Lokman Hekim Gazetesi - Sayı:23 (Şubat 2013) by Lokman Hekim Hastaneleri

LOKMAN HEKİM HASTANELERİ AYLIK YAYIN ORGANIDIR // ÜCRETSİZDİR // YIL:3 // SAYI:23 // ŞUBAT 2013

Lokman Hekim Hastaneleri Genel Müdürü İrfan Güvendi:

HEDEF DAiMA iLERi

Hedeflerinin “daima ileri” olduğunun altını çizen İrfan Güvendi, dördüncü hastane yatırımının müjdesini verirken “sağlık, inşaat ve hayvancılık” alanında önemli adımlar atılacağını söyledi. SÜRDÜRÜLEBİLİR BÜYÜME

Şirketimizin sınırsız bir ömre sahip olduğuna inanıyoruz. Sürekli büyümeyi sağlamak öncelikli amaçlarımızdan. Uzun vadeli, sürdürülebilir büyümeyi sağlamak stratejik bir hedef.

Ağrısız doğum artık hayal değil Doğum yönteminin nasıl olacağı, anne adaylarının 9 ay boyunca en fazla düşündükleri konuların başında gelir. Normal doğum yaparak anne olmak isteyen çoğu kadının adeta kâbusu olan normal doğum sancıları, artık doğumun katlanılması gereken bir parçası değil. ‘Epidural anestezi’ adı verilen yöntem ile normal doğum, ağrısız ve uyanık olarak yapılabiliyor. Sayfa / 4

DÖRDÜNCÜ HASTANE Van’da, ileri teknoloji ve tıbbi cihazlar ile donatılan Lokman Hekim Hayat Hastanesi’ni, bölgenin sağlık açısından ihtiyaçlarına cevap verecek şekilde hizmete açmaya hazırlıyoruz.

IRAK’A AÇILIYORUZ

Irak’ın Erbil kentinde görüntüleme ve laboratuar hizmetleri verecek bir merkez ile irtibat ofisi işlevi görecek şube açma çalışmalarına yönelik araştırma yapıyoruz.

İNŞAAT VE HAYVANCILIK

2013 yılında 3 alanda büyümek istiyoruz. Bunlardan birincisi öncelikli işimiz olan hastanecilik sektörüyken diğer ikisi ise inşaat ve hayvancılık. Bu alanlarda da büyüyeceğiz. Sayfa / 6-7

Kalbi korumak için 9 altın kural Kışın hava sıcaklığının azalması, kalp damarları başta olmak üzere tüm damarlarda büzüşmeye ve kan basıncında artışa neden oluyor. Bu durum da kalbin yükünü artırıyor. Kardiyoloji Uzmanı Dr. Şahin Mürsel, kalp sağlığını tehdit eden unsurlara vurgu yaptı ve dikkat edilmesi gereken noktaları 9 başlık altında topladı. Sayfa / 5

YAZI DiZiSi Doç. Dr. M. Mustafa ULAŞ Yazı Dizisi: Daruşşifalar (Hastaneler) ve çalışanları Sayfa / 3

LOKMANHEKİM GAZETE

ÖZEL

Dünya Sigarayı Bırakma Günü 9 Şubat, 1987 yılından bu yana “Sigarayı Bırakma Günü” olarak kutlanmaktadır. İnsan ve toplum sağlığının en önemli düşmanı sigaradır. Bilimsel olarak tespit edilmiş içinde 50’den fazla kanser yapıcı, 4000’den fazla kimyasal madde bulunan sigaranın en küçük miktarının bile zararlı olduğu kanıtlanmıştır. Sigaraya bağlı hastalıklar nedeni ile her yıl milyonlarca insanımız hayatını kaybetmektedir. Sigara ile kanser ilişkisi artık kanıtlanmış bir gerçektir. Sigara içenlerde kanserden ölüm oranı, içmeyenlere oranla 15-20 kat daha yüksektir.

İçilen her sigara ömürden 12 dakika çaldığı hesaplanmıştır. Sigara içenlerde ölüm hızı, içmeyenlere oranla iki kat fazladır. Sigara içenler içmeyenlere göre ortalama 20-25 yıl daha erken ölmektedir. Sigara bırakıldığında sigaranın neden olduğu hastalık risklerinin çoğu azalır. Dünya Sigarayı Bırakma Günü vesilesiyle gelin kendinize bir iyilik yapın ve sigarayı bırakın. Aynı zamanda bu iyiliği çocuklarınıza ve çevrenizdeki sevdiklerinize de yaptığınızı unutmayın.

Kim demiş sigarayı bırakamazsınız diye?

Göğüs Hastalıkları

Dr. Sibel Meryem ALPAR Sigara, zehirli bir bitki olan tütünün ince bir kâğıt içine sıkıştırılarak sarılmış halidir. Sigara dumanında vücut için zararlı 4.000’den fazla madde bulunur ve bunların en tehlikelileri nikotin, karbonmonoksit ile katrandır. Sigara içenlerde el ve ağız alışkanlığı bulunur. Günde içilen sigara sayısı ne kadar fazlaysa, bu alışkanlık o kadar güçlüdür. Sigara ‘kendi kendine bırakma’ ve ‘etkinliğini kanıtlamış tıbbi tedavi’ ile bırakılabilir. Bağımlıların bir kısmı sigarayı birden, kendi kendine bırakabilir. Kendi kendine bırakmakta zorlanan kişilerde en etkili tedavi ise hekim gözetiminde bilimsel yöntemlerin kullanılmasıdır. İlaç tedavisi hekim kontrolü ve danışmanlığında uygulanmalıdır. Sigarayı bırakmak için 3 yöntem uygulanabilir, bunlar nikotin yerine koyma tedavisi, bupropion HCl tedavisi ve varaniklin tartarat te-

davisidir. Nikotin yerine koyma tedavisi bağımlılarda sigara bırakırken oluşan yoksunluk belirtilerini giderir. Bunun nikotin bandı, nikotin sakızı, nikotin burun spreyi ve nikotin kartuşu gibi farklı formları vardır. BIRAKAMAM DEMEYİN Sigarayı bırakamayacağınızı asla düşünmeyin, karamsarlığa izin vermeyin. Bırakmak için kendinize bir gün belirleyin ve o gün bırakma konusunda kararlılığınızı koruyun. Sigarayı bırakmayı isteme nedenlerinizi listeleyin. Bırakma nedenleri listesini her zaman görebileceğiniz yerlerde bulundurun. Yanınızda taşıyın, çevrenize asın. Bırakma kararınızı arkadaşlarınız ve ailenizle paylaşın ve size destek olmalarını isteyin. Evinizde ve iş yerinizde sigara ve sigarayı hatırlatacak çakmak, sigaralık ve küllük gibi eşyaları kaldırın. Cebinizde veya çantanızda sigara, çakmak taşımamaya çalışın. Bağımlılık yapıcı bir maddeden kurtulmak güçtür; ancak imkânsız değildir. Kararlılıkla başarılır. Pek çok bağımlının zorlandığı nikotin yoksunluk belirtileri geçicidir ve en çok zorlayacağı süre ilk 2-3 haftadır.

Dumansız alan uygulaması başladı

Kapalı mekanlarda uygulanan sigara yasağı birçok alanda delinirken, Lokman Hekim Hastaneleri’nde yeni bir uygulamaya imza atıldı. Lokman Hekim Sincan Hastanesi girişindeki açık alan “dumansız alan” ilan edilerek sigara içilmesi yasaklandı. SİGARASIZ ALAN ÇİZGİSİ Lokman Hekim Sincan Hastanesi ana girişinin her iki tarafında yer alan kaldırım sigarasız alan haline getirildi. Kaldırım üzerine yazılan “Sigarasız alan” uyarısı ile sigara içenlerin dikkati çekildi. VATANDAŞTAN DESTEK Uygulamanın başlamasıyla birlikte sigara izmaritlerinden oluşan kirliliğin önüne geçilmesinin yanı sıra, çocuklar başta olmak üzere sigaradan rahatsız olan vatandaşlar rahat bir nefes aldı. Vatandaşlar, uygulamayı desteklediklerini ve hastane önünde sigara içilmemesinden duydukları memnuniyeti dile getirdiler.

Sigarayı yeni bıraktım. Bu süreci kilo almadan nasıl atlatabilirim?

Sigarayı bırakanların her gün en az 2,5 litre su içmesi ve kahvaltıdan önce kuru meyve yemesi gerekir. Yarım çay bardağı kuru erik veya üzüm, sabah için iyi alternatifler. Gün içinde en az dört adet meyve yemelisiniz. Öğle veya akşam yemeklerinde sebze veya baklagil yemek de mineral alımı bakımından önemli. Sigarayı bırakanlarda görülen sürekli atıştırma durumunun çözümü şudur: Açlık hissettiğinizde öncelikle iki bardak su içmelisiniz; daha sonra avuç içi kadar kuru meyve veya yağlı tohum yiyebilirsiniz.

LOKMANHEKİM GAZETE

DARÜŞŞİFALAR (HASTANELER) ve ÇALIŞANLARI Yazımın ilk bölümünde, Selçuklu ve Osmanlı dönemlerimize ait hastane sistemleri, hekimler ile hastane çalışanları ve çalışma düzenleri konusuna dikkat çekmek üzere, bu konuda yapılmış araştırmalardan alıntılar sunmak isterim.

Dr. Kemal KARTAL

Lokman Hekim Sincan Hastanesi Başhekim Yardımcısı kkartal@lokmanhekim.com.tr

Meşveret ve Şura Meşveret; sınırlı akla ve düşünceye sınırsızlık kazandırmaktır. Başka bir ifadeyle ortak aklı hakim kılmak, azami müştereklerde buluşmaktır. Şura; değişik şart ve değişik devirlere göre icra şekli ve heyet mozaiği değişse de şurayı teşkil eden şahsiyetlerin, ilim, adalet, görüş ve tecrübe sahibi, hikmet ve feraset erbabı olmaları vasfı değişmez. Akıl sahibi her insan meşveret ile harekete geçer, başka akılları kendi aklıyla birleştirerek güç kazanır, doğru karar alır ve güvenli bir yol haritası çizerek rotasını belirlemiş olur. Zira meşveret; düşüncelerde ki pasları çözer, ortak aklı hakim kılar, şahsi zafiyetlerin oldukça ötesin de şuranın güçlü ve kararlı fikriyatını doğurur.

Sivas – İzzettin Keykavus

Kalp ve Damar Cerrahisi

Doç. Dr. Mahmut Mustafa ULAŞ

Darüşşifa; hastaların şifa bulduğu yer, yani “şifa evi” anlamına gelmektedir. İspanya’dan Türkistan’a kadar geniş bir alana yayılmış olan Darüşşifaların önemli bir kısmı, Türk veya Türk asıllı hükümdarlar tarafından valideleri, hanımları ve kardeşleri adına yaptırılmıştı. Bu yapıların hasta tedavisi yanında ikinci bir fonksiyonu da, sistemli veya usta-çırak eğitimi tarzında hekim yetiştirmekti. Darüşşifalarda “tabip şakirdi” adı verilen öğrenci tabipler, darüşşifa tabipleri yanında çıraklık yoluyla ustalaşırlardı. İlk Osmanlı darüşşifasını Yıldırım Bayezid Bursa’da kurdu. Darüşşifalarda tabip, cerrah, göz hekimi, eczacı ve yardımcısı, hastabakıcı, aşçı, kilerci, temizlikçi, bulaşıkçı, çamaşırcı, kapıcı, vekilharç (alışverişi yapmakla görevli kimse), katip, imam, müezzin, gassal görev yapardı. Darüşşifa içlerinde sebil, kervansaray, türbe, değirmen ve kütüphane de bulunurdu. Bu çok birimli ve çok amaçlı darüşşifalara “külliye” denilmekteydi. Bunlar bünyesinde tıp medresesi ve ecza evi de bulunduran tek örnek Kanuni Sultan Süleyman’ın Mimar Sinan’a yaptırdığı “Süleymaniye Külliyesi”dir. Aslında bu açıdan bakıldığında zamanımızın üniversite yerleşkelerinin basit bir öncüsü niteliğindedir. Hamamı olanlarda külhancı (hamam ocağını yakan kimse) ve tellak gibi görevliler de yer alırdı. Bazı darüşşifalarda, bazari (alım-satım

memuru), sarf emini, mühürdar, şeyh, nakib (şeyh yardımcısı), ekmekçi, hamal-ı guşt (et satın alan et hamalı), maniu’n-nukuş (duvarların temiz tutulmasını gözeten), gılman-ı sultani (saray hizmetlileri), hadim (hizmetçi), çöpçü, bahçıvan gibi diğer çalışanların da zaman zaman görevlendirildiği arşivlerde anlatılmaktadır. Sayısı az olmakla birlikte; 30 kadar mekanı olan en büyük darüşşifalarda bile, odaların bir kısmı hastalara bir kısmı da görevlilere ve kiler, mutfak gibi diğer hizmetlilere ayrıldığı varsayılırsa, en fazla 30 hastanın yatırılıp tedavi edildiğini tahmin edebiliriz. LİYAKAT ESAS ALINIRDI O dönemlerde de baştabiplerde aranan temel özellikler ve görev tanımı net olarak yazılı kurallarla şekillendirilmişti. Liyakat esas alınırdı. İstanbul’da bulunan II. Bayezid vakfiyesinde, “tababete hizmetin adabını her yönüyle yerine getirmekte olan ve keskin zekalı, iyi yetişmiş, görgülü ve mahir bir tabibin reis seçilmesi” şart koşulmuştu. Yani “öngörüşü, fazileti ve kavrayışı ile seçkin olacaktır, reis olup bütün meselelere nezaret edecek ve baştabipliğe ait olan tüm işler onun görüş ve iradesi ile olacaktır” koşulları getirilmişti. Baştabip, diğer tabiplerin danıştığı, idarede olduğu gibi, tıbbi konularda da en yetkili kişi olarak hastalarla ilgili tıbbi kararlardan ve diğer sağlık mensuplarının uygulamalarından sorumluydu. Diğer iki tabibin de, baştabiplerine müracaat edip ona danışarak, kendilerine verilen hizmetlerde doğru yolu tutup güveni kötüye kullanmaktan sakınmaları şartı koşulmuştu. “DEVAM: -Tabipin özellikleri nelerdir? -Tabip ücretleri ne kadardır”

Kabakların çarpışmasıyla çekirdekler çıkacağı ne denli aşikarsa, fikirlerin çarpışmasıyla hakikatlerin doğacağı o denli şek ve şüphe götürmez bir gerçektir. Meşveret, hak ve hakikati ortaya koyma ve mevcut şartlar içinde yapılması gerekenin isabetli şekilde belirlenmesini sağlar. Meşveret edilenlere değer verildiğini gösterir. Onların kalplerini ve akıllarını kazanır, işin beraberce yürütülmesini sağlar, aidiyet duygusunu hakim kılar. Danışma ve fikir alma, yapılacak işleri karara bağlama anlamına gelen meşveret, uygulamaya yönelik olarak yapılacak faaliyetleri kapsar. Meşveretin hayatı hak ve adalet, kalbi marifet, lisanı muhabbet ve aklı kanundur. Meşverette hürriyet ve eşitlik esastır. Bir başka ifadeyle her bir ferdi hür ve müsavi olmayan şuranın meşvereti hüsrana mahkumdur. Hürriyet ve eşitlik istidat ve kabiliyetlerin inkişafına yol açar. Hür ve müsavi, ihlas ve samimiyet, ilim ve irfan sahibi bireylerin oluşturduğu şuranın meşvereti temsil ettiği topluluğun, toplumun, milletin, insanlığın ruhu gücünde ve kararlılığındadır. En yapacağı işlerde kendi düşünceleriyle iktifa eden ve hatta onları başkalarına da kabul ettirmeye zorlayan olgunlaşmamış ruhlar, hangi görev, yetki ve makamda olursa olsunlar etraflarından hep nefret ve istiskal gördükleri gibi düşüncelerinde kendileriyle sınırlı kalacak ve planları akamete uğrayacaktır. Akıllı insan, meşverete en çok saygılı ve başkalarının fikirlerinden en çok istifade eden insandır. Onların işleri kendi aralarında istişare iledir; ilahi emrinin gereğini her işimizde uygulama ferasetini gösterebilmek, sabır ve inatla enaniyetten ve bencillikten kurtularak etrafımıza kulak vermek meşverette bulunmak, ortak aklı, ruhu oluşturarak rotamızı çizmek umuduyla, unutmayalım ki her daim iki akıl bir akıldan ve dahi iki el bir elden kuvvetlidir. Sağlıcakla kalın.

www.lokmanhekim.com.tr // 444 99 11

LOKMANHEKİM GAZETE

Dr. Aysun Özen Okay normal doğumların da epidural anestezi yöntemi ile hem ağrısız hem de anne uyanıkken yapılabildiğini söyledi.

Ağrısız doğum hayal değil Kadın Hastalıkları ve Doğum

Dr. Aysun Özen OKAY

Doğum yönteminin nasıl olacağı, anne adaylarının 9 ay boyunca en fazla düşündükleri konuların başında gelir. Normal doğum yaparak anne olmak isteyen çoğu kadının adeta kâbusu olan normal doğum sancıları, artık doğumun katlanılması gereken bir parçası değil. ‘Epidural anestezi’ adı verilen yöntem ile normal doğum, ağrısız ve uyanık olarak yapılabiliyor. UYANIKKEN DOĞUM Doğumun süresinin uzunluğu ve yaşattığı ağrı düşünülerek normal doğum yapmaktan çekinmemek gerekir. Artık ağrısız normal doğum yapılabilmektedir. ‘Epidural anestezi’ adı verilen yöntemde; annenin bel ve belden alt kısmı uyuşturulur ve bu sayede doğum yapan anne, etrafında olup bitenleri, özellikle bebeğin doğumunu görme şansına sahip olabilir. Konforlu bir ameliyat sağlayan bu anestezi yöntemiyle ayrıca doğum işlemi sırasında bebeğe hiç ilaç verilmediği için bebeğin yaşamsal fonksiyonları da korunmaktadır. Doğumun hangi yöntem ile yapılacağı-

na anne adayını takip eden doktor ve anne birlikte karar vermelidir. Epidural anestezi ile uygulanan normal doğumun hastalar için bir avantajı da zor doğum olasılığı karşısında hastanın sezaryene alınması ve bu ameliyat için ek bir anestezi uygulamasına gerek olmamasıdır. Ancak kanama pıhtılaşma sistemi bozukluklarında, şiddetli sistemik hastalığı olanlarda, enjeksiyon bölgesinde yara veya enfeksiyonlar olduğunda ve gebe bu yöntemi istemiyorsa anne adayına bu yöntem uygulanmaz.

RİSKİ ÇOK DÜŞÜK gun koşullarda ve Epidural anestezi uy kalıcı felç riski yok ehil ellerde yapılırsa ktür. Anne adayındenecek kadar düşü atomik anomaliler, da ek hastalıklar, an l patolojiler bulundoğuştan damarsa da felç ve diğer ması gibi durumlar riski artar. Ancak komplikasyonların m öncesinde iyi anne adayının doğu en geçmesi ile tüm bir değerlendirmed r ve hem anne riskler ortadan kalka nforlu bir doğum hem de bebek için ko gerçekleştirilebilir.

Sincan’da kişisel temizlik semineri yapıldı Lokman Hekim Hastanesi Eğitim Hemşiresi Aslıhan Yılmaz ve Başhemşire Saniye Dikmen, Sincan Belediyesi’nin düzenlediği velilere kişisel bakımın önemini anlatan seminere konuşmacı olarak katıldı. Hastalıklardan korunmanın ilk yolunun kişisel bakımdan geçtiğini belirten Yılmaz ve Dikmen, el ve ayak bakımı, tırnak ve deri temizliği gibi pek çok konuda önemli bilgiler verdi. Hastalıklarla mücadele de ilk ve önemli yolun kişisel bakımdan geçtiğini belirten Başhemşire Dikmen, “Kişisel temizliğin ilk adımı el temizliğidir. Ellerin bol su ve sabunla yıkanması gerekiyor. Eller yıkandıktan sonrada mutlaka temiz bir havlu ile kurulanması gerekiyor. Unutmamalıyız ki mikroplar kuru yüzeylerde büyüyemez ve çoğalamaz. Bu nedenle ellerimizi yıkadıktan sonra iyice kurulamalıyız” dedi. Velilerin özellikle çocuklarına ağız sağlığı konusunda örnek olmaları gerektiğini belirten Başhemşire Dikmen, “Veliler hem el ayak bakımı konusunda hem de ağız sağlığı konusunda çocuklarına örnek olmalı. Günde en az iki kere dişler fırçalanmalı ve çocuğa bu öğretilmeli” önerisinde bulundu. Ellerin gıdalara dokunmadan önce mutlaka yıkanması gerektiğini söyleyen Eğitim Hemşiresi Aslıhan Yılmaz ise el temizliğinin hastalıklardan koruduğunu vurguladı. Kişisel temizliğin sadece el, ayak, tırnak ve deri temizliğinden ibaret olmadığını belirten Yılmaz, kişinin yaşadığı yerin, işyerinin, oturup kalktığı her yerinin temizliğine özen göstermesi gerektiğinin altını çizdi.

ÖZEL

Geceleri yattığımda dişlerimi gıcırdatıyorum. Nasıl önlerim?

Anjiyo oldu sağlığına kavuştu Göğüs ağrısı şikâyeti ile Lokman Hekim Van Hastanesi’ne gelen 64 yaşındaki Kutbettin Söylemez, Kardiyoloji polikliniğindeki başarılı operasyonun ardından taburcu oldu. Muş’un Malazgirt ilçesi Çayırdere köyünde yaşayan Söylemez, Kardiyoloji Uzma-

nı Dr. Mustafa Yurtdaş tarafından ameliyat edildi. Kutbettin Söylemez, bileğinden yapılan anjiyo sonrasında aynı gün içerisinde taburcu oldu. Kısa sürede sağlığına kavuştuğu için memnun olan Söylemez, doktoruna ve hastane personeline teşekkür etti.

Diş gıcırdatma sorunu diş kaynaklı veya ruhsal kaynaklı olabilir. Diş plakları sorunun dişlere zarar vermesini önler ama sorunun kendisini gidermez. Öncelikle diş hekimine başvurmanız gerekir. Eğer diş kaynaklı sorunlar varsa düzeltilmesi diş gıcırdatmanızı engelleyebilir. Eğer diş hekiminiz dişlerle ilgili sorununuz olmadığını saptarsa, stres kaynaklı sorunlarınızın tedavisi için sizi yönlendirecektir.

LOKMANHEKİM GAZETE

ÖZEL

artış gösteriyor. Depresyon durumunuz çok belirgin hale geldiği takdirde ise mutlaka psikiyatri uzmanına başvurun. Kardiyoloji

Dr. Şahin MÜRSEL Sonbaharda hava sıcaklığının azalması, kalp damarları başta olmak üzere tüm damarlarda büzüşmeye ve kan basıncında artışa neden oluyor. Bu durum da kalbin yükünü artırıyor. Kardiyoloji Uzmanı Dr. Şahin Mürsel, kalp sağlığını tehdit eden unsurlara vurgu yaptı ve dikkat edilmesi gereken noktaları 9 başlık altında topladı. İşte o öneriler:

5- İLAÇLARINIZI İHMAL ETMEYİN Kalp hastasıysanız ilaçlarınızı ihmal etmeyin. Soğuk mevsimlerde damarlardaki büzüşmeye bağlı olarak kan basıncı artabiliyor. Bu nedenle kan basıncı kontrollerinizi yaptırın. 6- KIYAFET SEÇİMİNİZE DİKKAT EDİN Vücut ısısında ani değişimler göğüs ağrısı ve kalp krizini tetikleyebiliyor. Bu nedenle özellikle ani ısı farklarının yaşanması durumunda kıyafet seçiminize dikkat edin.

1- KENDİNİZE ÖZEL DİYET UYGULAYIN Sonbaharda yaz aylarına oranla çok daha yüksek kalori içeren besinler tüketiliyor. Sağlıklı bir kalp için yaz sonrasında, beslenme düzeninize dikkat etmeniz ve kilo almamanız gerekiyor.

7- SİGARAYI BIRAKIN Soğuk havalar damarların büzüşmesine neden oluyor. Sigara içtiğiniz takdirde ise bu büzüşme daha da artıyor. Bu nedenle de kalp krizi riski belirgin bir şekilde artıyor. Sağlığınız için sigarayı hayatınızdan çıkartın.

2- SPOR YAPIN Sporu hayatınızdan çıkartmayın. Tok karnına ve soğuk havada ağır egzersizler yapmayın. Günde en az 30 dakikanızı egzersize ayırın.

8- ALKOL KULLANMAYIN Alkol, damarları genişleterek vücut ısısının düşmesine ve kan basıncında ani değişimlere neden oluyor. Sonuç olarak da alkol kalp krizi geçirme riskinizi artırıyor.

3- GRİP VE ZATÜRRE AŞISI OLUN Kışın kapalı ortamlara girişle birlikte solunum yolu hastalıkları da artıyor. Bu durum kalp hastalıklarını tetikliyor. Solunum yolu enfeksiyonlardan korunmak için grip ve zatürre aşılarını yaptırın. 4- DEPRESYONA KARŞI ÖNLEM ALIN Bu mevsimlerde depresyon gibi ruhsal hastalıklar

9- KALBİNİZİ KONTROL ETTİRİN Mevsim değişikliklerine uyum sağlayabilmek için, özellikle 40 yaş üstündeki erkekler ve 50 yaş üstündeki kadınların mutlaka bir kardiyolog tarafından muayene ve tetkik edilmeleri gerekiyor.

Böbrek taşından kurtuldu

Van’ın Erciş ilçesinde yaşayan ve böbrek rahatsızlığı ile Lokman Hekim Van Hastanesi’nde şifa arayan Aişe Avcılar, başarılı bir operasyonun ardından taburcu oldu. 57 yaşındaki Avcılar, Üroloji Uzmanı Aslan Demir tarafından muayene edildi. Hastalığın teşhisinin konulmasının ardından açık ameliyatla hastanın böbrek taşları alındı. Doktor Demir, ameliyatın oldukça başarılı geçtiğini ve hastanın kısa sürede taburcu edileceğini belirtti. Yaklaşık 2 yıl çektiği böbrek rahatsızlığından kurtulan Aişe Avcılar ise “Lokman Hekim ailesini çok takdir ediyorum ve şükranlarımı sunuyorum” diyerek memnuniyetini dile getirdi. ÖZEL

Mide ağrısına şifa aradı

Hakkari’de yaşayan 67 yaşındaki Hasan Ege, mide ağrısı ve ishal şikayetinden Lokman Hekim Van Hastanesi’ndeki tedavi ile kurtuldu. Dahiliye Doktoru İlhami Gültepe tarafından muayene edilen Hasan Ege, teşhisin konulmasının ardından tedavi altına alındı. Doktor Gültepe tarafından yapılan endoskopi ile şifa bulan Hasan Ege, “Hastanede kaldığım süre içerisinde doktorum İlhami Gültepe’nin tedavi yönteminden, personelin ise sıcak ilgisinden çok memnun kaldım. Herkese teşekkür ediyorum” dedi.

Ayak bileğim ve dizimdeki dairesel hareketlerde “tık, tok” gibi sesler çıkıyor. Zararlı mıdır?

Eklem hareketleri sırasında duyulabilen tıkırtı ve tokurtuların tam sebebini henüz bilemiyoruz. Hareket esnasında birbirinin üzerinden atlayan dokuların düşerken çıkardıkları şok dalgalarından kaynaklandığı düşünülüyor. Ancak bildiğimiz bir şey varsa o da bunların masum sesler olduğudur. Bu belirtilere ağrı eşlik etmiyorsa sebebini araştırmak çok da önemli değildir.

www.lokmanhekim.com.tr // 444 99 11

HEDEF DAiMA DAHA iLERiYE

Lokman Hekim Hastaneleri Genel Müdürü İrfan Güvendi, 2012 yılının değerlendirmesini 2013 yılının ise hedeflerini Gazete Lokman Hekim’e anlattı. Lokman Hekim Engürüsağ A.Ş.’nin hedefinin “daima ileri” olduğunun altını çizen Güvendi, dördüncü hastane yatırımının da müjdesini verdi. 2013 yılında “sağlık, inşaat ve hayvancılık” alanında önemli adımlar atılacağını kaydeden Güvendi, sorularımıza şu cevapları verdi:

2012 yılı Lokman Hekim Hastaneleri için nasıl geçti? Sincan ve Etlik Lokman Hekim Hastanesi’nde önceki yıllara göre daha gelişmiş ve daha karlı bir şekilde çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Buradaki hastanelerimizin verimliliğini artırma çabalarımızın karşılığını 2012 yılında aldık. Gelinen noktada önceki yıllara göre verimliliğimizde ciddi artış söz konusu. Şimdi hedef 2013. Peki Van’daki yatırımlarınızda durum nedir? Önemli yatırımlarımızdan birisi de Van’da. Lokman Hekim Van Hastanesi’nin işletmesini de sürdürüyoruz. Lokman Hekim Van Hastanesi’nde deprem öncesine göre çalışma hacmi daha yüksek bir hale geldi ve bu durum oradaki diğer yatırımlarımız için bizi teşvik ediyor. Çok isabetli bir yatırım olarak görünüyor. Depreme rağmen geldiğimiz nokta çok tatmin edici. Uzun vadeli stratejik hedefleriniz nelerdir? Halka arz yoluyla SPK denetimine tabi bir şirket haline geldik. Şirketin sınırsız bir ömre sahip olduğuna inandığımız için bu işi yaptık. Sürekli büyümeyi sağlamak şirketimizin öncelikli amaçlarındandır. Uzun vadeli, sürdürülebilir ve kârlı büyüme sağlamak bizim için stratejik bir hedef. Aynı zamanda sektördeki yatırım fırsatlarını değerlendirip çeşitli kuruluşlarının işletmelerini devralarak hastaneler zinciri kurmak istiyoruz.

“DÖRDÜNCÜ HASTANE GELİYOR” 2013 yılında hastaneler zincirine yeni bir halka ekleyecek misiniz? Özel sağlık sektörünün önde gelen isimlerinden olan ve bugüne kadar üç hastane çalışmalarını sürdüren grubumuz, son olarak Van’da ileri teknoloji ve tıbbi cihazlar ile donatılan Lokman Hekim Hayat Hastanesini, bölgenin sağlık açısından ihtiyaçlarına cevap verecek şekilde hizmete açmaya hazırlıyoruz. Açılacak bu hastane hakkında bilgi verir misiniz? Toplam 6.000 metrekare üzerinde kurulmuş hastanemizin 35 yatak kapasitesi mevcuttur. Hastanemiz bünyesinde 3 adet genel yoğun bakım yatağı, 2 adet yeni doğan yoğun bakım kuvözü, 2 adet ameliyathane ve 2 adet doğumhane bulunmaktadır. Hayat Hastanesi’nin SGK ile anlaşması olacak mı? Hayat Hastanesi’nin SGK ile anlaşma yapmayıp, Özel Sigortalar ve bireysel sağlık hizmetine yönelik çalışma yapmasını planlıyoruz. Van’da SGK ile anlaşması olmayan ilk hastane olacak. Bu yatırımımızı en kısa zamanda halkımızın hizmetine sunmayı düşünüyoruz.

www.lokmanhekim.com.tr // 444 99 11

Şirketimiz hissedarı olduğu, son teknoloji ile süt sağımı ve depolaması yapabilen entegre bir tesis olarak faaliyetini sürdüren Haysüt A.Ş.’ndeki ortaklık payını artırdı. Bu alanda yatırımlarını artırmak suretiyle büyüme hedeflemekteyiz. Şirketimizin inşaat sektöründe de yatırım yapmaya karar vermiştir. Ankara’nın Etimesgut İlçesi Bağlıca Mahallesi sınırlarında inşaatlarımız başladı ve hızlı bir şekilde devam ediyor. 2013 yılında 3 alanda büyümek istiyoruz. Bunlardan birincisi öncelikli işimiz olan hastanecilik sektörüyken diğer ikisi ise inşaat ve hayvancılık.

“KIYAMETE KADAR YAŞAYACAK” “LOKMAN HEKİM IRAK’TA” Genel Müdürlüğünüz döneminde uluslararası alanda da çalışmalarınız oldu. Yurt dışındaki faaliyetleriniz hakkında bilgi verir misiniz? Lokman Hekim Hastanelerini dünyada kabul gören bir marka haline getirmeye çalışıyoruz. Bu çerçevede çeşitli girişimlerimiz oluyor. Uluslararası fuarlarda boy göstermeye çalışıyoruz. Hollanda’dan Afganistan’a, Irak’tan Almanya’ya kadar birçok ülke ile sağlık hizmeti sunumuna ilişkin temaslarımız oluyor. Yurt dışına yönelik bir yatırımınız olacak mı? Ekonomi Bakanlığı, sağlık sektöründe yurt dışı hasta hizmetlerinin arttırılmasına yönelik teşvikler veriyor. Bunlardan faydalanmak istiyoruz. Bu kapsamda Irak’ın Erbil kentinde görüntüleme ve laboratuar hizmetleri verecek bir merkez ile irtibat ofisi işlevi görecek şube açma çalışmalarına yönelik araştırma yapıyoruz. 2013 yılı içerisinde bu merkez faaliyete geçebilecek mi? Dediğim gibi şu anda araştırma aşamasındayız. Sermaye Piyasası Kurulu denetimine tabi bir şirket olarak bu tarz girişimlerimizle ilgili açıklamaları Kamuoyu Aydınlatma Platformu aracılığı ile yapıyoruz. Hedefimiz kısa süre içerisinde bu yatırımı da hayata geçirmek. Bu merkezin tam olarak nasıl bir işlevi olacak? Irak’ın Erbil kentinde açmayı planladığımız merkezin hastanelerimize hasta transferlerinin yanında, yerli hastalara da hizmet vermede önemli bir yer tutacağını düşünüyoruz.

“İNŞAAT VE HAYVANCILIK YATIRIMI” Lokman Hekim Engürüsağ A.Ş. sadece sağlık alanında hizmet vermiyor. İnşaat ve hayvancılık alanında da çalışmalar devam ediyor. Bu sektörlerdeki gelişmeler nelerdir?

Lokman Hekim markası oluşturulurken bugünler hayal edilmiş miydi? Hiçbir şirket kısa süreler için kurulmaz. Biz de şirketimizi kıyamete kadar devam etmesini arzu ederek kurduk. Küçük sermayelerle kurulmuş şirketlerde ilk aşamalarda kar payı dağıtımı kolay olmuyor. Biz ortaklarımızın da fedakarlığı ile sürekli büyüyen bir şirket olduk. Bu fedakarlık karşılığında bugün sağlık, inşaat ve hayvancılık sektöründe faaliyet gösteren, İMKB’de işlem gören 1000’in üzerinde çalışanı bulunan bir şirket haline geldi. Bundan sonraki hedefimiz ise şirketimizin istikrarlı şekilde kar payı dağıtan bir görüntüde olmasıdır.

“SAĞLIK EĞİTİMİNİN ÖNEMİ” Sağlık hizmeti sunumunda karşılaştığınız zorluklar nelerdir? Sağlık eğitimi alanında, hemşire, operatör gibi yardımcı sağlık hizmetlerinde büyük açık var. Bu alanda bir planlamaya ihtiyaç duyuluyor. Sağlık meslek liselerinin kapatılmasına dair kararın son anda TBMM’de yapılan bir değişiklikle 2017’ye ötelendi. Biz de bir lise kurma aşamasındaydık, bu liselerin kapatılacağı açıklandı. Sonra karar bir gecede değişti. Bu alanda çok büyük açık var. Sadece hemşire, röntgen operatörü gibi düşünmeyin. Her alanda ihtiyaç var. Mesela hastanelerin elektrik sistemleri, bilişim sistemleri çok büyük önem taşır. Bu birimlerde çalışacak insan bulamıyoruz.

“SAĞLIK TURİZMİ CENNETİ OLABİLİRİZ” Türkiye’nin sağlık turizminde hak ettiği yere geldiğini düşünüyor musunuz? Hak ettiğimiz yerde olduğumuzu söylememiz güç. Ancak bundan sonraki süreçte büyük gelişmeler olacağına inanıyorum. Sağlık Bakanlığı, sağlık turizmine destek kararlılığından vazgeçmezse Türkiye sağlık turizmi cenneti olur. Devlet olmadan sağlık turizmi olmaz. Ortadoğu, Balkanlar ve Avrupa`dan gelecek hasta sayısı katlanarak artar.

İRFAN GÜVENDİ KİMDİR? 1969 Tirebolu doğumlu olan İrfan Güvendi, Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Uluslararası İlişkiler Bölümünü bitirdi. Selçuk Üniversitesi Kamu Yönetiminde Yüksek Lisans yaptı. T.C. Sayıştay Başkanlığı’nda Denetçi Yardımcısı olarak çalışan Güvendi, daha sonra Dünya Bankası T.C. Kamu Mali Yönetiminin Yeniden Yapılandırılması Projesinde görev aldı. Sayıştay’da Denetçi ve Baş Denetçi görevlerinde bulunan Güvendi, TBMM Genel Sekreterliğinde Danışmanlık, Tarım Kredi Kooperatifleri Merkez Birliği Genel Müdürlüğünde Genel Müdür Yardımcılığı, Gübre Fabrikaları T.A.Ş’de Yönetim Kurulu Başkan Vekilliği, Güven Sigorta’da Yönetim Kurulu Başkanlığı, Tarım Sigortaları A.Ş’de ise Yönetim Kurulu Başkan Yardımcılığı yaptı. İran’da Razı Petrol Kimya Şirketi’nde İcra Başkanı ve Yönetim Kurulu Başkan Vekili olarak bulunan Güvendi, HaySut A.Ş Yönetim Kurulu üyeliğinin ardından, Lokman Hekim Engürüsağ A.Ş. Genel Müdürlüğü ve Yönetim Kurulu Başkan Yardımcılığı görevlerini üstlendi.

LOKMANHEKİM GAZETE

“YER ÇEKİMİNE KARŞI GELEBİLİRSİN”

Plastik Cerrahi

Dr. Mert Demirel

Yıllar yüzümüzdeki etkisini yer çekimi aracılığıyla gösterir. Yanaklar aşağı doğru sarkar. Elmacık kemiklerinin üzerindeki yağ yastıkçıkları ağız kenarına doğru yer değiştirir. Çene altında deri fazlalıkları oluşur ve gevşer.

Yüzümüzdeki değişiklikleri bayanlar aslında gayet iyi değerlendirir ve çözümünü de bilirler. Aynaya baktıklarında hemen kulağın önünden parmaklarıyla yüzü arkaya doğru gererek yüzünü olması gerektiği pozisyona getirirler. Bizim de yaptığımız aslında buna benzer bir işlemdir. Bu ameliyat yüz güldürücü sonuçları nedeni ile benimde bir çok estetik cerrah gibi yapmaktan keyif aldığım bir operasyondur. Kulağın hemen önünde doğal bir çizgilenme mevcuttur. Buradan yapılan bir kesi ile kulağın altından arkasına doğru geçilir. Yüz cildi kaldırılır, uygun vektörlerde (burası çok önemlidir) gerilir ve fazla cilt kesilir. Yüzü destekleyen SMAS adı verilen yapıya uygun dikişlerle asma işlemi yapılır. Uygun estetik dikişler konarak operasyona son verilir. Bazı durumlarda kesi şakak bölgesinden daha yukarı uzayabilmektedir. Bu seçeneği hekiminizle avantaj ve dezavantajları açısından tartışmanız gerekir. AMELİYAT ÖNCESİ Hekiminizle ameliyatı ayrıntılı bir biçimde konuşmanız gerekmektedir. Bu ameliyatla beraber göz kapağı estetiği de yapılabilmektedir. Ayrıca yağ enjeksiyonları ve alın germe gibi işlemler de bu ameliyata eklenebilir. En az bir hafta öncesinden aspirin, ginkgo biloba, e vitamini gibi kan sulandırıcı ilaçların kesilmesi gerekmektedir. Ameliyata temiz bir şekilde gelmek sonuçlar açısından önemlidir. Ameliyat öncesi fotoğraflarınız çekilecektir. Bu uygulama medikolegal bir gerekliliktir. AMELİYAT Yaklaşık 2-4 saat sürer. Lokal anestezi altında yapılabileceği gibi genel anestezi de uygulanabilir. Ameliyat sahasına iki adet dren konur. Bu drenler 24-36 saat sonra çekilir. Hasta ameliyattan yüz germe korsesi ile çıkar ve bu korsenin bir hafta giyilmesi istenir. AMELİYATTAN SONRA 6. günde dikişler alınır, yüzde mevcut ödemler geçmeye başlar. Özel bir masaj metodu ile yeni cilt dokusu dinamikleştirilmeye başlanır. İki hafta içerisinde şişlikler ve morluklar geçmiş olacaktır.

Beyin ve Sinir Hastalıkları

Doç. Dr. Serkan ŞİMŞEK

10 kişiden 8’inde bel ağrısı Sincan’ın simgelerinden Güngörmüşler Konağı’nda sağlık toplantıları düzenlenmeye devam ediyor. Sağlık toplantısının son konusu çağın hastalıklarından biri olan bel fıtığıydı. Sosyal hayatı olumsuz etkileyen bel fıtığı hakkında merak edilenler Lokman Hekim Hastanesi Beyin ve Sinir Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Serkan Şimşek tarafından aydınlatıldı. Şimşek, yapılan araştırmaların çoğunun insanların yüzde 80-85’inin hayatlarının bir döneminde bel ağrısı şikâyeti ile karşılaştıklarını ve en çok 30-40 yaşlarında olan bireylerin bu rahatsızlığı çektiklerini gösterdiğini söyledi. Şimşek, “Bel fıtığını, bel omurları arasındaki süspansiyon görevini yapan kıkırdak dokunun çeşitli sebeplerle yırtılarak omurilikten çıkan ve kalçaya, bacağa dağılan sinire baskı yapması olarak tarif edebiliriz” dedi. Bel fıtığının pek çok belirtisi olduğunu belirten Şimşek, “Bel fıtığı olan hastalarımızda en çok rastladığımız belirtileri, bel ağrısı, kalçaya, tek veya iki bacağa yayılan ağrı, yürüme güçlüğü, bacakta uyuşma ve güçsüzlük, nadir olarak idrar kaçırması olarak sıralayabiliriz” diye konuştu. BEL FITIĞININ NEDENLERİ Bel fıtığına pek çok unsurun neden olabileceğini belirten Doç. Dr. Serkan Şimşek, ağır kaldırma, uzun süre aynı pozisyonda çalışma, yüksekten düşme, fazla kilo, çok doğum ve düzenli spor yapmamanın nedenler arasında olduğunu söyledi. Bel fıtığına yakalanmamak için sırt kaslarını güçlendirici egzersizlerin yapılması gerektiğinin altını çizen Şimşek, “Bel fıtığı olmamak için spor yapmak, bir şey kaldırırken ya da alırken doğru şekilde eğilip kalkmak ve omurgaya fazla yük binmemesi için ideal kilomuzu korumak gerekiyor. Doğru eğilme şekli ise sırttın düz olarak kalması ve dizlerin kırılarak yerdeki nesnenin kaldırılmasıdır” dedi. KESİN TANI İÇİN MR Bel fıtığı belirtileri taşıyanların bir beyin cerrahi uzmanı tarafından nörolojik muayene yapılması gerektiğini vurgulayan Şimşek, kesin tanının bel MR tetkiki ile konulduğunu belirtti. Ameliyatında en son çare olduğunu belirten Şimşek, kişinin dinlenme ve doğru hareketlerle ağrılardan kurtulabileceğini söyledi.

www.lokmanhekim.com.tr // 444 99 11

LOKMANHEKİM GAZETE

Terör mağdurlarına özel hastane kapısı açıldı Sosyal güvenlik sisteminde köklü değişiklikler öngören tasarı yürürlüğe girerken, 4.5 milyona yakın vatandaşa müjdeli haber geldi. Yasa ile sosyal güvenlik sisteminde radikal adımlar atılıyor. Sağlık alanını ilgilendiren bazı düzenlemeler şöyle: TERÖR MAĞDURLARINA ÖZEL HASTANE: Terörle mücadele ile emniyet ve asayiş nedeniyle malul kalanlar ya da Kore, Kıbrıs ve İstiklal Savaşı gazisi olarak şeref aylığı bağlananlar ve bunların eşleri, kamu hastanelerinden sevk almadan özel hastaneye gidebilecek ve bunlardan ilave ücret alınmayacak.

Türkiye’nin sağlık karnesi Türkiye’nin, sağlıkta son on yılda gerçekleştirilen iyileştirmelere karşın hizmet ve altyapı açısından Avrupa ülkeleri arasında son sıralarda bulunduğu ortaya çıktı. OECD’nin AB ve AB’ye üye olmayan kıta ülkelerinin sağlık politikaları ve sağlık durumunu incelediği “Health At A Glance Europe 2012” raporu açıklandı. İşte rapordan detaylar: DOKTOR SAYISI AZ Rapora göre Avrupa’da bin kişi başına en fazla doktorun düştüğü ülke Yunanistan oldu, en az doktor ise Türkiye’de bulunuyor. Yunanistan’da bin kişiye 6.1, Türkiye’de 1.7 doktor düşüyor. Türkiye, kaydettiği yüzde 3 artışla doktor sayısı artışında Avrupa’nın üçüncü başarılı ülkesi oldu. BİN KİŞİYE 1.6 HEMŞİRE 2010’da İsviçre’de bin kişiye düşen hemşire sayısı 16 olurken, diğer uçtaki Türkiye’de bin kişiye 1.6 hemşire düştü. AB ortalaması bin kişiye 8 hemşire oldu. Türkiye 10 yılda hemşire sayısını Avrupa’da en çok artıran ikinci ülke oldu. YATAK SAYISI ARTIYOR Türkiye hala en az hastane yatağına sahip ülke, ancak son on yılda hastane yatağı sayısını önemli ölçüde artırdı. CEPTEN HARCAMA Türkiye Avrupa’da toplam sağlık harcamaları içinde cepten harcama payı değişimini hanehalkları lehine en fazla gerçekleştiren ülke oldu. EN AZ KANSER TÜRKİYE’DE 2008 rakamlarına göre Avrupa’da kanserin en az görüldüğü ülke Türkiye. AB ortalamasında her yüz bin kişiden 296’sında bir kanser vakası görülüyor. Her yüz bin

kişide 361 kanser vakasıyla Fransa en fazla kanser görülen Avrupa ülkesi. Türkiye’de ise kanser vakaları yüz binde 182 düzeyinde görülüyor. “ŞEKER”DE DÖRDÜNCÜYÜZ Türkiye 2011 itibarıyla şeker hastalığında Avrupa dördüncüsü çıktı. 20-79 yaş arası diyabet yaygınlığı ölçümünde Portekiz yüzde 9.8 ile birinci olurken, Türkiye 8.1 ile dördüncü durumda. Şeker hastalığı AB27 yaygınlığı ise yüzde 6.4 oldu. KOAH EN ÇOK TÜRKİYE’DE Rapora göre astım Türkiye’de kadınlarda yüzde 5, erkeklerde ise yüzde 2.5 oranında görülüyor. Türkiye, yüzde 6.2 yaygınlık oranıyla KOAH hastalığında ise Avrupa’da en yüksek orana sahip. TÜRKLER İÇKİYİ AZALTTI Türkiye’de alkol tüketimi 1980-2010 arasında yüzde 17 düştü. Türkiye, 15 yaş ve üstü kişiler yılda ortalama 1,5 litre alkollü içecek tüketiyor ve bu rakamla Avrupa’da tüketim sıralamasının sonunda bulunuyor. KADINLARDA OBEZİTE DAHA YAYGIN Obezite’nin Türkiye’de erkeklerde yüzde 13.2, kadınlarda ise yüzde 21 oranında görüldüğü belirtildi. Obezite oranı Türkiye’de AB ortalamasına yakın ve nüfusun yüzde 16.9’u obez.

500 BİN GENCE SAĞLIK HİZMETİ: Lise ve dengi öğrenimlerini tamamlayıp aynı yıl içerisinde yükseköğrenimlerine başlayan öğrenciler, 20 yaşını dolduracakları tarihi aşmamak kaydıyla, 120 gün süreyle sağlık hizmetlerinden yararlanmaya devam edecek. SGK’YA ESNAF DA GİRDİ Yönetim Kurumu Güvenlik Sosyal temsil de Kurulu’nda, esnaf ve sanatkârlar edilecek.

Minik Sıla sağlığına kavuştu Bronşit rahatsızlığı nedeniyle annesi tarafından Lokman Hekim Van Hastanesi’ne getirilen minik Sıla sağlığına kavuştu. Van’ın Gürpınar ilçesinde yaşayan 5 yaşındaki Sıla Sürücü Çocuk Hastalıkları Uzmanı Doktor Abdulselam Batu tarafından muayene edilerek, müşahede ünitesine alındı ve tedavisine başlandı. Doktor Batu’nun uyguladığı tedavinin ardından sağlığına kavuşarak taburcu olan minik Sıla, hastane personelinin de sevgilisi oldu. Minik Sıla ve annesi tüm hastane personeline tedavi sürecindeki yaklaşımlarından ötürü teşekkür etti.

HASTANEDE KALIŞ 1.5 GÜN Hastanelerde ortalama kalış süresi Türkiye’de 1,5 gün ve bu Avrupa’nın en düşük rakamı. İzlanda, İngiltere ve Hollanda’da 2, İsviçre, Hırvatistan, Romanya’da ise 5 ya da daha fazla gün hastanede kalınıyor.

www.lokmanhekim.com.tr // 444 99 11

LOKMANHEKİM GAZETE

Ortopedi yoloji’ye ve Kardi

ofesör” “taPkvriy esi

Lokman Hekim Hastaneleri kadrosuna iki “profesör doktor” kattı. Ortopedi ve Travmatoloji Kliniği Prof. Dr. Ethem Faruk Mumcu, Kardiyoloji Kliniği ise Prof. Dr. Emir Kubilay Şenen ile güçlendirildi. Taze kan olarak Lokman Hekim Sincan Hastanesi’nde hizmet vermeye başlayan profesör doktorlarımıza “hoş geldiniz” derken, hastalarımıza ve kurumumuza da hayırlı olmasını diliyoruz. ORTOPEDİ VE TRAVMATOLOJİ Prof. Dr. Ethem Faruk Mumcu’nun katılımıyla güçlenen Ortopedi ve Travmatoloji Kliniğimizde, diz, omuz ve kalça protezleri, artroskopik tanısal ve girişimsel işlemler, açık ve kapalı travma redüksiyon, atel, alçı ve cerrahileri gibi tüm girişimsel iş ve işlemler yapılmaktadır. KARDİYOLOJİ Prof. Dr. Emir Kubilay Şenen’in taze kan olarak katıldığı Lokman Hekim Sincan Hastanesi Kardiyoloji Kliniği ise Holter, Ambulatuar Kan Basıncı, Efor, EKO, MPS, Koroner Anjio, PTCA, Stent, Kalp Pili, EPS (Elektro fizyolojik çalışma ve ablasyon) uygulamaları gibi tüm girişimsel iş ve işlemlerde hizmet vermektedir.

Prof Dr. Emir Ethem Faruk Mumcu

Suna KURT

Lokman Hekim Sincan Hastanesi Poliklinik Sorumlu Hemşiresi

Açık Mektup Sevgili meslektaşlarım; ben emekli bir hemşireyim… 23 yıl kamuda bilfiil hizmetten sonra emekli oldum ve 4 yılı aşkındır Lokman Hekim ailesinde hizmet vermekteyim. Yılların verdiği tecrübeyi buradan sizlerle paylaşmak istiyorum. Görüyorum ki mesleğe yeni başlayan arkadaşlarım, memnuniyetsilik ve mutsuzluk içindeler… Halbuki bilseler ne kadar şanslılar! Kendimden örnek verecek olursam eskiden eldivenler kullanıldıktan sonra yıkanır, ters çevrilerek kurutulur, pudralanır ve tekrar kullanıma hazırlanırdı. Enjektörler saatlerce kaynatılıp, iğne uçları tek tek açılırdı. Hemşirenin toplumda bir yeri ve adı yok idi! Hemşirelik mesleğinin dışında paspas dahil her şey yaptırılırdı. Amiri tarafından küçük görülür ve olumsuz davranışlarla karşı karşıya kalabilirdi. Hiçkimse haklarını bilmezdi. Lokman Hekim ailesi ile tanıştıktan sonra vizyon, misyon, hasta hakları, kalite, çalışan hakları gibi terimlerin gerçekte var olduğunu gördüm. Özgürlük, çağdaşlık, modernlik, en son teknik ve teknolojik alet kullanımını 23 yıllık kamu çalışma süremden sonra burada etüt ettim. Tüm haklarımını en az kamu kadar tam ve zamanında aldığımı, alt üst ilişkisinin gözüne sokularak gösterilmediğini, güvende, hür, rahat, iyi diyaloglar ve iletişim, sosyal etkinlikler, görev değişikliğinde yatay ve dikey terfinin açık, net ve adaletli olduğunu gördüm. Meslektaşlarım; sanmayın ki Lokman Hekim Hastaneleri kadar kurumsal ve hakların adaletli verileceği bir kurum daha kolay bulacaksınız. Size tavsiyem, mesleğinizi, iş yerinizi, çalışma arkadaşlarını seviniz, severek yaşayınız. İşte o zaman çok mutlu olacaksınız. İnşallah hepiniz sağlık ve mutluluk içinde benim gibi 30 yıl mesleğinizi icra edersiniz. Hoşçakalın...

Prof Dr. Emir Kubilay Şenen

Sanat ve sanatçıya destek

Sanat ve spor alanlarındaki sponsorluklarıyla dikkat çeken Lokman Hekim Hastaneleri, Van Türk Musikisi Derneği’nin konserine de katkı verdi. Lokman Hekim Hastaneleri, Van Valiliği sanat çadırında düzenlenen ve kürdilihicazkar şarkılardan oluşan konsere ana sponsor oldu. Konsere Lokman Hekim Van Hastanesi Müdürü Salih Gümüş korist olarak katılırken, hastane personeli de konsere büyük ilgi gösterdi. Çok sayıda vatandaşın da ilgiyle takip ettiği konser büyük beğeni topladı. Konser sonrası ise Van Türk Musikisi Derneği Yönetim Kurulu ve Van Kültür Müdürlüğü tarafından, Lokman Hekim Hastaneleri’ne sanat ve sanatçıya verdiği destekten ötürü teşekkür edildi.

www.lokmanhekim.com.tr // 444 99 11

Seyahat acentelerinden büyük ilgi Yurt dışı faaliyetlerine her geçen gün bir yenisini ekleyen Lokman Hekim Hastaneleri son olarak Libya’nın Bingazi şehrinde boy gösterdi. Lokman Hekim Hastaneleri yetkilileri, Bingazi’nin en başarılı 38 seyahat acentesi ile bir araya geldi. Acentelerin yanı sıra Libya Bingazi Başkonsolosu Ali Sait Akın ve THY Bingazi Müdürü de toplantıya katıldı. Son derece başarılı bir şekilde geçen Çalıştay’da Lokman Hekim Hastaneleri büyük beğeni topladı.

LOKMANHEKİM GAZETE

Nefes kesen tatbikat Lokman Hekim Sincan Hastanesi’nde gerçekleştirilen yangın tatbikatı nefesleri kesti. Elektrik kontağından çıkan temsili yangın kısa sürede hastane çalışanları tarafından kontrol altına alınırken, Acil Servis ve Yoğun Bakım Ünitesi’nde bulunan hastalar başarılı bir operasyonun ardından tahliye edildi. Lokman Hekim’deki tatbikat aksiyon filmlerine adeta taş çıkarttı. Yangın tatbikatı öncesi Ankara Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Eğitim Amiri Nihat Arslan, hastane çalışanlarına yangın ve söndürme eğitimi verdi. Eğitimin hemen ardından tat-

Lokman Hekim Sincan Hastanesi’nde yapılan “yangın ve hasta kurtarma” tatbikatı aksiyon filmlerine taş çıkarttı.

bikat başladı. Hazırlanan senaryo gereği, acil servis çocuk gözlem odasında elektrik kontağından kaynaklanan kıvılcım sonucu yangın çıktı. Durumu fark eden personel yangın butonuna basarak ‘kırmızı kod’ verilmesini sağladı. Hastanenin eğitimli yangın söndürme ekibi derhal olay yerine geldi ve ilk müdahaleyi yaparak yangının büyümesini engelledi. Öncelikle bu kısımda bulunan enerjiyi kesen ekipler, daha sonra itfaiyeyi çağırdı. Hastane yangın müdahale ekibi yangını kontrol altına almaya çalışırken, diğer taraftan kurtarma ekipleri tehlikeli

kısımdaki hastaları hastane bahçesindeki triaj alanına çıkardı. Hastane müdahale ekibi su ve köpükle müdahale ederek yangını kısa sürede söndürmeyi başardı. Bu esnada acil servis çocuk gözlem odasındaki yangının 1. kat KVC Yoğun Bakıma sıçradığı bilgisi alındı. Santral ikinci kez ‘kırmızı kod’ alarmı verdi. Söndürme ekipleri bu kısımdaki yangına müdahale ederken, KVC Yoğun Bakım’da yatan hastalar güvenli bir şekilde hastaneden tahliye edilerek, ambulanslarla başka hastanelere nakledildi.

KARE BULMACA www.lokmanhekim.com.tr Lokman Hekim Engürüsağ Sağlık Turizm Eğitim Hizmetleri ve İnşaat Taahhüt A.Ş. İrfan GÜVENDİ Editör-Yazı İşleri Müdürü Bora AYDİN Yayın Danışma Kurulu: Uzm. Dr. Mustafa SARIOĞLU Dr. Mehmet ALTUĞ Uzm. Dr. Necmettin DİN Doç. Dr. Celil GÖÇER Dr. Kemal KARTAL Dr. İbrahim UĞUR Yrd. Doç. Dr. Celal Gökhan OSMANOĞLU Dr. Murat Kadir ERDEM Bayram GÜVENDİ Uzm. Dr. H. Ali YAKUT Nazım BİLGEN Sara FARBOUDİ Ümmühan DEMİREZEN Tuğba ARIZ Sevgi BAYRİ Yönetim Yeri: Zübeyde Hanım Mah. Aslanbey Cad. No: 17 İskitler/Altındağ/ANKARA Tel: (0 312) 444 99 11 Tasarım:

akkan K O P Y A L A M A

. M E R K E Z I

YUKARIDAN AŞAĞIYA 1- Diğer, başka – Başka bir devletin uyruğunda olan, yabancı, 2- Bir kimseyi kötüleme, yerme, yergi – Keskin bir şeyler, bir darbeyle vücutta oluşan derin kesik veya zedelenme – Motor güç birimi, 3- Tatbiki, pratik, uygulamalı - Kalıtımla geçen, soydan geçme, 4- Ordu’nun bir ilçesi, Yerine kullanma, 5- Kiloamper(kısa) – Kaza ile, istemeyerek – Bir haber ajansı, 6- “… Nostra” (Carlos Fuentes’in bir romanı) – Gizli görevli, casus, 7- Kesici araç kabı – Belirtiler – çukur bir şeyin en alt bölümü, 8- Eski haline getirme – Aşırı dikkat, özen, ihtimam, 9- Bağa güreşi alanı – Gelir sağlayan mülk, 10- Bir işte yardımcı olarak çalışan erkek – Oy – Lütesyum’un simgesi, 11- Ateş – Dar ve hafif, düz dipli bir yarış teknesi türü – Ağaç veya taştan yapılmış büyük havan, 12- Eskiden kara ordusu – Kalça kemiği

. K I R T A S I Y E

Atatürk Mh. Lale Cd. No: 1/4 Sincan / ANKARA Tel: 0 312 271 00 82 Baskı Yeri: AFŞAR MATBAACILIK Ağaçişleri Yapı Koop. 21. Cad. 599. Sokak No.: 29 İvedik / ANKARA 0 312 394 39 22-23 Baskı Tarihi: 1 Şubat 2013 Lokman Hekim Hastaneleri’nin Yerel süreli Yayın Organıdır. Ayda bir kez yayınlanır. Ücretsizdir.

SOLDAN SAĞA

1. Bir şeyin durumu, mahiyeti – Bir baharat türü, 2- Bir cetvel türü – Kadınlar hamamında müşterileri yıkayan kadın – Bayağı, sıradan, 3- Bir tür cila, Son, işin sonu, 4- Hile, düzen – İki taneli bir bezelye türü, 5- Sahip, malik – Mesafe – Bir ay adı, 6- Kökboyası – İlgi eki, 7- Süpürge otu – Zerdüşt dininde ateş tanrısı, 8- Kalsiyum’un simgesi, Yeryüzü parçası – Büyük erkek kardeş, 9- Bir kimsenin kendisine ilişkin olarak başkalarında yaratmak istediği ya da bıraktığı izlenim – ney çalan kimse, 10- Aşama, merhale – Kutsal bir güce, bir dileği yerine getirmesi için yapılan vaat, nezir – “… Derek” (aktris), 11- En kalın erkek sesi- Ansızın birdenbire – Bayrak, 12- Bulunduğu yerden yukarıya doğru çıkma, yükselme, yücelme- Takma saç