BOLAMANLILARIN
FATSA BULUŞMASI
FATSA
İstanbul Bolamanlılar Derneği, geleneksel hale gelen kaynaşma ve dayanışma gecesini bu yıl Fatsa’da gerçekleştirdi.
e tiye *lüks davetiy *ekonomik dave de rin ele tiy ve da an düğün ve niş l... yüzlerce yeni mode
12 Eylül 2018 / ÇARŞAMBA
YIL: 1 / SAYI: 7
Kurban Bayramının üçüncü günü akşamına denk gelen gece, Fatsa Öğretmen evinde yapıldı. Program, Kurban Bayramı ve bölgemizde yeni gerçekleşen sel felaketi de dikkate alınarak Kur’an tilaveti ve dua ile başladı. İstanbul Başakşehir Hoca Ahmet Yesevi Camii İmamı Hatibi Mustafa Giden güzel sesi ile katılımcılara Kur’an ziyafeti çekti, İstanbul eski müftümüz Prof. Dr. Rahmi Yaran kurban bayramı ve sel felaketine de değinerek dua bulundu. 2’DE
FATSA BELEDİYESPOR
YİNE UMUT VERMEDİ 19 yıl aradan sonra TFF 3. Lige çıkan Fatsa Belediyespor sezona iyi başlamadı. İlk maçta Kocaelispor’a 2-0 yenilen takımımız, ikinci maçında kendi sahasında Bayburt Özel İdare Gençlik ve Sporla 1-1 berabere kalarak iki maçta ancak 1 puan toplayabildi.
Az ve Öz
7’DE
HER ŞEY FATSA İÇİN
Fiyatı: 5.00 ₺
HAYAT KURTARMAK İŞTE BU KADAR
EFENDİLER EYVANI YENİDEN HALKIN 2’DE HİZMETİNDE
CUMHURİYET MEYDANINDA
ÇALIŞMALAR
DURDU
Kevser Altuntaş, Fatsa’nın Güvercinlik köyünden gurbete giden bir ailenin çocuğu olarak Paris’te doğmuş ve halen orada yaşıyor. Henüz 24 yaşında. Bu yaz baba köyünde bir süre tatil yaptıktan sonra Fransa’ya dönmüş. Bir rahatsızlık hissetmiş ve doktora başvurmuş. Yapılan muayenede lösemi (kan kanseri) teşhisi konulmuş. 5’TE
Fatsa Cumhuriyet Meydanının yeniden düzenlenmesi projesi çerçevesinde başlatılan çalışmalar bir süredir durmuş görünüyor. 3’TE
GAZETECİ HAKAN ÇELİK’TEN FATSA’YA ZİYARET! Posta gazetesi köşe yazarlarından, aynı zamanda televizyon ve Radyo programcısı Hakan Çelik Fatsa Belediye Başkanı Muharrem Aktepe’nin daveti üzerine ilçemize geldi. 2’DE
Başyazı
KAN DEĞERLERİ UYUM SAĞLAMALI
3’TE
ÖNCE İYİ SONRA KÖTÜ OLOUR
Ali ZEREN
Kalemimden Dökülenler KALBİMİ GÖRMEMİŞİM
5’TE
Benim Köşem BENİM ASKERLİK ARKADAŞIM
Konuyla ilgili yaptığımız araştırmadan; ilik verecek olan kişinin kan grubunun hiç önemli olmadığı, yalnızca kan değerlerinin uyum sağlamasının yeterli olduğu bilgisine ulaştık. Ailenin kızlarını kurtarmak için tüm malvarlığını ortaya koyduğu öğrenildi
KAMPANYAYA KATILIM BÜYÜK Yurt dışında operasyonun maliyetinin çok yüksek oluşu nedeniyle, Türkiye’den bir verici bulunması yoluna gidildiği, bu amaçla da Fatsa’da bir kampanya başlatıldı. Sosyal Medya aracılığı ile başlatılan kampanyaya ise büyük katılım oldu.
YALNIZCA 3 TÜP KAN ALINACAK
Hilal SERİN
4’TE
OLAYIN MANEVİ YÖNÜ VAR
Ordu Kan Bağış Merkezi Müdürü Dr. Ünal Keskinoğlu’ndan kök hücre nakli ile ilgili şu bilgileri aldık: “Türk Kızılay’ı olarak biz kan bağışı yanında kök hücre bağışı da alıyoruz. Kök hücre bağışını lösemi ve lenfoma hastaları için, kemik iliğine ihtiyaç duyan hastalar için alıyoruz.
Kızılay Fatsa Şubesi Başkanı Erdi Şevketoğulları; “Olayın bir de manevi yönü var. İnsanlar dışarıda kulaktan duyma bazı yanlış bilgilere inanmış ve ön yargılı olabiliyorlar. Bu da öyle kutsal bir insanlık görevinden uzak kalmalarına neden olabiliyor.
5’TE
Hasan ÇULLU
HER ŞEY FATSA İÇİN
www.fatsasozgazetesi.com
ÜNLÜLER KERVANINA BİR FATSALI DAHA KATILDI
ALİYE 2’DE
/fatsasozgazetesi
2
12 Eylül 2018 ÇARŞAMBA www.fatsasozgazetesi.com
ÜNLÜLER KERVANINA BİR FATSALI DAHA KATILDI
ALİYE ÇELEBİ
EFENDİLER EYVANI YENİDEN HALKIN HİZMETİNDE Fatsa’da gelmiş geçmiş belediye başkanları arasında adından en çok söz edilen belediye başkanı rahmetli Mustafa Çamaş tarafından hizmete açılan mekânlardan biri olan Efendiler Eyvanı geçtiğimiz günlerde bilinmeyen bir nedenle kapatılmış ve çürümeye terkedilmişti. Yeniden halkın hizmetine açılan bu çayevinin, görevi yeni devralan Belediye Başkanı Muharrem Aktepe’nin puan alacak uygulamalarından biri olduğu gözlerden kaçmamaktadır. Denizin tam kenarındaki kapalı alanında ve etrafındaki ağaçların gölgesinde, tam bir kafa dinleme yeri olan bu
hizmet halkımızın da takdiriyle karşılanmıştır. Ancak bu mekânda bir tuvaletin bulunmaması, çoğunluğunu yaşlı kesimin oluşturduğu müşterileri arasında yakınmalara neden olmaktadır. Belediyemizin, çözülmesi çok da zor olmayan bu soruna da bir çare bulacağını düşünüyoruz.
Almanya’nın Augsburg kentinde dünyaya gelen sanatçı, ilk, orta ve lise öğrenimini aynı şehirde tamamladı. Daha 7 yaşlarında fark edilen müziğe olan ilgisi, üniversite eğitimini de, müzikten yana kullanmasına neden olmuş, bu amaçla, 2008 yılında, İTÜ Türk Musikisi Devlet Konservatuarı Ses Eğitimi bölümünün sınavlarına hazırlanmış ve bu bölüme girmeye hak kazanmıştır. Bu süreçte, Türk Halk Müziği’nin yanı sıra, Batı Müziği ve Sanat Müziği Temel Eğitimlerini de almıştır. 2013’te konservatuar eğitimini tamamlayan sanatçı, profesyonel olarak müzikle ilgilenmeye başladıktan sonra, birçok sanatçının albümünde vokal ve düetleriyle yer almıştır. Yurt içinde birçok etkinlikte konserler veren sanatçının, yurt içi ve yurt dışı konserleri ile sahne hayatı devam etmektedir. Bir yandan Sulukule Sanat Akademisi koordinatörlüğünde Koro Şefliği ve Türk Halk Müziği repertuarı, solfej ve icrası ile ilgili eğitimler vermektedir. 2017’de izleyiciyle buluşan “KERVAN 1915” (İsmail Güneş filmi) adlı sinema filminde de şarkıcı ve yardımcı oyuncu olarak rol
almıştır. İstanbul’da yaşayan sanatçı 2018 yılında Seyhan Müzik etiketiyle “ALİYE” isimli ilk albümünü müzik severlerle buluşturmuştur. “Demedi yar” adli ikinci klibi ile müzik listelerindeki yükselişini sürdüren Aliye Çelebi’nin Fatsa’yla bağı eş durumundan kaynaklanmaktadır.
ALİYE ve CEM ÇELEBİ Bilindiği gibi Cem Çelebi; Fatsa’nın yetiştirdiği ve yaşamını İstanbul’da sürdüren bir ses ve saz sanatçısıdır. 6 yaşında bağlamaya başlayan Cem Çelebi; ilköğrenimini ve liseyi Fatsa‘da tamamladıktan sonra 1994 de İstanbul Teknik Üniversitesi Türk Musikisi Devlet Konservatuarı Temel Bilimler Bölümü‘nü kazandı. Bu tarihten itibaren yurtiçi ve yurt dışında pek çok etkinlikte Türk Halk Müziğini temsilen icracı ve eğitimci olarak görev aldı. 2007 yılının başlarında Cem Çelebi Müzik Eğitim Merkezi’ni kuran sanatçının eğitime ve icraya yönelik çalışmaları halen devam etmektedir. 2009 yılında yolları kesişen Cem ve Aliye Çelebi çifti, evlilikle başlayan uzun bir yolculuğa çık-
GAZETECİ HAKAN ÇELİK
FATSA’yı ZİYARET ETTİ Posta gazetesi köşe yazarlarından, aynı zamanda televizyon ve Radyo programcısı Hakan Çelik Fatsa Belediye Başkanı Muharrem Aktepe’nin daveti üzerine ilçemize geldi. Belediye başkanımız Muharrem Aktepe, Belediye Başkan yardımcısı İbrahim Eroğlu ile birlikte Bolaman, Yalıköy, Pelitdibi, Dolunay ve Gaga Gölün’ü gezen gazeteci Hakan Çelik Fatsamız’ın doğa harikası çok güzel bir yer olduğunu söyledi
YIL: 1 / SAYI: 7
Ayda bir yayımlanır
İmtiyaz Sahibi Engin YARAN Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Ali ZEREN Dumlupınar Mah. Reşadiye Cad. No: 62/B Fatsa/ORDU Haber Merkezi: 0537 896 29 98 E-Posta: fatsasozgazetesi@gmail.com Kuruluş Tarihi: 03.04.2018 Grafik - Tasarım ENGİN YARAN REKLAM-MATBAA 0452 423 63 10
mış ve halen de bu yolda müzik dünyasında birlikte, mutlu bir şekilde ilerlemektedirler. İşte bu nedenle biz Aliye’yi ünlüler kervanında Fatsa’nın bir temsilcisi olarak görüyoruz ve başarılarının hızla ve artarak devamını diliyoruz.
Baskı Tesisi YEŞİLLER MATBAA FATSA/ORDU
FATSA SÖZ GAZETESİ’nde yayınlanan yazı ve fotoğraflar, kaynak gösterilmek suretiyle kullanılabilir. Gazetede yayımlanan yazıların sorumluluğu, yazıyı kaleme alan imza sahibine aittir. Gazetede yer alan ilan ve reklamların sorumluluğu, reklam verene/reklam ajansına aittir. Fatsa Söz Gazetesi basın ahlak kurallarına uymayı taahhüt eder.
www.fatsasozgazetesi.com
“FATSA YAŞANILABİLECEK İNSANİN HUZURLA ÖMRÜNÜ GEÇİREBİLECEĞİ BİR YER” Fatsa Belediye Başkanı Muharrem Aktepe’nin daveti üzerine bir günlüğüne Fatsa’ya geldiğini ifade eden Çelik “Bolaman Yalıköy ve Gaga Gölü çok hoşuma gitti. Buralarda çayımızı yudumlarken kendimi müthiş hissettim. Karadeniz’in havası insanı çok güzel dinlendiriyor. Fatsa gerçekten yaşanabilecek, insanın ömrünü huzurlu geçirebileceği bir yer. Ayrıca Fatsa Belediye Başkanı Sayın Muharrem Aktepe’yi de çok başarılı ve mütevazı bir kişi olarak gördüm. Uzun süredir tanıştığımız Muharrem Bey ile bu defa Fatsa’da buluşmaktan ve sohbet etmekten müthiş haz aldım. Hava alanında ilk sohbete başladığımız anda, önce Ordu’nun güzelliklerinden söz etti, kendisine başarılar diliyorum”. “HAKAN BEY’E İLÇEMİZİN GÜZELLİKLERİNİ GÖSTERME FIRSATIMIZ OLDU” Fatsa Belediye başkanı Muharrem Aktepe ise, davetini kırmayarak ilçemize gelen Posta gazetesi köşe yazarlarından, aynı
KOÇANLARIN FABRİKASINDA YANGIN
zamanda televizyon ve radyo programı yapımcısı Hakan Çelik’e ziyaretleri için teşekkür ederek, “ Hakan Bey size takip Hakan Bey zevkle takip ettiğimiz bir gazeteci, yazılarını okumaktan ve programlarını izlemekten haz alıyoruz. Ona ilçemizin güzellikleri gösterme fırsatımız oldu. Bir kez daha ziyareti için teşekkür ediyorum.” diye konuştu.
İlçemiz esnaflarından ve Saadet Partisi Fatsa İlçe Başkanı İsmail KOÇAN’ın işletmeciliğini yaptığı ‘Karfadoor Ankara Fabrikası’nda 9 Eylül gecesi nedeni belirlenemeyen bir sebebten dolayı yangın çıktı. Yangında makineler ve hazırlanan ürünler yanarak küle dönerken toplam zararın yaklaşık 2 milyon TL olduğu ifade edildi. Yangın sonrası sosyal medya aracılığı ile kısa bir açıklama yapan İsmail Koçan; “Bugüne kadar, Rabbimizden hakkımızda hayırlısını vermesini diledik, dua edip niyazda bulunduk. Hakkımızda hayırlısı buymuş ki; isyanda da bulunmuyoruz. Canımız sağ hamdolsun. Fabrikanın mülkiyeti, makina, malzeme ve ekipmanlarımızda ciddi hasar var. Kullanılamaz haldeler. Bu süreçte bizi yanlız bırakmayıp arayan, halimizi hatırımızı soran ve acımızı paylaşan bütün dostlarımıza şükranlarımı sunarım. Dualarınızı bizden eksik etmeyiniz inşallah” diyerek üzüntüsünü dile getirdi. Fatsa Söz Gazetesi olarak kendilerine büyük geçmiş olsun dileklerimizi iletiyoruz.
3
12 Eylül 2018 ÇARŞAMBA www.fatsasozgazetesi.com
ALİ ZEREN
ÖNCE İYİ
SONRA KÖTÜ OLUR Her şeyin iyisi de, kötüsü de vardır, insanın da…
şü, karakteri, davranışları hakkında pek fazla bir şey söyleyemezsiniz.
Bir arada geçen zaman içerisinde bu yönlerini inceleyip görüşünüzü ortaya koyabilirsiniz. Ancak bu görüş başlangıçta hep iyi yönleriyle göze batar. İlk izlenimleriniz sorulduğunda o kişi hakkında iyi şeyler Öyleyse bir kişi söyleyebilirsiniz. Ama hakkında bir yargıdaha sonra, söyledikya varabilmek için lerinizle ters düşen iyi gözlemlenmeli, olumsuz yönlerini de iyi değerlendidile getirebilirsiniz. rilmeli ve ondan Burada bir sorun sonra bir yorum ALİ ZEREN yoktur. Çünkü; “ne yapılmalıdır. fatsasozgazetesi@gmail.com bileyim ben, gerçek İlk karşılaşyüzü sonradan ortaya mada bir kişi çıktı” şeklinde bir saiçin böyle bir yorum yapmak söz vunma hakkınız vardır. Dolayısıyla konusu olamaz. Zaman içerisinde da, önceki düşündükleriniz veya kişinin düşünceleri ve davranışları söyledikleriniz sizde, ‘tükürdüortaya çıkınca kademe kademe bir ğünü yalamak’ gibi bir pişmanlık sonuca ulaşılabilir. duygusu uyandırmamalıdır. Zaten Bir kişi hakkında ilk görüşte, insanların önce iyi yönleri görülür, fiziksel yapısı ve kıyafeti ile ilgili bir gerçek yüzleri daha sonra ortaya yorum yapabilirsiniz. Dünya görüçıkar. İyi ve kötü sıfatları her ne kadar göreceli bir kavram olsa da, Başyazı yani kişiden kişiye farklılık gösterse de, çoğunluğun yargısı geçerli kabul edilir.
ÖNCE KÖTÜ, SONRA İYİ OLMAZ İşin tersine gelince… Bir kişi hakkında önce olumsuz şeyler söyleyip, “yaramaz adam, sahtekarın tekidir, güvenilmez,” şeklinde sözler sarf edip, hakaret sınırlarını zorlayıcı yorumlar yaptıktan sonra, onunla can ciğer kuzu sarması olmak, ona övgüler yağdırmak, göklere çıkarmak, ne mantıkla, ne de ahlakla bağdaşır. Hatta insanın, böyle bir durumda o kişinin yüzüne bakmaya utanması, başı dik gezememesi gerekir. Günümüzde bu tür yanlışlıklara
düşüldüğünde savunma olanağımız da yok gibidir. Çünkü her şey kayıt altına alınmaktadır. Bir kişi hakkında övgü dolu sözler sarf ederken biri çıkıp da eski kayıtları karşınıza dikerse kendinizi savunamazsınız. Öyleyse bir kişi hakkında çok iyi değerlendirme yapmadan bir yargıda bulunmak yanlıştır. Daha sonra bu, aleyhinize kullanılacak bir belge olarak karşınıza çıkabilir. Siyasette çok karşılaştığımız bir durum olduğu için şöyle bir irdeleyelim dedik…
fatsasozgazetesi@gmail.com
TOPLU TAŞIMADA AKILLI DURAK DÖNEMİ BAŞLADI
Ordu Büyükşehir Belediyesi tarafından Altınordu ilçesinde hayata geçirilen Toplu Ulaşımda Dönüşüm Projesi’nde akıllı durak uygulaması başladı. Yoğunluğun en fazla olduğu duraklara, dolmuşların tahmini geliş süresini gösteren LCD-LED ekranlar ile “Ordumkart” dolum otomatları yerleştirildi.
DURAKLARA LCD-LED EKRANLAR VE DOLUM OTOMATLARI YERLEŞTİRİLDİ Toplu Ulaşımda Dönüşüm Projesi’nin önemli yeniliklerinden biri olan Akıllı Durak konsepti çerçevesinde şehrin en işlek yerlerindeki duraklara, dolmuş araçlarının gelişiyle ilgili bilgileri gösteren LCDLED ekranlar ve Ordumkart dolum otomatları yerleştirildi. Vatandaşlara kolaylık sağlaması beklenen ekranlarda, durağa yaklaşmakta olan dolmuşların hat numarası, plakası ve tahmini geliş süresi gibi bilgiler yayınlanıyor. Dolum otomatları sayesin-
de ise toplu taşımada kullanılan Ordumkart’lara anında para yüklenebiliyor.
DOLMUŞLARIN DURAKLARA GELİŞ SAATİ ANLIK OLARAK TAKİP EDİLEBİLİYOR Ordu Büyükşehir Belediye Başkanı Enver Yılmaz, vatandaşların durakta beklerken gelecek dolmuşları anlık olarak rahatlıkla takip edebildiğini söyleyerek, “Toplu ulaşımda dönüşüm kapsamında, akıllı duraklarla hizmet vereceğimizi ve bu sistem sayesinde dolmuşların kaç dakika içerisinde durakta olacağını vatandaşlarımızın takip edebileceğini söylemiştik. Bu kapsamda ilçe merkezinde yoğun olarak kullanılan 25 durakta LCD-LED ekranların montajını gerçekleştirdik. Bu ekranlar sayesinde halkımız, durakta beklerken durağa yaklaşan aracın hat numarasını, plakasını ve ne kadar zaman içerisinde durakta olacağını bu ekranlardan takip edebiliyor” dedi.
CUMHURİYET MEYDANINDA
ÇALIŞMALAR DURDU Fatsa Cumhuriyet Meydanının yeniden düzenlenmesi projesi çerçevesinde başlatılan çalışmalar bir süredir durmuş görünüyor.
Geçtiğimiz günlerde, alt katın otopark yapılması ve üst kısmının da meydan olarak yeniden düzenlenmesine için başlanılan Cumhuriyet Meydanı’ndaki çalışmalara ara verildi. Çalışmaların durması konusundaki çeşitli söylentilerin dışında gerçek nedeni konusunda herhangi bir bilgiye ulaşılamadı. Fatsa Cumhuriyet Meydanı’nın batı kısmındaki iki binanın yıkılarak daha geniş bir alan kazanılması ve ön tarafındaki binaların da yıkılarak denize geniş bir cephe açılması şeklinde hazırlanan proje çerçevesinde, bir binanın yıkımı dışında işlemler tamamlanmış ve inşaat başlamıştı. İlçemizin eski esnafından olan Cemal Koç’a ait binanın yıkımı ise, varisleri ve yönetim arasındaki, konusunu bilmediğimiz bir anlaşmazlık nedeniyle yıkılamamış ve bu binanın yerinde kalması şeklinde meydanın tamamlanmasına karar verilmişti. Etrafının çevrilerek meydan projesi dışında bırakılan bu binan yıkılmadan projenin tamamlanması sonucu alt kattaki otoparkın araç kapasitesi 8-10 araç kadar azalacaktır. Fotoğraflarda da görüldüğü gibi bu binanın orada kalması yapım çalışmalarını zorlaştırdığı gibi, bittiğinde çirkin bir görüntü sergileyeceği için, Fatsa’nın denizden bakıldığında kazanabileceği güzel bir görüntüyü engellemektedir. Ayrıca yönetim ile mülk sahipleri arasında uzlaşma sağlanamadığı için hayata geçirilmeye çalışılan bu yöntem sonucu her iki tarafın da zararlı çıkacağı bir gerçektir. Fatsa’nın kazanacağı güzel bir görüntünün engellenmesinin yanında, bu haliyle bu yapının değerinin çok altında işlem göreceği, hatta atıl bir duruma düşeceği de gözlerden kaçmamaktadır. Sonucu her ne olacaksa olsun, herkes tarafından bir an önce bitmesi beklenilen çalışmaların durmuş olması, yeni ve çok ciddi bir sorunu daha gündemi getirmiştir. MEYDAN ESNAFI KAN AĞLIYOR Fatsa Cumhuriyet Meydanı’nın yeniden düzenlenerek alt katına otopark yapılması çalışmalarının başlamasıyla, cephesi bu meydana bakan esnaf zor günler yaşıyor. Yıllardır Fatsa’nın merkezi ve can damarı özelliğini taşıyan meydanın inşaat nedeniyle kapatılması, çevredeki dükkanlara da ancak bir kişinin yürüyebileceği kadar yer bırakılması buradaki yaya trafiğini neredeyse sıfıra indirdi. Bu bir kişinin yürüyebileceği yolun da, yağmur yağdığında çamur deryasına dönüşmesi, yağışlı havalarda buraya kimsenin gelmemesine neden oluyor. Cephesi meydana bakan 20 civarındaki dükkanın işletmecileri işlerin taban yapması nedeniyle sıkıntı çekiyor. Meydandaki çay bahçesi ve cafe gibi, halkın dinlenme
yerlerine kimsenin uğramaması nedeniyle sıkıntı çeken bir esnafımızın sesine kulak verdik.
İŞ YERİMİN KAPISINA KİLİT VURMAKTAN BAŞKA ÇAREM KALMADI Fatsa’nın en gözde mekanlarından biri olan Moda Cafe’nin işletmecisi Nuriye Dişli meydan çalışmasından en çok etkilenen esnafımız. Bu yılın birinci ayında bu mekânı devraldığını ve böyle bir çalışmadan haberi olmadığını belirten Şükriye Hanım dertlerini şöyle dile getiriyor: “Ben yıllardır bu sektörün içindeyim. Cafe işletmeciliği konusunda yeterli deneyime sahibim. Burayı da yakından izlediğimde iyi bir mekân olduğunu gördüm ve işletmeciliğine talip oldum. Ancak benim böyle bir inşaattan hiç haberim yoktu. Belli bir peşinat verdim ve kalan kısmını da belirli periyotlarla ödemek üzere bu işe girdim. İlk iki ay işimiz iyi gitti. Bu iki aydaki ödemelerimizi aksatmadan yerine getirdik. Ancak üçüncü ayda bu inşaat başlayınca işler bıçak gibi kesildi. Günlük cirom beşte bire, altıda bire düştü. Verdiğim ödeme taahhütlerini yerine getirememeye başladım. Hatta kiramı bile ödeyemiyorum. Elimden geldiğince tasarruf yoluna gittim, hatta işçi azaltmayı da denedim. Ancak bu inşaat devam ettiği sürece bu işin düzeleceğini sanmıyorum. Belediyeye, kaymakamlığa, bütün resmi kurumlara başvurdum. Ama bu işe bir çözüm yolu göstermediler. Şu anda dükkan sahibi ile icralık olduk, elektrik ücretimi ödeyemiyorum. Mal aldığım yerlere verdiği senetleri ödeyemiyorum. Ne yapacağımı şaşırdım. İşin içinden çıkamıyorum. Bu durumlarda devletin vatandaşına sahip çıkması gerekir diye düşünüyorum. Ama kimseden herhangi bir destek alamadım. İş yerimin kapısına kilit vurmaktan başka çarem kalmadı”
CEMAL ENGİNYURT FINDIĞA SAHİP ÇIKTI MHP Ordu Milletvekili Cemal Enginyurt, serbest piyasada şekillenen fındık fiyatlarının yetersiz olduğunu ileri sürerek, Toprak Mahsulleri Ofisi’nin piyasaya girerek alım yapması gerektiğini söyledi. Enginyurt, Ordu Cumhuriyet Meydanı’nda düzenlediği basın toplantısında, serbest piyasada fındık fiyatının 12 liraya kadar gerilediğini belirtti. TMO’nun düşük fiyat karşısında üreticilerin lehine piyasaya girerek fındık alımı yapması gerektiğini ifade eden Enginyurt, “Üreticilerimizin daha fazla mağdur olmaması için TMO’nun en kısa sürede piyasaya girerek 15 liradan fındık alımı yapacağını ilan etmesi gerekiyor. Aksi durumda mağdur olan üretici sayısı her geçen gün artıyor. Acilen TMO adım atarak üreticilerin yanında olduğunu duyurmalıdır.” dedi. Fındığın tekel bir firmanın elinde olduğunu ileri süren Enginyurt, bu firmanın belirlediği rakam üzerinden serbest piyasa fiyatının oluştuğunu savundu. Fındık fiyatlarının artmasıyla üreticilerin rahatlaya-
cağını vurgulayan Enginyurt, “Türkiye’de her şeyin fiyatı arttı. Fiyatı artmayan tek ürün fındık. Buna hiç kimse bir türlü anlam veremiyor. Üreticilerimizin hakkını kimseye yedirmeyiz. Üreticilerin alın terini sonuna kadar savunduk. Bundan sonra da savunmayı sürdüreceğiz.” diye konuştu. Enginyurt, AK Parti Ordu milletvekillerinin fındığa yeteri kadar sahip çıkmadığı iddiasında bulunarak, milletvekillerini üreticilerin haklarını savunmaya davet etti. Basın toplantısına, Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Yönetim Kurulu Üyesi Arslan Soydan, Giresun Ziraat Odası Başkanı Nurittin Karan, Altınordu Ziraat Odası Başkanı Selami Akarsu, ilçe ziraat odaları başkanları ve çok sayıda fındık üreticisi de katılarak destek verdi.
4
12 Eylül 2018 ÇARŞAMBA www.fatsasozgazetesi.com
Hasan ÇULLU
BENİM ASKERLİK ARKADAŞIM VAR Ben askerlik yaptım, askerayıracak zamanı olmayabilir. Ama çevresindekiler halkımızı lik arkadaşlarım da var. Birisi bu konuda bilgilendirebilir, ayçıkıp da “sen askerlik yaptın dınlatabilirler. Onun mı, hadi kanıtla askerlik yaptığı birbakalım” derse, Benim Köşem liğin adını tarihleri resmi kayıtlar ile birlikte, askerlik bir yana, birlikte yaptığı birkaç arkaaskerlik yaptıdaşını fotoğrafları ile ğım arkadaşlabirlikte kamuoyuna rımdan birkaçını gösterebilir. gösterir, askerde çektirdiğim foDaha önceki bir toğrafları ortaya yazımda Sayın Cumçıkarır rahathurbaşkanımızın lıkla kanıtlarım üniversite diploması bunu. Kimsenin olmadığını iddia Hasan ÇULLU de; “ben bunu edenlerin gözüne yapmak zorunda sokulacak şekilde, değilim” deme diplomasının sergihakkı yoktur. Daha doğrusu lenmesi önerisinde bulunmuşbunu yapmak kimseyi kütum. Bu önerim kabul görmedi. çültmez. İnsanların kafasınŞimdi de; askerliğini yedek daki soru işaretlerini ortadan subay, kantin subayı olarak kaldırır. yapmış olan Sayın CumhurbaşÇeşitli haber ortamlarında kanımızın, üniversite mezunu ve sosyal medyada sayın Cumolmadığı gerekçesiyle, er olarak hurbaşkanımız ile ilgili, “yok yaptığını ileri sürenler var. Bari üniversite diploması yokmuş, bu kez, çıkarın boy boy fotoğyok askerliğini yedek subay raflarını, askerlik arkadaşlarıyla olarak yapmamış” şeklinde çok birlikte görüntülerini yayımlasayıda paylaşım görüyoruz. Sayın da, bu iftiracıların ağzının yın Cumhurbaşkanımızın buna payını verin derim…
FADEF’DEN HOŞGÖRÜ KAHVALTISI Fatsa Dernekler Federasyonu üyeleri Ilıca Mahallesinde düzenlenen kahvaltı ile bir araya geldi. Federasyonun bu zamana kadar yaptıkları faaliyetler ve bundan sonra ki izleyeceği yolun konuşulduğu kahvaltı programına Ordu Milletvekili Şenel Yediyıldız, Ak Parti Fatsa İlçe Başkanı Cenan Kır, Kabataş Belediye Başkanı Yakup Yılmaz, muhtarlar ve dernek başkanları katıldı. Hoşgörü Kahvaltısında ilk olarak federasyon başkanı Yakup Yeşiltaş konuşma yaptı. Yeşiltaş; “Şu an sizlerle beraber olmaktan onur duyduğumu ve son derece mutlu olduğumu ifade etmek isterim. İnşallah bu mutluluğu gelecekte de her zaman ve her yerde sizlerle paylaşmak isterim. Paylaşım olan yerde sevgi olur saygı olur hoş görülü bir ortam olur. Böyle bir ortam içersin de bizlerin aşmayacağı hiçbir engel
olamaz. Yeter ki bizler birlikte olalım beraber olalım birlik ve beraberliğimizden asla ve asla taviz vermeyelim. Ünlü şairimiz inde dediği gibi toplu vurdukça yürekler onu top sindiremez hep beraber hep birlikte olmadıkça her türlü olumsuzluklara karşı hedef olmamız engellenemez. Şairimizinde dediği gibi tek vücut tek yürek olmak zorundayız. Allah birlik ve beraberliğimizi bozmasın” dedi. Milletvekili Şenel Yediyıldız ise; “Fatsadaki derneklerimizin yapmış oldukları işleri yakından takip ediyor ve takdir le karşılıyorum. Bundan sonrada beraber birlikte birçok projeye ortak imza atacağımıza inanıyorum. Çünkü birlikteliğimiz sürdürdüğümüz gönül bağlarını güçlendirdiğimiz sürece, Fatsa da hep beraber hep birlikte daha güzel projelere imza atacağımızdan hiç kimsenin şüphesi olmasın” diye konuştu.
BOLAMANLILARIN FATSA BULUŞMASI
İstanbul Bolamanlılar Derneği, geleneksel hale gelen kaynaşma ve dayanışma gecesini bu yıl Fatsa’da gerçekleştirdi. Kurban Bayramının üçüncü günü akşamına denk gelen gece, Fatsa Öğretmen evinde yapıldı. Program, Kurban Bayramı ve bölgemizde yeni gerçekleşen sel felaketi de dikkate alınarak Kur’an tilaveti ve dua ile başladı. İstanbul Başakşehir Hoca Ahmet Yesevi Camii İmamı Hatibi Mustafa Giden güzel sesi ile katılımcılara Kur’an ziyafeti çekti, İstanbul eski müftümüz Prof. Dr. Rahmi Yaran kurban bayramı ve sel felaketine de değinerek dua bulundu. Daha sonra sırasıyla Dernek Yönetim Kurulu Başkanı Dr. İsmail Demirbaş, Fatsa Belediye Başkanı Muharrem Aktepe, Bolaman Belde Belediye Eski Başkanı Sabri Serdaroğlu ve Ordu Milletvekili Cemal Enginyurt birer konuşma yaptı. Birçok seçkin misafirin katıldığı geceye, katılamayan siyasiler, bürokratlar ve sivil toplum kuruluşu başkanları mesaj yolladılar. Gecede derneğe katkı sunan iş adamlarına Osmanlı dönemi birinci sınıf iş adamlarına verilen “Birinci Sınıf Ticaret Erbabı Tablosu” hediye edilmesi ve plaket takdimi ile devam etti. Dernek Yönetim Kurulu Başkanı Dr. İsmail Demirbaş; “Halkımız arasında bir acı kahvenin kırk yıl hatırı vardır derler, bir ömür boyu birbirimize hatırımız geçmesi dileği ile...” diyerek tüm katılımcılara Eminönü Kuru Kahveci Mehmet Efendi’de bir gün önce çektirilmiş ve kına keselerine konulmuş kuru kahvelerden hediye etti. Gecenin ilerleyen bölümünde
yöremizin sevilen halk müziği sanatçısı Aydın BEYOĞLU sahne aldı. Halk nağmelerine yansıyan deyişler ve ezgiler ile katılımcılar unutulmaz anlar yaşadı. Gecenin sonuna doğru doyasıya eğlenen Bolamanlılar, Fındık mevsiminin yorgunluğunu ve Sel felaketinin üzüntüsünü bir nebze olsun üzerlerinden atmış oldular.
Dr. İsmail Demirbaş kimdir 1970 Yılında Bolaman Merkez Akise semtinde doğdu; İlkokulu Bolaman’da, Ortaokulu Fatsa İmam Hatip Lisesi’nde , Liseyi Ordu İmam Hatip Lisesi’nde tamamladı. Üniversiteyi İstanbul Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’nde bitirdi. İlahiyat alanında Yüksek Lisans ve Doktora yaptı. Sabahattin Zaim Üniversitesi
“Kent Çalışmaları ve Yönetimi” Bölümünde Yüksek Lisansını “Avrupa Birliği İlerleme Raporları Bağlamında Türkiye’de Yerel Yönetimler ve Mali Kaynakları” konulu tez ile bitirdi. Milli Eğitimde öğretmenlik, İBB Şehir Tiyatrolarında yöneticilik, İstanbul Ticaret Odasında Proje koordinatörlüğü yapan başkan birçok projeye imza attı. İki dönemdir Bolamanlılar Derneği Yönetim Kurulu Başkanlığını yürüten Sn. Demirbaş. Ordulular Birliği Hizmet Vakfı, İstanbul Ordulular ve Yeşil Fatsalılar Derneği Genel Sekreterliklerini yürüttü. Kuruculuğunu TBMM eski başkanı İsmail Kahramanın yaptığı ve Başkanımız Sn. Recep Tayyip Erdoğan’ın himaye ettiği STK çatı kuruluşu Türkiye Gönüllü Teşekküller Vakfında uzman olarak görev
yaptı. Belediyecilik ve Fatsa Hakkında birçok araştırma sunumu, makalesi ve tezi bulunan Dr. İsmail Demirbaş evli ve İngilizce Arapça bilmektedir.
5
12 Eylül 2018 ÇARŞAMBA www.fatsasozgazetesi.com
HİLAL SERİN
Kalbimi Görmemişim! Uzun bir yoldan geçtim. dek doğrum kalbini dinleyerek Bu öyle bir yol ki çukurlarla, başka yokuşlara tırmanmak… çamurlarla dolu. Kendimi Yokuşlar yüksek, yokuşlar tanıyamadığım, yorucu ama ruhumu o yoldayken kaybetmek kadar acı Kalemimden dökülenler kim olduğumu verici değil. Çünunuttuğum bir kü insan ruhu acı bataklıktaydım çekerken vücudunda sanki. Nefes onlarca kemik kırılalmak, yaşamak mış gibi hissedersin. çok zordu. YüAcı çekmektense rüdüğüm yollar yokuşlarda yorulbeni yutuyor, mayı, bataklıklarda düştüğüm çudolaşmaktansa kurlardan artık dağlar tepeler aşmakalkamayacak Hilal SERİN yı tercih ediyorum kadar yorgunhilalserin20@gmail.com artık. Yaşadığım anın dum. Karanlıkkıymetini biliyorum. larda kaybediyordum ruhumu. İnsanın Çünkü insan hayatının elinden ruhunu kaybetmesi ne demek kayıp gittiğini fark ettiğinde bilir misin? Ben anlatayım ya kaybolur ya dersini çıkarırsana. Artık sen, sen değilsindir. sın. Ben aynı yola girmemeyi Gözlerin donuklaşmış, sıcakkazıdım aklıma. Ve gözümün lığın çekilmiştir bedeninden. önünden hiç bir şey yapmaSadece yürürsün, düşersin, badan kayıp giden hayatımı geri tarsın ve hiç bir şey hissetmezaldım. O yüzden artık sımsıkı sin. Kaybolmak çok zor… Ama tutunuyorum hayatı. Artık beni bu yol neye mi yaradı. Çıkardı üzmeyen, hayatında başka kimtüm eksiklerimi ortaya. Artık seye ihtiyaç olmadığını bana dalıma konan her kuş güzelliköğreten, sevmeyi, farkında olaleri anlatıyor bana. Kötülükleri bilmeyi bana hatırlatan biri var. duymuyorum. Çünkü artık ben Bunca yıldır görmemişim onu. o yolları uzaktan bile görsem Kimi mi? Kalbimi… Artık onun tanıyorum. Girmemem gerekfarkındayım. Öncelik sırasını tiğini biliyorum. Hayat zorlu artık kendime ayırdım. Önce sınavlarla doluymuş gerçekkendimle mutlu olmalıyım o ten. İçinde bulunduğum yolda karşıma ne çıkar bilinmez. Artık zaman yolumu çok iyi bulurum. hilalserin20@gmail.com
BEKLENEN FATSA STK REHBERİ ÇIKTI FADEF tarafından tertip edilerek, Fatsa Sivil Toplum Kuruluşlarının kurumsal yönetim ilkeleri doğrultusunda çalışmalarında ihtiyaç duyduğu rehber çalışması tamamlanarak Fatsa’ya kazandırıldı. Fatsa Dernekler Federasyonu Başkanı Yakup Yeşiltaş konuyla ilgili yapmış olduğu açıklamada; “Fatsa da 7 ilçenin 7 rengini görmek mümkün. Bu çeşitlilik bizim zenginliğimizdir. Bu zenginliğimizi dikkate alarak, bu albümün kapak tasarımında, geçmişte tarihi bağlantıları bulunan Aybastı, Çamaş, Çatalpınar, Fatsa, Kabataş, Korgan ve Kumru ilçelerimizin resimlerini ‘yedi renk tek yürek’ sloganıyla bütünleştirmeye çalıştık. Bu rehberin içerisinde, meslek odaları, sendika, vakıf ve dernekler yer almaktadır. 250 sayfadan oluşan bu albümün içerisinde, yaklaşık 90’a yakın Fatsa Sivil Toplum Kuruluşları yer almaktadır. Fatsa Sivil Toplum Kuruluşları arasında iletişim ve diyalog kurmaya, toplumsal sorunlarda ortak hareket ederek projeler üretebilmelerine bir nebze katkımız olsun düşüncesiyle bu albüm hazırlanmıştır. Çünkü hepimiz biliyoruz ki kökü ve gövdesi güçlü ağaçta güzel meyve yetişir.
Fatsa sivil toplum kuruluşları Fatsa halkının ta kendisidir. Bulunduğu mahalde ve bölgede her türlü sosyal konuya duyarlı kalındığında çözülemeyecek hiçbir sorunun olmayacağını düşünüyorum. Fatsa sivil toplum kuruluşlarının yapmış oldukları işleri biliyor ve takdirle karşılıyorum. Bundan sonrada beraber birçok projeye imza atacağımıza inanıyorum. Bu birlikteliğin ve dayanışmanın güzel bir örneği olarak bu albümü çıkardık. Bu rehberde tek yürek olduğumuzu gösterdik. Hazırlamış olduğumuz sivil toplum kuruluşları Albümü, hemşeri bilincinin ve kurumsal yönetim ilkelerinin gelişmesine katkı sunmasına umut ettik. Bu kapsamda Fatsa’da bulunan tüm sivil toplum kuruluşlarının birkaç sayfada olsa kendini tanıtarak bir diğerine ışık tutmasına ve bu ortamda sinerji oluşturmasına vesile olmak istedik. Bu vesile ile, başta dernek başkanları olmak üzere bu albümün hazırlanmasında emeği geçen katkı ve desteği olan herkese teşekkür ediyorum. Bizlere yol arkadaşlığı yapan tüm sivil toplum kuruluşlarımıza çalışmalarında başarılar diler değerli üyelerine mutlulukla birlikte sevgi ve saygılarımı sunuyorum” diye konuştu.
Hayat Kurtarmak
İŞTE BU KADAR KOLAY Kevser Altuntaş, Fatsa’nın Güvercinlik köyünden gurbete giden bir ailenin çocuğu olarak Paris’te doğmuş ve halen orada yaşıyor. Henüz 24 yaşında. Bu yaz baba köyünde bir süre tatil yaptıktan sonra Fransa’ya dönmüş. Bir rahatsızlık hissetmiş ve doktora başvurmuş. Yapılan muayenede lösemi (kan kanseri) teşhisi konulmuş. İlik nakli yapmaktan başka hiçbir çare olmadığı söylenmiş. Ailesi ve yakın çevresi bu naklin gerçekleştirilmesi için kolları sıvamış ve çareler aramaya başlamış. Kulaktan kulağa ve sosyal medyada gerçekleştirilen kamuoyu çalışmaları ile dikkatler bu gencecik kızımızın kurtarılması üzerine odaklanmış. Konuyla ilgili yaptığımız araştırmadan; ilik verecek olan kişinin kan grubunun hiç önemli olmadığı, yalnızca kan değerlerinin uyum sağlamasının yeterli olduğu bilgisine ulaştık. Kızını kurtarmak için ailesinin tüm malvarlığını ortaya koyduğu, ancak yurt dışından bir verici çıkması halinde operasyonun maliyetinin çok yüksek oluşu nedeniyle, Türkiye’den bir verici bulunması yoluna gidildiği, bu amaçla da kendi memleketi olan Fatsa’da bir kampanya başlatıldığını öğrendik. Kan örneği vererek ilik nakline aday olan vatandaşlarımızın oluşturduğu ilk bağış grubu, 10 Eylül Pazartesi günü Fatsa Cumhuriyet Meydanı karşısında, Efendiler Eyvanı yanındaki Kızılay aracında form doldurup, numune kan verdiler. İlik vermeye aday olanlardan alınacak kanların gerekli tahlili yapıldıktan sonra, nakil için uygun olanlara dönüş yapılacak ve operasyonun gerçekleştirilmesi çalışmalarına başlanacak. Ayrıca yapılan tahliller sonucu bu hastamıza uygun olmayan örneklerden, ilik için nakil bekleyen diğer hastalar için de bir umut kapısı aralanmış olacak. Bu işe gönül verenlerin yapmaları gereken iş şöyle: Öncelikle kan tahlili yaptırılacak ve en uygun değerleri olanlar belirlenecek. Bunun için her hafta pazartesi günü Atatürk Parkı girişinde kan bağışı kabul eden Kızılay aracında tahlil için kan örneği verebilecekler. Ayrıca Kızılay’ın kan bağışı ile ilgili internet sitesinden de Fatsa’da kan bağışı günlerini öğrenebilecekler. Bu tahlili yaptıranlara, uygunluk belirlenmesi halinde halinde, 15 gün içinde dönüş yapılacak. Uygun olmayanlara ise herhangi bir bildirim yapılmayacak. Ancak bu tahlili yaptıranlar arasında Türkiye genelinde nakil bekleyen başka hastalar için de, uygun kan bulunması halinde bu da değerlendirmeye alınacak. Bu durumda, ülkemizin herhangi bir bölgesinde bekleyen hastalar için, taa oralara gitmeden, burada tahlilini yaptırıp uygun verici olup olmadığı da belirlenmiş olacak. Dolayısıyla içinde insan sevgisi olan ve bu durumdaki birine hayat bağışlamayı düşünenler için, bir fırsat doğmuş olacak. Yalnızca tahlil sonucu uygun düşenlere durum bildirilecek. Tahlil öncesi doldurtulan formlarda her türlü adres bilgisi alınacak. Oradan iletişim sağlanacak. Bu kampanya çerçevesinde
ilik için kan örneği veren hemşerilerimizden bazıları ile görüştük. Cemal Gün adlı hemşerimiz kan örneği vermek amacıyla ilk gelenlerden biri. Bu olayı sosyal medyadan duyup gelmiş buraya ve şunları söyledi: “Ben Haydar Melek arkadaşımızın sosyal medyada paylaştığı bir haber üzerine geldim buraya. Aynı haberi ben de kendi sayfamda paylaştım. Bu yaşta, gencecik bir kız kardeşimizin derdine acaba derman olabilir miyiz düşüncesiyle buraya geldim ve kan örneği vereceğim. Ne gerekiyorsa yapacağız. İnşallah benim kan tahlilimden olumlu sonuç alınır ve bu gencecik kardeşimizi kurtarmak bana nasip olur. Ben de onun yeniden hayata sarıldığını, güzel günler gördüğünü izledikçe mutlu olurum. Tıp bilimi artık çok gelişti. İnsan vücudunun bazı organları bile birisinden alınıp başka birine nakledilebiliyor. Bildiğim kadarıyla bu ilik nakli işinde vücuttan herhangi bir organ veya parça alınmıyor. Yalnızca kan alınıyor. Bu nedenle hiçbir riski olmadığını biliyorum. Öyleyse, işin içinde bir hayat kurtarmak söz konusu olunca insan bunu nasıl geri çevirebilir? Yaratan Allah’tır, yaşatan Allah’tır, ama Cenabı Allah böyle küçük bir katkıyla, bir insana yaşamını devam ettirme şansını bize nasip etmişse, bundan herkes keyif almalı, mutluluk duymalıdır diye düşünüyorum. Ebedi alemde de bir karşılığı olacağına inanıyorum.” HAYAT NORMAL SEYRİNDE DEVAM EDECEK Kevser Altuntaş’ın ilik nakli için kar örneği vermeye gelen bir hemşerimiz de Diş Hekimi Murat Kaynaroğlu. Bir tıp insanı olması nedeniyle onun da görüşünü aldık: “ilik nakli hakkında, tıbbi olarak, bugünden yarına, verici için herhangi bir riskin söz konusu olmadığını iyi biliyorum. Hayat eskisi gibi, normal düzeyinde devam edecek, bir insandan başka bir insana kan nakli gibi bir şey. Nasıl ki kan ihtiyacı olana kan bağışında bulunuyorsunuz, bu da aynı onun gibi bir şey. Bildiğimiz bu hastalık, bugün dünyada tedavi edilebilir kanser türlerinden biri. Öyleyse elimizden geliyorsa bunun tedavisine katkıda bulunmalıyız. İlik nakli denince insanlar kemiğin içindeki iliğin bir bölümünün alınacağını sanıyorlar. Aslında durum öyle değil. Yalnızca, belli bir şilemden sonra, kanın belli bir miktarı alınıyor. Vücut zaten
bu noksanlığı en kısa zamanda gideriyor. Burada verilecek kan örneğinin yapılan tahlili sonucu hangi hastalarda uyumlu olduğu belirleniyor. Sanıyorum bu örneği verenlerden hemen ilik nakli için kan alınmayacak. Onunla yeniden görüşülecek ve kabul ederse ilik nakli gerçekleşecek. Kabul etmezse bu kayıtlar saklanacak. Belki
bir gün o kişinin en yakını için bir ilik nakli gerekebilir ve uygun ilik de onun kanında saklıdır. İşte bu durumda kendi yakınınız için de hazır kan bekliyor olabilir. Bu nedenle herkesin bu kampanyaya sıcak bakmasını ve katılmasını öneririm. Bizim Kızılayımız bu konuda oldukça başarılı. Fatsa şubemiz de, üzerine basa basa söylüyorum, Türkiye çapında başarısını üst düzeyde kanıtlamıştır, bunu da biliyorum. Ben de bu kampanyayı gönülden destekliyor ve kan örneği vererek katılıyorum.” YALNIZCA 3 TÜP KAN ALINACAK Ordu Kan Bağış Merkezi Müdürü Dr. Ünal Keskinoğlu’ndan kök hücre nakli ile ilgili şu bilgileri aldık: “Türk Kızılay’ı olarak biz kan bağışı yanında kök hücre bağışı da alıyoruz. Kök hücre bağışını lösemi ve lenfoma hastaları için, kemik iliğine ihtiyaç duyan hastalar için alıyoruz. Vatandaşlarımızın burada yapmaları gereken Kızılay’ın kan alımı yapan ekiplerine gelerek 3 tüp kan vermeleri. Böylelikle kemik iliği bağışçısı olabiliyorlar. Bu konuda herhangi bir çekinceleri olmasın. Çünkü bunun kişiye herhangi bir zararının olmadığını, herhangi bir riskin söz konusu olmadığını, bir tıpçı olarak, rahatlıkla söyleyebiliyorum. Biz buradan alınan kanlarla birlikte ilik bekleyen hastaların ve kan verenlerin uyumluluğunu belirliyoruz. Uyumlu olanlara geri dönüş yapılıyor. Asıl kemik iliği bağışı ondan sonra başlıyor. Nakil
de oldukça kolay bir işlem. Kan verir gibi bir koldan makineye bağlanıyorsunuz. Makine kemik iliği hücrelerini sizden süzüyor. Vücut olarak size herhangi bir zararı söz konusu değil. Burada bir yanlış anlayışı da düzeltmek isterim. Biz kemikten ilik falan almıyoruz. Yapılan bir iğneyle kemik iliği hücrelerinin kana karışmasını sağlıyoruz. Burada klasik bir ameliyat gibi, herhangi bir bıçak vurma, dikiş atma gibi işlemler yok. Yapılan işlem kan bağışı gibi makineye bağlanmaktan ibaret. Daha sonra normal yaşantı devam ediyor. Diğer ameliyatlardaki gibi perhiz, istirahat ve ona benzer bazı zorlamalar da yok. Şimdi bizim burada bir hasta için başlattığımız kan alımlarının sonunda, elde edilen tahlil sonuçlarına göre başka hastalar için uyumlu olacak kanlar da belirlenecek. Böylece bu hastamız için uyumlu olmasa bile, ilik nakli için bekleyen diğer hastalar için de bir tarama yapılmış olacak. Bekleyenler için uyumlu kan bulunduğunda, vericiyle yeniden görüşülüp ilik verme ko-
nusunda kendisi bilgilendirilecek ve verici olup olmadığına yeniden karar verecek ve nakil işlemi ondan sonra yapılacak. Yani kimse burada kan vermekle ilik naklini kabul etmiş sayılmıyor. Bu yalnızca bir tarama eylemi. Uyumluluk sağlandıktan sonra kişiyle durum yeniden görüşülüyor ve son karar orada alınıyor”.
Kızılay Fatsa Şubesi Başkanı Erdi Şevketoğulları da konuya katkıda bulunmak için şunları söyledi: “Doktor bey olayı tıbbi yönden çok güzel açıkladı. Ben onun bu açıklamalarına kısaca bir şeyler eklemek isterim. Olayın bir de manevi yönü var. İnsanlar dışarıda kulaktan duyma bazı yanlış bilgilere inanmış ve ön yargılı olabiliyorlar. Bu da öyle kutsal bir insanlık görevinden uzak kalmalarına neden olabiliyor. Doktor beyin açıkladığını dikkate alarak bu söylentilere itibar etmemeleri gerekir. Ayrıca bu işin bir de manevi yönü olduğu unutulmamalıdır. Düşünün bir kere; hiç tanımıyor olsanız da lösemili bir hastaya, bu bir çocuk olabilir, gen bir insan olabilir, ona can veriyorsunuz. Bunun mutluluğunu tatmak nasıl bir şeydir acaba… Ayrıca böyle bir olayın yarın sizin veya çok yakınınız olan birinin başına gelmeyeceğini kim garanti edebilir? Dolayısıyla böyle bir bağışı herkes gönül rahatlığıyla yapmalı. Burada bizim aldığımız kan örnekleriyle, havuzumuz ne kadar geniş olursa hastalarımızın derdine derman bulma olanağımız da o kadar yüksek olur.”
6
12 Eylül 2018 ÇARŞAMBA www.fatsasozgazetesi.com
Sağlık Köşesi
KURUL DÜNYA LİSTESİ’NE ADAY Doğu Karadeniz’in ilk bilimsel arkeolojik kazı alanı 2 bin 300 yıllık Ordu Kurul Kalesi UNESCO Dünya Miras Geçici Listesi’ne aday oldu.
Ordu Büyükşehir Belediye Başkanı Enver Yılmaz, Dışişleri Bakanlığı tarafından Kurul Kalesi’nin UNESCO Dünya Miras Geçici Listesi’ne alınması için ilk başvurunun yapıldığını söyledi.
Uzman Psikolog
Ebru Yıldırım ORHAN
NEDİR BU ERGENLİK? Çocuğumu artık tanıyamıyorum, önceden çok sakindi, mutluydu şimdi ise hiçbir şeyden mutlu değil, her şeye tepkili, sinirli, kaba, sorumsuz, gergin, varsa yoksa arkadaşları, çok değişti gibi cümleleri sık sık kendi kendimize ve çevremizdeki insanlara söyleriz. Neydi bu değişim, ne oldu da değişti çocuğumuz peki. Aileler panik ve korku halinde tüm bu soruların cevaplarını ararken aslında farkında olmadan kendilerini de çocuklarını da boğmaktadırlar. Evet bu bir dönem, bu bir geçiş dönemi. Yetişkinliğe ilk adım evresi diyebiliriz buna. Çocukluk çağı ile yetişkinlik çağı arasında yaşanan bir geçiş dönemidir ergenlik. Ergenlik insanın yaşamının en güzel, en mutlu dönemleri olurken, aynı zamanda bir kriz dönemidir. Her değişim, bir durumdan ötekine geçişler, kendine göre zorluklar içermektedir. Gençlikten orta yaşa, orta yaştan yaşlılığa, öğrencilikten iş yaşamına, iş yaşamından emekliliğe, bekarlıktan evliliğe, geçişlerin her biride kendine göre birer kriz dönemleridir. Ancak gerek biyolojik, gerekse sosyal ve duygusal bakımdan önemli bir değişiklik sayılan ergenlik dönemi bunların arasında daha büyük belirginlikler taşımaktadır. Ergenlik dönemi sorunların, çatışmaların olduğu çalkantılı bir dönemdir. Ergenlik döneminde yaşanan problemler aileleri ciddi anlamda kaygılandırmaktadır ve ne yapacaklarını bilmezler. Önemli olan yanlış yaklaşımlarla bu dönemi kabusa çevirmeden sağlıklı bir şekilde atlatabilmektir. Ergen ne ister peki? • Anlaşılmak ister • Değer görmeyi ister • Fikirlerine saygı duyulmasını, dinlenilmeyi ister • Arkadaşlarının eleştirilmemesini ister. • Başkaları ile kıyaslanmamayı ister • Zaman zaman yalnız kalmak ister • Fark edilmek ve takdir edilmek ister • Yargılanmamayı, suçlanmamayı ister • Bir birey olduğunu ve önemsenildiğini, sevildiğini hissetmek ister. Biz nerde hata yapıyoruz peki? Öncelikle çocuğunuzu olduğu gibi kabul edin Ondan kesinlikle mükemmel olmasını beklemeyin Ufak tefek hataları görmezden geliniz Uymasını istediğiniz kuralların nedenlerini açıklayın ki; körü körüne itaat etmek yerine anlasın. Güvendiğinizi hissettirin ki; o da kendine güvensin. Başkalarıyla asla kıyaslamayın ki; kendini değersiz hissetmesin Bazı durumlarda yanlış yapma ve seçme hakkı verin ki; davranışlarının sonuçlarında sorumluluk almayı öğrensin. Ergene karşı tutarlı davranışlar sergileyin Sürekli ikaz etmekten kaçının. Sadece yanlışlarını değil, doğrularını da yakalamaya çalışın. Duygusal iniş-çıkışlar şeklindeki tepkilerinin size veya kişiliğinize karşı olmadığını, ergenliğin bir özelliği olduğunu kabul edip ergeni biraz rahat bıraktığınızda onun da sakinleştiğini fark edeceksiniz. Ergene yargılayıcı veya suçlayıcı davranırsak, onunla iletişimimizi koparır ve kendimizden uzaklaştırırız. Çocuklarımıza sevgimizi göstermeliyiz Ergenin kendisi olmasına izin verin. Onu bir birey olarak kabul edin, düşüncelerini ifade etmesi için ona fırsat tanıyın. Öğüt verici ve “”Benim gençliğimde…”” diye başlayan konuşmalardan kaçının Çocuğunuzla iletişiminizi güzelleştirmek konusunda yapılabilecekler size zor gibi görünebilir. Ancak çocuklarınızın sizden istediği tek şey; kendinizi onların yerine koymanız, yani onların düşüncelerine, değerlerine, beğenilerine, saygı göstermeniz ve onları anlamaya çalışmanız, size saçma da gelse isteklerini dinlemeniz. Onların sizlerden tek istedikleri bu. Bu da çok zor olmasa gerek.
2 BİN 300 YILLIK SAKLI TARİH Ordu’nun Altınordu ilçesine bağlı Bayadı Mahallesi sınırlarında yer alan ve ilk olarak 8 yıl önce resmi kazı çalışmaları başlatılan Kurul Kalesi’nin, Ana Tanrıça Kibele heykelinden sonra 2 bin 100 yıllık üç büyük heykele daha ev sahipliği yaptığı ortaya çıkınca, Ordu Büyükşehir Belediyesi harekete geçti. Bugüne kadar bir müzeyi doldurabilecek nitelikte 2 bin parça tarihi eser bulunan Kurul Kalesi için Ordu Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz, Dış İşleri Bakanlığı ile temasa geçerek Kurul Kalesi’nin UNESCO Dünya Miras Geçici Listesi’ne alınması için başvuru yapılmasını istedi. Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun talimatıyla Ordulu Bakan Yardımcısı Yavuz Selim Kıran, Kurul Kalesi için Türkiye’nin müracaatını yaptı. 2 BİN PARÇA TARİHİ ESER BULUNDU Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu
ve Bakan Yardımcısı Yavuz Selim Kıran’a destekleri için teşekkür eden Başkan Enver Yılmaz, “2016 yılında Büyükşehir Belediyemiz ile Kültür ve Turizm Bakanlığı Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü arasında Kurul Kalesi Bilimsel Kazı ve Çevre Düzenleme Çalışmalarına Destek Verilmesine İlişkin Ortak Hizmet Protokolü imzaladık. 2 yıllık sürede 1 milyon 577 bin lira ödenekle çalışmaların hızlı bir şekilde ilerlemesi için destek verdik. Bu sürede gördük ki binlerce yıllık medeniyetlere ev sahipliği yapan Kurul Kalesi’nden adeta tarih fışkırıyor. 2 yılda Ana Tanrıça Kibele Heykeli’nin yanı sıra bulunan, 2 bin
parça tarihi eserin gün ışığına çıkarılması, ne kadar doğru bir karar verdiğimizin de kanıtı oldu.” diye konuştu.
BAŞKAN YILMAZ’DAN BAKAN ÇAVUŞOĞLU VE KIRAN’A TEŞEKKÜR Kurul Kalesi’nin MÖ 2. yüzyılda yaşamış olan Pontus kralı
6. Mitridat tarafından yaptırılmış hem sivil yerleşim, hem de askeri faaliyetlerin gerçekleştirildiği çok fonksiyonlu bir kale olduğunu belirten Başkan Enver Yılmaz, “ Bu saklı tarihin ortaya çıkarılması için kalede Büyükşehir Belediyemizin destekleriyle, 25’i arkeolog 40 kişilik ekip kazı çalışmalarını sürdürüyor. Her geçen gün daha büyük eserlerin gün yüzüne çıkacağına inandığımız bu bölge için, Dışişleri Bakanlığımıza müracaatımızı yaptık. Dışişleri Bakanımız Sayın Mevlüt Çavuşoğlu’nun talimatıyla Ordulu Bakan Yardımcımız Sayın Yavuz Selim Kıran, Kurul Kalesi için Türkiye’nin müracaatını yaptı. Kendilerine desteklerinden dolayı teşekkür ediyor, şükranlarımızı sunuyoruz” şeklinde konuştu. Türkiye’deki tarihi ve doğal güzelliklerin yer aldığı UNESCO Dünya Miras Listesi’nde 18 tescilli alan bulunuyor.
SOSYAL MEDYADAN GÖZÜMÜZE ÇARPANLAR
EMNİYET MÜDÜRÜNE VEDA YEMEĞİ İçişleri Bakanlığı’nın son atama kararnamesi ile Kars İl Emniyet Müdür Yardımcılığı görevine atanan İlçe Emniyet Müdürümüz İbrahim Etem Öztürk onuruna veda yemeği verildi. Fatsa Belediye Spor Kompleksi’nde düzenlenen yemeğe; Fatsa Kaymakamı Mehmet
Yapıcı, Cumhuriyet Başsavcısı Selamettin Bayçelebi, Fatsa Belediyesi Başkan Yardımcısı İbrahim Eroğlu, İlçe Emniyet Müdürü Tolga Sipahi, İlçe Jandarma Komutanı V. Bnb. Ali Can Emeksiz, kurum müdürleri, emniyet ve askeri personel katıldı. Kaymakam Mehmet Ya-
pıcı, Fatsa’da görev yaptığı süre içerisinde yapmış olduğu hizmetlerden dolayı İlçe Emniyet Müdürü İbrahim Etem Öztürk’e teşekkür ederek başarı belgesi ve teşekkür plaketi takdim etti. Yeni görevinin hayırlı ve uğurlu olması temennisinde bulunarak başarılar diledi.
BAŞKAN; “ADAY DEĞİLİM” Fatsa Belediyespor Kulübü Başkanı Ayhan Demir yeni dönemde başkan adayı olmayacağını açıkladı. Fatsa Belediyespor Kulübü Başkanı Ayhan Demir, sosyal medya aracılığı ile yaptığı açıklamada, “Çok kıymetli Fatsa Belediyespor ailesi 2 yıl önce kulübümüze başkan olduğumda bir açıklama yapmıştım, 2 yıllığına bu yola çıkıyorum ve inşallah Fatsa Belediyesporumuzu 2 yıl içerisinde 3.lige çıkararak 18 yıllık hasreti sona erdireceğiz dedik ve yönetimimiz, çalışanlarımız, teknik heyet, futbolcularımız ve taraftarlarımız ile bunu başardık. İki yıllık
görev süremi doldurmam sebebiyle olağanüstü kongre kararı aldık ve yeni dönemde kulüp başkanlığına aday olmama kararı verdim. Daha heyecanlı ve dinamik Fatsa sevdalısı arkadaşların bu görevi kaldığı yerden daha başarılı noktalara getireceğine inanıyorum. İnşallah Fatsa’mız için hayırlı olur. Görev sürem boyunca her zaman yanımda olan Büyükşehir Belediye Başkanımız Enver Yılmaz’a, Fatsa Belediye Başkanımız Muharrem Aktepe ve yardımcısı İbrahim Eroğlu’na,yönetim kurulu üyelerime ve taraftarlarımıza teşekkür ediyorum” diye konuştu.
7
12 Eylül 2018 ÇARŞAMBA www.fatsasozgazetesi.com
İLÇEMİZDEN SOKAK MANZARALARI
YENİ HALİYLE REŞADİYE CADDESİ Fatsa’nın en işlek caddesi olan Reşadiye Caddesi’nin taşıt trafiğine kapalı olan, Dereüstü’ne kadar olan bölümü yeniden düzenlendi. Kavlan Ağacı’nın da içinde bulunduğu bu bölüm, alt yapı çalışmalarının tamamlanıp zeminin yeniden döşenmesi ile yeni bir görünüm kazandı. Kentimizin birçok yerinde görmeye alışkın olduğumuz aksaklıklardan biri olan zemin eğiminin düzgün verilmemesi nedeniyle oluşan su birikintileri bu caddede artık görülmeyecektir. Çünkü, caddenin orta kısmına yerleştirilen ızgaralara suyun akması için, uzman gözüyle değil, sıradan bir vatandaş değerlendirmesiyle, rahatlıkla fark edilebilecek şekilde eğim verilmiş olması bu sorunu ortadan kaldırmıştır. Yanlışları veya noksanlıklara hatırlatırken, bu şekilde
usta ellerden çıkmış doğru çalışmaları da takdirle değerlendiriyor ve yapan elleri kutluyoruz. Ancak bu arada kafamıza takılan bir küçük soruyu da ortaya atmadan geçemiyoruz.
Belirli aralıklarla, halkın oturması için konulan bank şeklindeki oturakların alt kısmına, herhalde vatandaşın ayakları üşümesin düşüncesiyle yapılmış olsa gerek, ahşap bir zemin konulmuş. Bu ahşap zeminin yerleştirilmesi için de 8-10 cm. derinliğinde bir boşluk bırakılmış ve bu kısım ahşap zeminle kapatılmış. Ancak altta kalan kısma birikecek suyun akmasını sağlayacak bir formül düşünülmüş müdür onu bilmiyoruz. Dileriz o da hesaba katılmıştır ve burada böyle bir sorun ortaya çıkmayacaktır.
FATSA BELEDİYESPOR
YİNE UMUT VERMEDİ 19 yıl aradan sonra TFF 3. Lige çıkan Fatsa Belediyespor sezona iyi başlamadı. İlk maçta Kocaelispor’a 2-0 yenilen takımımız, ikinci maçında kendi sahasında Bayburt Özel İdare Gençlik ve Sporla 1-1 berabere kalarak iki maçta ancak 1 puan toplayabildi. Fatsa ilçe stadında oynan karşılaşma öncesi stadı dolduran Fatsa seyircisi takımlarından bir başarı beklerken hay kırıklığına uğradı. Harun Toplar(hakem), Ömer Karakaya(1. Yardımcı Hakem), Sedat Uçar(2. Yardımcı Hakem), Enes Ahi(dördüncü Hakem) dörtlüsünün görev yaptığı karşılaşmaya Fatsa Belediyespor; 20. Ömer Can, 7. Ercüment Balıkcı, 8. Emrah Dağ, 10. Ali Say, 17. Abuzer Gaffar Toplu, 25. Yakup Kayış, 29. Serkan Çalık, 61. Kaan Güdü, 2. Hüseyin Tokmak, 88.
Fahrettin Bıyıklı, 94. Fatih Çolak on biri ile başladı. Bayburt Özel İdare Gençlik ve Spor’un ilk on biri ise şu oyunculardan oluşuyordu: 74. Alişan Şeker, 4. Erol Yükseker, 8. Ali Kemal Yükseker, 10. Selçuk Kaban, 11. Serdar Eylik, 25. Haydar Deniz, 26. Yusuf Onur Arıkan, 34. Emre Hasan Balcı, 45. Eren Açıkgöz, 54. Volkan Çekiç, 72. İsmet Kavuştu. Karşılaşmanın ilk devresi, Fatsa Belediyesporun biraz üstün görünmesine rağmen, golsüz sonuçlandı. İkinci yarıda da takımlar karşılıklı gol arayışını sürdürdü. 55. dakikada Fatsa Belediyespor Ali Say’ın yerine Murathan Buruş’u oyuna aldı. 57. Dakikada Yakup Kayış sarı kart gördü. 63. dakikada Fatsa Bele-
diyespor Fatih Çolak’la golü bulunca stad ayağa kalktı. Ancak bu sevinç çok uzun sürmedi. 72. Dakikada rakip takım Emre Hasan Balcı ile 1-1 beraberliği yakaladı. 76. dakikada Ercüment Ba-
lıkçı’nın yerine Mehmet Seçme, 85 dakikada da Emrah Dağ’ın yerine Selim Dilli oyuna girdi. Karşılaşmanın bundan sonraki bölümünde iki takım da gol kaydedemedi ve karşılaşma 1-1 berabere sona erdi.
Tasarımlarımızla
TANIŞIN, Farklılasın!
ti görmek, ye ni nu em m i ek nd zü yü in iz im er ril Unutmuyoruz ki ; Müşte bizim için paradan daha önemli... Dergi - El ilanı - Katalog - Broşür - Logo - İnsört - Poster - Afiş - Davetiye Kartvizit - Karton Çanta - Bloknot - Kurumsal Kimlik - Ajanda - Kaşe Cepli Dosya ve daha bir çok matbaa ürünü... Saat - Çakmak - Mouse Pad - Puzzle - Taş Baskı - Cam Baskı - Magnet Ayna - Plaket - Kupa - Telefon kılıfları - Yaka İsimliği - Kar Küresi Masa isimliği - Bayrak - Kalem ve bir çok promosyon ürünü... Vinil - Folyo Kesim - Dijital Baskı - Kutu Harf - Işıklı Işıksız Tabela Cam Giydirme - Araç Sticker - Yelken Bayrak Duba ve Reklamcılığa dair herşey...
ENGiN YARAN Bizimle Farklılaşın!
0452 423 63 10 www.enginyaran.com.tr
Dumlupınar Mah. Reşadiye Cad. No.62/B Fatsa/ORDU T : 0452 423 63 10 E : iletisim@enginyaran.com.tr