Bursa Kent Konseyi
1
2
Bursa Kent Konseyi
da
e
et Gaz
arın l a f say
Bir zamanlar
ULUDAĞ 1929 - 1963
Bursa’nın Doğal Değerleri Yayın Dizisi - 4
Hazırlayan Serdar KUŞKU Fotoğraf Arşivi Ahmet DİVLECEN, Akın ALTINOK, Bercis LEVEND, Dildan YÖNTEM, Günay ULU, Haluk TÜRKÖZ, İlhan PEKSUN, İrem Ela YILDIZELİ, Orhan TUNÇGÖĞÜS, Selçuk ALPAY, Sema HAZNEDAR, Serdar KUŞKU Arşiv Araştırmaları Akın ALTINOK, Deniz DALKILINÇ, Serdar KUŞKU ISBN 978-605-61689-8-7 Bu yayının tüm hakları Bursa Kent Konseyi’ne aittir. İzinsiz bilgi, belge ve fotoğraf kullanılamaz. Eylül 2013 Atatürk Kongre ve Kültür Merkezi - Merinos - Osmangazi/Bursa Tel: 0224 270 82 70-71 - Fax: 0224 270 82 78 Web: www.bursakentkonseyi.org.tr E-Posta: bursa@bursakentkonseyi.org.tr - bursakentkonseyi@bursa.bel.tr
BURSA’NIN GÖZBEBEĞİ Büyükşehir Belediyesi olarak Bursa’nın her alanda gelişip kalkınması amacıyla kentin sahip olduğu değerleri en iyi şekilde kullanırken, yıllardır kaderine terk edilen Uludağ ile ilgili önemli mesafeler kat ettik. Yıllardır hizmetlerden mahrum kalan Uludağ’ın geleceğini şekillendirecek, 12 ay kullanılabilecek bir cazibe merkezi haline getirmek amacıyla başlattığımız çalışmalar sonucunda Bursa Büyükşehir Belediyesi ile Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü arasında imzalanan, üstyapı yetkilerine ilişkin protokol ile Uludağ’da yetkiler, 29 yıllığına Büyükşehir Belediyesi’ne verildi. Bu protokolün ardından Uludağ’ın yaz ve kış Bursa ekonomisine katkı sağlamasına yönelik önemli adımlar atıldı. Uludağ’daki yetki karmaşasının sona ermesiyle başlattığımız ve yaklaşık 3 yılda tamamlayacağımız projelerle, Uludağ’ın 12 ay değerlendirilebilecek önemli bir turizm merkezi haline geleceğine inanıyoruz. Bir yandan toplam 8.874 metre uzunluğuyla dünyanın en uzun teleferik hattının Bursa’ya kazandırılması çalışmalarında sona gelinirken, diğer yandan aldığımız üst yapı yetkisiyle 1 yıl içinde otopark, kongre merkezi, spor tesisleri ve günübirlik tesislerle ilgili projeleri tamamlayıp, 3 yıl içinde tamamını bitireceğiz. Yeşiliyle ünlü Bursa’daki doğal güzelliklerin başında gelen Uludağ’da Bursa Büyükşehir Belediyesi ile başlayan değişim ve dönüşüm sayesinde kentin bu önemli değeri, kent ekonomisine ve turizmine katkı sağlayacak, çok daha hızlı gelişme göstererek Türkiye ve dünyanın cazibe merkezlerinden biri olma özelliğini kazanacaktır.
Recep ALTEPE
Makine Mühendisi Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı
Bursa Kent Konseyi
5
BURSA’NIN DOĞAL SİMGESİ Kayak sporu, kış turizmi, yaz kampçılığı ve doğa aktivitelerinin başladığı ilk dağ olarak tanıtabileceğimiz Uludağ, Türkiye’de dört mevsim turizm potansiyeline sahip nadir dağların başında gelir. Zengin kültürel ve doğal değerleriyle Türkiye’nin önemli kentlerinden biri olan Bursa’da halkın modern yaşamın karmaşasından kaçıp özellikle bahar ve yaz aylarında çam ormanlarına sığındıkları Uludağ’da bir süredir önemli değişimler yaşanıyor. Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü ile imzalanan protokolle Uludağ’ın üstyapı yetkilerini 29 yıllığına alan Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin modern projeleri ile Bursa’nın bu önemli simgesi artık 4 mevsim kullanılabilecek bir turizm merkezi olarak tanınacak. Binlerce yıllık tarihi geçmişe sahip, birçok uygarlığın konup göçtüğü Bursa’nın o dönemlerinden günümüze ulaşabilen en görkemli mirası olan ancak, dünden bugüne bir kayak merkezi olarak tanınan Uludağ sadece kışın değil 12 ay kullanılabilen, yayla turizmi ve doğa sporları yapılabilen, dünyanın en uzun hatlı teleferiğiyle 22 dakikada Oteller Bölgesi’ne ulaşılabilen bir cazibe merkezi haline gelecek. Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin başta Oteller Bölgesi olmak üzere, Sarıalan, Çobankaya, Bakacak, Kirazlıyayla, Kadıyayla ve Dolubaba gibi bölgelerde başlattığı çalışmalar sürüyor. Bursa Kent Konseyi Uludağ Çalışma Grubu’nun 2010 yılından başlatıp geleneksel hale getirdiği ve bu yıl 4’cüsünü kutladığı “Uludağ Buluşması” anısına hazırlanan bu yayın, aile albümlerinden alınan fotoğraflar ve gazete arşivleri ışığında 88 yıl önce, 24 Eylül 1925 tarihinde “Uludağ” adını alan bu doğa harikasının tarihinden kesitler sunuyor…
Mehmet Semih PALA
İnşaat Mühendisi Bursa Kent Konseyi Başkanı 6
Bursa Kent Konseyi
SUNARKEN... 2008 yılında, Uludağ’ın bir kış turizm merkezi haline gelmesinde tartışılmaz katkıları olan Bursa Dağcılık Kulübü kurucularının kendileri gibi kayakçı olan çocuklarıyla birlikte “Dr. Osman Şevki’nin izinde Uludağ” adıyla başladığımız söyleşilerin üzerinden 6 yıl geçti… 2010 yılından itibaren Keşiş Dağı’na Uludağ adını veren Bursalı Doktor Osman Şevki Uludağ’ın İstanbul’da yaşayan ailesinin de katılmaya başladığı söyleşiler, ilki “Uludağ adının verilmesinin 85. Yılı” anısına düzenlediğimiz “Uludağ Buluşması” ile Bursa Kent Konseyi Uludağ Çalışma Grubu’nun geleneksel bir etkinliği haline dönüştü. Söyleşilere ve sonrasında “Uludağ Buluşmaları”na katılan Bursa Dağcılık Kulübü üyelerinin anılarından, özel arşivlerinden çıkardıkları fotoğraflardan, gazete arşivlerinden anlaşıldı ki Uludağ’ın hiç de haketmediği bu günlere gelmesinin miladı Milli Park kararının alındığı 20 Eylül 1961 tarihiydi. Yaşayanların anıları ve belgesel niteliğindeki fotoğraflar gösterdi ki Uludağ Milli Parkı’nda oteller yapılıp kayak pistleri açılana kadar geçen dönemde orman varlığında bir artış olurken, Bakanlıklar arasındaki yetki paylaşımı ve Uludağ’ı paylaşamamaları, yalnış yönetilmesi Bursa’nın simgesi olan bu yüce dağı hiç haketmediği şekilde bugünlere getirdi. “Uludağ Bursa’dan yönetilsin” sloganıyla önceki yıllarda çalışmalara başlayan Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü ile imzaladığı protokolle yapmak istedikleri, aslında bugüne kadar yapılması gereken ve 20 Eylül 1961 tarihinde “Milli Park Kararı” ile yarım kalan işler. 4. Uludağ Buluşması anısına gazete haberlerinden alıntılar ve özel arşivlerden çıkma fotoğraflarla hazırladığımız bu kitap, bir avuç kayakseverin 80 yıl önce başlattıkları maceralarla dolu yaşamı, fedakarlıklarını ve Uludağ’ın Ulu bir dağ olduğu günleri anlatıyor.
O.Serdar KUŞKU
Bursa Kent Konseyi Uludağ Çalışma Grubu
Bursa Kent Konseyi
7
8
Bursa Kent Konseyi
Keşiş dağını “Uludağ” yapan benim... 1925’te sıhhat, nüfus ve içtimaiyat şubelerini idare ettiğim Büyük Erkân-ı Harbiye Coğrafya Encümeninde çalışıyorken Mareşal Fevzi tarafından Keşiş dağında tetkikat yapmağa memur edildim. Tetkiklerime yolda başladım. Bozburun önlerinde artık dağ çok iyi göründüğü için onun bir resmini almak istedim ve yüzlerce defa böyle uzaktan gördüğüm Keşişdağı’na bakarak kendi kendime “Ne Ulu dağ” dedim. Kelime, beynimde bir şimşek gibi çaktı. Dağa isim bulmuştum. Bu tetkikatı Bursalılardan mürekkep bir kafileye katılarak yaptım. Bu tetkik seyahatı esnasında ilk dinlenme yeri olan Kirazlı yaylaya varır varmaz “Ulu dağ” adında bir gazete çıkardım, buna CHF kâtibi Bay Saim Altıok şahittir. Üç sayı olarak çıkardığım bu el yazması gazetelerde bende saklıdır. Yine Uludağında geziyorken 1925 Ağustosunda çıkan Vakit gazetesine on bir adet Keşiş dağı mektubu yazdım ve onlarda da (Uludağ) adını kullandım.” - Dr. Osman Şevki ULUDAĞ - 1936
Konya Milletvekili Dr. Osman Şevki Uludağ, TBMM 7. devresinin ilk günü yemin töreninde. (İrem Ela Yıldızeli arşivi)
Bursa Kent Konseyi
9
10
Bursa Kent Konseyi
Uludağ adı hakkında! Dağda Doktor Osman Şevki’nin başkanlığında dokuz kişilik bir mütehassıslar kafilesi ayrıldı. Bu kafilede merhum öğretmen İrfan, Muhtar Şevket, Osman vardı. Kafile Kırkpınar’a geldi ve doruğa çıkarken bir bel üstünde mola verdi. Burada Doktor Osman Şevki Keşiş’in kötü bir isim olduğunu ve bunun yerine Uludağ demenin doğruluğunu anlattı. Bay Muhtar Şevket, bunun nasıl mümkün olacağını sorunca doktor: “Ben dönüşümde bir rapor vermeğe mecburum; raporda ayrı madde olarak isim meselesini ileri sürer, bu adı kabul ettirmeğe çalışırım, yeter ki hepimiz bu lüzuma inanalım” cevabını verdi. Kafile arkadaşları bu esasta birleştiler. Raporunu Ankara’ya gönderdikten dört gün sonra cevap geldi, öneri kabul edilmişti. - Sağdıç - Ülkü Dergisi/1 Ocak 1936
Dr. Osman Şevki Bey, CHF il sekreteri Saim Altıok ve Coğrafya Encümen üyeleri Ağustos 1925’deki Encümen gezisi sırasında çıktıkları bir manastır araştırmasında Kırkpınarlar yaylası üstünde. (Serdar Kuşku arşivi) Bursa Kent Konseyi
11
Büyük Erkân-ı Harbiye-i Umumiye Riyaseti’ne Bu dağ, garbi Anadolunun en yüksek tepesidir ve bunun tepesine çıkan bir kimse, Anadolu haritasına kuş bakışı bakar. Anadolunun bilhassa bu kısmı, keşişlerin ve rahiplerin asırlardan beri Türkler aleyhindeki telkinlerinin neticesi olarak çok ıstırap çekti ve bu tepelerin baktığı sahalarda, Türkün mevcudiyeti istihfaf olundu. Türkler, buralarda zulüm gördüler. Grek ordusu kendine bakan tepenin (Keşiş) diye tevsiminden ıstırap duymaktadır. Bulduğumuz ve arkadaşlarımız tarafından tensip olunan bir kelimeyi bu münasebetle nazari tasvibi âlilerine arz eder ve bunun kabulü, ilim kafilesini, dağ seyyahlarını, Bursalıları mecburu minnet ve şükran edeceğini arz ederim. Bu isim (Uludağ)dır.
12
Bursa Kent Konseyi
Başvekalet-i Celileye Brusa’daki Keşiş Dağı isminin Uludağ’a tahvîli hakkında ba’zı mutâla’atı hâvî Brusa Vilâyet-i Coğrafya Cem’iyeti Riyâseti’nden alınan tahrîrât üzerine Erkân-ı Harbiye-i Umûmiye Riyâset-i Celîlesi’yle bi’lmuhâbere alınan cevapta, mezkûr cem’iyet tarafından Keşiş Dağı’na yapılan seyahate İstanbul’daki Askerî Coğrafya Encümeni a’zâsından iştirâk eden zevâtın verdikleri raporlarda da Keşiş Dağı’nın Uludağ’a tahvîli teklîf edildiği ve keyfiyetin Erkân-ı Harbiye-i Umûmiye’ce de muvâfık görüldüğü izbâr buyurulmakla ol vechile îcâb eden makâmât ile vilâyâta ve Harita Müdîriyet-i Umûmiyesi’ne ma’lûmât i’tâ ve teblîgât icrâ edildiği arz olunur. Fî 24 Eylül 1341 (1925) Dahiliye Vekili Mehmet Cemil
Bursa Kent Konseyi
13
14
Bursa Kent Konseyi
Keşiş şimdi pek haklı olarak Uludağ ismini taşıyor... Manzaranın ihtişamı, dağın göz kamaştıran güzelliği karşısında adeta sarhoş gibiyiz. Bu güzellik anlatılır ve boya ile tespit edilirse kıymetinden kaybeder. Bu muhteşem tablo, tabiatın çok ince bir fırçası ile özene özene yaratılmıştır. Tepeler sanki birer halı gibi dokunmuş. Tek bir rengin bile burada cazip çeşitleri var. Bir İtalyan ressamı “Dünyanın hiçbir yerinde bulunmayan renkler Uludağ’ın zengin güzellikleri arasında saklıdır” demiş. 60 türlü yeşil renk tespit eden bu ressam ne kadar da haklı ve doğru söylemiş bir bilseniz? Sular yeşil ve yumuşak çimenleri dele dele mini mini şelaleler vücuda getirerek billur gibi akıyor. - Hakimiyet-i Milliye/15 Haziran 1929
Cennetkaya tepesinden Kızpınarı yayla, Uludağ oteli ve ardında Merinos vadisi. (Serdar Kuşku koleksiyonu)
Bursa Kent Konseyi
15
16
Bursa Kent Konseyi
Uludağ yolunda... Yolun on beşinci kilometresinden doğuya saptık. Çünkü güneye doğru uzayan şose Orhaneli’ye, doğuya sapan yol ise Uludağ zirvesine gidiyordu. Şimdi artık fundalıklar arasında zarif bir koridor teşkil eden zirve yolundayız. Dağın birinci plakası tamamen fundalıkla kaplıydı. İkincisine girdiğimiz zaman her tarafımızı çamlar istila etti. Çamlı tepelerin aralarına asırların yıpratarak türlü şekiller verdiği muazzam granit kitleleri serpilmişti. Koyu yeşil çam dallarının gölgelediği bu yollar, epeyce uzundu. İşte asıl saf havanın dalgalarla akın ettiği yerler buralarıdır. Çam dallarının uğultusu temiz ve berrak bir havayı tepeden tepeye, ufuktan ufuğa akıtıyor. Gittikçe sertleşen hava, bize paltolarımızı giydirtti. Kirazlı yayladayız. Uzakta, güneşin ışığıyla altın gibi parlayan Abulyont ve Manyas gölleri, Marmara denizi, Gemlik limanı, Rumeli sahilleri görünüyor. Altımızda Bursa ovası, bir yaprak gibi serilmiş duruyor. Muhtelif kazalara doğru uzayan şoseler, adeta yaprağın damarları kadar ince. 15 kilometrelik mesafeyi hep çamlar arasından ilerlemek suretiyle kat ettik. - Hakimiyet-i Milliye/15 Haziran 1929
Ocak 1933... Galatasaray Lisesi Öğretmeni M. Guiollot başkanlığında Uludağ’a çıkan kafile kayak antrenmanında... (Haluk Türköz koleksiyonu) Bursa Kent Konseyi
17
18
Bursa Kent Konseyi
Modern bir otel... Otelin inşaatı devam ediyor. Müteahhit planlar üzerinde izahat verdi. Bu izahata nazaran heyeti umumiyesi itibariyle çok ve iyi düşünülmüş bir otel vücuda geleceğine kanaat hasıl ettik. Çünkü, zirveden 400 metre kadar uzak bir tepe üzerine kurulan otelin yanı başında her zaman suyu bulunan bir kaynak var. Sular yeşil ve yumuşak çimenleri dele dele mini mini şelaleler vücuda getirerek billur gibi akıyor. Yarım dakika elimi içinde tutamadığım bu suyun lezzeti mükemmeldir. Altı saatte dört defa yemek yedirdiğini söyleyeceğim. Otelin şekli de pek şık ve modern bir düşüncenin mahsulüdür. Arkaya ve doğuya dönük muhtelif balkonlar, karın çokluğuna ve ağırlığına meydan vermemek için dik meyilli ve Frenk kiremitlerinden yapılmış çatılar, 50 metrekare dans salonu, 32 yataklı on beş oda ve hepsinde birer şömine, alt katta zarif bir gazino, önünde mükemmel bir spor sahası.
Hakimiyet-i Milliye/15 Haziran 1929
1929 yılında hizmete açılan Uludağ oteli... (Haluk Türköz koleksiyonu)
Bursa Kent Konseyi
19
20
Bursa Kent Konseyi
Dağ fevkalade güzel fakat yol iyi değil! Dağ; tasavvur ve tahayyülün fevkinde güzeldir. Bu güzelliği dolayısıyladır ki: her Cuma yüzlerce otomobil, çamlı yollarda birçok aileleri eğlendirmektedir. Fakat buna rağmen dağın hakiki bir mesire olabilmesi için evvel emirde bazı noksanların ve bazı hataların tashih ve ıslahı lazımdır. Virajlar pek keskin ve dardır. Bu yüzden pek çok kazalar oluyor. Nitekim seyahat günü virajın birinde 146 numaralı otomobilin tekerlekleriyle camlarının parçalandığını gördük. Bir diğerinin de virajı dönemeden devrildiğini müşahede eyledik. Adedi pek az olan bu tehlikeli virajların bir an evvel ıslah ve tashih edilmesi icap ediyor. İkincisi; yeni açılan zirve yolu ormanlı mıntıkadan geçirildiği için kesilen ağaçların kökleri henüz meydanda bulunmaktadır. Bunların yerlerine toprak doldurulmasını müteahhide ihtar etmelidir. - Cumhuriyet/3 Ağustos 1929
30’lu yıllarda Kirazlıyayla’dan otel bölgesine uzanan şose... (Haluk Türköz koleksiyonu)
Bursa Kent Konseyi
21
22
Bursa Kent Konseyi
Uludağ’a büyük bir seyahat yapılacak... İstanbul ve Bursa Himaye-i Etfal Cemiyetlerinin teşebbüsü ve İdman yurdumuzun iştirakiyle Ağustos içinde muazzam bir Uludağ seyahati tertip edilmektedir. Bunun için çadırlar ve karyolalar şimdiden temin edilmiştir. Seyahate azami 500 kişi iştirak edecektir. Dağda üç gün kalınacak ve çamlar arasında elektrik tesisatı vücuda getirilecektir. Bir cazbant bulunacak ve dağda bir film alınacaktır. Seyahate İstanbul ve Ankara’dan da iştirak kabil olacaktır. - Cumhuriyet/4 Ağustos 1929
Haziran 1934... Bursa Dağcılık kulübü adına Dr. Cevat Tahsin Peksun’un Dolubaba’da kurduğu yaz aile kampı... (İlhan Peksun arşivi) Bursa Kent Konseyi
23
24
Bursa Kent Konseyi
Bursa San’atlar mektebinin Uludağ gezisi... Bursa San’atlar mektebi, birkaç gün evvel Uludağ’a pek faydalı bir seyahat tertip etmiştir. Mektebin çevik gençleri, üç gün süren bu seyahatte yiyecekleri ve battaniye gibi levazımatı arkalarında olduğu halde fasılalarla 120 kilometrelik yol katetmişler ve ecnebi seyyahların çıkamadıkları sarp yerlere imalathanelerinde yaptıkları demir kancalarla çıkmışlardır. Gerek tetkiklerden gerek bedeni faaliyetlerden fayda gören talebeler gecelerini çam ormanlarında geçirmişlerdir. - Cumhuriyet/13 Ağustos 1929
21 Mart 1936... Bursalı öğrenci grubu Uludağ gezisi sırasında Gökdere vadisi üstünde... (Selçuk Alpay arşivi) Bursa Kent Konseyi
25
26
Bursa Kent Konseyi
“Olimpos”ta bir cevelan... Hurafe ve efsane yuvası, sihir ve füsun diyarı Olimpos’un 2500 metre irtifasındaki zirvesinden nazarlar Marmarayı ve İstanbul ufuklarını kucaklar. İşte, otomobille ve bir iki fedakar kardeşin refakatinde, Uludağ’a, o muazzam tepeye doğru yükseliyoruz. Bursa’nın batısında kadimen Olimpos namile maruf köprüden geçtik. Orhaneli şosesinden merhale merhale gidiyoruz. Otomobille Olimposa çıkarken yolda pek çok müşkülata uğrayacağımızı zaten sıcaktan epey muzdarip olan vücudumuzun, sürekli sarsıntılarla bir kat daha bitap düşeceğini tahmin etmiştik. Meğer aldanmışım; - “Beyefendi, keşiş şosesi Mudanya şosesinden daha düzgün ve muntazamdır. Rahat rahat zirveye yakın bir noktaya kadar çıkacağız.” diyen şoför pek haklı imiş. - Cumhuriyet/23 Ekim 1930
Temmuz 1935... Dağcılık kulübü üyesi Rauf Alpay otel altındaki durakta Uludağ otobüsleri önünde... (Selçuk Alpay arşivi)
Bursa Kent Konseyi
27
28
Bursa Kent Konseyi
Uludağ’ın esrarlı köşelerinde... Perşembe sabahı; herkesin gittiği yoldan ve bin bir güzellik ortasında geçtik. 2200 rakımlı otele kadar otomobille çıktık. Otelden sonra en kısa yoldan, kah karlı kah buzlu mıntıkalardan geçerek bir buçuk saatlik yürüyüş sonunda zirveye vasıl olduk. Burada bir mola verildi. Zirveye çıkarken vahşi ıslıklar çalarak esen korkunç bir rüzgar başladı. Gözümüzün önünde ansızın sisler peyda oldu. Bir müddet bulutlar içinde kaldık. Zirveden itibaren yapacağımız yürüyüşler tehlikeli olacaktı. Çünkü; kuzeydoğuya doğru imdat eden teşekkülat pek karışık ve arızalı granit yamaçlarından ve sarp tepelerden ibaretti.
Cumhuriyet/8 Ağustos 1931
20 Haziran 1937...Mimar Münevver Belen ve mimar arkadaşları Aras şelalesi sırtlarında... (Bercis Levend arşivi) Bursa Kent Konseyi
29
30
Bursa Kent Konseyi
2000 metre yüksekte buzlu, korkunç göller ... Göllerin bulunduğu seviye denizden 2000 metre kadar yüksektir. Eskiden bu göllerin sönmüş birer volkan ağzı olduğu zannedilirmiş. Fakat birkaç sene evvel Coğrafya Cemiyetinin buraya gönderdiği mütehassıs heyet bu meseleyi halletmiş ve göllerin birer krater değil alelade birer hafreden ibaret olduğunu kabul etmiştir. Bu mıntıkada beş göl vardır. Göllerin etrafını çeviren tepeler sert granit duvarlarından mürekkep ve göllerin seviyesine nazaran tahminen 800 metre irtifadadır. Buradaki manzaralar; Uludağ oteline kadar geçilen çamlık araziye benzemiyor. Kendimizi Bangiz’ler ve Aysbergler diyarındayız zannettik. Böyle yalçın, vahşi ve müşkülatla yürünebilen arazi üzerinde yaşamak ve tabiatın korkunç ve payansız ihtişamını, azametini bin bir his ile seyretmek zevkli bir şey!. - Cumhuriyet/8 Ağustos 1931
Ağustos 1929... C.H.Fırkası katibi Saim Altıok ve arkadaşları Uludağ gezisi sırasında Karagöl’de...(Akın Altınok arşivi) Bursa Kent Konseyi
31
32
Bursa Kent Konseyi
Vahşi granit duvarlarının dibinde kocaman buz kitleleri yüzüyor... Karagöl adeta bir buz gölüdür. Karagöl’ün suyu Boğaziçi denizi gibi koyu mavi ve hafif dalgalıdır. Karagölde sondaj yapmak istiyorduk. Arkadaşlardan Fırka kâtibi Saim Bey iyi bir yüzücü idi. Mamafih efsanelerde hikâye edilen girdaplara –maalesef- inanarak sondajı kauçuk bir yatak şişirmek suretiyle yapmak ihtiyatkârlığında bulunduk. Saim Bey yatağa bindi ve kollarını kürek gibi kullanarak bu efsaneli esrarlı gölü geçti. Arkadaşımız gölün garbinden şarkına geçinceye kadar heyecan içinde idik. Eline verdiğimiz ve ucuna demir bağladığımız ipi bir taraftan gölün içine atarak derinliğini tayin etti. Diğer taraftan bir ucunu elimizde bıraktığı iple gölün uzunluğunu ölçtü. Tul 400, arz 270 metre idi. Derinlik bazı yerlerde 35 kulaç, bazı noktalarda da 30 veya 25 kulaçtı. - Cumhuriyet/8 Ağustos 1931
5 Ağustos 1931... Dağcılık kulübü başkanı Saim Altıok, Karagöl’de deniz yatağı üzerinde ölçüm yapıyor...(Sema Haznedar arşivi)
Bursa Kent Konseyi
33
34
Bursa Kent Konseyi
İstifade edilmeyen bir tabiat hazinesi: Uludağ Bursa’nın yanı başındaki büyük tabiat eserinden hakkıyla istifade etmenin yolunu henüz bulamadık. Esasen burnumuzun dibindeki bu muazzam eseri son zamanlara kadar tanıyan, bilen ve gören kaç kişi vardı. Bursa Valisi Fatin Bey dağın tepesine yakın bir noktaya mükemmel bir otomobil şosesi yaptırdı ve dağın mürtefi noktasına bir otel kurdurdu da oraya gidip gelmek ve dağın her tarafını gezip görmek mümkün oldu. Eski Coğrafya kitaplarından ismini “Keşiş” diye bellediğimiz bu dağın adı “Uludağ”a çevrildikten sonra balta girmemiş ormanlara insanlar girdi, ıssız ve vahşi tepeler medenileşti. Şimdi kesif çam ormanlarının arasından kıvrıla kıvrıla bembeyaz bir şerit halinde dağa tırmanan şose bu korkunç dağın dahi insanlar elinde tamamen munisleştiğini gösteriyor. - Cumhuriyet/9 Nisan 1932
Ağustos 1936... Uludağ otel bölgesindeki çadır kampında Dağcılık kulübü kurucularından, yerli kayak ustası Selahattin Daci ve ailesi... (Esin Daci Gülaç arşivi) Bursa Kent Konseyi
35
36
Bursa Kent Konseyi
Bu dağdan istifade etmeliyiz... Bu binbir güzellik menbaaını ve onun göz kamaştıran manzaralarını reklam etmek şöyle dursun, azıcık olsun anlatıp tanıtamıyoruz. Başka memleketlerin dağ manzaralarına ve dağ otellerine ait katalog ve broşürleri gördükçe kendi dağımızın emsalsiz güzelliklerine ve hususiyetlerine bakarak “biz niçin Uludağ’dan bu şekilde maddeten istifade edemiyoruz” diye hayıflanıyoruz. Uludağ’da “Sultan Selim Senavberi” denilen ve yalçın kayalarla, müthiş uçurumlarla, muhteşem çamlarla süslenmiş olan yer misli olmayan bir tabiat abidesidir. Eğer birkaç müteşebbis bu civara portatif pavyonlar yapacak olurlarsa bütün yaz müşteri bulurlar. Bursa halkı; dağın güzelliğini anladığı ve tanıdığı günden beri onun her tarafını gezip görmeğe heves ediyor. Bir iki seneden beri dağın muhtelif semtlerinde çadırlar, çardaklar kuruluyor, beşer, onar, yirmişer aile bir araya toplanarak muhtelif kamplar tesis ediyorlar. Orada en aşığı onbeş gün kalıyorlar. - Cumhuriyet 11 Nisan 1932
Uludağ Fotoğrafçıları Mehmet Divlecen ve Salih Kakaçoğlu ile Bursalılar Softaboğan şelalesinde...(Ahmet Divlecen arşivi)
Bursa Kent Konseyi
37
38
Bursa Kent Konseyi
Uludağ tanıtılmalı... Dağ, insana sıhhat noktasından da faydalıdır. Yaz ortasında kış mevsimini yaşamak ne enfes bir şeydir bilseniz!. Bunu tatmayınca takdir etmek müşküldür. Uludağ mevsimi artık yaklaşıyor. Henüz dağın mürtefi noktaları bembeyaz olmakla birlikte otele yakın yerlerdeki karlar erimiştir. Dağın muhtelif mevkilerine ait resimlerin broşürlere basılarak Avrupa ve Amerika’ya tanıtılması her halde çok faydalı olacaktır. Bu iş otel açıp işletmekten daha mühimdir. Bu sene kışın ortasında dört Alman skilerle Uludağ’a çıktılar. Bu seyahatlerine ait intibalarını resimlerle birlikte Almanca “Türkish Post” gazetesinde neşrettiler. Bilahare hükümetimiz tarafından atletizm antrenörü Her Abrahams buraya dağ sporları hakkında tetkikat icrasına gönderildi. Her Abrahams; bir Almanla birlikte geldi ve ski tecrübeleri yaptı. Sonbaharda tekrar gelerek dağ sporlarının diğer kısımlarına ait tetkikatına devam edecektir.. - Cumhuriyet/11 Nisan 1932
20 Haziran 1937... Mimar Münevver Belen ve mimar arkadaşları Uludağ oteli lokantasında...(Bercis Levend arşivi)
Bursa Kent Konseyi
39
40
Bursa Kent Konseyi
Uludağ’a gelin... ...her hangi noktasını ele alırsanız alınız, Uludağ’ı hiç olmazsa bir defa görmek ve bir defa gezmek istifadeyi muciptir. Dört mevsimi bir günde yaşamak, türlü türü manzara görmek için bu kısa seyahat düşünmeğe bile değmez. Buraya otomobille çıkmak istemeyenler tayyarelerle gelebilirler. Otelin kuzeydoğusunda tayyare meydanı olabilecek yerler var. Bu platoları birer iniş meydanı yapıldıktan sonra yazın pekala İstanbul ve Ankara’dan günübirlik gidip gelmek mümkündür. Kuzeydoğudaki plato biraz uzakçadır. Mamafih oradan otele kadar otomobil şosesi mevcuttur. Tayyare istasyonunda hazır bulunacak otelin hususi otomobilleri yolcuları beş dakikada otele götürecektir. Belediye bu meydanları yaptırmayı da düşünmektedir. Lakin bence dağın güzelliklerini ayrı ayrı görmek istiyorsanız otomobil şosesini tercih etmelisiniz. Bilhassa “Kirazlıyayla” ve “Dolubaba” civarını gezecek olursanız bana hak vereceksiniz. - Musa Ataş - Cumhuriyet/11 Nisan 1932
22 Haziran 1937... Mimar Münevver Belen ve mimar arkadaşları otel bölgesinde Mimar Asaf Bey’in çadırı önünde... (Bercis Levend arşivi)
Bursa Kent Konseyi
41
42
Bursa Kent Konseyi
Bursa Dağ Sporları Kulübü kuruldu... Uludağ’ın kayak ve kış turizm merkezi haline gelmesinde tartışılmaz katkıları olan Dağ Sporları Kulübü, “Dağ sporlarını geliştirmek ve yurt müdafaasına yarayan bu sporu memleket ölçüsünde yaymak” amacıyla 22 Nisan 1933 tarihinde kurulmuştur. Kulübün kurucu üyeleri Cumhuriyet Halk Partisi il sekreteri öğretmen Saim (Altıok) Bey ve öğretmen eşi Şahsine Hanım, Öğretmen Muzaffer Hacer (Kalkan) Hanım, İhsan Celal (Antel) Bey ve eşi Leyla Hanım, Gazeteci Musa (Ataş) Bey ve eşi Şefika Hanım, Radyolog Dr. Cevat Tahsin (Peksun) Bey ve eşi Fevziye Hanım, Adapazarı Emniyet Bankası Müdürü Ekrem (Yöntem) Bey ve eşi Nezihe Hanım, Banka Müdürü Refik Bey, Osmanlı Bankası Müdürü Ferit Bey, Muhasebeci Tayyar (Akkeskin) Bey, Sanat Okulu Öğretmeni Selahattin (Daci) Bey ve eşi Neyire Hanım, Akın Spor Başkanı Emekli Tuğbay İsmail Hakkı (Alpan) Bey ve eşi Tevhide Hanım, Enver (Namar) Bey, Eczacı Nusret Bey, Fotoğrafçı Neş’et (Yıldız) Bey ve eşi Şaziye Hanım, Spor Fotoğrafhanesi sahibi Hakkı Bey, Yüksek Mühendis Nihat Bey ve Saatçi Mehmet (Başsoy) Bey’dir.
Bursa Halkevi 1933 yılı raporu
6 Aralık 1936... Bursa Dağcılık Kulübü üyeleri Uludağ’a çıkmadan önce toplu halde... (Bercis Levend arşivi)
Bursa Kent Konseyi
43
44
Bursa Kent Konseyi
Atletizm antrenörü kış sporları hakkında mühim bir rapor verdi... Atletizm muallimi Herr Alex Abraham Uludağ hakkında Federasyona mühim bir rapor vermiştir. Bu raporda deniliyor ki; Uludağ; kışın her tatilde Türk mektepleri talebelerinin muallimleriyle birlikte seyahat hedefleri olmalıdır. Bu işi ameli olarak başarmak için evvel emirde aşağıdaki hususatın yapılması lazımdır. 1-Bursa’dan 20 km. mesafede Uludağ yolu ile kara yolunun birleştiği noktada ve takriben 1200 metre yüksekliğinde yatmak için bir bina yapılmalıdır. Buraya kadar veya pek yakınına otomobil, hayvan veya merkeple çıkılabileceğinden bu binaya kolaylıkla ulaşmak kabildir. Buraları kayak talim kursları için fevkalade müsait olduğundan her acemi kayakçı burada bidayette birkaç gün kalarak öğrenebilir. 2-Bu binadan itibaren 2000 metre rakımlı Uludağ oteline kadar 13 kilometre mesafe olup bu yolun kayakla alınması lazımdır. Otomobil yolu karla örtülü olduğu müddetçe yürünemediğinden bu yolun kazıklarla işaretlendirilmesi icap eder. Otele giden bu kayak yolu, ormandan geçirilmek ve münasip şekilde işaretlendirmek suretiyle daha kısaltılabilir. 3-Uludağ otelinden itibaren 2553 rakımlı tepeye çıkarılacak yol da işaretlendirilmelidir. 4-Bursa, yollar birleşmesinde yapılacak bina ve Uludağ oteli telefonla birbirine bağlanmalıdır. 5-Yapılacak binaya ve Uludağ otelinde, icabında yardıma koşabilecek ve kayakla kaymasını bilir daimi bekçiler konmalıdır. 6-Kayak sporu malzemesinin ucuz fiyatlarla yaptırılması ve tedariki temin edilmelidir.
Cumhuriyet/31 Ocak 1933
Ağustos 1937... Bursa Dağcılık Kulübü Başkanı Saim Altıok, eşi Şahsine Altıok, Hacer Muzaffer Kalkan ve Mimar Münevver Belen Uludağ dönüşü Gülpınar kaynağında... (Bercis Levend arşivi) Bursa Kent Konseyi
45
46
Bursa Kent Konseyi
Ulu dağda kızak yarışları... Bizde bugüne kadar kış sporları bilinmezdi. Umumi harpte Kafkas cephesine giden bazı zabitlerimizin aralarında yaptıkları ski yarışları haricinde Türkiye’de kızak yarışları hiç yapılmamıştır. Bizim sporcular, kıs sporlarını ancak mecmualardaki resimlerde görüyorlardı. Avrupa’da tahsil edip gelen sporcularımızda burada kış sporlarına devam edebilecek müsait bir muhit ve icap eden sahaları bulamıyorlardı. Bu suretle en faydalı ve sıhhi sporlardan biri olan kış sporları da bizim için ebediyen hasret çekilecek bir şey gibi kalıyordu. Bugün bizde de kış sporları yapılabilecek çok müsait yerler olduğu tahakkuk etmiştir. İstanbul’un dört saat ötesindeki Uludağ’da ski yarışları için fevkalade yamaçlar bulunduğu artık tahakkuk etmiştir. Hatta bir kısım sporcular Uludağ da şimdiden kızak yarışlarına başlamışlardır. - Akşam/3 Mart 1933
Şubat 1936... Selim Akkeskin ve Şahsine Altıok otel bölgesinde kayakta... (Sema Haznedar arşivi)
Bursa Kent Konseyi
47
48
Bursa Kent Konseyi
Kış sporlarına bizde de rağbet başladı... Bursa İstanbul’a çok yakın, medeni bir insanı tatmin edebilecek otelleri olan bir yerdir. Avrupalılar kış sporları yapmak üzere yüzlerce kilometrelik seyahatler yapmaktan çekinmezler. İsviçre birçok Avrupa memleketlerinin kışlık eğlence yeri olmuştur. Bizde şehir hayatı yalnız yazın bırakılırdı. İstanbullular kış günlerinde şehirde toplanıyorlar. Eğlencelerimiz odalarımıza, balolara, barlara, sinemalara inhisar ediyordu. Uludağ’da kızak yarışları başladığından beri kış günleri başka şekilde de eğlenmek kabil olduğu anlaşılmaya başlandı. Bu hareketin memurların yaz mezuniyetlerini kışa çevirtecek kadar kuvvetli bir rağbet halinde tecelli etmesini temenni ederiz. - Akşam/4 Mart 1933
Dağcılık Kulübü üyesi İlhan Peksun sırtında kızı Melike Peksun ile Uludağ yolunda...(İlhan Peksun arşivi)
Bursa Kent Konseyi
49
50
Bursa Kent Konseyi
Heyet kar fırtınasına tutuldu, tehlike geçirdi... Birkaç gün evvel İstanbul’dan gelerek Uludağ’daki ski sahalarını tetkike giden heyetten Vedat Abut ve Şefik beylerle Turing kulüp azaları bu akşam şehrimize döndüler. Atletizm antrenörü daha birkaç gün dağda kalacaktır. Dönenler sıfırın altında 20 derecede dağdan aşağı inerlerken yolda müthiş bir kar fırtınasına tutulmuşlardır. Bekir Beyin kulağından kan gelmiş, Vedat Beyin yüzü tanınmayacak halde şişmiştir. Dönüş seyahatlerinin hayatları pahasına mal olacak kadar korkunç geçtiğini söylüyorlar. Böyle tehlikelerin önüne geçmek için dağda istikamet tayini ve tehlikeli mıntıkaları göstermek için işaret dikilmesinin güzergâhta iki imdat evi yapılmasının mutlak bir zaruret olduğunu, aksi takdirde bu sporun büyük tehlikelere sebebiyet vereceğini söylüyorlar. - Cumhuriyet/4 Mart 1933
Dağcılık Kulübü Başkanı Saim Altıok ve Tayyar Akkeskin kayak dönüşü Kayakevi önünde...(Sema Haznedar arşivi)
Bursa Kent Konseyi
51
52
Bursa Kent Konseyi
Ski Yapabiliriz... Bizde de ski yapabilecek bir yer olduğu tahakkuk etti. Geçende Uludağ’a gitmiş olanlarla temas ettik. Yanı başımızdaki Bursa’da ski için en müsait dağlardan biri olan Uludağ’ı anlata anlata bitiremiyorlar. Bu sporun birden bire yükseleceğine, pek büyük bir rağbete mazhar olacağına dair emareler var. Şehrimizin müreffeh aileleri, kibar sınıfı da bu işle alakadar olmağa başladıkları için Uludağ yakında moda haline gelebilir. Doğrusu bizdeki sporun eksik tarafı lüksü idi. Yeni başlayan ski bu itibarla tali bir şubedir. Daha ilk adımda hevesi artıracak alakayı celbedecek bir hava içine giren skinin istikbali açık gibi görünüyor. - Akşam/13 Mart 1933
28 Aralık 1935... Dağcılık Kulübü üyeleri Mehmet Canaydın, Şahsine Altıok, Başkan Saim Altıok, Hacer Muzaffer Kalkan, Tayyar Akkeskin ve Rauf Alpay Uludağ’da...(SelçukAlpay arşivi)
Bursa Kent Konseyi
53
54
Bursa Kent Konseyi
Uludağ’a giden kafile... İlk Uludağ kafilesiyle giden Vedat Bey bize oralar hakkında şu malumatı verdi: “Uludağ zannedildiğinden çok güzel ve kızak sporları için müsait bir yerdir. Dağın zirvesi 2.550 metredir. Bursa Belediyesi 2.000 metreye mükemmel bir otel yaptırmış, oradan manzara harikuladedir. Otele Bursa’dan 35 kilometrelik güzel bir şose var. Yazın otomobiller otelin kapısına kadar gidebiliyorlar. Kışın yarı yoldan ötesini yürümek lazım. Skiye karşı rağbeti gören Bursa Belediyesi güzergaha bir imdat evi yaptırmağa karar verdi. Bu evin kerestesini Zingal orman şirketi hediye edecektir. Dağda dünyanın en müsait kızak yerlerindekilerle kıyas edilecek yokuşlar ve yamaçlar vardır. Bursalılar bilhassa yazın Uludağ’ın bulunmaz bir yer olduğunu söylüyorlar. Bir Kırkpınar suyu var; bakmaktan doyulmuyor. Kırkpınarda büyük balıklar da gördük.” - Akşam/13 Mart 1933
Dağcılık Kulübü kurucularından Ekrem Yöntem, oğlu Dildan Yöntem, Orhan Tunçgöğüs, Aydın Aycan ve arkadaşları Uludağ’dan dönüş yolunda...(Dildan Yöntem arşivi)
Bursa Kent Konseyi
55
56
Bursa Kent Konseyi
Muhittin Bey ve birçok zevat Uludağ’a gidiyorlar... İstanbul Valisi ve Belediye Reisi Muhittin Bey Kurban Bayramı arifesine tesadüf eden Salı günü Bursa’dan Ulu dağına çıkmak üzere şehrimizden ayrılıyorlar. O gün valimiz ve kendisine refakat edecekler, kış dağ sporuna elverişli kıyafetlerle seyahate çıkacaklardır. Muhittin Beye refikası hanımefendi ile çocukları, Galatasaray fizik muallimi M. Guiollot, Atletizm Federasyonu reisi M. Abraham, Terkos müdürü M. Kastoelno ve zevcesi, Galatasaray muallimlerinden Safer Bey, Selim Sırrı Beyin kızı Azade hanım, Kanalizasyon şirketi baş mühendisi M. Şiler ve Madan Delyon, Belediye Seyyahin şubesi memurlarından Vedat Bey, Doktor Kelayditi, Bursa’nın Fransız konsolosu, biri İstanbul’dan diğeri Bursa’dan iki Fransız Matmazel’i refakat edeceklerdir. - Cumhuriyet/2 Nisan 1933
10 Nisan 1933... İstanbul Valisi Muhittin Üstündağ ile birlikte Uludağ’a çıkan İstanbullu kayakçılar şehre dönüş yolunda... (Serdar Kuşku koleksiyonu)
Bursa Kent Konseyi
57
58
Bursa Kent Konseyi
Uludağ’ın karlı tepesine nasıl çıkıldı... Gece Bursa Valisi Fatin Bey otele geldiği zaman havanın bozuk olduğundan, yolda çok kar bulunduğundan bizi, bilhassa hanımları bu dağ yolculuğundan caydırmak istedi. Fakat, kafilenin kararı kati idi. Bursa valisi Fatin Bey’in tavsiyelerine rağmen kararımızdan vaçgeçmedik. Bayram sabahı erkenden yola çıktık. İki otobüsle Dolubaba’ya kadar gittik. Orada merkepler bekliyordu. Eşyalarımızı merkeplere yüklettik. Kızaklara da Vali Beyin refikaları Hanımefendi ile diğer Hanımlar sırayla bindiler. Vali Bey’de dahil olduğu halde biz erkekler skileri taktık, yürümeye başladık. Kafileye M. Guiollot başkanlık ediyordu. Yolda birimizin skisi ayağından çıkınca M. Guiollot bir el tabanca atıyor; kafile hep birden duruyor. Sonra tekrar yürümeye başlanıyordu. Böyle iyi tertibat alınırsa ve her şey evvelden düşünülürse bu karlı dağa çıkmanın tehlikesiz ve arızasız olduğu anlaşıldı. Yolun öyle bir yerine geldik ki hayvanlar, kızağı çekememeye başladılar. Karın fazlalığından ve tipinin şiddetinden kızaklardan biri kırıldı, kızaktaki eşyanın bir kısmını yolda bıraktık. Kırık kızağı otele götürdük. Sonra geriye dönerek bıraktığımız eşyayı tekrar otele taşıdık. Kırık kızak kafiledekiler tarafından çekilerek otele getirildi. Otele gelir gelmez mevcut odaları bölüştük.
Vedat Abut - Akşam/15 Nisan 1933
10 Nisan 1933... İstanbul Valisi Muhittin Üstündağ ve İstanbullu kayakçılar şehre dönüş yolunda... (Serdar Kuşku koleksiyonu)
Bursa Kent Konseyi
59
60
Bursa Kent Konseyi
Kayak kafilesi otelde... M. Guiollot 2010 metre irtifada olan bu dağ binasında herkesin vazifelerini taksim etti: Vali Beyin haremi Hanım baş aşçılığa tayin edildi. Madam Kastelno, Polonya Konsolosunun refikası Madam Vegneroviç yemek pişirmeye memur edildiler. Bu suretle dünyaca meşhur Türk, Fransız, Polonya mutfaklarının yemeklerini yedik. Vali Beyin kızı Günseli Hanım ile Madam Jurne sofrada yemek dağıtıyorlardı. Galatasaray muallimlerinden M. Bayend eğlenceler tertip etmek, merasime nezaret etmek üzere teşrifat müdürü oldu. Kanalizasyon Şirketi müdürü M. Şille, M. Daerre ile Sanayi Mektebi muallimlerinden Ekrem Bey ski muallimliğine tayin edildiler. Sıtkı Burhan ve Fuat Ali Beyler sofranın tanzimine nezaret ettiler. Asayiş ve disiplini muhafazaya Vali beyin yeğeni Bülent Beyle ben memur edildik.
Vedat Abut - Akşam/15 Nisan 1933
8 Nisan 1933... İstanbul Valisi Muhittin Üstündağ ile birlikte Uludağ’a çıkan İstanbullu kayakçılar ve Bursa Dağcılık Kulübü üyeleri kayak pistinde toplu halde... (Serdar Kuşku koleksiyonu)
Bursa Kent Konseyi
61
62
Bursa Kent Konseyi
Uludağ’da kış sporları hazırlıkları bitti… Kış ve dağ sporları yapmak isteyenler için hazırlanan Uludağ, bu yıl, bu sporların yapılmasına yarayacak mükemmel bir saha haline gelmiştir. Sporcuları dağda en ziyade zorluğa uğratan şey, imdat vasıtalarının bulunmayışı ve şehirle dağ oteli arasındaki yolun uzaklığı idi. Bu zorluklar, alınan tertibatla ortadan kaldırılmıştır. Şehirle otel arasına, en lüzumlu yerlere yaptırılan ev ve sığınaklar bitmiştir. Bu evlerin en ehemmiyetlisi Karabelen mevkiinde yapılanıdır. Bu evin ufak tefek bazı tadilattan başka her noksanı ikmal edilmiştir. Sığınaklara gelince; bunlar beş tanedir ve beşi de tamamen bitmiştir. Birisi Dolubaba’da, birisi Kirazlı’da diğerleri de Deregözü, Devetaşı ve Otelgözündedir. Dört tanesinin uzunluğu on iki, genişliği dört buçuk metredir. Birisi de yedi metre uzunluğunda ve iki buçuk metre enindedir. Yolun kolayca bulunup takip edilmesi için, yol boyunca işaret direkleri dikilmiştir. Telefon tesisatı da yenilenmektedir. Uludağ otelinden Karabelen’deki imdat evine ve evden Bursa’ya kadar çekilen bu hat, dört-beş yüz lira sarfıyla yeni bir şekil almaktadır. Bazı sığınaklarla, mühim dönemeçlerde imdat çanları bulunacaktır. On sekizinci kilometreden itibaren otele kadar olan mesafenin her kilometresine konmak üzere levhalar hazırlanmaktadır. Yolları gösteren ve yolculara kolayca bulundukları ve takip edecekleri yeri tayin ettiren mükemmel bir yol krokisi hazırlanmıştır. Uludağ’a çıkmak isteyenler için bir de dağ rehberi yapılmaktadır. - Akşam/4 Aralık 1933
Dağcılık Kulübü üyesi İlhan Peksun ve Aydın Aycan otelgözü sığınağı önünde... (İlhan Peksun arşivi Bursa Kent Konseyi
63
64
Bursa Kent Konseyi
Buz üstünde yürümek... “…otel civarındaki karların üstünü ince bir zar halinde buz kaplamıştı. Bu yüzden kayaklarla yukarı çıkmak müşkülleşmişti. Derhal dağ iplerini çıkararak kayaklarımızın altına sardık. Bu suretle geri kaymamayı temin ettik. Yükseldikçe sık sık nefes alıyor, kalbimizin çarptığını hissediyorduk. Buna rağmen adım başında verdiğimiz birkaç saniyelik molalar yorgunluğumuzu derhal geçirmeye kâfi geliyordu. Meğer burada kristal halini almış buz kütleleri varmış. Bin müşkülatla muvazenemizi temine uğraşırken arkadaşım fena halde düştü. Fakat bu düşüş kara düşmeye hiç benzemiyordu. Arkadaşım oturmuş vaziyetle süratle aşağı doğru kayıp gidiyordu. Bir an gözümde tehlike büyüdü kendisine bağırdım. Nihayet bir tesadüf onu kurtardı. Bir buz yarığına saplanıp kaldı. Bundan sonra zirve yolu tepelerin üstünü takip ediyordu. Fakat bu tepelerin kuzey cepheleri ne kadar hafif ve tatlı meyillerden ibaret ise güney cepheleri inadına o kadar dik ve korkunç uçurumlardan mürekkepti. Bu tehlikeden başka Uşak’tan İstanbul’a kadar geniş bir sahayı avucu içine alan bu biçimsiz noktalarda öyle ani ve mütekabil hava cereyanları oluyor ki; bir dakika içinde insanı çalyaka edip yuvarlaması işten bile değil.“
Yedigün Dergisi/11 Mart 1934
Bursa Dağcılık Kulübü üyeleri Orhan Tunçgöğüs ve Dildan Yöntem kayak dönüşü Kayakevi önünde... (Orhan Tunçgöğüs arşivi)
Bursa Kent Konseyi
65
66
Bursa Kent Konseyi
Uludağ’da dağcılar için yapılan otel... Dağcılar için hükümet ve bilhassa C.H.Partisinin maddi ve manevi büyük yardımlarıyla yaptırılan 150 kişilik yeni otel bitmiştir. Otelin işletme şekli ve kış sporları hakkında Dağcılık kulübü başkanı Saim Altıok demiştir ki; “Bu yıl daha şimdiden yüzlerce sporcudan mektup almaya başladık. Müracaat edenlerin sayısı umulduğundan pek çok fazladır. Bütün bu müracaatları Dağcılık Kulübünün nasıl karşılayabileceğini bir düşünün. Mamafih eldeki vesaitle mümkün mertebe gençliğin ve ecnebilerin kayakçılığa karşı olan bu alakasını karşılamaya çalışacağız. Zaten Uludağ’ın Türkiye’de bir kayak santrali olması kulübümüzü daima müşkül ödevlerle karşılaştırmaktadır. Diyebilirim ki, hemen hiçbir dağcılık kulübü kışın bizim kadar muhtelif ve halli müşkül meseleler karşısında kalmaz.” - Cumhuriyet/5 Kasım 1935
8 Aralık 1935... Kış Bayramına hazırlanan Dağcılık Kulübü üyeleri Uludağ Kayak evi önünde...(Selçuk Alpay arşivi)
Bursa Kent Konseyi
67
68
Bursa Kent Konseyi
Dağevi açıldı... Kayak sporlarına iki yıldan beri C.H. Partisince verilmekte olan önemin ilk bir eseri, işte budur. Bursa parti başkanı saylav Dr. Sadi Konuğun dahi büyük bir gayret ve ilgisini canlandıran bu dağevinin açılma töreni birinci kanun ayının sekizinde yapılmıştır. Dağevi 150 sporcuyu barındıracak ve yedirecek surette yapılmıştır. Kayakçılarımız burada günde bir lira ödemek suretiyle iyi hazırlanmış ve günde üç defa olarak yemek yiyecekler ve sıcak odalarında geceleyecekler ve istirahat edeceklerdir. Uludağ’a kayak sporu yapmak üzere gidecek olan sporcular hareketlerinden bir hafta önce telgrafla Bursa Dağ Sporları kulübüne başvurarak yer olup olmadığını sormalıdırlar.– Ulus/27 Aralık 1935
Bursa Dağcılık Kulübü muhasibi Tayyar Akkeskin, Saliha Akkeskin, Cemile Akkeskin, İş Bankası Müdürü Refik Bey ve arkadaşları kayakevinde yemekte... (Sema Haznedar arşivi) Bursa Kent Konseyi
69
70
Bursa Kent Konseyi
Liselilerimizin Uludağ gezisi...... Ankara Erkek Lisesi İzci Oymağı Dağcılık Kolu, bayram ve yılbaşı tatillerinden faydalanarak Uludağ’a bir gezinti yapmışlardır. Lisenin Dağcılık Kolu, Beden Eğitimi Öğretmeni B. Şinasi Çakınok’un başkanlığında, oldukça kalabalık bir kafile halinde birinci kanunun 26’sında Ankara’dan ayrılmışlardır. Kayakçılar Karaköy yoluyla Bursa’ya gitmişler ve burada yarım saatlik kısa bir dinlenmeden sonra hemen Uludağ yolunu tutmuşlardır. Lise kayakçıları Uludağ’ın Karabelen denilen yerine kadar otobüsle çıkmışlardır. Buradan öteye kar başladığından genç sporcular uzun bir tren ve otobüs yolculuğunun verdiği yorgunluğu unutarak dinlenmeden ayaklarına kayaklarını takıp 2500 metre yüksekliğe doğru yürümüşlerdir. 20 kilometreye yakın olan bu yolu sporcular, duydukları heyecan ve Uludağ’ın doyulmaz güzellikleri ile farkında bile olmadan çıkmışlardır. Kayakçıları Uludağ oteline yakın bir yerde, buraya daha evvelden gelmiş diğer kayakçılar sporculuk sevgisinin sıcaklığı ile karşılamışlar ve Liseliler Uludağ’da dört gün karlarda kayarak, yuvarlanarak kayak sporunun bütün safhalarını yaşamışlardır. – Ulus/8 Ocak 1936
1938... Sömestr tatilinde kayak yapmak için Uludağ’a gelen Ankara Gazi Enstitüsü öğrencileri Karaköy istasyonunda trenden iniyorlar...(Serdar Kuşku koleksiyonu) Bursa Kent Konseyi
71
72
Bursa Kent Konseyi
Dağ ve kar kolay aşılır engellerdir... Onbir yıl önce, şimdi Başbakanlık Müsteşarı olan –o zamanki Bursa Valisi- Kemal Gedeleçle birlikte, bir ticaret evinin emrimize verdiği bir Sitroen otoşoniyi üzerinde, Uludağ’ın tepesine yakın noktaya nasıl zahmetle çıktığımızı hatırlıyorum. Beyce yolundan ayrılan dağ şosesi, üzülmüş, yırtık, paçavralaşmış bir kurdele gibi onbeş kilometre sonra bir fundalık içinde, birden bire kesiliveriyordu. Uludağ’ın tepesine erişilmek için, ilk önce, mevcud şoseyi düzeltmek ve bundan sonra bir o kadar daha ilave etmek lazımdı. Dağın son çamlıkları arasında bir otel kurulmak gerekti; yazın boğucu sıcaklarında biraz serinlik arayan Bursalılar için Uludağ oteli eşsiz bir yazlık olurdu. Dağa ilk çıkışta yeşil yamaçların, gürültülü akan suların, yıllanmış çamların, uzaktan görünen denizin, göllerin bize ilham ettiği düşünceler, aşağı yukarı işte bunlardı. Bay Kemal Gedeleç bu tasavvurları hakikat haline getirmek için çok çalıştı; dağ yoluna başlandı. Kendisinden sonra Bursa Valisi olan şimdiki Bursa mebusu Bay Fatin, yolu tamamlattıktan başka oteli de yaptırdı. Bu hadise, vilayetlerde şef değişiminde, önceki ile sonraki arasında elbirliği edilmesinin en güzel misalidir. - Cumhuriyet/14 Ocak 1936
2 Ağustos 1936... Dağcılık Kulübü üyesi Rauf Alpay ve yakınları Bursa Dağcılık Kulübü tarafından kurulan Dolubaba yaz aile kampında... (Selçuk Alpay arşivi) Bursa Kent Konseyi
73
74
Bursa Kent Konseyi
Dağ ve kar... 1925’de Uludağ’a ancak Vali otoşöniyle çıkabiliyordu. 1936’da her isteyen herkese mahsus vasıtalarla karlı sahaya kadar gidebilmekte ve birkaç kilometre yürüdükten sonra, günde 1 lira ödeyerek, güzel bir salonda kahvaltısını edip, öğle ve akşam yemeklerini yiyip sıcak koğuşta yatmakta ve kar sporlarını da yapmaktadır. Rahatını biraz daha fazla düşünenler için Uludağ oteli daha konforludur. Bütün yol boyunca, büyüklü küçüklü sığınaklar yapılmıştır. Bir telefon hattı Uludağ’ı Ankara’ya kadar olan şehirlere ve İstanbul’a bağlamaktadır. Hakikatleşmesi imkânsız sanılan fikrin Türkiye’de on bir yıl içinde nasıl ilerleyip iyi sonuçlar verdiğini görmek için Uludağ’da azad günlerini geçiren gençleri görmek yeter. - Cumhuriyet/14 Ocak 1936
1936... Dağcılık Kulübü kurucularından İhsan Celal Antel ve İstanbullu kayakçılar kayak evinde...(Akın Altınok arşivi)
Bursa Kent Konseyi
75
76
Bursa Kent Konseyi
Bursa’dan Uludağ’a... Saat dokuzda Bursadayız; biraz dinlenmek, Bursa’yı biraz gezmek hakkımızdır. Fakat öğle yemeğini Uludağ’da, partinin dağ sporları evinde yiyeceğimiz için acele etmemizde lazımdır. Bir eksiğimiz yün eldivenler… Onların da karda kullanılacak en iyilerini yirmi beş kuruşa çarşıdan alıyoruz. Dağ sporları Bursaya kar eldiveni yapmak lüzumunu hemen öğretmiştir; yeni sanatlar yeni ihtiyaçlardan doğar. Şimdi Beyce şosesi üzerinde, Bursa’yı aşağılarda, nemli havası içinde bırakarak, döne kıvrıla yükseliyoruz. Sanki bir kabartma haritanın üzerindeyiz. Hava öyle parlak ki toprağın bütün girintilerini, bütün çıkıntılarını, gölleri, körfezleri, alçak dağları, köyleri, ovaları sonsuz bir vuzuhla görüyoruz. Artık asıl dağ yolundayız. Bütün geçtiğimiz yerlerin Sonbahar manzarası burada kış halini alıyor. Yollar, eriyen karlardan biraz bozulmuş, ağaçlar son yapraklarını da dökmüş ve dökülen yapraklar çürümeğe başlamıştır. Sular çağlayanlar gibi akmaktadır. Durmadan dönerek çıkıyoruz. Serince hava, ısınıyor; sanki tersine, kıştan sonbahara ve sonbahardan yaza dönüyoruz. Hava şimdi öyle ılık ki insan etrafında kuş cıvıltıları ve yeşil yapraklar arıyor. Yeşil yapraksa bol; Uludağ çamlıkları hepimize geniş bir Erenköy bahçesinde imişiz hissi veriyor. Bunların arasından geçerek yükseliyoruz; yüz otuz metreden bin üç yüz metreye çıkmış bulunuyoruz; daha da yükseleceğiz; mitoloji’deki Olimpos’un tepesine kadar… Ulus/16 Ocak 1936
Kirazlıyayla’ya kadar araçla çıkan kayakçılar sonrasında otele kadar olan yolu kayaklarıyla aşıyorlar. (Serdar Kuşku arşivi) Bursa Kent Konseyi
77
78
Bursa Kent Konseyi
Ankara’dan Uludağ’a 18 saatte... Uludağ çamlıkları arasından geçerek yükseliyoruz; yüz otuz metreden bin üç yüz metreye çıkmış bulunuyoruz; daha da yükseleceğiz; mitoloji’deki Olimpos’un tepesine kadar… Uludağ’da kar sporları işinin idaresini üzerine almış olan Cumhuriyet Halk Partisi Karabelen’de büyük bir sığınak yaptırmış. İlk molayı burada vererek bir fincan kahve ile biraz dinleniyoruz. Bursa Dağcılık Kulübüne çok yardımları dokunmuş olan eski Liva kumandanı Yarbay İsmail Hakkı’nın bu ilk sığınağı meydana getirmekteki yardımlarını anmamak imkanı var mı? İşte Dolubaba ve nihayet Kirazlıyayla. Fakat durmadan çıkıyoruz. Karlar yavaş yavaş beliriyor; sağda solda geniş sahaları kaplayan kar, yol üzerinde erimiştir; biraz sonra yolda kalın bir tabaka ile örtünüyor. Şoföre;”Zincirlerin olsaydı bu sertçe kar üzerinde daha ileriye gidebilirdik” diye sızlanıyoruz. 27 ilkteşrinden beri yağmamış olan kar sertleşmiş ise de otomobile yol vermiycek kadar çoktur. İniyoruz. Eşyamızı dağ sporları evinden gönderilmiş olan el kızağına yerleştiriyor ve yola düşüyoruz; yedi kilometre yürüyeceğiz. - Ulus/16 Ocak 1936
29 Aralık 1935... Bursalı kayakçılar dönüş yolunda...(Selçuk Alpay arşivi) Bursa Kent Konseyi
79
80
Bursa Kent Konseyi
Uludağ şosesinde... Kayaksız yürüyen bizler önce paltolarımızı, sonra tedbirli davranmış olmak için sırtlarımıza geçirdiğimiz yün gömlekleri birer birer çıkararak yürüyoruz. İlkbahar sıcağı içinde bunlar ne lüzumsuz şeyler! Burnuma bir yanık kokusu geliyor; doktor arkadaş izah ediyor; “Evet röntgen’de de bu koku duyulduğuna göre Ozon olacak.” Teksif etmiş oksijen’in karlı Uludağ’da bu kadar bol olduğunu bilmeyenler ciğerlerini tazelemek için bu mevsimde oraya koşmalıdırlar. Ozon ve ter içinde yürürken hafiflediğimizi, açlığın gittikçe dayanılmaz bir hale geldiğini hissediyoruz. Bunları konuşurken bir arkadaş ilave ediyor; “İstanbul Tıp Fakültesi profesörlerinden bir Alman mütehassıs buranın irradiation bakımından İsviçre’de ki Davos’a üstün olduğunu ölçüp anlamıştır.” - Ulus/16 Ocak 1936
1936... Haftasonu tatilini Uludağ’da kayak yaparak geçiren Saliha Akkeskin ve kayakçı arkadaşları Bursa’ya dönüş yolunda... (Sema Haznedar arşivi)... Bursa Kent Konseyi
81
82
Bursa Kent Konseyi
Bir milyondan fazla şehirliyi Uludağ’a getirmek için... ...hakikat, bizde yeni başlamış olan dağ ve kar sporlarının çabuk ilerleyip gelişmesi için teşkilata lüzum olduğudur. Bugünkü şartlar içinde bu sporlar lehinde yapılacak propaganda verimsiz kalacak, uyandırılmış olan hevesler sönecektir. İlk iş Uludağ kar sporlarını yerini kolaylıkla erişilir bir hale getirmektir. Uludağ’da ısrar ediyorum, çünkü: Uludağ, kar sporlarına elverişli sahaları bol olan belki en güzel dağımızdır. Uludağ’da yalnız kar sporları değil, her türlü dağ sporları da yapılabilir. Uludağ, yazın da gidilip günlerce kalınacak kadar caziptir. Uludağ’da şimdiden ehemmiyetlice tesisat vücuda getirilmiştir. (Sığınaklar, dağ sporları evi, otel) Uludağ’ın çok geniş bir şehirli-sporcu kontenjanı olabilir. Uludağ, en kıymetli turizm mıntıkamız olan Bursa’dadır. Nasuhi BAYDAR - Ulus/21 Ocak 1936
Dağcılık Kulübü muhasibi Tayyar Akkeskin ve Selim Akkeskin Uludağ inişinde Gökdere vadisinde...(Sema Haznedar arşivi)
Bursa Kent Konseyi
83
84
Bursa Kent Konseyi
Uludağ’a giden Üniversiteliler... Üniversite gençliğini memleketin en güzel parçalarında kış sporuna alıştırmak için Uludağ’a bir gezi hazırlandığını yazmıştık. Rektörlük bu işle ciddi bir şekilde ilgilenerek Edebiyat Fakültesi Profesörlerinden Raynbah’ı bu işe memur etmiş ve Profesör tarafından Uludağ’a gidecek talebelere bir hafta mütemadiyen kayak dersleri verilmiştir. Sömestri tatilinden istifade edilerek yapılması kararlaştırılan bu geziye dün başlanmış ve 40 kişilik bir kafile Yalova yolu ile Uludağ’a gitmiştir. Kafileye Profesör Raynbah’dan başka Diş Fakültesi Ordinaryüsü Kantoviç’te refakat etmektedir. Gezi on gün sürecektir. – Cumhuriyet/23 Ocak 1936
Uludağ Fatintepe’de yaptırılan sığınak binası...(Haluk Türköz arşivi) Bursa Kent Konseyi
85
86
Bursa Kent Konseyi
Uludağda kayak faaliyeti... Bu hafta Uludağda yılın en müşkül hareketi olmuştur. Otobüslerle Karabelene kadar çıkan kadınlı erkekli grup; Karabelenden sonra başlayan tipiye rağmen gece dahi yürüyerek Kayakçılar oteline varmışlardır. Tipi altında bu grubun yola çıkmış olduğunu haber alan Kayakçılar otelindeki Ankaralı kayakçılardan Mühendis Latif Osmanla otel müdürü bu grubu Devetaşı sığınağı yanında karşılamışlar ve beraberlerinde termoslarla getirdikleri çayı dağıtarak sporcuları tipiye karşı mukavim bir hale getirmişlerdir. Gece saat 9.5’ ta otele varan Bursalı sporcular Ankaralılarla birlikte on ikiye kadar muhtelif eğlenceler yapmışlardır. Ertesi gün öğleye kadar dağa tekrar mebzul kar yağmış, öğleden sonra Bursalı sporculardan bir grup dağın garp silsilesini takiben ve ormanlı bir mıntıkadan 25 kilometrelik bir iniş yapmışlardır. Diğer bir grup yolu takiben 22 kilometre aşağıya kadar kayarak inmişlerdir. Gerek çıkışta, gerekse inişte sporcu Türk kadınlarının gösterdikleri yüksek kabiliyetten takdirle bahsedilmektedir.- Cumhuriyet/12 Şubat 1936
29 Mart 1936... Bursa Dağcılık Kulübü Başkanı Saim Altıok, Gazeteci Musa Ataş ve Rauf Alpay ile diğer kayakçılar Bursa’ya dönüş yolunda... (Selçuk Alpay arşivi) Bursa Kent Konseyi
87
88
Bursa Kent Konseyi
Güneş tutulması... “Bursa C.H.P ve dağcılık kulübü başkanı Bay Saim’in bana takdim ettiği ve dağ ahvalini gayet iyi bilen dağcı gençlerden Bay Nusretle beraber ve 28. kilometreden sonra kulübün temin ettiği kayakları kullanarak 5 kilometre ötedeki otele geldim. Şu vazifenin ifası sırasında şayanı teşekkür olan bir istifadem de düşe kalka kayak kullanmasını öğrenmek olmuştur. Otelin yakınında rasada müsait bir mahal bulunmadığından otelden şarka doğru yedi kilometre daha giderek bilhassa doğu-batı istikametinde kuzeye doğru her tarafa hâkim ve denizden 2150 metre yüksek (Alaçam) sırtlarına çıktım. Buranın, tamamı aradığımız bütün şartları haiz olduğunu ve bizimle beraber daha birçok hey’etler gelse de hepsinin yerleşmesine ve tetkikatını yapmasına müsait bir saha olduğunu memnuniyetle gördüm.”
Kemal Erkman - Nisan 1936/Kandilli Rasathanesi Raporu
Bursa Valisi Şefik Soyer, Dr. Pierre Salmon, Kandilli Rasathanesi ekibinden Kemal Erkman Cennetkaya’daki kampta... (Akın Altınok arşivi) Bursa Kent Konseyi
89
90
Bursa Kent Konseyi
Dünya güzeli Uludağ’da... “Türk’ün güzelliğini dünyaya tanıtan Keriman Halis hanımla, dünyanın en güzel yerine: Uludağ’a çıktık. Meğer tabiatın özene bezene yarattığı iki güzelliği bir arada görmek kadar zevkine doyulmaz bir şey yokmuş. Diyebilirim ki: bugün Uludağ efsanevi bir dağ değil, sahiden bir cennetti, Keriman hanım da bu cennete layık bir huri. Yürürken onun ayaklarını; gökyüzünün rengini görmekten morarmış koyu mavi mineler sarıyor, başının üstünde ırmakların koyu yeşil derinliklerini andıran zümrüt gibi yeşil çam dalları titreşiyordu. Bırakın Uludağ’ı; Bursa bile rahat.. Keriman Hanım, karlı mıntıkalarda kayak sporculuğuna başladı. Kayakları takarken: “Çok cazip bir spor. Öyle hoşuma gidiyor ki, anlatamam. Herhalde senenin ilk karı yağar yağmaz ilk işim Bursa’ya gelmek olacak”diyor. Dağcıların imdat evindeki hatıra defterine Keriman Hanım şunları yazdı: “Dağcılarla birlikte geçirdiğim bu müstesna günü hiç unutmayacağım. Hayatımın en güzel ve en heyecanlı bir günü olarak hatırlayacağım.” Otomobille Bursa’ya dönerken güneş, Apolyont gölünü beş köşeli bir altın tepsiye benzeterek batıyordu.”
Yedigün Dergisi/Nisan 1936
1932 Dünya Güzellik kraliçesi Keriman Halis (Ece) Bursa seyahati sırasında Dağcılık kulübü yöneticileri ve eşleri ile birlikte kulüp lokalinde. (Akın Altınok arşivi) Bursa Kent Konseyi
91
92
Bursa Kent Konseyi
Uludağ’da yapılacak küsuf tetkikatı... Rasadhane Müdürü Fatin, Bursa Dağcılık Kulübü Başkanı ve Umumi Katip ile birlikte Uludağ’a çıkarak güneş tutulması hadisesini tarassud için yapılacak tesisatın mahallini tespit etmiştir. Bu mahal Cennetkaya tepesidir. Rasadhane burada derhal bir pavyon yaptırmaya başlamıştır. Ayrıca muhtelif çadırlar kurulmuş ve aletlerin konmasına mahsus barakalar inşasına başlanmıştır. Rasadhane müdürü Fatinle görüştüm. Bana dedi ki: “Burada şimdiden güneşin doğuş noktasını tesbit edeceğiz. Küsuf hadisesinin vukuuna ait diğer hesaplar ve etütlerle meşgul olacağız. Hadisenin buradan takibi çok enteresan olacaktır. Çünkü, güneş tamamen tutulacağı için bu havalide ortalık iki mehtap ziyasına muadil bir loşluk içinde kalacaktır. Maamafih küsufu külli çok devam etmeyecektir. Hadiseyi Uludağ’da takip için Fransa’dan bir heyet gelecektir. Ayrıca İstanbul’dan da alakadar zevat geleceklerdir. Biz on beş gün kadar Uludağ’da kalacağız. Aynı zamanda buranın iklimini ve sühunet farkları ile mürtefi noktalarını da tespite çalışacağız.”
Cumhuriyet/12 Haziran 1936
Vali Şefik Soyer, Kandilli Rasathanesi kurucusu Fatin Gökmen, Dağcılık Kulübü’nden Dr. Cevat Tahsin Peksun, O. Necip Sipahioğlu, Kemal Erkman, Yakup Elbek ve asistanlardan oluşan İstanbul Üniversitesi Denel Fizik Enstitüsü ekibi Cennetkaya’da kurulan istasyondaki ekvatoryal dürbün başında. (Akın Altınok arşivi) Bursa Kent Konseyi
93
94
Bursa Kent Konseyi
Uludağ’da Kış Sporları Başlıyor... Kış sporlarının merkezi olan Bursa’da bugünden itibaren dağcılık faaliyeti başlamaktadır. Yazın muhtelif dağ seyahatleri tertip ederek halka dağı tanıtan ve dağcılığı sevdiren ve diğer zamanlarda bütün kuvvetini Uludağ’daki Kış Sporları tesisatını tamamlamak için sessiz sedasız çalışmaya hasreden Dağcılık Kulübü artık bundan sonra yalnız kendi sporlarıyla baş başa kalmış bulunacaktır. Valimiz Şefik Soyer’in Uludağ’ın zirvesinde sporcular için yaptırdığı 20 kişilik sığınak bitmiş olduğundan ilk kayakçı kafilesi oraya çıkarak sığınağın demir direğine çelik levhalardan yapılmış olan Türk bayrağını merasimle çekecektir. (Çünkü burada başka türlü bir bayrağın dayanmasına imkan yoktur.) Uludağ’ın zirvesinde yarım metre kadar kar bulunmaktadır. Şehrimize yağmur yağdıkça oraya kar düşmektedir. Bu kayakçı grubu zirveye kayaklı olarak çıkış yapacaktır. Üç, dört yıldan beri Uludağ’a bu ayda kayakla çıkıldığı vaki olmadığına göre bu sene kış erken gelmiş demektir. Geçen yıllarda bile sporculara kafi gelmemekte olan Uludağ’daki oteller; bu sene hemen hiç kafi gelmeyecektir. - Cumhuriyet/12 Ekim 1936
31 Ekim 1936... 2486 mt. rakımdaki Keşiştepe’de yaptırılan zirve sığınağının açılış töreninde Dağcılık Kulübü üyeleri Saim Altıok, Şahsine Altıok, Dr. Cevat Tahsin Peksun, Selahattin Daci ve diğer davetliler. (Serdar Kuşku arşivi) Bursa Kent Konseyi
95
96
Bursa Kent Konseyi
İstanbul Vilayeti Uludağ’da otel yaptırıyor... İstanbul Valisi Muhittin Üstündağ dün geceyi Uludağ’da geçirdi ve sabahleyin şehre döndü. Valimiz, Uludağ’da Dağcılık Kulübü için İstanbul vilayetinin yardımı ile yapılacak otel hakkında tetkikatta bulunmuştur. Kendisi, vilayetin bu işe 14.000 liralık bir yardım tahsisatı koyduğunu, gelecek sene bu yardıma 6.000 lira ilave ederek 20.000 lira ile modern bir otel yapılacağını söyledi. Belediye İmar Bürosu otel için bir proje hazırlamaktadır. Yakında Belediye Fen heyetinden iki kişi mahalline giderek tefrik edilen yerleri tetkik ve iki yerden birisini tercih edecektir. - Cumhuriyet/13 Ekim 1936
22 Haziran 1937... Mimar Münevver Belen ve Mimar arkadaşları Kirazlıyayla barınağı yerine yaptırılan otelin temelinin atıldığı gün Kirazlıyayla’da... (Bercis Levend arşivi) Bursa Kent Konseyi
97
98
Bursa Kent Konseyi
Uludağ’a yapılacak hava hattı... Vilayet umumi meclisince imtiyazı 40 sene müddetle Belediyeye verilmiş olan ve iki seneden beri yaptırılması tasavvur edilmekte bulunan (Bursa-Uludağ) arasındaki hava hattı işi yeniden canlandı. Belediye meclisimizin son toplantısında birkaç imzalı takrirle bu iş üzerinde hararetli bir konuşma yapıldı. Bu arada azadan Saim Altıok Belediyede mevcut hava hattı dosyasını bütün teferruatı ile tetkik ettiğini, vasıl olduğu neticeye göre bu işi yapmaya, işletmeye ve tediye şekillerinde müsait kombinezonlar bulmaya amade yerli ve tabancı 29 firmanın talip olduğunu evrak arasında görmüş bulunduğunu ve hava hattının Bursa için pek büyük bir gelir olacağını söyleyerek meselenin meclis için bir dava olarak ele alınmasını ve Nisan devresi toplantısına kadar temasların, kaldığı noktadan yeniden başlamak suretiyle kati neticelere raptedilmesini ileri sürmüştür. Heyeti umumiyece teklif bu şekilde müttefikan kabul edilmiştir. Şimdi Nisan’a kadar Belediyemiz hava hattı teklifleri üzerinde ihzari bir teklif projesi hazırlamaya karar vermiştir. - Cumhuriyet/21 Şubat 1937
Uludağ’a kurulması planlanan teleferik hattının 1937 yılında çizilen ilk güzergahı...(Serdar Kuşku arşivi)
Bursa Kent Konseyi
99
100 Bursa Kent Konseyi
Küçük kayakçı... Ankara Gazi Enstitüsünden Uludağ’a çıkmış olan sporculardan bir kısmı şehre inerlerken yeni yağan karın yumuşaklığı yüzünden adeta kar yığınları arasından tüneller açarak ancak on bir saatte gelebilmişlerdir. Bursa Kız Lisesinden bir grup kayakçı da bu hafta Uludağ’a çıkmışlar ve kayak egzersizleri yapmışlardır. Kızlarımız arasında da çok kabiliyetler görülmüştür. Kız lisesi ile birlikte Bursa Dağcılık Kulübü reisi Saim Altıok’un beş yaşındaki çocuğu dağa çıkarılmış (Akın) ismindeki bu küçük yavru bu yaşta dağa çıkarak kayak yapan ilk çocuk olmuştur. Karabelen’den Kirazlıyayla’ya kadar kayaklı olarak giden Akın büyüklerinden çok daha süratle bu sporu öğrenmiştir.
Cumhuriyet/1 Mart 1938
Dağcılık Kulübü Başkanı Saim Altıok, eşi öğretmen Şahsine Altıok, baldızı öğretmen Hacer Muzaffer Kalkan ve önde küçük kayakçı Akın... (Akın Altınok arşivi)
Bursa Kent Konseyi 101
102 Bursa Kent Konseyi
Kayak sporları merkezi... Memleketimizde de kayak sporlarına karşı günden güne artan bir alâka uyanmaktadır. Bundan beş altı sene evvel Uludağ’da beş on heveskârın mevzii şekilde başladığı bu iş, bugün bütün memlekete şamil bir spor faaliyeti haline gelmiş bulunmaktadır. Kayak sporu, spor teşkilatımızda en ehemmiyetli yerini almış, kış sporlarını tanzim ve tamim için bir federasyon kurulmuştur. Kayak sporları Uludağ’dan başlayarak memleketin muhtelif bölgelerinde ve bu spora elverişli her yerinde, gittikçe artan bir hızla ilerlemektedir. Uludağ, bu sporun en mühim bir merkezi haline gelmiştir. Kış mevsiminin bayram, yılbaşı ve diğer tatillerine rastlayan günlerinde Uludağ, en zevkli ve neşeli anlarını yaşamaktadır.
Aylık Foto Magazin Dergisi/Şubat 1939
Bursa Valisi Şefik Soyer ve oğlu Dündar Soyer otel bölgesinde kayakta... (Akın Altınok arşivi)
Bursa Kent Konseyi 103
104 Bursa Kent Konseyi
Uludağ’ın sağlığa faydası... Yüksek iklimlerde insan vücudundaki uzuvlar, alçak yerlerde çalıştıklarından bir kat daha fazla işlemek zorunda kalırlar. Bu itibarla yalnız adaleler değil, mesela tembel bir mide dahi dağda derhal tam randımanla harekete geçer. Bu azami faaliyet vücudun her hücresinde hissolunur. Dağdan alçak yerlere inince dahi bir müddet bu tam randımanla çalışmaya devam eder. Binbir tecrübemizle de hakikatin böyle olduğunu hem kendimizde hem de dağa çıkanların hepsinde gördük. Dağ iklimi, kış ve yaz insanın bilhassa şekere ve şekerli maddelere karşı olan iştahasını artırır. Bunun sebebi de vücudun yüksek iklimlerde şekeri süratle yakabilmesi imiş… Mesela; Bursanın meşhur şeftali kompostolarından bir kutuyu Bursa’da ancak üç günde yiyebilenlerin, bunu dağda bir yemekte bitiriverdiklerini çok gördük. Musa Ataş - Bursa Kılavuzu/1944
Bursa Dağcılık Kulübü üyeleri ve Bursalı kayakçılar hafta sonu otel bölgesinde kayakta...(İlhan Peksun arşivi).
Bursa Kent Konseyi 105
106 Bursa Kent Konseyi
Dağ yolunda... Dr. Hans Heilbronn bana “Sen şu haftalarda olabildiğince hareketli bir hayat sürmelisin. En iyisi, Uludağ’a gidip kayak sporu yap. Sinirlerini yormuşsun. Bir hafta, on gün Uludağ’a git, hiç bir şeyin kalmaz” tavsiyesinde bulundu. Dediğini yaptım Doktor Hans ile birlikte Uludağ’a gittim. Kışın yollar kardan kapalı olduğu için, kayak yapmak üzere çıkanlar, Elma çukuru kestirmesinden Karabelen yöresine değin katır sırtında çıkarlar ve orada kayaklarını ayaklarına takarak Kirazlıyayla’daki eski otele gelip geceyi orada geçirirler, ertesi günü yine diz boyu kar üzerinde kayaklarını yokuş yukarı sürüye sürüye, deniz yüzeyinden, 1965 metre yükseklikteki Otel’e ulaşırlardı. Biz de Doktor Hans ile öyle yapacaktık. Oteli Bursa Dağcılık Kulübü işletiyordu. Kulübün Başkanı İhsan Celal Antel ile konuştuk. Çok idealist bir insan. Bize bütün kolaylıkları gösterdi. Kullanacağımız kayakları ve bütün kayak gereçlerini, hatta kayak ayakkabılarını küçük bir ücret karşılığında kiraladı. Sonra yolu bilen, dağa alışkın katırcılar buldu. Onlarla Elmaçukuru köyüne dek katır sırtında gidecek, oradan Karabelen denilen yere kadar yürüyecektik. Katırcı bizim hayvanları orada bırakıp, bavullarımızı başka bir katırla otele götürecekti. Biz ise Karabelen’den Kirazlıyayla’ya ve oradan sekiz kilometre uzaklıktaki otele kayaklarla gidecektik. Her şey böyle ayarlandı.”
Ord. Prof. Dr. Hıfzı Veldet Velidedeoğlu - Anıların İzinde/1940
Uludağ Kayakevi hamalları, Karabelen’de karşıladıkları kayakçıların eşyalarını kızakla taşıyorlar...(Akın Altınok arşivi)
Bursa Kent Konseyi 107
108 Bursa Kent Konseyi
Teleferik güzergahı... Teleferik konusunda vilayetin tasavvuru şu; Bursa’dan kalkacak havai vagon evvela Karabelen’e varsın; oradan Kirazlı’ya, oradan Büyük otele, oradan Bakacak’a... Gerçi hat, böylelikle dolambaçlı oluyor. Lakin, Karabelen’de, kereste, taş ocağı, krom madeni vesaire bulunduğu için bu 1200 rakımlı noktaya hem yolcu götürebilecek, hem de oradan aşağıya bu maddelerin nakliyatı yapılacak. Derken 1400 rakımlı Kirazlı sanatoryumuna; oradan da 1950 rakımlı otele, spor ve istirahat için... Arzu buyrulursa, 1800 rakımlı Bakacak’tan, İstanbul’u, İznik’i Manyas’ı seyreder, bir kahve içip geri dönersiniz. Dünyanın maruf firmalarından bir çoğu demişler ki: “Bu yol bu şekilde takip edilmesin, Sarıalan’a kadar merkezi bir yol çıkıp oradan tek kişilik yahut iki kişilik vagonetlerle istenilen yere gidilsin.”
Akşam/5 Haziran 1947
Sarıalan ile Çobankaya arasında yolcu taşıyan telesiyejler...
Bursa Kent Konseyi 109
110 Bursa Kent Konseyi
Uludağ’da yapılacak kayak festivali... Bu sene Uludağ’da fevkalade masraflarla büyük bir dağ karnavalı hazırlanmaktadır. 2 Nisan’dan 12 Nisan’a kadar 10 gün sürecek olan bu festival için daha şimdiden camlar elektrik ve hoparlörlerle donatılmıştır. Bu festivale katılacak grupların en büyüğünü üniversiteli gençlerimiz teşkil edecektir. Kafile başkanlığını yapacak olan kıymetli kayakçılarımızdan Limasollu Naci, kafilenin hazırlıklarına Edebiyat Fakültesi kantininde devam edildiğini ve malzemesi olmayanlara ücretsiz kayak, pantolon, ayakkabı temin edildiğini, gidiş-dönüş yol, otel, yemek ve bilumum masraflar dahil bu bir haftalık komple seyahatin 68 lira olduğunu söylüyor. - Milliyet/28 Mart 1952
Bursa Kent Konseyi 111
112 Bursa Kent Konseyi
Uludağ Milli Park haline getiriliyor... Uludağın tabiatı koruma prensiplerine uygun bir şekilde amme hizmetlerine açılması ile ilgili olarak Tarım Bakanlığı’nın tertip ettiği ve İstanbul Üniversitesi Orman Fakültesi ile Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanlığı, Orman Umum Müdürlüğü, Basın yayın ve Turizm, Kara Yolları Umum Müdürlüğü, Belediye, Beden terbiyesi Umum Müdürlüğü, Dağcılık ve Turizm Kurumu ve Uludağ’ı Sevenler Cemiyeti mümessillerinin iştirakiyle Bursa’da bir toplantı yapılmıştır. - Milliyet/23 Temmuz 1953
Uludağ otel bölgesinde kurulan Öğretmen kampında bir eğlence anı...(Günay Ulu arşivi)
Bursa Kent Konseyi 113
114 Bursa Kent Konseyi
Fenerbahçe Uludağ’da kamp kuruyor... Beklenmedik bir anda Fenerbahçe idare heyeti ile yeniden anlaşan antrenör Szekely, kendisi ile görüşen Türk Pres’in spor muhabirine bu seneki çalışma programı hakkında aşağıdaki beyanatı vermiştir: Çok sevdiğim ve geçen spor yılında kendilerini çalıştırdığım Fenerbahçe ile 1953-1954 yılı için yeni bir antlaşma yapmış bulunuyorum. Bu itibarla yeni devre için bir çalışma programı hazırlamış bulunuyorum. Önümüzdeki hafta içinde Uludağ’da bir kamp kuracağız. Birinci futbol takımı bu kampa katılacaktır. Diğer memleketlerde olduğu gibi bizde de oyuncularımızı sert dağ havası ile sıkı bir rejime tabi tutacağız. Kampta ayrıca dağ sporlarına ait özel bir program tertip edeceğiz. Dönüşte muntazam surette yılın antrenmanlarına başlayacağız. – Milliyet/7 Ağustos 1953
Fenerbahçeli futbolcular Uludağ büyük otelde kampta...(Ahmet Divlecen arşivi)
Bursa Kent Konseyi 115
116 Bursa Kent Konseyi
Volfram maden yatakları çok zengin... Gazetemize verdiği beyanatta bu müjdeyi bildiren işletmeler vekili bulunan cevherin 30 milyon sterlin kıymetinde olduğunu söyledi. Şehrimizde vekaleti ile alakalı tetkiklerde bulunan işletmeler vekili Profesör Fethi Çelikbaş geçenlerde Uludağ’da mevcudiyeti tespit olunan Volfram maden cevheri hakkında şu beyanatta bulunmuştur. “Bursa Uludağ’da Maden Tetkik Arama İşletmesi mütehassısları tarafından yapılan Volfram araştırmaları müspet netice vermiş ve araştırma yapılan sahada 3.5 - 4 milyon ton şelit nevinden Volfram madeni tespit edilmiştir. Mütehassıslarımızın ifadesine göre tespit edilen miktar burada ticari bir işletme kurmaya kafidir. Mevcut cevher ortalama %0.5- 1 volframı ihtiva etmektedir. Maden işletilmeye başlar başlamaz derhal Uludağ’ın kar hududu altında, cevheri yerinde zenginleştirecek bir konsantrasyon tesisatı kurulacaktır. - Milliyet/19 Ekim 1954
1955... Volfram maden sahasından kar çukuru (Ulubuzluk) ve ardında küçük zirve...
Bursa Kent Konseyi 117
118 Bursa Kent Konseyi
Bölge kayak yarışları dün nihayete erdi... Ferdi birincilikleri Dağcılık Kulübü, bayrak yarışını Acar takımı kazandı. Uludağ’da dün kayak bölge birinciliği müsabakaları yapılmış ve neticelenmiştir. 4x8 bayrak yarışında Mehmet Camcılar, Süleyman Çalık, Mustafa Ası’dan müteşekkil Acar takımı birinciliği kazanmıştır. Bayanlar arası inişte: 1- Karn Dobloviç, 2-Mihda Birvons (ferdi), 3- Mihriban Peksun (B.D.K) olmuşlardır. Kapılı inişte: 1- İlhan Peksun (B.D.K.), 2- Rüştü Kalkan (ferdi), 3- Ramazan Ak (ferdi) olmuşlardır.
Cumhuriyet/23 Ocak 1956
Bursa Dağcılık Kulübü’nden İlhan Peksun birinci olduğu kayak yarışmasında Cennetkaya inişinde... (İlhan Peksun arşivi)
Bursa Kent Konseyi 119
120 Bursa Kent Konseyi
Teleferiğin ilk seferinde davetliler havada kaldı... Arıza şehir cereyanının kesilmesinden ileri geldi. Teleferikte bulunan Vali, Milletvekilleri ve davetliler heyecanlandılar. Uludağ teleferiğinin bugün (dün) ilk tecrübe seferinde Vali ve Belediye Başkanı Fahrettin Akkutlu, milletvekilleri, daire müdürleri ve basın mensupları, şehir cereyanı kesildiğinden yarım saat havada kalmışlardır. Tecrübe çalışması yapan teleferiğin 40 kişilik vagonuna, Teferrüç istasyonundan binen davetlilerin hareketinden bir müddet sonra Kadıyayla’ya yakın bir yerde vagon ansızın durmuş, içindekilerin çoğu teleferiğe ilk defa bindiklerinden heyecana kapılmışlardır. 3500 kilo ağırlığındaki vagonun 150 metre irtifada durmasının şehir cereyanının kesilmesinden meydana geldiği anlaşılmıştır. Cereyanın gelmesi uzayınca, yedek motorlar çalıştırılarak vagon hareket ettirilmiş ve Kadıyayla’ya götürülmüştür. - Hürriyet/20 Ekim 1963
Mayıs 1964... Teferrüç istasyonundan Kadıyaylaya çıkan Teleferik... (Serdar Kuşku arşivi)
Bursa Kent Konseyi 121
Basılı Kaynaklar 1944 Bursa Yıllığı Akşam Gazetesi Başbakanlık Arşivleri Bursa Ant Gazetesi Bursa Halkevi Raporu Cumhuriyet Gazetesi Foto Magazin Dergisi Hakimiyet-i Milliye Gazetesi Hürriyet Gazetesi Milliyet Gazetesi Ulus Gazetesi Ülkü Dergisi Yedigün Dergisi
122 Bursa Kent Konseyi