on kapak
1
2
Künye
EDİTÖRDEN
İstanbul Gözü 2016 Kasım İmtiyaz Sahibi Osman Solak
Genel Yayın Yönetmeni Buket Akyürek Sorumlu Yazı İşleri & Basın Yayın Kordinatörtü Ayşe Solak Yayın Kurulu Ela Altıngöz Rabia Solak Grafik Tasarım İstanbul Aşığı Reklam Ve Satış Tuğba Solak Dergi Kapak Fotoğrafı Gülşah Kaşıkçı
Baskı
Yeibosna/Bahçelievler
Yönetim Yeri İletişim Avcılar /İstanbul Telefon 05068982415
Büyük bir heycanla herkese kocaman bir MERHABA :) Heycanlıyım evet çünkü dünya için küçük ama benim için büyük harika bir iş çıkardığımızı düşünüyorum. Dergimiz adından da anlaşıldığı üzere İstanbulu deli gibi seven onu deli gibi takip eden bir istanbul aşığı ve aşıklarının dergisidir.. Amacımız Dünya’nın en muhteşem şehrine birde bizim gözümüzden bakmanızı sağlamaktır.İstanbul gözü Sadece İstanbulllulara değil uzaktan gözü İstanbul’da olanlarında dergisi olmayı hedeflemektedir...Yeni bir adım atarken teşekkür edeceğim o kadar yüreği güzel insalar var ki Öncelikle Mesleğimle çok alakalı ama bana bir o kadar uzak olan mizanpaj yani gazete ve dergi sayfa düzenini en iyi şekilde öğrenmemi sağlayan
değerli hocama emeklerinden dolayı teşekkür ederim. Yayın Kurulunda bulunan arkadaşlarımın birikimleri ile toplumun nabzını çok iyi tuttukları için ve dergimizde emeği geçen herkese teşekkür ederim. Kapak fotoğrafımızın çok özel bir hikayesi olduğu için hem çok anlamlı hemde dergi adımızla ve çıktığı ay itibari ile ilgili çok değerli olmuştur... İşte bu yüzden hemdemime çok teşekkür ederim . Ve diğer fotoğraflarınızda benim için çok değerli... fotoğraflar kendi çekimimizdir.Ama içlerinde dergimize katkısı olan bizimle kendilerine ait fotoğrafları paylaşan arkadaşlarıma çok teşekkür ederim.. İşte benim hikayemin serüveni böyle başladı ve siz değerli okucularımızla bu serüvnin devam etmesi dileğiyle...
3
İçindekiler Geçmişten Günümüze İstanbul
4
5
İstanbul’un Neresindensin?
6-7
İstanbul’da Birgün
8-9
Sonbahar Başkadır- İstanbul’da Bambaşkadır
10-11
Kültür Ve Sanat Etkinlikleri
12-13
İstanbul’a Katılan Yeni Eserler
13-14
İçinden İstanbul Geçen Kitaplar
15-16
Geçmişten Günümüze İstanbul...
İst
anbul, yerleşim tarihi 300 bin, kentsel tarihi yaklaşık 3 bin, başkentlik tarihi 1600 yıla kadar uzanan Avrupa ile Asya kıtalarının kesiştiği noktada bulunan bir dünya kentidir. Şehir çağlar boyunca farklı uygarlık ve kültürlere ev sahipliği yapmış, yüzyıllar boyu çeşitli din,
dil ve ırktan insanların bir arada yaşadığı kozmopolit ve metropolit yapısını korumuş ve tarihsel süreçte eşsiz bir mozaik halini almıştır. Uzun zaman dilimleri boyunca her alanda merkez olmayı ve iktidarda kalmayı başaran dünyadaki ender yerleşim yerlerinden biri olan İstanbul geçmişten günümüze bir dünya başkentidir.
Ortaköy Ortaköy, İstanbul Boğazı’nın kıyısında, Beşiktaş ilçesine bağlı bir semttir. Kumpircilerin, Wafflecıların olduğu meydanı meşhurdur. Ortaköy Camii semtin sembolüdür. Osmanlı Dönemi’nden beri ilgi çeken bir yerleşim merkezidir.
İstiklal Caddesi - 1928 İstanbul’un en eski semtlerinden biri olan Beyoğlu’nda Tünel ile Taksim Meydanı arasında uzanan ve 19. yüzyılın sonlarından beri Türkiye’nin en ünlü caddelerinden biri olma vasfını koruyan caddedir.
Bizans döneminde kolonileşme de burada başlamıştır. Aynı zamanda Bizans İmparatorluğu’nun denizcilik merkeziydi. Sahil boyunca uzanan duvarlar, şehri bir deniz filosu saldırısından korumak için inşa edilmiştir. Şehrin, Fatih Sultan Mehmed’e tesliminden sonra;
Rumlar, Gürcüler, Yahudiler, İtalyan tüccarları ve diğer gayri müslimler Haliç boyunca fener ve Balat bölgesinde yaşamaya başladılar. Bugün altın Boynuz her iki yakada yer alır. Güzelliği ve tarihinden dolayı turistlerin ilgisini çekmektedir 5
İstanbul’un Neresindensin?
Duruşun andırır asil soyunu Hisar, kuruçeşme, sahil boylu mu? Arnavutköylü mü ortaköylü mü? Kız sen istanbul’un neresindensin
Yukarıda o çok duyduğumuz Emel Sayın’nın şarkısında da söylenildiği gibi İstanbul’un neresindensin? Peki Bu semtlerin tarihini biliyor musunuz? Adalar, Arnavutköy, Ataşehir, Avcılar, Bağcılar, Bahçelievler, Bakırköy, Başakşehir, Bayrampaşa, Beşiktaş, Beylikdüzü, Beyoğlu, Büyükçekmece, Beykoz, Çatalca, Çek
meköy, Esenler, Esenyurt, Eyüp, Fatih, Gaziosmanpaşa, Güngören, Kadıköy, Kağıthane, Kartal, Küçükçekmece, Maltepe, Pendik, Sancaktepe, Sarıyer, Silivri, Sultanbeyli, Sultangazi, Şile, Şişli, Tuzla, Ümraniye, Üsküdar, Zeytinburnu.. İstanbul’un 39 ilçesi vardır. Bizler size İçlerinden merak edilenleri sizin için araştırdık..
ARNAVUTKÖY: Eski dönemlerde bu bölgede yaşayan Arnavut bir köylü Arnavutköy’ün isim babası olarak bilinir. Şöyle ki; bölge en eski dönemlerinden bu yana Edirne’ye ve dolayısıyla Avrupa’ya gidiş güzergâhı üzerinde yer almıştır. Yol üzerinde oluşu ve buBAKIRKÖY’ün tarihi İstanbul’un tarihidir. Bakırköy Bizans döneminde eski önemini koruduğu gibi, aynı zamanda askeri ve siyasi bir merkez olan Hebdomon ismiyle anılmaktaydı. Bakırköy zamanla Jeptimun, Makrohori, Makriköy, 1925’de de bugünkü Bakırköy adını almıştır. İlçe
rada bir Arnavut’un yaşamasından dolayı bu güzergâhtan geçenler zamanla bu mevkie Arnavut’un Köyü ismini takmışlardır. Geçen süre içerisinde de “Arnavut’un Köyü” “Arnavutköy” olarak değişmiş ve halkın diline bu şekilde yerleşmiştir.
sınırları içinde bulunan Yeşilköy (Ayastefanos) 1877-1878’ de Rus işgaline uğramış, 3 Mart 1878de Ayastefanos Antlaşması da burada imzalanmıştır. II. Abdülhamit burada tahttan indirilmiştir. Bakırköy’ün tarihi gelişiminde Fransız işgali’nin pek çok etkisi görülmüştür. BEŞİKTAŞ sur dışındaki en tanındı. Osmanlı dönemi ile eski semtlerinden biridir. İstan- bir yerleşim yeri kimliğini alan bul Boğazı’nın Rumeli yakasın- Beşiktaş’ta, hem devlet görevda, Tophane ile Ortaköy’ün lilerinin hem de sıradan halkın arasındadır. Beşiktaş mitolojik yaşadığı semttir. .Osmanlı çağlardan itibaren özelliğini döneminde Beşiktaş Kaptan-ı koruyan bir bölge olmakla Deryaların semtiydi. beraber, Bizans döneminde
İstanbul Hakkındaormanlarından Bilmediklerimiz su getirilip, suların taksim edildiği yer
6
Hz İsa’nın beşik taşı Beşiktaş ise İstanbul’un fethi sırasında küçük bir Rum köyüydü. Bir rivayete göre, Barbaros Hayrettin Paşa’nın gemilerine demir attırıp halatlarını bağlamak amacıyla diktirdiği 5 adet taş direkten, bir diğer rivayete göre ise bir papazın bu semtte yaptırdığı kiliseye Kudüs’ten Hazreti İsa’nın yıkandığı “beşik taşı”nı getirtmesinden alıyor ismini. Suların taksim edildiği yer Eğlence mekânı olarak bilinen Taksim ise 1. Mahmut döneminde yapılmış olan meydanın köşesindeki sivri kubbeli yapıdan adını alıyor. Bu yapının ismi ise kente ilk defa kuzey
olarak bilinen “Maksem”den geliyor. Bey’in oğluBeyoğlu semti adını, İslamiyet’i kabul edip burada oturmaya başlayan Pontus prensinden veya ‘Bey Oğlu’ diye anılan Venedik prensinin burada oturmasından almış.Tarihi yarımadada turistlerin gözbebeği Eminönü ilçesinde, Fatih Sultan Mehmet döneminden itibaren “Gümrük Eminliği” binası bulunduğu için “Eminlik Önü” diye anılıyordu. Semtin adı zamanla bugünkü haline dönüştü
BEYOĞLU adının ortaya çıkışına ilişkin rivayetler vardır. Bunlardan birisine göre; Beyoğlu adı, Fatih Sultan Mehmed zamanında Pontus prenslerinden Aleksios Komnenos’un islamiyeti kabul ederek burada oturmasından kaynaklanır. İkincisine göre ise; burada oturan Pontus prensi değil, Kanuni zamanındaki Venedik elçisi Andre Giritti’nin oğlu Luigi
Giritti’dir. Türkler’in “Bey Oğlu” diye andıkları bu adam, elçinin bir Rum kadınla evlenmesinden dünyaya gelmiştir. Oturduğu konak da Taksim yakınında bir yerdedir. Diğer birine göre ise; Kanuni Sultan Süleyman döneminde burada oturan Venedik elçisine yazışmalarda Beyoğlu dendiği için bu semt de Beyoğlu adını almıştır. ESENLER Bizanslılardan kalma bir yerleşim alanıdır. Bu bölgenin en eski ahalisi Litros (Esenler) ve Avas (Atışalanı) adlarıyla kurulan köylerde yaşayan Rumlardır. Esenler veya Atışalanı Köyleri eski tarihlerde Bizans’ın şaşalı devirlerinde İstanbul’un Türk’ler tarafından fethine kadar Bizans köyleri olup, Bizans İmparatorluğu’na türlü tarım ürün-
ÜSKÜDAR :(Kadıköy) iskelesi ve tersaneleri, bugünkü Üsküdar’ın yerleştiği alanda bulunur ve buraya (Altın Şehir) denirdi. Yörenin bu adla anılması çeşitli biçimlerde yorumlanmaktadır. gamemnon’un oğlu Krizes kaçarak Anadolu’ya gelmiş ve Üsküdar’da öldüğü için
leri yetiştirerek ekonomik katkıda bulunmuşlardır İlçe tarihi eser bakımından zengin sayılmaz. Bizans ve Osmanlı dönemine ait çeşme, su kemeri, su terazisi ve sebil günümüze ulaşan tarihi yapılardır. Bu eserlerin de kitabeleri tahrip edildiği için yapım tarihleri hakkında bilgi vermek mümkün değildir.
şehir onun adıyla anılmıştır. Kimileri de, günbatımında evleri karşı yakadan yaldızlı gibi göründüğü için Üsküdar’a Altın Şehir adının verildiğini söylemektedir. Üsküdar adıysa, kimi kaynaklara öre Farsça “ulak” anlamına gelen “Eskudari”ten türemiştir.
BEYKOZ İstanbul’un incisi çok uzun bir tarihsel geçmişe sırtını dayamaktadır. Beykoz’un tarihine ilişkin olarak bilinen en eski tarih M.Ö. 700’lerdir. Bu dönemde deniz yoluyla gelip Beykoz’u kendilerine yurt edinen Traklar, Beykoz’da yerleştiği bilinen ilk halk olarak karşımıza çıkar. Traklar
Beykoz’a geldiklerinde, kralları Amikos’un ismine binaen, buraya “Amikos” adını vermişlerdir. AM.S. 395 yılında Roma İmparatoru Büyük Teodosyus imparatorluğu, Doğu Roma İmparatorluğu (Bizans) ve Batı Roma İmparatorluğu olarak ikiye bölene dek Roma İmparatorluğu sınırları içerisinde yer alır.
İstanbul Hakkında Bilmediklerimiz -İstanbul’da ilk trafik kazası, 1912 yılında, bugünkü Şişli Camii önünde oldu. İtalyan elçiliğinin şoförü, bir Arnavuta çarparak yaralamış kazayı yaptıktan sonra kaçmaya çalışmış ama Pangaltı’da arabasıyla giderken yakalanmıştırİstanbul’da İlk Türkçe ezan, 30 Ocak 1932 tarihinde Hafız Rıfat Bey tarafından Fatih Camiinde ikindi vakti okunmuştur.-İstanbul’da ilk grev, Beyoğlu telgraf işçileri tarafından 1872 yılında yapılmıştır
7
İstanbul’da Birgün...
Ç
oğumuz istanbul’da yaşanmaz ancak gezilir ve sonra bu şehirden gidilir diye serzenişerde bulunur... Peki İstanbul’u gezerken yaşayabiliyor muyuz? İstanbul konuşan bir şehir onu hiç dinlediniz mi? Geçmişini düşünüp günümüzde nasıl bir halde olduğunu hiç düşündünüzmü? Ona hiç sordunuz mu yüzyıllardır taşıdığı yükün ağırlığını ? Neden taşı toprağı altın demişler düşündünüz mü? Şmdi sizlere İstanbul ile konuşmanız için onu
sövmekle değilde dinlemekle vakit geçireceğiniz bir 24 saat öneriyoruz... Sizde bu şehrin büyüsüne kapılmadan bu şehirden vazgeçmeyin...İstanbulluların en büyük sıkıntısı şüphesiz ki trafiktir. Gezmek istiyoruz, ama saatlerimiz yollarda geçiyor diyenleri duyar gibiyim... Evet haklısınız aslında ne kadar trafik için çözümler üretilsede bazende trafik oluşturan bizler olmuyor değiliz. Öncelikle trafikten kurtulmak için herkesin bildiği gibi biraz erken yola çıkılmalı ve
alternatif yolları kulanmalıyız... Ve Kesinlikle araba park yeri bile düşünülmeli... Kendi aracımızla çıkmıyor isek erken çıkma kuralı yine geçerli ve tabiki de alternatif ulaşım ağları tercih edilmeli bu anlamda ulaşım çok gelişti. Evet tıklım tıklım olsada en azından ulaşım açısından şimdilik iyi seviyede. İstanbul’un en sorunlu kısmı olan ulaşım sorununu planlı şekilde aşmış oluruz... En azından ulaşım sorununu en aza indirgeyip yola çıkabiliriz.
Bol manzaralı... Bol çaylı kahvaltı... Hem gözünüz hem karnınız doysun istiyorsanız kahvaltı seçenekleri için mutlaka internete göz atmanızı tavsiye ederim. Bütçenize uygun her türlü kahvaltı menüleri mevcut siz sadece istanbulun hangi yakasında ve hangi manzarasında İstanbul ile olmak istediğinize karar vermelisiniz... Boğaz’a karşı içilen çay mı yoksa tarihi Galata Köprü’sünden Galata kulesine uzanan İstanbul manzarası mı? Bizim bu hafta seçtiğimiz mekanlar Eminönü ve Üsküdar ‘da hem manzarasıyla hemde bütçesiyle gönlümüzü fethetmiştir. Kirazlıtepe Sosyal Tesisleri Açıkbüfe :25 TL Eminönü 4.kat Kahvaltı 20TL
8
İstiklal Caddesi’nden Galata Kulesi’ne
Güzel bir kahvaltıdan sonra İstanbul’un en meşhur caddesi ve daima canlı heycanlı olan caddesinde uctan uca yürümek... Ama sadece yürümek değil... Etrafımıızda ki ahengi farklılıkları fark ederek yürümek...Herkes oradadır... zengini, fakiri, ünlüsü, ünsüzü, iş adamı,müzisyeni, yerlisi, yabancısı BİTMEDİ! Müzisyenleriyle mesela bir
başka bir tarih sizi karşılar... İhtişamıyla burdayım der. Galata Kulesi...Ve oraya kafanı kaldırıp bakmadan geçmezsin sonra içerisinden bir de İstanbul’a Bakmak istersin... Özellikle yaz akşamları ay ışığıyla birlikte size harika bir ortam yaratan Galata Kulesi, gündüz manzarasıyla da İstanbul’a tepeden baktırabiliyor. Kız Kulesi gibi panoramik bir bakış
yerde horon teperken diğer tarafta dünya klasiklerini sağlayan Galata Kulesi üzerinden bir tur atarak İstanbul’un andıran müzk tınılarını duyarsınız turistleri ise belkide büyük bir kısmını görebilecek tarihi koklayarak muhteşem bizden daha İstanbulludur. Satıcıları ise bütün ihtişamlı manzarayı seyrederken belki de İstanbul’u anlamaya çalışavitrinleriyle gözlerinizi şenlendirir...Bir yerlerde mutlaka caksınız bir dizi çekilir ya da bir bakmışsınız bir kanala röportaj Osmanlı, Bizans ve Cenevizlilere tarihte ev sahipliği veriyorsunuz...Camiisi, kilisesi sinagogu içiçedir...Pasajları, yapan Galata Kulesi’nin giriş ücreti yerli turistlere 6,5 lira, sineması ve çikolotası tranwayı derken birde bakmışşsınız yabancı turistlere ise 13 liradır.
Galata ‘dan Duyulur mu Balık Kokusu ?
Tarih kokan sayfalarda gezinirken karnınınızın gurultusu duyarsanız balıkta seviyorsanız hiç düşünmeden galatadan ver elini Galata Köprüsü ver elini Eminönü balıkçıları... Sadece balık değil turşu ve turşu suyu, şal-
gam ve tabiki martı sesleri sizi karşılayacaktır... Ve günün sonunda yaşadığınız şehiri ne kadar tanıdığını ve anladığını deneyimlemiş olacaksın...
İstanbul Hakkında Bilmedikleriniz? Galata Kulesi’nin Efsane AşkıBu efsane ise daha masalımsı bir hikayedir. Buna göre Galata Kulesi ve Kız Kulesi birbirlerine aşıktırlar. Ama aradakboğaz nedeniyle kavuşmaları da imkansızdır. Günden güne özlemleri daha artmaktadır. Derken günlerden bir gün, Hezarfen Ahmet Çelebi tırmanır kuleye, Avrupa’dan Anadolu yakasına uçmak üzere. Galata Kulesi’nin ısrarlarına dayanmayarak, kulenin yüzyıllardır biriktirdiği mektupları da yanına alar-
ak kanatlanır ve onları Salacak sahiline yaklaşırken Kız Kulesi’ne bırakır. Rüzgarla savrulan mektuplar dalgaların da yardımıyla Kız Kulesi’ne ulaşır. Aşkının karşılıksız olmadığını anlayan Kız Kulesi, mektuplardan sonra daha güzelleşir. Bu sayede Galata Kulesi de sevgisinin tek taraflı olmadığını anlar. İkilinin birbirlerine karşı hissettikleri bu duygular, onların karşılıklı olarak yüzyıllara meydan okumalar
9
Sonbahar Başkadır...
S
onbahar adı bazılarımıza kasveti, bitişi, tükenmişliği, kötü hissiyatları çağrıştırır.. Özellikle İstanbullular için sonbahar yağmur, trafik ve yoğunlaşan kalabalık demektir ...Öyle değildir aslında hep haksızlık etmişizdir sonbahar’a... Aslında Sonbahar buğulu bulutların gökyüzünde şölenidir renklerin cümbüşüdür. Doğan’nın hareketliliğine İnsanların telaşına, kuşların göçlerine şahit olursunuz. Rüzgarı daha çok hisseder Yaprakların savruluşuna ve çıkardığı sese aşık olursunuz....Sonbahar’da üşüsenizde buğulu bulutların eşliğinde şehrin dökülmüş yapraklı ağaçlarına bakarsınız ve martıların sesleri size eşlik eder üşüyen ellerinizle bir yandan çayınızı içer bir yandan onlara simit atarsınız...Sonbahar diğer mevsimler gibi değildir hüzünlendirirk-
en düşündürürde neler yapabildik neler yapamadık...Hesaplaşmadır bir nevi sonbahar... İşte İstanbul’da şarkı sözlerindeki gibi kşama doğru azalırsa yağmur Kız kulesi ve adalar Ah burada olsan Çok güzel hala İstanbul’da sonbahar Sonbahar ne yazın güneşi ne kışın soğuğu na ilkbahar’ın neşesine benzer... On da ancak bulutların arkasına gizlenmiş ısıtmayan güneş, buğulu bulutlar ve hüzün vardır... İşte bu duyguları hissetmek için mevsimlerden sonbaharı İstanbul’da bekleriz..
A
Sonbahar’ın tadını çıkarabileceğiniz ve çeşit çeşit bitkileri ve renkeri bir arada göreceğiniz yer İstanbulun saklı bahçesi arboretum tam da bu aylar sizi bekliyor olacak... Atatürk Arboretumu, Sarıyer ilçesinde bulunan floristik zenginliğiyle birçok yerli ve yabancı botanikçinin ilgisini çekmiş bulunan ünlü Belgrad Ormanı’nın güneydoğusunda 296 hektarlık bir orman parçası üzerinde kurulmuştur Ziyaret Saatleri İse: Yazın: 08:30 – 20:00 Kışın: 08:30 – 17:00 Arasıdır.
10
İstanbul’da Bambaşkadır... Gülhane Parkı İstanbul’un Fatih ilçesinin Eminönü semtinde yer alan tarihî bir parktır. Alay Köşkü, Topkapı Sarayı ve Sarayburnu arasında yer alır. Yer: Gülhane Parkı Mevsimlerden : Sonbahar Aylardan: Kasım Sanki şiir gibi...Gülhane özel ve güzeldir... Belkide yarım kalanların aklından çıkmayandır...en çok sonbahar’da uğradırğı yerdir Gülhane... Belkiide en çok onunla sonbaharda olmak istediği yerdir Gülhane.. Ayrica 25 Mayıs 2008’de Gülhane Parkı içindeki Has Ahırlar Binası’nda, İstanbul İslam Bilim ve Teknoloji Tarihi Müzesi hizmete girmiştir. Emirgan parkı Osmanlı mimarisinn önemli örneklerindendirson yıllarda yerleştirilen spor aletleri ve yapılan koşu parkuruyla ‘sadece piknik yapılmaya gelinen yer’ kimliğinden kurtulmuş, hem sahili hem parkıyla sağlıklı yaşam tutkunları için yeni bir merkez konumuna gelmiştir. Emirgân’ın en büyük problemi ise hızlı kentleşme sonucu oluşan betonlaşmadır. Gerek bitmeyen, inşaat halinde kalan çalışmalar, gerek biten ama bölgeyle doku uyuşmazlığı gösteren yapılar bölgenin tarihi dokusuna zarar vermektedir. İstanbul’a bağlı Polonezköy temiz, ferah ve rahatlatıcı havası, doğal
Yıldız Parkı (Yıldız Korusu
olarak da bilinir) , İstanbul’un, Beşiktaş İlçesinde yer alan tarihi park. Balmumcu’dan Ortaköy’e uzanan Palanga Caddesi kuzey ve doğu sınırını, Ortaköy’den Beşiktaş’a uzanan Çırağan Caddesi güney sınırını oluşturur. Biri Palanga Caddesi, diğeri de Çırağan Caddesi üzerinde olmak üzere iki ayrı kapısı olan Yıldız Parkı’nın içinde Malta köşkü ve Çadır Köşkü adı altında iki tane köşk vardır.
güzellikleri ve özellikle kirazıyla tanınır. İstanbul’un yanıbaşındaki Polonya’da çok güzel mekanlar ve yemekler de bulabilirsiniz. Cumhuriyet Köyü Polonezköy’den yaklaşIk 10 km. ileride. Bu güzergahta ağaçlar içinde çok güzel oteller, “kendin pişir kendin ye” mekanları, yürüyüş yolları, at binmeyi sevenler için çiftlikler, ormanlar yer alıyor. Yolculuğunuz sIrasında yeşilin her tonunu görebilir, kestane ve ıhlamur ağaçlarının ön planda olduğu Saklıköy’e doğru ilerleyebilirsiniz.
11
Kültür ve sanat etkinlikleri
D
oğu ile Batı arasında köprü hüviyetinde olan İstanbul, birçok köklü medeniyetin ve kültürün de izlerini taşımaktadır. Türkiye’nin son yıllarda yakalamış olduğu başarı grafiği, İstanbul’umuzun yurt dışında daha dikkatle izlendiği gerçeğini gözler önüne sermektedir. Bu çerçevede Kültür A.Ş., İstanbul perspektifli çalışmalarını sürdürürken, hizmeti daha nitelikli ve kültürümüzün geleneksel yanlarıyla desteklenmiş bir sunuma dönüştürmek amacıyla yurt içinde ve yurt dışındaki yenilikleri takip eder. Gerek organizasyonlarında gerek işletmiş olduğu mekânlarda bu yenilikleri uygular. Mülkiyeti İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne ait olan Miniatürk – Minyatür Türkiye Parkı, Panorama 1453 Tarih Müzesi ve Yerebatan Sarnıcı, Kültür A.Ş’nin işlettiği ve ziyaretçi sayısı ve memnuniyeti ile İstanbul’un gözde müze mekânları arasında yer almaktadır. Alanındaki yenilikleri takip eden ve inovatif uygulamaları gerek işlettiği çeşitli kültürel mekânlarda ve müzelerde uygulayan, insan kaynaklarına dönük çalışmalarını, personelinin yetkinleşmesi, uzmanlaşması bakımından seferber eden Kültür A.Ş, kültür, sanat ve turizm alanında önemli bir aktör olmanın sorumluluğuyla hareket etmektedir. Bu çerçevede İstanbul’un kültürel ve sanatsal değerlerine duyarlı ve bu kadim değerleri yurt içinde ve yurt dışında tanıtmaya yönelik faaliyetlerine hız vermektedir. İstanbul’umuzun son yıllarda Dünya şehirleri arasında yakaladığı başarı, tanınmışlık ve gelişmeler de şirket olarak misyon ve vizyonumuz çerçevesinde sorumluluklarımızı arttırmaktadır. Kültür A.Ş, bütün bu sorumluluklarının bilinciyle hareket ederek, medeniyetimizin kültür başkenti İstanbul’a hizmet etmektedir. İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin yerel yönetim anlayışındaki kültür ve sanata önem veren vizyon, Kültür A.Ş’nin ve diğer kültür kurumlarının İstanbul’un tanıtımındaki misyonunu ve önemini belirlemektedir. Kültür A.Ş uzman personeli ile İstanbul’un ulusal ve uluslararası alanda tanıtımını sağlamak, şehrin kültürünü çeşitli etkinlikler ile görünür kılmak için çalışmalarını planlar. “Kârımız Kültür” misyonuyla, İstanbul’un kültürüne sahip çıkar.
Hattat Mustafa Cemil Efe Sanat Merkezi Açıldı!
12
Mustafa Cemil Efe’nin birçok devlet başkanı, bakan, milletvekili ve koleksiyonerde eserleri bulunmaktadır. Amerika Birleşik Devletleri Beyaz Saray koleksiyonunda eseri yer alan ilk hat sanatkârıdır.Üsküdar’da bulu-
nan atölyesinde hem yeni sanatkârlar yetiştirmekte hem de çalışmalarını “3. Katta Sanat” sloganıyla galeride sergilemektedir ve tüm sanatseverler davetlidir.
İstanbul Modern Sanat Müzesi, Türkiye’nin sanatsal yaratıcılığını kitlelere ulaştırmak ve kültürel kimliğini uluslararası sanat ortamıyla paylaşmak amacıyla disiplinlerarası etkinliklere ev sahipliği yapan bir müzedir.Modern ve çağdaş sanat alanlarındaki üretimleri uluslararası bir yönelimle koleksiyonunda toplar, korur, belgeler ve sergileyerek sanatseverlerin erişimine sunar. AICA TÜRKİYE İŞBİRLİĞİYLE SANAT TARİHİ SEMİNERLERİ Alanlarında uzman sanat tarihçileriyle yürütülen Sanat Tarihi Seminerleri katılımcılarına, sanat tarihine giriş yapma, tarihsel bağlamlar oluşturma ve sanatta yeni okuma biçimleri geliştirme olanağı sunuyor
MODERN VE ÇAĞDAŞ SANAT TARİHİ SEMİNERLERİ Gündüz Programı: Etkinlik Süresi: 10 Hafta 25 Ekim – 27 Aralık 2016 Salı günleri, 10.30 – 12.30 Akşam Programı: Etkinlik Süresi: 10 Hafta 19 Ekim – 21 Aralık 2016 Çarşamba günleri, 19.30 – 21.30Utemped quas esequae. Ovitiae ex explaut ut ommolorum rernat porest atur, nobitate nimiligenis rem endiate moluptates
MEDENİYETLER İTTİFAKI İSTANBUL KONFERANSLARI ‘’Küresel Tehdit ve İslâm Medeniyeti’’ / Prof. Dr. Mehmet Aydın, Prof. Dr. Bekir Karlığa, Prof. Dr. Ziauddin Sardar 16.12.2016 - 19.00 Bağlarbaşı Kongre ve Kültür Merkezi
Lara Fabian, hayranlarının yoğun ilgisi üzerine İstanbul konser sayısını iki güne çıkardı. İstanbul’da 8 Aralık ve 9 Aralık gecesi ardı ardına sahne alacak olan Lara Fabian, İstanbul konseri için sürprizleri ile geliyor. İstanbul sahnesi için özel olarak hazırlanan Lara Fabian’ın 8- 9 Aralık İstanbul konseri için gerçekleştireceği sahne şovu merakla bekleniyor. Zorlu Performans Sanatları Merkezi 08 Aralık - 09 Aralık İstanbul Biletler Biletix’te Istanbul ART News. Aylık bir gazete olarak sıfır sayısıyla yayın hayatına başlayan Istanbul Art News, günümüz sanatına dair tüm dinamiklere bünyesinde yer vermeyi amaçlıyor. Türkiye’nin en önemli galerilerinden biri olan Galerist’i kurduktan sonra, halen yayın hayatına devam eden Art Unlimited dergisine imza atan Murat Pilevneli ismini Istanbul Art News’ta da görüyoruz. Pilevneli’nin sahibi olduğu gazete, sanat haberlerine, özel röportajlara, dosyalara, piyasaya dair bilgilere kısacası sanat denildiğinde akla gelen hemen her şeye yer verme iddiasını taşıyor
13
İstanbul’a Katılan Yeni Eserler
Çamlıca Camii, Çamlıca, Üsküdar’da yapılmaya başlanan Türkiye tarihinin en büyük camii yapım projesi olarak bilinen, yapımına 29 Mart 2013 yılında hafriyat çalışması yapılarak başlanan, tamamlandığında 37,500[1] kişilik kapasiteli 10 bini kapalı, 5 bini avludan oluşmak üzere 15 bin metrekarelik alana yapılması planlanan camii ve alt projeleridir. Yavuz Sultan Selim Köprüsü ya da Üçüncü Boğaz Köprüsü, İstanbul
14
Boğazı’nın Karadeniz’e bakan kuzey tarafında inşa edilen köprü. İsmi dokuzuncu Osmanlı padişahı ve ilk Osmanlı halifesi I. Selim’e ithafen verilmiştir. Köprü güzergâhı, Avrupa Yakası’nda Sarıyer’in Garipçe mahallesi ile Anadolu Yakasında Beykoz’un Poyrazköy semtinde yer almaktadır. Cumhuriyet tarihinin en büyük ve stratejik projesi İlk etabının 2018 yılının şubat ayında açılması planla-
nan havalimanına günde 2 bin uçak iniş-kalkış yapabilecek. Dünyanın farklı noktalarında 350’den fazla destinasyona uçuşun gerçekleştirileceği havalimanı böylece dünyanın en büyük hublarından biri olacak. Havalimanı, 250 hava yolu şirketine hizmet verecek.
Çamlıca Tepesi’ndeki önemli projelerden biri olan Küçük Çamlıca Tv ve Radyo Kulesi inşaatında çalışmalar devam ediyor. Proje hakkında güncel bilgileri Sarıdağlar İnşaat Proje Müdürü Özgen Bölük anlattı. Kazı işlemi tamamlandığını söyleyen Bölük, “İlk temel atıldı. Beton için C-60 sınıfı denen en kaliteli ve dayanıklı malzeme kullanılıyor. Kazı işleminde yaklaşık 100 metreküp toprak çıkarılarak zeminden 30 metre aşağı inildi. Bu
alanda 4 kat bodrum olarak kullanılacak. Bodrum katlar kütüphane, sergi alanları gibi sosyal ve kültürel faaliyetler için değerlendirilecek. Kule ile birlikte çevrede geniş çaplı peyzaj çalışması da yapılacak” ifadelerinde bulundu.
İçinden İstanbul Geçen Kitaplar
İstanbul’un 100 Köşkü Ve Konağı Haremiyle, selamlığıyla, ahırları ve arabalıklarıyla, bahçesiyle, havuzuyla, hamamıyla ve müştemilâtıyla sanki bir saray yavrusunu andıran köşk ve konaklar, zarif görünümleriyle İstanbul vitrinini süsleyen birer biblo gibidirler. Osmanlılar evlerine hane derlerdi. Ev biraz büyükse malikâne. Eğer malikânelerde birkaç nesil birden kalıyorsa bunlara da konak denirdi. Köşk ise, istisnaları olmakla birlikte umumiyetle bahar ve yaz mevsimlerinde kullanılan mekânlardı. Padişah ve hanedan mensuplarının kullandıkları mekânlarda köşkün karşılığı kasır, konağın karşılığı saraydı. Bu kitapta, İstanbul’un köşklerinden ve konaklarından 100 tanesi seçilip, nasıl birbirinden farklı güzellikte olduklarının ve şehrin vitrinini nasıl güzel gösterdiklerinin yanı sıra, içerisinde yaşayanlardan da bahsederek bir dönemin elit yaşantısından küçük bir kesit sunmaya çalışılmıştır.
İstanbul’un 100 rotası “Kenti adım adım nasıl gezmeliyiz, gezi rotalarımız nasıl oluşabilir?” sorularına cevap niteliğinde hazırlanan kitap dünyaca ünlü fotoğraf sanatçısı Gültekin Çizgen tarafından kaleme alındı. İstanbul’un 100 Rotası, gerek çevresi, gerek nüfusu gerekse kültürel yapısıyla her an genişleyen ve değişen kent için rehber niteliğinden çok okuyucuya belli bir zaman dilimi içinde kentin nerelerinin, nasıl gezileceğine dair teklif sunuyor. Görselleri için usta bir fotoğrafçı ekibiyle çalışılan eserde Engin Güneysu, Işık Kaya, Bahar Kaleli ve Hamdi Karaden-
iz’in de fotoğrafları bulunuyor. Hepsi yeni çekim olan fotoğraflar üzerinden adım adım İstanbul’u gezmek mümkün. Kitap, zamana göre rotalar, uzak İstanbul rotaları, yedi tepe rotası, kültür sanat rotaları, özel rotalar geleneksel çarşılar ve yiyecek içecek rotaları olmak üzere altı bölümden oluşuyor. İstanbul’un 100 Rotası, bir günlük, üç günlük, haftalık rotaların yanı sıra, Haliç, Adalar ve uzak İstanbul, yedi tepe, kültür ve sanat, İstanbul’un renkleri ile İstanbul’un özel rotalarını sunuyor.
İstanbul’un 100 Görülecek ve Yaşanacak Yeri
Şehrin dilini anlamaya, sırrını öğrenmeye bizi yaklaştıracak İstanbul’un 100 Görülecek Yaşanacak Yeri rehber kitap olma özelliği taşıyor. Özel olarak çekilmiş 200’den fazla fotoğrafla desteklenen kitap, “Görülecek Yerler” ve “Yaşanacak Yerler” olarak iki bölüm halinde hazırlanmıştır. Aralarında Topkapı Sarayı, Beylerbeyi Sarayı, Bozdoğan Kemeri, Kariye Müzesi, Tekfur Sarayı, Kılıç Ali Paşa Camii, Nusretiye Camii ve Neve Şalom Sinagogu’nda yer aldığı pek çok tarihsel yapı, “Görülecek Yerler” başlığı altında toplanmıştır.
15
arka kapak
16