ARGEM ÖĞRENCİLERİ MİMAR SİNAN ÜNİVERSİTESİ’NDE
15
6
4
İNSANİ YARDIM TOPLANMAYA DEVAM EDİYOR
“6.GELENEKSEL BİRİMLER ARASI FUTBOL TURNUVASI
OCAK 2017 SAYI: 49
2 Bin 500 Aileye Eğitim Yardımı
04 K ISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KIS A KIS
A KISA KISA KISA KISA K I S
A
KIS
A KISA KISA KISA KISA K I S A
K ISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KIS A
2
TÜRKİYE
Arnavutköy Bülteni
2017'de dev projeler hız kazanacak İ
stanbul Finans Merkezi, Kanal İstanbul, 3. Havalimanı, Akkuyu Nükleer Santrali projelerinin çalışmaları 2017'de hızlanacak. 2016 yılında birçok projeyi hayata geçiren Türkiye, 2017 yılında da projelere hız kesmeden devam edecek. ‘Ankara-Niğde Otoyolu’ ve ‘AydınDenizli Otoyolu’ dahil 706 kilometrelik otoyol projesinin ihalesi gerçekleştirilecek. Bunun yanı sıra 48 tünelin yapımı da tamamlanacak. SENE SONUNA KADAR AÇILIŞ YAPILACAK Ovit Tüneli (Rize-Erzurum), Cankurtaran Tüneli (Hopa-Borçka), Cudi Tünelleri (Cizre-Şırnak), Geminbeli Tüneli (Suşehri-Sivas), Güzeldere Tüneli (Van-Hakkari) ve Demirkapı Tüneli’nin (Antalya-İbradı) sene sonuna kadar açılışının yapılması hedefleniyor. PROJELER HIZ KESMİYOR 2016 yılında olduğu gibi 2017 yılında da mega projelerin de devam etmesi önem taşıyor. İstanbul Finans Merkezi (İFM), Kanal İstanbul, 3. Havalimanı, Akkuyu Nükleer Santrali gibi projelerin tamamlanmasının 2017’de hız kazanması bekleniyor. Bunun yanı sıra Bakü-Tiflis-Kars Demiryolu Projesi’nin de 2017 yılı içerisinde hayata geçirilmesi planlanıyor. Yine önümüzdeki yıl içerisinde 1915 Çanakkale Köprüsü’nün temelinin atılması hedefleniyor.
2016 yılında 156 köprü ve viyadük açıldı K
arayolları Genel Müdürlüğünce (KGM), 2016 yılında 44,3 kilometre uzunluğunda 156 köprü ve viyadük trafiğe açıldı. Böylece, Türkiye’de trafiğe hizmet veren toplam 8 bin 35 köprünün uzunluğu 509,4 kilometreye ulaştı. 2003-2016 yıllarında köprü yapım çalışmaları kapsamında 198,1 kilometre uzunluğunda 2 bin 68 köprü yapımı, 875 köprünün bakım ve onarımı ile 207 tarihi köprünün restorasyon çalışmaları tamamlandı. Böylece, eylül itibarıyla Türkiye’de trafiğe hizmet veren toplam 8 bin 35 köprünün uzunluğu 509,4 kilometre oldu. Uzun açıklıklı teknolojik köprüler, sadece otoyol projelerinde değil, devlet yollarında da inşa edilmeye başlandı. 74 KÖPRÜ HİZMETE AÇILDI Bu kapsamda, Adıyaman-Diyarbakır Yolu’nda 610 metre uzunluğundaki Nis-
sibi Köprüsü ve Elazığ-Ağın Yolu üzerinde bulunan 520 metre uzunluğundaki Ağın Köprüsü ile Atatürk ve Keban Barajları kara yoluyla geçilir hale getirilmişti. Bu yıl da Yap-İşlet-Devret (YİD) projelerinden İstanbul-Bursa-İzmir Otoyolu’ndaki Osman Gazi Köprüsü (2 bin 682 metre) ve Kuzey Marmara Otoyolu’ndaki Yavuz Sultan Selim Köprüsü (2 bin 164 metre) ile birlikte 37,3 kilometre uzunluğunda 74 köprü hizme-
te açıldı. Devlet ve il yollarında açılan köprüler de dikkate alındığında 2016 yılında 44,3 kilometre uzunluğunda 156 köprü ve viyadük trafiğe açıldı. 2023 yılına kadar KGM yol ağında toplam 573 kilometre uzunluğunda 9 bin 71 köprü ve viyadüğün trafiğe hizmet vermesi hedefleniyor. YAPIMI DEVAM EDEN KÖPRÜ PROJELERİ KGM’nin yapımı devam eden önemli köprü çalışmaları arasında yer alan Yeni Kömürhan Köprüsü, Elazığ-Malatya devlet yolunda, Doğu Anadolu Bölgesi ile Orta Anadolu ve Akdeniz Bölgelerini birbirine bağlayan yollar üzerinde bulunuyor. Stratejik konuma sahip köprünün uzunluğu 660 metre olup, tek açıklıklı gergin eğik kablo askılı köprü olarak projelendirildi. Kömürhan Köprüsü ile mevcut yol 3 kilometre kısalacak. Köprünün Kasım 2017’de açılması hedefleniyor.
Arnavutköy’deki tüm okullarımızı kapsayan, hazırlayacağımız OKUL KÖŞEMİZ için bilgi, belge, resim, fotoğraf ve dökümanlarınızı bültenimizde yayınlanmak üzere bulten@arnavutkoy.bel.tr adresine gönderebilirsiniz
İstek, Öneri ve Şikayetlerinizi
444 4 597
arnavutkoy@arnavutkoy.bel.tr
Yahut sosyal medya hesaplarımızdan iletebilirsiniz.
ARNAVUTKÖY BÜLTENİ OCAK 2017 • Sayı: 49 İmtiyaz Sahibi Arnavutköy Belediye Başkanlığı adına Ahmet Haşim BALTACI Danışma Kurulu Kemal AYGENLİ Turgut BARAN Osman AKKAYA Yavuz FIRAT Mehmet Hakan ŞİŞMAN Genel Yayın Yönetmeni ve Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Mutlu BAHTİYAR Fotoğraf Emre DÜZEL Veysel ÖZMENOĞLU Bünyamin ŞAHAN Hazırlık ve Baskı DERGAH OFSET Küçükçekmece / İSTANBUL 0212 489 33 33 Grafik Tasarım Muhammet AYAN İdare Adresi Merkez Mah. Genç Osman Cad. No: 19 34275 Arnavutköy/İstanbul 444 4 597 Fax: 0212 597 00 57 E-Posta: bulten@arnavutkoy.bel.tr
2016
İSTANBUL
Arnavutköy Bülteni
3
Merakla beklenen Avrasya Tüneli K
azlıçeşme-Göztepe hattında hizmet verecek olan Avrasya Tüneli, resmen açıldı. Avrasya Tüneli'nde otomobiller için geçiş ücreti 16,60 lira, minibüsler için 24,90 lira olarak uygulanacak. İşte tünel hakkında bilmeniz gerekenler... Avrasya Tüneli resmen açıldı.. İstanbul Boğazı'nı yer altından geçecek olan Avrasya Tüneli'nin açılış töreninde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Başbakan Binali Yıldırım da yer aldı. GEÇİŞ ÜCRETİ NE KADAR? Avrasya Tüneli'nde otomobiller için geçiş ücreti 16,60 lira, minibüsler için 24,90 lira olarak uygulanacak. Bu rakamlar 1 Şubat 2018'e kadar geçerli. Tünelin geçiş ücretinde dolar kuru baz alınıyor. Tünel geçiş ücreti otomobiller için 4 dolar + KDV (yaklaşık 17 lira), minibüsler için 6 dolar + KDV (yaklaşık 25 lira) karşılığı Türk Lirası olarak belirlenmişti. Her iki yönde de ödeme yapılacak. 24 SAAT AÇIK OLACAK MI? Tünel 30 Ocak'a kadar 24 saat değil, belli bir süre çalışacak. 14 saatle (sabah 07.00-akşam 21.00) başlayacak uygulama ile en geç 30 Ocak'ta 24 saat çalışma sistemine geçilecek. HANGİ ARAÇLARIN GEÇİŞİ YASAK? Tünelden sadece otomobiller ve minibüsler geçebilecek. Ayrıca araçlar için yükseklik sınırı 2,8 metre. HGS VE OGS İLE GEÇİLEBİLECEK Tünelin, iki gidiş ve iki geliş yolunda hem HGS hem OGS ile geçiş yapılabilecek. Ayrıca bir nakit gişesi bulunmaya-
cak, araçtaki yolcular için ayrıca ödeme yapılmayacak. AZAMİ HIZ 70 KM OLACAK Güzergahta yolculuk süresi 100 dakikadan 15 dakikaya kadar inecek. Avrasya Tüneli'nde hız sınırı 70 km olacak. İstanbul'da araç trafiğinin yoğun olduğu Kazlıçeşme-Göztepe hattında hizmet verecek olan Avrasya Tüneli, toplam 14,6 kilometrelik bir güzergahı kapsıyor. Projenin 5,4 km'lik kısmı deniz tabanı altına özel bir teknolojiyle inşa edilen iki katlı tünelden ve diğer metotlarla inşa edilen bağlantı tünellerinden oluşuyor. Tünelin en derin bölümü deniz seviyesinden 106 metre aşağıda bulunuyor. 60 BİN METREKARE DENİZ DOLGUSU İstanbul Büyük Şehir Belediyesi (İBB)
tarafından konuyla ilgili yapılan açıklamada bölgeye 60 bin metrekare deniz dolgusu, 15 bin metre yaya yolu, uluslararası standartlarda bisiklet yolu, 320 bin metrekare yeşil alan, yürüyüş yolları, yapıldığı belirtildi. Aynı açıklamada yeni yolların asfaltlanması için 70 bin ton asfalt döküldüğü ayrıca 350 adet aydınlatma direği dikildiği açıklandı. 9.0 DEPREME DAYANIKLI Tünel fay hatlarına yakınlığı nedeniyle richter ölçeğine göre 9 büyüklüğünde bir depreme dayanacak güçte yapıldı. Avrasya Tüneli'nde her noktanın 7 gün 24 saat izlendiği kapalı devre kamera sistemi, olay algılama sistemleri, haberleşme ve ihbar sistemleri yer alacak. Yüksek teknoloji altyapısıyla tünel içinde hız kontrolü sağlanacak.
Gayrettepe-3.Havalimanı Metro Hattı ihalesi sonuçlandı
Gayrettepe-3.Havalimanı metro hattının ihalesi 999 milyon 769 bin Avro bedel ile KolinŞenbay İnşaat'ın oldu. Üçüncü Havalimanı’nı Şişli- Gayrettepe’ye bağlayacak raylı sistem için ihale çalışması önceki gün gerçekleştirildi. METRO HATTININ UZUNLUĞU 36 KİLOMETRE OLARAK BELİRLENDİ Rekor seviyedeki ihalenin bedeli 999 milyon 769 bin 962 Avro’yu buldu. Kolin İnşaat 3. Havalimanı’nın inşa eden konsorsiyumun içinde de bulunuyor. Yeni Havalimanı- Gayrettepe metro hattının uzunluğu 36 kilometre olarak belirlendi. YOLCULUK 30 DAKİKA SÜRECEK Projenin hattında saatte 120 kilometre yapan hızlı tren setleri kullanılacak. Projede planlanan seyahat süreleri ise GayrettepeHavalimanı 30 dakika olarak belirlendi.
İstanbul'da yeni metro hattı 7 ilçeyi bağlayacak 30
kilometrelik raylı sistem projesinin ön hazırlıkları için 10 Ocak tarihinde ihale yapılacak. Küçükçekmece-Çatalca arasında yapılması planlanan ve ArnavutköyÇatalca-Büyükçekmece-Esenyurt–AvcılarKüçükçekmece-Başakşehir ilçelerinden geçeceği duyurulan 30 kilometrelik raylı sistem projesinin ön hazırlıkları için 10 Ocak tarihinde ihale düzenlenecek. 7 İLÇE ARASINDAKİ HATTIN ROTASI ÇİZİLECEK İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Ulaşım Planlama Müdürlüğü’nün açık ihale usulü ile gerçekleştireceği ‘hizmet alım’ ihalesinde, projenin geçeceği Arnavutköy-Çatalca-Büyükçekmece-
Esenyurt-Avcılar-KüçükçekmeceBaşakşehir ilçelerinde çalışma yapılacak. 10 Ocak tarihinde düzenlenecek ihale ile 30 km’lik hattın güzergah araştırması yapılacak. FİZİBİLİTE ÇALIŞMALARI 6 AY SÜRECEK 6 ay sürecek fizibilite çalışmaları doğrultusunda uygun güzergah belirlenerek, istasyon yerleri tespit edilecek ve buna ilişkin planlar hazırlanacak. Planların onaylanmasının ardından, uluslararası ve kredili olarak ihaleye çıkarılmaya uygun olarak yapım ihalesi düzenlenecek. Teknik şartnamelerin hazırlanmasında bütün dünyadan teklif alabilme imkânı göz önünde tutulacak. Hat aşamalı olarak ihale edilebilecek.
4
GÜNCEL
Arnavutköy Bülteni
Asımın Nesli Ecdadını Unutmadı A
İstiklal Şairi Mehmet Akif Ersoy vefatının 80. Yıl dönümünde, ARGEM öğrencileri tarafından mezarı başında anıldı.
rnavutköy Belediyesi bünyesinde gençlere hizmet veren ARGEM’in öğrencileri, ölümünün 80’ninci yıl dönümünde Mehmet Akif Ersoy’u mezarı başında andı. Öğrencilerin geçmiş ile bağlarının devam etmesi ve ülkenin menfaatleri için canla başla çalışan devlet büyüklerinin gelecek nesillere aktarılması için ARGEM tarafından çeşitli etkinlikler düzenleniyor. Bu kapsamda sabah namazını Eyüp Sultan Camii’nde n kılan öğrenciler, namazdan sonra İstiklal Şairi Mehmet Akif Ersoy’u mezarı başında dualar ile yad etti.
ARGEM Öğrencileri Mimar Sinan Üniversitesi’nde Arnavutköy Belediyesi tarafından hayata geçirilen gençlik eğitim merkezleri, etüt derslerinin yanı sıra sosyal faaliyetlerle de adından söz ettiriyor.
A
rnavutköy Belediyesi tarafından öğrencilerin derslerine yardımcı olması adına kurulan Arnavutköy Belediyesi Gençlik Merkezi (ARGEM) etüt derslerinin yanında, öğrencilere sosyal etkinliklerde düzenliyor. ARGEM öğrencileri etüt dersleri ve sınavlara hazırlık kurslarına devam ederken, sosyal faaliyetlerle de zaman-
larını en iyi şeklide değerlendiriyor. Bu kapsamda ARGEM öğrencileri, Mimar Sinan Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi'nde ziyaret gerçekleştirdi. Lise eğitimlerine teknik ressamlık bölümünde devam eden öğrenciler; üniversite eğitimleri için kendilerine fikir verecek ve ideal olacak bölümü gezerken, birçok öğretim görevlisiyle de
sohbet edip eğitimleri ve tercihleri hususunda görüş alışverişinde bulundu. Mimar Sinan Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi’ne düzenlenen bu gezi, öğrencilerimizin sanatın önemini fark etmeleri, sanatsal çeşitliliğin farkına varmaları ve estetik duygularının gelişimi açısından gerçekleştirildi. Ayrıca öğrenciler sahip olacakları mesleğin ürünlerini, işin mutfağında birebir gördüler.
Mehmet Akif Ersoy Kimdir? Mehmet Akif Ersoy, 20 Aralık 1873'te İstanbul'da doğdu. Babası Fatih Medresesi müderrislerinden Mehmet Tahir Efendi, Osmanlı Devleti'ne bağlı Arnavutluk'un İpek kazasına bağlı Şuşise Köyü'nden İstanbul'a gelmiş, annesi Emine Cemile Hanım ise Buharalı Mehmet Efendi'nin kızı olarak Samsun'da doğmuştu. Mehmet Tahir Efendi, ona ebced hesabıyla doğduğu yıl olan 1290'a karşılık gelen Rağıf ismini vermişse de çevresi tarafından Akif olarak çağırıldı. Akif dışında bir de Nuriye adında bir kızları bulunuyordu. Mehmet Akif, İstanbul'da Fatih'in Sarıgüzel semtinin Nasuh Mahallesi'nde doğdu. Çocukluğu Osmanlı Devleti'nin "hasta adam" olarak nitelendirildiği döneme denk geldi. 1878 yılında, Akif 4 yaşındayken Fatih'de Emir Buhari Mahalle Mektebi'ne başladı. Burada iki yıl eğitim gördükten sonra Fatih İbtidaisi'ne geçti. Aynı yıl babası ona Arapça dersleri vermeye başladı. Babasının yazın Emin Paşa'nın çocuklarına ders vermesi sebebiyle Emin Paşa'nın çocukları ile arkadaşlık kurdu. Mehmet Akif, 1882 yılında ilköğretimini tamamlayarak Fatih Merkez Rüştiyesi'ne başladı. Ayrıca Fatih Camii'nde Esad Dede'nin İran Edebiyatı derslerine katılıyordu. Lise eğitiminde Mülkiye'nin İdadi bölümünde başladıktan sonra yüksek kısmına geçti. Kısa bir süre sonra evlerinin yanması ve babasının vefatı sebebiyle okula devam edemeyip sivil veterinerlik okulu olan Baytar Mektebi'ne geçti. Şiirle ilgisi bu dönemde başlayan Mehmet Akif, ilk şiirlerini bu dönemde yazmaya başladı. 22 Aralık 1893 tarihinde birincilik ile mezun olmasından sonra Orman ve Ma'adin ve Ziraat Nezare'Baytar Müfettiş Muavini olarak tayin edildi. 1895 yılında ilk eseri olan 7 beyitlik gazeli "Kur'an'a Hitab", Servet-i Fünun Gazetesi'nde yayınlandı. 4 yıl boyunca Rumeli, Anadolu ve Arabistan'da görev yaptı. Bu seyahatler Mehmet Akif'in düşünce ve yazın hayatını çok etkildi. 1 Eylül 1898'de 25 yaşında iken Tophane-i Amire veznedarı Mehmet Emin Bey'in kızı İsmet Hanım ile evlendi. Aynı yıllarda Maarif Dergisi'nde ve Resimli Gazete'de şiir yazıları ve Arapça, Farsça ve Fransızca'dan yaptığı çevirilen yayınlandı. 1906 yılında Halkalı Ziraat Mektebi'ne Kitabet-i Resmiye Muallimi ve 1907'de Çiftlik Makinist Okulu'na Türkçe öğretmeni olarak atandı. Ardından bir yıl sonra II. Meşrutiyet'in ilan edildiği dönem İstanbul'da Umur-i Baytariye Dairesi Müdür Muavinliği'ne getirildi. 1908-1910 yılları arasında "Sırat'ı Müstakim" dergisinde yazdığı dönem en ünlü şiirleri "Küfe" ve "Seyfi Baba" yayınlandı. Sakarya Zaferi'nden sonra İstanbul'a geldi ancak İslami uyanışçı düşünürlerden olan Mehmet Akif Ersoy, Cumhuriyet'in laik düzeninin oturması sebebiyle Mısır'a gitti. 1936 yılına kadar Mısır'da Türk Dili ve Edebiyatı dersleri verdi. Siroz'a yakalanması üzerine 1935'te Lübnan'a, 1936'da Antakya'ya gitti. Hastalığının ilerlemesi üzerine ülkesine döndü ve 27 Aralık 1936'da İstanbul'da vefat etti. Mezarı Edirnekapı Şehitliği'nde bulunmaktadır.
GÜNCEL
Arnavutköy Bülteni
5
Ozanlar Geçidi’nde renkli sahneler A
Arnavutköy Belediyesi tarafından düzenlenen kültür etkinlikleri, bu kez ünlü ozanlar Ahmet Poyrazoğlu, Aşık Erol Ergani ve Hamza Aslan ile renklendi
rnavutköy Belediyesi tarafından hazırlanan kültür programları, her hafta sonu seyirciyle buluşuyor. Aralık Ayı boyunca devam eden programlar 7’den 70’e Arnavutköylülerin beğenisine sunuldu. Ço-
cuk tiyatrosundan, yetişkin tiyatrosuna, aşık atışmalarından sinema filmlerine kadar birçok programın yer aldığı kültür programları, Arnavutköy Belediyesi Kültür Merkezi’nde gerçekleştiriliyor.
Aralık Ayı Kültür programlarının bu kez konukları ünlü ozanlar oldu. Ahmet Poyrazoğlu, Aşık Erol Ergani ve Hamza Aslan çeşitli yörelere ait parçaları seslendirdiler. Yaklaşık 3 saat süren programda Aşık Erol Erga-
ni ve Ahmet Poyrazoğlu’nun atışmaları vatandaşlar tarafından beğeni ile dinlenildi. Hamza Aslan ise Sivas Yöresine ait parçaları seslendirerek, gelenlerin gönlünde yer edindi.
Arnavutköy’de Kültür Etkinlikleri bitmiyor A
Arnavutköy Belediyesi’nin düzenlediği Kültür Etkinlikleri kapsamında bu kez; Çocuklar Ülkesi, Hayal Makinesi, Evvel Zaman ve Kuzular Firarda Tiyatro gösterimleri vatandaşlarla buluştu.
rnavutköy Belediyesi tarafından organize edilen Aralık Ayı Kültür Etkinlikleri kapsamında; bu hafta sonu düzenlenen tiyatro gösterimleri, vatandaşlar tarafından tam not aldı. Arnavutköy Kültür Merkezi’nde düzenlenen tiyatro gösterimlerinin yanı sıra Hadımköy ARGEM Kültür Merkezi, Haraççı Kültür Merkezi ve Kadın Kültür ve Sanat Merkezlerinde de çeşitli tiyatro gösterileri sahnelendi. Arnavutköy Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen; müzikli, şarkılı, danslı, iletişim ve empati üzerine kurgulu çocuk oyunu olan “Çocuklar Ülkesi” adlı tiyatroda, Çocukların tüm isteklerinin gerçek olduğu, büyüklerin onlara hiç karışmadığı bir çocuk ülkesi olduğu haberi yayılır. Çocuk ülkesinde, çocukların istediği her şey vardır, istemedikleri ise yoktur. Kimsenin nerede olduğunu bilmediği, büyülü bir yerdir orası. Bu ülkeye öyle çok çalışkanlar alınmaz, çün-
kü sonra kırılır onlar, okul isterler. Buraya gitmenin yolu ise sadece yaramazlık yapmaktan geçmektedir. Sadece en çok yaramazlık yapan, eğlence isteyen, kötü şakalar yapabilen çocuğun gidebileceği bu ülke artık tüm çocukların hayallerini süslemektedir. Oraya gitmek için özel bir çocuk treni vardır. Bu tren senede bir kere gelir ve buradan en çok yaramazlığı yapmış çocuğu alarak oraya götürür. Hadımköy ARGEM Kültür Merkezi’nde çocuklar ile buluşan hayal makine adlı oyun, çocuklardan tam
not aldı. Oyun, Evvel zaman içinde; izleyicisini içene doğru çeken bir masal yolculuğuna çıkarıyor. Bu yolculukta, patomim gösterisi de masalın akıcılığıyla bütünleşiyor. Yüksek enerji-
li oyuncu performansları, eğlenceli kuklaları, rengarenk kostümleri, aksesuarları ve dekoru ile küçük misafirlerimize unutulmaz anlar yaşatırken, eğlenerek öğrenmelerini amaçladı.
6
GÜNCEL
Arnavutköy Bülteni
“Halep Yalnız Değildir” Kampanyası’nda Arnavutköy halkı tek yumruk oldu Halep’ten çadır kentlere yerleştirilen kardeşlerimiz için insani yardım kampanyası başlatıldığını belirten Arnavutköy Belediye Başkanı Haşim Baltacı: “Geçmişte bizim için mücadele eden Halep Halkı’na bugün bizler de yardım etmeliyiz” dedi Halep’te yaşanan insanlık dramı için sessiz kalmayan Arnavutköy Belediyesi, insani yardım kampanyası başlattı. Halep’te yaşan olaylar sonrası ülkemizde ve sınır koridorunda oluşturulan çadır kentlere yapılacak yardımalar, Arnavutköy Belediyesi vasıtasıyla ulaştırılacak. Başlatılan kampanya da sıfır ürünler alınacak. Vatandaşlar tarafından getirilen insani yardım malzemeleri, Arnavutköy Belediyesi’ne ait binalarda toplanacak. Arnavutköy Belediye Başkanı Haşim Baltacı öncülüğünde toplanan STK’lar, insani yardım kampanyasına ortak olacaklarını söylediler. Arnavutköy Belediyesi Sosyal Tesisleri’nde gerçekleştirilen toplantıda konuşan Arnavutköy Belediye Başkanı Haşim Baltacı: “ Ülkemizin etrafından bulunan ülkelerde çıkarılmak istenen sorunlar ve ülkemizde de aynı sorunları başlatmak isteyen kişiler aynıdır. Geçmişte birer parçamız olan bu ülkeler, bugün emperyalist güçler tarafından işgal ediliyor. Bugün bu topluluk dünyayı kan gölüne çevirmeye devam ediyor. Bu güçler, farklı guruplar oluşturarak emel ve amaçlarını sürdürüyorlar. Bazen ülke içinden guruplar seçerek, bazen de ülke dışında terör gurupları seçerek amaçları doğrultusunda ilerliyorlar. Bunun karşısında bizler neler yapabiliriz. Nasıl yol izleyebiliriz. Ülkece bunun gayreti içerisinde olmalıyız” diye konuştu. Gezi kalkışmasından sonra ülkemiz
kötü bir süreç yaşatmak isteyen hain odaklar bizleri bölemeyecek diyen Başkan Baltacı: “Gezi süreci ve sonrası Sayın Cumhurbaşkanımızın güçlü iradesiyle bertaraf edildi. Sonrasında yaşanan yolsuzluk iddialara da vatandaşlarımızın hassas baktığı konulardandı bu-
radan da güçlü çıktık. Tabi bundan sonra üst akıl olarak dünyayı yönetenlerin maşası olan FETÖ Örgütü, Ülkemizde hain kalkışmayı yapmaya çalıştı. Yine sosyal medya aracılığıyla farklı konularda bu işin bitmediği dile getiriliyor. Ülkemize korku salmak adına yapılan bu çalışmalar büyüklerimiz tarafından anlatıldı. Geçmişte günümüze gelen suikastlar ve kötü düşünceler bunları bitmeyeceğini, ülkemizin güçlenmesiyle beraber devam edeceğini gösteriyor. Ama vatandaşlarımızın bilinçli olması, ülkemizin güçlü olması ve Cenabı Hakkın bizi muhafaza etmesi, aldığımız duaların bizi muhafaza etmesi bu zor olayları atlatmamıza vesile oluyor” şeklinde konuştu. Bugün sizi davet etmemizin nedeni
yakın tarihte yaşanan insanlık dramına sessiz kalmamak diyen Başkan Baltacı: “ Halep Şehrimizle alakalı, Halep Halkıyla alakalı işler açısı durumu müzakere etmek ve toplumsal duyarlılığımızı ortaya koymaktır. Geçmişimizde bizim için mücadele eden Halep Halkına, bugün de bizlerde üzerimize düşeni yapacağız. Halep, ülkemizde Gaziantep gibi kadim bir şehir, peygamberler şehri ve bugün ki fotoğraflara bakınca içimiz sızlıyor. Geçmişte hangi amaçla Çanakkale de bulunuyorsa bu yayılmacı emperyalist güçler, bugün de Suriye’de Halep’te Hama’da aynı amaçla bulunuyor. Bizim burada dış güçlerin başlattığı savaş ortamından kaçabilen ve bizim kurumlarımız aracılığı ile ülkemize getirilen Halepli kardeşlerimizin yanında olduğumuzu göstermek. Burada stklar, devletimiz çok ciddi kampanyalar yapı-
yor. Bizlerde bu taşın altına elimizi koymamız gerekiyor. Halep’le ilgili kararımızı aldıktan sonra çalışmaları başladık. Şuan sınır koridorunda yüz bin nüfustan bahsediliyor. Arnavutköy Belediyesi olarak bir organizasyon başlatıyoruz. 12 çeşit malzemenin bulunduğu bir liste yapıldı. Buruda bulunan çoğunluğu iş adamı olan arkadaşlarımızın da bunlarda katkısı olması istedik. Maddi olarak çeşitli kurumlara yardımlarınız yapabilirsiniz. Ama biz ayni yardım konusunda bir çalışma yapıp, tırlarımızı yola çıkarmaya çalışacağız. Sizlerin de desteği ile bir yardım filosu yola çıkaracağız. İnsanı yardım malzemelerimiz içerisinde öncelikli olarak; un, konserve, gıda kolisi, bebek, kolisi, hijyen paketi, battaniye, hasır, elbise, yağmurluk, atkı bere, gaz sobası ve çocuklar için mont, bot, kazak yer alacak. Suiistimal edilmemesi ve hızlı bir çalışma olması açısından 1. El malzemeler olmasını istiyoruz” diye ifade etti.
Halep’e İnsani Yardım Toplanmaya Devam Ediyor A
Arnavutköy Belediyesi tarafından başlatılan Halep’e yardım kampanyası devam ediyor
rnavutköy Belediye Başkanı Haşim Baltacı tarafından başlatılan Halep’e yardım kampanyası, STK’ların desteği ile sürüyor. STK’ların ve vatandaşların büyük destek verdiği kampanya da yaklaşık 7 tır insani ya-
dım malzemesi toplandı. Arnavutköy Belediyesi organizasyonuyla toplanan malzemeler, Hadımköy Spor Kompleksi’nde tırlara yüklenmek için hazır hale getirildi. Halep’te yaşan olaylar sonrası ülke-
mizde ve sınır koridorunda oluşturulan çadır kentlere yapılacak yardımalar, Arnavutköy Belediyesi vasıtasıyla ulaştırılacak. Başlatılan kampanya da sıfır ürünler yer alırken, nakdi yardımlar da Arnavutköy Belediyesi tarafın-
dan açılan hesaplara, vatandaşlar tarafından yatırıldı. Ayrıca HASİAD tarafından hazırlanan bir tır dolası insani yardım malzemesi, Arnavutköy Belediye Başkan Yardımcısı Turgut Baran’a teslim edildi.
GÜNCEL
Arnavutköy Bülteni
7
Halep'e 221 yardım TIR’ TIR’ıı yola çıktı
AK Parti İstanbul İl Başkanlığı ve Türk Kızılay’ı tarafından Halep için başlatılan kampanyada toplanılan 221 TIR yardım malzemesi dualarla yola çıktı. Programa Arnavutköy Belediye Başkanı Haşim Baltacı da katıldı.
AK
Parti İstanbul İl Başkanlığı ve Türk Kızılay’ı tarafından Halep için başlatılan kampanyada toplanılan 221 tır yardım malzemesi dualarla yola çıktı. Halep için başlatılan kampanyaya Arnavutköy Belediyesi de 8 tır insani yardım malzemesi göndererek destek oldu. AK Parti İstanbul İl Başkanlığı, Türk Kızılay’ı işbirliğiyle Halep için başlatılan kampanya kapsamında toplanan yardımlar düzenlenen törenle gönderildi. Maltepe Sahili Etkinlik Alanı'nda "Kardeşlik Seferberliği" kampanyasında toplanan yardımların tırlarla gönderildiği uğurlama törenine Başbakan Binali Yıldırım'ın eşi Semiha Yıldırım, kızı Büşra Köylübay, gelini Seda Yıldırım, kardeşi ve Türk Kızılayı İstanbul Şubesi Başkanı İlhami Yıldırım; Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya, AK Parti İstanbul İl Başkanı Selim Temurci, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, Arnavutköy Belediye Başkanı Haşim Baltacı, İlçe belediye başkanları, AK Parti ilçe başkanları ve çok sayıda vatandaş katıldı. "BİZİM İÇİN HALEP NEYSE ANTEP DE ODUR" Başbakan Binali Yıldırım'ın eşi Semiha Yıldırım, Haleplilerin yaşadığı acılara Türkiye'nin duyarsız kalamayacağını belirterek, "Bizim için Halep neyse Antep de odur. Gözleri olup göremeyenlerden kulağı olup duymayanlardan, kalbi olup mühürlenenlerden olamayız. Bu insani
yardımlar kadar Türkiye'ye sığınan kadın ve çocuklar ile ilgili sosyal entegrasyon adına çalışmalar yapmamız gerekiyor. Psikolojik destek çalışması yapmamız elzem görülüyor. AK Parti İstanbul İl Başkanlığını, Büyükşehir Belediyesi'ni, AK Partili ilçe belediyeler ve AK Parti ilçe başkanlıkların Kızılay İstanbul Şube Başkanlığı'na teşekkürlerimizi sunuyorum. Ama asil takdir alyansı bozdurup Halep'e yardım için gönderen insanımız hak ediyor. O an evine alacağı bir ihtiyaçtan feragat edip Halep'e yardım gönderen vatandaşımız takdiri hak ediyor. Aziz milletimize en kalbi kalbi şükranlarımı sunuyorum" ifadelerini kullandı. "DÜNYA SEYREDERKEN, DEVLETİMİZ, MİLLETİMİZ VE STK'LARIMIZLA BİZ BU ACIYA ORTAK OLDUK" Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya, törende yaptığı konuşmada Türkiye'nin savaş mağdurlarının acılarına ortak olduğunu belirterek, "Bugün Halepli kardeşlerimiz için kardeşlik ruhuyla bir araya geldik. Bizim Suriyeli kardeşlerimizle aramızda bir sınır ve bu sınırların çok daha ötesine giden gönül köprüleri vardı. Zor günlerinde de, aynı coğrafyayı, aynı inanç ve kültürü paylaştığımız kardeşlerimize elimizi uzattık. Bölge ayrımı, mezhep, din ve milliyet ayrımı yapmadık. Yanı başımızda kadınlar, çocuklar, masum siviller ölürken susmadık, susmayacağız. Savaşın, terörün gölgesinde kadınlar, çocuk-
lar ölüyor. Çocuklar ölürken susulmaz. Beş yıldır süren savaşta 600 bin insan öldü. 12 milyon Suriyeli evlerini, yurtlarını terk etti. Türkiye, 5 milyon insanın başka ülkelere sığınmasına neden olan savaşta, komşularının yaşadığı bu büyük drama kayıtsız kalmadı. Bugün üç milyon Suriyeli kardeşimize Ensar bilinciyle ev sahipliği yapıyoruz. Onların evleri, şehirleri yıkıldı. Bir kültür, bir nesil yok edildi adeta. Yetmedi, kuşatma altında Halepli kardeşlerimiz açlığa mahkûm edildi. Kadınların gözyaşlarını, çocukların acı içinde ölümünü izledi dünya. Masum insanların canına, malına, iffetine kast edilirken, yardım tırları bombalanırken Suriye kendi yalnızlığına terk edildi. Suriyeli kardeşlerimize bu acılar yaşatılırken ve dünya seyrederken, devletimiz, milletimiz ve STK'larımızla biz bu acıya ortak olduk. Her zaman dualarımızda yer verdiğimiz kardeşlerimize, ülkemiz topraklarında ve gönlümüzde de yer açtık" dedi. "KAHRAMAN VE CÖMERT BİR MİLLETİMİZ VAR" "Sayın Cumhurbaşkanımızın dün açıkladığı gibi Suriye genelinde bir ateşkes ilan edildi" diyen Bakan Kaya, "Türkiye'nin garantör ülke sıfatıyla izleyeceği bu ateşkesin, Suriyeli kardeşlerimiz için yeni bir umut, yeni bir başlangıç olmasını diliyorum. Allah'a hamdolsun ki, büyük bir devletimiz var. Kahraman ve cömert bir milletimiz var. İ-
çeride hainlere, teröristlere karşı kahramanlık destanı yazan gazi bir milletimiz var. Bir taraftan 15 Temmuz'da hain darbe girişimini önlerken, tüm cephelerde teröristlerle çetin bir mücadele verirken, bir taraftan da Halepli kardeşlerimize sahip çıkıyoruz. Tüm cömertliğiyle büyük bir kardeşlik seferberliği başlatıyor. Halep'im yetimleri bizim yetimlerimizdir. Halep'in çocukları bizim çocuklarımızdır. Halep'in kadınları bizim kadınlarımızdır" şeklinde konuştu. "TERÖRÜ VE SAVAŞI BİZİM COĞRAFYAMIZIN KADERİ HALİNE GETİRDİLER" AK Parti İstanbul İl Başkanı Selim Temurci ise yaptığı konuşmada, daha önce Bayırbucak Türkmenleri için yardım kampanyası yaptıklarını hatırlatarak, "Bizim kardeşlik coğrafyamız yine acılarla kıvranıyor. Kendi ülkelerinin ihtiyaçlarını, çıkarlarını bizim coğrafyamızda görenler bu coğrafyada kan ve gözyaşı üzerine maalesef terörü ve savaşı bizim coğrafyamızın kaderi haline getirdiler. Bizim coğrafyamızı kan ve gözyaşı ile yıkayanlar, yıllar önce televizyon ekranlarında buzulların arasına sıkışmış bir balığı haftalarca o ekranlarda bize gösterdiler. Adeta insanlıklarının reklamını yaptılar, sessiz kaldılar. Onlar duymasa da görmese de Suriyeli, Halepli kardeşlerimize Türkiye olarak biz sahip çıkacağız. İyiliğin, adaletin yanında olacağız. Halepli, Suriyeli kardeşlerimiz asla yalnız değildir" dedi. Arnavutköy Belediye Başkanı Haşim Baltacı, "İstanbul İl başkanlığımızın başlattığı kampanyaya Arnavutköy olarak destek verdik. İstanbul İl başkanlığımıza, büyükşehir belediye başkanımıza ilçe belediye başkanlarımıza, STKlara ve kampanyaya destek veren tüm vatandaşlarımıza teşekkür ediyorum. Allah yaptığımız yardımların ihtiyaç sahiplerine ulaşmasını nasip " dedi. Konuşmaların ardından mazlumlar için dua edildi. Duaların ardından protokol üyeleri Suriyeli 20 çocukla hatıra fotoğrafı çektirdikten sonra içinde kıyafetten yiyeceğe kadar ihtiyaç malzemelerinin bulunduğu 221 tır Halep'e uğurlandı.
8
GÜNCEL
Arnavutköy Bülteni
2 Bin 500 Aileye Eğitim Yardımı
Arnavutköy Belediyesi “Aileye Destek, Eğitime Destek” sloganıyla başlattığı yardım kampanyasında, 2 bin 500 aileye eğitim yardımında bulundu.
A
rnavutköy Belediyesi ilköğretim ve ortaöğretim öğrencilerine yaptığı eğitim yardımlarının yanı sıra üniversiteyi kazanmış ve üniversite eğitimine devam eden öğrencilerin ailelerine; yardım ederek, eğitime tam destek oluyor. Arnavutköy Belediyesi Sosyal Yardım İşleri Müdürlüğü’nün yürüttüğü çalışmalar sonucunda, Arnavutköy İlçesi’nden il içi ve il dışında eğitim hayatına devam eden üniversite öğrencisinin ailesine, eğitim yardımında bulunuyor. 2 bin 500 aileye yapılan yardım, öğrencilerin eğitim hayatına katkı sağlayacak. Arnavutköy Belediyesi tarafından banka hesaplarına yatırılacak yardım desteği, 3 taksitte toplamda bin 600 TL olarak, ailelerin hesaplarına geçecek. Eğitim yardımının ilk taksitinin Aralık Ayı içerisinde yatacağı müjdesi, Arnavutköy Belediye Başkanı Haşim Baltacı tarafından vatandaşlara verildi.
Arnavutköy Bülteni
GÜNCEL
9
Şehitler İçin Mevlid-i Şerif Okundu İstanbul Beşiktaş'ta gerçekleştirilen hain saldırıda şehit olan vatandaşlarımız için Arnavutköy Taşoluk Yeşil Camii’de Mevlid’i Şerif okundu.
B
eşiktaş Vodafone Arena’da oynanan maç sonrası polislerin bekleme noktasına yapılan hain saldırıda, 39 vatandaşımız şehit olurken 154 vatandaşımızda yaralandı. Patlama sonrası 30'u polis 8'i sivil, 1'i kimliği tespit edilememiş 39 kişi şehit oldu. Şehit olan vatandaşlarımız için Yeşil Camii’nde Kur’an-ı Kerim okunup,
dualar edildi. Arnavutköy Belediye Başkanı Haşim Baltacı da yatsı namazını öncesi şehitlerimiz gerçekleştirilen Kur’an-ı Kerim tilavetine ve okunan Mevlid’i Şerif’e katıldı. Taşoluk Yeşil Camii’nde buluşan yüzlerce vatandaş ellerini semaya açarak, af dileyip şehitlerimiz için dualar etti.
Şehit Cenazesine Başkan Baltacı da Katıldı Fırat Kalkanı Harekatı kapsamında Suriye'nin El Bab bölgesinde şehit olan Piyade Uzman Çavuş Hasan Kavuz, memleketi Samsun’un Çarşamba ilçesinde dualarla son yolculuğuna uğurlandı. Cenaze törenine Arnavutköy Belediye Başkanı Haşim Baltacı da katıldı
F
ırat Kalkanı Harekatı kapsamında Suriye’nin El Bab kentinde şehit olan Samsunlu Uzman Çavuş Hasan Kavuz için memleketi Samsun’un Çarşamba ilçesinde cenaze namazı kılındı. Cenaze töreninde şehidin annesi Safiye, babası Ertan ve kardeşleri Umut ve Ayşe Kavuz ayakta durmakta zorluk çekti. Şehit Hasan Kavuz’un cenazesi, vatandaşların tekbirleri arasında Rıdvanpaşa Camii’nde Samsun İl Müftüsü Veysel Çakı tarafından kıldırılan cenaze namazı sonrasında cuma namazına müteakip Kumtepe Mahallesi’ndeki aile kabristanlığına defnedildi. Şehit Kavuz’un 10 ay önce uzman çavuş olduğu ve 6 gün önce hain terör saldırısının yapıldığı ve 13 askerin şehit edildiği Kayse-
ri 1. Komando Tugayında görevli olduğu belirtildi. Şehidin cenaze namazına şehit yakınlarının yanı sıra Gençlik ve Spor Bakanı Akif Çağatay Kılıç, Samsun Valisi İbrahim Şahin, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Samsun Milletvekili Çiğdem Karaaslan, , AK Parti Samsun Milletvekilleri Fuat Köktaş, Ahmet Demircan ve Orhan Kırcalı, Samsun Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf Ziya Yılmaz, Arnavutköy Belediye Başkanı Ahmet Haşim Baltacı,İl Jandarma Komutanı Kıdemli Albay Ünsal Ağaoğlu, AK Parti Samsun İl Başkanı Muharrem Göksel, Samsun İl Emniyet Müdürü Vedat Yavuz, belediye başkanları, mülki-idari amirler ve çok sayıda vatandaş katıldı.
10
SÖYLEŞİ
Arnavutköy Bülteni
Gazeteci - Yazar Hüseyin TÜRKOĞLU:
Arnavutköy 3. Köprü ve 3. Havalimanı ile birlikte İstanbul’un yükselen yıldızı Her ay olduğu gibi söyleşi köşemizde bu kez Gazeteci ve Yazar Hüseyin Türkoğlu ile yapmış olduğumuz karlı bir İstanbul gününde kahve tadında söyleşimizi siz değerli okuyucularımız ile paylaşıyoruz. KENDİNİZİ NASIL TANIMLARSINIZ? Erzincan’ın Refahiye ilçesine bağlı Altköy’de doğdum. Yedek subay olarak Sarıkamış’ta tamamladığım askerlik görevime müteakiben, 1988 yılında, daha önce yazı yazdığım bir sektör dergisinde aktif gazeteciliğe başladım. Devamında çeşitli gazete ve dergide yazarlık, editörlük, redaktörlük, danışmanlık, yazı işleri müdürlüğü, yayın yönetmenliği ve genel müdürlük görevlerinde bulundum. Mesleki çalışmalarının yanı sıra birçok kitap ve derginin editörlük ve danışmanlığını yaptım. Yine bu süreçte çeşitli kişi ve kurumun Basın Danışmanlığını da yaptım. Halen mesleki ve danışmanlık çalışmalarımız devam ediyor. HÜSEYİN TÜRKOĞLU’NU, HÜSEYİN TÜRKOĞLU YAPAN NEDİR? Her insanın bir hedefi, bir ideali olmalı. Başarılı olmanın en önemli sırrı idealinizin olması ve buna olan inancınızdır. ‘İnanmak başarmanın yarısıdır’ denir. Ancak sizin iradenizin üzerindeki güce de inanmanız gerekir. Bu anlamda hayatın akışına rıza göstermeniz ve dürüst olmanız, belki en önemli değer olarak ortaya çıkmaktadır. Yine bu noktada size düşen görev, nerede olursanız olun yapabileceğinizin en iyisini başarma gayretidir. Samimiyet ve gerektiğinde sonuna kadar fedakarlık. Özetlersek, benim de yapmaya çalıştığım budur. LİSE YILLARINDA BAŞLAYAN YAZMAK EYLEMİ NASIL BAŞLADI VE GAZETECİLİK SERÜVENİNİZE NASIL BAĞLANDI... HİKAYENİZİ ANLATIR MISINIZ? Evet, yazmaya, bilhassa şiir denemelerime lise yıllarında başladım. Tabi o yıllarda, muhtemelen edebiyat öğretmenimizin temin ettiği bir muhabbetle olsa gerek, okumaya ve yazmaya özel ilgim oldu. Hatta öyle ki o dönemlerde öğretmenlerimin tahtaya yazdığı beyitler, dörtlükler anında hafızama kazınıyordu. Bayburtlu Zihni’nin; “Vardım ki yurdundan ayak göçürmüş, Yavru gitmiş, ıssız kalmış otağı. Camlar şikest olmuş meyler dökülmüş, Sakiler meclisten çekmiş ayağı.” veya Yavuz Sultan Selim Han’ın; “Sanma şâhım herkesi sen sâdıkâne yâr olur, Herkesi sen dost mu sandın belki ol ağyâr olur, Sâdıkâne belki ol bu âlemde dildâr olur, Yâr olur ağyâr olur dildâr olur serdâr olur.” dörtlükleri buna verilebilecek örnekler arasındadır. Yavuz Sulkan Selim Han’ın dörtlüğündeki soldan sağa ve yukarıdan aşağıya aynı cümlelerle oluşturduğu sanata ayrıca hayran kalmıştım.
Arnavutköy Bülteni Tabi yazmak için, özellikle şiir yazmak için, bir şair arkadaşımın deyimiyle ‘aşık’ olmak gerekiyor galiba. Tabi küpten bir şeylerin sızması için de öncelikle dolması icap eder. Hal böyle olunca da yazı ya da şiir kaleme dökülüveriyor. Gazeteciliğe başlamam ise hayli ilginçtir. Daha önce ifade ettiğim gibi, sizin ideallerinize rağmen yüksek bir irade size yön çizer. Dolayısıyla da önce bir mesleki dergi ile başladı gazetecilik serüvenimiz. Sanıyorum bunda da yine lise yıllarında başlayan okuma-yazma temayülüm etkili oldu. O yıllarda bilgisayar olmadığı için, daktilo, pikaj, montaj vs ile meslek icra ediliyordu. Mesleki derginin akabinde ulusal gazetelerde farklı görevlerle devam etti. HER YAZARIN HAYATINDA APAYRI BİR YERİ OLAN BİR ESERİ VARDIR GÖZLEMLERİMİZE GÖRE: SİZİN DE EN GÜZEL, EN ÖZEL ESERİNİZ HANGİSİ VE TABİKİ DE NEDENİ? Tabi insanın çalışmaları arasında böyle bir ayrım yapması söz konusu olamaz. Eserler insanın evlatları gibidir. Nasıl onlar arasında bir ayrım yapamazsanız, eserler arasında da bunu yapamazsınız. Bu anlamda her çalışmanın ayrı bir önemi vardır. Bir olaya, duyguya tercüman olan beyitler nasıl unutulmaz ise; kültürel alanda verdiğiniz bir başka çalışma da aynı şekilde değerlidir. Bu vesile ile İstanbul’umuzun kar bereketi yaşadığı şu günlerde 1987’de kaleme aldığım Mehmed’e adlı şiirimi paylaşmak isterim.
MEHMED’E
Ak ak oldu Süphan Dağı aklandı, Sarıkamış boran ile yoklandı, Menekşeler soldu, güller saklandı, Sabret be Mehmedim bahar da gelir. Derler ki burada dokuz ay beyaz, Kalan iki ayaz, bir ay da yaz, Kelam etmek için açılmaz ağız, Bilesin Mehmedim buzlar da erir. Kara toprak beyazlara büründü, Dokuz aylık kışın yolu göründü, Güneşin şefkati zulüme döndü Düşünme Mehmedim sonunda biter. Yüce dağlar duman ile boğuldu, Rüzgar vurdu efkar efkar dağıldı, Çam dalları yükün aldı eğildi, Engin ol Mehmedim bu kış da biter. Her taraf beyaz, hâlâ yağmakta kar, Kapandı yollar ne gelen giden var, Gönüller kırıldı, söndü Gülizar, Üzülme Mehmedim güller de açar. Kartopu oynarken Gül ile Gülşen, Kızaklı çocuklar ne kadar da şen, Islanmasın gözler olsun gülüşen, Gamlanma Mehmedim gurbet de biter. Atılır adımlar sendeleyerek, Üç beş adım sonra bir metre çeyrek, Düşüp doğrulanlar emekleyerek, Hatıra Mehmedim kayıda geçer. Be garibim bu kış yazmakla bitmez, Ateşsiz bacanın dumanı tütmez, Al gülü görmeden bülbüller ötmez, Dayan be Mehmedim hasret de biter. ŞU ANDA ÜZERİNDE ÇALIŞTIĞINIZ BİR ESER VAR MI? Gazetecilik, yazarlık belli bir periyoda, mesaiye bağlı olmayan bir iştir. Hatta bir işten öte bir hayat
SÖYLEŞİ
11
tarzıdır. Dolayısıyla da yaşadığınız müddetçe, sağlığınız ve imkanlarınız elverdikçe üretmeniz gerekir. Bu doğrultuda ben de fırsat buldukça yeni çalışmalar ortaya koymaya çalışıyorum. En son olarak “Geçmişten Günümüze Çocuk Oyunları” isimli bir eser hazırladım. Bilgisayar döneminden öncesine ait, bizim ve büyüklerimizin oynadığı çocuk oyunlarını derledim. İnşallah gelecek için bir kültürel çalışma olur ve hatta ileride inşallah bu çalışmayı daha geniş boyutlara ulaştırırım. Şimdi ise yine kendi çocukluğumun, gençliğimin yıllarına ait bölgesel bir folklör çalışması yapmak istiyorum. Henüz altyapı aşamasında, ancak şu anda bile unutulmaya yüz tutmuş birçok geleneğimiz, adetimiz var. Sanıyorum bunları bir şekilde kayıt altına almazsak, ileride unutulup gidecek. Dolayısıyla lokal de olsa bu tür bir çalışma düşünüyorum. GENÇ YAZAR ADAYLARINA NELER TAVSİYE EDERSİNİZ? Genç kardeşlerime öncelikle “emek” sarf etmelerini öneriyorum. Daha önce de ifade ettiğim gibi yazmak için öncelikle okumak, çok okumak gerekir. Önce kendi küpünü doldurmalı yazar adayı. Geçmişi, yaşadığı dönemi iyi tahlil etmeli, geleceğe yönelik öngörüleri olmalı. Eğer kendisini iyi teçhiz ederse kişi, bilgi donanımını sağlarsa o zaman zaten yazmak eylemi kendiliğinden dışa vurur. KİŞİSEL GELİŞİM HAKKINDA NELER DÜŞÜNÜYORSUNUZ? Kişisel gelişim, insanın yapmak isteği işin, mesleğin gereklerini yerine getirme gayretidir. Bunun için de gerekli altyapıyı temin etmek önemlidir. Hz. Ali’nin “Çocuklarınızı kendi döneminize göre değil, onların yaşadığı döneme göre hazırlayın” mealinde bir sözü vardır. Dolayısıyla bu hususta gelecek öngörünüz olmalı, icra edeceğiniz mesleğinizin gereklerini, rakiplerinizin durumunu iyi bilmelisiniz. Bu hususta bir dönem aşırı bir şekilde eserler yayımlandı. Takım takım kişisel gelişim setleri raflarda yerini aldı. Ancak bunların önemli bir kısmı yabancı ülkelerin, kültürlerin birikimlerini ihtiva ediyordu. Dolayısıyla önemli bir tecrübenin yansıması olan bu eserler, arzu edilen faydayı sağlayamadı. Bu sebeple böyle bir eserden istifade edilecekse de başarılı olmuş yerli şahsiyetlerin biyografileri, hayat hikayeleri tercih edilmeli kanaatimce. ARNAVUTKÖY İLÇESİ, ARNAVUTKÖY BELEDİYESİ İÇİN NELER SÖYLEYEBİLİR SİNİZ? Arnavutköy, dünya kenti İstanbul’umuzun en nadide köşelerinden birisidir. Yüzölçüm olarak şehrin en büyük ilçelerinden birisi olan ilçemizin nüfusu da birçok Anadolu vilayetinden daha fazla. Kısa bir süre önce açılan Yavuz Sultan Selim Köprüsü ve yapılmakta olan 3. Havalimanı ile birlikte İstanbul’un yükselen yıldızı oldu. Geniş bir coğrafyada bulunan ilçemiz, Arnavutköy Belediyesi’nin başarılı çalışmaları ile son yıllarda en çok tercih edilen yerlerden birisi olmuş durumda. İstanbul’un Karadeniz’e kıyısı bulunan ilçesi Arnavutköy, bilhassa sakin ve dingin bir hayatı tercih edenlerin ilgi odağı ve görünen o kişi yakın gelecekte ticaret ve ulaşımın da en önde gelen merkezlerinden birisi olacak. Arnavutköy Belediyesi’nin altyapı ve üstyapı ile birlikte uyguladığı e-belediye hizmetleri de vatandaşlarımız tarafından büyük ilgi görüyor. Bilişimin geldiği noktada kamu kurumlarının bu konudaki hizmetleri halkın işini fevkalade kolaylaştırıyor çünkü. Bunun yanında kültürel ve sanatsal hizmetler de Arnavutköy sakinleri tarafından büyük bir beğeni ile takip ediliyor.
BASAMAKLAR Kâh aşağıdan yukarı, kâh yukardan aşağı, Değişen ne var ki, hep aynı basamaklar. Kimi tırmanırken, kimi iner aşağı, Ayakların altında çiğnenir basamaklar. Yorgun dizler usanır, birer birer çıkarken, Ümitler solgunlaşır, son adımı atarken, Birden gözler kararır, henüz vakit çok erken, Sonsuzlaşır ufukta kaybolur basamaklar. Belki de inmek kolaydır tırmanmaktan, Fakat inilmez ki çıkılan her basamaktan, Bir ömür verilir de uğruna koşaraktan, Kıymetsizmiş gibi toz olur basamaklar.
12
GÜNCEL
Arnavutköy Bülteni
Başkan Baltacı’dan, İlçe Emniyet Müdürlüğü’ne Taziye Ziyareti Arnavutköy Belediye Başkanı Haşim Baltacı, İlçe Emniyet Müdürlüğüne taziye ziyaretinde bulundu.
B
eşiktaş’ta ki terör saldırısında şehit olan polis memurları nedeniyle, Arnavutköy Belediye Başkanı Haşim Baltacı, İlçe Emniyet Müdürlüğü’ne taziye ziyareti gerçekleştirdi. Başkan Haşim Baltacı, İlçe Emniyet Müdürü Aykut Korkmaz’ı makamında ziyaret etti. Başkan Baltacı, İlçe Emniyet Müdür Aykut Korkmaz ile görevli Polis Merkezi Amirlerine ve polis memurlarına ayrı ayrı başsağlığı diledi. Başkan Baltacı, ziyaret sırasında emniyet mensuplarının Mevlid Kandili’ni de kutladı.
Mevlana Celaleddin, Arnavutköy’de Anıldı Arnavutköy Belediyesi, Mevlana Celaleddin Rumi'nin, düğün günü dediği ahirete intikalinin 743. yılı dolayısıyla Şeb-i Arus töreni düzenledi
Y
aşamını "Hamdım, piştim, yandım" sözleriyle özetleyen Hz. Mevlâna, ölüm gününü yeniden doğuş günü olarak kabul ediyordu. O öldüğü zaman sevdiğine, yani Allah'a kavuşacaktı. Onun için Mevlâna ölüm gününe düğün günü veya gelin gecesi manasına gelen "Şeb-i Arûs" diyordu ve dostlarına ölümünün ardından ah-vah edip ağlamayın diyerek vasiyet ediyordu. “Ölüm günüm, düğün günümdür” tabirini kullandığı için anma törenleri, düğün günü ya da vuslat günü manasına gelen “Şeb-i Arûs“ olarak adlandırılmaktadır. Onun düşüncesinde ve fikirlerinde ölüm hiçbir zaman yokluk olarak kabul edilmemektedir. "Ölümümüzden sonra mezarımızı yerde aramayınız! Bizim mezarımız ariflerin gönüllerindedir" diyerek gönüllerdeki ölümsüzlüğe dikkat çekmiştir. Arnavutköy Belediyesi’de Hz. Mevlana'nın vuslatının 743. yıl dönümü nedeni ile Arnavutköy Kültür Merkezi’nde Şeb-i Arus Etkinliği düzenledi. Rumi'nin, sevgiliye (Allah'a) kavuşma günü olarak gördüğü ve düğün gecesi dediği Şeb-i Arus programında; Arnavutköy Belediyesi Tiyatro Ekibi sahne aldı. Hazreti Mevlana’nın şiirlerinin seslendirildiği programda, Mevlana’nın hayatından da kesitler sunuldu. Arnavutköy Gençlik ve Eğitim Merkezi’nde tiyatro hocaları tarafından hazırlanan program, vatandaşlar tarafından beğeni ile seyredildi. Mevlana Celaleddin Rumi’nin hayatından kesitlerin sunulduğu tiyatro gösterimi ise vatandaşlar tarafından tam not aldı.
Arnavutköy Bülteni
SPOR
13
“6. Geleneksel Futbol turnuvasında Şampiyon Yapı Kontrol Müdürlüğü” Müdürlüğü” Arnavutköy Belediyesi tarafından bu yıl 6.sı düzenlenen ve geleneksel hale getirilen Birimler arası futbol turnuvası Yapı Kontrol Müdürlüğü/Sosyal Yardım İşleri Müdürlüğü arasında oynanan karşılaşma ile sona erdi
T
urnuvanın son hafta karşılaşmasında takımlara destek için gelen Arnavutköy Belediye Başkan Yardımcıları Turgut Baran ve Dr. Kemal Aygenli karşılaşma öncesi her iki takımada başarılar diledi. İlk üç takım arasında kıyasıya rekabetin son hafta karşılaşmalarına taşındığı bu önemli turnuvada kıyasıya rekabet dikkatlerden kaçmadı. Son gün oynanan Yapı Kontrol Müdürlüğü/Sosyal Yardım İşleri Müdürlüğü karşılaşmasını Yapı Kontrol Müdürlüğü 5-1 kazanırken, ilk yarıda yaşadığı stres dolu dakikaları çabuk atlatarak turnuvanın suskun golcüsü Feti Kaya ile kilidi açtı ve karşılaşmadan şampiyon olarak ayrıldı. Bu önemli karşılaşma her an şampiyonun değişebileceği nitelikte olduğundan önemi büyüktü. İlk dakikalarda Sosyal Yardım İşleri Müdürlüğü Erkan Kanbur ile 0-1 öne geçti. Sosyal Yardım İşleri Müdürlü-
ğü Şampiyonluk için 6 farklı skor ile galip gelmesi gerektiğinden daha çok gol bulmak için Yapı Kontrol Müdürlüğü kalesine yüklendi. Fakat kalesinde gole geçit vermeyen Ömer Fil Sosyal Yardım İşleri Müdürlüğü ataklarını başarıyla önledi. İlk yarı sahada adeta yürüyen Yapı Kontrol Müdürlüğü ikinci yarı ile coştu. Feti Kaya ile beraberlik golü bulan Yapı Kontrol Müdürlüğü skoru 1-1 eşitledi. Golden 3 dakika sonra tekrar sahneye çıkan Feti Kaya Yapı Kontrol Müdürlüğü adına ikinci golü atarak skoru 2-1 e taşıdı. Ard arda gelen gollerle defansa çekilen Sosyal Yardım İşleri Müdürlüğü kalesinde üçüncü golü gördü. Sancak Reis in sert şutunu tamamlayan Feti Kaya kendisinin ve takımının üçüncü golünü atarak skoru bir anda 3-1 yaptı. Karşılaşmanın kalan dakikalarında sahneye çıkan turnuvanın gol krallığı yarışmasında lider giden Sancak Reis attığı iki golle takımını şampiyonluğa taşıdı. Turnuvayı Yapı Kontrol Müdürlüğü 21 puan ile namağlup şampiyon olurken, 18 puanla Destek Hizmetleri Müdürlüğü 2.sırada kaldı. Turnuvanın üçüncüsü Sosyal Yardım İşleri Müdürlüğü 15 puan alarak tamamladı. Turnuvaya katılan Takımlara ödülleri Arnavutköy Belediye Başkan Yardımcıları Turgut Baran ve Dr. Kemal Aygenli takdim etti. En iyi oyuncu ödülüne layık görülen Raif Keskin’e ödülünü Bşk.Yard. Turgut Baran takdim etti. En iyi kaleci ödülüne layık görülen Ercan Bulut’a ödülünü Bşk.Yard. Turgut Baran takdim etti. Gol kralı ödülüne layık görülen Sancak Reis’e ödülünü Bşk.Yard. Dr. Kemal Aygenli takdim etti. En centilmen takım ödülünü Kültür müdürlüğü adına Mahmut Türkmen alırken ödülünü Bşk.Yard. Turgut Baran takdim etti. Sancak Reis gol krallığında attığı 20 golle gol kralı olurken en yakın rakibi Erkan Kanbur attığı 17 golle ikinci oldu. Üçüncü sırayı 16 golle Gökay Baykal aldı.
14
DİNİ BİLGİLER
Müminin üç niteliği HADİSTE, müminde bulunması gereken üç özelliğe dikkat çekilmektedir. Bunlardan birincisi, “elinden ve dilinden başkalarının güvende olması gereken” (Buhâri, İman, 3) Müslümanın, bu temel vasfının bir parçası olarak, komşusuna zarar vermemesidir. Çünkü komşu, toplumsal bir varlık olarak yaşayan inanın mekan olarak en yakınında bulunandır. Bazen bu yakınlık, nesep yakınlığından bile öne geçebilir. Hastalıkta, ölümde, herhangi bir müsibette, insanın en önce yardımına koşabilecek kimse, en yakınında bulunan komşudur. Bu yüzden komşu hakkı önemli sayılmıştır. Sevgili Peygamberimiz bu hadislerinde bu önemi şöyle ifade etmişlerdir: “Cebrail bana komşu hakkında o kadar tavsiyede bulundu ki, sanki onu (komşusuna) mirasçı kılacağını zannettim.” (Buhari, Edeb, 28) Bu hadisi bizzat Allah Rasulü’nden işittiğini söyleyen sahabi Abdullah b. Amr, kendisine ait kesilen bir koyundan Yahudi komşularına verip vermediklerini ailesine sorduktan sonra bu rivayeti nakletmiştir. (Ebu Dâvud, Edeb, 132) Komşu olunacak kimselerin, içinde oturulacak evden bile daha önemli ve öncelikli olduğu tecrübeyle sabittir. Onun için Araplar, “el-câr sümme’ddar” (önce komşu, sonra ev) demişlerdir. Türkçe’de bu “ev alma, komşu al” atasözüyle ifade edilmiştir. Ayrıca, “Komşu komşunun külüne mutaç” atasözü de, yakın çevrede bir arada yaşayan insanların birbirlerine ne kadar muhtaç olduklarının çok veciz bir ifadesidir. Hz. Peygamber, komşu haklarını soran birisine, “Hastalandığında ziyaret edersin, öldüğünde cenazesini uğurlarsın, borç istediğinde borç verirsin, aç açık görürsen ihtiyacını giderirsin, bir iyilikle karşılaşırsa tebrik eder, bir musibetle karşılaşırsa teselli edersin, evini, onun rüzgarını kesecek şekilde yüksek yapmazsın.” (el-Mu’cemu’l-Kebir, 19/419) buyurarak, bu sorumluluğun ne kadar büyük olduğunu göstermiştir. “Komşusu aç iken tok yatan mümin değildir.” (Buhari, el-Edebu’l-Müfred, 52) hadisi de komşu olma sorumluluğunun hangi boyuta ulaştığına işaret etmektedir. Komşuluk hakkına riayet bir mümin için ne kadar önemliyse, komşuya zarar vermek ve haklarına tecavüz etmek de o denli sakınılması gereken bir husustur. Onun için Allah Rasulü bunu Allah’a ve ahirete imanla ilişkilendirilmiştir. Çünkü Allah’a inanan kimse, yaptığı her şeyin hesabının görüleceği büyük mahkemede, komşusuna yaptığı haksızlığın hesabını da yaratıcısına vereceğini bilmektedir. Ayrıca o, Allah Rasulü’nün, “komşularının, kötülüklerinden emin olmadığı kimsenin cennete giremeyeceği” (Müslim, İman, 73) uyarısının da farkındadır. Misafir ağırlamanın kültürümüzde çok önemli bir yer işgal etmesinin kaynağında da muhtemelen yorumunu yaptığımız bu hadis ve onu destekleyen diğer rivayetler yer almaktadır. Hadiste “dayf” olarak geçen kelime Türkçe’de misafir veya konuk kelimeleriyle karşılanır. Arapça’da yolcu anlamına gelen misafir (müsâfir) o ikram, esasan bir beldeden diğerine yolculuk yapanların konakladıkları yerde, yeme-içme ve gecelemelerini sağlamak ve bu süre
Arnavutköy Bülteni Ebu Hüreyre (r.a)’den rivayet edildiğine göre, Allah Rasulü (s.a.s) şöyle buyurmuştur: “Allah’a ve ahiret gününe iman eden komşusuna eziyet etmesin. Allah’a ve ahiret gününe iman eden misafirini ağırlasın. Allah’a ve ahiret gününe iman eden, hayır konuşsun ya da sussun.” (Buhâri, Edeb, 31) zarfında elden gelen hizmet ve kolaylığı göstermektir. Zamanla daha çok, evden eve yapılan ziyaretleri ifade eden bir anlam daralmasına uğrasa da, toplumsal kaynaşmanın ve dayanışmanın en önemli göstergelerinden biri olan misafir ağırlamayı sevgili peygamberimiz müminin vazgeçilmez görevlerinden saymıştır. Hadiste, “hayır konuşmak ya da susmak” şeklinde ifade edilen üçüncü husus Kur’an’da, “Onlar ki boş söz ve yararsız işten yüz çevirirler.” ayetiyle (Müminûn, 3) kurtuluşa eren müminlerin özellik-
Komşusunun varlığından, ancak rahatsız edildiğinde haberdar olan, eşyasına gösterdiği özeni misafirine göstermeyen, yüzlerce kanalda üretilen malayaniyi saatlerce izlemekten hayırlı ve faydalı bir söze zaman ayıramayan çağdaş müminin, bu nebevi uyarı karşısında, geçmişten günümüze hangi değerleri kaybettiğinin muhasebesini yapması kaçınılmazdır.
lerinden sayılmıştır. “Kendisini ilgilendirmeyen şeyi terk etmesi Müslüman kişinin güzel hasletlerindendir.” (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1\201) hadisi de bu bağlamda değerlendirilebilir.” Çünkü kendisini ilgilendirmeyen bir konuda konuşan kimse, muhtemelen başkaları hakkında dedikodu yapma, gıybet ve kötü zanda bulunma tehlikesiyle karşı karşıya kalır ki bu, hem Kur’an-ı Kerim (Hucurât,
12) hem de Hz. Peygamber’in hadisiyle (Buhari, Edeb, 57) yasaklanmıştır. Atalarımız, “söz gümüş ise sükût altındır.” diyerek boş ve lüzumsuz konuşmanın değersizliğine işaret etmişlerdir. “Çok söz yalansız, çok mal haramsız olmaz” sözü de, dil ve malla sergilenecek aşırılığın potansiyel tehlikelerine dikkat çekmektedir. Yoğun yerleşimden dolayı insanların âdeta üst üste yaşadağı, aynı binada oturan onlarca komşunun birbirini tanımadan aynı kapıdan girip çıktığı, yüzlerce metrekarelik rezidanslarda bir tanrı misafirine kalacak yer bulunamadığı, çeşit çeşit cep telefonlarını kullananların konuşmadan dinlemeye fırsat bulamadığı günümüz metropollerinde yaşayanların, açıklamaya çalıştığımız hadis üzerinde daha dikkatli düşünmelerinde yarar vardır. Komşusunun varlığından, ancak rahatsız edildiğinde haberdar olan, eşyasına gösterdiği özeni misafirlerine göstermeyen, yüzlerce kanalda üretilen malayaniyi saatlerce izlemekten hayırlı ve faydalı bir söze zaman ayıramayan çağdaş müminin, bu nebevi uyarı karşısında, geçmişten günümüze hangi değerleri kaybettiğinin muhasebesini yapması kaçınılmazdır. Modern hayat âdeta, bize sunduğu bazı imkanlar karşılığında komşularımızı, yakınlarımızı, misafirlerimizi, kendimize ve ailemize ayıracağımız zamanı elimizden aldı ve bizi yüzlerce ailenin yaşadığı koskoca sitelerde, yüz binlerce insanın yaşadığı devasa şehirlerde tek başımıza bıraktı. Bu yalnızlığımıza çare, on beş asır önce muminleri kardeş ilan edip onları bir bedenin parçaları gibi kabul eden, toplum içinde bu kardeşliğin gereklerini nasıl yerine getireceğimizin ölçülerini ortaya koyan Allah ve Rasulü’nün sesine kulak vermek ve kendimizi aynı hisleri paylaşan canlı bir organizmanın parçası kabul etmekle mümkün olacaktır. Prof. Dr. I. Hakki Ünal (Din İşleri Yüksek Kurulu Üyesi)’nın Diyanet İşleri “40 Hadis 40 Yorum” kitabından alınmıştır.
SAĞLIK
Arnavutköy Bülteni
15
Reflü nedir, belirtileri nelerdir? Mide reflüsü ya da tıbbi ismi ile "Gastroözefageal Reflü” hastalığı midedeki besinlerin yemek borusuna kaçması ile bazı rahatsızlıkların yaşanmasından kaynaklanır.
T
oplumda sık görülen hastalıklardan reflü, kişilerin hayat kalitesinde önemli bozulmalara sebep olabilir. Ayrıca reflü, yemek borusu ile midenin birleşim yerinde görülen kanser gelişimine de neden olabilir. Medical Park Fatih Hastanesi Genel Cerrahi Bölümü'nden Doç. Dr. Mustafa Hasbahçeci mide reflüsü ile ilgili tedavi sürecinde hayat tarzı değişikliği, diyet ve ilaç tedavisinin sonuç vermemesi durumunda cerrahi müdahale yönteminin uygulanması gerektiğini kaydederek, şu
bilgileri verdi; REFLÜYÜ GÖĞÜS AĞRISI İLE KARIŞTIRMAYIN Reflüsü olan kişilerin en önemli şikâyetleri yemeklerden sonra göğüs boşluğunda yanma, ağız içinde acı ya da ekşi tat hissi, mide üzerinde ağrı, geğirme ya da yenilen şeylerin ağıza gelmesidir. Bunlara ek olarak kronik öksürük, ses kısıklığı, yutma güçlüğü, gıdaların solunum sistemine kaçması, astım, bronşit, kronik farenjit ve sinüzit reflü ile ilişkili diğer şikâyetler arasında yer alır. Genellikle yemeklerden kısa bir sure sonra başlayan bu şikâyetler yenilen yemek miktarı fazlalaştıkça ya da öne eğilmekle daha da artar. Akşamları ağır bir yemek yiyen ya da yatmadan önce gıda alımına devam eden kişiler, yemek sonrası görülen bu şikâyetleri sabah uyandıklarında da hissedebilir. Göğüs ağrısı ile göğüs boşluğunda yanma hissi bazen hastalar tarafından ayırt edilemediğinden, reflü hastalarının
özellikle akşamları yemeklerden sonra göğüs ağrısı şikâyeti ile acile servislere başvurduğu görülür. BELİRTİLER CİDDİYETİ ORTAYA KOYAR Reflü belirtileri olan kişilerin öncelikle kendi hayat kalitesi açısından bir doktora başvurmaları gerekir. Reflü tanısı ve ilk basamak tedavisi için her hastada endoskopik görüntüleme yapılması gerekli değildir. Kilo kaybı, kanlı kusma ve yutma güçlüğü gibi sindirim sistemi kanseri ile ilgili uyarıcı herhangi bir belirti olmaması halinde doktor, diyet önerileri ve uygun ilaç kombinasyonları ile reflü tedavisine başlayacaktır. SİGARAYI BIRAKIN Birçok reflü hastasının tedavi sürecinde; öncelikle hayat tarzında yapacağı değişiklikler, diyet ve tabii ki ilaç tedavisi olumlu sonuç verir. Hayatınızda yapmanız gereken değişiklikler: - Yatağın baş tarafının yükseltmesi - Fazla kilo durumu varsa, ideal kilo-
Karlı havada arabadaki tehlike Y
oğun kar yağışının yaşanmasıyla arabaların üstünü örten kar ölüme bile neden olabiliyor. Kışın kendini iyice hissettirdiği şu günlerde yurdun dört bir yanından kar manzaraları paylaşılıyor. Beyaz örtünün güzel görüntüsünün yanında bir de tehlikeleri var. Arabaları tamamen saran kar, egzoz borularının da tıkanmasına neden oluyor. Arabanın tamamen temizlenmeden çalıştırılması sonucu egzoz borusundan çıkamayan karbonmonoksit gazı arabanın içine sızıyor. Birkaç dakika içinde içeri dolan karbonmonoksit insan hayatını tehdit ediyor.
Geçmişte binlerce insanın ölümüne neden olan bu dikkatsizlik en son geçen yıl Ocak ayında bir anne ve iki çocuğunun hayatını kaybetmesiyle sonuçlandı. Amerika'da yaşanan olayda 1 ve 3 yaşlarındaki çocuklar ve anne aracın içinde beklerken, baba da aracın üstünde ve etrafında biriken karları temizlemeye başladı. Ancak egzozun tıkandığını kimse fark edemedi. Birkaç dakika içinde 23 yaşındaki Sashalynn Rosa ve 1 yaşındaki oğlu Messiah hayatını kaybetti. 3 yaşındaki küçük kız Saniyah ise hastaneye yetiştirilse de hayata tutunamadı. 5 BİN İNSAN HAYATINI KAYBETTİ
Amerika Birleşik Devletleri Hastalık Kontrol ve Korunma Merkezleri'nin yaptığı açıklamaya göre, 1999 ve 2010 yılları arasında toplamda 5 bin 100 kişi karla kaplı araçlar temizlenirken tıkanan egzoz borusunu fark edemediği için zehirlenerek öldü.
Uzmanlardan kış uyarıları S
oğuk havalarla birlikte özellikle çocuklarda kış hastalıkları baş göstermeye başladığını belirten uzmanlar, ailelere alınabilecek önlemler hakkında uyardı. Havaların soğuması ile birlikte çocuklar da meydana gelebilecek kış hastalıklarına karşı açıklamalarda bulunan Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları doktorlarından Uzm. Dr. Ali Şimşek bu sağlık problemlerine karşı çocukların bağışıklık sistemlerinin güçlendirilmesi gerektiğini söyledi. BAĞIŞIKLIK SİSTEMİNİN GÜÇLENMESİ Bağışıklık sisteminin gelişmesi mikrop ve virüsleri tanıştıkça mümkün olduğunu belirten Uzm. Dr. Ali Şimşek, "Çocukların bağışıklık sisteminin gelişmesi için değişik mikroplarla tanışmaları ve bunları yenmeleri gerekir. Son yıllarda pek çok çocuğun 0-5 yaş döneminde kreşe gitmesi sonucu ilkokulda görülen enfeksiyonlar daha da seyrekleşti. Mikrop, virüs ve parazitlerlerle tanıştıkça vücut alışarak bağışıklık üretiyor. 0-5
yaş çocukları yeterince bağışık olmadıklarından hastalanıyor ve bazı davranış özellikleri nedeniyle de birbirlerine kolaylıkla bulaştırıyor. Erken dönemde enfeksiyonlara maruz kalan çocuklar ilkokul yıllarında daha az hastalanıyor" dedi. HİJYEN KURALLARI Ailelere de büyük görevler düştüğünü söyleyen Şimşek, "Çocuklara verilecek hijyen eğitimi, etraf temizliği, tuvalet kullanımı ve temizliği, alan paylaşımı, beslenme hijyeni ve gıda maddelerinin ellenmesi, eğitmen - çocuk oranı gibi pek çok konunun üzerinde durulması gerekir. Çocukların her bakımından sonra eller yıkanmalı. Belirli sıklıkta ortam ve oyuncak temizliği yapılmalı ve hiçbir şekilde aksatılmamalıdır. Çalışanlar ve çocuklar ellerine değil kol içine öksürmeyi veya hapşırmayı bilmelidir. Kağıt mendil kullanıp tek temasla çöpe atmalıdırlar" diye konuştu. SAĞLIKLI BESLENME
Sağlıklı beslenmeye dikkat çeken Şimşek, "Zaman içinde düzensiz beslenme, çevremizdeki toksinler, uykusuzluk bu savunma sisteminin zayıflamasına neden olur. Yanlış beslenme, şeker, sigara (pasif içicilik de dahil), çevre ve hava kirliliği bu sistemin zayıflamasına neden olur. Bunun için doğru beslenme kurallarına uyulması gerekmektedir. Bunların yanında Omega 3 yönünden zengin olan balık, haftada 1-2 kez, bol taze meyve ve taze sebze düzenli olarak sofralarda yer almalıdır. Ayrıca ıhlamur, zencefil, günlük tüketilmeye dikkat edilmelidir. Çocuklarda çok sık karşılaştığımız durumlardan birisi de televizyon ve bilgisayar karşısında uzun süre zaman geçirmeleri, yeterli dinlenememe ve uykusuzluktur. Hem bedensel hem de ruhsal yorgunluk, bağışıklık sistemini zayıflatır. Bunun için çocukları düzenli Spor yapması için teşvik etmemiz gerekmektedir" diyerek sözlerine son verdi" şeklinde konuştu.
ya düşülmesi - Tüketiliyorsa, sigaranın ve alkolün bırakılması - Yemeklerden sonra en az üç saat yatar pozisyona geçilmemesi - Karın korsesi ve sıkı kemer gibi karın içi basıncını artıran uygulamalardan kaçınılması - Mideye yan etkisi olan ilaçların alınmaması - Stres, gerginlik gibi durumlardan uzak durulması DİYET ÖNERİLERİ: - Yağlı yemekler, çay, kahve, çikolata, asitli ve gazlı içecekler ve naneden kaçınılması - Kişinin bünyesine dokunan gıdalardan uzak durulması - Öğün miktarlarının azaltılması Hayat tarzı değişiklikleri ve diyet önerilerinin yanı sıra mide asidini azaltıcı ve yemek borusuna kaçışı engelleyici ilaç tedavisine doktor kontrolünde başlanmalıdır.
Karda yürürken dişinizden olmayın! Diş Hekimi Pertev Kökdemir uyarıyor... “Karda yürürken düşmemek için dikkatli olmanız gerekiyor. Ancak düşer de yüzünüzü yere veya başka bir yere çarparsanız; diş, dudak ve dil için birçok üzücü sonuç ortaya çıkabilir. Dişlerinizden bir veya birkaçı kırılabilir, diş kökü ile beraber yerinden çıkabilir, diş minesi çatlayabilir, diş sinirleri ölebilir, dudak, dil veya yanakta yarık veya kesik oluşabilir” diyen Diş Hekimi Pertev Kökdemir, düşme anında dişlerinizde oluşabilecek hasarlar sonucunda neler yapmanız gerektiğini anlatıyor… KIRILAN DİŞİ BULMANIZ ÇOK ÖNEMLİ Düştüğünüz zaman diş veya dişleriniz kırıldıysa; öncelikle kırık parçaların bulunması ve temiz bir ortamda saklanarak hızlı bir şekilde diş hekimine başvurulması gerekir. Eğer kırık parçalar eksiksiz olarak hekime ulaştırıldıysa, bu parçalar çok rahatlıkla dişe tekrar yapıştırılabilir. KIRIK PARÇAYI YAPIŞTIRILABİLİR Dişte bir kanama varsa; o zaman temiz bir pamuk ile tampon yapılarak diş hekimine yine diş parçası ile beraber başvurulmalıdır. Böyle bir durumda diş hekimi yapacağı kanal tedavisinden sonra kırık parçayı yerine yapıştırabilecektir. DİŞİ KÖKÜNDEN TUTMAYIN, SÜTÜN İÇİNDE HEKİME ULAŞTIRIN Kökdemir, "Diş, kökü ile beraber yerinden çıktıysa; dişin hızlı bir şekilde bulunması ama kesinlikle kök yüzeyinden tutulmaması gerekmektedir. Dişi taç kısmından yani normalde ağızda görülen üst kısmından tutarak, süt veya serum fizyolojik içinde muhafaza edip en fazla bir saat için içinde diş hekimine ulaştırılmalıdır.
16
KÜLTÜR SANAT AJANDASI IMDB PUAN
Dönerse Senindir 7,0
Vizyon Tarihi: Yönetmen: Oyuncular Tür: Ülke:
23 Aralık 2016 (1s 48dk) Erol Özlevi Murat Boz, İrem Sak, Yasemin Allen Romantik, Komedi Türkiye
Mehmet uzun süredir birlikte olduğu sevgilisi Selin’e deliler gibi aşık olan genç bir adamdır. Selin ise şarkıcı olma hayalleri kuran, hazırladığı demolarını yapım şirketlerine göndererek geri dönüş bekleyen genç bir kadındır. Selin’in dileği gerçek olur ve bir yapım şirketi Selin’le anlaşma yapar. Ancak Selin ve Mehmet, Mehmet’in bu süreçte ona verdiği tüm desteğe rağmen ayrılırlar. Mehmet ayrılığı kaIMDB PUAN
Arnavutköy Bülteni
bul etmeyi reddeder ve arkadaşı Defne’nin de yardımıyla Selin’i geri kazanmaya karar verir. Selin’in yeni bir sevgilisi olması ise işleri iyice çıkmaza sürükler. Mehmet’in Selin’i geri kazanabilmek adına birbirinden komik ve zorlu yollarda yürümesi gerekecektir... Murat Boz, Yasemin Allen ve İrem Sak’ın başrolleri paylatığı filmin yönetmenliğini Erol Özlevi üstleniyor.
Yeni Nesil Ajan: Xander Cage’in Dönüşü 9,0
Vizyon Tarihi: Yönetmen: Oyuncular Tür: Ülke:
27 Ocak 2017 (1s 47dk) D.J. Caruso Vin Diesel, Samuel L. Jackson, Donnie Yen Aksiyon, Gerilim ABD
Yönetmenliğini D.J. Caruso’nun üstlendiği senaryosunu John D. Brancato ve Michael Ferris’in yazdığı filmin başrolünde Vin Diesel yer alıyor.Casus gerilim türünü yeniden tanımlayan gişe rekortmeni film, üçüncü bölümünde ekstrem sporcuyken devlet ajanı olan Xander Cage’in (Vin Diesel) kendi kendini gönderdiği sürgünden dönüşünü, ölümcül alfa savaşçı XiIMDB PUAN
ang ve ekibiyle Pandora’nın Kutusu olarak bilinen tehlikeli bir silahı ele geçirme yarışındaki çarpışmalarını konu alıyor. Heyecan arayan karakterlerden yepyeni bir ekip oluşturan Xander, kendisini ölümcül bir komplo ağının içine düşmüş bulur. Üstelik bu komplo dünya hükümetlerinin en üst düzeylerini işaret eden bir tuzak olarak karşısına çıkar.
Çalgı Çengi İkimiz (Çalgı Çengi 2) 8,6
Vizyon Tarihi: Yönetmen: Oyuncular Tür: Ülke:
6 Ocak 2017 (1s 56dk) Selçuk Aydemir Ahmet Kural, Murat Cemcir, Rasim Öztekin Komedi Türkiye
6 yıl önce bulaştıkları mafya tarafından düğün şarkıcılığı yaptırılan Salih ve Gürkan’ın tehlike ve eğlence dolu macerası bu filmde de devam ediyor. Amatör müzisyen kuzenler, talihsizlikleri yüzünden ünlü olmak için çıktıkları yolda mafya dünyasına girmeyi başarmışlardır. Orada mafyanın moral ekibi olarak karanlık insanların düğünlerinde şarkıcılık yapmaya mecbur bırakılırlar. Sevdiği kızIMDB PUAN
la evlenmek için mafyadan ayrılmak isteyen Salih ve kuzeni Gürkan’a bunu gerçekleştirebilmeleri için tek bir şart koyulur. Gittikleri düğündeki nikah memurunu kaçırmaları. Görevi mecbur kabul ederler. Nikah memuru ise zamanında bir düğünde Tarkan’ı şarkı söylerken keşfeden kişi çıkar ve iki kuzeni yıldız yapmak ister. İkilinin başına beklenmedik ve birbirinden ilginç olaylar gelecektir.
Kurbağa Krallığı: Buz Macerası 6,0
Vizyon Tarihi: Yönetmen: Oyuncular Tür: Ülke:
30 Aralık 2016 Peng Fei Cengiz Daner, Ayşegül Bingöl, Tuba Pelister Aile, Animasyon, Komedi ABD, Çin
Damat Yağmur, kraliyet düğününden kaçar ve Boogie ile birlikte krallığın dışında bir banliyöye yerleşir. Fakat başkentte yaşanan bir dizi patlama sonrası Kurbağa Krallığa geri döner. Panik içerisindeki halk şehirden bir şekilde kaçmaya çabalarken, bir bukalemun “Kristal Kurbağa artık Kurba-
IMDB PUAN
ğa Krallığı korumuyor! Sonumuz yakın!” yazılı bildiriler dağıtmaktadır! Kurbağa Prenses, ise düğünden kaçtığı için damat Yağmur’a halen kızgındır. Kurbağa Kral ise kızına Kristal Kurbağa’nın gerçekten tehlikede olduğunu söylecektir...
Olanlar Oldu 8,2
Vizyon Tarihi: Yönetmen: Oyuncular Tür: Ülke:
20 Ocak 2017 Hakan Algül Ata Demirer, Tuvana Türkay, Ülkü Duru Komedi Türkiye
Zafer ve annesi Döndü hanım, Ege’nin bir kıyı kasabasında birlikte yaşamaktadır. Yaşı geçmekte olan oğlunun kasabanın güzeli Mehtap’tan ayrılmış olmasına ve hala evlenmemiş olmasına üzülen Döndü, bu gidişata son vermek için harekete geçer. Bu esnada mütevazı teknesinin so-
runlarıyla boğuşan Zafer’in yaptığı mavi turda olanlar olur! Peki bu olanlar herkes için hayırlısı olacak mıdır? BKM yapımı komedi filminin oyuncu kadrosunda başrolde Ata Demirer yer alırken, kendisine Tuvana Türkay, Salih Kalyon, Ülkü Duru, Seda Güven, Renan Bilek ve Toprak Sergen gibi tanınmış isimler eşlik ediyor.
DÖNERSE SENİNDİR
beyazperde.com / Duygu Kocabaylıoğlu
2016’yı kapatıyoruz; hatta kafalarda çoktan kapattık gittik, sene son 3 eldir gelmeyen okeye dönüyor misali, çoktan fişi çekilmiş, uzatmalarını oynasa da son cumaların vizyonu oldukça kalabalık geliyor. Yılın son romantik komedisi sıfatını rahatlıkla kullanabileceğimiz Dönerse Senindir ülkenin darlanmış atmosferinden çok da geri kalmayan 10 filmlik Cuma vizyonunda, yüzlerde biraz tebessüm için sinemalarda. Açıkçası çevresinde beslendiği her şeyi bir kenara bırakıp bu filmi kendi öznelliğinde değerlendiremeyeceğim; çünkü zemin elverişli değil. Dahası romantik komedilerin çok da bu işlevi taşıdığını düşünmüyorum; bu filmi biraz can simidi olarak algılamanın zararı olmayacağı kanaatindeyim. Karşımızda senaryo matematiği ortalamanın üzerinde kurgulanmış, temposu akıcı, renkli bir film var. Başrole müzikten gelmiş olsa da jönlüğe de iyi giden Murat Boz’a, hangi kadraja koysanız iyi fotoğraf veren Yasemin Allen’i ve kadın komedinin yükselen ismi İrem Sak’ı koyan prodüksiyon bu kadro ile 1-0 önde başlıyor zaten. 1 acılı erkek, 1 kaybedebilen ve geri kazanılmaya çalışılan sevgili ve 1 adet destek, taze kız arkadaş üçgeninde kurulan çatı, “kaybettiğin kadını geri istiyorsan hak etmelisin” girişiyle başlayıp, bu süreçte kurulan oyunlar, boşa çıkan planlarla devam edip finalde gerçekten de ‘bırak, dönerse senindir’e bağlayıp, neyse ki “dönmezse zaten senin olmamıştır” arabeskine girmeden, aradığın belki de zaten gözünün önündedir mottosuyla, yani hafif çiziklerle sıyrılmayı başarıyor. Bu anlamda Erol Özlevi’nin sinematografisinin Gizem Elçi ve Oğulcan Türe kaleminden çıkan dramatik kurguyu iyi yorumladığını dile getirebiliriz. Hollywoodvari bir rakamsal anlatım taktiği sakil durmuyor, aşk acısı çeken modern seyirciye tanıdık geliyor. Güncele göndermeli esprilerle donanan diyaloglarda şüphesiz ki en çok “Her şey çok güzel olsun diye!” cümlesi yüreğe oturuyor. Güzel şeylere çok ihtiyacımız var zira. Lafı uzatmayayım, romantik komedi türünden çığır açmasını, ya da şah eser olmasını beklemeden izlerseniz, sinema salonundan keyifle çıkacağınız, özellikle kız kıza ekiplerle bu keyfin katlanacağı bir film Dönerse Senindir. Bir de bırak gittiği yerde kalsın ya, gerek yok onca oyuna…
KİTAPLAR
Arnavutköy Bülteni
17
Başarı Bilgesi (Kahramanın Kaderi Arenada Yazılır!) DENİZ KURDU -Jack London
kitapveyorum.com / Metin Yılmaz
Jack London ile elden bırakılamayan bir doğa macerası daha. Bu kez denizdeyiz daha doğrusu okyanusta. Berbat bir Kurt kaptanımız var. Yine Kurt var yani ama bu kez iki ayaklı. Nasıl bittiğini bilemeyeceğiniz, sürükleyici, etkileyici ve yaşanılası bir kitaptır Deniz Kurdu. Jack London en ama enler arasında en iyi yerde yer bulur kendine. Benim gözümde tabi. Kitaplarını sadece okumaz, yaşarım, o dünyada o karakterlerin yaşadığı tüm macerayı bende yaşarım. O kadar içten bir üslup ile anlatır ki bana anlatacağını, sanki gözümün önündeymiş her şey gibi yaşarım pardon okurum. O denli dolu ve yoğundur ki yaşattığı hisler, sanki beynimde canlanır tüm detayları ile bir zamanlar Jack London’ın kitabı kaleme alırken kafasında canlandırdığı anlar. Deniz Kurdu ile yine bir zor zamandayız. Doğa ile baş başa sayılırız. Bu kez zorluklara zorluk ekleyen doğa ana deniz olarak karşımıza çıkar. İnsanlar yetmiyormuş gibi bir de deniz ile boğuşuruz. Tam kurtulduk sanırken bir anda daha da bir belaya batarız gelen gemi ile. Fok avlayan gemi, bir anda karakterimizin yaşamını ve hayallerini de avlar. Tanıştığımız bu gemi personelinin kaptanı Kurt Larsen adı gibi kurt değildir. Aslında kurttur ama vahşi yaşamda o kadar kötü bir kurt yaşamaz diye düşünürüz. Bazen hak veririz Kurt’a bazen öldürmek isteriz. Kafamız karışık devam eder Kurt ile ilgili. Sonra bir yolcu daha gelir. Ama bu kez güzel bir kadın çıkarır karşımıza denizler. Karışık olan kafamızı daha da karıştırır. Sadece bizim değil, gemide ki tüm kafalar karışır. Sonra bu karışan kafalardan farklı sesler, farklı düşünceler çıkmaya başlar. İsyan bayrağının çekilmesine çok az kalmıştır artık. Taraflar zaten bellidir. Geriye bir tek kıvılcım kalmıştır. O kıvılcımın çıkmasına ramak kalmıştır. Buraya kadar sanıyorum yeterli. Devamını sizin okuyup görmeniz çok daha iyi olacaktır. Zaten bu muhteşem romanı okumamak büyük bir kayıp, bu kaybı yaşamayın ve hemen başlayın diyorum. İyi okumalar. Kitap adı: Deniz Kurdu Orijinal adı: The Sea Wolf Yazar: Jack London Çeviri: Fadime Kahya Yayınevi: İş Bankası Kültür Yayınları / Modern Klasikler Dizisi Sayfa: 376 Baskı: 2016 Tür: Roman
Yazar: Baskı Tarihi: ISBN Tür: Yayınevi:
Mümin Sekman Kasım 2016 9786051713991 Kişisel Gelişim Alfa Yayıncılık
Başarı arenasında türlü insanlar görülür: Başarmak için doğanlar, çabayla başarılı olanlar, başarılı yapılanlar… Peki bu büyük başarı tiyatrosunun kulisinde neler dönüyor? Karakterli olmak mı zor, kariyerli olmak mı? Aşkta başarı ile başarı aşkı nasıl çatışır? Kaybedenlere oynayarak kazananların sırrı ne? Sosyal başarı jürisi kimi, neden seçer?
Sayfa Sayısı: 224 Dil: Türkçe
Başarı bukalemunları nasıl yükselir? Başarıyı nasıl bölüşmeli? Az gelişmişler neden az gelişmiş kalır? Neden Türkiye’den dünya çapında başarılar pek çıkmıyor? Yakıcı sorulara yaratıcı cevaplar, akıllı okurları bekliyor. Kendini geliştirmeyi seven ama hep aynı şeyleri okumaktan sıkılmış insanlar için, hayata, başarıya, aşka ve kariyere dair ilginç, yeni ve yararlı fikirler. ...
Öfke Kontrol Rehberi Yazar: Baskı Tarihi: ISBN Tür: Yayınevi:
James Seghers, Robert Puff Kasım 2016 9786059609265 Kişisel Gelişim Olimpos Yayınları
Öfkenin Kısır Döngüsünden Çıkmak İçin Kolay Yöntemler Herkes sinirlenebilir, ancak bazen hissettiğimiz öfke ve kin sağlıksız boyutlara ulaşabilir. Siz de sinirlerinize hâkim olmaya çalışıyorsanız, “Öfke Kontrol Rehberi” size yardımcı olabilir. Sakinleşmek ve öfkeyi kontrol altına almak için kolay uy-
Sayfa Sayısı: 384 Çeviri: Betül Tamer
gulanabilir tavsiyelerin yanı sıra uzun süreli değişim için kanıtlanmış adım adım planlanmış metodlar içeren bu kitap size bunları öğretecek: • Duygusal tetikleyicileri tanıyabilmenizi, • Otokontrolünüzü nasıl geliştirebileceğinizi, • Kendi davranışlarınızın sorumluluğunu kabullenmeyi, ...
Aşk Hala Var (Kalbine Güven) Yazar: Baskı Tarihi: ISBN Tür: Yayınevi:
Zeynep Turan Kasım 2016 9786059331319 Kişisel Gelişim, Eğitim Siyah Kuğu
Bir gün uyanırsınız ve ilişkinizde hiçbir şeyin eskisi gibi olmadığını fark edersiniz. İnançla büyüttüğünüz parlak hayaller, yerini hayatın iç karartan gerçeklerine bırakmıştır. Ne kendinizi ne de bir zamanlar sevdiğiniz insanı tanıyamaz, ne yapacağınızı bilemez hale gelmişsinizdir. Ya da siz gelecekle ilgili planlar yaparken, sevgiliniz aniden sizi terk etti! Zih-
Sayfa Sayısı: 258 Dil: Türkçe
niniz sürekli olarak nerede hata yaptığınızla meşgul... Birlikteliğiniz hâlâ sürüyor olsa da sizin için ayrılık çanları çalmaya başladı. Yalnız kalmayı göze alamadığınız için içinizdeki özgürlük çığlığını bastırıyorsunuz... Peki ama sizi böylesine hayal kırıklığına uğratan, her şeyi infilak ettiren bu mayınları yolunuza kim döşedi? ....
Denizde Kopan Fırtına Yazar: Baskı Tarihi: ISBN Tür: Yayınevi:
Nihat Gökmen Aralık 2016 9786055019143 Roman, Edebiyat Apsis Kitap
Kurdukları düşlerin ardında koşmakta olan Arda ile Ada, önelerine çıkan her kapıyı cesaretle arayarak ilerliyorlar. Noel Baba'nın şehri Kale Demre'de, Romalıların şehrinde geziniyor, düşler kurarak o çağlara yolculuk ediyorlar. Maymun iştahlı bu çocuklar, buldukları her kitabı okuyor, serüvenden serüvene koşuyorlar. En sonunda babalarının gemisi ile uzun bir yolculu-
Sayfa Sayısı: 176 Dil: Türkçe
ğa çıkarlar. Akdeniz'den Ege'ye, oradan Çanakkale Boğazı'na ulaşırlar. Dünyanın en ilginç savaşı olan, Kurtuluş Savaşı'nın geçtiği yerleri görürüler. Mustafa Kemal Atatürk'e olan hayranlıkları daha da artarak derinleşir. Marmara hayranlıkları daha da artarak derinleşir. Marmara Denizi'nden geçerek İstanbul Boğazı'na ulaşırlar. ...
Yook Artık Yazar: Baskı Tarihi: ISBN Tür: Yayınevi:
Mustafa Sinan Aralık 2016 Sayfa Sayısı: 208 9786054751877 Hikaye (Öykü), Edebiyat, Özlü Sözler-Duvar Yazıları Arunas Yayınevi Dil: Türkçe
"Sözler kalpten çıkarsa kalbe kadar ulaşır, ağızdan çıkarsa kulaktan öte gidemez." İşte bu söz misali yazıldı bu kitap. Yüreğinize dokunmak, kalbinize ulaşmak için... Ruhunuzu ve kişiliğinizi yıpratan bu dünyada, daha güçlü durmanızı sağlayacak prensipleri; Aslında dert sandığınız, belki de büyüttüğünüz sorunların ne kadar da anlam-
sız olduğunu gösteren delilleri ve hayatın aslında ne kadar da güzel olduğunu çevirdiğiniz sayfaların her cümlesinde bulacaksınız. Okuyacağınız hikâyeler hem kalbinize hem aklınıza ulaşacak. Hikmetli sözler, unuttuğunuz ya da göz ardı ettiğiniz güzel değerleri tekrar bulmanıza yardımcı olacak birer rehber. ...
18
BULMACA
Arnavutköy Bülteni
“Küsmek ve darılmak için bahaneler aramak yerine, sevmek sevilmek için çareler arayın.” Mevlana Celaleddin Rumi
Arnavutköy Bülteni
SOSYAL MEDYA
19
Teknolojiyi her alanda aktif bir şekilde kullanan Arnavutköy Belediyesi, sosyal medya aracılığı ile vatandaşlarına ulaşıyor. Arnavutköy Belediyesi resmi sosyal medya adreslerini takip ederek, belediye ile aktif iletişime geçebilirsiniz.
2 Terörist’e 2 Kalaşnikof’a 8 El Bombası’na 1 RPG7 Roketatar’a
Tek başına, şehit olmayı göze alarak Terör saldırısını önleyen Türk Polisi Şehit FETHİ SEKİN’i rahmet ve minnetle anıyoruz. #terörünhertürlüsünülanetliyoruz