Osmanlı’dan Cumhuriyet’e
(O s m a n l ı A r ş i v B e l g e l e r i n d e A r n av u t köy )
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e
ARNAVUTKÖY BELEDİYESİ Kültür Yayın No: 001
(O s m a n l ı A r ş i v B e l g e l e r i n d e A r n av u t köy )
EDİTÖRLER Prof. Dr. Recep BOZLAĞAN Doç. Dr. Nail YILMAZ YAYINA HAZIRLAYAN Yrd. Doç. Dr. Ahmet Zeki İZGÖER
İLETİŞİM Arnavutköy Merkez Mah. Gençosman Cad. No:19 Arnavutköy / İSTANBUL İletişim Merkezi: 444 4 597 Fax: 0 (212) 597 00 57 e-mail : arnavutkoy@arnavutkoy.bel.tr
YAPIM www.gafa.com.tr
Görsel Yönetmen: Hasan DEDE BASIM TARİHİ 2014 ISBN 978-605-85241-0-1 BASKI İMAK OFSET
İmkânın sınırını görmek için imkânsızı denemek lâzım. FATİH SULTAN MEHMET
SUNUŞ Sevgili Hemşehrilerim, İstanbul’un parlayan yıldızı Arnavutköy, tarihi çok eskilere uzanan kadim bir yerleşim merkezidir. Bölgemizde mazisi binlerce yıla uzanan tarihî eserler ve antik kalıntılar bulunmakta. Eskiçağdan Roma dönemine, Ortaçağdan Osmanlı dönemine kadar uzanan birçok medeniyetten güçlü izler taşıyan Arnavutköy tarihinde, hiç şüphe yok ki Osmanlı Devleti’nin ayrı bir etkisi söz konusu. Altı yüz yirmi dört yıl yaşayan bu kutlu cihan devleti her yere olduğu gibi Arnavutköy’e de medeniyet ve adalet götürdü. Bugün bizler bu eşsiz mirasın temsilcileri olarak ne kadar iftihar etsek azdır. Osmanlı dönemi Arnavutköy sınırları içindeki birçok yerleşim biriminin kökleştiği, bazılarının kurulup geliştiği, bazılarının ise ciddi bir dönüşüm geçirdiği uzun bir zaman dilimini içerir. Arnavutköy tarihinin bilinmesi ancak Osmanlı döneminin etüt edilmesi ile mümkündür. Bizler de bu bilinçle, eşsiz bir kültür hazinesini hemşehrilerimizin ve halkımızın istifadesine sunmaktan büyük bir memnuniyet duymaktayız. Konusunda uzman akademisyenler tarafından hazırlanan bu eser, Arnavutköy’ü Osmanlı döneminden Cumhuriyet’in kuruluşuna kadar uzanan süreçte bütün yönleriyle içeren kapsamlı bir telif eser. Arnavutköy’ü oluşturan onlarca yerleşim biriminin saklı tarihinin bilinmesine, ilçemizin tarihî ve kültürel değerlerinin tanınmasına büyük katkı sağlayacak bu eser, uzun ve titiz bir çalışmanın sonucunda vücuda geldi. Belediyeciliğin yalnızca altyapı ve teknik yatırımlardan ibaret olmadığına inanmaktayız. Tarihinden kopuk ve kültürel birikimden mahrum bir belediyecilik anlayışının başarılı olması mümkün değildir. Yıllardır yürütmekte olduğumuz eğitim ve kültür faaliyetleri ile ilçemiz bir büyük dönüşüm yaşamakta. Elinizdeki bu eser, başlattığımız dönüşüm sürecinin kültürel boyutlarından birini yansıtmakta. İlçemizin daha iyi tanınması, sahip olduğu tarihî ve kültürel değerlerin yaşatılması ve gelecek kuşaklara
6
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
aktarılması amacıyla hazırladığımız “Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy” adlı eser, üç kitaplık bir külliyatın ilk kısmını oluşturmakta. Diğer iki kitap ise “Cumhuriyet Döneminde Arnavutköy” ve “Geçmişin Sesinden Arnavutköy: Savaşın ve Göçün Çocuklar” adlı eserlerdir.
Yarınların İstanbul’un olacağına, İstanbul’un yarınının da Arnavutköy’ün olacağına yürekten inanmaktayız. Bu vesileyle, hepinizi saygı ve sevgi ile selâmlar, gösterdiğiniz ilgi ve verdiğiniz destek için en kalbî şükranlarımı sunarım.
Külliyatın hazırlanmasına emeği geçen herkese yürekten teşekkür ederim.
Ahmet Haşimi Baltacı Arnavutköy Belediye Başkanı
7
İÇİNDEKİLER
SUNUŞ ............................................................................. 6 İÇİNDEKİLER ................................................................... 8 KISALTMALAR ............................................................... 16 ÖNSÖZ ........................................................................... 18 GİRİŞ ................................................................................. 20 Arnavutköy ................................................................................................................................... 22 Bahşayiş ......................................................................................................................................... 24 Baklalı ............................................................................................................................................. 26 Balaban........................................................................................................................................... 26 Boğazköy........................................................................................................................................ 28 Bolluca ............................................................................................................................................ 30 Boyalık ............................................................................................................................................ 30 Dursunköy ..................................................................................................................................... 32 Hacımaşlı ....................................................................................................................................... 32 Hadımköy ...................................................................................................................................... 34 Haraççı............................................................................................................................................ 38 İmrahor .......................................................................................................................................... 38 Karaburun...................................................................................................................................... 40 Nakkaşköy ..................................................................................................................................... 42 Ömerli............................................................................................................................................. 44 Sazlıbosna...................................................................................................................................... 44
bet edip istişarede bulunan Süvari Binbaşısı Abdurrahman ile Ocak-ı Âmire Kethüdası Süleyman’ın bir süre ikamet etmek üzere askerleriyle birlikte Nakkaş köyüne hareket edecekleri
3 .................................................................................................................59 Rusya’nın kazak atlılarının Podime ve Ormanlı’yı ele geçirdikleri, Rus askerlerinin Midye’ye doğru çekildikleri / Rusların eline esir düşen Osmanlı esirlerinin kurtarılması ve Karaburun’un muhafazasına özen gösterilmesi
4 .................................................................................................................62 Çatalca müdafaa hattının önemli yerlerinden olan Büyükçekmece, Bahşayiş ve Yeşiltepe mevkilerinin birinci derecede sağlamlaştırılıp güçlendirilmesi için gerekli masrafların temini
5 .................................................................................................................64 Sultan II. Abdülhamid’in emriyle Çatalca’da yapılması emredilen Bahşayiş istihkâmının hafriyatına istihkâm ve topçu askerleri tarafından başlandığı
6 .................................................................................................................66 5.000 metreden ileriye atılan mermilerin hedeflerdeki sonuçlarının tespiti amacıyla bir telefon takımının Edirne treniyle Hadımköy’e gönderileceği
7 .................................................................................................................67 Terkos suyuna yabancı maddelerin girmesini önlemek için Çatalca’da bulunan askerî bir birliğin görevlendirildiği
8 .................................................................................................................70
Tayakadın ........................................................................................................................46 Terkos ..............................................................................................................................46 Yassıören.........................................................................................................................52 Yeniköy ............................................................................................................................52
Karaburun köyündeki topçu birliği tarafından Ramazan ayı ile diğer özel günlerde top atılmakta iken bir süredir atılmadığından dolayı ahalinin imsak ve iftar zamanlarını lâyıkıyla bilemedikleri, Karaburun köyünden daha büyük ve ahalisi yoğun olan Müslüman köyleri için iftar ve sahurda Kurukavak ve Mahmutpaşa tabyalarından birer ve bayramlarla resmî ve dinî günlerde sadece Çatalca kasabası karşısındaki Hamidiye tabyasından top atıldığı, Kurukavak tabyasından atılan topun Karaburun köyünden duyulacağı
Askeriye ve Güvenlik .................................................. 54
9 .................................................................................................................71
1 .................................................................................................................56 Istranca köyüne gelen 6.000 civarındaki muzır kimselerin Çatalca’ya da başka bir askerî kuvvet göndererek bölgedeki Osmanlı ordusuna zorluk çıkarmak istediklerinden Osmanlı birliklerine iki saat mesafede bulunan Nakkaş köyüne bir sergerde tayin edilerek bir miktar asker gönderilmesinin uygun olduğu
2 .................................................................................................................58 Çatalca kazasındaki orduya ulaştıkları zaman Salih Bey ve diğer memur ağalarla soh-
Sultan II. Abdülhamid’in emriyle Hadımköy’de yapılan top atış tatbikatlarında elde edilen sonuçların listesi
10 ...............................................................................................................74 Çatalca istihkâmlarından Karaburun istihkâmlarına gönderilen 15 santimetrelik 5 top ile toplara ait 220 varil harp mühimmatının tekrar Çatalca’ya iade edilmek üzere trenle Hadımköy’e sevk edildiği
11 ...............................................................................................................76
Karaburun’a iki saat uzaklıkta bulunan Maltepe mevkiinde Binbaşı Sadık Bey, Tophane-i Âmire yaverlerinden Yüzbaşı Muhyiddin Bey ve 10 kadar işçiyle yapılan eski eser kazı çalışmalarında herhangi bir şey bulunamadığından hafriyata nihayet verildiği
12 ...............................................................................................................78 Çatalca Bidayet Mahkemesince ahaliden müsadere edilen muhtelif cinslerde 96 adet silâhın Tophane-i Âmire Müşiriyeti’ne gönderilmek üzere en yakın askerî depolardan biri olan Hadımköy’deki Sancaktepe Cephanesi’ne konduğu
13 ...............................................................................................................80 Bahşayiş ve Ömerli köylerinde iki tane karakol inşa edilerek masraflarının umum jandarmanın Rumî 1320 senesi bütçesinde yer alan taşra inşaat ve tamirat tertibinden karşılanması hakkında Sultan II. Abdülhamid’in emri
14 ...............................................................................................................81 Hadımköy’e giden 23 Yunan askerinin İstanbul’a hareket ettikleri
15 ...............................................................................................................82 Boğazköy ve Arnavutköy halkından jandarma elbisesini giyinmiş 50’den fazla silahlı şahsın Osmanlı devriyelerine ateş etmek üzere hazırlıkta oldukları ve maksatlarının çevredeki Müslüman köylere tecavüzde bulunmak olduğu haber alındığından asayişin sağlanması için bir miktar jandarmanın olay yerine sevki
16 ...............................................................................................................84 Şamlar köyünde aramalarda bulunduktan sonra Çatalca mıntıkasına geçerek Haraççı köyünde bir süre kalan bir İngiliz birliğinin Arnavutköy’de geceyi geçirdikten sonra ertesi günü İstanbul’a hareket ettiği
17 ...............................................................................................................85 Çatalca’da bulunan Yunan askerî birliğinin bütün teçhizatıyla beraber Hadımköy’e nakledildiği ve istasyon memurlarının talebi üzerine istasyona geçici bir birlik yerleştirildiği
kilde yerine getirdiğinden dolayı teşekkür ederek döndüğü ve köyde yapılan aramalar neticesinde suçları sabit olan iki kişinin tutuklandığı
21 ...............................................................................................................96 Tamamen silâhlanan Boğazköy ile Arnavutköy halkına İstanbul’dan birçok silâhlı Rum palikaryalarının iltihak ettiklerinin Hadımköy Fransız Kumandanlığı’na bildirilmesi üzerine Boğazköy’e yaklaşıldığı sırada Fransız askerleriyle Yunan askeri elbisesi giyinmiş seksenden fazla silâhlı şahıs arasında çatışma çıktığı, Fransız kuvvetleri tarafından yapılan aramalarda Boğazköy’de silâh ve cephane ele geçirildiğinden eşkıyanın suçüstü yakalanmasının Fransızlar üzerinde önemli bir etki oluşturduğu
22...............................................................................................................97 İstanbul’dan dönmekte olan 4 Müslüman’ı Kanlıbostan’da dövüp paralarını gasp eden Rum çetesini yakalamak için Boğazköy’e giden jandarma müfrezesine köy ahalisi ile bunlar arasında bulunan Yunanlılar tarafından ateş açılması sonucu müsademeye başlanıldığı / Rum çetesini yakalamak üzere Osmanlı ve Fransız müfrezeleri tarafından operasyon başlatıldığı
23.............................................................................................................102 Çatalca havalisi ile Hadımköy’de bir Yunan subayının kumandası altında bulunan ve avenesi Yunan askerlerinden meydana gelen bir çetenin halen Osmanlı egemenliği altında bulunan köylerde teşkilâtlanıp ihtilâle sevk edici tahriklerde bulunduğundan siyasî teşebbüslerde bulunulması
24.............................................................................................................104 970 askerden meydana gelen bir Yunan taburunun Çatalca’ya iki saat uzaklıktaki Hadımköy’de bulunduğu / İstanbul’un işgali üzerine Çatalca sancağı ve Makriköy kazası sınırı yakınında ahalisi Rum olan Boğazköy ile Arnavutköy halkının Müslüman halka saldırıda bulundukları / Hadımköy’de bulunan Yunan taburundan 110 kişilik bir kuvvetin Terkos Kumpanyası Şirketi Su Yükseltme Fabrikası’nı korumak amacıyla Terkos’a gönderildiği / Yunanlıların Terkos civarındaki telefon tellerini tahrip ettikleri
18 ...............................................................................................................88 Hadımköy ve Terkos’ta bulunan Yunan subayları tarafından Rum köylerinde çeteler kurulması, Hadımköy’den katırlarla Boğazköy ve Arnavutköy’e cephane sevki ve Yeniköy’de Rumlardan gönüllü olarak asker kaydının başkent İstanbul’un güvenliğini tehlikeye sokacağından bu tür faaliyetlere fırsat verilmemesi / Görünüşte Terkos Fabrikası’nı korumak, gerçekte ise Yeniköy ve Terkos’taki Rumları silâhlandırarak bölgedeki köylerin Çatalca ile bağlantısını kesmek isteyen bir Yunan bölüğünün çete teşkilâtı kurmak amacıyla faaliyette bulunduğu
Bayındırlık Çalışmaları ...............................................108
19 ...............................................................................................................92
Terkos gölü su imtiyazı ile bu imtiyazın zararlı tarafları, Terkos gölünün harp sırasındaki önemi ve Dersaadet Su Kumpanyası hakkında bazı gizli bilgilerin yer aldığı rapor
Hadımköy’de bulunan Yunan taburu subay ailelerinin yerlerine sevk edilmek üzere hareket edecekleri, Hadımköy’e gelen trenlerden birincisiyle İstanbul’dan 615 Fransız askerinin bölgedeki hastane ve idare ambarlarını yerleşmek üzere Yunanlılardan teslim aldıkları, Hadımköy’e ikinci bir trenle 3 subay ve 180 asker, 8 makineli tüfek, 126 katır ve beygir, 15 nakliye ve 9 mutfak arabası, 1 otomobil geldiği, üçüncü bir trenin beklenmekte olduğu, bölgedeki Yunan taburunun eşya ve ağırlığını trene yüklemesine rağmen henüz trenin hareket etmediği
20...............................................................................................................94 Çatalca’nın Arnavutköy ihtiyar heyetinin güya köylerinin Türk çeteleri tarafından abluka edilerek katliam yapılmakta olduğuna dair Kemerburgaz’daki İngilizlere yaptıkları başvuru üzerine olay yerine Kaptan Stero’nun kumandası altında 100 kişilik bir İngiliz kuvveti, müfreze kumandanı ile görüşülerek “Arnavutköylülerin hükümete karşı isyan hazırlığında olduklarından hükümetin emirlerini dinlettirmek için köyün abluka edildiğini ve köye gidilerek iddiaya aykırı olarak katliam değil, asayişin temini için gelinmiş olduğunu” münasip bir dille anlatmasıyla Kaptan Stero’nun hakikat dışı suçlamalarda bulunan köy ihtiyar heyetini azarlayıp müfreze kumandanına vazifesini tarafsız bir şe-
1 ...............................................................................................................110 Terkos gölünden Beyoğlu’na suyolu yapmak için gerekli alet ve edevatın nakliyatını kolaylaştırmak üzere Terkos-Karaburun arasında bir tramvay hattı ile Karaburun’da bir set ve iskele inşa edilmesi
2 ...............................................................................................................112 3 ...............................................................................................................116 Sarıyer taraflarında, Terkos gölü ve Karaburun’a doğru yol yapımına devam edildiği / Nafia Nezareti mühendislerinden Çerkesyan Efendi tarafından Şişli’den Büyükdere ve Kâğıthane’ye ve Ayazağa Çiftliği’nden geçerek Maslak’a ve Büyükdere’den Bahçeköyü bentlerine ve oradan Belgrad köyüne ve Tarabya’dan Hacıosman bayırına ve Emirgân’dan Maslak’a ve İstinye’den Baltalimanı’na ve oradan Zincirlikuyu’ya ve Arnavutköy’den yine oraya kadar olan eski yolların tamiri için muayene ve keşfinin yapılarak haritasının düzenlendiği / Çatalca’dan Terkos nahiyesinin merkezi olan Karacaköy’e kadar inşasına başlanan yolun bir kısmının tamamlandığı
4 ...............................................................................................................118 Çatalca kazasına bağlı Arnavutköy’de bulunan eski Rum kilisesi arsasına Rum Patrikliği’nin başvurusu üzerine Aya Tanaş adıyla yeni bir kilise yapılmasına Sultan II. Abdülhamid’in irâdesiyle ruhsat verildiği
5 ...............................................................................................................119 Haraççı Çiftlik-i Hümâyûnu’nda yapılmakta olan cami ile mektebin çevre duvarlarının bir kısmı yıkılıp geri kalanı da yıkılmaya yüz tuttuğundan güzel bir şekilde yeniden inşası
6 ...............................................................................................................120 Terkos köyü sınırları içinde bulunan ve umumun menfaatine tahsis edilen Papaz çeşmesinin set çalışmaları sırasında tahribi sebebiyle Terkos Su Kumpanyası tarafından onarımının yaptırıldığı
7 ...............................................................................................................121 Terkos Şu Şirketi’nin su bulunan yerleri kontrol edip Kuşkaya bölgesinin sularını toplayarak Tayahatun köyüne nakletmesi ve suyolları güzergâhının belirlenmesi için şirket tarafından gönderilen komisyon ile Erkân-ı Harbiye Kaymakamı Raif Bey ve beraberindekilerin düzenledikleri raporu takdim ettikleri / Çatalca istihkâm hatları dışındaki mevkilerden temin edilerek Tayahatun’a getirilecek su mecrasının Eyvanlı ve Mühendis Tabyası arasından geçeğinden bölge halkının susuzluktan dolayı şikâyetçi olacakları ve suyolunun istihkâm dışında bulunmasından ötürü seferberlik durumunda söz konusu yolun tahribinin mümkün ve mahzurlu olacağı
8 ...............................................................................................................122 Boğazköy’de inşa masrafları kilise gelirlerinden karşılanmak üzere Rum kilisesi yapılmasına Padişah II. Abdülhamid tarafından izin verildiği
9 ...............................................................................................................124 Hadımköy’den Yassıören’e 12 kilometrelik bir tren hattı döşenmesi için gerekli sözleşmenin düzenlenerek çalışmalara başlanması / Hadımköy’den Yassıviran’a kadar inşa edilecek demiryolu güzergâhının keşfi için Kont Witali tarafından Hadımköy’e gönderilecek mühendislere askerî makamlarca kolaylık gösterilmesi ve refakatlerine tayin edilen Erkân-ı Harbiye kolağalarından Macit ve Erkân-ı Harbiye Dairesi’ne memur Yüzbaşı Şevket Efendilerin masraflarının Nizamiye Hazinesi’nden karşılanması
yolunun ve Küçükçekmece kazasında tamire muhtaç diğer yolların bakım ve onarımlarının yapılması / Kemerburgaz köyünden Çobançeşme’ye giden yolun kullanılamaz bir duruma geldiği / Kovukkemer yakınındaki köprünün döşemesi tamamen bozulduğundan birçok hayvanın sakatlanıp telef olduğu
15 .............................................................................................................134 İzzeddin, Bahşayiş ve Papazburgaz Çiftliklerinde yapılan camiler ile mekteplerin inşaat masrafları sırasında müteahhit Haci Artin ve Kasbar ustaların nakliye vs. işlerden dolayı halka olan borçlarının halkın Alibey Çiftliğine olan tohumluk borçlarından mahsup edilip edilemeyeceği
16 .............................................................................................................136 Sazlıbosna Camii ile İptidai Mektebi’nin 4.039 kuruş harcanarak tamirlerinin yapıldığı
17 .............................................................................................................137 İstanbul ahalisinin susuzluktan dolayı çektiği sıkıntı bentler civarında bulunan Balabandere, Kılıçpınarı ve Kızıltaş sularının künklerle bentlere akıtılarak giderilebileceğinden bent yollarının Su Nâzırı Ömer Efendi’nin nezareti altında temizlenmesi
18 .............................................................................................................138 Çatalca topçu alaylarının merkezi olan Hadımköy’deki mescidin darlığının yanı sıra minaresi olmaması ve köyde başka cami ve mescit bulunmamasından dolayı mescit dışında ve toprak üzerinde namaz kılındığı ve özellikle de kış mevsiminde zorluk çekildiğinden minareli bir mescit yapılması / Hadımbaba Türbesi’nin onarımı için gerekli meblağın Hazine-i Hâssa Nezareti’ne bağlı Çatalca Sancağı Emlâk-ı Hümâyûn İdaresi’nden karşılanması
19 .............................................................................................................140 İzzeddin, Bahşayiş, Papazburgaz, Haraççı ve Sazlıbosna köylerindeki cami ve mekteplerin tamir masrafları olan 11.400 kuruşun hazinece müteahhidine ödendiği
20.............................................................................................................142
10 .............................................................................................................126
Bahşayiş ve Ömerli köylerine karakol yapımına Sultan II. Abdülhamid tarafından izin verildiği
Çatalca’dan Büyükçekmece kazasına kadar yapılan, Çatalca’dan Karacaköy ve Silivri’ye kadar inşasına başlanıp tamamlanamayan ve birçok yeri bozulan şoselerle Hadımköy’den Terkos’a kadar inşa edilmekte olan şoselerin tamiri için gerekli paranın temini
21 .............................................................................................................143
11 .............................................................................................................127 İstanbul’da içilen ve kullanılan tatlı sular genellikle Terkos gölü ile bentlerden geldiğinden başkentin çekmekte olduğu su sıkıntısının başlıca sebebinin suyollarının bozukluğundan kaynaklandığı, bunların bakım ve onarımlarının yapılmadığı sürece bentlerin yükseltilerek suların artırılmasının beklenen faydayı sağlayamayacağı
12 .............................................................................................................128 Nakkaş köyündeki Babanakkaş adıyla bilinen merhum Mahmud bin Şeyh Bayezid Camiii’nin onarıma muhtaç olan kurşunlarıyla diğer bazı yerlerinin tamiri
13 .............................................................................................................130 İstanbul tarafında ve Altıncı Daire sınırları içinde bulunup Kırkçeşme ve bent suyollarında yapılacak bakım ve onarımlar sebebiyle susuz kalan 30 kadar çeşmeye geçici olarak Terkos suyu verilmesi
14 .............................................................................................................132 Küçükçekmece kazasına bağlı Rumelifeneri nahiyesinin Sarıyer’e doğru olan yolu geçilmez bir hale geldiğinden tamirinin nahiye ahalisi tarafından talep edildiği / Bahçeköy’den Terkos’a kadar yapılacak 30 kilometrelik yol yapımı çalışmalarının devam ettiği, gerek bu yolun ve gerekse Terkos’tan Çatalca sancağında bulunan Hadımköy’e kadar yapılacak diğer askerî yolun inşası için tahsisata ihtiyaç olduğu / Rumelifeneri
Hadımköy-Terkos-Bahçeköy yolunun Terkos-Bahçeköy bölümünün inşa giderlerinin İstanbul, Eyüp, Üsküdar ve Galata ahalisinden karşılanması
22.............................................................................................................144 Hadımköy-Terkos ve 44 kilometrelik Terkos-Bahçeköy yolunun Çatalca sancağına tesadüf eden kısmı ile geri kalan bölümünün inşa edilerek masraflarının karşılanması
23.............................................................................................................146 Bahşayiş köyünde Sultan II. Abdülhamid’in emriyle yapılması emredilen cami ve mektebin 23.765 kuruş harcanarak inşaatının tamamlandığı
24.............................................................................................................147 Çatalca Emlâk-ı Hümâyûn İdaresi altında bulunan Haraççı ve Papazburgaz köylerindeki okul ile camilerin tamiri sırasında yeniden inşasına ihtiyaç hissedilen kısımların gerekli masraflarının hazineden ödenmesi
25.............................................................................................................148 İçmeye elverişsiz bir hale gelen Terkos ve Kâğıthane suları yüzünden İstanbul’da bazı bulaşıcı hastalıkların ortaya çıktığının anlaşılması üzerine bent sularının lâyıkıyla dezenfektesi için iki tane süzgeç inşası ile bentlerin bakım, onarım ve temizliklerinin yapılarak suyollarının demir borularla değiştirilmesi
Dinî Kurumlar ve Vakıflar ....................................... 150 Baklalı köyünde Geylânî Ali Paşa Camii’nde imam ve hatip olan Mehmed’in kendi isteğiyle görevini Ömer Halife’ye devrettiği
vermeleri kararlaştırılan parayı düzenli olarak ödeyeceklerine dair teminat göstermedikleri ve ormanı tahribe devam ettikleri, ayrıca 15 muhacir ailesini daha söz konusu mahalle getirdiklerinden bu ailelerin hükümet tarafında kaldırılmaları ve 40 hane halkına icareyi kabulden başka çare olmadığının tebliğ edilerek dinlemedikleri takdirde birer ikişer hane kaldırılıp başka köylerde iskânlarına çalışılması
2 ...............................................................................................................153
13 .............................................................................................................167
Gazi Ali Paşa’nın Yassıören köyündeki camiinin imam ve hatibi Ali ihtiyar olduğundan kendi rızasıyla görevini Salih Halife’ye devrettiği
Babanakkaş köyünde Defterdar Derviş Efendi Vakfı hayratından boş arsa halindeki caminin yeniden inşası için gerekli ödeneğin tahsisi
3 ...............................................................................................................154
14 .............................................................................................................168
Babanakkaş köyünde hayır sahiplerinden eski defterdar Derviş Mehmed Efendi’nin Nakşibendi Zaviyesi’nde hücre sahibi olan Ahmed’in vefatıyla yerine oğlu Mustafa’nın tayin edildiği
Çatalca’da topçu alaylarının merkezi olan Hadımköy’de vakfı olmayan ve küçüklüğü yüzünden gerek askerlere ve gerekse ahaliye yetmeyen mescidin genişletilmesi, yeni bir minare yapılması ve Hadımbaba Türbesi’nin de tamir ettirilmesi
1 ...............................................................................................................152
4 ...............................................................................................................155
15 .............................................................................................................170
Eski defterdarlardan Derviş Mehmed Efendi adındaki hayır sahibinin Babanakkaş köyündeki vakfının kayyımlık ve müsebbihlik vazifelerinin Mehmed Halife’nin vefatı üzerine istihkak erbabından İbrahim Halife’ye verilmesi
Nakkaş köyündeki Babanakkaş Camii’nin tamire muhtaç olan yerlerinin bakım ve onarımı için gerekli paranın cami vakfının hazinedeki mevcudundan mahsup edilmek üzere mahallî evkâf sandığından karşılanarak vakıf muhasebesine ithali
5 ...............................................................................................................156
16 .............................................................................................................172
Babanakkaş köyünde Mustafa Ağa’dan boşalan Mehmed bin Şeyh Bayezid, diğer meşhur adıyla Babanakkaş Camii Vakfı kâtipliğinin İsmail Nazif Efendi’ye tevcih edildiği
Arnavutköy’de bir Rum kilisesine ait arazide çini toprağı olduğuna dair gelen haber üzerine mahallinde yapılan incelemede söz konusu kilise adına 4 dönüm tarla bulunduğu, çini toprağı çıkan yerin Değirmenaltı mevkiinde 100 dönüm boş vakıf arazi içinde Barutçubaşızadeler’den Arakil Bey’in damadı Hollanda vatandaşı ve Mısır’da İngiliz askeri miralaylığından emekli Charles Scheffer Bey’e ait olduğunun tespit edildiği
6 ...............................................................................................................158 Verdinaz Hanım’ın Aksaray yakınında bina ve ihya eylediği mektep ve sebilhaneye vakfettiği Arnavutköy’de bulunan vakıf bostanının bitişiğindeki vakfının boş arsasına vakfa yarar sağlamak amacıyla hane yapılmasına Padişahça izin verildiği
7 ...............................................................................................................159 Baba Nakkaş demekle meşhur merhum Mehmed bin Şeyh Bayezid adlı hayır sahibinin Babanakkaş köyünde kendi ismiyle yaptırdığı mescidinde müezzinlik, salâ müezzinliği, devirhanlık ve cüzhanlık gibi görevleri yerine getirmek üzere vefat eden Abdurrahman Halife’nin yerine İsmail Halife’nin tayini
8 ...............................................................................................................160 Babanakkaş köyündeki Defterdar Derviş Mehmet Efendi Vakfı’ndan ücretini almak üzere bazı görevlerde istihdam edilen Mehmet Nuri’nin çocuksuz vefatı üzerine1/4 hissesinin kardeşi ve vekili Hafız Mustafa Raşit’e tevcihi
9 ...............................................................................................................161 Hacımaşlı köyünde Cuma ve bayram namazları kılınacak cami olmadığından cemaat kışın zorluk çektiğinden dolayı köydeki mescidin cami haline getirilmek üzere minber konulması, Cuma ve bayram namazları kılınması için sultanın izin vermesi ve hitabetine de Seyyid İbrahim Halife’nin tayin edilmesi
10 .............................................................................................................162 Babanakkaş köyündeki Fatma Hatun Mescidi imamlığına Süleyman Halife’nin oğlu Hasan’ın imam olarak tayin edildiği
11 .............................................................................................................163 Maaşını İstanbul ve Çatalca’da Gazi Ali Paşa Camii ve Mektebi Vakfı’ndan alan Havâss-ı Refia kazasına bağlı Terkos nahiyesinin Yassıören Köyü Camii İmam-Hatibi Seyyid Ahmed Efendi’nin berâtı yangında zayi olduğundan kendisine yeni berât verilmesi
12 .............................................................................................................166 Gelirleri İstanbul’da Yenibahçe’de bulunan Gureba-yı Müslimîn Hastanesi’ne ait olan Bezmiâlem Valide Sultan’ın icare-i vahideli evkafı akarlarından Terkos nahiyesine bağlı Balabanburnu ormanlarıyla arazisine yerleşen 40 hane muhacir ailesinin vakfa yıllık
17 .............................................................................................................174 Yeniköy sınırlarındaki Tayahatun Vakfı’ndan olup Mazhar Paşa veresesine ait bulunan çiftlik, orman, arazi ve çayırlar hakkında incelemelerde bulunmak üzere İstanbul’da Boğaziçi’nde Boyacı köyünde Mazhar Paşa’nın evinde ikamet eden Osman Efendi’nin Çatalca’ya gideceği
18 .............................................................................................................176 Bezmiâlem Valide Sultan Vakfı’ndan Balabanburnu mevkiinde kurulan Muhacirin köyünde daha önce inşa edilen caminin harap olması yüzünden yıkılarak yeniden kârgir olarak yapıldığı, camiye arazi tahsis edildiği ve cami hatipliğinin aylık 5 kuruş ücretini vakıftan almak üzere Ferhad Efendi’ye tevcih edildiği
Eğitim-Öğretim Faaliyetleri ......................................178 1 ...............................................................................................................180 Haraççı Çiftlik-i Hümâyûnu’nda inşa edilen Naime Camii ve İlkokulu’nun açılış törenleri için lüzumlu eşyanın İstanbul’dan satın alınarak gönderilmesi
2 ...............................................................................................................183 Papazburgaz, İzzeddin ve Bahşayiş cami ve mekteplerinin tamiri / Mektep muallimlerinin yeni usulde eğitim ve öğretim vermeleri / Muallimlerin maaşlarının az olduğu, ancak başka muallim tayininin mümkün bulunmadığı / Yazı yazmayı bilmeyen Gelveri, Haraççı ve Sazlıbosna muallimlerinin talebeleri yazı bilgisinden mahrum bıraktıkları / Yeni muallim tayininin masraflı olması sebebiyle duruma çare olmak üzere Kılınçlı İmamı Hafız Halil Efendi’nin maaşına zam yapılarak muallim tayin edilmesi ve kendisine Hafız Mehmed Efendi’nin yardımcı olması / Mektepler Müfettişi Mehmed Efendi’nin yazı muallimliğinde bulundurulmak üzere maaşına zam yapılması
3 ...............................................................................................................186 Çatalca Sancağı’nda bulunan Gelveri ve Haraççı Çiftlikât-ı Hümâyûnu iptidai mektep-
lerinde hafızlıklarını bitiren Kırım ve Rumeli muhacir çocuklarının hafızlık törenlerinin Haraççı’daki Naime Camii ile Silivri’deki Pirî Mehmed Paşa Camii’nde yapılarak öğrencilere ödül olarak birer kat elbise ve hocalarıyla ihtiyaç sahiplerine de mahallî Emlâk-ı Hümâyûn gelirlerinden para verildiği
4 ...............................................................................................................187 Çatalca sancağındaki Haraççı ve Gelveri Çiftlikât-ı Hümâyûnu iptidai mekteplerinde hafızlıklarını tamamlayan talebelerin Haraççı’da Naime Camii’nde ve Silivri’de Pirî Mehmed Paşa Camii’nde yapılan hafızlık töreninden ötürü Sultan II. Abdülhamid’e teşekkür edilip dualarda bulunulduğu
5 ...............................................................................................................189 Haraççı Çiftlik-i Hümâyûnu’nda inşa edilen Naime Camii’nin imamlık ve hatipliğine Şumnulu Hacı Hafız Osman Efendi, müezzinliğine Şumnulu Süleyman Efendi ve iptidai mektebi muallimliğine Vidinli Hafız Yusuf Efendi’nin tayin edildikleri
6 ...............................................................................................................190 Haraççı Köyü İptidai Mektebi’den diploma alarak hafız olan Hüseyin ve Emin Efendilere birer kat elbise ile hocalarına, diğer hafızlara ve ihtiyaç sahiplerine dağıtılmak ve cümlesine yemek yemeleri için 2.000 kuruşun kendi sadakası olarak harcanması hakkında Sultan II. Abdülhamid’in emri
7 ...............................................................................................................191 Çatalca Emlâk-ı Şahane Şubesi’ne bağlı Sazlıbosna köyü İptidai Mektebi öğrencilerinin Rumî 1310 yılı Mart başından Nisan sonuna değin iki aylık devamlarına ait liste
8 ...............................................................................................................196 Kılınçlı, Gelveri, Bahşayiş, Haraççı, Sazlıbosna ve İzzeddin köylerindeki iptidai mektepleri öğrencilerine imtihanları sonucunda diplomalarının verilerek terfi sınıflarını gösteren imtihan cetveli, yazı varakaları ve devam jurnallerinin Çatalca Emlâk-ı Hümâyûn İdaresi’ne gönderildiği / Söz konusu öğrencilerin devam ve tahsillerindeki başarı takdire lâyık bulunarak müfettişle birlikte mektep muallimlerine duyulan memnuniyetin ifade edilmesi
9 ...............................................................................................................197 İzzeddin, Bahşayiş ve Papazburgaz köylerinde inşa edilecek cami ve mektebin temellerinin Çatalca mutasarrıfı ve nâibi efendi, Çekmece kaymakamı ve nâibi efendi ile hıfz cemiyeti için Çatalca’ya gelen Emlâk-ı Hümâyûn Komisyonu Başkâtibi Hafız Mehmed Refik Efendi, Mühendis Yüzbaşı Ali Rıza Efendi vs. zatların huzurunda atılarak tören yapılacağı
10 .............................................................................................................198 Haraççı İptidai Mektebi’nden diploma alarak hafızlıklarını tamamlayan dört efendinin Naime Camii’nde yapılacak “hıfz cemiyeti”ne katılmak üzere Emlâk-ı Hümâyûn Komisyonu Başkâtibi Hafız Mehmed Refik Efendi’nin görevlendirildiği
11 .............................................................................................................199 İzzeddin, Bahşayiş ve Papazburgaz köylerinde Sultan II. Abdülhamid’in emriyle inşa edilen cami ve mekteplerin temel atma törenlerinin devlet ileri gelenleri, askerî erkân ve halkın katılımıyla yapıldığı
12 .............................................................................................................201 Bahşayiş Çiftliği’nde iskân edilen Kırım muhacirlerinin dinî akideleriyle eğitim-öğretimlerinin temini ve beş vakit namazın edası için inşa edilen cami ve mekteplerin muallim, imam ve müezzinlerine tahsis edilen maaşlarının ödendiği, öğrencilere ücretsiz Kurʼân-ı Kerim, kitaplar, risaleler ile kâğıt ve kalemler verildiği, ahalinin cehaletten kurtarılması için her türlü kolaylık ve yardımın sağlandığı / Rumeli muhacirlerinden olup ilim ve maarif erbabından Bahşayiş köyü muallimi ve aynı zamanda imam vekili ve hatibi olan Hacı Mustafa Efendi’yi köy ahalisi istemeyip yerine İzzeddin köyünden Kırımlı Mehmed Efendi’yi imam ve muallim seçtiklerinden Mustafa Efendi’nin başka
bir köy mektebi muallim ve imamıyla becayiş ettirilmesi
13 .............................................................................................................204 Hadımköy’de inşa edilen mektebin muallimliğine 142,5 kuruş maaşla köy imamı Said Efendi’nin ve muallim muavinliğine 95 kuruş maaşla askerî rüştiyeden ihraç edilen Fuad Efendi’nin tayin edildikleri
14 .............................................................................................................205 Hadımköy’de inşa edilen mektebin ek binalarından olan iki adet dükkânın kira bedelinin Hazine-i Hâssa-i Şahane’ye ait olduğu
15 .............................................................................................................206 Kırım muhacirlerinden olan Sazlıbosna köyü imamı ve muallimi Hacı Süleyman Efendi’nin aile fertleri kalabalık bulunduğu, maaşından başka geçim vasıtası olmadığı ve okuldaki öğrencilerin eğitim ve terbiyesine olağanüstü gayretinden dolayı maaşına zam yapılması
16 .............................................................................................................208 Sazlıbosna Köyü İptidai Mektebi Muallimi Mecid Efendi’nin görevini güzel bir şekilde yerine getirdiğinden ötürü emsallerine nazaran düşük olan maaşına zam yapılmasına izin verilmesi
17 .............................................................................................................209 Arnavutköy’de Sultan II. Bayezid Vakfı’ndan 1.000 kuruş kıymetindeki arsaya kıymeti nispetinde yıllık 10 kuruş icare-i zemin tahsisle bir adet Rum mektebi inşasına Sultan Mehmed Reşad tarafından izin verildiği
18 .............................................................................................................210 Ahalisi tamamen Rum cemaatinden meydana gelen ve 165 hanede 1.100 nüfustan fazla olan Çatalca’ya bağlı Arnavutköy’de Sultan II. Bayezid Han Vakfı’na ait arsaya Rum erkek ve kız çocukları için masrafları kilise sandığından karşılanmak üzere mektep inşasına padişahın iradesiyle ruhsat verildiği
İdarî ve Hukukî Meseleler..........................................216 1 ...............................................................................................................218 İstanbul Rum Patrikliği’ne bağlı olan Terkos ve Tevâbii Rum Metropolidi Rahip Samoil’in görevine bazı kilise papazları ve vekillerinin karışmaması Aslen Köstendil kazası halkından olup Çatalca nahiyesine bağlı Nakkaş köyünde oturan Bulgar Asatko veled-i Aslafko’nun harmanındaki buğdayları ve keten tarlalarını aralarındaki alacak verecek davasından dolayı Kıbti ahalisinden Ali bin İbrahim’in yaktığına dair Çatalca Nahiyesi Nâibi Hasan Rüştü Efendi’nin ilâmı
2 ...............................................................................................................220 3 ...............................................................................................................222 Arnavut Zâim adlı kimsenin Terkos kazası köylerinden Arnavutköy çorbacısı Dimitri’de olan 9.426 kuruş alacağından dolayı Fetvahane’de mahkeme edilmek üzereyken Dimitri’nin bir yolunu bulup memleketine firarı sebebiyle Mübaşir İbrahim tarafından bulunarak İstanbul’a getirilmesi
4 ...............................................................................................................224 Terkos kazasına bağlı Yassıören, Boyalık, Baklalı, Dursun, Çilingir, Hacımaşlı, Şamlar, Ayayorgi, İkitelli, Bülbülce, Kızılca ve Yenice köylerinin Kaza-i Erbaa’ya bağlanması
5 ...............................................................................................................226 Arnavutköy’de tasarruflarındaki arazi ve meraya çevredeki köyler ahalisi tarafından yapılan müdahalenin önlenmesi hususunda Anastaş vs. kimseler imzalarıyla verilen dilekçe üzerine gereğinin yapılması
6 ...............................................................................................................227
18 .............................................................................................................243
Balabanburnu ve Yassıören köylerinden Deliyunus Çiftliği arazisinin 2-3 bin dönümüne yapılan müdahalenin önlenmesi
Deliyunus köyü halkının öşürlerini köy mültezimine vermesine rağmen Balaban köyü mülteziminin de öşür istemesi yüzünden iki köy arasında çıkan problemin esasen Beykonağı’ndaki arazinin Bezmiâlem Valide Sultan Vakfı’na ait olup Balabanburnu köyü sınırında olması ve sancak öşrünün müzayede ve ihalesi sebebiyle Deliyunus köyü halkının söz konusu araziden elde edilen hububat öşrünü Balabanburnu köyü mültezimine vermemesinden dolayı çıktığı
7 ...............................................................................................................228 Bahşayiş köyünde yalaklık ve hayvan çayırları otlarının öteden beri köy ahalisine ait olmasına rağmen korucular tarafından kaldırılmasına engel olunduğundan adaletin yerine getirilmesini isteyen köy halkının başvurusu üzerine söz konusu otların eskiden olduğu gibi niçin Bahşayiş ahalisine verilmediğinin bildirilmesi
19 .............................................................................................................246
Terkos nahiyesine fahri olarak ehil ve becerikli gayrimüslim bir müdür muavini tayin edilmesinin Sultan II. Abdülhamid’in emri olduğu
Miralay Charles Scheffer Bey’in Çatalca sancağının Arnavutköy’ünde mutasarrıf olduğu araziye İngiliz Devleti tebaasından Mösyö Camille ile Fransa Devleti tebaasından Mösyö Tared tarafından yapılan müdahalenin önlenmesine dair yaptığı başvurunun tahkiki sonucunda söz konusu araziye herhangi bir tecavüzde bulunulmadığı, iki taraf arasında tartışmalı olan Aktoprak bayırının Scheffer Bey’in sınırları dışında ve Arnavutköy halkına ait mera toprağında olduğu ve söz konusu meranın da Camille ve ortağı Tared’in kaolin ocağı açılması için ruhsat aldıkları yerde bulunduğunun anlaşıldığı
10 .............................................................................................................231
20.............................................................................................................248
Arnavutköy’ün Rumî 1309, 1310 ve 1311 seneleri muhtarı Harso Derki’nin hazine gelirlerinden elde ettiği zimmetinin kendisinden tahsil edilip üç ay süreyle hapsi hakkında çıkan karara dair yaptığı temyiz başvurusunun Şura-yı Devlet Temyiz Mahkemesince reddedildiği
Bahşayiş İstasyonu civarındaki Müslüman halka ait koyun ağılına eşkıya tarafından taarruz edileceği haberi üzerine askeriyece alınan tedbirler neticesinde ele geçirilenlerin hayvan hırsızlığı yapan çetelere kılavuzlukta bulunan Rum çingeneleri olduğu anlaşılarak evraklarıyla birlikte Adliye’ye teslim edildikleri
11 .............................................................................................................232
21 .............................................................................................................249
Köylerine ait meraya Arnavutköy halkı tarafından yapılan müdahalenin önlenmesi hususunda Ayazma köyü muhtarı vs. kimlerin yaptığı başvurunun tahkiki
Çatalca merkez kazasına bağlı Hadımköy’ün askerî kumandanlık merkezi olması, resmî ve özel binaların yapılmasıyla gün geçtikçe gelişip genişlemesi sonucu Terkos nahiyesine bağlanması ve Terkos nahiyesi merkezinin Boyalık köyünden Hadımköy’e naklinin Çatalca Sancağı İdare Heyetince uygun bulunduğu
8 ...............................................................................................................229 Sazlıbosna Köyü Camii Müezzinliği’ne vefat eden eski müezzin Abdullah Efendi’nin oğlu Veli Efendi’nin tayin edildiği
9 ...............................................................................................................230
12 .............................................................................................................233 Çatalca’nın Arnavutköy Jandarma Zabiti Halim Efendi’nin jandarmalar için istediği 30 yatağın temininin imkân harici olduğunu ifade eden köy muhtarını fena halde dövdüğüne dair Rum Patrikliği’nden yapılan şikâyetin tahkik edilip sonucun bildirilmesi
13 .............................................................................................................234 Çatalca’da tasarruf ettikleri Karaburun, Terkos, Deliyunus ve Çanakça çiftliklerinin kiracılarının söz konusu çiftlikleri bırakmadıkları gibi bedellerini de vermediklerine dair Dersaadet Liman Dairesi Rüsûmât Kalemi Müdürü Mehmed Sadık Bey ile diğer iki hissedar tarafından yapılan şikâyet hakkında incelemede bulunulması
14 .............................................................................................................235 Dursun köyünde halk tarafından muhtar seçilen Said Ağa’nın emlâk ve arazi sahiplerinden biri olup yıllık 225 kuruş vergi verdiği ve muhtarlığının nizamname gereğince tasdik edildiği, kendisi hakkında nizamlara aykırı olarak seçildiği yolunda yapılan müracaatın şahsî düşmanlıktan ileri geldiğinin anlaşıldığı
15 .............................................................................................................237 Baklalı köyü civarında Ahmet Râtıb Paşa ile Nazlı Hanım’ın tasarrufundaki Karahalil Çiftliği’nin kiracıları Hacı Ethem ve oğlu Sait Ağaların köy ahalisinden Hartooğlu Hüseyin Ağa’nın sahip olduğu 6 dönüm tarlaya yaptıkları tecavüzün önlenmesi
16 .............................................................................................................240 Rumî 1312 senesinden sonra hazine arazisi üzerine ruhsatsız yapılan binalardan ceza olarak iki kat öşür bedeli alınması karar gereği olduğundan Arnavutköy ahalisinden Tanaş oğlu Petro tarafından köyde babasının tasarrufunda bulunan hazine arazisi üzerine padişah iradesi olmaksızın mahallî belediyesinden verilen izinle bina inşa ettiğinden gerekli muamelenin yapılması
17 .............................................................................................................242 Bahşayiş köyündeki Tirimüjgân Camii’nin imamlık ve hatipliğine bizzat mahkeme tarafından tayin edilen Neşet Efendi’ye görevine başladığı tarihten itibaren tahsis edilen maaşının ödenmesi
22.............................................................................................................252 Terkos nahiyesinin merkezi olan Boyalık köyündeki hükümet konağının yıkıldığından ve köyde hükümet dairesi olmaya elverişli başka bir yer bulunmadığından nahiye merkezinin Yassıören köyüne nakledildiği
23.............................................................................................................253 1914 senesinde Haraççı köyünden Boşnak Şakir ve Hasan Ağalar ile Boğazköylü Gome Çorbacı’nın Bakırköy’de bir şahıstan satın aldıkları 130 keçiyi bir müddet sonra Rumeli’den göç eden Tayakadınlı Ali Ağa’ya sattıkları, keçilerin beş sene boyunca çoğalarak 310’a ulaştıklarını gören Gome Çorbacı’nın fırsattan istifade ederek İngiliz Büyükelçiliği’nden temin ettiği askerlerle Tayakadın köyüne gelip Ali Ağa’nın keçilerini cebren alıp köyüne götürdüğü ve birkaç gün sonra tekrar gelerek köydeki bütün hayvanları aldıracağını ifade etmesi üzerine köy halkının korkup dehşete kapıldığından hadisenin adalet ve hakkaniyete uymadığının İngiliz kumandanına bildirilerek gasp edilen hayvanların geri alınması
24.............................................................................................................254 Terkos nahiyesine bağlı ve Karadeniz sahilinde bulunan Karaburun köyüne gelerek etrafa tecavüz eden bir çetenin cezalandırılması için askerî bir birlik çıkarılması düşünüldüğü bir sırada söz konusu eşkıyanın takalarla meçhul bir yere doğru gittikleri / Çete reisiyle temas kurduktan sonra İstanbul’a giden Hatt-ı Fâsıl Komiseri Kaymakam Kerameddin Bey’den gerekli bilgiler alındıktan sonra bazı tedbirlerin alınacağı
25.............................................................................................................256 Terkos Vakıf Ormanları Muamelât Memuru Ramiz Efendi ile Kanlıbostan mevkiinde Sazlıbosna köyünden Selahaddin, İsmail; Baklalı köyünden Arif, Yahya ve Hamza kızı Şafiye’yi feci bir şekilde şehit eden çete mensuplarından şaki Arnavutköylü Aristidioğlu Nalbant Anastas’ın Terkos Jandarma kuvvetlerince yakalanarak Adliye’ye teslim edildiği
26.............................................................................................................258
9 ...............................................................................................................274
Rum çeteleri reislerinden olup Boğazköy ile Arnavutköy’de eşkıyalıkta bulunarak çeşitli suçlardan dolayı Çatalca Hapishanesi’nde tutuklu iken beş arkadaşıyla birlikte firar eden Boğazköy’de mukim Fenerli Bihari’nin Hadımköy Fransız Komutanlığı’na teslim olması üzerine İstanbul’a getirildiğinden Çatalca’ya gönderilmesine gerek olup olmadığının bildirilmesi
Çatalca’da 15.030 dönümden meydana gelen Tayahatun Çiftliği’nin muhacirlere tahsisi için istimlâkine Meclis-i Vükelâca karar verildiği
27.............................................................................................................259 Hadımköy’de askeriyeye ait arabalardan birini çalan, Boğazköy’de Rum çetelerinin toplanmasında çetelere kılavuzluk eden, Ayazma-i Rum köyünde Korucu Dimitri’yi tehdit eden, Yunan askerlerinin Hadımköy’de bulunmalarından istifade ederek Müslüman kadınlara alenen hakaret edip saldırıda bulunan ve Hadımköy’de Saltana adlı bir Rum kadınına çirkin muamelede bulunan firarî Arnavutköylü Hristo’nun Çatalca civarındaki Katırcı köprüsünde jandarmalar tarafından yakalanarak Adliye’ye teslim edildiği
10 .............................................................................................................275 İmrahor, Tayakadın, Terkos, Tarafe, Çanakça ve Deliyunus köyleri halkından olup Balkan Harbi‘nde Bulgaristan‘a iltica edip daha sonra oradan dönerek Ayazma köyüne yerleşen Bulgar ailelerinin kesinlikle Bulgaristan‘a dönmek istemedikleri
11 .............................................................................................................278 İmrahor köyünden 1914 yılında Bulgaristan’a hicret edip daha sonra 1921 senesinde vatanları olan eski köylerine döndüklerinde kendilerine ait olan evlere Müslüman muhacirlerin yerleştirilmesinden dolayı açıkta kalarak İstanbul Şişli’de Bulgar Hastanesi yakınındaki bir barakada her türlü geçim vasıtalarından mahrum ve sefil bir halde kalmakta olan 14 Bulgar ailesinin kendi istekleri doğrultusunda Bulgaristan’a gitmelerine yardımcı olunması
Nüfus ve İskân Hareketleri ......................................260
Halk Sağlığı ................................................................... 280
1 ...............................................................................................................262
1 ...............................................................................................................282
Gözleve muhacirlerinden 25 hanenin Emlâk-ı Hümâyûn çiftliklerinden olan Sazlıbosna Çiftliği’nde iskân edilmeleri
2 ...............................................................................................................264 Mezra olduğundan dolayı Hasköy muhacirlerinin iskânı için ayrılan, ancak daha sonra mezra olmayıp Bezmiâlem Valide Sultan’ın icare-i vâhideli akarlarından orman olduğu anlaşılan Balabanburnu’nun müzayedeyle taliplisine ihale edilerek muhacirlerin başka bir yerde iskân edilmeleri
3 ...............................................................................................................266 Balabanburnu’na yerleştirilen muhacirlere bedeli karşılığında arazi kiralanıp kiralanmayacağı hakkında bilgi verilmesi
4 ...............................................................................................................267 İzzeddin, Sazlıbosna, Papazburgaz, Bahşayiş, Haraççı, Gelveri ve Kılınçlı çiftliklerinde iskân edilen kadim ahali ile muhacirlerin hane ve nüfus miktarıyla bulundukları çiftliğin isimlerini gösteren defterin Hazine-i Hâssa-i Şahane Emlâk-ı Hümâyûn İdaresi’ne gönderilmesi
5 ...............................................................................................................268 Zaruret içinde ve iaşeye muhtaç bir halde olduklarından dolayı un yardımı talebinde bulunan Balabanburnu’ndaki vakıf araziye kendiliklerinden yerleşmiş muhacirlerin hal-i hazırdaki ihtiyaç derecelerinin araştırılarak bildirilmesi
6 ...............................................................................................................269 Çatalca’daki istihkâmlara yakın olan İzzeddin, Bahşayiş ve Papazburgaz Çiftlikleri’nde yaşayan Kırım muhacirlerinin arazilerini Bulgarlara ve yabancılara satmamalarının temini ve Çatalca civarındaki Tozalık Çiftliği’nin Hazine-i Hâssaca satın alınması
7 ...............................................................................................................270 Terkos’la birlikte Çatalca kazasındaki Bulgar köyleri ile bu köylere dönen nüfus miktarına ait liste / Çatalca’nın genelinde 1.974 Bulgar nüfusu bulunduğundan mevkiinin önemi dolayısıyla sancakta bundan daha fazla Bulgar’ın iskânının uygun olmadığı
8 ...............................................................................................................273 Terkos nahiyesinde Mehmed Aziz Bey, Mehmed Sadık Bey, Hatice Hanım ve Fatma Refika Hanım’ın müştereken tasarruflarında olan 28 bin dönümden meydana gelen Terkos Çiftliği ile 17 bin dönüm tutarındaki Deliyunus Çiftliği’nin muhammen bedellerle kamu yararına hükümet tarafından istimlâk edilmesi
Hadımköy Hastanesi’nin temelinin hafriyatına başlandığı
2 ...............................................................................................................284 Kumandanlık merkezi olan Hadımköy’de Padişah II. Abdülhamid’in emriyle inşa edilecek Askerî Hastane’nin temelinin atıldığı
3 ...............................................................................................................286 Boğazköy’de koyunlarda çiçek hastalığı görüldüğü haberi üzerine yapılan incelemelerde hastalığın meyhaneci Pandeli’nin hayvanlarında görüldüğü / Burunsuz mandıra civarındaki Arnavut Dimitri’nin mandırasındaki koyunlarda rastlanan çiçek hastalığından dolayı 40’ının telef olup geri kalan 30’unun yirmi gün süreyle karantina altına alınmasına karar verildiği
4 ...............................................................................................................288 Sazlıbosna Çiftliği’ndeki muhacirlerden 60’ının çiçek hastalığına yakalanıp 7’sinin vefat etmesi ve hastalığın şiddetle hüküm sürmesinden dolayı bölgeye acilen bir doktor gönderilerek çocuklara aşı yapılması ve gerekli sağlık tedbirlerin alınması
5 ...............................................................................................................289 Çatalca kazasının Sazlıbosna köyünde çocuklarda görülen çiçek hastalığından dolayı köy mektebinin yirmi beş gün süreyle tatil edildiği, hastalığın yayılmaması için gerekli tedbirlerin alındığı
6 ...............................................................................................................290 Haraççı köyünde manda ve karasığır hayvanlarında görülen hastalıktan dolayı tıbbî tedbirleri almak üzere bölgeye gönderilen baytarın raporuna göre hayvanlara bulaşan hastalığın üç gün devam edip bilâhare yok olduğu ve tekerrürüne dair herhangi bir belirti bulunmadığı, gerek bölgede ve gerekse civar yerleşim alanlarında bulaşıcı hastalığa rastlanmadığının anlaşıldığı
7 ...............................................................................................................292 Sazlıbosna köyü hayvanlarında ortaya çıkan çiçek hastalığı sonucunda 15 hayvanın öldüğü, bölgeye baytar gönderildiği ve çiçekli hayvanların bulunduğu meranın kordon altına alınıp hastalığın yayılıp önlenmesine çalışıldığı
8 ...............................................................................................................294 Sazlıbosna köyü hayvanlarında görülen hastalık sonucunda bazı hayvanların telef olduğu, hastalığın yayılmasını önlemek için civar yerleşim birimleriyle irtibatın kesilip köyün kordon altına alındığı, hasta hayvanların sağlıklı olanlardan ayrıldığı, telef olanların hayvan otlatılmaya elverişli olmayan yerlere defnedildiği
9 ...............................................................................................................296 Bahşayiş köyünde ortaya çıkan hayvan hastalığı haberi üzerine Istabl-ı Âmire Başbaytarı Nuri Bey ile Çatalca Kumandanlığı’ndan Baytar Kolağası Hakkı Efendi’nin bölgeye gönderildiği
10 .............................................................................................................297
Sosyal ve Ekonomik Hayat ....................................... 312 1 ...............................................................................................................314 Fakir olan Bahşayiş köyü halkının avârız vb. vergilerden muaf oldukları
2 ...............................................................................................................316
Yeniköy’deki öküzlerde görülen kuduz hastalığı hakkında Baytar Müfettişi Haydar Bey tarafından yapılan muayene ve incelemeler ile alınan tedbirlerin Tıbbiye Nezaretince uygun bulunduğu
Tersane-i Âmire’de inşa edilecek ince donanma için Terkos, Çatalca, Silivri, Büyükçekmece, Midye, Saray, Vize ve Pınarhisarı kazalarından temin edilecek kerestenin İstanbul’a nakledilmesi
11 .............................................................................................................298
3 ...............................................................................................................317
Çatalca topçu alayları askerlerinden Hadımköy Hastanesi’nde tedavi altında bulunanlardan yirmi birinin tedavi ve tebdil-i hava için Beylerbeyi Hastanesi’ne gönderilmeleri
12 .............................................................................................................299 Mekteb-i Tıbbiyece yapılan tahlil sonucunda Terkos suyunda bulaşıcı ve mikrobik hastalıklar olduğu tespit edildiğinden süzülüp kaynatılmadan içilmemesi ve kullanılmaması
13 .............................................................................................................302 Yassıviran köyünde koleradan iki kişinin vefat etmesi üzerine diğer hastaların tedavilerinin kordon boyundaki istihkâmlarda bulunan askerî tabipler tarafından yapılması
14 .............................................................................................................303 Yassıviran köyünde çıkıp tamamen yok olan koleranın başlangıcından sonuna kadar hastalığa yakalanan insan ve hayvanlar için gerekli yiyecek, ilaç ve diğer ihtiyaçların temini hususunda güzel hizmetleri görülen Hâssa Ordusu Topçu Birinci Alayı Çatalca İstihkâmı İkinci Tabur Binbaşısı İbrahim Edhem Efendi’nin sahip olduğu dördüncü rütbeden Osmanî ve Mecidî nişanlarından birinin bir derece daha terfii, aynı alayın birinci taburu tabibi Sol Kolağası Remzi Efendi’ye beşinci rütbeden Mecidî nişanı ve aynı alayın eczacısı Bogos Efendi ile Çatalca Zaptiye Taburu’ndan Çatalcalı İsmail Onbaşı ile askerlerden İzladili Hüseyin bin Mehmed ve Şehirköylü Ali bin Ömer, köy ileri gelenlerinden Molla Rifat Ağa ve köy imamı Ali Efendi’ye birer adet iftihar madalyası verilerek taltif edilmeleri hakkında izin talebi
Çocuksuz olarak ölen Rami Kadın’dan kalan Çatalca nahiyesine bağlı Papazburgaz Çiftliği ile Terkos nahiyesine bağlı Haraççı, Beylik ve Tirkeş Çiftliklerinin haremde üçüncü hazinedar Nevres Kadın’a verildiği
4 ...............................................................................................................319 İzzeddin, Sazlıbosna, Bahşayiş ve Papazburgaz köylerindeki camilerin imam ve müezzinlerine mera tahsisinin uygun olmayıp emsalleri nispetinde maaşlarının artırılması
5 ...............................................................................................................324 Boğazköy ahalisinin tütün ekilmesi yasak olmayan kordon dışındaki tarlalarına ekim yapmalarına, tütünleri köyün içine taşımayıp tarlalarındaki kulübe ve çardaklarda kuruttuktan sonra Reji ambarlarına nakletmek üzere ruhsat verilmesi
6 ...............................................................................................................325 Padişah emlâkinden İzzeddin ve Sazlıbosna çiftliklerinin geçici tapu ilmühaberlerinin ekindeki belgelerle birlikte Defter-i Hakanî Nezareti’ne gönderildiği
7 ...............................................................................................................326 Başkâtibi ve Yunan elçisi refakatinde Çilinkoz’da avlanmak üzere vapurla Karaburun’a gidecek olan Fransız kançılaryası ile Büyükdere’den kara yoluyla Karacaköy’e gidecek olan İngiliz Baştercümanı Sandison’ın güvenliklerinin sağlanması
8 ...............................................................................................................328
Bulanık, ağır kokusu bulunan ve halk arasında bağırsak iltihabı hastalığına yol açtığı belirlenen Terkos suyunun acilen temizlenip dezenfekte edilmesi
Papazburgaz ve Bahşayiş ahalisinin ihtiyacından fazla olan yulaflık ve hayvan çayırları otundan çift başına 400’er kıyye itibarıyla birer araba otun ahaliye verilmesiyle 15 bin kuruş kadar gelir getirecek olan çayırların biçme masraflarının Çatalca Emlâk-ı Hümâyûn İdaresi’nden karşılanması ve söz konusu otların İdare adına şikâyetlere yol açmayacak şekilde ahalice kaldırılmasının temin edilmesi
16 .............................................................................................................306
9 ...............................................................................................................329
Bolluca, Boğazköy ve İmrahor köylerinde sığır vebası görülmesi üzerine bir baytar gönderildiği ve sıhhî tedbirlerin temini için jandarma sevk edildiği / Terkos nahiyesinde daha önce ortaya çıkan hastalığın uzun süre ihtiyar heyeti tarafından gizli tutulduğu ve bulaşık hayvanların satıldıktan sonra haber alındığından hakikati gizleyenler hakkında gerekli kanunî muamelenin yapılması ve nahiyenin derhal kordon altına alındığı / Adı geçen köylerdeki hastalığın Edirne’ye kadar genişlemesinin muhtemel olduğundan hastalığın giderilmesi için yegâne çarenin bir yerde ortaya çıkar çıkmaz sıhhî tedbirlerin lâyıkıyla tatbik edilerek sirayetinin önünün alınması ve hayvanların aşılanması olduğu / Çatalca kasabasının İslâm mahallesinde sığır vebası ortaya çıkmasından dolayı hastalığa tutulan hayvanların kordon altına alınması ve tamamen aşılanması için biri Çatalca merkezinde ve ikisi çevre köylerde bulunmak üzere üç baytar gönderildiği, büyükbaş hayvan ithalat ve ihracatının yasaklandığı, ilgili yerlere levhalar asıldığı, birçok mevkiye bekçi ve jandarmalar yerleştirilerek sıhhî tedbirlerin uygulatılmasına çalışıldığı ve 1.000 bin doz aşının ilk vasıtayla gönderildiği
Bahşayiş ve Sazlıbosna köylerinin Rumî 1309 senesi aşâr bedeline mahsuben mültezimi Hamidiye köylü Mustafa Hulusi Efendi tarafından hazineye teslim edilen 1.500 kuruşa ait makbuz senedinin Çatalca Emlâk-ı Hümâyûn İdaresi’ne gönderildiği
15 .............................................................................................................305
17 .............................................................................................................311 Sağlık bakımından içmeye elverişli olmayan Terkos ve Elmalı sularının temizliğine dikkat edilmesi hususunda şirket direktörlerine bir kez daha ikazda bulunulması
10 .............................................................................................................330 Terkos nahiyesinde sahibi olduğu çayırdaki su birikintilerinden elde edilen balığın avlanması için vergisi hazineye ödenmek üzere senelik 1.000 kuruşa tâliplisine ihale ettiği halde bir başka adına ihalesi yapıldığından Hisarbeyli köyünden Ali Molla’nın şikâyetçi olduğu
11 .............................................................................................................331 Bahşayiş köyünün Rumî 1310 yılı aşâr bedeline mahsuben mültezimi Hamidiye köylü Ali Ağa tarafından altın olarak hazineye teslim edilen 850 kuruşa ait makbuz senedinin Çatalca Emlâk-ı Hümâyûn İdaresi’ne gönderildiği
12 .............................................................................................................332 Sazlıbosna, diğer adıyla Aziziye Çiftliği’ndeki camiin imamet ve hitabeti babalarının vefatıyla kendilerine tevcih edilmesine rağmen bir yıldır her iki göreve ait maaşları verilmeyen Halil Niyazi ve İsmail Hakkı Efendilerin sıkıntı içerisinde bulundukları
13 .............................................................................................................333
22.............................................................................................................347
Sazlıbosna köyünde ahalinin namaz kıldığı bir sırada silâhlı 8-10 kişilik bir eşkıya çetesinin cami kapılarını kapayarak cemaatin zengin olanlarından 12 bin kuruş kadar para alıp kaçtıkları hadisesini araştırmak üzere padişah yaverlerinden Miralay Veli ve Binbaşı Mehmed Ali Beylerin söz konusu köye gittikleri
Rum Patrikhanesi’nden verilen muhtırada Arnavutköy’e taarruz ve tecavüz yapıldığı iddiasının gerçek dışı olup jandarmaların köy ahalisini tehdit değil, oraya gelen muhacirlerin köye girmelerini engellediklerinin muhtar ve ihtiyar heyeti ilmühaberi ve yapılan incelemelerden anlaşıldığı
14 .............................................................................................................334
23.............................................................................................................348
Terkos Su Kumpanyası için Karaburun’da kömür çıkaran Yunan bandıralı vapurun yükünü tamamen boşaltıp Bergos’a hareket ettiği / Kömür nakliyatı için Karaburun’a gelen Ereğlili 110 Müslüman işçinin kendi mavnalarına binerek Ereğli’ye gittikleri
Rumelifeneri’ndeki Rumların tamamen köyden çıkarıldıkları ve Domuzdere köyü ahalisi ile Akpınar köyünde Müslümanların hizmetindeki çoban ve yanaşmaların bütün eşyalarıyla birlikte Yeniköy’e sevk edilip köye dışarıdan kimsenin girmemesi için piyade ve süvari askerleri yerleştirildiği
15 .............................................................................................................335 Hazine-i Hâssa’nın Sazlıdere’de bulunan çayırları için açılan hendeklerin keşif ve kontrolü için Hazine-i Hâssa mühendislerinden Arslan ve Ahmed Efendilerle Ziraat memurlarından Abru Efendi ve Istabl-ı Âmire’ye memur Bahriye miralaylarından Ahmed Bey’in trenle Hadımköy’e, oradan da Sazlıdere’ye gittikleri
16 .............................................................................................................336 Sultan II. Abdülhamid tarafından Hereke Fabrikası halılarıyla tefriş edilmesi emredilen Hadımköy’deki cami için gönderilen halıların camiye konulup tefrişinin tamamlanması üzerine köy ahalisi, komutanlar, zabitler ve askerlerin teşekkürlerini arz ettikleri
17 .............................................................................................................337 Tayakadın köyü ahalisinin tasarruflarında bulunan araziyle köyün mera ve ormanına Veli Bey adında biri tarafından yapılan tecavüz üzerine çıkan anlaşmazlığın giderilmesi ve tarlalarındaki mahsulü biçemeyen halkın mağduriyetinin giderilmesi
18 .............................................................................................................339 Podime sahili açıklarında tayfalarıyla beraber batan Osmanlı bandıralı iki yelken gemisinden kalan ve Podime ormanı ile Karaburun taraflarında ele geçirilen dolu gaz sandıklarının güzel bir şekilde muhafaza edilmesi
19 .............................................................................................................340 Terkos ve Karaburun havalisinde üç arkadaşıyla birlikte avlanacak olan İtalya Büyükelçiliği Müsteşarı Mösyö Martino, büyükelçilik mimarı Mösyö Senperi, Almanya Büyükelçiliği Kâtibi Mösyö Duyeni, istasyon süvarisi Mösyö Croki ve arkadaşlarına 3-4 gün süreyle yardımcı olunması
20.............................................................................................................342 Deliyunus, Terkos ve Çanakça köyleri ahalisi ile mutasarrıflar arasındaki anlaşmazlıkların devamı, Hicaz Valisi Ahmed Râtıb Paşa’ya ait olan Karahalil Çiftliği’nin civardaki Bulgar köylerinden gelen ortakçılara ziraat ettirilmesi ve İmrahor, Tarfa ve Tayahatun köylerindeki halkın tapuyla arazi sahibi olduklarından söz konusu köylerde yaşayan Bulgar halkının çevredeki Müslüman ve Rum köylerinden arazi ve mülk satın almalarının mahzurlu olduğu
21 .............................................................................................................344 Genel itibarıyla Rum olan Arnavutköy halkına Osmanlı askerleri tarafından zulümlerde bulunulduğuna dair yapılan şikâyeti araştırmak üzere olay yerlerine köy ihtiyar heyeti ve müştekilerle birlikte gidilerek incelemelerde bulunulmuş, harabe herhangi bir emareye rastlanmadığı gibi mevcut değirmenlerin işlemekte olup hiçbir zarara uğramadıklarının görülmesi ve meselenin köylerinde konaklayan askeri çıkartmak düşüncesiyle sırf yalan yere köylülerce çıkarıldığının anlaşılması üzerine köy ahalisi hakkında gerekli kanunî takibatın yapılacağı
24.............................................................................................................350 Boğazköy ile Arnavutköy arasında ve Kanlıbostan mevkiinde Rumlar tarafından katledilen beş Müslüman’ın katillerinin yakalanmasına çalışıldığı, birçok kanlı hadiselere yol açan bölgenin kontrol altında bulundurulduğu ve civardaki Haraççı mevkiiyle diğer çevre köylerde birer karakol kurularak güvenliğin sağlandığı
25.............................................................................................................352 Boğazköy ile Arnavutköy arasındaki Kanlıbostan’da beş Müslüman’ın Rumlar tarafından katledilmesi üzerine katillerin yakalanıp bundan sonra bu tür olayların yaşanmaması için bölgenin kontrol altında bulundurularak çevrede bulunan Haraççı ve Derbent Karakolu’nda asker sayısının artırılması, ayrıca Çınarlıhan ve İkitelli köylerinde de birer karakol yapılması
26.............................................................................................................354 Evinde imal eylediği yoğurdu satmak ve alacağı parayla un almak üzere Hadımköy’e ve oradan da Derviştepe’ye gidip köyüne dönen Çatalca’nın Sazlıbosna köyü halkından Hasan’ın hanımı otuz sekiz yaşlarındaki Fatma Hatun’a Hadımköy’de bulunan Yunan taburundan bir askerin fiil-i şeni icrası üzerine askerin hüviyeti tespit edilemediğinden Yunan taburu kumandanı nezdinde teşebbüste bulunularak suçlunun tecziyesinin talep edilmesi ve bu gibi müessif durumların önlenmesi hususunda gerekli birimlere talimat verilmesi
27.............................................................................................................358 Boğazköy halkına köylerinin muhafazasında kullanılmak amacıyla İngilizler tarafından üç makineli tüfek ile on sandık cephane verildiği
28.............................................................................................................359 Gladina Çiftliği hizmetkârlarından Kadıköylü Hristo ile Çatalca’nın Arnavutköy ahalisinden Tanaş’ın cesedinin söz konusu çiftlik ile Kişiliköy Çiftliği arasında maktulen bulunduğu haberi üzerine bir heyet tarafından mahallinde yapılan incelemelerde her ikisinin kavga ve boğuşma neticesinde çeşitli yerlerinden aldıkları bıçak yarasından etkilenerek öldüklerinin anlaşıldığı
29.............................................................................................................360 Karaburun sahili ile Terkos gölünde avlanan palamutların seyyar satıcılar tarafından Yunanistan’a geçirilmesinde vergisi ödendiği takdirde bir mahzur olmadığı
KAYNAKÇA ..................................................................363 DİZİN .............................................................................384
KISALTMALAR a.g.b. a.g.e. a.g.m. A. MKT A. MKT. DV A. MKT. MHM B. BEO BOA c. C. Ca. C. BH C. EV C. ML DH. EUM. 3. Şube DH-EUM. AYŞ DH-EUM. EMN DH-EUM. THR DH-H DH-İD DH-KMS DH-MKT DH-MUİ DH-ŞFR DH-TMİK. S
Adı geçen bildiri Adı geçen eser Adı geçen makale Sadâret Mektubî Kalemi Evrakı Sadâret Mektubî Kalemi Deâvî Evrakı Sadâret Mektubî Mühimme Kalemi Evrakı Receb Bâbıâli Evrak Odası Başbakanlık Osmanlı Arşivi Cilt Cemâziyelâhir Cemâziyelevvel Cevdet Bahriye Cevdet Evkaf Cevdet Maliye Dahiliye Nezâreti Emniyet-i Umumiye 3. Şube Dahiliye Nezâreti Asayiş Kalemi Dahiliye Nezâreti Emniyet-i Umumiye Emniyet Şubesi Dahiliye Nezâreti Emniyet-i Umumiye Tahrirat Kalemi Dahiliye Nezâreti Hukuk Dahiliye Nezâreti İdare Dahiliye Nezâreti Kalem-i Mahsus Dahiliye Nezâreti Mektubî Kalemi Dahiliye Nezâreti Muhaberat-ı Umumiye Dahiliye Nezâreti Şifre Kalemi Dahiliye Nezâreti Tesrîʻ-i Muamelât ve Islahat Komisyonu
HAT HH. THR HR-İM İ. DH İ. EV İ. HUS L. M. MV N. R. Ra. s. S. Ş. ŞD Y. A. HUS Y. A. RES Y. MTV Y. PRK. ASK Y. PRK. AZJ Y. PRK. TNF Y. PRK. UM Z. Za. ZB
Hatt-ı Hümâyûn Hazine-i Hâssa Tahrirat Kalemi Hariciye Nezâreti İstanbul Murahhaslığı İrâde Dahiliye İrâde Evkaf İrâde Hususi Şevval Muharrem Meclis-i Vükelâ Ramazan Rebîülâhir Rebîülevvel sayfa Safer Şaban Şura-yı Devlet Yıldız Arşivi Hususi Yıldız Arşivi Resmî Yıldız Mütenevvi Maruzat Yıldız Perakende Evrakı Askerî Maruzât Yıldız Perakende Evrakı Arzuhal Jurnal Yıldız Perakende Evrakı Ticaret ve Nafia Nezâreti Maruzâtı Yıldız Perakende Evrakı Umumî Zilhicce Zilkade Zabtiye Nezâreti
ÖNSÖZ Başbakanlık Osmanlı Arşivi belgelerine dayanan bu çalışmada, günümüzde Arnavutköy ilçesine bağlı olan yerleşim birimlerine ait binlerce evrak grubu içinden büyük bir titizlik ve dikkatle seçilen 222 tane belge yer almaktadır. Kitapta belgelerin ana hatlarıyla ve mümkün olduğu ölçülerde en geniş şekliyle özetleri, günümüz harflerine nakli ve renkli görüntüleriyle belgelerdeki Hicrî/Rumî tarihlerin Milâdî karşılıkları ve belgelerin arşivdeki fonlarına ait kaynaklar bulunmaktadır. Ayrıca eser ilâve fotoğraf, harita ve resimlerle zenginleştirilmiştir. Konularına uygun bir şekilde tematik olarak hazırlanan eserde; “Askeriye ve Güvenlik”, “Bayındırlık Çalışmaları”, “Dinî Kurumlar ve Vakıflar”, “Eğitim-Öğretim Faaliyetleri”, “İdarî ve Hukukî Meseleler”, “Nüfus ve İskân Hareketleri”, “Halk Sağlığı”, “Sosyal ve Ekonomik Hayat” olmak üzere sekiz ana başlık bulunmaktadır. “Kaynaklar” kısmında ise, inceleme ve araştırma sırasında kullanılan dokümanların referansları yer almaktadır. Eserde kullanılan belgeler, Başbakanlık Osmanlı Arşivi’nin önemli fonlarından taranarak seçilmiştir. Özellikle Sadâret, Hatt-ı Hümâyûn, Cevdet, Dahiliye, Hariciye, Maliye, Maarif, Zaptiye, İrâde ve Yıldız gibi birinci derecede belge serileri kullanılmıştır. Şunu özellikle belirtelim ki, Arnavutköy’le ilgili daha yüzlerce belge örnekleri bulunmaktadır. “Giriş” yazısında Arnavutköy ile ilgili tarihî belge ve bilgiler üzerinde durulmuştur. Buradaki amacımız müstakil bir “Arnavutköy Tarihi” yazmak olmayıp, elimizdeki mevcut dokümanlar-
18
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
dan istifade ederek ileride böyle bir gayeyi gerçekleştirecek olan şehir tarihi araştırmacılarına zemin hazırlamak ve okuyucularımızı belgeler ışığı altında ilçe hakkında bilgi sahibi yapmaktır. Müstakil bir “Arnavutköy Tarihi”ni kaleme almak ise, çok daha geniş zamanı, bilgi, belge ve dokümanı gerektirmektedir. Okuyucuya “Giriş” yazısındaki belge ve bilgiler, zaman zaman dağınık, birbirinden bağımsız gibi görünebilir. Biz bu eksikliğin sonraki tarihlerde değerlendirilecek yeni belge ve bilgilerle mutlaka ikmal edilip tamamlanacağı kanaatindeyiz. Araştırmalarımız sırasında zaman zaman bizi merak ve istifham içerisinde bırakan bazı durumlar olmuştur. Bunlardan en önemlisi şudur: Büyükçekmece kazası köylerinden olan Arnavud-ı sagir köyü ve yine İstanbul Boğazı’ndaki semtlerden Arnavutköy isim benzerliğinden dolayı kimi zaman karışıklığa yol açmıştır. Osmanlı belgelerinde “Çatalca’da bulunan Arnavutköyü…” veya “Arnavutköy’de…” diye başlayan cümleler, tarif edilen yerin neresi olduğu hususunda bizde haklı tereddütler uyandırmıştır. Derinlemesine yapılan ilmî araştırma ve incelemeler neticesinde, kitapta kullandığımız belgelerde ve dipnotlarda yaptığımız kaynak gösterimlerinde herhangi bir karışıklığa mahal kalmadığını burada belirtmek isteriz.
kanaatindeyiz. Bu önemli teşebbüsün bundan sonra da Arnavutköy Belediyesi’nin yeni yayın faaliyetleriyle devam etmesi en büyük temennimizdir. Bu vesileyle, kitabın hazırlanması sırasında editörlük gibi yorucu ve fakat zevkli bir görevi üstlenen kıymetli bilimadamları Prof. Dr. Recep BOZLAĞAN ve Doç. Dr. Nail YILMAZ Beyefendi’lere, belgelerin temini hususunda güzel hizmetlerine her zaman şahit olduğumuz Başbakanlık Osmanlı Arşivi Araştırma Hizmetleri Müdürlüğü’nün değerli uzmanlarına, çalışmalarım sırasındaki sabır ve anlayışlarından dolayı eşim ve çocuklarıma ve nihayet eserin ortaya çıkması için maddî-manevî hiçbir fedakârlıktan kaçınmayarak tarih ve kültür dünyamıza böyle bir eseri kazandıran Arnavutköy Belediye Başkanı A. Haşim BALTACI Beyefendi’ye gönül dolusu teşekkürlerimi sunuyor, eserin Arnavutköy halkına faydalı olmasını diliyorum.
Yrd. Doç. Dr. Ahmet Zeki İZGÖER Başakşehir 2014 izgoer@yahoo.com
Bu kitap, Arnavutköy tarihinin Osmanlı dönemine ait bir kesitini arşiv belgeleri ışığında gün yüzüne çıkarmak amacını taşımaktadır. Özellikle mahallî tarihlerin aydınlatılması yolunda önemli bir eksikliği gidereceğine inandığımız bu eserin, kültür ve medeniyetimizin anlaşılması yolunda önemli bir boşluğu dolduracağı
19
GİRİŞ İstanbul Boğazı’nın güney ağzında ve Avrupa tarafında küçük bir yarımada üzerinde kurulan İstanbul1 son bir asır içinde büyüyerek Boğaziçi’nin Rumeli ve Anadolu yakasında, Marmara kıyılarında ve iç kısımlarda evvelce boş bulunan sahalara yayılmış, bu arada önceleri şehirden tamamıyla ayrı birer varlık teşkil eden köy, kasaba ve şehirleri de içine alarak2 özellikle son senelerde yeni kurulan belediyelerle birlikte daha da genişlemiştir. İstanbul’un Bizanslılardan alınmasından önce Osmanlıların Bizans deltasına yerleşmeleri 1357 yılında Gelibolu’nun zaptıyla başlamıştır3. Osmanlılar, Gelibolu’da yerleştikten sonra üç istikamette uçlar teşkil ederek fetihlere devam etmişlerdir. Birinci uç sahilden Tekirdağ, Çorlu ve İstanbul; ikinci uç ortadan Kurudağ üzerinden Malkara, Hayrabolu, Vize; üçüncü uç Meriç vadisinde İpsala, Dimetoka ve Edirne istikametinde yer alan fetihlere üs olmuştur. Osmanlıların Rumeli fetihlerinde bu üç sistem sonraki tarihlerde de muhafaza edilmiş ve fetihler ilerledikçe uçlar üç koldan daha ileri bölgelere kaydırılmıştır4. Sultan I. Murad 1373’te Çatalca’yı almıştır. Ancak Terkos, Çekmece, Silivri kaleleri ve çeşitli kuleler Bizanslıların elinde kalmaya devam etmiştir. Bu yüzden bölge, Osmanlılar tarafından uzun süre iskân olunamamıştır. Çatalca, Yıldırım Bayezid’in Ankara Savaşı’nda yenilmesinden sonra 1402’de Süleyman Çelebi tarafından Rumeli’deki Marmara Bölgesiyle birlikte II. Manuel’e bırakılmıştır. Musa Çelebi, 1410 yılında Çatalca’yı ikinci kez Osmanlı topraklarına katmıştır5. İstanbul’un fethinden sonra Çatalca’nın gelişip ilerlediği görülmüştür. Osmanlılar başlangıçta Kabakça, Baklalı, Boyalık, Ömerli, Burgaz, Dursunköy ve Çilingir köylerinde oturmuşlardır. Diğer köylerde ise muhacirler bulunuyordu6. İstanbul, Osmanlı Devleti’nin en büyük şehri olduğundan fetihten sonraki idaresi “İstanbul ve Bilâd-ı Selâse” (Eyüp, Galata, Üsküdar) adıyla birbirinden bağımsız dört kadılık halinde teşkilâtlandırılmıştır. Tarihî yarımada (sur içi) İstanbul kadılığını, sur dışında kalan Çatalca, Silivri ve hatta Vize’ye kadar olan yerler Eyüp Kadılığı’nı (Havâss-ı Refia), Beyoğlu’ndan Rumelikavağı’na kadar uzanan kesim Galata Kadılığı’nı; Şile, Kandıra, Gebze ve Karamürsel dahil bütün Anadolu yakasını içine alan bölge Üsküdar kadılığını meydana getirmiştir7. 1 2 3 4 5 6 7
Işın Demirkent, “İstanbul”, DİA, c. XXIII, İstanbul 2001, s. 205b. Besim Darkot, “İstanbul: Coğrafî Giriş”, İA, c. V, 2. Kısım, Milli Eğitim Basımevi, İstanbul 1977, s. 72a. Pars Tuğlacı, Osmanlı Şehirleri, Milliyet Gazetesi Yayınları, İstanbul 1985, s. 83. Halil İnalcık, “Rumeli”, DİA, c. 35, İstanbul 2008, s. 233. Tuğlacı, a.g.e., s. 83. Tuğlacı, a.g.e., s. 83. Mehmet İpşirli, “İstanbul Kadılığı”, DİA, c. XXIII, İstanbul 2001, s. 305c; Süleyman Faruk Göncüoğlu, “Havass-ı Refia Kadılığı Eyüp”, Tarihi, Kültürü ve Sanatıyla X. Eyüpsultan Sempozyumu Tebliğler 12-14 Mayıs 2006, İstanbul 2006, s. 79.
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
Eyüp kasabası diyen anılan yer, yani Haliç’in güneybatı yakasındaki yerleşim alanı, sınırları Çatalca ve hatta Vize’ye kadar uzanan has çiftliklerin de merkeziydi. Has sözcüğünün çoğulu havâss olduğundan, tahttaki padişahın tasarrufundaki Eyüp sınırlarındaki çiftlikler için “Havass-ı Refia” denirdi. Eyüp’ün geniş topraklarında doğrudan Osmanoğulları’na ait büyük çiftlikler, bunların geniş arazilerde kurulmuş pek çok da çiftlik köyleri vardı8. Terkos9, Deliyunus10, Karahalil11, Haraççı12, Sazlıbosna13 ve Karaburun14 çiftlikleri bu türdendir. Eyüp’ün geniş arazisinde 26 nahiye, 700 köy vardı. Havâss-ı refia kadısı bütün bu yerleşim birimlerinin işlerini tek başına yürütemediğinden yardımcıları olan naipler görev yaparlardı. Çatalca’da da naip vardı. Naipler yargı işlerine bakar, İstanbul’dan gelen hüküm ve emirleri, ilâmları, terekeleri, narhları, Ramazan ve bayramın habercisi rüʼyet-i hilâlleri kendi defterine (sicil) kaydederler15 ve bunlarla ilgili uygulamaları yerine getirirlerdi. İstanbul’un et, süt, peynir ve kaymağını sağlayan Eyüp aynı zamanda kentin yakıt deposuydu. Eyüp’e getirilen odunlar, Havâss-ı Refia kadısının gözetiminde İstanbul’a tevzi edilirdi. Yangın tehlikesi sebebiyle odun işlerinde son derece titizlik gösterilirdi. Eyüp kadısı odunun kesim zamanını, taşınma usullerini, dağıtımını ilâmlarla halka duyururdu16. O dönemde Havâss-ı Refia içinde yer alan Çatalca vilâyeti, kuzeyde Edirne ile Karadeniz’in bir kısmı, doğuda Karadeniz ile İstan8 Necdet Sakaoğlu, “Havass-ı Refia Kadılığı Eyüp”, Tarihi, Kültürü ve Sanatıyla X. Eyüpsultan Sempozyumu Tebliğler 12-14 Mayıs 2006, İstanbul 2006, s. 68. 9 BOA, DH-MKT, 877/54; BOA, Y. PRK. AZJ, 9/37. 10 BOA-DH-MKT, 82/40. 11 BOA, DH. MKT, 1063/35. 12 BOA, HH. THR, 329/39; BOA, HH. THR, 329/41; BOA, HH. THR, 746/62; BOA, C. ML, 556/22847. 13 BOA, HH. THR, 156/60; HR-MKT, 209/41. 14 BOA, DH-MKT, 877/54; Y. EE, 53/99. 15 Sakaoğlu, a.g.t., s. 72. 16 Aynı yer.
bul’un bir bölümü, güneyde İstanbul ile Marmara Denizi’nin bir kısmı, batıda Marmara Denizi ve Tekirdağ’ın güneyi ile sınırlı idi17. Çatalca, 1865 yılına kadar Havâss-ı Hümâyûn’a bağlı kadılıklardan biri olarak yönetilmiştir. 1865 yılında Vilâyet-i Umumiye Nizamnamesi’nin İstanbul ve çevresinde uygulanmaya başlamasıyla Çatalca, Erbaa kazası içerisinde Zaptiye Nezâreti’ne bağlanmıştır. İstanbul valisi durumunda bulunan Zaptiye müşiri, aynı zamanda bölgenin de en büyük idarî amiri durumunda bulunuyordu. 1876 yılında kuzeyde Karadeniz, güneyde Marmara Denizi, batıda Edirne vilâyeti ve doğuda İstanbul olmak üzere Çatalca; merkez, Silivri ve Büyükçekmece ilçeleri ve merkeze bağlı Terkos bucağı ve 82 köyü içine alan bir sancak haline getirilmiştir. Sancağın malî ve mülkî yönetimi İstanbul Şehremaneti’ne (Belediyesi’ne) verilmiştir. Ancak bu yönetim usulü, bir yıl sonra değiştirilerek 1877’de Çatalca, bağımsız bir sancak şeklinde teşkilâtlandırılmıştır18. İstanbul’a bağlı dört kazadan biri iken ayrılarak müstakil bir sancak haline getirilen Çatalca, 1923 yılı başlarında Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti’nin yeni teşkilâtı gereği vilâyet haline dönüştürülmüştür. Yeni şekliyle Çatalca vilâyeti Silivri, Büyükçekmece ve Çatalca adlarında üç kazadan meydana gelmiştir. Merkez kaza Terkos ve Karacaköy isimlerinde iki nahiyeye taksim edilmiştir. Arnavutköy ve çevresi de bu taksimatta Terkos nahiyesinde yer almıştır19. Çatalca vilâyetinin 1923’teki mülkî taksimatı dikkate alındığında Arnavutköy, İmrahor, Ayazma-i Rum, Balabanburnu, Baklalı, Boyalık, Boğazköy, Bolluca (Boğluca), Terkos, Hacımaşlı, Çilingir, Deliyunus, Derviştepe, Sazlıbosna, Dursunköy, Tayakadın, Karaburun, Yassıören, Yeniköy ve Haraççı’nın Terkos nahiyesine; 17 Mehmed Ali Kayacan, Çatalca Vilâyeti (Hazırlayan: A. Ergun Çınar), İstanbul 2008, s. 1. 18 Tuğlacı, a.g.e., s. 83-84. 19 Kayacan, a.g.e., s. 13-14.
21
Bahşayiş ve Ömerli’nin Büyükçekmece’ye; Nakkaş ve Hadımköy’ün ise Çatalca merkez kazasına bağlı olduğu görülmektedir20. 1926’da Çatalca, vilâyet olmuşsa da yeni mülkî taksimat kanununda yine İstanbul’un bir ilçesi haline gelmiştir21. Osmanlı döneminde Arnavutköy halkı tamamen Rumlardan meydana gelmektedir22. Köyde özellikle İstanbul’daki mektep, sebilhane gibi bazı vakıf tesislerine ait vakıf arazilerinin olduğu bilinmektedir23. Söz gelimi, Sultan II. Bayezid Vakfı’na ait yerler bu cümledendir24. Köy nüfusunun Rum olması hasebiyle devletçe yapılan yatırımlar da yine dinî ve mezhebî ağırlıklı olmuştur. 1886 yılında Rum Patrikliği’nin başvurusu üzerine eski Rum kilisesi arsasına Aya Tanaş adıyla yeni bir kilise yapılmasına Sultan II. Abdülhamid tarafından izin verilmiştir25. Bu padişahtan sonra tahta çıkan Sultan Mehmet Reşad devrinde de, 1909 yılında Rum erkek ve kız çocukları için masrafları kilise sandığından karşılanmak üzere bir mektep inşası uygun görülmüştür26. Mondros Mütarekesi’nden sonra, mütareke şartlarından istifade eden Arnavutköy ve Boğazköy halkı 1919 yılında müslüman köylere tecavüzde bulunmak üzere harekete geçmişlerdir. Bu maksatla jandarma elbisesi giyinerek silâhlı bir şekilde Osmanlı devriyelerine ateş etmek üzere hazırlıklara başlamışlardır. İstanbul’un Mart 1920’deki işgalinden sonra da her iki köyün ahalisi fırsattan istifade ederek müslüman halka saldırıda bulunmaktan çekinmemişlerdir27. Arnavutköy’ün Rum ihtiyar heyeti de boş durmayarak asılsız haberlerle kamuoyunu kendi lehlerine çevirmek istemişlerdir. Bu çerçevede söz konusu heyet Temmuz 1920 tarihinde Kemerburgaz’da bulunmakta olan İngilizlere yaptıkları başvuruda Arnavutköy’ün Türk çeteleri tarafından abluka edilerek katliam yapıldığına dair asılsız haberler uydurmuşlardır. Köy ihtiyar heyetinin gerçek dışı suçlamalarının İngilizlerce fark edilmesi üzerine söz konusu heyet İngilizler tarafından ciddi şekilde azarlanmıştır28. 1920’li yılların başında Arnavutköy’de yolculara ait bir han bulunmakta idi29. Aynı senelerde köyün bazı yerlerinde bağcılık yapılmakta idi30. 20 Kayacan, a.g.e., s. 56. 21 Muzaffer Erdoğan, “Trakya Âbidelerinde Yapılan İmar Çalışmaları”, Güney-Doğu Avrupa Araştırmaları Dergisi, sayı 6-7, Edebiyat Fakültesi Basımevi, İstanbul 1978, s. 6-7. 22 BOA, ŞD. ML. NF, 1947/12; BOA, BEO, 4135/310109. 23 BOA, HAT, 1451/33. 24 BOA, ŞD. ML. NF, 1947/12; BOA, BEO, 3680/275948. 25 BOA, İ. DH, 977/77160. 26 BOA, ŞD. ML. NF, 1947/12; BOA, BEO, 3680/275948. 27 BOA, DH-EUM, AYŞ, 45/71. 28 BOA, DH-EUM. AYS, 44/29. 29 Kayacan, a.g.e., s. 40. 30 Kayacan, a.g.e., s. 9.
22
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
23 Arnavutköy Şehir Merkezi
Arnavutköy’de maden parlatmaya yarayan “kaolin” adı verilen bir tür toprak vardır. Porselen yapımında kullanılan bu toprak Balkan Savaşı’ndan önce İstanbul’a gönderilmekte idi31. Bugün Arnavutköy Belediyesi içinde yer alan köylere kısaca bir göz atacak olursak kaynaklar ışığında şunları söylememiz mümkün görünmektedir: Bahşayiş köyünün Osmanlı döneminde vergi defterlerinde kayıtlı iki avârızhanesi vardır. 1778 tarihli bir arşiv belgesine göre, halk fakir ve üzerine düşen vergileri ödeyemediğinden devletçe kendilerine vergi muafiyeti getirilmiştir32. 1889 senesinde köyde hayvan hastalığı görülmesi üzerine bölgeye iki tane baytar gönderilmiştir33. Bahşayiş köyüne 1891 yılında muhacirler iskân edilmiştir34. Köyün camisi, mektebi35, karakolu36 ve istasyonu37 vardır. Cami ve mekteplerin inşa tarihi 1894’tür38. Bahşayiş Çiftliği’ne 1897 yılında Kırım’dan gelen muhacirler yerleştirilmiştir. Bunların dinî inançları, eğitim-öğretim görmeleri ve beş vakit namaz kılmaları için cami ve mektep yapılmıştır39. Cami ve mektepler 1902 yılında tamir edilmiştir40. Ayrıca 1906 yılında yeni cami ve mektep inşa edilmiştir41. Bahşayiş halkı yulaflık ve hayvan çayırları otu yetiştirmişlerdir42 . 1920’li yıllarda köy ahalisi, kendiliğinden yetişen kamışlardan hasır vb. şeyler yaparak satmakta ve çerçilikle geçinmekte idiler43. Çatalca müdafaa hattının önemli mevkilerinden biri olan Bahşayiş istihkâmı Sultan II. Abdülhamid döneminde yaptırılmış44 ve yine aynı padişah tarafından 1886’da birinci 31 Kayacan, a.g.e., s. 5. Batılılar, Anadolu’nun birçok yerinde maden aradıkları ve âsâr-ı atika çıkartmak amacıyla kazı çalışmalarında bulundukları gibi Arnavutköy’de de halka ait mera topraklarında kaolin ocağı açmak için Osmanlı makamlarından izin almışlardır. Söz konusu izin, İngiliz Devleti vatandaşlarından Mösyö Camille ile Fransa Devleti vatandaşlarından Mösyö Tared’e verilmiştir (BOA, DH-İD, 103/13). 32 BOA, AE. SMST. II, 5/490. 33 BOA, DH-MKT, 1639/12; DH-MKT, 1645/61. 34 BOA, HH. THR, 746/21. 35 BOA, HH. THR, 340/126; 340/127; 744/95. 36 BOA, DH-MKT, 853/8. Söz konusu karakolun inşaatı Sultan II. Abdülhamid tarafından 5 Mayıs 1904 (19 Safer 1322) tarihli bir irâdeyle yürürlüğe girmiştir (BOA, İ. AS, 50/57). 37 BOA, DH-EUM. AYŞ, 13/17. 38 BOA, HH. THR, 340/126; 340/127. 39 BOA, HH. THR, 354/26; DH-MKT, 691/63. 40 BOA, HH. THR, 354/46. 41 HH. THR, 354/55; Tebriknâme-i Millî, Tahir Bey Matbaası, İstanbul Tarihsiz, s. 15, 21, 25. Bu kitap Sultan II. Abdülhamid’in tahta çıkışının yirmi beşinci yıldönümü vesilesiyle hazırlanmıştır. Eserde padişahın yirmi beş yıl zarfında Osmanlı ülkesinin genelinde inşa edilen idarî, askerî, tıbbî, dinî vb. kurum ve kuruluşların listesi bulunmaktadır. 42 BOA, HH. THR, 744/90. 43 Kayacan, a.g.e., s. 11. 44 BOA, Y. PRK. ASK, 39/57.
24
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
25 Bahşayiş
derecede sağlamlaştırılıp güçlendirilmiştir45. Bugün Arnavutköy Belediyesi’ne bağlı olan köylerden biri de Baklalı’dır. Osmanlı döneminde köyde Geylânî Ali Paşa Camii olduğu bilinmektedir46. 1712 tarihli bir arşiv belgesine göre, caminin imam-hatibi olan Ahmet Halife’nin görevden ayrılması üzerine yerine Mehmet Halife’ye getirilmiştir47. Yine, 1750 tarihli başka bir arşiv belgesinde, caminin imam-hatipliğini yapan Mehmed kendi rızasıyla vazifesini Ömer Halife’ye devretmiştir48. Bir başka köy Balaban’dır. Köy, Osmanlı kaynaklarında 93 Harbi olarak geçen 1877-1878 Osmanlı-Rus Harbi’yle Bulgaristan’ın Hasköy bölgesinden göçen Mustafa Solak tarafından padişahtan izin alınarak kurulmuştur. Köyün kuruluşunda Bulgaristan’ın Varna, Prevadi ve Hasköy bölgelerinden gelen muhacirler etkili olmuştur. Ayrıca Romanya’dan da birkaç hane gelmiştir. İlk yerleşenlerden bazıları bir süre sonra Balıkesir’e göçmüştür49. Balaban köyü, gelirleri İstanbul’da Yenibahçe’de bulunan Gurebâ-yı Müslimîn Hastanesi’ne ait olan50 Bezmiâlem Valide Sultan Vakfı gelirlerinden ormanlık bir alandır51. Burada Bezmiâlem Valide Sultan’ın çiftlikleri hayvanları için otlak ve yaylaklar bulunmaktadır52. 1890 tarihinden itibaren bölgeye gelen muhacirler, Balaban köyündeki vakıf araziye ve ormanlık alana kendiliklerinden yerleşmişlerdir53. Böylece burada Muhacirin köyü kurulmuştur54. Muhacirler köye, yıllık 35 altın kira bedeli ödemek şartıyla yerleştirilmişlerdir55. 1909 yılında Balaban köyü mevkiindeki Muhacirin köyünde harap halde bulunan cami yıkılarak kârgir bir şekilde yeniden yapılmış ve camiye arazi tahsis edilmiştir. Caminin hatipliğine Ferhat Efendi getirilmiştir56. Arnavutköy Belediyesine bağlı köylerden biri olan Boğazköy halkının Osmanlı dönemindeki etnik yapısını Rumlar meydana getirmektedir. Rum halkının köyle bir kiliseleri vardır57. Köy tarlalarında tütün ekiciliği yapılmaktadır. 1887 yılında köylüler, tütünleri tarlalarındaki kulübe ve çardaklarda kuruttuktan sonra Reji ambarlarına nakletmekte idiler58. Köyde bir derbent bulunmakta idi59. 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57
58 59
BOA, A. MKT. MHM, 492/78. Kayacan, a.g.e., s. 42. BOA, AE. SAMD. III, 214/20694. BOA, C. EV, 376/19066. İstanbul’un Köyleri, İstanbul İl Özel İdaresi, İstanbul 2013, s. 50. BOA, DH-MKT, 164/28. BOA, DH-MKT, 1717/62. BOA, A. MKT. MHM, 452/67. BOA, DH-MKT, 1742/118. Köye muhacir iskânının 1892 (BOA, DH-MKT, 1938/65) ve 1893’te de (BOA, DH-MKT, 164/28) devam ettiği görülmektedir. BOA, İ. EV, 50/38. BOA, BEO, 2010/50719. BOA, İ. EV, 50/38; BOA, BEO, 3781/283526. 1891 yılında Rum Patrikliği’nden yapılan başvuru üzerine Boğazköy’de kilise inşasına Sultan II. Abdülhamid’in irâdesiyle izin verilmiştir. Söz konusu kilisenin inşa masrafları, kilise gelirlerinden karşılanmıştır (BOA, İ. DH, 1218/95376). BOA, DH-MKT, 1453/21. BOA, HAT, 1255/48592.
26
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
Baklalı Parkları
27 Balaban Camii
1887’de koyunlarda görülen çiçek hastalığı sebebiyle köyde karantina tedbirleri uygulanmıştır60. 1907’de köyde sığır vebası çıkması üzerine bölgeye bir baytar gönderilerek sıhhî tedbirler alınmıştır61. 1920’de Boğazköy halkına köylerinin muhafazasında kullanılmak amacıyla İngilizler tarafından silâh ve cephane verilmiştir62. Bölgede son derece önemli gelişmelerin yaşandığı bu tarihte Boğazköy ile Arnavutköy arasındaki Kanlıbostan mevkiinde masum ve günahsız beş müslüman Rumlar tarafından katledilmiştir63. Birçok kanlı hadiseye yol açan bölge kontrol altında bulundurulmaya ve civardaki Haraççı mevkiiyle diğer çevre köylerde birer karakol kurularak güvenlik sağlanmaya çalışılmıştır64. Yine, 1921 yılında Rum çeteleri, İstanbul’dan dönmekte olan müslümanları Kanlıbostan mevkiinde dövüp paralarını gasp etmişlerdir65. Aynı yılın Ekim’inde de Müslüman kadınlara açıkça saldırıda bulunulmuştur66. Haziran 1921’de tamamen silâhlanan Boğazköy ile Arnavutköy halkına İstanbul’dan birçok silâhlı Rum palikaryaları katılmıştır. Boğazköy civarında Fransız askerleriyle, Yunan askeri elbisesi giyinmiş seksenden fazla silâhlı şahıs arasında çatışma çıkmış, Fransız kuvvetleri tarafından yapılan aramalarda Boğazköy’de silâh ve cephane ele geçirilmiştir67. 1920’lerde köyde yolculara ait bir han68, ilkel şartlarda çalışan bir un fabrikası, su ile çalışan değirmen ve yel değirmeni olduğu bilinmektedir69. Arnavutköy’ün önemli köylerinden biri olan Bolluca’da 1907’de sığır vebası görülmüştür. Osmanlı sağlık yetkililerince gerekli sıhhî tedbirleri almak üzere bölgeye bir baytar gönderilmiştir70. Kısa bir süre sonra, yapılan teşebbüsler netice vermiş ve köyde hastalığın yayılması ve başka yerlere sirayeti önlenmiştir. Bir diğer köy Boyalık’tır. Ünlü gezgin Evliya Çelebi, Seyahatname’sinde Boyalık’ta iki 60 61 62 63
BOA, DH-MKT, 1462/91. BOA, DH-MKT, 1083/17. BOA, DH-EUM. AYŞ, 43/68. Rum çetecilik faaliyetlerinin yürütüldüğü bölgede meydana gelen bu feci hadisede, Kanlıbostan mevkiinde Sazlıbosna köyünden Selahaddin ve İsmail ile Baklalı köyünden Arif, Yahya ve Şafiye feci bir şekilde şehit edilmiştir. Çete mensuplarından şaki Arnavutköylü Aristidioğlu Nalbant Anastas bilâhare Terkos Jandarma kuvvetlerince yakalanarak Adliye’ye teslim edilmiştir (BOA, DH-EUM. AYŞ, 56/39). 64 BOA, Y. PRK. AZJ, 9/37; BOA, DH-EUM. AYŞ, 30/99. 65 BOA, DH-KMS, 60-3/8. 66 Bölgede münferit hadiselere de rastlanmıştır. Bu konuda sadece bir örnek vermek yeterlidir. Hadımköy’de askeriyeye ait arabalardan birini çalan, Boğazköy’de Rum çetelerinin toplanmasına kılavuzluk eden, Yunan askerlerinin Hadımköy’de bulunmalarından istifade ederek Müslüman kadınlara alenen hakaret edip saldırıda bulunan Arnavutköylü Hıristo jandarmalar tarafından yakalanarak Adliye’ye teslim edilmiştir (BOA, DH-EUM. AYŞ, 76/78). 67 BOA, DH-KMS, 60-3/11. 68 Kayacan, a.g.e., s. 40. 69 Kayacan, a.g.e., s. 41. 70 BOA, DH-MKT, 1083/17.
28
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
29 Boğazköy Camii
hamam olduğunu söylemektedir71. Köy 1920’li yıllarda yaklaşık yüz haneden meydana gelen Terkos nahiyesinin merkezidir72. Boyalık, vakıf köyü olma özelliğini yüzyıllarca korumuştur. Köyde, İstanbul’daki Fatih Sultan Mehmet Camii Vakfı’na ait çiftlik, tarla, arazi ve korular mevcuttur73. Buradan elde edilen gelirler selâtîn camisi olan Fatih Camii’nin birçok kalemden meydana gelen önemli giderleri için kullanılmıştır. Köy, bu özelliğiyle Osmanlı dinî ve manevî hayatına sağladığı vakıf gelirleriyle maddî bakımdan katkıda bulunmak suretiyle ön plana çıkmış ve tarih içinde her zaman anılmaya değer köylerden biri olmuştur. Arnavutköy ilçesinin bir başka köyü Boyalık’tır. Bu köy de ilçenin diğer köyleri gibi Arnavutköy’ün en güzel ve şirin yerleşim alanlarından biridir. 1920’li yılların başında Boyalık’ta yolculara ait bir han bulunmaktadır74. Gerek ticaret için gerekse seyahat etmek üzere köyde kalmak durumunda olan kimseler bu handa kalmışlardır. Hanın gelip geçen yolculara sunduğu hizmet, köyün gelişmesi ve kalkınmasında önemli bir rol oynamıştır. Aynı şekilde Dursunköy’de de 1920’li yılların başında yolculara ait bir han bulunduğu bilinmektedir75. Hacımaşlı köyünün İstanbul’un fethinden önce kurulduğu sanılmaktadır. Eski adının Hacımihaliç76 olduğu rivayet edilmektedir77. Köy mescidi 1830 tarihinde cami haline getirilmiştir. Mescidin yakınında Cuma ve bayram namazlarını eda etmek için cami olmadığından halkın çektiği zorluk dikkate alınarak mescide minber konulmuş ve bir hatip tayin edilmiştir78. Köyde 1890 yılında ortaya çıkan hayvan hastalığının çevreye sirayet etmesi ve yok edilmesi amacıyla hükümetçe gerekli sağlık tedbirleri alınmıştır79. Hadımköy tren güzergâhı olduğundan dolayı büyük ölçüde dikkat çekmiştir80. Sultan II. Abdülhamid döneminde Hadımköy adı hafızalarda daha çok askerî bir mekân olarak hatırlanmaktadır. Burası, Çatalca’da topçu alaylarının merkezidir81. Bu yüzden bölgede askerî depolardan biri olan Sancaktepe Cephaneliği bulunmakta82, top atış tatbikatları yapılmakta83, mermi poligonu84 ve bir de askerî hastane yer almakta idi. Hadımköy Has71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84
İstanbul’un Köyleri, s. 52. Kayacan, a.g.e., s. 45. BOA, C. EV, 588/29655. Kayacan, a.g.e., s. 40. Kayacan, a.g.e., s. 40. Bir arşiv belgesinde köyün adı “Hacı Mahaşlı” şeklinde geçmektedir (BOA, HAT, 1580/56). İstanbul’un Köyleri, s. 54. BOA, HAT, 1580/56. BOA, DH-MKT, 1687/23; DH-MKT, 1726/96. Kayacan, a.g.e., s. 45. BOA, HH. THR, 209/47; HH. THR, 354/44. BOA, Y. PRK. ASK, 199/111. BOA, Y. PRK. ASK, 112/79. BOA, Y. MTV, 73/35.
30
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
Bolluca Mesire Yerleri
31 Boyalık Köyü
tanesi’nin temeli 1887 yılında atılmıştır85. O tarihlerde büyük bir sağlık kuruluşu denebilecek düzeydeki bir hastane sadece Hadımköy’de askeriyeye ait bulunan bu kurumdu. Mütareke’den sonra (30 Ekim 1918) İtilâf Devlerince işgal edilen bu hastane, dört sene kapalı kalmakla kalmamış, önemli malzeme, araç ve gereçleri de kaybolmuştur86. Yine bu dönemde eğitime verilen önemin bir göstergesi olarak köye 1899’da bir mektep yapılmıştır87. Çatalca istihkâmları topçu alayları komutan ve subayları ailelerinin çoğu Hadımköy’de ikamet ettiğinden gerek bunların ve gerekse diğer sivil memurlarla halkın çocuklarının eğitimi için inşa edilen mektebin masrafları Hazine-i Hâssa’dan karşılanmıştır88. Hamidiye Mektebi adı verilen okulun giderlerini karşılamak üzere iki dükkân hizmete açılmıştır89. Köy camii de 1903 yılında padişahın emriyle Hereke Fabrikası halılarıyla tefriş ettirilmiştir90. Balkan Savaşı’nın getirdiği felâketlerden biri, Osmanlı ordusunun dağınık bir halde İstanbul’a doğru çekilmeye başlamasıdır. Perişan ve yorgun askerler ellerine ne geçerse yemişler, önlerine gelen pis suları içmişler ve tuvalet ihtiyaçlarını yollarda gidermek zorunda kalmışlardır. Bu şartların etkisiyle ilk kolera vakaları Hadımköy’de ortaya çıkmıştır. 13 Kasım 1912 tarihinde kolera Çatalca’ya ulaşmıştır. Çatalca hatlarından Terkos’a sevk edilen bazı askerî birliklerde koleralıların bulunması, İstanbul’un su kaynakları için büyük bir tehdit oluşturmuştur. Bu yüzden Osmanlı Hükümeti Terkos gölü çevresinin boşaltılmasına karar vererek buradaki askerleri başka yerlere nakletmiştir91. Koleralı hastaların sayısı gün geçtikçe artmıştır. Hadımköy’den gelen bir tren dolusu koleralı hasta tedavi edilmek üzere tahaffuzhanelere sevk edilmiştir92. Gerek kolera hadiselerinin çokluğu gerekse İstanbul’a sevk edilemeyen koleralı askerler sebebiyle Hadımköy’de 18 Kasım 1912 tarihinde Osmanlı Kızılayı tarafından çadırlarıyla birlikte 150 yataklık seyyar hastane kurulmuştur. Hastane hizmetine her türlü edevat ve antiseptik ilaçlar, buharlaştırma aletleri, kimyevî temizlik için çeşitli aletler ve suların sterilizasyonu amacıyla birçok semaverler verilmiş, buharlaştırma memurları tayin edilmiştir. Burada sadece koleralılara hizmet verilmiştir. Bilâhare barakalarla birlikte 250 yataklık geniş bir hastane haline getirilmiştir. Koleranın ortadan kalkması ve kış mevsiminin şiddetle etkisini göstermeye başlaması üzerine yeni barakalar yapılarak yaralı hasta kabulüne başlanıp hizmete devam edilmiştir. 5 Ocak 1913 tarihinde hastaneyi ziyaret ederek özel defterine izlenimlerini yazan Çatalca Ordusu Sıhhiye Müfettişi Tuğgeneral İbrahim Abdüsselâm ile Çatalca Ordusu Sıhhiye 85 86 87 88 89 90 91 92
BOA, Y. PRK. ASK, 41/30; BOA, Y. PRK. UM, 3/104 ve 9/104; BOA, DH. MKT, 1440/70. Kayacan, a.g.e., s. 37. BOA, HH. THR, 354/34. BOA, Y. MTV, 181/12. BOA, MF. MKT, 443/40; Y. MTV, 185/108. BOA, HH. THR, 354/50. Nuran Yıldırım, İstanbul’un Sağlık Tarihi, İstanbul 2010, s. 91-92. Ahmet Zeki İzgöer, “1912 Balkan Savaşı Sonrası Rumeli’den Yapılan Göçler Sebebiyle İstanbul’da Görülen Salgın Hastalıklar ve Su Kaynaklarının Korunması”, Türk Dünyası Araştırmaları, c. 101, sayı 201, İstanbul Kasım-Aralık 2012, s. 6.
32
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
Dursunköy Sivil Mimarlık Örneği
33 Hacımaşlı Köyü
Menzili Müfettişi Binbaşı Ali Galib Beyler şu ortak ifadede bulunmuşlardır: “Hadımköy Kızılay Hastanesi’ne gerçekleşen ziyaretimizde doktor ve görevlilerin hastaların tedavi ve istirahatlerini sağlamak için üstlerine düşen vazifelerini gayret ve sebat ile yaptıkları görüldü. Şahit olunan durumun intizamından dolayı hastane heyetine takdirlerimizi sunarız93”. Hadımköy’de faaliyette bulunan bir başka sağlık ekibi Mısır Kızılayı’dır. Balkan Savaşı münasebetiyle yaralı Osmanlı askerlerinin tedavileri ve müslüman muhacirlerin zorunlu ihtiyaçlarını karşılamak uğrunda gerçekten pek parlak gayret ve yardımlar ortaya koyan Mısır Kızılayı, ülkenin Selanik ve İzmir gibi değişik şehirlerinde çalışmalarda bulunduğu gibi Hadımköy’de de önemli hizmetler üstlenmiştir. Kasım 1912 ortalarında İstanbul’a ulaşan Birinci Mısır Kızılay Sağlık Heyeti, hastanesini ilk önce çadırlarla Sazlıbostan’da kurmuş, ardından Hadımköy’de barakalar inşa ederek geniş ve düzenli bir hastane meydana getirdikten sonra binaya yerleşmiştir. Hastane açıldığı 26 Kasım 1912 tarihinden 2 Mart 1913 tarihine kadar önemli hizmetlerde bulunmuştur. Hastaneyi 1 Mart 1913’te ziyaret eden Dahiliye eski Nâzırı Talat Paşa, Mebusan eski Başkanı Halil Bey, İzmir eski Mebusu Mehmed Ubeydullah Efendi, ziyaret özel defterine şu notları düşmüşlerdir: “Hadımköy’de Mısır Kızılay Hastanesi’ni ziyaret ettik. Tedavi aletleri ve yaralıların durumunu fevkalâde iyi bulduk. Koğuşların temizliği özellikle takdire şayandır94”. 1920 yılında Çatalca’da bulunan Yunan askerî birliği bütün teçhizatıyla beraber Hadımköy’e nakledilmiştir. Hadımköy İstasyonu’na da geçici bir birlik yerleştirilmiştir95. Aynı sene Hadımköy ve Terkos’ta bulunan Yunan subayları tarafından Rum köylerinde çeteler kurulmuş, Hadımköy’den katırlarla Boğazköy ve Arnavutköy’e cephane sevk edilmiş, yerli ahali silâhlandırılmış96 ve Yeniköy’de Rumlardan gönüllü olarak asker kaydedilmiştir. Görünüşte Terkos Fabrikası’nı korumak, gerçekte ise Yeniköy ve Terkos’taki Rumları silâhlandırarak bölgedeki köylerin Çatalca ile bağlantısını kesmek isteyen bir Yunan bölüğü çete teşkilâtı kurmak amacıyla faaliyette bulunmuştur97. Yine Hadımköy’deki Yunan taburunda bulunan askerlerin özellikle Müslüman kadınlara yaptıkları saldırı ve tecavüzler kayda değerdir. Meselâ, evinde imal eylediği yoğurdu satmak ve alacağı parayla un almak üzere Hadımköy’e ve oradan da Derviştepe’ye gidip köyüne dönen Çatalca’nın Sazlıbosna köyü halkından Hasan’ın hanımı olan otuz sekiz 93 Padişah’ın Himayesinde Osmanlı Kızılay Cemiyeti 1911-1913 Yıllığı, Haz: Ahmet Zeki İzgöer, Ramazan Tuğ, Türk Kızılayı Yayınları, Ankara 2013, s. 104-106. 94 a.g.e., s. 128-130 95 BOA, DH-EUM. AYŞ, 31/23. 96 BOA, BEO, 4637/347775. 97 BOA, DH-EUM. AYŞ, 45/28.
34
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
35 Hadımköy Çınar Ağaçları
yaşlarındaki Fatma Hatun’a Hadımköy’deki Yunan taburundan bir askerin fiil-i şeni icra etmesi bu kabil örneklerdendir98. Yunan taburu Hadımköy’deki varlığını 1922 yılına kadar sürdürmüştür. Bu tarihte 970 askerden meydana gelen bir Yunan taburunun Hadımköy’de olduğu bilinmektedir99. Yunan askerleri çetecilik faaliyetlerine de katılmışlardır. Mayıs 1922 senesinde bir Yunan subayının kumandası altında bulunan ve avenesi Yunan askerlerinden meydana gelen bir çete, Osmanlı egemenliği altındaki köylerde teşkilâtlanarak ihtilâle sevk edici tahriklerde bulunmuştur100. Hadımköy’de 1920’li yıllarda bir un fabrikası, su ile çalışan değirmenler ile yel değirmenlerinin varlığı bilinmekte idi101. Köyde aynı tarihlerde eski ve yeni Kumandanlık Daireleri, Tahkimât Ambarı, Komisyon Binası ve Askerî Hastane’nin faal oldukları anlaşılmaktadır102. Aynı yıllarda Hadımköyü ve civarına Kırım’dan Rus mültecileri gelmiştir. Sovyetler Birliği, 1920 yılının son aylarında kendisine muhalif olan ve Kırım’a çekilmek zorunda kalan Rus Generali Nikoloyeviç Vrangel üzerinde aşırı baskı uygulayınca Vrangel de Müttefiklerin yardımıyla 120 gemilik bir donanma ve aralarında 70 bin asker bulunan 135 bin kişilik bir kafileyle İstanbul’a doğru yola çıkmıştır103. Kırım’dan İstanbul’a gelen Vrangel ordusuna bağlı Rus mültecilerinin bir kısmı Kadıköy, Kurbağalıdere, Merdivenköy yoluyla Kayışdağı’na toplanırken104 bir kısmı da Çatalca’da Hadımköy, Sancaktepe ve Çilingir Çiftliği’ne yerleştirilmiştir105. Bunlar için Hadımköy’de karargâhlar tesis edilmiş106, Çilingir Çiftliği’ndeki Rus karargâhına ise Osmanlı makamlarınca zahire ve iaşe nakliyatında bulunulmuştur107. Bir süre Hadımköy’deki Rus mültecilerinin karargâhlarında kolera vakası görülmüştür108. Hadımköyü, Sancaktepe ve Çilingir Çiftliği’nde bulunan 6.500 adet Rus daha sonra Limni’ye sevk edilmişlerdir109. Arnavutköy ilçesine bağlı köylerden bir diğeri Haraççı’dır. Köyde halkın dinî hayatlarını rahatça sürdürebilmeleri ve ihtiyaçlarını karşılamalarına yönelik olarak Naime adındaki camii ile eğitim-öğretim faaliyetleri için mektebi 1887 yılında inşa edilmiştir110. Cami ve okulun 1902111 ve 98 BOA, DH-EUM. AYŞ, 43/22. 99 BOA, DH-EUM, AYŞ, 45/71. 100 BOA, DH-EUM. AYS, 61/11. 101 Kayacan, a.g.e., s. 41. 102 Kayacan, a.g.e., s. 42. 103 Büyük Larousse Sözlük ve Ansiklopedisi, “Vrangel”, c. XXIII, Milliyet Gazetesi, İstanbul Tarihsiz, s. 12257a. 104 BOA, DH-KMS, 61-1/71. 105 BOA, DH-İ. UM, 19-16/1-48; HR-SYS, 2570/5. 106 BOA, BEO, 349715. 107 BOA, DH. İUM, 19-15/1-52. 108 BOA, DH. İ. UM, 19-15/1-48. 109 BOA, HR-SYS, 2570/6. 110 BOA, HH. THR, 329/39; BOA, HH. THR, 329/41; BOA, HH. THR, 329/51; BOA, HH. THR, 746/62; BOA, HH. THR, 746/68. 111 BOA, HH. THR, 354/46; Tebriknâme-i Millî, s. 15, 21, 25.
36
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
37 Hadımköy Parkı
1908 yıllarında bakım ve onarımları yapılmıştır112. 1888 tarihinde köyün manda ve karasığır hayvanlarında bir hastalık ortaya çıkmıştır. Bölgeye yetkili makamlarca sağlık tedbirlerini almak üzere bir baytar gönderilmiştir113. 1891 tarihinde Haraççı Çiftliği’ne muhacirler iskân edilmiştir114. Aynı yıl çocuklar arasında çiçek hastalığı çıkmıştır. Hükümetçe gerekli sağlık tedbirleri alınmıştır115. Arnavutköy Belediyesi sınırları içinde bulunan bir başka köy ise İmrahor’dur. Burası aslen Bulgar köyüdür116. 1829 Osmanlı-Rus Savaşı’ndan sonra bölgeye çok sayıda Türk muhacir yerleşmiştir. Yine, 1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı’ndan sonra Bulgaristan ve Doğu Rumeli’den yapılan göçler sonucunda bölgeye yeni Türk kafileleri gelmiştir. Kurulan ilk yerleşim bölgelerinden bazıları İmrahor, Tayakadın ve Terkos’tur117. İmrahor, Tayakadın ve Terkos köyleri halkından olan Bulgar aileleri Balkan Harbi‘nde Bulgaristan‘a iltica etmişler, bilâhare oradan dönüp Ayazma köyüne yerleşerek bir daha kesinlikle Bulgaristan‘a dönmek istememişlerdir118. Yine, İmrahor köyünden 1914 yılında Bulgaristan’a hicret edip 1921 senesinde vatanları olan eski köylerine dönen on dört Bulgar ailesi, kendilerine ait olan evlere Müslüman muhacirlerin yerleştirilmesinden dolayı açıkta kalmışlar, İstanbul Şişli’de Bulgar Hastanesi yakınındaki bir barakada her türlü geçim vasıtalarından mahrum ve sefil bir halde kalmakta iken, neticede kendi istekleri doğrultusunda Bulgaristan’a gitmelerine devlet makamlarınca yardımcı olunmuştur119. Aynı yıl Bulgaristan’ın Şumnu kazasının Saat mahallesi ile Makan ve Söğütlü köyleri halkından pasaportlarıyla hicret ederek gelen aileler İmrahor köyüne yerleştirilmiştir120. 1907 yılında köyde sığır vebası görülmesi üzere bölgeye bir baytar gönderilerek sağlık tedbirleri alınmıştır121. Osmanlı padişahları ve devlet ileri gelenleri, avlanmak ve hoşça vakit geçirmek üzere İstanbul’a yakınlığı sebebiyle Çatalca’ya gelmişlerdir122. Meselâ, XVII. yüzyıl ortasında kırk sene süren saltanatı boyunca büyük sürgün avlarında dolaşan IV. Mehmet’in Çatalca’ya karşı aşırı bir eğiliminin olduğu, bu yüzden de buraya sık sık uğrayarak uzunca zamanlar kaldığı bilinmektedir123. Çatalca, av ve avlanma özelliğini yüzyıllarca korumuştur. Özellikle XX. yüzyılın başlarında Terkos ve Kara112 113 114 115 116 117 118
119 120 121 122 123
BOA, Y. MTV, 307/141. BOA, Y. A. HUS, 219/26. BOA, HH. THR, 746/21. BOA, DH-MKT, 1806/41. BOA, DH. KMS, 3/29; BOA, DH. MKT, 1063/35. Tuğlacı, a.g.e., s. 83. BOA, HR. İM, 26/9. Trakya’nın geri alınmasından sonra Bulgarlar tekrar kendi evlerine dönmek istemişlerse de bu hak onlara tanınmamıştır. Eylül 1913 tarihinde Türkiye ile Bulgaristan arasında imzalanan anlaşma gereği, Bulgar köylüleri Bulgaristan’a göç etmişlerdir (Tuğlacı, a.g.e., s. 83-84). BOA, HR. İM, 103/36. BCA, 272.0.0.12/35.7.1. BOA, DH-MKT, 1083/17. Kayacan, a.g.e., s. 30. Erdoğan, a.g.m., s. 152.
38
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
Haraççı Tarihi Kemer
39 İmrahor Sivil Mimarlık Örneği
burun havalisi avlanma mekânıdır. Zaman zaman Batılı diplomatlar da avlanmak üzere buraya gelmişlerdir124. Kara avcılığının yanı sıra deniz ürünleri avcılığında da Karaburun ön plana çıkmıştır. Köy, balıkçılığıyla ün kazanmıştır125. Özellikle avlanan palamut balığının iç tüketimin yanı sıra seyyar satıcılar aracılığıyla Yunanistan’a satıldığı da bilinmektedir126. Osmanlı Devleti, Ruslara karşı Karaburun’un muhafazasına önem vermiştir127. Burası müstahkem bir mevzi olup istihkâmlar bulunmaktadır128. Bir arşiv belgesinden, Karaburun köyündeki topçu birliği tarafından Ramazan ayı ile diğer özel günlerde top atılarak halkın imsak ve iftar zamanlarını bununla belirledikleri anlaşılmaktadır129. Karaburun ve havalisine yapılan yatırımların Sultan II. Abdülhamid döneminde ciddi bir biçimde artış gösterdiği görülmektedir. Bu çerçevede Terkos gölünden Beyoğlu’na suyolu yapmak için gerekli alet ve edevatın nakliyatını kolaylaştırmak üzere Terkos-Karaburun arasında bir tramvay hattı ile Karaburun’da bir set ve iskele inşa edilmesi kararlaştırılmıştır130. I. Dünya Savaşı’ndan önce Çatalca’da ulaşımın dar yollardan sağlanıyordu. Kullanılabilen tek ulaşım aracı iki öküzlü kağnı arabaları idi. Bu yüzden uzun kış aylarında köy ve kasabalar, ekmek, kömür ve odun sıkıntısı çekerdi. İlk yol yapma teşebbüsü 1880 yılındadır. Bu gayeyle Çatalca’yı Büyükçekmece, Silivri ve Karaca’ya bağlamak amacıyla yol çalışmasına başlanmıştır131. 1885 tarihinde Terkos gölü ve Karaburun’a doğru yapılmakta olan yol çalışmalarına devam edilmiştir132. XIX. yüzyılın sonlarında Karaburun’da kömür çıkarılmaktadır. Anadolu’nun farklı kentlerinden Karaburun’a gelen Müslüman işçiler kömür nakliyatında çalışmışlardır133. Karaburun çevresiyle açıklarında rüzgâr çok şiddetli estiğinden ve sahil boyunu koruyabilecek hiçbir liman olmadığından zaman zaman ani olarak rüzgârlara yakalanan gemilerin battıktan sonra kıyılara sürüklendikleri görülmüştür134. İlçenin diğer bir yerleşim yeri Nakkaşköy’dür. Burası adını Baba Nakkaş demekle meşhur Mehmet bin Şeyh Bayezid adlı bir hayır sahibinden almaktadır. Bu hayır sahibi
124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134
BOA, Y. PRK. ASK, 235/87. Kayacan, a.g.e., s. 45. BOA, DH-İ. UM, 20-25/14-22. BOA, HAT, 505/24894A. BOA, Y. MTV, 180/164. BOA, DH-MKT, 346/27. BOA, Y. A. RES, 23/7. Tuğlacı, a.g.e., s. 83-84. BOA, Y. PRK. TNF, 1/49. BOA, Y. PRK. ASK, 152/49. Kayacan, a.g.e., s. 18.
40
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
41 Karaburun
köyde kendi adıyla anılan bir cami yaptırmıştır135. Cami 1893136 ve 1902137 yıllarında onarılmıştır. Ayrıca köyde bir de Fatma Hatun Mescidi bulunmaktadır138. Babanakkaş Camii’nde 1718 Mart’ı ortalarında yaşanan bir hadise şu şekildedir: Caminin içindeki kaliçe, şamdan, Kurʼân-ı Kerim cüzleri, balmumu vb. eşyaların çalınması üzerine Çatalca ustası tarafından yapılan araştırma sonucunda söz konusu eşyaları şakilerden Seyyid Hasan, Hüseyin ve Yusuf’un çaldıkları anlaşılmıştır. Hırsızlardan Yusuf yakalanarak Çatalca naibinin huzuruna çıkarılmıştır. Yusuf mahkemeye suçunu itiraf etmiştir. Ancak bazı kimselerin yardımıyla Hasan ve Hüseyin ele geçirilememiştir. Suçlular için yakalanma emri çıkarılarak hep birlikte İstanbul’a gönderilmelerine karar verilmiştir139. 1733 senesinde camiin imam-hatibi Hüseyin oğlu Mehmed’in vefatıyla yerine oğlu Mustafa tayin edilmiştir140. Köyde 1779 tarihli bir arşiv belgesine göre Defterdar Derviş Mehmet Efendi’nin yaptırdığı Nakşibendi Zaviyesi bulunmaktadır141. 1920’li yılların başında Nakkaşköy’de yolculara ait bir han vardı142. Köyde çok miktarda kireç tuzu bulunan bir memba suyu vardır143. Arnavutköy ilçesinin önemli yerleşim alanlarından bir diğeri Ömerli köyüdür. Burada köy ve çevre güvenliğini sağlamak üzere bir karakol inşa edilmiştir144. Ömerli, Balkan Harbi sırasında Hindistan’dan gelen sağlık heyetlerinin çalışmalarını yürüttüğü bir merkez olmuştur. İlk Hint Sağlık Heyeti önce bir süre İstanbul’da Haydarpaşa Askerî Hastanesi’nde, daha sonra da Ömerli’de hizmet etmişlerdir. Heyette Londra’da tahsil gören Hindistanlı gençler yer almakta idi. Bu heyetin Ömerli’de yaptırdıkları bir çeşme vardır. Çeşme bugün halen mevcudiyetini muhafaza etmektedir. Birlik ve beraberlik mesajlarının verildiği çeşmenin kitabesi Hindistanlı Müslümanların o günlerden bugüne kalan yadigârlarındandır. Kitabede şu satırlar dikkati çekmektedir:
Hindistan Birinci Hilâl-i Ahmer Hey’eti Osmanlı Kardeşlerine daima selâmlar ithaf eyler ve Balkan Mezâliminin unutulması için bütün ihvân-ı dini
135 136 137 138 139 140 141 142 143 144
BOA, C. EV, 52/2555. BOA, İ. EV, 5/9. BOA, BEO, 1787/133969. BOA, C. EV, 212/10579. Erdoğan, a.g.m., s. 176-177. BOA, C. EV, 566/28589. BOA, AE. SABH. I, 179/11927. Kayacan, a.g.e., s. 40. Kayacan, a.g.e., s. 49. BOA, DH-MKT, 853/8.
42
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
43 Nakkaşköy’de Osmanlı’dan Kalma Mezarlar
Daimî ittihâda davet ederekten arz-ı veda eyler Sene-i Hicriye: 1331 / Sene-i Milâdiye: 1913 17 Aralık 1911 tarihinde İstanbul’a gelen İkinci Hint Kızılayı Sağlık Heyeti, 23 Ocak 1912 tarihinde Çatalca’ya geçerek Ömerli mevkiinde mükemmel çadırları ve seyyar hastane takımlarıyla 100 yataklık bir hastane kurup yaralı ve hasta kabulüne başlamıştır. Hindistan’dan gelen Üçüncü Hint Kızılayı Sağlık Heyeti 9 Ocak 1913 yılında İstanbul’a ulaşmış, bir süre burada kaldıktan sonra savaş hattı üzerinde bulunan Ömerli’de bir seyyar hastane kurmuştur145. İlçedeki bir başka önemli yerleşim mekânı Sazlıbosna köyüdür. Köye 1891 yılında Kırım muhacirleri yerleştirilmiştir146. Köyde bir cami147 ve ilkokul148 vardır. Cami ve mektep 1898149 ve 1902150 yıllarında tamir edilmiştir. 1887’de Sazlıbosna Çiftliği’ndeki muhacirlerden altmışında çiçek hastalığı görülmüştür, bunlardan yedisi vefat etmiştir. Hastalık şiddetle hüküm sürmesi151 ve çocuklarda da görülmesi üzerine köy mektebi yirmi beş gün süreyle tatil edilmiştir152. 1889’da Sazlıbosna köyü hayvanlarında görülen hastalık sonucunda bazı hayvanlar telef olmuştur. Bölgeye baytar gönderilerek153 hastalığın yayılmasını önlemek için civar yerleşim birimleriyle irtibat kesilip köy kordon altına alınmıştır. Ayrıca hasta hayvanlar sağlıklılardan ayrılarak telef olanlar hayvan otlatılmaya elverişli bulunmayan yerlere defnedilmiştir154. Arnavutköy ilçesinin diğer önemli yerlerim alanlarından biri Tayakadın köyüdür. Burası Bulgar köyüdür155. Balkan Savaşı’ndan itibaren Terkos, İmrahor ve Tayakadın köylerine Demirhisar, Toyran, Selanik, Tikveş ve Priştine’den gelen muhacirler yerleştirilmiştir156. Ayrıca I. Dünya Savaşı’ndan sonra köye Bulgaristan’ın Şumnu, Aydos, Deliorman bölgelerinden göçen Türklerin iskân edildiği de bilinmektedir157. 145 Padişah’ın Himayesinde Osmanlı Kızılay Cemiyeti 1911-1913 Yıllığı, s. 95, 133-134. 146 BOA, HH. THR, 354/37; BOA, HH. THR, 746/21. 147 BOA, HH. THR, 340/135. Bir arşiv belgesinde Sazlıbosna Camii, diğer adıyla Aziziye Çiftliği’ndeki cami şeklinde geçmektedir. Bkz. BOA, HH. THR, 354/31. 148 BOA, HH. THR, 744/84; BOA, HH. THR, 744/95. 149 BOA, HH. THR, 354/28. 150 BOA, HH. THR, 354/46; Tebriknâme-i Millî, s. 15, 21, 25. 151 BOA, DH-MKT, 1467/13. 152 BOA, DH-MKT, 1468/53. 153 BOA, DH-MKT, 1586/90. 154 BOA, DH-MKT, 1594/93. 155 BOA, DH. KMS, 3/29; BOA, DH. MKT, 1063/35. 156 Bu muhacirlerin iskân yerleri, sanatları, hane ve nüfuslarına ait liste için ayrıca bkz. BCA, 272.0.0.11/16.64.4. 157 İstanbul’un Köyleri, s. 58.
44
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
45 Sazlıbosna Barajı
1889 yılında Terkos Şu Şirketi’nin Kuşkaya bölgesinin sularını toplayarak Tayahatun köyüne nakletmesi ve suyolları güzergâhının belirlenmesi için şirket tarafından bir komisyon belirlenmiştir158. 15.030 dönümden meydana gelen Tayahatun Çiftliği 1916’da muhacirlere tahsis edilmiştir159. İlçenin bir başka önemli köyü Terkos’tur. XVIII. yüzyılda köy nüfusunun genelinin Türk olduğu görülmektedir160. Ancak XX. yüzyılda bu yerleşim birimi karşımıza Bulgar köyü olarak çıkmaktadır161. Burada İstanbul Rum Patrikliği’ne bağlı bir metropolitlik bulunmaktadır162. Kilisesi vardır163. Fatih Sultan Mehmet döneminde kaza olduğu bilinmektedir164. İdare ve yerleşim birimi olarak Terkos, adını toprakları üzerinde bulundurduğu gölden almıştır. Arnavutköy’ün bugün bile sahip olduğu en önemli tabii zenginliklerden ve mevkilerden birisi Terkos gölüdür. Osmanlı döneminde Terkos gölü sahilindeki iskeleler ve çevresindeki köyler ahalisi, geçimlerini baltalarıyla ağaç keserek sağladıklarından kestikleri odunları satmak üzere İstanbul’a gönderirlerdi. Böylece İstanbul’da odun sıkıntısı çekilmezdi165. Ayrıca göl kenarındaki ormanlardan hem o taraflarda yapılan gemilerin keresteleri hem de İstanbul’un kereste ihtiyacı karşılanırdı. İstanbul’da Tersane-i Âmire’nin ihtiyacı olan kerestenin bir bölümü de yine buradan temin edilirdi166. Söz gelimi, 1769’da Terkos kazasından elde edilen keresteler Tersane-i Âmire’de yapılan ince donanmada kullanılmıştır167. Ayrıca Terkos nahiyesi Baruthane-i Âmire’nin ihtiyacı olan odun, kömür ve barut’un temininde de önemli hizmetlerde bulunmuştur168. 1723 tarihli bir arşiv belgesinde Terkos ormanlarından kesilen karaağaç, ıhlamur ve kestane ağaçlarının dikilmek üzere İstanbul Sadabad’a gönderilmesi istenmektedir169. Bu durum Terkos ormanlarının her bakımdan zengin, gür ve çeşit bakımından büyük 158 BOA, İ. DH, 1153/90109. 159 BOA, MV, 203/52. 160 P. L. İnciciyan-H. D. Andreasyan, “Osmanlı Rumelisi’nin Tarih ve Coğrafyası”, Güney-Doğu Avrupa Araştırmaları Dergisi, sayı 4-5, İstanbul 1976, s. 144. 161 BOA, DH. KMS, 3/29. 162 BOA, AE. SMST. III, 287/23052. 163 BOA, DH-MKT, 2815/72. 164 BOA, MVL, 421/24. 165 Râşid Mehmed Efendi-Çelebizâde İsmaîl Âsım Efendi, Târîh-i Râşid ve Zeyli (Haz: Abdülkadir Özcan, Yunus Uğur, Baki Çakır, Ahmet Zeki İzgöer), Klasik Yayınları, c. III, İstanbul 2013, s. 1486. Karadeniz sahilindeki yirmi kadar iskeleye odun getirip gemilere satan halka herhangi bir şekilde engel olunmaması konusunda Terkos naibine ve diğer mahallî idarecilere yazılan hükümler için bkz. Yahya Koç, 149 Numaralı Mühimme Defteri (1155-1156/1742-1743), İÜ. SBE. Tarih Anabilim Dalı Yüksek Lisans Tezi, İstanbul 2011, s. 135, 625-627. 166 İsmail Hakkı Uzunçarşılı, Osmanlı Devletinin Merkez ve Bahriye Teşkilâtı, İkinci Baskı, Ankara 1984, s. 448-449. 167 BOA, C. BH, 103/4983; C. BH, 128/6181. 168 HAT, 1319/51389; C. AS, 409/16912. 169 BOA, C. SM, 179/8953.
46
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
Tayakadın Rüzgâr Gülü
47 Terkos Gölü
önem arz ettiğini göstermektedir. İstanbul’da ve Bilâd-ı Selâse’de içilen ve kullanılan tatlı sular genellikle Terkos gölü ile bentlerden sağlanmakta idi170. Terkos suyunun kullanımı ve içilmesi konusunda halkın sağlığını korumak için özellikle XIX. yüzyılın son çeyreğinden itibaren devletçe ciddi tedbirler alınmıştır. O tarihlerde İstanbul’un su kaynaklarının korunması, devletin başvurduğu tedbirlerden belki de en önemlisidir. Çünkü halkın en acil ve gerekli günlük tüketim ihtiyaçlarından birini su meydana getirmekte idi. Su kaynaklarına herhangi bir hastalık veya mikrobun bulaşması, bütün şehrin sağlığının bozulması, hastalığın yayılması ve genişlemesi anlamına geliyordu. 1893’de Terkos suyunda bulaşıcı ve mikrobik hastalıklar olduğu tespit edildiğinden halktan süzüp kaynatmadan içmemeleri ve kullanmamaları istenmiştir171. Yine bölgenin bulunduğu mevki sebebiyle 1904 yılında Terkos suyu halk arasında çeşitli hastalıklara yol açtığından temizlenip dezenfekte edilmiştir172. Bir başka tedbir de 1909 tarihinde sağlık bakımından içmeye elverişli olmayan Terkos suyunun temizliğine dikkat edilmesi hususunda şirket direktörlerine ikazda bulunulması olmuştur173. Çünkü bu tarihte içmeye elverişsiz bir hale geldiği anlaşılan Terkos suyu yüzünden İstanbul’da bazı bulaşıcı hastalıklar ortaya çıkmıştır. Bunun üzerine bent sularının dezenfektesiyle bakım, onarım ve temizlikleri yapılarak suyolları demir borularla değiştirilmiştir174. Bütün bu tedbirlere ilâveten nihaî bir tedbir olarak da Terkos suyuna yabancı maddelerin girmesini önlemek için Çatalca’daki askerî birlik görevlendirilmiştir175. Aynı hassasiyet 1912 Balkan Savaşı sonrası muhacirlerin Rumeli’den göçleri sırasında ortaya çıkan kolera vakalarında bir kez daha görülmüştür. Bu amaçla devlet makamları, Terkos sularının zararlı maddelerden temizlenerek isale ve dağıtımı hususunda idare merkezi Beyoğlu’nda bulunan Dersaadet Su Şirketi’ne tebligatta bulunarak şehre akan suların safiyetini sağlamaya çalışmıştır176. 1917 yılında Terkos suyunun İstanbul’a düzenli bir şekilde akıtılarak şehrin susuz kalmaması için devletçe Terkos’ta fabrikadaki makinelerin kömür ihtiyaçlarının giderilmesine ve acilen Hadımköy-Terkos arasındaki yol inşaatının tamamlanmasına çalışılmıştır177. 1895 tarihinde Bahçeköy’den Terkos’a kadar 30 kilometrelik yol yapımına başlanmıştır. Ayrıca Terkos’tan Hadımköy’e kadar bir de askerî yolun inşası düşünülmüştür178. 1907’de çıkan sığır vebası ilk önce Terkos nahiyesinde görülmüştür. Ardından Bolluca, 170 171 172 173 174 175 176 177 178
BOA, Y. A. HUS, 282/115. BOA, Y. PRK. ASK, 95/12. BOA, A. MKT. MHM, 600/18. BOA, DH-EUM. THR, 16/13. BOA, DH-MUİ, 16-3/3. BOA, Y. PRK. ASK, 94/53. BOA, DH-İD, 164-2/1; BOA, Y. PRK. ŞH, 12/19. BOA, DH-İ. UM. EK, 33/25. BOA, DH. MKT, 212/18.
48
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
49 Terkos Gölü
Boğazköy ve İmrahor köylerine sıçramıştır. Bunun üzerine nahiye derhal kordon altına alınmıştır. İslâm mahallesinde sığır vebası ortaya çıkmasından dolayı hastalığa tutulan hayvanlar kordon altına alınması ve tamamen aşılanması için biri Çatalca merkezinde ve ikisi çevre köylerde bulunmak üzere üç baytar gönderilmiş, büyükbaş hayvan ithalat ve ihracatı yasaklanmış, ilgili yerlere levhalar asılmış, birçok mevkiye bekçi ve jandarmalar yerleştirilerek sıhhî tedbirler uygulatılmaya çalışılmış ve 1.000 doz aşı gönderilmiştir179. Yunanlılar Terkos civarındaki telefon tellerini tahrip etmişlerdir180. Köyde 1920’li yıllarda Terkos Su Şirketi’nin bir fabrikası, su ile çalışan değirmenler ile yel değirmenleri bulunmakta idi181. Terkos halkı, İstanbul’a tavuk ve yumurta sevk ederdi. Bu ticaret büyük derecede olmayıp biraz ilkel bir şekilde sürdürülürdü. Ayak simsarları köy köy gezerek satın aldıkları evcil hayvanları ve yumurtaları İstanbul’a götürerek toptan devretmek suretiyle ticarette bulunurlardı182. Halk bazı veliler ile meşhur dedelere ve babalara kalben bağlanmışlardır. Bunlar Terkos’ta Kasım Baba, Hadımköy’de Hadım Baba, Dursun köyünde Dursun Dede, Nakkaş köyünde Nakkaş Baba’dır. Çeşitli yerlerde birer vesileyle makam haline getirilmiş dede ve baba adlarıyla eski türbe ve mezarlar vardır. Bunlara ait menkıbelerden Terkos köyündeki Derviş Kasım Baba’ya ait olanı oldukça ilginçtir: Balkan Savaşı’nda Bulgarlar türbenin bulunduğu mevkii harman yeri yapmak istemişler ve bu amaçla etrafı düzelttikten sonra burayı bir taş duvarla çevirip ziraat aletlerini yıkmışlar. Ertesi sabah harman mevkiinin darmadağınık, ekinlerin gelişigüzel bir tarafa atılmış ve dağılmış olduğunu görerek papazlarına başvurmuşlar. Papazları da burasının mukaddes bir yer olduğundan burayı koruma altına almaları gerektiğini söylemiş. Bunun üzerine Bulgarlar saygılı bir tavırla burayı koruma altına almak üzere ağaç çubuklarından bina tarzında bir kulübe yapmışlar. Bulgarlar, bu kulübenin ve çevresinin temizliğine dikkat edilmediğinde köylü arasında hastalık ve rahatsızlık ortaya çıktığını görerek burayı temiz tutup hastalığın giderilmesini sağlamışlar! Halk bu durumları, “türbeyi yapanın manevî ve ruhanî tesirleri” şeklinde yorumlar. Bulgarlar zamanında bile türbelerin civarında domuz beslemek ve barındırmanın mümkün olmadığı da söylenir183. İlçede tarihî kimliğiyle ön plana çıkan köylerden biri de Yassıören köyüdür. Fatih Sultan Mehmet’in İstanbul’u fethettiği günlerde Yassıören köyünden geçtiği bilinmektedir. Rivayete göre Fatih burada yatsı namazını kılmıştır. Bundan sonra buraya Yatsıviran adı verilmiştir. Köyün kuruluşu fetihten önceye dayanmaktadır. Köyde Gazi Ali Paşa tarafından kendi adıyla yaptırılan bir cami vardır184. Ayrıca Yassıvi179 180 181 182 183 184
BOA, DH-MKT, 1083/17. BOA, DH-EUM, AYŞ, 45/71. Kayacan, a.g.e., s. 41, 45. Kayacan, a.g.e., s. 26. Kayacan, a.g.e., s. 33-34. BOA, C. EV, 576/29066.
50
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
51 Terkos Gölü
ran Camii adıyla 1838 yılında bir cami daha yapılmıştır185. Hastanesi bulunmaktadır186. 1891 yılında Hadımköy’den Yassıviran’a kadar inşa edilecek demiryolu güzergâhının keşif çalışmalarına başlanmıştır187. 1894’te Yassıviran köyünde çıkıp, tamamen yok olan koleranın başlangıcından sonuna kadar hastalığa yakalanan insan ve hayvanlar için gerekli yiyecek, ilaç ve diğer ihtiyaçların temini hususunda önemli ve güzel hizmetlerde bulunulmuştur188. Bu tarihte koleradan iki kişi vefat etmiştir. Diğer hastaların tedavileri ise kordon boyundaki istihkâmlarda bulunan askerî tabipler tarafından yapılmıştır189. 1918 tarihinde Terkos nahiyesinin merkezi olan Boyalık köyündeki hükümet konağının yıkılması ve köyde hükümet dairesi inşasına elverişli bir hane bulunamadığından merkez Yassıören köyüne nakledilerek bir hükümet konağı yapılması çalışmalarına başlanmıştır190. Arnavutköy ilçesinin en eski köylerinden biri olan Yeniköy’ün ahalisi Rum’dur191. Köyde Fatih Sultan Mehmet Camii Vakfı’na ait tarla, mera ve çayırlar bulunmaktadır192. 1889 senesinde köyün büyükbaş hayvanlarından öküzlerde kuduz hastalığı görülmüştür. Hükümetçe gerekli sağlık tedbirleri alınarak hastalığın yok edilmesine çalışılmıştır193. 1920’li yılların başında Yeniköy’de yolculara ait bir han bulunmakta idi194. Aynı yıllarda köyün bazı yerlerinde bağcılık yapılıyordu195. Yeniköy’de linyit madeni çıkarılmaktadır196.
185 186 187 188 189 190 191 192 193 194 195 196
BOA, C. EV, 29066; İstanbul’un Köyleri, s. 60-61. BOA, Y. PRK. ASK, 171/61. BOA, MV, 64/70; BOA, Y. MTV, 53/1. BOA, DH-MKT, 203/39. BOA, A. MKT. MHM, 593/29. DH-MB. HPS, 25/2. BOA, DH-ŞFR, 469/114. BOA, C. EV, 296/15081. BOA, DH-MKT, 1669/11. Kayacan, a.g.e., s. 40. Kayacan, a.g.e., s. 9. Kayacan, a.g.e., s. 5.
52
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
Yassıören Sivil Mimarlık Örneği
53 Yeniköy Sivil Mimarlık Örneği
Askeriye ve G端venlik
BOA, HRT.h, 1180/1136
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
55
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
1 Istranca köyüne gelen 6.000 civarındaki muzır kimselerin Çatalca’ya da başka bir askerî kuvvet göndererek bölgedeki Osmanlı ordusuna zorluk çıkarmak istediklerinden Osmanlı birliklerine iki saat mesafede bulunan Nakkaş köyüne bir sergerde tayin edilerek bir miktar asker gönderilmesinin uygun olduğu Manzûrum olmuşdur. Ol havalinin muhafazasına dikkat olunsun. Salih Bey kullarının takriridir. Mîr-i mûmâileyhin ihtarı üzere Nakkaş’a bir mikdar asker tayin eylemesi Abdurrahman Paşa kullarına tahrir olunacağı maʻlum-ı âlîleri buyuruldukda ferman-ı hümâyûn efendimindir. Devletli inâyetli merhametli veliyyü’nni‘am efendim sultanım hazretleri Tahrir-i şukka-i çâkerânemden bir an evvel devletli Abdurrahman Paşa efendimizin savb-ı bendegâneme bir mektubu gelip mefhûmunda “Istranca karyesine üç-beş yüz mikdarı haşarat gelmiş, bunun sıdk u kizbe ihtimali var, sahih mi gayr-ı sahih mi, lede’t-tahkik iş‘âr olunması”
münfehim oldukda vezir-i müşârunileyh tarafına şu vechile bir cevabname tahrir olunarak gelen tatarı derhal iade olundu: “İnâyetli efendim, Istranca karyesine gelen haşarat altı bin mikdarı olduğu muhakkakan ma‘lumumuz olduğundan başka güya ordumuza bir pîç ü tâb vermek fikr-i fâsidesiyle Çatalca üzerine dahi başkaca bir tertib edip asker göndermekde oldukları dahi işidilmekle bu suretle ordumuza iki buçuk [saat] mesafe Nakkaş nâm karyeye savb-ı müşirânelerinden bir sergerde nasbıyla başkaca ordu irsâl eyleseniz muktezâ-yı hale nazaran revâc-ı maslahatdan gönderildiği mütebâdir-i hâtır olmağla yine siz a‘lemsiz efendim deyü bir arîza tahrir ve serî‘an Silivri’ye gönderildi. Kaldı ki, inâyetkâr efendim vâkı‘â Nakkaş karyesine öyle bir ordu tertibi tedbirdendir. Zira haşarat-ı merkûmenin müdde‘âsı olan Çatalca üzerine asker göndermeleri olursa biz onunla meşgul iken Istranca’da olan haşarat Karaca’ya duhûl ile yol buldukları suretde bizim reh-güzârlarına seddolmamız olamaz. Bu takdirce devletli efendim dahi vezir-i müşârunileyhe Nakkaş karyesine bir ordu tertib olunmasını
56
tahrir eylemeniz iktizâ eder. Efendim, kulunuz bu suretleri inhâdan garazım şimdi İsmail Bey Çorlu’ya geldi ve Istranca’ya tatar göndermiş deyü işidiliyor. Böyle olunca bu olmaz. Lâkin acaba İsmail Bey de iskân edemeyip yine münâfî-i melhûz bir harekete düşerlerse fenâ olur mülâhazasına binâen Nakkaş karyesine ordu tertib olunmasından muradım budur. İnşallah Cenab-ı Bârî hiçbir şeye arz-ı ihtiyac etmeksizin himmet-i devletinizle güzel yapar efendim. Fî 25 C. sene [1]221 [9 Eylül 1806]
(Mühür) BOA, HAT, 151/6363
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
57
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
2 Çatalca kazasındaki orduya ulaştıkları zaman Salih Bey ve diğer memur ağalarla sohbet edip istişarede bulunan Süvari Binbaşısı Abdurrahman ile Ocak-ı Âmire Kethüdası Süleyman’ın bir süre ikamet etmek üzere askerleriyle birlikte Nakkaş köyüne hareket edecekleri Devletli inâyetli merhametli veliyyü’nni’am efendim sultanım hazretleri, Devlet ü ikbal ve mecd ü iclâl ile dâim olsun. Arzuhal-i bende-i ubûdiyet-iştimâlleri budur ki, irâde-i seniyyeleri üzere ol tarafdan hareket ve tayy-ı merâhil olunarak işbu Çarşamba gün ale’s-sabah Çatalca kazasında olan orduya vusûl olundukda gerek saadetli Salih Bey senâverleri ve gerek sair me’murîn ağalar kullarıyla bi’l-müşâfehe sohbet ve müşavere olundukda müstashibimiz olan asâkirle Nakkaş nam karyede ikamet eylememizi istisvâb ve istihsân etmeleriyle saat üçde karye-i mezbûra azîmet edeceğimiz beyanıyla işbu arzuhal-i bendegânem tahririne mücâseret kılınmışdır. İnşaallahu’r-rahman keyfiyet ma’lum-ı übbehet-mersûm-ı dâverâneleri buyuruldukda ol bâbda ve her halde emr u ferman devletli inâyetli merhametli veliyyü’n-ni’am efendimizindir. [29 Z. 1221 / 9 Mart 1807] Bende Abdurrahman Süvari Binbaşısı hâlâ
BOA, HAT, 149/6305-E
Bende Süleyman Kethüda-yı Ocak-ı Âmire hâlâ
58
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
3 Rusya’nın kazak atlılarının Podime ve Ormanlı’yı ele geçirdikleri, Rus askerlerinin Midye’ye doğru çekildikleri / Rusların eline esir düşen Osmanlı esirlerinin kurtarılması ve Karaburun’un muhafazasına özen gösterilmesi Serasker Paşa kullarının tezkeresidir. Devletli inâyetli âtıfetli re’fetli veliyyü’nni‘am celiyyü’l-himem efendim sultanım hazretleri, Karaburun Muhafızı atûfetli Mustafa Paşa ve Podime Muhafızı atûfetli Hacı Mustafa Paşa hazerâtının tevârüd eden tahriratına ve silâhdârının takrîrine nazaran Podime üzerine küffârın kazak atlısı zuhur ve müdafaasına bi’l-muhabere ikdâm etmiş ise de Podime’yi terk ve ondan Ormanlı’ya gelmiş ve Ormanlı’yı dahi terk birle Çatalca’ya gitmiş olduğunu ve Moskovlu zabitinden ba’dehû zuhur eden habere mebnî bunlardan giriftâr olan ehl-i İslâm esirlerinin sebillerini tahliye ve Rusyalı Midye’ye doğru çekilmiş olduğunu ve nefs-i Karaburun’un muhafazasına itina olunacağını ve müşârunileyhimânın tahrirat-ı mezkûresiyle silâhdâr-ı merkûm li-ecli’l-istintâk sûy-ı bendegâneme irsâl buyurulduğu beyanıyla icab-ı halin iş’âr olunmasını âmir emirname-i veliyyü’n-ni’amîleri mazmûnu ve tahrirat-ı mezkûre ve silâhdâr-ı merkûmun takrîri meczûm-ı bendegânem olmuşdur. Hazret-i Allah cümleye
59
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
insaf verip ıslah eylesin. Podime’yi terk birle Ormanlı tabyasına gelmişler. Onda dahi “zahire yokdur” deyü terk buyurduklarında vezir ârâm eylemediği halde “bizler dahi durmayız” diyerek nefîr-i âmm neferâtı vesairesi Ormanlı’yı dahi terk eylemişler olduğu suret-i halden nümâyân olmağla müşârunileyhin Çatalca ve Silivri taraflarına doğru keyfiyet-i istid’âsına her ne vechile irade-i aliyyeleri erzân buyurulması muvafık-ı re’y-i âlî buyurulur ise ol bâbda emr u ferman hazret-i men lehü’l-emrindir. 29 Z. 1245 [21 Haziran 1830] BOA, HAT, 505/24894A
Karaburun
60
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
61
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
4 Çatalca müdafaa hattının önemli yerlerinden olan Büyükçekmece, Bahşayiş ve Yeşiltepe mevkilerinin birinci derecede sağlamlaştırılıp güçlendirilmesi için gerekli masrafların temini Bâbıâli Meclis-i Mahsus Fî 18 Ra. sene [1]304 tarihli zabıtname suretidir. Çatalca hatt-ı müdafaası nikât-ı mühimmesinin tahkim u tarsîni bi’l-istîzân şeref-sâdır olan irâde-i seniyye iktizâ-yı âlîsinden bulunmasına ve lede’l-keşf nikât-ı mezkûreden Büyükçekmece ve Bahşayiş ve Yeşiltepe mevkilerinin birinci derecede tahkimi lâzım gelmesine mebnî bunların masârıf-ı muhammene-i keşfiyeleri bulunan iki yüz bin liradan on bin lirasının mevsim-i müsâidden bi’l-istifade bu sene icra edilecek inşaatına sarf olunmak üzere büdceye ilâveten hemen itâsıyla kusur yüz doksan bin liranın dahi dört seneye bi’t-taksim ilk senelerinde ellişer bin ve dördüncü sene kırk bin lira olmak ve Hazine-i Celîlece nakden verilmek üzere Daire-i Askeriye’nin sinîn-i âtiye büdcelerine ilâvesi zımnında Maliye Nezâreti’ne tebligât ifası lüzumuna dair fî 11 Ra. sene [1]302 tarih ve 406 numaralı tezkere-i Seraskerî kıraat olundu. Ehemmiyet-i mashalat icabınca mebâliğ-i mezkûreye mahsûben istenilen on bin liranın hazi-
62
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
nece tedârük ve itâsı ve sinîn-i âtiyede verilecek mebâliğ için dahi bir karşılık tahsisi muktezî idüğine mebnî hazinece icabının ifa ve li-ecli’l-istîzân keyfiyetin iş‘âr u inbâsı zımnında mezkûr tezkerenin
bâ-tezkere-i sâmiye Maliye Nezâreti’ne irsâli bi’l-ittihad tezekkür kılındı. [15 Aralık 1886] Aslına Mutâbıkdır.
Tabya ve Hendekler
63
(Mühür) BOA, A. MKT. MHM, 492/78
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
5 Sultan II. Abdülhamid’in emriyle Çatalca’da yapılması emredilen Bahşayiş istihkâmının hafriyatına istihkâm ve topçu askerleri tarafından başlandığı Makam-ı Seraskerî Mektubî Kalemi Hususiye 1 Saye-i muvaffakiyet-vâye-i cenab-ı Padişahî’de Çatalca’da inşası muktezâ-yı irâde-i seniyye-i Padişahî’den olan Bahşayiş istihkâmının hafriyatına istihkâm ve topçu asâkir-i şahane marifetleriyle bedʼ ü mübâşeret olunduğu Çatalca Kumandanlığı’ndan mevrûd telgrafnâme mealinden anlaşılmış olmağla muhât-ı ilm-i âlî buyurulmak üzere arz-ı keyfiyete ibtidâr olundu. Ol bâbda emr u ferman hazret-i men lehü’l-emrindir. Fî 27 Receb sene [1]304 ve fî 9 Nisan sene [1]303 [21 Nisan 1887] Serasker Ali Rıza BOA, Y. PRK. ASK, 39/57
64
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
Tabya ve Hendekler
65
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
6 5.000 metreden ileriye atılan mermilerin hedeflerdeki sonuçlarının tespiti amacıyla bir telefon takımının Edirne treniyle Hadımköy’e gönderileceği
Gerek mezkûr telefon takımının gerek orada mevcud âlât ve edevat-ı sairenin poligon haricine çıkarılmaması hakkında cevab yazılmışdır.
Tophane-i Âmire Müşiriyeti
Fî 4 Cumâdelâhire sene [1]310 [24 Aralık 1892]
Hususiye Abd-i Memlûkleri Süreyya
Beş bin metreden ziyade mesafeye endâht olunacak mermiyâtın hedeflerde olan icraatı anlaşılmak üzere poligondaki Marangoz Hasan Efendi marifetiyle telefon takımının yarınki Edirne treniyle Hadımköyü’ne irsâli Çatalca’da bulunan Tecrübe Komisyonu Reisi Ferik Sabit Paşa’dan şimdi alınan 12 Kânûn-ı Evvel sene [1]308 tarihli telgrafnamede beyân olunmuş ve tecrübenin ikmâli zımnında mezkûr aletin lüzumu derkâr bulunmuş olmağla yarın Hadımköyü’ne irsâl edileceği berây-ı malumat arz olunur. Ol bâbda emr u ferman hazret-i men lehü’l-emrindir. Fî 4 Cumâdelâhire sene 1310 ve fî 12 Kânûn-ı Evvel sene 1308 Yaveran-ı Hazret-i Şehrwiyârî’den Tophane-i Âmire Müşiri ve Umum Mekâtib-i Askeriye-i Şahane Nâzırı Bende Zeki
66
BOA, Y. MTV, 73/35
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
7 Terkos suyuna yabancı maddelerin girmesini önlemek için Çatalca’da bulunan askerî bir birliğin görevlendirildiği Mâbeyn-i Hümâyûn Başkitabet-i Celîlesi’ne Hâssa Müşiriyet-i Celîlesi’nden Terkos suyuna mevâdd-ı ecnebiye idhalinin men‘i hususunda Çatalca’da bulunan süvari bölüğünden otuz ve jandarma süvarisinden on nefer ve maa-zabit bir müfreze tertib edilmesi irade-i seniyye-i cenab-ı Hilâfet-penâhî’den bulunduğu bugün almış olduğum telgraf üzerine hemen Çatalca’ya bizzat gidip müfrezeyi tertib eyledim ve nikâtaları tayin olunarak yarın akşama kadar müfreze tayin olunan nikâta gideceği ve Cumartesi günü mezkûr gölü kâmilen kordon altına alacakları ma‘lumat olarak ma‘rûzdur. Ferman. Fî 9 Eylül [1]309 [21 Eylül 1893] Vekil-i Kumandan-ı Çatalca Mirlivâ Abdurrahman BOA, Y. PRK. ASK, 94/53
67
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
Terkos Gölü
68
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
69
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
8 Karaburun köyündeki topçu birliği tarafından Ramazan ayı ile diğer özel günlerde top atılmakta iken bir süredir atılmadığından dolayı ahalinin imsak ve iftar zamanlarını lâyıkıyla bilemedikleri, Karaburun köyünden daha büyük ve ahalisi yoğun olan Müslüman köyleri için iftar ve sahurda Kurukavak ve Mahmutpaşa tabyalarından birer ve bayramlarla resmî ve dinî günlerde sadece Çatalca kasabası karşısındaki Hamidiye tabyasından top atıldığı, Kurukavak tabyasından atılan topun Karaburun köyünden duyulacağı Dahiliye Mektubî Kalemi Müsveddâtına Mahsus Varakadır. Çatalca Sancağı Mutasarrıfiyet-i Aliyyesi’ne Karaburun karyesinde ârâm-sâz olan topçu asâkir-i şahane tarafından mukaddemâ Ramazan-ı şerif ile sair eyyâm-ı mahsusada top endâht olunmakda iken bir müddetden beri atılmamasından dolayı ahali imsak ve iftar zamanlarını lâyıkıyla bilememekle beraber eyyâm-ı mahsusada şu yüzden husûlü tabii olan âsâr-ı
şâdmânîden de mahrum kaldıklarından bahisle ifa-yı muktezâsına dair tevârüd eden 28 Kânûn-ı Sânî sene [1]310 tarihli tezkere-i aliyyeleri üzerine keyfiyet Tophane-i Âmire Müşiriyet-i Celîlesi’ne izbâr kılınmış idi. Ol bâbda taraf-ı vâlâ-yı Seraskerî’den alınan 24 Temmuz sene [1]311 tarihli tezkerede Çatalca Kumandanlığı’yla olunan muhabere cevabında mezkûr karyeden daha cesîm ve sekenesi kesretli olan İslâm karyeleri için iftar ve sahurda Kurukavak ve Mahmudpaşa tabyalarından birer ve îdeyn ile eyyâm-ı mübareke-i sairede ve resmiyede dahi yalnız Çatalca kasabası karşısında kâin Hamidiye tabyasından top endâhtıyla ızhâr-ı şâdmânî ve mesâr edilmekde olup şu halde Kurukavak tabyasından atılan topun Karaburun karyesinden işidileceği gösterildiği dermeyân kılınmış olmağla ol bâbda. 24 S. sene [1]313 ve fî 3 Ağustos sene [1]311 [15 Ağustos 1895] BOA, DH-MKT, 346/27
70
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
9 Sultan II. Abdülhamid’in emriyle Hadımköy’de yapılan top atış tatbikatlarında elde edilen sonuçların listesi Bâ-irâde-i seniyye-i hazret-i Padişahî bu kere Hadımköyü’nde icra edilen endâht tecrübelerinden husûle gelen netâyic Mevkiʻ-i Tecrübeye Konulan Toplar 12 ve 15 santimetrelik şeşhâneli havan; 12 santimetrelik şeşhaneli obüs; 8 ve 9 santimetrelik mantelli sahra topları; 9 santimetrelik çenberli kruppe; 8 ve 9 santimetrelik adi kruppe; 6,5 ve 7,5 santimetrelik dağ topları Tecrübe Edilen Maddeler 7,5 santimetrelik dağ topu namlularının mukavemeti; mevkiʻ-i tecrübeye konulan topların umumiyetle sürat-i ibtidâiye ile endâht cedvellerinin tedkiki; mühimmat-ı nâriyenin endâht ve istiʻmâlce ahvali; şeşhaneli obüslerin koşumla nakli; 7,5 santimetrelik dağ toplarının ıslah olunan kundağının hayvana tahmîlinde hayvana teʼsir edip etmediği ve Kruppe’dan mübâyaʻa olunan semerlerin hayvanlara vurularak tedkiki; Osmanlı dumansız barutunun toplarda istiʻmâli
1) 7,5 Santimetrelik Dağ Topu Namlularının Mukavemeti
sülleri rutubetden tahammuz etmiş olmağla hal-i matlûbede değildir.
Tophane-i Âmire maʻmulâtı 7,5 santimetrelik dağ toplarının namluları mukavemet-i lâzımeyi haiz olduğu görülmüşdür.
2-Saniyeli Tıpalar: Şeşhaneli obüs ve havanlara mahsus saniyeli tıpalar hal-i intizamdadır. Yalnız Fişenkhane-i Âmire’de muhtelif tarihlerde yapılan on saniyeli tıpa ile on sekiz saniyeli tıpaların muharrik üzerinde müddet-i ihtirâkı gayr-ı muntazam olduğu görüldü. Maşalı kruppe tıpaları top ağzında paralandığından istiʻmâli mahzurludur.
2) Mevkiʻ-i Tecrübeye Konulan Topların Umumiyetle Sürat-i İbtidâiye ve Endâht Cedvellerinin Tedkiki Bu tecrübeden istihsâl edilen sürat-i ibtidâiyeler suret-i umumiyede endâht cedvellerinden biraz tahallüf etmişdir. Şeşhaneli havanların ve çenberli ve mantelli topların sürat-i ibtidâiyeleri endâht cedvellerinde gösterilenden ziyade ve 6,5 santimetrelik dağ toplarıyla adi kruppe topların[d]an biraz noksanca görülmüşdür. Bu hal barutların kuvvetli veyahud kuvvetden düşmüş olmasıyla ahval-i havaiyenin endâht cedvellerinin tanzîmi anındakine tevâfuk etmemesinden tevellüd etmiş bir keyfiyetdir. 3) Mühimmat-ı Nâriyede Esna-yı Endâhtda Görülen Hâlât 1-Müsademe Tıpaları: Şeşhaneli havan ve obüslerle sair topların muhtelifü’l-cins müsademeli tıpaları matlûba muvafık olduğu görülmüşdür. Ancak garîzden imali milli kapsüllü tıpalardan bazılarının kap-
71
3-Barut: Ahîren mübâyaʻa edilmiş olan çakıl barutu çenberli toplarda istiʻmâl olunarak bu toplara teʼsirce tıbkı mantelli topların hâssası[nı] verdiği görülmüşdür. 7,5 santimetrelik cebel topuna mahsus dumansız barut asl-ı barut hassı olan siyah barutdan ziyade mesafe verdiği cihetle şu iki cins barutun muadil bir kuvvete ircâʻı lâzımeden idüği ve şeşhaneli havan ve obüs hartuclarındaki barutlar havâss-ı lâzımeyi haiz bulunduğu görüldü. 4-Hartuclar: Şeşhaneli havanların hartucları şekilce intizamsızlık peyda etdiğinden hazinelere idhali müşkilât verdiği cihetle hartuc torbalarının intizamını muhafaza için obüs hartuclarındaki gibi bir nesne ilâvesine ihtiyac göstermişdir. Obüs hartuclarının nihayetindeki mukavva ekseri endâhtda hazinede kaldığından gaz halka
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
ve yaftası arasına sıkışması melhûzdur.
anlaşılamamışdır.
4) Şeşhaneli Obüslerin Koşumla Nakli
6) Osmanlı Dumansız Barutunun Toplarda İstiʻmâlinin Tecrübesi
Bu toplar üç çift bargirle nakil ve münâvereye müsaiddir. Ancak toparlakdaki şarapnellerin üzerindeki bulunan tıpa esna-yı hareketde oynayıp evvelce tanzim olunmuş bulundukları saniyeleri muhafaza etmiyorlar. 5) 7,5 Santimetrelik Dağ Toplarının Islah Olunan Kundağının Hayvana Tahmîlinde Hayvana Teʼsir Edip Etmediği ve Kruppe’dan Mübâyaʻa Olunan Semerlerin Hayvanlara Vurularak Tedkiki Bu topların Kruppe’dan gelerek lede’l-muayene esna-yı endâhtında devrilen kundaklarına nazaran geçen tecrübede bu mahzurdan sâlim olduğu anlaşılan Tophane-i Âmire imali kundak hayvanlara yükletdirilmiş ise de ester takımları matlûba muvafık olmadığından kundakların esterlere bir teʼsir icra edip etmeyeceği
Osmanlı dumansız barutlarının tertibât ve terkibâtı esasen tüfenklerde istiʻmâl olunmak üzere yapılmış olduğundan aynı barutu toplara da tatbik etmek emeliyle iri daneli levha haline koyarak topla tecrübesi icra edilmiş ise de esna-yı endâhtda mübâyaʻa olunan dumansız top barutlarına nisbetle daha azı yandığından kuvveti derece-i kifayede görülemediğine mebnî barut daneleri burada mevkiʻ-i tecrübede ufaltılarak tekrar endâht olunup bu defa yanmayan mikdar azaldı. Fakat her halde top için lâzım gelen havâssı haiz olmadığı ve binaenaleyh Osmanlı dumansız tüfenk barutundan ıslahat-ı lâzıme ile dumansız top barutu dahi yapılacağı hiss ü cezm olunmakdadır. Şeşhaneli havanlar heyʼet-i umumiyeleriyle ağırca olduklarından indirip bindirmelerinde
72
müşkilât vardır. Dağ toplarının esna-yı endâhtında nişangâhları eğrildiği cihetle madeni muhtac-ı ıslahdır. 71 numaralı obüs namlusu zarfının birkaç endâhtdan sonra geriye doğru biraz çekildiği görülmüşdür. Fî 27 Haziran sene [1]312 [9 Temmuz 1896] Çatalca Ciheti Kumandanı Ferik Süleyman bin Abdurrahman BOA, Y. PRK. ASK, 112/79
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
73
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
10 Çatalca istihkâmlarından Karaburun istihkâmlarına gönderilen 15 santimetrelik 5 top ile toplara ait 220 varil harp mühimmatının tekrar Çatalca’ya iade edilmek üzere trenle Hadımköy’e sevk edildiği Makam-ı Seraskerî Mektubî Kalemi Mesʼele-i zâilede Çatalca istihkâmâtından Karaburun istihkâmâtına gönderilmiş olan on beş santimetrelik beş topun yine Çatalca’ya iadesine bi’l-istîzân fî 5 Rebîülevvel sene [1]312 tarihinde irâde-i seniyye-i hazret-i Hilâfet-penâhî şeref-müteallik buyurulmuş ve keyfiyet Üçüncü Ordu-yı Hümâyûn Müşiriyeti Vekâlet-i Celîlesi’ne tebliğ olunmuş idi. Vekâlet-i müşârunileyhâdan bu kere vürûd eden telgrafnamede zikrolunan beş topla işbu toplara ait iki yüz yirmi varil mühimmat-ı harbiye vesairenin sekiz nefer silâh-endâz
muhafazasıyla ve meʼmur-ı mahsusuna tevdîʻan dünkü gün saat altıda hareket eden trenle Hadımköyü’ne sevk olunduğu işʻâr olunmağla muhât-ı ilm-i âlî buyurulmak üzere arz-ı maʻlumata ibtidâr kılındı. Ol bâbda emr u irâde efendim hazretlerinindir. Fî 29 Rebîülevvel sene [1]316 ve fî 5 Ağustos sene [1]314 [17 Ağustos 1898] Serasker Rıza BOA, Y. MTV, 180/164 Serasker Rıza Paşa
74
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
75
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
11 Karaburun’a iki saat uzaklıkta bulunan Maltepe mevkiinde Binbaşı Sadık Bey, Tophane-i Âmire yaverlerinden Yüzbaşı Muhyiddin Bey ve 10 kadar işçiyle yapılan eski eser kazı çalışmalarında herhangi bir şey bulunamadığından hafriyata nihayet verildiği Çatalca Topçu Kumandan Vekâleti’nden şifre Karaburun’a iki saat mesafede bulunan Maltepe nâm mahalde hafriyat icra edildiği dünkü gün arz olunmuş idi. Keyfiyyet bi’t-tahkik yaverân-ı hazret-i Hilâfet-penâhî’den Binbaşı Sadık ve Tophane-i Âmire yaverlerinden Yüzbaşı Muhyiddin Beyler ile on kadar ameleden ibaret olarak âsâr-ı atîka taharrîsi zımnında hafriyata devam etmekde oldukları ma‘rûzdur. Fî 11 Safer sene [1]318 ve fî 27 Mayıs sene [1]316 [9 Haziran 1900] Mirlivâ Mehmed Şevki ***
Başkâtib beyefendi kullarından ahz u telâkkî eylediğimiz emr u ferman-ı cenab-ı Hilâfet-penâhîleri ve Mehmed Paşa kullarından aldığımız ta‘limat üzere geçen Çarşamba günü Beyoğlu sâkinlerinden antikacı Mösyö François ile bir kalfa ve sekiz amele ile birlikde Karaburun’a iki saat bu‘dda ve sahildeki Alantepe Tahlisiye mevkiinden yirmi dakika mesafede vâki Maltepe nâmıyla mevsûm ve ma‘rûf tepenin en mürtefi‘ bir noktasında François’nın tayin ve mesâha eylediği mahalde hafriyata ibtidâr edilmiş ve bidâyetde taş ve kiremid parçalarına tesadüf olunması ve küçük büyük gayr-ı muntazam suretde mevzû‘ taşların görülmesine mebnî mûmâileyhin “mahzen” nâmıyla yâd etdiği binanın mürûr-ı eyyâm ve zamandan ve üzerine terâküm eden kum kitlesinin sıkletinden çökdüğüne zehâb olunması üzerine merkezden itibaren sağa sola birkaç metre daha açılarak hufrenin dairesi tevsî‘ ve
umku dahi altı-yedi metreye kadar iblâğ edilince binanın esas temeli bulunduğu gibi birçok harclı tuğla ve taş dahi ihrac olunmuş ve binaenaleyh fi’l-hakika mahall-i mezkûrda bir mahzenin esasen mevcud olduğu anlaşılmış ise de birçok seneler mukaddem mahzen-i mezkûrun hafr ile derûnunda bulunan eşyanın ihracından sonra enkazının be-tekrar imlâ edildiğine ve bu hafriyatdan bir neticenin hâsıl olamayacağına kanaat hâsıl edilince mezkûr çukur be-tekrar imlâ edilerek müteahhid ve amele ile bugün avdet edildiği ve mahall-i mezkûrda bulunan Tahlisiye mevkiinin onbaşı ve çavuşuna takayyüdât-ı lâzımede bulunmaları zımnında icab eden ta‘limat itâ kılındığı ma‘rûzdur. Ferman. Fî 31 Mayıs sene [1]316 [13 Haziran 1900] BOA, Y. PRK. ASK, 161/86
Tüfenkyân-ı hazret-i şehriyârîlerinden abd-i memlûkleri Es-Seyyid Ahmed Hamdi
Tüfenkyân-ı hazret-i ehriyârîlerinden abd-i memlûkleri Abidin
76
Yâverân-ı hususî-i hazret-i şehriyârîlerinden Topçu Mümtaz Binbaşısı abd-i memlûkleri Sadık
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
77
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
12 Çatalca Bidayet Mahkemesince ahaliden müsadere edilen muhtelif cinslerde 96 adet silâhın Tophane-i Âmire Müşiriyeti’ne gönderilmek üzere en yakın askerî depolardan biri olan Hadımköy’deki Sancaktepe Cephanesi’ne konduğu Çatalca Kumandanlığı’ndan şifre Çatalca Bidâyet Mahkemesince ahaliden zabt u müsâdere edilerek şimdiye kadar Müddeʻî-i Umumîlik Dairesi’nde mahfuz muhtelifü’l-cins doksan altı aded eslihanın baʻdehû Tophane-i Âmire Müşiriyet-i Celîlesi’ne îsâl kılınmak üzere bu misillü müsâdere olunan eslihanın en yakın askerî debboylarına teslimi muktezâ-yı irâde-i seniyye-i şahaneden bulunduğundan ahkâm-ı münîfesine tevfikan Çatalca İkinci Alay Dairesi’ndeki Sancaktepe Cebehanesi’nde li-ecli’l-hıfz bugün araba ile Çatalca Mutasarrıflığı’ndan Hadımköyü’ne gönderildiği ve esliha-i mezkûre cebehaneye konarak bu bâbdaki mazbatasının makam-ı âidine takdim kılındığı maʻrûzdur. Fî 17 Cemâziyelevvel sene [1]321 ve fî 29 Temmuz sene [1]319 [11 Ağustos 1903] Ferik Mehmed Şevki BOA, Y. PRK. ASK, 199/111
78
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
Hadımköy Şehitliği
79
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
13 Bahşayiş ve Ömerli köylerinde iki tane karakol inşa edilerek masraflarının umum jandarmanın Rumî 1320 senesi bütçesinde yer alan taşra inşaat ve tamirat tertibinden karşılanması hakkında Sultan II. Abdülhamid’in emri Dahiliye Mektubî Kalemi Çatalca Sancağı Mutasarrıfiyet-i Aliyyesi’ne Çatalca cihetinde Bahşayiş ve Ömerli karyelerinde ber-mûceb-i keşf on bin dört yüz seksen iki kuruşla iki bâb karakolhane inşası ve meblağ-ı mezkûrun umum jandarmanın üç yüz yirmi senesi büdcesine dahil olan taşra inşaat ve tamirat tertibinden tesviyesi hususuna işʻâr-ı vâlâ-yı Seraskerî üzerine bi’l-istîzân irâde-i seniyye-i cenab-ı Hilâfet-penâhî şeref-sudûr buyurularak serasker-i müşârunileyh ile Maliye Nezâret-i Celîlesi’ne tebliğ-i keyfiyet olunduğu makam-ı sâmî-i Sadâret-i Uzmâ’dan 2 Mayıs sene [1]320 tarihinde izbâr buyurulmuşdur. Ol bâbda. Fî 5 Rebîülevvel sene [1]322 ve fî 8 Mayıs sene [1]320 [21 Mayıs 1904] BOA, DH-MKT, 853/8
80
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
14 Hadımköy’e giden 23 Yunan askerinin İstanbul’a hareket ettikleri Dahiliye Nezâreti Emniyet-i Umumiye Müdüriyeti Hulâsa: Çorlu’da Ermeniler ile Rumların İngiliz generaline ve Yunan miralayına verdikleri muhtıraya ve Hadımköyü’ne giden Yunan neferlerinin İstanbul’a hareket etdiklerine dair Dahiliye Nâzırı İzzet Bey tarafından Hariciye Nâzırı Mustafa Reşid Paşa’ya Çorlu’daki Yunanlılar tarafından keyfiyetden daha evvel haberdar edilerek hatt-ı hareketleri çizilen Rum ve Ermenilerin tren-i mahsusla Çorlu istasyonundan mürûr eden İngiliz Generali Wilson ile Yunan Miralayı Katagaki’yi Rum Mektebi muallimi ile Ermeni papası tarafından irad olunan nutuklarla karşılayarak kendilerine birer muhtıra tevdîʻ eyledikleri ve Kânûn-ı Sânî’nin yirmi dördüncü günü Hadımköyü’ne giden yirmi üç Yunan neferinin iki gün evvel Dersaadet’e müteveccihen hareket eyledikleri Edirne Vilâyeti ile Çatalca Mutasarrıflığı’ndan bildirilmiş olmağla berây-ı maʻlumat arz-ı keyfiyet olunur. Ol bâbda. 1 Şubat sene [13]35 [1 Şubat 1919] BOA, DH-EUM. 3. Şube, 27/43
81
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
15
Boğazköy ve Arnavutköy halkından jandarma elbisesini giyinmiş 50’den fazla silahlı şahsın Osmanlı devriyelerine ateş etmek üzere hazırlıkta oldukları ve maksatlarının çevredeki Müslüman köylere tecavüzde bulunmak olduğu haber alındığından asayişin sağlanması için bir miktar jandarmanın olay yerine sevki Dahiliye Nezâret-i Celîlesi’ne
Boğaz ve Arnavudköy ahalisinden jandarma elbisesini lâbis elliyi mütecâviz mavzerle müsellah eşhâsın bendler yolu üzerine çıkarak devriyelerimize ateş etmek üzere iken bir hadiseye mahal kalmamak üzere esasen üç kişiden ibaret
olan devriye karakola gelerek maʻlumât itâ etmiş bulunduğu, maksadları civar İslâm karyesine tecavüz olduğu istihbar kılınmış, kuvvetimiz kâfi olmamakla beraber sıkıştırılınca pek yakın olan köylerine iltica ederek silâhları ihzâr etdikleri mahallerine saklayarak hiçbir şey yokmuş gibi meydana çıkmakda oldukları, binâenaleyh lâ-ekal iki yüz kişilik bir kuvvet her iki karyeden taharriyât yaparak mevcud esliha elde edilmedikçe bu halin önü alınamayacağı beyanıyla Hadımköy Mevki Kumandanlığı’ndan icab eden kuvvetin istenilmesi Jandarma Tabur Kumandanlığı’ndan ifade kılınmış, Terkos Nahiye Müdürlüğü’nün işʻârı bunu müeyyed bulunmuş, şimdilik asayişin teʼmini için
82
buradan ve Çekmece’den bir mikdar jandarmanın mahallerine sevki ve kuvvete on beşer kişilik kuvvetlerin iltihakı da Hadımköy mevki kumandanıyla Makriköy Kaymakamlığı’na yazılmış olduğundan taharriyât-ı mukteziye icra etdirilmek üzere iki yüz kişilik bir kuvvetin serîʻan tahriki müsterhamdır. Fî 21. 4. [13]35 [21 Nisan 1919] Çatalca Mutasarrıfı Vekili Muhasebeci İsmail Hakkı BOA, DH-ŞFR, 626/127
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
83
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
16 Şamlar köyünde aramalarda bulunduktan sonra Çatalca mıntıkasına geçerek Haraççı köyünde bir süre kalan bir İngiliz birliğinin Arnavutköy’de geceyi geçirdikten sonra ertesi günü İstanbul’a hareket ettiği Dahiliye Nezâreti Emniyet-i Umumiye Müdüriyeti Hulâsa: Şamlar karyesinde icra-yı taharriyât eden İngiliz müfrezesi hakkında Nezâret-i Celîle’den Hariciye Nezâret-i Celîlesi’ne 13 Mayıs sene [1]335 tarihli ve ( ) numaralı tezkire-i âcizîye zeyldir: Şamlar karyesinde taharriyât icra eden İngiliz müfrezesinin hangi kıt‘aya mensub oldukları mahallî karakol kumandanı tarafından istifsâr olunmuş ise de adreslerini vermekden imtinâ‘ eyledikleri ve yalnız bunlardan bir zabitin Türkçe tekellüm etmekde olduğu ve apoletlerinde üç yıldız bulunduğu ve mezkûr karyede taharriyât icrasından sonra Çatalca mıntıkasına geçerek Haraççı karyesinde bir müddet ârâmdan ve Arnavudköyü’nde geceyi geçirdikden sonra ertesi günü Dersaadet’e hareket etmiş oldukları Jandarma Alay Kumandanlığı’nın iş‘ârına atfen İstanbul Vilâyeti’nden vârid olan tezkerede izbâr kılınmış olmağla ol bâbda. 24 Mayıs sene [1]335 [24 Mayıs 1919] BOA, DH. EUM. AYŞ, 9/75
84
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
17 Çatalca’da bulunan Yunan askerî birliğinin bütün teçhizatıyla beraber Hadımköy’e nakledildiği ve istasyon memurlarının talebi üzerine istasyona geçici bir birlik yerleştirildiği
Bâbıâli Şifre Kalemi Mahreci: Çatalca Çatalca’da bulunan Yunan müfreze-i askeriyesinin de bugün bütün teçhizatıyla beraber Hadımköyü’ne nakledildiği ve istasyon meʼmurlarının taleb ve arzusu üzerine istasyona muvakkaten bir müfreze-i askeriye ikâme olunduğu berây-ı maʻlumat maʻrûzdur. Fî 22 Kânûn-ı Sânî sene [13]36 [22 Ocak 1920] Mutasarrıf Fevzi BOA, DH-EUM. AYŞ, 31/23
85
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
Hadımköy Tren Garı
86
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
Hadımköy Tren Garı Dijital Çizim
87
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
18 Hadımköy ve Terkos’ta bulunan Yunan subayları tarafından Rum köylerinde çeteler kurulması, Hadımköy’den katırlarla Boğazköy ve Arnavutköy’e cephane sevki ve Yeniköy’de Rumlardan gönüllü olarak asker kaydının başkent İstanbul’un güvenliğini tehlikeye sokacağından bu tür faaliyetlere fırsat verilmemesi / Görünüşte Terkos Fabrikası’nı korumak, gerçekte ise Yeniköy ve Terkos’taki Rumları silâhlandırarak bölgedeki köylerin Çatalca ile bağlantısını kesmek isteyen bir Yunan bölüğünün çete teşkilâtı kurmak amacıyla faaliyette bulunduğu Dahiliye Nezâreti Emniyet-i Umumiye Müdüriyeti Hulâsa: Yunan zabitânının Rumlardan çete teşkil etmekde olduklarına dair Hariciye Nezâret-i Celîlesi Cânib-i Sâmîsi’ne tezkere Hadımköy ve Terkos’da bulunan Yunan zabitânı tarafından Rum köylerinde vâsi‘ mikyasda çete teşkilâtı yapılmakda olduğu ve hatta Hadımköyü’nden esterler ile Boğaz ve Arnavudköyü’ne Yunan efrâdı vesâtatıyla cebehane sevk ve Terkos’daki Yunan zabiti Mülâzım Dimitraki tarafından da Yeniköy’den gönüllü olarak efrâd kaydedildiği ve Rum kadınlarının Salîb-i Ahmer hademesi olarak çalışması taleb edilmiş ise de kabul etmedikleri ve gö-
88
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
Hadımköy Askerî Karakolu
nüllülerin vezâifi Karadeniz’den Yeniköy’e Yunan takviye kıtaâtı ihrac edilince kendilerine yardım ve Türkler tarafından bir mukabele vukuunda Yunan kuvvetlerini takviye etmek ve Arnavudköy çetelerini derhal o civardaki İslâm kurâsına tecavüzle işgal etdirmekden ibaret bulunduğunun bi’t-tahkik anlaşıldığı Umum Jandarma Kumandanlığı’ndan bildirilmişdir. Demiryolu hutûtunu muhafaza
maksadıyla Edirne ve Çatalca havalisinde bulunan Yunan zabitân ve efrâdının yerli Rum ahaliyi teslîh ve bunlardan çete teşkil ederek asayiş ve sükûn-ı mahallîyi ızlâl ve ahali-i İslâmiye’nin hissiyât-ı diniye ve milliyelerini iğzâb etmekde ve hatta teşkilât ve ifsadât teʼsîriyle Yeniköy ve Şile Rumları’ndan bazı eşhâsın İstanbul ve civarı asayişini tehdid eylemekde bulundukları makam-ı çâkerânemden ya-
89
zılan müte‘addid tezâkir ile makam-ı âlî-i nezâret-penâhîlerine arz u izah olunmuş idi. Umum Jandarma Kumandanlığınca icra kılınan takayyüdâta nazaran ahîren Yunan zabitânının tahrikât ve tesvîlât-ı vâkı‘alarına germî vermekde oldukları anlaşılmış ve bu tahrikât ve ifsadâtın devamı takdirinde İstanbul ve havalisi asayişini ızlâl ve âtiyen bir hareket vukuu halinde o civar ahali-i İslâmiyesi’nin feci
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
ve müessif tecavüzât ve mehâlike ma‘rûz kalacağı ve hatta bi’n-netice payitaht asayişinin de müteessir olacağı melhûz bulunmuş olmağla ahali-i ma‘lumenin teʼmîn-i masûniyetleri için icab edenlerin şimdiden nazar-ı dikkatlerinin celbiyle Yunan zabitânının tahrikât ve ifsadâtına meydan ve imkân bırakılmaması esbâbının istihsâli menût-ı müsaade-i sâmiye-i nezâret-penâhîleridir. Ol bâbda. Fî 10 Haziran sene [1]336 / [10 Haziran 1920] ***
Dahiliye Nezâreti Umum Jandarma Kumandanlığı Şube 1, Kısım 3 Aded-i Hususî: 6046 Dahiliye Nezâret-i Celîlesi’ne Devletli efendim hazretleri, 9/6/[13]36 ve 5694 numaralı arîza-i âcizîye lâhikadır: Zâhiren Terkos Fabrikası’nı muhafaza ve fakat hakikatde o civarda Yeniköy ve Terkos’daki Rumları teslîh etmek maksadıyla 15. 5. [1]336 tarihinde mezkûr karyeye gelmiş olan yüz kişilik maa-mitralyöz bir Yunan bölüğü geceleri köy dahilinde yatmayıp haricen pusu tertibatı ahz ve Rum köylerine cebehane ve esliha tev-
ziatıyla iştigâl eylemekde ve Yeniköy’de mühimce bir çete teşkilâtı yapmakda ve bu hal aynen Hadımköyü’ndeki Yunan taburunda da vâki‘ olmakla beraber Boğaz ve Arnavud, Ayazma-i Hıristiyaniye nâm karyelere Dersaadet’in Tatavla vesair münasebetsiz mahallerinden çapulcu takımından bir takım güruhun da vürûd ve iltihakıyla teşkilâta germî verilmekde ve bu kere pek mevsûk olarak alınan habere nazaran Terkos’daki yüz kişilik Yunan kuvvetinin bu gibi teşkilât neticesinde üç yüz kişiye bâliğ olduğu ve maksadlarının da Hadımköy ile Terkos arasını kat‘ ederek o taraflarda köylerin Çatalca ile muvâsalasını taht-ı tehdide almak olduğu Çatalca Jandarma Taburu Kumandanlığı’nın 17. 6. [1]336 tarihli iş‘ârına atfen arz eylerim. Ol bâbda emr u ferman hazret-i men lehü’l-emrindir. Fî 6 Şevval sene [1]338 ve fî 23 Haziran sene [1]336 [23 Haziran 1920] Umum Jandarma Kumandanı Mirlivâ (İmza) BOA, DH. EUM. AYŞ, 45/28
90
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
91
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
19 Hadımköy’de bulunan Yunan taburu subay ailelerinin yerlerine sevk edilmek üzere hareket edecekleri, Hadımköy’e gelen trenlerden birincisiyle İstanbul’dan 615 Fransız askerinin bölgedeki hastane ve idare ambarlarını yerleşmek üzere Yunanlılardan teslim aldıkları, Hadımköy’e ikinci bir trenle 3 subay ve 180 asker, 8 makineli tüfek, 126 katır ve beygir, 15 nakliye ve 9 mutfak arabası, 1 otomobil geldiği, üçüncü bir trenin beklenmekte olduğu, bölgedeki Yunan taburunun eşya ve ağırlığını trene yüklemesine rağmen henüz trenin hareket etmediği Dahiliye Nezâreti Umum Jandarma Kumandanlığı Müstaʻceldir. Dahiliye Nezâreti Vekâlet-i Celîlesi’ne Devletli efendim hazretleri, Hadımköyü’nde bulunmakda olan Yunan taburu zabitân ailelerinin mahallerine sevkleri ve Cuma günü ale’s-sabah beş bin ekmek ihzârı için emir verildiğine nazaran Cuma günü Hadımköyü’nden hareket edecekleri ve cihet-i istikametlerinin henüz mechul bulunduğu ve Temmuz’un birinci günü Hadımköyü’ne vürûd
eden trenlerden birincisiyle İstanbul’dan altı yüz on beş nefer Fransız askerinin mevkiʻ-i mezkûr hastahane ve idare anbarlarına yerleşmek üzere Yunanlılardan teslim almakda oldukları ve ahîren bugün dahi Hadımköyü’ne ikinci bir trenle üç zabit ve yüz seksen neferle ve sekiz makineli tüfek, yüz yirmi altı ester ve bârgir ve on beş nakliye ve dokuz matbah arabası ve bir otomobil geldiği ve üçüncü bir trenin vürûduna intizâr edilmekde olduğu ve mahall-i mezkûrda bulunan Yunan taburunun da eşya ve ağırlığını trene irkâb eylediği halde henüz trenin hareket etmemiş bulunduğu Hadımköy Mevkiʻ-i Müstahkem Kumandanlığı’nın işʻârına atfen Çatalca Jandarma Taburu Kumandanlığı’nın 1 Temmuz [1]336 tarih ve 2407 numaralı raporunda bildirilmiş olmağla keyfiyet muhât-ı ilm-i âlîleri buyurulmak üzere arz olunur. Ol bâbda emr u ferman hazret-i veliyyü’l-emrindir. Fî 16 Şevval sene [1]338 ve fî 3 Temmuz sene [1]336 [3 Temmuz 1920] Umum Jandarma Kumandanı Mirliva (İmza) BOA, DH-EUM. AYŞ, 42/57
92
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
Tabyalar
93
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
20 Çatalca’nın Arnavutköy ihtiyar heyetinin güya köylerinin Türk çeteleri tarafından abluka edilerek katliam yapılmakta olduğuna dair Kemerburgaz’daki İngilizlere yaptıkları başvuru üzerine olay yerine Kaptan Stero’nun kumandası altında 100 kişilik bir İngiliz kuvveti, müfreze kumandanı ile görüşülerek “Arnavutköylülerin hükümete karşı isyan hazırlığında olduklarından hükümetin emirlerini dinlettirmek için köyün abluka edildiğini ve köye gidilerek iddiaya aykırı olarak katliam değil, asayişin temini için gelinmiş olduğunu” münasip bir dille anlatmasıyla Kaptan Stero’nun hakikat dışı suçlamalarda bulunan köy ihtiyar heyetini azarlayıp müfreze kumandanına vazifesini tarafsız bir şekilde yerine getirdiğinden dolayı teşekkür ederek döndüğü ve köyde yapılan aramalar neticesinde suçları sabit olan iki kişinin tutuklandığı
Dahiliye Nezâreti Emniyet-i Umumiye Müdüriyeti Hulâsa: Çatalca’nın Arnavud karyesi vakası hakkında Sadâret-i Uzmâ’ya Hariciye Nezâret-i Celîlesi’ne 21 Temmuz sene [1]331 tarihli ve ( ) numaralı arîza-i çâkerîme zeyldir: Mahiyeti evvelce arz olunan vaka hakkında tahkikat icra edilmek üzere abluka edilmiş olan Çatalca’nın Arnavud karyesi heyʼât-ı ihtiyariyesinin güya karyelerinin Türk çeteleri tarafından abluka edilerek katliam yapılmakda olduğuna dair Kemerburgaz’daki İngilizlere vuku bulan müracaatları üzerine mahall-i vakaya Kapudan Stero’nun kumandası altında yüz kişilik bir İngiliz kuvveti vürûd etmiş ise de müfreze kumandanı ile görüşülerek Arnavudköylülerin hükûmete karşı isyan vaziyetinde
94
olduklarından evâmir-i hükûmeti ısgâ etdirmek için abluka edildiği ve karyeye gidilerek iddiası vechile katliam değil, mahall-i mezkûra teʼmin-i asayiş için gelinmiş olduğu bir lisan-ı münasible kendilerine tefhim olunmakla mûmâileyh kapudanın köy heyʼet-i ihtiyariyesini celb ile hilâf-ı hakikat isnâdâtda bulunduğundan kendilerini tekdir ve müfreze kumandanına vazifesini bî-tarafâne ifa etdiğinden dolayı teşekkür ederek avdet eylediği ve köy dahilinde icra kılınan taharriyât neticesinde iki kişinin maznuniyeti tahakkuk etmekle taht-ı tevkife alındıkları Çatalca Mutasarrıflığı’ndan bildirilmiş ve Hariciye Nezâreti’ne de maʻlumât itâ kılınmış olmağla ol bâbda. 22 Temmuz sene [1]336 [22 Temmuz 1920] BOA, DH-EUM. AYŞ, 44/29
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
95
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
21 Tamamen silâhlanan Boğazköy ile Arnavutköy halkına İstanbul’dan birçok silâhlı Rum palikaryalarının iltihak ettiklerinin Hadımköy Fransız Kumandanlığı’na bildirilmesi üzerine Boğazköy’e yaklaşıldığı sırada Fransız askerleriyle Yunan askeri elbisesi giyinmiş seksenden fazla silâhlı şahıs arasında çatışma çıktığı, Fransız kuvvetleri tarafından yapılan aramalarda Boğazköy’de silâh ve cephane ele geçirildiğinden eşkıyanın suçüstü yakalanmasının Fransızlar üzerinde önemli bir etki oluşturduğu Dahiliye Nezâreti Umum Jandarma Kumandanlığı Çatalca Jandarma Taburu Kumandanlığı’nın 23/6/[13]37 tarih ve 142 mahrem numaralı rapor suretidir. Boğaz ve Arnavud karyeleri ahalisinin kâmilen müsellah oldukları ve İstanbul’dan birçok müsellah Rum palikaryalarının dahi bunlara iltihak etdikleri birkaç gün mukaddem Hadımköy Fransız Kumandanlığı’na izah edilerek nazar-ı dikkatleri celb edilmişdi. 21-22/6/ [13]37 tarihinde Hadımköy İrtibat Zabitliği’nden alınan şifreli telefonda
kurâ-yı mezkûrede birkaç gün sonra yapılacak silâh taharriyâtı için vaziyeti mahallinde tedkik etmek üzere Fransız kumandanının bu köylere gideceği ve kendisini de beraberinde götüreceği bildiriliyordu. 22-23/6/[13]37 tarihiyle İrtibat Zabitliği’nden ikinci defa olarak alınan şifreli telefonda Hadımköy Fransız Kıtaâtı Kumandanı Binbaşı Mösyö Payen, maiyeti zabitanından Yüzbaşı Mösyö Volan, İstihbarat Zabiti Solier ve dört Fransız süvari neferi ile 22/6/ [13]37 sabahı Hadımköyü’nden hareket edildiği, Boğazköyü’ne takarrüb edildikde kısm-ı aʻzamı Yunan askeri elbiseli olarak seksenden fazla müsellah eşhas görüldüğü, köyün şimal sırtında bir Fransız süvarisiyle elli kadar Yunan askeri elbiseli eşhâs arasında tahminen yirmi mermi teati edildiği, bilâhare köye girildikde mektebde iki tüfenk ile bir mikdar cebehane müsadere edildiği, eşkıyanın cürm-i meşhûd halinde yakalanmalarının Fransızlar üzerinde lâzım gelen teʼsiri icra etdiği, Hadımköyü’ne avdetde tesadüf edilen Boğazköy Muhtarı Hristo ile Heyʼet-i İhtiyariye azâsından Dimitri tevkif edilerek vâkiʻ olan talebe binâen Yüzbaşı Mösyö Volan’a teslim olunduğu ve 23/6/[13]37 sabahı
96
derdest edilen eşhâs da birlikde olarak bir makineli tüfenk bölüğü, bir piyade bölüğü ve bir süvari takımı ile kurâ-yı mezkûreye hareket edileceği ve kılavuzluk yapmak üzere Çilingir Jandarma Karakolu efradının dahi beraberlerine alınacağı bildirilmekde ve birinci defa Boğazköyü’ne gitdiklerinde, refakatlerinde kuvvet olmadığı için büyük bir tehlikeye maʻruz kaldıkları ve hayatlarını kurtarmalarının mucize kabilinden olduğu ilâve olunmakdadır. Taharriyât hakkında istihsâl olunacak maʻlumatın peyderpey arz edileceği maʻrûzdur. [23 Haziran 1921] BOA, DH-KMS, 60-3/11
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
97
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
22 İstanbul’dan dönmekte olan 4 Müslüman’ı Kanlıbostan’da dövüp paralarını gasp eden Rum çetesini yakalamak için Boğazköy’e giden jandarma müfrezesine köy ahalisi ile bunlar arasında bulunan Yunanlılar tarafından ateş açılması sonucu müsademeye başlanıldığı / Rum çetesini yakalamak üzere Osmanlı ve Fransız müfrezeleri tarafından operasyon başlatıldığı Çatalca Mutasarrıflığı Tahrirat Kalemi Aded 1295/311 Dahiliye Nezâret-i Celîlesi Huzur-ı Sâmîsi’ne
müfreze de bölük kumandanının taht-ı idaresinde olarak oraya gönderilmiş idi. Dün akşam mezkûr bölük kumandanından telefonla alınan ma‘lumata nazaran katillerin karye ahalisinden olduğu ve müfrezenin muvâsalatından evvel Kemerburgaz ve İstanbul cihetine savuşdukları anlaşılmış ve mütecâsirlerin derdestleri için takayyüdât-ı lâzıme ittihâz edilmekle beraber müfrezenin avdetinde alınacak tafsilât neticesinin arzına müsâra‘at edileceği tabii bulunmuş olduğu ma‘rûzdur. Ol bâbda emr u ferman hazret-i men lehü’l-emrindir. Fî 6 Ağustos sene [1]337 [6 Ağustos 1921] Çatalca Mutasarrıfı Fevzi
Devletli efendim hazretleri, Şehr-i halin dördüncü günü arabalarıyla İstanbul’dan avdet etmekde olan dört Müslüman’ın Kanlıbostan nâm mevkide önlerine çıkan bir Rum çetesi tarafından fena halde darb edilerek nükûd-ı mevcudeleri ahz u gasb olunduğu ve müteakiben mahall-i mezkûrdan geçen Arnavud Cemal ile refîki Mustafa’nın dahi önlerine çıkan mezkûr eşirrânın bunlardan Arnavud Mustafa’yı katleyledikleri Terkos Takım Kumandanı Mülâzım-ı Evvel Vâhid Efendi tarafından istihbar edilmesi üzerine kumandan-ı mûmâileyh hemen kuvve-i mevcudesiyle mahall-i vakaya hareket etdiği gibi merkezden tertib olunan bir
***
İstanbul Vilâyeti Mektubculuğu Aded Umumî: 2 Hususî: 1234 Hulâsa: Boğazköy ahalisi ve Yunanlılarla yapılan müsademeye dair
mezkûr karye ahalisi ile ve bunlar meyânında bulunan Yunanlılar tarafından Çatalca Bölüğü Kumandanı Yüzbaşı Fuad Efendi müfrezesine şiddetli ateş açılması üzerine müsademeye başlanıldığı ve eşirrânın Çatalca cihetinden görecekleri tazyik üzerine dağılmaları ve Makriköy kazasına gitmeleri melhûz olup tedâbîr-i lâzımeye tevessül edilmiş ise de bunların tamamıyla teʼdibi fazla kuvvetin vücuduna mütevakkıf olduğu Makriköy Bölüğü Kumandanlığı’ndan mevrûd ve sureti merbût rapor mündericâtından anlaşıldığı ve bilâhare elde edilen ma‘lumata nazaran ikiden altıya kadar müsademe devam etdiği ve tarafeynden bir zâyiat olmadığı, ondan sonra eşkıyanın firar eylediği ve mıntıkanın Çatalca’ya aidiyeti hasebiyle oraca takibata devam edilmesi tabii bulunduğu İstanbul Taburu Kumandanlığı’nın iş‘ârına atfen Dersaadet Jandarma Alay Kumandanlığı’ndan izbâr kılınmağla ma‘rûzdur. Ol bâbda emr u ferman hazret-i veliyyü’l-emrindir. Fî 3 Zilhicce sene [1]339 ve fî 8 Ağustos sene [1]337 [8 Ağustos 1921] İstanbul Valisi (İmza)
Dahiliye Nezâret-i Celîlesi’ne Ma‘rûz-ı çâkerleridir, Çatalca mıntıkası dahilinde Boğazköy şimâlindeki sırtlarda tecemmu‘ eden
98
BOA, DH-KMS, 60-3/8
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
99
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
100
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
Boğazköy Camii
101
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
23 Çatalca havalisi ile Hadımköy’de bir Yunan subayının kumandası altında bulunan ve avenesi Yunan askerlerinden meydana gelen bir çetenin halen Osmanlı egemenliği altında bulunan köylerde teşkilâtlanıp ihtilâle sevk edici tahriklerde bulunduğundan siyasî teşebbüslerde bulunulması Harbiye Nezâreti Erkân-ı Harbiye-i Umumiye Dairesi Şube: 1 Numara: 3/1296
kurâda teşkilât ve tahrikât-ı ihtilâlkârânede bulunması da o derece câlib-i ehemmiyetdir. Teşebbüsât-ı lâzıme-i siyasiyede bulunulması zımnında keyfiyetin Hariciye Nezâret-i Celîlesi’ne de yazılmış bulunduğu maʻrûzdur. Ol bâbda emr u ferman hazret-i men lehü’l-emrindir. Fî 13 Ramazan sene [1]340 ve fî 11 Mayıs sene [1]338 [11 Mayıs 1922] Harbiye Nâzırı (İmza) ***
Dahiliye Nezâret-i Aliyyesi’ne Maʻrûz-ı çâkerleridir, Çatalca havalisinde ve hatt-ı fâsılın şarkında çete teşkilâtıyla iştigâl eden bir Yunan çetesinin harekâtına dair Hatt-ı Fâsıl Komiserliği’nden mevrûd taharriyât sureti leffen arz u takdim kılındı. Tahrirat mündericâtından keyfiyet müstebân buyurulacağı vechile mezkûr çetenin bir Yunan zâbiti taht-ı kumandasında bulunması ve avenesinin Yunan efradından mürekkeb olması ne derece şayan-ı dikkat görülmekde ise işbu çetenin halen hâkimiyet-i Osmaniye altında bulunan
Çatalca Mutasarrıflığı Tahrirat Kalemi Aded 1328/220 Dahiliye Nezâret-i Celîlesi’ne Devletli efendim hazretleri Hadımköyü’nde ârâmsâz bulunan Yunan taburuna mensub efrad tarafından îkâʻ olunan cerâimi hâvî Livâ Jandarma Kumandanlığı Vekâleti’nden muʻtî rapor suret-i musaddakası aynen ve leffen tesyâr kılınmış ve tahkikat-ı hariciye-i âcizânem
102
dahi bunu teʼyid eylemekde bulunmuş olmağla mündericâtına nazaran ifa-yı muktezâsına ve menʻ-i vukuu esbâbının istikmâline inâyet buyurulması menût-ı reʼy-i âlî-i âsafâneleridir. Ol bâbda emr u ferman hazret-i men lehü’l-emrindir. Fî 22 Haziran sene [1]338 [22 Haziran 1922] Çatalca Mutasarrıf Vekili (İmza) BOA, DH-EUM. AYŞ, 61/11
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
103
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
24 970 askerden meydana gelen bir Yunan taburunun Çatalca’ya iki saat uzaklıktaki Hadımköy’de bulunduğu / İstanbul’un işgali üzerine Çatalca sancağı ve Makriköy kazası sınırı yakınında ahalisi Rum olan Boğazköy ile Arnavutköy halkının Müslüman halka saldırıda bulundukları / Hadımköy’de bulunan Yunan taburundan 110 kişilik bir kuvvetin Terkos Kumpanyası Şirketi Su Yükseltme Fabrikası’nı korumak amacıyla Terkos’a gönderildiği / Yunanlıların Terkos civarındaki telefon tellerini tahrip ettikleri 1-Çatalca livâsının Edirne’ye rabt olunduğu hakkında Edirne Vilâeti’nden gelen gelen telgraf üzerine 970 mevcudlu bir Yunan taburunun Çatalca’ya iki saat bu‘d mesafede bulunan Hadım karyesinde bulunması ve livâ nüfusunun ekseriyetinin Rum olması ve teşkilâta mâlik bulunmaları dolayısıyla maazallah bir iğtişâş zuhurunda yapılacak tedâbîr ve Edirne’den edi-
lecek muâvenet hakkında yazılan telgrafa cevaben vârid olan 25 Mart sene[13]36 [tarihli] telgrafda İstanbul ile görüşülmesinin münasib olduğu bildirilmişdir. 2-İstanbul’un işgal-i müessifi üzerine Çatalca livâsı dahilinde ve Makriköy kazası hududu yakınında bulunan Boğaz ve Arnavudköylüler -ahalisi Rum’dur- ahali-i İslâmiye’ye tecavüz etmekdedirler. Dörtbeş günlük hadise şunlardan ibâretdir: Yolcuları soymak, jandarma devriyesini pusuya düşürmek, vuku bulan müsademede tüfenkden mâadâ sekiz-on el bomba isti‘mâl etmek, Tilkiköy Çiftliği müsteʼciri Yunus Bey’in korucusu İslâm Çavuş’u öldürmek, vazife için giden Karakol Kumandanı Yusuf Çavuş’u karyeye komayıp arkasından havaya silâh endâht etmekdir. Bunlardan maksad ise bu gibi hareketleri İslâmlara atf ile Hadım karyesinde mütehaşşid Yunan askerini veyahud İstanbul’dan bir kuvve-i işgaliye celb etmek veyahud ekseriyete ve konak [Yu-
104
nan] kuvvetine güvenerek memleketde bir iğtişâş çıkarmakdır. 3-Hadımköyü’nde bulunan Yunan taburundan 110 kişilik bir kuvvet Terkos Kumpanyası Tereffu‘-ı Miyâh Fabrikası’nı muhafaza maksadıyla Terkos’a gönderilmişdir. Evvelce fabrikanın muhafazasına meʼmur on nefer asâkir-i Osmaniye Haraççı karyesi karakoluna celb ile karakol takviye olunmuşdur. 4-Yunanlılar Terkos civarındaki telefon tellerini tahrib eylemekdedirler. İnzibat hususunda livânın endişesi bâlâda arz olunan mevâddan ibaret olup bunlardan başka livâ dahilinde bir vukuat olmadığı binaenaleyh hîn-i hâcetde yapılacak tedâbîr nezâret-i celîlenin reʼyine vâbeste bulunduğu ma‘rûzdur. [1922] BOA, DH. EUM, AYŞ, 45/71
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
105
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
Tabya ve Hendekler
106
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
Tabya ve Hendekler
107
Bayındırlık Çalışmaları
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
109
BOA, HRT.h, 2249/2206
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
1 Terkos gölünden Beyoğlu’na suyolu yapmak için gerekli alet ve edevatın nakliyatını kolaylaştırmak üzere Terkos-Karaburun arasında bir tramvay hattı ile Karaburun’da bir set ve iskele inşa edilmesi Devletli efendim hazretleri, Terkos gölünden Beyoğlu’na icra etdirilecek suyollarını inşa için lâzım gelen âlât ve edevâtın teshîl-i nakli zımnında Terkos ile Karaburun arasında bir tramvay hattı ile Karaburun’da bir sed ve iskele inşası için Su Şirketi Müdürü saadetli Terno Bey tarafından istid‘â olunan ruhsat hakkında tanzim olunan ruhsatname lâyihasının mukaddemce bâ-tezkere irsâl olunduğu halde henüz neticesi bildirilmediği ve şir-
ket-i mezkûre tarafından ta‘cîl-i maslahat olunmakda idüğinden evvelki tezkere ve lâyihanın birer sureti dahi bu defa gönderildiği beyanıyla icabının icra ve inbâsı hususuna dair Nâfia Nezâret-i Celîlesi’nden bu defa vârid olan tezkere takımıyla leffen ve mukaddemâ buna dair Meclis-i Mahsus-ı Vükelâ’dan bi’t-tanzim fî 15 Şaban sene [1]300 tarihinde arz-ı huzur-ı âlî kılınan mazbatanın bir sureti dahi ma‘an arz u takdim kılınmağla ol bâbda emr u irade-i seniyye-i hazret-i şehriyârî her ne vechile şeref-müte‘allik buyurulur ise mantûk-ı münîfi infaz edileceği beyânıyla tezkere-i senâverî terkîm olundu, efendim.
sene [12]99 [25 Şubat 1884] Said BOA, Y. A. RES, 23/7
Fî 27 Rebîülâhir sene [1]301 / Fî 13 Şubat Said Paşa
110
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
Karaburun Deniz Feneri
111
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
2 Terkos gölü su imtiyazı ile bu imtiyazın zararlı tarafları, Terkos gölünün harp sırasındaki önemi ve Dersaadet Su Kumpanyası hakkında bazı gizli bilgilerin yer aldığı rapor Çâkerleri on sekiz yaşında bulunduğum halde Ticaret Divan-ı İstinafı Azâ Mülâzımlığı’na tayin buyurularak biraz müddet mürûrunda divan-ı mezkûrun evrakının muamele-i resmiyesi dahi ilâve olarak sekiz sene müddet bilâ-kusur ifa-yı hüsn-i hizmet etmiş ve muahharan imtiyaz talebini hâvî Dersaadet’e vürûd eden bazı muteberânın hususâtının tesviyesiyle meşgul bulunmuşumdur ki, Bağdad şimendiferine tâlib bulunan General Clabc’a ve Dersaadet Limanı’na demir rıhtım yapmak tasavvurunda olan Mösyö Croler ve Fenerler İmtiyazı sahibi Mösyö Colas ve Filistin’de Yahudiler’i iskân etdirmek üzere Dersaadet’e gelen İngiltere Parlamentosu azâsından Mösyö Lawrens Olefin ve Dersaadet Gaz İmtiyazı tâlibi Mösyö Schaven ve bu cümleden bulunan ve muahharan yine bu makûle bir imtiyaz-ı hususî müzakeresi sırasında Dersaadet Su Kumpanyası hakkında bazı ma‘lumat-ı hafiyeye destres olmuşumdur ki, bunun arzını sıfat-ı tâbiiyet ve ubûdiyet bulduğumdan ber-vech-i âtî ityânına ictisâr kılınır. Terkos gölü su imtiyazı ile mazarrâtı ve ale’l-husus harbce olan ehemmiyetinin
ber-vech-i zîr arz u beyânına ictisâr olunur:
gelen torpil ve âlât ve edevât-ı saire-i harbiyenin buraya berren dahi nakli kâbildir.
Evvelâ- Terkos gölü suları bugüne kadar tanzim kılınmış bulunan etıbbâ raportoları mûcebince humma-yı tifoidi ve humma-yı nâibeyi müstevcib olduğu ve bu ise Terkos mevkiinin vaziyet-i coğrafiyesinden bulunduğu derkârdır.
Sâlisen- Rusya politikası işbu mevkiin ehemmiyetini bilerek ve nazar-ı mütalaaya alarak dokuz seneden beri alınmış ve henüz Avrupaca nazar-ı ehemmiyete alınmadığından akçe tedârük edilmemiş olan “Terkos Gölü Su İmtiyazı” maddesinin Terno Bey’in atûfetli Kâmil Bey’in vefatından sonra ve kerîmesini Rusya Sefarethanesi ketebesinden Mösyö ( )’e tezvîc eyledikden sonra bundan iki buçuk sene evvel imtiyazı tecdîd ve Paris’de Banker Commando muavenetiyle bir anonim teşkil edebilmişdir.
Sâniyen- Umum erbab-ı vukufun irâʼe ve mütalaʻâtına ve bâ-husus Kırım Muharebesi’nden avdetlerinde İngiliz ve Fransız donanması ümerâ ve kumandanlarının ihbarâtına nazaran Karadeniz Boğazı’nın harbce olan ehemmiyeti derkârdır ve Terkos gölü gibi mühim bir mevkiin harita-i âlemde nâ-mevcud idüğine harbiyyûnun müttefiku’r-reʼy oldukları emr-i aşikâr bulunduğu ve hatta ol vakit Tersane-i Âmire’ye bu bâbdaki mütalaaları beyan kılınmış olduğu ve mesʼele-i ahîre sırasında Mirlivâ saadetli Mustafa Paşa cânibinden tanzim kılınan planlar şu ehemmiyeti tasdik eylediği ve böyle mühim mevkiin ecnebi bir kumpanyaya ihale olunması ve bu gölün Karadeniz’le irtibatının Boğaz’a sed inşasıyla kat‘ı hususuna müsaade edilmesi istikbalen devletin hukukunu tehlikeye ilkâ edeceği bedîdârdır. Zira bu gölün esasen Karadeniz’le ihtilâtının muhafazası ve Bergos’dan Boğaz’a kadar olan sevâhilin düşman hücumundan men‘i ve muhafazası için bir torpil deposu halinde isti‘mâl eylemek, hatta sevâhil-i mezkûre şayed abluka altına alınmış olsa bile lâzım
112
Râbi‘an- İşbu imtiyaza dair iktizâ eden fennen haritalar vaktiyle yani bundan dokuz sene mukaddem tanzim edilmiş olduğu ve kumpanyaca hiçbir lüzum olmadığı halde yeniden haritaların tanzimi ve Istranca ormanlarına kadar hem-civar olan yerlerin mebâliğ-i külliye sarfıyla keşfiyâtına kıyam etmekden maksad Rusya Devleti’nin menâfi‘ine olarak bu havalideki mevâki‘-i mühimme-i harbiyenin planlarını tanzim eylemekden ibaretdir. Bu dahi kumpanyanın mühendisleri sıfatıyla tebdilü’l-kıyafe Kolonel Filipos ve Kolonel ( ) gibi bir takım erkân-ı harb zabitânın bu haritaların tanziminde istihdam olunduğu ve bu aralık Rusya Sefareti Müşaviri Mösyö Otto’nun li-ecli’n-nezâre Terno Bey’le birlikde sıkıca av bahanesiyle Dersaadet’den on bir saat
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
ba‘îd olan Terkos’a azîmetleriyle musaddak bulunmuşdur.
Hâmisen- Geçen sene Rusya Elçisi Mösyö Nelidoff, Black Bey’i davetle müşârunileyhin Demirci köyünde bir hanesi olduğundan: “Sefir-i müşârunileyhin çocuğu hastadır” deyü tebdil-i havaya getirmek üzere mezkûr haneyi istikrâ etmiş ve bunun üzerine o aralık istihkâmâtın planlarını almak üzere bir takım eşhâs görünmeğe başlayıp kumandanlığı cânibinden keyfiyet ol vakit Bâb-ı Seraskerî’ye arz olunduğundan mezkûr hane abluka altına alınmış ise de kimseyi tutamadıkları ve güya Rusya elçisinin tevâbi‘inden imiş gibi gösterilerek iş Mâbeyn-i Hümâyûn’a aksetdiği ve hatta Black Bey cânibinden hanesinin Rusya sefirine îcâr edildiği itiraf kılınmışdır. Sâdisen- Terno Bey’in bidâyet-i inşaatda Mühendis Macarlı Mösyö Sokodolski’yi istihdama ibtidâr eylemiş ve mühendis-i merkûm mûmâileyhin efkârında fesad olduğunu fehm etdiğinden işden el çekmesi üzerine mühendis-i merkûmun zevcesi yaverân-ı şehriyârîden Muzaffer Paşa’nın hemşiresi erbab-ı kalemden bulunmağla La Turquie gazetesinin tefrika kılıklı vermiş olduğu “Bir Yahudi’nin Tebdil-i Mezhebi” namıyla derc eylediği hikâyede bir kadının diğer bir kadına: “Mary (Mary, Terno Bey’in zevcesinin ismidir.) seni telâşda görüyorum?” deyü suâle cevaben: “Benim kocam bir büyük imtiyaza girişmiş ve şehre hem-civar olan bataklıkları tathîre çalışıyor ve senden söz çıkmazsa başka bir devletin menâfi‘ine hizmet eder, şöyle bir muamele ile iş para kazanmakdadır” deyü cevab vermişdir. Sâbi‘an- Muharebenin hitâmını müteakib
113
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
Kafkasya ordusunda kumandanlık etmiş olan Kont Salahop nam Rusyalı, Beyoğlu’nda Doğruyol’da Bizans Oteli’ne gelerek Terkos civarında bulunan ve ehemmiyet-i mevkiiyesiyle Karadeniz’e civar olan ma‘a-Kulakçayırı Tilki karyesini satın almak ve satılmaz ise birkaç sene zarfında ormanlarını kat‘ etmek üzere Yahudi’den muhtedi Hasib Efendi nam kimesneyi vasıta ittihâz etmiş ve Nazif Efendi’yi buldurup pazarlığa girişmiş ise de Nazif Efendi işin içinde Rusyalı kumandan olduğunu haber aldığından ve buraların gerek mülken ve gerek harben mühim noktalar bulunduğundan iştibâh hâsıl eylediği cihetle muvafakat etmemişdir.
Sâminen- Tayakadın’da cesîm bir bina inşasıyla bayraklar keşîde kılındığı ve mühendislerin vesair meʼmurların iskânlarına tahsis edildiği Tayakadın’ın Terkos’a bir çâryek saat bu‘diyet-i mesafesi bulunduğu halde sıtmalı bulunan Terkos’da en yüksek mahallerde mebâliğ-i külliye sarfıyla inşa kılınmış olan iki aded cesîm kârgir binaların dâ‘î-i iştibâh idüği Tâsi‘an- Terkos gölünün içinde tarak vapuru isti‘mâl ve küçük vapurlar işledilmesi ve bugünlerde ponton tabir olunur bir takım dubalar inşasına devam olunmakda bulunmuş olduğu gibi gölün her ciheti iskandil edilmekde olduğu ve kendilerinin Nâfia Nezâreti’ne tasdik etdirdikleri harita mûcebince gölün bir parçasını kapayarak hem-civar olan suları toplamağa başlamış iken gölün her tarafını muayeneye kalkışması bâdî-i iştibâhdır. Âşiren- Kumpanyanın şehri içinde inşa etmekde bulunduğu yolların dökme demir boruları hîn-i muharebede memlekete bir
114
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
tehlike-i azîmeyi mûcib olacak suretde isti‘mâl edebileceği nazar-ı mütalaadan dûr tutulmamalıdır. Zira hakkıyla teemmül eder isek elektriğin isti‘mâli ve derece-i kuvveti ve dinamitin isti‘mâliyle günden güne teʼsirinin tezâyüdü hîn-i muharebede Terkos’da bir elektrik bataryasının isti‘mâliyle umum Dersaadet’i ân-ı vâhidde mahv edeceği bedîhî ve dinamit Terkos’a vaz‘ olunan machine élévateur aleti ile tazyik olunur ise su içinde kesb-i kuvvet edeceği emr-i celîdir.
İhdâ aşer- Kumpanyanın Karaburun’a bir iskele inşasıyla buradan Terkos Çiftliği’ne kadar bir tramvay yapmak üzere olan teşebbüsâtı mûcib-i istiğrâbdır. Zira Terkos’a taşınması lâzım gelecek mahrûkât misillü şeyleri mavnalarla bahren veyahud şimdiki gibi şimendiferle Hadımköyü’ne, oradan dahi berren Terkos’a nakledeceği aşikâr iken böyle ehemmiyetsiz bir nakliyât için yüz bin liraya yakın küllî fedakârlıklar icrasıyla mezkûr iskele ve tramvayın inşasını hiçbir akl-ı selim kabul edemez. Henüz tramvayın inşası hakkında irade-i seniyye-i cenab-ı şehinşahî sâdır olmamış iken bu bâbda yapmak için yani iskele ve tramvayı Nâfia Nezâreti’ne tasdik etdirmiş ve hatta bir gemi yükü tramvay edevât ve âlâtı dahi getirdip Karaburun’a çıkarırken nâgehân-ı sefîne gark ve nâ-bedîd ve hamûle dahi nâ-peydâ olduğundan inşasına ibtidâr edilememiş ise de bu kere edevât-ı mezkûrenin bir diğer kısmını şimendiferle Hadımköyü’ne ve oradan dahi Terkos’a nakletmişdir ki, bunlar muharebelerde serî‘an ferş ve isti‘mâl olunmak üzere muahharan Amerika’da icad olunmuş olan aletler olduğu ve âlât ve
edevât-ı harbiyeden ma‘dûd bulunduğu bi’l-muayene anlaşılacağından şu suretle dahi sahib-i imtiyazın maksad-ı hafîsi olduğu ve kumpanyanın Nâfia Nezâretince haritalarının irade-i padişahî sudûr etmezden evvel tasdiki ve işlere muvaffak olmak için Nâfia nâzırının kumpanyanın meclis-i idaresine alınmasıyla müsbetdir. Tafsilât-ı meşrûhadan müstebân olacağı vechile taraf-ı Devlet-i Aliyye’den mensub komiser şimdiye kadar Terkos’a asla azimet etmemiş bulunması müstevcib-i ta‘accüb bulunmuş ve hele orada olan ve ahalisi umumen Bulgar bulunan Terkos Çiftliği’yle Tayakadın karyesindeki Bulgarları şımart-
115
mak üzere kiliselerine çanlar vaz‘ ve birçok mevâ‘îd icrasına teşebbüsü devletçe sathîce tedkik olunur ise işin kâmilen meydana çıkacağını arz eylerim. Ol bâbda emr u ferman hazret-i men lehü’l-emrindir. Fî 29 Mart sene [1]300 [10 Nisan 1884] Sâbık Divan-ı İstînâf azâ mülâzımlarından (Mühür) BOA, Y. PRK. AZJ, 9/37
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
3 Sarıyer taraflarında, Terkos gölü ve Karaburun’a doğru yol yapımına devam edildiği / Nafia Nezareti mühendislerinden Çerkesyan Efendi tarafından Şişli’den Büyükdere ve Kâğıdhane’ye ve Ayazağa Çiftliği’nden geçerek Maslak’a ve Büyükdere’den Bahçeköyü bentlerine ve oradan Belgrad köyüne ve Tarabya’dan Hacıosman bayırına ve Emirgân’dan Maslak’a ve İstinye’den Baltalimanı’na ve oradan Zincirlikuyu’ya ve Arnavutköy’den yine oraya kadar olan eski yolların tamiri için muayene ve keşfinin yapılarak haritasının düzenlendiği / Çatalca’dan Terkos nahiyesinin merkezi olan Karacaköy’e kadar inşasına başlanan yolun bir kısmının tamamlandığı
Nezâret-i Umûr-ı Nâfia Mektubî Odası Mâbeyn-i Hümâyûn-ı Cenab-ı Mülûkâne Başkitabet-i Celîlesi’ne Atûfetli efendim hazretleri, Sarıyer taraflarında ve Terkos gölüne ve Karaburun semtine doğru yollar yapılmakda olduğu mesmûʻ-ı âlî olmuş idüğinden bu yollar kangıları olup inşaları ne gibi lüzum ve menfaate mebnî ve ne misillü evâmire müstenid olduğunun serîʻan işʻârı ve bu bâbda ne yolda emir alınmış ise suretlerinin dahi irsâli emr u ferman-ı hümâyûn-ı hazret-i Hilâfet-penâhî muktezâ-yı âlîsinden olduğuna dair şeref-vârid olan tezkere-i aliyyeleri meâli maʻlum-ı âcizânem oldu. Eastern Express gazetesinde münderic bir makale üzerine 28 Şevval sene [1]301 tarihiyle makam-ı nezârete tevârüd eden tezkere-i sâmiye mûcebince selef-i acizî tarafından verilen emre mebnî nezâret mühendislerinden Çerkesyan Efendi maʻrifetiyle Şişli’den Büyükdere’ye ve Kâğıthane’ye ve Ayazağa Çiftlik-i Hümâyûnu’ndan ge-
116
çerek Maslak’a ve Büyükdere’den Bahçeköyü bendlerine ve ondan Belgrad karyesine ve Tarabya’dan Hacıosman bayırına ve Mirgün’den Maslak’a ve İstinye’den Baltalimanı’na ve oradan Zincirlikuyu’ya ve Arnavud köyünden yine oraya kadar olan atîk tarîklerin tamiri için muayene ve keşfiyâtı bi’l-icra keşifnamesiyle haritası derdest-i tanzim bulunmuş ve Çatalca Mutasarrıflığı’yla bi’l-muhabere Turuk ve Meâbir İdaresince verilen karara mebnî Çatalca’dan Terkos nahiyesinin merkezi olan Karaca karyesine kadar bir yol inşasına mübâşeret edilip bunun bir kısmı yapılmış olduğundan hususât-ı muharrereye dair cereyan eden muamelât ve muhaberâtı hâvî evrakın suretleri leffen takdim kılınmağla ol bâbda emr u ferman hazret-i men lehü’l-emrindir. Fî 15 Muharrem sene [1]303 ve fî 12 Teşrîn-i Evvel sene [1]301 [24 Ekim 1885] Zühdü BOA, Y. PRK. TNF, 1/49
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
117
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
4 Çatalca kazasına bağlı Arnavutköy’de bulunan eski Rum kilisesi arsasına Rum Patrikliği’nin başvurusu üzerine Aya Tanaş adıyla yeni bir kilise yapılmasına Sultan II. Abdülhamid’in irâdesiyle ruhsat verildiği Devletli efendim hazretleri Çatalca kazasına tâbiʻ Arnavud karyesinde kâin eski Rum kilisesi arsası üzerine maʻlumü’z-zirâʻ cesâmetde olarak Aya Tanaş nâmında müceddeden bir bâb kilise inşasına ruhsat itâsı hakkında Rum Patrikliği’nden bâ-takrîr vuku bulan istidʻâ ve ol bâbda Şehremanet-i Celîlesi’yle cereyan eden muhabereyi şâmil tezkere ve müteferriâtının gönderildiğine dair Mezâhib Nezâret-i Celîlesi’nden mebʻûs tezkere üzerine Divan-ı Hümâyûn Kalemi’nden yazılan muktezâ varakasında mezkûr kilisenin müceddeden inşasında halen ve istikbalen bir gûne mahzur olmadığı mahallî işʻârından anlaşılmış olduğu beyanıyla kuyûd-ı muʻtâdenin derciyle ruhsatı mutazammın emr-i âlî ısdârı hususunun lüzum-ı arz u istîzânı gösterilmiş ve evrak-ı merkûme takımıyla arz u takdim kılınmış olmağla ol bâbda her ne vechile irade-i seniyye-i hazret-i padişahî müteallik ve şeref-sudûr buyurulur ise infaz-ı mantûk-ı celiline ibtidâr edileceği beyanıyla tezkere-i senâverî terkîm kılındı efendim.
Fî 26 Rebîülâhir sene [1]303 / Fî 20 Kânûn-ı Sânî sene [1]301 [1 Şubat 1886]
kılınmış olmağla ol bâbda emr u ferman hazret-i veliyyü’l-emrindir.
Maʻrûz-ı çâker-i kemîneleridir ki,
Fî 28 Rebîülâhir sene [1]303 ve fî 22 Kânûn-ı Sânî sene [1]301 [3 Şubat 1886]
Resîde-i dest-i taʻzîm olan işbu tezkere-i sâmiye-i Sadâret-penâhîleriyle evrak-ı melfûfe manzûr-ı âlî olmuş ve ber-vech-i istîzân emr-i âlî ısdârı hususuna irâde-i seniyye-i hazret-i padişahî şeref-müteallik buyurularak evrak-ı maʻrûza iade
118
Süreyya BOA, İ. DH, 977/77160
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
5 Haraççı Çiftlik-i Hümâyûnu’nda yapılmakta olan cami ile mektebin çevre duvarlarının bir kısmı yıkılıp geri kalanı da yıkılmaya yüz tuttuğundan güzel bir şekilde yeniden inşası
Haraççı Karyesi Muhtarı (Mühür)
Azâ Ahmed
*** Çatalca Mutasarrıflığı Cânib-i Âlîsi’ne Saadetli efendim hazretleri, Bulunduğumuz Haraççı karyesi Çiftlik-i Hümâyûn merbûtâtından bulunduğundan bâ-irade-i seniyye-i cenab-ı padişahî cami‘ ve mekteb inşası emr u ferman buyurulmak ve akçesi ceyb-i hümâyûndan ihsan buyurulup ve tahsisatı Çatalca Emlâk-ı Seniyye Şubesi’ne havale olunup cami‘ ve mektebe mübâşeret olunup duvarları inşa olunup üzerinin örtüsü yapılacağı zaman etraf duvarları yıkılıp ve bazıları düşmüş olduğundan kalfa tarafından bir duvarı tekrar yapılıp kusurları eğri olduğu halde bırakılmış ve bunun ileride bir sakatlık vereceği ve duvarlar yıkıldığı müdürümüz izzetli Yaver Efendi’ye beyan olundukda “a‘lâ olmuş” cevabında bulunmuşdur. Padişah-ı âdil veli-nimet efendimiz hazretlerinin bunca masârıfları heba ve ileride bir vukuatın zuhuruna hiçbir vicdan kâil olmayacağından berây-ı ma‘lumat arz-ı keyfiyete ictisâr kılındı. Ol bâbda emr u ferman hazret-i men lehü’l-emrindir.
Hazine-i Hâssa-i Şahane Tahrirat Kalemi Kaza-yı Erbaa Emlâk-ı Hümâyûn İdaresi’ne Haraççı Çiftlik-i Hümâyûnu’nda inşa olunmakda bulunan cami‘-i şerif ile mektebin etraf duvarlarının bir kısmının yıkılıp bâkîsinin dahi mâil-i inhidâm olduğu kaza-yı Erbaa Mutasarrıflığı’ndan vârid olan tahriratda beyan ve iş‘âr olunmuş olduğundan iş‘ârât-ı vâkı‘a muvâfık-ı nefsü’l-emr olduğu halde bu bâbda iltizâm-ı dikkat ve basiret olunmadığı ta‘ayyün edeceğinden mezkûr cami‘-i şerif ile mektebin keşfiyât-ı evveliye ve masârıf-ı muayyene dairesinde hüsn-i inşasına itina ve dikkat olunması siyâkında tahrirat-ı senâverî terkîm kılındı. Fî 24 Zilhicce sene [1]304 - Fî 31 Ağustos sene [1]303 [12 Eylül 1887] BOA, HH. THR, 329/39
Fî 25 Ağustos sene [1]303 [6 Eylül 1887]
119
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
6 Terkos köyü sınırları içinde bulunan ve umumun menfaatine tahsis edilen Papaz çeşmesinin set çalışmaları sırasında tahribi sebebiyle Terkos Su Kumpanyası tarafından onarımının yaptırıldığı Çatalca Mutasarrıflığı’na Terkos karyesi hududu dahilinde kâin olup Papas çeşme demekle maʻrûf ve umumun intifâʻına mahsus olan çeşmenin Terkos Su Kumpanyası’nın mahall-i mezkûrda bulunan makine meʼmurları tarafından tahrib edilmiş olduğundan bunun yine kumpanya tarafından yapdırılıp hâl-i sâbıkına ircâʻı esbâbının istikmâli hakkında vârid olan 30 Haziran sene [1]304 tarih ve yüz üç numaralı tahrirat-ı behiyyeleri üzerine Şehremanet-i Celîlesi’yle bi’l-muhabere alınan cevabda zikrolunan çeşme ve suyollarının şirket meʼmurları tarafından tahrib edildiğinin aslı olmayıp oradan Terkos karyesine müntehî şose makinehanesinin etrafında icra kılınan sed ameliyatından dolayı bozulmuş ise de yine şirketçe tamir etdirildiği ve keyfiyeti karye ahalisi dahi bu vechile tahriren beyan edecekleri Su Şirketi İdaresi’nden bildirildiği dermeyân olunmağla şu hale nazaran icra-yı icabına himmet buyurulması bâbında. Fî 2 Safer sene [1]306 ve fî 26 Eylül sene [1]304 [8 Ekim 1888] BOA, DH-MKT, 1552/18
120
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
7 Terkos Şu Şirketi’nin su bulunan yerleri kontrol edip Kuşkaya bölgesinin sularını toplayarak Tayahatun köyüne nakletmesi ve suyolları güzergâhının belirlenmesi için şirket tarafından gönderilen komisyon ile Erkân-ı Harbiye Kaymakamı Raif Bey ve beraberindekilerin düzenledikleri raporu takdim ettikleri / Çatalca istihkâm hatları dışındaki mevkilerden temin edilerek Tayahatun’a getirilecek su mecrasının Eyvanlı ve Mühendis Tabyası arasından geçeğinden bölge halkının susuzluktan dolayı şikâyetçi olacakları ve suyolunun istihkâm dışında bulunmasından ötürü seferberlik durumunda söz konusu yolun tahribinin mümkün ve mahzurlu olacağı Yıldız Saray-ı Hümâyûnu Başkitabet Dairesi Su Şirketi’nin hudud-ı imtiyaziyesi dahilinde su bulunan mahalleri muayene ve Kuşkaya nam mahallin sularını cem‘ ile Tayahatun karyesine nakle aid ameliyatın keşif ve icrası ve suyolları güzergâhının tayini için şirket tarafından i‘zâm olunan heyʼet ile birlikde bulundurulan Erkân-ı Harbiye kaymakamlarından Raif Bey ile rüfekâsı taraflarından tanzim olunan raportun takdim kılındığına ve Çatalca hutût-ı istihkâmiyesi haricindeki mevâki‘den bi’t-tedârük Tayahatun’a icra edilecek su mecrası Eyvanlı ve Mühendis Tabyası arasından geçeceği cihetle o taraf ahalisinin bilâhare susuzlukdan iştikâya
kıyam edecekleri gibi suyolunun mebdeʼi istihkâmât haricinde bulunduğundan seferberlik halinde bunun tahrib edilmesi mahzur[u] da mevcud bulunduğu hakkında mezkûr lâyihada dermeyân olunan mütalaât dahi şâyân-ı dikkat bulunduğuna dair fî 22 Muharrem sene [1]307 tarihli tezkere-i hususiye-i Seraskerî manzûr-ı âlî buyuruldukdan sonra melfûf lâyiha ile matviyyen savb-ı sâmî-i fahîmânelerine irsâl olundu. Bu suretin gerek ahalinin sızıltı ve iştikâlarını mûcib olması ve ileride seferberlik halinde suyolunun tahrib edilmesi mahzurları gerek vukuu melhûz olan mehâzîr-i sairesi nazar-ı dikkate alınarak bi’l-etraf mütalaa-i keyfiyet olunmak ve cihet-i askeriyeden ve teftiş-i askerî komisyon-ı âlîsinden dahi birer zat bulundurulmak üzere Nafia Nezâret-i Celîlesi Dairesi’nde mahsus bir komisyon teşkiliyle komisyonun netice-i tedkikatı üzerine icabının arz u istîzân olunması muktezâ-yı irade-i seniyye-i cenab-ı Hilâfet-penâhî’den olmağla ol bâbda emr u ferman hazret-i veliyyü’l-emrindir. Fî 26 Muharrem sene [1]307 ve fî 10 Eylül sene [1]305 [22 Eylül 1889] Serkâtib-i Hazret-i Şehriyârî Süreyya BOA, İ. DH, 1153/90109
121
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
8 Boğazköy’de inşa masrafları kilise gelirlerinden karşılanmak üzere Rum kilisesi yapılmasına Padişah II. Abdülhamid tarafından izin verildiği Bâbıâli Daire-i Sadâret Âmedî-i Divan-ı Hümâyûn Devletli efendim hazretleri Çatalca kazasına tâbiʻ Boğazköyü’nde müceddeden bir bâb kilise inşasına ruhsat itâsı hakkında Rum Patrikliği’nden vuku bulan istidʻâ üzerine sebk eden istiʻlâma cevaben Çatalca Mutasarrıflığı’ndan vârid olan mazbata ve evrak-ı müteferriʻanın gönderildiğine dair Adliye ve Mezâhib Nezâret-i Celîlesi’nin tezkeresi ol bâbda Divan-ı Hümâyûn Kalemi’nden yazılan müzekkere ile maʻan arz u takdim kılınmış ve meâllerine nazaran mezkûr kilisenin mülk bir arsaya tûlen yirmi iki ve arzan on sekiz ve irtifâʻan sekiz zirâʻ olarak inşa ve masârıf-ı muhammene-i inşaiyesi olan yüz elli yedi bin küsur kuruşun bir kısmının kilisenin akarâtı hasılatından müterâkim ve bâkîsinin dahi akarât-ı mezkûrenin vuku bulacak vâridâtından tesviye ve ifa kılınacağı ve kilisenin inşasınca bir gûne mahzur olmadığı anlaşılmış olmağla zikrolunan müzekkerede gösterildiği üzere kuyûd-ı lâzıme ve muʻtâde derciyle ruhsatı hâvî emr-i âlî ısdârı ve mezkûr arsanın vergisi hakkında Hazine-i Celîle-i Maliyece
122
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
muamele-i lâzımenin ifası hakkında her ne vechile emr u ferman-ı hümâyûn-ı hazret-i Padişahî müteʻallik buyurulur ise mantûk-ı münîfi infaz edileceği beyânıyla tezkere-i senâverî terkîm kılındı efendim. Fî 10 Receb sene [1]308 / Fî 7 Şubat sene [1]306 [19 Şubat 1891] Sadrıazam Kâmil
Maʻrûz-ı çâker-i kemîneleridir ki, Resîde-i dest-i taʻzîm olup melfûfâtıyla beraber manzûr-ı âlî olan işbu tezkere-i sâmiye-i Sadâret-penâhîleri üzerine mûcebince irâde-i seniyye-i cenab-ı Padişahî şeref-müteʻallik buyurulmuş olmağla ol bâbda emr u ferman hazret-i veliyyü’l-emrindir.
Boğazköy’deki Rum kilisesinin maketi
123
Fî 13 Receb sene [1]308 ve fî 10 Şubat sene [1]306 [22 Şubat 1891] Serkâtib-i Hazret-i Şehriyârî Süreyya BOA, İ. AS, 50/57
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
9
Hadımköy’den Yassıören’e 12 kilometrelik bir tren hattı döşenmesi için gerekli sözleşmenin düzenlenerek çalışmalara başlanması / Hadımköy’den Yassıviran’a kadar inşa edilecek demiryolu güzergâhının keşfi için Kont Witali tarafından Hadımköy’e gönderilecek mühendislere askerî makamlarca kolaylık gösterilmesi ve refakatlerine tayin edilen Erkân-ı Harbiye kolağalarından Macit ve Erkân-ı Harbiye Dairesi’ne memur Yüzbaşı Şevket Efendilerin masraflarının Nizamiye Hazinesi’nden karşılanması Meclis-i Vükelâ Müzakerâtına Mahsus Zabıt Varakasıdır. Hulâsa-i Meâli Hadımköyü’nden bedʼ ile Yassıviran ve Terkos ve Bahçeköyü’nden geçerek Şişli’ye müntehî olmak üzere yapılması lâzım gelen tarîk-ı askerînin yerine bir şimendifer hattı inşası daha ziyade faide-bahş olacağı cihetle bu bâbda keşfiyât icra etmek üzere bâ-irâde-i seniyye mahalline iʻzâm kılınan Anadolu şimendiferlerinin mühendisi Kont Witali’nin mahdûmu Vikont Witali’nin cânibinden kaleme alınan muhtırada Şişli’den Yassıviran’a kadar olan mahallerin zemini sarp ve ârızalı olduğundan orada şimendifer hattı inşası gayr-ı kâbil idüği ve yalnız Rumeli şimendifer hattına şube olmak üzere Hadımköyü’nden Yassıviran’a kadar on, on iki metre buʻdunda bir hat yapılabilece-
ği beyan olunmuş ve mûmâileyh mezkûr hattın geniş olarak kilometresini yüz bin franga yapmağı deruhde ile beraber meblağ-ı mezbûr peşin olarak verildiği halde yüzde beş faiz verilmek ve münasib mikdar amortisman tahsis edilmek üzere yirmi beş senede kendisine teʼdiye edilmesine dahi razı olup payitaht-ı Saltanat-ı Seniyye’nin emr-i müdafaasınca fevkalâde hâiz-i ehemmiyet olan mezkûr tarîk-ı askerîden yalnız Yassıviran’dan Hadımköyü’ne kadar demiryolu temdîdi işinin şerâit-i mesrûde ve mümkün olduğu halde daha ehven şerâitle mûmâileyhe ihalesi maddesinin müzakeresiyle neticesinin arzı emr u ferman buyurulduğunu mübellağ tezkere-i hususiye üzerine taraf-ı vâlâ-yı Seraskerî ile muhabereyi şâmil tezkere-i sâmiye okundu. Kararı Meâl-i cevabdan müstebân olduğu üzere sunûf-ı selâse-i askeriyenin mürûr u ubûruna müsaid olabilecek adi bir tarîk-ı askerînin inşası inde’l-hâce teʼmin-i maksadı kâfil görünmüş ve Hadımköyü’nden Yassıviran’a kadar temdîd ü inşası tasavvur olunan demiryolunun Dersaadet’den Edirne’ye giden şimendifer hattının Hadımköy ile Bahşayiş arasındaki kısmını Hadımköyü’nden Terkos’a doğru temdîd edeceğine nazaran Çatalca hatt-ı müdafaasının gerisinde takriben bir başdan diğer başa kadar bir şimendifer hattı
124
hâsıl olacağı gibi Hadımköyü’nde askerin rükûb u nüzûlünü teshîl edecek suretde rampalar teʼsis kılındığı suretde Hadımköyü mevkiinde bir askerî istasyonu dahi vücuda gelmiş bulunacağı cihetle işbu tarîk-ı askerînin bu kısmına şimendifer hattı teʼsis ü inşası askerlik nokta-i nazarından muhassenâtı müeddî olacağı gösterilmiş olduğundan Hadımköyü’nden Yassıviran’a kadar on iki kilometre buʻdunda bir şimendifer hattı inşasının şerâit-i mesrûde ve daha ehven şerâitle inşası hususunun tâlib-i mûmâileyhle bi’l-müzâkere mukavele-
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
namesinin tanzimiyle irsâli ve neticesinin bildirilmesi hususunun bâ-tezkere-i sâmiye Ticaret ve Nâfia Nezâreti’ne işʻârı kararlaşdırıldı. Fî 18 Şevval sene [1]308 / Fî 15 Mayıs sene [1]307 [27 Mayıs 1891] BOA, MV, 64/70 ***
Makam-ı Seraskerî Mektubî Kalemi Devletli efendim hazretleri,
yolu güzergâhına hasrıyla nikât-ı mühimme ve mevâkiʻ-i askeriyeye iştimâl etdirilmesine meydan bırakılmamak üzere bâ-irâde-i seniyye-i mülûkâne inşa olunmakda bulunan turuk-ı askeriyenin Çatalca kısmı inşaatı nezaretine meʼmur olup ol tarafda bulunan Erkân-ı Harbiye kolağalarından Macid ve Daire-i Erkân-ı Harbiye’ye meʼmur erkân-ı mezkûre yüzbaşılarından Şevket Efendilerin bu işe tayinleriyle bu bâbda vukuu tabii olan masârıf-ı zâidelerine mukâbil emsali misillü mûmâileyhimâya Nizamiye Hazinesi’nin harcırah tertibinden olarak yevmî ellişer kuruş itâsı hakkın-
Ticaret ve Nâfia Nezâreti’nden vârid olan tezkerede muktezâ-yı emr u ferman-ı hümâyûn-ı cenab-ı Padişahî’den olduğu üzere Hadımköyü’nden Yassıviran’a kadar inşa olunacak demiryol güzergâhının keşfi için Kont Witali tarafından Hadımköyü’ne mühendisler iʻzâm olunacağına ve bu bâbda irâe-i teshîlât olunması muktezî idüğine mebnî bunlar hakkında oralarda bulunan ümerâ-yı askeriye taraflarından lâzım gelen teshîlât ve muavenâtın ifası için iktizâ edenlere tebligât-ı serîʻa icrası işʻâr olunmuş olup ancak keşfi icra olunacak mahallerin Çatalca istihkâmâtı civarında bulunmasına binaen mezkûr şimendifer güzergâhının keşfi için ol tarafa iʻzâm olunacak mühendisler tarafından marzî-i âlîye muhalif bir hal vuku bulmaması için daima refakatlerinde bulunmak ve keşfiyâtın yalnız demir-
125
da daire-i mezkûreden tanzim olunan mazbata leffen arz u takdim kılınmış olmağla ol bâbda emr u irade-i hikmet-ifade-i cenab-ı cihanbânî ne merkezde şeref-efzâ-yı sünûh u sudûr buyurulur ise hükm-i celîline tevfik-i muamele olunacağı beyanıyla istîzâna ibtidâr kılındı. Ol bâbda emr u ferman hazret-i men lehü’l-emrindir. Fî gurre-i Muharrem sene [1]309 ve fî 25 Temmuz sene [1]307 [6 Ağustos 1891] Serasker Ali Rıza BOA, Y. MTV, 53/1
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
10 Çatalca’dan Büyükçekmece kazasına kadar yapılan, Çatalca’dan Karacaköy ve Silivri’ye kadar inşasına başlanıp tamamlanamayan ve birçok yeri bozulan şoselerle Hadımköy’den Terkos’a kadar inşa edilmekte olan şoselerin tamiri için gerekli paranın temini Dahiliye Mektubî Kalemi Müsveddâtına Mahsus Varakadır. Ticaret ve Nâfia Nezâret-i Aliyyesi’ne Çatalca’dan Büyükçekmece kazasına kadar inşa olunan şose ile yine Çatalca’dan Karacaköyü’ne ve Silivri’ye kadar inşasına mübâşeret olunup nâ-tamam kalmış olan şoselerin pek çok yerleri bozulduğundan ve turuk inşaat ve tamiratı masârıfı karşılığı olan livâ amele-i mükellefesi bedelât-ı nakdiyesi ise bâ-irâde-i seniyye Hadımköyü’nden Terkos’a kadar inşa kılınmakda olan ve ikmali sinîn-i vefîreye muhtaç bulunan tarîk askerîye verilmekde olduğundan bahisle mezkûr şoselerin keşifleri baʻdehû icra edilmek üzere bunların tamiri için sarfı muktezî olan akçenin ne suretle tesviyesi lâzım geleceği istifsârına dair Çatalca Sancağı İdare Meclisi’nden mebʻûs mazbata leffen irsâl kılınmış olmağla bu bâbdaki mütalaa-i aliyyelerinin inbâsı bâbında. 16 Ra. sene [1]309 / 8 Teşrîn-i Evvel sene [1]307 [20 Ekim 1891] BOA, DH-MKT, 1880/76
126
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
11
İstanbul’da içilen ve kullanılan tatlı sular genellikle Terkos gölü ile bentlerden geldiğinden başkentin çekmekte olduğu su sıkıntısının başlıca sebebinin suyollarının bozukluğundan kaynaklandığı, bunların bakım ve onarımlarının yapılmadığı sürece bentlerin yükseltilerek suların artırılmasının beklenen faydayı sağlayamayacağı Bâbıâli Daire-i Sadâret Âmedî-i Divan-ı Hümâyûn 1299 Dersaadet ve Bilâd-ı Selâse’de şürb ve isti‘mâl edilmekde olan tatlı sular umumiyetle Terkos gölüyle bendlerden gelmekde olup Terkos Su Kumpanyası’na verilen imtiyazdan memleketçe hayli istifade olunmuş ise de bendlerden hiçbir vakit istiğnâ hâsıl olamayacağından ve bendlerin tamirat ve tathîrâtı için şimdiye kadar icra olunan keşiflerde tahmin edilen masârıf yekdiğerine mütebâyin zuhur ederek bir şey yapılamamış olup maamafih altmış beş metre tûlünde olan Bend-i Kebîr’in seddi iki metre daha yükseltilir ise bend-i mezkûrun derûnuna terâküm edecek suyun şimdiki mikdarının iki misline bâliğ olacağı ve yollar tamir edilip gâib olan katma sular bulunduğu halde suyun mikdarı bundan dolayı dahi tezâyüd edeceği ve tamirat ve inşaat-ı mezkûrenin nihayet üç bin lira masrafla vücuda geleceği bazı tarafdan arz u beyan kılındığından mahallinde tedkikat-ı fenniye icrasıyla
bendlerin tevsî‘ ve hüsn-i muhafaza edilmeleri esbâbının esaslı bir suretde istihzârı neye mütevakkıf olduğu hakkında bir rapor tanzim ve takdimi için taraf-ı eşref-i hazret-i Hilâfet-penâhî’den mahalline bir heyʼet-i mahsusa i‘zâm buyurulacağı cihetle heyʼet-i mezkûrenin raporu üzerine icabı teemmül edilmek üzere sâlifü’z-zikr üç bin lira masârıf-ı muhammenenin Hazine-i Celîle-i Maliye ve Hazine-i Evkâf-ı Hümâyûnca şimdiden teʼmin-i tesviyesi hususunun Meclis-i Mahsus-ı Vükelâ’da tezekkürüyle iktizâsının ifa ve keyfiyetin taraf-ı senâverîden arz-ı atebe-i ulyâ kılınması emr u ferman buyurulduğunu mübellağ tezkere-i hususiye-i devletleri meclis-i mezkûrda mütalaa olundu. Saye-i tevfikât-vâye-i hazret-i zıllullahîde üç bin liranın teʼmin-i tesviyesiyle inşaat ve tamirat-ı mukteziyenin ifası sehlü’l-icra olup şu kadar ki, bendlerin tamirat ve tathîrâtı hakkında evvel ve âhir icra kılınan tedkikat ve Meclis-i Vükelâca cereyan eden müzakerât üzerine şeref-sânih olan iradât-ı seniyyeye müte‘allik evrakın mündericâtına nazaran Dersaadetçe suca olan müzâyakanın başlıca sebebi suyollarının bozukluğu keyfiyeti olup ibtidâ-yı emrde yollar tamir ve tahkîm olunmadıkça bendlerde her ne kadar suların tezyîdi esbâbı istihsâl olunsa icra edilecek suların yollarda zâyi‘ olarak yine netice-i matlûbe hâsıl olamayacağı derkâr olduğundan ve geçen gün şifahen arz-ı huzur-ı âlî kılındığı üzere Dersaadet ve Bilâd-ı Selâse’ye bendlerden vesair menba‘lardan gelen suların haritası
127
ile masârıf-ı tamiriyesi keşifnamesi tanzim ü tertib etdirilmiş bulunduğundan gerek mezkûr harita ve keşifname ve evrak-ı mevcude ve gerek heyʼet-i mezkûre tarafından verilecek rapor mündericâtı ba‘de’t-tedkik iradât-ı hikmet-beyyinât-ı hazret-i padişahî cümle-i celîlesinden olduğu vechile saye-i hasenât-vâye-i hazret-i Hilâfet-penâhî’de tamirat-ı mukteziyenin bir esas-ı sahîh u sâlime göre ifası esbâbı bi’l-müzakere taharrî ve istihsâl olunarak neticesinin südde-i seniyye-i cenâb-ı Hilâfet-penâhî’ye arz olunacağı derkâr bulunmuşdur, efendim. Fî 15 Rebîülâhir sene [1]311 / Fî 13 Teşrîni Evvel sene [1]309 [25 Ekim 1893] Sadrıazam ve Yaver-i Ekrem Cevad BOA, Y. A. HUS, 282/115
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
12 Nakkaş köyündeki Babanakkaş adıyla bilinen merhum Mahmud bin Şeyh Bayezid Camii’nin onarıma muhtaç olan kurşunlarıyla diğer bazı yerlerinin tamiri
lınmış olmağla ol bâbda her ne vechile irâde-i seniyye-i hazret-i Hilâfet-penâhî şeref-müteʻallik buyurulur ise mantûk-ı münîfi infaz olunacağı beyanıyla tezkere-i senâverî terkîm kılındı efendim.
Bâbıâli Daire-i Sadâret Âmedî-i Divan-ı Hümâyûn 866
Fî 6 Rebîülâhir sene [1]311 / Fî 4 Teşrîn-i Evvel sene [1]309 [16 Ekim 1893] Sadrıazam ve Yaver-i Ekrem Cevad
Devletli efendim hazretleri, Evkâf-ı mülhakadan Çatalca’da Babanakkaş demekle maʻrûf merhum Mahmud bin Şeyh Bayezid Camiʻ-i Şerifi’nin muhtac-ı tamir olan kurşunlarıyla sair bazı mahallerinin keşfi mûcebince Mecidî yirmi kuruş hesabıyla yedi bin dokuz yüz kuruşla ve mahallî Evkâf müdüründen vesâir erbab-ı vukûfdan mürekkeb bir komisyon nezâreti ve müteahhidi maʻrifetiyle maktûʻan icra-yı tamiri ve meblağ-ı mezbûrdan üç yüz doksan beş kuruş akçe farkı bi’t-tenzîl bâki yedi bin beş yüz kuruşun vakf-ı mezbûrun mevcud-ı hazine olan nükûdundan mahsub olunmak üzere mahallî hasılât-ı vakfiyesinden tesviyesi hususunun Evkâf-ı Hümâyûn Nezâret-i Celîlesi’ne havalesi tezekkür olunduğuna dair Şura-yı Devlet Dahiliye Dairesi’nden tanzim olunan mazbata melfûflarıyla arz u takdim kı-
Maʻrûz-ı çâker-i kemîneleridir ki, Resîde-i dest-i taʻzîm olup melfûflarıyla manzûr-ı âlî buyurulan işbu tezkere-i sâmiye-i Sadâret-penâhîleri üzerine mûcebince irâde-i seniyye-i cenab-ı Hilâfet-penâhî şeref-müteʻallik buyurulmuş olmağla ol bâbda emr u ferman hazret-i veliyyü’l-emrindir. Fî 17 Rebîülâhir sene [1]311 / Fî 15 Teşrîn-i Evvel sene [1]309 [27 Ekim 1893] Serkâtib-i Hazret-i Şehriyârî Süreyya BOA, İ. EV, 5/9
128
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
Nakkaş Camii
129
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
13 İstanbul tarafında ve Altıncı Daire sınırları içinde bulunup Kırkçeşme ve bent suyollarında yapılacak bakım ve onarımlar sebebiyle susuz kalan 30 kadar çeşmeye geçici olarak Terkos suyu verilmesi
Yıldız Saray-ı Hümâyûnu Başkitabet Dairesi 1151 İstanbul cihetinde ve Altıncı Daire-i [Belediye] dahilinde bulunup Kırkçeşme ve bend suyollarınca icra edilecek tamirat hasebiyle susuz kalan otuz kadar çeşmeye muvakkaten Terkos suyu icrası
hakkında İstanbul Su Şirketi’ne ifa edilen tebligâta cevaben ameliyat-ı ferşiye ve tevziiye ve su bedeli Emanetçe tesviye olunmak üzere bu surete muvafakat edileceği ve fakat çeşmelerden su ahzına sakalar meʼzûn olmayıp suyun ahaliye hasrı lâzım geleceği bildirilmiş olup çeşmelerden bizzat su ahz u nakline hal ü iktidarı müsaid olmayanlarla bazı dul kadınların muhtac oldukları suyu sakalar vasıtasıy-
Çilingir Köyünde Tarihî Çeşme
130
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
la getirtmeğe mecbur olmalarına ve suyun bedeli itâ edileceğine göre bu teklif kâbil-i icra ve muvafık-ı hak ve sevab olmadığı cihetle şirket direktörü celb ile ikna‘a çalışılarak şirket meclis-i idaresince icabına bakılmak üzere bunlardan en ziyade muhtac çeşmelere su isalesi ameliyatına ibtidâr edilmesi hususuna pek çok müşkilât ile muvafakati tahsil olunabildiği beyanıyla kumpanyanın zaman-ı ihtiyacda devlet ve ahaliye irâʼe-i teshîlât etmesi lâzım gelirken bu hal-i fevkalâdede mahzâ halkı abone etmeğe mecbur eylemek için bu vechile su‘ûbet göstermesi pek çirkin görünmüş ve şirket meclisince de teklif-i vâki‘de ısrar gösterilir ise artık Hükûmet-i Seniyyece bir karar-ı kat‘î ittihâzı elzem bulunmuş olduğu Şehremanet-i Celîlesi’nden vârid olup manzûr-ı âlî buyurulan tezkere-i hususiyede arz u iş‘âr kılınmış ve bu işe kemal derece dikkatle bakılarak işin ehemmiyetiyle mütenasib bir karar ittihâzı muktezâ-yı irade-i seniyye-i cenab-ı Hilâfet-penâhî’den bulunmuş olmağla ol bâbda emr u ferman hazret-i veliyyü’l-emrindir. Fî 6 Safer sene [1]312 ve fî 28 Temmuz sene [1]310 [9 Ağustos 1894] Serkâtib-i Hazret-i Şehriyârî Süreyya BOA, İ. HUS, 28/61
131
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
14 Küçükçekmece kazasına bağlı Rumelifeneri nahiyesinin Sarıyer’e doğru olan yolu geçilmez bir hale geldiğinden tamirinin nahiye ahalisi tarafından talep edildiği / Bahçeköy’den Terkos’a kadar yapılacak 30 kilometrelik yol yapımı çalışmalarının devam ettiği, gerek bu yolun ve gerekse Terkos’tan Çatalca sancağında bulunan Hadımköy’e kadar yapılacak diğer askerî yolun inşası için tahsisata ihtiyaç olduğu / Rumelifeneri yolunun ve Küçükçekmece kazasında tamire muhtaç diğer yolların bakım ve onarımlarının yapılması / Kemerburgaz köyünden Çobançeşme’ye giden yolun kullanılamaz bir duruma geldiği / Kovukkemer yakınındaki köprünün döşemesi tamamen bozulduğundan birçok hayvanın sakatlanıp telef olduğu Dahiliye Mektubî Kalemi Müsveddâtına Mahsus Varakadır. Huzur-ı Âlî-i Hazret-i Sadâret-penâhî’ye Küçükçekmece kazasına merbût Rumelifeneri nahiyesinin Sarıyer’e doğru olan tarîkı geçilmez bir hale geldiğinden taʻmir etdirilmesini müstedʻî nahiye-i mezkûre ahalisi tarafından vâkiʻ olan istidʻâ üzerine sebk eden işʻâra cevaben turuk-ı askeriyenin inşasına dair mukaddemâ şeref-sâdır olan irade-i seniyye-i cenab-ı padişahîye binaen Küçükçekmece kazası amele-i mükellefesi turuk-ı
mezkûre cümlesinden olmak üzere kaza-i mezbûr dahilinde Bahçeköyü’nden Terkos’a kadar yapılacak otuz kilometrelik yola hasredilmiş ise de irade-i seniyye-i cenab-ı padişahîden amele-i merkûmenin mikdarı mezkûr yolun ehemmiyetiyle mütenâsib olmadığı cihetle gerek bunun ve gerek Terkos’dan Çatalca sancağı dahilinde kâin Hadımköyü’ne kadar yapılacak diğer tarîk-ı askerînin inşası için üç senede yirmi dokuz bin dört yüz liranın tahsisi makrûn-ı müsaade-i seniyye-i cenab-ı cihanbânî buyurulmuş olduğundan mebhûsün anh olan askerî yollarının meblağ-ı mahsus-ı mezkûr ve ahalinin sinîn-i âtiye mükellefiyetleriyle ikmâl olunmak üzere kaza-i mezkûrun dört-beş seneden beri mevkûf tutulan bedelât-ı nakdiyesinin bi’s-sarf Rumelifeneri tarîkının ve kaza-i mezkûrda muhtac-ı taʻmir ve ıslah olan diğer yolların taʻmir etdirilmesi ve teferruatı hakkında Ticaret ve Nâfia Nezâret-i Celîlesi’nden alınan tezkere 2 Teşrîn-i Evvel sene [1]310 tarihinde takdim kılınmış idi. Kemerburgaz karyesinden Çobançeşmesi’ne müntehî tarîkın mürûr u ubûr[a] gayr-ı kâbil bir dereceye geldiği ve Kovukkemer kurbundaki köprünün dahi döşemesi bütün bütün bozulup müteʻaddid hayvanâtın sakatlanmasına ve telef olmasına sebeb olmakda bulunduğu ve icra edilen keşfinden tarîk-ı mezkûr ile köprünün taʻmirât-ı lâzımesi yirmi bin kuruş masrafla vücuda geleceği kaza-i mezkûr
132
kaymakamlığından işʻâr olunduğu Şehremanet-i Celîlesi’nden bildirildiğinden ve bu taʻmirâtın ehemmiyet ve müstaʻciliyeti olmakla beraber kaza dahilinde ber-minvâl-i muharrer taʻmirâtı derece-i vücûbda diğer bir takım yollar ve köprüler dahi bulunduğundan bahisle işʻâr-ı sâlifü’z-zikri Bâbıâlice rehin-i tasvib olduğu halde meʼzuniyet-i lâzımenin itâsı ve zikrolunan askerî yollarının tesrîʻ-i inşaatı zımnında tahsisatının bir an evvel icra-yı havalesinin dahi Maliye Nezâret-i Celîlesi’ne işʻârı lüzumuna dair Ticaret ve Nafia Nezâret-i Celîlesi’nden bu kerede alınan 7 Kânûn-ı Sânî sene [1]310 tarih ve altmış iki numaralı tezkere leffen takdim kılınmış ve keyfiyetin Rumelifeneri ahalisinin vâkiʻ olan istidʻâları üzerine tastîr buyurulan tezkere-i sâmiye-i Sadâret-penâhîlerine cevaben geçende huzur-ı âlî-i fahîmânelerine dahi bildirildiği siyâk-ı işʻâr-ı nezâretden anlaşılmış olmasına ve müstaʻciliyet-i maddeye Rumelifeneri ahalisinin makrûn-ı hakikat olan müstedʻiyâtına nazaran emr u ferman. 7 Şaban sene [1]312 / 21 Kânûn-ı Sânî sene [1]310 [2 Şubat 1895] BOA, DH. MKT, 212/18
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
133
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
15 İzzeddin, Bahşayiş ve Papazburgaz Çiftliklerinde yapılan camiler ile mekteplerin inşaat masrafları sırasında müteahhit Haci Artin ve Kasbar ustaların nakliye vs. işlerden dolayı halka olan borçlarının halkın Alibey Çiftliğine olan tohumluk borçlarından mahsup edilip edilemeyeceği Hazine-i Hâssa-i Şahane Tahrirat Kalemi Çatalca Emlâk-ı Hümâyûn İdaresi’ne İzzeddin ve Bahşayiş ve Papasbergosu Çiftlikât-ı Hümâyûnu’nda inşa olunan cevâmi‘-i şerîfe ile mekteblerin masârıf-ı inşaiyeleri olan yüz on bin beş yüz elli kuruşun hazinece muamele-i lâzımesi ifa kılınmış olduğundan meblağ-ı mezbûrun Mecidî on dokuza tahvîlinde tutarı olan yüz beş bin yirmi iki kuruş elli santimin idarenizce de hazineden makbuzât ve masraf kaydıyla muamele-i müteferri‘asının icrası siyâkında tahrirat terkim kılındı. Fî 15 Kânûn-ı Sânî sene [1]312 / [27 Ocak 1897] ***
Çatalca Emlâk-ı Hümâyûn İdaresi Aded 146 Hazine-i Hâssa-i Şahane Nezâret-i Celîlesi Cânib-i Sâmîsi’ne Ma‘rûz-ı bendeleridir, İzzeddin ve Bahşayiş ve Papasbergosu Çiftlikât-ı Hümâyûnu’nda inşa olunan cevâmi‘-i şerîfe ile mekteblerin masârıf-ı inşaiyeleri olan sîm Mecidiye on dokuz kuruş hesabıyla yüz beş bin yirmi iki kuruş elli santimin makbuzât ve masraf kaydı şeref-vârid olan fî 15 Kânûn-ı Sânî sene [1]312 tarihli ve yüz otuz dört numaralı emirname-i sâmî-i cenab-ı nezâret-penâhîlerinde emr u ferman buyurulmuş olmasıyla meblağ-ı mezbûrun şehr-i halde muamele-i lâzımesi icra olunmuşdur. Mezkûr cevâmi‘i- şerîfe müteahhidleri Haci Artin ve Kasbar ustaların nakliye vesaireden dolayı ahaliye deynleri olan altı bin sekiz yüz yirmi iki kuruşun ahali-i merkûmenin tohumluk esmânından Alibey Çiftlik-i Hümâyûnu’na olan borclarından mahsub olunması hususu fî 3 Temmuz sene [1]312 ve 19 Teşrîn-i Evvel ve 29 Kânûn-ı Evvel sene [1]312 tevârîh ve kırk yedi ve yüz altı ve yüz otuz dört nu-
134
maralı arîza-i çâkerânemizle arz olunmuş ise de henüz emr-i âlî-i nezâret-penâhîleri şeref-zuhur etmemiş ve meblağ-ı mezbûr ahalinin istihkâkı olduğuna dair cevâmi‘-i şerîfenin keşf-i sânîsi icra olunduğu sırada Emlâk-ı Hümâyûn Kalfası izzetli Dikran Efendi ile Mühendis Safvet Efendi ma‘rifetiyle tanzim olunan muhasebenin sureti bundan mukaddem takdim olunduğu gibi makbuzu hâvî ahali tarafından verilen üç kıt‘a sened dahi ahîren takdim-i pîşgâh-ı nezâret-penâhîleri kılınmış ve meblağ-ı mezbûrun borclarından icra-yı mahsubu için ahali-i merkûme sızlanmakda olduklarından sîm Mecidiye on dokuz kuruşdan tutarı olan altı bin dört yüz seksen bir kuruşun mahsubu mütevakkıf-ı emr u irade-i cenab-ı nezâret-penâhîleri bulunmuş olmağla ol bâbda ve her halde emr u ferman hazret-i men lehü’l-emrindir. Fî 28 Şaban sene[1]314 ve fî 20 Kânûn-ı Sânî sene [1]312 [1 Şubat 1897] Serkâtib Mehmed Hulusi BOA, HH. THR, 354/22
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
135
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
16 Sazlıbosna Camii ile İptidai Mektebi’nin 4.039 kuruş harcanarak tamirlerinin yapıldığı Çatalca Emlâk-ı Hümâyûn İdaresi Aded 47 Hazine-i Hâssa-i Şahane Nezâret-i Celîlesi Cânib-i Sâmîsi’ne Maʻrûz-ı bendeleridir, Sazlıbosna Camiʻ-i Şerifi ile Mekteb-i İbtidâîsi’nin keşfiyâtı mûcebince dört bin otuz dokuz kuruş sarfıyla muktezî olan tamiratının emaneten icrası 21 Şubat sene [1]308 tarih ve yüz otuz altı numaralı emirname-i nezâret-penâhîlerinde emr u ferman buyurulmuş olmakdan naşi tamiratı bi’l-icra vuku bulan sarfiyatı mübeyyin bir kıtʻa defteri leffen takdim-i pîşgâh-ı âlî-i nezâret-penâhîleri kılınmış olmağla keşf-i sânîsinin icrası bâbında ve her halde emr u ferman hazret-i men lehü’l-emrindir. Fî 22 Muharrem sene [1]316 ve fî 31 Mayıs sene [1]314 [12 Haziran 1898]
Müdür (Mühür)
Serkâtib (Mühür)
BOA, HH. THR, 354/28
136
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
17 İstanbul ahalisinin susuzluktan dolayı çektiği sıkıntı bentler civarında bulunan Balabandere, Kılıçpınarı ve Kızıltaş sularının künklerle bentlere akıtılarak giderilebileceğinden bent yollarının Su Nâzırı Ömer Efendi’nin nezareti altında temizlenmesi Bâbıâli Daire-i Sadâret Âmedî-i Divan-ı Hümâyûn 2391
cereyan eden müzakerâtın neticesini hâvî kaleme alınan mazbata melfûfuyla arz u takdim olunmakla ol bâbda her ne vechile irade-i seniyye-i cenab-ı Hilâfet-penâhî müte‘allik ve şeref-sudûr buyurulur ise mantûk-ı âlîsi infaz edileceği beyanıyla tezkere-i senâverî terkîm kılındı, efendim. Fî 17 Şaban sene [1]317 / Fî 8 Kânûn-ı Ev-
Atûfetli efendim hazretleri, Dersaadet ahalisinin susuzlukdan dolayı dûçâr olduğu müşkilâtın bendler civarında bulunan Balabandere ve Kılınçpınarı ve Kızıltaş sularının künk mecralar vasıtasıyla bendlere icra etdirilmesi suretiyle ref‘ u izâle edilebileceği ve masârıf-ı icraiyenin bin iki yüz liraya bâliğ olacağı arz u beyan olunduğundan o meyânda bendlerin yolları dahi tathîr olunmak üzere ameliyât-ı lâzımenin Su Nâzırı saadetli Ömer Efendi’nin nezâreti tahtında bir an evvel icra etdirilmesi maddesinin Meclis-i Mahsus-ı Vükelâ’da bi’l-müzakere kararlaşdırılması şeref-sünûh ve sudûr buyurulan emr u ferman-ı hümâyûn-ı cenab-ı Hilâfet-penâhî mantûk-ı münîfinden buyurulduğunu mübelliğ tezkere-i hususiye-i atûfîleri meclis-i mezkûrda bi’l-mütalaa
137
vel sene [1]315 [20 Aralık 1899] Sadrıazam Rifat BOA, Y. A. RES, 104/68
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
18 Çatalca topçu alaylarının merkezi olan Hadımköy’deki mescidin darlığının yanı sıra minaresi olmaması ve köyde başka cami ve mescit bulunmamasından dolayı mescit dışında ve toprak üzerinde namaz kılındığı ve özellikle de kış mevsiminde zorluk çekildiğinden minareli bir mescit yapılması / Hadımbaba Türbesi’nin onarımı için gerekli meblağın Hazine-i Hâssa Nezareti’ne bağlı Çatalca Sancağı Emlâk-ı Hümâyûn İdaresi’nden karşılanması Tophane-i Âmire Müşiriyeti Çatalca topçu alaylarının merkezi olan Hadım karyesinde kâin mescid-i şerifin vüsʻatsizliğiyle beraber minaresinin dahi adem-i vücudundan ve karye-i mezkûrede diğer cami ve mescid bulunmamasından naşi gerek ahali-i karye ve gerek ümerâ ve zabitân ve efrad-ı asâkir-i şahanenin ekserîsi mescid haricinde ve top-
rak üzerinde eda-yı salât etmekde olup ale’l-husus mevsim-i şitâda ifa-yı farîza-i diniye emrinde pek çok müşkilât çekilmekde olduğuna ve vakfı olmayan mescid-i mezkûrun leffen arz u takdim kılınan resmi mûcebince tevsîʻan inşa ve bir minarenin ilâvesiyle Hadımbaba Türbe-i Şerifi’nin dahi bu sırada termîmâtının icrası on altı bin beş yüz on iki buçuk kuruş masrafla vücuda geleceği inde’l-keşf tebeyyün etdiğine binaen bu misillü müberrâtın ihyası emrinde hemîşe uyûn-ârâ-yı iftihar olan ahd-i eltâf-ı mekârim-ittisâf-ı hazret-i Hilâfet-penâhî cümle-i cemilesinden bulunmak ve isticlâb-ı daʻavât-ı hayriye-i hazret-i zıllullahîye bir vesile-i hasene olmak üzere meblağ-ı mezkûrun Hazine-i Hâssa-i Şahane Nezâret-i Aliyyesi’ne merbût Çatalca Sancağı Emlâk-ı Hümâyûn İdaresi’nden tesviyesiyle inşaata bedʼ ve mübâşeret edilmesi zımnında iktizâ-yı halin ifası yaverân-ı hazret-i şehriyârîden Çatalca Kumandan Vekili
138
Ferik Mehmed Paşa hazretleri tarafından istirham kılınmış olmasıyla suret-i maʻrûza karîn-i irâde-i diyanet-âde-i hazret-i Hilâfet-penâhî buyurulduğu halde keyfiyetin nezâret-i müşârunileyhâya tebliği hususuna himem-i aliyye-i atûfîleri şâyân buyurulmak bâbında emr u irade hazret-i men lehü’l-emrindir. Fî 10 Şaban sene [1]318 ve fî 19 Teşrîn-i Sânî sene [1]316 [2 Aralık 1900] Yaveran-ı Hazret-i Şehriyârî’den Tophane-i Âmire Müşiri ve Umum Mekâtib-i Askeriye-i Şahane Nâzırı Zeki BOA, Y. MTV, 209/47
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
Hadımköy’de yeniden inşa edilecek caminin görünüşü
139
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
19 İzzeddin, Bahşayiş, Papazburgaz, Haraççı ve Sazlıbosna köylerindeki cami ve mekteplerin tamir masrafları olan 11.400 kuruşun hazinece müteahhidine ödendiği Hazine-i Hâssa-i Şahane Tahrirat Kalemi Çatalca Emlâk-ı Hümâyûn İdaresi’ne İzzeddin ve Bahşayiş ve Papasbergos ve Haraççı ve Sazlıbosna karyeleri camiʻ-i şerif ve mekteblerinin masârıf-ı tamiriyesi olan Mecidî on dokuz kuruş hesabıyla on bir bin dört yüz kuruş hazinece müteahhidine itâ kılınmış olmağla meblağ-ı mezbûrun ilk gönderilecek cedvelin hazineden makbuzât ve idarenizce masraf kaydıyla beraber muamele-i müteferriʻasının dahi ifası siyâkında tahrirat-ı mahsusa terkîm kılındı. Fî 21 Mayıs sene [1]318 [3 Haziran 1902] (İmzalar) BOA, HH. THR, 354/46
140
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
Haraççı Camii
141
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
20 Bahşayiş ve Ömerli köylerine karakol yapımına Sultan II. Abdülhamid tarafından izin verildiği
cebince irâde-i seniyye-i cenab-ı Hilâfet-penâhî şeref-sudûr buyurulmuş olmağla ol bâbda emr u ferman hazret-i veliyyü’l-emrindir.
Bâbıâli Daire-i Sadâret Âmedî-i Divan-ı Hümâyûn 332
Fî 19 Safer sene [1]322 / Fî 22 Nisan sene [1]320 [5 Mayıs 1904]
Devletli efendim hazretleri Çatalca cihetinde Bahşayiş ve Ömerli karyelerinde ber-mûceb-i keşf on bin dört yüz seksen iki kuruşla iki bâb karakolhane inşası ve meblağ-ı mezkûrun Umum Jandarma’nın üç yüz yirmi senesi büdcesine dahil olan taşra inşaat ve tamirat tertibinden tesviye ve ifası hususuna dair vârid olan tezkere-i behiyye-i Seraskerî arz u takdim olunmuş olmağla ol bâbda her ne vechile emr u ferman-ı hümâyûn-ı cenab-ı Hilâfet-penâhî şeref-sünûh u sudûr buyurulur ise mantûk-ı âlîsi infaz olunacağı beyânıyla tezkere-i senâverî terkîm olundu efendim. Fî 2 Safer sene [1]322 / Fî 5 Nisan sene [1]320 [19 Nisan 1904] Sadrıazam Ferid Maʻrûz-ı çâker-i kemîneleridir ki, Resîde-i dest-i taʻzîm olup melfûflarıyla manzûr-ı âlî buyurulan işbu tezkere-i sâmiye-i Sadâret-penâhîleri üzerine mû-
142
Serkâtib-i Hazret-i Şehriyârî Tahsin BOA, İ. AS, 50/57
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
21 Hadımköy-Terkos-Bahçeköy yolunun Terkos-Bahçeköy bölümünün inşa giderlerinin İstanbul, Eyüp, Üsküdar ve Galata ahalisinden karşılanması Bâbıâli Daire-i Sadâret Âmedî-i Divan-ı Hümâyûn 3051 Devletli efendim hazretleri, Hadımköyü’nden Terkos’a ve oradan Bahçeköyü’ne müntehî olup tesrîʻ-i ikmâli irâde-i seniyye-i hazret-i Hilâfet-penâhî iktizâ-yı âlîsinden olan tarîkın suret-i tesiyesi hakkında Ticaret ve Nâfia Nezâret-i Celîlesi’nden gelen tezkere Meclis-i Mahsus-ı Vükelâ’da lede’l-mütalaa cereyan eden müzâkereyi hâvî kaleme alınan mazbata melfûfuyla arz u takdim kılınmış olmağla ol bâbda her ne vechile emr u ferman-ı hümâyûn-ı hazret-i Hilâfet-penâhî şeref-müteʻallik buyurulur ise mantûk-ı münîfi infaz olunacağı beyânıyla tezkere-i senâverî terkîm kılındı efendi.
tezkere-i sâmiye-i Sadâret-penâhîleri üzerine mûcebince irâde-i seniyye-i cenab-ı Hilâfet-penâhî şeref-sudûr buyurulmuş olmağla ol bâbda emr u ferman hazret-i veliyyü’l-emrindir.
Fî 6 Zilhicce sene [1]321 ve fî 10 Şubat sene [1]319 [23 Şubat 1904] Serkâtib-i Hazret-i Şehriyârî Tahsin BOA, İ. ŞE, 17/23
Fî 20 Zilkade sene [1]321 / Fî 25 Kânûn-ı Sânî sene [1]319 [7 Şubat 1904] Sadrıazam Ferid Maʻrûz-ı çâker-i kemîneleridir ki, Resîde-i dest-i taʻzîm olup Meclis-i Mahsus-ı Vükelâ’nın mazbata-i maʻrûza ve melfûfuyla manzûr-ı âlî buyurulan işbu
143
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
22 Hadımköy-Terkos ve 44 Terkos-Bahçeköy yolunun cağına tesadüf eden kısmı bölümünün inşa edilerek karşılanması
kilometrelik Çatalca sanile geri kalan masraflarının
Dahiliye Mektubî Kalemi Huzur-ı Âlî-i Hazret-i Sadâret-penâhî’ye 14 Eylül sene [1]320 tarihli tezkere-i acizîye zeyldir: Hadımköyü’nden Terkos’a ve oradan Bahçeköyü’ne müntehî olan tarîkın Çatalca sancağı dahiline musâdif kısmıyla mütebâkîsinin suret-i inşası ve masârıfının keyfiyet-i istîfâsı hakkında vâkiʻ olan işʻâr üzerine henüz cevab vürûd etmeyip maslahatın ve ale’l-husus tarîk-ı mezkûrun süratle inşa ve ikmali maddesinin ehemmiyetinden dolayı ale’d-devam cihet-i askeriyece istiʻmâl-i keyfiyet edilmekde olduğundan bahisle teʼkidi havi Şehremanet-i Celîlesi’nden bu kere alınan 9 Kânûn-ı Evvel sene [1]320 tarih ve üç yüz altmış sekiz numaralı tezkere dahi
leffen takdim kılındı. Tarîk-ı mezkûrun Emanet-i müşârunileyhâya merbût kazalar dahilinde bulunan kırk dört kilometrelik Bahçeköy-Terkos kısmı için on yedi bin lira masraf iktizâ edip buna zikrolunan kazalar amele-i mükellefesiyle bedelât-ı nakdiyesi kifayet etmeyeceğinden Dersaadet ve Bilâd-ı Selâse’de bulunan ve nizamen tarîk ameliyatıyla mükellef olması iktizâ eden nüfusdan usulüne ve taşralarda alınan bedel-i nakdiyenin en hafif kısmına tevfikan dört günlük yevmiye bedeli olarak on ikişer kuruş tahsiliyle Bahçeköy-Terkos kısmına ve fazla kalırsa şehrin tanzimat-ı sairesine sarfı irâde-i seniyye-i cenab-ı Hilâfet-penâhî icab-ı âlîsinden olup icra-yı icabı evvel emirde keyfiyetin resmen ilânına ve Nüfus İdare-i Umumiyesince nüfus-ı mükellefe defterlerinin itâsına mütevakkıf olduğundan bu vechile muamele ifası ve tertibat-ı belediyeye medar olmak üzere mükellefiyet-i mezkûrenin inşaat-ı mukarrerenin ikmalinden sonra da idâmesi Emanet-i müşârunileyhâdan taleb edilmekde ve halbuki işin ehemmiyet ve
144
müstaʻceliyetinden dolayı tesrîʻ-i maslahat için cihet-i askeriyece ale’d-devam müracaat olunmakda bulunduğu suret-i işʻârdan münfehim olmakda bulunmasına nazaran mükellefiyet-i mezkûrenin tarîk-ı inşasının hitamından sonra da idâmesi maddesi başkaca teemmül kılınmak üzere evvel emirde kısm-ı mebhûsün anhın sürat-i inşası için Emanet-i müşârunileyhânın talebi vechile keyfiyetin resmen ilânına ve nüfus-ı mükellefe defterlerinin Emanet’e tevdîʻine meʼzuniyet itâsı menût-ı müsaade-i aliyyeleridir. 4 Zilkade sene [1]322 / 28 Kânûn-ı Evvel sene [1]320 [10 Ocak 1905] BOA, DH-MKT, 831/82
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
145
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
23 Bahşayiş köyünde Sultan II. Abdülhamid’in emriyle yapılması emredilen cami ve mektebin 23.765 kuruş harcanarak inşaatının tamamlandığı Hazine-i Hâssa-i Şahane Tahrirat Kalemi Komisyon’dan Arz Çatalca Emlâk-ı Hümâyûn İdaresi dahilinde kâin Bahşayiş karyesinde yirmi üç bin yedi yüz altmış beş kuruş sarfıyla inşası
hususuna müsaade-i seniyye-i cenab-ı Hilâfet-penâhî şayan buyurulan mekteble bir bâb camiʻ-i şerif inşaatının ikmal olunduğu idare-i mezkûreden işʻâr olunması üzerine hazinece keşf-i sânîsi icra etdirilerek bunların keşfolunan yedi yüz kırk dokuz kuruş fazlasıyla inşa olunduğu ve bu da keşf-i evvelin hîn-i icrasından levâzım-ı inşaiye esmânının pek dûn tahmin edilmiş olmasından ileri geldiği dahi inşaatın derece-i metanetine nazaran eser-i sarfiyatda bazı tasarrufât bile vukuʻa getirildiği anlaşılmış olmağla meblağ-ı
Sultan II. Abdülhamid
146
mezbûrun muamele-i zammiyesinin ifası hakkında emr u ferman-ı hümâyûn-ı cenab-ı cihanbânî şeref-müteʻallik buyurulur ise mantûk-ı münîfine tevfik-i hareket olunacağı muhât-ı ilm-i âlî buyuruldukda. Fî 5 Teşrîn-i Evvel sene [1]322 [18 Ekim 1906] (İmzalar) BOA, HH. THR, 354/55
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
24 Çatalca Emlâk-ı Hümâyûn İdaresi altında bulunan Haraççı ve Papazburgaz köylerindeki okul ile camilerin tamiri sırasında yeniden inşasına ihtiyaç hissedilen kısımların gerekli masraflarının hazineden ödenmesi Hazine-i Hâssa-i Şahane Tahrirat Kalemi Aded 50
Ohannes P aşa
Devletli efendim hazretleri Şâyân buyurulan müsaade-i seniyye-i hazret-i Hilâfet-penâhî üzerine hazinece tamirat-ı mukteziyeleri icra ve ikmâl edilmiş olan Çatalca Emlâk-ı Hümâyûn İdaresi dahilinde kâin Haraççı ve Papasbergos karyelerindeki mekteble cevâmi‘-i şerîfenin esna-yı tamiratında bazı aksâmının müceddeden inşasına lüzum görünmesine mebnî keşf-i evveline nazaran bu bâbda bin altı yüz kırk dört kuruş fazla masraf vuku bulduğu anlaşılmış olmağla meblağ-ı mezbûrun hazinece muamele-i kalemiyesinin ifası hakkında emr u ferman-ı hümâyûn-ı cenab-ı padişahî şeref-müte‘allik buyurulur ise mantûk-ı münîfine tevfik-i hareket olunacağı muhât-ı ilm-i âlî buyuruldukda emr u ferman hazret-i men lehü’l-emrindir. Fî 21 Safer sene [1]326 ve fî 12 Mart sene [1]324 [25 Mart 1908] Nâzır-ı Hazine-i Hâssa Ohannes BOA, Y. MTV, 307/141
147
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
25 İçmeye elverişsiz bir hale gelen Terkos ve Kâğıthane suları yüzünden İstanbul’da bazı bulaşıcı hastalıkların ortaya çıktığının anlaşılması üzerine bent sularının lâyıkıyla dezenfektesi için iki tane süzgeç inşası ile bentlerin bakım, onarım ve temizliklerinin yapılarak suyollarının demir borularla değiştirilmesi Dahiliye Mektubî Kalemi Ticaret ve Nâfia ve Evkâf-ı Hümâyûn Nezâret-i Aliyyelerine Terkos ve Kâğıdhane sularının şürbe sâlih evsâfı hâiz olmayıp Dersaadet’de zuhûra gelen bazı sârî hastalıkların bu ve emsâli suların adem-i tahareti sebebiyle devam etmekde olduğu anlaşılmasına binâen şürb ve isti‘mâl olunan suların kâffesi Bakteriyolojihane ma‘rifetiyle muayene etdirilerek hastalık mikroblarını hâvî olanların hemen men‘-i isti‘mâli ve tathîr ve tasfiyesi esbâbının istikmâli hakkında sebk eden iş‘âra cevaben Şehremanet-i Aliyyesi’nden alınan 6 Haziran sene [1]325 tarihli tezkerede tasfiye havuzu inşası için Hazine-i Evkâf’ın hal-i hâzır-ı malîsi müsaid olmamakla beraber ihdâs suretiyle ebniye inşasına da mesâğ-ı şer‘î
olmamasına binâen bend sularının tasfiye havuzlarından imrârı lâzım ise bunların Emanetçe inşası lâzım geleceği bi’l-muhabere Evkâf-ı Hümâyûn Nezâret-i Aliyyesi’nden bildirilmesine ve bend sularının lâyıkıyla tasfiyesi için iki aded muntazam ve fennî süzgeç vücuda getirilmesi ve bendlerin suret-i mükemmelede tamir ve rüsûbât-ı müterâkimesinin tathîri ve mecârînin demir borulara tahvîliyle dahil-i şehirde tevzi ve taksim olunan miyâhın demir borularla icra etdirilmesi fennen lâzımeden görülmüş olmasına nazaran nezâret-i aliyyelerinden iki mühendisle Evkâf-ı Hümâyûn Nezâreti’nden bu işe vâkıf iki meʼmur ve Emanet Hendesehanesi’yle Su Nezâreti’nden ve Heyʼet-i Sıhhiye’den birer zat ile birlikde keşfiyât-ı mukteziye ve fenniye icrasıyla tanzim olunacak harita ve defter üzerine sarfı lâzım gelecek mebâliğe muhassesât-ı vakfiyeden karşılık tayini ve bu sulardan mutasarrıfen hissemend ve müstefîd olanların dahi iştirakiyle masârıfın kısmen tehvîni ve noksanının dahi Emanetçe iane suretiyle teʼmini ve bir menfaat-ı nakdiye mukabilinde teşekkül eylemiş olan Terkos ve Elmalı suları kumpanyalarının tevzi etdikleri suları fennî süzgeçlerden imrâr ve mecralarını tathîr eylemeleri için
148
mezkûr şirketlere tebligât icrası ehemm ü elzem olup hayat-ı umumiyeye taalluk eden böyle bir mesʼele-i mühimmede her dairenin uhdesine düşen vazifede iltizâm-ı lâkaydî eylemesi min külli’l-vücûh gayr-ı caiz bulunduğundan bahisle keyfiyetin müsta‘cilen nazar-ı dikkat ve nazar-ı ehemmiyete alınması hususunun nezâret-i aliyyeleriyle Evkâf-ı Hümâyûn Nezâreti’ne tebliği lüzumu izbâr ve teʼhir ve ihmali gayr-ı caiz olan bu madde-i mühimme hakkında icab-ı halin serî‘an icrası nezâret-i müşârunileyhâya da iş‘âr kılınmış olmağla nezâret-i aliyyelerince dahi iktizâsının acilen ifası ve netice-i müzakerât ve teşebbüsâtdan ma‘lumat itâsı hususuna himmet. 10 Cumâdelûlâ sene [1]327 / 16 Haziran sene [1]325 [29 Haziran 1909] BOA, DH-MUİ, 16-3/3
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
149
Din簾 Kurumlar ve Vak覺flar
BOA, HRT.h, 206/200
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
151
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
1 Baklalı köyünde Geylânî Ali Paşa Camii’nde imam ve hatip olan Mehmed’in kendi isteğiyle görevini Ömer Halife’ye devrettiği Hüve’l-Muʻîn [TUĞRA] Mahmud Han bin Mustafa, el-muzaffer daima
berat-ı hümâyûnu verdim ve buyurdum ki, mezbûr Ömer Halife ibn-i Hasan zîde salâhuhû varıp kasr-ı yed eden mezbûr yerine camiʻ-i mezkûrda imam ve hatib olup eda-yı hizmet eyledikden sonra tayin olunan yevmî sekiz akçe vazifesin evkâf-ı mezbûr mahsulünden mütevellisi olanlar yedinden alıp mutasarrıf ola, şöyle bilesiz, alâmet-i şerife itimad kılasız.
Nişan-ı şerif-i âlîşân-ı sâmî-mekân-ı sultanî ve tuğra-yı garrâ-yı cihan-sitân-ı hakanî hükmü oldur ki, İstanbul’da Ayasofya-i Kebîr Camiʻ-i şerifinde müteveffa Geylânî Ali Paşa Evkâfı’ndan Terkos nahiyesinde Baklalı karyesinde vakiʻ camiʻ-i şerifinde yevmî sekiz akçe vazife ile imam ve hatib olan Mehmed ibn-i Osman kendi hüsn-i rızasıyla işbu râfiʻ-i tevkîʻ-i refîʻu’ş-şan-ı hakanî Ömer Halife ibn-i Hasan zîde salâhuhûya ferâgat ve kasr-ı [yed] etmekle kasr-ı yedinden tevcih olunup yedine berat-ı şerifim verilmek ricasın iftiharu’l-havâs ve’l-mukarrebîn bilfiʻl Enderun-ı Hümâyûn’umda hâssa hazinedarbaşı olup evkâf-ı mezbûr nâzırı olan Ali Ağa dâme uluvvuhû arz etmeğin ancak hitabeti pâye-i serîr-i aʻlâma telhîs olundukda hakkında mezîd-i inâyet-i padişahânem zuhura getirip sâdır olan hatt-ı hümâyûn-ı şevket-makrûnumla bin yüz altmış üç senesi Zilhicce’sinin on altıncı günü tarihiyle müverrah verilen ruûs-ı hümâyûnum mûcebince bu
152
Tahriren fi’l-yevmi’s-sânî işrîn Zilhicce sene selâse ve sittîn ve mie ve elf [22 Kasım 1750] Be-makam-ı Kostantiniyye BOA, C. EV, 376/19066
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
2 Gazi Ali Paşa’nın Yassıören köyündeki camiinin imam ve hatibi Ali ihtiyar olduğundan kendi rızasıyla görevini Salih Halife’ye devrettiği Mûcebince tevcih olunmak buyuruldu. 4 Ş. sene [11]92 [27 Ağustos 1778] Der-devlet-i mekîne arz-ı bende-i kemîne oldur ki, Nezâretimizde olan evkâfdan merhum Gazi Ali Paşa’nın İstanbul kurbunda Yassıören nâm karyede bina eylediği camiʻ-i şerifinde vazife-i muayyenesiyle imam ve hatib olan Ali pîr u nâ-tüvân olup hüsn-i ihtiyarı ile bâʻis-i arz u ubudiyet Salih Halife kullarına ferâgat etmeğin tevcih buyurulup berat-ı şerif-i âlîşân sadaka buyurulmak ricasına pâye-i serîr-i aʻlâya arz olundu. Bâki ferman der-adlindir. İbrahim Ağa Ağa-yı Bâbüssaâdeti’ş-Şerife hâlâ BOA, İ. EV, 7/770
153
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
3 Babanakkaş köyünde hayır sahiplerinden eski defterdar Derviş Mehmed Efendi’nin Nakşibendi Zaviyesi’nde hücre sahibi olan Ahmed’in vefatıyla yerine oğlu Mustafa’nın tayin edildiği Mûcebince tevcih olunmak buyuruldu. Gurre-i C. sene [1]193 [16 Haziran 1779] Der-devlet-i mekîne arz-ı bendeleridir ki, Nezâret-i hazret-i âsafânelerinde olan evkâfdan Çatalca nahiyesinde Babanakkaş nâm karyede hâlâ mütevellisi olduğum Defterdâr-ı sâbık merhum Derviş Mehmed Efendi nâm sahibü’l-hayrın Nakşibendi Zaviyesi’nde yevmî iki akçe ile müteârif-i hücre olan Ahmed ibn-i Osman fevt olup sulbî oğlu Mustafa’ya intikal etmekle mezbûr Ahmed’in mahlûlünden Mustafa’ya tevcih ve yedine berât-ı şerif-i âlîşân sadaka buyurulmak bâbında emr u ferman devletli inâyetli merhametli efendim sultanım hazretlerinindir. Tahriren fi’l-yevmi gurreti Cemâziyelâhir li-sene selâse ve tisʻîn ve miete ve elf [16 Haziran 1779] Hafız Mustafa el-Mütevelli-i Vakf hâlâ BOA, AE. SABH. I, 179/11927
154
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
4 Eski defterdarlardan Derviş Mehmed Efendi adındaki hayır sahibinin Babanakkaş köyündeki vakfının kayyımlık ve müsebbihlik vazifelerinin Mehmed Halife’nin vefatı üzerine istihkak erbabından İbrahim Halife’ye verilmesi Arz mûcebince tevcih olunmak buyuruldu. Fî 13 Z. sene [1]193 [21 Aralık 1779] Der-devlet-i mekîne arz-ı bendeleridir ki, Nezâret-i hazret-i âsafânelerinde âsûde olan evkâfdan hâlâ mütevellîsi olduğum Defterdar-ı esbak merhum Derviş Mehmed Efendi nâm sahibü’l-hayrın Babanakkaş karyesinde vâki‘ vakf-ı şerifinin yevmî iki akçe ile kayyımı ve bir akçe ile müsebbihi olan Mehmed Halife bilâ-veled fevt olup cihet-i mezkûrları mahlûl olmağla merkûmun mahlûlünden yevmî iki akçe kayyımlık [ve] bir akçe müsebbihlik cihetleri erbab-ı istihkakdan İbrahim Halife bin Abdurrahman’a tevcih ve yedine berât-ı şerîf-i âlîşân sadaka vü ihsan buyurulmak bâbında emr u ferman devletli inâyetli merhametli efendim sultanım hazretlerinindir. Tahriren fi’l-yevm ihdâ ve aşer şehr-i Zilhicceti’ş-şerife li-sene selâse ve tis‘în ve miete ve elf [19 Aralık 1779] Mustafa El-Mütevelli-i Vakf hâlâ BOA, C. EV, 203/10146
155
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
5 Babanakkaş köyünde Mustafa Ağa’dan boşalan Mehmed bin Şeyh Bayezid, diğer meşhur adıyla Babanakkaş Camii Vakfı kâtipliğinin İsmail Nazif Efendi’ye tevcih edildiği Mûcebince tevcîh olunmak buyuruldu. Fî 26 Ş. sene [12]96 [3 Temmuz 1785] Maʻrûz-ı dâʻî-i Devlet-i Aliyyeleridir ki, Nezâret-i aliyye-i âsafânelerinde âsûde Haslar kazasına tâbiʻ Babanakkaş karyesinde kâin merhum Mehmed bin Şeyh Bayezid eş-şehîr Babanakkaş Camiʻ-i Şerifi Vakfı’nın yevmî beş akçe vazife ile bâ-berât-ı âlîşân kâtibi olan Mustafa Ağa bin İbrahim mutasarrıf olduğu kitabet cihetini hüsn-i rızasıyla işbu bâʻis-i arz-ı ubudiyet erbab-ı istihkakdan İsmail Nazif Efendi bin Hüseyin’e ferâğ ve kasr-ı yed eyleyip yedinde olan atîk tezkeresini dahi meclis-i şerʻde defʻ u teslim etmeğin kitabet-i mezkûre mezbûr Mustafa Ağa’nın kasr-ı yedinden mûmâileyh İsmail Nazif Efendi’ye vazife-i mersûmesiyle tevcih ve yedine berat-ı şerif-i âlîşân sadaka ve ihsan buyurulmak bâbında bi’l-iltimas huzur-ı âlîlerine ilâm olundu. Emr u ferman hazret-i men lehü’l-emrindir. Fi’l-yevmi’l-hâdî ve’l-işrîn min Şabani’l-muazzam li-sene tisʻa ve tisʻîn ve miete ve elf [28 Haziran 1785] El-Abdü’d-dâʻî li’d-Devleti’l-Aliyyeti’l-Osmaniyye Ale’l-meʼmuri bi-rüʼyeti umûri’l-Evkâf BOA, C. EV, 324/16476
156
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
Nakkaş Camii
157
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
6 Verdinaz Hanım’ın Aksaray yakınında bina ve ihya eylediği mektep ve sebilhaneye vakfettiği Arnavutköy’de bulunan vakıf bostanının bitişiğindeki vakfının boş arsasına vakfa yarar sağlamak amacıyla hane yapılmasına Padişahça izin verildiği Binâsına izn-i hümâyûnumdur. Hak Sübhânehû ve Teʻâlâ padişah-ı âlem-penâh hazretlerini serîr-i saltanat-ı mülûkânelerinde ber-karar ve ber-devam eyleyip mübarek vücud-ı hümâyûnların ekdâr-ı dehr-i devvârdan masûn u mahfuz ve mübarek tabʻ-ı hümâyûnlarında cevelân eden meram-ı dünyevî ve makâsıd-ı uhrevîlerine nail eyleyip saye-i hümâyûnların bu cariyeleri üzerinden devr u zâil eylemeye, âmin.
olmağla merâhim-i aliyye-i mülûkânelerinden mutazarrıʻdır ki, arsa-i hâliyenin hane bina ve ihdâs olunması için izn-i mülûkâneleri erzânî buyurulup ve “men câʼe bi’l-haseneti fe-lehû aşru emsâlihâ1” mefhûm-ı şerifi mâ-sadakına mazhar u muvaffak olmalarına iştibâh buyurulmayıp vakf-ı şerifi ihya ve izn-i hümâyûnlarıyla bu cariyelerini mesrur buyurmaları bâbında emr u ferman şevketli kudretli kerametli mehâbetli padişahım hazretlerinindir. (10 B. 1203) [6 Nisan 1789] Bende Verdinaz cariyeleri BOA, HAT, 1451/33
Arzuhal-i cariyeleridir ki, Hasbeten lillahi teʻâlâ Aksaray kurbunda bina ve ihya eylediğim mekteb-i şerif ve sebilhane-i latif evkâfı mülhakatından Arnabud karyesinde vâkiʻ vakıf bostanımın ittisâlinde vakfımın arsa-i hâliyesinin mukaddemâ bir mikdarı birkaç hane bina olunup bir mikdar arsa-i hâliyesi kalıp vakf-ı şerife nefʻi olmadığından hane bina ve ihdâs olunmasında vakf-ı şerife enfaʻ
1 “Kim Allah’ın huzuruna iyilikle gelirse, ona getirdiğinin on katı vardır”. (Enʻâm/160)
158
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
7 Baba Nakkaş demekle meşhur merhum Mehmed bin Şeyh Bayezid adlı hayır sahibinin Babanakkaş köyünde kendi ismiyle yaptırdığı mescidinde müezzinlik, salâ müezzinliği, devirhanlık ve cüzhanlık gibi görevleri yerine getirmek üzere vefat eden Abdurrahman Halife’nin yerine İsmail Halife’nin tayini
me vazife ve yevmiyeleriyle müteveffâ-yı merkûmun mahlûlünden erbab-ı istihkakdan bâ‘is-i arz-ı ubûdiyet İsmail Halife bin Mustafa’ya tevcih ve yedine berât-ı şerif-i âlîşân sadaka vü ihsan buyurulmak ricasıyla Teftiş Mahkemesi’nden pâye-i serîr-i a‘lâya arz u i‘lâm olundu. El-emru li-veliyyi’l-emr. Fi’l-yevmi’s-sâmin ve’l-işrîn min Şevva-
Mûcebince tevcîh olunmak buyuruldu. 28 L. 1212 [15 Nisan 1798] Ma‘rûz-ı dâ‘î-i Devlet-i Aliyyeleridir ki, Nezâret-i hazret-i Sadâret-penâhî’de âsûde evkâfdan Baba Nakkaş demekle arîf merhum Mehmed bin Şeyh Bayezid nâm sahibü’l-hayrın Havâss-ı Refia kazasına muzâfe Çatalca nahiyesine tâbi‘ kendi ismiyle müsemmâ karyede müceddeden binasına muvaffak olduğu mescid-i şerifinde vazife-i muayyene ile müezzin ve yine Defterdar-ı esbak merhum Derviş Mehmed Efendi Vakfı’ndan mescid-i merkûmda yevmî üç akçe vazife ile müezzin-ı salâ ve yevmî bir akçe vazife ile müsebbih ve yevmî nîm akçe vazife ile devirhan ve yevmî bir buçuk akçe vazife ile cüzhan ve yevmî iki akçe vazife ile sâkin-i huccet cihetlerine bâ-berât-ı âlîşân mutasarrıf olan Abdurrahman Halife bin Mehmed bilâ-veled fevt ve hidemât-ı lâzımesi muʻattal kalmağla cihât-ı merkû-
159
li’l-mükerrem sene isnâ aşer ve mieteyn ve elf [15 Nisan 1798] (Mühür) BOA, C. EV, 52/2555
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
8
Babanakkaş köyündeki Defterdar Derviş Mehmet Efendi Vakfı’ndan ücretini almak üzere bazı görevlerde istihdam edilen Mehmet Nuri’nin çocuksuz vefatı üzerine1/4 hissesinin kardeşi ve vekili Hafız Mustafa Raşit’e tevcihi Maʻrûz-ı dâʻî-i Devlet-i Aliyyeleridir ki, Sâdır olan ferman-ı âlîlerine imtisâlen zîr-i saye-i nezâret-i aliyye-i âsafânelerinde âsûde evkâfdan Havâss-ı Refia kazasına muzâfe Çatalca nahiyesine tâbiʻ Babanakkaş karyesinde vâkiʻ Defterdar-ı esbak Derviş Mehmed Efendi Vakfı’ndan almak üzere derûn-ı arz ve hâmişinde mastûr cihât-ı müteʻaddideye bâ-berat iştiraken mutasarrıflar olan Ahmed Şakir ve Mehmed Tahir ve Hafız Mustafa Raşid ve Mehmed Nuri’den merkûm Mehmed Nuri bundan akdem bilâ-veled fevt olduğu bi’l-ihbar zâhir u bedîdâr ve merkûmûndan eda-i hizmetde el-yevm vekilleri olan mezbûr Hafız Mustafa Raşid’in ehliyet ve istihkak ve tefevvuku lede’l-imtihan hüveydâ vü aşikâr olmağla cihât-ı mezkûrun karındaşı müteveffâ-yı mezbûr Mehmed Nuri’nin rubʻ hisseleri merkûm Hafız Mustafa Raşid’e ber-mantûk-ı arz tevcih buyurulmak emr-i savab idüği Teftiş Mahkemesi’nden huzur-ı âlîlerine ilâm olundu. El-emru li-veliyyi’l-emr. Fi’l-yevmi’l-hâmis min Cemaziyelûlâ li-sene erbaʻîn ve mieteyn ve elf [26 Aralık 1824] (Mühür) BOA, C. EV, 138/6881
160
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
9 Hacımaşlı köyünde Cuma ve bayram namazları kılınacak cami olmadığından cemaat kışın zorluk çektiğinden dolayı köydeki mescidin cami haline getirilmek üzere minber konulması, Cuma ve bayram namazları kılınması için sultanın izin vermesi ve hitabetine de Seyyid İbrahim Halife’nin tayin edilmesi İzn-i hümâyûnum olmuşdur. Arz-ı bende-i bî-mikdar oldur ki, Şevketli kerametli mehâbetli kudretli veli-nimetim efendim Padişahım Havâss-ı Refia kazası muzâfâtından Terkos nahiyesine tâbiʻ Hacımaşlı karyesinde vâkiʻ mescid-i şerifin kurb u civarında eda-yı salât-ı Cuma ve îdeyn olunur camiʻ-i şerif olmayıp ahalisi eyyâm-ı şitâda usret çekmeleriyle mescid-i mezbûrun cami olmağa salâhiyeti olduğundan müceddeden minber vazʻ ve ikamet-i salât-ı Cuma ve îdeyne izn-i hümâyûnları erzânî ve hitabeti dahi erbab-ı istihkakdan Seyyid İbrahim Halife’ye sadaka buyurulmak bâbında karye-i mezbûre ahalisi bâ-arzuhal istidʻâ-yı inâyet etmeleriyle bâlâsı “izn-i hümâyûnum olmuşdur” deyü hatt-ı hümâyûn-ı şevket-makrûnlarıyla tezyîn buyurulmak bâbında emr u ferman şevketli kerametli mehâbetli kudretli veli-nimetim efendim Padişahımındır. 29 Zilhicce sene 1245 [21 Haziran 1830] BOA, HAT, 1580/56
161
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
10 Babanakkaş köyündeki Fatma Hatun Mescidi imamlığına Süleyman Halife’nin oğlu Hasan’ın imam olarak tayin edildiği Evkâf-ı Hümâyûn nâzırı izzetli efendi iktizâsını ilâma himmet eyleyesin deyü buyuruldu. Fî 24 Z. sene [12]53 [21 Mart 1838] Mûcebince tevcih olunmak buyuruldu. Fî 9 M. [12]54 [4 Nisan 1838] Maʻrûz-ı bendeleridir ki, İşbu arzuhal ve derkenar ve Evkâf-ı Hümâyûn müfettişi faziletli efendi dâʻîlerinin ilâmında muharrer olduğu üzere Nezâret-i Evkâf-ı Hümâyûn’a mülhak evkâfdan Havâss-ı Refia kazası muzâfâtından Babanakkaş karyesinde vâkiʻ Fatma Hatun Mescid-i Şerifi Vakfı’ndan almak üzere yevmî üç akçe vazife ile imamet ciheti mutasarrıfı Abdülvahhab Halife’nin mahlûlünden Çelebioğlu Mustafa Hamid Halife’ye baʻde’l-intikal kable’t-tevcih onun dahi keff-i yedinden bi’l-ihbar ehliyeti inde’ş-şerʻi’l-enver zâhir u nümâyân olan sahib-i arzuhal Hasan bin Süleyman Halife’ye ber-mûceb-i nizam bi’n-nefs bilâ-kusur eda-yı hizmet etmek ve terk ü tekâsül eder ise refʻinden âhara verilmek şartıyla bâ-ruûs-ı hümâyûn tevcih ve yedine kaleminden iktizâ eden beratı itâ olunmak bâbında emr u ferman hazret-i men lehü’l-emrindir. (Mühür) BOA, C. EV, 212/10579
162
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
11 Maaşını İstanbul ve Çatalca’da Gazi Ali Paşa Camii ve Mektebi Vakfı’ndan alan Havâss-ı Refia kazasına bağlı Terkos nahiyesinin Yassıören Köyü Camii İmam-Hatibi Seyyid Ahmed Efendi’nin berâtı yangında zayi olduğundan kendisine yeni berât verilmesi Devletli efendimiz hazretleri, Nezâret-i Evkâf-ı Hümâyûn’a mülhak evkâfdan Havâss-ı Refia kazasına tâbi‘ Terkos kazası kurâlarından Yassıören karyesinde vâki‘ ashâb-ı hayrâtdan bina ve inşa eylediği Atik Ali Paşa Cami‘-i Şerifi Vakfı’nın imamet ve hitabet cihetlerine bâ-berât-ı âlîşân mutasarrıf olduğum yedimde bulunan berât-ı âlîşân kazâen harîkde muhterik olduğundan merâhim-i aliyyelerinden mercûdur ki, kaydı kaleminden ba‘de’d-derkenar kaydı mûcebince yed-i âcizâneme müceddeden bir kıt‘a berât-ı âlîşân sadaka vü ihsan buyurulması bâbında emr u ferman hazret-i men lehü’l-emrindir. Es-Seyyid Ahmed bin Ali Sakin-i karye-i mezbûr hâlâ Vech-i meşrûh üzere imamet ve hitabet cihetleri merkûmun üzerinde Evkâf Muhasebesi’nde mastûr u mukayyed olup ve husus-ı müstedʻâ derkenarda muharrer imamet ve hitabet cihetleri mutasarrıfı es-Seyyid Ahmed Halife’nin yedinde olan
beratı kazâen muhterik olduğu beyanıyla müceddeden berat itâsına dair olup keyfiyet-i kuyûdu ihrac kılınmış olmağla bu suretde meâl-i istidʻâ ve muhrec derkenara nazaran keyfiyeti bi’t-tahkik ilâm olunmak üzere Evkâf-ı Hümâyûn müfettişi faziletli efendi hazretlerine havalesi bâbında ferman hazret-i men lehü’l-emrindir. Fî 8 Ca. sene 1273 [4 Ocak 1857]
olduğu karye-i mezkûre muhtarı el-Hâc Mehmed Arif Ağa bin Süleyman ve elHâc Mustafa Ağa bin Emrullah ve İbrahim Efendi bin Ali nâm kimesneler haberleriyle zâhir olmağla bu suretde ber-vech-i istid‘â kaydı mûcebince merkûm es-Seyyid Ahmed yedine müceddeden bir kıt‘a berât-ı âlîşân itâsı menût-ı reʼy-i âlî idüği huzur-ı müşîrîlerine ilâm olundu. El-emru li-men lehü’l-emr.
Ma‘rûz-ı dâ‘îleridir ki,
Fi’l-yevmi’s-sânî aşer min Şabani’l-muazzam li-sene selâse ve seb‘în ve mieteyn ve elf [12 Şaban 1273 / 8 Nisan 1857]
İşbu arzuhal ve hâmişinde muharrer derkenara nazar olundukda Nezâret-i Evkâf-ı Hümâyûn’a mülhak evkâfdan Çatalca ve İstanbul’da vâki‘ merhum Gazi Ali Paşa Cami‘-i Şerîf ve Mektebi Vakfı’ndan almak üzere Terkos nahiyesinde Yassıviran karyesinde cami‘-i şerifde vazife-i muayyene ile imamet ve hitabet cihetleri muhtar-ı cemaat es-Seyyid Ahmed veled-i es-Seyyid Ali’nin bâ-berât-ı âlî el-yevm üzerinde olduğu Evkâf Muhasebesi’nden muhrec derkenardan ve sahib-i arzuhal karye-i mezkûre sakinlerinden es-Seyyid Ahmed bin es-Seyyid Ali ciheteyn-i mezkûreteynin mutasarrıfı olup yedinde olan berâtı kazâen harîkde muhterik olduğundan bahisle kaydı mûcebince yedine müceddeden bir kıt‘a berât-ı âlî itâsını istid‘â eylediği işbu bir kıt‘a arzuhali meâliyle meclis-i şer‘de lisanen takrîrinden müstefâd ve fi’l-hakika merkûm es-Seyyid Ahmed ciheteyn-i mezkûreteynin mutasarrıfı
163
Ahmed Reşid
İktizâsı Evkâf-ı Hümâyûn müfettişi faziletli efendi hazretlerinin ilâmı mûcebince derkenarda muharrer imamet ve hitabet cihetleri mutasarrıfı es-Seyyid Ahmed Halife veled-i es-Seyyid Ali’nin kazâen harîkde muhterik olmuş olan berâtı şayed zuhur eder ise amel ü itibar olunmamak üzere cânib-i nezâret-penâhîlerinden bâ-telhîs ve bâ-ruûs-ı hümâyûn zâyiinden ve müceddeden berât itâsı nizâmı iktizâsındandır. Ferman hazret-i men lehü’l-emrindir. Fî 25 N. sene 1273 [20 Mayıs 1857]
Ber-mûceb-i telhîs müceddeden berâtı itâ olunmak buyuruldu. Fî 27 L. sene [12]73 [20 Haziran 1857]
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
Ma‘rûz-ı çâker-i kemîneleridir ki, İşbu arzuhal ve derkenarlar ile Evkâf-ı Hümâyûn Teftiş Mahkemesi’nden olunan ilâm nâtık olduğu vechile İstanbul ve Çatalca’da vâki‘ Gazi Ali Paşa Cami‘-i Şerif ve Mektebi Vakfı’ndan almak üzere vazife-i muayyene ile Terkos nahiyesinde Yassıviran karyesinde vâki‘ cami‘-i şerifde imamet ve hitabet cihetlerinin mutasarrıfı es-Seyyid Ahmed Efendi’nin berâtı zâyi‘ olduğundan ba‘d-ezîn zuhur eder ise amel ü itibar olunmamak şartıyla kaydı mûcebince zâyi‘den ve müceddeden mûmâileyh yedine bâ-ruûs-ı hümâyûn şürûtu derciyle kaleminden iktizâ eden berât-ı şerifinin itâsı bâbında emr u ferman hazret-i veliyyü’l-emrindir. Fî 17 L. sene [12]73 [10 Haziran 1857] Es-Seyyid Mehmed Hasib BOA, C. EV, 29066
164
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
Yassıören Köyü Camii
165
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
12 Gelirleri İstanbul’da Yenibahçe’de bulunan Gureba-yı Müslimîn Hastanesi’ne ait olan Bezmiâlem Valide Sultan’ın icare-i vahideli evkâfı akarlarından Terkos nahiyesine bağlı Balabanburnu ormanlarıyla arazisine yerleşen 40 hane muhacir ailesinin vakfa yıllık vermeleri kararlaştırılan parayı düzenli olarak ödeyeceklerine dair teminat göstermedikleri ve ormanı tahribe devam ettikleri, ayrıca 15 muhacir ailesini daha söz konusu mahalle getirdiklerinden bu ailelerin hükümet tarafından kaldırılmaları ve 40 hane halkına icareyi kabulden başka çare olmadığının tebliğ edilerek dinlemedikleri takdirde birer ikişer hane kaldırılıp başka köylerde iskânlarına çalışılması Dahiliye Mektubî Kalemi Müsveddâtına Mahsus Varakadır. Çatalca Mutasarrıflığı’na İcare-i vâhideli evkâfdan Terkos nahiyesine merbût Balabanburnu ormanlarıyla arazisine hod be-hod sokulmuş olan kırk hane muhacirînin cânib-i vakfa senevî itâ etmeleri kararlaşdırılan üç bin beş yüz kuruş icareyi muntazaman tesviye edeceklerine dair teʼminat göstermemekde ve bir tarafdan ormanı
tahribe devam eylemekde oldukları gibi bu kere de yeniden on beş hane muhacirîni bi’t-teşvik mahall-i mezkûra getirdikleri beyanıyla haklarında olunacak muamelenin istifsârına dair tevârüd eden 4 Teşrîn-i Evvel sene [1]309 tarih ve yüz otuz altı numaralı tahrirat-ı behiyyeleri mütalaa olundu. Evvel emirde oraya yeniden geldikleri beyan olunan on beş hane halkının hemen hükûmet marifetiyle kaldırılmalarıyla beraber sâlifü’z-zikr kırk hane halkına dahi ileri gelenleri bi’l-celb takdir olunan icareyi kabulden başka çare olmadığının suret-i katʻiyede tebliğ ve ihtarıyla yine mümânaʻat gösterdikleri halde ibtidâ ileri gelenlerinin yani vâkiʻ olacak tenbih-i hükûmeti dinlemeyen kaç kişi ise onların ve müteakiben dahi bi’t-tedrîc birer ikişer hane olarak diğerlerinin bulundukları mahalden kaldırılıp civar köylerde iskânları esbâbının istikmâline ve neticesinin inbâsına himmet buyurulması bâbında. 27 R. sene [1]311 / 25 Teşrîn-i Evvel sene [1]309 [6 Kasım 1893] BOA, DH-MKT, 164/28
166
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
13 Babanakkaş köyünde Defterdar Derviş Efendi Vakfı hayratından boş arsa halindeki caminin yeniden inşası için gerekli ödeneğin tahsisi Bâbıâli Daire-i Sadâret Âmedî-i Divan-ı Hümâyûn 1808 Devletli efendim hazretleri, Çatalca Sancağı’nda Hasla[r] kazasına tâbi‘ Babanakkaş karyesinde Defterdar Derviş Efendi Vakfı hayrâtından el-yevm arsa-i hâliye halinde bulunan cami‘-i şerifin keşif ve münâkasası mûcebince Mecidî yirmi kuruş hesabıyla otuz yedi bin kuruşla müceddeden ve maktû‘an inşası ve sâlifü’z-zikr otuz yedi bin kuruşdan Mecidî farkı olan bin sekiz yüz elli kuruş ba‘de’t-tenzîl mütebâkî otuz beş bin yüz elli kuruşdan yirmi dokuz bin on altı kuruşunun mevcud-ı vakıfdan ve üst tarafı bulunan altı bin yüz otuz dört kuruşun ileride vuku bulacak vâridât-ı vakıfdan mahsub olunmak üzere ta‘vîzan mahallî hasılat-ı vakfiyesinden ifası için sene-i hâliye büdcesi tertibinden sarfı hususunun Evkâf-ı Hümâyûn Nezâret-i Celîlesi’ne havalesi tezekkür olunduğuna dair Şura-yı Devlet Dahiliye Dairesi’nden kaleme
alınan mazbata melfûfâtıyla arz u takdim kılınmış olmağla ol bâbda her ne vechile emr u ferman-ı hümâyûn-ı hazret-i Hilâfet-penâhî şeref-sünûh ve sudûr buyurulur ise mantûk-ı âlîsi infâz edileceği beyanıyla tezkere-i senâverî terkîm kılındı, efendim. Fî 25 Receb sene [1]311 / Fî 20 Kânûn-ı Sânî sene [1]309 / [1 Şubat 1894] Sadrıazam ve Yaver-i Ekrem Cevad Ma‘rûz-ı çâker-i kemîneleridir ki, Resîde-i dest-i ta‘zîm olup melfûflarıyla manzûr-ı âlî buyurulan işbu tezkere-i sâmiye-i Sadâret-penâhîleri üzerine mûcebince irade-i seniyye-i hazret-i Hilâfet-penâhî şeref-müteallik buyurulmuş olmağla ol bâbda emr u ferman hazret-i veliyyü’l-emrindir. Fî 29 Receb sene [1]311 ve fî 24 Kânûn-ı Sânî sene [1]309 [5 Şubat 1894] Serkâtib-i Hazret-i Şehriyârî Süreyya BOA, İ. EV, 5/66
167
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
14 Çatalca’da topçu alaylarının merkezi olan Hadımköy’de vakfı olmayan ve küçüklüğü yüzünden gerek askerlere ve gerekse ahaliye yetmeyen mescidin genişletilmesi, yeni bir minare yapılması ve Hadımbaba Türbesi’nin de tamir ettirilmesi Hazine-i Hâssa-i Şahane Tahrirat Kalemi Çatalca Emlâk-ı Hümâyûn İdaresi’ne Çatalca’da topçu alaylarının merkezi olan Hadım karyesinde kâin olup vakfı olmayan ve vüsʻatsizliği cihetle efrâd-ı asâkir-i şahane ile karye-i mezkûre ahali-i İslâmiyesini istiâb edemeyen mescid-i şerifin tevsîʻan ve bir minarenin müceddeden inşası ve Hadımbaba Türbe-i Şerifi’nin dahi tamiri zımnında mahallince yapılan keşfi mûcebince sarfı iktizâ eden on altı bin beş yüz küsur kuruşun idareniz hasılâtından tesviyesiyle inşaat ve tamirata mübâşeret etdirilmesi şeref-sudûr buyurulan irâde-i seniyye-i cenab-ı Padişahî muktezâ-yı münîfinden buyurulmuş olmağla icra-yı icabı siyâkında tahrirat-ı mahsusa terkîm kılındı. Fî 14 Mart sene [1]317 [27 Mart 1901] (İmzalar) BOA, HH. THR, 354/44
168
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
Hadım Baba Camii
169
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
15 Nakkaş köyündeki Babanakkaş Camii’nin tamire muhtaç olan yerlerinin bakım ve onarımı için gerekli paranın cami vakfının hazinedeki mevcudundan mahsup edilmek üzere mahallî evkâf sandığından karşılanarak vakıf muhasebesine ithali Şura-yı Devlet Dahiliye Dairesi Aded 3047 Evkâf-ı Hümâyûn Nezâreti’nin Şura-yı Devlet’e havale buyurulan 9 Şaban sene [1]318 tarih ve beş yüz on altı numaralı takrîri Maliye Dairesi’nde kıraat olundu. Meâlinde evkâf-ı mülhakadan Çatalca’da Nakkaş karyesinde vâki‘ Babanakkaş Camiʻ-i Şerifi’nin muhtac-ı tamir olan mahallerinin mahallince keşfi üzerine münâkasası icra olunarak tamirât-ı mukteziyenin on bir bin kuruşda tâlibi uhdesinde takarrür etdiği Çatalca Sancağı İdare Meclisi’nden bâ-mazbata iş‘âr olunması üzerine icra kılınan tedkikatda cami-i şerif-i mezkûr vakfının masârıf-ı tamiriyeyi tesviyeye kâfi hazinede mevcudu olduğu anlaşılmış ve Mecidiye farkının tenzilinden sonra on bin dört yüz elli kuruşa tenezzül eden masârıf-ı tamiriye-i mezkûrenin hadd-i itidalde idüği Şehremaneti Hendesehanesince tasdik kılınmış olduğundan bahisle maktû‘an ic-
rası için meblağ-ı mezbûrun vakfının hazinedeki mevcudundan mahsub edilmek üzere mahallî evkâf sandığından sarfıyla muhasebe-i vakfa idhali istîzân olunmuş olmağla ber-mûceb-i istîzân icra-yı iktizâsının nezâret-i müşârunileyhâya havâlesi tezekkür ve keşif defteriyle münâkasa pusulası leffen takdim kılındı. Ol bâbda emr u fermen hazret-i men lehü’l-emrindir. Fî 20 Zilkade sene 1318 ve fî 26 Şubat sene [1]316 [11 Mart 1901]
ra-yı tamiri ve meblağ-ı mezbûrun vakfının hazinedeki mevcudundan mahsub edilmek üzere mahallî evkâf sandığından tesviyesiyle muhasebe-i vakfa idhali hususunun nezâret-i müşârunileyhâya havalesi lüzumu gösterilmiş olmağla ol bâbda her ne vechile irade-i seniyye-i hazret-i Hilâfet-penâhî şeref-sünûh ve sudûr buyurulur ise mantuk-ı münîfi infaz edileceği beyanıyla tezkere-i senâverî terkîm kılındı efendim.
(Şura-yı Devlet üyelerinin imza ve mühürleri)
Fî 3 Zilhicce sene [1]318 / 11 Mart sene [1]317 [24 Mart 1901] Sadrıazam Rifat
***
Bâbıâli Daire-i Sadâret Âmedî-i Divan-ı Hümâyûn 3375 Atûfetlü efendim hazretleri, Evkâf-ı Hümâyûn Nezâret-i Celîlesi’nden bi’l-vürûd Şura-yı Devlet’e havale olunan tezkere üzerine Maliye Dairesi’nden kaleme alınan ve melfûflarıyla arz u takdim kılınan mazbatada evkâf-ı mülhakadan Çatalca’da Nakkaş karyesinde vâki‘ Babanakkaş Camiʻ-i Şerifi’nin ber-mûceb-i keşf ve münâkasa Mecidî on dokuz kuruş hesabıyla on bin dört yüz elli kuruşla ic-
Ma‘rûz-ı çâker-i kemîneleridir ki, Resîde-i dest-i ta‘zîm olup melfûflarıyla manzûr-ı âlî buyurulan işbu tezkire-i sâmiye-i Sadâret-penâhîleri üzerine mûcebince irade-i seniyye-i cenab-ı Hilâfetpenâhî şeref-sudûr buyurulmuş olmağla ol bâbda emr u ferman hazret-i veliyyü’lemrindir. Fî 24 Zilhicce sene [1]318 ve fî 1 Nisan sene [1]317 [14 Nisan 1901] Serkâtib-i Hazret-i Şehriyârî Tahsin BOA, İ. EV, 27/45
170
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
171
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
16 Arnavutköy’de bir Rum kilisesine ait arazide çini toprağı olduğuna dair gelen haber üzerine mahallinde yapılan incelemede söz konusu kilise adına 4 dönüm tarla bulunduğu, çini toprağı çıkan yerin Değirmenaltı mevkiinde 100 dönüm boş vakıf arazi içinde Barutçubaşızadeler’den Arakil Bey’in damadı Hollanda vatandaşı ve Mısır’da İngiliz askeri miralaylığından emekli Charles Scheffer Bey’e ait olduğunun tespit edildiği Daire-i Sadâret-i Uzmâ Mektubî Kalemi Çatalca Mutasarrıflığı’na şifre Çatalca sancağına tâbiʻ Arnavud karyesinde bir Rum kilisesine aid arazide çini toprağı mevcud bulunduğu haber verilmekle arazi-i mezkûre ne vüsʻatde ve hangi nevʻ arazidendir, kıymet-i tahririye ve muhammenesi nedir, hangi kiliseye aiddir, kiliseye ne vakit ne suretle geçmişdir? Serîʻan vasıta-i münasibe ile bi’t-tahkik inbâsı. 13 Mart sene [1]319 [26 Mart 1903] ***
172
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
Bâbıâli Daire-i Sadâret-i Uzmâ Mektubî Kalemi Çatalca Mutasarrıflığı’ndan vârid olan şifre telgrafname 13 Mart sene [1]319 sual buyurulan araziye maʻlumât-ı sâbıka-i çâkerânem olduğu vechile Arnavudköyü’nde kilise nâmına dört dönüm tarla olup kıymet-i muhammene ve tahririyesi üç yüz yetmiş beş kuruş ve çini toprağı çıkan mahal Değirmenaltı mevkiinde yüz dönüm hâlî vakıf bir arazi olup Barutçubaşızâdeler’den Arakil Bey’in damadı Felemenk tebaasından ve Mısır’da İngiliz askeri miralaylığından mütekaid olup şimdi nerede bulunduğunu bilmediğim Charles Scheffer Bey’in uhdesinde olarak üç yüz iki senesi Haziran’ında kayınpederi mûmâileyh Arakil Bey’den aldığı ve kayıd dahi bu merkezde olduğu gibi kıymet-i muhammenesi de binde on hesabıyla dört bin kuruş olduğu maʻrûzdur. Ferman. Fî 14 Mart sene [1]319 [27 Mart 1903] Çatalca Mutasarrıfı Cevad BEO, 2029/152146
173
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
17 Yeniköy sınırlarındaki Tayahatun Vakfı’ndan olup Mazhar Paşa veresesine ait bulunan çiftlik, orman, arazi ve çayırlar hakkında incelemelerde bulunmak üzere İstanbul’da Boğaziçi’nde Boyacı köyünde Mazhar Paşa’nın evinde ikamet eden Osman Efendi’nin Çatalca’ya gideceği
Zabtiye Nezâret-i Aliyyesi’ne Saadetli efendim hazretleri, Çatalca sancağı muzâfâtından Yeniköy hududu dahilinde kâin Tayahatun Vakfı’ndan olup Mazhar Paşa veresesi uhdesinde bulunan çiftlik ile orman ve arazi ve çayırlar hakkında bazı tahkikat icrası zımnında mezkûr çiftlik müsteʼciri olup Dersaadet’de Boğaziçi’nde Boyacı köyünde Mazhar Paşa’nın hanesinde ikamet etmekde bulunan Osman Efendi’nin Çatalca’ya azi-
174
met eylemesinin kendisine tebliğ etdirilmesinin savb-ı âlî-i nezâret-penâhîlerine arz u izbârı Livâ Evkâf Müdüriyeti’nden bâ-müzekkere ifade kılınmağla ol bâbda emr u irade efendim hazretlerinindir. Fî 18 Cemâziyelevvel sene [1]327 ve fî 25 Mayıs sene [1]325 [7 Haziran 1909] Çatalca Mutasarrıfı Vekili (Mühür) ***
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
Mektubî Kalemi’ne mahsus Çatalca Mutasarrıflığı’na 25 Mayıs sene [1]325 tarihli ve 269 numaralı tahrirat-ı vâlâları cevabıdır: Tayahatun Vakfı’ndan olup Mazhar Paşa veresesi uhdesinde bulunan çiftlik ile or-
man ve arazi ve çayırlar hakkında icra kılınacak tahkikatdan dolayı mezkûr çiftlik müsteʼciri Osman Efendi’nin Çatalca’ya azimet eylemesinin kendisine tebliğ edildiği bi’l-havale Beyoğlu Mutasarrıflığı’ndan ifade kılınmış olmağla ol bâbda.
175
1 Haziran sene [1]325 [14 Haziran 1909] BOA, ZB, 417/56
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
18 Bezmiâlem Valide Sultan Vakfı’ndan Balabanburnu mevkiinde kurulan Muhacirin köyünde daha önce inşa edilen caminin harap olması yüzünden yıkılarak yeniden kârgir olarak yapıldığı, camiye arazi tahsis edildiği ve cami hatipliğinin aylık 5 kuruş ücretini vakıftan almak üzere Ferhad Efendi’ye tevcih edildiği Bâbıâli Daire-i Sadâret Meclis-i Vükelâ ve Maʻrûzât Kalemi 2688 Atûfetli efendim hazretleri, Bezmiâlem Valide Sultan tâbe serâhâ hazretleri Vakfı’ndan Çatalca Sancağı dahilinde Balabanburnu namındaki mahalde icâre-i vâhideli arazi-i hâliyede müteşekkil Muhacirîn karyesinde mukaddemâ inşa olunan camiʻ-i şerifin harab olmasına mebnî hedmiyle yerine teberruʻan li’l-vakf inşa etdirdiği kârgir camiʻ-i şerifin hitabet cihetinin vakf-ı müşârunileyhâdan şehrî beş kuruş vazife tahsisiyle Ferhad Efendi’ye tevcihi Orman ve Maʻâdin ve Ziraat Nezâreti sâbık Muhasebecisi Muhyiddin Bey tarafından istidʻâ olunması üzerine hazinece lede’t-tedkik camiʻ-i şerif-i mezkûrun inşasına ve hademesi vezâifine dair kayıd bulunamayıp ancak vâkıfe-i müşârunileyhânın mukay-
yed vakfiyesinde mezkûr arazinin icâreteyn ile icar olunması meşrût ve ekser-i evkâfı be-tahsis arazi-i mezkûra tahsisat kabîlinden olduğu ve vâridâtı müsaid idüği anlaşılmasına ve vakf-ı müşârunileyhâdan hitabet-i mezkûreye o mikdar vazife tahsis ve camiʻ-i şerif-i mezkûr ile harîmi için haritası mûcebince tefrîk olunan bin sekiz yüz kırk dokuz zirâʻ mahallin ona mevsıl tarîk ile vakf-ı müşârunileyhâdan alınarak camiʻ-i şerif-i mezkûr harîmine tahsis olunmak üzere Kuyûd-ı Hakanîce kaydı mahallinin tashihi emr-i veliyyü’l-emr ile caiz ve meşrûʻ bulunduğuna binâen icra-yı icabı Mahkeme-i Evkâf’dan ilâm ve inbâ ve hitabet tevcihine aid muamele ayrıca ifa olunduğundan bahis ile ber-vech-i muharrer hitabete vazife ve camiʻ-i şerif-i mezkûra arazi tahsis istîzânını hâvî Evkâf-ı Hümâyûn Nezâret-i Aliyyesi’nin takrîri leffen arz u takdim olunmağla irâde-i seniyye-i cenab-ı Padişahî ne vechile şeref-sünûh ve sudûr buyurulur ise mantûk-ı âlîsi infaz edileceği beyanıyla tezkere-i senâverî terkîm kılındı efendim.
Halid Ziya [Uşaklıgil] Bey
Maʻrûz-ı çâker-i kemîneleridir ki, Resîde-i dest-i taʻzîm olup melfûfuyla manzûr-ı âlî buyurulan işbu tezkere-i sâmiye-i Sadâret-penâhîleri üzerine mûcebince irâde-i seniyye-i hazret-i Padişahî şeref-müteʻallik buyurulmağla emr u ferman hazret-i veliyyü’l-emrindir.
Fî 16 Zilhicce sene [1]327 / Fî 16 Kânûn-ı Evvel sene [1]325 [29 Aralık 1909]
Fî 17 Zilhicce sene [1]327 / Fî 17 Kânûn-ı Evvel sene [1]325 [29 Aralık 1909]
Sadrıazam Hüseyin Hilmi
Serkâtib-i Hazret-i Şehriyârî Halid Ziya BOA, İ. EV, 50/38
176
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
177
Eğitim-Öğretim Faaliyetleri
BOA, HRT.h, 1167/1123
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
179
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
1
Haraççı Çiftlik-i Hümâyûnu’nda inşa edilen Naime Camii ve İlkokulu’nun açılış törenleri için lüzumlu eşyanın İstanbul’dan satın alınarak gönderilmesi Hazine-i Hâssa-i Şahane Emlâk-ı Hümâyûn İdaresi Aded: 5104 Numara: 4763 Emlâk-ı mahsusa-i cenab-ı padişahîde sâkin olan muhacirînin ihtiyacât-ı maddiye ve maneviyeleri şâyân buyurulmakda olan müsaadât-ı celîle-i cenab-ı şehinşahîye imtisâlen teʼmin ve istikmâl kılınmakda olup kaza-yı Erbaa dahilinde vâki‘ Haraççı Çiftlik-i Hümâyûnu’nda müberrât-ı celîle-i cenab-ı padişahîye ilâveten inşa ve Naime nam-ı âlîsi ile tevsîmi arz u istîzân üzerine şeref-sâdır olan irade-i seniyye-i cenab-ı cihanbânîden bulunan cami‘-i şerif ile mekteb-i İbtidâiyenin saye-i mehâsin-vâye-i hazret-i mülûkânede bu kere vâsıl-ı hüsn-i hitam olarak resm-i küşâdı icra olunacağı cihetle cami‘-i
şerif [ile] mekteb-i mezkûr için melfûf pusulada muharrer iki bin beş yüz kuruşluk eşyaya lüzum ve ihtiyac bulunduğu Kaza-i Erbaa Emlâk-ı Hümâyûn İdaresi’yle bi’l-muhabere anlaşılmış olduğundan eltâf vu inâyât-ı cenab-ı zıllullahîye ilâveten eşya-yı mezkûrenin dahi bi’l-mübâya‘a irsâli atebe-i ulyâ-yı cenab-ı padişahîye lede’l-arz ber-vech-i istîzân icra-yı icabına irade-i seniyye-i cenab-ı padişahî müteallik ve şeref-sudûr buyurularak mezkûr pusulanın iade kılındığı Mâbeyn-i Hümâyûn-ı Cenab-ı Mülûkâne Başkitabet-i Celîlesi’nden cevaben 25 Teşrîn-i Evvel sene [1]303 tarihiyle tebliğ ve izbâr buyurulmuş olduğundan hükm-i irade-i seniyyenin mezkûr şubeye bâ-tahrirat tebliği lüzumu tezekkür kılındı. Fî 30 Teşrîn-i Evvel sene [1]303 [11 Kasım 1887] (İmzalar) ***
180
Hazine-i Hâssa-i Şahane Tahrirat Kalemi Kaza-yı Erbaa Emlâk-ı Hümâyûn İdaresi’ne Haraççı Çiftlik-i Hümâyûnu’nda müberrât-ı celîle-i cenab-ı padişahîye ilâveten inşa ve Naime nam-ı âlîsi ile tevsîm olunan cami‘-i şerîf ile mekteb-i İbtidâiyenin resm-i küşâdı icra olunacağı cihetle lüzumu olan iki bin beş yüz kuruşluk eşyanın pusulasının gönderildiği vârid olan şukkanızda beyan ve iş‘âr olunması üzerine keyfiyet atebe-i ulyâ-yı cenab-ı şehinşahîden lede’l-istîzân bu bâbdaki eltâf u inâyât-ı seniyye-i cenab-ı tâcdârîye ilâveten eşya-yı mezkûrenin dahi bi’l-mübâya‘a irsâli hususuna irade-i seniyye-i cenab-ı Hilâfet-penâhî şeref-müte‘allik buyurularak iktizâsı hazinece derdest-i ifa bulunmuş olduğunun beyanıyla terkîm-i cevabnameye ibtidâr kılındı. Fî 27 Safer sene [1]305 / Fî 2 Teşrîn-i Sânî sene [1]303 [14 Kasım 1887] BOA, HH. THR, 329/41
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
181
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
182
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
2 Papazburgaz, İzzeddin ve Bahşayiş cami ve mekteplerinin tamiri / Mektep muallimlerinin yeni usulde eğitim ve öğretim vermeleri / Muallimlerin maaşlarının az olduğu, ancak başka muallim tayininin mümkün bulunmadığı / Yazı yazmayı bilmeyen Gelveri, Haraççı ve Sazlıbosna muallimlerinin talebeleri yazı bilgisinden mahrum bıraktıkları / Yeni muallim tayininin masraflı olması sebebiyle duruma çare olmak üzere Kılınçlı İmamı Hafız Halil Efendi’nin maaşına zam yapılarak muallim tayin edilmesi ve kendisine Hafız Mehmed Efendi’nin yardımcı olması / Mektepler Müfettişi Mehmed Efendi’nin yazı muallimliğinde bulundurulmak üzere maaşına zam yapılması Çatalca Emlâk-ı Hümâyûn İdaresi Aded 57 Hazine-i Hâssa-i Şahane Nezâret-i Celîlesi Cânib-i Sâmîsi’ne Ma‘rûz-ı bendeleridir, Mütekaddem 21 Kânûn-ı Sânî sene [1]305 tarihli ve yüz yirmi yedi numa-
ralı arîza-i çâkerânemizin melfûfu olan mektebler müfettişinin raporu suretinde mekteblerden bazılarının harab ve Papasbergos Mektebi’nin münhedim olduğu ve İzzeddin ve Bahşayiş Mektebleri muallimlerinin iktidarı olmadığı gösterilmiş olduğu beyan-ı âlîsiyle bu bâbda olan ma‘lumat ve mütalaâtın arz u iş‘ârı lüzumunu âmir cevaben şeref-vârid olan 29 Kânûn-ı Sânî sene [1]305 tarihli ve yüz yirmi dokuz numaralı emirname-i sâmî-i cenab-ı nezâret-penâhîlerinde emr u ferman buyurulmuş idi. Ma‘lum-ı âlî-i fahîmâneleri buyurulacağı vechile zikrolunan üç karye cami‘ ve mekteblerinin ber-mûceb-i irade-i seniyye-i cenab-ı cihanbânî tamir ve inşaatı zımnında bundan akdem i‘zâm buyurulan Dikran Kalfa ma‘rifetiyle keşfolunmuş vürûd edecek irade-i nezâret-penâhîlerine tevfikan icra-yı icabı tabii bulunmuşdur ve muallimînin iktidarsızlıklarına gelince; bunların fi’l-hakika usul-i cedid üzere tedrîse vukûf-ı tâmmeleri yok ise de zaten tahsisatlarının yüz yirmişer kuruşdan ibaret bulunmasından ve bu mikdar maaşla sıfat-ı matlûbeyi hâiz diğer muallimin celbi kâbil olamayacağı ve mevcud muallimîn ise davet olu-
183
narak mekteblerin tatil olunduğu zamanlarında Çatalca muallimlerinden usul-i cedidin tahsil ve ikmaliyle şehadetnâme istihsâl eylemeleri lüzumu bildirilmiş ve ol vechile çalışacakları derkâr bulunmuşdur. Binaenaleyh bunlarla beraber Gelveri, Haraççı ve Sazlıbosna muallimlerinin dahi matlûb vechile yazı yazamamakda ve şu sebeble şâkirdânının dahi yazı ilminden mahrum kalmakda bulundukları ve yazı için başkaca muallimler tayini küllî masrafa tevakkuf edeceği cihetle Mektebler Müfettişi Mehmed Said Efendi bendeleriyle görüşülerek bu bâbdaki mütalaa-i çâkerânemizin arz u istîzânına cürʼet kılındı. Şöyle ki, mevcudu on beş sıbyândan ibaret bulunan Kılınçlı-i Sagir Mektebi’ne karye-i mezbûr imamı Hafız Halil Efendi’nin maaşına yüz kuruş daha ilâve olunarak iki yüz yirmi kuruşa iblâğ olunmak ve mekteb-i mezkûrdan şehadetnamesini istihsâl etmiş olan Vidin muhacirlerinden on altı yaşında Hafız Mehmed Efendi’ye müfettiş-i mûmâileyhin terk edeceği otuz kuruş müezzinlik maaşının tahsisi halinde hem müezzinlik vazifesini ve hem de mûmâileyh İmam Halil Efendi’ye refakat ederek muallimliği dahi deruhde ve ida-
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
re edebilecekleri anlaşılmış ve şu halde şube dahilinde bulunan umum mektebler şâkirdânına yazı öğretmeklikle beraber emr-i tedrîse dahi nezâret etmek üzere zikrolunan Kılınçlı Muallimi Müfettiş-i mûmâileyh Mehmed Said Efendi’nin dört yüz kuruş maaşına bir şey zam olunmamak ve yalnız Çiftlik-i Hümâyûn hergelelerinden bir reʼsinin emaneten bâ-sened itâ ve bunun yem tayinâtı dahi verildiği suretde kendisinin daima seyyar bir halde bulundurulması münasib gibi mütalaa kılınmış ve keyfiyet nezd-i ma‘âlî-vefd-i cenab-ı nezâret-penâhîlerince dahi rehin-i tasvib ü tensib buyurulduğu takdirde ahali-i kurânın müdâvimi bulundukları dua-yı devam-ı ömr ü ikbâl ve tezâyüd-i şan-ı şevket ü iclâl-i tâcdârîye bir kat daha muvâzabetini isticlâba vesile olacağından bu bâbda şeref-sânih olacak emr u irade-i isabet-âde-i hidîv-i a‘zamîlerinin savb-ı çâkerânemize tebliğ ve izbârı bâbında ve kâtıbe-i ahvalde emr u ferman hazret-i veliyyü’l-emrindir. Fî 10 Muharrem sene [1]308 ve fî 13 Ağustos sene [1]306 [25 Ağustos 1890]
Müdür (Mühür)
Serkâtib (Mühür) ***
Şube dahilindeki mekâtib muallimlerinin ahvalinden ve bunların şâkirdâna matlûb derecede yazı ta‘limine muvaffak olamadıklarından bahisle Kılınçlı Muallimi ve Mekâtib Müfettişi Mehmed Efendi’nin maaş-ı hâlîsine bir şey zam edilmemek ve yalnız Çiftlik-i Hümâyûn hergelelerinden bir reʼsinin emaneten bâ-sened itâ ile yem ve tayinâtı verilmek ve daimî suretde seyyar bulunmak üzere umum mektebler şâkirdânının yazı muallimliğine tayini ve mûmâileyhin terk edeceği Kılınçlı Muallimliği’ne mezkûr Kılınçlı Karyesi İmamı Hafız Halil Efendi’nin maaşına yüz kuruş zammıyla iki yüz yirmi kuruşa bi’l-iblâğ nasbı ve müfettiş-i mûmâileyhden kalacak otuz kuruş müezzinlik maaşının mekteb-i mezkûrdan şehadetname ahz eden Hafız Mehmed Efendi’ye tahsisi ile muallim-i mûmâileyh refakatinde bulundurulması teʼmin-i maksada kâfi görüldüğünden istîzânı hâvî Çatalca Emlâk-ı Hümâyûn İdaresi’nin işbu tahriratı mütalaa olundu. Kılınçlı İmamı Hafız Halil Efendi’nin yüz kuruş zamm-ı maaşla muallim tayini ve refakatinde otuz kuruş müezzinlik maaşıyla Hafız Mehmed Efendi’nin istihdamı ve Müfettiş Mehmed Efendi’nin umum mekâtib müfettişlik ve yazı muallimliğinde bulundurulması münasib ise de mûmâileyhe yem ve tayinât itâsı muvâfık-ı maslahat görülemediğinden
184
vezâif-i mezkûreyi bu bâbda ihtiyâr edeceği masârıf kendisine aid olmak üzere yalnız maaş-ı hâlîsine yüz kuruş zam ile deruhdeye muvafakat eylediği halde ber-vech-i iş‘âr icrası ve netice-i keyfiyetin beyanı hakkında cevabname-i âlî tastîri lüzumu tezekkür kılındı. Fî 18 Teşrîn-i Evvel sene [1]306 [30 Ekim 1890] BOA, HH. THR, 329/60
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
185
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
3 Çatalca Sancağı’nda bulunan Gelveri ve Haraççı Çiftlikât-ı Hümâyûnu iptidai mekteplerinde hafızlıklarını bitiren Kırım ve Rumeli muhacir çocuklarının hafızlık törenlerinin Haraççı’daki Naime Camii ile Silivri’deki Pirî Mehmed Paşa Camii’nde yapılarak öğrencilere ödül olarak birer kat elbise ve hocalarıyla ihtiyaç sahiplerine de mahallî Emlâk-ı Hümâyûn gelirlerinden para verildiği Hazine-i Hâssa-i Şahane Emlâk-ı Hümâyûn İdaresi Aded 490 Çatalca Sancağı dahilinde vâki‘ Gelveri ve Haraççı Çiftlikât-ı Hümâyûnu’nda sâkin Kırım ve Rumeli muhacirleri çocuklarından Davud ve İlyas ve İbrahim Efendilerin mezkûr çiftliklerde bulunan mekteblerde Kurʼân-ı Kerim’i hıfza çalışarak bu kere bitirmiş olduklarından Pirî Mehmed Paşa ve Naime Cami‘-i şeriflerinde hıfz cemiyetlerinin icrası Çatalca Emlâk-ı Hümâyûn İdaresi’nden vârid olup melfûfuyla beraber arz u takdim kılınan 28 Şubat sene [1]307 tarihli tahriratda gösterilmiş olduğundan huffâz-ı mûmâileyhime em-
sali misillü birer kat elbise ile hocalarına vesair huffâz efendilerle bazı muhtacîn ve müstahıkkîne tevzi ve mûmâileyhimin it‘âm-ı ta‘âm masârıfına sarf ve itâ olunmak üzere mahallî Emlâk-ı Hümâyûn hâsılâtından sadaka-i şahane olmak üzere iki bin kuruşun itâsı atebe-i ulyâ-yı cenab-ı padişahîye lede’l-arz mûcebince irade-i seniyye-i padişahî şeref-müteallik buyurulduğu Mâbeyn-i Hümâyûn-ı Cenab-ı Mülûkâne Başkitabet-i Celîlesi’nden cevaben 15 Mart sene [1]308 tarihiyle tebliğ ve izbâr buyurulmuş olduğundan hükm-i irade-i seniyyenin Çatalca Emlâk-ı Hümâyûn İdaresi’ne tebliğ ve iş‘ârı ve kalemce dahi muamele-i mukteziyesinin ifası lüzumu tezekkür kılındı. Fî 22 Mart sene [1]308 [3 Nisan 1892] (İmzalar) BOA, HH. THR, 746/62
186
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
4 Çatalca sancağındaki Haraççı ve Gelveri Çiftlikât-ı Hümâyûnu iptidai mekteplerinde hafızlıklarını tamamlayan talebelerin Haraççı’da Naime Camii’nde ve Silivri’de Pirî Mehmed Paşa Camii’nde yapılan hafızlık töreninden ötürü Sultan II. Abdülhamid’e teşekkür edilip dualarda bulunulduğu Cenâb-ı menzilü’l-Kurʼân padişah-ı takva-perver ve şehinşah-ı mâ‘âlî-güster veli-nimet-i bî-minnetimiz veli-nimet-i âlem padişahımız efendimiz hazretlerini Hilâfet-i muazzama-i İslâmiye’de mâdâmü’l-hulvân kemâl-i muvaffakiyet ü afiyetle kâmrân buyursun, âmin. Emlâk-ı şahanelerinden Haraççı karyesinde meskûn muhacirîn kulları her dem birer türlü merhamet ü inâyet-i celîle-i şahaneleriyle garîk-ı lücce-i yemm-i meserret olmakda ve her gün hezâr gûne nevâzişle sezâvâr-ı ni‘am-ı şefkat ve zülâl-i merhamet-i seniyyeleri buyurulmakda olduğumuz gibi cümle-i müessesât-ı hayriye-i cenab-ı tâcdârîlerinden bulunan karyemiz Mekteb-i İbtidâîsinde hıfz-ı Kurʼân-ı azîmü’ş-şâna muvaffak olan Varna muhacirlerinden Hafız İbrahim Efendi’nin karyemizde mücerred ulüvv-i merhamet ü inâyet-i hazret-i zıllullahîle-
riyle inşa vü ihya olunan Naime Cami‘-i Şerifi’nde meʼmurların huzuruyla Hafız cemiyetinin icrasından ve bu suretle teşkil olunan cemiyet-i mukaddesede hatm-i şerifi istimâ‘ eylediğimizden dolayı müstağrak olduğumuz ni‘am-ı şâdî ve meserretle dua-yı bi’l-hayrı âlî-i hazret-i padişahî ref‘-i icabetgâh-ı cenab-ı kâdi’l-hâcât edilmiş ve henüz on iki yaşında yetim bulunan mûmâileyhin pek kalîl bir müddetde ve muvâcehe-i umumiyede kırâat-ı Kurʼân’a muvaffak olmasının müşâhedesi hâzırûnu cümleten eşk-i şâdîye müstağrak eylemiş olduğundan ve Ramazan-ı mağfiret-nişânda böyle bir emr-i hayrın karyemizde icrası fark-ı mübâhâtımızı i‘lâ ve atebe-i felek-mertebe-i hazret-i şehinşahîlerine karşı olan ubûdiyet-i kadime ve hakikiyemizi dü-bâlâ eylediğinden vird-i zebân-ı her zamanımız olan dua-yı deymûmiyet-i hazret-i zıllullahîleri tekrarıyla arz-ı şükraniyet ü mahmidete ictisâr eyleriz. Ol bâbda ve her halde emr u ferman hazret-i veliyyü’l-emrindir. Fî 24 Ramazan sene [1]309 ve fî 9 Nisan sene [1]308 [21 Nisan 1892] (Haraççı köyü imam, muhtar, ihtiyar meclisi ve ahaliden bazılarının mühürleri) ***
187
Çatalca Emlâk-ı Hümâyûnu İdaresi Aded 20 Hazine-i Hâssa-i Şahane Nezâret-i Celîlesi Cânib-i Sâmîsi’ne Ma‘rûz-ı bendeleridir, Fî 30 Mart sene [1]308 ve 2 Nisan sene minh tarihli ve sekiz ve dokuz numaralı emirname-i sâmî-i cenab-ı nezâret-penâhîleri mantûk-ı münîfi vechile emlâk-ı mahsusa-i cenab-ı padişahîden Haraççı ve Gelveri Çiftlikât-ı Hümâyûnu Mekâtib-i İbtidâiyesi’nde hıfz-ı Kurʼân-ı azîmü’ş-şân etmiş olan şâkirdândan İbrahim ve Davud ve İlyas Efendilerin bâ-irâde-i seniyye-i cenab-ı Hilâfet-penâhî Haraççı’da Naime Cami‘-i Şerifi’yle Silivri’de Pir[i] Mehmed Paşa Cami‘-i Şerifi’nde icra kılınmış olan Hafız cemiyet-i hayriyesinden dolayı da‘avât-ı hayr-âyât-ı hazret-i zıllullahî lisan-ı umumîden merfû‘-ı bârgâh-ı Rabbü’l-âlemîn edilerek umum cânibinden tanzim olunan teşekkürname nezâret-i celîle-i âsafânelerinden meʼmûren Silivri’ye i‘zâm buyurulan Emlâk-ı Hümâyûn Komisyonu Zabıt Kâtibi izzetli Mehmed Refik Efendi’ye tevdî‘an takdim kılındığı gibi Haraççı karyesi ahalisi tarafından itâ olunan teşekkürname dahi
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
leffen arz u takdim-i pîşgâh-ı âsafâneleri kılınmış olmağın ol bâbda ve kâtıbe-i ahvalde emr u ferman hazret-i men lehü’l-emrindir.
Fî 17 Şevval sene [1]309 ve fî 2 Mayıs sene [1]308 [14 Mayıs 1892] Müdür (Mühür)
Serkâtib (Mühür)
188
BOA, HH. THR, 746/68
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
5 Haraççı Çiftlik-i Hümâyûnu’nda inşa edilen Naime Camii’nin imamlık ve hatipliğine Şumnulu Hacı Hafız Osman Efendi, müezzinliğine Şumnulu Süleyman Efendi ve iptidai mektebi muallimliğine Vidinli Hafız Yusuf Efendi’nin tayin edildikleri Hazine-i Hâssa-i Şahane Nezâret-i Celîlesi’ne Devletli efendim hazretleri, Nefs-i Çatalca Sancağı dahilinde Haraççı Çiftlik-i Hümâyûnu’nda müberrât-ı celîle-i cenab-ı şehinşahîye ilâveten inşa olunan Naime Camiʻ-i Şerifi’nin imamet ve hitabetine şehrî yüz ve müezzinliğine otuz ve revgan-ı zeyt esmân-ı maktûʻası olarak otuz ve mekteb-i İbtidâiye muallimliğine yüz yirmi kuruş -ki, cemʻan iki yüz seksen kuruş- maaş tahsis ve itâsı hususuna bi’l-istîzân irade-i seniyye-i cenab-ı şehinşahî şeref-müteʻallik buyurulmuş olmağla mantûk-ı münîfi vechile ifayı muktezâsı şeref-vârid olan fî 9 Haziran sene [1]304 tarihli ve otuz bir numaralı emirname-i âlî-i cenab-ı nezâret-penâhîleriyle emr u ferman buyurulmuş, camiʻ-i şerif imamet ve hitabetine yüz kuruş şehriye ile Şumnulu Hacı Hafız Osman Efendi bin Hasan ve müezzinliğine otuz kuruş maaşla Şumnulu Süleyman Efendi bin Hacı Yahya ve mekteb-i İbtidâiye muallim-
liğine yüz yirmi kuruş maaşla Vidinli Hafız Yusuf Efendi bin Yakub fî 15 Haziran sene [1]304 tarihinden itibaren tayin kılınmış ve tarih-i mezkûrdan beri muhassesât-ı mezkûre itâ kılınmakda iken muallim-i mûmâileyh Hafız Yusuf Efendi’nin maaşına seksen kuruş zam ve ihsan buyurulduğu fî 28 Kânûn-ı Sânî sene [1]304 tarih ve yüz kırk numaralı emirname-i âlî-i devletleri ile emr [u] işʻâr buyurulduğundan mûmâileyhe üç yüz dört senesi Şubat’ından itibaren ikişer yüz kuruş itâ kılınmakda idüği fî 14 Ağustos sene [1]305 tarihli ve kırk dokuz numaralı emirname-i âlî-i cenab-ı nezâret-penâhîlerine cevaben arz u inhâya ictisâr kılınır. Ol bâbda emr u ferman hazret-i men lehü’l-emrindir. Fî 2 Muharrem sene [1]307 ve fî 17 Ağustos sene [1]305 [29 Ağustos 1889]
Müdür (Mühür)
Serkâtib (Mühür)
BOA, HH. THR, 329/51
189
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
6 Haraççı Köyü İptidai Mektebi’den diploma alarak hafız olan Hüseyin ve Emin Efendilere birer kat elbise ile hocalarına, diğer hafızlara ve ihtiyaç sahiplerine dağıtılmak ve cümlesine yemek yemeleri için 2.000 kuruşun kendi sadakası olarak harcanması hakkında Sultan II. Abdülhamid’in emri Hazine-i Hâssa-i Şahane Tahrirat Kalemi Çatalca Emlâk-ı Hümâyûn İdaresi’ne Haraççı Karyesi Mekteb-i İbtidâiyesi’nden şehadetname alarak hafız olan Hüseyin ve Emin Efendilere birer kat elbise ile hocalarına vesair huffâz ve muhtacîn ve müstehıkkîne tevzii ve cümlesinin itʻâmı için sadaka-i şahane olarak iki bin kuruşun sarf u itâsı ile hakkında irade-i seniyye-i cenab-ı Padişahî şeref-müteʻallik buyurulmuş ve işbu cemiyetde bulunmak üzere Hazine-i Hâssa-i Şahane Emlâk-ı Hümâyûn Komisyonu Başkâtibi izzetli Mehmed Refik Efendi iʻzâm kılınmış olmağla icra-yı icabı siyâkında tahrirat-ı mahsusa terkîm kılındı. 3 Mart sene [1]309 [15 Mart 1893] (İmzalar) BOA, HH. THR, 744/17
190
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
7 Çatalca Emlâk-ı Şahane Şubesi’ne bağlı Sazlıbosna köyü İptidai Mektebi öğrencilerinin Rumî 1310 yılı Mart başından Nisan sonuna değin iki aylık devamlarına ait liste Çatalca Emlâk-ı Hümâyûn Yedinci Şubesi’ne Merbût Sazlıbosna Karyesi Mekteb-i İbtidâî Şâkirdânının Üç yüz On Senesi Mart ve Nisan Aylarındaki Devamlarını Mübeyyin Cedveldir.
Aded
Esâmî ve Künye-i Şâkirdân
Mart
Nisan
Eyyâm-ı Ders
Eyyâm-ı Ders
Devam Seyyar Mektebler Müfettişi Mehmed Said Efendi
3
Muallim-i Mekteb el-Hac Süleyman Efendi
24
Terk
Devam
Mülâhazât
Terk
4 3
Îd-i Fıtr tatili
25
Sınıf-ı Râbiʻ 1
Osman Ağazâde İsmail Efendi
24
23
2
Mağdur
2
Köse Ömerzâde Nazif Efendi
24
23
2
“
3
Ahmed Ağazâde Ali Rıza Efendi
24
23
2
“
191
Dördüncü sene şâkirdânı
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
Sınıf-ı Sâlis 4
Mustafa Efendizâde Sadık Efendi
24
24
1
Nâ-mizac
5
Cemaleddin Ağazâde Abdülmecid Efendi
24
23
2
Mağdur
6
Fatma Hanım bint-i Mahmud Ağa
24
25
7
Düriye Hanım bint-i Hacı Nimetullah Efendi
24
25
8
Vasfiye Hanım bint-i Timur Ağa
24
25
9
Sıdıka Hanım bint-i Feyzullah Ağa
24
25
10
Ali Ağazâde Abdülhamid Efendi
22
11
Abdülvelizâde Tahsin Efendi
2
Üçüncü sene şâkirdânı
23
2
Nâ-mizac
24
23
2
“
2
Mağdur
Sınıf-ı Sânî 12
Naciye Hanım bint-i Abdülcabbar Ağa
24
25
13
Köse Ömerzâde Kâzım Efendi
24
25
14
Abdürrefi Ağazâde Şevket Efendi
24
23
15
Monla Abdullahzâde Akif Efendi
24
25
16
Abdürrefi Ağazâde Faik Efendi
24
25
17
İbrahim Ağazâde Halid Efendi
24
25
192
İkinci sene şâkirdânı
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
Sınıf-ı Evvel 18
Naciye Hanım bint-i Abdülcabbar Ağa
23
19
Şahende Hanım bint-i Abdullah Ağa
24
25
20
Zehra Hanım bint-i Numan Ağa
24
25
21
Zekiye Hanım bint-i Receb Ağa
24
25
22
Hasan Ağazâde Şükrü Efendi
24
25
23
Ülfet Hanım bint-i Abdülhay Ağa
19
24
Zemine Hanım bint-i Mustafa Ağa
24
25
25
Safiye Hanım bint-i Osman Ağa
24
25
26
Mümine Hanım bint-i Ahmed Ağa
24
25
193
1
5
25
25
Mağdure
Birinci sene şâkirdânı Nâ-mizac
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy Sınıf-ı Mülâzımîn 27
Müedda Hanım bint-i İbrahim Ağa
20
28
Abdülgaffar Ağazâde İsa Efendi
24
25
29
Abdullah Ağazâde Emin Efendi
24
25
30
Bekir Ağazâde Abdülaziz Efendi
24
25
31
İsmail Ağazâde Aziz Efendi
24
25
32
Fatma Hanım bint-i Numan Ağa
24
25
33
Cemaziye Hanım bint-i Hacı Bekir Ağa
24
25
34
Münire Hanım bint-i Timur Ağa
24
25
35
Hürmüz Hanım bint-i Mahmud Ağa
24
25
36
Fatma Hanım bint-i Abdülhay Ağa
21
37
Feyzullah Ağazâde Salim Efendi
24
25
38
Mustafa Efendizâde Ömer Efendi
24
25
39
Seyyid Gazi Ağazâde Hüseyin Efendi
20
40
Rebia Hanım bint-i Mustafa Ağa
24
25
41
Şahver Hanım bint-i Abdullah Ağa
24
25
42
Sıdıka Hanım bint-i İsmail Ağa
24
25
43
Sadet Hanım bint-i Abdülveli Ağa
24
25
44
Asiye Hanım bint-i İbrahim Ağa
24
25
45
İbrahim Ağazâde İsmail Efendi
24
25
46
Hacı Nimetullah Efendizâde Niyazi Efendi
24
25
47
Mustafa Ağazâde Raif Efendi
24
25
48
Mustafa Ağazâde Cafer Efendi
24
25
49
Nuriye Hanım bint-i Habibullah Ağa
24
25
50
Abdullah Ağazâde İsmail Efendi
24
25
51
Tahsin Ağazâde İsmail Hakkı Efendi
24
25
52
Esma Hanım bint-i Beypolat Ağa
24
25
53
Abdülkerim Ağazâde Nuri Efendi
24
25
194
4
3
4
25
25
25
Mağdur
Nâ-mizac
Nâ-mizac Sınıf-ı mülâzımîn
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
Çatalca Emlâk-ı Şahane Şubesi’ne merbût Sazlıbosna karyesi Mekteb-i İbtidâî şâkirdânının üç yüz on senesi şehr-i Mart ibtidâsından Nisan gâyetine değin iki aylık devamlarını mübeyyin işbu cedvel tanzim ve takdim kılındı. Fî gâye-i Nisan sene [1]310 [13 Nisan 1894] Muallim-i Mekteb-i mezkûr Süleyman BOA, HH. THR, 744/84
195
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
8 Kılınçlı, Gelveri, Bahşayiş, Haraççı, Sazlıbosna ve İzzeddin köylerindeki iptidai mektepleri öğrencilerine imtihanları sonucunda diplomalarının verilerek terfi sınıflarını gösteren imtihan cetveli, yazı varakaları ve devam jurnallerinin Çatalca Emlâk-ı Hümâyûn İdaresi’ne gönderildiği / Söz konusu öğrencilerin devam ve tahsillerindeki başarı takdire lâyık bulunarak müfettişle birlikte mektep muallimlerine duyulan memnuniyetin ifade edilmesi Hazine-i Hâssa-i Şahane Tahrirat Kalemi Çatalca Emlâk-ı Hümâyûn İdaresi’ne Kılınçlı ve Gelveri ve Bahşayiş ve Haraççı ve Sazlıbosna ve İzzeddin karyeleri mekâtib-i İbtidâiyesi şâkirdânının sene-i hâliye imtihanları ale’l-usul icra edilerek ikmal-i tahsil eden yirmi neferine icab eden şehadetnameler itâ ve terfi sınıflarını mübeyyin altı kıtʻa imtihan cedveli ve yazı varakalarıyla Mayıs ve Haziran mâhlarının altı kıtʻa devam jurnallerinin leffen tesyâr kılındığını mutazammın vârid olan 1 Temmuz sene [1]310 tarihli tahrirat ile melfûfâtı bi’l-mütalaa zikrolunan cedveller mündericatına nazaran şâkirdân-ı mûmâileyhimin hüsn-i devam ve tahsilleri anlaşılarak şâyân-ı takdir bulunmuş olduğundan müfettişe ve mekâtib-i mezbûre muallimlerine beyân-ı memnuniyet olunması siyâkında tahrirat-ı cevabiye terkîm kılındı. Fî 9 Safer sene [1]312 / Fî 31 Temmuz sene [1]310 [12 Ağustos 1894] BOA, HH. THR, 744/95
196
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
9 İzzeddin, Bahşayiş ve Papazburgaz köylerinde inşa edilecek cami ve mektebin temellerinin Çatalca mutasarrıfı ve nâibi efendi, Çekmece kaymakamı ve nâibi efendi ile hıfz cemiyeti için Çatalca’ya gelen Emlâk-ı Hümâyûn Komisyonu Başkâtibi Hafız Mehmed Refik Efendi, Mühendis Yüzbaşı Ali Rıza Efendi vs. zatların huzurunda atılarak tören yapılacağı Çatalca Emlâk-ı Hümâyûn İdaresi Aded 108 Hazine-i Hâssa-i Şahane Nezâret-i Celîlesi Cânib-i Sâmîsi’ne Maʻrûz-ı bendeleridir, İzzeddin ve Bahşayiş ve Papasbergos karyelerinde inşası muktezâ-yı irâde-i seniyyeden olup inşaları derdest bulunan cevâmiʻ-i şerife ile mekâtibin vazʻ-ı esasları zımnında Mühendis Safvet Efendi’nin vürûduna intizâr olunmuş ise de işlerinin kesreti cihetle gelemeyeceği anlaşıldığına ve müteahhidler ameleyi tedârük ile mahall-i inşaata gelerek sızlanmakda bulunmalarına mebnî saye-i maʻâlî-vâye-i hazret-i Padişahî’de önümüzdeki Pazar
günü atûfetli mutasarrıf beyefendi hazretleriyle faziletli nâib efendi ve Çekmece kaymakam ve nâibi ile hıfz cemiyeti için Çatalca’ya gelen Emlâk-ı Hümâyûn Komisyonu Başkâtibi izzetli Hafız Mehmed Refik Efendi ve zevât-ı saire huzurunda dua-yı bi’l-hayrı âlî-i hazret-i Hilâfet-penâhî’nin yad u tezkârıyla vazʻ-ı esasları resminin icrası ve temellerin mukaveleye muvafık suretde vazʻı zımnında Vezirli Baltalığı haritasını tanzim eylemekde olan Mühendis Yüzbaşı rifʻatli Ali Rıza Efendi’nin dahi ikmal-i ameliyat etdiği cihetle bi’lcelb bulundurulması kararlaştırılarak muktezâsının ifasına mübâderet kılınmış olduğunun berây-ı maʻlumat arzına mücâseret edilmiş olmağla ol bâbda emr u ferman hazret-i men lehü’l-emrindir. Fî 12 Rebîülâhir sene [1]312 ve fî 29 Eylül sene [1]310 [11 Ekim 1894]
Müdür (Mühür)
Serkâtib (Mühür)
BOA, HH. THR, 340/126
197
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
10 Haraççı İptidai Mektebi’nden diploma alarak hafızlıklarını tamamlayan dört efendinin Naime Camii’nde yapılacak “hıfz cemiyeti”ne katılmak üzere Emlâk-ı Hümâyûn Komisyonu Başkâtibi Hafız Mehmed Refik Efendi’nin görevlendirildiği Hazine-i Hâssa-i Şahane Tahrirat Kalemi Çatalca Emlâk-ı Hümâyûn İdaresi’ne Şeref-sâdır olan irâde-i seniyye-i mülûkâne mûcebince Haraççı Mekteb-i İbtidâîsi’nden bu sene şehadetname alarak hıfz-ı Kurʼân-ı Kerim’e muvaffak olan dört efendinin önümüzdeki hafta karye-i mezkûrede müessesât-ı hayriye-i cenab-ı padişahîden Naime Camiʻ-i Şerifi’nde icrası mukarrer olduğu haber verilen hıfz cemiyetinde hazır bulunmak üzere Emlâk-ı Hümâyûn Komisyonu Başkâtibi izzetli Hafız Mehmed Refik Efendi’nin ol tarafa iʻzâm kılındığı beyanıyla terkîm-i tahrirat-ı mahsusaya ibtidâr olundu. Fî 27 Eylül sene [1]310 [9 Ekim 1894] (İmzalar) BOA, HH. THR, 340/129
198
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
11 İzzeddin, Bahşayiş ve Papazburgaz köylerinde Sultan II. Abdülhamid’in emriyle inşa edilen cami ve mekteplerin temel atma törenlerinin devlet ileri gelenleri, askerî erkân ve halkın katılımıyla yapıldığı Çatalca Emlâk-ı Hümâyûn İdaresi Aded 114 Hazine-i Hâssa-i Şahane Nezâret-i Celîlesi Cânib-i Sâmîsi’ne Maʻrûz-ı bendeleridir, Cenab-ı Rabbü’l-âlemîn İmam-ı müslimîn ve Halife-i rûy-i zemin Padişah-ı diyanetperver ve Şehinşah-ı avâtıf-güster velinimet-i bî-minnetimiz veli-nimet-i âlem Padişahımız efendimiz hazretlerini ilâ yevmi’n-neşâd serîr-ârâ-yı şevket ü adl ü dâd buyursun, âmin. Memâlik-i Mahruse-i Şahanelerinin her
bilâd ve kurâsında saye-i saadet-sermaye-i hazret-i Hilâfet-penâhîlerinde aʻyün-i şükr ü mahmideti tenvîr etmekde olan müessesât-ı hayriye-i hazret-i zıllullahîlerine ilâveten Çatalca kazası dahilinde Emlâk-ı Hümâyûn’dan İzzeddin karyesiyle Çekmece-i Kebir kazasında kezâlik Emlâk-ı Şahane’den Bahşayiş ve Papasbergos karyelerinde müceddeden inşaları muktezâ-yı irâde-i umran-âde-i hazret-i cihanbânîlerinden bulunan cevâmiʻ-i şerife ve mekâtibin şehr-i cârî-i Rumî’nin ikincisine musâdif bugünkü Pazar günü Çatalca sancağı mutasarrıfı atûfetli beyefendi hazretleri ve faziletli nâib efendi ve erkân-ı hükûmet ve ümerâ ve zâbitân-ı askeriye ve Çekmece-i Kebir kaymakam bey ve nâib ve müftüsü efendiler ve nezâret-i celîleleri Emlâk-ı Hümâyûn Komisyonu Başkâtibi izzetli Hafız Mehmed Refik Efendi ve Emlâk-ı Hümâyûn mühendislerinden Yüzbaşı rifʻatli Ali Rıza Efendiler ile heyʼet-i çâkerânemiz birlik-
199
de kurâ-yı mezkûreye azimetle müşâr ve mûmâileyhim ile karye ahalisi ve mekteb şâkirdânı saf-beste-i ihtiram oldukları halde Çatalca Mekteb-i İdadisi ve kurâyı mezkûre muallim ve imamı efendiler tarafından gayet beliğ edʻiye-i mefrûza-i hazret-i Hilâfet-penâhî kıraat ve hazırûn tarafından âmin dua-yı vacibü’l-edası îsâl-i kabulgâh-ı cenab-ı Rabbü’l-izzet kılınması akîbinde cümle tarafından âvâz-ı bülend ile: “Padişah’ım çok yaşa!” dürûd-ı icabet-nümûdu üç defa yad ü tekrar ve kurbanlar zebhiyle cevâmiʻ-i şerif ile mekâtib-i mezkûrenin vazʻ-ı esasları resmi icra kılınarak müstaʻînen bi-tevfikihî teâlâ inşaata bedʼ ü mübâşeret etdirilmiş ve cümlenin kalbi eltâf-ı celîle-i hazret-i şehriyârî ile meşhûn olduğu halde muʻâvedet olunmuş olduğu kemal-i mesârr u şükran-ı bî-şümâr ile arz u beyana mücâseret kılınmış olmağın ol bâbda ve her halde emr u ferman hazret-i men lehü’l-emrindir.
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
Fî 15 Rebîülâhir sene [1]312 ve fî 2 Teşrîn-i Evvel sene [1]310 [14 Ekim 1894]
Müdür (Mühür)
Serkâtib (Mühür)
Emlâk’e, fî 3 Teşrîn-i Evvel sene [1]310 [15 Ekim 1894] Müessesât-ı hazret-i Hilâfet-penâhî’ye ilâveten İzzeddin ve Bahşayiş ve Papasbergos karyelerinde inşası irâde-i seniyye-i hazret-i Padişahî iktizâsından bulunan cevâmiʻ-i şerife ve mekâtibin vazʻ-ı esasları resminin suret-i icrası tafsilâtına ve bu vesile ile edʻiye-i hayriye-i hazret-i şehriyârî yad ü tekrar kılındığına dair Çatalca Emlâk-ı Hümâyûn İdaresi’nden vârid olan işbu tahrirat bi’l-mütalaa inşaatın hitamından evvel keyfiyetin atebe-i ulyâ-yı cenab-ı Padişahî’ye arzı rehin olmadığı halde kalemce hıfzı lüzumu tezekkür kılındı. Fî 12 Teşrîn-i Evvel sene [1]310 [24 Ekim 1894] (İmzalar) BOA, HH. THR, 340/127
200
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
12 Bahşayiş Çiftliği’nde iskân edilen Kırım muhacirlerinin dinî akideleriyle eğitim-öğretimlerinin temini ve beş vakit namazın edası için inşa edilen cami ve mekteplerin muallim, imam ve müezzinlerine tahsis edilen maaşlarının ödendiği, öğrencilere ücretsiz Kurʼân-ı Kerim, kitaplar, risaleler ile kâğıt ve kalemler verildiği, ahalinin cehaletten kurtarılması için her türlü kolaylık ve yardımın sağlandığı / Rumeli muhacirlerinden olup ilim ve maarif erbabından Bahşayiş köyü muallimi ve aynı zamanda imam vekili ve hatibi olan Hacı Mustafa Efendi’yi köy ahalisi istemeyip yerine İzzeddin köyünden Kırımlı Mehmed Efendi’yi imam ve muallim seçtiklerinden Mustafa Efendi’nin başka bir köy mektebi muallim ve imamıyla becayiş ettirilmesi
Çatalca Emlâk-ı Hümâyûn İdaresi Aded 73 Hazine-i Hâssa-i Şahane Nezâret-i Celîlesi Cânib-i Sâmîsi’ne Maʻrûz-ı bendeleridir, Saye-i merâhim-vâye-i hazret-i Padişahî’de Bahşayiş Çiftlik-i Hümâyûnu’nda meskûn Kırım muhacirlerinin idare-i acizîde bulunan diğer altı karye ahalisi misillü akâid-i diniyeleriyle maarifin tahsili ve salât-ı mefrûzanın edası için taraf-ı eşref-i mülûkâneden her karyede inşa olunan cevâmiʻ-i şerife ve mekteblerin muallim ve eimmesiyle müezzinlerin bâ-irâde-i seniyye tahsis olunan maaşâtı müstahıklarına itâ olunduğu ve etfâle taʻlîm ve tedrîs olunan mesâhif-i şerife ve kütüb ve resâil-i saire ile kâğıd ve kalem dahi meccânen verilip mekâtibin terakkîsiyle ahalinin cehaletden kurtarılması zımnında ve hususât-ı sairede idareden icab eden her türlü teshîlât ve muʻâvenât kemâ-yeliku ifa edilmekde ve usul-i cedîdeye aşina olduğu bi’l-imtihan tebeyyün eden ve mahkeme-i şerʻiyyece
201
de imamet ve hitabetleri şerʻan tasdik olunan imam ve muallimler şimdiye kadar idare-i acizîce bi’l-intihâb makam-ı sâmî-i nezâret-penâhîlerinden tayin buyurulmakda olup bu cümleden olan Bahşayiş muallimi ve imam vekili Rumeli muhacirlerinden ve erbab-ı ilim ve maarifden el-Hac Hafız Mustafa Efendi altı seneden beri hüsn-i idare ve ifa eylemekde olduğu mekteb muallimliğinde ve imamet ve hitabet vazifesinde bir gûne kusur ve noksanı olmadığı halde Bahşayiş ahalisi güya mûmâileyhin hüsn-i rızasıyla istifa etdiğinden yerine İzzeddin karyeli Kırımlı Mehmed Efendi’yi imam ve muallim nasb eylediklerinden bahisle Eylül ibtidâsından itibaren mûmâileyh Hacı Hafız Mustafa Efendi’nin kaydının terkîniyle tayin eyledikleri Mehmed Efendi’nin kaydolunması muhtar mühr-i resmîsi ve azâdan Ali ve İbrahim ve Rıza mühürleriyle ve korucu marifetiyle idareye gönderdikleri varakada beyan olunmuş ve mektebin baʻde’l-imtihan küşâdı mevsimi hulûl etmekle küşâdı zımnında mektebler müfettişi bendelerinin Bahşayiş’e azîmetinde ahali-i merkûme bu yolda ısrar etmekle beraber muallim-i mûmâi-
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
leyh Hacı Hafız Mustafa Efendi aleyhinde sû-i muamelede bulunmuş olmalarından esbâb-ı mûcibesi mûmâileyh Hacı Hafız Efendi’den lede’s-sual tahriren verdiği cevabda kendisi hiçbir vakit istifa etmeyip hakkında vuku bulan sû-i muamelenin mukaddemâ Çatalca Meclis-i İdare azâsından şimdi Bahşayiş’de bulunan Kırımlı İbrahim Efendi’nin eser-i teşvikinden ileri gelip mektebin küşadına fiʻlen müdahale ve menʻ ile kendisine hakaret etmekde olduklarını ifade etmiş olmasına ve ahali-i merkûmenin öteden beri idareye karşı vâkiʻ olan harekât-ı hod-serâneleriyle bunca eltâf-ı seniyyeyi takdir etmeyerek bu bâbda mütecâsir oldukları küstahâne muameleleriyle beraber mûmâileyh İbrahim Efendi’nin hempasından hod be-hod getirdikleri muallime maaş itâsını muhtarları Molla Hüseyin bugün idareye gelip bir tavr-ı âmirâne ile taleb etmiş ise de muallimlerin azl ü nasbı ahaliye aid olmayıp hususan tayin eyledikleri muallimin diğer karyeler mektebleri şâkirdânından ders alacak derecede ehliyetsiz olduğundan bu iddialarının tervîci gayr-ı kâbil olduğu gibi Muallim Hacı Hafız Mustafa Efendi’nin ulûm-ı Arabiye’den meʼzun ve
müsin olmasıyla beraber kesîrü’l-ıyâl olup idare-i acizânemizce maʻlum olan hâli daima ulü’l-emre itaat ve ferâizin edasıyla menâhîden mücânebet için nasihatden geri kalmadığından kendisinin bi-gayrı hakkın azl ü tebdili tecvîz görülemeyeceğine ve ahali-i merkûmenin bu hareketi mektebin terakkîsine mâniʻ ve emsaline sû-i sirayeti mûcib olacağına nazaran idare-i acizîce bu bâbda edilecek muamelenin emr u işʻâr buyurulması bâbında ve her halde emr u ferman hazret-i men lehü’l-emrindir. Fî 20 Cemaziyelevvel sene [1]315 ve fî 5 Teşrîn-i Evvel sene [1]313 [17 Ekim 1897]
Müdür (Mühür)
Serkâtib (Mühür)
***
202
Hazine-i Hâssa-i Şahane Tahrirat Kalemi Çatalca Emlâk-ı Hümâyûn İdaresi’ne 5 Teşrîn-i Evvel sene [1]313 tarihli ve yetmiş üç numaralı tahriratınıza cevabdır: Bahşayiş Karyesi Muallimi Hacı Mustafa Efendi’ye karye ahalisi istemedikleri halde icra-yı meʼmuriyet etdirilmesi münasib olamayacağından mûmâileyhin diğer bir karye mektebi muallimiyle becayişinin icrası siyâkında tahrirat-ı mahsusa terkîm kılındı. 25 Teşrîn-i Sânî sene [1]313 [7 Aralık 1897] BOA, HH. THR, 354/26
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
203
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
13 Hadımköy’de inşa edilen mektebin muallimliğine 142,5 kuruş maaşla köy imamı Said Efendi’nin ve muallim muavinliğine 95 kuruş maaşla askerî rüştiyeden ihraç edilen Fuad Efendi’nin tayin edildikleri Hazine-i Hâssa-i Şahane Tahrirat Kalemi Çatalca Emlâk-ı Hümâyûn İdaresi’ne 31 Mart sene [1]315 tarihli ve on numaralı tahrirata cevabdır: Hadımköyü’nde inşa olunan mektebin muallimliğine yüz kırk iki buçuk kuruş maaşla karye-i mezkûre imamı Said Efendi’nin ve muallim muavinliğine dahi doksan beş kuruş maaşla rüşdiye-i askeriyeden muhrec Fuad Efendi’nin tayinleri hazinece de münasib görünmüş olduğundan ber-vech-i işʻâr icra-yı icabıyla mûmâileyhimânın tahlif ve terceme-i hal varakalarının hazineye tesyârı siyâkında tahrirat terkîm kılındı. 20 Mayıs sene [1]315 [1 Haziran 1899] (İmzalar) BOA, HH. THR, 354/34
204
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
14 Hadımköy’de inşa edilen mektebin ek binalarından olan iki adet dükkânın kira bedelinin Hazine-i Hâssa-i Şahane’ye ait olduğu Hazine-i Hâssa-i Şahane Tahrirat Kalemi Çatalca Emlâk-ı Hümâyûn İdaresi’ne Müberrât-ı seniyye-i mülûkâneye ilâveten Hadımköyü’nde inşa olunan mekteb merbûtâtından iki bâb dükkânın icar olunduğundan bahisle bedel-i icarının emlâk-ı seniyye vâridâtı meyânında tahakkuk etdirilmesi istifsârını havi vârid olan 31 Mart sene [1]315 tarihli ve on bir numaralı tahriratınız mütalaa olundu. Mekteb-i mezkûrun emr-i idaresi bâ-irade-i seniyye-i cenab-ı Padişahî hazineye muhavvel olmasına mebnî masârıf ve vâridâtının da hazineye aidiyeti tabii görülmekle bedelât-ı icariyenin ber-vech-i işʻâr tahakkuk etdirilmesi siyâkında cevabname terkîm kılındı. Ol bâbda. 23 Mayıs sene [1]315 [4 Haziran 1899] (İmzalar) BOA, HH. THR, 354/35
205
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
15
Kırım muhacirlerinden olan Sazlıbosna köyü imamı ve muallimi Hacı Süleyman Efendi’nin aile fertleri kalabalık bulunduğu, maaşından başka geçim vasıtası olmadığı ve okuldaki öğrencilerin eğitim ve terbiyesine olağanüstü gayretinden dolayı maaşına zam yapılması Çatalca Emlâk-ı Hümâyûn İdaresi Aded 2 Hazine-i Hâssa-i Şahane Nezâret-i Celîlesi Cânib-i Sâmîsi’ne
Maʻrûz-ı bendeleridir, Sazlıbosna Camiʻ-i Şerifi imamının vefatıyla yerine imam ve muallim tayin olunan Hacı Süleyman Efendi’ye imamet ve hitabet için idare-i acizîden verilen yüz kuruşdan kırk yedi buçuk kuruşun katʻ ile müteveffânın mahdûmlarına itâsı ve mûmâileyh Hacı Süleyman Efendi’nin saʻy ü gayretine mukabil muallimlik maaşına da ileride zam icra olunacağı fî 1 Temmuz sene [1]315 tarihli ve otuz beş numaralı emirname-i âlî-i nezâret-penâhîlerinde emr u ferman buyurulmuş olmakdan naşi tarih-i mezkûrdan beri mûmâileyh Hacı Süleyman Efendi imamet için elli iki buçuk
ve muallimlik maaşı olan yüz yirmi kuruş ki cemʻan yüz yetmiş iki buçuk kuruşla kalmış ve mûmâileyh Kırım muhacirlerinden olup kesîrü’l-ıyâl bulunduğu ve maaşından gayrı medâr-ı taʻayyüşü olmadığı ve mektebde mevcud olan seksen nefer şâkirdânın hüsn-i taʻlim ve terbiyesinde altı seneden beri görülen saʻy ü gayretiyle mekteb-i mezkûr diğer mekteblerden ileride bulunduğu ve imamet ve hitabet vazifelerini kendisi ifaya devam etmekde bulunduğu cihetle maʻlum olan saʻy ü gayretine ve ihtiyac-ı hâzırasına merhameten muallimlik maaşına yetmiş kuruşun zammı fî 2 Eylül sene [1]315 tarihli ve yetmiş dokuz numaralı arîza-i çâkerânemizle arz olunmuş ise de el-ân emr-i âlî-i nezâret-penâhîleri şeref-zuhur etmemiş ve mûmâileyh aşırı derecede zaruret hal[in]de bulunup bu halde bırakılması nezd-i âlî-i nezâret-penâhîlerinde tecvîz buyurulmayacağı gibi mûmâileyhin tebdili halinde muallimlik hizmetini bu maaşla ifa ve idare edebilir akran ve emsali bulunmak müşkil bulunduğu muhât-ı ilm-i sâmî-i cenab-ı nezâret-penâhîleri buyuruldukda mûmâileyhin arz-ı sâbık vechile zamm-ı maaşına müsaade buyurulması bâbında ve her halde emr u ferman hazret-i men lehü’l-emrindir.
206
Fî 17 Zilkade sene [1]317 ve fî 5 Mart sene [1]316 [18 Mart 1900]
Müdür (Mühür)
Serkâtib (Mühür) ***
Hazine-i Hâssa-i Şahane Tahrirat Kalemi Çatalca Emlâk-ı Hümâyûn İdaresi’ne 5 Mart sene [1]316 tarihli ve iki numaralı tahriratınızda verilen tafsilâta nazaran Sazlıbosna karyesi imamı ve muallimi Hacı Süleyman Efendi’nin muallimlik maaşının şimdilik otuz kuruş zammıyla yüz elli kuruşa iblâğı münasib görülerek icabı icra kılınmış olmağla oraca da ifa-yı muktezâsı siyâkında tahrirat-ı mahsusa terkîm kılındı. Fî 22 Nisan sene [1]316 [5 Nisan 1900] (İmzalar) BOA, HH. THR, 354/37
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
207
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
16 Sazlıbosna Köyü İptidai Mektebi Muallimi Mecid Efendi’nin görevini güzel bir şekilde yerine getirdiğinden ötürü emsallerine nazaran düşük olan maaşına zam yapılmasına izin verilmesi Hazine-i Hâssa-i Şahane Tahrirat Kalemi Arz Çatalca Emlâk-ı Hümâyûn İdaresi’ne merbût Sazlıbosna karyesi Mekteb-i İbtidâîsi Muallimi Mecid Efendi’nin hüsn-i ifa-yı vezâif emrinde mesaisi müşâhid olarak âtıfet-i seniyye-i cenab-ı mülkdarîye sezavâr bulunmuş olduğundan emsaline nisbeten dûn olan yüz otuz bir kuruş maaşının iki yüz kuruşa iblâğıyla sâye-i lütuf-vâye-i hazret-i Padişahî’de istihsâlini mürûriyeti makrûn-ı müsaade-i seniyye-i cenab-ı Hilâfet-penâhî buyurulur ise mantûk-ı celiline tevfik-i hareket olunacağı muhât-ı ilm-i âlî buyuruldukda. Fî 16 Teşrîn-i Sânî sene [1]322 [29 Kasım 1906] (İmzalar) BOA, HH. THR, 354/57
208
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
17 Arnavutköy’de Sultan II. Bayezid Vakfı’ndan 1.000 kuruş kıymetindeki arsaya kıymeti nispetinde yıllık 10 kuruş icare-i zemin tahsisle bir adet Rum mektebi inşasına Sultan Mehmed Reşad tarafından izin verildiği Daire-i Sadâret Tahrirat Kalemi Adliye Mezâhib ve Maarif, Evkâf-ı Hümâyûn ve Dahiliye Nezâret-i Celîle ve Aliyyelerine Çatalca sancağının Arnavud karyesinde cennet-mekân Sultan Bayezid Han-ı Velî hazretleri Vakfı’ndan bin kuruş kıymetinde olan arsaya kıymeti nisbetinde senevî on kuruş icâre-i zemin tahsis ve hitâm-ı inşasıyla küşâdında Maarif-i Umumiye Nizamnamesi’nin madde-i mahsusasıyla Dersaadet ve Tevâbii Rum Patrikhanesi hakkındaki mukarrerât-ı ahîre ahkâmına riayet olunmak üzere bir bâb Rum mektebi inşası için ruhsat itâsı hususuna 24 Teşrîn-i Evvel sene [1]325 tarihli ve 736 numaralı tezkere-i aliyyeleri üzerine Şura-yı Devlet kararıyla bi’l-istîzân irade-i seniyye-i cenab-ı padişahî şeref-sudûr [Maarif: buyurularak tasdîr olunan emr-i âlî leffen isrâ ve nezâret-i müşârunileyhâ ile Evkâf-ı Hümâyûn ve Dahiliye Nezâret-i Aliyyelerine tebligât icra kılınmış olmağla iktizâsının ifasına himmet; Evkâf, Dahiliye: buyurularak tasdîr olunan emr-i âlî Ma-
arif Nezâret-i Aliyyesi’ne isrâ ve Adliye Mezâhib ve Dahiliye Nezâret-i Aliyyesi’ne tebligât icra kılınmış olmağla iktizâsının ifasına himmet] buyurularak takdir olunan emr-i âlî Maarif Nezâret-i Aliyyesi’ne isrâ ve Evkâf-ı Hümâyûn ve Dahiliye Nezâret-i Aliyyelerine tebligât icra kılınmış olmağla iktizâsının ifasına himmet. 8 Zilhicce sene [1]327 / 8 Kânûn-ı Evvel sene [1]325 [21 Aralık 1909] BOA, BEO, 3680/275948
Sultan Mehmed Reşad
209
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
18 Ahalisi tamamen Rum cemaatinden meydana gelen ve 165 hanede 1.100 nüfustan fazla olan Çatalca’ya bağlı Arnavutköy’de Sultan II. Bayezid Han Vakfı’na ait arsaya Rum erkek ve kız çocukları için masrafları kilise sandığından karşılanmak üzere mektep inşasına padişahın iradesiyle ruhsat verildiği Mazbata Çatalca sancağının Arnavud karyesinde Rum cemaati etfâl zükûr ve inâsı için müceddeden bir bâb mekteb inşasına ruhsat itâsı hakkında Rum Patrikliği’nden vuku bulan istidʻâ üzerine icra kılınan tahkikatı hâvî evrakın takdimini mutazammın Adliye ve Mezâhib Nezâreti’nin 22 Şevval sene [1]327 tarihli ve yedi yüz otuz altı numaralı tezkeresi ve melfûfâtı Divan-ı Hümâyûn Kalemi’nin müzekkeresiyle Şura-yı Devlet’e havale buyurulmağla Maliye ve Nafia ve Maarif Dairesi’nde kıraat olundu. Meallerine nazaran karye-i mezbûrede inşası istenilen mektebin müşrif-i harab olan kadim mektebe kırk arşın mesafede kâin ve cennet-mekân Sultan Bayezid-i Velî Han Vakfı’ndan bin kuruş kıymetinde olan arsa üzerine inşasına başlanıp kârgir olan kısm-ı tahtânîsinin nısfı ikmâl olunduğu ve mezkûr mektebin ahşab
olacak olan kısm-ı fevkânîsi ile beraber mecmûʻu tûlen on altı ve arzan on üç ve irtifâʻan on zirâʻ vüsʻatinde olarak inşa ve sarfı iktizâ eden üç yüz altından nısfı kilise sandığında mevcud olup nısf-ı diğerinin dahi yine kilise vâridâtından tesviye edilmek üzere istikrâz suretiyle tedarük ve ifa olunacağı ve karye-i merkûme ahalisi kâmilen cemaat-ı mezkûreye mensub ve yüz altmış beş hanede bin yüz nüfusu mütecâviz olarak mektebin inşasında hâlen ve mevkien mahzur olmadığı ve zikrolunan mektebin ruhsat-ı resmiye istihsâl olunmaksızın inşasına başlanılması hilâf-ı usul olmak cihetiyle menʻi ve karar-ı müttehazı mûcebince bu bâbda gaflet ve müsamahaları görülen meʼmurîn hakkında tedkikât icrasıyla neticesinin işʻârı hususunun mahalline tebliğ kılındığı anlaşılmışdır. İcabı lede’l-müzâkere işʻârât ve tahkikât-ı vâkıʻa muvafık-ı usul ve emsâl bulunmuş ve nezâret-i müşârunileyâca bu bâbda vâkiʻ olduğu anlaşılan tebligât üzerine alınacak cevaba göre gaflet ve müsamahaları görülen meʼmurîn hakkında muamele-i lâzıme ifası tabii bulunmuş olduğundan Divan-ı Hümâyûn Kalemi’nden yazılan müzekkere dahi gösterildiği vechile hakan-ı müşârunileyh vakfından olup mekteb yapılacak olan mezkûr arsa için kıymeti nisbetinde karar-ı mahsusuna tevfikan senevî on kuruş icâre-i zemin
210
tahsis olunmak ve hitâm-ı inşasıyla küşâdında Maarif-i Umumiye Nizamnamesi’nin yüz yirmi dokuzuncu maddesiyle Dersaadet ve Tevâbii Rum Patrikhanesi hakkındaki mukarrerât-ı ahîre ahkâmına riayet kılınmak üzere mezkûr mektebin ebʻâd-ı muharrerede inşasına bi’l-istîzân irade-i seniyye-i hazret-i padişahî müteʻallik ve şeref-sudûr buyurulduğu halde kuyûd-ı lâzıme ve muʻtâdenin derciyle ruhsatı hâvî emr-i âlî ısdârı hususunun Divan-ı Hümâyûn Kalemi’ne havalesi ve Adliye ve Mezâhib ve Evkâf-ı Hümâyûn ve Maarif Nezâretlerine de maʻlumât itâsı tezekkür ve keşif defteri ile resim ve harita leffen takdim kılındı. Fî 24 Zilkade sene [1]327 / Fî 25 Teşrîn-i Sânî sene [1]325 [8 Aralık 1909] (İmzalar) BOA, ŞD. ML. NF, 1947/12 ***
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
Bâbıâli Daire-i Sadâret-i Uzmâ Meclis-i Vükelâ ve Maʻrûzât Kalemi 2460 Atûfetli efendim hazretleri Adliye ve Mezâhib Nezâreti’nin tezkere-i muhavvelesi üzerine Şura-yı Devlet Maliye ve Nafia ve Maarif Dairesi’nden tanzim ve melfuflarıyla arz u takdim kılınan mazbatada dermeyân olunduğu vechile Çatalca sancağının Arnavud karyesinde cennet-mekân Sultan Bayezid-i Velî Han hazretleri Vakfı’ndan bin kuruş kıymetinde olan arsaya Rum cemaati etfâl-i zükûr ve inâsı için tûlen on altı ve arzan on üç ve irtifâʻan on zirâʻ vüsʻatinde olarak müceddeden bir bâb mekteb inşasında bir gûne mahzur olmadığı anlaşılmasına binâen mekteb yapılacak olan mezkûr arsa için kıymeti nisbetinde karar-ı mahsusuna tevfikan senevî on kuruş icâre-i zemin tahsis olunmak ve hitâm-ı inşasıyla küşâdında Maarif-i Umumiye Nizamnamesi’nin madde-i mahsusasıyla Dersaadet ve Tevâbii Rum Patrikhanesi hakkındaki mukarrerât-ı ahire ahkâmına riayet olunmak üzere zikrolunan mektebin ebʻâd-ı muharrerede inşası zımnında ruhsatı hâvî emr-i âlî ısdârı hususunun Divan-ı Hümâyûn Kalemi’ne havalesi ve nezâret-i
211
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
müşârunileyhâ ile Evkâf-ı Hümâyûn ve Maarif Nezâretlerine maʻlumât itâsı hususunda irâde-i s eniyye-i cenâb-ı padişahî ne vechile şeref-sünûh ve sudûr buyurulur ise mantûk-ı âlîsi infaz edileceği beyanıyla tezkere-i senâverî terkim kılındı efendim. Fî 30 Zilkade sene [1]327 / Fî Teşrîn-i Sânî sene [1]325 [13 Aralık 1909] Sadrıazam (İmza) Maʻrûz-ı çâker-i kemîneleridir, Resîde-i dest-i taʻzîm olup melfuflarıyla beraber mantûk-ı âlî buyurulan işbu tezkere-i sâmiye-i Sadâret-penâhîleri üzerine mûcebince irâde-i seniyye-i cenab-ı padişahî şeref-müteallik buyurulmuş olmağla ol bâbda emr u ferman hazret-i veliyyü’l-emrindir. Fî 1 Zilhicce sene [1]327 / Fî 1 Kânûn-ı Evvel sene [1]325 [14 Aralık 1909] Serkâtib-i Hazret-i Şehriyârî Halid Ziya BOA, İ. AZN, 92/3 ***
212
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
Dahiliye Nezâreti Muhaberât-ı Umumiye Dairesi Şube 1 Çatalca Mutasarrıflığı’na Arnavud karyesinde cennet-mekân Sultan Bayezid Han-ı Velî hazretleri Vakfı’ndan bin kuruş kıymetinde olan arsaya kıymeti nisbetinde senevî on kuruş icâre-i zemin tahsis ve hitâm-ı inşasıyla küşâdında Maarif-i Umumiye Nizamnamesi’nin madde-i mahsusasıyla Dersaadet ve Tevâbii Rum Patrikhanesi hakkındaki mukarrerât-ı ahire ahkâmına riayet olunmak üzere bir bâb Rum mektebi inşası için ruhsat itâsı hususunda Adliye ve Mezâhib Nezâret-i Celîlesi’nden vuku bulan işʻâr ve Şura-yı Devletçe verilen karar üzerine bi’l-istîzân irâde-i seniyye-i hazret-i padişahî şeref-sudûr buyurularak tasdîr olunan emr-i âlî Maarif Nezâret-i Aliyyesi’ne isrâ ve Adliye ve Mezâhib ve Evkâf-ı Hümâyûn Nezâretlerine de tebligât icra edildiği bâ-tezkere-i sâmiye izbâr buyurulmuşdur. Ol bâbda. Fî 16 Kânûn-ı Evvel sene [1]325 [29 Aralık 1909] BOA, DH-MUİ, 49-1/7
213
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
214
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
Arnavutköy’de Rum cemaati erkek ve kız çocukları için yapılacak mektebin planları
215
İdarî ve Hukukî Meseleler
BOA, HRT.h, 1167/1123
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
217
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
1 İstanbul Rum Patrikliği’ne bağlı olan Terkos ve Tevâbii Rum Metropolidi Rahip Samoil’in görevine bazı kilise papazları ve vekillerinin karışmaması Şürûtu mûcebince hüküm buyuruldu. Devletli merhametli sultanım hazretleri sağ olsun Bu kulları İstanbul ve tevâbiʻi Rum patriği olup patrikliğime dahil Terkos ve Tevâbiʻi Metropolidi Samoil nam rahib yedinde olan berat-ı âlîşân şürûtunda “metpopolidliğine ve kilise ve manastırlarına müteʻallik bağ, bağçe ve çiftlik vesair kiliselerine vakıf olan emlâk u eşyalarına ve zabt u tasarruflarına müdahale olunmayıp ve kilise ve manastırlarına nasb eylediği papasların ve vekillerin muhasebelerin gördükde ve azl [ü] nasb eyledikde âhardan müdahale olunmaya” deyü musarrah olup metropolid-i merkûmun taht-ı iltizâmında
olan bazı kilise papasları ve vekilleri hesab vermeden imtinâʻ ve rüsûm-ı mîrîyi ekl ve gadr sevdasında olmalarıyla devletli sultanımdan mercûdur ki, şürûtları Piskopos Mukâtaası Kalemi’nden derkenar ve mesfûrların muhasebelerin görüp hilâf-ı şürût-ı berat-ı âlîşân taʻaddîleri menʻ u defʻ olunmak bâbında emr u ferman devletli merhametli sultanım hazretlerinindir. Bende Baniklos Patrik-i İstanbul-ı Rum hâlâ
Şürûtu görüle “Terkos ve Tevâbiʻi Metropolidliği İstanbul Rum patriği iltizâmına dahil ve Samoil nâm rahibin üzerinde olup metropolidliğine ve kilise ve manastırlarına müteʻallik bağ ve bağçe ve çiftlik vesair bunun emsâli kiliselerine vakıf olan büyût u dekâkîn ve emlâk u eşyalarına ve
218
zabt u tasarruflarına âhardan bir ferd dahl eylemeye ve kilise ve manastırlarına vekil olup düşen mahsulatın ekl ü belʻ eden mesfûrların muhasebelerin gördükde ve azl u nasb eyledikde âhardan mümânaʻat olunmaya” deyü berâtı şürûtunda musarrah olduğu defterde mukayyeddir. Ferman devletli sultanım hazretlerinindir. Fî gurreti Za. sene 1175 [25 Mayıs 1762] BOA, AE. SMST. III, 287/23052
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
219
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
2 Aslen Köstendil kazası halkından olup Çatalca nahiyesine bağlı Nakkaş köyünde oturan Bulgar Asatko veled-i Aslafko’nun harmanındaki buğdayları ve keten tarlalarını aralarındaki alacak verecek davasından dolayı Kıbti ahalisinden Ali bin İbrahim’in yaktığına dair Çatalca Nahiyesi Nâibi Hasan Rüştü Efendi’nin ilâmı Maʻrûz-ı dâʻî-i devam-ı ömr-i devletleridir ki, Fi’l-asl Köstendil kazası mütemekkinlerinden olup Çatalca nahiyesi tevâbiʻâtından Nakkaş karyesinde mütemekkin Bulgar Asatko veled-i Aslafko zimmi meclis-i şerʻ-i şerif-i enverde işbu bâʻisü’l-iʻlâm Kıbti taifesinden Ali bin İbrahim nam şahsı işbu sene-i mübareke geçen Rama-
zan-ı şerifinin on üçüncü ehad gecesi saat sekiz kararlarında harmanım içinde dûş olunmadık on altı araba keten yani dûş olunmuş olsa emsali misillü tahminen yetmiş-seksen keyl keten hâsıl olacağı ve devr-i keyl olunmuş yirmi keyl hıntamı bi-gayrı hakkın garaz-ı nefsaniyetine binâen hufyeten ateş ilkâ ve ihrâk etmekle sual olunup mûceb-i şerʻîsi icra olunmak matlûbumdur dedikde gıbbe’s-sual merkum Ali cevabında filhakika mersûm Asatko zimmide yevmiyemden sekiz kuruş bâkî alacak hakkım olup edada imtinâʻ ve cevr [u] eza etmekle ol vechile vesvese-i hannâsa mübtelâ olmamla garaz-ı nefsaniyetim vuku bulup hufyeten ateş ilkâ ve ihâk eyledim ve bundan başka mersûmun harman komşusu Köseoğlu Ömer Ağa’nın harmanına dahi ateş
220
sirayetiyle beş keyl mevcud hıntasıyla bir aded cedîd arabası dahi ihrâk olunmuşdur deyü tavʻan ikrar eylediği bi’l-iltimas huzur-ı âlîlerine ilâm olundu. Bâkî emir hazret-i men lehü’l-emrindir. Hurrire fi’l-yevmi’s-sâlis min şehri Zilkadeti’ş-şerife li-sene selâse ve sittîn ve mieteyn ve elf [13 Ekim 1847] El-Abdü’d-dâʻî li-devami ömri devletikümü’l-âlî Hasan Rüşdü el-müvellâ hilâfe be-Nahiye-i Çatalca BOA, A. MKT, 152/20
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
Arnavutköy Tarım Alanları
221
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
3 Arnavut Zâim adlı kimsenin Terkos kazası köylerinden Arnavutköy çorbacısı Dimitri’de olan 9.426 kuruş alacağından dolayı Fetvahane’de mahkeme edilmek üzereyken Dimitri’nin bir yolunu bulup memleketine firarı sebebiyle Mübaşir İbrahim tarafından bulunarak İstanbul’a getirilmesi Kaza-i Erbaa Kaymakamı Hacı Ali Kemal Bey’e Arnavud Z[â]im nâm kimesnenin takdim eylediği arzuhalde Terkos kazasına muzâfe Arnavud karyesi çorbacısı Dimitri zimmetinde olan alacağından dolayı huzur-ı Hazret-i Fetva-penâhî’de muhakeme olmak üzere iken merkûm bir takrîb firar ederek memleketi cânibine savuşmuş olduğu beyanıyla mübaşir tayiniyle mesfûrun Dersaadet’e ihzârı hususu istidʻâ olunmuş ve davasında haksız çıkdığı halde masârıf-ı vâkıʻası tarafından tesviye olunmak üzere mütemerrid nizamına tevfikan Deʻâvî Nezâret-i Behiyyesi maʻrifetiyle merkûmdan bir kıtʻa sened ahz ve hıfz etdirilmiş ve bu hususa dairemiz kavâslarından İbrahim kavâs mübaşir tayin kılınmış olmağla merkûm buldurularak berây-ı muhakeme mübaşir-i merkuma terfikan Dersaadet’e ihzârı ve keyfiyetin işʻârı hususuna mübâderet eylemeniz siyâkında şukka. ***
222
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
Senedi alınmış olmağla mübaşirli olarak himmet buyuruldu. Maʻrûz-ı çâker-i kemîneleridir ki, Terkos kazası kurâlarından Arnavud karyesinin çorbacısı Dimitri zimmetinde iki kıtʻa tahvil mûcebince ez-gayrı teslim matlûbum olan dokuz bin dört yüz yirmi altı kuruşumun tahsili istidʻâ olundukda huzur-ı Hazret-i Fetva-penâhî’ye havale buyurulmuş ve mübâşirim Osman kavâs ile zabt-ı dava verilmek üzere şerʻ-i şerife gitmekde iken merkûm Dimitri mübaşir-i merkûmun arkasından firar ve şimdi vilâyetinde geşt ü güzâr etmekde bulunmuş olmağla merkûmun sırfen Dersaadet’e ihzârı hâvî Silivri kaymakamına hitaben mütemerrid nizamı mûcebince sadr-ı âlî kavâslarından İbrahim kavâs mübaşeretiyle bir kıtʻa emirname-i sâmî-i vekâlet-penâhîlerinin şeref-tastîriyle mesrûr buyurulmak bâbında emr u ferman hazret-i veliyyü’l-emrindir. Fî 2 Şaban sene [12]77 [13 Şubat 1861] Bende Arnavud Zâim kulları BOA, A. MKT. DV, 183/93
223
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
4 Terkos kazasına bağlı Yassıören, Boyalık, Baklalı, Dursun, Çilingir, Hacımaşlı, Şamlar, Ayayorgi, İkitelli, Bülbülce, Kızılca ve Yenice köylerinin Kaza-i Erbaa’ya bağlanması Meclis-i Livâ-i Çatalca ve Tevâbii Numara 22 Makam-ı Âlî-i Cenab-ı Vekâlet-penâhî’ye Terkos kazasına tâbiʻ Yassıviran ve Boyalık ve Baklalı ve Dursun ve Çilingir ve Hacımaşlı ve Şamlar ve Ayayorgi ve İkitelli ve Bülbülce ve Kızılca ve Yenice karyeleri öteden beri kaza-i mezkûra merbût olduğu halde Kaymakam-ı sâbık izzetli Ömer Bey kurâ-i merkûmenin irtibatını tahvîl etdirmiş idüği beyânıyla kurâ-i merkûmenin kemâkân mezkûr Terkos kazasından idare etdirilmesi ahali-i merkûme tarafından bâ-mazhar istidʻâ ve keyfiyet Meclis-i Vâlâ-yı Ahkâm-ı Adliye’de lede’l-mütâlaa işbu karyelerin mine’l-kadîm Terkos’a merbût olduğu halde muahharan âhar kazalara ilhâkı neden neşʼet etmişdir ve kangı kazadan idareleri mevki ve maslahat hükmünce inzibat ve muhassenâtı mûcibdir ve hakikat-i hal ve icab-ı maslahat ne merkezdedir, bi’l-etraf tahkikiyle izahan bâ-mazbata işʻârı hususuna dair fî
15 Muharrem sene [12]80 ve fî 19 Haziran sene [12]79 tarihiyle resîde-i dest-i taʻzîm ü tekrîm olan emirname-i sâmî-i cenâb-ı vekâlet-penâhîlerinde emr u ferman buyurulmuş müstağnî-i arz u beyân olduğu vechile kurâ-i mezkûr ahalileri Terkos kazasında bulundukları evânda ova tarafında bulunmaları cihet[iy]le karyelerinin hükûmet-i kaza mahalline mesafe-i buʻdiyetinden ve bi’l-icab gidip gelmekde havf u haşyete dûçâr olmalarından nâşi Yassıviran karyesine müdürlük heyʼetinin nakli kurâ-i mezkûr ahalileri tarafından bi’d-defaʻât bâ-mahzar istidʻâ ve kaza-i mezkûrun ise ekser cesîm karyeleri dağ ve orman içinde olup hükûmet-i mezkûre heyʼetinin bir tarafa naklolunmaması dahi dağ tarafında olan kurâlar ahâlîsi cânibinden bâ-mahzar beyân ü inbâ olunarak tarafeynden ol vechile takdim olunmuş olan mahzarlar mevkiʻ-i bahs ü tedkike konuldukda kaza-i mezkûrun mahall-i hükûmeti hadd-i vasatda bulunmak ve inzibat ve mesâlih-i sairece sühûlet kesb edilmek icab-ı hal ve maslahatdan olmasıyla kaymakamlık-ı mezkûr dahilinde bulunan kazahânın buna mümâsil hâvî olduğu kurâ vesairenin merkezleri olan kazaları başlarına kurb u buʻdiyetleri ve husûl-i inzibat İslâm ve Hıristiyan ahalilerini müşkilâtdan kurtarmak üzere tesviye vü taʻdîli esbâbına teşebbüs olunarak mukaddemce lede’l-işʻâr ol vechile Meclis-i Vâlâ
224
karar-ı âlîsi üzere icra-yı icabı hakkında irâde-i kerâmet-âde-i cenab-ı Padişahî şeref-taʻalluk buyurularak ifa-yı muktezâsı fî 9 Cemâziyelevvel sene [12]79 tarihiyle bâ-emirname-i sâmî emr u ferman buyurulmuş ve zikrolunan Terkos kazasından Çatalca ile Çekmece-i Sagir’e nakli muktezâ-yı irâde-i seniyyeden olan kurâlardan başka mine’l-kadîm ol kazada olup dağ ve orman içlerinde bulunan cesîm karyelerin suret-i inzibatça öteden beri hasbe’l-mevki Karaca karyesinin müdür merkezi ittihâzı umûr-ı tabiiyeden bulunmuş ve sâlifü’l-beyân kürsî-i livâ Çatalca ile Çekmece-i Sagir’e naklolan kurâlardan bazı karye ahalilerini Yassıviran karyesi ahalilerinden hayr u şerrini tanımaz bazı sebük-mağzân tahrik u iğfal ederek tasdîʻâta kalkışdıklarının sebeb-i aslîsi öteden beri Terkos kazasında husûl-i mazbûtiyet olmadığı ve muamele-i hükûmet nedir bilmedikleri cihetle baʻdemâ kendi reʼy-i butlân u efkârları yoluna gidilemeyerek taht-ı nezâretde olacaklarını derk ile tasdîʻâta kıyâmları bundan ibaret idüği fî 13 Şevval sene [12]79 ve fî 19 Mart sene [12]79 tarihiyle izahen bâ-mazbata arz u beyân olunarak mukaddemce olunan tesviye kararı vechile kurâ-i mezkûrenin rabt u ilhâkı Meclis-i Vâlâ-yı Ahkâm-ı Adliyece lede’l-mütâlaa ol vechile müstedʻî bulunan kesâna cevab-ı katʻî iʻtâsı lâzım geleceği tezekkür olunarak iktizâsının icrası fî 28 Zilkade sene
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
[12]79 ve fî 4 Mayıs sene [12]79 tarihiyle müverrah emirname-i sâmî-i cenab-ı Vekâlet-penâhîleri mantûk-ı celîli lâzım gelenler muvâcehesinde tefhîm ü beyân ve baʻdemâ kendi iş ve güçleriyle meʼlûf olacaklarını kaviyyen serd ü ityân ederek karyelerine ricʻat etmiş iseler de muahharan yine istidʻâya kalkışıldığı anlaşılmış ve bu karyelerle beraber cesîm Hıristiyan karyeleri suret-i irtibata muvafakatla kemal-i şükraniyet ve memnuniyetde bulunup müterettib zimmet-i mîriyelerinin peyderpey ifasına saʻy ü gayret ve müstedʻayâtı musır bulunan kurâların ekserîsi zimmet-i mîriyelerini teʼdiye edemeyerek bu ser-rişte ile vakit geçirdikleri emr-i bedâhet bulunduğundan ve zikrolunan Terkos kazasından Çatalca ile Çekmece-i Sagir kazalarına bi’l-icab rabt u ilhâkı icra olunan kurâ ve çiftlikâtın idareleri mevki ve maslahat hükmünce ezher cihet inzibat ve muhassenât-ı adîdeyi mûcib olacağından ve hakikat-i hal dahi bu merkezde bulunmuş idüğinden beyân-ı hal ile terkîm u takdim-i mazbata-i acizânemize ictisâr kılındı. Ol bâbda emr u ferman hazret-i men lehü’l-emrindir. Fî 25 Muharrem sene [1]280 ve fî 29 Haziran sene [12]79 [11 Temmuz 1863] (Erbaa Kazası İdare Meclisi üyelerinin mühürleri) BOA, MVL, 967/22
225
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
5 Arnavutköy’de tasarruflarındaki arazi ve meraya çevredeki köyler ahalisi tarafından yapılan müdahalenin önlenmesi hususunda Anastaş vs. kimseler imzalarıyla verilen dilekçe üzerine gereğinin yapılması Dahiliye Mektubî Kalemi müsveddatına mahsus varakadır. Çatalca Mutasarrıflığı’na Çatalca kazasına tâbiʻ Arnabud karyesinde taht-ı tasarruflarında bulunan arazi ve meraya civar kurâ ahalisi tarafından müdahale olunmakda olduğundan bahisle müdahale-i vâkıʻanın menʻi istidʻâsını ve bazı ifadeyi hâvî karye-i mezbûreden Anastaş ve rüfekâsı imzalarıyla verilen arzuhal leffen irsâl kılınmağla meâline nazaran iktizâsının ifa ve inbâsına himmet buyurulması bâbında. 20 Zilhicce sene [1]310 / 22 Haziran sene [1]309 [4 Temmuz 1893] BOA, DH-MKT, 78/30
226
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
6 Balabanburnu ve Yassıören köylerinden Deliyunus Çiftliği arazisinin 2-3 bin dönümüne yapılan müdahalenin önlenmesi Dahiliye Mektubî Kalemi Müsveddâtına Mahsus Varakadır. Çatalca Sancağı Mutasarrıflığı’na Balabanburnu ve Yassıören karyelerinden Deliyunus Çiftliği arazisinin iki-üç bin dönüm mikdarı mahalline müdahale olunmakda idüği istihbar kılınmış olduğundan bi’t-tahkik müdahale-i vâkı‘anın men‘iyle keyfiyetin inbâsına himmet buyurulması bâbında. 26 Zilhicce sene [1]310 / 28 Haziran sene [1]309 [10 Temmuz 1893] BOA-DH-MKT, 82/40
227
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
7 Bahşayiş köyünde yalaklık ve hayvan çayırları otlarının öteden beri köy ahalisine ait olmasına rağmen korucular tarafından kaldırılmasına engel olunduğundan adaletin yerine getirilmesini isteyen köy halkının başvurusu üzerine söz konusu otların eskiden olduğu gibi niçin Bahşayiş ahalisine verilmediğinin bildirilmesi Hazine-i Hâssa-i Şahane Tahrirat Kalemi Çatalca Emlâk-ı Hümâyûn İdaresi’ne Yalaklık ve hayvan çayırları kiyâhı öteden beri kendilerine aid olduğu halde bu kere korucular tarafından mezkûr çayırlar kiyâhının kaldırılmasına mümânaʻat olunmakda bulunduğu beyanıyla muktezâ-yı maʻdiletin icrasını müstedʻî Bahşayiş karyesi muhtar ve heyʼet-i ihtiyariyesi tarafından verilip Çatalca Mutasarrıflığı’ndan hazineye gönderilen arzuhal leffen irsâl kılınmağla mezkûr kiyâhların sâbıkı vechile ahali-i merkûmeye verilmemesi esbâbının serîʻan izbârı ile mezkûr arzuhalin iadesi siyâkında tahrirat terkîm kılındı. Fî selh-i Zilhicce sene [1]311 / Fî 22 Haziran sene [1]310 [4 Temmuz 1894] BOA, HH. THR, 744/86
228
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
8 Sazlıbosna Köyü Camii Müezzinliği’ne vefat eden eski müezzin Abdullah Efendi’nin oğlu Veli Efendi’nin tayin edildiği Hazine-i Hâssa-i Şahane Tahrirat Kalemi Çatalca Emlâk-ı Hümâyûn İdaresi’ne 29 Teşrîn-i Sânî sene [1]310 tarihli ve yüz otuz beş numaralı tahriratda bildirildiği üzere Sazlıbosna Karyesi Camiʻ-i Şerifi Müezzinliği’ne vazife-i mezkûreyi ifaya iktidarı olduğu mahkeme-i şerʻiyyeden beyan olunan müezzin-i sâbık müteveffâ Abdullah Efendi’nin mahdumu Veli Efendi’nin tayiniyle Teşrîn-i Sânî ibtidâsından itibaren maaşının itâsı hazinece de münasib görülerek icabı icra olunmağla oraca da muktezâsı siyâkında terkîm-i tahrirata ibtidâr kılındı. 17 Kânûn-ı Evvel sene [1]310 [29 Aralık 1894] (İmzalar) BOA, HH. THR, 340/135
229
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
9 Terkos nahiyesine fahri olarak ehil ve becerikli gayrimüslim bir müdür muavini tayin edilmesinin Sultan II. Abdülhamid’in emri olduğu 227 Dahiliye Nezâret-i Celîlesi Cânib-i Sâmîsi’ne Devletli efendim hazretleri Islahat-ı mukarrere lâyiha taʻlimatı ahkâmına tevfikan Terkos nahiyesine fahrî olarak gayr-ı müslim bir müdür muavini taʻyini lüzumu fî 19 Teşrîn-i Sânî sene [1]312 tarihli telgrafname-i çâkerânemle cevaben savb-ı sâmî-i fahîmânelerine arz u işʻâr kılınmış idi. Nezd-i sâmî-i fahîmânelerinde tensib buyurulduğu halde ehl ü erbab birisi bi’t-taʻyin meʼmuriyetini hâvî yedine buyuruldu verilmek üzere bu bâbdaki irade-i aliyye-i dâver-i ekremîleri istîzân olunur. Ol bâbda emr u ferman hazret-i men lehü’l-emrindir. Fî 20 Şaban sene [1]1314 ve fî 11 Kânûn-ı Sânî sene [1]312 [23 Ocak 1897] Çatalca Mutasarrıfı Mustafa Cevad BOA, DH-TMİK. S, 6/76
230
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
10 Arnavutköy’ün Rumî 1309, 1310 ve 1311 seneleri muhtarı Harso Derki’nin hazine gelirlerinden elde ettiği zimmetinin kendisinden tahsil edilip üç ay süreyle hapsi hakkında çıkan karara dair yaptığı temyiz başvurusunun Şura-yı Devlet Temyiz Mahkemesince reddedildiği Dahiliye Mektubî Kalemi Çatalca Sancağı Mutasarrıfiyet ve Maliye Nezâret-i Aliyyelerine Çatalca sancağı dahilinde (dahil-i livâda) Arnabud karyesinin üç yüz dokuz ve üç yüz on ve üç yüz on bir seneleri muhtarı Harso Derki’nin emvâl-i emiriyeden zuhur eden zimmetinin kendisinden tahsiline ve üç mâh müddetle hapsine dair lâhık olan hüküm merkûm tarafından temyiz olunmuş ise de temyiz istidʻâsının reddini mutazammın Şura-yı Devlet Temyiz Mahkemesi’nden bi’t-tanzim Şura-yı mezkûr riyâset-i celîlesinden bâ-tezkere takdim kılınarak 8 Mayıs sene [1]315 tarihli buyuruldu-i sâmî ile tevdîʻ buyurulan ilâmın sureti leffen irsâl kılınmış ve keyfiyet livâ-i mezkûr mutasarrıflığına da (Maliye Nezâret-i Aliyyesi’ne de) bildirilmişdir. Mûcebince icra-yı icabı bâbında. 26 S. sene [1]317 / 23 Haziran sene [1]315 [5 Temmuz 1899] BOA, DH-MKT, 2219/26
231
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
11 Köylerine ait meraya Arnavutköy halkı tarafından yapılan müdahalenin önlenmesi hususunda Ayazma köyü muhtarı vs. kimlerin yaptığı başvurunun tahkiki Dahiliye Mektubî Kalemi Çatalca Sancağı Mutasarrıfiye-i Aliyyesi’ne Karyelerine mahsus meraya Arnabud karyesi ahalisi tarafından vuku bulan müdahaleden bahisle menʻi zımnında bazı ifade ve istidʻâyı hâvî dâhil-i livâda kâin Ayazma karyesi muhtarıyla sairesi tarafından ahali namına itâ olunan arzuhal leffen isbâl kılındı. Mealine nazaran bi’t-tahkik muktezâsının ifasına himem-i aliyyeleri masruf buyurulmak bâbında. 25 M. sene [1]319 / 2 Mayıs [1]317 [15 Mayıs 1901] BOA, DH-MKT, 2484/74
232
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
12 Çatalca’nın Arnavutköy Jandarma Zabiti Halim Efendi’nin jandarmalar için istediği 30 yatağın temininin imkân harici olduğunu ifade eden köy muhtarını fena halde dövdüğüne dair Rum Patrikliği’nden yapılan şikâyetin tahkik edilip sonucun bildirilmesi Dahiliye Nezâreti Çatalca Mutasarrıflığı Cânib-i Vâlâsı’na Çatalca’nın Arnavud karyesi Jandarma Zabiti Halim Efendi jandarma efradı için istediği otuz yatağın imkân-ı tedarükü olmadığını ifade eden karye-i mezkûre muhtarını fena halde darb eylediği Rum Patrikliği’nden beyan ve şikâyet olunmağla hakikatin inbâsı bâbında. 9 Temmuz sene [1]329 [22 Temmuz 1903] BOA, DH-H, 3-1/10
233
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
13 Çatalca’da tasarruf ettikleri Karaburun, Terkos, Deliyunus ve Çanakça çiftliklerinin kiracılarının söz konusu çiftlikleri bırakmadıkları gibi bedellerini de vermediklerine dair Dersaadet Liman Dairesi Rüsûmât Kalemi Müdürü Mehmed Sadık Bey ile diğer iki hissedar tarafından yapılan şikâyet hakkında incelemede bulunulması Dahiliye Mektubî Kalemi Çatalca Sancağı Mutasarrıfiyet-i Aliyyesi’ne Çatalca dahilinde mutasarrıf oldukları Karaburun, Terkos ve Deliyunus ve Çanakça nam çiftliklerin müsteʼcirleri mezkûr çiftlikâtdan el-ân keff-i yed etmedikleri gibi bedelât-ı mukarrereyi dahi vermediklerinden bahis ve şikâyetle ya müsteʼcirlere mezkûr çiftliklerden keff-i yed yahud bedelâtın teʼdiye etdirilmesi niyazına dair Dersaadet Liman Dairesi Rüsûmât Kalemi Müdürü saadetli Mehmed Sadık Bey ile diğer iki hissedar tarafından mahtûmen verilen arzuhal leffen sûy-ı atûfîlerine irsâl kılındı. Mealine ve mahallince olan maʻlumata nazaran bi’t-tahkik muktezâsının sürʻat-i ifa ve keyfiyetin inbâsı hususuna himem-i atûfîleri masrûf buyurulmak bâbında. Fî 16 Rebîülâhir sene [1]322 / Fî 17 Haziran sene [1]320 [30 Haziran 1904] BOA, DH-MKT, 877/54
234
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
14 Dursun köyünde halk tarafından muhtar seçilen Said Ağa’nın emlâk ve arazi sahiplerinden biri olup yıllık 225 kuruş vergi verdiği ve muhtarlığının nizamname gereğince tasdik edildiği, kendisi hakkında nizamlara aykırı olarak seçildiği yolunda yapılan müracaatın şahsî düşmanlıktan ileri geldiğinin anlaşıldığı
tahrirat şura-yı mezkûra tevdîʻ buyurulmak üzere leffen huzur-ı sâmî-i cenab-ı fehamet-penâhîlerine takdim kılındı. Ol bâbda.
Fî 8 Receb sene [1]322 ve fî 5 Eylül sene [1]320 [18 Eylül 1904] BOA, DH-MKT, 879/75
Dahiliye Mektubî Kalemi Huzur-ı Âlî-i Hazret-i Sadâret-penâhî’ye Çatalca sancağına tâbiʻ Dursun karyesi muhtarının mugayir-i nizam olarak intihâb kılındığından bahisle bazı ifadâtı havi Mehmed ve Aziz mühürleriyle verilen arzuhalin irsâliyle bu bâbdaki maʻlumat ve mütalaanın işʻârı Tanzimat Dairesi kararına atfen Şura-yı Devlet Riyaset-i Celîlesi’nden alınan 26 Temmuz sene [1]320 tarihli tezkerede izbâr kılınması üzerine keyfiyet Çatalca Mutasarrıflığı’ndan istifsâr edilmiş idi. Karye-i mezkûre muhtarlığına ahali tarafından intihâb olunan Said Ağa ashab-ı emlâk ve araziden olup senevî iki yüz yirmi beş kuruş vergi ile mükellef bulunduğu intihâbname zahrına muhasebe-i livadan çıkarılan kuyûd[d]an anlaşılarak ol bâbdaki nizamname mûcebince muhtarlığı tasdik edilmiş olduğuna ve ihbarât-ı vâkıʻa müstedʻîlerin adâvet-i şahsiyelerinden ileri geldiğine dair bu kere cevaben vârid olan 10 Ağustos sene [1]320 tarihli
235
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
Dursunköy’de Tarihî Çeşme
236
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
15 Baklalı köyü civarında Ahmet Râtıb Paşa ile Nazlı Hanım’ın tasarrufundaki Karahalil Çiftliği’nin kiracıları Hacı Ethem ve oğlu Sait Ağaların köy ahalisinden Hartooğlu Hüseyin Ağa’nın sahip olduğu 6 dönüm tarlaya yaptıkları tecavüzün önlenmesi Telgrafname Atebe-i felek-mertebe-i cenab-ı Hilâfet-penâhî’ye li-ecli’t-takdim Mâbeyn-i Hümâyûn-ı Cenab-ı Mülûkâne Şifre Kâtibi Asım Beyefendi hazretlerine Veli-nimet-i âlem efendimiz abd-i memlûkleri Çatalca kazasına tâbiʻ Baklalı karyesi sakinlerinden olup devletli Ahmed Râtıb Paşa kullarıyla Nazlı Hanım’ın uhde-i tasarrufunda bulunan ve karyemize hem-civar olan Karahalil Çiftliği’nin müsteʼcirleri Hacı Edhem ve mahdûmu Said Ağalar bundan akdem karyemiz ahalisinden Hartooğlu Hüseyin Ağa’nın bâ-tapu mutasarrıf olduğu altı dönüm tarlaya tecavüz eylemelerinden dolayı merkûm Hüseyin Ağa mûmâileyhim Edhem ve Said Ağalar aleyhlerine kaza-i mezkûr mahkemesinde ikâme eylediği dava üzerine mezkûr tarlaya vuku bulan tecavüzleri sabit olmuş ve menʻ-i müdahalelerine karar verilmiş iken ahî-
ren istinaf-ı dava olunup dava-yı vâkıʻa derdest-i rüʼyet bulunduğu ve işbu davanın karye ahalisinin arazi ve mera ve tarlalarına cihet-i şümulü olmadığı halde dava-yı mezkûru kazandıklarından bahisle uhde-i tasarrufumuzda bulunan kadim tarla ve mera ve orman ve arazilerimizi zabta kıyam eyledikleri ve Çatalca Mutasarrıf-ı Aliyyesi’ne takdim eylediğimiz istidʻâ üzerine bu bâbdaki senedât ve evrak-ı resmiyemiz tedkik ve mahallinde tahkikat-ı m[û]-şik[â]fâne icra ve yedi bin dönüm mikdarındaki araziye tecavüz eyledikleri tahakkuk eylemiş iken her nasılsa tecavüzât-ı vâkıʻalarını menʻe müsâraʻat etmeyip hak vermekle beraber tarafeynin mahkemeye müracaatda muhtar olduklarına dair cevab itâ eylemiş, halbuki böyle senedât-ı resmiyeye müstenid olan ve hususuyla umumun menfaatine aid mera ve orman ve araziye vuku bulan tecavüzâtın idareten menʻi irâde-i seniyye-i hazret-i Hilâfet-penâhîleri ve karar-ı âlî iktizâsından bulunduğuna ve münâzaʻun fîh olan mera ve arazi hayatımızın bekasını hâdim ve maişetimizin tedarüküne medar-ı yegâne olduğundan lütfen mûmâileyhim Hacı Edhem ve Said Ağaların tecavüzât-ı vâkıʻalarının idareten menʻiyle bir gûnâ iddiaları varsa mahkeme-i âidesine müracaat etmelerine irâde-i mekârim-muʻtâde-i cenab-ı
237
cihandârîleri şeref-efzâ-yı sünûh-ı u sudûr buyurulmak bâbında ferman. Fî 8 Kânûn-ı Sânî sene [1]320 [21 Ocak 1905] Eyübsultan civarında Münzevî’de Samancı Tahsin Ağa’nın hanesinde mukim karye-i mezkûr ahalisinden ve karye-i mezkûr ahalisi namına Çerkes Aziz kulları Çatalca’ya tâbiʻ Baklalı karyesine civar olan Karahalil Çiftliği müsteʼcirleri Hacı Edhem ve mahdûmu Said Ağalar taraflarından karye-i mezkûre ahalisinden Hartooğlu Hüseyin Ağa’nın bâ-tapu mutasarrıf olduğu altı dönüm tarlaya vuku bulan tecavüzün idareten menʻi irâde-i seniyye-i cenab-ı Hilâfet-penâhîleri ve karar-ı âlî iktizâsından bulunduğundan bir gûne iddiaları var ise mahkeme-i âidesine müracaat olunması lüzumunun iktizâ edenlere emr u ferman buyurulmasına dair Karye-i mezkûre ahalisi namına Çerkes Aziz kulları BOA, Y. PRK. AZJ, 50/49
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
238
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
Baklalı Köyü Merkez Camii
239
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
16 Rumî 1312 senesinden sonra hazine arazisi üzerine ruhsatsız yapılan binalardan ceza olarak iki kat öşür bedeli alınması karar gereği olduğundan Arnavutköy ahalisinden Tanaş oğlu Petro tarafından köyde babasının tasarrufunda bulunan hazine arazisi üzerine padişah iradesi olmaksızın mahallî belediyesinden verilen izinle bina inşa ettiğinden gerekli muamelenin yapılması Defter-i Hakanî Nezâreti Mektubî Kalemi Aded 5 Huzur-ı Maʻâlî-mevfûr-ı cenab-ı Sadâret-penâhî’ye Maʻrûz-ı çâker-i kemîneleridir, Çatalca kazasına tâbiʻ Arnavud karyesi ahalisinden Tanaş oğlu Petro tarafından karye-i mezkûrede pederinin uhde-i tasarrufunda bulunan arazi-i emiriye
üzerine irade-i seniyye-i hazret-i Hilâfet-penâhî istihsâl olunmaksızın mahallî beledîsinden verilen meʼzuniyete istinaden inşa olunduğu ve ibkâsında halen ve istikbalen bir gûne mahzur olmadığı sebk eden istiʻlâm üzerine livâ-i mezkûr mutasarrıflığından beyan ve izbâr olunan bir bâb hanenin üç yüz yirmi senesi Haziran’ında inşasına mübâşeret edilmiş olduğu suret-i işʻârdan müstefâd olmasına ve üç yüz on iki senesinden sonra arazi-i emiriye üzerine bilâ-ruhsat yapılmış olan ebniyenin yalnız bedelât-ı öşriyeye rabtı ile iktifâ edilmeyip bu makulelerden cezaen ikişer kat bedel-i öşür istîfâsı ve bunlar meyânında mahzuru tahakkuk edenlerin tetkikiyle baʻdehû icabına bakılmak üzere keyfiyetin arz u izbârı 15 Haziran sene [1]313 tarihli tezkere-i sâmiye ile tebliğ edilen karar-ı âlî icabından bulunmasına nazaran iktizâsının emr u işʻârı hususunun encümen-i nezâret ifadesiyle pîşgâh-ı sâmî-i cenab-ı Sadâret-penâhîlerine arzına mücâseret kılınmağla ol bâbda emr
240
u ferman hazret-i veliyyü’l-emrindir. Fî 7 Muharrem sene [1]323 ve fî 1 Mart sene [1]321 [14 Mart 1905] Defter-i Hakanî Nâzırı (İmza) BOA, ŞD, 60/13
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
241
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
17 Bahşayiş köyündeki Tirimüjgân Camii’nin imamlık ve hatipliğine bizzat mahkeme tarafından tayin edilen Neşet Efendi’ye görevine başladığı tarihten itibaren tahsis edilen maaşının ödenmesi
icra edilmiş olmağla ol bâbda emr u ferman hazret-i men lehü’l-emrindir.
Müdür (Mühür)
Muavin (Mühür)
Fî 27 Zilkade sene [1]324 ve fî 30 Kânûn-ı Evvel sene [1]322 [12 Ocak 1907] BOA, HH. THR, 354/58
Çatalca Emlâk-ı Hümâyûn İdaresi Aded 153 Hazine-i Hâssa-i Şahane Nezâret-i Celîlesi Cânib-i Sâmîsi’ne Bahşayiş karyesinde kâin Tirimüjgân Camiʻ-i Şerîfi imamet ve hitabetine mahkeme-i şerʻiyyece bi’t-tayin yedine mürâselesi itâ edilmiş olan Neşet Efendi’ye bilfiʻl ifa-yı hizmete mübâşereti tarihinden itibaren muhasses olan maaşın ale’l-usul itâ ve vazifesine mübâşereti tarihinin de hazineye inbâ olunması cevaben şeref-vârid olan fî 18 Kânûn-ı Evvel sene [1]322 tarihli ve yüz kırk üç numaralı emirname-i sâmî-i nezâret-penâhîlerinde emr u ferman buyurulmuş ve mûmâileyh bilfiʻl ifa-yı hizmet edeceğini taahhüd etmekle ale’l-usul bi’t-tahlîf yedinden bir kıtʻa ilmühaber ahz olunarak vazifesine mübâşeret etdirilmiş ve şehr-i Kânûn-ı Evvel’in on sekizinci gününden itibaren muhasses olan yüz kuruş maaşı itâ olunmak üzere idarece muamele-i kaydiyesi
242
Başkâtib (Mühür)
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
18 Deliyunus köyü halkının öşürlerini köy mültezimine vermesine rağmen Balaban köyü mülteziminin de öşür istemesi yüzünden iki köy arasında çıkan problemin esasen Beykonağı’ndaki arazinin Bezmiâlem Valide Sultan Vakfı’na ait olup Balabanburnu köyü sınırında olması ve sancak öşrünün müzayede ve ihalesi sebebiyle Deliyunus köyü halkının söz konusu araziden elde edilen hububat öşrünü Balabanburnu köyü mültezimine vermemesinden dolayı çıktığı Çatalca Sancağı Mutasarrıflığı Cânib-i Âlîsi’ne Saadetli efendim hazretleri Mine’l-kadim karyemiz hududu dahilinde olmak üzere tasarruf edilegelen ve vergileri de karyemiz vergileriyle ma‘an cibâyet olunan arazimizin sene-i hâliye mahsulâtı öşürlerimizi Balaban karyesi mülteziminin istîfâya kıyam etmesinden dolayı on yedi nefer rüfekâ-yı âcizânemizle takdim etdiğimiz mufassal ve müdellel arzuhal-i âcizânemizi tekrarla beraber mahall-i mezkûrun Evkâf’a aidiyetini Evkâf Müdüriyeti’nin iddia eylediğini inde’t-ta‘kib istihbar etmiş olup halbuki arzuhal-i âcizîde de ber-tafsîl arz u şerh kılındığı üzere bu cihet henüz inde’l-muhakeme hall ü fasl edilmeyip Evkâf İdaresince dava alâ hâlihî
bırakılmış ve bunun rüʼyet ve hükme rabtı her halde mahkeme-i müte‘allikasına aid bir vazife bulunmasından ve teamül-i kadimi vechile karyemiz mültezimine verilen aşârın bir kerede cebren alınıp Balaban mültezimine verilmek gibi bir mağduriyete hedef edilmekliğimiz adalet ve hakkaniyet nokta-i nazarından tecvîz buyurulmayacağı bedîhî bulunmuş, ale’l-husus Balaban mülteziminin istediği mikdar zehâir öşr-i nizâmî değil, mahsulâtımızın nısfı, sülüsânı, bazen mecmû‘u derecesinde bulunmuş olduğundan her halde mahkeme-i aidesinin hall ü faslına muhtac olan ve Aşâr Nizamnamesi mevâdd-ı mahsusasına tevfîk edilmemiş olan işbu aşâr maddesinin tahsildar ma‘rifetiyle ikinci defa istîfâsı suretiyle uğratıldığımız mağduriyetin ref‘ini adalet nâmına isti‘tâf ve istirham eyleriz. Ol bâbda emr u ferman hazret-i men lehü’l-emrindir. Fî 10 Teşrîn-i Evvel sene [1]327 [23 Ekim 1911] Deliyunus karyeli Deliyunus karyeli Todori veled-i Yorgi Anastas veled-i Yovan
***
243
Çatalca Sancağı Tahrirât Kalemi Aded 236 Hulâsa: Balabanburnu karyesiyle Deliyunus karyesi ahalisi beynlerindeki aşâr mesʼelesi hakkında Dahiliye Nezâret-i Celîlesi’ne Devletli efendim hazretleri Muhaberat-ı Umumiye Dairesi Birinci Şubesi ifadesiyle şeref-vârid olan fî 22 Kânûn-ı Sânî sene [1]327 tarihli ve 52698/187 numaralı emirname-i âlî-i nezâret-penâhîlerine arîza-i cevabiyedir: Deliyunus Karyesi Heyʼet-i İhtiyariyesi tarafından bi’l-itâ irsâl buyurulan arzuhalde bahs ü beyan olunan ve Beykonağı nâm mahalde bulunan arazi Bezmiâlem Valide Sultan Vakfı’ndan Balabanburnu karyesi hududu dahilinde olması ve sancak aşârının ber-mûceb-i nizamname hudud itibarıyla müzayede ve ihale edilmesi hasebiyle mezkûr Deliyunus karyesi ahalisi zikrolunan arazide husûle gelen hububat aşârını Balabanburnu karyesi mültezimine itâ eylemeleri lâzım gelir iken vermemelerinden naşi mültezim-i merkûm aşâr
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
ta‘limatının dördüncü maddesi mûcebince mezrû‘ât meydanda iken mezkûr arazideki mezrû‘âtı keşfetdirilerek Deliyunus karyesi ahalisine müracaatla taleb etmiş ise de ta‘annüd ü temerrüd eylemeleri cihetle vuku bulan müracaatı üzerine Aşâr Nizamnamesi’nin madde-i mahsusuna ve Tahsil-i Emvâl Kanunu ahkâmına tevfikan mezkûr Balabanburnu mülteziminin matlûbâtı tahsildar ma‘rifetiyle Deliyunus karyesi ahalisinden bi’t-tahsil mültezim-i merkûma itâ olunmuş, bu bâbda Deliyunus karyesi ahalisi tarafından verilen arzuhaller üzerine zikrolunan Beykonağı arazisinin Balabanburnu karyesi hududu dahilinde olduğuna dair Evkâf-ı Hümâyûn Nezâreti Orman ve Arazi-i Vakfiye Müdüriyeti’yle Hukuk Müşavirliği’nden yazılan derkenarlar manzûr-ı âlî-i nezâret-penâhîleri buyurulmak ve yine iade edilmek üzere Meclis-i İdare-i Livâ kararıyla leffen arz u takdim kılınmış olmağla ol bâbda emr u ferman hazret-i men lehü’l-emrindir. Fî 7 Şubat sene [1]327 [20 Şubat 1912] Çatalca Mutasarrıfı Mahmud Cemaleddin BOA, DH. İD, 56-2/10
244
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
245
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
19 Miralay Charles Scheffer Bey’in Çatalca sancağının Arnavutköy’ünde mutasarrıf olduğu araziye İngiliz Devleti tebaasından Mösyö Camille ile Fransa Devleti tebaasından Mösyö Tared tarafından yapılan müdahalenin önlenmesine dair yaptığı başvurunun tahkiki sonucunda söz konusu araziye herhangi bir tecavüzde bulunulmadığı, iki taraf arasında tartışmalı olan Aktoprak bayırının Scheffer Bey’in sınırları dışında ve Arnavutköy halkına ait mera toprağında olduğu ve söz konusu meranın da Camille ve ortağı Tared’in kaolin ocağı açılması için ruhsat aldıkları yerde bulunduğunun anlaşıldığı
Mösyö Tared tarafından vuku bulan müdahaleden bahis ile hukuk-ı tasarrufiyesinin halelden sıyaneti emrinde müttehaz karar vechile müdahale-i vâkıʻanın menʻi istidʻâsına dair Miralay Scheffer Bey tarafından verilen arzuhal bu bâbda Meclis-i İdare-i Livâca icra kılınmış olan tahkikat ve tedkikâtı hâvî livâ-i mezkûr mutasarrıflığından evvelce bi’l-istiʻlâm cevaben alınan tahrirat ile leffen takdim kılındığından li-ecli’t-tedkik Şura-yı Devlet’e tevdîʻi
Bâbıâli Dahiliye Nezâreti Muhaberât-ı Umumiye Dairesi Birinci Şube Umumî: 55592 Hususî: 27 Hulâsa: Çatalca’nın Arnavud karyesinde Miralay Scheffer Bey’in münâzaʻun fîh arazisi hakkında Huzur-ı Âlî-i Hazret-i Sadâret-penâhî’ye Maʻrûz-ı çâker-i kemîneleridir ki, Çatalca sancağının Arnabud karyesinde bâ-sened-i hakanî mutasarrıf olduğu araziye İngiliz Devleti tebaasından Mösyö Camille ile Fransa Devleti tebaasından
246
menût-ı müsaade-i aliyye-i fahîmâneleridir. Ol bâbda emr u ferman hazret-i veliyyü’l-emrindir. Fî 27 Rebîülevvel sene [1]330 ve fî 4 Mart sene [1]328 [17 Mart 1912] Dahiliye Nâzırı Vekili nâmına Müsteşar Ali Fuad ***
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
Müstedʻî Charles Scheffer Bey’in Arnavud karyesinde bâ-tapu mutasarrıf olduğu tarlasına İngiltere Devleti tebaasından Camille ve Fransa Devleti tebaasından Tared taraflarından müdahale ve tecavüz vuku bulmayıp tarafeyn beyninde münâzaʻun fîh olan Aktoprak bayırı hakkında bidâyetinden şimdiye kadar icra kılınan tahkikat neticesinde müstedʻî Charles Scheffer Bey’in yedindeki tasarruf senedinde Aktoprak bayırı hudud-ı şarkî olarak gösterildiği ve esasen hududlar mahdûddan maʻdûd olmadığı cihetle mezkûr bayır Charles Scheffer Bey’in hududu haricinde ve Arnavud karyesi ahalisine mahsus mera dahilinde olduğu ve bu yolda ahali-i merkûme yedinde bir gûnâ tasarruf senedi olmayıp mezkûr mera Camille ve şeriki Tared’in kaolin ocağı küşâdı için ruhsat aldıkları mahal dahilinde bulunduğu anlaşılmış ve keyfiyet 4 Temmuz sene [1]327 tarihinde nezâret-i celîlelerine arz edildiği gibi mûmâileyh Charles Scheffer Bey tarafından verilip mazrûfen irsâl buyurulan 31 Temmuz sene [1]329 tarihli istidʻâsına dahi 25 Ağustos sene [1]329 tarihinde Meclis-i İdare-i Livâca tafsilât-ı mebhûseden bahisle derkenar yazılarak mezkûr arzuhal 114 numara ile tekrar nezâret-i celîlelerine takdim kılındığı kayden anlaşılmış olduğunun arzıyla mazrûfen Dahiliye Nezâret-i Celîlesi cânib-i âlîsine takdim. Fî 7 Teşrîn-i Sânî sene [1]329 [20 Kasım 1913] Çatalca Mutasarrıfı (Mühür) BOA, DH-İD, 103/13
247
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
20 Bahşayiş İstasyonu civarındaki Müslüman halka ait koyun ağılına eşkıya tarafından taarruz edileceği haberi üzerine askeriyece alınan tedbirler neticesinde ele geçirilenlerin hayvan hırsızlığı yapan çetelere kılavuzlukta bulunan Rum çingeneleri olduğu anlaşılarak evraklarıyla birlikte Adliye’ye teslim edildikleri Bâbıâli Dahiliye Nezâreti Emniyet-i Umumiye Müdüriyeti Çatalca Mutasarrıflığı’nın 21 Haziran sene [1]335 tarihli Dahiliye Nezâret-i Celîlesi’ne vârid olan tahriratı suretidir. Devletli efendim hazretleri, Haziran’ın on yedinci gecesi Çatalca’nın Bahşayiş İstasyonu taraflarındaki İslâmlar’a aid koyun ağılına eşkıyanın taarruz edeceği istihbar kılındığından eşkıyanın geçmesi muhtemel olan kapıgarbiye?! dereye merkez bölüğünce pusu tertib edildiği ve saat on bir râddelerinde pusu mahalline doğru dört-beş şahsın ellerinde silâha müşâbih sopa ile süratle gelmekde olduklarını gören müfreze kumandanı durmalarını ihtar ve içlerinden birisinin firarı üzerine hafif suretde kolundan cerh edilmek suretiyle derdest edilmiş ve bunların Rum kıbtîlerinden olup şu sırada buralarda hayvan hırsızlığı yapan çetelere kılavuzluk yapmaları
ihtimali mevcud bulunduğu ve oralarda dolaşdıkları da bu zannı tevlîd eylemekde olduğundan haklarında ta‘kibât icrası için merkûmûn evrak-ı tahkikiyeleriyle birlikde cihet-i adliyeye tevdî‘ ve teslim olunduğu Livâ Jandarma Kumandanlığı’ndan ifade kılınmış olmağla
248
berây-ı ma‘lumât arz olunur. Ol bâbda emr u ferman hazret-i men lehü’l-emrindir. [21 Haziran 1919] BOA, DH. EUM. AYŞ, 13/17
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
21 Çatalca merkez kazasına bağlı Hadımköy’ün askerî kumandanlık merkezi olması, resmî ve özel binaların yapılmasıyla gün geçtikçe gelişip genişlemesi sonucu Terkos nahiyesine bağlanması ve Terkos nahiyesi merkezinin Boyalık köyünden Hadımköy’e naklinin Çatalca Sancağı İdare Heyetince uygun bulunduğu Çatalca Mutasarrıflığı Tahrirat Kalemi Aded 813/96 Dahiliye Nezâret-i Celîlesi’ne Devletli efendim hazretleri Çatalca merkez kazasına tâbiʻ Hadımköy karyesi Hatt-ı Müstahkem Kumandanlığı merkezi bulunması ve o civarda ahîren İkinci Kolordu depo anbarları teʼsis edilmesi üzerine meʼmurîn-i askeriye mikdarının yevmen fe-yevmen tezâyüd etmekde ve yeniden birçok mebânî-i resmiye ve hususiye inşasıyla karye kesb-i maʻmuriyet ve tevessüʻ etmekde olduğundan birçok muamelâtda cihet-i askeriye meʼmurîn-i mülkiyeye müracaatda bulunmağa muztar kalmakda ve her ne kadar telgraf ve posta merkezi ve polis mevkii olması itibarıyla muamelât-ı idarîye müsâraʻat edilmekde ise de yine birçok teferruât-ı umûrda
doğrudan doğruya nezâret altında bulunmak fevâidinden mahrum kalmakdadır. Hadımköyü’nün Çatalca kazasına tâbiʻ halbuki Terkos nahiyesine mülâsık bulunması itibarıyla bu karyenin nahiye hududuna idhali ve nahiye merkezi olan Boyalık karyesinin bulunduğu mevki ise şerefli ve kabiliyet-i terakkîsi mevcud mahal olmadığından merkez müdürünün o mevkide bırakılmasından ise nahiye dahiline alınacak olan Hadımköyü’ne nakli işbu noksanı telâfi ve muhaberât ve münâkalâtı teshîl ile muamelâtı tesrîʻ eyleyeceği derkâr bulunmağla fevâid-i kesîreyi câmiʻ olan bu ilhâk ve tahvîl-i merkez muamelesinin hayyiz-i fiʻle îsâli zımnında Meclis-i İdare-i Livâ’nın 16 Haziran sene [1]332 tarih ve iki yüz doksan numaralı kararıyla tensib edilmesi İdare-i Umumiye-i Vilâyât Kanunu’nun üçüncü maddesi mûcebince nevâhî devâirinin taʻdîl-i hududu ve tebdil-i merâkizi ve aynı kaza dahilinde bir nahiyeden diğer nahiyeye fekk-i irtibat ve ilhakı Meclis-i Umumî kararıyla makam-ı vilâyetçe icra ve Dahiliye Nezâret-i Celîlesi’ne malumat itâ olunacağı muharrer olup esbâb-ı malumeye binâen Çatalca müstakil livâsında Meclis-i Umumî teşekkül eylememesine binâen Meclis-i İdare-i Livâ’nın mezkûr kararıyla iktifâ olunarak Çatalca kazasında vâkiʻ Hadımköy karyesinin Terkos nahiyesine ilhakına ve Terkos nahiyesi merkezi-
249
nin dahi Boyalık karyesinden Hadımköy karyesine nakliyle nahiyenin Hadımköy nahiyesi tesmiyesi livâca tasvîb ve icrası derdest bulunmuş olmağla arz-ı keyfiyete müsâraʻat olunur. Ol bâbda emr u ferman hazret-i men lehü’l-emrindir. Fî 20 Haziran sene [1]332 [3 Temmuz 1916] Çatalca Mutasarrıfı (İmza) ***
Çatalca Mutasarrıflığı Tahrirat Kalemi Aded 1117/134 Dahiliye Nezâret-i Celîlesi’ne Devletli efendim hazretleri Çatalca kazası dahilinde bulunan Hadım karyesinin Terkos nahiyesine ilhakıyla nahiye merkezinin karye-i mezkûreye nakline müsaade buyurulması hakkında fî 20 Haziran ve fî 2 Temmuz sene [1]332 tarihli ve 92 ve 103 numaralı arîzalarla vâkiʻ olan istirham-ı acizânemin kabulüyle keyfiyetin emr u irâde buyurulması maʻrûz-
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
dur. Ol bâbda emr u ferman hazret-i men lehü’l-emrindir. Fî 4 Ağustos sene [1]332 [17 Ağustos 1916] Çatalca Mutasarrıfı (İmza) BOA, DH-İ. UM, 45-3/51
250
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
251
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
22 Terkos nahiyesinin merkezi olan Boyalık köyündeki hükümet konağının yıkıldığından ve köyde hükümet dairesi olmaya elverişli başka bir yer bulunmadığından nahiye merkezinin Yassıören köyüne nakledildiği Dahiliye Nezâreti Mebânî-i Emiriye ve Hapishaneler İdaresi Müdüriyeti Maliye Nezâret-i Celîlesi’ne Terkos nahiyesi merkezi olan Boyalık karyesinde bi’l-istîcâr hükûmet konağı ittihâz kılınan hanenin inhidâmına ve karye-i mezkûrede hükûmet daire[si] ittihâzına elverişli başka bir hane bulunamamasına binâen nahiye merkezinin Yassıviran karyesine naklolunduğu beyânıyla bir hükûmet konağı inşasına muktezî tahsisât itâ olunur ise evrak-ı keşfiyesinin gönderileceğine dair Çatalca Mutasarrıflığı’ndan alınan 13 Nisan sene [1]334 tarihli ve 683/116 numaralı tahrirat leffen savb-ı âlîlerine tisyâr edildi. Muktezâsının ifa ve inbâsı siyâkında tezkere-i senâverî terkîm kılındı efendim. 15 Haziran sene [1]334 [15 Haziran 1918] BOA, DH-MB. HPS, 25/2
252
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
23 1914 senesinde Haraççı köyünden Boşnak Şakir ve Hasan Ağalar ile Boğazköylü Gome Çorbacı’nın Bakırköy’de bir şahıstan satın aldıkları 130 keçiyi bir müddet sonra Rumeli’den göç eden Tayakadınlı Ali Ağa’ya sattıkları, keçilerin beş sene boyunca çoğalarak 310’a ulaştıklarını gören Gome Çorbacı’nın fırsattan istifade ederek İngiliz Büyükelçiliği’nden temin ettiği askerlerle Tayakadın köyüne gelip Ali Ağa’nın keçilerini cebren alıp köyüne götürdüğü ve birkaç gün sonra tekrar gelerek köydeki bütün hayvanları aldıracağını ifade etmesi üzerine köy halkının korkup dehşete kapıldığından hadisenin adalet ve hakkaniyete uymadığının İngiliz kumandanına bildirilerek gasp edilen hayvanların geri alınması Çatalca Mutasarrıflığı Tahrirat Kalemi Aded 1801/450 Dahiliye Nezâret-i Celîlesi’ne Devletli efendim hazretleri Üç yüz otuz senesi Çatalca’nın Haraççı karyesinden Boşnak Şakir ve Hasan Ağalar Boğazköylü Gome Çorbacı tarafından Makriköyü’nde henüz ismi mechul bir şahsa esmânı mukabilinde fürûht edilen yüz otuz keçiyi bi’l-iştirâ bir müddet sonra da henüz Rumeli’den hicret eden Tayakadınlı Ali Ağa nâmında birisine fürûht ederler.
Mezkûr keçiler beş seneden beri tezâyüd ederek üç yüz on mikdarına bâliğ olur. Sâlifü’l-arz Gome Çorbacı ahvâl ve fırsatdan bi’l-istifade Ali Ağa’ya: “Elli reʼs keçi vermez isen benim Dersaadet’de İngiliz Sefarethanesi’nde oğlum vardır. O vasıta ile tekmil hayvanlarını alacağım” diye tehdid eder ise de Ali Ağa ehemmiyet vermez. Bundan muğber olan Gome Çorbacı fi’l-hakika Akpınar’da bulunan İngiliz Kumandanlığı’na müracaatla on kadar İngiliz askeri istishâb ve oğlu ile beraber Tayakadın karyesine vürûd ederek Ali Ağa’nın üç yüz on reʼs keçisini cebren alıp karyesine götürür ve birkaç gün sonra tekrar gelerek bütün karye hayvanatını da suret-i ma‘rûza ile aldıracağını tehdidkârâne bir vaz‘ ile ifade eylemiş olduğundan bütün karye halkı pek ziyade müteheyyic ve müteessir olur. Hükûmet-i mahalliyyeye müracaat lüzumu hissedilmeksizin bir şahsın ifade-i şifahiyesine bina-yı muamele suretiyle kumandan-ı mûmâileyh tarafından hod be-hod mezkûr keçilerin zabt u müsâderesi hiçbir vechile adl ü hakkaniyete temas edemeyeceğinden karîn-i tensib-i âlî-i nezâret-penâhîleri olduğu takdirde hayvanat-ı mağsûbenin iadesi esbâbının ahvâl-i mümâsilede makam-ı âcizîye ma‘lumât itâsıyla iktifâ ve taraf-ı hükûmetden müracaat vukuunda veyahud fevkalâde bir hal hudûsunda muavenet edilmesi hususunun kumandan-ı mûmâileyhe tebliği esbâbının istikmâline müsaade-i aliyye-i cenab-ı nezâret-penâhîleri derkâr buyurul-
253
mak bâbında emr u ferman hazret-i men lehü’l-emrindir. Fî 27 Haziran sene [1]335 [27 Haziran 1919] Çatalca Mutasarrıfı (İmza) BOA, DH. EUM. AYŞ, 16/93
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
24 Terkos nahiyesine bağlı ve Karadeniz sahilinde bulunan Karaburun köyüne gelerek etrafa tecavüz eden bir çetenin cezalandırılması için askerî bir birlik çıkarılması düşünüldüğü bir sırada söz konusu eşkıyanın takalarla meçhul bir yere doğru gittikleri / Çete reisiyle temas kurduktan sonra İstanbul’a giden Hatt-ı Fâsıl Komiseri Kaymakam Kerameddin Bey’den gerekli bilgiler alındıktan sonra bazı tedbirlerin alınacağı Dahiliye Nezâreti Kalem-i Mahsus Müdüriyeti Huzur-ı Sâmî-i Cenab-ı Sadâret-penâhî’ye Terkos nahiyesine tâbiʻ ve Karadeniz sahilinde kâin Karaburun karyesine kırk iki kişilik bir çete vürûd ederek etrafa tecavüze başladıkları ve bunların tenkîlleri derece-i vücubda görülmekde ise de eldeki kuvvetin kâffesi olmadığından lâ-e-
kal elli kişilik bir müfrezenin mümkün olduğu takdirde bahren iʻzâmı lüzumu Çatalca Mutasarrıflığı’ndan evvelce bildirilmiş olduğu gibi muahharan alınan telgrafnamede de eşhas-ı mezkûrenin nısfü’l-leyle doğru takalarla semt-i mechule firar etdikleri anlaşıldığı ityân kılınması üzerine bu işʻâr-ı ahîre nazaran kuvvet iʻzâmına hacet kalıp kalmadığının ve bu bâbda peyderpey alınacak maʻlumatın bildirilmesi cevaben tebliğ kılınmış idi. Mezkûr mutasarrıflıkdan bu kere gelip bir sureti leffen pîşgâh-ı sâmî-i fahîmânelerine takdim kılınan 3 Mayıs sene [13]37 tarihli telgrafnamede Harbiye Nezâret-i Celîlesi’ne verilen emre binaen evvelce oraya gelmiş olan Hatt-ı Fâsıl Komiseri Kaymakam Kerameddin Bey’in çete reisiyle temas etdikden sonra Dersaadet’e gitdiği beyan olunmasına göre bu bâbda mûmâileyhden alınacak maʻlumatın nezaret-i müşârunileyhâdan huzur-ı âlî-i Sadâret-penâhîlerine arz edileceği jandar-
254
ma efradının sevki mümkün olabileceği anlaşılmış ise de mezkûr telgrafnamede dermeyân olunan esbâbdan dolayı bu kuvvetin teʼmin-i maksada hizmet edip etmeyeceği mechul ve Dersaadet Jandarma Alayı’ndan daha fazla mikdarda kuvvet ifraz ve sevki gayr-ı mümkin bulunmasıyla gerek mezkûr çetenin gerek bu çeteye iltihakı ihtimalinden bahsedilen diğer çetelerin tamamıyla defʻ-i mazarrâtı için Daire-i Harbiyece de bazı tertibat ittihâzı taht-ı vücubda görülmüş olduğuna binâen ehemmiyet ve müstaʻceliyet-i maslahata nazaran icab-ı halin teemmülüyle mutasarrıflığa ona göre taʻlimat itâ kılınmak üzere keyfiyetin emr u işʻârı menût-ı müsaade-i sâmiye-i fahîmâneleridir. Ol bâbda. Fî 4 Mayıs sene [1]337 [4 Mayıs 1921] BOA, DH-KMS, 61-1/17
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
255
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
25 Terkos Vakıf Ormanları Muamelât Memuru Ramiz Efendi ile Kanlıbostan mevkiinde Sazlıbosna köyünden Selahaddin, İsmail; Baklalı köyünden Arif, Yahya ve Hamza kızı Şafiye’yi feci bir şekilde şehit eden çete mensuplarından şaki Arnavutköylü Aristidioğlu Nalbant Anastas’ın Terkos Jandarma kuvvetlerince yakalanarak Adliye’ye teslim edildiği Dahiliye Nezâreti Umum Jandarma Kumandanlığı Çatalca Mıntıkası 1-Üç yüz otuz beş senesi Terkos Vakıf Ormanları Muamelât Meʼmuru Ramiz Efendi ile sene-i merkûme Kânûn-ı Evvel’i zarfında Kanlıbostan mevkiinde Sazlıbosna karyesinden Selahaddin, İsmail; Baklalı karyesinden Arif, Yahya ve Hamza keri-
mesi Şafiye’yi bir suret-i feciʻada şehid eden çete mensubîninden Arnavudköylü Aristidioğlu Naʻlbend Anastas namındaki şakî Eylül’ün sekizinci günü Terkos Jandarma takımınca derdest edilerek Adliye’ye teslim edilmişdir. Vaka 11 Eylül [13]37 tarih ve 5047 numaralı [rapor] ile arz edilmişdir. 2-10 Eylül [13]37 tarih ve 4872 numaralı haftalık vukuat raporunun Çatalca mıntıkasına aid vekâyiʻ meyânında Kurfallı karyesine tecavüzâtda bulundukları arz olunan çete hakkında icra kılınan tahkikata nazaran mezkûr karye eşrafından Mehmed Bey’le bazı eşhâsın bu mesʼele ile alâkadar olup bunların çeteye yataklık etdikleri ve çete efradının yedi kişiden ibaret bulunduğu anlaşılmışdır. Çeteye fiʻlen iştirakleri tahakkuk eden Kurfallı Gümrük Meʼmuru Hacı Ahmed Efendi ile mezkûr köyde sakin Elbasanlı Hacı Ali
256
derdest edildiği gibi aynı karyeden Kadri, İsmail ve Dersaadet’de Tophane’de Cihanyandı Kıraathanesi’nde ihtifâ eyledikleri öğrenilen Şaban ve Naci nam eşhâsın da derdestleri esbâbına tevessül olunmuşdur. Ol bâbda emr u ferman hazret men lehü’l-emrindir. Fî 17 Muharrem sene [1]340 ve fî 20 Eylül sene [1]337 [20 Eylül 1921] Umum Jandarma Kumandanı Mirliva (Mühür) BOA, DH-EUM. AYŞ, 56/39
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
257
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
26 Rum çeteleri reislerinden olup Boğazköy ile Arnavutköy’de eşkıyalıkta bulunarak çeşitli suçlardan dolayı Çatalca Hapishanesi’nde tutuklu iken beş arkadaşıyla birlikte firar eden Boğazköy’de mukim Fenerli Bihari’nin Hadımköy Fransız Komutanlığı’na teslim olması üzerine İstanbul’a getirildiğinden Çatalca’ya gönderilmesine gerek olup olmadığının bildirilmesi
dair sebk eden işʻâra cevaben Hadımköy Fransız Kumandanlığı’ndan alınan ve suret-i mütercemesi leffen savb-ı âlî-i fahîmânelerine tesyâr kılınan mektub mündericâtından İstanbul’a getirildiği anlaşıldığı beyanıyla merkûm Bihari’nin Çatalca’ya iʻzâmı esbâbının istikmâli lüzumu Çatalca Mutasarrıflığı’ndan izbâr kılınmış olmağla suret-i işʻâra nazaran iktizâsının ifa ve neticenin inbâ buyurulması bâbında.
Dahiliye Nezâreti Emniyet-i Umumiye Müdüriyeti
2 Teşrîn-i Evvel sene [1]337 [2 Ekim 1921] BOA, DH-EUM. AYŞ, 56/67
Hulâsa: Fransız Kumandanlığınca Dersaadet’e gönderilen şaki Bihari’nin Çatalca’ya iʻzâmı esbâbının istikmâline dair Hariciye Nezâret-i Celîlesi Cânib-i Âlîsi’ne tezkere Boğaz ve Arnavud köylerinde icra-yı şakâvet eden Rum çeteleri rüesâsından olup cerâim-i muhtelifeden dolayı maznunen Çatalca Hapishanesi’nde mevkuf iken 7 Temmuz sene [1]337 tarihinde beş nefer refîkıyle birlikde firar eden Boğazköyü’nde sakin Fenerli Bihari’nin Hadımköy Fransız Kumandanlığı’na teslim olduğu Jandarma Tabur Kumandanlığı’ndan bildirilmesi üzerine merkûmun îkâʻ eylediği cerâimden bahisle li-ecli’t-muhakeme hükûmete teslimi lüzumuna
258
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
27 Hadımköy’de askeriyeye ait arabalardan birini çalan, Boğazköy’de Rum çetelerinin toplanmasında çetelere kılavuzluk eden, Ayazma-i Rum köyünde Korucu Dimitri’yi tehdit eden, Yunan askerlerinin Hadımköy’de bulunmalarından istifade ederek Müslüman kadınlara alenen hakaret edip saldırıda bulunan ve Hadımköy’de Saltana adlı bir Rum kadınına çirkin muamelede bulunan firarî Arnavutköylü Hristo’nun Çatalca civarındaki Katırcı köprüsünde jandarmalar tarafından yakalanarak Adliye’ye teslim edildiği
maznûnen taharri edilmekde bulunan Arnavudköylü firarî Hristo nâm şahsın şehr-i hâlin yirmi birinci günü Çatalca civarındaki Katırcı köprüsünde jandarma devriyesi tarafından derdest edilerek cihet-i Adliye’ye tevdîʻ edildiği Jandarma Tabur Kumandanlığı ifadesiyle berây-ı maʻlumât arz olunur. Ol bâbda emr u ferman hazret-i men lehü’l-emrindir.
Çatalca Mutasarrıflığı Tahrirat Kalemi Aded 1826/432 Dahiliye Nezâret-i Celîlesi Huzur-ı Sâmîsi’ne Devletli efendim hazretleri, Geçen sene Hadımköyü’nde cihet-i askeriyeye aid mîrî arabalardan birini sirkat etmesinden ve Boğazköyü’nde Rum çetelerinin ictimâında mezkûr çetelere kılavuzluk etmekle beraber Ayazma-i Rum karyesinde Korucu Dimitri’yi tehdid eylemesinden ve yine geçen sene Yunan askerlerinin Hadımköyü’nde bulunmalarından bi’l-istifade muhadderât-ı İslâmiye’ye alenen hakaret ve tecavüzâtda bulunmasından ve bu sene Hadımköyü’nde Saltana nâmında bir Rum kadınına fiʻl-i şenîʻ icra etmesinden dolayı
259
Fî 24 Safer sene [1]340 ve fî 26 Teşrîn-i Evvel sene [1]337 [26 Ekim 1921] Çatalca Mutasarrıfı Fevzi BOA, DH-EUM. AYŞ, 76/78
Nüfus ve İskân Hareketleri
BOA, HRT.h, 451/421
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
261
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
1 Gözleve muhacirlerinden 25 hanenin Emlâk-ı Hümâyûn çiftliklerinden olan Sazlıbosna Çiftliği’nde iskân edilmeleri Bâbıâli Meclis-i Vâlâ-yı Ahkâm-ı Adliye Aded 886 Gözleve muhacirlerinden yirmi beş hanenin Kaza-i Erbaa dahilinde kâin Emlâk-ı Hümâyûn çiftlikâtından Sazlıbosna Çiftliği’nde iskân olunmalarını müstedʻî Ahmed Hoca tarafından verilmiş olan bir kıtʻa arzuhal üzerine Muhacirîn Komisyonu Riyaset-i Behiyyesi’yle olunan muhaberenin gelen cevabına nazaran mezkûr Sazlıbosna Çiftliği geçende şerâit-i malume ile Kırım muhacirlerine verilen çiftlikât-ı hümâyûn civarında olarak elli-altmış haneyi mütehammil idüğine ve bunda dahi muhacir iskânına Hazine-i Hâssa Nezâret-i Celîlesi’nin muvafakati alınmış olduğu misillü merkûm Ahmed Hoca takımı olan muhacirîn celb ile sâlifü’z-zikr muhacirîn iskân kılınan diğer çiftlikler hakkında müttehaz olan şerâiti kabul eylemiş olacaklarına binâen icra-yı iktizâsı istîzân olunmuş olup vâkıʻâ muhacirîn-i merkûmenin mevsim-i şitânın hulûlü mülâbesesiy-
le emr-i iskânlarının teshîli muvafık-ı şîme-i merhamet-i seniyye olarak mahall-i mezkûrda bulunan sair Emlâk-ı Hümâyûn çiftlikleri dahi geçende şâyân buyurulan müsaade-i seniyye-i hazret-i mülûkâne ve Meclis-i Vâlâ’da kararlaşdırılan şerâit mûcebince muhacirlere irâe olunmuş ve mezkûr Sazlıbosna Çiftliği dahi onlara civar ve iskân arzusunda bulunan muhacirîn ise hasbe’l-mevsim âtıfet-i seniyyeye sezâvâr bulunmuş olduğuna ve diğer çiftlikler için mukarrer olan şerâitin esas iktizâ eden bedel-i îcârın beher sene hükûmet-i mahalliye marifetiyle iskân olunacak muhacirlerden bi’t-tahsil Maliye Hazinesi’ne teslim olunması ve demirbaş hayvanat ve eşyadan muhacirîne ber-mûceb-i talimat-ı mahsusa her iki haneye bir çift hayvan itâsıyla ziyadesinin bi’l-müzâyede muhacirîne vesair tâlib olanlara fürûhtu ve çiftlik arazisinin yekdiğere beyʻ olunamayarak fakat inşa kılınacak hanelerin gedik hakkında olan muameleye tevfikan beynlerinde alınıp satılması ve bilâ-vâris vefat edenlerin haneleri çiftliklere aid olup içlerinden müşteri zuhuruyla akçesini verdiği halde ona fürûhtu caiz olması ve muhacirîn-i merkûme lâyıkıyla yerleşerek işlerini yoluna koyuncaya kadar emsâl ve kaidesine tevfikan üç sene öşürden muâf tutulması suret-
262
leri olarak bu şerâyiti Sazlıbosna Çiftliği’nde iskânlarını isteyen muhacirler tamamıyla kabul ve ihtiyara razı olmuş ve Hazine-i Hâssa’nın muvafakati dahi alınmış olmağla muhacirîn-i merkûmenin şerâit-i muharrereye ve teferruatına tatbikan mezkûr çiftlikde icra-yı iskânları hususunun riyaset-i müşârunileyhâya ve Kaza-i Erbaa kaymakamına havale ve işʻâr ve suret-i halin Maliye ve Hazine-i Hâssa Nezâret-i Celîlelerine dahi izbâr buyurulması tezekkür kılındı ise de ol bâbda emr u ferman hazret-i men lehü’l-emrindir. Fî gurreti Cumâdelâhire sene [1]278 [4 Aralık 1861] (Meclis-i Vâlâ-yı Ahkâm-ı Adliye üyelerinin mühürleri) BOA, İ. MVL, 459/20600
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
263
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
2 Mezra olduğundan dolayı Hasköy muhacirlerinin iskânı için ayrılan, ancak daha sonra mezra olmayıp Bezmiâlem Valide Sultan’ın icare-i vâhideli akarlarından orman olduğu anlaşılan Balabanburnu’nun müzayedeyle taliplisine ihale edilerek muhacirlerin başka bir yerde iskân edilmeleri Çatalca Sancağı Mutasarrıflığı’na Hasköy muhacirlerinin iskânlarına tahsis olunan Balabanburnu nâm mahallin müzayedesiyle tâlibine ihalesi ve muhacirîn-i merkûmenin diğer mahalde iskânı Evkâf-ı Hümâyûn Nezâret-i Celîlesi’ne iş‘âr kılındığından bahisle istifsâr-ı muameleyi hâvî keşîde olunan 14 Mart sene [1]306 tarihli telgrafname-i vâlâları ve bu bâbda nezâret-i müşârunileyhâdan reʼsen ve cevaben tevârüd eden iki kıt‘a tezkere komisyon-ı âlîde mütalaa kılındı. Nezâret-i müşârunileyhânın cevabında mahall-i mezkûr mezraa olmayıp cennet-mekân Bezmiâlem Valide Sultan
hazretlerinin icâre-i vâhideli akarâtından orman olduğu ve orada karye teşkili caiz olamayacağı ve muhacirîn-i merkûme mezkûr ormana îkâʻ-ı taarruz ve müdahaleden hâlî kalmadıkları ve zikrolunan ormanın muhacirîne tahsisi hâlinde sultan-ı müşârunileyhânın hayrât-ı şerifeleri karşılığının fikdânını [mutazammın] olarak bu da bilâhare hayrât-ı şerifenin harabını müeddî olacağı cihetle muhacirîn-i merkûmenin diğer mahalde iskânları lüzumu dermeyân olunmuş ve esasen ormanlar derûn ve ittisâlinde muhacir iskânı taht-ı memnû‘iyetde bulunmuş olmasına ve eğerçi muhacirîn-i merkûmenin vakt-i ziraat güzerân etmeden evvel orada icra-yı iskânları evvelce yazılmış ise de bu suret mahall-i mezkûrun mezraa olduğunun evvelce istinbât olunmasından neşʼet etmesine ve reviş-i iş‘ârâta nazaran muhacirîn-i merkûmenin başka münasib bir mahalde iskânları zımnında iktizâ-yı halin ifa olunmasının savb-ı vâlâlarına
264
tebliği tezekkür olunmağın ona göre icabının icra ve inbâsına himmet. Fî 22 Şaban sene [1]307 / Fî 31 Mart sene [1]306 [12 Nisan 1890] BOA, DH-MKT, 1717/62
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
265
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
3 Balabanburnu’na yerleştirilen muhacirlere bedeli karşılığında arazi kiralanıp kiralanmayacağı hakkında bilgi verilmesi Çatalca sancağı dahilinde Balabanburnu nam mahal hakkında Evkâf-ı Hümâyûn Nezâret-i Celîlesi’ne Müfâd-ı işʻâr-ı âlî-i âsafâneleri maʻlum-ı âcizî oldu. Muhacirîn-i merkûmenin tavtîn ü îvâları âtiyen menâfiʻ-i hazine husûlünü teʼmin ile beraber icâre tayini ile hukuk-ı vefkıye dahi halelden muhafaza edilmiş olacağı makam-ı âlî-i dâverîlerinin evvelki işʻârı cümlesinden bulunduğu ve karar-ı sâbık vechile mahall-i mezkûrun muhacirîn-i merkûmeye bedel-i misliyle icârı hakkındaki mütalaa-i sâmiyelerinin işʻârı 26 Mayıs sene [1]306 tarihinde cevaben izbâr kılınmış bulunduğu cihetle evvel emirde bu bâbdaki mütalaa-i aliyye-i dâverîlerinin müsâraʻaten inbâsı komisyon-ı âlînin cümle-i müzâkerâtından olarak ol bâbdaki işʻâr-ı sâmî-i dâverîleri üzerine şeref-vârid eden tezkere-i sâmiye dahi zuhur-ı cevab-ı âlî-i âsafânelerine kadar elde tutulmakda bulunmuş olmağla icabının beyan ve işʻârına himmet. Fî 28 Zilkade sene [1]307 / Fî 3 Temmuz sene [1]306 [15 Temmuz 1890] BOA, DH-MKT, 1742/118
266
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
4 İzzeddin, Sazlıbosna, Papazburgaz, Bahşayiş, Haraççı, Gelveri ve Kılınçlı çiftliklerinde iskân edilen kadim ahali ile muhacirlerin hane ve nüfus miktarıyla bulundukları çiftliğin isimlerini gösteren defterin Hazine-i Hâssa-i Şahane Emlâk-ı Hümâyûn İdaresi’ne gönderilmesi
hazinece dahi kaydı icra kılınmak üzere irsâli zımnında Çatalca Emlâk-ı Hümâyûn İdaresi’ne tahrirat-ı aliyye-i cenab-ı nezâret-penâhîlerinin tastîri iktizâ eder. Fî 1 Ağustos sene [1]307 [13 Ağustos 1891]
Hazine-i Hâssa-i Şahane Emlâk-ı Hümâyûn İdaresi Aded 3245 İzzeddin, Sazlıbosna ve Papasbergos ve Bahşayiş ve Haraççı ve Gelveri ve Kılınçlı Çiftlikât-ı Hümâyûnu’nda iskân edilen ahali-i kadime ile muhacirînin mikdar-ı hane ve nüfusuna dair Çatalca Emlâk-ı Hümâyûn İdaresi’nin 12 Teşrin-i Evvel sene [1]302 tarihli ve yüz dört numaralı tahriratı ve merbûtu defter ve ahîren şube-i mezkûreden gönderilen 27 Temmuz sene [1]303 tarihli diğer defâtir üzerine kalemce muamele-i kaydiye icra kılınmış ve her senenin vukuatı bilinip ona göre icabı icra kılınmak üzere geçende hazinece tabʻ etdirilip 7 Mart sene [1]306 tarihinde mikdar-ı kâfisi gönderilen muhacirîn tahrir defteri dahi her sene vukuatını zabt ve kayıd için tertib kılınmış ve bunların vukuatını havi hulâsası henüz hazineye irsâl kılınmamış olduğundan mukaddemki gönderilen defterlerden sonra bir gûnâ vukuat olduğu halde mikdar-ı nüfus ve hanesiyle sakin oldukları çiftlikât-ı hümâyûnun esamisini mübeyyin defterinin
267
Emlâk-ı Hümâyûn Kalemi Müdür (İmza) BOA, HH. THR, 746/21
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
5 Zaruret içinde ve iaşeye muhtaç bir halde olduklarından dolayı un yardımı talebinde bulunan Balabanburnu’ndaki vakıf araziye kendiliklerinden yerleşmiş muhacirlerin hal-i hazırdaki ihtiyaç derecelerinin araştırılarak bildirilmesi Dahiliye Mektubî Kalemi Müsveddâtına Mahsus Varakadır. Muhacirîn Komisyonu Riyâset-i Celîlesi’ne Çatalca sancağı dahilinde Balabanburnu nâm vakıf arazide sâkin muhacirînin dûçâr-ı fakr ü fâka ve muhtac-ı iaşe olduklarından bahisle lüzumu mikdar dakîkin ianeten itâsı istid‘âsına dair muhacirîn-i merkûme nâmına Hasan mührüyle Rikâb-ı Hümâyûn-ı Cenab-ı Mülûkâne’ye ve Bâbıâli’ye bi’t-takdim tevdî‘ buyurulan müttehidü’l-meâl iki kıt‘a arzuhal leffen irsâl kılınmış ve zikrolunan muhacirînin hod be-hod iskân etmiş oldukları mahall-i mezbûrdan kaldırılmaları hakkında Evkâf-ı Hümâyûn Nezâret-i Celîlesi’nden ve cânib-i ahaliden vuku bulan iş‘ârât ve müsted‘iyât üzerine keyfiyet mutasarrıflıkla başkaca derdest-i muhabere bulunmuş olacağından bunların hal-i hâzırdaki ihtiyacları derecesinin bi’t-tahkik inbâsına himem-i aliyye-i dâverîleri derkâr buyurulmak bâbında. 3 Ramazan sene [1]309 ve fî 19 Mart sene [1]308 [31 Mart 1892] BOA, DH-MKT, 1938/65
268
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
6 Çatalca’daki istihkâmlara yakın olan İzzeddin, Bahşayiş ve Papazburgaz Çiftlikleri’nde yaşayan Kırım muhacirlerinin arazilerini Bulgarlara ve yabancılara satmamalarının temini ve Çatalca civarındaki Tozalık Çiftliği’nin Hazine-i Hâssaca satın alınması
Suret-i iş‘âra nazaran iktizâ-yı hâlin serî‘an ifa ve keyfiyetin inbâsına himem-i atûfîleri masrûf buyurulmak bâbında. Fî 27 Muharrem sene [1]321 ve fî 12 Nisan
Dahiliye Mektubî Kalemi Çatalca Sancağı Mutasarrıfiyet-i Aliyyesi’ne Çatalca dahilindeki istihkâmâta karîb olan İzzeddin ve Bahşayiş ve Papasbergos Çiftlikât-ı Hümâyûnu’nda sâkin Kırım muhacirleri, uhdelerinde bulunan araziyi Bulgarlara satmak için hükûmet-i mahalliyeye müracaat etmekde oldukları Çatalca Emlâk-ı Hümâyûn İdaresi’nden bildirildiği ve Çatalca civarındaki Tozalık Çiftliği’nin mahzâ istihkâmât-ı mezkûre dahilinde bulunmasından dolayı cihet-i askeriyeye terki zımnında Hazine-i Celîle-i Maliyece mübâya‘ası makam-ı sâmî-i Sadâret-i Uzmâ’dan arz-ı hâk-i pây-ı âlî kılınması üzerine mezkûr çiftliğin Hazine-i Hâssa-i Şahanece mübâya‘ası emr u ferman buyurulmasına nazaran böyle istihkâmât civarındaki mahallerin Bulgarlara ve bilâhare eyâdî-i ecânibe geçirilmemesine ihtimam edilmek muktezî bulunduğu beyanıyla bu bâbda taraf-ı atûfîlerine vesâyâ-yı lâzıme ifası Hazine-i Hâssa-i Şahane Nezâret-i Aliyyesi’nden tevârüd eden 6 Nisan sene [1]319 tarihli tezkerede izbâr kılınmışdır.
269
sene [1]319 [25 Nisan 1903] BOA, DH-MKT, 691/63
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
7 Terkos’la birlikte Çatalca kazasındaki Bulgar köyleri ile bu köylere dönen nüfus miktarına ait liste / Çatalca’nın genelinde 1.974 Bulgar nüfusu bulunduğundan mevkiinin önemi dolayısıyla sancakta bundan daha fazla Bulgar’ın iskânının uygun olmadığı
Fî 4 Kânûn-ı Sânî sene [1]329 [17 Ocak 1914] Çatalca Mutasarrıflığı BOA, DH. KMS, 3/29
Dahiliye Nezâreti Edirne Vilâyet-i Aliyyesi’ne 22 Teşrîn-i Evvel [1]329 tarihli şifre telgrafname-i âlîlerine cevabdır: Çatalca sancağı dahilindeki Bulgar köylerinin ve bunlara şimdiye kadar avdet eden nüfusun mikdarı Çatalca Mutasarrıflığı’ndan sorularak alınan cevab muhteviyâtına göre orada kable’l-harb yedi bin elli dokuz ve el-yevm bin dokuz [yüz] yetmiş dört Bulgar bulunduğu anlaşılmış ve ehemmiyet-i mevkiiyesi hasebiyle sancakda bundan fazla Bulgar nüfusunun iskânı gayr-ı câiz bulunmuş olmakla ol bâbda. 7 Kânûn-ı Sânî sene [1]329 [20 Ocak 1914] ***
270
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
Ma‘a-Terkos Çatalca Kazası Bulgar Köyleri 1322 Senesinde İcra Kılınan Tahrir-i Nüfusdaki Mevcudu Zükûr (Aded)
İnâs (Aded)
Hane (Aded)
Yekûn (Aded)
Mülâhazât
384
354
96
738
Tayahatun karyesi
241
205
-
446
Mirahor karyesi
197
174
-
371
Deliyunus karyesi
446
395
-
841
Çanakça karyesi
512
478
-
990
Tarfa karyesi
260
242
103
502
Terkos karyesi
2.040
1.848
-
3.888
Yekûn-ı Umumî
Jandarma Kumandanlığı Ma‘rifetiyle bi’t-Tahkik el-Yevm Mevcud Bulunan Nüfus Zükûr (Aded)
İnâs (Aded)
Hane (Aded)
Yekûn (Aded)
Mülâhazât
369
299
107
668
Tayahatun karyesi
523
195
-
448
Mirahor karyesi
7
1
90
8
Deliyunus karyesi
-
-
-
-
Çanakça karyesi
-
-
-
-
Tarfa karyesi
136
130
91
266
Terkos karyesi
765
625
-
1.390
Yekûn-ı Umumî
271
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
272
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
8 Terkos nahiyesinde Mehmed Aziz Bey, Mehmed Sadık Bey, Hatice Hanım ve Fatma Refika Hanım’ın müştereken tasarruflarında olan 28 bin dönümden meydana gelen Terkos Çiftliği ile 17 bin dönüm tutarındaki Deliyunus Çiftliği’nin muhammen bedellerle kamu yararına hükümet tarafından istimlâk edilmesi
Kararı Sâlifü’l-bahis iki çiftliğin tezkere-i mezkûrede lüzum gösterildiği üzere kıymet-i muhammeneleriyle menfaat-i umumiye nâmına istimlâki münasib göründüğünün nezâret-i müşârunileyhâ ile Maliye Nezâreti Vekâleti’ne işʻârı tezekkür edildi. 26 Zilkade sene [1]334 / 11 Eylül sene [1]332 [24 Eylül 1916]
Meclis-i Vükelâ Müzakerâtına Mahsus Zabıtname
(Meclis-i Vükelâ üyelerinin imzaları)
Hulâsa-i Meâli Çatalca Sancağı dahilinde Terkos nahiyesinde kâin olup Mehmed Aziz ve Mehmed Sadık Beylerle Hadice ve Fatma Refika Hanımların şâyiʻan uhde-i tasarruflarında bulunan Terkos ve Deliyunus çiftliklerinin derûnunda suret-i katʻiyyede teessüs eden muhacirîn-i İslâmiye yedinde takrîr u ibkâsıyla mezkûr çiftliklerin zilyedleriyle mutasarrıfları beyninde devam edegelmekde olan münâzaʻanın hall ü katʻı zımnında mârru’l-beyân çiftliklerin istimlâklerine lüzum görüldüğü ve bunlardan Terkos Çiftliği’nin ihtiva etdiği arazi mikdarı yirmi sekiz bin dönüm ve kıymet-i muhammenesi yedi yüz doksan bin kuruş ve Deliyunus Çiftliği’nin ihtiva etdiği arazi mikdarı dahi on yedi bin yüz dönüm ve kıymet-i muhammenesi de beş yüz otuz bir bin kuruşdan ibaret bulunduğu beyânıyla İstimlâk Kararnamesi’nin ikinci madde-i muʻaddelesi mûcebince iktizâ eden menfaat-i umumiye kararının lüzum-ı ittihâzına dair Dahiliye Nezâreti’nin 6 Eylül sene [1]332 tarihli ve beş yüz yirmi üç numaralı tezkeresi okundu.
BOA, MV, 203/54
273
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
9 Çatalca’da 15.030 dönümden meydana gelen Tayahatun Çiftliği’nin muhacirlere tahsisi için istimlâkine Meclis-i Vükelâca karar verildiği
re sâlifü’l-bahis çiftliğin istimlâki muvafık göründüğünden ifa-i muktezâsının nezâret-i müşârunileyhâ ile Maliye Nezâreti Vekâleti’ne izbârı tezekkür edildi. 15 Eylül sene [1]332 [28 Eylül 1916]
Meclis-i Vükelâ Müzakerâtına Mahsus Zabıtname Hulâsa-i Meâli Çatalca dahilinde kâin olup muhacirîn tarafından işgal edilmiş olan Tayahatun Çiftliği’nin tahliyesi veya taraf-ı hükûmetden mübâyaʻası mezkûr çiftliğin mutasarrıfı Veli Bey tarafından istidʻâ edildiği ve Çatalca silsile-i istihkâmâtı arasında bulunması hasebiyle mârru’l-beyan çiftliğin derûnunda iskân edilen muhacirîn-i İslâmiye yedinde ibkâsı icab edeceği ve esasen muhacirîn-i merkûmenin başka mahalle nakillerine dahi imkân olmadığı işʻâr-ı mahallîden anlaşıldığından ve kıymet-i muhammenesi yedi yüz üç bin iki yüz elli kuruşdan ve ihtiva etdiği arazi mikdarı dahi on beş bin otuz dönümden ibaret olan mezkûr çiftliğin kemakân muhacirîn yedinde ibkâsı için istimlâki lâzım geldiğinden bahisle bu bâbda iktizâ eden menfaat-i umumiye kararının ittihâzı hususuna dair Dahiliye Nezâreti’nin 10 Eylül sene [1]332 tarihli ve 532 numaralı tezkeresi okundu. Kararı Mezkûr tezkerede lüzum gösterildiği üze-
274
(Meclis-i Vükelâ üyelerinin imzaları) BOA, MV, 203/52
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
10 İmrahor, Tayakadın, Terkos, Tarafe, Çanakça ve Deliyunus köyleri halkından olup Balkan Harbi‘nde Bulgaristan‘a iltica edip daha sonra oradan dönerek Ayazma köyüne yerleşen Bulgar ailelerinin kesinlikle Bulgaristan‘a dönmek istemedikleri İstanbul Vilâyeti Vekâlet-i Aliyyesi’ne Çatalca Kazâsı’na tâbi‘ İmrahor, Tayakadın, Terkos, Tarafe, Çanakça ve Deliyunus karyeleri ahâlîsinden olup Balkan Harbi esnasında Bulgaristan’a iltica ve bilâhare oradan avdet ederek el-yevm Ayazma nâm Rum köyünde ikamet etmekde bulunan Bulgar ailelerinden yirmi kadarının tekrar Bulgaristan’a avdet etmek arzusunda bulundukları, halbuki Makriköy zâbıta ve meʼmurîn-i mülkiyesi tarafından azîmetlerine müsaade edilmemekde olduğu İsveç Sefareti’nden muʻtî bir takrîr-i şifahîde beyan ve mümânaʻat-ı vâkıʻanın refʻi rica ve iltimas kılınmakdadır. Eşhâs-ı mezkûrenin Türkiye arazisini terk ile Bulgaristan’da bulunan akrabaları nezdine avdetlerinde bir mahzur görülmediği takdirde merkûmûnun emvâl ve eşya-yı zâtiyeleriyle beraber icra-yı seyahatlerine mümânaʻat edilmemesi icab edenlere taʻlimât itâsı rica olunur, efendim. 11 Kânûn-ı Evvel sene [1]338 [11 Aralık 1922] ***
275
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
Türkiye Büyük Millet Meclisi Hükûmeti İstanbul Vilâyeti Mektubculuğu Aded Umumî: 911 Hususî: 26 Hulâsa: Çatalca‘[ya] tâbi‘ bazı kurâ ahalisinden olup el-yevm Ayazma‘da ikâmet eden Bulgarların Bulgaristan‘a avdet etmek istemediklerine dair Türkiye Büyük Millet Meclisi Hükûmeti Hariciye Murahhası Adnan Beyefendi hazretlerine Çatalca kazasına tâbi‘ İmrahor, Tayakadın, Terkos, Tarafe, Çanakça ve Deliyunus karyeleri ahalisinden olup Balkan Harbi esnasında Bulgaristan‘a iltica ve bilâhare oradan avdet ederek el-yevm Ayazma nâm Rum köyünde ikamet etmekde bulunan Bulgar ailelerinden yirmi kadarının tekrar Bulgaristan‘a avdet etmek arzusunda bulundukları halde zabıta ve meʼmûrîn-i mülkiye tarafından azîmetlerine müsaade edilmemekde olduğu İsveç Sefareti‘nden muʻtî bir takrîr-i şifahîde beyan ve mümânaʻat-ı vâkıʻanın refʻi rica ve iltimas kılınmakda olduğundan bahisle eşhâs-ı mezkûrenin Türkiye
arazisini terk ile Bulgaristan‘da bulunan akrabaları nezdine avdetlerinde mahzur görülmediği takdirde merkûmların emvâl ve eşya-yı zâtiyeleriyle beraber icra-yı seyahatlerine mümânaʻat edilmemesi Refet Paşa hazretlerinden şeref-vârid olan 11 Kânûn-ı Evvel sene [1]338 tarih ve 71/10 adedli tezkerede emr u işʻâr buyurulması üzerine keyfiyet Çatalca Mutasarrıflığı‘na izbâr kılınmışdır. Mezkûr mutasarrıflıkdan alınan 18 Kânûn-ı Sânî sene [1]339 tarih ve 224/46 adedli tahriratda kurâ-yı mezkûredeki Bulgarların katʻiyyen Bulgaristan‘a gitmek istemedikleri tahkikat-ı vâkıʻaya atfen bildirilmiş olduğundan arz-ı keyfiyete mübâderet kılındı, efendim hazretleri. Fî 25 Kânûn-ı Sânî sene [1]339 [25 Aralık 1923] Türkiye Büyük Millet Meclisi Hükûmeti İstanbul Vali Vekili Mîralay (İmza) BOA, HR. İM, 26/9
276
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
277
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
11 İmrahor köyünden 1914 yılında Bulgaristan’a hicret edip daha sonra 1921 senesinde vatanları olan eski köylerine döndüklerinde kendilerine ait olan evlere Müslüman muhacirlerin yerleştirilmesinden dolayı açıkta kalarak İstanbul Şişli’de Bulgar Hastanesi yakınındaki bir barakada her türlü geçim vasıtalarından mahrum ve sefil bir halde kalmakta olan 14 Bulgar ailesinin kendi istekleri doğrultusunda Bulgaristan’a gitmelerine yardımcı olunması Türkiye Cumhuriyeti Hariciye Vekâleti Dersaadet Murahhaslığı Umumî numara: 3804 Hususî numara: 1597 Hulâsa: Çatalca civarında kâin İmrahor ve diğer köyler ahalisinden on dört Bulgar ailesi hakkında Hâriciye Vekâlet-i Celîlesi’ne Dersaadet Bulgar Mümessilliği’nden vârid olup melfûfuyla birlikde aynen huzur-ı âlî-i vekâlet-penâhîlerine takdim olunan 24 Nisan [1]924 tarihli ve 668 numaralı notada köylerine Müslüman muhacirleri iskân edilmesinden dolayı Bulgaristan’a iadeleri lâzım gelen on dört Bulgar ailesinin Bulgaristan’a gidebilmeleri için kendilerine meccanen ve müctemi‘an bir Türk mürûr tezkeresi itâsı taleb edil-
278
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
mekdedir. Bilhassa bu iş hakkında Bulgar Mümessilliği Başkâtibi Mösyö Antonof murahhaslığa bizzat müracaat ederek sâlifü’z-zikr Bulgarların Çatalca civarında kâin İmrahor köyüyle diğer civar köyler ahalisinden bulunduklarını ve esasen bunların 1914 senesinde Bulgaristan’a hicret edip orada hizmet-i askeriyelerini de ifa eylemiş olduklarını ba‘dehû 1921 senesinde maskat-ı re’sleri olan Çatalca civarındaki mezkûr köylere avdetlerinde kendilerine aid olan hanelerin Müslüman muhacirleri tarafından işgal edilmesinden naşi aynı köylerden çıkmış olan Rumların hanelerine yerleşdiklerini halbuki ahîren bu evlere de Müslüman muhacirleri iskân edilmesinden dolayı açıkda kalarak İstanbul’a gelmiş ve hal-i hazırda Şişli’de Bulgar Hastahanesi kurbundaki bir barakada her türlü vesâit-i maişetden mahrum bir halde kalmış olduklarını ve Türk tâbiiyetinde olduklarını müsbit ekserinin yedinde hiç bir gûnâ vesâik-i resmiye dahi bulunmadığını ve esasen Türkiye’den çıkmaları matlûb olan merkumların burada bîhûde yere temdîd-i ikametle bir kat daha sefil ve perişan bir hale gelmemeleri için her ne suretle olursa olsun bir an akdem Bulgaristan’a azîmetlerinin teshîl edilmesini rica etmiş ve Bulgar pasaportuyla seyahat etmelerine muvafakat edilmediği takdirde fakr-ı halleri aşikâr olan eşhâs-ı merkûmeye Dersaadet Polis Müdüriyetince müctemi‘an bir kıt‘a mürûr tezkeresi itâ edilerek Bulgaristan’a sevkleri esbâbının istikmâlini temenni eylemişdir. İstanbul Polis Mü-
düriyeti’nin bu gibi hususâtla meşgul olan Dördüncü Şube’sine bu bâbda telefonla vâki‘ olan müracaatıma cevaben Türk tâbiiyetinde olduklarını isbat edecek vesâik-i resmiye ibrâz etmedikçe mezkûr Bulgarlara pasaport itâ olunamayacağı ve evrak-ı lâzımeyi ibrâz etdikleri halde dahi pasaport bedellerini tesviye etmeğe mecbur oldukları bildirilmişdir. Polisçe haklarında tahkikat-ı lâzıme icrası kâbil olan sâlifü’z-zikr köylüler hakkında Bulgar Mümessilliği’ne ne yolda cevab verilmek lâzım geldiğinin sürat-i mümkine ile ve kâbilse telgrafla iş‘ârına müsaade-i celîle-i vekâlet-penâhîlerini rica ederim efendim. 28 Nisan [1]340 [28 Nisan 1924] BOA, HR. İM, 103/36
279
Halk Sağlığı
BOA, HRT.h, 1180/1136
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
281
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
1 Hadımköy Hastanesi’nin temelinin hafriyatına başlandığı Makam-ı Seraskerî Mektubî Kalemi Hususiye 2 Sâye-i muvaffakiyet-vâye-i cenab-ı zıllullahîde Hadımköy Hastahanesi’nin hafriyât-ı esasiyesine mübâşeret ve bu sırada dahi daʻavât-ı Hayriye-i hazret-i Padişahî tekrar ve tilâvet kılındığı Çatalca Kumandanlığı’ndan mevrûd fî 21 Nisan sene [1]303 tarihli telgrafnamede izbâr olunmuş olmağla muhât-ı ilm-i âlî buyurulmak üzere arz u beyan-ı keyfiyete ibtidâr kılındı. Ol bâbda emr u ferman hazret-i men lehü’l-emrindir. Fî 10 Şaban sene [1]304 ve fî 22 Nisan sene [1]303 [4 Mayıs 1887] Serasker Ali Rıza BOA, Y. PRK. UM, 3/104
282
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
Hadımköy Hilâl-i Ahmer Hasta Sıhhiye Heyeti ve İdaresi
283
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
2 Kumandanlık merkezi olan Hadımköy’de Padişah II. Abdülhamid’in emriyle inşa edilecek Askerî Hastane’nin temelinin atıldığı Huzur-ı Âlî-i Hazret-i Sadâret-penâhi’ye Çatalca ciheti kumandanlık merkezi olan Hadımköyü’nde inşası muktezâ-yı emr u ferman-ı hazret-i Padişahîden bulunan Askerî Hastahanesi’nin ne suretle vaz‘-ı esasına mübâşeret ve bu sırada cümle tarafından da‘avât-ı hayriyet-âyât-ı hazret-i Hilâfet-penâhî tekrar ve tilâvet olunduğu ifadesine dair Kaza-i Erbaa Mutasarrıflığı’ndan meb‘ûs telgrafnâme leffen arz u takdim kılınmağın ol bâbda. 28 Za. sene [1]304 ve fî 6 Ağustos sene [1]303 [18 Ağustos 1887] BOA, DH. MKT, 1440/70
284
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
Hadımköy Hastanesi
285
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
3 Boğazköy’de koyunlarda çiçek hastalığı görüldüğü haberi üzerine yapılan incelemelerde hastalığın meyhaneci Pandeli’nin hayvanlarında görüldüğü / Burunsuz mandıra civarındaki Arnavut Dimitri’nin mandırasındaki koyunlarda rastlanan çiçek hastalığından dolayı 40’ının telef olup geri kalan 30’unun yirmi gün süreyle karantina altına alınmasına karar verildiği Sıhhiye ve Zabtiye ve Tıbbiye Nezâretleriyle Kaza-i Erbaa Mutasarrıflığı’na Kaza-i Erbaa dahilinde Boğaz karyeli meyhaneci Pandeli ile o civarda bulunan Manol Kâhya’nın koyunlarında çiçek illeti zuhur etdiği istihbar kılındığından tedâbîr-i sıhhiye icrası lüzumu Şehremaneti’nden bâ-tezkere işʻâr olunmasıyla keyfiyet Kaza-i Erbaa Mutasarrıflığı’yla Tıbbiye Nezâret-i Behiyyesi’ne bildirilmiş ve mezkûr mutasarrıflıkdan alınan tahriratda Manol Kâhya’nın ağnâmında şimdiye kadar asla çiçek hastalığı zuhur
etmeyip Anastaş ile Pandeli çorbacının ağnâmında zuhur etmiş ise de onlar da evvelce mündefiʻ olup ancak Pandeli’nin ağnâmından sirayetle Burunsuz mandıra civarında vâkiʻ Arnabud Dimitri’nin mandırasındaki koyunlardan yetmiş reʼs hayvanatda çiçek hastalığı olduğu haber alınması üzerine mezkûr hayvanat muayene olunarak bunlardan şimdiye kadar on dört reʼs telef olup kusur kalan elli altı reʼsden on adedinin hastalığı şiddetli ve ümidsiz bir halde olduğu ve mütebâkîsinin hastalıkları hafifçe olması hasebiyle diğerlerinden bi’t-tefrîk kordon altına alınarak tedavilerine itina kılınmakda olduğu gösterilerek keyfiyet Sıhhiye ve Tıbbiye Nezâretleriyle Şehremaneti’ne bildirilmiş idi. Bu kere emanet-i müşârunileyhâdan alınan cevabda mahall-i mezkûra iʻzâm kılınan baytar müfettişinin avdetiyle verdiği rapor mealine nazaran edilen muayenede merkûm Dimitri’nin koyunlarından kırk reʼsinin telef olup mütebâkî otuz reʼs ber-hayat kalmış ve bunlar tehlikeden âzâde bulunmuşlar ise de illet-i mezkûrenin sirayete
286
müstaʻid bulunduğu ve bunların yirmi gün müddet daha karantina tahtında bulundurulmalarına lüzum görünerek iktizâsının icra kılındığı dermeyân kılınmış ve suret-i hal icab eden mahallere yazılmış olmağla nezâret-i celîlelerince de icabının icrasına himem-i aliyye-i dâverîleri derkâr buyurulmak bâbında. 26 S. sene [1]305 ve fî 31 Teşrîn-i Evvel sene [1]303 [12 Kasım 1887] BOA, DH-MKT, 1462/91
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
287
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
4 Sazlıbosna Çiftliği’ndeki muhacirlerden 60’ının çiçek hastalığına yakalanıp 7’sinin vefat etmesi ve hastalığın şiddetle hüküm sürmesinden dolayı bölgeye acilen bir doktor gönderilerek çocuklara aşı yapılması ve gerekli sağlık tedbirlerin alınması Tıbbiye Nezâret-i Behiyyesi’ne Emlâk-ı mahsusa-i cenab-ı Padişahî’den Sazlıbosna Çiftlik-i Hümâyûnu’nda sakin muhacirlerden altmış neferinin çiçek hastalığına tutulup yedi neferinin vefat etdiği ve illet-i mezkûrenin el-ân şiddetle hükmünü icra eylemekde bulunduğu beyanıyla mahall-i mezkûra hemen bir tabib iʻzâmıyla etfâle telkih ameliyatı icrası ve esbâb-ı sıhhiye-i sairenin istikmâli hakkında Hazine-i Hâssa-i Şahane Nezâret-i Celîlesi’nden mebʻûs tezkere leffen irsâl kılınmış ve ehemmiyet-i maslahat müstağni-i tarif ve izah bulunmuş olmağın iktizâ-yı halin bir an evvel icrasıyla neticesinden maʻlumat itâsına himmet buyurulması bâbında. 15 Ra. sene [1]305 ve fî 18 Teşrîn-i Sânî sene [1]303 [30 Kasım 1887] BOA, DH-MKT, 1467/13
288
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
5 Çatalca kazasının Sazlıbosna köyünde çocuklarda görülen çiçek hastalığından dolayı köy mektebinin yirmi beş gün süreyle tatil edildiği, hastalığın yayılmaması için gerekli tedbirlerin alındığı Sıhhiye Nezâret ve Şehremanet-i Celîleleriyle Zabtiye ve Tıbbiye Nezâretlerine Çatalca kazası dahilinde vâkiʻ Sazlıbosna karyesindeki etfâlde çiçek hastalığı olduğu ve köyün mektebinde mevcud otuz üç nefer çocukdan yalnız on çocuk illetden sâlim olmasıyla hastalık bunlara dahi sirayet etmemek üzere mektebin yirmi beş gün müddetle tatil etdirildiği Kaza-i Erbaa Mutasarrıflığı’ndan bâ-tahrirat işʻâr kılınmış ve icab edenlere icra-yı tebligât edilmiş olmağla mezkûr hastalığın menʻ-i tevessüʻü esbâbının istikmâline himem-i aliyye-i dâverîleri derkâr buyurulmak bâbında. 21 Ra. sene [1]305 ve fî 24 Teşrîn-i Sânî sene [1]303 [6 Aralık 1887] BOA, DH-MKT, 1468/53
289
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
6 Haraççı köyünde manda ve karasığır hayvanlarında görülen hastalıktan dolayı tıbbî tedbirleri almak üzere bölgeye gönderilen baytarın raporuna göre hayvanlara bulaşan hastalığın üç gün devam edip bilâhare yok olduğu ve tekerrürüne dair herhangi bir belirti bulunmadığı, gerek bölgede ve gerekse civar yerleşim alanlarında bulaşıcı hastalığa rastlanmadığının anlaşıldığı
hayvanat-ı mezkûreye ârız olan hastalık üç güne kadar devam etmiş ise de elyevm mündefiʻ olarak bunun tekerrür-i zuhuruna dair emare bulunamadığı gibi gerek orada ve gerek civarında sârî ve müstevlî hastalık görülemediği anlaşıldığı işʻâr olunmuş ve bu bâbdaki muhabereli tezkere mezkûr rapor ve tahrirat ile beraber manzûr-ı âlî buyurulmak için arz u takdim kılınmışdır, efendim.
Bâbıâli Daire-i Sadâret Âmedî-i Divan-ı Hümâyûn 4
Fî 13 Rebîülevvel sene [1]306 / Fî 5 Teşrîni Sânî sene [1]304 [17 Kasım 1888]
Emlâk-ı Hümâyûn’dan Çatalca kazasında Haraççı karyesindeki manda ve karasığır hayvanatında zuhur eylediği Çatalca Mutasarrıflığı’ndan bildirilen hastalıkdan dolayı muayene ve müdâvât-ı lâzımeyi ifa etmek üzere oraya hemen lüzumu kadar baytar iʻzâmı hakkında şeref-sâdır olan emr u ferman-ı cenab-ı mülûkâneyi mübellağ fî 4 Rebîülevvel sene [1]306 tarihli tezkere-i hususiye-i devletleri üzerine Ticaret ve Nâfia Nezâret-i Celîlesi’yle icra kılınan tebligâta alınan cevabda Çatalca’ya iʻzâm olunan Merkez Baytar Müfettişi tarafından verilip mutasarrıflıkdan bâ-tahrirat gönderilen rapor mealine nazaran
Sadrıazam Kâmil BOA, Y. A. HUS, 219/26
290
Sadrıazam Kâmil Paşa
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
291
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
7 Sazlıbosna köyü hayvanlarında ortaya çıkan çiçek hastalığı sonucunda 15 hayvanın öldüğü, bölgeye baytar gönderildiği ve çiçekli hayvanların bulunduğu meranın kordon altına alınıp hastalığın yayılıp önlenmesine çalışıldığı Mâbeyn-i Hümâyûn Başkitabet-i Celîlesi’ne Çatalca dahilinde Sazlıbosna karyesi ağnâmında zuhur eden çiçek hastalığı hakkında icra-yı tahkikat-ı lâzıme ile menʻ-i sirayetine aid tedâbîrin hemen ittihâz ve icrası ve atebe-i ulyâya dahi arz-ı maʻlumat olunması muktezâ-yı irâde-i seniyye-i cenab-ı Padişahî’den olduğu resîde-i dest-i tevkîr olan 9 Kânûn-ı Sânî sene [1]304 tarihli tezkere-i aliyye-i dâverânelerinde işʻâr u beyan buyurulmuş olup karye-i mezkûre ağnâmında çiçek hastalığı zuhur etdiği ve on beş telefâta bâdî olduğu Emlâk-ı Hümâyûn İdaresi’nden bildirilerek baytar iʻzâm olunduğu evvelce Hazine-i Hâssa-i Şahane Nezâret-i Celîlesi’nden taraf-ı acizîye işʻâr
olunması üzerine hastalığın menʻ-i sirayeti ve defʻi zımnında hükûmetçe de tedâbîr-i lâzımenin müsâraʻaten ittihâz ve icrası telgrafla Çatalca Mutasarrıflığı’na işʻâr u inbâ ve Ticaret Nezâret ve Şehremanet-i Celîlelerine maʻlumat itâ olunmuş idi. Mezkûr mutasarrıflıkdan cevaben alınan telgrafnamede çiçekli ağnâmın bulunduğu mera kordon altına aldırılıp hastalar tefrîk etdirilmek ve ber-minvâl-i muharrer gönderilen baytarın tarifi üzere icra-yı tedâbîr edilmek için Yüzbaşı Osman Bey’in mahalline iʻzâm kılındığı gösterilmiş ve mezkûr hastalığın menʻ-i sirayetiyle bütün bütün defʻi esbâbının istikmâline gayret olunması ve Osman Bey’in avdetinde icraat-ı vâkıʻanın ve suret-i halin bildirilmesi mezkûr mutasarrıflığa be-tekrar tavsiye ve izbâr olunduğundan buna alınacak cevabın dahi tıbkı emr u ferman-ı mütâvaʻat-unvan-ı hazret-i Padişahî vechile arz u işʻârına müsâraʻat kılınmak mukarrer bulunmuş olmağın ol bâbda. 20 Ca. sene [1]306 / 10 Kânûn-ı Sânî sene
292
[1]304 [22 Ocak 1889] BOA, DH-MKT, 1586/90
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
293
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
8 Sazlıbosna köyü hayvanlarında görülen hastalık sonucunda bazı hayvanların telef olduğu, hastalığın yayılmasını önlemek için civar yerleşim birimleriyle irtibatın kesilip köyün kordon altına alındığı, hasta hayvanların sağlıklı olanlardan ayrıldığı, telef olanların hayvan otlatılmaya elverişli olmayan yerlere defnedildiği Mâbeyn-i Hümâyûn Başkitabet-i Celîlesi’ne ve Hazine-i Hâssa Nezâret-i Aliyyesi’ne Çatalca sancağı dahilinde Sazlıbosna karyesi ağnâmında zuhur eyleyen ve menʻ-i sirayetine aid tedâbîrin ittihâzıyla neticesinin atebe-i ulyâya dahi arz u inbâsı muktezâ-yı irâde-i seniyye-i cenab-ı Padişahî’den bulunan hastalık hakkında mahallince ittihâz olunan tedâbîr-i sıhhiyenin derecâtı 12 Kânûn-ı Sânî sene [1]304 tarihinde bâ-tezkere sûy-ı âlî-i dâverîlerine izbâr kılınmış idi. Bu bâbda Ticaret ve Nafia Nezâret-i Celîlesi’ne yazılan tezkere-i âcizîye alınan cevabda karye-i mezkûredeki bir sürüde hastalığa tutulmasından dolayı tefrîk olunan on dokuz reʼs ağnâmdan on adedi telef olduğu gibi kusurundan dahi ahîren telefât vuku bulmağla ve Hazine-i Hâssa Nezâret-i Celîlesi’nden/ve nezâret-i celîlelerinden iʻzâm olunan Baytar Binbaşısı Rauf Bey’in tarifâtı vechile mahall-i
mezkûrda bulunan zabtiye neferi marifetiyle mezkûr ağnâm muhafaza edilmekde olup bundan başka yapılacak bir şey var ise o da mîr-i mûmâileyh tarafından verilecek rapor üzerine icra kılınacağı bu kere Çatalca Mutasarrıflığı’ndan bildirilmiş olduğu gibi Kumbergos’daki hayvan hastalığını dahi tedavi etmek üzere bir baytarın iʻzâmı kezâlik mezkûr mutasarrıflıkdan işʻâr olunmuş ise de gerek Ticaret Nezâreti tıb baytarı müfettiş ve gerek Şehremanet-i Celîlesi Müfettişi Mirlivâ saadetli Zoeros Paşa’nın taht-ı riyâsetinde olduğu halde İzmid’e iʻzâm olunan Heyʼet-i Sıhhiye ile beraber İzmid’e azîmet eylediğinden bunlardan kangısının İzmid’de evvelce iş hitâm bulur ise hemen oraya gönderilmek üzere ol vakit diğer hastalık zuhur eden mahallin civarla ihtilâtı menʻ olunarak hasta hayvanların sağlardan tefrîkıyle ayrıca bir mahalde tutulması ve telef olanlarının sapa ve hayvan raʻyine gayr-ı müsaid mahallere defn etdirilmesi mahalline cevaben işʻâr olunmuş ve şimdiye kadar bu hastalıkdan yalnız iki inek ve bir tay ve bir sığır telef olarak tebligât-ı vâkıʻaya tevfikan defn etdirildiği ve bir-iki gündür telefât vukuʻa gelmeyip karye-i mezkûre hayvanatının kordon altına alındığı bu kere bildirilmiş olduğu gösterilmiş [Hazine-i Hâssa’ya: ve Mâbeyn-i Hümâyûn Başkitabet-i Celîlesi’ne de itâ-yı maʻlumat edilmiş olmağın ol bâbda] ve keyfiyet Hazine-i Hâssa Nezâret-i Celîlesi’ne de işʻâr
294
kılınmış olmağın ol bâbda. Fî 15 C. sene [1]306 ve fî 4 Şubat sene [1]304 [16 Şubat 1889] BOA, DH-MKT, 1594/93
Mirliva Zoeros Paşa
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
295
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
9 Bahşayiş köyünde ortaya çıkan hayvan hastalığı haberi üzerine Istabl-ı Âmire Başbaytarı Nuri Bey ile Çatalca Kumandanlığı’ndan Baytar Kolağası Hakkı Efendi’nin bölgeye gönderildiği Tıbbiye Nezâret-i Behiyyesi’ne Büyükçekmece kazasında Emlâk-ı Hümâyûn’dan Bahşayiş karyesinde hayvan hastalığı zuhur etdiği istihbâr kılınması üzerine derhal vuku bulan müracaata binâen Hazine-i Hâssa-i Şahane Nezâreti’nden Istabl-ı Âmire Serbaytarı izzetli Nuri Bey’le Çatalca Kumandanlığı’ndan Baytar Kolağası Hakkı Efendi gönderilmiş olduğu gibi karye-i mezkûreye bizzat azimetle mûmâileyhimâ tarafından itâ edilecek talimât dairesinde hareket eylemesi kaza-i mezkûr kaymakamlığına bildirildiğine ve bu bâbda alınacak malumâtın ve tedâbîr-i müttehaze derecesinin peyderpey izbâr kılınacağına dair Çatalca Mutasarrıflığı’ndan alınan tahrirât leffen sûy-ı vâlâlarına irsâl olunmağla ol bâbda. 18 Zilkade sene [1]306 ve fî 4 Temmuz sene [1]305 [16 Temmuz 1889] BOA, DH-MKT, 1639/12
296
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
10 Yeniköy’deki öküzlerde görülen kuduz hastalığı hakkında Baytar Müfettişi Haydar Bey tarafından yapılan muayene ve incelemeler ile alınan tedbirlerin Tıbbiye Nezaretince uygun bulunduğu Çatalca Mutasarrıflığı’na Terkos nahiyesinde Yeniköy öküzlerinde zuhur eden kuduz illeti hakkında Baytar Müfettişi Haydar Bey tarafından icra kılınan muayene ve tahkikat üzerine lâzım gelen tedâbîr-i fenniyeyi hâvî tanzim ve itâ olunan bir kıtʻa raporun gönderildiğine dair vârid olan 2 Eylül sene [1]305 tarihli tahrirat-ı behiyyeleri üzerine Tıbbiye Nezâret-i Behiyyesi’yle bi’l-muhabere alınan cevabda bu bâbda Baytar Müfettişi Haydar Bey tarafından ittihâz kılınan tedâbîrin muvafık-ı fen bulunduğu ifade kılınmağın ona göre iktizâsının ifasına himmet buyurulması bâbında. 28 S. sene 1307 / 11 Teşrîn-i Evvel sene [1]305 [24 Ekim 1889] BOA, DH-MKT, 1669/11
297
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
11 Çatalca topçu alayları askerlerinden Hadımköy Hastanesi’nde tedavi altında bulunanlardan yirmi birinin tedavi ve tebdil-i hava için Beylerbeyi Hastanesi’ne gönderilmeleri Çatalca Kumandan Vekâleti’nden şifre Çatalca topçu alayları efradından olup Hadımköy Hastahanesi’nde taht-ı tedavide bulunan asâkir-i şahaneden maʻlûliyetleri tebeyyün eden yirmi bir neferin berây-ı tedavi ve tebdil-i hava Beylerbeyi Hastahanesi’ne iʻzâmları etıbbâ raporu üzerine bi’l-istîzân Hâssa Müşiriyet-i Celîlesi’nden alınan emir üzerine on neferinin bu sabah Viyana treniyle meʼmura terfîkan sevk kılındığı gibi on bir neferinin dahi yarınki trenle iʻzâm kılınacakları maʻrûzdur. Ferman. Fî 4 Muharrem sene [1]320 ve fî 31 Mart sene [1]318 [13 Nisan 1902] Ferik Mehmed Şevki BOA, Y. PRK. ASK, 181/4
298
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
12 Mekteb-i Tıbbiyece yapılan tahlil sonucunda Terkos suyunda bulaşıcı ve mikrobik hastalıklar olduğu tespit edildiğinden süzülüp kaynatılmadan içilmemesi ve kullanılmaması Terkos suyunun fenn-i mikrobîye tevfikan tahliline bâ-irâde-i seniyye-i hazret-i padişahî meʼmur buyurulmaklığım üzerine fî 8 Eylül sene [1]309 tarihinde Terkos suyunun Beyoğlu’nda Feriköyü ve Şişli haznelerinden ber-mûceb-i fen mikrobu tahlil etdiğim iki numune suyun beher santimetre mik‘abında bin beş yüz râddesinde mevcudiyetleri sabit olan mikrobların ekserîsinin tahammurâtı mûcib olan mikroblardan olması mezkûr suyun menba‘ını ve kumpanyanın kullanmakda bulunduğu kum süzgeci ve menba‘ından su ahz ederek yeniden başkaca tahlilini ve muayenesini iktizâ etdirdiğini bâ-rapor arz etmekliğim üzerine şeref-sâdır buyurulan irade-i keramet-âde-i cenab-ı zıllullahî mantûk-ı münîfince fî 25 Eylül sene [1]309 tarihinde bizzat Terkos’a giderek Terkos gölünü ve kumpanyanın isti‘mâl etmekde olduğu kum süzgeci muayene ve gerek Terkos gölünden gerekse süzülen sudan aldığım su numunelerini tahlil etdiğimde on iki kilometre tûlünde, iki buçuk kilometre arzında ve otuz kilometre
murabba‘ mesâha-i sathiyesinde bulunan Terkos gölü gayr-ı muntazam bir şekilde olduğundan girintili olan pek çok mahalleri ve ekserî havuzcukları ve dairen mâdâr gölün kenarları sazlıklardan ve işbu sazların çürüye çürüye suya düşmesinden mütehassıl mevâdd-ı müte‘affine-i mütefessiha yığınları ile mâlâmâl olduğu müşahede olunduğu ve suyunu Terkos gölüne sabbeden Karamandere’nin dolaşdığı köylerden topladığı müzahrafât-ı adîdeyi ve yağmur mevsimlerinde dağlardan akagelen suların gölün her cihetinde mevcud olan sâlifü’z-zikr mevâdd-ı müterâkime-i vesîhayı haliyle göle getirerek vasatını dahi mevâdd-ı mezkûre ile tahlît edeceği ve kumpanyanın kullandığı kum süzgeç Terkos gölünün mevcudiyetinden beri mevcud olan ve gölün ortasına doğru tebârüz eden oldukça vâsi‘ kumdan bir ada olup bu adanın içinden ve gölün bir cihetine yakın bir mahallinden kumpanya tarafından inşa olunmuş olan bir kanât kumdan geçerek süzülen suyu ahz etmekde olduğu ve işbu tabii kum süzgeçden başka kumpanyanın diğer bir süzgeci olmadığı ve şimdileri yine kumpanya tarafından imal etdirilmekde olan süzgeç ise henüz isti‘mâl olunmağa başlanmadığı gibi isti‘mâl olunsa bile az bir vakitde isti‘mâl olunamayacak bir râddeye geleceği de fennen müsbet olduğu ve gölün vasa-
299
tından fakat mahâll-i muhtelifesinden ahz etmiş olduğum su numuneleri ile kum süzgeçden geçen su numunelerini fenn-i mikrobîye tevfikan tahlil etdiğimde göl suyunun beher santimetre mik‘abında vasatî olarak üç bin iki yüz yedi aded mikrob ile bin yüz yirmi beş aded küf ve halbuki kumdan geçerek süzülen suyun beher santimetre mik‘abında vasatî olarak üç bin üç yüz on bir aded mikrob ile iki yüz yetmiş sekiz aded küf mevcud olduğu ve işbu mikrobların ekserîsi de tahammurâtı mûcib mikroblardan olduğu tebeyyün etmekle Terkos suyunun süzülmeden içilmesi asla muvafık olmadığı halde süzülen suda süzülmeyen sudan ziyade mikrob bulunması ve fazla olarak da tabiatları henüz meşkûk olan bunca küsûfların mezkûr suda mevcudiyeti Terkos suyunun şürbe gayr-ı sâlih bir su olduğunu tamamıyla izah eylediği ve böyle bir suyun şürbü bilhassa kadınlar ile çocuklarda ve ekseri eşhâs-ı za‘îfede ishalâtı ve alâim-i sû-i hazmiyeyi mûcib olacağı ve binâberîn Terkos gölü kurbundaki Terkos gölü ahalisi cümleten gayet nahîf ve za‘îf olup sıtmadan asla kurtulamadıkları reʼyü’l-ayn müşahede ve tahakkuk etdiği ve şürbe gayr-ı sâlih olan Terkos suyunun dahilde humma-yı tifoid, kolera vesair emrâz-ı mikrobiyenin mikroblarının mevcud ve adem-i mevcudiyetlerini tahlil cinsini meydana
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
çıkaracağından ve işbu husus-ı ahîr için de lâzım gelen âlât ve edevât henüz vürûd etmediğinden vürûdu anında ecnâs-ı mikrobiyesi dahi meydana çıkarılarak Terkos suyunun hususât-ı sairede kullanılabilinip bilinmeyeceği de arz olunacağı Terkos suyunu süzerek kâbil-i isti‘mâl bir hale ifrâğ etmek hususu için her Terkos suyu musluğuna icabı kadar şamberlan porselen süzgeci vaz‘ etmek ve bunları da beher hafta temizleyerek ve güzelce kaynatarak yerlerine vaz‘ etmek ve bu hususda asla ihmal etmemek ve bu husus kumpanyaca müşkil olduğu halde başka yolda bu suyu kâbil-i şürb bir hale ifrâğ etmek de hal-i hâzır fen dahilinde olmadığından Terkos suyunun şürb olunmaması muvafık-ı fen bulunduğu arz olunur. Ferman. Fî 5 Teşrîn-i Evvel sene [1]309 [17 Ekim 1893] Mekteb-i Tıbbiye-i Şahane Emrâz-ı Umumiye Muallim Muavini Kolağası kulları (Mühür) BOA, Y. PRK. ASK, 95/12
300
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
301
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
13 Yassıviran köyünde koleradan iki kişinin vefat etmesi üzerine diğer hastaların tedavilerinin kordon boyundaki istihkâmlarda bulunan askerî tabipler tarafından yapılması Taraf-ı Vâlâ-yı Seraskerî’ye Çatalca kazasında Yassıviran karyesinde bu gece koleradan iki kişi vefat edip üç kişi de hasta bulunduğu karye-i merkûme muhtarıya Çatalca ciheti Kumandanlığı Vekâleti’nden bildirilmesi üzerine hastaların askerî tabibleri marifetiyle tedavi etdirilmesi cevaben vekâlet-i mezkûreye yazılmış ise de kordon hattı boyundaki istihkâmâtda askerî tabibleri olduğu ve böyle vukuat zuhurunda buradan gönderilecek tabib bulunmadığı cihetle askerî tabibleri tarafından müdâvât etdirilmesi zımnında vekâlet-i mezkûreye emir itâsı maʻrûzdur. Ferman. Fî 21 Kânûn-ı Evvel sene [1]309 [2 Ocak 1894] Çatalca Mutasarrıfı Cevad BOA, A. MKT. MHM, 593/29
302
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
14 Yassıviran köyünde çıkıp tamamen yok olan koleranın başlangıcından sonuna kadar hastalığa yakalanan insan ve hayvanlar için gerekli yiyecek, ilaç ve diğer ihtiyaçların temini hususunda güzel hizmetleri görülen Hâssa Ordusu Topçu Birinci Alayı Çatalca İstihkâmı İkinci Tabur Binbaşısı İbrahim Edhem Efendi’nin sahip olduğu dördüncü rütbeden Osmanî ve Mecidî nişanlarından birinin bir derece daha terfii, aynı alayın birinci taburu tabibi Sol Kolağası Remzi Efendi’ye beşinci rütbeden Mecidî nişanı ve aynı alayın eczacısı Bogos Efendi ile Çatalca Zaptiye Taburu’ndan Çatalcalı İsmail Onbaşı ile askerlerden İzladili Hüseyin bin Mehmed ve Şehirköylü Ali bin Ömer, köy ileri gelenlerinden Molla Rifat Ağa ve köy imamı Ali Efendi’ye birer adet iftihar madalyası verilerek taltif edilmeleri hakkında izin talebi Dahiliye Mektubî Kalemi Müsveddâtına Mahsus Varakadır. Huzur-ı Âlî-i Hazret-i Sadâret-penâhî’ye Çatalca kazasına tâbiʻ Yassıviran karyesinde zuhur edip lehü’l-hamd külliyen
mündefiʻ olan kolera illetinin bidâyet-i zuhurundan indifâʻına değin hastalığa tutulanların icra-yı müdâvâtı ve karantina altında bulunan ahali ile hayvanat için muktezî olan meʼkûlât ve levâzım-ı sairenin tedarükâtı hususlarında hüsn-i hizmet ve gayretleri müşâhid olmasından dolayı şâyân-ı taltif bulunan Hâssa Ordu-yı Hümâyûnu’na mensub Topçu Birinci Alayı’nın Çatalca istihkâmâtına meʼmûr ikinci taburu binbaşısı İbrahim Edhem Efendi’nin hâiz olduğu dördüncü rütbeden Osmanî ve Mecidî nişan-ı zîşanlarından birinin bir derece daha terfii ve mezkûr alayın birinci taburu tabibi Sol Kolağası Remzi Efendi’nin müceddeden beşinci rütbeden Mecidî nişan-ı zîşanı ve mezbûr alay eczacısı Bogos Efendi ile Çatalca Zabtiye Taburu mürettebatından Çatalcalı İsmail Onbaşı ve efraddan İzladili Hüseyin bin Mehmed ve Şehirköylü Ali bin Ömer’in ve sâlifü’z-zikr Yassıviran karyesi muteberânından Molla Rifat Ağa ile karye imamı Ali Efendi’nin birer kıtʻa iftihar madalyasıyla taltif ve tesrîrleri hakkında Çatalca Mutasarrıflığı’ndan mebʻûs 11 Kânûn-ı Sânî sene [1]309 tarih ve iki yüz dört numaralı tahrirat leffen takdim
303
kılınmış olduğundan ifa-yı muktezâsı mütevakkıf-ı müsaade-i aliyye-i cenab-ı Sadâret-penâhîleridir. Ol bâbda. 29 Receb sene [1]311 / 24 Kânûn-ı Sânî sene [1]309 [5 Şubat 1894] BOA, DH-MKT, 203/39
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
304
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
15 Bulanık, ağır kokusu bulunan ve halk arasında bağırsak iltihabı hastalığına yol açtığı belirlenen Terkos suyunun acilen temizlenip dezenfekte edilmesi Sadâret-i Uzmâ Mektubî Kalemi Dahiliye Nezâret-i Celîlesi’ne Gerek Beyoğlu ve Galata ve gerek İstanbul cihetlerinde Terkos suyu gayet bulanık ve müte‘affin bir suretde cereyan etmekde olduğu cihetle bunu şürb ve isti‘mâl eden ahali meyânında şu günlerde iltihâb-ı em‘â hastalığının kesretle görülmekde olduğu nezd-i Meclis-i Umûr-ı Sıhhiye’de bulunan delegeler tarafından dermeyân olunduğundan ve bu halin sıhhat-i umumiyece îrâs edeceği mazarrat muhtac-ı beyan olmadığından Terkos suyunun lüzumu derecesinde tathîr ve tasfiyesi esbâbının istikmâli lüzumu Sıhhiye Nezâret-i Celîlesi’nden iş‘âr edilmiş olmağla işin ehemmiyet ve müsta‘celiyetine mebnî iktizâsının sür‘at-i ifa ve inbâsına himmet. 9 Zilkade sene [1]321 / 14 Kânûn-ı Sânî sene [1]319 [27 Ocak 1904] BOA, A. MKT. MHM, 600/18
305
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
16 Bolluca, Boğazköy ve İmrahor köylerinde sığır vebası görülmesi üzerine bir baytar gönderildiği ve sıhhî tedbirlerin temini için jandarma sevk edildiği / Terkos nahiyesinde daha önce ortaya çıkan hastalığın uzun süre ihtiyar heyeti tarafından gizli tutulduğu ve bulaşık hayvanların satıldıktan sonra haber alındığından hakikati gizleyenler hakkında gerekli kanunî muamelenin yapılması ve nahiyenin derhal kordon altına alındığı / Adı geçen köylerdeki hastalığın Edirne’ye kadar genişlemesinin muhtemel olduğundan hastalığın giderilmesi için yegâne çarenin bir yerde ortaya çıkar çıkmaz sıhhî tedbirlerin lâyıkıyla tatbik edilerek sirayetinin önünün alınması ve hayvanların aşılanması olduğu / Çatalca kasabasının İslâm mahallesinde sığır vebası ortaya çıkmasından dolayı hastalığa tutulan hayvanların kordon altına alınması ve tamamen aşılanması için biri Çatalca merkezinde ve ikisi çevre köylerde bulunmak üzere üç baytar gönderildiği, büyükbaş hayvan ithalat ve ihracatının yasaklandığı, ilgili yerlere levhalar asıldığı, birçok mevkiye bekçi ve jandarmalar yerleştirilerek sıhhî tedbirlerin uygulatılmasına çalışıldığı ve 1.000 bin doz aşının ilk vasıtayla gönderildiği
Orman ve Maâdin ve Ziraat Nezâreti Mektubî Kalemi Aded 66 Dahiliye Nezâret-i Celîlesi’ne Devletli efendim hazretleri Çatalca sancağı dahilinde kâin Boğluca ve Boğaz ve Mirahor karyelerinde vebâ-i bakarî zuhur etdiği istihbar kılınması üzerine bir baytar gönderildiğinden ve tedâbîr-i tahaffuziyenin teʼmin-i ifası için jandarma iʻzâmı lüzumu livâ-i mezkûr mutasarrıflığı vekâletine telgrafla işʻâr olunup ancak evvelce Terkos nahiyesindeki hastalık müddet-i medîd ketm olundukdan ve bulaşık hayvanât şuraya buraya satıldıkdan sonra haber alınabilmesine nazaran kurâ-yı mezkûredeki illetin dahi intişar ve Edirne’ye kadar tevsîʻ-i daire-i hasar etmesi muhtemel olduğundan bahisle icra-yı icabı Şehremaneti Baytar Müfettişliği’nden alınan 15 Kânûn-ı Evvel sene [1]322 tarihli tezkerede gösterilmiş ve evvel ve âhir savb-ı âlî-i âsafânelerine izbâr kılındığı vechile maraz-ı mebhûsün izâlesi için çare-i yegâne bir mahalde zuhur eder etmez zabıta-i sıhhiyenin lâyıkıyla tatbik olunmak suretiyle daire-i sirayeti tahdîd olundukdan sonra hayvanâtın serum ile telkîhinden ibaret olup yoksa illet zuhur eylediği mahallerde uzun müddet mektûm tutulur ve zabıta-i sıhhiyenin tavsiye etmekde bulunduğu tedâbîr acilen ve kâmilen ittihâz
306
edilmez ise Anadolu vilâyât-ı şahanesinin mevâkiʻ-i kesîresinde ve Dersaadet civarında icra-yı hükmetmekde olan illet-i mebhûsenin Rumeli’ye dahi sirayet edeceği derkâr bulunmuş olmağla lütfen zabıta-i mezkûrenin tamamen tat[b]iki esbâbının istikmâline müsaade-i aliyye-i nezâret-penâhîleri sezâvâr buyurulmak bâbında emr u ferman hazret-i men lehü’l-emrindir. Fî 25 Zilkade sene [1]324 ve fî 28 Kânûn-ı Evvel sene [1]322 [10 Ocak 1907] Orman ve Maâdin ve Ziraat Nâzırı Selim ***
Dahiliye Mektubî Kalemi Çatalca Sancağı Mutasarrıflığı’na Terkos karyesinde zuhur eden vebâ-i bakarîye karşı tedâbîr-i telkîhiye ve tahaffuziye icra edilmekde ise de hastalığın zuhuru vakt ü zamanıyla hükûmet-i mahalliyeye ihbar edilmeyerek heyʼet-i ihtiyariye tarafından bir ay kadar mektûm tutulmasından dolayı etrafa sirayeti muhtemel görülüp civar kurânın muhafaza altına aldırıldığı Şehremaneti Baytar Müfettişliği’nden bildirildiği ve hastalığın zuhuru akîbinde ihbar etmeyerek sirayetine sebebiyet verenler teʼdîb olunmayıp da izâle-i maraza
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
aid tedâbîr serum telkîhine inhisâr etdikçe mezkûr hastalığın menʻ-i intişarı kâbil olamayacağı Orman ve Maâdin ve Ziraat Nezâret-i Celîlesi’nden bâ-tezkere izbâr kılınmışdır. Suret-i işʻâra nazaran hakikati hâli ketm eden karye-i mezkûre heyʼet-i ihtiyariyesi hakkında muamele-i lâzımenin ifası ve tedâbîr-i vâkıʻanın teʼyîdiyle illetin menʻ-i tevessüʻ ve sirayeti esbabının istikmâli buyurulması bâbında. 6 Safer sene [1]325 / 7 Mart sene [1]323 [20 Mart 1907] *** Telgrafname Dahiliye Nezâret-i Celîlesi’ne Çatalca kasabasının İslâm mahallesinde vebâ-i bakarî zuhur etmesinden naşi hastalığa tutulan hayvanâtın kordon altına alındığı ve hayvanât-ı bakariyenin idhalât ve ihracatının menʻiyle lâzım gelen mahallere levhalar taʻlîk ve mevâkiʻ-i müteaddideye bekçi ve jandarmalar ikâme edilerek tedâbîr-i fenniye ve tahaffuziye icrasına ibtidâr ve bin doz serumun ilk vasıta ile gönderilmesinin dahi Orman ve Maâdin Nezâreti’ne işʻâr kılındığı maʻrûzdur.
Orman ve Maâdin ve Ziraat Nezâreti 7 Dahiliye Nezâret-i Celîlesi’ne Devletli efendim hazretleri Çatalca kasabası mahallâtının birinde vebâ-i bakarî zuhur etmesi üzerine mahallince tedâbîr-i lâzıme-i tahaffuziye ifa kılındığı beyanıyla bin doz serumun ilk vasıta ile irsâli Çatalca Sancağı Mutasarrıflığı’nın işʻârına atfen şeref-bahş-ı mevkiʻ-i tekrîm olan 28 Mart sene [1]323 tarihli ve sekiz numaralı tezkere-i aliyye-i nezâret-penâhîlerinde izbâr buyurulmuş ve illet-i mezkûreye karşı zabıta-i sıhhiyenin tamamıyla tatbiki ve sirayete maʻruz hayvanâtın kâmilen telhîki için biri merkez-i livâda ve ikisi civar kurâda bulunmak üzere üç baytarla evvelce gönderilmiş olanlardan mâadâ bu defa yeniden bin doz serum gönderilmiş idüğinin cevaben savb-ı âlî-i âsafânelerine inbâsı lede’l-havale Ziraat Heyʼet-i Fenniyesi Riyaseti’nden ifade kılınmış olmağla ol bâbda emr u ferman hazret-i men lehü’l-emrindir. Fî 3 Rebîülevvel sene [1]325 ve fî 3 Nisan sene [1]323 [16 Nisan 1907
Dahiliye Mektubî Kalemi Orman ve Maâdin ve Ziraat Nezâret-i Celîlesi’ne 26 Şubat sene [1]322 tarihli ve seksen bir numaralı tezkere-i aliyye-i âsafâneleri cevabıdır: Terkos karyesinde zuhur eden vebâ-i bakarînin heyʼet-i ihtiyariye tarafından bir ay kadar mektûm tutulmasından dolayı mezkûr heyʼet hakkında muamele-i lâzımenin ifası ve tedâbîr-i vâkıʻanın teʼyîdi ile illetin menʻ-i tevessüʻ ve sirayeti esbabının istikmâli Çatalca Mutasarrıflığı’na yazılarak cevaben gelen 16 Nisan sene [1]323 tarihli tahriratda vebâ-i bakarînin bidayet-i zuhurunda heyʼet-i merkûme tarafından derhal Terkos Müfrezeleri Kumandanlığı’na maʻlumât verilerek baytar istenilmesiyle beraber karyenin dahi kordon altına alındığı tahkikât-ı vâkıʻadan anlaşıldığı cevaben Terkos Nahiyesi Müdüriyeti’nden bildirildiği izbâr kılınmışdır. Ol bâbda. Fî 6 Rebîülâhir sene [1]325 / Fî 6 Mayıs sene [1]323 [19 Mayıs 1907] BOA, DH-MKT, 1083/17
24 Mart sene [1]323 [6 Nisan 1907] Orman ve Maâdin ve Ziraat Nâzırı Selim Çatalca Mutasarrıfı Said *** ***
307
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
308
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
309
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
310
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
17 Sağlık bakımından içmeye elverişli olmayan Terkos ve Elmalı sularının temizliğine dikkat edilmesi hususunda şirket direktörlerine bir kez daha ikazda bulunulması Şehremaneti Mektubî Kalemi Aded 1719 Emniyet-i Umumiye Müdüriyet-i Behiyyesi’ne
Sıhhiye Müfettiş-i Umumîliği ifadesiyle beyan olunur, efendim. Fî 17 Zilka‘de sene [1]327 ve fî 17 Teşrîn-i Sânî sene [1]325 [30 Kasım 1909] Şehremini nâmına Meclis Reisi (İmza) BOA, DH-EUM. THR, 16/13
İzzetli efendim Terkos ve Elmalı sularının Meclis-i Tıbbiye-i Mülkiye ve Sıhhiye-i Umumiyece mükerreren icra kılınan tahlilât ve tedkikat neticesinde şürbe gayr-ı sâlih bir halde mülevves oldukları anlaşılarak bunların usul-i fenniye dairesinde terşîh ve tathîrleri lüzumu direktörlüklerine defaâtle iş‘âr kılınmış olduğu halde kumpanyalarca bu cihet nazar-ı itibara alınmamakda ve işbu suları şürb edenlerden bazılarında nezle-i em‘âî ve humma-yı tifoidî hastalığı isti‘dâdını tevlîd eylemekde olduğu müşahede kılınmakda olmasına ve kumpanyalar şerâit-i imtiyaziye hilâfında olarak mezkûr suların tashih ve tasfiyeleri emrinde sebk eden tebligât-ı Emânet’i hüsn-i ısgâ etmemekde olmalarına binâen bu bâbda Bâbıâlice bir karar ittihâz ve tebliğine ve suların kâbil-i şürb bir hale ifrâğına değin bunların jandarmalara şürb etdirilmeyerek hususât-ı sairede isti‘mâli lüzumu Heyʼât-ı
311
Sosyal ve Ekonomik Hayat
BOA, HRT.h, 149/143
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
313
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
1 Fakir olan Bahşayiş köyü halkının avârız vb. vergilerden muaf oldukları Bâkî kalan yarım hanesi dahi refʻ ve tenzil olunmak buyuruldu. Fî 3 Receb sene [1]112 [14 Aralık 1700] Devletli ve saadetli sultanım hazretleri sağ olsun, Büyükçekmece nahiyesinde Haslar kazasına tâbiʻ Bahşayiş nâm karyenin iki avârızhanesi olup reaya fukarasının edaya bir vechile iktidarları olmadığından bir defa arzuhal edip merhameten bir buçuk hanesi tenzîl ve buçuk hanesi kalmağla karye-i merkûme perâkende vü perişan olup “buçuk hane ile hisselerimize isabet eden avârız ve tekâlîfi dahi edaya iktidarlarımız olmamağla” buçuk haneleri dahi tenzîl olunup avârız ve tekâlîf-i saire talebiyle karye-i merkûmeye taʻaddî olunmamak bâbında merhametleri ricasıyla arzuhal olundu. Buçuk hanesi dahi tenzîl olunmak bâbında ferman-ı âlîleri rica olunur. Bâkî emr u ferman devletli saadetli merhametil sultanım hazretlerinindir. BOA, AE. SMST. II, 5/490
314
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
Arnavutköy’de Tarım Alanları
315
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
2 Tersane-i Âmire’de inşa edilecek ince donanma için Terkos, Çatalca, Silivri, Büyükçekmece, Midye, Saray, Vize ve Pınarhisarı kazalarından temin edilecek kerestenin İstanbul’a nakledilmesi İzzetli defterdar efendi takrîri mûcebince istiʻcâli hâvî mezkûr emr-i şerif ısdârına mübâderet eyleyesin deyü buyuruldu. 6 B. [1]183 [5 Kasım 1769] Bi-avnillahi sübhânehû ve teʻâlâ bu sene-i mübarekede Tersane-i Âmire sahasında müceddeden inşaları ferman-ı âlî buyurulan ince donanma-yı hümâyûn sefînelerinin inşa-yı vücudları için Terkos ve Çatalca ve Silivri ve Çekmece-i Kebir ve Midye ve Saray ve Vize ve Pınarhisarı kazalarından tertib olunup katʻ ve nakli ferman buyurulan ecnâs-ı kereste henüz vürûd etmeyip ve sefâin-i merkûmenin sâdır olan ferman-ı âlîleri mûcebince Tersane sahasında inşalarına mübâşeret olunup tekmil ve inşaları müretteb olan kereste-i merkûmenin gelmesine mütevakkıf olmağla zikrolunan kazalar cibâlinden kereste-i mezbûr alâ eyyi hâlin katʻ ve nakletdirilip bu bâbda iʻzâr-ı vâhiye ve illet-i bîhûde serd ü îrâd ederleri olur ise havale-i semʻ-i itibar olunmayıp inad u muhalefet üzere olanları muhkem teʼdîb ü gûşmâl olunmak üzere istiʻcâli hâvî ekîd ü şedîd bir kıtʻa emr-i âlî ve Hâssa hasekilerinden Osman Usta kulları mukaddem ü mübrem kulları olmağla mübaşir tayin buyurulmak bâbında emr u ferman devletli inâyetli sultanım hazretlerinindir.
316 BOA, C. BH, 128/6181
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
3 Çocuksuz olarak ölen Rami Kadın’dan kalan Çatalca nahiyesine bağlı Papazburgaz Çiftliği ile Terkos nahiyesine bağlı Haraççı, Beylik ve Tirkeş Çiftliklerinin haremde üçüncü hazinedar Nevres Kadın’a verildiği Mülkname-i hümâyûn yazıla ki, Çün Cenab-ı Vehhâb-ı bî-mend ve Hudâvend-i bî-mânend-i cezîlü’n-ni‘met cellet alâve-i ve tetâbe‘at na‘mâve-i dîvân-ı ezelî-unvân-ı “tüʼti’l-mülke men teşâʼ1” âmme-i mevcudât ve tabakât-ı mahlûkatı ifâza-i cûd ü atâ ve idâme-i âlâ-yı intihâsıyla ten‘îm ve bâ-husus mazhar-ı nazm-ı kerîm-i “lekad halakne’l-insane fî ahseni takvim2” olan nev‘-i insan menâhîm-i emvâl ve netâyic-i ahvalleri nesak-ı kadim ve va‘z-ı müstakîm üzere tertib ü tanzim edip aktâr-ı cihan-ı emkân ve emsâr-ı büldân-ı kevn ü mekân tavtîn ü iskân eyledikde benim Dârıhilâfe-i mu‘allâ-pâye-i saltanat-vâlâmı melce-i melâz-ı enâm ve medâr-ı intizam-ı ahval-i hâss u âmm eyledi. Zâlike fazlullahi yüʼtîhi men yeşâʼ, vallahu zü’l-fazli’l-azîm3. Binâen
1 2 3
alâ zâlik bundan akdem bilâ-veled vefat eden Hâce Rami Kadın mahlûlünden min ciheti’l-velâ nısfı taraf-ı hümâyûnuma ve nısf-ı âharı zevci Seyyid İbrahim Bey’e intikal edip hâlâ harem-i hümâyûn-ı ismet-makrûnumda hacle-nişîn-i serâ-perde-i iffet hazinedar üçüncü rütbesiyle kâm-yâb olan Nevres Kadın zîdet iffetühâ ve dâmet ismetühânın uhdesine kayd ü tanzimi emr-i hümâyûnum olup Havâss-ı Refia kazasına muzâfe Çatalca nahiyesine tâbi‘ Papasbergos Çiftliği ve Terkos nahiyesine tâbi‘ Haraççı Çiftliği ve Beylik Çiftliği [ve] Tirkeş Çiftliği demekle ma‘rûf dört kıt‘a çiftliklerin bir kıt‘a mübâya‘a ve bir kıt‘a temlîk hüccetlerin tanzim ve atebe-i aliyye-i mülûkâneme takdim olunmağla hücec-i mezkûre Başmuhasebe’ye kayd ve mûcebince iktizâ eden mülkname-i hümâyûnum itâsı bâbında şeref-yâfte-i sudûr olan mübarek hatt-ı hümâyûn-ı mevhibet-makrûnum mûcebince mülkname-i hümâyûnum tahrir olunup hücec-i merkûme Başmuhasebe’ye kaydolunmak bâbında bin yüz doksan dört senesi Saferü’l-hayrın ikinci günü tarihiyle müverrah
“Sen mülkü dilediğine verirsin”. (Âl-i İmrân suresi, 26) “Andolsun ki, biz insanı hakikaten en güzel biçimde yarattık”. (Tîn suresi, 4) “Bu, Allah’ın lütfudur ki, onu dilediğine verir. Allah büyük lütuf sahibidir”. (Cuma suresi, 4)
317
ferman-ı âlîşânım sâdır olmağın hakkında mezîd-i inâyet-i padişahânem zuhura getirip bu mülkname-i hümâyûn-ı mevhibet-makrûn ve bu menşûr-ı faizü’n-nur-ı a[t]ûfet-meşhûnu verdim ve buyurdum ki, ber-vech-i muharrer çiftlikât-ı mezbûra bi’l-cümle tevâbi‘ ve’l-levâhık ve kâffetü’l-hukuk ve’l-merâfık müşârunileyhâ Nevres Kadın zîdet iffetühâ ve dâmet ismetühâ mutasarrıfe olup zabt u tasarrufelerine taraf-ı âhardan kâinen men kân ve vechen mine’l-vücûh ve sebeben mine’l-esbâb dahl u taarruz kılmayalar deyü şürûtuyla mülkname-i hümâyûn yazılmağa işbu tezkere verildi. Fî 2 S. sene 1194 [8 Şubat 1780] (Mühür) BOA, C. ML, 556/22847
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
318
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
4 İzzeddin, Sazlıbosna, Bahşayiş ve Papazburgaz köylerindeki camilerin imam ve müezzinlerine mera tahsisinin uygun olmayıp emsalleri nispetinde maaşlarının artırılması Numara 146 Huzur-ı Sâmî-i Cenab-ı Nezâret-penâhî’ye Devletli efendim hazretleri, Bi’t-tanzim leffen arz u takdim kılınan pusulanın mütalaasından keyfiyet muhât-ı ilm-i sâmî-i dâver-i efhamîleri buyurulacağı üzere idare-i çâkerânemiz dahilindeki kurâdan dört karyenin cami ve mekâtibinin Kırım muhacirlerinin hîn-i iskânlarında inşa olunduğundan şimdiki halde tamire muhtac olup: “Eimme ve muallimîn maaşâtıyla levâzımât-ı saire bedelâtının her sene îcâra veregelmekde oldukları karyeleri mera bedelâtından teʼdiye ediyoruz” deyü ifadede bulunmakda iseler de ahaliden bazıları mezkûr mera bedelâtını suistimal eylemelelerinden naşi beynlerinde sızıldı ve sudâ‘ zuhura gelmekde ve diğer tarafdan da eimmenin hükûmet-i mahalliye mal sandığından ahz eyledikleri maaşâtın cüzʼiyyat kabîlinden olması hasebiyle emr-i maişetlerinde zaruret ve sefalet çekmekde ve bir takım nâ-ehil muallimler istihdam edilmekde ve etfâlin ta‘lim ü terbiyeleri gayr-ı mun-
tazam bir suretde deveran eylemekde olup buna ise rıza-yı meyâmin-irtizâ-yı cenab-ı şehinşâhî kâil olmayacağı gibi nezd-i sâmî-i devletlerinde dahi hiçbir vechile tecvîz buyurulmayacağından Gelveri ve Kılınçlı-i sagir karyeleri misillü kurâhâ-yı mezkûre meralarının dahi idare ma‘rifetiyle bi’l-müzayede ihale ve îcâr bedelâtının idarece istihsâli ve istihdam olunacak eimme ve muallimîn maaşât ve levâzımât-ı saire bedelâtının cânib-i idareden itâsına müsaade buyurulduğu takdirde kurâhâ-yı mezkûrenin dahi saye-i ihsan-vâye-i cenab-ı padişahîde maarifçe olan ihtiyacları tesviye ve itmâm olunmuş ve beyne’l-ahali mera îcâr ve isticâretden dolayı zuhura gelen uygunsuzluğun ber-taraf edilmiş olacağından icabının icrası menût-ı reʼy ve irade-i fahîmâneleri bulunmuş olmağın ol bâbda emr u ferman hazret-i men lehü’l-emrindir. Fî 6 Cemâziyelâhir sene [1]304 / Fî 18 Şubat sene [1]302 [2 Mart 1887]
Müdür (Mühür)
Kâtib (Mühür)
Hazine-i Hâssa-i Şahane Tahrirat Kalemi Kaza-yı Erbaa Emlâk-ı Hümâyûn İdaresi’ne Şube dahilinde bulunan kurâdan dört adedinin vaktiyle cami‘ ve mektebleri inşa olunmuş ve fakat muhtac-ı tamir bulunmuş olduğundan işbu cevâmi‘-i şerife eimme ve müezzinlerine hükûmet-i mahalliyeden tahsis edilmiş olan maaşın cüzʼî olmasıyla meraların dahi tahsis edildiğinden ve bu da bir takım sudâ‘ı mûcib olmakda bulunduğundan bahisle mezkûr meraların idarece taht-ı inzibata alınarak eimme ve müezzinlere emsali misillü idareden maaş itâsı istifsârını hâvî 16 Şubat sene [1]302 tarihli ve 146 numaralı şukkanız meâli ma‘lum-ı senâverî oldu. İskân-ı muhacirîn hakkında mer‘î olan usul ve kaide mûcebince muhacirîne nizâmen verilecek araziden başka olarak mera tahsisi caiz olamayacağından mezkûr meraların taht-ı inzibata alınması ve imam ve müezzinlere şehrî ne mikdar maaş vesaire verilmek muktezî ise mikdarını mübeyyin bir kıt‘a pusulasının gönderilmesi siyâkında terkîm-i cevabnameye ibtidâr kılındı. Fî 8 B. sene 1304 ve fî 21 Mart sene ]1]303 [2 Nisan 1887]
***
***
319
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
320
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
321
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
İzzeddin karyesi
Papasbergos Karyesi
Cami‘-i şerif, 1 aded
Camiʻ-i şerif, 1 aded
Mekteb-i ibtidâiye, 1 aded
Mekteb-i İbtidâiye münhedim olmuşdur. Etfâl, camiʻ-i şerifde tedris edilmekdedir.
Cami‘-i şerif imam ve hatibi el-Hâc Mehmed Efendi, 43 kuruş (Hükûmet-i mahalliyeden şehrî muhasses olan) Câmi‘-i mezkûr müezzini ve Mekteb-i İbtidâiye Muallimi Hüseyin Efendi, 43 kuruş (Hükûmet-i mahalliyeden şehrî muhasses olan)
Sazlıbosna karyesi
Cami‘-i mezkûr imam ve hatibi Ziyaeddin Efendi, 29 kuruş (Hükûmet-i mahalliyeden şehrî muhasses olan) Cami‘-i mezkûr muallimi ve mekteb hocası Habibullah Efendi, 25,50 kuruş (Hükûmet-i mahalliyeden şehrî muhasses olan)
Hükûmet-i mahalliyeden tahsis kılınan maaşâtdan mâadâ karye meraları îcârından dahi başkaca birer mikdar akçe itâ olunmakdadır.
Camiʻ-i şerif, 1 aded Mekteb-i İbtidâiye, 1 aded Cami‘-i şerif imam ve hatibi ve Mekteb-i İbtidâiye Muallimi Hacı Nimetullah Efendi, 43 kuruş (Hükûmet-i mahalliyeden şehrî muhasses olan) Cami‘-i mezkûr müezzini Abdullah Efendi, 29 kuruş (Hükûmet-i mahalliyeden şehrî muhasses olan)
Bahşayiş Karyesi Camiʻ-i şerif, 1 aded Mekteb-i İbtidâiye, 1 aded Cami‘-i mezkûr imam ve hatibi ve Mekteb-i İbtidâiye Muallimi Hacı Mustafa Efendi, 72 kuruş (Hükûmet-i mahalliyeden şehrî muhasses olan) Cami‘-i mezkûr müezzini Murad Efendi, 36 kuruş (Hükûmet-i mahalliyeden şehrî muhasses olan)
322
BOA, HH. THR, 329/35
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
323
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
5 Boğazköy ahalisinin tütün ekilmesi yasak olmayan kordon dışındaki tarlalarına ekim yapmalarına, tütünleri köyün içine taşımayıp tarlalarındaki kulübe ve çardaklarda kuruttuktan sonra Reji ambarlarına nakletmek üzere ruhsat verilmesi Kaza-i Erbaa Mutasarrıflığı’na Çatalca kazasına tâbi‘ Boğaz karyesi ahalisinin duhân zer‘i memnû‘ olmayan kordon haricindeki tarlalarına tütün zer‘ine ruhsat itâ olunmamasından dolayı bazı ifadeyi hâvî verdikleri arzuhalin gönderildiğine dair 5 Mayıs sene [1]303 tarihiyle Şehremanet-i Celîlesi’ne irsâl olunup nezârete tevdî‘ kılınan tahrirat-ı behiyyeleri üzerine Maliye Nezâret-i Celîlesi’yle bi’l-muhabere alınan cevabda karye-i mezkûre ahalisinin kordon haricinde mezrû‘ tütünleri karye derûnuna kaldırılmayıp tarlalarda kâin kulübe ve çardaklarda kurutuldukdan sonra Reji anbarlarına naklolunmak üzere ruhsatname itâsının Reji İdaresi cânibinden icab edenlere tebliğ kılındığı gösterilmiş olmağın ona göre ifa-yı muamele-i lâzımeye himmet buyurulması bâbında. 18 Muharrem sene 1305 / 24 Eylül sene [1]303 [6 Ekim 1887] BOA, DH-MKT, 1453/21
324
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
6 Padişah emlâkinden İzzeddin ve Sazlıbosna çiftliklerinin geçici tapu ilmühaberlerinin ekindeki belgelerle birlikte Defter-i Hakanî Nezareti’ne gönderildiği Hazine-i Hâssa-i Şahane Tahrirat Kalemi Defter-i Hakanî Nezâret-i Celîlesi’ne Kaza-i Erbaa dahilinde emlâk-ı mahsusa-i cenab-ı şehinşahîden İzzeddin ve Sazlıbosna Çiftlikât-ı Hümâyûnlarının mahallinden mürsel muvakkat tapu ilmühaberlerinin leffen savb-ı sâmî-i nezâret-penâhîlerine tesyîrine ibtidâr kılınmış olmağla bunların ale’l-usul nam-ı şevket-ittisâm-ı cenab-ı şehinşahîye olarak icab eden senedât-ı asliyeye bi’t-tahvil sûy-ı acizîden irsâli hususunun lâzım gelenlere emr u tenbihi mütevakkıf himem-i celîle-i âsafâneleridir. Ol bâbda. Fî 5 Kânûn-ı Evvel sene [1]303 [17 Aralık 1887] (İmzalar) BOA, HH. THR, 156/60
325
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
7 Başkâtibi ve Yunan elçisi refakatinde Çilinkoz’da avlanmak üzere vapurla Karaburun’a gidecek olan Fransız kançılaryası ile Büyükdere’den kara yoluyla Karacaköy’e gidecek olan İngiliz Baştercümanı Sandison’ın güvenliklerinin sağlanması Bâbıâli Daire-i Sadâret-i Uzmâ Mektubî Kalemi Çatalca Mutasarrıflığı’ndan vârid olan şifreli telgrafnamenin suretidir. Fransız kançılaryası serkâtibi ve Yunan sefiri refakatleriyle Çilinkoz mevkiinde avlanmak üzere yarın vapurla Karaburun ve İngiliz Baştercümanı Sir Sandison dahi Büyükdere’den berren Karacaköyü’ne gelecekleri bugün oraya gelen avcıbaşıları Hristo tarafından ifade edildiği Terkos Nahiyesi Müdüriyeti’nden bildirilmiş ve âhar tarafdan tecavüz ve müdahalât vukua gelmemek üzere buradan bir takım kol ile polis komiseri derdest-i iʻzâm bulunmuş olduğu maʻrûzdur. Ferman. Fî 19 Teşrîn-i Evvel sene [1]309 [31 Ekim 1893] Çatalca Mutasarrıfı Cevad ***
326
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
Bâbıâli Daire-i Sadâret Âmedî-i Divan-ı Hümâyûn 1383 Fransız kançılaryası başkâtibi ve Yunan sefirinin berây-ı sayd yarın vapurla Karaburun’a ve İngiliz baştercümanının dahi berren Büyükdere’den Karacaköyü’ne gidecekleri haber verilmesi üzerine ol cihetlere zabıta meʼmurları çıkarılacağına dair Çatalca Mutasarrıflığı’ndan alınan telgrafnamenin sureti manzûr-ı âlî buyurulmak için leffen arz u takdim olundu efendim. Fî 21 Rebîülâhir sene [1]311 ve fî 19 Teşrîn-i Evvel sene [1]309 [31 Ekim 1893] Sadrıaʻzam ve Yaver-i Ekrem Cevad BOA, Y. A. HUS, 283/45
327
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
8
Papazburgaz ve Bahşayiş ahalisinin ihtiyacından fazla olan yulaflık ve hayvan çayırları otundan çift başına 400’er kıyye itibarıyla birer araba otun ahaliye verilmesiyle 15 bin kuruş kadar gelir getirecek olan çayırların biçme masraflarının Çatalca Emlâk-ı Hümâyûn İdaresi’nden karşılanması ve söz konusu otların İdare adına şikâyetlere yol açmayacak şekilde ahalice kaldırılmasının temin edilmesi
münasib mikdar kiyâh verilerek icab-ı halin hüsn-i suretle ifası siyâkında terkîm-i tahrirata ibtidâr kılındı. Fî 18 Muharrem sene [1]312 / Fî 10 Temmuz sene [1]310 [22 Temmuz 1894] (İmzalar) BOA, HH. THR, 744/90
Hazine-i Hâssa-i Şahane Tahrirat Kalemi Çatalca Emlâk-ı Hümâyûn İdaresi’ne Sebk eden işʻâra cevaben vârid olan 25 Haziran sene [1]310 tarihli ve elli beş numaralı tahriratda Papasbergos ve Bahşayiş ahalisinin ihtiyacından fazla olan yulaflık ve hayvan çayırları kiyâhından çift başına dörder yüz kıyye itibarıyla birer araba kiyâhın kendilerine itâsıyla on beş bin kuruş kadar irad getirecek olan çayırların biçme masârıfı İdare’den tesviye olunarak İdare namına kaldırılması ahali-i merkûmeye tefhîm olunmuş ise de çift hayvanatının defterini vermemekde ve kiyâhı kaldırmayacaklarını ifade etmekde oldukları gösterilmiş ve ahaliye aid olmayıp ihtiyac-ı ahaliden fazla olan kiyâhın İdare namına alınması işʻârınız vechile münasib görünmüş ise de evvelce de işʻâr olunduğu vechile bir gûne sudâʻ u şikâyet vukuuna meydan bırakdırılmayarak ve tek hayvanatı olanlara da
328
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
9 Bahşayiş ve Sazlıbosna köylerinin Rumî 1309 senesi aşâr bedeline mahsuben mültezimi Hamidiye köylü Mustafa Hulusi Efendi tarafından hazineye teslim edilen 1.500 kuruşa ait makbuz senedinin Çatalca Emlâk-ı Hümâyûn İdaresi’ne gönderildiği Hazine-i Hâssa-i Şahane Tahrirat Kalemi Çatalca Emlâk-ı Hümâyûn İdaresi’ne İdare dahilinde vâkiʻ Bahşayiş ve Bosna karyelerinin üç yüz dokuz senesi bedel-i aşârına mahsuben mültezimi Hamidiye karyeli Mustafa Hulusi Efendi tarafından hazineye teslim olunmuş olan bin beş yüz kuruş mukabilinde tanzim olunan 27 Teşrîn-i Evvel sene [1]310 tarihli ve 97/4830 numaralı makbuz senedi leffen irsâl kılınmışdır. 8 Teşrîn-i Sânî sene [1]310 [20 Kasım 1894] (İmzalar) BOA, HH. THR, 744/111
329
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
10 Terkos nahiyesinde sahibi olduğu çayırdaki su birikintilerinden elde edilen balığın avlanması için vergisi hazineye ödenmek üzere senelik 1.000 kuruşa tâliplisine ihale ettiği halde bir başka adına ihalesi yapıldığından Hisarbeyli köyünden Ali Molla’nın şikâyetçi olduğu Dahiliye Mektubî Kalemi Müsveddâtına Mahsus Varakadır. Maliye Nezâret-i Celîlesi’ne Çatalca sancağı dahilinde Terkos nahiyesinde mutasarrıf olduğu çayırdaki su birikintilerinden hâsıl olan balığın saydı için rüsûmâtı cânib-i mirîye verilmek üzere seneliğini bin kuruşa tâlibine ihale etdiği halde mezkûr çayır derûnundaki balık saydının Çatalca’dan diğeri nâmına ihalesi icra edilmekde olduğundan ve emsali hakkında nezâret-i celîlelerince sebk eden tebligâtdan bahisle istiʻtâfı hâvî Hisarbeyli karyeli Ali Molla imzasıyla verilen arzuhal leffen irsâl kılındığından meâline nazaran iktizâsının ifası bâbında. 3 Receb sene [1]312 / 19 Kânûn-ı Evvel sene [1]310 [31 Aralık 1894] BOA, DH-MKT, 326/7
330
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
11 Bahşayiş köyünün Rumî 1310 yılı aşâr bedeline mahsuben mültezimi Hamidiye köylü Ali Ağa tarafından altın olarak hazineye teslim edilen 850 kuruşa ait makbuz senedinin Çatalca Emlâk-ı Hümâyûn İdaresi’ne gönderildiği Hazine-i Hâssa-i Şahane Tahrirat Kalemi Çatalca Emlâk-ı Hümâyûn İdaresi’ne Bahşayiş karyesinin üç yüz on senesi bedel-i aşârına mahsuben mültezimi Hamidiye karyeli Ali Ağa tarafından altın olarak hazineye teslim olunan sekiz yüz elli kuruş mukabilinde tanzim kılınan 6 Şubat sene [1]310 tarihli ve dört bin dokuz yüz on yedi numaralı makbuz senedi leffen irsâl olundu. Fî 28 Ramazan sene [1]312 / Fî 11 Şubat sene [1]310 [23 Şubat 1895] (İmzalar) BOA, HH. THR, 744/126
331
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
12 Sazlıbosna, diğer adıyla Aziziye Çiftliği’ndeki camiin imamet ve hitabeti babalarının vefatıyla kendilerine tevcih edilmesine rağmen bir yıldır her iki göreve ait maaşları verilmeyen Halil Niyazi ve İsmail Hakkı Efendilerin sıkıntı içerisinde bulundukları Hazine-i Hâssa-i Şahane Tahrirat Kalemi Çatalca Emlâk-ı Hümâyûn İdaresi’ne Çatalca sancağına merbût Sazlıbosna nam-ı diğer Aziziye Çiftliği’ndeki camiʻ-i şerifin imamet ve hitabeti pederlerinin vukuʻ-ı vefatıyla uhdelerine tevcih olunmuş olduğu halde bir seneden beri her iki cihete aid maaşlarının verilmemesiyle düçar-ı perişanî olduklarından bahisle istiʻtâfı havi Halil Niyazi ve İsmail Hakkı mühürleriyle hazineye verilen arzuhal yine iade olunmak üzere leffen irsâl kılınmağla mündericâtına nazaran bu bâbdaki maʻlumat ve mütalaanın cânib-i hazineye inbâsı siyâkında tahrirat-ı mahsusa terkîm kılındı. Fî 11 Teşrîn-i Sânî sene [1]314 [23 Kasım 1898] (İmzalar) BOA, HH. THR, 354/31
332
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
13 Sazlıbosna köyünde ahalinin namaz kıldığı bir sırada silâhlı 8-10 kişilik bir eşkıya çetesinin cami kapılarını kapayarak cemaatin zengin olanlarından 12 bin kuruş kadar para alıp kaçtıkları hadisesini araştırmak üzere padişah yaverlerinden Miralay Veli ve Binbaşı Mehmed Ali Beylerin söz konusu köye gittikleri Çatalca Topçu Kumandanlığı Vekâleti’nden şifre Dün gece hatt-ı müdafaadan haric cenub cihetinde Hadımköyü’ne bir buçuk saat mesafede vâkiʻ Sazlıbosna karyesi ahalisi eda-yı salât etmek üzere camide bulundukları halde sekiz-on nefer müsellah bir eşkıya çetesi camiʻ-i şerif kapılarını sedd ü bend ederek cemaatin servetlice olanlarından on iki bin kuruş kadar paralarını alıp savuşdukları karye-i mezkûreden gelenlerden rivayet olunmuş ise de henüz cihet-i mülkiyeden tafsilât-ı lâzıme ve resmiye ahz olunamamış ve vakʻa-i mezkûrenin tahkiki zımnında yaverân-ı hazret-i şehriyârîden Miralay Veli ve Binbaşı Mehmed Ali Beyler akşam Viyana treniyle Hadımköyü’ne çıkarak talebleri üzerine rükûbları için iki hayvan ve asâkir-i şahaneden dört nefer de muhafız terfik edilerek karye-i mezkûreye azîmet etmiş oldukları arz olunur. Ferman. Fî 7 Ramazan sene [1]316 / Fî 7 Kânûn-ı Sânî sene [1]314 [19 Ocak 1899] Mirliva Mehmed Şevki BOA, Y. PRK. ASK, 147/24
333
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
14 Terkos Su Kumpanyası için Karaburun’da kömür çıkaran Yunan bandıralı vapurun yükünü tamamen boşaltıp Bergos’a hareket ettiği / Kömür nakliyatı için Karaburun’a gelen Ereğlili 110 Müslüman işçinin kendi mavnalarına binerek Ereğli’ye gittikleri Hadımköyü’nde Çatalca Topçu Kumandanlığı Vekâleti’nden şifre Terkos Su Kumpanyası için Karaburun’da kömür çıkarmakda olduğu evvelce arz-ı maʻlumat kılınan Yunan bandıralı vapur hamûlesini kâmilen çıkarıp bu sabah Bergos’a müteveccihen ve kömür nakliyatı zımnında mevkiʻ-i mezkûra gelmiş olduğu evvelce arz olunan Ereğlili yüz on İslâm amelesi dahi sekiz kıtʻa kendi maûnelerine râkiben doğruca Ereğli’ye hareket etmiş oldukları alınan jurnal üzerine maʻrûzdur. Fî 11 Safer sene [1]317 ve fî 8 Haziran sene [1]315 [20 Haziran 1899] Mirliva Şevki BOA, Y. PRK. ASK, 152/49
334
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
15 Hazine-i Hâssa’nın Sazlıdere’de bulunan çayırları için açılan hendeklerin keşif ve kontrolü için Hazine-i Hâssa mühendislerinden Arslan ve Ahmed Efendilerle Ziraat memurlarından Abru Efendi ve Istabl-ı Âmire’ye memur Bahriye miralaylarından Ahmed Bey’in trenle Hadımköy’e, oradan da Sazlıdere’ye gittikleri Hadımköyü’nde Çatalca Topçu Kumandan Vekili Ferik Mehmed Şevki Paşa kullarından şifre Hazine-i Hâssa-i Şahane’nin Sazlıdere’de bulunan çayırları için müceddeden hafr edilen hendeklerin berây-ı keşif ve muayenesi zımnında Hazine-i Hâssa-i Şahane mühendislerinden Arslan ve Ahmed Efendilerle Ziraat meʼmurlarından Abru Efendi ve Istabl-ı Âmire’ye meʼmur Bahriye miralaylarından Ahmed Bey bugün ahşam treniyle Hadımköyü’ne çıkıp Kumandanlık Dairesi’nde beytûtetle bu sabah Sazlıdere’ye gitdikleri maʻrûzdur. Ferman. Fî 5 Şaban sene [1]319 ve fî 3 Teşrîn-i Sânî sene [1]317 [16 Kasım 1901] BOA, Y. PRK. ASK, 177/39
335
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
16 Sultan II. Abdülhamid tarafından Hereke Fabrikası halılarıyla tefriş edilmesi emredilen Hadımköy’deki cami için gönderilen halıların camiye konulup tefrişinin tamamlanması üzerine köy ahalisi, komutanlar, zabitler ve askerlerin teşekkürlerini arz ettikleri Hazine-i Hâssa-i Şahane Tahrirat Kalemi Çatalca Emlâk-ı Hümâyûn İdaresi’ne Hereke Fabrika-i Hümâyûnu halılarıyla tefrişi muktezâ-yı irade-i seniyye-i hazret-i Hilâfet-penâhî’den bulunan Hadımköyü’nde kâin camiʻ-i şerif için irsâl olunan halıların vazʻ ve tefriş olunarak bu vesile ile de izdiyâd-ı ömr ü ikbal ve tevâfür-i şevket ü şan ü iclâl-i cenab-ı cihanbânî duası tekrar ale’t-tekrar yâd ü tezkâr ve karye ahali-i İslâmiyesiyle ümerâ ve zabitân ve asâkir-i fevz-meâsir-i mülûkânenin medyûn oldukları şükran-ı azîmi mutazammın edilen arîza-i teşekküriyenin leffen takdim ve irsâl kılındığı Çatalca Emlâk-ı Hümâyûn idaresinden cevaben vürûd eden işbu tahriratında ifade ve izbâr olunmasına binâen rehin-i tasvîb buyurulduğu takdirde keyfiyetin gazetelerle neşir ve ilânı zımnında Dahiliye Nezâret-i Celîlesi Müsteşarlığı’na tezkere-i celîle tastîri tezekkür kılındı. Fî 19 Mart sene [1]319 [1 Nisan 1903] (İmzalar)
336 BOA, HH. THR, 354/50
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
17 Tayakadın köyü ahalisinin tasarruflarında bulunan araziyle köyün mera ve ormanına Veli Bey adında biri tarafından yapılan tecavüz üzerine çıkan anlaşmazlığın giderilmesi ve tarlalarındaki mahsulü biçemeyen halkın mağduriyetinin giderilmesi Dahiliye Mektubî Kalemi Çatalca Sancağı Mutasarrıfiyet-i Aliyyesi’ne 5 Haziran sene [1]319 tarih ve altmış iki numaralı tahrirat-ı aliyyeleri cevabıdır: Dahil-i livâda kâin Tayakadın nam karye ahalisinin tasarruflarında bulunan arazi ile karyenin mera ve ormanına Veli Bey namında biri tarafından vuku bulan tecavüz üzerine Dersaadet İkinci Hukuk Mahkemesince tarafeynin muhakemeleri
derdest-i rüʼyet bulunduğundan oraca yapılacak bir şey kalmamış olduğu işʻâr buyurulmuş ise de karye-i mezkûre ahalisi tarafından bu kere de verilip leffen irsâl kılınan arzuhalde mûmâileyh Veli Bey’in korucuları, çayır ve bağçelerini gasb ile beraber kendilerini tarlalarındaki mahsulâtı biçmekden menʻ eylediklerinden ve bu suret mağduriyetlerini müeddî bulunduğundan bahisle istidʻâ-yı maʻdilet kılınmışdır. Mezkûr arazi şimdiye kadar kimler tarafından zerʻ edilmekdedir? Biçilmekden menʻ edilen mahsul ne tarafdan zerʻ olunmuşdur? Buraları bi’t-tedkik mezkûr tarlalar öteden beri ahali tarafından zerʻ olunduğu ve mevcud mezrûʻât dahi onlar tarafından ekilmiş olduğu ve mahkemeden itâ edilmiş bir kararı bulunmadığı halde mahsulâtın toplanılmasına muhalefet caiz olamayacağından netice-i muhakemeye değin
337
zilyed bulunan tarafın mahsulâtını toplamağa mümânaʻat olunmaması için icab edenlere tenbihât-ı ekîde icrasına himem-i atûfîleri masrûf buyurulmak bâbında. 11 R. sene [1]321 / 24 Haziran sene [1]319 [7 Temmuz 1903] BOA, DH-MKT, 721/69
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
338
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
18 Podime sahili açıklarında tayfalarıyla beraber batan Osmanlı bandıralı iki yelken gemisinden kalan ve Podime ormanı ile Karaburun taraflarında ele geçirilen dolu gaz sandıklarının güzel bir şekilde muhafaza edilmesi Dahiliye Mektubî Kalemi Huzur-ı Âlî-i Hazret-i Sadâret-penâhî’ye Osmanlı sancağını hâmil iki yelken gemisinin birkaç gün mukaddem Podime sahili açıklarında taifeleriyle beraber gark oldukları ve hamûleleri bulunan dolu gaz sandıklarının Podime ormanı ve Karaburun taraflarında elde edildiği ve işbu sandıkların işʻâr-ı ahîre kadar hüsn-i muhafazası Terkos Müdüriyeti’ne tebliğ ve ihtar ve muamele-i mukteziye dahi Dersaadet Liman Riyaseti’nden bâ-telgraf istifsâr olunduğu hakkında Çatalca Mutasarrıfiyet-i Aliyyesi’nden alınan telgrafnamenin sureti manzûr-ı sâmî-i cenab-ı fahîmâneleri buyurulmak üzere leffen takdim kılındı. Ol bâbda. 23 Şevval sene [1]321 / 30 Kânûn-ı Evvel sene [1]319 [12 Ocak 1904] BOA, DH-MKT, 809/9
339
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
19 Terkos ve Karaburun havalisinde üç arkadaşıyla birlikte avlanacak olan İtalya Büyükelçiliği Müsteşarı Mösyö Martino, büyükelçilik mimarı Mösyö Senperi, Almanya Büyükelçiliği Kâtibi Mösyö Duyeni, istasyon süvarisi Mösyö Croki ve arkadaşlarına 3-4 gün süreyle yardımcı olunması
mak üzere kalacakları ve Almanya Sefaret vapuru süvarisiyle sefaret kâtibi ve İtalyalı miralayın yarın Dersaadet’e avdet edecekleri berây-ı ma‘lumat ma‘rûzdur. Ferman. Fî 23 Zilkade sene [1]323 ve fî 6 Kânûn-ı Sânî sene [1]321 [19 Ocak 1906] Binbaşı Mehmed Ziya
Çatalca Kumandanlığı Vekâleti’nden şifre İtalya Sefareti Müsteşarı Mösyö Martino ile sefaret mimarı ve Almanya Sefareti kâtiblerinden Mösyö Duyeni ve istasyon süvarisi Mösyö Croki diğer üç refîkleri berren esb-süvâr olarak bu akşam berây-ı sayd ü şikâr Terkos cihetlerine gelip Karaburun’daki tahlîsiye koğuşuna misafir oldukları, üç-dört gün bu havalide sayd ü şikâr edecekleri ve haklarında teshîlât-ı lâzıme ifa kılınacağı ma‘rûzdur. Ferman.
BOA, Y. PRK. ASK, 235/87
Fî 21 Zilkade sene [1]323 ve fî 4 Kânûn-ı Sânî sene [1]321 [17 Ocak 1906] Ferik Şevki *** Terkos Müfrezeleri Kumandanlığı’ndan Başkitabet’e şifre Terkos’a vürûdları bâ-telgraf arz olunan İtalya Sefareti müsteşarıyla sefaret mimarı Mösyö Senperi’nin bir-iki gün daha avlan-
340
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
341
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
20 Deliyunus, Terkos ve Çanakça köyleri ahalisi ile mutasarrıflar arasındaki anlaşmazlıkların devamı, Hicaz Valisi Ahmed Râtıb Paşa’ya ait olan Karahalil Çiftliği’nin civardaki Bulgar köylerinden gelen ortakçılara ziraat ettirilmesi ve İmrahor, Tarfa ve Tayahatun köylerindeki halkın tapuyla arazi sahibi olduklarından söz konusu köylerde yaşayan Bulgar halkının çevredeki Müslüman ve Rum köylerinden arazi ve mülk satın almalarının mahzurlu olduğu Çatalca Sancağı Mutasarrıfiyet-i Aliyyesi’ne 2 Mart sene [1]322 tarih ve iki numaralı tahrirat-ı atûfîleri cevabıdır: Çatalca’nın Deliyunus, Terkos, Çanakça karyeleri mutasarrıfları uhdesinde birer çiftlik ise de derûnundaki ahali ile mutasarrıfları arasında yirmi-otuz seneden beri hakk-ı tasarruf davası cereyan eylemekde olmakla beraber ahali-i merkûmenin şimdiye kadar tasarruflarını mübeyyin yedlerinde bir gûne sened-i resmî olmadığından ve zaten müsteʼcir bulunduklarından bunların
yekdiğerine arazi ferâğ edemeyecekleri tabii bulunduğu ve Karahalil Çiftliği ise Hicaz Valisi devletli Ahmed Râtıb Paşa hazretlerinin uhde-i tasarrufunda olup müsteʼciri bulunan Hacı Tahsin Ağa tarafından civar Bulgar karyelerinden getirilen ortakçılar vesâtatıyla kısmen ziraat edilmekde bulunmuş ve bunların bu arazi civarında arazi ve tarla satdıkları görülmemiş olduğu ve İmrahor, Tarfa ve Tayahatun nâmlarındaki diğer karyeler ahalisi tapu ile arazilerine mutasarrıf ve en karîbi mevâki‘-i askeriyeye beş kilometre mesafede olarak ahali-i kurânın yekdiğerine satacakları tarlaların Mıntıka Nizamnamesi ahkâmına tevfikan ferâğ ve intikallerinde cihet-i askeriyece bir gûne mahzur yok ise de mârru’l-beyan çiftlik ve kurâ dahilindeki Bulgar ahalisinin civar İslâm ve Rum karyelerinden arazi istimlâk ve tevsî‘-i mülk eylemeleri mahzurdan sâlim olamayacağı cihetle oralardaki arazi hakkında muamele ve müracaat vukuunda hükûmet-i mahalliyece tedkikat-ı mükemmele icra olunarak tebeyyün edecek neticeye göre icabının ifası lüzumu Çatalca Kumandanlığı’nın iş‘ârına atfen taraf-ı vâlâ-yı Seraskerî’den ceva-
342
ben bildirilmekle ona göre tebligāt ifası şeref-vârid olan 18 Nisan sene [1]322 tarihli tezkere-i sâmiye-i cevabiyede izbâr buyurulmuşdur. O vechile ifa-yı muameleye himem-i aliyyeleri masrûf buyurulmak bâbında. Fî 22 Rebîülevvel sene [1]324 ve fî 3 Mayıs sene [1]322 / [16 Mayıs 1906] BOA, DH. MKT, 1063/35
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
343
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
21 Genel itibarıyla Rum olan Arnavutköy halkına Osmanlı askerleri tarafından zulümlerde bulunulduğuna dair yapılan şikâyeti araştırmak üzere olay yerlerine köy ihtiyar heyeti ve müştekilerle birlikte gidilerek incelemelerde bulunulmuş, harabe herhangi bir emareye rastlanmadığı gibi mevcut değirmenlerin işlemekte olup hiçbir zarara uğramadıklarının görülmesi ve meselenin köylerinde konaklayan askeri çıkartmak düşüncesiyle sırf yalan yere köylülerce çıkarıldığının anlaşılması üzerine köy ahalisi hakkında gerekli kanunî takibatın yapılacağı Arnavudköyü ahalisinin şikâyetlerinin tahkikatı neticesini müşʻir rapordur. Arnavudköyü ahalisine asâkir-i Osmaniye tarafından mezâlim icra edildiğine dair vuku bulan şikâyâtın tahkikiyle inbâsı âcizlerine muhavvel ve merbûtan mütekaddim emirnamede irade buyurulduğundan karye-i mezkûreye gidilip heyʼet-i ihtiyariyesi celb olunarak askerler tarafından ne gibi hasarâta uğradıkları istifsâr olundukda zabıt varakasında muharrer eşhâs bazı müddeʻayâtda bulunarak ifadeleri zabta idhal olundu. Müddeʻîlerin iddialarını tahkik etmek üzere vaka mahallerine köyün heyʼet-i muhtariye ve müddeʻîlerle gidilerek keşfiyât-ı lâzıme icra edildikde fi’l-hakika akdemce mahâll-i mezkûrede değirmen âsârı gibi şeyler görülmüş ise de yakın zamanlarda harab edildiklerine
dair hiçbir emareye destres olunamadığı gibi mezkûr harab değirmenlerin civarındaki beş-altı değirmen maʻmur ve işlemekde oldukları ve hiçbir zarar u ziyana uğramadıklarının görülmesi merkûmânın ifadelerinin kizbine delil-i katʻîdir. Ve diğer müddeʻîlerin ifadeleri sümme’t-tedarük askeri itham zuʻmuyla sırf yalan ve tezvirden ibaret olduğu icra kılınan tahkikat ve tedkikat neticesinde anlaşılmışdır. Karye-i mezkûre ahalisi umumiyetle Rum olup samanlarının bâ-mazbata alınmasından ve haneleriyle ahırlarının bir kısmı asker tarafından işgal olunduğundan müstakil olarak köylerinde konaklayan askeri çıkartmak için sırf yalan olduğu tahakkuk eden işbu şikâyetin yine cürʼet etdikleri reviş-i hâllerinden anlaşılmış olduğundan hükûmeti işgal ve askere iftira ve isnâdâtda bulunan köy-i mezkûr ahalisi haklarında muamele-i kanuniyenin tatbikini taleb eylediğim maʻrûzdur. Fî 24 Kânûn-ı Evvel sene [1]328 [6 Ocak 1913] Sıhhiye Jandarma Taburunun İkinci Bölüğü Kumandanı Yüzbaşı (İmza) ***
344
Daire-i Sadâret Tahrirat Kalemi Adliye ve Mezâhib Nezâret-i Celîlesi’ne 8 Kânûn-ı Evvel sene [1]328 tarihli tezkereye zeyldir: Şarköy’e tâbiʻ bazı Rum karyeleriyle Çatalca’nın Arnavudköyü’nde îkâʻ edildiği Rum Patrik Kaymakamlığı’ndan bildirilen tecavüzât hakkında icra edilen tahkikatı hâvî Harbiye Nezâret-i Celîlesi’nden bâ-tezâkir-i cevabiye gönderilen evrakın suretleri savb-ı vâlâlarına tesyâr kılındı. Bi’l-mütalaa müstebân olacağı üzere ihbarât-ı vâkıʻa tamamen hilâf-ı hakikat ve bilakis ahali-i Hıristiyaniye tarafından asâkir-i Osmaniye ve ahali-i İslâmiye haklarında reva görülen mezâlim ve taʻaddiyâtı setr maksadıyla tazayyuʻ edilmiş bir keyfiyet olduğundan Patrikhane’ye tefhîmât-ı lâzıme icrasına himmet. 9 Safer sene [1]331 / 5 Kânûn-ı Sânî sene [1]328 [18 Ocak 1913] BOA, BEO, 4135/310109
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
345
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
346
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
22 Rum Patrikhanesi’nden verilen muhtırada Arnavutköy’e taarruz ve tecavüz yapıldığı iddiasının gerçek dışı olup jandarmaların köy ahalisini tehdit değil, oraya gelen muhacirlerin köye girmelerini engellediklerinin muhtar ve ihtiyar heyeti ilmühaberi ve yapılan incelemelerden anlaşıldığı
Fî 31 Mayıs sene [1]330 [13 Haziran 1914] Çatalca Mutasarrıfı Vekili (İmza) BOA, DH. EUM. EMN, 81/3
Çatalca Mutasarrıflığı Tahrirat Kalemi Aded Umumî: 1263 Hususî: 221 Hulâsa: Arnavud karyesi ahalisine vukuu iddia olunan taarruz hakkında Dahiliye Nezâret-i Celîlesi’ne Nâzır beyefendi hazretleri, Emniyet-i Umumiye Müdüriyeti ifadesiyle şeref-vârid olan 21 Mayıs sene [1]330 tarihli ve yüz doksan yedi numaralı tahrirat-ı nezâret-penâhîleri cevabıdır: Rum Patrikhanesi’nden itâ olunan muhtırada iddia olunduğu vechile Arnavud karyesine bir gûnâ taarruz ve tecavüz vuku bulmadığı gibi jandarmaların karye ahalisini tehdid değil, oraya gelen muhacirleri karyeye girmekden menʻ eyledikleri muhtar ve heyʼet-i ihtiyariye tarafından itâ olunup melfufen takdim edilen ilmühaber mündericatından ve suret-i mahsusada icra kılınan tahkikatdan anlaşılmışdır efendim hazretleri.
347
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
23 Rumelifeneri’ndeki Rumların tamamen köyden çıkarıldıkları ve Domuzdere köyü ahalisi ile Akpınar köyünde Müslümanların hizmetindeki çoban ve yanaşmaların bütün eşyalarıyla birlikte Yeniköy’e sevk edilip köye dışarıdan kimsenin girmemesi için piyade ve süvari askerleri yerleştirildiği İstanbul Vilâyeti Mektubculuğu Aded Umumî: 6296 Hususî: 899 Dahiliye Nezâret-i Celîlesi’ne
çıkarıldığı ve Domuzdere karyesi sekenesinin ve Akpınar karyesinde İslâmlar hizmetinde bulunan çoban ve yanaşmaların bi’l-cümle eşyasıyla Çatalca Livâsı dahilinde Yeniköy karyesine sevk edildikleri ve nakledilemeyen bazı eşya-yı beytiye birkaç binaya naklolunarak bi’t-temhîr haricden kimsenin köy dahiline girmesine müsaade edilmemek üzere on nefer piyade ve iki nefer süvari ikâme edildiği bu kere Vilâyet Jandarma Kumandanlığı’ndan cevaben bildirildiği ma‘rûzdur. Ol bâbda emr u ferman hazret-i men lehü’l-emrindir. Fî 21 Rebiülâhir sene [1]333 ve fî 22 Şubat sene [1]330 [7 Mart 1915]
Mahremdir. Vali (İmza)
Devletli efendim hazretleri 21 Şubat sene [1]330 tarihli ve 892 numaralı tezkere-i âcizîye zeyldir:
BOA, DH. EUM. 3. Şube, 4/31
Rumelifeneri’ndeki Rumlar’ın kâmilen
348
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
349
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
24 Boğazköy ile Arnavutköy arasında ve Kanlıbostan mevkiinde Rumlar tarafından katledilen beş Müslüman’ın katillerinin yakalanmasına çalışıldığı, birçok kanlı hadiselere yol açan bölgenin kontrol altında bulundurulduğu ve civardaki Haraççı mevkiiyle diğer çevre köylerde birer karakol kurularak güvenliğin sağlandığı Dahiliye Nezâreti Umum Jandarma Kumandanlığı Şube: 1 Kısım: 3 Aded-i Hususî: 1146 Meal: Kanlıbostan nam mahalde Rumlar tarafından katledilen beş İslâm hakkında Dahiliye Nezâret-i Celîlesi’ne Devletli efendim hazretleri, Boğazköy ile Arnavudköy arasında ve Kanlıbostan nam mahalde beş İslâm’ın Rumlar tarafından katli keyfiyetinden dolayı katillerin derdestini ve hâlât-ı mümâsilenin menʻ-i tekerrür-i vukuunu
müsterham Çatalca kurâ-yı İslâmiyesinin bazılarından nezâret-i celîlelerine maʻrûzâtda bulunulduğu meʼmurîn-i acizîye tevdîʻ buyurulan fî 5 Kânûn-ı Sânî sene [1]336 tarihli mahzardan anlaşılmışdır. Esasen vaka istihbar edilir edilmez bir tarafdan faillerin taayyün ve derdestlerine kemal-i ehemmiyetle tevessül edildiği ve el-yevm ciddiyetle tahkikat ve takibata devam olunduğu gibi diğer tarafdan da mahall-i vukuatın birçok kanlı hadisâta sahne teşkil etdiği nazar-ı dikkate alınarak Çatalca taburundan şimdilik efrad ikâme edilecek bir mahal bulunamamasından bilâhare bir karakol veya zeminlik inşasına kadar mahall-i mezkûr sıkı bir tarassud ve teftiş altında bulundurulmak üzere civarında bulunan Haraççı mevkiinde ve İstanbul taburunca Derbend Karakolu’nun on iki nefere iblâğı suretiyle takviye edilmekle beraber Çınarlıhan ve İkitelli karyelerinde de birer karakol teʼsis edilerek baʻdemâ havali-i mezkûre asayişinin taht-ı teʼmine aldırılmış olduğunu muhât-ı ilm-i âlî-i cenab-ı nezâret-penâhîleri buyurulmak üzere arz eylerim. Ol bâbda emr u ferman hazret-i men lehü’l-emrindir.
350
Fî 29 Rebîülâhire sene [1]338 ve fî 21 Kânûn-ı Sânî sene [1]336 [21 Ocak 1920] Umum Jandarma Kumandanı Mirliva (İmza) BOA, Y. PRK. AZJ, 9/37
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
351
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
25 Boğazköy ile Arnavutköy arasındaki Kanlıbostan’da beş Müslüman’ın Rumlar tarafından katledilmesi üzerine katillerin yakalanıp bundan sonra bu tür olayların yaşanmaması için bölgenin kontrol altında bulundurularak çevrede bulunan Haraççı ve Derbent Karakolu’nda asker sayısının artırılması, ayrıca Çınarlıhan ve İkitelli köylerinde de birer karakol yapılması Dahiliye Nezâreti Umum Jandarma Kumandanlığı Şube 1, Kısım 3 Aded-i Hususî: 1146 Meâl: Kanlıbostan nâm mahalde Rumlar tarafından katledilen beş İslâm hakkında Dahiliye Nezâret-i Celîlesi’ne Devletli efendim hazretleri Boğazköy ile Arnavudköy arasında ve Kanlıbostan nâm mahalde beş İslâm’ın Rumlar tarafından katli keyfiyetinden dolayı katillerin derdestini ve hâlât-ı mümâsilenin men‘-i tekerrür-i vukuunu
müsterham Çatalca kurâ-yı İslâmiyesi’nin bazılarından nezâret-i celîlelerine ma‘rûzâtda bulunulduğu meʼmurîn-i âcizîye tevdî‘ buyurulan fî 5 Kânûn-ı Sânî sene [1]336 tarihli mahzardan anlaşılmışdır. Esasen vaka istihbar edilir edilmez bir tarafdan faillerin ta‘ayyün ve derdestlerine kemâl-i ehemmiyetle tevessül edildiği ve el-yevm ciddiyetle tahkikat ve takibata devam olunduğu gibi diğer tarafdan da mahall-i vukuatın birçok kanlı hadisâta sahne teşkil etdiği nazar-ı dikkate alınarak Çatalca taburundan şimdilik efrad ikâme edilecek bir mahal bulunamamasından bilâhare bir karakol veya zeminlik inşasına kadar mahall-i mezkûr sıkı bir tarassud ve teftiş altında bulundurulmak üzere civarında bulunan Haraççı mevkiinde ve İstanbul taburunca Derbend Karakolu’nun on iki nefere iblâğı suretiyle takviye edilmekle beraber Çınarlıhan ve İkitelli karyelerinde de birer karakol teʼsis edilerek ba‘demâ havali-i mezkûre asayişinin taht-ı teʼmine aldırılmış olduğunu muhât-ı ilm-i âlî-i cenab-ı nezâret-penâhîleri buyurulmak üzere arz eylerim. Ol bâbda emr u ferman hazret-i men lehü’l-emrindir.
352
Fî 29 Rebiülâhire sene [1]338 ve fî 21 Kânûn-ı Sânî sene [1]336 [21 Ocak 1920] Umum Jandarma Kumandanı (İmza) BOA, DH. EUM. AYŞ, 30/99
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
353
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
26 Evinde imal eylediği yoğurdu satmak ve alacağı parayla un almak üzere Hadımköy’e ve oradan da Derviştepe’ye gidip köyüne dönen Çatalca’nın Sazlıbosna köyü halkından Hasan’ın hanımı otuz sekiz yaşlarındaki Fatma Hatun’a Hadımköy’de bulunan Yunan taburundan bir askerin fiil-i şeni icrası üzerine askerin hüviyeti tespit edilemediğinden Yunan taburu kumandanı nezdinde teşebbüste bulunularak suçlunun tecziyesinin talep edilmesi ve bu gibi müessif durumların önlenmesi hususunda gerekli birimlere talimat verilmesi Çatalca Mutasarrıflığı Tahrirat Kalemi Aded 1284/206 Dahiliye Nezâret-i Celîlesi Huzur-ı Sâmîsi’ne Devletli efendim hazretleri Şehr-i Mayıs’ın yirmi dördüncü günü hanesinde imal eylediği yoğurdu satmak ve alacağı para ile un tedârük etmek üzere Hadımköyü’ne ve oradan da Derviştepe nâm mahalle azîmetle muahharan karyesine avdet eden Çatalca’nın Sazlıbosna karyesi ahalisinden Hasan zevcesi otuz sekiz yaşlarında Fatma nâm kadına Hadımköyü’nde ârâmsâz Yunan taburu mürettebatından bir nefer tarafından cebren fi‘l-i şenî‘ icra kılındığı mezkûrenin şikâyât-ı vâkı‘ası üzerine icra kılınan tahkikatdan anlaşıl-
makla buraca teşebbüsât-ı mukteziyeye tevessül edilmiş olduğu berây-ı ma‘lumat arz olunur. Ol bâbda emr u ferman hazret-i men lehü’l-emrindir. Fî 14 Haziran sene [1]336 [14 Haziran 1920] Çatalca Mutasarrıf Vekili (İmza) ***
Dahiliye Nezâreti Emniyet-i Umumiye Müdüriyeti Hulâsa: Fatma nâm kadına fi‘l-i şenî‘ icra eden Yunan neferinin hüviyetinin bildirilmesine dair Çatalca Mutasarrıflığı’na 14 Haziran sene [13]36 tarihli [ve] 1284/206 numaralı tahrirat-ı behiyyeleri cevabıdır: Sazlıbosna karyesi ahalisinden Hasan’ın zevcesi Fatma’ya cebren fi‘l-i şenî‘ icra eden Yunan neferi hakkında livâca icra olunduğu bildirilen teşebbüsâtdan istihsâl olunan neticenin iş‘ârı bâbında. 22 Haziran [13]36 [22 Haziran 1920) ***
Çatalca Mutasarrıflığı Tahrirat Kalemi Aded 1444/236 Dahiliye Nezâret-i Celîlesi Huzur-ı Sâmîsi’ne Devletli efendim hazretleri Emniyet-i Umumiye Müdüriyeti Asayiş Şubesi ifadesiyle şeref-vârid fî 24 Haziran sene [1]336 tarih ve yüz yirmi sekiz numaralı emirname-i nezâret-penâhîleri arîza-i cevabiyesidir: Mezbûreye cebren fi‘l-i şenî‘ icra etdiği arz olunan Yunan neferi teşhis olunamamış olduğundan cihet-i Adliyece bir gûnâ muamele yapılamadığı livâ müdde‘î-i umumîliğinden bildirilmesi üzerine Yunan taburu kumandanı nezdinde teşebbüsât-ı ciddiye icrasıyla mütecâsirînin tecziyesi taleb edilmek üzere Çatalca Mevki‘-i Müstahkem Kumandanlığı’na bildirilmiş ve bu gibi hâlât-ı müessifenin men‘-i vukuu esbâbının istikmâli için de lâzım gelenlere evâmir-i lâzıme itâ kılınmış olduğu arz olunur. Ol bâbda emr u ferman hazret-i men lehü’l-emrindir. Fî 7 Temmuz [1]336 [7 Temmuz 1920] Çatalca Mutasarrıf Vekili (İmza) BOA, DH-EUM. AYŞ, 43/22
354
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
355
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
356
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
357
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
27 Boğazköy halkına köylerinin muhafazasında kullanılmak amacıyla İngilizler tarafından üç makineli tüfek ile on sandık cephane verildiği Dahiliye Nezâreti Emniyet-i Umumiye Müdüriyeti Hulâsa: Çatalca’nın Boğazköy ahalisine İngilizler tarafından üç makineli tüfenkle on sandık cebehane verildiğine dair Nezâret-i Celîle’den Makam-ı Sâmî-i Sadâret-i Uzmâ’ya, Harbiye Nezâret-i Celîlesi’ne tezkere Çatalca’ya tâbiʻ Boğazköy ahalisine köylerinin muhafazasında kullanılmak üzere İngilizler tarafından üç makineli tüfenkle on sandık cebehane verildiği işʻâr-ı mahallîye atfen Umum Jandarma Kumandanlığı’ndan bildirilmiş [Harbiye’ye: olmağla ol bâbda.] ve Harbiye Nezâret-i Celîlesi’ne de maʻlumat itâ kılınmış olmağla ol bâbda. Fî 17 Temmuz sene 1336 [17 Temmuz 1920] BOA, DH-EUM. AYŞ, 43/68
358
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
28 Gladina Çiftliği hizmetkârlarından Kadıköylü Hristo ile Çatalca’nın Arnavutköy ahalisinden Tanaş’ın cesedinin söz konusu çiftlik ile Kişiliköy Çiftliği arasında maktulen bulunduğu haberi üzerine bir heyet tarafından mahallinde yapılan incelemelerde her ikisinin kavga ve boğuşma neticesinde çeşitli yerlerinden aldıkları bıçak yarasından etkilenerek öldüklerinin anlaşıldığı Çatalca Mutasarrıflığı Tahrirât Kalemi Aded 1681/276 Dahiliye Nezâret-i Celîlesi Huzur-ı Sâmîsi’ne
katlin vakʻa gününden beri gâib olmuş bulunan çiftlik-i mezkûr öküzcüsü Dimitro olduğu zannedilmekde olup takib ve derdesti için ittihâz-ı tedâbîr edilmiş olduğu Büyükçekmece Kaymakamlığı Vekâleti’nin fî 4 Ağustos sene [1]336 tarih ve 677/351 numaralı raporundan anlaşılmağla arz-ı maʻlumât olunur. Ol bâbda emr u ferman hazret-i men lehü’l-emrindir. Fî 8 Ağustos sene [1]336 [8 Ağustos 1920] Çatalca Mutasarrıf Vekili (İmza) BOA, DH-EUM. AYŞ, 44/75
Devletli efendim hazretleri Şehr-i Temmuz’un yirmi yedinci günü Gladina Çiftliği hizmetkârlarından Kadıköylü Hristo ile Çatalca’nın Arnavudköy ahalisinden Tanaş’ın naʻşı mezkûr çiftlik ile Kişiliköy Çiftliği arasında maktulen bulunmuş olduğu haber alınması üzerine berây-ı tahkik mahall-i vakʻaya iʻzâm kılınmış olan heyʼetin icra eylediği tahkikata ve bu bâbdaki taleb raporuna nazaran her ikisinin kavga ve boğuşma neticesi olarak müteaddid mahallerinden almış oldukları bıçak yarasından müteessiren vefat etmiş oldukları ve çiftlik kâhyası ile müstahdeminin ifadeleri de bunu müeyyed bulunduğu ve fiʻl-i
359
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
29 Karaburun sahili ile Terkos gölünde avlanan palamutların seyyar satıcılar tarafından Yunanistan’a geçirilmesinde vergisi ödendiği takdirde bir mahzur olmadığı İdare-i Umumiye-i Vilâyât Nâzır Reşid Mümtaz Paşa’dan Maliye Nezâret-i Celîlesi’ne Livânın Karaburun sahili ile Terkos gölünde sayd edilen palamut balıklarının seyyâr satıcılar vesâtatıyla Yunanistan’a geçirilmekde olduğu beyânıyla icab-ı muamele Terkos Nahiyesi Müdüriyeti’nden istfsâr olunmuş ve sayd edilen balıkların idarece resm-i mirîsi bi’l-ahz sahibine tezkere itâsından sonra nakliye tezkeresi mukabilinde arzu edilen tarafa naklinde mani bulunmadığı livâ Düyûn-ı Umumiye Müdüriyeti’nden bâ-derkenâr ifade edilmiş olduğundan bahis ile taze balıkların ihracat resmine tâbiʻ olup olmadığının ve hududda henüz teşkilât-ı rüsûmiye vücuda getirilmediği cihetle yapılacak muamelenin inbâsı Çatalca Mutasarrıflığı’ndan vârid olan tahriratda izbâr kılınmış olmağla iktizâsının işʻâr buyurulması bâbında. 11 Teşrîn-i Evvel sene [13]36 [11 Ekim 1920] BOA, DH-İ. UM, 20-25/14-22
360
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
361 Terkos Gölü
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e
(O s m a n l ı A r ş i v B e l g e l e r i n d e A r n av u t köy )
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
KAYNAKÇA I) Arşiv Belgeleri A) Başbakanlık Osmanlı Arşivi a - Belgeler A. MKT
152/20
C. ML
556/22847
A. MKT. DV
183/93
C. SM
179/8953
A. MKT. MHM
452/67
DH-EUM. 3. Şube
4/31
A. MKT. MHM
492/78
DH. EUM. 3. Şube
27/43
A. MKT. MHM
593/29
DH-EUM. AYŞ
9/37
A. MKT. MHM
600/18
DH-EUM. AYŞ
9/75
AE. SAMD. III
214/20694
DH-EUM. AYŞ
13/17
AE. SMST. II
5/490
DH-EUM. AYŞ
16/93
AE. SMST. III
287/23052
DH-EUM. AYŞ
30/99
BEO
1787/133969
DH-EUM. AYŞ
31/23
BEO
2010/50719
DH-EUM. AYŞ
42/57
BEO
2029/152146
DH-EUM. AYŞ
43/22
BEO
3680/275948
DH-EUM. AYŞ
43/68
BEO
3781/283526
DH-EUM. AYŞ
44/29
BEO
4135/310109
DH-EUM. AYŞ
44/75
BEO
4637/347775
DH-EUM. AYŞ
45/28
BEO
349715
DH-EUM. AYŞ
45/71
C. AS
409/16912
DH-EUM. AYŞ
56/39
C. BH
103/4983
DH-EUM. AYŞ
56/67
C. BH
128/6181
DH-EUM. AYŞ
61/11
C. EV
52/2555
DH-EUM. AYŞ
76/78
C. EV
138/6881
DH-EUM. EMN
81/3
C. EV
203/10146
DH-EUM. THR
16/13
C. EV
212/10579
DH-H
3-1/10
C. EV
296/15081
DH-İD
56-2/10
C. EV
324/16476
DH-İD
103/13
C. EV
376/19066
DH. İ. UM
19-15/1-48
C. EV
566/28589
DH. İUM
19-15/1-52
C. EV
576/29066
DH-İ. UM
19-16/1-48
C. EV
588/29655
DH-İ. UM
20-25/14-22
363
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
DH-İ. UM. EK
33/25
DH-MKT
1717/62
DH-KMS
3/29
DH-MKT
1726/96
DH-KMS
60-3/8
DH-MKT
1742/118
DH-KMS
60-3/11
DH-MKT
1806/41
DH-KMS
61-1/17
DH-MKT
1880/76
DH-KMS
61-1/71
DH-MKT
1938/65
DH-MB. HPS
25/2
DH-MKT
2219/26
DH-MKT
78/30
DH-MKT
2484/74
DH-MKT
82/40
DH-MKT
2815/72
DH-MKT
164/28
DH-MUİ
16-3/3
DH-MKT
203/39
DH-MUİ
49-1/7
DH-MKT
212/18
DH-ŞFR
469/114
DH-MKT
326/7
DH-ŞFR
626/127
DH-MKT
346/27
DH-TMİK. S
6/76
DH-MKT
691/63
HAT
149/6305-E
DH-MKT
721/69
HAT
151/6363
DH-MKT
809/9
HAT
505/24894A
DH-MKT
831/82
HAT
1255/48592
DH-MKT
853/8
HAT
1319/51389
DH-MKT
877/54
HAT
1451/33
DH-MKT
879/75
HAT
1580/56
DH-MKT
1063/35
HH. THR
156/60
DH-MKT
1083/17
HH-THR
329/35
DH-MKT
1440/70
HH-THR
329/39
DH-MKT
1453/21
HH-THR
329/41
DH-MKT
1462/91
HH. THR
329/51
DH-MKT
1467/13
HH-THR
329/60
DH-MKT
1468/53
HH. THR
340/126
DH-MKT
1586/90
HH. THR
340/127
DH-MKT
1593/27
HH. THR
340/129
DH-MKT
1594/93
HH. THR
340/135
DH-MKT
1639/12
HH-THR
354/22
DH-MKT
1645/61
HH. THR
354/26
DH-MKT
1669/11
HH. THR
354/28
DH-MKT
1687/23
HH. THR
354/31
364
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
HH. THR
354/34
MV
203/52
HH. THR
354/35
MVL
421/24
HH. THR
354/37
ŞD
60/13
HH. THR
354/44
Y. A. HUS
219/26
HH. THR
354/46
Y. A. HUS
282/115
HH. THR
354/50
Y. A. HUS
283/45
HH. THR
354/55
Y. A. RES
23/7
HH. THR
354/57
Y. A. RES
104/68
HH. THR
354/58
Y. EE
53/99
HH. THR
744/17
Y. MTV
53/1
HH. THR
744/84
Y. MTV
73/35
HH. THR
744/86
Y. MTV
180/164
HH. THR
744/90
Y. MTV
181/12
HH. THR
744/95
Y. MTV
185/108
HH. THR
744/111
Y. MTV
209/47
HH. THR
744/126
Y. MTV
307/141
HH. THR
746/21
Y. PRK. ASK
39/57
HH-THR
746/62
Y. PRK. ASK
41/30
HH-THR
746/68
Y. PRK. ASK
94/53
HR-İM
26/9
Y. PRK. ASK
95/12
HR-İM
103/36
Y. PRK. ASK
112/79
HR-MKT
209/41
Y. PRK. ASK
127/24
HR-SYS
2570/5
Y. PRK. ASK
152/49
HR-SYS
2570/6
Y. PRK. ASK
161/86
İ. AS
50/57
Y. PRK. ASK
171/61
İ. DH
977/77160
Y. PRK. ASK
177/39
İ. DH
1153/90109
Y. PRK. ASK
181/4
İ. DH
1218/95376
Y. PRK. ASK
199/111
İ. EV
5/9
Y. PRK. ASK
235/87
İ. EV
5/66
Y. PRK. AZJ
9/37
İ. EV
27/45
Y. PRK. AZJ
50/49
İ. EV
50/38
Y. PRK. ŞH
12/19
İ. EV
7/770
Y. PRK. TNF
1/49
İ. HUS
28/61
Y. PRK. UM
3/104
MF. MKT
443/40
Y. PRK. UM
9/104
MV
64/70
ZB
417/56
365
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
b - Haritalar HRT.h
149/143
HRT.h
451/421
HRT.h
1167/1123
HRT.h
1180/1136
HRT.h
206/200
HRT.h
2249/2206
B. Cumhuriyet Arşivi BCA, 272.0.0.11/16.64.4 BCA, 272.0.0.12/35.7.1
II. Araştırmalar ve İncelemeler Büyük Larousse Sözlük ve Ansiklopedisi, “Vrangel”, c. XXIII, Milliyet Gazetesi, İstanbul Tarihsiz, s. 12257a. DARKOT Besim, “İstanbul: Coğrafî Giriş”, İA, c. V, 2. Kısım, Milli Eğitim Basımevi, İstanbul 1977. DEMİRKENT Işın, “İstanbul”, DİA, c. XXIII, İstanbul 2001. ERDOĞAN Muzaffer, “Trakya Âbidelerinde Yapılan İmar Çalışmaları”, Güney-Doğu Avrupa Araştırmaları Dergisi, sayı 6-7, Edebiyat Fakültesi Basımevi, İstanbul 1978. GÖNCÜOĞLU Süleyman Faruk, “Havass-ı Refia Kadılığı Eyüp”, Tarihi, Kültürü ve Sanatıyla X. Eyüpsultan Sempozyumu Tebliğler 12-14 Mayıs 2006, İstanbul 2006. İNALCIK Halil, “Rumeli”, DİA, c. 35, İstanbul 2008. İNCİCİYAN P. L.-H. D. Andreasyan, “Osmanlı Rumelisi’nin Tarih ve Coğrafyası”, Güney-Doğu Avrupa Araştırmaları Dergisi, sayı 4-5, İstanbul 1976. İPŞİRLİ Mehmet, “İstanbul Kadılığı”, DİA, c. XXIII, İstanbul 2001.
İstanbul’un Köyleri, İstanbul İl Özel İdaresi, İstanbul 2013.
366
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
İZGÖER Ahmet Zeki, “1912 Balkan Savaşı Sonrası Rumeli’den Yapılan Göçler Sebebiyle İstanbul’da Görülen Salgın Hastalıklar ve Su Kaynaklarının Korunması”, Türk Dünyası Araştırmaları, c. 101, sayı 201, İstanbul Kasım-Aralık 2012. KAYACAN Mehmed Ali, Çatalca Vilâyeti (Hazırlayan: A. Ergun Çınar), İstanbul 2008. KOÇ Yahya, 149 Numaralı Mühimme Defteri (1155-1156/1742-1743), İÜ. SBE. Tarih Anabilim Dalı Yüksek Lisans Tezi, İstanbul 2011.
Padişah’ın Himayesinde Osmanlı Kızılay Cemiyeti 1911-1913 Yıllığı (Haz: Ahmet Zeki İzgöer, Ramazan Tuğ), Türk Kızılayı Yayınları, Ankara 2013, s. 133-134. RÂŞİD MEHMED EFENDİ-ÇELEBİZÂDE İSMAÎL ÂSIM EFENDİ, Târîh-i Râşid ve Zeyli (Haz: Abdülkadir Özcan, Yunus Uğur, Baki Çakır, Ahmet Zeki İzgöer), Klasik Yayınları, c. III, İstanbul 2013. SAKAOĞLU Necdet, “Havass-ı Refia Kadılığı Eyüp”, Tarihi, Kültürü ve Sanatıyla X. Eyüpsultan Sempozyumu Tebliğler 12-14 Mayıs 2006, İstanbul 2006.
Tebriknâme-i Millî, Tahir Bey Matbaası, İstanbul Tarihsiz. TUĞLACI Pars, Osmanlı Şehirleri, Milliyet Gazetesi Yayınları, İstanbul 1985. UZUNÇARŞILI İsmail Hakkı, Osmanlı Devletinin Merkez ve Bahriye Teşkilâtı, İkinci Baskı, Ankara 1984. YILDIRIM Nuran, İstanbul’un Sağlık Tarihi, İstanbul 2010.
367
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
Dizin A Abdullah Efendi (Sazlıbosna Camii eski Müezzini), 229. 322 Abdurrahman (Süvari Binbaşısı), 58 Abdurrahman Halife bin Mehmed (Babanakkaş köyünde Derviş Mehmed Efendi Mescidi’nde müezzin-i salâ, müsebbih, devirhan, cüzhan), 159 Abdurrahman, Mirlivâ (Çatalca Kumandan Vekili), 67 Abdurrahman Paşa 56 Abdülaziz Efendi, Bekir Ağazâde (Sazlıbosna Mektebi’nde öğrenci), 194 Abdülhamid Efendi, Ali Ağazâde (Sazlıbosna Mektebi’nde öğrenci), 192 Abdülmecid Efendi, Cemaleddin Ağazâde (Sazlıbosna Mektebi’nde öğrenci), 192 Abdülvahhab Halife (Babanakkaş köyü camiinde imam), 162 Abidin (Tüfenkyân-ı Hazret-i Şehriyârî), 76 Adliye, 248, 256, 259, 354 –ve Mezâhib Nezâreti, 118, 122, 209, 210, 211, 213, 344 Adnan Beyefendi (Türkiye Büyük Millet Meclisi Hükûmeti Hariciye Murahhası), 276 Ahmed (Haraççı Karyesi İhtiyar Heyeti Azâsı), 119 Ahmed Bey, Bahriye Miralayı (Istabl-ı Âmire’ye memur), 335 Ahmed bin Ali (Yassıören’den Atik Ali Paşa Camii Vakfı imam ve hatibi), 163, 164 Ahmed Efendi (Hazine-i Hâssa-i Şahane Mühendisi), 335 Ahmed Efendi, Hacı (Kurfallı Gümrük Meʼmuru), 256 Ahmed Halife, es-Seyyid, bkz. Ahmed bin Ali, es-Seyyid Ahmed Hamdi, es-Seyyid (Tüfenkyân-ı Hazret-i Şehriyârî), 76 Ahmed Hoca (Gözleve muhacirlerinden), 262 Ahmed ibn-i Osman (Babanakkaş köyündeki Nakşibendi Zaviyesi’nde müteârif-i hücre), 154 Ahmed Râtıb Paşa (Hicaz Valisi), 237, 342 Ahmed Reşid, 163 Ahmed Şakir (Babanakkaş köyünde Derviş Mehmed Efendi Vakfı’nda müteaddit cihetlere mutasarrıf), 160 Akif Efendi, Monla Abdullahzâde (Sazlıbosna Mektebi’nde öğrenci), 192 Akpınar, 253 –karyesi, 348 Aksaray (İstanbul’da), 158 Aktoprak bayırı (Arnavutköy’de), 247 Alantepe Tahlisiye mevkii (Karaburun’a iki saat mesafede), 76 Ali (Bahşayiş köyü ihtiyar heyeti azâsından), 201 Ali Ağa (Enderun-ı Hümâyûn’da hâssa hazinedarbaşı), 152 Ali Ağa (Hamidiye karyeli), 331 Ali Ağa (Tayakadın ahalisinden), 253 Ali bin İbrahim (Kıbti taifesinden, Nakkaş köyü ahalisinden), 220 Ali bin Ömer, Şehirköylü (Çatalca Zabtiye Taburu efradından), 303 Ali Efendi (Yassıviran karyesi İmamı), 303 Ali Fuad (Dahiliye Nezâreti Müsteşarı), 246 Ali Kemal Bey, Hacı (Erbaa Kazası Kaymakamı), 222 Ali Molla (Hisarbeyli karyeli), 330 Ali Paşa, Gazi, 154 Ali Rıza (Serasker), 64, 74, 125, 282 Ali Rıza Efendi, Ahmed Ağazâde (Sazlıbosna Mektebi’nde öğrenci), 191 Ali Rıza Efendi, Yüzbaşı (Emlâk-ı Hümâyûn Mühendisi), 197, 199 Ali, Elbasanlı Hacı (Kurfallı köyü ahalisinden), 256 Alibey Çiftlik-i Hümâyûnu, 134 Almanya –Sefaret vapuru süvarisi, 340
368
–Sefareti kâtibleri 340 Altıncı Daire-i Belediye (İstanbul’da), 130 Âmedî-i Divan-ı Hümâyûn, 122, 127, 128, 137, 142, 143, 167, 170, 290, 327 Amerika, 115 Anadolu –şimendiferleri, 124 –vilâyât-ı şahanesi, 306 Anastas veled-i Yovan (Deliyunus karyesi ahalisinden), 243 Anastaş (Arnavudköy ahalisinden), 226 Anastaş (Boğaz karyeli), 286 Antonof, Mösyö (Bulgar Mümessilliği Başkâtibi), 279 Arakil Bey (Barutçuzâdeler’den), 173 Arif (Baklalı karyesi ahalisinden), 256 Arnabud karyesi, bkz. Arnavudköy Arnavud karyesi, bkz. Arnavudköy Arnavud köyü (Boğaz’da), 116 Arnavudköy/Arnavudköyü, 94, 118, 158, 172, 209, 210, 211, 213, 222, 223, 226, 231, 232, 233, 240, 246, 247, 347 –ahalisi, 82, 344, 359 –çeteleri, 89 –çorbacısı, 222 Arnavudköylüler, 94, 104 Arslan Efendi (Hazine-i Hâssa-i Şahane Mühendisi), 335 Artin, Haci (İzzeddin, Bahşayiş ve Papasbergosu Çiftliklerinde inşa edilen camilerin müteahhidlerinden), 134 Asatko veled-i Aslafko, Bulgar (Nakkaş köyü ahalisinden), 220 Asım Beyefendi (Mâbeyn-i Hümâyûn Şifre Kâtibi), 237 Asiye Hanım bint-i İbrahim Ağa (Sazlıbosna Mektebi’nde öğrenci), 194 Askerî Hastahane (Hadımköy’de), 284 Aşâr –maddesi, 243 –mesʼelesi 243 –talimatı 243-244 Aşâr Nizamnamesi, 243, 244 Atik Ali Paşa Camii Vakfı (Yassıören köyünde), 163 avârız, 314 avârızhane, 314 Avrupa, 112 Aya Tanaş Kilisesi (Arnavudköy), 118 Ayasofya-i Kebîr Camiʻ-i şerifi (İstanbul), 152 Ayayorgi karyesi, 224 Ayazağa Çiftlik-i Hümâyûnu, 116 Ayazma –karyesi muhtarı, 232 –köyü, 275, 276 –-i Hıristiyaniye karyesi, 90 –-i Rum karyesi, 259 Aziz (Dursun karyesi ahalisinden), 235 Aziz Efendi, İsmail Ağazâde (Sazlıbosna Mektebi’nde öğrenci), 194 Aziz, Çerkes (Baklalı karyesi ahalisinden), 237 Aziziye Çiftliği, bkz. Sazlıbosna Çiftliği, 332
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
B Baba Nakkaş, 156, 159 –Camii, 170 –Camiʻ-i Şerifi Vakfı, 156 –karyesi, 155, 156, 160, 162, 167 Bâb-ı Seraskerî, 113 Bâbıâli, 167, 170, 173 Bâbüssaâde Ağası, 153 Bağdad şimendiferi, 112 Bahçeköy/Bahçeköyü, 124, 132, 143, 144 –bendleri, 116 Bahriye miralayları, 335 Bahşayiş, 62, 124, 201, 202 –ahalisi, 201, 328 –Çiftlik-i/Çiftlikât-ı Hümâyûnu, 134, 201, 267, 269 –İstasyonu, 248 –istihkâmı, 64 –karyesi, 80, 140, 142, 146, 196, 197, 199, 200, 242, 296, 314, 322, 329, 331 –karyesi muallimi, 202 –karyesi heyʼet-i ihtiyariyesi, 228 –karyesi muhtarı, 228 –Mektebi, 183 –muallimi, 201 Baklalı karyesi/köyü, 152, 224, 237, 256 –Merkez Camii, 239 Bakteriyolojihane, 148 Balaban –Camii, 27 –karyesi mültezimi, 243 –mültezimi, 243 Balabanburnu, 176, 264, 266, 268 –karyesi, 227, 243 –karyesi hududu, 244 –karyesi mültezimi, 243 –mültezimi, 244 –ormanları, 166 Balabandere suları, 137 Balkan Harbi, 275, 276 Baltalimanı, 116 Baniklos (İstanbul Rum Patriği), 218 barut/barutlar, 71, 72 Barutçubaşızâdeler173, Başkitabet, 340 Bayezid-i Velî Vakfı, 209, 210, 211, 213 Baytar Müfettişliği, 306 Belgrad karyesi, 116 Bend-i Kebîr, 127 Bergos, 112 Beykonağı (Deliyunus karyesinde), 243 –arazisi, 244 Beylerbeyi Hastahanesi, 298 Beylik Çiftliği, 317 Beyoğlu, 110, 114, 299, 305 –Mutasarrıflığı, 175 –sakinleri, 76 Bezmiâlem Valide Sultan, 166, 264
–Valide Sultan Vakfı, 176, 243 Bihari, Fenerli (Boğazköy ve Arnavutköy’deki Rum çeteleri reislerinden), 258 Bilâd-ı Selâse, 127, 144 “Bir Yahudi’nin Tebdil-i Mezhebi” (La Turquie gazetesinde), 113 Bizans Oteli (Beyoğlu’nda Doğruyol’da), 114 Black Bey, 113 Bogos Efendi (Çatalca istihkâmâtında alay eczacısı), 303 Boğaz/Boğaziçi, 112, 174 Boğaz karyesi, bkz. Boğazköy Boğazköy/Boğazköyü, 88, 90, 96, 98, 104, 122, 123, 258, 259, 286, 306, 350, 352 –ahalisi, 82, 96, 98, 324, 358 –Camii, 29, 101 –Heyʼet-i İhtiyariye azâsı, 96 –Muhtarı, 96 Boğazköylü, 253 Boğluca/Bolluca karyesi, 306 Bosna karyesi, bkz. Sazlıbosna karyesi Boyacı köyü (Boğaziçi’nde), 174 Boyalık karyesi, 249, 252 Bulgar/Bulgarlar, 115, 220, 269, 270, 276, 279 –ahalisi, –ailesi/aileleri, 275, 276, 278, 342 –Hastahanesi, 279 –karyeleri, 342 –köyleri, 270, 271 –Mümessilliği (Dersaadet), 278, 279 –nüfusu, 270 –pasaportu, 279 Bulgaristan, 275, 276, 278, 279 Burunsuz mandıra, 286 büdce, 62, 80, 142, 167 Bülbülce karyesi, 224 Büyükçekmece, 62 –Kaymakamlığı Vekâleti, 359 –kazası, 126, 199, 296, 316 –nahiyesi, 314 Büyükdere, 116, 326, 327
C Cafer Efendi, Mustafa Ağazâde (Sazlıbosna Mektebi’nde öğrenci), 194 Camille, Mösyö (İngiltere Devleti tebaasından), 246, 247 cebel topu, 71 Cemal, Arnavud, 98 Cemaziye Hanım bint-i Hacı Bekir Ağa (Sazlıbosna Mektebi’nde öğrenci), 194 Cevad (Çatalca Mutasarrıfı), bkz. Mustafa Cevad Cevad (Sadrıazam ve Yaver-i Ekrem), 127, 128, 167, 327 ceyb-i hümâyûn, 119 Cihanyandı Kıraathanesi (Dersaadet’te Tophane’de), 256 Clabc, General (Bağdad şimendiferine tâlib), 112 Colas, Mösyö (Fenerler İmtiyazı sahibi), 112 Commando (Paris’te banker), 112 Croki, Mösyö (İstasyon Süvarisi), 340 Croler, Mösyö (Dersaadet Limanı’na demir rıhtım yapmak tasavvurunda olan), 112
369
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
Ç Çanakça çiftliği, 234 –karyesi, 271, 275, 276, 342 Çatalca, 56, 59, 60, 64, 66, 67, 74, 80, 85, 89, 90, 94, 98, 102, 104, 116, 125, 126, 128, 142, 163, 164, 168, 170, 174, 175, 197, 224, 233, 234, 237, 246, 248, 253, 258, 259, 269, 274, 276, 278, 279, 284, 290, 292, 330, 342, 344, 354, 358, 359 –Bidâyet Mahkemesi, 78 –Bölüğü Kumandanı, 98 –Ciheti Kumandanı, 72 –Emlâk-ı Hümâyûn İdaresi, 134, 136, 140, 146, 147, 168, 183, 184, 186, 187, 190, 196, 197, 198, 199, 200, 201, 202, 204, 205, 206, 208, 228, 229, 242, 267, 269, 328, 329, 331, 332, 336 –Emlâk-ı Hümâyûn Yedinci Şubesi, 191 –Emlâk-ı Seniyye Şubesi, 119 –Emlâk-ı Şahane Şubesi, 191, 195 –Evkâf Müdüriyeti, 174 –Hapishanesi, 258 –hatt-ı müdafaası, 62, 124 –hutût-ı istihkâmiyesi, 121 –İkinci Alay Dairesi, 78 –istihkâmâtı, 74, 125, 303 –Jandarma Kumandanlığı, –Jandarma Kumandanlığı Vekâleti, 102, 248 –Jandarma Taburu Kumandanlığı, 90, 92, 96 –kasabası, 70, 307 –kazası, 58, 118, 122, 199, 225, 226, 237, 240, 249, 271, 275, 276, 289, 290, 302, 303, 316, 324 –Kumandan Vekâleti, 298 –Kumandan Vekili, 67, 138 –Kumandanlığı, 64, 70, 78, 282, 296, 342 –Kumandanlığı Vekâleti, 302, 340 –kurâ-yı İslâmiyesi, 350, 352 –Livâsı, 104, 224, 348 –Meclis-i İdare azâsı, 202 –Mekteb-i İdadisi, 199 –merkez kazası, 249 –Mevki‘-i Müstahkem Kumandanlığı, 354 –mıntıkası, 84, 98, 256 –muallimleri, 183 –Mutasarrıf Vekili, 102, 354, 359 –Mutasarrıfı, 78, 98, 173, 230, 244, 247, 249, 250, 253, 259, 302, 307, 326 –Mutasarrıfı Vekili, 82, 174, 347 –Mutasarrıfiyet-i Aliyyesi, 237, 339 –Mutasarrıflığı, 81, 94, 98, 102, 116, 119, 120, 122, 166, 172, 173, 175, 213, 226, 228, 233, 235, 248, 252, 254, 258, 270, 276, 290, 292, 294, 296, 297, 303, 307, 326, 327, 354, 360 –Mutasarrıflığı Tahrirat Kalemi, 249, 253, 259, 347, 354, 359 –müstakil livâsı, 249 –nahiyesi, 154, 159, 160, 220, 317 –sancağı, 132, 144, 167, 172, 174, 176, 186, 189, 209, 210, 211, 231, 235, 246, 266, 268, 270, 273, 294, 306, 330, 332 –Sancağı Emlâk-ı Hümâyûn İdaresi, 138 –Sancağı İdare Meclisi, 126, 170 –sancağı mutasarrıfı, 199 –sancağı mutasarrıfı vekili, 174
370
–Sancağı Mutasarrıfiyet-i Aliyyesi, 70, 80, 231, 232, 234, 269, 337, 342 –Sancağı Mutasarrıflığı, 227, 243, 264, 306, 307 –Sancağı Tahrirat Kalemi, 243, 344 –silsile-i istihkâmâtı, 274 –taburu, 350, 352 –topçu alayları, 138, 298 –Topçu Kumandan Vekâleti, 76 –Topçu Kumandan Vekili, 335 –Topçu Kumandanlığı Vekâleti, 333, 334 –Zabtiye Taburu mürettebatı, 303 Çatalcalı, 303 Çekmece, 82 –kaymakam ve nâibi, 197 –-i Kebir, bkz. Büyükçekmece –-i Sagir, 224 –-i Sagir kazası, 225 Çenberli toplar, 71 Çerkesyan Efendi (Nâfia Nezâreti Mühendisi), 116 çete teşkilâtı, 88, 90, 102 Çınarlıhan karyesi, 350, 352 çiçek –hastalığı, 286, 288, 289, 292 –illeti, 286 Çiftlik-i Hümâyûn, 119 –hergeleleri, 184 Çilingir –Jandarma Karakolu efradı, 96 –karyesi, 224 –köyü, 130 Çilinkoz mevkii, 326 Çobançeşmesi, 132 Çorlu, 56, 81 –istasyonu, 81
D Dağ topları, 71, 72 Dahiliye –Nâzırı, 81 –Nâzırı Vekili, 246 –Nezâreti, 81, 82, 84, 88, 80, 90, 92, 94, 96, 98, 102, 209, 213, 230, 233, 243, 246, 247, 248, 249, 252, 253, 254, 256, 258, 259, 270, 273, 274, 305, 306, 307, 347, 348, 350, 352, 354, 358, 359 –Nezâret-i Celîlesi Müsteşarlığı, 336 –Nezâreti Vekâlet-i Celîlesi, 92 Daire –-i Askeriye, 62 –-i Erkân-ı Harbiye, 125 –-i Harbiye, 254 –-i Sadâret, 122, 127, 128, 137, 142, 143, 167, 170, 172, 173, 176, 209, 211, 290, 326, 327, 344 Dârıhilâfe, 317 Davud Efendi (Haraççı Çiftlikât-ı Hümâyûnu’nda oturan Kırım muhacirlerinden ve Haraççı Çiftlikât-ı Hümâyûnu Mekteb-i İbtidâiyesi şâkirdânından), 186, 187 Deʻâvî Nezâret-i Behiyyesi, 222
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
Defterdar Derviş Efendi Vakfı, bkz. Defterdar Derviş Mehmed Efendi Vakfı Defterdar Derviş Mehmed Efendi Vakfı (Babanakkaş köyünde), 160, 167 Defter-i Hakanî –Nâzırı, 240 –Nezâreti 240, 325 Değirmenaltı (Arnavudköy), 173 Deliyunus –çiftliği, 234, 273 –çiftliği arazisi, 227 –karyeli, 243 –karyesi/karyeleri ahalisi, 243, 244, 271, 275, 276, 342 –Karyesi Heyʼet-i İhtiyariyesi, 243 Demirci köyü, 113 Derbend Karakolu, 350, 352 Dersaadet, 81, 84, 90, 112, 115, 124, 127, 144, 148, 174, 222, 223, 253, 254, 256, 258, 306, 340 –ahalisi, 137 –Bulgar Mümessilliği, 278 –Gaz İmtiyazı, 112 –İkinci Hukuk Mahkemesi, 337 –Jandarma Alay Kumandanlığı, 98 –Jandarma Alayı, 254 –Liman Dairesi Rüsûmât Kalemi Müdürü, 234 –Liman Riyaseti, 339 –Limanı, 112 –Murahhaslığı, 278 –Polis Müdüriyeti, 279 –Su Kumpanyası, 112 –ve Tevâbii Rum Patrikhanesi, 209, 210, 211, 213 Derviş Mehmed Efendi (Defterdar), 154, 155 –Vakfı (Babanakkaş köyünde), 159, 160 Derviştepe, 354 Devlet-i Aliyye, 115, 156, 159, 160 Dikran Efendi/Kalfa (Emlâk-ı Hümâyûn Kalfası), 134, 183 Dimitraki, Mülâzım (Terkos’taki Yunan zabiti), 88 Dimitri (Arnavud karyesi çorbacısı), 222, 223 Dimitri (Ayazma-i Rum karyesinde korucu), 259 Dimitri (Boğazköy Heyʼet-i İhtiyariye Azâsı), 96 Dimitri, Arnabud, 172 (Burunsuz mandıra ahalisinden), 286 Dimitro (Gladina Çiftliği öküzcüsü), 359 dinamit, 115 Divan-ı Hümâyûn Kalemi, 118, 122, 210, 211 Divan-ı İstînâf –azâ mülâzımları, 115 –Azâ Mülâzımlığı, 112 Doğruyol (Beyoğlu’nda), 114 Domuzdere karyesi, 348 donanma-yı hümâyûn sefîneleri, 316 dubalar, 114 duhân zerʻi, 324 dumansız barut, 71, 72 Dursun karyesi, 235 Duyeni, Mösyö (Almanya Sefareti Kâtibi), 340 Düriye Hanım bint-i Hacı Nimetullah Efendi (Sazlıbosna Mektebi’nde öğrenci), 192 Düyûn-ı Umumiye Müdüriyeti, 360
E Eastern Express gazetesi, 116 Edhem, Hacı (Baklalı köyünde Karahalil Çiftliği müsteʼciri), 237 Edirne, 89, 104, 124, 306 –treni, 66 –Vilâyeti, 81, 104, 270 ehl-i İslâm esirleri, 159 elektrik, 115 –bataryası, 111 Elmalı suyu/suları, 311 –kumpanyası, 148 Emanet Hendesehanesi, bkz. Şehremaneti Hendesehanesi Emin Efendi (Haraççı Karyesi Mekteb-i İbtidâiyesi mezunu), 190 Emin Efendi, Abdullah Ağazâde (Sazlıbosna Mektebi’nde öğrenci), 194 Emlâk-ı Hümâyûn, 199, 290, 296 –çiftlikâtı, 262 –çiftlikleri, 262 –hâsılâtı, 186 –İdaresi, 180, 186, 200, 267, 269, 292 –Kalemi, 267 –Kalfası, 134 –Komisyonu Zabıt Kâtibi, 187 –Komisyonu Başkâtibi, 197, 198, 199 –mühendisleri, 199 Emlâk-ı Şahane, 199 Emniyet-i Umumiye Müdüriyeti, 81, 84, 88, 94, 248, 258, 311, 347, 354, 358 –Asayiş Şubesi, 354 Enderun-ı Hümâyûn, 152 Erbaa Kazası, 180, 262, 286, 325 –Emlâk-ı Hümâyûn İdaresi, 119, 180, 289, 319 –kaymakamı, 222, 262 –Mutasarrıflığı, 119, 284, 286, 289, 324 Ereğli, 334 Ereğlili İslâm amelesi, 334 Erkân-ı Harbiye, 125 –-i Umumiye Dairesi, 102 –kaymakamları, 121 –kolağaları, 125 Ermeni/Ermeniler, 81 –papası, 81 esirler, 59 Esma Hanım bint-i Beypolat Ağa (Sazlıbosna Mektebi’nde öğrenci), 194 etıbbâ –raporu, 298 –raportoları, 112 Evkâf –İdaresi, 243 –Muhasebesi, 163 –Müdüriyeti, 174, 243 –müdürü, 128 Evkâf-ı Hümâyûn, 162 –müfettişi, 162, 163 –nâzırı, 162 –Nezâreti, 128, 148, 162, 163, 167, 170, 176, 209, 210, 212, 213, 244, 264, 266, 268 –Nezâreti Orman ve Arazi-i Vakfiye Müdüriyeti, –Teftiş Mahkemesi, 164 Eyübsultan (İstanbul semtlerinden), 237 Eyvanlı, 121
371
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
F Faik Efendi, Abdürrefi Ağazâde (Sazlıbosna Mektebi’nde öğrenci), 192 Fatma (Sazlıbosna karyesi ahalisinden), 354 Fatma Hanım bint-i Abdülhay Ağa (Sazlıbosna Mektebi’nde öğrenci, 194 Fatma Hanım bint-i Mahmud Ağa (Sazlıbosna Mektebi’nde öğrenci), 192 Fatma Hanım bint-i Numan Ağa (Sazlıbosna Mektebi’nde öğrenci), 194 Fatma Hatun Mescidi Vakfı (Babanakkaş köyünde), 162 Fatma Refika Hanım (Terkos nahiyesi ahalisinden), 273 Felemenk tebaası, 173 Fenerler İmtiyazı, 112 Ferhad Efendi (Balabanburnu’nda Muhacirîn köyü hatibi), 176 Ferid (Sadrıazam), 142, 143 Feriköyü haznesi, 299 Fevzi (Çatalca Mutasarrıfı), 85, 98, 259 Filipos (Kolonel) 112 Filistin, 112 Fişenkhane-i Âmire, 71 François, Mösyö (Beyoğlu sakinlerinden, antikacı), 76 Fransa Devleti tebaası, 246, 247 Fransız/Fransızlar 96 –askeri, 92 –donanması, 112 –kançılaryası başkâtibi/serkâtibi, 326, 327 –Kıtaâtı Kumandanı, 96 –kumandanı, 96 –Kumandanlığı, 96, 258 –süvari neferi, 96 –süvarisi, 96 Fuad Efendi (Hadımköy’de muallim muavini, Rüşdiye’den muhrec), 110 Fuad Efendi, Yüzbaşı (Çatalca Bölüğü Kumandanı), 27
G Galata, 143, 305 gaz sandıkları, 339 Gazi Ali Paşa Camii ve Mektebi Vakfı, 163, 164 Gelveri, 319 –Çiftlikât-ı Hümâyûnu, 186, 267 –Çiftlikât-ı Hümâyûnu Mekâtib-i İbtidâiyesi, 187 –karyesi mekâtib-i ibtidâiyesi, 196 Geylânî Ali Paşa Evkâfı, 152 Gladina Çiftliği hizmetkârları, 359 Gome Çorbacı (Boğazköy ahalisinden), 253 Gözleve muhacirleri, 262
H Habibullah Efendi (Papasbergos’ta muallim ve mekteb hocası), 322 Hacımaşlı karyesi, 161 Hacıosman bayırı, 116 Hadım karyesi, bkz. Hadımköy/Hadımköyü Hadımbaba Türbesi, 138, 168 Hadımköy/Hadımköyü, 66, 71, 74, 78, 81, 85, 88, 90, 92, 96, 102, 104, 115, 124, 125, 126, 132, 139, 143, 144, 204, 205, 249, 259, 284, 333, 334, 335, 336, 354 –Askerî Karakolu, 88 –Fransız Kıtaâtı kumandanı, 96
372
–Fransız Kumandanlığı, 96, 258 –Hastahanesi, 282, 285, 298 –Hilâl-i Ahmer Hasta Sıhhiye Heyeti ve İdaresi, 283 –İrtibat Zabitliği, 96 –karyesi, 249 –Kumandanlık Dairesi, 335 –mevki kumandanı, 81 –Mevki Kumandanlığı, 81 –Mevkiʻ-i Müstahkem Kumandanlığı, 92 –nahiyesi, 249 –Tren Garı, 85, 87 –Şehitliği, 79 Hadice Hanım (Terkos nahiyesi ahalisinden), 273 Hakkı Efendi (Baytar Kolağası), 296 Halid Efendi, İbrahim Ağazâde (Sazlıbosna Mektebi’nde öğrenci), 192 Halid Ziya Bey (Serkâtib-i Hazret-i Şehriyârî), 176, 212 Halil Efendi, Hafız (Kılınçlı-i Sagir köyünde imam), 183, 184 Halil Niyazi (Sazlıbosna Camii İmamı), 332 Halim Efendi (Arnavut karyesi Jandarma Zabiti), 233 Hamidiye –karyeli, 329, 331 –tabyası (Çatalca kasabası karşısında), 70 Hamza (Baklalı karyesi ahalisinden), 256 Haraççı, 187 –Camii, 141 –Çiftliği, 317 –Çiftlik-i/Çiftlikât-ı Hümâyûnu, 119, 180, 186, 187, 189, 267 –Çiftlikât-ı Hümâyûnu Mekteb-i İbtidâiyesi, –karyesi, 84, 119, 140, 147, 187, 196, 253, 290 –karyesi ahalisi, 187 –karyesi karakolu, 104 –Karyesi Mekteb-i İbtidâiyesi, 190 –Karyesi Muhtarı, 119 –Mekteb-i İbtidâîsi/İbtidâiyesi, 187, 198 –mevkii, 350, 352 –muallimleri, 183 Harbiye, 358 –Nâzırı, 102 –Nezâreti, 102, 254, 344, 358 Hariciye –Nezâreti, 84, 88, 94, 102, 258 –Vekâlet-i Celîlesi, 278 Harso Derki (Arnavutköy Muhtarı), 231 hartuclar, 71 Hasan (Balabanburnu muhacirlerinden), 268 Hasan (Sazlıbosna karyesi ahalisinden), 354 Hasan Ağa (Haraççı karyesi ahalisinden), 253 Hasan bin Süleyman Halife (Babanakkaş köyü camiinde imam), 162 Hasan Efendi (Marangoz), 66 Hasan Rüşdü (Çatalca Nahiyesi Naibi), 220 Hasib Efendi (Yahudi’den muhtedi), 114 Hasköy muhacirleri, 264 Haslar kazası, 156, 314, Hâssa –hasekileri, 316 –hazinedarbaşı, 152 –Müşiriyet-i Celîlesi, 67 –Ordu-yı Hümâyûnu, 303
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
hasta/hastalar, 113, 292, 302 –hayvanlar, 294 –Sıhhiye Heyeti ve İdaresi, 283 hastahane, 92, 279, 282, 284, 285, 298 hastalık/hastalıklar, 148, 286, 288, 289, 290, 292, 294, 296, 303, 305, 306, 307, 311 –mikrobları, 148 Hatt-ı Fâsıl, 202 –Komiseri, 254 –Komiserliği, 202 hatt-ı müdafaa, 333 Hatt-ı Müstahkem Kumandanlığı, 249 havan/havanlar, 71, 72 Havâss-ı Refia kazası, 159, 160, 161, 162, 163, 317 Haydar Bey (Baytar Müfettişi), 297 Hazine-i Celîle, 62 Hazine-i Celîle-i Maliye, 122, 127, 269 Hazine-i Evkâf-ı Hümâyûn, 127, 148 Hazine-i Hâssa/Hazine-i Hâssa-i Şahane, 119, 134, 140, 146, 147, 168, 180, 186, 190, 196, 198, 202, 204, 205, 206, 208, 228, 229, 262, 269, 294, 319, 325, 328, 329, 331, 332, 335, 336 –Nâzırı, 147 –Nezâreti, 134, 136, 138, 183, 187, 189, 197, 199, 201, 206, 242, 262, 269, 288, 292, 294, 296 –Emlâk-ı Hümâyûn Komisyonu Başkâtibi, 190 –mühendisleri, 335 Hereke Fabrika-i Hümâyûnu halıları, 336 Heyʼât-ı Sıhhiye Müfettiş-i Umumîliği, 311 Heyʼet-i Sıhhiye, 148, 294 Hıristiyan 90, –ahali/ahalileri, 224, 344 –karyeleri, 225 Hicaz Valisi, 342 Hisarbeyli karyeli, 330 Hristo (Arnavudköylü firarî), 259 Hristo (Boğazköy Muhtarı), 96 Hristo (Karacaköyü’nde avcıbaşı), 326 Hristo, Kadıköylü (Gladina Çiftliği hizmetkârı), 359 Hukuk Müşavirliği (Evkâf-ı Hümâyûn Nezâreti Hukuk Müşavirliği), 244 Humma –-yı nâibe, 112 –-yı tifoid/tifoidi, 112, 299, 311 Hükûmet-i Seniyye, 131 Hürmüz Hanım bint-i Mahmud Ağa (Sazlıbosna Mektebi’nde öğrenci), 194 Hüseyin Ağa, Hartooğlu (Baklalı karyesi ahalisinden), 237 Hüseyin bin Mehmed, İzladili (Çatalca Zabtiye Taburu efradından), 303 Hüseyin Efendi (Haraççı Karyesi Mekteb-i İbtidâiyesi mezunu), 190 Hüseyin Efendi (İzzeddin Karyesi Mekteb-i İbtidâiye Muallimi), 322 Hüseyin Efendi, Seyyid Gazi Ağazâde (Sazlıbosna Mektebi’nde öğrenci), 194 Hüseyin Hilmi (Sadrıazam), 176 Hüseyin, Mollâ (Bahşayiş Köyü Muhtarı), 202
I Istabl-ı Âmire, 335 –serbaytarı, 296 Istranca, 56 –karyesi, 56 –ormanları, 112
İ İbrahim (Bahşayiş köyü ihtiyar heyeti azâsından), 201 İbrahim (Sadr-ı âlî kavâslarından), 222, 223 İbrahim Ağa (Bâbüssaâde Ağası), 153 İbrahim Bey, Seyyid (Hâce Rami Kadın’ın zevci), 317 İbrahim Edhem Efendi (Çatalca istihkâmâtına meʼmûr ikinci tabur binbaşısı), 303 İbrahim Efendi (Haraççı köyünde Varna muhacirlerinden), 187 İbrahim Efendi, Hafız (Haraççı Çiftlikât-ı Hümâyûnu’nda oturan Kırım muhacirlerinden ve Haraççı Çiftlikât-ı Hümâyûnu Mekteb-i İbtidâiyesi şâkirdânından), 186, 187 İbrahim Efendi, Kırımlı (Çatalca İdare Meclisi Azâsı), 202 İbrahim Efendi bin Ali (Yassıviran köyü ahalisinden), 163 İbrahim Halife, Seyyid (Hacımaşlı köyündeki camide Cuma ve Bayram namazları kıldıran), 161 İbrahim Halife bin Abdurrahman (Babanakkaş köyünde eski defterdarlardan Derviş Mehmed Efendi’nin vakfının kayyım ve müsebbihi), 155 İdare-i Umumiye-i Vilâyât Kanunu, 249 îd/îdeyn, 70, 161 –-i Fıtr tatili, 191 iftar, 70 iftihar madalyası, 303 İkinci Kolordu depo anbarları, 249 İkitelli karyesi, 350, 352 iltihâb-ı em‘â hastalığı, 305 İlyas Efendi (Haraççı Çiftlikât-ı Hümâyûnu’nda oturan Kırım muhacirlerinden ve Haraççı Çiftlikât-ı Hümâyûnu Mekteb-i İbtidâiyesi şâkirdânından), 186, 187 İmrahor karyesi, bkz. İmrahor köyü İmrahor köyü, 271, 275, 276, 278, 279, 306, 342 imsak, 70 ince donanma-yı hümâyûn, 316 İngiliz/İngilizler, 94, 358 –askeri, 173, 253 –baştercümanı, 326, 327 –Devleti tebaası, 246 –donanması, 112 –generali, 81 –Kumandanlığı (Akpınar’da), 253 –kuvveti, 94 –müfrezesi, 84 –Sefarethanesi (Dersaadet), 253 İngiltere –Devleti tebaası, 247 –Parlamentosu azâsı, 112 İsa Efendi, Abdülgaffar Ağazâde (Sazlıbosna Mektebi’nde öğrenci), 194 İslâm/İslâmlar 104, 248, 348, 350, 352 –ahalisi, 89, 104, 168, 224, 336, 344 –amelesi, 334 –karyesi/karyeleri, 70, 82, 342 –kurâsı, 89 –mahallesi (Çatalca kasabası), 307 İslâm Çavuş (Tilkiköy Çiftliği müsteʼciri Yunus Bey’in korucusu), 104 İsmail (Kurfallı köyü ahalisinden), 256 İsmail (Sazlıbosna karyesi ahalisinden), 256 İsmail Bey, 56 İsmail Efendi, Abdullah Ağazâde (Sazlıbosna Mektebi’nde öğrenci), 194 İsmail Efendi, İbrahim Ağazâde (Sazlıbosna Mektebi’nde öğrenci), 194 İsmail Efendi, Osman Ağazâde (Sazlıbosna Mektebi’nde öğrenci), 191 İsmail Hakkı (Çatalca Mutasarrıfı Vekili, Muhasebeci), 82 İsmail Hakkı (Sazlıbosna Camii Hatibi), 332
373
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
İsmail Hakkı Efendi, Tahsin Ağazâde (Sazlıbosna Mektebi’nde öğrenci), 194 İsmail Halife bin Mustafa (Babanakkaş köyünde Derviş Mehmed Efendi Mescidi’nde müezzin-i salâ, müsebbih, devirhan, cüzhan), 159 İsmail Nazif Efendi bin Hüseyin (Babanakkaş Camii Vakfı Kâtibi), 156 İsmail Onbaşı, Çatalcalı (Çatalca Zabtiye Taburu mürettebatından), 303 İstanbul, 81, 92, 96, 98, 104, 127, 130, 148, 153, 163, 164, 166, 174, 222, 258, 279, 305, 316 –ahalisi, 137 –Polis Müdüriyeti, 279 –Rum patriği, 218 –Su Şirketi, 130 –taburu, 350, 352 –Taburu Kumandanlığı, 98 –Vali Vekili, 276 –Valisi, 98 –ve havalisi, 89 –ve tevâbiʻi Rum patriği, 218 –Vilâyeti, 84 –Vilâyeti Jandarma Kumandanlığı, –Vilâyeti Mektubculuğu, 98, 276, 348 –Vilâyeti Vekâlet-i Aliyyesi, 275 İstimlâk Kararnamesi, 273 İstinye, 116 İsveç Sefareti, 275, 276 İtalya Sefareti müsteşarı, 340 İtalyalı miralay, 340 İzmid, 294 İzzeddin –Çiftlik-i/Çiftlikât-ı Hümâyûnu, 134, 267, 269, 325 –karyeli, 201 –karyesi, 140, 196, 197, 199, 200, 322 –Mektebi muallimleri, 143 İzzet Bey (Dahiliye Nâzırı), 81
J Jandarma, 80, 82, 142, 306, 307, 311, 347 –Alay Kumandanlığı, 84, 89 –devriyesi, 104, 259 –efradı, 233, 254 –elbisesi, 82 –Kumandanı, 90, 92, 256, 350, 352 –Kumandanlığı, 89, 90, 92, 96, 248, 256, 271, 348, 350, 352, 358 –süvarisi, 67 –Tabur Kumandanlığı, 82, 258, 259 –Zabiti, 233
K Kadri (Kurfallı köyü ahalisinden), 256 Kafkasya ordusu, 114 Kâğıdhane 116 –suları, 148 Kâmil (Sadrıazam), 123, 290 Kâmil Bey, 112 Kanlıbostan, 98, 350, 352 –mevkii, 256
374
kapsüllü tıpalar, 71 Karaburun, 59, 60, 76, 110, 115, 116, 326, 327, 334, 339, 340 –Deniz Feneri, 111 –çiftliği, 234 –istihkâmâtı, 74 –karyesi, 70, 254 –Muhafızı, 59 –sahili, 360 Karaca, 56 –karyesi (Terkos nahiyesinin merkezi), bkz. Karacaköyü Karacaköyü, 116, 126, 224, 326, 327 Karadeniz, 112, 114 –Boğazı, 112 –sahili, 254 Karahalil Çiftliği, 237, 342 – müsteʼcirleri, 237 karakol/karakolhane, 80, 82, 89, 96, 104, 350, 352 –inşası, 142, 350, 352 –kumandanı, 84, 104 Karamandere, 299 karantina, 286, 303 Kasbar Usta (İzzeddin, Bahşayiş ve Papasbergosu Çiftliklerinde inşa edilen camilerin müteahhidlerinden), 134 Katagaki (Yunan Miralayı), 81 Katırcı köprüsü (Çatalca civarında), 259 Kaza-i/Kaza-yı Erbaa, bkz. Erbaa Kazası kazak atlısı, 59 Kâzım Efendi, Köse Ömerzâde (Sazlıbosna Mektebi’nde öğrenci), 192 Kemerburgaz, 94, 98 –karyesi, 132 Kerameddin Bey, 254 Kıbti taifesi, 220 Kılınçlı –Çiftlikât-ı Hümâyûnu, 267 –imamı, 184 –karyesi imamı, 184 –mekâtib-i ibtidâiyesi, 196 –Muallimi, 184 –Muallimliği, 184 –-i sagir karyesi, 319 –-i Sagir Mektebi, 183 Kılınçpınarı suları, 137 Kırım –muhacirleri, 186, 201, 319, 206, 262, 269 –Muharebesi, 112 Kırımlı, 201, 202 Kırkçeşme suyolları, 130 Kızılca karyesi, 224 Kızıltaş suları, 137 Kişiliköy Çiftliği, 359 kolera, 299, 302 –illeti, 303 Kostantiniyye, 152 Kovukkemer, 132 kömür, 334 –nakliyatı, 334 Köstendil kazası mütemekkinleri, 220
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
Kruppe, 71, 72 –tıpaları, 71 –topları, 71 kuduz illeti, 297 Kulakçayırı (Karadeniz yakınında), 114 Kumbergos, 294 Kurʼân/Kurʼân-ı Kerim, 186, 187, 198, 201 Kurfallı –karyesi, 256 –Gümrük Meʼmuru, 256 Kurukavak tabyası, 70 Kuşkaya, 121 Küçükçekmece kazası, 132
L La Turquie gazetesi, 113 Livâ –Evkâf Müdüriyeti, bkz. Çatalca Evkâf Müdüriyeti –Jandarma Kumandanlığı Vekâleti, bkz. Çatalca Jandarma Kumandanlığı Vekâleti
M Maarif, 201, 319 –Dairesi, 210, 211 –Nezâreti, 209, 210, 212, 213 Maarif-i Umumiye Nizamnamesi, 209, 210, 211, 213 Mâbeyn-i Hümâyûn, 113, 237 –Başkitabet-i Celîlesi, 67, 116, 180, 186, 292, 294 machine élévateur, 115 Macid Efendi (Erkân-ı Harbiye Kolağası), 125 Mahkeme-i Evkâf, 176 Mahmud bin Şeyh Bayezid Camii, bkz. Babanakkaş Camii, Mahmud Cemaleddin (Çatalca Mutasarrıfı), 244 Mahmud Han bin Mustafa (Osmanlı Padişahı), 152 Mahmudpaşa tabyası, 70 Makriköy/Makriköyü, 253, 275 –Bölüğü Kumandanlığı, 98 –Kaymakamlığı, 82 –kazası, 98 –kazası hududu, 104 Maliye, 269 –Dairesi, 170, 210, 211 –Hazinesi, 262 –Nezâreti, 62, 63, 80, 132, 231, 252, 262, 324, 330, 360 –Nezâreti Vekâleti, 273, 274 Maltepe (Karaburun’a iki saat mesafede), 76 Manol Kâhya (Boğaz karyeli), 286 mantelli toplar, 71 Martino, Mösyö (İtalya Sefareti Müsteşarı), 340 Mary (Terno Bey’in hanımı), 113 Maslak, 116 mavnalar, 115, 334 mavzer, 82 Mazhar Paşa, 174 –veresesi, 174, 175
Mecid Efendi (Sazlıbosna karyesi Mekteb-i İbtidâîsi Muallimi), 208 Mecidî nişanı, 303 Meclis –-i İdare-i Livâ, –-i Mahsus, 62 –-i Mahsus-ı Vükelâ, 110, 127, 137, 143 –-i şerʻ, 156, 163, 220 –-i Tıbbiye-i Mülkiye, 311 –-i Umûr-ı Sıhhiye, 305 –-i Vâlâ, 224, 262 –-i Vâlâ-yı Ahkâm-ı Adliye, 224, 262 –-i Vükelâ, 124, 127, 273, 274 –-i Vükelâ ve Maʻrûzât Kalemi, 176, 211 Mehmed (Dursun karyesi ahalisinden), 235 Mehmed Ali Bey (Binbaşı), 333 Mehmed Arif Ağa bin Süleyman, el-Hâc (Yassıviran köyü muhtarı), 163 Mehmed Aziz Bey (Terkos nahiyesi ahalisinden), 273 Mehmed Bey (Kurfallı köyü eşrafından), 256 Mehmed bin Şeyh Bayezid Camii, bkz. Babanakkaş Camii Mehmed bin Şeyh Bayezid, bkz. Baba Nakkaş Mehmed Efendi, el-Hâc (İzzeddin Camii İmam ve Hatibi), 322 Mehmed Efendi, Hafız (Kılınçlı-i Sagir köyünde Vidin muhacirlerinden), 183, 184 Mehmed Efendi, Kırımlı (İzzeddin karyeli, Bahşayiş köyünde imam ve muallim), 201 Mehmed Halife (Babanakkaş köyünde eski defterdarlardan Derviş Mehmed Efendi’nin vakfının kayyım ve müsebbihi), 155 Mehmed Hasib, es-Seyyid, 164 Mehmed Hulusi (Serkâtib), 134 Mehmed ibn-i Osman (Baklalı köyü imam-hatibi), 152 Mehmed Nuri (Babanakkaş köyünde Derviş Mehmed Efendi Vakfı’nda müteaddit cihetlere mutasarrıf), 160 Mehmed Paşa, bkz. Mehmed Şevki Paşa, Ferik/Mirlivâ Mehmed Refik Efendi, Hafız (Hazine-i Hâssa-i Şahane Emlâk-ı Hümâyûn Komisyonu Başkâtibi), 187, 190, 197, 198, 199 Mehmed Reşad (Osmanlı Padişahı), 209 Mehmed Sadık Bey (Dersaadet Liman Dairesi Rüsûmât Kalemi Müdürü), 234 Mehmed Sadık Bey (Terkos nahiyesi ahalisinden), 273 Mehmed Said Efendi (Kılınçlı-i Sagir köyü Muallimi, Mektebler Müfettişi), 183, 184, 191 Mehmed Şevki Paşa, Ferik/Mirlivâ (Çatalca Topçu Kumandan Vekili), 76, 78, 138, 298, 333, 334, 335, 340 Mehmed Tahir (Babanakkaş köyünde Derviş Mehmed Efendi Vakfı’nda müteaddit cihetlere mutasarrıf), 160 Mehmed Ziya (Binbaşı), 340 Mekteb/mektebler, 81, 96, 119, 119, 134, 140, 146, 147, 158, 163, 164, 180, 183, 184, 186, 191, 195, 198, 201, 202, 204, 205, 206, 209, 210, 211, 213, 215, 289, 319, 322 –-i İbtidâî/İbtidâiye, 136, 180, 187, 189, 190, 198, 208, 322 –-i İbtidaî şâkirdânı, 191, 195 –-i İbtidaiye muallimi, 322 –-i İbtidâiye muallimliği, 189 –-i İdadi, 199 –-i Tıbbiye-i Şahane, 300 –müfettişi, 183, 201 –muallimliği, 201 –şâkirdânı, 184, 199, 202 Memâlik-i Mahruse-i Şahane, 199 Merkez Baytar Müfettişi, 290 Mezâhib Nezâret-i Celîlesi, bkz. Adliye ve Mezâhib Nezâreti Mıntıka Nizamnamesi ahkâmı, 342
375
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
Mısır, 173 Midye, 59 –kazası, 316 Mirahor karyesi, bkz. İmrahor köyü Mirgün, 116 Moskovlu zabiti, 59 muhacir/muhacirler, 183, 186, 187, 201, 206, 262, 264, 269, 278, 279, 288, 319, 347 –-i İslâmiye, 263, 274 –iskânı, 262, 264 muhacirîn, 166, 180, 187, 262, 264, 266, 267, 268, 274, 319 –karyesi, 176 –Komisyonu Riyâseti, 262, 268 –tahrir defteri, 267 muhadderât-ı İslâmiye, 259 Muhyiddin Bey (Orman ve Maʻâdin ve Ziraat Nezâreti eski Muhasebecisi), 176 Muhyiddin Bey, Yüzbaşı (Tophane-i Âmire Yaveri), 76 Murad Efendi (Bahşayiş Camii Müezzini), 322 Mustafa (Babanakkaş köyünde Derviş Mehmed Efendi Vakfı Mütevellisi), 155 Mustafa (Babanakkaş köyündeki Nakşibendi Zaviyesi’nde müteârif-i hücre), 154 Mustafa, Arnavud (Arnavud Cemal’in arkadaşı), 98 Mustafa, Hafız (Babanakkaş köyündeki Nakşibendi Zaviyesi Vakfı Mütevellisi), 154 Mustafa Ağa bin Emrullah, el-Hâc (Yassıviran köyü ahalisinden), 163 Mustafa Ağa bin İbrahim (Babanakkaş Camii Vakfı Kâtibi), 156 Mustafa Cevad (Çatalca Mutasarrıfı), 173, 230, 302, 326 Mustafa Efendi, Hacı Hafız (Rumeli muhacirlerinden, erbab-ı ilim ve maariften, Bahşayiş köyünde muallim, imam ve hatip), 201, 202, 322 Mustafa Hamid Halife, Çelebioğlu (Babanakkaş köyü camiinde imam), 162 Mustafa Hulusi Efendi (Hamidiye karyeli), 329 Mustafa Paşa (Karaburun Muhafızı), 59 Mustafa Paşa (Mirlivâ), 112 Mustafa Paşa, Hacı (Podime Muhafızı), 59 Mustafa Raşid, Hafız (Babanakkaş köyünde Derviş Mehmed Efendi Vakfı’nda müteaddit cihetlere mutasarrıf), 160 Mustafa Reşid Paşa (Hariciye Nâzırı), 81 Muzaffer Paşa (Yaverân-ı Şehriyârî), 113 Müddeʻî-i Umumîlik Dairesi, 78 Müedda Hanım bint-i İbrahim Ağa (Sazlıbosna Mektebi’nde öğrenci), 194 Mühendis Tabyası, 121 Mümine Hanım bint-i Ahmed Ağa (Sazlıbosna Mektebi’nde öğrenci), 193 Münire Hanım bint-i Timur Ağa (Sazlıbosna Mektebi’nde öğrenci), 194 Münzevî (İstanbul’da Eyübsultan semtinde), 237 müsademe, 98, 104 –tıpaları, 71
N Naci (Kurfallı köyü ahalisinden), 256 Naciye Hanım bint-i Abdülcabbar Ağa (Sazlıbosna Mektebi’nde öğrenci), 192, 193 Nafia –Dairesi, 210, 211 –nâzırı, 115 –Nezâreti, 110, 114, 115, 290, 294 –Nezâret-i Celîlesi Dairesi, 121 nâgehân-ı sefîne, 115 Naime –Camii (Haraççı köyünde), 180, 186, 187, 189, 198 –Mekteb-i İbtidâiyesi (Haraççı Çiftliği’nde), 180
Nakkaş, 56 –Camii, 129, 157 –karyesi, 56, 58, 170, 220 Nakşibendi Zaviyesi (Babanakkaş köyünde), 154 Nazif Efendi, 114 Nazif Efendi, Köse Ömerzâde (Sazlıbosna Mektebi’nde öğrenci), 191 Nelidoff, Mösyö (Rusya Elçisi), 113 Neşet Efendi (Bahşayiş Köyü Camii İmam ve Hatibi), 242 Nevres Kadın, 317 Nezâret-i Evkâf-ı Hümâyûn, bkz. Evkâf-ı Hümâyûn Nezâreti nezle-i em‘âî, 311 Nimetullah Efendi (Sazlıbosna Camii İmam ve Hatibi, Mekteb-i İbtidâiye Muallimi), 322 Niyazi Efendi, Hacı Nimetullah Efendizâde (Sazlıbosna Mektebi’nde öğrenci), 194 Nizamiye Hazinesi, 125 Nuri Bey (Istabl-ı Âmire Serbaytarı), 296 Nuri Efendi, Abdülkerim Ağazâde (Sazlıbosna Mektebi’nde öğrenci), 194 Nuriye Hanım bint-i Habibullah Ağa (Sazlıbosna Mektebi’nde öğrenci), 194 Nüfus İdare-i Umumiyesi, 144
O obüs/obüsler, 71, 72 –hartucları, 71 –namlusu, 72 Ohannes Paşa (Hazine-i Hâssa Nâzırı), 147 Olefin, Lawrens, Mösyö (Filistin’de Yahudiler’i iskân ettirmek üzere İstanbul’a gelen İngiltere Parlamento Azâsı), 112 Orman ve Maâdin –Nezâreti, 307 –ve Ziraat Nâzırı, 306, 307 –ve Ziraat Nezâreti, 176, 306, 307 Ormanlı, 59, 60 –tabyası, 60 ortakçılar, 342 Osman Bey (Yüzbaşı), 292 Osman Efendi (Çiftlik müsteʼciri), 174, 175 Osman Efendi bin Hasan, Şumnulu Hacı Hafız (Haraççı köyünde Naime Camii İmam-Hatibi) 189 Osman Usta (Hâssa hasekilerinden), 316 Osman (Kavâs), 223 Osmanî nişanı, 303 Osmanlı –dumansız barutu/barutları, 71, 72 –dumansız tüfenk barutu, 72 –sancağı, 339 Otto, Mösyö (Rusya Sefareti Müşaviri), 112
Ö Ömer Ağa, Köseoğlu (Nakkaş köyü ahalisinden), 220 Ömer Bey (Terkos eski Kaymakamı), 224 Ömer Efendi (Su Nâzırı), 137 Ömer Efendi, Mustafa Efendizâde (Sazlıbosna Mektebi’nde öğrenci), 194 Ömer Halife ibn-i Hasan (Baklalı köyü imam-hatibi), 152 Ömerli karyesi, 80, 142 öşür/öşürler, 240, 243, 262
376
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
P palamut balıkları, 360 Pandeli, meyhaneci (Boğaz karyeli), 286 Papas çeşme (Terkos köyünde), 120 Papasbergos –ahalisi, 328 –Çiftliği, 317 –Çiftlik-i/Çiftlikât-ı Hümâyûnu, 134, 267, 269 –karyesi, 140, 147, 197, 199, 200, 322 –Mektebi, 183 Paris, 112 Patrikhane, 209, 210, 211, 213, 344, 347 Payen, Mösyö (Hadımköy Fransız Kıtaâtı Kumandanı, Binbaşı), 96 Pınarhisarı kazası, 316 Pirî Mehmed Paşa Camii (Silivri’de), 186, 187 Podime, 59, 60 –Muhafızı, 59 –ormanı, 339 –sahili açıkları, 339 poligon, 66 ponton, 114
R Raif Bey (Erkân-ı Harbiye Kaymakamı), 121 Raif Efendi, Mustafa Ağazâde (Sazlıbosna Mektebi’nde öğrenci), 194 Ramazan –-ı şerif, 70, 220 –-ı mağfiret-nişân, 187 Rami Kadın, Hâce, 317 Ramiz Efendi (Terkos Vakıf Ormanları Muamelât Memuru), 256 Rauf Bey (Baytar Binbaşısı), 294 reaya fukarası, 314 Rebia Hanım bint-i Mustafa Ağa (Sazlıbosna Mektebi’nde öğrenci), 194 Refet Paşa, 276 Reji –anbarları, 324 –İdaresi, 324 Remzi Efendi (Çatalca İstihkâmâtı Birinci Taburu Sol Kolağası), 303 Reşid Mümtaz Paşa (Nâzır), 360 Rıza (Bahşayiş köyü ihtiyar heyeti azâsından), 201 Rıza (Serasker), bkz. Ali Rıza (Serasker) Rifat (Sadrıazam), 137, 170 Rifat Ağa, Molla (Yassıviran karyesi muteberânından), 303 Rum/Rumlar, 81, 88, 89, 90, 104, 218, 279, 344, 348, 350, 352 –ahali, 89 –cemaati, 210, 211, 215 –çetesi/çeteleri, 98, 259 –çetesi/çeteleri rüesâsı, 258 –kadını/kadınları, 88, 259 –karyeleri, 342, 344 –kıbtîleri, 248 –kilisesi, 118, 123, 172
–köyü/köyleri, 88, 90, 275, 276 –mektebi, 209, 213 –Mektebi muallimi, 81 –palikaryaları, 96 –patriği, 218 –Patrik Kaymakamlığı, 344 –Patrikhanesi, 209, 210, 211, 213, 347 –Patrikliği, 118, 122, 210, 233 Rumeli, 253, 306 –muhacirleri, 186, 201 –şimendifer hattı, 124 Rumelifeneri, 348 –ahalisi, 132 –nahiyesi, 132 –tarîkı, 132 Rusya –Devleti, 112 –elçisi, 113 –politikası, 112 –Sefarethanesi ketebesi, 112 –Sefareti Müşaviri, 112 –sefiri, 113 Rusyalı, 59, 114 –kumandan, 114
S Sabit Paşa, Ferik (Çatalca’da bulunan Tecrübe Komisyonu Reisi), 66 Sadâret, 80, 94, 118, 122, 123, 127, 128, 132, 137, 142, 143, 144, 159, 167, 170, 172, 173, 176, 209, 211, 212, 235, 240, 246, 254, 269, 284, 290, 303, 305, 326, 327, 339, 344, 358 Sadet Hanım bint-i Abdülveli Ağa (Sazlıbosna Mektebi’nde öğrenci), 194 Sadık Bey, Binbaşı (Yâverân-ı Hususî-i Hazret-i Şehriyârî), 76 Sadık Efendi, Mustafa Efendizâde (Sazlıbosna Mektebi’nde öğrenci), 192 Safiye Hanım bint-i Osman Ağa (Sazlıbosna Mektebi’nde öğrenci), 193 Safvet Efendi (Mühendis), 134, 197 sahra topları, 71 Said (Çatalca Mutasarrıfı), 307 Said Paşa (Sadrıazam), 110 Said Ağa (Baklalı köyünde Karahalil Çiftliği müsteʼciri Hacı Edhem’in mahdûmu), 237 Said Ağa (Dursun Karyesi Muhtarı), 235 Said Efendi (Hadımköyü’nde İmam ve mekteb muallimi), 204 sakalar, 130 Salahop, Kont (Rusyalı, Kafkasya ordusunda kumandan), 114 Salîb-i Ahmer hademesi, 88 Salih Bey, 56, 58 Salih Halife (Yassıören köyünde Gazi Ali Paşa Camii Hatibi), 153 Salim Efendi, Feyzullah Ağazâde (Sazlıbosna Mektebi’nde öğrenci), 194 Saltana (Hadımköyü Rum ahalisinden), 259 Samoil, Rahib (Terkos ve Tevâbiʻi Metropolidi), 218 Sancaktepe Cebehanesi (Çatalca İkinci Alay Dairesi’nde), 78 Sandison, Sir (İngiliz Baştercümanı), 326 saniyeli tıpa/tıpalar, 71 Saray kazası, 316 Sarıyer, 116, 132
377
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
Sazlıbosna –Camii, 136, 140 –Çiftliği, 262 –Çiftlik-i/Çiftlikât-ı Hümâyûnu, 267, 288, 325, 332 –karyesi, 256, 289, 322, 329 –karyesi ağnâmı, 292, 294 –karyesi ahalisi, 333, 354 –Karyesi Camiʻ-i Şerifi Müezzinliği, 229 –karyesi imamı ve muallimi, 206 –Karyesi Mekteb-i İbtidâî şâkirdânı, 191, 195, 196 –Karyesi Mekteb-i İbtidâîsi Muallimi, 208 –Mekteb-i İbtidâîsi, 136, 140 –muallimleri, 183 Sazlıdere, 335 Schaven, Mösyö (Dersaadet Gaz İmtiyazı tâlibi), 112 Scheffer Bey, Charles (Barutçuzâdeler’den Arakil Bey’in damadı, Felemenk tebaasından ve Mısır’da İngiliz askeri miralaylığından mütekaid), 173, 246, 247 sebilhane, 158 Selahaddin (Sazlıbosna karyesi ahalisinden), 256 Selim (Orman ve Maâdin ve Ziraat Nâzırı), 306, 307 Seraskerî, 62, 64, 70, 74, 80, 113, 121, 124, 125, 142, 282, 302, 342 serum, 306, 307 Seyyar Mektebler Müfettişi, 191 Sıdıka Hanım bint-i Feyzullah Ağa (Sazlıbosna Mektebi’nde öğrenci), 192 Sıdıka Hanım bint-i İsmail Ağa (Sazlıbosna Mektebi’nde öğrenci), 194 Sıhhiye, 286, 288, 294, 306, 307 –Heyeti ve İdaresi, 283 –Jandarma Taburu, 344 –Nezâreti, 286, 289, 305 Silivri, 56, 60, 126, 186, 187 –kaymakamı, 223 –kazası, 316 Sokodolski, Mösyö (Macarlı mühendis), 113 Solier (İngiliz İstihbarat Zabiti), 96 Stero (İngiliz Kaptan), 94 Su –Nâzırı, 137 –Nezâreti, 148 –Şirketi, 121, 130 –Şirketi İdaresi, 120 –Şirketi Müdürü, 110 Süleyman (Ocak-ı Âmire Kethüdası), 58 Süleyman bin Abdurrahman, Ferik (Çatalca Ciheti Kumandanı), 72 Süleyman Efendi bin Hacı Yahya, Şumnulu (Haraççı Camii Müezzini), 189 Süleyman Efendi, Hacı (Sazlıbosna Camii İmamı ve Mektebi Muallimi), 191, 195, 206 Süreyya (Mâbeyn Başkâtibi), 66, 118, 121, 123, 128, 131, 167
Ş Şaban (Kurfallı köyü ahalisinden), 256 Şafiye (Baklalı karyesi ahalisinden Hamza’nın kızı), 256 Şahende Hanım bint-i Abdullah Ağa (Sazlıbosna Mektebi’nde öğrenci), 193 Şahver Hanım bint-i Abdullah Ağa (Sazlıbosna Mektebi’nde öğrenci), 194 Şakir, Boşnak (Haraççı karyesi ahalisinden), 253 Şamlar karyesi, 84, 224 şarapneller, 72 Şarköy, 344 Şehremaneti, 286. 311
378
–Baytar Müfettişliği, 306 –Hendesehanesi, 148, 170 Şevket Efendi (Erkân-ı Harbiye Yüzbaşısı), 125 Şevket Efendi, Abdürrefi Ağazâde (Sazlıbosna Mektebi’nde öğrenci), 192 Şevki, bkz. Mehmed Şevki Paşa, Ferik/Mirlivâ Şile Rumları, 89 Şişli, 116, 124, 279 –hazneleri, 299 Şura-yı Devlet, 170, 210, 213, 246 –Dahiliye Dairesi, 128, 167, 170 –kararı, 209 –Maarif Dairesi, 211 –Maliye Dairesi, 211 –Nafia Dairesi, 211 –Riyâseti, 235 –Temyiz Mahkemesi, 231 Şükrü Efendi, Hasan Ağazâde (Sazlıbosna Mektebi’nde öğrenci), 193
T Tahlisiye mevkii, bkz. Alantepe Tahlisiye mevkii, Tahsil-i Emvâl Kanunu ahkâmı, 244 Tahsin (Mâbeyn Başkâtibi), 142, 143, 170 Tahsin Ağa, Hacı (Karahalil Çiftliği müsteʼciri), 342 Tahsin Ağa, Samancı (İstanbul’da Eyübsultan semtinde Münzevî’de mukim), 237 Tahsin Efendi, Abdülvelizâde (Sazlıbosna Mektebi’nde öğrenci), 192 Tanaş (Arnavudköy ahalisinden), 359 Tanaş oğlu Petro (Arnavud karyesi ahalisinden), 240 Tanzimat Dairesi kararı, 235 Tarabya, 116 tarak vapuru, 114 Tared, Mösyö (Fransa Devleti tebaasından), 246, 247 Tarfa karyesi, 271, 342 tatar, 56 Tatavla (Dersaadet), 90 Tayahatun, 121 –Çiftliği, 274 –karyesi, 121, 271, 342 –Vakfı, 174, 175 Tayakadın, 114 –karye ahalisi, 337 –karyesi, 115, 253, 275, 276 Tayakadınlı, 253 Tecrübe Komisyonu (Çatalca’da), 66 Teftiş Mahkemesi, 159, 160, 164 Terkos, 88, 90, 104, 110, 112, 113, 114, 115, 124, 126, 132, 143, 144, 224, 271, 299, 340 –Çiftliği, 115, 234, 273 –Fabrikası, 90 –gölü, 68, 110, 112, 114, 116, 127, 299, 360, 361 –gölü su imtiyazı, 112 –gölü suları, 112 –Jandarma takımı, 256 –karyesi, 120, 271, 275, 276, 306, 307, 342 –karyesi hududu, 120 –kazası, 222, 224, 225, 316 –kazası kurâları, 163, 223 –Kumpanyası Tereffu‘-ı Miyâh Fabrikası, 104 –Müdüriyeti, 339
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy
–Müfrezeleri Kumandanlığı, 307, 340 –Nahiye Müdürlüğü, 82 –nahiyesi, 116, 152, 161, 163, 164, 166, 230, 249, 252, 254, 273, 297, 306, 317, 330 –Nahiyesi Müdüriyeti, 307, 326, 360 –Su Kumpanyası, 120, 127, 148, 334 –suyu/suları, 67, 130, 148, 299, 300, 305, 311 –Takım Kumandanı, 98 –Vakıf Ormanları, 256 –ve Tevâbiʻi Metropolidi, 218 –ve Tevâbiʻi Metropolidliği, 218 Terno Bey, (Su Şirketi Müdürü), 110, 112, 113 Tersane –sahası, 316 –-i Âmire, 112 –-i Âmire sahası, 316 Tıbbiye Nezâreti, 286, 288, 289, 296, 297 Ticaret –Azâ Mülâzımlığı, 112 –Nezâreti, 292, 294 –ve Nâfia Nezâreti, 125, 126, 132, 143, 148, 290, 294 Tilki karyesi (Karadeniz civarında), 114 Tilkiköy Çiftliği müsteʼciri, 104 Tirimüjgân Camii (Bahşayiş köyünde), 242 Tirkeş Çiftliği, 317 Todori veled-i Yorgi (Deliyunus karyesi ahalisinden), 243 Topçu Birinci Alayı, 303 Tophane (Dersaadet’te), 256 Tophane-i Âmire, –imali, 72 –maʻmulâtı, 71 –Müşiri, 66, 138 –Müşiriyeti, 66, 70, 78, 138 –yaverleri, 76 tramvay, 115 –edevât ve âlâtı, 115 –hattı, 110 Turuk ve Meâbir İdaresi, 116 Türk/Türkler, 89 –çeteleri, 94 –mürûr tezkeresi, 278 –tâbiiyeti, 279 Türkçe, 84 Türkiye, 279 –arazisi, 275, 276 –Büyük Millet Meclisi Hükûmeti, 276 –Cumhuriyeti, 278 tütün/tütünler, 324 –zerʻi, 324
U Umum –jandarma, 80, 142 –Jandarma Kumandanı, 90, 92, 256, 350, 352
–Jandarma Kumandanlığı, 89, 90, 92, 96, 256, 350, 352, 358 –Mekâtib-i Askeriye-i Şahane Nâzırı,
Ü Üçüncü Ordu-yı Hümâyûn Müşiriyeti Vekâlet-i Celîlesi, 74 Ülfet Hanım bint-i Abdülhay Ağa (Sazlıbosna Mektebi’nde öğrenci), 193
V Vâhid Efendi, Mülâzım-ı Evvel (Terkos Takım Kumandanı), 98 vakıf, 167, 173, 218 –arazi, 268 –bostanı, 158 –ormanları, 256 Varna muhacirleri, 187 Vasfiye Hanım bint-i Timur Ağa (Sazlıbosna Mektebi’nde öğrenci), 192 vebâ-i bakarî, 306, 307 Veli Bey (Tayahatun Çiftliği mutasarrıfı), 274 Veli Bey (Tayakadın mera ve ormanına tecavüzde bulunan), 337 Veli Bey, Miralay (Yaverân-ı Hazret-i Şehriyârî’den), 333 Veli Efendi (Sazlıbosna Camii Müezzini), 229 Verdinaz Hanım, 158 Vezirli Baltalığı haritası, 197 Vidin muhacirleri, 183 Vidinli, 189 Viyana treni, 298, 333 Vize kazası, 316 Volan, Mösyö (Hadımköy Fransız Kıtaâtı Kumandanı Binbaşı Mösyö Payen’in maiyeti subayı, Yüzbaşı), 96
W Wilson (İngiliz Generali), 81 Witali, Kont, 43 (Anadolu şimendiferlerinin mühendisi), 124, 125 Witali, Vikont (Anadolu şimendiferlerinin mühendisi Kont Witali’nin oğlu), 124
Y Yahudi/Yahudiler, 112, 113, 114 Yahya (Baklalı karyesi ahalisinden), 256 Yassıören 124, 125 –karyesi, 125, 153, 163, 164, 224, 227, 252, 302, 303 –karyesi muteberânı, 303 –Köyü Camii, 165 Yassıviran, bkz. Yassıören Yaver Efendi (Müdür), 119 Yenice karyesi, 224 Yeniköy, 88, 89, 90 –hududu, 174 –karyesi, 348 –öküzleri, 297
379
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Arnavutköy –Rumları, 89 Yeşiltepe, 62 Yunan/Yunanlar, 81 –askeri/askerleri, 96, 104, 259 –bandıralı vapur, 334 –bölüğü, 90 –çetesi, 102 –efrâdı, 88, 102 –kuvveti/kuvvetleri, 89, 90, 104 –miralayı, 81 –müfreze-i askeriyesi, 85 –neferi/neferleri, 81, 354 –sefiri, 326, 327 –taburu, 90, 92, 102, 104 –taburu kumandanı, 354 –taburu mürettebatı, 354 –taburu zabitân aileleri, 92 –takviye kıtaâtı, 89 –zabitân ve efrâdı, 89 –zabitânı, 88, 89, 90 –zabiti, 88, 102 Yunanistan, 360 Yunanlılar, 92, 98, 104 Yunus Bey (Tilkiköy Çiftliği müsteʼciri), 104 Yusuf Çavuş (Karakol Kumandanı), 104 Yusuf Efendi bin Yakub, Vidinli Hafız (Haraççı köyü İbtidâiye Mektebi Muallimi), 189
Z Zabtiye –neferi, 294 –Nezâreti, 174, 286, 289 –taburu mürettebatı, 303 Zâim, Arnavud (Terkos kazası ahalisinden), 222, 223 Zehra Hanım bint-i Numan Ağa (Sazlıbosna Mektebi’nde öğrenci), 193 Zeki (Tophane-i Âmire Müşiri ve Umum Mekâtib-i Askeriye-i Şahane Nâzırı), 66, 138 Zekiye Hanım bint-i Receb Ağa (Sazlıbosna Mektebi’nde öğrenci), 193 Zemine Hanım bint-i Mustafa Ağa (Sazlıbosna Mektebi’nde öğrenci), 193 Zincirlikuyu, 116 Ziraat Heyʼet-i Fenniyesi Riyaseti, 307 Ziyaeddin Efendi (Papasbergos Camii İmam ve Hatibi), 322 Zoeros Paşa, Mirlivâ (Şehremanet-i Celîlesi Müfettişi), 294 Zühdü (Nezâret-i Umûr-ı Nafiaʼdan), 116
380