Bir ANSİMOD Bir ANSİMOD yayınıdır. yayınıdır.
Ocak 2015 Ocak Sayı:1 2015 Sayı:1
Ocak 2015 Sayı:1
içiniçin anız anız Mobily Mobily ÇLUAÇRLIARI IMUİP AKİP BAKBIM mobilya & dekorasyon
MOBİLYA MOBİLYA SEKTÖRÜNDE SEKTÖRÜNDE
YENİ YENİ BİR BİR GİRİȘİM GİRİȘİM
İlkİlk Çağdan Çağdan BuBu Güne Güne
İŞ DÜNYASINDA İŞ DÜNYASINDA
Bu dergi ANSİMOD yayınıdır.
Ali Ali Güler Güler Mobilya Mobilya İle İle “BENİ “BENİ AFFET” AFFET” DiziDizi SetiSeti
SAĞLIKLI SAĞLIKLI BESLENME BESLENME REHBERİ REHBERİ
MOBİLYA’da MOBİLYA’da
SEZON SEZON TRENDLERİ TRENDLERİ
ÜLKE ÜLKE TRENDLERİ TRENDLERİ
Ali Ersoy Mahallesi 21. Sokak No:5/7 Siteler/Altındağ/ANKARA Tel-Fax: +90 312 348 55 60 info@ansimod.com.tr - www.ansimod.org.tr
Organizasyon Organization
Partner
Fuar Merkezi Exhibition Centre
İşbirliği Cooperation
Web Sponsor
Destekleyenler Supporting Institutions
®
BU FUAR 5174 SAYILI KANUN GEREĞİNCE TOBB (TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ) DENETİMİNDE DÜZENLENMEKTEDİR
MOBİLYA FUARI 8-12 NİSAN | APRIL | ankaff.com
Mobilya ve Sanatın Buluştuğu Fuar
AVENTO MOB. SAN. TİC. LTD. ŞTİ. 4 Siteler/ANKARA Atılgan Sokak No:14 0 (312) 349 44 68
www.avento.com.tr aventomobilya@gmail.com
KÜÇÜKYILMAZLAR DEK. SAN. LTD. ŞTİ. Ereğli Caddesi No:70-2 Siteler/ANKARA 0(312) 350 28 40 - 0(312) 353 97 26
bilgi@kucukyilmazlar.com - www.kucukyilmazlar.com
Fotoğraf Fotoğraf Ali Topçu Ali Topçu
Alysee Collection 2015 BİÇER KARDEŞLER MOBİLYA LTD. ŞTİ. FABRİKA: Köyceğiz Sok. No:26/1-2 Siteler Ankara Tel.: +90 312 350 63 44 Faks: +90 312 350 15 76 www.bicerkardesler.com.tr
bicer_kardesler@hotmail.com
info@bicerkardesler.com.tr
ANKARA 0.312 350 15 76 • DİYARBAKIR 0.412 238 26 08 • BURSA-İNEGÖL 0.224 714 19 10 • İSTANBUL 0.212 675 02 43 KAYSERİ 0.352 224 64 08 • ANTALYA 0.242 515 10 10 AZERBAYCAN (BAKU) 0099 450 313 41 70 • AZERBAYCAN (GENCE) 0099 455 313 41 70 İRAN (TAHRAN) 0098 217 626 39 62 • RUSYA 0099 444 22 04 06 • KAZAKİSTAN (ALMA ATA) 007 701 728 00 04 KAZAKİSTAN (ASTANA) 007 701 025 00 04 • FABRİKA (ANKARA) 0.312 350 63 44
ARSLAN KARDEŞLER MOB. SAN. TİC. LTD. ŞTİ. (AKM MOB.) Dolantı Sokak No:54 Siteler/ANKARA 0(312) 348 03 14
www.akmmobilya.com.tr tunaarslan@hotmail.com
Karpuzlu 2. Cadde No:139 Siteler Ankara / TĂœRKÄ°YE Tel : +90 312 348 48 23 Faks : +90 312 348 49 08 info@mastermobilya.com.tr www.mastermobilya.com.tr
MOBİLYA K l a s i k d e n i n c e ...
TASARIM ÜRETİM PAZARLAMA
TASARIM ÜRETİM PAZARLAMA
MOBİLYA Klasi k de nince...
MUHTAROĞULLARI MOBİLYA İNŞAAT GIDA YAY. SAN. ve TİC. LTD. ŞTİ Dizboyu sk. No: 9 Siteler - Ankara - Türkiye 0312 349 14 87 0533 339 62 69 0532 386 74 13 info@muhtaroglukoltuk.com www.muhtaroglukoltuk.com
GERÇEK KOLTUK LTD. ŞTİ. Camlıtepe No:272 Siteler/ANKARA 0(312) 348 83 61 gercekkoltuk@gmail.com - www.afroza.com.tr
AY-MO-KE MOB. TEKS. İNŞ. GIDA VE TRZM TİC LTD. ŞTİ. Yapıcı Sokak No:16 Siteler/ANKARA 0 (312) 353 51 51
www.aymokemobilya.com.tr aymoke@hotmail.com
M
Marka o TUNÇ MOBİLYA Dolantı Sokak No:15 Siteler/ANKARA 0(312) 348 36 49
markatomobilya@gmail.com
BALMO CONCEPT Karacakaya Caddesi No:133/C Siteler/ANKARA 0(312) 353 60 46
www.balmoconcept.com snanbalci@yahoo.com
40
Ankara Showroom:Karacakaya Caddesi No:180 Siteler / Ankara +90(312) 348 76 86 Irak Showroom: Şoreş Street Massife Road, Erbil/IRAK M.H MOB. LTD. ŞTİ. +964DEKR. 750 386SAN. 07 24 -İTH-İHR +964 662 TİC. 246 747 Ereğli Caddesi No:14 Siteler/ANKARA Fabrika: Sarıgül Sokak No:30 Siteler / Ankara +90 312 351 82 82 Fax: +90 312 350 59 44
massimomobilya@gmail.com - www.massimomobilya.com www.massimomobilya.com
42
Karpuzlu 2 cad. No:138 Pk.06160 Siteler / ANKARA Tel:+90 312 348 77 08 - 348 77 07
www.spormobilya.com.tr
43
HAKAN LAKE MOB. POLYESTER Muradiiye No:14/10 Muradiye Sokak Sokak No: 14/10 Siteler/ANKARA 0(312) 353 53 58
hakanlakemobilyatr@gmail.com www.klasikhakanlakemobilya.com
46
Fabrika Akçakale Sokak 11/4 Siteler- Ankara
Şube 1 Masko Mobilyacilar Sitesi 15/B Blok No: 13 İkitelli-İstanbul
Şube 2 Ereğli Caddesi 98/4 Siteler Ankara
+ 90 212 675 23 74
www.prensesmobilya.com 47
48
49
ŞAHİN DÖŞEME TEKS. SAN. TİC. LTD. Karacakaya Cad. No:184 Siteler/ANKARA 0(212) 231 99 31
umit_sahin006@hotmail.com
BİRLİK KOLTUK AKÇAKALE SOK. NO:18-5 Siteler/ANKARA 0(312) 350 39 43
www.birlikkoltuk.com
EMİN MOBİLYA Karacakaya Caddesi No:84 Siteler/ANKARA/TÜRKiYE Tel: +90 312 349 25 50 www.eminmobilya.com.tr
56
DEMİRHENDEK CADDESİNO:118 SİTELER - ANKARA TEL: +90 312 350 34 90
WWW.FERHATBERBERCAN.COM
57
58
Dalboyu Sok. 52/3 Siteler / ANKARA +90 312 348 1457 info@furkankoltuktasarim.com
www.furkankoltuktasarim.com
59
www.ardaskoltuk.com
Classic Furniture
60
FotoÄ&#x;raf Ali Topçu
ardaskoltuk@ardaskoltuk.com
61
62
63
Not
İsmail BİÇER Yönetim Kurulu Bașkanı Değerli okuyucularımız, ANSİMOD (Ankara Siteler Mobilya Üreticileri Derneği), Ankara’da faaliyet gösteren mobilya üreticisi 14 kurucu üye ile Ağustos 2014 yılında faaliyete bașlamıș, kısa sürede tamamı üretici ve ihracat yapan mobilyacılardan olușan 32 üye sayısına ulașmıș yeni bir sivil toplum kurulușudur. ANSİMOD’u kurarken amacımız; Ankara mobilya üreticilerini bir araya getirerek toplu hareket edip, Ankara’yı mobilya sektöründe Türkiye’de ve özellikle yurt dıșında söz sahibi konuma ulaștırmaktır. Bu hedefimize ulașmak için kurulduğumuz ilk günden itibaren tüm enerjimizle çalıșmalarımıza bașladık ve aynı hızla sürdürüyoruz. Ankara’da 8-12 Nisan 2015’te yapılacak olan ANKAFF 3. Ankara Mobilya Fuarı’nda tüm üyelerimizle beraber mobilya sektöründe brüt 12.000 m2’lik “Türkiye’nin en büyük tek tip özel dekorlu projesiyle ile dizayn edeceğimiz stantlarımızda ürünlerimizi siz değerli ziyaretçilerimize sergileyeceğiz. Bu fuar için yurt içi ve yurt dıșında tanıtım ve davet organizasyonlarımız devam etmektedir. Siz değerli okuyucularımızla da bütünleșerek, hem bizleri daha yakından tanımanızı sağlamak hem de mobilya dünyasındaki haberleri, yenilikleri ve tecrübelerimizi sizlerle paylașmak için yayınladığımız CLASSİTE dergimizin bu ilk sayısının heyacanını yașamaktayız. Dergimizde mobilya sektörünü ilgilendiren haberler, gelișmeler ve bilgilerin yanı sıra keyifle okuyacağınızı umduğumuz kültürel, bilimsel ve sosyal konuları da siz değerli okuyucularımızla bulușturuyoruz. En samimi duygu ve düșüncelerimizle kendimizi ifade etmeye çalıștığımız, sadece doğrularımızın peșinde olduğumuz derneğimize, yayınlarımıza, etkinliklerimize vereceğiniz destek ve katılımlar için tüm ilgililere șimdiden teșekkürü borç biliriz. Bir sonraki sayımızda tekrar görüșene kadar sevgiyle ve esenlikle kalmanızı dilerim.
64
Saygılarımızla...
Classite İmtiyaz Sahibi ANSİMOD
Ankara Siteler Mobilya Üreticileri Derneği Adına
İsmail Biçer
Yayın Kurulu Ferhat Yılmaz , Yavuz Güler, Arkan Uluçay, Kerem Özkanca Yönetim Adresi Ali Ersoy Mh. 21. Sk.No:5/7 Siteler / Altındağ / ANKARA, TÜRKİYE Telefon / Fax :+90 (312) 348 55 60 info@ansimod.org www.ansimod.org Yapım-Yayın MAG Medya Görsel Yayın Yönetmeni Özlem Kalkan Yayın Yönetmeni Hande Bașbuğ Șahin Yayın Koordinatörü Elçin Cömert Grafik Tasarım Ayșegül Bilgin Samet Ataç Fotoğraf Muhabiri Ahmet Altındiș Derin Gökçe Katkıda Bulunanlar Deniz Aslan İremsu Önen Yayın Türü Yerel Süreli Yayın Baskı DUMAT OFSET Bahçekapı Mah. 2477. Sokak No: 6 Șașmaz / ANKARA Tel: 312 278 82 00 (pbx)
65
indeks
indeks
68 116
110 68
110 66
86
Ağustos 2014’te Türk mobilya sektöründe profesyonelleşmek ve yeniliklere öncü olmak için kurulan ANSİMOD hakkında merak edilenler bu yazıda…
uzanan 116 öncesine tarihini bu yazıda
Star TV’de yayınlanan “Beni Affet” dizisinin başarılı oyuncuları Şeyma Korkmaz ve Murat Danacı ile gerçekleştirdiğimiz röportajdan en güzel kareler sizlerle…
dekore 160 Evinizi etmeden veya mobilya
Mobilyanın çağlar bulabilirsiniz.
yenilemeden önce göz atılması gereken başlıca konuları araştırdık.
67
Yenilikçi ve Öncü ANSİMOD Ağustos 2014 yılında büyüyen Türk Mobilya sektöründe profesyonelleşmek ve yeniliklere öncü olmak için kurulan, şu anda içerisinde 32 üye barındıran ANSİMOD’un Genel Müdürü Kerem Özkanca, ANSİMOD hakkında bilgi verdi. 68
A
nkara mobilya sektörü hakkında bilgi verebilir misiniz? Ankara, mobilya üretiminde her zaman için önemli bir merkez olmuş ve mobilya sektörü siteler semtiyle özdeşleşmiştir. Siteler, Ankara ve Türkiye’nin önemli üretim ve model merkezi olmayı 60 yıla yakın zamandır sürdürmektedir ve bugün 7000 dönüm arazi üzerinde faaliyet gösteren büyük bir organize sanayi bölgesidir. Bölge, toplamda yaklaşık 4000 adedi aşan küçük ve orta ölçekli mobilya üretimi yapan birçok işletmeyi ve tedarikçisini barındırmaktadır. Siteler’in diğer mobilya üretim bölgelerinden ayıran en önemli özelliği el emeği yoğun butik üretimler yapmasıdır. Yani kısacası Türkiye’nin özellikle klasik ve işçilik anlamında model üssüdür. ANSİMOD’dan bahseder misiniz? Biz, Ankara Siteler Mobilya Üreticileri Derneği (ANSİMOD) olarak; büyüyen Türk mobilya sektöründe profesyonelleşmek ve yeniliklere öncü olmak, üreticiler ve sektör ilgilileri arasında dayanışmayı sağlayarak ekonomik, sosyal, kültürel, hak ve çıkarlarını koruyup geliştirmek ve sektör bazında Ankara mobilyasını yurt içi ve yurt dışında üst noktalara çıkartmak amacıyla Ankara Siteler’de sektörün önde gelen firmaları tarafından 14 kurucu üye ile ağustos 2014’te kurulduk. Bizler toplu hareket etme düşüncesinin, global anlamda başarıya getireceğini düşünüyoruz. Tüm üyelerimiz ile beraber koordineli ve uyumlu olarak faaliyetlerimize devam etmenin sevinci ve mutluluğu içerisindeyiz. 2014 boyunca 32 üye sayısına ulaşan derneğimizin bünyesinde;
69
“Üyelerimizin hepsi kendine özgü mobilya üreten firmalardır.” klasik el işçiliğiyle üretilen mobilyaların yanı sıra modern, avangarde tarzlarında yetişkin-çocuk odası mobilyaları ile özel dekorasyon ve proje üreten alanında söz sahibi firmalar bulunmaktadır. Üyelerimizin hepsi kendine özgü mobilya üreten firmalardır. 2015 yılında derneğimizi nitelikli üretimde ve ihracatta belli bir seviyeye gelmiş yeni üyelerle geliştirmeyi ve büyütmeyi planlıyoruz. Hedefleriniz nelerdir? Türk mobilya sektörü cari açığımızı azaltan ve son on yılda yurt dışı ihracatın oranını her sene ortalama %16 büyüten önemli bir sektör konumuna gelmiştir. Ankara mobilya üreticileri olarak, son
70
on yılda ortalama ihracat rakamlarımız ulusal ihracat oranlarımızla aynı bulunmaktadır. Kısa vadede hedefimiz bu oranı Ankara’da %20 bandına çekmektir. Aynı zamanda anlaştığımız alanında profesyonel danışmanlık firmalarından alacağımız teknik desteklerle, üyelerimizi bilgilendirip, geliştirmek ve dünya standartlarında üretim hacimlerine ve kalitelerine ulaştırmak için faaliyetlerimiz devam etmektedir. Hedeflerinize ulaşmak için faaliyetleriniz nelerdir? Mobilya sektöründe önemli tarihe ve uzmanlığa sahip
“Bu fuar organizasyonu, bizim ve Ankara için önemli dönüm noktalarından biri olacaktır.” Ankara mobilyasını özellikle yurt dışında hak ettiği yerlere çıkarmak ve hedeflerimize ulaşmak için; yurt dışı seyahat organizasyonları, tanıtım faaliyetleri ve fuar katılımları düzenlemek 2015 yılı programımız dahilinde olan aktivitelerdir. Bu kapsamda 8-12 Nisan 2015 tarihinde düzenlenecek olan ANKAFF 3. Ankara Mobilya Fuarı’nda ANSİMOD üyelerinin tamamı için Congresium Fuar merkezinin ilk katında toplam 6.950 m2 tek tip görselli, toplu katılım organizasyonu yapacağız. Bu organizasyon, bizim ve Ankara için önemli dönüm noktalarından biri olacaktır. Ankara için ilk olacak Bu organizasyon, bizim ve Ankara için önemli dönüm
noktalarından biri olacaktır. Ankara için ilk olacak bu toplu fuar organizasyonu, dünyada da mobilya sektöründe İtalya, Çin gibi ülkelerde de bu tür fuarlar düzenlenmektedir. Derneğimize ait 39 adet stant bulunan bu organizasyonda, yurt içinden ve özellikle yurt dışından katma değer yaratacak müşterileri getirebilmek için gerekli çalışmaları halen devam ettirmekteyiz. Derneğimize ait basılacak Classite isimli dergimizde, hem mobilya sektöründeki önemli gelişmeleri hem sektörle ilgili teknik detayları hem de üyelerimize ait tanıtıcı yayınlar ve makaleleri okuyucularımıza sunacağız.
71
İsmail BİÇER
Biçer Kardeșler Mobilya Ürettiği mobilyalarla evinize samimiyet katan Biçer Kardeşler Mobilya, 1976 yılından beri hizmet vermektedir. Biçer Kardeşler; benzersiz mobilya tasarımları, insan sağlığını ön plana alan hijyenik üretim materyalleri ve ekonomik mobilya seçenekleriyle fark yaratmayı amaçmaktadır. Ankara Siteler’de faaliyetlerini sürdüren Biçer Kardeşler Exclusive Mobilya, son yıllarda teknolojiye yaptığı yatırımlarla her geçen gün gelişmektedir. Ürettikleri mobilyalara gösterilen ilgi sayesinde, yurt içinde sağlam bir bayileşme ağına sahip olan şirket, yurt dışı yatırımlarında ve ihracat yaptığı ülkelerde oldukça başarılı bir şekilde ülke ekonomisine değer kazandırmaya devam etmektedir.
72
B
ize biraz kendinizden bahseder misiniz?
Ben İsmail Biçer, 1965 Çankırı doğumlu, üç çocuk babasıyım. Biçer Kardeşler şirket yönetim kurulu başkanı ve şirketin kurucu ortaklarındanım. Aynı zamanda ANSİMOD Derneği’nin kurucu başkanlığı görevini yapmaktayım.
Mobilyacılık serüveniniz ne zaman başladı? Mobilyacılık sektöründe çekirdekten yetişmiş bulunmaktayım. Çırak olarak başladığım sektörde kalfalık ve ustalık yaptıktan sonra kendi atölyemizi kurduk. Mobilya sektöründe 1976’dan bugüne kadar gelen bir geçmişim var. Bu geçmiş ve elde ettiğimiz tecrübeler, firmamızın güçlü bir altyapıya sahip olmasına neden olmuştur. Hedefim şirket yapımızın kurumsal bir kimlikte olmasıdır.
Ürün yelpazeniz hakkında kısaca bize bilgi verebilir misiniz?
Klasik mobilyada adımızı ve çizgimizi belirlemiş bulunmaktayız. Bununla beraber artık Biçer Kardeşler Mobilya markamız, klasik mobilya üretiminde trend belirleyen bir firma olmuştur. Lake ve ceviz cilaları çok sık kullanmaktayız. Pentür, çizim, gölge ve çeşitli efektler uygulamalarımızın örnekleri içerisindedir. Yemek odası takımı, koltuk takımı, yatak odası takımı, ofis takımı; ev, ofis, otel, proje dekorasyonu ile ahşap ve el yapımı üretimlerimiz ağırlıklı olarak devam etmektedir.
Siteler, Türkiye’de mobilya sektörü için çok önemli bir cazibe haline geldi. Bunun sebebi sizce nedir?
Müşterilerinizin karar verme aşamasını etkileyen önemli faktörler sizce nelerdir?
Firmamız her yaştan, her zevkten insana hitap edebilecek renk ve tasarım konseptleri hazırlamış bulunmaktadır. Firmamız, sürekli yenilikçi ve öncüdür. Ürünlerimizde yeni tasarımlar, yeni renkler, yeni kumaşlar kullanmamızın yanında zengin model seçeneklerine sahip oluşumuz, ürünlerimizin tercih edilme sebeplerindendir.
Ürünlerinizi tasarlarken kullanıcıların ihtiyaçlarını nasıl belirliyorsunuz?
Siteler üretim açısından ve ülke açısından en deneyimli altyapı ve kadroya sahiptir. Siteler’in esas noktası, ahşap ve klasik mobilya üretimi ile el işçiliğinin yoğun olmasıdır.
Yurt içi pazarında güçlü bir bayileşme ağına sahip olmamızın yanı sıra ihracat ve ithalat yapan bir firmayız. Bölgelere ve ülkelere göre istekler ile ihtiyaçlar değişiklik göstermektedir. Biz de bunları göz önünde bulundurarak hem yurt içi hem de yurt dışı müşterilerimizin ihtiyaçlarını onlarla iletişim halinde bulunarak belirlemekteyiz.
Mobilya sektöründe 2015 yılı trendleri nelerdir?
Üyesi olduğunuz ANSİMOD hakkında neler söylemek istersiniz?
2015 yılı trendleri arasında klasik ve avangarde mobilyalar vardır. Açık lake cilalar ile ceviz cila tonları popülerliğini korumakta.
Firmanızın sektöre kattığı yenilikleri nasıl değerlendiriyorsunuz?
Bu sektörde bizim firmamız öncü. Yenilikçi ve farklı tasarımlarımız ile sektöre renk katmaktayız. Klasik mobilya kullanımı ve beğenisinin her geçen gün gelişmekte olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz. Firmamız klasik tarzlarda trendler belirleyen bir kuruluş olarak ilerlemektedir.
ANSİMOD, hedefleri büyük, yeni kurulan bir kuruluştur. Ciddi bir ses getireceğini düşünüyorum. ANSİMOD Ankara Siteler’de kendi meslektaşlarımızla birlikte kurduğumuz bir kuruluştur. Uzun yıllar sürmesini umuyorum.
2015 yılı hedefleriniz nelerdir?
Hedeflerimiz şirket yapımızın kurumsal olmasıdır. Her sene, yurt içinde yeni bayilerimizi bünyemize katmak ve yurt dışı pazarlarında daha fazla yer alabilmek için gereken tüm gayret ve özveri firmamız tarafından gösterilmektedir.
73
röportaj
Arkan ULUÇAY Arya Expo Fuarcılık ANSİMOD Onursal Üyesi Türkiye’de fuarcılık alanında en önemli üç firmada, 2001 yılından bugüne yurt içi ve yurt dışında yaklaşık 80 fuar organizasyonunda çeşitli görev alan, 16 Ocak 2012’den itibaren kendi kurduğu Arya Expo Fuarcılık ile çalışmalarını sürdüren, ANSİMOD Onursal Üyesi Arkan ULUÇAY, ANKAFF 3. Ankara Mobilya Fuarı ve mobilya sektörü ile ilgili bilgileri paylaştı. 74
A
NSİMOD’un onursal üyesi ve aynı zamanda mobilyacı olmayan tek üyesisiniz, sizi tanıyabilir miyiz?
2001 yılında satış temsilcisi olarak çalışmaya başladığım fuarcılık alanında ulusal ve uluslararası üç ayrı firmada genel müdürlüğe kadar farklı pozisyonlarda yurt içi ve yurt dışında yaklaşık 80’e yakın fuar organizasyonunda görev aldım ve fuarlar için projeler ürettim. 16 Ocak 2012 tarihinde kurduğum Arya Expo Fuarcılık ile Rusya’nın en önemli beş fuarının Türkiye’de acenteliğini yürütmenin yanı sıra uluslararası bir marka olan ve 38 ayrı ülkede faaliyette bulunan GL Events Fuarcılık A.Ş.’nin partneri olarak, 2013 yılından beri ANKAFF Ankara Mobilya Fuarı’nı birlikte organize etmekteyiz. 2015 yılında bu fuarı üçüncü kez düzenlemek üzere yoğun şekilde çalışıyoruz.
“Ankara, mobilya sektöründe ülkemizde hem “ilk”lerin hem de “en”lerin şehridir.” Mobilya sektörü ile tanışmanız fuarlarla mı başladı?
Benim bugüne kadar fuarlarında çalışmadığım herhalde en fazla birkaç sektör kalmıştır. Bu çalışmalar sırasında içine girdiğiniz bir sektör bazen size yeni ufuklar açar, sizi hayallerinizin ötesine taşır ya da orada kendinizi çok daha farklı sorumluluklar içinde hissedersiniz. Çeşitli şehirlerden ulusal mobilya markalarını yurt dışındaki fuarlara sürekli götürsem de benim için bir Ankaralı olarak Ankara Mobilyası ve Siteler’in yeri hep ayrı oldu. Bugün ANSİMOD çatısı altında birlikte olduğumuz dostlarımızın çoğunu Ankara dışındaki ilk fuarına götüren, ilk kez ihracat yaptığı stantta onların yanında olan ya da buzların arasında çadır kurup fuar açan biri olarak Ankaralı mobilya üreticileri ile hep iç içeydik. Hepimizin ortak hedefi “mobilya sektöründe Ankara’nın üretim gücünü ulusal ve uluslararası pazarlarda hak ettiği şekilde tanıtarak pazar payını arttırmaktı”. Derken 2014 Temmuz’unda bir buluşmada artık bu hedefe kurumsal bir kimlikle ve birlik beraberlik içinde ilerlemekten başka yol olmadığına karar verdik ve bir dizi toplantı sonucunda da Ağustos 2014’te ANSİMOD kuruldu. Bu sayede bugüne kadar hiç tanışmadığım başka dostlarla da bir araya gelmiş olduk.
ANSİMOD ile birlikte nelerin değişeceğini düşünüyorsunuz?
Bu derneğin hedeflerinden en önemlisi, Ankara’nın mobilya sektöründeki yerini öne çıkarmak için kendi payına ne düşerse, gücü nereye kadar yeterse
ulaşabilmek, anlatabilmek ve gösterebilmektir. Tüm üyelerimiz maddi ve manevi olarak özveri ile bu birlikteliği kurdular. Bugüne kadar ne yapılıyorsa üyelerimizin kendi öz kaynakları ile yapıldı ve yapılıyor. Fakat tüm bu çalışmalar sırasında yapılan işlerin tamamı aslında tüm Ankara mobilyasının gelişimine fayda sağlayacak, kentimize dışarıdan daha fazla alıcılarının gelmesini sağlayacak ve ekonomik olarak kentimizde sektörün tüm bileşenlerine yeni ufuklar açacaktır. İlkesel olarak derneğimiz “benim için” değil “bizim için” diyen bir topluluk ve ben bu şekilde her zaman birlik olursak toplam kaliteyi ve maksimum faydayı oluşturacağımıza sonuna kadar inanıyorum.
Sizin için özel olarak ANSİMOD ne ifade ediyor?
Kuruluşundan bugüne içinde bulunmaktan ve çalışmaktan gurur duyduğum, her türlü şahsi fikirlerinden arınarak derneğe adım atan, sadece işlerine odaklanmış ve bu ortak amaç için tertemiz düşüncelerle kendi vakitlerinden fedakarlık yaparak çalışan bir yönetimden ve çok değerli üyelerden oluşan derneğimizin adını, kentimizin adıyla birlikte nice yıllar boyunca hep birlikte büyütüp markalaştırmayı diliyorum.
ANSİMOD’un hedeflerinden en önemlisi, Ankara’nın mobilya sektöründeki yeri ve önemini öne çıkarmaktır.” ANKAFF 2015 Fuarı’ndan bahseder misiniz?
GL Events&Arya Expo Fuarcılık iş birliği ile 8-12 Nisan 2015 tarihlerinde ATO Uluslararası Fuar Merkezi Congresium’da düzenlenecek fuara yeni kurulan ANSİMOD Ankara Siteler Mobilya Üreticileri Derneği de tüm üyeleri ile katılım gerçekleştirecek. Tamamı üretici&ihracatçı firmalardan oluşan fuarda, geleneksel yöntemlerle masif klasik ve modern mobilya üretimi yapan firmaların yanı sıra koltuk üreticileri, büyük çaplı fabrikasyon üretim yapan firmalar, ofis mobilyaları üreticileri ve projeciler de yer alacaklar. Ziyaretçilerin fuarda görecekleri yüzlerce yeni modelle birlikte Ankara’da bu ürünlerin üretildiği atölyeleri, katılımcıların showroomlarını ve Siteler, Akyurt, Sincan gibi mobilya üretim bölgelerini de gezme fırsatları olacak. 1960 yılından beri adını markalaştıran “Ankara
75
Siteler mobilyası”nın bulunduğu kentte en doğru ifade edildiği tek organizasyon olan ANKAFF 2015 Fuarı kapsamında, yurt dışından gelecek profesyonel alıcılar için özel B2B görüşmeler ve seyahat programları organize ediliyor. Kaliteli, el işçiliğiyle üretilen mobilyanın müşterisinin yoğun olduğu hedef ülkelerden Katar, Dubai, Nijerya, Benin, Gana, Rusya, Azerbaycan, Cezayir, Irak ve İran’dan fuara müşteri çekmek için özel görüşmeler yürütülüyor. Bu ülkelerden gelecek toptancılar için farklı programlar oluşturuldu. 2015’te tüm ziyaretçilerin keyifle gezeceği ve unutamayacağı bir fuar gerçekleşecek.
“Ankara’daki fuarımızda “sadece bir mobilya” olmaktan başka anlamlar içeren, ustaların emeğini ahşabın her bir noktasında hissedeceğiniz “eserler” görürsünüz.” Fuarın sloganı neden “mobilya ve sanatın buluştuğu fuar”?
Ankara’da fuarımızda sadece bir mobilya olmaktan başka anlamlar içeren, ustaların emeğini ahşabın her bir noktasında hissedeceğiniz eserler görürsünüz. Ankara’da el işçiliğiyle üretilen mobilyalarda ağaca
76
verilen desenlerin her bir oymasında, boyanırken verilen renklerin her tonunda o ustaların ruhu ve sanatı vardır. Tüketim toplumu olduğumuz bu dönemlerde müzelerde hayranlıkla incelediğimiz ahşap mobilyalar, aslında şu anda Siteler’de hala aynı yöntemle yüzyıllarca kullanılabilecek şekilde aynı ağaçlardan yapılmaktadır. O yüzden biz katılımcılarımızın genelini oluşturan her birini sanat eseri olarak gördüğümüz bu ürünlerin sunulduğu fuarımızı tanımlarken “mobilya ve sanatın buluşmasını” vurgulamak istedik. Umarım ziyaretçiler de öncelikle bu değere odaklanıp seçimlerini ikinci etapta bütçelerine göre yaparlar.
“Ziyaretçiler fuar alanında görsel olarak daha önce Ankara’da hiç görmedikleri yapısal bir uygulama ile de karşılaşacaklar.” Fuar ne zaman açılacak, ziyaretçileri neler bekliyor?
ANKAFF 2015 3. Ankara Mobilya Fuarı 8-12 Nisan’da Congresium ATO Uluslararası Kongre ve Fuar Merkezi’nde gerçekleşecek. Bu yıl fuarda tüm ANSİMOD Üyeleri’nin yanı sıra Ankara’nın önemli üreticileri de yer alacak. Yurt içinden beklenen toptancıların yanı sıra yurtdışından profesyonel alıcıların fuarımıza gelmesi için geçen iki fuarda
olduğu gibi çok önemli tanıtım çalışmaları yapıyoruz. Ülkemizin ihracat hedeflerine ulaşmasında Ankara’nın nasıl büyük adımlar atacağını rakamlarla ispatlamak istiyoruz. Ziyaretçiler fuar alanında görsel olarak daha önce Ankara’da hiç görmedikleri yapısal bir uygulama ile de karşılaşacaklar. Alt katımızda 12.000 m2 alan, özel olarak bir mimari proje hazırlatılarak toplam 45 adet olmak üzere tek tip stantlardan oluşan bir sokak şeklinde tasarlandı. 2. ve 3. katlarımızda da yaklaşık 50 ayrı firma farklı ürün gruplarında mobilya ile ilgili her şeyin bulunabileceği özel bir alan oluşturacak. Bu yıl herkesin keyifle gezeceği ve unutamayacağı bir fuar gerçekleştireceğiz.
“Şu an fuarda en çok yer alanlar ise el emeğiyle yoğun çalışan Siteler’in mobilya üreticileridir.”
Ankara’daki mobilya sektörünün durumunu bir fuarcı olarak nasıl değerlendirirsiniz?
Ankara, mobilya sektöründe ülkemizde hem “ilk”lerin hem de “en”lerin şehridir diye düşünüyorum. Sincan ve Akyurt gibi sanayi bölgelerimizde büyük çaplı fabrikasyon üretim yapan ev&ofis mobilya üreticileri ve projeciler arasında, bugün her türlü talebe birinci sınıf kalitede cevap verebilen dünya markası olmuş firmalarımız var. Şu an fuarda en çok yer alanlar ise el emeğiyle yoğun çalışan Siteler’in mobilya üreticileridir. Geleneksel yöntemle üretilen ve 1960 yılından beri adını “en sağlam, en doğal, en sanatçı ruhla işlenen mobilyaları” olarak duyuran Siteler mobilyasının bugün ihtiyacı olan en önemli unsur “kendi farkını, mobilyasının özelliğini ve değerini” doğru ifade edebilmektir. Bunları da her bir üreticinin tek başına çabalaması yerine kurumsal bir yapı ile bir plan program çerçevesinde gerçekleştirebileceğini düşünüyorum. Ankara mobilyasını kendi adıyla tanıtmaya ve kentimizin ekonomisine katma değer yaratmaya gayret ettiğimiz fuarımızda yerli&yabancı tüm ziyaretçiler, yukarıda saydığım farklı özelliklerdeki tüm firmalarımızın içinde yer aldığı ve Ankara’nın üretim gücünü her açıdan değerlendirebilecekleri bir fuar görsünler istiyoruz.
77
röportaj
Ahmet YAĞCIOĞLU Via Home Mobilya Via Home Mobilya, 2011 yılının mayıs ayında Siteler Karacakaya Caddesi’nde Ahmet Yağcıoğlu, Ergun Tüccar ve Abdullah Güneş tarafından kuruldu.
M
obilyacılık serüveniniz ne zaman başladı?
Ben Ahmet Yağcıoğlu, ortaklarım Ergun Tüccar ve Abdullah Güneş ile Via Home Mobilya mağazamızı 2011 yılının Mayıs ayında Karacakaya Caddesi No:129 Siteler Ankara adresinde açtık.Mobilya sektörüne; ben 1990 yılında, ortağım Ergun Bey 1978 yılında, diğer ortağım Abdullah Bey de 2005 yılında girdik. Ürün yelpazemizi, modern mobilya olarak belirledik ve bu çizgide üretimler
78
yaparak yolumuza devam ediyoruz.
Siteler, Türkiye’de mobilya sektörü için çok önemli bir cazibe merkezi haline geldi. Bunun sebebi sizce nedir? Siteler; geçmişte Türkiye’nin en güçlü mobilya pazarı olmasına rağmen, yıllar içinde güç kaybetmiş fakat daha sonra, özellikle son yıllarda, yavaş yavaş kendine gelen bir yapıya kavuşmuş bir mobilya pazarıdır. Ankara mobilyasının, coğrafi şartlar da göz önüne
alındığı zaman, tutulması ve Türkiye’nin her tarafına yıllardan beri gerek mobilya gerekse kalifiye usta göndermesi bakımından Sitelerimizin tekrar cazibe merkezi haline gelmesi şaşırtıcı değildir. Yıllardan beri hak ettiği yere oturtamadığımız Sitelerimizi daha iyi yerlere ulaştırmak, kaybettiğimiz bu zamanı telafi etmek hepimizin boynunun borcudur. Yıllardır ekmeğini yediğimiz bu pazara bizler de maksimum katkıyı yapmak zorunda olduğumuz kanaatindeyiz.
Mobilya sektöründe 2015 yılı trendleri nelerdir?
Modern mobilya, 2015 yılında da tasarım ve kalitenin birleştiği şık, kullanışlı ve rahat ürünlerin ön plana çıktığı bir yıl olacaktır.
Via Home olarak hedeflerinizden bahseder misiniz?
Via Home olarak sektörde güvenilir, aranılan, keyif veren bir ürün ve servis anlayışı ile tanınmak, müşteri memnuniyetini hep en üst seviyede tutmak,
satış ve satış sonrası hizmetlerimizi geliştirmek, müşterilerimizin bizi tercih etme kararını olumlu yönde etkilemektir.
Üyesi olduğunuz ANSİMOD hakkında neler söylemek istersiniz?
Üyesi olduğumuz ANSİMOD; hepsi birbirinden değerli ve yetenekli ayrıca Sitelerimizi düşünen, daha iyi yerlere götürmeye çalışan bir topluluk olarak karşımıza çıktı. Siteler hakkındaki fikirlerimizin aynı olduğunu anladıktan sonra katılım isteğimizi kırmadılar ve bizleri de aralarına kabul ettiler. Bütün üyelere bu vesileyle bir kez daha teşekkür etmek isterim. Bundan sonra bizim üstümüze düşen bu birlikteliğe layık olmak ve daha çok çalışarak bu dinamik topluluğa katkı sağlamak olacaktır.
2015 yılı hedefleriniz nelerdir?
2015 yılında Via Home olarak marka ve tasarım konusunda yol almak, müşteri portföyümüzü arttırmak hedeflerimiz arasındadır.
79
Spor Mobilya 1980 yılında perakende ve toptan satışlar ile sektördeki yerini alan Spor Mobilya, müşterilerden gelen talepler doğrultusunda özel modellerin üretimine başlamıştır. Ağır ve klasik modeller üzerine AR-GE çalışmaları yapan, geniş bir ürün yelpazesine sahip olan Spor Mobilya’nın sahibi Ali Kahraman ile mobilya sektörü üzerine sohbet gerçekleştirdik.
80
B
ize biraz kendinizden bahseder misiniz?
Spor Mobilya; Ali, Kaan ve Volkan Kahraman’ın sahibi olduğu bir aile şirketidir. Firmamız, sürekli gelişen mobilya sektörüne paralel olarak kalite standartlarını en üst seviyede tutmayı hedef haline getirmiştir.
Mobilyacılık serüveniniz ne zaman başladı?
Mobilya ustalığı babadan gelen bir meslek olduğu için, temelden gelen bilgi ve beceriye sahip olmanın avantajı ile bu yola çıktık. Marangozluk ile başlayan bu süreci 35 yıl önce Spor Mobilya ismi ile markalaştırdık ve o günden itibaren sürekli büyüyerek ve gelişerek bugünlere ulaştık.
Ürün yelpazeniz hakkında kısaca bilgi verebilir misiniz?
Firmamız sadece klasik mobilya tasarımı ve üretimi üzerine odaklanmıştır. Son yıllarda çoğalan polyester döküm kullanımına rağmen firmamız ahşap üzerine uygulanan el oyması göz nuru mobilya üretiminden vazgeçmemiştir. Geniş ürün yelpazemiz ile klasik mobilya tutkunlarının her türlü isteğine rahatlıkla yardımcı olabilmekteyiz.
Siteler, Türkiye’de mobilya sektörü için çok önemli bir cazibe merkezi haline geldi. Bunun sebebi sizce nedir? Siteler ülkemizde mobilya sanatının doğduğu ve geliştiği önemli bir merkezdir .Özellikle son yıllarda artan ihracat talepleri ile Siteler üretim potansiyeli parlayan bir marka haline gelmiştir.
da müşterilerimizin bizi tercih etmesine neden olduğu kanaatindeyiz. Bunun yanında geniş ürün yelpazemizin de seçim noktasındaki önemini belirtmek isteriz.
Ürünlerinizi tasarlarken kullanıcıların ihtiyaçlarını nasıl belirliyorsunuz?
Firmamız özellikle Rusya coğrafyasını potansiyel müşteri olarak belirlemiştir. Yıllardır süregelen ticaretimiz ve karşılıklı ziyaretlerimiz sonucunda üretimimizi hangi yönde tasarlayacağımız noktasında gerekli bilgiye sahip olabiliyoruz. Yurt dışında yapılan fuar ziyaretleri ve internetin sonsuz kaynakları bize tasarım aşamasında ilham verebiliyor.
Üyesi olduğunuz ANSİMOD hakkında neler söylemek istersiniz?
Yıllardır kendi imkanları ve bireysel çalışmaları ile Siteler ismini mobilya sektörüne tanıtmaya çalışan firmalarımızın ortak bir hedef doğrultusunda bir araya gelmesi, bizler için mutluluk verici bir durumdur. ANSİMOD her geçen gün Siteler isminin değerini yükseltecek önemli bir oluşumdur.
2015 yılı hedeflerinizden bahseder misiniz? 2015 yılı hedeflerimiz her sene olduğu gibi ürünlerimizi yeni coğrafyalara ve müşterilere tanıtabilmektir. Bu isteğimizin gerçekleşmesi için ANSİMOD önemli bir birlikteliktir.
Mobilya sektöründe 2015 yılı trendleri nelerdir?
Gelişen teknoloji ve iletişim kaynakları sayesinde insanların mobilya konusundaki bilgi ve beğenileri de çeşitlilik göstermektedir. Kaliteli iş yapan ve yenilikleri takip eden firmalarımız sayesinde Siteler bütün bu isteklere cevap verebilecek noktadadır.
Firmanızın sektöre kattığı yenilikleri nasıl değerlendiriyorsunuz?
Klasik mobilya aslında üzerinde çok da yenilik yapılabilecek bir çizgiye sahip değildir. Biz sanatın özüne uygun olarak ahşap üzerine el oyması işçiliğinden ödün vermeden üretimimize devam etmeyi ilke haline getirmiş bir firmayız.
Müşterilerinizin karar verme aşamasını etkileyen önemli faktörler sizce nelerdir?
Kaliteli mobilya üretimimizin yanında uygun fiyat politikamızın
81
röportaj
Birlik Koltuk Tasarım 2009 yılında hizmet vermeye başlayan, avangarde, klasik ve rüstik tarzda ürünleri müşterilerine sunan Birlik Koltuk Tasarım sahibi Arap LAÇİNOK, mobilya sektöründe hakkında bilgi verdi.
82
“Her zaman yeniliğe önem veren faaliyetler göstermekteyiz.”
B
irlik Koltuk Tasarım’dan bahseder misiniz?
Laçinok Mobiya olarak 1989 yılında mobilya sektörüne kardeşlerimle imalat yaparak başladık. Koltuk işinde de Birlik Koltuk Tasarım olarak 2009 yılında hizmet vermeye başladık.
Mobilyacılık serüveniniz ne zaman başladı?
1974 yılında çırak olarak mobilya imalatına başladım.
Ürün yelpazeniz hakkında kısaca bilgi verebilir misiniz? Avangarde, klasik ve rustik tarzlarda ürünlerimiz mevcuttur.
Siteler, Türkiye’de mobilya sektörü için çok önemli bir cazibe merkezi haline geldi. Bunun sebebi sizce nedir? Siterler, el işçiliğine ve düzenli çalışmaya özen göstererek kaliteden taviz vermediği için Türkiye’de mobilya sektörü için önemli bir merkez haline gelmiştir.
Mobilya sektöründe 2015 yılı trendleri nelerdir?
Avangarde, klasik ve rüstik mobilya türlerine 2015 yılında sık sık rastlayacağız.
Firmanızın sektöre kattığı yenilikler nelerdir? Kalite odaklı çalışmak, müşteri memnuniyeti, zamanında teslimat.
Müşterilerinizin karar verme aşamasını etkileyen önemli faktörler sizce nelerdir? Tasarımlarımızın kaliteli ve el işciliği olması ile ürünlerimizin farklı olması.
Ürünlerinizi tasarlarken kullanıcıların ihtiyaçlarını nasıl belirliyorsunuz?
Her zaman yeniliğe önem veren faaliyetler göstererek, ürünlerimizi müşterilerimizin ihtiyaçları doğrultusunda karşılamaya çalışıyoruz.
Üyesi olduğunuz ANSİMOD hakkında neler söylemek istersiniz?
Derneğimiz toparlayıcı ve yenilikçi... Başarılı olacağız.
83
Muhtaroğlu Mobilya Muhtaroğlu Mobilya 1998 yılında kurularak, mobilya ve iskelet alanında Ankara Siteler’de faaliyet göstermeye başlamıştır. Daha sonra bünyesine kattığı döşeme ve boyama atölyesi; deneyimli personel kadrosu ve doğru, dürüst, zamanında ve eksiksiz teslimatı ile sektörde kısa sürede adından söz ettirmeyi başaran Muhtaroğlu Mobilya’nın sahibi Çetin Erbay ile mobilya sektörü üzerine bir sohbet gerçekleştirdik.
84
K
endinizden bahseder misiniz?
Muhtaroğulları firması olarak çalışanları ile birlikte dürüstlükten taviz vermeyen bir firmayız.
Mobilyacılık serüveniniz ne zaman başladı?
1998 yılında Ankara Siteler’de 250 m2lik yerde iskelet atölyesi olarak işe başladık. 2001 yılında şirketleşerek büyümeye devam ettik. Şu anda iskelet, boya, döşeme atölyeleriyle 2900m2 kapalı alanda faaliyet göstermekteyiz.
Ürün yelpazeniz hakkında bilgi verebilir misiniz?
Ahşap üzerine el işçiliği ile (oyma) yapılan; klasik koltuk, klasik yemek odası, klasik yatak adası takımları.
Siteler, Türkiye’de Mobilya sektörü için çok önemli bir cazibe merkezi haline geldi. Bunun sebebi sizce nedir? Firmaların kendini yenileyen ve üretim açığını
kapatmak için AR-GE çalışmalarındaki başarıları.
Mobilya sektöründe 2015 yılı trendleri nelerdir? El oymalı klasik parlak boyalı mobilyalar.
Firmanızın sektöre kattığı yenilikleri nasıl değerlendiriyorsunuz? Dürüstlük, kalite, devamlılık.
Ürünlerinizi tasarlarken kullanıcıların ihtiyaçlarını nasıl belirliyorsunuz? Müşterilerimizle birebir konuşarak, yaşam ortamlarını inceleyerek.
Üyesi olduğunuz ANSİMOD hakkında neler söylemek istersiniz?
ANSİMOD üyesi olarak yeni kurulan bu oluşumun dünya çapında tanınması için gösterilen emeklerin hepsine teşekkürlerimi bir borç bilirim.
2015 yılı hedefleriniz nelerdir?
Dış pazarlara olan ihracatımızı genişleterek el işçiliği ürünlerimizi tanıtmak.
85
MOBİLYA TARZLARI Birbirinden farklı tasarım çizgilerine sahip mobilyalar, yalnızca evinizi değil, zevkinizi ve kişiliğinizi de yansıtmakta. Evinizi dekore etmeden veya mobilya yenilemeden önce göz atılması gereken başlıca tarzları, Classite okuyucuları için araştırdık.
Klasik Tarz Mobilya İşçiliğin ön planda olduğu ve natural renklerin ağırlıklı olarak kullanıldığı klasik tarz mobilyalar; gösterişli detayları ile şık ve ağır bir etki yaratmaktadır. Modası hiçbir zaman geçmeyen klasik tarzdaki bu mobilyaları uzun süre kullanabilirsiniz.
Country Tarz Mobilya
86
Country tarz mobilyalar; samimi, sıcak ve gösterişten uzaktır. Geçmişten günümüze bir köprü olan country tarzında; ağırlıklı olarak ekoseli, çiçekli, kadife, krem, kahve ve bej tonlarındaki kumaşlar hakimdir. Dekorasyonda doğallığı tercih ediyorsanız, bu tarz mobilyalar kullanabilirsiniz.
Vintage Tarz Mobilya En az 30 yıllık olan vintage mobilyalar antika adını alır. Oldukça özel olan vintage mobilyalar, evinizi özgün bir tarzda dekore etmenizi sağlarken, aynı zamanda evinize nostaljik bir hava yaratacaktır.
Minimal Tarz Mobilyalar Biçimciliğe tepki olarak ortaya çıkan minimalizmin mobilyadaki yansıması olan bu tarzda, siyah veya beyaz renkler kullanılır ve eşya kullanımı çok azdır. Rahatlatıcı ve sakin bir atmosfere sahip olmak isteyenler için minimal tarz mobilyalar uygun seçim.
Bohem Tarz Mobilya Bohem; karmaşık ve renkli olmasının yanı sıra rahatlığın ön planda olduğu bir tarzdır. Rahatına düşkün kişilerin tercih ettiği, sıra dışı, farklı ve zıt detaylara sahip bohem tarz mobilyaların kullanımında, ayrıntıları yakalamak ve zıtlıkları uyumlu bir hale getirmek oldukça önemlidir.
Avangarde Tarz Mobilya
Art Deco Tarz Mobilya 1.Dünya Savaşı’ndan sonra gelişen ve etkisini sürdürmekte olan Art Deco tarz mobilyalar lüksü; fonksiyonellik, şıklık ve modernlik ile birleştirir. Göz alıcı ve zarif bir tarz olan Art Deco, doğru uygulandığında ortaya eşsiz bir sonuç çıkabilir.
Klasik mobilyanın günümüze uyarlanmış hali olan avangarde mobilyalar, şıklık ve konforu bir arada sunarken; klasik detaylardan uzaklaşmadan, günümüz trendleriyle birleşiyor olması sebebiyle tercih ediliyor.
87
Emin Mobilya Geniş ürün yelpazesi ile müşterilerine kalite öncelikli hizmet sunan, kuruluş tarihinden bu yana uzman kadrosuyla mobilya ve dekorasyon sektöründe gerçekleştirdiği projeleri ile faaliyetlerine devam etmekte olan Emin Mobilya’nın sahibi Emin Somuncu, mobilya sektöründeki son durumu bizlerle paylaştı.
88
M
obilyacılık serüveniniz ne zaman başladı?
Emin Mobilya, 1972 yılında Ankara Siteler’de Resul Somuncu tarafından kurulmuştur.
Ürün yelpazeniz hakkında bilgi verebilir misiniz?
Avangarde mobilyada farklı tasarımlar üretmekteyiz. Ürünlerimiz mdf üzeri lake cila olmakla beraber komple el işçiliğidir.
Siteler, Türkiye’de mobilya sektörü için çok önemli bir cazibe merkezi haline geldi. Bunun sebebi sizce nedir?
avangarde ürünlere yoğunlaşacağını düşünmekteyiz. Bu nedenle 2015 senesi için farklı ürünlerle iç ve dış piyasada sektörümüzü en iyi şekilde temsil edeceğimizi düşünüyoruz.
Müşterilerinizin karar verme aşamasını etkileyen önemli faktörler sizce nelerdir?
Müşterilerimizin bizi tercih etmesindeki en önemli faktör, tarzımız ve kalitemizdir.
Ürünlerinizi tasarlarken kullanıcıların ihtiyaçlarını nasıl belirliyorsunuz?
Tasarım aşamasında mimarlarımızdan destek alarak daha çok görüntü ve kullanışa önem veriyoruz.
Siteler yıllarca el emeği mobilya yaparak daima kaliteyi ön planda tutmuştur. Yıllar sonra gelen bu heyecan ve azim inşallah Siteleri daha iyi yerlere taşıyacaktır.
Üyesi olduğunuz ANSİMOD hakkında neler söylemek istersiniz?
Mobilya sektöründe 2015 yılı trendleri nelerdir?
2015 yılı hedefleriniz nelerdir?
Mobilya sektörünün önümüzdeki senelerde
ANSIMOD bizler için bir şanstır. Bu şansı iyi değerlendirmek dileğiyle.
2015 senesinde bizler daha çok yurt dışında pazar aramayı hedeflemekteyiz.
89
Ferhat Mobilya 1956 yılından bu yana Modern Still Mobilya ve Ferhat Mobilya olarak iki ayrı mağazada farklı tarzda proje, tasarım, üretim ve uygulama olarak hizmet sunmakta olan, country, avangarde, klasik, modern ve özgün tasarımları tüketici ile buluşturan Ferhat Mobilya’nın 3. Kuşak Temsilcisi Ferhat Berbercan mobilya sektöründeki son gelişmeleri anlattı. 90
K
endinizden bahseder misiniz?
Ben Savaş Ferhat Berbercan, 02.02.1978 doğumluyum. Dokuz yaşımdan beri babamdan mabilyayı ve ticareti öğrenen, mesleğine, saygı duyan, ilkeli, araştırmacı, ilkleri seven bir ticaret anlayışıyla sektörde hizmet etmekteyim.
Mobilyacılık serüveniniz ne zaman başladı?
muhteşem tasarımların üretilmesi bölgeyi cazibe merkezi haline getiriyor.
Mobilya sektöründe 2015 yılı trendleri nelerdir?
Klasik mobilyaların daha çok talep göreceğini düşünüyorum.
Firmanızın sektöre kattığı yenilikleri nasıl değerlendiriyorsunuz?
Dokuz yaşından itibaren her okul çıkışında babam Abdullah Ergün Berbercan’ın yanında giderek iş hakkında önemli detaylar öğrenirdim. Eğitim sürecimi tamamladıktan sonra da babam ile çalışmaya başladım.
Firmamızın sektöre kattığı en büyük yenilik; düşünce ve fikirlerimizi yansıtan mimari çalışmalar ile hazırladığımız ürünler diyebiliriz.
Ürün yelpazeniz hakkında kısaca bilgi verir misiniz?
Firmamızın 1956 yılından beri sektörde söz sahibi olması ve müşterilerimizin memnuniyeti tercih edilme sebeplerimizden.
Mağazalarımızda; modern, country, avangard, popart ve hotkutür tarzında koltuk, yemek odası takımları, yatak odası takımları, köşe koltuklar bulunmakta. Aynı zamanda proje destekli mimari dekorasyonlar yapmaktayız.
Siteler, Türkiye’de mobilya sektörü için çok önemli bir cazibe merkezi haline geldi. Bunun sebebi nedir? Doğal malzemeler ve gelişmiş makinalar ile el becerisinin bir araya gelmesi, aynı zamanda
Müşterilerinizin karar verme aşamasını etkileyen önemli faktörler sizce nelerdir?
Ürünlerinizi tasarlarken kullanıcıların ihtiyaçlarını nasıl belirliyorsunuz?
Nelere dikkat ediyor ve hangi ayrıntılara ihtiyaç duyuyorsak müşterilerimiz için de aynısını düşünüyoruz. Böylelikle gelen taleplere beklentiler doğrultusunda karşılık veriyoruz.
2015 yılı hedefleriniz nelerdir?
Müşterilerimize, yeni ürünlerimizi en iyi şekilde ulaştırmak 2015 hedeflerimiz arasındadır.
91
röportaj
Klasik Hakan Lake Mobilya 1991 yılından bu yana, yılların tecrübesi ve 24 yıllık başarı hikayesi ile rahatlık ve kaliteden ödün vermeden tasarlanan ürünleri, farklılık yaratmak isteyenler için şıklık ve konforla birleştiren Klasik Hakan Lake Mobilya 2. Kuşak Temsilcisi Hakan Çakal ile mobilya sektörü ve ANSİMOD hakkında konuştuk.
92
B
ize biraz kendinizden bahseder misiniz?
Hakan Lake Mobilya olarak klasik tarzla mobilyalar üretiyor ve her geçen gün AR-GE çalışmalarımızla beraber tüketici odaklı bir yaklaşıma devam ediyoruz. Sektörün ihtiyaç ve beklentilerini her noktada iyi bir şekilde yansıtan ve üstlendiği görevlerde farklılıklar yaratarak kalıcı eserler tasarlama hedefi ile başarılı bir işletme olma özelliğini korumaya özen gösteriyoruz.
bütçeye ve zevke hitap edebilecek durumdadır.
Firmanızın sektöre kattığı yenilikleri nasıl değerlendiriyorsunuz?
Firmamız Hakan Lake Mobilya, her geçen gün kalite anlayışını daima ileriye taşımayı hedefledi ve bu hedefler doğrultusunda ilerliyor. Firmamız, klasik mobilyada çizgisini değiştirmeden ürün çeşitliliğini arttırarak ilerliyor. Kullandığımız hammaddelerin kalitesine özen gösteriyoruz.
Müşterilerinizin karar verme aşamasını etkileyen önemli faktörler nelerdir?
Mobilyacılık serüveniniz ne zaman başladı?
Hakan Lake Mobilya olarak 1991 yılında kardeşimle birlikte firmamızı kurduk. Dürüstlük ve kaliteden ödün vermemeyi misyon edindik. Omuz omuza, karşılıklı anlayış, hoşgörü ve güvenle yolumuza devam ediyoruz. Şimdi ikinci kuşaklar bayrağı devralıyorlar. Bizden daha ilerilere taşıyacaklar inşallah.
Müşterilerimizin bizi tercih etmelerinin nedenleri, başta kalite politikamız olmakla beraber dürüstlük, satış sonrası hizmet ve şeffaflıktır. Müşterilerimize ticari yaklaşımımız dışında onlarla insani ilişkilerimizi ön planda tutmamızdır. Tercih edilmemiz, müşterilerimizin talep ve önerilerini dikkate alıp müşteri odaklı hizmet sunarak, memnuniyeti ön planda tutmamızdan kaynaklanıyor.
Ürün yelpazeniz hakkında kısaca bilgi verebilir misiniz?
Ürünlerinizi tasarlarken kullanıcıların ihtiyaçlarını nasıl belirliyorsunuz?
Firmamız uzun zamandır klasik lake mobilya üretmekte. Müşterilerimiz için, rahatlık ve kaliteden ödün vermeden tasarlanan ürünleri, farklılık yaratmak isteyenler için şıklık ve konforla birleştiriyoruz. Hakan Lake Mobilya, birbirinden özel modelleri geniş ürün gruplarında yansıtıyor. Oturma grupları, yatak odaları, yemek odaları, çocuk ve genç odaları, mutfak ve banyo aksesuarları gibi birbirinden özel koleksiyonlar sunuyor onlarca ürünü farklı zevkler ve mekanlar ile buluşturuyoruz.
Kalite politikamızı, zamanla kazandığımız tecrübe, beceri, sanat ve ustalıklarımızdan faydalanarak yapıyoruz. Müşterilerimizin taleplerine, fikir ve önerilerimiz ile katkıda bulunarak hazırlanmış projelerimizi gösterip yardımcı oluyoruz.
Üyesi olduğunuz ANSİMOD hakkında neler düşünüyorsunuz?
Üyesi olduğumuz ANSİMOD Derneği’nin Siteler için bir meşale olacağını düşünüyorum. Bu birliktelikle beraber Siteler’in kalkınması ve tanıtılması anlamında bir adım atılacağına, reklam, tanıtım ve fuarların bu birlikteliğe büyük ses getireceğine inanıyorum. Bu buluşma, esnafları yakınlaştıracak ve kişilere profesyonellik katacaktır. Saygı, sevgi ve hoşgörü, kalite standartlarını yükselterek rekabeti olumlu yönde etkileyecektir.
Siteler, Türkiye’de mobilya sektörü için çok önemli bir cazibe merkezi haline geldi. Bunun sebebi sizce nedir? Siteler, mobilya sektörünün adeta kalbi gibidir. Son zamanlarda yapılan ve devam eden AR-GE çalışmaları, reklam kampanyalarıyla beraber Siteler kapasitesini arttırmıştır. Mobilya ihracatı arttıkça ambalaj ve ürün kalitesinin yükselmesi, dış pazarda Siteler mobilyasının tercih edilmesinin başlıca sebepleridir.
Mobilya sektöründe 2015 yılı trendleri nelerdir?
Mobilya sektörünün yeni trendleri, klasik başta olmak üzere avangarde ürünlerde yoğunlaşıyor. Tüketicilerin tercihleri bölgeler, kültür farklılıkları ve alım gücüne dayalı farklılıklar gösteriyor. Biz kendi çizgimizde her geçen gün biraz daha ileriye gitmeyi hedefliyoruz. Siteler, ürün çeşitliliği ile her tarzda
2015 yılı hedefleriniz nelerdir?
Yeni pazarlara ulaşmak, AR-GE çalışmalarına hız vermek, ürün çeşitliliğini ve misyonumuzu geliştirmek, müşteri memnuniyetini ön planda tutarak yolumuza devam etmek 2015 yılı hedeflerimiz arasında.
93
röportaj
Hakan SEÇMELER Seçme Mobilya
1955 yılında kurulan Seçme Mobilya, 59 yılı aşkın bir süredir, mobilya ve dekorasyon alanında faaliyet göstermektedir. Kaliteyi, konforu ve ergonomiyi her tasarımında bir araya getirmeyi başaran, ciddi bir gelecek tasarımının, geniş ürün çeşidiyle buluştuğu koleksiyonlarıyla, alanında ulusal bir marka haline gelmeyi hedeflemektedir.
94
B
ize biraz kendinizden bahseder misiniz? Ben Hakan Seçmeler. Ankara doğumluyum. Memleketim Kayseri. İş hayatımı mobilya sektöründe sürdürmekteyim.
Mobilyacılık serüveniniz ne zaman başladı?
İş hayatına lise yıllarında babam Nuh Naci Seçmeler’in firması olan Seçme Mobilya’da başladım ve halen Seçme Mobilya firmasının üçüncü kuşak temsilcisi olarak bana devredilen meşaleyi taşımaktayım. Bununla da gurur duyuyorum.
modernliğiyle ve fonksiyonelliğiyle birleşen doğal malzemeler ve doğal masif ağaçlardan elde edilmiş mobilyalar ön plana çıkacak. Tabii bu tasarımların yanı sıra modern ve klasik koleksiyonunda daha hareketli ve işçiliklerle dolu farklı tasarımlar ve trendlerle devam edecek. 2015 yılında her iki koleksiyonumuzla yine iddialı olacağız.
Firmanızın sektöre kattığı yenilikleri nasıl değerlendiriyorsunuz?
Öncelikle Seçme Mobilya olarak gelişen mobilya sektöründe ilk sıralarda olmanın mutluluğunu yaşıyoruz. Farklı tarzımız, girişimci yapımız ve çalışan personelimizle kendi koleksiyonumuzu tüketiciyle buluşturuyoruz.
Müşterilerinizin karar verme aşamasını etkileyen önemli faktörler sizce nelerdir?
Tasarım, marka, çeşitlilik ve kalite gibi özelliklerin buluştuğu iki farklı koleksiyona sahibiz. Güler yüzlü ve tecrübeli personelimizin, müşterilerimizin isteklerini çok iyi analiz edip, kombinasyonu oluşturmaları da müşterilerimizin bizi seçmesinde en önemli etkendir.
Ürünlerinizi tasarlarken kullanıcıların ihtiyaçlarını nasıl belirliyorsunuz? Ürün yelpazeniz hakkında kısaca bilgi verebilir misiniz?
Koleksiyonumuz modern ve mid century olmak üzere iki gruba ayrılıyor. Ürün yelpazemizde yatak odası, yemek odası, salon koltukları, oturma grupları ve aksesuar olarak tüm ev mobilyalarına sahibiz. Ev mobilyasının yanı sıra ofis, otel gibi büyük projeler ve özel tasarım ürünlerinin de A’dan Z’ye her şeyini mobilya üreticisi olarak rahatlıkla kendi bünyemizde üretimini üstlenebiliyoruz.
Bu biraz da tecrübe ile kaynaklı. Uzman tasarım ekibimiz, ürün tasarlarken kişinin kullanımını kolaylaştıracak fonksiyonları detaylı bir şekilde ele alıyor ve bunları hayata geçiriyor.
Siteler, Türkiye’de mobilya sektörü için çok önemli bir cazibe merkezi haline geldi. Bunun sebebi sizce nedir?
Günümüz koşullarında piyasada her bütçeye uygun mobilya bulmak mümkün. Mobilya artık ihtiyaç olmaktan çıkıp kişinin kendi tarzını yaşam sitilini belirleyen bir unsur olmuştur. Siteler’de seri ürünlerin yanı sıra yenilikçi firmalar kendilerini sürekli geliştirmişlerdir. Bu gelişimin içinde kalite standartları yakalanmış ve müşteriye sunulmuştur. Arz ve talepler doğrultusunda kişiye özel mobilya üretimi ön plana çıkmıştır. Tercih sebeplerinin en önemli özelliklerinden birisi de ürünlerin el yapımı olmasıdır. Kalite konusunda hassas olan müşteriler bu farklılığı rahatlıkla görebilmektedirler.
Üyesi olduğunuz ANSİMOD hakkında neler söylemek istersiniz?
Kurucu üyelerden biri olarak benim için Siteler’e yepyeni bir kan demek ANSİMOD. Amacı çok açık. “Birlikten kuvvet doğar” deyimi ile yola çıktık ve bu birliktelik sadece Siteler için değil; tüm Türkiye için bir ışık olacak. Türkiye’deki mobilya sektörünün bu birliktelikle çok iyi yerlere geleceğine inanıyorum.
2015 yıllı hedefleriniz nelerdir? Mobilya sektöründe 2015 yılı trendleri nelerdir?
2015 yılı mobilya ve dekorasyonda kuşaklar arası karma kombinlerin buluştuğu bir yıl olacak. Günümüz
2015 yılı için şu an üzerinde çalışmakta olduğumuz projelerimiz var. Bunların teslimatlarını yapacağız. Türkiye ve yurt dışında da dört noktaya bayilik vermeyi düşünüyoruz.
95
röportaj
H.Haluk İDER Atia Ahșap Atia Ahşap&Tasarım 1997 yılında Haluk İder tarafından küçük bir imalat atölyesi olarak kurulmuştur. 2014 yılında, içerisinde imalathane, proje ofisi, CNC işlem merkezi ve boyahane barındıran 2500 m2’lik bir alana sahip olmuştur. Kaliteden ödün vermeden, modern teknolojiyi kullanarak farklı tarzlara hitap eden geniş tasarım ve uygulama yelpazesiyle 17 senedir giderek artan hizmet kalitesine ve ürün teslim sonrası hizmetlere büyük önem vermektedir.
96
K
endinizden bahseder misiniz?
İsmim H. Haluk İder. 1968 Ankara doğumluyum. Evli ve iki çocuk babasıyım. İş yaşamım dışında amatör olarak müzikle ilgileniyorum. Ankara merkezli Ekonomi Kulübü’nde grup başkanlığı yapmaktayım.
Mobilyacılık serüveniniz ne zaman başladı?
Mobilyacılığa çok küçük yaşlarda Siteler’de esnaf olan babamın teşvikiyle başladım. İyi ustaların yanında çalıştığım için hem mesleki hem de ahlaki olarak zengin bir eğitim aldığımı düşünmekteyim. 1996 yılında da kendi atölyemi kurarak firmamın temellerini atmış oldum.
Firmanızın sektöre kattığı yenilikleri nasıl değerlendiriyorsunuz?
Tecrübelerimizi ve bilgi birikimlerimizi profesyonel makinalarla birleştirerek; kaliteli ürünlerin daha hızlı üretilmesi noktasında büyük katkılarımız olduğunu düşünmekteyim. Siteler ve Türkiye’deki tüm üreticilere hizmet veren, bünyemizde bulunan CNC hizmet merkezimizle bunu sağlıyoruz. Diğer taraftan firmamız bünyesinde mimari ve teknik ekiplerden oluşan, genç ve dinamik bir takımla ofis hizmeti de vermekteyiz. Bu da bizi diğer esnaflardan ayıran, müşterilerimizin gözündeki “Sitelerdeki Mobilyacı” algısını tamamen değiştiren bir olgudur.
Ürün yelpazeniz hakkında kısaca bilgi verebilir misiniz?
Ahşap dekorasyon işiyle meşgul olduğumuzdan belli bir ürün gamına sahip değiliz. Fakat 2013 yılının son aylarında imkanlarımızı büyütmek ve müşterilerimize daha iyi hizmet vermek adına 2400m kapalı alanda hizmet vermeye başladık. Atölye, cilahane, ofis ve showroom bölümlerinden oluşan yeni binamızda 2015 yılının ilk aylarında ürünlerimizi sergileyeceğimiz showroomu hizmete geçireceğiz.
Müşterilerinizin karar verme aşamasını etkileyen önemli faktörler sizce nelerdir?
Siteler, Türkiye’de mobilya sektörü için çok önemli bir cazibe merkezi haline geldi. Bunun sebebi sizce nedir?
Siteler bir üniversitedir. Bunun başlıca sebebi Siteler’de Türkiye’nin en iyi mobilya üreticileri ahilik usulü ile yetişmiş ustalarının yıllarca varlık göstermesidir. Gelişen teknolojiyle beraber makineleşme ve fabrikalaşma giderek artmıştır. Hazır malzemelerle üretilen ve adına ahşap diyemeyeceğimiz fabrikasyon ürünler bir süre Siteler esnafını zorlamıştır. Fakat müşteriler bu ürünlerin piyasada çok fazla olmasıyla beraber gerçek mobilya ve işçiliği fark eder hale gelmiştir. Sitelerdeki üreticiler de çağımız gereklerine uygun olarak inovatif bir süreçten geçmişlerdir. Bununla beraber tecrübe ve ustalıklarını modern teknolojinin imkanlarıyla bir araya getirerek tekrar popülaritesini yakalamıştır.
Mobilya sektöründe 2015 yılı trendleri nelerdir?
Son yıllarda özellikle ahşaba ve doğal ürünlere bir dönüşüm gözlemlemekteyim. Doğal ahşabın modern malzemeler ve çizgilerle konsept yapılacağı ürünlerin 2015 yılında trend olacağını düşünüyorum.
Biz yıllardır referanslarımız sayesinde iş yapmaktayız. Yaptığımız her işin en iyi olması genel prensiplerimizdendir. Müşteri memnuniyeti bizim için en önemli unsurdur. Bu sebeple bir menteşe değiştirmek için bile kilometrelerce yol gidebiliriz. Bir müşterinin karar verme aşamasında en önemli unsur öncelikle size güven duyması ve daha sonra kalitenizdir. Verdiğiniz hizmet ve süreklilik de önemlidir.
Ürünlerinizi tasarlarken kullanıcıların ihtiyaçlarını nasıl belirliyorsunuz?
Biz, ahşap dekorasyon işi yapan bir firma olduğumuzdan müşteri ihtiyaçları, karşılıklı görüşmeler neticesinde mimari ekibimiz tarafından belirlenmektedir.
Üyesi olduğunuz ANSİMOD hakkında neler söylemek istersiniz?
ANSİMOD siteler piyasasının gelecekte hem iç hem dış ticaret ile ilgili gelişmesi açısından, lokomotif olacağını düşünüyorum.
2015 yılı hedefleriniz nelerdir?
2015 yılında müşterilerimize daha profesyonel hizmet verebilmek için çalışmalarımızı hızlandırmayı planlıyoruz.
97
bakım
BAKIM ZAMANI
M
obilyaların insan hayatındaki yeri oldukça fazladır. Çok geniş bir seçenek yelpazesine sahip olan mobilyalar, insanların rahat ve huzurlu olması için kullanılış biçimlerine göre üretilmektedir. İhtiyacımız olan bir mobilya, her zaman rahat, konforlu, uzun ömürlü olmalı ve değerini karşılamalıdır. Kötü bir mobilya, çeşitli ağrılara sebep olabileceği için ürün seçimi kullanış açısından çok önemlidir. Konforlu ve kullanışlı olmayan bir mobilya psikolojik olarak insanı rahatsız eder. Mobilyaların mekan içerisinde kapladığı alan, dayanıklılık süresi ve bakım masrafları da oldukça önemlidir. Toz, mobilyaların en büyük düşmanıdır. Mobilyaların ömrünü uzatmak ve ürünleri korumanın en önemli yollarından biri rutin olarak yapılan bilinçli temizliktir. Mobilyaların bakımı; doku-
98
suna, zeminine, malzemesine gore değişir. Su ve sabun, temizliğin vazgeçilmezleri arasında olsa da, söz konusu ahşap olunca durum tamamen farklıdır. Su ve sabun gibi maddeler mobilyanın içine işleyerek yapısına, dokusuna ve cilasına zarar verir. Yaşayan bir malzeme olan ahşap; güneş ve rutubetten çok fazla etkilenir. Güneş, mobilyaların renginin solmasına sebep olurken, rutubet ise çürümelere yol açar. Neme maruz kalan mobilyaların iskeletlerinde zayıflamalar ve çürümeler meydana gelir. Bu sebepten dolayı nemli iç mekanlar mobilyalarınızın düşmanıdır. Aynı zamanda, mobilyaların üzerine konulan malzemeler de ürünler için bir tehdittir. Önem vermeniz gereken bir başka konu ise, mobilyanızı taşıma şeklinizdir. Çünkü mobilyalar en çok taşınma esnasında zarar görürler. Bu unsurlara dikkat ettiğiniz sürece, mobilyalarınız çok daha dayanıklı ve uzun ömürlü olacaktır.
99
röportaj
Mehmet KARAKÖSE MK Karaköse Mobilya 1971 yılında Siteler’de mobilya üretimi üzerine kurulan, hem yurt içi hem yurt dışı pazarda üretim ve pazarlama ağını büyütmeyi hedefleyen, üretimi showroomda entegre olarak işleyen bir yapıda hizmet veren MK Karaköse, Türkiye çapında geniş alana yayılmış bir bayi yapılanması ve yurt dışında pek çok ülkeye gerçekleştirdiği ihracat faaliyetleri ile her geçen gün büyüyen bir firmadır. 100
M
obilyacılık serüveniniz ne zaman başladı?
Mobilyacılık serüvenimiz 1971 yılında başlamıştır.
Ürün yelpazeniz hakkında kısaca bilgi verebilir misiniz?
Onlarca çalışanı ve bir o kadar da değerli tedarikçileri sayesinde MK Karaköse, klasik ve avangarde mobilya üretiminde, tedarikte ve kişiye özel mobilya üretiminde lider firma olma özelliğini korumaktadır.
Siteler, Türkiye’de mobilya sektörü için çok önemli bir cazibe merkezi haline geldi. Bunun sebebi sizce nedir? El işçiliği ve hünerlerimizi kullanarak ürün kalitesi çıtasında sürekli yükseldiği için Siteler, Türkiye’de mobilya sektöründe cazibe merkezi haline gelmiştir.
Mobilya sektöründe 2015 yılı trendleri nelerdir? Klasik, avangarde ve el işciliği olan mobilya sektörünün trenleri arasındadır.
Firmanızın sektöre kattığı yenilikleri nasıl değerlendiriyorsunuz?
Kişisel zevklerine ve kullanım alışkanlıklarına uygun,
dünya standartlarında, keyif veren, şık ve zarif ürünler ürettiğimiz kanaatindeyiz.
Müşterinizin karar verme aşamasını etkileyen önemli faktörler sizce nelerdir?
El işçiliğimiz ve hünerlerimizi kullanarak yeniliklerle müşterimizi şaşırtmak, kaliteli ürün ve sorunsuz hizmet sunmaktır.
Ürünlerinizi tasarlarken kullanıcıların ihtiyaçlarını nasıl belirliyorsunuz?
Müşterimiz ile ikili diyaloglar kurarak ve tüketici ile bire bir muhattap olarak istedikleri tarzı belirliyoruz.
Üyesi olduğunuz ANSİMOD hakkında neler söylemek istersiniz? ANSİMOD olarak amacımız, mobilya üzerine üretici firmaları bir çatı altında toplamak ve fikir alışverişinde bulunmak ve Ankara Siteler’deki mobilya sektörünün vizyonunu geliştirmektir.
2015 yılı hedefleriniz nelerdir?
Müşterimizin farklı yaşam biçimlerine, kişisel zevklerine ve kullanım alışkanlıklarına uygun, dünya standartlarında, keyif veren, şık, zarif ürünler tasarlamak, üretmek ve satış pörtföyümüzü genişletmek 2015 hedeflerimiz arasındadır.
101
röportaj
Mikail ÖZKAN BAFFİ Mobilya Baffi 1980’li yıllarda usta- çırak düsturuna dayanarak kurulmuş bir firmadır. Kaliteyi usta ellerden, şıklığı ve modernizmi uzman tasarım ekibinden alarak, neşeyi, ışıltıyı, romantizmi, huzuru ve mutluluğu geniş renk yelpazesi ile ehilce hazırlanmış sıra dışı koleksiyonlarını seçkin müşteri portföyüne sunmaktadır. Kişiye özel, özgün ve farklı konseptleri hazırlayan Baffi, mobilyanın uzun süre yeni kalmasını sağlayan lake ve kaplamalı ürünler üreterek; değişik çizgisi ile modern ahşap ve koltuk takımlarında geniş renk skalası ile hayatın tüm renkleriyle işlevsel tasarımlarla evlerde yerini almaktadır.
K
endinizden bahseder misiniz?
Ankara’nın Polatlı ilçesin de doğdum. Aydınlıkevler Ticaret Meslek Lisesinden mezun olduktan sonra ticaret hayatım başladı. Üretimin her safhasını, çıraklığını ve ustalığını yaşayarak bu zamana kadar geldim.
Mobilyacılık serüveniniz ne zaman başladı? Şirket 1972 yılında babam tarafından kuruldu.
102
Çocukluğum ve okul dönemlerim de Siteler’de geçti. Şirketimizin gün geçtikçe büyümesi ve tanınır hale gelmesiyle firmada abimden sonra ben de yer aldım. Kısacası bu sektörün içinde büyüdüm.
Ürün yelpazeniz hakkında kısaca bilgi verebilir misiniz?
Modern tarzda koltuk ve mobilya üretimi yapmaktayız. Piyasada bulunan modellerin aksine kendi tasarımlarımızla konsept ürünler üretmekteyiz. Bunun yanı sıra; kafe, villa, ofis, otel gibi önemli
projelerle birlikte kişiye özel ürünler de yapmaktayız.
Siteler, Türkiye’de Mobilya sektörü için çok önemli bir cazibe merkezi haline geldi. Bunun sebebi sizce nedir?
çalışmalarımızla sınırları zorluyor ve bunun sadece hayal gücüyle sınırlandırılabilen bir alan olduğuna inanarak ve ürünlerimizle piyasaya farklılık kazandırmaktayız.
Siteler, Türkiye’de mobilyanın doğduğu yerdir. Tecrübesinin ve usta sanatçıların eski yıllara dayanması; Siteler’in cazibe merkezi haline gelmesini sağlamıştır. Dünya ölçekli düşünüldüğünde Siteler farkı ve kalitesiyle de dünya standartlarında üretim yapılan önemli bir mobilya kentidir.
Müşterilerinizin karar verme aşamasını etkileyen önemli faktörler sizce nelerdir?
Mobilya sektöründe 2015 yılı trendleri nelerdir?
Ürünlerinizi tasarlarken kullanıcıların ihtiyaçlarını nasıl belirliyorsunuz?
Bana göre kendine has bir tarzı olan, kişiye özel farklı tasarımlar ile daha önce denenmemiş malzemelerin kullanıldığına tanık olacağız. Bu farklı tasarımların yaratılmasında, teknolojiden her aşamada yardım alınacağa benziyor. Bu da, geometrik desenlerin, doğasının dışında farklı renk ve şekillere bürünmüş malzemelerin karşımıza çıkacağını gösteriyor. Bilim ve doğal yaşamın buluşması, daha sürdürülebilir bir gelecek için suni çözümlerin açığa çıkmasını sağlıyor. Eski ve geleneksel olan mobilyalar yine bu sezonda baş tacı edilecek. Otantik olan, eskimeyen değerler, tekrar elden geçirilerek yeniden hayat bulacak. Özellikle craft çalışmalar son yıllarda olduğu gibi 2015 sezonunda da hayatımıza renk katacak. Doğal olan, saf malzemeler modern bir estetikle kullanılıyor. Katkısız renkler, ilkel yaşamı simgeleyen dokular, herhangi bir işleme tabi tutulmadan oldukça mütevazi tasarımlarla tekrar hayat buluyor.
Firmanızın sektöre kattığı yenilikleri nasıl değerlendiriyorsunuz? Özellikle tasarım alanında yaptığımız AR-GE
Kendi çizgimizde, kendi ürünlerimizi tasarlayıp; müşterilerimizin isteklerini karşılıyoruz. 2 ve 3 boyutlu çizim programlarımızın yardımı ile müşterilerimizi hayallerindeki evlerine ulaştırıyoruz.
Bizi farklılaşmaya iten piyasanın artık farklı tarzlar görmek istemesiydi. Yıl içerisinde modayı ve trendleri belirleyen fuarlardan alınan raporlarla müşterilerimizden gelen bu talebi karşılamaya çalışıyoruz.
Üyesi olduğunuz ANSİMOD hakkında neler söylemek istersiniz?
Siteler’de yıllardır susanan ve defalarca denenmesine rağmen başarılamayan bir oluşumun içinde olmak bizi gerçekten heyecanlandırdı. Güçlü bir duruşla Siteler mobilyasının uluslararası tanıtımı için çalışmalar yapan ANSİMOD’un Siteler’e birçok şey kazandıracağına inanıyorum. Dernek büyüdükçe Siteler’de büyüyecek ve dünya pastasından payını alacaktır.
2015 yılı hedefleriniz nelerdir?
2015 yılında Türkiye içindeki konsept mağazalarımızı arttırmak ve var olan ihracat rakamlarımızı yükseltmek hedeflerimiz arasındadır. Bu süreçte farkımızdan ve kalitemizden taviz verilmeyecektir.
103
röportaj
Massimo Mobilya 1975 yılında küçük bir atölye ile yolculuğa başlayan, geniş bir ürün yelpazesine sahip olan ve ürünlerinin tamamını el yapımı olarak üreten Massimo Mobilya’nın üçüncü kuşak temsicisi Murat Halıcı ile her yıl koleksiyonlarına kendi tasarımcıları tarafından dizayn edilen iddialı ürünler sunan fimaları ve ANSİMOD hakkında konuştuk.
104
fazla arttırdı. Diğer bir sebep ise çok önemli olan, AR-GE ve firmaların kendi tasarımlarına yönelmesidir. Taklit ürünlerden önceki yıllara göre uzak duran firmalar, kendi konseptlerini hazırlamak yönünde büyük uğraş veriyorlar , bu durumun son bir kaç yıldır meyvesini verdiğini düşünüyorum.
Mobilya sektöründe 2015 yılı trendleri nelerdir?
Ahşap ürünlerde yine lake diye tabir ettiğimiz cilanın devam edeceğini düşünüyorum. Zarif el oymaları ile insan gücünü yormayan ama bakıldığında gustosu olan ürünler yine revaçta olacaktır. Döşemelik kumaşlarda baskın renkler ve alışılmışın dışında olan desenler tercih edilecektir.
Firmanızın sektöre kattığı yenilikleri nasıl değerlendiriyorsunuz?
ize biraz kendinizden bahseder misiniz?
1976 Bolu-Gerede doğumluyum. İşimi severek ve heyecanla yapıyorum. Bütün enerjimi işime veriyorum ve daha iyisini yapabilir miyim düşüncesi ile güne başlıyorum. İşimde en sevdiğim ve yoğun olarak ilgilendiğim nokta; tasarım ile AR-GE çalışması. Yeni bir şeyler ortaya koyabilir miyim heyecanı işime daha fazla bağlanmamı sağlıyor.
Mobilyacılık serüveniniz ne zaman başladı?
Mobilya sevgim, ilkokul yıllarında büyüklerimin yanında atölyelere giderek başladı. Ağacı o yıllarda sevmeye ve ağaçtan nasıl mobilya yapıldığını merak etmeye başladım.1995 yılından bu yana da tamamen sektörün içinde büyüklerimle birlikteyim.
Ürün yelpazeniz hakkında kısaca bilgi verebilir misiniz?
Avangarde ve klasik yemek odası, yatak odası, oturma grubu ve kişiye özel tasarımlar yapıyoruz. Villa ve ofis dekorasyonu konusunda birçok projeyi başarı ile teslim edebilmenin haklı gurunu yaşıyoruz.
Siteler, Türkiye’de mobilya sektörü için çok önemli bir cazibe merkezi haline geldi. Bunun sebebi sizce nedir? Türkiye‘de son 10 yıldır el yapımı ahşap mobilya üretiminde zanaatkarların azalması ve deneyimli personelin bulunamaması el yapımı mobilyayı daha kıymetli bir hale getirdi. Ülkemizde bu konuda en derin bilgi ve tecrübeye sahip olan bölge Ankara – Siteler’dir. Bu da zamanla Siteler’in değerini daha
Firmamız uzun yıllardır tamamen kendine has tarzı ile beğeni topluyor. Sektörde üretimini yapmış olduğumuz tasarımların, diğer bir çok firmaya; renk, ölçü ve stil olarak örnek olduğunu düşünüyorum.
Müşterilerinizin karar verme aşamasını etkileyen önemli faktörler sizce nelerdir?
Tasarımlarımız, yüksek kalitedeki cilalarımız ve döşeme işçiliğimiz önemli etkenlerdendir. Ayrıca ürünün düzgün ve kaliteli bir şekilde teslim edilmesi en büyük tercih edilme sebeplerimizden birisidir.
Ürünlerinizi tasarlarken kullanıcıların ihtiyaçlarını nasıl belirliyorsunuz?
Ürün tasarımında dikkate aldığımız konulardan biri, tasarımın görsel olarak bir önceki ürünlerden farklı ve şık olmasıdır. Bununla beraber evlerin durumu, ölçülendirme esnasında en çok dikkat ettiğimiz şeylerin başında geliyor. Bu yüzden taşınabilen, rahat monte edilebilen ve mekan değişiklilerine kolayca ayak uydurabilen ürünler tasarlamaya çalışıyoruz.
Üyesi olduğunuz ANSİMOD hakkında neler söylemek istersiniz?
ANSİMOD; firmamızın içinde bulunduğu güzel ve yeni bir oluşum. Birbirinden değerli ve alanında uzman firmaların aynı çatı altında geliştiği bu oluşumun, sektörde çok büyük işlere imza atacağını düşünüyorum.
2015 yılı hedefleriniz nelerdir?
Ankara’da butik bir perakende satış mağazası açarak nihayi tüketiciye kaliteli ve şık ürünler sunmayı düşünüyoruz. Diğer bir hedefimiz ise ihracata yönelik olacaktır. Hali hazırda görüşmelerine devam ettiğimiz iki ülkeye bayilik vermek 2015 yılı içindeki
105
röportaj
Ali Güler Mobilya
F
irmamızın kurucusu Ali Güler, ilk olarak 1972 yılında Ankara Siteler’de kendi iş yerini açmıştır. Bu işyeri “Güler Möble” adı altında bir koltuk döşeme atölyesidir. Ali Güler, koltuk döşemeciliğini her zaman bir sanat olarak görmüş, yaptığı bütün işlere aynı özeni ve titizliği göstermiştir. Ali Güler, kısa zamanda gerek sanatı ve gerekse kişiliği ile Siteler camiasının sevilen ve takdir edilen bir ismi olmuştur. Daha o yıllarda yurt içinde, sektörde önemli bir isim olmayı başarmıştır. Sonraki yıllarda firmamız kurumsal kimlik çalışmalarında, “Ali Güler Mobilya” adını almış ve markalaşmıştır. Kurum içi yapılanması ise resmi
106
olarak üç adet limited şirket şeklinde organize edilmiştir. Alpaslan Güler, Oğuz Güler ve Yavuz Güler kardeşler şirket kuruluşlarından itibaren bu üç şirketin yöneticilik görevlerini sürdürmektedir. Bir aile şirketi olan firmamız, bünyesindeki mobilya, cila ve koltuk atölyelerinde kendi üretimini kendisi de yapabilmektedir. Atölyelerdeki çoğu ustabaşının çıraklıklarından itibaren firmamız bünyesinde çalışmaları bizler için bir övünç kaynağıdır. 43 yıldır üretim yapan firmamız son dört yıldır önemli bir gelişme göstermiştir. El işciliği yapan bir firma olarak üretim rakamlarımız sektörümüz için önemli boyutlardadır. Zira ürünlerimizin tamamı el işciliği olup boyalı ürünlerdir. Firmamız hiçbir zaman daha
çok üretmek ve pazarlamak adına kaliteden taviz vermemiştir. Bu konudaki en büyük problemimiz ise kalifiye eleman konusudur. Ürün teslimlerimizde firmamız kaynaklı ya da ürün kaynaklı sıkıntı % 1’in dahi altındadır. Müşteri şikayetlerimizin hemen hemen tamamı nakliye kaynaklıdır. Bu konudada firmamız, bünyesindeki satış sonrası hizmet departmanı ile nihai tüketiciye ve bayilerimize hizmet vermektedir. Firmamız, sahip olduğu iki showroom ile nihai tüketiciye “Ali Güler” markası ile ulaşmaktadır. Ankara dışındaki büyük şehirlerin tamamında bayilerimiz aracılığıyla nihai tüketiciye hizmet vermekteyiz. Sahip olduğumuz iki websitesi ayrıca önde gelen mobilya portallarında bulunan sayfalarımız ile de ürünlerimizi tanıtabilmekteyiz. Firmamız, reklam çalışmalarına da ayrı bir önem vermektedir. Firmamız, iki ayrı ulusal kanalda devam etmekte olan üç ayrı diziye sponsordur. Bu dizilerden bir tanesinde showroomlarımız yaklaşık iki yıldır stüdyo olarak kullanmaktadır. Ali Güler Mobilya, sosyal medyayı da aktif olarak kullanmaktadır. Sosyal medyaya yönelik yaptığımız çalışmalar neticesinde kurumsal sosyal medya sayfamızda 150.000’i aşan bir takipçi sayısına sahibiz. Bu şekilde bilinilirlik ve ulaşılabilirlik çıtamızı her gün daha yüksek seviyelere çıkarmak amacındayız. Tüketicimizle buluştuğumuz diğer bir platform ise fuarlardır. 2010 yılından itibaren fuarlara
katılmaktayız. Geçtiğimiz yıllarda senede dört defa fuara katıldığımız oldu. 2013 yılında ise üç fuara katıldık. Gelecek yıllarda yurt dışındaki fuarlara da katılmayı düşünmekteyiz. Şu an fizibilite çalışmalarını sürdürmekteyiz. Bizim için satışlarımız üç sac ayağından oluşmaktadır. Bu sac ayakları bizim tabirimizle; perakende, toptan ve yurt dışıdır. Perakende anlamında Ankara dışında bizzat kendimiz mağazalaşmayı düşünmüyoruz. Ankara’da kendimiz, şehir dışında ise bayilerimiz aracılığıyla nihai tüketiciye ulaşmak amacındayız. 2013 yılı için yurt içi perakende ve toptan rakamlarında hedeflerimizin üzerine çıkmış bulunmaktayız. Bu durum 2014 yılı hedeflerimizi revize ettirmemizide gerektirmiştir. Yurt dışı pazarlama ise bizler için ticaretin ötesinde, ülkeye hizmet noktasındadır. 2014 yılında firmamız bünyesinde kuracağımız ayrı departmanlarla yurt dışına yönelik reklam ve pazarlama çalışmalarına ağırlık vereceğiz. Yurt dışı hedeflemesi bizi hedef pazarlara uygun ürünlerde yapmaya itecektir. Neticede bu durumda bizim ürün çeşitliliğimizin artmasına neden olacaktır. Sektörümüz ile ilgili ağırlık vereceğimiz diğer bir alanda tasarım ve dekorasyon işleri olacaktır. 2014 yılı içerisinde bu alanda alt yapımızı oluşturup ileriki yıllarda dekorasyon alanında gerek yurt içinde gerek yurt dışında daha fazla hizmet verebilmek amacındayız. Biz firma olarak kurumsal yapı oluşturmak adına ciddi yatırmlar yapıyoruz. Aile bireylerinın tamamı olarakta bu yapının muhafazasında hemfikiriz. Gördüğümüz ve edindiğimiz tecrübe kurumsal yapıya sahip aile şirketlerinin daha muvaffak olduğudur. Kurumsal yapı kurulmazsa bu durum dezavantaja dönüşebilmektedir. Firma içerisinde çalışanlarımız gibi aile bireylerininde belirli ve rutin işleri vardır. İş ortamında her zaman bizleri çalışanlarımızla birlikte yanyana görebilirsiniz. Bizleri ayıran nokta sorumluluğun daha fazla olması ve nihai kararları verebilmemizdir. Daha çocukluğumuzdan itibaren yetiştirme tarzımız neticesinde kendi alanımızda net kararlar verebilmekteyiz. Mühim kararlar için ise gerekli gördüğümüz çalışanlarımızında katıldığı aile iştişaresi neticesinde kararlar alınmaktadır. Ali Güler Mobilya olarak ürünlerimizde her zaman özgün tasarımlara yer vermekteyiz. İnsanımızın tercih edebileceği çizgilere, tasarımlara ve boyutlandırmalara göre hareket etmekteyiz. Ürün tasarımlarımızda yurt dışı dahil olmak üzere her türlü benzerlikten kaçınmaktayız. Bizim hedefimiz, tüketici ürünümüzü gördüğünde “bu ürün Ali Güler Mobilya’nın ürünü” demesidir.
107
GÜLER MÖBLE TİC. LTD. ŞTİ. Demirhendek Cd. No:135 Siteler/ANKARA Tel: +90 312 348 47 98 www.gulermoble.com.tr - gulermobe@gmail.com
รถzel
110
Star TV’de yayınlanan “Beni Affet” dizisinin başarılı oyuncuları Şeyma Korkmaz ve Murat Danacı ile keyifli bir röportaj gerçekleştirdik. Beni Affet’in Feride’si ve Cüneyt’i ile dizilerini, hayatlarını, mobilya ve dekorasyon tercihlerini konuştuk.
111
özel
izleri Beni Affet dizisindeki Feride ve Cüneyt olarak tanıyoruz. Okuyucularımız için Şeyma Korkmaz ve Murat Danacı olarak daha yakından tanıyabilir miyiz? Murat Danacı : 1976 doğumluyum
ve Eskişehir’de yaşıyorum. Eskişehir Şehir Tiyatrolarında tiyatrocuyum ve dört yıldan beri Beni Affet dizisinde oyunculuk yapıyorum. Eskişehir Devlet Konservatuarından 2000 yılında mezun oldum. Evliyim bir çocuğum var. Eşimde şehir tiyatrolarında oyunculuk yapıyor, Şeyma Korkmaz :1988 Eskişehir doğumluyum. Resim öğretmenliği bölümünden mezun oldum. TRT1’ de yayınlanan “Hayata 5 Kala” adlı bir dizide rol almıştım ve ilk işimdi. Dört senedir ise Beni Affet dizisinde oyunuyorum.
Beni Affet Ekibine nasıl katıldınız? Şeyma Korkmaz : Hayata 5 Kala bittikten sonra,
Cast Direktörümüz Samet bey beni görmüş, aradı ve bende teklifini kabul ettim. İstanbul’da yaşamaktan vazgeçip Ankara’ya yerleştim. Pek bir hikayesi yok aslında. İstanbul’mu? Ankara’mı? deseler Ankara’yı tercih ederim. Çanakkale’den gelmiş bir insan olarak, deniz tabii ki çok önemli ve seviyorum fakat Ankarada yaşamak gercekten daha kolay. Ankara çok daha duzenli bir şehir. İstanbul’da sadece gezmeyi seviyorum. Murat Danacı: Ekibe katılmam zor olmadı. Yeni bir diziye başlanacaktı ve bir arkadaşım fotograflarımı istedi, 3 - 4 gün sonra aradılar böyle bir projeden bahsettiler ve görüşlerimi aldılar. Rol almayı kabul ettim. Hikaye güzeldi çok çalışmak istedim ve böylelikle başladım.
Oyunculuk eğitimi aldınız mı? Şeyma Korkmaz: Resim öğretmenliği bölümü
mezunuyum, oyunculuk eğitimi almadım. Murat Danacı: Ben konservatuar mezunuyum ve alabildiğim kadar eğitim aldım.
Çalışma temponuz nasıl? Çekimler yorucu oluyor mu?
112
Şeyma Korkmaz :İstanbul ile kıyaslayınca çok
farklı.Burası çok daha kolay. Murat Danacı : Her işin bir zorluğu var tabiki. Diğer işler ile kıyaslandığı zaman çok daha kolay. Kendimize zaman ayırabiliyoruz ve sabahlara kadar çalışma tempomuz olmuyor.
Günlük yaşamınızda neler yaparsınız? Şeyma Korkmaz: Seyahat etmeye bayılıyorum ve
vakit buldukça geziyorum. İstanbul, Adana, Eskişehir, Bursa… Murat Danacı : Benim Eskişehir’de bir hayatım olduğu için, boş kalan zamanlarımı evde ailem ile değerlendirmeyi tercih ediyorum. Onun dışında fırsat buldukça sinemaya ve tiyatroya giderim. Kütüphanelerde vakit geçirip felsefe kitapları okurum.
En büyük hayaliniz ve gerçekleştirmek istediğiniz projeniz nelerdir? Murat Danacı: Hayaller tükenmez. Varolduğum
yer benim için çok önemli. Başka bir proje olur orada da en iyi işi yapmaya çalışırım ve her zaman daha fazlasını hayal ederim. Mesleki anlamda tabii ki ideallerim var.
Sizce tiyatro mu, televizyon mu? Şeyma Korkmaz : Hiç tiyatro yapmadım fakat
büyük bir emek vermek gerektiğini düşünüyorum, o yüzden hazır değilim ve buyüzden televizyon diyorum. Murat Danacı :İkiside çok farklı. Tiyatrodan çok büyük zevk alıyorum, oynamak ve sahnede varolmak büyük keyif veriyor. Televizyonunda ayrı bir tadı var. Bu sebepten dolayı bir kıyaslama yapamam.
Beni Affet dışında herhangi bir projeniz var mı? Şeyma Korkmaz: Bundan önce TRT 1’de Hayata 5
Kala’da yer aldım. Murat Danacı: İstanbul’da bir takım projelerde yer aldım fakat Beni Affet kadar bilindik değildi.
Başucu kitabınız nedir ? Şeyma Korkmaz : Nice Ağladığında. Murat Danacı : Özel bir kitabım yok fakat başucuna
113
özel
koyduğum yarısına kadar okuyup bıraktığım kitaplar var. Şu an Abim Deniz isminde bir kitaba başladım herkese tavsiye ederim.
İzlemekten hiç bıkmadığınız favori bir film var mı? Şeyma Korkmaz : Kore filmi olan Old Boy’u 3 kere
izledim.
Dizide oynadığınız karakter Feride ve Cüneyt, halk tarafından cok benimsendi ve sevildi. Bunun sebebi nedir? Şeyma Korkmaz : Halkımız masum ve temiz
karakterleri seviyor ama bence Feride karakterinin hiç bir gerçekliği yok. Bukadar temiz insanlar mutlaka vardır ama yinede iyi insanlara özlem duyuluyor. Bu sebepten dolayı izleyici Feride’yi seviyor. Murat Danacı : Cüneyt karakteri çok saf ve temiz. Bunun dışında çok sıcak ve sevecen. Aileden biri gibi. Bence bizi sevmelerinin sebebi bu.
Dizide oynadığınız karakterler ile benzerlikleriniz var mı?
114
Murat Danacı : Bir karaktere can veriyoruz ve
zaman geçtikçe ister istemez kendimizden bir şeyler katıyoruz. Zaman zaman Cüneyt karakteri gibi davranıyorum, hareket ediyorum, tavrım ve edam başka oluyor.
Şeyma Korkmaz : Takıntılı ve inatçı bir insanımdır fakat Feride öyle bir karakter değil. Bazen senaryoyu okuduğumda bana uzak geliyor. Gelecek ile ilgili planlarınız nelerdir? Şeyma Korkmaz: Şehirden uzak bir yerde yaşamak
en büyük planlarım arasında. Bunun için çalışıp kaçmak istiyorum. Bu fikrimden sevdiğim insanlara bahsettiğimde çok erken yaşlanığımı söylüyorlar. Bundan bir 10 sene sonra, yeşillikler içinde bir yaylada veya bir köyde yaşamayı istiyorum. Murat Danacı : Evet hayallerim var. Daha aydınlık, çağdaş ve modern bir ülkede yaşamak istiyorum. Çocuğumun daha modern bir ülkede yetişmesini istiyorum.
Evinizde en çok beğendiğiniz ve kendinizi rahat hissettiğiniz yer neresi? Şeyma Korkmaz: Evime çok fazla önem veririm.
Fazla gece hayatım yok ve evimi herzaman tercih ediyorum. Çok fazla eşyayı sevmem, bütün odalarım işlevsel ve konforludur. Yatak odası, giyinme odası, salonun konforlu ve işlevsel olması çok önemlidir. Murat Danacı: Evimin heryerinde rahat ederim yeterki evim olsun.
Evinizin tarzından bahseder misiniz? Murat Danacı : Modern çizgileri tercih ediyorum.
Şeyma Korkmaz: Modern veya klasik ayıramıyorum. Tarzları karıştırmayı seviyorum.
Mobilya ve aksesuar seçiminde nelere dikkat edersiniz? Murat Danacı: Herşeye dikkat ederim. Öncelikle
çok estetik görünmesi gerekiyor. Aalıcağım şeyi beğenmem ve bütünleşmem lazım.
Şeyma Korkmaz : Benim için renkler çok önemli . Ev dekore etmenin püf noktaları nelerdir? Murat Danacı : Gözüme güzel gözüken ne varsa
eşimle paylaşırım. Eşim çok fazla karışmaz, genelde ben dekore ederim. Şeyma Korkmaz : Evimin işlevsel olması çok önemli. Gereksiz eşyalardan hoşlanmıyorum. Sade olmasına önem veriyorum.
Beni Affet evinin dekorasyonundan bahseder misiniz? Murat Danacı : Burası büyük bir zevk ile döşenmiş,
hikayeye uygun ağır ve oturaklı. Ali Güler Mobilya’ya çok teşekkür ediyoruz. Güzel ve zevkli tercihleri var. Şeyma Korkmaz : Dizide; Feride’nin babası Aziz cok varlıklı bir adam ve bu evi satın alıyor, evin dekorasyonunu çok beğendiği için eşyaları değiştirmiyor.
115
tarih
Mobilya ve Çağlar Öncesine Uzanan Tarihçesi İnsanoğlunun bundan binlerce sene önce, rahat oturmak amacıyla Eski Mısır’da ilk örneklerini verdiği mobilyacılık sanatı, çağlar boyunca geçirdiği değişimlerle bugün en modern halini almıştır. Günümüzde mobilyalar, gereksinimlerin çoğalması ve teknolojik gelişmeler sonucunda, sadece insan hayatını kolaylaştıran araç gereçler olmaktan çıkarak, ev sahiplerinin yaşam tarzlarının bir yansıması haline gelmiştir. 116
Tarihi binlerce yıl öncesine uzanan mobilya sanatı; Antik Dönem, Orta Çağ, Rönesans, Yeni Çağ ve Yakın Çağ olmak üzere 5 döneme ayrılır. Kullanılan ahşap malzemelerinin kuru çöl ikliminde muhafaza edilmiş olması sebebiyle Antik Dönem Eski Mısır, mobilyacılık tarihi açısından çok önemli bir yere sahiptir. Mezopotamya bölgesinde kurulan Sümerler, Akadlar, Elamlar, Asurlar gibi büyük uygarlıklar, metal malzemeler kullanarak mobilyalar yapsalar da, Eski Mısır kadar başarılı eserler verememişlerdir. Yapılan araştırmalar sonucu, ahşap malzemelerin yanı sıra metal ve bronzun da kullandığı Yunan’da, üç ayaklı sehpalar, aralıklı sandalyeler ve altın işlemelerinin önemli bir yere sahip olduğu bilinmektedir. Bu dönemde yapılan sandalyeler, ölçü, oran ve biçimleriyle günümüz modern sandalyelerine benzemektedir. Yunan mobilyacılığında da, yine Eski Mısır’ın etkisi altında eserler verilmiştir. Gazneliler döneminde dekoratif sanatların çeşitlendiği Türk mobilya sanatında ise, birbirini kesen üçgen ve yıldızların oluşturduğu geometrik süslemeler, çiçek motifleri dönemin en karakteristik özelliğidir.
Yakın Çağ mobilya sanatında ise Fransız devriminden itibaren, yeni bir üslubun yaratılmasından çok, varolan eski üslupların yenileştirilmesine ağırlık verilmiştir. Tarih boyunca çeşitli dönüşüm ve etkileşimler geçirerek modern halini alan mobilyacılık, günümüzde seçenek yelpazesi çok geniş bir alan haline gelmiştir. Mobilyalar ise, işlevsel özelliklerinin yanında, farklı tarzları ile kullanıcılarının yaşam tarzlarını yansıtan önemli unsurlardan biridir.
En belirgin stili Gotik mobilya sanatı olan ve mobilya yapımında sıkça meyve ağaçlarının kullanıldığı Orta Çağ mobilyacılığında, bugün marangozlukta kullanılan el aletleri basit şekilde düzenlenmiştir. Dünya tarihi açısından önemli değişimlerin yaşandığı bu çağda, özellikle Rönesans’ın ortaya çıktığı İtalya’da mobilyacılık konusunda önemli gelişmeler yaşanmıştır. Mobilya yapımında daha çok süslemeciliğe dayanan, oyma ve kabartma ön plana çıkmıştır. Dolap kapaklarına yağlı boya kullanılarak resimler yapılmış, marangozluk ikinci plana itilmiştir. 16. Yüzyılın başlarında kaplama ve kesme makinasının icadı, kaplama tekniğinin gelişmesini sağlamıştır. Yeni Çağ’da, Barok ve Rokoko’nun gösterişliliğine tepki olarak ortaya çıkan yeni mobilya tiplerinin yapılışında sadelik ön plandadır.
117
röportaj
Nusret AYDUĞAN
AY-MO-KE Mobilya Ay-mo-ke Mobilya San. ve Tic. Ltd. Şirketi, 2001 yılında koltuk üreticisi olarak Ankara Siteler’de kurulmuştur. 2006 yılında Ay-mo-ke modelleri, işinde uzman mimarlar tarafından tasarlanarak dizayn edilmeye başlanmıştır. Türkiye’nin ve mobilyanın başkenti Ankara Siteler’de hizmet vermekte olan kuruluş, işine hakim profesyonel kadrosu ile müşteri memnuniyetini yerine getirmektedir.
B
ize biraz kendinizden bahseder misiniz?
1975 Niğde doğumluyum. İlk, orta ve lise dönemini Niğde’de tamamladıktan sonra ticaret hayatıma başladım. 1992 yılından 2001 yılına kadar perakende mobilya mağazacılığı yaptım. 2001 yılından beri Ankara Siteler’de mobilya üreticiliği yapmaktayım. Evli ve iki çocuk babasıyım.
Mobilyacılık serüveniniz ne zaman başladı?
118
1992 yılında Niğde’de çeşitli mobilya markalarının yetkili bayiliği yaptım. 2001 yılında kendi markamız olan Aymoke Mobilya’yı Ankara Siteler’de kurduk. Halen mobilya üretimine devam etmekteyiz.
Ürün yelpazeniz hakkında kısaca bilgi verebilir misiniz?
Üretime ilk olarak koltuk takımı ile başladık. Müşterilerimizden gelen talep üzerine yemek odası takımı üretmeye de karar verdik. Daha sonra bunlara yatak odası takımını da ilave ettik ve üçlü set şeklinde
üretim yapmaya devam ediyoruz.
Siteler, Türkiye’de mobilya sektörü için çok önemli bir cazibe merkezi haline geldi. Bunun sebebi sizce nedir?
Siteler, sadece Türkiye için değil; bütün dünya pazarı için bir cazibe merkezidir. Mobilyacılıkta önemli olan ayrıntı el işçiliği sadece Türkiye’de Ankara Siteler’de bulunmaktadır. Gerçek mobilyanın, gerçek işçiliğin ve gerçek sanatın sadece Ankara’da olduğunu düşünüyoruz.
Mobilya sektöründe 2015 yılı trendleri nelerdir?
2015 yılı trendinin avangarde mobilya olacağını, kumaş ve ahşabın birleşmesi ile ahşap oymasının talep göreceğini düşünüyoruz.
Firmanızın sektöre kattığı yenilikleri nasıl değerlendiriyorsunuz?
Her yıl İstanbul ve Ankara’da düzenlenen ulusal fuarlara katılımımızla birlikte yeni modeller tasarlıyoruz. Fuar katılımlarımız ve müşterilerimizin beklentileri doğrultusunda yeni modellerle sektöre yenilik kazandırmaya çalışıyoruz.
Müşterilerinizin karar verme aşamasını etkileyen önemli faktörler sizce nelerdir?
Bizce en önemli faktör, satış sonrasında yaşanan
olumsuzluklarda üretici firmanın takınacağı tavır ve davranıştır. Aynı zamanda sevk edilecek ürüne yapılan ambalajın, ürünün değerine ve kalitesine uygun olmasıdır.
Ürünlerinizi tasarlarken kullanıcıların ihtiyaçlarını nasıl belirliyorsunuz?
Öncelikle hitap ettiğimiz kitleyi belirliyoruz. Daha sonra mimar çalışanlarımızla yapmış olduğumuz görüşmeleri, meslekteki tecrübelerimizle birleştirip müşterilerimize göre ürün tasarlıyoruz.
Üyesi olduğunuz ANSİMOD hakkında neler söylemek istersiniz?
ANSİMOD’u başarılan bir bütünleşme olarak görüyorum. Ben kendimi bu oluşumda bulunduğum için inanılmaz şanslı hissediyorum. Bu birlikteliğin mobilyacılığa, Siteler’e, Ankara’ya ve Türkiye’ye büyük bir ekonomik katkı sağlayacağını düşünüyorum. Oluşumda emeği geçen herkese şükranlarımı sunuyorum.
2015 yılı hedefleriniz nelerdir?
2015’i zor geçecek bir yıl olarak değerlendiriyoruz. Sektörümüzdeki iç pazar başarımızı dış pazarlara taşıma gayreti ile çalışmalarımızı büyük bir azimle sürdürmekteyiz.
119
röportaj
Eligül Bronz 1983 yılında kurulan, her parçası el işçiliği ile özel olarak üretilen tarzda mobilyalar yaratan Eligül Bronz sahibi Osman Eligül ile mobilya sektörü ve ANSİMOD hakkında bir sohbet gerçekleştirdik.
F
irmanızdan bahseder misiniz? Firmamız klasik mobilyayı bronz ile harmanlayarak kendine ait bir tarz yaratmış ve üretimini bu tarz üzerinde sürekli geliştirerek başarısını yurt dışına taşımıştır. Yurt dışında geniş bir müşteri kitlesine sahip olan firma, Dubai’de açmış olduğu mobilya satış ofisinde hem Eligül Bronz Mobilya’nın ürünlerini satmakta hem de ülkesini başarıyla temsil etmektedir. Mobilyacılık serüveniniz ne zaman başladı?
120
Şirket ortaklarımız, daha öncesinden bireysel olarak yaptıkları bronz mobilya üretim ve satış işlerini birleştirerek büyütmeyi planlayarak 1994 yılında Eligül Bronz Mobilya Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi’ini kurmuşlardır. Ürün yelpazeniz hakkında kısaca bilgi verebilir misiniz? Firmamız; klasik salon takımları, yatak odaları, koltuk takımları, ofis aksesuar ve tamamlayıcı ürünler tasarlayıp üretmektedir. Ayrıca dekorasyon işleri de
yapmaktadır. Siteler, Türkiye’de mobilya sektörü için çok önemli bir cazibe merkezi haline geldi. Bunun sebebi sizce nedir? Siteler, kalite ve estetiği el işçiliği ile harmanlayan, Türkiye’nin lider mobilya üretim merkezidir. Ülkemizde ve dünyada klasik mobilya talebi artmaktadır. Bu sebepten dolayı Siteler, mobilya sektöründe cazibe merkezi haline gelmiştir. Mobilya sektöründe 2015 yılı trendleri nelerdir? 2015 yılı için firmamızın düşüncesi; el işçiliği ile doğal hammaddelerden oluşan klasik ürünler daha popüler olacaktır. Firmanızın sektöre kattığı yenilikleri nasıl değerlendiriyorsunuz? Eligül Bronz kendi oluşturmuş olduğu tarzı ile yurt içinde ve yurt dışında öncü firmalardandır. Müşterilerinizin karar verme aşamasını etkileyen önemli faktörler sizce nelerdir? İlk bakış ve tasarımdaki zarafet, müşterilerimizin karar vermelerindeki en önemli etmendir. Müşterimiz, mobilyayı incelemeye başladığında kaliteyi anlamaktadır. Tarzımız olan bronz ile ahşabın uyumu müşterilerimizi etkilemektedir. Ürünlerinizi tasarlarken kullanıcıların ihtiyaçlarını nasıl belirliyorsunuz? Ürünlerimizi tasarlarken, yılların vermiş olduğu birikimlerimizi, uzun süren emekler sonrasında kalitemizden ödün vermeden şıklığı ve zarafeti görselliğe yansıtmaktayız. Üyesi olduğunuz ANSİMOD hakkında neler söylemek istersiniz? Üyesi olduğumuz ANSİMOD’un amacı, Siteler’in değerini Türkiye’ye ve dünyaya anlatmak ve gücümüze güç katmaktır.
121
röportaj
BALMO CONCEPT Karacakaya Caddesi No:133/C Siteler/ANKARA www.balmoconcept.com snanbalci@yahoo.com
Balmo Mobilya Country tarzının doğallığının ahşabı içermesinden dolayı bu tarzı derinleştirerek tamamen tasarım odaklı grup konseptiyle ürün çeşitliliğimizi arttıran, hem Siteler’deki perakende mağazası hem de Anadolu’da bulunan altı satış noktasıyla müşterilerine kalite odaklı doğal ürün sunan Balmo Mobilya sahibi Sinan Balcı, sektöre dair bilgiler verdi.
122
Kendinizden ve mobilyacılık serüveninizin nasıl başladığından bahseder misiniz?
1967 Sivas Akıncılar doğumluyum. İktisat Fakültesi mezunu olmam sebebiyle beyaz eşya firmalarında satış müdürü olarak çalışma hayatıma başladım. 1994 yılında görevimden ayrılıp İpek Mobilya İstanbul ve Batı Karadeniz toptan satış bayisi olarak iki şirket ve 65 personelle ticarete atıldım. 10 yıl bu ticareti yaptıktan sonra 2004 yılında mobilya sektörünün kaynağı olan Ankara Siteler’de üretim boyutuyla yapmaya karar verdim. Önce modern tarzda üretim yaptık daha sonra bu tarzı 2010 yılında country tarzının doğallığından büyülenerek tamamen country ve provence tarza çevirdik. Country tarzının doğallığı ahşabı içermesinden dolayı bu tarzı severek daha da derinleştirerek tamamen tasarım odaklı grup konseptiyle ürün çeşitliliğimizi arttırdık. Hem Siteler’deki perakende mağazamız hem de Anadolu’da altı satış noktasıyla müşterilerimize kalite odaklı doğal ürün sunmaya başladık.
Ürün yelpazeniz hakkında kısaca bilgi verebilir misiniz?
Country tarzı ürünlerimizi doğal ahşapla üretip, su bazlı boyalarla naturel olarak işleyip tüketicinin hizmetine sunduk. Koltuk takımlarımızı doğal pamuk, kadife ve goblen kumaşlarla işleyip farklı ve kalıcı bir hale getirip doğallığımızı katmerledik.
Siteler, Türkiye’de mobilya sektörü için çok önemli bir cazibe merkezi haline geldi. Bunun sebebi sizce nedir? Siteler, Türkiye’de 50 yılı aşkın bir süredir kaliteli el işçiliğinin merkezi halinde bulunmakta olup mobilyada yüksek tercih sebebi olmasına sebeptir.
Ürünlerinizi tasarlarken kullanıcıların ihtiyaçlarını nasıl belirliyorsunuz?
Şehrin gürültüsü ve karmaşasından sıkılan insanların evlerine gittiğinde sıcak renklerle, ahşabın doğallığıyla rahatlayacağı ve günün stresini atmaya yardımcı olan country tarzı mobilyalarımızı üretirken Balmo Concept, bu tarzı en iyi şekilde ifade edebilmek için 2015 sezonu modelleri ve tasarımları hazırlamaya devam etmekte...
Üyesi olduğunuz ANSİMOD hakkında neler söylemek istersiniz?
Üyesi olduğumuz ANSİMOD’un Ankara’ya yeni bir nefes ve heyecan getirerek büyük başarılara imza atacağı kanaatindeyim.
2015 yılı hedefleriniz nelerdir?
2015 yılında derneğimizle beraber başarılı bir fuar organizasyonuyla satış noktalarımızı arttırarak ve mağazamızdaki büyüme oranını yükselterek müşteri memnuniyetini en yüksek noktaya çıkarmayı hedefliyoruz.
123
röportaj
Tamer YILMAZ Ardas Koltuk Ardas Koltuk 30 yılı aşan mazisi ile klasik mobilya tarzında sektörün yenilikçi ve öncü firmalarındandır. Mobilyanın yaşamımızdaki yerini iyi bilen ve kaliteli bir hayat için gerekliliğini benimseyen firma, ürün tasarım ve kalitesi olarak en iyisini kendisine hedef seçmiştir. Ardas Koltuk, yüzü her daim geleceğe dönük, yenilemeyi koşulsuz kural kabul eden firmamız 10’u aşkın ülkeye ihracatın yanında yurt içinde oluşturduğu bayi ağı ile hizmetlerine devam etmektedir.
K
endinizden bahseder misiniz?
1995 yılında 20’li yaşlarda olan iki kardeş Taner ve Tamer Yılmaz’ın kurduğu Ardas Mobilya, sektördeki 25. yılını doldurmak üzeredir. 60 m2 bir döşeme atölyesinde başlayan bu serüven, bugün 2000 m2 kapalı alanda üretim yapan, 60’a yakın kendi tasarımı ürün ile 1000 m2 mağazasında bu ürünleri tüketiyice sunan, 40’ ı aşkın personeli ile kocaman bir aile olarak ticaret hayatına devam etmektedir..
Mobilyacılık serüveniniz ne zaman başladı?
Aile olarak 1965 yılından beri Ankara Siteler’de mobilya sektörünün içerisindeyiz. Ham madde ve boya malzemeleri ile başlayıp, mağaza ve kaplama ticareti ile devam eden ticaret hayatımız; Abim Taner Yılmaz’ın 1990 yılında mesleğe girmesi, sonrasında benim de katılmam ile mobilya döşemeciliği olarak
124
yön bulmuştur. 25 yıla dayanan bireysel iş hayatımız, bugün başladığımız yerden çok ileride devam etmektedir.
Ürün yelpazeniz hakkında kısaca bilgi verebilir misiniz?
Koltuk üretimi ile başlayan meslek hayatımız, günün gerekleri ve müşterilerimizin beklentileri doğrultusunda mobilyanın bir bütün ve konsept olarak sunulması gerekliliği doğrultusunda bir evde ihtiyaç duyulabilcek mobilyaların tamamını üretmek konusunda uzmanlaşmamızı gerektirdi. Başladığımız günden bugüne dek sevdiğimiz, inandığımız klasik ve avangarde ürünlerde ilerlemeyi; bir başka deyişle en iyi bildiğimiz işi yapmaya devam ettik ve ediyoruz. İnandığımız klasik ve avangarde ürünlerde ilerlemeyi; bir başka deyişle en iyi bildiğimiz işi yapmaya devam ettik ve ediyoruz. Ürünlerin tasarım ve üretim
aşamasında bunların sadece birer eşya değil; birer sanat eseri olarak görülmesi gerektiğine hep inandık, bulunduğu mekana renk ve zenginlik katan insanların kullanırken aynı zamanda seveceği ürünler üretmek temel gayemiz oldu. Bugün itibariyle 60’a yakın birbirinden farklı ve tamamen kendi tasarımımız olan ürün yelpazesine her yıl 10 civarında yeni ürün ekleyerek çeşitlerimizi zenginleştirmeye, daha iyilerini yapmaya ve yurt içi fuarlar vasıtası ile bu ürünleri müşterilerimize sunmaya devam ediyoruz.
olarak görmemekteyiz. Bir sanatkar yeni tasarladığı bir ürünün son haline baktığında duyduğu hissi müşterisine de hissettirebiliyorsa, o ürün başarılı olmuş ve doğru tüketiciye ulaşmış demektir. Ürünler, birbirinden ayrı fakat tamamlayıcı olarak sunuluyor, rahatlık ve sağlamlık konusunda yeterli güveni ve konforu tüketiciye verebiliyor ise karar verme konusunda ilk adım atılmış demektir. Ürettiğimiz ürünlere duyduğumuz güven, bu husustaki en büyük güvencemizdir.
Siteler, Türkiye’de mobilya sektörü için çok verimli bir cazibe merkezi haline geldi. Bunun sebebi sizce nedir?
Ürünlerinizi tasarlarken kullanıcıların ihtiyaçlarını nasıl belirliyorsunuz?
Aslında bu soruya eski itibarını yeniden kazanıyor diyebiliriz. Sektörde sanatkar eğitimi ve üretimde çalışan kalifiye ustaların varlığı, Siteler için her daim bir avantaj olmuştur. Geçmiş yıllarda yapılan temel hata belki de üretime, tanıtıma ve pazarlamaya yeterince ağırlık verilmemiş olmasıydı. Kalitede Siteler’i yakalamayan diğer üretim merkezleri Siteler’e bu alanlarda üstünlük sağlamış görünüyorlardı. Yeni nesilin vizyonu firmalarımızın sektörde büyüme arzuları ve bu doğrultuda birlikte attığımız adımlar, bugün tüm Türkiye genelinde takdir ile izlenmektedir. Bu gelişmelerin nihayetinde yakalanan ve ileriye taşınacak olan bütün başarılar bir bütün olarak ilk önce Siteler, sonrasında şehrimize katkı sağlamaya devam edecektir.
Mobilya sektöründe 2015 yılı trendleri nelerdir?
Bir cümle ile özetleyerek cevap verecek olursak bu soruya, daha çok konfor diyebiliriz. Tarzı modern ya da klasik olsun insanlar daha konforlu mobilyalar talep ediyor. Bu gerçeği gören bizler de bu doğrultuda konforlu ürünlere ağırlık vermekteyiz. 2015 yılında kişiye özel tasarımlar yapabilme kabiliyeti olan firmalar, bu anlamda öne çıkacaktır kanaatindeyim.
Firmanızın sektöre kattığı yenilikleri nasıl değerlendiriyorsunuz?
Tarzımızda gelişim sağlamak temel amacımız. Var olan ve yeni tasarladığımız ürünleri farklı renk ve desenlerle bir buket haline getirmek ve son adımda tüketiciye doğru seçimi yapabilecek ürün gamını sunmak sağladığımız katkıların başında gelir. Hizmet verdiğimiz müşterilerimizin doğru ürüne karar verebilmeleri için önce asıl ihtiyaçlarını öğrenip o doğrultuda ürünler sunup son adımda müşteriyi memnun uğurlamak gerekmektedir. Kendi tarzında öncü ve yenilikçi bir duruşu olan firmamız, yıllar boyu süren bu geleneğini uzun yıllar boyu devam ettirmek gayesi ile üretimine devam etmektedir.
Müşterilerinizin karar verme aşamasını etkileyen faktörler nelerdir?
Ürünlerimizi başta ifade ettiğim gibi sadece mobilya
Sektör ne olursa olsun üretim yapılan her alanda var olan moda yenilikleri mobilya için de geçerlidir. Elbette güncellenen ve yenilenen ürünler, müşterilerden alınan genel beklenti ve eleştirel bakış açıları doğrultusunda yön almaktadır. Eskiye nazaran aslında bu konuda insanların temel beklentileri alacakları ürünün kendilerine özgü, özel olarak hazırlanmış ürünler olması isteğidir. Bir nevi tüketici artık hazır standart ürünlerden uzaklaşıp terzi mantığı ile kendisi için özel tasarlanmış ürünleri tercih etmektedir. Bu konuda yeterli hizmeti verebilecek firmaların gelecekte daha öne çıkacağı kanaatindeyim.
Üyesi olduğunuz ANSİMOD hakkında neler söylemek istersiniz?
Derneğimizin kuruluş aşamasından bugüne dek artarak devam eden heyecanımız sanırım ilk söylenmesi gereken husustur. Yine az evvel izah etmeye çalıştığım gibi içinde büyüme amacı güden üretime ve istihdama inanan birbirinden kıymetli firmaların bir araya gelerek çıktıkları bu yol, bugün imrenilerek izlenen bir kurum haline gelmiştir. Ankara için yapılamaz denen şeyleri adım adım, birer birer kısa zamanda gerçekleştirip, çoğalarak devam etmesine sebep olmaktadır. Birlikten doğacağına şüphemiz olmayan kuvveti paylaşarak tüm Siteler esnafına, üreticisine fayda sağlamak ana fikirlerimizden olmuştur. İyi niyet ile başlayan bütün cemiyet hareketleri faydalı ve başarılı olmuştur. Bu anlamda Allah’ın izniyle başarılı olacağımızdan ve örnek bir kurumu Siteler’e katmış olmaktan büyük gurur duyacağımız inancındayım...
2015 yılı hedefleriniz nelerdir?
Yeni yıla uzun süredir tasarladığımız yeni ürün gruplarımızı hedeflediğimiz fiyat aralığında üretimlerini tamamlayarak 27 Ocak 2015’te başlayacak olan ISMOB fuarında müşterilerimize sunarak başlamış olacağız. Bu fuar ile birlikte şu an ihracat yapmakta olduğumuz 10 ülkeyi daha yukarı rakamlara taşımak niyetindeyiz. Buna ilave olarak müşterilerimize daha uygun fiyatlar sunmak amacıyla yapmakta olduğumuz çalışmalar gelişerek devam edecektir. Yurt içindeki bayi ağımıza 10’a yakın yeni firma katarak inşallah 2015 yılını başarı ile tamamlamış olacağız.
125
röportaj
AKM Mobilya 1969 yılında Siteler’de mobilya boyama üzerine kurulan, 80’li yılların başında mobilya satışına, 2000’li yılların başında ise mobilya tasarım ve üretimine başlayan AKM Mobilya sahiplerinden Tuna Arslan, mobilya sektörü ve ANSİMOD hakkındaki düşüncelerini anlattı.
endinizden bahseder misiniz?
AKM Mobilya olarak klasik ve avangarde mobilya üretimi, tedariği ve kişiye özel mobilya tasarımları yapmaktayız. Hem yurt içi hem de yurt dışı pazarda üretim ve pazarlama yönünde çalışmaktayız. Yaklaşık 6000 m2 üretim ve showroomda entegre olarak işleyen bir yapıda hizmet veren AKM Mobilya, Türkiye çapında geniş alana yayılmış bir bayi yapılanması ve yurt dışında pek çok ülkeye gerçekleştirdiği ihracat faaliyetleri ile her geçen gün büyümeye devam etmektedir.
126
Mobilyacılık serüveniniz ne zaman başladı?
1969 yılında Siteler’de mobilya boyama üzerine kurulan AKM Mobilya, 80’li yılların başında mobilya satışına, 2000’li yılların başında ise mobilya tasarım ve üretimine başlamıştır.
Ürün yelpazeniz hakkında kısaca bilgi verebilir misiniz?
El işçiliğimiz ve hünerlerimizi kullanarak müşterilerimizin zevkleri doğrultusunda klasik, avangarde, neo klasik mobilya ve koltuk üretimi yapmaktayız.
Siteler Türkiye’de mobilya sektörü için çok önemli bir cazibe merkezi haline geldi. Bunun sebebi sizce nedir? Değişen toplum ihtiyaçlarına farklı çözümler üreten ve bu çözümleri el işçiliği sanatıyla harmanlama yetisine sahip bilinçli üretici ve zanaatkârların olması, Siteler’in mobilya sektöründeki vazgeçilmez özelliğidir. Bu özellik, Siteler’in cazibe merkezi olmasına yetmektedir.
Mobilya sektöründe 2015 yılı trendleri nelerdir?
Her sektörde olduğu gibi mobilya sektöründe de yenilikler modayı takip etmekten geçer. Siteler mobilya üreticileri olarak biz de modanın en yakın takipçileriyiz. Gerek yurt içi gerekse yurt dışı mobilya ihtiyaçlarını belirlemek ve bu doğrultuda üretim yapmak, bizim asli görevlerimizdendir. Değişen taleplere göre üretim ağımızda yenilikler yaparak modanın takibini sağlıyoruz. Firma olarak bizim öngörümüz yurt içi piyasasında daha kullanışlı, el oymasının en zarif şekilde kullanıldığı ve herkesin ortak zevklerini içeren mobilyalar, yurt dışı piyasasında ise el oymasının daha yoğun kullanıldığı ve bunun cilayla pekiştirildiği mobilyalar üretmektir.
Firmanızın sektöre kattığı yenilikleri nasıl değerlendiriyorsunuz?
AR-GE ve özel tasarım faaliyetlerimizle müşterilerimizin farklı yaşam biçimlerine, kişisel zevklerine ve kullanım alışkanlıklarına uygun, dünya standartlarında, keyif veren şık ve zarif ürünler tasarlayıp üreterek sektöre ışık tutarak ve yüzlerce kişiye istihdam sağlayarak ülke ekonomisine katkıda bulunarak üzerimize düşen görevi yerine getirdiğimize inanıyoruz.
Müşterilerinizin karar verme aşamasını etkileyen önemli faktörler sizce nelerdir?
Farklı tarzda mobilyalar üretmek, kişiye özel üretimler yapmak ve bunları yaparken belli kalite standartlarından vazgeçmemek gerekir.
Ürünlerinizi tasarlarken kullanıcıların ihtiyaçlarını nasıl belirliyorsunuz?
Yenilikçi ruh ve estetik duygularla hazırlanan her koleksiyonumuzda profesyonel ekiplerle çalışıyor ve geçmişten gelen bilgi ve deneyimlerimizi ortak bir havuzda buluşturuyoruz. Meydana gelecek her sentezde estetik ve kullanıcı odaklı bir koleksiyon hazırlamayı kendimize ilke ediniyoruz. Firmamız; bu amaçla her gün artan ve değişen müşteri taleplerini karşılamak, hizmet kalitesini arttırmak, müşteri memnuniyetini sağlamak ve maliyetleri en az seviyeye düşürmek konusunda profesyonel bir ekiple gelişmeleri yakından takip etmektedir.
Üyesi olduğunuz ANSİMOD hakkında neler söylemek istersiniz?
Siteler mobilyası için aranan kanın bulunduğunu düşünüyorum. Ülkemizde Kayseri mobilyası olsun İnegöl mobilyası olsun her bölgenin bir temsilci grubu mevcut. Fakat yıllardır Siteler esnafı olarak biz birliktelikten uzak ve bağımsız hareket ettik. Birlikten kuvvet doğar mantığıyla yıllardır aynı hedefler doğrultusunda ilerleyen değerli ANSİMOD üyelerimizle birlik ve beraberlik içinde Sitelerimiz için en iyisini, en doğrusunu başarmaya and içtik ve başardık.
2015 yılı hedefleriniz nelerdir?
AKM Mobilya olarak bulunduğumuz sektörde sürekli ilerleyen, ürün gamını geliştirmek için yeni yatırımlar yapmaktan vazgeçmeyen bir firma olduk ve bu özelliğimizi 2015 yılında büyüterek yapmaya devam edeceğiz. Yurt içi ve yurt dışı pazardaki payımızı arttırmak için gerekli AR-GE çalışmalarımızın sürekliliğini sağlayacağız. Yapacağımız çalışmalarda olmazsa olmazlarımız arasında olan teknolojik değişimleri el işçiliği sanatıyla birleştirerek daha sistemli ve organize üretim yaparak pazar ağımızı büyütmek, bu sayede iş ortaklarımızın ihtiyaçlarına daha kısa sürede cevap vermek en önemli hedeflerimiz arasındadır.
127
öneri
Mobilya Alırken Dikkat Edilmesi Gerekenler İhtiyacımız olan bir mobilya, her açıdan değerini karşılamalı; mekana uygun, dayanıklı ve kullanışlı olmasının yanı sıra gözümüze de hitap etmelidir. Şık ve konforlu bir mobilya alırken, dayanıklılık süresini, bakım masraflarını ve kapladığı alanı göz önünde bulundurmak gerekir. Bunların dışında ürün ile ilgili yeterince bilgiye sahip olmak oldukça önemlidir, bu nedenle ürüne ait kullanma klavuzu istenmeli ve mobilya ile ilgili tüm bilgiler dikkatli bir şekilde incelenmelidir. Mobilyaların yapımında kullanılan malzeme, cilasının veya kumaşının düzgün olması, birleşme yerinin sağlamlığı da mobilya hakkında karar vermede önemli bir faktördür. 128
Ahşap Mobilya Satın Alırken Dikkat Edilmesi Gerekenler
Kumaş Kaplı Mobilya Alırken Dikkat Edilmesi Gerekenler
•Mobilyanın kostrüksiyonu sağlam ve güvenli olmalı
•Temizlemek üzere çıkarılabilecek parçalar sağlam olmalı
•Masa ayakları uyumlu ve eşit olmalı, yere tam basmalı
•Mobilyanın iskeleti sağlam olmalı
•Sürgülü kapıların hareketi kolay olmalı •İç aydınlatma kolayca yapılabilmeli •Çekmeceler kolayca açılıp kapanabilmeli •Görselliğin yanı sıra kullanışlı olmalı •Ölçüleri ve kapladığı alan araştırılmalı •Uzun kapılar sağlam menteşeler ile desteklenmeli •Cilası düzgün olmalı
•Oturumu rahat, arkalığı çıkıntısız ve düzgün olmalı •Köşeler iyi birleştirilmiş ve yapıştırılmış olmalı •Oturma dengesi iyi sağlanmış olmalı •Minderler esnek ve koltukla tam uyumlu olmalı •Kanepe ve koltuk üzerindeki düğmeler sağlam dikilmiş olmalı •Desenler ve dikişler dengelenmiş olmalı
•Ölçüleri ve kapladığı alan araştırılmalı
129
Kenan KAYA Lutra Mobilya Lutra bir usta. Öyle hünerli, öyle ağaca âşık bir usta ki; onun içindeki, çıkarılmayı bekleyen güzelliği görebiliyor. Derin, duygulu, tutkulu, sakin, sade ya da asil… Lutra, ağacın ruhunu okuyor ve bambaşka güzelliklerde, eşsiz mobilyalar tasarlıyor. Bütün zamanlarda değerli, bütün zamanlarda özgün mobilyalarıyla usta Lutra, mekânlara imzasını atıyor.
H
üseyin Kaya tarafından 1960 yılında başlayan ve daha sonra bir atölye olarak kurulan Lutra’nın, mobilya tutkusu, günümüzde 15.000 m2’lik kapalı üretim alanı ve 100’ü aşkın personeli ile ilk günkü heyecanı ve tutkusu ile devam etmektedir. Bugün Mobilya sektörüne yön veren bir firma olan Lutra, bunun gururunu yaşamaktadır. Lutra Markasının altında 55 senelik bir birikim ve deneyim vardır. Mobilya işinin temelinden, yani çıraklığından başlayarak, aşama aşama bugünkü kalite çizgimize ulaşmış bulunmaktayız. Sadece mobilya değil; geçen 55 sene içinde ahşabın ruhunu tanıyarak, tasarım, malzeme, işçilik gibi unsurların en iyi ve doğru bir şekilde bir araya getirilerek mobilya üretimi yapılacağının bilincindeyiz. Yüksek kalitede mobilyalar üreten Lutra Mobilya, Ergonomi ve estetiği bir araya getirmektedir. Çok geniş bir ürün yelpazesine sahip olan firmamız, Oturma odasından yemek odasına, yatak odasından
130
genç odasına, duvar ünitelerinden oturma gruplarına kadar bir evde olması gereken her mobilyayı üretmekteyiz. Müşterilerimizle kurduğumuz özel iletişimin, başarılı firmaların en büyük kazancı olduğunu biliyor ve Satış öncesi ve sonrası öncelikli müşteri memnuniyetini ön planda tutmaktayız. Lutra, günümüz teknolojisini kullandığı gibi, ince el işçiliğini de ön plana çıkarmaktadır. Lutra Mobilya, yarattığı markası ile sadece Türkiye pazarında değil; aynı zamanda uluslararası pazardan da gelen talepleri karşılamaktadır. Firmamız dünya sektöründe trendleri takip edip, ülkemiz trendlerinin de oluşumunda pay sahibi olan bir yerdedir. Modern, avangarde tarzda mobilyalar üretmekteyiz. Her zevke hitap ettiğimiz gibi, kişiye özel tasarımlar yapan deneyimli mimar ve iç mimarlardan oluşan tasarım ekibine sahibiz. 15.000 m2 kapalı alanı bulunmakta olan kendi fabrikamızda üretim yapmaktayız. mimar, iç mimar, ve deneyimli personellerden oluşan 100’ü aşkın bir ekibe sahibiz.
firma
TUNÇ MARKATO MOBİLYA Zengin tasarımlarını, konfor ve kullanım rahatlığıyla birleştiren Tunç Markato Mobilya, geniş bir ürün yelpazesine sahiptir. Oturma gruplarından yatak odasına, yemek odasından TV ünitesine kadar müşterilerine birbirinden özel koleksiyonlar sunan Tunç Markato Mobilya, ev ve iş yerlerinin tüm ihtiyaçlarını karşılamaktadır. 2012 yılında Irak’ta açtığı mağazasıyla Türk kalitesini yurt dışına taşıyan Tunç Markato Mobilya, ayrıca yurt içi ve yurt dışında dekorasyon işleri yaparak önemli projelere imza atmıştır.
ASIL KOLTUK Asıl Koltuk, Ankara Siteler’de 2006 yılında 300 m2 küçük bir atölye ile faaliyete başlamıştır. Kendisini sürekli geliştiren Asıl Koltuk, bugünün şartlarında 4000 m2 fabrikasıyla Karacakaya ve Karpuzlu Caddesi’ndeki showroomlarıyla hizmet vermektedir. Evlerde şıklık yaratmak isteyenler için Asıl Koltuk, kaliteli el işçiliği ile günümüz teknolojisini kullanarak birbirinden farklı oturma grupları, yatak odaları, yemek odaları, özel koleksiyonları, klasik ve avangarde tasarımları müşterileriyle buluşturmaktadır. ARGE çalışmaları ve satış sonrası destekleri, geniş ürün yelpazesi, deneyimli kadromuz ile yurt içi ve yurt dışı bayilikleri ile hizmet vererek çözüm ortağı olmaya devam etmekteyiz.
AVENTO Kurulduğu yıldan günümüze mobilya ürünleri sektöründe faaliyet gösteren Avento Mobilya; müşteri memnuniyeti, hizmet kalitesi ve kalite kontrol prensipleri doğrultusunda, kendini sürekli yenileyerek faaliyetlerini sürdürmektedir. Modern ve country çizgileri taşıyan ve taşıdığı çizgiyi ürettiği ürünlere yansıtan Avento Mobilya’nın değişmeyen prensipleri; müşterileri için tam çözüm ortağı, daima kalite, hizmet, zamanında teslim ve uygun fiyat anlayışı olmuştur.
131
firma
ŞEREF KOLTUK Ankara Siteler’de Şerafettin Akça öncülüğünde kurulan Şeref Koltuk, 1994`ten bu yana yılların tecrübesi ve 21 yıllık başarı hikayesi ile Ankara mobilyasının klasiği haline gelmiştir. Tamamını yerli ham madde ve kendi üretim tesislerinde ürettiği ürünlerle; ürün çeşitliliği kalite anlayışı ve estetiğe verdiği önemle mobilya sektörüne katma değer sağlamaya devam etmektedir. Her yıl yenilenen koleksiyonunda yer alan klasik ve avangarde çizgilerde ürettiği koltuk takımlarını, yemek odası takımlarını ve yatak odası takımlarını Türkiye’nin tüm illerinde müşterilerine sunmakta ve dünyanın birçok ülkesine ihraç ederek Türk ve dünya mobilya pazarında önemli bir yer edinmektedir. AR-GE ve tasarım çalışmalarına aralıksız devam eden Şeref Koltuk farklı beğeni ve yaşam alanlarına uygun dünya standartlarında ürünler tasarlayıp ulusal ve uluslararası fuarlarda yerini almaktadır.
KÜÇÜKYILMAZLAR MOBİLYA Küçükyılmazlar Mobilya, Ankara Siteler merkezli bir mobilya dekorasyon şirketidir. 1958 yılında Mustafa Küçükyılmaz tarafından küçük bir atölyede Beypazarı Mobilya olarak üretime başlayıp 1984 yılında Küçükyılmazlar markasıyla 3000 m2 kapalı üretim yeri ile hem kurumsal hem de ürün bazında yeni bir tarz sürecini başlatmıştır. İlk kurulduğu yıllardan bu yana Küçükyılmazlar Mobilya, birçok iç mekan ve dekorasyon faliyetlerinde bulunmakta ve bunun yanında seri üretim mobilya ürünleri de üretmektedir. Küçükyılmazlar Mobilya, Studio Go Genç Odaları markası ile kendine özgü genç odası koleksiyonunu, çağdaş hayat tarzını yansıtan, fonksiyonel günümüz dinamizmini yakalayan, patentli ve tescilli kişiye özel ürünlerden oluşturmaktadır. Tasarımlarını profesyonel departmanı ve genç tasarımcılarıyla birleştirip, son teknolojileri kullanarak kalitesinden ödün vermeden, üstün hizmet anlayışı ve müşteri memnuniyetini ön planda tutarak üretimlerine devam etmektedir.
FURKAN KOLTUK TASARIM VE DÖŞEME
132
Furkan Koltuk Tasarım, 2002 yılında kurulmuştur. Kalite ve memnuniyet çizgisinde üretime başlayan firma, yılların tecrübesi ve usta işçiliği ile ekonomik ve kullanışlı çözümler üreten kalitesiyle sektöre yeni bir ses getirerek klasik ve avangarde anlayışını geniş kitlelere sunup yaşam kültürünü geliştirmeyi her alanda kendine amaç edinmiştir. Kurucu Nafiz Kılıç, kaliteden taviz vermeden çağdaşlığı ve ekonomiyi baz alarak Furkan Koltuk Tasarım markasını günümüze kadar taşımıştır. Yurt dışında Kazakistan, Azerbaycan, Türkmenistan, İran ve Irak başta olmak üzere birçok ülkeye ihracat yapan firma, yurt içinde de mobilya sektörünün kendi illerindeki seçkin firmaları ile çalışmaktadır. Furkan Koltuk Tasarım’ın amacı, ahşap mobilya sektöründe yüksek kaliteli ürünler üretmek ve en üst seviyede müşteri memnuniyetini hedefleyen ileri teknoloji çözümleri geliştirmek ve sunmaktır. Ayrıca deneyime ve bilgiye dayalı yüksek teknoloji çözümleri sunan, sürekli gelişen ve yenilikleri takip eden, profesyonel altyapıya sahip bir firma olmaktır.
PRENSES MOBİLYA Prenses Mobilya, kuruluşundan günümüze kaliteden ödün vermeden en iyi olanı sunan firmamız; klasik ve avangarde mobilya sektöründe kaliteli ürün ve mükemmel servis anlayışı ile müşteri nezdinde hak etmiş olduğu yeri almış, yurt içi, yurt dışı genelinde kaliteli uygulamalara imzasını atmıştır. Şu an dünyanın birçok ülkesine mobilya ihracatı yapan ve 32 ülkeye Türk mobilyaları gönderen Prenses Mobilya, Türkiye’de de tasarladığı lüks mobilyaları ile üst gelir grubun Birçok devlet başkanı, önemli bürokrat, sanatçı ve işadamının yaşam alanını dekore eden Prenses Mobilya, yaptığı anahtar teslim projeleri ile de dikkat çekiyor. Prenses Mobilya’da bunların yanı sıra klasik mobilya, avangarde mobilya ve diğer tüm mobilya aksesuarları ve aydınlatma ürünleri bulunmaktadır. Satmış olduğu ürünleri kendi fabrikasında üretmenin vermiş olduğu avantaj ile klasik ve avangarde mobilya da kaliteden ödün vermeden çok iddialı fiyatlarla müşterilerine hizmet vermek için üretimine hızla devam etmektedir.
ROZET MOBİLYA “Mobilya bizim tutkumuz ve sanatımızdır” diyen Rozet Mobilya, her geçen gün büyüyerek kalitesinden ödün vermeden, klasik ve avangarde mobilya tarzında yurt içi ve yurt dışında önemli bir yere ulaşmıştır. Kurulduğu günden bu yana “müşteri mutluluğu” ilkesi ile daima en iyi kalite mobilya ve kişiye özel tasarımları müşterilerine sunmayı amaç edinmiştir.
ŞAHİN DÖŞEME TEKSTİL OTO İNŞ. SAN. LTD. ŞTİ. 2002 yılında Ankara’da kurulmuştur. Firmanın kuruluş amacı; mobilya sektörü içerisinde koltuk, oturma grupları ve benzer dekorasyon işleri ile ilgili yurt içi ve yurt dışı pazarına hizmet vermektir. Misyonu; mobilya sektöründe yüksek kaliteli ürünler sağlamak ve en üst seviyede müşteri memnuniyetini hedefleyen teknolojik çözümleri geliştirmek ve sunmaktır. Vizyonu; mobilya sektörü alanında deneyime ve bilgiye dayalı yüksek teknoloji çözümleri sunan, sürekli gelişen ve yenilikleri takip eden, profesyonel altyapıya sahip bir şirket olmaktır. Mobilya sektöründe satış sonrası hizmetlerinin önemini bilerek firma bünyesinde ayrı bir birim oluşturmuştur. Gerek kamu ve gerekse de büyük çaplı alt yüklenici firmalara mobilya mimarisi altında projelerde danışmanlık faaliyetleri de sürdürmektedir. Bugün rakipleri tarafından takip edilen; kalite ve tasarım anlayışıyla “yaşam tarzlarını belirleyen” ve dünya markası olma yolunda ilerleyen güçlü bir konumda hedeflerine yaklaşmaktadır.
133
dekorasyon
insta MOB Sosyal medyayı artık hayatımızın her anında kullanıyoruz. İnternet üzerinden zevkimize uygun tasarımlar, mobilyalar, öneriler ve haberler bulabileceğimiz alanlar gün geçtikçe artıyor. Günümüzün en popüler paylaşım ağlarından birisi olan Instagram sayfamızda özel olarak seçtiğimiz en yeni, en farklı, en güzel mobilyalar ve dekorasyon fikirlerini sizlerle buluşturuyoruz.
134
135
röportaj
Gamze İĞDİROĞLU Beni Affet dizisinin başarılı oyuncusu Gamze İğdiroğlu Başarır ile keyifli bir röportaj gerçekleştirdik. Kendinden, tercihlerinden ve evinin dekorasyonundan bahseden Başarır, Classite okuyucuları için samimi açıklamalarda bulundu.
S
izi Beni Affet’in Eylül’ü olarak tanıyoruz. Kendinizden bahseder misiniz?
Ben Gamze İğdiroğlu Başarır.1989 İstanbul doğumluyum. Çankaya Lisesi’nden mezun olduktan sonra konservatuar sınavlarına hazırlandım ve Hacettepe Üniversitesi ile Dokuz Eylül Üniversitesi’ni kazandım. Fakat Ankara’da okumaya karar kılarak, Hacettepe Üniversitesi Devlet Konservatuarı’ndan mezun oldum.
Beni Affet ekibine nasıl katıldınız?
Ekibin seçmelerine katılmıştım. Fakat okulum
136
devam ettiği için böyle bir projenin içerisinde bulunmak istemedim. Çünkü hocalar tarafından tepki görebiliyorduk ve bu durum da derslere yansıyordu. Üniversite son sınıfta Kafka’nın “Dava” oyununu sergiliyordum. Dizinin yapımcıları beni oyunda izlemişler. Daha sonra seçmeler için tekrar çağırdılar. Üzerimden mezuniyet yükü kalkınca ekibe katıldım.
Çalışma temponuz nasıl, Öğrenebilir miyiz?
İlk zamanlar daha fazla yorucuydu. Çünkü işler henüz rayına oturmamıştı. Geç saatlere kadar çalışıyorduk, herkesin fedakarlık yapması gerekiyordu. Artık öyle değil; belli bir düzen olduğu için esnek bir şekilde çalışabiliyoruz. Önceden işimiz 21:00’da biterken
şimdi 17:00’da bitebiliyor. Tabii ki bu, dizinin sahnelerine de bağlı; eğer gece sahnesi çekeceksek o saatlerde sette kalabiliyoruz. Biz diğer dizilere göre daha yoğun tempoda çalışıyoruz ve bu düzene alıştığımız için bu durumu yadırgamıyoruz.
Eylül karakteri ile benzer taraflarınız var mı?
Set dışındaki bir gününüzü nasıl geçirirsiniz?
Zorlanmıyorum. Zorlanmaktan ziyade bana çok büyük bir kolaylık sağlıyor. Çünkü yapabileceğim bir sürü şey var. Karakterlere bir şeyler eklemeyi seviyorum.
Ben evcimen bir insanım. Ama boş kalan zamanlarımda tiyatro oyunlarını takip ediyorum, annem ile çok vakit geçiriyorum, evlendikten sonra daha da anne kuzusu oldum. Bu aralar ahşap boyama ile ilgileniyorum, beni rehabilite ediyor. Spor yapıyordum fakat şu sıralar vakit ayıramıyorum.
En büyük hayaliniz ve gerçekleştirmek istediğiniz projeniz nedir?
Kendim ile ilgili kafamda birçok şey var. İlerlemek istiyorum fakat şu anki konumuma bakacak olursak Zerrin Tekindor ya da Sumru Yavrucuk ile aynı sahnede olmak istiyorum.
Sizce tiyatro mu, sinema mı?
Bende ikisinin de yeri eşit. Fakat tiyatro yaparken her anı ve saniyesi ile daha canlı ve yaşanılır bir şey sunuyorsun. Hiç sinema deneyimim olmadı ama sinemanında ayrı bir tadı var. Umarım ileride böyle bir fırsatım olur, işin içine girip öğrenirim. Sinemanın ayrı bir tadı var ama tiyatro bambaşka.
“Hiç sinema deneyimim olmadı ama sinemanında ayrı bir tadı var.” Beni Affet dizisinden önce yer aldığınız başka bir proje oldu mu? Behzat Ç.’de tek bölüm konuk oyuncu olarak oynamıştım.
En son izlediğiniz ve izlemekten hiç bıkmayacağınız film nedir?
En son Fury’i izledim. İkinci Dünya Savaşı’ndan kesitler sunuyor. Etkisinden hala kurtulamadım. Ayrıca Ağır Roman ve Pulp Fiction’u izlemekten asla sıkılmam.
Başucu kitabınızı öğrenebilir miyiz?
Tavuk Suyuna Çorba’yı çok seviyorum. Arada açar okurum. Beni heyecanlandırıyor, çünkü çocukluğumu anımsıyorum.
Eylül karakterinden bahseder misiniz? Nasıl tepkiler alıyorsunuz?
İnsanlar dışarıda beni gördüklerinde ne yapacaklarını şaşırıyorlar. Bunun sebebi korkudan ve karakterin getirdiği gerginlikten kaynaklanıyor. İnsanlar benimle konuşmaya başladıktan sonra, karakterimi böyle beklemediklerini söyleyip samimi ve sıcak davranıyorlar.
Hayır! Asla Eylül ile benzer bir tarafım yok. Eylül’ün yaptığı şeyler akla sığan şeyler değil.
Hiç benzemediğiniz bir karakteri oynamak zor olmuyor mu?
Evinizde en çok rahat ettiğiniz yer neresi?
L koltuğum en rahat ettiğim yer. Perdelerimi çok seviyorum, salonuma renk katıyor. Kendi boyadığım sehpalarım var. Ahşabı alıyorum, boyuyorum, üzerine baskı yapıyorum. Evimin dekorasyonunu yapmak, bana büyük bir zevk veriyor ve yaptığım şeylere bakınca mutlu oluyorum.
Evinizin tarzından bahseder misiniz?
Kesinlikle klasik veya karmaşık değil. Sade ve renkli diyebilirim. Evimde enerji veren renkler olan yeşil, turuncu ve krem ile bu renklerin tonları hakim.
Mobilya ve aksesuar seçiminde nelere dikkat edersiniz?
Çok klasik şeyleri sevmiyorum. Eskitme mobilyalar kesinlikle benim tarzım değil; daha modern parçaları tercih ediyorum.
Evinizi nasıl dekore ettiniz?
Eşim ile birlikte dekore ettik. Eşyaların yerlerini değiştirdiğimde, evin enerjisinin değiştiğini düşünüyorum. Bu yüzden eşyalarımın ve mobilyalarımın yerlerini arada değiştiririm.
“Evimin dekorasyonunu yapmak bana büyük bir zevk veriyor.” Ev dekore etmenin püf noktalarından bahseder misiniz? İlk defa ev dekore ettim ve aceleye geldi. Yatak odası takımı seçmiştim, şimdiki aklım olsa farklı bir şey alırdım. Eşyaların daha rahat ve konforlu olması gerekiyor. Yatak odasına, özellikle gardıroplara dikkat ederim.
Beni Affet setinin dekorasyonunu nasıl buluyorsunuz?
Çekim yaptığımız ve günümüzün büyük bir kısmını burada geçirdiğimiz için, bu evi kendi evimiz gibi görüyoruz. Dizi karakterlerine göre çok uygun bir ev. Ali Güler Mobilya’ya çok teşekkür ediyoruz.
137
138
www.lilatanitim.com
www.adoksan.com.tr 139
seçimler
MOBİLYA SEÇİMİ İster evinizde, ister iş yerinizde, ister bir kafede vakit geçirin. Mobilyaların mekana ve ruh halinize etkisi büyüktür. Mobilya seçimi yaparken en çok dikkat edilmesi gereken konuların başında mobilya yapımında kullanılan malzeme ve renk gelir. Satın almayı düşündüğünüz mobilyanın dayanıklı olup olmadığını anlamak için, mobilyanın yapılmış olduğu malzeme hakkında bilgi almak önemlidir. Mobilyanın hangi ağaçtan yapılmış olduğu ve hangi rengin kullanıldığı mobilya alırken dikkat edilmesi gereken başlıca konulardan. Mobilyanın kullanılacağı ortamın yapısı, alınacak olan mobilyanın üretiminde kullanılan ağacı önemli kılar. Örneğin banyoya ya da mutfağa alınacak bir dolabın yapıldığı malzemenin, suya dayanıklı bir ağaçtan yapılmış olması, mobilyanın uzun kullanımını sağlar.
AHŞAP MOBİLYALAR Yapımında ahşap malzeme kullanılan mobilyalar, kullanıldıkları ortama sıcak ve doğal bir hava katarlar. Ahşap mobilyalar, bakımlarının kolay oluşu ve dayanıklılıkları sebebiyle tercih edilmektedir.
MASİF AHŞAP MOBİLYALAR Mobilya üretiminde kullanılan ağacın, hiçbir kimyasal işlem uygulanmadan, doğal yapısının korunduğu mobilyalardır. Kimyasallara ve yüksek sıcaklığa karşı dayanıklı yapısıyla, çürümeye karşı dirençlidir.
TİK Genellikle bahçe mobilyaları, banklar, yüzme havuzu kenarlıklarında kullanılan Tik ağacı, nem ve sıcaklık değişimlerine karşı dayanıklı olması sebebiyle tercih edilmektedir. Mobilyanın kalitesini belirleyen en önemli şey, Tik ağacının kesimi sonrası kurutma sürecidir. Eğer kurutma işlemi iyi yapılmamış ise, mobilya kolayca deforme olabilir. Mobilyanın rengini koruması için, iyi zımparalanmış olması ve zaman zaman çeşitli yağlarla bakım yapılması gerekir.
140
MEŞE
İri gözenekli, kaba bir dokuya sahip meşe ağacının en önemli özelliği, nem ve sıcaklık değişimlerine karşı dayanıklılığı önemli bir avantajıdır. Mobilya üretiminde masif olarak kullanılabilirliğinin yanı sıra, kaplama olarak da kullanılır.
HUŞ
Diğer ağaç türlerine göre daha nadir bulunan Huş ağacı, tik ve meşe ağacı kadar dayanıklı olmasa da, açık renkli ve yumuşak yapısı sebebiyle özellikle iç mekan mobilyalarının yapımında tercih edilir.
KARAAĞAÇ
Dış kısmı kırmızımsı kahverengi, iç kısmı ise açık çikolata renginde olan Karaağaç, tıpkı Meşe ağacı gibi masif ve kaplama olarak kullanım için uygundur. Düzenli olarak bakımının yapılması gerekir.
ÇAM Kurutma ve işleme süreçleri, diğer ağaçlarla kıyaslandığında daha çabuk gerçekleşen Çam ağacı, pek çok alanda kullanılabilirliği ile bilinir. Masif ve kaplama olarak kullanılabilir. Tutkal ve boyayı iyi tutar.
141
röportaj
Seda DİLMAÇ Hayallerinizdeki Tasarımlar
Gerçeğe Dönüșsün
Hayallerinizdeki tasarımları gerçeğe dönüştürmeyi hedefleyen Update İç Mimarlık kurucularından Seda Dilmaç, ANSİMOD için tasarladığı standı ve iç mimarlığı anlattı. 142
S
eda Dilmaç kimdir? Sizi tanıyabilir miyiz?
1982 Ankara doğumluyum. 2005 yılında Çankaya Üniversitesi Mühendislik Mimarlık Fakültesi İç Mimarlık Bölümü’nden mezun oldum. Okul hayatım boyunca birçok proje ve tasarım işinde bulundum. Birkaç sene bazı firmalarda çalıştıktan sonra eşimle birlikte yol almaya karar verdik ve Update İç Mimarlık’ı kurduk. Ankara Çayyolu’ndaki ofisimiz bünyesinde bulunan iç mimarlar ile yolumuza devam ediyoruz. İç mimarlık tasarım ve uygulama projelerinin yanı sıra ürün tasarımı, üretimi ve tasarımın her dalı ile ilgili danışmanlık yapmaktayız.
Mimar olmaya nasıl karar verdiniz?
Aslında Ankara Üniversitesi’ni kazanmıştım ama içimde hep iç mimar olmak vardı. Çocukluğumdan beri renklere, mekanlara ve objelere olan heyecanım hiç bitmedi. Orada okusaydım çok mutsuz olacaktım. Özel yetenek sınavına girmeye karar verdim ve üçüncü olarak okula girmeye hak kazandım. Bu seçimimden dolayı da hiç pişman olmadım.
Mimarlık sizin için neler ifade ediyor?
Benim için Update İç Mimarlık projelerinin büyüklüğü veya işlevleri cazibe adına herhangi bir öncelik kriteri içermiyor. Bir obje tasarlarken; geleneksel dünya, modern kültür dünyası beni çok cezbediyor. Materyal kültür, yani günlük yaşamda kullandığımız objeler, davranışlar, eski gelenek-görenekler, bir tasarımcı olarak benim için en önemli referans. Ama günlük yaşam için yeni vizyonlar sunmak mecburiyetinde olduğumu biliyorum ve bunun, bugün bizlerin vermesi gereken bir mücadele olduğuna inanıyorum. Mimarlıkta en önemli konu; en yaratıcı fikri, projeyi ortaya koyabilmek, bunu uygulamaya geçirebilmek ve en sonunda da daha önceden denenmemiş yöntemlerle bu yapıyı ya da tasarımı hayata geçirebilmek oluyor.
Mimari bir projenin olmazsa olmazları nelerdir?
Tasarladıklarımla kendimi anlattığım bir dilim var. Kullandığım dil; çağdaş ve yalın, zamana dayanıklı; kimi zaman materyaller ile; kimi zaman ise yaklaşımıyla, fikirleriyle bir ruhu yansıtan. Bu dilin zengin olması lazım ki yaptıklarınızla karşınızdakileri sıkmayın. Bu dilin derin, yoğun olması lazım ki size farklı bir duyguyu, hissi, düşünceyi yaşattırabilsin. Bu dilin bir bütün olması lazım ki bir tasarımınız bir diğer tasarımınızı tutsun ve sizin olduğunuzu anlasınlar.
Bu konuda ülkemizi nasıl buluyorsunuz?
İç mimarlık ülkemizde de hızla gelişmekte. Yavaş yavaş büyük adımlar atmaya başlıyoruz. İnsanlar daha bilinçli ve bilgili yaklaşıyorlar. Ama dünya ile kıyasladığımızda daha çok ilerlememiz gerekiğini düşünüyorum.
Hangi tarz ve hangi çeşit malzemeler vazgeçilmeziniz?
Masif ve keçeden hiçbir zaman vazgeçemem.
Bugüne kadar neler yaptınız? Hangi projeler içinde yer aldınız?
İlk olarak okul bittiğinde tasarımlarını ve kişiliğini çok sevdiğim Defne Koz ile çalışmaya başladım. Defne Koz’un “Çeşitlemeler” adını verdiği koleksiyon sırasında MPD’de birlikte çalışma fırsatını yakaladım. Casa Mobilya’da iç mimar olarak görev yaptım. Serenas Group’ta kongreler için gerekli olan sahneleri ve standları tasarladım. Update İç Mimarlık’ı kurduktan sonra bünyemizde; Rixos Bomonti İstanbul Otel, Vedaş’ın doğu bölgelerindeki il ve ilçelerinde yeni yapılandırdığı tahsilat merkezleri konsept projesi ve uygulamaları, Türkerler Eif 2013 Standı, Türkerler Mahall Çukurambar Ankara Projesi örnek daire ürün üretimleri ( Jale Kulin iş birliğiyle ), Ankaff 2015 Fuarı, ATO Congresium iç mekan tasarımları , Mev Koleji, Meka Çiğdem Park Konutları, Bağlıca Evleri, anahtar teslim ev ve ofis projeleri gibi daha birçok projede yer aldık. Ayrıca iç mekan tasarımının yanı sıra mimari tasarım, projelendirme, kontrol ve danışmanlık hizmetlerini de bünyemize dahil ettik. Beş senedir konut blokları, apartmanlar, otel, ofis ve yönetim binaları, alışveriş merkezi fast food katları, tekil konutlar, rekreasyon, restorasyon, turizm ve eğlence yapıları üzerinde de çalıştık.
Tasarımlarınızı oluştururken nelerden ilham alıyorsunuz?
Hislerim, gözüm, kulağım için yeni olan her şey; bir konser, bir restoran, bir ülke, bir masa, bir film ve bir tartışma… aklınıza gelebilecek her şey benim için yeni projelerin başlangıcı olabilir. Dolayısıyla bakmak hatta baktığını görebilmek çok önemli. Biraz yaratıcılığı seviyor, biraz da araştırmacıysanız bunların buluşması uzun sürmüyor. İç mekan tasarımında, fonksiyonun gerekliliklerini maksimum gözeten, zamansız ve dinamik mekanlar yaratmayı seviyoruz.
Ev sahipleri ile nasıl bir çalışma süreciniz oluyor?
İç mekan projelerinde en önemli faktör işveren... İşverenin talepleri, kriterleri, dünya görüşleri projenin en önemli girdileri. Bu sebeple mimarın, kendisini özgür hissedebileceği alanlar yaratıp yaratamayacağı konusunda seçici davranması gerekiyor. Tasarım, günlük yaşamın bir parçası, günlük yaşamda kullandığınız araç gereçler olduğuna göre bizim görevimiz her gün yaptığınız şeylere bir kalite katmak. Günlük yaşamda ürünlerinizin başkaları tarafından kullanılması önemli. Kullanılırken de tüketiciye farklı değerleri, hisleri yaşattırabilmek, önemsiz gözüken değerlerin, detayların önemini başkalarına hissettirebilmek önemli. Örneğin; bir ev tasarlarken öncelikle evin yapısını, fonksiyonlarını iyi anlamak gerekiyor. Ev sahibinin istekleri ile bizim estetik standartlarımızı birleştirip konsepti ortaya çıkarıyoruz. İşin projelendirme kısmında
143
röportaj başka disiplinleri de sürece dahil ederek projeyi oluşuruyoruz. Sonrasında da hizmet kapsamımıza göre ya tüm uygulamayı üstleniyoruz ya da uygulamayı üstlenen grupları kontrol ediyoruz.
ANSİMOD ile yollarınız nasıl kesişti?
Fuar stantları alanında sektörde gerçekten birçok işe imza atttık. ANSİMOD, ilk yılında ANKAFF Fuarı’nda toplu katılım ve tek tip stantlardan oluşan özel bir proje ile kendisini tanıtmak istemiş. Referanslarımız sayesinde bize de ulaştılar. Bu proje beni çok heyecanlandırdı. Ülkemizde örneği pek görülmeyen bir sergi şekliydi. Özenle çizimlerimizi ve sunumlarımızı yaptık. ANSİMOD’un karar süreci sonunda adaylar arasından bizi tercih etmelerinden çok mutluyuz.
“Bir obje tasarlarken; geleneksel dünya, modern kültür dünyası beni çok cezbediyor.” Bu fuar ile ilgili neler düşünüyorsunuz?
Planlanmış en kapsamlı proje ve fuar olacak. Bunun en büyük parçası olmaktan ve yapacağım eseri karşımda görmekten mutluluk duyuyorum. Türkiye’de yıllardır olması gereken bir olgu büyük bir sorumlulukla, titizlikle, detaylı bir şekilde, iyi bir planlama ve mükemmelikle taçlanıyor. Yaklaşık 7000 m2 ve 45 tek tip stanttan oluşan caddeler olacak. Stantlar tamamen dil bütünlüğü oluşturarak birbirine bağlanacak. GL Events ve Arya Expo iş birliği ile düzenlenen organizasyon ANSİMOD’un desteği ile bütünleşiyor. Türkiye’de benzer örnekleri var fakat en iyisini yapmak için çok iyi bir planlama ile üstesinden geldik. Üretim yapacak firmalarla olan iş birliği de bu projede önemli bir rol oynuyor.
Fuar için hazırladığınız standtan bahseder misiniz?
Yenilikçi ve mimari yaklaşım içerisinde tasarlandı. Mimari dilin çağdaş formları içinde hem tasarım hem ambiyans açısından en tutarlı sonucu başarma söz konusu. Mimari, özel bir alan değerlendirmesi içerir. İnsanlar kendilerini rahat hissetsinler diye bütünleyici ve tutarlı bir bütünün oluşturulması istendiğinde mimari ve tasarım arasındaki çarpışmadan kaçınılmalıdır. Bu sebeple dil bütünlüğü önemlidir. Mimari, tüm elementlerin, değişkene bağlı şekillendirilebildiği manasına gelir. Buradan yola çıkarak; bizde bu projede büyük ebatlı ahşap , metal, alçı dekorların imal edildiği atölyelerden gelen üretimler sonrasında, içerisinde her biri mükemmel firmaların olduğu showroomlar yarattık. Tarzıyla, duruşuyla, ferah ve yüksek tavanlı oluşuyla
144
bütünleşen stantlarda en göz alıcı nokta sokak havasında oluşu. Bu uygulama aynı zamanda tüm alanları dinamik hale getiriyor, canlandırıyor. Ön fasatlar dekoratif paneller ve aynalarla bölünmüş sütunlardan oluşan bir görüntüde. Bu yapıyı bir dış kabuk olarak kullanan ve iç yapıyı tamamen firmanın kendisine göre düzenleyen ve yeni işlevlerle ortaya koyan kullanıcıyla, arasında bir kurgu oluşturacak şekilde ilişkilendirilmesi önemsendi. Mekanların insanların hafızasına kazınacak şekilde tasarlanması hedeflendi. Bu yönden bakıldığında mekan algısının izlerini ziyaretçiler üzerinde uzun süre taşıyacağa benziyor.
Evimizde kendimizi huzurlu ve rahat hissetmek için nasıl bir dekorasyon yapmalıyız?
Fonksiyonel, estetik ve yenilikçi olmalı; kullanıcıların yaşam biçimi ile bütünleşmeli ve köklerinin olduğu çevreye değer katmalıdır. Ben genelde sadelikten yanayım. Fakat sadelikten bahsederken basit olmaktan bahsetmiyorum.
Tarzını beğendiğiniz ve örnek aldığınız mimarlar kimler? Utzon, Paulo Mendes da Rocha, Zaha Hadid.
2015 için projelerinizden bahseder misiniz? 2015 projelerimiz arasında Ankara Mobilya Fuarı, Türkerler Mahall Çukurambar örnek daire ürün üretimleri (Jale Kulin iş birliğiyle), Leeve Café zincirleri ve daha birçok sürpriz projemiz var.
145
GÖRSEL ANTİK
D r e s u a r
v e
A y n a
57
146
GÖRSEL ANTİK
P o l i ü r e t a n v e P o l y e s t e r D ö k ü m
57
147
tarz
Hangi Ülke
Hangi Tarz Kimi toplumlarda mobilya seçimlerini temel ihtiyaçlar belirlerken kimi toplumlarda estetik ve kültür ön plana çıkmakta. Sizler için bu farklılıkları dört ülke üzerinden inceledik.
İNGİLİZ Mobilyaların ahşap ve eski görünümlü olduğu İngiliz tarzı mobilyalarda, vintage mobilya kullanımı fazladır. İngiliz mobilya tarzında en dikkat çeken iki unsur, şömine ve çiçek desenli kumaşların kullanımıdır. Duvara asılan beyaz porselenler de, geleneksel İngiliz mobilyacılığının günümüze uzanan bir başka uzantısıdır.
148
FRANSIZ Fransızlar, tıpkı modada olduğu gibi, ev dekorasyonu ve mobilyacılık konusunda da şıklığı ile ün salmıştır. Uzun bir tarihi geçmişe sahip olan Fransız mobilyacılığında romantizm ön plandadır. Beyaz, krem ve eskitme mobilyalar sıkça kullanılır.
149
tarz
Japon tarzı mobilyacılık ve ev dekorasyonu deyince akla gelen ilk şey, doğal, minimalist ve basit oluşudur. Sürgülü kapı ve kapaklar, geleneksel Japon mobilyacılığının bir unsuru olarak sıkça kullanılır. Zen kültüründen ötürü ev dekorasyonunda negatifliği engelleyecek ögelere yer verilir.
JAPON
150
İSVEÇ
İsveç tarzı mobilyalar, modern, basit ve sade tasarımlarının yanı sıra, fonksiyonel ve refine olmalarıyla günümüzde sıkça tercih ediliyor. Temelinde basit ve minimalist çizgilere sahip İsveç tarzı mobilyacılıkta, beyaz ve siyah en sık kullanılan renkler.
151
röportaj
En İyinin En İyisi Bugüne kadar pek çok uluslararası ve ulusal tasarım yarıșmalarında bașarılara imza atmıș olan Alper Gündüz ile tasarımları ve bașarıları üzerine konuștuk.
A
lper Gündüz kimdir, sizi tanıyabilir miyiz?
1978 yılında Ankara’da doğdum. Mimarlık eğitimime Ziya Tanalı, Zeynep Onur, Faruk Şahin ve İlhan Kesmez gibi Türkiye mimarlığının çok özel hocalarıyla birlikte başladım.
Alper Gündüz Mimarlık ve Tasarım Ofisi’ni ne zaman kurdunuz?
152
Alper Gündüz Mimarlık ve Tasarım Ofisi’ni 2012 yılında hayata geçirdim. Hemen akabinde de tasarlamış olduğum ürünleri New York’da düzenlenen International Contemporary Furniture Fair (ICFF)’de sergiledim.
“Tasarım” kelimesi sizin için ne ifade ediyor? Benim için tasarım; müzikten, sinemadan ya da mimarlıktan farklı değildir. Sizi etkisinde bırakır. İçinde akıl, espri ve duyarlılık taşır. Ürünlerimin
bu özelliklerini ön plana çıkartmaya çalışırım. Bir ürünün işlevi onun malzemesidir aynı zamanda. O işlevle nasıl bir bütünlük kurarım diye düşünürüm. Ürünleriniz geometrik formlarıyla ön plana çıkıyor.
Geometriyle olan ilişkinizi ve bunun tasarıma yansımasını bizimle paylaşır mısınız? Matematik tüm sanat ve bilim dallarının olmazsa olmazıdır. Sanat veya tasarım ürününün geometrisi bizi bize anlatan matematiksel sonuçlar taşır. Ürün geometrisi matematiğin şiirsel halidir.
Sizce tasarım sanat mıdır?
Eğer siz bir ürünü, işlevini bile aşacak kadar iyi bir yaklaşımla kurgulamışsanız, o ürün sadece işlevini ortaya koymaz; aynı zamanda sanatsal bir boyut da kazanır. Her tasarım ürünü sanatsal değildir ama hem sanatsal hem de fonksiyonel ürünler vardır: mimarlık, tam da bunu yapar.
Sanat ve bilim dünyasında hayran olduğunuz ilk üç ismi saymanızı istesek? Alvar Aalto, Nikola Tesla, Exupéry.
Size kimler, neler ya da nereler ilham verir?
Alternatif fikirler sunan, hayatı yaşanılır kılan insanlar ve ürünleri. Salvador Dali, Einstein, Pink Floyd, Douglas Adams, Exupéry, Alvar Aalto, Oscar Niemeyer ve elbette aşık olduğum kadınlar.
Müziğin hayatınızdaki yeri nedir?
“yılın tasarımcısı” seçildim ve tasarım dünyasında uluslararası ödüllerle ismimi duyurmaya başladım.
Aldığınız diğer ödüllerden bahseder misiniz?
•2011’de ulusal mobilya tasarım yarışması “Design For Export X-11” mutfak banyo kategorisinde “büyük ödüle” layık bulundum. •2013’te yine Amerika’da düzenlenen IDA’da Interior Furniture Design kategorisinde iki ödüle birden layık görüldüm ve “yılın tasarımcısı” seçildim
Müzik, benim için vazgeçilmezdir. Uyumun ve harmoninin, birlikte yaşamın, topluluk olmanın bir kanıtıdır. Jimi Hendrix ve Pink Floyd’u çok severim.
•2014’te Ulusal Mobilya Yarışması “Design For Export X-1”’ ofis mobilyaları kategorisinde yine ‘büyük ödüle” layık görüldüm
Favori seyahat adresleriniz hangileri?
•2014’te Uluslararası Tasarım Ödüllerinde (IDA) modüler oturma ünitesi ile ikinci ödülünü aldım.
Amsterdam, New York ve Viyana sıklıkla iş için seyahat ettiğim adresler. Ancak tatil için her zaman Akdeniz ülkeleri favorimdir.
Aldığınız ilk ödül neydi?
İlk başarımı 2010 yılında International Design Awards (IDA) ile Amerika’da kazandım. Beş ürünle girdiğim tasarım yarışmasında dört ödül birden kazanarak
•2014`te İtalyan Mobilya Firması Formabilio’nun açmış olduğu uluslararası tasarım yarışmasında ödül kazandım. •2014’te Red Dot Design Concept Award’da “Best Of Best” (en iyinin en iyisi) ödülünü aldım.
153
sağlık
SAĞLIKLI YAŞAM ÖNERİLERİ Yoğun iş temposunda çalışan kişilerin metabolizmayı hızlandıran, stresin getirdiği doku harabiyetinden koruyan, bağışıklık sistemini güçlendiren besinler tüketmeleridir. Yoğun çalışma temposunun beraberinde getirdiği en büyük dezavantaj düzensiz beslenme, egzersiz yapma sıklığında azalma ve yoğun strestir. Enerji alımının artması ve fiziksel aktiviteden yoksun yaşamın ortaya çıkardığı, en sık gözlenen ve en riskli sağlık problemi ise obezitedir. Obezitenin taşıdığı risk, kişinin günlük faaliyetleri üzerindeki olumsuz etkisiden ziyade beraberinde getirebildiği kalp-damar hastalıkları, metabolik sendrom, diabet, hipertansiyon gibi kronik hastalıkların görülme sıklığındaki artıştır.
154
Yapılan bilimsel çalışmalar göstermektedir ki; yoğun çalışma temposunun getirdiği düzensiz ve uzun çalışma saatleri, kahvaltı öğününün atlanması veya geçiştirilmesi, öğünlerin sıklıkla dışarıda tüketilmesi, kötü beslenme alışkanlıkları, yetersiz veya yanlış beslenme bilgisi, iş yoğunluğuna bağlı stres, sağlığa yeterli önemi gösterecek vaktin olmaması kronik dejeneratif hastalıklara yatkınlığı arttırmaktadır. Yine, çalışma sonuçlarına göre, yeterli, dengeli ve düzenli beslenmenin öğrenilmesi ve yaşam tarzı
haline getirilmesi ile birlikte klinik bulguların olumlu yönde etkilendiği, vücut ağırlığının, hastalanma ve işe gelememe sıklığının, iş gücü kaybının azaldığı, çalışma performansının, işe yönelik konsantrasyonun arttığı saptanmıştır. Dolayısıyla, yeterli ve dengeli beslenme, kişinin yaşam kalitesini ve ömrünü etkileyebilen bir etmen olduğu için büyük önem taşımaktadır.
durumunu göz önüne alacak kararlar vermelidir. Mide ve bağırsak sistemine tamamen yabancı olan, kişinin beslenme alışkanlıklarının tamamen dışında olan bir besinin denenmemesi besine karşı reaksiyon oluşabilecek semptomlardan koruyacaktır.
Erkekler doğuştan, kadınlardan daha az yağ dokusuna ve daha fazla kas dokusuna sahip olarak doğarlar. Dolayısıyla, enerji başta olmak üzere birçok besin ögesinin gereksinim düzeyi iki cinsiyet grubu arasında farklılık gösterir. En basit anlatımıyla; bir erkek, bir kadın için hazırlanmış olan beslenme programını uyguladığında her anlamda yetersiz beslenmiş olur. Tam tersi, bir kadın da bir erkek için hazırlanmış olan bir beslenme programını uyguladığında vücut ağırlığı artabilir.
Ana öğünlerin dışında çalışan kişiler, ara öğünlerine de dikkat etmeliler. Aynı zamanda kilo vermede sporun ve egzersizin yeri de yadsınamaz. Çünkü, kilo vermenin sırrı besinlerle aldığınız enerji ile fiziksel aktivite ile harcadığınız enerji arasında denge kurabilmekte yatar. Yeterli ve dengeli bir beslenme programı ile harcadığınızdan daha az enerji alırsanız vücut aradaki farkı yağ dokusundan sağlar. Dolayısıyla, kişi zayıflar. Egzersiz türü, kişinin iskelet-kas sisteminin sağlığı ile ilişkilidir ve konunun uzmanı tarafından yol gösterilmelidir. Hedef haftada 280 dakikalık egzersiz olmalı ver her bir seans en az 20 dakika sürmelidir.
İşi gereği sık sık seyahat eden kişiler, öncelikle gidecekleri ülkenin ya da yörenin beslenme alışkanlıkları öğrenmeli, bunlar içinden tüketilebileceklerin türüne karar vermeli, miktarlarına ise kişi kendi gereksinimleri ve mevcut sağlık
İş hayatının içinde olan kişilerin özellikle tüketmeleri gereken besinler, metabolizmayı hızlandıran, buna ek olarak da stresin getirdiği doku harabiyetinden koruyan, bağışıklık sistemini güçlendiren besinler olmalıdır.
155
gezi
En Șirin, En Asil, En Özel “Yunan” Adası
Symi Bildiğiniz, gördüğünüz, gitmeyi planladığınız bütün Yunan adalarını unutun. “Symi” apayrı bir dünya, çok çok özel bir coğrafya. Diğer popüler Yunan adaları ile asla mukayese edilemez diyebilirim.
G
eçtiğimiz yaz defalarca ziyaret ettim, bu yüzden eminim. Bilen çok iyi bilir bu adayı, bilmeyen de bir an önce öğrensin ve efsane keşiflere gitsin derim. Elit isimlerin yeni gözdesi, dünyaca ünlü sanatçıların ve politikacıların gizli uğrak yeri burası. “Anlatılmaz, yaşanır” diyebilirim ama ben adayı ziyaretim esnasında hissettiklerimi size kısaca aktarayım. Ne kadar anlatsam da, az kalacak, onun da farkındayım. Ege ile Akdeniz’in birleştiği o muazzam enginliğin ortasında duran; şirin, asil ve özel bir tarihi ada Symi, Türkçe adıyla “Sömbeki”. Son yıllarda dünya starlarının ve jet sosyetenin yatları ile geçerken uğrak mekanı olmuş, rengarenk taş evleri ve birbirinden ayırt edilemeyecek kadar güzel servis veren taze deniz mahsulleri ile insanı farklı bir Yunan diyarına sürükleyen bir serap gibi Symi… Adaya ilk yaklaştığınız anda kendinizi bir masal diyarında gibi hissediyorsunuz. Çünkü masmavi berrak bir deniz ile çevrelenmiş rengarenk, bütün görkemi ile karşınızda sapasağlam durarak, Rum mimarisi taş evler karşılıyor sizi... 12 Yunan adasından biri olan, Rodos Adası ve Datça’dan bir saatlik tekne ya da gemi seyahati ile rahatlıkla ulaşabileceğiniz, cennetin yeryüzündeki iz
156
düşümü Symi. Adada ortalama 3000 kişi yaşıyormuş, fakat yazın yüksek sezonda gittiğiniz zaman bu sayı on katına çıkabilir, ben bizzat şahit oldum. Denizi tertemiz, soğuk ve insanı “kendine getiren” türden. Sahil genelde taşlık ve kayalık. Hem şehir merkezinde hem de sahil kenarında keşfedeceğiniz beş altı tane çok eğlenceli ve kaliteli mekanlar var, Şunu kesin olarak söyleyebilirim; bu adada gezerken attığınız her adımdan ayrı bir zevk alacaksınız. Hatta “keşke burada yaşasam” diyeceksiniz kendi kendinize. Ya da “bir dahaki gelişimi ne zaman ayarlasam?” diye sorarken yanınızdan geçen adanın yerlisi size içtenlikle gülümseyip selam verecek. Şaşıracaksınız, böylesi bir samimiyete, içtenliğe... Mutlaka gezmeyi, görmeyi planladığınız yerler vardır. Eğer henüz listenizde yoksa, Symi adasını mutlaka ekleyin, asla pişman olmayacaksınız. Genelde Datça’dan özel ya da gruplar halinde gidiş-geliş düzenleyen tekneler ile rahatlıkla ulaşabileceğiniz çok mütevazi ve her solukta Yunan etkisini hissedeceğiniz çok sofistik bir adacık burası. Oraya varır varmaz ilk yapmanız gereken adayı baştan sona bir yürümek ve gözlemlemek olsun. Yolunuzda ressamlar, balıkçılar, yerliler, turistler, şarkıcılar, her daim gülen dükkan sahipleri olacak. Durmadan yapamayacaksınız, her dükkanın ayrı bir albenisi var. Aynı zamanda hem salaş hem de en lüks restoranları yan yana göreceksiniz.
Şunu unutmayın; Yunan mitolojisine göre, tanrıçaların doğduğu ada Symi. Deniz tanrısı Poseidon’un eşi “Nymph Syme” den gelmektedir adanın şirin ismi. Görülmesi gereken yerlerden biri olan Archangel Mikail Panormitis Manastırı, adanın güneybatısında yer alan en eski ve görkemli Yunan Ortodoks manastırlarındandır. St. John şövalyeleri eseri olan Şövalye Şatosu adanın en tepesinde ve muazzam bir manzaraya sahip. Adanın tam merkezinde küçük, kırmızı bir tren durağı göreceksiniz. Her yarım saatte bir kırmızı uzun bir tren, ortalama yirmi kişiyi alıp adayı baştan sona gezme fırsatı sunuyor size. Hem de Yunan şarkıları, melodileri eşliğinde. Çok farklı bir deneyim, mutlaka deneyin. Her attığınız adımda farklı bir manzara göreceğiniz için, o anları ölümsüzleştirmek adına durmadan fotoğraf çekin. Arşivinizin en güzel kareleri olacaktır onlar, eminim.
Hediyelik eşya seçeneğiniz çok fazla, ayrıca her tür çikolata, içecek ve meşhur “feta peyniri” bulabilirsiniz marketlerde.
Şimdiye kadar yüzlerce şehre onlarca adaya gittim, fakat Symi adasının yerli insanları kadar güler yüzlü, cana yakın ve misafirperver olanını görmedim. Gerçekten şaşırtıcı derecede misafirperverlikleri. Üstelik bu gittiğiniz her mekanda istisnasız bu şekilde. Adanın en salaş restoranında bile sizi çok yakın akrabalarıymış gibi karşılıyorlar. Tercihiniz en lüks ve meşhur “Manos Restaurant” olursa sizi sürprizler bekliyor; taptaze deniz mahsulleri menüsü ve kahkahalar. Bu adaya gidip de “Manos Restaurant”ta uğramadan sakın dönmeyin. Zira Dustin Hoffman, Robert de Niro, Ürdün Kralı Abdullah ve Ürdün Kraliçesi Rania gibi ünlü kişilerin tek tercihi bu yeşil-mavi tonlu elit Yunan restoranı.
İlla denize girmek isterseniz, yine bir taksiye ya da dolmuşa binip Pedi plajına gitmenizi şiddetle tavsiye ederim. Tertemiz, uzun, sakin ve huzur dolu bir plaj ve bir iki tane mütevazi restoranı var. Ahtapot ızgarayı mutlaka denemelisiniz. Bir diğer alternatif ise Agios Nikolaos sahili. Buraya deniz taksisi ile geçebilirsiniz. Son olarak, Agia Marina Beach ayrı bir güzellik; suyun dibini görüyor ve yüzmekten muazzam bir haz alıyorsunuz burada. Aynı zamanda en lezzetli Yunan salatası ve deniz mahsulleri şezlongunuza kadar getiriliyor. Keyif bambaşka oluyor bu adada...
Symi adasında yerliler genelde esnaflık yapıyor; hediyelik eşya satışı, tekstil, balıkçılık ve en yaygın olanı süngercilik. Yine her adımınızda sağda solda her boyda süngerler çarpacak gözünüze. Artık eskisi gibi çok değilmiş sünger avcılarının sayısı ve gerçek süngerler çok mütevazi fiyatlarla satılmakta bu dükkanlarda.
Eğer fotoğraf merakınız varsa, tüm ekipmanlarınızı yanınıza alın çünkü gerçekten de cennetin yeryüzüne yansımasıdır Symi Adası. Her adımda bir kartpostal karesi yakalayabilirsiniz. Her yakaladığınız karede kendi hayal dünyanızda kaybolabilirsiniz. Size başka bir tavsiyem, taksi ile adanın en tepesinde bulunan Kali Strata’ya çıkıp, meşhur dar sokaklarındaki “The Good Steps” denilen yüzlerce merdivenlerden inerek bireysel keşif yapmanız. Manzara kelimesinin tam olarak ne anlama geldiğini işte bu keşfiniz sırasında anlayacaksınız. Aynı zamanda rengarenk evleri, küçük balkonları ve sakince yaşamını sürdüren yerlileri görünce oldukça şaşıracaksınız.
Son olarak şunu belirteyim; Symi’ye günübirlik gitmeyin. En az iki gece kalmanızı tavsiye ederim. Küçük bir ada ama bir o kadar özel, güzel ve asil. Keşfe doymayan bir liman şehri. Keşiflere doyamayacağınız bir cennet köşesi. Bir kez ziyaret ettikten sonra, ismini her duyduğunuz da heyecanlanacağınız, elit ve mütevazi, sonsuz bir Yunan hevesi… Symi !
157
kültür&sanat
Ankara’nın Tarih Kokan Müzeleri Müzeler, uygarlık tarihine ait her türlü objenin, bilimsel kurallar altında sergilenerek, halkın beğeni ve kültürel birikimini zenginleştiren, araştırmacıların çalışmalarını kolaylaştırıcı ve geliştirici tarihi verilerin gelecek kuşaklara aktarıldığı mekanlardır. Zengin tarih ve kültür birikimine sahip olan ülkemizde zaman içinde inşa edilen yeni müze binalarının yanı sıra günümüze ulaşan taşınmaz kültür varlıkları da restore edilmekte ve pek çoğu “müze” olarak ziyarete açılmaktadır.
Anadolu Medeniyetler Müzesi Tarihi yapıları, köklü geçmişi ile bugünlere gelen Anadolu Medeniyetler Müzesi, 19 Nisan 1997 tarihinde İsviçre’nin Lozan kentinde 68 Müze arasından birinci seçilerek “Yılın Müzesi” ünvanını almıştır. Paleolitik Çağ, Neolitik Çağ, Kalkolitik Çağ ile Hititler, Frigler ve Urarturlar’dan eserler sergilenen Anadolu Medeniyetler Müzesi, kendine özgü koleksiyonları ile dünyanın sayılı müzeleri arasında yer almaktadır.
Ankara Etnografya Müzesi Kültür, sanat ve eğitim alanında önemi büyük olan etnografya müzesi açıldığından itibaren bünyesinde değişik koleksiyonları bulundurmuştur. Müzede genel etnografya ile ilgili balıkçılık, ziraat, işlemecilik, gümüşçülük gibi koleksiyonlar vardır. Müzede; taş eserler, takılar,el yazmaları, silahlar, cam&çini, el dokumaları, geçmişte kullanılan Türk kıyafetleri ve madeni eserler bulunmaktadır.
Roma Hamamı Roma Hamamı, III. yüzyılda Septimius Severus’un oğlu Roma İmparatoru Caracalla tarafından Sağlık Tanrısı Asklepion adına yapılmıştır. Bugün Roma Hamamı olarak adlandırılan bu platformun bir höyük olduğu, Roma Çağı ve Frig Devri yerleşmesinin kalıntıları tespit edilmiştir. Yapının bir taşra kenti hamamından çok imparatorluk standartlarına göre yapıldığı anlaşılmaktadır.
158
Resim Heykel Müzesi Ankara Resim ve Heykel Müzesi, mimar Arif Hikmet Koyunoğlu tarafından 1927 yılında kurulmuştur. Binanın 1980’de onarılmasının ardından açılan müze, kısa bir zaman süresi içerisinde modern bir müzenin tüm özelliklerine sahip bir kuruluş haline gelmiştir. Çağdaş Sanat Müzeleri’nin tüm doğal özelliklerini içeren, modern kafeteryası, satış mağazaları ve ses düzeniyle halka hizmet veren bu kurum eski sanat eserleri için düzenlenen bir sergi sarayının ötesine gitmektedir.
Çengelhan Rahmi Koç Müzesi Ankara Kalesi’nin ana giriş kapısının karşısında, eski At Pazarı olarak bilinen mevkide yer alan Çengel Han adlı tarihi kervansarayda yer almaktadır. Ankara’nın ilk sanayi müzesidir. Müzede,1850’li yıllardan itibaren sanayide kullanılan araçlar, ilk daktilo, ilk televizyon gibi çeşitli elektronik araçlar; denizcilik, havacılık, karayou taşımacılığı gibi alanların geçmişine ait objeler sergilenmektedir. Müzedeki eserlerin çoğu Rahmi Koç koleksiyonundan bağışlanmıştır.
Cumhuriyet Müzesi II. TBMM Binası’nda, Ankara Altındağ ilçesinin Ulus semtinde bulunmaktadır. 1923 yılında mimar Vedat Tek tarafından Cumhuriyet Halk Fırkası mahfili (toplantı yeri) olarak tasarlanan ve inşa edilen bu bina işlevi değiştirilerek meclis olarak kullanılmıştır. Bodrum üzerine iki katlı olan bu yapının iç bölümleri, iki kat boyunca yükselen ortadaki meclis salonunun üç kenarına dizilmiştir. Girişten sonra enine uzanan, iki ucunda merdivenlerin yer aldığı geniş geçit, Selçuklu ve Osmanlı bezeme motiflerinin yer aldığı bir tavanla örtülmüştür.
159
teknoloji
KEREM ÖZKANCA
Var Olmanın Adresi İnovasyon İnsanin zaman içerisindeki gelişimi, kendi haricinde diğer insanlara da mal üreterek onlara pazarlayıp para kazanma isteği ve özellikle sanayi devrimiyle gelen makineleşme sayesinde, hızla artan üretimler ve üretici sayısı mühendisliğin son yüz yıllarda önemli bir pozisyona gelmesine sebep olmuştur. 1990’lara kadar mühendisliğin temel amacı olan eldeki ve doğadaki materyaller ile ham maddeleri verimli ve yararlı bir şekilde değerlendirerek istenilen kalitede ve kullanışlıkta ürün, servis veya hizmet üretmek olan en önemli misyonu son yıllarda çokça işittiğimiz inovasyonla birlikte paylaşmaktadır. Artık günümüzde, dünya çapında otomobil üreten büyük şirketlerden tutun da iğne imalat eden küçük bir fabrikaya kadar, bunun yanında ürün yerine hizmet veren diğer sektörlerin ayakta kalabilmesi ve pazar pastasından pay alabilmesi için tek adres inovasyondur. Peki ya nedir bu inovasyon? Latin kökeni inovatus olan ve İngilizce kelime anlamı yenilikçilik olan bu sözcük aslında çok büyük bir mana teşekkül etmektedir. Yani, var olduğumuz pazarda veya başka bir sektörde var olan ürün, servis, yönetim, fikir yelpazesinin dışında veya onların üzerinde yapılan, daha önce hiç kimsenin aklına gelmemiş olan, hedef kitlede merak uyandıracak veya üretim hattına pozitif
160
değişiklikler katacak olan her türlü yaratıcı olgudur. Günümüzde halen inovasyon denilince akla yeni bir ürün veya hizmet icat etmektir geliyor. Ama bu son derece yanlış bir tanım biçimidir. Çünkü, icat yeni bir şey bulmak anlamına gelirken; inovasyon, belli bir bulgunun (ürünün veya servisin) yeni teknolojik endüstriyel bilgilerle harmanlayıp daha değişik bir biçimde kullanıma sunma olayıdır. Basit bir örnek olarak; James Watson’un (1770-1780) motoru bulması iyi bir icat örneği iken bu motoru yeni teknolojik bilgilerle donatıp, benzerlerinden daha farklı kılıp ve değişik özellikle piyasaya sunmak ise iyi bir inovatif örneğidir. İşte ikisinin arasındaki fark da son derece açıktır.... Peki ya bizi inovatif bulgulara iten önemli etmen nedir? Ürün üzerinde yapılan inovasyon bazında en önemli yanıt ‘REKABET’tir. Çünkü, sistem değişikliğine uğrayan dünyanın ve özellikle endüstri sektörlerinin, globalleşmesiyle başlayan rekabetten dolayı, sürekli olarak kar payı kırmanın gerektiği bu dönemlerde diğer rakiplerden sıyrılıp ayakta kalabilmesi için inovasyon şarttır ve daimi kılınmalıdır. Rekabette bulunan şirketler arasinda devamlı olarak kar payının kırılması veya bir şeylerden feragat edilmesi kisa zamanli pozitif etkiler yaratsa bile aslında yavaş yavaş tarafsal olarak sonun
hazırlaması anlamına gelmektedir. Çünkü devamlı olarak bunun bir sonu yoktur. Bu olay en sonunda şirketi kaliteden ödün vermeye itmekte (şirket karizması ve servis verdiğin kitlenin yitirilmesine neden olma),veya mevcut olan pazar pastasının dilimlerinin küçülmesine neden olmaktadır. Ve böylece büyümenin önü kesilmiş, kısa bir zaman da ayakta kalabilmek ise mucizelere kalmıştır...Servis, yönetim veya üretim hattı üzerindeki en önemli etmenler ise;işin üzerindeki gereksiz yüklerin veya proseslerin ayıklanmasıyla oluşacak olan maliyetlerin düşmesi, hızın artması ve mevcut olan kalitenin yükselmesine neden olması, bizim inovasyona yönelmemizin en önemli nedenleridir... Bu inovatif bulguların hepsi şirketlere kesinlikle iyi bir kar marjı getirir mi? Aslında bu soruya yanıt çoğunlukla “evet” ,ama bazen de “hayır”dır. Bazı inovatif bulgular tasarlanırken; bazen hazırlanış aşamasındaki beceriksizlik, tasarımın içerisindeki eksiklik, pazarlama aşamasındaki yanlış tarihler veya stratejiler bu inovatif bulguları tam bir inovasyon kavramı olarak değerlendirmemizi engeller. Ve bunun sonucu olarak projenin büyüklüğüne göre şirkete büyük zararlar verebilir. İşte bu inovasyon çeşidine
kendi ifademle “eksik inovasyon” veya misinovation demekteyim. Tekel sektörler hariç!! Günümüzde mobilya üretiminden, otomobil tekerleği üreten bir lastik firması, eğitim veren bir dershane, herhangi bir yazılım şirketi, bilişim, turizm, hizmet sektörüne, yani her alanda bugün lider konumda olan veya yıllardır piyasada bulunan her şirketin mutlak olarak tarihlerinde bir veya birden çok inovasyon örnekleri vardır. Ve bundan sonra da sıcak ekonomik savaşta ayakta kalabilmeleri için devamlı inovatif hareketler içinde bulunmak zorundadırlar. Bugün dünyada sektörlerinde lider konumlarda bulunan Ford, Sony, Toyota, Microsoft, Canon, Nokia, Mc Donald’s, Zara ve birçok şirketin, örnek alınabilecek inovatif buluşları vardır, tarihlerinde. Sony’nin 1960’lı yıllarda piyasaya ilk adımını attığı transistorlu radyo yeniliğiyle her eve girmesi, Apple’ın I-Pod ürünüyle şirketin eski karizmasını kazanması ürün bazlı inovasyona örnek gösterilebilir. Bunun yanında İspanyol giyim devi Zara’nın ürünleri dünya çapında raflara çok kısa sürede ulaştırma projesi
161
teknoloji pazarlama, otellerde “her şey dahil” sistemi hizmet, milyonlarca dolar kari olan Google şirketi bilgisayar yazılım,çift çekirdekli işlemci fikri ise donanım inovasyon örnekleridir... Yönetim üzerinde yapılan inovasyonlar haricinde, ürün ve servis üzerinde yapılan inovasyonlar, hitap ettiği kitle bakımından ikiye ayrılmaktadır. Bunları alt ve üst pazar inovasyonu olarak adlandırılmak mümkündür. Mesela, Güney Kore otomobil üreticisi olan Hyundai’nin 1990’li yıllarda alt pazara hitap eden kullanışlı fakat diğer otomobillerden daha basit olan ürünleri üreterek alt segmentin de bu pazara sürüklemesi, var olan ürün üzerinde yapılan ‘alt pazar inovasyonudur. Şu an dünya ticaretini tehdit eden Çin firmaları gibi...Yalnız bu firmaların üretim kalitesinde ki dengeyi raylarına oturtamamaları ve yönetim yapılarının profesyonelleşememeleri büyük dezavantajları. Çünkü bu şirketler; alt kesimin kullanamadığı veya yararlanamadığı bir ürünü daha az kalitede ve uygun koşullarda onlara sunmakta ve yeni bir pazar yaratarak büyümenin en önemli unsuru olan parayı kendi kasalarına atmaktadırlar. Aynı örnekleri üst kesime göre uyarladığımız zaman ise; ‘üst pazar inovasyonu’ ortaya çıkmaktadır. Yalnız üst pazara hitap etmek için ucuzluk kelimesinin yerine; kullanışlı, modern ve sıra dışı sözcüklerini monte etmemiz gerekmektedir. Çünkü, hiçbir zaman üst kesim için ucuzluk önemli değildir. Önemli olan hayatı kolaylaştırmak, daha fazla teknolojik, modern olmak ve kendisini diğer kişilerden farklı hissetmesini kılmaktır. Ve bunlar da tabii ki yaratıcı düşünme işidir... Aynı zamanda üst kesime ürün satmak, alt kesime satmaktan daha zordur. Alt kesime sadece ucuz ve belirli bir kalite yeterken (ki bunları yapmak çok kolaydır), üst kesim için daha fazla teknik özellik, tasarım ve kullanışlılık ön plana çıkmaktadır (takdir edersiniz ki, bu istenileni yapmak diğerinden daha zahmetli bir iştir). Bununla beraber dünyadaki ve Türkiye’deki üst kesimin nüfus oranını düşündüğümüz zaman genel nüfusun %5’lerine tekabül etmektedir. Alt pazar ise %75’lik bir orana sahiptir ve son zamanlar hariç bu kesime hitap eden firma sayısı çok azdır. Bununla birlikte bu kesimde dönmekte olan para miktarı da bir hayli fazladır. Biraz düşünmemiz gerekirse sizce hangisi daha mantıklı? Alt pazar gibi büyük bir sektöre hitap edip günümüzün teknolojik koşullarına göre daha basit ürünler üretmek mi? Yoksa daha fazla bilgi birikimine, teknolojiye ve kompleksliğe ihtiyaç duyan ve genel nüfus oranında da çok az bir paya sahip olan üst pazara mı??? Tabii ki şirketlerin de son on yılda fark ettikleri gibi alt pazara hitap etmek daha mantıklı gelmektedir… Şu ana kadar vermiş olduğum örneklerde ürün
162
bazında inovasyona değindim. Peki ya bu inovasyon tek başına ürün bazlı bir yenilik midir? Bu soruya yanıtım ise kocaman bir “hayır” olacaktır.Henry Ford’un meşhur assemble line (üretim hattı) yeniliği belki de Sanayi Devrimi’nin en önemli bir inovasyon(şirket içi) örneğidir. Henry Ford’un “assemble line” (üretim hattı) yeniliğinden sonra üretimdeki hız artışı, zaman ve maliyet tasarrufu, standardizasyon Ford markasının bugünkü yerinde olmasının en büyük sebebidir. Assemble line projesiyle beraber üretmiş olduğu model T otomobilleri o dönemde piyasada bulunan tüm otomotiv şirketlerin üretmiş olduğu otomobillerin toplamından dört kat fazla satması ve maliyetleri kısıtlamasına neden olmuştur. Bu da hedef olan kasanın dolmasını sağlamıştır. Yani; inovasyon denildiğinde genel olarak akla gelen ürün bazlı yeniliklerin yanı sıra şirket içi inovasyon adını vermiş olduğum ve adından da anlaşılabileceği gibi operasyon, yönetim, insan kaynakları, üretim hattı gibi alanlarda da çok önemli bir pozisyona sahiptir. Günümüzde CEO’lar arasında yapılan araştırmalara göre inovasyon genellikle hepsinin takviminde ilk sıralarda yer almaktadır. Çünkü bazı küçük maliyetli inovasyonlar bile milyonlarca dolar kar getirebilecek kadar etkili sonuçlar doğurabilmektedir. Yapmış olduğum araştırmalara göre şirketlerin inovasyona bakış açıları ürün üzerinde yapılanlardan çok sistem üzerine yapılan inovatif çalışmalardır. Bunun en büyük nedenleri ise sistem üzerinde yapılan inovasyonun daha az maliyetli olması, sistem üzerinden gereksiz yükleri atması ve hızlılığı sağlamasıdır. Tabii ki, bu anlattıklarım bu kadar da kolay değil. Yaratıcı olmak için; kendine güven, iyi analiz edilmiş pazar veya yeni pazar olabilecek grup, takım ruhu, vizyon genişliği, sıkı müşteri ilişkileri (CRM), yeniliğe açık olma, bilim ve teknik bakımdan zenginleştirilmiş eğitim ve dolayısıyla bilimsel teknikleri en iyi şekilde kullanabilme, pazarlama konusundaki iyi belirlenmiş stratejiler, yönetim şekli ve yönetimdeki hiyerarşinin çok iyi ayarlanması (fazla katı ilişkiler her zaman yeniliği önler) ve en önemlisi AR-GE çalışmaları. Tüm bu saydıklarımın hepsi seneler gerektiren üstün mühendislik ve yöneticilik işi olsa gerek! Ne yazık ki; bu inovasyonlar Türkiye için servis sektörü hariç dünyadaki gücü ve iktidarı belirleyen Bilişim-Telekom-Sanayi üçgeninde görmek pek de mümkün değildir. O halde teknolojik mühendis olarak adlandırılan yeni mühendislerin inovasyon kavramını en iyi şekilde kavraması gerektiği kaçınılmaz bir gerçektir. Unutmamalıdır ki; inovasyonu kendisine misyon olarak belirlemeyen bir şirket, yönetici veya mühendis rutinleşir ve sektördeki pusuda bekleyen rakipler tarafından sindirilir.
163
164
165
takvim
2015 Mobilya Fuar Takvimi Sektörlerin gelişiminde büyük bir öneme sahip olan fuarlar; bilgi ve yeniliklerin tanıtımı, teknik işbirliği ve geleceğe yönelik ticari ilişkilerin kurulması açısından oldukça yararlı bir platformdur. Mobilya sektöründe gelişen ve farklı firmaların katılımları ile gerçekleşen fuarlar, üreticiler e ve müşterilere çeşitli fikirler sunmaktadır. 2015 yılında dünyanın çeşitli ülkelerinde ve Türkiye’nin bir çok şehrinde gerçekleşecek olan mobilya fuarları; her geçen gün gelişen mobilya sektöründeki farklı tasarımları pazara sunmakta. Yurt dışı ve yurt içi seyahatlerinizde, yeniliklerden haberdar olup çeşitli fikirler edinebileceğiniz mobilya fuarlarını sizler için araştırdık.
Yurt İçi İstanbul
İzmir
Konya
İSMOB Mobilya Fuarı
27.01.2015 - 01.02.2015
MODEKO 2015 26. İzmir Mobilya Fuarı
25.02.2015 - 01.03.2015
Konya Dekor 2015 Mobilya, İç Mimari, Dekorasyon ve Aksesuarları Fuarı
Bursa
Bursa
09.04.2015 - 12.04.2015 166
07.04.2015 - 12.04.2015
Ankara
ANKAFF 2015 3.Ankara Mobilya Fuarı
Kayseri
K.Mob 2015 Kaysesi 5. Mobilya Fuarı
Samsun
Samsun Mobilya ve Dekorasyon 2015 Mobilya, İç Mimari Fuarı
05.03.2015 - 08.03.2015
Bursa Dekorasyon 2015 3. Mobilya, İç mimari, Dekorasyon ve Aksesuarları Fuarı
MODEF İnegöl Mobilya ve Dekorasyon Fuarı
08.04.2015 - 12.04.2015
22.04.2015 - 26.04.2015
05.05.2015 - 10.05.2015
Yurt Dıșı İsveç /
Stockholm
Özbekistan
Taşkent
Stockholm Furnıture Faır Internatıonale Schwedısche Möbel- Und Beleuch- Tungsmesse
Italya/
Milano
Salone Internazıonale Del Mobıle International Furniture Exhibition (Pitti Living-EurocucinaSaloneUfficio-SaloneSatellite)
12.05.2015 - 19.05.2015
03.02.2015 - 07. 02. 2015 Mebelexpo Uzbekıstan 2014
24.02.2015 - 27.02.2015
May Design Series
İngiltere 17.05.2015 - 19.05.2015 Malezya /
Kuala Lumpur
Singapur/
Singapur
Çin /
Guangzhou
Malaysian International Furniture Fair - MIFF 2014
03.03.2015 - 07.03.2015 International Furniture Fair Singapore
13.03.2015 - 16.03.2015
Birleşik Arap Emirlikleri/
Dubai
Çin /
18.05.2015 - 21.05.2015
CIFF-China International Furniture Fair - Home Furniture
18.03.2015 - 22.03.2015 Almanya/
Guangzhou
INDEX - International Furniture & Interior Design Exhibition
CIFF-China International Furniture Fair - Office Show
Hannover
Imm Cologne
19.05.2015 - 25.05.2015
28.03.2015 - 01.04.2015 High Point Market Spring
Amerika/ 18.04.2015 - 23.04.2015 Kuzey Karolina 17.09.2015 - 22.09.2015
Hindistan/
Index Furnıture
Mumbai 15.10.2015 - 18.11.2015
*Güncel tarihleri organizatör firmalardan teyit ediniz. 167
alışveriş
Klasik ve Avangarde TERCİHLER
ALİ GÜLER MOBİLYA
Birbirinden farklı firmalara ait olan özgün tasarımlı mobilya çeşitleri, her türlü zevke hitap ediyor. Ev dekorasyonunda önemli bir yer tutan ve geniş bir seçenek yelpazesine sahip olan mobilyalar, ev sahibinin tarzını yansıtırken hayal gücünü vurgulamakta. Farklı tasarımlar ile gözümüze hitap ederken, sunduğu konfor ile hayatımızı kolaylaştıran en şık mobilya çeşitlerini Classite okuyucuları için araştırdık. SPOR MOBİLYA
ARDAS MOBİLYA
168
AKM MOBİLYA
Ev dekorasyonunun en önemli parçası olan mobilyalar; rahatlık ile şıklığı bir arada sunmakta. TUNÇ MOBİLYA
ELİGÜL MOBİLYA
KLASİK HAKAN LAKE
KARAKÖSE MOBİLYA AY-MO-KE MOBİLYA
169
öneri
Evinizi Dekore Ederken... Bir ev için doğru dekorasyonu uygulamak özver ile detaylı bir araştırma isterken, konforlu ve şık mobilya çeşitlerini bulabileceğiniz kitaplar, dekorasyon aşamasında beklentilerinizi karşılamaya yardımcı olacaktır. Hayatımızı kolaylaştıran ve farklı tasarımları ile evimize şıklık katan mobilya çeşitleri ve mobilya dekorasyonu ile ilgili fikirler veren kitaplar size yardımcı olmak için raflarda.
170
izzet b ya Sanayi ve Tic. Ltd. Şti.
Mobilya - İnşaat - Endüstriyel Boyalar ve Perakende
Merkez Kopça Sk. No: 9/1-2-3 Siteler/ANKARA Tel: +90 312 348 75 32
Şube Karpuzlu 1 Cad. No:6 Siteler/ANKARA Tel: +90 312 348 75 30
info@izzetboya.com - www.izzetboya.com
171
172
... kadife yumuşaklığı...
www.epengle.com.tr Fabrika: +90 (212) 482 26 64 epengle@epengle.com.tr
173
rehber ALİ GÜLER MOBİLYA DEMIRHENDEK CADDESI NO:135 SİTELER-ANKARA TEL : 0312 348 4798 gulermoble@gmail.com
AKM MOBİLYA
KARACAKAYA CADDESI NO: 147/C SİTELER-ANKARA TEL :0312 348 09 90
BERBERCAN MOBİLYA
DOLANTI SOK. NO:5 SİTELER-ANKARA TEL: 0312 348 54 32 www.akmmobilya.com.tr
DEMİRHENDEK CAD. NO:115 SİTELER-ANKARA TEL: 0312 350 34 90 www.modernstill.com
ASIL KOLTUK
BİÇER KARDEȘLER MOBİLYA
KARPUZLU SOK. 2. CAD. SİTELER-ANKARA TEL: 0312 352 05 64 asilkoltuk1@hotmail.com
KÖYCEĞIZ SOKAK NO:26/1-2 SİTELER- ANKARA TEL: 0312 350 63 44 www.bicerkardesler.com.tr
ARDAS MOBİLYA
BİRLİK KOLTUK
KARACAKAYA CADDESI NO:186, SITELER - ANKARA Tel: 0312 351 40 40
AKÇAKALE SOK. NO:18-5 SİTELER-ANKARA TEL: 0312 350 39 43 www.birlikkoltuk.com
ATİA AHȘAP
ELİGÜL BRONZ MOBİLYA
EREĞLİ CAD. NO:65/3 - 4 SİTELER ANKARA TEL : 0312 348 63 70 www.atia.com.tr
AVENTO MOBİLYA SHOWROOM KARACAKAYA CADDESI ATILGAN SOKAK / NO:4 - Siteler - Ankara TEL: 0312 349 44 68 www.avento.com.tr
AY-MO-KE KARACAKAYA CADDESI YAPICI SOKAK NO : 16 SITELER – ANKARA TEL :0 312 353 51 51 www.aymokemobilya.com.tr
174
BAFFİ MOBİLYA
KARAKAYA CAD NO: 89 SİTELER / ANKARA TEL :0312 353 39 53 www.eligulbronz.com
EMİN MOBİLYA KARACAKAYA CADDESI NO:84 SİTELER/ANKARA TEL: 0312 349 25 50 www.eminmobilya.com.tr
FURKAN KOLTUK DALBOYU SOKAK NO:52/2-3 SİTELER/ANKARA TEL: 0312 348 14 57 www.furkankoltuktasarim.com
BALMO CONCEPT
GERÇEK KOLTUK
KARACAKAYA CAD. NO:133/C SİTELER-ANKARA TEL : 0 312 353 60 46 www.balmoconcept.com
CAMLITEPE NO:272 SİTELER-ANKARA TEL: 0312 348 83 61 www.afroza.com.tr
HAKAN LAKE MOBİLYA MURADIYE SOKAK NO:14/10 SİTELER-ANKARA TEL : 0312 353 53 58
KARAKÖSE KONSEPT KARPUZLU 2 CAD. NO:117 SİTELER-ANKARA TEL: 0312 348 30 20 www.mkkarakosemobilya.com
KÜÇÜK YILMAZLAR EREĞLİ CAD. NO:70-2 SİTELER-ANKARA TEL: 0312 350 28 40 - 0312 353 97 26 www.kucukyilmazlar.com
LUTRA MOBİLYA KINA SOK NO:2 SİTELER-ANKARA TEL: 0312 348 72 02 www.lutra.com.tr
PRENSES MOBİLYA ȘUBE 1 MASKO MOBILYACILAR SITESI 15/B Blok no: 13 İKİTELLİ-İSTANBUL TEL: 0 212 675 23 74 www.prensesmobilya.com
ROZET MOBİLYA EREĞLİ CAD. NO: 69 SİTELER-ANKARA TEL: 0312 350 74 82 www.rozet.com.tr
SEÇME MOBİLYA ȘUBE1 DEMIRHENDEK CAD. NO:114 SİTELER-ANKARA TEL : 0312 349 54 87 www.secmemobilya.com.tr
SPOR MOBİLYA KARPUZLU 2.CAD NO:138 SİTELER-ANKARA TEL : 0312 348 77 70 www.spormobilya.com.tr
MASSİMO MOBİLYA EREĞLI CADDESI NO:14 SITELER - ANKARA TEL : 0312 351 82 82 www.massimomobilya.com
ȘAHİN DÖȘEME MERAL SOKAK NO: 27/B ÇAĞLAYAN KAĞITHANE-İSTANBUL TEL: 0212 231 99 31 sahindoseme@hotmail.com
MASTERVİP KARPUZLU -2 CAD. NO:139 SİTELER-ANKARA TEL: 0312 348 48 23 www.mastermobilya.com
ȘEREF CONCEPT KARACAKAYA CAD. NO:147 SİTELER-ANKARA KARPUZLU CAD. NO:106 SİTELER-ANKARA TEL : 0312 351 64 74
MARKATO MOBİLYA DOLANTI SOKAK NO:15 SİTELER-ANKARA TEL: 0312 348 36 49 www.markatomobilya.com
MUHTAROĞLU MOBİLYA DIZBOYU SOKAK NO:9 SİTLER-ANKARA TEL: 0312 349 14 87 www.muhtaroglukoltuk.com
VIA HOME KOLTUK KÖYCEĞIZ SOKAK 14/6 SİTELER-ANKARA TEL: 0312 348 53 15 www.turkuazmobilya.com
ARKAN ULUÇAY 1.ETAP BETONTAȘ BLK. 22. SOKAK NO:96/6 ERYAMAN TEL: 0532 477 06 09 arkanulucay@aryaexpo.com www/aryaexpo.com
175
mobilya sektĂśrĂźnde yeni bir giriĹ&#x;im...
@ansimod.com.tr - www.ansimod.org.tr
176
Ali Ersoy Mahallesi 21. Sokak No:5/7 Siteler/Altındağ/ANKARA Tel-Fax: +90 312 348 55 60 info@ansimod.com.tr - www.ansimod.org.tr
Hayallerinize Yer A癟覺n...