Bilim ve Diyet - SAYI 2

Page 1

Bilim ve Diyet Beslenme ve Sağlık Dergisi

sayı

02 temmuz 2020

Röportaj: Mücahit Muslu Hindistan Cevizi Yağı - Tereyağı

Nutrigenetik ve Obezite

Erkeklerde İnfertilite

Duygusal Yeme

Etiket Okuma Antiinflamatuar Beslenme

Gıda Katkı Maddeleri Çocukluk Çağı Obezitesi

Tereyağı Kalbe Zararlı Mı? Gestasyonel Diyabette Tıbbi Beslenme Tedavisi

Mikro Besin Ögeleri ve Spor Performansı

Disfaji ve Beslenme Tedavisi

Gece Yeme Sendromu


Bilim ve Diyet

B l m ve D yet / Beslenme ve Sağlık Derg s / Temmuz-Ağustos-Eylül 2020

Editör Zeyneb YILDIRIM y ld r mzeyneb@gma l.com Yazarlar Aslıhan KOÇ Ayşe OKUR Burcu ÜNAL Büşra ÖZKANOĞLU Ebrunur YILMAZ Elif YILDIZ Emine Merve TURGUT Esra TOPAY Fazilet KURT Feyza YILDIRIM Gamze ALTINTAŞ Kübra Feray ÖZTÜRKAN Kübra KÜÇÜKÇERÇİ Kübra ZEYDANLI Rabia Betül KARAHAN Zeyneb YILDIRIM Tasarım Zeyneb YILDIRIM Feyza YILDIRIM Kübra KÜÇÜKÇERÇİ Kapak Resmi Zeyneb YILDIRIM

b l m.ve.d yet@gma l.com nstagram/b l mved yetderg s nstagram/b l mved yet nstagram/b l mved yetkayser facebook/b l mved yett

Yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir. © Her hakkı saklıdır.

Editörden İlk sayımıza öyle güzel dönüşlerde bulundunuz ki bir kez daha "İyi ki bu güzel adımı atmışız." dedik ve ikinci sayımızla karşınızdayız. Yine bilimsel ve güncel bilgilerle dolu "Bilim ve Diyet" çizgisinde bir sayımızı daha sizlere sunmanın, mesleğimize katkı sağlamanın mutluluğunu yaşıyoruz. Sağlık haberleri köşemizde yeni bir cihazın da piyasada tanıtılması ile "Diyetisyenlerin yerini alabilir mi?" söylemleri çıkınca sağlık alanındaki teknolojik gelişmeleri pozitif ve negatif yönleri ile sizler için inceledik. Röportaj köşemizde çok keyifli bir yazı, bakış açısıyla ufkumuzu genişleten bir diyetisyen var, Mücahit Muslu. İkinci sayımızdan itibaren "Gıda Katkı Maddeleri"ni ele alalım dedik ve bu sayımızda onları tanıttık, diğer sayılarımızda da etkilerini inceleyeceğiz. Gıda katkı maddesi demişken "Etiket Okuma"ya değinmeden olmazdı onu da ele aldık. Makale başlıklarımızda en güncel konular var; "Nutrigenetik ve Obezite", çağımızın sorunu "Erkeklerde İnfertilite", "Gestasyonel Diyabette Tıbbi Beslenme Tedavisi", "Disfaji ve Beslenme Tedavisi" ve "Gece Yeme Sendromu" yazılarını derledik. Tarifler köşemizde özellikle yaz aylarında çok ihtiyacımız olan birbirinden lezzetli tarifler var. Yöreselcilik kazanacak, dedik ve tariflerimizden birini yöresel lezzetlerimizden seçtik, içeriklerini inceledik. Beslenme ve psikoloji arasında çok kuvvetli bir ilişki var, bakış açımızı genişletmek için dergimizde Psikoloğun Köşesi bölümüne yer veriyoruz ve bu sayımızda "Duygusal Yeme" başlığı ele alınıyor. Yine tabii ki sizler için seçtiğimiz bir kitap ve belgeseli de inceledik. Doğru Bilinen Yanlışlar köşemizde "Tereyağı Kalbe Zararlı Mı?" yer alırken, cevabı diğer başlıklarımız ile birlikte birkaç sayfa ileride. Bilim ve Diyet olarak bizi destekleyen herkese teşekkür eder, keyifli okumalar dileriz. Bir sonraki sayımızda görüşmek dileğiyle... Dyt. Zeyneb YILDIRIM


07

RÖPORTAJ: MÜCAHİT MUSLU

12

GIDA KATKI MADDELERİ

15

MAKALE: NUTRİGENETİK VE OBEZİTE

18

YÖRESEL LEZZETLER: YEŞİL MERCİMEKLİ BULGUR PİLAVI

19

DOĞRU BİLİNEN YANLIŞLAR: TEREYAĞI KALBE ZARARLI MI?

21

SAĞLIKTA ÖNEMLİ GÜN VE HAFTALAR

23

MAKALE: ERKEKLERDE İNFERTİLİTE

26

ANTİİNFLAMATUAR BESLENME

29

MAKALE: GESTASYONEL DİYABETTE TIBBİ BESLENME TEDAVİSİ

33

DONDURMA TARİFLERİ

35

HİNDİSTAN CEVİZİ YAĞI - TEREYAĞI

37

KİTAP İNCELEME: YARIN DİYETE BAŞLIYORUM

39

MAKALE: DİSFAJİ VE BESLENME TEDAVİSİ

42

MUCİZE BESİNLER: KARPUZ

43

ETİKET OKUMA

46

FİLM/BELGESEL İNCELEME: FORKS OVER KNIVES

47

PSİKOLOĞUN KÖŞESİ: DUYGUSAL YEME

49

MAKALE: GECE YEME SENDROMU

51

MİKRO BESİN ÖGELERİ VE SPOR PERFORMANSI

53

ÇOCUKLUK ÇAĞI OBEZİTESİNE GENEL BAKIŞ

B l m ve D yet / Beslenme ve Sağlık Derg s / Temmuz-Ağustos-Eylül 2020

SAĞLIK HABERLERİ

içindekiler

05


Çizim: Dyt. Zeyneb YILDIRIM

Bilim ve Diyet - 03


Bilim ve Diyet Sözlüğü

Disfaji Yutma, yiyecek ve içeceklerin ağız boşluğu, yutak ve yemek borusu yoluyla mideye uygun hız ve oranda iletilmesidir. Bu iletim sırasında meydana gelen bozukluklara disfaji (yutma bozukluğu) denir.

Gıda Katkı Maddesi

Tek başına gıda olarak tüketilmeyen, besleyici değeri olan veya olmayan, üretim, işleme gibi aşamalarda koruma, stabilize etme gibi teknolojik amaçlarla gıdaya ilave edilen, doğrudan ya da dolaylı olarak o gıdanın bileşeni haline gelen maddelerdir.

Bilim ve Diyet - 04


Sağlık Haberleri

Sağlıkta Teknolojik Gelişmeler Dyt. Gamze Altıntaş

Lumen Lumen metabolizmayı doğru şekilde ölçmek iddiasıyla üretilmiş ilk elde taşınabilir cihazdır. Cihaz, iki Ironman koşucusu ve fizyoloji alanında doktora yapan ikiz kız kardeşler Merav ve Michal’in fikri olarak ortaya çıkmıştır. Nasıl Çalışır? Cihazın sisteminin, metabolik hız ölçümünde altın standart olan indirekt kalorimetre yöntemine benzer şekilde, solunum değişim oranına (RER) dayandığı söylenmektedir. RER, canlı bir organizma ve çevredeki atmosfer arasındaki gaz alışverişinin ölçülmesidir. Bu cihazda, kullanılan gazın konsantrasyonunu belirlemek için CO

sensörü ve akış ölçer kullanılmaktadır. Bu bilgilerle, vücudun belirli bir zamanda metabolize etmek için kullandığı yakıtın türünü ve verimliliğini tahmin ettiği söylenmektedir. Cihazı kullanırken, cihazdan sabit miktarda hava solunması istenir. Kullanıcıdan 10 saniye boyunca nefesini tutması ve tam olarak nefes alması istenir. Sonuçta bir kişinin solunan nefesinde nispeten yüksek miktarda CO göstergesi

olarak

değerlendirmektedir.

Nispeten

düşük

gösterilirse, cihaz bunu karbonhidratları yaktığının bir ise,

bunu

da

şu

anda

yağları

kullandıkları

şeklinde

değerlendirmektedir. Lumen, kendi cihazlarının altın standarta göre doğru bir ölçüm yaptığını, kendi yaptıkları hakemsiz

iki

çalışmada

ispatladıklarını

ve

bunu

daha

kısa

sürede

ve

az

maliyetli

şekilde

ölçtüklerini

iddia

etmektedir. Mobil Uygulama Özellikleri Lumen’in bu cihazla birlikte “Cep boyutunda bir beslenme uzmanı” iddiasıyla geliştirilmiş

bir

uygulaması

“kişiselleştirilmiş”

beslenme,

mevcuttur. uyku

ve

Bu

uygulamada

egzersiz

önerileri

ölçüme

göre

bulunmaktadır.

Uygulamada her bir makro besin ögesi için ne kadar alınması gerektiğini gösteren bir döküm ve yemek tarifi önerileri de vardır. Lumen, metabolizmayı yağ kullanmaya doğru kaydırmak için genellikle düşük karbonhidratlı bir diyet önerdiğini söylemektedir. Ve bazen de “aralıklı açlık günü” uygulatmaktadır. Bunun

yanında

ek

ücrete

tabi

olarak,

Lumen

kişilere

gerçek

beslenme

uzmanlarıyla görüşme de sağlayabilmektedir. Egzersiz Lumen, egzersizden önce de bir ölçüm yapılmasını istemekte böylece egzersiz sırasında kullanılacak yeterli yakıt olup olmadığına bakarak kişilere bir öğün tüketip tüketmemesiyle ilgili öneride bulunmaktadır. Aynı zamanda egzersizden sonra da vücutta nasıl bir değişiklik olduğunu bildirmektedir. Bu özelliğinden ötürü cihaz, özellikle koşucuların dikkatini çekmektedir. Diyetisyenin Yerini Alabilir mi? Cihaz

iddia

edildiği

gibi

metabolizma

hakkında

altın

standarta

yakın

derecede

doğru

bilgi

veriyorsa

kolay

kullanılabilir ve taşınabilir olması açısından avantaj sağlayabilir. Ancak unutulmamalıdır ki, diyet yazmak kişinin hastalık/sağlık durumu, kan bulguları, antropometrik ölçümleri, yaşı, beslenme tercihleri, ekonomik durumu, psikolojisi,

dini

inançları

gibi

birçok

faktörü

kapsayan

karmaşık

bir

süreçtir.

Sadece

kişinin

CO

kullanma

durumuna göre belirlenebilecek basit bir olay değildir. Yine kişilerde vücudun yağ kullanımını arttırmak için ketojenik diyete eğilim gösterme gibi yanlış bir anlaşılmaya sebebiyet verebilir. Bu sebeple cihaz kullanılacaksa mutlaka bir diyetisyen kontrolünde olmalıdır. Ayrıca cihaz çalışmalarında her yaş grubu ve hastalık durumunun dikkate alınmadığı ve çalışmaların şirketin kendisine ait olduğu da akıldan çıkarılmamalıdır.

Bilim ve Diyet - 05


SEPTEMBER 2020, ISSUE 1

THE VOİCE

Adımsayarlar Adımlar insan hareketinin temel bir birimidir. Aynı zamanda kolay ve doğru şekilde ölçülmesi mümkün olan bir değerdir. Bu nedenle fiziksel aktiviteyi ölçmek için tercih edilmektedir. <5000 adım hareketsiz yaşam tarzı, >12.500 adım ise çok aktif yaşam tarzı olarak kabul edilmektedir. Çalışmalar günlük adım sayısının beden kitle indeksi (BKİ), hipertansiyon ve diyabet ile ters orantılı olduğunu göstermiştir.

Yapılan çalışmalarda fiziksel

aktivite müdahalelerinde adımsayar kullanmanın davranış değişikliğini kolaylaştırdığı söylenmektedir. Kişilerde motivasyona sebep olarak aktivite düzeylerini yaklaşık 2500 adım arttırabilmektedir. Adımsayarlar bel, cep, bilek, uyluk, ayak bileği ve ayağa takılabilenler olmak üzere ayrılmaktadır. Adımları doğru bir şekilde ölçmek için ideal yerin ayak bileği veya ayak olduğu düşünülmektedir. Adımsayarların en büyük hatası yavaş yürüyen ya da obez bireylerde adımların eksik sayılmasıdır. Çoğu cihaz 26,8 m/dk (1mph) hızındaki adımların sadece %50-75'ini kaydedebilmektedir. Düşük hızdaki adımları doğru kaydedebilen cihazların ise maliyetleri yüksektir. Daha ucuz olan ve yaylı adım sayaçlarındaki hata ise adımların iki

kez

sayılmasıdır.

cihazlarda

yaygındır,

Bu

sorun

günlük

özellikle

aktiviteler

bileklik ya

da

şeklindeki konuşurken

meydana gelen bilek hareketleri fazladan adım sayılmasına sebep olmaktadır.

Bunu

engellemek

için

cihazın

daha

az

kullanılan

bileğe takılması önerilmektedir. Adım sayaçları henüz klinik uygulamada yaygın hale gelmemiştir, ancak gelecekte adım/gün önemli sağlık bilgilerini ileten hayati bir işaret

olarak

kabul

edilebilir

ve

giyilebilir

tıbbi

cihazlar,

bazı

hastalıkların tedavisi için standartlara entegre edilebilir.

Davranış Değişikliğinde Mobil Sağlık Uygulamaları Akıllı

telefona

erişimin

artmasıyla

birlikte

“uygulama”

kullanımı

da

artış

göstermiştir.

Peki,

bu

sağlık

uygulamaları davranış değişikliği sağlamada etkili midir? Aslında sağlık teknolojisi alanı giderek gelişmekte, buna rağmen etkinliğinin ölçülmesiyle ilgili yapılan çalışmalar sınırlı kalmaktadır. Sigara bırakma, egzersiz, obezite, diyabet, etiket okuma, motivasyon sağlama, ilaç kullanımı, kadın sağlığı, baş ağrısı hatta EKG ölçümü gibi birçok alanda

uygulamalar

mevcuttur.

Çalışmalara

göre,

sağlık

uygulaması

kullanımı

ya

da

kısa

mesaj

müdahalesi

davranış değişikliğinde etkili gibi görünmektedir. Çok bileşenli müdahalelerle birlikte kullanıldığında, tek başına kullanıma kıyasla bu etki daha da artmaktadır. Sağlık uygulamalarının erişimi kolaydır, ucuzdur, herkes tarafından kullanılabilir. Bu sebeple de kronik hastalıkların önlenmesi veya tedavisi, sağlığın geliştirilmesinde etkin rol alabileceği düşünülmektedir. Fakat yapılan çalışmalara göre bu uygulamaların çoğunda bilgilerin kanıta dayalı olmaması, güvenilirlik, sağlık profesyonelleri görüşüne dayanmama, ABD Gıda ve İlaç İdaresi (FDA) onaylı olmaması, kullanımının zorluğu, yanlış anlaşılabilir olması gibi sorunlar mevcuttur. Bu teknolojinin kişilerin yararına kullanılabilmesi için hedef grupları, psikososyal, sosyo-demografik faktörleri de göz önüne alarak müdahalelerin optimum süresi ve yoğunluğunu belirleyen çalışmalar yapılmalıdır. Aynı zamanda bilgi kirliliğinin önlenmesi için sağlık profesyonellerinin bu alanda da etkin olması gerektiği unutulmamalıdır.

KAYNAKLAR: 1- Erişim adresi: www.lumen.me Erişim tarihi: 08.06.2020 2 -Lorenz KA, Yeshurun S, Aziz R, Delatorre JO et al. Validity of the Lumen® hand-held metabolic device to measure fuel utilization in healthy young adults, 2020 3- Mor MT, Mor M. A Novel Approach Identifying Changes in Metabolic Fuel Usage by the Lumen Device, 2020 4- Bassett DR, Toth LP, LaMunion SR, Crouter SE. Step Counting: A Review of Measurement Considerations and Health-Related Applications, Sports Med (2017) 47:1303–1315. 5- Redfern J. Smart health and innovation: facilitating health-related behaviour change, Proceedings of the Nutrition Society (2017), 76, 328–332. 6- Schoeppe S, Alley S, Lippevelde WV, Bray NA et al. Efficacy of interventions that use apps to improve diet, physical activity and sedentary behaviour: a systematic review, International Journal of Behavioral Nutrition and Physical Activity (2016) 13:127.

Bilim ve Diyet - 06


Röportaj

Çok Yönlü B r D yet syen MÜCAHİT MUSLU

Röportaj: Dyt. Feyza YILDIRIM, Dyt. Kübra ZEYDANLI

İstanbul Arel Üniversitesi'nde Araştırma Görevlisi ve Yeşilay kurumsal beslenme danışmanı Uzman Diyetisyen Mücahit MUSLU ile yaptığı çalışmalar ve araştırmalar üzerine bir konuşma gerçekleştirdik.

Sizi çok yönlü araştırmaları olan bir diyetisyen olarak biliyoruz. Bize biraz kendinizden, çalışmalarınızdan bahsedebilir misiniz? Merhaba, öncelikle bu röportajı bana ayırdığınız için teşekkür ederim. Ben Mücahit MUSLU, uzman diyetisyenim. Eğitimime 2010 yılında Marmara Üniversitesi Makine Bölümü’nde başladım. İngilizce bir bölüm olduğu için bir yıl hazırlık ve bir yıl da bölüm okuduktan sonra bu mesleğin bana uygun olmadığını düşünerek bıraktım. 2012 yılında Marmara Üniversitesi Beslenme ve Diyetetik Bölümü’ne yeniden başladım. Öğrencilik hayatım kulüpler ile çok aktif bir şekilde geçti. Üniversite 2. sınıfta Beslenme ve Diyetetik Kulübü başkanlığını üstlendim. Daha sonra Yeşilay ile tanışıp Marmara Genç Yeşilay Kulübü’nü kurdum. Yeşilay ile tanışmam bana çok şey kazandırdı.

Bilim ve Diyet - 07


Yeşilay Genel Merkez’de Genç

antropolojisi ve arkeolojisi

%95’e kadar hayvansal kaynak

Yeşilay Etkinlik Komisyonu

çalışıyorum. Dört yıldır okuma ve

tüketebilir. Japonya Okinawa

Başkanlığı ve Yönetim Kurulu

gezme ile edindiğim bilgileri şu

yerlileri ise vejetaryendir. İki

Başkan Yardımcılığı görevlerini

an kitaplaştırıyorum. İstanbul’da

toplumda kalp hastalıklarını

üstlendim. Bu süreçte ülkenin

bu alanda geziler ve eğitimler

neredeyse bilmez. Şimdi kalp

birçok yerinde yüze yakın Genç

düzenlemeye devam ediyorum.

hastalıkları ve beslenme için ne

Yeşilay kulübü kuruldu. Benim

Şu an Arel, Çapa, dernekler ve

diyeceğiz? Şunu diyebiliriz

de çok geniş bir tanıdık kitlem

özel hayatım ile yaşama devam

binlerce yıldır yaşadığınız

oluştu. Aynı zamanda ulusal ve

ediyorum.

coğrafya, iklim, ülkenizde yetişen ürünler, yediğiniz yemekler,

uluslararası birçok projeyi yazıp yönetebildim. Tüm üniversite

Beslenmenin tarihsel ve

yaşam standartlarınız, dininiz

hayatım boyunca fabrikalardan

kültürel değişimleriyle

gibi birçok faktör beslenmenizi

özel derslere kadar birçok alanda

ilgileniyorsunuz. Bu bağlamda

etkiler. Hepsini değerlendirdikten

çalıştım. Kendi ekonomik

öğrendiğimde çok etkilenmiştim

sonra ancak öneride bulunabiliriz.

kazancım ile eğitimime

dediğiniz bir bilgiyi bizimle

Söylediklerimiz hiçbir zaman

devam ettim. Mezun olduktan

paylaşır mısınız?

mutlak doğru olamaz. Çünkü

sonra İstanbul Tıp Fakültesi

Aslında beslenmeye sadece

daha o kadar çok şey bilmiyoruz

Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları

fizyolojik bir süreç olarak

ki neredeyse hiçbir şeyi… Bizim

A.B.D. Beslenme Programı’nda

bakıyordum. Daha doğrusu bize

için en doğrusu Akdeniz usülü

yüksek lisansa kabul aldım. Hem

öyle öğretildi ama okumaya

beslenmedir. O bile ille de olacak

klinik hem teorik çok yoğun bir

başlayınca bakış açım çok değişti.

diye kaide yok. Doğu mutfağı

eğitime başladım. Daha sonra

O kadar çok şaşırdım ki ne

ile gayet sağlıklı yaşayanlar da

İstanbul Arel Üniversitesinde

söylesem bilemedim. Trende

mevcut. Artık batı tarzı diyet

Araştırma Görevlisi olarak işe

kitap okurken ‘yuh’ diye

arttığı ve toksik öğeler her yerde

başladım. Hem çalışıp hem de

bağırdığımı bilirim. Öğrenmenin

olduğu için ben Akdeniz Diyeti

çok yoğun bir şekilde okumak

zevkini çok geç fark etmiş gibi

derim.

beni bayağı yordu diyebilirim. Bu

hissediyorum. Basit bir örnek,

süreçte Yeşilay, Genç Rota ve

Sümer taş tabletleri beni çok

Gelecekte beslenmemizde ne

Geleceğin Bilimi gibi sivil

etkiledi. İçinde beslenmeyle ilgili

gibi değişikliklerin olacağı ön

toplum örgütlerinde

çok güzel atasözleri var.

görülüyor? Sizin bu

çalışmalarıma devam ettim. 2019

Günümüzden 5000 yıl önce

konulardaki görüşlerinizi

yılında ilk defa Yeşilay Kurumsal

beslenmenin önemini aktarıyor.

öğrenebilir miyiz?

Beslenme Danışmanlığı

Anlatmayacağım, isteyen

Beni eleştiren bazı

sürecini başlattık. Bu Yeşilay’da

okuyabilir.

meslektaşlarım "Sürekli tarihsel konuları çalışıyorsun günümüze

bir ilkti. Benim için de çok heyecanlı bir süreç oldu. Bu

İnsan fizyolojisine en uygun

ne faydası var?" gibi eleştirilerde

süreçte birçok stajyer öğrenci

beslenme şekli sizce nedir? Bize

bulunuyorlar.

kabul ederek bu alanı tanıtmak

düşüncenizin nedenlerini kısaca

için çalıştım. 2019 yılında yüksek

anlatabilir misiniz?

lisansım bitti ve hemen aynı

Dünyada yaklaşık 7,2 milyar

bölümde doktora kaydımı

farklı insan fizyolojisi vardır.

gerçekleştirdim. Gebze’de oturup

Kısaca hiçbiri aynı değil. Bu

Cevizlibağ’da çalışınca günde 4,5

nedenle genel beslenme önerileri

saat yol gidiyorum. Böylece çok

verebilsek de muhteşeme

fazla okumaya vaktim oluyor.

ulaşamayız. Bir örnek vereyim.

Hobi olarak beslenme

Eskimolar zamanı geldiğinde

Bilim ve Diyet - 08

SÜMER TAŞ TABLETLERİ BENİ ÇOK ETKİLEDİ. İÇİNDE BESLENMEYLE İLGİLİ ÇOK GÜZEL ATASÖZLERİ VAR. GÜNÜMÜZDEN 5000 YIL ÖNCE BESLENMENİN ÖNEMİNİ AKTARIYOR.


Canım bunu çalışmak istiyor ve

Bir örnek vereyim. Zeytinyağı

çalışıyorum. Lakin her eleştiriyi

muhteşem bir besin, öneriyoruz.

de değerlendiririm. Bu nedenle şu

Lakin ona dünyanın en muhteşem

an "Sürdürülebilir Beslenme"

besini gibi yaklaşanlara soralım

çalışıyorum. Yani "Artık gelecek

‘Kırgızistan’daki insan hiç zeytin

de çalışıyorum." diyebiliyorum.

gördü mü?’. Et yemeyelim diyene

İklim gitgide kötüleşiyor.

soralım ‘Sizce tüm insanları otla

Kaynaklar azalıyor. Su sıkıntısı

besleyecek tarım alanı var mı?’.

çoğu yerde var. Nüfus sürekli

Çok yönlü düşünme ve dünyayı

artıyor. 2050'de 9 milyarı

takip etme özelliği olmayan bu

geçecek. Bu nedenle bu kadar

insanlar uçları yaşasın biz

insanı besleyecek ama şu anki

işimizi yapalım. Yalnız yapmak

Avrupa, Asya hatta Amerika

kaynakları azaltmayacak ve

için çok iyi bilmek lazım ya

mutfağından bile etkilenmiş.

çevreye zarar vermeyecek bir

gerçekten bildiğinizde konuşun

Örneğin Hindistan üzerinden

yöntem aranıyor. İnsanlığın daha

ya da susun.

(nararanga) İran’a (nar-ı renç)

ÇOK OKUMALI, DÜŞÜNMELİ VE YAZMALIYIZ. ÖĞRENDİKLERİMİZİ MESLEKTAŞLARIMIZLA PAYLAŞMALIYIZ. SÜREKLİ YENİ BİLGİLERİ TARTIŞMALI VE BİLGİYİ HALKA İNDİRMELİYİZ. YAPTIĞIMIZ İŞLERDE KANUNLARA VE BİLİMSEL ETİĞE UYMALIYIZ.

oradan Anadolu’ya (narenciye)

tam sömürmeye başlamadığı okyanuslardaki yosunlar ve

Farklı ülke mutfakları

giren asıl vatanı Çin olan

biyokütlesi insanlardan yüksek

hakkında güzel

turunçgiller ya da Karadeniz çayı

olan böcekler bence geleceğin

araştırmalarınız var. Türk

denilen (camellia sinensis) Çin

kaynakları. Bunları illa kızartıp

mutfak kültürünün diğer

kamelyası veya Farsça kökenli

yemek gerekmiyor. Özellikle bu

mutfak kültürleri ile

çorba (şor: tuzlu, ba: aş,yemek).

ürünlerden elde edilecek tozlar

karşılaştırıldığında ne gibi

Örnek vermeye devam etsem

(protein tozu gibi) geniş alanlarda

avantajları ve dezavantajları

günlerce sürer. Bu kadar geniş

kullanılacak diye düşünüyorum.

vardır?

mutfakta avantaj dezavantaj

Dünyada zaten 2 milyar insan

Türk mutfağını anlatmak için

arayamayacağım. Bizim dünyaca

böcek yiyor, yosunlar da birçok

Türk tarihi bilmek lazım.

ünlü şerbetli tatlıları veya ot

ülkede kullanılıyor. Sizce

Dünyanın neredeyse yarısına

yemeklerimizi tercih etmenize

ülkemizde bu kaynaklar az mı?

yayılmış, güçlü ülkeler kurmuş,

göre değişir.

ticaret yollarına sahip olmuş, Son zamanlarda bazı uzmanlar

farklı ülkelere yelken açmış,

Tütün endüstrisi ve açlık

süt, buğday, yumurta gibi

halifeliği almış kısaca tarih

arasındaki ilişkiyi kısaca

önemli besinlere savaş açmış

sayfalarında her an olan bir

açıklayabilir misiniz?

durumda, bu konuda siz ne

milletin mutfağı da doğal olarak

Tütünün zararları artık

düşünüyorsunuz?

geniş oluyor. Yabancı

tartışılamaz derecede açık ve

Ben de onlara savaş açtım.

gastronomlar "Osmanlı Mutfak

nettir. Bu nedenle özellikle

Dediğim gibi hiçbir besin

İmparatorluğu" der. Bazen ben

gelişmiş ülkelerde tütün pazarı

muhteşem değil ama hepsine

bile tarifleri okurken şok olurum.

zayıflamaktadır. Endüstri gözünü

ihtiyacımız var. Mevzu ‘o kötü,

Bu nasıl bir fantezi derim.

bu nedenle fakir ülkelere

bu kötü’ demek değil.

Özellikle Osmanlı döneminde

dikmiştir. Özellikle şu an için

Sürdürülebilir bir şekilde yerine

elde edilen zenginlik mutfağı

Afrika kıtası endüstrinin

kaynak önermek. Ekmek yeme, et

dünyanın en büyük mutfağı

hedefindedir. Peki açlık ile ne

yeme, süt içme o zaman ne

haline getirmiş. Ama bu mutfağa

alakası var derseniz. Tütün doğal

yiyecek bu insanlar. Televizyonu

Türk mutfağı demek ne kadar

olarak zehirli olduğu gibi tarımı

açınca tek bir mesaj var

doğru bilemem. Tarih boyunca

sırasında da çok fazla ilaç

"Zıkkımın kökönü yiyin.".

her milletle etkileşimin bir

kullanılmaktadır. Yani tütün

İnsanlara söylenen aynen bu.

ürünüdür bu mutfak. İran, Arap,

tarımı çevreye zarar veren bir

Bilim ve Diyet - 09


tarımdır. Afrika ve Güneydoğu

çalışanıdır. Beslenmenin dışında

şekilde olmalıyız. Mesleğimizin

Asya’da zaten birçok ülke açlık

birçok konuya da hakim

hak ettiği değeri görmesi için çok

ile mücadele etmektedir. Tütün

olmalıdır. Örneğin uyku düzeni

okumalı, düşünmeli ve

tarımının en fazla yapıldığı 10

kötü olan birisi zaten diyetinde

yazmalıyız. Öğrendiklerimizi

ülkeden 5’i açlığın en fazla

başarı sağlayamaz. Aynı şekilde

meslektaşlarımızla paylaşmalıyız.

olduğu ülkelerdendir. Bu

tütün kullanan birisinin de sağlık

Sürekli yeni bilgileri tartışmalı ve

ülkelerde ekilebilir alanlara tütün

algısı hiçbir zaman tam oturmaz.

bilgiyi halka indirmeliyiz.

ekilmesi normal ekilecek

Bu nedenle her zaman

Yaptığımız işlerde kanunlara ve

besinleri iyice azaltarak açlığı

sorgulamalı ve bırakılması için

bilimsel etiğe uymalıyız.

arttırmaktadır. Hatta bu ülkelerde

teşvik edilmelidir. Ben bir

Kendimizi bir kaynaktan değil

birçok orman kesilip tarım için

diyetisyen ve sivil toplum

pek çok kaynaktan beslemeli

arazi açılmaktadır. İnsanlar da

temsilcisi olarak tütünle

olabildiğince çok yönlü

karınlarını doyurabilmek için

mücadelemi ölünceye kadar aktif

olmalıyız. Tüm bunlar yazılır ve

buralarda çalışmak zorunda

bir şekilde sürdüreceğim.

okunurken kolay olan lakin uygulamada zor olan şeyler.

kalmaktadır. Kısaca çevre ve insan hakları katledilmektedir.

Son olarak eklemek istediğiniz

Farkında olmalıyız. Şunu

Alınan her paket sigara dünya

bir şey var mı?

unutmamak gerekir ki

üzerinde birilerinin aç kalması

Mesleğimizi çok sevmemiz

yaptıklarımız ve söylediklerimiz

demektir.

gerekir ama sevgi emek ister.

ismimizin yanındaki ünvanı ve o

Nasıl ki bir anne çocuğunu çok

ünvana sahip kişileri

Tütün ile beslenme arasındaki

sever ama hem gebelik hem

etkilemektedir. Kendi

ilişkide diyetisyenin rolü nedir?

doğum hem de sonrasında birçok

hatalarımızı başkalarının üzerine

Diyetisyen bir halk sağlığı

sıkıntısına katlanır biz de aynı

yüklememeliyiz.

Bilim ve Diyet - 10


PAKETTEN ÇIKANI DAHA AZ, TOPRAKTAN . GELENI DAHA ÇOK YE.

Bilim ve Diyet - 11


GIDA KATKI MADDELERİ Dyt. Büşra ÖZKANOĞLU - Dyt. Esra TOPAY

Gıda Katkı Maddesi Nedir ve Ne İçin Kullanılır? Günümüzde

nüfusun

artması

ile

birlikte

canlıların

besin

ihtiyaçlarının

karşılanması

yönünde

çalışmalar gerekmektedir. Azalan tarım arazilerine oranla besin ihtiyacının karşılanabilmesi için gıdaların daha uzun süre bozulmadan korunması ve üretim maliyetlerinin düşürülmesi dikkate alınmaktadır.

Bu

çalışmaların

büyük

bir

kısmı

gıda

katkı

maddeleri

üzerine

yapılmaktadır.

Tüketime sunulan veya sunulacak olan gıdaların görünüm ve lezzetlerini tüketicinin arzu ettiği duruma getirmek, bozulmalarını önleyerek raf ömrünü uzatmak amacıyla tüketime sunulmadan önce

bilinçli

ve

belirli

bir

amaç

doğrultusunda

gıdalara

ilave

edilen

tek

başına

gıda

olarak

tüketilmeyen, tek başına besleyici değeri olan veya olmayan maddelere Gıda Katkı Maddeleri (GKM) denmektedir.

"E Kodu" Nedir? Bu

katkı

maddelerini

düzenlemek

ve

tüketicileri

bilgilendirmek

için,

her

katkı

maddesine

Avrupa'da onaylanmış tüm katkı maddeleri için kullanılan "E numaraları" adı verilen bir numara verilir. Numaranın başındaki E harfi Avrupa (Europe) kelimesinin ilk harfini simgelemektedir. Yanındaki 3 basamaklı sayı ise gıda katkı maddesinin kimyasal adı yerine kullanılan kodlama sistemidir. Katkı maddesinin; No Adverse Effect Level (NOEL-Hiçbir yan etkinin görülmediği konsantrasyon) ya da Acceptable Daily Intake (ADI- Kabul edilebilir günlük alım) değerlerinin belirlendiğini ve güvenli kullanım koşullarının bilindiğini göstermektedir. E

numaraların

önüne

gelir,

ancak

Avrupa

dışındaki

ülkeler,

katkı

maddesinin

Avrupa'da

onaylanmış olsa da olmasa da yalnızca numarayı kullanabilmektedir. Örneğin, Avrupa'da satılan ürünlere asetik asit E260 olarak yazılır, ancak bazı ülkelerde 260 katkısı olarak bilinir. Ayrıca

katkı

maddelerinden

sadece

aroma

maddelerine

E

kodu

veya

numarası

verilmemiştir.

Çünkü bu grup oldukça geniştir. Türk Gıda Kodeksi’nde izin verilen yaklaşık 340 gıda katkı maddesi bulunurken, aroma verici maddelerin sayısı 1700 civarındadır.

Bilim ve Diyet - 12


Bazı Gıda Katkı Maddelerinin E Kodları

Gıda Katkı Maddesi

E Kodu

Renklendiriciler

E100-E180

Koruyucular

E200-285,E330

Antioksidanlar

E300-E321

Jelleştiriciler

E400-E495

Tatlandırıcılar

E950-E959

Gıda Katkı Maddelerine Dair Diğer Tanımlar NS

(Not

Specified):

ADI

sınırlaması

yoktur.

Kullanımı

en

güvenli

katkılardır.

Teknoloji

gereği

kullanılan miktarlarıyla ADI değeri aşılmamaktadır. QS (Quantum Satis): Katkı maddesinin besine katılacağı maksimum düzey belirtilmemiştir. Kullanımı en güvenli katkılardır. TE (Temporary ADI): Geçici ADI değeri, yapılan araştırma sonuçlarına göre ADI değeri değişebilir. NO (No ADI allocated): ADI değeri saptanmamıştır. GMP

(Good

kullanımı

Manifacturing

GMP

olarak

Practice):

belirtilen

İyi

katkıların,

bir

işleme

teknoloji

tekniğinin gereği

gerektirdiği

kullanılan

miktar.

miktarlarıyla

Besinlerde ADI

aşılmamaktadır. ML (Maximum Level): Katkı maddesinin besine katılmasına izin verilen en yüksek miktardır.

Gıdalara Katılacak Gıda Katkı Maddeleri Miktarlarının Belirlenmesi Gıdaya katılacak katkı maddesinin maksimum miktarının belirlenmesi için: Katkı maddesinin günlük alınabilecek miktarı (ADI (mg / kg) değeri) Gıdanın üretim teknolojisinin gerektirdiği miktar (GMP-İyi İmalat Uygulamaları) Katkı maddesinin kaç besine katılacağı Katkı maddesinin katılacağı besinlerin ortalama günlük tüketim miktarlarının bilinmesi gerekir.

Bilim ve Diyet - 13

değeri


Gıda Katkı Maddelerinin Sınıflandırılması

Tatlandırıcılar

Renklendiriciler

Gıda Katkı Maddeleri

Nem Tutucular

Kıvam Artırıcılar

Antioksidanlar

Aroma Vericiler Emülgatörler

Koruyucular Hacim Artırıcılar

Türk Gıda Kodeksi’ne Göre Gıda Katkı Maddelerinin Kullanımı Resmî Gazete’de 2013 yılında yayınlanan Türk Gıda Kodeksi Gıda Katkı Maddeleri Yönetmeliği hem tüketiciler hem de üreticiler için yol gösterici olacaktır. Yönetmelik kapsamında kullanılabilecek gıda katkı maddeleri, bunların kullanımına izin verilen ve gıda içinde bulunmasına izin verilmeyen katkı maddeleri belirlenmiştir. Katkı maddelerinin kullanılabileceği maksimum miktar (mg/l veya mg/kg) ve quantum satis olarak belirtilmektedir. Ayrıca yönetmelikte kullanılan gıda katkı maddesine dair bir yan etki veya o katkı maddesi kullanımı nedeniyle bazı hastalık grupları için sakıncalı olacak bir bileşen belirtilmişse üreticinin bunu ürün paketinde ibraz etmesi gerekmektedir. Örneğin, polioller ve/veya aspartam ve/veya aspartamasesülfam tuzu içeren bir sofralık tatlandırıcının etiketinde aşağıdaki uyarılar yer alır: Polioller için “aşırı tüketimi laksatif etkiye neden olabilir”, Aspartam/aspartam-asesülfam tuzu için “fenilalanin kaynağı içerir” şeklinde uyarıların ürün paketinde bulunması zorunludur.

KAYNAKLAR: 1- Pandey, R. & Upadhyay, Santosh. (2012). Food Additive. 10.5772/34455 2- Turkiye Klinikleri J Food Hyg Technol-Special Topics 2016;2(2):1-10 3- Türk Gıda Kodeksi Gıda Katkı Maddeleri Yönetmeliği (2013, 30 Haziran). Resmi Gazete (Sayı: 28693) Erişim adresi: https://www.mevzuat.gov.tr/mevzuat?MevzuatNo=18532&MevzuatTur=7&MevzuatTertip=5 4- Yurttagül, M., & Ayaz, A. (2008). Katkı Maddeleri: Yanlışlar ve Doğrular. Hacettepe Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Beslenme ve Diyetetik Bölümü. Birinci Basım. Klasmat Matbaacılık. Ankara. Sağlık Bakanlığı Yayın, (727).

Bilim ve Diyet - 14


NUTRİGENETİK VE OBEZİTE

Dyt. Zeyneb YILDIRIM

Beslenme genomiği, sağlığı

Beslenme genomiği, genetik,

Obeziteye yatkınlık kısmen genetik

etkileyen genom-besin ögesi

beslenme ve çevresel faktörlerin

faktörler tarafından belirlenir,

ilişkilerini inceleyen bir bilim

etkileşimli doğasını ve bu

ancak fenotipik ifade için

dalıdır, nutrigenetik ve

faktörlerin sağlık çıktıları ile nasıl

"obezojenik" bir ortam gereklidir.

nutrigenomik kavramlarını kapsar.

etkileşim kurduğunu ve etkilerini

Bu nedenle, her gün yeni genetik

Nutrigenetik; genetik

açıklayan bir araştırma alanıdır (3).

etki ve nöroendokrin dengesizlik

varyasyonların sağlık ve hastalık

Çoğu karmaşık hastalık gibi obezite

kanıtları ortaya çıkmasına rağmen;

durumlarında besin ögelerinin

de, vücut ağırlığını kontrol eden

biyolojik ve psikososyal faktörlerin

kullanılmasını, besin toleransını ve

fizyolojik sistemde uygun

karmaşık bir biçimde etkileşimde

besin ögesi gereksinmelerini

homeostazın eksikliğinden

bulunduğu bütünsel bir model

inceler. Nutrigenomik ise besin

kaynaklanmaktadır. Obezite,

üzerinde düşünmek gereklidir.

ögelerinin gen evrimini; mutasyon

genetik düzeydeki (örn., Gen

Dolayısıyla, beslenme biliminde

hızını, anne karnındaki genom

transkripsiyonu veya değişmiş

gen ifadesi, obezite riskini ve

yaşamını, programlamayı ve gen

protein fonksiyonu) veya çevresel

gelişimini etkileyen önemli bir

ekpirasyonunu inceler (1,2).

maruziyetteki (örn., Diyet, fiziksel

faktör olan "gen-besin etkileşimi"

Genetik faktörler çevresel sorunlara

aktivite, vb.) düzensizlikten

kavramını oluşturmuştur (5).

biyolojik tepki verebilmekte; yani

kaynaklanabilir (4). Genetik

genetik, beslenme ve çevresel

faktörler obezite için bir başlangıç

Obezitenin Genetik

faktörler etkileşime girmekte ve bu

aşamasına gelmiş olsa da; diyet,

Sınıflandırılması

etkileşimler sağlık üzerinde etkili

egzersiz ve yaşam tarzı sorunun

Vücut ağırlığı açısından uyuşmayan

olabilmektedir.

büyüklüğünü belirler.

nadir monozigotik ikiz çiftlerin

Bilim ve Diyet - 15


edinilen obezitenin etkilerini

Obezite şüphe edilen etiyolojiye

keşfetmek için eşsiz bir fırsat

bağlı olarak alt gruplara ayrılır:

sağlar çünkü bu bireyler sadece

monogenik obezite (gelişimsel

aynı genetik zemini değil aynı

gecikmeler yokluğunda aşırı

zamanda erken yaşam olaylarını

derecede şiddetli obezite),

ve aile ortamını da paylaşır (7).

sendromik obezite (klinik olarak

İkiz çalışmaları, aile ve evlat

obez kişiler zeka geriliği, dismorfik

edinme çalışmalarıyla

özellikler ve organa spesifik

karşılaştırıldığında, bir

gelişimsel anormalliklerle ayırt

başlangıç

popülasyondaki Beden Kitle

edilir) ve poligenik ya da genel

aşamasına gelmiş

İndesksi (BKİ) varyansının %60

nüfusu etkileyen (ancak

ila %90'ının genetik etkilerle

kardiyovasküler hastalık riskinde

açıklanabileceğini ortaya

artış gibi ilişkili sağlık risklerine

koymuştur (8).

sahip olabilen) yaygın obezite (9).

"Genetik faktörler obezite için bir

olsa da; diyet, egzersiz ve yaşam tarzı sorunun büyüklüğünü belirler.”

Çizim: Dyt. Zeyneb YILDIRIM

"İkiz çalışmaları, aile ve evlat edinme

1. Monogenik Obezite

çalışmalarıyla

Etiyolojide tek gen bozukluğuyla

melanokortin yolağı en iyi

gelişen obezitelerdir. Periferdeki

tanımlanmış olanıdır (10). Genel

enerji depo bilgilerinin tokluk

olarak, bu tip obezite ile ilişkili

merkezinin yer aldığı

olan 11 gen tespit edilmiştir (11).

hipotalamusa iletilip gıda

Bugüne kadar, yaklaşık 200

alımının düzenlendiği yolaktaki

insan obezitesi vakası, tek gen

tek gen bozuklukları sonucu

mutasyonu ile ilişkilendirilmiştir

ortaya çıkmaktadır. İlk 1 yaşta

ve bu mutasyonların hepsi 11

ciddi obeziteyle ve eşlik edebilen

genden birinde bulunmuştur. Bu

başka problemler ile (hipotiroidi,

vakalar, kendilerini çocuklukta

adrenal yetmezlik vb.) kendini

gösteren ve çoğunlukla ek

gösterir. Bilinen en sık

davranışsal, gelişimsel ve

monogenik obezite nedeni

endokrin bozukluklarla ilişkili

otozomal dominant geçen MC4R

olan aşırı şiddetli fenotiplerle

mutasyonudur ve leptin

karakterizedirler (12).

Bilim ve Diyet - 16

karşılaştırıldığında, bir popülasyondaki BKİ varyansının %60 ila %90'ının genetik etkilerle açıklanabileceğini ortaya koymuştur.”


KAYNAKLAR 1- Simopoulos AP. Nutrigenetics/ Nutrigenomics. Annu. Rev. Public Health 2010.31:53-68 2- Rimbach G, Minihane AM. Nutrition Society Silver Medal Lecture Nutrigenetics and personalised nutrition: how far have we progressed and are we likely to get there. Proceedings of the Nutrition Society (2009), 68, 162–172. 3- Mazzattı D, Ouderaa F, Brown L. The Future Of Food: Nutrigenomics and Nutrigenetics. AgroFOOD Industry hi-tech 2007; Anno 18 - No. 2 4- Alfredo Martínez J, Enríquez L, MorenoAliaga MJ, Martí A. Genetics of obesity. Public Health Nutr. 2009 Jan;12(1):136. 5- Peña-Romero AC, Navas-Carrillo D, Marín F, Orenes-Piñero E. The future of nutrition: Nutrigenomics and nutrigenetics in obesity and cardiovascular diseases. 2017, Jul 6- Rankinen T, Zuberi A, Chagnon YC, Weisnagel SJ, Argyropoulos G, Walts B at al. The Human Obesity Gene Map: The 2005 Update. OBESITY Vol. 14 No. 4 April 2006;529-644

2. Poligenik Obezite

içinde olduğu bir dizi fiziksel ve

Poligenik obezite, birden fazla

gelişimsel anomalileri ifade eden

genin DNA varyasyonunda bazı

klinik kompleks sendromlardır.

özelliklerin eş zamanlı varlığı

Obezitenin de beraberinde

nedeniyle olabilir. Kantitatif bir

görüldüğü, çeşitli klinik

fenotipin kalıtımını topluca kontrol

özelliklerin rapor edildiği yaklaşık

eden veya nitel bir karakterin

30 Mendel genetiği ile kalıtılan

ekspresyonunu modifıye eden

hastalık bulunmaktadır (15).

farklı gen lokusundaki allel

Sendromik obezite, ilişkili klinik

gruplarından herhangi biri

fenotiplerin bağlamında ortaya

10:498–505

"poligenik" varyant olarak

çıkan obezitedir. Sendromik

10- Darcan Ş. 15. Ulusal Pediatrik

adlandırılır. Bir birey, vücut

obezitenin 25'den fazla sendromik

ağırlığını arttıran birçok poligenik

formu belirlenmiştir (16).

varyant barındırıyorsa, obezite

Bu sendromlardan bazılarının

ortaya çıkabilir (14).

isimleri; PraderWilli, Bardet-

7- Pietiläinen KH, Naukkarinen J, Rissanen A, Saharinen J, Ellonen P, Keränen H at al. Global Transcript Profiles of Fat in Monozygotic Twins Discordant for BMI: Pathways behind Acquired Obesity. PLoS Med. 2008 Mar; 5(3): e51. 8- Hinney A, Vogel CIG, Hebebrand J. From monogenic to polygenic obesity: recent advances. European Child & Adolescent Psychiatry. 2010;19(3):297310. 9- Herrera BM, Lindgren CM. The Genetics of Obesity. Curr Diab Rep (2010)

Endokrin ve Diyabet Kongresi Bildiri Kitabı, Kasım 2011 11- Sheikh AB, Nasrullah A, Haq S, Akhtar A, Ghazanfar H, Nasir A at al. The Interplay of Genetics and Environmental

Biedel, Cohen sendromu, Borjson3. Sendromik Obezite

Forssman-Lehman, Wilson-Turner

Sendromik obezite, obezitenin de

sendromu (17)

Factors in the Development of Obesity. Cureus. 2017 Jul; 9(7): e1435. 12- Mutch DM, Clément K. Unraveling the Genetics of Human Obesity. PLoS Genet. 2006 Dec; 2(12): e188. 13- Kılınç F, Gözel N. Obezite ve Genetik. Fırat Tıp Dergisi, 2018; 23:9-13 14- Hinney A, Hebebrand J. Polygenic Obesity in Humans. Obes Facts. 2008;1(1):35-42. 15- İnanç M. Obez hastalarda MC4R (ekzon) ve FTO (1.intron) geninde mutasyon ve polimorfizm araştırması. Ege Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü Doktora Tezi. Temmuz 2014 16- Wendy K. Chung. An Overview of Mongenic and Syndromic Obesities in Humans. Pediatr Blood Cancer.2012 January;58(1):122–128. 17- Srivastava A, Srivastava N, Mittal B. Genetics of Obesity. Ind J Clin Biochem (Oct-Dec 2016) 31(4):361– 371

Bilim ve Diyet - 17


YÖRESEL LEZZETLER YEŞİL MERCİMEKLİ BULGUR PİLAVI Hazırlanışı Yeşil mercimeği 3 bardak su ile hafif haşlayın (kaynamaya başlayınca altı kısık olarak 5 dakika kadar haşlamanız yeterli, çok haşlanırsa bulgur ile de pişeceğinden pilavın içinde dağılır). Tereyağı ve sıvı yağı karıştırıp ince doğranmış soğanı ekleyip biraz pembeleştirin. Soğanlara bulgur ve tuz ekleyip karıştırın. Üzerine kaynattığınız mercimekleri suyu ile birlikte ekleyip karıştırın. Suyu üzerine 1 parmak çıkacak kadar ekleyin ve orta ateşte suyu çekene kadar pişirin. Tencerenin ağzına kağıt havlu serip sıkıca kapatıp 15 dk dinlendirin. Dinlendikten sonra pilavınız servise hazır.

Kurubaklagil ve tahılın muhteşem buluşmasıyla ortaya çıkan lezzet, yeşil mercimekli bulgur pilavına sofralarınızda yer açın. Neden mi? Kurubaklagiller kalsiyum, demir gibi mineraller ile B12 dışındaki diğer B vitaminlerinden tiamin, riboflavin, niasin, folik asit ve E vitamininden zengindir. Baklagiller, esansiyel bir aminoasit olan metiyoninden düşüktür. Tahıllar ise bu açığı kapatır. Bu sebepten kurubaklagillerin tahıllarla birlikte pişirilmesi protein kalitesini arttırır. Mercimek ve bulgur ayrıca bol miktarda posa sağlar. Bu da hem bağırsak sağlığımızı hem de kolesterol seviyelerimizi korur. Servis önerisi: Yanında bol limonlu yeşil salata (c vitamini sayesinde) ile demir emilimini arttırabilirsiniz, ayran/cacık/yoğurt ile de dört besin grubunu da aynı öğünde kullanarak dengeli bir tabak oluşturabilirsiniz.

Tar f: Dyt. Em ne Merve TURGUT Malzemeler 1,5 su bardağı bulgur 1 su bardağı yeş l merc mek 3 su bardağı su (merc meğ haşlamak ç n) 1 adet büyük kuru soğan 2 yemek kaşığı tereyağı 2 yemek kaşığı sıvı yağ Sıcak su (bulgurların üzer n b raz geçecek kadar) Tuz Bilim ve Diyet - 18


DOĞRU BİLİNEN YANLIŞLAR TEREYAĞI KALBE ZARARLI MI? Dyt. Fazilet KURT Tereyağı eski zamanlardan beri mutfaklarımızdan eksik olmayan bir gıda olarak bilinmekte ve et yemeklerinden özel soslara kadar her tür yemeğe katılarak ayrı bir lezzet vermektedir. Sabah kahvaltılarında ekmek üstüne sürdüğümüz, kurabiyelere ve pastalara kattığımız, yemeklerimize ayrı bir tat ve aroma veren tereyağı vazgeçemediğimiz gıdalar arasındadır. Türk Gıda Kodeksi-Tereyağı, Diğer Süt Yağı Esaslı Sürülebilir Ürünler ve Sadeyağ Tebliği’ne göre; ağırlıkça %80- %90 oranında süt yağı, en fazla %2 oranında yağsız süt kuru maddesi ve en fazla %16 oranında su içeriğine sahip ürün olarak ifade edilmektedir. Türk Standartları Enstitüsü TS 1331-Tereyağı standardına göre yapılan tanımda

ise

tereyağı;

krema

(kaymak)

ve

yoğurdun

tekniğine

uygun

metot ve aletlerle işlenmesi sonucunda elde edilen, gerektiğinde Gıda Katkı

Maddeleri

Yönetmeliğinde

izin

verilen

katkı

maddeleri

de

katılabilen kendine has tat, koku ve kıvama sahip süt ürünüdür. Tereyağı

üretimi

dayanmaktadır. öğelerinin

temelde

Tereyağı

tümünü

süt

yağının

bileşiminde,

içermektedir.

süt

Fakat

konsantrasyon kuru

oranları

maddesini arasında

işlemine oluşturan farklılıklar

mevcuttur. Aslında tereyağı üretiminde yağ içeriği konsantre edilirken, yağ dışındaki maddelerde azalmalar meydana gelebilmektedir. Süt yağı beslenme fizyolojimiz açısından önemli özelliklere sahiptir. Bu önem sağlamış olduğu enerjiden ziyade bünyesinde bulundurduğu esansiyel

yağ

asitlerinden

kaynaklanmaktadır.

Beslenme

uzmanları

günlük enerji gereksiniminin % 25’inin yağlardan ve bunun % 35-45’inin de

süt

yağından

içerisinde

karşılanmasını

yaşamsal

sindirilmesinin

kolay

öneme olması,

önermektedirler.

sahip yağda

yağ

Ayrıca

asitlerini

çözünen

süt

yağı;

bulundurması,

vitaminleri

içermesi

ve

vücut ısısında çözünmüş halde bulunması sebebiyle de önemli bir süt bileşenidir.

Süt

yağının

sayılan

tüm

bu

özellikleri

tereyağının

değerini artırmaktadır.

Bilim ve Diyet - 19

besin


Süt yağı, sütün görünüm, tat, lezzet

Örneğin,

ve

etkilemektedir.

kullanılan

asitleri,

patatesten daha sağlıklı bir seçim

dayanıklılığını

Ayrıca

elzem

yağ

eriyen

vitaminler

ve

yağda

enerji

için

su

emülsiyonu

mikroskobik

içerisinde

Süt

halinde

trigliseritler

(%97–98), fosfolipitler (%0.2–1.0), serbest

steroller

kolesterol, yağ

(%0.22-

mumlar

asitleri,

0.41:

v.b),

serbest

yağda

eriyen

vitaminler (A, D, E, K), 400’den fazla farklı yağ asidi ve yağ asit türevi

içeriğine

sahip

bir

besin

maddesidir. Süt yağı %5 oranında doymuş

yağ

kronik

hastalıklar

içermesinin

yanında

için

olumlu

etkileri olan konjuge linoleik asit, sifingomiyelin,

bütirik

miristik

özel

asit

içerdiği

gibi

için

asit,

bileşenler

sağlık

açısından

önemlidir. Her

ne

doymuş LDL

yağ

kanıtlar

diyetle

tüketimini,

seviyelerine

kardiyovasküler bağlamış

olsa

artmış

ve

artmış

hastalık

riskine

da,

kardiyovasküler

son

bulgular

hastalık

ve

doymuş yağ arasındaki bağlantının aslında

düşünülenden

daha

az

ve

basit olabileceğini göstermiştir.

yüksek bazı gıda kaynaklarının, her lipoprotein

farklı

şekilde

aynı

zamanda

hastalık önemli

Diyetle

alınan

meydana genellikle

metabolizmasını

etkileyebilecek

riskini

ve

kardiyovasküler değiştirebilecek

miktarlarda

diğer

besin

maddelerine katkıda bulunabilecek bir dizi doymuş ve doymamış yağ asidi içermesinden kaynaklanabilir.

yağda

azalmanın

kardiyovasküler

iyileştirdiği konuyla

doymuş

gelen

sağlığı

düşünülmektedir.

ilgili

yapılan

bir

Bu

meta-

analizde prospektif epidemiyolojik çalışmalarda diyetle doymuş yağın koroner

kalp

hastalığı,

kardiyovasküler

inme

hastalık

ve

(KVH;

inme dahil koroner kap hastalığı) riski ile ilişkili kanıtları özetlemek

ekmek

buna

veya

karşılık,

soya

Meta-analizin alınan

sonucu yağın,

kalp

hastalığı

kardiyovasküler

için

diyetle

doymuş

koroner

hastalık

olduğu

önemli

artmış veya

riski

sonucuna

bir

kanıt

ile

varmak

olmadığını

Kardiyovasküler yağ

spesifik

hastalık

kullanılan

besinlerden

etkilenip

fazla

duyulduğu

veriye

sonucuna

16

varılmıştır.

8

ve

ile

inme

çalışmadan

ile elde

edilen veriler, mümkün olan diğer besin

maddelerinin

ayarlanmasından

sonra,

alınan

yağın

doymuş

prevalansı

ile

ilişkisi

diyetle hastalık

olmadığını

göstermiştir. Başka bir çalışmanın sonuçları da tereyağı ile mortalite, kardiyovasküler hastalık ve diyabet arasında

görece

küçük

veya

nötr

bir ilişki olduğunu göstermektedir. Sonuçlar tereyağının sağlık üzerine etkilerinin

tahıllar, daha

veya

rafine

nişastalar

sağlıklı

kişinin veya

ve

risk

şekerlerden olduğu

Herhangi

sağlığa

arka

edilmiş

seçimler

görülmektedir. yiyeceğin

yağların;

plan

olan diyeti,

faktörü

bir etkisi,

genetiği

profili

ile

değiştirilebilir. Sağlığımız başına hiçbir

için

hiçbir

mucizevi besin

tek

besin

değilken başına

tek yine

suçlu

da

olarak

damga

vurmamız

doğru

olmayacaktır. Doğada bulunan tüm besinlerin farklı etkilerini bilimsel kaynaklardan beslenme

öğrenmek uzmanı

beslenmemizde

bu

ve

desteğiyle besinlere

yer

alternatif

değerlendirilmesi

Ne yediğimiz kadar, ne sıklıkta ve ne miktarda yediğimiz de çok önemlidir.

Beslenmeye

bakış

açımız bu şekilde olmalıdır.

ihtiyaç

hastalık

çalışma

yapılan

için

meta-analizde

kardiyovasküler

ilgili

açıklamak

aynı

yapılan

riskinin

yerine

etkilenmeyeceğini daha

tereyağı

gibi

vermek en doğru seçim olacaktır.

göstermiştir.

doymuş

zeytinyağı

değildir. Besinlere iyi ya da kötü

amaçlanmıştır.

Yine

Bunun nedeni ise doymuş yağdan

biri

sızma

ilişkili kadar

olarak

fasulyesi, kanola, keten tohumu ve

globüller

bulunmaktadır.

yaygın

beyaz

olabilirken

kaynak oluşturmaktadır. Yağ,

tereyağı,

seçime

göre

gerektiğini

göstermektedir.

Bilim ve Diyet - 20

KAYNAKLAR 1- Huth, P. J., & M Park, K. (2012). Influence of Dairy Product and Milk Fat Consumption on Cardiovascular Disease Risk: A Review of the Evidence. Advances in nutrition. 2- Milli Eğitim Bakanlığı. (2013). Tereyağı. Gıda Teknolojisi. Ankara. 3- Pimpin, L., Wu, J., Haskelberg, H., Gobbo, L., & Mozaffarian, D. (2016). Is Butter Back? A Systematic Review and Meta-Analysis of Butter Consumption and Risk of Cardiovascular Disease, Diabetes, and Total Mortality. 4- Siri-Tarino, P. W., Sun,, Q., Hu, F., & Krauss, R. (2010). Meta-analysis of prospective cohort studies evaluating the association of saturated fat with cardiovascular disease. The American Journal of Clinical Nutrition. 5- Unal, R. N., & Besler, T. (2008, Şubat). Beslenmede Sütün Önemi. Ankara.


SAĞLIKTA ÖNEMLİ GÜN VE HAFTALAR Lenfoma, erken teşhis ve uygun tedaviyle tamamen iyileşme

Fizyoterapist,

Hepatit karaciğer inflamasyonudur ve

üniversitelerin

uzun dönemde

4 yıllık Fizyoterapi ve

karaciğer kanseri ve

Rehabilitasyon

siroza yol açabilir.

bölümünden ya da

Dünyada 325 milyon

yüksekokulundan

insan Hepatit B ve C ile

mezun olup hekim

enfektedir. Global bir

tarafından tanısı

sağlık sorunu olan

konmuş hastalığa uygun

hepatitin farkında ol,

tedavi programı çizen

bilgilen ve korun!

ve uygulayan kişidir.

sağlanabilen kanser türüdür. Kalıcı kilo kaybı lenfoma gelişme riskini azaltmaktadır. Diyabet lenfoma gelişiminde risk teşkil etmektedir. Kilo kontrolü sağlama, düzenli ve sağlıklı yaşam koşulları lenfomadan korunmada önemlidir.

3-9 Eylül

dünya hepat t günü

halk sağlığı haftası

12 Eylül

dünya f zyoterap günü

dünya lenfoma dünya lk yardım günü farkındalık günü

8 Eylül

28 Temmuz

15 Eylül

Dünyada her 5 saniyede Hastalık ortaya

1 kişi yaralanmaktadır.

çıkmadan önce

Herhangi bir kaza ya da

bireylerin sağlığını

yaşamı tehlikeye

korumak ve önlemek

düşüren bir durumda, ilk

halk sağlığının amacıdır.

yardım uygulaması ile

Yeterli ve dengeli

hayati tehlikede olan

beslenmek ve uygun

kişinin yaşamsal

fiziksel aktivite

fonksiyonlarının

yapmak birçok kronik

sürdürülmesi ve

hastalığın oluşmasını

durumunun

engeller. Halk sağlığının

kötüleşmesinin

amacı, sağlıklı toplum

engellenmesi sağlanır.

ve sağlıklı gelecektir.

Bilinçli ilk yardım hayat kurtarır.

Bilim ve Diyet - 21


Dyt. Elif YILDIZ

Kuduz ölümle sonuçlanabilen zoonotik bir enfeksiyondur. Riskli temas sonrası ilk önlem

Eczacılar, Eczacılık

iyi bir yara bakımıdır,

fakültelerinde 5 yıllık

aşı yapılması gerekli

lisans eğitimini başarı

görülürse zamanında ve

ile tamamlayan; ilacın

eksiksiz olarak

üretiminden hastaya

yaptırılmalıdır.

ulaştırılmasına kadar

Beslediğimiz

her aşamada yetkinlik

hayvanların da kuduz

sahibi olan kişilerdir.

aşılarını yaptırarak onları, kendimizi ve toplumumuzu korumalıyız.

27 Eylül

21 Eylül

dünya alzhe mer günü

dünya eczacılık günü

dünya okul sütü günü

25 Eylül

Alzheimer hastalığı, yaşlanmayla beraber ortaya çıkar. Dünyada ve ülkemizde nüfus giderek yaşlanmaktadır. Hastalığı engellemek mümkün değildir ancak Akdeniz tipi beslenme, balık ve sebze-meyve tüketimi hastalığın başlamasını ve ilerlemesini yavaşlatır.

29 Eylül

dünya kuduz günü

dünya kalp günü

28 Eylül

Süt ve ürünleri yüksek kalitede protein, birçok vitamin ve minerali içerisinde barındırır. Okul döneminde çocuklar günlük 3 porsiyon süt ve ürünlerini tüketmelidir. Süt ve ürünleri tüketiminin okullarda teşvik edilmesi yaşam boyu sağlığın korunması ve geliştirilmesinde önemlidir.

Sağlıksız beslenme, yetersiz fiziksel aktivite, tütün ve alkol kullanımı kardiyovasküler hastalıkların %80’inden sorumludur. Kalp sağlığımızı korumak için; yeterli ve dengeli beslenmeli, hazır işlenmiş gıdalardan ve aşırı tuz, şeker ve yağ tüketiminden kaçınmalı, düzenli fiziksel aktivite yapmalı, sigara ve alkol tüketmemeliyiz.

Bilim ve Diyet - 22


ERKEKLERDE İNFERTİLİTE

Dyt. Kübra ZEYDANLI

İnfertilite en az 1 yıl süren

zengin beslenen erkeklerde semen

korunmasız cinsel ilişkiye rağmen

kalitesi daha yüksektir. Enerjisi

gebeliğin oluşmaması durumudur.

yüksek, trans yağ ve doymuş

Kimyasal atıklar, hava kirliliği, ağır

yağdan zengin batı tarzı diyet ise

metaller, radyasyon, kozmetik

semen kalitesini azaltır (4).

ürünler, stres, obezite veya zayıflık, sigara alkol ve madde bağımlılık-

Yağ Asitleri

ları, yanlış beslenme alışkanlıkları

Trans yağlar, palmitik asit ve

infertilite nedenleri arasındadır (1).

stearik asit gibi doymuş yağ asitleri

Tahminlere göre dünyada yaklaşık

astenozoospermi riskini artırır.

72,4 milyon çift infertilite sorunu

Çoklu doymamış yağ asitleri ise

yaşamaktadır (2). İnferitilite

sperm hareketliliğini artırır.

vakalarının yaklaşık %30-40’ı

Omega-3 erkek fertilitesinde

erkek faktörlerden kaynaklıdır (3).

önemli rol oynar. Balık ve deniz

Erkeklerde semen kalitesi ve

ürünleri tüketen erkeklerde

doğurganlık oranları beslenmeyle

infertiliteye daha az rastlanır (5).

ilişkilidir. Antioksidanlar (E

Ayrıca yüksek miktarda kırmızı et

vitamini, C vitamini, β-karoten,

ve işlenmiş et ürünlerinin tüketimi

selenyum, çinko, kriptoksantin,

infertilite riskini artırır. Bu etki

likopen), omega-3 yağ asitleri, D

hem doymuş yağ hem de oksidatif

vitamini ve folik asit yönünden

stres ile ilişkilendirilebilir (4).

Bilim ve Diyet - 23

"Omega-3 erkek fertilitesinde önemli rol oynar. Balık ve deniz ürünleri tüketen erkeklerde infertiliteye daha az rastlanır.”


Karbonhidratlar

çalışmada gebelik ve canlı doğum

Şeker, patates gibi yüksek glisemik

oranları üzerinde olumlu etkisi

indekse sahip besinler semen

gözlenememiştir (6).Takviye

parametrelerini olumsuz etkiler. Bu

olarak uygulanan koenzim Q10

etki oksidatif stres, inflamasyon,

semen parametrelerinde

insülin direnci ve tip 2 diyabet gibi

düzelmelere yol açarken besinlerle

sağlık sorunları ile

alınan koenzim Q10’un böyle bir

ilişkilendirilmektedir. Sebzeler,

etkisi gözlenmemiştir (7).

meyveler, baklagiller ve tam tahıllar içerdikleri lif, vitamin ve

Çinko

mineraller sayesinde semen

Vücutta eser element olarak

kalitesini olumlu etkilemektedir.

bulunan çinko, seminal plazmada

Özellikle antioksidan olan A, C, E

diğer dokulara göre oldukça yüksek

vitaminlerinden zengin sebze ve

düzeyde bulunur ve moleküler

meyveler erkek infertilitesiyle

aktiviteleri nedeniyle erkek üreme

yakından ilişkilidir. Domates,

sürecinde önemli bir rol oynar.

portakal ve yeşil yapraklı sebzelerin

Dünya Sağlık Örgütü her 3 kişiden

az tüketilmesi düşük semen

1’inde çinko eksikliği olduğunu

kalitesiyle ilişkilendirilmektedir(4).

tahmin etmektedir. Birçok çalışma

"Şeker, patates gibi yüksek glisemik indekse sahip besinler semen parametrelerini olumsuz etkiler..”

infertil erkeklerde çinko Antioksidanlar

seviyesinin anlamlı olarak daha

Spermin dölleme yeteneği

düşük olduğunu göstermektedir.

kazanması için reaktif oksijen

Çinko sperm membranının

türleri gereklidir. Ancak ROS’un

akışkanlığını ve sperm

artması sperm işlevi üzerinde

kromatininin stabilitesini etkiler.

olumsuz etkilere neden olabilir. Bu

Antioksidan etki gösterir,

nedenle erkek infertil hastalarda

kapasitasyon ve akrozom

ROS’un azaltılması için

reaksiyonunda düzenleyici rolü

antioksidanlar önerilmektedir. C ve

vardır. Çinko takviyesi uygulanan

E vitamini, β-karoten, selenyum,

infertil erkeklerde normal sperm

folik asit, çinko, koenzim Q10 gibi

morfolojisi, sperm motilitesi ve

antioksidan besin öğelerinin diyetle

meni hacmi önemli ölçülerde

veya takviye olarak alınması erkek

artmıştır (3).

fertilitesiyle ilişkilidir.

"Günde 10 adet ve üzeri sigara içenlerde sperm

Antioksidanlar sperm morfolojisi,

B12 Vitamini

yapısı ve hareketliliği üzerinde

B12 vitamini, homosisteinin

önemli olumlu değişikliklere neden

metionine ve metilmalonilKoA’nın

içmeyenlere göre

olmaktadır. Ancak hangi infertilite

süksinil KoA’ya dönüşümünde rol

%13-17 oranında

tipine hangi antioksidan besin

alır. Ayrıca B12 DNA sentezi için

öğesinin ne kadar uygulanacağı

gereken tetrahidrofolat üretimi için

henüz net bir şekilde

gereklidir. Erkeklerde B12

bilinmemektedir (1).

eksikliği etiyolojisi net olarak

Sigara testiküler

bilinmese de impotans, sperm

fonksiyonu olumsuz

Koenzim Q10

sayısında azalma ve infertiliteyle

İnfertil erkeklere koenzim Q10

ilişkilidir. Kanda B12 seviyesi

takviyesi uygulandığında sperm

düşmeden önce dokularda B12

konsantrasyonu ve motilitesi

eksikliğine bağlı sorunlar ortaya

artmaktadır. Ancak birçok

çıkabilir ve infertilite de bunlardan

Bilim ve Diyet - 24

konsantrasyonu

daha az bulunmuştur.

etkilemektedir.”


KAYNAKLAR

biri olabilir. Bu nedenle sebebi

Probiyotik

bilinmeyen infertilite durumlarında

Yüksek yağlı diyetlerin,

kanda metilmelonik asit ve

obezitenin, yüksek kolesterol ve

homosistein seviyeleri

trigliserid düzeylerinin kötü sperm

incelenmelidir (8).

kalitesine neden olduğu

1- Arslan S, Ayaz A, Erkek İnfertilitesinde Antioksidanların Rolü, Beslenme ve Diyet

bilinmektedir.

Dergisi, 2018;46(2):201-207 2- Boivin J, Bunting L, Collins JA, Nygren KG. International estimates of infertility prevalence and treatmentseeking: Potential need and demand for infertility medical care. Hum Reprod 2007;22:1506–12

Kahve ve Kafein

Probiyotiklerin bu durumları

Kafein (1,3,7-trimetilksantin)

düzeltici etkisinin olabileceği,

kahve, çay, alkolsüz içecekler

böylece sperm kalitesine de olumlu

(özellikle kola içeren içecekler ve

etkide bulunabileceği

enerji içecekleri) ve çikolatada

düşünülmektedir. Ayrıca

bulunur. Kafein molekülü insanlar

probiyotiklerin oksidatif stresi

Dietary patterns, foods and nutrients in

tarafından kolayca emilir, oral

azaltarak erkek infertilitesinde

male fertility parameters and

yoldan alındığında yaklaşık %100

olumlu etkide bulunduğunu

biyoyararlılığı vardır ve

gösteren çalışmalar da mevcuttur.

tüketildikten sonra 15-45 dakika

Lactobacillus paracasei B21060,

içinde kandaki düzeyi zirveye

Lactobacillus rhamnosus

ulaşır. Kafein, merkezi sinir sistemi

CECT8361 ve Bacteriodes longum

stimülasyonu, katekolamin

CECT7347 türleri kullanılan

salgısının artması, düz kasların

probiyotiklerden bazılarıdır (10).

3- Zhao J, Dong X, Hu X, Long Z, Wang L, Liu Q, Sun B, Wang Q, Wu Q, Li L, Zinc levels in seminal plasma and their correlation with male infertility: A systematic review and meta-analysis, Scientefic Reports, 2016 Mart 2;6:22386 4- Huetos A, Bullo M, Salvado J,

fecundability: a systematic review of observational studies, Human Reproduction Update, Cilt 23, Konu 4, Temmuz-Ağustos 2017, Sayfa 371–389 5- Eslamian G ve Arkadaşları, Dietary fatty acid intakes and asthenozoospermia: a case-control study, Fertility and Sterility, Cilt 103, Konu 1, Ocak 2015, Sayfa 190198 6- Lafuente R, González-Comadrán M, Solà I, López G, Brassesco

gevşemesi ve kalp hızının

M, Carreras R, Checa MA, Coenzyme

uyarılması gibi biyolojik etkilere

Sigara

Q10 and male infertility: a meta-analysis.

sahiptir. Sağlık üzerinde hem

Sigaranın içinde bulunan

J Assist Reprod Genet. 2013 Eylül,

olumlu hem de olumsuz etkilerinin

kadminyum ve kurşun başta olmak

olduğu bilinmektedir. Erkeklerde

üzere pek çok bileşiğin erkeklerde

kafein alımının semen

sperm kalitesini etkilediği

parametrelerini ve sperm DNA

düşünülmektedir.

bütünlüğünü etkileyeceği

Günde 10 adet ve üzeri sigara

düşünülmektedir. Ancak konu

içenlerde sperm konsantrasyonu

üzerinde yapılan çalışmalarda

içmeyenlere göre %13-17 oranında

kahve kaynaklı kafeinin erkek

daha az bulunmuştur. Sigara total

kısırlığı üzerinde tutarlı bir

antioksidan kapasiteyi azaltmakta,

and male infertility: a systematic review,

etkisinin olduğu gözlenmemiştir.

spermde oksidatif DNA hasarına

Nutr J., 2017.

Kola tüketiminin ise meni

yol açmakta ve oksijen

hacminde ve sperm

yetmezliğine sebep olarak

konsantrasyonunda azalmaya neden

testiküler fonksiyonu olumsuz

olduğu gösterilmiştir (9).

etkilemektedir (11).

30(9):1147-56 7- Tiseo BC, Gaskins AJ, Hauser R, Chavarro JE, Tanrikut C Coenzyme Q10 Intake From Food and Semen Parameters in a Subfertile Population. Urology, 2017 Nisan, 102:100-105 8- Avşar A, Taş E, Akçay G, B-12 Vitamini ve İnfertilite, Ankara Medical Journal, 2013; 13(2):82-84 9- Ricci E., Vigano P., Cipriani S., Somigliana E., Chiaffarino F., Bulfoni A., Parazzini F., Coffee and caffeine intake

10- Akgül T, Doğantekin E, Ağras K, İdiyopatik Erkek İnfertilitesinde Probiyotiklerin Yeri, Androloji Bülteni, 2019;21:67-71 11- Doğantekin E, Sigara ve Erkek İnfertilitesi, Androloji Bülteni, 2016; 18(64): 44–47

Bilim ve Diyet - 25


ANTİİNFLAMATUAR BESLENME Dyt. Büşra ÖZKANOĞLU

İnflamasyon

(iltihaplanma)

canlanmaktadır.

İnflamasyon

biçimidir.

vücudun

Yani

inflamasyonun edildiğinde

klasik

ortadan

denince

çoğu

aslında

kendini

bulguları

kişinin

vücudumuzda

korumak

için

kızarıklık,

kalkmaktadır.

aklında

Fakat

bir

durum

bir

problem

olduğunu

verdiği

tepkidir.

Akut

ağrı,

kronik

kötü

şişme (uzun

vb.

süreli)

anlatma

(kısa

durumlardır

olarak

süreli)

ve

inflamasyon

tedavi

genellikle

sessizdir ve gözle görünür bir belirti vermeden de ilerleyebilir. Kronik inflamasyonda bağışıklık hücreleri sağlıklı dokulara sürekli saldırarak diyabet, kalp hastalığı, kanser ve otoimmün hastalıklar gibi bazı hastalıklarla sonuçlanmaktadır. Her alanda olduğu gibi beslenmemiz bu konuda da önemli rol oynamaktadır. Beslenmede yer

alan

bazı

göstererek asitleri

besinler

inflamasyona

inflamasyonu

yüksek

tahıllardan

olan

elde

ve

edilen

neden

azaltmaktadır. doğal

olurken

Rafine

nişastalar,

antioksidanlar

liflerden

zayıf

olan

bazıları

da

şeker,

antiinflamatuar doymuş

ve

meyvelerden,

diyet

düzenleri,

ve

sebzelerden

büyük

etki

trans-yağ ve

olasılıkla

tam aşırı

inflamatuar sitokinlerin üretilmesi nedeniyle doğal immün sistemin aktivasyonuna neden olabilir. meyve,

Akdeniz sebze,

tipi

balık

beslenme; ve

işlenmemiş

yoğurdun

tahıllar,

orta/yüksek

kurubaklagiller,

tüketimi

ile

kırmızı

yağlı ve

tohumlar,

işlenmiş

et

tüketiminin azaltılması da antiinflamatuar etki göstermektedir. Buna ek olarak besinlerin inflamasyon

indeksleri

hesaplanarak

inflamasyonu

artıran

ve

azaltan

besinler

şeklinde

gruplandırılmıştır. Bu besinler tabloda yer almaktadır.

İNFLAMASYONU AZALTAN BESİNLER Brokoli - Yağlı tohumlar (ceviz, badem vb.) - Yaban mersini - Zencefil - Zerdeçal Yağlı Deniz Balıkları - Soğan - Sarımsak - Yeşil Yapraklı Sebzeler

İNFLAMASYONU ARTIRAN BESİNLER Şeker - Yüksek fruktozlu mısır şurubu - Tatlandırıcılar - Alkol - Salam, sosis vb. işlenmiş et ürünleri - Yer fıstığı - Kızartmalar - Rafine edilmiş unlar - Bitkisel yağlar

KAYNAKLAR: 1- Galland L. (2010). Diet and inflammation. Nutrition in clinical practice: official publication of the American Society for Parenteral and Enteral Nutrition, 25(6), 634–640. https://doi.org/10.1177/0884533610385703 2- Yıldız F. (2018). Kanıta Dayalı Stratejik İnflamasyon Beslenmesi

Bilim ve Diyet - 26


MEYVELER

TEMMUZ * Ahududu * Böğürtlen * Karadut * Dut * Ananas * Vişne* Sarı ve kırmızı erik * Karpuz * Kavun * Kayısı * Kiraz * Şeftali * Üzüm * Nektarin * Armut AĞUSTOS * Armut * Ananas * Böğürtlen * Kırmızı erik, mürdüm eriği * Karpuz * Kayısı * Şeftali * Üzüm * İncir * Sarı kiraz

EYLÜL * Armut * Kırmızı erik * İncir * Karpuz * Kavun * Şeftali * Üzüm * Hünnap * Kızılcık

Bilim ve Diyet - 27


SEBZELER

TEMMUZ * Kabak * Semizotu * Yeşil biber * Dolmalık biber * Bamya * Börülce * Domates * Salatalık * Taze fasulye * Bezelye * Patlıcan * Nane * Fesleğen

AĞUSTOS * Domates * Patlıcan * Kabak * Bamya * Taze fasulye * Börülce * Dolmalık biber * Yeşil biber * Kırmızı salçalık biber EYLÜL * Domates * Patlıcan * Kabak * Nane * Biberiye * Kırmızı turp * Börülce * Dolmalık biber * Kırmızı salçalık biber * Salatalık * Sivri biber * Taze Fasulye

Bilim ve Diyet - 28


GESTASYONEL DİYABETTE TIBBİ BESLENME TEDAVİSİ

Dyt. Emine Merve TURGUT

Öncelikle tanım karmaşasına bir

mikrovasküler komplikasyonlarda

Pankreatik β hücre hiperplazisi

son verelim. Tip 1 veya tip 2

ilerleme riski ile ilişkilidir (2).

prolaktin ve plasental laktojenin

diyabetli bir kadının gebelik

Uluslararası Diyabet Fedarasyonu

stimüle etmesiyle oluşur ve daha

durumu; pregestasyonel diyabet,

(IDF) 2017 Diyabet Atlası'ndaki

yüksek miktarda insülin salınımı

pregestasyonel diabetes mellitus

verilere göre 2017 yılında

gerçekleşir. Büyüme hormonu,

(PGDM), gebelikte diyabet ya da

kadınlarda canlı doğumların

tümör nekrotize edici faktör (TNF)-

gebelikte aşikâr diyabet olarak

%16.2'sinde hamilelikte bir çeşit

α, kortikotropin salgılatıcı hormon

tanımlanır. İlk kez gebelikte

hiperglisemi olduğu tahmin

(CRH), plasental laktojen ve

genellikle 2. veya 3. trimesterde-

edilmektedir. Bu vakaların yaklaşık

progesteron gibi diyabetojenik

ortaya çıkan ve gebelik süresince

%86,4'ünde gestasyonel diabetes

hormonların plasentadan salınımı

devam eden hiperglisemiye ise

mellitus (GDM) olduğu

ile de insülin rezistansı oluşur.

gebelik diyabeti veya gestasyonel

düşünülmektedir. GDM olan

Gebelikteki insülin rezistansı β

diabetes mellitus (GDM) olarak

kadınların %50’si 5-10 yıl içinde

hücre hiperplazisi tarafından

adlandırılır. Gebelik sırasında

tip 2 DM geliştirir (3).

düzeltilemezse GDM meydana

görülen diyabet vakalarının büyük

Normal gebelikte, açlık plazma

gelir. GDM çoğunlukla insülin

çoğunluğunu GDM vakaları

glikozu azalır post prandiyal glikoz

sensivitesinin azalmasıyla ikinci

oluşturur (1). GDM, nispeten daha

düzeyleri artar ve açlık/ post

trimesterın sonlarında başlar.

hafif hiperglisemi ile karakterize

prandiyal insülin artar. İnsülin

İnsülin sensivitesi plasentanın

seyreder. Ancak gebelikte diyabet

duyarlılığı azalır ve lipoliz artar.

çıkmasıyla artar, bu yüzden

daha yüksek konjenital anomali

β-hücre hipertrofisi ve hiperplazisi

genellikle doğumdan sonra GDM

ve annede diyabete bağlı

görülür (4).

kaybolur (4).

Bilim ve Diyet - 29


Tablo 1. GDM Risk Faktörleri

"Gestasyonel diyabette tıbbi beslenme tedavisi anne ve bebeğin sağlığı için uygun ağırlık artışını Gestasyonel diyabetle ilişkili olarak

Derneği’nin yayınladığı rehbere

annede, fetüste ve yenidoğanda

göre ülkemizde hem tek aşamalı

birtakım sorunlarla karşılaşılabilir.

hem iki aşamalı OGTT (oral glikoz

Gestasyonel diyabetli kadınlarda

tolerans testi) yapılmaktadır. Tablo

ilerleyen yıllarda diyabet görülme

2'de tanı için gerekli kriterler

riski artmıştır. GDM’li kadında

gösterilmiştir. Çeşitli kılavuzlarda

kalıcı diyabet, hipertansiyon,

farklı yaklaşımlar olabilmektedir.

preeklampsi, seksiyo riski

Amerikan Diyabet Derneği (ADA)

görülebilir.Fetüste ise perinatal

düşük riskli bireyler dışında kalan

mortalite, doğum travması,

gebelerin 24-28. haftada

makrazomi, omuz distosisi;

taranmasını ve iki yaklaşımın da

yenidoğanda ise neonatal dönemde

kullanabileceğini belirtmiştir.

hipoglisemi, sıkıntılı solunum

Amerikan Jinekoloji-Obstetrisyen

sendromu, hipokalsemi,

Derneği (ACOG) ise düşük riskli

hiperbilüribinemi ve polisitemi

kadınların dışında tüm gebelerin

görülebilir. Ayrıca GDM’li

taranmasını, 100 g OGTT

kadınların çocuklarında adölesan ve

yapılmasını ve NDDG ya da

yetişkinlikte obezite ve diyabet

Carpenter-Coustan kriterlerinin

riski artmıştır (1).

kullanılmasını önermektedir.

sağlayacak enerjiyi verirken normogliseminin sağlanmasını ve ketoneminin önlenmesini içerir."

Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Gestasyonel Diyabette Tarama ve

75 g OGTT ile tarama yapılmasını

Tanı Testleri

ve açlık için 126 mg/dL, test

Türkiye Endokrin ve Metabolizma

sonrası ikinci saat için ise 140

"Son kanıtlar, karbonhidrat alımını kısıtlayan klasik

Tablo 2. Türkiye Endokrin ve Metabolizma Derneği GDM Tanı Kriterleri

yaklaşımlar yerine düşük glisemik indeksli diyetleri ön plana çıkarmıştır."

Bilim ve Diyet - 30


mg/dL değerinin alınmasını

öğüne sıkıştırılmamalı, daha sık (3

önermektedir. Uluslararası Diyabet

ana 2-4 ara şeklinde) ve düşük

Federasyonu (IDF) 2009 yılı

glisemik yükü olan öğünler

önerileri ise yüksek riskli gebelerin

oluşturulmalıdır. Düşük glisemik

"Birinci trimesterda

tanı alır almaz, diğer gebelerin ise

indeksli gıdaların alımı

gebelik eki eklemeye

26-28. haftalarda taranmasıdır.

karbonhidrat sindirimini ve

Tarama testi olarak ise 75 g OGTT

emilimini azaltarak hem tokluk hem

ile tek basamaklı yaklaşım

açlık kan glikozunu ve insülin

2. trimester ile

önerilmektedir. Çeşitli derneklerin

ihtiyacını azaltır. Son kanıtlar,

beraber maternal

farklı önerilerinden de anlaşılacağı

karbonhidrat alımını kısıtlayan

üzere GDM'de tarama zamanı,

klasik yaklaşımlar yerine düşük

kimlere tarama yapılacağı ve tanı

glisemik indeksli diyetleri ön plana

kriterleri tartışma konusudur.

çıkarmıştır. Diyette kompleks

Türkiye Endokrin ve Metabolizma

karbonhidratlara yer verilmelidir.

Derneğine göre GDM’de izlem

Gebelerde ketozisi önlemek için

değerleri şöyle belirlenmiştir:

gece uygun bir saatte ara öğün

• APG ve öğün öncesi PG <95

verilmesi önerilebilir. Sıkı kalori

mg/dl

kısıtlaması yağ katabolizmasını

• Gece yatmadan önce PG 80-100

tetikleyip ketoza neden olabileceği

mg/dl

için önerilmemektedir. Dietary

• Öğün sonrası 1st. PG<140

Reference Intakes (DRI) tüm gebe

• 2st. PG<120

kadınlar için günlük minimum 175

• A1C: %6-6,5

g karbonhidrat, 71 g protein ve 28 g

Gebelikte tokluk glisemi yaklaşık

lif önermektedir (5). Birinci

90.dk da olur. Bu yüzden takipte

trimesterda gebelik eki eklemeye

APG ve 1.saat PG ölçümü önerilir.

gerek yoktur, 2 trimester ile beraber

maternal kan akımı, meme, uterus,

Gestasyonel Diyabette Tıbbi

adipoz doku, plasental büyüme,

Beslenme Tedavisi

fetal büyüme ve amniyotik sıvının

Gestasyonel diyabette tıbbi

artması için enerji alımında artış

beslenme tedavisi anne ve bebeğin

önerilir. 2. trimesterda 340 kkal ve

sağlığı için uygun ağırlık artışını

3. trimesterda 452 kkal eklenebilir

sağlayacak enerjiyi verirken

(6). Karbonhidrat günlük enerji

normogliseminin sağlanmasını ve

gereksinmesinin %40-50'si olarak

ketoneminin önlenmesini içerir.

belirlenir ve kahvaltıda 15-30 gram

Intakes (DRI) tüm

Gebenin alması gereken enerji 1-2

karbonhidrat önerilmektedir.

gebe kadınlar için

gerek yoktur,

kan akımı, meme, uterus, adipoz doku, plasental büyüme, fetal büyüme ve amniyotik sıvının artması için enerji alımında artış önerilir."

"Dietary Reference

günlük minimum 175 g karbonhidrat, 71 g protein ve 28 g lif önermektedir."

Bilim ve Diyet - 31


Karbonhidratlar kahvaltıya göre

defektini önlemek adına folik asit

diğer öğünlerde daha iyi tolere

önemlidir. Gebelerin günlük 1000-

edilmektedir. Karbonhidrat

1300 mg kalsiyum ihtiyacı vardır,

alımının azaltılması tokluk plazma

artan kalsiyum ihtiyacı ile beraber

glikozunu azaltsa da, karbonhidrat

emilim de artmıştır. Yeterli

oranı %40’ın altına

kalsiyum alınmazsa gebenin

düşürülmemelidir (5). Özellikle 3.

kemikleri olumsuz etkilenebilir. 3

trimesterda protein daha büyük

su bardağı süt/yoğurt ya da 2 su

Ancak düşük

önem kazanmaktadır. Ancak düşük

bardağı süt/yoğurt+50-60 gram

proteinin zararları

proteinin zararları dışında yüksek

peynir ile gebe kalsiyum ihtiyacını

protein de bebeğin gelişimini

karşılayabilir. Kalsiyumun tek

üzerine olumsuz etkide bulunabilir.

kaynağı süt ve süt ürünleri değildir.

Diyette günlük enerji

İyi bir diyet örüntüsünde gebe

gereksiniminin %20-25'i

kalsiyum ihtiyacını rahatça

proteinden karşılanmalı ve en az

karşılayabilmektedir. Gebelik

60-80 g/gün olmalıdır (5).

süresince maternal kırmızı kan

Protein: 1.1 g/kg/gün (ek 25 g/gün)

hücre sayısının artması ve özellikle

olarak belirlenmelidir (6).

üçüncü trimesterde fetal dokularda

Diyetteki enerjinin %30-35’i

yaşamın ilk 6 ayı için gerekli

yağdan gelmelidir. Beslenmede

demirin depolanması nedeniyle

doymuş yağlar azaltılmalı,

demir gereksinimi artar.

doymamış yağlar seçilmelidir (5).

Gebelikte artan demir gereksinimi

Linoleik asit: 13 g/gün , a-linolenik

büyüyen fetüs ve plasentayı

asit: 1.4 g/gün ve Doymuş yağ:

desteklemenin yanında fetüsün

günlük enerji gereksiniminin %10'u

normal beyin gelişimi için de

veya daha azı olarak

gereklidir. Gebelik süresince

hesaplanmalıdır (6). Doğurgan

diyette yeterli miktarda demir

dönemdeki tüm kadınların gebelik

içeren besinler olmalıdır. Demir

öncesinde de vitamin ve mineral

yetersizliği durumu özelikle 2 ve 3.

seviyelerini normal aralıkta

trimesterlarda görülebilmektedir ve

tutmaları gerekir. Gebelik

hekim kontrolünde takviye

ve tanı testleri, yenilikler ve uygulamaları.

döneminde özellikle nöral tüp

başlanabilir (5).

Çakal E, editör. Gebelik ve Diyabet. 1. Baskı.

"Protein özellikle 3. trimesterda daha büyük önem kazanmaktadır.

dışında yüksek protein de bebeğin gelişimini üzerine olumsuz etkide bulunabilir."

KAYNAKLAR 1- Diabetes Mellitus Ve Komplikasyonlarının Tanı, Tedavi Ve İzlem Kılavuzu- Türkiye Endokrinoloji ve Metabolizma Derneği -2019 2- Özdemir D. Gestasyonel diyabette tarama

Ankara: Türkiye Klinikleri; 2020. p.7-13. 3- Internatıonal Dıabetes Federatıon, Dıabetes Atlas Eighth edition 2017. 4- Dağdelen Duran İ, Ersöz Gülçelik N. Gestasyonel diyabet. Çakal E, editör. Gebelik ve Diyabet. 1.Baskı. Ankara: Türkiye Klinikleri; 2020. p.19-26. 5- Kızılgül M, Uçan B. Gestasyonel diyabetli gebelerde tıbbi beslenme tedavisi ve egzersiz. Çakal E, editör. Gebelik ve Diyabet. 1. Baskı. Ankara Türkiye Klinikleri; 2020. p.27-31. 6- T.C Sağlık Bakanlığı, Diyetisyenler İçin Hasta İzlem Rehberi, Ağırlık Yönetimi El Kitabı 2019

Bilim ve Diyet - 32


1 bardak sütün içine 1 tatlı kaşığı saf salep ekleyip iyice karıştırın. Bir tencerenin içinde 2 bardak süt ile 1 yumurta sarısını çırparak karıştırın. Salepli sütü de ekleyip iyice karıştırın. Tencereyi ocağa alıp kaynayana kadar karıştırarak pişirin. Kaynayınca ocağı kapatıp

D

damak tadınıza göre 3-4 yemek kaşığı şeker ve 1 paket vanilya ekleyin. Dondurmanın sıvı halini borcamın yarısına gelecek şekilde dökün. Eğer 2-3 çeşit yapacaksanız ayrı kaplara bölün. Sade seviyorsanız içerisine bu aşamadan sonra bir şey eklemenize gerek olmayacaktır. Kaymaklı yapmak için 1 tepeleme yemek kaşığı kaymak ekleyebilirsiniz. Limonlu yapmak için 2 adet limonun kabuklarını rendeleyip ekleyebilirsiniz. Kakaolu için 2 yemek kaşığı kakao ekleyebilirsiniz. Portakallı için bir

O

portakalın kabuklarını rendeleyerek içini de blenderdan geçirerek ekleyebilirsiniz. Cevizli için 2 yemek kaşığı çekilmiş ceviz ekleyebilirsiniz. Vişneli için de 10-15 adet vişnenin çekirdeklerini çıkarıp kevgirden geçirerek ekleyebilirsiniz. Eğer daha tatlı ve daha yoğun aromalı olsun derseniz 1 yemek kaşığı ev yapımı reçelinizden ekleyebilirsiniz. Dondurmanıza istediğiniz malzemeyi ekledikten sonra mikserle bir miktar çırpın. İyice

N

soğuduktan sonra buzdolabına üstü kapalı bir şekilde yerleştirin. Belirli aralıklarla buzluktan çıkarıp mikserle çırpın. 1-2 saatte bir çırparsanız dondurmanız oldukça güzel olacaktır. Afiyet olsun.

dondurma yı gerçek dondurma tadında sevenler b uraya :)

Tarif 6 porsiyon içindir. Besin Değerleri

D U R

(1 porsiyon için) Enerji: 107 kkal Karbonhidrat: 12,7 gram Protein: 3,9 gram Yağ: 4,3 gram

Tarif: Dyt. E. Kübra ZEYDANLI

Bilim ve Diyet - 33

M A


T

15 küçük boy (100 gram) çilek ve 1 küçük boy (100 gram) olgunlaşmış muz çatal yardımıyla ayrı ayrı ezin veya blenderden geçirin. Sonra dondurma kabınızın yarısına muz püresi, yarısına çilek püresi ekleyin. (İsteğe göre muz püresi ve

A R İ F L E

çilek püresi iyi bir şekilde karıştırılarak da dondurma kabına konulabilir.) Daha sonra buzluğa atın. Ve sadece meyveden oluşan oldukça sağlıklı, katkı maddesi ve eklenti şeker içermeyen dondurmalarınız hazır. Eğer çilekleriniz çok tatlı değilse, muz çok olgunlaşmamışsa içerisine bal da ekleyebilirsiniz. Dondurmanızı çikolatalı yapmak isterseniz, donduktan sonra benmari usulü erimiş bitter çikolataya batırıp çıkartabilirsiniz. Çilek yerine kiraz, vişne, böğürtlen, karpuz gibi farlı meyveler de kullanabilirsiniz. Afiyet olsun.

meyve ı y a m r u dond enler v e s a d tadın ) buraya :

Tarif 3 porsiyon içindir. Besin Değerleri (1 porsiyon için) Enerji: 38 kkal

R İ

Karbonhidrat: 8 gram Protein: 0,5 gram Yağ: 0,2 gram Lif: 1,3 gram

Tarif: Dyt. Feyza YILDIRIM

Bilim ve Diyet - 34


HİNDİSTAN CEVİZİ YAĞI

DYT. ASLIHAN KOÇ Son yıllarda hindistan cevizi yağı dünya çapında medyanın odak noktasıdır. Bloglar, internet videoları ve

makaleler,

bu

ürünün

sağlık

için

faydalı

olabileceği

iddialarına

dayanarak

tüketimini

teşvik

etmektedir. Kolesterol düşürücü olması, kardiyovasküler hastalık riskinin azaltılması, kilo kaybını desteklemesi, bilişsel işlevlerin iyileştirilmesi, antimikrobiyal ajan olarak kullanımı bu faydalardan bazılarıdır. Temel olarak iki tür hindistan cevizi yağı vardır; rafine edilmiş, ağartılmış ve kokusu giderilmiş olan ve ham, işlenmemiş olan. Her ikiside benzer yağ asitleri ve trigliserit profiline sahiptir. Öte yandan ham hindistancevizi yağı E vitamini, steroller ve polifenoller açısından daha yüksek bir biyoaktif bileşik içeriğe sahiptir. 100 g hindistancevizi yağı 890 kkal enerji verir ve 82,5 g doymuş yağ içerir. Ürünün emilimi ve metabolizması henüz tam olarak aydınlatılamamıştır. Mevcut tek net bilgi, hindistan cevizi yağının tüm doğal yağ kaynakları arasında en yüksek miktarda doymuş yağ asidi içerdiği bilgisidir. Dünya Sağlık Örgütü, doymuş yağ alımının günlük alınan enerjinin en fazla %10'uyla sınırlanmasını önermektedir.

Doymuş

yağ

asitlerinin

aşırı

tüketimi

LDL

kolesterolün

yükselmesi

ve

bunun

sonucunda kardiyovasküler olayların gelişmesi ile pozitif korelasyon göstermiştir. Hindistan cevizi yağının sağladığı yararlar hakkındaki literatür hâlâ kesin değildir. Özellikle kilo kaybı ile ilgili yapılan bazı çalışmalar olumlu sonuçlar elde edebilmiştir; bununla birlikte deneklerin diyetleri,

lif,

protein

ve

karbonhidrat

alımı

deneyler

sırasında

değiştirilmiştir.

Bu

nedenle,

artan

tokluğun arkasındaki tek faktörün hindistan cevizi yağı olduğunu düşünmek mümkün değildir. Ayrıca bu çalışmaların bazıları deneklerin lipit profilini uzun süre değerlendirmemiştir. Ham hindistan cevizi yağı için kardiyoprotektif etki bildiren az sayıda çalışma genelde hayvan deneyleridir. Bu konuda yeterli bilgi yoktur ve insan denekleri kullanan çalışmalar oldukça yetersizdir. Bu nedenle, bu yağın sürekli tüketiminin KVH riskini azaltmada bir etkisi olabileceğini varsaymak hala mümkün değildir.

Kaynak: Lima, R. D. S., & Block, J. M. (2019). Coconut oil: what do we really know about it so far?. Food Quality and Safety, 3(2), 61-72.

Bilim ve Diyet - 35


TEREYAĞI

Tereyağı, inek sütünden yapılan bir süt ürünüdür. Son yıllarda yüksek doymuş yağ içeriği nedeniyle kalp hastalığı riskini artırdığı gerekçesiyle suçlu bulunsa da artık ılımlı olarak kullanıldığında sağlıklı olarak kabul edilmektedir. Tereyağı süt yağını sütten ayırarak, daha sonra sıvı kısmından tamamen arındırmak için süt yağını çalkalayarak üretilir. Tereyağı 100 g'ında 51,2 g doymuş yağ içerir ve 717 kkal enerji verir. 2016’da yayınlanan prospektif çalışmaların kapsamlı bir sistematik derlemesi ve meta analizinde; 2005-2015 yılları arasında yayınlanmış çalışmalar ele alınmıştır. 6.5 milyon kişi yıllık takip edilmiş, 9.783 kardiyovasküler olayla beraber toplam 28.271 ölüm gerçekleşmiş ve 23.954 diyabet vakası dahil edilmiştir. Sonuçlar tereyağı ile mortalite, KVH ve diyabet arasında göreceli olarak küçük veya nötr bir ilişki olduğunu göstermektedir. Bu bulgular, tereyağının mutlak suçlu ilan etmeyi bırakıp rafine edilmiş tahılların, nişastalı ürünler ve şekerlerin KVH ve diyabet üzerindeki belirgin zararlı etkilerini düşündürmelidir. Herhangi

bir

yiyeceğin

sağlığa

etkisi,

tüketilen

miktar,

tüketim

sıklığı,

kişinin

rutin

beslenme

programı, egzersiz düzeyi, yaşadığı kültürel ortam, genetiği veya hastalığa özel risk faktörleri ile bir bütün halinde kapsamlı olarak değerlendirilmelidir.

Kaynak: Pimpin, L., Wu, J. H., Haskelberg, H., Del Gobbo, L., & Mozaffarian, D. (2016). Is butter back?

A

systematic

review

and

meta-analysis

of

butter

consumption

and

risk

of

cardiovascular

disease, diabetes, and total mortality. PloS one, 11(6), e0158118.

Sonuç

olarak;

açısından

her

dikkatli

iki

yağda

olunması

yüksek

gereken

doymuş

yağ

yağlardandır.

içeriği

Her

sebebiyle

ikiside

sağlıklı

günlük ve

tüketim

dengeli

bir

beslenme programı içinde makul ölçülerde bulunabilir. Kişinin zayıflamak ya da başka amaçlar uğruna birini özgürce tüketmeye yönelmesi de, çok zararlı olduğu yanılgısıyla birini

tüketmekten

şiddetle

kaçınması

da

gereksizdir.

Uygun

bireysel

koşullar

sağlandığında tereyağı da, hindistancevizi yağı da yeri geldiğinde bir kurabiye tarifinde, yeri geldiğinde yöresel bir yemek içinde makul miktarlarda tüketilebilir.

Bilim ve Diyet - 36


YARIN DİYETE BAŞLIYORUM KİTAP İNCELEME

Yazar

Didem

Başlıyorum problemi

Kanca

kitabı

bulabileceği

Üstay’ın

oldukça

yaşayan

akıcı

herkesin

cinsten.

Dyt. Burcu Ünal

Yarın ve

özellikle

içinde

Yapılan

Diyete

bir

kilo

parçasını

yanlışların

asıl

doğrularını gösteren kitap hem bolca tecrübe hem de bilgi

içeriyor.

yazılan

Ayrıca

kitap

herkes

olabildiğince tarafından

basit

bir

okunabilir

dille

şekilde.

Kitap içeriğini inceleyecek olursak: İlk

bölümü

olan

"İlk

Gençlik

Yıllarım"da

aile

yapısından, bu süreçte aldığı kilolarla başının dertte olmasından

ve

o

zaman

ailesi

ve

kendi

hayatında

karşılaştığı sorunlardan bahsetmiş aynı zamanda bu sorunları kısaca profesyonel olarak değerlendirmiştir. Burada bahsedilen konular; reflü, hızlı kilo kaybının yan etkileri, profesyonel sporculara notlar, diyabet, uzun süreli kullanılan müshil haplarının yan etkileri, anoreksiya

nervoza,

zayıflama

ilaçlarının

zararlı

etkileri, kilo ve sigara şeklinde bigilendirici dipnotlar olarak yer almaktadır. "Okuldan eve dönüğümde, en büyük zevkimin annemin çayın yanına hazırladığı kek, tost ve poğaçaları yemekti." İkinci

bölüm

olan

"Beslenme

Uzmanlığına

İlk

Adım"da yazarın beslenme bölümünü seçme serüveni bu süreçte kaybettiği kilolar, yüksek lisans hayatı ve kazanılan

tecrübelerden

bahsedilmiştir.

Yine

bilgilendirici notlar bırakılmış ve bu notların konusu yine yazarın yaşadığı süreçlerin profesyonel olarak değerlendirilmesinden

oluşmaktadır.

Konular;

diyetisyen olmak için Türkiye şartları, ishal tedavisi için

öneriler,

gece

yeme

sendromu,

tıkınırcasına

yeme bozukluğu, çiğ beslenme, buğday çimi suyu, alkali

diyetin

kolon

kilo

vermeye

hidroterapi,

etkisinin

bulunmaması,

detoksun

etkisinin

bulunmadığından, yavaş yemek yemenin zayıflamaya etkisinden,

bariatrik

cerrahi

ameliyatlarından

"Askıda kıyafetleri görüp beğeniyordum, fakat işin ilginç yanı kilo aldığımı bilmeme rağmen, kendimi o kadar da kilolu görmüyordum. Denemek için 10 beden aldım, küçük geldi; 12 beden olsun bari dedim, o da dar geldi; 14’te de şansım yoktu, içinde kangren olacaktım. En nihayetinde 16 beden rahat rahat kapandı. Nasıl yani? On iki beden giyinen ben, şimdi 16 beden mi olmuştum?"

bahsedilmiştir.

Bilim ve Diyet - 37


Üçüncü

bölüm

kilolarından

olan

"İstanbul’a

kurtulup

Kesin

gelen

Dönüş"de

yazarın

yeni

maceralarından bahsedilmiştir. Kilosuyla hâlâ mutlu olmayan yazarın daha fazla zayıflama çabalarından bahsedilmiştir. SAYASA

Aynı

zamanda

yazarın

hedeflediği

hayata geçirilmiştir. Yazar TV, röportaj

vs. gibi tecrübelerinden bahsetmiştir.

"Bir ay içinde üç kez çok ağır grip geçirdim. İki kez serum takılmak zorunda kaldı, çünkü bir türlü kendimi toparlayamıyordum. Ruhen ve fiziken çöküşteydim. O kadar zayıflamıştım ki 52.5 kiloya kadar

Beşinci

bölüm

olan

"Bebek

ve

Çocuk

Beslenmesi"nde çocuklarda beslenme hatalarından,

düşmüştüm. Ama o üzüntüyle

bazı önerilerden, farklı başlıklarda popüler adölesan

zayıflamak bile beni mutlu

dönemi

etmiyordu."

zayıflama

çabalarından

bahsedilmiştir.

İkilemde kalınan bazı popüler konulara da açıklık getirilmiştir.

Dördüncü

bölüm

olan

"Hayatın

İçinden"de

tiroit

hastalıkları, kinoadan somona popüler yiyecekler ve polikistik

over

sendromu

konularından

"Kilolu bebek sağlıklı bebek demek değildir! Önemli olan bebeğin boyunun

bahsedilmiştir.

uzamasıdır." "Kilo veremediyseniz veya aldıysanız bile, beslenme uzmanı bu konuda size yardım edebilmek için oradadır."

Altıncı

bölüm

olan

"Bitirirken"de

motivasyon,

tavsiyeler ve danışan soru cevapları şeklinde hem bilgilendirici

hem

de

öğretici

bir

bölüm

oluşturulmuştur.

"Hayatta hiçbir şey tesadüf değil dedim ya; bir zamanlar kilo almam da tesadüf değildi. Eğer kilolarımla boğuşmuş olmasaydım, belki de bugün çok sevdiğim mesleğimi yapmayacaktım."

Son

bölümde

yazarın

hayatına

dair

hatıralarından

oluşan bir fotoğraf albümü oluşturulmuştur.

Bilim ve Diyet - 38


DİSFAJİ VE BESLENME TEDAVİSİ

Dyt. Kübra KÜÇÜKÇERÇİ

Yutma, yiyecek ve içeceklerin ağız

Depresyon, kaygı, ağrı ve

dudak/damak, solunum

boşluğu, yutak ve yemek borusu

iştahsızlık da beraberinde

bozuklukları, ilaçlar, enfeksyon ve

yoluyla mideye uygun hız ve

görülmektedir (2,3).

hastalıklar olarak sıralanmaktadır

oranda iletilmesidir. Bu iletim

Yutma sırasında besinin vokal

(5,6).

sırasında meydana gelen

kordların üzerinde kalacak şekilde

Normalde 8 aylık bir bebek küçük

bozukluklara disfaji (yutma

havayoluna girmesine penetrasyon,

topakları olan yiyecekleri yiyebilir,

bozukluğu) denir. Disfaji, DSÖ

vokal kordların altına inerek

9 aylık olunca yumuşak yiyecekleri

tarafından da tanıtılan Uluslararası

trakeaya geçtiği duruma ise

çiğneyebilir, 10 aylık olunca sert

Hastalık Sınıflaması'nda (ICD-10,

aspirasyon denir. Yutmadan önce,

yiyecekleri çiğneyebilir, 12 aylık

kod R13) “sindirim semptomları ve

yutma sırasında ya da sonrasında

olunca boğulmadan sert yiyecekleri

belirtileri” altında

aspirasyon olmasına rağmen

çiğneyebilir ve yutabilir. 4 yaşına

sınıflandırılmaktadır (1).

öksürük olmaması da sessiz

geldiğinde ise tipik olarak

Disfaji; aspirasyon pnömonisi,

aspirasyon olarak adlandırılır (4).

yutmanın oral ve faringeal

dehidratasyon, malnütrisyon,

Disfajiye sebep olan birçok farklı

aşamaları için yetişkinlerdeki gibi

morbidite ve mortalitede artışa

etmen bulunmaktadır. Bunlar

bir kas aktivasyonu paternine sahip

sebep olabilmektedir. Bu da klinik

nörolojik (epilepsi, otizm, serebral

olurlar. Bu becerilerde bozukluk

durumun kötüleşmesine, yatış

palsi) sebepler, mekanik (ağız

görüldüğü zaman yutma bozukluğu

süresinin uzamasına, sağlık

kanseri, özefagus kanseri, baş ve

açısından değerlendirilmelidir (10).

harcamalarının artmasına ve yaşam

boyun kanserleri) sebepler,

kalitesinin düşmesine sebep

gastroözofageal reflü, prematüre,

olmaktadır.

düşük doğum ağırlığı, yarık

Bilim ve Diyet - 39


"Diyet modifikasyonları disfaji yönetiminin temelini oluşturmaktadır."

Semptomları Tekrarlayan akciğer

aspirasyon değerlendirmesinde en

enfeksyonları

sık kullanılan yöntemlerdir (11).

Açıklanamayan kilo kaybı veya büyüme geriliği

Tedavi

Ağızda veya boğazda kalıntı

Disfajinin tedavisinde; medikal

hissi

tedaviler, cerrahi müdahaleler,

Yeme içme sonrası veya yutma

rehabilitasyon yaklaşımları ve

sırasında öksürük

güvenli diyet tedavileri mevcuttur.

Yutma esnasında solunumda

Beslenme tedavisine karar verme

zorlanma

aşamasında aspirasyon riski

Seste değişme

değerlendirilmektedir. Sağlık ve

Çiğneme ve yutmada fazla vakit

refahı en üst düzeye çıkarmak,

ve çaba harcama

yetersiz beslenme ve aspirasyon

Tükürük yönetiminde zorluk

pnömonisi riskini en aza indirmek,

diş hekimi, eczacı,

Yiyecek ya da içeceğin ağızdan

oral alımı artırmak amacı ile diyet

sosyal hizmet

akması

modifikasyonları yapılmaktadır

Emmede zayıflık

(6,12). Sıvı modifikasyonları kıvam

Beslenme sırasında sinirlilik

artırıcılar kullanılarak

veya uyku hali

yapılmaktadır. Katı besin

Hırıltı, kusma ve ateş (7,8,9)

modifikasyonları ise besinlerin yapısının veya boyutunun

Tanı ve Değerlendirme

kaynatma, pişirme, ezme, doğrama

Disfajinin tanı ve

gibi işlemlerle değiştirilmesi ile

değerlendirilmesinde klinik ve

yapılmaktadır. Farklı şişe ve meme

aletsel yöntemler kullanılır.

uçları, kaşık, bardak vb. özel

Bunlardan en önemlileri video

beslenme ekipmanları

floroskopik yutma çalışması

üretilmektedir. Pozisyon ve/veya

(VFSS) ve fiberoptik endoskopik

oturma ekipmanını değiştirmek,

yutma çalışmasıdır (FEES) (1,9).

yutma manevralarının denenmesi

Bunlar altın standart olarak kabul

gibi özel beslenme stratejileri

edilen, bebeklerde ve çocuklarda

uygulanmaktadır (13).

Bilim ve Diyet - 40

"Disfaji tedavisi; doktor, diyetisyen, dil ve konuşma terapisti, hemşire,

uzmanı, psikolog, radyoloji teknisyeni ve ailenin bulunduğu bir ekiple multidisipliner bir şekilde yürütülmelidir."


KAYNAKLAR

1.5 cm² den daha fazla partikül

(modifiye nişasta bazlı) ve yeni

büyüklüğü disfajili hastalar için

nesil (gam bazlı) olmak üzere ikiye

risklidir. Disfajisi olan yetişkinlerle

ayrılmaktadır. Nişasta bazlı kıvam

yapılan çalışmalarda; 5 mL ve

artırıcılar daha az etkili su bağlama

altındaki bolus hacimlerinin, 10

özelliğine sahiptirler, nişastalı

mL ve üzerindeki boluslara kıyasla

tatları ve bulanık görüntüleri

daha düşük penetrasyon/aspirasyon

vardır, ince bağırsakta metabolize

riskine sahip olduğu görülmüştür.

olurlar. Gam bazlı olanlara göre

Ancak pediatride bu değerler

daha ekonomiktirler ancak

değişebilmektedir (14).

tükürük/amilaz enzimi ile hidrolize

Ticari amaçlı; hastalara içecek

uğrarlar ve viskoziteleri azalır.

seçimi sağlamak için kıvam artırıcı

Gam bazlı kıvam artırıcılar çok iyi

tozlar, çeşitli tatlarda belirli

su bağlama özelliğine sahiptirler,

seviyelerde önceden

duyusal özellikleri daha iyidir,

kıvamlaştırılmış sıvılar, kolaylık

kaygan yapıları ve yağlı tatları

sağlamak için önceden paketlenmiş

vardır, kalın bağırsakta metabolize

Care. Nutrition in Clinical Practice

yapısı değiştirilmiş besinler

olurlar (1).

7- The Speech Pathology Association of

üretilmektedir (10). Disfajili

Her yaştan disfajiye sahip bireyler

bireyler katı besinleri çiğneme,

için kullanılan modifiye edilmiş

tükürükle karıştırma, bolus

gıdaları ve kalınlaştırılmış sıvıları

oluşturma ve ağzın arka tarafına

tanımlamak için yeni,

iletmede zorluk yaşadıkları için

standartlaştırılmış terminoloji

besin modifikasyonları gereklidir.

oluşturmak ve tanımları geliştirmek

Gecikmiş yutması ve aspirasyon

amacıyla 2013 yılında Uluslararası

riski olan, yutma güçlüğü yaşayan

Disfaji Diyet Standardizasyonu

hastalarda sıvı modifikasyonları

Girişimi (IDDSI) kurulmuştur.

uygulanır. Kıvam artırıcılar

Kıvam seviyelerine karar verirken

kullanılarak daha koyu kıvamlı

kullanılmak üzere besinler için;

sıvılar elde edilir. Koyu kıvamlı

çatal veya kaşık basınç testi, çatal

sıvılarda geçiş daha yavaş, yutma

damlama testi, kaşık eğim testi,

daha kolay ve aspirasyon riski daha

chopstick testi ve parmak testini,

azdır. Fakat gereğinden fazla

sıvılar için; şırınga akış testini

kıvamlaştırılan sıvılarda yutma

geliştirmişlerdir. Böylece ortak bir

sonrası kalıntı riski artar ve

terminoloji oluşmakta ve hasta

tüketimi zorlaşır (1,7).

güvenliği daha kolay

Ticari kıvam artırıcılar geleneksel

sağlanmaktadır.

1- Gallegos, C., Brito-de la Fuente, E., Clavé, P., Costa, A., & Assegehegn, G. (2017). Nutritional Aspects of Dysphagia Management. Advances in Food and Nutrition Research, 271–318. 2- Zaletel, M. (2016). Dysphagia. Clinical Nutrition ESPEN. 14: 51–52. 3- Shelat V. G. and Pandya G. J. (2015). Nutritional Support in Dysphagia. Seminars in Dysphagia. 4- Karaduman, A. A. , Serel, S., Ünlüer, Ö., & Demir, N., (2012). Penetrasyon Aspirasyon Skalası: kişiler arası güvenirlik çalışması. Turkish Journal Of Physiotherapy Rehabilitation, 23: 151-155. 5- Shelat V. G. and Pandya G. J. (2015). Nutritional Support in Dysphagia. Seminars in Dysphagia. 6- McGinnis, C. M., Homan, K., et. al. (2018). Dysphagia: Interprofessional Management, Impact, and Patient-Centered

Australia, (2012). Dysphagia Clinical Guidelines. 3 -51 8- Runge M. (2015). The influence of texture modification on nutrition in people with dysphagia. CDS 465 Senior Capstone Spring 9- Duffy, K. L. (2018). Dysphagia in Children. Current Problems in Pediatric and Adolescent Health Care. 48(3): 71–73 10- Cichero, J. A. Y., Steele, C., … Murray, J. (2013). The Need for International Terminology and Definitions for Texture-Modified Foods and Thickened Liquids Used in Dysphagia Management: Foundations of a Global Initiative. Current Physical Medicine and Rehabilitation Reports, 1(4), 280–291. 11- Durvasula, V. S. P. B., O’Neill, A. C., & Richter, G. T. (2014). Oropharyngeal Dysphagia in Children. Otolaryngologic Clinics of North America, 47(5), 691–720 12- Macleod, 33rd Congress of Clinical Nutrition & Metabolism, ESPEN, Gothenburg 3-6th September 2011 13- Dodrill, P., & Gosa, M. M. (2015). Pediatric Dysphagia: Physiology, Assessment, and Management. Annals of Nutrition and Metabolism, 66(5), 24–31 14- Rizzo, K., Mong, L., Helser, M., Howard, N., Katz., L. (2016). Effects of bolus size on swallow safety: A systematic review of external evidence. EBP Briefs, 11(3), 1-12

.

Bilim ve Diyet - 41


MUCİZE BESİNLER KARPUZ Dyt. Kübra ZEYDANLI

150 gram karpuz; 46 kalori içerir, günlük C vitamini ihtiyacının %21'ini, A vitamini ihtiyacının ise %17'sini karşılar. Karpuz potasyum kaynağıdır. İçerdiği likopen sayesinde kanseri önler ve kalp damar sağlığını korur. Karpuzun içerdiği diğer bir önemli bileşik ise L-sitrülindir. Akut L-sitrulin alımı L-arginini artırarak nitrik oksit sentezini etkiler. Böylece vasküler fonksiyonu olumlu etkileyerek egzersiz performansını artırabilir, kas ağrılarını azaltabilir. Karpuz tüketimi kan lipid profilini olumlu yönde etkiler, tansiyonu düşürür. Antihipertansif etkisi normotansiflerde görülmez, sadece hipertansiyonu olan bireylerde görülür. İçerdiği vitaminler ve fonksiyonel bileşikler sayesinde karaciğerde gen ekspresyonunu değiştirerek antioksidan kapasiteyi artırır, antiinflamatuar etki gösterir. Karpuz tüketimi kardiyovasküler hastalık riskini azaltır.

BÜTÜN BESİNLER MUCİZEDİR! Bilim ve Diyet - 42


. ETIKET OKUMA Dyt. Esra TOPAY

Paketli bir ürünün etiketine bakarak o gıda hakkında bilgi almış oluruz. Bu bilgilendirmenin doğru, açık ve tüketici

için

içeriğini

kolay

bilme

anlaşılır

hakkına

olması

sahiptir.

gerekmektedir.

Ülkemizde

Her

Gıda,

tüketici

Tarım

ve

mutfağına

Hayvancılık

konuk

edeceği

Bakanlığınca,

her

ürünün

5996

sayılı

Veteriner Hizmetleri, Bitki Sağlığı, Gıda ve Yem Kanununun 8 maddesine dayanılarak gıda etiketlemeye dair bir yönetmelik hazırlanmış ve Resmî Gazete'de yayınlanmıştır. Türk Gıda Kodeksi Gıda Etiketleme ve Tüketicileri Bilgilendirme Yönetmeliği’ne göre aşağıdaki bilgilerin ürünün paketinde belirtilmesi zorunludur: a) Gıdanın adı. b) Bileşenler listesi. c) Ek-1’de yer alan Alerjiye veya İntoleransa Neden Olan Belirli Madde veya Ürünler. ç) Belirli bileşenlerin veya bileşen gruplarının miktarı. d) Gıdanın net miktarı. e) Tavsiye edilen tüketim tarihi veya son tüketim tarihi. f) Özel muhafaza ve/veya kullanım koşulları. g) 8. maddenin birinci fıkrasında bahsedilen gıda işletmecisinin adı veya ticari unvanı ve adresi. ğ) 12. maddede belirtilen işletme kayıt numarası veya tanımlama işareti. h) Menşei ülke. ı) Kullanım bilgisi olmadığında gıdanın uygun şekilde tüketimi mümkün değilse, gıdanın kullanım talimatı. i) Hacmen %1,2’den fazla alkol içeren içeceklerde hacmen gerçek alkol derecesi. j) Beslenme bildirimi. Yukarıda bildirimi zorunlu tutulan bilgilerin belirtilmemesi durumunda bu ürünler tercih edilmemelidir. 2017 yılında Erem ve ark. tarafından İstanbul’daki market zincirlerinde yer alan ürünlerden toplamda 700 besin etiketi incelenmiş ve mevzuata göre besinlerin beslenme bilgileri açısından etiket bilgilerini tam olarak

karşılayamadığı

ancak

ticari

bilgiler

açısından

yeterliliklerin

yüksek

düzeyde

karşılandığı

bildirilmiştir. Bu noktada biz tüketiciler, üreticilerin ihmal ettiği etiket bilgilerinin farkında olarak ürün seçiminde bulunmalıyız. Bu farkındalığı oluşturduktan sonraki adım, özellikle ne tükettiğimizin ve içeriğin farkında olmaktır.

Bilim ve Diyet - 43


Beslenme yönünden etiket okuma değerlendirildiği zaman; bunu 3 bölüme ayırmakta fayda var. İlk olarak içindekiler, ikinci olarak alerjen bildirimi, üçüncü olarak ise enerji ve besin ögeleri içeriğinin bulunduğu beslenme bilgisi bölümü. İçindekiler kısmında üründe yer alan bileşenler ve gıda katkı maddeleri yer almaktadır. Bu bileşenlerin birbirinden

farklı

maddelerin

virgüller

ile

ayrılarak

sıralandığını

görebilirsiniz.

Bu

sıralama

ürünün

içerisinde en çok yer alan bileşenden en az yer alan bileşene doğru yapılmaktadır. Bu şekilde ürünün içerisinde

en

fazla

hangi

bileşeni

bulundurduğunu

görebilirsiniz.

Bazı

bileşenler

ise

oranlarla

ifade

edilmektedir. Alerjen bölümünde yönetmelik tarafından belirlenmiş olan alerjen maddelerin uyarısı yapılmaktadır. Bu maddelere karşı alerji geliştiren, intoleransı olan kişilerce tüketilmemesi gerekmektedir. Bildirilen alerjen maddeler: Gluten, kabuklular ve bunların ürünleri, yumurta ve yumurta ürünleri, yerfıstığı ve yerfıstığı ürünleri, süt ve süt ürünleri (laktoz dahil), sert kabuklu meyveler ve bunların ürünleri, kereviz ve ürünleri, hardal

ve

ürünleri,

susam

tohumu

ve

ürünleri,

kükürt

dioksit

ve

sülfitler,

acı

bakla

ve

ürünleri,

yumuşakçalar ve ürünleridir. Besin bildirimi kapsamında ürünün 100 gramı veya 100 mililitresinde veya porsiyon biriminde bulunan enerji, yağ (doymuş yağ, tekli doymamış yağ, çoklu doymamış yağ, trans yağ), karbonhidrat (şekerler, polioller, nişasta), tuz, lif, protein, belirgin miktarlarda bulunan vitamin ve mineraller (örneği süt için kalsiyum içeriği) ve referans alım oranı bildirilmektedir. Bu miktarın yanı sıra bir paket için de beslenme bilgisi verilmektedir. Ortalama bir yetişkinin referans alım miktarı 2000 kkal üzerinden değerlendirilmektedir. Referans alım oranında enerji ve besin ögeleri içeriğinde yer alan miktarların gereksinmeyi ürünün 100 gram veya ml üzerinden karşılama yüzdeleri yer almaktadır. Burada önemli olan tüketicinin tüketim miktarıdır. Vitamin ve mineraller, süt için 100 g veya 100 ml’de %15’ten fazla, diğer içecekler için 7,5’tan fazla, tek porsiyon halinde sunulan ürünlerde %15’ten fazla olacak şekilde beslenme referans değerini karşılıyorsa bu miktar belirgin miktar olarak kabul edilir. Örneğin, sütte bulunan kalsiyum minerali paketlerde belirgin miktar olarak belirtilir. Bir vitamin veya mineral belirgin miktar olarak belirtilmiyorsa ve ticari olarak ürün satışını artırmayı hedefleyen "C vitaminli, antioksidanlı vb." gibi ifadelere karşı bu tanım tüketicinin daha bilinçli bir duruş sergilemesini sağlar. Besin

etiketi

okumak

gıda

katkı

maddelerinin

tüketimine

dair

de

bir

bilinç

oluşturur.

Bir

diyetisyen

tarafından her yaştan tüketici için verilebilecek ilk öneri şudur: Paketi açıp, çöpe atmadan önce neyi ne kadar

ne

zaman

yediğinizin

farkında

olun.

Hücrelerinize

sindirildiğini ve hücrelerinizi ne ile beslediğinizi bilin.

Bilim ve Diyet - 44

kadar

ulaşacak

olan

moleküllere

kadar


Simdi paketli bir ürünün etiketini birlikte inceleyelim: . Ürün İsmi: Kakao Soslu, Vanilya Aromalı ve Kakaolu Bitkisel Yağlı Sütlü Buz Birçok tüketicinin dondurma niyetiyle aldığı ancak etiketi okumadan farkına varamayacağınız bir detay sütlü buz adı altında satılan ürünlerdir. İncelenen sütlü buz, görünüş itibariyle külahlı bir şekle ve normal paketli dondurma görünümüne sahip olabilir. Etiketini okumadan bunun aslında bir dondurma olmadığını anlamanız eğer bilmiyorsanız pek mümkün değil. Ne yediğimizin, neyi neyin yerine yediğimizin farkında olalım, etiket okuyalım. İçindekiler: Vanilya Aromalı Bitkisel Yağlı Sütlü Buz (%33): Su, şeker, süt ürünleri (süt tozu, peynir altı suyu), bitkisel yağ (hurma, pamuk, kanola, ayçiçek), glikoz şurubu, emülgatör (yağ asitlerinin mono ve digliseritleri),

stabilizörler

(gam,

sodyum

karboksimetil

selüloz,

karregenan),

aroma

verici(vanilya).

Kakaolu Bitkisel Yağlı Sütlü Buz (%31): Su, şeker, süt ürünleri (süt tozu, peynir altı suyu), bitkisel yağ (hurma, pamuk, kanola, ayçiçek), glikoz şurubu, kakao tozu (%4), emülgatör, stabilizörler, aroma verici (vanilin). Külah (%14): Buğday unu, şeker, mısır nişastası, bitkisel yağlar, şeker, emülgatörler, tuz, aroma verici. Kakaolu Sos (%14): Bitkisel yağlar, şeker, kakao tozu (%4), süt ürünleri, emülgatörler, aroma vericiler (çikolata), tuz.

Ürüne bakınca temelde Vanilya aromalı bitkisel yağlı sütlü buz, kakaolu bitkisel yağlı sütlü buz, külah, kakao sosu olmak üzere 4 farklı üründen oluştuğunu görüyoruz. Besin etiketinde hem 100 gram için hem 1 paket için beslenme bildirimi yapılmıştır. Tüketici 1 paket şeklinde tüketiyorsa paket için verilen değerleri alması uygun olacaktır. Ürünün enerji içeriğine en çok katkıda bulunan toplam karbonhidrat miktarı iken buna asıl katkı sağlayan eklenti şeker yani beyaz şekerdir. İçindekiler listesine bakıldığı zaman ürünlerde ilk sıralarda belirtilmesinden de bunu anlayabiliriz. Enerji içeriğine katkı sağlayan 2. makro besin ögesi ise yağdır. Ürün bir miktar doymuş yağ da içermektedir. Lif ve protein içeriği oldukça düşüktür. Şeker içermesine rağmen, glikoz şurubu da ürünün içeriğinde belirtilmiştir. Gıda katkı maddelerinden emülgatör, aroma verici, stabilizörler kullanılmıştır. Hurma yağı, palm yağının diğer adıdır.

Enerji ve Besin Ögeleri

100 g

1 Paket (60 g)

250 kkal

150 kkal

15 g

9 g

4 g

2,4 g

Trans Yağ

0 g

0 g

Karbonhidrat

32 g

20 g

Şekerler

27 g

16,2 g

Lif

1 g

0 g

Protein

3 g

1,2 g

0,2 g

0,1 g

Enerji Yağ Doymuş Yağ

Tuz

KAYNAKLAR: 1- Türk Gıda Kodeksi Gıda Etiketleme Ve Tüketicileri Bilgilendirme Yönetmeliği, 2017, Resmî Gazete Sayı: 29960 (Mükerrer) 2- Erem, S., Yeşil, E., Ercan, A., & Tayfur, M. (2018). Günlük Yaşamda Sıklıkla Tüketilen Çeşitli Besinlerin Etiket Bilgilerinin Değerlendirilmesi. Beslenme ve Diyet Dergisi, 46(1), 40-48.

Bilim ve Diyet - 45


FİLM / BELGESEL İNCELEME Stj. Dyt. Ebrunur YILMAZ

Türkiye’de

"ÇATAL

yayınlanan

belgeselde

BIÇAKTAN bitkisel

ÜSTÜNDÜR"

beslenmenin

faydaları

ismiyle üzerinde

araştırmalar yapan Amerikalı kalp cerrahı Dr. Caldwell Esselstyn ve

biyokimya

uzmanı

Dr.

Colin

Campbell,

dünyanın

değişen

beslenme alışkanlıkları, obezite, kalp-damar hastalıkları, kanser ve diyabetin artması konularını araştırıyor. Bitkisel bazlı beslenme, hayvansal kaynaklı ürünleri en aza indirerek veya hariç tutarak, bitkilerden elde edilen herhangi bir şeyi tüketmeyi vurgular. Bilim insanları

araştırma gıdaların

sonuçlarına

ulaştıklarında

hayatımıza

girmesiyle

özellikle

kalıtsal

işlenmiş

Yayın tarihi: 6 Mayıs 2011 (ABD)

hayvansal

hastalıkların

Yönetmen ve Senaryo: Lee Fulkerson

ortaya çıkışı arasında bağlantı kuruyor. Ayrıca belgeselde bitkisel

Yapımcı: John Corry

protein ve hayvansal protein ile beslenen iki farklı grubun sağlık

Film müziğinin bestecisi: Ramón Balcázar

açısından süreçleri karşılaştırılıyor. Peki, sonuç ne olmuştur sizce? Belgeseli izlediğinizde şaşkınlık ile öğreneceksiniz. Belgeselde

ilginç

bahsediliyor. olduğu

ve

proteinin

Bir

olaylardan örnek

bitkisel

vermek

proteinin

tüketiminin

ve

fazla

çok

büyük

gerekirse;

ucuz

olduğu

olduğu)

çalışmalardan

Filipinler'de (dolayısıyla

zamanlarda

bir

açlığın bitkisel

araştırmacı

halka destek olmak amacıyla gidiyor ve o da ne? Hayvansal gıda tüketimi yüksek olan bölgenin zengin kesiminde kanser görülme sıklığı

daha

yüksekken;

bitkisel

proteini

tercih

eden

yoksul

kesiminde ise kanser görülme sıklığı daha düşük bulunuyor. Bu

Büyüme le lg l b r sorunumuz var ve büyüyen b z z.

ilginç

durumun

keşfedilmesi

ile

çalışmalar

hız

kazanıyor

ve

sonuçlarını şaşkınlıkla izliyoruz. Belgeselin Türkçe adı olan "ÇATAL BIÇAKTAN ÜSTÜNDÜR" otları

yerken

üstündür

kullandığınız

anlamına

çatal,

gelmekte

ve

hayvanı oldukça

kestiğiniz inandırıcı

bıçaktan şekilde

anlatılmaktadır. Bu belgeseli izledikten sonra kırmızı etin çok fazla tüketiminin

hem

bedenimize

hem

çevremize

verdiği

öğrenerek biraz daha bitkilere yöneleceğimize inanıyorum.

Bilim ve Diyet - 46

zararları


PSİKOLOĞUN KÖŞESİ Uzm. Psk. Rabia Betül KARAHAN

DUYGUSAL YEME Günümüzde en popüler olan konulardan biri de duygusal yemedir. İnsanlar genellikle kendilerini yalnız, başarısız, umutsuz ve depresif hissettiklerinde duygularını

bastırabilmek

için

yemek

yeme

ihtiyacı

duyar.

Hayatın

akışındaki negatif ve olumsuz durumlar insanların yeme alışkanlıklarını ciddi

oranda

değiştirebilen

bir

faktördür.

Duygusal

yeme

genellikle

duygulardaki dalgalanmalardan meydana gelir ve şu şekilde tanımlanır. Duyusal

uyarana

bir

olumsuz

fizyolojik

tepki

ve

olarak

psikolojik

gıda bazı

tüketiminde sonuçlar

bir

ile

değişimdir

ve

ilişkilendirilmiştir.

Birçok insan duygusal yemelerinin fiziksel ihtiyaçtan doğduğunu düşünür bunun için öncelikle fiziksel açlığın ve duygusal açlığın neler olduğuna dikkat

çekmemiz

birbirinden kazınma,

gerekir.

farklıdır.

Fiziksel

Fiziksel

burukluk

açlık

açlık

olmakta

ve

ve

duygusal

durumunda

kan

şekeri

açlık

bireyin

belirtileri

midesinde

düşebilmektedir.

bir

Birey

doygunluğa yedikçe ulaşmaktadır. Açlığı giderme davranışı duygusal yeme davranışı olan bireyden farklıdır. Örneğin birey meyve, sebze vb. gibi

NE YEDİĞİNİ DÜŞÜN!

enerji

içeriği

düşük

bir

besin

veya

atıştırmalıklarla

açlığını

giderebilir.

Duygusal açlıkta ise tam tersi bir durum söz konusudur. Duygusal açlık aniden başlamakta ve fiziksel belirti vermemektedir. Birey ne bulursa onu yemekte

ve

enerji

değeri

yüksek

besinleri

daha

çok

tercih

etmektedir.

Fizyolojik yeme sonrasında tokluk hissinden kaynaklanan bir rahatlık söz konusu

iken,

duygusal

yeme

sonrasında

kişi

pişmanlık,

rahatsızlık

ve

suçluluk duyar.

Duygusal yeme keder, üzüntü, öfke gibi negatif duygularla baş etmek için yapılan

yeme

çeşididir.

Geçici

olarak

verdiği

mutluluk

ve

rahatlama

hislerinden dolayı kişiler kaçmaya çalıştığı duygulardan bir süre de olsa uzaklaştıklarını düşünmektedir. Bu yüzden duygusal açlık dönemlerinde fazla yemek yemek kişilerde fazla kalori alımına neden olur.

Duygusal

yeme

Tıkanırcasına

genel

yeme

olarak

diğer

bozukluğu

ve

yeme bulimia

bozuklukları nevroza

ile

ile

de

ilgilidir.

yakından

ilgili

olabilir. Duygusal yeme bozukluğu tüm insanlarda görülebilir ve insanların kilosu duygusal yeme için en temel faktör değildir. Kişiler duygusal yeme bozukluğu olup olmadığını kendilerinin olumsuz durumlarda nasıl tepki verdiklerine çeşitlilik

bakarak

gösterebilir.

buzdolabına

gidip

tespit

edebilir.

Örneğin,

tatlı

yeme

Kişilerde

sınav

ihtiyacı

kaygısı

duygusal

yeme

olan

bir

öğrenci

da

duyabilir

ya

nedenleri sürekli

yerinde

bazı

baskılar altında olan insanda da duygusal yemek yeme ihtiyacı doğabilir.

Bilim ve Diyet - 47


Yine de en çok karşılaşılan sorunlardan bazıları şunlardır: Stres ve Kaygı: İnsanlar olumsuz ve endişeli geçen bir günün ardından kendilerini yemek yemeye verebilirler. Pasif vakit geçirme: Televizyon, dizi, film ya da diğer sosyal medyalarda geçirilen pasif ve aktivitesiz zamanlarda insanlarda yemek yeme isteği artabilir. Uyarıcı eksikliği: İnsan beyni sürekli uyarılma üzerine kuruludur. Uyarılma olmadığında insanlar yemek yemeye yönelebilirler.

Yapılan

bazı

araştırmalarda

bireylerdeki

stres

seviyesi

fazla

olduğunda,

kişilerin

sağlıksız

gıdalar

tüketmeye eğilimli olduğu tespit edilmiştir. Diğer taraftan daha pozitif duygulara sahip olan bireylerde sağlıklı olan gıdalara eğilim fazla olarak ölçülmüştür. Genellikle pozitif duygulara ev sahipliği yapan kişilerde kontrollü bir yeme durumu mevcuttur.

İçinde bulunduğumuz toplumun ve kültürün yemek yemeye verdiği değer yargıları da bizim yememizle ilgili olabilir. Bir araştırmada Japonya’da yaşayan Japon kadınları, İngiltere’de yaşayan Japon kadınları ve İngiltere’de yaşayan İngiliz kadınlarının duygusal yemek yemesi üzerine test yapılmıştır. Sonuçlara göre

İngiltere’de

yaşayan

İngiliz

kadınların

duygusal

olarak

yemek

yemeye

en

çok

başvuran

grup

olmuştur. Japonya’da yaşayan Japon kadınların ise hayatlarındaki duygusal durumlarda yeme alışkanlıkların diğer iki gruba göre daha az değiştirdiği ortaya çıkmıştır.

DUYGUSAL YEMEYLE NASIL BAŞ EDİLİR? Duygusal

yeme

ile

baş

etmek

için

önce

kendinizin

farkına

varın.

Duygularınız

dalgalandığında

ve

özellikle olumsuz duygulara kapıldığınızda nasıl hissettiğinizi ve neler yediğinizi düşünün. Gerekirse yazın. Örneğin bugün çok depresif hissettim ve iki tane büyük çikolata yedim gibi. Göreceksiniz ki yazdığınızda gün içerisinde ne kadar fazla yediğinize şahit olacaksınız. Kendiniz için kalıcı ve etkili etkinlikler oluşturun. Müzik dinleyerek fiziksel aktivitenizi arttırın. Hafif tempoda yürüyüşler yaparak hem bedeninizi hem de ruhunuzu aydınlatın. Yeme alışkanlıklarınızı yavaş yavaş değiştirin. Önce küçük adımlar atarak duygusal ataklarınızda yediğiniz çikolatanın yerine meyve tercih edin.

Göreceksiniz ki

küçük değişimler hayatınızda çok büyük etkilere neden olacak. Olumsuz duygular ve yemekten sonraki pişmanlık döngüsünü kırıp olumlu duygularımıza ve sağlıklı yiyeceklere yükleyeceğimiz anlamlarla duygusal

yeme

ile

başarılı

bir

şekilde

baş

edebiliriz.

Kendimizin

yeterli

olmadığını

düşündüğünüz

durumlarda ise alanında uzman birinden yardım almak kesinlikle olumlu sonuçlar doğuracaktır. Sonuç olarak zinciri kırmak sizin kendi elinizde, başlayın ve olacak güzel şeyleri görün ve şunu asla unutmayın ‘Çaresizseniz; çare sizsiniz.’

KAYNAKLAR: 1- Sefacı, M, B & Eşen, E, Duygusal Yeme Bozukluğu, 2018 https://www.rafinera.com/blog/diyetisyenkosesi/duygusal-yeme-bozuklugu 2- Dilbaz N. Duygusal açlık şişmanlatıyor. Available at: http:// www.e-psikiyatri.com/duygusal-acliksismanlatiyor-37017. Accessed Apr 20, 2015 3- Economy, A. M. 2013, “Exploring the association between emotions and eating behavior.” Capstone Project, Winona State University. 4- Habertürk, 2015, "Duygusal Yeme Nedir?", www.haberturk.com/saglik/haber/1170209- duygusal-yeme-nedir 5- Lyman, B. 1982, “The nutritional values and food group characteristics of foods preferred during various emotions.” The Journal of Psychology, pp 121-127.

Bilim ve Diyet - 48


GECE YEME SENDROMU (NIGHT EATING SYNDROME)

Dyt. Feyza YILDIRIM

Gece yeme sendromu (GYS)

Bozuklukları Sınıflandırması’nda

çalışmalar bu yüksekliğin iştahı

anoreksiya nervoza, bulimia

(ICSD) uyku bozukluğu olarak yer

bastırarak uyku düzenini

nervoza ve tıkınırcasına yeme

almıştır. Ancak 2005’te yapılan

koruduğunu savunmaktadır. Ancak

bozukluklarından farklı olan yeni

yeni sınıflamada (ICSD-2) uyku

bu artışın zayıflaması (leptin

bir yeme bozukluğudur (1). Yeme

bozukluğu olarak yer

direnci), iştahın baskılanmasını

bozuklukları biyolojik, psikolojik,

almamaktadır. Bu nedenle uyku ile

önlemektedir. GYS obez olmayan

sosyal etkenler gibi birçok faktörün

ilişkili yeme bozukluğu olarak

kişilerde ortaya çıkmasına rağmen,

etkili olması sonucunda ortaya

tanımlanmıştır (4). GYS’de enerji

obez kişiler arasında daha yaygın

çıkan yeme davranışının bozulması

alımında gecikme meydana

görülmektedir. Artan adipozite ile

durumudur ve görülme sıklığı

gelmektedir. Böylece bu kişiler

GYS prevalansı artmaktadır. Bir

toplumda giderek artmaktadır.

sabahları iştahsız olup akşam ve

çalışma sonucunda gece yeme

Ciddi problemlere yol açtığı için

gece yemeleri artar. Gece yeme

sendromu olan bireylerin ruh

önemli bir sağlık sorunudur (2).

sendromunda uyku düzeninin

halinin, kontrol grubuna göre daha

Yeme bozukluğu aşırı beslenme

bozulmadığı belirtilmektedir (5, 6).

düşük olduğu ve GYS olan

sonucu obezite; beslenme

Fakat farklı kaynaklarda GYS’nin

bireylerde, gece alınan besinlerin

yetersizliği sonucu zayıflık, ölüm;

uyku bozukluklarına neden

karbonhidrat içeriğinin yüksek

depresyon; psikolojik problemler

olabileceği bildirilmiştir (7). Gece

olduğu görülmüştür (1). GYS

gibi ciddi sorunlara yol

yeme sendromlu bireylerde Leptin

uykusuzluk, yeme bozuklukları ve

açabilmektedir (3). GYS, 1990

hormonu seviyelerinin gece yüksek

diğer psikiyatrik bozuklukları olan

yılında Uluslararası Uyku

olduğu bilinmektedir. Yapılan

kişilerde daha yaygındır (7).

Bilim ve Diyet - 49


Gece Yeme Sendromu Tanısı

madde eklenmiştir. Bu kriterlerden

GYS, akşamları aşırı yemek

üçünün olması tanı için yeterlidir

tüketimi (akşam yemeğinden sonra,

(Tablo 1) (8).

yani akşam hiperfajisi) veya

Gece yeme sendromu tanımlamak

uykudan uyandıktan sonra yemek

için 14 soruluk Gece Yeme Anketi

yeme (yani gece yeme) olarak

geliştirilmiştir. Anket, sendromun

tanımlanan tekrarlayan gece yeme

hem davranıșsal, hem psikolojik

olayları ile karakterizedir (7).

yönlerini değerlendirmektedir (9).

"Yeme bozukluğu; obezite, zayıflık, depresyon, psikolojik problemler ve ölüm gibi ciddi sorunlara yol

Gece yeme sendromunu tanımlamak için bazı tanı kriterleri

Gece Yeme Sendromu Tedavisi

oluşturulmuştur. Yapılan

Gece yeme sendromunda tedavi

çalışmalarda 2 kriter belirlenmiştir:

yöntemleri farmakolojik ve

1. Akşam yemeğinden sonra günlük

farmakolojik olmayan tedavi olarak

kalori alımının en az %25'inin

belirlenmiştir. GYS tedavisinde

alınması

santral sinir sistemi

2. Haftada en az iki kez gece yeme

modülasyonunun etkili olduğu

açabilmektedir.”

KAYNAKLAR

bilinmektedir. Serotonin geri alım Bu iki kritere çekirdek kriter

inhibitörleri farmokolojik tedavi

denilmiş ve GYS'nin daha iyi

olarak GYS tedavisinde

anlaşılması için beş tanımlayıcı

kullanılmaktadır (10).

1- Birketvedt, G. S., Florholmen, J., Sundsfjord, J., Østerud, B., Dinges, D., Bilker, W., & Stunkard, A. (1999). Behavioral and neuroendocrine characteristics of the night-eating syndrome. Jama, 282(7), 657-663. 2- Çaka, S. Y., Çınar, N., & Altınkaynak, S. (2018). Adolesanda Yeme Bozuklukları. Gümüşhane Üniversitesi Sağlık Bilimleri

Tablo 1. GYS için önerilen araştırma tanı kriterleri (8)

Dergisi, 7(1), 203-209. 3- Pritts, S. D., & Susman, J. (2003). Diagnosis of eating disorders in primary care. American Family Physician, 67(2), 297-314. 4- Orhan, F. Ö., & Tuncel, D. (2009). Gece yeme bozuklukları. Psikiyatride Güncel Yaklaşımlar, 1(2), 132-154. 5- Stunkard, A. J. (2002). Binge-eating disorder and the night-eating syndrome. Handbook of obesity treatment, 107-121. 6- Stunkard, A. J., Allison, K. C., & O'Reardon, J. P. (2005). The night eating syndrome: a progress report. Appetite, 45(2), 182-186. 7- McCuen-Wurst, C., Ruggieri, M., & Allison, K. C. (2018). Disordered eating and obesity: associations between binge eating-disorder, night-eating syndrome, and weight-related co-morbidities. Annals of the New York Academy of Sciences, 1411(1), 96. 8- Allison, K. C., Lundgren, J. D., O'Reardon, J. P., Geliebter, A., Gluck, M. E., Vinai, P., ... & Engel, S. (2010). Proposed diagnostic criteria for night eating syndrome. International Journal of Eating Disorders, 43(3), 241-247. 9- Allison, K. C., Lundgren, J. D., O'Reardon, J. P., Martino, N. S., Sarwer, D. B., Wadden, T. A., et.al. & Stunkard, A. J. (2008). The Night Eating Questionnaire (NEQ): psychometric properties of a measure of severity of the Night Eating Syndrome. Eating behaviors, 9(1), 62-72. 10- Trojian, T. H., & Jow, V. (2009). Night eating syndrome presenting as anorexia in an athlete: case report and review. Current sports medicine reports, 8(4), 182-185.

Bilim ve Diyet - 50


M kro Bes n Ögeler ve Spor Performansı Dyt. Ayşe OKUR Sporcular, hem antrenman sırasında maksimum performans gösterebilmek için hem de yarışmalarda başarılı olabilmek için özel beslenme gereksinmeleri olan, özel bir tüketici grubu şeklinde tanımlanmaktadır. Yeterli düzeyde enerji alımıyla birlikte kombine edilen doğru oranlardaki karbonhidrat, protein ve yağ hem en uygun sporcu performansı için hem de sporcuların toparlanma süreçleri açısından oldukça

önemlidir.

programlarını

İyi

seçilmiş

destekleme,

beslenme

sağlıklarını

stratejileriyle

devam

sporculara;

ettirme,

antrenman

performanslarını

üst

seviyeye çıkarma gibi geniş çapta birçok olanak sağlanmaktadır. Sporcu

performansını

birçok

faktör

etkileyebilmektedir.

Beslenme,

sporda

başarıya katkı sağlayan anahtar bileşenlerden birisidir. Düzenli öğün alışkanlıkları da hem makro ve mikro besin alımına olumlu etki ederken hem de sporcunun psikososyal

performansını

etkilemektedir.

Bazı

mikro

besin

ögelerine

ilişkin

bilgiler şu şekildedir; Mikro besin alımına bakıldığında bir tez çalışmasında verilen tabloya göre sporcular

genel

olarak

makro

ve

mikro

besin

önerilerini

karşılamışlardır

sadece; K vitamini, D vitamini, iyot, kalsiyum ve potasyum alımları % 100’ün altında kalmıştır. Vegan

diyetlerine

bakıldığında

genel

olarak;

kalori,

protein,

yağ,

B12

vitamini, omega-3 yağlar, kalsiyum ve iyot diğer diyetlerden daha düşük olma eğilimindedir.

Protein,

sindirilebilirliği

ve

kalsiyum,

emilimiyle

ilgili

demir

ve

konularda

çinko

da

bir

gibi

sorun

besinlerin

olabilir,

yani

vegan sporcuların bu besin ögelerinden zengin yiyecekleri daha fazla miktar da tüketmeleri gerekebilir. Demir, bazı sporcularda yoğun antrenmana bağlı olarak terle, idrarla, feçesle ve intravasküler hemolize bağlı olarak demir kaybı artabilmektedir. Özellikle kadın

sporcularda

demir

durumunun

izlenmesi

oldukça

önemlidir.

Demir

gereksiniminin tüm kadın sporcularda % 70 oranında arttırılması gerektiği belirtilmektedir. Son sistematik incelemelerde belirgin genel eğilim; demir takviyesinin, demir seviyesinin zayıf olduğu bireylerde demir durumuna ve atletik

performansa

herhangi

bir

fayda

problem

sağlayabileceğidir.

olmayan

sporcularda

Ancak

takviye

demir

verilen

seviyelerinde demirin

yararı

olmamaktadır. D vitamini, kalsiyum ve fosforun hem emilimini hem de metabolizmasını düzenlediğinden kemik sağlığı açısından kritik bir role sahiptir. Bunun dışında D

vitamininin

kasın

metabolik

fonksiyonunu

devam

ettirmedeki

görevine

dikkat edilmektedir. Bu fonksiyonların sporcu performansı üzerine etkileri olabilmektedir. D vitamini uygun değerlendirme ve eksikliğin düzeltilmesi sporcunun mevcut

refahı

veriler

ve

atletik

sporcular

başarısı

için

desteklememektedir.

Bilim ve Diyet - 51

için

ergojenik

hayati bir

önem

yardımcı

taşımasına olarak

D

rağmen, vitamini


Kalsiyum

kas

ve

kardiyovasküler

fonksiyon

için

hayati

derecede

önemli

olmasına rağmen, kalsiyum takviyesinin atletik performans üzerinde doğrudan etkisi olduğuna dair bir kanıt bulunmamaktadır. Ayrıca kalsiyum takviyesi, normal diyet alımının kapsamlı bir değerlendirmesinden sonra belirlenmelidir. Magnezyum için mevcut kanıtlar kısa süreli takviyenin (~ 1-4 hafta) 300-500 mg/gün

kas

performansı

kortizol

ve

immünolojik

üzerinde

olumlu

izokinetik

bir

egzersiz

ilgili

kaynaklı

fonksiyonel

etkiye

performans

performansıyla

ve

sahip

dinamik

ölçümler,

olabileceğini

üzerinde

sonuçları

inflamasyon,

hiçbir

için

kan

hasarı,

belirteçleri

düşündürmektedir

etkisi

iyileştirmek

DNA

yoktur.

ancak

Dayanıklılık

magnezyum

takviyesinin

faydasını destekleyen kanıt yoktur. Magnezyum ergojenik potansiyele sahip gibi

görünmektedir,

ancak

çeşitli

popülasyonlarda

hem

aerobik

hem

de

direnç/dinamik güç antrenmanı ve performansına yanıt olarak çok daha fazla kanıt gereklidir. Sporcular arasında çinko takviyesinin popülaritesine rağmen, çinkonun atletik performansı

arttırabileceğine

dair

çok

az

kalite

kanıtı

vardır

ve

mevcut

kanıtlar kısa deneme süreleriyle (1-6 hafta) ilgilidir. Antioksidan

besinler,

hücre

zarlarını

oksidatif

hasardan

korumada

önemli

roller oynar. İyi eğitimli bir sporcu, daha az aktif bir kişiden daha gelişmiş bir endojen antioksidan sistemine sahip olabilmektedir ve özellikle antioksidan bakımından

zengin

takviyesinden

besinlerin

olduğu

faydalanamayabilirler.

bir

diyet

tüketiyorsa

Antioksidan

antioksidan

takviyelerinin

atletik

performansı arttırdığına dair çok az kanıt vardır. Mikro besin antioksidanlarla ilgili en güvenli ve en etkili strateji, antioksidan açısından zengin besinler içeren

iyi

seçilmiş

bir

diyet

tüketmektir.

Mevcut

literatür

egzersize

bağlı

oksidatif stresi önlemenin bir yolu olarak antioksidan takviyesini desteklemez. Sporcular takviye almaya karar verirlerse, daha yüksek dozlar Edilebilir Üst Alım Düzeylerini aşmamaları tavsiye edilmelidir.

Mikro besinlerin bir özeti olarak, sporcular, önceden var olan bir eksikliği tersine

çevirmedikçe

iyileştirmediği

ve

vitamin

mikro

ve

besin

mineral

takviyelerinin

takviyesini

destekleyen

alımının

performansı

literatürün

genellikle

belirsiz bulgular ve zayıf kanıtlarla gölgelendiği konusunda eğitilmelidir. Sporcu diyetisyenleri,

mikro

besin

eksikliğiyle

ilişkili

belirti

ve

semptomları

gözlemlemenin yanı sıra, besin tüketim öyküsünün toplanmasına dayanan mikro besin

durumunu

değerlendirmek

için

çeşitli

stratejiler

sunabilir.

Bu

özellikle

demir, D vitamini, kalsiyum ve antioksidanlar için önemlidir.

KAYNAKLAR: 1- Tuğal, D. (2019). Sporcuların besin seçimlerinin beden imajı ve yeme davranışına göre değerlendirilmesi. (Yüksek Lisans Tezi). Hacettepe Üniversitesi, Ankara. 2- Heffernan, S.M., Horner, K., De Vito, G. ve Conway, G.E. (2019). The role of mineral and trace element supplementation in exercise and athletic performance: a systematic review. Nutrients, 11(3): 696. 3- Rogerson, D. (2017). Vegan diets: practical advice for athletes and exercisers. J Int Soc Sports Nutr, 14:36. 4- Thomas, D.T., Erdman, K.A., ve Burke, L.M. (2016). American College of Sports Medicine Joint Position Statement. Nutrition and Athletic Performance. Med Sci Sports Exerc, 48(3): 543-68.

Bilim ve Diyet - 52


ÇOCUKLUK ÇAĞI OBEZİTESİNE GENEL BAKIŞ Dyt. Kübra Feray ÖZTÜRKAN

Obezite, genel olarak vücuda alınan enerji miktarının enerji harcamasından fazla olduğu durumlarda, yağ dokusunun artmasıyla ortaya çıkan klinik bir durumdur. Dünyada az gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde obezite prevelansı yüksek oranda artış gösterdiği için, obezite en önemli küresel halk sağlığı sorunlarından biri haline

gelmiştir.Yetişkin

bireylerde

olduğu

gibi

çocuk

ve

adölesanlarda

da

görülen

obezite

alarm

verici

düzeydedir.

Dünya Sağlık Örügütü (DSÖ) verilerine göre; 2019 yılında beş yaş altında obez ve fazla kilolu çocukların toplam sayısının yaklaşık 38,2 milyon kişi olduğu görülmüştür. Başlarda gelişmiş yüksek gelirli ülkelerin sorunu olarak görülse de düşük ve orta gelirli ülkelerde özellikle kentsel yerlerde fazla kilo ve obezite durumu olan kişi sayısı artmaktadır. Afrika'da, 5 yaş altındaki fazla kilolu çocuk sayısı 2000 yılından 2019 yılına kadar yaklaşık %24 oranında arttığı bildirilmiştir. Ayrıca DSÖ’nün verilerinde, 1975 yılında %4 olan obezite prevalansının dramatik bir biçimde artarak 2016 yılında %18 üzerine çıktığı bilgisi yer almaktadır.

Türkiye Çocukluk Çağı Obezite Araştırma Girişimi Çalışması-2016 verilerine göre Türkiye’de ilk okul 2. sınıfa giden 7-8 yaş grubundaki çocukların %14,6’sı fazla kilolu ve %9,9’u obezdir (sırası ile kızlarda %15,7 ve %8,5; erkeklerde %13,6 ve %11,3). Sonuç olarak Türkiye’de 7-8 yaş grubundaki her 4 çocuktan biri fazla kilolu veya obezdir. Bu veriler, COSI-TUR 2013 çalışması ile karşılaştırıldığında çocuklarda obezitenin üç yılda %19,3 oranında arttığı (kız %28,8, erkek %13) ve özellikle kız çocuklarındaki artışın alarm boyutunda olduğu görülmektedir.

Çocukluk

çağı

obezitesi

ile

birlikte

görülen

belirgin

sağlık

problemleri

vardır.

Bunlardan

bazıları;

kardiyovasküler hastalıklar (hipertansiyon, dislipidemi), solunum hastalıkları (astım, obstrüktif uyku apnesi), alkolik olmayan yağlı karaciğer hastalığı, tip 2 diyabet, depresyon, polikistik sendrom,

psödotümör

serebri,

kas

iskelet

sorunlarıdır.

Bu

hastalıklar,

morbidite ve mortalite için önemli risk faktörüdür.

Bilim ve Diyet - 53

over sendromu, metabolik

çocukların

yetişkinlik

döneminde


Obezite,

genetik

ve

genetik

olmayan

faktörlerden

etkilenen

multifaktöriyel

bir

hastalıktır.

Çocukluk

çağı

obezitesini etkileyen faktörlerden bazıları şöyledir: Prenatal dönemde annenin beslenme şekli Annelerin bebeği ilk 6 ay anne sütü yerine mama ile beslemesi Çocukların diyetlerinde yüksek enerji ve yağ oranı içeren yiyecekler olması Porsiyon büyüklüklerindeki artış Alkolsüz şekerli içeceklerden zengin beslenme Ebeveynlerin ikisinin çalışıyor olması ve şehirleşmenin sonucu olarak değişen yaşam tarzına bağlı evde yemeğin pişirilmemesi Ev dışı beslenmenin artışı, Güven azlığı algısından kaynaklı, mahalle aralarında oyun oynayan çocuklar yerine, evlere kapanarak tablet, bilgisayar ve televizyonda fazla vakit geçiren çocukların sayısındaki artışa bağlı olarak fiziksel aktivitenin azalması

Nadir görülen tek gen bozuklukları Çocukların akademik hayatta başarılı olma kaygısıyla birlikte fiziksel aktiviteye zaman ayıramamaları

Sağlıksız atıştırmalıklar tüketilmesi Enerjisi yoğun sağlıksız yiyeceklerin reklamlarının yapılması Uyku sürelerinin kısalması Çocukluk döneminde kullanılan bazı ilaçlardır. Sonuç olarak, çocukluk çağı obezitesindeki artış bir ülkeye özgü olmayıp dünya çapında bir sorun hâline gelmiştir. Gerekli önlemler alınmadığı taktirde çocukluk çağı obezitesi sıklığının daha çok artacağı öngörülmektedir. Hayat kalitesini düşüren ve önemli komplikasyonlara sahip hastalıktır. Obezitenin önlenmesi, sıklığının azalması için en önemli faktör, obeziteye hazırlayıcı etmenlerin belirlenmesidir. Obezite tedavisinin başarılı yürütülmesi için, “diyet, egzersiz ve davranış değişikliği” sağlayan multidisipliner yaklaşım gereklidir. Diyetisyen, çocuk endokrinolog, çocuk psikiyatristi veya psikologu, fizyoterapist gibi birimler ortak çalışmalıdır. Obezite tedavisindeki amacımız kilo vermeyi hedeflemek kadar doğru yaşam tarzının aile ve çocuğa öğretilip tekrar kilo almayı önlemek ve “geleceğimizi korumak” olmalıdır.

KAYNAKLAR: 1- World Health Organization.Media Centre.1 Nisan 2020.Web.10 Haziran 2020 Erişim Adresi: https://www.who.int/en/news-room/fact-sheets/detail/obesity-and-overweight 2- Alpcan, A. ve Durmaz, Ş.A (2015). Çağımızın Dev Sorunu: çocukluk çağı obezitesi.Turkish Journal of Clinics and Labaratory, 6(1), 30-38. 3- Yayan, E. H. ve Çelebioğulları A. (2018).Obezojenik Çevre ve Çocukluk Çağı Obezitesine Etkileri. 4- Türkiye Endokrinoloji ve Metabolizma Derneği. (2019). Obezite Tanı ve Tedavi Klavuzu. 2019/8. Ankara.

Bilim ve Diyet - 54



Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.