16 Temmuz 2011

Page 1

Y GERÇEKTEN HABER VERiR

ASYA’NIN BAHTININ MÝFTAHI, MEÞVERET VE ÞÛRÂDIR

YIL: 42

SAYI: 14.868

e y i k r ü T e n i r e l t i h þe aðlýyor

16 TEMMUZ 2011 CUMARTESÝ/ 75 Kr

www.yeniasya.com.tr

BAÐRIMIZ YANDI

13 þehit askerimiz Diyarbakýr’da 7. Kolorordu Komutanlýðý’nda düzenlenen askerî törenden sonra memleketlerine gönderildi. Þehitler memleketlerinde kýlýnacak cenaze namazýndan sonra topraða verilecek. FOTOÐRAF: AA

KARÞILIKLI BARIÞ MESAJLARININ VERÝLDÝÐÝ, SÝYASÎ PARTÝLER ARASI UZLAÞMA ARAYIÞLARININ HIZLANDIÐI BÝR ORTAMDA 13 ÞEHÝT VERDÝÐÝMÝZ DÝYARBAKIR-SÝLVAN’DAKÝ TERÖR SALDIRISI TÜRKÝYE’YÝ BÝR KEZ DAHA YASA BOÐDU. ATEÞ DÜÞTÜÐÜ YERÝ YAKTI, TERÖRE LÂNET AÐITLARA KARIÞTI

ÞEHÝTLERÝMÝZ Uzm. J. I. Kad. Çvþ. Gökhan Yýldýrým (Adana Ceyhan), J. Uzm. Çvþ. Mustafa Güney (Adana-Yüreðir) J. Uzm. Onb. Fahrettin Aksu (Hatay / Kýrýkhan ) J. Komd. Çvþ. Mehmet Kaz (Gaziantep-Nizip) J. Komd. Çvþ. Emrah Eker (Giresun-Dereli) J. Komd. Çvþ. Necmettin Torun (Samsun-Alaçam) J. Komd. Çvþ. Ufuk Bayarý (Konya) J. Komd. Çvþ. Noyan Aydýn (Zonguldak-Ereðli) J. Komd. Onb. Aykut Delimehmetoðlu (Bursa-Ýnegöl) J. Komd. Er. Barýþ Çiçekdaðý (Gaziantep) J. Komd. Er. Vefa Çelik (Aðrý) J. Komd. Er. Ethem Okkay (Þanlýurfa-Payamlý) J. Komd. Er. Gökhan Kaplan (Tekirdað-Þarköy)

TÜSÝAD: UZLAÞMA ORTAMINA DARBE

u Diyarbakýr-Silvan'da, kaçýrýlan askerleri bulmak için düzenlenen operasyondan dönerken uðradýklarý bombalý saldýrýda þehit düþen askerler Türkiye'yi yasa boðdu. Evlâtlarýnýn þehadet haberlerini alan yakýnlarý ise gözyaþlarýna hakim olamadý. Samsun'dan Adana'ya, Tekirdað'dan Aðrý'ya kadar geniþ bir coðrafyaya yayýlan mekânlara ateþ düþtü. Þehitlerden Piyade Komando Çavuþ Ufuk Baþarý’nýn babasý komutanlarý suçladý. Þehit babasý Ýsa Baþarý, “Kameralarla tesbit edilen PKK'lýlarýn üzerine davar sürer gibi askerleri sürüp, onlar kýrdýrmanýn sebebi baþýndaki komutanlardýr.” dedi.

TÖREN SIRASINDA ÞEHÝT YAKINLARI GÖZYAÞLARINA BOÐULDU u Silvan’daki hain saldýrýda vefat eden 13 þehit için Diyarbakýr'daki 7. Kolordu Komutanlýðý'nda askerî tören düzenlendi. Törene, Baþbakan Yardýmcýsý Bekir Bozdað, Ýçiþleri Bakaný Ýdris Naim Þahin, Gýda, Tarým ve Hayvancýlýk Bakaný Mehdi Eker, Kara Kuvvetleri Komutaný Orgeneral Erdal Ceylanoðlu, Jandarma Genel Komutaný Orgeneral Necdet Özel katýldý. Þehitlerin naaþlarýnýn katafalka konulmasý ile baþlayan törende, þehitlerin öz geçmiþleri okunurken bazý þehit yakýnlarý göz yaþlarýna hakim olamadý. Haberi sayfa 4’te

uHaberi sayfa 5’te

46 þehirde þehitler için protesto eylemi

Yangýn bilmecesi

uHaberi sayfa 4’te

Demokrat Özerlik soruþturmasý Yeni anayasa deðerlerimizle uyumlu olmalý uHaberi sayfa 5’te

Arjantin’de darbecilere ömür boyu hapis cezasý uHaberi sayfa 7’te

FOTOÐRAF: AA

uHaberi sayfa 4’te

Terörün hedefi, birliðimiz u­ Ýçiþleri Bakaný Ýdris Naim Þahin, Diyarbakýr’da 13 askerin þehit olduðu terör saldýrýsý ile ilgili, Türkiye’nin büyümesine engel olmak için direnenlerin artýk iyice fark edilmesi gerektiðini belirterek, ‘’Niyetini bozmuþlara iyi niyetle yaklaþmanýn yanlýþ olduðunu görmemiz gerekiyor’’ dedi. Haberi sayfa 4’te

Cevap bekleyen sorular uÞehit düþen 13 askerimiz için teröre lânet yaðarken, olayýn zamanlamasý ve oluþ þekli konusundaki sorular cevap bekliyor. Çatýþmanýn, AKP ve BDP heyetlerinin uzlaþma için görüþmeler yaptýðý bir sýrada ve tutuklu generallerin durumlarýnýn konuþulduðu YAÞ’la ilgili üçlü zirve esnasýnda vuku bulmasý dikkatlerden kaçmadý. Yine, saldýrýnýn, Abdullah Öcalan’ýn “Devletle anlaþtým” dedikten bir süre sonra gerçekleþmesi de ilginç bir zamanlama olarak deðerlendirildi.

Gül’den demokrasiye vurgu, teröre lânet uCumhurbaþkaný Abdullah Gül, ‘’Türkiye’nin geliþmesi, demokrasimizin olgunlaþmasý ve sorunlarýn aþýlmasý konusunda gösterilen iyi niyetli gayretler, terör örgütünü rahatsýz etmektedir.. Türkiye, demokrasiden, hukuktan ve kardeþlikten asla taviz vermeden, terörün de, onun gerisindeki güçlerin de üstesinden gelmeyi baþaracaktýr” dedi. Haberi sayfa 5’te

STK’lardan ortak tepki u13 þehitle ilgili açýklama yapan Genelkurmay Baþkanlýðý, teröristlerce atýlan bombalarýn çatýþmanýn yaþandýðý ormanlýk alanda yangýna yol açtýðýný belirtirken, terör örgütüne yakýn bir haber ajansý askerlerin, bölgenin helikopterlerden atýlan bombalarla yanlýþlýkla bombalanmasý sonucu öldüklerini iddia etti.

Ýddialarýn bilinmesi ölenleri geri getirmez

uÝçiþleri Bakaný Ýdris Naim Þahin ise, saldýrý sýrasýnda yangýnýn nasýl çýktýðýna iliþkin iddialarýn sorulmasý üzerine yangýnýn sebeplerinin bilinmesinin yangýnda vefat eden askerleri geri getiremeyeceðini söyledi.

uTerör saldýrýsýna Mardin’deki sivil toplum kuruluþlarý ve kanaat önderleri de tepki gösterdi. Türkiye’nin normalleþme süreci ve yeni anayasa deðiþikliðinin gündemde olduðu bir dönemde böyle hain bir saldýrýnýn düzenlenmesi ülkenin huzurunu ve istikrarýný bozmaya yönelik olduðuna dikkat çeken sivil toplum kuruluþlarý ve kanaat önderleri, bu saldýrýnýn arkasýndaki karanlýk güçlerin hain planlarýnýn milletin birlik ve beraberliði ile bozulacaðýný ifade etti. Haberi sayfa 5’te

HAFTASONU

n ekimizi bugü iz. in y te bayinizden is ISSN 13017748


2

LÂHÝKA

16 TEMMUZ 2011 CUMARTESÝ

‘‘ Terörün yegâne çaresi, Ýslâmýn hakikatleridir

‘‘

Beþeriyeti dehþetli sadmelere uðratan, tehdit eden, anarþiliðin, ifsat ve tahribin, yegâne çaresi ancak ve ancak Ýlâhî, semâvî bir dinin ezelî ve ebedî hakikatleridir, hakikat-i Ýslâmiyettir.

B

eþeriyeti dehþetli sadmelere uðratan, tehdit eden, anarþiliðin, ifsat ve tahribin, yegâne çaresi ancak ve ancak Ýlâhî, semâvî bir dinin ezelî ve ebedî hakikatleridir, hakikat-i Ýslâmiyettir. Risâle-i Nur, hakikat-i Ýslâmiye ve Kur’âniyeyi müsbet ve müdellel bir þekilde insanlýðýn nazar-ý tahkikine arz ve ifade etmektedir. Barla Lâhikasý, s. 9 *** Hem ehl-i siyasete hiç münasebetimiz olmadýðý halde, kat’î bilsinler ki, bu memlekette, bu asýrda, milleti anarþilikten, tereddî ve tedennî-i mutlakadan kurtaracak yegâne çaresi, Risâle-i Nur’un esâsâtýdýr. Kastamonu Lâhikasý, s. 99 *** Hem hükümet, bu millet ve vatanýn hayat-ý dünyevîyesine ve siyâsîyesine ve uhrevîyesine pekçok faydasý bulunan bu Kur’ân lemeâtlarýna ve Kur’ân dellâlý olan Risâle-i Nur’a, deðil iliþmek, belki tamamýyla terviç ve neþrine çalýþmalarý elzemdir ki, geçen dehþetli günahlara keffâret ve gelecek þiddetli belâlara ve anarþîliðe karþý bir set olabilsin. Sözler, s. 141 *** ..anarþistliðin emniyet-i umumiyeyi bozmaya dehþetli çalýþmasýna karþý, Risâle-i Nur ve þakirtleri, iman-ý tahkikî kuvvetiyle bu vatanýn her tarafýnda o müthiþ ifsadý durduruyor ve kýrýyor, emniyeti ve âsâyiþi temine çalýþýyor. Lem’alar, s. 260 *** Risâle-i Nur, mânevî tahribata ve anarþilik ve bolþevizm, tabiiyyun ve maddiyyunluða ve þükûk ve þübehata ve küfr-ü mutlaka karþý bin sedd-i Kur’ânî hizmetini bihakkýn ifa etmesiyle, bu vataný bu tehlikeli dünya fýrtýnasý içinde muhafazaya bir vesile olduðu ve bir sadaka-i makbule hükmüne geçip ikinci Harb-i Umumînin belâsýna ve baþka memleketlerde vuku bulan belâlarýn bu memlekete girmesine mümânaatla mânevî bir siper teþkil ettiði bedahetle âþikâr olmuþtur. Emirdað Lâhikasý, s. 399 *** Risâle-i Nur, beþeri anarþistlikten kurtarmaya bir derece vesile olduðu gibi, Ýslâmýn iki kahraman kardeþi olan Türk ve Arabý birleþtirmeye, bu Kur’ân’ýn kanun-u esasîlerini neþretmeye vesile olduðunu düþmanlar da tasdik ediyorlar. Emirdað Lâhikasý, s. 458 LÛGATÇE:

sadme: Darbe, yýkýcý müdahaleler. hakikat-i Ýslâmiye ve Kur’âniye: Kur’ân ve Ýslâm hakikati. müdellel: Delilli, ispatlý. nazar-ý tahkik: Araþtýrýcý, tahkik edici bakýþ. tereddî ve tedennî-i mutlaka: Mutlak bir alçalma ve gerileme. hayat-ý dünyevîye ve siyâsîye ve uhrevîye: Ahiret, siyaset ve dünya hayatý. lemeât: Lemalar, parýltýlar. dellâl: Ýlân edici. terviç: Revaç verme, deðerini arttýrma. iman-ý tahkikî: Ýnandýðý þeylerin aslýný, esasýný bilerek inanma. bolþevizm: Hürriyet

adýna bütün insanî deðerleri tahribe yönelerek, hiçbir kanun, ölçü, deðer tanýmaksýzýn sosyalist hedeflere varmayý benimseyen görüþ. tabiiyyun: Tabiatçýlar. Natüralistler. maddiyyunluk: Herþeyi madde ile deðerlendiren, sadece maddeye istinad eden, ruhâniyatý ve mâneviyatý inkâr edenlerin mesleði, materyalistlik. þükûk: Þekler, þüpheler. þübehat: Þüpheler. küfr-ü mutlak: Hiçbir imanî hükmü, delili, hakikatý kabul etmeme, kesin ve tam bir inkâr. kanun-u esasî: Ana prensipler, ana esaslar, ana kanun.

Y

Yetimlerin mallarýný haksýz olarak yiyenler, muhakkak ki karýnlarýna ateþ dolduruyorlar. Onlar yakýnda Cehennemin alevli ateþine girecekler. Nisâ Sûresi: 10 / Âyet-i Kerime Meâli

Risâle-i Nur Talebeleri insanlýðýn kalitesini yükseltiyor R

isâle-i Nur’un neþrettiði hakikatleri daha derinden kavrama ihtiyacý gün geçtikçe daha da kendini hissettiriyor. Hadiselerin boðuculuðu, günahlarýn cazibedarlýðý, manevî hastalýklarýn kalpleri yaralamasý insanýn iman dairesinden, kulluktan ve hatta insaniyetten hýzla uzaklaþmasýný netice veriyor. Ýnsan böyle bir zamanda aklýnýn, kalbinin ve zevklerinin selimiyetini kaybediyor. Hadiseler karþýsýndaki olmasý gereken duruþunu bilemiyor, neye, ne kadar tepki vereceðini, kalbine yerleþenlere muhabbet ölçüsünü, dünyalýklarýn kalbindeki hak ettiði yeri belirleyememesi gibi nice mütehayyir, þaþkýn, ferasetsiz tavýrlar ile ruhlar, akýl ve kalpler yaralanýyor. Ýþte böyle bir asýrda insan, insanlýktan çýkma ile insan olma yol ayýrýmýna geliyor ve kendisine rehber olacak, ýþýk tutacak, iman kazandýracak, mevcut imaný tahkikleþtirecek, hadiselerin mülk ve melekût cihetlerini okutacak, enfüsî tefekkür yaptýracak, aklýný ve kalbini daðýtýp divane ve manevî dinsiz olmasýný engelleyecek hakikatlere ihtiyaç duyuyor. Hakikî insan olmak, ancak Ýslâmiyeti yaþamakla mümkündür. Bu yüzden iyi bir insan olmak, iyi bir kul olmak, iyi bir ümmet ve iyi bir talebe olmak için bu asrýn Kur’ân kaynaklý Risâle-i Nur eserlerini ciddiyetle okumak, derinleþmek, kelimelerin ve kavramlarýn dünyasýna nüfuz etmek gerekecektir. Risâle-i Nur eserlerinden tam istifade etmek için, okurken hem sistematik bir analize tabi tutmak, hem de hakikatleri derin boyutlarýyla kavramak lâzýmdýr. Bu eserlerden feyz alarak okumak, kiþinin iman, ihlâs ve niyeti ile alâkalý olduðu kadar, ayný zamanda Allah’ýn bir lütfu ve inayetiyle olacaktýr. Ýþte bizler, hem Allah’ýn lütfuna mazhar olmak niyeti, hem de Risâle-i Nur hakikatlerinde derinleþme gayreti ile her yaz olduðu gibi, bu yaz da Yalova’da bir okuma programý tertipledik. Otuza yakýn genç bayan kardeþimizle Yalovalý kardeþlerin dâveti üzerine, bu yýl da Üstadýn ilk dönem eserlerini okumayý hedefledik. Konulu ve ihtisaslaþmayý saðlayacak bir düzenlemeyle planladýðýmýz okuma programlarýnda geçen sene, Kader mevzuu üzerinde yoðunlaþmýþtýk. Bu sene de cumhuriyet tarihi, meþ-

yyasar@yeniasya.com.tr

rûtiyetle baþlayan demokrasi tarihimiz, bu süreçte yapýlan darbeler vs. üzerinde daha çok sosyolojik okumalar ve mütalâalar yaptýk. Yine her zamanki gibi, ihlâs, uhuvvet, tesettür, desise-i þeytaniye konulu talebe derslerimiz de devam etti. Lise ve üniversite talebelerinden oluþan genç grubumuzla yaptýðýmýz dersler ciddî anlamda ilmî bir sohbet tarzýnda geçti. Gençlerin hem iman gündemli olmasý, hem de geliþen dünyadan haberdar olmalarý, tarihe olan ilgileri, sorduklarý seviyesi çok yüksek sorularý, katkýlarý, malûmatlarý geleceðe dair ümitlerimizi daha da arttýrdý

ve bizi þevklendirdi. Evet, Risâle-i Nur eserleri, baþka eserler gibi, baþka tarîkler gibi deðildir. Bu eserler, baþkalarýnýn (hoca, þeyh, mürþid, öðretmen) sunduðu hazýr bir meyve deðil, bizzat kiþinin kendisiyle ilgilenen ve kiþinin de kendisinin ilgisi ile pencerelerini, satýrlarýný, meyvelerini, feyizlerini açan bir eserdir. Ýhlâs, samimiyet ve gayretle ancak istifade edilir. Bu yüzden okuma programlarý, belki de bir yýlda alýnacak feyiz, lezzet ve keþfiyatý kýsa sürede verebilecek yoðunlaþtýrýlmýþ ve bu niyetle tertiplenmiþ programlardýr. Risâle-i Nur satýrlarýnýn önünde diz çökmek, gayret ve çaba sarf etmek niyetiyle yola çýkýlan bu programlarda kalben, ruhen, aklen ciddî bir yenilenme, tedavi, inkiþaf halleri yaþanmaktadýr. Zaten kendisine özel vakitler ayýrmadan, ciddî çalýþmadan baþkalarýnýn aðzýndan duyulanlarla yetinilmeyen bu eserler için vakit tahsis etmek zorunludur. Okuma programlarý, yenilenme, þevk ve gayrete gelme, muhasebe yapma

programlarýdýr. Zübeyir Aðabeyin þu ihtarý dikkat çekicidir: “Hizmet hizmet derken, þahsî dersini unutanýn hizmeti muvakkat olur.” Ýþte kiþinin her gün dersini tazelemesi ile ancak hizmet devam edebilir ve istikamette olunabilir. Aksi halde insan karþýlaþtýðý olumsuzluklarla önce þevkini kaybeder, sonra ihlâsýný, sonra da hizmetini kaybedebilmektedir. Bu yüzden tahribe karþý sürekli bir tamirat vazifesi gören bu dersleri her fýrsatta okumak ve hayatýn koþuþturmalarý içinde bu eserleri okumak için fýrsatlar açmak ve zaman ayýrmak gerekecektir. Risâle-i Nur okuma programlarý, belki de dünyanýn hiçbir yerinde olmayan baþka meslek ve tariklerde pek rastlanmayan ve ehl-i dünyanýn entelektüel aydýn kesiminin dahi keþfedemediði fýtrî bir eðitim programýdýr. Nur Talebelerinin fýtrî bir oluþumla, bir araya gelerek, tefekkürî ortamlarda yaptýðý bu okuma faaliyetleri onlara yüksek bir ruh, entelektüel bir kiþilik ve birikim kazandýrmaktadýr. Nur Talebelerinin hadiseler karþýsýnda yaptýklarý yorumlar ve duruþlarý, kendilerinin ve zamanýn malûmat yýðýnlarýnýn neticesi olan yaklaþýmlar deðil, Kur’ân’ýn derinliklerinden Risâle-i Nur’un keþfettiði imanî hakikatler olduðu için, oldukça orijinal, isabetli ve dikkat çekicidir. Ayrýca, bu tür programlar, katýlan genç kardeþlere, cemaat þuurunun kazandýrýlmasý ve aidiyet psikolojilerini tatmin etmeleri açýsýndan da faydalýdýr. Beraberce yapýlan marifet talimleri, hakikatlerin bir çok yönünü keþfetmeyi netice verdiði gibi, talebelerin kuvve-i maneviyesini arttýrmakta ve manevî bir destek oluþturmaktadýr. Farklý statü, kiþilik ve kültürde yetiþen gençlerin bir araya geldiði ve beraber on-on beþ gün geçirdiði, ayný ortamý paylaþtýðý bu programlar, sosyal olarak da kiþiyi geliþtiren, farklý görüþ, düþünce ve bakýþ açýlarýný görmeyi, kabullenip saygý duymayý ve iletiþimi, sosyal becerileri geliþtiren ortamlardýr. Bu programlarýn genç dünyasýna bir baþka katkýsý da, ileride hatýrlayacaklarý, zihinlerinde güzel hatýralar oluþturan izlenimler býrakmasýdýr. Öncelikle yazýn, gaflet zamanýnda bize böyle bir ulvî meþguliyet, esmâ talimi, tefekkür penceresi, ilmi mütalâalar açan Rabbimize þükrediyoruz. Sonra da bu okuma programlarýna maddî ve manevî desteði bulunan kardeþlerimize teþekkür ediyor, kâinatýn bütün muazzam mesailinden daha önemli olan Nurlarýn okunmasýna, anlaþýlmasýna ve yaþanmasýna vesile olan Urfalý, Yalovalý ve Ýstanbullu kardeþlerimize ayrý ayrý duâlarýmýzý iletiyoruz.

Aldanarak maðrur olma Aldanarak maðrur olma, Bu âlemde misafirsin. Ýstersen de bin yýl yaþa, Günü gelince yolcusun. Maðrur olanlar aldanýr, Þu dünya-yý deniyyede... Çok piþmanlýk duyacaklar Ahiret denen âlemde… Tarih boyu hep yaþamýþ, Kibri, gururu olanlar. Yarýn derece alacak: Tevazu ehli olanlar… Neye güvenerek gurur eylersin? Bilmez misin sonudur kara toprak. Ýbretle afaka, enfüse bir bak. Ne maðrurlar yutmuþ þu kara toprak.

ALÝ SANDIKÇIOÐLU


HABER

Y

Genel Yayýn Müdürü

Yayýn Koordinatörü

Haber Müdürü Recep BOZDAÐ Ankara Temsilcisi Mehmet KARA Reklam Koordinatörü Mesut ÇOBAN Görsel Yönetmen: Ýbrahim ÖZDABAK

Kâzým GÜLEÇYÜZ

Abdullah ERAÇIKBAÞ

Abone ve Daðýtým Koordinatörü: Adem AZAT

Yeni Asya Gazetecilik Matbaacýlýk ve Yayýncýlýk Sanayi ve Ticaret A.Þ. adýna imtiyaz sahibi

Mehmet KUTLULAR Genel Müdür

Recep TAÞCI

Yazý Ýþleri Müdürü (Sorumlu) Mustafa DÖKÜLER Ýstihbarat Þefi Mustafa GÖKMEN Spor Editörü Erol DOYURAN

Yeni Asya basýn meslek ilkelerine uymaya söz vermiþtir.

Merkez: Gülbahar Cd., Günay Sk., No: 4 Güneþli 34212 Ýstanbul Tel: (0212) 655 88 59 Yazýiþleri fax: (0212) 515 67 62 Kitap satýþ fax: (0212) 651 92 09 Gazete daðýtým: Telefax (0212) 630 48 35 ÝlânReklam servisi fax: 515 24 81 Caðaloðlu: Cemal Nadir Sk., Nur Ýþhaný, No: 1/2, 34410 Ýstanbul. Tel: (0212) 513 09 41 ANKARA TEMSÝLCÝLÝÐÝ: Meþrutiyet Cad. Alibey Ap. No: 29/24, Bakanlýklar/ANKARA Tel: (312) 418 95 46, 418 14 96, Fax: 425 03 36 ALMANYA TEMSÝLCÝLÝÐÝ: Zeppelin Str. 25, 59229 Ahlen, Tel: 004923827668631, Fax: 004923827668632 KKTC TEMSÝLCÝLÝÐÝ: Avni Efendi Sok., No: 13, Lefkoþa. Tel: 0 542 859 77 75 Baský: Yeni Asya Matbaacýlýk Daðýtým: Doðan Daðýtým Sat. ve Paz. A.Þ.

Yayýn Türü: Yaygýn süreli

ISSN 13017748

16 TEMMUZ 2011 CUMARTESÝ

NAMAZ VAKÝTLERÝ Hicrî: 15 Þaban 1432 Rumî: 3 Temmuz 1427

Ýller Adana Ankara Antalya Balýkesir Bursa Diyarbakýr Elazýð Erzurum Eskiþehir Gaziantep Isparta

Ýmsak 3.41 3.34 4.01 3.56 3.48 3.17 3.17 3.01 3.45 3.33 3.56

Güneþ 5.24 5.26 5.43 5.47 5.40 5.02 5.04 4.52 5.36 5.16 5.41

Öðle 12.52 13.02 13.10 13.22 13.17 12.32 12.36 12.28 13.11 12.44 13.11

Ýkindi 16.40 16.56 16.58 17.15 17.11 16.22 16.28 16.22 17.05 16.32 17.01

Akþam 20.07 20.25 20.25 20.44 20.41 19.50 19.56 19.51 20.34 19.59 20.28

Polis demokrasiden yana POLÝS adaylarýnýn büyük çoðunluðunun, olumlu bir demokrasi algýsýna sahip olduðu ortaya çýktý. Kafkas Üniversitesi Öðretim Üyesi Yrd. Doç. Özden Demir ile Çukurova Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Araþtýrma Görevlisi Sibel Güzel Yüce tarafýndan yapýlan bir araþtýrma kapsamýnda, polis a-

daylarýnýn ‘’demokrasi’’ kavramýný nasýl algýladýklarý ve bu kavramla ilgili mevcut algýlamalarýnda hangi kaynaklarýn etkili olduðunu belirlemek amacýyla anket düzenlendi. Adana Kemal Serhadlý Polis Meslek Yüksek Okulu 2. sýnýf öðrencisi 192 kiþiye yönelik yapýlan ankette, polis adaylarýnýn demokrasi algý-

larýný tesbit etmek için metaforlar (benzetme) kullanýldý. Anket formunun ilk kýsmýnda, araþtýrmaya katýlan polis adaylarýnýn her birinden demokrasi kavramýna iliþkin sahip olduklarý metaforlarý ortaya çýkarmak amacýyla ‘’demokrasi gibidir, çünkü...’’ cümlesinin tamamlanmasý istenirken, ikinci kýsmýnda ise metaforlarý oluþtururken etkilendikleri kaynaklarý belirtmeleri amacýyla açýk uçlu sorular yöneltildi. Polis Bilimleri Dergisi’nde yayýmlanan araþtýrma sonuçlarýna göre, polis adaylarý en fazla metaforu ‘’özgürlük anlayýþý olarak demokrasi’’ kategorisinde üretti, en az metaforu ise ‘’barýþ aracý olarak demokrasi’’ kategorisinde deðerlendirdi. Polis adaylarýnýn çoðu, metafor ve metaforla ilgili açýklamalarýnda, ‘’demokrasi kavramýnýn özgürlük, deðiþim, geliþme, süreç, çeþitlilik, eþitlik, iþbirliði, denge ve sistem gibi ayýrt edici özelliklerine’’ deðinirken, polis adaylarýnýn çok azýnýn ise demokrasinin karar verme, seçim ve katýlým gibi ayýrt edici özelliklerinden bahsettiði görüldü. Demokrasi kavramýna iliþkin üretilen metafor ve gerekçelere göre, polis adaylarýnýn yüzde 81.46’sýnýn olumlu, yüzde 18.54’lük bir kýsmýnýn ise olumsuz bir demokrasi algýsýna sahip olduklarý ortaya çýktý.

EN ÇOK MEDYA ETKÝLÝYOR Araþtýrmada, ayrýca polis adaylarýnýn demokrasi algýsýný etkileyen faktörlere de ulaþýldý. Polis adaylarýnýn demokrasi algýsýný en çok etkileyen faktörün, yüzde 41.08 oranýyla kitle iletiþim araçlarý olduðu belirlenirken, sosyal çevre ve toplumun yüzde 18.11 ve kitaplarýn yüzde 15.95 etkiye sahip olduðu ortaya çýktý. Ankara / aa

irtibat@yeniasya.com.tr

Kýyýmýn hesap günü þaðýdaki satýrlar, gazetemiz sayfalarýnda zaman zaman kýsa yazýlarýný okuduðumuz genç kabiliyetlerden Esra Nur Cinali’ye ait. Aslýnda bu yazýyý da öncekiler gibi ayrý bir köþede yayýnlayabilirdik. Ama doðrudan bu köþeyle ilgili olduðu için buraya almayý uygun bulduk. Yýllar önce köþemizde çýkan ve daha sonra “Bu Bayrak Ýnmez” kitabýmýza da koyduðumuz bir yazýmýzdan (s. 87-8) yola çýkan Esra Nur, o yazýdaki mesajla bugün yaþanan geliþmeler ve gelinen nokta arasýnda irtibat kurmuþ. Ýlgi, dikkat ve hassasiyeti için tebrik ve teþekkür ediyor ve ilginç yazýsýný sizlerle paylaþýyorum.

A

*** Dokuz buçuk yýl önceki bir temennînin, hatta ihtiyacýn yazýsýdýr bu. Kâzým Güleçyüz Aðabeyimizin 2.11.2001 tarihli “Kýyýmýn hesabý” adlý yazýsýnýn cevabýdýr kendimce. 11 yaþýndaydým o senelerde. Vatanýmýzda yapýlan kýyýmlardan habersizdim elbette. Aðabeylerimizin bize býraktýklarý yazýlardan okuyorum, anlamaya çalýþýyorum olaylarý. Okudukça bu da olmaz diyorum, bu da olmaz... Neler yaþamýþ büyükler ve belki hâlâ yaþanýyor bu tarz olaylar. Miras olarak bunu mu býrakmak isterdiler bize diyorum kendi kendime ya da kendi vatanlarýnda böyle garip mi olmak istediler? Hayýr, biz garip deðiliz diyorsunuz, biliyorum. Mü'min hiçbir zaman garip kalmaz. Bilir ki, yapýlan zulümler bu dünyada olmasa bile mahkeme-i kübrada mutlaka karþýlýðýný bulur. Tüm dünya ona küsse ne ehemmiyeti var, öyle deðil mi? Rabbi razý olsa ona o yeter! Evet, iþte tam da bunun içindi çekilen onca sýkýntý. Rabbimiz razý olsun

Yatsý 21.41 22.07 21.59 22.25 22.24 21.26 21.34 21.33 22.15 21.33 22.04

Ýller Ýstanbul Ýzmir Kastamonu Kayseri Konya Samsun Þanlýurfa Trabzon Van Zonguldak Lefkoþa

Ýmsak 3.43 4.06 3.21 3.31 3.48 3.11 3.27 3.00 3.01 3.28 3 .57

Güneþ 5.38 5.53 5.18 5.19 5.33 5.08 5.10 4.55 4.48 5.26 5.36

Öðle 13.17 13.24 12.58 12.51 13.03 12.48 12.38 12.34 12.20 13.06 12.59

Ýkindi 17.13 17.16 16.55 16.43 16.53 16.44 16.27 16.30 16.11 17.03 16.44

Akþam 20.44 20.44 20.26 20.11 20.21 20.15 19.54 20.01 19.39 20.34 20.10

3 Yatsý 22.29 22.21 22.12 21.49 21.57 22.01 21.28 21.46 21.16 22.21 21.40

diye, hak söz susmasýn diye, susturulamasýn diye! Yalnýz býrakmak, yok saymak ve daha onlarca yöntem... Ama iþte buradayýz... Yazarlarýmýza çektirilen onlarca sýkýntýlara inat, onlarca fahrî yazarla buradayýz Kâzým Abinin deyimiyle. Üstadýmýz yýllar önce Nur tohumlarý ekmiþ bu vatana; o tohumlar þimdi denizaþýrý ülkelerde de neþvünema buluyor. Onun talebeleri demokrasi tohumlarý ekmiþ, ben yaþtakiler o tohumlarýn topraktan ilk çýkardýðý yapraklarý izliyor. Diðerleri mi? Kâzým Abi “Hukuk ve adaletin size de lâzým olacaðý günler uzak deðil” demiþ. Sanýrým o günleri yaþýyoruz þu günlerde. Hukuk kurallarýný hukuksuzluklarýna alet edenlerin kývranýþlarýný görüyoruz. Bu vatana verdikleri zararlarý içimiz yana yana izlerken, hastane odalarýna, kanunlarýn gediklerine sýðýnanlarýn bir an önce hakkýyla yargýlanmasý duâlarýný ediyoruz. ***

Asýl hesaplaþma mahkeme-i kübrada Esra Nur’un yazýsýný tamamlar mahiyette bazý bilgileri de—isim vermeden—kýsaca aktaracak olursak: Gerçekten o dönemde Yeni Asya’nýn üzerine gelen hakim, savcý ve kamu görevlilerinin hepsi bir þekilde “tokat” yedi. Ýçlerinde, yüz kýzartýcý skandallarla ve tenzilen baþka görevlere atananlar da oldu, uyuþturucu ve mafya çeteleriyle menfaat iliþkilerine girmekle suçlanarak yaptýrým uygulananlar da. Kritik dâvâlarda yanlýþ kararlar vermekle eleþtirilerek ciddî itibar ve prestij kaybýna uðrayanlar da oldu, Yeni Asya’ya karþý açtýklarý dâvâlarda kazandýrýldýklarý haksýz tazminatlarý alamadan ya kendileri veya çok yakýn aile fertleri öbür tarafa göçenler de. Böylece, zulüm ve haksýzlýklarýn bu dünyada dahi cezasýz kalmadýðýný bu ibret dolu örneklerde bizler de defaatle görmüþ olduk. Üstelik bunlarýn çoðu bugünlere gelmeden, çok daha erken tarihlerde gerçekleþti. Þimdilerde olup bitenler ise, ya o zamanki haksýzlýklarda üstlenilen perde gerisi rollerin, ya da sonraki süreçte yapýlan yeni zulümlerin karþýlýðý olarak yaþanýyor olmalý. Bunlar, o yapýlanlarýn daha bu dünyada iken getirdiði sonuçlara örnekler. Ýþin bir de öteki âleme bakan boyutu var ki, onu da 1.6.01 tarih ve “Mahkeme-i kübra” baþlýklý yazýmýzýn sonunda þöyle ifade etmiþiz: “Bu dünyanýn bir de ötesi var; ahiret ve mahkeme-i kübra var. Ve asýl hesaplaþma, o müthiþ hesap gününde olacak.”


4

HABER

16 TEMMUZ 2011 CUMARTESÝ

Y

Demokrasiye vurgu, teröre lânet cakir@yeniasya.com.tr

Kanlar da, sözler de yerde kalýyor iyarbakýr Silvan’da Perþembe günü meydana gelen terör saldýrýsý, ülkemizin terör belâsýndan kurtulmak için yapacak çok iþi olduðunu bir defa daha gösterdi. 13 askerimizin þehit olduðu kanlý saldýrýnýn ayrýntýlarýný bilemiyoruz, ama bildiðimiz bir þey varsa o da; terör konusunda rehavete kapýlmamak gerektiðidir. Aslýnda bu konuda söylenmeyen söz kalmamýþ gibidir. Hemen her terör saldýrýsýndan sonra yapýlan resmî açýklamalarda ve yapýlan yorumlarda terörün bir an önce bitirileceði ifade edilir. Çeyrek asýrdýr þahit olduðumuz þey, sadece kanlarýn deðil, sözlerin de yerine getirilemeyerek yerde kaldýðýdýr. Akan kanýn durmasý ve terörün sona ermesi, cârî açýðýn bertaraf edilmesi ya da ihracatýn artmasýndan çok daha önemlidir. Çünkü maddî imkânlarýn sýnýrlý olmasý ve fakirlik gibi problemler bir þekilde aþýlýr; ama terör çok farklý bir musîbet. Hem nerede ve nasýl geleceði belli olmuyor, hem de ‘terör meydaný’nda çok sayýda ‘oyuncu’ var. Terörü sadece ‘içeride’ alýnan tedbirlerle bitirmek de kolay deðil. Çeþitli menfaat iliþkileri dolayýsýyla dýþ etkilerin devre dýþý býrakýlabilmesi de çok önemli. Kanlý terör saldýrýsýnýn zamanlamasý da ayrýca dikkat çekici. Sanki gizli bir el (yoksa gizli deðil mi?) “Terör belâsýný geride býraktýk” kanaati hasýl oluyorken yeni saldýrýlar düzenliyor. Silvan ‘kýrsalý’ndaki bu saldýrýnýn kamuoyunca duyulmasý da biraz gecikti mi? Açýklamalar doðru ise, terör saldýrýsýnýn yaþanmasýnýn üzerinden yaklaþýk olarak 3 saat geçtikten sonra bu katliâm duyuldu. Vatandaþýn geç duymasý çok önemli olmayabilir, ama idarecilerimiz vaktinde duyabildi mi? “Türkiye’nin hiçbir problemi yok”muþ gibi davrananlar bu saldýrýlardan ibret ve ders almalý. Ayný zamanda terörün kalýcý olarak sona erdirilebilmesi için yapýlacak çalýþmalarý ‘liste’nin en ön sýralarýna yazmak gerekir. Geçici rahatlamalar, ateþkes ilâný gibi sun’î çareler kanlý terörü sona erdirmeye yetmez. “Su uyur, terörist uyumaz” anlayýþýyla her an dikkatli olmak icap ediyor. Tabiî ki bu ifadelerden “yakalým, yýkalým” anlayýþý çýkmaz, çýkmamalý. Zaten öyle bir anlayýþ çare olabilseydi, ‘terör’ bugünkü noktaya gelmezdi. Bu noktada, geçmiþte yapýlan yanlýþlarý tekrar etmenin de bir anlamý yok. Aksine, geçmiþte yapýlan yanlýþlardan ibret ve ders alýp yeni bir anlayýþla bu mücadeleyi yapmak gerekir. Çok tekrarlanan, fakat nedense tam anlamýyla uygulama imkâný bulunamayan bir teklif var: Terörle mücadeleyi profesyonel askerler yapsýn. Görüldüðü kadarýyla ‘zorunlu asker’lerle bu mücadelede baþarýlý olmak mümkün olmuyor. Geçmiþte bunun örnekleri de yaþandý. Terör örgütleri düzenli hareket eden ‘ordu’lar deðil. O halde ‘düþman’ýn silâhýyla silâhlanmak gerekmez mi? Az ve öz, ama teröre karþý mümkün olan her türlü eðitimi almýþ askerlerle bu mücadelenin yapýlmasý þarttýr. Elbette teröre karþý mücadele denince akla sadece ‘silâh’ýn gelmesi de doðru deðil. O da lâzým, ama öncesinde terörü besleyen sosyal ve siyasî þartlarýn ele alýnmasý, terörü besleyen ve büyüten hastalýklarýn acilen tedavi edilmesi lâzým. Aksi halde Allah korusun aðýr bedeller ödemeye devam ederiz. Bu vesile ile þehitlerimize Allah’tan (cc) rahmet diler, ailelerine de baþsaðlýðý temennî ederiz. Mevlâm sabýrlar ihsan etsin. Âmin.

D

Ýçiþleri Bakaný Þahin: Terörün hedefi, Türkiye ÝÇÝÞLERÝ Bakaný Ýdris Naim Þahin, Diyarbakýr’da 13 askerin þehit olduðu terör saldýrýsý ile ilgili, Türkiye’nin büyümesine engel olmak istemekte direnenlerin artýk iyice fark edilmesi gerektiðini belirterek, ‘’Niyetini bozmuþlara iyi niyetle yaklaþmanýn yanlýþ olduðunu görmemiz gerekiyor’’ dedi. Þahin, þehitler için düzenlenen cenaze törenine katýlmak için gittiði Diyarbakýr’a hareketinden önce Esenboða Havalimaný’nda yaptýðý açýklamada acýlarýnýn büyük olduðunu belirtti. Þahin, þunlarý söyledi: ‘’Ama bugün bunlarý uzun uzadýya ifade etmenin bir fayda saðlamadýðýný biliyorum. Bugün herþeyden önce saðduyu günü, basiretli olma günü. Ama sadece bugün deðil, her gün böyle olmak gerekiyor. Ama bir þey daha gerekiyor. Türkiye’nin büyümesine engel olmak istemekte direnenleri artýk iyice fark etmemiz gerekiyor. Vurmak için yola çýkmýþlara ‘dur’ demek yerine baþka bir þey geliþtirmek gerekiyor. Niyetini bozmuþlara iyi niyetle yaklaþmanýn yanlýþ olduðunu görmemiz gerekiyor. Tüm bunlar görülecek.’’ Þahin, saldýrý sýrasýnda yangýnýn nasýl çýktýðýna iliþkin iddialarýn hatýrlatýlmasý üzerine yangýnýn sebeplerinin bilinmesinin yangýnda hayatýný kaybeden askerleri geri getiremeyeceðini söyledi. Yangýnýn birkaç nedenle çýkmýþ olabileceðini belirten Þahin, ‘’Yangýn, ya ateþle çýkar, ya bombayla çýkar, ya roketle çýkar, ya benzinle çýkar. Netice itibariyle yanmýþtýr, yakýlmýþtýr. Sebebini araþtýrmak, sebebini söylemek bir þey ifade etmiyor’’ dedi. Þahin, yangýnýn çýkýþ nedeniyle ilgili araþtýrma yaptýklarýný bildirdi. Ankara / aa

DÝYARBAKIR'IN Silvan ilçesinde pusu kurularak, 13 askerin þehit edilmsine siyasiyelerin tepkisi sert oldu. Cumhurbaþkaný Abdullah Gül, Genelkurmay Baþkaný Orgeneral Iþýk Koþaner ile görüþüp bilgi alarak yaptýðý açýklamada, ‘’Türkiye’nin geliþmesi, demokrasimizin olgunlaþmasý ve sorunlarýn aþýlmasý konusunda gösterilen iyi niyetli gayretler, terör örgütünü rahatsýz etmektedir. Ancak, kan dökerek, insanlara acý yaþatarak amacýna ulaþacaðýný düþünenler, büyük bir gafletin içine düþtüklerini mutlaka anlayacaklardýr. Türkiye, demokrasiden, hukuktan ve kardeþlikten asla taviz vermeden, terörün de, onun gerisindeki güçlerin de üstesinden gelmeyi baþaracaktýr’’ dedi.Cumhurbaþkaný Abdullah Gül, cuma namazýný kýldýðý Bebek Camisi’nden çýkýþýnda basýn mensuplarýnýn sorularýný üzerine ‘’Þunu terör örgütünün de bütün dünyanýn da çok iyi bilmesi gerekir ki; devletimiz, asla tehditlere, þantajlara ve bu tip þiddete boyun eðmez’’ dedi. ÇÝÇEK: HERKES SAFINI ÝYÝ BÝLSÝN TBMM Baþkaný Cemil Çiçek de ‘’Bir taraftan

demokrasi, bir taraftan barýþ ve özgürlük ama öbür tarafta da kan, kin ve vahþet... Artýk herkesin safýný iyi belirlemesi lazým. Ya demokrasiden yana olacaðýz ya da bu türlü kan ve kin kusanlarla beraber olacaðýz’’ diye konuþtu. ERDOÐAN: KÖTÜ NÝYETLÝ DAVRANIÞLAR ÝYÝ NÝYET BEKLESÝN Baþbakan Recep Tayyip Erdoðan ise Genelkurmay Baþkaný Orgeneral Iþýk Koþaner’e gönderdiði baþsaðlýðý mesajýnda þunlarý kaydetti: ‘’Bu eylemlerin ve arkasýndaki güçlerin amacý apaçýk ortadadýr. Türkiye Cumhuriyeti, diðer bütün sýkýntýlarý gibi, terör sorununun da üstesinden gelecek güce ve kararlýlýða sahiptir.” Baþbakan Erdoðan, gazetecilerin sorularý üzerine ‘’Çok açýk ve net söylüyorum, bu kötü niyetli davranýþlar bizden hiçbir yerde iyi niyet beklemesinler. Onlar da siyasi uzantýlarý da’’ dedi. TERÖRLE BÝR YERE VARILMAZ CHP Lideri Kýlýçdaroðlu, terör saldýrýsýyla ilgili yayýmladýðý mesajda, ‘’Terör bir insanlýk su-

çudur. Terörle bir yere varýlamayacaðý, herhangi bir sonuç alýnamayacaðý çaðdaþ dünyanýn kabul ettiði bir gerçektir. Bu süreçte önemli olan AKP Hükümeti’nin terörle mücadele konusunda ne yaptýðý, hangi adýmlarý attýðýdýr’’ ifadesini kullandý. MHP Genel Baþkaný Devlet Bahçeli de, ‘’Çok tehlikeli sonuçlarý olacak bu vahim noktaya gelinmesinin en büyük sorumlusu terörle mücadeleyi zaafa uðratan, PKK açýlýmý ile bölücü emelleri siyaset sahnesine taþýyan ve Ýmralý canisi ile Türkiye’nin bölünmesiyle sonuçlanacak gizli siyasi çözüm pazarlýklarý yürüten Baþbakan Erdoðan ve hükümetidir’’ dedi. BDP Grup Baþkaný Selahattin Demirtaþ ise, ‘’Her þeyden önce çok üzgün olduðumuzu belirtmek isterim. Yaþamýný yitiren gençlere Allah’tan rahmet, yakýnlarýna baþ saðlýðý diliyorum’’ dedi. Saadet Partisi Genel Baþkaný Mustafa Kamalak, “Asýl hedef taþeron terör örgütü eliyle milletimiz arasýnda kin ve nefret tohumlarý oluþturmak, bu yolla kardeþlik ortamýný sabote etmek ve ülkemizi istikrarsýzlýða sürüklemektir’’ açýklamasýnda bulundu. Büyük Birlik Partisi Genel Baþkaný Mustafa Destici, ‘’TBMM

gereðini yapmalýdýr” derken HAS Parti Genel Baþkaný Numan Kurtulmuþ ise terör acýsýnýn sona ermesi için baþta siyaset kurumu olmak üzere devletin bütün kurumlarýna ve Türk Silahlý Kuvvetleri’ne büyük görevler düþtüðünü belirtti. DSP Genel Baþkaný Masum Türker de yayýmladýðý baþsaðlýðý mesajýnda, ‘’Son günlerde siyasette yaþanan gerginlik terörü azdýrmýþtýr’’ dedi. ABD VE NATO SALDIRIYI KINADI Bu arada, ABD yönetimi, Diyarbakýr’ýn Silvan ilçesinde 13 askerin þehit edildiði terör saldýrýsýný þiddetle kýnadý. ABD Dýþiþleri Bakanlýðý Sözcüsü Mark Toner, günlük basýn brifinginde, saldýrýda hayatýný kaybedenlerin ailelerine baþsaðlýðý diledi. NATO Genel Sekreteri Anders Fogh Rasmussen de terör saldýrýsýný þiddetle kýnayarak, saldýrýda þehit olan askerlerin ailelerine en derin taziyelerini iletti. Öte yandan Ankara’da bir davetle kutlanan Fransa’nýn baðýmsýzlýk gününde Fransa’nýn Ankara Büyükelçisi Laurent Bili’nin isteði üzerine þehitler için saygý duruþunda bulunuldu.

7. KOLORDU KOMUTANLIÐI'NDA TÖREN — Silvan'daki hain saldýrýda vefat eden 13 þehit için Diyarbakýr'daki 7. Kolordu Komutanlýðý'nda askerî tören düzenlendi. Törene, Baþbakan Yardýmcýsý Bekir Bozdað, Ýçiþleri Bakaný Ýdris Naim Þahin, Gýda, Tarým ve Hayvancýlýk Bakaný Mehdi Eker, Kara Kuvvetleri Komutaný Orgeneral Erdal Ceylanoðlu, Jandarma Genel Komutaný Orgeneral Necdet Özel katýldý. Þehitlerin naaþlarýnýn katafalka konulmasý ile baþlayan törende, þehitlerin öz geçmiþleri okunurken bazý þehit yakýnlarý göz yaþlarýna hakim olamadý. Þehitlerin naaþý Diyarbakýr Havalimaný'na götürülmek üzere alanda bekletilen ambulanslara konulurken ve araçlar tören alanýndan ayrýlýrken baþta Ýçiþleri Bakaný Þahin olmak üzere törene katýlanlar duygulu anlar yaþadý. FOTOÐRAF: AA

70 milyon yürekte acý DÝYARBAKIR SÝLVAN'DA ÇIKAN ÇATIÞMADA ÞEHÝT OLAN ASKERLER 70 MÝLYONUN BAÐRINI YAKTI. DÝYARBAKIR'IN Silvan ilçesi kýrsal kesiminde teröristlerle güvenlik güçleri arasýnda çýkan çatýþmada þehit olan askerlerin baba ocaklarýna acý haberlerin ardýndan ateþ düþtü. Acý haber, tüm yurdu yasa boðdu. Þehit askerlerin naaþlarý Diyarbakýr’da düznlenen törenin ardýndan memletlerine gönderildi. EÞÝ HAMÝLEYDÝ Hain pusuda þehit olan 13 askerden, 25 yaþýndaki Uzman Çavuþ Mustafa Güney’in Adana Yüreðir ilçesi Çelemli beldesindeki evinde yas var. Babasý uzun süre önce vefat eden, 8 kardeþten biri olan Þehit Uzman Çavuþ’un bir yýllýk evli ve eþinin hamile olduðu öðrenildi. Þehit uzman çavuþ Gökhan Yýldýrým’ýn (25), Adana Merkez Yüreðir ilçesinde babasý Yaþar Yýldýrým, oðlunun 5 yýldýr görev yaptýðýný, 1 Aðustos tarihinde de iliþik keserek, Edirne’de göreve baþlayacaðýný anlattý. Yýldýrým, “Vatan sað olsun. Yapacaðýmýz bir þey yok. Hepimiz o yolun yolcusuyuz’’ dedi. Yakýnlarý tarafýndan güçlükle sakinleþtirilen anne Yýldýz Yýldýrým ise oðlunun arkasýndan aðýtlar yakarak, ‘’Komþular sizi oðlumun, delikanlýmýn düðününe çaðýracaktým, þimdi cenazesine çaðýrýyorum’’ diye konuþtu. “YAÞANANLAR SON OLSUN” Þehit Jandarma Komando Er Barýþ Çiçekdaðý’nýn Gaziantep 75. Yýl Mahallesi 8 Nolu Sokak’ta oturan ailesine acý haberi, askeri yetkililer verdi. Yaþananlarýn son olmasýný istediklerini ifade eden baba Halil Çiçekdaðý, ‘’Vatan sað olsun, baþka bir þey diyemiyoruz’’ dedi. TERHÝSÝNE 35 GÜN KALMIÞTI Çatýþmada þehit olan Jandarma Komando Çavuþ Mehmet Kaz’ýn (21), Gaziantep’in Nizip ilçesi Fevzi Paþa Mahallesi’nde oturan dedesi Mehmet Kaz’a acý haber, Garnizon Komutaný Binbaþý Cem Çerkezoðlu tarafýndan, saðlýk görevlileri nezaretinde verildi. Þehidin ailesinin Ýstanbul’da oturduðu, haberi alan

annesi Ýslim Kaz’ýn Nizip ilçesine geldiði, Mehmet Kaz’ýn terhisine 35 gün kala þehit olduðu, 3 kýz kardeþi bulunduðu ve bekar olduðu belirtildi. AÝLENÝN TEK OÐLUYDU Çatýþmada þehit düþen Er Ufuk Baþarý’nýn (27) Konya’nýn Doðanhisar ilçesine baðlý Baþköy beldesinde oturan babasý Ýsa Baþarý (62), oðluyla þehit olmadan bir gün önce telefonla görüþtüðünü söyledi. Baba Baþarý, 8 aylýk asker olan oðlunun Açýköðretim Fakültesinde okuduðunu ancak okulunu dondurup askere gittiðini söyledi. Þehidin amcasý Mevlüt Baþarý ise aðabeyinin 2’si kýz 3 çocuðu olduðunu, evin tek oðlununu da þehit verdiklerini söyledi. 6 AYLIK KIZI VARDI Þehit askerlerden Erzincanlý Uzman Çavuþ Fahrettin Aksu’nun merkeze baðlý Ýnönü Mahallesi 23. Sokakta oturan annesi Þükriye Aksu acý haberi alýnca fenalýk geçirdi. Aksu’nun 3 yýldýr Diyarbakýr’da görev yaptýðý, bir buçuk yýl önce Hacer Aksu ile evlendiði ve 6 aylýk bir kýz çocuðu olduðu bildirildi. 4’ü kýz toplam 10 kardeþin en küçüðü olan þehit Fahrettin Aksu’nun 2 yýl önce de babasýný kaybettiði öðrenildi. BÝRLÝÐE GELELÝ 2 AY OLMUÞTU Þehit Er Aykut Delimehmetoðlu’nun Bursa Ýnegöl’deki Süleymani Mahallesi’ndeki baba ocaðý ateþ düþtü. 5 aylýk asker olan Delimehmetoðlu’nun 2 ay önce daðýtýmýnýn Diyarbakýr’daki pusuya düþürülen birliðe çýktýðý belirtildi. TERHÝSÝNE 20 GÜN KALMIÞTI Þehit olan 13 askerden birisi olan Giresun’un Dereli ilçesine baðlý Yavuzkemal beldesi nüfusuna kayýtlý Emrah Eker’in (22) þehit olduðu haberi, baba ocaðýný yasa boðdu.

Eker’in, yüksekokul tahsilini yarýda býrakarak askere gittiði öðrenildi. Eker’in terhisine 20 gün kaldýðý ðrenildi. ACI HABER, SABAHA KARÞI ULAÞTI Þehit Jandarma Komando Er Necmettin Torun’un (22) Samsun’un Alaçam ilçesindeki ailesi acý haberi sabaha karþý aldý. Yoðun Pelit Köyü’nde oturan baba Þükrü Torun, 6 aylýk asker olan oðlunun çevresinde sevilen birisi olduðunu, askerde uzman çavuþ olarak kalmak istediðini belirtti. Baba Torun, ‘’Bir þehit babasý oldum. Gurur duyuyorum. Oðlum genç yaþta öldü. Ýki oðlum daha var. Gerekirse onlarý da þehit veririm’’ diye konuþtu. “BARIÞ ÝSTÝYORUZ KAN DURSUN’’ Diyarbakýr’ýn Silvan ilçesinde 13 askerin þehit edildiði terör saldýrýsýnda hayatýný kaybeden Þanlýurfalý Ethem Okay’ýn (21) þehit olduðu haberini askeri yetkililer, Eyyüp Kent Mahallesinde ikamet eden yakýnlarýna bildirdi. Babasý yaklaþýk 10 yýl önce vefat eden ve ablasý ile aðabeyi bulunan þehit Okay’ýn anne ve aðabeyinin, tarým iþçiliði için Ýzmir’de bulunduðu öðrenildi. Saldýrýda 13 kiþinin þehit olduðunu hatýrlatan Kaya, ‘’9 yýldýr Allah bakýyor, biz bakýyoruz. Biz bir barýþ istiyoruz, kan dursun, asker de bizimdir onlar da bizimdir” diye konuþtu. BABASIZ BÜYÜMÜÞTÜ Þehit Jandarma Komando Piyade Çavuþ Noyan Aydýn’ýn (24) Zonguldak’ýn Ereðli ilçesine baðlý Dedeler köyündeki evi yasa boðuldu. Ýki yýllýk üniversite mezunu, askere gitmeden önce bilgisayar teknik servisinde çalýþan, babasý Ýsmail Noyan’ýn 1989’da inþaat iþçiliði yaptýðý zaman geçirdiði kaza sonucu öldüðünde 6 aylýk olduðu bildirilen þehidin annesi Ayþe ile kardeþlerinden Türkan, sinir krizi geçirdi.

ÞEHÝDÝN EVÝNDEN KÜRTÇE AÐITLAR YÜKSELDÝ Þehit Jandarma Komando Er Vefa Çelik'in (21) þehadet haberi Aðrý'nýn Yüzüncü Yýl Mahallesi nde oturan Hüsna ve Numan çiftine askeri görevliler tarafýndan verildi. Ailenin 6 çocuðundan biri olan þehit Vefa Çelik'in 4 buçuk aylýk asker olduðu bildirildi. Çocuklarýnýn vefat haberini alan aile sinir krizleri geçirirken, evden Kürtçe aðýtlar yükseldi. Adana-Aðrý- Erzincan-KonyaGaziantep-Bursa-Giresun /aa-cihan

Bölge taranýyor DÝYARBAKIR'IN Silvan ilçesinde 13 askerin þehit olmasýnýn ardýndan baþlatýlan, hava destekli operasyon devam ediyor. Silvan’ýn Bayrambaþý Beldesi Dolapdere Köyü kýrsal kesiminde arazi arama tarama faaliyeti yürüten güvenlik güçleri ile PKK’lý teröristler arasýnda çýkan ve 13 askerin þehit, 6 askerin de yaralandýðý hain saldýrý sonrasý operasyonlar yoðunlaþtýrýldý. Özellikle Silvan, Hazro ve Kulp üçgeninde yoðunlaþtýrýlan operasyonda, kaçan teröristlerin yakalanmasý amacýyla Mehmetçik bölgeyi didik didik tarýyor. Teröristlerin yakalanmasý amacýyla helikopterlerle de havadan destek saðlanýrken, bölgeyi iyi tanýyan köy korucularý da operasyona katýlýyor. Bu arada, Dolapdere kýrsal kesimindeki çatýþma sonrasý çýkan yangýn da dün sabah saatlerinde söndürüldü. Çatýþmada yaralanan ve durumlarý aðýr olan 2 asker GATA’ya sevk edilirken, yaralý 4 askerin tedavisi ise Diyarbakýr Asker Hastanesinde sürdüðü durumlarýnýn iyi olduðu bildirildi. Silvan / aa

46 þehirde eylem için kampanya DÝYARBAKIR'DAKÝ terörist saldýrýda 13 askerin þehit olmasý üzerine 17 Temmuz Pazar günü saat 14.00’te Türkiye geneli ve KKTC’de protesto eylemi yapýlmasý için kampanya baþlatýldý. Sosyal paylaþým sitesi Facebook’ta “Þehitlerimizi Hatýrlatacaðýz! Unutturmayacaðýz! Geliyor musunuz?” adý altýnda açýlan sayfada, hiçbir siyasi partinin veya örgütün propagandasýnýn yapýlmasýna izin verilmeyeceði belirtilerek, eylemin KKTC dahil 46 ilde yapýlmasýnýn planlandýðý bildirildi. Eylemlerin siyasi olmadýðýnýn belirtildiði açýklamada, “Amacýmýz sadece þehitlerimizdir. Lütfen sadece Türk bayraklarý ile meydanlarda toplanalým. ” denildi. Ankara/cihan


HABER

Y

16 TEMMUZ 2011 CUMARTESÝ

5

Terörü týrmandýrmanýn maksadý… cevher@yeniasya.com.tr

emokratik Toplum Kongresi’nin (DTK) “özerklik ilâný”ný duyurduðu günde, Silvan’a on sekiz kilometre mesafede terör örgütüne yönelik operasyonda çýkan çatýþmada üçü uzman çavuþ 13 askerin þehid edilip, ikisi aðýr yedi yaralýnýn verilmesi, “terörle mücadele” tartýþmalarýný alevlendirdi. Bölgeye çok sayýda askerin sevk edildiði, atýlan bombalarla ormanlýk bölgede çýkan yangýnýn dumanlarý arasýnda hâlâ çatýþmalarýn devam ettiði haberleri, vahameti ortaya koymakta. Bilindiði gibi aylardýr uzatýlan “ateþkes”le “terörle mücadele” ve “açýlým”, “özerklik” ve “operasyonlarýn durmasý” tartýþmalarýyla geçirildi. Ýmralý’daki terörist baþýndan Kandil’deki terör örgütü elebaþlarýndan, DTK’dan, DTP/DTP eþbaþkanlarýndan ve PKK’nýn sivil yapýlanmasý KCK’dan “operasyonlarýn durdurulmasý” çaðrýlarý yapýldý. Her defasýnda, seçimden sonra “terörün artacaðý”, “ortalýðýn cehenneme çevrileceði” þantajlarý savruldu. Türkiye seçime kadar oyalandý. Ardýndan terörist baþýndan ve Kandil’deki karargâhta “aðaç altýnda” yapýlan görüþmelerde, sürekli

D

Uzlaþma ortamýna darbe

TÜRK Sanayicileri ve Ýþadamlarý Derneði (TÜSÝAD), Diyarbakýr Silvan’daki terör saldýrýsýnýn özlemi duydulan diyalog ortamýný ve elde edilmiþ istikrarý zedelemek amacý güttüðünü söyledi. TÜSÝAD konuya iliþkin yazýlý açýklamasýnda, Diyarbakýr’da gerçekleþtirilen terör saldýrýsýný kýnarken, þunlar kaydedildi: ‘’Bu saldýrý, özlemini duyduðumuz diyalog ortamýný ve elde edilmiþ istikrarý zedelemek amacý gütmektedir. Hiç bir geliþme bir insanlýk suçu olan terörü ve insan yaþamýna kastetmeyi meþru kýlamaz, hiç bir haklý mücadelenin parçasý yapamaz. Genel seçimlerin ardýndan, katýlýmcý bir anayasanýn oluþturulmasýna yönelik beklentinin oluþtuðu bu dönemde, demokratikleþme süreci þiddetten beslenenlere kurban edilmemelidir. Bu gibi þiddet olaylarý vatandaþlarýmýzýn demokrasi ve huzur iradesini kýrmamalýdýr.Bu noktada temel sorumluluk hiç þüphesiz, öncelikle siyaset kurumundadýr. Ýþ dünyasý olarak, TBMM’de grubu bulunan veya bulunmayan tüm partilerimizin, sorumluluk anlayýþý ile Türkiye’ye kurulmuþ bu pusuyu bozarak, saldýrýyý ortak bir dil ve iradeyle þiddetle kýnamasýný ve demokratikleþme sürecine hizmet edecek yeni bir diyalog ortamýný geliþtirmesini bekliyoruz.’’ Ýstanbul / aa

Savcýlýktan “demokratik özerklik”e soruþturma

DÝYARBAKIR Cumhuriyet Baþsavcýlýðý, Demokratik Toplum Kongresi’nin (DTK), ‘’Demokratik Özerklik’’ açýklamasýna iliþkin soruþturma baþlattý. BDP Diyarbakýr Ýl Baþkanlýðý’nda, BDP Grup Baþkaný Selahattin Demirtaþ, DTK Genel Baþkaný ve baðýmsýz Mardin Milletvekili Ahmet Türk, BDP’li milletvekilleri, Belediye Baþkanlarý ve DTK üyelerinin katýlýmýyla önceki gün yapýlan toplantýnýn ardýndan ‘’Demokratik Özerklik’’ kararýnýn alýndýðý açýklanmýþtý. Diyarbakýr Cumhuriyet Baþsavcýlýðý, DTK Genel Baþkan Yardýmcýsý ve Baðýmsýz Van Milletvekili Aysel Tuðluk tarafýndan yapýlan açýklamaya iliþkin soruþturma baþlattý. Soruþturma kapsamýnda sonuç bildirgesiyle ilgili metin incelemeye alýndý. Ýnceleme sonucu suç unsuruna rastlanmasý halinde dava açýlacak. Diyarbakýr / aa

Suruç’ta polis lojmanlarýna saldýrý

terör örgütünün “terörü bitirme” þartlarý ve “özerkliði” esas alan “yol haritasý”, çeþitli aracýlarla Ankara’ya iletildi. En son “devlet yetkilileriyle olumlu ve samimî görüþmeler yapýldýðý”ný belirten Öcalan’ýn “görüþmelerin ve pazarlýklarýn sürdüðü”nü açýklayýp “ateþkes”i tek taraflý uzatma kararý bildirildi… HANÝ “ATEÞKES” ÝLÂN EDÝLMÝÞTÝ? Ne var ki seçimden sonra vaad edilen “eylemsizlik” ve “ateþkes” sürecinin bitmesi beklenmeden, terör tekrar týrmandýrýldý. Tam da Meclis’in tatile gireceði günde Meclis’i boykot eden BDP’li milletvekillerinin “yemin krizi”nin aþýlmasý için görüþmelerin yapýldýðý sýrada… Son olay, daðdaki terör örgütünün elinde silâh olan kontrolsüz bir güç olarak durduðu sürece “tâvizler”i koparmak için terörün bir koz olarak kullanýlacaðýný ve kullandýrýlacaðýný ortaya koymakta. Zira terör örgütünün varlýðýný koruduðu, terör eylemleri sürdüðü sürece, sözkonusu “demokratik açýlým”la temel hak ve özgürlüklerin geniþletilmesi önünde takoz olacaðý ortada. Dünyanýn hiçbir ülkesinde daðda sürekli terör tehdidinde bulunan bir terör örgütüne karþý eli kolu baðlý tepkisiz kalýnamayacaðýna göre, “terör” en çok demokratikleþmeyi baltalamakta. Gerçekten, Öcalan ve Karayýlan’ýn PKK adý-

na “taahhüt”te bulunup terörü bir “þantaj” ve “pazarlýk aracý” haline getirdikleri süreçte, durup dururken yine yollara mayýn döþemenin, asker kaçýrmanýn ve bir tek çatýþmada 13 askeri katletmenin anlamý nedir? Ankara’dan, “sözün bittiði yere gelindiði” yorumlarý yapýlýyor. Buna baðlý olarak Meclis Baþkaný’nýn “Ya demokrasi ya da kan ve kin insanlarla birlikte olur” ikazýnda bulunduðu, “istikrar ve güven ortamýný hedef alan terör”ün týrmandýrýlmasýnýn maksadý nedir? Hani “ateþkes” ilân edilmiþti? Hani “akan kan duracak”tý? Daha bir-iki hafta öncesine kadar, Öcalan’ýn “görüþmeler devam ediyor” memnuniyetini bildirdiði vasatta, terörün bu denli azmasýnýn amacý nedir? “Ýmralý ile görüþülüyor ve ‘mutâbakata’ varýlýyor”sa “akan kan” nedir? SORULAR TARTIÞILMALI… Terör örgütü, Öcalan’ýn, Kandil’in kontrolünde ise, seçimden sonra uzattýklarý en son “eylemsizlik” sürecinin sona erdiði ve “ateþkes”in bittiði bildirilmeden, “özerklik” ilânýyla ayný günde, güvenlik güçleriyle ölümüne çatýþýp yedi kayba karþýlýk bunca askeri þehid etmeleri neyin nesi? Bu durumda Ýmralý ve Kandil, terör örgütünün bu denli vâhim terör eylemlerini yapmasýna engel olamýyorsa, nasýl daðdan indirecek;

nasýl silâh býraktýracak? Dahasý, terör örgütünü kontrol edemeyenlerle varýlacak “anlaþmalar”ýn hangi etkisi olacak ve neye yarayacak? Diðer yandan, Amerika’nýn iþgali altýndaki Irak’ýn kuzeyindeki terörist kamplarýnda, “Kandil terörist karargâhý”nda konuþlanan terör örgütüne her türlü silâh, eðitim ve malî yardýmý, lojistik desteði bir yana. Uyuþturucu ve silâh kaçakçýlýðýný, nüfuz ticâretini, finans kaynaklarýný saðlamasý da bir yana. Kuzey Irak’tan yüzlerce terörist gruplar halinde terörist giriþ-çýkýþ yapmaya devam ediyorsa, “ABD’nin anlýk istihbarat paylaþýmý”na ne oldu? Terörle mücadelede hâlâ buna güvenilecek mi? Sonra Meclis’i boykot eden BDP’lilerin Diyarbakýr’da ayrý grup toplantýlarý yapmalarýnýn yaný sýra, Tuðluk’un açýkladýðý “özerkliðin” “ortak vatan anlayýþý, toprak bütünlüðü ve demokratik ulus perspektifi temelinde Türkiye halklarýnýn ulusal bütünlüðüne baðlý kalýnacaðý” teminatý ne kadar gerçekçi? “Özerklik” demokratikleþme mi yoksa Kürtlerin bin senedir birlikte yaþadýklarý, ayný inanca ve ayný tarihe sahip olduklarý cihâd arkadaþý ve kardeþleri Türklerden ve Türkiye’den koparýlýp, bölünme ve parçalanmayla ecnebilere “yem” edilmesi plâný mý? Bütün bu sorularýn cevabýnýn ciddiyetle tartýþýlmasý gerekiyor…

STK’lardan teröre ortak tepki DÝYARBAKIR’IN Silvan ilçesinde 13 askerin þehit edildiði, 7 askerin de yaralandýðý terör saldýrýsýna Mardin’deki sivil toplum örgütleri ve kanaat önderleri tepki gösterdi. Türkiye’nin normalleþme süreci ve yeni anayasa deðiþikliðinin gündemde olduðu bir dönemde böyle hain bir saldýrýnýn düzenlenmesi ülkenin huzurunu ve istikrarýný bozmaya yönelik olduðuna dikkat çeken sivil toplum örgütleri ve kanaat önderleri, bu saldýrýnýn arkasýndaki karanlýk güçlerin hain planlarýnýn milletin birlik ve beraberliði ile bozulacaðýný ifade etti. Mardin’in kanaat önderlerinden Süleyman Çelik, Türkiye’nin istikrarýný bozmaya yönelik her türlü kirli oyunlarýn yine

sahneye konulduðuna dikkat çekti. Son altý ayda ülkenin huzurunu ve istikrarýný bozmak için karanlýk güçlerin her türlü oyunu oynadýðýný belirten Çelik, “Yaþanan bu olayýn son yaþadýðýmýz acý olmasýný diliyorum. Bu vesileyle terörü bir kez daha nefretle ve þiddetle kýnýyor, þehitlerimize Allah’tan rahmet, kederli ailelerine sabýrlar diliyorum” dedi. Askere yapýlan saldýrýnýn aslýnda bölge halkýna yapýldýðýný belirten Mardin Ýþ Adamlarý Derneði Baþkaný M. Ali Babaoðlu ise “Türkiye’de her þey yoluna girdiði” dediðimiz bir zamanda hain ellerin bir kez daha tetiðe basmasý ve 13 askeri þehit etmesi bizleri ve bölge halkýný derinden üz-

müþtür. Bölge halký olarak birlik ve beraberliðimizi gösterme zamaný geldi. Bu tür saldýrýlarý kýnýyorum” diye konuþtu. Bölgenin önemli aþireti olan Kikan Aþireti liderlerinden ve Kanaat Önderi Mehmet Timuraðaoðlu da kan dökmekle bir yere varýlamayacaðýný ifade etti. Mardin Gazeteciler ve Yazarlar Cemiyeti Baþkaný Nezir Güneþ ise her zaman olduðu gibi karanlýk güçlerin bölge halkýnýn huzur ve güvenini bozmak için yine þiddete baþvurduðunu söyledi. Güneþ, “Bu olayý yapanlarý kýnýyorum. Herkesin saðduyulu olmasý gerekir. Vatandaþlarýn da bu olaylara prim vermemesi gerekir” þeklinde konuþtu. Mardin / cihan

Deðerlerimizle uyumlu bir anayasa yapýlmalý HUDER GENEL BAÞKANI KAYA, YENÝ ANAYASANIN MÝLLETÝN KAVRAMLARINI ÝÇERMESÝ VE YÜZYILLARI KAPSAYACAK BÝR BAKIÞ AÇISIYLA HAZIRLANMASI GEREKTÝÐÝNÝ KAYDETTÝ. HUKUKÎ Araþtýrmalar Derneði (HUDER) Genel Baþkaný Hüseyin Kaya, ‘’Yeni anayasanýn, modern anayasa teknikleri ve kavramlarýnýn yanýnda binlerce yýllýk bir geleneði olan bu milletin kavramlarýný içermesi, yüzyýllarý kapsayacak bir bakýþ açýsýyla hazýrlanmasý gerekiyor’’ dedi. Hüseyin Kaya, yaptýðý açýklamada, yeni bir anayasa yapýlmasýnýn gündemde olduðu bugünlerde dernek olarak iyi niyetle, bütün bilgi ve tecrübeleriyle katkýda bulunmak iste-

diklerini bildirdi. Yeni anayasanýn temel felsefe olarak insan odaklý bir düþünceyle hazýrlanmasý gerektiðini belirten Kaya, þöyle devam etti: ‘’Yeni anayasanýn, modern anayasa teknikleri ve kavramlarýnýn yanýnda binlerce yýllýk bir geleneði olan bu milletin kavramlarýný içermesi, yüzyýllarý kapsayacak bir bakýþ açýsýyla hazýrlanmasý gerekiyor. Bu ülkenin temel yasasý ola-

cak yeni anayasa, etraf coðrafyanýn geleceðiyle ilgili bir öngörüyü ve örnekliði içermelidir. Temel metinlerimiz ve deðerlerimizin ýþýðýnýn hissedileceði bir bizdenlikle süslenmelidir.’’ Bu düþünceyle derneðin bünyesinde oluþturduklarý Anayasa Çalýþma Komisyonu’nun çalýþmalarýna devam ettiðini bildiren Kaya, taslak halini almak üzere olan çalýþmalarýnýn konunun tartýþýldýðý her ortamda paylaþýlacaðýný bildirdi. Hüseyin Kaya, çalýþmanýn en son halinin ise yasama ve yürütme organýna teslim edileceðini sözlerine ekledi. Ankara / aa

ÞANLIURFA’NIN Suruç ilçesinde polis lojmanlarýna ateþ açýldý. Olayda ölen ya da yaralananýn olmadý. Alýnan bilgiye göre, Atatürk Bulvarý’ndaki polis lojmanlarýnýn önüne geç saatlerde bir otomobille gelen kimliði henüz belirlenemeyen kiþiler, uzun namlulu silahla ateþ açtý. Lojmandaki nöbetçi polisin karþýlýk vermesi üzerine saldýrganlar, plakasý alýnamayan otomobille hýzla olay yerinden kaçtý. Emniyet güçlerinin olayla ilgili baþlattýðý soruþturma ve saldýrganlarýn yakalanmasý çalýþmalarý devam ediyor. Þanlýurfa / aa

Emniyet’e yeni daire

EMNÝYET Genel Müdürlüðünde bir yeni daire baþkanlýðý ve 9 þube müdürlüðü kurulacak. Resmi Gazete’nin dünkü sayýsýnda yayýmlanan Bakanlar Kurulu kararýna göre, Ýçiþleri Bakanlýðýnýn teklifi üzerine, Emniyet Genel Müdürlüðünün merkez teþkilatýnda bir daire baþkanlýðý ve 9 þube müdürlüðü kurulmasý kararlaþtýrýldý. Ankara / aa

Mezarý açýlýp örnek alýndý-Sivas’ta, 2 Temmuz 1993’te Madýmak Oteli’nin yakýlmasý ve 37 kiþinin öldürülmesine iliþkin açýlan ana davadan dosyalarý ayrýlarak yargýlanan 7 firari sanýktan biri olan Cafer Erçakmak’a ait olduðu ileri sürülen mezar açýldý. Cafer Erçakmak’ýn (72), 10 Temmuz’da Sivas’ta oðluna ait evde öldüðü ve 11 Temmuz’da sabah saatlerinde aile bireylerince güvenlik güçlerine haber verilmeden ‘’gizlice’’ Yukarý Tekke Mezarlýðýnda topraða verildiði iddiasý üzerine baþlatýlan soruþturma kapsamýnda, Erçakmak’a ait olduðu öne sürülen mezar, Ankara 11. Aðýr Ceza Mahkemesinin Sivas Cumhuriyet Baþsavcýlýðýna yazdýðý müzekkere doðrultusunda cumhuriyet savcýsý, polis ve doktor gözetiminde açýldý. Kabrin açýlýþý sýrasýnda, Erçakmak’ýn oðlu Ömer Ergin Erçakmak, müdahil avukatlarýndan Þenal Sarýhan, Pir Sultan Abdal Derneði Sivas Temsilcisi Hidayet Yýldýrým da hazýr bulundu. Etrafý brandayla kapatýlan mezarýn açýlma iþlemlerini Sivas Emniyet Müdürlüðü olay yeri inceleme ekipleri de kamerayla görüntüledi. Cesedin Erçakmak’a ait olup olmadýðýnýn tespiti için kan, kýl ve kemik örnekleri alýndý. Alýnan parçalarýn Ýstanbul Adli Týp Kurumuna gönderileceði öðrenildi. Mezardan alýnan örnekler soðutucu özelliði olan özel bir kutuya konularak Sivas Cumhuriyet Baþsavcýlýðýna ait bir araçla götürüldü. Sivas / aa

mkara@yeniasya.com.tr

Tüzüðü deðiþtirirken eclis 1 Ekim tarihine kadar yaklaþýk 2.5 aylýk tatile girdi. Tatilin ardýndan baþta anayasa olmak üzere acil çözüm bekleyen sorunlara çözüm bulma arayýþýna girilmesi bekleniyor. Yeni bir anayasa için partilerin tatilde de çalýþma yapmalarý þart. Zira seçimin ardýndan bu konuda bir konsensüs oluþmuþ gözüküyor. Özellikle yeni anayasa konusu yine eðer ileri tarihlere atýlýrsa bu dönemde de bir sonuç çýkmama ihtimali çok yüksek. Partilerin, taslaklarýný hazýrlarken de, önyargýlardan uzak, milletin bütününü kucaklayacak, özgürlükleri geniþleten, en önemlisi de “anlaþýlýr” bir metin ortaya çýkarmalarý gerekiyor. Partilerin kýrmýzý çizgileri olabilir, ancak daha baþtan bunlarý ön plâna çýkarmanýn, deðiþmez maddelerde diretmenin yeni bir anayasanýn baþka bir bahara býrakýlmasýna sebep olacaðý da muhakkak. *** Ülkenin önünde duran meselelerden birisi de baþörtüsü yasaðýdýr. Hiçbir kanuna dayanmayan fakat yýllardýr sürdürülen bu yasaða da yeni dönemde çözüm bulunmasý gerekiyor. Seçimlerden önce partilerin baþörtülü aday gösterip gösteremeyecekleri konuþulurken, þu anda Meclis’te bulunan hiçbir parti seçilecek yerden baþörtülü aday göstermemiþlerdi. Aday adayý olanlar da “parti yönetimleri isterlerse baþörtülerini açabileceklerini” söylemiþler, ancak aday olamamýþlardý. Meclis’in açýlýþýnda ise CHP’li bir milletvekilinin durumu bayan milletvekillerinin “kýyafet konusu”nu gündeme getirdi. Geçirdiði bir kaza dolayýsýyla protez bacak takan CHP Ýstanbul Milletvekili Þafak Pavey’in Meclis’in açýldýðý gün tekerlekli sandalyede protez bacaðýný açýkta býrakan etekli bir þekilde Meclis Genel Kurulu’na gelmesi Meclis Ýçtüzüðünün deðiþmesini gündeme getirdi. AKP ve CHP, Pavey’in bu durumu için harekete geçti. AKP Ordu Milletvekili Ýhsan Þener ile Kocaeli Milletvekili Sibel Gönül, kadýn milletvekillerinin TBMM Genel Kurulu’nda pantolon giyebilmesi için Ýçtüzük deðiþikliði teklifi verdi. Teklifle, Ýçtüzük’ün “kýyafet” baþlýklý 56. maddesindeki “bayanlar tayyör giyerler” þeklindeki ifade, “kadýnlar tayyör ya da ceket ve pantolon giyerler” þeklinde deðiþtiriliyor. Teklifin gerekçesinde, “Son dönemde Ýçtüzük’teki kýyafete iliþkin hükümler, ‘kadýn haklarý baðlamý’nda eleþtiri konusu yapýlmaktadýr. Ayrýca bazý durumlarda milletvekillerinin farklý kýyafet tercihlerinde bulunmasý ihtiyacý ortaya çýkmaktadýr” denildi. Peki, Ýçtüzük deðiþiklik teklifine, “Toplumsal ahlâka uygun olmak þartýyla bayan milletvekilleri kýyafetlerinde serbesttir” maddesi eklense, yýllardýr kanayan bir yara olan ve her seçim öncesinde tekrar edilen “Baþörtülü aday gösterilecek mi, gösterilmeyecek mi?” tartýþmalarýnýn da önüne geçilmez mi? Baþörtüsü temel insan haklarý olarak kadýn haklarý baðlamýnda deðerlendirilmelidir. Kadýn milletvekilleri pantolon giyebiliyorsa, inancý gereði baþýný örten milletin vekili de baþýný örterek oraya girebilmelidir. Bu ülke ne çektiyse yasaklardan çekmedi mi? Bu çaðda bu yasaklar Türkiye’ye yakýþýyor mu? *** Bu cümleden olarak, baþörtüsü yasaðý üniversitelerde büyük oranda halledilmiþ gözükse de, diploma almaya hak kazanan baþörtülüler okul kampüsüne dahi alýnmamaya devam ediyor. Ýþin baþka bir cephesine gelince… Devlet memurlarýnýn da baþörtüsü ile görev yapmalarý hâlâ engelleniyor. “Hizmet alan,” “hizmet veren” gibi garabet bir gerekçeyle yýllardýr yasak kanunsuz bir þekilde sürdürülüyor. Kamusal alanlar icat ederek baþörtülülerin oraya girmelerine mani olunuyor. 12 Eylül ihtilâl ürünü olan bu kanunsuz yasaklarýn da bir an önce kalkmasý gerekiyor. 25.10.1982 tarih ve 17849 sayý ile Resmî Gazete’de yayýnlanan Kamu Kurum Ve Kuruluþlarýnda Çalýþan Personelin Kýlýk Ve Kýyafetine Dair Yönetmelik’te þöyle bir ibare yer alýyor: “Elbise, pantolon etek; temiz, düzgün, ütülü ve sade, ayakkabýlar ve/veya çizmeler sade ve normal topuklu, boyalý, görev mahallinde baþ daima açýk, saçlar düzgün taranmýþ veya toplanmýþ, týrnaklar normal kesilmiþ olur. Ancak bazý hizmetler için özel iþ kýyafeti varsa görev sýrasýnda kurum amirinin izni ile bu kýyafet kullanýlýr…” Bu yönetmelik küçük deðiþiklikler yapýlmasýna raðmen hâlâ yürürlükte. Bu deðiþiklikten birisi de 3 Ocak 2002 tarihinde yapýlýrken memurelerin pantolon giymelerine izin verilmiþti. O tarihte de baþörtüsü ile ilgili bir düzenleme yapýlmamýþtý. Halbuki, 1982 yýlýndan beri yönetmelikteki “baþ daima açýk, saçlar düzgün taranmýþ” bölümünün çýkarýlmasý ile mesele kendiliðinden çözülmüþ olacaktýr. Týpký ÖSYM’nin yaptýðý sýnavlardaki gibi… Yani, çözmek istedikten sonra mesele bir günlük iþ... CHP’li bir milletvekilinin kýyafeti ile ilgili deðiþiklik teklifleri bize bunlarý da hatýrlattý. Ýlgililere önemle duyurulur. *** NOT: Danýþtay Baþkaný Hüseyin Karakullukçu, Danýþtay’ýn yeni dönemde yasaklarla hatýrlanmayacaðýný belirtirken “Yasak yok. Hiçbir þey eskisi gibi olmayacak” demesinin ardýndan hafta içinde Danýþtay Ýdarî Dâvâ Daireleri Kurulu’nun 2010 ALES sonbahar dönemi kýlavuzundaki baþörtüsüyle sýnava girilmesine imkân saðlayan düzenlemelerin yürütmesinin durdurulmasýna YÖK’ün yaptýðý itirazý kabul etmesi yasaklar açýsýndan önemli bir geliþme…

M


6

YURT HABER

16 TEMMUZ 2011 CUMARTESÝ

HABERLER

Y

ÝHL’lere ilgi artýyor KATSAYI ADALETSÝZLÝÐÝNÝN KALDIRILMASI ÝLE BÝRLÝKTE YENÝDEN ESKÝ GÜNLERÝNE DÖNEN ÝMAM HATÝP LÝSELERÝ BÜYÜK TALEP GÖRÜYOR.

Sigarayla mücadelede Türkiye’ye iyi karne

SÝGARAYLA mücadelede uygulanan tedbirler Türkiye’nin karnesindeki notlarýný yükseltti. Dünya Saðlýk Örgütü’ne (DSÖ) üye ülkele rin sigarayla mücadelede yürüttüðü tedbirlerin deðerlendirildiði 2011 yýlý Küresel Tütün Salgýný raporunda, Türkiye’nin, daha önce sadece kapalý alanlarda uygulanan sigara yasaðý için geçerli olan ‘’Pekiyi’’ notu, tütün kullanýmý ve koruyucu uygulamalarýn izlenmesi, sigara býraktýrma tedavileri, vergi uygulamalarý, halkýn eðitimi konularýnda da verildi. Son zamanlarda ücretsiz sigarayý býraktýrma tedavilerinin yaygýnlaþmasý da Türkiye’nin karnesine olumlu yansýdý. Sigara paketleri üzerindeki uyarý iþaretlerinin DSÖ’nün belirlediði oransal büyüklüðün altýnda olmasý, ‘’Warn’’ (Tütünün zararlarý konusunda kamuoyunu uyar) kriterinin Türkiye’nin karnesine düþük not olarak yansýmasýna sebep oldu. Türkiye, raporda, tütün karþýtý medya kampanyalarý konusunda da olumlu not alýrken, ‘’Enforce’’ (Tütün reklâm, tanýtým ve sponsorluðun yasaklanmasýný destekle) kriterine uygun davranan ülkeler arasýn da ise sayýlmadý. Türkiye, tütün ürünlerine uygulanan vergiler dolayýsýyla da karnesinde ‘’pekiyi’’ notu gördü. Ankara / aa

LYS sonuçlarý açýklanýyor

ÖLÇME Seç me ve Yer leþ tir me Mer ke zi (ÖSYM), Lisans Yerleþtirme Sýnavlarý (LYS) sonuçlarýný bu hafta sonu açýklamayý planlýyor. Alýnan bilgiye göre, ÖSYM, LYS ile ilgili deðerlendirme çalýþmalarýný tamamladý. Kurumun, sýnav sonuçlarýný bu hafta sonu veya en geç Pazartesi günü açýklamayý planladýðý öðrenildi. ÖSYM, 18-19 ve 25-26 Haziranda LYS yapmýþtý. LYS-1’e 624 bin 48, LYS-2’ye 293 bin 237, LYS-3’e 679 bin 639, LYS-4’e 377 bin 128, LYS5’e 41 bin 580 aday katýlmýþtý. Sýnav sonuçlarý ÖSYM’nin internet sitesinden açýklanacak. Sý navý kazanan adaylar, üniversite tercihlerini 25 Temmuz-5 Aðustos 2011 tarihleri arasýnda yapabilecek. Üniversitelerin lisans ve ön lisans programlarýna toplam 759 bin 668 öðrenci alýnacak. Bu öðrencilerin 657 bin 347’si devlet üniversitelerine yerleþtirilecek. Ankara / aa

ÝMAM Hatip Liseleri’ne olan ilgi artýyor. Kurulduðu günden yana çok sayýda ilim ve siyaset adamý yetiþtiren Ýmam Hatipler, bütün kapatýlma giriþimlerine karþýn güçlenerek yoluna devam ediyor. 28 Þubat sürecinin ardýndan orta kýsýmlarý kapatýlan ve katsayý adaletsizliðiyle önü kesilmeye çalýþýlan Ýmam Hatipler, halký sahiplenmesiyle bu sýkýntýlý günleri geride býraktý. Yýllar önce atýlan Ýmam Hatip tohumu bugün yurdun dört bir tarafýnda yeþeriyor. Önleri kesilen ve kapatýlmaya çalýþýlan Ýmam Hatip Liseleri, katsayý adaletsizliðine raðmen Öðrenci Yerleþtirme Sýnavý’nda derecelere giren baþarýlý öðrenciler yetiþtirdi. Katsayý adaletsizliðinin olduðu dönemleri artýk geride býrakan ve bu adaletsizliðin kaldýrýlmasý ile birlikte yeniden eski günlerine dönen Ýmam Hatip Liseleri büyük talep görüyor.

Artýk, katsayý engeli yok KIZ erkek 250 bin öðrenciye eðitim veren Ýmam Hatip Liseleri’nin önünün açýk olduðunu dile getiren ÖNDER Genel Baþkaný Dr. Hüseyin Korkut, “Katsayý uygulamasý gerçekten bu okullar için büyük sýkýntý idi. Ama çok þükür o günleri geride býraktýk. Gerek katsayýnýn kaldýrýlmasý gerekse, Millî Eðitim Bakanlýðý’nýn alan uygulamasý ile Ýmam Hatip Liseleri de diðer düz liseler gibi eþit kulvarlarda sýnavlara girme hakký kazandý. Alanlar arasý geçiþin alabildiðine geniþlemesiyle birlikte, mevcut katsayýnýn bir anlamý kalmadý” dedi. Seviye Belirleme Sýnavý sonrasýnda tercihlerin yapýldýðý bugünlerde velilere çaðrýda bulunan Korkut, “Çocuklarýna güvenli ve nitelikli eðitim yuvasý arayan velileri çocuklarýný Ýmam Hatip Liselerine vermeye çaðýrýyorum. Kaliteli eðitimin verildiði bu okullarýmýzda göz bebeðimiz olan çocuklarýmýzý manevî ve millî deðerlere ve baþarýlý çocuklar olarak yetiþtirelim” ifadelerini kullandý. Ýstanbul / Yeni Asya

Havalimanýndaki cami yenilenmek üzere yýkýldý ATATÜRK HAVALÝMANINDAKÝ Taksiciler Kooperatifi Camii yenilenmek üzere yýkýldý. VIP Protokol yolu üzerinde bulunan ve cemaat için yetersiz kalan cami, Baþbakan Recep Tayyip Erdoðan’ýn isteði üzerine bulunduðu yere yapýlacak. Ýmam Mustafa Coþ kun, cemaate yetersiz geldiðinden dolayý böyle bir teþebbüste bulunduklarýný belirterek, “Yýkýlýrken in sa nýn yi ne de in san gönlü buruk oluyor” dedi. Selçuklu mima rý tar zý ön plan da o la cak projede son a-

þamaya gelindiðini anlatan Coþkun, þöyle devam etti: “Daha modern daha elveriþli güzel bir cami olacak. Cemaat kapasitesi artýyor. Çünkü uluslar arasý havalimanýmýzda böyle camimizin de olmasý bizi mutlu ediyor. Eski caminin etrafýna yýllardýr çok çeþitli düzenlemeler yaptýk. Ancak gördük ki yetersiz. Yetkililerimiz ve çevremizin de katkýlarýyla inþallah yeni havalimaný camimize kavuþacaðýz.

Afyon Hilal Termal Tatil Köyünde 17-27 Eylül arasý kullanýma hazýr, 14.000TL satýlýk Not: Araba ile takas olunur. Gsm: 0542 240 03 42

BEYLÝKDÜZÜ Azem Yüksek Okulu Anadolu Ýmam hatip Lisesi Öðrencilerinin hazýrladýðý proje dünya çapýnda baþarýya imza attý. Hazýrladýklarý çevresel tütün dumaný’nýn (ÇTD) nargile modeli ile mercimek (lens cunilaris) tohumlarýnýn çimlenmesi, geliþimi ve kök hücrelerindeki mitotik etkileri isimli projeyle, Fatih Kolejinin düzenlediði Ulusal Proje Olimpiyatlarý’nda 166 proje arasýndan birinci olarak Amerikada yarýþma þansýný elde ettiler. Proje ile Amerika’da 5’incilik elde eden öðrenciler iki hafta önce de Hollanda’da, 3’üncü olarak bronz madalya kazandý. Çevresel tütün dumaný’nýn (ÇTD) mercimek (lens culinaris) tohumlarýnýn cimlenmesi, kök büyümesi ve kök u cu hücrelerinin, mitoz bölümleri üzerine etkileri araþtýrýl dýðý projede 1, 2, 3, 4, 5, 6, 7 ve 8 içimlik nargile suyu uygulandý. Deneylerin sonucunda 1, 2, 3, 4, 5 içimilik nargile suyunun kök geliþiminde büyümeyi arttýrýcý etkisi beklenirken 6, 7, 8 içimlik nargile suyu grubunun büyümeyi engellediði ortaya çýktý. Ýstanbul / Nagehan Bayram

Cuma namazlarýný kýlmak için geçici olarak yakýn bir yerde mescit yaptýk ”Baþbakan Erdoðan’ýn VIP yolu üzerindeki cami için ‘ Havalimaný gibi modern bir yere daha geniþ bir cami yapýlmalý” görüþü üzerine Büyükþehir Belediyesi harekete geçmiþ ve proje hazýrlýðýna baþlamýþtý. Selçuklu tarzýnda inþa edilecek cami, kubbe altýnda 3 bin 500 kadar kiþinin ibadet yapabileceði þekilde tasarlandýðý öðrenildi. Ýstabnbul / cihan

ÝHH, 70 ülkeye yardým eli uzatacak ÝHH Ýnsanî Yardým Vakfýnýn, 19 yýldýr sürdürdüðü Ramazan çalýþmala rýnýn bu yýl 70 ülkeyi kapsayacaðý bildirildi. Vakýftan yapýlan yazýlý açýklamaya göre, 2011 Ramazan programý çerçevesinde, 70 ülkede ve Türkiye’de de 70 ilde, kumanya daðýtýmý, iftar programlarý, gezici aþevi, yetim giydirme organizasyonlarý ve eðitim yardýmlarý yapýlacak. Zekât, fitre ve her türlü aynî baðýþlar, savaþ, afet ve yokluk yaþanan bölgelerdeki ihtiyaç sahiplerine ulaþtýrýlacak. Yardýmseverler de SMS’le baðýþ yapabilecekler. Yardýmda bulunmak isteyenlerin ‘’KUMANYA’’, ‘’ÝFTAR’’, ‘’FÝTRE’’, ‘’BAÐIÞ’’, ‘’KIRTASÝYE’’ veya ‘’YETÝM’’ yazarak 3072’ye mesaj göndermeleri gerekiyor. Kumanya bedeli 60, yetim giydirme bedeli 70, kýrtasiye bedeli 25, Ramazan çocuk paketi 15 ve bir kiþinin iftar bedeli de 5 TL olarak belirlendi. Ýstanbul / Yeni Asya

Y se ri i l â n l a r Uygun Fiyata Satýlýk DEVREMÜLK

A. Ý. H. Lisesinden büyük baþarý

ELEMAN Takým arkadaþlarý arýyoruz. Pazarlama departmanýna yetiþtirilmek üzere elemanlar alýnacaktýr. 0(212) 655 88 59

Otomotiv Sektöründe Yetiþtirilmek üzere 4 yýllýk üniversite mezunu bayan sekreterler alýnacaktýr. DORA OTOMOTÝV Tel: 0(212) 422 22 23

Topkapý'daki okulumuza resim, müzik, beden eðitimi ve çocuk geliþimi öðretmenlerine ihtiyaç duyulmaktadýr. 0532 605 00 02 0506 836 89 00 Web Ofsette çalýþacak makina ustasý ve yardýmcýlarý aranýyor. (0535) 278 52 18 saidaydin@yeniasya.com.tr Kýrtasiye sektöründe deneyimli pazarlama elemaný araç kullanabilen Tel : 0(212) 544 19 20 Gsm: (0506) 860 95 68 Grafik ve Tasarým elemaný aranýyor. Tel : 0(212) 544 19 20 Gsm: (0506) 860 95 68

Özel Duyu Özel Eðitim ve Rehabilitasyon Merkezine Ýþitme Engeliler Öðretmeni alýnacaktýr. Ücret Dolgundur. (0532) 374 68 07 (0505) 778 34 39 Antakya/Hatay Sultanahmet bölgesinde ki otelimiz için Ýngilizce bilen bay resepsiyon elemaný aramaktayýz. Ýrtibat tel : 0(212) 528 95 32 E Ehliyetli Kamyon Þoförü aranýyor. 0(212) 671.51.71

satýlýktýr. 0533 761 46 80

KÝRALIK DAÝRE

Sahibinden Denizli'de Kiralýk zemin dükkân Bayrampaþa Ulu Cami Yaný Ulu Çarþý Ýþhanýnda zemin 11 nolu dükkân Kaloriferli-Kapalý Otoparklý Ýþyeri 300 TL (0533) 712 48 06 Sahibinden Denizli Mehmetçik mahallesi Diþ Hastanesi yanýnda Kombili Daire 100m2 2+1 Yeni Bakýmdan çýkmýþ 280 TL (0533) 712 48 06 75 m2, 1+1, 4 katlý, 1.KAT, Bina yaþý 5-10 yýl arasý, 500 TL depozit, kira 350 TL 0(212) 640 58 88 3+1, kombili, masrafsýz, orta kat, 120 m2, bina yaþý 5-10 yýl arasý, 3 katlý, 2.kat, kat kaloriferli, krediye uygun 700 TL (0536) 313 81 79 90 m2, 2+1, bina yaþý 5-10 yýl arasý, 3 katlý, 3.kat, doðalgaz sobalý kiralýk daire 500 TL kira, 1000 TL depozit (0536) 313 81 79

SATILIK DAÝRE

BARLADA Göl manzaralý 3 kat saðlýk ocaðýnýn önünde 0537 464 41 31 0536 599 39 40 Kemal Karta Sahibinden Eyüpsultan Akþemsettin Mah. ÝETT Son duraðý Ülker Ýlköðretim Okulu yanýnda kombili cadde üstü iki tarafý açýk 80m2 yeni 2+1 acil ihtiyaçtan satýlýk 115.000TL 0505 374 41 70 Ankara Hilal 92 Arsa ve konut kooperatifindeki 180m2 'lik daire, iþ merkezi ve arsa hisselerim ihtiyaçtan devren

SAHÝBÝNDEN DENÝZLÝ

Pýnarkent'te satýlýk Dubleks villa 214 m2 bahçeli 115.000 TL Tel: (0535) 423 83 79 Sahibinden DENÝZLÝ'de daire üçlerde 800.yüzyýl konutlarýnda 3+1 kaloriferli 120 m2 (0533) 712 48 06 ASYA TERMAL KIZILCAHAMAM Tatil Köyü'nde SATILIK Devre mülk. 15.Dönem TemmuzAðustos (Sayran Konaklarý B2-2-15) ve 19.Dönem Aðustos-Eylül(Park Evleri C1-065-19) Müracaat Tel:0532-2637221 Kumburgaz 'da Sahibinden satýlýk dubleks daire 180m2 130.000TL Krediye Uygun 0542 512 54 28 Þirinevler 'de Hürriyet mahallesinde Sahibinden satýlýk kombili asansörlü 120m2 daire 115.000TL 0542 512 54 28 Satýlýk Triplex 350m2 kapalý alan 500m2 müstakil bahçe, deniz manzaralý. Beylikdüzü, Kavaklý, Ýstanbul 0532-2366370 Küçükköy Yenimahalle'de 3.Kat 100 m2 Doðalgazlý-Kombili Tapulu-Krediye uygun 120 bin lira Acil ihtiyaçtan satýlýk azda olsa pazarlýk payý var. 0537 712 39 91 400 TL Taksitle Tamamý 39.300 TL'den baþlayan fiyatlarla Samsun Panorama Evlerinde Site içerisinde % 82 yeþil alan, yarý olimpik açýk havuzu, fitness saðlýk kabini, oyun merkezi, çocuk oyun parký, 24 saat güvenlik, kamelyalar, otoparklar hayalinizdeki yaþama merhaba demek için

Arsa Bizim Ýnþaat Bizim Ev Sizin Erken Gelen Kazanýyor Kampanyasýný Kaçýrmayýn. Çekiliþsiz kurasýz istediðiniz daireyi seçme imkaný Ön Kayýt Ýçin: Satýþ Ofisi:0362 428 07 65 Gsm: (0532) 494 85 00 www.alangayrimenkul.com.tr Sahibinden Denizli'de Üçler 800. yüzyýl Belediye Toki Konutlarýnda 3+1 Asansörlü Isý Ýzalasyonlu 120 m2 çevre düzenlemesi ve sosyal tesisleri faal 82.000 TL (0533) 712 48 06

SATILIK ARSA

Arnavutköy 'de Caddeye

cepheli 4300m2 müstakil tapulu kupon arsa 210.000TL 0532 438 33 86 0532 717 09 75 Yalova Fevziye köyünde asfalt cepheli 4200m2 85.000TL 0532 631 12 25 Yalova 'da Sahibinden 2300m2 arazi 80.000TL 0532 631 12 25 Arnavutköy 'de Sahibinden yerleþim içerisinde elektriði, suyu çekilebilir. 500m2 tamamý 22.000 Yarý peþin yarýsý vadeli Hemen tapulu arsa, 0(212) 597 99 21 (0532) 552 5973 Trakya'nýn muhtelif yerlerinde sanayi-tarým hayvancýlýk veya kýsa ve uzun vadeli yatýrýmlýk imarlý, imarsýz arsa ve tarlalar için arayýn. Abdullah Gürman (0532) 323 94 27 - 0(282) 653 66 67 0(282) 651 66 40 www.gurmanarsaofisi.com Çorlu/Tekirdað

SERÝ ÝLANLARINIZ ÝÇÝN email: reklam@yeniasya.com.tr Fax: 0 (212) 515 24 81

VASITA

2006 GAZELLE sobol

çok temiz 44.500 km de vade ve takas olur, gaz 2752 model, 44500 km de, motor hacmi 18.012.000 cm3, motor gücü 101125 arasý, beyaz renk, manuel vites, dizel yakýt, takaslý, ikinci el 10.000 TL. 0(212) 640 58 88 2003 model Transit connect 160,000 km 12.000 TL kapalý kasa (0532) 365 06 37 /Ankara 2005 model Transit connect 151,000 km 14.000 tl kapalý kasa (0532) 365 06 37 /Ankara

ÇEÞÝTLÝ

Gebze Abdi Ýpekçi Mahallesinde (Tren Ýstasyonu Yaný) bulunan "Ucuzluk Japon Pazarý" Dükkânýmý Uygun Þartlarda Devretmek Ýstiyorum. (0537) 334 58 94 Acele Devren Satýlýk veya Kiralýk Pastane (0539) 260 53 08/Fatih


DÜNYA

Y

16 TEMMUZ 2011 CUMARTESÝ

LÝBYA lideri Muammer Kaddafi’nin ülkeyi terk etmesine yönelik uluslararasý baský artarken, Albay’ýn hangi ülkelere gidebileceði de tartýþýlmaya baþlandý. Ýngiliz The Guardian gazetesinin haberine göre NATO müttefikleri, Kaddafi’nin Uluslararasý Ceza Mahkemesi’ne (UCM) taraf olmayan bir ülkeye gitmesine karþý çýkmayacak. Habere göre bu ülkelerin Belarus, Zimbabve ya da Sudan olabileceði belirtildi. Libyalý muhaliflerin kurduðu Ulusal Geçiþ Konseyi, Libya’da yeni bir düzen kurulmasýndan önce Kaddafi ve oðullarýnýn ülkeyi terk etmesini þart koþuyor. UCM’nin hakkýnda yakalama kararý çýkarttýðý Kaddafi’nin iktidarý býrakmaya razý edilebilmesi için yargýlanmayacaðýna ikna edilmesi gerektiði kaydediliyor. Londra / cihan

Kaddafi’nin sürgüne gidebileceði ülkeler belirlendi

7

HABERLER

Darbecilere ömür boyu hapis

ARJANTÝN’DE diktatörlük döneminde El Vesubio cezaevinde cinayet iþledikleri, adam kaçýrdýklarý ve iþkence yaptýklarý gerekçesiyle yargýlanan iki eski askerî yetkili insanlýða karþý suç iþledikleri için ömür boyu hapis cezasýna çarptýrýldý. Arjantin mahkemesi, sanýklardan eski General Hector Geman ile Albay Hugo Pascarelli’ye ömür boyu hapis cezasý verirken, eski gardiyanlardan Ramon Erlan, Jose Maidana, Roberto Zeolitti, Diego Chemes ve Ricardo Martinez ise siyasî mahkûmlara iþkence ettikleri için 18 ila 22 yýl hapis cezasý aldý. Cezaevi müdürü Albay Pedro Alberto Duran ise mahkemesi devam ederken Haziran ayýnda ölmüþtü. Görgü þahitleri, Duran’ýn kadýn mahkûmlara düzenli olarak tecavüz ettiðini, onlarý cezaevindeki odalarda birlikte yaþamaya zorladýðýný söyle miþti. Buenos Aires / aa

ABD, Afganistan’dan asker çekmeye baþladý

ABD, Afganistan’daki askerlerinden ilk bölümünü çekmeye baþladý. Amerikan ordusu sözcüsü Michael Wunn, Kabil’in kuzeydoðusunda konuþlanmýþ olan 650 kiþilik ilk birliðin ülkeyi terk ettiðini, bu birliðin yerine asker gelmeyeceðini belirtti. ABD’nin Afganistan’da 100 bin askeri bulunuyor. Baþkan Barack Obama, 2009 yýlýnýn Aralýk ayýnda yaptýðý açýklamada, Temmuz 2011 tarihinde Afganistan’dan asker çekmeye baþlayacaklarýný bildirmiþti. ABD’nin planlarýna göre, Afganistan’daki bütün yabancý muharip askerlerin 2014 yýlý sonuna kadar bu ülkeden çekilmesi öngörülüyor. Kabil / aa Libya'da insanî yardým baðlamýnda çok sýkýntýlar çekildiðini belirten Davutoðlu, halkýn zorunlu ihtiyaçlarý için Ramazan Ayý'nda Ulusal Geçiþ Konseyi'ne 3 milyar dolar destek verilmesini istedi.. : FOTOÐRAF: AA

Halkýn güveni saðlanmalý DIÞÝÞLERÝ BAKANI DAVUTOÐLU, LÝBYA'DAKÝ ULUSAL GEÇÝÞ KONSEYÝ'NÝN ULUSLAR ARASI KABUL GÖRMÜÞ DURUMDA OLDUÐUNU ANCAK, DAHA GÜVENÝLÝR VE HALKIN MEÞRÛ TALEPLERÝNE CEVAP VEREN BÝR GEÇÝÞÝN ÇOK ÖNEMLÝ OLDUÐUNU VURGULADI. DIÞÝÞLERÝ Bakaný Ahmet Davutoðlu, Libya’da daha güvenilir ve halkýn meþru taleplerine cevap veren bir geçiþin oturtulmasýnýn çok önemli olduðuna iþaret ederek, BM Güvenlik Konseyi kararlarý uyarýnca, Trablus rejimi üzerindeki baskýlarýn sürdürülmesi gerektiðini kaydetti. Davutoðlu, Uluslararasý toplumun Libya krizini çözmeye yönelik çalýþmalarýný koordine etmek amacýyla oluþturulan Libya Temas Grubu’nun Çýraðan Sarayý’nda yapýlan 4’üncü toplantýsýnýn ilk oturumunda Birleþik Arap Emirlik leri (BAE) Dýþiþleri Bakaný Þeyh Abdullah bin Zeyd El Nahyan ile açýlýþ konuþmasýný yaptý. Bakan Davutoðlu, toplantýnýn Libya’daki krize son verme çabasýndaki önemine iþaret ederek, ayný zamanda Libya halkýnýn, geleceðini saðlam temellere oturtmasýný saðlayacaðýný söyledi. Artýk Libya’daki Ulusal Geçiþ Konseyi’nin daha geniþ bir uluslararasý kabul görmüþ durumda olduðunu vurgulayan Davutoðlu, þöyle devam etti: “Ancak daha güvenilir ve halkýn meþrû taleplerine cevap veren bir geçiþin oturtulmasý çok önemli. Bu konudaki baþarýlarýmýzý görerek çatýþma çözümü konusuna yoðunlaþmamýz gerekiyor. Bu maksatla, BM Güvenlik Konseyi kararlarý uyarýnca, Trablus rejimi üzerindeki baskýlarýmýzý sürdürmemiz lazým. Bu, Ulusal Geçiþ Konseyi ile iþbirliði içinde yapýlmalý” dedi.

‘RAMAZAN AYINDA KONSEY’E 3 MÝLYAR DOLAR VERÝLSÝN’ LÝBYA'NIN acil nakit ihtiyacýnýn da kutsal Ramazan Ayý’nýn arifesinde kendileri için çok önemli olduðuna iþaret eden Davutoðlu, Libya Temas Grubu’ndaki bütün taraflarýn belli bir yüzde ile katkýda bulu narak ülkelerinde dondurulmuþ Libya mevduatlarý nýn belli bir kýsmýnýn serbest býrakýlmasýný ve 200 milyon dolarlýk bir yardýmýn temin edilmesini saðlamasý gerektiðini kaydetti. Ulusal birliðin muhafazasý için BM Genel Sekreteri’nin Libya Özel Temsilcisi Abdelilah El Hatip’e tam destek verildiðini vurgulayan Davutoðlu, Libya’daki deðiþim ve geçiþin El Hatip ile iþbirliði içinde en düzgün þekilde gerçekleþmesi için çalýþmaya devam edeceklerini söyledi. Davutoðlu, bu siyasi geçiþin temelini oluþ turmak için El Hatip’in çabalarýn öncülüðünü yapa-

caðýna iþaret ederek, “Temas Grubu Sayýn El Hatip’in planlarýna destek verirse, bu Libya’da yapacaðý temaslarda da ona destek saðlayacaktýr” dedi. Libya’da insanî yardým baðlamýnda çok ciddî sýkýntýlarýn devam ettiðine dikkati çeken Davutoðlu, binlerce insanýn tehcir edildiðini ve iltica ettiðini ifade etti. Davutoðlu, þöyle devam etti: “Mübarek Ramazan akabinde bu þartlar bizim insanî destek çabalarýmýzý da bu ay içerisinde dayanýþ mayla arttýrmamýzý zorunlu kýlmaktadýr. Bu baðlamda, Libya Ulusal Geçiþ Konseyi’ne üç milyar dolarlýk destek saðlanmasýný, bunun adil daðýtýmýnýn Ramazan zarfýnda Trablus ve Bingazi’de yapýlmasýný hedefliyoruz. Bu destek sadece insani maksatlarla kullanýlacaktýr.” Ýstanbul / cihan

Hristofyas’ýn istifasý isteniyor

Yunan Bakan Ýsrail’le iþbirliði iddialarýný yalanladý

KIBRIS Rum kesiminde, Rum Millî Muhafýz Ordusu’nun Zigi’deki Evangelos Florakis Deniz Üssü’nde 11 Temmuz’da meydana gelen patlamanýn ve Vasiliko’daki elektrik santralinin yangýn sonucu devre dýþý kalmasýnýn ardýndan yaþanýlanlar, Kýbrýs Rum kesiminde siyasî gerginliðe dönüþüyor. Rum yönetimi lideri Dimitris Hristofyas’ýn, patlamadan üç gün sonra halka hitaben yaptý, itidal ve soðukkanlý olma çaðrýsýnda bulunduðu konuþmasý siyasileri ve halký tatmin etmedi. Hristofyas’ýn konuþmasýnda özür dilememesi halkýn tepkisinin artmasýna sebep oldu. Özür dilememesini siyasiler de eleþtirdi. Hem siyasiler hem de halk, Hristofyas’ýn istifasýný istiyor. Koalisyon ortaðý Demok ratik Parti içinde de (DÝKO) ‘’hükümetten ayrýlma’’ tartýþýlýyor. Rum yönetimi Sözcü Stefanos Stefanu, MEGA TV’ye yaptýðý açýklamada, aleyhinde cezai so rumluluk ortaya çýkmasý halinde Hristofyas’ýn istifasýnýn ihtimal dýþý olmadýðýný açýkladý. Lefkoþa / aa

AKSARAY, KARAMAN, KAYSERÝ KONYA, NEVÞEHÝR, NÝÐDE, SÝVAS illeri Yeni Asya Gazetesi Temsilciler Toplantýsý Niðde / Kemerhisar'da 17/07/2011 Pazar Günü saat 09:30'da yapýlacaktýr. Ýrtibat Tel. (0505) 913 47 69 - (0505) 542 01 39

TEBRÝK Muhterem aðabeyimiz

Remzi Eret'in oðlu kardeþlerimiz Murat Eret ve Ýhsan Eret'in kardeþi

Taner Eret ile Tuba Barakalý'nýn izdivaçlarýný tebrik eder, genç çiftlere ömür boyu mutluluklar dileriz.

Çorum Yeni Asya Okuyucularý

Üst düzey Amerikalý yetkili Wall Street Journal gazetesine açýklamalarda bulundu.

‘Bin Ladin, ikinci 11 Eylül’ü planlýyordu’ PAKÝSTAN'DA 2 Mayýs’ta Amerikan askerlerinin düzenlediði bir operasyonda öldürülen El Kaide örgütünün eski lideri Usame bin Ladin’in 11 Eylül 2001 terör saldýrýlarýnýn 10. yýl dönümünde ABD’de yeni bir saldýrý planladýðý bildirildi. Ekonomi çevrelerinin etkin gazetesi Wall Street Journal isminin açýklanmasýný istemeyen üst düzey Amerikalý yetkililere dayanarak verdiði haberde, Bin Ladin’in Pakistan’daki evinde buna dair bazý mesajlar ve notlar bulunduðunu, ancak baþlangýç aþamasýndaki bu planýn icraatýna geçildiði yönünde kanýt bulunmadýðýný belirtti. Makaleye göre, Amerikalý yetkili, Bin Ladin ve operasyon þefi Attiye Abdülrahman’ýn saldýrý-

yý yürütecek ekibin kimlerden oluþacaðý konusunda görüþ alýþ veriþinde bulunduklarýný ve Bin Ladin’in Abdülrahman’ýn önerdiði isimleri reddettiðini ifade etti. Ayný kaynak, 2 Mayýs’taki operasyonun ardýndan sonraki günlerde Amerikan ordusu tarafýndan ele geçirilen not ve dosyalarýn da Bin Ladin’in ABD ve baþka batýlý hedeflere saldýrýlar düzenlemeyi planladýðýný gösterdiðini kaydetti. Gazete, Bin Ladin’in aralarýnda Los Angeles’ýn bulunduðu büyük Amerikan þehirleri ile tren ve uçaklarý, ABD’nin baðýmsýzlýk günü 4 Temmuz veya 11 Eylül’ün 10. yýl dönümü gibi sembolik tarihlerde vurmayý istediðini yazdý. New York / aa

YUNANÝSTAN Kültür ve Turizm Bakaný Pavlos Geroulanos, Yunan hükümetinin son Gazze filosunu bloke etme konusunda, tamamen BM’nin Gazze’ye insanî yardýmlarla ilgili kararý doðrultusunda hareket ettiðini savundu. Pavlos Geroulanos, Haaretz gazetesine yaptýðý açýklamada, Yunan hükümetinin, Gazze filosunu durdurmada, ülke ekonomisinin içinde bulunduðu ekonomik kriz dolayýsýyla Ýsrail’le iþbirliðine gittiði iddialarýný kabul etmedi. Bu iddialarý “kesinlikle hayýr” sözleriyle cevaplayan Geroulanos, “Yunanistan’ýn halihazýrdaki eko no mik du ru mu nun, dip lo ma tik deðerlendirmeleri ile bir ilgisi olmadýðýný” kaydetti ve “Yunan hükümetinin Gazze’ye insanî yardýmlarýn denetlenmesi ile ilgili BM kararý doðrultusunda hareket ettiðini söyleyebilirim. Daha da ötesinde, Papandreu, bizzat kendisi (Filistin Devlet Baþkaný) Mahmud Abbas ile temas halindeydi” dedi. Ýsrail ile Yunanistan arasýndaki iliþkilerde yeni bir dönemin baþladýðý yolundaki bir soruya da Yunan Bakan, “Doðru” dedi, ancak, iki ülke iliþkileri arasýnda, Yunanistan’ýn özellikle Arap yanlýsý tutumunun etkisiyle yýllarca bir gerilimin yaþandýðýný hatýrlatarak, Papandreu’nun Araplarla yakýn iliþkilerini etkilemeden bu tutumda bir deðiþiklik getirdiðini ifade etti. Tel Aviv / aa

Trablus’u havaya uçurma iddiasý yalanlandý

LÝBYA hükümeti, baþþehir Trablus’un muhaliflerin eline geçmesi durumunda, Libya lideri Muammer Kaddafi’nin baþþahri havaya uçurmayý planladýðý iddiasýný yalanladý. Libya hükümet sözcüsü Musa Ýbrahim, gazetecilere yaptýðý açýklamada, Rus gazetesi Ýzvestia’da yayýmlanan haberi reddederek, Kaddafi hü kümetinin Trablus’u ya da baþka bir Libya þehrini asla yýkmayacaðýný söyledi. Ýbrahim, iddiayý gündeme getirdiði ileri sürülen Rusya’nýn Libya özel temsilcisi Mihail Margelov’un bürosunun bu konuda herhangi bir açýklama yapmadýklarýný kendisine ilettiðini ifade etti. Ýzvestia gazetesi, Margelov’un Libya baþbakanýnýn açýklamalarýna dayanarak kendilerine verdiði de meçte, Trablus’un muhaliflerin eline geçmesi halinde, Kaddafi’nin baþþehri havaya uçurmayý planladýðý ný söylediðini yazmýþtý. Moskova / aa

Chavez, Brezilya’da kanser tedavisi görecek

VENEZUELA Devlet Baþkaný Hugo Chavez’in kan ser tedavisi için Brezilya’ya gideceði bildirildi. Brezilya hükümetinden bir yetkili Reuterse yaptýðý açýklamada, Küba’da ameliyat olduktan sonra ülkesine dö nen Chavez’in Brezilya’nýn kanser tedavi siyle meþhur Sirio-Libanes hastanesine has ta lý ðý ný yen mek i çin geleceðini söyledi.Yetkili, Venezuela Devlet Baþkanýnýn ne zaman Bre zil ya’ya ge le ce ði hakkýnda ise bilgi verme di.Ve ne zu e la’nýn baþþehri Karakas’taki Hugo Chavez bir hükümet yetkilisi ise Chavez’in Brezilya’ya gitmesiyle ilgili birþey bilmediðini ifade etti. Brezilya Devlet Baþkaný Dilma Rousseff, geçen hafta kanser hastasý Chavez’e tedavisi için yardým teklifinde bulunmuþtu. Sirio-Libanes hastanesi Latin Amerika’nýn en iyi kanser tedavi merkez lerinden biri olarak biliniyor. Brasilia / aa

Endonezya’da Lokon Yanardaðý patladý

ENDONEZYA'DA Lokon Yanardaðý’nýn patladýðý bildirildi. Sulavesi Adasý’nýn kuzeyinde bulunan 1579 metre yüksekliðindeki yanardaðýn, bir buçuk kilomet re yüksekliðe kadar kül püstürtmeye ve lav çýkarmaya baþladýðý belirtildi. Yanardaðýn, geceyarýsýndan hemen önce patlamasýyla çevredeki tarým alanýnda yaþayan halk panik içinde kaçarken, kraterin çevresindeki ormanda da yangýn çýktý. Dünyanýn en kalabalýk dördüncü ülkesi olan Endonezya, deprem, tsunami ve volkan patlamalarýnýn sýkça olduðu “Ateþ Çembe ri” içinde bulunuyor. Cakarta / aa

Saddam’ýn iki üvey kardeþi idam edilecek

AMERÝKAN güçlerinin önceki gün Iraklý yetkililere teslim ettiði, aralarýnda devrik Irak lideri Saddam Hüseyin’in iki üvey kardeþinin de bulunduðu eski rejimin üst düzey beþ mensubunun, yaklaþýk bir ay içinde idam edileceði bildirildi. Irak Adalet Bakanlýðý sözcüsü, Adalet Bakaný Hasan el Þammari’nin hafta baþýnda devlet baþkanlýðý konseyini ziyaret ettiði, bu ziyarette idam cezalarýnýn onayýnýn geciktirilmemesi konusunda anlaþtýklarýný belirtti. Sözcü, konseyin beþ gün içinde bu cezalarý onaylamasýnýn beklendiðini, tamamý farklý dâvâlarda hüküm giyen bu kiþilerin bir ay içinde idam edileceðini kaydetti. Saddam Hüseyin’in üvey kardeþlerinin Vatban Ýbrahim Hasan ile Sabai Ýbrahim el Tikriti olduðu belirtildi. Baðdat / aa


8

16 TEMMUZ 2011 CUMARTESÝ

MEDYA POLÝTÝK

Y

ABsürecidonarsa,kimkaybeder? mikailyaprak@gmail.com

Va(ta)n hasretiyle aha düne kadar; senelik ömrümüzün büyük bir kýsmýný, sýladaki sevdiklerimizin özlemiyle geçirdiðimiz garbî ve garip bir coðrafyadan vatana avdetimizin “hayali cihan deðer”di.. Hasretini çektiðimiz mekânda hasretimizi çekenler çoktu. Onlarýn hasreti o kadar halis ve riyasýzdý ki, yýlda bir defa yerine üç defa, hatta bazen dört defa bizi yanlarýna celbederlerdi. Oralar bizim için baba ocaðýydý, ana kucaðýydý. Avrupa ortamýnda safiyetleri bozulmasýn diye, anayurdumuzun maarifine havale ettiðimiz mâsum yavrularýn baþýnda anneleri; onlarýn da baþýnda büyüklerimiz vardý. Evlerimiz dershane; dershanelerimiz evimiz gibiydi.. Büyük bir ailenin azalarý gibi olmak ne güzeldi.. Vuslat coþkusuyla koþarak ve uçarak geldiðimiz yerden, geri dönüþümüz bir hayli zor ve hüzünlü olurdu. Yadýrgayanlara da þairin diliyle cevap verirdik: “Ekme bitmedik yere/ Dikme tutmadýk yere.. / Ayaklar nasýl gitsin; / Gönül gitmedik yere?” Eðer “Babalar ve oðullar” derslerinin, çayhanelerdeki “Sultanahmet Sohbetleri”nin feyzini ve havasýný bir kaç kere soluklamýþsanýz; ülkenin ve dünyanýn bir baþka mekânýnda bunun ancak hasretini soluklarsýnýz! *** Daha düne kadar; izin dönemine girerken, sevinçli, heyecanlý ve telâþeli halimize bakarak, yolculuðumuzun nereye olduðunu soranlara, “tâ Van’a kadar” derdik. Sonra gördük ki, abartýlý bir uzaklýðý çaðrýþtýran “ta” ifadesi; “vatan” kelimesinin içindeymiþ.. Öyleyse, hüzün verici “ta Van” halet-i ruhîyesinden sýyrýlýp, kestirmeden “vatan” diyebilmek.. Vatanî duygularý duyabilmek, sýlayý soluklayabilmek için taa Van’a gitmek zaruretinden azade kalýp, tavattun ettiðimiz her tarafa, her mekâna munis nazarlarla bakabilmek.. Kendimizi “dâüssýla” derdinden bir türlü âzade kýlamýyorsak, herkes gibi biz de doðup büyüdüðümüz yerleri unutamýyorsak, o zaman munis ve halis Van atmosferini, Erek esintisini, Zernabat ferahlýðýný, göl serinliðini ve Horhor heybetini bulunduðumuz coðrafyaya taþýyabilmek.. Ve meseleye, Üstâd’ýn penceresinden bakabilmek: “Madem her yer misafirhanedir; eðer misafirhane sahibinin rahmeti yar ise, herkes yardýr, her yer yarar. Eðer yar deðilse, her yer kalbe bardýr ve herkes düþmandýr.” *** Ýnsanlar, bulunduklarý beldeden uzun süreliðine ayrýlýrken, helâlleþirler. Ve ilâve ederler: “Gidip de dönmemek, dönüp de görmemek var!” Yaþlandýkça, yaþadýðýmýz bir gerçektir bu! Bir de, “aðzýndan yel alsýn” derler, ama o yel o gerçeði alamaz da, bir yel gibi aðýzdan çýkan o temenniyi alýp götürür; bazen ne giden döner, ne de dönen görür! Geçen zaman zarfýnda, büyüklerimizin çoðu dünyasýný deðiþtirdi. Küçüklerimiz büyüyüp çoluk çocuða karýþýrken, bir kýsmý da baþka diyarlara göç ettiler. Bizim sýlaya avdetimiz de sýcak yaz aylarýna münhasýr kaldý. Yaz aylarýnda bile serin esintileri soluklamak ne güzel! Bununla, sadece göl ve zernabat esintilerini kastetmiyorum. Kale, Toprakkale ve Erek eteklerindeki kabristanlarýn esintileri de serin ve ulvîdir. Þairimizin dediði gibi: “Ve serin selviler altýnda kalan kabrinde; Her seher bir gül açar, her gece bir bülbül öter..” *** Ömür takviminde yýllar yýllarý kovalarken, rutin ve sýcak seyahatlarýmýzýn insafýna kalan “vatan hasretimiz” de “güllenme” ile “küllenme” arasýndaki gizli bir handikapýn pençesine yakalandý. Artýk bu girdabýn pençesinden kurtulup, küllenmiþ güllerle avunmaya çalýþmak bile, ayrý bir teþebbüsü ve özel bir gayreti gerektirir hale geldi. Bazý gerçekler gün geçtikçe daha bir sýrýtýyor, acýmasýz yüzünü daha bir gösteriyor! Bunlardan biri de, sevgi küllenmesidir! Bunun da en baþ sebebi “Gözden ýrak olanýn, gönülden ýrak olmasý” gerçeðidir!. Bu “sevgi küllenmesi” öyle bir þey ki, farkýna varmak da, kabullenmek de zor! Yavaþ yavaþ, sinsice ve gizlice külleniverir sevgiler.. Saçlarýn dökülmesi gibi, belin bükülmesi gibi, cildin kýrýþmasý gibi.. Çaktýrmadan ve gözünün yaþýna da bakmadan! Aklaþan ve kýrlaþan saçlar gibi, külleniverir sevgiler!.. Yaþlanmayý ve ölümü kabullenemeyen varsa bile, kurtulan olmamýþtýr! Ve.. Avrupa toplumunda “yaþlanmak” dert deðil, “dýþlanmak” derttir! *** Üstâd Bediüzzaman, “Medreset-üz Zehra” adýný verdiði üniversite projesinin maddî ve manevî temelleriný Van’da atmýþtýr. Ve “hayat-ý ilmiyem” dediði Van hayatýna çok önem vermiþ, hatta bir zamanlar orada vefat etmeyi bile arzu etmiþ, ama “murad-ý Ýlâhî”nin tecellisi baþka olmuþtur. Ýþte Ýhtiyarlar Risâlesinin Onüçüncü Ricasýnda geçen cümleler: “Dâüssýla tabir edilen iþtiyak-ý vatan hissi beni vatanýma sevk etti. Madem öleceðim, vatanýmda öleyim diye Van’a gittim.” “Evet, lillahilhamd, hem vefat eden Van medresesini Isparta medresesiyle ihyâ edip, oradaki ahbaplarý dahi, daha çok, daha kýymettar talebeler ve ahbaplarla mânen ihyâ etti.”

D

Dün bir, bugün iki... Güvenoyunu henüz alan 61. Hükümet, geçen günkü benim de çok olumlu bulduðum hükümet programýnýn hemen baþlangýcýnda, sadece AB Bakanlýðý’ný kurmakla kalmýyor, Türkiye için hayati bir teknik reçete olan AB süreci için þu umut dolu sözü veriyor: “Avrupa Birliði standartlarýna uyum konusundaki çalýþmalarýmýza samimi olarak devam ediyoruz. Önümüzdeki dönemde de sürdüreceðimiz reformlar, ekonomik geliþme ve aktif dýþ politikanýn Avrupa Birliði ile Türkiye iliþkilerini olmasý gereken noktaya taþýyacaðýna inanýyoruz. Zaman ülkemizin lehine iþleyecektir. Avrupa Birliði’ne tam üyelik sürecine verdiðimiz önemin bir gereði olarak, Avrupa Birliði Bakanlýðýný kurmuþ bulunuyoruz. Bu yeni kurumsal yapý içerisinde Meclisimizin de hayati katkýlarýyla reformlarýmýzý sürdüreceðiz.” *** Avrupa Bakanlýðý’nýn ilk yabancý ziyaretçisi de yeni bir baþlangýç yapmak ve Türkiye’ye verdikleri önemi de göstermek için Avrupa Komisyonu Geniþlemeden Sorumlu Üyesi Stefan Füle oluyor... Ama gel gör ki kendisini ne ‘2008 yýlý AB yýlý olacaktýr’ diyen Cumhurbaþkaný, ne de bir kaç gün önce ‘AB kararlýlýðýný’ vurgulayan Baþbakan Recep Tayyip Erdoðan kabul etmiyor... Yetmezmiþ gibi, Stefan Füle, Egemen Baðýþ ortak basýn toplantýsý yaparken, Dýþiþleri Bakaný

Ahmet Davutoðlu AB’ye rest çekiyor... Söyledikleri kelimesi kelimesine þöyle: “Eðer bu olmazsa, Kýbrýs Rum tarafý bu müzakereleri geciktirerek gelecek sene 2012 Temmuzunda tek taraflý olarak dönem baþkanlýðýný alýrsa bu sadece Ada’da bir çözümsüzlük anlamýna gelmez ayný zamanda Türkiye ile AB iliþkilerinin týkanýklýðýn ötesinde donma noktasý anlamýna gelir.”

‘‘

Türkiye insanýnýn çok yararýna olan bir reform sürecini, yanlýþ bir Kýbrýs siyasetinde ýsrarcý olma pahasýna, 72 milyonun geleceðini karartma restinin anlamý nedir?

*** Neyse ki Davutoðlu’nun bu açýklamasý, AB Bakaný Egemen Baðýþ tarafýndan anýnda yumuþatýlýyor... Füle’yi aðýrlayan Baðýþ, daha sonra CNN Türk’te yaptýðý açýklamada, Davutoðlu’nun sözlerini hýzlýca tashih ediyor: “Ahmet Bey’in söylemek istediði, AB’nin dö-

nem baþkanlýðý ile iliþkilerimiz donar. Ama komisyonla iliþkilerimizi çok da etkilemez bu.” Baðýþ’a göre, Rum Kesimi ancak AB üyelik müzakere fasýllarýnýn açýlmasýný engelleyebilir: “Belçika dönem baþkanlýðý sýrasýnda da Macaristan dönem baþkanlýðý sýrasýnda da müzakere faslý açýlamadý. Rum Kesimi de, en kötü fasýl açýlmasýný engellemeye çalýþýyor...” *** Dün, tüm gün AB ile olup biteni adým adým, saniye saniye izledim ve þaþtým kaldým... AB Bakanlýðý’nýn kurulmasýný çok olumlu buluyorum, çünkü Türkiye için en hayati toplumsal proje olan AB sürecine Dýþiþleri Bakanlýðý dün Davutoðlu’nun beyanlarýndan da anlaþýlacaðý gibi hala bir ‘dýþ politika’ meselesi gibi bakýyor... Hâlbuki AB süreci bir dýþ politika meselesi deðil, bir büyük toplumsal dönüþüm projesi... Ayrýca... ‘AB süreci donar’ ise bundan kim kaybeder? Mesela gýda güvenliði hemen çözülür, yiyip içtiklerimize hijyen mi gelir, daha az mý kadýn öldürürüz? Türkiye insanýnýn çok yararýna olan bir reform sürecini, yanlýþ bir Kýbrýs siyasetinde ýsrarcý olma pahasýna, 72 milyonun geleceðini karartma restinin anlamý nedir? Veya... AB sürecini AB Bakanlýðý götürecek ise, Dýþiþleri Bakaný’nýn eskisi gibi bu süreci dýþ politika gibi okumaya devam etmesinin anlamý nedir?

AB Bakaný Baðýþ, Füle ile görüþürken, Davutoðlu’nun rest çeken üslubunun anlamý nedir? AB Bakaný kim? Baðýþ mý, Davutoðlu mu? *** Bunlardan da geçtim... Bir Türkiye Cumhuriyeti vatandaþý olarak, dünkü hükümet tarafýnýn kakafonik tavýrlarý arasýnda en çok üstünde durduðum Füle’nin ‘reformlarýn sürekliliðinin önemine vurgu yapmasý’ oldu. Ben reform sürecini ‘AB 2010 Ýlerleme Raporu’ndan izliyorum ve hiçbir þey yapýlmadýðýný çok net görüyorum... Zaten o nedenle, yeni hükümet programý beni heyecanlandýrdý ve Baþbakan Erdoðan’ýn “Avrupa Birliði’ne tam üyelik sürecine verdiðimiz önemin bir gereði olarak, Avrupa Birliði Bakanlýðýný kurmuþ bulunuyoruz. Bu yeni kurumsal yapý içerisinde Meclisimizin de hayati katkýlarýyla reformlarýmýzý sürdüreceðiz” demesine umutlandým... Bir de müzakere sürecinin ruhuyla da baðdaþmayan posta koymaya yönelik hýrçýn siyasi söylemi bir yana býrakýp reformlarýn gereðini yapsak, harika olacak... Ama bunlar için öncelikle Ankara AB Bakaný’nýn kim olduðuna karar vermeli, Baðýþ mý, Davutoðlu mu? Mehmet Altan, Star, 14 Temmuz 2011

Buzulümbitmeli,karanlýksonaermeliartýk! ÝBN Sina, henüz 10 yaþýna basmadan ezberliyor, bütün varlýklarýn Rahmet ve Hayat Kaynaðý, ana-varoluþ-kaynaðýmýz Cömert Kur’ân’ý. Gazalî de, Ýbn Arabî de, Mevlânâ da hâkezâ! Bense, 50 yaþýna merdiven dayamýþ bir adam olarak—içimde esen fýrtýnayý dindiremediðim için—bu saatten sonra ezberlemeye kalkýþýyorum! Zihnim bir açýldý, ruhum öyle geniþledi ki, anlatamam! Bunu “bana” / “biz”e reva görenlere, söyleyecek söz bulamýyorum! Daha da vahimi: Bu ülkede, çocuklarýmýza 15 yaþýna kadar Kur’ân eðitimi resmen ve alenen, cebren ve hile ile yasak! Olacak iþ deðil: Ýnsanlýða söylediðimiz bütün esaslý sözlerin, ortaya koyduðumuz bütün köklü sanat, düþünce ve hayat eserlerinin, hakikat ve hayat sunan aziz ve leziz yemiþlerin yegâne kaynaðý yasak bu ülkenin “yetim”, “sahipsiz” ve “mazlum” çocuklarýna! *** Bizim dünyaya düþüncede, sanatta insanlýða ruh üfleyecek, hayat bahþedecek, kalýcý, köklü, kanatlandýrýcý sözler söyleyemediðimiz tek zaman dilimi, içinden geçtiðimiz þu yok oluþ mevsimi yalnýzca! Bu nasýl bir savruluþtur, nasýl bir travmadýr, nasýl bir metamorfozdur, nasýl bir baþaþaðý yuvarlanýþtýr ki, bir türlü kendimize gelemiyor, asýl meselemizin varoluþ meselesi olduðunu göremiyoruz. Son iki asýr, çok zor/lu bir imtihan oldu bi-

zim için: Hiçbir alanda yokuz: Büyük düþünürler çýkaramýyoruz: Ýnsanlýða büyük düþünce, sanat ve ilim adamlarý armaðan edemiyoruz artýk. Gökkubemiz çöktü, hakikat sarayýmýz yerle bir oldu: O yüzden kaygan zeminlerde patinaj yapmaktan baþka bir þey yapamýyoruz.

‘‘

Kur’ân eðitiminin 15 yaþýna kadar çocuklarýmýza yasaklanabildiði bir ülkede yaþýyoruz. Yazýklar olsun bize!

*** Yeniden toparlanmaya, bütün insanlýða, bütün varlýða yeniden hayat ve ruh üfleyebileceðimiz uzun, bedeli ödenmiþ, köklü, kucaklayýcý bir hakikat yolculuðuna, bir oluþ, varoluþ ve fikir çilesine soyunmaya ihtiyacýmýz var. Bunun için önce kendimize gelmek, kendimiz olmak, kendimizi bulmak zorundayýz. Ardýndan da Mevlânâ’nýn—hep söylediðim— pergel metaforunda enfes bir þekilde özetlendiði gibi bütün dünyalara açýlmak, insanlýðýn birikimini vahyin kanatlandýrýcý ýþýðýyla yeni-

AB, sadece AB deðildir AB Komisyonu’nun geniþlemeden sorumlu Komiseri Sayýn Füle’nin Türkiye ziyareti, çok uzak olmayan bir gelecekte Kýbrýs Cumhuriyeti’nin AB dönem baþkanlýðýný üstlenecek olmasý, belki hepsinden de önemli olmak üzere Kýbrýs meselesinde güçlü bir çözüm umudunun yeniden ortaya çýkýþý Türkiye’nin AB tam üyelik perspektifi ve katýlým müzakerelerinin týkanmýþlýðý tartýþmalarýný yeniden gündeme getirdi. Türkiye’de yaþanan bu tartýþmalara girmeyeceðim ve bugünkü yazýmý “AB meselesinin sadece AB üyeliði olmadýðý” ifadesini detaylandýrmaya ayýracaðým. “AB gerçekten sadece AB tam üyeliði deðildir”, çünkü; 1- AB meselesinde ýsrarcý olmak aslýnda yüksek büyüme oranlarýnýn kalýcý olmasýnda yani iþsizlikle mücadelede, fakirlikle mücadelede, gelir bölüþümü adaletsizlikleriyle mücadelede kararlý olmak demektir. Türkiye ekonomisi yüksek büyüme dönemlerinde beraberinde yüksek cari açýklar da üretmektedir ve bu yüksek büyüme-yüksek cari açýk birlikteliði uzun bir süre daha devam edecektir; yüksek büyüme Türkiye için bir vazgeçilmezdir, yapýlmasý gereken yüksek cari açýðýn nitelikli finansman yollarýný bulmaktýr ve bu yollar da ülkemize yönelik sermaye hareketlerinden ve özellikle doðrudan yabancý sermaye giriþlerinden geçmektedir. Ülkemize senede en azýndan otuz milyar dolar

civarýnda doðrudan sermaye giriþi gerekmektedir ve bu giriþin de ön koþulu, bu durumu beðenelim ya da beðenmeyelim, Türkiye’nin AB tam üyelik sürecinin iyi yürümesidir. 1954 ve özellikle 2004 sonrasý yabancý sermaye hareketlerini izlemek ne dediðimi iyi anlamak için yeterlidir. AB sürecinin topalladýðý, askýya alýndýðý bir gelecekte Türkiye ekonomisi yavaþ büyüyecektir, bu iki kere iki dört eder kadar sarih bir gerçekliktir. Türkiye ekonomisi 2006 senesinde 21, 2007 senesinde de 22 milyar dolar doðrudan yabancý sermaye yatýrýmý çekebilmiþ iken doðrudan yatýrýmlar 2010 senesinde 9.3 milyara, 2011 Ocak-Mayýs döneminde ise 5.6 milyar dolara düþmüþtür; üstelik bu düþüþ yabancý sermaye giriþlerinde Türkiye’nin potansiyel rakipleri Yunanistan, Portekiz, Ýspan-

den harmanlayarak insanlýða esaslý bir ruh üflemek zorundayýz. Ama bu çok zor artýk. En azýndan þimdilik: Çünkü eðitim sistemimiz, yabancýlaþmýþ, aþaðýlýk komplesiyle malul, özgüveni geliþmemiþ marazî kiþilikler yetiþtiriyor. Sömürgeleþtirilmiþ bir eðitim sisteminden bile berbat: Sözgeliþi, bir felsefe bölümünde yalnýzca Batý felsefesi öðretiliyor! Üstelik de, bizzat Batýlý düþünürlerin (örneðin Nietzsche’nin, Husserl’in, Wittgenstein’ýn, Heidegger’in) Socrates’ten itibaren bittiðini, düþünceyi / düþünmeyi öldürdüðünü söyledikleri, insanlýðý -Heidegger’in deyiþiyle- “varoluþsal bir felâket”in eþiðine sürükleyen bir Batý felsefesi öðretiliyor çocuklarýmýza! Ey millet! Ey hükümet! Ey devlet! Çocuklarýmýzý kaybediyoruz! Çocuklarýmýz, ellerimizin altýndan kayýp gidiyor bu berbat, yoz, taklitçi, asalak eðitim sistemi, medya ve kültür rejiminin metamorfozlaþtýrýcý, mankurtlaþtýrýcý, makinalaþtýrýcý, ruhsuzlaþtýrýcý marifetleriyle! *** Tek bir nedeni var bunun: Bu ülkede Kur’ân okumamýz, Kur’ân tahsil etmemiz, Kur’ân’ý bütün ilim, irfan ve hikmet gayretlerimizin, bilim, düþünce, sanat ve felsefe çabalarýmýzýn merkezine yerleþtirebilmemiz yasak olduðu için! Büyük eserler, ancak köklü, eskimez, pörsümez anakaynak’lardan kaynaklandýðý zaman ortaya konabilir.

‘‘

AB meselesinde ýsrarcý olmak aslýnda yüksek büyüme oranlarýnýn kalýcý olmasýnda yani iþsizlikle mücadelede, fakirlikle mücadelede, gelir bölüþümü adaletsizlikleriyle mücadelede kararlý olmak demektir.

ya, Ýrlanda gibi ülkelere kredi deðerlendirme kuruluþlarý tarafýndan verilen notlar yerlerde sürülürken, Mýsýr gibi ülkeler siyasi çalkantýlarýn içinde iken ve küresel olarak yatýrým fonlarý tavan yapmýþ iken gerçekleþmiþtir. AB süreci doðrudan yabancý sermaye yatý-

Özkök: Beni, gerçek dindarlar anladý AMA gerçek dindarlar ne yaptý biliyor musun? Said-i Nursî’nin görüþlerini savunan Yeni Asya gazetesi benimle mülâkat yaptý ve kelimesine dokunmadan yayýmladý. Birinci sayfadan manþetten verdiler, Pazar eklerinin kapaðý yaptýlar. Açýp teþekkür ettim kendilerine. Ben din konusunda marjinal lâf etmem. Ýnsanýn inançlarýna saygýlýyýmdýr. Gerçek dinci çevreler benim marjinal lâf etmediðimi biliyor. Esin Yüksek Dalay / Akþam, 15 Temmuz 2011

Mevlânâ’yý, Yunus’u, Itrî’yi, Ýbn Sina’yý, Ýbn Arabî’yi büyük yapan, beslendikleri kaynaðýn büyük kaynak olmasýdýr. Ayný þekilde, Descartes’ý, Kant’ý, Bach’larý, Mahler’leri, Wagner’leri, Joyce’larý, Dostoyevski,’leri, Tarkovsky’leri de büyük yapan, büyük, köklü, aslî, kurucu kaynaklardan kana kana içmesini bilebilmiþ olmalarýdýr. *** Diyanet Ýþleri Baþkaný Sayýn Mehmet Görmez, isyan etmiþ adeta: Artýk bu Kur’ân kurslarýnýn 12-15 yaþýna kadar yasaklanmasý uygulamasýna derhal son verilmelidir. Kur’ân, yeniden hayatýmýzýn, düþüncemizin, sanatýmýzýn merkezine yerleþmediði sürece dünyaya hiçbir zaman esaslý þeyler söyleyemeyiz. Kur’ân’dan beslenen Ýslâm düþünce, tasavvuf ve hayat tasavvurunun, bizatihî Kur’ân’ýn tam merkezinden yola çýkýlarak sinemada dünyaya nasýl esaslý, özgün, kanatlandýrýcý bir dil ve dünya armaðan etmemizi mümkün kýldýðýný, Semih Kaplanoðlu, Bir Yusuf Üçlemesi’yle bütün dünyaya gösterdi! Ama Kur’ân eðitiminin 15 yaþýna kadar çocuklarýmýza yasaklanabildiði bir ülkede yaþýyoruz. Yazýklar olsun bize! O yüzden, ruhumuzu karartan, zihnimizi körelten bu yüzkarasý yasak ve zulüm sona ermeli artýk. Yusuf Kaplan, Yeni Þafak, 15 Temmuz 2011

rýmý çekmenin, yani cari açýðýn nitelikli finansmanýnýn, yani yüksek büyümenin, yani iþsizlikle, fakirlikle mücadelenin gerekli koþuludur. 2- 2003 senesinden günümüze ülkemizde gerçekleþtirilen çok olumlu anayasal, yasal deðiþikliklerin çok büyük bölümü AB uyum çalýþmalarý çerçevesinde gerçekleþmiþtir. Bu dönüþümlerin olmadýðý, mesela Anayasanýn 90. maddesinin olmadýðý, kürtçenin konuþulamadýðý, kürtçe yayýn yasaðýnýn sürdüðü, ifade özgürlüðünün 90’lý yýllarda olduðu gibi durduðu, töre cinayetlerine indirim uygulandýðý bir Türkiye’yi bugün düþünemiyoruz bile. AB reformlarý da aslýnda, özünde politik deðil, insan hayatýna iliþkin reformlar; bu yaz mevsiminde yediðimiz taze kirazlarýn, eriklerin, kayýsýlarýn üzerindeki zehirli atýklara bile AB bir sýnýr, bir standart getirdi (2005). AB meselesine karþý ya da mesafeli duranlar lütfen 2005 senesine kadar neden eriklerin, kirazlarýn üzerindeki zehirli ilaç kalýntýlarýna bir çözüm getiremediðimizi bir düþünsünler; çocuklarýmýza onlarý uzun vadede zehirleyen meyve yedirmede ýsrarlý olmanýn nasýl bir ulusalcýlýk olduðunu da bizlere bir anlatsýnlar. AB asla sadece AB deðildir; bizden söylemesi, bir kez daha hatýrlatmasý. AB süreci demek yüksek büyüme ve zehirsiz kiraz yemek demektir. Eser Karakaþ, Star 15 Temmuz 2011


MAKALE

Y

16 TEMMUZ 2011 CUMARTESÝ

9

Þefkat duygusu üzerine - 2 fersadoglu@yeniasya.com.tr

Þu teþhisi akýldan uzak tutamayýz: “Kalb-i in sa nî den hür met ve mer ha met çýksa, akýl ve zekâvet, o insanlarý gâyet dehþetli gaddar canavarlar hükmüne geçirir.” 1 Yapýlan zulümler, þefkatten mahrum insan sûretindeki canavarlarýn katliâmýndan baþka birþey deðildir. Ve Batýda, þefkat duygusu du-

mûra uðradýðýndan, seyirci kalýnmakta, âdeta sadistçe zevk alýnmaktadýr! Kuruyan þefkatler, kanla da yumuþamýyor! Çaðýn insaný duygu sapmasý yaþýyor. Sevgi, þefkat, inat vs. ya sapýyor, ya yanlýþ yere veya yanlýþ ölçülerde kullanýlýyor. Meselâ, Hýristiyanlarýn Hz. Ýsa’yý (as), Þialarýn müfrit kýsmýnýn Hz. Ali’yi (ra) uluhiyet derecesine çýkaran sevgileri gibi. Bu sevgi, onlarý Cehenneme atýyor. Hatta, “Þefkat yüzünden, esasat-ý Ýslâmiyenin haricindeki bid’at ve dalâlet yollarýna sapmak” mümkün. Zira, “þefkat-i insaniye, merhamet-i Rabbaniyenin bir cilvesidir. Elbette rahmetin derecesinden aþmamak ve Rahmetenli’lÂlemîn zâtýn (asm) mertebe-i þefkatinden taþ-

mamak gerektir. Eðer aþsa ve taþsa, o þefkat, elbette merhamet ve þefkat deðildir; belki dalâlete ve ilhada sirayet eden bir maraz-ý ruhî ve bir sakam-ý kalbîdir.” 2 Musîbet ve kýþ mevsiminin aðýr þartlarýnýn hikmetini anlamayanlar; þefkat-ý Ýlâhiyeyi itham eder, güya þefkat eder; sapýtýr. Kimi anneler, þefkat duygusunu dengeye oturtamadýklarýndan, yavrularýný beþ-on derecelik sýcaklýktan (soðuktan) korumak için sabah namazýna kaldýrmaz; ama, dünyamýzýnkinden 200 bin derece daha sýcak olan cehennem ateþine atmaya vesile olur. Veya, dünyayý kazanmalarý için, ahiretini feda ettirir. Ve kimileri, dindar dostlarýný siyasete teþvik eder, destekler. Onlarý menfaat üzerine dönen

canavar siyasetin labirentlerine atar, ateþten gömlek giydirir. Dindar insan, dâvâ adamý niçin iktidar ister? Dinini daha iyi yaþayabilmek ve dâvâsýný topluma mal edip anlatabilmek için deðil mi? Bugünkü siyaset dünyasýna bakýnýz ki, nice dindar siyasetçinin dindarlýðý, nice dâvâ ada mýnýn dâvâ anlayýþý törpülenmiþ, yerini dünya hýrsý almýþtýr! Onlarý siyasetin cazibedar çarklarýna atmak acýmak deðil, þefkatsizlik etmek, iyilik zannýyla fenalýk etmek deðil mi? Dipnotlar: 1- Þuâlar, s. 536. 2- Kastamonu Lâhikasý, s. 48-49.

Mevlânâ diyarýndan gelip Afyon’da tevhidi görmek anlatýlýyor; anlatýlmýyor sanki yaþanýyordu. Said Aðabeyin o hüzünlü sesinden çýkan kelimeler kulaklarýmýzdan girip kalbimizi parçalýyordu. Hüzünlüydük, çünkü penceresi kýrýk hücrezubeyirnurluyuz@hotmail.com de donmaya býrakmýþlardý Üstadýmýzý. Kýzgýnevlânâ diyarýndan yola çýkan Nurlarla dýk, çünkü hiçbir sebep yokken nefyedilmiþ ve dolu kalplerin bir yolculuðu vardý. Bu zehirlenerek ölüme býrakýlmýþtý Üstadýmýz. Bu yolculuk Risâle-i Nur’un müellifi Bedi- duygular yaþanýyordu. Bunlarý yaþamamýzýn seüzzaman Said Nursî’nin 1948’de Nurlara ter- bebi, Risâle-i Nur’u telif ederek maddî ve macümanlýðý anlaþýlmayarak dünyevî ve siyasî ce- nevî hiçbir karþýlýk beklemeden sadece rýza-i Ýmiyet kurmak suçu ile nefyedilmiþ olduðu, ta- lâhî’yi kazanmak için çalýþan bir kiþiye yapýlan lebeleri ile yargýlanýp, mahkemesinde Zübeyir haksýz eziyetlerdi. Bu duygular eþliðinde yolcuGündüzalp’in “Bediüzzaman gibi bir dâhînin luk tamamlandý. þakirdi olmak liyakatini kendimde göremiyoUzun bekleyiþlerden ve yolculuktan sonra rum. Eðer kabul buyururlarsa iftiharla evet Ri- dershanemize varmýþtýk. Afyonlu aðabeyler bisâle-i Nur þakirdiyim” dediði ve Bediüzza- zi ihlâs ve uhuvvetle karþýladýlar ve bu aðabey man’ýn da “Binine bedel kabul ediyorum” dedi- lerin gözlerinde bir nur, bir ýþýk, bir parýltý olaði, bir zamanlarýn karanlýk þehrineydi. rak yansýdý. Bunun en büyük sebeplerinden biri Afyon’a giderken Nur gönüllüleri ile aðabey - ise, Üstad Hazretlerinin dikmiþ olduðu filizlerin leri arasýnda hüzünlü bir muhabbet vardý. Üs- yeþermiþ olduðunu görmeleriydi. Yeþeren filiztadýn Afyon hapishanesindeki çektiði sýkýntýlar lerle Afyon’un fedakâr aðabeyleri arasýnda koyu

ZÜBEYÝR NURLUYÜZ

vehbikara1@hotmail.com

Teröre karþý hükümet inisiyatifi ele almalýdýr KK terörü caný istediði zaman adam kaçýrýyor ve askerlerimizi þehit ediyor. Adeta keyfine göre hareket ediyor. Hükümetimiz PKK terörü karþýsýnda pasif durumda kalmýþ ve aksiyoner olmak yerine olaylarýn geliþimine göre cevap vermeye çalýþýyor. Baþ ba ka nýn us ta lýk dö ne min de hâ lâ baldýrý çýplak teröristlerin 13 askerimizi pusuya düþürerek þehit etmesi affedilecek bir du rum de ðil dir. Bu a cý ve dü þündürücü olayýn en önemli sebebi ordu mu zun hâ lâ pro fes yo nel le þe me miþ olmasýdýr. 15 yýldan beri dilimizde tüy bittiði halde modern ve güçlü bir ordu meydana getirilmesi maalesef mümkün olamamýþtýr. Hangi asýrda yaþýyoruz yahu! Yol çevirerek asker ve adam kaçýrmak hâlâ terör örgütünün baþvurduðu yöntemlerden birisi olup inisiyatif tamamen terör örgütünün elinde bulunmaktadýr. Eþkýyalýk, yol kesme gibi ilkel metotlarla ca ný mý zý ya kan te rö rist le re kim had di ni bildirecek, lütfen bir hükümet yetkilisi cevap versin. Hükümetimizin derhal acil önlemler almasý ve dünyaya karþý daha fazla rezil olmadan bu çapulcularý temizlemesi gere kir. A me ri ka’yý ye ni den keþ fet me ye gerek yok, alýnmasý gereken acil önlemler bellidir. Bir defa daha belirtelim: 1Mecburi askerlik yapan askerler derhal daðlardan çekilmelidir. 2Terör örgütüne karþý özel timler görevlendirilmelidir. 3Devasa ve hantal bir yapýda olan ordunun sayýsý azaltýlarak tamamen profesyonelleþtirilmelidir. 4Böl ge de gö rev ya pan ve þe hit o lan, ka çý rý lan as ker ler den so rum lu ko mu tan lar hak kýn da so ruþ tur ma a çý lýp, ih mali olanlardan generaller baþta olmak üzere hesap sorulmalýdýr. 5Or du mu zun kü çül me si i le bir lik te tasarruf edilen para ile savunma harcamalarý akýlcý bir þekilde yapýlmalý mo dern araç ve gereçlerin temin edilmesi saðlanmalýdýr. 6Derhal “bedelli askerlik yasasý” çýkarýlarak profesyonel asker ihtiyaçlarý için bütçe kaynaðý oluþturulmalýdýr. 7Yeni bir anayasa çalýþmasýný bekleme den a cil o la rak Ge nel kur may Baþ kan lý ðý ný, Mil li Sa vun ma Ba kan lý ðý na baðlayarak askerlerin tamamen siyaset dýþýna çýkarýlmasý saðlanmalýdýr. Þimdiye kadar çýraklýk, kalfalýk diye rek mazeret sunan baþta Baþbakan Erdoðan olmak üzere bütün hükümet üye le ri nin sý ðý na cak la rý ba ha ne yok tur. Bugüne kadar halkýn güvenliðini sadece as ker le re ha va le et mek le za ten bü yük bir hata yapýlmýþtýr. Artýk kimsenin sab redecek hali de yoktur. Yu ka rý da sun du ðu muz ön lem ler her aklý baþýnda olan insanýn makul karþýla dýðý tedbirlerdir. “Param pulum yok” diyerek hiçbir mazeret söylenemez. Böy le si ne a cý te rör o lay la rý ol du ðu zaman “Zamanýnda niçin ted bir almadýn?” diye hesap so ru lur. Zi ra i yi lik ler millete, baþarýsýzlýk ve kötülükler baþtaki in san la ra ve ri lir. Bu ba sit ger çe ðin anlaþýlmasý için çok çalýþmamýz gereki yor, vesselam…

P

M

bir sohbet baþladý. O sohbet ortamýnda liseli gençler için neþeli, güzel ve bol okumalý bir program olacaðýnýn izlenimleri vardý. Hasan ve Abdulbâki Aðabeylerin dersleriyle þevke gelen, Kur’ân ve Risâle-i Nur okuyarak, tesbihat ezberleyerek, yarýþmalara katýlarak bir haftayý dolu dolu geçiren kardeþlerimiz bu programla maneviyatlarýný güçlendirdiler. Spor ve piknik gibi aktivitelerle stres attýktan sonra Afyon Kalesi’nin zirvesinde kâinat kitabýný ve onun Afyon sayfasýný tefekkür ettiler. Risâle-i Nur derslerinden aldýklarý hakikatlerle her þeyde bir nizam ve intizam olduðunu görerek, onu yapanýn sadece bir Allah olabileceðine tahkik i le iman ettiler.Program bittikten sonra yolculu ðu baþlayan Nur gönüllüleri, ailelerine kavuþma sevinciyle Konya’ya döndüler. Not: Bizi bu programda yalnýz býrakmayan Konya’nýn ehl-i hizmet aðabeylerine ve her þeyleriyle bize sahip çýkan Afyon’un fedakâr aðabeylerine teþekkür ederiz.

Haydi gençler “Külliyat bitirmeye” Yaz geldi. Gaflet üzerimize bütün hýzýyla çökmeye baþladý. Unutuyor muyuz yoksa dersleri, hizmetleri? Tatil gafleti bizim elimizi kolumuzu baðlýyor mu yoksa? Gaflet üzerimize bu þekilde gelmeye baþla dýðýnda; karþýmýza okuma programlarý çýktý. Bizim elimizden tutup, gafletimizi daðýttý. Fýtratýmýza uygun hayat tarzý nasýl oluyormuþ gördük. Hemen hemen her þey sünnet-i seniyye dairesinde. Okuma programlarý hakkýnda fazla tafsilâta girmeyeceðim. Daha önce önemini birçok aðabey ve kardeþ belirtti. Yine de belirtmekte fayda var, ama benim maksadým baþka… Okuma programlarýný hangi yönüyle incelersek inceleyelim, her yerinden müsbet mânâlar fýþkýrýyor. Tek sýkýntýsý süresinin kýsa olmasý. Tam yazýn gafleti üzerimizden daðýldý derken, tam Risâle-i Nur’la kâinatý tefekküre dalarken, bir de bakýyoruz ki, okuma programý bitmiþ.

ALÝ AKKAYA akkayaali1@hotmail.com

Biz yine þehrin mülevves, ufunetli havasýna geri mi dönüyoruz yoksa… Aaa, o da ne? 25 günlük bir program varmýþ. Hem de 25 günde Külliyat bitiriliyormuþ bu programda. Haydi vakit kaybetmeden gidelim o zaman… Evet, Külliyat Bitirme Programý. Geçen yýl Geyve’de birincisi düzenlenen program, bu sene daha çok katýlýmla yine Geyve’de gerçekleþtiriliyor. Her yýl sayýmýz giderek artýyor. Temennimiz bu programýn Geyve gibi baþka yerlerde de yapýlmasý. Çünkü bu gidiþle Geyve’deki okuma programlarý için tahsis edilen mekân almayacak bizi… Geçen yýl Ankaralýlarýn organize ettiði programa, Ankara baþta olmak üzere yurdun çeþitli bölgelerinde 25 tane liseli kardeþimiz

GÜN GÜN TARÝH

Turhan Celkan

katýldý. Program sonunda kardeþlerimiz, hediye Külliyatlarýný alarak evlerine döndüler. Onlar için en büyük sevinç kaynaðý ise Kül liyatý bitirmek oldu. Her lise talebesine, lise döneminde Külliyat’ý bitirmek nasip olmaz. Ama bu kardeþlerimiz 25 günde bitirdiler. O yoðun okumanýn verdiði þevkle mahallerine döndüler. Sene içinde haber aldýðýmýz birçok kardeþ, ehl-i hizmet olmuþ maþallah. Eee tabi ‘zama nýn mühim bir âlimi olma’ yoluna girdiler Külliyat’ý bitirmekle. Durdurmak mümkün mü bu kardeþleri? Allah hizmetlerini daim etsin. Fazla söze gerek yok. Sizleri Geyve’ye dâvet ediyoruz. Gelin görün bu kardeþleri, fakat nazar erdirmeyin ve bol bol duâ edin. Not: Katýlým kontenjaný doldu. Ancak misa fir olarak gelebilirsiniz. Katýlamayan kardeþlerimize bir tavsiye; seneye inþâallah olacak program için þimdiden yerlerinizi ayýrtmaya bakýn.

turhancelkan@hotmail.com

fikihgunlugu@yeniasya.com.tr www.fikih.info (0 505) 648 52 50

Muhtelif sorular

Mersin’den Hüseyin Bey: “Mersin’de lokantacý bir arkadaþým var. Ramazan ayýnda lokanta çalýþtýrmamýn bir sakýncasý var mýdýr? Ramazan ayýnda oruç tutmayanlardan kazanan lokantanýn kazancý helâl midir?” amazan ayý ruhumuz için bir teneffüs; cismimiz için bir denge; midemiz için bir dinlenme hüviyetinde olduðu gibi; birçok iþ kollarý açýsýndan iþ yerimiz için de yýllýk bir bakým, onarým ve genel temizlik günleri hükmünde sayýlabilmektedir. Birçok iþ yeri, müþteri potansiyelinin müsaadesini de göz önüne alarak bu ayda hizmet vermez, yýllýk bakýma girer. Bir ayýn sonunda yeni bir güç ve ivme kazanmýþ olarak iþine devam eder. Bu tavsiye edilebilir. Ancak bunu genel bir kaide olarak alamayýz. Ramazan ayýnda lokantalarýn; hizmet seyrini oruç tutanlarýn takvimine göre tanzim ederek iftar ve sahur hizmeti vermeleri ve bu þekilde farklý bir bereket kapýsýný çalmalarý mümkündür. Bu da tavsiye edilebilir. Þüphesiz oruçlu birisinin yemek hizmeti vermesi kendisi için sýkýntýlý olacaktýr. Bunu da baþtan hesaba katmak lâzým! Öte yandan, bilindiði gibi, oruç tutmamasý mubah olan kimseler vardýr: Hastalar, yolcular, muayyen dönemlerde kadýnlar, yaþlýlar ve çocuklar oruç tutmayabilmektedirler. Bu sýnýflarýn yemek ihtiyacýnýn karþýlanmasý için lokantada gündüz yemek hizmeti vererek kazanç elde etmek, kazancýn helâl deðerini ihlâl edici bir unsur deðildir. Müþteri profilinin içinde keyfî olarak oruç tutmayanlar yok mudur? Vardýr ve olur. Ancak herkesin sevabý da, günahý da kendisine aittir. Lokanta sahibinin, iþin iç yüzünü araþtýrmak ve ona göre hizmet vermek gibi bir seçeneði yoktur, yetkisi de yoktur. Esasen insan hüsn-ü zanla memurdur. Böyle bir kiþinin, hasta veya yolcu olduðuna hüsn-ü zan edebilir. “Þu adama bak; oruç yiyor!” diye su-i zan etmekten iyidir ve fazilettir. Kendisinin helâl kazancý, dürüst iþ yapmasýna baðlýdýr. Müþterinin oruç tutmama günahý veya vebali kendi kazancýný kirletmez. Fakat hizmet götürürken müþterinin orucunu ve ibadetini aksatmamasýný temenni eder, bunun için duâ eder. *** Hilmi Bey: “1- Namaz sonrasýnda ‘Estaðfirullah ellezî lâ ilâhe illâ hû’ demek bid’at midir? 2-Gündüz cemaatle kýlýnan namazlarda neden gizli okunuyor? Gece cemaatle kýlýnan namazlarda neden açýktan okunuyor?”

R

1. a) Namaz sonrasýnda duâ etmek bid’ât olmadýðý gibi, sünnettir. Peygamber Efendimiz (asm) namazda tahiyyattan ve selâmdan sonra hangi duânýn okunacaðýný soranlara: “‘Allah’tan baþka ilâh olmadýðýna ve Muhammed’in Allah’ýn kulu ve elçisi olduðuna þehâdet ederim.’ deyin ve daha sonra da isteyen istediði duâyý seçip yapsýn!” 1 buyurmuþtur. 1. b) Namazýn ardýndaki duâyý tövbe ve istiðfara tahsis etmek hayýr ve fazilet açýsýndan þüphesiz daha güzeldir. ‘Estaðfirullah ellezî lâ ilâhe illâ hû’ cümlesi bir tevbe ve istiðfar cümlesidir. Her yerde, her zaman, tevbe ve istiðfar için okunabileceði gibi, namazýn, bilhassa farz namazýn ardýndan da okunabilir. Þüphesiz böyle duâlarý açýktan okumaya gerek yoktur. Herkes ihtiyacý olan duâyý içinden okuyabilir. Peygamber Efendimiz (asm): “Kim þu istiðfarý yaparsa günahlarý baðýþlanýr: ‘Estaðfirullah ellezî lâ ilâhe illâ hüve’l-Hayye’l-Kayyûme ve etûbü ileyh.’ (Hayy ve Kayyum olan ve kendisinden baþka ilâh olmayan Allah’tan maðfiret dilerim ve O’na tevbe ederim.)” 2 Yine Peygamber Efendimiz (asm) “Kim istiðfara devam ederse, Allah o kimse için her darlýktan bir çýkýþ, her üzüntüden bir sevinç yaratýr ve onu hiç ummadýðý yerden rýzýklandýrýr.”3 buyurmuþtur. 2- Gündüz cemaatle kýlýnan namazlarda kýraati gizli yapmak, gece cemaatle kýlýnan namazlarda ise kýraati sesli yapmak vaciptir. Bu vücubun illeti de, hikmeti de emirdir. Buna baþka bir neden ve hikmet aranmaz. Ýbadeti ve ibadet þekillerini olduðu gibi kabul etmeliyiz. DUÂ Ey Mabud-u Bilhak! Ben yokken beni var ettin ve Kendi Zat-ý Akdesine kul ettin; Sana kulluðumda muvaffak eyle! Ýbadetlerimi itmam eyle! Kusurlarýmý ikmal eyle! Hatalarýmý setreyle! Günahlarýmý maðfiret eyle! Senin Zat-ý Akdesine kul kalmamý nasip eyle! Âmin! Dipnotlar: 1- Ne sâ î, Sehv, 56. 2- Ri yâ zu’s-Sâ li hîn, 1871. 3- Riyâzu’s-Sâlihîn, 1870.


10

KÜLTÜR SANAT

16 TEMMUZ 2011 CUMARTESÝ

Y

Yýllar sonra Samsun Kutlukent pikniðinde biraraya gelen 19 Mayýs Üniversitesi mezunlarý ve okuyucularýmýz hasret giderdi.

SAMSUN Yeni Asya gazetesi okuyucularý ile 19 Mayýs Üniversitesi mezunlarý geleneksel Samsun pikniðinde buluþtular. Gazetemiz Samsun bürosu tarafýndan Samsun Kutlukent piknik alanýnda tertiplenen pikniðe çeþitli dönemlerde 19 Mayýs Üniversitesinde okuyup mezun olan ve yurdun çeþitli yerlerinde doktor, mühendis ve öðretmen gibi mesleklere sahip olmuþ Yeni Asya okuyucularý katýlarak yýllar sonra Samsunlular ve arkadaþlarýyla buluþmanýn mutluluðunu yaþadýlar. Karadeniz bölgesindeki en büyük Türk Bayraðýnýn dalgalandýðý Samsun Kutlukent piknik alanýndaki buluþmaya, Samsun ve ilçelerinin yaný sýra Þanlýurfa, Bursa, Ýstanbul, Van, Isparta, Amasya, Ordu, Nevþehir ve Giresun gibi yurdun çeþitli illerinden yaklaþýk 200 kiþilik bir katýlým oldu. 25-30 yýl öncesinde Samsun 19 Mayýs Üniversitesinde okuyarak mezun olan sýnýf ve dönem arkadaþlarýnýn yýllar sonra tekrar bir araya gelip kucaklaþmasýna vesile olan programda eski mezunlarýn ve Samsun Yeni Asya okuyucularýnýn buluþmasýnda duygulu anlar da yaþandý. Samsun buluþmalarýnýn önümüzdeki yýllarda daha da büyüyerek devam edeceði ifade edildi. Þuayp Serdaroðlu / Samsun

FOTOÐRAFLAR: AA

Samsun Yeni Asya okuyucularý piknikte buluþtu

Ahlat Belediye Baþkaný Mümtaz Çoban, ‘’Kubbet-ül Ýslâm’’ markasýyla Anadolu’da tek þehir olma niteliðini taþýdýðýný dile getirerek, Ahlat’ýn bütün Ýslâm dünyasýnýn da ortak mirasý olduðunu ifade etti. Selçuklu döneminden kalan birçok tarihî eseri içinde barýndýran Ahlat’ta, Eski Yerleþim ve Selçuklu Mezar Taþlarý’nýn UNESCO’nun kültür mirasý listesine alýnmasý için baþlatýlan çalýþma devam ediyor.

Kubbet-ül Ýslâm Ahlat BÝTLÝS’ÝN Ahlat ilçesinin Belediye Baþkaný Mümtaz Çoban, Ahlat’ýn UNESCO adaylýðýyla ilgili, ‘’Ahlat sadece Türkiye açýsýndan deðil, dünya mirasý açýsýndan da önemli bir yerdir’’ dedi. Selçuklu döneminden kalan birçok tarihî eseri içinde barýndýran Ahlat’ta, Eski Yerleþim ve Selçuklu Mezar Taþlarý’nýn UNESCO’nun kültür mirasý listesine alýnmasý için baþlatýlan çalýþma devam ediyor. Belediye Baþkaný Çoban, þu anda UNESCO’nun geçici listesinde bulunan Ahlat Eski Yerleþimi ve Selçuklu Mezar Taþlarý’nýn, asýl listeye alýnmasý için çaba gösterdiklerini söyledi. UNESCO ile ilgili alan çalýþmalarýnýn tamamlandýðýný, baðlantý yollarý ve alanlarýn seçiminin

yapýldýðýný belirten Çoban, þöyle konuþtu: ‘’Ahlat, sadece Türkiye açýsýndan deðil, dünya mirasý açýsýndan da önemli bir yerdir. Mýsýr’daki piramitler, Hindistan’daki Taç Mahal ve Çin Seddi dünya için ne anlam ifade ediyorsa, Ahlat Selçuklu Mezarlýðý da ayný anlamý ifade ediyor. Ecdat mirasýmýzýn en önemli parçasý olan Ahlat’ýn envantere girmesiyle UNESCO çok þey kazanacak. Burasý kamuoyunun gündemine girmesine raðmen zaman kaybýna uðramýþ. Sayýn Cumhurbaþkanýmýz Abdullah Gül, teveccüh göstererek bu ecdat mirasýný sahiplendi. Bu konu Türkiye’nin gündemine oturmuþ. Biz bunu çok önemsiyoruz. Burasý Türk dünyasýnýn ortak mirasýdýr.’’

BEYOÐLU Belediyesi Kefken Çevre ve Yaz Kampý’nýn üçüncü haftasýnda gençler serbest zamanlarýný sosyal, kültürel, sanatsal ve sportif faaliyetlerle deðerlendirdi. Gençler, 5 gün süren çalýþmalarýn ardýndan düzenlenen gala gecesinde kamp ormanýna kurulan anfi tiyatroda kuþ sesleri altýnda sahneye çýktý. Yedi yýldýr toplam 32 bin 200 gence keyifli bir tatilin yanýnda yeni ufuklar açan Beyoðlu Belediyesi Kefken Çevre ve Yaz Kampý’nda üçüncü hafta geride kaldý. Her hafta Beyoðlulu gençlerin yaný sýra, Türkiye ve dünyanýn dört bir yanýndan gelen gençleri misafir eden kampta, günler, deniz, güneþ, müzik, spor ve tiyatroyla geçti. Birer haftalýk periyotlarla kampýn keyfini çýkaran gençler, her hafta olduðu gibi bu hafta da denize girdi, güneþin ýþýnlarýndan yararlandý, çam aðaçlarý altýnda yürüyüþler yaptý, farklý illerden ve ülkelerden gelen ya þýtlarýyla sohbeti demlendirdi. Sedat Serdar / Ýstanbul

BÝR DERGÝ

Birdirbir

PÝKNÝÐE DÂVET Geleneksel olarak düzenlediðimiz Ordu ve ilçeleri Yeni Asya Okuyucularý pikniðine bütün Ordulu Yeni Asya okuyucularýný ve dostlarýmýzý bekliyoruz. Tarih : 17 Temmuz Pazar Yer : Eski Pazar Camii Þehitlik Yaný ORDU Ýrtibat: K. Müezzinoðlu (0505) 223 97 33 T. Namdar (0533) 367 13 50

AHLAT’IN ‘’Kubbet-ül Ýslâm’’ markasýyla Anadolu’da tek þehir olma niteliðini taþýdýðýný dile getiren Çoban, Ahlat’ýn bütün Ýslâm dünyasýnýn da ortak mirasý olduðunu ifade etti. Çoban, böylesi bir zenginliðin zaman geciktirmeden ilgili kurumlarla iþ birliði yapýlarak UNESCO’nun asýl listesine alýnmasý gerektiðine dikkati çekerek, çalýþmalarýn resmîyette tamamlandýðýný ancak halen uygulamaya geçilemediðini kaydetti. Selçuklu Mezar Taþlarý’nýn, kültürel ve tarihî dokunun en nadide parçasý olduðunu anlatan Çoban, tek alan üzerinde oluþturulan Ýslâm dünyasýnýn en önemli zenginliðinin ve ülkenin tapusunun Ahlat olduðunu savundu. Ahlat / aa

Hüseyin Rahmi Gürpýnar’ýn Heybeliada’daki evi restore ediliyor

Kuþ sesleri eþliðinde kültür-sanat

EÐLENCELÝ din eðitimi ve kültürü dergisi Birdirbir’in, “çevre” konulu 56. sayýsý çýktý. “Ýsimleriyle Rabbimiz” sayfasýnýn ya za rý Ha ti ce A yar bu ay “Müheymin” ismini ayet ve hadisler ýþýðýnda okuyucusuyla paylaþýyor. “Korur seni daima, görmezsin sen O’nu, saðda solda arama, þah damarýndan yakýnda…” Seyyah Batuta, bu sayýda karpuzun anavataný Afrika kýt'asýndan Diyarbakýr’a kadar uzanan serin bir yolculuk yapýyor.

KUBBET-ÜL ÝSLÂM AHLAT

BULMACA

Ýstanbul Ýl Özel Ýdaresi, Cumhuriyet dönemi yazarlarýndan Hüseyin Rahmi Gürpýnar’ýn Heybeliada’da 1912-1944 yýllarý arasýnda yaþadýðý evi restore ettiriyor.

Hazýrlayan: Erdal Odabaþ (erdalodabas@mynet.com)

1 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10

2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12

TÜRK Edebiyatý’nýn önemli yazarlarýndan Hüseyin Rahmi Gürpýnar’ýn Heybeliada’da 1912-1944 yýllarý arasýnda yaþadýðý ev Ýstanbul Ýl Özel Ýdaresi tarafýndan restore ediliyor. Röleve çalýþmasý tamamlanan yapýnýn ye nileme çalýþmalarýna 2011 yýlý içerisinde baþlanmasý bekleniyor. Ýstanbul Ýl Özel Ýdaresi, Cumhuriyet dönemi yazarlarýndan Hüseyin Rahmi Gürpýnar’ýn Heybeliada’da 19121944 yýllarý arasýnda yaþadýðý evi restore ettiriyor. Heybeliada’da denize nazýr muhteþem bir tepede yer alan ev Kültür Bakanlýðý tarafýndan müzeye dönüþtürülmüþtü. Evde aralarýnda Hüseyin Rahmi Gürpýnar’ýn kendi yaptýðý el iþlerinin de bulunduðu eþyalar ve kitaplar sergileniyor. Röleve çalýþmasý tamamlanan yapýnýn mimarî ve yapýsal olarak önemli bir problemi olmamasýna raðmen, içeride teþhir e dilen Hüseyin Rahmi Gürpýnar’a ait orijinal eþya ve objelerin, yapýda iklimlendirme þartlarýnýn saðlanamamasýndan dolayý, saðlýklý þartlarda

sergilenmediði tesbit edildi. Müze-eve yapýlan çeþitli ziyaretlerde, evin kýþ aylarýnda ýsýtýlamadýðý, dolayýsý ile eserlerin rutubetli ortamlarda sergilenmek durumunda kaldýðý belirtildi. Yapýnýn müzecilik kriterlerini saðlayacak þekilde, özellikle mekanik tesisat þartlarýnýn ve kullanýmýnýn saðlanarak yeniden iþlevlendirilmesi gerektiði ifade edildi. Kültür Sanat Servisi

SOLDAN SAÐA— 1. Þehirden küçük, köyden büyük, henüz kýrsal özelliklerini yitirmemiþ olan yerleþim merkezi. - Ürün kaldýrma, ekin biçme iþi. 2. Baþlýklý, su geçirmeyen spor ceket. - Öz su. 3. Afganistan ve Pakistan'da yönetimi ele geçirmek ABD'yi ülkeden uzaklaþtýrmak için savaþan öðrenci hareketi. - Karýþýk renkli, çok renkli. 4. Çeliþkili ve tutarsýz iki cümleyi birbirine baðlamaya yarayan bir söz. - Yüce, yüksek. - Güzel, göze hoþ görünen. 5. Uzak Doðu'da yetiþen Amerika elmasýndan çýkan zamk. - Kalsiyum elementinin simgesi. - Yara bakýmý. 6. Ülkenin vali yönetimindeki bölümü. - Nazi hücum kýtasý. - Kuru buhar banyosu. 7. Bir erkek adý. - Türkiye'nin trafikteki iþareti. 8. Bir þeyin nitelik veya nicelik bakýmýndan deðeri olma durumu, ehemmiyet. - Helyum elementinin simgesi. - Alýnmýþ bir þeyi geri verme. 9. Bir üzüm türü. - Kar, süt vb.nin rengi, beyaz, kara ve siyah karþýtý. 10. Becerikli, yetenekli. - Elçilik veya konsolosluklarda görev yapan hizmetli. YUKARIDAN AÞAÐIYA— 1. Kimyasal tepkimenin olmasýný veya hýzýnýn deðiþmesini molekül yapýsýný deðiþtirmeden saðlayan, katalitik etkiye yol açan madde. 2. Sermaye. - Ad. 3. Genellikle sol elini kullanan kimse. - Ayný biçimde. 4. Çýplak. - Alevî ve Bektaþi topluluklarýnda yaygýn olan ve müzik eþliðinde uygulanan tören nitelikli oyun. 5. Cana yakýn, BÝR ÖNCEKÝ BULMACANIN CEVABI olgun, hoþgörülü, iyi kalpli, güvenilir (erkek). - Anlam bakýmýn1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 dan birbirleriyle ilgili cümleleri birbirine baðlayan bir söz. 6. A1 H A K A N Ý Y E R E N Ý merikan tohumundan yurdumuzda üretilen bir pamuk türü. 2 A R I Z A K A T A M A K Evcil büyükbaþ hayvanlarýn barýndýðý kapalý yer, hayvan damý. L A Y A S Ý M A 7. Nikel elementinin simgesi. - Lâtin alfabesinin on yedinci 3 M Ý R A Ý A Z 4 L ER P A Y N U R harfinin adý, okunuþu. 8. “Neredesin, bana bak” anlamlarýnda, genellikle kadýnlar tarafýndan kullanýlan bir seslenme sözü. - 5 D O M A T E S A A A S U Trabzonspor'un kýsa yazýlýþý. - (Tersi) Kara'nýn yarýsý. 9. Eski e- 6 Ý N Ý T Ý N A M A K A S serler. 10. Peynir, et, balýk, turþu, asma yapraðý vb. yiyeceklerin, 7 Y A T A L A K P M A Ý G bozulmamasý için içinde tutulduklarý tuzlu su. 11. Aranmakta 8 E E Z R A A A N Ý T T A olan. - Slayt makinasý için kullanýlan bir isim. 12. Sýhhî tesisatta 9 A A R A K A A A N Ý L S su borusunu üç yönlü kullanabilme durumuna getiren parça. - 10 A R A P A T I O A L T I Dinî bayramlardan bir önceki günün halk arasýnda söyleniþi.


EKONOMÝ

Cinsi 1 ABD DOLARI 1 AVUSTRALYA DOLARI 1 DANÝMARKA KRONU

DÖVÝZ ALIÞ SATIÞ

EFEKTÝF ALIÞ SATIÞ

1 ÝSVÝÇRE FRANGI

1.6379 1.7572 0.31201 2.3272 2.6397

1.6368 1.7491 0.31179 2.3256 2.6379

1 KANADA DOLARI

1.6458 1.7687 0.31355 2.3384 2.6535

1.6483 1.7793 0.31427 2.3419 2.6575

ALIÞ

DÖVÝZ SATIÞ

EFEKTÝF ALIÞ

SATIÞ

2.0057 0.25148

2.0186 0.25410

2.0027 0.25130

2.0216 0.25468

1.7094 5.9198

1.7171 5.9978

1.7031 5.8310

1.7236 6.0878

1 SUUDÝ ARABÝSTAN RÝYALÝ

0.29619 0.43807

0.29819 0.43886

0.29598 0.43478

0.29888 0.44215

100 JAPON YENÝ

2.0691

2.0828

2.0614

2.0907

1 ÝSVEÇ KRONU

1 KUVEYT DÝNARI 1 NORVEÇ KRONU

DOLAR

EURO

ALTIN

DÜN 1,6510 ÖNCEKÝ GÜN 1,6540

DÜN 2,3340 ÖNCEKÝ GÜN 2,3250

DÜN 84,00 ÖNCEKÝ GÜN 83,60

11

Benzine 10 kuruþ zam

SERBEST PÝYASA

1 ÝNGÝLÝZ STERLÝNÝ

Cinsi

1 EURO

14 TEMMUZ 2011

C. ALTINI DÜN 565,24 ÖNCEKÝ GÜN 562,60

MERKEZ BANKASI DÖVÝZ KURLARI

16 TEMMUZ 2011 CUMARTESÝ

Y

BENZÝNÝN perakende satýþ fiyatý, dünden geçerli olmak üzere 10 kuruþ arttýrýldý. Akaryakýt daðýtým þirketlerinden der le nen bil gi ye gö re, kur þunsuz benzinin litre satýþ fi-

yatý, 4,23 kuruþtan 4,33 kuruþa yükseltildi. Akarya kýt ürünlerinin perakende satýþ fiyatý, daðýtým þirketlerine ve þehirlere göre birkaç kuruþ deðiþebiliyor. Ankara / aa

Yýllar sonra bütçe fazla verdi Yaðýþ olmazsa hasadýn Ramaz'a denk gelmesi sebebiyle sebze-meyvede ucuzluk bekleniyor.

Yaðýþ olmazsa Ramazan’da sebze-meyve ucuz olacak RAMAZAN ayýnda, olumsuz hava þartlarý oluþmamasý durumunda vatandaþýn ucuz meyve ve sebze tüketebileceði bildirildi. Türkiye Sebze ve Meyve Komisyoncularý Federasyonu (TÜSEMKOM) Baþkaný Yüksel Tavþan, yaz aylarýnda Türkiye’nin dört bir yanýnda sebze ve meyve hasadý yapýldýðýný, Ramazan ayýnýn da bu döneme denk gelmesi dolayýsýyla ülkenin her yerinde meyve ve sebze bolluðu yaþanacaðýný belirtti. Ramazan ayýndaki sebze ve meyve fiyatlarýnýn bu döneme göre daha da ucuzlayabileceðini ifade eden Tavþan, tek endiþelerinin hava þartlarý olduðunu kaydetti. Ramazan ayýnda tüketim arttýðý için bazý ürünlerde talebe baðlý olarak fiyat ar-

týþlarý yaþanabildiðini hatýrlatan Tavþan, bunu fýrsat olarak görenlerin önüne geçilmesi gerektiðini belirtti. Vatandaþlardan bu konuda dikkatli olmalarýný isteyen Tavþan, sözlerini þöyle sürdürdü: ‘’Her ilimizde sebze meyve halimiz var. Hallerdeki fiyatlar þeffaf þekilde kamuoyuna sunuluyor. Bu nedenle vatandaþýmýzýn Ramazan fýrsatçýlýðý yapanlara izin vermemesini istiyoruz. Aþýrý talep, fiyat artýþlarýna neden olabiliyor. Bu nedenle vatandaþýmýz gereðinden fazla ürün alýp, talep patlamasýna yol açmamalý. Vatandaþýmýz ihtiyacý kadar sebze ve meyve al sýn. Vatandaþýmýz piyasadaki fiyatlarý takip ederek fýrsatçýlýk yapanlardan alýþveriþ yapmasýn.” Kayseri / aa

Þeker, yüzde 8 zamlandý ÞEKER fiyatlarý, yüzde 8 zamlandý. Türkiye Þeker Fabrikalarý A.Þ, 25 þeker fabrikasýna kristal ve küp þeker satýþ fiyatlarýnýn yeniden belirlendiðini duyurdu.Yeni fiyat tarifesine göre, þeker

satýþ fiyatlarý yaklaþýk yüzde 8 arttýrýldý. Buna göre, 1,82 lira olan kristal þekerin kilosu KDV hariç 1,97 liraya çýktý. Küp þekerin kilo fiyatý ise KDV hariç 2,26 liradan 2,44 liraya yükseldi. Kayseri / aa

TOKÝ’nin yeni baþkaný Karabel

TOPLU Konut Ýdaresi Baþkanlýðý (TOKÝ) görevine Ahmet Haluk Karabel atandý. Baþbakanlýðýn söz konusu kararý, Resmî Gazete’nin dünkü sayýsýnda yayýmlandý. TOKÝ Baþkanlýðý, daha önce bu görevi sürdüren ve þu anda Çevre ve Þehircilik Bakaný olan Erdoðan Bayraktar’ýn seçimlerde mil let ve ki li a da yý ol ma sýn dan sonra boþalmýþtý. Ankara / aa

T. C. ÝZMÝR 6. ASLÝYE HUKUK MAHKEMESÝNDEN ÝLAN Esas No: 2011/140 Karar No: 2011/313 Davacý/Davacýlar GÜLTEN GEÇGEL ile davalý/davalýlar NÜFUS MÜDÜRLÜÐÜ arasýnda mahkememizde görülmekte olan Nüfus (Ad Ve Soyadý Düzeltilmesi Ýstemli) davasý nedeniyle; Davanýn kabulü ile Elazýð ili, Merkez, Sedeftepe mah./köyü, cilt no: 144, Hane no: 90, Birey sýra no: 27'de kayýtlý 13829948330 T.C. kimlik numaralý Mehmet ve Ayten kýzý Elazýð 11.08.1976 doðumlu Gülten GEÇGEL'in GÜLTEN olan isminin GÜLTEN EZGÝ olarak DEÐÝÞTÝRÝLMESÝNE, Dair 14.06.2011 tarihli kararýn TMK.'nun 27. mad. gereðince 1 yýl içinde itirazý kabil olmak üzere gazetede ilan olunur. www.bik.gov.tr B: 46492

T. C. MENDERES ASLÝYE HUKUK MAHKEMESÝ HAKÝMLÝÐÝNDEN ÝLAN 2010/675 Esas. Davacý Feridun ESEN tarafýndan davalýlar, Maliye Hazinesi ve Menderes Belediye Baþkanlýðý aleyhine açýlan tapusuz taþýnmazýn tescili davasýnýn yapýlan duruþmasýnda verilen ara karar uyarýnca; Dava konusu, Ýzmir ili, Menderes ilçesi, Dereköy Mahallesi, Karatepe Mevkii, 646 parselin batýsý, 671 parselin doðusu ve kuzeyi yol ile çevrili, Bilirkiþi raporuna göre, 744 parsele bitiþik ve (A) harfiyle gösterilen 4.643,00 m2 lik bölümle ilgili hak ve iddiasý olanlarýn 3 (üç) ay içerisinde mahkememizin yukarýda esas numarasý yazýlý dosyasýna, delilleri ile, birlikte yazýlý olarak baþvurmalarý, Medeni Kanunun 713/4 ve müteakip maddeleri gereðince ilan olunur. 12.07.2011 www.bik.gov.tr B: 46496

T. C. AYDIN AÝLE MAHKEMESÝ'NDEN ÝLAN ESAS NO: 2004/986 Esas. Davacý Ferit Kaya vekili tarafýndan Davalý Liudmila Latushko aleyhine açýlan Boþanma nedeniyle; Adresi tesbit edilemediðinden tebligat yapýlamayan Rusya Federasyonu Uyruklu Viktor ve Lidia kýzý 14.12.1973 d.lu LÝUDMÝLA LATUSHKO'ya yapýlan tüm aramalara raðmen adresi tesbit edilemediðinden ilanen tebligata karar verilmekle Mahkememizin 2004/986 Esas, 2010/225 Karar sayýlý ilamý ile "Davanýn kabulü ile Antalya ili, Merkez ilçesi, Güzeloluk mah. cilt: 130, hane: 35'de nüfusa kayýtlý Ahmet ve Ümmügülsüm'den olma Kuruköprü 01/03/1972 doðumlu (13921581640 T.C. nolu) FERÝT KAYA ile ayný nü fusa kayýtlý, Viktor kýzý, anne adý Lidia 14/12/1973 doðumlu, LÝUDMÝLA LATUSHKO'nun TMK. 166/1 maddesi gereðince boþanmalarýna, Davacý tarafýndan yapýlan ilk dava açma gideri olan 22,00 TL, taraflara duruþma günü tebligat gideri olan 17,50 TL, müzekkere gideri olarak toplam 46,8 TL posta pulu masrafý ve 177,00 TL ilanen tebligat giderinden oluþan toplam, 263,3 TL yargýlama giderinin davalýdan alýnýp davacýya ödenmesine, da valý tarafýndan yapýlan bir gider olmadýðýndan bu konuda karar verilmesine yer olmadý ðýna, Avukatlýk asgari ücret tarifesine göre 1.000 TL ücreti vekâletin davalýdan alýnýp davacýya ödenmesine, Peþin harcýn mahsubu ile bakiye kalan 7,05 TL harcýn davalýdan tahsiline" karar verildiði hususu tebligat yerine kaim olmak üzere HUMK. 213. maddesi gereðince Ýlanen TEBLÝÐ olunur. www.bik.gov.tr B: 46500

BÜTÇE Haziran ayýnda 3.1 milyar lira fazla verirken, altý aylýk dönemde 2.9 milyar lirayla son 41 yýlýn en yüksek bütçe fazlasý rakamýna ulaþýldý. Maliye Bakaný Mehmet Þimþek, makro ekonomik geliþmeler ve bu yýlýn Ocak-Haziran dönemi merkezi bütçe uygulama sonuçlarýný, bakanlýkta düzenlediði basýn toplantýsýnda deðer lendirdi. Þimþek, bu yýl Ocak-Haziran döneminde 2,9 milyar liralýk bütçe fazlasý verildiðini bildirerek, geçen

yýlýn ayný döneminde 15,4 milyar lira açýk kaydedildiðini, yani bu yýl 6 ayda 18 milyar liradan fazla bir iyileþmenin söz konusu olduðunu belirtti. Ba kan Þimþek, ‘’Ýlk 6 aylýk bütçe performansýna baktýðýmýzda aslýnda bunun bir tarihî baþarý olduðunu görürüz. 1970 yýlýndan bu yana yani son 41 yýlda Ocak-Haziran döneminde nominal olarak en yüksek bütçe fazlasý rakamýna ulaþmýþ durumdayýz’’ dedi. 2010 Haziran ayýnda 5,4 milyar lira a-

çýk veren bütçenin, 2011 Haziran ayýnda 3,1 milyar lira fazla verdiðini bildiren Þimþek, böylece bütçede aylýk bazda yaklaþýk 8,5 milyar liralýk iyileþme söz konusu olduðunu açýkladý. Þimþek, bu yýl Haziran ayýnda bütçe gelirlerinin yüzde 44,7 artýþla 26,7 milyar lira, giderlerinin ise yüzde 1,2 azalmayla 23,6 milyar lira olduðunu kaydetti. Son dönemde çýkan verilerin bir nebze de olsa Türkiye ekonomisinde de bir yavaþlamayý

iþaret ettiðini, carî açýðýn yönetilmesi konusunda baþarýlý bir þekilde bu iþi götürdüklerini, ama tabiî bunu yapýsal bir sorun olarak da gördüklerini kaydeden Þimþek, Türkiye’de yaþanan güçlü büyümenin en büyük etkisinin iþsizlikte görüldüðünü, iþsizlik oranýnýn yüzde 10’un altýna düþe rek kriz öncesi dönemine gerilediðini bildirerek, iþsizlikteki gerilemenin gelecek aylarda da süreceðini düþün düklerini söyledi. Ankara / aa

Tarýmda ithalatçý olduk GEÇEN YIL 1 MÝLYAR 56 MÝLYON DOLARLIK HUBUBAT ÝTHAL EDÝLEN TÜRKÝYE'DE, BU YIL 5 AYLIK DÖNEMDE 1 MÝLYAR 122 MÝLYON DOLARLIK ÝTHALAT GERÇEKLEÞTÝRÝLDÝ. HUBUBAT ithalatý 2010’da 1 milyar 56 milyon dolar olan Türkiye, bu yýlýn 5 aylýk döneminde 1 milyar 122 milyon dolarlýk ithalatla geçen yýlý geride býraktý. Türkiye Ýstatistik Kurumu (TÜÝK) verilerinden derlenen bilgiye göre, geçen yýl 185 milyar 544 milyon lira ithalat yapan Türkiye’nin, bu yýlýn 5 aylýk döneminde ithalatý 98 milyar 16 milyon lira oldu. Ýthalat fasýllarý içinde geçen yýl yüzde 0,57 pay ile 27. sýrada bulunan hububat ürünleri ithalatý, bu yýlýn 5 aylýk döneminde 17. sýraya yükselirken, toplam ithalat içindeki payý da yüzde 1,25’e çýktý. Türkiye bu yýl Ocak-Mayýs döneminde 1 milyar 222 milyon dolar deðerinde hububat ürünü ithal etti. Yýlýn 5 aylýk döneminde hububattaki ithalat artýþý yüzde 152 olarak gerçekleþti.Geçen yýlýn tamamýnda Türkiye’nin en fazla hububat ithal ettiði ülkelerin baþýnda 387 milyon 745 bin dolar ile Rusya gelirken, geçen yýl 195 milyon 874 bin dolar ile ikinci sýrada yer alan ABD, bu yýlýn 5 aylýk döneminde geçen yýlki ihracatýnýn oldukça üzerine çýkarak 362 milyon 730 bin lirayý buldu. CANLI HAYVAN ÝTHALATI DA GEÇEN YILI GERÝDE BIRAKTI Türkiye ithalatýnda Ocak-Mayýs döneminde yüksek artýþýn görüldüðü bir baþka fasýl da ‘’canlý hayvanlar’’ oldu. 2010’un tamamýnda 333 milyon 80 bin dolarlýk canlý hayvan ithal eden Türkiye, yýlýn sadece 5 ayýnda bu rakamý geride býrakarak 338 milyon 412 bin dolarlýk ithalat gerçekleþtirdi. Bu yýl Türkiye’nin

canlý hayvan ithal ettiði ülkelerin baþýnda Uruguay, Macaristan, ABD, Avustralya, Bulgaristan ve Avusturya geldi. Bu arada Ocak-Mayýs döneminde geçen yýlýn ithalatýný geride býrakan diðer bir fasýl da ‘’etler ve yenilen sakatat’’ oldu. 2010 yýlýnda 250 milyon 174 bin dolar tutarýnda et ve yenilen sakatat ithal eden Türkiye, 2011 yýlýnýn 5 ayýnda 346 milyon 663 bin dolar ithalat gerçekleþtirdi.

EBK, kasaplýk sýðýr ithal edecek ET ve Balýk Kurumu (EBK) uzun bir aradan sonra, yeniden kasaplýk sýðýr ithalatý için ihale yapmaya karar verdi. Kurum, 10 bin 500 ton kasaplýk sýðýr ithalatý için 26 Temmuz’da ihale düzenleyecek. EBK’nýn internet sitesinde yer alan duyuruya göre, ihale þartnamesi, 250 lira bedel ile satýn alýnabilecek. Teklifler, 26 Temmuz günü saat 10’da alýnacak. Alým, 2 bin 500 ton ve 4 biner ton olmak üzere 3 kýsma ayrýlýrken, is tekliler bütün kýsýmlar için veya istedik-

Ýþsizlik, yüzde 9.9 TÜRKÝYE’DE 2011 yýlý Nisan dö neminde iþsizlik oraný, bir önceki yýlýn ayný dönemine göre 2,1 puan azalarak, yüzde 9,9 oldu. Böy lece, iþsizlik oraný 2008 yýlý Temmuz ayýndan bu yana ilk kez tek haneye düþmüþ oldu. Tür ki ye Ýs ta tis tik Ku ru mu (TÜÝK), iþsizlik oranýnýn, Nisan döneminde, bir önceki yýlýn ayný dönemine göre 2.1 puan gerileyerek yüzde 9.9’a düþtüðünü açýkladý. Ýþsizlik oraný böylece Temmuz 2008’den beri en düþük düzeye geriledi. Tarým dýþý iþsizlik oraný 2.4 puanlýk düþüþle yüzde 12.5’e geriledi. Kentsel yerlerde iþsizlik oraný 2.3 puanlýk a za lýþ la yüz de 11.9, kýr sal yerlerde ise 1.5 puanlýk azalýþla yüzde 6.1 oldu. Genç nüfusta iþsizlik oraný ise Mart 2010 dönemindeki yüzde 24.6’dan yüzde 17.9’a geriledi. Türkiye’deki iþsiz sayýsý 434 bin düþüþle 2 milyon 637 bin kiþiye geriledi. Mevcut iþsizlerin yüzde 12.5’ini (329 bin

kiþi) bu dönemde iþten ayrýlanlar oluþturdu. Nisan döneminde istihdam edilenlerin sayýsý, geçen yýlýn ayný dönemine göre 1 milyon 454 bin kiþi artarak, 23 milyon 955 bin kiþiye yükseldi. Bu dönemde, tarým sektöründe çalýþan sayýsý 411 bin kiþi, tarým dýþý sektörlerde çalýþan sayýsý 1 milyon 43 bin kiþi arttý. Türkiye genelinde iþgücüne katýlma oraný yüzde 49.9, kayýtdýþý iþsizlik yüzde 42.1 oldu. Nisan döneminde mevsim etkilerinden arýndýrýlmýþ istihdam edilenlerin sa yý sýn da bir ön ce ki dö ne me göre 63 bin kiþilik, iþsiz sayýsýnda ise 28 bin kiþilik artýþ oldu. Mevsim etkilerinden arýndýrýlmýþ iþgücüne katýlma oraný ile istihdam oraný bir önceki döneme göre herhangi bir deðiþim göstermeyerek sýrasýyla yüzde 49.9 ve yüzde 44.9 olarak gerçekleþti. Ýþsizlik oraný ise 0.1 puanlýk artýþ ile yüzde 10 olarak gerçekleþti. Ankara / aa

leri kýsým için ayrý ayrý teklif verebilecek. Yerli firmalar, ihalede teklif veremeyecek. Kasaplýk sýðýr ithalatý, ABD (Tek sas, Alabama ve Washington eyaletleri hariç), Brezilya (Parana bölgesi hariç), Uruguay, Arjantin (Corrientes ve Misiones bölgeleri hariç), Þili, Yeni Zelanda ve Avustralya’dan yapýlacak. Ýthal edilecek kasaplýk sýðýrlar, Angus, Hereford, Simmental, Charolais, Limousin, Belçika Mavisi ve Brown Swiss ýrký ve melezleri olacak. Ankara / aa

6 AYLIK HUBUBAT ÝHRACATI 2,5 MÝLYAR DOLARI AÞTI Ýstanbul Hububat Bakliyat Yaðlý Tohumlar ve Mamulleri Ýhracatçýlarý Birliði Baþkaný Zekeriya Mete, yýlýn ilk yarýsýnda Türkiye’nin hububat, bakliyat, yaðlý tohumlar ve mamulleri ihracatýnýn geçen yýlýn ayný dönemine göre yüzde 27’nin üzerinde artýþ göstererek 2,5 milyar dolarý geçtiðini hatýrlattý. Hububat sektörünün yýllardýr dýþ ticaret fazlasý veren sektörler arasýnda yer aldýðýnýn altýný çizen Mete, ilk 5 aydaki ithalat artýþýnýn fiyatlardan kaynaklanabileceðini anlattý. Dünya piyasalarýndan daha ucuza buðday bulunabildiðini belirten Mete, ‘’Dünya piyasa fiyatýndan ürün bulmadýðýnýz takdirde rekabetçi olamazsýnýz. Dolayýsýyla hububatta sanayiye dönük, katma deðer yaratan ithalata karþý deðiliz. Bu anlamda ithalat artýþýnda bir sorun görmüyorum’’ deðerlendirmesinde bulundu. Mete, yýl sonunda hububat kaleminde açýk verilmeyeceðini sözlerine ekledi. Ýstanbul / aa

Bernanke’den uyarý ABD Merkez Bankasý (Fed) Baþkaný Ben Bernanke, “kýsa vadede hükümet harcamalarýný kýsmaya çok istekli ol manýn, zaten kýrýlgan olan toparlanmayý raydan çýkarabileceðini, temerrüte düþmenin de finansal zarara yol açabileceðini” söyledi. Beyaz Saray ve Kong re’nin bütçe açýðýný azaltmaya yönelik görüþmelerde çýkmaza girdiði dönemde Bernanke’den de tekrar uyarý geldi. Merkez Bankasýnýn politikalarý hakkýnda önceki gün Temsilciler Meclisi’nin ardýndan dün de Senato Bankacýlýk Komitesi’ne rapor sunan Bernanke, ABD’nin borcunu ödemeyememekten dolayý temerrüte düþmesinin hem ABD hem de küresel ekonomiye hasar verebileceði yönündeki öngörüsünü yineledi. Bernanke, “Bu durum (temer rüte düþme) felâket sonucu doðurabilir, sadece ABD ekonomisini deðil, küresel ekonomiyi etkileyebilecek çok aðýr finansal þoklar yaratabilir” dedi. Borç limitinin zamanýnda yükseltilmemesinin de ekonominin kendi kendisini yaralamasýna neden olacaðýna iþaret e den Bernanke, “Kongre üyeleri

bütçeye yönelik zamanlama ve yapý deðiþikliklerini ele alýrken, kýsa vadede toparlanmanýn hâlâ oldukça kýrýlgan olduðunu ve kýsa dönemde keskin ve aþýrý harcama kesintilerinin toparlanmaya zarar verme potansiyeli taþýdýðýný göz önünde bulundurmalýlar” diye konuþtu. Bernanke, ýlýmlý halde seyreden topar lanmanýn bocalamasý halinde de Fed’in harekete geçmeye hazýr olduðunu, ancak þu anda öyle bir noktada bulunma dýklarýný tekrarladý. Washington / aa

ABD Merkez Bankasý (Fed) Baþkaný Ben Bernanke



AÝLE - SAÐLIK

Y

Yaz aylarýnda çalýþma þartlarýna dikkat etmeli

KALABALIK VE YOÐUN ORTAM Kalabalýk ofis ortamý ve yoðun çalýþma þartlarýna, uygun bir havalandýrma sisteminin olmamasý eklendiðinde oksijen miktarýnýn düþmesine baðlý algýda zayýflýk oluþtuðunu anlatan Özcan, bunun da hatalara ve tekrar sayýsýnda artýþa yol açtýðýný, uygun havalandýrma þartlarýnýn saðlanmadýðý ofislerde, saðlýk ve iþ gücü kayýplarýnýn yaþandýðýný belirtti. Bu sorunlarýn çözümü olarak eðer çalýþma ortamýnda iyi bir havalandýrma sistemi yoksa, mini bir fan ile ortamýn havalandýrýlabileceðini ifade eden Özcan, baþka bir alternatif olarak ise uygun zaman aralýklarýyla açýk havaya çýkmanýn tercih edilebileceðini dile getirdi. Ýstanbul / aa

Her 3 kiþiden biri yüksek tansiyonlu

NELERE DÝKKAT ETMEK GEREKLÝ? YAZ gelince, hava sýcaklýklarýnýn da artmasýyla birlikte ofis ortamlarýndaki þartlarýn iyice zorlaþtýðýný ve bu hastalýklarýn görülme sýklýðýnýn da doðru orantýlý olarak arttýðýný ifade eden Özcan, yazýn hastalýklardan korunmak için ofis ortamýnda þu þartlara dikkat edilmesi gerektiðini kaydetti: Yaz sýcaklarýyla birlikte terlemeler dolayýsýyla klima kullanýmý artýyor. Sýcaktan terleyen vücut klimalý ortamlardaki ani ýsý deðiþimleri ile zaten gün içinde yaþadýðý olumsuz ergonomik þartlara yenilerini eklemiþ oluyor. Özellikle boyun ve omuz tutulmalarý, baþ aðrýlarý gibi problemlere yol açýyor. Bunlarý önlemek için ofis ortamlarýnda doðru havalandýrma þartlarý oluþturmaya, küçük egzersiz hareketleri ile vücudu rahatlatmaya ve doðru zamanlarda temiz havada molalar vermeye dikkat etmeliyiz. Klimalý ortamlara girerken vücut ýsýmýzý alýþtýrmaya çalýþmalýyýz ve klimalarý doðrudan üstümüze gelmesini önleyerek yukarýdan hava sirkülasyonu yapacak þekilde ayarlamalýyýz. Yaz günlerinde yediklerimizin de hafif olmasýna dikkat etmeliyiz. Bol bol sývý tüketmeli, terleme arttýðý için mineral muhtevalý soðuk içecekler tercih etmeliyiz.’’

Kalp krizi, kadýnlarda daha tehlikeli seyrediyor

Filiz, Nuran ve Buþra'nýn anneannesi; Yaþar, Necla, Fatma Hava ve Amine Hanýmýn annesi, muhterem aðabeyimiz Ekrem Alpaslan Beyin kayýnvalidesi,

Behiye Ateþ

'in

vefatýný teessürle öðrendik. Merhumeye Cenâb-ý Hak'tan rahmet ve maðfiret diler, ailesine, yakýnlarýna ve arkadaþýmýza sabr-ý cemil niyaz eder, taziyetlerimizi sunarýz.

Kayseri Yeni Asya Okuyucularý

TAZÝYE Muhterem kardeþimiz

C. Tarýk Afat'ýn kayýnpederi Hatice Afat'ýn babasý

Süleyman Yýlmaz'ýn vefatýný teessürle öðrendik. Merhuma Cenâb-ý Hak'tan rahmet ve maðfiret diler, kederli ailesi ve yakýnlarýna sabr-ý cemil niyaz eder, taziyetlerimizi sunarýz.

Çorum Yeni Asya Okuyucularý

KIRÞEHÝR PÝKNÝÐE DÂVET Her yýl yapýlan Geleneksel Kýrþehir Üniversite mezunlarý ve Yeni Asya Gazetesi okuyucularý aile pikniði; TARÝH : 17 Temmuz Pazar günü Saat : 10:00-17.00 arasý YER : Güzler parký Dinekbað / KIRÞEHÝR KATILIMCILAR Nejat EREN (Eðitimci yazar yönetim kurulu üyesi) Sebahattin YAÞAR (Eðitimci, Gazeteci yazar) Not: Yazarýmýz kitaplarýný da piknik alanýnda imzalayacak. Pikniðe bütün Yeni Asya okuyucularý dâvetlidir. Ýrtibat: Ýlimdar KAYA (0506) 367 05 24 Þahin TOKMAK (0533) 650 04 75 Necati CEYLAN (0543) 888 66 77

GEÇMÝÞ OLSUN Muhterem kardeþimiz

Þefik Çeðin'in baþarýlý bir kalp ameliyatý geçirdiðini öðrendik. Kendisine geçmiþ olsun der, Cenâb-ý Hak'tan acil þifalar ihsan etmesini dileriz.

Buca - Þirinyer - Üçyol Merkez Yeni Asya Okuyucularý

TÜRK Hipertansiyon ve Böbrek Hastalýklarý Derneði Baþkaný Prof. Dr. Þükrü Sindel, Türkiye’de her 3 kiþiden birinin yüksek tansiyon hastasý olduðunu bildirdi. Sindel yaptýðý yazýlý açýklamada, derneðin, 7 bölgeyi kapsayan ‘’Hipertansiyon Prevelans Çalýþmasýnda’’ kadýnlarda hipertansiyon oranýnýn yüzde 58,9, erkeklerde ise yüzde 41,1 olarak tesbit edildiðini belirterek, hipertansiyonun bilinenin aksine küçük çocuklarda da görülebildiðini dikkati çekti. Hipertansiyonun gençlerde yüzde 11,8 oranýnda görüldüðüne, bu oranýn yaþ ilerledikçe arttýðýna iþaret eden Sindel, 55 yaþ üzeri olan bireylerin her 2’sinden birinin hipertansif olduðunun altýný çizerek, þu bilgileri verdi: ‘’Türkiye’de 2004 yýlýndan beri yapýlan araþtýrmalarda, 18 yaþ üzerindeki popülasyonda hipertansif hasta oranýnýn yüzde 31,8 olduðunu tesbit ettik. Bu da her 3 bireyden birinin yüksek tansiyonla karþý karþýya olduðunu gösteriyor. Yüksek tansiyona sebep olan nedenlerin yüzde 95’inde genetik yatkýnlýklar, aþýrý tuz tüketimi, sigara, alkol gibi alýþkanlýklar, çevrenin olumsuz etkileri, stres, beslenmeyle ilgili olumsuz faktörler, düþük doðum aðýrlýðý, hareketsizlik (fiziksel aktivite azlýðý), obezite yer alýrken, yüzde 5’lik kýsmýnýnda ise böbrek hastalýklarý, böbrek damarlarýyla ilgili hastalýklar, ilâçlar, endokrin hastalýklarý (diya bet, hipotiroidi, hipertiroidi vb.) gibi hastalýklar etki ediyor.’’ Hipertansiyonlu 10 eriþkinden 6’sýnýn tansiyonunun yüksek olduðunu bilmediðini dile getiren Sindel, ayrýca hipertansiyon hastasý 10 eriþkinden 7’sinin de tedavi olmadýðýný belirtti.

HASTALIÐIN HABERCÝLERÝ Hipertansiyon hastalarýnda, baþ aðrýsý, baþ dönmesi, kulak çýnlamasý, dengesizlik, burun kanamalarý, yorgunluk, çarpýntý gibi þikâyetler olduðuna dikkati çeken Sindel, ‘’Kimi hastalarda bu tür þikâyetler olmadan, hipertansiyonun ortaya çýkardýðý hastalýklarla doktora baþvuruluyor. Bunlar; inme, görme kaybý, böbrek yetmezliði, þeker, bacak damarlarýnda týkanma, kalp krizi, kalp yetmezliði gibi hastalýklar olabiliyor’’ dedi. Ankara / aa

Kulaklýkla uzun süreli müzik dinlemek kulak hücrelerini öldürüyor

UZMANLAR, kadýnlarýn kolesterol sorununu erkeklere has bir problem gibi düþünerek pek üstlenmek istemediklerini belirtiyor. Uzmanlar, “Kadýnlarda kalp krizi, erkeklere oranla çok daha tehlikeli seyrediyor. Ýlk krizde vefat eden kadýnlarýn sayýsý erkeklere oranla daha fazla” uyarýsýnda bulunuyor. Bursa Ýl Saðlýk Müdürlüðü’nden yapýlan açýklamada, kolesterol yüksekliði ve onun en korkulan sonucu kalp krizinin, menapoz kadýnlarý için ciddî bir tehlike olduðu belirtildi. Kolesterol yüksekliði ve buna baðlý kalp krizlerinin, orta yaþ kadýnlarýný bekleyen saðlýk tehditleri içinde en tehlikelisi olduðunun vurgulandýðý açýklamada, þöyle denildi: “Orta yaþ kadýnýnýn kalbi fazlaca kýrýlgandýr. Özellikle kolesterolden hiç, ama hiç hoþlanmaz. Kadýnlarda kalp krizleri erkeklere oranla çok daha tehlikeli seyrediyor. Ýlk krizde vefat eden kadýnlarýn sayýsý erkeklere oranla daha fazla. Bunun en önemli sebebi kalp krizinin kadýnlarda bilinenden daha farklý belirtilerle ortaya çýkmasýdýr. O bildik ve tipik göðüs aðrýsý, sol kola, boyna, omuza, çeneye yayýlan aðrý, uyuþma ya da karýncalanmalar kadýnlarda çoðu kez görülmüyor. Kadýnlarda kalp krizinin en önemli belirtileri, güçsüzlük, halsizlik, bitkinlik ya da yorgunlukla beraber ortaya çýkan baþ dönmesi, baygýnlýk hissi, soðuk terleme, mide bulantýsý ve kollarda aðýrlýk duygusudur” denildi. Bursa / cihan

TAZÝYE

13

‘’Türkiye’de 2004 yýlýndan beri yapýlan araþtýrmalarda, 18 yaþ üzerindeki popülasyonda hipertansif hasta oranýnýn yüzde 31,8 olduðu tesbit edildi.

ÝÞ HAYATINDAKÝ OLUMSUZ ÞARTLARDAN KAYNAKLANAN ERGONOMÝK HASTALIKLARIN, TERLEME, KLÝMALARDAN KAYNAKLI ANÝ SICAKLIK DEÐÝÞÝMÝ, YETERSÝZ HAVALANDIRMA ÞARTLARI ÝLE BÝRLEÞEREK HASTALIK RÝSKLERÝNÝ DE ARTTIRDIÐI BÝLDÝRÝLDÝ. YAZ sýcaklarýnýn kendini hissettirdiði bugünlerde, iþ hayatýnda her zaman yapýlan hatalar olan yanlýþ oturma, yanlýþ mola seçimi, egzersiz yapmamak gibi sebeplerden kaynaklanan ergonomik hastalýklarýn, terleme, klimalardan kaynaklý ani sýcaklýk deðiþimi, yetersiz havalandýrma þartlarý ile birleþerek hastalýk risklerini de arttýrdýðý bildirildi. Acýbadem Mobil Saðlýk Uzmanlarýndan Fizyoterapist Çiðdem Özcan, iþ yerlerindeki havalandýrma þartlarýnýn iyileþtirilmesi, molalarýn temiz havada verilmesi, klimalarýn doðrudan kiþinin üzerine gelmemesi, terlememeye özen gösterilmesi, terliyken ani sýcaklýk deðiþimlerinden uzak durulmasý, bol su takviyesi yapýlmasý ve hafif beslenmeye dikkat edilmesi yönünde, yaz aylarýnda iyice artan hastalýk risklerine karþý çalýþanlara uyarýlarda bulundu. Ofis çalýþanlarýnýn genellikle yoðun çalýþma temposu ve ergonomik olmayan ofis ortamlarý dolayýsýyla kas, iskelet ve sinir sistemini ilgilendiren ciddî ve geri dönüþü olmayan saðlýk problemleriyle karþý karþýya kalabildiðini belirten Özcan, özellikle, bel, boyun ve sýrt aðrýlarý, omuz ve boyun bölgesinde gerginlik, baþ aðrýsý, el bileði, el ve parmaklarda uyuþma, yorgunluk, gözlerde yanma ve kuruluk hissi, yoðun stres, soðuk algýnlýðý ve dolaþým problemlerinin en sýk görünen hastalýklar olduðuna dikkati çekti.

16 TEMMUZ 2011 CUMARTESÝ

Ýlk krizde vefat eden kadýnlarýn sayýsý erkeklere oranla daha fazla.

MEHMET KUTLULAR, KÂZIM GÜLEÇYÜZ ve YASEMÝN GÜLEÇYÜZ'ÜN KATILIMI ÝLE GÖLCÜK KIR TOPLANTISINA DÂVET! TARÝH: 17.07.2011 PAZAR SAAT: 11.00 YER: GÖLCÜK (ÖDEMÝÞ) ÝZMÝR-GÖLCÜK GÝDÝÞ DÖNÜÞ YOL ÜCRETÝ: 15.00 TL BAYANLAR ÝÇÝN YER AYRILMIÞTIR. BÜTÜN TÜRKÝYE YENÝ ASYA OKUYUCULARI DÂVETLÝDÝR MÜRACAAT: (0 506) 492 06 33 (Abdülbasir ÞEKER)

TEKNOLOJÝNÝN geliþmesiyle beraber mp3 çalar, cep telefonlarý ve walkmanlar ile uzun süre ve yüksek sesle müzik dinlemek birçok saðlýk problemini de beraberinde getirdi. KBB Uzmaný Dr. Ýlknur Memiþoðlu, uzun süre ve yüksek sesle müzik dinlemenin iç kulaktaki kulak sinirlerine ve duymamýzý saðlayan kulak hücrelerine öldürücü etki yaptýðýný söyledi. Dr. Memiþoðlu, hayatýmýzda birçok þeyin kulaklara zarar verdiðini ifade etti. Memiþoðlu, “Kulaða zarar verenler arasýnda kullanýlan ilâçlar, yüksek gürültü ve özellikle uzun süreli kulaklýkla müzik dinlemek var” dedi. Kulaklýðýn, ses þiddetini direkt kulak zarýna, oradan da iç kulaða ve kulak sinirine yönlendirdiði için zararýnýn büyük olduðunu söyleyen Memiþoðlu, “Kulaklýktan çýkan sesin çok þiddetli olmasý durumunda iç kulaktaki kulak sinirlerine ve duymamýzý saðlayan kulak hücrelerine öldürücü etki yapýyor. Ve bu oluþan zarar geri dönüþümü olmayan tahribatlara sebep oluyor. Tahrip olduðu zaman bir ilâçla veya ameliyatla yenilenmesi mümkün olmuyor” açýklamasýnda bulundu. Uzun süreli ve yüksek sesle müzik dinlenmesi sonucu kulakta kalýcý çýnlama ve uðultu meydana geldiðini belirten Memiþoðlu, “Sinir hasarýndan kaynaklanan çýnlama ve uðultu sonrasý iþitme kaybý oluyor ve saðýrlýk oluþabiliyor. Bu durumda ileride iþitme cihazýnýn kullanýlmasý zorunlu hale geliyor” þeklinde konuþtu. Memiþoðlu, yüksek sesle müzik dinlemenin ölçülü devam et ti ril me si ge rek ti ði ni söy le di. Me mi þoð lu, “Gençlerimize müzik dinlemeyin demiyoruz. Kulaklýkla müzik dinlemek gençlerimiz arasýnda hobilerinin bir parçasý. Kulaklarýmýzýn belli bir kapasitesi, belli bir rezervi olduðu için gençlerimizin bunu dengeli kullanmasý gerekiyor” dedi. Doktor Memiþoðlu, kulaklýk kullanýrken, kulak kanalýna girmeyen, kulak kepçesine adapte edilen türde kulaklýklarýn kullanýlmasý gerektiðini belirtti. Memiþoðlu, bu tür kulaklýklarýn ses þiddetini kulaða iletme kapasitelerinin diðerlerine nazaran daha az olduðunu ifade etti. Kocaeli / cihan


14

SPOR

16 TEMMUZ 2011 CUMARTESÝ

Y

Trabzonspor'a BENFÝCA ÇIKTI TÜRKÝYE'YÝ ÞAMPÝYONLAR LÝGÝ'NDE TEMSÝL EDECEK OLAN KARADENÝZ EKÝBÝ ÝLK MAÇINI DEPLASMANDA OYNAYACAK.

Federasyon Baþkaný Aydýnlar, Beþiktaþ'ýn Türkiye Kupasý'ný iade etmesiyle ilgili olarak, ''Beþiktaþ'ýn kendi kararýdýr. Biz bu kararý saygýyla karþýlýyoruz. Bir yorum yapmamýz söz konusu deðil'' ifadelerini kullandý.

NE OLACAK ÞÝMDÝ? BEÞÝKTAÞ YÖNETÝMÝNÝN TÜRKÝYE KUPASI'NI FUTBOL FEDERASYONU'NA ÝADE ETMESÝ ÝÞLERÝ DAHA ÇIKILMAZ BÝR HALE GETÝRDÝ. UEFA AVRUPA LÝGÝ'NDE BEÞÝKTAÞ'IN TÜRKÝYE'YÝ TEMSÝL EDÝP ETMEYECEÐÝ SORULARI CEVAPSIZ KALDI. BAÞKAN AYDINLAR, "HERÞEY DEÐÝÞEBÝLÝR" DEDÝ.

Eski futbolcu Ümit Karan 9 gündür Metris Cezaevinde yatýyor.

Þikede 31 tutuklu FUTBOLDA þikesoruþturma kapsamýnda bugüne kadar gözaltýna alýnarak Beþiktaþ'taki Ýstanbul Adliyesine sevk edilen 66 kiþiden 31 kiþi tutuklandý. 19 kiþi savcýlýkça, 16 kiþi de mahkemece serbest býrakýldý. Soruþturma kapsamýnda, Olgun Peker, eski Diyarbakýrspor Baþkaný Abdurrahman Yakut ve Giresunspor Baþkaný Ömer Ülkü, Haldun Þenman, Talat Emre Koçak, Coþkun Çalýk, Hakan Karaahmet, Fenerbahçe Baþkaný Aziz Yýldýrým, Fenerbahçe yöneticileri Þekip Mosturoðlu, Ýlhan Ekþioðlu, Fenerbahçe Alt Yapý Koordinatörü Cemil Turan, sözleþmesi feshedilen Eskiþehirspor Teknik Direktörü Bülent Uygun, Sivasspor Kulüp Baþkaný Mecnun Odyakmaz, eski futbolcu Ümit Karan, futbolcu Korcan Çelikay, Ahmet Çelebi, Yusuf Turallý, Abdullah Baþak, Bülent Ýbrahim Ýþcen, Tamer Yelkovan, Mehmet Yenice, Sami Dinç, Ali Kýratlý, Selim Kýmýl, Abdullah Karakuz, Abdullah Eker, Beþiktaþ Asbaþkaný Serdal Adalý, futbol takýmý teknik direktörü Tayfur Havutçu, kulübün protokol ve futbol A takým Güvenlik Müdürü Ahmet Ateþ ve futbolcular Ýbrahim Akýn ile Ýskender Alýn tutuklandý.

TÜRKÝYE Futbol Federasyonu (TFF) Baþkaný Mehmet Ali Aydýnlar, futbolda þike iddialarýna yönelik soruþturmayla ilgili olarak 18 Temmuz Pazartesi günü UEFA ile Cenevre'de bir deðerlendirme toplantýsý yapacaklarýný belirterek, ''O toplantýnýn sonucuna göre bir deðerlendirme yapacaðýz'' dedi. Aydýnlar, federasyonun Ýstinye'deki binasýndan ayrýlýrken sorular üzerine basýn mensuplarýna yaptýðý açýklamada, Beþiktaþ Kulübünün Ziraat Türkiye Kupasý'ný iade etme isteðiyle ilgili ''Beþiktaþ Kulübünün kendi kararýdýr. Biz bu kararý saygýyla karþýlýyoruz. Bir yorum yapmamýz söz konusu deðil'' ifadelerini kullandý. Siyah-beyazlý kulübün aldýðý bu karara þaþýrýp þaþýrmadýklarý sorusuna ise Aydýnlar, ''Süreç sürekli çok hýzlý iþliyor, her an deðiþik bir karar çýkabiliyor. Dolayýsýyla artýk þaþýrmýyoruz, alýþtýk'' cevabýný verdi. SÜPER KUPA FÝNALÝ OYNANACAK MI? Aydýnlar, Cenevre'de UEFA ile bir toplantý yapacaklarýný bildirerek, ''Pazartesi günü UEFA ile bir toplantý yapacaðýz, Cenevre'de. O toplantýnýn sonucuna göre bir deðerlendirme yaparýz'' dedi. UEFA'nýn süreci nasýl deðerlendirdiði sorusuna ise Aydýnlar, ''UEFA, Türkiye Futbol Federasyonu'na güvendiðini ve alacaðý kararlarý kabul edeceðini açýkladý. Biz de onlarla temas halindeyiz. '' diye cevap verdi. Beþiktaþ Kulübünün kupayý geri vermesi halinde alýp almayacaklarý sorusuna, ''Deðerlendireceðiz. Sadece bugün bu dileklerini bize ilettiler. Biz de bunu deðerlendireceðiz'' cevabýný veren Aydýnlar, Fenerbahçe ile Beþiktaþ arasýnda oynanmasý planlanan TFF Süper Kupa maçýnýn durumuyla ilgili de, ''Onlarýn hepsini deðerlendireceðiz. Beþiktaþ kupayý iade edince nasýl davranmamýz gerektiði konusunu, salý günü (19 Temmuz) yönetim kurulu toplantýmýzda deðerlendireceðiz'' ifadesini kullandý.

ZOR BÝR KONUYLA KARÞI KARÞIYAYIZ' Aydýnlar, Galatasaray Kulübünün açýklamalarýyla ilgili bir soru üzerine de, þunlarý söyledi: ''Polemikleri sürdürmenin bir anlamý yok aslýnda. Yalnýz þu bir gerçek. Galatasaray'ýn açýklamasýnda 'Federasyon isterse belgelere ulaþabilir' denmiþti. Ama biz ulaþamadýk. Daha önce 5 Temmuz'da müracaat etmiþtik. Bugün de bizzat savcý beyle görüþtüm. Savcý bey belgeleri veremeyeceðini bugün de ifade etti. Bu konuyu iyi bir þekilde takip ediyoruz. Herhangi bir ihmalimiz söz konusu deðil. Zor bir konuyla karþý karþýyayýz. Dolayýsýyla biz belgeyi almadýk, iþi savsaklýyoruz gibi bir þey söz konusu deðil.'' Federasyon Baþkaný, Fenerbahçe'den þampiyonluk kupasýnýn iadesi gibi bir durumun söz konusu olup olmadýðý sorusuna ise ''Hayýr, Fenerbahçe'yle son günlerde görüþmedik'' cevabýný verdi. BEÞÝKTAÞ UEFA'YA KATILACAK MI? Beþiktaþ Kulübü Baþkaný Yýldýrým Demirören ile neler konuþulduðu sorusu üzerine ise Aydýnlar, ''Beþiktaþ Kulübü, yöneticisi ve teknik direktörünün tutuklanmasý nedeniyle 'Suçlu varsa suçlarý cezalandýrýlsýn, kupada þaibe varsa biz bunu iade etmek istiyoruz' dedi'' bilgisini verdi. Mehmet Ali Aydýnlar, bu durumda kupanýn Ýstanbul Büyükþehir Belediyespor'a verilip verilmeyeceði sorusunu, ''Þu anda hiçbir þey söylemem mümkün deðil'' diye cevapladý. Ligin ertelenmesinin söz konusu olup olmayacaðý sorusu üzerine ise Aydýnlar, ''Þu aþamada hayýr, ama her þey deðiþebilir, gelen bilgi ve belgeler doðrultusunda karar verebiliriz'' dedi. ''Beþiktaþ, UEFA Avrupa Ligi'ne katýlmak istemiyoruz diye baþvurdu mu?'' sorusunu da Aydýnlar, ''Hayýr, öyle bir þey olmadý diyerek'' cevapladý.

FUTBOLDA UEFA Þampiyonlar Ligi 3. ön eleme turu kuralarý, Ýsviçre'nin Nyon kentinde çekildi. Trabzonspor, bu turda Portekiz'in Benfica takýmýyla eþleþti. Bordo-mavili takým rakibiyle ilk maçýný deplasmanda oynayacak. Bu turda ilk maçlar 26-27 Temmuz rövanþ karþýlaþmalarý ise 2-3 Aðustos tarihlerinde yapýlacak. Þampiyonlar Ligi 3. ön eleme turunda diðer eþleþmeler ise þöyle: Standart Liege (Belçika) - Zürih (Ýsviçre), Twente (Hollanda) - Vaslui (Romanya), Dinamo Kiev (Ukrayna) - Rubin Kazan (Rusya), OB (Danimarka) - Panathinaikos (Yunanistan), Mogren (Karadað)/Litex (Bulgaristan) - Skonto Riga (Letonya)/Wisla Krakov (Polonya), Maccabi (Ýsrail)/FC Borac (Sýrbistan) - Maribor (Slovenya)/Du-

delange (Lüksemburg), Helsinki (Finlandiya)/Bangor (Kuzey Ýrlanda) Zagreb (Hýrvatistan)/Neftçi (Azerbaycan) Skenderbeu (Arnavutluk)/APOEL (Kýbrýs Rum Kesimi) - Bratislava (Slovakya)/Kostan (Kazakistan), Kobenhavn (Danimarka) - Shamrock (Ýrlanda)/Tallinn (Estonya), Genk (Belçika) - Partizan (Sýrbistan)/Skendija (Makedonya), Rosenborg (Norveç)/Breidab (Ýzlanda) - Pyunik (Ermenistan)/Plzen (Çek Cumhuriyeti), Zestafoni (Gürcistan)/Dacia (Moldova) - Sturm Graz (Avusturya)/Videoton (Macaristan), Valletta (Malta)/Ekranas (Litvaya) - Ligfield (Kuzey Ýrlanda)/BATE Borisov (Belarus), Glasgow Rangers (Ýskoçya) - Malmö (Ýsveç)/Torshavn (Norveç).

ALMEÝDA BENCÝFA'YI FAVORÝ GÖSTERDÝ BEÞÝKTAÞ'IN Portekizli futbolcusu Hugo Almeida, Þampiyonlar Ligi 3. ön eleme turundaki eþleþmede Benfica'nýn, Trabzonspor'u yenebileceðini söyledi. Portekiz'in Antena 1 televizyonuna açýklama yapan Almeida, "Trabzonspor iyi bir takým ama önemli futbolcularýný sattý. Benfica'nýn geçebileceði bir takým. iyi oynarlarsa Benfica kazanýr" diyerek kendi ülkesinin takýmýný favori gösterdi. Öte yandan kura çekimine katýlan Benfica kulübünün temsilcisi Lourenço Coelho, "Trabzonspor lig þampiyonluðuna çok yakýndý ve Fenerbahçe ile ayný puanda olup þampiyonluðu son anda kaçýrdý. Deðerli bir takým ve rakip için zor bir taraftarý var. Türkiye'ye avantajlý bir durumda gitmek için iyi hazýrlýklar yapmalýyýz" dedi.

Almeida: Benfica kazanýr.

Coelho, Benfica'da eksiklerin olmasýndan dolayý endiþe duyduklarýný belirterek, "Tüm kadronun hazýr olmasý hoþumuza giderdi. Elemedeki en büyük zorluluðumuz eksik kadro olacak. Sorunlarýmýzý çözmek için gerekli stratejileri geliþtirmeli ve hazýrlanmalýyýz" ifadesini kullandý.

Bursaspor Belarus'tan Gomel'le eþleþti FUTBOLDA UEFA Avrupa Ligi 3. ön eleme turu kuralarý, Ýsviçre'nin Nyon kentinde çekildi. Avrupa Ligi'ne 3. ön eleme turundan baþlayacak Bursaspor, bu turda Belarus'un FC Gomel takýmýyla karþýlaþacak. Kupaya 2. ön eleme turundan katýlan Gaziantepspor ise bu

turu geçmesi halinde 3. turda Polonya'nýn Legia Varþova takýmýyla mücadele edecek. Gaziantepspor, oynadýðý 2. tur ilk maçýnda deplasmanda FC Minsk ile 11 berabere kalmýþtý. UEFA Avrupa Ligi'nde 3. ön eleme maçlarý 28 Temmuz ve 4 Aðustos'ta oynanacak.

Sloven yýldýz oyuncu Jaka Lakoviç Barcelona'da Galatasaray'a geldi.

Lakoviç Galatasaray'da 2 yýllýk sözleþme imzaladý BEKO Basketbol Ligi ekiplerinden Galatasaray, Ýspanya'nýn Barcelona takýmýndan transfer ettiði Sloven oyuncu Jaka Lakoviç ile 2 yýllýk sözleþme imzaladý. Medical Park Bahçelievler Hastanesi'nde saðlýk kontrolünden geçen Lakoviç, daha sonra düzenlenen ve Galatasaray Takýmý Genel Menajeri Ali Türsan'ýn da katýldýðý imza töreninde kendisini 2 yýllýðýna sarýkýrmýzýlý renklere baðlayan sözleþmeye imza attý. Sloven oyuncu, imza töreninde yaptýðý konuþmada, Galatasaray'a geldiði için mutlu olduðunu belirterek, ''Galatasaray'ý daha önceden biliyordum. En üste oynamaya uygun bir yapýsý var. Ben de en üste oynamaya alýþkýn olduðum için Galatasaray'ý tercih ettim'' dedi. Transferi sürecinde Galatasaray Baþantrenörü Oktay Mahmuti ile görüþ alýþveriþinde bulunduðunu dile getiren Lakoviç, ''Kendisini tanýyorum, hedefleri olan birisidir. Onunla birlikte öncelikle THY Avrupa Ligi elemelerini geçeceðimize ve daha sonra çok iyi iþler baþaracaðýmýza inanýyorum. Hedefleri büyük olan bir takýma geldim'' diye konuþtu.

Serdar Adalý görevlerini býraktý

ÞÝKE soruþturmasý kapsamýnda tutuklanan Beþiktaþ Kulübü Asbaþkaný ve Futbol Komitesi Baþkaný Serdal Adalý, ''Beþiktaþ Kulübünün þahsým üzerinden yýpratýlmasýna engel olmak amacýyla, asbaþkanlýk ve futbol komitesi baþkanlýðý görevlerimden istifa ediyorum'' açýklamasýný yaptý.



I S I R G A N

ÜMÝTVÂR OLUNUZ: ÞU ÝSTÝKBAL ÝNKILÂBI ÝÇÝNDE EN YÜKSEK GÜR SADÂ ÝSLÂMIN SADÂSI OLACAKTIR

Kardeþ kavgasýnýn sebebi Bâtýl haktan dâim ürker, korkardý; Tahrip için müthiþ planý vardý. Ýslâm âlemini çökertti böyle: Kardeþi kardeþin baþýna sardý…

SEYFEDDÝN YAÐMUR

Y

16 TEMMUZ 2011 CUMARTESÝ

isirgan60@hotmail.com

Alman turistlere abdest ve namaz kýlýnmasýný uygulamalý gösterdiklerini belirten rehber Akif Yýlmaz, turistlerin abdest almaktan büyük keyif aldýklarýný söyledi. : FOTOÐRAF: AA

Turistlere uygulamalý namaz KÖY TURUNA ÇIKAN TURÝSTLER, CAMÝNÝN AVLUSUNDA UYGULAMALI ABDEST ALDIKTAN SONRA CAMÝ ÝÇÝNDE 5 VAKÝT NAMAZIN NASIL KILINDIÐINI YERÝNDE ÖÐRENÝYOR. ANTALYA'NIN Manavgat ilçesinde köy turuna çýkan turistler, caminin avlusunda uygulamalý abdest aldýktan sonra cami içinde 5 vakit namazýn nasýl kýlýndýðýný yerinde öðreniyor. Manavgat’ýn Oymapýnar beldesi ile Tilkiler, Deðirmenözü, Yaylaalan ve Sýrtköy köylerinde kültür, tarih, tabiat ve inanç turizmine çýkan turistler bir saatlik cami ziyareti ile Ýslâm dini hakkýnda bilgi sahibi oluyor. SST Turizm Seyahat Acentesi turist rehberi Akif Yýlmaz, Manavgat’ta köy turlarýna çýkardýklarý turistleri, köy camilerini ziyaret ettirerek Ýslâm dini hakkýnda bilgilendirme yaptýklarýný söyledi. Alman turistlere abdest ve namaz kýlýnmasýný uygulamalý gösterdiklerini belirten Yýlmaz, turistlerin abdest alýmýnýndan büyük keyif aldýklarýný kaydetti.

ÝSLÂMA KARÞI ÖN YARGILARIM YIKILDI ANTALYA'YA getirdikleri turistleri köy turu öncesi Manavgat Þelalesi’ni gezdirdiklerini belirten Yýlmaz, köy turlarýnda yabancý konuklarýn tabiat ile baþ baþa kalmasýný saðladýklarýný kaydetti. Yýlmaz, þunlarý söyledi: “Köy turlarýmýzda camilerimizi de ziyaret ediyoruz. Cami ziyaretlerinde turistlere þadýrvanda uygulamalý abdest alýmý yaptýktan sonra Ýslâm dini ile ilgili Almanca ve Ýngilizce 1 saat bilgilendirme yapýyoruz. Turistler bilgilendirmeden memnuniyet duyuyor. Çoðu turist hayatýnda ilk defa köy turlarý ile camiye giriyor. Turistlerin sorularý üzerine bilgilendirme yapýyoruz. Bilmediðimiz konularý ise din görevlilere sora-

rak bilgilendiriyoruz. Abdest alýmý ve namaz kýlýmýný uygulamalý yapýyoruz.” Türkiye’ye ikinci defa tatile geldiðini belirten Alman diþ hekimi Petra Sims hayatýnda ilk defa camiye Manavgat’ýn bir köyünde girdiðini söyledi. Cami ziyareti ile birlikte Ýslam dinine karþý ön yargýlarýnýn yýkýldýðýný belirten Sims, þadýrvanda abdest alýmýný çok beðendiðini ifade etti. Ýs lâm di ni ni ya kýn dan ta ný mak i çin Al manca Kur’ân-ý Ke rim sa týn al dý ðý ný be lir ten Sims, Müslümanlarý mabedi cami içindeki çini döþemelerini çok güzel ve huzur verici bulduðunu dile gertirdi. Antalya / cihan

Öðrencilere 27 bin bilgisayar daha daðýtýlacak

KOCAELÝ Büyükþehir Belediyesi tarafýndan üc ret siz da ðý tý lan di züs tü bil gi sa yar dan, 2011-2012 eðitim döneminde 26 bin 828 öðrenci faydalanacak. Kocaeli Büyükþehir Belediyesi’nin ilköðretim 6. sýnýf öðrencilerine ücretsiz dizüstü bilgisayar daðýtýmýný kapsayan projesi, üçüncü yýlýnda da binlerce öðrenciyi güldürecek. Belediye, Türkiye`de bir ilk olan ‘Bire Bir Öðrenme Projesi’ kapsamýnda 3 yýlda toplam 81 bin öðrenciye 81 bin bilgisayar daðýtmýþ olacak. Bu kapsamda büyükþehir, bu yýl 26 bin 825 öðrenciye laptop daðýtýlmasý için ihale gerçekleþtirdi. Bilgisayarlarýn alýmýyla ilgili Büyükþehir Belediyesi hizmet binasýnda gerçekleþtirilen ihaleye 6 firma katýldý. Çalýnmaya ve kýrýlmaya karþý iki yýl sigortalý olacak bilgisayarlarda üçüncü þahýslara verilmesini engellemek için uzaktan kilitleme özelliði bulunacak. Kocaeli / cihan

Baþarýlý öðrencilere umre ödülü

AR DE ÞEN A na do lu Ý mam-Ha tip Li se si, baþlatmýþ olduðu proje kapsamýnda baþarýlý öðrencilerini umreye gönderdi. Ardeþen Ýmam-Hatip Lisesi Mezunlarý ve Mensuplarý Derneði (ARÝMDER), okul idaresi ve velilerin bir araya gelerek baþlattýklarý “Okul Veli El Ele Projesi” kapsamýnda 2010-2011 öðretim döneminde baþarý gösteren öðrenciler ö düle lâyýk görüldü. Okul bünyesinde yýl içerisinde hadis, tefsir ve siyer, ezan ve Kur’ân oku ma ya rýþ ma la rýn da bi rin ci o lan lar i le YGS’de derece yapan öðrenciler, bütün masraflarý hayýrsever iþ adamlarý tarafýndan karþýlanarak kutsal topraklara gönderildi. 5’i kýz, 13’ü erkek olmak üzere toplam 18 baþarýlý öðrenci, Ardeþen Anadolu Ýmam-Hatip Lisesi konferans salonunda yapýlan coþkulu uðurlama programýnýn ardýndan, öðretmenleri ve aileleriyle vedalaþarak kutsal yolculuða çýktý. Okul Müdürü Mustafa Çamanka, “Ödüllendirmenin eðitimdeki yeri çok büyüktür. Hele de bu ödüllendirme umre ise daha da farklý bir anlam kazanýr. Baþlattýðýmýz bu proje ile öðrencilerimizi farklý bir þekilde ödüllendirmek istedik. Yavrularýmýzla birlikte Peygamber Efendimiz’in (asm) yaþadýðý kutsal mekânlarda bulunacaðýz. Öðrencilerimize bu imkâný tanýyan fedakâr Ardeþen esnafýna þükranlarýmý sunuyorum” dedi. Rize / cihan


Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.