ÇATALZEYTİN’E ÜNİVERSİTE ELİ DEĞDİ KENTSEL KORUMA VE YENİLEME ÖN ÇALIŞMASI YAPILDI Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Şehir ve Bölge Planlama Anabilim Dalı Kentsel Koruma ve Yenileme Yüksek Lisans programı Atölyesince Çatalzeytin’de saha araştırma ve teknik çalışması yapıldı. Geleneksel özgün dokusu ile önem arz eden Çatalzeytin’in kıyı boyunca yerleşimine ilişkin potansiyelleri ile tehdit unsurlarının saptanarak stratejik planlama
çevresinin oluşturulmasının sağlanması amacıyla 10 Ekim 2015’te teknik çalışma başlatıldı. Şehircilik Anabilim Dalı Başkanı hemşehrimiz Prof. Dr. Arzu Kocabaş başkanlığındaki ekipte şehir ve bölge plancısı, danışman Murat Diren, Yüksek Mimar danışman Hülya Karaoğlu, Araştırma Görevlisi Derya Altıner ile öğrenciler Metin Aygün, Rüya Erkan, Gülnihal Koparal, Gizem
Konak, Derya Yılmaz, Ayşenur Canpolat, Bedel Emre, İnanç Kıran, Kübra Yeşilyurt, Kübra Yücel, Aylin Yağcılar yer aldılar. Şehir plancısı, mimar, peyzaj mimari, çevre mühendisi, sosyolog üyelerden oluşan Mimar Sinan Üniversitesi Yüksek Lisans çalışma grubu 10 Ekim 2015’te Çatalzeytin’e geldi. 11 Ekim’de Belediye Başkanı Musa İhsan Uğuz Çayağzı’ndan Ginolu Kalesine kadar gruba eşlik etti. Devamı Sayfa 3’te
Prof. Dr. Arzu Kocabaş ve ekibi Belediye Otelinde
AVRUPA COLOR
Boyama Dekorasyon
Renkli Fotokopi, Faks
Mehdi BOZKURT 0 530 119 49 22 - 0 531 943 58 53
Atatürk Bulvarı No: 54 37940 ÇATALZEYTİN Tel: 0 366 516 12 22 Faks: 0 366 516 17 00
YEREL İLETİŞİM TURİZM GAZETESİ
05 KASIM 2015
33. YIL /
07 Haziran 2015’te toplam oyu 2529 olan AKP oyları 2853’e yükseldi. CHP oyu 692’den 628’e, MHP oyu 652’de 421’e
01 Kasım 2015
TARLAYA UÇAN TAŞ KAMYONU ŞOFÖRÜ ÖLDÜ Çatalzeytin- Türkeli yoluna deniz dolgusu için taş taşıyan kamyon ilçeye 15 km mesafede Çatak köyünde 23.10.2015 günü saat 14.50’de kaza yaptı. Kazada boynu, göğüs kafesi ve bacakları kırılan Bafra nüfusuna kayıtlı kamyon şoförü Reşat Yanık (1983) olay yerinde öldü.
Güneyçatak köyündeki taş ocağından yüklü olarak hareket eden 55 NV 097 plakalı k a m y o n Ç a t a k k öy ün de karşıdan gelen 61 K 0834 plakalı Miraç Çiçek yönetimindeReşat YANIK ki kamyonla geçiş sırasında tarlaya uçtu. Evli ve 2 çocuk babası olan Reşat Yanık Çatalzeytin İlçe Hastanesine kaldırıldı. Yapılan müdahaleye karşın kamyon şoförü Yanık kurtarılamadı. İnebolu Cumhuriyet Savcısı İlçe Hastanesine gelerek gerekli incelemeleri yaptı olayla ilgili soruşturma devam ediyor.
Tarlaya uçan kamyon
ÇATALZEYTİNLİLER YARDIMLAŞMA DERNEĞİ 40 ÖĞRENCİYE BURS VERİYOR İstanbul’da etkinlik gösteren Çatalzeytinliler Yardımlaşma Derneği öğrencilere eğitime destek konusunda çok önemli bir işe el attı. Derneğin burs komisyonu 15 Ekim 2015’te toplanarak burs başvurularını değerlendirdi. Başvuru yapan 58 üniversite öğrencisinden 40’ına burs verilmesi kararlaştırıldı. Öğrencilere her ay 200 TL olmak üzere Kasım 2015’ten itibaren 7 ay burs verilecek.
İstanbuldaki derneğin eğitim konusundaki çalışmalarına destek vermek isteyen hemşehrilerimiz derneğe maddi katkı yapabilecekler. Dernek Başkanı Hüseyin Karadeniz “Güç koşullar altında eğitimlerini sürdüren öğrenci kardeşlerimize daha çok destek vermek istiyoruz. Hemşehrilerimizin derneğimizin eğitim konusundaki çalışmalarına ilgi ve desteklerini bekliyoruz.” dedi.
düştü. Çağlar dışında tüm sandıklarda AKP önde çıktı. Çağlar’da CHP 34, AKP 28, MHP 7 oy aldı. En sürpriz sonuç Kulfallar’dan geldi. CHP’nin önceki seçimlerde oy alamadığı Kulfallar’da AKP’ye 9 , CHP’ye 5, MHP 2, BBP’ye 1 oy çıktı. CHP’ye Kızılcakaya’dan MHP’ye Aşağısökü, Köklüce, Kuğu’dan oy çıkmadı. Merkez’de Çelebiler dahil 6 sandıkta AKP 754, CHP 323, MHP 229 oy aldı. Köylerde 41 sandıkta AKP 2099, CHP 305, MHP 192 oy aldılar. 07 Haziran 2015’te 1019 seçmen 01 Kasım 2015’te 1048 seçmen oy kullanmadı.
Partilerin İki Seçimde Aldığı Oylar 01 KASIM
MİLLET VATAN CHP HAK VE ÖZGÜRLÜKLER SAADET DEMOKRATİK SOL DEMOKRAT BAĞIMSIZ TÜRKİYE MHP HALKIN KURTULUŞ LİBERAL DEMOKRAT HALKLARIN DEMOKRATİK BÜYÜK BİRLİK AKP KOMÜNİST DOĞRU YOL
Turan 25, Mustafa Turan 21, Mustafa Yılmaz 15 oy aldılar. 61 oy kullanılan muhtarlık seçiminde sayıldı.
İlçeye 4 km mesafede Saraçlar köyünde oturan öğrenci velisi Ayşe Bora “Öğrenciler 9 gün okula gidemediler. Kış bastırmadan yolumuzun düzeltilmesini çocuklarımızın yarım saat yol yürüme çilesinin sona ermesini istiyoruz. Köyün ortasından geçen yola asfalt dökülmüş ama mahallelere araç girmiyor.” dedi.
6 14 692
: : : :
47 45 9 27
26 90 19 16
: 7 : 421
11 652
: 22
15
: 9
4
: 24 : 32 :2853 : 14 : 4
46 2529 2 12
3
Adem TURAN
oy
geçersiz
MYO’DA SINAV DÖNEMİ Kastamonu MYO Çatalzeytin Kampüsü Yaşlı Bakım ve Engelli Bakım bölümlerinde okuyan öğrenciler 09-14 Kasım 2015 tarihleri arasında vize sınavlarına girecekler. 22 MYO öğrencisi 15 Ekim 2015’te Kastamonu’ya giderek Okul Müdürü Hasbi Yaprak’a sorunlarını anlattılar.
Kastamonu MYO Müdürü Hasbi Yaprak, 20 Ekim 2015’te Çatalzeytin Kampüsüne gelerek inceleme ve denetleme yaptı. İdari İşler Memuru Çetin Özbay 20 Ekim 2015’te Cide MYO’ya atandı. İdari İşler’e 20 Ekim 2015’ten itibaren Öğretim Görevlisi Bünyamin Akyol bakıyor.
MÜFTÜ HARUN YETER GÖREVE BAŞLADI Uzun süredir açık bulunan Çatalzeytin Müftülüğüne Niğde ili Çiftlik İlçesi Müftüsü Harun Yeter tayin olarak 19.10.2015’te göreve başladı. Evli ve 3 çocuk babası olan Yeter 1957 Elazığ doğumlu. İlahiyat Fakültesi mezunu. 1985 yılından itibaren Diyanet İşleri Başkanlığı bünyesinde görev yapıyor.
TAŞIMALI EĞİTİMDE AKSAKLIK GİDERİLDİ
Çatalzeytin’de ihalesi yapılmayan Saraçlar, Kulfallar, Celaller taşımalı öğrenci hattı 09.10.2015’te ihale edilerek eğitimöğretimdeki aksaklık giderildi. Söz konusu hattı İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü 4 defa ihaleye çıkarmış, alan olmamıştı. Dokuz günlük kesintiden sonra üç köyden gelen 12 öğrenci okullarına kavuştular, derslere başladılar.
07 HAZİRAN
: 4 : 13 : 628
HAMİDİYE’NİN YENİ MUHTARI ADEM TURAN Hamidiye Köyü Muhtarı Nurittin Taşkıran 01 Haziran 2015’te öldü, yerine aza Adem Turan vekalet etmeye başladı. Yüksek Seçim Kurulunun kararıyla boşalan muhtarlıklarda 01 Kasım’da yapılan seçim sonucunda Adem Turan muhtar seçildi. Hamidiye köyündeki muhtarlık seçiminde Adem
/ SAYI :376
CUMHURİYET BAYRAMI HALK YÜRÜYÜŞÜ VE FENER ALAYI İLE KUTLANDI
ADALET VE KALKINMA PARTİSİ OYLARINI YÜKSELTTİ 01 Kasım 2015’te yapılan 26. Dönem Milletvekili genel seçiminde AKP oylarını yükselten parti oldu.
1.00 TL . KDV İçinde
Türkiye Cumhuriyetinin kuruluşunun 92. yıldönümü kutlamaları 28 Ekim 2015 günü saat 13.00’te Atatürk Anıtına Kaymakamlık, Garnizon Komutanlığı ve Belediye Başkanlığı çelenklerinin konulmasıyla başladı. Resmi daireler, işyerleri,
cadde ve sokaklar Atatürk posterleri ve bayraklarla donatıldı. Saat 19.00’da Cumhuriyet Meydanı ve Akçay Köprüsü arasında öğrencilerin, memurların ve halkın katılımıyla Cumhuriyet Yürüyüşü ve Fener Alayı yapıldı. Devamı Sayfa 8’de
ESAT KAPLAN’A TEŞEKKÜR Bursa Olay TV'de haber müdürlüğü yapan hemşehrimiz Esat Kaplan'ın Çatalzeytin tarihine ışık tutan çok değerli çalışmalarını büyük bir ilgi ile takip ediyorum. Elimdeki arşivden bulabildiğim yazılarını hemen listeleyeyim ; Çatalzeytin Mektubu Gazetesi'nin 31 Mart 2013 tarihli 346. sayısında "Sinop Sancağı'na mülhak Çatalzeytin İskelesi" Çatalzeytin Mektubu Gazetesi'nin 30 Kasım 2014 tarihli 365. sayısında "1844 yılında Çatalzeytin ve Sökü Divanı: Ziraat, Kerestekeşlik, Kayıkçılık..." Çatalzeytin Mektubu Gazetesi'nin 31 Ağustos 2015 tarihli 374. sayısında "Kinolis'in Azizleri : Tarihteki ilk Çatalzeytinliler" Esat Kaplan'ın bir akademisyen titizliği ile gerçekleştirdiği bu araştırmalar Çatalzeytin ve Kastamonu tarihi için çok değerli bir kaynak haline gelmiştir. St. Petersburg Müzesi'nin depolarına kadar uzanan "Tarihteki ilk Çatalzeytinliler" isimli son çalışmasında ise yaklaşık 1.000 yıl öncesinde bu topraklarda yaşamış Çatalzeytinlileri isim ve görevleri ile bulup çıkarması hayranlık uyandıran çok büyük bir başarıdır. Bu çok değerli çalışmaları için Çatalzeytinliler olarak değerli hemşehrimiz Esat Kaplan'ı hep birlikte alkışlayalım, kendisine teşekkür edelim. Çünkü ne kadar teşekkür etsek az gelecektir... Selçuk YILMAZER Yılbaşı mesaj ve kutlamalarınız için gazetemizin 0 366 516 12 22 numaralı telefonunu arayabilirsiniz Çatalzeytin Mektubu
ÜNİVERSİTE ELİ Sağlık memuru Rahmi Kocabaş’ın kızı Arzu Kocabaş Diren, eşi Murat Diren ile birlikte 45 yıl aradan sonra yaz mevsiminde ilçemize geldi. Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesinde Şehircilik ve Ana Bilim Dalı Başkanı olan Prof. Dr. Kocabaş, “Öğrencilerimle birlikte Çatalzeytin’e gelerek bir çalışma yapacağım.” dedi Emin Türkay Öztürk Sayfa 2 Cıvıltı’da
Paşa Pınarı SUS
Bilmediğin konuda konuşup bir halt yeme! Susmak, erdemliktir, bilmezsen bir şey deme! Sus ki, biliyor sansın geveze adam seni; Sende olsun susan dil, onda kapanmaz çene!
İlçe Müftüsü Harun YETER
Fazıl BAYRAKTAR
ÇATALZEYTÝN MEKTUBU
KANLICA MANTARI CUMA PAZARINA İNDİ İlçe pazarının kurulduğu, haftanın hareketli günü olan 02 Ekim 2015’te Cuma Pazarına sezonun ilk kanlıca mantarı geldi. Kg fiyatı 12,50 TL olan mantar pazara uğrayanların ilgi odağı oldu. İlçeye 21 km mesafedeki Güneşler Köyünde ikamet eden ve çiftçilik ile geçimini sağlayan Erol Koç’un topladığı Kanlıca mantarı kısa sürede tükendi. Kanlıca Mantarını Koru Yaylasından topladığını belirten Koç, "Köyümden yaklaşık 1,5 saat uzaklıktaki Koru Yaylasına aracımla gidip mantar topluyorum. Bu benim için bir hobi. Boş zamanlarımı ormanda dolayısıyla doğada geçirmeyi seviyorum. Çevremdekiler artık beni mantarcı olarak isimlendirmeye başladılar.
ŞENAY MOBİLYA’NIN AŞURE GÜNÜ
Bugün kanlıca ve kara mantar getirdim. İkisinin toplamı yaklaşık 30 kg civarında. Mantarlar doğanın bize sunduğu nimetlerden sadece birkaçı. Mevsimine göre böğürtlen, ahududu, kuşburnu gibi doğal ürünleri de toplayıp pazarda satıyorum. Masraflarımı sattığım ürünlerden çıkarıyorum. Saatlerce internet ve Tv başında oturmaktansa mantar gibi doğal ürünleri toplamak beni rahatlatıyor. " dedi. Cuma Pazarına kanlıca dışında yörede kara mantar, heydos gibi isimlerle anılan mantarlar da yerlerini almaya başladı. Kg 10 TL’den alıcı bulan mantarlar ile birlikte ilk defa pazara inen kestane de 10 TL’den alıcı buldu.
Sayfa 2
BELEDİYE BAŞKANI UĞUZ
“TESİSLERİMİZ TEHDİT ALTINDA” Belediye Başkanı Musa İhsan Uğuz sahil şeridine istinat duvarı yapılmaması durumunda belediyeye ait tesislerin, spor salonunun, verici istasyonunun bu kışı çıkaramayacağını söyledi. Denizin sahil şeridine yaklaştığını söyleyen Belediye Başkanı Uğuz 23 Ekim 2015 günü yapılan İl Koordinasyon Kurulu toplantısında yaptığı konuşmada
“Karayolları kendisini ilgilendiren noktalarda gerekli çalışmaları yaptı. Ulaştırma Bölge Müdürlüğünün de kendisine ait noktalarda aynı çalışmayı yapması gerekiyor.” dedi. U ğ u z ’ u n konuşmasından sonra Ulaştırma Bölge Müdürlüğü yetkilileri gerekli çalışmanın önümüzdeki yıl yapılabileceğini belirttiler.
UMUT ORAN KASTAMONU’YA GELDİ CHP eski Genel Başkan Yardımcısı Umut Oran 28.10.2015’te Kastamonu’ya geldi. CHP Gençlik Kollarının Belediye Düğün Salonunda düzenlediği “Siyaset, Seçim ve
Gençlik” konulu toplantısında Umut Oran CHP Milletvekili adayı Selami Çelebioğlu ile birlikte gençlerin ve partililerin sorularını yanıtladılar.
Şenay Mobilya 27 Ekim’de Atatürk Bulvarındaki işyerinde aşure dağıttı. Şenay Mobilya aşure dağıtımı geleneksel olarak sürdürüyor.
BA ŞKA N U Ğ UZ A ŞUR E DA ĞI TTI
Çatalzeytin’den toplantıya katılanlar
TÜRKELİ ESNAF KOOPERATİFİNDE YOLSUZLUK İDDİASI
29 Ekim 2015 Çocuk Parkı yanında yem bekleyen güvercinler. Her kentin olduğu gibi Çatalzeytin’in de değişmez simgesi güvercinler. Eskiden ahşap evlerin çatılarıydı barınakları. Beton yapılar yok etti yuvalarını. Her sabah aynı yerde aynı saatte toplanan güvercinler yoldan gelip geçenlerden yem atmalarını bekliyorlar. Dünden bugüne çarşının sevimli kuşları bir gelenek sürdürüyorlar. Çarşının süsü, çarşının neşesi, Çarşı Güvercinleri...
Belediye Başkanı Musa İhsan Uğuz, 28 Ekim 2015’te Meslek Yüksekokulu öğrencilerine ve halka Atatürk Anıtı önünde aşure dağıttı.
NAZAN KUAFÖR İstikbal Cd. 20/B ÇATALZEYTİN 0.544 863 17 73
Türkeli’de bazı esnafların haksız kazanç iddiasıyla suç duyurusunda bulunması üzerine Türkeli Esnaf Sanatkarlar Kredi ve Kefalet Kooperatifi Başkanlığının tüm envanterine el konuldu. Alınan bilgiye göre Türkeli ilçesinde 20’ye yakın esnaf, Türkeli Esnaf Sanatkarlar Kredi ve Kefalet
Kooperatifi Başkanı Necati Kalafat hakkında savcılığa “Bizim üzerimizden haksız kazanç sağladı” iddiasıyla suç duyurusunda bulundular. Suç duyurusunun ardından polis ekipleri operasyon düzenleyerek kooperatifin tüm envanterine el koydu. Olayla ilgili soruşturma sürüyor. AA
Yeğenimiz Yasmin LABİADH ile Martin HEİMAN 14 Ağustos 2015 tarihinde Almanya’nın Hamburg kentinde Faırmont Hotel Wier Jahrszeiten’de evlendiler. Türkiye’den, Tunus’tan ve Avrupa’dan düğüne gelenlere teşekkür ediyoruz. Gürsel ÖZDEMİR - Ferhat ÖZDEMİR Teyzesi- Eniştesi
05 KASIM 2015
Sayı: 376
ÇATALZEYTİN MEKTUBU
ÇATALZEYTİN’E ÜNİVERSİTE ELİ DEĞDİ Baştarafı Sayfa 1’de
İmar planları ve istatistik bilgilere erişimde yönlendirme yaptı. 12 Ekim’de ekip Kaymakam Koşal’ı makamında ziyaret etti. Daha sonra yüksek lisans öğrencileri tespit çalışmalarına başladılar. 13 Ekim’de Sanayi Çarşısı, Taşlıyol, MYO kampüsü ve Hamidiye Şehitliği gezildi. 14 Ekim’de Kavakören Köyü ziyaret edildi. Döküman toplayan, tespit çalışması yapan, fotoğraflar çeken ekip, 16
Ekim’de ilçemizden ayrıldılar. Çatalzeytin’de saha araştırması yapan ekip 11 Kasım 2015’te Mimar Sinan Üniversitesinde Vali, Kaymakam, Belediye Başkanı ve basına değerlendirme yapacak. Değerlendirme sonrası Kastamonu Valisi Şehmus Günyadın sunum yapacak. Teknik ekip bahar döneminde 15 Şubat 2016 15 Mayıs 2016 tarihleri arasında Çatalzeytin’de çalışmasını sürdürecek.
Mimar Sinan ekibi yemekte
KALORİFERCİ Belgeli kaloriferci iş arıyor. Cemal KARADAĞ 0 537 217 37 06
Sayfa 3
Saraçlar Haberimiz Yankı Yaptı İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü gazetemizde ve Kastamonu Gazetesinde çıkan “Taşımalı Eğitim Aksadı” haberimize açıklama yaptı.
ÇATALZEYTİN MİLLİ EĞİTİMDEN CEVABİ AÇIKLAMA Çatalzeytin İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü 07 Ekim tarihli sayımızda yayımlanan İHA mahreçli Emin Türkay Öztürk imzalı “Bozuk Köy Yolları Öğrencileri Mağdur Etti. Taşımalı Eğitime Katılımcı Bulunamıyor” başlıklı haberin gerçeği yansıtmadığını belirten ve düzeltme talep eden bir açıklamada bulundu. Açıklamada haberde bahsedilen yolların bozuk olmayıp asfalt kaplı olduğu bu nedenle ihaleye kimsenin katılmaması gibi bir durumun söz konusu olmadığı ve konu ile ilgili olarak müdürlüğün hiçbir yetkili tarafından Öztürk dahil hiçbir basın mensubuna açıklamada bulunulmadığı, bilgi verilmediği ve görüşme yapılmadığı belirtildi. Kastamonu Gazetesi 17 Ekim 2015
ÖZTÜRK HABERİNİN ARKASINDA DURDU Çatalzeytinli deneyimli gazeteci Emin Türkay Öztürk, İHA muhabiri olarak imzasını attığı ve ilçesindeki taşımalı eğitimde yaşanan sorunu konu alan haberinin gerçeği yansıtmadığını iddiaa eden İlçe Milli Eğitim Müdürlüğünü cevapladı. Kaleme aldığı ve gazetemizde de yayınlanan haberinin arkasında duran Öztürk’ün cevabi açıklaması şöyle: “Kastamonu Gazetesinin 17 Ekim 2015 tarihli sayısında Çatalzeytin İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü adına bir açıklama yayınlandı. Taşımalı eğitimdeki aksamayı dile getiren haberimle ilgili olarak açıklamaya yanıt vermek, kamuoyunu bilgilendirmek en başta gelen görevim. Okullar 28 Eylül 2015 tarihinde açıldı. Saraç-KulfallarCelallar köyleri öğrenci taşıma hattı ihale edilemediğinden çocuklar okula gidemediler. İhale gecikmeli olarak yapıldı. 12 çocuk 9 gün sonra 09 Ekim 2015’te okula gelebildiler. İlçeye 4 km mesafede Saraçlar köyü yer değiştirmedi. İsteyenler köy yolunun bozukluğunu, çocukların her gün 20 dakika yol yürüyerek servis aracına bindiklerini Saraçlar köyüne gidip görebilirler. Köyün ortasından geçen yola asfalt dökülmüş ormanda çalışan kamyonların bozduğu asfalt yoldan iki mahalle yararlanıyor. Diğer 4 mahalleye araç girmiyor. Hastalar ambulansa sedye ile taşınıyor. Çatalzeytin Mektubu web sitesinde çocukların bozuk yollarda çektiği çile görüntülü olarak verildi. Saraçlar köyü öğrenci hattı ihalesine sadece 1 kişi katıldı. Yol bozukluğu her yıl ihaleye katılımın düşük olmasına yol açıyor. Haberi öğrenci velilerinden ve servis şoförlerinden aldığım bilgilerle yaptım. İlçe Milli Eğitim Müdürlüğünün öğrenci velilerine taşıma ihalesiyle ilgili yaptığı açıklamaya da haberimde yer verdim. Çatalzeytin’in her köyünü hane hane biliyorum. Ezbere haber yapmam. Adım gibi emin olmadıkça bir habere imza atmam. Mümkün olduğunca haberimde değişik kaynaklardan bilgi toplarım. Yaptığım haberde Saraçlar köyü mahalle yollarının bozukluğu ve 12 öğrencinin 9 gün okuldan uzak kalışları işlenmiştir. İşlediğim haberde eğitimdeki acı gerçek tüm çıplaklığıyla görülür. İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü köy yolu asfalt ihaleye bu nedenle katılım olmadığı söz konusu değil, diyor. Köylülerin ve öğrencilerin yol feryadı duyulmuyor. Sel yok, deprem yok bu çağda eğitimde 9 gün aksama niçin oldu. Öncelikle bu sorunun yanıtı verilmeli, kamuoyu aydınlatılmalı.” Kastamonu Gazetesi 26 Ekim 2015
SARAÇLAR KÖYÜ MUHTARI “YOLUMUZ ASFALT” “Taşımalı Eğitimde Pehlivanoğlu’yla karşılaştım. Aksama” haberimize Sana çok gücendim. bir tepki de Saraçlar Saraçlar yolu bozuk Köyü Muhtarı diye yazmışsın. M u s t a f a Benim yolum Pehl ivanoğl u’ndan asfalt.” dedi. geldi. Muht ar dan Saraçlar Köyü ayrıldıktan sonra Karasarmaşık ceviz almak için Mahallesinde oturan Cuma Pazarına anayola yarım saat girdim tezgahları Pehlivanoğlu yürüyerek gelen, yol mağduru dolaştım. Ceviz satın aldığım muhtar Mustafa Pehlivanoğlu kadına hangi köyden geldiğini Yayın Yönetmenimiz Emin sordum. Saraçlar Muhtarının Türkay Öztürk’e “Benim eşi olduğunu söyledi. yolum asfalt.” dedi. Yollarınız nasıl diye Olayla ilgili olarak sorduğumda yanındaki Emin Türkay Öztürk “16 Ekim kadınlarla birlikte yollarımız 2015 günü Cuma Pazarı çok bozuk ne olur bize girişinde muhtar yardımcı olun, dediler.
Saraçlar’da yol isteyen köylüler
İlyas Ün ve Oğulları Erkan, Serkan, Hakan 0 535 262 90 87 Haliçi - ÇATALZEYTİN
VEFAT VE TEŞEKKÜR Sevgili eşim, annemiz, vefakar insan Hüsnüye BOZKURT (1943) 28.10.2015 günü Hak’kın rahmetine kavuşmuştur. Acılarımızı paylaşanİstanbul’da defin merasimine katılan dost ve akrabalarımıza Modoko esnafına teşekkür ederiz.
Eşi Çocukları
: Şakir BOZKURT : Gülten, Yüksel, Gülşen Tuğba, Metin BOZKURT, Musa BOZKURT, İsa BOZKURT, Fatih BOZKURT
05 KASIM 2015
Sayı: 376
BAŞ UCUMDA KALDI KİTABIN Mertcan KARACAN e-mail: mert_can_karacan@hotmail.com
Henüz okuma-yazma bilmeyen küçücük bir çocuktum o öldüğünde. Büyümek, yazmak ve nihayetinde kitaplarla yaşamak, mahalledeki bütün çocukların bisiklet yarışı yaptığı bir aşağıki sokak kadar uzaktı benim için ve üstelik yıllar sonra şiirle tanışacak, basılan ilk kitabımın elime geçen ilk nüshasını, kütüphanemde nice şairlerin nice kitapları arasına koyacaktım. Bununla da kalmayacak; tiyatrolar, denemeler, makaleler, köşe yazıları yazacaktım ve tam da bugün olduğu gibi, aynı şehrin aynı denizine bakıp, aynı şehrin o büyülü dünyasında kendisinden yıllar sonra şiirler yazmış olacağım Mehmet Dinçer'i ise asla unutmayacaktım. 1970 yılında, Kastamonu ilinin Çatalzeytin ilçesinde doğan Dinçer, ilkokul, ortaokul ve lise öğrenimini Çatalzeytin'de tamamladıktan sonra yükseköğrenimini için Bolu'ya gider. Abant İzzet Baysal Üniversitesi Eğitim Fakültesi'nde sınıf öğretmenliği bölümünü tamamlar ve öğretmenlik hayatına da böylece atılmış olur. Aynı zamanda, 1985-1994 yılları arasında, doğup büyüdüğü memleketi olan Çatalzeytin'de, aylık olarak yayımlanan Çatalzeytin Mektubu Gazetesi'nde ise köşe yazıları ve şiirler yazar. Kısacık ömrüne Yüzüme Sustu Günler ve Başucumda Kaldı Sevdan adlarında iki de kitap sığdıran Dinçer, 2002 yılında, öğretmenlik yaptığı Sinop ilinin Dikmen ilçesinde, kaldığı okul lojmanında çıkan sebebi belirsiz bir yangın sonucunda yanarak feci şekilde can verir. Hayal meyâl hatırlar gibiyim haberini. Aralık ayının sonlarına doğruydu ve sanırım biraz da kar yağıyordu. Herkeste ayrı telaş, herkeste o amansız cümle: "Mehmet Dinçer var ya, hani şu öğretmen olan, o ölmüş!" Dedim ya, daha çocuktum ve 'ölüm'ü belki de ilk kez duymuştum. Ama geride bıraktığı onlarca şiirini o zaman okuyabilseydim eğer, Mehmet ağabeyim için 'ölmüş' diyenlerin yüzünde, en okkalısından acımasız bir tokat olurdum. Bakmayın siz, ağabeyim desem de kızgınım, kandırdı bizi. Başucumda Kaldı Sevdan adlı kitabının 38. sayfasındaki şiirini "biraz sokak kusarım şu sensiz içilenden/ biraz kan biraz irin kör dilsiz bir caddede/ öleceğim sensiz sen bilmeyeceksin/ yeni bir cumaya girerken gece" dizeleriyle bitirerek en büyük yalanı söyledi bizlere. Çünkü öldüğü gece cuma gecesi değil, salıyı çarşambaya bağlayan 24 Aralık gecesiydi. Koşmak güzel şey. Yağmura, buluta, özgürlüğe karışmak ayrı güzel. Hepimiz çocuk olduk ve birçok şairde olduğu gibi Dinçer'de de çocukluğun o büyülü dünyasına rastlamak pek mümkün. Ama bu defa daha hazin ve daha hüsranlı bir manzara var karşımızda. Hiç değilse, "o hiçbir şey görmedi ki/ o hiç yaşamadı ki/ değmedi ayağına ayakkabı derisi/ dudakları hep mosmor/ rengi solgun hep uçuk/ yalınayak oynadığı toprakların çamurunu/ cebine koyup yürüdü çocuk" dedirtebilecek kadar. Dinçer, şiirlerinde ölüm, yangın ve ayrılık temalarını çokça işleyerek hislerine karşı mı koyamadı bilinmez ama; öleceğini her an duyar gibiydi. Yangın kelimesinin hakim olduğu bir diğer şiirinin de 24. sayfaya denk gelmesi, 24 Aralık gecesine ithafen ilginç bir ayrıntı da olsa, dizelerinin güzelliği, okuyana şifre aratmaktan çok yağmur ağlatmaya daha da elverişli. Çünkü o, "Sana!" adlı şiirinin son üç dizesinde "ben/ sen yangınında kıpırtısız/ kırgın" diyerek bizleri bir kez daha yangının ortasında bıraktı ve göçüp gitti şiirin o güzel düşler ülkesine. Işıklar içinde uyusun. "Sevmek kimi zaman rezilce korkuludur." der Attila İlhan. Şüphesiz ki sevgi adına söylenmiş en güzel sözlerdendir bu dize. Ama ben, ne zaman sevgi yolunda bir dize düşürsem aklıma, Mehmet Dinçer'in "seni sevmekten bıkmak yaşamamak demektir/ oysa ben ölümden/ ölesiye korkarım" şiiri, hepsinden önce geldi. Böylesine güzel şiirler nasıl olur da unutulur diyerek uykusuz kaldığım gecelerde ise, kitabını ilk bulduğumda en az kitabın kalınlığı kadar üstünde biriken tozlar aklıma geldi: "çünkü iyiler her zaman, unutulmaya mahkumdur" dedim kendi kendime. Evet evet, "Bu ülkede gerçek kahramanlar elbette var, ama onların adlarını kimseler bilmez." der Sunay Akın. Evet evet, susmalısın Karacan, unutulacağın gün çok çok yakın. Ne var ki zaman, eğriyi ve doğruyu çok iyi bilenlerden. Şairlerin edebiyat serüveni, şiirlerinin yanı sıra şiir hakkında yazdıklarıyla da zenginleşmeli diye düşünüyorum. Hiç değilse kendi fikir ve görüşlerim sonucunda bu kanıyı destekleyenlerden biri olduğumu söylemek isterim. Çünkü şairin izlediği veya yarattığı poetika, yaşadığı dönemin sosyal, siyasi veya kültürel ortamına bakış açısı bilinmeli ki şiiri gölgede kalmasın. Bu sebeple; Dinçer'in Başucumda Kaldı Sevdan adlı kitabına derinlemesine daldığımda, zaten kendi bakış açısını tam anlamıyla yansıttığını, şiirlerine bunu tam olarak kattığını kolayca fark ettim. Çünkü aynı kitabın 54. sayfasında, şiire hiç değilse tanım getirerek işimi daha da kolaylaştırdığı o dizelerde şunları söylemişti: "Her şeydir şiir! Şiir her şey değildir./Nasıl ki her şey beyinde diye her şey beyin değilse, bu da öyle." Şairin şiirlerini belirli bir sistem içerisinde de inceleyecek olursak, gerek yazıldığı dönem gerekse güttüğü kaygı göz önünde bulundurularak ikinci yeni akımının devamı niteliğindedir diyebiliriz. Ne var ki redif ve kafiyelerin izinde sürüp giden şiirlerinin sayısı da oldukça fazla. Kelime oyunlarına ve olanca görüntüsüyle matematiğe de dayanan "İstatistik" şiirinde ise şairlikten öte mucitliğini görürüz Dinçer'in. Bütün bunlar göz önünde bulundurulursa eğer doğmamış çocuğa isim vermek yerine, şiirlerinin izini sürmeye devam edelim derim. "Beni siz öldürmeyin insanlar/bakışım emanet bana Tanrıdan/ saçlarım hasret kalmış sevgiliye" diyor Mehmet Dinçer, "Giz" adlı şiirinin sonlarına doğru. Hem bu şiir hem de bütün bir yapıt incelendiğinde, hasrete dayalı imgelerin kitaba oldukça hakim olduğu görülüyor (Başucumda Kaldı Sevdan). Derin bir yalnızlığın içerisinden seslenen dizelerinden ise gününü gün eden değil, gayet ciddi bir tavırla edebi kaygı güden şiirlerinin oluştuğunu söylemek ise oldukça kabul edilebilir nitelikte. Şair, aynı zamanda kendinden önceki yapıtlardan da haberdar, ki bu durum, şiirin doğası gereği olmazsa olmaz koşullardan biridir derim. Zaten yapıtlarını, böylece daha da güzel kılan Dinçer, "Şairli Şiir" adlı şiirinde yer verdiği dört şairin (Necip Fazıl, Orhan Veli, Cahit Sıtkı ve Ahmet Haşim'in) portrelerini çizerken de oldukça başarılı bir işe imza atmış. Yine de aynı şiirin son iki dizesi, ölümüne sebebiyet veren olay da göz önünde bulundurulursa, okuruna 'dayanılır gibi değil!' dedirtecek nitelikte: "bense senin sevdanda şair/ sen yangınında bir taşralı." "Kimin şair olacağına kadınlar karar verir" diyor Sedat Balun. Oysa ben, bütün kadınların yaratılmadığı bir döneme de denk gelse, Dinçer'in yine, elinde kalemi-kağıdıyla dolaşacağı kanısındayım. Belki de o zaman "yağmurla sözlenir soğukta bir aşık" diyemezdi ama; annesine ithafen yazdığı "Anam Benim" şiiri, eminim yine kıvılcımlanırdı kalbinde: "anadolu olmuşsun anadolu sen olmuş/ dün siyahtı saçların bugün ayışığı vurmuş." Korkarım zaman, daha da tozlandırmaz Dinçer'in kitaplarını. Her ne kadar üfleyip kolumla silsem de şiirlerinin üstünü, gün gelecek benim de nefesim bitecek biliyorum. Oysa o aşkın şairi, oysa o lirizmin sarhoş yolcusu... Yine de kolundan tutup yürütmek boynumun borcu. Belki kitapçı raflarından tanımadığımız bir isim, belki kaptırmamış kendini emperyalizmin edebi boyutuna; ama eminim gün gelecek O da seslenecek "dal ucu kalp atışlarına." Evet canım ağabeyim, evet Mehmet Dinçer, Mehmet Başaran'ın deyişiyle "yorulmaz işçileriyiz aşkın." Belki sen yoruldun ama; başucumda kaldı kitabın.
ÇATALZEYTİN MEKTUBU
mektuptan özetler • Öğretmen Münevver Suzan İnce 29 Ekim'de kalp krizi geçirerek öldü. İnce İstanbul'da 30 E k i m ' d e toprağa verildi. Öğretmen Yusuf İnce'nin Suzan İNCE eşi olan Münevver Suzan İnce uzun yıllar Çatalzeytin'de öğretmenlik yaptı. Emekli olduktan sonra İstanbul'a yerleşti. • 10.10.2015 saat 13.00’te Arıca köyünde Samet Yanık (1988) yönetimindeki iş makinesi dikkatsizlik sonucu kaza yaptı. Kazada hafif şekilde yaralanan Yanık’ın tedavisi İlçe Hastanesinde yapıldı. • Kavakören’de 12.10.2015 saat 19.00 sıralarında Celal Toprakçeken (1968) kantara kamyonu çıkardığı sırada devirdi. Hafif yaralanan Toprakçeken İlçe Hastanesinde tedavi edildi. • 15.10.2015 saat 16.00’da Karacakaya köyünde Elvide Eroğlu (1944) pekmez kaynattığı sırada bayılarak düştü. Düşme sonucu yaralanan Eroğlu İlçe Hastanesinde tedavi edildi. • Yunuslar köyünde 30.10.2015 günü Mustafa Yüksel (1955) yediği mantardan zehirlendi. ilk tedavisi İlçe Hastanesinde yapılan Yüksel Kastamonu’ya sevk edildi. • Makine Mühendisi hemşehrimiz Sedat Karabulut (1944) 25.10.2015’te Sapanca’da öldü. Evli ve 2 çocuk babası olan Karabulut, Sabancı Toyota Genel Müdürlüğünü yaptıktan sonra emekli olmuştu. • Piri köyünde 25.10.2015’te saat 15.00 sıralarında Mehmet Çelik (1941) yediği mantardan zehirlendi. İlçe Hastanesinde ilk müdahalesi yapılan Çelik, Kastamonu Devlet Hastanesine sevk edildi. Tedavi edildikten sonra aynı gün köyüne döndü. • Tapu Müdür Yrd. Adile İkiz, Kaş Tapu Müdür Yrd. tayin olarak 26 Ekim’de ilişiğini kesti. • Kore Gazisi Nurettin Yılmazer (1929) tedavi gördüğü Ka s t a m o n u D e v l e t Hastanesinde 07.10.2015’te öldü. Kore’de 1950-1951 yıll arında askerl ik y a p a n Y ı l m a z e r , Nurettin YILMAZER Karabük D.Ç.’den 1980 yılında emekli olmuştu. Yılmazer, 4 çocuk babasıydı. • Belediye Zabıta, 20 Ekim 2015’ten itibaren hizmet binası altında Haliçi’ne giriş yolu kapatılarak kahvehane olarak yapılan yerde hizmet vermeye başladı. • İsmail Köyü eski muhtarlarından inşaat ustası Veysel Gülcü( 1945), 08.10.2015 t a r i h i n d e İstanbul’da vefat etti. Gülcü İsmail köyü Köprüyanı Me zarlığın d a toprağa verildi. Veysel Gülcü, 11 Aralık 1977’de muhtar oldu. 25 GÜLCÜ Mart 1984 seçimlerini kazandı. 26 Mart 1989’a kadar görev yaptı. • Hisar Cafe işleticisi Tamer Çetin, işyerinde tarihi eser köşesi yaptı. Köşede sergilenen eserler sosyal medyada da ilgi ile izleniyor. • 02 Ekim 2015 günü Cuma Pazarında kestane 10 TL, kara mantar 10 TL, kanlıca 12,50
Cývýltý
TL, kaze fasülye 5 TL, sivri biber 4 TL’den alıcı buldu. • Paşalı köyünden Cihan Aydın’ın 3 yaşındaki köpeği Pamuk, 02.10.2015’te zehirlenerek çöpe atıldı. Aydın “Belediye temizlik işçileri köpeğimi hastane yanındaki çöplükte görüp bana haber verdiler. Köpeğimi atmayın dediğim halde Kuğu köyündeki çöplüğe attılar. Olayı Orman Su İşleri İl Müdürlüğüne ve Hayvan Hakları Derneğine bildirdim.” dedi.
Aydın’ın köpeği Pamuk
• Kuğu Köyü eski muhtarı Niyazi Tığlı köylerindeki kızılağaçların yapraklarının böcekler tarafından tamamen yenildiğini, konuyu Orman İşletme Müdürlüğüne ve Gıda Tarım Hayvancılık İlçe Müdürlüğüne bildirdiğini söyledi. • 10 Ekim 2015’te 09.0017.00 saatleri arasında, 17 Ekim 2015’te 10.00-12.00 saatleri arasında elektrik kesintisi yapıldı. • Çinekop 12 Ekim’de kg’ı 20 TL’den satıldı. • Mesai saatleri 09 Kasım’dan itibaren 08.0012.00,13.00-17.00 olarak değişecek. • Yüksek Seçim Kurulu (YSK) 31 Ekim 2015 saat 15.00’ten sonra gazete satışlarını yasakladı. • Kastamonu yönünden gelen mobilya yüklü kamyon Afet Konutları yakınında 15 Ekim saat 21.00 sıralarında şarampole devrildi. Genişletme çalışmalarında çamurlanan yol kazaya neden oldu. • 16 Ekim 2015 günü saat 15.30 sıralarında Hükümet Konağı kavşağında İlyas Üstündağ yönetimindeki 37 AA 106 plakalı kaymakamlık makam otosu ile Derya Şahin yönetimindeki 57 HD 970 plakalı araç çarpıştı. Maddi hasarlı kaza sırasında makam otomobilinde Kaymakam Recep Koşal da bulunuyordu. • Orman İşletme Müdürlüğü Akçay İşletme Şefliği emrine atanan Orman Muhafaza Memurları Samet Ceylan ve Mustafa Dikici 09 Ekim 2015 tarihinde göreve başladılar. • 02 Kasım 2015 günü saat 12.00 sıralarında Yaşar Yılmaz (1982) Küçük Sanayi Sitesinde kamyonda kaynak yaptığı sırada damper şase arasına sıkışan levyenin kafasına çarpması sonucu ağır yaralandı. İlk tedavisi İlçe Hastanesinde yapılan Yılmaz Kastamonu’ya sevk edildi. Yılmaz’ın tedavisi devam ediyor. • Ç a t a l z e y t i n Noterliğinde 12 Mayıs’ta çalışmaya başlayan Nevriye Ercan katip adaylık süresini doldurarak 12 Kasım 2015’te mahkeme yemini yaptırılarak Noter Katibi ünvanı kazanacak. • Belediye Meclisi 08.10.2015 tarihinde toplandı. Toplantıya Abdurrahman Özcan, Hamdi Özcan, İsmet Çetinkaya ve Halil Demirci katılmadılar. Tahmini Bütçenin görüşüldüğü toplantıda yeni yapılan minibüs-otobüs terminaline Şanlıurfa Ceylanpınar’da şehit düşen Kadir Yıldız’ın adı verildi.
JANDARMADAN GAZİ ZİYARETİ İlçe Jandarma Komutanı Yüzbaşı Alper Yılmaz 13.10.2015 saat 10.00’da Kore Gazisi Hüseyin Yıldız’ı (1938) Samancı köyündeki evinde ziyaret etti. 10. Kore Değiştirme
Sayfa 4
Tugayında istikam er olan Yıldız, 1960’da terhis oldu. Askerlik sonrası İstanbul’da mermercilik yaptı. 1980’de köye döndü.
İlçe Jandarma Komutanı Yüzbaşı Alper Yılmaz Kore Gazisi Hüseyin Yıldız’ı ziyaretinde
Emin Türkay ÖZTÜRK e-mail: eturkay@mynet.com eminturkay@hotmail.com
ÜNİVERSİTE ELİ Sağlık memuru Rahmi Kocabaş’ın kızı Arzu Kocabaş Diren, eşi Murat Diren ile birlikte 45 yıl aradan sonra yaz mevsiminde ilçemize geldi. Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesinde Şehircilik ve Ana Bilim Dalı Başkanı olan Prof. Dr. Kocabaş, “Öğrencilerimle birlikte Çatalzeytin’e gelerek bir çalışma yapacağım.” dedi. Gazetemizin 31 Temmuz 2015 tarihli sayısında aldığım bilgiler doğrultusunda haber yaptım. Üniversite Çatalzeytin’e gelir miydi ? Bu bir düş gibiydi. Bir umut, dedim. Ne mutlu... Umut gerçekleşti. Çatalzeytin’e üniversite eli değdi. T.C. Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Şehir ve Bölge Planlama bölümünden Öğretim Görevlisi, Danışman, Araştırma Görevlisi ve öğrencilerden oluşan ekip Çatalzeytin’e geldi. Çatalzeytin tarihinde bir ilk gerçekleşti. Bu sıradan bir olay değildi. Bilime, sanata, kültüre, doğaya yönelik bir çalışmaya başlandı. 10-16 Ekim 2015 tarihleri arasında ön teknik çalışma yapıldı. Bahar döneminde 3 aylık süreçte araştırma ve tespitlerle çalışma tamamlanacak. Üniversite ekibi Kaymakam ve Belediye Başkanını ziyaret ederek çalışmalarına başladı. Belediye Otelinde kalan ekibe Başkan Uğuz ev sahipliği yaptı. Çatalzeytin’e üniversite elinin değmesini çok önemsiyorum. Üniversitenin atelye ekibi görevlisi, danışman ve öğrencilerle EKONOMİK, FİZİKSEL, YASAL-YÖNETSEL açılardan verileri okuyacak ve değerlendirecekler. İlçemizin potansiyelini ortaya çıkaracak çalışmaya başta sivil toplum örgütleri olmak üzere herkes destek vermeli yardımcı olmalıdır. Çoğu hemşehrimiz bir haftalık ön çalışmanın belki farkına varamadılar. Ekip bahar döneminde çevreyi gezecek, fotoğraf çekecek, ölçüm yapacak, bilgi toplayacak. Geleceğe ışık tutacak bu çalışma Çatalzeytin’e en büyük hizmettir. Üniversite elinin Çatalzeytin’e değmesine öncülük eden Prof. Dr. Arzu Kocabaş’ın sözleriyle yazımı bağlıyorum. “MSGSU SBPB YL atölye çalışmamızın temel amacını geleneksel özgün dokusu ile önem arzeden Batı Karadeniz kenti Kastamonu’nun ilçesi Çatalzeytin’in kıyı boyunca yerleşime ilişkin sosyal, ekonomik, fiziksel boyutlarda potansiyelleri, zayıf, güçlü yanları ve tehdit unsurlarının saptanması oluşturmaktadır. Yerinde yapılan gözlemler ve tespitler, yerelde yapılan görüşmeler, elde edilebilen istatistiki veriler ve yayınlar ile yerel planların, Üniversiteye dönüşümüzü takiben değerlendirilerek dört ana başlık altında incelenmesi ve bir ara sunum ile tartışmaya açılması ön görülmektedir.”
ÇATAK’TA BALIK KEYFİ
Doğa ile iç içe bir noktada kurulan Çatak Alabalık tesisleri yeniden faaliyete geçti. Ramazan Demirsoy’un eşi Beyzade Demirsoy ile birlikte işlettikleri tesisler Sinop iline bağlı Türkeli ilçesi Çatakörencik sınırları içindeki Armutlu mevkiinde. Tesisler Kapıkaya doğal kaynaktan gelen su ile balık üretimini yapıyor. Çatak Alabalık Tesisleri Çatalzeytin’e 25, Türkeli’ye 27, Ayancık’a 42 km mesafede. Alabalık tesislerinin rakımı 860 metre. Çatak Alabalık Tesisleri Koru Yaylasına 15 km uzaklıkta. İşletici Ramazan Demirsoy “Büyük şehirlerden beton yığınları içinden gelen insanlarımız için burası bulunmaz bir cennet. Macera isteyenlerin de arayıp bulamadığı bir mekan. Çevre kayıtlı olan olmayan, bilinen bilinmeyen mağaralarla dolu.
İlk gün buraya geldim, ben burada yaşarım dedim. Bura ile ilgili çok değişik düşüncelerim var. Tesislerimizin bulunduğu Armutlu’yu cazibe merkezi yapmak istiyorum. Burayı geliştirmek istiyorum. Tesislerimiz ormana ait bir alan içinde kurulu. Biz yapişlet-devret modeliyle çalışıyoruz. Buraya gelen insanların konaklaması için tesis yapma planlarım var. “ dedi. Doğaya küsmezsek yolumuza burada devam ederiz diyen Ramazan Demirsoy’dan sonra eşi Beyzade Demirsoy’a düşüncelerini sorduk. Demirsoy “Doğal bir yer olmasını istedik. Burası doğayı ve macerayı sevenlerin tercih ettiği bir yer. Av için macera için çok ideal, misafirlerimizi bekliyoruz.” dedi.
Çatakörencik’teki balık tesislerini işleten Ramazan Demirsoy ve Eşi Beyzade Demirsoy
05 KASIM 2015
Sayı: 376
DÜNDEN BUGÜNE Notlar, Belgeler, Fotoğraflar Emin Türkay ÖZTÜRK Albümünden
Çatalzeytin Ortaokulu 1966-1967 mezunları. İlyas Güzelaydın (Hizmetli), Hidayet Aykan (Türkçe Öğretmeni), Ahmet Özbay, Faik Yavuz, Suna Şenman (Sosyal Bilgiler Öğretmeni), Osman Öztürk, Hayret Yılmazer,Hasan Kılıç, Nedime Karahan, Hürsel Yıldırım, Ayşe Öztürk, Recep Savcı, Şefik Kalkan (Kaymakam), Sabahattin Yıldız Acar (Müdür), Yüksel Karahan (Katip), Muradiye Tekinel, Halil Aslan, Tuncay Karaosmanoğlu, Lamia Köksal, Faik Özdemir, Belkız Pehlivan, Gülsüm Karaaslan, Gülten Özgün. Tezel Acar, Emin Türkay Öztürk, Ali Rıza Çelikkol, Hayrettin Çelikkol, Dursun Akçay, Ümit İnce, Mehmet Ali Erdoğan, Metin Memişsevil.
05.06.1980. Çatalzeytin Lisesinin 6 Tabi Bilimler Sınıfı veda günü. Öğretmenler birinci sıra; Hatice Karadağlı, Fikri Çelik, Kadir Akkaya, Emin Türkay Öztürk, Ferhat Özdemir, İbrahim Atalay, Ahmet Demir, Suphi Güzelaydın, Faik Yavuz, Yavuz Özçelik, Mustafa Mesut Karahan, Kemal Yıldırım. Öğrenciler; Seyfettin Uzun, Gökhan Karahan, Şaban Baştürk, Hasan Doğan, Sefine Duygulu, Cevahir Yılmaz, Berrak Tekinel, Asuman Uğur (6 Ed.), Fatma Ercan (konuk öğrenci).
05.06.1980 Emin Türkay Öztürk Çatalzeytin Lisesi 3/B Sınıfı 1979-1980 eğitim öğretim yılında öğrencileriyle. Emin Türkay Öztürk, Nuh Şahin, İbrahim Dikbaş, Salim Oğuzhan, Alaattin Özcan, Mustafa Duygulu, Ufuk İnce, Ulfi Kara, Nevzat Taşkıran, Hüseyin Özcan, Atilla Erdem. Hasan Tuncer, Seval Özcan, Canan Doğan, Şefika Ünsal, Mustafa Gül. Mürvet Demirkol, Seher Aras, Aynur Pulatkan, Nural Karadağ, Munise Karahan, Necibe Kalem.
19 Mayıs 1982. Resmi geçit töreni. İbrahim Atalay, Fatma Pak, Fikri Çelik, Emin Türkay Öztürk ve bando takımı.
ÇATALZEYTİN MEKTUBU
Sayfa 5
VEFAT VE TEŞEKKÜR
Tacettin KORKUT
YURTTA BARIŞ DÜNYADA BARIŞ “Yurtta barış, dünyada barış.” Büyük ATATÜRK’ün Kurtuluş Savaşından sonra kurduğu Türkiye Cumhuriyeti devletinin, ana temasını dünyaya ilan etmesidir. Atatürk asker olarak savaş zorunluluk olmadıkça bir cinayettir diyerek insanlık için barışın ne kadar önemli olduğunu vurgulamıştır. Ayrıca Türkiye Cumhuriyeti devletinin laik sistem üzerine oturulması, ülkemizdeki ve dünyadaki etnik ve dini ayrışmaları önlemek için rehber özelliği taşımaktadır. İkinci Dünya Savaşında Türkiye Cumhuriyeti devleti savaşa girmemiş ve savaş sonrası demokratik sisteme geçmesi de çok önemlidir. Çanakkale ve Kurtuluş Savaşlarında savaştığı ülkeler safına geçmesi ülkemizi yöneten devlet insanlarının ileri görüşlülüğünü yansıtmaktadır. Avrupa ülkeleri iç kavgalardan sonra demokratik sisteme geçmişlerdir. İngiltere 1695 yılında çok partili sisteme geçmiş ve bu hareket Avrupa ülkelerinde dalga dalga yayılarak bugünkü güçlü duruma gelmişlerdir. Avrupa demokratik sistem içinde, bilime ve düşünce özgürlüğüne önem vermiş, dünyanın 8 zengin ülkesinin 6 tanesi Avrupa ülkesidir. Milli geliri 40 bin dolar olan Finlandiya Cumhurbaşkanı ülkemizi ziyarete tarifeli uçakla ve İstanbul aktarmalı gelmiştir. Onun bu davranışı ülkesinin önemini yitirmesine mi, öneminin artmasına mı sebep olmuştur ? Tabi ki artmasına sebep olmuştur. İşte Avrupa budur, devlet adamlarının ne uçak filoları vardır, ne de birden çok makam aracı, saltanatları vardır. Vatandaşları gibi yaşamaya azami özeni göstermektedirler. Avrupa birliğine girmek için 2004 yılında tarih aldık, hatta başkent Ankara’da gündüz havai fişekleri patlatarak kutladık. On sene sonra Türkiye Cumhuriyeti devleti AB ülkelerinin standartlarına uygun demokratik hukuk devleti oluşturabildi mi ? Eğitim, bilim ve insan haklarında ilerleme sağlayabildik mi ? Yüce ATATÜRK’ün “Yurtta barış dünyada barış.” ilkesini uyguladık mı ? Yoksa savaşı mı körükledik ? ATATÜRK’ün laik anlayışını benimsedik mi ? Reyhanlı ilçemizde patlayan bombalarda 52 sunni vatandaşımızı yitirdik. Olayı kamuoyuna mezhep çatışması gibi sunduk. Başkent Ankara’nın 10 Ekim 2015’te göbeğinde savaş çıkmış gibi 103 can verdik. Suriye devlet başkanı Esad’a diktatör derken, ülkesinde yüzlerce muhalifini öldürten insan kasabı diktatör Sudan devlet başkanı Ömer El BEŞİR’i ülkemizde gösterişli törenlerle ağırlamadık mı ? Bugün ülkemizi yönetmek çok zor hale gelmiştir. 07 Haziran seçimlerinde sanki iktidar bir saltanatmış gibi, saltanatı bırakmamak için alışılmadık yöntemleri uygulayarak, 01 Kasım 2015’te seçimleri yeniletmiştir.Yoksul halkımızın yararına mı olmuştur ? 07 Haziran 2015 seçimlerinden sonra bir koalisyon hükümeti kurulsaydı ülkemizde kaos mu olurdu ? Terör yükselişe gecer miydi ? Koalisyon kurulsaydı 300’ün üzerinde şehit verilir miydi? Dünyanın en kırılgan ekonomileri arasında gösterilen ülkemiz ekonomisine seçim ne sağlayacaktır ? BÜYÜK ATATÜRK, BÜYÜKLÜĞÜNÜN DEĞERİ, BU GÜNLERİ YAŞADIKÇA DAHA DA ARTMAKTADIR. SİZLERİ MİNNET VE ŞÜKRANLA ANIYOR VE ARIYORUM. NURLAR İÇİNDE UYU AZİZ ATAM.
Karabük Demir Çelik Fabrikasından emekli, Kore Gazisi Sevgili Babamız Nurettin YILMAZER’İ (1929) kaybetmenin derin üzüntüsü içerisindeyiz. Acılarımızı paylaşan, Safranbolu’daki defin merasimine katılan dost ve akrabalarımıza teşekkür ederiz.
AİLESİ Oğlu Kızları Damatları
: : :
Ümit YILMAZER Serpil ATALAY, Sermin SAN, Emine TOPÇU İbrahim ATALAY, Mustafa SAN, Hasan TOPÇU
VEFAT VE TEŞEKKÜR
Sevgili oğlum, yeğenimiz Bilal Raşit YILDIRIM (1973) 26.09.2015 tarihinde vefat etti. Acılarımızı paylaşan, İstanbul’daki defin merasimine katılan eş, dost ve akrabalara teşekkür ederiz.
YILDIRIM AİLESİ Annesi Amcaları
: :
Fatma YILDIRIM Bilal YILDIRIM, Cemal YILDIRIM
VEFAT VE TEŞEKKÜR
Çok kıymetli oğlumuz Sadık Altun (1957) 06.10.2015 tarihinde Hakkın rahmetine kavuşmuştur. Defin merasimine katılan, acılarımızı paylaşan dost ve akrabalarımıza teşekkür ederiz. Allah rahmet eylesin.
ALTUN AİLESİ Babası Annesi Evlatları Kardeşleri
: Ahmet Altun : Melek Altun : Meccan Tarık Altun, Meryem Aydoğdu : Hanife Altun, Satı Altun, Sultan Yıldız, Sevgi Yalçın, Sadettin Altun, Mürvet Aktaş, Makbule Özlem
4159
126 0,030
4 0,0010
13 0,0031
628 0,15
47 0,011
45 0,010
9 0,0021
27 0,006
47
192
2 0
4
421 0,10
40
0
7 0,0017
38
1
22 0,0052
9 0,0021
9
0
0
0
0
0
0
24 0,0057
7
5
1
3
8
0
0
32 0,0076
20
2853 0,68
2099
138
157
157
135
147
14 0,0033
4 0,0010
ÇATALZEYTİN MEKTUBU
4285
54
0
01.11.2015
Sayı: 376
5333
8 42
0
2 6 . DÖ N EM M İ L L E T V E K İ L İ S E Çİ M L E R İ Ç AT A L Z E Y T İ N İ L ÇE S İ S O N UÇ L A RI
05 KASIM 2015 Sayfa 6
ÇATALZEYTÝN MEKTUBU
TAŞTAHTA
Burdan Buyrun
Sayfa 7
MAHALLENİN KEDİSİ Bekir YÜKSEL
Sevgi ÖZMEN
Bitecek acılarınız küçük hanım.
TAŞ KAMYONLARI TEHLİKE SAÇIYOR Kastamonu ili Çatalzeytin İlçesi Kavakören köyünde ikamet etmekteyim. İşim gereği her gün ilçe merkezine özel arabamla gelmek zorundayım. Seyahat etme özgürlüğümüz yok olmuş durumda. Samsun Karayolları Bölge Müdürlüğünce Çatalzeytin-Türkeli arasındaki deniz dolgusuna taş çeken kamyonlar; Çatak köyünden, köylülerin kullandığı yolu kullanarak geliyorlar. Ağır yük kamyonlarının kullandığı bu köy yolundan yirmi beş köyümüz yararlanıyor. Köylüler özel araçları ya da minibüslerle her gün kırk tonluk taş kamyonlarının arasından korkuyla geçerek ya ilçeye, ya da köylerine gidiyorlar.Her sabah köyde evimden çıkarken başıma bir kaza gelebiler diye helallaşarak çıkıyorum. Benim gibi her köylü de aynısını yapıyor. Köy yolumuz ağır vasıtalar yüzünden delik deşik oldu. Kamyonlar zorunlu olarak kenara yanaşamıyor. Bize de yol veremiyor. Zaten köy yolumuz dar. Sıkıntılarımızı kime anlatsak, ancak dinliyor. Üç aydır aynı çileyi bize çektirmeye kimsenin hakkının olmadığına inanıyorum. Bu kamyonlar için Akçay boyundan ayrı bir yol yapılmalı. Ya da HES yüklenicisinin yaptığı yolu kullanabilirler. Bizim yolumuz köylülerin ihtiyacını ancak karşılıyor. Ben beş km bu yolu kullanıyorum. Ben on, on beş taş kamyonu ile karşılaşıyorum. Uzak köylerden gelen arkadaşlarımız otuz, kırk taş kamyonu ile karşılaşıyorlar. Bu kamyonların yaptığı şu ana kadar iki ölümlü kaza oldu. Her gün başka ölümlü kaza ile karşılaşabilir miyiz diye yolculuk yapmanın insanları nasıl etkileyeceğini düşünebiliyor musunuz ? Psikolojimiz bozuldu. Huzurumuz kaçtı. Köylerimizi terk edip bizler de bu sıkıntıdan kurtulmak için gurbete mi gidelim ? Bizden istenen bu olmamalı diye düşünüyorum. Biz köyümüze emeklilik sonrası ata yadigarı topraklarımıza sahip çıkmak için geldik. İnsan yaşamını olumsuz olarak etkileyen bu soruna çözüm bulunulması, daha çok insanların yaşamlarını kazada kaybetmemesi için yüreği sızlayan bir Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak, vatandaşlık görevimi yerine getiriyor, gereğinin yapılmasını saygıyla arz ediyorum. Mustafa TOPÇUOĞLU Kavakören Köyü
KAVAKLI YOLU
Kavaklı Köyü Merkez Mahallesi Camisine giden yol. 01 Kasım 2015
VATANIM Yüksek dağlarını seyre daldığım, Bir lokma ekmeğimi kazandığım, Bir karış toprağına kıyamadığım... Ağaçlarının dalında sallandığım, Bahçesinden, bağından üzüm topladığım, Uğruna canımı adadığım vatanım. Sokaklarında özgürce oyunlar oynadığım, Unutup silmeye kıyamadığım anılarımsın. Annemsin, babamsın hasretle kucakladığım, Seni düşmana, seni haine vermektense, Bu can bu tenden çıkıncaya kadar savaşırım. Uğruna canımı adadığım vatanım. Sancağımızda dalgalanan bayraksın. Yüzümde tebessüm, alnımda aksın. Dünyanın cenneti, Türk’ün bedeninde cansın. Özgürce uçan güvercinin kanadısın. Yüreği alev alev yanan annenin evladısın. Uğruna canımı adadığım vatanımsın. Şairin dilinde söz, aşıkların elinde sazsın. Şehidinin kefeni, gelininin durağısın. Toprağında doğmuş bebeğin kundağısın. Seni duyan, seni gören nasıl hayran kalmasın. Son durağım.. Sen benim mezarımsın. Sen benim canım bildiğim vatanımsın. Gülişan ŞAHİN Çatalzeytin MYO Yaşlı Bakım 1
Bir yaz günü komşu köyün en üst mahallesinden aşağı doğru geliyorum. Yanımda o köyden bir köylü ile söyleşiyi uzatmak, çevreyi, seyretmek için ağır ağır yürüyoruz. İkinci kişiye de rastlamak pek mümkün değil. Karşı yamaçlarda açık yeşil yapraklı orman arasında koyu yeşil tonda görülen bölümler bir zamanların tarlaları iken çam ormanına dönüşmüş yerler. Önümüzdeki mahallenin “Külük” denecek kadar yakınında güneşe bakan bir yerdeyiz. Yol açılırken dozer verimli toprakları yolun altına yığmış, dolma toprak daha da verimli olmuş. Bir bölümünü çalılar, dikenler, yaban ağaçlar kaplamış. Yanımdaki köylüye soruyorum: Bu verimli yere hiç olmazsa bir meyve çekirdeği (ceviz, kiraz, erik, şeftali, elma…) atsaydınız, meyvelik olsaydı keşke. Köylü dikildi, durdu: “Yer var insana hasret, insan var yere hasret.” Hoca. Ben kendi yerime yeteri kadar meyve diktim. Burası benim değil. M.’nin Bu cevap her mahallenin, çevremizdeki köylerin tamamını özetle anlatıyordu. Akçay’ın batı geçesinde adını buraya gelen Türklerden alan mahallesindeyim. Burada 1950’li yıllarda 10-12 aile yaşardı. Her evin en az üç-beş sığırı, 510 arasında keçisi vardı. Hayvanlar birlikte otlamaya götürülürdü. Keçiler bizim köyün tarlalarına kadar gelir, bahar aylarında kırda doğan kuzusunu peştamalına sarıp getiren köylü çocuğu ne kadar mutlu olurdu. O kuzulara Gülayna, Lilayna, Gülüstam, Karakulak, Gülüslam gibi adlar sevgisini gösterirdi. Geceleri karşı yamaçlarda silmeli ormanda dönüşmüş tarlalarda alak ısılıkları görülür, alakçı sesleri bizim köyden duyulurdu. Köyün tarihi odası bu mahallede, betonarme yeni camii de buraya yapıldı. 1950’li yıllardan sonra mahalle sakinlerinin çoğu Karabük’e göçtü. İstanbul’a gidenler de oldu. Önce erkekler gitti, işe girdi. Kadınlar bacayı tüttürmeye devam ettiler, bir süre sonra ailece göçtüler. 1970’li yıllarda son zamanlarını, hayvanlarını sattılar, köyden yavaş yavaş koptular. İkinci kuşak ilk zamanlar yaz tatilinde köye geldilerse de artık onlar da köyü unuttular. Üçüncü kuşak sahipler buradaki evlerinin yerlerinin yolunu bilmezler. Köyde tek aile kalmıştı. O mahalle de en az yeri olan aile idi. Yedi çocuğunu köyde büyüttü, ilkokulda okuttu, 5 oğlunu köyden asker etti. O çocuklar da İstanbul’a göçtüler. Baba beyin ameliyatı geçirdiği için anne ile birlikte mahallenin kışın tek temsilcisi olarak kaldı. Felçli, beyin dengesi bozulmuş halde kentte oturamazdı. Zaten evleri yerleri dardı. Gurbetten gelen emekli kayın, zaten dar olan evi ikiye böldü, oraya sıkıştı. Babasının evi boştu, o eve gitmedi. Yazları köye dinlenmeye gelen yaşlı dul kadınlar incir ağacının gölgesinde oturmuş, sohbet ediyorlardı. Köyün son bekçisi o aile de ordaydı. İncirin olduğu yer köyün en düz, en verimli yeriydi ama boştu, bozdu. Terk edilmiş evlerin bazıları saçaklarına kadar çalılar, dikenlerle kapanmıştı. Köyde devamlı kalmak zorunda olan kadına sordum: Burayı niçin ekmediniz ? Burası bizim değil ki, S.H.’nın Sana ektirmediler mi ? Ektiriyorlar ama domuz bırakmıyor. Elin yerine nasıl tel örgü çekelim ? Masraf edelim. Zaten fakiriz. Burada da yer var, insana hasret, insan var yere hasret. Başka hasretler de var Değirmen var tahıla hasret, Okul binaları öğrenciye hasret Sağlıkevi, hastaya, doktora, hemşireye hasret. İnşaat halinde HES bittiğinde asıl büyük hasretlik başlayacak. Akçay suya, insanlar serinliğe, güzelliğe, sağlığa………………… hasret olacak. Bu satırları yazdığımda o mahallede kalan son aile de hayvanlarını satıp İstanbul’a gelmiş. Hasta kocasıyla köyde tek başına daha fazla duramamış. Üç tane bekar oğullarının yanına yerleşmiş. Mahalleden son bekçiler gitmiş. Son ışıklar sönmüş. Önce giden birinci kuşak tek tük dönse de çoğu köye dönmeden öldü. İkinci kuşak hiç dönmedi, bir bölümü öldü. Bu terk edilmiş evler, tarlalar köyün adını, yerini de bilmeyen üçüncü kuşak üzerinde kaldı. Öyle kadastro yapıldı. Köyün camisini yapmaya önderlik eden rahmetli olan sevilen birinin oğluna “Evin etrafına bakım yap, bahçeyi temizle, buda.” denildiğinde verdiği cevap. Ben yapsam, diğer ortaklar katkı vermiyor. “Dokuz kurda, bir hurda.” Neden yapayım. Köyde yaşamamış, köyünü tanımayan gurbetteki köy sahipleri buraları ne yapacak bilinmez. Ama tapuda köyün sahipleri onlar. Seçimlerde partiler gelir, partiler gelecek, projelerini açıklar, oy isterler. Projelerde hasretlerin buluşturulması ufukta görünmüyor. Bu gidişle zamanla her mahallede son ışıklar sönecek. Şehirliden köylü olmamış tarihte. Köylüye de kalan toprakları işleyecek, üretecek formüller bulunması gerek diye düşünüyorum. Bu mahalle on iki aileye yetmedi. Ama iki aileye yeterdi. İki ailenin üretim yapmasındaki engeller kaldırılması gerek diyorum. Yoksa daha çok evler, sağlık ocakları, okullar veraneye, enkaza dönüşür, yok olur. Bir zamanlar burada köy varmış diye efsaneler anlatılır.
Umutlarınızın üzerine yağan karların ardından da elbet çiçek açacak. Doğanın kanunu bu. Bir insanda aynı şeyi yaşar, bir yaprakta... Bahar gelince tomurcuklaşıp çiçek açar,güz vakti sarıya dönüp düşer yere. Sonra mı? Sonra yine ilkbahar gelir. Bu döngü hep böyledir küçük hanım. Bu devran böyle döner. Siz hiç gemiler gelmedi diye kuruyan deniz, tren geçmıyor diye rayları sökülen bir istasyon gördünüz mü ? Göremezsiniz. Zira gemilerin değildir deniz. Denizin gemileri vardır. Her batan gemi acıtamaz deniz hanımı. O tren rayları bir trenin yokluğuna küf bağlamaz. Elbet başlayacaktır yeniden seferleri. Umudunuzu yitirmeyin küçük hanım. Zira umut yitirilmez, umut edilir. Gün yeniden doğar, baharlarda ortalık şenlenir, deniz rotası mutluluk olan bir gemi bulur, tren rayları döner eski haline. Ve bir tek aşıklar anlar bunların hallerinden. Diyorum ya küçük hanım; bu devran böyledir. Pire için yorgan yakılır mı hiç? Bir insan yüzünden koca bir hayat biter miymiş? Bitmez elbet... "Eski acılara bakıp küsme sevdalara, gavura kızıpta oruç bozulmazmış" diye boşuna dememiş Özdemir Asaf. Küsülmez küçük hanım. Ne eski acılara bakıp sevdalara küsülür, ne de gavura kızılıp oruç bozulur. Bu devran böyle döner küçük hanım. Bu hayat böyle geçer. Olacak olan er ya da geç budur.
Susmayın bayım. Ne yaparsanız yapın sizinle konuşmaya çalışan kadına susmayın. Yuttuğunuz her kelime ilmek olur onun darağacındaki ipe. Asmayın hislerini, susmuş kadın bitmiş kadındır. Bitirmeyin damla damla biriktirip okyanus yaptığı sevgisini. Susacaksanız bir kadın sizinle konuşmak için çırpınıyorken, kapatacaksanız kulaklarınızı çığlıklarına, tutmayacaksanız yere kapaklandığında ellerinden. Sevmeyin bayım. Siz bir zahmet seviyorum demeyin. Hatta gidin cehennemin dibine… Gökyüzünün tavanına kadar yol bulup gidin. Siz giderseniz kadın ağlar. Damla damla akıtır içindeki okyanusu dışarı. Zira gitmez de susarsanız. Kadın sustuğunda sığınacak yer ararsınız bayım. Susan kadın gider. Kapıları aralık bırakmaz giden kadın. Aralık olur hep mevsimleriniz. Işıkları açık unutmaz. Attığı her adımda karanlıklara gömülürsünüz. Bir çekip gider ki; kaybolursunuz.
DOĞUM * Tuğçe - Burhan DOĞAN çiftinin 08.10.2015’te İstanbul’da doğan bebeklerine ZEYNEP * Özge - Hasan ACAR çiftinin 19.09.2015’te Kastamonu’da doğan bebeklerine ELİF KUMSAL
ADLARI VERİLDİ
EVLENME * *
Mehmet ALÇI- Hatice Nur (DEMİR) 01.10.2015’te Kayseri’de Mehmet CAN - Elif ŞENGÜL) 18.10.2015’te İstanbul’da
EVLENDİLER
Adı Soyadı Hüseyin SÖNMEZ Ayşe TOPÇU Ayşe ÖZAY Cemil YILMAZ Sadık ALTUN Nurettin YILMAZER Hatice ŞENTÜRK Veysel GÜLCÜ Ergün ATA Salim ÖZCAN Sedat KARABULUT Sezayi YÜKSEL Süleyman YÜKSEL Hüsnüye BOZKURT Münevver Suzan İNCE Hanife CAN Seher YILMAZ Şehnaz DEMİR
Baba Adı Hasan, Mustafa, İsmail, Halit, Ahmet, Abdullah, Mehmet, Hamit, Sadık, Asım, Muzaffer, Hüsnü, Haşim, Şükrü, Hüseyin, Mehmet, Arif, Erdal,
D. Tarihi 1930 1919 1940 1951 1957 1929 1951 1945 1957 1938 1944 1942 1926 1943 1931 1930 1936 1965
Köyü Ö. Tarihi ÇATAK 01.10.2015 KONAKLI 03.10.2015 FINDIKLI 04.10.2015 PAŞALI 05.10.2015 PİRİ 06.10.2015 MERKEZ 07.10.2015 PİRİ 07.10.2015 İSMAİL 08.10.2015 KONAKLI 21.10.2015 PAŞALI 24.10.2015 MERKEZ 25.10.2015 KONAKLI 26.10.2015 YUNUSLAR 27.10.2015 DURAN 28.10.2015 MERKEZ 29.10.2015 HACIREİS 31.10.2015 GENCEK 01.11.2015 GENCEK 08.10.2015
ÖZ 37/57 DAVUL ZURNA EKİBİ Satılmış KAYA 0 505 506 66 47 ÇATALZEYTİN YİTİK Nüfus cüzdanımı kaybettim. Hükümsüzdür. Fatma ÇELİK
SATILIK KÖPEK Yavru ve yetişkin av köpekleri satılıktır. 0 537 501 12 53
ÇATALZEYTÝN MEKTUBU
Sayfa 8
Kurucusu: Mustafa ÖZTÜRK Sahibi: Nadide ÖZTÜRK Yayın Yönetmeni: Emin Türkay ÖZTÜRK Sanat Yönetmeni: Tahsin ŞENTÜRK Foto Muhabiri:Doğan ÖZBAY
AYLIK YEREL GAZETE
Atatürk Bulvarı 54 37940 Çatalzeytin P.K. 8 37940 Çatalzeytin Tel: (0366) 516 12 22 Faks: (0366) 516 17 00 www.catalzeytinmektubu.com e-mail: eturkay@mynet.com Dizgi, Sayfa, Düzeni: Çatalzeytin Mektubu Baskı: Ankamat Matbaacılık Sanayi Ltd. Şti. Tel: (0312) 394 54 94 Banka Hesap Numarası: Ziraat Bankası Çatalzeytin Şubesi TR29 0001 0004 9512 8087 9350 01 Posta Çeki Hesap No : 558 24 31 Yurtiçi Abone: 40,00 TL, Yurtdışı Abone: 80,00 TL
CUMHURİYET BAYRAMI HALK YÜRÜYÜŞÜ VE FENER ALAYI İLE KUTLANDI
Baştarafı Sayfa 1’de
29 Ekim 2015 saat 09.30’da Kaymakam Recep Koşal makamında tebrikleri kabul etti. Bayram programı Lise Öğretmenleri Meliha Şahin ve Hacer Pelin Çolak’ın sunumlarıyla saat 10.00’da Cumhuriyet Meydanında başladı. Kaymakam Recep Koşal, Garnizon Komutanı J. Yzb. Alper Yılmaz, Belediye Başkanı Musa İhsan Uğuz halkın ve öğrencilerin bayramını kutladılar. Atatürk ve şehitler anısına bir dakikalık saygı duruşundan sonra Müzik Öğretmeni Burak Çetinkaya yönetiminde İstiklal Marşı söylendi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın bayram mesajını Lise Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Öğretmeni Kadir Onur Ayan okudu. Kaymakam Recep Koşal günün anlam ve önemini belirten konuşmasında “Cumhuriyetin 92. Yıldönümünü kutlamanın gurur ve sevinci içerisindeyiz. 19 Mayıs 1919’da Atatürk’ün Samsun’a çıkmasıyla başlattığı kurtuluş mücadelesi, Türk Milletinin karakterine ve adetlerine en uygun olan cumhuriyet idaresidir diyerek ilan ettiği cumhuriyet Türk Milletine bırakılmış en büyük miras ve vazgeçilmez değerdir.” dedi. Şehit Engin Açıkgöz Çok Programlı Lisesi öğrencisi Ezgi Kızılaslan cumhuriyetle ilgili konuşma yaptı. Lise öğrencileri Yasemin Güney, Ezgi Kızılaslan ve Yunus Emre İlkokulu öğrencisi İlayda Eryiğit, Paşalı Ortaokulu öğrencisi Beyza Öztürk şiirlerini okudular. Cumhuriyet koşusu ve Cumhuriyet konulu yarışmalarda dereceye giren öğrencilere ödül-
Yazı İşle ri Müdürü: Gökay ÖZTÜRK
leri verildi. Lise öğrencileri arasında düzenlenen şiir yarışmasında birinci olan Ezgi Kızılaslan ve kompozisyon yarışmasında birinci olan İpek Kayrancıoğlu, o r t a o k u l öğrencileri arasında şiir y a r ı şm a s ı n d a birinci olan Beyza Öztürk ( P a ş a l ı Ortaokulu), ilkokul öğrencileri arasında düzenlenen Kızılaslan resim yarışmasında birinci olan Arda Hızıroğlu (Yunus Emre) ödüllerini Kaymakam Recep Koşal’dan aldılar. Ortaokul kız öğrenciler arasında yapılan cumhuriyet koşusunda dereceye giren Sinem Çetinkaya, Beyza Öztürk, Kardelen Çetinkaya; lise kız öğrencileri arasında dereceye giren Gizem Çetinkaya, Tansu Özcan, Kübra Şentürk ödüllerini Garnizon Komutanı J.Yzb. Alper Yılmaz’dan aldılar. Ortokul erkek öğrenciler arasında düzenlenen cumhuriyet koşusunda dereceye giren Mustafa Ünal, Şevket Cetinkaya, Furay Topçuoğlu; lise öğrencileri arasında dereceye giren Gökhan Türkmen, Satılmış Özcan, Ömürkan Mert Çelik’e ödülleri Belediye Başkanı Musa İhsan Uğuz tarafından verildi. Şehit Engin Açıkgöz Çok Programlı Lisesi Beden Eğitimi Öğretmen Zafer Tuyli yönetiminde okul yöneticileri, öğretmenler ve öğrencilerin katıldığı resmi geçit töreniyle program sona erdi. Programdan sonra Kaymakam Recep Koşal protokola Bizz Cafe’de kahvaltı verdi.
KAYMAKAM RECEP KOŞAL’IN CUMHURİYET BAYRAMI KONUŞMASI Değerli protokol, eğitim camiamızın kıymetli öğretmenleri, öğrencilerimiz. Saygıdeğer Çatalzeytinliler bugün cumhuriyetimizin 92. Yılını kutlamanın gurur ve sevinci içerisindeyiz. Hepinizin cumhuriyet bayramı kutlu olsun. 19 Mayıs 1919’da Atatürk’ün Samsun’a çıkmasıyla başlattığı kurtuluş mücadelesi Atatürk’ün Türk Milletinin karakterine ve adetlerine en uygun olan idare cumhuriyet idaresidir diyerek ilan ettiği cumhuriyet Türk milletine bırakılmış en büyük miras ve vazgeçilmez değerdir. Kıymetli Çatalzeytinliler bundan yaklaşık yüzyıl önce dönemin gelişmiş emperyalist devletleri yeni sömürü devletler elde etmek için büyük bir uğraş içine girmiş, zayıflaşmış birlikteliğini kaybetmiş devletleri parçalamak bölmek ve sömürmek için hep beraber saldırıya Kaymakam Koşal geçmişlerdir. Teknolojik alanda geri kalmış Osmanlı Devleti de büyük toprak parçalarıyla sömürüye en uygun yer olarak görülmüştür. Bir araya gelip hep beraber saldıran büyük devletlere karşı ülkemizde milletimizin belki çok gelişmiş silahları cephaneleri yoktu fakat güçlü bir imanları birlik ve beraberlikleri vardı, Çanakkale’de, Dumlupınar’da, Sakarya’da, İzmir’de, Gaziantep, Urfa’da çok şanlı zaferler kazanarak genç yaşta vatanı uğruna binlerce şehit vererek bu toprakları kendimize vatan ettik. Bu toprakları geliştirip korumak, daha gelişmiş bir ülkede yaşamakta bizlerin elinde. Özellikle genç öğrencilerimiz genç arkadaşlarımız gelecekte bu ülkenin sahibi olacaklar. Bu ülke için çalışacaklar. Daha çok çalışarak daha gayretli olarak daha gelişmiş bir ülkede kimseye muhtaç olmadan yaşamak bizlerin elinde. Bunu başaramamış çevremizdeki ülkelere baktığımızda çok büyük ibretlik dersler var bunları görüp vatanımızı milletimizi daha aydınlık yarınlara taşımak için çok çalışmalı ve gayret içerisinde olmalıyız. Bu duygu ve düşüncelerle özellikle başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk, silah arkadaşları, aziz şehitlerimiz, ebediyete intikal eden gazilerimizi minnet şükran ve rahmetle anıyor, hepinizin cumhuriyet bayramını kutluyorum, saygılar sunuyorum.
SPOR SPOR SPOR SPOR SPOR BİRİNCİ AMATÖR LİG 14 KASIM’DA BAŞLIYOR Çatalzeytinspor’un yer aldığı Birinci Amatör Lig 10 takımın katıldığı tek grupla 14 Kasım’da başlıyor. Birinci Amatör Kümede Çatalzeytinspor, Bozkurt Belediyespor, İneboluspor, Daday Belediyespor, Taşköprüspor, Seydilerspor, Tosyaspor A.Ş., Ormanspor, Araç Belediyespor, Yolspor yer alıyor. Çatalzeytinspor ilk maçını kendi sahasında Bozkurt Belediyespor ile yapacak.
Takım Kadrosu Çatalzeytinspor yeni sezonda kadroya altyapıdan Hüseyin Topçuoğlu, Servet Pulatkan ve Fahrettin Uğuz’u aldı. Yeşil-beyazlılar Kastamonu Üniversitesi öğrencileri Emre Nişancı ve Yusuf Kazlı’yı da renklerine kattı. Çatalzeytinspor’da oynayacak diğer futbolcular; Ömer Karacan, Ömer Özcan, Erdinç Dinçer, Ufuk Demir, Serkan Eren, Enes Kuru, Alperen Demir, Hüseyin Varol, İsmail Kaş, Burak Barış Tosbıyık, Kadir Sinan Kıyak, Yunus Emre Karacan, Emrah Üstündağ, Abdullah Demir, Muharrem Çetinkaya, Görkem Çetin, Fatih Mert İnce, Ömür Çelik.
Çatalzeytinspor Hazırlık Maçında İneboluspor’u 5-0 Yendi Yeşil-beyazlılar İnebolu’da 25.10.2015 günü İneboluspor ile yaptıkları hazırlık maçını 5-0 kazandılar. Karşılaşmada 3 gol İsmail, 2 gol Hüseyin attı.
Kısa Kısa Spor * 03 Ekim 2015’te tanışma ve planlama toplantısı yapıldı. Antrenör Ramazan Suphi Akçay futbolculara teknik konularda bilgi verdi. * 05 Ekim 2015’te antrenmanlar başladı. * 08 Ekim 2015’te akan spor salonunun çatısı onarıldı. * 16 Ekim 2015’te Gençlik Hizmetleri Spor İl Müdürlüğü 1000 seyirci kapasiteli, sentetik zeminli Çatalzeytin futbol sahasının ihale edileceğini açıkladı.
1.AMATÖR KÜME 1.DEVRE 2015-2016 SEZONU ÇATALZEYTİNSPOR’UN YAPACAĞI KARŞILAŞMALAR
Çocukların bayram sevinci
Atatürk’e saygı duruşu
1.HAFTA 14-15 KASIM 2015 ÇATALZEYTİNSPOR-BOZKURT BLD.SPOR 2.HAFTA 21-22 KASIM 2015 TAŞKÖPRÜSPOR-ÇATALZEYTİNSPOR 3.HAFTA 28-29 KASIM 2015 ÇATALZEYTİNSPOR-SEYDİLERSPOR 4.HAFTA 05-06 ARALIK 2015 TOSYASPOR A.Ş.-ÇATALZEYTİNSPOR 5.HAFTA 12-13 ARALIK 2015 ÇATALZEYTİNSPOR-ORMANSPOR 6.HAFTA 19-20 ARALIK 2015 ARAÇ BLD.SPOR-ÇATALZEYTİNSPOR 7.HAFTA 26-27 ARALIK 2015 ÇATALZEYTİNSPOR-YOLSPOR 8.HAFTA 02-03 OCAK 2016 ÇATALZEYTİNSPOR-DADAY BLD.SPOR 9.HAFTA 09-10 OCAK 2016 İNEBOLUSPOR-ÇATALZEYTİNSPOR
Demir, Çimento, Çakıl, Kiremit, Tuğla Evden eve Nakliyat Cevat AYDIN &Ayhan GÜRGEN Tel: 0 366 516 11 37 Ayhan Cep: 0 532 678 59 12 - Cevat Cep: 0 530 155 20 28 Geleceğe bakan çocuklar
28 Ekim 2015 fener alayı
Atatürk Bulvarı No: 140- Çatalzeytin / KASTAMONU
yelkenciler YETKİLİ BAYİİ Şefik Yelkenci - Refik Yelkenci Cumhuriyet Meydanı No:17 37940 Çatalzeytin Büro: 0366 516 10 93 - Ev: 0366 516 17 47-Cep: 0532 583 70 51
KIRTASİYE EĞT. HİZ.SAN. TİC.LTD.ŞTİ Toptan ve Perakende Cebrail Mah. Ş. Yavuz U. Çelikoğlu Sk. 6/A KASTAMONU Tel: 0 366 214 31 86 Fax: 0 366 212 94 81 E-mail:kozadestek@hotmail.com
Halı ve Mobilya Mağazaları
Merkez: Kayabaşı Bahattin Gazi Cad. No: 19 KARABÜK Tel: (0370) 424 23 89- 415 10 66 Şube: Hürriyet Cad. Şenay İş Merkezi KARABÜK Tel: (0370) 415 14 75 Fax: 415 14 76 Şube: Atatürk Bulvarı No:32 Çatalzeytin Tel&Fax: ( 0366) 516 13 90 e-mail: ergun.senturk37@hotmail.com Gsm: (0533) 571 23 85
YBM BÜRO MAKİNALARI SAN.TİC.LTD.ŞTİ. Hesaplı Dolum, kaliteli garantili toner, fotokopi cihazları bakımı, yazıcı satış ve servisi İsfendiyar Mah. Atatürk Cad. 3/E KASTAMONU Tel: 0 366 212 77 71 Faks: 0 366 212 57 02 e-mail:info@ybmburomakinalari.com
KARTONPİYER 0 532 285 60 17 * ALÇIPAN * KARTONPİYER * İZOLASYON
Merkez: Ethemefendi Cd. İlker Ap. No:92/2 Erenköy/KADIKÖY Tel: 0 216 386 33 26 Şube: Uzuncayırbaşı Mh. No:68/1 Gözcübaba/Göztepe Tel: 0216 566 87 16- 566 87 23 Atölye: Ali Fuat Cebesoy Cd. Sancak Sk. No: 14/1 Örnek Mh. -Tel: 0 216 317 76 12 www. atilimkartonpiyer.com/e-mail: info@atilim-kartonpiyer.com Faks: 0 216 368 84 57
YILDIRIM HUKUK AVUKATLIK & DANIŞMANLIK BÜROSU Avukat Serkan YILDIRIM Orta Mh. Demirkapı Cad. No:14/A Bayrampaşa/ İST. Tel/Fax: 0 212 544 54 53 - Gsm: 0 543 283 49 76 www.yildirimhukukdanismanlik.com e-mail: info@yildirimhukukdanismanlik.com