10 09 2013 gazete sayfaları

Page 1

Son günleri huzurlu geçecek

Mezarlığa saldırıya suç duyurusu

iyarbakır Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde kanser hastalarının son dönemlerini mutlu ve huzurlu geçirebilmeleri için palyatif bakım ünitesi kuruldu. 8’de

D

n 5’te

’de n8

’de

Suriyeli şaire onur Piran’da Kültür Sanat Festivali ödülü verildi n7

n5

’da

’te

n3

Domates hasadı başladı n6

'Anadilde eğitim' yürüyüşüne çağrı

Bomba düzenekli tüp korkuttu

’te

CMYK

Bölgede BDP, batıda HDP alkların Demokratik Kongresi (HDK), 2014 Mart'ında yapılacak yerel seçim stratejisini açıkladı. Buna göre batıda HDP, Doğu ve Güneydoğu’da ise BDP ile seçime girilecek. Sayfa 9’da

H

Ölüm kavşağında yine kaza iyarbakır-Elazığ karayolunda bitirilemeyen yol çalışmaları nedeniyle sürekli kazaların yaşandığı kavşakta bir kaza daha meydana geldi. Kazada 3 kişi yaralandı. 3’te

D SALI 10 EYLÜL 2013

www.diyarbakirolay.com.tr

Fiyatý : 30 KR

Geri çekilme durdu KCK Yürütme Konseyi Başkanlığı, hükümetin demokratikleşme ve Kürt sorununun çözümü konusunda adım atmaması nedeniyle geri çekilmeyi durdurduklarını açıkladı.

Ateşkes korunacak

Ateşkesin devamı fırsattır

Bitti anlamına gelmiyor

KCK, yurt içindeki güçlerinin sınır dışına çıkışını durdurduklarını açıkladı. Açıklamada, ‘’Kürt Özgürlük Hareketi üzerine düşenleri yaptığı halde devlet ve hükümet bu adımlara hiçbir karşılık vermedi. Özgürlük Hareketimizin yönetimi ve yetkili organları, Türkiye sınırları içinde kalan gerillaların geri çekilişini durdurmuştur. Gerillanın çekilişi durdurulurken ateşkes konumu korunacaktır” denildi.

Bu sürecin göz göre göre geldiğini belirten BDP Eş Genel Başkanı Gültan Kışanak, “Hükümeti daha önce defalarca yaptığımız açıklamalarla uyardık. Ancak ne yazık ki hükümet üzerine düşen görevi yerine getirmedi. Bu sürecin ilerletilmesi herkesin sorumluluğundadır. Hükümeti adım atma konusunda teşvik etmek gerekir. Ateşkesin devamı sürecin ilerleyebilmesi için hala imkan tanıyor" dedi.

DTK Eş Başkanı Ahmet Türk, PKK’nın geri çekilmeyi durdurmasının çözüm sürecinin bittiği anlamına gelmediğini söyledi. KCK’nın açıklamasında hükümetin adım atmasını talep eden bir yaklaşım olduğunu belirten Türk, "Karşı taraf hiç bir şey yapmıyorsa, birilerinin de fazla yapacağı bir şey yok. Hükümet, gerçekten Kürtleri tatmin edecek proje ortaya koyarsa bu süreç işleyecektir’’ şeklinde konuştu. Haberi 7ve 9’da

Özürlü ve yaşlıların maaş çilesi atman’da yaşlı ve özürlü yakınları, 3 ayda bir 370 TL ile 750 TL arasında değişen maaşlarını alabilmek için saatlerce kaldırım köşelerinde beklemek zorunda kalıyor. 6’da

B

ğitim Bir Sen Diyarbakır Şube Başkanı Yunus Memiş, Diyarbakır başta olmak üzere Güneydoğu'da öğretmen ve derslik açığının bulunduğunu söyledi. 5’te

E

Fedekar öğretmenler Havuz kampanyası sona erdi

Minikler için ilk ders zili çaldı iyarbakır'da 2013-2014 eğitim öğretim yılının başlaması ile birlikte ilkokul birinci sınıf öğrencileri için ilk ders zili çaldı. Aileler, ilk derste çocuklarını yalnız bırakmayarak heyecanlarını paylaştı. 3’te

D CMYK

Bölgede öğretmen ve derslik açığı

iyarbakır’ın Yenişehir İlçe Belediyesi tarafından beş yıldır sürdürülen “Bende Yüzmek İstiyorum” kampanyası sezonu kapattı. Çocuklar, programın gelecek yıl da tekrarlanmasını istedi. 3’te

D

iyarbakır’ın Hani ilçesi Mehmet Akif Ersoy İlkokulu Müdürü Kenan Oruç ile eşi Derya Kangal Oruç, yaz tatilini görev yaptıkları okulu boyayarak geçirdi. Sayfa 8’de

D


2

10 EYLÜL 2013 SALI

Saðlýk

Dönüþ stresi sizi tüketmesin

Güneþli ve uzun yaz günlerini, aile ve dostlarla geçirilen tatil dönemlerini geride býrakarak yoðun temposu ve sorumluluklarýyla iþ hayatýna geri dönmek, kiþiyi birçok stres faktörüyle karþý karþýya býrakýyor.

zel, iþ ve sosyal hayatta yaþanan gerçek veya tahmini her türlü tehdit, zorlanma, engel ve hayal kýrýklýðýnýn yol açabileceði bir tehlike "Tükenmiþlik Sendromu" olarak biliniyor. Tükenmiþlik sendromu hakkýnda bilgi veren Psikiyatri Uzmaný Dr. Güneþ Berk, stresin zaman zaman kiþinin baþ etme gücünü aþabildiðini söyledi. Yetiþtirilemeyen bir sunum, çatýþmalý bir aþk iliþkisi, mevki ve mal kayýplarý, zamaný yönetememe gibi olumsuzluklarýn hepsi birer stres faktörü. Az miktarda stres dikkati toplamaya, motivasyonun artmasýna, çözüm yollarý aramaya ve çözüm için insanýn kendisini aktive etmesine yarýyor. Ancak stres kiþinin baþ etme gücünü aþmaya baþladýðýnda bir takým ruhsal, zihinsel ve fiziksel belirtiler yaþanýyor. Ýþte bu aþýrý ve uzamýþ stresin yaratýðý duygusal, zihinsel ve fiziksel tükenme haline tükenmiþlik sendromu deniyor.

Ö

STRES KADAR BEKLENTÝLER DE TÜKETÝYOR Tükenmiþlik sendromunun temel nedeninin, 'yapýlan iþin doðasý ve iþ yükünün fazlalýðý' olarak özetleyen Berk, "Ýlk defa 1970'lerde doktor, hemþire gibi saðlýk hizmeti sunanlarda rastlanan bir durum olarak tanýmlanmasýna raðmen günümüzde þirket

gusal enerjiyi bulamadýðý duygusal tükenme halini içerdiðini söyledi.

KRONÝK STRES BEDENSEL VE RUHSAL DEÐÝÞÝMLERE YOL AÇAR

GEREKTÝÐÝNDE UZMAN YARDIMI ALMALI A

Kronik hale gelmiþ stres kiþilerde, dikkat ve konsantrasyon zorluðu, karar vermede güçlük, olumsuz düþünmeye eðilim, devamlý endiþelenme hali gibi biliþsel belirtilere yol açýyor. Bunun yanýnda keyifsizlik, mutsuzluk, sinirlilik, huzursuzluk, yalnýzlýk, çaresizlik gibi duygusal deðiþikliklere de neden oluyor. Yorgunluk ve bitkinlik hissi, uyku iþtah deðiþiklikleri, enerji kaybý, baþ ve kas aðrýlarý, mide baðýrsak þikayetleri, baþ dönmesi ve sersemlik hissi, kalp çarpýntýsý, nefes darlýðý ve sýk soðuk algýnlýðý geçirme gibi fiziksel sorunlarýn yaný sýra insanlardan ve zevk verici aktivitelerden uzaklaþma, erteleme ve sorumluluktan kaçýnma, alkol, sigara ve yatýþtýrýcý ilaçlar ile gevþemeye çalýþma gibi davranýþsal belirtiler de görülebiliyor. yöneticilerinden, bankacýlara, güvenlik güçlerinden, 1 yýldýr tatil yapmamýþ, tüm ev iþleri ve 3 çocuðunun bakým sorumluluðu üzerinde olan anneye kadar herkesin yaþayabileceði bir sendrom olarak tarif edilmektedir. Diðer yandan tükenmiþliðin tek nedeninin stresli bir çalýþma ortamý ve artmýþ iþ yükü ve sorumluluk

olmadýðý, kiþinin dünya görüþünün, yaþam tarzýnýzýn, sorunlarý ele alýþ biçiminin, kendinden, dünyadan ve gelecekten beklentilerinin ve en önemlisi ayrýntýcý, mükemmeliyetçi, kuralcý, kontrolcü olma gibi bir takým kiþilik özelliklerinin bu sendromun ortaya çýkmasýnda önemli payý olduðuna inanýlmaktadýr" dedi.

"Tükenmiþlikte kiþinin hem kendisine hem de yaptýðý iþe duyarsýzlaþmasý ve kayýtsýzlýðý belirginleþir" diyen Psikiyatri Uzmaný Dr. Güneþ Berk, tükenmiþlik sendromu ve bununla iliþkili ortaya çýkabilecek depresyon, kaygý bozukluðu gibi ruhsal bozukluklarý önleyebilmek için, stres yönetiminin iyi yapýlmasý gerektiðini dile getirerek þunlarý aktardý: "Ýþ stresi bir çalýþan sorunu deðil bir organizasyon sorunudur. Öncelikle sorun alanlarýnýn net olarak tespit edilmesi, sorumluluk alanlarýna ve görev tanýmlarýna açýklýk getirilmesi, deðiþtirilebilecek ve deðiþtirilemeyecek faktörlerin saptanmasý, deðiþtirilebilecek faktörler için, planlama, destek alma gibi aktif baþ etme mekanizmalarýný kullanma stres yönetiminin temel basamaklarýndandýr. Bu basamaklarý uygulayamayýp, iþlevselliði etkileyecek düzeyde stres ve tükenmiþlik belirtileri yaþanmaya baþlanabilir. Böyle bir durumda kiþinin bir psikiyatri uzmanýna baþvurarak, psikoterapi veya ilaç tedavilerinden faydalanýlmasý uygun önerilmektedir. "

TÜKENMÝÞLÝK SENDROMU KÝÞÝYÝ DUYARSIZLAÞTIRIR Dr. Berk, tükenmiþlik halinin, kiþi iyi bir performans gösterdiði halde bu çabasýnýn karþýlýðýnda uygun bir ödül alamadýðý veya takdir edilmediði, bunu da kabul edemediði durumlarda yaþanan, kendini aþýrý yüklenmiþ hissettiði, hizmet sunmaya yetecek duy-

Normal sigaradan daha zararlý Amerikan Gýda ve Ýlaç Dairesi (FDA), mentollü sigaraya baþlamanýn normal sigaralara göre daha kolay, mentollü sigarayý býrakmanýn ise daha zor olduðunu açýkladý.

getirmeyen FDA, yaptýðý açýklamada, gerekli önlemleri deðerlendirdiklerini bildirdi. FDA, tütün endüstrisinin geliþen alanlarýndan birisi olarak görülen mentollü sigaralar konusunu incelemek için bir komisyon kurarak,

saðlýk görevlileri, tütün endüstrisi temsilcileri ve halký tartýþmaya katýlmaya davet etti. Mentollü sigaralara iliþkin 2011 yýlýnda yapýlan bir çalýþma da yasaklamanýn halk saðlýðý için yararlý olacaðýný önermiþti.

DA, mentollü sigaralara iliþkin yaptýðý bir çalýþmanýn ilk sonuçlarýný açýkladý. Mentolün serinletici ve uyuþturucu özelliklerinin sigara içen kiþi için tadýný daha hafif ve çekici yaptýðý belirtilen çalýþma sonuçlarýnda "Mentollü sigaralar, mentolsüzlere göre halk saðlýðý için daha riskli" ifadeleri kullanýldý.

F

'Kahve depresyon riskini düþürüyor' vrupa Gýda Güvenliði Derneði (EFSA), günde 2-3 fincan kahve içenlerin zihinsel performanslarýnýn arttýðýný, depresyona girme risklerinin ise düþtüðünü bildirdi. Avrupa Gýda Güvenliði Derneði (EFSA), 1 kupa kahve içerisindeki kafein miktarýnýn dikkat ve uyanýklýðý arttýrdýðýný açýkladý. Üstelik bu uyarýcý etkisine raðmen kafeinin beyin haritalama teknolojisi ile yapýlan deðerlendirmelerinde, vücutta gösterdiði etkinin baðýmlýlýkla iliþkili olmadýðý belirtildi. Ayný zamanda Avrupa Ulusal Ýlaç Baðýmlýlýðý Kuruluþu NIDA'ya göre de kafein, nikotin ve alkol gibi baðýmlýlýk yapabilecek maddelerin listesinde bulunmuyor.

A

MENTOLLÜ SÝGARAYA BAÞLAMAK DAHA KOLAY Daire, nane aromalý sigaralarýn diðer sigaralarla ayný derecede zararlý olmalarýna karþýn, mentollu sigaralara baþlamanýn diðer sigaralara göre daha kolay, býrakmanýn ise daha zor olduðunu vurguladý. Mentollü sigaranýn diðer sigaralara göre daha zararlý olduðunu belirtse de satýþýna sýnýrlama

EFSA'dan yapýlan açýklamada, kahve ve kafein ile ilgili son bilimsel araþtýrmalara vurgu yapýldý. Buna göre düþük ve orta düzeyde kafein almak endiþe seviyesini düþürürken mutluluk hissini yükseltiyor. Açýklamada, "Hemþire Saðlýk Çalýþmasý'nýn 50.740 kadýn üzerinde yaptýðý çalýþma, günde 2-3 fincan kahve içen kadýnlarýn, günde 1 fincan kahve tüketenlere oranla %20 daha az depresyona girdiðini gösteriyor. Ayrýca doðal bir antioksidan kaynaðý olan kahve, içerdiði kafein sayesinde halsizlik ve uyuklama gibi semptomlarýn ortadan kalkmasýna yardýmcý oluyor" ifadesine yer verildi.

Süt, kilo vermeye yardým ediyor Beslenme Uzmaný Prof. Dr. Neriman Ýnanç, Ramazan ayýnda ve bayramda, deðiþen beslenme alýþkanlýðýnýn kilo alýmýna neden olabildiðini belirterek, her gün düzenli olarak 2 bardak süt içmenin, kilo vermeye yardýmcý olacaðýný söyledi. uh Naci Yazgan Üniversitesi Beslenme ve Diyetetik Bölüm Baþkaný Prof. Dr. Neriman Ýnanç, Ramazan ayýnda alýþýlan uzun süreli açlýðýn, bazal metabolik hýzda yavaþlamaya neden olduðunu ve bir ay sonra

N

vücut dengesinin yeniden deðiþtiðini ifade ederek, "Bu dönemde kilo alýmlarý meydana geliyor. Ayrýca bayramda tüketilen gýdalar ile birlikte sindirim sisteminin dengesini düzenlemek iyice zorlaþýyor ve kiþi kilo almaya devam ediyor. Ramazan ayýnda deðiþen beslenme düzenine uyum saðlama sürecinde vücut yað tutabiliyor" dedi. Ramazan ayýnda meydana gelebilecek kilo deðiþikliklerinin saðlýk sorunlarýna neden olduðunu, bayram döneminde de yeme konusunda aþýrýya kaçýldýðýný anlatan Ýnanç, ramazan sonrasý her gün düzenli olarak içilen iki bardak sütün, bu dönemde alýnan kilolarýn verilmesine yardýmcý olduðunu

bildirdi. Süt þekerinin acýkma süresini uzattýðýna deðinen Ýnanç, ramazan ayýnda alýnan kilolardan kurtulmak için sabah ve akþam birer bardak süt içilmesi gerektiðinin altýný çizdi. Ýnanç, þöyle devam etti: "Protein içeriði yüksek olan besinler, midenin boþalma süresini uzatarak acýkmayý geciktirir. Her sabah düzenli olarak içilen süt, içeriðindeki þeker sayesinde kan þekerini dengeleyerek, gün içinde tokluk hissi saðlayacak, çok ve aðýr gýda tüketme eðilimini de azaltacaktýr. Ayrýca akþam yemeklerinden sonra bir bardak süt tüketerek gece acýkmaya da engel olunabilir."


Minikler için ilk ders zili çaldı iyarbakır'da 2013-2014 eğitim öğretim yılının başlaması ile birlikte ilkokul birinci sınıf öğrencileri için ilk ders zili çaldı. Sabah saatlerinde aileleriyle birlikte ilk kez okula giden minikler sınıflardaki yerlerini aldı. Mi-

D

10 EYLÜL 2013 SALI

nik öğrencilerin çoğunun heyecanlı olduğu gözlendi. Yenişehir ilçesinde bulanan 5 Nisan ve Yenişehir ilkokullarına çocuklarını götüren aileler, ilk derste onları yalnız bırakmayarak heyecanlarını paylaştı.

Bomba düzenekli tüp korkuttu

Diyarbakır'da MOBESE direğinin altına bırakılan bomba düzenekli piknik tüpü korkuttu. Düzeneği etkisiz hale getiren ekipler, piknik tüpünün boş olduğunu tespit etti.

ağlar ilçesi Medine Bulvarı Lezgin Avcı Caddesi üzerinde şüpheli bir paket olduğu ihbarı üzerine polis ekipleri alarma geçti. Bölgeye giden polis ekipleri, çevre güvenliğini alarak caddeyi araç ve insan trafiğine kapattı. Güvenlik önlemlerinin alınmasının ardından olay yerine giden

B

bomba imha uzmanları, incelemelerini yaptıktan sonra karton içinde bulunan ve bomba düzeneği olan piknik tüpünü etkisiz hale getirdi. Karton içine yerleştirilmiş ve etrafında bomba düzeneği olan piknik tüpünün boş olduğu belirtildi. Düzenekli tüpü olay yerinde inceleyen uzmanlar, de-

taylı inceleme için tüpü düzenekleri ile birlikte Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü'ne götürdü. Düzenekli tüpün kim veya kimler tarafından konulduğunun tespit edilmesi için MOBESE görüntülerinin de inceleneceği belirtildi.

Ölüm kavşağında yine kaza iyarbakır-Elazığ karayolunda bitirilemeyen yol çalışmaları nedeniyle sürekli kazaların yaşandığı kavşakta bir kaza daha meydana geldi. Kazada 3 kişi yaralandı. Birçok kazanın yaşandığı Diyarbakır-Ergani yolunda sürdürülen yol çalışmalarının bir türlü bitmemesi nedeniyle Diyarbakır Araştırma Hastanesi kavşağında yeni bir kaza yaşandı. 21 FB 195 plakalı araç, 21 GD 428 plakalı pikaba çarptı. Meydana gelen kazada 3 kişi yaralandı. Yaralılar 112 acil servisi ile Diyarbakır Araştırma Hastanesi’ne kaldırılarak tedavi altına alındı. Diyarbakır-Ergani yolunda uzun süre devam eden yol çalışmalarından dolayı sürekli kazaların meydana geldiğini belirten vatandaşlar, yol çalışmalarının çok yavaş sürdüğünü, bir an önce bu yol çalışmalarının bitirilmesi gerektiğini söylediler.

D

Yenişehir’in havuz kampanyası sona erdi iyarbakır’ın Yenişehir İlçe Belediyesi tarafından beş yıldır sürdürülen “Bende Yüzmek İstiyorum” kampanyası sezonu kapattı. Kapanışa BDP Eş Genel Başkanı Gültan Kışanak, Yenişehir Belediye Başkanı Selim Kurbanoğlu, Yenişehir Belediye Başkan Yardımcısı Güler Menteş Turhallı ve meclis üyeleri katıldı. İki buçuk ay boyunca devam eden programından bin iki yüz çocuk ve üç yüz kadın yararlandı. Belediye Başkanı Selim Kurbanoğlu, çocuklara yapılan yatırımın geleceğe yapılan yatırım olduğunu söyledi. Kurbanoğlu, “Yazın gelmesiyle kampanyamızı başlatmıştık. Bugün kampanyamızın son günüdür. Bu yıl bu sa-

D

Yastık imalathanesinde yangın ardin'in Kızıltepe ilçesinde bir yastık imalathanesinde çıkan yangın büyük çaplı maddi hasara neden oldu. Yeni Mahalle 510. Sokak No:14'te bulunan Mahmut Öz'e ait imalathanede çıkan yangın, vatandaşların haber vermesi ile olay yerine giden itfaiye ekipleri tarafından güçlükle kontrol altına alındı. Ekipler yangını kontrol altına aldıktan sonra soğutma çalışması yaptı. Yangının elektrik kontağından çıkmış olabileceği ifade edildi. Olay yerine giden polis, yangının çıkış nedeni ve işyerinde oluşan maddi hasar ile ilgili incelemede bulundu.

M

yıyı artırarak bin iki yüz çocuğumuza hizmet verdik. Çocuklara hizmet vermenin mutluluğu içerisindeyiz. Çocuklarımızla birlikte ortak karar alma, ortak faaliyette bulunma ortak etkinlikte bulunma zevkini yaşıyoruz. Çocuklarımız bu tür etkinliklerle aynı zamanda dayanışmayı da yaşamaktadırlar. BDP’li belediyeler olarak göç mağduru ailelere ve çocuklarına büyük önem vermekteyiz. Köyünü terk edip bir şekilde kente yerleşmiş olan bu ailelerimizi sosyal yaşamda destek olmaya çalışıyoruz” dedi. Havuz kampanyasına katılan çocuklar ise, programın gelecek yıl da tekrarlanmasını istedi.

Köprü çilesi sona eriyor uş merkeze bağlı Üçdere Köyü’nde yaşanan köprü sıkıntısı sona eriyor. 150 hane ve bin 500 nüfuslu Üçdere köyünde, köy merası ile köyün arasından geçen Karasu Nehri, köylüler için adeta çileye dönüşmüştü. Karasu Islah Projesi’nin hayata geçmesini bekleyen köylüler, projenin kendi köylerini kapsamadığını öğrenince DSİ’ye dilekçe vererek köylerine köprü yapılmasını istediler. Dilekçeyi inceleyen DSİ yetkilileri, köye keşif ekibi gönderdi. Keşif ekibinin olumlu rapor vermesi üzerine köye köprü yapımı için çalışma başlatıldı. Köy muhtarı Ergün Güler, köprünün yapımına başlanmasının köy halkı tarafından sevinçle karşılandığını belirterek, “Hayvanlarımızın meralara geçişini sağlamak için mutlaka buraya bir köprü yapılması gerekiyordu. Aksi halde bu sıkıntımız devam edecekti. Yapılan girişimlerimiz olumlu sonuçlandı ve köyümüze köprü yapımı için çalışma başlatıldı” dedi.

M

Bingöl’de hastalar mağdur ingöl Devlet Hastanesi'nde röntgen (MR) cihazı alım ihalesinin üzerinden 5 ay geçmesine rağmen cihazın hala alınmadığı ortaya çıktı. Cihazın hastaneye teslim edilmemesi hastaları mağdur ediyor. 20 Mart 2013 tarihinde yapılan ihale ile 2 milyon 5 bin TL bedel biçilen röntgen (MR) cihazı ihalesi, 1 milyon 6 bin TL fiyat veren Aday Medikal Sağlık Araç ve Gereç Limitet Şirketi'nce alındı. İhalenin üzerinden 5 ay geçmesine rağmen cihazın hala alınmadığı ortaya çıktı. İhale Komisyon Başkanı Dr. M. Şakir Kavran iddiaları doğruladı. Kavran, "Firma ihaleyi kazandıktan sonra sözleşme imzalandı. Ancak sözleşme imzalandığından itibaren 45 işgünü içerisinde cihazın hastaneye teslim edilmesi gerekirdi. Ancak firma tarafından 20 günlük ek süre talebinde bulunuldu. Bu ek süre de dolmasına rağmen cihaz teslim edilmedi. Buna binaen firmaya ihtarname çekildi, ancak cihaz halen hastaneye teslim edilmedi" dedi.

B

‘Hastanenin alanı yok’ Aday Medikal Sağlık Araç ve Gereç Limitet Şirketi yetkilisi Veli Hasar, cihazı satın aldıklarını ancak hastanede cihazın konulacağı büyüklükte bir alan olmadığı için cihazın hastaneye getirilemediğini ifade etti. Hastane yönetiminin şirket hakkında dava açtığını belirten Hasar, "Mahkeme tarafından belirlenen bilirkişi gelip durumu inceledi ve bizi haklı buldu. Hastane 'cihazı getirin bahçeye koyun biz uygun yer yaparız' diyor. Ama maliyeti yüksek bir cihaz olduğu için biz bunu göze alamıyoruz. Hukuki süreç devam ediyor" şeklinde konuştu. (DİHA)


4

Gündem

10 EYLÜL 2013 SALI

Anadilde eğitim için 2 bin imza Fosfor zehirlenmesine karşı alarm! an'ın Özalp ilçesindeki Cumhuriyet Mahallesi'nde ikamet eden 14 yaşındaki Kader Gürcü, yaşadıkları eve farelerin dadanması nedeniyle aile bireyleri tarafından bırakılan zehirli ekmeği yanlışlıkla yemesi üzerine rahatsızlandı. Rahatsızlanan Gürcü, ailesi tarafından hemen Özalp Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. Doktorlar, "fosfor zehirlenmesi" teşhisi koydukları vakadan dolayı hastaneyi boşaltarak, tüm görevlilere oksijen maskesi taktırdı. İlk müdahalenin ardından çocuğun sağlık durumunun iyi olduğu belirtilirken, hastaneye 3 saat boyunca giriş ve çıkışlara izin verilmedi. Zehirlenen Gürcü'nün ilk tedavisinin yapılması sonrası ambulansla Van'a sevk edilmesiyle hastanede durum normale döndü. Hastane yetkilileri, karantina uygulamasının tedbir amacıyla gerçekleştirildiğini, herhangi bir olumsuzluğun söz konusu olmadığını belirtti.

V

Zayi ilanlarý Dicle Üniversitesi Tekstil bölümü öðrenci kimlik kartýmý kaybettim.Hükümsüzdür Rýdvan Öztürk

Diyarbakır'ın Silvan ilçesinde anadilde eğitim için toplanan 2 bin imza Milli Eğitim Müdürlüğü'ne teslim edildi. Kürdi-Der Yöneticisi Cihat Çetinkaya, Kürtçe’nin resmi eğitim dili yapılmasını istedi. ilvan Hükümet Konağı'nın önünde bir araya gelen bir grup, basın açıklaması yaptı. açıklamanın ardından Hükümet Konağı'nda bulunan İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü'ne giden grup, anadilde eğitim için resmi başvuru yaptı. Başvuru sırasında toplanan 2 bin imza Milli Eğitim Müdürü Seyithan Erboğa'ya teslim edildi. Kalabalık adına basın açıklamasını okuyan Kürdi-Der Yöneticisi Cihat Çetinkaya, Kürtçe anadilde eğitimin yasaklandığını, anadilde eğitim isteyenlerin ise terörist olarak gösterildiğini söyledi. Dilin halkın kimliği olduğunu bildiklerini belirten Çetinkaya, dil hakkının yaşam ve var olma hakkı olduğunu belirtti.

S

‘Resmi eğitim dili yapın’ Dilin yasaklanamayacağını ifade eden

Çetinkaya, ‘’Kürt halkı bunu asla kabul etmeyecektir. Hiç kimse ve hiçbir devlet bir dili yasaklama hakkına sahip değildir. Ne olursa olsun bu haklarımızı alacağız. Bir halkı anadilinden ve asimile etmeye hiç kimsenin hakkı yoktur. Asimilasyon insanlık dışı bir uygulamadır. Türk devletine çağrımız bu suçtan elini çekmesidir. Çocuklarımızın anadilinde eğitim görmesini istiyoruz. Dilin inkarı çocuğun inkarıdır. Türk devleti çocuklarımıza kültürünüzü, dilinizi ve kimliğinizi dışarıda bırakın okullarımıza öyle gelin diyor. Eğer Türk ve Kürt halkının birlikte yaşamasını istiyorsanız; ilk başta Kürtçe dilini ve diğer halkların dilini resmi ve eğitim dili yapın ve ilkokuldan üniversiteye kadar kendi dilleriyle eğitim verin” dedi.

Aileler çözüm sürecini tartıştı

Vali Gökhan Aydýner Endüstri Meslek lisesinden almýþ olduðum tastiknamemi kaybettim. Hükümsüzdür Mehmet Öztürk Diyarbakır Nüfus müd. almış olduğum nüfus cüzdanımı kaybettim.Hükümsüzdür Murat Nas D.Ü. Meslek Yüksek okulu Endüstriyel Elektronik Bölümü geçici mezuniyet belgemi kaybettim.Hükümsüzdür Yasir Çelik Diyarbakır Kayapınar Nüfus müd. almış olduğum nüfus cüzdanımı kaybettim. Hükümsüzdür Orhan Tazgel Diyarbakır Kayapınar Nüfus müd. almış olduğum nüfus cüzdanımı kaybettim. Hükümsüzdür Saffet Menteş Diyarbakır Kayapınar Nüfus müd. almış olduğum nüfus cüzdanımı kaybettim. Hükümsüzdür Ramazan İnci Adana Nüfus müd. almış olduğum nüfus cüzdanımı kaybettim.Hükümsüzdür Şükran Çakmak Adana Nüfus müd. almış olduğum nüfus cüzdanımı kaybettim.Hükümsüzdür Rojda Çakmak G.V 6470297462 nolu mükellefi olup Olivetti OL 32- 2003 MT BAB 12905913 marka yazar kasa ruhsatını kaybettik.Hükümsüzdür Ortak Başarı İnş Elektrik Tem Gıda İth.İhr. San.Tic.Ltd.Şti.

10 EYLÜL 2013 SALI YIL: 13 SAYI: 4381 Ýmtiyaz Sahibi: Diyar Medya Matbaacýlýk adýna Ömer Serdar ÇÝMEN Genel Yayýn Yönetmeni Mürsel ACAY Sorumlu Yazý Ýþleri Müdürü Berat ASLAN Yazý iþleri Müdürü Muhittin TALAY Sayfa ve Ýnternet Editörü A.Baran ÇÝMEN Yayýn Türü Bölgesel süreli yayýn Ýdare ve Haber Merkezi Adresi: Gevran Cad. Yunus Emre Apt. Kat:1 No:2 Tel: 0412.228 55 53 - 228 65 53 Basýldýðý Yer: ZEKÝSAN Matbaa Kýrtasiye Adres: M.Akif Ersoy Cad. Et Balýk Kurumu Yaný Kaya 3 Apt altý Yeniþehir/Diyarbakýr Tel: 0 412 2267179 e-posta: olayhaber@hotmail.com BU GAZETE BASIN MESLEK ÝLKELERÝNE UYMAYA SÖZ VERMÝÞTÝR. Not: Köþe yazýlarýnýn sorumluluðu, yazarlara aittir.

T

UHAD-FED ve MEYADER, Abdullah Öcalan'ın çağrısı ile başlayan çözüm sürecini, çocuklarını çatışmalarda yitiren ve yakınları halen cezaevinde olan aileler ile tartıştı. Şırnak Belediyesi Toplantı Salonu'nda gerçekleşen toplantıya dernek yöneticilerinin yanı sıra TUHAD-FED Sekreteri Fatma Gökhan, MEYADER Eş Başkanı Halil Uruç, MEYADER Şırnak Temsilcisi Haşim Kılınç ve çeşitli tarihlerde yaşamını yitiren PKK ve HPG'lilerin aileleri ile tutuklu yakınlarının yanı sıra çok sayıda yurttaş katıldı. Toplantıda konuşan TUHAD-FED Sekreteri Fatma Gökhan, Kürt halkının kazanımlarına en yakın olduğu bir dönemi yaşadıklarını ifade etti. Gökhan, "Kürt halkı hem kendisi hem de tüm insan-

lık için büyük bir mücadele verme yeterliliğindedir. Onun için tüm partilerin ulusal konferans için çalışma içinde olup ortaklaşması lazım. Şu anda Kürt halkı büyük kazanımlar içindedir. Bu kazanımları güçlendirmek için de birliğini ve beraberliğini pekiştirmelidir. Kürt halkı büyük fedakârlıklarla süreci bu safhaya kadar ulaştırdı. Fakat hükümet ve devlet ise süreci tıkadı" dedi. Yapılan konuşmanın ardından toplantıya katılan aileler, çözüm sürecine destek verdiklerini dile getirerek, sürecin bir an önce ilerlemesini ve hükümetin adım atması gerektiğini dile getirdi. Ailelerin süreçle ilgili görüş ve önerilerini dile getirmesinin ardından toplantı sona erdi. (DİHA)

evrakları yalanlamasına rağmen Batman Kadastro Mahkemesi işlem yapmaktadır ve o sahte evrakları yapanlara destek vermektedir. Emin Ekmen'in adalete olan baskısı sebebiyle bunu bize yapıyorlar. Biz sonuna kadar buna karşı çıkacağız. AK

Parti ya Emin Ekmen'i partisinden ihraç edecek ya da oy yok" dedi. Köylüler daha sonra AKP Batman İl Örgütü binasından ayrılarak, 9 Ekim'de görülecek dava duruşmasına kalabalık olarak katılacaklarını belirtti. (DİHA)

Eski milletvekiline arazi tepkisi atman merkeze bağlı Zorköy (Zorko), Yeniköy (Sêgirka) ve Soğuksu (Zorava) köylülerinin arazi mücadelesi devam ediyor. Köylüler, dedelerinden kaldığını iddia ettikleri ve 60 yıldır kullandıkları 4 bin 500 dönüm arazinin başkaları tarafından sahte belgelerle ellerinden alındığını iddia etti. Hazırlanan belgelerin sahte olduğunu ve toprakların ilk sahibi olan Ermeni yurttaşlara ait belgelerde kullanılan fotoğrafların bile gerçek olmadığını belirten köylüler, Batman Cumhuriyet Savcılığı'na suç duyurusunda bulundu. Köylüler daha sonra AK Parti Batman İl Örgütü binasına yürüyerek, binanın içerisine girmek istedi. Yurttaşları, polis ve partili yöneticiler engelledi.

B

AK Parti Batman Merkez İlçe Başkanı Diyattin Uçar, köylülerin sorunlarını dinledi. Köylüler, AKP Batman eski Milletvekili M. Emin Ekmen'in yargıya baskı yaptığını belirterek, tepki gösterdi.

'Ya istifa ya oy yok' Köylüler adına açıklama yapan Emcet Hamarat, ellerindeki evrakları savcılığa da verdiklerini kaydederek, "Mehmet Emin Ekmen ile Ahmet Kanat birlikte bizim köyün arazilerini sahte evraklarla ele geçirmek istemektedirler. Bu sahte evrakları şöyle düzenlemişler. Sahte fotoğrafları Ermenilerin fotoğrafları olarak gösterip bu vekâleti elde etmişler. İstanbul'da yaşayan Ermenilerin

Siirt'te fıstık çalıştayı başladı iirt'te düzenlenen 4. Ulusal Fıstık ve Badem Çalıştayı başladı. Çalıştayda konuşan Belediye Başkanı Selim Sadak, Siirt fıstığına Antep fıstığı denmesinin Siirt halkı tarafından kabul edilmediğini belirtti. Siirt Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü tarafından Siirt Üniversitesi Konferans Salonu'nda yapılan ve 2 gün sürecek olan 4. Ulusal Fıstık ve Badem Çalıştayı başladı. Çalıştaya Siirt Belediye Başkanı Selim Sadak, Siirt Valisi Ahmet Aydın, fıstık üreticileri, çok sayıda STK temsilcisi, akademisyen ve birçok yurttaş katıldı. Çalıştayın başlamasından önce Siirt Fıstık Üreticileri Birliği Başkanı Şuayıp Aslan bir konuşma yaptı. Aslan, Siirt'te geçen yıl 25 bin ton olan fıstık rekoltesinin bu sene yağışların yaz mevsimine kadar de-

S

‘Antep fıstığı değil’

vam etmesinden dolayı 11 bin ton civarında olduğunu tahmin ettiklerini belirtti. Çalıştayın açılış konuşmasını yapan Siirt Tarım ve Hayvancılık

Müdürü İzzet Murat ise, Siirt'in 562 bin 709 hektar tarım arazisine sahip olduğunu, bu arazinin 240 bin hektarında fıstık yetiştiriciliği yapıldığını söyledi.

Siirt Belediye Başkanı Selim Sadak ise, Siirt fıstığının kimliğine kavuşması için böylesi bir toplantıya ihtiyacının olduğunu kaydetti. Siirt fıstığı ile ilgili yapılan tüm bilimsel çalışmaların Siirt fıstığının fiziksel, vitamin olarak Antep fıstığından farklı özellikler taşıdığını belirten Sadak, buna rağmen halen Siirt fıstığına Antep fıstığı denmesinin Siirt halkı tarafından kabul edilmediğini dile getirdi. Yapılan konuşmaların ardından 4. Ulusal Fıstık ve Badem Çalıştayı 1'inci gün sabah oturumu sonara ererken, çalıştay öğleden sonra "İklim değişikliğinde fıstık yetiştiriciliğinde değişimler, gelişen fıstık teknolojiler üreticilerin sorunları" konularının tartışılmasıyla devam etti. (DİHA)


Bölge Haber

10 EYLÜL 2013 SALI

5

Mezarlığa saldırıya suç duyurusu Diyarbakır Baro Başkanı Tahir Elçi, Bagok Dağı'nda bulunan PKK mezarlığına saldıranların yargılanması amacıyla Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulundu. Diyarbakır Barosu, Bagok Dağı'nda bulunan "Agit Suruç Şehitliği"nin tahrip edilmesini yargıya taşıdı. Baro Başkanı Tahir elçi, TCK'nin 130. maddesine dayanarak "Kişinin hatırasına hakaret" suçundan Nusaybin Savcılığı'na teslim edilmesi için Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusu dilekçesi sundu. Suç duyurusunda, 44 örgüt üyesine ait mezarın tahrip edilmesi ve Ahmet Uğurlar'ın cenazesinin çıkaranların tespit edilmesi ve cezalandırılması talep edildi. Açıklamada, ‘’Dini, kültürü, siyasi ve felsefi inancına bakılmaksızın ölen birinin mezarı yâda cenazesi, devletin sorumluluğu ve güvenliği altındadır. Ölen birinin mezarının tahrip

edilmesi ya da cenazesinin alınması ve de cenazeye insanlık dışı muamelede bulunulması kabul edilemez bir durumdur" denildi.

‘Sorumlular cezalandırılmalı’ Açıklamada, "Bu durum,

uzun yıllardır ülkede yaşanan çatışmalı ortamın sona ermesi ve iç barışın sağlanması için başlatılan süreçte yaşanması sürece zarar verecek ciddi bir risk ve sosyal barışı tehdit edici nitelikte bir eylemdir. Olay hakkında bilgi ve görgüsü

olan kişilerin tespit edilerek tanık sıfatıyla dinlenmeleri; özellikle de Mardin ili Nusaybin ilçesi Belediye Başkanı Ayşe Gökhan'ın bu konuda beyanına başvurularak olayı gerçekleştiren faillerin tespiti ile cezalandırılmalarını talep etmekteyiz. Yukarıda açıklamış olduğumuz nedenlerden; Baro Başkanlığımızca yapılan bu şikâyetin kabulü ile olayı gerçekleştiren faillerin tespiti ve 5237 Sayılı Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 130. maddesi gereğince cezalandırılmaları için gereğinin yapılarak haklarında kamu davası açılması talep olunur" ifadelerini kullanıldı. (DİHA)

Bu köy çocuk yarışına girdi Muş'un Bulanık İlçesi'ne bağlı Çataklı Köyü'nün 1100 nüfusunun 750'sini çocuklar oluşturuyor. Köyde her aileye yılda bir çocuk daha katılıyor. Bulanık'a 54 kilometre uzaklıktaki 150 haneli Çataklı Köyü'nde her aileye yılda bir çocuk daha katılıyor. Köylüler, 23 çocuklu Muhtar Kemal Korkmaz'ı kendilerine örnek aldıklarını belirtiyor. Çocukların köydeki okula sığmağını anlatan Kemal Korkmaz, "Ben başta olmak üzere köydeki ailelerin çocuk sayısı fazla. Artık çocuklarımız okullara sığmaz oldular. Bu köye ya bir ortaokul veya

yatılı ilköğretim okula yapılmasını istiyoruz" dedi.

İş yoksa çocuk var Çocuk sayısının her yıl giderek arttığını belirten fahri imamlık yapan Sadrettin Aslan, 15 çocuğu olduğunu, köyde her aile çocuk sayısını artırmak için adeta yarışa girdiklerini anlattı. Çok çocuk olunca ailelerin ekonomik gücünün giderek zayıfladığını vurgulayan 10 çocuk babası Alican Şimşek ise, "İş olmayınca çocuk yapmaya devam ediyoruz. Ben şahsen çocuk yapmaya devam edeceğim" şeklinde konuştu.

'Anadilde eğitim' yürüyüşüne çağrı Eğitim Sen Diyarbakır Şube Yönetim Kurulu, "Anadilde eğitim" talebiyle toplanan imzaların teslimi öncesi gerçekleştirilecek yürüyüşe katılım çağrısında bulundu.

Eczacılardan Suriye’ye ilaç yardımı Batman, Siirt, Muş Bölge Eczacılar Odası Başkanı Emin Beyaz, Suriye’ye ilaç ve temel gıda ihtiyaçları gönderdiklerini söyledi. Suriye’de yaşanan iç savaş nedeniyle Batman Siirt Muş Bölge Eczacılar Odası Başkanı Emin Beyaz, 226 koli ilacı Suriye’ye gönderdiklerini belirtti. Suriye’de yaşanan iç savaştan dolayı büyük kaygı duyduklarını, savaşların daima kötü ortamları sağladığını dile getiren Beyaz, eczacılar olarak savaşta kullanılan kimyasal silahlarla ilgili bir açıklama yapmayı düşündüklerini ve bu açıklamada kimyasalların ne olduğu ve kimyasallara karşı nasıl önlem alınması gerektiği konusunda halkı bilgilendireceklerini kaydetti. Beyaz, "Kimyasallara karşı nasıl önlem alınır halkımızla paylaşacağız. Suriye’de olan olaylarla ilgili bizim büyük bir duyarlılığımız var. İlaç toplaması yaptık. 3 kamyona yakın gıda malzemesini de belediyeye aktardık. Yaklaşık 70 bin lira civarındaki 226 koli ilacı da belediyeye gönderdik. Bir eczacı olarak halkımızın yanında her zaman olmaya ve bu tür olayların son bulması için bütün çabalarımız sarf etmeye hazırız. Gaz maskesi konusunda Türk Eczacılar Odası Başkanlığı bize yardım edeceklerini beyan ettiler. Biz bulabileceğimiz kadar getirmeye çalışacağız. Şuan İsrail’de ellerinde çok caydırıcı, çok güçlü hava savunma ve savaş aletleri olmasına rağmen bütün vatandaşlarına gaz maskesini dağıttı. Gelecek olası bir kimyasal silah, bir anda bütün halkı kıracaktır. Bu karşı gaz maskesi kullanmaktır. Bunun için bir çaba sarf edeceğiz. Suriye’ye antibiyotik ve başta ağrı kesici olmak üzere belediyeye teslim ettik. Belediye Nusaybin kanalıyla Kızılay’a teslim edecek. Aynı zamanda temel gıda ihtiyaçları da aldık" dedi.

Eğitim Sen Diyarbakır Şube Yönetim Kurulu, 2013-2014 öğretim yılının başlamasına ilişkin yazılı açıklama yaptı. Eğitim ve öğretimin sorunlarının daha da çoğaldığının ve yeni dönemde eğitim-öğretime bu halde başlanacağının belirtildiği açıklamada, "4+4+4 denen eğitim sisteminin sonucunda ortaya çıkan sorunlar veli, öğrenci ve öğretmenleri mağdur etmeye devam ediyor. Norm kadro fazlası duruma düşen öğretmenlerin sürgün gibi yer değiştirmeleri kaçınılmaz olarak sürüyor. Kalabalık sınıflar, okulların fiziki koşullarındaki yetersizlikler devam ediyor. Bölgemizdeki başarısızlık nedeni ortadan kalkmış değil. Kaynaksızlık nedeniyle yine velinin cebine el uzatılıyor. Kayıt paraları toplanmaya devam ediyor"

denildi.

‘Anadilde eğitim bölmez’ Andımız'ın hala kaldırılmadığına da işaret edilen açıklamada, "Milyonlarca Kürt öğrenci ırkçı, gerici eğitim sistemi içinde kendi anadilinden yoksun bir şekilde yabancı bir dille eğitime tabi tutulacak. Dünyanın en iyi eğitim sisteminin bile anadilde verilmedikçe başarı şansı yoktur. Coğrafyamızda başarısızlığın temel nedeni hiç kuşku yok ki yabancı bir dille eğitimin yapılıyor olmasındandır. Tüm bilimsel araştırmalar, anadilde yapılan eğitimlerin başarı şansının daha yüksek olduğunu göstermesine rağmen, ülkemizdeki başarısızlığı başka nedenlere

bağlamak gerçekçi değildir. Kendi anadilinde eğitim gören öğrencilerin başka bir dili de daha kolay öğrenebildikleri tespitlidir. Dünyanın birçok yerinde çok dilli eğitime geçilirken anadilinde eğitimin parçalanmaya yol açacağını savunmak, tekçi faşist zihniyetin ürünüdür. Anadilde eğitim bölmez, aksine bütünleştirir, kardeşleştirir" ifadelerine yer verildi.

Dilekçeler teslim edilecek Anadilde eğitim talebine ilişkin olarak herkese büyük görevler düştüğünü kaydedilen açıklamada, şu ifadelerle çağrıda da bulunuldu:

"Sessiz kalarak bu suça ortak mı olacağız, yoksa mücadele ederek onurumuzu mu koruyacağız? Elbette ki her onurlu halk gibi bizlerde mücadele yolunu seçtik. Bu anlamda programladığımız şekilde 'Anadilde eğitim' talepli eylemlerimizi başlatıyoruz. İlk adım olarak saat 13.00'de BDP İl Örgütü binasından Bağlar Kaymakamlığı'na bir yürüyüş düzenleyeceğiz. 'Anadilde eğitim' talebiyle topladığımız dilekçeleri Milli Eğitim Müdürlüğü'ne vereceğiz. Tüm halkımızı yürüyüşümüze katılmaya çağırıyoruz." (DİHA)

Bölgede öğretmen ve derslik açığı Dicle Kaymakamı’ndan Eğitim Bir Sen Diyarbakır Şube Başkanı Yunus Memiş, Diyarbakır başta olmak üzere Güneydoğu'da öğretmen ve derslik açığının bulunduğunu söyledi. Diyarbakır'daki eğitim sorununun yalnız Diyarbakır'a has olmadığını, bu sorunların bölge genelinde var olduğunu dile getiren Memiş, "Diyarbakır'da bin 276 okul var ve bu okullarda yaklaşık 10 bin derslik bulunuyor. Diyarbakır merkezdeki ilkokullarda okuyan öğrenci ortalaması 50-60'tır. Liselerde bu oran 70-80 bazı okullarda ise 90'a kadar çıktığı oluyor. Diyarbakır merkezde her geçen gün öğrenci

sayısı artıyor. Artan öğrenci sayısına karşılık derslikler yetersiz kalmaktadır. Milli Eğitim Bakanlığı’nın 7 bin derslik yapması, okullardaki sınıf mevcudu Avrupa normlarına ulaşabilir" dedi. Diyarbakır'da 16 bin 500 civarı öğretmenin ve 455 bin öğrencinin bulunduğunu belirten Memiş, öğretmenlere Güneydoğu'da görev yapmaları için pozitif ayrımcılık yapılması gerektiğini vurguladı. Memiş son olarak, artan uyuşturucu kullanımına dikkat çekerek okul yöneticilerinin daha dikkatli davranmaları gerektiğini söyledi.

ev ziyaretleri Diyarbakır'ın Dicle İlçe Kaymakamı Remzi Kattaş, Yeşiltepe ve Çelebi mahallelerinde ev ziyaretlerinde bulundu. Kaymakam Kattaş, İlçe Müftüsü Ömer Faruk Altun ile Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakıf Müdürü Melik Aslan’la birlikte ev ziyaretlerinde bulundu. Kaymakam ve beraberindekiler, öğrenci ve ailelerinin sorunlarını dinledi. Ailelere, çocukların eğitim

hayatındaki sıkıntılarını giderme konusunda yardımcı olacaklarını ifade eden Kaymakam Kattaş, "Devletin vatandaşını yalnız bırakmadığını, sürekli vatandaşlarının yanında olduğunu, vatandaşımız bize gelmeden biz onlara gitmeyi amaçlıyoruz. Gerçekleştirdiğimiz ziyaretlerde vatandaşların sıcak ilgisi bizleri fazlasıyla memnun ediyor. Onlar mutlu oldukça, biz de mutlu oluyoruz" dedi.


6

10 EYLÜL 2013 SALI

EKONOMÝ

Domates hasadı basladı Bölgenin büyük oranda domates ihtiyacını karşılayan Bitlis’in Tatvan ilçesinde domates hasadı başladı. Van Gölü sahilindeki tarlalarda yetiştirilen domatesler kızardı. Tek tek dallarından koparılarak kasalara konulan domatesler, iç piyasaya satılacak. Tatvan Gıda Tarım ve Hayvancılık İlçe Müdürü Ali Kurban, yapılan domates hasadını yerinde incelemek üzere ilçeye bağlı Kıyıdüzü Köyü’ne gitti. İlçe Müdürü Ali Kurban, domatesin bu yıl oldukça verimli olduğunu söyledi. Hasadı yapılmaya başlanan domateslerin güney illerine ihraç edildiğini kaydeden Kurban, “Bu yıl yaklaşık olarak dönüm başına 13 ila 15 ton arası domates verimi elde ettik. Çiftçilerimiz domateslerini genel itibariyle alan bazda, ton bazında ya da kilo bazında satışa sunuyorlar. Domatesler tarlada 35 ile 45 kuruş arası satılıyor. Genel duruma baktığımız zaman bölgemizdeki ve ilçemizdeki domates üretimi son derece çok önemli. Önceki yıllarda çiftçilerimiz alan bazda elde ettiği ücret çok daha düşüktü. Ancak diğer ürünlerin, buğday ürününün üretimindeki birim alandaki parasal değeri ile domatesimizin parasal değeri arasında en az 5 kat fark bulunmaktaydı. Dolayısıyla bu da çiftçimizin parasal refah düzeyini daha iyi bir şekilde gelişmesini sağlayacaktır. Bu da aynı zamanda istihdamı da arttırmaktadır.

Ayrıca burada üretilen domateslerin kalitesi son derece iyi ve aynı zamanda lezzetlidir. Bakanlığımızca da verilen destekler çerçevesinde sulama sistemleri vasıtasıyla albenisi ve kalitesi yüksek domatesler elde ediliyor” dedi.

Çiftçiler elektrikten şikayetçi Kıyıdüzü Köy’ünde 16 yıldır çiftçilik yaptığını belirten Aydın Uğraş ise, sulamada kullandıkları elektrik maliyetinin yüksek olmasından yakındı. Uğraş, “Biz burada Türkiye’nin en lezzetli domateslerini üretiyoruz. Ancak sulama amacıyla kullandığımız elektrik maliyetleri çok yüksek. Bu yüzden fazla kar elde edemiyoruz. Bu yüzden yetkililerden diğer illere verilen elektrik indiriminden bizlerinde yararlandırılmasını istiyoruz. Bu yıl 600 dönümlük alanda ekim yaptık. Bu yıl pancar, patates ve domates ekimi yaptık. Domatesten çok iyi bir verim elde ettik. Bu hafta itibariyle hasada başlamış bulunmaktayız. Mevsimlik işçiler vasıtasıyla ürünleri toplatıyoruz. Daha sonra domatesleri araçlar vasıtasıyla il dışına gönderiyoruz” diye konuştu.

Sanayi üretimi arttı Sanayi üretimi, temmuzda geçen yılın aynı ayına göre yüzde 4,6, mevsim ve takvim etkisinden arındırılmış sanayi üretimi ise bir önceki aya göre yüzde 0,9 arttı. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), 2013 yılı temmuz ayı sanayi üretim endeksi sonuçlarını açıkladı. Buna göre, mevsim ve takvim etkisinden arındırılmış sanayi üretimi bir önceki aya göre yüzde 0,9 artarken, takvim etkisinden arındırılmış sanayi üretimi de bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 4,6 arttı. Sanayinin alt sektörleri (2010=100 temel yıllı) incelendiğinde, temmuz ayında bir önceki aya göre madencilik ve taşocakçılığı sektörü endeksi yüzde 1,8 azaldı. İmalat sanayi sektörü endeksi yüzde 1,1 ve elektrik, gaz, buhar ve iklimlendirme üretimi ve dağıtımı sektörü endeksi ise yüzde 0,5 artış gösterdi. Söz konusu ayda bir önceki yılın aynı ayına göre madencilik ve taşocakçılığı sektörü endeksi yüzde 2,3, elektrik, gaz, buhar ve iklimlendirme üretimi ve dağıtımı sektörü endeksi ise yüzde 1,6 azalırken, imalat sanayi sektörü endeksi yüzde 6,2 arttı.

Zahireci esnafı Hafriyat toprağını altyapı istiyor seraya çevirdi Van’da bekçilik yapan bir vatandaş, inşaat yapmak için çıkarılan hafriyat toprağını açık seraya çevirerek, her türlü sebze ve meyveyi yetiştiriyor. Kale Yolu üzerinde bir inşaat alanında bekçilik yapan Muhsin Yılmaz isimli vatandaş, yapılacak olan inşaat için çıkarılan hafriyat toprağını seraya çevirdi. Yılmaz, hastane yapımı için çıkarılan yığma toprağı ekerek her türlü sebze ve meyve ürettiğini söyledi. Yılmaz, “Buraya hastane yapılacaktı.

Batman'da hububat ve zahireci esnafı, kanalizasyonlarının yeteri kadar iyi olmadığını belirterek, yetkililerden acilen sorunlarının çözülmesini istediler. Kendi imkânlarıyla yaptırdıkları kanalizasyonların az bir yağmur suyunda bile taştığını belirten hububat ve zahireci esnafı, belediye yetkililerinden duyarlılık bekliyor. Zahireciler ve Hububatçılar Dernek Başkan Yardımcısı Yaşar Gök, altyapı sorunlarına dikkat çekerek, "Bizim en büyük sorunumuz buranın altyapı sorunudur. Belediyenin yapmadığı kanalizasyonu bizler kendi imkânlarımızla yaptık. Bu

yüzden en ufak bir yağmur yağdığında bile kanalizasyonlar taşıyor. Şiddetli bir yağmur yağdığında ise işyerlerimize sular giriyor. Belediye yetkililerinden özellikle bu kanalizasyon sorunumuzu gidermesini istiyoruz" dedi. Zahireci ve hububatçı esnafı da, yaz ve kış boyunca işyerlerinin önünde su birikintilerinin oluştuğunu vurgulayarak duruma tepki gösterdi. Yağmur sularının kanalizasyona akmadığını olduğu gibi asfalt üzerinde kaldığını ifade eden esnaf, özellikle kış aylarında çok mağdur olduklarını belirterek yetkililerden, sorunlarına çare bulmalarını istedi.

Buradaki toprağın hepsi yığma. Ben burada bekçiyim. Sahibi bana sağ olsun bu alana ‘ne ekiyorsan ek’ dedi. Ben de burada her türlü sebze ve meyve ektim. Ama burada su sorunu var. Eğer su olsaydı burayı cennete çevirirdim. Burada karpuz, kavun, fasulye, Karadeniz karalahana, süs biberi, patlıcan, domates, patates ve salatalık var. Buradan çıkan patates ise Nevşehir’den daha iyi. Desteğim olsa Van halkı kendi patatesini yerdi. Buranın toprağı çok verimli” dedi.

Özürlü ve yaşlıların maaş çilesi Batman’da yaşlı ve özürlü yakınları, 3 ayda bir 370 TL ile 750 TL arasında değişen maaşlarını alabilmek için saatlerce kaldırım köşelerinde beklemek zorunda kalıyor. Aylıklarını alabilmek için sabahın erken saatlerinde PTT şubesine giden özürlü ve yaşlılar, maaşlarını alabilmek amacıyla saatlerce sıra beklemekten yakınarak yetkililerin buna bir çare bulmasını iste-

diler. Saatlerce kuyrukta beklemenin zor olduğunu söyleyen yaşlı ve özürlü yakınları, sabahın erken saatlerinde maaşlarını almaya gitmelerine rağmen, saatlerce beklediklerin ifade ettiler. Uzun bekleyişten dolayı bunaldıklarını söyleyerek duruma tepki gösteren özürlü ve yaşlılar, çektikleri bu kuyruk çilesinin ardından aldıkları maaşla da ancak borçlarını ödeyebildiklerini dile getirdi. Kuyrukta bekleyen özürlü ve yaşlılar, Hükümet yetkililerinden maaşlarının arttırılmasını ve bu sıra çilesine son verilmesini beklediklerini söyledi.

Bingöl’de 70 çiftçiye damızlık koç Bingöl’de “Koyun ve Keçilerde Verimliliği Arttırmak Projesi” kapsamında 70 yetiştiriciye damızlık koç dağıtıldı. Proje kapsamında 40 baş koyunu bulunan 70 besiciye dağıtılan koçlar kura ile belirlendi. Projeyle Küçükbaş hayvan sayısının attırılmasında verimi yüksek ırkların oluşturulması hedeflendiği belirtildi. Bingöl İl Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürü Sedat Ildız, dağıtılan koçların 3 yıl satılamayacağını ifade ederek, ”bu proje önümüzdeki yıllarda devam ettirilecek. Proje kapsamında mümkün olduğunca daha fazla yetiştiriciye ulaşmayı amaçlıyoruz. Yetiştiricilere vermiş olduğumuz iyi kalitede olan bu damızlık koçlar sürekli akrabalığın önüne geçerek ırk ıslahını ve sürüde kan tazeleme yoluyla verim artışını sağlayacaktır” dedi.


GÜNCEL

10 EYLÜL 2013 SALI

7

Sürecin bittiği anlamına gelmez’ Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eş Başkanı Ahmet Türk, PKK’nın geri çekilmeyi durdurmasının çözüm sürecinin bittiği anlamına gelmediğini söyledi.

Diyarbakır’daki bulunan Ahmet Türk, KCK’nın Türkiye içindeki geri çekilmenin durdurulduğunu açıklamasını değerlendirdi. Ahmet Türk, Kürt tarafına göre birinci aşamanın tamamlandığını ve ikinci aşamada hükümetin, sürecin kalıcı hale gelmesi konusunda atması gereken adımlar olduğunu belirtti. Türk, "Şimdi başından beri bunlar planlanarak, tartışılarak gelinen bir noktaydı. Sadece Cemil Bayık’ın söylemiyle ’Eylül ayında bek-

lentilerimiz var’ şeklindeki açıklamayı zaten birinci günde Öcalan bunu ortaya koymuştu. ’Birinci aşama bitmiştir, ikinci aşama da Eylül ayının başında başlamalıdır’ diye. Ancak, hükümet gerek seçimlerin yaklaşması, gerek Ortadoğu’daki gelişmelerden dolayı Kürtleri tatmin edebilecek, süreci nasıl karşılayabilecekleri bir anlayışın bir yaklaşımın içerisinde olmadı. Bugüne kadar neleri planladıkları konusunda herhangi bir bilgiye sahip değiliz. Şimdi hükümet kendine göre bazı hazırlıklar yapıyorsa, Kürtler bu hazırlıkların tarafı değilse sağlıklı yürümesine imkan yoktur. Bugüne kadar zaten gördüğümüz kadarıyla somut bir şey yok, atılmış bir adım yok, bir proje de ortada yok. Bu kadar acılı süreçlerden sonra niyetler üzerine işte ’Niyetimiz iyidir’, işte ’Bunu sürdüreceğiz’ ile bu işin gitmeyeceğini hükümetin de görmesi lazım" dedi.

koymuyor. Duyguları ve milliyetçi reflekslerle hareket ediyor. Oysa biz her zaman söylüyoruz; Ortadoğu’nun istikrarı için Türkler ve Kürtlerin gerçekten birbirine ihtiyacı var. Suriye’deki gelişmeler sürecin önünde bir engel olarak görüldü. El Nusra’yı tehlike olarak görmeyen bir mantık, Kürtleri tehlike olarak görüyorsa bu barışı sağlayamaz. Bu gerçeği görmemiz lazım. Burada tıkanıklığın nedeni, sadece PKK’nın atmış olduğu adımların yetersizliğinden kaynaklanmıyor. Tam tersine yeterli adımlar atmıştır. Bugün Kürtlerin vicdanında söylediklerini yerine getirmiş, sorumluluğunu yerine getirmiş, ama devlet atılan bu adımları görmemezlikten gelen ve süreci sulandırmaya çalışan bir yaklaşım biçimi sergilemiştir" şeklinde konuştu.

’Birbirimize ihtiyacımız var’

KCK’nın açıklamasında hükümetin adım atmasını talep eden bir yaklaşım olduğunu belirten Türk, sözlerini şöyle sürdürdü: "Karşı taraf hiç bir şey yapmıyorsa, birilerinin de fazla yapacağı bir şey yok. Karşı tarafın ne yapacağını bilmediğimiz zaman bütün güçlerinizi çıkardığınızda o zaman bir hayal kırıklığı yaşayacak Kürtler. Burada güçlerinin çıkarılmaması veya durdurulmaması, bu sürecin bozulduğu anlamına gelmez. Ben öyle yorumlamıyorum. Ancak, hükümetin gerçekten niyetinin ortaya çıkması bir karardır, bir beklemedir, bir bekleyip görme anlayışıdır. Öyle değerlendirmek istiyorum. Zaten diğer taraftan hükümet, gerçekten

Mısır’da darbe, Suriye’de bir savaş olduğunu belirten Ahmet Türk, "Ortadoğu yeni bir döneme giriyor. Kürtler Ortadoğu’da önemli bir güç, demokrasi isteyen ve politize olmuş, örgütlenmiş bir güçtür. Şimdi Türkiye Ortadoğu’da kalıcı bir barışın sağlanmasını istiyorsa, önce Kürtlerle uzlaşmak, diyalog oluşturmak zorunda. Bin yıllık bir geçmişi olan Türk- Kürt ilişkilerini sağlıklı bir yapıya kavuşturmak gerekiyor. Yani burada Kürt sorununu çözmeden Ortadoğu’da bir aktör olma şansı yok. Ama Türkiye Kürtleri hep bir potansiyel tehlike gördüğü için bu akılcı olan yaklaşımı bir türlü ortaya

’Bitti anlamına gelmiyor’

Ateşkesin devamı fırsattır’ BDP Eş Genel Başkanı Gültan Kışanak, ateşkesin devam etmesinin bir fırsat olduğunu, hükümeti adım atma konusunda teşvik etmeye dönük çaba içerisinde olunması gerektiğini söyledi. BDP Eş Genel Başkanı Gültan Kışanak, KCK'nin açıkladığı geri çekilme kararını değerlendirdi. Bu sürecin göz göre göre geldiğini belirten Kışanak, “Hükümeti daha önce defalarca yaptığımız açıklamalarla uyardık. Sürecin tıkanabileceğine dönük uyarılarda bulunduk ve bir gerilim olduğunu, bir tıkanma yaşanabileceğini kamuoyuna açıkladık. Hükümetin güven arttırıcı adımlar atması gerektiğini ifade ettik. Ancak ne yazık ki hükümet üzerine düşen görevi yerine getirmedi. Hükümetin tutumunda da herhangi bir değişiklik olmadı. Umarız hükümet üzerine düşen sorumluluk neyse bunun gereklerini yerine getirme gayreti içerisinde olur. Bu sürecin ilerletilmesi herkesin sorumluluğundadır. Hükümeti adım atma konusunda teşvik etmeye dönük çaba içerisinde olmak gerekir" dedi.

‘Süreç kendiliğinden yürümez’ Ateşkesin devamının sürecin ilerleyebilmesi için hala imkan

tanıdığını ifade eden Kışanak, sözlerini şöyle sürdürdü: "Düşünce ve ifade özgürlüğü, Terörle Mücadele Yasası, Siyasi Partiler Yasası gibi demokratik hayatı sınırlayan düzenlemelerde değişiklik taleplerimizi defalarca sıraladık ama bunlar hiç umursanmadı. Bizler bunları isterken her gün sokakta toplumsal mücadele polis zoruyla bastırılıyor. Binlerce Kürt siyasetçi halen cezaevlerinde tutuluyor. Başbakan, 'anadil böler' diyerek en eski, en statükocu dile ve üsluba geri döndü. Daha bir kaç gün önce gerillaların mezarları tahrip edildi. Bir cenaze aileye haber verilmeden yerinden çıkarıldı. Bunlar hep çözüm sürecine yönelik provokasyonlardır. Gerillanın bu kararının değişmesi ve çekilmenin sürmesi kolaydır. Asıl yapılması gerekenler bunlardır. Ateşkesin devam etmesi bir fırsattır. Olumlulukları konuşmalıyız. Sürecin kendiliğinden ilerleyeceğini düşünmek bizi saf yerine koymaktır."

Çözüm sürecinin başladığı günlerde İmralı Adası’na BDP adına ilk gidenlerden biri olduğunu söyleyen Türk, "Sayın Öcalan ile yaptığımız görüşmelerde gerçekten heyecanlanmıştım, umut doluydum. Sayın Öcalan’ın halklar arasındaki bir çatışmanın sona erdirilmesi konusunda her türlü hassasiyeti gösterdiğini gördüm. Ancak, bu bütün beklentilere yanıt verecek güç olmadığı için veya bu samimiyeti istismar edecek bir yaklaşım olduğu için gün geçtikçe umutlarım azaldı. Bugün elbet biz asla ve asla bir çatışma sürecinin olmasını istemiyoruz. Ama bu çatışmanın olmaması için bu sürecin devam etmesi için de olabildikçe bizim duyarlı davranmamız gerekiyor. Ben bugün hükümetten ve devlet politikasından ve tartışmalardan bu konuda duyarlı olmadıklarını görüyorum. Belki ’samimi değildir’ kelimesini kullanmak istemiyorum ama işin, sorunun büyüklüğünü ve çözüm sürecinin çok önemli olduğu konusundaki duyarlılıkları eksiktir. Bu konuda gerçekten halka müthiş bir endişenin veya müthiş bir güvensizliğin gelişmesine neden olmaktadır" ifadelerini kullandı.

Destek evlerinde kurs kayıtları başladı Diyarbakır’ın Kayapınar İlçe Belediyesi bünyesinde faaliyet gösteren beş eğitim destek evinde yeni kurs kayıtları başladı. Bu yıl el sanatları, çocuk gelişimi, okuma yazma, bilgisayar, bağlama, halk oyunları ve Kürt dili branşlarında kurslar verilecek. Her yıl ücretsiz verdiği kurslarla birçok kişiyi meslek sahibi yapan Kayapınar Belediyesi’nin bünyesi nde faaliyet gösteren beş eğitim destek evinde 20132014 yılı kurs kayıtları başladı. Belediy e bünyesinde faaliyet gösteren Ali Erel, Huzurevleri, Peyas, Aydın Erdem ve 500 Evler eğitim destek evlerinde başlayan kurslara her yaştan başvuru yapabileceği belirtildi. Kayapınar Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürü İsmail Kardeş, “Belediyemizin eğitim destek evlerinde bu günü kadar uzman kadrolarla verilen kurslar sonucu birçok kişi meslek sahibi oldu. Her yıl kurs başvurularındaki artış yaptığımız için benimsenmesinin en büyük göstergesidir. Kurslarımız özellikle dezavantajlı gurupla ra imkân sağlama anlamında belediyemizin önemsediği bir hizmet geleneğidir. Yeni yılda başlayan kurslarımız her kese açıktır “ dedi. Kurs başvuruları Eylül ayı sonuna kadar devam edecek.

Kadınlardan Rojava'ya yardım kampanyası

Suriyeli şaire onur ödülü verildi Diyarbakır Kürt Yazarlar Derneği, Kürt dili ve edebiyatına katkılarından dolayı Suriyeli Şair Ehmed Huseyni’ye onur ödülü verdi. Kürt Yazarlar Derneği 10. kuruluş yıl dönümü vesilesiyle Kürt dili ve edebiyatına olan katkılarından dolayı "Onur Ödülü"ne layık görülen Şair Ehmed Huseyni'ye Cegerxwin Kültür ve Sanat Merkezi tiyatro salonunda düzenlenen törenle ödülü verildi. Törene, Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir, Diyarbakır

barışçıl süreçle ilgili Kürtleri tatmin edecek proje ortaya koyarsa bu süreç işleyecektir. Arkasında bu var. Bu sürecin bittiği anlamına gelmiyor. Açıklamalarından çok açık bir şekilde anlaşılıyor. Ama sürece yanıt vermeyen bir hükümet karşısında da kendisini gözden geçirme ve pozisyon alma durumu olarak değerlendirmek gerekiyor." ’Çatışmanın olmasını istemiyoruz’

Kürt Yazarlar Derneği Eş Başkanı Mehmet Yılmaz ve çok sayıda kişi katıldı. Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir, siyasetçilerin zamanın ruhuna göre ortaya çıktıklarını, sürecin siyasetçilere ihtiyacı olmadığında çok azının isminin dünyada kalıcı olduğunu belirterek, "Ancak bir halkın kültüründe, dilinde, belleğinde sanatçılar, şairler ve yazarlar ölümsüzdürler. Ehmed Huseyni'de o ölümsüz sanatçılardan biridir" dedi. Kürt

Yazarlar Derneği’nde emeği geçen herkese teşekkür eden Baydemir, Kürtlerin hizmetkarı olarak bundan sonra çok daha fazla birlikte çalışmaları gerektiğini vurguladı. Baydemir, "Kürt Yazarlar Derneği, halk ile yazarlar arasında bir köprü olmalı. Kürt dilini korumak, geliştirmek ve yaşatmak için Kürtçe edebiyat atölyesi çalışmalarını başlatmak gerekir. Kürtçe yazmak ibadet gibidir" diye konuştu. Konuşmaların ardından Hüseyni'ye onur ödülü verildi.

Siirtli kadınlar, Rojava'yla dayanışmak amacıyla DÖKH öncülüğünde yardım kampanyası başlattı. aralarında BDP ve HDP Kadın Meclisleri, Barış Anneleri İnisiyati fi, Berfin Kadın Danışma Merkezi'nin de içinde bulunduğu DÖKH bileşenleri, Rojava halkına destek sunmak amacıyla yardım kampan yası başlattı. Yardım kampanyasının startı Barış Mahallesi'nde verildi. DÖKH bileşenleri Barış Mahallesi'nde ev ev dolaşarak startını verdikleri kampanya çerçevesinde yurttaşlardan yardım topladı. Toplanan yardımlar daha sonra Barış Mahallesi'nde bulunan taziye evine getiriler ek burada toplandı. Yardım kampanyasına ilişkin DÖKH adına burada yapılan açıklamada HDP Siirt İl Eş Başkanı Meliha Örenç, Siirtli kadınlar olarak Rojava'da bulunan Kürt halkına destek ve dayanışma içinde olmak amacıyla yardım kampanyasının startını verdiklerini söyledi. Örenç, başta Siirtli kadınlar olmak üzere tüm Siirt halkının kampanyaya destek vermey e çağırdı. (DİHA)


8

A k t ü a l i t e

10 EYLÜL 2013 SALI

Ağır hastalar için bakım ünitesi

Son günleri huzurlu geçecek Diyarbakır Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde kanser hastalarının son dönemlerini mutlu ve huzurlu geçirebilmeleri için palyatif bakım ünitesi kuruldu. iyarbakır Eğitim ve Araştırma Hastanesi, kronik rahatsızlıkları olan ve artık kendi ihtiyaçlarını tek başlarına karşılayamayacak durumdaki hastalar için palyatif bakım ünitesi kurdu. Multidisipliner bir sağlık hizmeti olan palyatif bakım ünitesinde, anestezist, algolog, onkolog, dahiliye uzmanı, nörolog, cerrah, hemşire, din adamı, psikolog ve sosyal gönüllülerin bir arada bulunduğu bir ekiple birlikte hizmet verecek. Palyatif tedavi ile kanser hastalarında tedavi kaynaklı oluşan yan etki ve belirtilerin, başta ağrı olmak üzere, iştahsızlık, hareket kısıtlılığı gibi bulguların azaltılması ve hastanın konforlu bir son dönem geçirmesini sağlayabilecek hizmetlerin verilmesi amaçlanıyor. Konforlu odalarda

D

hastaların rahat edebilecekleri bir şekilde hazırlanan palyatif bakım ünitesinde ölümü kabullenen hastalara ve ailelerine gerekli sosyal ve psikolojik destek de sağlanıyor. 9 yataklı klimalı bakım ünitesi, hastalara 24 sıcak su, televizyon izleme, müzik dinleme, özel odalarda dinlenme ve toplantı salonunda doktorları ile özel olarak ikili görüşmelerde bulunma imkanı sunuyor.

Evde ölümü beklemeyecekler Palyatif bakım ünitesinin açılışını gerçekleştiren Diyarbakır Kamu Hastaneler Birliği Genel Sekreteri Doç. Dr. Muhammet Güzel Kurtoğlu, her bireyin ağrısız ve onurlu bir şeklide ölmeye hakkı olduğunu vurguladı. Kurtoğlu, "Diyarbakır’da

ilkleri gerçekleştiren kurumumuz, kanser hastalarının son dönem tedavilerinin yapılacağı Palyatif Bakım Ünitesi’ni kurarak Diyarbakır’da bir ilki daha hayata geçirmiştir. Burada odaklanılan hastanın yaşam süresini uzatmaya çalışarak, hastaya eziyet vermek ya da ölüm sürecini hızlandırmak değil. Amaç ölümü doğal bir süreç olarak kabullenen hasta ve yakınlarına destek vermektir. Hastalar burada acılı ve sancılı bir ölüm süreci değil, ağrısız ve huzurlu bir ölüm sürecine girecektir. Hastanemizde bundan böyle hiçbir hastaya ‘tıbbın yapacağı bir şey kalmadı, evinize gidip ölümü bekleyin’ demeyeceğiz. Onlara burada kişisel bakımın yanı sıra ailelerine de manevi destek imkanı sunacağız" dedi.

Dicle’de festival düzenlendi iyarbakır'ın Dicle İlçe Belediyesi tarafından 1. Piro Kültür Sanat ve Spor Festivali düzenlendi. Hani yolunda düzenlenen festivale BDP Muş Milletvekili Demir Çelik, Belediye Başkanı Mustafa Uyguner ve çok sayıda vatandaş katıldı. Festivalin açılış konuşmasını yapan Dicle Belediye Başkanı Mustafa Uyguner, 1. Piro Kültür ve Sanat Festivali'ni düzenlemenin haklı gururunu yaşadıklarını söyledi. Uyguner, "Alişer'den Şeyh Said’e, Seyid Rıza’dan Ömer Ayna'ya, Ehmedi Xani'den Cigerhun’a, Ozan Mizgin'den Delila ve daha nice isimsiz kahramanın bizlere bıraktığı mirası sahiplenmek ve yaşatmak her birimizin temel görevi olmalıdır. Bugün artık kimliğimiz inkar edilemiyorsa, dilimiz ve kültürümüz yok sayılmıyorsa, Kürt halk lideri Öcalan önderliğinde gelişen mücadelenin sonucudur. Dicle gibi bir yerde kültür, sanat ve spor festivali düzenleyebiliyorsak halkımızın çok ağır bedeller ödeyerek elde etmiş olduğu kazanımların sonucudur" dedi. Konuşmaların ardından Festival Ayfer Düztaş, Bülent Turan, Metin Kahraman’ın söyledikleri Kürtçe ve Zazaca şarkılarla vatandaşlar doyasıya eğlendi.

D

Şemdinli’de 30 Ağustos böyle kutlandı enelkurmay Başkanlığı, 30 Ağustos Zafer Bayramı'nda Hakkari'nin Şemdinli İlçesi'nde vatandaşların da katıldığı Goman Dağı'na yürüyüşün fotoğraflarını resmi internet sitesinde paylaştı. Genelkurmay Başkanlığı'nın resmi internet sitesinde yapılan açıklamada, 34'üncü Hudut Tugay Komutanlığı bahçesinde kutlama programı düzenlendiği belirtildi. Açıklamada, etkinlikler kapsamında icra edilen spor müsabakalarında birinci olan takımlara ödülleri verildiği, resim ve araç sergisi gezildiği, film/slayt gösterisinin ardından Tugay moral ekibince kahramanlık türküleri konseri verildiği kaydedildi. Açıklamada, şöyle denildi: "Tugay Komutanlığı'ndaki kutlamaları müteakip, yerel halk ve Tugay personelinden yaklaşık 500 kişilik katılımla, Goman Tepe'ye yürüyüş düzenlenmiştir. Yaklaşık 2.5 saat süren yürüyüşü müteakip Goman Tepe eteklerinde Şemdinli'yi gören hakim bir sırtta toplu fotoğraf çekimini müteakip, tekrar ilçe merkezine dönülerek faaliyet sonlandırılmıştır."

G

BÜ’ye yeni bir bölüm daha atman Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi, Resim Bölümü'nü açtı. 2011 yılında kurulan fakülte, 2. yılında Sinema Televizyon bölümünü, 3. yılında da Resim bölümünü açtı. Sinema Televizyon bölümünde 22 öğrencinin öğrenim gördüğü fakültenin öğrenci sayısının, yeni gelen 25 öğrenci ve 15 Resim bölümü öğrencisiyle 2013-2014 Öğretim Yılı'nda toplam 62 öğrenci olacağı öğrenildi.

B

Dekan Yardımcısı Yrd. Doç. Dr. Funda Masdar'ın danışmanlığını yaptığı Fotoğraf ve Film Topluluğu, Prof. Dr. Sedat Cereci'nin çektiği belgesel filmler, Dekan Yardımcısı Seyran Gafarzade'nin uluslararası alanda verdiği resital ve dinletiler, Yrd. Doç. Dr. Seçkin Aydın'ın uluslararası alandaki resim etkinlikleriyle de üniversitenin başarısını arttırdığı ifade edildi.

Tatile çıkmak yerine okullarını boyadılar iyarbakır’ın Hani ilçesi Mehmet Akif Ersoy İlkokulu Müdürü Kenan Oruç ile eşi Derya Kangal Oruç, yaz tatilini görev yaptıkları okulda geçirdi. Tatil boyunca okulda çalışan Okul Müdürü Kenan Oruç ve öğretmen eşi Derya, el ele verip okulu boyayarak binanın iç görünümünü değiştirdi. Müdür Oruç, ''Okulların yaz tatili sürecinde okulumuz için ne yapabiliriz diye düşündük. Yarım asırlık okulun binasının yıpranması nedeniyle koridor ve sınıfla-

D

rı elden geçirelim dedik. Okul Müdürü olarak ben ve öğretmen eşim Derya hanımla birlikte el ele okulumuzu boyamaya karar verdik. Okulumuz çok eski olduğu için bakım gerekiyordu. Özellikle koridorlardaki panoların, resimlerin değişmesi, boya ve badana yapılması gerekiyordu. İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’nden temin edilen boyalarla okulu boyadık. Okulun çehresi değişti, güzel bir görünüme kavuştu'' dedi. İlhami ÜNAL

3 bin 348 kişi okuryazar oldu uş Milli Eğitim Şube Müdürü Fadıl Tunç, il genelinde okuma yazma çalışmalarının aralıksız sürdürüldüğünü, 2012 yılında 3 bin 348 kişinin okuryazar olmasının sağlandığını söyledi. Şube Müdürü Tunç, Türkiye’de de her yıl 8 Eylül tarihinin okuma yazma günü olarak anıldığını kaydetti. Tunç, il genelindeki okuma yazmaya yönelik yürütülen çalışmalarla ilgili bilgi verdi. Tunç, “TUİK’in 2012 istatistiklerine göre Muş ilinde 15 yaşından büyük 5 bin 860’ı erkek, 27 bin 851’i kadın olmak üzere toplam 33 bin 721 kişi okuma yazma bilmemekte. Okuma yazma bilmeyenlere yönelik halk eğitimi merkezi müdürlüklerince okuma yazma kursları açılmaktadır. 20122013 eğitim öğretim yılında Muş ilinde 231 kurs açılmış olup, bu kurslara 3 bin 348 kişi katılarak okur-yazar olmaları sağlanmıştır. İlimizde okumaz yazmaz kalmayıncaya kadar çalışmalar devam edecektir. Okuma yazma belgesi olan kişiler ikinci kademe okuma yazma kursuna devam edebilmektedirler. Bu süreci tamamlayan kişiler açık ilköğretim okuluna devam etme imkânı bulmaktadırlar. Okuma yazma kursuna başvurmak isteyen kişiler halk eğitimi merkezi müdürlüklerine ya da en yakın ilkokula başvurarak bu eğitimden faydalanabilirler. Muş ilinde okuma yazması olup da belgesi olmayanların sayısının çok olduğu inancındayım. Bu yüzden okuma yazması olan kişilere yönelik halk eğitimi merkezi müdürlüklerince seviye tespit sınavları da düzenlenmektedir. Bu sınavlara katılarak, kursa katılmadan da belge alınabilmektedir” dedi.

M


Ýç- Politika

10 EYLÜL 2013 SALI

9

Geri çekilme durdu Ateşkes sürecek Çözüm projesinin ilk ayağı olan çekilme süreci PKK’dan gelen ‘Çekilmeyi durdurduk’ açıklaması ile son buldu.. Kürt sorununun çözümünde atılan önemli ilk adım olan ‘Geri Çekilme’ durdurulurken, ateşkesin devam edeceği bildirildi. calan’ın İmralı’da tecrit altında tutulduğunu belirten KCK,, hükümetin demokratikleşme ve Kürt sorununun çözümü konusunda adım atmaması sonucu geri çekilmeyi durdurduklarını açıkladı. KCK, "Gerillanın çekilişi durdurulurken ateşkes konumu korunacaktır. Ateşkes konumunda kalınması AKP'ye Önder Apo'nun projesi doğrultusunda adım atmasına fırsat vermek anlamına gelmektedir" diye kaydetti. KCK Yürütme Konseyi Eş Başkanlığı, attıkları adımlar karşısında hükümetin sorumsuz davranması, demokratikleşme ve Kürt sorununun çözümü konusunda adım atmaması nedeniyle geri çekilmeyi durdurduklarını belirtti. Yapılan açıklamada, Öcalan'ın Türkiye'nin demokratikleşmesi temelinde Kürt sorununun çözümü amacıyla 21 Mart 2013'te çözüm projesi sunduğu ifade edilerek, “Önder Apo çatışmasızlığı sağlatarak, esir askerleri serbest

Ö

bıraktırarak ve gerilla güçlerinin sınır dışına çekilmesi iradesini ortaya koyarak Türk devleti ve AKP hükümetine çözüm zemini ve fırsatı sunmuştur. Türk devletinin çözüm için adım atması önünde hiçbir engel kalmamıştır. Dünyanın herhangi bir yerinde böyle bir yaklaşım ve pratik ortaya konulsaydı bu irade çözüm için büyük bir fırsat olarak görülürdü. Herhangi bir sorunda çözüm iradesi olanlar böyle bir ortamın sağlanmasını isterler. Kürt Özgürlük Hareketi böylesi bir ortamı fazlasıyla sağlamıştır. Ancak Kürt Özgürlük Hareketi üzerine düşenleri yaptığı halde devlet ve hükümet bu adımlara hiçbir karşılık vermemiş, Kürt Özgürlük Hareketi'nin attığı adımların hiçbir siyasal karşılığı yokmuş gibi davranmıştır” denildi.

Ateşkes sürecek Açıklamada, ‘’Bu süreci başlatan temel aktörün Önder Apo olduğu kabul edilmektedir. Ancak Önder Apo'nun böyle bir sürecin başarıyla sonuçlanması için yapması gereken çalışmalara imkan tanınmamıştır. Ortada yüz yıllık bir sorun varken sorunun bir tarafının temel aktörünün bu düzeyde tecrit altında tutulması, çalışmasının önünün açılmaması hükümetin bu süreç konusunda samimi olmadığının açık kanıtıdır. Başbakan ve hükümet her gün birçok toplantı yapar ve her

gün değişik kesimlerden bin görüş alırken, Önder Apo'nun ayda bir iki saat görüşme yapması bu sürecin sağlıklı bir biçimde yürütülmediğini ve yürümediğini açıkça göstermektedir. Özgürlük Hareketimizin yönetimi ve yetkili organları, hükümetin atılan adımlar karşısında sorumsuz davranmasını, demokratikleşme ve Kürt sorununun çözümü konusunda adım atmak bir yana dil ve yöntem konusunda bile eski hegemon zihniyet ve tutum içinde olmasını dikkate alarak, Türkiye sınırları içinde kalan gerillaların geri çekilişini durdurmuştur. Hareketimiz Önder Apo'nun Newroz'da ortaya koyduğu demokratikleşme projesine inanmaktadır. Türkiye halklarının kardeşliği, Kürt sorunun çözümü ve demokratik Ortadoğu birliği ancak bu yaklaşımla sağlanabilecektir. Bu konudaki anlayışını ve tutumunu sürdürmektedir. Gerillanın geri çekilişinin durdurulması da bu projenin ciddiye alınması ve gereklerinin yapılması içindir. Gerillanın çekilişi durdurulurken ateşkes konumu korunacaktır. Ateşkes konumunda kalınması AKP'ye Önder Apo'nun projesi doğrultusunda adım atmasına fırsat vermek anlamına gelmektedir” İfadelerine yer verildi. HABER MERKEZİ

‘Hükümet gereğini yapmalı’ PKK’nın geri çekilme kararını değerlendiren Akil İnsanlar Heyeti üyeleri, PKK’nın üzerine düşen sorumlulukları yerine getirdiğini, hükümetin sorumluluğunun gereğini yapmasını istedi. kil İnsanlar Heyeti üyeleri, KCK’nın hükümetin adım atmamasından dolayı geri çekilmeyi durdurduğunu açıklamasını değerlendirdi. Akil İnsanlar Heyeti üyesi ve TUHAD-FED Genel Başkanı Zübeyde Teker, "Hükümetin ‘barışı ben getiririm, karakol da yaparım, baraj da, heronlarla tacizde ederim, anadilde eğitim olmaz, seçim barajı düşmez’ dediği yerde geri çekilmenin durması normal. Kürt hareketi üstüne düşeni yapmıştır. Hükümeti defalarca uyarmasına ve çağrı yapmasına rağmen gerekli adımlar atılmamıştır. Bütün bunların sonucunda geri çekilmeyi durdurma kararı almıştır ve bu haklı ve meşru bir karardır. Gelinen aşamada hükümet sorumluluğunun gereğini yapmalı, toplumun maksimum demokrasi, kalıcı barış talebini karşılamalı, halk iradesini esas almalıdır. Diğer türlü şuan ki politikalarında ısrarcı davranırsa süreç akamete uğrar. Ortadoğu'daki gelişmeler göz önüne alındığında tüm taraflar ve Türkiye halkları olarak ağır bedeller ödemek durumunda kalabiliriz" dedi.

A

Kıbrıs'ta savaş hazırlığı uriye’ye yönelik askeri müdahale hazırlıkları çerçevesinde, Kıbrıs’taki İngiliz üslerinde ABD ve Fransa’nın hazırlıkları dikkat çekiyor. İngiltere’nin ülke dışındaki en büyük askeri üslerinin bulunduğu Kıbrıs’a, ABD savaş uçakları konuşlandı. Bunun yanı sıra Fransız donanmasına bağlı bir fırkateyn de 200 personelle İngiltere’nin Dikelya üssüne demirledi. ABD ve Fransız kuvvetlerinin İngiliz üslerine konuşlanması, müdahalenin ilk etabında bu 3 ülkenin kritik rol oynayacağı yönündeki tahminleri güçlendiriyor. İngiliz üslerindeki hareketliliğe dikkat çeken Rum medyası, “ABD, İngiltere ve Fransa, Suriye’yi vurmaya hazır” ifadelerini kullandı. Medyada yer alan haberlerde, Suriye’nin İngiliz Ağrotur üssüne yönelik muhtemel füze saldırısına karşı erken uyarı ve savunma sistemlerinin hazır hale getirildiğine işaret ediliyor.

S

Can: Hükümet adım atmadı Akil İnsanlar Heyeti üyesi Celalettin Can da hükümetin şimdiye kadar adım atmamasını eleştirerek, "Güven verici önlemler diye bir paket vardı. İşte Öcalan'ın koşulları, seçim barajı, koruculuğun kaldırılması, hasta tutsakların bırakılması bunun içindeydi. Hükümet hiçbir adım atmadı bu konuda. PKK esirleri bıraktı. Ardından ateşkes ilan etti ve geri çekilmeyi başlattı. Hükümetin de güven vermek için adım atması

Füze atışı yapılmayacak Bu çerçevede Fransız hava kuvvetlerine bağlı iki casus uçağıyla ABD savunma birimleri de Ağrotur'da hazır bekletiliyor. Rum Savunma Bakanı Fotis Fotiu, Doğu Akdeniz’deki savaş hazırlıklarının doğal olduğunu söyledi. Rum bakan, Suriye’ye yönelik olası harekatta, Kıbrıs’tan füze atışı yapılmayacağını öne sürdü. Ekonomisi büyük ölçüde turizme bağlı olan Kıbrıs’ta, İngiliz egemen üslerinin varlığı endişe yaratıyor. Ülke tarihindeki en büyük ekonomik kriz nedeniyle Rum yetkililer, art arda açıklamalar yaparak turizm gelirlerindeki olası düşüşü önlemeye çalışıyor. Rum hükümet sözcüsü, Kıbrıs’ın turistler için güvenli bir bölge olduğunu belirterek, Suriye ve İngiliz uçaklarının ada üzerinde muharebe yaptıkları yönündeki İngiltere kaynaklı haberlerin abartılı olduğunu söyledi. Rum sözcü, Suriye’ye yönelik müdahalede Kıbrıs’ın mevzi konumunda olmayacağına dair soruna yön veren taraflardan net güvence alındığına vurgu yaptı.

Bölgede BDP, batıda HDP alkların Demokratik Kongresi (HDK), 2014 Mart'ında yapılacak yerel seçim stratejisini açıkladı. Buna göre batıda HDP, Doğu ve Güneydoğu’da ise BDP ile seçime girilecek. HDK, 2014 yerel seçimlere hangi partilerle ve nasıl bir yerel yönetim anlayışıyla gireceğini basın toplantısı ile açıkladı. Seçim stratejisinin açıklanacağı toplantıya BDP Eş Genel Başkanı Gültan Kışanak, BDP milletvekilleri Sırrı Süreyya Önder, Levent Tüzel, Sebahat Tuncel, Pervin Buldan ve HDP Eş Genel Başkanları Yavuz Önen, Fatma Gök katıldı. Salona, HDP ile BDP'nin logosunun olduğu "Kentimizi de, kendimizi de biz yöneteceğiz" yazılı pankart asıldı. Açıklama yapan HDK Yürütme Kurulu üyesi Betül Çobanoğlu,

H

lazımken, bunu yapmadı. Hükümetin adım atmaya yönelik bir eğilimi yoktu. Süreç tıkanmaya doğru gidiyordu. Bunu aşmak için Sayın Öcalan, 8 komisyonun kurulmasını önerdi. Bu sorunun çözümüne giden yolda bir birikim elde etmek için bir arayış çabasıydı. Hükümet komisyonların kurulmasını da istemedi. Tabi bu arada akil insanların raporlarının ne olduğu belli değil. Bütün bu durumu göz önüne alan KCK'de tıkanmayı engellemek, olayın ciddiyetini hükümete hatırlatmak için geri çekilmenin durdurulması kararını aldı. Bu süreci tıkama veya silahlı mücadeleye dönüştürme çabası değildir. Aksine hükümete olayın ciddiyetini kavratmak olarak değerlendiriyorum" şeklinde konuştu. Türkdoğan: Vaatler yerini bulmalı Akil İnsanlar Heyeti üyesi ve aynı zamanda İnsan Hakları Derneği Başkanı Öztürk Türkdoğan da, KCK’nın yaptığı açıklamanın önemine vurgu yaptı. Türkdoğan, şunları söyledi: "Başından beri bizim için önemli olan çatışmasızlığın kalıcı hale gelmesidir. Ateşkesin devam edecek olması önemlidir. Belki bu hükümete atması gereken adımlar noktasında uyarıcı bir işlev rolü oynayabilir. Hükümet süreç heba edilmeden müzakerelerde neyi vaat etti ise onun adımlarını atmalıdır. Bu süreç çok önemlidir, kesinlikle heba edilmemesi lazımdır. Sürecin ilerlemesi bakımından hükümetin ve onu oluşturan siyasi partinin kendi hesaplarını bir kenara bırakıp adımları biran önce atmalıdır." (DİHA)

Türkiye'deki tüm yerel birimlerde seçimlere gireceklerini söyledi. Çobanoğlu, 30 Mart 2014 tarihinde yapılacak yerel seçimlere "Bölgede Barış ve Demokrasi Partisi (BDP), batıda ise Halkların Demokratik Partisi (HDP) ile giriyoruz" dedi.

Kışanak: İddialı ve kararlıyız BDP Eş Genel Başkanı Gültan Kışanak ise, "Bugün aslında sıradan bir seçim startı toplantısı izlemiyorsunuz. Bugün Türkiye siyasi tarihinde yepyeni bir kulvar açacak bir sürecin başlangıcına tanıklık ediyorsunuz. Bu kadar iddialı ve kararlıyız. Ve artık Türkiye siyasi hayatının böyle bir aşamaya geldiğine inanıyoruz. Büyük bir iddianın temsilcileri olarak tüm Türkiye halkının huzurundayız. Kendilerine şunun sözünü veriyoruz; kentleri rant alanları olmaktan çıkaracağız. Belediyeleri hırsızlık yapmak için kurulmuş bürokratik aygıt olmaktan kurtaracağız. Belediye meclislerini sağa sola peşkeş çekmekten kurtaracağız. Bütçeyi halk yapacak, belediye yönetim birimleri halk meclisleriyle, kent meclisleriyle, gençlik meclisleriyle, kadın meclisleriyle ortak

PKK’dan Suriye’ye 3 bin militan Suriyeli Kürt siyasetçi Salah Bedreddin, PKK'nın, Kandil'den Suriye'de Kürtlerin yoğun olarak yaşadığı bölgelere 3 bin militan gönderdiği söyledi. Salah Bedreddin, Irak'ın Erbil kentindeki Kürt Araştırma ve Geliştirme Enstitüsü'nde düzenlenen panelde, Suriye'de yaşanan gelişmeleri değerlendirdi. "Arap Baharı"nın etkisiyle Kürtlerin Suriye'de etkili olmaya başladığını ifade eden Bedreddin, "Kürt Hareketi, geçmişte hep bastırıldı. Esed rejimi ancak 2004'teki Kamışlı olaylarıyla Kürtlerin güçlü bir muhalefet olduğunun farkına vardı. Daha sonra Esed ve PYD pazarlıklara başladı. 2011 yılında Suriye'de Arap Baharı'nın etkisi başlayınca, bağımsız Kürt gençleri aktif rol alarak, Esed rejimine karşı ayağa kalktı. Tahminime göre bu süre zarfında Esed ve PYD gizli ittifak yaptı. Suriyeli bağımsız Kürt gençlerinin bölgede etkisini artırmasından sonra PKK, Kandil'den Suriye'nin Kürt bölgelerine 3 bin kişilik bir grup gönderdi. Bu grubun yaklaşık bin 500'ü Suriyeli iken, kalanı Türkiye, İran ve Iraklı Kürtlerden oluşmaktadır" dedi.

karar alarak kentimizi ve kendimizi biz yöneteceğiz" diye konuştu.

Gök: Yeni bir sayfa HDP Eş Genel Başkanı Fatma Gök ise şunları söyledi: “Halkların Demokratik Kongresi'nde buluşan emek, demokrasi, barış ve özgürlükten yana olan kurumlar, partiler, bireyler, din ve inanç grupları olarak 2014'teki yerel seçimlere, Türkiye'nin bütün yerel yönetim birimlerinde gireceğimizi duyurmak için sizlerle bir araya geldik." HDP Eş Genel Başkanı Yavuz Önen de, “Türkiye'nin yüzde 80'i son yirmi yılda kentlerde yaşayan bir toplumsal yapı gösteriyor bize. Bu çok yeni bir sayfa Türkiye tarihinde. Çok vahşi, bütün kuralları; bilimi, doğaya, insani değerleri ayaklar altına alan bir furya şeklinde gerçekleşen bir kentleşme. Bu vahşi kentleşmeye karşı HDK'nin, HDP'yle birlikte BDP'nin elbette seçim süreci içinde derinlemesine seçim beyannamesinde açıklayıcı bir yaklaşım içinde olacak" ifadelerini kullandı.


10

10 EYLÜL 2013 SALI

Ýç-Dýþ Politika

‘Çözüm müzakere masasında’ ABD Dışişleri Bakanı John Kerry, Suriye krizinin çözümünün savaş alanında değil müzakere masasında bulunabileceğini söyledi ve ekledi: Bu masaya oturmak zorundayız. ngiltere’nin başkenti Londra’da bulunan ABD Dışişleri Bakanı John Kerry, İngiltere Dışişleri Bakanı William Hague ile Suriye konusunda bir araya geldi. İki bakan, görüşmenin sonunda ortak bir basın toplantısı düzenledi. Kerry, Suriye krizinin çözümünün savaş alanında değil müzakere masasında bulunabileceğini belirtti. John Kerry, askeri müdahalenin hedeflendiğini ancak kısa süreli olacağını vurguladı. 100 yıldan fazla bir zamandır dünyanın kimyasal silah kullanımının karşısında durduğunu dile getiren Kerry, Suriye’deki çatışmanın sona ermesinin siyasi çözümle mümkün olacağını vurgulayarak Suriye’de yaşananların bir insanlık felaketi olduğunu belirtti. Esad rejiminin kimyasal saldırı hazırlığı için emir verdiğini de söyleyen Kerry, bu konudaki kanıtlar konusunda kendinden emin olduğunu vurguladı.

İ

‘Nereden ateşlendiğini biliyoruz’ "Gerçekten elimizde çok fazla kanıt var. Bizler

İran’dan Batı'ya uyarı

atılı ülkeleri uyaran İran Dışişleri Bakanı Muhammed Cavad Zarif, ABD'nin Suriye'ye saldırarak Ortadoğu'da yeni bir savaşı ateşleyeceğini söyledi. İran Dışişleri Bakanı Muhammed Cavad Zarif, ilk yurtdışı ziyaretini gerçekleştirdiği Bağdat'ta Suriye'ye ilişkin açıklama yaptı.Zarif, bölgedeki savaş kışkırtıcılığından kaygı duyduklarını dile getirdi. İranlı bakan, "İleriyi göremeyenler ve savaş tamtamlarını çalanlar herkesi yakacak bir ateşi başlatıyorlar" dedi. Irak Dışişleri Bakanı Hoşyar Zebari de, kimyasal silah kullanımına ve askeri müdahaleye karşı olduklarını kaydetti.

B

Esad rejiminin kimyasal saldırı emri verdiğini biliyoruz. Oraya askerlerini gönderdi ve saldırıyı gerçekleştirdi. Roketlerin nereden ateşlendiğini ve nereye indiğini biliyoruz" ifadelerini kullanan Kerry, Esad'ın kimyasal silahlar kullanmaya ve kendi halkını öldürmeye son vermesi gerektiğini söyledi. Kerry, Esad'ın önümüzdeki hafta elindeki tüm silahları uluslararası topluma teslim etmesi durumunda bir saldırının da önüne geçebileceğini söyledi. ABD Dışişleri Bakanı, "Şunu açık bir şekilde belirtmeyelim. ABD, Obama ve ben hepimiz şu şekilde düşünüyoruz: Suriye'de siyasi çözüm olmalı, askeri değil. Ancak bir taraf çok sayıda insanın ölümüne neden oluyorsa, kimyasal silah kullanıyorsa ve bunu cezasız kalacağını bilerek yapıyorsa, asla müzakere masasına oturamaz" dedi.

‘Halkın sesine kulak verilmeli’ uriye Dışişleri Bakanı Velid Muallim, Rusya'nın başkenti Moskova'da Rus mevkidaşı Sergey Lavrov'la bir araya geldi. Muallim, "Obama halkının sesine kulak vermeli" dedi. Suriye Dışişleri Bakanı Muallim, 11 Eylül saldırılarının arkasında bulunan El Kaide'ye ABD'nin yardım etmek istemesini anlamadıklarını da söyledi. Mualim, "ABD Başkanı Barack Obama Amerikalıların, Avrupalıların ve İngiliz Parlamentosu'nun sesine kulak vermeli. ABD'nin Suriye'ye askeri müdahalede bulunarak, askeri gücümüzü yok etmeye çalışması ve El Kaide'yi güçlendirmesi büyük bir hata olacak. Suriye'ye askeri

S

müdahaleye karşı çıkan Amerikan halkına ve Papa Françesco'ya çok teşekkür ediyoruz" şeklinde konuştu.

'Diyaloga odaklanmalıyız' Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov da, kimyasal silah kullanımıyla ilgili her türlü haberin çok yakından incelenmesi gerektiğini söyledi. Lavrov, "ABD'li dostlarımıza askeri müdahaleye değil, diyaloga odaklanmaları çağrısında bulunuyoruz. ABD'nin Suriye konusunda barış konferansı için çaba harcaması gerekiyor. ABD'nin Suriye'ye askeri müdahalesi terörizmin yayılmasına neden olacak" ifadelerini kullandı.

ÝHTÝSAS MAÐAZAMIZ ÞÝMDÝ


10 EYLÜL 2013 SALI

11

Güreş, Olimpiyat sporu olarak yeniden seçildi Uluslararası Olimpiyat Komitesi'nin bugün yaptığı oylamada güreş, 2020 ve 2024 olimpiyat oyunlarında yer alacak branş olarak seçildi.

Bitlis basketbolda bölgesel ligde Bitlis Gençlik Spor Kulübü yeni kuracağı basketbol takımıyla bölgesel ligde mücadele edecek. ençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürü Muzaffer Güven, yaptığı açıklamada, ilk kez bu yıl basketbolda bölgesel liglerde mücadele edecek bir takım hazırlayacaklarını söyledi. Görevlendirdikleri iki antrenörün il merkezi ve ilçelerde yenetekli basketbol-

G

üreş tekrar olimpiyatta. Arjantin'in Başkenti Buenos Aires'te yapılan IOC toplantısında güreş, beyzbol-softball ve squash'ın olimpiyat sporu olarak kalıp kalmamasını oylamaya sundu. Oylama öncesinde bu 3 branşın uluslararası federasyon temsilcileri branşlarıyla ilgili sunumlar yaptı. Daha sonra gerçekleştirilen oylamada güreş, 95 oyun 49'unu alarak 2020 ve 2024 olimpiyatlarında yer almayı başardı. Beyzbol-softball 24 ve squash ise 22 oy alarak olimpiyatların dışında kaldı.

G

cuları tespit etmeye çalıştığını ifade eden Güven, şöyle konuştu: "Hedefimizi 3. Lig'e çıkmak. Bunun için gerekli olan altyapıyı oluşturduk. Sporculara malzeme ve araç desteği vereceğiz. Burda önemli olan gençlerimizin kulüp bazında ili aşarak bölgesel alanda mücadele edecek olması. Milli takım hocalarının da gözlemleyeceği maçlarda yeteneklerimiz kendilerini gösterme imkanı bulacak. Bitlis'ten milli takıma veya NBA'ya ne için bir basketbolcu çıkmasın? Bunun için gerekli adımları attık. Bitlis'te basketbol adına güzel şeylerin olacağını düşünüyoruz. Bölgesel ligimizin Bitlis'e hayırlı olmasını temenni ediyorum.

Almanya, Euro 2020’den çekileceğini açıkladı Avrupa Futbol Şampiyonası'na ev sahipliği yapmak için başvuruda bulunmaya hazırlanan Almanya, yarıştan çekileceklerini açıkladı. 020 Olimpiyat Oyunları'na ev sahipliği yapma hakkını kaybeden İstanbul, 2020 Avrupa Futbol Şampiyonası'nda yarı final ve final maçlarını düzenlemek için başvuruda bulunmaya hazırlanıyor. Avrupa'nın 13 ayrı şehrinde oynanması planlanan turnuvanın yarı final ve finaline ev sahipliği yapmak için Türkiye ile birlikte girişimde bulunan federasyonlardan biri de Almanya idi. Ancak Alman Futbol Federasyonu Başkanı Wolfgang Niersbach, bu yarışta İstanbul lehine çekileceklerini açıkladı.

2

Münih için öngördükleri başvuruyu yapmayacaklarını açıklayan Niersbach; "Euro 2020 finali için Türkiye ile doğrudan bir düelloya girmeyeceğiz" açıklamasında bulundu ve bu konuda UEFA Başkanı Michel Platini ile sözleştiklerini ifade etti. Niersbach'ın açıklamalarının ardından Avrupa Futbol Şampiyonası'nda yarı final ve final maçlarının İstanbul'da oynanması beklentisi daha da arttı. Zira Euro 2020'nin Türkiye'de düzenlenmesini isteyen UEFA, İstanbul'un Olimpiyat Oyunları adaylığı nedeniyle turnuvayı Avrupa'nın dört bir

yanındaki şehirlere dağıtma kararı almıştı.Futbol Federasyonu, 2020 Avrupa Futbol Şampiyonası'nda yarı final ya da final maçlarından biri için başvuruda bulunacak. Federasyon Başkanı Yıldırım Demirören imzasıyla yazılan başvuru yazısı, pazartesi ya da salı günü UEFA'ya gönderilecek. UEFA Başkanı Michel Platini'nin de TFF'ye yarı final ya da finalden birinin verileceği konusunda büyük bir söz verdiği ifade edildi. TFF, konuyla ilgili başvuruyu 12 Eylül tarihine kadar yapma hakkına sahip bulunuyor.

Federasyon yönetimi belgeyi gönderecek

Galatasaray Yönetim Kurulu Üyesi ve Kulüp Sözcüsü Şükrü Ergün, "Fatih Terim, Galatasaray tarihinin bir parçasıdır. Bizim için çok önemlidir. Biz yönetimde kaldığımız sürece kendisinin de teknik direktörümüz olarak kalmasını arzu ediyoruz" dedi.

rgün, ''Biz Terim'in sadece 4 aylık milli takımda çalışması için rıza gösterdik. A Milli Takımımız, Galatasaray bunlar çok değerli kurumlar. Biz bu noktada üstümüze düşeni yaptık. TFF Yönetim Kurulu üyesi Emre Alkin, Galatasaray Sportif AŞ Genel Müdürü ve İcraa Kurulu Başkanı Lütfi Arıboğan'ı arayarak, Terim'le 5 yıllık bir projede

E

anlaştıkları yönünde sözünün yanlış anlaşıldığını, kendisinin başka bir şeyi kastettiğini söylemiş. Biz yönetim kurulu olarak karar aldık ve hocamıza 2 yıllık sözleşme öneriyoruz. TFF Yönetimi'nin de hocamızla yaptığı sözleşmenin örneğini istiyoruz. Bunu göndermeleri gerekir. Kimse 'Biz her isteyene sözleşme göndermeyiz' şeklinde cüretkâr ifadelere sahip olamaz. Terim'le yapılamak istenen sözleşme ya da yapılan, Borsa'da fiyatları değiştirir. Biz SPK'ya bağlı bir kurumuz. Kimse bir başkasının teknik direktörüyle habersiz sözleşme yapmaya kalkışamaz. Adamı mahkemeye verirler'' dedi. BAŞKAN AYSAL DA TERİM DE UZUN SÜRELİ SÖZLEŞME YAPMAK İSTİYOR Başkan Ünal Aysal'ın her zaman Fatih Terim'le uzun vadeli çalışma yapmak istediğini belirten Şükrü Ergün, ''Terim, bizim çok önemli bir sembolümüz, tarihimizin çok önemli bir parçasıdır. Kendisinin de uzun vadeli bir sözleşmeyle çalışmak istediğini biliyorum. Başkanımız ve yönetim kurulumuz da ayın şeyi istiyor. Başkanımız, değişik vesilelerle 'Ben olduğum sürece Fatih Terim de teknik direktörümüz olacak' dedi. Biz görev süremizin sonuna kadar 2016'ya kadar Fatih hocaya yeni sözleşme teklif ediyoruz. Artık karar Fatih Terim'indir. Kendisi kararını verecek. Fakat ben kişisel olarak, herkesin arzu ettiği bir imza olacağı için bu hafta içerisinde yeni sözleşmenin yapılacağına inanıyorum'' şeklinde konuştu.

Ferhat Çökmüş Adana Demirspor'da dana Demirspor, geçtiğimiz sezon Süper Lig'de Orduspor forması giyen Ferhat Çökmüş ile 2 yıllık sözleşme imzaladı. Adana Demirspor'un yeni transferi Ferhat Çökmüş yaptığı açıklamada, "Transferin son gününde şampiyonluğa oynayan bir

A

takıma transfer olduğum için çok mutluyum, transferimde emeği geçen herkese teşekkür ediyorum" dedi. Başarılı defans oyuncusu Ferhat Çökmüş kariyerinde 150 Spor Toto Süper Lig ve 26 kez Türkiye Kupası maçına çıktı, 4 gol kaydetti.

Roman Güntensperger Büyükşehir’de! TT 1. Lig'inde mücadele eden Gaziantep Büyükşehir Belediyespor, transferin son günüde İsviçreli Roman Güntensperger’i kadrosuna kattı. İsviçre’nin AC Bellinzona takımında forma giyen 1991 doğumlu, Roman Güntensperger, Gaziantepspor’un İtalya kampında denenmeye gelmiş ve teknik ekibin raporu doğrultusunda geri gönderilmişti. Roman Güntensperger, geçen sezon İsviçre 1’inci liginde 25 maçta toplam 1.868 dakika görev aldı. Mavi – beyazlılar genç oyuncu ile 3 yıllık sözleşme imzaladı.

P


CMYK

12

10 EYLÜL 2013 SALI

Diyarbakır Büyükşehir Belediyespor Teknik Direktörü Turhan Özyazanlar, ligin 1.haftasında İskenderun Demirçelikspor karşısında aldıkları 1 puanın başarı olduğunu söyledi. zyazanlar yaptığı açıklamada , ilk yarı istedikleri gibi oynayamadıklarını, ummadıkları şekilde gol yediklerini ve oyun düzenlerinin bozulduğunu belirtti. ikinci yarıda yaptıkları değişikliklerle istedikleri gibi oynamaya başladıklarını ifade eden Özyazanlar , gerekli baskıyı kurduklarını ve pozisyonlar bulduklarını dile getirdi. Özyazanlar, "İlk yarıdaki oyundan memnun değilim, ikinci yarıdaki oyundan ve mücadeleden çok memnunum. Gönül isterdi ki 3 puanla ayrılalım ama 1-0'dan gelip de 1 puan almak başarıdır" diye konuştu.

Ö

1 PUAN ÖNEMLİYDİ Deplasmanda alınan bir puanın kar olduğunu ifade eden Teknik Direktör Turhan Özyazanlar , "Bu nemli havada, bu şartlarda oynanan oyunda biz yüksek rakıma alışık olduğumuzdan dolayı maçın başlarında biraz sıkıntı yaşadık. Geçen süreçte istediğimiz oyun anlayışını ve tempoyu oyuna koyamadık. Golü bulduktan sonra daha çok topa sahip olan taraf bizdik. Özellikle ikinci yarı çok daha fazla top bizde kaldı. İskenderun

Demirçelikspor biraz şişirme toplarla oynamaya çalıştı. Bizde savunmada o konuda çok dikkatliydik hata yapmadık. Bizim adımıza deplasmanda aldığımız 1 puan kardır. Ben iyi mücadele ettiğimizi düşünüyorum. Maçın hakkısahadan isterdikki 3 puanla ayrılmak ama olmadı. . Belki biz biraz daha pozisyon bulabilseydik, üretken olsaydık kazanma şansı yakalayabilirdik. " diye konuştu Teknik Direktör Turhan Özyazanlar kazanmak için çıktıkları müsabakada bir puanla yetindiklerini kaydetti. Rakip kalede 4-5 gol pozisyonlarının bulunduğunu ifade eden Özyazanlar , şöyle konuştu: "3 maçlık periyodu değerlendirdiğimizde ligin başı, böyle düşündüğümüzde İskenderun deplasmanda berabere kaldık, kaybetmedik. Bu yönüyle değerlendirdiğimizde iyi işler yaptık diyebiliriz. 60 dakika boyunca kazanmaya daha yakın olan takımdık diyebiliriz. Ligde iddialı takım olma hüviyetine bürünmek istiyoruz"dedi. Taşkın Civelek

Milli Takım'da büyük şok! Milli Takım, 2014 Dünya Kupası Avrupa Elemeleri D Grubu'nda Romanya ile oynayacağı büyük önem taşıyan maçın hazırlıklarını sürdürdü.. Arda Turan ve Gökhan Gönül, rahatsızlıkları nedeniyle çalışmaya katılmazken, Romanya karşısında büyük ihtimal forma giymeyecekleri belirtildi.. Kasımpaşa Kulübü'nün Kemerburgaz Tesisleri'nde, teknik direktör Fatih Terim yönetiminde ilk 15 dakikası basına açık gerçekleştirilen antrenmanda milliler, bu bölümde ısınma hareketlerinin ardından pas ve koordinasyon çalışması yaptı. Basına kapalı kısımda ise ay-yıldızlıların taktik ağırlıklı çalıştığı belirtildi.

A

Kuyumcular futbol turnuvası başladı iyarbakır Kuyumcular ve Sarraflar Odası (DİKO) tarafından her yıl geleneksel olarak yapılan kuyumcular gold futbol turnuvası başladı. Turnuva ilk gününde 4 karşılaşma yapıldı. Turnuva öncesinde bir açıklama yapan DİKO Başkanı Mustafa Akkul, 17 takımın mücadele edeceği turnuvada şampiyon olacak takıma sürpriz hediye verileceğini söyledi. Akkul, “Kuyumcular arasında oluşturulan 17 takımımız dereceye girmek için mücadele edecektir. Turnuva-

D

nın kazasız ve huzurlu bir ortamda geçmesini dilerim. Turnuvada şampiyon olacak takıma büyük bir ödül vereceğiz. Bu ödül sürpriz olduğu için şimdilik açıklamak istemiyorum” dedi.Turnuvanın ilk gününde oynanan maçlarda Aksa Kuyumculuk rakibi Birtane Hasır Kuyumculuğu 7- 2, Yüksel Gold rakibi İnci Kuyumculuğu 8- 2, Huzurspor rakibi olan Arjin Bilezik takımı 5-2 ve Elif Gold rakibi Zer Ekinci takımını 5-3 yendi.

Hak ettiğimiz 3 puanı alamadık Spor Toto 3.lig 3. grupta mücadele eden Y.Diyarbakırspor önceki gün kendi saha ve seyircisinin önünde oynadığı Y.Yozgatspor’a 1-0 yenilmenin üzüntüsünü yaşıyor. CMYK

.Diyarbakırspor Genel kordinatörü Vedat Tanrıverdi, Spor Toto 3. Lig'in 2. haftasında kendi sahalarında oynadıkları Y.Yozgatspor karşısında hak ettikleri 3 puanı alamadıklarını söyledi. Tanrıverdi, “Kazanmamız gereken bir maçtı, o anlayışla sahaya çıktık. Bunu da hem oyuncular hem de taraftar olarak sahaya yansıttığımızı düşünüyorum. Oldukça iyi maç oldu. Gol hariç iyi şeyler yaptığımızı düşünüyorum. Beklenmedik bir gol yedik, ancak maçı bırakmadık.” dedi. Son bölümler hariç maça hakim olduklarını ifade eden Vedat Tanrıverdi, “kendi kalemizde gördüğümüz gol bizi çok etkiledi.yediğimiz golden daha iyi pozisyonları kaçırdık. gol pozisyonları değerlendire-

Y

bilseydik sonuç dahada farklı olabilirdi. Ama sahamızda hak ettiğimiz 3 puanı alamadık.” diye konuştu. Zor bir maç olacağını bildiklerini ifade eden Tanrıverdi, “Türkiye liginde kolay maç yok. Taktik anlamda orta sahada bekleyen takımlar karşısında zor maçlar oluyor. Ufak hatalar pahalıya mal olabiliyor. Ve korktuğumuzda başımıza geldi. Birkaç şans vardı fakat değerlendiremedik. Sahadan hayal kırıklığı ve üzüntüyle ayrıldık. Futbolda bunlar var. Bugünden itibaren neleri eksik yaptık onları konuşacağız. Günler ve haftalar ilerledikçe daha iyi bir Y.Diyarbakırspor izleteceğimizi düşünüyorum. Çünkü bu takımda çok iyi futbolcular var.” şeklinde konuştu Taşkın Civelek


Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.