sweetness 132x205 sayfalar
2/10/10
4:06 PM
Page 1
FLAVIA DE LUCE
Bir Tuhaf Turta Davas› POL‹S‹YE YAZARLAR B‹RL‹⁄‹ ‹LK HANÇER ÖDÜLÜ (CRIME WRITERS' ASSOCIATION'S DEBUT DAGGER AWARD)
DILYS ÖDÜLÜ ADAYI NEW YORK TIMES BOOK REVIEW 2009'UN EN ‹Y‹ POL‹S‹YELER‹ L‹STES‹NDE Dahice, karfl› koyulmaz ve iflah olmaz. Flavia'n›n önünde uzun ve parlak bir gelecek var. Bradley'in ilk polisiyesi ç›ta yükselten türden. -Kirkus, starred review Pul koleksiyonculu¤u, kuflbilim ve hokkabazl›¤› içeren sa¤lam bir hikaye ve kusursuzca yerlefltirilmifl yan karakterler. Kesinlikle çok keyifli ve sürükleyici. -Guardian Bu cezbedici roman›n y›l›n en sevilen polisiyelerinden olmas› kaç›n›lmaz. -Chicago Sun-Times Flavia ola¤anüstü bir karakter. Tüm o tuhaf çekicili¤iyle , bu kitap kesinlikle farkl› bir polisiye. -Choice Magazine Gerçekten özgün bir fley bulmak nas›l da keyif veriyor... En son ne zaman bir bafl karakterin yolculu¤una efllik etmekten bu kadar zevk ald›m hat›rlam›yorum… Bekleyebilece¤inizin ötesinde etkileyici ve orijinal. -Reviewing The Evidence e-zine Büyüleyici. Flavia sayfadan ç›k›p bütün gün beni takip ediyor. Bir sonraki kitap için sab›rs›zlan›yorum. Bravo! -Louise Penny, Agatha, Antohny ve Hançer ödüllerini kazanan 'Still Life'›n yazar›
sweetness 132x205 sayfalar
2/10/10
3:43 PM
Page 3
Alan Bradley
Bir Tuhaf Turta Davas›
Çeviri
Kutlukhan Kutlu
sweetness 132x205 sayfalar
2/10/10
4:06 PM
Page 4
Flavia de Luce B‹R TUHAF TURTA DAVASI The Sweetness At The Bottom Of The Pie Copyright © Alan Bradley, 2009 Türkçe yay›n haklar›: © Bkz Yay›nc›l›k Ticaret ve Sanayi Ltd. fiti. Asmal›mescit Mah. Ensiz Sok. No: 2 D: 4 Tünel ‹stanbul Tel: (212) 245 08 39
Domingo, Bkz Yay›nc›l›k Ticaret ve Sanayi Ltd. fiti.’nin markas›d›r. Yay›nc› Sertifika No: 12746 www.domingo.com.tr Yazar: Alan Bradley Çeviri: Kutlukhan Kutlu Sayfa Uygulama: Mahir Duman Kapak Tasar›m: Kadriye Gümüfl ISBN: 978-605-88981-2-7 Bask›: fiubat 2009 Graphis Matbaa, ‹stanbul 100 Y›l Mahallesi, Matbaac›lar Sitesi, 2. Cadde, No: 202 A, Ba¤c›lar (212) 629 06 07 Tüm haklar› sakl›d›r. Bu kitab›n tümünün veya içeri¤inin harhangi bir bölümünün yay›nc›n›n yaz›l› izni olmadan, fotokopi yöntemi dahil, elektronik ya da mekanik herhangi bir yolla ço¤alt›lmas› yasakt›r.
sweetness 132x205 sayfalar
2/10/10
3:43 PM
Page 7
TURTANIN ‹Ç‹NDEK‹ TATLILIK OLMASA DIfiINDAK‹ ONCA KITIR K‹M‹N UMURUNDA?
William King, Aflç›l›k Sanat› (1708)
sweetness 132x205 sayfalar
2/10/10
3:43 PM
Page 9
bir
DOLABIN ‹Ç‹ KURUMUfi KAN G‹B‹ KARAYDI. BEN‹ içeri t›km›fl, kap›y› da üstüme kilitlemifllerdi. Burnumdan derin derin soluk al›yor, elimden geldi¤ince sakin kalmaya çal›fl›yordum. Soluk al›rken ona kadar, solu¤umu usul usul karanl›¤a b›rak›rken ise sekize kadar saymaya çal›fl›yordum. fians›ma, bezi a¤z›m›n üzerine o kadar s›k› germifllerdi ki burun deliklerim aç›kta kalm›flt› ve o a¤›r, küf kokulu havay› yavafl yavafl soluyarak tüm ci¤erlerimi doldurabiliyordum. ‹ki elimi arkamda birbirine ba¤layan ipek flala t›rnaklar›m› geçirmeyi denedim ama hepsini dibine kadar yedi¤im için, geçirecek t›rna¤›m yoktu. O yüzden de dü¤ümlerimi s›karlarken parmak uçlar›m› birbirine yaslayarak küçük birer dayanak olarak kullanm›fl ve bu sayede avuçlar›m› biraz aralayabilmifl olmam çok talihli bir durumdu. Bileklerimi döndürdüm ve hafif bir gevfleme hissedene kadar bir öyle bir böyle k›v›rd›m, sonra da dü¤ümler ayalar›m›n aras›na gelene dek ipe¤e bafl parmaklar›mla bast›rd›m. Bafl parmaklar›m› birbirine ba¤lamay› ak›l edecek kadar zeki olsalard›, asla kaçamazd›m. Ne kadar da morondular. Ellerim nihayet serbest kald›ktan sonra, a¤z›mdaki bezin de hemen icab›na bakt›m.
sweetness 132x205 sayfalar
10
2/10/10
3:43 PM
Page 10
Alan Bradley
fiimdi s›ra kap›dayd›. Ama önce pusuya yatm›fl beni bekliyor olabilirler mi diye, çömelip anahtar deli¤inden tavanaras›na bakt›m. Çok flükür anahtar› yanlar›na alm›fllard›. Ortal›kta kimsecikler yoktu; dar ve uzun tavanaras›, gölgeler, çer çöp ve ac›kl› h›rdavattan oluflan daimi bir karmaflan›n d›fl›nda bofltu. Geçifl serbestti. Bafl›m›n üzerine, dolab›n arka taraf›na uzand›m ve tel ask›lardan birini, as›l› oldu¤u çubuktan ç›kard›m. Ask›n›n k›vr›k ucunu anahtar deli¤ine sokup öbür ucundan bast›rarak, antika kilidin derinliklerine dald›rabilece¤im L biçiminde bir kanca yaratt›m. K›sa ve mant›kl› bir kurcalaman›n sonucunda tatminkâr bir t›k›rt› duyuldu. Hani neredeyse fazla kolay olmufltu bu ifl. Kap› d›flar› do¤ru savrularak aç›ld›. Kurtulmufltum. GEN‹fi TAfi MERD‹VENDEN AfiA⁄I koflar ad›m indim ve yemek odas›n›n önünde bir an durup saç›m›n çift örgüsünü omuzlar›m›n arkas›na, resmi konumlar›na do¤ru savurdum. Babam hâlâ annem sa¤ken oldu¤u gibi yeme¤in tam saat bafl›nda servis edilmesinde ve kocaman mefle yemekhane masas›nda yenmesinde ›srar ediyordu. “Ophelia ve Daphne daha inmedi mi, Flavia?” diye sordu aksi bir edayla, et ve patatesinin yan›nda aç›k duran ‹ngiliz Filatelist’in son say›s›ndan bafl›n› kald›rarak. “Onlar› uzun süredir görmedim,” dedim. Do¤ruydu da. Onlar› görmemifltim - yani gözlerimi ve a¤z›m› ba¤lad›klar›ndan ve o paketlenmifl halimle beni tavanaras›na giden merdivenden ç›kar›p dolaba kapatt›klar›ndan beri. Babam gözlü¤ünün üstünden bana o nizami süresi dört saniye olan bak›fl›n› att›ktan sonra k›ymetli yap›flkan ka¤›tlar›na bak›p m›r›ldanma ifline kald›¤› yerden devam etti. Ona difllerimi çevreleyen tellerimi flöyle iyice gözler önüne serecek kocaman bir gülümseme yollad›m. Teller bana kaplamas› eksik, is-
sweetness 132x205 sayfalar
2/10/10
3:43 PM
Page 11
Bir Tuhaf Turta Davas›
11
keleti görünen bir zeplin görüntüsü verse de babam paras›n›n karfl›l›¤›n› al›yor oldu¤unun hat›rlat›lmas›ndan her zaman hofllan›rd›. Fakat bu sefer fark edemeyecek kadar kafas› meflguldü. Seramik sebze kab›n›n kapa¤›n› kald›rd›m ve el ifli kelebekleri ve ahududular›n›n derinliklerinden koca bir kafl›k dolusu bezelye ald›m. B›ça¤›m› cetvel, çatal›m›ysa de¤nek gibi kullanarak, bezelyeleri taba¤›mda itinal› s›ralar oluflturacak flekilde düzenledim: En titiz ‹sviçreli saatçinin bile yüre¤ini sevinçle dolduracak bir hassasiyetle dizilmifl, s›ra s›ra küçük yeflil küreler. Sonra sol alt köfleden bafllad›m, çatal›mla ilk bezelyeyi fliflleyip yedim. Hep Ophelia’n›n suçuydu. Ne de olsa on yedi yafl›ndayd› o, yetiflkinli¤in getirmesi gereken olgunlu¤a bir nebze olsun sahip olmas› beklenirdi. On üç yafl›ndaki Daphne ile birlik olmalar› resmen haks›zl›kt›. Yafllar›n›n toplam› otuz ediyordu. Sadece sportmenlik d›fl› de¤ildi bu, düpedüz rezaletti. Ve intikama davetiye ç›karmaktan fark› yoktu. ERTES‹ SABAH OPHELIA bir sormaya bile tenezzül etmeksizin do¤u kanad›n›n üst kat›ndaki kimya laboratuvar›ma dald›¤›nda, cam fliflelerim ve kaplar›mla meflguldüm. “‹nci kolyem nerede?” Omuz silktim. “Ben senin incik boncu¤unun bekçisi de¤ilim.” “Sen ald›n, biliyorum. ‹ç çamafl›rlar›m›n oldu¤u çekmecedeki ‹skoç nane flekerlerim de gitmifl ve flunu bilir flunu söylerim: ne zaman bu evde bir nane flekeri kaybolsa hepsi de solu¤u o ayn› küçük pis bo¤azda al›yor.” Bir minik flifle dolusu k›rm›z› s›v›y› ›s›tmakta olan ispirto lambas›n›n alevini ayarlad›m. “E¤er benim kiflisel hijyenimin senin standard›n›n alt›nda kald›¤›n› ima ediyorsan, gidip galofllar›m› yalayabilirsin.” “Flavia!”
sweetness 132x205 sayfalar
12
2/10/10
3:43 PM
Page 12
Alan Bradley
“Eh ama, öyle. Her fleyden dolay› suçlanmaktan b›kt›m usand›m art›k, Feely.” Ancak hakl› öfkem, Opahelia’n›n miyop gözlerle kaynama noktas›na varmakta olan yakut fliflenin içine bakmas›yla yar›m kald›. “fiu dipteki yap›flkan kitle de nedir?” Uzun manikürlü t›rna¤›yla cama vurdu. “Bir deney. Dikkat et, Feely, asit bu!” Ophelia’n›n beti benzi att›. “Benim incilerim onlar! Annemden kalm›fllard›!” Ophelia, Harriett’in k›zlar› aras›nda ondan “Annem” diye bahseden tek kifliydi. Bizi bedeninde tafl›m›fl etten kemikten kad›na dair gerçek an›lara sahip tek kifli - ve bize bu durumu hat›rlatmaktan hiç usanmazd›. Harriett ben daha bir yafl›mdayken bir da¤c›l›k kazas›nda ölmüfltü ve Buckshaw’da kendisinden pek söz edilmezdi. Peki Ophelia’n›n an›lar›n› k›skan›yor muydum? ‹çerliyor muydum? Öyle oldu¤unu sanm›yorum; daha derin bir meseleydi bu. Hayli tuhaf bir flekilde, Ophelia’n›n annemizle ilgili an›lar›n› küçümsüyordum. Gözlü¤ümün yuvarlak camlar› Ophelia’ya bofl beyaz ›fl›k sinyalleri gönderecek flekilde bafl›m› iflimden usulca kald›rd›m. Biliyordum ki ne zaman bunu yapsam Ophelia kendini Gaumont’taki o filmlerden f›rlam›fl kaç›k bir siyah/beyaz bilginin karfl›s›ndaym›fl gibi hissediyordu. “Canavar!” “Cadaloz!” diye karfl›l›k verdim. Ancak çok geçti, Ophelia oldu¤u yerde h›zla dönüp - ki bence çok fl›k bir flekilde yapm›flt› bunu kap›dan d›flar› f›rlam›flt› bile. Bunun öcü çok geçmeden al›nd›, Ophelia söz konusu oldu¤unda ifller hep böyle olmufltur zaten. Benim aksime Ophelia uzun vadeli bir planc› de¤ildi, intikam çorbas›n› mükemmel k›vama gelene dek ateflte b›rakmaya inanmazd›.