‹.Ü. Cerrahpafla T›p Fakültesi Sürekli T›p E¤itimi Etkinlikleri
Eğ it imi E
tk
li k l e r i
S ü re k
li
T ıp
in
Depresyon, Somatizasyon ve Psikiyatrik Aciller Sempozyumu 2-3 Aral›k 1999, ‹stanbul, s. 59-61
İ.Ü. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Sürekli Tıp Eğitimi Komisyonu
ÇOCUK VE ERGENDE DEPRESYON Doç. Dr. M. Levent Kayaalp
Klinik tablo olarak olmasa da, teorik kurgu temelinde çocukta depresif durumdan ilk kez Melanie Klein 1934’de söz etmifltir (Klein, 1934). Buradaki depresif durum, flizoparanoid evreyi izleyen ve 1-2 yafl aras›nda yer alan normal bir geliflim evresidir. Daha sonraki y›llarda Spitz, anneden ani olarak ayr›lan 6-8 ayl›k bebeklerde a¤lama ve inlemelerin ard›ndan içe kapanma ve çevreye kay›ts›zl›k fleklinde ortaya ç›kan tabloyu “anaklitik depresyon” olarak tan›mlam›flt›r (Spitz, 1945; Spitz, 1965). Ancak, çocukta yetiflkindekine benzer klinik görünümlü depresif tablolar›n varl›¤›, yetiflkin depresyonunun klinik bir antite olarak netlik kazand›¤› 1960 sonras› dönemde araflt›r›lm›flt›r. Bu çal›flmalarda yetiflkin depresyonunu and›ran semptomatolojik tablolar yan›nda, okul fobisi (Ling, Oftedal, Weinberg, 1970), enürezi, enkoprezi (Frommer, 1968), öfke nöbetleri, okuldan kaçma (Renshaw, 1974) gibi semptomlar›n yer ald›¤› tablolar da tan›mlanm›flt›r. Yetiflkin depresyonu ile çocuklarda görülen depresyon aras›ndaki farkl›l›k ve dolay›s› ile de yetiflkin ölçütlerinin çocuklara uygulan›p uygulanamayaca¤› uzun süren tart›flmalara yol açm›fl, ancak sonuçta her iki gruba da ayn› ölçütlerin uygulanabilece¤i görüflü a¤›r basm›flt›r (Amerikan Psikiyatri Birli¤i, 1994). Ancak, çocukluk olarak adland›r›lan dönemin, oldukça uzun bir süreyi kapsamas›, homojen olmay›p birbirinden farkl› dönemlere ayr›lmas›, çocu¤un sürekli geliflim halinde olmas› nedeniyle normal ile patolojinin ay›rdedilmesinin güçlü¤ü bu görüflün uygulanabilirli¤ini k›s›tlamaktad›r. Bu durumda çocuk depresyonunu geliflim evrelerine göre belirli yafl gruplar›nda ayr› ayr› ele almak daha gerçekçi görünmektedir (Ajuriaguerra, Marcelli, 1989). A- Bebeklik ve izleyen dönem (24-30. aylara kadar) Bu dönemin en önemli özelli¤i konuflman›n bafllang›çta hiç olmamas› ve ortaya ç›kt›¤›nda yetersiz kalmas›ndan dolay› iletiflim ve duygular› d›fllaflt›r59
KAYAALP, ML
ma olanaklar›n›n k›s›tl›l›¤›d›r. Dolay›s›yla çocu¤un yafl›n›n küçük olmas› ölçüsünde, uyku ve yeme bozukluklar›, cilt belirtileri (egzama) gibi somatik ifadeler ön plana ç›kacakt›r. Spitz’in anneden ayr›lan bebeklerde tarif etti¤i “anaklitik depresyon” tablosu a¤›r affektif yoksunluk durumlar›nda aile içinde yaflayan bebeklerde de ortaya ç›kabilir. Bu bebekler bitkin, durgun, donuk bak›fll› ve çevreye kay›ts›z bir görünüm sergilerler. Yafl›na uygun ses oyunlar›n› (agu v.b.) ve el oyunlar›n› gerçeklefltirmedi¤i gibi, çevreyi merak ve keflif davran›fllar›n› da göstermezler. Bunlar›n yerine kendi kendini uyarmaya yönelik stereotipik davran›fl örüntüleri sergilerler. Tablonun daha da a¤›rlaflt›¤› durumlarda bebe¤in psikomotor geliflimi yavafllayabilir. B- Küçük çocukluk dönemi (30 ay - 5-6 yafl) Bu dönemdeki semptomatoloji oldukça de¤iflkendir ve genellikle davran›fl temelinde d›fllaflt›r›l›r. Afl›r› hareketlilik ve h›rç›nl›k, çevreye ve kendine zarar verme, kompülsif mastürbasyon yan›nda, içe kapanma ve afl›r› sükunet de gözlemlenebilir. Duygusal alanda ise istikrars›zl›k ve anl›k de¤ifliklikler egemendir. Sevgi ve ilgi açl›¤› içinde yetiflkine yaklaflan çocuk bir anda onu itebilir. Uyku ve yeme bozuklu¤u gibi somatik ifadelere bu yafl grubunda da rastlanabilir. Öte yandan edinilmifl beceriler alan›ndaki gerilemeye ba¤l› olarak enürezi ve enkoprezi görülebilir. C- Çocukluk dönemi (5-6 yafl - 12-13 yafl) Yafl›n büyümesiyle geliflen zihinsel kapasite ve kendini ifade olanaklar›na ba¤l› olarak semptomatoloji daha içsellefltirilmifl bir nitelik kazan›r. Baflka bir deyiflle yetiflkindeki depresyon tablosuna benzemeye bafllar. Depresif ruh durumu “yapamam”, “bilmiyorum”, “yorgunum” gibi ifadelerle aktar›l›r. Ancak bunun yan›nda depresif afektlere karfl› koymay› amaçlayan, sald›rgan ve dürtüsel davran›fllar, h›rs›zl›k, yalan, okuldan veya evden kaçma gibi tutumlara baflvurulabilir. Okul baflar›s›zl›¤› ise hemen hemen her olguda mevcuttur. D- Ergenlik dönemi Ergenlik dönemi depresyonu gerek yetiflkin depresyonunun bafllang›c› olma potansiyeli tafl›mas› (Kovacs, Obrosky ve ark., 1997; Garrison, Waller ve ark., 1997), gerekse ergenin intihar giriflimiyle yak›ndan ilgili olmas› (Flisher, 1999) nedeniyle özel bir ilgi oda¤› olmufltur. Bu iki özellik ergen depresyonunun yetiflkin depresyonundan farks›z oldu¤unu, dolay›s›yla da ergen depresyonu ölçütleriyle de¤erlendirilebilece¤i düflüncesini uyand›rabilir. Ancak ergenin ruhsal organizasyonu yetiflkine ait ö¤eler yan›nda, çocu¤a ait ö¤eler de tafl›r. Bu özelli¤e, ergende çok s›k rastlan›lan ve neredeyse bu döneme 60
ÇOCUK VE ERGENDE DEPRESYON
damgas›n› vuran dürtüsellik ve acting-out e¤ilimi de eklenince ergen depresyonu yetiflkin depresyonundan farkl› bir görünüm kazanabilir. Baflka bir deyiflle, ergen depresyonunda s›k rastlanan davran›fl bozukluklar› tablonun kiflilik patolojisine benzetilmesine yol açabilir. Ergenlik, sekonder cinsel karakterlerin geliflmesine ba¤l› olarak cinselli¤in uyand›¤›, bedenin cinselleflti¤i bir geçifl dönemidir. Bu geçifl döneminde ruhsal yap›n›n da bu bedensel de¤iflikli¤e ayak uydurmas›, de¤ifliklikle alevlenen eski çat›flmalar yan›nda yeni ortaya ç›kan çat›flmalarla da bafl etmesi gerekmektedir. Ruhsal yap›n›n bu çat›flmalarla bafl edemedi¤i durumlarda ortaya ç›kabilecek dekompansasyon tablosu da, ergenlik döneminin yukar›da belirtilen özellikleri nedeniyle ergen depresyonuna benzer bir görünüm sunabilir. TEDAV‹ Çocuk ve ergen depresyonlar›n›n tedavisinde izlenecek yol, klinik de¤erlendirmede izlenen yola paralel olmal›, yani çocu¤un yafl›n› ve geliflim düzeyini göz önüne almal›d›r. Anne-çocuk terapisi, aile terapisi, bireysel terapi ve antidepresan tedavisi seçiminde çocu¤un yafl› yan›nda tablonun a¤›rl›¤› ve efllik eden di¤er patolojilerin de göz önüne al›nmas› gerekir. Ergenlerde antidepresan tedavisi ise depresyonun arka plandaki psikotik yap›y› gizleyebilme olas›l›¤› nedeniyle ayr› bir özellik tafl›r. KAYNAKLAR 1.
Ajuriaguerra J, Marcelli D. (1989) Psychopathologie de I’enfant, Paris, Masson.
2.
Amerikan Psikiyatri Birli¤i (1994). Mental Bozukluklar›n Tan›sal ve Say›msal Elkitab›, Dördüncü Bask› (DSM-IV), Amerikan Psikiyatri Birli¤i, Washington DC, 1994’den çeviren Köro¤lu E, Hekimler Yay›n Birli¤i, Ankara, 1996.
3.
Flisher AJ. (1999) Annotation: Mood Disorder in Suicidal Children and Adolescents: Recent Developments. J Child Psychol Psychiat 40, 315-324.
4.
Frommer E. (1968) Depressive Illness in Childhood, Br J Psychiatry 2, 117-123.
5.
Garrison CZ, Waller JL ve ark. (1997) Incidence of Major Depressive Disorder and Dysthymiain Young Adolescent. J Am Acad Child Adolesc Psychiatry 36; 4, 458-465.
6.
Klein M. (1934) A Contribtion to the Psychogenesis of Manic-Depressive States, In Contributions to Psycho-Analysis 19211945, London, Hogart Press and Institute of Psycho-Analysis 1948.
7.
Kovacs M, Obrosky DS ve ark. (1997) Firs-Episode Major Depressive and Dysthymic Disorder in Childhood: Clinical and Sociodemographic Factors in Recovery. J Am Acad Child Adolesc Psychiatry 36; 6, 777-784.
8.
Ling W, Oftedal G, Weinberg W. (1970) Depressive Illness in Childhood Presenting as Severe Headache. Am J Dis Child 120, 122-124.
9.
Renshaw DC. (1974) Suicide and Depression in Children. J School Health 44, 487-489.
10. Spitz RA. (1945) Hospitalism: An Inquiry into the Genesis of Psychiatric Conditions in Early Childhood. The Psychoanalytic Study of the Child 1; 53-74. 11. Spitz RA. (1965) The First Year of Life: A Psychoanalytic Study of Normal and Deviant Development of Object Relations, New York, International Universities Press.
61