Dünya Şampiyonu Apple’dan sigara Avrupalı Türk
Sebastian Vettel
yasağı geliyor
Doktorlar
Red Bull Racing takımı, Formula 1 2010 sezonunu çifte zaferle tamamlamayı başardı. Takım Brezilya GP’de garantilediği takımlar şampiyonluğunun yanı sıra, pilotu Vettel’in son yarışı kazanmasıyla sürücüler şampiyonasında da mutlu sona ulaşmış oldu.
Dünyada başlayan anti sigara operasyonlarına Apple da katıldı. Teknoloji firması, Mac ürünlerinin yanında sigara içildiğini fark ederse bakın ne yapıyor? Teknoloji firması Apple arızalı makineleri tamir etmiyor.
Türkiye Viyana tarihi büyükelçilik rezidansında Avrupa’nın altı farklı ülkesinde çalışan Türk doktorlar, Avrupa Türk Sağlık Eleman-ları Federasyonunu kurmak için toplandı.
›› SAYFA 30’da
›› SAYFA 28’de
›› SAYFA 15’de
AVUSTURYA G
Ü
N
L
Ü
G (
yıl
6.
Ü
Ay / Monat : Kasım - Aralık / November - Dezember, Yıl / Jahr : 6, Sayı / Ausgabe : 53
Viyana’da Eyalet Hükümeti Kuruldu Doğru formül bulundu: Tarihinde ilk defa Viyana, KırmızıYeşil koalisyon tarafından yönetilecek.
NÖM Türk Raflarınızı Dolduruyor AVUSTURYA Günlüğü sizler adına, NÖM Türk Yönetim Kurulu Başkanı Alfred Berger’le NÖM Türk’ün geçmişi ve geleceği hakkında özel bir röportaj yaptı. Nöm hakkında bilmek istediğiniz herşey ve daha fazlası bu röportajda.
›› SAYFA 11’de
10 Ekim Eyalet ve Yerel Seçimlerinin ardından Viyana’da sürmekte olan koalisyon tartışmaları ve görüşmeler sonuçlandı. Viyana’yı bundan böyle Sosyal Demokrat Parti SPÖ Yeşillerle beraber yönetecek. SPÖ Viyana Genel Başkanı Michael Häupl Viyana Belediye Başkanı olmaya devam ederken, Yeşiller Viyana Eyalet Başkanı Maria Vassilakou Belediye Başkan Yardımcısı olarak göreve başlayacak. SPÖ’nün Yeşillerle iki buçuk hafta boyunca sürdürdüğü koalisyon tartışmaları 12 Kasım'da sonlandırılarak,
görev dağılımı ve partilerin sorumluluk alanlarına ayrılan bütçe belirlenmiş oldu. Kırmızı-Yeşil birlikteliği sadece Viyana’nın tarihinde değil aynı zamanda Avusturya’nın tarihin-
de de bir ilke imza atmış oldu. Bir başka ilk de Yunan asıllı Vassilakou’nun üniversite öğrenimi için geldiği Viyana’nın Eyalet Yönetiminde görev alan ilk göçmen bakan olması. ›› SAYFA 3.’te
HABİBİ Eğitim Evi Açıldı 2. KEZ EKOMİGRA FUARI Österreichischer Integrationsfonds (Avusturya Entegrasyon Fonu) 3. Viyana’da göçmenlerin eğitimi ve mesleki uyumu için yeni bir merkezi hizmete soktu. Kısaca HABİBİ olarak adlandırılan Türkçesi ise Eğitim ve Mesleki Uyum Evi sunulacak. ›› SAYFA 8’de
AVUSTURYA’nın başkenti Viyana’da, özellikle Türk girişimcilerinin firmalarını tanıtma fırsatı bulduğu ekoMigra Fuarı bu yıl ikinci kez gerçekleştirildi. ›› SAYFA 10’da
POLİTİKA
2
Avusturya’yı Sarsan Uyum Tartışması Türkiye’nin Avusturya Büyükelçisi Kadri Ecvet Tezcan’ın diePresse’ye yaptığı uyum konusundaki açıklamaları büyük yankı uyandırdı.
TÜRKİYE’nin Viyana Büyükelçisi Kadri Ecvet Tezcan’ın, Avusturya’nın günlük gazetesi diePresse’ye yaptığı açıklamayla ortaya çıkan ‘entegrasyon konusundaki noksanlıklar’, Avusturya’nın çeşitli kesimlerinde tartışılmaya devam ediyor.Büyükelçi Kadri Ecvet Tezcan bir seneden beri Viyana’da gerçekleştirmekte olduğu görevi esnasında şahit olduğu ve gözlemlediği bir çok durumu ve deneyimlerini, Avusturya’da yaşayan Türklerin Avusturya halkı ve politikası tarafından yer yer sorun haline getirilmesini, Avusturya’nın bu göçmen azınlığı benimsiyememesini analiz ettiği ve açıkça tartışmaya açtığı bir röportaj verdi.
Fırtınalar Koptu Bu röportajın ardından Avusturya’da hem politikada hem de yer yer Avusturya halkının nezdinde fırtınalar koptu. SPÖ’nün, ÖVP’nin ve FPÖ’nün büyük tepkisine yol açan Büyükelçi Kadri Ecvet Tezcan’ın açıklamaları Yeşiller partisi tarafından tersine sahiplenildi ve Tezcan parlamentoda açık bir tartışmaya davet edildi. BZÖ ise Büyükelçinin Avusturya’daki görevinden alınma talebi için imza kampanyası başlattı. Tepkilerin ardından yaptığı açıklamada Büyükelçi Kadri Ecvet Tezcan diePresse’ye yaptığı açıklamalarda ‘Kimseyi incitme amacının olmadığını ve iki toplumun refah düzeyini arttıracak olan sağlıklı bir tartışmayı başlatmayı amaçladığını’ ifade etti.
Büyükelçi’ye Destek
‘‘Tezcan Avusturya’yı Sarstı’’
Diğer yandan Avusturya medyasından bazı kesimler ile bir çok aydınının destek verdiği Büyükelçinin açıklamaları, özünde uzun zamandan beri sürdürülen uyum ve göç tartışmasında Türklerin ve Müslümanların sorunlu kitle olarak hedef gösterilmelerinin toplumun bir çok duyarlı kesimi tarafından da eleştirilmekte olduğunu ortaya çıkarmış oldu. Açıklamalarıyla Avusturya’da yaşayan Türkler’den de büyük destek gören Büyükelçi Kadri Ecvet Tezcan, söyledikleri ve anlattıklarını, bir senelik görevi boyunca Avusturya’da yaşayan Türklerle kurmuş olduğu yakın ve güçlü diyalogdan gelen bir bilgi ve anlayışa dayandırmakta. Bu nedenle Büyükelçinin açıklamaları bir yerde dile getirilememiş olanı dile getirerek burada yaşayan bir çok Türkiye kökenli göçmenin duygularına ve düşüncelerine tercüman oldu.
KASIM / ARALIK
POLİTİKA
KASIM / ARALIK
3
Doğru formül bulundu: Tarihinde ilk defa Viyana, Kırmızı-Yeşil koalisyon tarafından yönetilecek.
Viyana’da Eyalet Hükümeti Kuruldu 10 Ekim Eyalet ve Yerel Seçimlerinin ardından Viyana’da sürmekte olan koalisyon tartışmaları ve görüşmeler sonuçlandı. Viyana’yı bundan böyle Sosyal Demokrat Parti SPÖ Yeşillerle beraber yönetecek. SPÖ Viyana Genel Başkanı Michael Häupl Viyana Belediye Başkanı olmaya devam ederken, Yeşiller Viyana Eyalet Başkanı Maria Vassilakou Belediye Başkan Yardımcısı olarak göreve başlayacak. SPÖ’nün Yeşillerle iki buçuk hafta boyunca sürdürdüğü koalisyon tartışmaları 12 Kasım'da sonlandı-
rılarak, görev dağılımı ve partilerin sorumluluk alanlarına ayrılan bütçe belirlenmiş oldu.
Bir İlke İmza Atan Koalisyon Kırmızı-Yeşil birlikteliği sadece Viyana’nın tarihinde değil aynı zamanda Avusturya’nın tarihinde de bir ilke imza atmış oldu. Bir başka ilk de Yunan asıllı Vassilakou’nun üniversite öğrenimi için geldiği Viyana’nın Eyalet Yönetiminde görev alan ilk göçmen bakan olması. ‘‘Viyana için ortak yolumuz’’
başlığı altında yapılan bir basın açıklamasında Häupl ve Vassilakou ortak koalisyon anlaşmalarını kamu oyuna sundular. Yeşiller ulaşım, enerji, iklim koruma ve şehir planlama alanlarındaki kaynakların ve yönetimin sorumluluğunu alırken, her iki parti de uyum alanında ortak hareket planlarını „Viyana Birlikte Yaşam Çartası“ ve yeni gelen göçmenlerin haklarını güvence altına alan „Viyana Anlaşması“ başlıkları altında birleştirdiler
SPÖ ve Yeşillerin Birlikteliği Daha Çok Yankı Yaratacak ◊ ‘‘Viyana farklıdırsöylemi kendisini haklı çıkarttı. Kırmızı-Yeşil Koalisyonu Avusturya’daki Viyana farkını yine gösterdi.’’
EDİTÖR
4
KASIM / ARALIK
Özel Haberlerle Yeniden Aranızdayız
Adil Elmas
mailto:chefredaktion@agtv.at
S
EVGILI okurlarımız, şu an elinizde tuttuğunuz Avusturya Günlüğü gazetesinin Aralık sayısı, yine oldukça zengin bir içerikle sizleri karşılıyor. Geride bıraktığımız ay, içinde pek çok önemli olayın yaşandığı bir dönem oldu.
Kadri Ecvet Tezcan’dan Cesurca Açıklamalar Türkiyenin Viyana Büyükelçisi Kadri Ecvet Tezcan, diePresse gazetesi ile yaptığı mülakatta, aslında çoktan dile getirilmesi gereken meseleleri açıkladı. Kadri Ecvet Tezcan entegrasyon konusunda, sağlıklı bir tartışma ortamının sağlanması açısından oldukça etkili sözler kullandı. Sanıyorum; Sayın Büyükelçi’nin hedefleri doğrultusunda, sağduyunun hakim olduğu çeşitli tartışma ortamları bu sayede oluştu. Entegrasyon konusunda tartışılması gereken sorunlar, noksanlıklar ve atılması gereken adımlar, daha geniş bir perspektifte ele alındı, alınıyor. Böyle bir zeminin oluşmasında büyük katkısı olan Türkiye’nin Viyana Büyükelçisi Kadri Ecvet Tezcan, pek çok çevreden saygı ve destek görüyor.
Kurban Bayramı; Buruk Bir Sevinç Avrupa’nın pek çok merkezinde olduğu gibi Avusturya’da da Türk ve Müslüman alemi, memleketlerinden uzak olmanın verdiği hüzünle, bayram sevincini birlikte yaşadı. Türkiye kökenli göçmenlerin oluşturduğu
dernekler ve çeşitli sivil toplum kuruluşları, Kurban Bayramı’nda etkin faaliyetlerini sürdürerek, bayramın tüm çevrelerce sorunsuz, barış ve refah içinde geçmesini sağladılar. Vekaletle kurban kesimi ya da kesim alanları gibi konularda herhangi bir sıkıntının yaşanmamış oluşu son derece memnuniyet verici. Umuyorum Müslüman toplumun talepleri arasında yer alan, bayram dönemlerinde 1 günlük resmi tatil düzenlemesi de bir gün hayata geçirilmiş olur.
Ekomigra Fuarı 2. Kez Gerçekleştirildi
figürlerle karşımıza çıktılar.
Nöm Tartışmaları Avusturya gündemini meşgul eden bir başka konu yine gazeteniz Avusturya Günlüğü’nde. Avusturya’nın Avrupa’ya ihracat konusunda zirve markalarından biri haline gelen ve süt ve süt ürünleri alanında faaliyet gösteren NömTürk, ürünlerinde Türkçe ifadelere de yer verince tartışmaların odağı haline geldi. Aşırı gruplar her zaman olduğu gibi tepkilerinin dozunu yüksek tutarken, akl-ı selim düşünen kesimlerce durum, bir zenginlik olarak karşılandı. Sevgili okurlar, yukarıda yer alan konu başlıklarının detaylarını ve daha fazlasını Avusturya Günlüğü Aralık sayısında bulabileceksiniz. Gelecek ay yine görüşmek ümidiyle... Yeni yılınızın sağlık, mutluluk ve huzur getirmesi dileklerimle...
Sevgili okurlar, bu ayki sayımızda yer alan önemli konulardan bir diğeri; bu yıl ikinci kez gerçekleştirilen Ekomigra Fuarı. Bu fuar, Avusturya’da yaşayan yabancı toplum temsilcilerinden girişimcilerin, ülkede ortaya koydukları faaliyetleri göstermesi açısından oldukça önemli. KÜNYE / IMPRESSUM Özellikle Türk giriHERAUSGEBER, GESCHÄFTSFÜHRER şimcilerin, kurdukları UND CHEFREDAKTEUR firmaları yakından Adil Elmas mailto:chefredaktion@agtv.at ofis@agtv.at tanıma, çalışma Quellenstr. 60/2 1100 Wien Tel.: 01 890 59 84 alanları hakkında Mobil : 0699 194 540 72 bilgiler alma fırsatı Redaksiyon : Adil Elmas Linz Temsilcisi : Yusuf Atik sunan Ekomigra FuaVoralberg ve Tirol : Seyfi Ak Tel : 0043 660 733 75 25 Tel : 0043 5574 74 657 Salzburg Temsilcileri : rı, bu yıl ilkine oranla 0043 650 230 25 76 Samet Aksu www.fotoseyfi.com daha geniş kapsamlı Tel : 0043 660 526 51 75 P.b.b. Verlagspostamt 1100 Fatih Gencan katılımla gerçekleşti. Wien GZ_07z037574M Tel : 0043 660 526 51 85 Vizyon sahibi firmaOsman Güneş Mobil : 0699 194 540 72 Tel : 0043 526 51 90 Tel&Fax :+43 1 8905984 lar, fuar alanında Freie Mitarbeiter oluşturdukları standNuray Emre Rahmi Buğra Tan Çağrı Özcan larında, soyut hedefJale Kaynak Batuhan Kapucuoğlu Seyfi Ak Erkin Kaan Karadeniz Muhammed Akdaş Linda Say lerini somutlaştıran
POLİTİKA
6
10
KASIM / ARALIK
Kasım Resepsiyonu Atatürk’ün ,ebediyete intikal edişinin 72.yılında Viyana’daki tarihi elçilik binasında bir tören gerçekleştirildi.Törene ev sahipliği,Türkiye’nin Viyana Büyükelçisi Kadri Ecvet Tezcan yaptı TÜRKIYE Cumhuriyeti kurucusu ulu önder Mustafa Kemal Atatürk’ün vefatının üzerinden 72 yıl geçti. Tüm ulusun saygıyla andığı ve yasını tuttuğu Ata’nın emaneti Cumhuriyet ise yaşamaya sonsuza dek devam edecek. Mustafa Kemal Atatürk'ü anma günü olan 10 Kasım'da, Türkiye'de olduğu gibi yurt dışında da, Türk toplumunun varlığını sürdürdüğü her yerde, törenler düzenlendi. Onlardan biri de Viyana'da, Türkiye Viyana Büyükelçiliğinde gerçekleştirildi. Elçilikteki anma töreninin yanısıra, hafta içinde, Büyükelçi Kadri Ecvet Tezcan'ın bir gazeteye verdiği demeçler de gündemi oluşturdu.
ZAMAN Entegrasyon ÖDÜL TÖRENİ ·· Muhammed Akdaş Batuhan Kapucuoğlu
Van der Bellen’den Eşitlik Vurgusu
Zaman Avusturya'nın üçüncüsünü düzenlediği Zaman Ödül Töreni, Viyana Hilton Otel'de gerçekleştirildi. Yeşiller Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Alexander van der Bellen başta olmak üzere, katılımcılar arasında Din Hizmetleri Müşaviri Seyfi Bozkuş ve gazete yöneticileri yer aldı. Ödül Töreni'nde, Zaman Avusturya'nın, Avusturya'da yürüttüğü ve yürütmekte
İrfan Buzar Alev Korun
Bünyamin Taşdemir
olduğu çalışmalar tanıtılırken, ödüller de sahiplerini buldu. Yeşiller Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Alexander van der Bellen, diePresse gazetesi Basın Şefredaktörü Michael Fleischhacker ve 17. Bölge Belediye Başkanı Ursula Struppe, Zaman Avusturya tarafından ödüle layık görülen isimler arasındaydılar.
Törende kürsüye çıkan Yeşiller Partisi Genel Başkanı
olmadan eşitliğin sağlanmasını hedefleyen bir siyasi parti olduğunu, Yeşiller Milletvekili Alev Korun’un en iyi parti üyelerinden birisi olarak, entegrasyon ve eşitlik konusunda yıllardan beri çok uğraş verdiğini’’ vurguladı. Van der Bellen: ’’Biz barış içinde yaşamayı, bunun için de birarada özgürce tartışabilmeyi istiyoruz. Bu nedenle bu ödülü bana ve yeşillere vermiş olduğunuz için size teşekkür ediyorum’’
dedi. Zaman Ödül Töreninde Avusturya Günlüğü ekibi olarak, Yeşiller Partisi Genel Başkanı van der Bellen’e NÖM firmasının ürünlerinde kullandığı türkçe ifadeler hakkında ne düşündüğünü sorduk.’’Avusturya’da satılan malların üzerinde Almanca, İngilizce, Arapça bir çok yazının olduğunu, Türkçe’nin de olmasının gayet normal olduğunu’’ ifade etti.
Törende kürsüye çıkan Yeşiller Partisi Genel Başkanı Alexander van der Bellen, ’’Yeşillerin toplumda cinsiyet ve ırk ayrımı
Dr.Ahmed Hamidi Alexander Van Michael der Bellen Fleischhacker
Seyit Arslan
ZAMAN ENTEGRASYON ÖDÜLLERİ SAHİPLERİNİ BULDU
POLİTİKA
8
HABİBİ
KASIM / ARALIK
Eğitim ve Mesleki Uyum Evi Açıldı
‘‘HABİBİ açıldı. Uyum ve birarada yaşamı desteklemek adına önemli bir adım daha atılmış oldu.’’ Österreichischer Integrationsfonds (Avusturya Entegrasyon Fonu) 3. Viyana'da göçmenlerin eğitimi ve mesleki uyumu için yeni bir merkezi hizmete soktu. Kısaca HABİBİ olarak adlandırılan Türkçesi ise Eğitim ve Mesleki Uyum Evi olan HABIBI eğitim merkezinde göçmenler ve mültecilere Almanca dil kurslarının yanı sıra öğrenim ve mesleki eğitim alanında hizmetler sunulacak. Merkezde dernekler için de seminer ve toplantılar için büro ve konferans salonları kiralama imkanı sağlanıyor. Aile içi şiddete uğramış kadınların kalabileceği bir sığınma evini de içeren merkezde çocuk yuvası ve kreş de bulunmakta. ÖIF (Avusturya Entegrasyon Fonu) müdürü Alexander Janda, Habibi Eğitim Merkezi'nin açılışında yaptığı konuşmada “Bu merkezin Viyana'da bir ilk olduğunu ve Avusturya'nın diğer bölgelerinde de böyle bir merkezin açılmasının düşünüldüğünü“ belirtti. Janda, göçmenlerin mesleki beceriler kazanarak daha iyi iş imkanları bulmalarına yardımcı olduklarını, bu sayede entegrasyonun kolaylaştığını vurguladı. İmamlara ve sağlık-bakım sektöründe çalışanlara özel Almanca kursunu bunlara birer örnek olarak gösterdi.
HABİBİ’den Göçmenlere Bir Çok Kurs ve Faaliyet İmkanı Eğitim Merkezi'nin açılışında kendisi de bir göçmen olan ünlü şarkıcı Sandra Pires ve kids@austria çocuk korosu özel olarak bestelenmiş bir şarkıyı seslendirdiler. Çeşitli ülkelerden çocukların oluşturdukları koro 'bana senin dünyanı göster' (Zeig mir deine Welt) isimli parçayla kamuoyunu göçmenler ve uyum konusunda daha duyarlı olmaya
Habibi Yöneticisi Sabine Schöffthaler
Avusturya İçişleri Bakanı Maria Fekter
Habibi Yöneticisi Alexander Janda
Habibi, Eğitim ve Mesleki Uyum Evi Açılışında Birlikteler davet ediyor. Habibi eğitim merkezi yöneticisi Sabine Schöffthale ise ‘HABİBİ’de kursların yanı sıra, bir kadın merkezinin olduğunu, kadınların acil bir şiddet sorunu olduğunda burada bir yıl boyunca barınma imkanı bulabileceklerini’ ifade etti. “Mevcut kursların yanı sıra bir çocuk programımız da var” diyen Schöffthale, “HABIBI’de kurslar esnasında çocuklara danışmanlık ve bakım sağlandığını” belirtti. Ayrıca “Göçmen derneklerinin uygun fiyat karşılığında HABİBİ’deki odaları ve kullanım alanlarını kiralayabileceklerini” sözlerine ekleyen Schöffthale, “Bu sayede derneklerin biraraya gelip birbirlerini tanımlarının da mümkün olacağını” sözlerine ekledi. Konferans katılımcılarından İçişleri Bakanı Maria Fekter, Avusturya Günlüğü’nün “Entegrasyon politikanız nedeniyle sık sık eleştirilmektesiniz. Avustur-
ya entegrasyon politikalarında yanlış olan şey nedir?’’ sorusunu, “Bence hiçbir şey yanlış değil. Burada yaşamakta olan birçok yabancı, Avusturya’da çok mutlu yaşamaktalar. Bizim burada 460 bin misafir işçimiz var. Avusturya toplumunun %10’undan çoğunun ise göçmen kökeni var’’ şeklinde yanıtladı. Fekter, ayrıca eğer ‘’Entegrasyon konusunda birşeyler yapılmak isteniyorsa önce dil konusundan başlanılması gerektiğini’’ belirtti. “Bir kişi Avusturya’da yaşamak istiyorsa Almanca bilmeli” diyen Fekter, “Ayrıca göçmenlerin kalifikasyonunu artırmalıyız. Bu şekilde Avusturya’da iş piyasasında meslek edinmeleri ve iş bulmaları kolaylaşabilir” diye
sözlerine ekledi. HABIBI’nin dil kurslarını, kadın merkezini ve imamlar için eğitim kurslarının önemini vurgulayan Fekter, AMS ile yapılan kooperasyonlar sayesinde iş arayanlara da doğrudan yardım edilebileceğini belirtti. İmamların HABIBI kursları sayesinde Avusturya’nın değerlerini ve kültürünü tanıyacaklarını ve müslüman topluluğuyla müslüman olmayan topluluk arasında olumlu şekilde aracılık kurabileceklerine inandığını vurguladı.
KASIM / ARALIK
POLİTİKA
9
DITECH’ten Sevindirici 2010 Bilançosu 2010’u %30’luk büyümeyle kapatan teknomarket DiTech 2011’de %1520lik bir büyüme hedefliyor
Damian Izdebska: ‘Önümüzdeki yıl, kaydetmiş olduğumuz büyümeyi sindirmeyi ve müşterilerimizin beklentilerini tatmin etmeyi hedefliyoruz.’ ·· Muhammed Akdaş / R.Buğra Tan DiTech’in medya mensupları için düzenlediği toplantıda Avusturya Günlüğü’ne, 2010 senesinde DiTech’in %30’luk bir büyüme kaydettiğini belirten Izdebska çifti, Bu büyümenin Avusturya’daki bir çok sektör ve branşa kıyasla çok iyi bir büyüme olduğunu ifade ettiler. 2011 senesinde de büyümeyi korumayı hedeflediklerini bekleyen Izdebska çifti %30luk büyüme yerine %15-20lik bir büyümeyi hedeflediklerini“ vurguladılar. 2010 yılıdnda üçü Viyana’da olmak üzere Avusturya’da toplam beş tane yeni satış merkezi açan Ditech, 2011 icin yeni merkezler açmayi planlamiyor. 2011’deki amacımız mevcut kaliteyi koruyup, müşteri hizmetlerini geliştirmek şeklinde firmanın hedeflerini ifade eden Damian Izdebska, Önümüzdeki yıl kaydetmiş oldugumuz büyümeyi sindirmeyi ve müşterilerimizin beklentilerini tatmin etmeyi hedefliyoruz. Şeklinde açıklamalarda bulundu.
Her iki Avusturyalıdan biri artık Ditech’i tanıyor Her iki Avusturyalıdan birinin DiTech’i tanıdığını vurgulayan Izdebska çifti, 2011 yılında da bu
MAG.Aleksandr a Izdebska
Damian Izdebska
durumun korunmasını istediklerinikaydettiler. Artık insanların bilgisayar alanında danışmanlık hizmeti almayı talep ediyor olmaları ve bize başvuruyor olmaları bizler açısından çok sevindirici diyen Aleksandra Izdebska, DiTech’in hem PC hem de bilgisayar ekipmanlarının yanı sıra, sunduğu danışmanlık hizmetlerinin de ilgi görüyor olmasını, bilgisayar kullanıcılarının bilinç yükselmesine bağlıyor. İnsanlar artık alacağım bilgisayarın rengi beyaz mı olsun siyah mı, diye bakmıyor, bundan daha fazlasını bekliyor. Bu nedenle de bizim danışmanlık hizmetlerimize başvuruyor.Diyen Damian Izdebska, asıl hedefin de Ditech’in bu hizmet kalitesinin ve tanınırlığının korunması olduğunu belirtti.
Bilgisayar branşında yılbaşı alış-verişi önemli Bilgisayar branşı açısından yılnaşı alış-verişinin çok önemli olduğunu„ belirten Damian Izdebska, önümüzdeki yılbaşı alış-verişi sürecinin tüm seneki hasılat açısından belirleyici olduğunu sözlerine ekledi.
Damian Izdebska, 2011’deki amacımız mevcut kaliteyi koruyup, müşteri hizmetlerini geliştirmek olduğunu belirtti.
10
EKONOMİ
KASIM / ARALIK
EKOMİGRA FUARI Avusturya’nın başkenti Viyana’da, özellikle Türk girişimcilerinin firmalarını tanıtma fırsatı bulduğu ekoMigra Fuarı bu yıl ikinci kez gerçekleştirildi. ·· Çağrı Özcan / R. Buğra Tan Muhammed Akdaş / Linda Say FUARDA yer alan her kuruluş, vatandaşlar ve diğer firmalarla temasa geçme şansı elde etti. Firmalar açısından katılım bu yıl daha geniş kapsamlı oldu. Müzik dinletisi ile birlikte hoş bir ortamın sağlandığı fuarda pek çok firma hakkında bilgiler edinmek mümkün oldu.
Fuara İlgi Büyüktü Viyana’da bulunan Türk girişimciler için oldukça büyük bir öneme sahip olan ekoMigra Fuarının ikincisi Messe Prater’deki fuar alanında düzenlendi. Avusturya’da yabancı firma sahiplerinin, geleceğe yönelik adımlarının ilk kez sergilendiği alan olma özelliğini de taşıyan
ekoMigra Fuarı, özellikle vizyon sahibi girişimciler açısından çok verimli geçti. Avrupa’nın 9 ülkesi ve 16 şehrinde faaliyet gösteren ve ekoMigra Furarının en başarılı firması seçilen Swan, hedeflerini; ürün yelpazesini genişletmek, kaliteyi arttırmak şeklinde belirlemiş durumda. Swan yetkilisi Hasan Vural Avusturya Günlüğü’ne verdiği röportajda firmanın geçmişten günümüze hangi noktada olduğuna dair bilgi verdi. Hasan Vural, bu seneki fuarda daha profesyonel, vizyon ve hedef sahibi katılımcıların yer aldığını belirtti ve SWAN’a ve fuara gösterilen yoğun ilgiden memnun olduklarını ifade etti. “Swan şirketinin hedefleri arasında bu tür fuarlara katılmak da yer alıyor. Firmamızın karakter yapısını en iyi şekilde ifade edebileceğimiz platformlar
arasında bu gibi fuarları sayabiliriz” diyen Vural, “Avrupa’nın 9 ülkesi 17 şehrinde faaliyetlerimiz sürüyor. Ürün yelpazemizi geliştiriyoruz ve bu şekilde bulunduğumuz merkezlerde daha hızlı gelişmeyi hedefliyoruz” şeklinde firmanın hedeflerini belirtti.
desteklemek gibi bir çok alanda çalışıyoruz” şeklinde Avusturya Günlüğü’ne kendilerini tanıttı. Çok uzun süreden beri müşterilere ana dilde hizmet sunulduğunu belirten WTS, danışmanlık yaptıkları firmalar arasında Türk firmalarının da bulunduğunu, ileriki aylarda Türkçe danışmanlık hizmetinin Katılan Firmalarla de yapılacağını belirtti. Sizin Adınıza Görüştük Fuarda kaliteli ve geniş ürün yelpazesiyle, beyaz eşya ve anFuara katılan firmalar arasında kastre ürünlerinde hizmet veren vergi danışmanı, WTS WirtsElektro Yetim, geleceğe yönelik chaftstreuhandel firması da vardı. planlarını sergiledi. Elektro Avusturya’da faaliyet gösteren Yetim’den Mustafa Yetim “Bunpek çok yerli ve yabancı firmaya, dan 50 yıl önce işçi olarak gelen vergi danışmanlığı hizmeti sunbüyüklerimizin yaptıklarına her makta olan WTS yetkilisi, “Biz 30 senedir varolan bir vergi danışma- gün bir katkı sağlayarak bugünlere geldik. Artık sahiplenebilenı bürosuyuz. Vergiyle ilgili her ceğimiz bir fuarımız var” diyerek türlü işlemi, maaşın vergilendirilfuarın önemini vurguladı. Ayrıca mesi, şirket danışmanlığı, firma“Fuarın her geçen yıl daha da iyiye lara bankalarda danışmanlık yapgideceğine inandığını” belirtti. mak, sorunları olduğunda onları 15.11.10 Ins_KümmerNummer-ssp_100x70 09:05 Seite 1
:-( KeiNe lehrstelle?
Halil Kocaman
Linda Say
Şenol Kılıç
Adil Elmas
:-)) Wir wisseN weiter.
gratis uNd Nur iN WieN! Eine Initiative von Vizebürgermeisterin Renate Brauner
KASIM / ARALIK
EKONOMİ
11
SÖYLEŞİMİZİ NÖM ‘ÜN BADEN’DEKİ MERKEZİNDE GERÇEKLEŞTİRDİK
NÖM Türk Raflarınızı Doldurmaya Devam Edecek ·· Nuray Emre AVUSTURYA’da süt ve süt ürünleri alanında faaliyet gösteren ve ülkenin, Avrupa’nın pek çok merkezine ihracatıyla dikkat çeken firması olmayı başaran bir firma NÖM. Firmanın satış stratejileri doğrultusunda, ürünlerinde Türkçe ibareler de kullanıyor oluşu, Avusturya’da belli kesimlerce eleştiriye uğramıştı. Art arda gelen eleştirilerin ardından NÖM firması, konuya ilişkin açıklamalarda bulunmuş ve tepkileri yatıştırmayı başarmıştı. Gelişmelerin ardından, NÖM firması, Avusturya’da yaşayan Türk toplumu temsilcilerinin de dikkatini çekti ve ilgi odağı haline geldi. NÖM Genel Kurulu Başkanı Alfred Berger, bu konuların yanı sıra, firmanın geleceğe dair planları hakkında, TRT muhabiri Adil Elmas’ın sorunlarını yanıtladı. AG: Bize NÖM türkün hikayesini anlatabilir misiniz? ◊ ALFRED BERGER: NÖM geçtiğimiz 10 senede lokal bir şirket olmaktan çıkıp, uluslararasi bir şirkete dönüştü. Asıl merkezimiz hala Avusturya’da. Bizim asıl marka süt, yağ, çökelek ve diet ürünlerinin yanı sıra frufrufru da. Son 10 senede Avrupa pazarında da aktifiz. Avrupada 32 ülkede ve en büyük 40 satış magazasında temsil ediliyoruz. Her iki ürünümüzden birisi Avusturya’dan çıkıp, Finlanda,
Avusturya Günlüğü sizler adına, NÖM Yönetim Kurulu Başkanı Alfred Berger’le NÖM’ün geçmişi ve geleceği hakkında özel bir röportaj yaptı. Nöm hakkında bilmek istediğiniz herşey ve daha fazlası bu röportajda. Irlanda gibi çeşitli ülkelerde mağazalarda satışa sunuluyor. AG: NÖM Türk mallarının piyasaya sürülmesinden sonra Avusturya’da Türkçe ibareli NÖM markaları tepki çekti. Bize bu tepkilerin sebebini anlatabilir misiniz? ◊ A. BERGER: NÖM TÜrkün ilk hafta piyasaya sürülmesinden sonra, bir takım tepkiler oldu. Ancak bu tepkiler anlaşılan siyasal orijinliydi ve bir çok müşterinin de kafasını karıştırdı. İnsanlar NÖM’ün tüm mallarının iki dilli üretileceğini zannettiler. Tabiyki de böyle bir niyet yoktu. Bizim Türk süper marketlerinde satılan dört tane Türkçe ibareli markamız oldu. AG: Türkçe isimlendirmeden sonra ne gibi tepkiler aldınız? ◊ A. BERGER: Biz, bizimle mail ya da telefon yoluyla kontağa geçen her müşteriye durumu anlattık. İki üç hafta sonra mailler durdu. Bilhassa mailler almıştık. Üç dört ay boyunca bir çok Türk müşteri Nöm ürünlerini satın aldılar. NÖM’ün ismi duyuldu ve bizim diğer ürünlerimizi de satın almaya başladılar.
12
EKONOMİ A.G.: Bu başarılı proje aracılığıyla kazancınızı arttırdınız mı? ◊ A. BERGER: Evet artan bir kazançtan söz etmek mümkün.
KASIM / ARALIK
olursak, teknik olarak bunu hayata geçirmemiz zor olur.
A.G.: Yakın bir dönemde Türkiye’ye yatırım yapmayı istiyor musunuz? A.G.: Bu ürünlerle başladınız, peki ürün ◊ A. BERGER: İlk olarak Batı Avrupa paletinizi arttırmayı düşünüyor musunuz? ülkelerinde yatırımlarımız var. Bizim İngiltere’de bir üretim yerimiz, İtalya, Maca◊ A. BERGER: Bakmamız lazım. Bir marristan ve Ukrayna’da var. En büyük pazarıkanın önce gelişmesi, oturması ve güven kazanması gerekiyor. Eğer kalite ve güven otu- mız Almanya’da mevcut. Türkiye mazarıyla rursa, yeni ürünler de geliştirebiliriz. Ancak bu ilgilendik, ancak hem cografi olarak uzak hem de dil farkı var. Önce Almanya’daki sorumludurum zamana yayılacak birşey. luklarımızı halletmeyi ve ardından genişleme A.G.: Sinerji efektinden bahsettiniz. Nöm planlarını düşüneceğiz. Ayrıca bu planları haTürk ürünlerini ulusal süpermaryata geçirirken önemsememiz gereken bir ketlerde de satmayı düşünüyor A.G.: iki teknik gerçeklik var. Bizim NÖM olamusunuz? rak taze ürünlerimiz var. Sütümüzün NÖM ◊ A. BERGER: Bu kararı yanlız kullanım tarihi 5 günlük, yoğurdun olarak gelecek veremeyiz. Buna Avusturyalı ise 14 gün. Eğer uzak pazarlara planlarınız ne satış partnerlerimizle birlikte açılacaksak, transport yerine e? yönd karar vereceğiz. Onların isteği orada üretimi gerçekleştirmek e ng Ra ◊ A. BERGER: olmadan yapamayız. Ama daha mantıklı. Türkiye’de taze ı ay rm dağıtımını ku önce mevcut satış stratejimizle süt ürünleri kadar dayanıklı m devam edeceğiz. istiyoruz. NÖM’ü tü markalar da ilgi görüyor. Ancak arketlerinde ve m rk Türkiye’de kullanılan teknoloji Tü A.G.: Peki NÖM ürünleri a’nın çevre ry tu de farklı. Ukrayna, İtalya ya us Av Türkiye’de de satışa sunulacak da İngiltere’ye gittiğimizde bu ülkelerinde ayrıca mı? ülkelerde kendi mevcut teknoBavyera eyaletinde ◊ A. BERGER: Türkiye’de de lojimizi kullanıyor ve bu ülkeleri nmasu a tış sa de NÖM ürünlerini satmayı isteriz. ele geçirmeye çalışıyoruz. Ancak yı istiyoruz. Ancak lojistik olarak bu çok pahalı Türkiyedeki teknolojiyi tanımıyoolur. Öreneğin ayranımız üzerine ekruz. Önce Türkiye’deki teknolojiyle lenilen lojistik fiyatlarından ötürü, NÖM olan uyumu çalışmalıyız sonra üretime Türk ayranı çok pahalı olur ve Türkiye’deki geçmeliyiz. Önümüzdeki beş sene içerisinayranın piyasa fiyatıyla rekabet edemez. Biz de teknik olarak bu mümkün değil. Yine de hergün 800.000 kg süt üretiyoruz. Bunlar Türkiye bizim için önemli çünkü büyük ve 65.000 Yukarı Avusturya ineği tarafından gelişmekte olan bir pazar ayrıca tüketiciler de üretilmekte. Eğer çok özel bir alana yönelecek taze ürünlerle ilgilenmekte.
Levante Restoranlarının Sahibi Süleyman Mehmetoğlu, Avusturya Günlüğü Muhabiri Nuray Emre, Nöm Yönetim Kurulu Başkanı Alfred Berger, Avusturya Günlüğü Editörü Adil Elmas
EKONOMİ
KASIM / ARALIK
13
Viyana’da Bir Noel Masalı:
Christkindlmarkt
Akan Keskin
Fritz Strobl
Kasım ve aralık aylarında Viyana’ya yolunuz düşerse, Viyana belediye binasının önünde, müze merkezinin ortasında ve şehir merkezindeki bir çok sokakta noel için kurulmuş pazarlara şahit olabilirsiniz. NOEL pazarları, almanca tabiriyle Christkindlmarkt yani Noelçocuğu pazarı olarak adlandırılan bu renkli, ışıl ışıl ve cıvıl cıvıl pazarlar Viyana’ya masalsı bir noel havası katmakta. Bir çok ziyaretçisi olan Christkindlmarktlar’ı görmeye, Viyana’dan olduğu gibi Avusturya’nın dört bir yanından ve dünyanın çeşitli yerlerinden bir çok ziyaretçi gelmekte. Viyanalı sadık müşterilerinin yanı sıra bilhassa turistler için de tam bir noel atraksiyonu olan Christkindlmarkt’ın havasını soluyup, orada soğuk noel aylarında, bir taraftan kar yağarken bir taraftan da alış veriş yapan ya da pazarda sunulan geleneksel yemekleri, tatlıları yiyip, geleneksel sıcak şarabı ve pançı (Glühwein
ve Punsch) içen bir çok insana rastlamak mümkün. Çoluk çocuk bir çok ailenin, gencin yaşlının ziyaret ettiği Christkindlmarkt’lar gerçek bir noel atmosferi yaşamak için ideal uğrak mekanları. Viyana’da 700 senelik bir geleneği olan Christkindlmarktlar sadece noelin geleneksel ruhunun korunmasına yardımcı olmuyor, aynı zamanda şehir ekonomisine de önemli bir katkı sunuyor. Yeni yıla girmeden önceki son iki ayda şehir ekonomisini canlandıran
Christkindlmarktlar’da bir çok Viyanalı girişimci noel pazarına uygun ürün etiketlerini, bu pazarlarda kurdukları standlarda satışa sunuyorlar. Göçmen kökenli girişimcilerin de katıldığı ve kendi ürünlerini sundukları Christkindlmarktlar’ın organizatörlerinden ve Sosyal Demokrat Ticaret Birliği Başkan Yardımcısı Türkiye kökenli Akan Keskin de Christkindlmarktlar’ın Viyana etnik ekonomisi açısından ne kadar önemli olduğunu gösteriyor. ‘Christkindlmarktlar’ın da geçtiğimiz senelerde krizden payını aldığını belirten Viyana Sosyal Demokrat Ticaret Birliği Başkanı Fritz Strobl, Avusturya Günlüğü’ne ‘Christkindlmarktlar’daki bu seneki satışların
Christkindlmarkt’ların Viyana Eknomisine Katkısı da Büyük
ve ziyaretçi sayısının daha iyi olduğunu, mevcut ilgiden mutlu olduklarını’ belirtirken, ‘Bu sene Christkindlmarktlar’ın yavaş yavaş krizden çıkma eksenine girdiğini’ ifade etti. Yeni seneye girmeden önce, eğer Viyana’ya yolunuz düşerse siz de Christkindlmarktlar’a uğramadan etmeyin. Sevdikleriniz için güzel bir noel hediyesini temin edebileceğiniz, geniş ürün yelpazesiyle muhakkak sizin de ilginizi çekebilecek bir hediyeyi temin edebileceğiniz ideal bir pazar imkanı sunuyor Christkindlmarktlar.
YAŞAM
12 14
KASIM / ARALIK
Hacılar Viyana’ya Döndü ·· Erkin Kaan Karadeniz / Çağrı Özcan Bir ay önce hac ibadetlerini yerine getirmek için Viyana Uluslararası Havaalanı’ndan yola çıkan kafile, ülkeye dönmeye başladı. Duygusal anların yaşandığı karşılama töreni esnasında, hacı olan vatandaşlarımız, aileleri ile yeniden biraraya gelmenin sevincini yaşadı. Anlatacakları pek çok güzel hatıralarını da beraberinde getiren kafiledeki vatandaşlar, yaşadıkları tecrübeyi kelimelere dökmekte zorlandı. Hacıları karşılamak için Viyana Uluslararası Havaalanı’nda karşılamaya gidenler arasında, hacı ailelerinin yanı sıra başta Din Hizmetleri Müşaviri Seyfi Bozkuş olmak üzere, Din Hizmetlerinden görevliler de yer aldı. Kutsal topraklardaki görevleri esnasında din görevlileri ile sürekli temas halinde olduklarını aktaran Seyfi Bozkuş, kafilelere önderlik eden görevlilerin çalışmaları sayesinde herhangi bir sıkıntının yaşanmadığını ve güzel bir hac döneminin geride bırakıldığını ifade etti. Bozkuş, “Umuyorum bundan sonra da aynı coşkuyu benzer şekilde yaşarız. Hac görevlerini yerine getiren vatandaşlarımız adına, haclarının makbul olmasını temenni ediyorum” dedi.
KASIM / ARALIK
YAŞAM
15 Türkiye Viyana tarihi büyükelçilik rezidansında Avrupa’nın altı farklı ülkesinde çalışan Türk doktorlar, Avrupa Türk Sağlık Elemanları Federasyonunu kurmak için toplandı. Toplantıda Ortak Hedefler ve Projeler Masaya Yatırıldı
Avrupalı Türk Doktorları biraraya getiren buluşma ·· Rahmi Buğra Tan GEÇTIĞIMIZ ay Viyana’da, Avrupa’daki Türk hastalarının genel sorunlarına eğilmek, Türkiye ve Avrupa’da çalışan doktorlar ve sağlık elemanları arasında bilgi akışı sağlanmak maksadıyla kurulacak olan federasyonun hazırlık protokolünü gerçekleştirmek için Avrupa’nın dört bir yanından hekimler bir araya geldi. Fransa, Hollanda, Almanya, İngiltere, Avusturya ve KKTC’den doktorların katıldığı toplantıda Türkiye’nin Avuturya Büyükelçisi Kadri Ecvet Tezcan tüm doktorlara böyle bir federasyon kurmalarından ötürü teşekkürlerini sundu. Toplantıda psikiyatrist Müge Herrewegh-Trak, kendisinin 2000-2005 tarihleri arasında Hollanda’da böyle bir birlik kurmaya çalıştığını ve Yabancı Doktorlar Derneğini resmi olarak kurmuş olduğunu belirtti. Bu derneği hayata geçirmekteki sebebenin ise “Hollanda’daki yabancı doktorların diploma denkliği konusunda çok zorluk çekiyor olmaları” şeklinde ifade etti.
Türk Diplomalı Doktor Olmak Zor Kendisinin Hollanda’da üç yıl çalıştığı halde, diploma denkliği konusunda çok problem yaşadığı için 2005 yılında İngiltere’ye göç etmiş olduğunu belirten Herrewegh-Trak, “İngiltere’de de zorlukların bitmediğini, bilhassa dil ve kültür farkının özellikle psikiyatrik hastalıklarda, Türkiye kökenli hastaların yaşadığı güçlükleri arttırdığını’’ vurguladı. Herrewegh-Trak, Türkiye kökenli doktorların Avrupada hakettikleri eğitimin karşılığını alamadığını belirtti. “Bugün burada bulunmamın bir sebebi de Avrupada yaşayan Türk doktorları olarak kendimizi güçlendirmek, haklarımızı edinmek ve yurtdışında yaşayan Türkiye kökenli göçmenlere daha iyi hizmet sunmayı sağlamaktır’’ diye sözlerine ekledi.
Ayrıca kendisinin “Türkiye’deki sağlık hizmetlerini geliştirmeye de katkı sunmayı’’ istediğinin altını çizdi. Avusturya Türk Sağlık Derneği Başkanı Serdar Beklen ise “Bugün burada Avrupa’da yaşayan, çalışan sağlık elemanlarını bir arada toplamak amacıyla kurulacak olan Avrupa Türk Sağlık Elemanları Federasyonunun kuruluş protokolünün imzalanması için bir araya gelmiş bulunuyoruz’’ dedi ve federasyonun amacını, Avrupa’da çalışan hekiminden sağlık elemanına kadar Türkiye kökenli sağlık hizmetlilerini biraraya getirmek ve aradaki ilişkilerin arttırılmasını sağlamak, bu şekilde de mevcut potansiyeli Avrupa’da yaşayan Türkiyeli hastaların daha iyi tedavi edilmeleri, sağlıklarını daha iyi korumaları için değerlendirmek olarak ifade etti.
Bilgi Alış-verişi Önemli Beklen “Federasyonun bir diğer hedefininin ise son zamanlarda gelişen Avrupa ‘sağlık turizmi’ potansiyelini daha iyi kullanmak’’ olduğunu belirtti. “Hekimler arasındaki ilişkilerin gücünün Türkiye ve Avrupa arasındaki bilgi alışverişini de güçlendireceğini ifade
eden Beklen, bu sayede Avrupa ve Türkiye arasında sağlık yönünden ilişkilerin gelişeceğini ve bunun neticesinde Türkiye’deki sağlık hizmetlerinin daha da ileri bir seviyeye taşınacağını’’ düşündüğünü sözlerine ekledi.
Üniversitelerle de İşbirliği Var’ Avrupa Türk Sağlık Elemanlar Federasyonu kurucu üyelerinden Dr. Nihat Koca “Böyle bir birlikteliğin ilk adımının atılması çok önemlidir” diye konuştu ve bu projenin “Büyük bir proje” olduğunu sözlerine ekledi. Paris’ten toplantıya katılan Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Dr. Serdar Dalkılıç “Türkiye’deki meslektaşlarımızla gerek bilgi gerek başka konularda olsun karşılıklı alışverişte ve paylaşımda bulunmak istiyoruz” şeklinde görüşlerini belirtti ve hedeflerden bir diğerinin de “Türkiye’deki üniversite öğrencileriyle veya yüksek lisans öğrencileriyle iletişim sağlamak, yani çok geniş bir federasyon kurmak” olduğunu söyledi.
Avrupa’daki Türk Doktorlar Sağlık Alanında İşbirliği Hedefliyor’ AVUSTURYA Türkiye Başkonsolosu İbrahim Mete Yağlı; “Bugün Avrupa’nın birçok ülkesinden ve KKTC’den gelen doktorlarımızla birlikteyiz. Bu metnin nihai hale getirilmesi ve imzalanmasıyla birlikte Avrupa’nın çeşitli ülkelerinde yaşamakta olan Türk ve Türk kökenli doktorlar, sağlık elemanları arasında bir işbirliği mekanizması oluşturulabilmesi için gerekli hukuki zemin oluşturulmuş olacaktır” şeklinde görüşlerini belirtti.
YAŞAM
18
KASIM / ARALIK
AVRUPA’NIN DÖRT BİR YANINDA OLDUĞU GİBİ VİYANA’DA DA MÜSLÜMAN ALEMİ KURBAN BAYRAMI SEVİNCİ YAŞADI.
AVUSTURYA’DA Bayram Sevinci
Avusturya’nın pek çok merkezindeki camilere ve belli dernek binalarına akın eden gurbetçilerimiz, bayram coşkusunu anavatanda olmamalarına rağmen, gurbetten de bir nebze hissetmiş oldular. Ve bu sevinci dostları ve akrabalarıyla paylaştılar. ·· Çağrı Özcan / E. Kaan Karadeniz / Muhammed Akdaş TÜRKIYE’nin Avusturya Büyükelçisi Kadri Ecvet Tezcan, bayram namazını İslam Kültür Merkezi Cami’nde kıldı. Namazın ardından burada vatandaşlarımızla bayramlaşan Tezcan, geçtiğimiz günlerde Avusturya kamuoyunu çokça meşgul eden açıklamalarından ötürü, vatandaşlarımızdan büyük bir destek ve sevgi gördü. “Bayramların dostluk, kardeşlik günleri olması sebebiyle bugün oldukça mutluyum” diyen Kadri Ecvet Tezcan, “Bayramın, dünyadaki tüm Müslümanlara ve Avusturya’daki vatandaşlarımıza hayırlar getirmesini temenni ediyorum” dedi.
namazı entegrasyon konusunda da son derece iyi bir örneğe imza attı. Bayram hutbesi hem Türkçe hem de Almanca dillerinde okundu. Viyana’da bayram namazı ve bayramlaşma töreninin adreslerinden biri de ATİB Genel Merkezi’ydi. ATİB Genel Merkezi’nde bayram namazlarını kılan gurbetçiler, namazın ardından bayramlaşıp, kurbanlarını kesmek üzere belirlenen kesim alanlarına hareket ettiler.
Sağduyulu Yaklaşım Entegrasyon konusunda Avusturya Hükümeti’ne yönelttiği cesurca eleştirilerin ardından sadece Türk vatandaşlarından değil tüm yabancı toplum mensuplarından gördüğü büyük sevgi ve saygıya ilşikin Türkiye’nin Avusturya Büyükelçisi, “Amacının sağlıklı bir tartışma ortamı oluşturmak olduğunu yineledi ve tüm insanlara karşı ayrım yapmadan eşit sevgiyle yaklaştığını” belirtti. İslam Kültür Merkezi Genel Başkanı Ali Yılmaz da, Büyükelçimize desteklerini ifade ettiler. Genel Başkan, “Bayramların hüzün günü değil mutluluk günleri olduğunu ve tüm toplumların sevgi ve kardeşlik hissiyatları ile birbirlerine yaklaştıklarını” söyledi. İslam Kültür Merkezi Genel Başkanı Ali Yılmaz, “Büyükelçimizin de bu amaca yönelik adımlarını saygıyla karşıladıklarını ve desteklerinin süreceğini” sözlerine ekledi. İslam Kültür Merkezi’ndeki bayram
Vatandaşlarımız İslam Kültür Merkezi Camisi’mdeki Bayram Namaz’ndan sonra önceden belirlenen kesim alanlarına yöneldiler.
Bazı vatandaşlar pazarlığı sıkı tuttular! ATİB Genel Merkezi’nde bayram namazlarını kılan gurbetçiler, namazın ardından bayramlaşıp, kurbanlarını kesmek üzere belirlenen kesim alanlarına hareket ettiler.
Kadri Ecvet Tezcan
20
YAŞAM
KASIM / ARALIK
İkinci Dünya Savaşı’nın bir Türk Kahramanı: Behiç
Erkin
1876'da İstanbul'da doğan Behiç Erkin bir Türk askeri, siyasetçisi ve diplomatı olarak ikinci dünya savaşının kanlı tarihinde 20.000 yahudinin hayatını kurtararak, tarihte savaşın sessiz kahramanları arasında yerini aldı. ·· Rahmi Buğra Tan Behiç Erkin sevkiyatlardan sorumlu komutan olarak Çanakkale Savaşı'nın kazanılmasında önemli rol oynamış ve Kurtuluş Savaşı'nın en önemli kahramanlarından birisi olmuştur. Türkiye'de Devlet Demiryolları'nın kurucusu ve ilk 1920-26 yılları arasında Genel Müdürü olan Erkin, "Demiryollarının Babası"olarak anılır. 1926 -1928 yılları arasında Bayındırlık Bakanı olarak hizmet vermiştir. Bakanlığı sırasında İstihbarat Teşkilatı'nın fikir babalığını yapmış ve on üç kurucusundan birisi olmuştur.
Atatürk’ün Fikir Arkadaşı Ayrıca genç Cumhuriyet'in ilk Emekli Sandığı'nı kurmuştur. Atatürk'ün 1907 senesinden itibaren en yakın ve en eski mesai arkadaşlarından birisi ve Atatürk’ün özel mektuplarla düşüncelerini en açık surette paylaştığı, ülke ve dünya meseleleri üzerinde fikir alışverişinde bulunduğu sayılı kişilerden birisidir. Osmanlı İmparatorluğu'nda Demiryolları üzerine Türkçe bir eser yazan ilk ve tek Müslüman Türk'tür. II. Dünya Savaşı sırasında Paris'te büyükelçilik yaptığı sırada binlerce Türk Yahudisi'ni Nazi zulmünden, yani soykırımdan kurtarması ile ünlüdür.
Büyükelçilik Yılları Kariyerinin son aşamalarında Behiç Erkin ilk olarak 1928-39 yılları arasında Budapeşte Büyükelçiliğini yaptı. 1939’da Cumhurbaşkanı İsmet İnönü, Avrupa’daki karışıklığı göz önüne alarak kendisine Almanya ya da Fransa’ya büyükelçilik teklifi sundu. Fransa'yı tercih eden Erkin'in Paris'te göreve başladığı 31 Ağustos 1939 tarihinin ertesi günü Almanya'nın Polonya'yı işgal etmesiyle II. Dünya Savaşı başladı. Birkaç ay sonra görevli bulunduğu Fransa’da Nazi işgaline uğramıştı. Yahudiler'in işlerinden çıkartıldıkları, paralarına el konulduğu ve toplama kamplarına sevkedildiği günlerde Behiç Erkin, Almanların bir yabancıya çok ender verdikleri birinci dereceden Demir Haç madalyasının gücünü kullanarak pek çok hayat kurtarmayı başardı.
KASIM / ARALIK "Bu kanunları Türk Yahudilerine tatbik edemezsiniz. Çünkü benim ülkemde din, dil ırk ayrımı yoktur. Benim vatandaşlarımın belirli bir kısmına belirli zorunluluklar dayatmak bizim kanunlarımıza aykırıdır” diyerek Naziler'e direnen Behiç Erkin, mesai arkadaşları ile birlikte kendi hayatlarını tehlikeye atarak 20.000'e yakın Türk ve Türk olmayan Yahudiye Türk pasaportu vermiş ve hayatlarını kurtarmıştır. Ayrıca pek çok Yahudi için, “Bu ev ya da işyeri bir Türk'e aittir” şeklinde belge hazırlatılarak, onları toplama kamplarına gönderilmekten kurtarmış, gönderilenler ise elçilik ve konsolosluğun insanüstü çabalarıyla bir süre sonra tek tek bu kamplardan geri alınmıştırlar.
Başnakan’ın Oğlunu Kurtardı Yahudi asıllı Fransa eski Başbakanı Léon Blum dahi Naziler tarafından toplama kampına atılan oğlu için Behiç Bey'e başvuracak ve Behiç Bey bir Fransa Başbakanı'na da yardım eli uzatacaktır ve Léon Blum'un oğlunun, arkadaşları ile birlikte Temerküz toplama kampından kurtarılmasını sağlayacaktır. Fransa eski Başbakanı Léon Blum'un Behiç Bey'e teşekkür mektubunun orijinali, ha-
YAŞAM
21
len Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi içindeki İnkilap Tarihi Müzesi'nde saklanmaktadır.
‘Cepheye Giden Yol’
Büyükelçinin Vagonları
11 Kasım 1961 tarihinide İstanbul'da hayatını kaybeden Behiç Erkin, ilk Genel Müdürlük görevini aldığı İzmir-İstanbul-Ankara hatlarının birleştiği Eskişehir (Enveriye) istasyonundaki üçgende defnedilmesini vasiyet etmiştir. Ölüm tarihinden bir süre sonra TCDD Genel Müdürlüğü tarafından yaptırılan anıt mezara nakledilerek vasiyeti yerine getirilmiştir.
6.000.000 yahudi soykırıma uğramak üzere bilmedikleri bir istikamette raylar üzerinde trenlerle Auschwitz'e doğru yol alırken, Behiç Erkin Türkiye'den getirttiği ya da üzerlerine ay-yıldız astırttığı, “Büyükelçi'nin vagonları” diye anılan trenlere bindirdiği 20.000'e yakın Yahudiyi aynı rayların ters istikametinde, hem de Almanya toprakları üzerinden yaşama, yani Türkiye'ye göndermeyi başarmıştır. Behiç Erkin'in insanlık adına Yahudilere yaptığı yardımların haberi Atlantik'in öbür yakasındaki Amerika'ya kadar ulaşmıştı. 17 Haziran 1943 tarihinde Washington Post Gazetesi'nin başlıklarınından biri şöyleydi “Büyükelçi'nin suçlandığı aktivitelere kuvvetli Nazi engellemesi”. Fransa Devleti, savaş sonrasında Behiç Erkin’i birinci dereceden Legion D’Honneur madalyası ile onurlandırdı.
Başkomutan Mustafa Kemal Paşa’nın Ankara’dan gizli olarak otomobille Konya’ya hareketi. Atatürk, öğleden sonra Konya’ya gelmiş, geceyi -Demiryolları Genel Müdürü olarak- Konya’da görev yapan Behiç (Erkin) Bey’in evinde geçirmiştir.
Behiç Erkin’in Biyografisi Behiç Erkin'in 61 yıl boyunca tuttuğu toplamı 960 defterden oluşan ve İnkilap Tarihi Müzesi'nde bulunan günlüklerinden torunu Emir Kıvırcık'ın derleyip özetlediği “Cepheye Giden Yol” isimli kitapta Behiç Erkin'in Çanakkale ve Kurtuluş Savaşı'ndaki lojistik başarıları ve Türkiye Cumhuriyetinin kurulmasındaki yeri anlatılır. Behiç Erkin'in Paris büyükelçiliği sırasında insanlık namına gerçekleştirdiği çabalar, Emir Kıvırcık tarafından Timaş Yayınları'ndan basılan "Büyükelçi" isimli kitapta anlatılmıştır. Bizzat kaleme aldığı anıları ise yayımlanmayı beklemektedir.
‘’Atatürk’ün en yakın ve en eski mesai arkadaşı’’
İkinci Dünya Savaş’ından bir kare
22
MESLEK & EĞİTİM
KASIM / ARALIK
Arbeiter Kammer Wien Viyana İşçi Odası her sene gerçekleştirdiği “L14” Meslek Eğitim Fuarının sekizincisini bu sene 17-20 Kasım tarihleri arasında düzenledi.
Viyana İşçi Odası 8. kez “L 14”Meslek Eğitim Fuarı düzenledi ·· Linda Say FUARDA doğru eğitimin istenilen mesleğe ulaşmak açısından en önemli araç olduğu konusunu farklı açılardan vurgulayan Viyana İşçi Odası yetkilileri, gençler ve ailelerine eğitim alanında aradıkları her türlü bilgiyi edinme fırsatı sundu. Avusturya Günlüğü’ne konuşan İşçi Odaları Başkanı Herbert Tumpel “Fuarın özellikle gençlerin tüm meslek grupları hakkında bilgilenmeleri açısından önemli bir fırsat olduğunu’’ ifade etti. Tumpel, “Gençlerin ne istediklerini ve hangi mesleğin kendilerine uyduğunu bilmelerinin, ilerde ne kadar gelir elde edebileceklerini hesaplamaları ve bu şekilde geleceklerini planlama açısından önemini’’ belirtti. Fuarın 14-15 yaş grubundaki gençlerin meslek ve eğitim alanındaki sorularına cevap sunduğunu anlatan Tumpel, Viyana’da yaşayan gençlerin üçte birinin bu meslek fuarını ziyaret ettiklerini söyledi.
Avusturya İşçi Odaları Başkanı Herbert Tumpel: “Çoğu genç sadece az sayıda mesleği yapabileceğine inanıyor, ancak ben bunun yanlış veya eksik bilgiden kaynaklandığını düşünüyorum. L 14-Meslek Eğitim fuarının
en önemli hedeflerinden birisi de gençlere ve ailelerine mevcut mesleklerin hepsi hakkında yeterli bilgi vermektir. Hem genç kızlar hem de erkeklerin seçiminde çok daha fazla ve ilginç meslek söz konusu, bu meslekler hak-
KASIM / ARALIK kında gençler cesaretlendirilmelidir’’ dedi. İşçi Odalarının, gençleri firmalarla bağlantıya yönlendirdiğini söyleyen Başkan Tumpel, gençlerin bu sayede firmaların beklentilerini öğrenerek daha bilinçli hareket edebildiklerini ifade etti. Şirketler her ne kadar bir çok gence imkan sunuyor olsa da, bunun henüz yeterli olmadığını belirten Tumpel , “Halen gençlerin çırak eğitimi için iş yerlerinde yeterince yer yok. Biz İşçi Odaları olarak gençlerin iş yerlerinde pratik eğitim alma şanslarını arttırmaya çalışıyoruz, ayrıca gençlere işyerleri dışında da daha iyi eğitim ve öğretim olanakları yaratmaya çabalıyoruz’’ ifadelerini sözlerine ekledi.
MESLEK & EĞİTİM de bir takım klişelerin rol oynadığını belirerek örneğin kızların teknik mesleklere yönelmekte çekingen davrandıklarını, bu fuarda genç kızların özellikle teknik meslekler hakkında bilgilendirilip cesaretlendirildiklerini söyledi. “Göçmen kökenli gençler de bizim gençlerimiz’’ diyen Susanne Brandsteidl, “Biz tüm gençler
23
için okullarda ve işyerlerinde yeterli öğretim ve meslek eğitim olanağı sağlamaya çalışıyoruz’’ diye konuştu. Göçmen kökenli gençlerin iş piyasasındaki artılarından bahseden Brandstadl, “Bu gençler iki dil biliyorlar, dolayısıyla iş dünyasına katabilecekleri çok şeyleri var’’ diye belirtti.
Tumpel : Eğitimde Kesintiye Gidilmemeli
İşçi Odaları Başkanı Herbert Tumpel, Avusturya Günlüğü’nün „Ülkedeki eğitim politikaları ve planlanan bütçe kesintilerini nasıl değerlendiriyorsunuz?’’ sorusuna, “Gençlerin mümkün olan en iyi eğitimi almaları gerekir. Bu anaokulundan başlayan bir süreç. Hem orta, lise ve yüksek öğrenim kurumlarında, hem de çıraklık eğitiminde gençlere yeterince ve iyi eğitim fırsatları verilmeli. Bu çok önemli, dolayısıyla eğitimde kesintiye gidilmesine karşıyım’’ şeklinde yanıt verdi. Viyana Eyaleti Eğitim Kurulu Başkanı Susanne Brandsteidl, gençlerin meslek seçimlerin-
Doğru meslek doğru eğitimden geçiyor AVUSTURYA Günlüğü’ne Meslek Eğitim fuarıyla ilgili bilgi veren İşçi Odaları Basın Sözcüsü Ute Bösinger “Meslek Eğitim Fuarının bir çok önemli danışmanlık kuruluşunu biraraya getirdiğini, bu sayede gençlerin ve ailelerinin ortak bir mekan dahilinde istedikleri bilgiyi edinebildiklerini” ifade etti.
Doğru Eğitim Seçilmeli
konusunda kolaylık sağlayabilirler.” dedi. “L14 meslek eğitim fuarının ayrıca ailelerin ve gençlerin tüm okul ve eğitim kurumları hakkında bilgi alabilecekleri bir merkez olduğunu” vurgulayan Bösinger, doğru eğitim kurumunun ve doğru tercihin doğru mesleğe yönlendiren en önemli aşamalardan birisi olduğunun altını çizdi. İşçi Odaları Viyana’nın bu konuda bir çok çalışması olduğunu sözlerine ekleyen Bösinger, L14 Meslek Eğitim Fuarında bu konuda bir çok bilgilendirme broşürünün de sunulduğunu, ayrıca danışmanların da her türlü soruya ilişkin bilgi verdiğini ifade etti.
“Ailelerin meslek seçiminde önemli bir rol oynadıklarını” belirten Bösinger, “Sadece gençler kendi insiyatifleriyle karar vermiyorlar, aileler meslek seçimi yapılmadan bir iki sene önce çocuklarıyla, çocuklarının meslek Mag. Cahit Sarıaltın- YEMİNLİ TERCÜMAN - Mag.Cahit Sarıaltın seçimi ve tercihleri hakkında, onların yetenekleri üzerine tartışmaya ve kafa yormaya başlamalılar” diye vurguladı. Bösinger ayrıca ailelere AMS’in gençlere sunduğu meslek danışmanlık hizmetine çocuklarıyla birlikte gitmelerini önerdi. “Bu sayede gençler AMS’de parasız ‘meslek seçim testi’ yaparak kendilerine uygun mesleği seçmek
SAĞLIK
24
KASIM / ARALIK
Dikkat!.. Gribim... Uzak Durun!
E L Z E N e GRİP v Soğuk havayla birlikte küçük büyük hepimizi ilgilendiren hastalıkların başında nezle ve grip gelir. Halk arasında grip ile nezle çoğu kez eşanlamlı kullanılmaktadır. Oysa bunlar farklı hastalıklardır. Nezle virüslerle meydana gelen bir hastalıktır ve hafif seyreder. Grip ise daha ani başlayan ve sıklıkla ateşin daha yüksek seyrettiği bir hastalıktır. Salgınlara sebep olur ve yatağa düşürür. Nezle veya grip için hiçbir bir antibiyotiği kullanmaya gerek yoktur.
·· Mustafa Mahir
kilde kişiden kişiye Grip ve nezle aynı şe n sürüp aksırmasında geçer. Hastaların ök ve ır ğıl da ı ar ıkl damlac havaya mikroplu su laşır. bu yla lu yo m nu lu so bunlar diğer kişilere zı Ba . dır daha yaygın Ancak grip, nezleden şın üstünde olanlarda ya 65 e ikl ell kişilerde, öz lp nlara yol açabilir. Ka ru so di cid i gib e zatürre me ölü hastalarında neden olabilir. Grip ateş, titreme, kaslarda ağrı, ağızda ve boğazda kuruluk, baş ağrısı, öksürük
lik yacak derecede bitkin ve yataktan kalkama . ilir reb ste gö ndini ve uyuma hissi ile ke görülebilir. Genellikle a sm ku e rd ile Bazı kiş z normal düzeyine 7-10 gün sürer. Ateşini şık 48 saat kalıncaya inip bu seviyede yakla . Yatak istirahatı yın kadar yataktan çıkma cı savaşmasına yardım le üs vir n zu nu du cu vü in pir as n içi eş r için. At olur. Bol bol sıvı şeyle ilir, ancak çocuklarda ab nıl lla ku r çla ila benzeri lirtiler kötüleşirse, Be ın. ay nm lla ku in aspir ta güçlük çekme, örneğin nefes almak
Grip belirtileri ve korunma yolları
SAĞLIK
KASIM / ARALIK
öksürürken balgam gelmesi, şiddetli baş ağrısı, aşırı su kaybı gibi veya riskli grupta iseniz mutlaka doktora gidin. Çoğumuzu ciddi olarak etkilemese de grip bazı kişiler için tehlikelidir ve bu kişilerin her yıl gribe karşı aşı olmaları tavsiye edilir. Bunlar arasında 65 yaşın üzerinde olan kişiler, Astım dahil kronik akciğer hastaları, Kalp ve böbrek hastaları ve Bağışıklık sistemini zayıflatan ilaçları kullanan hastaları sayabiliriz. Her zaman kendinizi sağlıklı hissetseniz bile eğer risk grubu içinde iseniz, doktorunuzdan size aşı yapmasını rica etmelisiniz. Aşı, size grip
25
mevsimi başlamadan önce bağışıklık sisteminizi takviye etmeniz için olanak verecektir. Grip aşısı, hamile kadınlar ve yumurtaya alerjisi olan kişiler için uygun değildir. Gribi önlemenin diğer yoları arasında gripli kişilerden uzak durmak, öksürenlerin ve aksıranların bulunduğu kalabalık yerlerde bulunmamaktır. Bazen mikroplar vücudumuza ellerimizden geçtiğinden, ellerimizi sık sık yıkamak faydalıdır. Sigara içenler nezle ve gribe daha çok yakalanırlar, bu sebeple sigara içmemek, yeterince dinlenmek ve bol bol sebze meyve yemek vücudu sağlıklı tutar.
Nezlenin belirtileri ve korunma yolları: Çocuklar yılda ortalama 10 defa, büyükler ise 2-3 defa nezleye yakalanırlar. Hastalığın en kötü belirtileri 2-3 gün sürer. Belirtiler arasında boğazda kaşıntı hissi ve sık hapşırma, burun tıkanıklığı, burun akması, balgamsız öksürük (özellikle geceleri artar), hafif ateş ki ilk iki gün yüksektir, iştahsızlık, hafif ishal ve huzursuzluksa sayılabilir. Tedavi önerileri:
1- Bol sıvı gıda alınmalıdır. 2- Hastalığı yaymamak için başka kimselerden uzak durulmalıdır. 3- Aşırı giyinmekten kaçınılmalıdır. 4- Sigara içilen ortamlardan uzak durulmalıdır. 5- Burun tıkanıklığını gidermek için burun açıcı spreyler (dekonjestanlar) kullanılır. 6- Ağrı ve ateş için ateş düşürücü ve ağrı kesici ilaçlar kullanılır.
Doktorunuza veya eczacınıza danışmadan ilaç kullanılmamalıdır. Aşağıdaki durumlarda vakit kaybetmeden doktora başvurmak gerekir: 1- Ateşiniz 38.5’nin üstündeyse 2- Nefes darlığınız varsa 3- Yeşil veya sarı renkte balgam çıkıyorsa 4- Nezle 14 günde geçmediyse.
Quibusciamus am sum iscipsam, occus verci dissit ad exernatus parcitaqui dolupta nim et volorae ius ame ommolup tatiuntiam simenet volupic tiumquiae ipsunt. Cum latios dolut utas estis sundand sdfdsfdsdsfdsgfgfdgfdgfdfdfgdfg
KÜLTÜR & SANAT
26
KASIM / ARALIK
Viyana’da Genç yetenekler
Cansu Erdem’le resim ve sanat üzerine bir söyleşi ·· Rahmi Buğra Tan Cansu Erdem, 2010 Haziranda Viyana’da gerçekleştirmiş olduğu ilk resim sergisinde İstanbul'u anlatmış ve sergide birbirinden güzel resimleriyle kendisini tanıtmıştı. Erdem 22 yaşında gencecik bir ressam. Viyana Üniverstesinde psikoloji okuyan Erdem, eğitiminin yanı sıra part-time olarak havalanında yer hostesi olarak çalışmakta ve uzun senelerden beri ressamlığı hobi olarak yapmakta. Resim sergisi serüvenini ise “uzun zamandır hayalini kurduğu bir şeyi gerçekleştirmek olarak” ifade ediyor. Altı aylık çalışmalarını sunduğu İstanbul sergisi kendisinden, gözlem ve fantazi dünyasından ayrıca İstanbul’dan birçok izler taşımakta. Erdem’le Avusturya’da yaşayan bir Türkiye kökenli bayan olarak hem sanat hem resim hem de göçmenlik halleri üzerine sohbet ettik. AG: Sizi resme yönlendiren ilk ilham nereden geldi? Resim yapma arzunuzu kışkırtan özel bir anınız var mı? ◊ CANSU ERDEM: (Gülüyor) Aslında bunun çok komik bir hikayesi var. Üç dört yaşlarındayken odamın duvarlarını boyuyormuşum. Malum çoğu aile çocuklarının bu gibi haylazlıklarına karşı tedbirler alır. Ben aksine, hiç bir şekilde duvarları boyadığımdan dolayı ailemden azar işitmedim. Babam da boyacı olduğundan dolayı göz yummuşlar benim bu yaramazlıklarıma, izin vermişler evin duvarlarını boyamama. Okula başlayınca da resimlerimi duvarlardan resim kağıtlarına taşıdım. Özellikle yağlı boya yapmayı çok severdim ve genelde yaptığım tüm resimler okul panosuna asılırdı. O günlerden bugüne benim resme olan aşkım hiç değişmedi.
düzeye ulaşmak. Profesyonelliğimi aslında bu alanda ilerletmek istiyorum ama resim yapan birisi olarak da kendimi çok iyi tanıdığıma inanıyorum. Duygularımı insanlarla en iyi şekilde resim yaparak paylaştığımı düşünüyorum. A.G.: Ne tür resimler yapıyorsunuz ? Kendinize ait bir tarz edindiniz mi ? ◊ CANSU ERDEM: Kendime ait özgün bir tarza erişmem için altı yıl çok az bir zaman!.. Sonuçta kendimi hala gelişme konumunda görüyorum. Genel anlamda bir resmi yapmam apansız bir şekilde gerçekleşiyor... İlham hiç beklemediğim bir anda geliyor. Beni etkileyen bir cümle, bir manzara ya da bir şarkıdaki küçük bir ezgi olabiliyor. Örneğin İstanbul adlı resim sergisinin ilhamı bir arkadaşımla sohbet ederken bana İstanbul hakkında söylediği bir cümleydi...
AG: Sizi resim yapmaya yönlendiren bir kişi veya ünlü bir ressam oldu mu ailenizde? ◊ CANSU ERDEM: Babamın mesleği boyacılıktı. Beni resme yönlendiren babamdır. Kendisi de kara kalem çizimler yapardı. Gerçekten resimlerini ustaca yapardı. Resim ve çizim yapanlar babamın ailesinde çok yoğun bir şekilde var. Örneğin kuzenim karikatürist. Aynı zamanda babamın kuzeni de kara kalem resimleriyle çevresinde tanınıyor. Kısaca babamdır bana resmi sevdiren ve beni resme yönlendiren...
A.G.: Tek bir cümleden yola çıkarak yapılan bir sergi kulağa imkansız geliyor... Bu ilhamın altında yatan başka sebepler de olmalı....! ◊ CANSU ERDEM:Elbetteki aklımın başka köşelerinde kalan bazı özlemler ve istekler vardı. İstanbul'a aşık bir insanım ben. Hayalimde hep İstanbul'da yaşamak var.. Fakat şu zamanda bu çok kolay birşey değil... Asıl beni tetikleyen şey orada yaşamak isteyip de yaşayamam diye düşünüyorum. İstanbul bambaşka bir yer. Şehre ayak bastığınızdan itibaren sizinle iletişime geçiyor... Konuşuyor sizinle... İstanbul'un bu özelliği insanlarından da kaynaklanıyor. Her alanda ayrı bir sohbet ayrı bir diyaloğa giriyorsunuz. İnsanlarla aranızdaki mesafe azalıyor. Viyana'da bu eksik... İnsanlar arasındaki mesafe çok uzak. Bir sene içerisinde başka ülkelerde yaşayacaklarınızı, İstanbul'da bir günde yaşayabilme durumunuz var.
A.G.: Profesyonel anlamda resim çalışmalarına ne zaman başladınız? İleride okuduğunuz bölümü bir kenara bırakıp yerini ressamlığa bırakmayı düşünüyor musunuz ? ◊ CANSU ERDEM: Resimle profesyonel olarak yaklaşık altı yıldır ilgileniyorum. Fakat şu an okuduğum Psikoloji bölümünü de çok seviyorum ve asıl hedefim de bu alanda en üst
A.G.: Günümüzde Türkiye'de genellikle aileler çocuklarının tiyatro, müzik veya resimle ilgilenmesini olumlu yönde karşılıyorlar fakat çocuk belli bir yaşa geldiğinde ve bir müzisyen, bir ressam veya bir tiyatrocu olmak istediğinde aileler buna karşı çıkıyor ve bu alanları bir meslek olarak nitelendirmiyor. Avusturya'da da bu böyle mi bu? Çevre-
nizdeki insanlar, özellikle Türkiye kökenli arkadaşlarınız, tanıdıklarınızın sizin resimle ilgilenmenize karşı tutumları nasıl oluyor? ◊ CANSU ERDEM:Çevremdeki insanların tutumlarını iyi veya kötü olarak nitelendiremem. Çünkü her iki anlamda da eşit şekilde eleştirildim. Fakat ailem konusunda kendimi çok şanslı hissediyorum. Eğer ileride gerçek bir profesyonel ressam olursam bunun ailemin bana vermiş olduğu destekle olacağına inanıyorum. Avusturya'ya gelince, Avusturya'da da yaşayanların sanata bakış açısı Türkiye'den pek farklı değil. Benzer noktaları fikirleri var. Özellikle burada yaşayan Türkiyeli ailelerde herhangi bir değişiklik söz konusu olmuyor.
KÜLTÜR & SANAT
KASIM / ARALIK
27
Türk Dansları ·· Muhammed Akdaş / R.Buğra Tan
Aslı Erdoğan - Die Stadt mit der roten Pelerine ·· Muhammed Akdaş Aslı Erdoğan’ın Türkçe adıyla Kırmızı Pelerinli Kent kitabı Die Stadt mit der roten Pelerine adıyla yayınlanan Almanca çevirisi çıktı. Dünya okurlarınca ‘geleceğe kalacak 50 yazar’ arasında gösterilen Aslı Erdoğan kitabında, ‘bir kentin karanlık sokaklarında, kuytu köşelerinde kendi izini süren bir yalnızlık’ temasını işliyor. Yazarın Rio de Jenerio’da bulunduğu dönemlerde kaleme aldığı kitap, daha önce ‘Mucizevi Mandarin’ ve ‘Kabuk Adam’ kitaplarının başarısını geçebilecek ni-
telikte. Yazar bu kitaplarında okuyucusunda derin etkiler yaratmayı son derece ustalıkla başarıyor. Kırmızı Pelerinli Kent’te Aslı Erdoğan, romanın temasını oluşturan kent Rio de Jenerio’yu bir yandan sevdirirken, diğer yandan nefret ettiriyor. Kentin çarpıcı yanlarıyla beraber, yazarın kendi içindeki hesaplaşması öyküyü oluşturan unsurları tamamlıyor. Aslı Erdoğan ‘Kırmızı Pelerinli Kent’i; ‘Avrupa dillerine çevirisi zaman alan bir eserim oldu. Unionsverlag Yayınevi’nin
Avrupa'da Türk Kültürü'nün tanıtımı açısından son derece etkili bir organizasyon olan Türk Dansları Etkinlikleri, Viyana'da Brunnen Pasage'da gerçekleştirildi. Pek çok farklı milletten dansçının, tek amacı olan dans etmek için, biraraya geldiği bir etkinlik olan Türk Dansları Etkinliği'ne bu yıl katılım yoğun oldu. Farklı kültürlerin farklı figürlerini barındıran bu tür etkinlikler, özellikle Türk Kültürü'nün tanıtımına oldukça büyük bir katkı sağlıyor. Etkinliklerde dans öğretmeni olarak yer alan Serkan Bozkurt, başta Avusturyalılar olmak üzere pek çok ülkeden; Macaristan'dan, Romanya'dan dansçıların, Türk danslarına karşı büyük bir ilgisi olduğunu ifade etti. Aynı zamanda bu arkadaşlarımız, danslarımızı gayet iyi bir şekilde sergileyebiliyorlar. Üç yıldır yaşadığı Viyana’da dans öğretmenliği yapan Serkan Bozkurt, 15-20 seneden beri dans ettiğini ifade etti. “Halk danslarıyla başladığım kariyerime, daha sonra tango ve tiyatro dans yönetmenliği ile devam ediyorum” diye belirten Bozkur, üç yıldır Türk dansları Türk Kitaplığı Serisi hazırlamasıyla beraber bu romanım Almancaya çevrildi. Rio de Jenerio’da geçen hikaye bir kadının hayatının aslında son gününü anlatıyor. Kitap ‘ölüm’, ‘orpheus miti’ üzerine bir kitap. Karakteri sürekli yazarken görüyoruz; dolayısıyla yazmak üzerine de bir kitap. Yazmaya dair de pek çok soruyla içiçe. Güzel bir finalle de okuyuculara sunuluyor’ ifadeleriyle anlattı.
etkinliklerinde yer aldığını söyledi. Viyana’daki katılımın çok iyi olduğunu vurgulayan Bozkur, “Tarihte uzunca bir döneme yayılan kültürümüzü, danslarımızla Avrupa'da tanıtmak benim için çok büyük bir keyif. Bu kültürle büyüdüğüm İstanbul'dan Viyana'ya geldiğimde, kültürümüze saygı duyulduğunu görmüş oldum” diye ifade etti.
İlk Tepkiler... “Yabancı toplum bireylerinden dansçıların ilk tepkilerine ilişkin” sorumuzaysa Bozkurt ; “Aslında kültürel farklılıklar, danslara da etki ediyor. Bize nazaran köklü bir dans kültürlerinin varlığından söz edemediğimiz için, danslarımıza alışmaları başlarda zor oluyor. Fakat biz önce figürlerden ziyade, ruhu anlatıyoruz. Arkadaşlarımızın bu ruhu hissettiklerinde figürler kendiliğinden geliyor. Kendilerinde olmayan bu lezzeti aldıklarında, kendilerine zenginlik katıyor, büyük bir deneyim yaşamış oluyorlar” şeklinde cevap verdi.
TEKNOLOJİ
28
KASIM / ARALIK
IBM’DEN DEVRIM niteliğinde bir buluş IBM’nin kablo yerine ışık kullanarak veri taşıyan yeni teknolojisiyle, 5 bin video dosyasının, 1 ampulün tükettiği enerji kullanılarak 1 saniye içinde transfer edilebileceğini bildirildi. IBM’den yapılan yazılı açıklamada, henüz prototip aşamasında olan yeni teknolojinin, çok büyük hacimli dosyaların saniyeler içerisinde transfer edilebilmesinin yolunu açtığı belirtildi. Araştırmayı yöneten ekibin lideri Clint Schow, ürettikleri prototip yonganın, sadece özel laboratuvar koşullarında çalışan bir teori
olmadığını ve 2 yıl içerisinde pazara çıkabilecek düzeyde bulunduğunu aktardı. Açıklamada, yeni teknolojinin, 100 watlık standart bir ampulün tükettiği enerjiyle 8 terabyte’lık bilginin, yani yaklaşık 5 bin adet yüksek çözünürlüklü video dosyasının 1 saniye içinde transfer edilebilmesini sağladığı kaydedildi.
Milyonlarca video Tüketici elektroniğinden süper bilgisayar uygulamalarına kadar geniş bir alanda kullanılabilecek yeni teknoloji sayesinde video servisi yapan sitelerin milyonlarca videodan oluşan kütüphanelerine sani-
Daha da inceleri var!
yeler içerisinde erişim imkanı sağlayabileceği kaydedilen açıklamada, ışıkla veri taşıma teknolojisinin kullanılabileceği diğer alanlar hakkında şunlar kaydedildi: “Doktorlar, hastalarının röntgen, MR ve tomografi gibi dijital tıbbi görüntülerini birbirleriyle anında paylaşabilecek. Işıkla çalışan küçük mikroçipler, tüketici elektroniği alanında, örneğin cep telefonlarının yüksek çözünürlüklü tam bir film dosyasını başka herhangi bir cihaza gerek duymadan birbirleri arasında aktarabilmesini sağlayacak.
Apple’dan sigara yasağı geliyor ·· Yazı: Batuhan Kapucuoğlu Dünyada başlayan anti sigara operasyonlarına Apple da katıldı. Teknoloji firması, Mac ürünlerinin yanında sigara içildiğini fark ederse bakın ne yapıyor? Teknoloji firması Apple bir
süredir uyguladığı, yönetmeliğiyle bazı müşterilerini üzecek. Amerika’daki Apple servisleri, eğer Mac’lerin yanında sigara içildiğine dair bir kanıtla karşılaşırsa, arızalı makineleri tamir etmiyor. Firma, bu tarz cihazları sağlığa zararlı olarak adlandırıyor. Kimyasal Tehlike (Biohazard) olarak görülen cihaz-
lar, teknik servis çalışanlarının sağlık sorunu yaşayacağı gerekçesiyle tamir edilmeden müşterilere geri yollanıyor. İnternetteki en sağlam Mac savunucuları bile bu uygulamaya karşı bir savunma geliştirmedi. Anlaşılan Apple, müşterilerinin ve çalışanlarının sağlığını korumak için, elinden gelen herşeyi yapıyor.
Netbook’ları dünyanın en ince bilgisayarı zannediyorsanız bu haberi okuduktan sonra fikrinizin değişeceğine eminiz; çünkü bu bilgisayar sadece araba anahtarı büyüklüğünde! 110x100x300mm ebatlarına sahip olan Fit-PC Slim isimli bu küçük bilgisayar, 500MHz AMD Geode LX800 işlemci, Ethernet, VGA çıkışı, Wi-Fi ve isteğe göre 2.5 inç’lik HDD’yi de içerisinde barındırıyor. 4-6 watt’lık bir güç tüketen Fit-PC Slim’in 256 veya 512MB RAM’le donatılan farklı modelleri de bulunuyor. Wi-Fi ile istediğiniz ağa ulaşabilirken, Wi-Fi’yi aynı zamanda kablosuz router olarak da kullamanız mümkün. 256MB RAM’i bulunan ancak Wi-Fi ya da herhangi bir depolama birimi bulunmayan bu bilgisayarı 220 Dolara satın alabilirken, 60MB HDD ve Wi-Fi teknolojisini de içerisinde barındıran 512MB’lık sürümünü ise 245 Dolara edinilebilir. Fit-PC Slim, Linux ya da Windows XP Home işletim sistemleri altında da çalışabiliyor.
TÜM KİTAPLAR BİR TELEFONLA ELİNİZDE
Caillou Ürünlerini Elmas Pazarlama’da Bulabilirsiniz!
30
SPOR
KASIM / ARALIK
Şampiyonlar Ligi’nde tur atlayan ekipler belli oldu. UEFA Şampiyonlar Ligi 2010-2011 sezonunda gruplarından çıkmayı başaran takımlar belli oldu. 8 grupta son maçlar öncesi turu garantileyen ekipler şöyle : A Grubu : Tottenham (İng), Inter (İta) B Grubu : Schalke 04 (Alm), Lyon (Fra) C Grubu: Manchester United (İng), Valencia (İsp) D Grubu : Barcelona (İsp), Kopenhag (Dan) E Grubu : Bayern Münih (Alm), Roma (İta) F Grubu : Chelsea (İng), Marsilya (Fra) G Grubu : Real Madrid (İsp), Milan (İta) H Grubu : Shakhtar Donetsk (Ukr), Arsenal (İng)
Formula 1 Dünya Şampiyonu Red Bull ve Sebastian Vettel Adrian Newey imzalı RBR6 bu sezon 19 yarışın 15’ine polden başlayıp, 9 yarış galibiyeti elde etti. ··
Muhammed Akdaş
Sebastian Vettel Red Bull Racing takımı, Formula 1 2010
sezonunu çifte zaferle tamamladı.Takım Brezilya GP’de garantilediği takımlar şampiyonluğunun yanı sıra, pilotu Vettel’in son yarışı kazanmasıyla sürücüler şampiyonasında da mutlu sona ulaştı. Ferrari pilotu Fernando Alonso şampiyona lideri olarak girdiği son yarışta rakibinin 15 puan önünde yer alıyordu. Ancak İspanyol pilot, Abu Dabi’de damalı bayrağı yedinci sıradan görünce, Sebastian Vettel, Formula 1 tarihinin ‘en genç dünya şampiyonu’ ünvanını elde etti.
KENAN
Moto GP’ye Göz Kırpıyor
31
SOFUOĞLU
SPOR
KASIM / ARALIK
SÜPERSPORT dünya şampiyonu milli gururumuz Kenan Sofuoğlu, Moto GP’nin bir alt kategorisi olan Moto2’de, sezonun son iki yarışına test amaçlı katıldı. Sofuoğlu gelecek yıl Moto2’de, İspanyol ekip Technomag-CIP adına yarışacak. “Hayalinin bir gün Moto GP’de yarışmak olduğunu’ belirten Sofuoğlu, kariyeri açısından attığı bu adımın önemini” vurguladı.
MOTO GP ŞAMPIYONU Jorge Lorenzo ·· Muhammed Akdaş Moto GP’de 2010 sezonu şampiyonu Fiat-Yamaha sürücüsü İspanyol Jorge Lorenzo oldu. Lorenzo şampiyonluğunu sezonun bitimine üç yarış kala Malezya Grand Prix’sinde garantiledi. Malezya GP’yi üçüncü sırada tamamlayan Jorge Lorenzo, bu sonuçla kariyerindeki ilk Moto GP şampiyonluğunu da elde etmiş oldu.
NBA
AMERIKAN Ulusal Basketbol Ligi NBA 2010-2011 sezonu başladı. 65inci sezonunda basketbolun zirvesinde temsilcilerimiz de sezona hazır. Yeni takımı Phonex Suns formasıyla Hidayet Türkoğlu, hazırlık maçlarında etkili bir performans sergileyen Boston Celtics’te Semih Erden, Fenerbahçe Ülker’den bu sezon ayrılıp Chicago Bulls’la anlaşan Ömer Aşık, NBA’daki üçüncü sezonunda. Milwaukee Bucks adına mücadele eden Ersan İlyasova ve 2004 yılından beri Utah Jazz’de ter döken Mehmet Okur, performanslarını merakla takip edeceğimiz isimler arasında olacaklar.
YOUTALK Die günstigere SIM Karte
1000
KADAR
DAKİKAYA
BEDAVA
GÖRÜŞME Türkiye sabit hat: 2,9 ct. Türkiye mobil: 9,9 ct.
YOUTALK
SIM
Açılış paketi hediye! Adınız ve adresinizi 0650 414 27 27´ye SMS olarak gönderin. Açılış paketiniz tamamen ücretsiz evinize gelsin. hediye Ayrıca ilk Kontör yüklemede +5 Euro Guthaben hediye.
www.youtalk.at Tarife in Cent pro Minute. Verbindungsgebühr 10 Cent, Taktung 60/60. Details auf www.youtalk.at YOUTALK kontörleri (Guthaben) telefon bayileri, Callshoplar ve Niedermeyer, Post, Libro, Hartlauer, Pagro Diskont, Red Zac, Electronic Partner şubelerinde bulabilirsiniz.
LK
YO
A UT