, önümüzdeki dönemde kurlarda tekrar istikrarlı bir ortam sağlanacak” dedi. Büyükekşi, ihracatçıların döviz piyasasındaki oynaklığın yüksek olmasından rahatsız olduğunu, önceliğin döviz piyasasının öngörülebilir olması olduğunu hatırlattı. Bugün artık duvar örerek, kapı kapatarak ticaret yapılmayacağını biliyoruz Gümrük Birliğinin Güncellenmesi müzakerelerinin en kısa zamanda sonuçlanmasını beklediklerini belirten Büyükekşi, Türkiye'nin de taraf olduğu Ticaretin Kolaylaştırılması Anlaşmasının önümüzdeki günlerde yürürlüğe gireceğini ifade etti. Büyükekşi, “Dünya ticaretinde gümrük işlemleri çok daha hızlı ve düşük maliyetli olacak. İhracatçılarımızın önü açılmış olacak. Bugün artık duvar örerek, kapı kapatarak ticaret yapılmayacağını biliyoruz. Ticarete konulan her engel, sadece engelin arkasında kalana değil, önünde durana da zarar veriyor. Artık zaman kapıları açma, ticaretin önündeki duvarları yıkma zamanıdır” dedi.

yon dolarla kimyevi maddeler sektörleri takip etti. Sektörel bazda en fazla artışı %146 artışla Zeytin ve Zeytinyağı sektörü yakalarken, Gemi ve Yat sektörü %57, Yaş Sebze ve Meyve sektörü ise %46 artış kaydetti. AB'nin payı yüzde 50'ye dayandı Ülke gruplarına göre ihracatta Ocak ayında ilk sırada yüzde 49,9 pay ve 5 milyar 254 milyon dolar ile Avrupa Birliği, ikinci sırada yüzde 18,2 pay ve 1 milyar 920 milyon dolar ile Orta Doğu ülkeleri yer aldı. Bunları yüzde 8,3 pay ile Afrika ve yüzde 5,7 pay ile Bağımsız Devletler Topluluğu ülkeleri izledi. AB'ye ihracat yüzde 12,8 artış kaydederken, Uzakdoğu ülkelerine ihracat yüzde 84 artış ile en fazla artış yaşanan ülke grubu oldu. Rusya'ya uçak krizinden sonra ilk artış Ocak ayında en fazla ihracat yapılan ilk beş ülke; Almanya, İngiltere, Irak, İtalya ve ABD oldu. Almanya'ya ihracat yüzde 4,1 İngiltere'ye 6,4 İtalya'ya 9,9 ve ABD'ye 13,6 arttı.

Ocak ayında en dikkat çekici gelişme Rusya'ya ihracatın yüzde 57, Irak'a ihracatın yüzde 42,4 artması oldu. Rusya'ya 2015'te yaşanan uçak krizinden sonra ilk defa ihracatta artış yaşanırken, 54 milyon dolarlık artışın 27 milyon doları yaş sebze meyve sektöründen geldi. Irak'a da ihracat 186 milyon dolar artış kaydederken, bu artışta 57 milyon dolarla Mücevher sektörü ile 22 milyon dolarla Su Ürünleri ve Hayvansal Mamuller sektörü etkili oldu. En çok ihracat gerçekleştirilen ilk 20 ülkede en fazla artışı Rusya ve Irak yakalarken, Çin'e yapılan ihracatta yaşanan yüzde 37'lik artış dikkat çekti. İstanbul liderliğini korurken Sakarya artışta dikkat çekti Ocak ayında 79 il ihracat gerçekleştirirken 56 ilimizin ihracatı arttı. En çok ihracat yapan iller sırasıyla İstanbul, Bursa, Kocaeli, İzmir ve Gaziantep olurken, 455 milyon dolarlık ihracat rakamı ile yüzde 268 ihracat artışı yakalayan Sakarya ilk 20 il arasında öne çıktı.

Ocak 2017 ihracat rakamlarının detaylarını da değinen Büyükekşi, son 12 aylık ihracatın bir önceki yıla göre yüzde 1,8 artışla 143 milyar 588 milyon dolar olduğunu söyledi. Ocak ayında ihracatın miktar olarak yüzde 21,2 arttığını ifade eden Büyükekşi, “Ocak ayında ihracatımızda ihracat fiyatlarındaki düşüş kaynaklı kaybımız 126 milyon dolar, parite kaynaklı kaybımız 302 milyon dolar oldu. Eğer bu kayıplar da olmasaydı ihracatımız 19,6 artışla 11 milyar dolar olacaktı” diye konuştu. Lider Otomotiv, En Fazla Artış Zeytin/Zeytinyağında TİM verilerine göre sektör bazında aralık ayında en fazla ihracatı 2 milyar 69 milyon dolarla otomotiv sektörü gerçekleştirdi. Bu sektörü 1 milyar 253 milyon dolarla hazır giyim ve konfeksiyon ile 1 milyar 234 mil-

Ulusal ve Sektörel Haber Merkezi

43


HABER

5 bin orman köyüne DEVLET DESTEĞİ

Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, en az 5 bin köyü ilgilendiren bir projeyi hayata geçirdiklerini açıkladı.

E

roğlu, TBMM’de bir grup gazeteci ile sohbetinde bakanlığının hayata geçireceği projeleri anlattı. Eroğlu, orman köylerindeki vatandaşların tapulu arazileri ile bozuk orman alanlarının değerlendirileceğini açıkladı.

vatandaş versin. Buralara gelir getirici türden; zeytin, badem, kestane, ceviz ne isterse her türlü ağacı dikeceğiz, kendisine teslim edeceğiz. Bakanlar Kurulu bunu onayladı. Böylece ekonomik bir gelir elde edecek” dedi. Eroğlu, bu durumda 5 bin köyün olduğunu belirterek, “Bu 5 bin köy ile ilgili programımız hazır. Ancak talep eden bütün köylere uygulamayı yapacağız” bilgisini verdi. 49 yıllık verilecek

% 65’i devletten Orman köylerinde vatandaşların tapulu olan ancak ekilip biçilmeyen arazilere gelir getirici ağaç dikeceklerini ifade eden Eroğlu, “Tapulu yerler ama gelip dikemiyor. Yüzde 65 masrafı biz harcayalım, yüzde 35

44

Diğer bir projenin de devlet arazisi olan, ancak bozuk orman alanı olarak adlandırılan alanlar olduğunu kaydeden Eroğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Köye yakın bozuk orman alanlarını gelir getirici ağaçlar ile değerlendireceğiz. Örneğin köyde 50 hane var, bozuk orman alanını 50’ye bölüyoruz parsel numarası

veriyoruz. Hane sayısına göre eşit şekilde araziler vereceğiz. Vatandaşı çağırıp kura çekiyoruz. Her haneye bir parsel veriyoruz, yaklaşık 2-3 dönüm arazi ediyor. 3 yıl dikimi bakımı herşey bakanlığa ait. 49 yıllığına vatandaşa devrediyoruz. Geliri vatandaş alacak. Böylece hem diğer ormanı koruyor hem de gelir elde ediyor” diye konuştu. Eroğlu, Edirne’de Değirmenyeni köyünde buna benzer uygulamayı yaptıklarını ifade ederek, “Her hane yılda 20 bin lira gelir elde ediyor. İlk başta inanmadılar, şimdi geliri nasıl artırırız diye soruyorlar” dedi.

www.ahsapglobal.com


HABER HABER

O

rman alanını artırmak, biyolojik çeşitliliği geliştirmek ve bozulan orman ekosistemini yeniden oluşturmak amacıyla Orman Genel Müdürlüğünce veya gerçek ve tüzel kişilerce yapılacak ağaçlandırma, rehabilitasyon, erozyon ve sel kontrolü, çığ ve heyelanların önlenmesi, mera ıslahı, ağaç ıslahı, tohum ve fidan üretimi, fidanlık ve imar-ihya çalışmaları için yapılacak harcamaların düzenlenmesine ve gelirlerin tahsilatı konusunda düzenlemeler öngören Ağaçlandırma ve Erozyon Kontrolü Hizmetlerine İlişkin Yönetmelik, Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girdi. Yönetmeliğe göre, gerçek veya tüzel kişilere onaylı uygulama projesi doğrultusunda, bozuk orman alanlarında, orman içi açıklıklarda, hazine arazilerinde, devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan arazilerde ve sahipli arazilerde asli ve/veya odun dışı orman ürünü veren ağaç ve ağaççık türleri ile yaptıkları özel ağaçlandırma ve özel imar-ihya çalışmalarının yanı sıra özel orman fidanlıkları için hibe verilecek. Orman köylüsüne pozitif ayrımcılık Türkiye'de milli gelirden en düşük payı alan ve kırsalda yaklaşık 21 bin köyde yaşayan 7 milyon civarındaki vatandaşlardan orman köylüsü olup orman köyünde ikamet edenlere, onaylı uygulama projesine göre bozuk orman alanlarında, orman içi açıklıklarda, Hazine arazilerinde, devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan arazilerde ve sahipli arazilerde odun dışı orman ürünü veren ceviz, badem, zeytin, defne, harnup gibi ağaç ve ağaççık türleri ile 3 hektara kadar yapacakları özel ağaçlandırma ve özel imar-ihya çalışmaları için bir defaya mahsus olmak üzere hibeye esas yatırım giderleri cetveli tutarının yüzde 65'i devlet tarafından karşılanacak. Diğer gerçek ve tüzel kişileri için onaylı uygulama projesi çerçevesinde hibe oranı, bozuk orman alanlarında, orman içi açıklıklarda, hazine arazilerinde, devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan arazilerde ve sahipli arazilerde asli tür ve odun dışı orman ürünü veren ağaç, ağaççık türleri ile yapacakları özel ağaçlandırma, özel imar-ihya, özel orman fidanlık çalışmaları için hibeye

Ulusal ve Sektörel Haber Merkezi

Devletten Orman Köylülerine HİBE

esas yatırım giderleri cetveli tutarının yüzde 25'i kadar olacak. Özel fidanlık teşvikleri kapsamında, hibe tahsis edilecek özel orman fidanlıklarında üretilecek fidanların en az yüzde 50'sinin orman ağaç ve ağaççık fidanı, en çok yüzde 50'sinin ise odun dışı orman ürünü veren türler ve süs bitkisi olması gerekiyor. Özel ağaçlandırmanın dışındaki türler için hibe tahsisi yapılmayacak Gerçek veya tüzel kişilerin yapacakları özel erozyon kontrolü çalışmaları ile hibe talep etmeden yapacakları özel ağaçlandırma ve özel imar-ihya çalışmalarında, onaylı uygulama projesinde belirtilen sayıda orman ağacı ve ağaççığı fidanı Orman Bölge Müdürlükleri tarafından ücretsiz olarak verilecek. Yapılan özel ağaçlandırmanın dışında alt türler için hibe tahsisi yapılmayacak. Özel ağaçlandırma, özel imar-ihya ve özel orman fidanlık sahalarının yangın, sel, heyelan, şiddetli fırtına ve benzeri doğal afetler sebebiyle başarısız olması halinde, proje sahiplerinin sahayı projesine uygun olarak tekrar tesis etmek istemeleri durumunda yeniden hibe verilmeyecek. Tahsis edilen ve ödenen hibe kayıtlarının tutulması, proje uygulamalarının denetim,

Orman köylüsü olup orman köyünde ikamet edenlerin, 3 hektara kadar yapacakları özel ağaçlandırma çalışmalarında harcamalarının yüzde 65'i devlet tarafından karşılanacak. takip ve kontrolü İşletme, Fidanlık Müdürlükleri tarafından gerçekleştirilecek. Proje uygulaması esnasında herhangi bir sebeple saha tahsisinin, kira sözleşmesinin veya projenin iptal edilmesi durumunda hibe ödemesi durdurulacak, hibeden ödenmiş miktar geri alınmayacak, hibe tahsisi Genel Müdürlükçe iptal edilebilecek. Özel ağaçlandırma projesi kapsamında sadece bedelsiz fidan desteği sağlanan gerçek ve tüzel kişilerin projelerinin iptal edilmesi durumunda, verilen bedelsiz fidanlara ait fidan bedeli tutarı geri alınmayacak. Ayrıca, yayımlanan yeni yönetmelik ile daha önce gerçek ve tüzel kişilere, özel ağaçlandırmalarda düşük faizli kredi, köy tüzel kişiliklerine hibe uygulaması öngören, mülga Çevre ve Orman Bakanlığı ile Maliye Bakanlığı tarafından birlikte yürütülen, 3 Eylül 2005 tarih ve 25925 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan, Ağaçlandırma ve Erozyon Kontrolü Hizmetlerine İlişkin Usul ve Esaslar yürürlükten kaldırıldı.

45


SFC Entegre Devletle İşi Sıkı Tutuyor Kastamonu Valisi Mesut Yıldırım, SFC Orman Ürünlerini ziyaret etti

K

astamonu Valisi Mesut Yıldırım, beraberinde Kastamonu Belediye Başkanı Tahsin Babaş ile birlikte Türkiye'nin ve Kastamonu'nun ahşap sektöründe öncü firmalarından olan SFC Orman Ürünleri'ni ziyaret ederek fabrikadaki personel ile öğle yemeği yedi. SFC Entegre Orman Ürünleri Yönetim Kurulu Üyesi Ömer Gülamoğlu tarafından karşılanarak fabrika birimleri ve yapılan çalışmalar hakkında bilgiler alan Vali Mesut Yıldırım'a, ziyaret esnasında Belediye Başkanı Tahsin Babaş, Kastamonu Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Erkan Yılmaz, Fabrika Müdürü Bilal Karakaya, Hammadde Tedarik Müdürü Şaban Çemek, Muhasebe Müdürü Hakan Dikici, İnsan Kaynakları Müdürü Umut Yılmaz ve Çevre Mühendisi Çağatay Öksüz ile diğer personeller eşlik etti. Fabrikayı gezerek işçilerle bir süre sohbet eden Vali Mesut Yıldırım ve beraberindekiler, fabrikadaki ürünlerin üretim aşamalarını yerinde inceledi. Türkiye'nin ormanlık alan bakımından en

zengin ili olan Kastamonu'da 1976 yılından beri faaliyet göstererek şehirde istihdamı destekleyen ve bünyesindeki bini aşkın çalışanıyla SFC Entegre Orman Ürünleri San. Tic. A.Ş.'nin Kastamonu'daki çalışmalarından dolayı memnuniyetini dile getiren Vali Mesut Yıldırım, Kastamonu ekonomisine ciddi anlamda katkılar sunan SFC Orman Ürünleri fabrikası yetkilileri ve çalışanlarına teşekkür etti. "Valimiz ve Başkanımıza teşekkür ederiz" SFC Entegre Orman Ürünleri Yönetim Kurulu Üyesi Ömer Gülamoğlu ise, "Sayın Valimiz ve Sayın Belediye Başkanımızın fabrikamızı ziyaretleri bizler ve çalışanlarımız için büyük moral olmuştur. Bilindiği üzere her köşesinde farklı bir güzelliği ile büyük bir hazineye sahip olan Kastamonu'nun en büyük varlıklarından birisi de ormanlarıdır. Yüzde 65'e yakını ormanlarla kaplı olan Kas-

tamonu, birçok firmanın hammadde ihtiyacını karşılayarak, hem doğal döngüsünü sağlıklı bir şekilde muhafaza edip sürdürmekte, hem il, hem de ülke ekonomisine büyük destek sağlayarak katma değer yaratmaktadır. Bu anlamda yaptığımız tüm çalışmalarda bizlere tam destek veren ve yanımızda olan Sayın Valimiz ve Sayın Belediye Başkanımıza SFC ailesi adına teşekkürlerimizi sunarız" dedi. 40 senelik geçmişiyle, yonga sunta, kontraplak, mdf, tutkal, laminant parke tesisleriyle Türkiye'nin ve Kastamonu'nun ekonomisine katkı veren Kastamonu SFC Entegre Orman Ürünleri San. Tic. A.Ş. 2016 senesini 245 milyon TL ciro ile kapatmış, önümüzdeki 3 sene içerisinde de 600 milyon TL'lik satış hacmine ulaşmayı hedefliyor.

www.ahsapglobal.com


HABER

OGM ORMANSPOR ŞAMPİYON OLDU

!

TKBL Federasyon Kupası’nda Şampiyon:

OGM ORMAN

TKBL (Türkiye Kadınlar Basketbol Ligi) Federasyon Kupası finalinde OGM Orman, Çankaya Üniversitesi’ni 69-43’lük skorla mağlup ederek şampiyonluğa ulaştı.

B

ursa’da düzenlenen TKBL Federasyon Kupası finalinde OGM Orman, Çankaya Üniversitesi’ni 69-43’lük skorla mağlup ederek şampiyonluğa ulaştı. Mücadelenin ilk yarısını 40-21 önde tamamlayan OGM Orman’da Aisha Mohammed 13 sayı14 ribaundla double double yaparken, Damla Gezgin de 14 sayıyla oynadı. Çankaya Üniversitesi’nde ise İlknur Dumlu 11 sayı- 2 asist ve Mercedes Walker de 7 sayı- 9 ribaundla mücadeleyi noktaladı.

Ulusal ve Sektörel Haber Merkezi

Orman Genel Müdürü İsmail Üzmez, Şampiyon OGM Ormanspor' u Kabul Etti TKBL Federasyon kupasını kazanan OGM Ormanspor Yönetim Kurulu, Antrenörler ve sporcular, Orman Genel Müdürü İsmail Üzmez’ i ziyaret etti. Genel Müdür konuşmasında; Genel Müdürlüğün adını bu başarı ile spor tarihine yazdıran OGM Ormanspor Yönetim Kuruluna, Oyunculara, Teknik Ekibe teşekkür etti ve başarılarının devamını diledi. OGM Ormanspor Kulübüne desteklerinin devam edeceğini, bu kupa sonrasında hedeflerinin lig şampiyonluğu olduğunu belirtti.

Eleme Gruplarından lider olarak final grubuna çıkan OGM ORMANSPOR çeyrek finalde Ordusporu 83-55, yarı finalde Bornova Becker sporu 65-57 lik skorlarla yenerek finale yükseldi. 13 Ocak 2017 tarihinde Bursa Tofaş S.S. nın da oynanan final maçında Çankaya Üniversitesini 69-43 yenen Takımımız Türkiye Kadınlar Basketbol Ligi Federasyon Kupasında şampiyon oldu.

47


ARAŞTIRMA

Türkiye'de

Çok katlı ahşap yapıların depreme karşı dayanıklılığı araştırılıyor

K

aradeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Orman Fakültesi’nce yürütülen proje kapsamında çok katlı ahşap yapıların depreme karşı dayanıklılığı araştırılıyor.

Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Orman Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Gürsel Çolakoğlu, Öğretim üyeleri Prof. Dr. Semra Çolak, Prof. Dr. İsmail Aydın, Doç. Dr. Cenk Demirkır, İnşaat Müthendisliği öğretim üyelerinden Doç. Dr. Ahmet Can Altunışık, TUBİTAK tarafından desteklenen proje kapsamında, kontrplak kaplı ahşap yapı perde duvarlarının yapısal davranışları ve simsik dayanım performanslarının belirlenmesine yönelik bir çalışma yapıyor. Konuyla ilgili bilgiler veren Orman Fakül-

tesi Orman Endüstri Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Cenk Demirkır, söz konusu proje sayesinde Türkiye’nin ulusal anlamda ahşap yapılara verdiği önemin daha da artmasını hedeflediklerini belirterek “Pek çok deprem ülkesi tarafından kullanılan ahşap yapılar, depreme dayanıklı yapıların en önemlileri olarak gösterilmektedir” dedi. Demirkır, Türkiye’de 1999 yılında yaşanan depremlerin ardından betonarme yapılarda izlenen ağır hasarların ahşap yapılarla ilgili Türkiye’deki yaygın anlayışların sorgulanmasını gündeme getirdiğini hatırlatarak, “Türkiye’de de ahşap taşıyıcı sisteme sahip yapılar yaklaşık 40 yıl öncesine kadar yaygın bir şekilde geleneksel olarak inşa edilmişlerdir. Yangınlar, çürüme, malzeme darlığı, ormanların azalacağı düşüncesi ve hızlı kentleşmeye bağlı olarak betonarme yapıların artması

ahşap yapılardan vazgeçilmesine neden olmuştur. Oysaki ABD, Kanada, Japonya ve Avustralya gibi deprem tehdidi altındaki ülkeler, gelişen teknolojik imkanlardan da yararlanarak ahşap yapı inşasına devam etmişlerdir. 1999 yılı depremi sonrasında betonarme yapılarda izlenen ağır hasarlar, geleneksel ahşap karkas yapıların depremi hasarsız ya da az hasarlı aşmaları, ahşap yapılarla ilgili Türkiye’deki yaygın anlayışların sorgulanmasını gündeme getirmiştir. Depreme hassas bölgelerde özellikle ahşap yapıların tercih edilmesi bir deprem ülkesi olan Türkiye’de ise bu kültürden vazgeçilmesi bir tezat oluşturmaktadır. Ahşap yapıların gösterdiği performans ve ülkemizde yaşanan depremler sonrası can kayıpları dikkate alındığında ahşap yapı kültürünün yeniden canlandırılması bir zorunluluk olarak görülmektedir. Başbakanlık Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı 2012-2023 Deprem stratejisi ve eylem planında dep-


ARAŞTIRMA

Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Orman Fakültesi’nce yürütülen proje kapsamında çok katlı ahşap yapıların depreme karşı dayanıklılığı araştırılıyor. yollardan biridir. Ülkemizde ahşap yapı üzerine çok sınırlı çalışmalar yapılması nedeni ile bu tür kaynak ve bilgiler Türkiye koşulları için mevcut değildir. Bu proje ile ülkemizde yetişen ve yapı maksatlı kullanım amacına uygun ağaç türlerinden üretilen kontrplak levhaların ahşap yapılarda dayanım üzerine etkisi ortaya konularak böylesi bir kaynak oluşumuna temel oluşturmak planlanmıştır” diye konuştu. “Ülkemizde ahşap yapılar yeteri kadar ilgi görmüyor”

reme dayanıklı binaların tasarım, malzeme ve standartlarını içeren çalışmaların destekleneceğini açıklayarak Türkiye’de deprem bilincinin artırılması ve depreme dayanıklı yapıların geliştirilmesi konusunda çalışmalara ağırlık verilmesi gerekliliği vurgulanmıştır. Pek çok deprem ülkesi tarafından kullanılan ahşap yapılar, depreme dayanıklı yapıların en önemlileri olarak gösterilmektedir. Ahşabı yapı maksatlı kullanan ülkelerin hemen hepsi kendi ülke şartlarına göre ahşap ve yapı için pek çok standart ve el kitabı geliştirmiştir. Bu tür standart ve el kitapları ahşap mimarisinde ortaya çıkabilecek sorunların çözümünü inşa aşamasında ortadan kaldırmak için en önemli Ulusal ve Sektörel Haber Merkezi

Projenin TÜBİTAK tarafından desteklendiğini de kaydeden Demirkır, “Bu bir TUBİTAK projesi. Bu proje kapsamında özellikle Türkiye’nin ulusal anlamda ahşap yapılara verdiği önem daha da artması gerektiğini düşündük. Son dönemlerde ülkemizde ahşap yapı sektörünün gelişmesi, inşaat sektörünün canlanmasına bağlı olarak ahşabın da ele alınarak iyi bir yapı malzemesi olarak değerlendirilmesi düşünüldüğünde böyle bir projeyi yapma kararı aldık. Ulusal olarak çok özgün bir proje olarak görüldü ve TUBİTAK tarafından ve desteklendi. Osmanlı’dan beri gelen bir mimarı anlayışa sahip olmamıza rağmen ahşap mimarı neredeyse unutulmaya yüz tutmuş. Bizde bunları göz önüne alarak özellikle Avrupa’da ve Amerika’da yapılmış çalışmalara baktığımızda buralarda sürekli bir standartlaşmaya gidilmiş. Bizim ülkemizde ahşap yapılar henüz yeteri

anlamda ilgi görmediğinden böyle bir kataloğumuz böyle bir ürün yelpazemiz bunu üreticilere sunacak bir bilgimiz yok. Buradan yola çıkarak ülkemizdeki ağaçlarımızı kullanarak kendi ahşap yapımızı üretelim. Bunun içinde üreticilere bir fırsat sağlayalım. Sonuç olarak Türkiye için ulusal anlamda ahşap yapılara yönelik olarak bir alt yapı hazırlayalım. Projemiz bu şekilde başladı” şeklinde konuştu. Turizme ahşaplı destek Ahşap yapıların turizme canlılık kazandıracağına dikkat çeken Demirkır, şunları söyledi: “Yaylalarda ve köylerde insanları ahşap yapıları teşvik eder yönlendirirsek bir bakıma turizmi de hareketlendirmiş olacağız. Şu an Karadeniz Bölgesi depremde uzak olarak gözükse de ülkemiz bir deprem ülkesi. Bunu çok acı tecrübelerle yaşadık. O nedenle depreme daha çok dayanıklı olan depremde daha iyi performans gösterebilen iyi bir mühendislik ürünü sergilendiğinde, ahşap yapıyla birleştirildiği zaman depremde daha da avantajlı olacak. Ahşap yapıların yönlendirilmesi ve bunlara olan ilginin artırılması bizim ve ülkemiz içinde çok önemli olduğunu düşünüyorum. Şu an ülkemizde ahşap yapılarda 3-4 kattan yüksek olan yok. Özellikle uluslararası anlamda Avrupa’ya, Amerika’ya baktığımızda 8-9 katlı hatta gökdelen şeklinde ahşap yapıların üretimine geçtiğini görüyoruz. Bizim bundan sonraki aşamalardaki amacımız daha yüksek katlı yapılara yönelik olarak çalışma yapmak. Ülkemizde bunların dayanımlarını kontrol ederek ’Ahşap yapılar konusunda yüksek katlı binalara geçilebilir mi ?’ sorusuna cevabını bulmak olacak.”


HABER

AGT, TSEK 517'nin ilk sahibi oldu

Katma değerli ürün çeşit ve miktarı artırmak, enerji verimliliği ile sürdürülebilir çevre yönetimi sağlamak ve darboğaz gidermek amacıyla 2017 yılında çalışmalarına devam edeceklerini belirten Kastamonu Entegre CEO’su Haluk Yıldız, “2017 yılında ise büyüme hedefimiz yüzde 5-10 arasında olacaktır. Büyüme, daha çok katma değerli ürün satış oranımızdaki artış ile gerçekleşecektir.” dedi.

AGT Panel, Sektöründeki İlk ve Tek Kalite Sertifikasını Aldı!

T

ÜRKİYE'nin 500 Büyük Sanayi Kuruluşu arasında 194'üncü sırada olan AGT Ağaç Sanayi ve Ticaret A.Ş.'nin 100'e yakın ülkeye ihraç ettiği panel ürünlerine, Türkiye'nin ilk ve tek TSEK 517 belgesi verildi. Antalya'da 1984 yılında kurulan ve 1994'ten bu yana Organize Sanayi Bölgesi'nde toplam 400 bin metrekare alana kurulu modern üretim tesislerinde MDF, MDF-LAM, panel, profil üretimi ile mobilya ve dekorasyon sektörlerine, parke, kapı, duvar paneli ve süpürgelik üretimiyle de inşaat sektörüne hizmet veren AGT Ağaç Sanayi ve Ticaret A.Ş., global pazarlarda ‘pasaport’ niteliğindeki bir belgeyi alan Türkiye’deki ilk firma oldu. 2005 yılından itibaren her yıl Türkiye’nin 500 Büyük Sanayi Kuruluşu içinde yer almayı başaran AGT firmasının 100'e yakın ülkeye ihraç ettiği panel ürünleri için Türkiye'nin ilk ve tek TSEK 517 belgesi Türk Standartları Enstitüsü'nce (TSE) teslim edildi. TSEK 517 Uygunluk Belgesi, TSE Antalya Bölge Müdürü Hüseyin Özdamar tarafından AGT Ağaç Sanayi ve Ticaret A.Ş.

K

astamonu Entegre, 2016 yılında küresel ekonomiyi etkileyen, ABD’deki Başkanlık seçimi, İngiltere’nin AB’den çıkması kararı ile sonuçlanan Brexit referandumu, ABD Merkez Bankası’nın faiz artırım ihtimali, Suriye ve Rusya ile ilişkiler, Temmuz’da Türkiye’de yaşanan darbe girişiminin yarattığı dalgalanmalara rağmen bu süreçten başarıyla geçti. Son bir yılda yaşanan gelişmeler neticesinde sektör yüzde 10 küçülme gösterirken, Kastamonu Entegre 2016 yılını yüzde 10 büyüme ile kapattı.

Genel Müdürü Şirzat Subaşı'ya takdim edildi. Ürünler için 'pasaport' niteliği taşıyan TSEK 517 Belgesi, ürünlerin global pazarlarda dolaşımını daha kolay hale getirecek. AGT'nin, TSEK 517 belgesini yoğun çaba ve TSE tarafından yapılan denetimler sonucu almaya hak kazanan ilf firma olduğunu belirten TSE Bölge Müdürü Hüseyin Özdamar, “Böylece rakiplerden üstün bir hale gelmiştir. Standarda hakim olan, kaliteyi bilen, benimseyen ve kaliteye sahip olan kuruluşlar hükmeden, diğerleri ise maalesef hükmedilen, tabi olanlardır. AGT'yi, yöneticilerini, çalışanlarını kutluyorum. Emeği geçen herkesi tebrik ediyorum" dedi. En son 2015 yılında 542 milyon TL üretimden net satış rakamıyla Türkiye'de en büyük 500 sanayi kuruluşu arasında 194'üncü sırada yer alan AGT'nin Genel Müdürü Şirzat Subaşı, “TSEK 517 Uygunluk Belgesini almaya hak kazandık. Bu belge ile panel ürünümüzün kalitesi tescillenmiş oldu. AR-GE'ye verdiğimiz önem ve yaptığımız yatırımlarla sektörde üstün standartlarda üretim yapmayı sürdürüyoruz" dedi.

2017 yılında sektörün tekrar eski seviyesine gelerek, yüzde 10 büyüme göstereceğini vurgulayan Yıldız, “2016 yılında verilen inşaat ruhsatlarının bir önceki yıla göre yüzde 10 civarında artış göstermesi de 2017 yılının sektörümüz açısından olumlu geçeceğine işaret etmektedir. 2017 yılında yatırımların hız kesmeden devam etmesi, ekonomik ve siyasi normalleşmenin sağlanmasıyla yeniden sektörün önceki yıllarda gösterdiği başarılı büyüme performansını sürdüreceğine olan inancımız tamdır.” dedi. Enerji atağı Çevre ve sürdürülebilirlik yaklaşımlarını yatırım ve büyüme politikaları açısından ön koşul olarak gören Kastamonu Entegre, yenilenebilir enerji alanında gösterdiği faaliyetlerle öne çıktı. İlk kez Adana Fabrikası tesis çatısında kurulan Hayat-GES 1 Güneş Enerji Santrali, yılda 1 MW enerji üretecek. Kastamonu Entegre, tüm yurt içi üretim tesislerinde güneş enerjisi santrali kurmayı hedeflemektedir. Rusya Federasyonu Tataristan- Alabuga 2. MDF hattı devreye alındı


HABER

Kastamonu Entegre yüzde 10 büyüdü Ağaç panel sektöründe yurt dışına yatırım yapan ilk ve halen tek Türk şirketi olan Kastamonu Entegre, 2016 yılını yaklaşık yüzde 10 büyüme ile kapattı

Kastamonu Entegre, Rusya’daki ekonomik krize rağmen Nisan 2015’de TataristanAlabuga’da 130 milyon euroluk 2. MDF hattı yatırımına başladı ve Nisan 2016’da tesisi devreye aldı. Rusya’da toplam 400 milyon euro yatırım ile hayata geçirilen Alabuga MDF tesisi, toplam 1 milyon m3’ün üzerinde MDF üretim kapasitesi ve 35 milyon m2 laminat parke üretim kapasitesi ile tek lokasyonda, dünyanın en büyük MDF tesislerinden biri oldu. Çin’e ilk Technotop tezgah sevkiyatı gerçekleşti Sadece 78 milyonluk Türkiye pazarını de-

ğil küresel ölçekte üretim ve satış yapan Kastamonu Entegre, tüm dünyanın ithalat yaptığı Çin’e ihracat yaparak global Türk markası algısını güçlendirdi. Kastamonu Entegre, sürdürülebilir büyüme hedefiyle Amerika’dan Çin’e tüm dünyaya hizmet vererek 10 yıl içinde dünyanın en büyük 5 üreticisinden biri olacaktır. Yeni dekor ve yüzeyler Laminat parke üretiminde Avrupa’nın en büyük 5 üreticisinden biri olan Kastamonu Entegre’nin, 2016 yılında piyasaya sunduğu yeni parke serileri Urban ve Boutique, dekorasyonda şıklık ve estetiği buluşturan renkleriyle ön plana çıktı. Mobilya sektörüne yönelik üretilen melamin kaplı ürünler için geliştirilen zengin

renk ve 5 farklı yüzey (Veneer, Stone, Paint, Golf ve Geometric) çeşidiyle Reflection serisi müşterilerin beğenisine sunuldu. ISO 500’deki yükseliş sürdü Kastamonu Entegre, ağaç bazlı panel endüstrisindeki büyümesini sürdürdü. Geçtiğimiz yıl Türkiye’nin 500 Büyük Sanayi Kuruluşu araştırmasında 45. sırada yer alan Kastamonu Entegre, son dönem yatırımlarının ve katma değerli ürün satışındaki artışın etkisiyle bu yıl 41. sıraya yükseldi. Kastamonu Entegre, Capital dergisinin ‘Türkiye’nin Sınır Ötesi Şirketleri’ başlıklı araştırmasında, Romanya, Bosna Hersek ve Rusya’daki iştiraklerimiz, yurt dışındaki en büyük 50 Türk şirketi arasında yer aldı.


RAPOR

Türkiye İMSAD Ocak Ayı Sektör Raporu Yayınlandı Türkiye İMSAD tarafından her ay düzenli olarak yayınlanan Sektör Raporu'na göre, 2017 yılında konut inşaatlarında işlerin artarak devam etmesi bekleniyor.

A

vrupa'da büyüyen inşaat sektörü Türkiye için fırsat oluşturuyor"

Sektör genel ekonominin üzerinde ancak 2016 yılının altında bir büyüme performansı gösterecek. Avrupa inşaat sektöründeki büyüme beklentileri ise bu pazara olan inşaat malzemesi ihracatımız için daha olumlu koşullar oluşturacak. Türkiye İnşaat Malzemesi Sanayicileri Derneği (Türkiye İMSAD) ocak ayı Sektör Raporu'na göre, inşaat sektörü 2016 yılının ilk dokuz ayında yüzde 7,4 büyüdü. Yıl genelinde de büyümenin yüzde 5-6 arasında olacağı öngörülüyor. Böylece inşaat sektörü genel ekonominin ve diğer birçok sektörün üzerinde performans göstermiş olacak. 2017'de kamu yatırımları ile kentsel dönüşüm süreci inşaat sektörünü desteklemeye devam edecek. Yıl içinde özellikle referandum süreci faaliyetlerdeki gelişmelerde belirleyici etkenlerden biri

52

olacak. Referandum sürecinin yılın ilk çeyreğinde ekonomide ve piyasalarda yeni bir bekle-gör dönemi oluşturması bekleniyor. İnşaat şirketleri yüksek kredi stoku ile çalışıyor. 2016 yılında inşaat sektörünün yurtiçinde kullandığı nakdi krediler yüzde 11,8 artış göstererek 155,62 milyar TL'ye ulaştı. İnşaat sektöründe güven endeksi 2016'nın ikinci

yarısında sürekli gerileyerek 17,6 puan birden düşmüştü, ancak sektör, 2017'ye uzun bir süre sonra ilk kez ve 6 puanlık güven artışıyla girdi. 2017'de hedef pazarlarda koşulların daha uygun olması ve bu pazarlarda farklı oranlarda ekonomik büyüme görülmesi bekleniyor. Bu da Türkiye müteahhitlik

ve inşaat malzemeleri sektörleri için fırsat oluşturuyor. Kamu, yatırımlarını yüzde 27 artıracak Türkiye, 2017'ye, 2016'dan devralınan ekonomik ve siyasi gelişmelerin yarattığı atmosferde girdi. Bu çerçevede yaşanacak gelişmeler inşaat sektörünün 2017 yılı performansını da etkileyecek. Rapora göre, öncelikle hükümetin yavaşlayan ekonomiyi tekrar toparlamak için kamu, yatırımlarını yüzde 27 artıracak olması ve altyapı yatırımlarını genişletmesi inşaat sektörünü önemli ölçüde destekleyecek. 2017 yılında konut inşaatlarında işlerin artarak devam etmesi bekleniyor. 2016 yılında konut satışları yılın son 4 ayında uygulanan kampanyalar ile yeni bir rekor kırdı. 2017 yılında ise aynı satış seviyesine ulaşılması için kampanyaların sürmesi gerekiyor. 2016 yılının ikinci yarısından itibaren konut kredilerinin aylık ortalama faiz oranları yüzde 1'in altında gerçekleşti. Ancak

www.ahsapglobal.com


HABER bankaların 2017 yılı genelinde aylık ortalama yüzde 1'in altında faiz ile konut kredisi kullandırma olasılığının düşük olacağı öngörülüyor. Kentsel dönüşüm ve yenileme faaliyetleri ise mevcut belirsizliklere rağmen sürecek. Mevcut piyasa koşulları müteahhit firmaları da zorlamaya devam edecek. Döviz kuru artışları, maliyetlerdeki artışlar, piyasadaki likidite sıkışıklığı ve ödeme güçlükleri ile el konulan firmaların yarattığı dışsal etkiler sektörü zorlayacak. Tüm bunlar değerlendirildiğinde inşaat sektörü 2017 yılında genel ekonominin üzerinde ancak 2016 yılının altında bir büyüme performansı gösterecek.

Mobilya'da KDV İndirimi CANSUYU OLACAK

AB'de 2017 büyüme beklentileri olumlu Avrupa Birliği, Türkiye'nin inşaat malzemeleri ihracatı için yakın ve geleneksel pazarlarından biri. Bu çerçevede Avrupa Birliği bölgesindeki inşaat harcamalarının gelişimi önem kazanıyor. Avrupa Birliği ve özellikle euro bölgesi inşaat faaliyetleri 2008 krizinden olumsuz etkilenerek küçülmüştü. İnşaat işleri son 2 yıldır ise toparlanma eğilimi içinde olup yeniden büyüme sürecine girdi. Avrupa, dünya inşaat harcamaları içindeki payını 2008-2016 yılları arasında 6 puan kaybetmişti. 2016 yılında dünya inşaat harcamalarından Avrupa, yeniden başlayan büyümesine rağmen yüzde 18 pay alabildi. Avrupa genelinde inşaat harcamaları toplamı 1,8 trilyon dolar olarak gerçekleşti. İnşaat sektörlerinde 2015 yılından sonra 2016 yılında da büyüme sürdü, ancak göreceli olarak mütevazı büyümeler gerçekleşti. 2017 yılında ise inşaat sektörlerinde büyümenin süreceği öngörülüyor. Bununla birlikte ülkelerdeki büyümelerde farklı oranlar ortaya çıkıyor. Büyük pazarlardan Almanya'da büyüme 2017 yılında yüzde 1,0 ile yavaşlayacak. İngiltere'de ise Brexit'e rağmen 2017 yılında yüzde 2,9 büyüme bekleniyor. Fransa'da inşaat sektöründe büyüme hızlanacak ve 2017 yılında yüzde 3,9 olacak. İspanya ve İtalya'da da inşaat sektörlerinde büyüme giderek istikrar kazanıyor. Avrupa inşaat sektöründeki büyüme beklentileri bu pazara olan inşaat malzemesi ihracatımız için 2017 yılında daha olumlu koşullar oluşturacak.

Ulusal ve Sektörel Haber Merkezi

MOBİAD Yönetim Kurulu Başkanı Bektaş, mobilya KDV oranlarında yapılan yüzde 10’luk indirimin can suyu niteliğinde olduğunu söyledi

M

obilyacı İş Adamları Derneği (MOBİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Alper Bektaş, KDV indiriminin sektöre adeta can suyu sağlayacağını, düzenlemenin firmalara umut olacağını söyledi.

Uygulama ile mobilya sektöründeki KDV oranının yüzde 18’den, yüzde 8’e düştüğünü hatırlatan Bektaş, “Mobilya sektörü istihdama önemli ölçüde katkıda sağlamaktadır. Bu sektörümüz için önemli bir iyileştirmedir ve iç pazara hareket kazandıracaktır” diye konuştu. Bektaş, “KDV indirimi fiyatların düşmesine bağlı olarak işlerin artmasını sağlayacaktır. KDV oranının düşmesi kayıt dışını azaltacaktır” değerlendirmesinde bulundu.

53


HABER

AHŞAP PALETÇİLER "EVET" DİYECEK Palet Sanayicileri Derneği (TAPSİAD) Başkanı Akın Balcıoğlu, halk oylamasına sunulacak anayasa maddelerindeki değişikliğe 'istikrar' için evet diyeceklerini söyledi.

P

alet Sanayicileri Derneği (TAPSİAD) Başkanı Akın Balcıoğlu, halk oylamasına sunulacak anayasa maddelerindeki değişikliğe 'istikrar' için evet diyeceklerini söyledi. Akın Balcıoğlu, partili cumhurbaşkanlığı sistemini getirecek olan ve anayasanın 18 maddesinde değişiklik öngören referandumla ilgili değerlendirme yaptı. TAPSİAD Başkanı Akın Balcıoğlu, getirilmek istenen yeni sistemin hem ekonomik, hem siyasî istikrarın korunması açısından önemli olduğunu, Türkiye'nin geçmiş yıllarda koalisyon hükümetleri yüzünden büyük sıkıntılar yaşadığını ifade etti. Bal-

54

cıoğlu, koalisyon hükümetlerinin hem kurulma aşaması, hem güçlü yürütme iradesi olmamasının siyasî ve ekonomik istikrarsızlıklara yol açtığına vurgu yaptı. Bu durumun Türkiye'nin enerjisini kısır çekişmelere harcayarak güçsüzleştirdiğini hatırlatan Akın Balcıoğlu, "Halk tarafından seçilecek güçlü bir liderin yürütmenin başında olması, hızlı karar alma sürecini de beraber getirecektir. Ahşap paletçiler olarak anayasa değişikliği ile getirilecek yeni sistemin ülkemizin geleceği açısından doğru bir uygulama olacağı kanaatindeyiz. Önümüzdeki süreçte yapılacak referandumda anayasa değişikliklerine 'evet' denilmesinden yanayız" dedi.

www.ahsapglobal.com


RÖPORTAJ HABER RÖPORTAJ

KURUOĞLU KERESTE FABRİKASI’NIN TEMELİNİ BAKAN ÖZLÜ ATTI 300 kişiye istihdam sağlayacak olan sektörün önde gelen isimlerinden Bartınlı işadamı Refik Kuruoğlu'na ait Kuruoğlu Kerestecilik fabrikasının temeli, Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü ve Bartın Milletvekili Yılmaz Tunç'un katılımıyla Düzce'nin Çilimli ilçesinde atıldı.

3

00 kişiye istihdam sağlayacak olan sektörün önde gelen isimlerinden Bartınlı işadamı Refik Kuruoğlu'na ait Kuruoğlu Kerestecilik fabrikasının temeli, Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü ve Bartın Milletvekili Yılmaz Tunç'un katılımıyla Düzce'nin Çilimli ilçesinde atıldı. BİLİM, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü, "Küresel krizden bu yana 7 milyona yakın istihdam oluşturmuş durumdayız. Bu konuda, diğer gelişmiş ülkelerin hemen hemen tamamına fark atmış durumdayız. Ancak nüfusumuzun genç olması nedeniyle, işsizlik oranımızın hala biraz fazla olduğunu görüyoruz" dedi. Burada konuşan Bakan Özlü, "Türkiye büyüyor, Türkiye nasıl büyüyor? Yılın ilk çeyreğinde yüzde 4.8 büyüdü, ikinci çeyreğinde 3.1 oranında büyüdü, 3'üncü çeyreğin sonuçları çıkmadı ama büyüme bekliyoruz. Türkiye'nin büyüdüğünün bir örneği de bu yatırımdır" dedi. Bakan Özlü, şöyle konuştu: "Kaydadeğer istihdam hedefimize ulaşmak için, proje kapsamında birçok önemli çalışma yapılacak.

Ulusal ve Sektörel Haber Merkezi

İstihdamla ilgili tüm kurumların ve STK'ların arasında daha iyi bir işbirliği tesis edilecek. Kayıtlı istihdamı teşvik edecek çalışmalar yapılacak. Özellikle işçi ve işverenlere hitap eden çalışmalarla, kayıtlı istihdam konusundaki farkındalık artacak. Kadınlarımıza yönelik olarak mesleki yeterlilik eğitimleri düzenlenecek. Böylece Düzce'de çok daha sağlıklı bir işgücü piyasası oluşacağına inanıyorum." 'İSTİHDAMI ARTIRMAYI ÇOK ÖNEMSİYORUZ' Bakan Özlü, ekonomi alanında yapılan bütün çalışmaları, aslında nihai olarak, daha fazla insana iş ve ekmek kapısı oluşturmak için yaptıklarını kaydetti. Bakan Özlü, "İstihdamın artması, sadece ekonomik açıdan değil sosyal açıdan, insanımızın mutluluğu açısından da büyük önem taşıyor. Bu nedenle, istihdamı artırmayı çok önemsiyoruz. Küresel krizden bu yana 7 milyona yakın bir istihdam oluşturmuş durumdayız. Bu konuda, diğer gelişmiş ülkelerin hemen hemen tamamına fark atmış durumdayız. Ancak nüfusumuzun genç olması nedeniyle, işsizlik oranımızın hala biraz fazla olduğunu görüyoruz. İşsizliği düşürmek için yapma-

mız gereken iki husus var. Bunları birincisi işveren tarafına, ikincisi ise işçi tarafına bakıyor. Birinci husus, insanların daha fazla girişimci olmasını ve ülkede daha fazla yatırım yapılmasını sağlamaktır. Bu konuda iyi bir yolda olduğumuzu görüyoruz. Türkiye'de açılan şirket sayısı artıyor. Yabancı yatırımcıların Türkiye'ye olan ilgisi devam ediyor. İkinci husus ise insanımızı meslek sahibi yapmaktır. 'Ne iş olsa yaparım' anlayışıyla kolay kolay iş bulunmaz. İş bulmak için, önce meslek sahibi olmak, bir konuda bilgi ve tecrübe sahibi olmak gerekiyor" dedi. İnsanların iş sahibi olmasıyla da mesele bitmediğini belirterek kayıtlı istihdamın önemine vurgu yapan Bakan Özlü, "Kayıtlı istihdam, hem işçi hem işveren açısından birçok avantajı beraberinde getiriyor. Bu nedenle, istihdamı artırmaya olduğu kadar, kayıtlı istihdamı artırmaya da aynı derecede önem veriyoruz. Son yıllarda, kayıtlı istihdam oranının artmaya başladığını görüyoruz. Ancak tek bir kardeşimizin bile kayıtdışı çalışmasına gönlümüz razı değildir" diye konuştu. Ahşap Global olarak Kuruoğlu’na yeni fabrikasının kendilerine, ülkemize ve sektörümüze hayırlı olmasını temenni ediyoruz.

55


KÜLTÜR

Türk AhSap .. MimarlIGININ . Saheseri Dünya . . Kültür MirasI .. . GöGceli Camii Çivisiz Camii..

S

amsun Çarşamba'da bulunan Göceli diğer bir adıyla Mezarlık Camii sekiz asrı aşkın süredir ayakta. Selçuklular döneminde inşa edildiği tahmin edilen, sırf ahşaptan yapılmış bu camii yüzyıllar boyunca çürümedi ve hâlâ ibadete açık. Nasıl oluyor da bu kadar uzun süre, yıpranmadan ayakta kalabiliyor? "Ahşabın uzun süre dayanabilmesi için kestane ağaçlarının kesim zamanı, kurutulması ve işlenmesi çok önemli. Bu bina, dönemi itibari ile bir mimari şaheser olmasının yanı sıra, kültür ve turizm açısından da bir Dünya Kültür Mirası olarak önem taşıyor." Yıldız Teknik Üniversitesi Mimarlık Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Gül Akdeniz ise bu bilgi ile yeni bir çığır açılacağı gö-

56

rüşünde. "Üniversitelerimizde mimarlık tarihi derslerinde en eski 450 yıllık ahşap binalar anlatılırken, bu bilgi ile birlikte yeni bir çığır açılacak ve artık 800 yıllık ahşap binalar anlatılmaya başlanacak." HasbahçeGöceli Mezarlığı içerisinde, Vakıflar Genel Müdürlüğü mülkiyetinde bulunan camii; ilçenin mezarlığı olarak kullanılan alanın ortasında yer alması nedeniyle, halk arasında "Mezarlık Camii" olarak da biliniyor. "Göceli" kelimesi aslında "göç eli"nden geliyor. Yani bu dünyadan göç edenlerin (ölenlerin) bulunduğu, ahiret hayatını sürdürdüğü yer anlamında kullanılıyor. Camii, Taşınmaz Kültür ve Tabiat Varlıkları Yüksek Kurulu'nun 16 Mayıs 1986 tarih ve 2289 sayılı kararıyla, korunması gerekli Taşınmaz Kültür varlığı olarak tescil edilmiş.

TEK BİR ÇİVİ BİLE KULLANILMAMIŞ! Yapının teknik ve mimari özelliklerine bakıldığında şu detaylar göze çarpıyor: - Yapı tamamen ahşaptan ve metal çivi kullanılmadan yapılmış. - Tek katlı ve dikdörtgen planlı. - 392 metrekarelik alanı kapsayan caminin dış duvarları 10 cm kalınlığında, 50-60-70 cm eninde ve 10-15 metre uzunluğundaki kestane ağaçlarından kalaslarla örülmüş. - Kalaslar, birbirine giydirme usulü ile monte edilmiş, köşelerde geçme tekniği ile bağlanmış. - Tavanı motiflerle süslü caminin giriş saçağında hilal şeklinde; giriş kapısının üstünde ise yay şeklinde bir görünüm mevcut.

www.ahsapglobal.com


KÜLTÜR

Selçuklular döneminde inşa edildiği tahmin edilen, sırf ahşaptan yapılmış bu camii yüzyıllar boyunca çürümedi ve hâlâ ibadete açık.

- Caminin kapısından içeriye girince, birinci direkte yukarıyı gösteren ok işaretlerine rastlanıyor. Bu işaretler; yükselmeyi ve geleceğe güvenle bakmayı anlatıyor. - Kıble yönünde mihrabın sağında ve solunda ise kıble yönünde, 3'er tane ışık penceresi var. - Mihrabın üzerinde hilal ve onun üzerinden de 11 tane ışık saçan yıldız mevcut. - Caminin bir özelliği de, yapının taşınabilir oluşudur.

Ulusal ve Sektörel Haber Merkezi

ÜNLÜ PROFESÖR KEŞFETTİ Caminin yapılış tarihi ile çeşitli görüşlerin olduğunu söyleniyor: ", Uluslararası Kazı Sonuçları Sempozyumu nedeniyle 1990 yılında Ankara'ya gelen Newyork Cornell Üniversitesi Dendrokronoloji Uzmanı Prof. Peter lanKoniholm'a camii anlatıldı. Özellikleri bir hayli dikkatini çeken Koniholm, sempozyumdan hemen sonra asistanları ile birlikte Samsun'a geldi ve Göceli Camii'nde gerekli incelemelerde bulundu. Yapılan değerlendirmelerde;

camiinin 1206 yılında yapıldığı; giriş kısmındaki revakın 1335 yılında ilave edildiği tespit edildi. Ayrıca caminin restorasyonu sırasında ise taşıyıcılardan birisinde Arapça harflerle 592 (Miladi 1195) tarihine rastlandı." Göceli Camii hakkında bir başka rivayet ise Karadeniz'den donanması ile bölgeye gelen ve buraya yerleşen bir hükümdarın bu camiiyi yaptırmış olması... Ancak hükümdarın ismi bilinmiyor.

57


RAPOR

2017 İNŞAAT SEKTÖRÜ RAPORU YAYINLANDI

ABD'DE YENİ BAŞKAN DÜNYADA YENİ DÜZEN

T

ürkiye Müteahhitler Birliği (TMB) ekonomi çevreleri tarafından merakla beklenen 2017’nin ilk İnşaat Sektörü Analizi’ni yayımladı. “ABD’de Yeni Başkan, Dünya’da Yeni Düzen” başlıklı analizde, "2016 yılı tüm dünyada ve Türkiye'de belirsizliğin ve karamsarlığın oldukça arttığı bir yıl olmuş, yıl boyunca küresel ekonomide sürekli durgunluk tezi genel kabul görmüştür” denildi. Analizde küresel ve ulusal ekonomideki göstergeler ile önümüzdeki döneme ilişkin değerlendirmelere yer verildi. Türk müteahhitlik firmalarınca 1972’den 2016 sonuna kadar 113 ülkede üstlenilen proje sayısının 8 bin 830’a ulaştığı belirtilen analizde, toplam bedelin 335 milyar ABD Dolarını bulduğu duyuruldu. Yurtdışı müteahhitlik hizmetlerinin başladığı tarihten bu yana üstlenilen projelerin ülkelere göre dağılımında son yıllarda yaşanan krize rağmen Rusya (%19.8) ilk sıradaki yerini korudu. İlk 5 sıradaki diğer ülkeler iseTürkmenistan (%14.1), Libya (%8.6), Irak (%7.0) ve Kazakistan (%6.4) oldu. TMB, 2017’nin ilk analizinde özetle şu değerlendirmelere yer verdi:

58

DURGUNLUK VE BÜYÜYEMEME SÜRECİ AYRILIKÇI POLİTİKALARI GÜÇLENDİRDİ: 2008 krizi ve sonrasında küresel ekonomiyi gelişmiş ekonomiler merkezli olarak vuran ve yayılan durgunluk ile arkasından yaşanan büyüyememe süreci, mevcut eko-politik sistemlerin sorgulanmasında

nucu Avrupa Birliği'nden ayrılmaya karar vermesi (Brexit), ABD'de Donald Trump'ın başkan seçilmesi ve tüm dünyada beklenmedik bir ABD Doları rallisi yaşanması, petrol fiyatlarının uzun dönemli düşük seyrinden fazlasıyla zarar görmüş olan Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü (OPEC) üyesi ülkelerin, Rusya'nın da desteğiyle üretim kısıntısı kararı vermeleri, Suriye'de sürmekte olan savaşın çözüme götürülememesi, jeopolitik sarsıntılar ve paralelinde artan göç sorunu, tüm dünyada artan terör saldırıları gibi olgular damga vurmuştur. TÜRKİYE EKONOMİSİ YÖNETİLMESİ ZOR BİR SÜREÇTEN GEÇİYOR:

ve küreselleşme karşıtı, ayrılıkçı politikaların güçlenmesinde etkili olmuştur. DÜNYA DENGELERİ RADİKAL BİR DEĞİŞİM SÜRECİNDEN GEÇİYOR: 2016 yılına, dünya dengelerinin radikal bir değişim sürecinden geçtiği konjonktür, dünya ticaret hacminde yaşanan keskin ivme kaybı, İngiltere'nin referandum so-

Böylesi bir dönemde Türkiye ekonomisi, ülkenin içinde bulunduğu çalkantılı bölgeden kaynaklanan jeopolitik sorunları, en yakın komşularından ve ticaret ortaklarından Rusya ile yaşanılan krizin sonuçlarını, Suriye'deki durumun sosyal ve ekonomik maliyetini üstlenmiş; başarısız darbe girişimini atlatmış; yatırım yapılabilir ülke statüsünü kaybetmiş; AB üyelik süreci fiilen durmuş; yurtiçinde oluşan belirsizliklerle yurtdışın-

Ulusal ve Sektörel Haber Merkezi


RAPOR

Türkiye Müteahhitler Birliği (TMB) ekonomi çevreleri tarafından merakla beklenen 2017’nin ilk İnşaat Sektörü Analizi’ni yayımladı. "ABD’de Yeni Başkan, Dünya’da Yeni Düzen" başlıklı analizde, "2016 yılı tüm dünyada ve Türkiye’de belirsizliğin ve karamsarlığın oldukça arttığı bir yıl olmuş, yıl boyunca küresel ekonomide sürekli durgunluk tezi genel kabul görmüştür" denildi. Analizde küresel ve ulusal ekonomideki göstergeler ile önümüzdeki döneme ilişkin değerlendirmelere yer verildi. dan kaynaklanan riskler arasında, yönetilmesi oldukça zor bir süreçten geçmektedir. DOLAR’IN YÜKSELİŞİ SADECE İÇ KOŞULLARDAN KAYNAKLANMIYOR: Amerikan Doları’nın tüm dünyada değer kazandığı süreçte, döviz kurlarındaki hızlı yükseliş sadece Türkiye'nin iç koşullarından kaynaklanmamaktadır. Ancak geçtiğimiz dönemde Türk Lirası tüm dünyada en fazla değer kaybeden para birimlerinden biri olmuştur. EKONOMİ İKİNCİ PLANDA KALDI: OHAL uygulamasının uzatılması, terör olayları, sınır ötesi operasyonlar ve başkanlık referandumu gibi, ekonominin ikinci planda kalmasına ve siyasi belirsizliklerin artmasına yol açan gündem maddeleri, ekonomik aktiviteyi baskılamaktadır. SADECE İNŞAATTA REEL ARTIŞ KAYDEDİLDİ: Sektörel değerlendirme bakımından, üretim yöntemiyle oluşturulan GSYH verilerine göre, 2016 yılının üçüncü çeyreğinde yıllık bazda ana sektörler arasında sadece inşaat sektöründe reel artış kaydedilmiştir. 2016 yılının ilk yarısında olumlu bir toparlanma ivmesi yakalayan inşaat sektöründe 9 aylık toplam büyüme %7.4 olarak ölçülmüştür. YURTDIŞI MÜTEAHHİTLİK HİZMETLERİNDE İVME KAYBEDİLDİ: Genel konjonktürden ve özellikle ana pazarlardaki gelişmelerden en ağır etkilenen sektörlerden birisi olan yurtdışı müteahhitlik sektörü tarafında ise, 2016 yılı maalesef,

Ulusal ve Sektörel Haber Merkezi

bu alanda son 10 yıllık dönemde kazanılmış olan hızlı büyüme ivmesinin kaybedildiği bir yıl olmuştur. Türk müteahhitlerin yurtdışında üstlenilen yıllık yeni proje tutarı son 5 yıllık dönemde 25-30 milyar ABD Doları bandına oturmuş durumdayken, 2016 yılında yurtdışında üstlenilen yeni proje tutarı 10.1 milyar ABD Dolarına inmiştir. TRUMP VE ABD-ÇİN GERGİNLİĞİ ETKİLİ OLACAK: 2017 yılında küresel ekonominin seyrinde, Trump yönetimindeki ABD politikaları ile ABD-Çin gerginliği, FED'in faiz artış süreci, Avrupa seçimleri, Rusya'nın uluslararası siyasette artan rolü, petrol fiyatlarının seyri, jeopolitik gelişmeler ve güvenlik riskleri gibi unsurların belirleyici olacağı değerlendirilmektedir. YILIN İKİNCİ YARISINDA ATILACAK ADIMLAR OLUMLU SONUÇ YARATACAKTIR: Türkiye ekonomisi için özellikle yılın ilk yarısının gerek dışsal, gerek içsel risk unsurlarıyla büyük oranda dalgalı olacağı değerlendirilmektedir. Jeopolitik risklerin yurt genelinde artan terör olayları ile güvenlik riskine dönüşmüş olması ve hali hazırda karışık olan siyasi ajanda ve hızlı değer kaybını

sürdüren Türk Lirası gibi faktörlerin, özellikle yılın ilk çeyreğinde ekonomik görünümü daha da bozabileceği öngörülmektedir. Buna karşılık, mevcut belirsizlik ortamında iş insanları yatırımları sürdürmek, devlet de destek mekanizmalarıyla bu süreci teşvik etmek için var gücüyle çalışmaktadır. Özellikle yılın ikinci çeyreğinden sonra atılacak hızlı ve etkin adımlar, iç ve dış politikada yatıştırıcı bir atmosferin hakim olması, yılın ikinci yarısına büyük oranda olumlu yansıyabilecektir. VARLIK FONU OLUMLU BİR HİKAYE YARATMA POTANSİYELİNE SAHİP OLABİLİR: Uzun soluklu perspektif açısından, Ulusal Varlık Fonu kurulması kararının da bunca olumsuzluğa karşın ilerleyen yıllarda yeni ve olumlu bir hikaye yaratma potansiyeli olduğu çeşitli ekonomistlerce dile getirilmektedir. Etkin, şeffaf ve sürdürülebilir bir rota çizilip uygulanması halinde, ekonominin büyüme performansı ve finansal sistemin direnci dışında altyapı yatırımlarını ve inşaat sektörünü desteklemek adına da Türkiye Varlık Fonu'nun son derece memnuniyet verici sonuçlar yaratabileceği değerlendirilmektedir.

59



HABER

Varlık Fonu nedir?

U

lusal Varlık Fonları, çeşitli finansal varlıklara yatırım yaparak gelirini artırmayı hedefleyen, devletin sahipliği ve yönetimi altında çalışan fonlardır. Hazineye ait hisseleri Türkiye Varlık Fonuna aktarılan kuruluşlar şunlar: Ziraat Bankası, BOTAŞ, TPAO, PTT, borsa İstanbul Anonim Şirketi, Türksat Uydu Haberleşme Kablo TV ve İşletme Anonim Şirketi, Eti Maden ve Çaykur. NTV Ekonomi Danışmanı Mahfi Eğilmez’in blogunda yer verdiği yazıya göre, Varlık Fonu’nun geliri genellikle bütçe fazlalarından oluşur. Bir ülke eğer bütçe fazlası veriyorsa bu fazlayı 4 şekilde kullanabilir: (1) Harcamalarını artırır. (2) Mevcut vergi yükünü düşürür. (3) Borçlarını erken ödemeye tabi tutabilir. (4) Bir varlık fonu kurarak bütçe fazlalarını buraya aktarır ve bu fonla ulusal ya da yabancı bazı finansal varlıkları satın alıp gelirlerini artırmaya çalışarak gelecek kuşaklara refahı aktarma yoluna gidebilir. Bu tür fon yönetimlerinde temel hareket noktası varlıkları risk ve getiri dengesini gözeterek kazanç amaçlı kullanmaktır. Bu işlemleri, bütçe kısıtlamaları ve parlamentonun sıkı denetimi altında yürütmek kolay değildir. Varlık fonu kuruluşunun bir nedeni de bu kısıtlamalardan kurtulmaktır. VARLIK FONU NE ZAMAN KURULDU? Türkiye Varlık Fonu Yönetimi Anonim Şirketinin Kurulması ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun, 26 Ağustos 2016 tarihinde Resmi gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girdi. VARLIK FONU’NUN AMACI NEDİR?

Ulusal ve Sektörel Haber Merkezi

Bakanlar Kurulunca, bazı şirket hisseleri Türkiye Varlık Fonuna aktarıldı. Varlık Fonu'na devredilen kuruluşlar arasında Ziraat Bankası, BOTAŞ, TPAO, PTT, Borsa İstanbul Anonim Şirketi, Türksat Uydu Haberleşme Kablo TV ve İşletme Anonim Şirketi, Eti Maden ve Çaykur yer alıyor. Peki, Varlık Fonu nedir? Başbakanlığa bağlı, ana faaliyet konusu fonların kurulması ve yönetimi olan, sermaye piyasalarında araç çeşitliliği ve derinliğine katkı sağlamak, yurt içinde kamuya ait varlıkları ekonomiye kazandırmak, dış kaynak temin etmek, stratejik, büyük ölçekli yatırımlara iştirak etmek için Türkiye Varlık Fonu ve bu fona bağlı alt fonları kurmak ve yönetmek üzere Türkiye Varlık Fonu Yönetimi Anonim Şirketi kuruldu.

Şirketin en az 5 kişiden oluşan yönetim kurulu, başkan ve üyeleri ile genel müdürü başbakan tarafından atanıyor.

Şirket, stratejik yatırım planında belirtilen hedeflerle likidite, yatırım, risk ve getiri tercihlerini dikkate alarak, yerli ve yabancı şirketlerin paylarının, Türkiye ve yurt dışında kurulan ihraççılara ait payların ve borçlanma araçlarının, kıymetli madenler ve emtiaya dayalı olarak ihraç edilen sermaye piyasası araçlarının fon katılma paylarının türev araçlarının, kira sertifikalarının, gayrimenkul sertifikalarının, özel tasarlanmış yabancı yatırım araçlarının ve diğer araçların alım satımını Türkiye Varlık Fonu adına gerçekleştiriyor.

Türkiye Varlık Fonu'nun kaynakları, Özelleştirme Yüksek Kurulunca özelleştirme kapsam ve programında bulunan ve fona devrine karar verilen kuruluş ve varlıklarla Özelleştirme Fonu'ndan fona aktarılmasına karar verilen nakit fazlasından oluştu. Gerçekleştirilen faaliyetler neticesinde elde edilen, tescile tabi olabilen diğer her türlü değer, ilgili siciline veya kütüğüne Türkiye Varlık Fonu adına tescil edildi.

KURULUŞ SERMAYESİ 50 MİLYON LİRA

Türkiye Varlık Fonu'nun mal varlığı ile şirkete yönetilmek üzere devredilen varlık ve haklar şirketin mal varlığından ayrıldı.

Şirketin 50 milyon lira olan kuruluş sermayesi, Özelleştirme Fonu'ndan karşılandı. Tamamı ödenmiş olan bu sermayeyi temsil eden paylar Özelleştirme İdaresi Başkanlığına ait ve şirketin hisse senetleri nama yazılı.

Türkiye Varlık Fonu Yönetimi Anonim Şirketi ile bağlı şirket veya iştirakleri ile fon ve bünyesinde kurulacak alt fonları kapsayan 3 yıllık stratejik yatırım planı yönetim kurulu tarafından hazırlandı ve Bakanlar Kurulunun onayıyla yürürlüğe girdi.

KİM DENETLİYOR? Şirket ve şirket tarafından kurulacak diğer şirketler, Türkiye Varlık Fonu ve kurulacak alt fonlar bağımsız denetime tabi ve şirket, Sermaye Piyasası Kanunu kapsamında kurumsal yönetim düzenlemelerine uyuyor.

61


HABER

DEVLETTEN YATIRIM DESTEĞİ

B

aşbakan Yıldırım, Cazibe Merkezleri Programı kapsamında, ön taleplerin alındığı 28 Kasım 2016-11 Ocak 2017 döneminde 23 il için bin 200 müracaat yapıldığını, toplam yatırım tutarının 19 milyar 600 milyon lira ve öngörülen istihdamın da 112 bin 400 kişi olduğunu bildirdi. Çankaya Köşkü’nde, Cazibe Merkezleri Programı Başlangıç Lansmanı’na katılan Başbakan Yıldırım, “Yatırım için sıfır faizli yatırım kredisi verilecek. Faiz oranı indirilmiş işletme kredisi verilecek” dedi. Başbakan Yıldırım, yaptığı açıklamada, “Yatırım yapanlara ücretsiz danışmanlık hizmeti verilecek. İyi bir fizibilite, başarılı bir yatırım için olmazsa olmazdır. Dolayısıyla fizibilite hazırlanması, gerekli ön projelerin yapılması için istenen danışmanlık hizmetini biz karşılayacağız. Ayrıca yatırım için yer vereceğiz.” dedi. İşte Başbakan Binali Yıldırım’ın Doğu ve Güneydoğu bölgesi için açıkladığı özel teşvik programı: YATIRIMCIYA SIFIR FAİZLİ KREDİ DESTEĞİ Başbakan Binali Yıldırım, “Yatırım için sıfır faizli yatırım kredisi verilecek. Faiz oranı indirilmiş işletme kredisi verilecek. Diyelim ki faiz oranı 10’sa yarısını devlet karşılayacak, KOBİ’lere uygulanan sistem gibi. Üretim tesislerini büyütmek, yenilemek, işini geliştirmek isteyenlere de ayrıca destek verilecek. Çağrı merkezi kurmak isteyenlere de yatırım desteği verilecek, veri merkezi kurmak isteyenlere de yatırım desteği verilecek.” şeklinde konuştu. “Cazibe Merkezleri Programın amacı terörün rahatsız ettiği bölgeleri bir yandan gü-

62

venli hale getirirken bir yandan da geciken yatırımları başlatarak göçü azaltmak. Bunun için de seferber olduk ve Bakanlar Kurulu kararı aldık. Yatırımcıları anlamak için talep topladık. 23 il için müracat sayısı bin 200. Toplam yatırım tutarı 19 milyar 600 milyon. Öngörülen istihdam 112 bin 400. Bunların dökümüne gelirsek üretim imalatla ilgili olanları yaklaşık 13 milyar. Diğer kısmı da hizmet sektörü ile ilgili talepler. Görüldüğü gibi gayet yoğun bir ilgi var. Dolayısıyla bugün itibarıyla resmen program başlıyor. Bugünkü toplantının amacı artık uygulamanın başladığını ilan etmektir. Özellikleri; * Yatırım yapanlara ücretsiz danışmanlık hizmeti verilecek * Yatırım için arsa verilecek * Fabrika ve üretim binası yapımına sıfır faizli kredi verilecek. * Faiz oranı indirilmiş işletme kredisi verilecek. Şimdi biraz daha detaya girelim. Diyelim ki herhangi bir ilimizde üretim yapılacak. Bir fabrika kurulacak. Yatırım yaparken en az 30 kişiye iş sağlamak koşuluyla 2 milyonluk bir yatırım yapacaksınız. Bu teşviklerden bu asgari sınırlarda yararlanmak mümkün. Daha fazlasına bir mani yok. Eğer hizmet merkezi ise hedefiniz, en az

200 kişiye iş sağlayacaksınız. Ve sözleşmelerinizi ibraz edeceksiniz. İLK 20 BİN METREKARE KAPALI ALANI DEVLET YAPACAK Herkes elini taşın altına koyacak. Biraz kendi cebinden de para koyacaksın. 30 lira sen 70 lira devlet koyacak. Şimdi biraz daha detaylara girelim: OSB parselleri büyükşehirlerde yatırım izleme ve koordinasyon başkanlıkları diğer şehirlerde il özel idarelere devredilecek. Yapımı yatırımcı tarafından gerçekleştirilecek. Bina inşaatları 20 bin metrekare olması ve 10 milyon TL bedel olması öngörülüyor. Bu ne demek; 20 bin metrekareye kadar olan binalar desteklenecek. İlk 20 bin metrekare kapalı alanı devlet yapacak, kalan kısmı için de kredi alınabilecek. Eğer yerli makine ve techizat alırsanız burada toplam süreyi yükseltiyoruz. Yerli üretimi teşvik ediyoruz. Bu tür destekler mevcut işini yükseltmek isteyenlere de verilecek. Burada önemli bir husus; yatırımın yüzde 30’unun öz kaynaktan karşılanma şartı burada da devam ediyor. İŞLETME KREDİ 4 YIL VADELİ VERİLECEK Üçüncü program; İşletme kredisi. Fabrikayı kurduktan sonra para lazım. Ham madde www.ahsapglobal.com


HABER

Yatırım İçin

Sıfır Faizli

Vergi yapılandırma uzatıldı

Yatırım Kredisi Verilecek gelecek, harekete geçmek içn can suyu lazım. Burada da düşük faizli kredi vereceğiz. 4 yıl vadeli kredi verilecek. İlk yıl geri ödeme yok ve düşük faizli olacak. Düşük faizden kastımız, cari faizin yarısı. Burada üretim faaliyetlerinin yerli makine teçhizatla yapılması durumunda işletme kredisini 5 yıl veriyoruz. Pozitif ayrımcılık yapıyoruz. Amaç yerli sanayiyi teşvik etmek. Doğu’da yatırım yapılmasının önünü açıyoruz. Birde yatırımını Doğu’da büyütmek istiyoruz. Yatırımını Doğu’ya kaydırmak isteyenlere de lojistik destek vereceğiz. ÇAĞRI MERKEZLERİNE ENERJİ DESTEĞİ İkinci grup; çağrı ve veri merkezlerine verilecek destekler. Müsait kamu binalarını öncelikle tesis edeceğiz. Ayrıca iletişim alt yapısı devlet tarafından yapılacak. Personelin eğitilmesi için kişi başına 2500 lira destek vereceğiz. Veri merkezleri için en büyük maliyet enerji maliyeti. İçerinin soğuk tutulması gerekiyor. Bilgiliere zarar gelmemesi için soğuk tutulması lazım. Veri merkezlerinde kullanılan elektriğin yüzde 30’unu devlet karşılayacak. Ama bu az olmuş. Burada 50 – 50 yapalım. Bir daha ki sefere 50 olsun. VATANDAŞ BU DESTEKLERDEN NASIL FAYDALANACAK? Bu işin koordinasyonunu kalkınma bakanlığımıza verdik. Bununla beraber cazibe merkezlerinin kurulması konusunda herkesin emeği var. Birçok bakanlığımızın bu destek programında emeği var. Desteklerden yararlanmak için yatırım destek ofislerine başvuru yapılacak. Desteğin verileceği yer Kalkınma Bakanlığı. Burada milletin huzurunda söz veriyoruz. Hayırlı olsun. İş, aş sağlayan herkese destek verilecek. Gerçekten yatırım yapacak olana para var. Elini taşın altına koyup üretecek insanlarla işimiz olur.

Ulusal ve Sektörel Haber Merkezi

Ödemelerini süresinde yapmadıkları için yeniden yapılandırma uygulamasının getirdiği hakları kaybeden borçlular, ödemelerini mayıs ayı sonuna kadar yaparak kanundan yaralanmaya devam edebilecek.

M

aliye Bakanlığı'nın, "Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılmasına İlişkin 6736 Sayılı Kanun Genel Tebliği" Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girdi.

Söz konusu tebliğ ile Emekli Sandığı Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ile Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılmasına İlişkin Kanuna eklenen geçici ikinci maddenin uygulanmasına dair usul ve esaslar belirlendi. Buna göre, kanun kapsamında yapılandırma için başvuruda bulunan ancak ödemelerini süresinde ödemeyerek kanun hükümlerini ihlal eden borçlular, ödeme yapmaları gereken tarihten 27 Ocak 2017 tarihine kadar geçen süre için hesaplanacak geç ödeme zammıyla birlikte ödemelerini 31 Mayıs

2017 tarihine kadar yaparak, kanundan yaralanmaya devam edebilecek. Yıllık gelir veya kurumlar vergisi, gelir (stopaj) vergisi, kurumlar (stopaj) vergisi, katma değer vergisi ve özel tüketim vergisi için başvuruda bulunan borçluların belirtilen vergi türlerinden, taksit ödeme süresince beyan üzerine ilk taksit ödeme süresinin başlangıç tarihinden mükellef tarafından seçilen son taksit ödeme süresinin sonuna kadar, erken ödeme halinde borcun tamamen ödendiği tarihe kadar, tahakkuk edenleri vadesinde ödemeleri gerekecek. 27 Ocak'a kadar cari dönem ödeme şartını ihlal eden mükellefler cari dönem yükümlülüklerini Mayıs 2017 sonuna kadar yerine getirecek ya da çok zor durumda olmaları nedeniyle bu yükümlülüklerini yerine getiremediklerini tecil başvuruları ile belirtecek.

63


HABER

Odun’dan “pelet yakıtı” ürettİ, hayatı değİştİ

A

bdullah Furtana, küçük birikimleri ve babasının desteğiyle Avrupa'da gördüğü odun artıklarının öğütülerek talaş haline getirildikten sonra kurutulup basınçlı makinelerde sıkıştırılmasıyla elde edilen yüksek kalorili "pelet yakıtı" üretimine başladığını ve bir yıl içinde kendi işinin patronu olduğunu dile getirdi. Abdullah Furtana yaptığı açıklamada, 1997'deki "28 Şubat" sürecinde İmam Hatip Lisesi mezunlarına getirilen katsayı uygulaması nedeniyle Türkiye'de farklı bir üniversiteye giremeyeceğini anladığını, bu nedenle 2000 yılında Avusturya'ya lisans eğitim için gittiğini, Viyana Üniversitesinde bilgisayar mühendisliği bölümünden mezun olduktan sonra yine aynı üniversitede yönetim bilişim sistemleri üzerine yüksek lisans programını bitirdiğini söyledi. 2009 yılında Türkiye'ye dönerek İstanbul'da yüksek gelirli bir işte çalışmaya başladığını anlatan Abdullah Furtana, 2,5 yıl sonra yaptığı işin bir alışkanlığa dönüştüğünü farketmeye başladığını, "tüketen değil, üreten" olmak düşüncesiyle istifa ederek memleke-

64

"Tüketen değil, üreten" olmak düşüncesiyle İstanbul'da çalıştığı işinden istifa edip memleketi Uşak'a gelen genç girişimci Abdullah Furtana, kurduğu tesiste Odun’dan Pelet Yakıtı üretiyor. tine döndüğünü kaydetti. Abdullah Furtana, küçük birikimleri ve babasının desteğiyle Avrupa'da gördüğü odun artıklarının öğütülerek talaş haline getirildikten sonra kurutulup basınçlı makinelerde sıkıştırılmasıyla elde edilen yüksek kalorili "pelet yakıtı" üretimine başladığını ve bir yıl içinde kendi işinin patronu olduğunu dile getirdi. PELET YAKITI SİPARİŞLERİNE YETİŞEMİYOR Doğalgaz ve kömürden çok daha hesaplı bir yakıt olduğunu söylediği peletin kullanımının Türkiye'de her geçen yıl artacağını savunan Furtana, artan siparişlere yetişemediklerini vurguladı. Türkiye'de pelet ham madde sıkıntısının bulunmadığına, ilerleyen dönemde Avrupa'daki gibi enerji ormanları kurulabileceğine dikkati çeken Furtana, günlük 4 ton

pelet üretim kapasitesine sahip olduklarını, yeni yatırımlarla bu kapasiteyi günlük 35 tona çıkartacaklarını kaydetti. HAVAYI KİRLETMEYEN YAKIT PELET YAKITI Abdullah Furtana, şöyle devam etti: "Avrupa 50 yıldır peletle ısınıyor, enerji ormanlarından elde edilen odunlar işlendikten sonra yakıta dönüşüyor, pelet kömürden çok daha çevreci doğalgazdan hesaplı. Kalorisi kömürden daha yüksek, kömürün yüzde 30 atığı çıkarken peletin atık oranı yüzde 1 civarında, kükürt değerleri ise yüzde 0,15-0,25 civarında. Havayı kömüre göre kirletmeyen bir yakıt diyebiliriz." Tarımsal atıkların tümünün pelet üretiminde kullanılabileceğine dikkati çeken Abdullah Furtana, "Şimdilik bir aile işletmesiyiz, talaşı dışarıdan alıyoruz, ilerleyen dönemde ağacı kendimiz talaş haline getirmeyi planlıyoruz. Pelet'in evlerde kullanımı giderek artıyor. Pelet yakıtı ısınma amacıyla her türlü sektörde kullanılabilir. Yeni ve önü açık bir sektör olarak dikkati çekiyor. Ülkemiz doğalgaz ve ithal kömüre döviz ödüyor, pelet yerli ham madde ve atık malzemelerwww.ahsapglobal.com


HABER

Mosder’de seçim, Yeni Başkan Yataş Yk Başkanı Nuri Öztaşkın den üretildiği için dışa bağımlılığı ve dolar ihtiyacımızı da azaltır. Yerli enerji ülkemizin kalkınması için çok önemli." ifadelerini kullandı. Abdullah Furtana, sektörün desteklenmesi gerektiğine işaret ederek, pelet kullanımıyla ilgili yasal düzenlemelerin bir an önce yapılması gerektiğini belirtti. PELET YAKIT NEDİR? Pelet, odun artıklarının kurutulup, öğütülerek talaş haline getirildikten sonra yüksek basınçla sıkıştırılmasıyla elde edilen 6-8mm çapındaki yakıt topaklarıdır.

Mobilya sektörünün çatı kuruluşu olan MOSDER’in 9. Olağan Genel Kurul Toplantısı’nda oyların büyük çoğunluğunu alan YATAŞ Grup CEO’su Nuri Öztaşkın, MOSDER Başkanı olarak seçildi.Türkiye mobilya sektörüne ev sahipliği yapan MOSDER’in 4 Şubat 2017 Cumartesi günü gerçekleşen 9. Olağan Genel Kurulu Toplantısı’nda yönetim değişikliği yaşandı.

M

obilya sektörü temsilcilerinin yer aldığı seçimli genel kurulda iki aday yarıştı. Hararetli geçen genel kurul sonrası YATAŞ Grup CEO’su Nuri Öztaşkın’ın divana sunduğu liste, geçer oy alarak görevi İsmail Doğan’dan devraldı ve mobilya sektörünün yüzde 70’ini temsil eden MOSDER’in yeni

başkanı seçildi.

Öztaşkın’dan birlik mesajı Odun peleti yaklaşık %7-12arasında nem içerir. Nem oranı az olduğu için kalorisi yakacak oduna göre daha yüksektir. Biyolojik bir yakıttır. Doğalgaz ve kömürden daha çevreci ve ucuzdur. Pelet, ülkemizde atık orman ürünleri değerlendirilerek ülke ekonomisine katkı sağlamakla birlikte çevre ve insan sağlığı için de katkıda bulunmaktadır.

MOSDER’in yeni başkanı Nuri Öztaşkın, herkesle ortaklaşa çalışarak MOSDER’de yeni bir çağ açmak istediklerini söyledi. Öztaşkın, “Sektörümüzün sorunlarına çözüm sunmak için girdiğimiz bu yolda hedeflerimizi hep yüksek tuttuk ve sektörümüzün sesi olmayı kendimize ilke edindik. Ve şimdi de bu sesimizi MOSDER’e taşımanın mutluluğu içerisindeyiz. Sektörümüzün sorunlarına çözüm önerisi sunmak hepimizin görevi. Her şey çok yeni ve önümüzde uzun ve heyecanlı bir dönem bizi bekliyor. Bu dönemde hem fuarımız hem de sektörümüz adına iyi işler çıkarmak için yoğun çalışmalar gerçekleştireceğiz. Dolayısıyla bu görevi bize emanet eden herkese çok teşekkür ederim” dedi. Yönetim Kurulu Başkanı: Nuri ÖZTAŞKIN, YATAŞ Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı: Bülent BAYRAM, LARESSA Yönetim Kurulu Muhasip Üye: Onur KIRAL, FATİL KIRAL Yönetim Sekreter Üyesi: Şahin NURSAÇAN, BELLONA Yönetim Kurulu Üyesi: Hasan ÇAĞLAYAN, CASCADE

Ulusal ve Sektörel Haber Merkezi

65


KÜLTÜR

Dünyanın EN BÜYÜK Sarayı "AhSap" .

yasak sehir . Çin'in başkenti Pekin'de 720 bin metrekarelik bir alanı kaplayan ''Yasak Şehir'', günümüze ulaşan en geniş ahşap yapılar arasında yer alıyor.

Ç

in'in başkenti Pekin'de 720 bin metrekarelik bir alanı kaplayan yaklaşık 6 asırlık ''Yasak Şehir'', günümüze ulaşan en geniş ahşap yapılar arasında yer alıyor. Ming Hanedanlığı döneminde inşa edilen Yasak Şehir'de hükümdarların güvenliğini sağlamak için birçok güvenlik önlemi bulunuyor. İmparatorluk döneminden kalan en görkemli yapılardan biri kabul edilen ''Yasak Şehir'', ülkedeki saraylar arasında en bilineni ve dünyaca üne kavuşmuş nadide eserlerden biri olarak kabul ediliyor. Yasak Şehir, Çin tarihi ve kültürüne ait bir milyonu aşkın esere ev sahipliği yapıyor. Uzmanlar, yapımına 1406 yılında başlanan Yasak Saray'ın yüz binlerce işçi tarafından 14 yılda tamamlandığını kaydediyor. 720 bin metrekarelik bir alanı kaplayan devasa saray, 1925'ten bu yana müze olarak hizmet veriyor.

66

Yasak Şehir’deki üst düzey güvenlik önlemleri Çin’de yaklaşık 600 yıl boyunca, 24 hükümdara ev sahipliği yapan saraya Çince "Yasak Şehir" deniliyor. Saray’ın “Yasak” olarak tanımlanması, dönemin hükümdarlarını korumak için alınan üst düzey güvenlik önlemlerinden kaynaklanıyor. Güvenlik önlemleri, dünyanın en büyük 6 sarayından biri olan Yasak Şehir'in etrafındaki su kanallarıyla başlıyor. Hükümdarın güvenliğini sağlamak için inşa edilen bu kanallar, Yasak Şehir'in etrafını kuşatıyor. Su kanallarının genişliği 30 metre ile 50 metre arasında değişiyor. Yasak Şehir’in giriş ve çıkış kapıları dışında kara ile bağlantısı da bu şekilde kesilmiş durumda. Diğer bir güvenlik önlemi ise Yasak Şehir’in tabanını kaplayan 1,5 metre uzunluğundaki bloklar. Bu taş bloklar, birkaç metre yerin altına da doldurulmuş durumda. Bu şekilde düşmanların toprağın altından kazarak Yasak Şehir’e girmesi engellenmiş.

Yasak Şehir’de güvenlik önlemi olarak hükümdarın hamamı olarak tanımlanan alan dışında hiçbir yerde ağaç bulunmuyor. Böylece gece vakti düşmanların, ağaçlar arasında gizlenerek Yasak Şehir’e sızması önlenmiş. Yasak Şehir'de hükümdarların, her gün farklı bir odada dinlenmeye çekilmesi sağlanmış. Hükümdarın hangi gün hangi odada uyuduğunu ise yakın korumaları dışında kimse bilmiyormuş. Yaklaşık 600 yıl boyunca hiçbir hükümdarın suikast ve saldırı ile Yasar Şehir’de hayatını kaybetmemiş olması, antik sarayın inşa edilme amacını başarıyla yerine getirdiğini gösteriyor. Yasak Şehir'deki binalarda en çok ejderha figürü göze çarpıyor Yasak Şehir'de hakim figürlerin başında Çin'in simgelerinden olan efsanevi ejderha figürü geliyor. Güç ve statünün simgesi olan ejderha figürünün dev saraydaki sayısı, net olarak ifade edilemiyor: Zira sarayda su www.ahsapglobal.com


kanallarından, saçaklara, mermer süslerden çatılara kadar her ayrıntıda ejderha figürü işlemeleri ziyaretçilerin dikkatini çekiyor. Yasak Şehir’deki binaların çatılarında farklı sayılarda hayvan figürleri bulunuyor. Hükümdar, kraliçe ve devlet erkanının rütbesi kaldığı binanın çatılarında bulunan figürlerinin sayısına göre anlaşılıyor. Hükümdarın kendi kaldığı binanın çatısında 10 hayvan figürü bulunuyor. Sarayın diğer binalarında bu sayı, devlet erkanının rütbesine göre, daha da azalıyor. Hayvan figürleri arasında, ejderha, aslan figürleri ağırlığını korurken, dünyada bulunmadığı belirtilen mitolojik hayvan figürleri de dikkati çekiyor.

blokların buz kızaklarıyla ülkenin diğer bölgelerinden getirildiği anlatılıyor. Yasak Şehir'de Çin tarihi ve kültürüne ait bir milyonu aşkın tarihi eser bulunuyor. Bu eserler, Çin'deki tüm tarihi eserlerin altıda birini oluşturuyor.Tarihleri boyunca görkemli yapılar inşa eden Çinlilerin kültürel miraslarının başında gelen Yasak Şehir'e yılda 10 milyondan fazla ziyaretçi geliyor. Yasak Şehir’i geçen yıl 16 milyon turist ziyaret etti.

Bir milyonu aşkın tarihi eser, 16 milyon ziyaretçi

İmparatorların duvarların ardında ülkeyi yönettiği yer olan sarayda doğu, batı kuzey ve güney olmak üzere 4 ana kapı bulunuyor. Bununla birlikte dev duvarların köşelerinde gözetleme kuleleri yer alıyor. Bu kuleler sayesinde sarayın etrafı sürekli izlenebiliyor.

Yazılı kayıtlarda Saray'ın yapımında yaklaşık bir milyon işçinin çalıştığı ve kullanılan malzemelerin tüm Çin coğrafyasından getirildiği yer alıyor. Söz konusu kayıtlar, ahşap malzemenin dışında tonlarca ağırlıktaki taş

Pekin'in merkezindeki Tiananmen Meydanı'ndan başlayan, ahşap işçiliği ve görkemli duruşuyla yerli ve yabancı turistlerin dört mevsim ziyaret ettiği saray, 1987 yılında Dünya Mirasları Listesi'ndeki yerini aldı.

Kompleksin, UNESCO tarafından günümüze ulaşan en geniş ahşap yapılardan biri olarak da tescillendi. Yasak Şehir'in birçok bölümü, ziyaretçilere kapalı ve ancak dışarıdan izlenebiliyor. Zira görkemli salon ve odaların büyük bir kısmı, içindeki tarihi eserlerin korunması için sadece çok özel ziyaretçilere gösteriliyor. Başkent Pekin'in ulaşım merkezi Yasak Şehir Yasak Şehir'in dikkati çeken bir yanı da başkent Pekin'deki metro ulaşımının merkezinde olması. Pekin'deki metro hatlarının güzergahına harita üzerinden bakıldığında, Yasak Şehir'i merkez alan bir örümcek ağı fark ediliyor. Kentteki 10'dan fazla metro hattı, örümcek ağı şeklindeki güzergahlarıyla Yasak Şehir'in etrafını kuşatıyor.


AKTÜEL

HABER

Amerika'ya ODUN satıyorlar!

G

ülen Odun, Ayvalık’taki mütevazı dükkânında hammaddesi ağaç olan ve günümüzde yitip giden el sanatını yeniden canlandırıyor. Çoğunlukla tasarım ve butik ürünler çalışan Gülen Odun, küçük bir aile şirketi; hatta o kadar küçük ki sadece karı kocadan oluşuyor. Eski gazeteci Haşim Öz ve eşi Başak Aksel Öz’ün İstanbul maceralarını sonlandırıp Ayvalık’a yerleşmeleriyle filizlenen Gülen Odun, kendi mecrasında hızla tanınan bir marka oldu. Aslen çizgi roman yayıncılığı yapan çifte Gülen Odun’u kurma fikri, kendilerine ait zeytinliklerinin budama döneminde kesilen ve herkesin yaktığı zeytin ağacı dallarından çıktı. Kendilerini zeytin ağacının damar güzelliğine, kokusuna, büyüsüne kaptıran Öz’ler bir yıl içinde, kendi atölyelerini kurup Ayvalık ve çevre ilçelerden edindikleri tonlarca budama ağacıyla kolları sıvadılar. ÇEVRECİ VE KİMYASALA KARŞI Kurulduğu günden beri sadece yakılacak odunları işleyen Gülen Odun özellikle çevreci tutumuyla tanınmakta. İşlemek için ağaç kesmeyen ve konut/yol yapımı için kesilen hiçbir zeytin ağacını kullanmayan Gülen Odun, her türlü kimyasala karşı durup ürünlerinin cilalama işlemini sadece Ayvalık yöresinin zeytinyağı ile yapmaktadır.

68

TALEP AMERİKA’DAN Son yıllarda hemen her sektörde revaçta olan CNC, torna ve router gibi teknolojik araçların hiçbirini kullanmadan tamamen el aletleriyle el yapımı ürünler yapan Gülen Odun’un hayatı, Amerikalı Pomegranate Solutions firmasından gelen bir telefonla değişti. Firma, 10 Ocak 2017’de Atlanta’da yapılacak olan dünyanın en büyük hediyelik eşya ve ev mobilyaları fuarı “The Atlanta International Gift & Home Furnishings Market”da sergilenmek üzere Gülen Odun’dan 1500’ün üzerinde ürün talep etti. Haftalarca süren görüşmelerin ardından duygusal ve ideolojik yapılarının da uyuşmasıyla Pomegranate Solutions ile anlaşmaya varıldı. Pomegranate Solutions’ın tek şartı ürünlerin hepsinin zeytin ağacından yapılmış olmasıydı. 45 gün gibi kısa bir sürede çok özel ürünler hazırlayan Gülen Odun, kesme ve sunum tahtaları, oyma çerezlik ve sosluklar, şarap sunum askıları, çeşitli ebatlarda

Temeli 2014 yılında Ayvalık’ta atılan, özellikle odun olarak yakılacak zeytin ağaçlarından doğal ev eşyaları ve aksesuarlar yapan Gülen Odun, sadece zeytin ağacından üretilen çok özel tasarımlarla Amerika’nın dev fuarı “The Atlanta International Gift & Home Furnishings Market”da gövde gösterisi yaptı el oyması tabaklar, mumluklar, anahtar ve elbise askılarıyla fuarda ilgi odağı oldu. THE ATLANTA INTERNATIONAL GIFT & HOME FURNISHINGS MARKET 15 yıldır dünyanın en büyük hediye ve ev eşyaları üreticilerini konuk eden “The Atlanta International Gift & Home Furnishings Market” 10 Ocak 2017’de kapılarını dünyaya açtı. Birbirine bağlı üç büyük binadan oluşan 650.000 metrekarelik fuar, ABD’nin çeşitli eyaletlerinden ve yaklaşık 80 ülkeden gelen ziyaretçilerini ağılıyor. Ev ve bahçe mobilyalarından aksesuarlara, hediyelik eşyalardan el yapımı ve tasarım ürünleri kapsayan fuar, perakendecilerin dışında dünyanın en büyük toptancılarına hizmet veriyor. 50 yıllık tecrübesiyle fuar alanını her geçen yıl genişleten AmericasMart, 2017 yılında 1.400 sürekli, 4.000 geçici sergi alanıyla 7.200'den fazla dünya markasını konuk ediyor. Ulusal ve Sektörel Haber Merkezi


AĞAÇ ASTROLOJİSİ

“K ELT A ĞAÇ A STROLOJİSİ” ŞUBAT 2017 YORUMLARI..

Kelt Astrolojisi Burçlar Ladin – Köknar 01 - 11 Ocak Karaağaç 12 - 24 Ocak Selvi 25 Ocak – 3 Şubat Kavak 04 - 08 Şubat Sedir 09 - 18 Şubat Çam 19 - 28 Şubat Salkımsöğüt 01- 10 Mart Ihlamur 11 - 20 Mart Meşe 21 Mart Fındık 22 - 31 Mart Üvez 01 - 10 Nisan Akçaağaç 11 - 20 Nisan Ceviz 21 - 30 Nisan Kavak 01 - 14 Mayıs Kestane 15 - 24 Mayıs Dişbudak 25 Mayıs – 3 Haziran Gürgen 04 - 13 Haziran İncir 14 - 23 Haziran Huş 24 Haziran Elma 25 Haziran – 4 Temmuz Ladin – Köknar 5 - 14 Temmuz Karaağaç 15 - 25 Temmuz Selvi 26 Temmuz – 4 Ağustos Kavak 5 - 13 Ağustos Sedir 14 - 23 Ağustos Çam 24 Ağustos – 2 Eylül Salkımsöğüt 03 - 12 Eylül Ihlamur 13 - 22 Eylül Zeytin 23 Eylül Fındık 24 Eylül – 3 Ekim Üvez 4 - 13 Ekim Akçaağaç 14 - 23 Ekim Ceviz 24 Ekim – 11 Kasım Kestane 12 - 21 Kasım Dişbudak 22 Kasım – 1 Aralık Gürgen 02 - 11 Aralık İncir 12 - 21 Aralık Elma 23– 31 Aralık Ulusal ve Sektörel Haber Merkezi

Ladin / Köknar - Gizem 01 Ocak–11 Ocak / 5 Temmuz–14 Temmuz Şubat itibariyle enerjilerini boşa harcamamak adına hayatlarında gereksiz sayabilecekleri başta harcamalar olmak üzere pek çok konunun üzerine, gitmeye başlayabilirler. Bu ay özellikle para ilintili konular hayatınızda önem arz edecek. Partneriniz ilintili bir konu Ay Tutulmasının ladin üzerindeki etkisi ile netleşebilir. Ayrıca Güneş Tutulmasının doğada oluşturacağı baskı ile sizi işiniz ilintili parasal sonuçları olan bir konu hakkında karar almaya itebilir. Şubat ayı itibariyle harcamalarınızı daha dikkatli yapıp, disiplinli hareket etmeye başlamalısınız. Bu ay mevsimsel geçişler sizi kendinizi her anlamda ileriye götürmek için ne gibi girişimler yapabileceğiniz hakkında düşünmeye itecek. Kardeşinizle ilgili güzel bir gelişmenin haberini Şubat ayında alabilirsiniz. Karaağaç - Asil 12 Ocak–24 Ocak / 15 Temmuz– 25Temmuz Ay tutulmasının yeryüzüne olan etkisi maddi konularda hızlı ve beklenmedik gelişmeleri karşınıza getirebilir. Uzun zamandır uğraştığınız bir ev veya miraz meselesi sonuca kavuşabilir ve elinize para geçebilir. Maddi anlamda şubat’ta şanslısınız. Maddi konularda güzel sonuçlar altındasınız. Maddi anlamda çok fazla bağımsız hareket edemeyeceksiniz ama bir yandan da karşılaşacağınız olaylar sizin güzel ilişkiler kurmanıza neden olacak. Parasal paylaşımlar, malların, mülklerin paylaşılması gibi etkiler, gündemde olabilir. Selvi - Sadakat 25 Ocak – 3 Şubat / 26 Temmuz – 4 Ağustos Baharın etkilerinin görülmeye başlaması işiniz ilintili bir konunun karar aşamasına gelmesine yardımcı olabilir. Ay sonuna doğru

gerçekleşecek Güneş Tutulmasının Selvi'ye etkisi ise ticari anlamda ya da birlikte iş yürüttüğünüz ortaklarınızla ilgili bir konuda size net bir görüş kazandıracak. Ticaret, serbest meslekle uğraşanlar için uzun zamandır takip ettikleri bir konunun sonuçlanması da söz konusu olabilir. Özellikle bu ay kan ile teşhis edilen hastalıklar anlamında riskli bir dönemden geçiyor olacaksınız. Mevsim gitgelleri psikolojinizi de zorlayacağı için Şubat’ ta sağlığınıza dikkat etmeli, iyi beslenmelisiniz. Parasal anlamda bu ay gelirlerinizde bir artış yaşamanız olası. Kavak - Tatminsiz 04 Şubat – 08 Şubat / 01 Mayıs –14 Mayıs / 5 Ağustos–13 Ağustos Kariyer ilintili gelirleriniz anlamında Şubat ayında iyi etkiler alacaksınız. Özellikle prim-komisyon gibi kazançlarınızda artış yaşayabilirsiniz. Ancak bu kazançların elinize geçmesi biraz zaman alabilir. Ay ortasından itibaren iş hayatınızda temponuz yükselmeye başlayacak. Yeni girişimlerde bulunmanız, satış-pazarlama faaliyetlerinin sonuçlarını almaya başlamanız söz konusu. Kariyer hayatınızda uzun süredir takip ettiğiniz işlerin netleşmesine/sonuçlanmasına da şahit olabilirsiniz. Şubat ayının tamamında kariyer odaklı olacaksınız ve çok yoğun bir tempo sizi beklemekte. Sedir - Güven 09 Şubat–18 Şubat / 14 Ağustos–23 Ağustos Bu ay iş hayatınızda yoğun bir iletişim trafiği sizi beklemekte. Tek başınıza pek çok konuya yetişmeye çalışırken, sağlığınızı ihmal etmemelisiniz. Zira ay ortasından itibaren özellikle tansiyon-şeker gibi kan değerlerinizde alışılmışın dışında oynamalar yaşayabilirsiniz. Ay Tutulması-doğa ilişkisi yurt dışı ilintili işlerle uğraşanlar için sonuç almaları-

69


AĞAÇ ASTROLOJİSİ nı hızlandıracak etkiler getirebilir. Ay ortası itibariyle dikkatiniz ikili ve ticari ilişkilerinize dönmeye başlayacak. Baharın yaklaşması ile ortaklı yürüttüğünüz projeler ile ilgili sonuçlanma getirebileceği gibi ticari beklentilerinizin de netleşerek önümüzdeki günlerde çalışma hayatınıza ışık tutuyor olacak. Doğa şartları ve toprak sizi duygusal anlamda dengesiz ve alıngan bir ruh haline sürüklese de özel ilişkinizde ortamı gerginleştirmeden Şubat ayını atlatmaya çalışmalısınız.

Çam - Titiz 19 Şubat – 28 Şubat / 24 Ağustos – 2 Eylül Süregelen birlikteliğiniz ile ilgili kulak arkası ettiğiniz bazı ayrıntılar bu ay artık iyice kafanızda netleşmeye başlayabilir. Baharın desteği sayesinde Şubat’ ı da net bir karara varmadan geçirmeniz olası ancak bu durum ilerleyen aylarda değişme potansiyeline sahip. Çocuk sahibi olanların bu ay ev içerisinde evlatları ile yoğun bir iletişimleri söz konusu. Bu ay yaşanacak olan mevsim gelgitleri sizi en çok çalışma hayatınız ilintili etkileyecek. Birlikte çalıştığınız insanlara karşı iyice sabırsız ve eleştirel yaklaşımlarda bulunabilirsiniz. Sorumluluklarınız nedeni ile kendinizi ay ortası itibariyle iyice bunalmış bir ruh halinde hissetmeniz ve bunun sonucunda da sağlığınızın etkilenmesi söz konusu. Salkımsöğüt - Melankoli 01 Mart – 10 Mart / 03 Eylül – 12 Eylül Bir süredir duygusal konular üzerinde yoğunlaşan ilginiz bu ay iyice ön plana çıkıyor. Romantik beklentileriniz yükselirken süregelen ilişkinizde kendi beklentilerinizi de sorguluyor olacaksınız. Bekarlar içinse bu ay bulabildikleri her fırsatta sosyalleşmeleri, kendilerine bakmaları önemli çünkü kışın bitişi ile hayatınıza yeni bir flörtün girme şansı yükseliyor. Ay ortasındaki doğa etkileri duygusal hayatınız ile ilgili üzerinde durmamaya çalıştığınız bir konunun gündeme gelmesine neden olabilir. Ay sonu bahar etkisi ise sizi yine özel ilişkiniz ile ilgili bir yol ayrımına getirebilir. Ihlamur - Şüphe 11 Mart – 20 Mart / 13 Eylül – 22 Eylül Geri planda durduğunuz işlerinizde şans bu ay sizden yana olacak. Önemli konuş-

70

malarla işlerinizde güzel sonuçlar yaratabilirsiniz.Ayın ikinci yarısında kendinize olan güveniniz yerine geliyor. Artık görünür hale gelmek isteyeceksiniz ve kimliğinizi dış ortamlarda ortaya koyacaksınız. İnsan içine daha fazla karışma arzunuz sizi faal yapabilir ama hala hare kete geçmem eniz gereken günlerde olduğunuzun da altını çizeyim.Ay sonuna doğru işiniz için yapmanız gereken bir toplantı, bir buluşma gerçekleşebilir. Şanslı etkileriniz var ama hala kafanızı tam olarak toparlamış değilsiniz. Meşe - Cesaret 21 Mart Bu ay harcamalarınız bütçenizin üzerinde seyretme eğiliminde olabilir. Özellikle lüks sayılabilecek harcamalar yapma konusunda kendinizi kontrol etmekte zorlanacaksınız. Kışın çıkışa yönelmesi uzun süredir beklediğiniz eviniz, mülkler veya aileniz ile ilgili bir konunun netleşmesine aracılık edebilir. Baharın hissedilmeye başlanması ise işiniz ilintili hedeflediğiniz bir konunun neticelenmesini sağlayacaktır. Ayrıca dostlarınız ile ilgili bir konunun da beklemediğiniz şekilde gündeminizi işgal etmesine neden olabilir. Bu ay yoğun bir tempoda çalışacak olmanıza rağmen işinizde yaptığınız girişimlerin sonuçlarını hemen almanız mümkün olmayabilir. Özel ilişkinizde bu ay tutkulu ve takıntılı bir ruh hali üzerinizde hakim olacak. Fındık - Gizem 22 Mart – 31 Mart / 24 Eylül – 3 Ekim Şubat ayını iş hayatınızda etkin bir şekilde kullanmaya çalışın. Ay sonuna kadar atılacak adımlar her yönden sizi ve düşündüklerinizi destekleyecek. Vakit kaybetmeden bu zamanı iyi bir şekilde kullanın zira Güneş tutulmasının fındık ağaçları üzerinde oluşturacağı etki beklenmedik konu ve olayları tetikleyebilir, bu tarihten sonraki süreçte

çok önemli girişimlerden kaçınmalısınız. Artık planlarınızı gözden geçireceğiniz bir döneme gireceksiniz. Değişik ve farklı fırsatlar çevrenizden gelse bile hemen harekete geçmeden önce etraflıca araştırmalarınızı yapın. Üvez - Hassasiyet 01 Nisan- 10 Nisan / 4 Ekim – 13 Ekim Şubat ayında iş, hizmet ve sağlık alanlarınızda doğa etkileri yoğun gerçekleşecek. İşinizle ilgili konularda beklenmedik konu ve olaylara, sürpriz gelişmelere gebesiniz. Belki uzun zamandır işinizden memnun değildiniz ama değiştirmek konusunda da harekete geçmediniz, işte şimdi işinizi değiştirmeniz gereken koşullar karşınıza gelebilir. Başka bir projeye dahil de olabilirsiniz. Kendinizi işinizde sorgulayacaksınız. Günlük hayatınızın akışında da değişimler oluşabilir. Akçaağaç - Özgür Zeka 11 Nisan- 20 Nisan / 14 Ekim – 23 Ekim Bu ay işiniz ile ilgili olumlu bir gelişme tüm zamanınızı alacağa benzemekte. Bu gelişme sizi çalışma ortamınızın değişmesi anlamında da etkileme olasılığına sahip. Şubat ayında baharın gelişinin etkileri uzun süredir hissedilmediği kadar kadar pozitif bir ruh halinin ilk sinyallerini vermeye başlayacak. Ay sonunda baharınb etkilerinin görülmeye başlaması ile özellikle eğitim, turizm ve sanat-yaratıcılık konuları ile ilgili işlerle uğraşanların hedefledikleri bir durumun/ işin netleşmesine, sonuca bağlanmasına aracılık edebilir. Şubat ayı itibariyle yeni girişimlerde bulunmak, yeni çevrelere girmek için ellerindeki kaynakları nasıl kullanabileceklerinin planlarını yapmaya başlamalılar. Ceviz - Tutku 21 Nisan – 30 Nisan / 24 Ekim – 11 Kasım Bu ay beklediğiniz bazı gelirlerle ilgili tıkanmalar yaşayabilirsiniz. Bütçenizi parasal anlamda sıkıntıya düşmemek için sıkı takip etmelisiniz. Aslında bu etki Şubat itibariyle uzunca bir süre hayatınızda olacak. Gelir-gi-

www.ahsapglobal.com


AĞAÇ ASTROLOJİSİ der dengenizde, yaptığınız yatırımlarda risk almamalısınız. Ayrıca bu ay bekarlar için yeni birinin hayatlarına girmesi için destekleyici etkiler veriyor. Yaratıcı işlerle uğraşanlar için de bu ay mesleklerinde güzel gelişmeler yaşamaları söz konusu olabilir. Bu ay kışın gidişi özellikle aile, toprak ve taşınmazlarla ilgili takip ettiğiniz konular varsa; size önemli gelişmeler vaat ediyor. Uzun süredir aklınızda olan mülklerle ilintili bir konuyu bu ay sonuçlandırabilirsiniz. Aile içerisindeki gerginliklere de bu ay dikkat etmeniz gerekiyor. Kestane - Dürüstlük 15 Mayıs – 24 Mayıs / 12 Kasım – 21 Kasım Bu ay aşk hayatınızda hızlı ve sürpriz gelişmelerle karşılaşabilirsiniz. Özellikle esnek olmayı başarırsanız hem iş hem de özel hayatınızda işleriniz rast gidebilir. Günlük hayatınıza biraz renk katmak; sanatsal konulara, sportif faaliyetlere, çocuğunuza ya da hobilerinize vakit ayırmak iyi gelecek. Yaratıcılığınızı en iyi şekilde değerlendireceğiniz alanlara yöneleceksiniz ya da bu alanlarda beklenmedik hızlı ve sürpriz gelişmeler karşınıza gelebilir. Yine duygusal konular, aşk hayatınızın hareketlenmesi ve romantizm hayatınıza heyecan katacak. Gereksiz endişeleri bir kenara bırakmalı ve bu süreçte hayatın keyifli yönlerine eğilmelisiniz çünkü bu, sizi geliştiren ve sizi mutlu edecek bir bahar başlangıcı olacak . Dişbudak - Hırs 25 Mayıs – 3 Haziran / 22 Kasım – 1 Aralık Her türlü eğitim ve bilgi almaya yönelik aktivite için uygun zamanlara giriş yapacaksınız. Yurtdışı ve yabancılarla, eğitim, yayıncılık ve medya ile ilgili larkonu-

da yapacağınız anlaşmalar, konuşmalar ve görüşmeler gündeme gelebilir. Kariyerinizde ilerlemeniz için size yardımı dokunacak insanlarla bir arada olup, gelecek kararlarınızı hızlandırabilirsiniz ve bu alanlarda planlar yapabilirsiniz.Ay ortası itibarıyla artık tam anlamıyla kariyerinize odaklanacağınız bir dönem söz konusu. Toplumsal konular daha fazla ön plana geçmeye başlayacak, göz önünde olacaksınız, insanlar için bir şeyler yapmak isteyeceksiniz. Gürgen - Zevk Sahibi 04 Haziran – 13 Haziran / 02 Aralık – 1 Aralık Şubat ayı itibariyle sizi özel ilişkiler, evlilik, ortaklık ve ticari konular ile ilintili sorgulamalara yöneltmeye başlayacak. Bu durum çok uzun müddet hayatınızda etkisini sürdürecek ve az önce saydığım konu başlıklarında sizi sınavlara tabi tutacak. Yaklaşık 2,5 sene sürecek olan bu dönemde eksikleri olan ilişkiler son bulmaya doğru giderken, temelleri sağlam olan birliktelikler ise daha da kuvvetlenerek süreci tamamlayacaklar. Şubat ayında için kariyer hayatlarında olumlu gelişmelerin yaşanacağı güzel ve başarılı bir dönem söz konusu. Kışın gidişi parasal bir konunun netleşip, sonuçlanmasına aracılık ederken, Baharın gelişi ise uzun süredir takip ettiğiniz otorite konumundaki kişilerin onayını bekleyen bir durumun çözülmesini sağlayabilir. İncir Hassaiyet 14 Haziran – 23 Haziran / 12 Aralık –21 Aralık Özellikle ruhsal anlamda kendinizi sürekli moralli tutmaya çalışmanız bu dönemde sizin için çok önemli. Yaşadığınız deneyimler hayatınızın ilerleyen dönemlerinde önemli ve değerli tecrübeler olarak yer edecek. İlişkiler, kariyer ve yakın çevreniz anlamında Şubat itibariyle yakın hissedebilirsiniz. Günlük temponuz da bu ay itibariyle yükselmeye başlıyor ve çalışma hayatınız yoğun bir iletişim trafiğinin içerisinden geçecek. Özellikle satış-pazarlama faaliyetlerine ve yeni ziyaretlere bu ay öncelik vermelisiniz. Huş - Esinlenme 24 Haziran Şubat itibariyle sağlığınızı gözden geçireceğiniz bir döneme gireceksiniz. Şimdiye

Ulusal ve Sektörel Haber Merkezi

kadar aşırılıkla ve iyimserlikle davrandığınız konularda karşınıza gelecek olan sıkıntılar aslında size birşeyler anlatmak istiyor. Gözden kaçırdıklarınıza ve tembelliklerinize, ertelediklerinize odaklanırsanız, sağlığınızda sıkıntı çıkaran yönleri kolay farkedeceksiniz. Maddi konularda hızlı ve beklenmedik gelişmeleri karşınıza gelebilir. Uzun zamandır uğraştığınız bir ev veya miras meselesi sonuca kavuşabilir ve elinize para geçebilir. Maddi anlamda iş hayatınızda şubat’ta şanslısınız. Maddi konularda güzel sonuçlar altındasınız. Maddi anlamda çok fazla bağımsız hareket edemeyeceksiniz ama bir yandan da karşılaşacağınız olaylar sizin güzel ilişkiler kurmanıza neden olacak. Elma - Aşk 25 Haziran- 4 Temmuz / 23 Aralık-31 Aralık Bu ay özellikle para ilintili konular hayatınızda önem arz edecek. Partneriniz ilintili bir konu netleşebilir. Ayrıca Baharın geliş etkileri sizi işiniz ilintili parasal sonuçları olan bir konu hakkında karar almaya itebilir. Şubat ayı itibariyle harcamalarınızı daha dikkatli yapıp, disiplinli hareket etmeye başlamalısınız. Bu ay doğa sizi kendinizi her anlamda ileriye götürmek için ne gibi girişimler yapabileceğiniz hakkında düşünmeye itecek. Kardeşinizle ilgili güzel bir gelişmenin haberini Şubat ayında alabilirsiniz. Otorite konumundaki kişilerle bu ay iletişim kurarken alıngan tavırlar sergilemeniz ve ilgisiz konuları kişiselleştirme eğiliminiz yüksek olacak. O nedenle kritik konuşalar yapmayı ileriki aylara bırakmanızda fayda var. Zeytin - Erdem 23 Eylül Alacaklarınızı kuracağınız ilişkilerle daha kolay elde edebilirsiniz. Girişimci yönünüz bu ay ağır basacak. Elinize para geçebilir. Kaynaklarınızdaki kazancı arttırabilirsiniz. İş hayatınızdaki olasılıklar bununla da sınırlı değil. Baharın etkilerinin hissedilmeye başlaması ile karşınıza çok güzel teklifler gelebilir. Bir iş teklifi alabilir veya işinizde güzel bir sonuçla karşılaşabilirsiniz. Ortaklaşa işlerde, özel ilişkilerinizde hızlı ve sürpriz gelişmeler ön plana çıkacak. Karşılıklı ilişkiler önem kazanıyor. Yeni ilişkiler, ortalıklar, iş konularında anlaşmalar gündeme gelebilir.

71


PLY WOOD Bölge Bayİsİ


.

.

TÜRKIYE’NIN . . FILMLI. KONTRPLAK’TA . MILLI MARKASI

turk’UAZ

7

SULTAN

ANKA

katman

katman

. G AZ I

13

9

katman

4645

E N 6 3 6

Çam Agacımız - Öz Sermayemiz - Güçlü Makinamız - Hızlı Aracımız

ve Bizim Markamız

0 555

w w w. t u r k u a z p l y w o o d . c o m

PLY W O O D

759 9 6 6 3

info@turkuazplywood.com


Plywood çam lad

adin kayın

kontrplak

kavak ladin ladin kayın kontrplak çam Plywood ERBAA KAPLAMA

Kontrplak Kavak Kayın Çam

Erbaa Kaplama Fabrika

Adres : Keresteciler Sitesi 5. Blok No:7-9 İkitelli / İSTANBUL Tel : 0 212 670 32 80 Faks : 0 212 670 32 81 Eposta : istanbul@erbaakaplama.com.tr fatih@erbaakaplama.com.tr

Adres : Karacaoğlan Cad. No: 15 Erbaa / TOKAT Tel : 0 356 715 15 68 Faks : 0 356 715 62 17 Eposta : info@erbaakaplama.com.tr

Plywood

İstanbul Şubemiz


Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.