EKİM AYI BÜLTENİ 2017

Page 1

ARNAVUTKÖY’DE TOPLU KINA

14

11

10

476 ÇOCUK, ERKEKLİĞE İLK ADIMI ATTI

BAŞPEHLİVAN İSMAİL BALABAN

EKİM 2017 SAYI: 58

4 K ISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KIS A KIS

A KISA KISA KISA KISA K I S

A

KIS

A KISA KISA KISA KISA K I S A

K ISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KISA KIS A


2

TÜRKİYE

Arnavutköy Bülteni

Aselsan'dan Elektromanyetik Top Sistemi:

ASELSAN, Dünya genelinde halen ARGE seviyesinde bulunan elektromanyetik mühimmat fırlatma teknolojisi geliştiriyor. Klasik toplar ve fırlatma sistemlerinde olduğu gibi patlama ile değil elektromanyetik dalganın itme gücüyle fırlatma yapabilen bu sistem ses hızının 6 katına çıkabiliyor. Testleri yapılan Elektromanyetik Fırlatma (EMF) sistemlerinin, konvansiyonel patlama-gaz basıncıyla fırlatma sistemlerine karşı önemli üstünlükleri bulunduğu, menzilin yükselmesinin yanında, sürtünmenin sınırlı olmasıyla silah sisteminin ömrünü de uzattığı söylenen TUFAN'ın animasyon videosu ortaya çıktı.

ELEKTROMANYETİK TOP SİSTEMİ Elektromanyetik Top (EMT) Sistemlerinin geliştirilmesi dünyada bu alanda yürütülen çalışmalar içerisinde önemli bir yere sahip bulunuyor. EMF konusunda ülkemizde yürütülen çalışmaların öncüsü ASELSAN da 'Railgun' olarak da adlandırılan EMT sistemlerinin geliştirilmesine odaklanıldı. TSK'YA ETKİN SİLAH ASELSAN, 2014 yılında öz kaynakları ile 2015 de ise TÜBİTAK Teknoloji ve Yenilik Destek Programları Başkanlığı (TEYDEB) desteği alınarak devam edilen EMT Sistemleri geliştirme çalışmaları sayesinde Türk Silahlı Kuvvetlerinin (TSK) kimyasal patlayıcı kullanılan konvansiyonel

TUFAN

silahlara göre çok daha etkili silah sistemlerine sahip olması sağlanacak. SESİN 6 KATI KADAR HIZLI Testleri yapılan EMT sistemi ile atışlı test faaliyetlerini 2017 yılında da sürdürüleceği öğrenildi. Saniyede hızı 2 bin ila 2 bin 500 metre, yani ses hızının 6 katını aşan sistem ile, hava aracı veya balistik füze gibi hedefler vurulabilecek. ASELSAN, ilerleyen dönemde bu alanda geliştireceği ürünler ile dünyanın önde gelen üreticilerinden birisi haline gelmeyi hedefliyor.

Bilişim Vadisi’nin ilk etabı

TAMAM G

ebze’de 3 milyon 340 bin metrekare alana inşa edilecek Bilişim Vadisi’nin birinci etap inşaatı sonlandı. Gebze'de Bilişim Vadisi'ni kurma kararının, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Başbakanlığı ve kendisinden bir önceki Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün döneminde alındığını hatırlatan Özlü, projenin Türkiye'ye çok önemli kazanımlar sağlayacağına işaret etti. BİRİNCİ ETAP BİTİRİLDİ Özlü, etap etap faaliyete geçecek Bilişim Vadisi'nin inşaatında büyük ilerleme kaydedildiğini anlattı. Bilişim Vadisi'nin birinci etap inşaatının tamamlandığına dikkati çeken Özlü, "Vadinin birinci etabında yer alan 55 milyon lira artı KDV keşif bedelli, 48 bin metrekarelik inşaat alanlı, 52 ofisin yer aldığı idare binası ve 10 bin metrekarelik kuluçka merkezi inşaatları bitirildi. Bilişim Vadisi'nin ilk etabının tamamlanması ve Muallimköy Teknoloji Geliştirme

İstek, Öneri ve Şikayetlerinizi

444 4 597

arnavutkoy@arnavutkoy.bel.tr

Yahut sosyal medya hesaplarımızdan iletebilirsiniz.

Bölgesi'nin çalışmalarına başlamasıyla, Türkiye'de faaliyette olan teknoloji geliştirme bölgelerinin sayısı da 55'e ulaştı." ifadesini kullandı. TÜM FİRMALARA EV SAHİPLİĞİ YAPACAK Özlü, "Başta bilişim teknolojileri olmak üzere, elektrik, elektronik, telekomünikasyon, yazılım ve robotik gibi sektörlerden Ar-Ge yapan tüm

firmalara ev sahipliği yapacak Bilişim Vadisi'nde yer almak için birçok yerli ve yabancı firma başvuruda bulundu. Yapılan değerlendirmeler sonucunda 28 firma Bilişim Vadisi'nin Yönetim Kurulu onayından geçti. Çalışmalarına hız verdiğimiz vadide, en kısa sürede söz konusu şirketlere de yer tahsis edilecek." diye konuştu.

Rize-Artvin Havalimanı için deniz dolgusu başladı H

avalimanı inşaatı, deniz dolgusu için taş alınacak bölgeye yapılan yol çalışması sırasında çıkan malzeme ile deniz dolgusu başladı. 12 kamyonun aralıksız malzeme taşımaya başladığı al-

Arnavutköy’deki tüm okullarımızı kapsayan, hazırlayacağımız OKUL KÖŞEMİZ için bilgi, belge, resim, fotoğraf ve dokümanlarınızı bültenimizde yayınlanmak üzere bulten@arnavutkoy.bel.tr adresine gönderebilirsiniz

anda deniz dolduruluyor. Proje sahasına 3 ila 7 kilometre mesafedeki Hisarlı, Kanlımezra ve Kuzeyce köyleri sınırında açılacak yeni taş ocaklarına ilave olarak aynı bölgede özel firmalara tahsisli iki ocaktan günlük 83 bin ton dolayında taş nakli planlanıyor. TAŞ OCAKLARINA YENİ YOL ÇALIŞMASI SÜRÜYOR Taş ocakları Yeşilköy Köyü’nde yapılacak havalimanına 3 ila 7 kilometre uzaklıkta seçildi. Taş naklini kolaylaştıracak mesafede yeni bir yol güzergahı açılacak, mevcut köy yolu kullanılmayacak. Nakliye kamyonlarının Karadeniz Sahil Yolu güzergahında trafiği aksatmaması için de önlem alındı. Pazar Tüneli üzerinden geçirilecek yeni yol havalimanı proje sahasına bağlanacak. Böylece kamyonlar trafiğe çıkmadan taş dolgu malzemesini taşıyarak bölgeye getirecek.

RİZE- ARTVİN HAVALİMANI 4 YILDA TAMAMLANACAK Türkiye'nin deniz dolgusuna inşa edilecek ikinci havalimanı olacak Rize-Artvin Havalimanı, 3 bin metre uzunluğunda 45 metrelik pist, 260 metreye 24 metrelik taksi yolu, 300 metreye 120 metrelik aprondan oluşacak. 88.5 milyon ton dolgu alanı üzerine inşa edilecek havalimanı tamamlandığında Türkiye’nin 56’ıncı havalimanı olacak. 4 yılda tamamlanacak olan ve yılda 2 milyon yolcu beklenen Rize-Artvin Havalimanı inşaatı 1 milyar 87 milyon 434 bin liraya mal olacak ve Cengiz İnşaat- Aga Enerji İş Ortaklığı ile gerçekleştirilecek. 2017 yılında 149 milyon 166 bin lira ödenek ayrılan havalimanının 29 Ekim 2020 tarihinde tamamlanması öngörülüyor.

ARNAVUTKÖY BÜLTENİ

EKİM 2017 • Sayı: 58

İmtiyaz Sahibi Arnavutköy Belediye Başkanlığı adına Ahmet Haşim BALTACI Danışma Kurulu Kemal AYGENLİ Turgut BARAN Osman AKKAYA Yavuz FIRAT M. Hakan ŞİŞMAN Genel Yayın Yönetmeni ve Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Mutlu BAHTİYAR Fotoğraf Emre DÜZEL Veysel ÖZMENOĞLU Bünyamin ŞAHAN Eyüp SARICA Hazırlık ve Baskı DERGAH OFSET Küçükçekmece / İSTANBUL 0212 489 33 33 Grafik Tasarım Muhammet AYAN İdare Adresi Merkez Mah. Genç Osman Cad. No: 19 34275 Arnavutköy/İstanbul Fax: 0212 597 00 57 E-Posta: bulten@arnavutkoy.bel.tr

2017


İSTANBUL

Arnavutköy Bülteni

Türkiye’nin ilk Veri Merkezi İstanbul’da Kuruldu U

luslararası standartlarında ilk kamu veri merkezi olan ‘İBB Veri Merkezi’, İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve İştiraklerine hızlı ve güvenilir veri hizmetleri sunmaya başladı. Veri merkezi, doğal afet ve benzeri olağanüstü hallerde dahi ayakta kalarak hizmet vermeye devam edebilecek. Dijitalleşen dünyanın en önemli teknoloji bileşenlerinden biri olan veri merkezleri, ülkemizde de faaliyete geçmeye devam ediyor. Vatandaşlara en iyi hizmeti kesintisiz sunabilmeyi hedefleyen İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB), kamu kurumları arasında Türkiye’nin ilk ‘Uluslararası Uptime Institute Tier III’ standartlarında tasarım ve kurulumu yapılan veri merkezi hayata geçirdi. Başakşehir’de kurulan merkezin testleri tamamlandı, sertifikaları alındı ve aktif olarak hizmet vermeye başladı. ‘Uluslararası Uptime Institute Tier III’ standardı; elektrik, soğutma, fiziksel gü-

venlik, yangın, bina sağlamlığı, network yapısı gibi konularda, doğal afet ve benzeri olağanüstü hallerde dahi veri merkezinin ayakta kalabileceğinin ve hizmet vermeye devam edebileceğinin yeterlilik ve yetkinlik seviyesini gösteriyor. İBB Bilgi İşlem Daire Başkanlığı Elektronik Sistemler Müdürlüğü tarafından yaklaşık 1000 metrekarelik alana kurulan

İBB Veri Merkezi (beyaz alan), İBB ve iştiraklerine hızlı ve güvenilir veri merkezi hizmetlerinin sunmasını sağlıyor. Hizmetlerin konsolide edilmesiyle kamu yararı sağlanarak, vatandaşlara en iyi hizmet kesintisiz bir şekilde sunuluyor. Daha sonra bu hizmetlerin, diğer kamu kuruluşları ve özel sektör için de sağlanabilmesi hedefleniyor.

Kabataş- Mahmutbey Metrosu Türkiye'nin Gururu Oldu

İ

stanbul'un en büyük metro projelerinden, 22,5 kilometrelik KabataşMecidiyeköy-Mahmutbey Metrosu, alanında dünyanın en önemli yarışmalarından kabul edilen "2017 AEC Ex-

cellence Awards"da, 32 ülkeden katılan 145 proje arasında ilk 8'e girerek, finale kaldı. İstanbul’un en önemli metro yatırımlarından 22,5 kilometrelik Kabataş-Mecidiyeköy-Mahmutbey Metrosu, Türkiye'nin gururu oldu. Avrupa yakasında sürücüsüz hizmet verecek ilk raylı sistemi olacak metro projesi, ABD Las Vegas’ta düzenlenen ve alanında dünyanın en önemli yarışmalarından kabul edilen, "2017 AEC Excellence Awards"da (AEC Mükemmelik Ödülleri), 3. Havalimanı Projesi ile 32 ülkeden 145 proje arasında ilk 8'de yer aldı. TÜRKİYE'DE İLK ABD ve Avrupa'daki birçok ülkenin

kamu ihalelerinde standart hale getirmek için karar aldığı, "Building Information Modelling" (BIM-Yapı Bilgi Modellemesi), Dubai Emirliği ve Katar gibi dünyanın en önemli projelerine ev sahipliği yapan ülkelerde de kullanılıyor. KAMU PROJESİNDE İLK KEZ UYGULANIYOR Kabataş-Mecidiyeköy-Mahmutbey Metrosu'nun, altyapı projelerinde çok zor olan 5D BIM standardında olması ve yarışmada bu standartlara sahip üst yapı projeleri arasında ilk 8'e girmesi de Türkiye'nin ve İstanbul'un metro teknolojisinde geldiği noktayı göstermesi açısından çok büyük önem taşıyor.

Martı Projesi Şekilleniyor İ

nşası devam eden ‘Kabataş Transfer Merkezi Projesi’nedeniyle Kabataş, 1,5 yıl daha deniz trafiğine kapalı kalacak. Kabataş'ta başlanan, kanatları açık bir martı şeklinde tasarlandığı için kamuoyunda “Martı Projesi” olarak da bilinen, “Kabataş Transfer Merkezi Projesi”nde sona yaklaşılıyor. Bir yandan son kazıkların çakıldığı diğer yandan beton iskelelerin ve deniz üzerindeki platformların yapımının sürdüğü projenin, şekillenmeye başladığı görülüyor. DENİZE YÜZLERCE KAZIK ÇAKILDI Bölgede yapılan çalışmalarda bugüne kadar denizin üzerinde iskele ve platformların oluşturulması için bugüne kadar yüzlerce kazık çakıldı. Hummalı bir çalışmanın sürdüğü projede bir yandan denize son kazıklar çakılırken, diğer yandan çakılması biten kazıklar üzerine beton bloklarlar konularak denizin üzeri dolduruluyor. Bölgeye havadan

bakıldığında projenin artık yavaş yavaş şekillenmeye başladığı görülüyor. İskelelerin yüksekliği şehrin siluetini bozmaması için 9,5 metreyi geçmeyecek şekilde planlanmıştı. Öte yandan projenin kıyıda bulanan bölümünde kazıklar üzerinde inşa edilen yaklaşık 20 metre eninde, yaklaşık 600 metre uzunluğunda bir alanda yürüme yolu ve sosyal alanlar yapımı çalışması da sürüyor.

PROJEDE NELER VAR Projede deniz otobüsü, vapur ve deniz otobüsü iskeleleri yenilenecek. İnşaat nedeniyle Kabataş 1,5 yıl daha deniz trafiğine kapalı kalacak. Proje kapsamında yaklaşık 90 bin metrekarelik alanın yeniden düzenlenmesi bekleniyor. Projede otomobillerin geçtiği yol, yer altına alınıp tüm entegrasyon bu alanda sağlanacak.

3

Eyüp teleferiği Miniatürk'e uzanacak

E

yüp Sultan Camisi ve türbesi ile Osmanlı döneminden kalan sanat eserlerine ev sahipliği yapan ilçenin, her yıl çok sayıda yerli ve yabancı turisti ağırladığını belirten Eyüp Belediye Başkanı Remzi Aydın, turistlerin teleferiğe büyük ilgi gösterdiğini anlattı. "BEYOĞLU VE EYÜP ARASI YOLCULUK KOLAYLAŞACAK" Aydın, projeyle ilgili de bilgi vererek, "Bu çalışmaların en önemlilerinden biri de teleferik projesi. Eyüp- Pierre Loti arasında çalışan teleferik sistemimiz ihtiyaçları artık karşılayamıyor. Bunun yerine hem kapasitenin, hem de hızın artacağı saatte bin 500 kişi yolcu kapasiteli yeni bir projeyi hayata geçireceğiz. Bu şekilde Eyüp'ten binen turistlerimiz teleferikle Pierre Loti'ye buradan da Miniatürk'e gitme imkanı bulacak. Dolayısıyla Beyoğlu ve Eyüp ilçeleri arası yolculuk da kolaylaşacak. İki kilometre uzunluğunda, saatte bin 500 yolcu kapasiteli, 8 kişilik kabinlerle hızlı bir teleferik olacak. Projenin 14 ayda tamamlanmasını bekliyoruz yani 2018'in sonu gibi hizmete açılması planlanıyor. Dünyadaki en son teknolojiye sahip olacak. Yeni teleferik sistemiyle birlikte Eyüp- Miniatürk arası 3,5-4 dakika sürecek. Aynı zamanda teleferik bir seyir terası görevi de görecek. Yeni teleferiğimiz, yaklaşık 30 metre bir rota çizilerek Haliç üzerinden inanılmaz bir seyir zevki verecek. Şu anda hizmette olan teleferiğimizde 15 metre ağaçların üzerinden yolculuk yapıyoruz." diye konuştu.

İstanbul’a yeni 20 Teleferik hattı

İ

stanbul'da 2017- 2019 ve 2019 sonrası hizmete alınması planlanan yaklaşık 22,7 kilometre uzunluğundaki teleferik projesi arasında, Sultanbeyli Gölet - Aydos Teleferik Hattı (1.8 kilometre), Beykoz Sultaniye Parkı - Karlıtepe Teleferik Hattı (1.5 kilometre), Eyüp - Pierre Loti - Miniatürk Teleferik Hattı (2 kilometre), Beykoz Çayırı - Hz. Yuşa Tepesi Teleferik Hattı (2.5 kilometre), Miniatürk-Alibeyköy Teleferik Hattı (2.9 kilometre), Büyükçekmece Sahil - Tüyap Teleferik Hattı (2.5 kilometre), Kayışdağı Teleferik Hattı (2.1 kilometre), Kınalıada Teleferik Hattı (0.5 kilometre), Akşemsettin - Gaziosmanpaşa - Rami Teleferik Hattı (4.1 kilometre), Büyükada Ayayorgi-Lunapark Meydanı teleferik hattı (2.8 kilometre) bulunuyor.


4

GÜNCEL

Arnavutköy Bülteni

Arnavutköy Belediyesi, Yeni Binası’nda hizmetinizde Arnavutköy Belediyesi tarafından 80 bin m2 alan üzerine yaptırılan Arnavutköy Yönetim ve Yaşam Merkezi, vatandaşların hizmetine açıldı.

T

ürkiye’de özelliği bakımından tek olan yönetim merkezi, tüm etapları tamamlandığında dev bir kompleks olacak. İstanbul’un gelecek vaat eden ilçelerinden biri olan Arnavutköy, dev projelere ev sahipliği yapıyor. Gelişen ve değişen dünya düzeninde yerini alan Arnavutköy, yapılan uluslararası projelerin yanı sıra Arnavutköy Belediyesi tarafından yaptırılan projeler ile adından sıkça söz ettiriyor. Belde belediyelerinin birleşmesi ile 2008 yılında ilçe olan Arnavutköy, yapılan hızlı yatırımlar ile alt yapı ve üst yapı sorunları çözülerek; ilçenin gelişmesi adına hızlı yol kat edildi. 506 km² yüzölçümü, 250.000 kişilik nüfusu, doğal güzelliği, İstanbul merkeze yakınlığı, yeni ulaşım ağı içindeki konumu, dev projelerin merkez noktasında olması, yakın zamanda nitelikli yaşam açısından da İstanbul’un cazip ilçelerinden biri olacak olan Arnavutköy, İstanbul’un Yarını olmaya aday. Artan nüfus, her gün gelişen ilçe ve vatandaşlara daha iyi hizmet verebilme adına yetersiz kalan belediye hizmet binaları, dev bir proje ile bir araya getirildi. Türkiye’de bir ilk olan Arnavutköy Yönetim ve Yaşam Merkezi, hükümet konağı tamamlandığında dev bir kompleks haline dönüşecek. ÇAĞIN İLERİSİNDE BİR YAPI Türkiye’nin sayılı projelerine imza atan Arnavutköy Belediyesi, ilçeye hizmet verecek ‘Yönetim Merkezi’ni tamamlayarak, tüm müdürlükleri ile yeni binada hizmet vermeye başladı. Arnavutköy Belediyesi tarafından Taşoluk Bölgesine yaptırılan yönetim kompleksi Türkiye’de eşine az rastlanan bu proje olarak hayata geçti. Yeni Yönetim Merkezi’nin yanı sıra belediye meclis salonu, Kültürel ve Sosyal Merkez (Kapalı Yüzme Havuzu, Spor Üniteleri, 700 kişilik Konferans Salonu ve Gençlik Merkezleri) nikâh ve düğün salonu da dev kompleksin içerisinde hizmet vermeye başladı. Ayrıca Yönetim Merkezi’nin gece ve gündüz canlı kalması amacı ile ticari üniteler kent parkı, açık alan ve meydanlar da halkın hizmetinde olacak. Çevre düzenlemesi ve meydanları ile birlikte 80.000 m² alanı kapsayan kompleks, uzun yıllar Arnavutköylülerin hizmetinde olacak. GÜNÜN DEĞİL, GELECEĞİN YÖNETİM MERKEZİ İNŞA EDİLDİ İlçe olduktan sonra büyük bir belediye hizmet binası ihtiyacı doğan Arnavutköy’de, bu ihtiyacın karşılanması için titizlikle çalışmalar yürütüldü. Arnavutköy Belediyesi’nin Türkiye’nin önde gelen mimarlarının katılımları ile çalışmalarını yürüttüğü projede, yönetim yeri kavramlarına farklı bir bakış açısı getirildi. Klasik yönetim yeri anlayışının dışında vatandaşların resmi işlemlerinin tümünü gerçekleştirebileceği bir merkezin dışında, sosyal ve kültürel ihtiyaçlarını da karşılayabilecekleri bir yapı tasarlandı. 2014 yılında TOKİ önderliğinde temeli atılan Yönetim Merkezi, 2017 Eylül ayında tamamlanarak, tüm müdürlükleri ile hizmete girdi. Yönetim Merkezi, vatandaşların Sosyal, Kültürel ve Kamu ile ilgili ihtiyaçlarına cevap verebileceği gibi, Arnavutköy’ün stratejik konumunun getirdiği gelişimi de uzun yıllar karşılayabilecek “günü değil geleceği kurtaran” bir anlayış ile hizmet verecek.


Arnavutköy Bülteni

GÜNCEL

5


6

GÜNCEL

Arnavutköy Bülteni

Arnavutköy’de Toplu Kına A

Arnavutköy Belediyesi yeni evlenecek çiftlere toplu kına töreni düzenledi. Ailelerin de katıldığı toplu kına töreninde duygusal anlar yaşandı.

rnavutköy Belediyesi Yönetim ve Yaşam Merkezi içerisindeki Kültür Merkezi'nde gerçekleşen törende toplam 39 gelin adayının kınası yakıldı. 23 Eylül'de nikâhları kıyılacak gelin adayları, kendileri için düzenlenen törende hem doyasıya eğlendi hem gözyaşı döktü. Kına gecesinde ailesiyle birlikte keyifli vakit geçiren gelin adayı Gülsen Bebek, "Çok memnunum, çok heyecanlıydım. Arkadaşlarımla, ailemle birlikte eğlendim. Haftaya nikahım var. Heye-

canla önümüzdeki haftayı bekliyorum” dedi. Arnavutköy Belediyesi'nin nikâh sonrası hediye edeceği sürpriz balayı gezisinden ötürü büyük heyecan duyduğunu kaydeden Fadime Arslan, “Bugün kına gecemiz var. Mutluyuz, arkadaşlarımızla eğleniyoruz. Haftaya Cumartesi günü nikâhımız var. Nikâh sonrası da Arnavutköy Belediye’sinin bize sürpriz gezisi var” diye konuştu. Kına töreninde duygusal anlar yaşayan Esma

Dündar, “Hem heyecanlıyım hem üzüntülüyüm. Ailem de burada. Onlardan ayrılacağım için çok üzülüyorum ama düğünümü heyecanla bekliyorum çünkü kına çok eğlenceliydi. Belediyemize de çok teşekkür ediyorum. Bizi aileleri gibi gördüler” ifadelerini kullandı. Kına kaftanlarını, mumları ve kına taçlarını karşılayan Arnavutköy Belediyesi, nikah sonrası yeni evli çiftlere bir de sürpriz balayı sözü verdi.


Arnavutköy Bülteni

476 Çocuk, Erkekliğe İlk Adımı Attı G

Arnavutköy Belediyesi tarafından her sene düzenlenen toplu sünnet şenliği, bu senede eğlenceli geçti.

eleneksel hale getirilen toplu sünnet şenliği, 476 çocuğun mevlidi şerifinin okunması ile başladı. Arnavutköy Belediyesi, ilçede yaşayan 476 çocuk için toplu sünnet şöleni düzenledi. İmrahor Mesire Alanı'nda gerçekleştirilen şölene Arnavutköy Belediye Başkanı Ahmet Haşim Baltacı, çocuklar ve aileleri katıldı. Çocuklar için alanı oyun parkına çeviren belediye ekipleri çocukların eğlence dolu bir gün geçirmesini sağladı. Alanda çocuklara ve ailelerine pamuk şeker, Osmanlı macunu, mısır ve yemek ikramı yapıldı. Günün anısına hatıra fotoğrafı çektirilmesi için hazırlanan tahta oturabilmek için sünnet çocukları ve aileleri adeta birbiriyle yarıştı. Etkinlikte Başkan Baltacı, toplu sünnet şöleni etkinliklerinin çocukların birbiriyle kaynaşmasına ve toplumsal birlikteliğe önemli katkı sağladığına dikkat çekti. "İNŞALLAH YAPMIŞ OLDUĞUMUZ ÇALIŞMA TOPLUMSAL BİRLİKTELİĞİMİZE KATKI SUNAR" Toplumsal birlik ve beraberliğin sağlanması adına vatandaşları buluşturan etkinlikler gerçekleştirmenin önem taşıdığını belirten Arnavutköy Belediye Başkanı Ahmet Haşim Baltacı, "Geleneksel hale geldi. Her yıl yaptığımız sünnet etkinliği, bu yıl yine tüm ailelerin katılımıyla neşeli, heyecanlı bir şekilde devam ediyor. Bu yıl 476 çocuğumuzun sünnet merasimine katkı sunmaya gayret ettik. Hastanede tıb-

bi müdahaleler başladı, devam ediyor. İnşallah önümüzdeki hafta içerisinde okullar açılmadan çocuklarımızın cerrahi müdahaleleri de tamamlanmış olacak. Onlara anne babalarıyla ömür boyu, sağlık, mutluluk huzur, afiyetler diliyoruz. İnşallah bu yapmış olduğumuz çalışma da toplumsal birlikteliğimize katkı sunar diyorum" dedi. "ÇOK GÜZEL, EĞLENCELİ, MUTLU OLDUK" Şölen sayesinde ailesiyle birlikte keyifli vakit geçirme imkanı yakaladığını ifade eden Nurcan Durna, "Çok güzel, eğlenceli, mutlu olduk. Belediye başkanımıza da çok çok teşekkür ederiz. Çok iyi geçti, muhteşem. Ailecek, akrabalarla, çocuklarla geldik. Böyle bir şey hazırladıkları için çok teşekkür ederiz" diye konuştu. "BURAYA GELDİĞİM ZAMAN ÇOK ARKADAŞLA TANIŞTIM" Etkinlikte çocuklar için hazırlanan oyun alanlarında oyunlar oynadığını ve birçok arkadaş edindiğini ifade eden Burak Kalkar, "Kaydırakla, şişme tavşanla oynadım, zıpladım her şeyi yaptım. Annem, babam ve kardeşimle geldim. Buraya geldiğim zaman çok arkadaşla tanıştım. Arkadaşlarımla oynadım” şeklinde konuştu. Sünnet olmaktan korkmadığını ve etkinlik alanındaki birçok oyun sayesinde arkadaşlarıyla çok eğlendiğini dile getiren Muhammet Şahin Durna, "Oynamak için eğlenmek için geldik, oyunlar var, oynuyoruz" ifadelerini kullandı.

GÜNCEL

7


8

GÜNCEL

Arnavutköy Bülteni

Boğaz’a Karşı "Evet" Dediler A

Arnavutköy Belediyesi tarafından İstanbul Boğazı’nda gerçekleştirilen toplu nikah töreninde, 49 çift mutluluğa adım attı.

rnavutköy Belediyesi tarafından geleneksel hale getirilen Toplu Nikah Şöleni, İstanbul Boğazı’nda gerçekleştirildi. Arnavutköy Belediyesi tarafından düzenlen nikah şöleninde 49 çift, dünya evine girmek için “evet” dedi. Toplu nikah şölenine; Arnavutköy Belediye Başkanı Haşim Baltacı, belediye meclis üyeleri ve çok sayıda davetli katıldı. GELİN BAŞLARI, KADIN KÜLTÜR VE SANAT MERKEZİ TARAFINDAN YAPILDI Toplu nikâh için başvuran 57 çiftin tüm masrafları Arnavutköy Belediyesi tarafından karşılandı. Kadın Kültür ve Sanat Merkezi’nde gelin başları yapılan gelinler, damatların gelmesi ile araçlara bindiler. Konvoy eşliğinde Üsküdar Sahili’ne gelen çiftler, nikahları kıyılması için restauranta geçtiler. 49 ÇİFT “EVET” DEDİ Arnavutköy Belediye Başkanı Haşim Baltacı’nın,

temsili olarak kıydığı nikahın ardından yaptığı konuşmada, geleneksel hale getirdikleri toplu nikah etkinliğini, bu yıl İstanbul'un en kıymetli mekanlarından birinde gerçekleştirdiklerini söyledi. Arnavutköy Belediye Başkanı Haşim Baltacı tarafından nikâhları kıyılan çiftlerin mutlulukları, gözlerinde okundu. Arnavutköy Belediyesi tarafından tüm masrafları karşılanan 49 çifte, Arnavutköy Belediye Başkanı Haşim Baltacı tarafından altın takıldı. Çiftlere mutluluk dileyen Baltacı, “Onlara hem İstanbulumuzun güzelliklerimizi gösteriyoruz, hem de yaşadıkları bu güzel anı daha da güzelleştirmek adına toplu nikah kıyıyoruz. Sadece nikahtan öte bir mutluluğun paylaşılması, toplumsal duyarlılığın arttırılması ve bir arada yaşama kültürünün gelişmesi adına da önemli katkılar sağladığı kanaatindeyiz. Burada olan tüm çiftlerimize ömür boyu mutluluklar diliyoruz " diye konuştu.

Dünya evine giren gelinlerden Ceylan Gündoğdu; eşini çok sevdiğini ve nikahında büyük heyecan yaşadığını kaydetti. Damatlardan Mahmut Dursun da; nikahlarının kıyılmasından dolayı büyük mutluluk duyduğunu belirterek, Belediye Başkanı Haşim Baltacı'ya teşekkür ettiler. Çiftler ve aileleri toplu nikah sonrasında boğazın nefis manzarasında yemeklerini yedi. Nikahın ardından, diğer çiftler de evlilik cüzdanlarını Baltacı'nın elinden aldı. Nikah merasimiyle birlikte düğün pastasını kesen çiftler, bu mutlu anı ölümsüzleştirdiler. Nikah merasimleri gerçekleştirilen çiftler, daha sonra davetliler ile birlikte kendilerine tahsis edilen masalara geçtiler. Belediye tarafından ikram edilen yemekten sonra, çiftler doyasıya eğlendiler. Çiftler, çok mutlu olduklarını belirterek, Arnavutköy Belediye Başkanı Haşim Baltacı’ya ve etkinlikte emeği geçenlere teşekkür ettiler.


Arnavutköy Bülteni

GÜNCEL

9


10

GÜNCEL

Arnavutköy Bülteni

Gaziler Günü’nde Atatürk Anıtı’na Çelenk Sunuldu 19 Eylül Gaziler Günü dolayısıyla Arnavutköy Cumhuriyet Meydanı’nda düzenlenen program ile Atatürk Anıtı’na çelenkler sunuldu.

19

Eylül Gaziler Günü, Arnavutköy Cumhuriyet Meydanı’nda yapılan Çelenk Töreni ile başladı. Çelenk Törenine Arnavutköy Kaymakamı Kasım Fikret Dayıoğlu, Arnavutköy Belediye Başkanı Haşim Baltacı, Garnizon Komutanı Hava Savunma

Albay Nurettin Sara, askeri erkân, siyasi parti temsilciler, STK Başkanları ve muhtarlar katıldı. Kasım Fikret Dayıoğlu, Garnizon Komutanı Hava Savunma Albay Nurettin Saral, Arnavutköy Belediye Başkanı Haşim Baltacı ve gaziler adına Adem Doğan,

Ali Balşak ile Raşit Türkan Atatürk Anıtı’na çelenk sundu. Program, Saygı Duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla devam etti. Gaziler Günü Programı, Hava Savunma Yüzbaşı Fırat Üner’in günün anlam ve önemini anlatan konuşması ile son buldu.

Başkan Baltacı, Gazilerle birarada Arnavutköy Belediye Başkanı Haşim Baltacı 19 Eylül Gazi’ler Gününde, gazi ve gazi yakınları ile yemekli programda bir araya geldi.

13

Eylül 1921’de kazanılan Sakarya Zaferi’nin hemen ardından, 19 Eylül 1921 tarihinde, TBMM’since Başkomutan Mustafa Kemal Atatürk’e, “MAREŞAL” rütbesi ile “GAZİ” ünvanı verildi. 19 Eylül, “Gaziler Günü” 24 Ağustos 2004 tarih ve 25209 sayılı resmi gazetede yayınlanan yönetmeliği esaslarına göre de ülkemizde düzenlenmeye başlandı. 19 Eylül, “Gaziler Günü”nde Arnavutköy Belediyesi ve Arnavutköy Kaymakamlığı, gaziler ve gazi yakınlarına yönelik yemekli bir program düzenledi. Aden Restoran’da düzenlenen programa; Arnavutköy Kaymakamı Kasım Fikret Dayıoğlu, Arnavutköy Belediye Başkanı Haşim Baltacı, Garnizon Komutanı Hava Savunma Albay Nurettin Saral, Belediye Meclis Üyeleri ve daire amirleri katıldı. "ALLAH GAZİLERİMİZDEN RAZI OLSUN" Gazilerin vatan için verdiği hizmetlere değinen Arnavutköy Belediye Başkanı Haşim Baltacı: "Gazilerimize, gaziliğin onuruna yakışır bir duruşla uzun ö-

mürler diliyorum. Allah sizlerden razı olsun. Allah devletimize, milletimize zeval vermesin" şeklinde konuştu. Gazilere duyulan vefa borcunun unutulmaması gerektiğine vurgu yapılan programda konuşan terör gazisi Çağlar Ulu, 1 yaşındaki oğlunun da kendisi gibi asker olup vatana hizmet etmesini istediğini belirtti. "OĞLUMUN DA ASKER OLMASINI İSTİYORUM" 2010 yılının Ekim ayında Elazığ Karakoçan'da, PKK terör örgütünün yol güvenliğine giden asker aracına kurduğu pusuda şarapnel parçalarının isabet etmesi sonucu yaralanarak gazi olan jandarma komando Çağlar Ulu, asker olan abisi Selçuk Ulu'nun Tunceli Nazimiye'de teröristler tarafından şehit edildiğini kaydetti. Askerliğini gönüllü olarak yaptığını ifade eden Ulu, gazi olduktan sonra 2015 yılında evlendiğini ve 2016 yılında bir oğlunun dünyaya geldiğini belirtti. Oğluna abisinin adını koyduğunu dile geti-

ren Ulu: "Oğlum da asker olsun, asker okuluna gitsin diye abimin adını koyduk. İnşallah o da ileride bir asker olur ve bu vatana hizmet eder" dedi. "VATANIM İÇİN YİNE ASKERE GİTMEK İSTERİM" PKK'lı teröristlerin asker konvoyuna ateş açması sonucu yaralanarak 1996 yılında Siirt Eruh'ta gazi olan uzman erbaş Adem Doğan, kendisiyle birlikte bir asker arkadaşının daha gazi olduğunu kaydetti. Zırhlı araç kullanırken seken mermi ile kollarından yaralanan Doğan: "O zamanlarda PKK ile mücadele, bu zamanlardaki gibi iyi değildi. O zamanlarda PKK ile yoğun mücadele ediliyordu. Ancak şimdi daha başarılı sonuçlar alınıyor. Şu anda PKK ile mücadele çözülme aşamasına geldi. Şimdi askere yine gitmek isterim. Vatanım için her zaman hazırım" diye konuştu. Program sonunda Arnavutköy Kaymakamı Kasım Fikret Dayıoğlu, Arnavutköy Belediye Başkanı Haşim Baltacı ve Garnizon Komutanı Hava Savunma Albay Nurettin Saral gazilere, hediyelerini takdim ettiler.


Arnavutköy Bülteni

GÜNCEL

11

Yaz Spor Okulları Son Buldu A

Arnavutköy Belediyesinin çocukların yaz tatilini verimli geçirmesi için açtığı Yaz Spor Okulları’nın kapanış töreni, ünlü futbolcuların katılımıyla gerçekleşti.

rnavutköy Belediye Başkanı Haşim Baltacı’nın eski kaleci Kerem İnan’ın koruduğu kaleye penaltı atışları renkli görüntüler oluşturdu. Arnavutköy Belediyesi tarafından açılan ve yüzlerce öğrencinin katıldığı Yaz Spor Okulları, düzenlenen törenle sona erdi. Arnavutköy Bolluca Stadı’nda gerçekleştirilen kapanış törenine Arnavutköy Belediye Başkanı Haşim Baltacı’nın yanı sıra eski Milli Futbolculardan Tuncay Şanlı, Ersen Martin, Okan Koç, Kerem İnan ve birçok vatandaş katıldı. 12 ayrı branşta 2 bin 650 sporcunun eğitim aldığı Yaz Spor Okulları’nda karate, kickboks, yüzme, basketbol, futbol, voleybol, jimnastik, tenis gibi spor dalları alanında eğitimler verildi. Yüzlerce öğrencinin yaz tatilini verimli geçirmesine imkan sağlayan Yaz Spor Okulları kapanış töreninde, öğrenciler öğrendiklerini sergiledi. Kapanış törende spor alanında birçok dalda etkinlikler gerçekleştirildi. Ok atma etkinliğine Başkan Haşim Baltacı ile birlikte ünlü sporcular da katılarak ok attı. Daha sonrasında ise eski kaleci Kerem İnan yıllar sonra kaleye geçti. Topun başına geçen Başkan Haşim Baltacı, Kerem İnan’a penaltı atarak, meşin yuvarlağı ağlarla buluşturdu. Sonrasında ise ünlü isimlerin minik kaleciye penaltı atışı kullanması renkli görüntüler oluşturdu. “GENÇLERİN KABİLİYETLERİNİ ORTAYA ÇIKARTABİLDİYSEK NE MUTLU BİZLERE” Törende konuşan Arnavutköy Belediye Başkanı Haşim Baltacı, “Her zamanki gibi gençlerin içerisinde olduğu herşey çok güzel. Burada yıl sonu çalışması olarak hazırladığımız etkinlikte buna bir kez daha şahit olduk. Arnavutköy’ün yoğun bir genç nüfusu ve onlarında kabiliyetleri var. Gençlerimizin kabiliyetlerinin ortaya çıkma-

sında katkımız olduysa ne mutlu bizlere” dedi. Gençlerin spora yönelmesinden mutluluk duyduğunu ifade eden eski Futbolcu Kerem İnan ise, "Bu organizasyonları genellikle Avrupa’da görüyorduk. Burada okul bittikten sonra çocukların yapacak bir şeyi olmazdı ama sağ olsun başkanımız muhteşem bir şey yapmış. Her branştan sporlar var. Daha küçücükler kardeşlerimiz ama öyle güzel sunumlar yaptılar ki, hepsinin ellerine ayaklarına sağlık. Başkanımıza da çok teşekkür ederiz, Allah razı olsun. Güzel kardeşlerimizi böyle organizasyonların içinde görmek bizi gerçekten çok mutlu etti’’ ifadelerini kullandı.

Çocukları spora kazandırmanın öneminden bahseden eski Futbolcu Okan Koç ise, "Arnavutköy’e gelmeden önce yapılanlarla ilgili bilgi sahibi değildim. Dayımla beraber geldik, yolda bana Arnavutköy inanılmaz derecede büyüyor ve gelişiyor dedi. Bu gençleri kazanmak çok önemlidir, bu tarz aktivitelerin belediye olarak yapılması gençlerimiz ve aileleri için faydalı oluyor. Avrupa şampiyonları çıkıyor aralarından, bunlar çok önemli şeyler. Bu yüzden Arnavutköy halkı başkanımıza şükran ve minnet borçlu’’ diye konuştu. Tören sonunda başarı elde eden öğrenciler, protokol üyelerinin elinden sertifikalarını aldı.


12

GÜNCEL

Arnavutköy Bülteni

Kent Konseyi 14. Olağan Kurul Toplantısı’nda 2017 konuşuldu A

Arnavutköy Kent Konseyi 14. olağan genel kurul toplantısı düzenlendi. Toplantıda; 2017 yılında yapılan çalışmalar, kurul üyelerine sunuldu.

rnavutköy’de kentlilik bilincinin yerleşmesi amacıyla Arnavutköy Belediyesi’nin öncülüğünde çeşitli sivil toplum kuruluşlarının katılımıyla kurulan Kent Konseyi, 2017 yılı 14. Genel Kurul Toplantısını Kozlar Sosyal Tesisleri’nde gerçekleştirdi. Her yıl iki kez toplanan Genel Kurul’un 14. buluşması Arnavutköy Kent Konseyi Başkanı Dr. Kemal Aygenli’nin başkanlığında yapıldı. Kent Konseyi 14. Genel Kurul toplantısına siyasi parti temsilcileri, STK Başkanları ve muhtarlar katıldı. Kent Konseyi 14. Genel Kurulu’nda Sosyal Çalışma Grubu Engelliler Meclisi, Gençlik Meclisi ve Hanımlar Meclis başkanları sırasıyla söz alarak, 2017 yılında yapılan faaliyetleri anlattı. 2017 yılı Hanımlar Meclisi’nin projelerine değinen Damla Saygıvar; ev ziyaretleri, ev sohbetleri sonrasında Öncü Kadınlar Meclisi kuruldu, tarihi ve kültürel geziler düzenlendi, Suriyeli hanımlara ücretsiz Türkçe öğretim kursu verildi, madde bağımlılığı kap-

samında risk altındaki çocuklar ve ailelerin bilinçlendirilmesi gibi birçok çalışmayı hayata geçirdiklerini söyledi. Daha sonra Gençlik Meclis Başkanı Ömer Fidan, 2017 yılı içerisinde yapılan faaliyetleri üyelere sundu. Fidan; vakıf dernek oluşumları, mesleki eğitim merkezi ile çıraklık okulu protokolü, kültür gezileri, seminerler ve gençlik kampının yıl içerisinde

gerçekleştirildiğine değindi. Engelliler Meclisi Üye Celal Yıldız ve Sosyal Çalışma Grup Başkanı Olcay Karabağ 2017 yılında yapılan çalışmaları kurul üyelerine anlattı. Kent Konseyi 14. olağan kurul toplantısı dilek ve temenni konuşmalarının yapılmasının ardından son buldu.

Baltacı, Derik Kaymakamı Hakan Kafkas’ı Ağırladı A

Arnavutköy Belediye Başkanı Haşim Baltacı, Derik Kaymakamı ve Derik Belediye Başkan Vekili Hakan Kafkas’ı ağırladı.

rnavutköy Belediyesi Yeni Yönetim Merkez’inde Başkan Baltacı’nın misafiri olan Derik Kaymakamı ve Belediye Başkan Vekili Hakan Kafkas, Arnavutköy Belediyesi tarafından Derik’te yaptıracak kültür merkezi hakkında bilgilendirildi. Arnavutköy Belediyesi olarak Dargeçit ve Derik’e Kültür ve Gençlik Merkezi çalışması başlattıklarını belirten Arnavutköy Belediye Başkanı Haşim Baltacı: “Doğu ile batı arasında güçlü bağlar kurulurken, bizler de katkı sunmak istedik. Derik ve Dargeçit’in yeniden inşasına ve şehirlerin çehresinin değişmesine yardımcı oluyoruz. Her iki ilçemize de yaklaşık 2 dönüm arazi ve 700 m2’lik inşaat alanı içerisinde kültür ve gençlik merkezi kuruyoruz. İçlerinde 250 koltuklu çok amaçlı salon, kulis, engelli oturum ve seyir alanı, kütüphane, 4 adet derslik, bay-bayan mescit ve bir takım özel üniteler bulunuyor. Derik’teki kültür merkezimize kabul edilmesi durumunda Şehit Kaymakamımızın ismini koymayı planlıyoruz. Resmi prosedürler ve ihale çalışması tamamlandı. Her iki projenin de yakın zaman Derik ve Dargeçit’e kazan-

dırılmasını hedefliyoruz” diye konuştu. Derik Kaymakamı ve Belediye Başkan Vekili Hakan Kafkas; Kardeş Arnavutköy Belediyesi tarafından Derik İlçesine yapılacak yatırmalar için Belediye Başkanı Haşim Baltacı’ya memnuniyetlerini ifade etti. Derik Kaymakamı ve Belediye Başkan Vekili Hakan Kafkas, toplantı sonrası Arnavutköy Belediye Başkanı Haşim Baltacı’ya hediye takdim etti. ŞEHİT KAYMAKAM SAFİTÜRK ANISINA GEZİ DÜZENLENMİŞTİ Arnavutköy Belediyesi bundan dört ay önce de Mardinli çocuklar için Şehit Kaymakam M.Fatih Safitürk anısına 3 günlük gezi düzenlemiş, Arnavutköy Belediye Başkanı Haşim Baltacı’nın misafiri olarak İstanbul’a, Derik’ten gelen 150 öğrenci rehber eşliğinde YTÜ ve İTÜ’yü gezerek bilgi almış, Dolmabahçe, Beşiktaş, Fatih Cami, Eyüp Sultan Cami, Sultanahmet Camii ve Topkapı Sarayı gibi tarihi turistik mekânları gezmiş ve tekne turu ile ilk kez İstanbul Boğazı’nı görmüşlerdi.


Arnavutköy Bülteni

GÜNCEL

13

Tatil bitti, İlk Ders Zili Çaldı Öğrenciler ve öğretmenler üç ay süren yaz tatilinin ardından 2017-2018 eğitim ve öğretim yılının ilk zil sesi ile başladı.

2017-2018 Eğitim öğretim yılı Arnavutköy’de düzenlenen coşkulu törenle başladı. Tören Arnavutköy Belediyesi ile İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından yaptırılan ve yeni eğitim yılına yetiştirilen İBB Yıldırım Beyazıt İlkokulu ve İmam Hatip Ortaokulu’nda yapıldı. Törene Arnavutköy Kaymakamı Kasım Fikret Dayıoğlu, Arnavutköy Belediye Başkanı Haşim Baltacı, İlçe protokolü, aileler ve öğrenciler katıldı. Saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunması ile başlayan törende öğrencilerin halk oyunları gösterisi büyük beğeni topladı. 8’inci sınıf öğrencileri, okula yeni başlayan 1. sınıf öğrencilerine çiçek verdi. Yapılan gösterilerin ardından yeni eğitim dönemi ile okulun açılışı, protokol üyeleri ve öğrenciler tarafından yapıldı. Arnavutköy Belediye Başkanı Haşim Baltacı, açılışın ardından öğrencilere defter dağıttı. Öğrencilere eğitim hayatlarında başarılar dileyen Arnavutköy Belediye Başkanı Haşim Baltacı, "Öğrencilerimiz bizim geleceğimizdir. Hükümetimiz çocuklarımızın kitaplarını karşılıyor. Biz de belediye olarak çocuklarımıza defterlerini dağıtacağız. Eksik kalan ihtiyaçlar noktasında gerekeni de yapacağız" diye konuştu. Arnavutköy Kaymakamı Kasım Fikret Dayıoğlu da öğrenciler, öğretmenler ve ailelere başarı dileğinde bulundu.

Okul Kantinleri Denetlendi

Arnavutköy Belediyesi Zabıta Müdürlüğü Ekipleri, ilçede bulunan okulların kantinlerini denetledi. Yıl boyu sürecek uygulama, okulların açılmasıyla başladı.

2017-2018 Eğitim ve Öğretim yılının başlamasıyla beraber, okul kantinleri de ürün satışlarına başladı. Okulların açılmasıyla beraber Arnavutköy Belediyesi Zabıta Müdürlüğü ekipleri de yıl boyunca sürecek okul kantini denetimlerine start verdi. Arnavutköy Belediyesi Zabıta Müdürlüğü’nce gerçekleştirilen denetimlerde zabıta ekipleri, satılan yiyeceklerin son kullanma tarihlerini inceleyerek, satışa uygun olup olmadıklarını kontrol etti. Denetim sırasında bazı okullarda açıkta satılan yiyeceklerin cam kaplarda satılması gerektiği halde plastik kaplarda satıldığı, pipetlerin üzerlerinin açık olduğu, bazı etiketlerin yanlış basıldığı, ürünlerin üzerinde fiyat etiketi olmadığı, satışı yasak olsan yağlı ve cips ürünlerin ve gazlı içeceklerin satıldığı görüldü. Satışı yasak olan gazlı içecek ve yağlı yiyecekler toplandı. Denetimlerde kurallara uymayan, satışı yasak olan ürün satan bazı kantin sahipleri ise uyarıldı ve

haklarında tutanak tutuldu. Kantinlerin ruhsatlarını da kontrol eden zabıta ekipleri ise kantin çalışanlarına uymaları gereken kuralları anlattı. "ÇOCUKLARIMIZIN SAĞLIĞI ÇOK ÖNEMLİ" Denetimi gerçekleştiren Arnavutköy Belediyesi Zabıta Müdürü Resul Ekrem Baltacı karşılaşmış olduğu problemlerle ilgili, "Özellikle bu kantinlerimizin ruhsatlı olarak temiz ve hijyenik şartlarda hizmet verilip verilmediğini denetliyoruz. Çocuklarımızın sağlığı çok önemli. Dolayısıyla satılan ürünlerin gazlı içecekler, yağlı yiyecek olmaması lazım. Bunun yanında et ürünlerinin burada pişirilip servis edilmemesi gerekiyor. Diğer hijyenik koşullara da önem veriyoruz. Bizim kendi yönetmeliğimize, belediyemizin emir ve yasaklar yönetmeliğine bunların karşılığı olan idari para cezalarını, uyarılarını yapıyoruz. Eksikler devam ediyorsa da kademe kademe idari para cezala-

rından kapatma cezalarına kadar gidiyoruz” ifadelerini kullandı. "YAĞ İÇEREN ÜRÜNLER TOPLANDI" Satışı yasak olan yağlı ve cips ürün satıldığını gören Zabıta Komiseri Recai Yılmaz, "Bu ürünlerin satılmaması gerekiyor. Yağ içeren bir ürün olduğu için bunları toplayacağız. Gerekli tutanağı bu ürünler için tanzim edeceğiz. İlk seferde olduğu için para cezası işlemi uygulamıyoruz. Gerekli uyarıları yapacağız bununla ilgili, kantincinin de konudan haberi olmayabilir” diye konuştu. "TESPİT TUTANAĞI TUTULDU" Satışı yasak ürün hakkında tutanak tutan Özgür Sağesen ise "Burada tutanağımızı tuttuk konuya ilişkin, tutanağa ek olarak da fotoğrafını ekleyeceğiz ürünün, çünkü satılması yasak bu içeceklerin ve satışa sunulmuş. Şimdilik tespit tutanağımızı tutuyoruz daha sonra gerekli yasal işlemleri yapacağız" dedi.


14

GÜNCEL

Arnavutköy Bülteni

Başpehlivan İsmail Balaban K

Arnavutköy Belediyesi tarafından bu yıl 7’ncisi düzenlenen Geleneksel Arnavutköy Belediyesi Yağlı Güreşleri Şampiyonu İsmail Balaban oldu.

ıyasıya mücadelelere sahne olan güreş müsabakalarının şampiyonu İsmail Balaban oldu. Arnavutköy Belediyesi tarafından Hacımaşlı mevkiinde bulunan er meydanında bu yıl 7’ncisi düzenlenen Geleneksel Yağlı Güreşleri kıyasıya mücadelelere sahne oldu. Sabah saatlerinde küçük ve orta boy güreşçilerinin mücadelesiyle başlayan güreşte Recep Kara, İsmail Balaban, Abdullah Güngör, Şaban Yılmaz, Mehmet Yeşil, Orhan Okulu, Ali Gürbüz, Mustafa Kemal Karaboğa ve Kırkpınar’ın birçok tanınmış ismi kıspet giydi. Yağlı güreşlerde 13 boyda 300’ün üzerinde sporcunun kol bağlayarak kıyasıya mücadele ettiği Geleneksel Arnavutköy Belediyesi Yağlı Güreşlerine Arnavutköy halkı yoğun ilgi gösterdi. Saatlerce süren çekişmelerin ardından şampiyon Başpehlivan İsmail Balaban oldu. Şampiyon Balaban’ın altın kemerini Arnavutköy Belediye Başkanı Haşim Baltacı taktı. Başpehlivanlık mücadelesi kadar Büyük Orta ve Başaltı mücadeleleri de sert ve çekişmeli geçti. Zaman zaman yaşanan tartışma ve yoğun itirazların sonunda Başaltı final birincisi Mustafa Yenisancak, Büyük Orta birincisi ise İsmail Çırak oldu. Geleneksel yağlı güreşlerinin yapıldığı etkinliğe Arnavutköy Belediye Başkanı Haşim Baltacı'nın yanı sıra, Kırkpınar Güreş Ağası Seyfettin Selim, Arnavutköy Güreş Ağası Selçuk Öztürk ile birlikte ilçede görev alan Sivil Toplum Kuruluşları temsilcileri ve çok sayıda vatandaş katıldı. Saatler süren başpehlivanların kıyasıya mücadeleleri Geleneksel Kırkpınar Güreşlerini aratmayarak izleyenlerden büyük beğeni topladı. Programın sonunda Arnavutköy Belediye Başkanı Ahmet Haşim Baltacı, Muharrem ayı vesilesiyle vatandaşlara kendi elleriyle aşure ikramında bulundu. “ÇOK İYİ MÜSABAKALAR GERÇEKLEŞİYOR” Geleneksel Arnavutköy Belediyesi Yağlı Güreşleri er meydanında vatandaşlara elleriyle aşure ikramında bulunan Arnavutköy Belediye Başkanı Haşim Baltacı, “Hava şartları biraz elverişsiz olsa da çok güzel müsabakalar gerçekleşiyor. Çok iyi güreşler çıktı, bu sene 7’ncisini düzenliyoruz. Bu yıl güreşlerin Muharrem ayı ile de denk gelmesi sebebiyle bir yandan da kültürümüzde var olan aşure ikramını da burada bu meydanda gerçekleştiriyoruz” diye konuştu. ‘‘ALTIN KEMERE SAHİP OLDUĞUM İÇİN MUTLUYUM’’ Altın kemeri takmaya hak kazanan başpehlivan İsmail Balaban ise, ‘‘556’ncı Kırkpınar başpehlivanıyım, elimden geldiğince bu unvanı korumaya çalışıyorum. Sizin de gördüğünüz gibi soğuk, yağmur, çamur fark etmiyor. Tüm zorlu şartlara rağmen mücadelemize devam ettik ve pes etmedik birinciliği kazandık. Altın kemere sahip olduğum için mutluyum. Bu organizasyonda emeği geçen herkese ayrı ayrı teşekkür ederim ve tabi ki bizleri burada bırakmayan seyircilerimize de çok teşekkür ederim” dedi. Altın kemer almanın mutluluğunu yaşayan Büyük Orta birincisi İsmail çırak ise, ‘‘Böyle bir organizasyon gerçekleştirdiği için Belediye Başkanımıza çok teşekkür ederim. Hava şartlarından dolayı bizim için zorlu bir mücadeleydi buna rağmen kemer aldım, çok mutluyum kemer aldığım için. Çalıştık geldik ve hakkımızı aldık’’ ifadelerini kullandı.


Arnavutköy Bülteni

GÜNCEL

15


16

SÖYLEŞİ

Arnavutköy Bülteni

Gazeteci Oğuzhan GÜVEN:

“Arnavutköy; Türkiye’ye ve Dünya’ya çağ atlatacak düzeyde önemli bir ilçe” Bu ayki konuk koltuğumuzda yıllarını gazetecilik mesleğine adamış bir ismi sizlerle buluşturuyoruz. İhlas Haber Ajansı’nın İstanbul Bölge Müdürü Oğuzhan Güven ile güncel konuların yanısıra 15 Temmuz’u hatırlayıp unutulmaması gereken ve önemli hususlarda görüşlerini aldık SİZİ TANIYABİLİR MİYİZ? OĞUZHAN GÜVEN KİMDİR? Kayseriliyim. İlk ve orta öğrenimimi Kayseride tamamladım. Kayseri İmam Hatip Lisesi mezunuyum. 1993 yılında İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi’ni kazanarak İstanbul’a geldim. Radyo Televizyon ve Sinema Bölümü’nde Üniversite eğitimimi tamamladım. Ardından Akşam, Günaydın gibi gazetelerde çalıştıktan sonra 1997 kasım ayından itibaren İhlas Haber Ajansı’nda çalışmaya başladım. Burada İstanbul’un hemen hemen her alanında çalıştım. Gece Muhabirliği, Hastane Muhabirliği, Bölge Muhabirliği, Polis-Adliye Muhabirliği yaptım. 2003 yılı temmuz ayında İstihbarat Şefi oldum. 8 yıldır da İhlas Haber Ajansı İstanbul Bölge Müdürlüğü görevini yürütüyorum. Yaklaşık 24 yıldır bu sektördeyim. İLETİŞİM OKUMAK YADA GAZETECİ OLMAK HAYALİNİZ MİYDİ ? BU TERCİHİ NE SAĞLADI? Hayalden öte o zamanlar daha ideolojik yada daha idealist baktığımız zamanlardı. 80’lerin sonu, 90’ları başı bir İmam Hatip Lisesi mezunu olarak ve Milliyetçi ve Muhafazakar bir kent olan Kayseri’de yetişmiş biri olarak, medya sektörde bizim gibi bu düşüncede olan insanların da var olması gerektiği düşüncesinden dolayı bu fakülteyi ve bu sektörü seçtim. SÖYLEŞİMİZİN ASIL MADDESİ OLARAK 15 TEMMUZ GECESİ İLK OLARAK NELER HİSSETTİNİZ NELER YAPTINIZ? 15 Temmuz Cuma günü yıllık izine ayrılmıştım. O akşam son mesaimdi izinden önce. Mesai bitimi 7-8 gibi ben ayrıldım şirketten. Saat 9 civarı biraz uyku için eniştemin evine gittim. sonra hep birlikte karayoluyla yaz tatili için Kayseri’ye gidecektik. Fakat İstanbul istihbarat WhatsApp grubumuzdan yazışmalar başlayınca İstanbul’da bir hareketlilik olduğuna dair, eve gireli 5 dakika olmuş olmama rağmen hemen geri şirkete döndüm. Hiç tereddüt etmeden bir gazeteci ve bu vatanın bir evladı olarak ve yıllar önce Kayseri İmam Hatip Lisesi’nde öğrenciyken hangi duygu ve düşüncelerle bu mesleği seçtiysek, onun gereğini yerine getirme zamanının geldiğine inanarak aynı düşüncelerle görev yerime döndüm. Bu milleti ve bu vatanı seven insanlardan oluşan, damıtılarak buralara gelmiş gazeteci ekip arkadaşlarımız bizim talimatımızla İstanbul’un değişik noktalarına dağıldılar. Dolayısıyla ilk andan itibaren İstanbul’da olup bitenleri medya kuruluşlarına aktarmaya başladık. Hangi duydu ve düşünce içindeydim? O gün İstanbul ve Türkiye’nin içinde bulunduğu ortamı süzerken aklımda sadece şu vardı; bu vatanın bir evladıysak ve bir gazeteci evladıy-

sak şu anda bu vatana ve millete yapılması gereken bir görev varsa, bu vatana ve milete borcumuz varsa bunu ödemeliydik. Nasıl ödemeliydik? Bir gazeteci olarak hakikaten bu işin yanlış olduğunu, bu işin bu devlete bu millete, bu kadim medeniyete bir ihanet olduğunu en güzel şekilde açıklamak, aktarmaktı elimizden geldiğince. O gün daha önceki bütün zorluklarına rağmen gazeteci olmanın bir anlamı olduğunu anladık. Sabaha kadar çok ciddi çalışmalar yaptık bütün arkadaşlarımızla beraber. Kurşunların altında İstanbul’un en az 20 yerinde görev yaptık. Bize abone olsun olmasın tüm medyaya bu ihanetin boyutlarını aktardık. Mesela önemli bişey var gecenin ilerleyen saatlerinde saat 1 gibi ilk teslim olan asker görüntülerini İhlas Haber Ajansı geçti. Bu çok büyük bir kırılmaydı. Hem bize çok büyük bir moral oldu, hemde darbeye karşı çok ciddi bir direnç gösteren medyaya can suyu oldu. Üsküdar’ın ara sokaklarındaki askerlerin polise ve vatandaşlara teslim olma görüntülerini biz geçtik. Bizim ekibimiz bu çekimleri gerçekleştirdi. Bundan sonra bu işin geri dönebileceğine olan inancımız biraz daha arttı. Vatandaşlar sokağa çıkmıştı. Biz ne yapabilirdik; vatandaşa ve türk silahlı kuvvetlerinin bu terör örgütüne karışmamış mesuplarına biraz daha cesaret verebilirdik. Bu yönde çalışmalarımız sabaha kadar devam etti. Nitekim sabah saatlerinde 15 Temmuz Şehitler Köprüsü’ndeki darbeci askerlerin direnişi -ki herkesçe malum- en kanlı en uzun direniş orda gerçekleşmişti. Sabahın ilk ışıklarıyla ordaki askerlerin teslim olma görüntüleri hem Türk televizyonlarına

hem tüm Dünya televizyonlarına özel olarak İhlas Haber Ajansı tarafından servis edildi. O 45 saniyelik görüntü zannediyorum bu ihanetin seyrini tamammen değiştirdi. Hala içinde ümit olan darbecilerin, ihanet içinde olanların son ümidini de kırdı. Bu ruh içinde görev yaptık. Gözyaşları içerisinde o görüntüleri izledik ve servis ettik. Yayınlarımızı ücretsiz ve şifresiz olarak tüm dünyaya açtık, bunu deklare ettik. Öyle ki Dünya televizyonlarında çok büyük bir kara propaganda vardı. Cumhurbaşkanımız hakkında, darbenin başarılı olacağı yönünde bir kara propaganda vardı. Biz bunun önüne geçtik bu görüntülerle. Darbenin simgesi olan köprüdeki direnişin yıkılışını adeta canlı yayın gibi bir kaç saniye arayla tüm Türk ve Dünya televizyonlarına ilan ettik. SÜREÇ İÇERSİNDE CUMHURBAŞKANIMIZ UÇAKTAYKEN VE UÇAKTAN İNDİĞİNDE NELER HİSSETTİNİZ? O süreçte ben iki ayrı duygu yaşıyorum. Birincisi gazeteci olarak bu durum aktarmamız lazım, ikincisi ise insanî olarak. Ben bir İmam Hatipli olarak aynı okuldan, aynı gelenekten geldiğimiz için sayın Cumhurbaşkanımıza siyasetçi olmasının dışında daha ayrı bir sevgim saygım var. İlk olarak uçağının havalandığı yönünde bilgiler gelince aşırı derecede tedirgin oldum, inanılmaz derecede korktum. Uçağın havada Allah muhafaza bişeye maruz kalması düşüncesi ciddi şekilde endişelendirdi. Hem sayın Cumhurbaşkanımız için hem 150-200 yıl sürecek bir karanlığa doğru sürüklenecek olan


Arnavutköy Bülteni

SÖYLEŞİ

17

ülkemiz için. Nitekim bu terör örgütünün ne denli bir ihanetin içinde olduğunu her geçen gün daha iyi anlıyoruz. Fakat sayın Cumhurbaşkanı sorunsuz bir şekilde havaalanına indiğinde tabii ki rahatladık. Sabah saatlerinde köprüdeki direnişin kırıldığını da gördükten sonra hem bir yandan ülkemizin, vatanın, milletin kurtuluşuna seviniyoruz, bir yandan da görevimizi yerine getirmenin verdiği gururla iki mutluluğu bir anda yaşadık diyebilirim. BU FETULLAHÇI TERÖR ÖRGÜTÜNÜN VERMİŞ OLDUĞU TEHLİKE GEÇTİ DİYEBİLİR MİYİZ BİR HABERCİ OLARAK? Ben bu konuda hala çok karamsarım. Bu terör örgütünün hala dinamiklerini sıkı bir şekilde koruduklarına ve çok az bir güç kaybettiklerine inanıyorum. Tedbirlerin yeterli olmadığına inanıyorum. Benim şahsi görüşüm güçleri yüzde seksende idiyse şu anda en fazla yüzde altmışa inmiş durumda. Çok ciddi şekilde tezviratları ve algı operasyonları özellikle yurt dışında çok ciddi şekilde devam ediyor. Buna çok ciddi tedbirler alınmadığını da düşünüyorum. Cumhurbaşkanımızın duygu ve düşünceleriyle ve enerjisiyle bu örgütle mücadele edilmesi gerektiğine inanıyorum. ŞUNU DA SORMADAN GEÇEMEYECEĞİM. DEDİNİZ YA YÜZDE SEKSENSE GÜCÜ ANCAK YÜZDE ALTMIŞA İNDİ BU TERÖR ÖRGÜTÜNÜN GÜCÜ DİYE; TEKRAR BÖYLE BİR KALKIŞMA İNŞALLAH OLMAZ DA, OLURSA BÖYLE BİR DURUM İÇİN NE GİBİ ÖNLEMLER ALINMALI ŞU AN YAPILANLARA İLAVE OLARAK? Ben gazeteciyim askeri dinamiklerden anlamam. Bir Ankara gazetecisi de değilim. Türkiyede bürakrasideki ya da siyasetteki insanların Cumhurbaşkanımız gibi mücadele etmediğini biliyoruz, herkeste bunu söylüyor zaten. Her bireyin, polisiyle savcısıyla, hakimiyle yada bürokrat yada siyasetçisiyle en az Cumhurbaşkanımızın iştirakiylee, onun heyecanıyla mücadele etmesi gerektiğini söylüyorum. Henüz tehlike geçmiş değil. Bu konudaki rahatlığın sonraları ciddi sonuçlara yol açacağını düşünüyorum. ALLAH GÖSTERMESİN CUMHURBAŞKANI UÇAĞA BİNDİĞİNDE KÖTÜ BİŞEY OLMUŞ OLSAYDI 150-200 YIL SÜRECEK BİR KARANLIĞA DOĞRU SÜRÜKLENİRDİ TEZİNİZİ NEYE DAYANARAK SÖYLEDİNİZ? BU SADECE KENDİ GÖRÜŞÜNÜZ MÜ? Şuna dayanarak söylüyorum ki bu ülke çok ciddi darbelerden geçti. En az 4-5 defa askeri darbe gördü. Her ne kadar bazılarında asker sokağa çıkmamış olsa da ciddi askeri darbeler gördü. Fakat benim görüşüm o darbeler biraz farklıydı o darbeyi asker yapıyordu. Geliyor yönetimi ele alıyordu. Fakat 2-3 sene sonra yönetimi tekrar sivillere teslim etme şeklinde olmuştu bütün darbeler. Hatta Kenan Evren 1980 darbesini gerçekleştirdiğinde yaverine bir liste getirmesini söyüyor. Tüm kamu kurumlarına atanacaklar listesi. Liste önüne geliyor bakıyor ki hepsi emekli albaylar falan, ya diyor hepsini emekli askerlerden seçmişsiniz hiç sivil yok mu bu kurumlara atayacağımız? yaveri de efendim ben askerim sivilleri tanımam ki diyor. Yani bütün darbeler asker kökenli olmuş fakat bu darbe çok farklı. Bu tamamen terör örgütünün darbesiydi. İşte Büyükşehir Belediyesine gidiyorlar oraya atayacakları isim belli, Emniyet Müdürlüğü basılıyor Emniyet Müdürlüğü’ne atayacakları insan belli, holdinglere atayacakları insan belli. Bu demek ki darbenin sivil ayağını da oluşturmuşlar. Hakimleriyle, savcılarıyla. Hatta biliyorsunuz Büyükşehir belediyesi’nin yemekhanesini açtı-

rıp yemek hazırlattılar o gece. Dolayısıyla sadece askerlerin katıldığı bir darbe değil yani. Öyle olsa 3 yıl yada 5 yıl sonra bu ülke tekrar sivillere bırakılır. Fakat kendini Pensilvanya’ya satmış bu zihniyetteki insanlar; askeri, savcısı, belediyecisi olan bi grup. Bunların ülkeye verebileceği tahribat öyle 35 yılda atlatılabilecek bi tahribat, bir tehlike değildi. Çok daha uzun, çok daha derin bir karanlık olacağını düşünüyorum bu savıma dayanarak. TÜRKİYEDE GAZETECİLİK HAKETTİĞİ YERDE Mİ ŞU ANDA? Gazetecilik mesleği Türkiye’de her zaman su istimal edilmiş, her zaman belli bir grubun, gücü elinde bulunduranların milleti ezme aracı olarak kullanılmış. Bunun en net örneğini 28 Şubat’ta gördük. Gazetecilerin ellerindeki kameraları fotoğraf makinalarını nasıl birer “bazuka” haline getirerek vatandaşların üzerine ateş açtıklarına, nasıl yayınlar yaptıklarına henüz çiçeği burnunda bir gazeteci olarak çok ciddi şekilde şahit oldum. Türkiye bu dönemleri yaşadı, şu anda da hala o dönemlerin özlemini yaşayan, hala o dönemlerin gelmesini isteyen gazetecilik akımı ve gazetecilik dinamikleri duruyor Türkiye’de. Hala 28 Şubat medya dinamiklerinin gücünü koruduğuna inanıyorum. Biz yola çıkarken bunun önüne geçmek için yola çıktık. Elimizden geldiği kadar bir karşı duruş sergilemeye çalışıyoruz. Bu ülke kadim bir medeniyet. Bu Türk-İslam medeniyetinin gerçek sahipleri olan ve yeni yeni ülkede kabul görmeye başlayan insanların sesi olmak, o insanlara ithafen gazetecilik yapmak, Türkiye’de bir grup mutlu zengin azınlığın değil de o insanların da sesinin çıkmasına vesile olmak, henüz daha çok zayıf olsa da güç kazanacağına kazanması gerektiğine inanıyorum. Bu yönde çalışmalar yapıyoruz. İHLAS HABER AJANSI YADA BAŞKA BİR HABERCİNİN ANINDA HABERE ULAŞMASI NE ŞEKİLDE SAĞLANIYOR. MESELA HAKKARİ’DE OLAN BİR OLAYA NASIL DİREK MÜDAHALE EDİLEBİLİYOR. ÇALIŞMA SİSTEMİYLE ALAKALI KISA BİR BİLGİ VEREBİLİRMİSİNİZ. İHA, Türkiye’nin cografi olarak her noktasında organize olmuş, yayılmış durumda. Hakkari’den Edirne’nin bir köyüne kadar çok ciddi şekilde organize olmuş, orda 7/24 haberi yaşayan habercilerimizden oluşan yaklaşık 800’e yakın muhabirimizle tüm Türkiye’yi tarıyoruz. İstanbul özelinde yaklaşık 30 kamerayla İstanbul’u karış karış tarıyoruz.

Muhabirlerimizin haber kaynakları var. Haberi duyma, istihbaratı alma teknik ve taktikleri var. Bunları kullanarak en hızlı bir şekilde haber nerdeyse İHA o noktaya yoğunlaşıyor ve orayı tüm Türkiye’ye ve Dünya’ya aktarmaya başlıyor. Bu süre çok kısaldı artık. Büyük bir olay 3-5 dakika içersinde İHA maharetiyle tüm kanallarda yayınlanabiliyor artık. PEKİ GAZETECİ OLMAK İSTEYEN YADA GAZETECİLİK HAYALİ KURAN GENÇLERE NELER TAVSİYE EDERSİNİZ? Bu kesinlikle zor bi meslek. hele şu anda daha da zor oldu. işte sosyal medyasıyla herkesin cep telefonuyla birer gazeteci, birer muhabir olduğu böyle bir dönemde bu iş biraz daha zorlaştı. Ben şunu tavsiye ediyorum; bu ülke çok büyük bir ülke ve köklü bir medeniyet işte 2023 Cumhuriyetin 100. yılı yaklaşıyor. Sık sık Cumhurbaşkanı’mızın dile getirdiği 1071 Anadolu’yu ilk yurt edinme hareketimiz, ilk adımımız yaklaşık bin yıldır bu topraklardayız ve bu medeniyetin sahibiyiz. Birileri gibi kaçacak göçecek yerimiz yok biz burda kalıcıyız. Bu medeniyetin gerçek sahibiyiz. Yeni gazetecilik yapacak insanlara bu mesleğe başlayacak genç kardeşlerime kesinlikle hizmet etmelerini tavsiye ediyorum. Herkes bir şeye hizmet eder. Kimi güce hizmet eder, kimi paraya, kimi başka bişeye, kimi alacağı bir ihaleye hizmet eder. Önemli olan Milliyetçi-Mukaddesatçı bu kadim medeniyete hizmet. En kalıcı, en üstün olana hizmeti tavsiye ediyorum. Asla bu hizmetten ayrılmasınlar. Amaçları bu olsun. YAKIN ZAMANLARDA DAHA SIK GELDİĞİNİZİ SÖYLEDİĞİNİZ ARNAVUTKÖY İLÇESİ VE ARNAVUTKÖY BELEDİYESİ İLE ALAKALI NELER SÖYLEMEK İSTERSİNİZ? Arnavutköy Belediyesi kendini geliştiren parlayan bir belediye fakat asıl izleyeceğimiz, asıl gözlemleyeceğimiz 1-2 sene sonrası. Havalimanı açıldıktan sonra, asıl orayı o zaman göreceğiz, daha dikkatli izleyeceğiz. Havalimanı ülkemiz için de Arnavutköy ilçemiz için de büyük bir şans. Umarım ülkemiz çok ciddi biçimde Havacılık ve Dünya konjektöründe üçüncü havalimanımızı çok ciddi şekilde kullanır ve bizi bir sonraki çağa götürecek unsurlardan birisi olur. Arnavutköy Belediyesi de bundan kendine düşen payı alır. SON OLARAK EKLEMEK İSTEDİĞİNİZ BİRŞEY VARMI? - Teşekkür ediyorum Biz teşekkür ediyoruz vakit ayırdığınız için...


18

DİNİ BİLGİLER

Arnavutköy Bülteni

GÜNEŞ, AY ve YILDIZLAR GÖKYÜZÜNÜN KANDİLLERİ - 1 Güneş ufukta kayboluyordu. Allah Resülü yanında bulunan Ebü Zerr'e "Güneş nereye gidiyor, biliyor musun?" diye sordu. Ebu Zer, sahabe-i kiramın o nazik tavrı ile Peygamber Efendimize cevap verdi: "Allah ve Resulü en iyisini bilir." Allah Resulü, bazı zamanlar anlatımda başvurduğu temsili üslupla sözünü sürdürdü: "Güneş Allah'ın arşı altında secde etmeye gidiyor... " Belli ki, Peygamber Efendimiz bu sözüyle, Kur'an'ın, "Güneşe ve aya değil, onları öylece Yaratan'a secde edin."1 diyerek temas ettiği cahiliye Araplarından bazılarının güneşe ilahi bir kudret atfederek secde etmelerine işaret etmekteydi. Allah Resulü böylece "Güneşin kendisi Allah'a secde edip dururken, nasıl olur da bazı insanlar güneşe ve aya secde ediyorlar!" demiş oluyordu. Bu hadiste Peygamber Efendimizin, Allah'ın hükümranlığının ve kudretinin bir göstergesi olarak, Arap dilinde hükümdarların tahtını ifade eden arş kelimesini zikretmesi, Kur'an'ın bu kelimeyi kullanma şekliyle tamamen uygunluk arz etmektedir. Zira arş, Kur'an'da "vech'', "yed", "göklerin hazinelerinin anahtarları" gibi diğer bazı müteşabih (birden fazla anlama gelme ihtimali taşıdığından ilk bakışta anlaşılması zor olan) kelime ve ifadelerle birlikte, Allah'ın sonsuz kudret ve otoritesini anlatmak için kullanılmaktadır. Allah Resulü, Allah'ın kudretinin büyüklüğü karşısında insanı, hayranlık ve hürmet hisleriyle yalnız O'na tazim etmeye çağıran ilgi çekici bu alegorik anlatımını şöyle sürdürdü: "(Allah'ın arşı altında secdeye kapanmış olan) güneş, üşlevini sürdürme arzusunun) kabul edilmesini ister, güneşe izin verilir. Fakat güneşin Allah'ın arşı altında secdeye durmak için izin isteyip de kendisine izin verilmeyeceği gün gelmek üzeredir. O zaman güneşe, 'Geldiğin yere dön! ' denilecektir. Güneş o zaman batıdan doğacaktır. Bu durum, "Güneş bir yörüngeye göre hareket eder. Bu sonsuz izzet ve ilim sahibi Allah'ın takdir ettiği (süreye kadardır.)"2 ayetinin bir izahıdır. "3 Allah Resulü'nün çarpıcı anlatımı kıyametin kaçınılmaz oluşunu anlatan sahne ile tamamlanmıştır. Bu anlatım Kur'an'ın gök cisimleriyle ilgili diğer pek çok tasvir ve haberi ile iyice derinlik kazanmakta, zerreden devasa galaksilere kadar her şeyin ilahi huzura dönüşe tabi olduğu insan gözünde somut sahnelerle canlandırılmaktadır. Nihayetinde her şey, “ ... Bütün işler Allah’a döndürülür.’>4 ayetinin veciz anlatımı içinde Rabbine yol bulup gitmektedir. Günü gelecek güneş dürülecek, yıldızlar bulanıp sönecek,5 dağlar pamuk gibi atılacak ve bütün kain’ ilahı kudretin elinde dürülüp toplanacaktır. 6 Kur’an’ın, “Güneş ve ay bir hesap ile hareket ederler. Yıldızlar ve bitkiler hep secdededirler. Göğü bu ahenkle O yükseltti ve bu mizanı koydu ki, siz de ders alıp ölçü dışına taşmayasınız.”7 diyerek haber verdiği yıldız ve bitkilerin secde halinde olmasını da yine benzer bir alegori içinde her şeyin Allah’ın hükmüne ve dolayısıyla O’nun koyduğu tabiat ve kainat kanunlarına tabi olması şeklinde anlamak gerekir. Allah Resulü sık sık gökyüzüne bakar ve Yüce Kudreti tefekküre dalardı. Yine bir gece gökyüzüne ibretle bakmış ve ashabına, “Yıldızlar, gökyüzünün güvenceleridir. Yıldızlar gitti mi, gökyüzüne vaad edilen (kıyamet) gelir.’’8 buyurmuştu. O bu sözüyle, yıldızların kozmik yapının birer parçası olduğunu ve işlevlerinin kainatın genel dengesi içinde değerlendirilmesi gerektiğini vurgulamış, bunu yıldızları “gökyüzünün güvencesi” olarak tanımlamak suretiyle ortaya koymuştur. Dolayısıyla yıldızlara bu vazife dışında bir ilahı güç atfetmek, onları iradı birtakım varlıklar olarak kabul etmek olur.

Ebü Bürde'nin, babasından naklettiğine göre... Resülullah (sav) başını gökyüzüne kaldırmış, ki sıklıkla başını gökyüzüne doğru kaldırırdı, sonra da şöyle buyurmuştur: "Yıldızlar, gökyüzünün güvenceleridir. Yıldızlar gitti mi, gökyüzüne vaad edilen (kıyamet) gelir. . ." (M6466 Müslim, Fedil.ilü's-sahabe, 207)

Güneş ve yıldızlar gibi ezel kaleminde Rabbin huzurunda toplanmaya programlanmış insanoğlu da Rabbinin kendisi için takdir ettiği bu yolda adım adım dönüş anına hazırlanmaktadır. Kur’an’ın, “Ey insan İyi ya da kötü) yapıp ettiğin her şeyi kendin için yaparak Rabbine doğru ilerliyorsun. Sonuçta karşılığını göreceksin.’’9 şeklinde ifade ettiği üzere, süreç, yıldızları, dağları, taşları kapsadığı kadar insanı da kapsamaktadır. Bir farkla ki, insan her yaptığından hesaba çekilecektir. Allah’ın kudret tecellisi halinde kainat O’na doğru akıp giderken, “sünnetullah” diye ifadesini bulan tabiat kanunları her an işlemektedir. Dolayısıyla yeryüzünde olup biten her tabii olayın bir nedeni ve bu nedenin ilmi bir dayanağı vardır. Bu itibarla İslam hurafe ve batıl inançlarla tabiat hakkında hayalı düşünceler ortaya konmasını reddetmektedir. Kur’an ayetleri bu hakikate temas edip durur: Her şeyi yoktan var eden Allah, yedi sema yaratmış,10 dünya semasını ise, yıldızlarla süslemiştir.11 Tabiatın belli kanunları vardır ve bu kanunları da koyan Allah’tır. Ne var ki, her devirde Allah’ın koyduğu kanunları ve dolayısıyla bunun bir açıklaması mahiyetindeki bilimsel gerçeği inkar eden ve hakikati çarpıtan kişiler olagelmiştir. B u aldanmanın altında geçmişin mitolojik aklı bulunmaktadır. Günümüzde bile astroloji ve yıldız falıyla hayatına yön vermeye çalışanların varlığı karşısında insanoğlunun hurafeye dayalı düşünme şeklinden tamamen kurtulamadığı görülmektedir. Cahiliye Arapları yıldızların kendi hayatları üzerinde tesirleri olduğuna inanmışlardı. Bu insanlar, yıldızları istedikleri zaman yağmur yağdırıp, istedikleri zaman insanları cezalandıran varlıklar olarak görmekteydiler. Aslında onların yıldızlarla ilgili bu anlayışı akıl yapılarında var olan daha geniş bir okültizm, büyücülük ve falcılık inancının bir parçasıydı. Gerçekte Allah’ın kainat ayetleri durumunda olan gök cisimlerini falcılığın bir parçası seviyesine indirgemiş olan bu insanlar, aynı uğursuzluk inancı ekseninde daha pek çok hurafe ortaya koymuşlardır. Bu hurafeler toplumun sağlıklı düşünme yollarını tıkamakta ve hurafelerle örülü bu puslu ve karanlık hava içinde insanların ilahi hakikati görmeleri zorlaşmaktaydı. Yıldız falına ilave olarak kuşların sağ ya da sol yanlarından uçtuklarına bakmak suretiyle uğur ve uğursuzluk tahmininde bulunmaları, hastalık gibi bazı tabii olayları mevhum bazı varlıklarla ilişkilendirmeleri ve tabiatta bulunan bazı varlıklara kutsallık atfetmeleri de cahiliye Araplarının içinde bulundukları durumu

çarpıcı biçimde ortaya koymaktadır. “Hastalıklar mutlaka bulaşır diye bir kayıt yoktur. Olüler intikamları alınsın diye kabirleri başında baykuş kılığında beklemez. Yıldızlar yağmur yağdırma kudretinde değildir ve hastalıklarınızın sebebi karınlarınızın içinde peyda olduğunu düşündüğünüz yılanlar değildir. “12 hadisinde görüldüğü üzere cahiliye Arapları, salgın hastalıkları, bilinçli varlıklar gibi değerlendirerek sanki insanların başına musallat olan, develeri kırıp geçiren bir lanetmiş gibi yorumlamaktaydı. Allah Resulü salgınların birer hastalık olduğunu ifade ederek, bu tür hastalıkların yayılmasına karşı kendi döneminde birtakım tedbirler almıştı. Cahiliye dönemine ait diğer bir uğursuzluk inancı da, öldürülen bir insanın intikamı alınmadığı takdirde başından çıkan bir kurtçuğun veya ölüden tecessüm eden bir baykuşun günlerce mezarı başında beklediği şeklindeydi. Hadiste son olarak safer adıyla anılan inanç ise, kişinin hastalanmasına karnında peyda olan bir yılanın yol açtığı inancıdır. Bir başka görüşe göre ise, hadiste geçen “safer” ile Safer ayı kastedilmektedir.13 Araplar bu ayın uğursuzluk getirdiğine inanıyorlardı. Bu hadisin başka varyantlarında gulyabani (hayalet) ve tıyera (kötü şans) gibi uğursuzlukla ilgili daha farklı inançlar da sayılmaktadır.14 Bütün bu uğursuzluk edebiyatının bir parçası olarak cahiliye Arapları yıldızların kendilerine şans getirdiğine, bazen kendilerini yağmurla ödüllendirdiğine veya yağmurdan mahrum ederek cezalandırdığına da inanıyorlar, develerin doğumu ile Süheyl Yıldızı arasında bağ kuruyorlar,15 meteor yağmurunun büyük bir adamın doğumuna y,I. da ölümüne işaret olduğunu iddia ediyorlardı.16 Bu durum gösteriyor ki, onlar astronomi hakkında derin bir matematiksel bilgiye sahip olmaktan çok hurafelerle örülü bir gökyüzü anlayışına sahiptiler. Nitekim Peygamberimiz bunu başka bir vesile ile “Biz (Araplar) ümmi bir toplumuz ne yazı yazmayı biliriz ne de hesap yapmayı.” sözüyle ifade etmişti.17 Kısacası İslam öncesi Arap toplumu için bilimin ve aklın önemi yoktu. 1 Fussilet , 41 /37. 2 Yasin, 36/38. 3 B3199 Buharı, Bed’ü’l-halk, 4. 4 Bakara , 2/2 10. 5 Tekvir, 81 / l-2. 6 B3200 Buhari, Bed’ırl-halk, 4. 7 Rahman, 55/5 -8. 8 M6466 Muslim, Fedailıfssahabe, 207. 9 lnşikak, 84/6. 10 Bakara, 2/29. 11 Saffar, 37/6. 12 M5794 Müslım, Selam, 106. 13 LMS182 İbn Receb, Lctdifti’l-medrif, 182- 184. 14 M579 5 Müslim , Selam, 107. 15 D1590 Ebü Davüd, Zekat, 16 M5819 Müslim, Selam, 124. 17 BI913 Buhari, Savm, 13.

Devamı sonraki sayımızda Diyanet İşleri Başkanlığı’nın “Hadislerle İslam” Kitabının 1. Cildinden alıntılanmıştır.


Arnavutköy Bülteni

SPOR

19

“Milli Sporcularımızdan 6 madalya” K

Kosova’nın Priştine kentinde düzenlenen U15-U17 Yıldızlar Avrupa Halter Şampiyonası’nda Arnavutköy Belediye Sporlu Milli halterci Ayşe Doğan Avrupa Şampiyonu olurken, Ayşe Narin de Avrupa ikincisi oldu.

osova’nın başkenti Priştine’de U-15, U-17 Avrupa Yıldızlar Halter Şampiyonası’nda, Arnavutköy Belediye Spor rüzgarı esti. Bir altın ve 5 gümüş madalya alan Arnavutköy Belediye Spor’un milli haltercileri, Avrupa Şampiyonluğu ve Avrupa ikinciliğini kazanarak, Arnavutköy’ün gururu oldu. U17 48 kiloda yarışan Ayşe Doğan Koparmada 69 kg ile altın, silkmede 81 kg ile gümüş toplamda 150 kg ile Avrupa birinciliğini göğüsledi. Bayanlar U17 44 kiloda ülkemizi temsil eden milli sporcu Ayşe Narin, koparma 56 kg ile 2. silkmede 72 kg ile 2. ve toplamda 128 kg ile Avrupa ikincisi oldu. GURURUN ADI, ARNAVUTKÖY BELEDİYE SPOR Arnavutköy Belediye Spor’un milli haltercileri, Ayşe Doğan ve Ayşe Narin Avrupa Şampiyonası’nda 1 Altın 5 Gümüş Madalya ile şampiyonaya damga vurdu. 37 ülkeden, 153 kız ve 211 erkek sporcu mücadele ettiği Avrupa Şampiyonası’nda, Arnavutköy Belediye Spor un milli haltercileri Ayşe Doğan ve Ayşe Narin Avrupa’nın zirvesine kimseye bırakmadı. “AYŞE DOĞAN AVRUPA ŞAMPİYONU” Şampiyonada Romanyalı rakibi ile girdiği mücadelede 2 kg fazla ağırlık kaldıran Ayşe DOĞAN, koparmada Avrupa birincisi oldu. Silkme mücadelesinde ise ilk hakkını kaçıran Ayşe Doğan, ikinci hakkında 79kg, son hakkında 81kg kaldırarak, Avrupa ikincisi oldu. Toplamda 150 kg ile Avrupa ikinciliği yaşayan Ayşe Doğan’ın üçüncü madalyası da gümüş oldu. Kariyerinde Avrupa Şampiyonluğu ve Dünya üçüncülüğü olan Milli Sporcu Ayşe Doğan, Kosova’da Avrupa’nın zirvesine bir kez daha çıkmış oldu.

“AYŞE NARİN AVRUPA İKİNCİSİ” Arnavutköy Belediye Spor’un bir diğer Milli Haltercisi Ayşe Narin ise Avrupa ikincisi oldu. Koparma, silkme ve toplamda 3 gümüş madalya kazanan Ayşe Narin, daha önce Polonya ve İsveç’te kazandığı Avrupa ikinciliklerine Kosova Priştine’yi de ekledi. Şampiyona sonrası açıklama yapan Bayan Milli takım Antrenörü Dilek Sel-

çuk; “Avrupa şampiyonası için Konya’da 2 aylık kampa giren sporcularımız, Altın madalya için podyuma çıktı. Fakat yarışma heyecanı ve anlık gelişen hafif sakatlıklar, sonucu etkiledi. Önümüzde dünya şampiyonaları ve olimpiyatlar için hazırlıklarımız var. Her geçen gün performansları artan sporcularıma, önümüzde ki şampiyonalarda son derece güveniyorum” dedi.


20

KÜLTÜR SANAT AJANDASI IMDB PUAN

Cingöz Recai Vizyon Tarihi: Yönetmen: Oyuncular Tür: Ülke:

7,0

13 Ekim 2017 Onur Ünlü Kenan İmirzalıoğlu, Haluk Bilginer, Meryem Uzerli Aksiyon, Polisiye Türkiye

“İyiliksever hırsız” Cingöz Recai yıllar sonra yeni bir soygun için ekibiyle sahalara döner. Ama bu soygunu kendi ekibiyle yapmayacaktır. Karanlık bir çeteye dahil olur ve bir teknoloji dehasının evini soymak için kılıktan kılığa, oyundan oyuna geçerek, kimsenin bilmediği gerçek hedefine yaklaşmaya başlar. Yıllardır aradığı, kişisel bir kin güttüğü Hayalet, artık ona nefeIMDB PUAN

Ay’ın Sırrı 9,0

Vizyon Tarihi: Yönetmen: Oyuncular Tür: Ülke:

IMDB PUAN

si kadar yakındır. Tabii ki belası Baş Komiser Mehmet Rıza da peşinde. Yönetmenliğini Onur Ünlü'nün yaptığı, Peyami Safa'nın unutulmaz eseri Cingöz Recai Limon Film tarafından sinemaya uyarlanıyor. Haluk Bilginer, Kenan İmirzalıoğlu, Meryem Uzerli, Serkan Keskin gibi birçok önemli ismin yer aldığı yapımın senaryosu Kerem Deren ve Pınar Bulut tarafından kaleme alındı.

29 Eylül 2017 (1s 47dk) Antoine Bardou-Jacquet Rupert Grint, Ron Perlman, Robert Sheehan Aksiyon, Komedi Fransa

Ya Apollo 11 gerçekten de üretilmediyse? Ya gerçekten de Stanley Kubrick o meşhur görüntüleri Amerika hükümeti için stüdyoda çektiyse? Bu bizi 60’ların Londra’sına götürecek sağlam bir komplo teorisidir. İnatçı bir ajan olan Kidman,

Kubrick’i bir türlü bulamaz, onun yerine tüm zamanların en berbat rock grubu yöneticisiyle işbirliği yapmak zorunda kalır. Başrollerinde Ron Perlman, Rupert Grint, Robert Sheehan'n yer aldığı Moonwalkers'ın yönetmen koltuğunda Antoine Bardou-Jacquet oturuyor.

Oha Diyorum Vizyon Tarihi: Yönetmen: Oyuncular Tür: Ülke:

8,6

3 Kasım 2017 Ersan Özer Mert Karadaş, Melih Abuaf, Fırat Sobutay Komedi Türkiye

Fırat'ın arabası hırsızlar tarafından çalınır. Arabanın içinde Fırat’ın kızının doğduğundan bu yana çekilmiş tüm fotoğraflarının ve videolarının olduğu ve başka da kopyası olmayan bir hard disk vardır. Melih, Fırat ve Alper, hard diski alabilmek için yola düşer ve kendilerini hem komik hem de aksiyon dolu bir IMDB PUAN

Arnavutköy Bülteni

maceranın içinde bulurlar. Youtube kanalında izlenme sayısında dünya çapında üst sıralarda yer alan “OHA Diyorum”un 3 fenomeni Melih Abuaf, Fırat Sobutay ve Alper Rende ile oyuncu Bahar Şahin’in başrolde olduğu, kanallarıyla aynı adı taşıyan filmin yönetmen ve senaristliğini Ersan Özer üstleniyor.

LEGO Ninjago 6,0

Vizyon Tarihi: Yönetmen: Oyuncular Tür: Ülke:

29 Eylül 2017 (1s 41dk) Charlie Bean, Paul Fisher (II) Jackie Chan, Kaan Guldur, Dave Franco Animasyon, Aksiyon ABD

Genç Lloyd namı değer Yeşil Ninja, hepsi gizli savaşçı olan LEGO Yapım Ustaları arkadaşları ve Kung Fu ustası Wu ile birlikte dünyanın en kötü adamı savaş lordu, aynı zamanda Lloyd'un babası olan Garmadon'a karşı savaşmak zorundalar.

IMDB PUAN

Mekanikler mekaniklere , babalar oğullara karşı savaşıyor. Bu destansı mücadele onların kızgınlıklarını test edecek ama modern zamanın disiplinsiz ninjaları da bu sırada egolarından uzaklaşıp birlikte hareket etmeyi ve içlerindeki gerçek gücü ortaya çıkarmayı öğrenmelidirler.

Yanlış Anlama 8,2

Vizyon Tarihi: Yönetmen: Oyuncular Tür: Ülke:

10 Kasım 2017 Ulaş Cihan Şimşek Şevket Çoruh, İlker Ayrık, Hakan Bilgin Komedi Türkiye

Türkiye’de zor duruma düşmüş bir aile, kendilerine Azerbaycan’dan kalan miras için kalkar, Bakü’ye gider. Azeri ve Türk aile, mirası alabilmek için onlara verilen listedeki maddeleri birlikte yapmak zorundadır. Türk oyuncular ve Azerbaycan’ın en iyi oyuncuları Ferda Amin, İslam Mehreliyev’in de yer aldı-

ğı macera başlar. Ama gel gör ki iki aile birbiriyle bir türlü anlaşamaz. İstanbul’un tarihi semtlerinde başlayıp, Azerbaycan’ın benzersiz şehri Bakü sokaklarına uzanan bu macerada, bizi bol kahkaha, aksiyon, dram ve aşk bekliyor. Filmin yönetmen koltuğunda Ulaş Cihan Şimşek oturuyor.

AY'IN SIRRI

beyazperde.com/ Burçin Aygün

"Zıpla uçan balık, zıpla!" İnsanlık tarihinin en önemli gelişmeleri üzerine yapılan muhabbetler, felaket senaryoları ya da günümüzde de enteresan biçimde örneklerine denk geldiğimiz komplo teorilerinden bir tanesi, insanoğlunun ilk kez Ay'a çıkması. Halen Dünya düzdür diye düşünenlerin yaşadığı gezegenimizi terk edip, uzaydaki uydumuz Ay'a çıkışın üzerine yapılan, büyük kısmı da son derece absürd olan paranoyalar. Ya aslında uzaya falan çıkmadıysak, yıllardır bize gösterilen dünya dışı görüntülerin hepsi film stüdyolarının birer kurgu ürünüyse, ya aslında ne Ruslar, ne de Amerikalılar uydumuza çıkış falan yapmadıysa? Haftanın eğlenceli komedisi Ay'ın Sırrı filmi de bu paranoya üzerinden bir yan hikaye üretiyor, "Dünya aslında düz" gibi şeyler söylemeden vitesi bambaşka bir yere kırıyor. Ay'a çıktık çıkmasına ama ya işin ardında dönen "başka dolaplar da vardıysa?" İlk uzun metraj çalışması ile sektöre koca bir merhaba yollayan Fransız yönetmen Antoine Bardou-Jacquet, tadı tuzu yerinde, çok eğlenceli, biraz da aksiyon katkılı bir yapım çıkartmış ortaya. Üstelik de kadrosunda çok önemli bir isim var, Ron Perlman. 67. yaşını kutlamasına rağmen halen çakı gibi olan Hellboy'un Cehennem Çocuğu, Güzel ve Çirkin'deki Çirkin performansıyla kendine hayran bırakan ve Fransız yapımı Jean-Pierre Jeunet ve Marc Caro imzalı efsane Kayıp Çocuklar Şehri'nin saftorik devi One. Fiziksel özellikleri ve haşin suratı yüzünden genellikle sert rollerde izlediğimiz Perlman'ın dramatik karakterlerde de kusursuz işler çıkarttığını da hatırlamak lazım. Ron Perlman'ın karşısındaki diğer isim Harry Potter sinema uyarlamasında şapşal Ron olarak izlediğimiz, gelecek vaat eden İngiliz oyuncu Rupert Grint. Grint bu kez akıllarda kalan iyi niyetli, saf karakterinin tersine temiz kalpli ama her türlü üçkağıdı çeviren bir menajer. Daha doğrusu hayatı başarısızlıklarla dolu olan, bu mesleği de becerdiği pek söylenemeyecek genç bir uyanık. Ay'ın Sırrı filmi küçük ama etkili bir fikir üzerinden ilerleyen, dönemi yansıtma konusunda görevini yerine getirmiş, yer yer de kahkahaya boğabilen bir komedi filmi. Hele ki o yıllara ait anılarınız ya da bir parça da olsa bilginiz varsa alacağınız tat çok daha fazla. Haftanın yabancı komedisi olarak ilgiyi kesinlikle hak eden bir proje.


KİTAPLAR

Arnavutköy Bülteni

21

Aşkın Mavi Tonu KUBİLAY HAN – MORRİS ROSSABİ

kitapveyorum.com / Metin Yılmaz

Okuduğum en iyi biyografi kitaplarından biriydi. Aslında sadece bir biyografi kitabı demek yanlış olur. Büyük bir tarih okudum. Uzun bir zamanın, bir insan ömrüne sığabilecek bir tarihe göz gezdirmiş oldum. Biyografi kitaplarına Stefan Zweig ile ısınmış, devamında İş Bankası yayınlarının Dünyaya Yön Verenler dizisi ile devam etmiş biri olarak, biyografi kitaplarının en iyi örneklerini okuyor olduğumu söyleyebilirim. Hem en iyi biyogafi kitaplarını en iyi yazarlardan, hem de okunması gereken insanları okuyorum. Bunu her okuyucuya tavsiye ederim. İnanın kaliteli bir biyografi kitabı okumak, tarihin unutulmuş günlerinde dolaşmaktan farksız. Kubilay Han, üstte bahsettiğim okunması gereken tarihi kişiliklerden biri. Moğol İmparatorluğunun diğer okunması gereken imparatorları gibi Kubilay Han da başarıları ve tarihte ilk kez yaptıkları ile adından sıkça söz ettiren, dönemine damgasını vurmuş bir komutan ve imparator. Bunun yanı sıra diğer diyarlara olan merakı ve buralardan danışmanlar edinmesi de onun ileri görüşlülüğünü gösteriyor. Marco Polo, babası ve amcası uzun zaman Kubilay Han’ın danışmanı olarak görev almışlar. Bu zamanları hem Marco Polo’dan hem de Kubilay Han biyografisinden okumak gerekli. Elbet aralarında farklılıklar var. Ama bunu Marco Polo kitabına saklayabiliriz. Kitap oldukça güzel hazırlanmış. Objektif bir gözle işlendiği çok açık. Aynı zamanda olayları geçtiği zamana göre anlatan ve değerlendiren bir algıyı hissetmemek mümkün değil. İş Bankası Yayınlarının bu serisinin yani dünyaya yön verenler dizisinin iyi bir kitap dizisi olduğunu biliyordum fakat bu kadar iyisini inanın beklemiyordum. Tarihi böylesi özenli, kaliteli ve doğru kaynaklarla okumak en doğrusu ve iyisi. İyi okumalar. Kitap adı: Suç ve Ceza Orijinal adı: Преступление и наказание Yazar: Fyodor Mihayloviç Dostoyevski Çeviri: Mazlum Beyhan Yayınevi: İş Bankası Kültür Yayınları Sayfa: 704 Baskı: 2014 Tür: Roman

Yazar: Baskı Tarihi: ISBN Tür: Yayınevi:

Songül Ünsal Mart 2016 9786051731254 Roman, Edebiyat Epsilon Yayınevi

Ağır ağır topladım valizimi. Yanaklarımdan süzülen yaşları elimin tersiyle silip boğazımda düğümlenen jilet gibi hıçkırığı yutmaya çalıştım. Kendimi habersizce yeni bir başlangıcın sonuna hazırlıyordum. Ufak bir sıyrıktan kaçıp, yara bere içinde bırakıyordum içimdeki umutları. Valizime doldurduğum gözyaşlarımı da alıp geri dönüyordum ye-

Sayfa Sayısı: 256 Dil: Türkçe

ni bir başlangıcın kötü sonuyla. Sevgilim, biz mümkün olandan kaçarken imkânsıza tutulduk. Biz birbirimize ne kadar yaklaşsak o kadar uzaklaştık mutluluktan. Kollarımı iki yana açıp, içimdeki boşluktan bırakıyorum şimdi. Ben mavinin en karanlık tonunu yaşıyorum... Gidişini izlerken kalbimin orta yerine Azrail bir bıçak sapladı. Ölmedim ama yaşamıyorum da…

Çifte Kavrulmuş Bir Dedektiflik Öyküsü Yazar: Baskı Tarihi: ISBN Tür: Yayınevi:

Mark Twain Ekim 2017 9786051715698 Roman, Edebiyat Alfa Yayıncılık

Mark Twain genellikle Tom Sawyer ve Huckleberry Finn ile bilinir. Oysa kısa öyküleriyle Amerikan edebiyatının kurucularındandır. Altına hücum döneminden açgözlü küçük kasabaların düzenbazlığına, insanların gerçek yüzünü gözler önüne sermiştir. Taklit edilemez bir nüktedanlıkla ince ince anlatır, hazırcevaplılığı öyle şaşmaz öngörüler içerir ki, bütün itirazları baştan boşa çıkarır. Ne de

Sayfa Sayısı: 232 Çeviri: D. Kemal Tarım

olsa Hemingway’in dediği gibi, “Amerikan edebiyatının kaynağıdır.” “İyi kitap okumadıktan sonra okuma yazma öğrenmenin ne yararı var ki” lafı ona mal edilmiştir. Sizi üçüncü iyi edebiyata davet ediyoruz. Borges’in dediği gibi, “Kendisi ne kadar büyük bir yazar olduğunun farkında olmasa da Mark Twain büyük bir yazardı. Belki de büyük kitaplar yazmak için böyle olması gerekiyordur.”

Beyin Bağırsak Bağlantısı Yazar: Baskı Tarihi: ISBN Tür: Yayınevi:

Emeran Mayer Eylül 2017 9786059200288 Sağlık-Tıp, Eğitim Paloma Yayınları

Beynimiz ile bağırsaklarımız arasındaki bağlantıyı hepimiz deneyimleriz; “doğru geldiği” için aldığımız kararlar, büyük bir toplantı öncesi midemize giren kramplar, stresli olduğumuzda karnımızın guruldaması bu bağlantının göstergeleridir. Bağırsak ile beyin arasındaki diyalog, Ayurvedik ve Çin tıbbı gibi eski tedavi gelenekleri tarafından kabul edilirken, Batı tıbbı beynin, bağırsakların ve bağırsak mikrobiyotasının bir-

Sayfa Sayısı: 304 Çeviri: Erkan Aktaş Dil: Türkçe

birleriyle iletişim kurma biçimlerinin karmaşıklığını genel olarak dikkate almamıştır. UCLA’da Stres Nörobiyolojisi Merkezi’nin direktörü olan Prof. Dr. Emeran Mayer, gelişmekte olan bu bilime devrimsel ve kışkırtıcı bir bakış açısı sunarak bize sağlığımızın sorumluluğunu üstlenmek ve vücutlarımızın doğuştan gelen bilgeliğini dinlemek için bağırsak-beyin bağlantısının gücünden nasıl faydalanmamız gerektiğini öğretiyor.

İki Söz Yazar: Baskı Tarihi: ISBN Tür: Yayınevi:

Kahraman Tazeoğlu Eylül 2017 Sayfa Sayısı: 312 9786053113027 Edebiyat, Deneme-İnceleme Destek yayınları Dil: Türkçe

Aşkta özgürce uçabilmesi için sedeften kanatlar taktım ona. Ama o, benim verdiğim kanatlarla benden gitti. Düşünüyorum da… Kanat takmak yerine gitmesin diye bir ağaç gibi kökleriyle bağlasa mıydım kendime? Ama ne fayda… Gitmeyecek olan kanadı olsa da kalır. Gidecek olana zincir vursan da kanatlanır. O şimdi ne mi yapıyor? Benden sakladı-

ğı ellerini başkalarına uzatıyor. Benimse ellerim buz tutarken kalbim cayır cayır yanıyor. Peki sonunda ne mi oldu?… Ben onun için zaman kaybı, o benim için aşk ayıbı. Hayat bana neleri öğretti biliyor musun? Sen onu insan yerine koyarken o seni aptal yerine koyuyorsa yapacağın tek şey onu hayatından def etmektir. Eğer bunu yapamamışsan o haklı demektir. ...

Farkındalık (İçindeki Gücü Keşfet) Yazar: Baskı Tarihi: ISBN Tür: Yayınevi:

Derya Demir Eylül 2017 9786059672610 Kişisel Gelişim Kutlu yayınevi

Bu kitap pek çok kişisel gelişim kitaplarındaki gibi umursamaz ol, kendi hayatını yaşa gibi yanlış yönlendirmelerle herkesi ayrıştırmaya, bireyselleştirmeye, bencil ve kibirli bir insan olma yoluna yavaş yavaş götüren bir kitap değildir. Bu şekil bir yönlendirme özellikle aile içi çatışmaları bir kısır döngüye çevirir. Böyle bir şey olamaz ve insanın doğasına

Sayfa Sayısı: 160 Dil: Türkçe

aykırıdır. Çünkü insan sosyal bir varlıktır ve tek yaşayamaz. Bir kişisel gelişim kitabı paylaşımcı olmaya, topluma sevgiyle yaklaşmaya, hoşgörüye ve aradaki (varsa) sütreleri kaldırarak yaklaşmaya, yardımlaşmaya ve güvene yönlendirirse daha faydalı olur diye düşündüm ve yazdım. Umarım beğenirsin.


22

BULMACA

Arnavutköy Bülteni

RüyaIarı gerçekIeştirmenin en kısa yoIu uyanmaktır. Emerson


Arnavutköy Bülteni

SOSYAL MEDYA

23

Teknolojiyi her alanda aktif bir şekilde kullanan Arnavutköy Belediyesi, sosyal medya aracılığı ile vatandaşlarına ulaşıyor. Arnavutköy Belediyesi resmi sosyal medya adreslerini takip ederek, belediye ile aktif iletişime geçebilirsiniz.


Cumhuriyet Bayramımız Kutlu Olsun

A.Haşim BALTACI | Belediye Başkanı


Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.