Van kedisine kontrollü yasak Yüzüncü Yýl Üniversitesi (YYÜ) Van Kedisi Araþtýrma ve Uygulama Merkezi, nesli koruma altýnda bulunan Van kedilerinin þehir dýþýna çýkarýlmasýnýn kontrol altýna alýnmasýný istedi. 3’te
Diyarbekir'den Erzincan'a Yol Gider Urartu yazýsýný Amerikalýlara öðretiyor Diyarbakýr Dicle Üniversitesi öðrencileri "Diyarbekir'den Erzincan'a Yol Gider" projesi kapsamýnda Erzincan'da bir köy oku-
lunda tadilat yaparak modern bir görünüme kavuþturdu. Geleceðin öðret4’te menleri okul onarmýþ oldu.
Dünya'da Urartuca çivi yazýsýný okuyan ve yazan 38 kiþiden biri olan Mehmet Kuþman, Los Angeles'te düzenlenen 'Anadolu Yemek Kültürleri Festivali'ne katýldýktan sonra Van'a gelen Amerikalý turist sayýsýnda önemli artýþ olduðunu söyledi. 4’te
Haziran'da Gazze'ye gideceðim
Baþbakan Recep Tayyip Erdoðan, Gazze ziyaretinde herhangi bir ertelemenin sözkonusu olmadýðýný belirterek, Haziran ayý içerisinde bölgeyi ziyaret edeceðini açýkladý.Baþbakan Erdoðan, SETA Vakfý'nýn düzenlediði konferansta yaptýðý konuþmanýn ardýndan basýnýn sorularýný cevapladý. 9’da
Bölgede insanlýk dýsý davranýslar olmus PAZAR 19 MAYIS 2013
www.diyarbakirolay.com.tr
Fiyatý : 30 KR
Akil Ýnsanlar Heyeti Doðu Anadolu Bölgesi Grubu Baþkaný Can Paker, bölgenin insanlýk dýþý davranýþlara tanýk olduðunu savunarak, "Vatandaþlara yeni bir devletle karþý karþýya olduðumuzu söylüyoruz" dedi. Bölge gezisinin son duraðý olan Muþ'ta gazetecilere deðerlendirmede bulunan Can Paker, Muþ halkýnýn heyet üyelerini çok sýcak karþýladýðýný belirtti. Konuþmalardan ve izlenimlerden halkýn barýþa çok büyük özlem duyduðunu sezdiklerini ifade eden Can Paker, barýþ özleminin bu bölgede daha fazla olduðunu belirtti.
Barýþ sürecini destekliyoruz 'Avrupa Birliði Yolda' projesi kapsamýnda, Avrupa Birliði (AB) Komisyonu Türkiye Delegasyonu Baþkan Yardýmcýsý Bela Szombati Diyarbakýr ziyaretinde çözün sürecini desteklediklerini açýkladý. Szombat böyle bir barýþ sürecinin olmasýný son derece doðru bulduðunu ifade ederek, "Barýþ sürecine katký veren taraflarý kutluyorum. Biz bu giriþimin ne kadar önemli olduðunun bilincindeyiz AB olarak. Barýþ sürecinin demokratikleþme süreci ile birlikte seyretmesi bizim için de son derece önemli hepimiz zaten insanlar olarak barýþ ve demokrasi istiyoruz. Barýþ ve demokratikleþme ile birlikte ekonomik geliþme süreci de devam edecektir. Su anda barýþ süreci ile birlikte kalkýnma ve faaliyetlerinin Diyarbakýr ve çevresinde devam etmekte olduðunu büyük bir memnuniyetle görmüþ bulunuyoruz. Türkiye tarafýndan en önemli hedefimiz, Türkiye'nin Avrupa Birliði üyeliðidir. Bu barýþ ve demokratikleþme süreci Türkiye'yi her gün Avrupa birliði hedefine biraz daha yaklaþtýrmaktadýr" dedi.
Silahlarýn konuþmadýðý dönem Bu barýþ süreciyle silahlarýn konuþmadýðý ve demokrasinin tartýþýldýðý döneme girildiðini ifade eden Paker, "Süreç sonunda silahlar susacak ve demokratik bir
siyaset platformu baþlayacak. Yani Türkiye'nin demokratikleþmesi silahlar sustuktan sonra, Türkiye'de yaþayan bütün insanlarýn müþtereken yapacaðý bir mücadele olacaktýr. Bugüne kadar güvenlik nedeniyle çýkan ve bazý demokratikleþme süreçlerini durduran birçok yasa var. Daha demokratik yasalar Güvenlik nedeni ortadan kalktýktan sonra, o zaman Türkiye bu yasalardan uzaklaþýp daha demokratik yasalara gitmeye baþlayacaktýr. Bu sürecin öyle çok kýsa bir þey olmadýðýný, uzun yýllar sürebileceðini anlatmaya çalýþýyoruz" dedi. 7’de
30'a yakýn suikast atlattý Avrupa Birliði Bakaný Egemen Baðýþ, "30'a yakýn suikast giriþimini atlatmýþ bir genel baþkanýmýz var."dedi. Baðýþ,"Bizim bu çarpýk zihniyetli muhalefet ki, arasak daha iyisini de bulamayýz, onu da size itiraf edeyim. Deniz Baykal'a 'Sahip çýkalým,
iyisini bulamayýz, ne yapalým edelim, kalsýn CHP'nin baþýnda' derdim. Ama sayýn Baþbakan Yardýmcýmýz Bülent Arýnç beyin tabiriyle 'Rabbim verdikçe veriyor', Baykal gitti, daha iyisi geldi. Arasak bulamayýz. Somali'ye gidiyorum deyip Kenya'ya gidip gelen, genel
Tek isteði akülü araba Van'ýn Çaldýran ilçesinde yaþayan ve küçük yaþta vurulan yanlýþ iðne sonucu sakat kalan 39 yaþýndaki Seracettin Depren'in tek isteði akülü araba. 3’te
Ýnsan Haklarý Derneði (ÝHD) Diyarbakýr Þubesi'nin organize ettiði çalýþtay, Yeniþehir ilçesinde bulunan Sümerpark Ortam Yaþam Alaný'nda baþladý. Çalýþtayýn açýlýþ konuþmasýný yapan ÝHD Diyarbakýr Þube Baþkaný Raci Bilici, toplu mezar gerçeði ile karþý karþýya olduklarýný söyledi. 7’de
müdürlüðünü yaptýðý SSKkundaktaki torununun iþlemlerin yaparken hata yapan, oy kullanmayý beceremeyen, yürüyen merdivenlere ters binen, içinde yaþadýðý Kaðýthane ilçesinin adýný kaðýttepe zanneden, hangi birin anlatayým" dedi. 9’da
Dillere ve kültürlere saygý gösterilsin
Kürt PEN'in (PEN a Kurd) 8. Genel Kongresi birçok Kürt yazarýn katýlýmýyla Diyarbakýr'da baþladý. Kongrenin açýlýþ konuþmasýný yapan Kürt PEN Baþkaný Zerdeþt Haco, iki dere yataðýnýn bir araya gelip gürleþmesi gibi iki dilinde bir arada yaþamasý durumunda edebiyat ve kültürün zenginleþtiðine dikkat çekerek, Türkiye'nin de Girona
Diyarbakýr'da kayýplar çalýþtayý
Manifestosu kapsamýnda "Tüm dillere ve kültürlere saygý gösterilmesi" ilkesini kabul etmesi gerektiðini belirtti. 5’te
Askeri araç ambulansla çarpýþtý Mardin'in Nusaybin ilçesinde askeri zýrhlý araç ile ambulansýn çarpýþmasý sonucu 11 kiþi yaralandý. 3’te
Herkes barýþ istiyor Akil Ýnsanlar Marmara Bölgesi Heyeti Yalova'ya çözüm sürecini anlattý. Heyet üyelerinden Hülya Koçyiðit herkesin barýþ talep ettiðini belirtirken, Deniz Ülke Arýboðan ise Akil Ýnsanlarýn ciddi bir demokratikleþme hamlesi olduðunu söyledi. 8’de
DTSO seçimleri için samimiyet çaðrýsý Diyarbakýr Ticaret ve Sanayi Odasý seçimlerine "Mavi Liste" altýnda giren Demokratik Ýþverenler Giriþimi, seçim propagandasýnýn, samimiyet ve açýklýk içerisinde yürütülmesi çaðrýsý yaptý. 5’te
2
Saðlýk
Saðlýklý hamilelik dönemi 19 MAYIS 2013 PAZAR
Türkiye'de, ilk kez hamilelik döneminde birkaç damla kan ile down ve turner sendromunu yüzde 99.9 baþarý oranýyla tespit edebilen test, Ýzmir'de uygulanmaya baþlandý.
Türkiye'de, ilk kez hamilelik döneminde birkaç damla kan ile down ve turner sendromunu yüzde 99.9 baþarý oranýyla tespit edebilen test, Ýzmir'de uygulanmaya baþlandý. Alýnan kan örneði ile yapýlan test sayesinde hamilelik dönemi endiþeleri ve doðum sonrasý olasý sorunlar önceden belirlenerek anne adaylarýna rahat bir nefes aldýrmayý ön görüyor. Kadýn Hastalýklarý ve Doðum Uzmaný Opr.Dr. Israel Aruh tarafýndan Türkiye'de ilk kez Ýzmir'de uygulanan ve henüz çok yeni olma özelliðini taþýyan Panoroma Doðum Öncesi Test, gebelikte ileri yaþ faktörünün neden olabileceði riskleri, hamilelik sonrasýnda olasý sorunlarý
anneden alýnan kan örneði ile mercek altýna alýyor. 2011 yýlýnda yapýlan araþtýrma sonrasýnda Türkiye'de iki binden fazla down sendromlu çocuðun bulunduðunu söyleyen Kadýn Hastalýklarý ve Doðum Uzmaný Opr. Dr. Israel Aruh metodun amniyosenteze alternatif bir test olduðunu söyledi. Dr. Aruh; yaptýðý açýklamada, "Hamilelerde belli oranda kromozom anomalliði olan bebek doðurma riski vardýr. En sýk görüleni down sendromudur. Daha sonra 18.'ci ve 13.'cü kromozom trizomisi gibi cinsiyet kromozomlarý ile ilgili kromozom anomallikleri olur. Bu da ortalama 2011 yýlýnda yapýlan çalýþma sonrasýnda 700 doðumda bir down sendromu görülebiliyor" dedi.
Kaçýnýlmaz gerçek: Yaþlanma Yaþlanmayla birlikte yüz dokularý gevþer, sarkar, cilt eski sertlik ve parlaklýðýný kaybeder, kýrýþýklýklar artar, gözkapaklarý sarkar. Yýllarýn izini en çok da gözler ele verir. Yaþlanma herkes için deðiþmeyen bir gerçek. Genetik faktörler, yerçekimi, güneþ ýþýnlarýna maruz kalma, sigara ve alkol alýþkanlýklarý gibi birçok faktör yaþlanmada rol oynuyor. 20'li yaþlarda baþlayan yaþlanma belirtilerinin en bariz olduðu ve kiþileri en fazla rahatsýz eden bölge ise yüz. "Yüz bölgesi iletiþimimizi saðladýðýmýz, duygularýmýzý ifade ettiðimiz, bedenimiz ve kiþiliðimizin en önemli parçasýdýr" diyen Estetik Cerrahi Uzmaný Doç. Dr. Hayati Akbaþ, yaþlanma ile ortaya çýkan tabloyu þöyle aktarýyor: "Zamanla yüz bölgesi dokularý gevþer ve sarkar, cilt eski sertlik ve parlaklýðýný kaybeder. Alýn bölgesi kýrýþýklýklarý artar, kaþlar aþaðý doðru düþer, gözkapaklarý sarkar, gözaltlarýnda yað dokularý çýkýntý þeklinde fýtýklaþýr yani göz torbalarý oluþur. Burun ve yanak arasýnda derin çizgilenme meydana gelir. Dudaklarda sarkma ve kýrýþýklýklara baðlý yaþlý aðzý görüntüsü ortaya çýkar. Burun ucunda aþaðý doðru sarkmalar, çenede gevþemeler ve sarkmalar oluþur. Boyun ve yüz bölgesi arasýndaki doku hatlarý silinir, açýlar ve deðiþir."Bazý insanlar yaþlanmaya baðlý olarak yüzde ortaya çýkan deðiþikliklerden daha fazla rahatsýz oluyor. Bu deðiþikliklerin olumsuz etkilerinden kurtulmak, daha genç bir görünüme kavuþmak isteyenler ise estetik ve plastik cerrahlarýn yolunu tutuyor. Bu noktada devreye genellikle yüz gençleþtirme ameliyatlarýnýn girdiðini belirten Doç. Dr. Hayati Akbaþ, bu yöntemlerden birinin de facelift olduðunu söylüyor.
Daha Genç Görünmek Mümkün Yüz germe ameliyatý ile yüz ve boyun derisindeki sarkmalarý ortadan kaldýrmanýn, yüze daha canlý ve genç bir görünüm kazandýrmanýn mümkün olduðunu ifade eden Akbaþ, ameliyata kimlerin aday olduðunu, "Genellikle 40 yaþ üstü ve yüz bölgesinde yaþlanma belirtilerinin daha bariz olduðu erkek ve kadýnlar bu operasyon için aday olmalarýna raðmen, bazen çok daha genç yaþlarda bu ameliyata ihtiyaç duyanlar olabilir. Eðer beklentiler gerçekçi olursa ve uygun yöntemler kullanýlarak operasyon yapýlýrsa yaklaþýk 5 ile 20 yaþ daha genç görünmek mümkün olabilir" sözleriyle özetliyor. Ameliyat, hastane ortamýnda ve lokal anestezi ile yapýlýyor, gerekirse genel anestezi de uygulanabiliyor. Buna hasta ve cerrah birlikte karar veriyor. Operasyon yaklaþýk 2-4 saat sürüyor. Ameliyat sonrasý hasta evine dönebiliyor ya da 1 gece hastanede kalabiliyor. Ameliyatýn komplikasyonlarý hakkýnda, "Bu ameliyatlarda risk, deneyimli ellerde yapýldýðý takdirde çok düþüktür ve çoðu da geri dönüþümlüdür" deðerlendirmesini yapan Doç. Aktaþ, hastanýn normal hayata ve iþlerine dönüþünün 1 hafta sürdüðünü söylüyor. Yüzün tamamen normalleþmesi ve iyileþmesini tamamlamasý ise birkaç haftayý buluyor.
Saðlýklý ve Pürüzsüz Bir Cilt için Uzmanlar saðlýklý bir cilt için günde bir bardak kayýsý nektarý ve kayýsý suyu tüketilmesini öneriyor.
Yapýlan araþtýrmalar, her gün düzenli olarak içilen iki bardak kayýsý nektarýnýn vücudun günlük A vitamini ihtiyacýnýn büyük bölümünü karþýladýðýný ortaya koyuyor. Saðlýksýz ve mat bir ciltten kurtulmak için günde bir bardak kayýsý nektarý tüketilmesi gerektiðini belirten uzmanlar kayýsý nektarýnýn vitamin ve mineral açýsýndan oldukça zengin olduðunu belirtiyor. Cildi mikrop ve mantarlardan koruyarak, cildin güzelleþmesini saðladýðý bilinen kayýsýnýn nektarýný içmek vücuttaki zararlý toksinlerin atýlmasýna da yardýmcý oluyor. Nuh Naci Yazgan Üniversitesi Saðlýk Bilimleri Fakültesi Beslenme ve Diyetetik Bölüm Baþkaný Prof. Dr. Neriman Ýnanç, cilt saðlýðý için yeterli sývý, antioksidan, vitamin ve mineralleri içeren besinlerin tüketilmesi gerektiðini vurguladý. Kayýsý nektarýnýn içinde bol miktarda potasyum,
kalsiyum, demir ve A vitaminine dönüþebilen beta-karoten bulunduðunu söyleyen Ýnanç, kayýsý mevyesi ve çekirdeðinin eski çaðlarda cilt bakým ürünü olarak da kullanýldýðý ifade etti. Ýnanç "Kayýsý nektarý içeriðinde bulunan betakarotenler, vitamin ve mineraller açýsýndan oldukça zengin bir gýdadýr. Vücuttaki toksik maddelerin atýlmasýna yardýmcý olan beta-karotenler, derinin tazelenmesini, canlý ve parlak bir görünüme kavuþmasýný saðlar. Ayrýca bir bardak
kayýsý nektarýnýn içeriðinde yüksek A vitamini bulunmaktadýr. Bu oran ile vücudun günlük ihtiyaç duyduðu A vitamininin yaklaþýk yarýsýný (günlük ihtiyaç 5000IU iken 100 gram kayýsýda 2700 IU bulunuyor) karþýlamaktadýr. Kayýsý nektarý tüm bunlarýn yaný sýra içerdiði C vitamini ile de baðýþýklýk sisteminin güçlendirmeye yardýmcý olur. Günde bir bardak kayýsý nektarý içmek saðlýklý bir cilde ve dayanýklý bir baðýþýklýk sistemine kavuþmayý mümkün kýlýyor" þeklinde konuþtu.
Fizik tedavide 60 seans krizi çýktý
SGK'nýn fizik tedavide yýllýk 60 seans sýnýrlamasý hastalarý zora soktu. Haftada bir kez bile hizmet alamayan hastalarýn tedavisi yarýda kalýyor. Uzmanlar ve vatandaþ haftada en az 2 seansýn SGK tarafýndan karþýlanmasý gerektiðini söylüyor Türkiye'de hizmet veren 12 fizik tedavi ve rehabilitasyon hastanesi toplam bin 739 yatakla hizmet vermekte yetersiz kalýyor. Devlet hastanesinde hizmet alamayan hastalar özele koþuyor. Ancak bu defa da Sosyal Güvenlik Kurumu'nun yýllýk 60 seans uygulamasý hastalarýn karþýsýný çýkýyor. Türkiye Sakatlar Derneði Genel Baþkaný Þükrü Boyraz, "Fizik tedavide yýllýk 60 seans sýnýrlamasý hastalarý zora sokuyor. Tedaviye devam etmeyince hasta eski haline dönüyor. Böylece verilen hizmetin faydasý kalmýyor" dedi.
Hastalara yetersiz AK Parti Ýstanbul eski Milletvekili ve Türkiye Beyazay Derneði Baþkaný görme engelli Lokman Ayva da yýllýk 60 seansýn hastalar için yeterli olmadýðý görüþünde. Ayva þunlarý söyledi: "Yýlda 52 hafta olduðunu düþünürsek bir hasta haftada bir bile bu senasý alamýyor. En az haftada 2 defa yýllýk toplamda 104 seansýn SGK tarafýndan karþýlanmasý gerekir. Öte yandan rehabilitasyon merkezlerinde bu hizmet sýnýrsýz veriliyor. SGK hastalarý genelde bu merkezlere havale ediliyor. Ancak rehabilitasyon merkezlerinde yeterli teçhizat olmadýðý için tedavi yarým kalýyor."
Sgk: Ýyileþtirme Üzerinde Çalýþýyoruz Sosyal Güvenlik Kurumu'ndan yapýlan açýklamada, bilim kurulu kararýyla hastalara yýllýk 60 seans hakký tanýndýðý belirtildi. "Bazý hastalar için bu seans süresiz yetersiz olabiliyor. Üzerinde çalýþýlan yeni düzenlemeyle devletin karþýladýðý seans sayýsýnda iyileþtirme yapmayý amaçlýyoruz. Zira SGK'nýn 2013 eylem planý'nda bu düzenleme mevcut" denildi.
Seans Sayýsýný Hekim Belirlemeli Türkiye Sakatlar Derneði Genel Baþkaný Þükrü Boyraz fizik tedavi ve rehabilitasyon hastalarý için seans sýnýrlamasýnýn kaldýrýlmasý gerektiðine vurgu yaptý. Boyraz "Ýnsan haklarýna aykýrý. Dünyada böyle bir uygulama yok. Fizik tedavi çok kapsamlý, komplike ve uzun soluklu bir iþtir. Sýnýrlamayý kaldýrýp tamamen hastayý takip eden hekimin inisiyatifine býrakýlmalý. Hastanýn ne kadar tedavi alacaðýný doktoru belirlemeli. Çünkü fizik tedavi her gün yapýlmasý gereken bir ihtiyaçtýr" dedi.
Sezaryeni azaltmak için ebeler doðum koçu olacak Saðlýk Bakanlýðý, artan sezaryen oranlarýný düþürmek ve anne adayýný normal doðuma teþvik etmek için çeþitli projeleri hayata geçiriyor. Bakanlýk öncelikle anne adaylarýnýn endiþesini gidermek ve doðum stresini en aza indirip normal doðuma özendirmek için ebe hemþireleri kullanacak. Ebeler, anne adaylarýyla bire bir ilgilenecek, doðum öncesi, doðum ve loðusalýk döneminde anneye eþlik edecek, destek saðlayacak. Doðum koçluðu için iletiþim eðitimi alacak ebeler, gerekirse anne adayýnýn elini tutacak, gerektiðinde masaj yapacak, su içmesine veya banyo yapmasýna yardým edecek, doktorla ekip çalýþmasý içinde doðumun kolay ve daha kýsa zamanda gerçekleþmesini saðlayacak, aileyi bilgilendirecek. Ebelerin tecrübelerinden yararlanacak olan bakanlýk, hamile anne adayýný adým adým takip edecek.Semt ve mahallelerde ise sistem aile hekimlerine entegre edilecek. Aile hekimleri belirli aralýklarda aileyi ziyaret ederek hamilelik sürecini dýþarýdan takip edecek. Anne adaylarýna normal doðumun yararlan ve sezaryenin zararlarý anlatýlacak. Böylece hasta eðer korkudan dolayý sezaryeni tercih ediyor ve riskli bir durum taþýmýyorsa doktor tarafýndan normal doðuma yönlendirilecek. Doðum koçlarý ve aile hekimleri bu kapsamda doðum öncesi süreçte normal doðumu kolaylaþtýracak egzersizlerle anne adayýna yardýmcý olacak.
Prefabrik fabrikasýnda yangýn Þanlýurfa'da prefabrik ev üretilen fabrikada yangýn çýktý. Ýddiaya göre, Evren Sanayi 1. Cadde'de bulunan prefabrik ev üretilen fabrikada akþam saatlerinde henüz bilinmeyen bir nedenle yangýn çýktý. Çok sayýda itfaiye ekibinin müdahalesiyle yangýn kýsa sürede söndürüldü. Yangýnda maddi hasar meydana gelirken, bazý esnaflar yangýný cep telefonu ile görüntüledi. Olayla ilgili soruþturma baþlatýldý.
Tek isteði akülü araba 19 MAYIS 2013 PAZAR
Van'ýn Çaldýran ilçesinde yaþayan ve küçük yaþta vurulan yanlýþ iðne sonucu sakat kalan 39 yaþýndaki Seracettin Depren'in tek isteði akülü araba. Çaldýran ilçesine baðlý Sarýçimen köyünde yaþayan ve ayný köyde 16 yýldýr fahri imamlýk yaparak yaþamýný sürdüren Seraccettin Depren, çok zor þartlarda yaþýyor. Maddi durumunun iyi olmadýðýný vurgulayan Depren, 9 kiþilik bir nüfusunun olduðunu, çocuklarýnýn ise yaþlarý küçük olduðu için çalýþacak durumda olmadýklarýný söyledi. Köylülerin verdiði zekat ve fitreyle geçimimi saðlamaya çalýþtýðýný ifade eden Depren, "Ayrýca çocuklarýmdan 5 tanesi öðrenci. Bu da bana ayrý bir yük oluyor. Kýþ aylarýnda camiye gidip gelmekte çok zorlanýyorum. Koltuk deðnekleriyle yaþama tutunmaya çalýþýyorum. Belki bana destek olurlar diye kaç kere Sosyal Yardýmlaþma ve Dayanýþma Vakfý'na dilekçe verdim. Fakat bu dilekçelerimden bir sonuç alamadým. Ýçinde bulunduðum zor koþullara alýþtým. Koltuk deðnekleriyle yürümek zorunda olduðum için birçok yere gidemiyorum. Bundan dolayý hayatta tek bir beklentim var. O da akülü bir sandalyeye sahip olmak. En azýndan akülü bir sandalye olsa daha rahat ederim. Bu konuda maddi durumu iyi olan herkesten destek bekliyorum'' þeklinde konuþtu.
Askeri araç ambulansla çarpýþtý Mardin'in Nusaybin ilçesinde askeri zýrhlý araç ile ambulansýn çarpýþmasý sonucu 11 kiþi yaralandý. Ýddiaya göre, Þýrnak Devlet Hastanesi'nden Dicle Týp Fakültesi'ne hasta götüren Suat Ülger yönetimindeki ambulans, Nusaybin'in Girmeli beldesi mevkisinde devriye görevi yapan Gökhan Yüksel yönetimindeki askeri zýrhlý araçla çarpýþtý. Kazada zýrhlý araçta bulunan sürücü Gökhan Yüksel ile Astsubay Mesut Kanlý, askerler Osman Ankýþ, Ahmet Günay ve Abdurrahman Ateþ, ambulans sürücüsü Suat Ülger, saðlýk çalýþan-
larý Hasret Kaya, Hacer Ebru Paçal ile ambulansta bulunan hasta Orhan ile yakýnlarý Abdulcabbar ve Metin Ýþnaç yaralandý. Yaralýlar kaldýrýldýklarý Nusaybin Devlet Hastanesi'nde tedavi altýna alýndý. Jandarma, kazayla ilgili soruþturma baþlattý.
Nehil sazlýðý temizlendi Van kedisine kontrollü yasak Yüzüncü Yýl Üniversitesi (YYÜ) Van Kedisi Araþtýrma ve Uygulama Merkezi, nesli koruma altýnda bulunan Van kedilerinin þehir dýþýna çýkarýlmasýnýn kontrol altýna alýnmasýný istedi. Farklý renkteki gözleri ve beyaz tüyleriyle kentin en önemli kültür varlýðý arasýnda yer alan ve nesli tükenme tehlikesiyle karþý karþýya kalan Van kedileri, YYÜ bünyesinde kurulan Van Kedisi Araþtýrma ve Uygulama Merkezi'nde koruma altýnda tutuluyor. Dünyada tek Van Kedisi Araþtýrma ve Uygulama Merkezi Müdürü Doç. Dr. Abdullah Kaya, dünyada tek olan Van kedisinin il dýþýna çýkarýlmasýnýn kontrollü yapýlmasýný istedi. Kaya, "Van kedisi koruma altýnda olan bir hayvandýr. Üretimi az ama dýþarýya hýzlý giden bir hayvandýr. Bu nedenle bu hayvanýn il dýþýna çýktýðý zaman kontrollü çýkmasý lazým. Rastgele Van kedisi bulan bir kiþinin bunu dýþarýya götürmesinin zorlaþtýrýlmasý gerekiyor. Bizim savunduðumuz nokta bu. Bunu yapmazsak buradaki gen kaynaðýmýzý korumakta zorlanabiliriz. Yetkili yerlerden sertifikalý götürseler daha iyi olur. Van kedisi edinmek isteyenlerin merkezimizden aþýsý ve kontrolleri yapýlmýþ, saðlýklý bir kedi almasý daha iyi olur. Böyle olursa biz de dýþarýya ne kadar hayvan götürüldüðünü bilmiþ oluruz ve ileride yasaklamak mý gerekiyor yoksa daha mý gevþetmemiz gerekir bu konuda bilgimiz olur. Van kedisi, dünyada tek olan bir hayvandýr. Bu hayvana sahip olmak isteyenleri de anlýyoruz ama bu hayvaný gelecek nesillere saðlýklý bir þekilde aktarmamýz gerekiyor. Bütün amacýmýz bu" dedi.
Hakkari'nin Yüksekova belediyesi temizlik ekipleri tarafýndan Nehil sazlýðýnda baþlatýlan temizleme çalýþmalarý sonucunda, rastgele atýlan atýk küller ve çöpler temizlendi. Nehil sazlýðýnda yapýlan temizlik çalýþmalarý ile ilgili açýklamada bulunan Yüksekova Belediye Baþkaný Ercan Bora, belediyenin atýk küller için yer belirttiði halde her sene olduðu gibi bu senede duyarsýz vatandaþlarýn Nehil sazlýðýný çöp alanýna çevirdiðini söyledi. Bora, "Baharýn gelmesi ile birlikte Yüksekova'da bulunan küllerin belediyenin belirlediði yerlere dökülmemesi ve getirilip bu sazlýða
atýlmasý hem doðaya hem belediyeye hem de diðer kurumlara zarar veriyor. Tek gayemiz bütün vatandaþlarýmýzýn bu konuda daha duyarlý olmasýdýr. Yurttaþlarýmýzdan tek ricamýz küllerini atacaðý zaman gelip belediyeye baþvursunlar. Ekiplerimiz kendilerine her türlü yardýmda bulunacaklar. Çevreye rastgele atýlan küller hem çevreyi kirletiyor hem de insan saðlýðýný ciddi anlamda olumsuz etkiliyor. Nehil sazlýðýný tahrip etmek bir anlamda insanlýk suçudur. Halka hizmet etmek için belediye olarak her sene olduðu gibi alanýn temizlenmesini bu sene de biz üstlendik" dedi/
Barajda erkek cesedi Adýyaman'ýn Kahta ilçesinde Atatürk Baraj Gölü'nde bir erkek cesedi bulundu. Edinilen bilgiye göre, öðle saatlerinde Kahta ilçesine baðlý Adalý köyü yakýnlarýnda, Atatürk Baraj Gölü'nde 30-35 yaþlarýnda bir erkek cesedi bulundu. Cesedi köylülerin bulup durumu jandarmaya bildirdiði öðrenildi. Olay yerine giden jandarma ekipleri, cesedi tekneyle sudan çýkarýp, savcýlýða haber verdi. Yaklaþýk 5-6 gündür suda olduðu tahmin edilen ceset
Karþýt görüþlü öðrenciler kavgaya tutuþtu Adýyaman'ýn Besni ilçesinde Meslek Yüksek Okulu (MYO) öðrencileri arasýnda çýkan kavgayý polis ekipleri güçlükle önledi. Edinilen bilgiye göre, Besni KYK önünde Besni Meslek Yüksek okulu öðrencilerinden karþýt görüþlü iki grup, belirlenemeyen bir nedenden dolayý kavgaya tutuþtu. Kavganýn büyümesi üzerine olaya polis müdahale etti. Besni Emniyet Müdürlüðü ekiplerinin gelmesi ile daðýlan grup, arkadaþlarýnýn gözaltýna alýndýðýný
duyunca tekrar KYK önüne geldi. Olayýn büyümesi üzerine Adýyaman'dan Çevik Kuvvet ekibi gelerek KYK önünde geniþ güvenlik önlemleri aldý. Olayda 5 öðrenci gözaltýna alýnýrken, bir öðrencinin de yaralanarak Besni Devlet Hastanesine kaldýrýldýðý öðrenildi. Bazý öðrencilerin de üzerinde satýr ve sopa gibi aletler ele geçirildi. Adýyaman Çevik Kuvvet ve Besni Ýlçe Emniyet Müdürlüðü ekipleri, sabah saatlerine kadar KYK Yurdu ve Yenikent çevresinde güvenlik önlemleri alarak olasý bir olay için tedbirler aldý.
üzerinde ve olay yerinde inceleme yapýldý. Cesedin üzerinden herhangi bir kimlik çýkmadý. Kahta Devlet Hastanesi Morguna kaldýrýlan ceset üzerinde herhangi bir darbe ya da iz bulunmayýnca detaylý inceleme için Malatya Adli Týp Kurumu'na gönderildi. Jandarma ekipleri de kimlik tespiti için detaylý araþtýrma baþlattý. Þahsýn, Adýyaman dýþýndan geldiði tahmin ediliyor. Olayla ilgili soruþturma devam ediyor.
4
Gündem
Diyarbekir'den Erzincan'a Yol Gider 19 MAYIS 2013 PAZAR
Diyarbakýr Dicle Üniversitesi öðrencileri "Diyarbekir'den Erzincan'a Yol Gider" projesi kapsamýnda Erzincan'da bir köy okulunda tadilat yaparak modern bir görünüme kavuþturdu.
Diyarbakýr Dicle Üniversitesi Ziya Gökalp Eðitim Fakültesi Ýlköðretim Bölümü Sýnýf ve Fen Bilgisi Öðretmenliði bölümlerinde eðitim gören öðrenciler, "Diyarbekir'den Erzincan'a Yol Gider" projesi kapsamýnda topladýklarý 50 bin lirayla Günebakan Köyü Ýlkokulu'nun bakýmýný yaptýrarak, boya ve temizliðini kendileri yaptýlar. Mart ayýnda hayata geçen proje kapsamýnda Diyarbakýr Büyükþehir ve Erzincan Belediyesi'nin desteðiyle Erzincan'a 20 kilometre uzaklýktaki Günebakan Köyü Ýlkokulu'nun ana sýnýfýyla birlikte üç dersliði, çatýsý ve pencereleri elden geçirildi. Sýnýflara laminant parke döþenirken klima alýndý. Tuvaletler ve çevre düzenlemesi yeniden yapýldýktan sonra çalýþmalarý yerinde görmek isteyen üniversite öðrencileri, Diyarbakýr'dan Erzincan'a gelerek Günebakan Köyü'nde öðrencilerle buluþtu. Üniversite öðrencileri, tadilatý biten
Hizan'da atletizm yarýþmasý Bitlis'in Hizan ilçesinde Atatürk'ü Anma ve Gençlik Spor Bayramý" kutlamalarý çerçevesinde Okullar arasý Atletizm yarýþmalarý düzenlendi. 15-21 Mayýs Gençlik Haftasý kutlamalarý çerçevesinde Gençlik Hizmetleri ve Spor Ýlçe Müdürlüðü'nün organizasyonuyla okullar rasý atletizm yarýþmasý yapýldý. Yarýþmacýlar yýldýzlar kategorisinde, kýzlar 1000 metre, erkekler 2000 metre, gençler kategorisinde kýzlar 1500 metre ve erkekler 3000 metrede yapýldý.Yýldýz kategorisinde kýzlarda Þehit Abdurrahman Nafiz Özbaðrý Açýk Ortaokulu'ndan Gülfer Sadak, yýldýz erkeklerde ise Karasu Yatýlý Bölge Okulu'ndan Muhammet Kiraz, birinci oldu.Gençler kategorisinde kýzlarda Hizan Kýz Meslek Lisesi'nden Çiðdem Karabaþ ile erkeklerde Hizan Endüstri Meslek Lisesin'de Ercan Çelik birinci oldu.Dereceye giren öðrencilere Hizan Gençlik Hizmetleri ve Spor Müdürlüðünce hediyeleri verilecektir.
Zayi ilaný Diyarbakýr - Sur nüfus müd. almýþ olduðum nüfus cüzdanýmý kaybettim. Hükümsüzdür Vedat Görmez Diyarbakýr - Yeniþehir nüfus müd. almýþ olduðum nüfus cüzdanýmý ve Diyarbakýr Trafik þub. müd. almýþ olduðum (B) sýnýfý sürücü belgemi kaybettim.Hükümsüzdür Abdulkadir Baþkurt
okulun boyanmasýna destek oldular ve temizlik yaptýlar.
Geleceðin öðretmenleri okul onardý Dicle Üniversitesi Ziya Gökalp Eðitim Fakültesi Ýlköðretim Bölümü Sýnýf Öðretmenliði Öðretim Üyesi Doç. Dr. Yalçýn Tombul, "'Topluma Hizmet Uygulamalarý' dersi kapsamýnda hedef okul olarak Günebakan Köyü Ýlkokulu'nu belirlediklerini ifade ederek; Güneydoðu insaný, özellikle Diyarbakýrlýlar nerede kendine ihtiyaç duyulursa orada olacaðýný bu proje sayesinde de gösterdi" diye konuþtu. Projeye destek vermekten mutluluk duyduklarýný ifade eden üniversite öðrencileri ise; "Bir köy okulunun modern bir görünüme kavuþturulmasýnýn, orada eðitim gören öðrenciler açýsýndan büyük öneme sahip olduðunu söylediler.
Urartu yazýsýný Amerikalýlara öðretiyor Dünya'da Urartuca çivi yazýsýný okuyan ve yazan 38 kiþiden biri olan Mehmet Kuþman, Los Angeles'te düzenlenen 'Anadolu Yemek Kültürleri Festivali'ne katýldýktan sonra Van'a gelen Amerikalý turist sayýsýnda önemli artýþ olduðunu söyledi. döndüðü kadarýyla da Türkiye'yi, Van'ý ve Urartu medeniyeti hakkýnda bilgi verdiðini anlattý.
"Van'a Almanlardan Sonra En Fazla Amerikalýlar Geliyor"
Vanlý Mehmet Kuþman, Pasifika Enstitüsü'nün California Eyaleti'nin Los Angeles þehrinde düzenlediði "4'ncü Anadolu Kültür ve Yemek Festivali" ne Van Valiliði'nin davetlisi olarak katýldý. Kuþman, dördüncü kez katýldýðý festivalde Urartuca çivi yazýsý hakkýnda Amerikalýlara hem bilgi verdi, hem de taþ üzerine iþlediði Urartu alfabesi, rakamlarý, Tanrý Haldi'nin resimlerini, kolyeler üzerine (krallarýn, kraliçelerin isimleri), burçlar ve hayvan figürlerinden oluþan hediyeliklerinin satýþýný yaptý. Kuþman, festivalin
kendisine maddi açýdan ziyade Türkiye'nin ve Van'ýn tanýtýmýna önemli katký saðladýðýný belirtti. Festival alanýnda sürprizlerle de karþýlaþtýðýný dile getiren Kuþman "Ben Hoþap Kalesi'nde bekçilik yaparken tanýþtýðým bazý Amerikalý turistleri görünce hem onlar þaþýrdý, hem de ben þaþýrdým. Onlarla konuþtuðumda tekrar Van'a gelmek istediklerini söylediler. Bunlarý duyunca gerçekten mutlu oldum" dedi. Amerikalýlarýn Urartu çivi yazýsýna çok büyük bir ilgi gösterdiðini ifade eden Kuþman, konuþtuðu insanlarla dilinin
Los Angeles'teki festivalden sonra Van'a gelen Amerikalý turist sayýsýnda gözle görülür bir artýþ olduðunu dile getiren Kuþman, "2 yýl önce Los Angeles'e geldiðimizde merkezi California'da bulunan 'Grand Tour' adlý bir turizm seyahat acente temsilcisiyle tanýþtým. Urartuca yazýlarý görünce bana ne olduðunu sordular. Ben de kendilerine tercüman aracýlýðýyla Urartuca çivi yazýsýný anlattým. Yetkiliye; Van'ýn Urartulara 300 yýl baþkentlik yaptýðýný ve çok zengin bir kültüre sahip olduðunu söyledim. Acente yetkilisi Türkiye'ye kültür turlarý organizasyonu düzenlediklerini ancak Van'a hiç gelmediklerini, bundan sonra tur düzenleyeceklerini söylemiþlerdi. Açýkçasý ben geleceklerini tahmin etmiyordum. O yýl kendileriyle konuþtuktan sonra 2 yýldýr Grand Tour organizasyonuyla Mayýs ile
Kasým aylarý arasýnda haftada en az 15-20 kiþilik gruplardan oluþan her ay 10'un üzerinde turist grubu geliyor. Gelen ekipler mutlaka Çavuþtepe Kalesi'ne geliyorlar ve benimle tanýþýyorlar. Bende Urartu çivi yazýsýný anlatýyorum. Hatta festivalin ilk gününde bir bayan yanýma geldi ve beni görünce 'Çavuþtepe Kalesinde' gördüðünü ifade etti. Amerikalý'lar bana 'Biz festivalden önce Van'ýn bu kadar zengin kültürünün olduðunu bilmiyorduk. Van'a geldikten sonra gördüðümüz tarih ve tabiat karþýsýnda þehrinize hayran kaldýk. Ýlk fýrsatta yeniden gelmek istiyoruz" diyorlar. Þuanda Van'a en fazla Almanlar geliyor. Böyle giderse Amerikalýlar, Alman gruplarý geçecek" diye konuþtu. Kuþman, 4 yýl önce ilk ABD'ye gelirken buradan aldýðý bir þapkanýn üzerine de geliþ tarihi olan 2009 yýlýný ve 'Urartu Baþtanrýsý' (Tanrý Haldi), 'Sarduri Hinili' (Sarduri Þehri-Çavuþtepe Kalesi) yazýsýný yazdýðýný ve Amerikalý turistlere gösterdiðini, onlarýnda þapkanýn resmini çektiðini anlattý.
ABD'de Van standýna ilgi 19 MAYIS 2013 PAZAR YIL: 12 SAYI: 4272 Ýmtiyaz Sahibi: Diyar Medya Matbaacýlýk Rek. Eðt. San.Tic. Ltd Þti. Adýna Tüzel Kiþi Ömer Serdar ÇÝMEN Genel Yayýn Yönetmeni Mürsel ACAY Sorumlu Yazý Ýþleri Müdürü Berat ASLAN Yazý iþleri Müdürü Muhittin TALAY Sayfa ve Ýnternet Editörü A.Baran ÇÝMEN Yayýn Türü Bölgesel süreli yayýn Ýdare ve Haber Merkezi Adresi: Gevran Cad. Yunus Emre Apt. Kat:1 No:2 Tel: 0412.228 55 53 - 228 65 53 Basýldýðý Yer: Stadyum Altý Kuzey Kale Arkasý YENÝÞEHÝR/DÝYARBAKIR e-posta: olayhaber@hotmail.com BU GAZETE BASIN MESLEK ÝLKELERÝNE UYMAYA SÖZ VERMÝÞTÝR. Not: Köþe yazýlarýnýn sorumluluðu, yazarlara aittir.
Amerika Birleþik Devleri'nin (ABD) Los Angeles kentinde baþlayan ve 4 gün sürecek '4'ncü Anadolu Kültürleri ve Yemek Festivali'ne katýlan Van standý büyük ilgi görüyor. ABD'nin Californiya eyaletine baðlý Los Angeles kentinde bulunan Pasifika Enstitüsü'nün Organge County Fuar alanýnda düzenlediði festivalin ikinci günü yine renkli geçti. Van'ýn yer aldýðý standa gelen baþta Amerikalý ve diðer milletlerden oluþan ziyaretçiler, Ýl Kültür ve Turizm Müdürlüðü'nün folklor ekibi ve Yüzüncü Yýl Üniversitesi (YYÜ) Ýngiliz Dili Edebiyatý Bölüm Baþkaný Yard. Doç. Dr. Memet Metin Barlýk'ýn söylediði Türkçe-Kürtçe türküler eþliðinde bol bol halay çekti. Bak Hele Bak lakaplý Yusuf Konak da standa gelen ziyaretçi ve öðrencilere bilmeceler sorarak bol bol ödül daðýttý.'Boncuk' isimli Van Kedisine yine ziyaretçiler yoðun ilgi gösteriliyor. Özellikle çocuklar kediye
dokunmak için adeta birbirleriyle yarýþýyor. Kedinin sevimliliðini gören ebeveynlerde çocuklarýyla birlikte dokunup, hatýra fotoðrafý çekiyorlar.
Eski Van Valisi Çakacak, Eþiyle Birlikte Van Standýný Ziyaret Etti Festivalin ikinci gününde Van standýnýn sürpriz bir ziyaretçisi vardý. Uzun yýllar Van'da Vali olarak görev yapan Kýrþehir Valisi Özdemir Çakacak ile eþi Kevser Çakacak'la birlikte Van standýný ziyaret etti. Folklorcularýn canlý performansýný izleyen Çakacak ve eþi Van'dan gelen katýlýmcýlarla yakýndan ilgilendi. Van'ýn kendisi ve eþi için ayrý bir yeri olduðunu belirten Çakaçak, onun için de ilk ziyare-
53 kadýn okuma yazma öðrendi Mardin'in Mazýdaðý ilçesinde, okuma yazma kursunu bitiren 53 kadýna sertifika daðýtýldý. Kadýn Eðitim Merkezi toplantý salonunda düzenlenen törene, Mazýdaðý Kaymakamý Fýrat Çelik, Ýlçe Milli Eðitim Müdürü Cüneyt Akkuþ, Halk Eðitim Müdürü Nedim Üzen, Ýlçe Sosyal Yardýmlaþma ve Dayanýþma Vakfý Müdürü Enver Esen, Ýlçe Gýda Tarým ve Hayvancýlýk Müdürü A. Kadir Önen ve Mazýdaðý ÇATOM sorumlusu Berrin Oral, öðretmenler ve çok sayýda kursiyer katýldý. Evciler, Yaðmur, Yücebað, Kemerli ve Atlýca köylerinde düzenlenen
tini Van standýna yaptýðýný söyledi. Folklorcular ve katýlýmcýlarla ziyaret anýsýna hatýra fotoðrafý çektiren Vali Çakacak, Vanlý'lara selam gönderdi. Van standýný Adana Valisi Hüseyin Avni Coþ, TBMM Ýnsan Haklarý Ýnceleme Komisyonu Baþkaný Ayhan Sefer Üstün ve çok sayýda milletvekili de ziyaret etti. okuma yazma kurslarýnda baþarýlý olan ve sertifika almaya hak kazanan 53 kadýn kursiyere sertifikalarý verilerek, çeþitli hediyelerle kursiyerler ödüllendirildi. Törende bir konuþma yapan Kaymakam Çelik, bilgi çaðýnda bilginin ve bilimin en büyük güç olduðu, toplumun ilerlemesinde ve geliþmesinde en büyük etken olduðunu belirterek en asgari manada okuma yazma bilmenin büyük bir zorunluluk olduðunu ifade etti. Çelik, sertifika almaya hak kazanan tüm kursiyerleri çeþitli hediyelerle ödüllendirerek, tebrik etti. Kursiyerler de bu tür etkinliklerin ilçelerinde yapýlmasýndan dolayý mutlu olduklarýný belirtti.
CMYK
Bölge Haber
19 MAYIS 2013 PAZAR
5
Dillere ve kültürlere saygý gösterilsin Kürt PEN'in (PEN a Kurd) 8. Genel Kongresi birçok Kürt yazarýn katýlýmýyla Diyarbakýr'da baþladý. Kongrenin açýlýþ konuþmasýný yapan Kürt PEN Baþkaný Zerdeþt Haco, iki dere yataðýnýn bir araya gelip gürleþmesi gibi iki dilinde bir arada yaþamasý durumunda edebiyat ve kültürün zenginleþtiðine dikkat çekerek, Türkiye'nin de Girona Manifestosu kapsamýnda "Tüm dillere ve kültürlere saygý gösterilmesi" ilkesini kabul etmesi gerektiðini belirtti. Kürt PEN'in (PEN a KURD) 8. Genel Kongresi Diyarbakýr Belediyesi Tiyatro Salonu'nda baþladý. Kongre; Kürt PEN Baþkaný Zerdeþt Haco, Diyarbakýr Büyükþehir Belediye Baþkaný Osman Baydemir, Ýsmail Beþikçi, Çek Cumhuriyetti PEN Baþkaný Jiri Dedecek'ýn yaný sýra Kürdistan Federal Bölgesi, Avrupa ve Türkiye'den çok sayýda yazarýn katýlýmýyla baþladý. Divana yazar Þehmuz Sefer, Bêrivan Doskî ve Kakþar Oremar'ýn seçilmesinin ardýnda baþlayan kongrede devamla yaþamýný yitirenler için bir dakikalýk saygý duruþu yapýldý. Saygý duruþunun ardýndan kongrenin açýlýþ konuþmasýný Kürt PEN Baþkaný Zerdeþt Haco yaptý. Haco, böylesi önemli bir günde tarihi kent Diyarbakýr'da Kürt dilinin ve edebiyatýn geleceði için bir araya geldiklerini belirtti. Uzun zamandýr dil üzerinde emek veren insanlarýn bir arada bulunmasýnýn kendilerini mutlu ettiðini ifade eden Haco, "Bu kongremizi 'Biz Uluslararasý PEN'in Girona Manifestosu'nun maddelerini ülkemizde istiyoruz' sloganý ile gerçekleþtiriyoruz. Bu kongrenin temel konusu dil, anadil ve Kürt dilinin temel haklarýdýr. Biz burada milyonlarýn dili olan Kürt dilinin sorunlarýný, Kürt kültürü ve edebiyatý üzerine konuþmak istiyoruz. Yine Kürt ve Türk dilinin beraber yaþama koþullarý ve ilkeleri üzerinde konuþmak istiyoruz. Ýki dere yataðý nasýl bir araya gelip daha gürleþiyorsa ve yaþam alanýný geniþletiyorsa iki dil de ayný þekilde bir arada yaþadýðý zaman edebiyatý ve kültürü zenginleþir. Bir dil eðer okullarda üniversitelerde eðitim dili olarak yaþam buluyorsa bir aydýnlatma ve
zenginliði ortaya çýkartýr. Tersine eðer bir dil inkar ediliyorsa ve yok sayýlýyorsa beraberinde yoksulluðu, parçalanýþý, savaþ ve viranlaþmayý getirir" þeklinde konuþtu.
'Tüm Dillere Ve Kültürlere Saygý Gösterilmesi Ýlkesi Kabul Edilmeli' Girona Manifestosu ilkelerine göre her dilin kendi doðasýnda geliþmesi ve korunmasý gerektiðini hatýrlatan Haco, "Barýþýn ve diyalogun sürekli canlý olmasý için 'Tüm dillere ve kültürlere saygýnýn gösterilmesi esastýr' ilkesini kabul edilmelidir. Bu ilkeye göre tüm birey ve toplumlardan, kendi anadilinin dýþýnda diðer dillere de saygý göstermesi gerektiði istenir. Yine her birey ve halkýn temel hakkýdýr ki; diðer toplum ve milletler onun diline saygý göstersin" dedi.
'Kürt Dilinden Dolayý Tutuklananlar Serbest Býrakýlsýn' Devlet yetkililerine çaðrýda bulunan Haco, "Bu ilke çerçevesinde Kürt dilini de Türkçenin yanýnda bir resmi anadil olarak kabul etsin. Biz Türkiye'de Kürtçenin de anayasada resmi dil olarak kabul edilmesini ve tüm okullarda bilim dili olarak yaþam bulmasýný istiyoruz. Ancak bu þekilde edebiyatta, kitaplarda, televizyon, radyo, gazete ve yaþamýn tüm alanýnda geliþir. Ancak bu þekilde bir halk kendi dilinin gücüne inanýr ve geleceði için ne kadar belirleyici olduðunu fark eder. Bu vesile ile Kürt dili uðruna tutuklanan tüm aydýnlarýn serbest býrakýlmasýný ve dilin önündeki tüm engellerin kaldýrýlmasýný istiyorum" þeklinde konuþtu. Daha sonra konuþan Diyarbakýr Büyükþehir
Belediye Baþkaný Osman Baydemir ise, bu kongrenin büyük bir direniþ ve emekle gerçekleþtiðine dikkat çekti. Kongrenin Kürtçe gerçekleþmesinin önemine deðinen Baydemir, "Þeyh Said'in, Seyit Rýza'nýn, Mele Mustafa Barzani'nin ve Kürdistan þehitlerinin emek ve direniþi ile gerçekleþti. Ýþkencelerde kendi dilleriyle konuþanlarý saygýyla anýyorum. Siyaset ve siyasetçi günlük bir iþtir, ancak yazarlýk, þiirleriniz, yazýlarýnýz, kitaplarýnýz Kürdistan var oldukça yaþayacaktýr. Bu yüzden bir Kürt evladý olarak varlýðýnýzdan güç alýyoruz. Artýk bizler Kürt ve Kürdistan'ýn birliðini dünyanýn dört bir yanýnda savunmalýyýz" dedi. Kadim bir halk olan Kürt halkýnýn yüzlerce yýl yok edilmek istendiðini dile getiren Baydemir, "Güney Kürdistan'ýn özgürlüðü Kuzey'le baðlantýlýdýr. Rojhelat'ýn
özgürlüðü Güney ve Kuzey Kürdistan'ýn özgürlüðüyle baðlantýlýdýr. Biz hepimiz birbirimizle baðlýyýz. Bu yüzden Kürt ulusal birliðinin hayata geçirilmesi gerekir. Ýttifaksýz, birliktesizlik gerçekten zordur" dedi. Baydemir'in ardýndan yazar Ýsmail Beþikçi ve Çek Cumhuriyeti PEN Baþkaný Jiri Dedecek de birer konuþma yaparken, Ulusal PEN Baþkaný Lucina Kathmann ve Kürt PEN Onursal Baþkaný Sînemxan Celadet Bedirxan baþta olmak üzere kongreye katýlamayanlarýn kongreye gönderdikleri mesajlar okundu. Kongre raporlarýn okunmasý, üyelik, görüþ ve önerilerin ardýndan seçimle son bulacak. Kongreye katýlan delegasyonlar, yarýn da kentteki tarihi mekânlarý ziyaret ederek, TÜYAP fuarýnda gerçekleþecek olan foruma katýlacak. DÝHA
DTSO seçimleri için samimiyet çaðrýsý Akil Ýnsanlar Güneydoðu Grubu Þanlýurfa'da Þanlýurfa'da temaslarda bulunan Akil Ýnsanlar, Þanlýurfa CHP Ýl Teþkilatý ile toplantý yaptý. CHP yönetimi, çözüm sürecine destek amaçlý bazý görüþlerinin bulunduðu dosyayý Akil Ýnsanlara sundu. Kürt sorununa çözüm bulmak için oluþturulan 'Akil Ýnsanlar Güneydoðu Grubu, Adýyaman'dan sonra dün akþam Þanlýurfa'ya geldi. Yýlmaz Ensaroðlu'nun baþkanlýk yaptýðý heyette, Yýlmaz Erdoðan, Ömer Rulýnduz, Ferhat Bilgin, Kezban Hatemi, M.Emin Ekmen, Murat Belge, Fazýl Hüsnü Erdem, Etyen Mahçupyan, Ebubekir Rençber, Ahmet Faruk Ünsal ve Murat Çiçek yer alýyor. Akil Ýnsanlar, ilk olarak Þanlýurfa CHP Ýl Baþkanlýðýný kabul etti. CHP heyetinden görüþmeye Ýl Baþkaný Ferhat Karataþ ve il yönetimi katýldý. Burada basýn mensuplarýna bir açýklama yapan akil insanlar heyeti Baþkaný Yýlmaz Enser oðlu þunlarý belirtti: "Biz Güneydoðu gurubu olarak gezecek olan ilerimizin sonuncusu olan Þanlýurfa'dayýz þu anda. Bizim heyetle görüþmek ve çözüm sürecine katký saðlamak isteyen Cumhuriyet Halk Partisi de buna katýlmak istedi. CHP ve diðer partililerde yapan arkadaþlarýmýzýn da bu konuda duyarlý olmalarý bizi çok sevindirdi. Biz bu konuda da teþekkür ederiz. Bizim görevimizde de bu konuda halktan toplamýþ olduðumuz bilgileri Ankara'ya taþýmaktýr" CHP Ýl Baþkaný Ferhat Karataþ ise, "Biz toplumsal uzlaþma açýsýndan gösterdiðiniz çabalarý önemsiyoruz. Bizler aslýnda sizleri birer
barýþ elçisi olarak görüyoruz. Bu nedenle de yapmýþ olduðun çalýþmalarda sizleri takdir ediyoruz. Herkesin de bildiði gibi 30-35 yýl süren bu bir çatýþma ortamý içerisinde gençliðimizi geçiren insanlarýz. Tabi ki bizim bakýþ açýmýz Türkiye'den insanlara ve Türkiye'den barýþ bakýþýmýz faklý olacaktýr. Biz çok travmalar yaþadýk. Biz bunlarýn bitmesi için uðraþ ve çaba gösteriyoruz" diye konuþtu.
Esnaf ziyareti Akil Adamlar Güneydoðu Heyeti, daha sonra esnaf ve vatandaþ ziyaretine çýktý. Yýlmaz Ensaroðlu'nun baþkanlýk yaptýðý ve Yýlmaz Erdoðan, Ömer Rulýnduz, Ferhat Bilgin, Kezban Hatemi, M.Emin Ekmen, Murat Belge, Fazýl Hüsnü Erdem, Etyen Mahçupyan, ve Ebubekir Rençber, Ahmet Faruk Ünsal, Murat Çiçek'in aralarýnda bulunduðu akil insanlar heyeti, Balýklýgöl'ü gezdi. Balýklýgöl'de balýklara yem atan Yýlmaz Erdoðan, barýþ için dilek tuttuðunu belirtti. Akil insanlar arasýnda en çok ilgiyi ünlü tiyatro sanatçýsý Yýlmaz Erdoðan gördü. Vatandaþlar, Erdoðan'la hatýra fotoðrafý çektirmek için yarýþa girerken, zaman zaman izdiham yaþandý. Balýklýgöl gezisinin ardýndan esnafý gezen heyet, cadde üzerinde vatandaþlarla sohbet etti. Daha sonra Gümrük Haný'na giden akil insanlar, burada vatandaþlarýn oturduðu masalara daðýlarak, çözüm sürecini anlattý. Gümrük Haný'nda mýrra kahvesi ikram edilen akil insanlar, çözüm sürecini anlattýktan sonra handan ayrýldý.
Diyarbakýr Ticaret ve Sanayi Odasý seçimlerine "Mavi Liste" altýnda giren Demokratik Ýþverenler Giriþimi, seçim propagandasýnýn, samimiyet ve açýklýk içerisinde yürütülmesi çaðrýsý yaptý. Seçimlerin kentin ekonomik ve politik geleceði açýsýndan önemli olduðunu belirten MMO Diyarbakýr Þube Baþkaný Mesut Çelik, "Seçmen arkadaþlarýmýzýn, odamýzýn geleceðini belirleyecek bu seçime giderken, renklerini doðru belirmeleri, kavramlar üzerinden yaratýlmaya çalýþýlan aldatmalara kanmamalarýný temenni ediyoruz" dedi. Diyarbakýr Ticaret ve Sanayi Odasý'nýn 1 Haziran tarihinde yapýlacak seçimlerine az bir süre kala seçim çalýþmalarý da hýz kazandý. Seçime bir önceki dönemle ayný renk olan "Mavi Liste" ile giren "Demokratik Ýþverenler Giriþimi" adýna açýklama yapan Makina Mühendisleri Odasý Diyarbakýr Þube Baþkaný Mesut Çelik, demokratik, özerk ve özgün bir ticaret odasýný öngördüklerini belirterek, "Ticaret odasýnýn ulusal ve toplumsal sorunlara karþý duyarlý siyasal süreç karþýsýnda belli bir duruþa sahip olan bir misyon biçmekteyiz. Ticaret odasýnýn, en kötü dönemlerde bu toplumun öncülüðünü yapmýþ kurumlar ile eþgüdüm içerinde hareket etmesi gerektiðine inanýyoruz. Bu sebeple dönemin politik koþullarýna göre renk deðiþtiren bir oda, ne Diyarbakýr halkýnýn, ne de ticaret camiasýnýn beklentilerini karþýlamaz" dedi. 'Samimiyetsizlik seçilmeden baþladý' Sivil toplum örgütlerinin kendi halkýnýn ticari ve siyasal mücadelesine karþý bir silaha dönüþmemesi gerektiðini vurgulayan Çelik, "Seçim, demokrasinin en vazgeçilmez araçlarýndan biridir ve özgür koþullarda adaylarýn kendilerini tarif etmeleri seçimin düzeyi ve saðlýklý yürümesi açýsýndan önemlidir. Ancak, seçimi kazanmak amacýyla halkýmýz nezdinde
önemsenen bazý kavramlarýn içini boþaltmak ve bunlarý seçim malzemesine dönüþtürmek bizim kabul edemeyeceðimiz bir tavýrdýr. Kendisini yurtsever olarak tanýmlayan arkadaþlarýmýzýn da ayný çatý altýnda hareket etmeleri gerektiðini düþünüyoruz. Ancak aynasý iþtir kiþinin lafa bakýlmaz sözünden hareketle, bu tür kof yaklaþýmlarla seçmen üyelerin yönlendirilmeye çalýþýlmasýný da samimiyetsizlik olarak deðerlendiriyoruz. Henüz seçilmeden bu jargonun böyle pervasýzca kullanýlmasýna veya Diyarbakýr Ticaret Sanayi Odasý'nýn bu mantýkla ele geçirilmesi giriþimlerine izin vermeyeceðimizi herkesin bilmesini istiyoruz" dedi. 'Rengimiz deðiþmedi, ne sarardýk ne bozardýk' Bir önceki seçimle ayný renk liste ile seçime gittiklerini hatýrlatan Çelik, devamla þunlarý söyledi: "Mavi liste ile seçime giren bizler, birbirine ben-
zeyen bir grup iþ insaný olarak, asla kiþilere odaklý bir çalýþmayý esas almýyoruz. Kiþileri yüceltmek yerine, halkýmýzýn ortak deðerlerini esas alan bir motivasyonla hareket ettiðimizi özellikle belirtiyoruz. Seçime giderken kiþi veya kiþileri listemizde ön plana çýkarmamamýz da bunun göstergesidir. Yani bizler, deðiþen politik atmosfere göre renk deðiþtirmedik, her koþulda rengimiz ayný kaldý. Biz süreçle birlikte ne sarardýk ne bozardýk." Seçimlerin kentin ekonomik ve politik geleceði açýsýndan önemli olduðunu vurgulayan Çelik, "Seçmen arkadaþlarýmýzýn, odamýzýn geleceðini belirleyecek bu seçime giderken, renklerini doðru belirmeleri, kavramlar üzerinden yaratýlmaya çalýþýlan aldatmalara kanmamalarýný temenni ediyoruz. Herkesi 1 Haziran DTSO seçimlerini sahiplenmeye çaðýrýyoruz" diye belirtti. DÝHA
6
EKONOMÝ
19 MAYIS 2013 PAZAR
Bingöl'ün hayvancýlýkta kaybý 30 milyar dolar Gümrük ve Ticaret Bakanlýðý, kredi kartý üyelik ücretinin alýnýp alýnmayacaðýna iliþkin tartýþmalarý sona erdirecek bir formül hazýrladý. Buna göre; kart çýkaran kuruluþlar yýllýk üyelik aidatý ve benzeri isim altýnda ücret tahsil etmedikleri bir kredi kartý türünü tüketicilerin kullanýmýna sunmak zorunda olacaklar. Bingöl'ün 1980-1990 yýllarý arasýnda Türkiye'nin ve Ortadoðu'nun önde gelen hayvancýlýk merkezlerinden biri olduðunu söyleyen Çalbay, o dönemde 1 milyon 200 bin büyük ve küçükbaþ hayvan yetiþtirilen Bingöl'de bugün ise bu rakamýn yüzde 5'ler seviyesine gerileyerek hayvancýlýðýn bitme noktasýna geldiðine dikkat çekti.
"30 Yýlda 30 Milyar Dolar Kayýp" Bingöl'ün sadece hayvancýlýktan kaynaklý yýllýk 1 milyar dolar maddi kaybý olduðunu belirten Çalbay, "Geçmiþte Kuveyt, Irak ve Suriye baþta olmak üzere birçok Ortadoðu ülkesine hayvancýlýk alanýnda önemli miktarda ihracat yapan Bingöl'ün, eski günlerinden eser kalmadý. Bingöl'ün son 30 yýlda sadece hayvancýlýktan kaynaklý kaybý 30 milyar dolar. Bu da kentin gayri safi milli hasýladaki payýna oranlandýðýnda kiþi baþý 4 bin dolara tekabül ediyor. Ancak bugün itibari ile gayri safi milli hasýladaki payýmýz sadece 775 dolar seviyesinde. Örneðin merkeze baðlý Kartal köyünde 1980-1990 yýllarý arasýnda 10 bin adet süt keçisi varken, bugün bu rakam yok denilebilecek düzeylerde. O dönemde sadece bir köyümüzdeki küçükbaþ hayvan varlýðý bile bugünün deðeri ile 10 milyon lira dolaylarýnda. Bu da yaklaþýk bin kiþiye asgari ücretli geçim
olanaðý anlamýna geliyor. Ancak, hayvancýlýðýn bitme noktasýna geldiði günümüzde bundan bahsetmek mümkün deðil" dedi.
"Çözüm Süreci Hayati Önem Taþýyor" Çözüm sürecini yürekten desteklediklerinin altýný çizen Çalbay, adil, demokratik ve modern bir anayasa ile Türkiye'nin daha ileri seviyelere ulaþacaðýný söyledi. Çalbay, "Ülkemizin her zamankinden daha fazla kardeþliðe ihtiyacý var. Ülkemiz zengin kaynaklara sahip ve bu üzerinde yaþayan herkese yeter. 30 yýldýr terör olaylarýndan dolayý istihdam azalýrken, iþsizlikte çoðaldý. Çözüm süreci ile birlikte oluþan olumlu geliþmeler, büyük zarar gören Bingöl içinde hayati önem taþýyor" diye konuþtu.
"Ýlimizin Ýhracatýný Artýrmayý Hedefliyoruz" Kentteki üretim ve istihdamý artýrmak için imalat yapan KOBÝ'lerin ihracata yönelik çalýþmalarýnýn büyük önem taþýdýðýný kaydeden Çalbay, "Ülkemiz; dünyada ve Avrupa'da yaþanan ekonomik krizlerden etkilenmeden ilerleme saðlayarak çýktý. Bunun yanýsýra hayati önem taþýyan çözüm süreci ile oluþan ortam her yönden ilerlemeye önemli katkýlar sunacaktýr. Ýlimizde üretim yapan firmalarýn þu anda sadece Kuzey Irak'a ihracatý var.
Yeni yerler keþfediliyor
Uzmanlar aracýlýðýyla özellikle ilimizin ihracatýný artýrmayý hedefliyoruz. Sulu tarýma uygun geniþ tarým arazileri var. Hayvancýlýða yönelik tarým ürünlerinin ekimi yaygýnlaþtýrýlabilir" þeklinde konuþtu.
"Öz Kaynaklarýmýzý Ön Plana Çýkarmalýyýz" Eski teþvik sisteminde Malatya, Elazýð, Rize, Trabzon gibi illerle ayný kategoride olan Bingöl'ün, özellikle büyük firmalarýn bu illeri tercih etmesinden dolayý gerekli þekilde teþviklerden istifade edemediðini söyleyen Çalbay, yeni teþvik yasasý kapsamýnda 6. bölgede yeralan Bingöl'ün bu kez de Diyarbakýr, Mardin, Siirt ve Þanlýurfa gibi kentlerle ayný kategoride olduðuna dikkat çekti. Çalbay, "Örneðin 2.5 milyon nüfusu olan Diyarbakýr ile sýnýr kentleri olan Mardin ve Þanlýurfa gibi iller yatýrýmcý için daha cazip gelebiliyor. Bu bakýmdan, kendi öz kaynaklarýmýzý harekete geçirmemiz büyük önem taþýyor. Bal, termal kaynaklarýmýz, yeraltý zenginliklerimiz ve hayvancýlýk gibi kaynaklarýmýzý ön plâna çýkarmalýyýz. Önemli bir kavþakta bulunan ilimiz, öz kaynaklarýn etkili þekilde deðerlendirilmesiyle çok daha iyi seviyelere ulaþabilir" dedi.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakaný Yardýmcýsý Doç. Dr. Murat Mercan, "Batman'da bu yýl yaklaþýk 150 milyon dolarlýk arama çalýþmalarý yaptýk. Bu çalýþmalar sonucunda da yeni yerler keþfediyoruz" dedi. Bir dizi inceleme için Batman'a gelen Bakan Yardýmcýsý Doç. Dr. Murat Mercan, Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklýðý (TPAO) Batman Bölge Müdürlüðü'ne ait saha çalýþmalarý hakkýnda bilgi aldý. TAPO Batman Bölge Müdürü Gökhan Akýn, AK Parti il Baþkaný Murat Güneþtekin ve AK Parti Milletvekili Ziver Özdemir ile birlikte Batý Raman Üretim Sahasý Baþ Mühendisliði binasýna gelen Mercan, Batman'da son 10 yýlda 242 adet kuyunun açýldýðýný ve toplam Türkiye'de üretilen petrolün yüzde 20'sinin Batman'da üretildiðini söyledi. 2012 yýlýnda 39 adet sondaj çalýþmasýnýn yapýldýðýný ve bu çalýþmalarýn devam
ettiðini söyleyen Mercan, "Batman'da bu yýl yaklaþýk 150 milyon dolarlýk arama çalýþmalarý yaptýk. Bu çalýþmalar sonucunda da yeni yerler keþfediyoruz" dedi.
924 bin ton petrol Geçen yýl Batman'da 924 bin ton petrolün üretildiðini ve bu güne kadar 234 bin ton petrol bulduklarýný ifade eden Mercan, teknoloji geliþtikçe daha fazla üretim yapmayý ümit ettiklerini söyledi. Mercan konuþmasýný þöyle sürdürdü: "Daha tam sonuçlar alýnmadý, çalýþmalar çoðu zaman Türkiye Petrolleri tarafýndan yapýlýyor, kimi zaman
Türkiye Petrolleri ile ortaklý yabancý þirketler yapýyor. Geçen yýl Batman'da 924 bin ton petrol üretilmiþtir. Bu yýl bu güne kadar 234 bin tonu bulmuþ vaziyetteyiz. Yeni teknolojiler geliþtikçe daha fazla üretim yapmayý ümit ediyoruz. Þu anda kalan rezerve baktýðýmýzda yaklaþýk 23 milyon ton rezervimiz vardýr." Çözüm sürecine de deðinen Bakan Yardýmcýsý Doç. Dr. Murat Mercan, "Çözüm sürecinin baþlangýcýndan sonra ilk defa Batman'a geldim. Hakikaten müthiþ bir rahatlama gördüm. Ýnsanlarda bir rahatlama, bir huzur var. O bakýmdan da geldiðime çok memnun oldum" dedi.
Kart aidatýna yeni formül Gümrük ve Ticaret Bakanlýðý, kredi kartý üyelik ücretinin alýnýp alýnmayacaðýna iliþkin tartýþmalarý sona erdirecek bir formül hazýrladý.Buna göre; kart çýkaran kuruluþlar yýllýk üyelik aidatý ve benzeri isim altýnda ücret tahsil etmedikleri bir kredi kartý türünü tüketicilerin kullanýmýna sunmak zorunda olacaklar.
Gümrük ve Ticaret Bakanlýðý son dönemde, Tüketicinin Korunmasý Hakkýnda Kanun Tasarý Taslaðý'nda yer alan ve bankacýlýk sektörünü ilgilendiren düzenlemelerin basýnda geniþ olarak yer almasý nedeniyle tüketicileri bilgilendirmek amacýyla yapýldýðý düþünülen haberlerin, yanlýþ yorumlamalara da sebep olabileceði nedeniyle konuþla ilgili bir açýklama yaptý. Bankalarýn tüketicilerden aldýklarý faiz dýþý
ücret ve komisyonlarla ilgili olarak yapýlan açýklamada, Türkiye'de 49 bankanýn faaliyet gösterdiði, bankacýlýk sektörünün aktif toplamýnýn 2013 yýlýnýn ilk çeyreðinde yüzde 4,2 artarak 1milyar 428 milyon lira seviyesine ulaþtýðý bildirildi. Yapýlan açýklamada þu ifadelere yer verildi: "Mart 2013 itibarýyla 280,1milyar lira seviyesine ulaþan bireysel kredilerin 73,7 milyar lirasý ( yüzde 26,3) kredi kartý alacaklarýndan, 206,5 milyar lirasý (yüzde 73,7) ise tüketici kredilerinden oluþmaktadýr. Özellikle 2011 yýlýnýn üçüncü çeyreðinden itibaren kredi kartý alacaklarý tüketici kredilerinden daha hýzlý bir artýþ sergilemektedir. Bankacýlýk sektörü dönem net karý önceki yýlýn ayný dönemine kýyasla 973 milyon lira (yüzde 16,3) artarak Mart 2013'te 6.953 milyon liraya yükselmiþtir. Sektörde faaliyet gösteren 49 bankadan 25'inin karýnda, son bir yýllýk dönemde artýþ gerçekleþmiþtir."
Hakem heyetlerine yoðun þikayet 5411 sayýlý Bankacýlýk Kanunu uyarýnca bankalarýn faiz dýþýnda saðlanacak diðer menfaatlerin ve
tahsil olunacak masraflarýn niteliklerini ve sýnýrlarýný serbestçe belirleyebildiðinin ifade edildiði açýklamada, "Türkiye'de faaliyet gösteren 49 banka 2012 yýlýnda 23.649 milyon lira net kar elde etmiþtir. Bankacýlýk Düzenleme ve Denetleme Kurumu'nun (BDDK) Aralýk 2012 Raporuna göre; 2012'de bankalarýn faiz dýþý gelir kalemlerinde yer alan bankacýlýk hizmet gelirleri ile kredilerden alýnan ücret ve komisyonlardan elde ettiði gelir 19.237 milyon lira olarak gerçekleþmiþ olup bu rakam toplam gelirin (142.496 milyon lira) yüzde 13,5'ini teþkil etmektedir. Bankacýlýk sektörünün faiz dýþýndaki bu alanlara yönelmiþ olmasý baþlangýçta sözleþmede öngörülmeyen ve pek çok isim altýnda hizmet kalemlerinin sonradan tüketiciden talep edilmesi beraberinde bu konuya iliþkin þikayetlerin de artmasýna neden olmuþtur. Bankalarýn vatandaþlarýmýzdan aldýklarý kredi kartý aidatý, kredi dosya masrafý gibi ücretlerle ilgili olarak, gerek internet sitelerinde gerekse diðer basýnyayýn kuruluþlarý tarafýndan yapýlan haberler yanký uyandýrmakta, bahse konu kalemlerden alýnan ücret
ve komisyonlara karþý tüketicilerimiz Tüketici Sorunlarý Hakem Heyetlerine ve Tüketici Mahkemelerine baþvurarak hak arama yoluna gitmektedirler. Bu doðrultuda; 2012 yýlýnda hakem heyetlerimize yapýlan 446.054 adet baþvurunun 263.428 adedi (yaklaþýk yüzde 59) bankacýlýk sektörüne iliþkin baþvurulardan oluþmakta olup, sektöre iliþkin tüketici þikayetlerinde geçmiþ yýllara göre artýþ gözlemlenmektedir. Diðer taraftan büyüme sürecindeki bankacýlýk sektöründe, ücret, komisyon ve bankacýlýk hizmet gelirleriyle bankalarýn iþletme giderlerini karþýlama oranýnýn 2012 yýlý sonu itibariyle yüzde 63,9 olarak gerçekleþmiþ olduðu göz önünde bulundurulduðunda bahse konusu ücret, komisyon ve bankacýlýk hizmet gelirlerinin bankalar açýsýndan neden vazgeçilmez olduðu bir defa daha açýkça görülmektedir. Ülkemizde faiz oranlarýnýn ciddi oranda düþmesinden sonra, yukarýda belirtilen rakamlardan da görüleceði üzere bankalarýn faiz dýþý gelirlerinde hýzlý bir artýþ gözlenmektedir. Böylece, banka gelirlerinin faiz gelirlerine olan baðýmlýlýðý azalmýþtýr" ifadelerine yer verildi.
GÜNCEL
19 MAYIS 2013 PAZAR
7
Bölgede insanlýk dýþý
davranýþlar olmuþ Akil Ýnsanlar Heyeti Doðu Anadolu Bölgesi Grubu Baþkaný Can Paker, bölgenin insanlýk dýþý davranýþlara tanýk olduðunu savunarak, "Vatandaþlara yeni bir devletle karþý karþýya olduðumuzu söylüyoruz" dedi. Bölge gezisinin son duraðý olan Muþ'ta gazetecilere deðerlendirmede bulunan Can Paker, Muþ halkýnýn heyet üyelerini çok sýcak karþýladýðýný belirtti. Konuþmalardan ve izlenimlerden halkýn barýþa çok büyük özlem duyduðunu sezdiklerini ifade eden Can Paker, barýþ özleminin bu bölgede daha fazla olduðunu belirtti. Bu barýþ süreciyle silahlarýn konuþmadýðý ve demokrasinin tartýþýldýðý döneme girildiðini ifade eden Paker, "Süreç sonunda silahlar susacak ve demokratik bir siyaset platformu baþlayacak. Yani Türkiye'nin demokratikleþmesi silahlar sustuktan sonra, Türkiye'de yaþayan bütün insanlarýn müþtereken yapacaðý bir mücadele olacaktýr. Bugüne kadar güvenlik nedeniyle çýkan ve bazý demokratikleþme süreçlerini durduran birçok yasa var. Güvenlik nedeni ortadan kalktýktan sonra, o zaman Türkiye bu yasalardan uzaklaþýp daha demokratik yasalara gitmeye baþlayacaktýr. Bu sürecin öyle çok kýsa bir þey olmadýðýný, uzun yýllar sürebileceðini anlatmaya çalýþýyoruz" dedi.
"Altýnova Beldesi Çok Büyük Dramlar Yaþamýþ" Dün ziyaret ettikleri Korkut'un Altýnova beldesinde çok büyük dramlar yaþandýðýný ifade eden Paker, sözlerini þöyle sürdürdü:
"O dönemde insanlar canlý canlý evlerin içinde yakýlmýþ. O insanlarý canlý canlý yakan kiþiler, o zaman herhalde ordu mensubuydu. Bunlarýn ruhsal dengesinin çok yerinde olmasýna imkan yok. Böyle bir cinayeti Türk ordusunun hepsine mal etme imkaný yok ama önemli olan, bu tür þeyleri mümkün kýlan bir ortam oluþmuþ olmasý ve bu insanlardan da seneler içinde hiç hesap sorulmamýþ olmasý. O insanlar þikayetlerini yapýyorlar. Demokratikleþme süreci baþladýktan sonra bunlarýn çok hýzlanacaðýný düþünüyorum çünkü insanlýk dýþý davranýþlar olmuþ. Þimdiye kadar olan yasalar güvenlik nedeniyle bireysel haklarý ihmal edebiliyor ama güvenlik sorunu ortadan kalkarsa bireysel haklarýn önünün açýlmasý imkanlar dahilindedir."
"Ülkede Ýnsan Haklarý Sorunu Var" Türkiye'de uzun yýllardýr sadece insan haklarý sorunu yaþandýðýný savunan Paker, þöyle konuþtu: "Türkiye'de, gerçekten uzun yýllar sadece Kürtlerin deðil, pek çok zümrelerin bireysel haklarý ezildi. Buna dindarlar ve Hristiyan azýnlýklar da dahil. Dolayýsýyla ben bunu bölge sorunundan ziyade Türkiye'de genel olarak eksik olan insan haklarý sorunu olarak görüyorum. Bölgenin özel-
liðiyle ise, diðerlerine karþýn, burada silahlý bir mücadele ortaya konmuþ olmasý. Bunun dýþýnda temel olarak felsefi olarak mesele insan haklarý sorunudur. Kürtler için de bu böyledir, dindarlar için de, azýnlýklar için de bu böyledir. Türkiye'de kendi yarattýðý bir insan tipini topluma empoze etmeye çalýþan bir devlet uzun yýllar iktidarda kaldý ama toplum bu dar elbiseyi giymedi, giymiyor, kendi öz varlýðýndan vazgeçmiyor. Dolayýsýyla yeni dönemde artýk insan haklarýnýn çok ciddi ele alýnacaðýný düþünüyorum."
"O Zamanki Devletle Bugünkü Devlet Artýk Birbirinden Farklý" Geçmiþte devlette asker ve sivil
bürokratlarýn siyaseti tayin ettiðini söyleyen Paker, "O zamanki devletle bugünkü devlet artýk birbirinden farklý. O zamanki devlette asker ve sivil bürokratlar siyaseti tayin ediyordu. Onlarýn kendine göre bir dünya görüþü vardý ve toplumu ona göre þekillendirmeye çalýþýyordu fakat sonraki yýllarda artýk seçilmiþ insanlar, siyasetçiler devletin nasýl çalýþacaðýný tayin ediyor. Dolayýsýyla o zamanki devlet ile son zamanlarda oluþan devlet arasýnda nitelik olarak fark var. Yeni bir devletle karþý karþýya olduðumuzu söylüyoruz. Eski devletin halen kalýntýlarý var. Tamamen bitmedi çünkü süreçler bir anda bitip bir anda baþlamaz. Vatandaþlara da yeni bir
devletle, yeni bir iradeyle karþý karþýya olduklarýný anlatmaya çalýþýyoruz. Onun için hep beraber umutlu olmamýzda objektif nedenler sunuyorum çünkü muhatap olduklarý devlet ayrý. Son yapýlan araþtýrmalarda barýþ sürecini, Türkiye'deki insanlarýn yüzde 81'i istiyor. Bu çok ciddi iradedir ve bu irade de bir umudun temelidir. Yüzde 81'lik bir talebi her siyasi iktidar dikkate almak durumundadýr" dedi. Barýþ sürecinin ismi telaffuz edilmesiyle birlikte ülke notunun arttýðýný söyleyen Paker, dünyadaki kuruluþlarýn Türkiye'nin yatýrým yapýlabilir ülke olduðunu açýkladýðýný sözlerine ekledi.
Akil Ýnsanlar heyeti Adýyaman'da Çeþitli temaslarda bulunmak üzere Adýyaman'a gelen Akil Ýnsanlar Komisyonu "Güneydoðu Bölgesi" Heyeti TPAO Salonu'nda STK'larla bir araya geldi. Heyet baþkaný Yýlmaz Ensaroðlu polisin salon giriþinde davetlileri aramasýna tepki göstererek, "Ben davetli olsaydým ve üstüm aranýp kimlik sorulsaydý, toplantýya katýlmadan geri dönerdim" dedi.
Diyarbakýr'da kayýplar çalýþtayý Diyarbakýr'da, 'Kayýplar ve toplu mezarlar geçmiþle yüzleþme' çalýþtayý düzenlendi. Ýnsan Haklarý Derneði (ÝHD) Diyarbakýr Þubesi'nin organize ettiði çalýþtay, Yeniþehir ilçesinde bulunan Sümerpark Ortam Yaþam Alaný'nda baþladý. Çalýþtayýn açýlýþ konuþmasýný yapan ÝHD Diyarbakýr Þube Baþkaný Raci Bilici, toplu mezar gerçeði ile karþý karþýya olduklarýný söyledi. Memleketlerinde çok ciddi suçlar iþlendiðini belirten Bilici, 1915'ten son 30 yýla kadar isyanlarýn olduðunu ifade etti. Bilici, "Son 30 yýldýr insanlýða karþý suçlar iþlendi. Gerçeklerle yüzleþmek istedik. Burada insanlýk gömülüdür. Acýlarý hafifletmek için daha insancýl yol izlemeliyiz. Arjantin'de analar nasýl ki kayýplarýný arýyorsa bizde Ýstanbul ve Diyarbakýr'da uzun zamandýr kayýplarýmýzý arýyoruz. Failler yargýlanmadan bu coðrafyaya barýþ gelmez. Geçmiþte insanlýða karþý iþlenen suçlarýn ortaya çýkmasý için geçmiþle yüzleþmek gerekir. Çalýþtayýn barýþ sürecine gelmesi çok önemlidir. Biz bu ülkede insanlýðýn topraða gömülmemesi için çalýþmalarýmýzý yürütüyoruz" dedi. Çeþitli sivil toplum kuruluþu temsilcilerinin katýldýðý çalýþtay, 2 gün sürecek.
Dil Bayramý kutlamalarý sürüyor KURDÎ-DER Batman Þubesi, 15 Mayýs Kürt Dil Günü Bayramý vesilesiyle düzenlediði etkinlikler kurumlar arasý bilgi yarýþmasýyla sonlandýrýldý. Yýlmaz Güney Sinemasý önünde düzenlenen bilgi yarýþmasýna Özgür Basýn çalýþanlarý, Petrol-Ýþ Sendikasý, Nûbihar, BDP, Eðitim Sen, MEYADER, HDP, Kent Meclisi Gençliði ve Komela Ehmedê Xanî katýldý. Kürt dil, edebiyat, tarih ve genel kültür konulu düzenlenen bilgi yarýþmasýný çok sayýda yurttaþ ayakta izledi. Kürt kurumlarý arasýnda ilk defa yapýlan yarýþma yurttaþlarýn ilgisini çekerken, yarýþmada Kent Meclisi Gençliði 87 puanla birinci olurken, HDP 82 puanla ikinci oldu. Eðitim Sen ise 80 puanla üçüncü olurken, yarýþmayý kazanan üç kuruma KURDÎDER yöneticileri ve eðitmenleri tarafýndan plaket verildi. Ardýndan konuþan KURDÎ-DER yöneticisi Zübeyir Çelik, Kürt dilinin geliþmesi açýsýnda bu yarýþmayý düzenlediklerini belirterek, bu tür etkinliklerin dilin ilerlemesine katký sunulduðunu ifade etti. DÝHA
Adýyaman'a gelen Akil Ýnsanlar Komisyonu "Güneydoðu Bölgesi" Heyeti, Adýyaman Havaalaný'nda kalabalýk bir grup tarafýndan karþýlandý. Karþýlamanýn ardýndan merkeze geçen heyet, Adýyaman Üniversitesi'nde öðrencilerle bir araya geldi. Heyet, Vehbi Koç Konferans Salonu'nda basýna kapalý yapýlan toplantýnýn ardýndan, STK'larla yapacaðý toplantý için TPAO Bölge Müdürlüðü'ne geçti. Toplantýnýn yapýlacaðý salonun giriþinde polisin davetlilerin üstünü aramasý ve kimlik sormasý, heyet baþkaný Yýlmaz Ensaroðlu'nun tepkisine neden oldu. Salon giriþinde polisin tavrý nedeni ile açýklama yapan Ensaroðlu, "Salon giriþinde insanlara kimlik sorulup üstlerinin arandýktan sonra davetlilerin içeri alýnmasý konusunda polisin tavrý çok abartýlý. Gittiðimiz hiçbir ilde böyle bir þeyle karþýlaþmadýk. Ben davetli olsaydým ve üstüm aranýp kimlik sorulsaydý, toplantýya katýlmadan geri dönerdim" dedi.
'Ýnsanlarýn aranarak salona alýnmasýndan üzüntü duyduk' Giriþte yaþanan sorunun giderilmesinin ardýndan davetlilerin içeri alýnmasý ile toplantý baþlamadan önce basýna konuþan Ensaroðlu, "Bizim toplantýnýn güvenliði, huzur içerisinde tamamlanabilmesi için ve özelikle misafirlerimizin aranarak arama noktasýndan geçirilerek salona alýn-
masýndan üzüntü duyduk. Güvenlik adýna yapýlan kimi uygulamalar zaman zaman insan haklarýný çiðneyen, insan onurunu rencide eden bir tarza dönüþebiliyor. O yüzden istemediðim bir biçimde dýþarýda tepki göstermek zorunda kaldým. Akil insanlar heyeti olarak bir süreden beridir Türkiye'de Kürt sorunun barýþçýl ve demokratik yöntemlerle çözümü adýna yürütülen bir süreçte, bir rol oynamak, bir iþlevi yerine getirmek amacý
ile bir aradayýz. Temel misyonumuz gittiðimiz yerlerde farklý kesimlerden insanlarý dinlemek, onlarýn sürece dair deðerlendirmelerini, görüþlerini, önerilerini, talep ve beklentilerini, varsa endiþelerini, kaygýlarýný dinleyerek daha sonra bunlarý harmanlayýp bunlarýn ýþýðýnda hükümete, karar alýcýlara ve genel olarak kamuoyuna sunmak. Biz de sizlerden daha çok özel bilgilere sahip deðiliz" dedi. DÝHA
Tunceli'deki Çözüm Çadýrý'na yoðun ilgi DÖKH öncülüðünde Tunceli'de kurulan "Demokratik kurtuluþ ve çözüm çadýrý"ný gün boyunca ziyaret eden binlerce yurttaþ, yapýlan eyleme destek veriyor. Demokratik Özgür Kadýn Hareketi (DÖKH) öncülüðünde Öcalan'ýn tarihi Diyarbakýr Nevrozu'nda baþlattýðý çözüm sürecini halka anlatmak ve Örgüt üyelerinin 8 Mayýs'tan itibaren baþlattýðý geri çekilme sürecini takip etmek amacýyla Tunceli merkezde Seyit Rýza Meydaný'nda kurulan "Demokratik kurtuluþ ve çözüm çadýrý"na halk yoðun ilgi gösteriyor. Diyarbakýr ve Ýstanbul'dan gelen barýþ annelerinin
de kaldýðý çadýrý gençler bir an olsun boþ býrakmazken, sabahýn erken saatlerinde baþlayan ziyaretçi hareketliliði gece geç saatlere kadar devam ediyor. Önceki gün akþam saatlerinde ise Belediye Kadýn Korusu kurulan çadýr önünde sahne aldý. Koro tarafýndan seslendirilen ezgiler eþliðinde halaylar çekilirken, karanlýðýn çökmesi ile Seyit Rýza büstünün bulunduðu alanda mumlar ile "Apo" ve "Aþitî" yazýlarý yazýldý. Ardýndan süreç üzerine serbest kürsü kurulurken, alanda bulunan yurttaþlar sürece iliþkin deðerlendirmeler yaptý. Burada ilk olarak konuþan Barýþ Anneleri Ýnisiyatifi üyeleri, Öcalan'ýn özgürlüðü saðlanmadan
barýþýn gelemeyeceðini belirtti. Anneler, "Biz bu sürece devlete inandýðýmýzdan kaynaklý deðil Önderliðimize güvendiðimizden kaynaklý güveniyoruz. Önderliðimiz her daim barýþtan yana oldu. Bugün de bunu tüm dünya kamuoyuna deklere etti. Bu kararýn ardýndan da çocuklarýmýz daðlardan çekiliyor. Bu daðlarda bir mücadele yürüttüler. Bugün bu yürüttükleri mücadelelerini bize emanet ediyorlar. Bizler þimdiye kadar nasýl ki hak, kimlik, inanç ve kültürümüz için mücadele ettiysek, bundan sonra da yapmamýz gerekiyor. Hatta bundan sonra daha fazla mücadele etmeliyiz ki gerillanýn bu daðlarda olmadýðýný hissetmemeliyiz" dedi.
Ýç Politika
19 MAYIS 2013 PAZAR
9
Haziran'da Gazze'ye gideceðim Baþbakan Recep Tayyip Erdoðan, Gazze ziyaretinde herhangi bir ertelemenin sözkonusu olmadýðýný belirterek, Haziran ayý içerisinde bölgeyi ziyaret edeceðini açýkladý.
Pasaport kuyruðu çilesi bitiyor Türkiye'deki pasaport bankolarý Elektronik Pasaport Geçiþ sistemine geçiyor. Bilgi Teknolojileri Dairesi Baþkanlýðý ve Emniyet Genel Müdürlüðü Yabancýlar Hudut Ýltica Daire Baþkanlýðý'nýn ortaklaþa koordine ettiði Elektronik Pasaport Geçiþ Sistemi'yle yolcularýn pasaport kuyruklarýnda beklemeleri son bulacak. Sistem, Atatürk Havalimaný baþta olmak üzere Türkiye'deki tüm havalimanlarýnda uygulanacak.Türkiye'deki bütün hudut kapýlarýna kurulacak olan bu sistemle, yeni pasaportlarda bulunan ve yolcununkimlik bilgilerinin bulunduðu çipler okutulacak. Bu sistemle birlikte yurt dýþýna giden veya gelen yolcunun pasaporttaki iþlemleri yüzde 40 daha hýzlý yapýlacak ve yolcunun hýzlý geçiþi saðlanacak. Ayrýca bu sistemleyabancý turistlerin Türkiye'ye giriþlerindeki vize kuyruðu da azalacak. ÝHA
Türkiye olmadan Avrupa tarihi yazýlamaz Gümrük ve Ticaret Bakaný Hayati Yazýcý, Türkiye'nin tarihinin, siyasetinin, ekonomisinin doðrudan irtibatta olduðu ikinci büyük alanýn Avrupa olduðunu belirterek, "Avrupa tarihi gerçekten Türkiye olmadan, Türkler olmadan asla yazýlamaz. Bizim tarihimiz de Avrupa faktörü olmadan anlaþýlamaz ve yazýlamaz" dedi. Bakan Yazýcý, Yýldýz Teknik Üniversitesi tarafýndan Haliç Kongre Merkezi'nde düzenlenen "Genç Türkiye Zirvesi"ne katýldý. Burada bir konuþma yapan Bakan Yazýcý, "Ülke olarak bulunduðumuz coðrafyada barýþý ve huzuru temel alan bir vizyona sahibiz. Orta Doðu'da tam entegrasyona giden, yani siyasi diyaloðun en üst düzeye çýktýðý, her bir ülke ile yüksek düzey stratejik iþ birliði stratejilerinin kurulduðu, ekonomik entegrasyonu saðlayacak þekilde vize muafiyetlerinin ortadan kaldýrýldýðý, ticaretin serbestleþtirildiði, enerji geçiþ hattýnýn oluþtuðu, ulaþýmýn en kapsamlý hale dönüþtüðü bir bölge anlayýþýný inþa etmeye çalýþýyoruz" dedi.
Baþbakan Erdoðan, SETA Vakfý'nýn düzenlediði konferansta yaptýðý konuþmanýn ardýndan basýnýn sorularýný cevapladý. Erdoðan, "Gazze'ye benim sözüm var. Herhangi bir olumsuz geliþme sözkonusu deðil. Artýk Gazze'ye gideceðim Allah'ýn izniyle. Ve döndükten sonra takvimimizi yapacaðýz. Arkadaþlarýmýzla çalýþmalarýmýz devam ediyor. Öyle zannediyorum ki, Haziran ayý içinde bu ziyaretimiz gerçekleþecek" dedi. Sadece Gazze'yi deðil Batý Þeria'yý da ziyaret edeceðini belirten Erdoðan, "Bizim gönlümüzde Hamas da, El Fetih de, hepsi bizim kardeþlerimizdir. Bunlarý, birini bir kenara, birini bir diðer kenara koyamayýz" þeklinde konuþtu. "Fakat Ýsrail-Filistin normalleþme süreci içerisinde bir defa þu gerçeði kabul etmemiz gerekir. O da þudur: Önce Hamas ve El Fetih'in uzlaþmasý, milli mutabakatý þart" diyen Baþbakan Erdoðan, "Bu gerçekleþmeden bir defa Ýsrail'le yapýlan görüþmeler bugüne kadar nasýl bir netice getirmediyse, bundan sonra da bir netice getirmesi mümkün deðildir" dedi.
"Hamas'ýn Olmadýðý Bir Masadan Barýþ Çýkmaz" "Hamas'ýn olmadýðý bir masadan barýþ çýkmaz" diyen Erdoðan, "Bunu bir defa böyle bilmek lazým. Bugüne kadar geçen süreler hep boþuna geçmiþtir. Bunu malum bir Davos maceramýz olmuþtu, o Davos maceramýzda da o zaman Dörtlü'nün baþýndaki Ýngiliz Baþbakanlýðý'ndan sonra o göreve gelen Tony Blair'e de açýklamýþtým.
30'a yakýn suikast atlattý
Türkler olmadan asla Türkiye'nin irtibatta olduðu ikinci büyük alanýn Avrupa olduðunu ifade eden Yazýcý, "Bizim tarihimizin siyasetimizin, ekonomimizin doðrudan irtibatta olduðu ikinci büyük alan ise Avrupa'dýr. Avrupa'da büyük bir deðiþim yaþanýyor. Avrupa tarihi gerçekten Türkiye olmadan, Türkler olmadan asla yazýlamaz. Bizim tarihimiz de Avrupa faktörü olmadan anlaþýlamaz ve yazýlamaz. Avrupa Birliðinin geleceðini þekillendiren en önemli sorunlardan biri Türkiye'nin Avrupa Birliðinin içinde mi, yoksa dýþýnda mý olacaðýdýr. Bu soruya verilecek cevap bizden ziyade Avrupa Birliðini þekillendirecektir. Bizim tercihimiz nettir. Avrupa Birliði perspektifini hiç aksatmadan sürdürüyoruz, sürdürmeye devam edeceðiz ama asla ezilerek, boyun eðerek deðil, hakkýmýzý, hukukumuzu, geleceðimizi düþünerek sürdürüyoruz" diye konuþtu.
Gayri safi hasýladaki pay arttý Bakan Hayati Yazýcý, "Þu an dünyanýn ekonomik ve sosyal verileri bu yönde iþaret veriyor. Ticari iliþkilerimiz farklý milletlerle kültürel iliþkilerimizi ve tarihten gelen baðlarýmýz gittikçe daha da güçlendiriyor. Bizim ticaret geleneðimizde kar etmek, hiçbir zaman tek baþýna bir amaç olmamýþtýr. Ýhracatýn gayri safi yurt içi hasýladaki payý 1995-2001 döneminde yüzde 12, 2002-20012 döneminde yüzde 16-18 aralýðýna yükselmiþtir" dedi. Avrupa Birliði ülkeleri ihracatýna da deðinen Bakan Yazýcý, þunlarý da söyledi: "Avrupa Birliði ülkeleri yüzde 39'luk bir pay ile birinci sýrada. Yakýn ve Orta Doðu ülkeleri yüzde 28 ile 2'inci sýrada, diðer Avrupa Birliði ülkeleri yüzde 9,3 ile 3'üncü sýrada, Afrika ülkeleri yüzde 8,7 ile 4'üncü sýrada, Asya ülkeleri yüzde 6,9 ile 5'inci, Amerika ülkeleri ise yüzde 6,3 ile 6'ýncý sýrada yer alýyor. 2012'de serbest bölgeler de dahil olmak üzere 242 ülkeye Türkiye ihracat yapmýþ ve 2011'de 1 milyar dolar ve üzerinde ihracat yapýlan 30 ülke varken 2012'de bu sayý 34 ülkeye yükselmiþtir. Bütün bu olgular ihracatçýmýzý pek çok ülkeye eriþme kabiliyetinde olduðunu ancak ihracatýn önemli bir kýsmýnýn az sayýda ülkeye baðlý kaldýðýný göstermektedir. Türkiye dýþ politika anlayýþýný benimseyerek faaliyetlerini sürdürmektedir."
Dedim ki bak, bu masada Hamas yoksa barýþ çýkmaz. Sayýn Blair de bir panelde dedi ki, 'Hamas'ýn olmadýðý masadan barýþ çýkmaz'. Nitekim o günden bugüne bir netice alýnamýyor" dedi. Erdoðan konuþmasýna þöyle devam etti: "Ortada bir vakýa var. Filistin'de yapýlan demokratik bir seçime, dünya, Amerika baþta olmak üzere herkes olumlu baktý, seçim yapýldý.
Seçimin neticesinde Hamas kazandý. Kazandý ama Hamas'a hemen bariyerler konuldu ve o demokrasi sürecini iþletmesi engellendi. Deðerli arkadaþlar bunun adý güdümlü demokrasidir. Biz ileri demokrasiyi mi konuþuyoruz, gerçek manada baðýmsýz bir demokrasiyi mi konuþuyoruz, yoksa ben ne kadar o kadar demokrasi mantýðýný mý konuþuyoruz. Ben ne kadar istersem o kadar demokrasi olmaz. Demokrasi bu noktada halkýn verdiði bir yetkidir, bu yetkiyi de yasalar içerisinde iþ baþýna gelen iktidar kullanýr. Fakat Hamas'a Filistin'de bu kullandýrýlmamýþtýr. Verilmesi gereken vergiler verilmemiþtir. Hemen ekonomik baskýlar uygulanmaya baþlamýþtýr. Dolayýsýyla farklý bir süreç ortada. Hemen milli uzlaþý, milli uzlaþýdan sonra yapýlacak Filistin seçimi, inanýyorum ki, Ýsrail'le görüþmeleri kimin yapacaðýný göstermesi bakýmýndan önemlidir ve bu konuda bu süreçte bize düþen ne olursa biz hepsini yaparýz. Yardýmcý da olur diye düþünüyorum."
Avrupa Birliði Bakaný Egemen Baðýþ, "30'a yakýn suikast giriþimini atlatmýþ bir genel baþkanýmýz var." dedi. Baðýþ,"Bizim bu çarpýk zihniyetli muhalefet ki, arasak daha iyisini de bulamayýz, onu da size itiraf edeyim. Deniz Baykal'a 'Sahip çýkalým, iyisini bulamayýz, ne yapalým edelim, kalsýn CHP'nin baþýnda' derdim. Ama sayýn Baþbakan Yardýmcýmýz Bülent Arýnç beyin tabiriyle 'Rabbim verdikçe veriyor', Baykal gitti, daha iyisi geldi. Arasak bulamayýz. Somali'ye gidiyorum deyip Kenya'ya gidip gelen, genel müdürlüðünü yaptýðý SSKkundaktaki torununun iþlemlerin yaparken hata yapan, oy kullanmayý beceremeyen, yürüyen merdivenlere ters binen, içinde yaþadýðý Kaðýthane ilçesinin adýný kaðýttepe zanneden, hangi birin anlatayým" dedi. Genel Baþkanýmýz 30'a Yakýn Suikast Atlattý Avrupa Günleri etkinliklerine katýlmak üzere Antalya'ya gelen Avrupa Birliði Bakaný Egemen Baðýþ, Valilik ziyaretinin ardýndan partisinin Ýl Baþkanlýðýna geçti. Bakan Baðýþ'ýn ziyaretine AK Parti Antalya Milletvekili Gökçen Özdoðan Enç, Kepez Belediye Baþkaný Hakan Tütüncü AK Parti Antalya Ýl Baþkaný Mustafa Köse ve çok sayýda partili katýldý. Burada konuþan Bakan Baðýþ, Hatay'ýn Reyhanlý ilçesinde meydana gelen patlamalarýn milleti tuzaða düþürme giriþimi olduðunu savundu. Bu oyuna gelmeyeceklerini kaydeden Bakan Baðýþ, "Bu bize
yapýlan ilk saldýrý, ilk provokasyon tuzak giriþimi deðil. 30'a yakýn suikast giriþimini atlatmýþ bir genel baþkanýmýz var. Partimizi kapatmaya çalýþan zihniyetle, Türkiye'nin kalkýnmasýný kabullenemeyen zihniyetin organik bir þekilde baðý var. Biz bugüne kadar yýlmadýk, tehditlere kulak asmadýk, bundan sonra da kimse bizi hiçbir þekilde yýldýramaz. Biz bu yola çýkarken kefenimizle çýktýk. Biz bu milletin huzurunun, refahýnýn, muktedir olmasýnýn hayalini kurarak bu yola çýktýk. O hayallerimizden de asla geri dönmeyeceðiz" þeklinde konuþtu. Endülüs'ü fetheden kumandan Tarýk Bin Ziyad'ýn gemilerini yakmasý gibi kendilerinin de gemileri yaktýðýný hatýrlatan Bakan Baðýþ, "Bu millet ya muktedir olacak ya muktedir olacak" dedi. Bakan Baðýþ'ýn bu söleri salonda büyük alkýþ topladý. Imf'ye Son Borç Ödeniyor Türkiye'nin ekonomi tarihini yazanlarýn 14 Mayýs 2013'ü altýn harflerle yazacaklarýný kaydeden Bakan Baðýþ, "Yarýn, Türkiye IMF'ye olan son taksini ödeyerek borcunu kapatacak. Öyle az buz bir borç deðil. 20 küsur milyon dolarlýk bir borcu kapatýyoruz. Yüzde 2 ortaðý olduðumuz IMF'ye borç verme pazarlýðýný müzakerelerine baþlýyoruz"dedi. Çözüm Süreci Çözüm sürecinin ne olduðuna iliþkin muhalefet partilerinin yalan yanlýþ, iftira niteliðinde iddialarla milletin kafasýný karýþtýrmaya çalýþtýðýný ileri süren Bakan Baðýþ, süreçle ilgili söyleyeceklerinin herkese anlatýlmasýný isteyerek, çözüm sürecini bir þöyle özetledi: "Anayasadaki her vatandaþýn eþit olduðu ibarenin uygulamaya geçmesidir. Bu ülkede maðduriyete uðramamýþ birey, kesim kalmadý. Çözüm süreci bu ülkedeki herkesin maðduriyetini ortadan kaldýracak." Arasak Muhalefetten Ýyisini Bulamayýz' Konuþmasýnda muhalefete ve özellikle CHP'ye yüklenerek, "Bizim bu çarpýk zihniyetli muhalefet ki, arasak daha iyisini de bulamayýz, onu da size itiraf edeyim" diyen Baðýþ, þunlarý kaydetti: "Deniz Baykal'a sahip çýkalým iyisini bulamayýz, ne yapalým edelim, kalsýn CHP'nin baþýnda derdim. Ama sayýn Baþbakan Yardýmcýmýz Bülent Arýnç beyin tabiriyle 'Rabbim verdikçe veriyor'. Baykal gitti, daha iyisi geldi. Arasak bulamayýz. Somali'ye gidiyorum deyip Kenya'ya gidip gelen, genel müdürlüðünü yaptýðý SSK kundaktaki torununun iþlemlerin yaparken hata yapan, oy kullanmayý beceremeyen, yürüyen merdivenlere ters binen, içinde yaþadýðý Kaðýthane ilçesinin adýný Kaðýttepe zanneden. Hangi birini anlatayým. Bugün namý diðer, çakma Gandhi Kemal bey, Reyhanlý'ya þov yapmaya gitmiþ. Ben buradan iki çaðrýda bulunacaðým kendisine. Sayýn Kýlýçdaroðlu madem Reyhanlý'ya gittin, þu Esed denen katili orada kýna da, güvenini, cesaretini toparla, Suriye'de yaþanan katliamlarý kýna da, bir parça bu milletin yüreðine su serp be.
Bugün kadar yapamadýlar biliyorsunuz. Çünkü göbekten baðlýlar. Gidip Esed'le kol kola girip fotoðraf çektirmeye CHP'li yöneticiler çok hevesli. Bir de diyorlar ki eskiden siz de gidiyordunuz. Biz gittiðimizde çoluk çocuköldürmüyordu. Günde 100-150 kiþi öldürüyor. Hadi Kemal bey topla cesaretini o Esed denen canavarý bugün kýna. Sen kýna ki arkandan Putin de, Çin de kýnayabilsin. BM Güvenlik Konseyi'nde engel çýkaranlar artýk o engelleri kaldýrsýn. Uluslar arasý kamuoyu Suriye'deki vahþete son versin." Hüseyin Aygün'e Eleþtiri
Kemal Kýlýçdaroðlu'na ikinci çaðrýsýnýn CHP Tunceli Milletvekili Hüseyin Aygün ile ilgili olduðunu ifade eden Bakan Egemen Baðýþ þöyle devam etti: "O þahýs haddini iyice aþarak 'Alevilik ayrý bir ulustur' demiþ. Ben alevi kardeþlerimin ona gerekli cevabý vereceðine inanýyorum da, kendisi de bir Alevi olan sayýn Kýlýçdaroðlu önce bu milletvekiliyle ilgili ne yapacaðýný bir ilan etsin. Hak veriyorsa, kendisinin baþka bir ulus mensubu olduðuna o da inanýyorsa bunu itiraf etsin. Ýnanmýyorsa bu saçmalayan vekiliyle ilgili hangi adýmý atacaklar. Onu ben çok merak ediyorum. Çünkü bu artýk saçmalama deðil, bu bir sapkýnlýk noktasýna geldi." Kamer Genç Aðýz Ýshali Egemen Baðýþ, Aile ve Sosyal Politikalar Bakaný Fatma Þahin'e karþý sarf ettiði sözlerle gündeme gelen bir baþka CHP Milletvekili Kamer Genç'le ilgili de konuþtu. Kamer Genç'in sözleri üzerine 'tuzaða düþtüðünü' iddia ettiði Tokat milletvekillerinin ertesi gün özür dileyerek. Komisyon baþkanlýðý görevinden istifa ettiðini hatýrlatan Bakan Baðýþ, "O aðzý bozuk, aðýz ishali hastalýðýna kapýlmýþ þahsiyet hala Meclis'i provoke etmeye devam ediyor. CHP'de de ses yok. Hiçbir yorum dahi yapmadýlar. Kadýncaðýz, sayýn Onanç, çözüm sürecini destekledi diye, 'Bu ülkede artýk anneler aðlamasýn' dedi diye, 'Gözyaþýnýn rengi yok' dedi diye kadýný linçettiler. Ama bu kadar aðýr ithamlarla Meclis'in dokusun bozan o küfürbazý hala koruyan bir CHP var. Boþuna demiyorum bunlar milletin vicdanýnda yargýlanýp, müebbet muhalefete mahkum olmuþlar diye." Bakan Baðýþ, "Çözüm süreci ile abuk subuk konuþanlara söyleyin ki, 'Çözüm süreci ile Türkiye büyür, geliþir, kardeþlik duygusu ile bir ülke bölünmez, kalleþlikle bölünür. Biz onda mani olacaðýz." Baþbakan Erdoðan'la ABD'ye gideceklerini hatýrlatan Bakan Baðýþ, "Baþbakan Erdoðan'ýn ABD ziyareti tarihi bir ziyaret olacak. Yýllardýr dýþ siyasetin içindeyim. ABD'de son 30 yýlda görmediðim hummalý bir hazýrlýk gördüm. Bu hazýrlýk neden diye sorduðumda, 'Biz sadece Türkiye Cumhuriyeti Baþbakaný'ný deðil biz, Küresel bir lideri aðýrlamanýn heyecaný içindeyiz' dediler. Ýþte Türkiye'nin geldiði nokta budur" diye konuþtu.
Ýç Politika
19 MAYIS 2013 PAZAR
9
Haziran'da Gazze'ye gideceðim Baþbakan Recep Tayyip Erdoðan, Gazze ziyaretinde herhangi bir ertelemenin sözkonusu olmadýðýný belirterek, Haziran ayý içerisinde bölgeyi ziyaret edeceðini açýkladý.
Pasaport kuyruðu çilesi bitiyor Türkiye'deki pasaport bankolarý Elektronik Pasaport Geçiþ sistemine geçiyor. Bilgi Teknolojileri Dairesi Baþkanlýðý ve Emniyet Genel Müdürlüðü Yabancýlar Hudut Ýltica Daire Baþkanlýðý'nýn ortaklaþa koordine ettiði Elektronik Pasaport Geçiþ Sistemi'yle yolcularýn pasaport kuyruklarýnda beklemeleri son bulacak. Sistem, Atatürk Havalimaný baþta olmak üzere Türkiye'deki tüm havalimanlarýnda uygulanacak.Türkiye'deki bütün hudut kapýlarýna kurulacak olan bu sistemle, yeni pasaportlarda bulunan ve yolcununkimlik bilgilerinin bulunduðu çipler okutulacak. Bu sistemle birlikte yurt dýþýna giden veya gelen yolcunun pasaporttaki iþlemleri yüzde 40 daha hýzlý yapýlacak ve yolcunun hýzlý geçiþi saðlanacak. Ayrýca bu sistemleyabancý turistlerin Türkiye'ye giriþlerindeki vize kuyruðu da azalacak. ÝHA
Türkiye olmadan Avrupa tarihi yazýlamaz Gümrük ve Ticaret Bakaný Hayati Yazýcý, Türkiye'nin tarihinin, siyasetinin, ekonomisinin doðrudan irtibatta olduðu ikinci büyük alanýn Avrupa olduðunu belirterek, "Avrupa tarihi gerçekten Türkiye olmadan, Türkler olmadan asla yazýlamaz. Bizim tarihimiz de Avrupa faktörü olmadan anlaþýlamaz ve yazýlamaz" dedi. Bakan Yazýcý, Yýldýz Teknik Üniversitesi tarafýndan Haliç Kongre Merkezi'nde düzenlenen "Genç Türkiye Zirvesi"ne katýldý. Burada bir konuþma yapan Bakan Yazýcý, "Ülke olarak bulunduðumuz coðrafyada barýþý ve huzuru temel alan bir vizyona sahibiz. Orta Doðu'da tam entegrasyona giden, yani siyasi diyaloðun en üst düzeye çýktýðý, her bir ülke ile yüksek düzey stratejik iþ birliði stratejilerinin kurulduðu, ekonomik entegrasyonu saðlayacak þekilde vize muafiyetlerinin ortadan kaldýrýldýðý, ticaretin serbestleþtirildiði, enerji geçiþ hattýnýn oluþtuðu, ulaþýmýn en kapsamlý hale dönüþtüðü bir bölge anlayýþýný inþa etmeye çalýþýyoruz" dedi.
Baþbakan Erdoðan, SETA Vakfý'nýn düzenlediði konferansta yaptýðý konuþmanýn ardýndan basýnýn sorularýný cevapladý. Erdoðan, "Gazze'ye benim sözüm var. Herhangi bir olumsuz geliþme sözkonusu deðil. Artýk Gazze'ye gideceðim Allah'ýn izniyle. Ve döndükten sonra takvimimizi yapacaðýz. Arkadaþlarýmýzla çalýþmalarýmýz devam ediyor. Öyle zannediyorum ki, Haziran ayý içinde bu ziyaretimiz gerçekleþecek" dedi. Sadece Gazze'yi deðil Batý Þeria'yý da ziyaret edeceðini belirten Erdoðan, "Bizim gönlümüzde Hamas da, El Fetih de, hepsi bizim kardeþlerimizdir. Bunlarý, birini bir kenara, birini bir diðer kenara koyamayýz" þeklinde konuþtu. "Fakat Ýsrail-Filistin normalleþme süreci içerisinde bir defa þu gerçeði kabul etmemiz gerekir. O da þudur: Önce Hamas ve El Fetih'in uzlaþmasý, milli mutabakatý þart" diyen Baþbakan Erdoðan, "Bu gerçekleþmeden bir defa Ýsrail'le yapýlan görüþmeler bugüne kadar nasýl bir netice getirmediyse, bundan sonra da bir netice getirmesi mümkün deðildir" dedi.
"Hamas'ýn Olmadýðý Bir Masadan Barýþ Çýkmaz" "Hamas'ýn olmadýðý bir masadan barýþ çýkmaz" diyen Erdoðan, "Bunu bir defa böyle bilmek lazým. Bugüne kadar geçen süreler hep boþuna geçmiþtir. Bunu malum bir Davos maceramýz olmuþtu, o Davos maceramýzda da o zaman Dörtlü'nün baþýndaki Ýngiliz Baþbakanlýðý'ndan sonra o göreve gelen Tony Blair'e de açýklamýþtým.
30'a yakýn suikast atlattý
Türkler olmadan asla Türkiye'nin irtibatta olduðu ikinci büyük alanýn Avrupa olduðunu ifade eden Yazýcý, "Bizim tarihimizin siyasetimizin, ekonomimizin doðrudan irtibatta olduðu ikinci büyük alan ise Avrupa'dýr. Avrupa'da büyük bir deðiþim yaþanýyor. Avrupa tarihi gerçekten Türkiye olmadan, Türkler olmadan asla yazýlamaz. Bizim tarihimiz de Avrupa faktörü olmadan anlaþýlamaz ve yazýlamaz. Avrupa Birliðinin geleceðini þekillendiren en önemli sorunlardan biri Türkiye'nin Avrupa Birliðinin içinde mi, yoksa dýþýnda mý olacaðýdýr. Bu soruya verilecek cevap bizden ziyade Avrupa Birliðini þekillendirecektir. Bizim tercihimiz nettir. Avrupa Birliði perspektifini hiç aksatmadan sürdürüyoruz, sürdürmeye devam edeceðiz ama asla ezilerek, boyun eðerek deðil, hakkýmýzý, hukukumuzu, geleceðimizi düþünerek sürdürüyoruz" diye konuþtu.
Gayri safi hasýladaki pay arttý Bakan Hayati Yazýcý, "Þu an dünyanýn ekonomik ve sosyal verileri bu yönde iþaret veriyor. Ticari iliþkilerimiz farklý milletlerle kültürel iliþkilerimizi ve tarihten gelen baðlarýmýz gittikçe daha da güçlendiriyor. Bizim ticaret geleneðimizde kar etmek, hiçbir zaman tek baþýna bir amaç olmamýþtýr. Ýhracatýn gayri safi yurt içi hasýladaki payý 1995-2001 döneminde yüzde 12, 2002-20012 döneminde yüzde 16-18 aralýðýna yükselmiþtir" dedi. Avrupa Birliði ülkeleri ihracatýna da deðinen Bakan Yazýcý, þunlarý da söyledi: "Avrupa Birliði ülkeleri yüzde 39'luk bir pay ile birinci sýrada. Yakýn ve Orta Doðu ülkeleri yüzde 28 ile 2'inci sýrada, diðer Avrupa Birliði ülkeleri yüzde 9,3 ile 3'üncü sýrada, Afrika ülkeleri yüzde 8,7 ile 4'üncü sýrada, Asya ülkeleri yüzde 6,9 ile 5'inci, Amerika ülkeleri ise yüzde 6,3 ile 6'ýncý sýrada yer alýyor. 2012'de serbest bölgeler de dahil olmak üzere 242 ülkeye Türkiye ihracat yapmýþ ve 2011'de 1 milyar dolar ve üzerinde ihracat yapýlan 30 ülke varken 2012'de bu sayý 34 ülkeye yükselmiþtir. Bütün bu olgular ihracatçýmýzý pek çok ülkeye eriþme kabiliyetinde olduðunu ancak ihracatýn önemli bir kýsmýnýn az sayýda ülkeye baðlý kaldýðýný göstermektedir. Türkiye dýþ politika anlayýþýný benimseyerek faaliyetlerini sürdürmektedir."
Dedim ki bak, bu masada Hamas yoksa barýþ çýkmaz. Sayýn Blair de bir panelde dedi ki, 'Hamas'ýn olmadýðý masadan barýþ çýkmaz'. Nitekim o günden bugüne bir netice alýnamýyor" dedi. Erdoðan konuþmasýna þöyle devam etti: "Ortada bir vakýa var. Filistin'de yapýlan demokratik bir seçime, dünya, Amerika baþta olmak üzere herkes olumlu baktý, seçim yapýldý.
Seçimin neticesinde Hamas kazandý. Kazandý ama Hamas'a hemen bariyerler konuldu ve o demokrasi sürecini iþletmesi engellendi. Deðerli arkadaþlar bunun adý güdümlü demokrasidir. Biz ileri demokrasiyi mi konuþuyoruz, gerçek manada baðýmsýz bir demokrasiyi mi konuþuyoruz, yoksa ben ne kadar o kadar demokrasi mantýðýný mý konuþuyoruz. Ben ne kadar istersem o kadar demokrasi olmaz. Demokrasi bu noktada halkýn verdiði bir yetkidir, bu yetkiyi de yasalar içerisinde iþ baþýna gelen iktidar kullanýr. Fakat Hamas'a Filistin'de bu kullandýrýlmamýþtýr. Verilmesi gereken vergiler verilmemiþtir. Hemen ekonomik baskýlar uygulanmaya baþlamýþtýr. Dolayýsýyla farklý bir süreç ortada. Hemen milli uzlaþý, milli uzlaþýdan sonra yapýlacak Filistin seçimi, inanýyorum ki, Ýsrail'le görüþmeleri kimin yapacaðýný göstermesi bakýmýndan önemlidir ve bu konuda bu süreçte bize düþen ne olursa biz hepsini yaparýz. Yardýmcý da olur diye düþünüyorum."
Avrupa Birliði Bakaný Egemen Baðýþ, "30'a yakýn suikast giriþimini atlatmýþ bir genel baþkanýmýz var." dedi. Baðýþ,"Bizim bu çarpýk zihniyetli muhalefet ki, arasak daha iyisini de bulamayýz, onu da size itiraf edeyim. Deniz Baykal'a 'Sahip çýkalým, iyisini bulamayýz, ne yapalým edelim, kalsýn CHP'nin baþýnda' derdim. Ama sayýn Baþbakan Yardýmcýmýz Bülent Arýnç beyin tabiriyle 'Rabbim verdikçe veriyor', Baykal gitti, daha iyisi geldi. Arasak bulamayýz. Somali'ye gidiyorum deyip Kenya'ya gidip gelen, genel müdürlüðünü yaptýðý SSKkundaktaki torununun iþlemlerin yaparken hata yapan, oy kullanmayý beceremeyen, yürüyen merdivenlere ters binen, içinde yaþadýðý Kaðýthane ilçesinin adýný kaðýttepe zanneden, hangi birin anlatayým" dedi. Genel Baþkanýmýz 30'a Yakýn Suikast Atlattý Avrupa Günleri etkinliklerine katýlmak üzere Antalya'ya gelen Avrupa Birliði Bakaný Egemen Baðýþ, Valilik ziyaretinin ardýndan partisinin Ýl Baþkanlýðýna geçti. Bakan Baðýþ'ýn ziyaretine AK Parti Antalya Milletvekili Gökçen Özdoðan Enç, Kepez Belediye Baþkaný Hakan Tütüncü AK Parti Antalya Ýl Baþkaný Mustafa Köse ve çok sayýda partili katýldý. Burada konuþan Bakan Baðýþ, Hatay'ýn Reyhanlý ilçesinde meydana gelen patlamalarýn milleti tuzaða düþürme giriþimi olduðunu savundu. Bu oyuna gelmeyeceklerini kaydeden Bakan Baðýþ, "Bu bize
yapýlan ilk saldýrý, ilk provokasyon tuzak giriþimi deðil. 30'a yakýn suikast giriþimini atlatmýþ bir genel baþkanýmýz var. Partimizi kapatmaya çalýþan zihniyetle, Türkiye'nin kalkýnmasýný kabullenemeyen zihniyetin organik bir þekilde baðý var. Biz bugüne kadar yýlmadýk, tehditlere kulak asmadýk, bundan sonra da kimse bizi hiçbir þekilde yýldýramaz. Biz bu yola çýkarken kefenimizle çýktýk. Biz bu milletin huzurunun, refahýnýn, muktedir olmasýnýn hayalini kurarak bu yola çýktýk. O hayallerimizden de asla geri dönmeyeceðiz" þeklinde konuþtu. Endülüs'ü fetheden kumandan Tarýk Bin Ziyad'ýn gemilerini yakmasý gibi kendilerinin de gemileri yaktýðýný hatýrlatan Bakan Baðýþ, "Bu millet ya muktedir olacak ya muktedir olacak" dedi. Bakan Baðýþ'ýn bu söleri salonda büyük alkýþ topladý. Imf'ye Son Borç Ödeniyor Türkiye'nin ekonomi tarihini yazanlarýn 14 Mayýs 2013'ü altýn harflerle yazacaklarýný kaydeden Bakan Baðýþ, "Yarýn, Türkiye IMF'ye olan son taksini ödeyerek borcunu kapatacak. Öyle az buz bir borç deðil. 20 küsur milyon dolarlýk bir borcu kapatýyoruz. Yüzde 2 ortaðý olduðumuz IMF'ye borç verme pazarlýðýný müzakerelerine baþlýyoruz"dedi. Çözüm Süreci Çözüm sürecinin ne olduðuna iliþkin muhalefet partilerinin yalan yanlýþ, iftira niteliðinde iddialarla milletin kafasýný karýþtýrmaya çalýþtýðýný ileri süren Bakan Baðýþ, süreçle ilgili söyleyeceklerinin herkese anlatýlmasýný isteyerek, çözüm sürecini bir þöyle özetledi: "Anayasadaki her vatandaþýn eþit olduðu ibarenin uygulamaya geçmesidir. Bu ülkede maðduriyete uðramamýþ birey, kesim kalmadý. Çözüm süreci bu ülkedeki herkesin maðduriyetini ortadan kaldýracak." Arasak Muhalefetten Ýyisini Bulamayýz' Konuþmasýnda muhalefete ve özellikle CHP'ye yüklenerek, "Bizim bu çarpýk zihniyetli muhalefet ki, arasak daha iyisini de bulamayýz, onu da size itiraf edeyim" diyen Baðýþ, þunlarý kaydetti: "Deniz Baykal'a sahip çýkalým iyisini bulamayýz, ne yapalým edelim, kalsýn CHP'nin baþýnda derdim. Ama sayýn Baþbakan Yardýmcýmýz Bülent Arýnç beyin tabiriyle 'Rabbim verdikçe veriyor'. Baykal gitti, daha iyisi geldi. Arasak bulamayýz. Somali'ye gidiyorum deyip Kenya'ya gidip gelen, genel müdürlüðünü yaptýðý SSK kundaktaki torununun iþlemlerin yaparken hata yapan, oy kullanmayý beceremeyen, yürüyen merdivenlere ters binen, içinde yaþadýðý Kaðýthane ilçesinin adýný Kaðýttepe zanneden. Hangi birini anlatayým. Bugün namý diðer, çakma Gandhi Kemal bey, Reyhanlý'ya þov yapmaya gitmiþ. Ben buradan iki çaðrýda bulunacaðým kendisine. Sayýn Kýlýçdaroðlu madem Reyhanlý'ya gittin, þu Esed denen katili orada kýna da, güvenini, cesaretini toparla, Suriye'de yaþanan katliamlarý kýna da, bir parça bu milletin yüreðine su serp be.
Bugün kadar yapamadýlar biliyorsunuz. Çünkü göbekten baðlýlar. Gidip Esed'le kol kola girip fotoðraf çektirmeye CHP'li yöneticiler çok hevesli. Bir de diyorlar ki eskiden siz de gidiyordunuz. Biz gittiðimizde çoluk çocuköldürmüyordu. Günde 100-150 kiþi öldürüyor. Hadi Kemal bey topla cesaretini o Esed denen canavarý bugün kýna. Sen kýna ki arkandan Putin de, Çin de kýnayabilsin. BM Güvenlik Konseyi'nde engel çýkaranlar artýk o engelleri kaldýrsýn. Uluslar arasý kamuoyu Suriye'deki vahþete son versin." Hüseyin Aygün'e Eleþtiri
Kemal Kýlýçdaroðlu'na ikinci çaðrýsýnýn CHP Tunceli Milletvekili Hüseyin Aygün ile ilgili olduðunu ifade eden Bakan Egemen Baðýþ þöyle devam etti: "O þahýs haddini iyice aþarak 'Alevilik ayrý bir ulustur' demiþ. Ben alevi kardeþlerimin ona gerekli cevabý vereceðine inanýyorum da, kendisi de bir Alevi olan sayýn Kýlýçdaroðlu önce bu milletvekiliyle ilgili ne yapacaðýný bir ilan etsin. Hak veriyorsa, kendisinin baþka bir ulus mensubu olduðuna o da inanýyorsa bunu itiraf etsin. Ýnanmýyorsa bu saçmalayan vekiliyle ilgili hangi adýmý atacaklar. Onu ben çok merak ediyorum. Çünkü bu artýk saçmalama deðil, bu bir sapkýnlýk noktasýna geldi." Kamer Genç Aðýz Ýshali Egemen Baðýþ, Aile ve Sosyal Politikalar Bakaný Fatma Þahin'e karþý sarf ettiði sözlerle gündeme gelen bir baþka CHP Milletvekili Kamer Genç'le ilgili de konuþtu. Kamer Genç'in sözleri üzerine 'tuzaða düþtüðünü' iddia ettiði Tokat milletvekillerinin ertesi gün özür dileyerek. Komisyon baþkanlýðý görevinden istifa ettiðini hatýrlatan Bakan Baðýþ, "O aðzý bozuk, aðýz ishali hastalýðýna kapýlmýþ þahsiyet hala Meclis'i provoke etmeye devam ediyor. CHP'de de ses yok. Hiçbir yorum dahi yapmadýlar. Kadýncaðýz, sayýn Onanç, çözüm sürecini destekledi diye, 'Bu ülkede artýk anneler aðlamasýn' dedi diye, 'Gözyaþýnýn rengi yok' dedi diye kadýný linçettiler. Ama bu kadar aðýr ithamlarla Meclis'in dokusun bozan o küfürbazý hala koruyan bir CHP var. Boþuna demiyorum bunlar milletin vicdanýnda yargýlanýp, müebbet muhalefete mahkum olmuþlar diye." Bakan Baðýþ, "Çözüm süreci ile abuk subuk konuþanlara söyleyin ki, 'Çözüm süreci ile Türkiye büyür, geliþir, kardeþlik duygusu ile bir ülke bölünmez, kalleþlikle bölünür. Biz onda mani olacaðýz." Baþbakan Erdoðan'la ABD'ye gideceklerini hatýrlatan Bakan Baðýþ, "Baþbakan Erdoðan'ýn ABD ziyareti tarihi bir ziyaret olacak. Yýllardýr dýþ siyasetin içindeyim. ABD'de son 30 yýlda görmediðim hummalý bir hazýrlýk gördüm. Bu hazýrlýk neden diye sorduðumda, 'Biz sadece Türkiye Cumhuriyeti Baþbakaný'ný deðil biz, Küresel bir lideri aðýrlamanýn heyecaný içindeyiz' dediler. Ýþte Türkiye'nin geldiði nokta budur" diye konuþtu.
10
19 MAYIS 2013 PAZAR
Ýç-Dýþ Haber
Kayýplar bulunsun failler yargýlansýn
Diyarbakýr, "Kayýplar bulunsun failler yargýlansýn" eylemlerinde, kayýplarýn bulunmasý ve faillerinin cezalandýrýlmasý istenirken, Lice ilçesinde gözaltýna alýnan ve katledilen Hasan, Cezayir ve Selim Örhan kardeþlerle ilgili soruþturmanýn 2014'te zaman aþýmýna uðrayacaðý uyarýsý yapýldý. duyurduklarýný dile getiren Ýnceören, sürecin bir parçasý olarak araþtýrma komisyonunun gözaltýnda kaybettirilen ve faili meçhule kurban gidenlerin akýbetinin araþtýrýlmasý için acil olarak çalýþma yürütmesini istedi.
'Bu acýmasýzlýðý nasýl tarih edebilirsiniz?'
ÝHD Diyarbakýr Þubesi ve kayýp yakýlarý, "Kayýplar bulunsun failler yargýlansýn" sloganý ile 223'inci kez Koþuyolu Parký Yaþam Hakký Anýtý önünde oturma eylemi gerçekleþtirdi. Bu haftaki oturma eylemine kayýp yakýnlarýnýn yaný sýra ÝHD Diyarbakýr Þubesi yönetici ve üyeleri, SES Diyarbakýr Þube yöneticileri, ESP Diyarbakýr il yöneticilerinin de aralarýnda bulunduðu çok sayýda yurttaþ katýldý. Eylemde kayýplarýn fotoðraflarýnýn bulunduðu "Onlar bir gece ansýzýn evlerinden alýndýlar. Bir daha geri dönmediler" pankartý açýldý. Eylemde bir konuþma yapan ÝHD Diyarbakýr Þube Sekreteri Abdulselam Ýnceören, her hafta kayýplarýn akýbetinin aydýnlatýlmasý için eylem gerçekleþtirdiklerini belirterek, ancak devlet ve hükümet cephesinden herhangi bir adýmýn atýlmadýðýný söyledi. Eylemlerinde her hafta devam eden çözüm sürecinin arkasýnda olduklarýný
Eylemde ESP PM Üyesi Mustafa Naci Toper, 20 Mart 1995 yýlýnda Ýstanbul Gazi Mahallesi'nde kaçýrýlarak gözaltýna alýnan ve katledilen Hasan Ocak'a iliþkin kýsa bir konuþma yaptý. Ocak'ýn kayýp yakýnlarýnýn mücadelesinin sembol ismi olduðunu dile
getiren Toper, Ocak'ýn devrimci olduðunu ve kontra güçlerinin Gazi Mahallesi'nde yapmak istediði katliamý deþifre ettiði için katledildiðini söyledi. Eylemde ayný aileden gözaltýnda kaybedilen 3 kiþinin hikayesini ise Adnan Örhan anlattý. 24 Mayýs 1994 yýlýnda Diyarbakýr'ýn Lice ilçesinde gözaltýna alýnan ve daha sonra katledilen amcasý Hasan, Cezayir ve babasý Selim Örhan'ýn hikayesini anlatan oðlu Adnan Örhan, amcalarý ve babasýnýn herkesin gözü önünde askerler tarafýndan gözaltýna alýnmasýna raðmen yaptýklarý tüm baþvurulardan sonuç alamadýklarýný söyledi.
Reyhanlý'da eylem gerginliði Hatay'ýn Reyhanlý ilçesinde 51 kiþinin hayatýný kaybettiði patlamalarý ayný gün ve saatte protesto etmek amacýyla yürüyüþ yapmak isteyen grup, izin alamayýnca ikinci patlamanýn yaþandýðý PTT binasý önünde toplandý. Göstericiler burada tedbir alan polise taþla saldýrýrken, güvenlik güçlerinin biber gazý ve tazyikli su ile müdahale ettiði olayda biri polis 4 kiþi yaralandý. Reyhanlý'da 11 Mayýs Cumartesi günü yaþanan patlamalarý protesto etmek isteyen yaklaþýk 300 kiþilik grup, saat 11.30 sularýnda Yeniþehir Meydaný'nda toplandý. Geniþ güvenlik önlemleri alan polis, protesto yürüyüþüne izin vermeyince gerginlik yaþandý. CHP Milletvekili Hasan Akgöl'ün de aralarýnda bulunduðu grup, patlamalarýn yaþandýðý meydana Atatürk Caddesi boyunca yürümek için
polisle uzun süre pazarlýk yaptý ancak sonuç alamadý. Polis gruba sadece toplandýklarý alanda basýn açýklamasý yapabileceklerini, yürüyüþ için izin alýnmadýðýný, dolayýsýyla müsaade edilmeyeceðini söyledi. Ellerinde dev Türk bayraklarý ile alanda bekleyen ve yürüyüþ için ýsrarcý olan grup ile polisler arasýnda zaman zaman arbede yaþandý. Hatay'dan gelen gruba Reyhanlý'dan katýlýmlarla sayýlarý yaklaþýk bin kiþiyi bulan göstericiler önce ara sokaklara daðýldý, sonra da ikinci patlamanýn yaþandýðý PTT binasý önünde buluþtu. Burada tedbir alan polise taþ atan göstericilere güvenlik güçleri de tazyikli su ve biber gazý ile müdahale etti. Olaylar sýrasýnda biri polis 4 kiþi yaralandý. Yaralýlar ambulansla hastaneye kaldýrýlýrken, ilçedegerginlik sürüyor.
ÝHTÝSAS MAÐAZAMIZ ÞÝMDÝ
19 MAYIS 2013 PAZAR
Türke teklif var Baðlar Vuralspor dan sonra Y.Diyarbakýrspor uda .lige çýkaran bu alanda ilki baþaran teknik direktör Faruk Türke bir çok kulübden teklif aldýðý bildirildi Y. Diyarbakýrsporu 3 lige çýkaran Faruk Türke Cizre Basraspor, Tatvan Gençlerbirliði ve Yüksekovaspor baþarýlý hocaya teklif götürüldüðü kayedildi. Teknik direktör Faruk Türk yaptýðý açýklamada 3 takýmdan teklif aldýðým doðru bu takýmlara yaptýðým görüþmede bana biraz müsaade edin düþüneyim þartlar uygun olursa bu 3 takýmdan biriyle anlaþabilirim.
11
Tanrýkuttan: Elbire 21 numaralý forma hediye edildi Diyarbakýr Yerel Gündem 21 Kent Konseyi Spor Meclisi tarafýndan kurulan Surlar Ligi takýmlarýndan Fisovasýspor'un Antrenörü Habib Tanrýkut, takýmlarýna malzeme desteðinde bulunan Aydýnel iletiþimin sahibi Ercan Elbir' e teþekkür etti. Antrenör Tanrýkut yaptýðý açýklamada, "Fisovasýspor a destek sunan iþ adamý Ercan Elbire özel hazýrlanan 21 numaralý Fisovasýspor formasýný takdim ettik.
Zor günler yaþýyoruz Takýmýn yaþadýðý ekonomik sýkýntýlar dolayýsý ile zor bir sezon yaþadýðýný kaydeden Fisovasýspor Antrenörü Habib Tanrýkut, "Böyle zor bir dönemde anlamlý bir yardýmda bulunan ve forma ihtiyacýmýzý karþýlayan, Aydýnel iletiþimin sahibi Ercan Elbir'e teþekkür ederiz. Böyle bir duyarlýlýðý ancak Diyarbakýrlý bir iþ
adamýnýn göstermesi bizim için hem çok manidar, hem de önemlidir. Fisovasýspor'a gerekli desteði vermelerini bekliyoruz. Tüm kötü þartlara raðmen Surlar liðinde oynayacaðýmýz maçlarda takým olarak önemli bir baþarýya imza atacaðýmýzý düþünüyorum."dedi.
Amatöre destek verilmeli Ýþadamý Elbir ise, Amatör spor camiasýna zaman zaman bu tür destekler olmalý. Diyarbakýr'da pek çok amatör spor kulübümüz zor þartlar altýnda spor yapabiliyor. Bu tür desteklerin devamlý olmalý " dedi. Taþkýn Civelek
Engelli Basketciler Mardin'e gidiyor
Garanti Bank Tekerlekli Sandalye Basketbol Bölgesel Liginin D Grubu'nda birinci olan Gaziantep Büyükþehir Belediyespor Tekerlekli Basketbol Takýmý, Play-Off maçlarýna hazýrlanmak için Mardin'de kampa giriyor.
Kamp öncesinde Gaziantep Büyükþehir Belediye Baþkaný Dr. Asým Güzelbey'i ziyaret eden Büyükþehir Belediyesi Engelli Basketbol Takýmý, Baþkan Güzelbey'den maddi destek istedi. Gaziantep'in son 5 yýl içinde basketbolda önemli bir hamle yaptýðýný ifade eden Güzelbey, önce Royal Halý Gaziantep Büyükþehir Belediye Basketbol Takýmý ile BEKO Birinci Ligi'nde baþarýlý bir performans gösterdiklerini, bu sene de tekerlekli sandalye basketbolunda play-oflara kalarak önemli bir baþarýyý elde ettiklerini söyledi. Tekerlekli sandalye basketbolcularýna her zaman güvendiklerini ve Diyarbakýr'da yapýlacak olan Tekerlekli sandalye basketbolcularýna baþarýlar dilediklerini ifade etti. Belediye Baþkaný Güzelbey, "Umarým istediðimiz baþarýyý yakalarsýnýz ve buradan bir üst lige çýkarsýnýz. Umut ederim emeklerinizin karþýlýðýný alýrsýnýz Biz de her zaman sizlerin maddi ve manevi destekçiniz olmaya devam edeceðiz" ifadelerini kullandý. Gaziantep Büyükþehir Belediyespor Tekerlekli Basketbol Takýmý
Koordinatörü Hulusi Kalender ise, gruplarda baþarýlý bir lig geçirdiklerini ve play-offlarda da baþarýlý olup Tekerlekli Sandalye Basketbol Birinci Ligi'ne çýkacaklarýný kaydetti. Gaziantep'te tüm engelli insanlara kapýlarýnýn açýk olduðunu belirten Kalender, engelli insanlarý deðiþik faaliyet ve branþlarda hayatýn içinde tutmaya ve topluma kazandýrmaya çalýþtýklarýný vurguladý. Bunlardan birisinin ise sportif faaliyetler olduðunu dile getiren Kalender, kendileri ile çalýþan tüm engellilerin hayata daha güzel bir þekilde tutunduðunu kaydetti. Bir hafta sürecek olan Mardin kam-
Baþkan Þimþek Bu Golcüyü Istiyor? Geçen sezon gol yollarýnda büyük sýkýntý yaþayan Þanlýurfaspor yönetimi önümüzdeki sezon ayný sýkýntýyý çekmemek için önümüzdeki sezon iþi sýký tutacak. Þanlýurfaspor Kulüp Baþkaný Fethi Þimþek'in ýsrarla alýnmasýný istediði futbolcu Abdülkadir Özgen olduðu öðrenildi. Devre arasýnda Sivasspor'dan Samsunspor'a kiralýk giden Abdülkadir attýðý goller ile adýndan söz ettirmiþti. Samsunspor formasý ile 9 gol kaydeden Abdülkadir GAP Arena'da oynanan maçta Þanlýurfaspor'a da bir gol atmýþtý. Kulüp Baþkaný Fethi Þimþek'in transfer komitesinden bu futbolcunun alýnmasý için talimat verdiði öðrenildi. Öte yandan Teknik Direktör Raþit Çetiner'in önümüzdeki sezon kalmasýný istediði ve kadro da düþünmediði futbolcularýn listesini yönetim kuruluna sunduðu da öðrenildi. 1986 Almanya doðumlu olan Abdülkadir 2010 yýlýnda Kayserispor ilk olarak
geldi. Golcü futbolcu kariyerine sýrasý ile Kayserispor, Bucaspor ve Sivasspor ve bu yýlda Samsunspor'da futbol yaþantýsýna devam etti. Raþit hoca gidiyor Þanlýurfaspor yönetim kurulu önümüzdeki sezonda þampiyon kadro kurmak için kollarý sývayan . Yönetim öncelikli olarak. iç transfer çalýþmasýna baþladý. Bu arada devre arasýnda Bahri Kaya'nýn gönderilmesi ile takýmýn baþýna getirilen deneyimli Teknik Direktör Raþit Çetin er'in kalýp kalmayacaðý da konuþulanlar arasýn yer alýyor. Þanlýurfaspor'lu taraftarýn birçoðunun Raþit Hocanýn yerine Ertuðrul saðlam veya Metin Diyadin gibi bir hocanýn gelmesinden yana tavýr aldýlar. Yönetim içinde de bazý yöneticilerin Raþit Çetiner'in gitmesini istedikleri öðrenildi. Kulüp Baþkaný Fethi Þimþek þampiyonluk için bu yýl 15 milyon gibi bütçe ayýrdýðý öðrenilirken Raþit Çetiner'in kalmasýndan yana olduðu öðrenildi. Bu arada bu yýl Kayseri Erciyes sporu þampiyon yapan Osman Özköylü'nün Kayseri'den ayrýlmasý halinde deneyimli hýrçýn kiþiliði ile bilinen Özköylü'nün ismi de aðýr basýyor.
pýnýn ardýndan Diyarbakýr'a gidecek olan Gaziantep Büyükþehir Belediyesi Tekerlekli Sandalye Basketbol Takýmý, burada baþarýlý olup ilk 3'e girmesi durumunda bir üst lige, yani 1. Lig'e çýkacak. Play-offlarda ilk 3'e giren takýmlar doðrudan 1. Lig'e yükselecek. Play-offlarda toplam 12 takým bulunuyor ve bu takýmlar, Gaziantep Büyükþehir Belediyesi, Antakya Belediyesi, Ýskenderun Engelliler, Mersin Engelliler, Giresun, Ankara Yeni Mahalle, Çanakkale Boðazgücü, Ýstanbul Dostluk, Ýstanbul Baðcýlar Belediyesi, Batman Engelliler, Muþ Engelliler, Ceylanpýnar Engellilerden takýmlarýndan oluþuyor.
Petrol sporda ayný nakarat Yýllardýr 3. Lig'de mücadele eden ve ikinci lig hayaliyle her sezon lig maçlarýna baþlayan ancak özlenen baþarýyý bir türlü elde edemeyen kýrmýzý beyazlý ekib PLAY-OFF Maçlarýnda da bekleneni verememesi tüm sporseverlere bir kez daha hayal kýrýklýðý.yarattý. Bölgenin en modern tesislerinde yiyip içen ve transfer ücretlerini hiçbir zaman aksatmadan alan futbolcularýn PLAY-OFF un ilk maçýnda Ümraniye karþýsýndaki inanýlmaz düþük performansý tüm Batmanlý sporseverleri derinden üzdü. Baþarýya susamýþ yýllardýr ikinci lig özlemiyle yanýp tutuþan Batmanlý sporseverlerin hayali bir kez daha baþka bahara kalmasý üzüntüyü bir kat daha artýrmýþtýr. Bunca yýldýr un var þeker de var ama helvayý yapan bir ustanýn bir türlü bulunamamasý ve takýmýn her sezon hayal kýrýklýðý yaratmasý karþýsýnda gereken önlemlerin geçmiþten ders alýnmadan sürdürülmesine bir anlam veremiyoruz. Petrolspor yönetim kurulunun da her sene ama her sene "Paramýz bitti, maddi destek deðil manevi destek istiyoruz" gibi eften püften gerekçelerle sporseverleri kandýrma gibi bir giriþme de artýk girmemesini tavsiye ediyoruz. Batman Postasý olarak her
dem de destek verdiðimiz ancak verilen desteðe raðmen basýnýn destek vermediðini ifade eden yöneticilere de iðneyi önce kendilerine çývaldýzý sonra baþkasýna batýrma giriþimlerinde bulunsunlar diyoruz. Taraftar ve sporsever bu takýma gereken her türlü manevi desteði veriyor ya yöneticiler gerçek anlamda takýmý yönetebiliyorlar mý? 500 Bin Nüfuslu Batman üçüncü lige layýk mýdýr? Ülkede birçok ilin yaný sýra ilçelerinin de bu gün süper ligde takýmlarý olmasýna raðmen 55 yýlý aþkýn bir mazisi olan Petrolspor'umuzun halen üçüncü lig kategorisinde bulunuyor olmasý Batman ve Batmanlýlar için büyük bir kayýp ve üzüntü vesilesidir. Ya bu takýmý ligden çekip bizi kaderiyle baþ baþa býraksýnlar ya da her sezon ayný nakaratý yineleyip adam gibi takým kurup yýllarýn özlemini giderme erdemliliðini ortaya koysunlar. Batmanlýlar bunca sarf edilen paralara raðmen takýmýn bir türlü istenen baþarýyý elde edememesini artýk içine sindirememektedir. Böyle devam eder ve ayný zihniyetle sadece takým var yeter ilkesiyle hareket edilmeye devam edilirse bundan böyle halen var olan seyirci desteðinin de yitirileceðin bilinmesinde yarar olacaktýr.
12
CMYK
Isim deðisikliðine red 19 MAYIS 2013 PAZAR
Bir türlü uzlaþma saðlanamayan ve tartýþmalarý gideremeyen Büyükþehir'deki isim deðiþikliði red edildi. devam etme kararý aldý.
Yarýn yapýlacak kongrede isim olayýnýn ele alýnmayacaðý,sadece mevcut renklere ekleme yapýlacaðý ve yola Büyükþehir Belediyespor olarak devam edilecektir. Amed Ýsmi Olmadý Diyarbakýr Büyükþehir Belediyespor'da 2 yýldýr gündemde olan isim deðiþikliði tartýþmalarýna nihayet son veriliyor. Daha önce gündeme gelen Diyarbekirspor,1968 Diyarbakýrspor,Amedspor ve Diyar Amedspor isimleri arasýnda Diyar Amedspor adý öne çýkarýlarak bu konuda marþ bile hazýrlanmýþtý. Þampiyonluk yemeði ve kutlamalarda da çalýnan bu marþtan sonra 'Kulübün yeni adý Diyar Amedspor olarak belirlendi' yorumlarý yapýlmýþtý. Ancak son gelen bilgiye göre isim deðiþikliðini rafa kaldýran kulüp yola Büyükþehir Belediyespor adýyla
sorunu yaþayabilir.
Tesis sorunu çözülemiyor
Stat Sorununda sýkýntý var
Urfa yolu üzerindeki tesisin inþaat aþamasýnda olmasý nedeniyle Diyarbakýrspor'un kullandýðý Ali Gaffar Okkan Tesisleri'ne yerleþmek isteyen Sarý-Kýrmýzýlý kulüp,belediyenin baþlattýðý boþaltma sürecinin tamamlanmasýný bekliyor. Tarýmsal Araþtýrma Müdürlüðü , 4 yýldan beri kullanýlan Silvan yolu üzerindeki tesislerin boþaltýlmasýný istiyor. Büyükþehir, bu yüzden yeni tesisi yapýlana kadar Ali Gaffar Okkan Tesisleri'ni kullanmak istiyor. Bu sorun çözülmediði takdirde Sarý-Kýrmýzýlý kulüp yeni sezon öncesinde ciddi bir tesis
Kulüp bir yandan da TFF'nin belirlediði 2.Lig kriterlerine uygun stat arayýþlarýný sürdürüyor. Zemini uygun olmadýðý için Atatürk Stadý'na sýcak bakmayan yönetim,Seyrantepe'deki tesislerin tribün kapasitesini ve diðer eksikleri gidererek burada maç oynamak istiyor. Geçtiðimiz günlerde Ankara'ya giderek Spor Genel Müdürlüðü ile görüþen Baþkan Metin Kýlavuz,hazýrlanan projeyi sunmuþ ve yaþanan sýkýntýyý izah ederek yardým istemiþti. Bu yöndeki giriþimlerin henüz sonuçlanmamasý yeni sezon için endiþe yaratýyor.
Ahmet : Muþ ovasýporda Futbol yaþantýsýndaki þampiyonluklara Yeni Diyarbakýrspor'u da ekleyen Diyarbakýrlý deneyimli futbolcu Ahmet Kurt,Bölgesel Amatör Lig'de þampiyonluk hedefleyen takýmlarýn gözdesi olmaya devam ediyor. Lig bitmeden Dersimspor ve Tatvan Gençlerbirliði gibi kulüplerden teklif alan 33 yaþýndaki futbolcunun son talibi Diyarbakýrlý teknik adam Mikdat Ekinci'nin baþýna geçtiði Muþ Ovasýsporda. Futbol yaþantýsýnýn en olgun ve verimli çaðýnda olduðunu belirten Ahmet, yaþ kriteri olmamasý
halinde 3.Lig'de rahatlýkla forma giyebileceðini ifade ederek,"Maalesef yaþ haddinden dolayý 3.Lig kapýsý kapalý. Bölgesel Lig için iddialýyým. Bu yaþta futbolu býrakmak istemiyorum. Kendime iyi bakýyorum. Düzenli bir aile yaþantým var, idmanlarýmý da aksatmýyorum. Fizik olarak dayanabildiðim sürece oynayacaðým. Þu ana kadar 3-4 takýmdan teklif geldi. 20'li yaþlarda olsaydým erken karar verirdim. Ve Muþovasporlan anlaþtým. bu yaþtan sonra parayý düþünmek zorundayým.." Ýfadelerini kullandý.