Çocuk Suçluluðunda Adli Psikiyatrik Deðerlendirme Forensic Psychiatric Evaluation Regarding Juvenile Delinquency
Dr. Gürol Cantürk* Özet Ceza sorumluluðu, kiþinin bir suç iþlediðinde tam bir bilinç ve iradeye sahip olmasý temeline dayanýr. 15 yaþýný bitirmiþ kiþi suç iþlediðinde herhangi bir akýl hastalýðý ya da zeka geriliði yoksa ceza sorumluluðunun tam olduðu kararýna varýlýr. 15-18 yaþ arasýnda suç iþleyen kiþinin cezasýnda yaþýna göre indirim uygulanýr. 18 yaþýný bitirmiþ kiþi tam ceza sorumluluðuna sahiptir. Akýl hastalýðý ya da akýl zayýflýðý olmayan bir çocuk, eyleminin anlam ve sonuçlarýnýn farkýnda deðilse, ceza sorumluluðunun olmadýðý kararýna varýlabilir. 15 yaþýnýn bitiminden sonra akýl hastalýðý ya da zayýflýðý saptanmamasý, ceza sorumluluðunun tam olmasý için yeterli iken, 11-15 yaþ arasýnda (Yeni Türk Ceza Kanunu’na göre 1 Nisan 2005'ten itibaren 1215 yaþ arasýnda) suçun anlam ve sonuçlarýný kavrayýp kavramadýðýna göre ceza sorumluluðu konusunda karar verilmektedir. Bu çocuklar farik ve mümeyyizlik (anlama ve kavrama) kapsamýnda deðerlendirilmek zorundadýr. Akýl hastalýðý ya da akýl zayýflýðý olan çocuklar doðru ve yanlýþý ayýrt edemezler. Akýl hastalýðý ya da zeka geriliði olmayan çocuklar, mental saðlýk ve geliþim derecesi, suç tipi ve koþullarý ile çocuðun sosyokültürel özellikleri açýsýndan deðerlendirilmek zorundadýr. Anahtar Sözcükler: Çocuk suçluluðu, adli psikiyatri, farik ve mümeyyizlik.
Giriþ Çocuk Haklarý Sözleþmesi’ne göre, ulusal yasalarca daha genç bir yaþta reþit sayýlma dýþýnda, 18 yaþýn altýndaki her insan çocuk sayýlýr. Türk Ceza Kanunu’nun 53. maddesine göre "Fiili iþlediði zamanda on bir yaþýný bitirmemiþ olanlar hakkýnda takibat yapýlamaz ve ceza verilemez" (1). Bu duruma göre suç iþleyen bir çocuk için 11 yaþýn bitiminden 18 yaþýna kadar olan dönem sorumluluk taþýdýðý ve suça karþý ehliyetinin olup olmadýðýnýn araþtýrýlmasý gereken bir dönemdir. Türk Ceza Kanunu’nun 54. maddesine göre 11 yaþýný bitirmiþ ve 16 yaþýndan gün almamýþ çocuklarýn, iþlemiþ olduklarý suçlarýn farik ve mümeyyizi olup olmadýklarýnýn tespiti gerekmektedir (2,3). Suç iþleyen çocuklarýn ceza ehliyeti, çocuðun yaþý, çocuðun duyma yetisine ve konuþma yetisine, saðýr ve dilsiz olmasý ya da farik ve mümeyyiz olup olmadýðýna göre deðiþmektedir. Bir çocuðun ''iþlediði suçun bilincinde olmasý, bilerek,
*Yrd. Doç.; Ankara Ü. Týp Fak. Adli Týp AD, Ankara
Abstract Criminal responsibility is based on the fact that a person is fully conscious and has his/her own free will when committing crime. If a person aged over 15 years does not have a mental illness or retardation when committing crime, s/he has criminal responsibility. However, people aged over 15 and below 19 have diminished criminal responsibility, while people aged over 18 have full criminal responsibility. If a child, who does not have a mental disease or mental retardation, is not aware that s/he has committed crime and if the conditions at the time of offence have prevented him/her from understanding the meaning and impacts of his/her acts, s/he is judged not to have criminal responsibility. While mental health and maturity determines criminal responsibility after the age of 15 years, ability of realization and distinction -ability to understand the meaning and impacts of his/her crime- determines criminal responsibility between the ages of 11 and 15 years (According to The New Turkish Penal Code, from 1 April 2005, 12 and 15 years). Children have to be evaluated for the ability of realization and distinction. Children do not differentiate what is right or wrong when they have a severe mental retardation or a psychiatric syndrome of childhood. Furthermore, for those, who don't have mental retardation or disorder, the type of offence and conditions, mental development and mental health at the time of offence and sociocultural characteristics must be evaluated, altogether. Key Words: Juvenile delinquency, forensic psychiatry, ability of realization and distinction.
isteyerek suç iþlemesi'' anlamýna gelen bu kavramýn ceza hukukunda olduðu gibi Medeni Kanun'da da açýklamasý yapýlmýþtýr. Yaþýnýn küçüklüðü nedeniyle, akli hastalýðý ya da arýzi sarhoþluk ve buna benzer nedenlerden biriyle makul surette hareket etmek iktidarýndan mahrum olmayan her þahýs Medeni Kanun'da mümeyyizdir. O halde ''mümeyyiz'' kelimesinin anlamý, yasalarýmýza bütünüyle dikkat edilecek olursa, bir þahsýn aklýnýn baþýnda, yaptýðý iþin bilincinde olmasýdýr (4). 1 Nisan 2005'te yürürlüðe girecek Yeni Türk Ceza Kanunu’nda çocuklarýn cezai sorumluluðu ile ilgili en önemli deðiþiklik sorumluluk yaþýnýn alt sýnýrýnýn 12 yaþýn bitiminden itibaren baþlamasýdýr.
• 2005• cilt 14 • sayý 2 • 31
MADDE 31- (1) Fiili iþlediði sýrada on iki yaþýný doldurmamýþ olan çocuklarýn ceza sorumluluðu yoktur. Bu kiþiler hakkýnda, ceza kovuþturmasý yapýlamaz; ancak, çocuklara özgü güvenlik tedbirleri uygulanabilir. (2) Fiili iþlediði sýrada on iki yaþýný doldurmuþ olup da on beþ yaþýný doldurmamýþ olanlarýn iþlediði fiilin hukuki anlam ve sonuçlarýný algýlayamamasý ya da davranýþlarýný yönlendirme yeteneðinin yeterince geliþmemiþ olmasý halinde ceza sorumluluðu yoktur. Ancak bu kiþiler hakkýnda çocuklara özgü güvenlik tedbirlerine hükmolunur. Ýþlediði fiili algýlama ve bu fiille ilgili olarak davranýþlarýný yönlendirme yeteneðinin varlýðý halinde, bu kiþiler hakkýnda, suç aðýrlaþtýrýlmýþ müebbet hapis cezasýný gerektirdiði takdirde dokuz yýldan on iki yýla; müebbet hapis cezasýný gerektirdiði takdirde yedi yýldan dokuz yýla kadar hapis cezasýna hükmolunur. Diðer cezalarýn üçte ikisi indirilir ve bu halde her fiil için verilecek hapis cezasý altý yýldan fazla olamaz (5). Türk Ceza Kanunu'nun 53. maddesine göre; 11 yaþýný bitirmemiþ bir çocuk herhangi bir suç iþlediði takdirde, hakkýnda herhangi bir ceza tayin edilemez. 12-15 yaþlarý bir çocuðun suçunun farik ve mümeyyizi addedilebilmesi için suçunu ve suçunun mahiyet ve sonuçlarýný tefrik ve temyiz etmesine mani olacak derecede ve nitelikte herhangi bir zeka geriliði ya da çocukluk devresi psikiyatrik sendrom belirtisi göstermemesi gerekir. Burada suçun türü ve iþleniþ þartlarý ile çocuðun göstermekte olduðu zeka geliþmesi ve ruhsal saðlýk derecesi ile etkisi altýnda bulunduðu sosyokültürel ortam tüm olarak deðerlendirilir. Saðýr ve dilsizler için ise bu yaþ aralýðý TCK 57. maddesine göre, 15 yaþ- 24 yaþ arasýdýr (610). Yürürlükteki Türk Ceza Kanunu'nun 54. Maddesinde "Fiili iþlediði zaman on bir yaþýný bitirmiþ olup da on beþ yaþýný doldurmamýþ olanlar, farik ve mümeyyiz olmadýklarý surette haklarýnda hiçbir ceza tertip olunamaz" denilirken, 1 Nisan 2005'te yürürlüðe girecek Yeni Türk Ceza Kanunu'nda, "iþlediði fiilin hukuki anlam ve sonuçlarýný algýlayamama ya da davranýþlarýný yönlendirme yeteneði"nden söz edilmektedir (1, 5). Yeni Kanun'da "farik ve mümeyyizlik" kavramýndan sözedilmemektedir. Farik ve mümeyyizlik kavramý büyüklerdeki ceza ehliyeti kavramýna benzer. Ancak büyüklerde ceza ehliyetinin olmasý ve
olmamasý, bunun arasýnda bir de azaltýlmýþ olmasý biçiminde beliren bir ara derece olmasýna karþýn, çocuklarda farik ve mümeyyiz olma durumunda herhangi bir ara derecenin olmamasý çok defa karar verecek hekimi güç durumda býrakýr. Bir anlamda çocukluk çaðýndaki ''cezai ehliyet'' kavramý olarak algýlanabilecek ''fark ve temyiz edebilme yeteneði” cezai ehliyet tayininde getirilmiþ olan ''azaltýlmýþ cezai ehliyeti''ni kapsamamaktadýr (3,8). Çocuklara yaþa göre indirilmiþ ceza uygulanmaktadýr. 15 yaþýný bitirmiþ ve 16 yaþýndan gün almýþ bir kiþinin, herhangi bir suç iþlediði sýrada, bir akýl hastalýðý ya da zeka geriliði belirtisi göstermediði takdirde, sanýðý bulunduðu suça karþý tam ceza ehliyetine sahip olduðu kabul edilmektedir. 15 yaþýný bitirmiþ 18 yaþýný bitirmemiþ kiþilere yaþýna göre indirimli ceza uygulanýr. Ceza ehliyeti, bir kiþinin belli bir tarihte iþlemiþ bulunduðu belli bir suça karþý belirlenir. Bir kiþinin iþlediði herhangi bir suçtan dolayý suçu iþlediði sýrada, bu davranýþý kendi iradesiyle "þuur ve harekat ile irade serbestisini" tam olarak koruyarak meydana getirip getirmediðinin saptanmasýdýr. Bir anlamda kanun koyucu, davranýþ sorumluluðunu kiþinin akli dengesine göre tanýmlamakta ve bunu cezai sorumluluk "ehliyet" kavramýyla açýklamaktadýr. Bir kiþinin daha önce iþlemiþ bulunduðu benzer ya da deðiþik bir suça karþý ceza ehliyetinin tayin edilmiþ olmasý, bugünkü suçuna karþý ceza ehliyetini tayinde göz önüne alýnýr ise de baðlayýcý bir nitelik taþýmaz (3-10). Türk Ceza Hukuku’nda Çocuk ve Ceza Sorumluluðu Ýle Ýlgili Düzenlemeler Türk Ceza Hukuku’nda çocuklarla ilgili düzenlemeler Türk Ceza Kanunu ve Çocuk Mahkemelerinin Kuruluþu, Görev ve Yargýlama Usulleri Hakkýnda Kanun’da yer almaktadýr. Yürürlükteki Türk Ceza Kanunu’nun 53, 54, 55, 57 ve 58. maddeleri, 1 Nisan 2005'te yürürlüðe girecek Yeni Türk Ceza Kanunu’nun ise 31 ve 33. maddeleri çocuklarýn cezai sorumluluðunu düzenleyen maddelerdir. Çocuk Mahkemelerinin Kuruluþu, Görev ve Yargýlama Usulleri Hakkýnda Kanun’a göre, suç tarihinde 11 yaþýný bitirmemiþ olanlarýn ceza sorumluluðu yoktur. Ancak koþullarýn oluþmasý durumunda tedbir sorumluluðu vardýr. 11 yaþýný bitirmiþ, 15 yaþýný bitirmemiþ çocuklarýn ceza sorumluluðu, Çocuk Mahkemeleri
• 2005• cilt 14 • sayý 2 • 32
Kanunu’nun 20. maddesine göre yapýlan incelemede, iþlediði suçun anlam ve sonuçlarýný kavrayabilme yeteneðine sahip olup olmama durumuna göre deðiþecektir. Üzerine atýlý suçun anlam ve sonuçlarýný kavrayabilme yeteneðine sahip olmamasý durumunda; küçük hakkýnda ÇMK'nýn 10. maddesinde belirtilen tedbirlerden birisi uygulanacaktýr (ÇMK m.12). Bir çocukta zeka geriliði ya da çocukluk devresi herhangi bir psikiyatrik sendrom belirtisi yoksa, yani çocuðun aklý baþýnda ise o çocuk mümeyyizdir. Farik olmada ise birbirine çok yakýn ve ayný doðrultuda oluþmuþ olaylar, davranýþlar, duyuþlar, duygular, heyecanlar, deðer ölçüleri arasýndaki ince ayrýmý yapabilme ve bunlar arasýnda içinde bulunduðu koþullar altýnda doðru olanýný, suç mahiyetinde olmayanýný, toplumca makbul olanýný ayýrd edebilme, seçebilme ve uygulayabilme yeteneði söz konusudur. Bu konunun tayini için, ruhsal ve cinsel geliþimi, sosyal çevresi, suç iþleniþi sýrasýnda içinde bulunduðu ve karþýlaþtýðý koþullarýnda, doðup büyüdüðü çevre ile o çevreden almýþ olduðu duygusal yükler ve deðer ölçüleri, yaþý gibi çok yönlü ve tayini ancak bir hekim tarafýndan yapýlabilen birçok etmenin deðerlendirilmesi gerekmektedir. Burada; - Suçun cinsi ve iþleniþ koþullarý, - Çocuðun göstermekte olduðu zeka geliþmesi ve ruhsal saðlýk derecesi, - Etkisi altýnda bulunduðu sosyokültürel ortam tüm olarak deðerlendirilir (4). Farik ve Mümeyyizlik Muayenelerinde ve Rapor Yazýlmasýnda Karþýlaþýlan Sorunlar Bu konudaki sorunlar; hekim kaynaklý ya da adli, idari kaynaklý olabilmektedir. Hekim kaynaklý sorunlar, gerekçesiz, tek cümle ile "farik ve mümeyyizdir ya da deðildir" biçiminde rapor düzenlenmesi, yetersiz belge (tüm ifadeleri içeren dava dosyasý, konsültasyon ve diðer eksikler) ile gerekli zaman ayýrmadan rapor düzenlenmesi olarak özetlenebilir. Adli, idari kaynaklý sorunlar ise dosyada eksiklikler (Sosyal inceleme raporu, ifadeler, sabýka kaydý, yaþ ile ilgili evrak vd.), uzman hekimden rapor talep edilmemesi, adli prosedür nedeniyle olgularýn olay tarihinden uzun zaman geçtikten sonra muayeneye gönderilmesi ve suç türünün belirtilmemesi olarak düþünülebilir. Sýk karþýlaþýlan sorunlardan biri de yaþ
tayinidir. Adli týpta yaþ tayini hukuksal sorunlar çerçevesinde deðerlendirilir. Þahsýn cezai sorumluluðunun belirlenmesinin gerektiði durumlarda, kiþinin gerçek yaþýnýn saptanmasý istenebilir. Pratikte pek olanak olmasa da, yaþ tayini istenen kiþinin de görülerek, vücut geliþimini etkileyen herhangi bir fizyolojik ya da patolojik bir etmenin varlýðýnýn araþtýrýlmasý önemlidir. Ayrýca yaþ tayini yapýlýrken týbbi belgelerin yaný sýra, kiþinin ve ailesinin nüfus kayýtlarý ve tüm adli tahkikat dosyasýnýn incelenmesi gerekmektedir (3, 4, 21). Türkiye'de Farik ve Mümeyyizlik Konusunda Yapýlmýþ Çalýþmalar Bu konuda yapýlan çalýþmalarda özellikle 14 yaþýn en çok suç iþlenen yaþ grubu olduðu bildirilmektedir. Suç iþlediði bildirilen erkek çocuklarýn oraný yapýlmýþ çalýþmalarda %88.4%99.2'lik oranlar arasýnda bildirilmiþtir. En çok rastlanan suç türünün hýrsýzlýk olduðu saptanmýþtýr. Elazýð'da %44.74, Antalya'da %66.5, Ankara'da %38, Ýzmir'de %65.5, Sývas'ta %42.4, Adana'da %64.1, Diyarbakýr'da %52.4, Samsun'da %40.3, Kocaeli'de %68, Elazýð'da %40, Bursa'da %67.7, Ýstanbul'da %70.6, Ankara'da %28.4 oraný saptanmýþtýr. Çocuklarýn iþledikleri iddia edilen suçlarýn farik ve mümeyyizi olduklarý olgularýn oraný Elazýð'da yapýlan çalýþmada %97.6, Antalya'da %98.8, Ýzmir'de %99.8, Sývas'ta %97, Samsun'da %100, Kocaeli'de %94.7, Elazýð'daki diðer çalýþmada %94, Bursa'da %99.2, Ankara'da %50 olarak bulunmuþtur (11-26). Yapýlan çalýþmalar gerek batý ülkelerinde, gerekse ülkemizde, hýrsýzlýk gibi mala yönelik suçlarýn daha fazla görüldüðünü ortaya koymuþtur. Bu durum, ergenlik döneminin, süresi, yoðunluðu ve töresel yapýlarý kültüre tabi olan, çeþitli kiþilik boyutlarýnda farklýlaþmýþ geliþimlerle karakterize, duygu, düþünce ve davranýþ alanlarýnda, tutumlarda ve deðerlerde keskin dönüþümlerin ve çeliþmelerin yer aldýðý, kiþiler arasý ve grup içi iliþki kalýplarýnýn bozulup yapýlaþtýðý, yaþantýlar alanýnda yoðunlaþmalarýn ve daðýlmalarýn birbirini izlediði kritik bir dönem olmasýyla ilgili görünmektedir. Hýrsýzlýk suçunun þehirleþme ile arttýðý, sosyoekonomik nedenlerle göç olan illerde belirgin farklar olduðu ileri sürülmektedir. Kendini kanýtlama, özlem duyduðu yaþama sahip olan yaþýtlarýný kýskanma, içinde bulunduðu ergenlik
• 2005• cilt 14 • sayý 2 • 33
döneminin psikolojik etkisiyle otoriteye karþý çýkma ve suça yönelmenin bu çocuklarda daha sýk görüldüðü bildirilmektedir (27-30) Sonuç Çocuklarda, özellikle ergenlik dönemine giriþ ile birlikte psikoseksüel olgunlaþma dönemi de baþladýðýndan, çocuðun toplum tarafýndan suç olarak kabul edilen bir takým seksüel eylemlerde bulunmasý beklenebilir. Çoðunlukla bilinçdýþý dürtüler bazen de özenti sonucu yapýlan bu giriþimler genel anlamda cinsel suç niteliðindedir (4). Bu nedenle çocuklar tarafýndan iþlenen cinsel suçlarda, çocuðun sanýðý bulunduðu suçun farik ve mümeyyizi olup olmadýðýnýn belirlenmesinde çok dikkatli olunmalýdýr. Herhangi bir psikopatoloji saptanmayan olgulardaki "farik ve mümeyyiz" olmadýklarý yönünde verilen kararlar; deðerlendirme yapýlýrken adli tahkikat dosyalarýnda ve çocuðun muayenesinde, suçun nevi ve iþleniþ biçimi, suç öncesi-esnasý-sonrasý tutum ve davranýþý ile kendisini savunma mantýðý ve tanýk ifadeleri göz önüne alýnarak, kognitif iþlevlerinin yeterince geliþmediði, iþlediði suçun anlam ve sonuçlarýnýn farkýnda olmadýklarý durumlardýr. Dr. Gürol Cantürk Ýletiþim için: gurolcanturk@yahoo.com Kaynaklar 1- Yalçýn A. Sözlüklü TCK, CMUK,TMK, OHK, DGMK, ÇMK, MSMUK, CÝK, BK, KMNKK, ATKK, CMÝK, PVSK, PVST. Der Yayýnevi, Ýstanbul 1995: 35-36 2- Polat O. Adli Týp. Der Yayýnlarý, Ýstanbul 2000: 352 3- Oral G. Adli Psikiyatri. Ýçinde: Soysal Z, Çakalýr C. (Eds): Adli Týp Cilt III, Ýstanbul Üniversitesi Cerrahpaþa Týp Fakültesi Yayýnlarýndan, Rektörlük No: 4165, Fakülte No:224, Ýstanbul Üniversitesi Basýmevi ve Film Merkezi, Ýstanbul; 1999: 1377-1571. 4- Dinçmen K. Adli Psikiyatri. Birlik Yayýnlarý, Ýstanbul; 1984: 16-27, 87-92. 5- Türk Ceza Kanunu. http://www.hukuki. net/ kanun/5237.15.text.asp (Eriþim tarihi: 30.11.2004) 6- Adam E, Tükel R, Yazýcý O. Psikiyatri. Ýstanbul Üniversitesi Ýstanbul Týp Fakültesi Basýmevi, Ýstanbul; 1995: 48-46, 168. 7- Akgün N. Adli Psikiyatri. Ankara; 1987: 195-235. 8- Gök Þ, Songar A, Özen C, Bayraktar K, Dinçmen K. 11 Yaþýný Bitirmiþ 15 Yaþýný Doldurmamýþ Olanlarda Farik ve Mümeyyizlik Kavramý. II. Ulusal Adli Týp Günleri, Panel ve Serbest Bildirileri Kitabý, Ýstanbul; 1986: 13-40. 9- Polat O. Uygulamada Adli Týp Ýle Ýlgili Sorunlar ve Çözümleri. Adli Týp Kurumu Yayýnlarý, Ýstanbul; 2001: 1417. 10- Þuer T. Adli Psikiyatri. Ýçinde: Ýlkay E. (Eds): Cerrahpaþa Psikiyatri Ýstanbul Üniversitesi Cerrahpaþa Týp Fakültesi Yayýnlarýndan, ÝÜ Yayýn No: 4326, Fakülte No:240, Ýstanbul Üniversitesi Basým ve Yayýnevi Müdürlüðü, Ýstanbul; 2002: 787-91 11- Dülger HE, Hancý ÝH, Ertürk S, Coþkunal H. 19981991 Yýllarý Arasýnda Suç Ýþledikleri Ýddiasýyla Elazýð'da
Farik-i Mümeyyizlik Muayenesi için Gönderilen Çocuklarýn Demografik Özellikleri. Adli Týp Dergisi, 1992; 8 : 131-136 12- Karagöz YM, Atýlgan M, Antalya'da 1987-1993 Yýllarýnda Farik_i Mümeyyizlik Muayenesi Yapýlan 1408 olgunun Retrospektif Deðerlendirilmesi. 1. Ulusal Adli Týp Kongresi, Ýstanbul 1994. 13- Tunalý Ý., Kendi Ö., Bilge Y., Bengidal S., Demirel B., Ankara Üniversitesi Týp Fakültesi Adli Týp Anabilim Dalý'na 1989-1993 Tarihleri Arasýnda Mahkemelerce Fark ve Temyiz Muayenesinin Yapýlmasý için Gönderilen 50 Olguda Çocuk Suçluluðunun Deðerlendirilmesi 1.Ulusal Adli Týp Kongresi, Poster Sunularý Kitabý, 363-367, Ýstanbul 1994 14- Yavuz C, Hancý ÝH, Çakmak A, Arýsoy Y, Ege B., 1991-1993 Yýllarý Arasýnda Ýzmir'de Çocuk Suçluluðu. 1. Adli Bilimler Kongresi, Kongre Kitabý 151-154. Adana 1994 15- Akyüz G, Beyaztaþ FY, Kuðu N, Analan E, Doðan O. Suç Ýþledikleri Ýddiasýyla Muayeneye Gönderilen Cocuk ve Ergenlerde Sosyodemografik ve Klinik Özelliklerin Deðerlendirilmesi. Adli Týp Bülteni 2000 Cilt 5. Sayý 2 :7075 16- Savran B, Çekin N, Özdemir MH, Þen F. Adana'da 1994 Yýlýnda Farik_i Mümeyyizlik Muayeneleri Yapýlan Olgularýn Deðerlendirilmesi. 8. Ulusal Adli Týp Günleri, Poster Sunularý Kitabý, 289-293, Antalya 1995. 17- Týraþçý Y, Gören S. 1985-1994 Yýllarý Arasýnda Diyarbakýr'da Yargýya Ýntikal Eden Çocuklarýn Ýþledikleri Suçlarýn Sýklýðý ve Demografik Özellikleri.8.Ulusal Adli Týp Günleri Poster Sunularý Kitabý 295-298 Antalya 1995 18- Turla A, Böke Ö, Baþar Y, Uslu K. Samsun'da Farik ve Mümeyyizlik Muayenelerinin Sosyodemografik Özellikleri. Adli Týp Dergisi 2002; 16/1 19- Tuð A, Balseven A, Özdemir Ç, Hancý ÝH. 19961999 Çocuk Suçluluðu Profili. 9. Ulusal Adli Týp Günleri Paneller ve Poster Sunularý Kitabý. 80-83 Antalya 2001 20- Gündoðmuþ ÜN, Çolak B, Boz H, Biçer Ü. 19962001 Yýllarýnda Kocaeli'nde Yapýlan Farik-i Mümeyyizlik Muayenelerinin Deðerlendirilmesi. Adli Týp Dergisi 2003;17(2):1-7 21- Dirol F, Cantürk G, Küçüker H. 1997-1999 Yýllarýnda Elazýð Ýli Adli Týp Þube Müdürlüðünde Farik ve Mümeyyizlik Muayenesi Yapýlan Olgularýn Deðerlendirilmesi. Klinik Adli Týp Dergisi, 2002;(2)2: 43460 22- Çoltu A, Hancý ÝH, Ege B, Demircan S. 1988-1992 Yýllarý Arasýnda Bursa'da Farik-i Mümeyyizlik Muayenesine Gönderilen Çocuklarýn Demografik Özellikleri. 7. Ulusal Adli Týp Günleri Poster Sunularý Kitabý 51-58 Antalya 1993 23- Hancý ÝH, Ege B. Ýzmir'de Suç Ýþleyen Çocuklarýn Sosyolojik Özellikleri. Adli Týp Dergisi 1993;9 3-9 24- Hancý ÝH, Aktaþ EÖ, Keleþ H, Yavuz ÝC, Ertürk S, Demirçin S. Ýzmir Çocuk Mahkemesinde Davalarý Sonuçlanan Çocuklarýn Demografik Özellikleri: 1991-1993. Adli Týp Dergisi,1994;29-35 25- Hapçýoðlu B, Aysan MK, Güray Ö. Çocuk Suçlarý ve Çevre. Adli Týp Dergisi 1995; 11:47-54 26- Yaðmur F, Renklidað T, Cantürk G. Ankara Üniversitesinde 1992-2002 Yýllarý Arasýnda Yapýlan Farik ve Mümeyyizlik Olgularýnýn Deðerlendirilmesi. Adli Psikiyatri Dergisi, Ocak 2004, 1(1):15-20 27- Yavuzer H. Çocuk ve Suç. Remzi Kitabevi, Ýstanbul 1998:57 28- Onur B. Ergenlik Psikolojisi. Haccettepe Taþ Kitapçýlýk, Ankara 1987:211-2 29- Tuð A, Balseven A, Özdemir Ç, Hancý ÝH. Ýçgöçler ve çocuk suçluluðu. Yýllýk Adli Týp Toplantýlarý-2002 Kitabý Poster Bildiriler, Ýstanbul 2002:443-46 30- Aydýn C, Kabaklýoðlu M. Çocuk Hükümlülerde Suç Tipi ile Sosyodemografik Özelliklerin Ýliþkisi. E.Ü.T.F. Dergisi 1987; 26(2): 625-34.
• 2005• cilt 14 • sayý 2 • 34