Özel Lokman Hekim Hastanelerinin Yayın Organıdır.
Şubat 2009 / Sayı: 20
SİNCAN HASTANEMİZ 1 YAŞINDA...
444 9 911
www.lokmanhekim.com.tr
1
AĞIZ VE DİŞ SAĞLIĞI Diş ve ağız sağlığı - Muayene, - Teşhis ve tedavi planması - Periapikal radyografi - Panoramik film - Bilinçli sedasyon Periodental tedavi-diş eti hastalıkları ve tedavisi - Detertraj - Subgingival küretaj - Flap operasyonu - Gingivektomi - Gingivoplasti Konservatif tedavi - Amalgam dolgu - Işıklı kompozit dolgu - Cam ionomer dolgu restorasyonları - Kırık tedavileri pinli restorasyonlar - Diş ağartma (Beyazlatma) - Onley - Inley-Kompozit veneer Endodontik tedavi - Kanal tedavileri Çene cerrahisi - Normal çekim - Komplike cerrahi çekim - Gömülü diş operasyonu - Kök ucu rezeksiyonu - Vestibuloplasti (Yarım çene) - Alveol plastiği - İmplantoloji - Biyopsi - Frenektomi Protez - Porselen veneer kron ve köprüler jacket kronlar - Metal destekli bölümlü protezler - Total protezler - Ankerli protezler - Empress porselen (Fullestetiik) - Laminate veneer kron (Akrilik) - Laminate veneer kron (Seramik) - Cercon-Zirkonyum - Roch protez Pedodonti (Çocuk Diş Hekimliği) - Fissur sealant uygulamaları - Süt dişi çürük önleyici uygulamalar - Flour uygulamaları - Kanal tedavileri - Yer tutucular - Prefabrike kron - Çocuk protezi - Amputasyon
- Çocukluk çağına ait doğumsal bozukluklar - Beyin omurilik sıvısı dolaşım bozuklukları - Tümörler (Beyin, omurilik veya sinirlere ait iyi veya kötü huylu urlar) - Beyin damarsal bozuklukları - Boyun fıtığı (Mikrodiskektomi) - Bel fıtığı (Mikrodiskektomi, endoskopik diskektomi, spinal stenoz) - Beyin veya Omuriliğe ait abseler - Sinir sıkışmaları - Omurga kaymaları (Spondilolistezis, skolyoz) - Omurga travmaları (Kifoplasti, vertebroplasti, stabilizasyon) ÇOCUK SAĞLIĞI VE HASTALIKLARI - 0 ve 16 yaş arası yaş grubunda tüm sağlık sorunlarına yönelik hizmet - Hastanemizde gerçekleşen doğumlarda ilk değerlendirme ve izlem - Doğum sonrası yenidoğanda gelişebilecek sorunlara yönelik yenidoğan yoğun bakım ünitesi, küvöz, monitör, fototerapi vb. - Yenidoğan tarama testleri (Topuk kanı) - Yenidoğan işitme taraması - Kalça çıkıklığı taraması (Ultrasonografi ile) - Sağlam çocuk izlemi - Büyüme izlemi (Boy, kilo, baş çevresi) - Aşı uygulamaları - 09-18 saatleri arası poliklinik ve kesintisiz acil sağlık hizmetleri - Acil gözlem ve yataklı servisler - Alerji tetkikleri - Nebülizatör ile ilaç uygulamaları, soğuk buhar tedavileri - Çocuk nöroloji polikliniği, EEG (Elektroensefalografi) Epilepsi Baş ağrısı Serebral palsi Havale geçirme Havale ile karışan durumlar (Örneğin katılma nöbeti) Ateşli havale Yenidoğan dönemi havalesi Baş dönmesi Motor ve mental gerilik şüphesi
BESLENME VE DİYET - Şişman ve kilolu bireylere zayıflama diyetleri - Zayıf bireylere kilo aldırıcı diyetler - Normal çocuk beslenmesi - Kilolu ve şişman çocuk beslenmesi - Zayıf ve iştahsız çocuk beslenmesi - Sindirim sistemi hastalıklarında beslenme - Karaciğer, safra kesesi ve pankreas hastalıklarında beslenme - Böbrek hastalıklarında beslenme - Diabetus mellutusta beslenme - Kalp hastalıklarında beslenme - Kemik ve eklem hastalıklarında beslenme ve diyet
DAHİLİYE - Hipertansiyon - Diyabet - Obezite - Kalp hastalıkları - Mide ve bağırsak hastalıkları - Karaciğer hastalıkları - Dalak hastalıkları - Sarılık - Kansızlık - İdrar yolları ve böbrek hastalıkları - Akciğer enfeksiyonları - Kolesterol ve damar sertliği - Ateşli hastalıklar - Romatizmal hastalıklar - Tiroid hastalıklarının ileri tetkik ve tedavisi ile birlikte periodik takibi - Kan hastalıkları - Endokrin bezlerinin hastalıkları - Şeker hastalarının takip ve tedavisi ile birlikte bilgilendirme hizmetleri - Kilo fazlalığı olanlara doktor ve diyetisyen eşliğinde zayıflama - Doktor ve diyetisyen eşliğinde kilo alma - Kemik iliği hastalıkları - Pıhtılaşma ve Kanama Bozuklukları
BEYİN OMURİLİK VE SİNİR CERRAHİSİ - Travma (Beyin, omurilik veya sinir yaralanmaları)
DERMATOLOJİ - Saç, deri tırnak hastalıkları (Tırnak batması, tedavileri ve yatak revizyonu)
Ortodonti - Diş çapraşıklarının düzeltilmesi - İskeletsel anomalilerin düzeltilmesi
- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -
Sedef hastalığı ve benzeri dermatozlar Mantar hastalıkları (Saç, tırnak, vücut) Varis ve varis ülserleri Vasküler diğer hastalıklar Lazer tedavisi – epilasyon Kıllanma bozuklukları teşhis ve tedavisi (IPL, Lazer) Ürtiker Behçet sendromu Cilt bakımı – peeling Kırışık ve gençleştirme tedavisi (Kimyasal peeling, mezolift) Siğil tedavileri Dondurma, yakma Selülit tedavisi (LPG, mezoterapi, karboksiterapi, lipoliz) Botox, dolgu (Aşırı terleme tedavisinde botox uygulaması) Kırışıklıkta botox uygulaması Akne tedavisi Cilt yaraları Egzema (Çocukluk çağı egzeması -Atopik dermatit-) Venerial hastalıklar (Frengi, genital herpes, bel soğukluğu) Yılancık Allerjik hastalıklar (Allerji testleri, temas allerjileri) Vitiligo (Ala) Ben tedavisi (Tanısı, dermatoskopi ve tedavileri) Bağ dokusu hastalıkları Ter bezi hastalıkları Bölgesel ve genel saç dökülmesi – saç mezoterapisi İz ve çatlak tedavileri (Karboksiterapi, mezoterapi) İlaç reaksiyonları Intralezyonel tedaviler Radyofrekansla tedavi Deri tümörleri Yaşlılık lekeleri ve tedavisi Güneş lekeleri ve tedavisi Diğer leke tedavileri Lokal beden küçültme, lipoliz, mezoterapi Uçuk tedavisi Zona hastalığı ve derinin diğer virütik hastalıkları Güneş allerjileri Bakteriyel deri hastalıkları (Gece yanığı, deri enfeksiyonları) Uyuz, bitlenme ve diğer paraziter hastalıklar
FİZİKSEL TIP VE REHABİLİTASYON Romatizmal hastalıkların tanı, tedavi ve rehabilitasyonu - Boyun, bel, sırt, diz ve diğer eklem ağrılarının tanı ve tedavisi - Boyun ve bel fıtığı tedavisi - Artrit (Eklem iltihabı) - Uygun fizik tedavi yöntemleri - Ağrılı bölge enjeksiyonları - İltihabi romatizmal hastalıkların tanı ve tedavisi Osteoporoz (Kemik erimesi) - Osteoporoz tanı ve tedavisi Nörolojik rehabilitasyon - Periferik sinir hastalıkları ve yaralanmaların tedavisi - Facial paraliz (Yüz felci) tedavisi - Omurilik yaralanmaları - Serebrovaskülif olaylara bağlı gelişen hemiplajilef (beyin felci) - Kafa travması - Multiple skleroz (MS) - Parkinson
Ortopedik rehabilitasyon - Kırık vakalarının rehabilitasyonu - Eklem protez cerrahi uygulamalarının rehabilitasyonu - Spor yaralanmaları - El cerrahisi rehabilitasyonu - Kalça hastalıkları, kalça ve diz protezi rehabilitasyonu - Cerrahi uygulanan veya uygulanmayan kırıklarda rehabilitasyon - Sportatif yaralanmaların rehabilitasyonu - Spastisite tedavi ve rehabilitasyon - Diğer tüm ortopedik rahatsızlıkların fizik tedavi ve rehabilitasyonu Pediatrik (çocuk hastalıkları) rehabilitasyon - Çıkıklar - Serebral palsi (Spastik çocuk) - Spina bifida (Ayrık omurga) - Brakiyal pleksus (Sinir eğilmeleri) Hamilelikte doğum öncesi ve sonrası egzersiz programları - Geriatrik rehabilitasyon GASTROENTEROLOJİ - Özofagus, mide, duodenum, barsak hastalıkları muayene ve bilgilendirmesi - Poliklinik ve yataklı tedavi hizmetleri - Yoğunbakım tedavi hizmeti - Endoskopik tanı ve tedavi işlemleri; Skleroterapi, band ligasyonu, termal tedavi yöntemleri (heater tedavisi, bipolar elektrokoagülasyon), balon ve buji dilatasyonu, stent uygulamaları, polipektomi, kromoendoskopi, perkütan endoskopik gastrostomi – PEG açılması) - Kolonoskopik tanı ve tedaviler (Rektoskopi, fleksibl sigmoidoskopi, kolonoskopi, biyopsi, polipektomi, kanama tedavileri) - Proktoloji tanı ve tedavileri (Hemoroid band ligasyonu, skleroterapi) - İnflamatuvar barsak hastalıkları tanı ve izlemi - Karaciğer hastalıkları izlem ve tedavisi (Kronik hepatitler, siroz, hepatosellüler kanser vs.) - Hepatobiliyer sistem ultrasonografisi - Karaciğer biyopsisi (ince iğne ya da trucut) - Karaciğer kitle aspirasyon biyopsileri - Karaciğer tümörlerinin perkütan tedavileri (alkol + polidokanol injeksiyonu) - Karaciğer kist hidatiklerinde perkütan tedavi GENEL CERRAHİ - Biyopsiler (Deri, derialtı dokusu hastalıkları) - Meme hastalıkları muayene, tetkik, tedavi ve biyopsi işlemleri - Tiroid ve paratiroid hastalıkları tetkik, tedavi ve ameliyatları - Varis tedavisi ve skleroterapi (İlaç tedavisi) - AV Fistül açılması ve kapatılması - Açık ve laparoskopik fıtık tedavisi (Kasık fıtığı, göbek fıtığı, karın duvarı fıtıkları) - Safra kesesi hastalıkları teşhis ve tedavisi (Laporoskopik ve açık kolesis tektomi) - Mide, ince bağırsak, kalın bağırsak, appendix hastalıkları teshis ve tedavisi - Dalak hastalıkları teşhis ve tedavisi - Cerrahi karaciğer hastalıkları teşhis ve tedavisi - Anal bölge hastalıkları teşhis ve tedavisi (Hemoroid,anal fissür,perianal abse ve fistül v.b)
- Rektoskopi, kolonoskopi, gastroskopi (İstanildiği taktirde anestezi altında yapılır) - Perkutan endoskopik gastrostomi - Plonidal sinus (kıl dönmesi) ameliyatları ve apse boşaltılması, - Peritan dializ kateteri ve hemodializ amaçlı kateter yerleştirilmesi - Arterial, venöz ve lenfatik hastalıkları teşhis ve tedavisi (Burger, arterial damar tıkanıklıkları, lenfanjit, venöz tromboz, tromboflebit - Tırnak çekilmesi - Gastroozefageal reflü ve diafragma fıtıklarının cerrahi tedavisi - Makat sarkması (prolapsus recti)nın laparoskopik ve açık tedavisi - Travma ve yaralanmalarda acil ve cerrahi tedavi - Yoğunbakım hizmeti - İntravenöz ve enteral beslenme GÖĞÜS HASTALIKLARI Nefes darlığı nedenlerinin ve anormal göğüs filmi bulgularının araştırılması - Kronik obstrüktif akciğer hastalığı (Kronik bronşit, anfzem) - Bronşial astım - Pnömoni (Zatürre) - Tüberküloz (Verem) - Akut alt solunum yolu hastalıkları (Akut Bronşit Trakeobronşit) - Plorezi (Akciğerde sıvı toplanması) - İntertisyel akciğer hastalığı (Yüksek çözünülürlükte bilgisayarlı tomografi) - Akciğerde nodül ve kitle araştırması (Bilgisayarlı Tomografi) - Mediasten hastalıkları (MR Görüntüleme) Solunum fonksiyon testi Allerji testi Bronkoskopi Ameliyat öncesi akciğer değerlendirmesi GÖZ HASTALIKLARI Muayeneler - Bilgisayarlı göz muayenesi - Kontakt lens muayenesi - Retina hastalıkları tanı ve tedavileri - Şeker hastalığı - Sarı nokta (Makula) hastalığı - Hipertansiyona bağlı kanamalar - Diğer göz kanamaları ve damar tıkanıklıkları - Şeker hastalığında göz muayenesi (FA + Argon Laser Fotokoagülasyon) - Göz tansiyonu ölçümü ve görme alanı tetkiki ile glokom takibi - Çocuk göz hastalıkları ve şaşılık muayenesi Ameliyatlar - Fako emilsifikasyon (Dikişsiz katarakt ameliyatları) - Pekke + İOL (Katarakt ameliyatı) - Ameliyat sonrası göz içi lemi arkası birikimleri açmak için yağ laser kapsülotomi - Glokom hastalarına uygulanabilen yağ laser indotomi - Şaşılık ameliyatları - Kapak kistleri - Glokom ameliyatları - Pterjium (Greftli ameliyat) KADIN HASTALIKLARI VE DOĞUM - Gebe muayene ve takipleri
- Her türlü jinekolojik muayene, müdahale ve cerrahi - Kontrasepsiyon (doğum kontrol) yöntemi ile ilgili uygulama ve danışmanlık - İnfertilite (kısırlık) tedavileri - Vajinal doğum - Ağrısız doğum - Sezeryan uygulamaları - Gebelik ultrasonu - Renkli doppler ultrason - 4 boyutlu ultrason - Transvajinal ve pelvik ultrason takipleri - Yara yakma ve dondurma (Koter-Krio) - Doğum öncesi ve sonrası danışmanlık - Menopoz-Kemik erimesi (Osteoporoz) danışmanlığı ve tedavisi - İdrar kaçırma tedavisi (Ürojinekoloji) KALP VE DAMAR CERRAHİSİ - Tüm muayene hizmetleri - Koroner bypass ameliyatları - Kalp kapak ameliyatları - Preferik bypass ameliyatları - Büyük damar ameliyatları - Varis ve ven ameliyatları KARDİYOLOJİ - Renkli doppler ekokardiyografi - Efor testi (Kardiyovasküler stres testi) - 24 Saatlik ritm holter - 24 Saatlik ambulatuar kan basıncı (Kan basıncı takibi cihazı) - Hipotansiyon ve hipertansiyon tanı ve tedavisi - Romatizmal kalp hastalıkları tanı ve tedavisi - Koroner kapak hastalıkları tanı ve tedavisi - Kardiyak aritmi tanı ve tedavisi - Kateter laboratuvarında koroner anjiyografi - Perkütan translüminal koroner anjiyoplasti - Elektrofizyolojik çalışma ve kalıcı kalp pili uygulaması - Kalp ritm problemleri - Kalp yetersizliği bulunan hastalara biventriküler kalp pili uygulaması KULAK BURUN BOĞAZ - Horlama tedavisi - Endoskopik muayene - Bilgisayarlı görüntüleme - Baş ağrıları - Ses hastalıkları teşhis ve tedavisi - İleriki yaşlarda işitme azlığı problemi - İşitme cihazı - Baş ve boyun bölgesinde görülen tümörler - Estetik burun cerrahisi - İşitme ve konuşma problemleri - Sık bademcik enfeksiyonu nedeni ile tonsillektomi ve geniz eti (Adenoidektomi) ameliyatları - Kulakta sıvı toplanması sonucu tüp tatbiki - Timpanoplasti (Kulak zarı tamiri ve işitmeyi düzeltme) - Uyku bozuklukları - Yüz felci - Yutma hastalıkları - Uçuk, aft - Tükürük bezi hastalıkları - Sinüzit tedavisi ve ameliyatları (Endoskopik cerrahi yöntemi) - Orta kulak iltihabı - Kulak kaşıntısı - Kulak çınlaması - Koku ve tat alma bozuklukları - Burun etlerinde şişkinlik (Konkabüloza) - Kekemelik
- Gürültüden kaynaklanan işitme kayıpları - Reflü - Grip - Dış kulak yolu hastalıkları - Burun tıkanıklığı - Çene eklemi hastalığı ve tedavisi - Burun gerisinde akıntı (Geniz akıntısı) - Burun kanaması - Boğaz ağrısı - Bionik kulak - Baş dönmesi (Vertigo) - Allerjik burun hastalıkları NÖROLOJİ - Migren tedavisi (Sfenopalatin blokaj) - Baş ağrıları teşhis ve tedavisi - Demans (Bunama - Unutkanlık) - Epilepsi - Parkinson ve hareket bozuklukları - Sinir ve kas hastalıkları - EMG (Tuzak nöropati, Polinöropati, Radikülopati, Myopati) - Multiple skleroz ve diğer demyelinizan hastalıklar - Serebrovasküler olay (Beyin felci) - Uyku bozuklukları ve tedavisi - EEG - Uyku hali EEG - Omurilik hastalıkları - Bel ve boyun fıtıkları - Kas hastalıkları - Myastenia gravis - Polinöropatiler (Ellerde ve ayaklarda uyuşma, karıncalanma, yanma ile belirti gösteren hastalıklar) - Tremor (Ellerde ve başta titremeler) - Baş dönmesi teşhis ve tedavisi - Yürüme ve denge bozuklukları ORTOPEDİ VE TRAVMATOLOJİ - Doğuştan ve edinsel deformitelerin tedavisi - El cerrahisi ve mikrocerrahi - Artroskopik cerrahi (Kapalı menisküs ameliyatı) - Artroplasti (Kalça ve diz kireçlenmesinde protez ameliyatları) - Omurga cerrahisi - Travmatoloji - Pediatrik ortopedi - Omuz artroskopisi ve cerrahisi ÜROLOJİ - Prostat tedavisi ve ameliyatları * TUR-P (Kapalı prostat ameliyatı) * Greenlight (Prostatın laser ameliyatı) * Açık prostat ameliyatı - Böbrek hastalıkları - İdrar yolu hastalıkları - Penis ve testis hastalıkları - İnfertilite (kısırlık) tedavisi - Empotans (iktidarsızlık) - Stent uygulaması - Mesane hastalıkları - Kadın ve erkeklerde idrar kaçırma (inkontinans) - Zührevi hastalıklar - Kadın-Erkek cinsel işlev bozuklukları - Böbrek, mesane, prostat, testis tümörleri - Sünnet - Varikosel (Kısırlık problemi) - Hidrosel - İnmemiş testis - İdrar yolu enfeksiyonları - Taş hastalıkları (Endoskopik ve açık cerrahi tedavileri) - Çocuklarda gece altını ıslatma - Endoskopik taş ameliyatları - İnmemiş testiste laparaskopik tedavi - Mikrocerrahi ile varikosel ameliyatları
başlarken...
Herkese Merhaba! Özel Lokman Hekim Hastanelerinin son hizmet halkası olan Sincan Hastanemiz, birinci yılını tamamladı. Bölge halkının ihtiyacı olan büyük bir sağlık hizmeti boşluğunu doldurduğuna inandığımız hastanemiz, aynı inanç ve sevgiyle bölge halkı tarafından da sahiplenmiştir. Bizim için gurur verici olan bu tabloyu, daha da iyiye taşımak, daha güçlü bir hale getirmek hedeflerimizin başında yer alıyor. Yüksek teknolojik donanımı, uzman hekim ve deneyimli sağlık personeliyle hizmet sunan hastanemiz, alanında öncü sağlık kuruluşu olmaya devam edecektir. Etlik Hastanemiz ise ulaştığı kalitesini korumaya devam ederken, aynı zamanda verdiği sağlık hizmetlerinin çıtasını yükseltmek için çalışmalarını var gücüyle sürdürmektedir. 2008 yılında her iki hastanemizin hasta memnuniyet anket sonuçlarına baktığımızda, klinik hastalarımızın memnuniyetlerinin çok yüksek olması, poliklinik hastalarımızın ise giderek yükselen bir oranda sağlık hizmetlerinden memnuniyetini ifade etmesi bizim çalışma ve hizmet şevkimizi daha da arttırmaktadır. Bize olan güveni yansıtan bu durum karşısında 2009 yılı hedefimiz ise hem klinik hem de poliklinik hastalarımızın memnuniyetine layık olmak ve daha çok çalışmak olacaktır. Bu hizmetin sağlanmasında başta özveri ile çalışan personelimiz olmak üzere emeği geçen tüm Lokman Hekim ailesine teşekkür ederim. Saygılarımla. Nazım BİLGEN Genel Müdür
2
editörden 444 9 911
www.lokmanhekim.com.tr Yıl / Sayı
Şubat 2009 / 20 Engürüsağ A.Ş. adına sahibi
Selamet KOÇ Editör (Sorumlu)
Bora AYDİN Yayın Danışma Kurulu
Nazım BİLGEN Doç. Dr. Murat ALPER Dr. Mehmet ALTUĞ Uzm. Dr. Necmettin DİN Soner ABACI Sema GİRGEN Ümmühan DEMİREZEN Esra İÇYER Yönetim Yeri
Ayvalı Cad. No: 198/A Etlik / ANKARA Tel: 0312 444 9 911 Faks: 0312 326 49 09 www.lokmanhekim.com.tr info@lokmanhekim.com.tr Basım Yeri
Afşar Matbaacılık İvedik OSB 21. Cad. 599 Sok. No: 29 Yenimahalle / ANKARA Tel: 0312 394 39 22 Basım Tarihi
Merhaba Yeni bir yılın ilk aylarını yaşadığımız şu günlerde 20. sayımızla sizlere merhaba diyoruz. Yeni yılın sağlık, mutluluk ve huzur getirmesini dilerim. Yeni yılla birlikte dergimizde görsel anlamda bazı değişiklikler yaptık. Umarım bu değişiklikler bizi size biraz daha yaklaştırır, yakınlaştırır. Sincan Hastanemizin birinci yılının nasıl geçtiğini ve 2009 yılı hedeflerini Başhekimimiz Dr. Mehmet Altuğ’un dilinden aktarıyoruz. Ayrıca bu sayımızda cerrahi branşlara biraz ağırlık verdik. “Bel ağrıları”, “myomlar”, “koroner arter bypass”, “bebek ve çocuklarda katarakt” ve “meme kitleleri” cerrahi konularımızdan bazıları. “Dirsek, el ve el bileği ağrıları”, “lazerle epilasyon” ve “çocuklarda işitme kaybı” sağlıkla ilgili diğer konularımız arasında yer alıyor. Bizden haberler, sizden gelen sorular ve cevaplarının yanı sıra ilginizi çekeceğini düşündüğümüz bir diğer konumuz ise hasta hakları. Hukuk Müşavirimiz Av. Kevser Sezer’in hazırladığı yazı ile hasta hakları konusunda detaylı bilgi bulabileceksiniz. Bir sonraki sayımıza kadar kalın sağlıcakla…
Şubat 2009 Grafik-Tasarım
Lokman Hekim Hastanelerinin Yerel Süreli yayın organıdır. Üç ayda bir yayınlanır. Ücretsizdir.
3
İÇİNDEKİLER Bel Ağrıları . ............................................................................................................. 6 Op. Dr. Cengiz Kara Beyin ve Sinir Cerrahisi Kliniği
6
Çocuklarda İşitme Kaybı .................................................................................. 10 Doç. Dr. Erkan Tarhan Kulak Burun Boğaz Kliniği
Lazerle Epilasyon ................................................................................................ 16 Uzm. Dr. Müsteyde M. Dilektaşı Dermatoloji Kliniği
KVC Hastalarının Gözünden ........................................................................... 18 FTR Hastalarının Gözünden ............................................................................ 20 Koroner Arter Bypass ........................................................................................ 22 Op. Dr. Özge Korkmaz Uymaz Kalp ve Damar Cerrahisi Kliniği
Bebeklerde ve Çocuklarda Katarakt ............................................................ 26 Op. Dr. Aygen Batmaz
10
Göz Hastalıkları Kliniği
Dirsek, El ve El Bileği Ağrıları .......................................................................... 28 Uzm. Dr. Sema Atalay Çatal Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Kliniği
Meme Kitleleri ..................................................................................................... 30 Opr. Dr. Hayati Aslantaş Genel Cerrahi Kliniği
Sincan Hastanemiz 1 Yaşında . ....................................................................... 33 Bizden Haberler .................................................................................................. 38 Hastalığınızı ve Haklarınızı Öğrenin . ........................................................... 42 Av. Kevser Sezer Hukuk Müşaviri
Soru - Cevap ......................................................................................................... 48 İçimizden Birisi ................................................................................................... 52 Hava Ambulansı ile İlk Hastamızı Kabul Ettik ........................................... 54 Myomlar.................................................................................................................. 56 Opr. Dr. Elif Terzi Kadın Hast. ve Doğum Kliniği
Uyku Laboratuvarı Açıldı.................................................................................. 58 Harput..................................................................................................................... 60 Hastalarımızın Kaleminden.............................................................................. 63 4
16
Ă–zel Lokman Hekim Hastaneleri
22
33
26
42
Bebeklerde ve Çocuklarda
5
Özel Lokman Hekim Hastaneleri
Op. Dr. Cengiz Kara Özel Lokman Hekim Hastaneleri Beyin ve Sinir Cerrahisi Kliniği
Bel fıtığı bel omurları arasında yastık görevi yapan dokunun bulunduğu yerden taşarak bacağa giden sinir köklerine basması demektir.
B
el ağrıları, dünyanın herhangi bir zaman ve herhangi bir yerindeki birinci basamak sağlık birimlerinde karşılaşılan yakınmalar içinde sıklık sırasında baş ağrısından sonra 2. sıradadır ve tüm hastalık belirtilerinin yaklaşık yüzde 15’ini oluşturur. İnsanların yüzde 60-90’ı yaşamlarının herhangi bir diliminde bel ağrısı çekerler. Son yıllarda zaten dikkat çekici olan bu oranlarda artış eğilimi gözlenmektedir. Bu durumun olası nedeni, gelişen teknolojik ortamlardan kaynaklanan işyeri, ev ve kısacası şehir tipi yaşamdır. İnsan teknolojiyi doğaya hakim olmak, giderek daha çok refah içinde yaşamak adına aslında kendi doğasını değiştirmekte, dolayısıyla insan sağlık ve hastalıklarına bakış ve yaklaşım da dönüşmektedir. Bu bağlamda bel ağrılarının nedenleri, önlem-
leri, tedavileri konusunda tartışmak uygun ve gereklidir. Konu başlığını bel fıtıkları olarak vermememizin nedeni aslında tüm bel ağrılarının yalnızca yüzde 1-3’ünün bel fıtığı olmasıdır. Bir başka deyişle bel ağrılarının tümü bel fıtığı değildir. Önemli bir kısmı taklit eden hastalıklardır. İsterseniz biraz hangi tür hastalıkların bel fıtığını taklit ettiğinden konuşalım: Bu konuda uzun ve ayrıntılı bir liste hazırlamak olanaklıdır, ancak biz, uzmanlık dallarına göre ana başlıklar şeklinde sunmayı yeğledik. Üroloji, kadın hastalıkları ve doğum, ortopedi, travmatoloji, genel cerrahi, fizik tedavi ve rehabilitasyon, nöroloji, kalp ve damar cerrahisi, romatoloji (romatizmal hastalıklar), enfeksiyon hastalıkları, onkoloji
(kanserbilim), geriatri (yaşlılık bilimi), immünoloji, psikiyatri, dermatoloji (deri hastalıkları), spor hekimliği... Başka bir hekimin elinde listeyi uzatmak olanaklıdır. Bu geniş tıp anadal yelpazesini tek tek konuşmak yer ve zaman alır. Bu köşenin sınırlarını da aşar. Bu nedenle yalnızca iki adet örnek verelim. Ürolojik hastalıklardan basit bir idrar yolu enfeksiyonu veya deri hastalıklarından halk arasında da zona olarak tanınan zona zoster (virüslerin neden olduğu, sinir köklerini tutan uçuk benzeri bir sinir ve cilt hastalığı) bel fıtığını taklit edebilir ve bu örnekler (!) konunun genişliği hakkında fikir verebilir. Elbette bu denli geniş bir konuda hastaya ve hastalığa hakim olmak hekimlerin işidir. Ancak tek tek kişilere de sağlıklarını korumak adına görev7
Bel ağrılarının tümü bel fıtığı değildir. Yalnızca % 1-3’ü bel fıtığıdır. Önemli bir kısmı taklit eden hastalıklardır.
ler düşer. Bunun yolu yazının başlarında sunulan yönlerden konuyu akılda tutmak ve şehir tipi yaşamın sağlığa olumsuz etkilerini giderecek, bunlardan korunacak yollar aramaktır. Bu amaçla oturulacak sandalye ve koltuğun ergonomik (çok basit bir ifadeyle bel kavsini kavrayacak arkalığa sahip) seçilmesi, uygun ergonomik yatak seçimi, uzun süre oturularak yapılan işte çalışanların zaman zaman kalkıp bel kaslarını çalıştırması, en azından yürümesi, yerden kaldırılacak eşyanın bir toplu iğne olsa bile dizleri kıvırarak ve vücudu dik tutarak alınması, bel kuvvetlendirici sporlar yapılması (yüzme özellikle yararlıdır) vb. önlemler son derece önemlidir. Tüm bunlar yapılsa bile yine de bel fıtığına yakalanmanız olasılığı vardır. Bel fıtığı hastasının tedavisinde belki de son durak yukarıdaki anadal listemizde sayılmayan, ancak elbette ki konuyla yakından ilgili beyin ve sinir cerrahisidir. Beyin ve sinir cerrahisi uzmanı daha önce sayılan tüm olasılıkları akılda bulundurup, hastalığı diğer bel rahatsızlıklarından
8
ayırarak tedavi etmeye çalışır. Tedavisinde son seçenek ameliyattır. Ameliyat kararı vermesinde hastalıklar kadar hastaya ait özellikler de etken olur (yaş, cinsiyet, meslek, hastanın başka hastalıkları vb). Genelde ameliyat kararı; bacak kuvvetinde azalma veya ayak felçleri, istirahat veya ilaçlarla giderilemeyen ağrılar, idrar kaçırma türünde sorunlar, diz veya ayak bileği refleks kusurları gibi durumlarda verilir. Bel fıtığı bel omurları arasında yastık görevi yapan dokunun bulunduğu yerden taşarak bacağa giden sinir köklerine basması demektir. Tedavi seçeneği cerrahi olduğunda beyin ve sinir cerrahı uygun yöntemle ilgili bölgedeki basıyı kaldırarak siniri rahatlatır. Yukarıda sunulan türde bir bakış açısıyla yaklaşıldığında, uygun tanı ve cerrahi yöntemlerle, belirti ve bulguların giderilmesi dramatik iyileşme sağlar. Ancak sonrasında da yine olumlu bir bel kullanma alışkanlığı geliştirilmesi, aynı veya başka bir seviyeden bel fıtığına yakalanılmaması açısından önemli ve gereklidir.
Sağlık Rehberi Sizi Dinliyoruz
Uzman doktorlarımız tarafından hazırlanan başvuru kaynağınız
Öneri, istek ve şikayetlerinizi iletebileceğiniz elektronik form
İş Başvurusu İş başvuruları internet sitemizden form doldurularak yapılır.
Sık Sorulan Sorular Hastanelerimizle ilgili sorulan sorular ve cevapları
E-Geçmiş Olsun
Bizden Haberler
Yatan hastalarınıza geçmiş olsun mesajlarını iletebilirsiniz.
Hastanelerimizle ilgili güncel haberler.
Hastanelerimiz Doktorlarımızın özgeçmişleri, hastanelerimizde verilen hizmetler, alt yapı ve teknolojimiz, anlaşmalı kurumlar listesi
Doğumsal işitme kayıplarının yüzde 0,1-0,3 oranında görüldüğü ülkemizde, çocuğunuzun işitme kaybının olup olmadığının belirlenmesi, onun sağlıklı gelişiminde sorunlarla karşılaşmaması için çok önemlidir. Doç. Dr. Erkan Tarhan Özel Lokman Hekim Hastaneleri Kulak Burun Boğaz Kliniği
10
Ă–zel Lokman Hekim Hastaneleri
11
Konuşmanın öğrenilmesinde en önemli unsur işitme olduğundan çocukta işitme kaybı varlığı çocukta konuşmayı öğrenmeyi engeller ve dolayısı ile sosyal ve duygusal problemlere yol açar.
K
onuşarak anlaşma, insanlar arasında en sık kullanılan önemli bir iletişim yoludur. Konuşma, öğrenilmiş bir davranıştır. Anne ve babalar, çocuğun yakın çevresindeki kişiler farkında olmaksızın konuşma öğretmenliği yapar. Diğer koşulların varlığı halinde, konuşmanın öğrenilmesinde en önemli unsur işitmedir. İşitme kaybı, derecesi ne olursa olsun çocuğun konuşmayı ve dili öğrenmesini etkiler, sosyal ve duygusal sorunlara yol açar. Konuşmanın normal gelişmesi, normal işitmenin varlığına bağlıdır. İşitme kaybı olan çocuğun işitmesinin anlaşılabilirliği ise işitme kaybının derecesi ile orantılıdır. Dolayısı ile işitme kaybı ne kadar az ise konuşma o kadar iyi olacaktır. 30 dB’lik işitme kaybı bile çocuğun ko-
12
nuşmayı öğrenmesini olumsuz yönde etkiler. Konuşmayı ve dili öğrenmiş olan yetişkinler, dinleme sırasında duyamadıkları seslerin oluşturduğu boşlukları beyinlerinde tamamlar. Ancak yeni öğrenmekte olan bebeklerin sesleri algılayıp belleklerine kaydedebilmeleri için tüm seslerin açık ve berrak olarak duyulması gereklidir. Doğumsal işitme kayıplarının yüzde 0,1-0,3 oranında görüldüğü ülkemizde, çocuğunuzun işitme kaybının olup olmadığının belirlenmesi, onun sağlıklı gelişiminde sorunlarla karşılaşmaması için çok önemlidir. Özellikle de akraba evlilikleri, çocuklarda orta ve ileri derecede işitme kaybı bulunan çocukların doğma riskini artırmaktadır. Konuşmanın öğrenilmesinde en önemli unsur ise işitme ol-
duğundan çocukta işitme kaybı varlığı çocukta konuşmayı öğrenmeyi engeller ve dolayısı ile sosyal ve duygusal problemlere yol açar. Çocuklarda işitme kaybı doğumsal olanlar ve sonradan gelişenler olarak ikiye ayrılır. Bunlar da kendi aralarında kalıtımsal nedenler ve kalıtımsal olmayan nedenler olarak ikiye ayrılırlar. Doğumsal olanlar, doğum anında mevcut olan işitme kayıplarını içerir. Doğumsal işitme kayıplarının yüzde 60’tan fazlasını kalıtımsal yani genler yolu ile ebeveynlerden çocuğa geçen rahatsızlıklar oluşturur. Doğumsal olup da kalıtımsal olmayanlar ise gebelik esnasında anne karnında geçirilen enfeksiyonlar (kızamıkçık, CMV, frengi, Herpes gibi), toksik veya metabolik rahatsızlıklar ve travmalardır.
Özel Lokman Hekim Hastaneleri
Sonradan gelişen işitme kayıpları da kalıtımsal olanlar ve olmayanlar olarak ikiye ayrılır. Kalıtımsal olmayanlar arasında en sık görülenler yenidoğan dönemi hiperbilirubinemisi (sarılık) gibi metabolik rahatsızlıklar, bakteriyel sepsis, menenjit, kabakulak, kızamık, Herpes gibi enfeksiyöz sebepler veya iç kulağa hasar verebilecek ilaç veya madde kullanımı gibi toksik nedenlerdir.
Çocuğunuzda işitme kaybı varsa ne yapmalısınız? Pratikte çocuklarda doğumsal işitme kayıpları çok sık görülmemektedir. Bu tür işitme kayıplarını birçoğunun tedavisi mümkündür. Bunlar daha çok kulakta kir ya da kulakta sıvı toplanmasına bağlı işitme kayıpları olmaktadır. Bu tür işitme kayıplarının telafisi, hatta normal işitmenin kazandırılması daima mümkündür. Erken yaşlarda işitme kaybı telafi edilmeyen çocuklarda; özellikle de ilkokul çağı gibi bilişsel kapasitelerini en fazla kullanacakları dönemde, ciddi sosyal problemler görülmektedir. Eğer çocuğunuzun işitmesinde kayıp olduğundan şüpheleniyorsanız ya da çocuğunuz risk altında ise mutlaka bir kulak muayenesi ile işitme tetkikleri yaptırmalısınız. Erken teşhis, erken işitme yardı-
mı ve özel eğitime erken başlanması çocuğun gelişimi ve sağlığı açısından çok önemlidir. Eğer doğumsal işitme kaybı varsa çocuğun işitme kaybının derecesine göre işitme cihazı kullanma şansı araştırılmalıdır. Eğer iki taraflı ağır işitme kaybı varsa cochlear implant (bionik kulak) şansı akılda tutulmalıdır. Bu çocuklar özel eğitime tabi tutulmalıdır.
Bebeklerde işitme kaybı belirtileri nelerdir? Yenidoğan (doğumdan 6 aya kadar): Beklenmedik yüksek sesli gürültülerle irkilmiyor, hareket etmiyor, ağlamıyor veya herhengi bir şekilde tepki vermiyor, yüksek sesli gürültülerle uyanmıyor, kendiliğinden sesleri takip etmiyor, sesle sakinleşmiyor, başını sese doğru çevirmiyorsa. 13
Küçük bebeğim (6 aydan 12 aya kadar): Sorulduğunda tanıdık kişi veya eşyaları göstermiyor, konuşma sesi çıkarmıyor ya da konuşma sesi çıkarmayı bıraktıysa, 12 aylıkken ‘el salla’, ‘elin çırp’ gibi basit sözleri yalnız dinlemekle anlamıyor ancak ifade, hareketlerle tamamlandığında anlayabiliyorsa. Büyük Bebeğim (13 ay- 2 yaş): Hafif bir sesle ilk seslenişte doğru yöne dönmüyor, çevreden gelen seslere duyarsızsa, ilk seslenişte cevap vermiyorsa, sese cevap vermiyor veya sesin nerden geldiğini anlamıyorsa, benzer yaştaki diğer çocuklar gibi ses çıkarmıyor ve konuşamıyorsa, normal ses yüksekliğinde televizyon seyretmiyorsa, anlama ve iletişim için kelimelerin kullanımında yeterli gelişmeyi göstermiyorsa. Bebeğinizde bu göstergelerden bir veya daha fazlası varsa işitme kaybı olabilir. Çocuğunuzu kulak muayenesi ve işitme testine götürmeniz gerekir. Bu herhangi bir yaşta veya doğumdan hemen sonra bile yapılabilir. İşitme kaybı olan çocukların tesbit edilmesi amacıyla her yenidoğana “işitme tarama testi”nin yapılması gereklidir. İşitme cihazları ve özel işitsel eğitim ile özürlü doğan çocukları özürsüz hale getirmeyi amaçlarız. Aileler, çocukları işitme kaybı ile doğdu diye hayata küsmemeli, işitme taramaları ve erken teşhis ile çok şeyler başarılabilmektedir. 14
İşitme kaybı bebeklerde ilk üç ayda tanımlanmalı ve bebek altı aylıkken tedaviye başlanmalıdır. Çocukta işitme kaybının erken teşhisi rehabilitasyona yönelik tedavinin erken başlaması ve çocukta sosyal ve duygusal anlamda ileriye dönük sorun yaşanmamasını sağlar. En sık kullanılan tarama yöntemi yenidoğan döneminde rahatlıkla yapılabilen otoakustik remisyon testleridir. Bu test iç kulakta sinirsel aktivite sonucu oluşan sinyallerin dış kulak yolundan tespit edilmesi prensibi ile çalışır. İşitme kayıplarının büyük bir kısmını oluşturan iç kulak (koklea-salyangoz) tipi kayıpların taramasında faydalıdır. Ancak iç kulağın gerisinde kalan beyindeki işitme merkezine kadar giden işitme yollarındaki kayıpları tespit etmede yetersizdir. Bir diğer test BERA olarak
da bilinen tüm işitme yollarının kontrol edilebildiği testtir. Ancak gelişen teknolojı ile bu testte taşınabilir aletler ile tarama testi olarak kullanıma girmeye başlamıştır.
Tedavi 6. ayda başlar İşitme kaybı bebeklerde ilk üç ayda tanımlanmalı ve bebek altı aylıkken tedaviye başlanmalıdır. İşitme kayıplarında tedavi işitme cihazı uygulamasının dışında, özel eğitim ve rehabilitasyon ile sağlanmalıdır. Bazı çocuklarda koklear implant (biyonik kulak) da uygulanabilir. Ancak sadece işitme cihazı veya koklear implant tedavi için yeterli olmamakta, bunların uygulamasından sonra mutlaka rehabilitasyon da yapılması gerekmektedir.
UZMAN HEKİM KADROSU, TECRÜBELİ EKİP, DONANIMLI AMELİYATHANE ORTAMI VE SON TEKNOLOJİ
Özel Lokman Hekim Hastaneleri
HAYATA IŞIK VEREN TEKNOLOJİ
15
LAzERLE ePİLASYON
“Lazerle epilasyonda başarı, kılların koyu ve kalın, ten renginin açık olmasıyla doğru orantılıdır.”
L
azerle epilasyonda amaç, lazerin ısı etkisi ile kıl kökünde tahribat sağlanmasıdır. Kullanılan lazer ışığı, kıllara rengini veren melanin adlı pigment tarafından emilir ve oluşan ısı kıl köküne iletilir. İletilen ısı kıl kökünü tahrip eder ve kılın uzun süre çıkmasını engeller. Lazer epilasyonda amaç, kalıcı kılsızlık değil, uzun süre kılsızlığı sağlamaktır.
16
Özel Lokman Hekim Hastaneleri
Uzm. Dr. Müsteyde M. Dilektaşlı Özel Lokman Hekim Hastaneleri Dermatoloji Kliniği
Lazerle epilasyonda birçok cihaz kullanılmaktadır. Alexandrite, Diode, Ndyag, IPL, RF vb. sistemler bunlardan bazılarıdır. Bu cihazların epilasyonun uygulanacağı vücut bölgelerine göre birbirlerine üstünlükleri olmalarına karşın, hiçbir cihaz için tam anlamı ile diğerine göre üstün olduğu söylenemez. Kullanılan tüm cihazlarda, çalışma prensibi olarak melanin hedef olarak seçilmiştir. Melaninin yoğun olduğu koyu ve kalın kıllarda başarı oranı yüksek olup, melanin düzeyi düşük olan açık renkli kıllarda başarı oranı daha düşüktür. Başarıyı etkileyen diğer bir faktör de kişinin ten ren-
gidir. Ten rengi koyu olanlarda cildin yüzeysel tabakasında melanin fazla olduğu için yan etki riski yüksektir. Bu nedenle epilasyon amacı ile verilen enerji de dağılacağından başarı oranı düşer. Özetle lazerle epilasyonda başarı, kılların koyu ve kalın, ten renginin açık olmasıyla doğru orantılıdır. Tedavi süresi ve yan etkileri Lazer epilasyonla tedavide, kişinin ten rengi, kıların yoğunluğu, kıl rengi, uygulanan bölge, kullanılan cihazla bağlantılı olmakla beraber 3 ile 10 seans arasında istenilen başarıya ulaşmak mümkün olabilir.
Epilasyon nedir? İstenmeyen tüylerin çeşitli yöntemlerle alınmasına epilasyon denir. Bu amaçla kullanılan yöntemler cımbız, ağda, tıraşlama, iğne epilasyon, lazer epilasyon olarak sıralanabilir.
Bununla beraber lazer epilasyonlarında istenmeyen bazı yan etkiler de görülebilmektedir. Melanin sadece kıl yapısında değil, aynı zamanda cildimizin üst tabakasında da yer alır. Lazer epilasyonunda istenmeyen yan etkiler bu bölgedeki melaninin lazer ışığını emmesi sonucu oluşur. Işığın melamin tarafından emilmesinden dolayı ciltte yanık ve bir süre sonra düzelecek lekelenme olasılığı her zaman mevcuttur. Bu olasılığı düşürmenin yolu deneyimli kullanıcı ve soğutma sistemi iyi olan bir cihazla uygulama yapılmasıdır. Bilhassa bronz ciltte lazer kullanımında dikkatli olunmalıdır. 17
KALP VE DAMAR CERRAHİSİ HASTALARININ GÖZÜNDEN
“Gösterilen özen üniversite araştırma hastanelerindeki gibiydi” [Fatma Kayır] Kalbimdeki rahatsızlıktan dolayı anjiyo oldum ve 2 adet stent takıldı. İkinci stendimden sonra nefes alıp verirken sıkılmalar ve daralmalar meydana geliyordu. Bu kez hastanenize geldim. Durumumdan dolayı direkt acil servisine gittim. Hastanede aynı gün yoğun bakıma alındım. Anjiyo oldum ve başka bir damarımda tıkanıklık olduğu için ameliyata olmam gerektiği söylendi. Ameliyattan önce kan grubuma uygun kanlar getirdiler. Fakat yapılan tahliller sonucunda kanlara karşı alerji gösterdiğim tespit edildi. Bunun üzerine hastaneye özel KİT’ler getirtilerek testler yapılarak uygun kanlar bulundu. Bu konuda gösterilen özen üniversite araştırma hastanelerindeki gibiydi. Ameliyatım çok riskliydi önce Allah, daha sonra Mustafa Emir Hocam sayesinde başarılı bir ameliyat geçirdim. Şu anda kendimi manevi olarak çok rahat hissediyorum. Artık rahat bir şekilde yürüyebiliyorum. Bu arada bir de şeker hastasıyım. Şeker hastası olduğum için sık sık kontrollerimin yapılması gerekiyor. Hemşireler bu konuda çok itinalı çalışıyor. İyi ki bu bölgede böyle bir hastane var.
“Doktorumun ilgisi daha çabuk iyileşmeme sebep oldu” [Cemile Saçıcı] 44 yaşındayım. Kolumda ağrılar oluşuyordu. Kalbimle ilgili bir sorunum olduğunu hiç kendime konduramıyordum. Daha sonra hastaneye geldim ve anjiyo oldum. Anjiyo sonucunda ameliyat olmam gerektiği söylendi. Başarılı bir ameliyat geçirdim kendimi çok daha iyi hissediyorum. Doktorum Mustafa Emir’in hastalarına olan ilgisi benim daha çabuk iyileşmeme sebep oldu. Kalp damar cerrahisi ünitesi hemşirelerinden tutun iç hizmetlerine kadar işlerini profesyonel yapan insanlar. Hepsine bir kez daha teşekkür ediyorum.
“Tavsiye edenler haksız değilmiş” [Ali Yüksel] Bir gün ağrı ile kilitlendim, eğilip kaldım. 15 dakika sürdü. Ertesi gün yine aynı sıkıntıyı yaşadım. Tavsiye ettikleri için randevu alıp Özel Lokman Hekim Hastanesine geldik. Anjio oldum ve dört damarımın tıkalı olduğu anlaşıldı. Ameliyat oldum ve kendimi daha iyi hissediyorum. Tavsiye edenler haksız değilmiş. Allah tüm ekibinizden razı olsun. 18
Hasta Röportajları
“Hastanenizin Avrupa’daki bir hastaneden hiçbir farkı yok” [Bekir Yaman] Nefes almakta zorluk çeken birisiydim. Evden camiye çıkmıştık ama eve tekrar döndüm. Aynı gün içerisinde Acil Servisinize geldik. Acilinize gelmemdeki sebep yakın çevremin tavsiyesi idi. Acilde hemen anjiyo olmam gerektiği söylendi. Anjiyo sonucunda ise 2 damarımın yüzde 100 tıkalı olması sebebi ile ameliyat olmam gerektiği bildirildi. Hiç tereddüt etmeden ameliyatı kabul ettim. Şimdi çok iyiyim. Hastanenizin Avrupa’daki bir hastaneden hiçbir farkı yok. Gerek doktorum gerek hemşireler olsun çok ilgililer. Birçok hastanede yattım ama burası gerçekten özel. Herkese teşekkürler.
“Doktorunuzun çok iyi olduğunu söylediler” [Taşkın Cezar] İki defa göğsüm sıkıştı ve kendimi çok kötü hissettim. Kızım başka bir hastanede hemşire olduğu için, onun çalıştığı yere götürerek kontrol yapıldı. İki defa kalp krizi geçirdiğimi söylediler. Damarlarımın da tıkalı olduğunu öğrendim. Doktorunuzun çok iyi olduğunu söylediler ve burada ameliyat oldum. Teşekkürlerimi sunuyorum.
“Her yönü ile dört dörtlük bir hastane” [Şahistan Koçer] Yürürken çok zorluk çekiyordum. Nefesim sürekli kesiliyordu. Başka bir hastanede doktora gittim. Doktor her an bir kalp krizi geçirebileceğimi söyledi. Yakın çevremde hastanenizde daha önceden ameliyat olan yakınlarım vardı. Onların tavsiyesi üzerine hastanenizi tercih ettim. Doktorum Mustafa Emir ve hemşirelerden çok memnunum. Allah onlardan razı olsun. Hizmet çok güzel güler yüz ve samimiyet çok iyi. Her yönü ile dört dörtlük bir hastane.
19
FİZİKSEL TIP VE REHABİLİTASYON HASTALARININ GÖZÜNDEN
“Tedaviden çok memnunum” [Hilal Kezban Çil] Dizimi kırmıştım. Bu sebepten dolayı da ameliyat oldum. Ameliyattan sonra 47 gün boyunca dizimi hiç bükmedim. Ameliyat olduğum hastanede bana fizik tedavi göreceğim söyleniyordu fakat ben durumumun bu kadar ciddi olacağını tahmin etmiyordum. 47 gün boyunca dizimi hiç hareket ettirmediğim için bacağım kas katı kesilmişti. Kaslarda zayıflama olmuş. Sizin anlayacağınız yürüyemiyordum. Zaten hastanenize de yürüyemediğim için sedye ile gelmiştim. Fakat şimdi yürüyerek çıkıyorum. Fizik tedavi ünitesinde çalışan herkese samimiyetleri, ilgileri ve güler yüzleri için çok teşekkür ediyorum. Zahmetli bir iş onlarınki. Bu üniteye gelen insanların çoğu, kendi işlerini kendileri yapamıyorlar. Bu yüzden de özel bir ilgiye ihtiyaç duyulmakta. Şunu söyleyebilirim ki “acaba tedavimde bir eksiklik var mı?” diye kafamda hiçbir soru işareti oluşmadı. Buraya gelmeden önce hastanenizi çok övdüler. Bu sebepten dolayı bende hastanenizi tercih ettim. Fizik Tedavi Servisinde yapılan tedaviden ve fizyoterapistim Zehra Hanım’dan çok memnunum. Bu süreç benim açımdan çok olumlu geçti. Benimle ilgilenen ve benim kadar iyileşmemi isteyen tüm Lokman Hekim Fizik Tedavi Servisi çalışanlarına teşekkür ediyorum.
“Burada hastalara nasıl yaklaşılacağı çok iyi biliniyor” [Sadiye Çil] Boynumu sabit tutamama ve ellerimde uyuşma şikayetleri ile Fizik Tedavi Ünitenize geldim. Daha önce bir rahatsızlığımdan dolayı tesadüfen hastanenize gelmiştim. Tedavimdeki olumlu süreç ve hastanenizdeki ilgi beni sizlere bağladı. Bu yüzden tekrar Lokman Hekim’i tercih ettim. Tercihimde yanılmadığımdan dolayı da mutluyum. Şu an için rahatsızlıklarımda rahatlamalar oldu. Fizyoterapistim ve sağlık destek personeli Asuman Hanım hastaların dilinden çok iyi anlıyor. Burada hastalara nasıl yaklaşılacağı çok iyi biliniyor. Rahatsızlığımla ilgili bilgi verilmesi yapılan işlemlerin tek tek anlatılması beni rahatlatıyor. Ünite temizliğe önem veriyor. Yakınlığınızdan dolayı ve tedavimize verdiğiniz önemden dolayı Hastanenize ve Fizik Tedavi Ünitesine çok teşekkür ediyorum.
20
Özel Lokman Hekim Hastaneleri
Hasta Röportajları
“İlgi ve güler yüz tedavimize olumlu yansıyor” [Rahile Tuncal] Dizime protez takılmıştı. Protezden dolayı yürümekte zorluklar çekiyordum. Ayaş’ta oturuyorum. Ankara’ya geldiğimde şikayetlerimden de bahsedince Lokman Hekim Hastanesini tavsiye ettiler. Bende bu yüzden tercih ettim sizleri. İyi ki de gelmişim. Çünkü servise girer girmez güler yüz başlıyor. Bu güler yüz bizleri çok rahatlatıyor. Ayrıca ilgi ve güler yüz tedavimize de olumlu bir şekilde yansıyor. Tedaviden önce koltuk değneklerimle zor yürüyordum. Fizyoterapistim Zehra Hanım’ın şifalı elleri sayesinde şimdi rahatça yürüyebiliyorum. Diğer dizimde sıkıntı var. Ameliyat olmam gerekiyormuş. O ameliyatımı da sizin hastanenizde olmayı düşünüyorum. Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Ünitesi donanımı ve tecrübeli elemanları ile kendimizi güvende hissetmemize sebep oluyor. Tedavimde yapılan soğuk uygulamalar, elektro terapiler ve egzersizlerin tecrübeli kişiler tarafında teknolojik aletlerle yapılması benim için hastaneniz adına artı bir değerdir.
“Tedavim boyunca hep bilgilendirildim” [Türkan Çetinkaya] Dizimde yüksek derecede kireçleme olduğunu söylediler. Fizik tedavi görmemi doktorum önerdi. Bir yakınımın da Lokman Hekim’i tavsiye etmesi üzerine sizleri tercih ettim. Tedavimden çok memnun kaldım. Yürürken zorlanıyordum, dizlerim açıldı. Rahatça eğilip kalkabiliyorum. İnsanın yürüyememesi ne kadar zor imiş. Sanki yeniden doğmuş da yeniden yürümeye başlamış gibiyim. Ünitede her tedaviye sonuç verecek ekipmanın olduğunu düşünüyorum. Tedavi boyunca hep bilgilendirildim. Bu benim için çok önemliydi. Ortam sıcak ve temiz. Burada kendini hastanede değil de evindeymişsin gibi hissediyorsun. İlgi, güler yüz çok fazla. Bizleri buraya çeken tedavinin iyi olması ve alanında tecrübeli, samimi personelin bulunması. Benimle ilgilenen tüm fizik tedavi ünitesi personeline teşekkür ediyorum.
21
Koroner arterlerdeki daralmalar belli bir seviyeye ulaştığında kanın akışında engel olmaya başlar. Bu da kalbin yeterince kanla beslenememesine ve dolayısıyla görevini tam anlamıyla yapamamasına neden olur. Bu sorunu gidermek için yapılacak cerrahi işleme koroner bypass ameliyatı denilir.
Op. Dr. Özge Korkmaz Uymaz Özel Lokman Hekim Hastaneleri Kalp ve Damar Cerrahisi Kliniği
K
albin yeterince beslenememesi sonucu oluşan tabloya iskemik kalp hastalığı denir. Bu tablo sonucu hastalarda genellikle “anjina” adı verilen bir ağrı görülür. Anjina, her hastada olmamakla birlikte, genellikle bir kalp krizinin en önemli habercileri arasında yer alır. Bazen de hiç ağrı olmadan hastalarda kalp krizi görülebilir. Bu durumlarda yapılacak koroner bypass ameliyatı ile hastanın yaşam kalitesinin iyileştirilmesi ve ömrünün uzatılması amaçlanır.
22
Koroner arter daralmalarında 3 tedavi seçeneği ,bulunmaktadır. - İlaç tedavisi - Koroner balon anjioplasti (stent uygulamaları) - Koroner bypass ameliyatları Seçilecek tedaviyi, hastalığın durumuna göre kalp cerrahı ve kardiyolog birlikte belirler. Bu seçimde, hastanın genel durumu, koroner arterlerin yapısı ve kalbin kasılma gücü gibi birçok faktör etkili olur.
Ameliyat yöntemleri Koroner bypass ameliyatlarında en sık kullanılan yöntem, klasik yöntemdir. Açık kalp ameliyatı da denilen bu yöntemde hasta genel anestezi ile tamamen uyutulur. Göğüs kemiği özel bir cihazla kesilir, daha sonra kalp ve akciğer kan dolaşımı kalpakciğer makinesine bağlanır. Bu yöntemde kalp bir süre durdurulabilir. Bu tür durumlarda kalp ve akciğerlerin görevini cihaz devralır. Cerrah, kalple
Ă–zel Lokman Hekim Hastaneleri
23
ilgili işlemleri bitirdikten sonra kalbi tekrar çalıştırır. Daha sonra kalp-akciğer makinesiyle kurulmuş olan bağlantılar ortadan kaldırılır, kesilmiş olan göğüs kafesi özel çelik tellerle dikilerek eski durumuna getirilir. Diğer bir yöntem de minimal invesif yöntemdir. Hastalara daha kısa sürede iyileşme olanağı sağlayan bu yöntem ancak belli şartlarda uygulanabilir. Cerrah, hastanın yapısı, ek hastalıkların bulunup bulunmaması, tıkalı damarın yeri ve sayısına göre bu yöntemi uygulamaya karar verebilir. Bu yöntem, genellikle kalbin ön inen dalındaki (LAD) darlıklarda uygulanır. Üçüncü yöntem ise pompasız yöntem olarak bilinen kalp-
24
akciğer makinesinin kullanılmadığı yöntemdir. Cerrah işlemlerini çalışan kalp üzerinde yapar. Bu ameliyatlarda kalbe erişim klasik yöntemde olabileceği gibi göğüs kemiğinin kesilmesi ya da sol meme altından küçük kesi ile girilmesi şeklinde de olabilir. Kalp çalıştığı için bypass yapılacak koroner arter bölgesi hareketsiz duruma getirilir, cerraha çalışabileceği hareketsiz bir alan sağlanır.
Ameliyat sonrası
Koroner arter bypass ameliyatları yaklaşık 3-4 saat sürer. Hasta daha sonra koroner yoğun bakım ünitesine alınır. Hastaya solunum desteği sağlanır ve gerekli tedavi ve takip yapılır.
Yoğun bakımda kalış süresi ortalama 2 gün civarında olur. Bu süre ameliyatın türüne ve uygulanan tedaviye göre uzayabilir. Ameliyat sonrası tam iyileşme 2-3 ay sürer. Koroner arter bypass sonrası yeniden hasta olma riskini en alt seviyeye indirmek için hastanın dikkat etmesi gereken bazı hususlar vardır. Hasta sigara içiyorsa mutlaka bırakmalı, doktor kontrolünde düzenli egzersiz yapmalı ve fazla kilolardan kurtulmalı. Ayrıca, kan kolesterol seviyesinin düşürülmesi, şeker hastalığının ve yüksek tansiyonun kontrol altına alınması, uygun diyet, gerekli ilaçların kullanımı ve düzenli aralıklarla doktor kontrolü de gereklidir.
KALP VE DAMAR CERRAHİSİ YOĞUN BAKIM ÜNİTESİ
Kalp ve Damar Cerrahisi (KVC), Genel Cerrahi ve Koroner Yoğun Bakım ünitelerimizde kullanılan tün ekipmanlar son teknoloji ürünü ve tam kapsamlıdır. Yoğun Bakım Ünitemizin doktor ve çalışanları, kliniklerimizle koordineli olarak her türlü ihtiyaca cevap verebilecek durumdadır. Tam teşekküllü, CPR modlu hasta yatakları Her yatağa ait yatak başı sistemleri Ventilatör (solunum cihazları) Çok fonksiyonlu monitörler KVC ve Genel Yoğun Bakım Servisleri Tam steril alanlar
Bebeklerde ve Çocuklarda
Op. Dr. Aygen Batmaz Özel Lokman Hekim Hastaneleri Göz Hastalıkları Kliniği
Y
etişkinlerde olduğu gibi, bebek ve çocuklarda da kataraktın tek tedavisi cerrahidir. Bebeklikte görülen kataraktlarda, acil olarak ameliyat gereklidir. Katarakt, normalde saydam olan göz merceğinin saydamlığını yitirmesi ve bunun sonucunda görmenin azalmasıdır. Bu durum, genellikle yaşlılık hastalığı olarak ortaya çıksa da doğumsal olarak bebeklik çağında veya çocuklukta da oluşabilir.
26
Doğumsal kataraktların oluşma nedenleri; - Akraba evlilikleri, - Annenin gebelikte geçirdiği kızamıkçık gibi enfeksiyon hastalıkları veya kullandığı bazı ilaçlar, - Annenin gebelikte radyasyona maruz kalması, - Bebekteki metabolik hastalıklar olabileceği gibi nedensiz olarak da ortaya çıkabilmektedir. Ayrıca göze gelen çarpma, vurma gibi eylemler de katarakt oluşumuna yol açabilir.
Özel Lokman Hekim Hastaneleri
Katarakt, normalde saydam olan göz merceğinin saydamlığını yitirmesi ve bunun sonucunda görmenin azalmasıdır. Bu durum, genellikle yaşlılık hastalığı olarak ortaya çıksa da doğumsal olarak bebeklik çağında veya çocuklukta da oluşabilir. Belirtileri - Bebekler normalde ışığı ve cisimleri gözleriyle takip eder. Aile, bebeğin ışık ve cisim takibinin olmadığını fark edebilir. - Normalde siyah renkte görünen göz bebekleri, kataraktlı bebek veya çocuklarda beyaz olarak görünür. Bu görünüm tek veya çift taraflı olabilir. - Bebeklik çağında göz kaymalarının bir nedeni de katarakt olabilir. Tedavisi Yetişkinlerde olduğu gibi, bebek ve çocuklarda da kataraktın tek tedavisi cerrahidir. Bebeklikte görülen kataraktlarda, hayatın ilk haftalarında acil olarak ameliyat gereklidir. Çünkü yenidoğanda görsel merkezin gelişebilmesi için, bu merkeze ışık ve görüntü uyarıları gitmelidir. Katarakt nedeniyle bu uyarıların gitmesi mümkün olmadığından, tedavinin gecikmesi durumunda görsel merkezlerin gelişimi sağlanamaz. Bu nedenle, geç dönemde yapılan ameliyatlar iyi bir görsel sonuç sağlamaz.
İleriki yıllarda gelişen çocuk kataraktlarında ise kataraktın durumu ve çocuğun görme derecesi izlenerek ameliyatın zamanlamasına karar vermek gerekir. Katarakt ameliyatı yapılan bebek ve çocuklarda kesifleşen göz merceği alındığından, bunun yerine göz içi lens konması ya da kontakt lensle veya büyük dereceli gözlüklerle görmenin iyileştirilmesi şarttır. 1 yaş altındaki bebeklere göz içi kontakt lens konulması önerilmemektedir. Bu durumda bebeğe kontakt lens takılabilir ama ailenin kontakt lens takibi ve bakımı konusunda son derece hassas ve kontrollü davranması gerekir. Bir diğer seçenek de gözlüktür. Küçük bebek ve çocuklarda burun ve kulak destekli çerçeveleri olan, hafif camlı gözlükler kullanılmalıdır. Doğumsal kataraktlar ve çocukluk çağı kataraktları görme açısından çok ciddi risk taşıyan klinik olgulardır. Zamanında uygun teknikle yapılan katarakt ameliyatı sonrasında, dikkatli ve titiz bir şekilde takip edilen hastalarda, uygun görme rehabilitasyonuyla iyi görsel sonuçlar elde edilebilir.
Bir gözünde katarakt olan bir çocuğun göz bebeklerindeki renk farkı görülüyor. Katarakt ameliyatı sonrasında, çocuklara uzak ve yakın görme için, ortadan kesikli gibi görünen bifokal (çift odaklı) camlar verilmesi uygundur.
27
dirsek, el ve el bileği ağrıları Uzm. Dr. Sema Atalay Çatal Özel Lokman Hekim Hastaneleri Fiziksel Tıp ve Reh. Kliniği
Dirsek, el ve el bileği ağrıları, günlük hayatımızda sıkça karşılaştığımız ama çoğunlukla ağrı şiddetini çok artırmadığı ya da sürekli hale gelmediği sürece dikkate almadığımız ağrılardır. Ancak vücudumuzun alarm mekanizması olan ağrılar daha büyük sorunlara yol açmadan dikkate alınmalıdır.
28
Özel Lokman Hekim Hastaneleri
Dirsek Ağrısı Üç kemiğin (humerus, ulna ve radius) oluşturduğu üç eklemden oluşan dirsek eklemi, kol ile ön kolu birbirine bağlayan bir ara eklemdir. Bu üç kemiğin oluşturduğu 3 eklem (humeroulnar, humeroradial ve radioulnar) ortak bir kapsülle sarılmıştır. Dirsek eklemine komşu kapsül, yağ yastığı, snovyal zar, bağ ve kaslar eklemi tamamlayan diğer yapılardır. Dirsek ekleminin ana görevleri elin boşlukta pozisyonlanması, yemek yeme, saç taranması, yüz yıkama ve diş fırçalama gibi aktivitelerdir. Dirsek ağrılarının nedenleri, inflamatuvar romatizmal hastalıklar (romatoid artrit ve akut eklem romatizması), gut, kireçlenme, miyofasyal ağrı sendromları, tendinit ve bursitler (tenisçi dirseği- lateral epikondilit, golfçü dirseği-medial epikondilit, olekranon bursiti ve dirseğe yapışan diğer kasların tendiniti), dirseğin incinmesi, dirseğe yapışan kaslarda yırtılma, sinir skışmaları (ulnar sinir sıkışmasıkübital tünel sendromu, radial sinir sıkışması-radial tünel sendromu, median sinir sıkışması-pronotor teres sendromu), dirseğin enfeksiyonları ve tümörleri, dirseğin rekurren çıkığı ve yerine konamayan eski çıkığı, eklem faresi, yansıyan ağrılar (boyun fıtığı, karpal tünel sendromu gibi), dirsek instabiliteleridir.
El ve el bileği ağrıları El ve el bileği iskeleti 19’u uzun olmak üzere 27 kemikten oluşur. El hem bir duyu organı hem de uygulayıcı organ olarak insanoğlunun çevreyle olan iletişiminde
ve günlük yaşamında bağımsız olarak hareket edebilmesinde çok önemli rol oynar. Elin en önemli fonksiyonları dokunma ile sağlanan duysal fonksiyon ve tutmadır. El vurabilen, alıp verebilen, besleyen, yemin edebilen, körler için okuyan, dilsizler için konuşan, dosta uzanan, ritm oluşturabilen ve çekiç, maşa gibi kullanabildiğimiz bir cihazdır. (Paul Valery, 1938) Omuz, dirsek ve el bileği eklemleri elin uzayda uygun şekilde pozisyonlanmasını sağlayarak, elin fonksiyonel işlevini yerine getirmesine zemin hazırlarlar.
Rehabilitasyon süreci Omuz, el, el bileği hastalıklarının rehabilitasyonunun amacı; yaralanmış, ameliyat edilmiş veya hastalıklı bölgenin kalan fonksiyonel kapasitesini olabilecek en üst düzeye ulaştırmaktır. Rehabilitasyon programıyla uygulanan tedavinin başlıca hedefleri, ödemin (şişliğin) önlenmesi ve kontrolü, doku iyileşmesinin hızlandırılması, ağrının tedavisi, eklem hareket açıklığını artırmak, kasların güçlenmesini sağlamak amacı ile uygun EGZ tedavisi, el becerilerinin ve fonksiyonel aktivitelerinin geliştirilmesidir. İlaç tedavileri, sıcak, soğuk uygulama, elektroterapi gibi çeşitli fizik tedavi modaliteleri, ağrı ve enflamasyonu azaltmak amaçlı dirsek ve el bileği splintleri yararlı olup tedaviyi hızlandırmak amacıyla kullanılabilir. Tedavi programı hastaya özel olmalı, klinik muayenelere göre tedavi güncelleştirilmelidir. İlaç ve FTR programından fayda görmeyen hastalar için cerrahi tedavi düşünülmelidir.
29
30
Özel Lokman Hekim Hastaneleri
Opr. Dr. Hayati Aslantaş Özel Lokman Hekim Hastaneleri Genel Cerrahi Kliniği
Meme kitlelerinin çoğu iyi huyludur ve kansere neden olmaz. Ancak memede ele gelen farklı bir kitle hissedildiğinde mutlaka gerekli kontrollerin yapılması gerekir.
K
adınların yarıya yakının da kitlesel meme değişiklikleri görülür. Meme kitlelerinin değişik şekillerde görülmesi olağandır. Bunlar arasında en sık rastlananlar “kist”, “fibroadenom” ve “papillom’’dur. Hepsinin hacmi, şekli, yeri ve tedavi şekli farklıdır. Meme kitlelerinin çoğu iyi huyludur ve kansere neden olmaz. Ancak memede ele gelen yeni ve farklı bir kitle hissedildiğinde mutlaka doktora başvurulmalı ve gerekli kontroller yapılmalıdır. En sık rastlanan meme kitlelerinin kist, fibroadenom ve papillom olduğunu söylemiştik. Meme kisti, içi sıvı dolu iyi huylu bir kesedir. Memede bazen sert bazen irili ufaklı kistler
oluşabilir. Kitleler, elle hissedilebilir ya da memede gerginlik ve ağrı gibi şikayetlere neden olabilir. Bu ağrı, adet kanaması yaklaştıkça artar. Kanamanın başlaması ile şiddeti azalır ve giderek kaybolur. Meme başından beyaza yakın ya da açık yeşil renkte bir akıntı gelmesine neden olabilir. Fibroadenom ise 40 yaş altındaki kadınlarda sık rastlanan, gene iyi huylu olarak nitelendirilecek bir meme tümörüdür. Memede oluşan iyi huylu tümörlerin önemli bir kısmı fibroadenomdur. Özellikle 20-30 yaşları arasında görülebileceği gibi ergenlik çağında da görülebilir. Fibroadenom, genellikle yuvarlak, birkaç santim çapında ve hareketli bir kitledir. Yalnızca biyopsi ile kesin teşhisi yapıla-
bilir. Çoğu zaman çıkartılmaları gerekir. İntraduktal papillom, 1-2 milimetreden birkaç santimetreye kadar değişen büyüklükte olabilir. Meme başının yakınındaki süt kanallarında daha sık görülürler. Genellikle 40 yaş üzerindeki kadınlarda görülebilecekleri gibi meme başından kanlı bir akıntı gelmesine neden olabilirler. Meme muayenesi nasıl yapılmalı? Kendi kendine meme muayenesi yapmak için en uygun zaman adet kanamasından sonraki haftadır. Yirmi yaşından itibaren her ay düzenli bir şekilde adet kanamalarından sonraki hafta kendi kendinize yapacağınız muayene 31
Ne zaman yapılmalı? Adet görüyorsanız; adetinizin bittiği gün her ay yapmalısınız. Adet görmüyorsanız; belirlenen bir günde her ay yapmalısınız. 1. Gözle değerlendirme 2. Sırtüstü yatarak değerlendirme 3. Ayakta elle değerlendirme Gözle değerlendirme:
İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü web sitesinden alınmıştır.
- Memenizin yapısı veya şeklinde değişme var mı? - Meme derisinde girintiler (portakal kabuğu görüntüsü) var mı? - Meme üzerindeki toplardamarlar belirginleşmiş mi? - Koltuk altında şişlik var mı? Sırt üstü yatarak: Muayene edeceğiniz memenin olduğu taraftaki elinizi başınızın altına koyarak memenizin üst dış ve iç kadranları ile alt iç ve dış kadranlarını ve meme başını parmak uçlarınız ile muayene ederek ele gelen kitle (şişlik, sertlik) olup olmadığını araştırınız. Gerekli kayganlığı sağlamak için pudra kullanabilirsiniz. Ayakta değerlendirme: Muayene edeceğiniz memenin olduğu taraftaki elinizi, başınızın arkasına koyarak memenizin üst dış ve iç kadranları ile alt iç ve dış kadranlarını ve meme başını parmak uçlarınız ile muayene ederek ele gelen kitle (şişlik, sertlik) olup olmadığını araştırınız. Gerekli kayganlığı sağlamak için duşun altında yapılabilir.
“Yirmi yaşından itibaren her ay düzenli bir şekilde adet kanamalarından sonraki hafta kendi kendinize yapacağınız muayene son derece faydalı olacaktır.”
32
son derece faydalı olacaktır. Bu sizin memelerinizin doğal yapısına alışmanızı ve herhangi bir değişiklik ya da kitle oluşumu söz konusu olduğunda bunu kolayca ayırt etmenizi sağlayacaktır. Meme muayenesinin nasıl yapılacağını öğrenmek için mutlaka doktorunuza başvurun. Teşhis ve tedavi Meme kitlelerinde teşhis ve tedavi çoğunlukla birlikte yapılır. Meme kitleleri incelenirken en sık kullanılan yöntemler arasında muayene, ultrason, mamografi ve biyopsiler yer alır. Ultrason, kistleri, katı kitlelerden ayırt etmekte kullanılır. Mammografide ise elle hissedilemeyen çok küçük kitlelerin bile görülmesi, daha önceden belirlenmesi sağlanabilir. Mammografinin özellikle 40 yaşından sonra en az bir kere, gerekli durumlarda yılda bir kez yapılması gerekebilir. İğne biyopsisi ile kitle içerisinden hücre örneği alınarak mikroskop altında inceleme yapılır. Meme kistlerinin tedavisinde genellikle kullanılan yöntem, iğne ile kistin içindeki sıvının boşaltılmasıdır. Çıkan sıvı mikroskop altında incelenebilir ve gerekiyorsa ek tedavi seçenekleri uygulanır. Meme kistleri boşaltılmalarına rağmen tekrar edebilir. Fibroadenom ve papillomlar ise genellikle cerrahi yöntemle memeden çıkartılır. Meme kitlelerinin kesin tanısı biyopsidir.
RÖPORTAJ
Özel Lokman Hekim Sincan Hastanesi Başhekimi Uzm. Dr. Mehmet Altuğ ile ilk yılını dolduran Sincan Hastanemizi konuştuk. Hastanemizin kuruluşunu anlatan Dr. Altuğ, Özel Lokman Hekim Sincan Hastanesinin Sincan ve Etimesgut başta olmak üzere civar il ve ilçelerin de referans gösterdiği bölge hastanesi konumuna geldiğini söyledi.
2009 yılının Sincan Hastanemiz ve vermiş olduğu hizmetlerin yaygınlaştırılması anlamında önemli bir yıl olacağını düşünüyoruz.
34
Sincan Hastanesinin kuruluşu hakkında bilgi verir misiniz? [M.A.] Etlik Lokman Hekim Hastanesinden elde ettiğimiz hizmet ve işletme tecrübelerimizi farklı bölgelerde Ankara halkına ulaştıralım istedik ve Sincan İlçesinde bir çalışma başlattık. 2005 Nisan ayında arsamızın alınmasıyla başlayan ve yaklaşık 4 ay süren mimari ve diğer proje hazırlıklarının sonrasında Ekim 2005’te hastane inşaatımıza başladık. 2,5 yıl süren yoğun gayret ve emeklerin sarf edildiği inşaat, teknik donanım, insan kaynakları, kalite ve tüm tanıtım vs. çalışmaların sonrasında 28 Mart 2008 tarihinde Hastane ruhsatımızı ve
faaliyet izin belgemizi almış olduk. Dolayısıyla bu uzun ve zorlu açılış serüvenini hızlı bir şekilde tüm yönetim ve personelimizin özverili çalışmaları sonucu tamamlayarak, mutlu sona ulaştık. Sincan Hastanesi neredeyse 1 yılını doldurdu. İlk bir yıl nasıl geçti? [M.A.] Öncelikle yeni bir hastane yeni bir hizmet alanı bizi çok heyecanlandırdı. Ancak; ilk bir yılın özellikle de sağlık alanındaki kamunun yapmış olduğu düzenlemelerin de etkisiyle (Özellikle Sağlık Bakanlığının Planlama Yönetmeliği sebebiyle) çok sıkıntılı geçtiğini söy-
Özel Lokman Hekim Hastaneleri
Yeni açılmış bir hastane olmamıza rağmen ve özellikle de dönem dönem çok yoğun hasta başvurularına ve sunduğumuz çok çeşitli hizmetlere rağmen zorlanmadan, en az hatayla karşılamayı başarabildiğimizi söyleyebiliriz.
leyebiliriz. Haziran ayı sonundaki yeni hastanelere yapılan açılım ile hızlı bir şekilde hekim kadrolarımızı önemli ölçüde güçlendirdik. Her branşta 2, 3, 4, 5 olmak üzere, hekim sayılarını ideale yakın sayılara ulaştırdık. 7 gün 24 saat Dahiliye, Çocuk Hastalıkları, Kadın Doğum ve Genel Cerrahi branşlarında hizmetlerimiz ilk açıldığımız günden beri devam etmektedir. Hastanemiz, ilk aylardan itibaren Sincan ve Etimesgut başta olmak üzere civar ilçelerin de referans gösterdiği bölge hastanesi konumuna gelmiş ve hastalarımızın güvenini kısa sürede kazanmayı başarmıştır. 2009 yılının Sincan Hastanemiz ve vermiş olduğu hizmetlerin yaygınlaştırılması anlamında önemli bir yıl olacağını düşünüyoruz. Hastanede kalite yönetim sistemi uygulanmaktadır. Bunun ne tür yararlarını gördünüz? [M.A.] Kalite belgesinin hizmet kalitesine ve sürekli gelişime ve hasta memnuniyetine sağlamış olduğu katkı hepimizin malumudur. Yeni açılmış bir hastane olmamıza rağmen ve özellikle de dönem dönem çok yoğun hasta başvurularına ve sunduğumuz çok çeşitli hizmetlere
rağmen zorlanmadan, en az hatayla karşılamayı başarabildiğimizi söyleyebiliriz. Bu da daha önceden belirlenmiş süreçler ve bu süreçlere uygun verilen eğitimler ve süreçlerin uygulanması anlamına gelmektedir ki standardı belirlenmiş bir hizmetin sunumu hasta memnuniyeti ve kalite göstergesidir. Hastalarınızdan gelen tepkiler nasıl? Sincan’da başka bu büyüklükte bir hastane daha yok. Bunun avantaj ve dezavantajları neler oldu? [M.A.] Hastalarımızın çok kısa zamanda hastanemize göstermiş oldukları büyük ilgi ve alakadan da anlaşılmaktadır ki bölge halkı hastanemizi benimsemiş ve artık en ufak bir rahatsızlığında sağlık danışmanı konumundaki hastanesi ‘Şifa Kapısı’na başvurmaktadır. Ayrıca Lokman Hekim Sincan Hastanemiz bu bölgedeki en kapsamlı Acil Servise ve yoğun bakımları olan tek hastane olma özelliğine sahip merkez konumundadır. Bu hususlar hastanemizden çok hastalarımızın ve bölge halkının avantajı ve ayrıcalığıdır.
35
Sağlık sektörü bir süredir çok sıkıntılı bir dönemden geçmektedir. Mevzuatlar ve geri ödeme anlamında önemli kısıtlamalarla özel sağlık alanında özellikle de hizmet sunucusu açısından çok zorlu uygulamalar ve yaptırımlar getirilmiştir.
2009 yılı planlarınız neler? Daha çok hangi branşlar üzerine eğilmeyi düşünüyorsunuz? [M.A.] Yeni yılda Sincan Hastanemizde özellikle ön plana çıkmasını düşündüğümüz hizmetlere biraz daha hem tanıtım hem de tıbbi kalite anlamında ağırlık verilecektir. Bu hizmetlerin başında kalp damar cerrahisi ve kalp hastalıkları hizmetleri gelmektedir. Hastanemizde yapılan koroner anjiyo hizmetine ve kalp damar tıkanıklıklarına yönelik açık kalp ameliyatlarına (by pass) özellikle ağırlık verilecektir. Ayrıca bu hizmetlerin yanı sıra diğer branşlarda verdiğimiz hizmetlerde de standart olarak sunduğumuz hizmetlerin yanı sıra üst ihtisas ve ileri teknoloji gerektiren hizmetlere yönelik de özellikli alanlar ve özellikli birimler oluşturulacaktır (Diyabet Ünitesi, Obezite Ünitesi, Geriatri vb ). Açılması düşünülen yeni branşlar var mı? [M.A.] Tüp bebek merkezimizin açılışını da bu yılın ilk aylarında planlıyoruz. Merkezimizin açılmasıyla kadın hastalıkları ve doğum hizmetlerinde Ankara genelinde
36
artık marka olmuş hastanemizin bu hizmetin devamı diyebileceğimiz tüp bebek hizmetini de veriyor olması özellikle bize güven duyan halkımızın güvenini kat kat arttıracaktır. Zaman içerisinde Sağlık Bakanlığından planlama yönetmeliğinden dolayı alınacak kadrolar doğrultusunda özellikle de üst ihtisas dallarında yeni branş ve yeni hekimlerle kadromuz zenginleştirilecek ve hastalarımıza çok daha kapsamlı bir hizmet sunulacaktır. Sağlık sektörüne genel olarak baktığımızda tabloyu nasıl görüyorsunuz? [M.A.] Sağlık sektörü bir süredir çok sıkıntılı bir dönemden geçmektedir. Mevzuatlar ve geri ödeme anlamında önemli kısıtlamalarla özel sağlık alanında özellikle de hizmet sunucusu açısından çok zorlu uygulamalar ve yaptırımlar getirilmiştir. Ancak bu uygulamaların zaman içerisinde mutlaka hastanın da kalite beklentileri doğrultusunda düzenleneceğini ve insanımızın layık olduğu ve olması gereken hizmet standartlarının oluşturulacağını düşünüyor ve ümit ediyorum. Teşekkür ediyoruz.
Özel Lokman Hekim Hastaneleri
AĞIZ VE DİŞ TEDAVİLERİ İntraoral kamera ile diş tedavilerinin bilgisayar ortamında görüntülenmesi Teşhis ve tedavi planlanması Periapikal radyografi Periodantal tedavi Diş eti hastalıkları ve tedavisi Detertraş Subgingiunal küretaj Flap operasyonu Ginvivektomi Ginvivoplasti Hemiseksion Konservatif tedavi Amalgom dolgu çeşitleri Işınlı kompozit dolgu çeşitleri Cam iyonemer dolgu restorasyonları Kırık tedavileri pinli restorasyonlar Diş ağartma (beyazlatma) Onley Pinley Endodontik tedavi Direkt kuapaj Kanal tedavileri Cerrahi Normal çekim Komplike cerrahi çekim Mukoza rotansiyonlu gömülü diş operasyonu Kök ucu rezaksiyonu Vestibuloplasti(yarım çene) Alueol plastiği Sinüs plastiği İmplantoloji Çene kemiğine vidalama sistemi ile protez yapımı Protez Sabit protez (biodent veneer kron) Porselen veneer kron ve köprükler jacket kronlar Hareketli protezler Ankerli protezler Empress porselen (fullestetiik) Laminate veneer kron (akrilik) Laminate veneer kron (seramik) Roch protez Pedodonti (çocuk diş hekimliği) Fissur sealant uygulamaları Süt dişi çürük önleyici uygulamalar Flour uygulamaları Kanal Tedavileri Yer tutucular Prefabrike kron Çocuk protezi Amputasyon Ortodonti Diş çapraşıklarının düzeltilmesi İskeletsel anomalilerinin düzeltilmesi 37
BİZDEN HABERLER
Özel Lokman Hekim Sincan Hastanesinde Diyabet Eğitim Günleri düzenlenmeye başladı.
Her ayın ilk cumartesi Özel Lokman Hekim Sincan Hastanesinde Diyabet Eğitim Günleri düzenlenmeye başlandı. Diabet Eğitim Günlerinin ilk haftasında Dahiliye Doktorumuz Ünal Çalış, ana hatlarıyla diyabet konusuna değindi. Katılımcı sayısının 35 kişi olduğu ilk toplantıda, “Diyabet nedir?”, “Diyabette nelere dikkat etmeliyiz?” gibi konular da katılımcıların soruları eşliğinde anlatıldı. Dr. Ünal Çalış’tan sonra söz alan Diyabet Sorumlu Hemşiresi Murat Gülpınar, hipoglisemi ve hiperglesimi konularını anlatırken, Diyetisyen Emine Sezgin ise “Diyabette Beslenme” konusunu işledi.
2008 yılının mart ayından hizmete açılan Özel Lokman Hekim Sincan Hastanemizde “Bebek Dostu Hastane Sertifika Programı” eğitimleri tamamlandı. Bebek Dostu Hastane unvanı taşıyan hastanelerde özellikle ilk 6 ay bebeklerin yalnızca anne sütü ile beslenmesi teşvik ediliyor. Türkiye’de ilk altı ayda sadece anne sütü ile beslenen bebeklerin oranı yalnızda yüzde 1.3.
38
Özel Lokman Hekim Etlik Hastanesinin sahip olduğu “Bebek Dostu Hastane” unvanına çok yakında Özel Lokman Hekim Sincan Hastanesi de sahip olacak.
Özel Lokman Hekim Hastaneleri
Özel Lokman Hekim Sincan Hastanesi Diş Kliniği hekimlerimiz, Özel Ferda ve Özel Samanyolu Ülkü Ulusoy Kolejlerinde diş taraması yaptı. Aralık ayında yaklaşık 1100 öğrencinin dişlerini kontrol eden diş hekimlerimiz Dt. Özlem Garip ve Dt. Ayşe Dinlemez, mevcut diş sorunlarının yanı sıra ileride oluşabilecek problemlerle ilgili bilgi verdi. Ayrıca diş hekimlerimiz, koruyucu diş sağlığına yönelik, diş nasıl fırçalanır, diş hekimi ve diş macunu seçiminde dikkat edilmesi gerekenler gibi konularda da bilgi verdi.
Sincan, Elvankent ve Eryaman bölgelerindeki sağlık ocaklarında görevli hekimleri Özel Lokman Hekim Sincan Hastanemizde ağırladık. Aralık ayında bir araya geldiğimiz Sincan Hastanemize yakın bölgelerde görev yapan sağlık ocağı hekimlerimize hastanemizi tanıtırken, aynı zaman da yoğun iş temposundan bir araya gelemeyen arkadaşları da bir araya getirmiş olduk. Sincan Hastanemizin Başhekimi Dr. Mehmet Altuğ ve Başhekim Yardımcılarımız Dr. Kemal Kartal ve Dr. İbrahim Uğur’un ağırladığı hekimler, hastanemizin teknolojisinden oldukça etkilendiklerini ifade etti. 39
BİZDEN HABERLER
Doktorumuz Celil Göçer doçent oldu Kulak Burun Boğaz Kliniğinde görevli doktorumuz Celil Göçer doçent oldu.
Hastalarına daha iyi hizmet sunmayı amaç edinen Özel Lokman Hekim Hastanelerinde personele yönelik kişisel gelişim eğitimleri devam ediyor. Hasta danışmanları ve sağlık personelimizin hastalarla daha iyi iletişim kurarak daha iyi hizmet verebilmesi için hazırlanan kişisel gelişim eğitimleri devam ediyor. Ayşe Altuğ tarafından verilen eğitimlerde aynı zamanda hastalarla personel arasında yaşanabilecek sorunların daha da kısa yollardan çözüme ulaştırması hedefleniyor. Eğitimlere katılan personelimiz, eğitim ve eğlenceyi de bir arada yaşıyor.
Özel Lokman Hekim Hastaneleri Ankara’da birinci ,Türkiye’de 11. en büyük özel hastane olarak gösterildi. Aylık İş ve Ekonomi Kültürü Dergisi Turkishtime Türkiye’deki en büyük 250 hastaneyi araştırdı. Araştırma sonuçlarına göre, Özel Lokman Hekim Hastaneleri listede 11. sırada yer aldı. İlk 10 sırada Ankara’dan başka hastanenin yer almadığı araştırma, hastane sayısı, yatak sayısı, kapalı alan, toplam çalışan sayısı, doktor sayısı ve muayene olan hasta sayısı verilerine dayandırılarak yapıldı.
40
1970 yılında Turhal’da doğan Celil Göçer, 1996 yılında Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesinden mezun oldu. 2000 yılında yine aynı üniversitenin Kulak Burun Boğaz Anabilim Dalından uzmanlığını alan Dr. Göçer, 8 Ocak 2009 tarihinde doçent unvanına sahip oldu. Doç. Dr. Celil Göçer, evli ve 3 çocuk babasıdır.
Obezite Okulu başladı Lokman Hekim Sincan Hastanesinde her ay düzenlenen “Obezite Okulu”nda hastalarımıza sağlıklı zayıflama konusunda ücretsiz eğitim veriliyor. Uz. Dr. Ünal Çalışkan ve Diyetisyen Emine Sezer’in katılımıyla verilen eğitimlerde hastaların kilo alma sebepleri ve metabolizma hızları ile kendileri hakkındaki detaylar özel olarak ayrı ayrı değerlendiriliyor. Yapılan değerlendirmeler sonucunda hastalarımıza en uygun tedavi öneriliyor.
Normal oda Ayarlanabilir hasta yatağı Her türlü tıbbi bakımı sağlayacak teknik altyapı Hemşire çağrı cihazı Banyo-tuvalet 19’ LCD televizyon Refakatçi koltuğu Dahili-harici telefon Isı ayarlı havalandırma sistemi Kişisel kullanım için ayrılmış gardırop Özel dezenfektanlarla günlük temizlik 24 saat teknik servis imkanı VIP oda İçeriden bağlantılı iki ayrı oda Ayarlanabilir hasta yatağı Her türlü tıbbi bakımı sağlayacak teknik altyapı Hemşire çağrı cihazları Banyo-tuvalet 19’ LCD televizyon Oturma grubu Dahili-harici telefon Buzdolabı Isı ayarlı havalandırma sistemi Hasta ve refakatçi için ayrı gardıroplar Özel dezenfektanlarla günlük temizlik 24 saat teknik servis imkanı
42
Özel Lokman Hekim Hastaneleri
Av. Kevser Sezer Özel Lokman Hekim Hastaneleri Hukuk Müşaviri
E
vrensel bir kavram olan “hak” kısaca “hukuk kurallarının kişilere tanıdığı yetki” olarak tanımlanabilir. Hak kavramının en geniş hali insan haklarıdır. Hasta hakları da temel insan haklarından birisidir. Bu yazıda çok geniş bir kapsamı olan hasta haklarının bazı noktalarına değineceğim.
[Aydınlanma hakkı] Hastanın aydınlanma hakkı, diğer haklarının temeli ve ön koşuludur. Aydınlanma hakkı, hastanın Anayasa teminatı altında olan “kendi geleceğini bizzat belirleme hakkının” somutlaşmasına hizmet eder. Hasta, tıbbî durumunu bildiği takdirde geleceğini de belirleme imkanına sahip olacaktır. Hukukumuzda, hastanın aydınlanma hakkına ilişkin hükümler bulunmaktadır. Tıbbî Deontoloji
Nizamnamesinin 14/2’nci maddesine göre, hastalığın artması ihtimali bulunmadığı takdirde, teşhise göre alınması gereken tedbirler, hastaya açıkça söylenmelidir. Aynı Tüzüğün 26/2’nci maddesi, konsültasyon neticesinin hastaya bildirilmesi gerektiğini hükme bağlamıştır. 2238 sayılı Organ ve Doku Alınması, Saklanması ve Nakli Hakkında Kanunun 7’nci maddesine göre, hekimin vericiyi ve alıcıyı aydınlatması gerekir.
Hekimin hastayı aydınlatması, sadece hukukî bir zorunluluk değildir. Hastanın aydınlatılması, tıbbî etiğin de gereğidir. Aydınlanma hakkı, hastanın sağlık hizmetleri, teşhis, tedavi, tedavi süreci ve tedavi sonucu konusunda aydınlatılmasını gerektirir. Hastanın sağlık hizmetleri konusunda aydınlatılması, hastanın sağlık kuruluşunun işleyişi hakkında bilgilendirilmesini ifade eder. Hastaya, sağlık kuruluşunda uymak zorunda olduğu kurallar, hakları, muhtemel durumlarda yardım isteyebileceği kişi veya birim, sağlık hizmetinin mahiyeti, ödeme koşulları, ödemeyi nereye, nasıl ve ne şekilde yapması gerektiği konusunda yeterli bilgi verilmelidir. Hastanın özellikle tedavi maliyetleri konusunda aydınlatılmaması, bazı olumsuz sonuçlara neden olmakta, hastanın geç taburcu olması veya hukuksal ihtilâflara sebep olabilmektedir. Hasta, sağlık durumunu, kendisine uygulanacak tıbbî işlemleri, bunların faydaları ve muhtemel sakıncaları, alternatif tıbbî müdahale usulleri, tedavinin kabul edilmemesi halinde ortaya çıkabilecek muhtemel sonuçları ve hastalığın seyri ve neticeleri konusunda, sözlü veya yazılı olarak bilgi isteme hakkına sahiptir (Hasta Hakları Yönetmeliği md. 15). Kural olarak, hasta, kendisine tıbbî yardımda bulunacak hekim tarafından bizzat tıbbî müdahale öncesinde hastanın anlayacağı şekilde aydınlatılmalıdır. Bununla birlikte, tıbbî müdahalenin niteliği, ivediliği, hastanın
43
Kural olarak, hasta, kendisine tıbbî yardımda bulunacak hekim tarafından bizzat tıbbî müdahale öncesinde hastanın anlayacağı şekilde aydınlatılmalıdır. kişiliği, aydınlanmaya ilişkin iradesi gibi hususlar aydınlanma hakkının kapsamını etkilemektedir. Tıbbî müdahale ivedi ise, hastanın aydınlatılması azalmakta veya ortadan kalkmaktadır (1219 sayılı Yasa madde 70). Tıbbî müdahale ivedi değilse hasta ayrıntılı olarak aydınlatılmalıdır. Tıbbî müdahale sonucunda, zorunlu olarak ortaya çıkacak komplikasyonlar önemli ise, hasta mutlaka bilgilendirilmelidir. Örneğin, hastanın çocuk yapma yeteneğinin kaybolması söz konusu ise, bunun mutlaka hastaya anlatılması gerekir. Buna karşılık, tıbbî müdahale sonucunda zorunlu olarak ortaya çıkan, makul bir hasta tarafından da kabul edileceği olağan bulunan komplikasyonlar hakkında, hastanın aydınlatıl44
ması gerekmeyebilir. Yargıtay, haklı olarak, tıbbî müdahale sonucunda mayubiyetin meydana gelebileceğinin açıkça hastaya anlatılması görüşündedir. Hastanın tutumu da aydınlatmanın kapsamını etkilemektedir. Hekimin aydınlatmasıyla yetinmeyip ayrıca bilgi isteyen hastanın, ayrıntılı bilgilendirilmesi gerekmektedir. [Onay hakkı] Tıbbî müdahalelerin veya daha geniş kavram olan sağlık hizmetlerinin konusu, kişinin maddî ve manevî varlığı, beden tamlığıdır. Bu itibarla, sağlık hizmetlerinden yararlanıp yararlanmama, tıbbî müdahaleyi kabul veya ret etme konusunda kişinin bir karar vermesi, yaşama, maddî ve manevî varlığını geliştirme hakkının gereğidir. Bu hakkı kullanması, tıbbî müdahaleye yönelik irade açıklamasında bulunması ile
gerçekleşecektir. İşte, bu irade açıklamasına, hastanın “onay hakkı” denir. Bu irade açıklaması, tıbbî müdahaleye tam onay, kısmen onay ya da tıbbî müdahaleyi ret şeklinde olabilir. Kanımızca, onayın soyut ve genel olarak verilmesi yeterlidir. Ancak onay belli bir hekim için verilmişse ve/veya belli bir şikâyetin giderilmesi için verilmişse bunun esas alınması gereklidir. Onayın geçerli olabilmesi için hastanın bilgilendirilmesi gerekir. Bununla birlikte onayın hasta tarafından verilmesi; onayın tıbbî müdahaleye ve sağlık hizmetini vermeye ehil kişilere yönelik olması gerekir. Onay, tıbbî müdahalenin ön koşulu olduğundan, bu ön koşul gerçekleşmeden tıbbî girişimin yapılmaması gerekir. Bu nedenle, hasta, tıbbî müdahalenin ger-
Özel Lokman Hekim Hastaneleri
Hasta, sağlık durumunu, kendisine uygulanacak tıbbî işlemleri, bunların faydaları ve muhtemel sakıncaları, alternatif tıbbî müdahale usulleri, tedavinin kabul edilmemesi halinde ortaya çıkabilecek muhtemel sonuçları ve hastalığın seyri ve neticeleri konusunda, sözlü veya yazılı olarak bilgi isteme hakkına sahiptir (Hasta Hakları Yönetmeliği md. 15). çekleştirilmesinden önce veya en geç tıbbî müdahale sırasında, onayını bildirmelidir (Biyoetik Sözleşmesi md.5/1). Mevzuatın öngördüğü istisnalar dışında, onay, herhangi bir şekle bağlı değildir (Hasta Hakları Yönetmeliği md. 28). 1219 sayılı Yasa, büyük cerrahi ameliyatlarda hastanın yazılı onay vermesi gerektiğini hükme bağlamıştır. Yine organ ve doku alınabilmesi için, vericinin yazılı ve imzalı veya en az iki tanık önünde sözlü olarak beyan edip imzaladığı tutanağın bir hekim tarafından onaylanması gerekir (2238 sayılı Yasa madde 6). Yargıtay da bir kararında, “hekimin, yaptığı ameliyatın çok ağır sonuçlar doğurabileceğini hastaya anlatarak, onun bu muhtemel sonuçlara rağmen ameliyatı istediğine ilişkin onayını almış olması gerektiğini” belirtmiştir. Kural olarak, hastanın onayı alındıktan sonra tıbbî müdahalede bulunulmalıdır. Ancak bazı hallerde onay alınması mümkün olamamakta ve bazı hallerde de verilen onay esas alınmamakta
ya da hiç aranmamaktadır. Hastaya tıbbî müdahalenin yapılması çok acil ise ve hasta onay verebilecek durumda değilse, onayın alınmasına gerek yoktur. Kişinin trafik kazası sonucu ağır yaralanması ve şuurunu kaybetmesi halinde, durum budur. [Bakım ve tedavi hakkı] Bakım ve tedavi, hekim ve diğer sağlık personelinin hastaya yönelik belli nitelik ve kapsamlara haiz tıbbî faaliyetleridir. Burada sadece hekimin değil, diğer sağlık personelinin, doğrudan veya dolaylı olarak, hastanın acılarını dindirme, iyileştirme, tıbbî müdahale süresince hastanın kişisel ihtiyaçlarını karşılamaya ilişkin tüm faaliyetleri, bakım ve tedavi hakkının konusunu oluşturmaktadır. Anlaşılacağı üzere, bakım ve tedavi hakkının konusu, birbiri içine geçen ve aynı zamanda belli aşamalar da seyreden pek çok faaliyeti içerir. Bakım ve tedavinin konusunun birinci aşaması tanıdır. Hastanın yakındığı, giderilmesini istediği hususun tespitidir. Tanı, tedavinin temelini oluşturmaktadır.
Bakım ve tedavinin ikinci basamağı ise, sağlık hizmetinden yararlanan kişinin konulan tanıya göre biyolojik, psikolojik, fizyolojik bozuklukların giderilmesine ilişkin hekimlik faaliyetleridir. Bu hekimlik faaliyetlerine “tedavi” de denilmektedir. Tedavi; hastalığı önlemek, ortadan kaldırmak veya iyileşmesini çabuklaştırmak, hastalığın tehlikelerini azaltmak, yarattığı ızdırapları teskin etmek, arazlarını ortadan kaldırmak veya hafifletmek için alınan tedbirlerin, uygulanan ilaçların veya cerrahi müdahalelerin bütününü ifade eder (Tıbbî Deontoloji Nizamnamesi madde 13). Hekim ile hasta arasındaki ilişkinin niteliği ne olursa olsun hastanın en temel hakkı, dolayısıyla hekimin asıl edimi hastayı tedavi etmektir. Tıbbî faaliyetin özü, hasta hakkının özü, bakım ve tedavidir. Hastanın aydınlanması, onayın alınması, bakım ve tedavi öncesi gözetilmesi gereken hususlar olup bunların da amacı, doğru bakım ve tedavinin sağlanmasıdır. 45
KAYNAKÇA Akdur, Recep, 1997, “Koruyucu Sağlık Hizmetlerinde Etik Sorunlar”, Etik Bunun Neresinde, Ankara Tabip Odası Yayınları, Ankara, s.159-168 Akın, F. İlhan, 1987, Kamu Hukuku, 5. Bası, Beta Basım Yayım Dağıtım A. Ş. İstanbul. Ayan, Mehmet, 1991, Tıbbî Müdahalelerden Doğan Hukukî Sorumluluk, Kazancı Kitap Ticaret A. Ş., Ankara. Bayraktar, Köksal, 1972, Hekimin Tedavi Nedeniyle Cezai Sorumluluğu, Sermet Matbaası, İstanbul. Cihan, Erol, 1997, “Hukukî Açıdan Hasta Hakları” Tıbbî Etik Yıllığı, IV, İstanbul s., 25-29. Çilingiroğlu, Cüneyt, 1993, Tıbbî Müdahaleye Rıza, Filiz Kitabevi, İstanbul. Çinko, Mehmet Sıddık, 2001, Hasta Haklarının Hukukî ve Tıbbî Açıdan İrdelenmesi, Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi, İstanbul Üniversitesi Adli Tıp Enstitüsü, İstanbul. Fişek, Nusret, 1996, “İnsan Hakları ve Hekimlik” Hekimlik ve İnsan Hakları Türk Tabipleri Birliği Deneyimi, 1984-1992, (Derleyen Ata Soyer). Göze, Ayferi, 1989, Siyasal Düşünceler ve Yönetimler, 5. Baskı, Beta Basım Yayım ve Dağıtım A. Ş., İstanbul. Hamzaoğlu, Onur, 1997,” Sağlıklılık ve Etik” Etik Bunun Neresinde, Ankara Tabip Odası Yayınları, Ankara, s., 151-153. Hekim Forumu, 1996, “Neden Hasta Hakları”, s., 107, 15, İstanbul Tabip Odası Yayını, s., 4-9 Illıch, İvan, 1995, Sağlığın Gasbı, (Çev. Süha Sertabiboğlu) 1.Baskı, Ayrıntı Yayınları, İstanbul Kalaca, Çağrı, 1997, “Hasta Hakları” Etik Bunun Neresinde, Ankara Tabip Odası Yayınları, Ankara, s., 35-52. Lök, Veli,1996, “İnsan Hakları ve Sağlık” Hekimlik ve İnsan Hakları Türk Tabipleri Birliği Deneyimi, 19841992 (Derleyen Ata Soyer).
Yukarıda değinilen hususlar, hasta ile hekim arasındaki ilişkinin niteliği ne olursa olsun geçerli olacak hususlardır. Hastahekim, hasta-sağlık kuruluşu arasındaki hukuksal ilişkinin niteliğine göre, bakım ve tedavi hakkının konu ve kapsamı genişlemekte veya daralmaktadır. Yapılan sözleşmede hastaya yapılacak tıbbî müdahalenin niteliği, şekli, süresi, bakım ve tedavi süresince barınma, yeme ve diğer temel ihtiyaçların karşılanması hükme bağlanmış olabilir. Bu şekilde yapılacak sözleşmelerde belirtilen edimler de bakım ve tedavi hakkının konusunu teşkil edecektir. Sağlık hizmetlerinin özünü oluşturan bakım ve tedavi, hasta hakları açısından ele alındığında, bazı hususları kapsaması gerektiği ortaya çık46
maktadır. Bakım ve tedaviyi yapacak hekimin hasta tarafından seçilebilmesi; bakım ve tedavinin meslekî özen içinde tıp biliminin gereklerine göre yapılması, sosyal açıdan kaliteli sağlık hizmeti niteliğinde olması ve ekonomik olması gerekir. Hasta, bakım ve tedaviyi alırken gerek fizikî koşullar açısından ve gerekse de başka bir hastalığa yakalanmamak açısından güvende olmalıdır. Bakım ve tedavinin yukarıda belirtilen hususların kapsaması gerektiği mevzuat hükümlerinde hükme bağlanmış olup (Tıbbî Deontoloji Nizamnamesi, Hasta Hakları Yönetmeliği, Organ ve Doku Alınması, Saklanması ve Nakli Hakkında Kanun) yargısal kararlara da konu olmaktadır.
Ortaylı, Nuriye, 1996, “İğneyi Kendine Çuvaldızı Başkasına” Hekim Forumu, İstanbul Tabip Odası Yayınları, 15, s. 107, s.10-11 Özsunay, Ergun, “Alman ve Türk Hukuklarında Hekimin Hastayı Aydınlatma Ödevi ve İstisnaları” Sorumluluk Hukukundaki Yeni Gelişmeler, 5. Sempozyum, Mukayeseli Hukuk Araştırma ve Uygulama Merkezi, Fakülteler Matbaası, İstanbul, s. 31-59. Öztürk, Hafize, 1997, “Etik Alanında Temel Yaklaşımlar”, Etik Bunun Neresinde, Ankara Tabip Odası Yayınları, Ankara, s. 15-25 Terzioğlu, Arslan, 1997 “Tıbbî Etik Açısından Hasta Hakları ve Hekim”, tıbbî Etik Yıllığı, IV, İstanbul. s.7-12. Yargıtay İkinci Ceza Dairesinin 08.04.1994 tarih, 1994/738, E-2971 K. sayılı kararı, YKD, c. 20, sy. 7, Temmuz 1994 Yargıtay Dördüncü Hukuk Dairesinin 17.10.1964 tarih, 6428 E,-4925 K sayılı kararı, (Bayraktar, Köksal, 1972, Hekimin Tedavi Nedeniyle Cezai Sorumluluğu, Sermet Matbaası, İstanbul). Yargıtay Dördüncü Hukuk Dairesinin 07.03.1977 tarih, 1976/ 6297 E-1977/2541 K. sayılı kararı, YKD, c. 4, s. 6, Haziran1978. Yargıtay Onüçüncü Hukuk Dairesinin 14.03.1983 tarih, 1982/7237 E-1983/1783 K sayılı kararı, YKD c. 9, s. 7, Danıştay Onikinci Dairesinin 25.12.1968 tarih, 1967/788 E-1968/2489 K sayılı kararı, (Hancı, İ. Hamit, 1995, Hekimin Yasal Sorumlulukları (Tıbbî Hukuk), Egem Tıbbî Yayıncılık Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi, İzmir). Biyoloji ve Tıbbın Uygulanması Bakımından İnsan Hakları ve İnsan Haysiyetinin Korunması Sözleşmesi, İnsan Hakları ve Biyoetik Sözleşmesi( Biyoetik Sözleşmesi). “İnsan Hakları İhlâli” İddiaları Bağlantısı İçinde Sağlık ve Hasta Hakları (Mevcut Durum, Tenkitler ve Hâl Çareleri) Konusunda Sağlık Bakanlığı Raporu
SİZ R A N D
İN
ÖZEL LOKMAN HEKİM HASTANELERİ VE İSTİKBAL REGİNA İŞBİRLİĞİYLE...
U L A RI NIZ
ÜC
ET
EV
R
Ne kadar kilo vermelisiniz? Vücudunuz kaç yaşında? Kas oranınız ne kadar? Bir yılda ne kadar rejim yapmalısınız? Günde kaç kalori almalısınız? Karın bölgesi yağ oranınız ne kadar?
İÇ
SORU-CEVAP
Myomların gebeliğe engel olması nadir görülen bir durumdur. Rahmin dış duvarında ve kas duvarından gelişen myomlar gebeliğe engel olmaz. Ancak, endometriyum (rahim iç zarı) altında yerleşmiş myomların gebeliğe engel olabildiği durumlar söz konusu olabilir. Kesin tanı ve tedavi için Kadın Hastalıkları ve Doğum Polikliniğimize başvurabilirsiniz.
48
En önemlisi yeme-içme düzensizliği, psikolojik faktörler, rüzgar gibi bazı fiziki etkenlerdir. Ancak bunun yanı sıra doğum kontrol ilaçları, bazı antibiyotik ilaçlar, fazla miktarda kahve ve kabuklu yiyecekler de migreni tetikleyebilir.
Özel Lokman Hekim Hastaneleri
Yüzümle ilgili sorunlarım var, kimyasal peeling yaptırmak istiyorum.
Kimyasal peeling, meyve asitleri ile cildin üst tabakasının soyularak yapıldığı bir tedavi yöntemidir. Seans aralıkları ve sayısı cildinizin durumu ve kullanılacak asidin yüzdesine göre değişiklik gösterecektir. Sorunuza tam yanıt alabilmek için Dermatoloji Polikliniğimize başvurmanız gerekmektedir.
Sabit pozisyonda bir süre kalıyor olmak bel omurganızı olduğu gibi boyun omurganızı da zorlar. Diskojenik ağrı dediğimiz fıtık ağrılarını taklit eden mekanik ağrılara neden olabilir. İkisinin ayrımını yapmak için basit radyolojik tetkikler ile muayene olmanız yeterli olacaktır.
Bilgisayar ekranının ışık şiddeti yüksek olduğundan ve gözünüzü kırpmadan sürekli ekrana baktığınızdan dolayı gözünüzde kuruluk şikayeti olabilir. Bu durum yanma, batma ve ağrı gibi şikayetlerle kendini gösterir. Bu konuda, hastanemizin Göz Hastalıkları Polikliniğine başvurarak yardım almalısınız.
49
SORU-CEVAP
Prostat sorunum var. Greenlight PVP önerildi.
Greenlight PVP, ödeme yol açmayan, hastanede kalış gerektirmeyen, anında idrarla ilgili şikayetleri sonlandıran, her gramda prostatta uygulanabilen cerrahi risk taşımayan tedavi yöntemidir. Ortalama 2040 dakika gibi bir sürede bu sistem büyümüş prostat dokusunu buharlaştırır ve tamamen ortadan kaldırır. Hastanın tüm şikayetlerinde kısa sürede azalma görülür. Ayrıca, hemen hemen kanamanın olmadığı bir yöntemdir. Özellikle kalp ve damar hastalığı sebebiyle pıhtılaşmayı önleyen bazı ilaçları alan hastalar dahi başarıyla bu yöntemle tedavi edilebilmektedir.
Elimi çok kullandığımda, geceleri uykudan uyandıracak uyuşmalar oluyor.
El bileğinde sinir sıkışmalarına bağlı uyuşmalar olabilir. Hastanelerimizin Nöroloji Kliniğine başvurarak muayene olabilir, doktorunuz uygun görürse EMG yaptırmanız gerekebilir.
50
Amniyosentez, hamileliğin 16. haftasından itibaren yapılabilir. Çoğunlukla yaklaşık 10 dakika süren ve yaygın olarak yapılan bir işlemdir. Rahimde bebeğin pozisyonunu kontrol etmek için bir ultrason taraması yapılır. Sonra ince bir iğne karnınızdan rahme sokulur. Bebeği çevreleyen sıvıdan (amniyotik sıvı) bir örnek alınır. Bu sıvı, bebeğin laboratuvarda incelenecek hücrelerini içerir ve bebeğin kromozomları sayılır.
Dudak kurumalarının nedeni nedir ve hangi bölümünüze başvurmalıyım? Bu rahatsızlığınızın birçok sebebi olabilir. Rahatsızlığınızla ilgili kesin tanı için Hastanelerimizin İç Hastalıkları veya KBB Polikliniğine başvurmanız gerekmektedir.
Özel Lokman Hekim Hastaneleri
ANLAŞMALI KURUMLARIMIZ
DEVLET KURUMLARI
Sosyal Güvenlik Kurumu Maliye Bakanlığı (Kamu personeli) Türkiye Büyük Millet Meclisi (Milletvekili - personel) T.C. İçişleri Bakanlığı Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Gen. Md. Türkiye Akreditasyon Kurumu
Sosyal Güvenlik Kurumu Maliye Bakanlığı (Kamu personeli) Türkiye Büyük Millet Meclisi (Milletvekili - personel)
ÖZEL SİGORTALAR
Acıbadem Sigorta Agis Group Sağlık Sigortaları Aksigorta American Life Hayat Sigorta Axa Sigorta Başak Groupama Sigorta Demir Hayat Sigorta Genel Yaşam Sigorta Işık Sigorta Inter Partner Assistance Marm Asistance MedNet Promed Remed SAT Yardım ve Destek (Mondial Assistance) S.O.S International Turquie Assistance Yapı Kredi Sigorta
Acıbadem Sigorta Agis Group Sağlık Sigortaları Inter Partner Assistance Aksigorta Demir Hayat Sigorta Işık Sigorta Promed SAT Yardım ve Destek Hizmetleri
BANKALAR
Türk Eximbank T.C. Merkez Bankası T.C. Ziraat Bankası
Türk Eximbank T.C. Merkez Bankası
ÖZEL KURUMLAR
ADFA Turizm Karel Elektronik Bir-Gür Dek. Paz. Bilkent Holding Sağlık Merkezi İslam Ülkeleri İst. Eko. ve Sos.Araş. Eğt. Mrk. Kiler Alışveriş Hizmetleri Elektro Sağlık Erkunt Sanayi A.Ş.
ADFA Turizm Karel Elektronik Bir-Gür Dek. Paz. Erkunt Sanayi A.Ş.
DERNEK-VAKIF-ODASENDİKALAR
SİNCAN LOKMAN HEKİM HASTANESİ
HAK-İŞ Konfederasyonu ve Bağlı Sendikalar Sosyal Güvenlik Müfettişleri Derneği Türkiye Halk Bankası Emekli Sandığı Vakfı Türkiye Vakıflar Bankası Vakfı Deniz Feneri Derneği T.C. Merkez Bankası Sos. Güv. ve Yard. Sandığı Vakfı
HAK-İŞ Konfederasyonu ve Bağlı Sendikalar Sosyal Güvenlik Müfettişleri Derneği Türkiye Halk Bankası Emekli Sandığı Vakfı
EĞİTİM KURUMLARI
ETLİK LOKMAN HEKİM HASTANESİ
Pi-Analitik Dershanesi Çözüm Dershanesi Özel Pınar Eğitim Kurumları
Pi-Analitik Dershanesi Çözüm Dershanesi
51
İÇİMİZDEN BİRİSİ
Uzm. Dr. Aygün Güler:
Özel Lokman Hekim Hastaneleri
Uzm. Dr. Aygün Güler, Özel Lokman Hekim Etlik Hastanesi Anesteziyoloji ve Reanimasyon Kliniğinde görevli değerli bir hekimimiz. Yoğun iş temposundan fırsat buldukça hem bedenini hem de ruhunu hobisi ahşap boyama ile dinlendiriyor. Aygün Güler’le ahşap boyama üzerine kısa bir sohbet yaptık.
objenin bir ruhu olduğunu düşünüp, şık görünmek istediğine inanırım. O aşamadan sonra renkler ve tema kendiliğinden oluşuveriyor zaten. Bu sanat dalıyla uğraşmak size neler hissettiriyor? [A.G.] Biliyorsunuz çok yoğun bir çalışma hayatımız var. Sabah ameliyathaneye geliyoruz ve mesai kavramı olmadan çalışıyoruz. Bazen buradan oldukça ilerlemiş bir saatte eve gidebiliyorum. Oğlumla ilgileniyor, vakit bulabilirsem çalışmalarımın başına geçiyorum. O zaman yeni bir şeyler üretmenin heyecanıyla zaman su gibi geçiyor. Klasik olacak belki ama insan sıkıntılarını bir anda unutuveriyor. (diyor ve gülüyor :))
Boyama sanatına olan ilginiz nasıl başladı?
[A.G.] Hayır. Sürekli üzerinde çalıştığım bir tema yok. Obje bana neyi hissettiriyorsa, ben de onu çalışıyorum. Her zaman,
Bazen bir resim, bazen enstrüman... Ama kendini verebileceği ve huzurlu hissedebileceği, onunla birlikteyken dinlenebileceği bir sanat olmalı.” bir sandık, kimi zaman bir dolap evimin bir parçası oluveriyor. Zaman zaman da sevdiklerime hediyeler yapıyor ve onlarla paylaşıyorum. Eğer bu çalışma temposunda çalışmalarımı çoğaltabilirsem mutlaka bir sergi açmayı düşünürüm. Bu sanata başlamayı düşünenlere neler tavsiye edersiniz?
[A.G.] Bu tür çalışmalar her zaman ilgimi çekiyordu. Ancak yoğun çalışma temposunun içerisinde kendime vakit ayırmakta güçlük çekiyordum. Bir gün bir sergiye gittim ve adeta büyülendim. O gün, orada kararımı verdim. Çalışmalarınızda özellikle ağırlık verdiğiniz konu ya da konular veya daha sık vurguladığınız temalar var mı?
“İnsan içinden geleni yapmalı.
Çalışmalarınızı ne şekilde değerlendiriyorsunuz? [A.G.] Ortaya çıkan çalışmaları hiç bir zaman maddi olarak değerlendirmeyi düşünmedim. Onlara tamamen bir hobi gözüyle bakıyorum. Kimi zaman
[A.G.] Aslında şunu söylemek isterim. Bu sanat, şu sanat diye bir şey yok. İnsan içinden geleni yapmalı. Bazen bir resim, bazen enstrüman... Ama kendini verebileceği ve huzurlu hissedebileceği, onunla birlikteyken dinlenebileceği bir sanat olmalı. Yani uğraşısı ne olursa olsun, kendini dinlendiren bir şeye vakit ayırmalı. Bize vakit ayırdığınız için teşekkür ederiz. [A.G.] Ben size teşekkürler ederim.
Ankara’nın ilk ve tek helikopter pistine sahip özel hastanesi olan Özel Lokman Hekim Sincan Hastanesi, hava ambulans helikopteriyle Bursa’dan gelen ilk hastasını kabul etti.
54
Özel Lokman Hekim Hastaneleri
Çok kısa sürede nakli tamamlandı Bursa’da özel bir hastanede yatan bir hasta, Sağlık Bakanlığı 112 hava ambulansı ile Özel Lokman Hekim Sincan Hastanesine nakledildi. Bursa’dan Ankara’ya nakli 1 saat 35 dakika süren hastanın yoğun bakım ünitesine alınması yaklaşık 10 dakika gibi kısa bir süre içerisinde gerçekleştirildi. Hastane Başhekimi Dr. Mehmet Altuğ, helikopterle gelen ilk hastanın sorunsuz bir şekilde
hastaneye alındığını belirterek, “Hastaneye helikopter geleceği bilgisi alındıktan sonra helikopter pistinin ruhsatlandırma faaliyetleri sırasında danışmanlık yapan Pilot Hilmi Emri tarafından pistin son kontrolleri yapıldı. Bütün şartların uygunluğu yeniden değerlendirildikten sonra 112 hava ambulansı pilotları Tuncay Yüce ve Ömer Savranoğlu’na pistin hazır olduğu bilgisi iletildi. Daha sonra sağlık ekiplerimiz
Ağustos ayında ruhsat almıştı Hastanemiz, 2008 yılının mart ayında açıldıktan sonra helikopter pisti Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü tarafından ağustos ayında ruhsatlandırılarak faaliyete girmişti.
son hazırlıklarını tamamlayarak hastayı almaya hazır halde beklemeye başladı. Saat 14:30 civarı helikopter pistimize iniş yaptı. Helikopter pistimize indikten sonra birkaç dakika içerisinde hastanın transportu tamamlanarak yoğun bakım ünitemize alındı” dedi. Başhekim Altuğ, helikopter pistinin hasta naklinde sağladığı kolaylıktan memnuniyetini ifade ederek, “Özellikle Sincan ve yakın ilçelerin halkına hizmet veren Sincan Hastanemiz, Bursa’dan yapılan bu nakille tüm Türkiye’ye hizmet sunan konuma geçmiştir. Bu da bizim için ayrıca bir gurur kaynağıdır” diye konuştu. 55
Opr. Dr. Elif Terzi Özel Lokman Hekim Hastaneleri Kadın Hast. ve Doğum Kliniği
“Myom tedavisinde hangi işlemin seçileceğine hastanın yaşı, myomların sayısı ve büyüklüğüne bakılarak karar verilir”
L
eiomyom uterusun yani rahmin en sık görülen tümörüdür. Kadınların yüzde 20-30’unda bulunur. Rahmin kas dokusundan kaynaklanırlar. Rahmin içinde kanayan dokuya ve rahmin dış dokusuna olan yakınlıklarına göre sınıflandırılır ve isimlendirilir. Bu yerleşim yeri aynı zamanda, myomdan kaynaklanabilecek ağrı ve kanama durumları için de kısmi de olsa belirleyicidir. Kanayan dokuya yakın olan myomlarda aşırı adet görme şeklinde şikayetlerin olması daha çok beklenir. Myomlar, rahmin iyi huylu tümörleridir. Binde 2-3 oranında malign (kötü huylu) değişim gösterirler. Rahmin malign yani kötü huylu tümörleri çoğunlukla myomdan değişen değil, başlangıçtan itibaren kötü huylu olan tümörleridir.
56
Özel Lokman Hekim Hastaneleri
Kadınların yüzde Myom belirtileri Myomu
olan hastaların çoğunda myomla ilgili hiçbir sorun yoktur. Hastaların yüzde 20’sinde kasıklarda ağrı olur. Bu ağrı, sıklıkla adet sancısı şeklindedir. Myomda hızlı büyüme ve kendini boğma (torsiyon) ani başlayan şiddetli ağrı yapar. Myom ön duvara doğru büyürse idrar yollarına baskı nedeniyle sık sık idrara çıkma ve idrar kaçırma şeklinde belirtiler verebilir. Arka duvara doğru büyüyen myom kabızlık ile bel ve kuyruk sokumu bölgesinde ağrıya neden olabilir. İdrar yollarına baskı yapan bir myom, böbreklerin idrar kanallarında şişme (hidronefroz) ile birlikte geri dönüşü olmayan böbrek hasarlarına yol açabilir. Hastaların yüzde 30’unda aşırı adet kanaması görülür. Nadiren de olsa ara kanama yakınması yapabilir. Aşırı kan kaybına bağlı kansızlık ve buna bağlı olarak da halsizlik ortaya çıkabilir.
Tedavi seçenekleri Tedavi-
de duruma göre izlem, ilaç tedavisi veya cerrahi müdahaleler kullanılır. Belirti vermeyen küçük myomlarda takip yeterlidir. Rutinde yılda bir kez yapılan jinekolojik muayenelerin bu hastalarda altı ayda bir yapılması daha uygundur. İlaç tedavisi olarak sadece kanamayı azaltan progesteron tedavilerinin myom küçültücü, yani tedavi edici etkisi yoktur. Yaşı menapoza yakın olan hastalarda cerrahi müdahaleden önce denenebilecek bir tedavi yaklaşımıdır. GNRH agonistleri olarak bilinen diğer bir grup ilaç ise hastanın erken menapoza girmesine neden olarak myom büyüklüğünde azalma sağlar. Bu da myomun ortaya çıkarttığı kanama – ağrı gibi problemlerde gerileme yapar. Ancak bu tedavi bırakıldıktan 3 ay sonra myom eski büyüklüğüne döner. Yani kalıcı bir faydası yoktur.
20 -30’unda bulunan myomlar, rahmin iyi huylu tümörleri olarak bilinir. Hastaların yüzde 20’sinde kasıklarda adet sancısı şeklinde ağrı olur. Myom boyutu 6 cm’den fazla ise, hastanın aşırı kanama ve kansızlıkla ilgili şikayetleri başlamışsa cerrahi müdahale tercih edilir. Cerrahi işlem olarak sadece myom da alınabileceği gibi rahmin tamamı da alınabilir. Hangi işlemin seçileceğine hastanın yaşı, myomların sayısı ve büyüklüğüne bakılarak karar verilir. Cerahi işlem sonrası rahim yerinde bırakılırsa myom yüzde 15-45 oranında tekrarlayabilir. 57
Özel Lokman Hekim Sincan Hastanesinde; uyku bozuklukları, horlama, gibi yaşam kalitesini düşüren rahatsızlıkların ileri düzey tetkik ve tedavilerinin yapılabileceği Uyku Laboratuvarı açıldı.
58
Özel Lokman Hekim Hastaneleri
Uyku Laboratuvarında, hastanın vücudunun çeşitli yerlerine elektrotlar yerleştirilerek, - Uyurken beyin elektrik aktivitesi (EEG), - Göz hareketleri (EOG), - Kas hareketleri (EMG), - Vücudun oksijen miktarı, - Karın ve solunum kaslarının hareketleri, - Kalp atım hızı (EKG) değerlerinin kayıt altına alındığını belirten Dr. Mansur Sezginer, “Bu kayıtlar, göğüs hastalıkları, nöroloji ve kulak burun boğaz uzmanı hekimlerden oluşan Uyku Komisyonunca değerlendirilir. Kurul, gerekli görürse daha ileri tetkikler istiyor ya da bu bilgilere göre tedaviyi düzenliyor” diye konuştu.
Tedavi Seçenekleri: Kurul kararına göre tedavinin; cerrahi, medikal ya da radyofrekans gibi yöntemler kullanılarak yapılabildiğini ifade eden Mansur Sezginer şöyle devam etti: “Bademcik ve geniz eti, burunda septum deviasyonu ve polip gibi problemler cerrahi yöntemlerle giderilirken, konka küçültme, damak ve dil köküne yapılacak uygulamalar radyofrekans yöntemiyle yapılır.” Uyku Laboratuvarının Sorumlu Hekimi Uzm. Dr. Mansur Sezginer, Uyku bozukluğu sorununun yaşam kalitesini etkilediğine dikkat çekti. Günlük yaşamımızda uykunun çok önemli olduğunun altını çizen Dr. Sezginer, “Sağlıklı bir yaşam için sağlıklı bir uyku şarttır. Yaşantımızın 1/3’ü uykuda geçmektedir. Sağlıklı bir bireyin günlük 7-8 saatlik kaliteli ve iyi bir uykuya ihtiyacı vardır. Bu sürede iyi ve kaliteli uyku uyunmazsa, kişinin günlük hayatını olumsuz etkileyecek birçok faktör devreye girer. Birey, uykusuzluk yüzünden işinde, sosyal yaşantısında, çevresiyle olan iletişiminde, okulda, trafikte birçok problemle karşı karşıya kalır” dedi. 59
Yazı ve fotoğraflar: Soner Abacı
60
Özel Lokman Hekim Hastaneleri
Tarihi yazılı kaynaklara göre M.Ö. 2000 yıllarına dayanan Harput’un ilk yerleşenleri Hurri’ler olarak bilinir. azılı kaynaklara göre Harput’un tarihi M.Ö. 2000 yıllarına dayanıyor. İlk yerleşenler Hurri’ler olarak biliniyor. Hititler, Asurlar ve Urartular bölgede çeşitli süreler yaşamış. Daha sonra sırasıyla Artukoğulları, Anadolu Selçukluları, İlhanlılar, Dulkadiroğulları ve Akkoyunlular bu topraklarda hüküm sürmüş. Son olarak ise 1516 yılında Osmanlılar Harput’u fethetmiş. Harput, 1834 yılından sonra bugünkü Elazığ kent sınırlarına doğru taşınmaya başlamış. Mamur atül Aziz, Elaziz isimlerini almış ve daha sonra Atatürk tarafından “azığı bol” anlamına gelen
Elazık ismi verilmiş. Bu isim son olarak TBMM tarafından Elazığ’a dönüştürülmüş. Bu kısa tarih bilgilerinden sonra hemen Harput gezimize başlayalım. Gezimizin ilk durağı Sara Hatun Camii. Akkoyunlular zamanından günümüze ulaşan ve taş işçiliğiyle dikkati çeken camii daha yeni restore edilmiş. Halen ibadete açık olan camiinin yapılan restorasyonla orijinalliğinin bozulduğunu görüyoruz. Hele hele camii avlusuna konulan iki güneşlik tarihi dokuya hiç mi hiç yakışmamış. Ayrıca fotoğraf çekmeyi de son derece zorlaştırmış.
Bir süre önce Adli Tıp tarafından inceleme altına alınan Arap Baba’nın naaşı ikinci durağımız oluyor. Valilikten aldığımız özel izinle Jandarma eşliğinde Arap Baba’nın “çürümeyen” bedenini görmeye gidiyoruz. Selçuklu dönemine ait olan türbenin altında yatan Arap Baba hakkında bir çok hikaye anlatılıyor. Kesik başı yanında duran ve bedeni çürümediği için Adli Tıp tarafından incelemeye alınan Arap Baba’ya dua etmeye gelenler içeri alınmıyor. Daracık bir oda içerisinde camdan bir tabutta yeşil bezlere sarılı Arap Baba’yı bizim dışımızda kimse şimdilik göremiyor. Ancak yetkililer, in61
celemeler bitince Arap Baba’nın naşının yeniden ziyarete açılacağını belirtiyor.
görüntüler henüz uygarlaşmadığımızın bir göstergesi olarak objektifime yansıyor.
Eğri minaresi ile ünlenen Ulu Camii ve hemen karşısında yer alan Mansur Baba Türbesi’ne dışarıdan göz atarak Harput Kalesine doğru yol alıyoruz.
Kaleyi geride bırakarak Meryem Ana Kilisesi’ne doğru ilerliyoruz. Milattan sonra 6. Y.Y.’da yaptırılan kilise kapalı olduğu için içini gezemiyoruz. Ancak dış duvarları arasında dolaştıktan sonra rotamızı Feti Ahmet Baba Türbesine çeviriyoruz. Yol üzerinde şifalı termal su kaynaklarının olduğu yerde kısa bir mola verdikten sonra Harput’a 2 km uzaklıkta yer alan Feti Ahmet Baba Türbesine varıyoruz.
Urartular döneminde inşa edilen kale, iç ve dış kale olmak üzere iki bölümden oluşuyor. Burç ve surlarının bir kısmı halen ayakta olan kalede içerisinde Osmanlı zamanına ait yerleşim yerlerinde kazı çalışmaları devam ediyor. Bir rivayete göre kalenin harcının hazırlanması sırasında su yerine süt kullanıldığı için kaleye “Süt Kalesi” de deniliyor. Kale alanında duvarlara yazılan ve kazınan isimler ve etrafa atılmış düzinelerce katı atık ve çöplerin oluşturduğu çirkin 62
Bir kaya üzerine inşaa edilmiş altıgen planlı Türbenin hemen yanında Feti Ahmet Baba ile birlikte şehit düşen 10 arkadaşının mezarlarını ziyaret ediyoruz. Burayı da daha çok erkek çocuğu olmayanların ziyaret ettiğini öğreniyoruz. İnanışa göre, ziyaretten sonra ilk doğan erkek
çocuğa Feti isminin verilmesi de gerekiyormuş. Harput’a döndüğümüzde şu an restoran olarak hizmet veren Cimşit Hamamında buz gibi yorgunluk ayranlarımızı yudumluyoruz. Mekan sahibinin yöresel “saç ekmeği” ve patlıcandan yapılma mezesi “söğürtme” ikramı açlığımızı biraz olsun bastırıyor. Elazığ’a dönüş için yola çıktığımızda gene göz ucuyla sadece kubbeyle örtülü kısmı ayakta kalan Hoca Hamamı ve Harput evlerinin ayakta kalan kısımlarına göz atıp turumuzu sonlandırıyoruz. Birçok din ve bir çok kültüre ev sahipliği yapan Anadolu’nun en eski yerleşim birimlerinden birisini daha arkamızda bırakıyoruz. Ancak bu kültür mirasımıza yeterince sahip çıkamadığımızı görmenin verdiği buruklukla...
Özel Lokman Hekim Hastaneleri
HASTALARIMIZIN KALEMİNDEN
63
ANESTEZİ VE REANİMASYON - 3 yoğun bakım yatağı - 3 yenidoğan yoğun bakım küvözü - 1 taşınabilir yenidoğan yoğun bakım küvözü - En iyi hijyenik klima sistemi olan ‘Lamiar Air Flow’ sistemi - Anestezi cihazı ile gaz sistemimizin koordine çalışabilmesi için ‘Pendant Sistemi’ - Hasta başı monitörü - Ventilatör - Defibrilatör - İlaçları direkt olarak vene kontrollü verecek olan pompalar, - Sıvı yiyecekleri kolay biçimde hastaya verilebilecek pompalar - Kan gazı ölçüm cihazı gibi yeterli teknik donanım vs. BESLENME VE DİYET - Şişman ve kilolu bireylere zayıflama diyetleri - Zayıf bireylere kilo aldırıcı diyetler - Normal çocuk beslenmesi - Kilolu ve şişman çocuk beslenmesi - Zayıf ve iştahsız çocuk beslenmesi - Sindirim sistemi hastalıklarında beslenme - Karaciğer, safra kesesi ve pankreas hastalıklarında beslenme - Böbrek hastalıklarında beslenme - Diabetus mellutusta beslenme - Kalp hastalıklarında beslenme - Kemik ve eklem hastalıklarında beslenme ve diyet tedavisi BEYİN, OMURİLİK VE SİNİR CERRAHİSİ - Bel fıtığı (Mikrodiskektomi, spinal stenoz) - Boyun fıtığı(Mikrodiskektomi) - Omurga kaymaları ve şekil bozuklukları (Spondilolistezis,skolyoz) - Omurga travmaları (Kifoplastivertebroplasti, stabilizasyon) - Kafa travmaları - Beyin tümörleri - Omurilik tümörleri - Beyin kanamaları - Tuzok nöropotilen (Karpal tünel sendromu, Cubital tünel vs.) ÇOCUK SAĞLIĞI VE HASTALIKLARI - Muayene - Büyüme-gelişme takibi - Rutin ve özel aşılar - Soğuk buhar tedavisi - Ventolin tedavisi - Çocuk eğitimi danışmanlığı - Beslenme ve emzirme danışmanlığı - Yenidoğan tarama testleri
DERMATOLOJİ - Deri hastalıklarının teşhis ve tedavisi - Mantar tetkik ve tedavisi - Tırnak çekimi - Küçük deri lezyonlarının çıkarılması - Cilt lezyonlarından biyopsi - Koterizasyon, krioterapi - Kimyasal peeling, leke ve akne izlerinin tedavisi - Allerji testleri
- Mide, ince bağırsak, kalın bağırsak, appendix hastalıkları teşhis ve tedavisi - Dalak ve pankreas hastalıkları - Karaciğer apsesi ve kistlerinin teşhis ve tedavisi - Anal bölge hastalıkları teşhis ve tedavisi (hemoroid, anal fissür, perianal abse ve fistül vb.) - Rektoskopi - Plonidal sinüs (kıl dönmesi) ameliFİZİKSEL TIP VE REHABİLİTASYON yatları - Boyun, bel, sırt ve eklem ağrıları te- Gastroozefageal reflü ve diafragma davi programı fıtıklarının laparoskopik tedavisi - Boyun ve bel fıtığı tedavisi - Makat sarkmasının (prolapsus recti) - Osteoporoz tedavi programı laparoskopik ve açık tedavisi - Periferik sinir hastalıkları ve yaralanmalarının tedavisi GÖĞÜS HASTALIKLARI - Kalça hastalıkları, kalça ve diz protezi - Kronik obstrüktif akciğer hastalıkları rehabilitasyonu (Kronik bronşit, amfizem) - Cerrahi uygulanan veya uygulanma- - Bronşial astım yan kırıklarda rehabilitasyon - Pnömoni (zatürre) - Sportatif yaralanmaların rehabilitas- - Tüberküloz (verem) yonu - Akut alt solunum yolu hastalıkları - Nörolojik rehabilitasyon (Akut bronşit, trakeo bronşit vs.) - Ağrı bölge enjeksiyonları - Plörezi (Akciğerde sıvı toplaması) - Geriatrik rehabilitasyon tedavileri - Solunum fonksiyon testi uygulanmaktadır - Allerji testleri GASTROENTEROLOJİ GÖZ HASTALIKLARI - Muayene ve bilgilendirme, - Muayenelerimiz - Ayakta veya yatarak tedavi imkanı - Bilgisayarlı göz muayenesi - Yoğun bakım hizmeti, - Kontak lens muayenesi - Endoskopik tanı ve tedavi işlemleri - Şeker hastalarında göz muayenesi - Özefagogastroduodenoskopi - Göz tansiyonu ölçümü ve glokom ta- Kolonoskopi kibi - Flexible Sigmoidoskopi - Çocuk göz hastalıkları ve şaşılık mua- Rektoskopi yenesi - E.R.C.P. - Ameliyatlar - Sindirim sistemi kanamalarının en- Fakoemülsifikasyon (Dikişsiz katarakt doskopik tedavisi (Perkutan endosameliyatları) kopik gastrostemi) - Şaşılık ameliyatları - Proktoloji (bağırsağın son bölümünü - Kapak kistleri, tümörleri, kapak bove makatı etkileyen hastalıklar) zuklukları operasyonları - İnflamatuar bağırsak hastalıkları ta Glokom ameliyatları kip ve tedavisi - Pterjium - Hepatoloji (karaciğer hastalıkları) - Gözyaşı kanalı ameliyatları (Açık- Karaciğer biyopsisi kapalı) - Hepatit takip ve tedavisi - Argon lazer girişimleri GENEL CERRAHİ - YAG lazer girişimleri - Biyopsiler (deri, derialtı dokusu has- Fundus fluonesein anjiografi talıkları) - Meme hastalıkları muayene, tetkik ve İÇ HASTALIKLARI - Hipertansiyon tedavisi - Tiroid ve paratiroid hastalıkları tetkik - Diyabet - Kalp hastalıkları ve tedavisi - Varis tedavisi ve skleroterapi (ilaç te- - Kolestrol ve damar sertliği - Mide ve bağırsak hastalıkları davisi) - Açık ve laparoskopik fıtık tedavisi - Tiroid hastalıkları ileri tetkik ve tedavisi ile birlikte periodik takipleri (Kasık fıtığı, göbek fıtığı, karın duvar - Enfeksiyon hastalıkları (Ateşli hastafıtıkları)
lıklar) - Yenidoğan yoğun bakım ünitesinde - Safra kesesi hastalıkları teşhis ve tedavisi (Laporoskopik ve açık kolesis - Karaciğer hastalıkları tüm girişimler (kan değişimi, solunum desteği vb.)
tektomi)
- Sarılık
- - - -
Kansızlık ve kan hastalıkları Böbrek hastalıkları Akciğer hastalıkları Romatizmal hastalıklar
KADIN HASTALIKLARI VE DOĞUM - Jinekolojik muayene ve müdahale - Transvajinal ve pelvik ultrason takipleri - Yara yakma ve dondurma (Elektrokofer-krioterapi) - Kontrasepsiyon (Doğum kontrol) yöntemi ile ilgili uygulama ve danışmanlık - İnfertilite (kısırlık) tedavileri - Gebelik öncesi ve sonrası danışmanlık - Gebe muayene takipleri ve gebelik ultrasonu KARDİYOLOJİ - Renkli doopler ekokardiyografi - Efor testi (Kardiyovasküler stres test) - 24 saatlik ritm holter - 24 saatlik ambulatuar kan basıncı (Kan basıncı takibi cihazı) - Hipotansiyon ve hipertansiyon tanı ve tedavisi - Romatizmal kalp hastalıkları tanı ve tedavisi - Koroner kapak hastalıkları tanı ve tedavisi - Kardiyak aritmi tanı ve tedavisi KULAK BURUN BOĞAZ - Kulak burun boğaz polikliniğimizde; - Horlama tedavisi - Endoskopik muayene - Bilgisayarlı görüntüleme - Teşhis ve danışma tedavi - Sinüzit ameliyatları (Endoskopik cerrahi yöntemi) - Baş ağrıları - Ses hastalıkları teşhis ve tedavisi - İşitme azlığı problemleri - Estetik burun cerrahisi - İşitme ve konuşma problemleri - Geniz eti ve bademcik ameliyatları - Burun ameliyatları - Kulak ameliyatları - Kulak enfeksiyonları - Çınlama - Burun allerjileri - Boğaz reflüsü - Koku alma bozuklukları NÖROLOJİ - Migren tedavisi (Sfenopalatin blokaj ) - Gon blokajı - Baş ağrıları teşhis ve tedavileri - Demans (bunama) - Epilepsi - Parkinson ve hareket bozuklukları
- Sinir ve kas hastalıkları - EMG - Multiple skleroz ve diğer demyelinizan hastalıklar - Serebrovasküler olaylar - Uyku bozuklukları ve tedavisi ORTOPEDİ VE TRAVMATOLOJİ - Diz ve kalça kireçlenmesinin protez ameliyatları ile kesin tedavisi - Doğuştan ve edinsel deformitelerin tedavisi - El cerrahisi ve mikrocerrahi - Artroskopik cerrahi (Menisküs yırtıklarında, omuz lif yırtıklarında kapalı ameliyat) - Omurga cerrahisi - Travmatoloji - Pediatrik ortopedi ÜROLOJİ - Greenlight lazer prostat ameliyatları - Prostat TUR kapalı ameliyatları - Açık prostat ameliyatları - Prostatta ve darlıklarda stent uygulaması - Böbrek yolu darlıkları, taş, kanser, kist vb. - Mesane hastalıkları, kanseri, nörolojik hastalıklar, işeme bozuklukları - Penis hastalıkları (Sertleşme, alttan işeme (hipospadios), eğrilik, sünnet) - Prostat hastalıkları(Büyümesi, iltihabı, kanseri) - İdrar kaçırma (Gece, gündüz, hareketle, öksürüklü, gülünce, yetiştirememe, ağır kaldırma) - Kadın-erkek cinsel bozuklukları (İsteksizlik, erken boşalma, boşalamama) - Kısırlık (Varikosel, sperm yıkama, aşılama, medikal tedavi) - İdrar yolu organlarının tümörleri, kanserleri - Testis-yumurta hastalıkları (Varikosel, kist, tansiyon, hidrosel, inmemiş testis) - İdrar yolu enfeksiyonları (Sistit, kronik sistit, interstisyel sistit) - Felçli hastaların idrar yolu şikayetleri - Üriner sistem, taş hastalıkları (Holmium lazer ile taş kırma, medikal taş tedavisi, ESWL) - Cinsel yolla bulaşan hastalıklar (Bel soğukluğu, siğiller, akıntı, AIDS, frengi) - Çocuk üriner sistemi hastalıkları (Reflü, böbreğe idrarın geri kaçması, işeme bozuklukları) - Mesane tümörlerinde synergo (Mikro dalga+Mitomicin) tedavisi - Ürodinamik-sistometrik incelemeler
Bugüne kadar aklınızda kalacak çok şey yaptık
hepsi de sağlığınız için...
Etlik Hastane: Gn. Dr. Tevfik Sağlam Cad. No: 119 Etlik - Ankara Sincan Hastane: Andiçen Mah. Polatlı 2 Cad. İdil Sok. No: 44 Sincan - Ankara
www.lokmanhekim.com.tr