ERNESTO
CHE
GUEVARA HAYATI VE MÜCADELESİ
Ernesto Che Guevara
2
Guevara'nın 5 Mart 1960 tarihinde La Coubre gemi kazası kurbanları için yapılan anma töreninde Alberto Korda Diaz tarafından çekilen ünlü portresi. Dünya üzerindeki en meşhur fotoğraf olduğu düşünülmektedir.
Doğum:
14 Haziran 1928 Rosario, Arjantin
Ölüm:
9 Ekim 1967 La Higuera, Bolivya
Eğitim:
Tıp
Meslek:
Doktor
İmza:
Giriş Ernesto “Che” Guevara, kısaca Che Guevara ya da el Che, (14 Haziran 1928 - 9 Ekim 1967), Arjantinli doktor, Marksist politikacı ve dönemin Küba gerillaları ile Enternasyonalist gerillalarının lideri. Tıp eğitimi alırken Latin Amerika’yı baştan başa dolaştı ve bu sayede birçok insanın karşı karşıya kaldığı yoksulluğu doğrudan gözlemleyebildi. Bu deneyimler sonucunda bölgedeki ekonomik eşitsizliği ortadan kaldırmanın tek yolunun devrim olduğuna ikna olarak Marksizm’i incelemeye başladı ve Başkan Jacobo Arbenz Guzmán’ın önderliğinde Guatemala’nın sosyal devrimine katıldı. Bir süre sonra 1959 yılında Kü-
ba’da yönetimi ele geçiren Fidel Castro’nun askerî nitelikli 26 Temmuz Hareketi’nin bir üyesi oldu. Yeni hükümette çeşitli önemli görevlerde bulunduktan, gerilla savaşı teorisi ve uygulamaları üzerine makaleler ve kitaplar yazdıktan sonra diğer ülkelerdeki devrimci hareketlere katılmak üzere 1965 yılında Küba’dan ayrıldı. İlk olarak KongoKinşasa’ya (sonraları Kongo Demokratik Cumhuriyeti) daha sonra da CIA ve Amerikan Ordusu Özel Harekât Birlikleri’nin ortak operasyonu sonrası yakalanacağı Bolivya’ya gitti. Guevara 9 Ekim 1967’de Vallegrande yakınlarındaki La Higuera’da Bolivya Ordusu’nun elinde iken öldürüldü. Son saat-
3
K
Liseli
ıvılcım Eğitim Broşürleri
lerinde yanında bulunanlar ve onu öldürenler, yargısız infaz edildiğine tanıklık etmişlerdir. Ölümünden sonra Guevara dünya üzerinde sosyalist devrimci hareketlerin sembolü haline gelmiştir. Guevara’nın Alberto Korda tarafından çekilen fotoğrafı “dünya üzerindeki en ünlü fotoğraf ve 20. yüzyılın sembolü” olarak nitelenmiştir.
Ailesi ve gençliği
4
Ernesto Guevara, İspanyol ve İrlanda asıllı bir ailenin beş çocuğunun en büyüğü olarak Arjantin’in Rosario şehrinde dünyaya gelmiştir. Annesinin ve babasının soyu Basklara dayanır. Doğum belgesinde doğum tarihi olarak 14 Haziran 1928 görünmesine karşılık bazı kaynaklarda, aynı yılın 14 Mayıs günü doğduğu belirtilmektedir. Guevara’nın atalarından Patrick Lynch 1715 yılında İrlanda’da
Galway’de doğmuş, İrlanda’yı terkedip İspanya’nın Bilbao şehrine, oradan da Arjantin’e gitmiştir. Guevara’nın büyük büyükbabası Francisco Lynch 1817’de, büyükannesi Ana Lynch 1868’de doğmuştur. Ana Lynch’in oğlu ve Che’nin babası Ernesto Guevara Lynch 1900’de doğmuştur. Guevara Lynch 1927’de Celia de la Serna y Llosa ile evlenmiş ve üç erkek, iki kız çocukları olmuştur. Guevara, çocukluğunda, bu sol eğilimli üst sınıf ailede bile dinamik kişiliği ve radikal görüşleriyle bilinirdi. Her ne kadar yaşamı boyunca onu etkileyecek olan astım krizlerinden ıstırap çekse de mükemmel bir atlet olmuştur. Bu engeline rağmen hevesli bir rugby oyuncusuydu ve “Fuser” (aşırı saldırgan oyun tarzı nedeniyle verilen, azgın, kudurmuş anlamına gelen “El Furibundo” sözcüğü ile annesinin soyadı olan “Serna”dan oluşturulmuş bir takma isim) lakabıyla anılmaktaydı. Guevara babasından satranç öğrendikten sonra 12 yaşından itibaren yerel turnuvalara katılmaya başladı. Ergenlik döne-
Ernesto CHE Guevara’nın Hayatı ve Mücadelesi
nimini bitirip aynı yılın 12 Haziran’ında diplomasını alarak noktaladı. Uzman hekimlik yapabilmek için gerekli klinik eğitimi tamamlayıp tamamlamadığı açık değildir. Eğer bu klinik eğitimi tamamlamadıysa “doctor en medicina” (tıp doktoru) değil de “médico” (pratisyen hekim) olmuş olabilir.
minde şiire, özellikle de Pablo Neruda’nın şiirlerine merak saldı. Guevara, Latin Amerika’da kendi sınıfında yaygın olduğu üzere yaşamı boyunca şiir yazdı. Pek çok konuya meraklı, hevesli bir okuyucuydu, ilgilendiği kitaplar Jack London ve Jules Verne’in macera klasiklerinden, Sigmund Freud’un cinsellik üzerine denemelerine ve Bertrand Russell’ın toplum felsefesi üzerine tezlerine kadar giden bir çeşitlilik gösteriyordu. Ergenliğinin son dönemlerinde fotoğrafçılığa merak saldı ve vaktinin önemli kısmında insanları, gittiği yerleri ve sonraları da arkeolojik alanları fotoğrafladı. Guevara, tıp öğrenimi için 1948’de Buenos Aires Üniversitesi’ne girdi. Kesintili öğrenim hayatını, Mart 1953’te tıp öğre-
Guevara öğrenciliği boyunca Latin Amerika’da uzun yolculuklara çıktı. 1951 yılında eski arkadaşı biyokimyager Alberto Granado, yıllardır konuştukları Güney Amerika seyahati için tıp eğitimine bir yıl ara vermesini önerdi. Kısa süre sonra, “La Poderosa II” (Güçlü II) adını verdikleri 500 cc.lik 1939 model Norton marka motosikletle Alta Gracia’dan yola çıktılar. Peru’da Amazon Nehri kıyısındaki San Pablo cüzzam kolonisinde gönüllü olarak birkaç hafta geçirmeyi düşünüyorlardı. Guevara’nın bu yolculuğu anlattığı seyahat notları “Notas de viaje” 2004 yılında “Diarios de motocicleta” (Motosiklet Günlükleri) adıyla sinemaya uyarlanmıştır. Bu yolculuk sırasında kitlelerin yoksulluğunu, baskıyı ve güçsüzlükleri yakından gözlemleyen ve Marksizm’den etkilenen Guevara, Latin Amerika’daki ekono-
5
6
K
Liseli
ıvılcım Eğitim Broşürleri
mik ve sosyal eşitsizliklerin tek çözümünün devrim olduğu sonucuna vardı. Yolculukları, Latin Amerika’ya ayrı uluslardan oluşan bir karma yapı olarak değil de kurtuluşu ancak kıta çapında bir strateji ile gerçekleşebilecek tek bir vücut olarak bakmasını sağladı. Sınırları olmayan ve tek bir “mestizo” (Avrupalı ve yerli melezi) kültür ile bağlanmış birleşik İber-Amerika kurabilmeyi hayal etmeye başladı. Bu düşünce, sonraki devrimci eylemlerinde öne çıkacaktı. Arjantin’e döner dönmez, Güney ve Orta Amerika’da kaldığı yerden gezilerine devam edebilmek için tıp öğrenimini hızla bitirdi.
Guatemala
Guevara, 7 Temmuz 1953’te, Bolivya, Peru, Ekvador, Panama, Kosta Rika, Nikaragua, Hondu-
ras, ve El Salvador’dan geçip Aralık ayının son günlerinde Guatemala’ya vardı. O sıralarda halkçı bir hükümetin başındaki Başkan Jacobo Arbenz Guzmán özellikle toprak reformu ve diğer değişikliklerle bir toplumsal devrim yapmaya çalışıyordu. Beatriz halasına yazdığı mektupta Guatemala’ya bir süre yerleşmesinin sebebini şöyle açıklıyordu: “Guatemala’da gerçek bir devrimci olabilmek için gerekli ne varsa yapacağım ve kendimi mükemmelleştireceğim.”[1] Jon Anderson’a göre Guevara’nın Guatemala’daki ana siyasî bağlantısı Perulu sosyalist Hilda Gadea’ydı. “American Popular Revolutionary Alliance” (APRA) (Amerikan Halkçı Devrimciler İttifakı. Lideri Víctor Raúl Haya de la Torre olan siyasî bir oluşum.) üyesi olan Gadea, Arbenz hükümetindeki birçok üst düzey politikacıyı Guevara’yla tanıştırdı. Daha önce Kosta Rika’da tanıştığı ve Fidel Castro ile bağlantılı bir grup Kübalı sürgünle de bağlantı kurdu. Bu sürgünlerin arasında Küba’nın Oriente eyaletindeki Bayamo’da bulunan
Ernesto CHE Guevara’nın Hayatı ve Mücadelesi
“Carlos Manuel de Céspedes” barakalarına yapılan saldırıyla bağlantısı olan Antonio “Nico” López de vardı. Lopez Granma yatıyla Küba’ya çıkış yapıldıktan kısa süre sonra “Ojo del Toro” köprüsünde hayatını kaybedecekti. Siyah İsa ile ilgili dinî eşyaların satışında bu “moncadista”lara[2] katılan Guevara aynı zamanda Venezuelalı iki sıtma uzmanına da yardımcı olmuştur. Bu sıralarda, Arjantinlilere özgü, “hey”, “dostum”, “birader” anlamına gelen “che” ünlemini çok sık kullanması nedeniyle ünlü “Che” takma adını kullanmaya başlamıştır.
Che’nin ekonomik durumu genellikle pek iyi değildi, öyle ki Hilda’nın ziynet eşyalarını rehine vermek zorunda kalmışlardı. 15 Mayıs 1954’te Komünist Çekoslovakya’dan Arbenz hükümetine destek olarak gönderilen yüksek kalitede Skoda piyade ve hafif topçu silahları İsveç gemisi “Alfhem” ile Puerto Barrios’a ulaştı. Guevara yeni bir vize almak üzere kısa süre için El Salvador’a geçti ve Guatemala’ya geri döndü. Bu sırada CIA tarafından desteklenen Carlos Castillo Armas liderliğindeki darbe başlamıştı. Arbenz karşıtı kuvvetler, Çekoslovak silahlarının trenler yardımıyla dağıtılmasını durduramıyorlardı, ancak güçlerini toparladıktan sonra hava desteğinin yardımıyla ilerlemeye başlamışlardı. Guevara birkaç günlüğüne Komünist Gençlik tarafından örgütlenen silahlı milislere katılmış, bu grubun harekete geçmemesi üzerine tekrar tıbbî hizmetlere dönmüştür. Darbenin ardından Guevara çarpışmak için gönüllü oldu, ancak Arbenz yabancı destekçilerinin ülkeyi terketmesini istiyordu. Gadea tutuklandıktan sonra Guevara kısa süre için Arjantin konsolosluğunda saklandı ve sonra Meksika’ya geçti.
7
K
Liseli
ıvılcım Eğitim Broşürleri
Arbenz hükümetinin CIA destekli bir darbeyle devrilmesi üzerine, Guevara’nın Amerika Birleşik Devletleri’nin emperyalist bir güç olduğuna ve Latin Amerika ve diğer gelişmekte olan ülkelerdeki sosyoekonomik eşitsizlikleri düzeltmeye çalışan hükümetlere vazgeçmeden karşı koyacağına dair görüşleri kesinleşti. Bu onun sosyalizmin ancak silahlı mücadele sonunda elde edilebileceği ve bu koşulları da ancak silahlanmış bir halkın savunabileceği yönündeki düşüncelerini kuvvetlendirmiştir. 8
Küba
Eylül 1954’te Meksika’ya gelişinden kısa süre sonra, Guevara Nico López ve Guatemala’dan tanıdığı diğer Kübalı sürgünlerle arkadaşlığını tazeledi. Haziran’da López onu Raúl Castro ile
tanıştırdı. Birkaç hafta sonra Küba’daki siyasi hapishaneden salıverilen Fidel Castro Meksika’ya geldi ve 8 Temmuz 1955’te Raúl, Guevara’yı Fidel Castro ile tanıştırdı. Bütün gece süren ateşli bir sohbetin ardından Guevara, Castro’nun aradığı esin kaynağı devrim lideri olduğuna kanaat getirerek Küba diktatörü Fulgencio Batista’yı devirmek için kurulan “26 Temmuz Hareketi”ne katıldı. Grubun doktoru olmasına karar verildiyse de hareketin diğer üyeleriyle askerî eğitime katıldı, eğitimin sonunda eğitmenleri Albay Alberto Bayo tarafından en göze çarpan öğrenci olarak nitelendirildi. Bu sırada Hilda Gadea, Guatemala’dan gelmişti ve Guevara ile ilişkileri devam ediyordu. 1955 yazında hamile olduğunu söyleyince, Guevara hemen evlenme-
Ernesto CHE Guevara’nın Hayatı ve Mücadelesi
lerini önerdi. 18 Ağustos 1955’te evlendiler ve 15 Şubat 1956’da Hilda Beatriz adını verdikleri kızları doğdu. 25 Kasım 1956’da Tuxpan, Veracruz’dan Küba’ya doğru yola çıkan Granma yatında Kübalı olmayan tek kişi Guevara’ydı. Karaya çıkar çıkmaz Batista’nın askerlerinin saldırısına uğrayan ekibin yarısı hemen orada veya yakalandıktan sonra öldürüldü. Guevara, bu çatışmada kaçan bir yoldaşın düşürdüğü cephaneyi almak için tıbbî malzeme çantasını bıraktığını ve o ânı, doktordan savaşçıya dönüştüğü an olarak hatırladığını yazar. Hayatta kalan 15–20 isyancı kaçarak Sierra Maestra dağlarına saklanır ve Batista rejimine karşı gerilla savaşına girişir. Yoldaşları tarafından cesareti ve askerî yeteneği nedeniyle saygı gören Guevara isyancılar arasında bir lider, bir Comandante olur.[3] Birçokları için de “acımasızlığı” nedeniyle korkulan kişidir. Muhbir, kaçak ve casus olarak suçlu bulunan birçok kişinin infazından sorumludur. 1958 Aralığının son günlerinde devrimin en önemli savaşlarından biri olan Santa Clara’ya saldırısında “intihar timi”ni yönetti. 31 Aralık 1958 günü Santa Clara ele geçirildi. Ve birlikleri
Havana’ya doğru ilerledi. Diktatör Batista, Santiago’nun ve Havana’nın da düşmek üzere olduğunu ve generallerinin, özellikle de General Cantillo’nun “Central America” isimli çalışmayan şeker fabrikasında Castro ile buluşup ayrı bir barış görüşmesi yaptığını öğrenmesinin ardından 1 Ocak 1959’da Dominik Cumhuriyeti’ne kaçmıştır. İşte bu tarih Küba Devrimi’nin zaferi oldu.
9
7 Şubat 1959’da zafer kazanan hükümet tarafından Arjantin uyruklu olan Guevara “doğuştan Küba vatandaşı” ilan edildi. Kısa süre sonra Meksika’dan Granma
K
Liseli
ıvılcım Eğitim Broşürleri
yatıyla yola çıkmadan önce, ayrıldığı Gadea ile evliliğini resmen sona erdirmek için boşanma işlemlerine başladı. 2 Haziran 1959’da, 26 Temmuz Hareketi’nin Küba doğumlu bir üyesi olan ve 1958 sonlarından beri birlikte yaşadığı Aleida March ile evlendi.
10
La Cabaña hapishanesinin komutanlığına atandı ve 2 Ocak 1959’dan 12 Haziran 1959’a kadar altı ay boyunca üstlendiği bu görevdeyken Batista rejiminin memurlarının, BRAC gizli servis (Buró de Represión de Actividades Comunistas/Komünist eylemlerin bastırılmasından sorumlu servis) mensuplarının, savaş suçlusu olduğu iddia edilenlerin ve siyasî muhaliflerin yargılanması ve infazının sorumluğunu üstlendi. Daha sonra Ulusal Toprak Reformu Enstitüsü’nde önemli bir göreve geldi ve Küba Merkez Bankası’nın başkanı oldu. (sık sık parayı kınadığı ve yürürlükten kaldırılmasını desteklediği için bu horgörüyü göstermek adına Küba paralarını takma adı olan “Che” ile imzalamıştır). Bu sıralarda satranca olan ilgisi tekrar canlanan Guevara Küba’da yapılan ulusal ve uluslararası turnuvalara katılmıştır. Özellikle genç Kübalıları oyunu
öğrenmeleri için teşvik ediyor ve onların ilgisini çekecek etkinlikler düzenliyordu. 1959 yılından itibaren Guevara Küba’dan, diğer ülkelerdeki devrimci hareketlere yardım etti ama bunların tümü başarısızlıkla sonuçlandı. İlk deneme Panama’da yapılmıştı, diğer bir eylem de 14 Haziran’da Dominik Cumhuriyeti’nde yapıldı. (“El Argelino” diye de bilinen Henry Fuerte ve Enrique Jiménez Moya önderliğinde.)
1960 yılında Guevara “La Coubre” silah gemisi patlamasında kurbanlara yardım etti. Kurtarma operasyonu sırasındaki ikinci patlamayla birlikte ölü sayısı yüzü aşmıştır. Bu patlamada ölenlerin cenaze töreninde Al-
Ernesto CHE Guevara’nın Hayatı ve Mücadelesi
berto Korda Che’nin ünlü fotoğrafını çekmiştir. La Coubre’nin sabotaj ya da kaza sonucu mu patladığı bilinmemektedir. Sabotaj olduğunu iddia edenler, sorumlu olarak Merkezî Haberalma Örgütü’nü (CIA) ve sabotajı yapan kişi olarak da merkezî eyaletlerdeki Batista karşıtı güçlerden Guevara’nın rakibi olan ve daha sonra CIA ajanı olduğu sanılan William Alexander Morgan’ı gösterirler. Kübalı sürgünler, patlamanın sorumlusunun Guevara’nın SSCB’ye sadık rakipleri olduğunu ileri sürerler. Guevara daha sonra Sanayi Bakanı olarak Küba sosyalizminin açık ve kesin bir hale gelmesine yardımcı olmuş, ülkenin önde gelen kişileri arasına girmiştir. “Gerilla Savaşı” adlı kitabında silahlı başkaldırıya önayak olacak geniş örgütlere gerek duymadan küçük bir gerilla grubu (“foco”) tarafından başlatılan Küba modeli devrim fikrinin tekrar edilmesini savunmuştur. El socialismo y el hombre en Cuba (1965) (Küba’da sosyalizm ve insan) adlı denemesinde sosyalist devletle birlikte “yeni bir insan” biçimlendirmenin gerekliliğini savunur. Bazıları Guevara’yı bu “yeni insan”ın alımlı ve yalın bir modeli olarak görür.
1961 yılındaki Domuzlar Körfezi İşgali’nde Guevara çarpışmalara katılmamıştır. Castro’nun emriyle Küba’nın en batısındaki Pinar del rio eyaletindeki bir kuvvetin başına geçmiş ve burada sahte çıkarma kuvvetini püskürtmüştür. Bu harekât sırasında yüzünden kurşun yarası almış ama kendi silahının kazara ateş almasıyla yaralandığını söylemiştir. Guevara 1962 Ekim ayında ortaya çıkan Küba Füze Krizi’ne neden olan Sovyet nükleer balistik füzelerinin Küba’ya getirilmesinde anahtar rol almıştır. Birkaç ay sonra İngiliz gazetesi “Daily Worker” ile yaptığı görüşmede eğer füzeler Küba kontrolünde olsaydı başlıca ABD şehirlerine doğru bu füzeleri kullanacağını söylemiştir.[4]
11
K
Liseli
ıvılcım Eğitim Broşürleri
Küba’da ortadan kayboluşu
12
Aralık 1964’te Birleşmiş Milletler’de konuşma yapmak üzere Küba heyetinin başı olarak New York’a gitti. CBS televizyon kanalında pazar günleri yayınlanan Face the Nation isimli haber programına çıktı. ABD Senatörü Eugene McCarthy, Malcolm X’in çalışma arkadaşları, Kanadalı radikal Michelle Duclos dahil olmak üzere değişik kişi ve gruplarla görüştü. 17 Aralık’ta Paris’e uçtu ve üç aylık bir uluslararası geziye başladı. Bu gezi sırasında Çin Halk Cumhuriyeti, Birleşik Arap Cumhuriyeti (Mısır), Cezayir, Gana, Gine, Mali, Dahomey, Kongo-Brazzaville ve Tanzanya’yı dolaştı. İrlanda, Paris ve Prag’da molalar verdi. 24 Şubat 1965’te Cezayir’de, sonradan uluslararası sahnede son görünüşü olacak olan “İkinci AfrikaAsya Ekonomik Dayanışma Semineri”ndeki konuşmasını yaptı. Bu konuşmada şöyle demiştir: “Ölümüne olan bu mücadelede hiçbir sınır yoktur. Dünyanın hiçbir yerinde meydana gelen olaylara kayıtsız kalamayız. Bir ülkenin emperyalizme karşı zaferi bizim zaferimizdir, aynı şekilde yenilgisi de bizim yenilgimizdir.” Şu sözlerle de dinleyicilerini şaşırt-
mıştır: “Sosyalist ülkelerin, Batı’nın sömürgeci ülkeleriyle üstü kapalı işbirliğini tasfiye etmeleri ahlakî görevleridir.” Sonra da bu hedefe ulaşmak için komünist bloğu ülkelerinin uygulaması gereken bir dizi eylemi sıralamıştır. 14 Mart’ta Küba’ya döndüğünde Havana havaalanında Fidel ve Raúl Castro, Osvaldo Dorticós ve Carlos Rafael Rodríguez tarafından sade bir törenle karşılandı. İki hafta sonra Guevara kamu hayatından çekildi ve ardından tamamen ortadan kayboldu. Castro’dan sonra gelen adam olarak bakıldığı Küba’da nerede olduğu, 1965 yılının en büyük gizemlerindendi. Ortadan kayboluşu için değişik sebepler öne sürüldü: sanayi bakanıyken savunduğu sanayileşme projelerinin görece başarısızlığı, ÇinSovyet Ayrılığı arttıkça Guevara’nın Çin Komünist Par-
Ernesto CHE Guevara’nın Hayatı ve Mücadelesi
tisi yanlı tutumunu onaylamayan Sovyet resmî görevlilerinin Castro’ya yaptıkları baskı ve Küba’nın ekonomik gelişmesi ile ideolojik çizgisi üzerine Guevara ile Küba lideri arasındaki önemli görüş ayrılıkları. Castro’nun Guevara’nın tanınmışlığından rahatsız olup onu tehdit olarak görmesi de neden olarak gösterildi. Castro’nun bazı muhalifleri onun Guevara’nın kayboluşu hakkındaki açıklamalarının şüphe uyandırıcı olduğunu söylerler. Guevara’nın görüşlerinin Çin Komünist Partisi liderleri tarafından açıklanan görüşlerle benzeşmesi, ekonomisi gittikçe Sovyetler Birliği’ne daha da bağımlılaşmakta olan Küba için büyüyen bir sorundu. Küba devriminin ilk günlerinden itibaren Guevara’nın Latin Ameri-
ka’da Maocu stratejinin uygulanmasını savunduğu düşünülüyordu ve yaratmış olduğu Küba’nın hızla sanayileşmesini öngören plan, Çin’in “İleri Büyük Atılım”ına benzetiliyordu. Küba’nın batılı “gözlemcileri”ne göre Guevara’nın Sovyet koşullarına ve önerilerine karşı çıkmasına rağmen Castro’nun kabul etmek zorunda kalması ortadan kaybolmasının nedeni olabilirdi. Hâlbuki hem Guevara hem de Castro, Sovyetler Birliği ve Çin’in de bulunduğu birleşik cepheyi destekliyordu. Ayrılığa düşmüş bu iki ülke arasında antlaşma sağlamak için başarısızlıkla sonuçlanan bir dizi girişimde de bulunmuşlardı. Kruşçev’in Castro’ya danışmadan Küba’dan füzeleri çekmeye razı gelmesini Sovyetlerin ihaneti olarak gören Guevara, Küba Füze Krizi’nden sonra Sovyetler Birliği hakkında daha da şüpheci oldu. Cezayir’deki son konuşmasında artık Kuzey Yarımküre’yi,
13
K
Liseli
ıvılcım Eğitim Broşürleri
batıda ABD ve doğuda SSCB liderliğinde, Güney Yarımküre’nin sömürücüsü olarak gördüğünü belirtmiştir. Vietnam Savaşı sırasında komünist Kuzey Vietnam’ı desteklemiş ve gelişmekte olan ülkelerin halklarını, silahlanıp “pek çok Vietnamlar” yaratmaları için teşvik etmiştir.
14
Guevara’nın akıbeti hakkındaki uluslararası spekülasyonların baskısıyla Fidel Castro 16 Haziran 1965’te yaptığı açıklamada insanların Guevara hakkında bilgi almalarının ancak Guevara istediğinde mümkün olabileceğini söyledi. Guevara’nın ortadan kayboluşu ile ilgili Küba içinde ve dışında pek çok dedikodu yayıldı. Aynı yılın 3 Ekim’inde Castro, Guevara’nın birkaç ay önce kendisine yazdığı tarihsiz mektubu açıkladı. Bu mektupta Guevara Küba devrimine bağlılığını tekrarlıyor ancak devrim yolunda yabancı
topraklarda savaşmak için Küba’dan ayrılma niyetini bildiriyordu. Mektubunda “dünyadaki diğer uluslar benim basit emeğime çağrı yaptılar” diyerek, “yeni savaş alanlarında” gerilla olarak savaşmak için ayrılmaya karar verdiğini belirtiyordu. Aynı zamanda hükümet, parti ve ordu içindeki tüm görevlerinden istifa ettiğini ve ona devrim için yaptıklarını takdir amacıyla verilmiş olan Küba vatandaşlığından vazgeçtiğini de ekliyordu. Dört yabancı gazeteciyle 1 Kasımda yaptığı görüşme sırasında Castro, Guevara’nın nerede olduğunu bildiğini ama açıklamayacağını belirterek, eski yoldaşının öldüğüne dair söylentileri reddetti ve Guevara’nın sağlığının çok iyi olduğunu ekledi. Castro’nun sözlerine rağmen 1965’in sonunda Guevara’nın akıbeti bir gizem olarak kaldı, hareketleri ve nerede olduğu iki yıl boyunca özenle saklanan bir sır oldu.
Kongo
1965 yılının 14 Mart’ını 15 Mart’a bağlayan gece boyunca yaptıkları toplantı sonucunda Guevara ve Castro, Sahara Çölü altındaki bölgede Küba’nın ilk askerî operasyonunu bizzat Guevara’nın yönetmesi konusunda
Ernesto CHE Guevara’nın Hayatı ve Mücadelesi
anlaştılar. Bazı güvenilir kaynaklar Guevara’nın kendisini bu operasyonda desteklemesi için Castro’yu ikna ettiğini söyler. Aynı derecede güvenilir diğer kaynaklar ise Latin Amerika ülkelerindeki koşulların focos gerilla çekirdeklerinin kurulması için henüz uygun olmadığını savunan Castro’nun bu eyleme girmesi için Guevara’yı ikna ettiğini söyler. Castro’nun kendisi de ikinci görüşün doğru olduğunu söylemiştir. O zamanlar Cezayir’in devlet başkanı olan ve Guevara ile kısa süre önce görüşen Ahmed Bin Bella ise şöyle demiştir: “Afrika’da hüküm süren durumun büyük devrim potansiyeline sahip görünmesi, Che’yi Afrika’nın emperyalizmin zayıf halkası olduğu sonucuna itti. O da artık çabalarını Afrika’ya yönlendirmeye karar verdi.” Küba operasyonu Kongo-Kinşasa’daki (önceleri Belçika Kongosu, sonradan Zaire ve günümüzde Demokratik Kongo Cumhuriyeti) Patrice Lumumba yanlısı Marksist Simba hareketinin desteklenmesi ile sürdürülecekti. Guevara, yardımcısı Victor Dreke ve on iki Kübalı 24 Nisan 1965’te Küba’ya vardı. Diğer Kübalılar da kısa süre sonra onlara katıldılar. Bir süre, gerilla lideri
Laurent-Désiré Kabila ile çalıştılar. Kabila, aynı yılın Kasım ayında Kongo ordusu tarafından bastırılan bir isyana girişmeleri için Lumumba’nın destekçilerine yardım etmişti. Guevara, önemsiz biri olduğuna karar verdiği Kabila’yı bırakmış ve şöyle yazmıştır: “Hiçbir şey onun bu ânın gerektirdiği adam olduğuna beni inandıramaz.” Mike Hoare’un içinde bulunduğu Güney Afrikalı paralı askerler ve Kübalı sürgünler Kongo ordusuyla birlikte Guevara’yı engellemeye çalıştılar. Guevara’nın haberleşmesini dinliyor, saldırmak için hazırlanan isyancılara ve Kübalılara pusu kuruyor ve Guevara’nın ikmal hatlarını kesiyorlardı. Guevara’nın gayesi yerel Simba savaşçılarına komünist ideolojiyi ve gerilla savaşını öğreterek bir anlamda Küba Devrimini ‘ihraç etKongo Günlükleri’nde devrimin
15
K
Liseli
ıvılcım Eğitim Broşürleri
başarısızlığının ana nedenleri olarak yerli Kongo kuvvetlerinin yeteneksizliği, uzlaşmazlığı ve kendi aralarındaki sürtüşmeyi göstermiştir.
16
Aynı yılın sonlarına doğru astımı nüksetmiş, yedi ay sıkıntı yaşadıktan sonra düş kırıklığına uğramış bir şekilde, Küba’dan gelenlerden sağ kalanlarla (birliğinin altı üyesi ölmüştü) Kongo’yu terketti. Bir noktada yaralıları Küba’ya gönderip, tek başına savaşmaya devam etmeyi ve devrimcilere örnek teşkil etmeyi de düşünmüştü. Ancak silah arkadaşları ve Castro’nun gönderdiği iki memurun ikna etmesi sonucu Kongo’dan ayrılmayı kabul etti. Ölümünden sonra açıklanması niyetiyle bıraktığı mektubun Castro tarafından kamuoyuna açıklanması ve bu mektupta dünyanın diğer bölgelerindeki devrimlere kendini ada-
mak için Küba ile olan tüm bağlantılarını kopardığını yazması, ahlakî açıdan diğer savaşçılarla Küba’ya dönmesini engellemiştir. Kongo’dan ayrıldıktan sonra altı ay boyunca Darüsselam, Prag ve Alman Demokratik Cumhuriyeti’nde saklanmış, Kongo deneyiminde yazdığı anılarını toparlamış ve biri felsefe diğeri ekonomi üzerine iki kitabın taslaklarını yazmıştır. Bu dönem boyunca Castro, Guevara’yı Küba’ya dönmesi için zorladı, Guevara bunu kabul ettiğinde dönüşünün geçici olacağı ve adadaki varlığının sır kalacağı şartını koştu; Latin Amerika’da bir yerlerde yeni bir devrim çabasına hazırlık yapmak için gereken birkaç aylık bir süre için geri dönecekti.
BOLİVYA
Başkaldırış
Guevara’nın nerede olduğu konusundaki spekülasyonlar 1966 yılı boyunca ve 1967’de de devam etti. Mozambik bağımsızlık hareketi FRELIMO’nun temsilcileri, 1966 sonu ya da 1967 başında, Guevara ile Darüsselam’da buluştuklarını ve o zaman da onun devrim projelerine yardım önerisini reddettiklerini bildirdiler. 1967 yılının 1 Mayıs gösterileri sıra-
Ernesto CHE Guevara’nın Hayatı ve Mücadelesi
sında Havana’da yaptığı konuşmada, Silahlı Kuvvetler Bakan vekili Bnb. Juan Almeida, Guevara’nın “Latin Amerika’da bir yerlerde devrime hizmet ettiğini” duyurdu. Bolivya’da gerillaların başında olduğuna dair gelen haberlerin doğru olduğu sonradan anlaşılmıştır. Castro’nun isteğiyle, gözden uzak Ñancahuazú bölgesindeki bir arazi, Guevara tarafından eğitim alanı olarak kullanılması için, yerli Bolivya Komünistleri tarafından satın alınmıştı. Bulgulara göre Ñancahuazú bölgesindeki bu kamptaki eğitim Guevara ve yanındaki Kübalılar için çarpışmadan daha tehlikeliydi. Bir gerilla ordusu oluşturma yolunda pek başarılı olunamamıştır. Eski Stasi ajanı Haydée Tamara Bunke Bider, ya
da daha iyi bilindiği takma adı ile “Tania”, La Paz’da Guevara’nın ana ajanı olarak yerleşmişti. Bolivya Ordusu ile Mart 1967’de ilk çatışmaları sonucu eğitim kampını terkederken geride bıraktıkları önemli sayıdaki fotoğraf, Guevara’nın Bolivya’da olduğuna dair ilk kanıt olmuştur. Fotoğrafları gören Bolivya Devlet Başkanı René Barrientos’un Guevara’nın başının bir kargı üzerinde La Paz şehir merkezinde sergilenmesini istediği söylenir. Başkan Bolivya Ordusu’na Guevara’yı ve yandaşlarını takip edip yakalama emrini verdi. Guevara’nın yaklaşık elli kişiden oluşan ve ELN (Ejército de Liberación Nacional de Bolivia - Bolivya Ulusal Bağımsızlık Ordusu) adı altında eylem yapan gerilla kuvveti iyi donatılmıştı ve dağlık Camri bölgesinde Bolivya düzenli ordusuna karşı bazı başarılar elde etti. Eylül’de ise Ordu iki gerilla grubunu ve liderlerden birini öldürmeyi başardı. Zorlu geçen çatışmalara rağmen, gerillaların esir aldığı yaralı Bolivya askerlerinin gereken tıbbî yardımı alması konusunda hassas davranan Guevara sonradan bu esirleri de salıvermiştir. Hatta yaralanarak ele geçirildiği Queb-
17
K
Liseli
ıvılcım Eğitim Broşürleri
rada del Yuro’daki son çarpışmadan sonra geçici olarak tutulduğu yere götürüldüğünde gördüğü yaralı Bolivya askerlerine tıbbî yardım bile önermiş ama bu önerisi sorumlu Bolivyalı subay tarafından geri çevrilmiştir. Guevara’nın Bolivya’da bir gerilla hareketinin temellerini atarak, devrimci süreci başlatma planındaki birkaç hesap yanlış yapılmıştı:
18
Che, yalnızca Bolivya askerî hükümeti, eğitimi ve donanımı yetersiz ordusuyla mücadele etmeyi bekliyordu. Hâlbuki yerini öğrenen ABD hükümeti, CIA ve diğer kurumların ajanlarını isyanı bastırmak için yardım amacıyla Bolivya’ya göndermişti. Bolivya Ordusu, ABD Özel Harekât Birlikleri tarafından eğitilip donatılmaktaydı. Askerî danışmanların yanı sıra, gönderilen birlikler arasında kısa süre önce kurulan ve gerillaların bulunduğu bölgeye yakın bir alandaki La Esperanza’da kontrgerilla savaşı eğitimi almış olan seçkin Rangers taburu da vardı. Guevara yerli muhaliflerden yardım alacağını ve işbirliği içinde olacağını ummuştu. Bu yardım hiçbir zaman gerçekleşmedi. Mario Monje liderliğindeki Bo-
livya Komünist Partisi Havana’dan çok Sovyetlere yönelmişti ve söz vermelerine rağmen Guevara’ya yardım etmediler. (Parti liderlerinin isteklerine karşı gelen Rodolfo Saldaňa, Serapio Aquino Tudela ve Antonio Jiménez Tardio gibi bazı Bolivya Komünist Partisi üyeleri Guevara’ya katılmış ya da destek vermişlerdir.) Havana ile radyo bağlantısını koruyacağını umuyordu ancak Küba’dan sağlanan iki kısadalga radyo vericisi de bozuktu, dolayısıyla gerillalar Havana ile iletişime geçemiyorlardı. (Bu ve bunun gibi diğer konularda Castro tarafından Guevara’nın Bolivya’daki operasyonlarına destek sağlamakla görevlendirilen Manuel Piñeiro’nun performansı berbat olarak nitelendirilebilir.) Olayların daha karmaşık hale gelmesinin bir sebebi de Havana’dan gönderilen radyo mesajlarını kaydetmek ve deşifre etmek için kullanılan teyp kayıt cihazının bir nehri geçerken kaybolmasıydı. Böylece Havana’dan gelen mesajların deşifre edilmesi çok zorlaştı. Bunlara ek olarak Guevara’nın uzlaşmadan çok kişileri karşısına alma huyu, Kongo’da olduğu gibi Bolivya’da da yerel liderlerle başarılı işbirliği geliş-
Ernesto CHE Guevara’nın Hayatı ve Mücadelesi
tirememesine sebep olmuştur. Bu kötü huy Küba’daki gerilla savaşı sırasında da kendini göstermiş ama Castro’nun zamanında araya girmesi ve rehberliğiyle kontrol altında tutulmuştu.
Yakalanışı ve öldürülmesi
Bir muhbir Guevara’nın gerilla kampının yerini Bolivya Özel Harekât Birliği’ne bildirdi. 8 Ekim’de kamp kuşatıldı ve Guevara Simeón Cuba Sarabia ile birlikte Quebrada del Yuro kanyonunda devriye gezerken yakalandı. Ayaklarından yaralandıktan ve silahı bir mermiyle harap edildikten sonra teslim oldu. (Tabancasında açıklanamaz bir şekilde şarjör bulunmuyordu.) Barrientos, Guevara’nın yakalandığını öğrenir öğrenmez hemen öldürülmesini emretmiştir. Guevara yakın bir köy olan La Higuera’daki köhne bir okula götürülmüş ve geceyi orada geçirmiş, ertesi gün öğleden sonra öldürülmüştür. Celladı, Bolivya ordusunda çavuş olan ve Guevara’yı vurması kura sonucu saptanan Mario Terán’dır. Che Guevara’nın son sözleri şöyle olmuştur: “Buraya beni öldürmeye geldiğini biliyorum. Vur beni korkak, yalnızca bir adam öldür-
müş olacaksın.” Bazı kaynaklar çavuş Mario Terán’ın infaz esnasında aşırı heyecanlanması nedeniyle bilinçli bir şekilde ateş edemediğini ve Che’yi sadece yaraladığını, onu öldüren merminin kim tarafından ateşlendiğinin bilinmediğini belirtirler. Çarpışmada öldüğü izlenimi vermek ve yüzünden isabet almayarak tanınmasını kolaylaştırmak için ayaklarına defalarca ateş edilmiştir. Cesedi bir helikopterin iniş takımlarına sıkıca bağlanmış ve yakınlardaki Vallegrande’ye götürülmüştür. Buradaki bir hastanede cesedi bir küvetin içinde basına gösterilmiştir. Bu sırada çekilen fotoğraflar San Ernesto de La Higuera ve El Cristo de Vallegrande (Vallegrande İsası)nın doğmasına sebep olmuştur. Askerî bir doktor tarafından elleri kesildikten sonra Bolivya Ordusu subayları tarafından bilinmeyen bir yere götürülmüş, cesedinin gömüldüğü mü yakıldığı mı sorusu
19
K
Liseli
ıvılcım Eğitim Broşürleri
uzun süre cevapsız kalmıştır.
20
Guevara’yı Bolivya’da takip etmekten sorumlu olan, Félix Rodríguez adındaki CIA ajanıydı. Bu ajan daha önce Escambray Dağları’ndaki isyancılarla ve Havana’daki Castro karşıtı gizli gruplarla bağlantı kurmak için Domuzlar Körfezi istilası öncesi gizlice Küba’ya sızmış, istiladan sonra da başarılı bir şekilde geri çıkarılmıştı. Guevara’nın yakalanışını duyan Rodríguez, değişik Güney Amerika ülkelerindeki CIA istasyonları yoluyla Langley, Virjinya’daki CIA merkezine bu bilgiyi iletmiştir. Rodríguez Guevara’nın Rolex saati ve başka bazı kişisel eşyasını almış ve sonraki yıllarda bunları röportaj yaptığı gazetecilere gururla göstermiştir. İçlerinde el feneri de bulunan bu eşyalardan bir kısmı CIA’de sergilenmektedir. Gerillalar ile bağlantılı bir başka olay da Régis Debray’nin tutuklanması ve duruşmasıdır. Nisan 1967’de hükümet güçleri, Ecole Normale Supérieure ‘de Marksist filozof Louis Althusser’den ders almış olan ve Havana Üniversitesi’nde felsefe profesörlüğü yapan genç Fransız vatandaşı Debray’yi yakalar ve gerillalarla işbirliği
yapmakla suçlar. Debray muhabir olarak çalıştığını ve iki yıl önce gizemli bir şekilde ortadan kaybolan Guevara’nın gerillalara liderlik ettiğini söyler. Uluslararası ilgi kazanan Debray’nin davası Ekim ayı başlarındaydı. Bolivya yetkilileri 11 Ekim’de Guevara’nın iki gün önce hükümet kuvvetleriyle girmiş olduğu çatışma sonucu vurularak öldüğü yolunda (yalan) açıklama yapar. 15 Ekim’de Castro, Guevara’nın öldüğünü kabul eder ve tüm Küba’da üç günlük yas ilan eder. Guevara’nın ölümü Latin Amerika’daki ve üçüncü dünya ülkelerindeki sosyalist devrimci hareketlere indirilmiş ağır bir darbe olarak kabul edilir. 1997 yılında Guevara’nın elleri olmayan cesedinden kalan kemikler Vallegrande yakınlarındaki bir uçak pistinin altından
Ernesto CHE Guevara’nın Hayatı ve Mücadelesi
kazılarak çıkarılmış, DNA testiyle kimliği tespit edilmiş ve Küba’ya geri getirilmiştir. 17 Ekim 1997’de cesedinden kalanlar, Bolivya’daki gerilla harekâtı sırasında ölen yoldaşlarından altısıyla birlikte, 39 yıl önce Küba Devrimi’nin başarısını belirleyen savaşı kazandığı Santa Clara’da özel olarak hazırlanmış anıtmezara askerî törenle gömülmüştür.
Bolivya Günlüğü
Guevara yakalandıktan sonra Bolivya’daki gerilla harekâtında karşılaştığı olayları yazdığı günlüğü de ele geçirilmişti. Günlük, onun Ñancahuazú’daki çiftliğe gelişinden kısa süre sonra, 7 Kasım 1966’da başlıyor, yakalanmasından bir gün önce, 7 Ekim 1967’de sonlanıyordu. Günlükte, Bolivya Ordusu tarafından yerleri çok erken tespit edilen gerillaların operasyona nasıl hazırlıksız başlamak zorunda kaldığı, Guevara’nın daha sonra birbiriyle bağlantıyı kaybedecek olan birliğini ikiye bölme kararını açıklaması ve genel olarak başarısızlıkları anlatılır. Guevara ile Bolivya Komünist Partisi arasındaki anlaşmazlık ve dolayısıyla Guevara’nın beklediğinden daha az askerle kalmış olması da günlükte kayıtlıdır. Guevara’nın
yerli halktan asker bulamamasının sebebinin, gerilla grubunun yörede konuşulan Tupi-Guaraní dili yerine Quechua’yı öğrenmiş olması olduğu anlatılır. Harekât beklenmedik sona doğru giderken Guevara’nın hastalığı da ağırlaşır. Astım krizleri giderek daha zor geçmektedir ve son saldırılar ilaç bulabilmek amacıyla yapılmıştır. Bolivya Günlüğü kabaca çevrilerek Ramparts dergisi tarafından basılıp hızla dünyaya dağıtılmıştır. Bundan başka dört günlük daha bulunmuştur. Bunlar Israel Reyes Zayas (takma adı “Braulio”), Harry Villegas Tamayo (“Pombo”), Eliseo Reyes Rodriguez (“Rolando”)’ya ve Dariel Alarcón Ramírez (“Benigno”)’ya aittir. Bu günlüklerin herbirinde, konu olan olayların değişik yönleri dile getirilmektedir.
Mirası ve eleştiriler
2005 yılının Kasım sayısında (#46) Alman haftalık haber dergisi Der Spiegel, Gandhi ve Guevara’nın mirasçıları olarak nitelediği Avrupa’nın barışçıl devrimcileri üzerine bir yazı yayımlar. Guevara’nın cesedinin resimleri dolaştırılıp ölümü hakkındaki gerçekler tartışılırken Che efsanesi de yayılmaya başladı. Dün-
21
K
Liseli
ıvılcım Eğitim Broşürleri
yanın her yerinde Che’nin öldürülmesini protesto eden gösteri yürüyüşleri yapıldı. Yaşamı ve ölümü üzerine makaleler, övgüler, şarkılar ve şiirler yazıldı. ABD Dışişleri Bakanlığı’nın Latin Amerika uzmanları, “gelmiş geçmiş en çekici ve en başarılı devrimcinin” ölümünün öneminin hemen farkına vararak Guevara’nın komünistler ve diğer sol eğilimliler tarafından “kahramanca ölen örnek devrimci” olarak idolleştirileceğini belirtti.[5]
22
Bu tahminlerin inandırıcılığı, özellikle 1968 Mayıs’ındaki öğrenci hareketlerinde Guevara’nın güçlü bir başkaldırı ve devrim sembolü olarak ortaya çıkmasıyla birlikte giderek arttı. Sol kanattan eylemciler Guevara’nın şan, şeref ve ödüllere karşı olan belirgin kayıtsızlığını belirttiler ve Guevara’nın sosyalist idealleri aşılamak için şiddetin gerekli olduğu fikrinde anlaştılar. ‘Che yaşıyor!’ sloganı batı bloğunda duvarlarda gözükmeye başlarken 1968 hareketlerinin öndegelen simalarından Jean-Paul Sartre’ın, Guevara’yı “çağımızın en mütekâmil insanı” olarak tanımlaması da Guevara’nın aşırı derecede övülmesini desteklemiştir. Guevara’nın ardında bıraktıkları belirgin bir şekilde partizan
tavırlarla genişledi. ABD Dışişleri Bakanlığı’na verilen raporlarda kendi ülkelerinde ortaya çıkacak başkaldırılardan korkan sol kanattan olmayan Latin Amerikalıların Guevara’nın ölümü sayesinde rahat bir nefes aldıkları belirtilmiştir. Daha detaylı analizlerde Guevara’nın yöntemlerinin acımasızlığına ışık tutulmuş ve Fidel Castro’nun belirttiği, Guevara’nın “aşırı derecede saldırgan olma özelliği” açıklanmıştır. Guevara’nın yaşamının sorunlu yanlarını araştıran yazılarda Küba’nın devrim sonrası ilk çalışma kamplarının açılışındaki rolü, çeşitli gerilla harekâtlarında yakalanan karşı birlik esirlerine karşı sempatik olmayan davranışları ve
Ernesto CHE Guevara’nın Hayatı ve Mücadelesi
entelektüel açıdan kendisinden aşağı gördüklerini sık sık aşağılaması anlatılmıştır.[6] Her ne kadar Guevara’nın yöntemlerine karşı eleştiriler sağ kanattan gelse de sol kanattan da kimi eleştiriler gelmekteydi. Özellikle anarşistler ve sivil hak özgürlükçüleri Guevara’yı otoriter, çalışan sınıf karşıtı bir Stalinci olarak görüyor ve geride bıraktığının çok bürokratik ve otoriter bir rejim olduğunu belirtiyordu. Ayrıca Latin Amerika’nın büyük bölümünde ortaya çıkan ve Che’den ilham alınarak başlayan devrimlerin pratik sonucunun, zalim militarizmin uzun yıllar boyunca sürmesi olduğu teorileri bulunmaktadır.
Che’den sonra Küba
Guevara’nın ölümü Küba’da dış politika aracı olarak gerilla savaşının kullanılmasının bırakılma-
sını hızlandırdı ve Sovyetler Birliği ile bir yakınlaşma sağladı, böylece Sovyet çizgisinde bir yeniden yapılanma başladı. Küba birlikleri 1970’lerde Afrika’ya tekrar daha geniş çaplı bir askeri harekâtın parçası olarak döndü ancak Latin Amerika ve Karayipler’deki başkaldırı hareketlerine açık destek yerine lojistik ve organizasyonel destek sağlandı. Küba ayrıca ülkenin COMECON sistemine entegre olmasından sonra uygulanması mümkün olmayan, Guevara’nın başlattığı ekonomik çeşitlilik ve hızlı endüstrileşme planlarından da vazgeçti. 1965’lerde bile Yugoslav komünist gazete Borba, Küba’da bulunan birçok boş ve inşaatı yarım kalmış fabrikaya dikkati çekerek Guevara’nın Sanayi Bakanlığı’nda bulunduğu dönemin mirasının “kendini beğenmişlik ve gerçeklik arasın-
23
K
Liseli
ıvılcım Eğitim Broşürleri
daki çatışmanın üzücü anıları olarak ayakta kaldığını” yazmıştır.
24
Küba Devleti, Guevara’nın anısını ayakta tutmak için ülke çapında sayısız heykel ve sanat eseri yaptırdı, okulları, işyerlerini, kamu binalarını, ilan panolarını ve paraları Guevara’nın resimleriyle donattı. Ülkedeki tüm çocuklar her okul gününe “¡Pioneros por el Comunismo, Seremos como el Che!” (Komünizm için öncüler, Hepimiz Che gibi olacağız!) andıyla başlar. Guevara’nın Santa Clara’daki anıtmezarı birçok Kübalı için dinsel bir önem taşımaya başladı aynı zamanda da Guevara’nın yaşamının uluslararası alanda ilgiyle karşılanması da ülkenin gelişen turizm sektörüne büyük yarar sağladı. 2004 yılında anıtmezar 127.597’si yabancı 205.832 kişi tarafından ziyaret edildi. Bunun yanı sıra, birçok Kübalı sürgün Guevara’dan hiç de iyi olmayan biçimlerde söz etmektedir ve Che bazıları tarafından “La Cabaña Kasabı” olarak anılmaktadır. Bu tanımlama, Carlos Santana’nın 2005 yılında Oscar ödül töreninde bir Che tişörtü giymesinden sonra Küba doğumlu müzisyen Paquito D’Rivera’nın Santana’yı ağır şekilde eleştir-
diği açık mektupta da tekrarlanmıştır. Benzer duygular Küba asıllı ABD’li aktör ve yönetmen Andy Garcia tarafından da paylaşılmıştır. Garcia 2004 yılında “Che yıllardır kahraman gibi anlatılmaktadır ancak öyküsünde karanlık bir yan da vardır. Bir rock yıldızı gibi görünüyor ama birçok insanı yargısız ve savunmasız bir şekilde infaz etmiştir.” Garcia’nın 2005 yapımı filmi “The Lost City” Küba Devrimi’nin kalbinde acımasız bir zalimlik yattığını iddia etmektedir ve filmin bazı Latin Amerika ülkelerinde yasaklandığı bildirilmiştir. Guevara rolündeki aktör Jsu Garcia birçok kez, yerde yaralı yatan Batista askerlerini vururken gösterilmiştir.
Ernesto CHE Guevara’nın Hayatı ve Mücadelesi
“Che kültü”
Tartışmalara rağmen Guevara’nın popüler bir sembol olması ve dünya çapında bu sembolün yaygınlaşması sonucunda yorumcular global bir “Che kültü”nden söz eder olmuştur. Fotoğrafçı Alberto Korda tarafından çekilen bir fotoğrafı kısa sürede yüzyılın en çok tanınan resimleri arasına girmiş, monokrom grafik haline getirilen bu portre tişörtlerden posterlere, kahve kupalarından şapkalara birçok hediyelik eşya üzerinde kullanılmıştır. Latin Amerika’da 1990’larda yürütülen neo-liberal politikaların yarattığı yıkım da “Washington konsensüsü”ne olan muhalefeti artırdı [7] ve Guevara’nın birçok siyasi görüşüne olan desteği tekrar gündeme taşıdı. Bu görüşlerin arasında Panamerikanizm, bölgedeki halk hareketlerine destek, kilit sanayilerin devletleştirilmesi ve hükümetin merkezîleştirilmesi bulunmaktadır. Nikaragua’da 16 yıl sonra ideolojik temellerini Guevarizm’den alan Sandinistacılar hükümet seçimlerini tekrar kazandılar. Bu grubun destekçileri 2006 seçim
zaferini kutlarken Guevara tişörtleri giydi. Bolivya devlet başkanı Evo Morales Guevara’ya birçok övgüde bulunduktan sonra Che’nin yerel koka yapraklarından yapılmış portresini başkanlık bürosuna astı. 2006’da Che Guevara tişörtü giyerek halka hitap eden Venezuela devlet başkanı Hugo Chávez Fidel Castro ile birlikte, Guevara’nın gençliğini geçirdiği Arjantin’in Córdoba şehrindeki evi ziyaret etti ve bu deneyimini “gerçek bir şeref ” olarak niteledi. Bunu dinleyen binlerce insan “Hissediyoruz! Guevara bizimle birlikte!” diye bağırarak karşılık verdi. Guevara’nın kızı Aleida da Chavéz ile yaptığı ve “Yeni Latin Amerika” için planlarını açıkladığı ayrıntılı röportajı bir kitap hâlinde yayımladı. Gue-
25
K
Liseli
ıvılcım Eğitim Broşürleri
vara, Kolombiya gerilla hareketi FARC ve Meksika Zapatista grubu için hâlâ büyük bir esin kaynağıdır.
26
Batı Avrupa, Kuzey Amerika ve Latin Amerika dışındaki birçok bölgede Guevara simgesi, ideolojik ve politik içeriğini uzun zamandan beri kaybederek global bir markaya dönüştü ve Guevara takıntısı bazıları tarafından yalnızca basit bir “ilk gençlik devrimcilik hülyâsı” olarak tanımlandı. Guevara’dan esinlenen protesto hareketlerine konu olan Amerika Birleşik Devletleri’nde ise, bir CD taşıma çantası üzerindeki Guevara resmi, Che’nin Usame bin Ladin ve Adolf Hitler ile kıyaslandığı çok güçlü bir muhalefet sonucunda kaldırıldı. Bu ürünü üreten şirket Target Corporation, kamuya açık bir özür mesajı yayımladı. ABD’li, Latin Amerikalı ve Avrupalı yazarlar Jon Lee Anderson, Régis Debray, Jorge Castañeda
ve diğerleri Guevara’nın imajının gizemli hâlini yok edebilmek için yaşamını ve geride bıraktıklarını hiç de idealistik olmayan yönlerden anlatan kitaplar ve makaleler yazdı. Hatta Octavio Paz’ın yazdığı ve Marksizm’in eleştirel suçlamasını da içeren kitap Latin Amerika solunun büyük kısmı tarafından sahiplendi.[8] Politika yazarı Paul Berman daha da ileri giderek “günümüz Che kültünün” Küba’da varolduğuna inandığı “muazzam sosyal mücadelenin” ve rejim karşıtlarının çabasının gözardı edilmesine neden olduğunu belirtir. 1960’larda Küba Devrimi’ni destekleyen yazar Christopher Hitchens, Guevara’nın mirasını: “Che’nin ikon statüsünün sağlamlaşmasının nedeni başarısız olmasıdır. Öyküsü yenilgi ve tecrit içerir ve bu nedenle de çok çekicidir. Yaşasaydı, Che miti çok uzun zaman önce ölmüş olacaktı.” diyerek özetlemiştir.
Ernesto CHE Guevara’nın Hayatı ve Mücadelesi
27
K
Liseli
ıvılcım Eğitim Broşürleri
İçerik üzerine notlar
Doğum tarihi: 14 Haziran
Guevara’nın eserleri Türkçe (çeviriler) - Savaş Anıları - Afrika Rüyası 28
- Motosiklet Günlükleri - Gerilla Savaşı : Bir Yöntem - Gerilla Savaşı - Politik Egemenlik ve Ekonomik Bağımsızlık - Sosyalist Planlama - Latin-Amerika Gençliğine - Küba Devriminin İdeolojisini İncelemek İçin Notlar - Latin-Amerika Devriminin Taktik ve Stratejisi - Küba Bir İstisna mı, Yoksa Öncü mü? - Vietnam’la Dayanışma - Tricontinental’e Mesaj : “... İki, Üç Daha Fazla Vietnam - Bolivya Günlüğü
1928 Guevara’nın resmî doğum tarihi olsa da gerçek doğum tarihi olmayabilir. Resmî görüş anne ve babası evlendikten sekiz ay sonra doğduğudur, ancak bazı kaynaklar annesinin evlenirken hamile olduğunu ve doğum tarihinin 14 Mayıs olduğunu belirtir.
Bask: Guevara soyadının kö-
kenleri-- “Bask: Bask Gebara adının ispanyolcalaştırılmış hali. Gebara, Bask eyaleti olan Araba’da bir yer adıdır. Bu adın kökeni ve anlamı bilinmemektedir. MS 2’nci yüzyılda coğrafyacı Batlamyus tarafından bu yerin adı Gebala olarak kaydedilmiştir. İspanya’da az bulunan bir soyadıdır.” Dictionary of American Family Names (Amerikan Soyadları Sözlüğü), Patrick Hanks, London: 2003 baskısı, Oxford University Press. Annesi Celia de la Serna, Bask soyundan geldiği belgelenen Peru’nun son naib kralı General José de la Serna e Hinojosa’nın soyundan gelmektedir.
Galway: Lynch ailesi Galway’in ünlü 14 klanından biridir. Ana María Isabel Lynch’in İrlanda’da doğduğu genel bir yanlış anlamadır, aslında 1868 yılında San
Ernesto CHE Guevara’nın Hayatı ve Mücadelesi
Fransisco, Kaliforniya, ABD’de doğmuştur. Babası Francisco Lynch Altına Hücum yıllarında Arjantin’den gelmiştir. Francisco yaklaşık 1860 yılında genç Kaliforniyalı dul Eloísa Ortiz ile evlendi ve Ana Isabael’den başka Amerika doğumlu çocukları da oldu. Ana Isabel’in evleneceği kişi olan Roberto Guevara Castro da Kaliforniya, ABD doğumludur. Babası Arjantinli, annesi de İspanyol Kralı tarafından büyük araziler verilmiş olan İspanyol soylusu Don Luís Peralta’nın torunudur. Ana Isabel ve Roberto aileleri Arjantin’e dönene kadar birbiriyle tanışmamıştır. Büyükannesi Ana Isabel’in o zamanlar Kaliforniya’daki yaşantısı üzerine anlattıklarını dinlemek, Che’nin çocukluğu sırasında en büyük zevklerinden biriydi.
gencio Batista’yı övdüğü şiirlerine aşina olup olmadığı bilinmemekle birlikte, Bolivya’da yakalandığında sırt çantasından Neruda’nın bir şiir kitabı çıkmıştır.
İber-Amerika: 24’üncü yaş-
günü nedeniyle Peru’daki San Pablo cüzzamlılar evinde yaptığı kısa konuşmada Guevara şöyle demiştir: “Böyle soylu bir davanın sözcüleri olmak için çok önemsiz de olsak, inanıyoruz ki bu yolculuk Amerika’nın dengesiz ve aldatıcı uluslara bölünmesinin tam bir kurgu olduğu görüşünü kanıtlamıştır. Bizler, Meksika’dan Macellan Boğazı’na kadar, etnografik yönden önemli ölçüde benzeşen tek bir mestizo ırkıyız. Bu nedenle tüm darkafalı taşralılık anlayışından kurtulma çabası adına Peru ve Birleşik Amerika şerefine kadeh kaldırmak istiyorum.” Kaynak: Ernesto Che Guevara, Motorcycle Diaries, London: Verso Books, 1995, s.135.
Sırt çantası:
Neruda: Neruda’nın, daha son-
raları düşmanı olacak olan Ful-
“Belki de bu tıbba olan bağlılığımı mı yoksa devrimci bir asker olmanın gereklerini mi yerine getirmeyi seçme konusunda hayatımda karşılaştığım ilk çelişkidir. Ayaklarımın dibinde tıbbî malzeme dolu bir sırt çantası ile bir cephane sandığı vardı. İkisini birden
29
K
Liseli
ıvılcım Eğitim Broşürleri
taşıyamayacağım kadar ağırdılar. Tıbbı geride bırakarak cephaneleri yakaladım...”
Comandante: Türkçesi bin-
başı olan “Comandante” rütbesi 26 Temmuz Hareketi’nin askerî yapılanmasındaki en yüksek rütbeydi.
doğdu. Celia Guevara March, 14 Haziran 1963’de Havana, Küba’da doğdu. Ernesto Guevara March, 4 Şubat 1965’te Havana, Küba’da doğdu. Lilia Rosa López’den (evlilikdışı): bir erkek çocuk, Omar Pérez, 19 Mart 1964’te Havana, Küba’da doğdu.
INRA: 7 Ekim 1959’da National Institute for Agrarian Reform (Tarım Reformu Ulusal Enstitüsü Sanayileşme Direktörlüğü’ne atanmıştır. BNC: 26 Kasım 1959’da Küba
30
Merkez Bankası Başkanlığı’na atanmıştır.
MININD: 23 Şubat 1961’de
Çocukları: Hilda Gadea’dan (8 Sanayi Bakanlığı’na atanmıştır.
Ağustos 1955’te evlendi; 22 Mayıs 1959’da boşandı): bir kız çocuk, Hilda Beatriz Guevara Gadea, 15 Şubat 1956’da Mexico City’de doğdu; 21 Ağustos 1995’te Havana, Küba’da öldü. Aleida March’dan (2 Haziran 1959’da evlendi): Dr Aleida Guevara March,24 Kasım 1960’da Havana, Küba’da doğdu. Camilo Guevara March, 20 Mayıs 1962’de Havana, Küba’da
Cezayir: İspanyol Saharası diye bilinen bölgeyle ilgili anlaşmazlıklar nedeniyle Fas’ın savaş ilan etmesi üzerine 1962 Eylül’ünde Cezayir Küba’nın yardımını istedi. Küba, Cezayir kuvvetlerini desteklemek için 686 asker ve subay ile 60 tanktan oluşan bir birlik gönderdi. Küba birliklerinin Oran’a inmesinin basına yansımasından kısa süre sonra Fas Kralı II. Hasan, Cezayir Başkanı Bin Bella ile ateşkes imzalamayı kabul etti.
Ernesto CHE Guevara’nın Hayatı ve Mücadelesi
Küba birlikleri altı ay boyunca Cezayir’de kalarak getirdikleri askerî ekipmanları kurarak Cezayirli meslektaşlarını eğittiler. Guevara Küba kuvvetlerinin konuşlanmasını örgütleme ve gerçekleştirmede önemli rol oynamıştır. Kaynaklar: Piero Gliejeses, “Cuba’s First Venture in Africa: Algeria, 1961–1965”, Journal of Latin American Studies, no. 28, London: Cambridge University Press, Spring 1996, s. 188 ve Castañeda, s. 244-245.
Kabila: Mayıs 1997’de, Lau-
rent-Désiré Kabila, Mobutu Sese Seko hükümetini devirdi ve Kongo Demokratik Cumhuriyeti’nin başkanı oldu. 16 Ocak 2001’de suikasta kurban gidene kadar bu görevde kalan Kabila’nın yerine oğlu Joseph Kabila geçmiştir.
Kamp: Eğitim kampının Ñan-
cahuazú bölgesinde satın alınması Guevara’nın kampın Alto Beni bölgesinde alınmasına yönelik emrine doğrudan karşı gelmeydi. Bu oldu bittiyle karşılaştığında başlangıçta şikayet etse de Bolivya Komünistlerinin Ñancahuazú bölgesinde aldığı kampı, Alto Beni’de yeni bir yer alınana kadar zaman kaybetmemek için kullanmaya karar verdi.
ABD Askerî yardımı: “Boliv-
ya’daki ABD askerî personeli hiçbir zaman 53 danışman geçmemiştir. Bu danışmanların arasında Panama Kanal Bölgesi’ndeki Fort Gulick’te konuşlanmış olan 8’inci Özel Harekât Grubu’ndan onaltı kişilik bir MobilEğitim Timi de bulunmaktaydı. Binbaşı Ralph (‘Pappy’) Shelton tarafından komuta edilen bu tim Santa Cruz yakınlarında eğitim kamplarını kurdular. 29 Nisan’da gelen danışmanlar Bolivya 2’nci Ranger Taburu için 19 haftalık bir isyana karşı koyma eğitim programı düzenlediler. Bu yoğun kursun içinde silah eğitimi, yakın dövüş, manga ve takım taktikleri, devriye ve isyan bastırma üzerine dersler verildi. Bolivyalılar eğitime çok iyi katılım sağlayarak kısa süre içinde kendine güvenen, cesaretli ve etkili bir kontrgerilla birimi haline geldiler.” -- Che Guevara in Bolivia by Major Donald R. Selvage.
Mesaj: Örneğin, 31 Ağustos
1967’de Che günlüğüne şöyle yazmıştı: “Hay mensaje de Manila pero no se pudo copiar.”, yani “Manila’dan (Manila Havana’nın kodadıydı) şifreli bir radyo mesajı var ama bunu kaydedemedik.” Bu mesajın içeriğinin ne olduğu açıklanmamıştır,
31
K
Liseli
ıvılcım Eğitim Broşürleri
ama kritik öneme haiz olduğu sanılmaktadır çünkü hemen sonra Castro ve gerillaların tedarik ağını yöneten Kübalılar, gerillaların düştükleri zor durumdan haberdar olmuştur.
32
Barrientos: Barrientos Guevara’nın bulunduğu yerde öldürülmesini emretmesinin ardındaki nedenleri açıklamasa da, onunla çalışanlar bu kararın nedenleri olarak Bolivya’nın üzerine istenmeyen uluslararası ilgiyi çekecek bir mahkeme şovunu engellemek, Bolivya hapishanelerinde uzun süreli hapis cezası alabilecek olan Guevara’nın kaçması ya da (Fidel Castro’da olduğu gibi) salıverilmesi sonucu tekrar gerilla eylemlerine dönmesini engellemek olabileceğini gösterdiler. Ampütasyon:
Castañeda, Jorge G., Che Guevara: Compañero, New York: 1998, Random House, pp. xiii - xiv; pp. 401-402. Guevara’nın kesilmiş elleri formaldehit içinde saklandı ve birkaç ay sonra Fidel Castro’nun eline geçti. Castro’nun kesik elleri sergilemek istediği ama Guevara’nın ailesinden gelen şiddetli tepki sonucu vazgeçtiği söylenir.
Anıtmezar: 30 Aralık 1998’de
Bolivya’da Guevara’nın yanında çarpışmış on gerillanın gömül-
düğü yerler bulunmuş ve cesetlerinden artakalanlar Santa Clara’daki “Che Guevara anıtmezarına” defnedilmiştir. Anıtmezarın içinde Guevara’nın Castro’ya yazdığı ünlü “Veda mektubunun” aslı da bulunmaktadır. Bu mektupta Guevara, devrim uğruna savaşmak için Küba’dan ayrıldığını, tüm parti, askerî ve hükümet görevlerinden istifa ettiğini ve Küba vatandaşlığından vazgeçtiğini yazmaktadır.
Ernesto CHE Guevara’nın Hayatı ve Mücadelesi
Dipnotlar [1] Guevara Lynch, Ernesto. Aquí va un soldado de América. Barcelona: Plaza y Janés Editores, S.A., 2000, s. 26. “En Guatemala me perfeccionaré y lograré lo que me falta para ser un revolucionario auténtico.” 10 Aralık 1953’te Kosta Rika’dan yazılan bu mektup önemlidir, çünkü Guatemala’daki ABD destekli darbeye tanık olması nedeniyle devrimci olmaya karar verdiğini söyleyen birçok yazarın aksine bir devrimci olmaya karar verdiğinin ve bu nedenle oraya gittiğinin kanıtıdır. [2] Moncadista adı, 26 Temmuz 1953'te, Fidel Castro liderliğindeki bir grup devrimcinin saldırı düzenlediği Moncada kışlasından gelmektedir. Küba'nın Santiago kentindeki bu askeri kışlaya yönelik saldırı, Fulgencio Batista hükümetinin 1959'da devrilmesine yol açacak olan Küba devriminin başlangıcı olarak kabul edilir ve Küba Devriminin öncü hareketi olan 26 Temmuz Hareketi de adını buradan alır. (Movimiento 26 Julio veya M 26-7) [3] U. S. Central Intelligence Agency, “CIA Biographic Register on Ernesto ‘Che’ Guevara”. Çevrimiçi, 12 Temmuz 2006’da erişildi. “Beş isyancı birliğinin en büyüklerinden birinin komutanı (4ncü birlik), Fidel Castro’dan sonra cesareti ve askerî yeteneğiyle ün saldı. “ [4] Anderson, Jon Lee. Che Guevara: A Revolutionary Life, ISBN 0802116000, New York: 1997, Grove Press, s. 545: “In an interview with Che a few weeks after the crisis, Sam Russell, a British correspondent for the socialist Daily Worker, found Guevara still fuming over the Soviet betrayal. Alternately puffing on a cigar and taking blasts from an inhaler, Guevara told Russell that if the missiles had been under Cuban control, they
would have fired them off. Russell came away with mixed feelings about Che, calling him ‘a warm character whom I took to immediately...clearly a man of great intelligence though I thought he was crackers from the way he went on about the missiles.’“ [5] ABD Dışişleri Bakanlığı (U.S. Department of State) : Guevara’s Death, The Meaning for Latin America s.6. 12 Ekim 1967: Thomas Hughes, Dışişleri Bakanı Dean Rusk için yorum içeren raporu hazırlayan Dışişleri Bakanlığı İstihbarat ve Araştırma Bürosu mensubu. [6] Samuel Farber, “The Resurrection of Che Guevara”, Summer 1998. William Paterson University çevrimiçi, 18 Haziran 2006’da erişildi. °Anderson, Jon Lee. Che Guevara: A Revolutionary Life, New York: 1997, Grove Press, s. 567. “Once, when he took economist Regino Boti with him to the farm and tested some of the men on their reading comprehension. One man did so badly that Che insulted him, saying: “Well, if you keep studying maybe you’ll get to be as smart as an ox in twenty years” and turning on his heel. The poor guajiro was so humiliated he began crying. Boti went back to talk to Che, telling him that he had been wrong to be so harsh, to go back and talk like a man, to lift his spirits again. Such episodes were commonplace.” (Çevirisi: “Bir keresinde ekonomist Regino Boti ile birlikte çiftliğe gittiğinde adamlarından bazılarının okuma becerilerini test etti. Bir tanesi öyle kötü okudu ki Che, “Eğer çalışmaya devam edersen belki yirmi yıl içinde bir öküz kadar zeki olursun” diyerek adamı aşağıladı ve arkasını dönerek uzaklaştı. Zavallı “guajiro” öyle küçük düşmüştü ki ağlamaya başladı. Boti Che ile konuşmaya giderek bu kadar sert olmasının yanlış olduğunu,
33
K
Liseli
ıvılcım Eğitim Broşürleri
geri dönerek adamla tekrar konuşup motive etmesi gerektiğini söyledi. Bunun gibi durumlara çok sık rastlanıyordu.) [7] BBC News. How the US ‘lost’ Latin America. Çevrimiçi 10 Ocak 2007’de erişildi.
34
°Washington Post. Anti-U.S. Protests Flare at Summit. Çevrimiçi 10 Ocak 2007’de erişildi. “Backed by a giant portrait of the Argentine-born Cuban revolutionary Che Guevara. Chavez addressed the crowd for more than two hours. Many people at the rally seemed inspired by Chavez and his defiant message.” (Çevirisi: Arjantin doğumlu Kübalı devrimci Che Guevara’nın devâsa portresi önünde Chavez halka iki saatten uzun bir süre seslendi. Kalabalıktaki birçok kişi Chavez’den ve meydan okuyan mesajından etkilenmişe benziyordu.
[8] Paz, Octavio (1995). Obras Completas 9, Ideas y costumbres I: la letra y el cetro (edición del autor), México: FCE. ° Jon Lee Anderson’un Che Guevara, A Revolutionary Life kitapı hakkında, Bertrand de la Grange. “This shining book, that does not hide the dark side of this icon of the international left.” (Çevirisi: Bu parlak kitap uluslararası solun bu ikonunun karanlık kısmını saklamıyor.) °Régis Debray’nin Alabados sean nuestros señores. Una educación política. kitabı hakkında “Its picture of the Argentine guerrilla is harder at heart and less friendly. The Che Guevara of these memories is an implacable, cruel man.” (Çevirisi: Arjantin gerillası olarak resmedilen hâli daha duygusuz ve daha az dost canlısı. Bu anılardaki Che Guevara, tatmin olmayan, zalim bir adam. ° Castañeda, Jorge (1997). Compañero: vida y muerte del Che Guevara, Vintage.
35