30 05 2013 gazete sayfaları by diyarbakir olaygazetesi

Korucu sayýsý artýyor

Barýþ kadýn ile olacak B

DP Eþ Genel Baþkaný Gültan Kýþanak, barýþýn, kadýn ile olacaðýný söyledi ve ekledi: Barýþ sürecinin bütün aþamalarýnda kadýn etkin olarak katýlmalý. Kadýn barýþ sürecinin tam ortasýndadýr. 9'da

ükümetten güven arttýrýcý iyi niyet adýmlarýnýn beklendiði bir dönemde, Van'da korucu kadrosu geniþletiliyor. 7 bin 320 köy korucusu kadrosu olan Van'da bu sayý son üç ay içerisinde, 960 kiþi artarak 8 bin 280 kiþi oldu. 7'de

Köylere geri dönüþ D iyarbakýr'ýn Lice ilçesine baðlý Akro Köyü'nün 1990'lý yýllarda 3 kez yakýlmasýnýn ardýndan köyü terk eden vatandaþlar, çözüm sürecinin ardýndan geri dönmeye baþladý. Köye 5 hane yerleþirken, vatandaþlar yardým deðil huzur istediklerini söyledi. 5'te

Memlekete hizmete talibiz

iyarbakýr Ticaret ve Sanayi Odasý Baþkanlýðý'na talip olan Beyaz Liste adaylarý, gazetemizi ziyaret etti. Beyaz Liste'nin Baþkan Adayý olan hukukçu

Siraç Ensarioðlu, "Bizim siyasetle ilgimiz yok, biz sadece hizmet etmek için Ticaret Sanayi Odasý Baþkanlýðý'na talip olduk" dedi. 8'de

30 yýlýn en iyi bilancosu PERÞEMBE 30 MAYIS 2013

www.diyarbakirolay.com.tr

Fiyatý : 30 KR

Ýnsan Haklarý Derneði (ÝHD) Diyarbakýr Þubesi, çözüm süreci ile birlikte son 30 yýlýn en iyi bilançosunun ortaya çýktýðýný açýkladý. Þube Baþkaný Raci Bilici, son 4 ayda çatýþmalara baðlý ölüm ve yaralanma sayýsýnýn sýfýr olduðunu söyledi. Ýhlallerde ciddi düþüþ Çözüm süreci ile birlikte silahlarýn susmasý, ardýndan PKK'nýn çekilmeye baþlamasýyla birlikte þiddet ve çatýþmadan kaynaklý yaþanan hak ihlallerinde son 4 ayda ciddi düþüþler yaþandý. Þube Baþkaný Raci Bilici, kendilerine göre son 30 yýlýn en iyi ve kendilerini mutlu eden bilançosunun çözüm sürecinin devam ettiði son 4 ay ortaya çýktýðýný belirtti.

Son 4 ayda ölüm yok Bilici, "Bölgede öteden biri çok ciddi ihlaller yaþanýrdý ve çok korkunç rakamlar karþýmýza çýkýyordu. 2012 yýlýnýn ilk 4 ay ile 2013 yýlýnýn son 4 ayýný karþýlaþtýrdýðýmýzda bazý baþlýklarda çok ciddi düþüþler var. 2012'nin ilk 4 ayýnda silahlý çatýþmalarda yaþamýný yitirenlerin sayýsý 128'dir. Bu yýl sürecin baþlamasý ile birlikte ölüm yok'' dedi. 9'da

Kürtler ortak tutum belirleyecek D

DKD Genel Baþkaný Ýmam Taþçýer, Diyarbakýr'da 15-16 Haziran'da gerçekleþtirilecek konferansla Kürtlerin taleplerinin net olarak ortaya konulacaðýný ve sürece iliþkin ortak tutum belirleneceðini söyledi. 7'de

Sünnet þöleninde izdiham D

iyarbakýr eski Milletvekili Sebgettullah Seydaoðlu tarafýndan Dicle ilçesine baðlý Duranbeyi Köyü'nde 300 çocuk için sünnet þöleni düzenlendi. Þölen’de daðýtýlan yardýmlarý almak isteyen kadýnlar ezilme tehlikesi geçirdi. 4'te

2 ölü 63 yaralý

Diyarbakýr'da yollar kan gölü D

iyarbakýr'da meydana gelen iki ayrý kazada yollar kan gölüne döndü. Merkez ve Bismil Ýlçesi'nde yaþanan trafik kazalarýnda 2 kiþi öldü, 63 kiþi de yara-

landý. Bismil’deki kazada aðýr yaralanan 3 kiþi askeri helikopterle Diyarbakýr’a kaldýrýldý.Yarasý hafif olan vatandaþlar çeþitli hastanelerde tedavi altýna alýndý. 3'te

Beytüþþebap'ta elektrik isyaný Okul taburun içinden çýksýn Þ

ýrnak'ýn Beytüþþebap Ýlçesi'nde 12 günden beri elektrik yok. 12 günden beri yaþanan elektrik sýkýntýsý, ilçedeki esnafýn tepkisine yol açtý. Kepenklerini indiren esnaflar, Hükümet Konaðý'na pankartlarla yürüdü. 3'te

Hastalara müzikli tedavi

an Özel Ýstanbul Hastanesi Týbbi Onkoloji Polikliniði'nde kemoterapi tedavisi gören hastalara haftada bir gün müzik dinletiliyor. Hastalara klasik müzik baþta olmak üzere, sanat müziði ve halk müziði parçalarý çalýnýyor. 8'de

Toprak ev kanser yapýyor

akkari'nin Yüksekova ilçesine baðlý Daðlýca Köyü'nde bulunan ilköðretim okulunun askeri taburun içinde olmasý tepki çekiyor. Öðrenciler, taburun içinde yer alan okulda öðrenim görmek istemiyor. 5'te

50 bin yevmiyecinin yüzü gülüyor

iyarbakýr, Elazýð, Kapadokya bölgelerinde toprak yapýlý evlerde oturan vatandaþlarýn, akciðer zarý kanserine yakalanma oranlarýnýn fazla olduðu belirtildi. 5'te

6’da

Saðlýk

30 MAYIS 2013 PERÞEMBE

Güneþ, gözünüze düþman olmasýn Uzun, soðuk ve güneþsiz geçen bir kýþýn ardýndan yaz çok hýzlý geldi. Peki, bu yaz yüzünüzü güneþe dönmeye hazýr mýsýnýz? Göz Saðlýðý ve Hastalýklarý Bölümü Uzmaný Op. Dr. Faruk Eroðlu, güneþ gözlüðünün sadece bir aksesuar olmamasý gerektiðinin altýný çizerek yazýn daha fazla dikkat etmemiz gerekenleri sýraladý.

öz saðlýðýmýzý en çok etkileyen ýþýnlarýn güneþin görülebilir ýþýnlarý olduðunu dile getiren Op. Dr. Faruk Eroðlu; "Güneþ ýþýnlarý görülebilir ýþýk, ultraviyole (morötesi) ve infrared (kýzýlötesi) ýþýnlardan oluþur. Bunlarýn arasýnda göz saðlýðýmýzý en çok etkileyen görülebilir ýþýnlardan mavi ýþýnlar ve ultraviyole ýþýnlardýr. Ultraviyole ýþýnlarýn çoðu ozon tabakasý; infrared ýþýnlarý atmosferde bulunan yaðmur damlalarý tarafýndan emilir. Ancak özellikle son yýllarda birçok kimyasal maddenin ozon tabakasýnda incelmeye yol açmasý nedeniyle saðlýðýmýz için tehlikeli olan bu ýþýnlar yeryüzüne daha fazla ulaþýr hale gelmiþtir. Mavi ýþýnlar ise atmosferde hiçbir engele takýlmadan doðrudan yeryüzüne ulaþýr, dolayýsýyla mavi ýþýk, atmosfere ve doðal olarak insan gözüne hiçbir engel olmadan girebilir. Göze gelen ýþýnlar, gözün en dýþ tabakasýný oluþturan camsý tabakadan (kornea) ve göz bebeðinin hemen arkasýndaki göz merceðinden (lens) geçerek görmeyi saðlayan sinir tabakasýna (retina) ulaþýr. Ancak göze temas eden bu ýþýnlarýn miktarý arttýðý zamanlarda ve ortamlarda, bu tabakalarýn koruyucu etkisi azalýr ve hem kendileri hem de

sinir tabakasý hasar görür. Bu ýþýnlar görünmez olduklarý için fark etmeyiz; ancak gözlerimiz üzerindeki olumsuz etkileri ve uzun yýllar içinde yaratabileceði hasar en az deri üzerindeki etkileri kadar ciddidir. Özellikle yaz

aylarýnda göze direk temas eden zararlý ýþýnlar korneada ultraviyole yanýklarýna ve sinir tabakasýnda görme merkezi hasarýna (makula dejenerasyonu-solar makulopati) neden olur. Atmosfer ýþýnlarýnýn %

65'ini oluþturan bu ýþýnlar, mercekte bulanýklýk yaratarak katarakt geliþimini artýrýr. Vücudun diðer kýsýmlarýnda olduðu gibi göz kapaklarýný kaplayan deride ve konjonktiva tabakasýnda da kanser oluþumuna neden olduðu bilinmektedir. Ayrýca ciltteki güneþ yanýðýnýn korneadaki karþýlýðý olan aðrýlý fotokeratite ve uzun dönem kornea yüzeyinde bozulmaya da sebep olabilir" açýklamasýnda bulundu. Bu özellikleri taþýyorsanýz güneþe karþý daha dikkatli olun! Güneþle temasta bulunan herkesin bu zararlý ýþýnlara karþý gözlerini korumasý gerekir. Ancak; o Açýk renk gözlüler, o Çocuklar (Çocuklarýn göz merceðinin ultraviyole ýþýnlarý süzebilme yeteneðinin yetiþkinlere göre az olmasý ve ileri yaþlarda ortaya çýkan makula bozulmalarýnýn kiþilerin geçmiþte maruz kaldýklarý güneþ ýþýðý miktarýyla ilgisi olmasý nedeniyle), o Sinir tabakasýnda görme merkezi hasarýna karþý genetik eðilimi olanlar, o Gözlerinizden herhangi bir cerrahi operasyon geçirmiþ olanlar, o Lazer tedavisi görenler yüksek risk grubundadýr. Güneþ gözlüðü sadece bir aksesuar olmamalý

Kullanacaðýmýz güneþ gözlüðü mutlaka "ultraviyole engelleyici" özellikte olmalýdýr. Bu özelliði olmayan güneþ gözlüðü sadece fazla ýþýðýn göz içine girmesini engeller. Ancak bu engelleme ýþýk kamaþmasýný azaltma dýþýnda hiçbir fayda saðlamaz, aksine zarar verir. Çünkü renkli cam takýldýðýnda zararlý ýþýklarýn göz içine dolmasýný engelleyen göz bebeði küçülmez. Böylece ultraviyole ýþýnlarý göz içine bol miktarda girer. Her güneþ gözlüðü ultraviyole ýþýnlarýnýn geçiþini engellemez. Bu nedenle gözlüklerin kaliteli ve belgeli olmasý gerekir. Camýn renginin koyu ya da açýklýðýndan ziyade ultraviyole ýþýðýný engelleyip engellemediði önemlidir. Ayrýca iyi bir güneþ gözlüðünde camýn rengi homojen olmalý ve bulanýk görmeye yol açmamalýdýr. Polaroid ve fotokromik (kolormatik) camlar yeterli UV blokajý saðlayabilir. Gözlüklerde çerçeve seçimi yaparken estetik özellikler yanýnda gözü tam koruyabilmesi için yeterli büyüklük ve uygun dizaynda tercih edilmelidir. Göz kusuru ve gözünde baþka bir hastalýðý olanlarýn göz doktoru tavsiyesine göre gözlük almalarý göz saðlýðý için daha uygun olur.

Vücuttaki fazla suyu atarak zayýflatýyor Çok sevilen bu yaz meyvesinin faydalarý saymakla bitmiyor.

zmanlar, vitamin ve mineral deposuna sahip olan yaz aylarýnýn sevilen meyvesi kirazýn beyin saðlýðýndan sindirim sorunlarýna kadar birçok hastalýða faydalý olduðunu, hatta aspirinden güçlü aðrý kesici özelliðinin bulunduðunu da belirtti. Beyin saðlýðý için büyük önem taþýyan kirazýn birçok faydasýnýn olduðunu açýklayan uzmanlar, kirazýn

Alzheimer gibi hastalýklara yakalanma ihtimalini azalttýðýný belirtti. Uzmanlar, "Kiraz yapýsýndaki besin lifi sayesinde kabýzlýðý önler, ishali keser ve sindirim sorunlarýna çözüm olur. Hastalýklara karþý vücudun direncini artýrýr. Damar sertliðine, romatizma, gut hastalýðý ve dizanteriye iyi gelir. Çok iyi bir aðrý kesici ve ateþ düþürücü olan bu meyve sinirleri kuvvetlendirir" ifadelerini kullandýlar. Antioksidan özellikle kansere karþý koruma saðlayan kirazýn ayný zamanda

kalp ve damar saðlýðýna karþý da insanlarý koruduðunu söyleyen uzmanlar, "Kiraz kolesterolü ve kan þekerini düþürür. Kaný temizler ve sivilce gibi cilt sorunlarýný önler, yaþlanma belirtilerini geciktirir. Ýdrar söktürücü özelliðiyle kiraz; vücudu zehirli maddelerden temizler. Böbreklerin taþ ve kum yapmasýný önlediði gibi safra kesesi taþýnýn dökülmesini saðlar. Vücuttaki fazla suyu atarak, zayýflamaya da yardýmcý olur" diye konuþtular.

Uyku apnesi dikkate alýnmalý

Antibiyotikler güneþin derideki hasarýný artýrýyor Her yaz mevsimi yaklaþýrken bronzlaþma konusu gündeme gelir. Uzmanlar güneþten nasýl korunmamýz gerektiðini her sene vurgulasalar da, bizlerin bunu ne kadar ciddiye aldýðý meçhul. Dermatoloji Uzmaný Dr. Cansel Köse Gürer, konunun ciddiyetini vurgulayarak saðlýklý bronzluk için yapýlmasý gerekenleri anlattý. üneþten korunmada günlük güneþ koruyucularýnýn kullanýlmasý çok önemlidir. Güneþ koruma faktörü (SPF) deriyi güneþin tetiklediði kýzarýklýktan koruyabilme yeteneðini göstermektedir. Ancak bu koruyucu kremlerle istenildiði kadar güneþte kalýnabileceði doðru deðildir. Özellikle saat 11.00 ila 16.00 arasýnda güneþten kaçýnmak, mümkün olduðunca gölgede kalmayý tercih etmek, koruyucu giysiler, geniþ siperlikli þapka, güneþ gözlüðü ve þemsiye ile direkt temasý engellemek þarttýr. Ayrýca su, kum, kar ve buzun güneþ ýþýðýný yansýttýðýný ihmal etmemek gereklidir. Bulutlu havalarda dahi görünür ýþýk büyük oranda engellense bile zayýf ultraviyole varlýðý göz önünde bulundurulmalýdýr. Iþýk duyarlandýrýcý bazý ilaçlar da (bazý antibiyotikler, tansiyon ilaçlarý, hormonlar gibi) güneþin derideki hasarýný artýrýr ve bu süreci hýzlandýrýr. Bu durumda en iyisi güneþ yanýðýnýn önlenmesidir. Çocukluk çaðlarýndan itibaren deri hasarýnýn engellenmesi önemlidir. Yüksek koruma faktörlü koruyucularýn yeterli miktar kalýnlýkta dýþarý çýkmadan yarým saat önce sürülmesi, 2-3 saat aralarla tekrar edilerek devamý saðlanmalýdýr. Güneþ koruyucu krem kullanýmýný, bir davranýþ biçimi haline getirmek gereklidir.

Apne Hastalýðýnýn tedavisi için Hendek Devlet Hastanesi bünyesinde kurulan laboratuvarýn sorumlusu Uzman Dr. Cahit Bilgin, apne hastalýðýnýn uykuda nefesi durdurduðu için ciddiye alýnmasý gerektiðini belirterek, "Tedavisi yapýlmadýðýnda hiper tansiyon, kalp yetmezliði, kalp krizi, reflu ve felç gibi hastalýklara yol açabiliyor" dedi.

ilgin uyku hastalýðýný tedavi etmek için 6 yýl önce hizmete baþlayan 7 yatak kapasiteli uyku laboratuvarýna ancak 1 ay sonraya randevu verilebildiðini söyledi. Dr. Bilgin, 6 yýldýr uyku laboratuvarýnda çalýþtýðýný, sadece Sakarya'dan deðil çevre illerden de çok sayýda hastanýn tedavi için kendilerine baþvurduðunu anlattý. Laboratuvarda, 4'ü tarama testi, 3'ü de palisomografi olmak uzere toplamda 7 kiþiye ayný anda hizmet verebildiklerini aktaran Bilgin, "Kapasitemiz ve cihazlarýmýz yetersiz. Ayný anda sadece 7 kiþiye hizmet verebiliyoruz. Uyku problemleri her geçen gün artýyor ve insanlar uykusuzluðun veya saðlýksýz uykunun hastalýk olduðunu yeni yeni anlamaya baþladý" ifadesini kullandý.

ABD'DE 1 MÝLYON, SAKARYA'DA 40 BÝN ÝNSANDA UYKU APNESÝ VAR Bilgin, Amerikda 1 milyon kiþinin uyku apnesi hastasý olduðunu, Sakarya'da bu rakamýn 40 bin kiþiye yaklaþtýðýný belirterek, "Bu hastalardan çok az bir kýsmýný tespit edebiliyoruz, yýlda bin 200 civarýnda hastaya ulaþýyoruz. Þu anda randevularýmýzý, 1 ay sonrasýna verip, test ve tedavilerini yapmaktayýz. Randevu defterimiz her geçen gün kabarýyor. Sakarya'nýn bu anlamda 40 yatak kapasiteli bir mekana ihtiyacý var. Ýnþallah bu yapýlýrsa mevcut hasta potansiyelini 10 yýlda ele almýþ olacaðýz" diye konuþtu. Uyku apnesi hastalýðýnýn nefes alýp vermeyle ilgili olduðu için ciddiye alýnmasý gerektiðini vurgulayan Bilgin, þöyle konuþtu:

"Apne hastalýðý uykuda nefesi durdurduðu için çok ciddiye alýnmasý gereken bir hastalýk. Tedavisi yapýlmadýðýnda hiper tansiyon, kalp yetmezliði, kalp krizi, reflu ve felç gibi hastalýklara yol açabiliyor. Nefes alýp verme güçlüðü, derin uyku halini engellediði için sinirler dinlenemiyor ve gün içerisinde devam eden uyku hali, hem insanlarýn çalýþma temposunu olumsuz yönde etkiliyor hem de trafikte ciddi kazalara yol açabiliyor. Þimdi çýkarýlan kanunlarda toplu taþýmada görev alacak sürücülerin uyku apnesinden saðlam raporu almalarý gerekiyor. Fakat ülkemizde uyku laboratuvarlarý yeterli olmadýðý için bu yerine getirilemiyor."

OBEZÝTE UYKU HASTALIÐINI TETÝKLÝYOR Fazla kilolarýn da uyku bozukluðuna yol açtýðýný ifade eden Bilgin, kilo artýþýna baðlý hava yollarýnda darlýk meydana geldiðini, aðýz içinin küçüldüðünü ancak dilin yapýsýný koruyarak aðýza sýðmadýðý için uykuda nefes týkan-

malarýna ve durmalarýna neden olduðuna dikkati çekti. Bilgin, uyku sýkýntýsý çeken her yaþtaki hastalarýn anket formu doldurarak baþvurabileceðine iþaret ederek, "Bu anket formlarýný uyku apnesi olma ihtimali yüksek hastalarýmýza randevu vererek tarama testi yapýyoruz. Tarama testi sayesinde 3 kat daha aðýr hastalara ulaþma imkanýmýz oluyor. Tarama testinde vücudun belli bölgelerine beyin dalgalarýný, göz hareketlerini, kas tonusunu, nefes alýþveriþini, tansiyonu ve ayak hareketlerinin sýklýðýný ölçmek için çeþitli aparatlar yapýþtýrýyor ve baðlýyoruz" ifadesini kullandý. Uyku bozukluðu obezite gibi çaðýn hastalýðý olduðu için uyku laboratuvarlarýnýn yaygýnlaþmasý gerektiðini anlatan Bilgin "Uyku hastasý olan bir insan 10 yýl içinde tedavi edilmezse 3'te bir oranýnda bu hastayý apneye baðlý nefes durmasýndan kalp krizi veya felçten kaybedebiliriz" þeklinde konuþtu.

Tatvan'da yüksek kesimlere kar yaðdý

on yýllarýn en çetin ve uzun kýþýnýn yaþandýðý Bitlis ve ilçelerinde kar esareti bitmedi. Son bir haftadýr etkili olan saðanak yaðýþ ve soðuk havalarýn ardýndan Mayýs ayýnýn son günlerinde Tatvan ilçesindeki yüksek kesimlere kar yaðdý. Yaklaþýk bir haftadýr etkili olan soðuk hava ve yaðmur yaðýþý, gece saatlerinde havalarýn iyice soðumasýyla yüksek kesimlerde oluþan kar yaðýþýna neden oldu. Ülkenin güney ve batý kesimlerinde sýcak havalardan bunalan insanlar denize gir-

erek serinlenirken, Bitlis'teki yüksek kesimlere yaðan karlarý gören vatandaþlar þaþkýnlýklarýný gizleyemedi. Mayýs ayýnýn son günleri olmasýna raðmen, yüksek kesimlere ve Süphan Daðý'na gece saatlerinde yaðan karla tepeler beyaza büründü. Soðuk havaný etkisini hissettirdiði ilçede yaðmur yaðýþlarý aralýklarla devam ediyor. Meteoroloji yetkilileri yaðmur yaðýþýnýn 2 gün daha etkili olacaðýný ve ardýndan hava sýcaklýðýnda artýþlar olacaðýný bildirdi.

Diyarbakýr'da yollar kan gölü 30 MAYIS 2013 PERÞEMBE

Diyarbakýr'da meydana gelen iki ayrý kazada yollar kan gölüne döndü. Merkez ve Bismil Ýlçesi'nde meydana gelen trafik kazalarýnda 2 kiþi öldü, 63 kiþi de yaralandý.

askeri helikopter, durumu aðýr olan 3 yaralýyý alarak Diyarbakýr'a götürdü. 37 yaralý ise ambulans ve özel araçlarla Bismil Devlet Hastanesi'ne götürülüp tedavi altýna alýndý. Burada yapýlan ilk müdahalenin ardýndan durumu aðýr olan 3 yaralý daha, Diyarbakýr'daki hastanelere sevk edildi.

3 minibüs çarpýþtý

lk kaza Bismil Ýlçesi'nin Tepe Beldesi'nde meydana geldi. Tarým iþçilerini taþýyan Þeyhmus Aydemir yönetimindeki 49 F 0815 plakalý açýk kasa pikap, arka lastiðinin patlamasý

sonucu devrildi. Kazada 8 çocuk annesi 47 yaþýndaki Narin Onay olay yerinde yaþamýný yitirirken, araç içerisinde bulunan 40 kiþi ise yaralandý. Kazanýn duyulmasý üzerine olay yerine giden

Bismil'de tren raylarý yenileniyor D

iyarbakýr merkezde baþlayan tren hattý yenileme çalýþmalarýnýn Bismil ayaðýna Kaymakam Vehbi Bakýr, 5. bölge yetkilileri ve Bismil Garnizon Komutaný katýldý. Dualarla baþlayan açýlýþta konuþan Bismil Ýstasyon Þefi Muaz Oktay, yol yenileme çalýþmalarýyla Diyarbakýr-Kurtalan tren seferlerinin daha güvenli bir þekilde gerçekleþeceðini, ayrýca bu döþenen raylarýn hýzlý tren seferlerinde döþenen raylarla ayný olduðunu, yük taþýmacýlýðýnda da en ideal taþýmacýlýk olacaklarýný belirtti. Sarýtoprak 32 ve Kurtalan arasý yol çalýþmalarýnýn hýzlý devam ettiðini belirten Muaz Oktay, mallarýn çoðunluðunun tren yolu ile gittiðini, tren yol çalýþmalarý tamamlandýðýnda fabrika sahiplerinin tekrar ürettikleri mallarý trenle göndereceklerini, demiryolunda yük taþýmacýlýðýnýn fiyat açýsýndan da uygun olduðunu söyledi.

Ýkinci kaza Diyarbakýr-Mardin karayolunun Çarýklý Beldesi yakýnlarýnda saat 08.00 sýralarýnda meydana geldi. Mardin'den Diyarbakýr'a gelen sürücüsünün henüz kimliði belirlenemeyen 21 GH 300 plakalý minibüs, aþýrý hýz yüzünden sürücüsünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi üzerine orta refüjü aþýp geçtiði karþý þeritte 21 FN 559 ve 21 FL 209 plakalý minibüslere çarptý. Kazada henüz kimliði belirlenemeyen 1 kiþi ölürken, 23 kiþi de yaralandý. Yaralýlar, Diyarbakýr'daki hastanelerde tedavi altýna alýndý.

erkek, genç, yaþlý ve tüm sivil toplum örgütleriyle yeniden birleþerek kolektif bir güç ortaya çýkarmalý, tüm halklarýn kazançlý çýkacaðý ve ilelebet kanýn dökülmeyeceði, annelerin tek bir damla gözyaþýnýn akmayacaðý demokratik ve çoðulcu bir Türkiye'yi yeniden inþa sürecine katýlmalýdýr" dedi. (DÝHA)

ýrnak'ýn Beytüþþebap Ýlçesi'nde 12 günden beri elektrik yok. 12 günden beri yaþanan elektrik sýkýntýsý, ilçedeki esnafýn tepkisine yol açtý. Esnaflar, sabah saatlerinde kepeklerini indirerek, Hükümet Konaðý'na pankartlarla yürüdü. Yürüyüþe katýlan esnaf, yetkilileri istifaya çaðýrdý. Esnaflar adýna konuþan Þafak Üçkardeþler, ilçe merkezinde 2 yýldan beri bir çok hizmetten yoksun olarak yaþam mücadelesi verdiklerini belirterek, "Yaklaþýk iki yýldýr, Beytüþþebap bütün hizmetlerden mahrum kalýp, devlet tarafýndan hiçbir þekilde görünememektedir. Beytüþþebap, karayoluna baðlý köprü ve yol, yaklaþýk bir yýl yapýlamadý Beytüþþebap, ilçe olmasýna raðmen, karayolu ulaþýma kapalý oldu. Kýþ ayýnda 20 gün ilçe merkezi, elektriksiz kaldý. Ve bu gün de ilçe merkezi, elektriksiz durumda. Geliri hiçbir þekilde olmayan esnafýmýzýn gýdalarý heba olup, çok büyük zararlar görmüþlerdir. Halkýn bu sorunlardan dolayý, hiçbir zaman devletin temsilcisi hazýr bulunmamýþ ve halkla muhatap olmamýþtýr ve biz sesimizi buradan duyurarak devlet yetkililerini istifaya çaðýrýyoruz" dedi. Daha sonra 5 dakikalýk oturma eylemi yapan kalabalýk grup, olaysýz bir þekilde daðýldý.

getiren Aysel Omuþ, "Çocuk-

Anne Aysel Omuþ, 10 çocuðunun olduðunu ve Ýrem ile Zeynep isimli kýzlarýnýn

ÖKH tarafýndan Þýrnak'ýn Balveren (Gundikê Melê) Beldesi'nde kurulan "Demokratik Çözüm Çadýrý"nda nöbeti Batman'dan gelen Barýþ Anneleri aktivistleri devraldý. Nöbeti devralan Batman Barýþ Anneleri inisiyatifini, Þýrnak merkez ve köylerden gelen yüzlerce gencin yaný sýra çok sayýda STK temsilcisi ziyaret etti. Barýþ nöbetinde kendilerini yalnýz býrakmayan gençlere teþekkür eden anneler, ziyaretçilerle beraber çadýra geçti. BDP Þýrnak Ýl Eþ Baþkaný Baki Katar, "Bu onurlu mücadele ve direniþin mimarlarý öncelikle fedakar annelerimiz ardýndan siz onurlu gençlerimiz oldu. Abdullah Öcalan'ýn baþlatmýþ olduðu bir barýþ hamlesi var. Fakat bu mücadele bitti ve herkesin kabuðuna çekilerek bu sorunun çözülmesini bekleyeceði bir süreç deðildir. Asýl mücadelemiz bu noktadan sonra baþlýyor. Kadýn,

Dýþarý çýkamýyorlardý

Beytüþþebap'ta elektrik isyaný

Hasta kardeþlerin salýncak mutluluðu uþ Belediyesi, merkeze baðlý Kültür Mahallesi'nde ikamet eden Omuþ ailesinin cam kemik hastasý çocuklarý için evin bahçesine salýncak kurdu. Kültür Mahallesi'nde ikamet eden Þinasi Omuþ, cam kemik hastasý olan Ýrem ve Zeynep isimli kýz çocuklarýnýn dýþarý çýkamamasýndan dolayý bahçeye oyun parký kurmak istedi. Maddi durumu yeterli olmayan Omuþ, Belediye Baþkanlýðý'na dilekçe verdi. Dilekçeyi okuyan Belediye Baþkaný Necmettin Dede, salýncak için talimat verdi. Talimat üzerine Muþ Belediyesi Park Bahçeler Müdürlüðü ekipleri, bahçede salýncak kurdu. Salýncaklarýn kurulmasýný heyecanlý bir þekilde izleyen Ýrem ve Zeynep, salýncaða binip eðlendiler. Anneleri tarafýndan salýncakta sallanan çocuklar, sevinçlerinden gözyaþlarýna hakim olmadýlar.

Çözüm çadýrýna ziyaretler sürüyor

cam kemik hastasý olduðunu söyledi. Çocuklarýnýn dýþarý çýkamadýklarýný ve gönüllerince eðlenemediklerini dile

larým, dýþarýda oyun oynayan çocuklarý görünce üzülüyorlardý. Onlarýn üzüntüsüne fazla dayanamadýk ve eþim belediyeye dilekçe verdi. Sað olsunlar çok kýsa sürede bahçemize salýncak kuruldu. Artýk benim çocuklarým da salýncakta oynayabilecek. Sayýn Baþkanýmýza ve tüm belediye personelimize teþekkür ediyorum" dedi. Belediye Baþkaný Necmettin Dede ise, ailenin dilekçesinin okur okumaz talimat verdiðini belirterek, "Bu çocuklarýn durumu içler acýsý. Yaþýtlarý gibi dýþarý çýkamýyor, gönüllerince eðlenemiyorlardý. Biz de ailenin dilekçesi üzerine ikamet ettikleri evin bahçesine salýncak kurdurduk. Umarým çocuklar bu salýncaklarda gönüllerince eðlenirler" diye konuþtu.

Selzedeye icra þoku

oplu Konut Ýdaresi (TOKÝ) tarafýndan selzedeler için yapýlan konutlarýn parasýný ödeyemeyen 8 nüfuslu aile icralýk oldu. Batman'da 2006 yýlýnda meydana gelen sel felaketi sonrasýnda TOKÝ tarafýndan selzede vatandaþlar için Kuyubaþý Köyü mevkiinde konutlar yaptýrýldý. Konuta yerleþen ve biriken taksitleri ödeyemeyen 6 çocuk babasý, MS hastasý felçli Muzaffer Yýldýrým'a icra kaðýdý geldi. Þu ana kadar 30 bin lira ödeyen ancak tedavisi için geri kalan taksitleri ödeyemeyen ve icralýk olan Yýldýrým ailesi, yetkililer ve hayýrseverlerden yardým bekliyor. Biriken taksitleri hafta sonuna kadar ödeyemezse mahkeme kararý ile evden çýkarýlacaðýný belirten Muzaffer Yýldýrým, "2006 yýlýnda kirada olduðum ev sel sularýndan zarar gördü. Valilik tarafýndan yardýmlar aldýðýný ve son olarak TOKÝ'den ev vereceklerini söylediler. Ancak evin bedava verileceðini düþündüm. Parayla olduðunu bilseydim ödeyemeyeceðimi bildiðim için kabul etmezdim" dedi.

Ödeyemezse çýkaracaklar 6 çocuðunu okutan Muzaffer Yýldýrým, 700 lira bakýcý parasý, iki ayda bir 300 lira çocuk yardýmý

parasý ve üç ayda bir özürlü maaþýyla geçinmeye çalýþtýklarýný ifade ederek, "Aylýk 550 lira taksit ödemek zorundayým. Þimdiye kadar 30 bin lira ödedim. Banka dekontlarý bende olmasýna raðmen bankada ödediðim gözükmüyor. Þimdiye kadar faiz ödüyordum. Hastalýðým ve geçim derdinden dolayý 16 taksiti ödeyemedim. 9 bin 600 lira faiziyle beraber birikmiþ, nasýl ödeyeceðimizi bilmiyoruz. Bankadan icra yazýsý geldi. Hafta sonuna kadar ödeyemezsem mahkeme kararý ile bizi evden çýkaracaklar. Bu hasta halimle çocuklarýmla sokakta ne yapacaðým, nereye sýðýnacaðým bilmiyorum. Bu ev omzuma yüklenmiþ büyük bir yük oldu. Yetkililerden hayýrseverlerden yardým bekliyorum" diye konuþtu.

Gündem

30 MAYIS 2013 PERÞEMBE

Geçmiþle Yüzleþme Çalýþtayý sonuç bildirgesi

Ýnsan Haklarý Derneði (ÝHD) Diyarbakýr Þubesi, 18-19 Mayýs tarihlerinde yapýlan ‘Kayýplar ve Toplu Mezarlar/Geçmiþle Yüzleþme Çalýþtayý’nýn sonuç bildirgesini açýkladý. Ý HD Diyarbakýr Þube Baþkaný Raci Bilici, basýn açýklamasýnýn metnini okudu. "Geçmiþle yüzleþmeden geleceði kuramazsýnýz" diyerek söze baþlayan Bilici, kayýplar olgusu ve toplu mezarlarýn, dünya çapýnda her dönem kendinden söz ettirdiðini belirterek, bu gerçekliðin birçok ülkede yaþanan savaþlar veya çatýþmalarda o toplumlarýn yüzkarasý olarak günümüze kadar geldiðini ifade etti. Bilici, "Geçmiþte bu coðrafyada katliamlar, soykýrýmlar ve büyük acýlar yaþandý. Özellikle son 30 yýldýr süren savaþ, beraberinde büyük yýkýmlar getirdi. Kayýplar, faili meçhul cinayetler ve toplu mezarlar yaþanan bu tahribatýn en somut gerçekliðidir. Yapýlan tüm bu çaðrýlar, kampanyalar ve suç duyurularýna raðmen, kayýplarýn akýbetinin ortaya çýkarýlmasý konusunda devletin bir çalýþmasý olmadý. Kayýplarýn ve faili meçhul cinayetlerin failleri hakkýnda yapýlan suç duyurularý yanýtsýz kalýrken, toplu mezarlarýn açýlmasý için yapýlan baþvurular ya yanýtsýz kaldý veya mezarlar usulüne uygun açýlmadý.

Bereket için birbirlerini kýrbaçladýlar

iyarbakýr'ýn Dicle ilçesine baðlý Duranbeyi Köyü'nde bulunan Þeyh Þerif Türbesi'ni ziyaret ederek dua eden binlerce kiþi, 'Karmiçi' ismini verdikleri geleneksel oyunda hasadýn bereketli olmasý için saatlerce birbirlerini kýrbaçladý. Sabahýn erken saatlerinden itibaren çevre köylerden ve Diyarbakýr'dan çok sayýda kiþi Duranbeyi Köyü'ne gitti. Hasatlarýnýn verimli olmasý için

Zorla kaybettirmeler ve toplu mezarlar, uluslararasý hukukun ve insani deðerlerin ihlal edilmesi gerçeðinden yola çýkarak, bu suçlarýn insanlýða karþý iþlenmiþ suçlar olduðunu söylemekte yarar vardýr" dedi.

Çalýþtaydan çýkan sonuçlar Bilici, ulaþtýklarý sonuçlarý þöyle sýraladý: "Geçmiþle yüzleþme ve hakikatlerin araþtýrýlmasý konusu, büyük önem atfedilerek tartýþýlmýþ, bunun için öncelikle tarafsýz ve güvenilir bir hakikatleri araþtýrma komisyonu kurulmasý talep edilmiþtir. Bu komisyonun dünya çapýnda yaþanan deneyimleri inceleyerek, Türkiye'ye özgü bir çalýþma yürütmesi, elde ettiði sonuçlarý kamuoyuyla paylaþmasý benimsenmiþtir. Komisyonun yasalar çerçevesinde yetkilendirilerek, çalýþmalarý için tüm kolaylýklarýn saðlanmasý önerilmiþtir. Türkiye'nin 'BM Tüm Kiþilerin Zorla Kaybetmeye Karþý Korunmasý Ýçin Uluslararasý Sözleþme'yi imzalamasý ve sözleþmenin gereðini yerine getirmesi gerekmektedir. Zorla kaybedilenlerin bulunmasý, faili meçhul

2500 konut için kura çekilecek

dua eden köylüler, 800 yýllýk geleneði bir kere daha yaþattý. Etkinliðe katýlanlar meydanda halka oluþturarak, 'Karmiçi' adý verilen oyunu oynadý. Ýki gruba ayrýlan erkekler, sýrayla kamçýyý alarak meydanda birbirlerine vurdu. Özellikle gençlerin ilgi gösterdiði oyunda güç gösterisi yapýlýrken, elindeki kamçýyý düþüren taraf oyunu kaybetti. 'Karmiçi' oyununda, birbirlerini kýyasýya döven köylüleri, zaman zaman hakem ve köyün ileri gelenleri araya girerek ayýrdý.

30 MAYIS 2013 PERÞEMBE YIL: 12 SAYI: 4283 Ýmtiyaz Sahibi: Diyar Medya Matbaacýlýk Rek. Eðt. San.Tic. Ltd Þti. Adýna Tüzel Kiþi Ömer Serdar ÇÝMEN Genel Yayýn Yönetmeni Mürsel ACAY Sorumlu Yazý Ýþleri Müdürü Berat ASLAN Yazý iþleri Müdürü Muhittin TALAY Sayfa ve Ýnternet Editörü A.Baran ÇÝMEN Yayýn Türü Bölgesel süreli yayýn Ýdare ve Haber Merkezi Adresi: Gevran Cad. Yunus Emre Apt. Kat:1 No:2 Tel: 0412.228 55 53 - 228 65 53 Basýldýðý Yer: Stadyum Altý Kuzey Kale Arkasý YENÝÞEHÝR/DÝYARBAKIR e-posta: olayhaber@hotmail.com BU GAZETE BASIN MESLEK ÝLKELERÝNE UYMAYA SÖZ VERMÝÞTÝR. Not: Köþe yazýlarýnýn sorumluluðu, yazarlara aittir.

cinayetler sonucu katledilenlerin faillerinin ortaya çýkarýlmasý için devletin tüm arþivlerini açmasý, bu konuda inceleme yapacak komisyona gerekli bilgi ve belgeleri saðlamasý, ayný þekilde çatýþmalarýn diðer bir tarafý olan PKK'nýn de elindeki bilgi ve belgeleri komisyona sunmasý talep edilmiþtir. Geçmiþte devlet görevlilerinin ve devlet içerisindeki farklý yapýlanmalarýn iþlemiþ olduðu suçlarýn 'Ýnsanlýða karþý iþlenmiþ suçlar' olarak deðerlendirilerek, bu tür suçlarda zaman aþýmý gerekçesiyle faillerin cezasýz kalmasý önlenmelidir. Geçmiþle yüzleþme ve hakikatleri ortaya çýkarma konusunda maðdur ailelerin ve sivil toplum örgütlerinin de sürece dahil edilmesi gerekmektedir. ÝHD'nin son genel kurulunda aldýðý karar çerçevesinde kurmayý planladýðý 'Kayýplar ve Toplu Mezarlar Vakfý'nýn hayata geçirilmesi, bu vakfýn bir an önce toplu mezarlarýn tespiti için çalýþma yürütmesi önemle vurgulanmýþtýr."

an Milletvekili Mustafa Bilici, Ýl Afet ve Acil Durum Müdürlüðü'nü ziyaret etti. Beraberinde AK Parti Siyasi ve Hukuk Ýþleri Baþkaný Abdulhekim Karabýyýk ile birlikte Ýl Afet ve

Acil Durum Müdürü Cafer Giyik'i makamýnda ziyaret eden Bilici, kiracý olarak baþvuranlarýn ve mülkiyet problemi olanlar konusunda bilgi aldý. Bilici, "Toplu Konut Ýdaresi (TOKÝ) marife-

tiyle Van'da yapýlan bin konutun kiracýlara verileceði daha önce Sayýn Baþbakanýmýz Recep Tayyip Erdoðan tarafýndan açýklanmýþtý. Bunun üzerine konu ile ilgili çalýþma baþlatýlmýþ ve Ýl Afet ve Acil Durum Müdürlüðümüzce müracaatlar alýnmýþtý. Bin konut için toplam 24 bin 372 baþvuru yapýlmýþtýr. Baþvurularý inceleme süreci tamamlanmýþtýr. 10 gün içinde noter huzurunda kura çekilecektir. Bu rekor sayýdaki baþvuru TOKÝ tarafýndan yapýlan konutlarýn cazip þartlarda halka arz edilmesi ile ilgilidir. Çeþitli çevreler yapýlan bu devasa hizmeti basit gösterme ve karalama gayretinde olmuþtur. Ancak necip Van halký gözüyle gördüðü bu hizmetleri küçümsememiþtir. Müracaat sayýsýndaki yoðun ilgide bunun ispatýdýr. Öte yandan Mülkiyet sýkýntýsý olan, depremde veya depremden sonra tapuyu devralan kiþilerin hak sahipliði ile ilgilide çalýþmalar tamamlandý. Bu durumda olan yaklaþýk 1500 vatandaþýmýz tamamýna konut verilecektir" dedi.

Sünnet þöleninde yardým izdihamý D

iyarbakýr'da düzenlenen toplu sünnet þöleninde daðýtýlan yardýmlarý almak isteyen kadýnlar ezilme tehlikesi geçirdi. Diyarbakýr eski Milletvekili Sebgettullah Seydaoðlu tarafýndan Dicle ilçesine baðlý Duranbeyi Köyü'nde 300 çocuk için sünnet þöleni düzenlendi. Her yýl geleneksel olarak yapýlan törende Terkan bölgesindeki köy sakinleri bir araya geldi. Yaklaþýk 3 bin kiþinin katýldýðý etkinlikte bölgedeki köylerde yaþayan 300 çocuðun sünnet þölenini gerçekleþtiren Seydaoðlu, beraberinde getirdiði yardýmlarý da daðýttý. Yardýmlarý almak isteyen kadýnlar izdihama neden oldu. Malzemelerin kamyondan atýlarak daðýtýlmasý tepkilere neden olurken, bazý giyim malzemelerinin ise izdihamdan ötürü yýrtýldýðý görüldü. Seydaoðlu, yardým malzemelerini emekli milletvekili maaþýndan aldýðýný söyledi.

'Baþlýk ve kan davasý yasak' Seydaoðlu, bölgede baþlýk parasýný da kaldýrmak için çalýþma yürüttüðüne ifade ederek, "Geleneksel olarak her yýl burada buluþuyoruz. Örf ve adetimizi yerini getiriyoruz. Geleneklerimizi sürdürüyoruz. Bugün burada bazý yasaklarý da getireceðiz. Bölgemizde artýk baþlýk parasýný yasaklýyoruz. Baþlýk parasý günah ve haramdýr. Kýzlarýmýz eþya deðildir. Kýzlarýmýzda düðünlerde verilecek hediye sadece

onlarýn giysileri olmalý. Peygamberimiz bunu emrediyor. Evrensel hukuk bunu diyor. Bundan dolayý baþlýk parasýný yasaklýyoruz. Bir baþka yasakladýðýmýz durum ise, kan davalarý. Bölgemizde son dönemlerde artýk kan davasý yaþanmýyor. Tamamýyla sona ermesi için bugünden itibaren yasaklama getiriyoruz.

Çocuklarýmýzýn sünneti için tüm masraflarýmý kendim karþýlýyorum. Devletin bana verdiði milletvekili maaþý var. Bu maaþý çocuklarýmýzýn sünneti, onlar için çeþitli hediyelerin yaný sýra ailelerine de bir takým hediyelerimiz oldu" dedi. onuþmanýn ardýndan 300 çocuðun sünnet törenine geçildi.

CMYK

Bölge Haber

30 MAYIS 2013 PERÞEMBE

Köylere geri dönüþ sürüyor

Diyarbakýr'ýn Lice ilçesine baðlý Akro Köyü'nün 1990'lý yýllarda 3 kez yakýlmasýnýn ardýndan köyü terk eden vatandaþlar, çözüm sürecinin ardýndan geri dönmeye baþladý. L ice'ye baðlý Akro köyü, 1990'lý yýllarda çýkan olaylarda 3 kez yakýldý. Bunun üzerine köyü terk eden vatandaþlar, çözüm sürecinin ardýndan tekrar köylerine gelip evlerini inþa ederek yeniden yerleþmeye baþladý. Tamamen yok olan köye çözüm süreci ile birlikte 5 hane yerleþirken, vatandaþlar devletten yardým deðil huzur istediklerini söyledi. 1993 yýlýnda köyden þehre göç eden köy sakinlerinden Mehmet Emin Mordeniz, þehir hayatýnýn zor olduðunu ve kiminin çocuklarýnýn dilenci, hýrsýz veya kötü yola düþtüðünü kaydetti.

Þehirler kurtuluþ olmadý Mordeniz, "1992 yýlýndan itibaren burasý yakýlmaya baþlandý, vatandaþlar iþkence gördü ve insanlar öldürülmeye baþlandý. Millet þehirlere bir kurtuluþ umudu ile gitti. Bir insan kendi köyünde 20 kiþiye ekmek verebiliyordu ama þimdi þehirde kendine ekmek bulamýyor. Ben þehirde yaþamayý baþaramadým. Parayla insan mutlu olmaz, gidenlerin hepsi kaybetti. Eðer barýþ süreci güzel geçerse burada büyük bir

umutla her þeyi yapabiliriz. Burada tek bir adamýn 25 cevizi, 4 ineði, 5 kuzusu olsa baþýndan fazladýr. Devlet köye geri dönüþ ile 20-30 bin lira verecekmiþ. Bizi rahat býraksýnlar, bana para falan lazým deðil. Rahat uyanýp gezsem, atýma binip buralarý gezsem baþka bir þey istemem. Yeter ki bu halk bir birini öldürmesin" dedi.

'Herkes dönmek istiyor' Serdar Kaplan isimli vatandaþ ise imkan olmasý durumunda köye geri döneceðini, þimdilik gelip bað ve bahçesinde düzenleme yaptýðýný belirtti. Soylan Mordeniz isimli bayan da 1993 yýlýnda köyü terk ettiklerini söyledi. Mordeniz, "Ben evliydim, köyümüz yandýðýnda burayý terk etmek zorunda kaldýk. Çocuklarýmýn hepsi Diyarbakýr'da dünyaya geldi. Barýþ olursa herkes köyüne dönmek istiyor. Köyün havasý da güzel. Ýnsan köyünde mutlu oluyor, dört duvar arasýnda nasýl mutlu olabilir. Çocuklar da gelmek istiyor. Buralarý çok özlemiþiz" diye konuþtu.

Faraþinliler dönmek istiyor Köylerimiz yakýldý ve elimizdeki bütün gelir kaynaðýmýz olan hayvanlarýmýz elimizden alýndý. Kürtlükten bahsettiðimizde akla gelmeyecek iþkencelere maruz kalýyorduk. Köyden çýkarýlýnca þehirlere gittik. Fakat þehirde de imkanlarýmýz yoktu. Sefalet içerisinde yaþadýk" dedi.

'Geri dönmek istiyoruz'

'Okul taburun içinden çýksýn' H

akkari'nin Yüksekova ilçesine baðlý Daðlýca Köyü'nde bulunan ilköðretim okulunun askeri taburun içinde olmasý tepki çekiyor. Ýlçe merkezine yaklaþýk 55 kilometre mesafede bulunan köyde 40 öðrencinin öðrenim gördüðü Þehit Ýstikam Uzman Çavuþ Lokman Çoban Ýlkokulu, askeri taburun içinde bulunuyor. Her gün askeri nizamiye yolunu kullanarak okula giden öðrenciler, taburun içinde yer alan okulda öðrenim görmek istemiyor. Sürekli elinde silah olan askerlerle karþýlaþan çocuklarýnýn psikolojilerinin bozulduðu belirten velilerden Fevzi Buldan, "Köyümüz karakol içinde. Köydeki çocuklarýn eðitim gördüðü okul da askeri taburun içinde yer alýyor. Çocuklarýmýz her gün elinde silah olan askerleri görerek okula gidip gelmek zorunda kalýyor. Çocuklarýn silahlarýn gölgesinde eðitim görmelerini istemiyoruz. Köyde ne doktor ne de saðlýk ocaðý var. Bu çocuklarýn psikolojileri bozulmuþ durumda. Bir an önce askeri alan dýþýnda bir okul inþa edilmesini istiyoruz" dedi. Öðrencilerden Resul Subaþý ise, "Okulumuzun karakol içinde olmasýný istemiyoruz. Bizler de güzel bir okul istiyoruz. Sýnýflarý temiz, bahçesi ve kütüphanesi olan bir okul istiyoruz. Taburun içindeki okula gitmek istemiyoruz. Bize yeni ve oyun bahçesi olan bir okul yapýlsýn istiyoruz" diye konuþtu. Kesir Tokçu adlý öðrenci de, "Biz yeni bir okul istiyoruz. Her gün karakol içindeki okulda öðrenim görmek istemiyoruz. Ýçinde bilgisayarlarýn olduðu bir okul yapýlsýn istiyoruz" ifadelerini kullandý.

Þýrnak'ýn Beytüþþebap ilçesine Faraþin bölgesinde 30'u aþkýn köy 90'lý yýllarda boþaltýlmýþtý. Göç etmek zorunda kalan bölge sakinleri, geçici de olsa köylerine dönmeye baþladý. Faraþinliler, köyde kendilerini özgür hissettiklerini söyledi.

eytüþþebap ilçesine baðlý 30'u aþkýn köyün bulunduðu Faraþin (Firnaþîn) bölgesinde 90'lý yýllarda köylerinden zorla çýkarýlan vatandaþlar, taþýndýklarý kentlerde büyük zorluklar yaþadý. Faraþin bölgesindeki kimi yurttaþlar yasaklara ve zor þartlara raðmen kendi imkanlarýyla boþaltýlan köylerine dönerken, imkanlarý olmayan yurttaþlar ise bir gün boþaltýlan köylerine geri dönme hayalini kuruyor. Devletin kendilerine çok zulüm yaptýðýný ve imkanlarý olmadýðýndan dolayý köyde kendisine hala bir ev yapamadýðýný belirten Tahir Gür, devletin "Köyde Apocular var. Sizler Apocusunuz" diyerek, köylerini yakýp yýktýðýný anlattý.

'Sefalet içerisinde yaþadýk' Köylerinden ayrýlmak istemediklerini fakat zorla metropollere göçertildiklerini ifade eden Gür, doðup büyüdükleri topraklarý terk etmenin hiç de kolay olmadýðýný ve bu yüzden gittikleri hiçbir yerde rahat edemediklerini kaydetti. Gür, "Zorla topraklarýmýzdan çýkarýldýðýmýzda elimizde hiçbir þey kalmadý. Biz 4 erkek kardeþtik. Her birimizin 200'ü aþkýn koyunu vardý.

Siirt'te tarihi camiler restore edilecek S

iirt Valisi Ahmet Aydýn, Þeyh Muhammed Münkedir ve Cumhuriyet Camii'nin restore edileceðini söyledi. Bitlis Vakýflar Bölge Müdürü Sait Sancar, Ýl Müftüsü Faruk Arvas ve Aydýnlar Belediye Baþkaný Mesut Memduhoðlu ile birlikte Þeyh Muhammed Münkedir ve Cumhuriyet Camii'nde incelemelerde bulunan Vali Ahmet Aydýn, burada yetkililerden bilgi aldý. Siirt'in tarihi açýdan önemli olan eserleri restore ettiklerini kaydeden Vali Aydýn, "Vakýflar Genel Müdürlüðü nezdinde yaptýðýmýz giriþimler netice verdi ve Þeyh Muhammed Münkedir ile Cumhuriyet Camii'nin bakým ve onarýmlarýný gerçekleþtireceðiz. Projeleri hazýrlarken camilerimizin tarihi dokusuna uygun olarak yapýlmasý için hassasiyet gösteriyoruz. Bu eserlerin yaþatýlmasý Siirt'in tarihi açýsýndan da önemlidir. Bu çalýþmalarýmýzda emeði geçenlere teþekkür ediyorum. Bu mahallede Kuran-ý Kerim öðrenmek isteyen bayanlarýmýza kurs binasý yapýlmasý amacýyla, Vakýflar Genel Müdürlüðe ait bu arsanýn tahsisi için giriþimlere baþlýyoruz" dedi.

Toprak ev kanser yapýyor

iyarbakýr, Elazýð, Kapadokya bölgelerinde toprak yapýlý evlerde oturan vatandaþlarýn, akciðer zarý kanserine yakalanma oranlarýnýn fazla olduðu belirtildi. Özel Baðlar Hastanesi Ýç Hastalýklar Uzmaný Doç. Dr. Semir Paþa, akciðer zarý kanserine neden olan etkenin aspestozis denilen bir maddeden kaynaklandýðýný belirterek, bu maddenin daha çok beyaz toprakta yer aldýðýný söyledi. Bu topraðýn özellikle Diyarbakýr, Elazýð ve Kapadokya bölgesinde çok yaygýn olduðunu kaydeden Doç. Dr. Paþa, bunun tarýmsal ve özellikle de yapý malzemesi olarak kullanýmýnýn diðer bölgelere oranla 6 ila 8 kat daha fazla akciðer zarý kanserine yakalanma riski taþýdýðýný ifade etti. Akciðer zarý kanseri hakkýnda bilgi veren Doç. Dr. Paþa, "Akciðer kanseri olarak bilinen ve bölgemizde özellikle Diyarbakýr ile Elazýð arasýndaki bölgelerde sýk olarak karþýlaþtýðýmýz, akciðer zarýnýn duvarýnda kalýnlaþma ile karakterize olan bir hastalýktýr. Bu hastalýk bölgemiz için yaygýn bir hastalýktýr. Bazý

Köylerine dönmek istediklerini fakat dönüþ için hiçbir imkan tanýnmadýðýný belirten Gür, "Biz tekrar tamamen köylerimize dönmek istiyoruz. Köylerimize dönmek için hiçbir imkan vermiyorlar. Koþullarýn saðlanmasýný istiyoruz. Köylerimizi bu hale sokan devletin, köyümüze dönmemiz için bize imkan sunmasý gerekiyor. Köyde yapacaðýmýz hayvancýlýk ve tarým ile geçimimizi saðlayabiliriz. Aile ile köye geldiðimizde huzurumuz yerine geliyor. Þehirde adeta boðuluyoruz. Sürekli aileden birileri hastalanýyor. Ama köyde hiç kimse kolay kolay hastalanmýyor. Yine burasý bizim atalarýmýzdan bize kalan yer. Biz de burada doðduk, büyüdük. En büyük isteðimiz kalýcý olarak topraklarýmýza geri dönmektir. Burada kendi ilacýmýzý doðal bitkilerden kendimiz üretiyoruz. Burada içtiðimiz su, soluduðumuz hava tertemiz. Doðasý, kokusu, rengi, güzelliði ve yaþantýsý bizim için en büyük servettir" þeklinde konuþtu.

'Koruculuðu kabul etmedik' 1993-1994 yýllarýnda askerlerin sürekli köylerine baskýn yaptýðýný söyleyen Fethi Gür isimli yurttaþ ise, "Gücümüz olmadýðýndan dolayý kendimizi koruyacak durumda deðildik. Bize kalmamýz için koruculuk teklif ettiler. Biz de koruculuðu kabul etmedik. Bu yüzden köyümüzü komple yaktýlar. Köydeki camiyi ateþe verdiler. Cami içerisinde bulunan Kuran'ý bile yaktýlar. Hayvanlarýmýzý öldürerek elimizde ne varsa aldýlar, ateþe verdiler. Yaklaþýk 15 yýl sonra kendi imkanýmýz ile köye geri döndük. Devlet bize insan gözüyle bakmýyor. Köyün harabe halini dilekçeler ile de bildirdik. Bizim bu harabeye dönmüþ köylerimizi kendi imkanlarýmýz ile yeniden inþa etme, yaþamaya elveriþli hale getirmeye gücümüz yetmiyor. Þehirlerde iþ bulamýyoruz. Hiçbir gelirimiz yok, geçimimizi liflerin ve bezlerin akciðerde birikimi ve akciðerden temizlenememesi sonucu oluþmaktadýr. Aspest, metalik olmayan lifli yapýdaki bazý minerallerin bir araya getirilerek sanayide özellikle aþýnmaya karþý ürünlerin imalatýnda kullanýlan bir ürün. Bu sanayi ürünlerinin imalatýnda çalýþanlarda sýk olarak karþýmýza çýkan bir meslek hastalýðý olsa da bölgemizde beyaz topraðýn yoðun olduðu ve yoðun olarak kullanýldýðý alanlarda çevresel bir faktör olarak da yine bu kanser karþýmýza çýkmaktadýr. Bazý kaynaklarda bunun bir virüs ile iliþkisi tanýmlanmýþ olsa da, bildiðimiz kadarýyla aspestozis ya da eritoit isimli bir mineraldir. Bunlar akciðer zarýnda birikip temizlenemedikleri için, birikimden yýllar sonra akciðer zarýnda iltihaplanma, kalýnlaþma ve sonrasýnda akciðer zarýndan akciðerin içine doðru ilerleyen ve kanserleþebilen kitlelere dönüþür" dedi.

Tedavisi yok Hastalarýn genel anlamda nefes darlýðý, göðüs aðrýsý, hýrýltý ve yan aðrýlarý gibi nedenler ile kendilerine baþvurduðunu kaydeden Doç. Dr. Paþa, bu hastalýðýn tedavisinin de olmadýðýný dile getirdi. Yapýlan kemoterapi ve radyoterapinin sadece aðrýlarý dindirmeye yaradýðýný aktaran Doç. Dr. Paþa, yapýlmasý gerekenleri þöyle sýraladý: "Hastalýk tedaviye çok iyi cevap verebilen bir hastalýk deðil. bu hastalarda kemoterapi ya da radyoterapi hasta-

saðlayamýyoruz" ifadelerini kullandý.

'Topraklarýmýzda özgür hissediyoruz' Göç ettirilmeden önce köylerinde çok mutlu ve huzurlu olduklarýný anlatan Fethi Gür, köye karþý duyduðu özlemi þu sözlerle ifade etti: "Büyüklerimiz burada yaþadý. Köye her geldiðimizde beraber geçirdiðimiz zamanlar aklýmýza geliyor. Onlarýn mezarlarýný gördüðümüz zaman anýlarýmýz tazeleniyor adeta. Köyde geçirdiðimiz vakitler bize sanki büyük bir varlýk ve güç veriyor. Burada zor þartlarda yaþam mücadelesi vermemize raðmen huzur ile doluyuz. Kendimizi özgür hissediyoruz. Köyde 45 ay kalýyoruz. Bu sürede hasretimizi ve özlemimizi gideriyor, onun için geliyoruz."

'Herkesin topraðý kendisine güzeldir' Devletin köyde ev, cami ve okul ayýrt etmeksizin yakýp yýktýðýný dile getiren Caziye Gür isimli yurttaþ da, metropollere göç ettirildiklerini ve yarý aç, yarý tok bugüne kadar geldiklerini söyledi. Tek isteklerinin boþaltýlan köylerine geri dönmek olduðunu aktaran Gür, "Köyümüzü tekrar yaþanýr hale getirmek istiyoruz. Artýk çektiðimiz eziyet yeter. Herkesin topraðý kendisine güzeldir. Bizim de topraklarýmýz burada. Tek tesellimiz burada geçirdiðimiz birkaç aylýk zaman. Bütün yorgunluðumuzu, bütün çektiðimiz cefayý, burada kaldýðýmýz güzel günler ile avutuyoruz" dedi. (DÝHA)

larýn sadece aðrýlarýný dindirmek ve gidermeye yönelik olarak kullanýlmaktadýr. Kesin tedavi için elimizde çok kuvvetli ajanlarýmýz yok. Pek çok ülkede iminoterapi üzerinde çalýþmalar olsa da klinik kullanýmý çok yaygýn deðil. Bunun için öncelikli olarak bir meslek hastalýðý olarak karþýmýza çýkmasýný engellememiz lazým. Ýþçileri korumamýz ve özellikle maske ile ve daha güvenli iþ yerlerinde çalýþmalarýný saðlamamýz lazým. Bir diðer önemli konu ise beyaz toprakla çalýþan ve özellikle bunu sýva ve badana malzemesi olarak kullanan köylülerimizin bilinçlendirilmesi, bu malzemenin evlerden olabildiðince uzak tutulmasý lazým. O toprak evde yaþýyor olmak da zaten baþlý baþlýna büyük bir risk. Ama ne kadar uzak kalsak o kadar iyi þeklinde düþünecek olursak, hiç olmasa boya, badana malzemesi olarak kullanýlmamasý üzerinin boyalarla ve çimento ile kaplanmýþ olmasý daha saðlýklý olacaktýr." Diyarbakýr ve Elazýð arasýndaki bölgede ve Kapadokya bölgesinde bu beyaz topraðýn çok yoðun olduðunu bildiklerini anlatan Doç. Dr. Paþa, bu topraðýn tarýmsal ve yapý malzemesi olarak kullanýldýðý bölgelerde, akciðer zarý kanserinin diðer bölgelere oranla altý ile on kat daha sýk görüldüðünü, dünyada yaklaþýk sýklýðý milyonda 2 iken bölgelerimizde yüzbinde 8 civarýnda çok yüksek bir oranda olduðunu sözlerine ekledi.

EKONOMÝ

50 bin yevmiyecinin yüzü gülüyor 30 MAYIS 2013 PERÞEMBE

Diyarbakýr'da "Çözüm Süreci" ile birlikte kepenk kapatma eylemlerinin yaþanmamasý, kentte yevmiye ile çalýþan yaklaþýk 50 bin iþçinin yüzünü güldürdü. Oluþan huzur ortamýnýn bozulmamasýný ve sürecin barýþla sonuçlanmasýný isteyen yevmiyeciler, süreçten memnun. Esnaf sürecin arkasýnda Diyarbakýr Ýnternet Cafe Ýþletmeciliði Odasý Baþkaný Mehmet Albayrak, Çözüm Süreci, hepimize fayda saðladý. Baþta biz esnaflar olarak, sonra halk çok menun. baþlamadan önce esnafýn en büyük sýkýntýsýnýnDaha önceleri sýkýntýlar vardý, yaklaþýk 120 gündür bir sorun yaþanmýyor. Bunu saðlayan tüm halka ve tüm idarecilere teþekkür ediyorum. Sürecin devamýnýn gelmesini ve memleket için hayýrlý sonuçlara vesile olmasýný diliyoruz" diye konuþtu. Konfeksiyoncular ve Manifaturacýlar Odasý Baþkaný Bahri Alagöz, Geçmiþ yýllarda yaþanan olumsuz durum nedeniyle biz çok kez olumsuzluklarla karþý karþýya kalýyorduk.

Aziz FÝDANCI/ÖZEL HABER

ODA BAÞKANLARIN BELÝRTTÝÐÝ RAKAMLAR Diyarbakýr'da 60 bin esnaf bulunuyor. Kepenk altý dediðimiz esnaf sayýsý 45 bin dolayýndadýr. Asker ve polis okulunda bulunan öðrencilerin izne çýkmasý ile birlikte 30 bin esnafa fayda saðlayacaktýr" Tüm bu iþletmelerde yaklaþýk 50 bin dolayýnda olmasý düþünülen, kiþi günlük 20 ile 60 TL arasýnda deðiþen yevmiye karþýlýðýnda çalýþýyor. Süreçle birlikte ýlýmlý havanýn olduðunu söyleyebiliriz. Türkiye Ýstatistik Kurumu (TUÝK) verilerine göre, iþsizliðin Türkiye ortalamasýnýn üzerinde olduðu Diyarbakýr'da, binlerce aile yoksulluk sýnýrý altýnda yaþamýný idame ettirmeye çalýþýyor. "Ýllerin ve Bölgelerin

Sosyo-Ekonomik Geliþmiþlik Araþtýrmasý"nda 67'inci sýrada bulunan Diyarbakýr'da, sanayinin yeteri kadar geliþmemesi nedeniyle "fabrika" görevini kýraathaneler ve lokantalar görüyor.

3 aydýr kepenkler kapanmýyor "Çözüm Süreci"nden önce zaman zaman yaþanan kepenk kapatm, eylemleri nedeniyle sýkýntýlar yaþayan yevmiyecilerin yüzü, sürecin yarattýðý olumlu atmosfer sayesinde gülmeye baþladý. Kentte son 3 ayda kepenk kapatma eylemi yapýlmadý. Yevmiyeciler, sürecin barýþla sonuçlanmasýný isttedi. Bakallar Bayiler ve Þekerciler Odasý Baþkaný Ömer Þanlý"Ilýmlý esen havaya sonuna kadar destek sunuyoruz. Yaklaþýk 3 aydan bu yana sorunlarýn yaþanmamasý bizi çok mutlu

Bu durumda sürec bizi çok mutlu ettiði kadar esnaflarý, halkýmýzý da mutlu ediyor. Umarýz süreç kalýcý bir barýþla sürer."dedi. Tuhafiyeciler ve Kozmetikçiler Odasý Baþkaný Eshat Aydýn, Þu an içinde bulunduðumuz mutlu sürecin devam etmesini diliyorum. Kent ekonomisinin giderek hareketlenmesi gerekiyor. Bu noktada kalýcý barýþýn saðlanmasý gerekiyor. Devlet büyüklerimizden bir talebim olacak, geçmiþ yýllarda, yaþanan olaylar nedeniyle çarþý iznine çýkmayan asker ve polislerin artýk sokaða çýkmasýný istiyoruz. Süreçle birlikte, turizmide canlýlýk gözlere yansýyor. Yerli, ve yabancý týristlerde hareketlilik var. Bu çok sevindirici bir durum.Türkiye acýsýndan çok olumlu bir durum.

ediyor. Bu durumda mutsuz olan insan bulunmuyor. 21 mart tarihinde sýk sýk kepenkler kapanýyordu, Özellikle cezaevlerinde baþlatýlan açlýk grevleri döneminde sýk sýk kepenk kapatma eylemleri yaþanýyordu. Ancak yaklaþýk 3 aydýr bu durum yaþanmýyor. Yaþasýn barýþ, yaþasýn kardeþlik." Diyarbakýr Esnaf Sanatkarlar Odasý Birliði Baþkan Vekili Abdullatif Aytulu "Ben bu süreçte Türkiye'nin kalkýndýrma projesi olduðuna inanýyorum. artýk kepengkler kapanmýyor, analar aðlamýyor. Daha önce taþýn altýna elimizi koyuyorduk, þimdi artýk gerekirse gövdemizi koymaya hazýrýz. Birgün yevmiye alamadýðýnda evine ekmek götüremeyen insanlar vardý. Baþta yevmiyeciler olmak üzere tüm esnaf ve oda baþkanlarý süreçten memnun" dedi.

Düzenli prim ödeyen þirketlere plaket Bölge ekonomisi tartýþýlýyor Þ

ýrnak'ýn Silopi ilçesinde iþ yerlerinin sigorta primini düzenli ödeyen 3 þirket sahibine plaket verildi. Sosyal Güvenlik Kurumu Silopi Merkez Müdürlüðü, sigorta primlerini düzenli ödeyen 3 þirket sahibine plaket verdi. Silopi SGK Merkez Þube Müdürü Alaettin Ökten, "Ülkemizin en önemli sorunu istihdam ve hedef iþsizliðin en asgari düzeye indirilmesi. Devlet olarak yatýrým yapan iþ adamlarýnýn emrinde olduðumuzu belirtiyoruz. Yaptýðýmýz düzenlemelerle yatýrým ortamýný cazip hale getirmeye çalýþýyoruz. Buraya yatýrým yapan ve

Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Ekonomi Komisyonu, "Bölge Ekonomisinde Sektörel Gelecekler Kurgulanýrken Alternatif Modeller" atölye çalýþmasý baþlattý.

'Rantý kabul etmeyeceðiz'

D primlerini düzenli ödeyen þirketlerimize teþekkür ediyoruz" dedi. Ökten, en fazla ve düzenli prim ödeyen 3 iþ verenlerden Venüs Oilpet Tarým Ürünleri adýna Adnan Sezgin'e, Silopi Elektrik Üretim Anonim Þirketi adýna Serdar Tarhan'a ve Kar-Key Karadeniz Elektrik adýna Ümit Arslantaþ'a teþekkür plaketi verdi.

TK Ekonomi Komisyonu'nun, "Bölge Ekonomisinde Sektörel Gelecekler Kurgulanýrken Alternatif Modeller" adý altýnda düzenleyeceði 3 günlük ekonomi atölye çalýþmasý Sümerpark Resepsiyon Salonu'nda baþladý. Atölye çalýþmasýna BDP Diyarbakýr Milletvekili ve DTK Daimi Meclis üyesi Emine Ayna ile birçok akademisyen katýldý. Atölye çalýþmasýnýn açýlýþ konuþmasýný yapan Ayna, ekonominin toplumun en önemli uðraþlarýndan biri olduðunu belirtti. Emine Ayna, "Günümüz ekonomisi genel

itibariyle tüketime dayalýdýr. Ekonomi ihtiyaçlarý karþýlamak yerine kar elde etme amacý gütmüþtür. Ben hangi ihtiyacý karþýlarým deðil, kimden nasýl kar ederim þeklinde yaklaþmaya devam ediyor" dedi.

Ýnsanýn toplumsal olduðu gibi kolektifte olduðunu söyleyen Ayna, "Biz bugün burada bu çalýþmamýzla ekonomiyi sektör sektör tartýþacaðýz. Bu coðrafyada yaþayan insanlar ekonomiye nasýl katýlmalýdýr? Sorusu üzerinde duracaðýz. Yaþanan yeni süreçle birlikte yatýrýmcýlar bölgeyi yakýndan izliyor. Sermaye buraya gelip ne yapacak. Ne yatýrýmý yapacak. Rant amacýyla mý yatýrým yapacak. TOKÝ'nin hapishanelerini mi yapacak? Evet TOKÝ'nin o evleri birer hücre gibi. Sermaye buraya yatýrým yapacaksa biz burada yaþayanlar olarak dur diyeceðiz. Sen bunu yapacaksýn ama ekolojik olacak mý? Doðayý gözetecek mi? Rantý kabul etmeyeceðiz? Biz bugün buradaki çalýþmamýzla ortak bir refleks çýkarmayý düþünüyoruz" dedi. (DÝHA)

Mantar fiyatlarý kýrmýzý eti geçti 'Vergi oranlarý deðiþmeyecek'

uþ'un Varto ilçesinde vatandaþlar tarafýndan yüksek kesimlerde toplanan mantarýn fiyatý kýrmýzý eti geçti. Özellikle Ýlkbahar mevsiminde daðlarýn yüksek kesimlerinde yetiþen ve vatandaþlar tarafýndan

toplanan mantarýn fiyatý cep yakýyor. Kýrmýzý etin fiyatýnýn 16 ila 18 liradan satýldýðý ilçede, tezgahlara konulan mantar ise 25 liradan satýþa sunuluyor. Duruma tepki gösteren vatandaþlar, daðlarda doðal olarak yetiþen bir bitkinin bu kadar pahalýya satýlmasýnýn anlamsýz olduðunu belirtti. Tezgahta mantar satan Sait Bingöl, doðal mantarýn tabiatta az bulunduðunu ve büyük zahmetlerle toplandýðý için fiyatýnýn yüksek olduðunu söyledi. Bingöl, "Mantar daðlarda kendiliðinden yetiþiyor. Ancak mantarý daðlardan toplamak çok zor. Daðlarda ve kayalýklarda mantar toplamak zahmetli olduðu kadar da tehlikeli. Mantar toplamak için saatlerce daðlarda dolaþmak zorunda kalýyoruz. Bu nedenle mantarýn fiyatý da biraz yüksek" dedi.

Yeni Gelir Vergisi Kanunu ile þu anda geçerli olan vergi oranlarýnda herhangi bir deðiþiklik yapýlmayacaðýný söyleyen Maliye Bakaný Mehmet Þimþek, "Esnafýn vergi yükünü artýracak bir düzenleme söz konusu deðil" dedi.

aliye Bakaný Mehmet Þimþek, uzun süredir kamuoyunun gündeminde olan "Gelir Vergisi Kanun Tasarýsý"nýn detaylarýný düzenlediði basýn toplantýsýnda anlattý. Bakan Þimþek, þu anda geçerli olan vergi oranlarýnda herhangi bir deðiþiklik yapýlmayacaðýný söyledi. Yeni yasa kapsamýnda beyanname verme süresinin bir ay öne çekildiðini aktaran Maliye Bakaný, dördüncü dönemin de kaldýrýlacaðýný belirtti. Þimþek, ilk kez mükellef olacak 29 yaþýný aþmamýþ genç giriþimcilerin üç yýl boyunca vergi ödemeyeceðini bildirdi. Maliye Bakaný, yeni yasaya göre Türkiye'de üç yýldan fazla kalan yabancý yatýrýmcýlarýn vergi mükellefi olacaðýný kaydetti.

Konut satýþýndan fazla vergi Yasayla birlikte konut satýþýndaki vergi istisnasýnda önemli bir deðiþikliðe gidiliyor. Þu anda vatandaþlarda yüzde 100 istisna geçerliydi. Yeni yasayla birlikte istisna yüzde 40'a indiriliyor. 1'den fazla konut sahibi olan vatandaþlar için

kademeli vergi istisnasý getiriliyor. Buna göre, iki yýldan sonra vergi istisnasý yüzde 40, üç yýldan sonra yüzde 50, dört yýldan sonra yüzde 60, beþ yýldan sonra da yüzde 75 olacak. Bir baþka deyiþle konut satýþýndan daha fazla vergi alýnacak.

'Vergiler kapasitenin altýnda' Gelir ve kazançlar üzerinden alýnan verginin Türkiye'nin ekonomik kapasitesinin çok altýnda olduðunu belirten Þimþek, yeni kanunun gelir ve kazançlar üzerinden alýnan vergilere ek yük getirmeden, kayýt dýþýlýðý azaltarak daha fazla kaynak yaratacaðýný söyledi. Þimþek, "Yeni tasarýyla 53 yýldýr yürürlükte olan kanunu kaldýrarak, deðiþen ekonomik ve mali ihtiyaçlarý da göz önünde bulundurarak yeni bir kanunu yürürlüðe koymayý ümit ediyoruz" dedi. Kanunun köklü þekilde elden geçirilmesinin kaçýnýlmaz olduðunu aktaran Þimþek, þu anda Türkiye'de gelir ve kurumlar vergisi toplamýnýn GSYH'ye oranýnýn yüzde 5,8 olduðunu belirtti.

GÜNCEL

30 MAYIS 2013 PERÞEMBE

Kürtler ortak tutum belirleyecek DDKD Genel Baþkaný Ýmam Taþçýer, Diyarbakýr'da 15-16 Haziran'da gerçekleþtirilecek konferansla Kürtlerin taleplerinin net olarak ortaya konulacaðýný ve sürece iliþkin ortak tutum belirleneceðini söyledi. ortak paydada saðlayamazlarsa Kürt soruA nunun çözümü çok uzaða gider ve çözülmesi

bdullah Öcalan ile yapýlan görüþmelerin ardýndan Kürt sorununun tartýþýlmasý ve çözümü için 4 ayrý konferansýn yapýlmasý kararý alýnmýþtý. Ankara, Diyarbakýr, Brüksel ve Erbil'de yapýlmasý planlanan konferanslardan ilki 25-26 Mayýs günlerinde Ankara'da gerçekleþirken, Kürtlerin bir araya gelerek ulusal birliði ve çözümü tartýþacaðý Diyarbakýr Konferansý ise, 15-16 Haziran tarihlerinde gerçekleþtirilecek. DTK, DDKD, KADEP, ÖSP, BDP, DÖKH, Azadî Ýnisiyatifi, Mezopotamya Aleviler Birliði, Ermeni Vakfý, NUBÝHAR, Öze Dönüþ Platformu, Ezdi Federasyonu, Ýslam Konferansý Koordinasyonu, Gençlik bileþenleri, Barýþ Anneleri Ýnisiyatifi, MEYADER ve TUHAD-FED gibi Kürt parti ve kurumlarý, Türkiye'de yaþayan Kürtlerin "ulusal birliðinin saðlamasý" amacýyla çaðrýsýný gerçekleþtirdiði konferansýn hazýrlýklarý baþladý. "Kuzey Kürdistan Çözüm ve Birlik Konferansý" adýyla düzenlenecek olan konferansla birlikte, Kürtlerin statü ve talepleri noktasýnda tartýþmalar yürütülerek, sürece iliþkin ortak tutum belirlenecek. Konferansýn hazýrlýk çalýþmalarý ve konferansa iliþkin görüþlerini paylaþan konferans çaðrýcýsý olan siyasi parti temsilcileri, konferansýn Kürt ulusal birliðine yönelik büyük bir adým olacaðýný belirtti.

'Kürtlerin ortak talepleri belirlenecek' Konferansa iliþkin konuþan Devrimci Demokrat Kürt Derneði (DDKD) Genel Baþkaný Ýmam Taþçýer, Abdullah Öcalan'ýn çaðrýsýnýn ardýndan PKK güçlerinin geri çekilmeye baþladýðý belirterek, silahlarýn sustuðunu ancak

bu aþamadan sonra Kürt halkýnýn statü ve talepleri noktasýnda bugünden sonraki hak ve hukuklarý ne olacaðý konusunda ortaklaþmasý gerektiðini dile getirdi. Konferansýn bundan hareketle planlandýðýný ve çalýþmalarýn bir ay öncesinden baþladýðýný kaydeden Taþçýer, bu konferansla Kürtlerin bütün farklý renk ve düþünceleri ile temsilini bulacaðý ve ortaklaþacaðýný dile getirdi. Konferansta, Kürt sorununun demokratik çözümü sürecinin tartýþýldýðý bu dönemde Kürtlerin ne istediðinin tartýþýlacaðýný aktaran Taþçýer, "Bu amaçla Kürtlerin tümünün yer aldýðý, temsil edildiði, farklýlýklarýyla, azýnlýklarýyla farklý düþünceleri olan farklý yapýlardaki örgütlemeleri, þahýslarý bir araya getirerek bir konferans yapýlmasý düþünüldü. Bu konferansýn temel amacý Kürtlerin taleplerinin net olarak tespit edilmesi ve bu noktada ortaklaþmasý olacak" dedi.

daha zor olur. Bu konferansta Kürtler ne istediklerini ortaya koyarak bunlar etrafýnda ortaklaþmaya gidecek" þeklinde konuþtu.

'Sivil alanlar sürece müdahil olmalý'

'Kürtlerin statüsü belirlenmedikçe…' Konferansta ele alýnacak temel gündem baþlýklarýný deðerlendiren Taþçýer, "Kuzey Kürdistan'a statü ve anayasal çözümü bunlardan birisi. Kürtler, Kuzey Kürdistan'da statü sahibi mi olacaklar? Bu statü nedir? Kimine göre baðýmsýzlýk, kimine göre özerkliktir. Kimine göre eþit koþullarda yaþamaktýr. Ama her þekilde kendi topraklarý üzerinde kendi kendilerini yönetmeleri demektir. Kürtlerin bu statüsü belirlenmedikçe Kürt sorunu hiçbir zaman bitmez. Kürtlerin talepleri konusunda burada ortaklaþmalarý gerekiyor. Kürtler bu süreçten sonra yönetim bazýnda ne istiyorlar, siyasi olarak talepleri nelerdir? Bunlarý belirlemek gerekiyor. Ýþte bu konferansla bunlar belirlenecek. Konferansýn diðer bir maddesi ise Kürdistan'daki toplumsal sorunlar ve çözüm arayýþlarý. Kürtlere ulusal baský yetmiyormuþ gibi bir de ekonomik temelde baský gördü. Bu sorunlarýnda çözüme kavuþmasý gerekir. Eðer bunlar olmazsa yine Kürt sorunu çözümü eksik kalýr. Üçüncü madde ise; Kürdistan'da ulusal birlik ve ortak tutum. Bu hem konferansýn hem de bizim için en önemli madde. Eðer Kürtler kendi aralarýnda birliði saðlamazsa bunu bilin ki, yukarýda sözü edilen hiçbir hakký da elde edemezler. Bunun içinde kendi aralarýnda ulusal birliði saðlamalarý gerekiyor. Bu ulusal birlik saðlanmasý konusunda da konferans da tartýþmalar yapýlacak. Kürtler kendi taleplerinde eðer ortaklaþmazlarsa, ulusal birliklerini ortak taleplerde,

'Ulusal birliði ele alacaðýz' Gerçekleþecek olan konferansla Kürt parti ve örgütleriyle birlikte Kürtlerin ulusal birliðini saðlamasýna yönelik büyük bir adým atýlacaðýnýn altýný çizen Katýlýmcý Demokrasi Partisi (KADEP) Genel Baþkaný Lütfi Baksi, konferansta Kürtlerin taleplerinin maddeler halinde tespit edileceðini belirtti. Baksi, "Kürt halký Türkiye'den ne istiyor? Bunlarýn net olmasý gerekir. Türkiye'de uzun süre hakim olan 'Kürtler arasýnda birlik yok. Talepleri belli deðil. Ýstekleri nedir bilmiyoruz' propagandasýnýn önünü bu konferansla keseceðiz. Kürt ulusal birliðine dönük her þeyi konferansta ele alacaðýz. Kürdistan dört parçadýr. Bugün Kürdistan'ýn en büyük parçasýný temsil ediyoruz. Bizler öncelikle kendi aramýzda birliðimizi kurmalýyýz. Sonrasýnda diðer parçalarla ulusal birliðe dönük adýmlar atýlmalýdýr. Bu tarihi fýrsatta bütün Kürt örgütlerinin bütün ortak talepleri tespit edilecek. Kürtlerin statüsü, talepleri konferansta tartýþýlacak ve ortak bir mutabakata varýlacak. Bunu da Kürt halkýnýn birliðine yönelik önümüze bir strateji olarak koyacaðýz" ifadelerini kullandý.

iirt Üniversitesi'nde düzenlenen sempozyuma, öðretim görevlileri, öðrenciler ve çok sayýda davetli katýldý. Ekonominin çok önemli bir bilim dalý olmaya baþladýðýný belirten Prof. Dr. Serdar Olgan, 2023'te 1 trilyonluk milli gelir hedefleri olduðunu, Türkiye'de cari açýk meselesi bulunduðunu söyledi. Prof. Dr. Olgan, "Bu tasarrufun yeterince yapýlmadýðýný gösteriyor. Dýþ ticaret verdiðimiz için cari açýk var. Son dönemde bu kýrýlmaya çalýþýldý. Türkiye ithalat yapmadan ihracat yapma durumu neredeyse bulunmuyor. 160 milyar dolar ihracatýmýza karþýlýk 230 milyar dolar ithalatýmýz var. Geçen yýl yayýnlanan teþvik programý bu cari açýðý kapatacak bir çalýþmadýr. Bölgesel kalkýnma gerçekleþtiðinde ithalat azalacak ve cari açýk çözümlenmiþ olacaktýr. Tahmin ediyorum Siirt'te turizm sektörü daha çok ön plana çýkabilir. Kalkýnma ajanlarýna çok ciddi baþvurular oluyor. Bunlar bölgenin kalkýnmasý için önemlidir" dedi. Ekonomi enerji açýðýna gidiyor Türkiye ekonomisinin enerji açýðýna gittiðini belirten Doç. Dr. Gökhan Karabulut ise, "Bu açýdan baktýðýmýzda 1,5 trilyon varil petrol var dünyada. Bir taraftan yeni petroller bulunuyor. Þimdi eskiye oranla çok daha zor ve az çýkarýlan bir madde.

Bir taraftan da dünya nüfusu 7 milyara yaklaþtý. Petrol temelli gübrelerle ve alternatif sulama çeþitleriyle geliþmiþ tarým saðlanmaya çalýþýlýyor. 2050'de kýtlýk ihtimali var, çünkü pirinçten mercimeðe kadar petrol fiyatlarýndan etkileniyor. Dünyanýn çok zorlu bir sürece girdi. Alternatif olarak nükleer santral olabilir, ancak o da geçici ve zararlarý çok fazla. Rüzgar enerjisini dönüyoruz, ama çok yetersiz olur. Bunlarýn yerine farklý enerji kaynaklarý olmasý gerektiðini düþünüyorum" diye konuþtu. Kaynak ve kurumsal yapý sorunu

Siirt Ticaret ve Sanayi Odasý Baþkaný Güven Kuzu ise, þunlarý söyledi: "Bölgesel kalkýnma artýk merkezden yerele deðil, yerelden etkili olmalýdýr. Halen yürüklükte olan 9. kalkýnma planýnda bölgesel ve yerel kalkýnmanýn saðlanmasý vurgulanmýþtýr. 2012 ekonomik geliþmiþlik oranýnda Siirt'in Güneydoðu Anadolu Bölgesi'nde yüzde 6 etkisi bulunmaktadýr. TR3 bölgesi illeri arasýnda Siirt 67. sýradan 72. sýraya gerilemiþtir. Baþta kaynak sorunu ve kurumsal yapýnýn saðlanamamasý sonucu arzu edilen geliþmeyi engellemiþtir. Bölgenin kalkýnmasýnda tarýmýn yanýnda madenlerine de aðýrlýk verilmelidir. Bölgesel kalkýnma planlarýnýn gerçekleþmemesi sonucu bölgemiz yüksek düzeyde iþsizliði beslemiþ ve göç vermiþtir. Siirt'in çevresindeki yollarýn tamamlanmamýþ olmasý ilimizin çýkmaz sokak olasýna sebep olmuþtur. KurtalanCizre demiryolu sorunu da çözülmesi gerekmektedir. Çözüm süreciyle birlikte bu durumun düzeleceðine inanýyorum."

'Ulusal kongre sürecine ön ayak olabilir' Konferansýn bir araya geliþ ve karþýlýklý sürece iliþkin düþüncelerin bilinmesi, tartýþýlmasý açýsýndan önemli olduðuna dikkat çeken Ak, þunlarý ifade etti: "Buradan bir müzakere heyetinin çýkmasý ve Kürt sorununun çözümünde bu müzakereci heyetin bütün taraflarla görüþmeler gerçekleþtirmesi ve bundan sonraki esas müzakere sürecinin bu heyet tarafýndan üstlenilmesi gerektiðini düþünüyoruz. Dolayýsýyla bu müzakere heyeti bu deðiþik siyasal güçlerden oluþmalý, deðiþik siyasi temsilcilerden oluþmalý. Bu konferansýn ulusal bir çatý örgütüne gidecek bir sürecin baþlangýcý olmasýný istiyoruz. Eðer bir ulusa çatý örgütüne gidecek olabilirse, Kürdistan ulusal sorunun çözümünde çok ciddi bir mesafe kaydedeceðimizi düþünüyoruz. Bu ayný zamanda Kürtlerin bugüne kadar özlemini çektiði bir ulusal kongre sürecine de ön ayak olabilir." (DÝHA)

Korucu sayýsý artýyor

Siirt'te bölgesel kalkýnma ele alýndý Siirt Üniversitesi, 'Türkiye Ekonomisi ve Bölgesel Kalkýnma' konulu sempozyum düzenledi. Sempozyumda konuþan Doç. Dr. Gökhan Karabulut, Türkiye ekonomisinin enerji açýðýna gittiðini söyledi.

Özgürlük ve Sosyalizm Partisi (ÖSP) Genel Baþkan Yardýmcý Aziz Mahmut Ak, Kürt sorununda çözüm tartýþmalarýn yaþandýðý böylesi bir süreçte siyasal güçlerin ve sivil toplum alanlarýnýn sürece ciddi anlamda müdahil olmasý gerektiðini söyledi. Mahmut Ak, konferansýn da hazýrlýklarýnýn bu çerçevede baþladýðýný kaydetti. Konferansýn hazýrlýk komisyonunun deðiþik siyasi parti, STK ve inanç gruplarý temsilcilerinden oluþtuðunu dile getiren Ak, "Konferansta ulusal birlik ve Kürtlere statü konusu esas gündemimiz olacak. Biliyorsunuz Kürt sorunu ulusal bir sorun. Dolayýsýyla ulusal sorunlarýn çözümünde Kürdistani güçlerin beraberliði çok önemlidir. Bu nedenle ulusal birlik konusunu, ciddi bir þekilde konferansýn gündemine taþýyacaðýz. Çünkü bu siyasal sürece ulusal birlikte yapýlacak müdahale çok önemli ve etkili olacaktýr" deðerlendirmesinde bulundu.

Çatak ilçesinde yeni alýnan korucularýn listesi Hükümet Konaðý bahçesinde bulunan panoya asýlýrken, Baþkale (Elbak) ilçesine baðlý köylerde ise yeni korucu alýmlarýnýn hala devam ettiði öðrenildi. Son 3 ayda yaklaþýk 300 korucunun alýndýðý Baþkale ilçesine baðlý köylerde korucu alýmlarýnýn çok fazla olduðu öðrenildi.

Hükümetten güven arttýrýcý iyi niyet adýmlarýnýn beklendiði bir dönemde, Van'da korucu kadrosu geniþletiliyor. 7 bin 320 köy korucusu kadrosu olan Van'da bu sayý son üç ay içerisinde, 960 kiþi artarak 8 bin 280 kiþi oldu. an merkez ve ilçelerine baðlý köylerde yeni korucu alýmlarý yapýlýyor. Van merkez ve ilçelerine baðlý köylerde 7 bin 320 köy korucusu bulunuyor. Ancak son 3 ay içerisinde alýnan 960 yeni kadro ile bu sayý 8 bin 280 oldu. Van merkez, Gürpýnar (Payizava), Çatak (Þax), Baþkale (Elbak), Gevaþ (Westan), Muradiye (Bêgirî), Çaldýran (Payizaxa), Saray (Serayê), Özalp (Qelqelî), Bahçesaray (Mîksê), Erciþ (Erdîþ) ilçelerine baðlý köylerde 960 yeni korucu alýndýðý belirtildi. Geçtiðimiz günlerde

Bingöl'de kentsel dönüþüm ataðý

ingöl Belediye Baþkaný Serdar Atalay, kentsel dönüþüm projeleri ile ilin yeni ve modern bir görünüme kavuþacaðýný söyledi. Baþkan Atalay, Kültür Mahallesi Kentsel Dönüþüm ve Geliþim Projesi'ne iliþkin ön protokolün Bingöl Belediyesi ve Toplu Konut Ýdaresi (TOKÝ) Baþkanlýðý arasýnda imza-

'Sürece zarar verir' Van'da PKK üyelerinin geri çekilme sürecini takip etmek için sivil toplum örgütleri tarafýndan oluþturulan Demokratik Çözüm Yürüyüþünü Ýzleme Komisyonu Sözcüsü Yýlmaz Berki, bölgede yaptýklarý temaslarda yeni korucu kadrolarýn alýndýðýný öðrendiklerini kaydetti. Bu konuda incelemelerine devam edeceklerini belirten Berki, "Geliþen süreçte korucu kadrolarýnýn alýmý doðru bir þey deðil. Hem yeni korucu kadrolarýn açýlmasý hem de yeni karakollarýn yapýlmasý sürece zarar verecek adýmlardýr. Bazý kesimler tarafýndan verilen kadrolarýn süreçten önce açýldýðý söyleniyor. Buda doðru bir açýklama deðil. Daha önceden açýlmýþ olsa da süreç ile beraber bu alýmlarýn durdurulmasý ve bir bütün olarak korculuk sis-

teminin laðvedilmesi gerekiyor. Bir barýþ olacak ise bu kadrolara da ihtiyaç olmayacaktýr. Korucularýn 1990'lý yýllardan itibaren yaptýklarý ve halka ne kadar zarar verdikleri ortadadýr" dedi. 'Somut adýmlar atýlmalý'

Süreç ile beraber köyleri boþaltýlan yurttaþlarýn köylerine geri döneceklerini ifade eden Berki, "Yurttaþlarýn koruculardan dolayý sýkýntýlarý var. Geri dönüþlerin saðlýklý olabilmesi için koruculuðun kaldýrýlmasý gerekir. Bu süreçte hükümetin güven vermesi ve somut adýmlar atmasý gerekiyor. Halk arasýnda oluþan güvensizliðin hükümet tarafýndan ortadan kaldýrýlmasý lazým. Hükümetin bu yönlü çabalarýnýn olmasý gerekiyor. Hükümetin halka güven verecek adýmlarý biran önce atmasý gerekiyor. Eðer bu gün gerilla bu sürecin önünü açmak için geri çekiliyorsa hükümetin de buna göre gerekli adýmlarý atmasý gerekiyor. Sürecin çok iyi deðerlendirilmesi için Meclis'in bile yaz tatiline girmemesi lazým. Biz yapacaðýmýz temaslarda korucu alýmlarý devam ediyorsa bunu raporlaþtýrýp, gerekli mercilere ileteceðiz" diye konuþtu. (DÝHA)

landýðýný açýkladý. Kültür Mahallesi'nde 151 dönüm alan üzerinde Kentsel Dönüþüm Projesi gerçekleþtireceklerini ifade eden Baþkan Atalay, "Yapýlacak olan site içerisinde konutlarla beraber cami ve sosyal tesislerde yer alacak. Kentsel dönüþüm alaný içerisinde açýk otoparklar, yeþil alanlar, çocuk oyun alanlarý, spor alanlarý ile yeni bir yaþam merkezi oluþacak. Proje ile depreme dayanýklýlýðý yetersiz olan, ekonomik ömrünü tamamlamýþ konutlar yenilenmiþ olacak" dedi.

A k t ü a l i t e

30 MAYIS 2013 PERÞEMBE

Memlekete hizmete talibiz

Beyaz Liste, Diyarbakýr Olay Gazetesi'ni ziyaret etti. Gruptan baþkan adayý olan hukukçu Siraç Ensarioðlu, "Bizim siyasetle ilgimiz yok, biz sadece hizmet etmek için Ticaret Sanayi Odasý Baþkanlýðýna talip olduk" dedi.

aber Merkezi'mizi Beyaz Liste'deki adaylar Adil Kabar, Kenan Güler, Ýsmail Yiðit ve Abdullah Çetinkaya ile birlikte ziyaret eden Siraç Ensarioðlu, kentte sanayi ve ticaretin geliþmesi için aday olduklarýný belirtti. Sanayicinin alt yapý sorunu olduðunu ve Organize Sanayi Bölgesi'nin 17 yýl önce oluþturulmasýna raðmen sorunlarýn hala var olduðunu belirtti. Süreçle birlikte kente yatýrým yapmak için insanlarýn baþvuru yaptýðýný ifade eden Ensarioðlu, "Biz yönetime gelirsek ek OSB oluþturmak için çaba göstereceðiz. Arazi tahsisi yok. Biz bunu saðlayacaðýz" dedi.

'Bölge Odasý olacaðýz' Sanayici ve tüccarýn kalifiye eleman sýkýntýsý olduðunu belirten Beyaz Liste adayý Siraç Ensarioðlu, "OSB'lerde Ticaret Lisesi ve Ticaret Meslek Yüksekokullarý açacaðýz. Ve sonrasýnda Ticaret Sanayi Odasý'nýn Ticaret Üniversitesi'ni kuracaðýz. Sanayiciye iþverene kalifiye eleman, teknisyen, mühendis yetiþecek. Fuar Merkezi kurup , fuarcýlýðý ileriye taþýyacaðýz. Bölge ülkeleri ile ticari iliþkiler geliþtireceðiz. Erbil, Süleymaniye, Duhok kentlerindeki iþ adamlarý ile birlikte hem bizim bölgede hem onlarýn bölgesinde ortak yatýrýmlar, sanayi

tesisleri kurarak ticareti geliþtireceðiz. Diyarbakýr Ticaret ve Sanayi Odasý'ný, bölge odasý haline getireceðiz" diye konuþtu.

3 dil kullanacaðýz Ticaret ve Sanayi Odasý'nda 3 dil kullanýlacaðýný, özellikle Erbil, Duhok ve Süleymaniye ile bölge için Kürtçe'nin de kullanýlacaðýný ifade eden Ensarioðlu, "Hem evrensel dil olan Ýngilizce, bölgemiz ve Irak'ýn kuzeyinin Kürt bölgesi olmasý nedeniyle Kürtçe de kullanacaðýz. Bu bizim Erbil ile, Süleymaniye ile Duhok ile ticari ve sosyal iliþkilerimizi geliþtirecek" dedi. "Baþkan adaylarýmýza çaðrýda bulundum. Bir araya gelelim, halka, seçmene bir fotoðraf verelim dedik olmadý, gelmediler" diyen Ensarioðlu, "Biz þeffafýz. Onun için beyaz rengi seçtik. Bu bir hizmet yarýþý. Seçimler de demokratik ortamda olmalý. Sonuçta siyasi bir kurum için gelmiyoruz. Siyaset yapmaya gelmiyoruz. Diyarbakýr Ticaret ve Sanayi Odasý seçimleri de kurumun kendisi de siyasetin içinde olmamalý. Bizim grubumuzda her düþünceden, her kesimden adayýmýz var. Hizmet etmeye geliyoruz. Biz hizmet için geliyoruz" þeklinde konuþtu.

Hasankeyf Ýstanbul Miniatürk'te B

Kemoterapi hastalarýna müzik tedavisi

an Özel Ýstanbul Hastanesi Týbbi Onkoloji Polikliniði'nde kemoterapi tedavisi gören hastalara, haftada bir gün müzik dinletiliyor. Van Milli Eðitim Müdürlüðü'ne baðlý müzik öðretmenleri tarafýndan poliklinikte tedavi gören hastalara klasik müzik baþta olmak üzere, sanat müziði ve halk müziði parçalarý çalýnýyor. Haftada bir gün yaklaþýk bir saat hastalara mini bir dinleti sunduklarýný ifade eden Onkoloji Uzmaný Dr. Doðan Koca, amaçlarýnýn hastalara tedavinin en iyisini vermek olduðunu söyledi. Hastalarýn müzikle rahatladýðýný bu nedenle böyle bir uygulamaya baþladýklarýný dile getiren Dr. Koca, "Hastalarýmýz, müzikle rahatlýyorlar, tedavi uyumlarý artýyor. Bize karþý olan duygularý deðiþiyor. Daha rahat ve daha güvenilir sýcak bir ortam yakalýyorlar. Amacýmýz burada hastalara hizmet verirken onlara sýcak bir ortam hazýrlamak ve onlarýn huzurlu tedavilerini almalarýný saðlamaktýr" dedi.

atman'ýn Hasankeyf ilçesindeki Zeynep Bey Türbesi ve Osmanlý Hamamý, Ýstanbul Miniatürk'te sergilenmeye baþlandý. Kültür Anonim Þirketi'ne baðlý Miniatürk Ýþletme Müdürlüðü'ne yaptýrýlan Zeynep Bey Türbesi ve Osmanlý Hamamý maketi, orijinaline uygun hazýrlanýp mevcut detaylardan örnekler alýnarak yaptýrýldý. Gerçekte hamam ile Zeynel Bey kümbeti arasýnda mesafenin geniþ olmasýna raðmen sergileme bütünlüðü ve yer sýkýntýsýndan dolayý iki maket Miniatürk'te yakýnlaþtýrýldý. Batman Valiliði'nin de maddi destekleriyle birlikte 1/25 bin oranýnda yaptýrýlan Zeynel Bey Türbesi, Osmanlý Hamamý ve külliyesi Ýstanbul Miniatürk'te yerli ve yabancý turistin ilgisine sunuldu.

DÜ'de mezuniyet sergisi

Hastalar uygulamadan memnun Müzik dinletisinin sadece Salý günü yapýldýðýný ancak ileriki süreçlerde bunun haftanýn diðer günlerine de yansýtacaklarýný belirten Koca, "Þu anda haftada bir gün yaklaþýk bir saat boyunca müzik eþliðinde hastalarýmýzýn tedavi almalarýný saðlýyoruz. Ancak her hastanýn tedavi alma günleri farklý olduðu için þu anda Salý günleri yaptýðýmýz müzik dinletisini ileriki zamanlarda farklý günlerde yapacaðýz. Böylece tüm hastalarýmýza ulaþmýþ olacaðýz" þeklinde konuþtu. Hastanede tedavi gören Abdullah Güler adlý vatandaþ ise, iki yýldýr kemoterapi tedavisi gördüðünü belirterek, özellikle Doðan Hoca'nýn kendilerine yaþama azmi verdiðini söyledi. Güler, "Bir ölümcül hastalýðý bu kadar bize basit göstermesi olaðanüstü bir þey. Bunun yanýnda bizlere sunulan müzik dinletisi sanki daha önce hiç hastalanmamýþ bir duyguya kaptýrýyor. Çok güzel bir þey, çok güzel bir uygulama" ifadelerini kullandý.

iyarbakýr Dicle Üniversitesi (DÜ) Ziya Gökalp Eðitim Fakültesi Güzel Sanatlar Eðitimi Bölümü resim iþ öðretmenliði öðrencileri tarafýndan mezuniyet sergisi hazýrlandý. Resim iþ öðretmenliði bölümü öðrencileri, mezuniyetlerini yaptýklarý 62 resmi sergileyerek kutladý. Güzel Sanatlar Galerisi'nde yapýlan serginin açýlýþý Dekan Prof. Dr. Sait Yücel tarafýndan gerçekleþtirildi. Mezun olacak 62 öðrencinin eserinin yer aldýðý sergi, yaðlýboya, akrilik, suluboya, bitki boyasý, mono type baský resim ve kolaj teknikleri ile yapýlmýþ eserlerden oluþuyor. Serginin 31 Haziran'a kadar açýk kalacaðý bildirildi.

Siirt'te Haluk Levent coþkusu S

iirt Üniversitesi'nin 3. bahar þenliklerine katýlan Haluk Levent, Filistin için hazýrladýðý Arapça þarkýyý okudu. Bahar þenliðinin son gününde sahneye çýkan ses sanatçýsý Haluk Levent, Suriye, Filistin ve Srebrenitsa'da yaþanan olaylarý konu alan þarkýlar seslendirerek izleyenleri duygulandýrdý. Sýk sýk barýþ ve kardeþlik mesajlarý verilen konserde, Suriye, Filistin ve

Srebrenitsa'daki olaylarý hatýrlatarak, her biri için ayrý ayrý þarkýlar seslendiren Haluk Levent'in bu hareketi, seyirciler tarafýndan uzun süre alkýþlandý. Konser arasýnda cep telefonu ile izleyenlerin fotoðrafýný çeken Levent, sahnede kendisini öpmek isteyen hayranlarýný uzaklaþtýrmaya çalýþan korumalara da engel olarak hayranlarýyla kucaklaþtý.

Ýç Politika

30 MAYIS 2013 PERÞEMBE

'Barýþ kadýn ile olacak' B

BDP Eþ Genel Baþkaný Gültan Kýþanak, barýþýn, kadýn ile olacaðýný söyledi ve ekledi: Barýþ sürecinin bütün aþamalarýnda kadýn etkin olarak katýlmalý. Kadýn barýþ sürecinin tam ortasýndadýr.

DP Eþ Genel Baþkaný Gültan Kýþanak ve DTK Eþ Baþkaný Aysel Tuðluk, hafta sonu Diyarbakýr'da Demokratik Özgür Kadýn Hareketi tarafýndan düzenlenecek olan '1'inci Ortadoðu Kadýn Konferansý' ile ilgili basýn toplantýsý düzenledi. Aysel Tuðluk, kadýnlar açýsýndan konferansýn çok önemli olduðunu belirterek, "ABD ve AB ile Ortadoðu'daki 20 ülkeden kadýn delegeler katýlacak. Daha çok Ortadoðu'daki kadýn hareketlerinin sorunlarý ve gelecekte oynayacaklarý roller masaya yatýrýlacaktýr. Türkiye'deki kadýnlar bugüne kadar büyük bedeller ödedi. Deneyimlerini diðer ülkeden gelen kadýn arkadaþlarla paylaþacaklardýr" dedi.

'Kadýnlar görünür konuþmalý' BDP Eþ Genel Baþkaný Gültan

Kýþanak ise, kadýnlarýn çok çalýþtýðýný ama az göründüklerini ifade ederek, "Kadýnlarýn her yerde çok görünür kýlýnmalarýný istiyoruz. Bu üzerinde 1 yýl çalýþan bir konferanstýr. Bugüne kadar Ortadoðu'daki kadýnlarýn ortak deneyim ve çalýþmalarýnýn paylaþýldýðý bir deneyimleri yoktu. Kürt kadýnlar bu organizasyona öncülük ediyor. Devlet ve erkek egemenlikli bir siyaset kutuplaþmayý ve çatýþmayý yaratýyor ama kadýn eksenli bir siyaset, yaþam kucaklaþmayý ve paylaþmayý yaratacaktýr. Olacaksa bir barýþ kadýn ile olacaktýr" þeklinde konuþtu. 'Devlet heyetinde kadýnlar olsun' Daha sonra sorularý yanýtlayan Kýþanak, 'kadýnlarýn çözüm ve barýþ

sürecinin neresinde olduðu' soruldu. Kýþanak, "Dikkat ederseniz ilk günden itibaren partimizi temsil eden heyetin içerisinde bütün aþamalarda mutlaka kadýn temsiliyetine önem verdik. Çaðrýlarýmýzda yineledik. Devletin heyetinde de kadýnlar olsun, baþka gruplarýn heyetlerinde de kadýnlar olsun, gözlemci, arabulucu kim olacaksa, her yerde kadýn mutlaka olmalý. Yani barýþ sürecinin bütün aþamalarýnda kadýn etkin olarak katýlmalý. Bu konuda Türkiye'de farklý kadýnlar bir araya gelerek 'Barýþ için kadýn inisiyatifi' oluþturdular ve çok iyi bir çalýþma yürütüyorlar. Kadýnlar bence bu barýþ sürecinin tam da ortasýndadýr" ifadelerini kullandý.

Son 30 yýlýn en iyi bilançosu Ýnsan Haklarý Derneði (ÝHD) Diyarbakýr Þubesi, çözüm süreci ile birlikte son 30 yýlýn en iyi bilançosunun ortaya çýktýðýný açýkladý. Þube Baþkaný Raci Bilici, son 4 ayda çatýþmalara baðlý ölüm ve yaralanma sayýsýnýn sýfýr olduðunu söyledi. sürecinin baþlayýp devam ettiði son 4 ay ile geçen yýlýn ayný dönemlerini karþýlaþtýrarak, ihlaller konusunda ciddi düþüþler yaþandýðýný söyledi. Kendilerine göre son 30 yýlýn en iyi ve kendilerini mutlu eden bilançosunun çözüm sürecinin devam ettiði son 4 ay ortaya çýktýðýný, çatýþmalara baðlý ölüm ve yaralanma sayýsýnýn sýfýr olduðunu belirten Bilici, þöyle konuþtu:

özüm süreci ile birlikte silahlarýn susmasý, ardýndan PKK'nýn çekilmeye baþlamasýyla birlikte þiddet ve çatýþmadan kaynaklý yaþanan hak ihlallerinde son 4 ayda ciddi düþüþler yaþandýðý ortaya çýktý. Son 30 yýldýr bölgede yaþanan þiddet ortamý nedeniyle meydana gelen insan haklarý ihlalleri ile ilgili bilançolar çýkaran ÝHD Diyarbakýr Þubesi, son 30 yýlýn en iyi bilançosunu açýkladý. Þube Baþkaný Raci Bilici, çözüm

Bölgede ihlallerde ciddi düþüþ "Bölgede öteden biri çok ciddi ihlaller yaþanýrdý ve çok korkunç rakamlar karþýmýza çýkýyordu istatistiki verilere baktýðýmýzda. 2012 yýlýnýn ilk 4 ay ile 2013 yýlýnýn son 4 ayýný karþýlaþtýrdýðýmýzda bazý baþlýklarda çok ciddi düþüþler var. Bu baþlýklar öyle sýradan baþlýklar deðil. Bir tanesi yaþam hakkýdýr. 2012 yýlýnýn ilk 4 ayýna baktýðýmýzda silahlý çatýþmalarda yaþamýný yitiren güvenlik güçleri

ve PKK'lýlarýn sayýsý 128'dir. Bu yýlda sürecin baþlamasý ile birlikte ölüm yok. Ölüm sýfýr rahatlýkla söyleyebiliyoruz, yaralanmalar da öyle. Gözaltý olaylarý, bölgede, keyfi tutuklamalar çoktu. Halen tutuklu kiþiler var. 2013 yýlýnýn ilk 4 ayýnda bu oranda ciddi bir düþüþ var. 2012 yýlýnýn ilk 4 ayýnda gözaltýna alýnan 19721 kiþi vardý. 2013 verilere bu sayý çok azalmýþtýr. Tutuklamalar yüksekti, azalmýþ. Toplumsal gösterilerde yapýlan eylemlerde polisin müdahale etme durumunda çok ciddi bir düþüþ var. Geçen yýlýn ilk 4 ayýnda 124 toplantý ve gösteriye müdahale edildi. Bu sayý neredeyse sýfýra düþmüþ durumda. Var engelleme ve çok az. Bir bütün olarak karþýlaþtýrdýðýmýzda bölgede savaþ ve çatýþmalarda kaynaklý ihlallerde ciddi bir düþüþ vardýr."

Son 4 ayda sýfýr ölüm 30 yýl içinde son 4 ayda elde ettik-

leri istatistik gibi bir istatistik elde etmediklerini de söyleyen Bilici, "Arzuladýðýmýz bir nokta ve o noktaya doðru gidiyoruz. Biz sürekli sorunun diyalog ve müzakere ile çözülmesini dile getiriyorduk ve bu yönde mücadele ediyorduk. Bu sürece girildiði tarihten itibaren diyebilirim ki son 30 yýlda hiç bir dönem, bu kadar az hak ihlali yaþanmadý. En baþýnda sýfýr ölüm gelmektedir. Son 30 yýlýn en iyi 4 ayýný yaþýyoruz. 1999'da da PKK geri çekilme gerçekleþtirirken operasyonlar olmuþ ve ciddi kayýplar yaþanmýþtý. Çok þükür ki þimdiye kadar öyle bir sorun ve sýkýntý yaþamadýk. Umuyorum ve diliyorum ki bu böyle devam eder ve artýk hiç bir þekilde ne hak ihlali olur, ne sýkýntýlar yaþarýz, demokratikleþme yönünde çok ciddi adýmlar atýlýr. Belki bizde 2-3 yýl sonra bu dernekte sembolik olarak kalýr yada sadece baþka haklarla

uðraþýr oluruz. Buda bizleri son derece sevindirir" dedi.

'Devlet ve PKK arþivlerini açsýn' ÝHD Diyarbakýr Þube Baþkaný Raci Bilici, geçen son 30 yýlda çok katliamlar, kayýplar ve iþkencelere baðlý ihlaller yaþandýðýný belirterek, bunlarla ilgili çalýþmalarýnýn sürdüðünü söyledi. Bilici, "Bir kayýp için yýllarca çalýþmamýz gerekiyor. Ancak, devlet ve PKK arþivlerini açarsa geçmiþte yaþanan hak ihlalleri ile ilgili daha rahat ve hýzlý bir çalýþma yürütebilir. Bu konuda çaðrýlar yaptýk. Çünkü hakikati ortaya çýkarmadýðýmýz sürece ve adaleti saðlamadýðýmýz müddetçe geleceði dair bu ülkede kalýcý bir barýþýn saðlanacaðýný söyleyemeyiz. Devlet ve örgüt arþivlerini açarsa iþimiz kolaylaþýr" ifadelerini kullandý.

'Meclis tatile girmemeli' BDP Muþ Milletvekili Demir Çelik, çözüm sürecine katkýda bulunacak adýmlarýn hýzla atýlmasý gerektiðini belirterek, "Meclis Temmuz'da tatile girmemelidir" dedi.

Uludere için yeni komisyon talebi

umhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Baþkan Yardýmcýsý Sezgin Tanrýkulu, yeni bir Uludere Araþtýrma Komisyonu kurulmasýný istedi. Yazýlý açýklama yapan Tanrýkulu, "Uludere/Roboski Katliamý'nýn unutturulmasýna, üzerinin kapatýlmasýna izin vermeyeceðiz. TBMM Ýnsan Haklarý Komisyonu, bizim önerimizle kuruldu ancak, AKP çoðunluðunun iradesiyle, faillerin ortaya çýkmasýný engelleyen bir tutum aldý. Bu mücadelenin bir adýmý olarak yarýn yeni bir Uludere araþtýrma komisyonu kurulmasý talebimizi TBMM gündemine getiriyoruz. TBMM, Araþtýrma Komisyonu kurarak hem gerçek failleri hem de siyasi sorumluluðu ortaya çýkaracak bir çalýþmayý, barýþýn inþasý için gerçekleþtirmek zorundadýr. Bu nedenle, TBMM Ýnsan Haklarý Komisyonu'nun yapamadýðý çalýþmanýn, Meclis çatýsý altýna yeniden, bir araþtýrma komisyonu vasýtasýyla gerçekleþtirebilmesi için araþtýrma önergemizi, tartýþmaya açacaðýz. Bu katliamýn sorumlularý ortaya çýkarýlýp yargýlanmadan, hiçbir yurttaþ, aðýr insan haklarý ihlallerinin bir daha yaþanmayacaðý inancýna kapýlamaz. Demokrasi, özgürlük, adalet ve barýþ için, kamuoyunu bir kez daha bu konuda duyarlý olmaya davet ediyoruz. Dolayýsýyla yeni komisyon önerimizi TBMM gündemine taþýyacaðýmýz Perþembe günü tüm yurttaþlarýmýzý Genel Kurulu dikkatle izlemeye ve sorumlularýn bulunmasý için mücadele etmeye çaðýrýyoruz" dedi.

her türlü uygulamadan da vazgeçilmesini istedi.

'Adýmlar hýzla atýlmalý'

elik, Türkiye'de baþta çatýþmasýzlýk olmak üzere çözüm sürecinin önemli kazanýmlarýnýn yaþandýðýný söyledi. Toplumun çözüm sürecine karþý gösterdiði duyarlýlýk ve sahiplenmenin takdire deðer olduðunu ve herkese umut aþýladýðýný ifade eden Çelik, ancak bazý siyasi aktörlerin hala çözümü ihanet, uzlaþmayý teslimiyet olarak algýladýðýný, bunu anlaþýlýr bir durum olmadýðýný kaydetti. Sürecin tek taraflý olarak yürüyemeyeceðini, bu nedenle herkesin üzerine düþeni sorumluluk

bilinci ve cesaretle yapmasý gerektiðine dikkati çeken Çelik, demokratik siyasetin önünü týkayan

Çelik, "AKP iktidarýnýn topluma umut olarak sunduðu yeni anayasa ne yazýk ki bu çözümü ihanet gören anlayýþýn eseri ve ürünü olarak ertelenmiþ görünmektedir. Uzatmalarý oynayan Uzlaþma Komisyonu'nun uzlaþabilme ihtimalinin kalmadýðý maddeleri çürütmeye tabi tutmak doðru deðildir. Her þeyden önce toplumun çözüm iradesine duyduðu umudu karartmamak Meclis'in ve Meclis'te bulunan siyasi partilerin görevi olmalýdýr. Çözüm sürecine katkýda bulunacak adýmlarýn hýzla atýlmasý zorunludur. Meclis Temmuz'da tatile girmemelidir. Meclis, 2013'ü tatilde geçirerek halklarýn, kimliklerin beklediði gerçek manadaki özgür, demokratik ülkeye eriþebilmesinin önünde engel olmaktan çýkmalýdýr" þeklinde konuþtu.

Ýstanbul'a 3. köprü

stanbul'da yapýlacak 3. köprünün temeli, devlet erkanýnýn katýldýðý törenle atýldý. Firmalar, projeyi 29 Mayýs 2015'te bitirme vaadinde bulundu. Cumhurbaþkaný Gül, yeni köprünün isminin "Yavuz Sultan Selim" olacaðýný açýkladý. 3. Boðaz Köprüsü ve Kuzey Marmara Otoyolu Projesi'nin temel atma töreni Cumhurbaþkaný Abdullah Gül, TBMM Baþkaný Cemil Çiçek ile Baþbakan Recep Tayyip Erdoðan ve bazý bakanlarýn katýlýmlarýyla yapýldý. Üçüncü köprü üzerinde 10 þerit olacak, araçlar için 8 þerit, tren için de 2 þerit ayrýlacak. Transit geçiþler bu köprüden yapýlacak. Özellikle yük taþýyan TIR'lar ve kamyonlar 3. köprüden geçecek. Köprü, 59 metreyle dünyanýn en geniþ köprüsü olacak. (Diðer iki

köprü ise 40'ar metre geniþliðinde).

Uzunluðu 1875 metre Bir ucu Poyrazköy'de diðer ucu ise Sarýyer Garipçe'de yer alacak köprünün uzunluðu ise 1875 metre. Geçiþ ücreti olarak, otomobiller için 3 dolar yani yaklaþýk 5 buçuk lira ödenecek. Ýlk çýkýþlar Avrupa Yakasý'nda Uskumruköy'de, Anadolu Yakasý'nda ise Riva'da olacak. Maliyetin ise, yaklaþýk 2 buçuk milyar dolar olmasý bekleniyor. Köprü inþaatýyla birlikte bu köprüden geçiþi saðlayacak diðer yollar da yapýlacak. Avrupa Yakasý'nda EyüpOdayeri, Anadolu Yakasý'nda SancaktepePaþaköy arasýnda yer alacak bu yolun uzunluðu yaklaþýk 60 kilometre olacak. Bütün bu projede 9'u köprülü 19 kavþak, yayalar için 45 alt geçit ve 63 üst geçit yer alacak.

30 MAYIS 2013 PERÞEMBE

Cami ateþe verildi Myanmar'da Müslümanlara yönelik þiddet olaylarý devam ediyor. Ülkenin kuzeydoðusunda bir cami, yetimhane ve Müslümanlara ait dükkanlar ateþe verildi.

yanmar'ýn kuzeydoðusunda Çin sýnýrýna yakýn Lashio'da bir grup tarafýndan bölgenin en büyük camisi ile yetimhane ve dükkanlar ateþe verildi. Yangýnda ilk belirlemelere göre can kaybý olmadýðý ancak yaralýlar olduðu belirtildi. Yetkililer, Budist bir kadýnýn 48 yaþýndaki Müslüman bir erkek tarafýndan yakýlmaya çalýþýldýðýný, cami saldýrýsýna bunun neden olduðunu iddia etti. Myanmar hükümeti tarafýndan yapýlan açýklamada, olaylarýn yaþandýðý bölgede durumun kontrol altýnda olduðu belirtilerek, halka sakin olmalarý çaðrýsý yapýldý. Myanmar Devlet Baþkanlýðý Sözcüsü Ye Htut ise, dini yapýya zarar verilerek halk arasýnda yeni bir ayaklanma çýkarýlmak istendiðini söyledi. Müslümanlara çocuk sýnýrlamasý Geçen yýldan bu yana ülkede Müslümanlar ve Budistler arasýndaki olaylarýn ilk defa Myanmar'ýn baþka bir bölgesine sýçradýðý belirtildi. Geçtiðimiz yýl Arakan bölgesinde Müslümanlarýn hedef alýndýðý þiddet olaylarýnda 200'den fazla kiþi hayatýný kaybetmiþ, binlerce kiþi ise evlerini terk etmek zorunda kalmýþtý. Myanmarlý muhalif lider Aung San Suu Çii ise, Arakan'da (Rakhine) Müslümanlara getirilen 2 çocuk sýnýrlamasý konusunda endiþeli olduðunu söyledi. Nobel ödüllü Çii, bu uygulamanýn etnik temizliðin bir parçasý olduðunu belirtti. Muhalif lider Çii, ülkenin batýsýndaki Arakan eyaletinde Rohingyalý Müslüman ailelere getirilen 2 çocuk sýnýrlamasý kararýnýn, Myanmar'ý dünyada bir dini gruba kýsýtlama getiren tek ülke haline getireceðini de ifade etti.

Ýç-Dýþ Haber

18 bin askerle Suriye provasý

Ürdün'de önümüzdeki hafta 18 ülkeden 15 bin askerin katýlýmýyla büyük bir askeri tatbikat yapýlacak. Ýsrail'de bir haber sitesi, tatbikat için gelen yabancý askerlerin Ürdün'de kalacaðýný ve olasý bir Suriye iþgali için hazýrlýk yapacaðýný ileri sürdü.

srail'de "ynet" haber sitesi, Ürdün'de önümüzdeki hafta 18 ülkeden 15 bin askerin katýlýmýyla "Eager Lion 2013" askeri tatbikatýnýn baþlayacaðýný yazdý. Haberde, 15 bin yabancý askerin tatbikat sonrasý Ürdün'de kalmaya devam edeceði ve "olasý Suriye iþgali" için hazýrlýklar yapacaðý ileri sürüldü. Söz konusu haberi Batýlý kaynaklara dayandýran "ynet" haber sitesi, iki hafta sürecek büyük askeri tatbikat sonrasý 18 ülkeden askerlerin Ürdün'de konuþlanmaya devam edeceðini belirtti.

Ýsrail yer almýyor Ýngiltere, Bahreyn, Kanada, Çek Cumhuriyeti, Lübnan, Pakistan, Polonya, Katar, Türkiye, Birleþik Arap Emirlikleri, Suudi Arabistan ve Yemen'in katýldýðý askeri tatbikatýn kara, lojistik ve insani yardým alanlarýný kapsayacaðý ifade edildi. Ürdün'deki askeri tatbikatta Ýsrail ise yer almýyor. Ýsrail'in "kýrmýzý çizgisi"nin Hizbullah'a silah gönderilmesini önlemek olduðu ve bu konuda tetikte beklediði belirtildi.

Uçuþa yasak bölge Haberde ayrýca Beyaz Saray'ýn ABD Savunma Bakanlýðý Pentagon'a Suriye'de uçuþa yasak bölge oluþturulmasý planlarýný sorduðu hazýrlatýldý. Suriye'de olasý bir uçuþa yasak bölgenin ABD, Ýngiltere ve Fransa'nýn öncülüðünde gerçekleþtirileceði de ileri sürüldü. Haberde, Ürdün Kralý Abdullah'ýn Suriye'deki iç savaþýn ülkesine sýçramasýndan ve istikrarý bozmasýndan korktuðu da ifade edildi. haber ajansý Reuters, Taliban'ýn iki Uluslararasý Pakistan'daki Taliban'ýn iki numaralý ismi Vali ur Rehman'ýn Kuzey Veziristan'da belirtti. Taliban'ýn iki numaralý numarasý öldürüldü öldürüldüðünü ismi Rehman, Pakistan'ýn Kuzey Veziristan böl-

Pakistan'daki Taliban'ýn iki numaralý ismi Vali ur Rehman'ýn Kuzey Veziristan'da ABD'nin insansýz hava aracý saldýrýsýnda öldürüldüðü iddia edildi.

gesinde ABD'nin insansýz hava aracýyla düzenlediði saldýrýda öldürüldüðü açýklandý. Afganistan'daki Taliban'dan ayrý örgütlenen Pakistan'daki Taliban'ýn liderliðini Hakimullah Mahsud yapýyor. Vali ur Rehman'ýn Mahsud'un halefi olacaðý belirtiliyordu. Afganistan'daki Taliban'dan ayrý hareket eden Pakistan Taliban'ý orduyu hedef alan saldýrýlarýyla tanýnýyor.

ÝHTÝSAS MAÐAZAMIZ ÞÝMDÝ

TBF'den Kurbanoðlu'na ziyaret Türkiye Bilardo Federasyonu (TBF) Baþkaný Uður Kurugöllü, Yeniþehir Belediye Baþkaný Selim Kurbanoðlu'nu makamýnda ziyaret etti.

iyarete Bilardo Ýl Temsilcisi Ýhsan Delibaþ ve Komite Baþkaný Zafer Çavuþoðlu katýldý. 09-16 Haziran tarihleri arasýnda Diyarbakýr'da yapýlacak olan Türkiye Artistik ve 3 bant Bilardo þampiyonasýna, Kurbanoðlunu davet ederek; Bilardoya vermiþ olduklarý desteklerden dolayý teþekkür etti. Kurbanoðlu bilardonun güzel bir salon sporu olduðunu belirterek. " Sizlerinde bildiði gibi,Yeniþehir Belediye Spor Bilardo oyuncularýmýzdan, Hacý Arap Yamanýn sayýsýz þampiyonalarý bulunmaktadýr. Hollanda'da düzenlenen Artistik Grand Prix müsabakalarýnda tüm rakiplerini geçerek Dünya Þampiyonu olmuþtu. Buda Diyarbakýr ve belediyemiz için gurur verici bir duygudur. Bilardo sporunu geliþtirmek için gençlerimizi teþvik etmeye devam edeceðiz." Dedi. Türkiye Bilardo Federasyonu (TBF) Baþkaný Uður Kurugöllü'ne, Yeniþehir Belediye Baþkaný Selim Kurbanoðlu, böyle güzel bir organizasyonu Diyarbakýr'da yapacaklarý için, plaket verdi.

30 MAYIS 2013 PERÞEMBE

Kayapýnar Belediyesi 5.Plaj Futbolu Turnuvasý baþladý

ayapýnar Belediyesi tarafýndan beþincisi düzenlenen plaj futbol turnuvasý açýlýþ maçlarýyla baþladý. 4'ü kadýn,40 takýmýn katýldýðý turnuva bir hafta sürecek. Kayapýnar Belediyesi Kültür ve Sosyal Ýþler Müdürlüðü ile Kayapýnar Belediyespor Kulübü tarafýndan 'Denizsiz Kent Plaj Futboluyla buluþuyor' sloganýyla düzenlenen plaj futbol turnuvasýnýn beþincisi baþladý. Belediye semt sahasý spor tesislerinde düzenlenen turnuvanýn açýlýþ maçlarý öncesi konuþan Kayapýnar Belediyesi Kültür ve Sosyal Ýþler Müdürü Ýsmail Kardaþ, " Belediyemiz tarafýndan düzenlenen sokak turnuvalarý devam ediyor. Bu günde plaj futbol turnuvasýnýn beþincisini yoðun bir katýlýmla gerçekleþtiriyoruz. Sporun her dalýný gençlerimizle buluþturmak adýna, denizi olmayan bir kente plaj futbolu turnuvasý düzenlemek ayný bir keyif.

Belediye olarak her türlü imkânsýzlýðýn üstesinden gelmek ve halka hizmet sunmak önceliðimiz olmuþtur. Bu anlamda tüm katýlýmcýlara baþarýlar dileriz " þeklinde konuþtu. 40 takým mücadele verecek Bu yýl düzenlenen 5. Plaj Futbol Turnuvasý'na 4'ü kadýn 40 takým katýldý. 8 kiþilik takýmlarýn oluþturduðu takýmlarýn yapacaklarý maçlar sonucu dereceye giren takýmlara hediyeler verilecek. Turnuvaya katýlan tüm takýmlarýn sporcularýn malzemeleri belediye tarafýndan karþýlandý.

Aykut Kocaman istifa etti Fenerbahçe Teknik Direktörü Aykut Kocaman görevinden istifa etti. Yönetim kurulunun kararý bekleniyor.

yaþanýyor. Sarý-lacivertli kulübün teknik direktörü Aykut Kocaman'ýn, yönetime istifasýný sunduðu bildiriliyor.

'DEVAM EDECEK GÜCÜM KALMADI'

por Toto Süper Lig takýmlarýndan Fenerbahçe'de bir kez daha istifa krizi

Aykut Kocaman, geçen sene Aralýk ayýnda 3-1 kaybettikleri Karabükspor karþýlaþmasý sonrasý istifa etmiþ, istifasýný ''Devam edecek gücüm kalmadý'' sözleri ile açýklamýþtý.

YÖNETÝM KABUL ETMEMÝÞTÝ Fenerbahçe Yönetim Kurulu'ndan, yapýlan açýklamada ise Kocaman'ýn istifasýnýn kabul edilmediði bildirilmiþti. Spor Toto Süper Lig'i ikinci sýrada tamamlayan Fenerbahçe, Trabzonspor ile olan mücadelesini 1-0 kazanarak, iki kez üst üste Ziraat Türkiye Kupasý'nýn sahibi olmuþtu.

Vederson 'Kartal' oluyor

Bursaspor Teknik Direktörü Hikmet Karaman, adý Beþiktaþ ile anýlan Gökçek Vederson'un menajerinin kendisini arayarak, Vederson'un Beþiktaþ'a imza atacaðýný söylediðini belirtti.

10'unda tesislerde toplanacaklar. Gelmeyenin kesinlikle bizimle

eþil-beyazlýlarýn baþarýlý teknik patronu Hikmet Karaman, yerel bir televizyon kanalýna telefon baðlantýsý ile katýlarak açýklamalarda bulundu. Ýsmi Beþiktaþ ile anýlan Vederson'un durumunun sorulmasý üzerine tecrübeli teknik adam, "Vederson'un ameliyatý olduðu yönünde doktorumuzun önümüze koyduðu bir rapor var. Ameliyattan sonra durumunun ne olacaðýný bilmiyoruz. Almanca bilen bir menajeri bir hafta önce beni aradý ve 'Beþiktaþ istiyor. Beþiktaþ'a imza atacak' dedi. Bende 'Beþiktaþ ile imza atacaksa ne diyeyim' dedim. Ondan sonra 'Biz 10 gün daha bekleyebiliriz' diyerek iþin farklý yönüne gitti. O konu muallakta. Vedersonsözleþmesi bitmiþ, serbest bir oyuncu" diye konuþtu.

alakamýz yoktur. Erken gelecekler. Kiralýklardan gittiði takýmda doðru dürüst oynamamýþ olanlar var. Bunlar gelecek, herkesten önce çalýþacak. Altyapýdan aldýðým 10-15 arasýnda çocuk var. Bu çocuklar 1 buçuk ay çalýþtýlar. En son maçta da bizimle ilgilenirseniz, þans verirseniz bizde karþýlýðýný veririz dediler. Bize bu ruh lazým. Ýyi oynayamadýðý zaman aðlayýp, üzülecek. 'Ben görevimi yerine getiremedim özür dilerim' diyecek duygular lazým. Ayýn 10'unda baþlayacak. Potansiyeline bakacaðýz. Ona göre karar vereceðiz" þeklinde konuþtu.

atih Terim'in ýsrarla istediði gurbetçi futbolcu Kerim Frei için yönetim iþini sýký tutuyor. Alper'i Fenerbahçe'ye kaptýran Galatasaray, Kerim Frei iþini sýký tutuyor. Bülent Tulun, Fatih Terim'in uzun süredir istediði gurbetçi oyuncu için Fulham ile imza aþamasýna geldi. Tulun, Fenerbahçe'nin de istediði oyuncuya ön protokol de imzalattý. Sarý-kýrmýzýlýlar Fulham'a 2.5 milyon euro, 19 yaþýndaki kanat oyuncusuna ise yýllýk 1 milyon 250 bin euro verecek. 5 yýllýk imza yakýnda atýlacak.

"VERÝLECEK HER KARARA SAYGIMIZ VAR"

"TOLGA ZENGÝN ÝLE GÖRÜÞTÜM" Trabzonspor'un yetenekli eldiveni Tolga Zengin ile görüþtüðünü ifade eden Karaman, "Telefon açýp, ben konuþtum. Sohbet ettik. Durumunu sordum. Þuan da bu konular ile ilgili net bir þey söylemek yanlýþ olur. Mevcut yönetim kurulumuz ve baþkan ile bize kamp çalýþmalarý ve önemli 3-4 oyuncu ile ilgili temas kurup, durumlarýnýn netleþmesinden yana karþýlýklý fikir alýþveriþinde bulunduk. Yönetim kurulunun alacaðý kararönemli. Yönetim kurulunun

Kerim Frei protokol imzaladý!

hareketi gerekiyor" diye konuþtu.

"ABDURRAHÝM ALBAYRAK ÝLE KONUÞTUM" Yýldýz oyuncu Serdar Aziz'in Galatasaray'a transfer olacaðý yönünde çýkan haberleri deðerlendiren Karaman, "Serdar Aziz konusu tamamen bizim dýþýmýzda. Benim resmi olarak duyduðum hiçbir þey yok. Kulübümüzün varsa onu bilemiyorum. Öyle bir þey de olsa yönetim kurulu mutlaka bu

konuyu paylaþýr. Abdurrahim Albayrak ile konuþtum ve 'Hiç öyle bir þey yok, bizi birileri arýyor' dedi. Politikte konuþuyor olabilir. Ben bir oyuncuya talip olduðum zaman teknik direktörü ile konuþup, bilgi alýþveriþinde bulunurum. Bu bakýmdan bana gelen bir þey yok" dedi.

"KÝRALIK OYUNCULAR ERKEN TOPLANACAK" Kiralýk oyuncular ile ilgili de görüþlerini aktaran Karaman, "Ayýn

Kongreden sonra yeni seçilecek yönetimin kendisi ile devam etmemesi konusunda endiþesinin olup olmadýðý yönündeki sorusuna ise tecrübeli teknik adam, "Ben kulübün sözleþmeli teknik adamýyým. Mevcut yönetim ile çalýþma içerisindeyim. Yarýn bu yönetim devam eder veya yeni yönetim gelir. Yeni yönetimde hürdür. Düþüncelerinde özgürdür. Kulüpte kararlarý yönetim kurullarý verir. Verilecek her karara saygýmýz var" dedi.

Roberto Carlos 'Yiðido' oldu T

eknik direktör Rýza Çalýmbay'ýn görevi býrakmasýnýn ardýndan, Roberto Carlos'a teklif götüren Sivasspor Brezilyalý teknik adamla her konuda anlaþtý. Sivasspor, bir süredir devam ettiði teknik direktör arayýþlarýna son noktayý koydu. Bir dönem Fenerbahçeformasý da giyen ve þuanda Rusya'nýn

Anzhi Makhachkala takýmýnda sportif direktörlük görevini yürüten Brezilyalý efsanevi futbolcu Roberto Carlos ile her konuda anlaþma saðlandý. Carlos'un önümüzdeki hafta Sivas'a gelerek 4 Eylül Stadyumu'nda düzenlenecek törenle Sivasspor'a resmi imzayý atmasý bekleniyor.

Kayserispor'da Nunez'in sözleþmesi feshedildi!

ayserispor, futbolcu Riveros Nunez ile sözleþmesini karþýlýklý olarak fesh etti. Sarý-kýrmýzýlý takýmda ikinci sezonunu tamamlayan 31 yaþýndaki Paraguaylý oyuncu, çocuklarýnýn eðitim problemi dolayýsýyla takýmdan ayrýlmak istediðini yönetime iletmesi üzerine futbolcuyla karþýlýklý anlaþýlarak sözleþmeye son verildi. 2011-2012 sezonunda Ýngiltere'nin Sunderland takýmýndan kiralýk olarak kadroya katýlan ve gösterdiði perpormans dolayýsýyla sonraki sezon bonservisi alýnan Riveros, Kayseri temsilcisinde iki sezonda 71 maçta görev aldý. Paraguaylý futbolcunun 2015 yýlýna kadar sözleþmesi bulunuyordu.

Dostluk macýna destek 30 MAYIS 2013 PERÞEMBE

Galatasaray Spor Kulübü'nün Temmuz'un ikinci haftasýnda Diyarbakýr'a gelerek, Diyarbakýrspor ile hazýrlýk maçý yapmasýna, Fenerbahçe ve Beþiktaþ taraftarýndan destek geldi.

alatasaray Spor Kulübü, barýþ ve kardeþlik köprüsü kurmak amacýyla, Temmuz'un ikinci þampiyonluk kutlamalarýnýn bir bölümünü Diyarbakýr'da gerçekleþtirecek. Burada Diyarbakýrspor ile hazýrlýk maçý yapacak olan Galatasaray'a kentte bulunan Fenerbahçe ve Beþiktaþlý taraftarlar da destek verdi. Konu ile ilgili açýklamalarda bulunan Diyarbakýrspor Kayyum Baþkaný Abdulkadir Duran, barýþ, dostluk kardeþlik projesi çerçevesinde Galatasaray takýmý ile geçtiðimiz haftalarda görüþme yaptýklarýný söyledi. Galatasaray'ýn Temmuz'un ikinci haftasýnda Diyarbakýr'a geleceðini ifade eden Duran, "Burada hem þampiyonluk kutlamasýný yapacaðýz hem de dostluk maçý yapacaðýz. Maçýn Geliri Diyarbakýrspor'a olacak. Diyarbakýrspor'un

durumu çok vahim, kapatýlma noktasýndadýr. Bölgesel Amatör Ligi'nde mücadele etmek için gayret sarf ediyoruz. Ayrýca doðu batý arasýnda bir kardeþlik köprüsü oluþturmak da istedik. Bununla ilgili çalýþmalarýmýz devam etmektedir. Esnafýmýz, sivil toplum örgütleri vatandaþlarý hepsi büyük bir coþku heyecan þehir halký ayaklanmýþ diyebiliriz. Halk, Galatasaray'ýn geliþini büyük bir merakla bekliyor. Beþiktaþ taraftarý olan Ensari Karaçam adlý vatandaþ, "Ben Beþiktaþlýyým ama Galatasaray'ýn Diyarbakýrspor ile maç yapmasýný çözüm süreci için olumlu buluyorum. Galatasaray gelirse maça da giderim" diye konuþtu.Kadir Gülsever adlý vatandaþ da, "Beþiktaþlýyým ancak Galatasaray'ýn buraya gelmesinin barýþ ve kardeþliðe bir mesaj olduðunu düþünüyorum. Bunu olumlu bir adým olarak görüyorum" ifadelerini kullandý. Tuðçe adlý Fenerbahçe taraftar ise, futbolla alakasýnýn olmadýðýný Fenerbahçeli olarak Galatasaray'a baþarýlar dilediðini kaydederek, "Umarým dostluk çerçevesinde bir maç olur. Fenerbahçelilerin de diðer takým taraftarlarýnýn da maça gitmesini istiyorum" þeklinde konuþtu.