Gelincik Anaokulu by Yasin Kavlak

Sevgili Bulut Grubu Çocukları Çoğunluğunuz üç yıldır, bir kısmınız iki yıldır, bir kısmınız bu yıl katıldınız aramız Bulut Grubu’na. Benim sizlerle birlikteliğim yarım dönem gibi çok kısa bir süreç oldu. Bu süreç içinde de daha çok okulumuzun yapım-onarım, yenileme işlerine yoğunlaştım aciliyetinden dolayı. Sizlerle paylaşımlırım az oldu. Üç yıldır yoğun enerjisi, çalışkanlığı, güleryüzlülüğüyle Bulut Grubu öğrencilerine emek veren F. Doğan SELVİ öğretmenimize özverili, sevecen tavırlarıyla sınıf ablalalarımız İlke YATKIN ve Gamze Nur KURT’a, tüm okul personelimize ve her zaman bizi destekleyen, yanımızda olan velilerimize sonsuz teşekkürler... Bulut Grubu öğrencileri, okul öncesi eğitiminizi Gelincik Anaokulunda tamamladınız. Burada çok yol katettiniz. Burada özgüven duygularınız gelişti. Paylaşmayı, adil olmayı, kendinizin ve başkalarının haklarını korumayı öğrendiniz, sorumluluklar aldınız. Artık herbiriniz ilköğretime hazır bir birey haline geldiniz. Sizleri uğurlama zamanı geldi. Varlığınızla burada olmasanız bile sevginiz ve anılarınızla her zaman yanımızdasınız. Yeni bir başlangıca adım atmak üzeresiniz. Hayat akışınız içerisinde sizlere sağlıklı, başarılı, huzurlu bir yaşam diliyorum. Umarım hepiniz ideallerinizi gerçekleştirip, hakettiğiniz yerlerde olursunuz. İyi ki yolunuz Gelincik Anaokulundan geçti. Varlığınız bizleri memnun etti.

Yolunuz açık olsun. Sevgiler... Ayşe ERBİL Okul Müdürü

Sevgi Çocukları Dünyaya bir daha gelseniz bu mesleği yaparmıydınız diye sorsalar, size cevabım evet, evet, evet.... olur diye düşünüyorum. Çocuklarla uğraşmak çok zevkli. Her gecen gün yeni bir şeyler öğrenmenin mutluluğuyla sınıflarına giriyorsunuz. Sevgi çocukları, sevgilerini vermeye hazırlar. Alıcı gözlerle sizi bekliyorlar. Ne verirseniz kapıyorlar, sizin gibi olmak istiyorlar. İşte orada sorumluluk başlıyor. İyi bir model olmak için var güçünüzle emek harcıyorsunuz. İyi ki o emeğin sonuna kadar harcamışım diye düşünüyorum. Bulut Grubu çocukları şimdi karşımda, kendilerinden o kadar emin ve güvenle karşımda duruyorlar. Bulut Grubuyla hayatımın ilklerini yaşadım. İlk defa 4 yaş grubuyla çalışmanın zevkini tattım. Küçük yürekleriyle okula başlamışlardı, savunmasız birer kelebeğe benziyorlardı. Güvendikleri sadece bendim, kocaman okulda. Yavaş yavaş güven problemimini çözdük. Çevreyle iletişime geçtiler, kendilerini biraz daha olsun ifade etmeye başlamışlardı.

Ardından 5 yaş oldular. Artık benim okulum demeye başladılar, ilgileri farklılaştı. Daha sosyalleştiler, okuldaki herkesi tanıyorlardı ve bu onlara ayrı bir güven veriyordu. Davranışları artık daha kontrollü olmuştu, bağımsız hareket edebiliyorlar ve öğrenmeye daha istekliydiler. Yeni yeni arkadaşlık kurup, birbirlerini sahipleniyorlardı artık. Derken grup büyüdü 6 yaş oldu. Ve benim artık sevgi çocuklarım mezun oluyor. Bu gurur bana ikinci kez yaşatıyorlar. 16 tane birbirinden özel ve değerli çocuğun benim öğrencim olmaları çok büyük bir şans. Doyasıya sevgi dolular. Her biri kendinden emin, özgüvenleri yüksek. Yaratıcaklarını ve hayal güçlerini inanılmaz derecede kullanabiliyorlardı. Toplumsal konulara karşı aşırı duyarlılar, ne verirseniz verin anında kapıyorlar. Birbirlerine karşı sevgi ve saygı duyuyorlar. Sınıf dinamiği olan bir grup, bu grupla etkinlik yapmak beni hep gururlandırdı. Araştırmaya, öğrenmeye, daha çok emek harcamaya sevk etti. Her derse girdiğimde inanılmaz bir keyif ve mutlulukla dersi tamamladım. Birbirimizden öğrendiğimiz çok şey vardı. En

luk verdiniz. Hayatımın en önemli varlığı olan kızım Bengisuyu’mu dünyaya getirirken hep yanımdaydınız. Sevginizle onun büyümesini izlediniz, onun ablaları ve abileri oldunuz. Sağolun canlarım... Çocuklarım, sizi anlatmak benim için o kadar kolay ki, çünkü ben sizin her anınızda yanınızdayım, çok şey anlatmak istiyorum ama kelimeler yeterli gelmiyor.

önemlisi sevgiydi, anlayıştı. Yüreği sevgi dolu çocuklarımı artık ucuruyorum. Artık onlar farklı kulvarlarda uçacaklar ve biliyorum ki her gittikleri yerlerde başarılı olacaklar. Saçtıkları ışıkla çevrelerini aydınlatacaklar. Bizim Bulut Grubu çocuklarıyla bir sloganımız vardı. “Birimiz hepimiz, hepimiz birimiz için” bu anlayıştan yola çıkarak girdikleri ortamlara bu bilinci aşılayacaklarından yüzde yüz eminim.

Sizi tanımaktan ve sizin öğretmeniniz olmaktan gurur duydum, her zaman sizi sonsuz sevgimle kuçakladım. Mutlu olun olur mu? Hayatta hiç kimsenin sizi üzmesine izin vermeyin. Özgüveninizi hiçbir zaman kaybetmeyin. Sevgi dolu olun. Ne olur hepiniz olduğunuz gibi kalın. Sizi çok ama çok seven ve her zaman sizin takipçiniz ve arkanızda olacak öğretmeniniz. Bana her konuda destek olan yardımcı ablamız İlke YATKIN ve Gamze Nur KURT’a verdikleri olağanüstü emeklerinden, gösterdikleri inanılmaz sevgiden dolayı çok çok teşekkür ederim.

Hatırlarsanız ben sizin bazen fatoş arkadaşınız, bazende öğretmeniniz oldum, hayatımın her anını sizinle paylaştım. Sizde bana Fatma DOĞAN SELVİ her konuda destek oldunuz, bana mutlu- Grup Öğretmeni

Gelincik Anaokuluna 2. Yarıyılda başladım. Heyacanlıydım. Grubumun Bulut Grubu olduğun öğrendim, sizlerle tanıştım. İlk gördüğüm anda hepinize kanım ısındı. Kısa sürede kaynaştık. Herbirinizin kalbinde o kadar varki o sevginizi benimle paylaştınız. Sizler çok yeteneklisiniz. Herbirinizde ayrı bir yetenek var. Fatma hocam sizlerin bu yeteneklerini keşfetmiş ve daha çok ortaya koymanız için çalışmış. Bu yeteneklerinizin farkına vardığınız zaman onların üzerine gidin, köreltmeyin, inanıyorum ki ilerde çok başarılı bireyler olacaksınız. Sizlerle birlikte olmaktan büyük zevk alıyorum. Aranızda eğleniyorum. O çocukluğun verdiği saflığınız, olaylardaki benzetmeleriniz, öğrenme hevesiniz hiçbir karşılık beklemeden gösterdiğiniz sevginiz, yapmacıktan uzak davranışlarınız gerçekten çok güzel, inşallah hep böyle kalırsınız. Sizlerden çok şeyler öğrendim. Kreşe geldiğimde moralim bozuk olsa bile günaydın deyişinizle güne iyi başladım. Bitmeyen enerji ve neşenizi bizlerede yansıtıyosunuz. Bu yıl mezun olup ilkokula başlıyorsunuz. Sizler için güzel ama benim için buruk bir ayrılık, keşke sizlerle bir yıl daha geçirebilseydik. Benim için çok büyük tecrübe oldunuz. Okulumu bitirip öğretmen olduğum zaman sizler gibi tatlı, zeki öğrencilerimin olmasını çok isterim. Sevginizi kalbimin bir köşesinde her zaman taşıyacağım. İlerde sizleri güzel yerlerde görmek dileğiyle. Gamze Nur KURT Yardımcı Abla

kulun açıldığı ilk gün kapıdan içeri kendinden o kadar emin bir kız girdiki. Öğretmenim merhaba ben Elif, Bulut grubunun öğrencisiyim dedi ve masaya arkadaşlarının yanına gitti. O anda karşımda 6 yaş çocuğu değilde sanki yetişkin biri varmış gibi hissettim. Elif her geçen gün beni şaşırtmaya başladı. Kendine aşırı derecede güveni olan bir öğrencim. Arkadaşları ve çevresiyle iletişimi çok iyi, sevmekten ve sevilmekten çok hoşlanıyor. Çok duygusal en ufak bir olumsuzlukta hemen gözleri dolar. Sosyal konulara karşı aşırı duyarlı kafasına bir konu takıldığı zaman onu çözene kadar var gücüyle çaba sarfeder. Çok tutarlı bir öğrencim. Bir yıl boyunca davranışları her zaman tutarlılık göstermiştir. Elif’in kesinlikle haksızlığa tahammülü yoktur. En ufak bir hata karşısında bağırarak kendisini ve arkadaşlarını savunur. Okula gelmekten ve arkadaşları ile vakit geçirmekten çok keyif alır. Arkadaşlarına yardım etmeyi onlarla projeler üretmeyi çok sever. Sorumluluğunu bilen bir öğrencim. Elif’e ödev verin, hemen ertesi gün o ödev hazır bir şekilde elinizde sizi bekler. Bazen evde unuttuğu olur. Hemen öğretmenim ne yapayım kardeşim Oğuz Efe varya onun yüzünden. O ağlıyordu biz annemle evden acele çıktık diye kendisini savunur. Senin o kadar güzel özelliklerin varki tatlım anlatmaya inan sayfalar yetmez. Her zaman böyle olduğun gibi ol olurmu. Kendinden emin ve kararlı ol. Seni o kadar çok seviyorum ki seni tanımak inan çok büyük şanstı benim için. Yolun hep açık gönlün sevgiyle dolsun. Öğretmenin Fatma DOĞAN SELVİ

Elif bizim nazlı prensesimiz. Doğduğu gün bize dünyaları armağan etti. Bugüne kadar hep mutluluk kaynağımız oldu. İlk adımları, anne, baba deyişi, dilimize kazandırdığı yeni tanımlar, hepsi dün gibi aklımızda. Kızımız her zaman kibar, anlayışlı ve ılımlı bir çocuk oldu. Hatta daha iki yaşındayken kanepede uyuyakaldığımızda yerde sürükleyerek getirdiği battaniye ile üzerlerimizi örtecek kadar düşünceliydi. Ailemize katılan yeni üyeyi en az bizim kadar hızlı benimsedi. Tüm kıskançlık korkularımızı boşa çıkarıp bizi bir kez daha şaşırtmayı başardı. Nilsu Birgün onların parkına gittik. Evlerinide gördüm. Birlikte çok eğlendik. Elif’in beni çok sevmesini benimle oynamasını çok seviyorum. Bazen birbirimizle küsüyoruz ama kısa süre sonra barışıyoruz. Çünkü birbirimizi çok seviyoruz. Elif çok zeki biri. her mesleği yapabilir. İlerde ona fotoğrafımı verip beni unutmamasını istiyorum. Onu çok seviyorum. Bide yemek yemeği çok seviyo.

Ayrıca kızımız, paylaşmayı bilen, uyumlu ve kanatakar bir çocuktur. Her zaman etrafındakilerden de en az bizim ki kadar takdir almıştır. onu anlatmak için daha binlerce söz söylenip, sayfalarca yazı yazılabilir. Ama bizim onunla ilgili duygularımızı en iyi anlatan ifade “Sen Bizim Herşeyimizsin” sözüdür. Güzel kızımız Elif, Daha dün kreşe ilk başladığında gitmemek için günlerce ağlarken, bugün okulun tatil olmasın diye dua ediyorsun. Ne mutlu ki her geçen gün biraz daha büyüyorsun umarız eğitime karşı olan bu sevgini ve azmini hiç bir zaman kaybetmezsin. Hayat sana hep mutluluk getirsin. Seni çok seviyoruz. Ailen

Doruk Elif’i çok seviyorum. Bana çok yardımcı oluyor. Elif’le en çok evcilik oynamayı seviyorum. Yemekte yanyana oturuyoruz birlikte konuşmak çok hoşumuza gidiyo. İnsanları çok seviyo. Bende onu çok seviyorum.

Çağla Elif’le oyun oynarken mutlu oluyorum. Oyunlarda beni güldürüyor. Konuşması güzel. Sabahları birlikte oyun oynuyoruz. Birlikte dergi yapmaktan hoşlanıyorum. Bazen oyuncakları paylaşamıyoruz. Kavga ediyoruz. Ama küsmüyoruz. Çünkü birbirimizi çok seviyoruz.

ınıfımızın en karizmatik, en sıcak, en yaramaz en dost öğrencisi. Ata Barış anlatılmaz sadece yaşanır diyorum. Bazen coşkun akan bir nehir olur, bazense kabuğuna çekilmiş bir kaplumbağaya benzer. Gruptaki arkadaşları onu çok sever ve çok şikayet ederler ama o sevimli haliyle yaptığı komikliklerle ve lider ruhu ile herkesi kendine bağlamasını da başarır. Canının istemediği hiçbirşeyi ona yaptıramazsınız. 4 yaştan beri hemen karnı ağrır. Karnının ağrıması demek ya annesini özlemiştir ya da canı hiçbirşey yapmak istemiyordur. Kendine özgü kuralları olan bir öğrencim. Arkadaşlarını çok kolay ikna edebilir, kendisinide hemen ikna edebilirsiniz. Duygusaldır, yufka yüreklidir. İnatçı değildir. Yaratıcılığını ve hayal gücünü çok iyi bir şekilde kullanarak, kendine özgü verimler çıkartmaktan büyük keyif alır. Yaptığı her faaliyetin kendince bir hikayesi vardır. Yaramazdır dedim evet bazen onun sınıf içindeki hareketlerini kontrol etmek hakikaten çok zordur. Özelliklede Doruk arkadaşı ile biraraya gelince benim felaketim olur. Arkadaşları Ata ile oynamaktan büyük keyif alırlar. Getirdiği orjinal oyuncaklar ve kitaplar sayesinde arkadaşlarına ilgisini hep canlı tutmuştur. Bu konuda sana ve ailene herşeyini bizimle paylaştığın için çok teşekkür ederim. Tatlı oğlum gülen gözlerindeki parıltı hiç sönmesin. Beyefendi kişiliğinle beni hep mutlu ettin. İstersen senin yapamayacağın hiçbirşey yok. Yeterki senin canın istesin. Yaptığın komikliklerle o sevimli konuşmanla bizi hep güldürdün. İnşallah hayatta yüzündeki o gülümseme hiç eksik olmaz. Seni çok ama çok seven öğretmenin Fatma DOĞAN SELVİ

Kokladığım en güzel çiçeksin, Yaşadığım en güzel gerçek. Varlığın varlığıma, Canın, canıma can kattı. İyiki varsın, Allah hiç ayırmasın canım yavrum. Bitanem, 27 Haziran 2003’te minicik bedeninle, güneş gibi doğdun evimize. İlk karşılaşmamız hastanede, sen bebek odasında, bense dışarıda seni beklerken, camın arkasından göz göze gelmemizle başladı. Gözlerdeki bakışı hemşire tamamladı adeta. O kadar bebek arasından, gözgöze geldiğim can, şimdi benim kollarımın arasındaydı. O anki sıcaklığını kalp atışını, o eşsiz bakışını asla unutamam. Bana yaşattığın bu annelik Efe Atabarış çok yakın komşum. Benim en iyi arkadaşım. Beni oyun oynarken çok güldürüyo. Bazen bize geliyo oyun oynuyoruz. Serbest oyun oynadığımızda o bizlere çok iyi roller veriyo. Oyun oynarken hepimiz çok mutlu oluyoruz. Onu çok seviyorum.

duygusunu, nefes aldığım müddetçe, sevgimle, desteğimle, sana olan sonsuz güvenimle, bir ömür boyu yaşatmaya çalışacağım. Anneciğim, bir çocuğun başını okşarken, bir çiçeği koklarken, iş hayatında, kısacası yaşamında unutmaman gereken tek gerçek SEVGİ. Sevgi ve sayfayı asla yitirmemen dileği ile. Annen / Nilüfer ÖZKÖK Mavi gözlü, sarışın Dev’e benzeyesin diye ATA, bütün Dünya’ya barış getirmen dileğiyle BARIŞ koymuştum ismini. Sonradan sen büyüdükçe acaba Harry Potter mi koysaydım ismini diye çok düşündüm. Hayallerinin peşinden bıkmadan, yorulmadan koşman dileğiyle. Baban / Kadir ÖZKÖK İlkokul yıllarında sizi sevgisi ve desteğiyle yalnız bırakmayan daima yanınızda olan öğretmenine, arkadaşlarına, gelincik ailesine, ilkleri ve aile ortamını yaşattıkları için, oğlum adına teşekkür ederim. Sevgi ve Saygılarımla.

Lara Atabarış bazenleri çok komik oluyo. Bikere Deniz’le Atabarış’ın yanına oturmuştuk bizi çok güldürmüştü. Bazenleri tatlı oluyo. Normalde de komik oluyo. Gülmesini çok beğeniyorum. Atabarış bence çok yetenekli biri, çok güzel şarkılar söylüyo. Çok yetenekli olduğu için öğretmen olmasını istiyorum. Herşeyi yapabilir çünkü öğretmen olunca.

Berk Atabarış’ın bazen güzel ve kötü şeyleri olabiliyor. Atabarış’la en çok tüm kahramancılık oyunu oynuyoruz. Herkes istediği kahramanı oluyo. Uydurma kahramanda olabilir. Oyunlarda bize liderlik yapıyo. Atabarış büyüyünce anaokulu öğretmeni olmalı, onda çocuklara oyunlarında liderlik yapar, onlara oyun öğretir ve oynar.

yaş bulut grubuna uzun saçları olan babasının arkasına saklanmış bir kız katıldı. Bu kızın ismi Çağla idi. ogün Çağla okula babası ve ablasıyla birlikte gelmişti. Babasının sınıftan çıkarmak istiyorum ama Çağla sıkı sıkı sarılıyor. Babasını çıkarmak istemiyordu. Çağla zor güç ikna oldu ve sınıfta tek başına kalmıştı. O gün ayaklarının üzerinde tek başına durdu. İyikide durmuş bugün burda kendini çok iyi ifade edebilen, kendine inanılmaz derecede güvenen bir öğrencim olduğu için çok mutluyum. Çok hırslı ve dikkatli bir öğrencim. İstekleri olmadığı zaman ağlayarak tepkisini gösterir. Hemen karnı ağrır, annesini aramamı ister. Fırsat verildiğinde hemen yapacaklarına odaklanır ve karnının ağrısı anında geçer. Sorumluluğun bilincinde Çağla’ya bir ödevi bir kere söyleyin gerisine karışmayın. Çağla anında araştırır ve yaparak okula getirir. Yaratıcılığını ve hayal gücünü çok iyi bir şekilde kullanır, kendine özgü ürünler oluşturmaktan büyük keyif alır. Yap-boz hastasıdır. Evde ailesiyle birlikte puzzle yapmaktan çok hoşlanır. Arkadaşları ile iletişimi çok iyidir. Onlarla oyun oynamayı proje üretmeyi çok sever. Okula gelmekten ve birşeyler öğrenmekten inanılmaz keyif alır. Çağla’ya bir söz verdiğiniz zaman anında yapmanız gerekir. Yapılmadığı zaman size defalarca hatırlatır. Hiçbir şey gözünden kaçmaz. Çok sevecen ve anlayışlı bir öğrencim. Kibar ve çok saygılıdır. Kırmaktan çok çekinir. Seni hiç kimsenin üzmesine izin verme olurmu bitanem her zaman kendin gibi ol. Senin bu sempatikliğin ruhuna işlemiş. Her zaman mutlu olman dileğiyle. Seni seven öğretmenin Fatma DOĞAN SELVİ

Masallardaki prenseslere taş çıkaran, prensleri peşinde koşturan Çağla çok kibar, nazik ve alımlıdır. Kestane rengi gözleriyle bir bakınca kendinizi neşe, sevinç ve eğlence duygularını içerisinde bulursunuz. Güzel Çağla tertip ve düzen konusunda da en titiz bayanları bile geride bırakır. Yaptığı güzel ve yaratıcı resimlerle geleceğin ressamı olmaya adaydır. Ödevlerdeki başarısı ve kitaplarını itinalı kulanması nedeniyle her gün bizlerin takdirini kazanır.

Nilsu Çağla çok iyi kalpli biri. Herkese yardım ediyo. Birgün bir çocuğun sesi kısılmıştı onun ne demek istediğini anladı, istediğini verdi, ona yardım etmişti. Bikeresinde benimde ayağım incinmişti bana yardım etmişti. Bana şakalar yaptı üzüntümü geçirdi. Faaliyetlerini de çok güzel yapıyo. Yemeklerini çabuk bitiriyo. Birgün Çağla bize gelmişti o gün herkesin mutlu olmasını istemişti. O günden sonra herkes mutlu oldu. Çağla’nın dileği iyi kalpliliği yüzünden kabul olmuştu.

Aldığı sorumlulukları harﬁyen yerine getirir. Öğrenmesi ve yapması gereken ödevini ertesi gün yapımı olarak gelir. Her işini kendisi yapar ve hiç kimsenin yardımını almaz. Olayları çok iyi takip eder. Ayrıntıları gözden kaçırmaz, gerektiğinde büyüklerine bile yol gösterişi olur. Tatlı meleğimiz, masum bir güzelliğe sahiptir. Hiçbir arkadaşı ile sorunu olmaz, bütün arkadaşları ile çok iyi geçinir. Sürekli kıpır kıpır oradan oraya koşturur. Gülünce yüzünde çiçekler açan prensesimiz her yönüyle dört dörtlük bir öğrencidir. Hayatın boyunca yüzünden gülücükler eksik olmasın prenses... Seni çok seviyoruz. Annen ve Baban

Doruk Çağla’yı çok seviyorum. Hep onunla oynamak istiyorum. Çok da güzel, çok güzel elbiseleri var. Oyuncak gününde barbi getiriyo birlikte oynuyoruz. Bazen birlikte kaydıraktan kayıyoruz. Eğleniyoruz. Oyun oynarken Çağla kimseyi üzmüyo, güzelce oynuyo, şarkılarda güzel söylüyo. Büyüyünce hemşire yada doktor olmasını isterim. Günlük önlük ona güzel olur.

Elif Çağla çok güzel ve şakacı biri. Onunla evcilik, zürafa yapmaca gibi oyunlar oynuyoruz. Oyunlarda bazen üzülüyo. Ama genelde mutlu. Yemekte ikimiz çok konuşuyoruz. Çağla çok yetenekli, resimlerinde çok başarılı. Eskiden parktaki salıncaklarda hızlı hızlı sallanıyorduk aynı zamanda şarkı söylüyorduk. Getirdiği kitaplarla, oyuncakları çok değişik. Yapbozlarından da küplü olanı değişik. Çağla’yı çok seviyorum. Çağla beni unutma seni çok sevdiğimide unutma.

ınıfımızın Ben Ten’i, şovalyesi ve palyaçosu. Hayal gücü o kadar geniş bir öğrencim ki izlediği çizgi ﬁlm kahramanlarının rölüne girer. Resimlerinde ve sınıf içindeki yaptığı bütün etkinliklerde bunu görebilirsiniz. Beden dilini çok iyi kullanır. Yaptığı komikliklerle arkadaşlarını eğlendirir. Arkadaşları tarafından çok sevilen bir öğrencim. Yaratıcılığını kullanırken o kadar özgür ve kendi gibi ki yaptığı çalışmalarda bunu çok iyi yansıtır. 4 yaşta baklavacı olmak isterdi. Şimdi ben palyaço oyuncusu olmak istiyorum diyor. Her ne olursan ol yaptığın işi en iyi şekilde yapacağını biliyorum. Davranışlarında o kadar kararlı ve tutarlı ki 3 yıl boyunca bunu bize birebir yaşattı. Ahmet Kaan alışkanlıklarından kolay kolay vazgeçmez. Çok hassas ve kırılgandır. duygularında aşırılık yoktur. Sadece kızdığı bir şeye aşırı sinirler ve hemen durulur. Sınıfımızın yakışıklı jönü. 3 yıl boyunca sendeki değişmeleri görmek beni hep mutlu etti. Her geçen gün yaratıcılığını daha da geliştirdin. Yaptığın çalışmalarda bunu Ahmet Kaan yapmıştır dedirterek tarzını ortaya koydun. Kaan’cığım umarım senin bu azim ve kararlığınla iyi işler yapacağına eminim. Ciddi duruşun ve içindeki çocuğu öldürmediğin sürece hayatta çok başarılara imza atacaksın. olduğun gibi kal lütfen. Hayata güzel gözlerle bak. Seni çok ama çok seven öğretmenin Fatma DOĞAN SELVİ

Canım oğlum Kaan, seni çok seviyorum. Sen benim canımsın. Senin annecim deyişin dünyara bedel. Büyüyünce iyi bir insan olman en büyük dileğim. Aklını güzellikler, iyilikler için kullanmanı istiyorum. Yaratcısın legolarla değişik şekiller yapmak, tasarılar yapmak en büyük uğraşın. İleride de buna yakın çalışmanı isterim. Yarınların güzel olduğu bir dünya isterim. Tüm çocuklar ve senin için. Seni çok ama çok seviyorum. Benim ela gözlü oğlum. Annen / Ülkü KOCAOĞLU İpek A.Kaan çok güzel biri. Çok komik olmasını seviyorum. Birlikte oyun odasında kaydıraktan kaymayı seviyorum. Evcilik ve winx club oynamayıda seviyorum. A. Kaan’la, A. Kaan’ın gözlerini ve giydiği kıyafetleri çok beğeniyorum. Bence ilerde polis olmalı suçluları yakalar. Beni unutmaması için kağıda ismimi ve telefon numaramı yazıp vermek isterdim. Beni unutma Ahmet Kaan.

Oğlum Kaan, Akıllı, vicdanlı, bilgin oğlum. Bu yaşta, “Kaan büyüyünce ne olmak istiyorsun”, dediğimizde “Bilim adamı ve ressam olmak istiyorum” demen inan bana gurur veriyor. Hedeﬁni çok küçük yaşta belirlemen ve kararlı tavırların beni ilerisi için bir hayli umutlandırıyor. Oğlum inşallah gelecek senin istediğin gibi olur. Güzel, adil ve sorunsuz bir dünyada hakettiğin yere geleceğine inanıyorum. Gelecekte herşey gönlünce olsun. Benim canım oğlum. Baban / Adem KOCAOĞLU

Ceren Ahmet Kaan çok komik beni çok güldürüyo. Winx oynadığımızda canavar oluyo çok komik oluyo ve çok güzelde canavar taklidi yapıyo. Oyun oynadığımız zamanlarda çok eğleniyorum, çok yetenekli. Güzel resimler yapıyo. İlerde mühendis olmasını istiyorum. Babamda, dayımda mühendis onları çok seviyorum. Ahmet’i de çok seviyorum.

Doruk Ahmet’i çok seviyorum. Birlikte serbest oyun oynarken beni çok güldürüyor. Eğlenceli biri. Çok güzel resimler yapıyo. Hep şovalyecilik oynuyoruz. İkimiz Benten oynarken çok eğleniyoruz. Palyaço oluyo ve bizi çok güldürüyo.

ülünce gözlerinin içi gülen güzel kızım. Bir çocuğa gülmek bu kadar yakışır diye düşünüyorum. Hayatımda bu kadar kararlı ve inatçı bir kız görmedim. İsteklerini olana kadar mücadele eder, uğraşır. İsteğine ulaşamazsa ağlama krizlerine girer ve sonunda da amacına ulaşır. Bir işe başladığı zaman en güzeli olana kadar uğraşır. Tamam bu güzel oldu diyene kadar çalışır. Eğer istediği gibi değilse, hayır öğretmenim istediğim gibi olmadı der ve çalışmaya devam eder. Yaratıcılığını ve hayal gücünü inanılmaz derecede kullanır. Yaptığı resimlerle, oluşturduğu projelerle bunu bize defalarca kanıtladı. Benim bilgin kızım. Nilsu’nun hemen her konuda bir ﬁkri vardır. Araştırmayı incelemeyi çok sever. Nilsu’cuğum ne çok şey biliyorsun diye sorduğumda öğretmenim benim profesör dedem var biliyormusunuz diye cevap verir. Kendine aşırı derecede güvenen bir öğrencim. Duygu ve düşüncelerini beden dilini kullanarak çok güzel ifade eder. Herkesin ilgisinin üzerine olmasını ister. Her zaman sevmek ve sevilmek ister. Kendi hakkını ve başkalarının hakkını korur ve kollar. Lider bir öğrencimdir. Konuşmayı çok sever. Anlatacak o kadar çok şeyi vardır ki konuşur konuşur hiç susmaz. Kafasına takılan her konuyu sorar. Öğrenene kadar tatmin olmaz. Benim bilgin kızım. Umarım hayat sana hep güzellikler sunar. Sendeki bu kararlılık ve hayata karşı inatçı duruşunla çok şeyler başaracağını biliyorum. İnanıyorum ki her konuda yaptığın çalışmalarla bizi gururlandıracaksın. Kendin gibi olmaya devam et. Kişililğinden hiçbirşeye ödün verme. Seni çok seven ve senin ışıltının sönmemesini isteyen öğretmenin Fatma DOĞAN SELVİ.

Bizim küçük Niloşumuz: Doğduğu günden itibaren evimizin neşe kaynağı. Bebekliğinden beri her zaman esprili ve güleryüzlü kızımız. Hepimiz onu çok seviyoruz. Nilsu çok meraklı hemen herşeyi öğrenmek istiyor. Akşam ailemiz bir araya geldiğinde Nilsu’nun bizlere anlatacak bir yığın kreş anısı ve bitmek bilmeyen soruları bizi bekliyor oluyor. Neşesi ve enerjisi hiç bitmiyor. Her gün bizi şaşırtacak ve gültürecek bir hikayesi yada esprisi oluyor. Tam bir doğum günü canavarı oldu, kreşteki bütün arkadaşlarının doğum günlerini, o ay itibariyle kimin kimden hoşlandığını, Çağla’nın yaz kış etek giydiğini, Lara’nın nasıl jimnastik yaptığını, Ege’nin ne ka-

Elif Genelde en iyi arkadaşım Nilsu. Güzel oyunlar oynuyoruz. İkimiz yemekte konuşmayı çok seviyoruz. Güzel ve eğlenceli biri kalbimde çok sevgi var. Atabarış’ın yaptığı şakalara ikimizde çok gülüyoruz.

dar güçlü olduğunu, hipsini biliyoruz... Bir gün okuldan eliyüzü çiziklerle, geldi. Neler olduğunu heyecanlı anlatmaya başladı. Fatma öğretmenleri herkes birer yastık alsın demiş. Ama Ege bütün yastıkları toplamış üst üste koymuş ve en üstünüde kendisi oturmuş. Nilsu’da yanına gitmiş ve yastıkları arkadaşlarıyla paylaşması gerektiğini söylemiş. Yastıklardan birini almış ve Cemre’ye vermiş. Ege’yle kavga etmeye başlamışlar bu tırmıklarda o arada olmuş. Ama Atabarış gelmiş Nilsu’yu kolundan tutup kenara çekmiş ve Ege’yle kendisi kavga etmeye başlamış. Nilsu’yu korumuş Atabarış çok güçlüymüş... Bu anıyı ve bunun gibi bir çoğunu Nilsu’dan neşe ve heyecan içinde anlatırken dinledik. Şimdi kızımız hayatının çok güzel bir kısmını geride bırakıp yeni bir adım atmaya başlıyor. Bizse anne ve babası olarak onun adımlarını sağlam ve güçlü atması için hep arkasındayız. Canım Nilsu’muz, gülen yüzün, neşen, mutluluğun, merakın, yeteneğin, sonsuz sevgin hiç eksilmesin, her adımında daha da artsın. Hayat sana senin ona güldüğün gibi hep gülsün... Annen, Baban, Ablan

Atabarış Bütün arkadaşlarımı sevdiğim gibi onuda çok seviyorum. Nilsu herşeyini bizlerle paylaşıyor. Nilsu konuşmayı çok seviyo, durmadan konuşuyo. Sınıfta en çok Elif’le anlaşıyo. Nilsu’nun yaptığı resimler çok güzel. İkimzi birlikte bazen Doruk’a gülüyoruz.

Çağla Nilsu’yu çok seviyorum. Onunla oynarken çok eğleniyorum. O gelmediği günlerde çok üzülüyorum. Oyunlarda beni güldürüyo. Birlikte winx oynamayı çok seviyorum. Bence Nilsu çok güzel resimler yapıyo, bana kursa yazıldığını söyledi. O yüzden ilerde ressam olmasını istiyorum

enim yerinde bir dakika bile duramayan oğlum. Karar verdim Doruk yürümesini bilmiyor. Bu dünyaya koşmak için gelmiş. O bir atom karınca. Sandalyede doğru düzgün oturduğunu görmedik. Kıpır kıpır. Gözden biraz kaybolsun orada Doruk’un eserini görebilirsiniz. Sınıftaki bütün erkek arkadaşlarını ayartıp hiç durmadan sabaha kadar koşabilir. Bu enerjiyi nereden buluyor bilmiyorum. Bu yaramazlığının yanında o kadar dikkatli ve azimli bir öğrencim ki yaptığı her işi en iyi şekilde yapar. Alıcıları her zaman açıktır. Gözü başka yerde olmasına rağmen kulağı hep açıktır. Gözü başka yerde olmasına rağmen kulağı hep bendedir. Ben 3 yıl boyunca onun hareket ederek öğrenmesine izin verdim. Doruk bu başka şekilde olmaz. İsminin anlamı gibi her zaman zirvelerde ol, olur mu? 3 yıl boyunca sendeki gelişmeleri görmekten çok keyif aldım. Artık sen kendine daha çok güveniyorsun. Arkadaşlarınla iletişimin her geçen gün daha da iyi oldu. Yaptığın bütün etkinliklerde yaratıcılığını ve hayal gücünü o kadar güzel kullandın ki bazen beni bile şaşırttın. Arkadaşların her zaman seni komik buldu. Arkadaşlarınla iletişimin her geçen gün daha da iyi oldu. Doruk’cuğum mekanik konuları karşı hep ilgin vardı. Arkadaşlarının bozulan arabalarını tamir etmen beni hep mutlu etti. Eline o kadar güzel yakışıyordu ki seni gururla izliyordum. Hayal ettiğin herşeyi gerçekleştir olur mu? Sendeki bu enerji hiç bitmesin. Hayata o kadar şey sığdıracaksın ki bizler hep gurur duyacağız seninle. Seni çok ama çok seven öğretmenin. Fatma DOĞAN SELVİ

Doruk, hayat doludur. Çok mutludur, neşelidir, güler yüzlüdür, şakacıdır, sevgi doludur. Her zaman bir nesneyi başka bir nesneye monte etmeye çalışır. Genellikle de çok ilginç şeyler ortaya çıkarır. İyi bir tasarımcıdır. Abisiyle çok kavga eder. Abisiyle ilgilendiğimiz zamanlar ilgi çekmek için elinden geleni yapar. Hep abisinin bir adım önünde olmaya çalışır.

Deniz Doruk çok iyi biri. Beni güldürüyo. Oyunlarda komiklik yaparak, oyun odasında uydurduğumuz oyunları oynuyoruz. Çok eğleniyoruz. Doruk çok yetenekli, güzel resimler yapıyo. Oyuncaklarıda güzel, oyuncak günü birlikte oynuyoruz. Büyüyünce doktor olmasını isterim. Çünkü o çok iyi ve yetenekli biri. Seni çok seviyorum.

Çok hareketlidir. Daha 1 yaşındayken, aynı kaşının altına 8 dikiş, üzerine 3 dikiş atılmıştır. Doruk yürümek nedir bilmez. Koşup dizlerinin üzerinde kaymaya bayılır. Çok terlediği için hastalıktan kurtulmaz. Motosikletleri, arabaları, uçakları, gemileri, trenleri ve helikopterleri çok sever. Çok güzel motor sesi takliti yapar. Yolda yürürken gökyüzüne bakar. “Anne ne zaman uçağa bindireceksiniz beni” der. Hayvanları çok sever. Köpeklerden kaçmaz, köpekler Doruk’tan kaçar. Oğlumuz, içindeki yaşama sevincin hiç bitmesin, her zaman böyle mutlu ve umut dolu ol. Seni çok seviyoruz. Annen - Baban - Abin

Ege Doruk’la yarış arabaları oynamayı seviyorum. Doruk benim gibi hızlı koşuyo. O çok iyi bir arkadaş. Arkadaşlarıyla iyi anlaşıyo. Herkesi çok seviyo. bende onu çok seviyorum. Getirdiği arabalar çok güzel.

Ceren Doruk’la oyun oynamayı seviyorum. Arada komiklikler yapıyo, onlara gülüyorum. Evcilik oynarken baba oluyo. Şeker satmacılıkta şeker yapmasını seviyorum. Okula gelirken karşılaştığımızda mutlu oluyorum. Bi de winx oynadığımızda Doruk’un canavar olmasını seviyorum. Deniz kızı oyunumuzda benim evime geliyor, gerçektende bizim evimize gelmesini istiyorum.

ınıfımızın lastik kızı. Yerinde durmayan kıpır kıpır hareketleriyle hemen farkedersiniz. Kendinden emin tavırlarıyla konuşmasıyla dikkatleri üzerine çeker. Kendini çok iyi ifade eder. Kendiyle ilgilenilmesinden inanılmaz keyif alır. Arkadaşlarını ve okulunu çok sever. Kendisi çok zeki olduğu için annesine okula her geldiğinde bir saat verir. Beni bugün 4’te al diyerek uğurlar annesini. Gözü saattedir. İstenildiği saatte gelinmediği zaman ağlayarak tepksini ortaya koyar. Lara’nın en sevdiği şey okulda yemek yemektir. Günlük menünün ne olduğunu Lara’ya sorarak anlardık. Lara gün içinde ne yeneceğini bilir. Ama ekmek yemez. Bu kadar yemek yiyorsun ama zayıfsın dediğimizde, öğretmenim ben sporcuyum biliyormusunuz der. Evet Lara’cığım benim sevimli kızım jimnastik yapıyor. Kursta öğrendiklerini burda arkadaşları üzerinde uyguluyor. O kadar esnek yapıdaki ileride çok büyük başarılara imza atacağına eminim. Bende seninle her zaman gurur duyacağım canım. Senin bu liderlik ruhunla ve azminle başaramayacağın hiçbirşey yok. Lara sınıf içindeki arkadaşlarımın hareketlerine bakarak hangisinin esnek yanı olduğunu anlar. Özellikle de sınıftaki arkadaşı Zelal’i çok esnek bulur. Öğretmenim Zelal doğuştan esnek yapıda demesini hiç unutmayacağım. Çok dikkatli ve öğrenmeye açık bir öğrencim. Kırmaktan ve kırılmaktan çok rahatsız olur. Yaratıcılığı ve hayal gücünü kullanarak istediğinde inanılmaz ürünler çıkartabiliyor. Lara’cığım sen yeterki iste. Senin isteyince yapamayacağın birşey yok. Sendeki bu azim ve kararlılık duygusuyla çok başarılar bekliyorum. Seni seven öğretmenin Fatma DOĞAN SELVİ.

CANIM KIZIMIZ Onu ilk defa 2003 yılının Ocak ayında karşı ve soğuk bir Ankara sabahında kucağımıza aldığımızda güzelliği ile bizi büyüleşti. Her anne ve baba için evladı mutlaka güzeldir hani derler ya “kuzguna yavrusu güzel görünür” diye, ama doğduğu gün güzelliği ile sadece bizi değil başta doğumu yaptıran doktor olmak üzere serviste görevli tüm hemşire ve doktorları büyülemişti. Günler ilerledikçe ve daha önceki ablasından gelen tecrübelerimiz ile onu daha rahat büyütme şansımız oldu. O da her zaman uyumlu ve anlatılanı anlayan bir bebek ve çocuk oldu. Öyle mızlanmalar, onu istiyorum demeler ve istediği şeyler için ayak diretmeleri olmadı hiç. Şimdi sahip olduğu o güzelim ses tonuna hep sahipti. Erkenden konuşmuştu ve yeni konuşmaya başladığında anne ya da baba demenin yanı sıra o sıralarda uzakta olan babaannesini “babaanne” diyerek telefonda ağlatmıştı. Daha küçücüktü ama uzun kelimeleri ve cümleleri kurabiliyordu. Daha bebekken bile bir müzik duyduğunda oynuyor zıplıyor eşlik ediyordu. Gereğinden büyük bir insan gibi onu karşımıza alıp olayları an-

Nilsu Lara güzel bir kız. Bazen kızdırabiliyor beni. Hep bilmediğim şeyleri bana söylüyo. Mesela anne kedi 10 tane bebek kediyi yangından kurtarmış. Gördüğü şeyleri benimle paylaşıyo mesela çocuk görüyo banada gösteriyo çiçeği. Oyun oynarken bazen bizi üzüyo ama biz küsmüyoruz. Çünkü heyimiz birbirimizi çok seviyoruz. Lara çok esnek bence ilerde jimnastik öğretmeni olsun. Beni unutma Lara.

latmamız mümkün oldu. Analitik zekası ile birçok yaşıtından daha çabuk anlayabiliyor, olaylar karşısında yorumlar yapabiliyor ve ailece hepimizi şok eden cevaplar verebiliyordu. Algısının bu derece ilerde olması bizi hep şaşırttı. Algısıyla yaşıtlarından hep farklı ve bir adım önde oldu. Kendi kararlarını kendi veren, canı istediğinde sizi öpen sarılan ama canı istemediğinde istemediği şeyleri zorla yaptıramayacağımız bir çocuk oldu Lara. Bir elin beş parmağınının bir olmadığı gibi ablası ile karakterleri birbirlerine benzemiyorlardı. Ablası ne kadarsakinse Lara o kadar hareketli, neşeli, eğlenceli ve oyuncu bir çocuktu. Kimi zaman onu banyoda ya da tuvalette bir şarkı uydurmuş söylerken görebilirdiniz. Arkadaşları ile oynamayı, sokakta durmadan koşmayı, oyun parkında oynamayı, arkadaşlarını oyun oynarken yönlendirmeyi, küçücük yaşına rağmen arkadaşlarını yöneten idare eden olmayı hep sevdi ve becerdi de. Liderlik, eğitmenlik onun doğasında var diye düşündük hep. Evimiz telefonla arandığında onun varlığından haberdar olunmaması ya da sesinin duyulmaması hiç mümkün olmadı. Çünkü Lara sürekli olarak arka fonda o güzelim ve tatlı sesi ile sürekli konuşuyor konuşuyor konuşuyordu... Lara’nın farkında değilseniz bile, farkındalık yaratarak onu farketmenizi kesinlikle sağlayacaktır. Bazen öyle kelimeler öyle cümleler kurarki sizi taa derinlerden bir yerden yakalayarak bir anda canınız olur. Bir arkadaşımız bir gün Lara için ne kadar “can bir çocuk” demişti. Aslında kelimelere onu sığdırmak ve özelliklerini anlatmak çok zor. Eminiz ki bazı detayları mutlaka atladık. Onu bize verdiği için Allan’a şükrediyor ve dünya tatlısı kızımızı çok seviyoruz. Annen ve Baban

Ege Lara’nın çok hareketli olduğunu düşünüyorum. Kız arkadaşlarıma hep jimnastik hareketler yaptırıyo. Konuşmasını çok beğeniyorm. Arkadaşlarına iyi davranıyo.

Cemre Lara çok zayıf. Bende onun gibi zayıf olmak isterdim. Ama jimnastiğe gittiği için öyle. Lara hiç üşümüyo. Her zaman kısa kollu geliyo. Lara çok yemek yiyor ama hala çok zayıf. Bide herkese çok iyi jimnastik öğretiyo. Ben ve Elif hariç. Lara ile iyilik-kötülük oyunu oynamaktan hoşlanıyorum. Lara büyüyünce lokantası olmasını istiyorum. Ama çok yemek yemesin her zaman böyle zayıf kalsın.

ınıfımızın en arkadaş canlısı öğrencisi. Okulda olmaktan, arkadaşlarıyla gün içerisinde vakit geçirmekten inanılmaz keyif alır. Sessiz, sakin bir görüntüsü vardır. Ama hiç aldanmayın o görüntünün ardında inanılmaz derecede hareketli neşeli bir öğrenci vardır. Duygu ve düşüncelerini hareketleriyle ifade eden bir öğrencim. Çevresini devamlı inceler. Çok fazla konuşmak istemez ama yeri geldiğinde çok güzel ve anlamlı cevaplar vererek sizi şaşırtabilir. Kıvrak bir zekası vardır. Bunu çok göstermez ama. Bir de Ege’miz çok unutkandır. Ege bugün ne yaptın deriz, Ege bir dakika bir düşüneyim der. Ardından unuttum diyerek cevap verir. Aslında o hiçbir şeyi unutmaz. Konuşmak istemediği zaman bu onun kaçış yoludur. Çok kibar ve anlayışlı bir öğrencimdir. Kırılmak ve kırmaktan çok korkar. Arkadaşlarına karşı her zaman sevgi doludur. Çok sağlam bir karakteri vardır. Şikayet etmekten ve edilmekten hiç hoşlanmaz. Bu sene Bulut Grubuna katılmasına rağmen uyum problemini çok kısa bir sürede çözdük. Her geçen gün Ege daha kendi oldu. Kendini daha iyi ifade etmeye başladı. Kendine güveni geldi. Kendi çizgisini oluşturdu. Yıl içindeki sende bu gelişmeleri görmek inan beni hep mutlu etti oğlum. Lütfen hayata sağlam ve güvenle bas olur mu? Seni hiç kimsenin yönlendirmesine izin verme. Sen istediğin sürece herşeyi başarırsın unutma. Yeterki iste. Beyefendi kişiliğin ve içtenliğin ile her zaman bizim sevgili Ege’miz oldun. Seni tanımaktan çok mutlu oldum. Arkadaşlarına karşı gösterdiğin anlayış ve verdiğin sevginle hep sevdin ve sevildin. Hayat sana hep güzellikler sunsun. Seni çok ama çok seven öğretmenin Fatma DOĞAN SELVİ.

Canım yavrumuz 20 Nisan 2003 tarihinde saat 02.15’de ailemize dahil olup daha önce hiç tatmadığımız bir mutluluğu bize yaşattığı için ona teşekkür ediyoruz. Anne olmak yada baba olmak gibi duyguları yaşamaya Ege’yle başladık. Artık bugünden sonra her türlü önceliğimiz sevinci mutluluğumuz, mutluluğu yüreğimizde hoş bir esinti olacaktır. Bundan sonra Ege’miz 9 aylıkken yürüdü ama üç yaşında konuşabil-

Lara Ege ile birlikte oyun oynadığımızda beni çok güldürüyo. Onu çok tatlı şirin buluyorum. Kreşe gelmediğinde onu özlüyorum, üzülüyorum. Ege oyunlarda çok başarılı ama onun ilerde doktor olmasını istiyorum. Çünkü çok iyi ve yardımsever biri doktorlar gibi insanlara yardım eder.

di. Bir ara kendimi tercüman zannediyordum. Ege’nin söylediklerini babasına tercümeyle geçiyordu günlerdim. Bir gün Ege isteğini anlatacak böylece benimde tercümanlık görevimin sona ereceğini düşünmemiştim hiç. Ege doğumuyla ailemize mutluluk kattığının tam 6. yıldönümünü 20 Nisan’da kutlayacağız. Ege çok duygulu ve bir o kadarda hassas. Konuşmadan bile hal ve hareketlerimizle bizi anlayabilen bir çocuk, herşeyi sorgulayan öğrenme meraklısı ve kazanma heyecanını içinde taşıyan benim sarı yavrum, bahtın açık yüzün ak olsun. Annen - Baban

Ahmet Ege ile birlikte oyun oynamayı çok seviyorum. En çok Power Rangers ve arabacılık oynuyoruz. Ege, ben ve Atabarış oyun oynarken çok eğleniyoruz. Birbirimize gülüyoruz. Ege çok güzel resimler yapıyo. Keşke daha çok okula gelse, özlüyorum. Bence büyüyünce Ege patron olmalı. Çünkü oyunları çok güzel başlatıyo ve oynatıyo.

Ata Ege’yi çok seviyorum, en iyi arkadaşım gibi. Onunla çok güzel oyunlar oynuyoruz. Onunla hep eğleniyoruz. Onunla çok iyi anlaşıyoruz. Oyunlarımızda ikimizde Doruk’a çok gülüyoruz. Bende komiklik yapıyorum, drama oyunlarında. Ege’nin gülüşünü beğeniyorum buyüzden hep güldürüyorum. İlerde de polis olmasını istiyorum. Çünkü polise benziyo.

ınıfımızın atom karıncası. Yerinde bir dakika durmayan araştırmacı, meraklı cimcimesi. Nerede bir konu var Zelal araştırmak için orada. Zelal kadar dikkatli ve algılaması yüksek bir çocuk görmedim. Herşeyi merak eder. Öğrenene kadar çaba sarfeder. Yaptığı işin en iyisini yapar. Yeterki ne yapması gerektiğini bilsin. O bir kitap kurdudur. Kitapları incelemeyi onları canlandırmayı çok sever. Kendisi de 4 yaştan beri yazar olacağını söyler. İnanıyorum canım sen çok iyi bir yazar olacaksın. Sevgi dolu kızım, o kadar içten bir insansın ki sadece sevilmek istersin. Kendisi de insanları, hayvanları doğadaki her canlıyı sever. Bu dünyaya sevmek ve sevilmek için gelmiş diye düşünüyorum. Sevgini bu kadar rahat gösterdiğin için seni hep kutladım. Etrafına ışıltınla mutluluk saçtın. Teşekkür ederim canım. Ne olur hayatta hiç kırılma olur mu? Her zaman bu canlılığını koru. Yardımlaşmayı ve paylaşmayı herkesten çok önemseyen bir öğrencim. Toplumsal konulara karşı aşırı duyarlı, kafasını yorar. Çözümleyebilmek için çaba sarfeder. Ailesini çoksever. Sevgi dolu bir ailen var ne diyeyim. Bunu da sende her zaman gördüm. Aldığın bütün sorumlulukları en iyi şekilde yerine getirdin. Sadece uyuma dışında. Hiçbir zaman öğlen uykusunu sevmedin. Bana bu konuda sorun çıkardın. Uyumayalım öğretmenim faaliyet yapalım diye haykırışları hala kulaklarımda. Faaliyete doymayan bir öğrencim. Senin bu araştırmacı ruhun sayesinde çok şey başaracağını biliyorum. İçindeki sevgi hiç eksik olmasın. Seni çok ama çok seven öğretmenin Fatma DOĞAN SELVİ.

Neden Zelal? Kirlenmemiş bir evren için Zelal dedik. Çünkü Zelal anadolu topraklarından dağların dibinde fışkırıp derin vadilerde akan kirlenmemiş saf, temiz, berrak, su demektir. Nasıl bir Zelal diliyoruz ve istiyoruz ismi gibi saf, berrak ve temiz olması. Zelal nasıl biri? Zelal zeki, akıllı, düşünen, merak eden, yorum yapabilen, birşeyler üretmek isteği olan, sorulan sorulara mantıklı cevap verebilen, azla yetinebilen, yok denildiğinden canınız sağolsun diyebilen, kitap, tiyatroyu seven, gezmeye gittiğinden kitapçıya uğramadan alışveriş merkezlerinde çıkmayan bir pren-

Lara Zelal bazen çok tatlı oluyo. Bana sarılıp şirinlikler yapıyo. Bazen Zelal gelmiyo, bende üzülebiliyorum. Her geldiğimde benden jimnastik istiyo. Bazenleri üzülüyo, onun hiç üzülmesini istemiyorum. çünkü o çok tatlı. Oyunlarda oynatmadığımızda küsüyo ama aldığımız zaman mutlu oluyo. Oyuncak gününde getirdiği oyuncakları ilginç oluyo, seviyorum. Büyüyünce de ressam olmasını istiyorum. Çünkü o çok yetenekli. İlerde benim resmime bakıp beni hatırlamasını isterdim.

ses. Zelal’a sorsanız, yüreğinde ne var cevabı, insan, hayvan (özellikle kedi), doğa sevgisi var cevabını alırsınız. Damarına basıldığında arkadaşının (Ayça) burnunu dişliyecek kadarda haksızlığa isyan eden biri. Ah birde yaşadığı olumsuzlukları bizlede paylaşsa çok güzel olacak. Zelal biraz inatçıdır. Birde şiddeti sevmeyen ve şiddete çekinen biridir. Ah Atabarış ah silahımı okula getirecem diye kızımı huzursuz ettin ama üzülme Atabarış suç senin değil. Silahları yapan ve satan küresel kapitalizmindir. Çünkü onların gözü paraya doymaz. Zelal kardeşini çok sever ama kızdığı zamanda ah nerden çıktı bu kardeş diye bağırabilecek kadarda kızgın olabiliyor. Zelal’a sorsanız sen babanın ve annenin neyisin cevabı babamın ve annemin kalbine kan pompalayan can damarıyım diye cevap verir. Annen ve Baban

Çağla Jimnastik yaparken bazen Zelal’in yanına oturuyorum. Onu izliyorum gerçektende çok güzel hareketler yapıyo. Yetenekli biri. Zelal çok güzel biri olduğu için oyunlarına hep beni katıyo. Birlikte yapboz yapıyoruz. Birbirimize yakın olduğumuz için herşeyi yapıyoruz. Oyun oynuyoruz, yemek yiyoruz. Gerçektende ikimizde Göksu Park’ta oturuyoruz. Bazen yürüyüşe çıkıyoruz. Zelal’in annesi, babasıyla. Çok seviyorum Zelal’i.

Ahmet Zelal çok iyi. Birlikte iyilik, kötülük, evcilik oyunlarını oynuyoruz. Oyunlarda yetenekli. Bi de güzel resimler yapıyo. Zelal’le Atabarış’a gülüyoruz, her zaman bizi güldürüyor, Her hafta değişik güzel kitaplar getiriyor. Büyüyünce Zelal bankası olmalı, bikeresinde oyun oynarken bankası olmuştu. Ondan aklıma geldi.

ınıfımızın en azimli ve öğrenmeye açık öğrencisi. Alıcıları her an açıktır. Dikkatli ve kendinden emin bir şekilde etrafına bakar. Hiç bir şey gözünden kaçmaz. Ne verirseniz verin, anında kapar. Hiç bir şeyi de unutmaz. Verilen ödevi zamanında yapar. Ve sınıfa getirir. Kurallara uyan ve arkadaşlarına karşı saygılı bir öğrencimdir. Sınıftaki bütün arkadaşlarını eşit derecede sever. Verdiği cevaplarla beni her zaman şaşırtmıştır. Karşımda bazen 6 yaş öğrencisi değil de yetişkin varmış gibi hissetmişimdir. Berk onay almaktan çok büyük keyif alır. Yapılan her çalışmasını umtlaka takdir etmeniz gerekir. Ona verilen bir “Aferin” Berk’in çalışmasına daha zevkle ve istekle yapmasına neden olur. Öz güveni tam olan bir öğrencimdir. Duruşu ve kendinden emin tavırlarıyla bunu yansıtır. Gülerken gözlerinin içi güler. Sıcak ve samimidir. Berk’in en önemli özelliği dürüst olmasıdır. Hiç bir konuda yalan söylemez. Neyse odur. Bazen sınıf içinde bir olay olduğunda olayı aydınlatması için Berk’e başvurmuşumdur. Çünkü o olayı hiç abartmadan olduğu gibi aktarır. Ne olur Berk bu özelliği hiç kaybetme. Her zaman güçlü görünmek ve güçlü olmak ister. Soyadı gibi yaşamak ister. Bende biliyorum kigüzel oğlum soyadın gibi hayata karşı her zaman güçlü durucaksın. Her zorluğu aşacan ve yılmadan çalışacaksın. Sendeki bu azim ve kararlılık sayesinde çok başarılı olacağını biliyorum. Kendi kendine yetebilen kendisiyle barışık biridir. Sınıf içinde arkadaşlarının neşe kaynağıdır. Onlara bir şeyler anlatmaktan onları güldürmekten keyif alır. Sende her zaman gül olur mu? Hiç bir şeyin seni üzmesine izin verme. Gözlerindeki ışıltı hiç solmasın. Seni çok ama çok seven öğretmenin Fatma DOĞAN SELVİ.

Berk Oğlum... İkinci çocuğumuzu düşündüğümüz ilk günler dahil heyecanımızı ve sevincimizi anlatamayız. Hamilelik günlerindeki o kıpır kıpır hareketleri, tekme atmaları, aramızdaki müthiş iletişimi oluşturuyordu. Kızımızla oluşturduğumuz dünyamıza, yeni birey olarak katılmanın mutluluğunu yaşadığını düşünüyorduk. Dokuz ay’ın sonunda nihayet sesini duyduk. 03 Nisan 2003 tarihi, anlatılmaz mutluluk veren, hayata bambaşka anlamlar katan güzel bir gün olarak tarihe geçti. Aynı babası, inanılmaz benzerlik dedirten güzel bir bebek. Evimizin neşesi küçük bebeğimizi hastaneden lapa lapa kar yağaren eve getirdik. Evimizin, o soğuk günlerde sıcaklığımız oldu. O küçücük gülümsemeleri gece boyu gaz sancıları bizim için tarif edilmez, sevinç ve mutluluktu. Hayatımıza kattığımız bebeğimiz, evimizin mis kokulu çiçeğiydi. Berk, isminin anlamı olan şimşek gibi bir çocuk,

Efe Berk çok iyi bir arkadaşım. Birlikte çok eğleniyoruz. Bazen Berk bana yardım ediyor. En sevdiğim özelliği soyadı gibi güçlü biri olması. Çok komik buluyorum Berk’i. Beni okulda en çok güldüren Atabarış ikincisi de Berk’tir.

çok duygusal ve akıllıydı. Bizim neşe kaynağımızdır. İlk anne, baba deyişi... Bizimle gözleriyle konuşması ve gülmesi... 2-3 yaşına kadar zorlu büyüme süreci sonunda konuşması ve bizi sürekli şaşırtan eliştirileri... Berk’in çabucak büyümesini, dişinin çıkması, okula gitmesini istiyorduk... Şimdi ise keşke tekrar bir aylık bebek olsa diyorum ama maalesef... Ne kadar güzel bir hissiyat! O, dört tekerli bisikleti kullandıktan sonra ‘Haydi oğlum yan tekerleri çıkaralım’ dediğimde müthiş karşı koymalar! İkna etmemiz çokzor oldu ama ancak oğlum bisikleti herhangi bir destek almadan sürmeyi başardığında çok mutlu olmuştu. İşte bizim oğlumuz inandığında başaracak duygulara sahip olduğunu bize göstermişti. Arkasından anasınıfının bitmesiyle hayatın ilk basamağında ilköğretime başlama hazırlığı... Seni çok seviyoruz ve iyiki varsın... Hayatın hep başarıyla dolsun... Anne ve Babasından, Gülerde neşe katar Evimize ışık saçar Ablası ne çok sever Ben ten’im, spider’ım... Annen ve Baban

A. Kaan Berk çok güzel bir arkadaşım. Onu çokkomik buluyorum. Onunla en çok Power Rangers oyununu oynamayı çok seviyorum. Bence Berk’in en iyi yaptığı şey yemek. Annesiyle bize çok güzel elma topları yapmıştı.

Deniz Berk çok iyi biri. Onunla oyun oynamayı çok seviyorum. En çok yakan top oynamayı seviyorum. Berk’le oynarken beni çok güldürüyor. Çok komik Berk. Bana bazen hediyeler getiriyo, çok mutlu oluyorum. Berk’in ilerde doktor olmasını istiyorum. Çünkü çok yetenekli.

ınıfımızın en kıdemli öğrencisi. 4 yıldan beri Gelincik Anadokulunda. Üç yıldır da Bulut Grubunun bir üyesi. İsmi gibi saf temiz ve kırılgandır. Bir o kadar da derin ve gizemlidir. Kendine has bir çizgisi vardır. Kuralları kendisi koyar ve kendisi uygular. Hiçkimse umrunda değildir. Yeterki istesin kafasına koyduğunu yapar. Kış günü gelinlikli kıyafetini giyerek okula gelir. Bazen saçına evde olan bütün tokalarını takarak kendince oluşturduğu tarzını göstermek için büyük bir zevk ve heyecanlı sizi karşılar. Bir çocuk 3 yıl boyunca hiç uyumazmı? yorulmaz mı? İpek bize bunu kanıtladı. Sabahın yedisinde okula gelipte uyumadan eve giden tek çocuk. Kendiyle barışık bir öğrencim. Tek başına oyun kurar oynar, hiçde şikayet etmez. Arkadaşlarını oda sever. Onlarda İpek’siz yapamazlar. Kırılgan ve hassas bir öğrencim. En ufak bir olumsuzlukta etkilenir, üzülür, çareler arar çözüm yollarını düşünür. Esprilidir, arkadaşlarını ve beni yaptığı komikliklerle güldürmeyi başarır. Çocukları çok sever. Hep bir kardeşinin olmasını ister. onunla ilgili devamlı plan kurar. Yaratıcılığını ve hayal gücünü devamlı kullanarak inanılmaz ürünler çıkarır. Yapmak istemediği hiçbir şeyi yapmaz, inatçıdır. Sıradışı hareketleri ve bazen yaptığı farklı konuşması ile beni hep şaşırtmıştır, bir o kadar da düşündürmüştür. O kadar renkli bir kişiliğin varki seni anlatamam canım. İnan seninle yaşamak gerekir. Bulut grubuna her zaman farklılığını gösterdin. Tiyatrol yeteneğin sayesinde hikaye canladırmalaında inanılmaz başarılar sergiledin. Umarım bu alanda yeteneğini farkeder ve farkettirirsin. İçtenliğini hiç kaybetme mutlu ve huzurlu ol. Hayat sana hep güzellikler sunsun. Seni çok ama çok seven öğretmenin Fatma DOĞAN SELVİ.

Bir tanecik kızım İpek’im! Aşırı derecede duygusal bir çocuktur benim kızım. İnsanlarla hemen kaynaşabilen sıcak kanlıdır. İnsanlarla çabuk diyalog kurup kaynaşabilir. Parkta arkadaşları arasında, ilk adımı hep Nehir atar ve kaç yaşındasın diyerek onunla tanışır arkadaş olur. Değişik bir çocuktur. Kendi zevkine göre giyinmeyi, saçını istediği gibi yapmayı sever. Nehir 4 yaşındayken okula gitmek için hazırlanıyoruz. Vaktimiz çok az kalmıştı. Benim dolabımda gelinliğini gördü ve onu giymek istediğini söyledi. Hava çok soğuk Şubat Mart gibi. Ben yine de şansımı deneyip hayır dedim ve her zamanki gibi onu giyecek başka çaremiz yok diye düşünürken o giyinmişti bile geldi. Arkamı kapat hayır dedim gitti bir baktım ters giymiş. Fermuarını önden ka-

Elif İpek güzel biri. Bazen oyunlarda mızıkçılık yapsada birbirimize küsmüyoruz. Çünkü bütün arkadaşlarımı sevdiğim gibi onuda seviyorum. Güzel resimler yapıyo. Prenses resimlerini çok güzel yapıyo. Büyüyüncede öğretmen olmasını istiyorum. Çünkü öğretmen gibi yürüyo ve öğretmen gibi davranıyo.

patmış. Beyaz gelinliğin üzerine kot mot giymiş. Yeşil çorap ve mor ayakkabı giymişti. Çok geç kalmıştım onu o şekilde okula götürdüm. Okulda Nehir’i gören bir bana bir ona bakıyordu. İşte dedim kendi zevkine göre giyinince böyle oluyor. Herkes gülmüştü. Ama artık daha zevkli giyiniyor. Nehir aynı zamanda hayvanları çok sever. 3-4 yaşlarında piton (yılan) alalım diye tutturmuş. Kocaman bir iguanayı kuyruğunu yüzüne sürerek sevmişti. Aynı zamanda doğayı çok seviyor. Nehir’i çok serbest yetiştirmeye çalıştık. Parklarda doyasıya oynar tozun toprağın içine girer. Yine bir gün anne çamur oynayacağım dedi. Tamam dedim ben arkadaşımla konuşuyorum 5-10 dk sonra geldi. İki eli dirseğine kadar çamur. anne kına yaptım dedi, arkadaş telaşlandı. Ben gayet sakin. çok güzel dedim. 10 dk sonra geldi. Bu sefer bende şok olmuştum. Yüzünde sadece gözü gözüküyordu. Bütün çamuru yüzüne sürmüş anne maske yaptım diye bir ses. Bunun gibi bir çok anımız var, bizim güzel kızımızla. Hem çok zor hem çok kolay bir kızdır, benim güzel kuşum. Seni çok seviyoruz, sağlıklı, mutlu, huzur dolu, uzun bir ömür diliyorum sana güzel kızım. Biliyorum sen kimseyi üzmezsin inşallah kimsede seni üzmez. Seni çok seven Annen - Baban.

Ege İpek çok iyi. Sonra zor durumdayken insanlara yardım ediyo. Mesela bikeresinde Efe beni sıkıştırmıştı. İpek geldi beni kurtardı. Bide oyuncakları güzel onları benimle paylaşıyo. Birlikte hayvan hastanesi oyunu oynuyoruz. Büyüyünce doktor olmasını isterim. Çünkü kadın doktorlarda var.

Zelal İpek çok tatlı. Arkadaşlarıyla iyi anlaşıyo. İpek’le birlikte jimnastik yapıyourz. Bazende evcilik oynuyoruz. İpek en büyük abla, bende anne oluyorum. Bazen çok komik oluyo. Bizi güldürmek için kollarıyla çıldırmış gibi hareketler yapıyo. Mesela bu sabah yapmıştı. Birlikte yapboz oynuyoruz. Oyuncak gününde getirdiği oyuncaklarıda çok güzel. Ençok yumuşak saçlı barbisi güzel. Birlikte Doruk’un komikliklerine gülüyoruz. İlerde beni en iyi arkadaşı olarak hatırlamasını isterim.

ınıfımızın en sorumluluk sahibi erkek öğrencilerinden biridir. Bulut grubuna 6 yaşta katıldı. İlk zamanlar uyum problemi çekiyordu, çözene kadar bayağı mücadele verdim. Tek güvendiği arkadaşı aynı zamanda komşusu Ata idi. Ata nerde Efe orda. Efe Ata’yı göremediği anda kıyametleri koparırdı. Zaman geçti ve Efe kendisi buldu. Kendine güvenmeye ve bağımsız hareket etmeye başladı. Bu durum beni ve arkadaşlarını çok mutlu etti. Efe burada bende varım diyordu artık. Alıcı gözlerle sizi seyreder ne derseniz anında kapar ve uygulardı. Bir görev verin anında görevini en iyi şekilde yapar ve sonucunu sizinle paylaşır. Prensipli ve kurallara uyan bir öğrencim. Gülünce gözleri gülen kendisiyle çok barışıktır. Kendini mutlu edecek çok malzemesi vardır Efe’nin. Yarışmalı oyunlara bayılır. Kazanabilmek için çok mücadele verir. Kazandığında da onun keyﬁ görülmeye değirdir. Okula gelmekten büyük keyif alır. Arkadaşları ilevakit geçirmek onu çok mutlu eder. Efe’ye ödev verin onu zamanında yapar ve okula getirir. Söylediğimiz her konuyu kafızasına kaydeder ve hiçbir zaman unutmaz. Efe deyince Atabarış. Atabarış deyince Efe aklımıza gelir. Ayrılmaz ikilidirler. Birbirini çok severler ama birbirleriyle de çekişmeden duramazlar. Hep aralarında rekabet vardır. Durmadan didişirler. Onların bu hali Bulut Grubu üyelerini çok güldürür. Efe’ciğim seni tanımaktan inan büyük keyif aldım. Her konuda verdiğin bilgilerle bizi hep aydınlattın. Araştırmacı ruhunu ne olur hiç kaybetme. Kıvrak zekanın sayesinde çok başarılara imza atacağına inanıyorum. Seni çok ama çok seven öğretmenin Fatma DOĞAN SELVİ.

Sevgili oğlum Efe: Öğrenim hayatının ilk adımlarında ve gelecek yaşamında, dürüstlük ve doğruluğu kendine ilke edinerek ailene, vatana ve milletine hayırlı bir evlat olmanı temenni eder, ömür denen kısa yolda sonuna kadar seninle birlikte olduğumu bilmeni isterim. Baban Hayati ÇOBAN

Canım oğlum Efe: Annelik duygusunu bana en iyi şekilde yaşattığın, hayatın en masum yanlarını gösterdiğin, karşılıksız sevgiyi öğrettiğin ve ufacık haylazlıklarınla hayatıma renk kattığın için sana teşekkür ederim. Gelecek yıllarda seni topluma faydalı, dürüst, mesleğinde başarılı ve iyi bir aile babası olarakg örmek dileğiyle. Seni çok seven annen Çiğdem ÇOBAN

Çağla Efe çok iyi bir insan. Arkadaşlarına karşı saygılı. Onu bazen komik buluyorum, bazen bulmuyorum. Arkadaşları ile oyun oynarken güzel oynuyo. Efe güzel şarkılar söylüyo. En yakın arkadaşı da Atabarış. Oyun odasında evcilik oynadığımızda hep babaoluyo. Yardımcı bir baba. Efe’nin ilerde beni unutmamasını isterim.

Doruk

Efe çok iyi, Efe’yi çok seviyorum. Oyuncak gününde çok güzel oyuncaklar getiiyo. Paylaşarak oynuyoruz. Efe ile yarışmalı oyunlarda ikimiz kazanıyoruz. Ben bazen oyunlarda oynamak istemiyorum o da oynamamı istiyor. Israr ediyo. Onu komik buluyorum. Beni güldürüyor. Ata ile hep beraberler. Onu çok seviyorum. Efe beni unutma.

Ata

Efe ile beni dedem alıp götürüyo. onunla çok eğleniyorum. Onun doğum gününe gittik. Orda çok eğlenmiştik. Okula Efe’yle geliyoruz. Okulda da hep birlikte oynuyoruz. Eskiden dedem bizi alıp onların evine götürüyordu. Orda oyun oynuyorduk. Oyunlarımıza Efe’nin kardeşini de katıyoruz. Önceden onunla çok kavga ediyorduk ama şimdi çok iyi arkadaşım. Onu çok seviyorum.

ınıfımızın en güzel kızı. O bizim küçük prensesimiz. O bir asalet abidesi. Hanımefendi kişiliğiyle, kibarlığıyla hemen dikkat çeker. Yüzünün güzelliği içine yansımış. Her zaman mutlu ve huzurludur. Yüzüne bakınca huzur bulursunuz. Nazlı bir çiçeği andırır. Kırılgandır, hassastır. Okulunu arkadaşlarını çok sever. Onları korur, kollar. Kendiyle ilgilenilmesini ister. Sevgi doludur. Paylaşımcıdır. Aile kavramını çok iyi bilir. Ailesiyle ilgili anlatacağı çok şeyi vardır. Dedesinden öğrendiği tekerlemeleri, şiirleri söylemekten büyük keyif alır. Arkadaşları Ceren’le vakit geçirmekten her zaman mutlu olmuştur. Çünkü Ceren onları üzmez. Herkes onun saçlarını çok sever. Ceren’in saçı gibi saçlarımı uzatmak istiyorum öğretmenim der Bulut Grubu kızları. Ceren kendini çok iyi ifade eder. Yaptığı işlerde her zaman kararlılık göstermiştir. Verilen bir ödevi zamanında ve sabırla yapar. Yaptığı her çalışması kendini yansıtır. Kurallara uyan bir öğrencimdir. İletişime açıktır. Düşüncelerini özgürce söylemekten asla çekinmez. Yeter ki olayı anlasın. Ceren aşırılıklar göstermez. Sakin bir yapıdadır. Olaylara mantıklı yaklaşır. Haklarını korur kollar, kimseyi incitmeden, kırmadan tabikide. İnşallah hayatta seni hiç üzmez. Umarım her anın mutlulukla geçer. Üç yıl boyunca sendeki değişmeleri görmek beni mutlu etti. Çünkü sen öğrenmeye açık bir öğrencimsin. Ne verilirse verilsin anında kaptın. Müzik kulağın çok iyi senin. Lütfen bu konuda yeteneğini keşfet olur mu? Bunu bize hep kanıtladın, nazlı çiçeğimiz. Seni çok ama çok seviyorum. Kendin gibi kal lütfen! öğretmenin Fatma DOĞAN SELVİ.

Nar tanesi, nur tanesi, annebabasının bir tanesi. Karlı bir kış gününün sabahında ince tatlı sesi ile haykırarak dünyaya geldi, gelir gelmez ailemizi şenlendirdi, hayatımızı renklendirdi. Henüz yeni doğmuş olmasına rağmen, kundağı bağlanırken bile öylesine sessizce ve uysal bakıyordun ki, sanki olanları anlarmışcasına sessiz izlemesi, gelecekteki bir prenses edası ile davranacağının işaretlerini veriyordu. Ceren hanım bebeklikten çocukluk dönemine

Elif Ceren çok iyi birisi. Onunla güzel oyunlar oynuyoruz. Saçları çok güzel onun kadar saçlarımı uzatmak isterdim. Kitap gününde çok değişik kitaplar getiriyo. Bana göre ilerde kitap yazarı olabilir, beni güzel hatırla oldumu Ceren.

hızla geçerken sanki büyük biriymiş de küçülmüş gibi anlayışlı, hassas, akıllı, büyüklerden bile beklenmeyen anlama, davranma ve kendini iyi ifade etme kabiliyetini gösteriyordu. Kendini ifade edeken dilini öylesine iyive net kullanıyordu ki, bunun yanında vücut dilini ve mimiklerini de aynı güzellikte kullanabiliyordu. En güzel özelliklerinden biriside karşısındakinin ruh halini çok iyi anlaması, onunla birlikte sevinmesi veya üzüntüsünü paylaşması, üzüntülü ise şirinlikler yaparak, sarılarak, öperek teselli etmeye çalışmasıdır. Gceren’ciğim, sen hayatımıza girdiğin andan itibaren bizler dünyanın en mutlu insanlarıyız, Seni çok ama çok seviyoruz. Hep böyle şirin, sevgi dolu, güleryüzlü ol, ceylan yavrusu, fıstık kızımız. Seni bize veren Allah’a sonsuz teşekkür ediyoruz. Annen - Baban

Berk Çok iyi biri Ceren. Onunla evcilik oynamayı çok seviyorum. O anne bende baba oluyorum. En çok bacaklarını beğeniyorum. Ceren’in. ayaklarıyla güzel hareketler yapıyo. İlerde de resim öğretmeni olmasını istiyorum. Çünkü resimlerini çok beğeniyorum.

Selin Ceren çok güzel en çokta saçları güzel. Bende onun kadar uzatmak istiyorum ama 1. sınıfa geçeceğimiz için zor olur sürekli bağla bağla. Ceren’le ilgili aklıma bide çiçekler geliyo sanırım gülü çok seviyo. Eski minder oyununu oynarken gül kokluyormuş gibi yapmıştı. Birlikte evcilik Winx oynuyoruz, çok eğleniyoruz. Büyüyünce resim öğretmeni olmasını istiyorum. Çünkü çok güzel resimler yapıyo ve çocuklara da kelebek yapmayı öğretir.

ulut Grubunun ilk mezunlarından olan öğrencim Öykü ÇABUK’un kardeşi olarak tanıdık Deniz’i. Ablası ile birlikte zaman zaman sınıfa girer, büyük bir dikkat ve merakla çevresini incelerdi. İsmi gibi deniz mavisi olan gözleri her zaman dikkatimi çekmiştir. Derken bizim küçük Deniz’imiz büyüdü ve Bulut Grubu 2’nin üyeleriden biri oldu. İyiki olmuş. Deniz’in her geçen gün gelişimini izlemek benim için ayrı bir keyifti. Bir çocuk öğrenmeye bu kadar hevesli olur mu? Olurmuş, bunu bize Deniz kanıtladı. Bilmek bilmeyen öğrenme azmiyle dolu. Her anının dolu dolu geçmesini ister. Herkesten önce verilen ödevi yapar verilen yönergeleri en dikkatli bir şekilde dinler ve anında sonuca ulaşır. Çok pratik bir öğrencimdir. Çok iyi gözlemler herşeyi. Sessiz, sakin bir yapısı vardır. Arkadaşlarını hiç kırmaz, onları hiç üzmez. Sınıfta arkadaşları tarafından çok sevilir. Çünkü Deniz çok iyi oyun kurar ve arkadaşlarını yönlendirir. Her sınıfa girdiğinde öğretmenim benim bir oyunum var onu oynayalım mı der ve kendisinin ürettiği bir oyunu oynamaktan çok keyif alır. Yaratıcılığını ve hayal gücünü kullanarak inanılmaz ürünler çıkartır. Özellikle de deniz kenarında bikini giymiş ve güneşlenen bir kızın resmini yapmak en büyük zevkidir. Kendisine verilen Deniz ismi ruhunun her anına işlemiş diye düşünüyorum. Benim sakin görünüp ama özünde kıpır kıpır olan yaramaz kızım. Hayllerinin peşinden koş olur mu? Her anın kıymetini bilerek yap. Sendeki bu azim ve kararlılık sayesinde çok başarılara imza atacağını biliyorum. Deniz isminin bana çağrıştırdığı anlam huzurdur. Bende sana baktıkça hep huzur buldum. Etrafına neşe ve güzellikler getirdin. Umarım hayatta sana hep güzellikler sunar. Seni çok ama çok seven öğretmenin Fatma DOĞAN SELVİ.

Küçüğümüz, ufacığımız, birtanemiz Deniz’imiz. Kızımızı anlatmak için onunla yaşamak gerekir. İsmi gibi derin sonsuz ve aydınlık kişilik. Meraklı, sessiz, gürültülü, uslu, yaramaz daha neler neler... Anlatmak o kadar zorki. Kendi kızımız ya bizim için herşey sevgisini kendisiyle ve bizimle doyasıya yaşayan ve yaşatan, bazen duvarlara tırmanan bazen derinlere dalan biricik kızımız o bizim. Evimizin bitmez tükenmez enerjisi tüm aile-

Ceren Deniz’le oyun oynamayı çok seviyorum. Onunla kitap paylaşınca mutlu oluyorum. deniz hep taç takıyo. Özellikle çiçekli tacı ona çok yakışıyo. Deniz’le evcilik oynarken ikimizde abla olmak istiyoruz, bazen o oluyor bazende ben. Deniz’i çok seviyorum oda herkesi çok seviyor.

nin yaşam kaynağı ve sevinci. Dünyaya geldiği günden itiaren bereketimiz ve şansımız. Bizim Deniz’imiz. Deniz’i anlatmak onu yaşamak ve sevgisini hissetmek anne, baba ve abla olarak ona sahip olmak, dünyanın en şanslı ailesi olarak onurun ve gururun son noktası. Bitmez tükenmez sevgisi dostluğu, güler yüzlü, derinliği ile bizim kızımız. İyiki varsın. İyi ki dünyadasın ve ailemizin bir parçasısın. Sana sahip olmanın mutluluğu dünyalara değişilmez. Şimdi geleceğe dair attığın bu adımda ve sonrasında hep seninle olacağız. Yüreğimdeki sevgi hiç bitmesin. Annen - Baban - Ablan

Berk Deniz’i çok seviyorum. En çok elleri güzel çünkü çok komikler. Birlikte evcilik oynamayı seviyorum. Ben bazen baba, çocuk yada güvenlik oluyorum. O da anne, çocuk oluyo ikimizde çok eğleniyoruz. Büyüyünce maç öğretmeni olmasını istiyorum. Çünkü oyuncak günlerinde top getiriyo herhalde topu çok seviyo.

Zelal Deniz bence çok tatlı. En çok evcilik oynamayı seviyorum. Ben en büyük abla Deniz’de ortanca abla oluyo. Çok sevecen biri herkesi çok seviyo, bende onu seviyorum. Çok güzel resimler yapıyo. Çok sevdiğim için yemek yerken onun yanında oturmak istiyorum. Bence o ilerde öğretmen olur, çünkü çok güzel biri.

ulut Grubuna bu yıl katılan Selin, uzun zaman arkadaşlarını ve beni gözlemlemekle geçirdi. Kendisi ile bilgiler vermekten hep kaçındı. Hiç zorlamadım, sabırla Selin’in konuşmasını bekledim. Selin kabuğundan sıyrıldı, kendini ortaya çıkarmıştı. Bu bizi çok mutlu etti. Artık kendini çok rahat ifade edebiliyor, arkadaşları ile iletişime geçiyor. Gözlemlediği herşeyi hafızasına kaydediyordu sonra birbir çıkarıyor ve yaptıklarıyla, davranışlarıyla beni ve arkadaşlarını şaşırtıyordu. Sessiz ve çok sakin biridir. Konuşurken sesini duymak için çok mücadele ettim. Selinciğim bazen arkadaşların tercüman oldu. Selin kendini hiç yormaz, soyadı gibi hareket eder. Yemek masasına en son Selin oturur ve en son o kalkar, kendini hiç incitmez. Ağlaması çok yüksektir. Herşeyi sindire sindire yapar, çok dikkatlidir, hassas ve kırılgandır, insanların kırmaktan ve kırılmaktan çok korkar. Arkadaşları ile vakit gecirmekten, onlarla oynamaktan büyük keyif alır. Canının istemediği birşeyi kesinlikle yaptıramazsınız, biraz inatçıdır. Yaratıcılığını ve hayal gücünü kullanarak kendine özgü ürünler çıkartır. Yaptığı her faaliyetin kendince bir hikayesi vardır. Senin bu sessiz sakin görüntünün altında bir cevher var ve ben bunu hissediyorum. Hayatta senin başaramayacağın hiçbirşey yok, yeterki iste, kendine güven. Olaylara karşı verdiğin mantıklı açıklamalar ve cevaplarla hep dikkatimi çektin. Umarım her zaman mutlu ve huzurlu olursun. Hayatta hiç kimsenin seni üzmesine izin verme. Seni çok ama çok seven öğretmenin Fatma Doğan SELVİ

Biricik Kızımız Selin, Dünyalar tatlısı kızımız, o kadar tatlısın ki seninle geçirdiğimiz vakit bize yetmiyor. Hiçbir zaman senin için “bir an önce büyüse de kurtulsak” demedik. Bebekliğinin ve çoçukluğunun her anını doyasıya yaşamaya çalıştık. Senin doğum ameliyatına annen ve baban birlikte girdik ve gözlerini dünyaya ilk açtığın anda ikimiz de yanındaydık ve o andan itibaren hep yanında olmaya çalıştık. İlk emeklemen, ilk yürüyüşün, ilk dişin, ilk baba ve çok sonraları anne deyişin bunlar bizim en değerli hatırlarımız.

Efe Selin beni hep oyunlarına katıyo. Selin’le oynamak çok hoşuma gidiyo. Selin en iyi arkadaşlarımdan biri. Bütün arkadaşlarını çok seviyo, kimseyi üzmüyo. Değişik yapbozlar getiriyo. Okula gelmediği zaman üzülüyorum. Selin’i çok seviyorum.

Sen ailemizin en büyük doğal neşe kaynağısın. Evde olmadığın zamanlarda yokluğu çok derinden hissediyoruz. Belki sen evde iken senden bazı şikayetlerimiz ve “çok gürültü yapma, oynama, zıplama” gibi serzenişlerimiz oluyor ama senin olmadığın anda bu yapma dediklerimizin yerini hemen “keşke kızımız burada olsa da biraz canlılık olsa” alıyor. Seni büyütmek kolay olmadı ama tüm bu uğraşlar seninle geçirdiğimiz her ana değerdi. Senin için kendimizce birçok fedakarlıkta bulunduk. Seni hayata hazırlamaya çalıştık. Sana hiç kıyamadığımız halde senin iyiliğin için bazen kızdık, bazen bağırdık ve yasaklar koyduk. Hatta anne-baba olarak ortak kararlar alamadan bazen sana karşı farklı yaklaşımlar sergiledik. Ama sen bize hiç kırılmadın. Bize küsmelerin o kadar kısa süreliydi ki, ufak bir gülümsememizde bile kendince bizi hemen affettin. Küçük yaşında bize karşı göstermiş olduğun bu olgunluk için, bizi çok sevdiğin ve bizim kızımız olduğun için sana çooook teşekkür ederiz. Büyüyünce de iyi anlaşalım olur mu... Seni çok seven ailen.

İpek Selin’i çok seviyorum. Sevdiğim içinde onun yanına oturuyorum. Selinle iyi anlaşıyoruz. Evcilik oyunları oynuyoruz. Çok sessiz, kısa konuşuyo. Oyuncakları güzel, birlikte oynuyoruz. Şarkı söylemesini seviyorum. Selin’in öğretmen olmasını isterim. Çünkü öğretmen olmak ona çok yakışır. Beni unutma seni çok seviyorum.

Cemre Selin iyi birisi. Kimseye kötülük yapmaz. Selin en iyi arkadaşlarımdan birisi. Her zaman kolumdan tutup oyun oynamamız için boş bir yere götürüyo. Selin’i çok seviyorum ondan ayrılmak istemiyorum ama bu son gelişiymiş 10 gün gelmeyecek. onu çok özliyceğim. Selin’in doktor olmasını isterim iyi kalpli olduğu için.

ulut grubuna bu yıl katılmasına rağmen kendini çok kısa bir sürede gruba dahil etti. İlk zamanlar arkadaşları ile iletişime girmekte zorluk çekti. Önce ilk adımı onlardan bekledi. Kendisiyle ilgilenilmesini, kendi oyunlarının oynanmasını istedi. Baktı olmadı kendi gruba dahil oldu. Artık ben değil biz demeye başladı. Kendini arkadaşlarına sevdirdi. Onların ayrılmaz bir parçası oldu. Cemre kendine güvenen ve kendini çok güzel ifade edebilen bir öğrencimdir. Çok cıvıltılıdır. Kibar ve anlayışlıdır. Konuşmayı çok sever. Konuştuğu zaman herkesin onu dinlemesini ister. Çok çabuk kırılır, küser. Arkadaşlarına ve çevresindeki insanlara karşı anlayışlı ve saygılıdır. Yaptığı resimler içi gibi rengarenktir. Sınıfımızın en süslülerindendir. Giydiği bütün kıyafetlerde uyum arar. Sınıfa her girdiğinde “Öğretmenim kıyafetimli uyumlu mu, güzel mi?” diye sorar. Hemen her konuda mutlaka bir ﬁkri vardır. Kafasına takılan bir konuyu öğrenene kadar çabalar, ısrarcıdır biraz. Aygılaması çok yüksek olduğu için ne verirseniz verin anında kapar ve uygular. Haksızlığın her zaman karşısındadır. Tepkisini bağırarak dile getirir. Sınıftaki kız erkek farketmez arkadaşlarına karşı aynı mesafededir. Hepsiyle oyunlar oynamayı çok sever. Arkadaşlarına hediye yapmak ve onlara hediye almaktan çok keyif alır. Okulda ne kadar borcuk, pul, kurdela, inci vb. varsa hepsi dolabındadır. Işıltılı herşey onun dikkatini çeker. Gerçekten çok rekli bir kişiliği vardır. Cıvıl cıvıl, sıcak ve bir o kadarda samimidir, benim güzel kızım. Umarım hayat ta güzellikler sunar. Herşeyi pembe görür ve pembe yaşam sürersin. Işıltın hiç bitmesin. Kendin gibi kalmayı başar lütfen. Seni çok ama çok seven öğretmenin. Fatma Doğan Selvi.

Biricik Kızımız; Bizim için çok değerlisin. Henüz başında olduğun eğitim hayatının başarılarla dolu olacağına gönülden inanıyoruz. Ancak, en büyük başarının “iyi bir insan olmak” olduğunun da farkındayız. Sen, iyi ahlaklı, kanaatkar, fedakar ve sevgi dolusun. Bundan sonra da her geçen günün , değerli öğretmenlerinin katkılarıyla, seni daha iyiye götüreceğini umuyoruz. İşlerimizin yoğunluğundan dolayı seninle yeterince ilgilenemediğimizi biliyoruz. Bunun için senden bizi affetmeni dileriz. Biz seni çok seviyoruz. Senin de bizi sevdiğini bilmek, hayatımıza anlam katıyor. İyi doğdun, İyi ki varsın... Annen - Baban

Selin Cemre’yi çok seviyorum. İkimiz oyun oynarken çok mutlu oluyoruz. Birlikte barbi oynarken çok eğleniyoruz. Cemre çok güzel. Bütün elbiseler yakışıyor ona. Cemre’yle öğretmencilik oynamak istiyorum. Çünkü öğretmen olmak ona yakışıyor.

Deniz Cemre çok iyi bir çocuk ve çok iyi kalpli, sevimli. Arkadaşlarına hiç zarar vermiyor. Arkadaşlarını hep oyunlarına alıyor. Çok konuşkan biri. Resimleri güzel, yetenekli özellikle çiçek resimlerini çok güzel yapıyor. Bazen komiklik yapıyor. Birlikte erkeklere gülüyoruz. Cemre beni ve birlikte oynadığımız oyunları unutma.

Ege Cemre çok iyi biri. Cemre’yle Winx Club oyunu oynuyoruz. O bizi çok güldürüyor, onu çok güçlü buluyorum. Bizi döndürmeye çalışıyor. Bazen de çok bağırıyor ama herkesi çok seviyo. Bence ressam olur.

Yolunuz ve baht覺n覺z a癟覺k olsun...