18.04.2013 Gazete Sayfaları

Page 1

En akıllı yatırım

Surlar Meclis gündeminde

iyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir, İktisadi Girişim ve İş Ahlakı Derneği’nin başkan ve yöneticilerini kabul etti. En akıllı yatırımın barış olduğunu belirten Baydemir, gelecek nesillere barışı miras bırakmak istediklerini söyledi. 7’de

A

D

Ormancık korucularına tazminat İHM, Hakkari’nin Şemdinli ilçesi Ortaklar Köyüne bağlı Ormancık mezrasında 1994 yılında gözaltına alındıktan sonra kaybolan 13 korucu davasını karara bağladı. Mahkeme, koru-

A

cular için Türkiye'yi 800 bin Euro tazminata mahkum etti. Tazminatın yaşadıklarına derman olmayacağını belirten korucu yakınları, suçluların cezalandırılmasını istiyor. 4’te

K Parti Diyarbakır Milletvekili Mine Lök Beyaz, Diyarbakır Surları’nı meclis gündemine taşıdı. Diyarbakır’ın çok büyük bir hazine olduğunu belirten Beyaz, kenti hak ettiği yere taşıyacak birçok projenin yürütüldüğünü söyledi. 8’de

Turgut Özal anıldı . Cumhurbaşkanı Turgut Özal, ölümünün 20. yıldönümünde İstanbul Topkapı'daki kabri başında anıldı. Törende konuşan Semra Özal, eşinin görev başında öldürüldüğünü söyleyerek, ''Şehit kabul edilmesini istiyorum" dedi. 10’da

8

PERŞEMBE 18 NÝSAN 2013

www.diyarbakirolay.com.tr

Fiyatý : 30 KR

Cözüm süreci 3 asamalı Çözüm sürecinin üç aşamalı olduğunu belirten BDP lideri Demirtaş, "İlk aşamanın hazırlık devresindeyiz. Bunun için de Öcalan'ın geri çekilmesi için çağrı yapmasını bekliyoruz" dedi. İlk aşama devrede BDP Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş, Kürt sorunun çözümü için yürütülen süreci değerlendirdi. Sürecin üç aşamalı olduğuna dikkat çeken Demirtaş, şunları söyledi: İlk aşamanın hazırlık sürecindeyiz. Yani ilk sürecin başlaması için hazırlıkları yapıyoruz. Bu hazırlık yeterli düzeyde organize edilirse Öcalan'ın geri çekilmesi için çağrı yapmasını bekliyoruz. Aşamalar şöyle; geri çekilme, anayasal reform ve silahların bırakılarak normalleşme süreci.

Göçerler yayla yollarında iyarbakır'ın Ergani ilçesine bağlı Alitaş, Demirli, Yeniköy ve Kavaklı köylerinde kalan göçer aileler, bahar mevsimiyle birlikte Bingöl, Muş, Erzurum ve Kars’ta kiraladıkları yaylaların yolunu tuttu. Göçerler, 9 ay boyunca yaylalarda hayvanlarını besleyecek. 6’da

D

Güven sorunu Sürecin en büyük sorunu güven sorunudur. Tarihi kökleri olan güvensizlikler var. En azından sağlam, pratik adımlarla çözüme gitmeye çalışıyoruz. Bu üç süreçle de Kürt sorunu tamamen çözülmeyecek. Bu hükümetle çözüm olacağına inanıyoruz. Çünkü çözüm dostla değil, kavga edilenle olur. Meyveler olgunlaştığında toplanması daha sonra işe yaramaz. Makul bir hızla süreç ilerliyor, bu kararlılık olduğu sürece de bir tehlike görülmüyor.

Akil heyeti Mardin’de G

üneydoğu Anadolu Akil İnsanlar Heyeti, Mardin’nin Kızıltepe ilçesinde bulunan Altıntoprak Köyü’nde Kikan aşiretinin lideri ve kanaat önderleri ile görüştü. 7’de

Bu çığlığı duyun S ağlık çalışanları Diyarbakır’da bir günlük greve gitti. Sağlık emekçilerine uygulanan şiddeti protesto eden sağlık çalışanları, Devlet Hastanesi bahçesinde toplanarak eylem yaptı. 4’te

Tutuklulardan örnek yardım iyarbakır E Tipi Kapalı Ceza Evi’ndeki tutuklu kadınlar, Bağlar Belediyesi bünyesinde kurulan Günışığı Yardımlaşma ve Dayanışma Mağazası’na giyim yardımında bulundu. 3’te

Engelli çocuklar kamera karşısında

D

Süryanilerden çözüme destek özüm sürecine Süryanilerden de tam destek geldi. Midyat’ta bulunan Mor Gabriel Manastırı Metporoliti Samuel Aktaş, çözüm sürecine ve Başbakan Erdoğan’a tam destek verdiklerini söyledi. 7’de

Ç

ihinsel engelli çocuklar, Diyarbakır’da çekilen ve gelirinin bir kısmının kurulacak olan Sevgi Taşı Derneği'ne bağışlanacağı 'Sevgi Taşı' adlı filmin çekimlerinde ekran karşısına geçti. 4’te

Z Öğrencilerden anlamlı kermes atman Üniversitesi Genç Girişimciler Topluluğu üyeleri, Sason Aydınlık İlköğretim Okulu’na ve öğrencilerine katkı sunmak amacıyla üniversitede kermes düzenledi. 8’de

B

İhalede usulsüzlük iyarbakır İl Genel Meclisi bünyesinde bulunan Denetim Komisyonu, 2012 yılına ait Özel İdare'nin gelir ve giderleri üzerinde inceleme yaptı. Taşımalı eğitimde bir ihalenin tek bir firmaya verilmesi için 123 parçaya bölündüğü ve aynı firmaya verildiği ortaya çıktı. 5’te

D


2

18 NÝSAN 2013 PERÞEMBE

Saðlýk

Stresin sonu depresyon olabilir! Son yýllarda yaþ ve cinsiyet fark etmeksizin pek çok insan, günlük yaþamdaki stresten þikayet ediyor. Ýþ, aile, eþ ya da arkadaþ kaynaklý olabilen stres, bazen ciddi hastalýklarýn da ilk sinyali oluyor. zman Psikolog Uðurkan Ulutürk, kreþe baþlayan küçük bir çocuktan, gerekli bakýmý alamayan bir yaþlýya; yoðun ev iþlerinden bunalan bir ev hanýmýndan, sýnava hazýrlanan öðrencilere kadar toplumun büyük bir kesiminin çeþitli stres etkenlerine maruz kaldýðýný söylüyor. Stressiz hayat olmadýðý gibi sorunsuz bir hayat ve insanýn da olmadýðýný vurgulayan Ulutürk, "Bu nedenle 'stressiz hayat' bir saðlýklýlýk ölçütü deðildir. Psikolojik saðlýk, karþýlaþýlan stres durumlarý ve zor koþullarýn üstesinden gelebilmek ile mümkün olabilmektedir" þeklinde konuþuyor.

U

STRESLE BAÞA ÇIKMAYI ÖÐRENÝN Yaþamsal koþullara, mekanlara, kültüre ve ekonomik standartlara göre deðiþiklik gösteren sýkýntýlar, zorunluluklar, çatýþmalar, zorlanmalar ve hayal kýrýklýklarý gibi pek çok stres etkeni bulunuyor. Kiþi bunlarla baþa çýkabildiði, çözüm yolu bulabildiði ve strese raðmen hayatýndan doyum alabildiði sürece herhangi bir psikolojik sorunla karþýlaþmýyor. Stres faktörlerinin aslýnda günlük hayatýn bir parçasý olduðunu hatýrlatan Ulutürk, kiþinin günlük iþlerini ve iþlevini bozmayacak kadar stres düzeyinin; kiþiyi üretmeye, sevmeye ve paylaþmaya yönelteceðini vurgulayarak þunlarý söylüyor:

"Özel hayat, iþ dünyasý ya da okul hayatý kiþileri stresle karþý karþýya býrakabilmektedir. Okul, iþ ya da özel hayattan kaynaklanan stresörlerin neden olduðu sonuçlar genel olarak; yorgunluk, halsizlik, iþe devamsýzlýk, depresif ruh hali, fiziksel hastalýklar, konsantre olamamak, dalgýnlýk nedeniyle yaralanmalar, çalýþma hayatýnda verimsizlik veya derslerde baþarýsýzlýk olarak özetlenebilmektedir. Ayrýca kalp damar hastalýklarý, anksiyete, kaygý durumu, depresyon, sýrt-omuz-baþ aðrýsý, cinsel isteksizlik, mide yakýnmalarý, uyku düzensizlikleri, mikrobik hastalýklar ve kanser gibi birçok fizyolojikpsikolojik rahatsýzlýða neden olabilmektedir. Stresle baþa çýkmak için uygulanan iþlevsiz yöntemler kiþiye göre farklýlýk göstermektedir. Bunlardan en sýk baþvurulanlar; aþýrý çalýþmak (iþkoliklik), internet ve teknolojiyi uygunsuz kullanmak, sigara içmek, alýþveriþ yapmak, alkol veya madde kullanmak, yanlýþ beslenme ve uyku alýþkanlýklarý ile aþýrý sosyalleþmedir.

PSÝKOLOJÝK SAÐLIÐI TEHDÝT EDEN DURUMLAR o Kiþi stresle baþa çýkamamaya veya gerekli çözüm yollarýný bulamamaya baþladýysa, o Stresle baþa çýkmak için saðlýksýz yöntemler kullanýyorsa, o Saðlýklý düþünme, karar verme ve problem

çözme becerilerini kullanýlamýyorsa, o Mutsuzluk, keyifsizlik, yorgunluk, umutsuzluk, sinirlilik, huzursuzluk ve evhamlýlýk duygularý yoðunsa, o Dürtüsel davranýþlar (týkýnýrcasýna yeme, kavga etme vb.) varsa, o Ýnternet veya teknoloji kullanýmý kontrol edilemeyen sürelerdeyse ve diðer iþlerin aksamasýna neden oluyorsa, o Baþ, omuz, sýrt aðrýlarý, mide sorunlarý, tansiyon, þeker, kalp sýkýþmasý, nefes darlýðý, yoðun çarpýntý, uykusuzluk, halsizlik, kronik yorgunluk gibi fizyolojik sorunlarý arttýysa, o Kiþi iþte veya okulda okuduðunu anlamýyor ve dikkatini toplayamýyorsa, o Bireylerin eþiyle, çocuklarýyla, annebabasýyla, dostlarýyla, komþularýyla, iþ arkadaþlarýyla ve çevresiyle iliþkileri bozulmaya baþladýysa, o Kiþi eskiden yapabildiði iþlerini, ödevlerini artýk yapamamaya, aksatmaya, ertelemeye, hatalar yapmaya, iþler için enerji, istek, güç bulamamaya baþladýysa, o Kiþi eskiden keyif alarak yaptýðý iþler için isteksizlik duyuyorsa, psikolog desteði alýnmasý ve psikolojik saðlýðýn yeniden kazanýlmasý gerekmektedir.

Kýrmýzý et damar týkanýklýðý sebebi Araþtýrmaya göre , düzenli olarak et tüketenlerin kalp hastalýklarýna baðlý ölüm oraný yüzde 13 daha fazla. ilim insanlarý, kýrmýzý ette bulunan kimyasal bir maddenin kalp hastalýklarýna yol açtýðýný buldu. "Nature Medicine" dergisinde yayýmlanan araþtýrmaya göre, kýrmýzý ette bulunan karnitin maddesinin baðýrsaklardaki bakteriler tarafýndan parçalanmasý, kolesterol düzeyinin yükselmesine neden olan zincirleme tepkiye yol açýyor.

B

Araþtýrmayý yöneten Cleveland Klinik'ten Stanley Hazen, parçalanan karnitin maddesinin karaciðerde TMAO adý verilen kimyasal bir maddeye dönüþtürüldüðünü, kana karýþan TMAO maddesinin ise damar týkanýklýðýna neden olduðunu söyledi. Araþtýrmaya katýlanlardan kýrmýzý et tükettikten sonra kan örneði vermeleri istendiðini belirten Hazen, bu kiþilerde kýrmýzý et yedikten sonra TMAO düzeyinin yükseldiðine dikkati çekti. Hazen, vejetaryenlerin baðýrsaklarýnda karnitini parçalayan bakterilere daha az rastlandýðýný, hayvansal gýda tüketmeyen bu kiþilerde TMAO

Diyet takýntýsý mutsuz ediyor Dýþ görünüþ-kilo-diyet… Bu muhteþem üçlüden uzak kalmak mümkün mü? Uzmanlara göre, bazý insanlar diyeti takýntý haline getiriyor ve mutlak mutsuzluða mahkûm oluyor. aðýmýz bir standartlar ve normlar çaðý. Uluslararasý, ulusal standart ve norm belirleme kuruluþlarý yaþamý kolaylaþtýrmak amacýyla birçok konuda standartlarý tanýmlamayýp neyin nasýl olmasý gerektiðini tarif ederken, týp dünyasý da koruyucu-önleyici saðlýk davranýþlarýndan, egzersiz, spor ve beslenmeye dek çeþitli alanlarda öneriler sýralayýp saðlýklý bir yaþam için nelerin yapýlmasý veya yapýlmamasý gerektiðine dair uzunca listeler oluþturuyor. Peki, olumlu bir amaca hizmet etmek üzere oluþturulan bu öneriler en çok üzerine spekülasyon yapýlan ve gerçek baðlamýndan kopartýlarak, yeni bir standartlar-normlar manzumesi olarak topluma pazarlanan ve yoðun kampanyalarla mutlak olarak tüketilmesi emredilen "dýþ görünüþ-kilo-diyet" üçlemesine dönüþtürülünce neler oluyor? Psikiyatri Uzmaný Dr. Bora Telaferli, " Dýþ görünüþ-kilo-diyet konularýnda kadýnlar üzerine oluþturulan baský ve ayrýmcýlýðýn boyutu belki de modern dünyada baþka hiçbir konuda söz konusu deðil. Pazarlama bacaðý iyi düþünülmüþ moda, yaþam tarzý, diyet yayýn ve ürünleri yok satýyor. Buralarda önerilen yöntemlerin saðlýklý olmadýðý, saðlýðý korumayý amaçlamadýðý, mucize vaatler içerdiði ve hatta saðlýðý tehlikeye attýklarýný bile bile insanlar bunlarýn peþinden gitmemeli" diyor. Taleferli, bazý insanlarýn konuyu iyice ileri götürerek diyeti bir takýntý haline getirdiðini,

Ç

düzeyinin de son derece düþük olduðunu ifade etti. Araþtýrmaya aralarýnda vejetaryenlerin de bulunduðu 2 bin 595 kiþi katýldý. Her gün düzenli olarak kýrmýzý et tüketenlerde, kalp hastalýklarýna baðlý ölüm oranýnýn yüzde 13 oranýnda daha fazla olduðu belirlendi. Karnitini parçalayan bakteri sayýsýný azaltmanýn TMAO'nun zararlý etkilerinin ortadan kaldýrýlmasýna yardýmcý olduðuna iþaret eden Hazen, baðýrsaklardaki bakteri dengesini deðiþtirmek için sýk sýk probiyotik yoðurt tüketilmesi gerektiðini söyledi.

Gripte antibiyotik kullanmayýn! enellikle endiþeye yer vermeyecek þekilde seyreden grip, zaman zaman çok aðýr bir tabloya da dönüþebiliyor ve riskli gruplarda ölümcül olabiliyor. Özellikle son zamanlarda H1N1 virüsünün tekrar görülmesiyle birlikte kiþilerin endiþe içinde olduðunu ve ülkemizde görülen virüsün tamamen ortadan kalkmasýnýn zaman aldýðýný söyleyen Enfeksiyon Hastalýklarý Uzmaný Dr. Elif Hakko, özellikle daha önce virüsle temas etmemiþ kiþilerde görülme ihtimalinin daha yüksek olduðunu belirtti. Grip tedavisinde sýkça yapýlan bir hataya da dikkat çeken Dr. Elif Hakko, "Halk arasýnda antibiyotiklerin gribal enfeksiyon üzerinde etkili olduðu yönünde yanlýþ bir inanýþ var. Ancak antibiyotikler mikroplar üzerinde etkili olduklarý için grip tedavisinde hiçbir yarar saðlamadýklarý gibi zararlý etkilere de sahip olabilirler" dedi.

G

GRÝPTEN KORUNABÝLÝRSÝNÝZ hayatýnýn her anýna bulaþtýrarak sonunda kendini mutlak mutsuzluða mahkûm ettiðini vurguluyor: "Dýþ görünüþ-kilo-diyet" üçlemesi üzerine yoðun toplumsal baský ve propaganda karþýsýnda verilen tepkiler iki grupta ele alýnýyor. Uçlarda olmayan, çan eðrisinin orta kýsmýnda yer alan kiþiler olabildiðince toplumdan ayrý düþmemeye çabalayarak, "standardý" tutturmaya özen gösteriyor. Maruz kaldýðý baskýya gücünün yettiði kadar tepki vererek/esneyerek uyum göstermeye çalýþýyor. Çok zorlanýp, uymasý gereken normlar gücünü aþtýðýnda, ben bu halimden de memnunum diyerek, enerjisini baþka bir alana yönlendirebiliyor. Bu grup, diyeti bazen yapýlmasý gerekli bir þey gibi görürken, gerektiðinde ondan vazgeçip pastasýný da keyifle yiyebiliyor."

DÝYETTEN SAPMAK SUÇLULUK DUYGUSU YARATIYOR Uçlarda yer alan kiþiler için ise diyetin yaþamýn olmazsa olmaz zorunluluðu haline geldiðini belirten Taleferli, bu kiþilerin, diyetin dýþýna çýkmayý adeta en büyük günah veya suç olarak gördüklerini vurgulayarak þunlarý

aktarýyor: "Diyetin bir sonu, varýlacak hedefi olmadýðý için diyete tabi kalmak da bu grubu mutlu etmiyor. Diyetten sapmak suçluluk, diyeti sürdürmek mutsuzluk ikilemi içinde tablo bir anda saplantýlý-zorlayýcý hal alýyor. Aslýnda bu kiþilerin sorunu diyet deðildir. Diyet burada bir yer tutucudur, temelde yatan sorun kiþinin kendini-algýlamasý ve bilinçaltý ile ilintilidir. Diyeti alýp çýkartacak olsanýz, yerini temizlik, düzen, saðlýk vs. baþka bir takýntýlý konu hýzla dolduracaktýr. Altta yatan psikopatolojinin üzerine gidilip, klinik tablonun tedavisi saðlanmadýkça kiþi rahat ve huzur bulamaz." Diyet ve beslenme çevresinde dönüp duran bu davranýþ örüntüleri normal, çaðýn gereði olarak algýlanýyor ve patolojilerin üzeri örtülüyor. Yetiþkin insanlarýn dahi özgür iradesini kýsýtlayan bu durum, yeni yetiþmekte olan çocuklarda çok ciddi sorunlar yaratarak, kronik yeme bozukluklarý baþta olmak üzere çok sayýda önemli psikiyatrik ve týbbi hastalýða zemin hazýrlýyor. Taleferli'ye göre, bu konuda çok ciddi bir bilinçlendirme kampanyasý ve sivil örgütlenme kaçýnýlmaz bir ihtiyaç.

Dr. Hakko, gribe neden olan influenza virüsünün; hasta veya taþýyýcý kiþilerin hapþýrmasý ya da öksürmesi yoluyla kolaylýkla bulaþabildiðini vurguladý: " Virüs bulaþmýþ ellerle temas etmek, öpüþmek, ortak eþyalarý kullanmak da yine bu virüsün geçmesine neden olan faktörlerden. Hasta kiþilerden çevreye saçýlan virüs parçacýklarýnýn havada asýlý kalabilme yeteneðine sahip olmasý bulaþýcýlýðý daha da artýrýyor." Hastalýðýn ev, iþ yeri, okul, kreþ ve toplu taþýma araçlarý gibi kapalý mekanlarda çok kolay bulaþtýðýný belirten Uzm. Dr. Elif Hakko, korunma yollarýný ise þöyle sýraladý: o Mevsime uygun giyinmeye özen gösterin. o Terli kalmamaya dikkat edin. o Bol sebze ve meyve tüketin. o Aþýrý yorgunluk, alkol, sigara, az ve düzensiz uyku gibi vücut direncinizi düþüren ve kolayca hasta olmanýzý saðlayan etkenlerden uzak durun. o Her gün en az 2 litre su için. o Ellerinizi sýk sýk yýkamayý ihmal etmeyin. o Havanýn kurumasýný önleyin, nemli olmasýný saðlayýn.


Tıbbi atık eğitimi sürüyor iyarbakır Büyükşehir Belediyesi Çevre Koruma ve Kontrol Daire Başkanlığı, 22 sağlık kuruluşundan toplam 820 kişiye tıbbi atık konusunda farkındalık eğitimi verdi. Büyükşehir Belediyesi’nin yürütmüş olduğu 2013 Yılı Temizlik Kampanyası’nın 1. Aşamasını oluşturan eğitimden, üçü diyaliz merkezi olmak üzere 22 sağlık kuruluşunda görev yapan 820 sağlık ve temizlik personeli yararlandı. Çev-

D

18 NÝSAN 2013 PERÞEMBE

re Koruma ve Kontrol Daire Başkanlığı bünyesinde görev yapan Tıbbi Atık Şefi Nihat Şener ile çevre mühendisleri Yasemin Gonca Dilek ve Mehmet Özdemir, görüntülü sunum ile tıbbi atıkların bertarafının nasıl gerçekleştirildiğini anlattılar. Kampanyanın devamında orta ve küçük ölçekli atık üreten sağlık kurum çalışanlarına Büyükşehir Belediyesi’nde eğitim verilecek.

Tutuklu kadınlardan giyim yardımı Diyarbakır E Tipi Kapalı Ceza Evi’ndeki tutuklu kadınlar, Bağlar Belediyesi bünyesinde kurulan Günışığı Yardımlaşma ve Dayanışma Mağazası’na giyim yardımında bulundu. Tipi Kapalı Ceza Evi’ndeki siyasi tutuklu kadınlar, Günışığı Yardımlaşma ve Dayanışma Mağazası aracılığıyla yoksul vatandaşlara verilmek üzere kendi aralarında topladıkları giyim malzemelerini gönderdi. Günışığı Yardımlaşma ve Dayanışma Mağazası çalışanlarından Sosyolog Yıldan Altun, tutsakların bu yaklaşımları karşı-

E

sında duygulandıklarını belirterek, iyi bir yardımlaşma ve dayanışma örneğini sergilediklerini söyledi.

Örnek olması gereken davranış Gönderilen malzemeleri ihtiyaç sahiplerine vereceklerini belirten Altun, “Diyarbakır E Tipi Kapalı Ceza Evi’nden kadın tutuklu ve hükümlü arkadaşlar, çok zor koşullarda kendi aralarında topladıkları kıyafetleri yoksul yurttaşlara ulaştırılmak üzere Bağlar Belediyesi Günışığı mağazamıza gönderdi. Biz de bu kıyafetleri ihtiyacı olan ailelere vermek üzere düzenliyoruz. Bu çok güzel bir davranış, gerçekten çok iyi bir yardımlaşma ve dayanışma örneği. Umarız bu yardımlaşma ve dayanışma göstergesi iyi koşullarda olan insanlarımızı da harekete geçirmeye vesile olur. Günışığı ekibi olarak tutuklu ve hükümlü kadınlara çok teşekkür ediyoruz” dedi.

Bitlis’te kar şaşkınlığı

itlis’in Tatvan ilçesinde etkili olan kar yağışı nedeniyle Nemrut Dağı başta olmak üzere yüksek kesimler yeniden beyaza büründü. Yaz mevsiminin beklendiği Bitlis’te havaların yeniden soğuması ve yüksek kesimlere kar yağması kentte şaşkınlık uyan-

B

Bingöl’de feci kaza: 4 ölü ingöl’de karşıdan karşıya geçmek isterken aracın çarptığı 4 kişi hayatını kaybetti. Kaza, Bingöl-Muş karayolunun Kaleönü Mahallesi mevkiinde meydana geldi. Sahap O. yönetimindeki 12 AC 841 plakalı ticari araç, yolun karşısına geçmeye çalışan yayalara çarptı. Araç yaklaşık 50 metre uzaklıktaki dere yatağına devrilirken, çarpmanın etkisiyle yolun kenarına savrulan Mihriban E. (18), Ayşe B. (45) ve Nazmiye A. (50) olay yerinde hayatını kaybetti. Bingöl Devlet Hastanesi’nde tedavi altına alınan Vecide E. (80) ise kurtarılamadı. Ölenlerin yakınları olay yerinde sinir krizleri geçirirken, polis kazanın meydana geldiği bölgede yoğun güvenlik önlemleri aldı. Kazanın aşırı sürat nedeniyle meydana geldiği öne sürülürken, hayatını kaybedenlerin Ekinyolu Köyü’nden Kutlu Doğum Haftası etkinliğine katılmak üzere çıktıkları öğrenildi. Kazayla ilgili soruşturma başlatıldı.

B

Balık katliamına tepki atman Çevre Gönüllüleri Derneği, av yasağının başlamasıyla beraber yapılan balık avlamalarına tepki gösterdi. Yetkililerin ve kolluk kuvvetlerinin av yasağı sezonunda denetimlerini arttırmaları konusunda çaba sarf etmeleri gerektiğini belirten Çevre Gönüllüleri Derneği, yapılan uyarıların yetersiz olduğunu açıkladı. Çevre Gönüllüleri Derneği tarafından yapılan yazılı açıklamada, "Avlanma yasağının olduğu bir dönmede her gün yüzlerce kilo balık avlanmakta, bir balık bu dönemde bin balık demektir. Balık katliamına sessiz kalmamaları için Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü ekiplerini, emniyet ve jandarma teşkilatlarını, belediye zabıtasını, kolluk kuvvetlerinin bulunmadığı yerlerde köy muhtar ve ihtiyar heyetlerini göreve davet ediyoruz. Konu hakkında ilgililerin de duyarlı olmalarını bekliyoruz" denildi.

B

dırdı. Gece saatlerinde bastıran sağanak yağış, yüksek kesimlerde kara dönüştü. Nemrut Dağı başta olmak üzere yüksek kesimler yeniden beyaza bürünürken, soğuyan hava nedeniyle vatandaşlar kışlık kıyafetlerini yeniden çıkarmak zorunda kaldı.

Kapalı cami tuvaletine tepki iyarbakır’ın Silvan ilçesinde Selahadin-i Eyyubi Camisi’nin bayan tuvaletlerinin kilitli olmasına vatandaşlar tepki gösterdi. Ayşe Süzen adlı bayan, "Türkiye’nin hiçbir yerinde bu durumla karşılaşamazsınız. İş arasında yemeğe gidip döndükten sonra lavabo ihtiyacımı gidermek için camiye geldim ve böyle bir durumla karşılaştım. Cami sadece erkeklerin gittiği bir ibadet yeri değil. Kadınların da camiye gitmeye hakkı var. Bu duruma şaşırmakla beraber üzüldüm" dedi. Camideki bayan tuvaletlerinin uzun zamandır kapalı olduğunu belirten Sema Toprak ise, "Camideki bayan tuvaletlerini depo olarak kullanıyorlar. Bu durum bana çok mantıksız geliyor. Cami sadece erkeklerin hakkı değil. Sadece erkeklerin gittiği bir yer de değil. Bir kadın abdest almak isterse mecburen tuvaleti kullanmak zorunda. Bu duruma bir an önce çözüm bulunup sorunun giderilmesi gerekiyor” diye konuştu.

D

Toz alerjisine dikkat Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde bahar aylarında yaşanan alerji hastalıklarında genelde toz bulutların etkili olduğunu belirten uzmanlar, Irak ve Suriye üzerinden gelen toz bulutlarına karşı uyarıda bulundu. ardin Devlet Hastanesi Kulak Burun Boğaz (KBB) Uzmanı Doktor Fatih Kemal Soy, özelikle çocuk ve yaşlıların bu dönemlerde dikkat etmesi gerektiğini belirtti. Mardin’de çok yoğun olarak alerjik hastalıklarla karşılaştıklarını ifade eden Dr. Soy, “Mardin’de çok yoğun olarak alerjik hastalıkları görülebilmekte, özellikle alerjide burun kuruluğu, burunda sulanma, akıntı, gözaltı yaşlanmayla birlikte bir sürü sıkıntıyla ortaya çıkabilen bir hastalık. Alerjik hastalık dediğimiz bu hastalık bölgede daha çok çocuklarda ve yaşlılarda gözükür. Özellikle iki yaşına kadar çocuklarda ve 70 yaşında da yetişkinlerde kız, erkek ayırt etmeden her türlü grupta görülebilmektedir. Bölgemizde bu kadar çok alerjik hastalığının yüksek olmasının sebebi toz ve özellikle hava kirliliğidir. Tabi bu görünen tozlar bölgenin kendisine ait değil, taşınmayla gelen tozlar Suriye, Kuzey Irak veya sahra tozları ile alakalıdır. Özellikle nisan, mayıs ve haziran aylarında alerjilikle ilgili bir artış gözlenmekte ve bu alerjiklerde artışının sebebi de genellikle bu aylarda meydana gelen tozlara bağlıdır. Bunlardaki bulgular özellikle burunda akıntı, gözlerde sulanma, hapşırma şikayetlerdir. Bu durumda insanların bir de göğüs doktoruna gözükmesi gerekebiliyor, buna bağlı olarak alt solunum yollarında problemler olabilir. Hastada as-

M

tım sıkışıklığı nedeniyle doktora gidebiliyor” dedi.

‘Tozdan korunmak çok zor’ Tedavi yolunun birincisinin bu tozlardan korunmak olduğunu belirten Soy, bölge itibariyle burada tozdan korunmanın zor olduğunu söyledi. Dr. Soy, "Bölge itibarıyla burada tozdan korunmak çok zor, ilk başta kişinin neye karşı alerjisinin olduğunu bilmesi gerekiyor. Eğer toza alerjisi varsa tozdan korunmak bunun için günlük temizlik ve başka önlemlerle bu giderilebiliyor. Alerjinin farklı bulguları da var, bunlar da 2 aşamalı olarak tedavi edilebiliyor. Aşı veya ilaç tedavisi uygulanabilir. 3 aylık bir tedavi sürecinden sonra kişinin semptomları kendini toparlayabiliyor ve kişi rahatlar. Sıradan alerji deyip geçmemek lazım. İnsanın alt yapısında sürekli alerjik geçirdiği zaman kişide sinir bozukluğu, sinüzite de yatkınlık gösteriyor ve sinüzit ataklarda sıklaşmaya başlıyor. Belirli bir zamandan sonra bu sinüzit alerjinin yerini de almaya başlıyor. Kronik sinüzit dediğimiz baş ağrısı, gün içerisinde sürekli olarak gördüğümüz sersemlik hali ve yorgunluk hali gibi semptomlara yol açıyor. Bunlar önemli şeyler üzerinde durmak gerekiyor. Hastanelerimize bu konuda gelen herkese yardımcı olmaya çalışıyoruz” şeklinde konuştu.

Zabıta göz açtırmıyor iyarbakır'ın Silvan İlçe Belediyesi Zabıta Müdürlüğü ekipleri, şehrin muhtelif yerlerinde kontroller yapıp seyyar satıcılara engel oluyor. Zabıta Amiri Hasan Güzel, seyyar satıcıları uyardıklarını, uyarıları dikkate almayan seyyar satıcılar hakkında yasal işlem başlatacaklarını söyledi. Güzel, "Baharın gelmesiyle seyyar satıcı sayısında artış var. Bu kapsamda gelişi güzel ve kaldırım işgali yapan seyyar satıcılara yönelik çalışmalarımızda önce uyarılarda bulunuyoruz. Uyarılarımızı dikkate almayan seyyar satıcılar hakkında yasal işlem yapıyoruz. Özellikle gazi caddesi üzerinde seyyar satıcılık yasaklanmıştır. Hiç bir seyyar satıcıya da göz açtırmayacağız. Önümüzdeki günlerde ise kaldırım işgali yapan esnaf ve inşaatları da denetleyeceğiz. Bu denetimlerde ise kesinlikle cezai işlem uygulanacaktır. Bununla ilgili imar mühendisleri, gerekli çalışmaları yürütmektedir" dedi.

D


4

Gündem

18 NÝSAN 2013 PERÞEMBE

Ormancık korucularına tazminat AİHM, Hakkari’nin Şemdinli ilçesi Ortaklar Köyüne bağlı Ormancık mezrasında 1994 yılında gözaltına alındıktan sonra kaybolan 13 korucu için Türkiye'yi 805 bin 200 Euro tazminata mahkum etti. Kaybolan 13 korucunun yakınları olan Meryem Çelik, Zübeyda Uysal, Misrihan Sevli, Emine Çelik, Maria Çelik, Fatma Şengül, Besna Sevli, Hanife İzci, Kimet Şengül, Hazima Çelik ve Şekirnaz İnan'a 65'şer bin Euro tazminat alacak. Hamit Şengül ve Şakir Öztürk 32 bin 500'er Euro, Hamayil İnan da 20 bin Euro manevi tazminat almaya hak kazandı. Hayatlarını kaybedenlerin akrabaları, verilen tazminat ile ilgili açıklama yaptı. Olayda eşi Hurşit Taşkın’ı kaybeden Azime Çelik, “18 yıldır akrabalarımızdan bir haber bekliyoruz. Yollarını dört gözle bekliyor ve bu umutla yaşıyoruz. Bizim amacımız para değil, tazminat değil. En azından onların kemiklerini bulup, 'Bu bizim akrabamızdır' diyebilmektir. O gün asker köyümüze top tüfek ne bulduysa attı. Helikopterler havadan köyü bombalıyordu. Evlerimizden çıkıp taşların altına sığındık. Havadan yağmur gibi mermi ve

bombalar yağıyordu. Sonra asker köye girdi. Hepimizi köy alanında topladı. Kadın çoluk çocuk hepimizi topladılar. Eşlerimizi hepimizin gözü önünde vurmaya başladılar. Bütün erkeklerin ağızları ve burunlarından kanlar akıyordu. O gün başımıza getirmedikleri kalmadı. Bizim askerimiz bizi dövüyor ve sövüyordu. Bu olayda Eşim Hurşit Taşkın, ağabeyim Mirhaç Çelik, amcaoğullarım Casim ve Yusuf Çelik götürüldü ve kendilerinden bir daha haber alamadık. Götürülen 14 kişinin hepsi benim akrabalarımdır” dedi.

‘Babamızı geri getirmeyecek’ Mirhaç Çelik’in eşi Maria Çelik ise köylerini yakıp yıkan, 14 insanı ortadan kaldıran ve 18 senedir yakınlarından haber alamamalarına neden olan kişilerin cezalandırılmasını istediklerini söyledi. Çelik, “Biz bu dünyada hiçbir şey istemiyoruz. 5 çocuğum var. Çok şükür namu-

sumla büyütüp bu yaşa getirdim. Eşimden ve diğer kaybolan 13 kişiden bir haber istiyoruz. Sağsalar kendilerini, öldülerse kemiklerini istiyorum” şeklinde konuştu. Mirhaç Çelik’in kızı Dilber Çelik (20) ise, olayın meydana geldiği tarihte yaşının küçük olduğunu belirterek, "O günden beridir hep bir baba özlemi ve hasretiyle büyüdüm. Neden biz de babası olan çocuklar, gençler gibi yaşayamadık. Tazminat yaşadıklarımıza bir derman değil, çünkü babamızı bize geri getirmeyecek. Devletten isteğim; bu olayın üstünü kapatıp babam ve diğer akrabalarımızın davasını rafa kaldırmasınlar. Suçlular cezasını bulsun. Ne eli öpülecek bir baba ne de mezarına gideceğimiz bir babamız var. Çocuktuk, hep bir gün babam gelip, 'Kızım ben geldim der' diye, bu hayalle yaşadım fakat artık umudumuz tükendi. Bir mezarı olsun da canı gönülden mezarına gidelim" ifadelerini kullandı.

iyarbakır’da Turizm Haftası etkinlikleri kapsamında düzenlenen 'Mahalli Yemek Yarışması' birincilerine verilecek altın ödülleri, altının karaborsaya düşmesinden dolayı verilemedi. Son bir haftadır fiyatı hızla düşen altına vatandaşların fazla rağbet göstermesi nedeniyle kuyumcularda tükenen altın, yemek yarışmasının birincilerini de vurdu. Piyasada altının kalmaması nedeniyle Turizm Haftası etkinlikleri çerçevesinde düzenlenen yemek yarışmasında dereceye girenlere verilmesi gereken altın ödülleri, altının

D

Zayi ilanlarý Diyarbakýr/Kayapınar nüfus müd. almış olduğum nüfus cüzdanımı kaybettim. Hükümsüzdür Sultan Dağkıran Şırnak nüfus müd. almış olduğum nüfus cüzdanımı kaybettim.Hükümsüzdür Agit Ertak Diyarbakýr/Sur nüfus müd. almış olduğum nüfus cüzdanımı kaybettim.Hükümsüzdür Ramazan Çildam Van 100.yıl Üniversitesi Veteriner Hekimlik bölümünden almış olduğum geçici mezuniyet belgemi kaybettim.Hükümsüzdür Hakan Medeni

18 NÝSAN 2013 PERŞEMBE

YIL: 12 SAYI: 4241 Ýmtiyaz Sahibi: Diyar Medya Matbaacýlýk Rek. Eðt. San.Tic. Ltd Þti. Adýna Tüzel Kiþi Ömer Serdar ÇÝMEN Genel Yayýn Yönetmeni Mürsel ACAY Sorumlu Yazý Ýþleri Müdürü Berat ASLAN Yazý iþleri Müdürü Muhittin TALAY Sayfa ve Ýnternet Editörü A.Baran ÇÝMEN Yayýn Türü Bölgesel süreli yayýn Ýdare ve Haber Merkezi Adresi: Gevran Cad. Yunus Emre Apt. Kat:1 No:2 Tel: 0412.228 55 53 - 228 65 53 Basýldýðý Yer: Stadyum Altý Kuzey Kale Arkasý YENÝÞEHÝR/DÝYARBAKIR e-posta: olayhaber@hotmail.com BU GAZETE BASIN MESLEK ÝLKELERÝNE UYMAYA SÖZ VERMÝÞTÝR. Not: Köþe yazýlarýnýn sorumluluðu, yazarlara aittir.

bulunmaması nedeniyle verilemedi. Altının yerine dereceye giren yarışmacılara yemek kitabı hediye edildi. Dereceye girenlere altınlarının cuma günü verileceği bildirildi. Yarışmacılara ödülleri verilemedi İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü tarafından Diyarbakır’ın yemek kültürünü tanıtmak amacıyla ‘Mahalli Yemek Yarışması’ düzenlendi. Kadınlar yarışmaya ekşili dolma ve içli köfte yemekleriyle katıldı. İl Kültür ve Turizm Müdür Yardımcısı Şükrü Dursun, etkinlik-

ler çerçevesinde Diyarbakır’ın yemek kültürünü tanıtmak istediklerini söyledi. Dursun, "Turizm Haftası nedeniyle tarihi, kadim kent Diyarbakır’ın yemek kültürünü tanıtarak turizme katkıda bulunmak istedik” dedi. Yarışmaya katılan kadınların yaptıkları yemekleri değerlendirmek üzere toplanan jüri üyeleri, yemekleri tattıktan sonra yarışma birincilerini seçti. Dereceye giren kadınlara verilecek olan tam, yarım ve çeyrek altın ödülleri, altının bulunamaması nedeniyle verilemedi.

Sağlık çalışanları eylemde

Bu çığlığı duyun Sağlık çalışanları Diyarbakır’da bir günlük greve gitti. Sağlık emekçilerine uygulanan şiddeti protesto eden sağlık çalışanları, Devlet Hastanesi bahçesinde toplanarak eylem yaptı. aziantep'te geçen yıl bir hasta yakını tarafından Dr. Ersin Arslan'ın öldürülmesine tepki gösteren sağlık çalışanları, bir gün sağlık hizmeti vermeme eylemi yaptı. Diyarbakır Devlet Hastanesi bahçesinde yapılan eyleme KESK

G

Genel Başkanı Lami Özgen, Diyarbakır Tabipler Odası, SES, Devrim Sağlık İş Sendikası temsilcileri ile çok sayıda sağlık çalışanı katıldı. Kürtçe ve Türkçe olarak, 'Gün gelecek devran dönecek, AKP halka hesap verecek', 'Kurtuluş yok tek başına, ya hep beraberiz, ya hiç birimiz', 'AKP şaşırma, sabrımızı taşırma', 'Sağlıkta devrim, ölüm demektir', 'Yaşasın halkların kardeşliği' sloganları atıldı. Tabipler Odası Diyarbakır Şube Başkanı Dr. Kemal Karadaş'tan sonra KESK Genel Başkanı Lami Özgen bir konuşma yaptı. Özgen, hükümetin birkaç yıl önce reform diye müjdelediği 'Sağlıkta Dönüşüm

Yasası'nı sert dille eleştirdi.

‘Bu sistemden vazgeçilmeli’ Özgen, "Birkaç yıl önce hükümet tarafından kamuoyuna ve halka müjde ve reform diye ifade edilen sağlıkta dönüşüm yasası ve reformunun sonuçlarını bugün şiddet ve ölüm, iş güvencesinin ortadan kaldırılması, performansa dayalı ücret, mücadele ile elde ettiğimiz hakların elimizden alınması olarak yaşıyoruz. Vatandaşlar için çıkarıldığı belirtilen bu reform ve yasa, bu katkı payları, ekstra muayene, reçete rakamları üzerinden alınan ücret ne? Bu nasıl, kimin lehine olan reform? Halkın lehine mi yoksa, pi-

yasalaşmış sağlık sistemi üzerine kar eden, bütçesine bütçe katan özel şirketler ve firmalar için mi reform? Sağlığın temel insan haklarından biri olduğunu, herkes için ücretsiz ve ulaşılabilir olması gerektiğini belirten Özgen, "Bunu temin etmek, sağlamak hükümetlerin, devletlerin görevidir. Bu yetmiyormuş gibi bu politikalarla, sağlık çalışanlarıyla vatandaş karşı karşıya getiriliyor. Vatandaşların duyguları körüklenmek suretiyle, sağlık çalışanlarına karşı saldırı ve şiddete dönüşmüş bir sistem yaratıldı. AKP hükümeti bu yarattığı sistemden vazgeçmelidir" dedi.

Engelli çocuklar kamera karşısında iletişim uzmanı İlhan Doğan, 15 yıl sonra ilk defa kamera karşısına geçtiğini belirterek, başlatılan bu projeyi duyduğunda hiç düşünmeden kabul ettiğini söyledi. Doğan, “Yıllar önce Fransa’da bir film çekmiştik. O günden sonra da bir daha kamera karşısına geçmeyi düşünmüyordum. Ama böyle bir projeye yapımcımızın beni davet etmesini seve seve kabul ettim. Çok güzel bir film olacak. Şimdiden çeşitli festivallerden davetler aldık. Herkesi filme bekliyorum” dedi.

İki dilin aşkı Zihinsel engelli çocuklar, Diyarbakır’da çekilen ve gelirinin bir kısmının kurulacak olan Sevgi Taşı Derneği'ne bağışlanacağı 'Sevgi Taşı' adlı filmin çekimlerinde ekran karşısına geçti. aha önce hiç kamera deneyimi olmayan ve ilk defa kamera kar-

D

şısına çıkan engelli çocuklar şaşkınlıklarını gizleyemedi. Uluslararası Engelliler Derneği Başkanı Erdal Satılış ve Afrika’da çocuklarla ilgili yaptığı projeler nedeniyle Nobel’e aday olarak gösterilen İlhan Doğan da filmde gönüllü olarak yer aldı. Avrupa'da "Riccon" adıyla tanınan ve bir süre ABD Başkanı Obama'nın 'Kültürler arası iletişim danışmanlığı' görevini de yapan beden dili ve

Filmin başrol oyuncusu Gökhan Mumcu, yıllar önce Diyarbakır’a geldiğinde Diyarbakır’ın ön yargıların kurbanı olmasına üzüldüğünü belirterek, projenin kendisine ilk geldiği zaman inanılmaz bir heyecan duyduğunu söyledi. Mumcu, “Proje ilk geldiği zaman inanılmaz heyecan yarattı bende. Tabi öncesinde Diyarbakır’a geldiğimde özellikle ‘neden bu güzel coğrafya ön yargıların kurbanı olmuş ki’ dedim. Sağ olsun yapımcı-

mız da galiba beni duymuş. Geldik burada Diyarbakır’ın en güzel yanlarını göstermeye başladık. Çok güzel bir de aşk hikayesi var içerisinde. İki dilin aşkı var. Umarım doğru yerlere ulaşır ve güzel dostluk mesajları verilir” diye konuştu.

Sosyal sorumluluk projesi Kadın başrol oyuncusu Zelal Dere ise Diyarbakır’da böyle bir sosyal sorumluluk projesinin gerçekleşiyor olmasının çok heyecanlandırıcı olduğunu aktararak, böylesi bir projenin içerisinde yer almanın mutluluk verici olduğunu ifade etti. Dere, “Böylesi bir projenin, özverinin içerisinde yer alıyor olmak da çok güzel bir duygu. Tabi içerisinde son derece sevgi ve barışçıl mesajların bulunduğu bir projedeyim. Diyarbakır’ın enerjisi ile, sıcak halkı ile, atmosferi ile bütün herkesinde aynı zamanda içerisinde bulunabileceği bir Diyarbakır hikayesinden yola çıkarak, yani batıdan doğru uzanan bir serüvende bulunmak gerçekten çok güzel bir şey. Çok farklı bir proje olacak eminim” ifadelerini kullandı.


Bölge Haber

18 NÝSAN 2013 PERÞEMBE

5

Öğrenci taşıma ihalesinde usulsüzlük 'Bir an önce düzeltilsin'

Diyarbakır İl Genel Meclisi bünyesinde bulunan Denetim Komisyonu, 2012 yılına ait Özel İdare'nin gelir ve giderleri üzerinde inceleme yaptı. Taşımalı eğitimde bir ihalenin tek bir firmaya verilmesi için 123 parçaya bölündüğü ve aynı firmaya verildiği ortaya çıktı. iyarbakır İl Özel İdaresi'nin 2012 yılına ait gelir ve giderlerini inceleyen Denetim Komisyonu çalışmasını tamamladı. Komisyon günler süren incelemede, Ergani İlçesi'ndeki öğrenci taşıma ihalesinin 123 parçaya bölünmek ve miktarı eşik değerin altına almak suretiyle, aynı firmaya verildiğinin tespit etti. Yine denetim raporunda, ihalelerle kanuna aykırı uygulamaların yapıldığı, Özel İdare'nin gelir tahakkuklarının yapılmadığı, mal alımlarında denetim, muayene ve kabul işlerine dair yönetmeliğe de uyulmadığı ve bazı ihalelerin ise ihale onayı olmayan firmalara verildiği iddia edildi.

İl Genel Meclisi'ne gönderilen raporda, görüş ve öneriler kısmında yasadışı uygulamalar ve usulsüzlüklerin önlenmesi için raporla tespit edilen yanlış ve eksik uygulamaların vakit geçirilmeden düzeltilmesi, detaylı raporun bütün ilgili birimlere gönderilmesi, bilgilendirmelerinin sağlanması istendi. Raporun, 17 ilçenin Özel İdarelerine, İl ve İlçe Milli Eğitim Müdürlükleri'ne iletilmesi ve İl Özel İdaresi'nin internet web sitesinde yayınlanması istendi. Raporda, SGK primi ve vergi borcu sorgulamalarına dikkat edilmediği de belirtilerek, gerekli hassasiyetin gösterilmesi istendi.

D

‘Yönetmeliğe uyulmamış' Kum ocaklarındaki denetimsizliklerin ekonomiye ve ekolojiye zarar verdiği vurgulanan dene-

'Kurum amirleri uyarılmalı' tim raporunda, 4734 sayılı kanunun 19'uncu maddesine aykırı uygulamaların yapıldığı iddia edildi. Mal alımları denetim, muayene ve kabul işlerine dair yönetmeliğin esaslarına uyulmadığı ifade edilen raporda, yönetmeliğin 6'ncı maddesine göre gerekli komisyonların kurulmadığı, temsil, tören ve ağırlama giderlerinde Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu, Kamu İhale Kanunu, harcama Belgeleri Yönetmeliği ile temsil tören ve ağırlama giderleri yönetmeliğine uygun davranılmadığı öne sürüldü.

Baydemir yeniden UCLG-MEWA eşbaşkanı UCLG-MEWA Kongresi’nin yanı sıra, “Sürdürülebilir Kentsel Enerji” ve “Krizlere Karşı Kentsel Yaşamı Güçlendirmek” başlıklı iki tematik çalışma oturumunda da üye belediyeler deneyimlerini paylaştı, ortak ve benzer sorunlara ilişkin çözüm önerilerini tartıştı.

İkili görüşmeler yaptı Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir, Dünya Birleşmiş Kentler ve Yerel Yönetimler Orta Doğu ve Batı Asya Bölge Teşkilatı’nın (UCLG-MEWA) eş başkanlığına yeniden seçildi. İran’ın başkenti Tahran’da 1012 Nisan tarihlerinde UCLG-MEWA’nın Kongresi, Yönetim Kurulu toplantı, Konsey ve Genel Kurulu yapıldı. Tahran Belediyesi’nin ev sahipliğinde gerçekleştirilen toplantıya 15 ülkeden belediyeler katıldı. Türkiye’den de İstanbul, İzmir, Konya büyükşehir belediyeleri, Erzincan, Kırşehir, Antakya, Hakkari ve Nusaybin gibi üye belediyeleri katıldı.

Toplantılar dizisinde UCLGMEWA’nın yönetim kurulu yeniden şekillendirildi. Kongre’de üye belediyeler, Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir’i yeniden UCLG-MEWA’nın eş başkanı seçti. Diğer eş başkanlıklara İzmir, Konya, Gazze Belediyeler Birliği, Bağdat, Tahran belediye başkanları seçildi. Ayrıca Dünya Birleşik Kentler ve Yerel Yönetimler Teşkilatı Dünya Konseyi üyeliğine de Diyarbakır, İstanbul, İzmir, Konya, Tunceli, Çankaya, Tahran, Bağdat, Gazze Belediyeler Birliği seçildi. Baydemir, UCLG-MEWA Kongresi’nde pek çok belediye başkanı ile bir araya gelerek ikili görüşmeler yaptı.

Öğrenci taşıma ihalelerinin usulüne uygun yapılmadığı ve doğrudan temin yoluyla yapıldığı belirtilen raporda, şu saptamalara yer verildi: "Ergani İlçesi'nde öğrenci taşıma ihalesinin 123 parçaya bölünmek suretiyle yapıldığı, miktarın eşik değerin altına almak suretiyle aynı firmaya verilmesi, bu tip uygulamalara son verilmesinin sağlanması, yapılan tetkik ve incelemelerde aynı işlemin geçen yıl da yapılan denetim raporunda da saptandığı, buna rağmen bu yıl da aynı hataların tekrarlandığı, bu durumun düzeltilmesi için gerekli uyarıların yapılarak hatalı işlemlerin düzel-

Siirt yoğurt festivaline hazırlanıyor iirt’in Kurtalan ilçesi Kayabağlar Beldesi’nde ilk kez yoğurt festivali düzenleneceği belirtildi. Kayabağlar Belde Belediye Başkanı Nafi Sevgili, Kurtalan’ın coğrafi konumu, bitki örtüsünü Kayabağlar Beldesi’yle simgeleyen, tadı dillere destan yoğurdunu uluslararası boyuta taşımayı amaçladıklarını söyledi. Başkan Sevgili, "Beldede sağlıklı ortamlarda beslenen 3 bin 500 adet büyük, 5 bin adet de küçükbaş hayvan mevcuttur. Hayvancılığın yaygın olduğu beldenin lezzetli yoğurdu olmasına rağmen bir türlü bu ürünü tanıtamıyoruz. Tanıtımının sağlanması ve uluslararası bir markaya ulaşması için 2 gün sürecek bir festival tertipleyeceğiz. Festival kapsamında yöresel oyunlar, çeşitli futbol turnuvaları, konferans ve stantlar açılacak. Bu yıl ilkini düzenleyeceğimiz festivali geleneksel hale getirmeyi de amaçlıyoruz. Festivalin ilgi çekmesi için tanınmış birçok ünlü sanatçıyı da

S

PERSONEL HİZMETİ ALINACAKTIR AİLE VE SOSYAL POLİTİKALAR İL MÜDÜRLÜĞÜ AİLE VE SOSYAL POLİTİKALAR BAKANLIĞI MÜSTEŞARLIK 7 Kişi Bakım Hizmeti hizmet alımı 4734 sayılı Kamu İhale Kanununun 19 uncu maddesine göre açık ihale usulü ile ihale edilecektir. İhaleye ilişkin ayrıntılı bilgiler aşağıda yer almaktadır: İhale Kayıt Numarası : 2013/45298 1-İdarenin a) Adresi : VALILIK EK BINASI KAT:3 YENİŞEHİR/DİYARBAKIR b) Telefon ve faks numarası : 4122243826 - 4122243500 c) Elektronik Posta Adresi : diyarbakir@aile.gov.tr ç) İhale dokümanının görülebileceği internet adresi : https://ekap.kik.gov.tr/EKAP/ 2-İhale konusu hizmetin a) Niteliği, türü ve miktarı : İhalenin niteliği, türü ve miktarına ilişkin ayrıntılı bilgiye EKAP’ta (Elektronik Kamu Alımları Platformu) yer alan ihale dokümanı içinde bulunan idari şartnameden ulaşılabilir. b) Yapılacağı yer : Çocukevi ile Bakım ve Sosyal Rehabilitasyon Merkezi c) Süresi : İşe başlama tarihi 15.05.2013, işin bitiş tarihi 31.12.2013 3- İhalenin a) Yapılacağı yer : Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğü (Valilik EK Binası Kat:3 YENİŞEHİR DİYARBAKIR) b) Tarihi ve saati : 02.05.2013 - 10:00 4. İhaleye katılabilme şartları ve istenilen belgeler ile yeterlik değerlendirmesinde uygulanacak kriterler: 4.1. İhaleye katılma şartları ve istenilen belgeler: 4.1.1. Mevzuatı gereği kayıtlı olduğu Ticaret ve/veya Sanayi Odası veya Meslek Odası Belgesi; 4.1.1.1. Gerçek kişi olması halinde, kayıtlı olduğu ticaret ve/veya sanayi odasından ya da ilgili meslek odasından, ilk ilan veya ihale tarihinin içinde bulunduğu yılda alınmış, odaya kayıtlı olduğunu gösterir belge, 4.1.1.2. Tüzel kişi olması halinde, ilgili mevzuatı gereği kayıtlı bulunduğu ticaret ve/veya sanayi odasından, ilk ilan veya ihale tarihinin içinde bulunduğu yılda alınmış, tüzel kişiliğinin odaya kayıtlı olduğunu gösterir belge, 4.1.2. Teklif vermeye yetkili olduğunu gösteren İmza Beyannamesi veya İmza Sirküleri; 4.1.2.1. Gerçek kişi olması halinde, noter tasdikli imza beyannamesi, 4.1.2.2. Tüzel kişi olması halinde, ilgisine göre tüzel kişiliğinin ortakları, üyeleri veya kurucuları ile tüzel kişiliğin yönetimdeki görevlileri belirten son durumu gösterir Ticaret Sicil Gazetesi, bu bilgilerin tamamının bir Ticaret Sicil Gazetesinde bulunmaması halinde, bu bilgilerin tümünü göstermek üzere il-

beldeye getireceğiz. Beldede kadınların kendi elleriyle mayaladığı ‘Yoğurt Mayalama Yarışması’ ve festival sahnesinde gerçekleşecek yoğurt yeme yarışmasında renkli görüntülerin sergilenmesine özen göstereceğiz” dedi. Kayabağlar Beldesi’nde 24 ile 25 Mayıs tarihleri arasında yapılacak festivale il dışından tanınmış çok sayıda Siirtli derneklerin de davet edileceği bildirildi.

tilmesinin sağlanması, tüm ilçelerde taşımalı eğitim ihalelerinde yaşanan bu ve buna benzer hataların düzeltilmesi için ilgili kurum amirlerinin uyarılması gerekiyor."

Kömür alımlarında usulsüzlük Denetim raporunda, İlçe Özel İdareleri ve İlçe Milli Eğitim Müdürlükleri'ne kömür ve akaryakıt alımlarında da usulsüzlükler bulunduğu belirtilerek şöyle denildi: "İlçe Özel İdareleri ile İlçe Milli Eğitim Müdürlükleri'ne kömür, akaryakıt ve yakacak alım işlerinde eksik belgelerle birlikte çelişkili belgeler, tartı ölçüleri, farklı yakıtların numune analiz sonuç raporları, ihale onay belgeleri bulunmadığı halde, benzer işler ihale edilerek aynı şahıslara verildiği komisyonumuzca yapılan tetkik ve incelemelerden anlaşıldı. Komisyonumuzca yapılan bu denetimin amacına ulaşabilmesi için raporda belirtilen hususlara riayet edilmesi gerektiği kanaatindeyiz." Denetim Komisyonu tarafından hazırlanan ve 15 Mart'ta İl Genel Meclisi'ne sunulan rapor, 5 Nisan'da okunarak ele alındı. İl Genel Meclisi 1'inci Başkan Vekili M. Murşit Ekinci, denetim raporunda yer alan eksikliklerin giderilmesi için ilgili kurumlara yazı yazdıklarını söyledi.

Silvan’da kaldırım işgali D

iyarbakır’ın Silvan ilçesinde uzun süreden beri devam eden kaldırım işgali vatandaşların tepkisine neden oldu. Kaldırımda yürümekte zorlandıklarını dile getiren Baki Tuncay adlı vatandaş, inşaatçıların tuğlalarını ve demirlerini kaldırıma bırakması yüzünden kaldırımları kullanamaz duruma geldiklerini söyledi. Tuncay, "Bu yüzden yolda yürümek zorunda kalıyoruz. Yolda bir kaza olup bir yaya ölürse bunun hesabını kim verecek. Bunları denetleyen bir denetim mekanizması yok mu? Herkes cukkasını doldurmanın peşinde. Kimin öldüğü kimsenin umurunda değil. İnşaatçıların yaptığı kaldırım işgali yüzünden biz canımızdan oluyor. Birilerinin çıkıp bunlara dur demesi gerekiyor. Bu konuda belediyeyi görevini yapmaya davet ediyorum. İşlerin doğru bir şekilde yapamayacaklarsa istifa etsinler. Onların keyfi yüzünden biz canımızdan olamayız. Kimse kusura bakmasın” dedi.

gili Ticaret Sicil Gazeteleri veya bu hususları gösteren belgeler ile tüzel kişiliğin noter tasdikli imza sirküleri, 4.1.3. Şekli ve içeriği İdari Şartnamede belirlenen teklif mektubu. 4.1.4. Şekli ve içeriği İdari Şartnamede belirlenen geçici teminat. 4.1.5 İhale konusu işin tamamı veya bir kısmı alt yüklenicilere yaptırılamaz. 4.1.6 Tüzel kişi tarafından iş deneyimini göstermek üzere sunulan belgenin, tüzel kişiliğin yarısından fazla hissesine sahip ortağına ait olması halinde, ticaret ve sanayi odası/ticaret odası bünyesinde bulunan ticaret sicil memurlukları veya yeminli mali müşavir ya da serbest muhasebeci mali müşavir tarafından ilk ilan tarihinden sonra düzenlenen ve düzenlendiği tarihten geriye doğru son bir yıldır kesintisiz olarak bu şartın korunduğunu gösteren, standart forma uygun belge, 4.2. Ekonomik ve mali yeterliğe ilişkin belgeler ve bu belgelerin taşıması gereken kriterler: İdare tarafından ekonomik ve mali yeterliğe ilişkin kriter belirtilmemiştir. 4.3. Mesleki ve Teknik yeterliğe ilişkin belgeler ve bu belgelerin taşıması gereken kriterler: 4.3.1. İş deneyim belgeleri: Son beş yıl içinde bedel içeren bir sözleşme kapsamında kabul işlemleri tamamlanan ve teklif edilen bedelin % 25 oranından az olmamak üzere, ihale konusu iş veya benzer işlere ilişkin iş deneyimini gösteren belgeler. 4.4. Bu ihalede benzer iş olarak kabul edilecek işler: 4.4.1.Kamuda veya özel sektörde personel çalıştırılmasına dayalı olarak ihale edilen çocuk veya genç veya yaşlı veya hasta veya özürlülerin bakımına ilişkin işler benzer iş olarak kabul edilecektir. 5.Ekonomik açıdan en avantajlı teklif sadece fiyat esasına göre belirlenecektir. 6. İhaleye sadece yerli istekliler katılabilecektir. 7. İhale dokümanının görülmesi ve satın alınması: 7.1. İhale dokümanı, idarenin adresinde görülebilir ve 50 TRY (Türk Lirası) karşılığı Defterdarlık Muhasebe Müdürlüğüne şartname bedeli yatırdıktan sonra Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğü (Valilik EK Binası Kat:3 YENİŞEHİR DİYARBAKIR) adresinden satın alınabilir. 7.2. İhaleye teklif verecek olanların ihale dokümanını satın almaları veya EKAP üzerinden e-imza kullanarak indirmeleri zorunludur. 8. Teklifler, ihale tarih ve saatine kadar Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğü (Valilik EK Binası Kat:3 YENİŞEHİR DİYARBAKIR)adresine elden teslim edilebileceği gibi, aynı adrese iadeli taahhütlü posta vasıtasıyla da gönderilebilir. 9. İstekliler tekliflerini, Birim fiyatlar üzerinden vereceklerdir. İhale sonucu üzerine ihale yapılan istekliyle, her bir iş kaleminin miktarı ile bu kalemler için teklif edilen birim fiyatların çarpımı sonucu bulunan toplam bedel üzerinden birim fiyat sözleşme imzalanacaktır. Bu ihalede, kısmı teklif verilebilir. 10. İstekliler teklif ettikleri bedelin %3’ünden az olmamak üzere kendi belirleyecekleri tutarda geçici teminat vereceklerdir. 11. Verilen tekliflerin geçerlilik süresi, ihale tarihinden itibaren 90 (doksan) takvim günüdür. 12. Konsorsiyum olarak ihaleye teklif verilemez.

Basýn-783

(www.bik.gov.tr) Resmi Ýlanlar www.ilan.gov.tr’de


6

EKONOMÝ

18 NÝSAN 2013 PERÞEMBE

Göçerler yayla yollarýnda

Diyarbakýr'ýn Ergani ilçesine baðlý Alitaþ, Demirli, Yeniköy ve Kavaklý köylerinde 3 ay kalan göçer aileler, bahar mevsimiyle birlikte kiraladýklarý yaylalarýn yolunu tuttu.

Göçerler, 9 ay boyunca kalacaklarý Bingöl, Muþ, Erzurum ve Kars'ta kiraladýklarý yayla yollarýna koyuldu. Yaylara koyun sürüsünü götüren çobanlardan Abdul Mutelip Alkan, çocukluðundan bu yana çobanlýk yaptýðýný belirterek, her yýl yaz mevsiminin gelmesiyle birlikte yaylalara göç ettiklerini söyledi. Yayla göçünün bir hafta sürdüðünü anlatan Alkan, "Ýþimiz çok zor ama yapacak bir þey de yok. Ekmeðimizi bu iþten kazanýyoruz. Bizlere emanet edilen yüzlerce koyunu otlatmak ve korumak zorundayýz. Yaylada 9 ay kadar kalýp daha sonra kýþýn yaklaþmasýyla birlikte geri döneceðiz. Bu süre içerisinde ovalarda, meralarda konaklayacaðýz" dedi.

9 ay kalacaklar Mehmet Can ise yeni neslin çoban olmak istemediðini söyledi. Can,

VEDAÞ'tan abonelerine uyarý Vangölü Elektrik Daðýtým A.Þ. (VEDAÞ) Hakkari Ýl Müdürlüðü, abonelerinin birikmiþ elektrik borçlarýný ödemesini, ödenmemesi durumunda ise enerjilerinin kesileceði ve yasal iþlem baþlatacaðýný duyurdu. VEDAÞ Hakkari Ýl Müdürlüðü'nden yapýlan açýklamada, bütün abonelere kesintisiz ve saðlýklý enerji sunulmasý için çalýþmalarýnýn devam ettiði bildirildi. Açýklamada, "Þemdinli ilçemiz ile baðlý belde ve köylerinde abonelerimizin birikmiþ olan elektrik borçlarýnýn tahsili için çalýþma baþlatýlmýþtýr. Müþteri Hizmetleri Yönetmeliði'nin 25. maddesi uyarýnca, birikmiþ borcu olan abonelerimizin elektrikleri kesilerek yasal faizi ile birlikte icra iþlemi baþlatýlacaktýr. Bu nedenle borçlu olan abonelerimizin birikmiþ borçlarýný ivedilikle kurumumuza ait veznelere yatýrmalarý gerekmektedir" denildi.

"Çobanlýðý babamdan öðrendim. Gençler bu iþi yapmayý pek tercih etmiyor. Artýk bizler de mecburen bu iþi yapmak zorunda kalýyoruz. Tek bir amacýmýz var, o da bizlere emanet edilen koyunlarý yaylalara götürüp buralarda otlamasýný saðlamak. Son yýllarda korktuðumuz olay yýldýrým çarpmasý. Yaylada yaðmur çok. Bu nedenle zaman zaman yýldýrým çarpmalarý oluyor. Geçen yýllarda bazý çoban arkadaþlarýn otlattýðý koyunlar telef oldu. En büyük korkumuz bu. Bunun dýþýnda þikayetimiz yok, ailemizi çok fazla göremiyoruz. Ekmek parasý deyip, 9 ay boyunca sürümüzün peþinden koþuyoruz. Þehir hayatýna alýþkýn deðiliz. Hayatýmýz zorlu koþullarda geçiyor. Memnun olmasak da hayatýmýzý bu þekilde sürdürüyoruz'' þeklinde konuþtu.

Tekstil Kent'te altyapý

çalýþmasý Van Valisi Münir Karaloðlu, altyapý çalýþmalarýna baþlanan Tekstil Kent inþaat alanýnda incelemelerde bulundu. Van-Gürpýnar karayolunun 10'uncu kilometresinde 300 dönüm arazi üzerine kurulacak Van Tekstil Kent projesi inþa çalýþmalarý baþladý. Vali Münir Karaloðlu, beraberinde Ýl Özel Ýdaresi Genel Sekreteri Ferit Daðdeviren, Van Ticaret ve Sanayi Odasý Baþkaný (VATSO) Mirza Nadiroðlu ile birlikte inþaat alanýnda incelemelerde bulundu. Yüklenici firma yetkililerinden bilgi alan Karaloðlu, çalýþmalarýn yapýldýðý alaný gezdik-

ten sonra buradan ayrýldý. Ýl Özel Ýdaresi tarafýndan ihalesi yapýlan Van Tekstil Kent'te yol altyapý çalýþmalarýnýn ardýndan su ve elektrik projesine baþlanacak. 300 dönüm arazi üzerine kurulacak Tekstil Kent'te her biri kapalý 750 metre karelik fabrikalarýn toplam kapalý alaný ise 25 bin 500 metre kare olacak. 45 firmanýn yer alacaðý fabrikalarda 13 bin kiþinin istihdam edilmesi bekleniyor. Toplam 54 milyon liraya mal olacak Tekstil Kent'in 2014 yýlýn ilk aylarýnda hizmete girmesi bekleniyor.

Varlýk barýþý geri dönüyor

Baþbakan Yardýmcýsý Ali Babac an, Türklerin yurtdýþýnda kayýt altýnda 130 milyar dolarý bulunduðunu, bu parayý Türkiye'ye çekmek için yeni bir düzenleme getirebileceklerini söyledi. Babac an, "Türk özel sektörünün 2012'de yurtdý þýnda yaptýðý yatýrým 4.5 milyar dolarla rekor kýrdý. Bir yandan bunun da olmasýný istiyor uz ama ülkemize de daha fazla yatýrým çekmeyi hedefliyoruz. Konuyu Maliye Bakanlýðý'yla görüþüyoruz. Varlýk barýþý benzer i bir uygulamayý yeniden düþünebiliri z, 4 yýl önceki varlýk barýþýnda dünya da kriz vardý, Türkiye bugünkü kadar öne çýkma mýþtý. Þimdi yapýlacak bir barýþ daha etkili olabilir" dedi.

Bingöl'de 'ekmek' rekabeti Bingöl'de son günlerde ekmek fiyatlarýndaki düþüþ vatandaþa yaradý. Kentteki bazý fýrýncýlar 350 gram pide ekmeðini 75 kuruþa, bazýlarý da 500 gram pide ekmeðini 1 liradan satýyor. Yaklaþýk 50 fýrýnýn faaliyet gösterdið i Bingöl'de, ekmekteki fiyat farklýlýðý bazý fýrýncýlarýn da tepkisini çekiyor. 7 yýl aradan sonra ilk defa zam kararý alan fýrýncý esnafýnýn son günlerdeki fiyat uygulamasý ile ekmek fiyatlarý yarýya düþtü. Geçen yýl un ve odun fiyatlarýndaki pahalýlýk nedeniyle zam kararý alan fýrýncý esnafý, 1 lira olan 400 gramlýk pide ekmeðini 500 grama çýkartarak 1.5 liraya, 50 kuruþ olan 200

gram somun ekmeði ise 250 grama çýkartarak 75 kuruþtan satýlmasýna karar vermiþti.

Vatandaþ durumdan memnun Bu zammýn üzerinden henüz bir yýl geçmeden fiyatlarý düþürerek yeni bir karar alan bazý fýrýncýlarýn 500 gram pide ekmeðini 1 liraya düþürdüðü, bazýlarýnýn da 400 gram pideyi 1 liraya, bazýlarýnýn ise 350 gram pideyi 75

Siirt'te sahte bala savaþ Siirt Valisi Ahmet Aydýn, Pervari balý markasý altýnda sahte üretim ve satýþ yapan firmalara savaþ açtýðýný duyurdu. Vali Aydýn, Gýda Tarým ve Hayvancýlýk Bakanlýðý tarafýndan teþhir edilen sahte ballar içerisinde Adana'da yakalanan bir firmanýn Pervari balý etiketi üzerinden üretim ve satýþ yapmasýna tepki gösterdi. Vali Aydýn, "Gýda Tarým ve Hayvancýlýk Bakanlýðý sahte bal ile ilgili isim listesi yayýnladý. Maalesef Adana bölgesinde bir firma adýný tamamen Siirt'in

Pervari bölgesinden aldýðýný iddia ederek üretim ve satýþý yaptýðý bu bal sahte çýkmýþ, bu balýn kesinlikle Siirt'le bir ilgisi yok. Hem ahlaken hem de vicdanen doðru olmayan bu sahtekarlýða karþý hukuk mücadelesini baþlatacaðýz. Bu konuda ilgili birimlere de yazý yazarak sahte olarak yakalanan bu balýn Pervari balý ile ilgisi olmadýðýný kanýtlayacaðýz. 10 yýl

önce Pervari balý ile ilgili patent enstitüsünden coðrafi iþaret almýþtýk, bizim Pervari'de satýlan balýmýzýn Anzer balýndan hiçbir farký yoktur. Piyasada Pervari etiketi üzerinde satýlan bala karþý her türlü önlemimizi de alacaðýz" dedi. Pervari ilçesinin Herekol bölgesinde üretilen Pervari balýnýn yýllýk üretiminin bin ton olduðu belirtildi.

kuruþa, 250 gram somun ekmeði ise 50 kuruþtan sattýklarý görüldü. Geçen yýl alýnan kararla belirlenen rayiç fiyatlarýnýn uygulanmamasýný eleþtiren bazý fýrýncý esnafý, belediye ve diðer ilgili kurumlarýn fiyat düzensizliðine müdahale etmesini istedi. Ekmek fiyatýnýn düþmesinin memnuniyet verici olduðunu belirten vatandaþlar ise, fýrýnlar arasý rekabetin kendilerine yaradýðýný kaydettiler.


GÜNCEL

18 NÝSAN 2013 PERÞEMBE

7

'En akýllý yatýrým barýstýr'

Diyarbakýr Büyükþehir Belediye Baþkaný Osman Baydemir, Ýktisadi Giriþim ve Ýþ Ahlaký Derneði'nin baþkan ve yöneticilerini kabul etti. Baydemir, gelecek nesillere barýþý miras býrakmak istediklerini söyledi.

Kale Barajý temeli atýlacak AK Parti Diyarbakýr Milletvekili Mine Lök Beyaz, Çermik Kale Barajý yapýmýnýn erteleneceði yönündeki haberlerin asýlsýz olduðunu belirterek, temelinin en kýsa zamanda atýlacaðý müjdesini verdi. Milletvekili Beyaz, Çermik için hayati önem arz eden projelerden biri olan Çermik Kale Barajý yapýmýnýn 2013 yýlý hükümet programýna alýndýðýný, temel atma törenine ise Orman ve Su Ýþleri Bakaný Veysel Eroðlu'nun da katýlacaðýný duyurdu. AK Parti Çermik Ýlçe Baþkaný Murat Kara, "Çermik için hayati önem arz eden projelerin hayata geçirilmesi yönünde ilçe teþkilatý olarak baþta Gýda Tarým ve Hayvancýlýk Bakaný Mehdi Eker ve AK Parti Diyarbakýr milletvekilleriyle birlikte çalýþýyoruz. Ýlçede TOKÝ konutlarýnýn yapýlmasý, Çermik Kale Barajý'nýn yapýlmasý ve eðitim yatýrýmlarý kapsamýnda ilçe genelinde 2013 yýlý içerisinde 89 dersliðin yapýlmasý yönünde büyük emek sarf eden Milletvekili Mine Lök Beyaz'a teþekkür ederiz" dedi.

konuda sadece siyasilerin deðil, toplumda etkili olan her sivil toplum kuruluþunun ve þahsiyetinin de sorumluluðu bulunduðunu belirten Baydemir, þunlarý söyledi:

Seyretmenin vebali var

Ýstanbul'da çalýþmalarýný yürüten Ýktisadi Giriþim ve Ýþ Ahlaký Derneði (ÝGÝAD) Baþkaný Þükrü Alkan ve yönetimi kurulu üyeleri, Büyükþehir Belediye Baþkaný Osman Baydemir'i ziyaret etti. Konuklarýný güllerle karþýlayan Baydemir, Diyarbakýr'da 8 bin yýldan

bu yana yaþamýn hiç kesintiye uðramadýðýný, çok çeþitli ve farklý kültür ve inançlarýn bir arada yaþadýðýný belirtti. Son 30 yýldan bu yana kesintisiz bir çatýþma ortamýnýn olduðunu ifade eden Baydemir, gerçek bir kardeþliðin ancak adalet temelli olabileceðini vurguladý. Bu

"Sadece yaptýklarýmýzdan deðil yapmadýklarýmýzdan da sorumluyuz. Seyretmenin vebali var. Bu coðrafyada acý yaþamayan tek bir aile kalmadý. Bölgede her 100 kiþiden en az 98'i barýþý arzu ediyor. 30 yýllýk çatýþma ortamý ön yargýlar oluþturdu. Ziyaretlerle, biri birine dokunmayla, empati kurmayla bu ön yargýlar aþýlabilir. Gönüllerin buluþtuðu yerdeyiz. Ýstanbul'a dönüþünüzde kamuoyuna ve iþ dünyasýna da tanýklýklarýnýzý paylaþýn. Diyarbakýr, Doðu ile Batý'nýn buluþma noktasýdýr. Gelecek nesillere barýþý miras býrakmak istiyoruz. En akýllý yatýrým barýþtýr" dedi.

Akil heyeti Mardin'de

Alkan: Yitik hazineyi bulmuþ gibi olduk ÝGÝAD Baþkaný Þükrü Alkan da derneklerinin ahlaki giriþimciliði teþvik eden bir sivil toplum kuruluþu olduðunu, bu konudaki yayýnlarý desteklediklerini söyledi. Bir yýl önce planladýklarý gezilerinin barýþ sürecine denk geldiðini ifade eden Alkan, "Sükunet var, yeni yatýrýmlar olur. Diyarbakýr ziyaretimizde yitik hazineyi bulmuþ gibi olduk. Gözlemlerimizi üyeleriz ve kamuoyu ile paylaþacaðýz'' dedi. Alkan, Baydemir'e ahlaki giriþimcilik ile ilgili bir yayýnýný ve ÝGÝAD yazýlý bir seramik tabak armaðan ederken, Baydemir konuklarýna Ongözlü Köprü, Diyarbakýr surlarý, Ulu Cami, kilise, Hevsel Bahçeleri gibi Diyarbakýr'ýn tarihi ve doðal mekanlarýnýn kolaj olarak iþlendiði bir seramik eser armaðan etti.

Kamýþlý'ya insani yardým

Güneydoðu Anadolu Akil Ýnsanlar Heyeti, Mardin'nin Kýzýltepe ilçesinde bulunan Altýntoprak Köyü'nde Kikan aþiretinin lideri ve kanaat önderleri ile görüþtü. Ankara'dan uçakla Mardin Havaalaný'na geçen Güneydoðu Anadolu Akil Ýnsanlar Heyeti Baþkaný Yýlmaz Ensaroðlu ve Mehmet Emin Ekmen, buradan Altýntoprak Köyü'ne gitti. Heyet, Timuraðaoðlu'na ait köy odasýnda Mardin ve Suriye'de bulunan Kikan aþiretinin lideri Abdulkadir Timuraðaoðlu ile görüþtü. Heyet Baþkaný Yýlmaz Ensaroðlu, cumhuriyet öncesinden beri bu topraklarda bu milletin birlikte yaþamasý için ciddi bedeller ödemiþ insanlarýn var olduðunu belirtti.

'Daha fazla kan akmasýn' Ensaroðlu, "Eskiden beri bu toplumda bölünmeyi, ayrýlmayý, parçalanmayý deðil aslýnda birlikte yaþama iradesini özenle korumuþ insanlar var. Bu amaçla bugün böyle bir büyüðümüzün yanýndayýz. Doðrusu kanaat önderleri, Güneydoðu'da da insanlarýn sözlerine, düþüncelerine, görüþlerine önem veren

insanlardýr. Çünkü bunlarýn düþüncelerini, tavsiyelerini bu süreçlere katmazsak yapýlacak yeni düzenlemelerin, atýlacak yeni adýmlarýn toplumsallaþmasý daha zor olacaktýr. Ben umuyorum ki bundan sonra bu topraklarda daha fazla kan akmaz. Ýnsanlar huzur içinde, barýþ içinde yaþamayý sürdürürler" dedi.

'Her adýmý destekliyoruz' Kikan aþireti lideri Abdulkadir Timuraðaoðlu ise, 30 yýldýr bölgede süren gözyaþý ve kanýn artýk durmasý gerektiðine inandýðýný söyledi. Timuraðaoðlu, "Bu konuda barýþa atýlacak her adýmý destekliyoruz. Sizlerin de bu barýþýn tesisi için üzerinize düþen görevi en iyi þekilde yapacaðýnýza inanýyorum" diye konuþtu. Daha sonra basýna kapalý olarak Timuraðaoðlu ile görüþen Akil Ýnsanlar Heyeti aþiret sofrasýnda yemek yedi.

Çözüm sürecine Süryanilerden destek Çözüm sürecine Süryanilerden de tam destek geldi. AK Parti Batman Milletvekili Ziver Özdemir'in yer aldýðý milletvekili heyeti, Þýrnak'a yaptýðý gezi sýrasýnda Midyat'ta bulunan Mor Gabriel Manastýrý'ný ziyaret ederek Metporolit Samuel Aktaþ ile görüþtü. Metropolit Aktaþ, çözüm sürecine ve Baþbakan Erdoðan'a tam destek verdiklerini dile getirirken, Baþbakan Erdoðan'ýn sorunu çözecek

kiþi olduðuna inandýklarýný söyledi. Metropolit Aktaþ, süreçle ilgili düþüncelerinin Baþbakan'a iletilmesi ricasýnda bulundu. Metropolit Aktaþ, ayrýca Süryanilerin ve manastýrlarýnýn bazý sýkýntýlarýnýn olduðunu ve bu sýkýntýlarýn çözümü için Baþbakan'dan destek istediklerini dile getirdi. Batman Milletvekili Özdemir, Metropolit'ten Süryanilerin sýkýntýlarýný geniþ bir þekilde dinleyip, en kýsa sürede çözülmesi için Baþbakan Erdoðan'a ileteceði söyledi. Ziyaret sonunda milletvekili heyetine ziyaretleri nedeniyle teþekkürlerini ileten Metropolit Aktaþ, heyete baþarýlar diledi. Ziyarete Batman Milletvekili Özdemir'in yaný sýra Van Milletvekili Mustafa Bilici, Ordu Milletvekili Fatih Han Ünal ve Bolu Milletvekili Fehmi Küpçü katýldý.

Suriye halký için toplanan ilaç ve insani gýda malzemeleri Kamýþlý ilçesine gönderildi. Hakkari'den toplanan 3 pikap týbbý malzeme ve Mardin'in Nusaybin ilçesinden toplanan 1 kamyon insani yardým malzemeleri, Nusaybin Belediyesi'ne baðlý Mitanni Kültür Merkezi'ne götürüldü. Buradan hareket eden týbbý ilaç ve insani yardým malzemeleri konvoyu, Kaymakam Sabri Baþköy Caddesi üzerinden sýnýr kapýsýna getirildi. Gümrük muhafaza memurlarýnýn yaptýðý iþlemden sonra Nusaybin Belediye Baþkaný Ayþe Gökkan, Temizlik Ýþleri Müdürü Mahsun Elmas ve Belediye Halkla Ýliþkiler Müdürü Ahmet Akçakaya tarafýndan oluþturulan heyet, malzemeler, Kamýþlý ilçesindeki yetkilere teslim etti.


8

Aktüalite

18 NÝSAN 2013 PERÞEMBE

Surlar Meclis gündeminde Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti) Diyarbakır Milletvekili ve TBMM Başkanlık Divan Üyesi Mine Lök Beyaz, Diyarbakır Surları’nı meclis gündemine taşıdı.

illetvekili Mine Lök Beyaz, mecliste Diyarbakır Surları’nı anlattı. Diyarbakır’ın aslında çok büyük bir hazine olduğunu vurgulayan Beyaz, Diyarbakır’ı hak ettiği yere taşıyacak birçok projenin aynı anda yürütülmekte olduğunu söyledi. Beyaz, "Yıllarca hiç hak etmediği bir biçimde sadece karpuzla anılan Diyarbakır aslında çok büyük bir hazinedir. İşte bu anlamda Diyarbakır Surları ve Suriçi Bölgesi büyük önem taşır. Diyarbakır Surları binlerce yıllık tarihi ve kültürel geçmişi, mimari dokusu, insanların içerisinde

M

yaşayarak günümüze geldiği 10-12 metre yüksekliği, 5 bin 700 metre uzunluğu, 82 burcu, bazalt taşının ruha büründüğü muhteşem yazıt, kitabe ve işlemeleri, mimarlık tarihi açısından çok önemli bir yere sahip dört yöne açılan şehir kapıları ile dünyada tek ve eşsizdir. Diyarbakır Surları dünyanın en büyük açık hava yazıtlar müzesidir. Surların kuzeyinde yer alan İçkale’de yerleşme MÖ 6000 yılına gider. İçkale binlerce yıl Diyarbakır’ın yönetim merkezi olmuştur. Suriçi’nde 500’ün üzerinde vakıf eser vardır. Camileri, kiliseleri, medreseleri, hanları, hamamları, konakları ile geçmişten günümüze bir yansımadır Suriçi. Dört Ayaklı Minare dünyada tektir. Mimar Sinan’ın beş Camisi bulunmaktadır. Mekke, Medine, Kudüs ve Şam’dan sonra 5. Harem-i Şerif Diyarbekir Ulu Camii'dir. Halid Bin Velid’in oğlu olan Süleyman, Hz. Süleyman Camii’nde 27 sahabeyle birlikte yatmaktadır” dedi.

‘Projeler hızla devam ediyor’ Başbakan Erdoğan’ın talimatıyla Suriçi’nin restorasyon çalışmalarının hızla sürdüğünü belirten Beyaz, Diyarbakır'ın marka şehir olma yolunda emin

adımlarla yürüdüğünü söyledi. Beyaz, sözlerini şöyle sürdürdü: Hz. Süleyman Camii ve Ulu Camii hanefiler bölümünün restorasyonu Vakıflar Bölge Müdürlüğü tarafından tamamlanarak 2012 yılında ibadete açılmıştır. 2004 yılında başlayan İçkale restorasyon çalışması Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından yürütülmektedir. Sayın Başbakanımızın talimatıyla Diyarbakır Surları ve Suriçi projesi bütünlüğü anlamında cazibe merkezi kapsamında geçen yıl ödenek aktarılmıştır. Yine 2008 yılında TOKİ, Valilik, Büyükşehir ve Sur Belediyesi arasında imzalanan protokolle Hz. Süleyman Camii çevresi ve Sur dibinde kentsel dönüşüm çalışmaları devam etmektedir. 2002 yılında dünya geçici kültür mirası listesinde olan Diyarbakır Surları için kentin bütün dinamikleriyle birlikte dünya mirası listesine girmek üzere çalışmalar devam etmektedir. Başbakanımız 2023 vizyonunu ortaya koyarken ‘Yaşanabilir Çevre ve Marka Şehirler’ oluşturmak anlamında kentsel dönüşüm seferberliği başlatmıştır. Diyarbakır Surları ve Suriçi bölgesi çarpık ve sağlıksız yapılaşmadan arındırılarak, tarihi dokusunun ön pla-

na çıkarılması amacıyla 6306 sayılı yasa kapsamına alınmıştır.

Tarih dünyayla buluşacak Çevre ve Şehircilik Bakanlığımız bu anlamda tespit çalışmalarını sürdürmektedir. İşte bu anlamda en önemli mihenk taşı olarak kabul ettiğimiz 5. Harem-i Şerif Ulu Camii restorasyonu sürerken, Ulu Camii üzerine kabus gibi çökmüş binaların yıkımı Sayın Başbakanımızın canlı yayınla Diyarbakır’a bağlandığı törenle başlamıştır. Diyarbakır Ulu Camii, muhteşem bir kent meydanıyla Suriçi’nin kalbi olarak planlanacak, 1926 yılında dönemin belediye başkanı tarafından kaldırılan; fetih sonrası Diyarbakır’ın ilk İslam valisi Şeyh Sasa hazretlerinin türbesi yerine konulacaktır. Tarihi dokuda kültürel

değeri olan konut stokunun korunması da dahil olmak üzere, koruma eksenli kentsel dönüşüm yaklaşımı benimsenmiştir. Diyarbakır'ın tarihi Suriçi Kentsel Dönüşüm Projesi ile binlerce yıllık tarihi Diyarbakır Surları Açık Hava Müzesi olarak hayat bulacaktır. Bu proje; Diyarbakır'ın taşlarında hayat bulan binlerce yıldır yaşayan medeniyetlerin ve tarihin tüm dünyayla buluşmasını sağlayacak ve Diyarbakır’ı hak ettiği yere taşıyacak, belki de Başbakanımızın en çılgın projelerinden birisidir. Biz Diyarbakır’da taş üstüne taş koyan herkese şükranlarımızı sunarken, sizleri saygıyla selamlıyor ve biz birlikte Türkiye’yiz derken, bütün Türkiye’yi Peygamberler Sahabeler Medeniyetler diyarı memleketimize bekliyoruz.

Doğum kontrol hapında yanlış bilinenler Hakkariʼye moda merkezi H

akkari’de 12 kişiyi istihdam eden “Moda Merkezi Özel Dikim Tasarım” adı altında bir işyeri açıldı. Bulvar Caddesi üzerinde hizmete açılan işyerinin açılışına Belediye Başkan Vekili Şaban Alkan, BDP İl Başkanı Rahmi Kurt ve beraberindeki parti üyeleri katıldı. Girişimci kadınlar Gülüzar Ertuş ve Ayfer Aydın tarafından hizmete açılan “Moda Merkezi Özel Dikim Tasarım” adlı işyerinde 12 kişinin istihdam edildiği belirtildi. Hakkari’nin hizmetin en iyisine layık olduğunu belirten işyeri sahipleri Ertuş ve Aydın, burada özel günler için her çeşit tasarımın yapıldığını ifade ederek, işyerlerinde gelinlik tasarım, katalog, abiye, bindallı ve her türlü yöresel kıyafet dikiminin yapıldığını söylediler. İstihdam amaçlı yeni işyerlerinin açılışını büyük bir mutlulukla açtıklarını belirten Belediye Başkan Vekili Şaban Alkan ise, işyerini açanlara bu örnek davranışlarından dolayı teşekkür etti. Açılışa Ticaret ve Sanayi Odası Meclis Başkanı Cemal Erip, BDP üyeleri ile çok sayıda vatandaş katıldı.

Özel Bağlar Hastanesi’nde görevli Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Suat Orak, doğum kontrol hapı kullanımının kısırlığa yol açmadığını, aksine doğurganlığı arttırdığını söyledi.

metodudur. Bir de yumurtalık kanseri konusunda artı avantajları mevcuttur. Doğum kontrol hapları, genellikle ailesinde beyin kanaması öyküsü, kalp krizi ağır karaciğer problemi olan hastalarda ve ilk 6 ayda emziren annelerde kullanmasını tavsiye etmeyiz. Bunun yerine bebek bir yaşını geçtikten sonra tabii ki biz doğum kontrol haplarını yine de kullanılmasını isteriz" dedi. Genç kızların doğum kontrol hapı kullanımı konusunda biraz dirençli olduklarını aktaran Op. Dr. Orak, kendilerinin hasta ve hasta yakınları ile bu durumu konuştuklarını dile getirdi.

zel Bağlar Hastanesi’nde görevli Op. Dr. Orak, doğum kontrol hapı kullanımı ile ilgili bilgi verdi. Op. Dr. Orak, doğum kontrol hapı kullanımında bazı yanlış inanışların olduğunu belirtti. Doğum kontrol haplarının, ileriki dönem için doğurganlığı koruyacak şekilde artı avantajlarının bulunduğuna dikkat çeken Dr. Orak, "Bir de yetişkin bir kadında, cinsel münasebeti olan, doğurganlık çağındaki kadında enfeksiyona karşı korur, aşağıdan, vajinal yollarla bulaşacak enfeksiyonlara karşı korur, yumurtalık kistlerinin oluşmasını engellemek konusunda yardımcıdır, buna tedavi

Doğum kontrol haplarının özellikle genç kızlarda oluşabilecek overkistlerini, düzensiz mensturasyonlarını, bazen de bunların tedavisinde direkt etkili olabilecek ilk seçenek ilaçlardan bir tanesi olduğuna vurgu yapan Op. Dr. Orak, şöyle devam etti: "Doğum kontrol hapları çok nadiren de olsa özellikle ağır karaciğer hastalığı olanlarda, ağır sigara içicilerinde, kalp damar sistemi ile ilgili problemi olan hastalarda pıhtılaşma ile ilgili bir zemini mevcut ise, hastanın tabii ki felç, inme

Ö

Midyat'ta kan bağışı M

ardin'in Midyat ilçesinde Kızılay tarafından 46 ünite kan toplandı. Açık havada kurulması planlanan stant hava muhalefeti nedeniyle kapalı alana kuruldu. Hükümet konağında kurulan stantta duyarlı vatandaşlar tarafından 46 ünite kan bağışlandı. Doktorun da hazır bulunduğu stantta kan vermek isteyen vatandaşlar, kısa bir sağlık taramasından geçti. Kan değeri düşük olan, ilaç kullanan ve hasta olan vatandaşlardan kan alınmadı. Kızılay Midyat Şube Başkanı Murat Aykat, "Kızılay olarak Midyat'taki ilkokullara toplam 500 adet 'Güvenli Yaşamayı Öğreniyorum' takvimi dağıttık. Kan bağışı için de açık havada stant kurmayı planlıyorduk. Ama hava muhalefeti nedeniyle kapalı alanda kurmak zorunda kaldık. İstediğimiz hedefe ulaştık. Kan bağışı konusunda duyarlı olmalıyız. Bu gün sağlıklı olabiliriz, ama yarın ne olacağımız belli değil. Hem kendimiz için hem de zor durumdaki vatandaşlar için herkesi kan vermeye davet ediyoruz" dedi.

Danimarkalı gazeteci adayları Diyarbakır’da animarka’da iletişim bölümde okuyan bir grup gazeteci adayı, çatışmalı ve savaş ortamında gazeteciliği tartıştı. Sümer Park Toplantı Salonu'nda düzenlenen konferansa Danimarka’dan gelen bir grup gazeteci adayı katıldı. Konferansı sunan yapımcı ve gazeteci Yılmaz Akıncı, öğrencilere savaş bölgesinde gazeteciliğin zorluklarını, Türkiye’de ifade özgürlüğü gibi konuları anlattı. Dani-

D

Riskli olduğu durumlar

marka’da gazeteci, fotoğrafçı ve editör görevini yapmak isteyen bir grup öğrenciyle bir araya geldiğini belirten Akıncı, öğrencilere gazeteciliğin üçüncü bir göz olduğunu söyledi. Akıncı, “Bu öğrenci grubu bizden konferans talebinde bulunmuştu. Çatışmalı ve savaş ortamında gazetecilik nasıl yapılır konularını öğrenmek istiyorlardı. Ben daha önce birçok ülkede bu konuyla alakalı konferanslar vermiştim. Danimarka’dan gelen öğrencilere, çatışmalı ortamda haberin doğrulanması, bağlı olunan gruptan dolayı haber yaparken nasıl bir sıkıntıyla karşı karşıya kalınacağını anlattım. Gazetecinin üçüncü bir göz olduğunu, haber konusunda kendisinin çok objektif olması gerektiği, haberi doğrulamasının ne kadar önemli olduğu gibi konuları tartıştık. Çalışılan kurumlarda yaşanan zor şartlara rağmen, ellerinden geldiğince objektif olup, gerçeği yansıtmanın önemine vurgu yaptım” dedi.

olayları aklımıza gelebilecek, bazen de çok nadiren de olsa ölüm komplikasyonları da bildirilmiştir. Biz, doğurganlık çağında 18-40 yaş arasındaki her kadının doğum kontrol yöntemi olarak doğum kontrol haplarını kullanmalarından yanayız. Hapı kullanmaya başlarken, ilk tablette koruyuculuğun bir anda başlaması beklenemez, en azından bir hafta on günlük aradan sonra ilk fazı geçtikten sonra rahat bir koruma sağlayacaktır."

BÜ’den anlamlı kermes B

atman Üniversitesi Genç Girişimciler Topluluğu üyeleri, Sason Aydınlık ilköğretim Okulu’na ve öğrencilerine katkı sunmak amacıyla üniversitede kermes düzenledi. Kermese katılan Rektör Prof. Dr. Abdüsselam Uluçam, Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Tahsin Kılıçoğlu, Prof. Dr. Sedat Cereci, Prof. Dr. Aydın Durmuş ve Mimarlık-Mühendislik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Hakan Çoban ile Emniyet Müdürü Hasan Ali Okan katıldı. Kermeste konuşan Rektör Uluçam, “Öğrencilerimizi eğitime yönelik başlatmış olduğu bu anlamlı etkinlikten dolayı kutluyorum. Gençlerimiz bizim geleceğimizdir, eğitime yönelik çalışmalar ve böyle önemli çabalar sayesinde öğrencilerimizin örnek olacağını düşünüyorum” dedi. Boyama işlerini polis üstlendi

Kermesten elde edilecek gelirle Yeni Çakmak İlköğretim Okulu'nun eksikleri ve öğrencilerin kırtasiye gi-

derlerinin karşılanması planlanırken, kermese katılan Emniyet Müdürü Hasan Ali Okan, topluluk üyelerine yardımın yapılacağı okulun boyama işlerini üstlendiklerini belirtti. Emniyet Müdürü Okan, lise yıllarında boyacılık yaptığını belirterek, "Sizleri kutluyorum, belki toplanan yardım çok yeterli olmayabilir, bizler de emniyet müdürlüğü olarak Sason’daki okulumuzun boyama işini üstlenmek istiyoruz. Ben lise yıllarında boyacılık yapmıştım. Boyadan anlıyorum, gelirim arkadaşlarımızla birlikte okulumuzu da boyarız. Eğitime toplum olarak her zaman destek sunmalıyız” diye konuştu.


ÝLAN-REKLAM

18 NÝSAN 2013 PERÞEMBE


10

18 NÝSAN 2013 PERÞEMBE

Ýç-Dýþ Politika

'Turgut Özal şehit sayılsın'

8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal, ölümünün 20. yıldönümünde İstanbul Topkapı'daki kabri başında anıldı. Törende konuşan Semra Özal, eşinin görev başında öldürüldüğünü söyleyerek, ''Şehit kabul edilmesini istiyorum" dedi. sevdasıyla çalıştığını ve üstlendiği bütün görevlerde ülkeye önemli hizmetlerde bulunduğunu bildirdi. Özal'ı rahmet ve saygıyla andığını belirten Gül'ün mesajı şöyle: Turgut Özal, milletimizin yetiştirdiği değerli bir lider, siyaset ve devlet adamı olarak, büyük bir memleket sevdasıyla çalışmış, üstlendiği bütün görevlerde ülkemize önemli hizmetlerde bulunmuştur.

Milletimiz unutmayacak Dünyanın gittiği istikameti çok iyi gören Turgut Özal, Türkiye'nin bu istikamet doğrultusunda gerçekleştirdiği değişimlere öncülük etmiş, demokrasimizin gelişmesi, ekonomimizin dışa açılması ve ülkemizin kalkınması sürecinde büyük hamlelere imza atmıştır. Şahsiyeti, fikirleri, idealleri, başarıları ve Türkiye'nin önünü açan hizmetleriyle Türk siyasi hayatına damgasını vuran Turgut Özal, milletimizin engin sevgisine mazhar olmuştur. Aziz milletimiz Turgut Özal'ı unutmayacak, daima hayırla yad edecektir. Turgut Özal'ın vefatının yıl dönümünde, ailesine bir kez daha başsağlığı dileklerimi iletiyorum.

'Demokrasi için mücadele etti' . Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın dün 20. ölüm yıldönümüydü. Merhum Cumhurbaşkanı, ölümünün 20. yıldönümünde Topkapı'daki kabri başında anıldı. Özal’ın büyük oğlu Ahmet Özal, anjiyo olduğu için anma törenine katılamadı. Törende, Turgut Özal'ın birlikte çalıştığı bazı siyasilerin yanı sıra vatandaşlar da yer aldı. 8. Cumhurbaşkanı Özal'ın eşi Semra Özal, "Rahmetlinin şehitliğinin tescil edilmesini istiyorum. Benim bütün gayem bu. Şehit olarak haklarının verilmesini istiyorum. Bu, hakikaten görevi başında öldürülmüş bir görevlidir, hakiki şehittir. Şehit olarak bu mertebeye erişmesi önemlidir. Bütün haklarının verilmesini istiyorum. Bütün derdim bu" diye konuştu.

8

Gül: Memleket sevdasıyla çalıştı Bu arada Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Özal'ın vefatının 20. yılı dolayısıyla mesaj yayımladı. Cumhurbaşkanı Gül, 8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın Türk milletinin yetiştirdiği değerli bir lider, siyaset ve devlet adamı olarak büyük bir memleket

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan da, 8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal’ın vefatının yıldönümü dolayısıyla bir mesaj yayımladı. Mesajında Erdoğan, "Türkiye’nin değişim ve dönüşümüne, dünyayla bütünleşmesine öncülük eden Özal, engellere ve olumsuzluklara rağmen asla yılmamış; son nefesine kadar, demokrasimizin gelişmesi, ülkemizin refahı ve kalkınması için samimiyetle mücadele etmiştir. Değerli devlet adamı 8. Cumhurbaşkanımız merhum Turgut Özal bürokrat, başbakan ve cumhurbaşkanı olarak, değerli hizmetlerde bulunmuş, örnek kişiliğiyle milletimizin takdirini kazanmıştır. Türkiye’nin değişim ve dönüşümüne, dünyayla bütünleşmesine öncülük eden Özal, engellere ve olumsuzluklara rağmen asla yılmamış; son nefesine kadar, demokrasimizin gelişmesi, ülkemizin refahı ve kalkınması için samimiyetle mücadele etmiştir. Milletimizin gönlünde mutena ve müstesna bir yer edinen Özal, inanıyorum ki, her zaman değerli hizmetleriyle anılacak, hayırla yad edilecektir. Bu düşüncelerle, vefatının 20. yıldönümünde 8. Cumhurbaşkanımız Turgut Özal’a Allah’tan rahmet niyaz ediyor, bu kapsamda düzenlenecek anma etkinliklerine başarılar diliyorum" dedi.

Uçaklara hava polisi geliyor

personelin üstlerini, araçlarını ve eşyalarını aratabilecek. Türkiye'ye tescilli uçaklarda silahlı polis görevle ndirilebilecek.

Silah da kullanabilecekler ivil havacılığın kuralları değişiyor. Artık uçaklarda "silahlı polis" görev Hangi uçaklarda silahlı polis görevyapabilecek. Polis ya da özel güvenlik lendirile ceği, Sivil Havacılık Genel çiler, 'şüpheli' gördükleri yolcuyu uçaMüdürlüğü, Dışişleri Bakanlığı, emniğa almayabilecek. yet ve Milli İstihbarat Teşkilatı'nın Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleş(MİT) ortak kararıyla belirlenecek. Sime Bakanlığı, Sivil Havacılık Yasası'n lahlı polisler, gerektiğinde uçak içinı değiştiriyor. Hazırlanan yeni yasa deki müdahalelerde silah da kullanab tasilağı sektörün görüşüne sunuldu. Planlecek. Silah kullanma kararını, "amir" lanan değişikliklere göre, Genelku konumundaki polis verecek. Silah kulrmay Başkanlığı, havada meydana gelanımından kaynaklanacak maddi zalen tehdit durumlarında önleme amaçrarı havayolu şirketi karşılayacak. Yalı tedbir alacak. Polis ya da özel güven- bancı havayolu şirketlerinin uçaklalik görevlileri, "şüpheli" gördükleri rında silahlı görevli bulundurmasına yolcuyu uçağa almayabilecek. Mülki "karşılıklılık" ilkesi saklı kalmak üzere idare amirleri, gerekli görmeleri haMİT, emniyet ve Dışişleri Bakanlığı linde havaalanı binalarını ve görevli karar verecek.

S

Halep’te bir günlük ateşkes

rında vurulanlara aylardır

'Katil affedemez' Muhaliflerin oluşturduğu Özgür Suriye Ordusu ise, Suriye Devlet Başkan ı Beşşar Esad'in 'genel af' ilanına uriye'nin Halep kentinde muhali tepki fgösterdi. Özgür Suriye Ordusu Siyaset lerle Esad'a bağlı güçler arasınd aki çatışmalara bir gün ara verildi. ve Basın Koordinatörü Mikdad, Nedeni "Meşise, sokak çatışmalarında ölenler ruiyeti bile olmayan bir insanın, in ceaf ilan nazelerinin toplanması. Suriye Kızılay etmesi kabul edilemez. Esad katildir ı, . ülkenin ikinci büyük kenti Halep't Katil, kurban larını affedemez. Asıl e sokaktaki cesetlerin toplanması için çağrı Esad yargılanmalıdır" dedi. Suriye resyaptı. Halep'te devam eden çatışma mi haber ajansı SANA, Devlet Başkan lar ı nedeniyle defnedilemeyen cenaze Esad'ın 16 Nisan'dan önce işlenen lerin suçtoplanmasını isteyen Suriye Kızılay ların affedilmesini kapsayan kanun ı yetkilileri, "bir gün süreyle ateşkes hükmünde kararname çıkardığını " isdutedi. Ateşkesle birlikte Halep'in yurmuştu. Af kapsamında yayıml El-Saanan kur semtinde 31 ceset toplandı. Bir kıs- 14 maddelik kararnamede, idam cezamı çocuk olan kurbanların keskin larının, işlenen suçun vasfına göre nişancılar tarafından vurulduğu gözlenömür boyu ağır işlerde çalışma veya di. Çatışmalar nedeniyle kent sokakla müebbet hapis cezasına çevrilm esi kararlaştırılmıştı.

S

ÝHTÝSAS MAÐAZAMIZ ÞÝMDÝ


18 NÝSAN 2013 PERÞEMBE

Diyar’ın sonu bu olmamalydı Diyarbakırspor’un ve Dicle Üniversitesi’nin kurucuları arasında yer alan Hacı Abdurrahman Özbek’in oğlu Kenan Özbek Diyarbakırspor’da yıllarca kaptanlık, yöneticilik ve başkanlık yaptı. Diyarbakırspor’un kuruluşundan bugüne kadar geçen bu önemli süreçte her şeyi kendisiyle açık açık konuştuk. bir vaziyetteydi. Para yok ve borcu çok bir kulüp devraldık. Futbolun içerisinde olanlar bu durumda işlerin çok zor olduğunu çok iyi bilirler. Çevremizi kullanarak bir şeyler yapmaya çalıştık. Çok zor şartlarda takımımızı ligde bıraktık. Tabi ki Mardin maçı bizim ve komşu kentimiz için talihsiz bir karşılaşmaydı. İnanılmaz bir tribün desteğimiz vardı. Hakem olayı falan yoktu. Maçta iyi bir performans sergiledik, seyircimiz ile bütünleştik ve 2. Lig’de tuttuk. Ligde bıraktıktan sonra ayrıldık ve tamamen Diyarbakırspor’dan koptuk.

O dönemden sonra neden Diyarbakırspor ile olan bağlarınız kopardınız ?

Babanız Diyarbakırspor’un kurucularından birisi. Öncelikle Diyarbakırspor’u kurma fikri o dönemde nasıl çıktı? Hatırlıyor musunuz? Kenan Özbek: Hatırlamaz olur muyum? O dönemlerde ben 20’li yaşlardaydım Babam, amatör kulüplerden Yıldız Gençlikspor’da hem oyuncu hem yöneticilik yaptı. Babam futbolu çok seviyordu, sporu çok seviyordu. Merak ediyordu. O dönem tüm bölgelerde her ilin bir takımı kurulmaya başladı ve arkadaşları ile Diyarbakır neden bunun dışında kalsın diyerek o dönem ki belediye başkanı Nejat Cemiloğlu’nun yanına gittiler. Cemiloğlu ile görüşerek ikna ettiler ve Diyarbakırspor’un kuruluşunu gerçekleştirdiler. Nejat Cemiloğlu’da sporu çok seven bir idareciydi ki Diyarbakır’ın en büyük artısı sporu seven kişilerin bir araya gelmesiydi. Cemiloğlu’da Diyarbakır’ın futbol anlamında dışarıda kalmasını istemedi ve Dicle Spor Kulübü idarecileri ile bir araya gelerek Diyarbakırspor’u kurdular 1968 yılında. O dönemde de ben Yıldız Spor’da futbolcuydum.

Diyarbakır’da birçok amatör kulüp varken, kentin tek takımı olma yolunda kurulan Diyarbakırspor’a halkın bakış açısı nasıldı? Kenan Özbek: Çok olumlu bir bakış açısı vardı. İnanılmaz bir ilgi vardı. Şehir olarak profesyonelliği bilmiyor ve amatörce hareket ediyorduk. 3. Lig’e çıkınca biraz tecrübeler edindik ve profesyonelliğe geçiş yaptık. Halk bizi her alanda destekliyordu. Gittiğimiz her yerde bize inanılmaz derecede sevgi gösterilerinde bulunuyordu. Futbolcular olarak hepimiz amatördük. Lisanslarımız profesyonel olabilirdi ancak bizler amatörce hareket ediyorduk. Formayı, kenti temsil etmenin onuru ile.

bir şut ile ağlara gönderdim. Ankara Altındağspor mücadelesiydi. Anlatırken bile heyecan duyduğum bir gol.

Futbolculuk kariyerinizde birbirinden başarılı maçlara çıktınız ve akabinde Diyarbakırspor’da yönetici oldunuz. Kenan Özbek: En başarılı olduğumu düşündüğüm süreç idarecilik dönemlerimdir diye düşünüyorum. Babam kulüp başkanıyken bende perde arkasında aktif olarak rol alıyordum ki babanın olduğu yerde bizler görünemezdik. Babamız başkanken bizlerin inanılmaz desteği söz konusuydu ki o süreçte profesyonel olduğumuzu düşünüyorum. Şeyhmus Akçadağ ile birlikte ki kendisi aile dostumuzdu hatta benim sağducumdur. O futbol şube sorumlusu CİVELEK ben perde arkasınRöportaj :Taşkın da babamda başkan olarak bir çalışma içerisine girmiştik. O şekilde birliktelik içerisinde ki çalışmamız Diyarbakırspor’a inanılmaz fayda sağladı diye düşünüyorum.

İdareci olduğunuz dönemin unutulmaz Mardin maçını soralım. Yenilen takımın küme düşeceği ve Diyarbakırspor’un kazanarak Mardin’i küme düşürdüğü mücadele.

Kenan Özbek: İlk maçımızdı. O dönemde ki Diyarbakır’da ki her gencin hayallerinden birisiydi bana ve Hoş Hoş Emin’e nasip oldu. Ceza alanı çizgisi üzerindeydim. Bir orta geldi bende göğsümle topu durdurdum ve yere değmeden blok

Kenan Özbek: Diyarbakırspor için çok talihsiz bir dönemdi. Yaşar Şerbetçi’nin beklenmeyen vefatı takımı sahipsiz bıraktı o dönemde. Takım içerisinde ciddi sıkıntılar söz konusuydu. Borçların fazlalığı, takımın kötü gidişatı gibi. Her zaman olduğu gibi kentin ileri gelenleri babamın kapısını çaldı. Yanılmıyorsam 1988–89 sezonuydu. Diyarbakırspor ile ilişkimizin kalmadığı bir dönemde 25 Temmuz’da Diyarbakırspor kongre yapılmaksızın bizlere temsil edildi. Futbolcular dağılmış

Spor Toto 3.Lig 1.Grup

Spor Toto 3.Lig 3.Grup

Diyarbakırspor’un tarihte ki ikinci golünü atarak tarihe geçtiniz. O golü bize anlatabilir misiniz?

Takýmlar

Takýmlar

Kenan Özbek: Biz ailecek çok yıprandık ve yorulduk. Hep kötü dönemde Diyarbakırspor’a sahip olmak zorunda kaldık. O dönemde ki basın mensubu arkadaşlarımızdan Ertuğrul Pirinççi ve Erttan Yurttaş gibi üç beş arkadaşımız en kötü dönemde babama gelmişlerdir. Babamda yeri gelmiş kendisi, yeri gelmiş bizlere söyleyerek sahip çıkmamıza neden olmuştur. Bırakmamızda ki en büyük nedenlerden birisi mahalli idarelerden ( Valilik, Belediye, Stk’lar) destek göremememizdi. Onlarda ‘ nasılsa yöneten birileri var’ anlayışını görünce ve maddi manevi çok yıpranınca bir daha kısmet olmadı.

le ilgili en ufak kötü söz ettirmiyorlardı.

Diyarbakırspor’da unutamadığınız bir anınız var mı? Kenan Özbek: Aslında hiçbir anımız unutulmaz ancak özellikle bir Hatay maçı var ki.. Asla ama asla unutulmaz bir anıdır benim için. Yüzümde de hala izini taşırım. Kaşımın açıldığı bir mücadeleydi. 80 dakika tek kale oynadık. Gelen hakem maçın önüne geçti ve şampiyonluğumuzu etkiledi. Şampiyon olamadık. Ancak inanılmaz derecede üzüntülüyüz. İdarecilik dönemimde bu hakem ile karşılaştım ve hakeme Hatay maçını hatırlattım. ‘Neden böyle yaptın’ diye sordum. ‘Diyarbakırlılar benim oğlumu öldürdü’ dedi. Ben adeta dondum kaldım. ‘Peki, nasıl öldürdü’ diye sordum. Bir trafik kazasında oğlunu kaybetmiş ve ‘ben bunun intikamını aldım’ dedi. Bu sözü açık açık söyledi bana. O mücadele de kaşım patladı ve pamuk ile tutarak maçı tamamladım. Bir elim suratımda maçı bitirdim.

Peki bugün Diyarbakırspor neden bu hale geldi? Kenan Özbek: Diyarbakırspor ne yazık ki yalnız kaldı. Günümüzde kulüplerimiz sadece yöneticilerin sırtında yönetilmez. İş adamlarının, basının, taraftarın, Mahalli idarecilerin birlik olarak desteklemesi gerekmektedir. Bizde ne yazık ki hiçbir kesimi Diyarbakırspor’un çatısı altında toplayamadık. Bunların yanı sıra taraftarında sahip çıkmaması Diyarbakırspor’u ne yazık ki gözden düşürdü. Daha önce başa gelen yöneticilerin sporun içinden gelmemesi dolayısı ile kulübü idare edememesi takımın bugünkü duruma gelmesine vesile olmuşturlardır.

İstanbul’da Üniversite eğitimi alırken Diyarbakırspor için bırakıp geri geldiniz. Herhangi bir pişmanlık var mı? Kenan Özbek: Doğrudur. İstanbul’da Eczacılık Fakültesini okurken Diyarbakırspor’dan davet geldi. Diyarbakırspor bizim evladımız gibidir. Bizlerle kuruldu, büyüdü, dolayısıyla Diyarbakırspor’dan davet gelirse bizim hayır demek gibi bir lüksümüz yoktur. O dönemde de ben İstanbul’da okurken Diyarbakırspor için babam gel dedi bende okulu bırakarak Diyarbakır’a döndüm. Okusaydım bugün Eczacı diploması sahibi olacaktım. Aslında bu anlatılacak bir duyguda değil. Hiçbir zaman Diyarbakırspor’a hizmet etmekten pişman olmadım. Olmayacağımda feda olsun demiştim o süreçte şimdi yine feda olsun diyorum. Bu memleketin çocuğuyuz. Üzerimize hizmet düşüyorsa her zaman o hizmeti vermeye çalıştık.

Son 5 seneye baktığımızda Diyarbakırspor’un siyasi sloganlar ile karşılandığını görebiliyoruz. Sizin dönemizde Diyarbakırspor’a bakış açısı nasıldı? Kenan Özbek: Bizim dönemimizde bakış açısı bugünkü durumdan tamamen tersti. Çünkü bizim zamanımızda gelen tüm takımları karşılar, yemeğe alır, Diyarbakır’ı temsil eden hediyeler verirdik. Kendi tarafımızda tutabilmek için bir kardeşlik bağı kuruyorduk. Bizim bunları yaparak ektiğimiz tohumlar meyvesini gittiğimizde vermekteydi. Onlar bizi daha iyi karşılamaya çalışıyor, taraftarlarına bizim-

Sizin zamanınızda ki taraftar profili ile şimdi ki taraftar profilini karşılaştırabilir miyiz? Arada nasıl bir fark var? Kenan Özbek: Arada fark yok. Uçurum var. O dönemde ki taraftar profilimiz ile şimdi ki taraftar profilimiz tamamen tersti. Burada düşünün ben Televizyondan izledim. Bir Fenerbahçe maçı oynuyoruz. Takımımız 1–0 önde ancak taraftar sahaya taş atıyor. Tarif edilemeyecek kadar değişmiş bir durumda. Bizim dönemimizde kötü söz,

takıma ceza verdirecek bir şey yapmayan taraftarlarımız muhteşem bir destek verirdi ki rakipler için korkulu bir rüyaydı Diyarbakır. Ancak şimdi o kadar çok olay çıkmasına rağmen, gelen takımlar üç puan alıp gidiyor.

Hem futbolculuk hem idarecilik yaptınız. Hangisi sizi daha fazla heyecanlandırıyordu? Kenan Özbek: Diyarbakırspor’un her kademesinde görev almak bizleri ister istemez heyecanlandırırdı. Ancak yöneticiyken bende durum bambaşkaydı. Ben sigara kullanmayan kişi, Diyarbakırspor maçının olduğu gün sabah arka arkaya sigara yakardım. Maç bitimine kadar. Futbolcuyken böyle değildi. İdareciyken maç günleri sigaraya başlar, maç bitiminde sigarayı bırakıyordum.

Son olarak eklemek istediğiniz bir şey var mı? Kenan Özbek: O günleri tekrar tekrar yaşadım. Diyarbakırspor’un kuruluşundan bugününü yeniden yaşadım. Herkese sağlık ve başarı dileklerimle.


12

18 NÝSAN 2013 PERÞEMBE

Kayapınar’da umutlar azalıyor

BAL 2.Grup’ta son haftaya girilirken Kayapınar Belediyespor küme düşmenin en büyük adayı haline geldi. eknik Sorumlu Mehmet Deri yaptığı açıklamada, “Sahamızda oynayacağımız ligin son maçında Dersimspor’u kıazanmamız yetmeyecek. Bismil’in puan kaybetmesi şart. Ancak biz yine de son ana kadar umudumuzu koruyacağız” dedi.

T

ölgesel Amatör liginde kümede kalma mücadelesi veren Bismilspor hafta sonu deplasman da oynayacağı Kızıltepe Barışspor maçının hazırlıklarını kendi tesislerinde sürdürüyor. Bismil Belediyespor kaptanı çalıştırıcı Oktay Kahraman, ligin son haftasında deplasmanda oynayacakları Kızıltepe Barışspor maçını kazanarak. küme düşen takım olmayacaklarını söyledi. Tecrübeli futbolcu Kahraman, futbolculara olan inancının tam olduğunu kaydederek yaptığı açıklamada, “Sezon başında lige şampiyonluk parolasıyla başlamamıza rağmen önümüz kesildi. En son

B

İBRE HER YÖNDEN BİSMİL’DE Statü gereği Diyarbakır ekiplerinden en az puanı olan küme düşeceği için son haftaya büyük bir dezavantajla giren Kayapınar Belediyespor, kendi sahasında Dersimspor’u yenerek Bismil Belediyespor’un deplasmanda oynayacağı Kızıltepe’de takılmasını bekleyecek. İki takımın puanları eşit olursa ikili averaj değil genel gol averajı geçerli olacak. Çünkü iki takım arasındaki maçlarda Bismil; deplasmanda Kayapınar’ı 2-1 yenerken, Kayapınar’da yine deplasmanda Bismil’i 2-1 mağlup etmişti. Son haftada iki takım da kazanırsa iş averaja kalmadan Bismil;Süper Amatör Lig şampiyonu Yolspor’la baraj maçı oynama hakkı kazanacak ve Kayapınar küme düşecek. G O L AV E R A J I N D A B İ S M İ L Ö N D E Kayapınar, puan kaybederse Bismil’in sonucunu beklemeden küme düşecek. Kayapınar’ın kazanması ve Bismil’in yenilmesi halinde Bismil düşerken, Kayapınar; baraj maçı oynama hakkı elde edecek. Kayapınar’ın kazanması ve Bismil’in berabere kalması durumunda puan eşitlenirken, genel gol averajı iyi olan baraj

Oktay: Ligde kalacağız

maçı oynamaya hak kazanıp, averajı kötü olan küme düşecek. Son hafta öncesinde Bismil’in genel gol averajı Bismil’den 6 gol daha fazla. Bismil’in Kızıltepe’de berabere kalması halinde Kayapınar’ın ligde kalmak için Dersimspor’u en az 7 farkla yenmesi gerekiyor. Ligde kalma şanslarının Bismil’e göre çok daha az olduğunu belirten Kayapınar Belediyespor Teknik Sorumlusu Mehmet Deri, yine de son nefese kadar mücadele edeceklerini söyledi. Deri, “Biz

öncelikle Dersimspor’u mutlaka yenmek zorundayız. Ondan sonra Bismil’in yenilmesini bekleyeceğiz. Futbolda her şey olabilir ama bir gerçek var ki ipler elimizde değil. Rakip kazandığı zaman yapabileceğimiz bir şey kalmıyor. Olumsuzluklara rağmen son 3 maçımızı kazandık. Bu açıdan vicdanen rahatız. Kendi sahamızda küme düşen Genç Muratspor’a yenilmeseydik bugün avantaj bizde olacaktı” dedi.

kendi sahamızda Kayapınar Belediyespor’a yenilerek bu ortamı yarattık. Her şeye rağmen son 2 maçımızı kazandık ve avantajlı olan taraf biziz. Rakiplerimizin alacağı sonuçlar bizleri ilgilenmiyoruz. Biz kazanırsak zaten sorun kalmayacak. Bismil, nüfüs olarak bir çok ilden büyük ve futbolu çok seven bir ilçe. Bu takım küme düşerse çok yazık olur. Her zaman arkamızda olan taraftarlarımız endişeye kapılmasınlar bu takım ligde kalacaktır. Deplasmanda oynayacağımız Kızıltepe maçını kazanarak ligde kalacağız. Gelecek sezon da Bölgesel Amatör ligin’de yolumuza devam edeceğiz” dedi. Taşkın Civelek


Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.