21 Temmuz 2011

Page 1

Ayrýntýlý bilgi sayfa 16’da

Y GERÇEKTEN HABER VERiR

ASYA’NIN BAHTININ MÝFTAHI, MEÞVERET VE ÞÛRÂDIR

YIL: 42

21 TEMMUZ 2011 PERÞEMBE/ 75 Kr

SAYI: 14.873

KRÝZKAPIDA ABD ve Avrupa’daki ekonomik kriz ile Türkiye’nin carî açýðý ekonomi yönetimini tedirgin ediyor. Bakan Babacan, “ABD ve Avrupa krize çare bulamazsa olumsuz senaryolara hazýr olalým” dedi. ÝÞ DÜNYASI KATMA DEÐER KATACAK ÜRETÝM YAPMALI

ABD de çýkýþ yolu arýyor

Baþbakan Yardýmcýsý Ali Babacan, ''Umuyoruz ki Avrupa'da doðru kararlar alýnýr. Umuyoruz ki, ABD'de bu borçlanma limitiyle ilgili siyasî sorun aþýlýr. Bunlar çözülürse sorun yok, ama sorunlar çözülemediði takdirde de olumsuz senar yolara da hazýr olmamýz gerekir'' dedi. AKP’li Bülent Gedikli de, dünya ekonomisindeki kötü gidiþata dikkat çekerek, iþ dünyasýna ve vatandaþa tasarruf çaðrýsýnda bulunmuþtu.

ABD'de bütçe ve borçlanma limiti sorununa çözüm bulma çabalarý vaktin giderek daralmasý dolayýsýyla hýz kazanýrken, her iki partiden senatörlerin oluþturduðu bir grup, borçlanma limitinin 2 Aðustos’a kadar yükseltilmesi konusunda Kongre’de yaþanan çýkmazý gidermeye de katký saðlayabileceði belirtilen yeni bir bütçe planý teklifi sundu. Haberi sayfa 11’de

HALK BÜYÜK BEDEL ÖDEYECEK

Bu arada, IMF’in “Avrupa’nýn borç krizinin dünyaya maliyeti büyük olur” uyarýsýna geniþ yer ayýran Ýngiliz Times gazetesi, yaklaþmakta olan krize iliþkin þu uyarýda bulundu: “Yeni bir malî krizin sonuçlarý Avrupa vatandaþlarý için teknik olmayacak. Eðer doðru kararlar alýnmazsa, insanlar iþlerini kaybedecek, sýradan insanlar büyük bedeller ödeyecek.” 11’de

2-3 KATI ALIÞ VERÝÞ— Normal zamanda yarým kilo zeytin, yarým kilo peynir alan vatandaþýn Ramazan ayýnda ölçüyü kaçýrarak 2’þer 3’er kilo aldýðý belirtildi.

BÝLÝNÇSÝZ ALIÞ VERÝÞ ÝÇÝN VATANDAÞLAR ÝKAZ EDÝLDÝ

RAMAZAN alýþ veriþ ayý deðil

Ali Babacan

Tüketiciler Birliði Genel Baþkan Yardýmcýsý Mustafa Dinç, Ramazan ayýnýn gelmesiyle vatandaþýn gýda ürünlerindeki bilinçsiz alýþ veriþin piyasalarda talep patlamasýna yol açtýðýný, bu durumun fiyatlarýn sun'î olarak yükselmesine sebep ol duðunu bildirdi. Dinç, ayrýca, “Ayný market, ayný ürün yerinde duruyor. Ama ne hikmetse biz alýþ veriþ arabasýný doldurmadan marketten çýkmýyoruz” dedi. Haberi sayfa 11’de

Simav,4.2büyüklüðünde depremileyinesallandý

YolcuotobüsüduranTIR’a çarptý,24kiþiyaralandý

Busýcakhavalarda hayvanlariçinbirkapsu

Kütahya’nýn Simav ilçesinde, 19 Mayýs’ta meydana gelen 5,9 büyüklüðündeki depremin artçý sarsýntýlarý sürerken, dün gece saat 00.16’da oluþan 4,2 büyüklüðündeki deprem dolayýsýyla vatandaþlarevleriniterketti. 6’da

Adana’da, Tarsus-Adana-Gaziantep Otoyolunda, yolcu otobüsünün park halindeki TIR’a çarpmasý sonucu meydana gelen trafik kazasýnda 15’i Iraklý, 1’i Kýrgýzistanlý, 8’i Türk 24 kiþi yaralandý. Yaralýlar tedavi altýna alýndý. 6’da

Hayvan Haklarý Federasyonu Ýzmir Temsilcisi Esin Önder, Diyanet Ýþleri Baþkanlýðýna baþvurarak, hutbe ve vaazlarda kapýlarýn önüne ‘’bir kap su konulmasý’’ çaðrýsýnda bulunulmasýný talep ettiklerini bildirdi. Haberi sayfa 16’da

108 KURULUÞ AÇIKLAMA YAPTI

4 KLASÖR FEDERASYONA GÝTTÝ

Þike belgeleri kozmik odada

‘Özerlik’ açýklamasýna STK’lardan tepki

Futbolda þike iddialarýna yönelik soruþturmaya iliþkin 4 klasör belge Türkiye Futbol Federasyonuna gönderildi. Önce, Beþiktaþ’taki Ýstanbul Adliyesine getirilen belgeler, özel yetkili Cumhuriyet Savcýsý Hakan Karaali tarafýndan incelenerek TFF’nin kozmik odasýna gönderildi. Haberi sayfa 14’te

Çözüm, önyargýlara feda edilmesin

Baþbakan Recep Tayyip Erdoðan, Rum halkýnýn makul olmasý ve ön yargýlarýndan sýyrýlmalarý gerektiðini belirterek, “Bu çaðrýmý Yunanistan’a da yapýyorum. Ön yargýlardan lüt fen sýyrýlýn diyorum. Bu yol aklýn yoludur, bu yol barýþýn yolu dur, bu yol çözümün yoludur’’ dedi. Haberi sayfa 4te

BM, MAVÝ MARMARA RAPORU’NU 27 TEMMUZ’DA AÇIKLIYOR

Ýsrail için son fýrsat

Türkiye’nin Mavi Marmara’yla ilgili BM Komisyonundaki Temsilcisi Büyükelçi Özdem Sanberk, Komisyon raporunun yayýmlanacaðý 27 Temmuz tarihinin, Ýsrail ile Türkiye arasýndaki krizin çözümlenmesi için “son fýrsat” olduðunu söyledi. Haberi sayfa 7’de

Son savaþ suçlusu da yakalandý ISSN 13017748

Adýyaman’da 108 sivil toplum kuruluþu, Diyarbakýr’da Demokratik Toplum Kongresi tarafýndan deklare edilen ‘Demokratik Özerklik’ ilânýnýn, PKK/BDP çizgisi dýþýndaki Kürtlerin kararlarýný yansýtmadýðýný, jakoben bir yaklaþým taþýdýðýný, antidemokratik ve dayatmacý olduðunu açýkladý. Haberi sayfa 5’te

ERDOÐAN, KKTC’DE KONUÞTU:

Sýrp basýný, savaþ suçundan aranan son kaçak Goran Hadziç’in yakalandýðýný duyurdu. Savaþ suçlusu olarak aranan Ratko Mladiç’in önceki ay yakalanmasýyla Lahey’de eski Yugoslavya için kurulan savaþ suçlarý mahkemesinin “en çok arananlar” listesinde yalnýzca Goran Hadziç kalmýþtý. Haberi sayfa 7’de

Kaddafi: Milyonlar yanýmda, gitmeyeceðim/ 7’de




4

HABER

21 TEMMUZ 2011 PERÞEMBE

cakir@yeniasya.com.tr

Çin’deki irtica ayalî düþmanlarla gündem deðiþtirerek Türkiye’nin önünü týkayanlarýn baþýnda “irtica” tehlikesinden bahsedenler gelir. Yýllardan beri “Ýrtica geldi, geliyor!” diyenlerin ülkemize neler kaybettirdiðini tartýþmak lâzým. Meselâ, Ýslâm ülkelerinin hassas olduðu bir konu var. Bu ülkeler, herhangi bir gýda maddesi ithal edecekleri zaman onun “helâl” olup olmadýðýna bakarlar. Bu talebi dikkate alan Hýristiyan ülkeler bile bu konuda belge ve sertifika veren kuruluþlardan bunlarý alýr. Yýllardan beri yapýlan propaganda dolayýsýyla Türkiye’de “Helâl gýda” demek bile neredeyse ayýplanýr olmuþtu. Öyle ya, burasý “laik” bir ülke ve gýdalarýn “helâl olup olmadýðý”ný konuþmak, tartýþmak ve sormak ayýp olurdu! Fakat dünya küçülüp de bir köy haline gelince Ýslâm ülkelerinin bu taleplerini dikkate almayan firmalarýn ayakta kalmasýnýn zor olduðu ortaya çýktý. Nihayet Türkiye’de de bu konular tartýþýldý ve helâl gýda sertifikasý verebilecek kuruluþlar kuruldu. Geçenlerde yaptýðý Çin ziyaretinden bahseden Diyanet Ýþleri Baþkaný Prof. Dr. Mehmet Görmez þöyle demiþti: “Ben bir süre önce Çin’deydim. Programa iki tane fabrika koymuþlar. ‘Benim ne iþim var?’ dedim. Çok ýsrar ediyorlarmýþ ziyaret için. Ne yapacaðýmý, neyle karþýlaþacaðýmý bilmiyorum. Gittik, gezdik. Bizim dilimizde ‘Helâl Gýda’ fabrikasý. Gezdikten sonra bize ‘Biz Diyanet Ýþleri Baþkanlýðýnýn dünyadaki etkisini biliyoruz. Siz uzmanlar gönderseniz. Baþtan sona gezseler. Bizim hayvan kesimimiz, katký maddelerimiz, tüm parçalarý gözden geçirsinler. Sonra siz Baþkanlýk olarak bize bir damga vursanýz. Olmaz mý?’ dediler. Benim de içimden geçirdiðim bazý düþünceler oldu. Zaman zaman maalesef bu ülkede ‘helâl gýda’ tabiri ifade edildiðinde irtica ile ilintilendirilmiþtir. Ben bu irtica ile Çin’de karþýlaþtým.” (Hürriyet, 9 Temmuz 2011) Aradan bir kaç gün geçti ve Çin’in “helâl gýda” iþini gayet ciddiye aldýðýný gösteren bir haberle daha karþýlaþtýk. Haberde þu bilgiler var: “Dünya genelinde helâl gýda üretimi ve sertifikasý her geçen gün önem kazanýrken, Müslümanlarýn yaþadýðý ülkelerde þirketler bu pazara yönelik çalýþmalarýný arttýrýyor. Avrupa ülkelerinde uygulanan sistem Türkiye’de bir türlü resmiyet kazanmazken, Çin genelinde uzun yýllardýr sürdürülen uygulamanýn geniþletilmesi için hazýrlýklar yapýlýyor. Ülkede yaþayan milyonlarca Müslüman için Çin’in hemen her bölgesinde helâl et temin edebilecek üretim ve satýþ tesisleri bulunuyor. Çin bu yýlýn baþýnda Müslümanlarýn þartlarýný iyileþtirmek için çalýþmalar planlamaya baþlamýþ ve bu konu Millî Konferans’ta da konuþulmuþtu.” (AA, 19 Temmuz 2011 ) Haberlerde þu ayrýntýlar da var: “Çin’de mevcut yasalara göre üniversitelerde 10’dan fazla Müslüman öðrenci olmasý halinde Müslümanlarýn helâl gýda ihtiyaçlarýný karþýlayacak tesisler kurulmasý zorunlu. Çin’in her þehir ve bölgesinde helâl gýda ve ürün saðlayan restoranlarýn giriþinde Çince (Çing Cýn) ve Arapça (helâl) ibareleri bulunuyor. Ülkedeki tüm marketlerde ise helâl etlerin üzerinde hangi eyaletin Ýslâm cemiyeti tarafýndan verildiði belirtilen ayný þekilde Çince ve Arapça helâl damgalarý yer alýyor.” Çin’de ayrýca her yýl “helâl gýda fuarý” da düzenleniyormuþ. Ülkede sadece Ningþia Hui Özerk Bölgesinde üretim ve satýþ yapan irili ufaklý 9 bin 126 adet helâl gýda kuruluþu bulunuyormuþ. Peki, Çin’de bunlar olurken “Müslüman Türkiye” bu konuda hangi noktada? Ýstenen ve arzu edilen noktada olmadýðýmýz açýk. Yeni yeni “helâl gýda”yý tartýþmaya baþladýk. 10 ya da 20 yýl önce Avrupa ülkelerinde bile “helâl gýda” sertifikalý ürünler satýlabilirken, Türkiye’de bu hassasiyet yoktu. Elbette Türkiye’nin Ýslâm ülkesi olmasý ve her türlü üretimin büyük ölçüde “helâl yolla” yapýlmasý bunda etkili olmuþtur. Fakat bu konu ihmale gelmez ve mümkün olduðunda hassas olmakta fayda var. “Ýrtica” yaygaralarýnýn ekonomik yönünün de olduðunu “helâl gýda” tartýþmalarý bir defa daha gösterdi. Kursaðýmýza gidenin “helâl” olmasýna çok dikkat etmek lâzým, vesselâm.

H

TAZÝYE Muhterem kardeþlerimiz

Seyfeddin Gültekin'

in vefatýný teessürle öðrendik. Merhuma Cenâb-ý Hâk'tan rahmet ve maðfiret diler, kederli ailesi ve yakýnlarýna sabr-ý cemil niyaz eder, taziyetlerimizi sunarýz.

Kenan Ünal, Kemal Ünal, Abdülvahit Ünal, Abdülmecit Ünal, Selim Ünal, Abdülkadir Ünal

Y

GÜL: HER ZAMAN KKTC’NÝN YANINDAYIZ

EROÐLU: 74 ÖNCESÝNDEN DERS ÇIKARTIN

CUMHURBAÞKANI Abdullah Gül, Kýbrýs Barýþ Harekâtý’nýn 37. yýl dönümü dolayýsýyla KKTC Cumhurbaþkaný Derviþ Eroðlu’na Cumhurbaþkanlýðý Genel Sekreteri Mustafa Ýsen aracýlýðýyla bir mektup gönderdi. Gül, mektubunda Kýbrýs Türk halkýnýn, millî dâvâlarýnda baskýlara boyun eðmeyeceðini, özgürlük ve baðýmsýzlýðýný koruyacaðýný, meþrû haklarýndan vazgeçmeyeceðini bütün dünyaya gösterdiðini belirterek, ‘’Kýbrýs Türk’ünün hukukunu muhafaza etmek için sürdürdüðü kararlý mücadelesinde her zaman yanýnda olan Anavatan Türkiye, 20 Temmuz 1974 tarihinde gerçekleþtirilen Barýþ Harekâtý ile tesis edilen barýþ, istikrar ve huzurun güvencesi olmaya devam edecektir’’ dedi. Ankara / aa

KKTC Cumhurbaþkaný Derviþ Eroðlu da Kýbrýs Rum tarafýna, ‘’1974 öncesinde yaþananlardan ders çýkarmalýsýnýz’’ diye seslendi. Eroðlu ‘’1974’ün üzerinden 37 yýl geçmiþtir. Kuzey Kýbrýs’ta kurulan bir siyasî, sosyo-ekonomik düzen vardýr. Kýbrýs Türk halký kendi kendini idareden vazgeçmek, iki bölgeliliði, Anavatan Türkiye’nin etkin ve fiili güvencesini tehlikeye atmaktan yana deðildir, olmayacaktýr da’’ dedi. AB’nin Kýbrýs Türk halkýna verdiði sözleri yerine getirmesi gerektiðini söyleyen Eroð lu, ‘’Rum þantajlarýna boyun eðmelerinin Anavatan Türkiye ve Kýbrýs Türk halkýna karþý yapýlmýþ bir haksýzlýk olduðunu ve kendileri için tarihî kayýplara neden olabileceðini anlamalarýnýn zamaný gelmiþtir” dedi. Eroðlu, BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun ve arkadaþlarýndan çeþitli ayak oyunlarýna ve oyalama çabalarýna dikkat ederek, hareket etmelerini beklediklerini söyledi.

Baþbakan Erdoðan, Kýbrýs Barýþ Harekâtý'nýn 37. yýl dönümü dolayýsýyla düzenlenen resmigeçit törenine katýldý. FOTOÐRAF: AA

Çözüm, önyargýlara feda edilmesin RUM HALKININ ÖN YARGILARINDAN SIYRILMALARINI ÝSTEYEN BAÞBAKAN ERDOÐAN, "BU YOL AKLIN YOLUDUR, BU YOL BARIÞIN YOLUDUR, BU YOL ÇÖZÜMÜN YOLUDUR'' DEDÝ. BAÞBAKAN Recep Tayyip Erdoðan, Rum halkýnýn makul olmasý ve ön yargýlarýndan sýyrýlmalarý gerektiðini belirterek, ‘’Ayný çaðrýmý Yunanistan’a da yapýyorum: Garantör ülke olarak siz de üzerinize düþeni yapýn. Türkiye olarak, biz zaten hazýrýz. Ön yargýlardan lütfen sýyrýlýn diyorum. Bu yol aklýn yoludur, bu yol barýþýn yoludur, bu yol çözümün yoludur’’ dedi. Baþbakan Erdoðan, Kýbrýs Barýþ Harekâtý’nýn 37. yýl dönümü dolayýsýyla Barýþ ve Özgürlük Bayramý kutlamalarý çerçevesinde Dr. Fazýl Küçük Caddesi’nde düzenlenen resmigeçit törenine katýldý. Baþbakan Erdoðan, törende, ‘’hukukun, özellikle adaletin savunuculuðunu yapan AB’nin 2004’te yapmýþ olduðu, hatta vermiþ olduðu sözün arkasýnda durmadýðý için bu yanlýþlarýnýn bedelini de ödeyeceðini’’ belirtti. Erdoðan, özetle þunlarý söyledi: Bizim arzumuz; Kýbrýs’ta yeþerecek barýþ ortamýnýn, bölgesinin çok daha ötesinde, çok daha büyük ve kapsamlý bir barýþýn, kalkýnma-

nýn, iþbirliðinin yolunu açmasýdýr. Ancak, mevcut fýrsat penceresinin sonsuza kadar açýk kalamayacaðý herkes tarafýndan artýk idrak edilmelidir. Kýbrýs sorunu çözülmeden Rum tarafýnýn 2012’de AB Dönem Baþkanlýðýný üstlenmesi ha linde, açýk net söylüyorum, Türkiye’nin AB ile iliþkileri tamamen donacaktýr. AB Dönem Baþkaný da olsa Rum tarafýyla ayný masaya oturmamýzý hiç kimse bizden beklemesin. Rum halkýnýn makul olmasý gerektiðini ifade etmek istiyorum, ön yargýlardan sýyrýlmalarýnýn gereðini hatýrlatmak istiyorum. Ayný çaðrýmý Yunanistan’a da yapýyorum: garantör ülke olarak siz de üzerinize düþeni yapýn. Türkiye olarak, biz zaten hazýrýz. Ön yargýlardan lütfen sýyrýlýn diyorum. Artýk Rum tarafýnýn da üzerine düþeni yapmasý, samimiyetinize ayný samimiyetle cevap vermesi gerekir. Bir kez daha açýk ve net söylüyorum: Kýb rýs’ta adil ve kalýcý bir çözüm, günlük siyaset kaygýlarýna veya zihinlerde yer et-

miþ zehirli ön yargýlara feda edilmemelidir. BM Genel Sekreteri Sayýn Ban kiMun’dan beklentimiz sadece özel tem silcisi Downer’i buraya göndermek deðil, Sayýn Annan’ýn Mayýs 2004’deki raporunu açýklamasýdýr. Bu raporda neler var, bunu açýklamasýdýr. Hukukun, özellikle adaletin savunuculuðunu yapan AB 2004’te yapmýþ olduðu, hatta vermiþ olduðu sözün arkasýnda durmadýðý için bu yanlýþlarýnýn bedelini de ödeyecektir. Birliðin Kýbrýs’ta hukukî temeli olmayan bu duruma son verme sorumluluðu vardýr. Güney Kýbrýs’ta kilise açýklama yapýyor. ‘O elektriði kullanmak haramdýr. Gerekirse mum yakýn, gaz lambasý yakýn’ diyor. Bunlar daha önce de kuzey Kýbrýs’ýn peynirini almanýn caiz olmadý ðýna hükmediyorlardý. Ýþte bunlar çaðlarýn çok gerisinde yaþýyorlar. Ben Güney Kýbrýs’taki Rumlara þunu söylüyorum: sizin sorununuz. Ýçinizdedir, bunu halledin. Türklerden insanlara hiçbir zaman zarar gelmez.’’ Lefkoþa / aa

ahmetdursun81@hotmail.com

Allah’ýn ihlâslý kullarý ertler deryasýndan selâmet sahillerine nasýl ulaþýlýr, ruhlarýn kangren olmaya yüz tuttuðu yýðýnlardan sað salim nasýl çýkýlýr? Bugünlerde “Off, bunaldýk!” þikâyetleri memleketimin dört bir yanýný saran dertler yumaðýndan deðil, kavurucu sýcaklardan…Yalnýzca kendi bedeniyle ilgilenenlerin þikâyetleri… Ýnsan bu, nasýl memnun edilir ki…? Sahiller, havuzlar týka basa doluymuþ; hayat kýsa, zevkler çokmuþ. “Her gece barda, gönlüm hovarda, umurumda mý dünya?” “Gülelim, oynayalým, kâm alalým dünyadan.” “Biz hayatýn herbir çeþit lezzetini ve keyiflerini tatmak ve tattýrmak istiyoruz” diyenlerin þatafatlý kulüplerinde “…hayvan gibi hayatýmýzý keyif ve lezzetle geçirmek için sefahet ve eðlencelerle yaþayacaðýz” diyenler. Dünya için dinini rüþvet verenler… Dünyayý sarsan krizlerin sosyal problemleri gün yüzüne çýkarmaya baþladýðý, aile facialarýnýn yaþandýðý, intiharlarýn ve cinayetlerin arttýðý bir anda; yurdumun farklý yörelerinden gelen cinnet haberlerinin, ciðerleri daðlayan aðýtlarýn her yaný sardýðý, toplumsal cinnete adým adým ilerlediðimiz bir zamanda, kapitalist toplumlardan bize tevarüs etmiþ “hayat eðlencedir” çýlgýnlýðýna kapýlmak ne acýdýr, ne büyük bir felâketin habercisidir. Dört bir yanýmýz acýlarla kuþatýlmýþken; sonsuz hazza dayanan ve hiçbir deðeri tanýmayan hayat felsefesiyle, nefisperestliði kutsallaþtýran bir anlayýþla nasýl mücadele edilebilir? Keyif almayý hayatýnýn merkezine yerleþtiren yeni nesil, hayatýn ve ruhun gerçek gündemiyle nasýl tanýþtýrýlabilir? Siyasetin acýmasýzlýðý neleri unutturdu, neleri kaybettirdi bize. Yemin krizi nasýl çözülür, Kürt sorunu ne olacak, Fener küme düþer mi, yeni anayasayý yapabilecek miyiz? Makro âlemlerden incik boncuk sorularý... Bu muammalarýn çözümü hayatýmýzýn en önemli gayesi olmuþ sanki. Bu tartýþmalardan nefes alamayýp kendini hedonizmin aðýna býrakanlar, karmaþalara kurban edilmiþ ömürler, ihmaller, yitirilmiþ nesiller… Kim sorumludur bu aymazlýktan, kime hesap sorulur bu densizlikten? Tapýndýðýmýz bu dünyanýn bir misafirhâne olduðunun farkýna varabilenlerin, insanýn ebede namzed olduðunu görebilenlerin, kâinat kitabýna mânâ-i harfiyle bakabilenlerin, insaný ve hayatý çözebilenlerin sorumluluklarýnýn her geçen gün arttýðý bir dünyadayýz. Dünyanýn barýþý, insanlýðýn kurtuluþu, nesillerin huzuru, gönüllerin süruru onlarýn elindeki reçetelerdedir. Onlar Allah’ýn ihlâslý kullarýdýr. Arý, saf, dupduru kalplerini yalnýzca kendilerine bu hayatý bahþedenin rýzasýna yönlendirenler… Kemiyetin cazibedarlýðýna aldanmadan riyasýzca yalnýzca iþine odaklananlar… Parayý, gücü kutsamayanlar… Varsa, para ve güçlerini hakka yöneltenler… Her bir gönle Kâbe kudsiyetiyle yanaþýp hakký yayanlar… Adaleti ve sabrý tavsiye edenler… Hakperestliði hayatýn merkezine yerleþtirip iyiye ve güzele taraftar olanlar… Bu daðdaðalý hayatýn asýl gayesini ve neticesini hayat-ý ebediye olarak belirten, bize hayatý bahþeden Zat’a þükür, ibadet ve muhabbeti hatýrlatanlar… Sevgiyi kâinatýn mayasý sayanlar… Fena ve fani olandan yüz çevirip bekayý iþaret edenler… Hakta sebat edip, samimiyetle iþine yönelenler, fedakârlýðý ibadet bilenler… Þöhretperestlikten, inhisarcýlýktan, fazilet füruþluktan kaçanlar… Bir gönle girmeyi ‘hizmet’ sayanlar, bu ulvî düþünceyi hayatýnýn her anýna hakim kýlanlar… Aklýný ve kalbini ‘nur’landýranlar… Üzerimizde oynanan oyunlarý bozacak, ruhumuzu dünyevî meþgalelerden sýyýrýp hakikat penceresinden baktýracak, bizi insanlýðýmýzla tanýþtýracak, varlýðýmýzla bizi barýþtýracak, ebedî hayatýn yol haritasýyla muhtaçlarý buluþturacak, baþka kim var ki?

D

Bayram gazetesi yolda Millî Eðitim Bakaný Ömer Dinçer, yayýmladýðý genelgede "Öðrenci kayýt kabullerinde ve diploma verilirken kesinlikle baðýþ talep edilmeyecek" dedi.

Dinçer’den “kayýt ve diploma parasý almayýn” talimatý MÝLLÎ Eðitim Bakaný Ömer Dinçer, öðrenci kayýtlarýna iliþkin olarak, ‘’Gerek merkezi sistemle gerekse sýnavsýz öðrenci alan Bakanlýðýmýza baðlý her tür ve düzeydeki resmi eðitim-öðretim kurumlarýna öðrenci kayýt kabullerinde ve diploma verilirken kesinlikle baðýþ talep edilmeyecek’’ talimatý verdi. Bakan Dinçer, ‘’Öðrenci Kayýt ve Kabullerinde ve Diploma Karþýlýðý Baðýþ Alýnmamasý’’ konulu bir genelge yayýmladý. Anayasanýn ‘’Eðitim ve öðrenim hakký ve ödevi’’ baþlýklý maddesinde, ‘’Kimsenin eðitim ve öðrenim hakkýndan yoksun býrakýlmayacaðý, ilköðretimin kýz ve erkek bütün vatandaþ-

lar için zorunlu ve devlet okullarýnda parasýz olduðu’’ hükmünün yer aldýðýný hatýrlatan Bakan Dinçer, ‘’Bir yandan eðitim alanýnda özellikle son yýllarda yapýlan iyileþtirmelerde Devlet-vatandaþ iþbirliðinin en güzel örneði yaþanýrken, bir yandan da okullarýmýzda öðrenci kayýt kabul esnasýnda ve diplomalarýn verilmesi sýrasýnda velilerimizin baðýþ yapmaya zorlandýðý yönünde az sayýda da olsa duyumlar alýnmaktadýr. Okullarýmýzda, öðrenci kayýtlarýnýn baðýþ þartýna baðlanmasý ve baðýþ yapmayanlara diplomalarýnýn verilmemesi kabul edilemez bir durumdur’’ dedi. Bakan Dinçer, yayýmladýðý genelgeyle

‘’Gerek merkezi sistemle gerekse sýnavsýz öðrenci alan Bakanlýðýmýza baðlý her tür ve düzeydeki resmi eðitim-öðretim kurumlarýna öðrenci kayýt kabullerinde ve diploma verilirken kesinlikle baðýþ talep edilmeyecek. Bu dönemlerde; okul aile birlikleri temsilcileri, öðrenci velileri ile baðýþ yapýlmasý amacýyla karþý karþýya getirilmeyecek, öðrenci kayýt-kabulü ve diploma verilmesi karþýlýðýnda okul-aile birlikleri hesabýna para yatýrýlmasý gibi bir durum söz konusu olmayacaktýr. 492 sayýlý Harçlar Kanunu kapsamýndaki diploma harç ücretleri, ilgili mevzuatýna göre deðerlendirilecektir.’’ Ankara / aa

BASIN Ýlân Kurumu Genel Müdürü Mehmet Atalay, bayram gazetesi için çalýþmalarýn son aþamaya geldiðini ifade ederek, "Ramazan Bayramý’ndan itibaren bayram gazetesi çýkabilir” dedi. Atalay, Trabzon Gazeteciler Cemiyeti Yönetim Kurulu Baþkaný Ergun Ata’yý ziyareti sýrasýnda yaptýðý konuþmada, Kars, Ardahan ve Artvin’de özellikle yerel basýnýn sorunlarýný yerinde tespit etmek için çalýþma yürüttüklerini, Trabzon’da da bu konuda çalýþmalarýn devam ettiðini belirtti. Bayram gazetesi için çalýþmalarýn son aþamaya geldiðini ifade eden Atalay, ‘’Bayram gazetesi konusunda çok ciddi çalýþmalar yaptýk. Ramazan Bayramý’ndan itibaren bayram gazetesi çýkabilir. Böylelikle gazeteci arkadaþlarýmýz dini bayramlarda tatil yapma imkâný bulabilecekler’’ dedi. Atalay, gazetecilerin ucuz ve kendilerine uygun konut sahibi olmalarý konusunda da çalýþmalar yaptýklarýný vurguladý. Atalay, Türkiye’de yayýnlanan azýnlýk gazeteleriyle ilgili bir soru üzerine þunlarý söyledi: ‘’Ülkede yayýnlanan tek sayfalýk bir teksir kâðýdýna bile destek olacaðýz. Ülkemizde azýnlýk gazeteleri, kendi toplumlarýna çok ciddî katkýlar saðlýyorlar. Ayrýca bu gazeteler köprü konumunda bulunuyorlar. Bu gazeteleri çýkaranlar bizim vatandaþlarýmýz ve ülkelerini seviyorlar. Kurum olarak azýnlýk gazeteleriyle ilgili çalýþmalarýmýz sürüyor. Önümüzdeki hafta bütün azýnlýk gazetelerinin yöneticileriyle bir toplantý yapacaðýz. Bu toplantýda sorunlarýný dinleyeceðiz ve sorunlara çözüm yollarý bulmaya çalýþacaðýz.’’ Trabzon / aa


HABER

Y

21 TEMMUZ 2011 PERÞEMBE

5

“Terörle mücadele”de ABD desteði sözde kalýyor cevher@yeniasya.com.tr

merikan Dýþiþleri Bakaný Hillary Clinton’un Ýstanbul’da terörle mücadele konusunda bir defa daha “destek sözü” vermesinden sonra yeni CIA Baþkaný Org. David Petraeus’un da Ankara’da “terörle mücadelede iþbirliði” vaadini tekrarladýðý görüldü. Washington’un bölgede Ankara’yý ileri sürmeyi plânladýðý süreçte, her vesileyle Türkiye’nin “terörle mücadelesi”ne “destek verildiði” havasý pompalanýyor. 4 Temmuz 2003’te Amerikalýlarýn Süleymaniye’de Türk askerî karargâhýný basýp Mehmetçiðin baþýna çuval geçirdiði dönemde Irak’taki “iþgal koalisyonu güçleri”nin komutaný olan Petraeus’un Clinton ve NATO Genel Sekreteri Rasmussen’in hemen akabinde sürpriz ziyareti dikkat çekici. “Savaþ tarihi” doktorasý bulunan, daha önce Bosna savaþýyla Haiti çýkarmasýna katýlan, 2003’teki Irak savaþýna/iþgaline katýlan ve ABD’nin bütün dýþ operasyonlarýný yürüten kurumun baþýnda bulunan Org. Petraeus, Afganistan’daki NATO güçleri komutasýný Amerikalý arkadaþýna devrettikten sonra Ankara’daki temaslarýnda, aslýnda “ABD’nin Balkanlar ve Ortadoðu politi-

A

Silvan'da müfettiþler çalýþmalara baþladý DÝYARBAKIR’IN Silvan ilçesinde teröristlerin saldýrýsý sonucu 13 askerin þehit olmasýyla ilgili inceleme yapmak üzere görevlendirilen iki mülkiye baþmüfettiþi ve bir jandarma müfettiþi albay Diyarbakýr’a gelerek çalýþmalara baþladý. Diyarbakýr Valiliðinden yapýlan yazýlý açýklamada, 18 Temmuz 2011’de yapýlan Bakanlar Kurulu toplantýsýndan sonra alýnan karar sonucunda, Silvan’daki terör saldýrýsýný incelemek üzere iki mülkiye baþmüfettiþi ve bir jandarma müfettiþi albayýn görevlendirildiði, görevlilerin Diyarbakýr’a gelerek çalýþmalara baþladý. Diyarbakýr Valiliðine gelen müfettiþler, Vali Mustafa Toprak’la basýna kapalý görüþtü. Silvan’ýn Bayrambaþý beldesinin Dolapdere kýrsal kesiminde, 14 Temmuzda terör örgütü PKK’nýn hain saldýrýsý sonucu 13 askerin þehit düþmesiyle ilgili Bakanlar Kurulu kararýyla Ýçiþleri Bakanlýðýnca inceleme baþlatýlmýþ, bakanlýkça iki mülkiye baþmüfettiþi ile Jandarma Genel Komutanlýðýnda görevli müfettiþ albaydan oluþan 3 kiþilik heyet görevlendirilmiþti. Diyarbakýr / aa

kasý”ný ele almýþ… Ancak Genelkurmay Baþkaný Koþaner’le, Silvan’da 14 Temmuz’da on üç askerin þehid olduðu çatýþma, PKK ile mücadele ve Kuzey Irak konularýný görüþtüðünün bildirilmesi, “ABD’nin Türkiye’nin terörle mücadelesini desteklediði” propagandasýna yönelik olduðu görülmekte… WASHÝNGTON, “VAADLER”LE GEÇÝÞTÝRÝYOR… Petraeus’un Türkiye’ye “Afganistan operasyonuna saðladýðý destek”ten ve “bölgede üstlendiði lider rol”den dolayý teþekkür edip kutlamasý, bu açýdan çarpýcý. Belli ki Amerikan yönetimi, defalarca taahhüd ettiði “terörle mücadelesine destek”te yýllardýr Ankara’yý oyalamasýyla ve son dönemde iyice açýða çýkan “anlýk istihbarat paylaþýmý”nýn akýbetsiz kalmasýyla oluþan istifhamlarý silme peþinde. Bundandýr ki son haftalarda Cumhuriyetçi senatör John McCain, “Ýsrail ile Washington arasýndaki hassas dengenin ayarý” Yahudi asýllý Joe Lieberman ve “Amerika’nýn yurtdýþý müdahalelerinin yorulmaz savunucu” Lindsey Graham’ýn yer aldýðý Amerikalý senatörler heyeti, Baðdat, Erbil ve Kandahar’ýn ardýndan Türkiye’ye geliyor. (Aslý Aydýntaþbaþ, Milliyet, 4.7.11) Baþbakan Erdoðan’la bir buçuk saat “kapsamlý ve dostane” görüþen “Amerika’nýn a-

‘‘

Anlaþýlan, Amerikalýlarýn “terörle mücadelede mükemmel iþbirliði ve destek” lâflarý, politik bir atraksiyondan öteye geçmiyor...

ðýr abileri”, Erdoðan’ý Ýsrail’le yeniden uzlaþma yolunda teþvik ediyor. “Bölgesel süpergüç” medhiyle Türkiye’nin özellikle Afganistan ve Irak’ta oynadýðý kritik rolden memnun ve minnettar olduklarýný belirtip, Erdoðan’a övgüler yaðdýrýyorlar. Türkiye, “ABD’nin terörle mücadelesi” hesabýna Müslüman komþusu Irak’ta iki milyon sivilin katledilmesine ve askerî müdahâlelerine tam destek verdi, veriyor. Buna mukabil Amerikalýlar hâlâ altý boþ “vaadler”le geçiþtiriyor…

ANKARA, NEDEN SEBEBÝNÝ SORMUYOR? Gerçekten ABD, ‘Türkiye’nin terörle mücadelesine tam destek veriyor”sa, Kuzey Irak kamplarý neyin nesi? Merak konusu; “tam destek” sözünü tekrarlayan Clinton’un yüzüne gülen Davutoðlu, “sýcak diyalog”da muhatabý meslektaþýndan bunun izahýný istedi mi? Türkiye’nin otuz bin insanýný katleden terör örgütüyle mücadelesinde samimiyet ve dürüstlük beklendiðini bildirdi mi? ABD “terörle mücadelede Türkiye’nin yanýnda” ise, kontrolündeki Kuzey Irak’ta ‘terörist elebaþlarý listesi’nden neden bir teki dahi teslim edilmedi? Ankara, Washington’a, baþta ‘Kandil terörist karargâhý’ olmak üzere terörist mihraklarý tasfiye etmemesininsebebini neden sormuyor? AKP iktidarýnda Türkiye, “ABD’nin terörle mücadelesi” uðruna, Afganistan’dan Libya’ya askerî operasyonlarýnda yer aldý, alýyor. Müslüman komþu ülkelere karþý “cephe ülkesi” yapýlýyor. Peki, Türkiye’nin baþýndaki büyük belâ terör fitnesiyle mücadelesinde “stratejik müttefik” - “model ortak” ABD’nin hangi jesti ve desteði oldu, olmakta? Anlaþýlan, Amerikalýlarýn “terörle mücadelede mükemmel iþbirliði ve destek” lâflarý, politik bir atraksiyondan öteye geçmiyor...

“Demokratik özerklik”e STK’lardan tepki ADIYAMAN’DA 108 sivil toplum kuruluþu, Diyarbakýr’da Demokratik Toplum Kongresi tarafýndan deklare edilen “demokratik özerklik” ilanýnýn, PKK/BDP çizgisi dýþýndaki Kürtlerin kararlarýný yansýtmadýðýný açýkladý. Adýyaman’daki STK’lar yaptýklarý ortak basýn açýklamasýyla DTK tarafýndan yapýlan “demokratik özerklik” ilanýna sert tepki gösterdi. Adýyaman’da 108 STK’nýn ortak imzasýný taþýyan ortak açýklama, Ticaret ve Sanayi Odasý toplantý salonunda düzenlenen basýn toplantýsý ile açýklandý. Açýklamayý, STK’lar adýna Memur-Sen Adýyaman Þu-

be Baþkaný Gaffari Ýzci okudu. Ýzci, DTK tarafýndan deklare edilen kararýn tek taraflý bir karar olduðunu belirterek, “PKK/BDP çizgisi dýþýndaki Kürtlerin kararlarýný yansýtmamaktadýr. Jakoben bir yaklaþým taþýmaktadýr. Anti demokratik ve dayatmacýdýr. Sorunlarý birlikte konuþmak ve bir arada yaþamayý öne almak yerine çatýþma, ayrýþma ve iletiþimsizliði yansýtmaktadýr. 13 askerimizin þehit edilmesi ve demokratik özerklik ilâný arasýnda çözüme giden yolu týkamak noktasýnda bir iþbirliði olduðunu düþünüyoruz” dedi. Yapýlan açýklamasýnýn düþündürücü ol-

duðuna iþaret eden Ýzci, “Toplumsal bir mutabakatla yeni bir anayasa hazýrlýðý öncesinde, haklarýn koruma altýna alýnacaðý, özgürlüklerin geniþletileceði, bir arada özgürce ve kardeþce yaþamaya dair umutlarýmýzýn arttýðý bir dönemde alýnan bu kararla yeni anayasa sürecinin akamete uðrayabileceði kaygýsý taþýyoruz. Konunun çözüm yeri meclistir. Ülkemizde yaþayan herkesi ilgilendiren bir konuda, kendi dýþýndakileri hiçe sayarak bir karar alýnmasýný saygýsýzlýk, demokrasi geleceðimiz açýsýndan da kaygý verici buluyoruz.” þeklinde konuþtu. Adýyaman / cihan

Çiçek, internet andýcýnda ikinci kez ifade verdi ‘’ÝRTICA ile Mücadele Eylem Planý’’ dâvâsýnýn tutuklu sanýðý Deniz Kurmay Albay Dursun Çiçek’in ‘’kamuoyunu yönlendirme amaçlý internet siteleri kurulduðu’’ yönündeki iddialara iliþkin soruþturma kapsamýnda ikinci kez ifade verdi. Albay Dursun Çiçek, tutuklu bulunduðu Hasdal Cezaevine ait ring aracýyla Beþiktaþ’taki Ýstanbul Adliyesine götürüldü. Çiçek’in ‘’kamuoyunu yönlendirme amaçlý internet siteleri kurulduðu’’ iddialarýyla ilgili soruþturma kapsamýnda özel yetkili cumhuriyet savcýsý Cihan Kansýz tarafýndan ikinci kez ifadesinin alýndýðý öðrenildi. Ýstanbul / aa

Genelkurmay önünde þüpheli paket BAÞÞEHÝRDE, fünyeyle patlatýlan þüpheli poþetten pet þiþe çýktý. Alýnan bilgiye göre, Kýzýlay Millî Müdafaa Caddesi’nde, Genelkurmay Baþkanlýðý karþýsýndaki Yargýtay ek binasý bahçesinin duvarý önünde bir poþet olduðu ihbarý üzerine çevrede güvenlik tedbiri aldý. Trafiðe kapatýlan bölgede, bomba olmasý ihtimaline karþýlýk sinyal kesici cihaz da kullanýldý. Daha sonra uzman ekip, þüpheli paketi fünyeyle patlattý. Paketten gazete kaðýdý ve boþ pet þiþe çýktýðý öðrenildi. Ankara / aa

Polisin özel aracýna molotoflu saldýrý ÞIRNAK’IN Cizre ilçesinde görev yapan bir polise ait özel otomobil, evinin önünde kundaklandý. Edinilen bilgiye göre, Cizre Ýlçe Emniyet Müdürlüðü Çevik Kuvvet biriminde görev yapan Murat Yaþar’a ait 46 FD 056 plâkalý otomobile dün gece geç saatlerde kimliði belirsiz kiþi veya kiþilerce Ýzzet Keser Caddesi’nde molotofkokteyli atýldý. Çýkan yangýn kýsa sürede büyüdü. Yangýn, mahalle sakinlerinin de yardýmýyla söndürüldü. Araç kullanýlamaz hale geldi. Cizre / aa

Seyfeddin Gültekin duâlarla uðurlandý / ÖNCEKÝ gece vefat eden Risâle-i Nur hizmetkârý, genç vakýf Seyfeddin Gültekin (38), dün Ýnebolu Yeni Camii’nde öðle namazýný müteakip kýlýnan cenaze namazýnýn ardýndan Ýnebolu Avara Mezarlýðý’na defnedildi. Beyin kanamasý dolayýsýyla kaldýrýldýðý Ankara Gazi Hastanesi’nde vefat eden Gültekin, Ankara Hacettepe Üniversitesi Ýktisat Fakültesi’nden mezun olduktan sonra kendisini iman ve Kur’ân hizmetlerine vakfetmiþti. Oldukça kalabalýk bir cemaatin iþtirak ettiði cenaze namazýnda Yeni Asya Gazetesi yönetim kurulu üyelerinden Ali Vapur, Hamza Kara gibi isimlerin yanýnda Bediüzzaman’ýn gören son þahitlerden Berber Hasan Aðabey, Yeni Asya yazarlarýndan Osman Zengin, Ahmet Özdemir de katýldý. Cenaze namazýnýn ardýndan Ýnebolu Avara Mezarlýðýna getirilen getirilen Gültekin’in naaþý, Kur’ân sûrelerinin ve Risâle-i Nur’dan bölümlerin okunmasý eþliðinde topraða verildi. Ayný anda Bizim Radyo’dan canlý baðlantý da yapýlan cenaze merasiminde Ali Vapur, Ahmet Özdemir ve Kastamanu Yeni Asya Temsilcisi Ýbrahim Vapur, Seyfeddin Gültekin ile ilgili hatýralarýný Bizim Radyo dinleyicileriyle paylaþtýlar. Defin sonrasýnda Gültekin’in mezarý baþýnda Dost Tv de özel bir program kaydý gerçekleþtirdi. Ýsmail Tezer / Ýnebolu

Tutuklu subaylarýn maaþlarý arttý TUTUKLANDIKTAN sonra maaþlarýnýn yarýsýný alan subaylar hükümetin düzenlemesiyle artýk maaþlarýnýn 3’te 2’sini alacaklar. Türk Silâhlý Kuvvetlerinde (TSK) hakim subaylar dahil açýða alýnanlara ve tutuklulara, bu süreler içinde 657 sayýlý Devlet Memurlarý Kanunu’na göre aylýk ödenmesine iliþkin Kanun Hükmünde Kararname (KHK), Resmî Gazete’de yayýmlanarak yürürlüðe girdi. 6223 sayýlý ve 6 Nisan 2011 tarihli kanunun verdiði yetkiye dayanýlarak, Bakanlar Kurulunca 18

Temmuz 2011’de, Türk Silâhlý Kuvvetlerinde (TSK) Personel Kanunu’nda deðiþiklik yapýlmasý kararlaþtýrýldý. Buna göre, 27 Temmuz 1967 tarihli ve 926 sayýlý Türk Silâhlý Kuvvetleri Personel Kanunu’nun 65. maddesinin birinci fýkrasýndaki (f) bendinin (2) numaralý alt bendinin birinci cümlesi, ‘’Açýða alýnanlara ve tutuklulara (hakim subaylar dahil), bu süreler içinde 657 sayýlý Devlet Memurlarý Kanununun 141. maddesinin birinci fýkrasýnýn birinci cümlesi hükmüne göre aylýk öde-

nir’’ þeklinde deðiþtirildi. Ayný bende ‘’Türk Silâhlý Kuvvetlerinin yurt dýþý kadrolarýnda görevliyken açýða alýnan veya tutuklananlara da yurt içinde bir kadroya atanýncaya kadar, bu alt bent uyarýnca yurt dýþý aylýðý ödenir’’ hükmü eklendi. Devlet Memurlarý Kanunu’nun söz konusu maddesinde, ‘’Görevden uzaklaþtýrýlan ve görevi ile ilgili olsun veya olmasýn herhangi bir suçtan tutuklanan veya gözaltýna alýnan memurlara bu süre içinde aylýklarýnýn üçte ikisi ödenir’’ deniliyor. Ankara / aa

drbattal@yahoo.com

Neler oluyor Hakkâri’de? endeniz yýllar önce Hakkâri’nin bir ilçesinde hakimlik yaparken, disiplin cezasý ihtimali ile ilgili olarak, memurlardan, þu tekerlemeyi çok duyardým: Çok çok süreceklermiþ! Nereye? Olduðumuz yer Hakkâri! Buradan ötesi yok gaari! Hakikaten yoktu oradan ötesi. Ama “orasý” ile ilgili çok þey deðiþti otuz yýlda. Okumuþsunuzdur. Hakkâri Üniversitesi’nin bir hocasý, diðer yüz küsur hocaya Kürtçe dersi veriyormuþ. Ne için? Casusluk yapsýnlar, istihbarat toplasýnlar diye deðil elbette. Günlük hayatlarýný daha iyi yaþayabilsinler diye. Bendeniz, hakimlik yaparken, sanýðý ve þahidi bir parça anlayayým diye, “iki dil iki insan” kaidesine de uyarak, birkaç kelime Kürtçe öðrenmeye niyetlenmiþtim… Ama ne oldu? Eli tüfekli resmî devlet görevlilerinden “yanak altý býyýklý” olanlarýn bazýlarý, gýyabýmda beni neredeyse linç ediyordu. “Türk’çe bir ‘duruþ’ varken, Kürtçe bir ‘konuþma’ hevesi de neyin nesi? Yoksa bu hakim de …” demiþler birbirlerine. Hakkâri’deki hocalarýn çevresinde o eski “uzun býyýklýlar”ýn neslinden birileri var mý bilemem. Ama varsa, hocalarýmýzýn riskleri çiftedir, bilsinler. Bir yandan, o, “dünya Türk olsun” diyen zihniyet topa tutacak o hocalarý. Bir yandan da Hakkâri’nin batýsýndaki kýdemli meslektaþlarý onlarý eleþtirecekler: “Neden Türkçe öðretmiyorsunuz da Kürtçe öðreniyorsunuz?” diye. Bu uzun býyýklýlar, o zamanlarda, ne demekse “yerli halk” tarafýndan, uzaylýlar gibi görülürlerdi. Bir özel harekât polisinin devletin þefkat kanadýný temsil etmediði açýk. Tamam. Yaptýðý iþi, hakkýný vererek ve bilhassa silâh kullanma yetkisi hususunda hukukun sýnýrlarý içinde kalarak yaparsa, saðduyulu her vatandaþtan alkýþ almasý gerektiði de belli. Ama uzaylý gibi görülmesi de oldukça garip, deðil mi? Bediüzzaman’ýn “bir dert aþikâr olursa devasý kolaylaþýr” mealinde bir cümlesi var. Bizim dönemimizde, dert aþikâr hale gelmiþti. Ýnþallah þimdi devasý kolaylaþýr hale gelmiþtir. Bu meselenin diplomatlýklarla halledilemeyeceðini, kardeþlik hukukunun yeniden devreye girmesi gerektiðini artýk herkes biliyor. Kardeþ kardeþinin dilini bilmezse ne menem kardeþtir? Gitmesek de, görmesek de o köy bizim köyümüz müdür? Bir zamanlar bizler gidebilirdik, gitmedik. Mazimizden utanalým. Þimdilerde bizler kalbimizle kulaðýmýzla ve dilimizle gitmek istiyoruz, birileri yolumuzu kesiyor. Onlar utansýn. Atalarýmýz dünyaya kültür mirasý býraktýlar. Onlarla övünüyoruz. Yetmez. Bir miras da biz býrakalým: Kardeþ dolu Ortadoðu. *** Bir not: Anayasa Mahkemesinin, milliyetçi Soyadý Kanununu Anayasaya uygun bulan geçen haftaki kararýndan sonra bu kararýn lehinde ve aleyhinde olan mahkeme üyelerinin hangilerinin hangi cumhurbaþkanýnca atandýðýný soran meraklý dostlara cevabým þöyle: Özgürlükçü cephedeki üyelerden birini Özal, birini Demirel, Ýkisini Sezer, dördünü Gül atamýþ. Yasakçý cephedeki üyelerin de beþini Sezer, dördünü Gül atamýþ. Demek istediðimi artýk tam anlamýþsýnýzdýr. Yorumlarým hakkýnda karar sizin …

B

Okuyucularýmýzýn dikkatine! Kendisini Cezmi Erbaþak olarak tanýtan, Bursa Uludað Üniversitesi Edebiyat Fakültesinde öðretim görevlisi olduðunu söyleyen, 35-40 yaþlarýnda açýk tenli, düzgün fiziði ve düzgün konuþmasýyla dikkat çeken kiþinin Yeni Asya ile hiçbir ilgisi yoktur. Okuyucularýmýzý bu kiþi hakkýnda dikkatli olmalarý noktasýnda uyarýrýz.

YENÝ ASYA


6

21 TEMMUZ 2011 PERÞEMBE

HABERLER

Öðrenciler, yedikleri tavuktan zehirlendi

GENÇLÝK ve Spor Bakanlýðý Gençlik Hizmetleri Dairesi Baþkanlýðý tarafýndan Trabzon’un Sultanmurat Yaylasý’nda düzenlenen kamptan dönen öð rencilerden 31’i yedikleri tavuktan zehirlendikleri þüphesiyle Çorum’un Sungurlu ilçesi Devlet Hastanesine kaldýrýldý. Edinilen bilgiye göre, Gençlik Hizmetleri Dairesi Baþkanlýðý tarafýndan Trabzon’un Sultanmurat Yaylasý’nda düzenlenen yayla kampýna katýlan 16-18 yaþ grubunda 400 öðrenci 8 günlük kampýn ardýndan Ankara’ya hareket etti. Sungurlu ilçesine 7 kilometre kala bir dinlenme tesisinde mola veren kafileden bazý öðrenciler yedikleri tavuktan rahatsýzlandý. Karýn aðrýsý ve kusma þikâyetleri ile durumlarý aðýrlaþan öðrenciler için ambulans istendi. Öðrencilerden 31’i ‘’gýda zehirlenmesi’’ þüphesiyle Sungurlu Devlet Hastanesine kaldýrýldý. Sungurlu Devlet Hastanesi Baþhekimi Dr. Metin Karan, yaptýðý açýklamada, þu anda hastaneye karýn aðrýsý ve kusma þikâyetiyle 31 öðrencinin geldiðini söyledi. Acil Serviste gerekli müdahalenin yapýldýðý öðrencilerin saðlýk durumlarýnýn iyi olduðunu belirten Baþhekim Dr. Karan, öðrencilerin müþahede altýnda tutulacaðýný, saðlýk durumlarý normale dönen öðrencileri taburcu edeceklerini kaydetti. Baþhekim Dr. Karan, öðrencilerin öðleyin tavuk kýzartmasý yediklerini ardýndan rahatsýzlandýklarýný anlattýklarýný söyledi. Sungurlu / aa

YURT HABER

Havamýz artýk dumansýz ‘’DUMANSIZ HAVA SAHASI’’NIN TUTTUÐUNU ÝFADE EDEN TBMM SAÐLIK KOMÝSYONU BAÞKANI ERDÖL,’’YASA BUGÜN ARTIK BAÞARIYLA UYGULANMAKTA VE SEVÝNDÝRÝCÝ SONUÇLAR ALINMAKTADIR’’ DEDÝ. TÜRKÝYE’DE kapalý alanlarda sigara yasaðý iki yýlý geride býraktý. Yasanýn çýkarýlmasýnda önemli rol oynayan TBMM Saðlýk, Aile, Çalýþma ve Sosyal Ýþler Komisyonu Baþkaný Cevdet Erdöl, yaptýðý açýklamada, 4207 sayýlý Tütün ve Tütün Mamullerinin Zararlarýnýn Önlenmesine Ýliþkin Yasa’da yapýlan en kapsamlý deðiþikliðin iki yýl önce yürürlüðe girdiðini hatýrlatarak, kamu binalarýnýn kapalý alanlarý, koridorlarý dahil her türlü eðitim, saðlýk, üretim, ticaret, sosyal, kültürel ve spor amaçlý özel hukuk kiþilerine ait binalar, taksi hizmeti verenler dahil kara, demir, deniz ve havayolu toplu taþýma araçlarý, okul öncesi eðitim kurumlarý, dershaneler, özel eðitim ve öðretim kurumlarý dahil ilk ve orta öðrenim kurumlarý, kültür ve sosyal hizmet binalarýndaki tütün yasaðýnýn 19 Mayýs 2009’da, lokanta, kahvehane, kafe ter ya ve bi ra ha ne gi bi yer ler de i se 19 Temmuz 2009’da hayata geçtiðini ifade etti.

Sevilen adýyla ‘’dumansýz hava sahasý’’ projesinin 22. ve 23. Dönem parlamenterlerin katkýlarýyla hazýrladýðýný, yazýlý ve görsel medyanýn, sivil toplum kuruluþlarýnýn desteði ve halkýn büyük oranda ve kýsa sürede benimsemesiyle yasanýn bugün artýk baþarýyla uygulanmakta olduðunu kaydeden Erdöl, sevindirici sonuçlar alýndýðýný vurguladý. Erdöl, ‘’Bu yasa sonucunda artýk zararlarý tartýþýlmayan, milyonlarca kiþinin hastalanarak ölümüne sebep olan si ga ray la mü ca de le de ül ke miz bü yük a dýmlar atmýþtýr. Bugün pek çok geliþmiþ ülkeye de örnek olan bu yasayla gençlerimizin bu zararlý alýþkanlýktan uzak tu tulmasý büyük ölçüde baþarýlmýþtýr’’ dedi. SÝGARA TÜKETÝMÝ DÜÞTÜ Sigara tüketiminin 2010 yýlýnda yüzde 15 düþ tü ðü nü, bu dü þü þün 2011 yýlýnda da devam ettiði-

Yolcu otobüsü, TIR'a çarptý: 24 yaralý

Ýnebolu Yeni Asya Okuyucularýndan Merhum Turgut Gültekin'in oðlu, Hakan Gültekin'in kardeþi, Ýbrahim Ömerreisoðlu ve Erol Kaydým'ýn kayýnbiraderi, Ankara'da uzun yýllar hizmetlerle meþgul olan, hayatýný Risâle-i Nur dâvâsýna vakfetmiþ muhterem aðabeyimiz

Seyfeddin Gültekin'in vefatýný teessürle öðrendik. Merhuma Cenâb-ý Rahim-i mutlaktan rahmet, kederli ailesine baþsaðlýðý diler, taziyetlerimizi sunarýz.

Kars Yeni Asya Okuyucularý

TAZÝYE Ýnebolu Yeni Asya Okuyucularýndan Merhum Turgut Gültekin'in oðlu, Hakan Gültekin'in kardeþi, Ýbrahim Ömerreisoðlu ve Erol Kaydým'ýn kayýnbiraderi, Ankara'da uzun yýllar hizmetlerle meþgul olan, hayatýný Risâle-i Nur dâvâsýna vakfetmiþ muhterem aðabeyimiz

Seyfeddin Gültekin

'in vefatýný teessürle öðrendik.Merhuma Cenâb-ý Rahim-i mutlaktan rahmet, kederli ailesine baþsaðlýðý diler, taziyetlerimizi sunarýz.

Harun Aydýn ve Ailesi

üst solunum yolu ve benzeri hastalýklarda önemli düþüþler kaydedildiðini ifade etti. ‘’DUYARLILIKLA ÇÖZÜLECEK’’ Yasanýn uygulanmasýndaki ulaþýlan baþarýnýn en büyük paydaþýnýn konuya sahip çýkan halk olduðunu belirten Erdöl, þöyle konuþtu: ’’Köylerde, kýrsalda bile rahatlýkla uygulanan yasa; sigara içen bazý kurum amirlerinin bulunduðu kurumlarda maalesef onlarýn yasaða uymamasý nedeniyle uygulamasýnda zorluklar çekilmektedir. Yine gözlemlediðim kadarýyla, taksici esnafý da bu kanuna pek riayet etmiyor. Tabiî ki, bu istisnalarýn da zamanla ve halkýmýzýn duyarlýlýðýyla çözülecektir. Dumansýz hava sahasý konusunda yükümlülüklerini yerine getirmeyenler için belediye sýnýrlarý içinde belediye encümenine, belediye sýnýrlarý dýþýnda mahallî mülkî amirlere yetki verilmesinin de yasanýn uygulanmasýndaki sorunlarý azaltacaðý düþüncesindeyim.’’ Ankara / aa

DÜZCE’DE, yolun karþýsýna geçerken otomobilin çarpmasý sonucu aðýr yaralanan genç kýz, tesadüfen orada bulunan ambulanstaki görevlilerce 5 dakikada yetiþtirildiði hastanede hayata tutundu. Mustafa Aygün idaresindeki 34 TA 7229 plâkalý otomobil, D-100 Karayolunun Hamidiye Mahallesi mevkiindeki yan yolda, çalýþtýðý çaðrý merkezinden çýkarak evine gitmek için karþý yola geçmeye çalýþan Merve Yük sel’e (21) çarptý. Bu sýrada, Akçakoca ilçesinin Tepeköy mevkiinden aldýklarý bir hastayý Düzce’ye getirmek üzere seyir halinde o lan 112 Acil Servis Ambulansýndaki görevliler, 100 metre önlerinde meydana gelen kazayý görünce olay yerinde durdu. Saðlýk ekibi, kalp atýþlarý iyi-

Dolandýrýcýlýk çetesi çökertildi

TAZÝYE

ni an la tan Er döl, tü tün ma mul le ri ne bað lý has ta o lan la rýn sa yý la rýn da ve has ta ne le rin a cil le ri ne baþ vu ru lar da da ö nem li düþüþler olduðunu, yasanýn uygulanmasýný takiben kalp krizi dolayýsýyla acile baþvuranlarýn oranýnýn yüzde 30, astým dolayýsýyla baþvuranlarda ise yüzde 20 azalma görüldüðünü söyledi. Du man sýz ha va sa ha sý projesi ile pasif içiciliðin de önemli ölçüde önüne geçildiðini ve solunan havanýn kalitesinin arttýðýna dikkati çe ken Er döl, ay rý ca pa sif i çi ci li ðin a zal masýyla, buna baðlý o la rak ge li þen

112 Acil Servis, ‘hýzýr gibi’ yetiþti

ADANA’DA, TAG (Tarsus-Adana-Gaziantep) Otoyolunda, yolcu otobüsünün park halindeki TIR'a çarpmasý sonucu meydana gelen ve ilk belirlemelere göre 20 kiþinin yaralandýðý öðrenilen trafik kazasýnda, yaralý sayýsýnýn 24 olduðu bildirildi. Alýnan bilgiye göre, otobüsün sað ön tarafýyla gerçekleþen çarpma sýrasýnda otobüste bulunan ve kimlikleri henüz belirlenemeyen yaralýlardan 6’sýnýn Adana Numune Eðitim ve Araþtýrma Hastanesi’nde, 8’inin Karþýyaka Devlet Hastanesi’nde, 5’inin Çukurova Devlet Hastanesi ve 5’inin de Çu kurova Üniversitesi Týp Fakültesi Balcalý Hastanesi’ndeki tedavileri sürüyor. Ýsimleri henüz belirlenemeyen ve 3’ünün durumunun aðýr olduðu belirtilen yaralýlardan 15’inin Iraklý, 1’inin Kýrgýzistanlý, 8’inin de Türk olduðu bildirildi. Kaza, sabah saatlerinde, Adana’nýn Ceyhan ilçesinden Adana yönüne giden Nurullah Akbalýk yönetimindeki 65 NY 028 plâkalý yolcu otobüsünün, TAG Otoyolunun Adana’nýn merkez Sarýçam ilçesi Kürkcüler Mahallesi yakýnlarýnda, yolda park halinde bulunan ve sürücüsünün Hasan Yýldýz olduðu belirtilen 64 LR 619 çekici ve 64 LL 042 dorse plâkalý TIR'a çarpmasý sonucu meydana gelmiþti. Yolcu otobüsünün, özel bir firmaya ait olduðu ve Þýrnak’ýn Silopi ilçesinden aldýðý yolcularý, Ýstanbul’a götürmek üzere yola çýktýðý belirtilmiþti. Adana / aa

DENÝZLÝ, Muðla ve Antalya’da, yabancý þahýslara ait kopyalanmýþ kredi kartlarýyla nakit para temin ettiði iddia edilen 4 kiþi gözaltýna alýndý. Alýnan bilgi ye göre, Denizli Ýl Jandarma Komutanlýðý ekipleri, Denizli il merkezi, Acýpayam, Kale ilçeleri ile Muðla ve Antalya illerinde yabancý þahýslara ait kredi kartlarýný kopyalayarak iþyeri ve alýþ veriþ merkezindeki iþletme sahiplerine yüzde 50 komisyon veren ve nakit para temin eden suç örgütü bulunduðu yönünde ihbar aldý. Denizli’nin Kale ilçesinde bir akaryakýt istasyonunda kopyalanmýþ kredi kartlarýný kullanarak alýþ veriþ yapan Z. D. (31), M. O. (30), M. D. (27) K. Ö. E (34) suçüstü yakalandý. Zanlýlarýn üst ve araçlarýnda yapýlan aramalarda, 1 kart okuyucu ve kopyalayýcý cihaz, 1 pos cihazý, 3 bilgisayar, 4 sahte kredi kartý, yapýlmýþ iþlemlere ait pos cihazý çýktýsý, 13 bankamatik kartý bulundu. Denizli / aa

Y

Aþýrý yaz sýcaklarýyla birlikte havadaki nem dengesinin deðiþmesi orman yangýnlarýný arttýrdý.

Yaz sýcaklarýndaki artýþla birlikte yangýnlar da arttý MUÐLA’NIN Milas ilçesinde çýkan yangýnda, 30 dönüm makilik alan zarar gördü. Baharlý Köyü Pilav Tepe mevkiindeki makilik alanda, gece saat 02.30’da baþlayan ve yaklaþýk 2 saat süren bir çalýþmanýn ardýndan kontrol altýna alýnan yangýn, tamamen söndürüldü. Milas Orman Ýþlet me Müdürlüðü yetkilileri, henüz belirlenemeyen bir sebeple çýkan yangýnýn, bölgedeki otlarýnda etkisiyle kýsa sürede büyüdüðünü ifade ettiler. Yangýna müdahale eden Milas Orman Ýþletme Müdürlüðü ve Milas Belediyesi ekiplerinin yol olmamasý dolayýsýyla makilik alana güçlükle ulaþtýðýný belirten yetkililer, yaklaþýk 2 saatlik müdahalenin ardýndan yangýnýn kontrol altýna alýnarak söndürüldüðünü bildirdiler. 30 dönüm makilik alanýn zarar gördüðü yangýnýn çý-

kýþ sebebinin belirlenmesi amacýyla çalýþma baþlatýldý. Bu arada Çanakkale’nin Ayvacýk ilçesine baðlý Küçükkuyu beldesinde çýkan yangýnda, yaklaþýk iki hektarlýk ormanlýk alan zarar gördü. Alýnan bilgiye göre, Küçükçetmi Köyü Çamlý burun mevkiindeki ormanlýk alanda, akþam saatlerinde yangýn çýktý. Kýzýlçam ve zeytin aðaçlarýnýn bulunduðu bölgede çýkan yangýna Ayvacýk, Küçükkuyu ve Bayramiç Orman Ýþletme Þefliðine baðlý ekipler, Küçükkuyu Belediyesi Ýtfaiyesi ile vatandaþlar müdahale etti. Bir helikopter ve dört uçaðýn da katýldýðý çalýþmalar sonucu yangýn kontrol altýna alýndý. Bölgede soðutma çalýþmalarýnýn sürdüðü bildirildi. Yangýnda yaklaþýk 2 hektarlýk alanýn zarar gördüðü kaydedildi. Milas - Çanakkale / aa

Simav, 4.2 ile yine sarsýldý KÜTAHYA’NIN Simav ilçesinde, 19 Mayýs’ta meydana gelen 5,9 büyüklüðündeki depremin artçý sarsýntýlarý sürerken, saat 00.16’da oluþan 4,2 büyüklüðündeki deprem dolayýsýyla vatandaþlar evlerini terk ederek dýþarý çýktý. Boðaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araþtýrma Enstitüsü verilerine göre, saat 00.16’da merkez üssü Simav olan 4,2 büyüklüðünde deprem kaydedildi. 5 kilometre derinlikte oluþan sarsýntý, Kütahya il merkezi, Þaphane, Pazarlar, Hisarcýk, Gediz, Emet ve Tavþanlý ilçelerinde de hissedildi. Simav’da, kaldýklarý az hasarlý ve hasarsýz evlerinde sarsýntýyý hisseden vatandaþlar, panikle dýþarý çýkarak üzerlerindeki þoku atlatmaya çalýþtý. Kimilerinin araçlarýna binerek þehirden ayrýlýp yakýnlarýnýn yanýna, kimilerinin ise geceyi ge-

çirmek üzere daha önce terk ettikleri çadýrlara gittiði gözlendi. Vatandaþlar, iki gün önce Simav’a 29 kilometre uzaklýktaki Þaphane’de ayný büyüklükte bir deprem yaþandýðýný ve onu da ayný þiddette hissettiklerini ifade ederek, depremle yaþamaya alýþtýklarýný söyledi. Her geçen gün unutmaya çalýþtýklarý deprem korkusunu bu tür sarsýntýlarla yeniden hatýrladýklarýný ifade eden vatandaþlar, uzmanlarýn bölgede son zamanlarda yoðunlaþan sismik hareketlerle ilgili araþtýrma yapmasýný istedi. Yaklaþýk 69 bin nüfusa sahip Simav ilçesinde 25 bine yakýn kiþi, 19 Mayýs’tan sonra yerleþtikleri çadýrlarda barýnýyor. 4,2 büyüklüðündeki depremin ardýndan bölgede en þiddetlisi 3,4 büyüklüðünde olmak üzere 13 sarsýntý meydana geldi. Kütahya / aa

ce yavaþlayan ve hayatî fonksiyonlarý durma noktasýna gelen genç kýzý ambulansa alarak, 5 dakikada Düzce Ata türk Dev let Has ta ne si ne yetiþtirdi. Buradaki ilk müdahalenin ardýndan Düzce Özel Hayri Sivrikaya Hastanesine sevk edilerek a me li ya ta a lý nan Yük sel’in saðlýk durumunun hastaneye geti ril di ði an dan da ha i yi ol du ðu, ancak halen ciddiyetini koruduðu öðrenildi. Düzce / aa

T. C. ÝMAMOÐLU ÝCRA MÜDÜRLÜÐÜNDEN GAYRÝMENKUL SATIÞ ÝLANI Sayý: 2011/3 Talimat. Örnek No: 27 Satýlmasýna karar verilen gayrimenkulun cinsi, kýymeti, adedi, evsafý; TAPU KAYDI: Adana ili Ýmamoðlu ilçesi Saygeçit köyü Ýncedere aralýk mevkii 0 ada 2109 parsel 22 cilt sayfa 2117de kayýtlý 366.00 m2 alanlý tapuda tarla vasfýnda yeralan taþýnmazýn tamamý satýlarak paraya çevrilecektir. TAÞINMAZIN ÖZELLÝKLERÝ: Satýlmasýna karar verilen taþýnmaz tapu kaydýnda cinsi tarla olarak gözükmekte ise de Ýmamoðlu Belediye Baþkanlýðýnýn Fen Ýþleri Müdürlüðünün 12.01.2011 sayýlý yazýsý ile imar planý sýnýrlarý içerisindedir. Belediyenin su yol ve saire hizmetlerinden faydalanmaktadýr. Satýþa konu parsel Belediye sýnýrlarý içinde alt yapýlarý olan ve imar düzenlemesi yapýlmýþ bir bölge içerisinde yeralýp ayrýca etrafýnda tek katlý ve çok katlý binalar bulunmaktadýr. Netice olarak parsel arsa vasfýndadýr. M2 50 TL den taþýnmaz 366,00 m2 X 50 TL /m2 = 18.300,00 TL deðerinde olup taþýnmaz 18.300,00 TL muhammen bedelle satýþa çýkarýlmýþtýr. Taþýnmaz 18.300,00 TL muhammen bedelle satýþa çýkartýlmýþtýr. Taþýnmazýn imar durumu: Taþýnmaz Hürriyet mahallesinde yeralmakta olup Ýmamoðlu Belediye Baþkanlýðý Fen Ýþleri Müdürlüðünün 12.01.2011 tarihli 18/43 sayýlý yazýsý gereðince imar planý içindedir. Ýmar paftasý 30 L IV d- ve 30 L IV c paftasýndadýr. Yapý düzeni konuttur. Kat adedi A 3'tür. Ýþ bu satýþ ilanýnýn ÝÝK.NUN 127. maddesine göre tapuda adresi bulunmayan ilgililere ve tebligat yapýlamayan ilgililere tebligat yerine kaim olacaðý teblið olunur. Satýþ Þartlarý: 1- Taþýnmaz 05.09.2011 günü 14:00-14:10 saatleri arasýnda ÝMAMOÐLU ADLÝYE SARAYI ÖNÜNDE açýk artýrma suretiyle satýþa çýkarýlmýþtýr. Bu artýrmada tahmin edilen kýymetin % 60'ýný ve rüçhanlý alacaklar varsa alacaklarýn mecmuunu ve satýþ masraflarýný geçmek þartý ile ihale olunur. Böyle bir bedelle alýcý çýkmazsa en çok artýranýn taahhüdü baki kalmak þartýyla 15.09.2011 günü ayný yer ve ayný saatte ikinci artýrmaya çýkarýlacaktýr. Bu artýrmada da bu miktar elde edilmemiþse gayrimenkul en çok artýranýn taahhüdü saklý kalmak üzere artýrma ilanýnda gösterilen müddet sonunda en çok artýrana ihale edilecektir. Þu kadar ki, artýrma bedelinin malýn tahmin edilen kýymetinin % 40'ýný bulmasý ve satýþ isteyenin alacaðýna rüçhaný olan alacaklarýn toplamýndan fazla olmasý ve bundan baþka paraya çevirme ve paylaþtýrma masraflarýný geçmesi lazýmdýr. Böyle fazla bedelle alýcý çýkmazsa satýþ düþecektir. 2- Artýrmaya iþtirak edeceklerin, tahmin edilen kýymetin % 20'si nispetinde pey akçesi veya bu miktar kadar milli bir bankanýn teminat mektubu vermeleri lazýmdýr. Satýþ peþin para iledir, alýcý istediðinde 10 günü geçmemek üzere mehil verilebilir, damga resmi, Tellaliye, resmi ihale pulu tapu alým harç ve masraflarý alýcýya aittir. Tapu satým harcý ve birikmiþ vergiler satýþ bedelinden ödenir. Satýþ iþlemi 3065 sayýlý KDV Kanunun diðer istisnalar baþlýklý 17. maddesinin 4- L bendi uyarýnca KDV'den istisna bulunmaktadýr. Ýhale alýcýsý KDV ödemeyecektir. 3- Ýpotek sahibi alacaklýlarda diðer ilgililerin (*)bu gayrimenkul üzerindeki haklarýný hususiyle faiz ve masrafa dair olan iddialarýný dayanaðý belgeler ile onbeþ gün içinde dairemize bildirmeleri lazýmdýr. Aksi takdirde haklarý tapu sicili ile sabit olmadýkça paylaþmadan hariç býrakýlacaktýr. 4- Ýhaleye katýlýp daha sonra ihale bedelini yatýrmamak suretiyle ihalenin feshine sebep olan tüm alýcýlar ve kefilleri teklif ettikleri bedel ile son ihale bedeli arasýndaki farktan ve diðer zararlardan ve ayrýca temerrüt faizinden müteselsilen mesul olacaklardýr. Ýhale farký ve temerrüt faizi ayrýca hükme hacet kalmaksýzýn dairemizce tahsil olunacak, bu fark varsa öncelikle teminat bedelinden alýnacaktýr. 5- Þartname, ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açýk olup masrafý verildiði takdirde isteyen alýcýya bir örneði gönderilebilir. 6- Satýþa iþtirak edenlerin þartnameyi görmüþ ve münderecatýný kabul etmiþ sayýlacaklarý, baþkaca bilgi almak isteyenlerin 2011/3 TALÝMAT sayýlý dosya numarasýyla müdürlüðümüze baþvurmalarý ilan olunur. (ÝÝK. 126) (*)Ýlgililer tabirine irtifak hakký sahipleri de dahildir. 08/07/2011 www.bik.gov.tr B: 47368


DÜNYA

Y

Ýsrail için “son fýrsat”

21 TEMMUZ 2011 PERÞEMBE

7

HABERLER

TÜRKÝYE’NÝN MAVÝ MARMARA GEMÝSÝ BASKINI ÝLE ÝLGÝLÝ BÝRLEÞMÝÞ MÝLLETLER KOMÝSYONU TEMSÝLCÝSÝ BÜYÜKELÇÝ ÖZDEM SANBERK, “27 TEMMUZ ÝSRAÝL ÝÇÝN SON FIRSAT” DEDÝ. TÜRKIYE’NÝN Mavi Marmara’yla ilgili BM Komisyonundaki Temsilcisi Büyükelçi Özdem Sanberk, Komis yon raporunun yayýmlanacaðý 27 Temmuz tarihinin, Ýsrail ile Türkiye arasýndaki krizin çözümlenmesi için “son fýrsat” olduðunu söyledi. Samberk, Haaretz gazetesine telefonla yaptýðý açýklamada, Ýsrail’in özür dilemesiyle iliþkilerin normalleþeceðini kaydetti. Baþbakan Recep Tayyip Erdoðan’ýn onayýyla krizi sona erdirecek bir mutabakat metninin hazýrlandýðý yolunda Türk basýnýnda çýkan haberler hatýrlatýlarak, böyle bir taslak metnin varlýðýyla ilgili soruya Sanberk, “Evet ya da hayýr diye bi le cek bir du rum da de ði lim. Çünkü çok taraflý görüþmeler sürecinde yer almýyorum. Ancak yeni

Büyükelçi Özdem Sanberk

görüþmeler dizisi þimdilik gündemde yok. Biz Ýsrail’in yanýtýný bekliyoruz” karþýlýðýný verdi. Ýsrail Baþbakanlýðý ise Haaretz’in taslaðýn varlýðýyla ilgili sorusunu ce-

vaplamaktan kaçýndý. “Bu me se le yi, o lay dan bir gün sonra çözebilirdik, oysa koca bir yýl kaybettik” diye konuþan Sanberk, þöyle devam etti: “Ýsrail’in özür dilemesi halinde büyükelçimizi yeniden Tel Aviv’e göndereceðiz ve uzun yýllar boyunca sürdürdüðümüz iliþkileri yeniden oluþturacaðýz. Tabii ki anlaþamadýðýmýz konular olacaktýr, ama oturup konuþacaðýz ve bunlarý çözmeye çalýþacaðýz. Ancak bu sözünü ettiklerim, normal diplomatik iliþkiler içinde yapýlabilir. Halen durum böyle deðil.” Taraflar arasýndaki görüþmelerin ayrýntýlarýný vermekten kaçýnan Sanberk, sorunu sona erdirecek doðru formülün bulunmasý gerektiðine iþaret etti. Tel Aviv / aa

“ÖZRÜ HAK EDÝYORUZ” SANBERK, “Dokuz kiþinin yaþamýný yitirmesine ve birçoðunun da yaralanmasýna karþýn Ýsrail’den bunlarla ilgili açýklama gelmedi. Adli týp bulgularý, kurbanlara birkaç kez ateþ edildiðini gösteriyor. Buna karþýlýk hiçbir Ýsrail askeri ölmüþ deðil. Tarihte birbirleriyle hiç savaþmamýþ olan iki ülkeden birisi, dokuz vatandaþýný kaybedi yor. Bir özürü hak ediyoruz” diye konuþtu. Sanberk ayrýca, daha önce basýnda yer aldýðý gibi, Komisyon raporunun, taraflara daha fazla zaman tanýmak amacýyla geciktirilmesini isteyen tarafýn Türkiye deðil, BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun’un kendisi olduðunu da söyledi. Öte yandan, Ýsrail radyosuna konuþan Ýsrail Baþbakan Yardýmcýsý Moþe Ya’alon, Türkiye’nin, özür dilenmesi konusundaki ýsrarýnýn, iki ülke arasýndaki görüþ farklýlýklarýnýn giderilmesine imkan vermediðini söyledi. Ya’alon, “BM raporu, ablukanýn yasal olduðuna hükmetmesine raðmen Türkiye’nin özür, tazminat ve ablukanýn kaldýrýl masý taleplerindeki ýsrarýný sürdürdüðünü” belirtti.

Molla Ömer’in öldüðü iddia edildi

ÝRAN’IN, hava sahasýna giren insansýz bir ABD casus uçaðýný düþürdüðü bildirildi. Ýran Meclisi Millî Güvenlik ve Dýþ Politika Komisyonu Üyesi Ali Aðazade Dafsari, ABD’ye ait insansýz casus uçaðýnýn Kum kenti üzerinde Devrim Muhafýzlarý tarafýndan düþürüldüðünü söyledi. Ýngilizce yayýn yapan devlet televizyonu Press TV ve bazý haber sitelerinde yer alan habere göre, Gazeteciler Kulübü’ne konuþan Dafsari, ABD casus uçaðýnýn, Ýran’ýn nükleer enerji tesisleri hakkýnda bilgi toplama amacýnda olduðunu belirtti. Dafsari, Fordo nükleer tesislerinin bulunduðu Kum þehri hava sahasýnda düþürülen uçaðýn, Amerikan Merkezi Ýstihbarat Teþkilâtý’na (CIA) ait olduðunu ifade etti. CIA’nýn öteden beri bu tür giriþimlerde bulunduðunu kaydeden Dafsari, uçaðýn Ýran’a yakýn bölgedeki ülkelerden birinden havalanarak Kum þehri hava sahasýna kadar geldiðini söyledi. Dafsari, Ýran istihbarat ve güvenlik birimlerinin bugüne kadar bu tür casus uçaklarý belirleyerek onlarýn amaçlarýna ulaþmasýný önlediðini kaydetti. Uçaðýn ne zamana düþürüldüðü belirtilmedi. Tarhan / aa

ÝLAN Yeni Asya Ayaþ Sosyal Tesislerinde Ramazana Özel Aile Okuma Programý yapmak isteyenler için yerimiz mevcuttur. NOT : 1. Grup Pazartesi, Salý, Çarþamba 2. Grup Cuma, Cumartesi, Pazar olmak üzere 2 Grup oluþturulacaktýr. Ýrtibat : (0537) 203 22 84 - (0505) 689 36 75

AS YAYLA PANSÝYON ÝÞLETMESÝ OLTAN - AYAÞ ANKARA

SIRP basýný, savaþ suçundan aranan son kaçak Goran Hadziç’in yakalandýðýný duyurdu. Bir Sýrp yetkilisi de Sýrbistan-Hýrvatistan savaþýnda (1991-1995) Hýrvatistan’daki “Krajina Sýrp Cumhuriyeti”nin liderliðini yapan Goran Hadziç’in tutuklandýðýný belirtti. Savaþ suçlusu olarak aranan Bosnalý Sýrplarýn askerî komutaný Ratko Mladiç’in önceki ay yakalanmasýyla Hollanda’nýn Lahey þehrinde eski Yugoslavya için kurulan savaþ suçlarý mahkemesinin “en çok arananlar” listesinde yalnýzca Goran Hadziç kalmýþtý. Belgrad / aa

ÇÝN’ÝN kuzeybatýsýndaki Sincan Uygur Özerk Bölgesi’nin Hotan þehrinde önceki gün bir karakola düzenlenen saldýrýda 18 kiþinin öldüðü ileri sürüldü. Bölge hükümetinin internet sitesinde yapýlan açýklamada, ikisi polis, ikisi rehine ve 14’ü saldýran gruptan olmak üzere 18 kiþi nin öldüðü belirtildi. Resmî makamlar tarafýndan daha önce yapýlan açýklamalarda olayda “en az 4 kiþinin öldüðü” ifade edilmiþti. Dünya Uygur Kongresi tarafýndan yapýlan açýklamada ise polisin göstericilere ateþ açtýðý ve 14’ü dövülerek, 6 vurularak 20 Uygur’un öldürüldüðü iddia edilmiþti. Çin Komünist Partisi Merkez Komitesi’nin yayýn organý Halkýn Günlüðü tarafýndan Ýngilizce yayýmlanan Global Times gazetesi bugünkü sayýsýnda konuya geniþ yer ayýrdý. Gazetenin manþetinde Hotan’da alarm durumu ilân edildiði bildirildi. Bölge hükümetinin açýklamasýnda, 14 isyancýnýn “yasal uyarýlar” yapýldýktan sonra vurulduðu öne sürüldü. Ýki polis ve iki rehininin öldüðü olayda dört kiþi gözaltýna alýndý. Pekin / aa

ÝSRAÝL Baþbakaný Binyamin Netanyahu, ülkesinin “Suriye’de meydana gelen olaylardan endiþe duyduðunu” söyledi. Netanyahu, Arap televizyon kanallarýndan El Arabiya’ya yaptýðý açýklamada, Ýsrail’in bu ülkede meydana gelen olaylara karýþmadýðýný belirterek, “Ancak bu demek deðildir ki olanlardan endiþe duymuyoruz” dedi. Ýsrail’in Suriye’yle barýþ saðlanmasý umudunda olduðunu vurgulayan Netanyahu, ülkesinin kuzey sýnýrlarýnda halen var olan huzurun Þam ile normal bir barýþ haline dönüþmesini istediklerini kaydetti. Tel Aviv / aa

Ýran, ABD casus uçaðýný düþürdü

Son savaþ suçlusu kaçak da yakalandý

Doðu Türkistan’da alarm ilân edildi

Ýsrail, Suriye'deki olaylardan endiþeli

AFGANÝSTAN’DA Taliban lideri Molla Ömer’in öldüðü iddia edildi. Ýki Taliban sözcüsü, iddiayý yalanladý. Sözcüler, cep telefonlarý, e-postalarý ve internet sitelerinin “hack”lenerek Molla Ömer’in öldüðü mesajýnýn yollandýðýný belirtti. Mesajlarýn Taliban sözcüleri Zebihullah Mücahid ve Muhamed Kari Yusuf’un eskiden kullandýðý cep telefonu numaralarýndan gönderildiði bildirildi. Mesajda, “Manevî Lider Molla Muhammed Ömer Mücahid öldü. Allah rahmet eylesin” denildiði kaydedildi. Zebihulah Mücahid, bunun Amerikan istihbaratýnýn iþi olduðunu söyleyerek, öcünü alacaklarýný ifade etti. Yusuf da bunun NATO liderliðindeki güçlerin psikolojik savaþ giriþimi olduðu görüþünü savundu. Baþýna 10 milyon dolar ödül konulan Taliban lideri Mola Ömer, dünyanýn en çok arananlarý arasýnda bulunuyor. Kabil / aa

Goran Hadziç'in yakalanmasýyla son kaçak da yakalanmýþ oldu.

Afrika Boynuzu bölgesinde yaþanan kuraklýk dolayýsýyla açlýðýn pençesindeki 10 milyon kiþi için acil yardým çaðrýsý yapýldý.

Oxfam’dan Afrika için acil yardým çaðýrýsý ÝNGÝLÝZ YARDIM KURULUÞU OXFAM: “AFRÝKA’DA AÇLARA YARDIM ÝÇÝN ACÝL 800 MÝLYON DOLARA ÝHTÝYAÇ VAR” AÇIKLAMASINDA BULUNDU.

ÝÇ SAVAÞ DA SOMALÝ’YÝ AÇLIÐA SÜRÜKLÜYOR KITLIÐIN Somali’nin güneyindeki iki bölgeyi vurduðu bildirildi. BM Ýnsanî Yardým Koordinasyonu Dairesi (Ocha), Somali’nin ülkede faaliyet gösteren Eþþebab örgütü militanlarýnýn kontrolü altýnda ve kuraklýðýn pençesinde olan güneydeki Bakol ve Alt Þabel bölgelerinde açlýðýn ciddî boyutta olduðunu belirtti. Dairenin Somali sorumlusu Mark Bowden, hemen harekete geçilmezse açlýðýn Somali’nin güneyindeki 8 bölgeye 2 ayda yayýlabileceðini vurguladý. Güneyde 2,8 milyon kiþinin yaþadýðýný belirten Ocha, Somali’de nüfusun neredeyse yarýsýnýn (3,7 milyon kiþi) aç lýk krizinde olduðuna dikkati çekti. Öte yandan Afrika Kalkýnma Bankasý, sadece kuraklýðýn deðil bitmek bilmeyen iç savaþýn da Somali’yi açlýða sürüklediðini belirtti. Bankanýn Baþkaný Donald Kaberuka, yaptýðý açýklamada, “Ýnsanlarýn açlýðý yaðýþ ve gýda yetersizliðinin sonucu olarak görmesi beni þaþýrtýyor” ifadesini kullandý. Kaberuka, gýda krizini sona erdirmeye yö nelik bütün çözümlerin barýþ anlaþmasýný içermesi gerektiðini vurguladý. Nairobi-Cenevre / aa

ÝNGÝLÝZ yardým kuruluþu Oxfam, Afrika Boynuzu bölgesindeki kuraklýðýn pençesinde bulunan aç 10 milyon kiþiye yardým için acil 800 milyon dolara ihtiyaç olduðunu bildirdi. Bölgede büyük bir insanî felâketi önlemek için yaklaþýk 1 milyar dolar gerektiðini, ancak dün gece itibariyle sadece 200 milyon dolar kadar para desteðinin saðlandýðýný belirten Oxfam, baðýþçý ülkelere 800 milyon dolar acil yardým çaðrýsýnda bulundu. Kuruluþun bölge sorumlusu Fran Equiza, yaptýðý açýklamada, dünyanýn bu krizin ciddiyetini fark etmekte geciktiðini vurgulayarak, “Kitlesel can kaybýný önlemek için kaybedilecek zamanýn ol madýðýna” iþaret etti. Equiza, bu aðýr insanî krize kayýtsýz kalmak için artýk bir bahane kalmadýðýný kaydederek, Fran Equiza “Gözlerimizin önünde seyreden bu felâketi durup izlememeliyiz” dedi. Oxfam ile merkezi Roma’da bulunan BM’ye baðlý Gýda ve Tarým Örgütü 8 Temmuz’da, Cibuti, Etiyopya, Kenya, Somali ve Uganda’ya yardým için ortak çaðrýda bulunmuþtu. Bu yýlýn baþýnda acil yardýma ihtiyacý olanlarýn sayýsýnýn 6,3 milyondan, bugün çoðunluðu Kenya’da olmak üzere 10 milyona çýktýðý belirtiliyor. New York - Nairobi / aa

Af Örgütü’nden, Suriye’ye iþkence suçlamasý ULUSLARARASI Af Örgütü, Suriye’nin baþþehri Þam’ýn dýþýnda yapýlan toplu gözaltýlarda alýkonulan kiþilerin iþkence gördüðünden endiþe ettiðini bildirdi. Merkezi Londra’da bulunan örgütten dün yapýlan açýklamada, Suriye Devlet Baþkaný Beþþar Esad’ý geçen hafta sonu protesto edenlerin hedef alýndýðý operasyonlarýn ardýndan gözaltýna alýnan onlarca kiþinin hiç kimseyle görüþtürülmediði belirtildi. Suriye rejimi, ülkede 40 yýldýr süren Esad ailesi iktidarýna karþý dört aydýr süren protestolarý bastýrmaya çalýþýyor. Ýnsan haklarý örgütleri, gösterilerde bugüne kadar 1600’den fazla kiþinin öldüðünü bildiriyor. Beyrut / aa

Kiprianu, resmen istifasýný sundu

KIBRIS Rum yönetimi Dýþiþleri Bakaný Markos Kiprianu, bu akþam Rum yönetimi lideri Dimitris Hristof yas’la yaptýðý görüþmede, istifasýný resmen sundu. Rum radyosunun haberine göre, Kiprianu, görüþmeden sonra yaptýðý açýklamada, ‘’kararýnýn nihai olduðunu ve bunun ahlâk ile vicdanýnýn yönelttiði bir karar olduðu nu’’ söyledi. Kiprianu, Hristofyas’ýn kendisinden, yeri ne baþkasý atanana kadar birkaç gün daha görevinin baþýnda kalmasýný istediðini de kaydetti. Kýbrýs Rum kesiminde, Rum Millî Muhafýz Ordusu’nun Zigi’deki Evangelos Florakis Deniz Üssü’nde 11 Temmuz’da meydana gelen patlama ve Vasiliko’daki elektrik santralinin devre dýþý kalmasýnýn ardýndan yaþananlar tar týþmalar üzerine istifa etme niyetini önceki gün Hristofyas’a iletmiþti. Kiprianu, olayda sorumluluðu olduðu gerekçesiyle eleþtiriliyor. Patlama günü, Rum Savunma Bakaný Kostas Papakostas ile Rum Millî Muhafýz Ordusu Baþkomutaný Petros Çalikidis istifa etmiþti. Kiprianu’nun isifasý, koalisyonu da sarsýyor. DÝKO’da da hükümetten ayrýlma tartýþmalarý yaþanýyor. Lefkoþa / aa

GEÇMÝÞ OLSUN Kaddafi: Milyonlar yanýmda, gitmeyeceðim Muhterem aðabeyimiz

Satýlmýþ Atak 'ýn

kalp krizi geçirdiðini öðrendik. Geçmiþ olsun der, Cenâb-ý Hak'tan acil þifalar dileriz.

Ankara Yeni Asya Okuyucularý

LÝBYA lideri Muammer Kaddafi, NATO bombardýmanlarýna boyun eðmeyeceðini ve gitmeyeceðini söyledi. Kaddafi, baþþehir Trablus’un 50 kilometre güneyindeki El Aziziye’de hoparlörler aracýlýðýyla yandaþlarýna seslendi ve ‘’Milyonlarca Libyalý benim yanýmda. Kendi evimizdeyiz, onurumuzu, petrolümüzü ve zenginliklerimizi savunmak için kanýmýzýn son damlasýna kadar savaþacaðýz’’ dedi. Bu savaþýn kendilerine diretildiðini de söyleyen Kaddafi, ‘’Bingazi’yi, Misrata’yý ve baþþehrin güneybatýsýndaki daðlarý kurtarmak için tek seçeneðimiz, kadýn, erkek, çoluk çocuk, silâhlý ya da silâhsýz savaþmaktýr’’ ifadesini kullandý. Kaddafi, ‘’hainlerin ve NATO’nun paralý askerlerinin elindeki bu þehirleri geri almak için þehirlere yürüyeceklerini’’ de söyledi ve ‘’NATO’nun bombalarý bizi korkutmaz’’ dedi. Libya lideri son mesajýnda, atalarýnýn topraklarýný asla terk etmeyeceðini söylemiþti. El Aziziye / aa

BATI KARADENÝZ ÝLLERÝ AÝLE PÝKNÝÐÝNE DÂVET Tarih : 24.07.2011 Pazar Saat : 10-17 arasý Yer : Yeniçaða Gölü Belediye Piknik Alaný (D-100 Karayolu üzerinde Kuþ Cenneti park alaný) Pikniðe bütün YENÝ ASYA okuyucularý dâvetlidir. Ýrtibat: Ýsmail Cevahirli: (0536) 442 51 48 Not: Öðle yemeði sipariþi için katýlacaklarýn sayýlarýný acilen bildirmeleri rica olunur. Öðle yemeði kiþi baþý 6 TL'dir.

Gerede Yeni Asya Temsilciliði


8

21 TEMMUZ 2011 PERÞEMBE

MEDYA POLÝTÝK

‘Kürtsiyasal hareketi’midediniz?

Birhazînhikâye:TSK BU ordu muhârebe edemez! Bir silahlý güç için varýlabilecek en kötü noktalardan biri, görev için arâzîye gönderilmiþ bir kýt’anýn kendini savunmakdan âciz olmasýdýr! Ýþte bizim TSK’da olan tamý tamýna budur! Enternasyonal Somali Filosu’na üstelik sancak gemisi olarak fýrkateyn yollarsýnýz Hind Okyanusu’nda karaya oturur, römork yedeðinde süklüm püklüm geri döner. Kurduðunuz karakollar 27 yýlda iki düzineden fazla baskýn yer. Baskýn bir yana 450’þer kiloluk toplarýný iki gün önceden karþý yamaca çýkarýp mevzîlendirirler, haberiniz olmaz. Haberiniz olur, kumandanlarýnýz o bölgeden asker çekip bir de dâvetiye çýkararak Mehmedcikleri bile bile ölüme gönderirler. Heronlarýnýzý doðru dürüst kullanamazsýnýz. Helikopterlerinizi doðru dürüst kul-

lanamazsýnýz. Ve daha neler de neler! Þimdi deniyor ki Genelkurmay bu “aksilikler”e sebebiyet verenler hakkýnda soruþturma açmalýdýr. Açsýn açmasýna da... Ya Genelkurmay hakkýnda kim soruþturma açacak? Bütün bu haysiyet-þiken vâkýalarýn baþý orasý deðil mi? Zâten þimdiye kadar Genelkurmay’ýn bu meyanda açdýðý “soruþturmalar”dan bir teki bile sonuca baðlandý mý? Yoksa ben mi atladým? Tekrâr ediyorum ki bu ordu muhârebe edemez! Eðitimiyle, kuruluþ þemasýyla ve ideolojisiyle bu ordu artýk mâzîde kalmýþdýr! Onun için 790.000 mavcûda 363 general/amiral ve 8.500 albay gibi akýllara ziyan bir “kalabalýk” sebeb deðil netîcedir! Tasavvur buyrulsun ki þimdi Genelkurmay zahmet edip Ankara’da “oturan” 170 general/amirali aktif göreve göndermeðe

karar vermiþ. “Gönül rýzâsýyla” (!) bir anda 170’inden ferâgat ettiklerine göre geriye daha en az 100 general/amiral kalmýþdýr ve onlar þimdilik paçayý kurtarmýþlar kategorisine dâhildir. Toplam 363 general/amiralden 270’i Ankara’da acabâ hangi “önemli” görevleri îfâ ediyorlardý dersiniz? Ayrýca nasýl oluyor da bir çýrpýda bunlardan 170’i ne kýþla yolu gösterilebiliyor ve bunda bir sakýnca görülmüyor? Bence politik iktidar, milletin zekâsýyla düpedüz alay eden bu kadroyu bizzat hizâya sokmakla “mükellef”dir! Bunu yurddaþýna borçludur! Yapýlacak iþ en az üç yýl için terfîleri dondurarak general/amiral sayýsýný 200 dolayýna, albay sayýsýný ise 3500 dolayýna indirmek, sonra askerî eðitimin içeriðini 1950’lerin Soðuk Savaþ Âlemi’nden çekerek 2011 Yýlý’nýn þartlarýna uydurmak ve buna paralel olarak rütbeli kadrolarýn “ideolojik” eðitimine de kökünden çeki düzen

vermekdir. “Damarlarýndaki asil kan” edebiyâtýyla bu iþler yürümüyor. Bunlarla eþzamanlý olarak TSK’nýn hantal emir-kumanda yapýsý da temelinden deðiþmeli ve yüzde yüz profesyonel askerlik metoduna geçilmelidir. Tabii Genelkurmay’ýn Millî Savunma Bakanlýðý’na baðlanmasý þartýný ayrýca zikretmeðe bile gerek yok. TSK ancak bundan sonra terör sorunuyla gereðince mücâdele ve onu askerî baðlamda bitirme yeteneðine kavuþabilir. Yoksa bir 25 sene daha TSK mý PKK’yý kovalýyor yoksa PKK mý TSK’yý sualine cevab aramakla vakit ve can kaybederiz! Ve bu arada fýrsat bulup þehidler arasýnda neden tek bir subay yok da hep Mehmedcikler gümbürtüye gidiyor sorusunu da bir türlü gündeme getiremeyiz. Yaðmur Atsýz, Star, 19 Temmuz 2011

Kendicerahatindeboðulanbirmillet BARIÞ hak edenindir. Hiçbirimiz barýþý hak etmiyoruz. Kürdü de hak etmiyor, Türkü de. Þu halimize bakýn! Þu rezil halimize bakýn! Her tarafýmýzdan kin, nefret, öfke ve kan akýyor. Hepimiz irin içindeyiz! Kendi cerahatinde boðulan millet olarak tarihe geçeceðiz. Hiç öyle ak sütten çýkma ak kaþýk numaralarý yapma bakalým! Masum deðilsin. Ýyi bak! Ellerin kan içinde. Þehit askerlerimize bir kurþun da sen attýn. Sen de kendi gerillaný kendin öldürdün. Sen Türk! Öðrendin mi bu ülkenin gerçek tarihini? Öðrenmedin. Zahmet bile etmedin. Facebook’lardaki zýrva zýrva goy goy yazýlarýný okudun durdun da eline bir kitap alýp okumadýn. Gizli saklý falan deðil. Ne olmuþ 1925’te, 1934’de, 1960’ta 1980’de.. Öðrendin mi? Yazýyor kitaplarda. Al Hasan Cemal’in “Kürtler” kitabýný oku mesela. Ýlk elli sayfayý okuman bile yeter. Neden bu insanlar kendilerini de eriten, bitiren, yok eden bir kin, nefret ve öfke içinde anlaman için evet ilk 50 sayfa bile yeter. “Assimilasyon devlet politikasýydý, Türk halkýnýn suçu ne?” de diyemezsin. Hiç bir devlet politikasý, çoðunluðun desteðini almadan yürümez. Devlet suçlu kere suçludur. Evet ama sor bakalým kendine. Sen ne yaptýn? Veya sen ne yapmadýn? Býrak devleti, býrak PKK’yý. Al birini vur ötekine... Sen kendinden söz et önce! Söyle bana ne zaman kendine tanýdýðýn haklarýn hepsini baþkalarýna da tanýdýn? Ne zaman bu ülkenin tüm halklarýný kendinle eþit gördün? Ne zaman içi boþ Türk kibrini bir kenara býrakýp “ama biz onlara her þeyi verdik, daha ne istiyorlar” demeyi kestin? Yol, su, elektrik, okul, hastane hepimizin eþit hak-

kýyken “biz”, “verdik” “daha ne?” demenin ayýptan öte, efendilik taslamak olduðunu, düpedüz suç olduðunu, verenin de sen deðil asli görevi ZATEN bu olan devletin verdiðini ne zaman aklýna getirdin? Devlet “Kürt diye bir þey yoktur, karda yürürken çýkardýklarý kart kurt seslerinden dolayý onlara öyle denir” dediði zamanlarda “hadi oradan” diyebildin mi? Yoksa sen de benim gibi derste kalmayý göze alamayýp “Atatürk Ýnkýlâplarý” adý altýnda okutulan Beyin Yýkama Yaðlama 101 sýnavýnda bu aþaðýlýk cümleyi mi yazdýn? Býrak benim de Kürt komþum vardý, Kürt arkadaþým vardý, gül gibi geçiniyorduk numaralarýný. 1993-1997 arasýnda devlet politikasý olarak iþlenen binlerce faili meçhul cinayetin ne zaman hesabýný sordun? Toplu mezarlar, asit kuyularýna atýlmýþ cesetler ortaya çýktýðýnda ne zaman “ne oluyor yahu? Yeter ama! Hesabý verilsin” dedin? Sokaklara döküldün? Aynur empati kursaymýþ keþke.. Çoban Ceylan havan topuyla 345 parçaya bölündüðünde senin empatin neredeydi? 12 yaþýnda Uður Kaymaz terörist diye 22 yerinden kurþunlanýrken sen ne yaptýn? Bunlarý yazan gazeteleri “bölücü propaganda” demeyip ne zaman dikkatle okudun? Köyleri boþaltýlýp yakýlýrken kýlýn neden kýpýrdamadý da yersiz yurtsuz kalan bu insanlar burnunun dibine gelince pek bir tuhaf oldun? Ýnþaattý, çöpçülüktü en pis iþlerini verdin de Kürtçe þarký söylediklerinde sinir oldun. Kýro, keko laflarýný küçümsemek için kullandýn. Bilmedin bile bunlar Kürtçe kardeþ, oðul manasýndýr. Almanya’larda, Batý Trakyalarda, Ýsviçrelerde Türkler ana dillerinde eðitim görebildikleri için pek memnun kaldýn, Ýsviçre “camiye tamam ama minareye hayýr” dediðinde hop oturup kalktýn, Gazze Filistin Bosna maþallah her yere yetiþtin de “bu

çocuklar hiç bir þey öðrenemiyor, bari ilk üç sýnýf Kürtçe olsun” diyecek olduklarýnda niye yaðmur gibi yaðdýn, þimþek gibi çaktýn? Þimdi bakkal amcanýn bile dediklerini 10 yýl önce “Kürt Raporu” diye sunanlarý, Ýnsan Haklarý Derneklerini, terör bölgelerinde savaþmýþ askerlerle röportaj yapanlarý türlü türlü iftiralarla AB maþasý, Soros çocuðu, vatan haini ilan edip açýk açýk hedef gösterirken birileri sesini çýkardýn mý? Yoksa gidip gidip “en güvenilir köþeci” anketlerinde onlarý ismini mi zikrettin? Bir baþka kankagil, Ýzmir’de bir grup insan BDP konvoyunu taþladýktan sonra “Ahmet Türk’ün villasý da Çeþme’de, bakkalýn hemen iki yanýndaki pembe panjurlu beyaz ev. Hani þu sizin paranýzýn yetip de oturamayacaðýnýz o süper lüks ev...” diye aðzýndan provokasyon damlaya damlaya adresini verdiðinde, tepkin ne oldu? Hiiiç... Deðil mi? Hatta koþtura koþtura imza gününe gittin. Her þeyi býraktým zorunlu hizmetteki doktorlar, askerler dýþýnda bir kere bile Van’a, Batman’a, Kýzýltepe’ye, Bingöl’e, Siirt’e gittin mi? Tek bir karýþýný bile vermem dediðin topraklarýný tanýdýn mý? Bir nasýlsýn demeyi öðrendin mi? Hor görmeyi, hakir görmeyi býraktýn mý? *** Sen Kürt! Devletten beter PKK’ya daha ne kadar biat edeceksin? Kanýný canýný sömüren bu düzene daha ne kadar doðrudur diyeceksin? Daha ne kadar tek bildiðin kan revan olacak! TECE’ye vergi vermem demeye daha ne kadar devam edeceksin? Oðlunu kýzýný daha ne kadar feda edeceksin? Görmüyor musun Türkiye deðiþiyor! Görmüyor musun bu ülke artýk susmuyor, görüyor, gördürmeye çalýþýyor gerçekleri! Daha ne kadar kendi akil adamlarýný susturacaksýn, ölümle tehdit edeceksin? Daha ne kadar akan kan senin de ka-

nýndýr, attýðýn bombalar kendi halkýna attýðýn bombalardýr, kýrdýðýn döktüðün dükkanlar, meydanlar senin meydanlarýndýr bilmeyeceksin? Daha ne kadar bu ülkenin “yabancýsý”, “uzaðý” “düþmaný” “uyuþturucu kaçakçýsý” “insan taciri” “mafya babasý” “ölüm makinesi” “teröristi” olacaksýn? Sen hak ediyor musun barýþý? Sen kendi iç karanlýk gerçeðinle yüzleþiyor musun? Sen kimliðinle barýþýk mýsýn da bizim seninle barýþýk olmamýzý istiyorsun? Sen bu ülkeye gerçek manada sahip çýkýyor musun? Kürt’ten önce insan olabiliyor musun? Birey olabiliyor musun? Çoluðunun çocuðunun insanca geleceði ne zaman Kürtlüðünden önde gelecek? Türkün milliyetçiliði seni bu kadar tarumar etmiþken “bu sefer de sýra bizde, sýra Kürt milliyetçiliðinde” demek zorunda mýsýn? Ayný karanlýk dehlizlerden geçmek zorunda mýsýn? Taþ atan çocuklarýndan, gerillandan, töre cinayetinden ve aðýtýndan baþka bu dünyaya sunacaðýn bir þeyler olmayacak mý? Eþitimsen neden dengim de olmuyorsun? *** Ve sen Sýrrý Süreyya Önder! Sen de suçlusun! Ben sana güvendim, sana oy verdim. Partine deðil, sana verdim. Baðýmsýz olabilme ihtimaline verdim. Öyle PKK baskýsýyla, mahalle baskýsýyla, falan deðil. Kendi irademle. Ben ve benim gibi insanlara borcun var. Ben sana kriz yarat, iþi daha da berbat et diye vermedim oyumu. Çöz diye verdim. Tanrý deðilsin, peygamber deðilsin, mucize beklemek olmaz ama dýþarýda gezesin, mýzmýzlýk yapasýn diye vermedim. Ama parti, ama grup... Ýlgilendirmiyor beni. Mecliste çýngar çýkarmak yerine adam gibi laf eden biri olsun diye seçtim seni. Ve orada görmek istiyorum yüzünü, Radikal köþelerinde deðil. (Hiç arkalara kaçmayýn! Görüyorum hepinizi.) Mutlu Tönbekici, Vatan, 18.07.2011

yýllarda çok ciddi deðiþimler geçirse de, özellikle 1980 darbesinin ardýndan kurulan düzenin, bugünün normlarýnda kabul ve affedilebilir bir yönü yoktur. Þiddet sarmalýný besleyen þey hatalý devlet politikalarýdýr. Lakin konu sadece Türkiye’ye dair deðildir. Kürt meselesinin uluslararasý boyutta yansýmalarý vardýr ve bölgesel dengelerle de ilgilidir. 3 - Mesele Kürt vatandaþlarýmýza dairdir. Kuþkusuz her Kürt kökenli vatandaþýmýzýn ayný hissiyatý paylaþtýðý söylenemez ama ülkemizde ciddi bir nüfusun kendisini maðdur hissettiði aþikardýr. Kürt kökenli vatandaþlarýmýzýn kimi talepleri siyasi boyutta deðerlendirildiði için sertlikle karþýlýk bulmaktadýr. Oysa iþi fonksiyonel olarak deðerlendirmek, talepleri vatandaþlara hizmet mantýðý içerisinde ele almak da bir yöntemdir. Azgeliþmiþlik, iþsizlik gibi ekonomik sorunlarýn yaný sýra bazý kimlik taleplerini de içeren, özgürleþtirici demokratik bir paketin saðlanabilmesinin yolu anayasa deðiþikliðidir. Her talebin

karþýlýk bulmasý mümkün olmadýðý gibi, karþýlanabilir taleplerin göz ardý edilmesi de anlaþýlabilir deðildir. 4 - Mesele Kürt meselesinden doðan sorunlara dairdir. Terörden kaçýþ ve göçler yoluyla Türkiye’nin dört bir yanýna yayýlan, evini yurdunu býrakmak zorunda kalan insanlarýn gittikleri yerlerde düzen bozucu olarak algýlanmasý, istenmemesi ciddi bir sosyolojik problemdir. Bazen Türk sorunu olarak da tanýmlanan bu konu, aslýnda hepsinin içerisindeki en tehlikeli maddedir. Bir iç çatýþma potansiyelini beraberinde taþýmakta ve kolayca alevlenebilir durumda, þimdilik uyutulmaktadýr. 5 - Mesele, meseleyi anlayamama sorunudur. Yukarýdaki maddelerin sadece bir tanesine yönelik bir önlem iþe yaramaz. Konuyu paket halinde deðerlendirmek ve adýný koymak kadar, içini de doldurmak konusunda efor sarf etmek gerekir.

Nesorunu? TÜRKÝYE’NÝN 30 yýldýr mücadele ettiði bir sorunun adýný hala koyamamýþ olmasý, neyle mücadele ettiðini bilmemesinden çok, mücadele ettiði þeyin geçirdiði nitelik deðiþiminden kaynaklanýyor. 1980’li yýllarda bir grup teröristin sýnýrlý bir bölgede baþlattýðý hareket, bugün Türkiye’nin bütününde etkili olan büyük bir mesele haline dönüþmüþ durumda. Adýný ister PKK sorunu koyun, ister Kürt sorunu ya da Kürt vatandaþlarýmýzýn sorunu, fazla bir þey fark etmiyor. Sorun orada bir yerlerde duruyor ve þok edici hamlelerle varlýðýný hissettirmeye devam ediyor. Konuyu analiz edelim. 1 - Mesele bir terör sorunudur. PKK þemsiyesi altýnda toplaþmýþ, birbirinden kopuk hareket edebilen gruplarý da bünyesinde barýndýran kanlý bir network þehirlerde, kýrsalda eylem yapabilmektedir. Þimdilerde Kandil ile özdeþleþse de, oradan ibaret deðildir. Kontrolü de salt Kandil’de deðildir. Kandil ile anlaþsanýz baþka taraftan vurgun yiyebilirsiniz. PKK bir bü-

tün halinde daha güçlü görünse de, parçalý bir hale geldiði bu noktada kontrolü daha da zorlaþmýþ durumdadýr. Bu damar, müzakere sürecinin durmasý, barýþ sürecinin baltalanmasý adýna ne gerekirse yapacaktýr zira kandan beslenir. En büyük korkularý, kanýn durmasý ve varlýk sebeplerinin ortadan kalkmasýdýr. Bu yüzden meselenin tarihine bakýldýðýnda görülecektir ki, barýþa en yakýn olunan nokta, þiddetin en sert vurduðu noktadýr ayný zamanda. En büyük dezavantajlarý, siyasi kanadýn devletle anlaþmasý halinde lojistik desteklerinin kesilecek olmasýdýr. Hele bir de af çýkarsa örgütü daðda tutmak giderek daha da zorlaþacak, kendi içlerinde çatýþma yaþanmasý kaçýnýlmaz hale gelecektir. 2 - Mesele bir Kürt sorunudur. Zira Ortadoðu bölgesi dahilinde yaþayan milyonlarca Kürt’ün bulunduklarý ülkelerin rejimleri tarafýndan baský altýnda tutulmasý, eziyet görmesi, bazý haklarýnýn ellerinden alýnmasý neredeyse gelenekselleþmiþ bir tavýrdýr. Türkiye bu konuda özellikle son

Y

Deniz Ülke Arýboðan, Akþam, 20 Temmuz 2011

PKK’NIN ve onun yan kuruluþlarýnýn nasýl tanýmlanmasý gerektiði, sýkça gündeme gelen önemli bir tartýþma. Cengiz Çandar, TESEV için hazýrladýðý titiz ve kapsamlý raporunda, “Kürt isyaný” nitelemesini önerdi ki, bu benim de katýlabileceðim bir yaklaþým. Ama isyan var, isyan var. Ýsyancýlarýn hangi yöntemleri kullandýðý, çok önemli bir ayrýntý. PKK ise, sivilleri de hedef aldýðý, yani “terör” yönetimini de kullanageldiði için, bence “terörist” bir boyuta sahip. Gelgelelim, PKK için daha sevimli tanýmlar seçenler de var. Bunlardan biri, örgüte “Kürt siyasal hareketi” demeyi tercih ediyor ve bu tanýmý köþesinde ýsrarla kullanýyor. Ayný yorumcunun seçim öncesinde hükümetin doðuya yaptýðý otoyollarý “katliam hazýrlýðý” gibi sunduðunu hatýrladýðýmýzda ise, sahip olduðu “subjektiflik marjý” ortaya çýkýyor. Çünkü, öyle ya, devletin yol inþaatlarýný “katliam hazýrlýðý” addederken, PKK’nýn yapageldiði katliamlarý “siyasal hareket”ten saymanýz için, siyasi lügatýnýzýn epey “Orwellyen” olmasý lazým.

‘Anlaþýlýr’ þiddet Bu “Kürt siyasal hareketi” lafýndaki sorun, aslýnda açýkça ortada: PKK, sadece siyasi mücadele yürüten bir örgüt ve hareket deðil ki! Þiddeti, hem de her türlü þiddeti kýyasýya kullanmýþ ve halen de kullanan bir örgüt. Ama “Kürt siyasal hareketi”nden dem vuranlar, tüm bu þiddeti meþru yahut “anlaþýlýr” görüyor. Sebep, PKK kadrolarýna “siyaset yapma imkâný” tanýnmamýþ, partilerinin sürekli kapatýlmýþ, vekillerinin hapsedilmiþ olmasý. Ýyi de Türkiye’de “siyaset yapma imkâný” baltalanan, partileri kapatýlan, vekilleri meclisten kapý dýþarý edilen baþka siyasi gelenek mi yok? Tüm bunlar, Ýslamcý siyasetin de baþýna gelmedi mi? Milli Görüþ, beþ ayrý parti eskitmedi mi? Merve Kavakçý, seçildiði mec-

listen zorbalýkla çýkarýlmadý mý? Tüm bunlar oldu. Ama Ýslamcý gelenek, gerilla ordusu kurup kan dökmedi. Laik okullarý molotof kokteylleriyle yakmadý. 80 yýlda topu topu bir “Danýþtay cinayeti” iþlendi ki, onun da zaten göründüðü gibi olmadýðý çok geçmeden ortaya çýktý. Dolayýsýyla mesele, sadece “Kürt siyasetinin bastýrýlmýþlýðý” deðildir. Bu siyaset, devlet tarafýndan haksýzca ve akýlsýzca bastýrýlmýþtýr elbette. Ama baskýya karþý nasýl tepki verildiði de kritik bir meseledir. Gandhi’nin veya Bediüzzaman’ýn yaptýðý gibi tümüyle barýþçýl ve insancýl bir tepki de verilebilir; PKK’nýn yaptýðý gibi kanlý ve totaliter bir tepki de.

Haklar ve talepler PKK’ya sempatiyle bakan, onu “Kürt siyasal hareketi” diye allayýp-pullayan solcularýn temel sorunu, Halil Berktay hocanýn ifadesiyle, “solun ‘haklý þiddet’i reddedemeyiþi”. Lenin’le, Che Guevara’yla yetiþtikleri için, ortaya çýkýp, “ne olursa olsun, kan dökmek yanlýþtýr” diyemiyorlar. Bir diðer sorunlarý ise, PKK’nýn her talebini bir “hak” sanmalarý. Oysa haklar baþka, talepler baþka. Örneðin, Kürtçe’nin her yerde özgürce konuþulmasý, her Kürt bireyin sahip olduðu bir haktýr. Ama Türkiye’nin güneydoðusunda “özerk yönetim” kurulmasý, bir hak deðil, belirli bir siyasi grubun talebidir. Haklar tartýþýlamaz; ancak teslim edilir. Talepler ise bilakis tartýþýlýr. Bakalým söz konusu coðrafyada yaþayanlarýn çoðunluðu gerçekten özerklik istemekte midir? Orasý özerk olacaksa, ulusal bütçeden ne kadar pay alacaktýr? Ülke çoðunluðu bu konuda ne diyecektir? Bunlarý tartýþabiliriz. Ama önce “Kürt siyasal hareketi”nin silahý býrakmasý ve sahiden siyasal hareket olmasý lazým. Bir de bu hareketin Türk hayranlarýnýn biraz uyanmasý... Mustafa Akyol, Star, 20 Temmuz 2011

Gençler...80’lerve 90’larýöðrenmelisiniz! SÖYLEYECEKLERÝM nedeniyle gençler belki bana kýzacaklar ama... Asýl anne babalarýna, etraflarýndaki büyüklere, öðretmenlerine kýzmalýlar! Neden mi? Bakýyorum da... Belli bir siyasi duruþu olan ve bu nedenle “tarih dersi” çalýþanlar hariç... Gençlerin büyük çoðunluðu... Çok yakýn geçmiþimiz hakkýnda pek az þey biliyor. *** Mesela... Ülkenin güneydoðusunda 80’ler ve 90’larda neler olup bittiðini bilmiyorlar... Diyarbakýr Hapishanesi’ni bilmiyorlar... O korkunç 90’larý; faili meçhul cinayetler dönemini bilmiyorlar. Yakýlan köyleri bilmiyorlar. Büyük kentlere göçün ve kentlerin çevresinde büyüyen yoksulluðun gerçek nedenlerini bilmiyor, bilemiyorlar. Güneydoðu’yu bir yana býrakýn... 90’larda devletin mafyalaþmasýný; devlet destekli çeteleri, öldürülüp cesedi otoyol kenarýna býrakýlan iþadamlarýný; büyük kentlerin meydanlarýnda patlayan bombalarý bilmiyorlar... *** Anne babalarý hiç anlatmadý bunlarý onlara... Zaten önemli bir bölümü iki bin’lerden sonra ya “laiklik elden gidiyor mu?” sorusuna kafasýný takmýþtý ya da banka kredileriyle borçlanýp ailesine bir gelecek kurma mücadelesine kendisini adamýþtý!

Unutkanlýðýn sersem hazlarýyla çocuklarýný oyalayacaklarýný sanmýþlardý belki de... Belki de çocuklarýnýn canlarýný sýkmak istemediler. Bazýlarý ülkenin geçmiþiyle yüzleþmektense, çocuklarýný ülkenin bugünüyle korkutmayý seçti. Ama olmuyor iþte! Türkiye 80’lerde, 90’larda yaþadýklarýný aþmakta zorlanýyor! *** Sevgili gençler... Sosyal medyada, sokakta, okulda, iþte “babadan kalma” sloganlar ve peþin yargýlarla atýp tutmak yerine... Bir durup düþünün... Mesela bir sorun... Ýnsanlarýn ana dili neden yasak olsun, diye sorun. Kendi ana dilinizin yasaklanmasýný ister miydiniz? Bir sorun... Mesela babanýza... 90’larda bir tuhafiye maðazasý açmak için bile mafyaya haraç vermeyi sorun. “Laik ve çaðdaþ bir mafya kölesi” olmak ve bundan yakýnýnca devletten bir araba sopa yemek nasýl bir duyguydu, onu sorun. Bir sorun... 90’lar boyunca hiç durmadan demokrasiden söz eden siyasi partiler ve hükümetlerin neden insan haklarýndan yana tek bir eylemi yok? Bilin ki... Bunlarýn cevaplarýný bulmadan bugün yaþananlarý anlamanýz imkânsýz! Haþmet Babaoðlu, Sabah, 20 Temmuz 2011


MAKALE

Y

21 TEMMUZ 2011 PERÞEMBE

9

Temel problemlerimiz ve çözüm yollarý

fersadoglu@yeniasya.com.tr

roblemlerimize herkes çözümler üretmeye çalýþýr. Önemli ve geçerli olan, hastaya uzman doktorun, herhangi bir meseleye sahanýn otoritesinin teþhisi deðil mi? Çaðýn tabibi, “Milletin kalb hastalýðý zaaf-ý diyanettir; iman zaafýdýr” teþhisi koyar. Âlemlerin Rabbi ile, meleklerle, peygamberlerle, Kur’ân’la, ahiret ile ve kaderle diyaloðu

P

kopmuþ, iletiþimi zayýflamýþ bir insanýn, elbette ekonomik ve sosyal meselelerini halletse bile, huzur ve mutluluðu bulamayacaðý açýktýr. Keza, çaðýn doktoru Kur’ân hastanesinde, Sünnet-i Seniyyeden tedavi yollarýný gösterir, reçetelerini yazar. Buna baðlý olarak, sosyal hastalýklarýmýz: Müstebit rejim ve devlet yapýlanmasý. Sistemin; dini, kanunlar, Diyanet ve okullar yoluyla vesayet altýna almýþ olmasý. Ayrýca, din-siyaset iliþkisindeki dengesizlik. Aydýnlarýmýzýn, toplumun sosyal dokusunu bilmemesi. Adalet mekanizmasýnýn meflüç olmasý. Adalet daðýtmýyor, müstebit rejimin, yani resmî ideolojinin bekçiliðini yapýyor. Hak ve hürriyetler çiðneniyor. Demokrasi, seçim sistemi problemli. Kanunlar, bireylerin, sivil örgütlerin ve siyasîlerin elini kolunu baðlýyor. Bilhassa eðitimde ayýrýmcýlýk devam ediyor. Bediüzzaman’ýn “fakr

ve zaruret” dediði yoksulluk ve iþsizlik dizboyu. Zengin-fakir uçurumu giderek derinleþiyor. Bu engelleri ve problemleri aþmak için ise, marifet (ilim, bilgi) ve cesaret lâzým. Ümitsizlik yok edilip, ümit aþýlanmalý. Doðruluk, sadakat, dürüstlük ihya edilmeli. Muhabbet düþmanlýða deðil, insanlýða, uhuvvete yönlendirilmeli. Müslümanlarý birbirine baðlalayan nurânî baðlar gevþemiþtir, baðlanmalý. Ýdarî, siyasî, askerî, ailevî, ilmî her türlü istibdat kaldýrýlmalý. Ve himmetler uyandýrýlmalý ki, bütün çalýþmalar nefse deðil, baþkalarýna, topluma teveccüh ettirilmeli. Cesaretin menbaý imandýr. Sefaleti ve istibdadý doðuran “cehalet”tir. Bunun halli de, marifetle mümkün. Mü’min öncelikle fikrî boyut olan iman esaslarýný benimseyip özümsemeli. Sonra ibadetlerle ferdî terakkiyi, sosyal dayanýþmayý, kaynaþmayý saðlamalý. Duygularýný

terbiye etmeli ki, her þeyi Allah için sevsin ve yalnýz O'ndan korksun. O zaman, kimseden pervâ etmeden hak ve hürriyetlere çalýþýr. Öyle ise, sermayemiz olan vaktimizi, enerjimizi, himmetimizi, paramýzý “menfaat üzerine dönen canavar siyasete” deðil, bu meseleleri öðrenmeye, müzakereye, mütalâaya ayýrmalýyýz. Çünkü, Peygamberî metot budur. 50 senelik “siyasal Ýslâm” hareketi gösterdi ki, bu yol hatarlý, tehlikeli. Dindarlarýn dindarlýklarýný bile kemiriyor. Sonuç alýnamayacaðý gayet açýk ve net olarak ortaya çýkmýþtýr. Öyle ise, nazarlarýmýzý, himmetlerimizi dünyaya ve siyasete deðil, iman-Kur’ân hakikatlerine hasretmeliyiz. Problemlerimizi çözen, hastalýklarýmýzý teþhis ile tedavi eden ve reçetelerini yazan çaðýn tabibinin eserlerini okumalý, anlamalý, benimsemeli, özümsememeli ve anlat malý. Gerisi boþ ve nâhoþ gevezelik deðil mi?

Tedâvi niçin yapýlamýyor? hocazade68@hotmail.com

Teknoloji nimeti! Yeniler bilmez belki, ama “eskimeyenler”e malûm. Ankara’dan açýp, Ýstanbul ile ya da diðer bir þehirden açýp, bir diðer þehirle bir telefon görüþmesi yapabilmek için, bulunulan þehir ile hedef þehir arasýnda ne kadar il, ilçe; hatta jandarma karakolu varsa bunlarýn frekans engelinin hepsini aþmak gerekiyordu, bir yakýnýmýzýn sesine ulaþabilmek için. Postahanede telefon baðlama iþiyle görevli memur yani santral operatörü, elinde uzunca kordonlu kocaman bir fiþ, komodin cesametindeki santral makinesinin üzerinde bulunan onlarca deliklerden birçoðuna takar çýkarýr, takar çýkarýr. Ahize kulakta, seslenir durur: “Mengen, aradan çýk!”, “Adapazarý, çekil kardeþim!” vs. vs. Bir hat bu lup da vatandaþý Ýstanbul ile görüþtürünceye kadar göbeði çatlardý zavallýnýn. Ýstanbul ile görüþecek diðer insanlar ise, önceden kayýt altýna alýnan sýralarýnýn gelmesini sabýrla beklerlerdi. Zaten baþka çareleri de yoktu! Az sayýdaki kimselerde bulunan özel telefon aboneliklerinde de, durum bundan pek farklý deðildi. Manyetolu telefonunun kolunu birkaç defa çevirdikten sonra santral operatörüne ulaþan abone, görüþmek istediði numarayý kaydettirir ve sýrasý geldiðinde görüþmesini gerçekleþtirirdi. O devirlerde meskenlere, iþ yerlerine te le fon te sis et tir mek i çin se kiz on yýl beklendiðini duyardýk. O yýllarda bizim, ne telefona ihtiyacýmýz vardý, ne de telefon aboneliðine verecek paramýz. Benim evimin telefonu, üç yýl bekledikten sonra ancak tesis edilebildi. Sekiz on yýlýn üç yýla düþmesi, büyük geliþme! Öyle ya, ileri teknoloji gelmiþti ülkemize; “Fiber optik kablo” uygulamasý baþlamýþtý. Bir kablo üzerinden, yüzlerce aboneye hizmet götürülebiliyordu artýk. Buna raðmen, iþ yerime ilk telefon ihtiyacýmý, önceden sýraya yazýlmýþ ve iki yýl beklemiþ bir arkadaþýmýn (yanlýþ okumadýnýz, bir arkadaþýmýn) hakkýný belli bir bedel ödeyerek devir aldýktan sonra ve yaklaþýk beþ altý ay daha uðraþarak ancak giderebilmiþ, telefona o þekilde kavuþabilmiþtim. Sonralarý, telefonun tellisini býraktýk, telsizine yöneldik; el telefonu bel telefonu, resimlisi resimsizi pek çoðuna özen dik. Bugün ise, bu imkân, çocuklara oyuncak! Her þeye raðmen, güzel bir nimet. Rabbimizin ihsan ettiklerinden biri… Çaðýmýzda iletiþim teknolojisi zirvede. Ses naklinin her türünü baþardýk. Televizyon sistemleri birbiriyle yarýþta. Þu an ise, bu þeylere bir yenisi eklendi: Ýnternet. Bu nesnenin üzerinden görüþebiliyor, konuþabiliyorsunuz; yazabiliyor, çizebiliyorsunuz; alabiliyor, satabiliyorsunuz; arayabiliyor, aradýðýnýzý bulabiliyorsunuz. Bir anda onlarca, yüzlerce, binlerce insana ulaþmanýz mümkün. Hayra hizmet ederse, ne kadar büyük imkân. Bilgisayarýn girmediði mekân, internetle tanýþmayan insan hemen hemen kalmadý. Bendeniz bile, âhirinde, bu nesneyle tanýþtý; tanýþmak zorunda kaldý. Okuduðunuz yazýlar, gazeteye bu kanaldan gidiyor. Bununla da sýnýrlý kalmadýk; genel matbaacýlýk ve tasarým dalýnda uzman olan büyük oðlum Fatih, benim için bir de ki þisel web sitesi açtý. “Oðlum! Buna ne lüzum var?” deyip durdum, ama pek kâr et medi; lüzumuna inanmýþ. Hülâsa; www.alirizaaydin.com þu an faal durumda. Ringe çýktýk bir kere! Duâlarýnýzý umarak…

latif@yeniasya.com.tr

uhakemesi yerinde herkesin kabul ettiði bir gerçek var: Bir hastalýðýn tedâvi edilebilmesi için, önce doðru bir teþhisin konulmasý gerekiyor. Ne var ki, gündemi iþgal eden terör ve Kürt ler le a lâ ka lý me se le de, ma a le sef bu gerçekliðe uyulmuyor. Yani, öncelikle "teþhis" doðru þekilde ya-

M

pýlmýyor, yahut yapýlamýyor. Teþ his doð ru ya pýl ma yýn ca da, doð ru netice alýnmýyor, alýnamýyor. E sa sen, o tuz yý la ya kýn dýr müs bet bir neticenin alýnamamasýnýn, yani hastalýðýn te dâ vi e di le me me si nin en bü yük se be bi, temelde yapýlan teþhis yanlýþlýðý yatýyor. Þayet öyle olmasaydý, bu mendebur illet bu kadar zaman sürüp gitmezdi; bu kadar caný yakýp mal–mülk telefatýna sebebiyet vermezdi. Ýþte, bu noktadan hareketle, yaygýn kanaat ve söylemlerin aksine yüksek bir nidâ ile iddia ediyoruz ki: Türkiye'de baþlý baþýna bir "Kürt sorunu" yoktur. Belki, 90 yýl-

TARÝHTE BUGÜN

21 Temmuz 1946

Çok partili ilk genel seçim C

umhuriyet Türkiye'sinde ilk çok partili seçimler 21 Temmuz 1946'da yapýldý. Bu seçimde, iki parti yarýþtý: Ýktidardaki CHP ve yeni kurulan Demokrat Parti. Pek de "namuslu" olmayan bu seçimde, Halkçýlar yüzde 85 oy oranýyla 400'e yakýn milletvekili çýkarýrken, Demokratlar ise yüzde 13 oy nisbetiyle 61 milletvekili çýkarabildiler. Ayrýca, birkaç baðýmsýz üye ile, DP listesinden baðýmsýz seçilen yekûn 8 kadar milletvekili parlamentoya girdi. *** Aslýnda burada hür, serbest ve âdil bir seçim yarýþýndan söz etmek mümkün deðil. Bir kere, çeyrek asra yakýn bir zamandýr demokrasi rafa kaldýrýlmýþ ve ülke yönetimi tek partinin insafýna býrakýlmýþ halde seçimlere gidildi. Ýktidarda CHP vardý. Bu partinin genel baþkaný, ayný zamanda Cumhurbaþkaný olan Ýsmet Ýnönü'ydü. Düþünün, adam Cumhurbaþkaný; ama, ayný anda seçime katýlan bir partinin de genel baþkaný... Dahasý var. Uzun müddet, valiler ayný partinin il baþkanlýðý, kaymakamlar da ilçe baþkanlýðýný yapageldi. Yani, karþýnýzda koskoca bir "devlet partisi" var ve siz onunla seçim yarýþýna giriyorsunuz. Hadisenin akla ziyan daha baþka tuhaflýklarý da var. Meselâ, týpký bürokrasi gibi, ordunun komuta kademesi de CHP'den yana açýk tavýr koymuþtur. Askerler, subaylar, hemen her yerde Demokratlara gözdaðý verip duruyor. Hatta, seçim çalýþmalarýný en gellemeye çalýþan, daha ötesi süngü ve dipçik zoruyla Demokratlarý yýldýrmaya gayret eden askerler olmuþtur. Bu derece zor ve baský altýnda yapýlan '46 seçimlerinin bir baþka özelliði de þudur: Seçmen vatandaþ, oyunu açýkta kullanýyor. Yani, oyunu hangi partiye vereceðini sandýk heyetinin gözleri önünde belirliyor. Buna mukabil, oylarýn sayým ve döküm çalýþmasý gizlice yapýlýyor. Dolayýsýyla, sandýk görevlileri oylarýn sonucunu istedikleri þekilde tanzim edebiliyorlar. Seçim kànununda yapýlan bir düzenleme-

Adnan Menderes, bir seçim mitinginde.

ye göre ise, bir seçim bölgesinde oylarýn çoðunluðunu alan parti, milletvekillerinin tamamýný alýyordu. Ýþte, bunlar ve benzeri þartlarýn hüküm sürdüðü bir seçimde, muhalefete soyunan bir partinin ipi göðüsleyerek zafer kazanabilmesi mümkün görünmüyordu. Nitekim, Demokrat Partinin kazandýðý yerler de, nisbeten baskýnýn hafif olduðu (Ýstanbul, Afyon, Kütahya gibi) seçim bölgeleri oldu. NOTLAR 1) Ýsmet Paþa, çok partili demokratik sisteme geçmek istemiyordu. Ancak, BM'nin kuru luþuyla beraber deðiþen dünya konjonktürü, onu bu sistemi kabullenmeye mecbur etti. 2) Yeni demokratik dönemde ilk kurulan par ti, yaygýn kanaatin aksine Demokrat Parti deðil, Millî Kalkýnma Partisidir. MKP'nin kurucu kadrosu içinde, Nuri Demirað, Hüseyin Avni ve Cevat Rifat gibi meþhûrlar vardý. Bu parti, çeþitli sebeplerle 46 seçimlerine katýlamadý. 3) 1946'daki seçim kànununa göre, bir partili iki veya daha fazla seçim bölgesinde de ayný anda aday olabiliyordu. Meselâ, Adnan Menderes, hem memleketi Aydýn'da, hem de Kütahya'da DP listesinden aday oldu. Mâlum þartlar sebebiyle Aydýn'da seçimi kaybeden Menderes, Kütahya'da kazandý ve '46 Meclis'ine de Kütahya milletvekili olarak girebildi. 4) 1950 seçimleri öncesinde, seçim kànununda yapýlan namuslu bir deðiþiklikle, "açýk oy, gizli tasnif" saçmalýðýna son verilmiþ oldu. Sistem, o gün bugündür "gizli oy, açýk tasnif" þeklinde çalýþýyor.

GÜN GÜN TARÝH

Turhan Celkan

lýk bir müzmin Türkçülüðün psiko–sosyal ne ti ce le rin den bi ri o la rak, kar þý mýz da "Kürt is tis ma rý"ndan bes le nen bir te rör sorunu vardýr. Bakýnýz, Üstad Bediüzzaman'ýn "Frengî illeti" diye tanýmladýðý ýrkçýlýk belâsý, Türkiye'ye Türkçülük/Turancýlýk koridorundan girdi. Bu hastalýk, ilk etapta Kürtçülü ðü tetikledi. Kürtçülük ise, iç ve dýþ mihraklarýn yardýmýyla vahþeti doðurdu. Dikkat ediniz, Bediüzzaman Hazretleri, Nur Külliyatýnda telif etmiþ olduðu milliyet çi lik ba his le ri nin he men ta ma mýn da "Türkçülüðün zararlarý" üzerinde duruyor ve bunun çaresi olarak da bin yýllýk vatandaþlýðý ve din kardeþliðini nazara veriyor. Dahasý, bu vatanda Türkçülük yapanlarý da, hakiki Türk kabul etmediði ifade ediyor. Kürtlere gelince... Bediüzzaman, onlara da "müsbet hareket" etmeleri, menfî hareket le re ka pýl ma ma la rý, kuv ve te, þid de te baþvurmamalarý, isyana kalkýþmamalarý ve bin yýl Ýs lâ ma hiz met e den, mil yon lar ca evliyâ yetiþtiren necib Türk milletinin evlât la rý na ký lýç çek me me le ri hu su sun da ciddî ikaz edip tesirli dersler veriyor. Tarih ve hadiseler þahittir ki, Bediüzzaman'ýn eserlerini okuyan ve nasihatlerine kulak veren Kürt kökenli hiçbir vatandaþýmýz, eline silâh alýp da bir askerin, bir polisin burnunu dahi kanatmýþ deðildir. *** Gelelim, yaþanan kanlý belâyý "Kürt sorunu"yla irtibatlandýran, yahut bunu "terör sorunu" ile ayný paket içinde görenlerin belli baþlý gerekçelerine... Meselâ, çoðu dosdoðru olan þunlar söyleniyor: Türkiye'de uzun yýllar Kürtler yok sayýldý. Onlarý red ve inkâra dayalý politikalar izlendi. Þahýs ve yer isimleri deðiþtiril di. A si mi las yon po li ti ka la rý uy gu lan dý. Dilleri yasaklandý, kültürel deðerleri aþaðýlandý. Vesaire... Þimdi, Allah için düþünüp vicdanýmýza el basarak konuþalým: 1) Kürt sorunu denen þey, bütün bu insanlýk dýþý uygulamalarýn neresinde? 2 ) Bü tün bu so run la rýn ve sý kýn tý la rýn temelinde "Türkçülük" denilen frengî illeti yatmýyor mu? 3) Bu müzmin illetle mâlûl olanlar, ger çekte Türk müdür? 4) Türkçülüðün mâbud ittihaz edilip din yerine konularak Kemalist rejimin temel harcý yapýlmasýndan, en az Kürtler kadar Müslüman Türkler de rahatsýz deðil mi? E vet, e ðer bu suâl le rin doð ru ce va bý ný aklýmýzda ve vicdanýmýzda hakkýyla bulabi lir sek, "Kürt so ru nu" di ye bir so ru nun olmadýðýný, var olanýn ise "terör sorunu" olduðunu, geri kalan sýkýntýlarýn ise "Kemalist Türkçülük" kaynaklý olduðunu rahatlýkla görebilir ve anlayabiliriz. Demek, canýmýz sýkan, hayatý bize zehir eden temel sorunun ne olduðunu, öncelikle doðru þekilde anlamak lâzým geliyor ki, tedâvi de ona göre yapýlabilsin.

turhancelkan@hotmail.com

fikihgunlugu@yeniasya.com.tr www.fikih.info (0 505) 648 52 50

Duâ ve secde Ferhat Bey: “Duânýn kabul þartlarý nelerdir? Peygamber Efendimizin (asm) tavsiye ettiði þekilde secdede duâ nasýl yapýlýr?” eygamber Efendimiz (asm) “Duâ, ibâdettir.” 1 buyurmuþtur. Kul, her derdini, her ýztýrabýný, her halini Allah’a arz eder ve isteyeceði her þeyi yalnýz Allah’tan ister. “Duânýz olmazsa ne ehemmiyetiniz var?” 2 ve “Duâ edin, size cevap vereyim.” 3 âyetlerinin tefsîrinde önemli duâ üslûplarýna iþâret eden Bedîüzzaman, duânýn kabul þartlarýnýn bu üslûplar ve diller içinde gizli olduðunu beyan eder. Bedîüzzaman’a göre, âdâbýna uygun olarak Cenâb-ý Hak’tan bir þey istendiðinde, Cenâb-ý Hak verir. Duâda kullanýlan önemli üslûplar ve diller þunlardýr: 1- Ýstidât dili: Ýstidat ve yeteneklerin dili ile istenen þey dâimâ verilir. Bütün varlýklarýn istidat dili ile yaptýklarý duâlar Allah’ýn dergâhýna yükselmekte ve kabûl görmektedir. Buna bütün kâinât þahittir. 2- Fýtrî ihtiyaç dili: Ýstenen þey, fýtrî bir ih tiyaç ise, kabûl edilir. Duâlarýný fýtrî ihtiyaç diliyle yapan canlýlar, ihtiyaçlarýna ummadýklarý þekillerde nâil olmaktadýrlar. 3- Iztýrar dili: Zorda kalan ve dert çeken acý sahibi birisinin “acý diliyle” yaptýðý duâyý Cenâb-ý Hak makbul sayar. 4- Hal ve fiil dili: Bizzat fiil ve davranýþlarýyla uygun tutum sergilenerek yapýlan duâlar makbûle þâyândýr. Sebepleri bir araya getirmek, Allah’ýn istenen þeyi vermesi için görmek istediði bir fiilî duâ hâlidir. Meselâ hasta olan birisi doktora, eczâcýya Allah’tan þifâ talebiyle gider, ilâçlarýný Allah’tan þifâ talebiyle alýr ve kullanýr. Hastanýn bu hâli bir duâ vaziyetidir ki, Cenâb-ý Hak katýnda makbul sayýlýr. Yine meselâ bir çiftçi, Cenâb-ý Hak’tan bereketli ürün istemek için, topraðý sürmekle rahmet kapýsýný çalmýþ olur. 5- Söz ve kalp dili: Ýlk dört dil ile ulaþýlmayan bir istek ve ihtiyaç için nihâyet söz dili ile duâ edilir ve Cenâb-ý Hak’tan istenir. Kul, güç yetiremediði konularda diliyle ve kalbiyle Allah’ýn kudret ve rahmetine sýðýnýr, Cenâb-ý Hak da bu sýðýnýþý inþaallah kabul eder. Duâ da bir ibâdet olduðundan, dünyevî maksatlar gaye edilerek yapýlmayacaðýný beyan eden Üstad Saîd Nursî, ibâdetin gâyesinin uhrevî olduðunu, dünyevî maksatlarýn ise ancak bu ibâdetin özel vakitleri hükmünde olduðunu kaydeder. Bedîüzzaman’a göre, belâlarýn gelmesi, dertlerin verilmesi, hastalýklarýn ve muzýr þeylerin musallat olmasý bazý duâlarýn husûsî vakitleridir. Bu vakitlerde Cenâb-ý Hakk’a duâ edilmelidir. Ancak belâlar gitmez ise, “Duâm kabul olmadý.” denilmemeli; “Duânýn vakti bitmedi.” denilmeli ve duâya devam edilmelidir. Allah’ýn rahmetinden ümit kesilmemelidir. 4

P

Secdede duâ nasýl yapýlýr? Rükû ve secde halinde yaptýðýmýz tesbihler zaten birer ilticadan, sýðýnýþtan ve duâdan ibarettirler. Bu tesbihler sünnettirler. Peygamber Efendimiz (asm) buyurmuþtur ki: “Sizden biriniz rükûa varýnca rükûda üç kez ‘Sübhâne Rabbiye’l-Azîm’ dese rükûu tamam olur ve bu en azýdýr. Ve secdeye varýnca secdesinde üç kez ‘Sübhâne Rabbiye’lA’lâ’ dese secdesi tamam olur ve bu en azýdýr.” 5 Huzeyfe de (ra), Resûl-i Ekrem’in (asm) rükûda ‘Sübhâne Rabbiye’l-Azîm’; secdede ise ‘Sübhâne Rabbiye’l-A’lâ’ dediðini bildirmiþtir.6 Bu tesbihlerin üçer kez söylenmesi sünnete uyulmasý açýsýndan yeterlidir. Ancak tek baþýna namaz kýlanlar veya cemaatin rýzasýný alan imamlar bu tesbihleri yediye kadar, hatta on bire kadar çýkarabilirler. Bu tesbihlerin dýþýnda rükûda veya secdede ilâve duâ ve zikir söylemek için yine sünnete bakarýz. Cemaat namazýný uzatmaktan sakýnmak kaydýyla; sünnette var olan tesbih, zikir ve duâlarý tek baþýna kýldýðýmýz namazlarda alabiliriz. Ancak ne rükûda, ne secdede, ne de na mazýn baþka bir yerinde kendimize ait ifadeler kullanamayýz ve bize ait sözler sarf edemeyiz. Þüphesiz Peygamber Efendimiz’in (asm) rükû ve secdede yaptýðý baþka duâlar da vardýr. Meselâ tek baþýna namaz kýlarken veya cemaatin rýzâsý alýnmýþ ise, secdede, “Allahümme le ke secedtü ve bike âmentü ve leke eslemtü se cede vechî lillezî halakahû ve savverahû ve þakka sem’ahû ve besarahû tebâreka’llahü ahsenü’l- hâlikîn.” duâsý yapýlabilir.7 Sünnette gelen baþka duâlarý yapmak da mümkündür. Bu duânýn manasý þöyledir: “Allah’ým! Senin için secde ettim. Sana iman ettim. Sana teslim oldum. Yüzüm, kendisini yaratana ve þekil verene, görmesi için göz oyuðunu yarýp gözü yerleþtirene, iþitmesi için kulak yerini yarýp kulaðý yerleþtirene secde etmiþtir. Yaratýcýlýk mertebelerinin en güzelinde olan Allah’ýn þaný ne yücedir!” Secdede tesbih ifadelerini söylerken kalben baðýþlanmayý dilememiz ve hayýr istememiz de yeterli olur. Dipnotlar: 1- Tirmizî, Duâ, 2. 2- Furkân Sûresi, 25/77. 3- Mü’min Sûresi, 40/60. 4- Sözler, s. 287. 5- Tirmizî, Namaz, 193. 6- Müslim, 772; Tirmizî, Namaz, 261. 7- Müslim, 771.


10

KÜLTÜR SANAT

21 TEMMUZ 2011 PERÞEMBE

Y

18. yüzyýlda yapýlan ve 51 yýldýr bozuk olan ünlü ýþýk sistemi çalýþtýrýldý

ÝBRAHÝM HAKKI’NIN IÞIK SÝSTEMÝ ÇALIÞTI

alioktay@alioktay.net

DOÐUDAN

DünyanýntanýdýðýPakistanlýmüzik üstadý:NusretFatihAliHan

usret Fatih Ali Han dünyaný tanýdýðý bir Pakistanlý müzik adamý, bir Qawwali yorumcusu. Önce Qawwali müziðinden sonra Ali Han’dan bahsedelim. Qawwali, bayramlarda, evlilik törenlerinde, ermiþlerin kabri baþlarýnda rastlanabilecek bir müzik türü Pakistan’da. Genellikle tabla ve el çýrpýlarak eþlik edilerek baþlanýp, hamd (Hazreti Peygamberin sözleri) ya da mankabat (Hz. Hasan, Hz. Hüseyin, Hz. Ali gibi Ýslâm büyüklerinin sözleri) ile biten Qawwali’yi Gazal takip eder. Ýþte Nusret Fatih Ali Han’da dünyanýn tanýdýðý bir Qawwali yorumcusu. ‘’Allah için þarký söylerken kendimi O’nunla bütünleþmiþ hissediyorum ve Allah’ýn evi Mekke önümde uzanýyor. Peygamberimiz Muhammed (asm) için söylerken sanki Medine’de mezarýnýn baþýnda oturuyor ve onun i-

N

BATIDAN

çin duâ ediyorum’’ sözleri de Nusret Fatih Ali Han’a ait. 1943 de doðan sanatçýnýn þarkýlarý Avrupa ve Amerika’ya kadar yayýlmýþ durumda.1988 yýlýnda Ýngiliz müzik devi Peter Gabriel’in filmi için hazýrladýðý albüme yaptýðý katký ile çýkýþ yaptý. 1991’de Real Word için Kanadalý müzik bestecisi Michael Brook ile ‘’Mustt mustt’’ albümünü yaptý. Bu parçanýn remixleri Avrupa ve Amerika’daki kulüplerin en beðenilen parçasý oldu. Ali Han’ýn Avrupa ve Amerika’da gerçekleþtirdiði her konseri müthiþ sesi ve yorumu ile olay oldu. Merhum sanatçýnýn son albümü ‘’Mevlânâ’’ idi. ‘’Allah için þarký söylerken kendimi O’nunla bütünleþmiþ hissediyorum ve Allah’ýn evi Mekke önümde uzanýyor’’ diyen ve 16 Aðustos 1997 yýlýnda vefat eden sanatçýya Allah’tan rahmet diliyoruz.

üzik arþivimi karýþtýrýrken 2005 yýlýnda bir gazetede dünyaca ünlü flüt sanatçýsý Zamfir’le yapýlmýþ röportajý okudum. Önce Zamfir’den bahsedelim. 1941 yýlýnda Romanya Bükreþ’te doðar. 4 yaþýnda müzikle ilgilenmeye baþlar .Ýlk kez 1970’de Fransa’ya konser için dâvet edilir. Albümleri milyonlar satar. Bir eseri 1976’da Ýngiltere’de satýþ rekorlarý kýrmýþtýr. Papa 2. John Paul, müziðini çok beðendiði için Zamfir, onun anýsýna dini bir albüm hazýrladý. Mel Gibson’ýn Papa’nýn hatýrasýna hazýrladýðý belgeselin müziklerini de Zamfir yapar. Zamfir kendi tabiriyle ‘’Türkiye de Galatasaraylý ünlü futbolcu George Hagi’den sonra en çok tanýnan 2. Romanyalý.’’ Osmanlý ‘nýn son zamanlarýnda Türkiye’de yaþamýþ ve Türk Müziði’ne katký saðlamýþ Romen devlet ve müzik adamý Dimitri Cantemir‘i de unutmamak lâzým. Zamfir röportajda bizi ve müziðimizi de ilgilendiren önemli þeyler söylemiþ. Meselâ ‘’Düþünme, fikir ve kendini bulma. Müzik deyince aklýma bunlar geliyor’’ diyor ve ekliyor: ‘’Ýnsanýn ruhunu dinlendirmesi lâzým müziðin. Kötü düþüncelerden uzaklaþtýrmalý. Osmanlý padiþahlarýnýn terapide kullandýklarý gibi müziðin faydalý, tedavi edici yönünü kullanmalýyýz’’ diyerek de Osmanlý’yý ve müziðini tanýdýðýný, takdir ettiðini gösteriyor. Türk Müziði ve tasavvufa iliþkin

B Ý R U Y A R I

lacaðýný vurgulayan Çolak, ‘’23 eylül tarihinde doðan güneþin ilk ýþýnlarýnýn türbeye yansýmasýný artýk hep birlikte göreceðiz. Ayrýca, Ýbrahim Hakký Hazretlerini anma faaliyetlerini de o tarihte gerçekleþtireceðiz’’ dedi. Prof. Dr. Cengiz Iþýk da Ýbrahim Hakký Hazretlerinin Türkiye’nin yetiþtirdiði çok önemli bir bilim adamý olduðunu söyledi. 1960’lý yýllarda yapýlan restorasyonda bozulan ýþýk düzeneðine tekrar iþlerlik kazandýrmanýn mutluluðunu yaþadýklarýný dile getiren Iþýk, ‘’Gerek Aydýnlar’ýn ve gerekse Ýbrahim Hakký Hazretlerinin daha iyi tanýtýlmasý gerektiðine inanýyorum. Özellikle Aydýnlar’ýn, inanç turizmi açýsýndan olduðu kadar kültür turizmi açýsýndan büyük bir potansiyeli vardýr. Bu potansiyelin kullanýlmasý gerekiyor’’ diye konuþtu. Siirt / aa

de güzel deðerlendirmeleri var Zamfir’in: ‘’Küçük yaþlarýmdan beri Türk müziðini severek dinledim hep. Doktora tezimin konusu Türk Müziði’ydi. Tezimde ‘’Mevlânâ ve Sufi Müzikle ilgili de çalýþma yaptým’’ diyen ünlü sanatçýnýn, þu tesbiti çok önemli bence: ‘’Tasavvuf Allah’a yaklaþtýran bir müzik. Tasavvuf müziði sadece Ýslâm ülkelerini deðil, dünyayý etkileyen bir akýmdýr. ‘’Rock ve pop müzikle ilgili Zamfir’in söyledikleri de dikkat çekici: ‘’Ben rock müziðini, popu diskoda çalýnan parçalarý müzikten saymýyorum. Müzik deðil bu. Bunlar insanýn sadece hayvanî yönüne hitap ediyor, ruhuna hitap etmiyor. Kötü düþünceleri, hayvanî dürtüleri tahrik ediyor. Bu müziði yapanlar Tanrý ile insan arasýnda ki baðý kopardý. Ýnsaný insanlýktan çýkarýyor. Eðer insan kendini terbiye etmek istiyorsa ilk önce bu düþüncelerden kurtulmalý. Yoksa bu alýþkanlýklarla eroinman bir gençlik yok olmaya doðru gider.’’ Nasýl, etkileyici tesbitler deðil mi? Rock ve pop müziðinin yýkýcý yaralayýcý boyutunu biraz keskin ifadelerle dile getirmiþ. Müzik insan iliþkisi için ise Zamfir ‘’Gerçek müzik insaný tedavi eder, ruhunu dinlendirir. Müzikle insanýn özünü bulmasý lâzým. Ýnsanda denge saðlanýnca dünyada da denge saðlanýr’’ diyerek sözlerini baðlýyor.

“Bize sadakatle ikrar veren o kimse, Bizi pazar yerinde oynanan kuklalara çevirdi. Bu iþden çok bîzârým: Ben pazar eðlencesi deðilim, Ben, beni inkâr eden kimsenin bendesiyim” Hz. Mevlânâ. Manisa’dan Mehmed Veysi Bey’den gelen uyarýsýnda diyor ki: ‘’Semaý olur olmaz yerde yapanlara ithaf olunur. Saygýlarýmla Efendim. Mehmed Veysî‘’

IÞIK SÝSTEMÝ 1700’LÜ yýllarda, Aydýnlar’a yaklaþýk 2 kilometre uzaklýktaki bir tepe üzerinde kurulan ve bir duvarýn ortasýndan geçen ýþýk düzeneði, güneþ ýþýðýný, Ýsmail Fakirullah Hazretlerinin Türbesinde bulunan kulenin pencerelerinden aynalarýn kýrýlmasý yöntemiyle, türbenin baþ ucuna yansýtýyordu. Her yýl 21 Mart ve 23 Eylül tarihlerinde gerçekleþen bu olay, 1960’lý yýllarda türbenin onarýlmasý sýrasýnda bir pencerenin yerinin kaydýrýlmasýyla bozulmuþtu.

Ýbrahim Kalkan Bâbýâli Sohbetleri’nde

ÜnlüflütsanatçýsýGheorgeZamfir:

TasavvufAllah’a yaklaþtýranbirmüzik

M

SÝÝRT’ÝN Aydýnlar ilçesinde, 1700’lü yýllarda yapýlan ve 1960 yýlýndan beri çalýþmayan ünlü ýþýk düzeneði yeniden çalýþtýrýldý. ÇEKÜL Vakfýnýn desteðiyle valilik tarafýndan Baþkent Üniversitesinden Prof. Dr. Cengiz Iþýk’ýn koordinatörlüðünde, çeþitli üniversitelerden bilim adamlarýnýn da katýlýmýyla sürdürülen çalýþmalar sonucunda, Aydýnlar ilçesinde, Erzurumlu Ýbrahim Hakký Hazretleri Türbesinin 1960’lý yýllardaki restorasyonu sonrasýnda iþlemez hale gelen ýþýk düzeneði yeniden çalýþtýrýldý. Siirt Valisi Musa Çolak, yaptýðý açýklamada, dünya üzerinde öðretmenlere duyulan saygýnýn bir ifadesi olarak yapýlan bu ýþýk düzeneðine tekrar iþlerlik kazandýrmanýn mutluluðunu yaþadýklarýný söyledi. Düzeneðin yeniden iþlerlik kazanmasý ile birlikte ilçenin turizm pastasýndan daha büyük bir pay a-

Ýhtiþamlý görüntüsüyle hâlâ büyüleyen Ahmet Ratib Paþa Köþkü 54 odalý. Köþkün restorasyon çalýþmalarýna bu yýl baþlanmasý bekleniyor.

AhmetRatibPaþaKöþkü’nün saklýtarihiortayaçýkarýlýyor ÝSTANBUL Ýl Özel Ýdaresi tarafýndan proje çizim çalýþmasý yaptýrýlan Ahmet Ratib Paþa Köþkü’nün restorasyon çalýþmalarýna 2011 yýlý içerisinde baþlanmasý bekleniyor. Ýstanbul Ýl Özel Ýdaresi, Çamlýca’da Acýbadem Caddesi üzerinde yer alan Ahmet Ratib Paþa Köþkü’nü (Çamlýca Kýz Lisesi) restore ettiriyor. 1892-1908 yýllarý arasýnda Hicaz Umumî Valisi olarak görev yapmýþ olan Müþir Ahmet Ratib Paþa tarafýndan Mimar Kemaleddin Bey’e yazlýk köþk olarak yaptýrýlan tarihin yýpratan yýllarýndan sýyrýlýp gelmiþ bu nadide eser, þimdilerde restorasyonla buluþup hayat dolu günlerine dönmeyi bekliyor. Çok geniþ bir konak olarak inþa edilen yapý Art Nouveau özellikler taþýyor. Maarif Nazýrý Þükrü Bey’in giriþimleriyle 1913 yýlýnda Ýnas Sultanisi adýyla faaliyet göstermeye baþlayan Çamlýca Kýz Lisesi, Türkiye’nin ve Ýstanbul’un ilk yatýlý kýz okuludur. Birinci Dünya Savaþý’yla birlikte kapanan ve savaþýn hemen ertesinde yeniden açýlan okul Çamlýca Kýz Lisesi adýný almýþtýr. Acýbadem’de ihtiþamlý görüntüsüyle hâlâ insanlarý büyüleyen köþkün tarihi de bir o kadar renkli. 54 odalý köþkün ilk sahibi Ahmet Ratib

Paþa olmuþ. Köþk, II. Meþrûtiyet’ten sonra Maarif Bakanlýðý tarafýndan alýnmýþ. Acýbadem Yatýlý Numune Kýz Lisesi, kýz orta okulu, Çamlýca Kýz Lisesi olarak farklý dönemlerde eðitim yuvasý olarak kullanýlmýþ. Bütün kapý ve pencereleri oyma sanatçýlarý tarafýndan yapýlan köþkün, merdiven korkuluklarýnda deðerli bakara kristali kullanýlmýþ. Ahþap aksamý ile çevresindeki binalardan ayrýlan köþkün proje çizimleri devam ediyor ve yakýn bir zamanda da Özel Ýdare eliyle uygulama süreci baþlayacak. Recep Bozdað / Ýstanbul

Hazýrlayan: Erdal Odabaþ (erdalodabas@mynet.com)

1 2 3 4 5 6 7 8 9 10

4. Filistin kültür haftasý baþlýyor TÜRKÝYE ve Filistin arasýndaki kardeþlik baðlarýný ve iliþkilerini daha da ileri seviyelere taþýmak ve Filistin kültürünü tanýtmak amacýyla dördüncü kez düzenlenen ‘’Filistin Kültür Haftasý’’ baþlýyor. Kültür ve Turizm Bakanlýðýndan yapýlan yazýlý açýklamada, Bakanlýk, Türk Ýþbirliði ve Kalkýnma Ýdaresi Baþkanlýðý ve Filistin Ankara Büyükelçiliði iþbirliðiyle 21-30 Temmuz tarihleri arasýnda gerçekleþtirilecek hafta süresince Ýstanbul ve Þanlýurfa’da çeþitli etkinlikler düzenleneceði bildirildi. Ankara / aa

Kapadokya’da fotoðraf ve karma resim sergisi

BULMACA 1

ÞAÝR, yazar, tiyatro ve sinema sanatçýsý Ýbrahim Kalkan, Edebiyat Sanat ve Kültür Araþtýrmalarý Derneði’nin (ESKADER) misafir konuþmacýsý olacak. Sohbet toplantýsý, Timaþ Kitap Kahve’de, bugün saat 18.00’de baþlayacak. ESKADER’in “Bâbýâli Sohbetleri”ne konuþmacý olarak katýlacak olan Ýbrahim Kalkan, þiir anlayýþýný, yazý hayatýný, çocuk edebiyatýný, sinema ve tiyatro dünyasýný anlatacak. Kalkan, bugüne kadar rol aldýðý tiyatro ve sinema eserlerinden de bahsedecek. Türkiye’de sanat dergisi çýkarmanýn zorluðundan söz edecek olan Ýbrahim Kalkan, dinleyicilerin sorularýna da cevap verecek. Kültür Sanat Servisi

2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12

TÜRKÝYE’NÝN tabiat, manzara ve kültür merkezlerinden Kapadokya’da fotoðraf ve resme gönül vermiþ sanatçýlar, karma fotoðraf ve resim sergisi açýyor. Forum Kapadokya Alýþveriþ Merkezi’nde 20 Temmuzda saat 18.00’de sanatseverlerle buluþacak sergi 4 gün süreyle açýk kalacak. Fotoðraf ve resim sanatçýlarýndan Nazik Temur ve Hülya Halaç ile Kapadokya Fotoðraf ve Sinema Amatörleri Derneði (KAFSÝD) üyesi Hasan Galip Temur’un karma fotoðraf ve resim sergisinde Kapadokya fotoðraflarý ve yaðlý boya resimler sergilenecek. Nevþehir / cihan

SOLDAN SAÐA— 1. Eski Farslarýn, Medlerin ve Asurlularýn kullandýðý yazý. 2. Ölümünü istemek. - Giysi. 3. Edebiyatýn halk arasýnda söyleniþi. 4. Ekme iþi. - Doðu Anadolu'da bayanlarýn yaptýrdýðý dövme. 5. Yýlan. - Mýzmýz sevimsiz kimse. 6. Döl eþi. - Tantal elementinin simgesi. - Aldatma, düzen, tuzak, hile. 7. Öðütülerek toz durumuna getirilmiþ tahýl ve baþka besin maddeleri. - Oturmak için evlerin önüne taþ ve çamurdan yapýlan set. 8. Yönetim iþlerinin yürütüldüðü bina. 9. Üzüntü, tasa, kaygý, sýkýntý. - Lityum elementinin simgesi. 10. Bir þeyin niteliðini belirtmek. YUKARIDAN AÞAÐIYA— 1. Hakkâri'nin eski adý. 2. Ýnanma, inan. - Ýçine alacaðý þeye oranla ölçüleri yetersiz olan. 3. Süreç. - Kakým. 4. Emanet, vedia. - Nurlu, ýþýklý, aydýnlýk. 5. Uçurum. - Yýllýk. 6. En çok, en üst, en büyük, en yüksek. - Yüzün rengi. 7. (Tersi) Ýnce ses. - Genellikle belli meslek adamlarý için yapýlmýþ veya belli amaçlarla kurulmuþ konutlar BÝR ÖNCEKÝ BULMACANIN CEVABI topluluðu, iþ merkezi. 8. Ýmal eden. 9. Kale duvarý. - Bilim, fen 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 konularýyla siyasal, ekonomik ve 1 M A K S Ý Ý G A L E T A toplumsal konularý açýklayýcý ve- 2 E D E P E A R D A N U Ç ya yorumlayýcý niteliði olan ga- 3 C E R E M E S A M A N Ý zete veya dergi yazýsý. 10. Ezgi, 4 E M A K Ü T A N Ý M A M türkü, naðme. - Bir baðlaç. - Ad. 5 L U K Ü M Ü L Ü S A Z E 11. Aðabey. 12. Tömbeki deni- 6 L A E L Ý K E Ç E R E Z len bir cins tütünün dumanýnýn 7 E K R A N L H E T E T Ý sudan geçirilerek içilmesini sað- 8 Ý Ý R T A K A R A M E Y layan araç. - Berkelyum elemen- 9 U D M Ö D E M M M Ý N E 10 S E R R Ý L M P A L E T tinin simgesi.


EKONOMÝ

Y HABERLER

Cinsi 1 ABD DOLARI

1 ÝSVÝÇRE FRANGI 1 ÝSVEÇ KRONU

SATIÞ

2.0080 0.25221

2.0209 0.25483

2.0050 0.25203

2.0239 0.25542

1.7269 5.9612

1.7347 6.0397

1.7205 5.8718

.7413 6.1303

1.6481 1.7491

1.6598 1.7793

1 KANADA DOLARI

0.31501 2.3491

0.31325 2.3362

0.31573 2.3526

1 NORVEÇ KRONU

1 EURO

0.31347 2.3378

1 SUUDÝ ARABÝSTAN RÝYALÝ

0.29696 0.44112

0.29896 0.44192

0.29675 0.43781

0.29965 0.44523

1 ÝNGÝLÝZ STERLÝNÝ

2.6575

2.6714

2.6556

2.6754

100 JAPON YENÝ

2.0844

2.0982

2.0767

2.1062

1 KUVEYT DÝNARI

ULUSLARARASI Para Fonu’nun (IMF) ‘’Av rupa’nýn borç krizinin dünyaya maliyeti büyük olur’’ uyarýsýna geniþ yer ayýran Ýngiliz Times gazetesi, telekulak skandalýnýn gölgesinde kalan malî kriz riski konusunda uyardý. Gazete “Dikkatler, anlaþýlýr bir þekilde, parlamento oturumuna yönelmiþken, herkesin hayatýný etkileyecek bir baþka kriz fokurdamaya baþladý” yorumunu yaptý. Piyasalarýn,

Yunanistan’daki krizin Ýspanya ve Ýtalya’ya yayýlmasýný önleyecek adýmlarý atmakta ayak direyen Avrupalý liderlere karþý sabrýnýn taþmakta olduðunu kaydeden Times, yaklaþmakta olan krize iliþkin þu uyarýda bulundu: ‘’Sorunun çözümü için bir sihirli formül yok, ayrýntýlar da çok teknik. Ama yeni bir malî krizin sonuçlarý Avrupa vatandaþlarý için teknik olmayacak. Eðer doðru kararlar alýn-

DOLAR

EURO

ALTIN

DÜN 1,6580 ÖNCEKÝ GÜN 1,6580

DÜN 2,3560 ÖNCEKÝ GÜN 2,3500

DÜN 84,90 ÖNCEKÝ GÜN 85,45

mazsa, insanlar iþlerini kaybedecek, tasarruflar, emeklilik fonlarý eriyecek, kredi temerrüdüne dayalý takas sözleþmesi ya da Avrupa Malî Ýstikrar Paktý kavramlarýný hayatlarý boyunca duymamýþ olan sýradan insanlar büyük bedeller ödeyecek. Bazý politikacýlar, alýnacak tedbirlerin Avrupa Birliði için sonuçlarýndan kaygýlý, özellikle de para birliðinin daðýlmasýndan. Ancak ekonomik so-

C. ALTINI DÜN 571,19 ÖNCEKÝ GÜN 574,82

nuçlar ikinci malî krizden bankacýlarýn deðil, siyasetçilerin nefret edilen kiþiler olacaðý anlamýna gelecek. Üç yýl önce Lehman Brothers’ýn çöküþü felâkete yol açan bir domino etkisi oluþturmuþtu. Yarýn (bugün) top la na cak Av ru pa lý li der ler, ül ke le ri ni benzer tehlikelerden korumak istiyorlarsa, sözlerin yeterli olmadýðýný anlamalarý gerek. Þimdi eylem zamaný.’’ BBC Türkçe

YENÝ KRÝZ KAPIDA BABACAN, AVRUPA’NIN DOÐRU KARAR ALMASI, ABD’NÝN DE BORÇLANMA LÝMÝTÝ SORUNUNU AÞMASI DURUMUNDA PROBLEM OLMAYACAÐINI, YOKSA OLUMSUZ SENARYOLARA HAZIR OLMAK GEREKTÝÐÝNÝ BELÝRTTÝ. BAÞBAKAN Yardýmcýsý Ali Babacan, ‘’Umuyoruz ki Avrupa’da doðru kararlar alýnýr. Umuyoruz ki ABD’de bu borçlanma limitiyle ilgili siyasî sorun aþýlýr. Bunlar çözülürse sorun yok, ama sorunlar çözülemediði takdirde de olumsuz senaryolara da hazýr olmamýz gerekir’’ dedi. Dünya Bankasý Baþkaný Robert Zoellick ile makamýnda görüþen Babacan, görüþme sonra-

sý ortak bir basýn toplantýsý düzenledi. Toplantýda bir gazetecinin bugünkü görüþmede Avrupa’daki kriz, küresel ekonomik krize iliþkin yapýlabilecek ya da düþünülen bir formül olup olmadýðýný sormasý üzerine Babacan, bugünkü görüþmede aðýrlýk olarak Dünya Bankasý ile önümüzdeki dönemde üzerinde çalýþacaklarý konularý ve 3’üncü ülkelerde beraberce

neler yapýlabileceðinin konuþulduðunu söyledi. Babacan, önümüzdeki dönemde ekonomik programý, Orta Vadeli Programý hazýrlarken, dünyada ve Avrupa’daki konjonktürün de dikkate alýnmasý gerektiði üzerinde durduklarýný ifade etti.

AKP Genel Baþkan Yardýmcýsý Bülent Gedikli’nin ‘’krizin kapýda olduðu ve eldeki paranýn harcanmamasýna’’ yönelik bazý deðerlendirmelerine nasýl baktýðýnýn sorulmasý üzerine de Babacan, ‘’Önemli olan þudur umuyoruz ki Avrupa’da doðru kararlar alýnýr. Umuyoruz ki ABD’de bu borçlanma limitiyle ilgili siyasî sorun aþýlýr. Bunlar eðer çözülürse sorun yok, ama problemler olduðu halde, sorunlar çözülemediði takdirde de olumsuz senaryolara da hazýr olmamýz gerekir’’ diye konuþtu. Ankara / aa

IMF, carî açýk tahminini yükseltti

‘Ne varsa tutun, fazla harcamayýn’ AKP Genel Baþkan Yardýmcýsý Bülent Gedikli, dünya ekonomisinin iyiye gitmediðini ve bunun Türkiye üzerinde de olumsuz etkileri olacaðýný söyleyerek, “Kötü haberi veriyorum; dünya ekonomisinde kara bulutlar gözükmeye baþladý. Dünya daha büyük krizlerle karþý karþýya kalacak. Bunlar da oluyor. Muhtemelen dünya ekonomisinde bir kriz olacak. Türkiye’ye olumsuz

etkileri olacaktýr. O yüzden tedbirli olun. Ne varsa onu tutun. Fazla harcamayýn” dedi. Habertürk’ün haberine göre, TV8’de katýldýðý yayýnda yöneltilen sorularý cevaplarken, “Dünyada kriz olacak, Türkiye’de bundan olumsuz etkilenebilir. Geliþigüzel harcamamak lâzým. Biz toz pembe bir tablo çizmiyoruz, gerçekleri konuþuyoruz” diye konuþtu.

AKP Genel Baþkan Yardýmcýsý Bülent Gedikli'nin yaptýðý 'ne varsa tutun, fazla harcamayýn' uyarýsýndan sonra Baþkan Yardýmcýsý Babacan da, AB ve ABD'nin problemlerini çözememesi durumunda olumsuz senaryolara hazýrlýklý olmak gerektiðine dikkat çekti.

IMF carî açýðýn millî geli re o ra ný tah mi ni ni yüz de 8’den yüz de 10.5’e çýkardý. IMF Türkiye’ye iliþkin büyüme ve carî açýk beklentilerin de re viz yo na git ti. Bu ay içerisinde G20 ekonomilerinde dair deðerlendirmesini yayým la yan fon, Tür ki ye’de carî açýðýn millî gelire oranýnýn, yýl sonunda çift ha ne ye çý ka ca ðý gö rü þünde. 2011’de carî açýðýn millî gelire oraný tahmi ni ni yüz de 8’den yüz de 10.5’e revize eden IMF’in 2012 tahmini ise, yüzde 8.2’den yüzde 9.8’e çýktý. IMF büyüme tahminleri -

ni de önemli ölçüde revize etti. Daha önce 2011 için yüzde 4.5’lik büyüme bekleyen IMF, birinci çeyrek te ge len yüz de 11’lik büyümenin ardýndan bu tah mi ni ni yüz de 8.7’ye revize etti. Fon, 2012’de ise Türkiye’de büyümenin ciddî biçimde yavaþla ya ca ðý ný dü þü nü yor. IMF’ye gö re ge le cek yýl yüzde 2.5’e kadar gerileyecek. Türkiye gibi hýzlý büyüyen geliþen ülkelerde malî konsolidasyon ala ný ol du ðu nu vur gu la yan IMF, “Bu fýr sat de ðerlendirilirse para politikasý üzerindeki baský da azaltýlýr” diyor.

Altýn hesaplarýnýn cazibesi artýyor ALTIN fiyatlarý rekor üstüne rekor kýrarken, Türk bankacýlýk sektöründeki altýn hesaplarýnýn büyümesi de sürüyor. Bankacýlýk Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) verilerine göre, bankalarda tutulan kýymetli maden depo hesaplarýnýn toplam tutarý 2010 Mayýs sonuna göre bu yýlýn ayný döneminde 3,5 kat artarak 4 milyar 178 milyon liraya ulaþtý. Bankalarýn altýn depo hesabý büyüklüðü yaklaþýk 49 tona yükseldi. 2010 sonuna göre ilk 5 ayda toplam mevduattaki büyüme yüzde 4,3 olurken, Türk bankacýlýk sektöründeki altýn varlýðý da yüzde 74,1 arttý. Ýstanbul / aa

Emlâkçýlarýn keyfi kaçtý

TUTSAT (mortgage) faizleri, peþinatlarý ve inþaat girdilerindeki maliyet artýþý nedeniyle emlak, inþaat sektöründe durgunluk beklentisi derinleþirken, markalý konut üretenler hallerinden memnun... Emlâkçýlar ise keyifsiz... Ýstanbul Emlak Komisyoncularý ve Danýþmanlarý Odasý Ýkinci Baþkaný Nizameddin Aþa, TÜÝK verilerine göre bu yýlýn ilk çeyreðinde Ýstanbul’da konut satýþlarýnda yüzde 37, Türkiye genelindeki konut satýþlarýnda da yüzde 13’lük düþüþ olduðunu hatýrlattý. Markalý konut üretenle rin, özel alýcý potansiyeli olduðu için satýþta çok fazla güçlük çekmediklerini, bu firmalarýn bakýþ açýsýndan piyasanýn iyi olduðunu ifade eden Aþa, ‘’Ama bunlar bütün piyasanýn yüzde 10’unu geçmiyor. Piyasanýn yüzde 90’ý þu anda sýkýntý içinde... Piyasada balon oluþtu. Bu balonu bütün piyasaya yayma çabasý var. Özel alýcýsý olan lüks konseptte yapýlan projeleri de emsal gösterip piyasayý yükseltmeye çalýþýyorlar’’ dedi. Son zamanlarda faizlerin yükseldiðini, bunlarýn hepsinin piyasayý sýkýntýya sokacak uygulamalar ol duðunu kaydeden Aþa, ‘’Yýlýn ikinci çeyreðinde konut satýþlarýnda ilk çeyrekteki yüzde 37’ye ilâveten yüzde 10’luk bir düþüþ daha olur. Yýlýn ilk 6 ayýndaki düþüþün geçen yýla oranla yüzde 50’ye yakýn ola caðýný tahmin ediyorum’’ dedi. Ýstanbul / aa

SERBEST PÝYASA

Times: Kriz fokurdamaya baþladý

Yatýrýmcýlarýn gözü Mersin’de

MERSÝN Ticaret ve Sanayi Odasý (MTSO) Yönetim Kurulu Baþkaný Þerafettin Aþut, ekonomik kriz dolayýsýyla birçok yükümlülüðü yerine getiremeyen Yunanistan’dan alýnan 2013 Akdeniz Oyunlarý organizasyonunun Mersin’e verilmesinin ardýndan, yatýrýmcýlarýn þehirde yatýrým yarýþýna girdiðini ancak, düðmeye basmak için Çukurova Havalimaný inþaatýna iliþkin somut adýmlarýn atýlmasýný beklediklerini bildirdi. Aþut, Baþbakan Recep Tayyip Erdoðan’ýn da destekleri sayesinde Mersin’e kazandýrýlan Akdeniz Oyunlarý’nýn þehirde çok büyük heyecan oluþturduðunu, organizasyona 2 yýldan daha az bir süre kalmasýnýn heyecaný arttýrdýðýný, buna baðlý olarak yatýrýmcýlarýn þehirdeki hareketlilikten pay alma yarýþýnda olduklarýný belirtti. Organizasyon öncesinde baþta inþaat olmak üzere birçok sektörün canlýlýk yaþayacaðýný ifade eden Aþut, ‘’Bu organizasyon için gerekli olan hazýrlýklarýn yetiþtirilemeyeceðine dair en ufak bir endiþemiz yok. Kentimizdeki bu heyecaný ve kararlýlýðý gören yatýrýmcýlar da, Mersin’deki iliþkilerini güçlendirmeye baþladý. Bunun baþýnda otel yatýrýmcýlarý geliyor. Çünkü organizasyona hazýrlanýrken, Mersin’in geleni gideni artacak, dolayýsýyla da konaklama ihtiyacý doðacak’’ dedi. Mersin / aa

11

TPAO Genel Müdürü Mehmet Uysal, bir buçuk yýl içinde Karadeniz’de doðalgaz ve petrol arama amacýyla 4 veya 5 kuyu açacaklarýný ve bu çalýþmanýn maliyetinin 1 milyar dolar civarýnda olacaðýný söyledi. Uysal, TPAO’nun Karadeniz ve Akdeniz rezervlerinin geliþtirilmesi için bazý þirketlerle görüþme halinde olduðunu bildirdi. Seul’de bir sektör toplantýsýna katýlan Uysal, “Bir buçuk yýl içinde Ka radeniz’in çok derin sularýnda dört kadar kuyu açacaðýz” dedi. Uysal ayrýca Libya’daki isyanýn sona ermesi ve petrol arama izinlerinin alýnmasý halinde üç yýl içinde bu ülkede petrol üretimine baþlayabileceklerini ifade etti. Üretime günde 100.000 varil ile baþlanmasý bekleniyor. Enerji Bakaný Taner Yýldýz, Þubat ayýnda TPAO’nun Libya’nýn Fizan bölgesindeki faaliyetlerini askýya aldýklarýný açýklamýþtý. TPAO’nun Fizan’ýn güneybatýsýnda petrol arama lisansý bulunuyor. Seul / aa

EFEKTÝF SATIÞ

EFEKTÝF ALIÞ

TPAO, Karadeniz’de 5 kuyu açacak

ALIÞ

DÖVÝZ SATIÞ

TÜKETÝCÝYÝ Koruma Derneði (TÜKODER) Eskiþe hir Þube Baþkaný Sülahi Özalp, mesafeli satýþlarda insanlarýn güvenilir internet sitelerinden alýþ veriþ yapmasý gerektiðini söyledi. Ýnternet üzerinden alýþ veriþin ‘’Mesafeli satýþ’’ olarak adlandýrýldýðýný dile getiren Özalp internet üzerinden alýþ veriþin her geçen gün arttýðýný anlatarak þunlarý söyledi: ‘’2011 yýlýnýn ilk 4 aylýk döneminde internet üzerinden alýþ veriþ yapan ve sýkýntý yaþayan 451 kiþi TÜKODER’e baþvurdu. Ýnternet üzerinden alýþ veriþlerde ödemeler kredi kartýndan yapýlýyor. Malýn bedeli anýnda kesiliyor, ancak aldýðýnýz ürün elinize hemen ulaþmýyor. Dolayýsýyla bu tür alýþ veriþlerde dolandýrýlma ihtimali çok yüksek. Bunun yanýnda gönderilen ürün istediðiniz ölçülerde olmayabilir. Ýnternet alýþ veriþlerinde tüketicilerin elinde bir sözleþme, fatura, garanti belgesi olmasý gerekir. Aksi halde olumsuz durumlarda tüketici hiçbir yere derdini anlatamaz. Haklý olsa bile elinde belge olmadýðý için hiç bir þey yapamaz. Tüketicilerimizin sýkýntýya düþmemesi için daha önce kullandýðý ya da güvenilirliði kanýtlanmýþ internet sitelerinden alýþveriþ yapmasýný tavsiye ediyoruz.’’ Eskiþehir / aa

DÖVÝZ SATIÞ

ALIÞ

1.6573 1.7687

1 DANÝMARKA KRONU

Ýnternetten alýþ veriþe dikkat

ALIÞ

Cinsi

1.6493 1.7572

1 AVUSTRALYA DOLARI

Ýnternetten yapýlan alýþveriþlerde dolandýrýlma ihtimali yüksek.

19 TEMMUZ 2011

MERKEZ BANKASI DÖVÝZ KURLARI

21 TEMMUZ 2011 PERÞEMBE

Ramazan alýþveriþ ayý deðil TÜKETÝCÝLER Birliði Genel Baþkan Yardýmcýsý ve Konya Þube Baþkaný Mustafa Dinç, Ramazan ayýnýn gelmesiyle vatandaþýn gýda ürünlerindeki bilinçsiz alýþveriþin piyasalarda talep patlamasýna yol açtýðýný, bu durumun fiyatlarýn suni olarak yükselmesine neden olduðunu bildirdi.Dinç, Ramazan ayýnda fiyatlarýn keyfi olarak yükselmemesi için Tüketiciler Birliði’nin gerekli önlemleri aldýðýný ancak vatandaþlara da bu konuda önemli görevlerin düþtüðünü belirtti. Rama zan ayýnýn getirdiði hazla birlikte vatandaþlarýn bilinçsizce alýþveriþe yöneldiðine dikkati çeken Dinç, normal zamanda yarým kilo zeytin, yarým kilo peynir alan vatandaþýn Ramazan ayýnda ölçüyü kaçýrarak

2’þer 3’er kilo aldýðýný vurguladý. Tüketicilerin alýþveriþlerini normal sezondaki gibi yapmalarý gerektiði uyarýsýnda bulunan Dinç, þunlarý kaydetti. ‘’Ayný market, ayný ürün yerinde duruyor. Ama ne hikmetse biz alýþveriþ arabasýný doldurmadan marketten çýkmýyo ruz. Vatandaþlarýn alýþveriþ arabalarýný doldurma sevdasý piyasalarda talep patlamasýna sebep oluyor. Talebin artmasý da ürünlerin fiyatýný yükseltiyor. Alýþveriþimizi yine normal sezondaki gibi küçük ölçeklerde yaparsak talebin aþýrý þiþmesini engelleyebilir ve fiyatlarýn normal seyrinde kalmasýný saðlarýz. Ayrýca küçük ölçeklerde alýþveriþ yapmak daha taze ve saðlýklý gýda tüketimi için de bir fýrsat olacaktýr.’’ Konya/aa

T. C. SULTANBEYLÝ 2. ÝCRA MÜDÜRLÜÐÜ (TAÞINIRIN AÇIK ARTIRMA ÝLANI) Dosya No: 2009/1094 Tal Örnek No: 25 Bir borçtan dolayý hacizli ve aþaðýda cins, miktar ve deðerleri yazýlý mallar satýþa çýkarýlmýþ olup; Birinci artýrmanýn 17.08.2011 günü Saat 11:30-11:35 Ahmet Yesevi Mah. Bosna Bulvarý Kuzey Yanyol Altýnova sk. no: 18 Sultanbeyli'de yapýlacaðý ve o gün kýymetlerinin % 60'ýna istekli bulunmadýðý takdirde 22.08.2011 günü ayný yer ve saatte 2. artýrmanýn yapýlarak satýlacaðý; þu kadar ki artýrma bedelinin malýn tahmin edilen deðerinin % 40'ýný bulmasýnýn ve satýþ isteyenin alacaðýna rüçhaný olan alacaklarýn toplamýndan fazla olmasýnýn ve bundan baþka paraya çevirme ve paylarýn paylaþtýrma giderlerini geçmesinin þart olduðu; mahcuzun satýþ bedeli üzerinden K.D.V.'nin alýcýya ait olacaðý ve satýþ þartnamesinin icra dosyasýndan görülebileceði; gideri verildiði takdirde þartnamenin bir örneðinin isteyene gönderilebileceði; fazla bilgi almak isteyenlerin yukarýda yazýlý dosya numarasýyla Dairemize buþvurmalarý ilan olunur. 14.07.2011 S.No Bedeli(YTL) Adedi Cinsi 14.000,00 YTL 1 Adet 34 YJ 9579 Plaka Sayýlý, Daewoolanas Marka 1998 Model, Yeþil Renkli Otomobil. Aracýn Sað Ve Sol Ön Çamurluk Kýrýk, Þöför Tarafýndaki Kapý Kolu Kýrýk, Ön Kaput Hasarlý, Araç Çalýþmýyor. Muhtelif Yerlerinde Vuruk Ve Çizikler Mevcut. Anahtarý Var Ruhsatý Yok. Toplam : 4.000,00 YTL www.bik.gov.tr B: 47501


12

ÝLAN

21 TEMMUZ 2011 PERÞEMBE

Y

Y se ri i l â n l a r Uygun Fiyata Satýlýk DEVREMÜLK Afyon Hilal Termal Tatil Köyünde 17-27 Eylül arasý kullanýma hazýr, 14.000TL satýlýk Not: Araba ile takas olunur. Gsm: 0542 240 03 42

ELEMAN Takým arkadaþlarý arýyoruz. Pazarlama departmanýna yetiþtirilmek üzere elemanlar alýnacaktýr. 0(212) 655 88 59

Otomotiv Sektöründe Yetiþtirilmek üzere 4 yýllýk üniversite mezunu bayan sekreterler alýnacaktýr. DORA OTOMOTÝV Tel: 0(212) 422 22 23

Topkapý'daki okulumuza resim, müzik, beden eðitimi ve çocuk geliþimi öðretmenlerine ihtiyaç duyulmaktadýr. 0532 605 00 02 0506 836 89 00 Web Ofsette çalýþacak makina ustasý ve yardýmcýlarý aranýyor. (0535) 278 52 18 saidaydin@yeniasya.com.tr Kýrtasiye sektöründe deneyimli pazarlama elemaný araç kullanabilen Tel : 0(212) 544 19 20 Gsm: (0506) 860 95 68 Grafik ve Tasarým elemaný aranýyor. Tel : 0(212) 544 19 20 Gsm: (0506) 860 95 68

Özel Duyu Özel Eðitim ve Rehabilitasyon Merkezine Ýþitme Engeliler Öðretmeni alýnacaktýr. Ücret Dolgundur. (0532) 374 68 07 (0505) 778 34 39 Antakya/Hatay Sultanahmet bölgesinde ki otelimiz için Ýngilizce bilen bay resepsiyon elemaný aramaktayýz. Ýrtibat tel : 0(212) 528 95 32 E Ehliyetli Kamyon Þoförü aranýyor. 0(212) 671.51.71

GAZÝPAÞA BELEDÝYE BAÞKANLIÐINDAN ÝLAN 11 Nisan 2007 tarih ve 26490 Sayýlý Resmi Gazetede Yayýmlanan "Mahalli Ýdarelere Ýlk Defa Atanacaklara Dair Sýnav Yönetmeliði", 657 Sayýlý Devlet Memurlarý Kanunun 48'inci maddesinin (A) fýkrasýndaki þartlarý, Belediye Ýtfaiye Yönetmeliðinin 15. maddesindeki þartlarý ile 16. ve 17. maddesindeki hükümler çerçevesinde aþaðýda tabloda belirtilen ve boþ bulunan 1 adet Ýtfaiye Eri kadrosuna sözlü sýnav ile 657 Sayýlý Devlet Memurlarý Kanununa tabi çalýþtýrýlmak üzere personel alýnacaktýr.

BAÞVURU ÞARTLARI: 1- Türk Vatandaþý olmak, 2- Kamu haklarýndan mahrum bulunmamak, 3- Taksirli suçlar ve aþaðýda sayýlan suçlar dýþýnda tecil edilmiþ hükümler hariç olmak üzere, aðýr hapis veyahut 6 aydan fazla hapis veyahut affa uðramýþ olsalar bile Devletin þahsiyetine karþý iþlenen suçlarla, zimmet, ihtilas, irtikap, rüþvet, hýrsýzlýk, dolandýrýcýlýk, sahtecilik, inancý kötüye kullanma, dolanlý iflasý gibi yüz kýzartýcý veya þeref ve haysiyeti kýrýcý suçtan veya istimal ve istihlak kaçakçýlýðý hariç kaçakçýlýk, resmi ihale ve alým satýmlara fesat karýþtýrma, Devlet sýrlarýný açýða vurma suçlarýndan dolayý hükümlü bulunmamak. 4- Erkek adaylar için Muvazzaf askerlik hizmetini yapmýþ, tecilli veya muaf olmak. 5- Kalýcý bulaþýcý bir hastalýðý olmamak, itfaiye görevini düzenli bir biçimde yapmaya engel olacak bedence ve akýlca bir hastalýðý bulunmamak. 6- Saðlýk açýsýndan kapalý mekân, dar alan ve yükseklik gibi fobisi olmamak kaydýyla itfaiye teþkilatýnýn çalýþma þartlarýna uygun olmak. 7- Tartýlma ve ölçülme aç karnýna, soyunuk ve çýplak ayakla olmak kaydýyla erkeklerde en az 1.67 m, kadýnlarda en az 1.60 m boyunda olmak ve boyun 1 m den fazla olan kýsmý ile kilosu arasýnda ( +,-) 10 kg. dan fazla fark olmamak. 8- Sýnavýn yapýlacaðý 10.08.2011 tarihi itibariyle 30 yaþýný doldurmamýþ olmak. 9- 2010 yýlý KPSS (Kamu Personeli Seçme Sýnavý) sýnavýna girmiþ olmak ve en az yukarýda tabloda gösterilen puan ve üzeri puan almýþ olmak. 10- 657 Sayýlý Devlet memurlarý Kanununun 48. Maddesinin (A) fýkrasýnda belirtilen þartlarý taþýmak BAÞVURU YERÝ VE ÞEKLÝ : Baþvurular 08.08.2011 günü saat 8.00'dan, ayný gün saat 17:00'a kadar Gazipaþa Belediye Baþkanlýðý Yazý Ýþleri Müdürlüðüne þahsen yapýlacak olup, posta ve e-mail yoluyla yapýlan müracaatlar kabul edilmeyecektir. Eksik bilgi ve belgelerle ya da nitelikleri uygun olmadýðý sonradan tespit edilen baþvurular idaremizce deðerlendirmeye alýnmayacaktýr. BAÞVURU ÝÇÝN GEREKLÝ BELGELER : Yazý Ýþleri Müdürlüðünden alýnacak Baþvuru Formu aday tarafýndan eksiksiz ve okunaklý

BAKIRKÖY 1. ASLÝYE HUKUK MAHKEMESÝ HAKÝMLÝÐÝNDEN ÝLAN Bakýrköy 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 22/03/2011 tarih, 2011/21 esas, 2011/54 karar sayýlý kararý ile Sivas, Divriði, Ulucami, cilt 23, hane 81'de kayýtlý davacý Büþra Nebpaþagil'in nüfusta Nebpaþagil olan soyadýnýn Nebipaþagil olarak düzeltilmesine karar verilmiþtir. www.bik.gov.tr B: 47549

T. C. BAKIRKÖY 9. AÝLE MAHKEMESÝ ÝLANEN TEBLÝÐ Sayý: 2010/1125 Esas. 28/06/2011 Davalý CENGÝZ ÖZMEN Çobançavuþ Sokak, Okay Ýþ Haný, No. 5/21 Laleli/Eminö nü/ÝSTANBUL adresinde iken ikametgâhý halen meçhul. Davacý HÜLYA ÖZMEN tarafýndan davalý CENGÝZ ÖZMEN aleyhine mahkememize a çýlan Boþanma davasýnýn açýk yargýlamasý sýrasýnda davalýya dava dilekçesi ve duruþma gününün davalýnýn adresi meçhul bulunduðundan ilanen tebliðine ilanýn gazetede ya yýnlanmasýndan itibaren 15 gün sonra duruþma gününün davalýya teblið edilmiþ sayýlmasýna karar verilmiþtir. Mahkememize ait 2010/1125 esas sayýlý dava dosyasýnýn duruþma günü olan 21/10/2011 tarihinde saat 10:00'daki duruþmasýnda hazýr bulunmanýz, hazýr bulunma dýðýnýz takdirde kendinizi bir vekille temsil ettirmeniz, temsil ettirmediðiniz ve duruþmaya gelmediðiniz takdirde yargýlamaya yokluðunuzda devam edileceði ve karar verileceði hususunda dava dilekçesi ve duruþma günü tebliði yerine kaim olmak üzere ilanen teblið olunur. 28/06/2011 www.bik.gov.tr B: 47552

KÝRALIK DAÝRE

Sahibinden Denizli'de Kiralýk zemin dükkân Bayrampaþa Ulu Cami Yaný Ulu Çarþý Ýþhanýnda zemin 11 nolu dükkân Kaloriferli-Kapalý Otoparklý Ýþyeri 300 TL (0533) 712 48 06 Sahibinden Denizli Mehmetçik mahallesi Diþ Hastanesi yanýnda Kombili Daire 100m2 2+1 Yeni Bakýmdan çýkmýþ 280 TL (0533) 712 48 06 75 m2, 1+1, 4 katlý, 1.KAT, Bina yaþý 5-10 yýl arasý, 500 TL depozit, kira 350 TL 0(212) 640 58 88 3+1, kombili, masrafsýz, orta kat, 120 m2, bina yaþý 5-10 yýl arasý, 3 katlý, 2.kat, kat kaloriferli, krediye uygun 700 TL (0536) 313 81 79 90 m2, 2+1, bina yaþý 5-10 yýl arasý, 3 katlý, 3.kat, doðalgaz sobalý kiralýk daire 500 TL kira, 1000 TL depozit (0536) 313 81 79

SATILIK DAÝRE

Sahibinden Satýlýk Daire Ankara Aydýnlýkevler 1. Durak da 3+1 Full yapýlý Ýrtibat: 535 810 81 11 BARLADA Göl manzaralý 3 kat saðlýk ocaðýnýn önünde 0537 464 41 31 0536 599 39 40 Kemal Karta Sahibinden Eyüpsultan Akþemsettin Mah. ÝETT Son duraðý Ülker Ýlköðretim Okulu yanýnda kombili cadde üstü iki tarafý açýk 80m2 yeni 2+1 acil ihtiyaçtan satýlýk 115.000TL

0505 374 41 70 Ankara Hilal 92 Arsa ve konut kooperatifindeki 180m2 'lik daire, iþ merkezi ve arsa hisselerim ihtiyaçtan devren satýlýktýr. 0533 761 46 80 SAHÝBÝNDEN DENÝZLÝ Pýnarkent'te satýlýk Dubleks villa 214 m2 bahçeli 115.000 TL Tel: (0535) 423 83 79 Sahibinden DENÝZLÝ'de daire üçlerde 800.yüzyýl konutlarýnda 3+1 kaloriferli 120 m2 (0533) 712 48 06 ASYA TERMAL KIZILCAHAMAM Tatil Köyü'nde SATILIK Devre mülk. 15.Dönem TemmuzAðustos (Sayran Konaklarý B2-2-15) ve 19.Dönem Aðustos-Eylül(Park Evleri C1-065-19) Müracaat Tel:0532-2637221 Kumburgaz 'da Sahibinden satýlýk dubleks daire 180m2 130.000TL Krediye Uygun 0542 512 54 28 Þirinevler 'de Hürriyet mahallesinde Sahibinden satýlýk kombili asansörlü 120m2 daire 115.000TL 0542 512 54 28 Satýlýk Triplex 350m2 kapalý alan 500m2 müstakil bahçe, deniz manzaralý. Beylikdüzü, Kavaklý, Ýstanbul 0532-2366370 Küçükköy Yenimahalle'de 3.Kat 100 m2 Doðalgazlý-Kombili Tapulu-Krediye uygun 120 bin lira Acil ihtiyaçtan satýlýk azda olsa pazarlýk payý var. 0537 712 39 91 400 TL Taksitle Tamamý 39.300 TL'den baþlayan fiyatlarla Samsun Panorama Evlerinde Site içerisinde % 82 yeþil alan, yarý

olimpik açýk havuzu, fitness saðlýk kabini, oyun merkezi, çocuk oyun parký, 24 saat güvenlik, kamelyalar, otoparklar hayalinizdeki yaþama merhaba demek için Arsa Bizim Ýnþaat Bizim Ev Sizin Erken Gelen Kazanýyor Kampanyasýný Kaçýrmayýn. Çekiliþsiz kurasýz istediðiniz daireyi seçme imkaný Ön Kayýt Ýçin: Satýþ Ofisi:0362 428 07 65 Gsm: (0532) 494 85 00 www.alangayrimenkul.com.tr Sahibinden Denizli'de Üçler 800. yüzyýl Belediye Toki Konutlarýnda 3+1 Asansörlü Isý Ýzalasyonlu 120 m2 çevre düzenlemesi ve sosyal tesisleri faal 82.000 TL (0533) 712 48 06

SATILIK ARSA

Arnavutköy 'de Çardak-

tepe'de 301m2 imarlý, ,frazlý 90.000TL 0532 344 26 71 Yalova 'da Þok fiyata 3 adet imarlý arsa 0532 243 28 85 Yalova Fevziye köyünde asfalt cepheli 4200m2 85.000TL 0532 631 12 25 Yalova 'da Sahibinden 2300m2 arazi 80.000TL 0532 631 12 25 Arnavutköy 'de Sahibinden yerleþim içerisinde elektriði, suyu çekilebilir. 500m2 tamamý 22.000 Yarý peþin yarýsý vadeli Hemen tapulu arsa, 0(212) 597 99 21 (0532) 552 5973 Trakya'nýn muhtelif yerlerinde sanayi-tarým hayvancýlýk veya kýsa ve uzun vadeli yatýrýmlýk imarlý, imarsýz arsa ve tarlalar için arayýn. Abdullah Gürman (0532) 323 94 27

bir þekilde tükenmez kalemle doldurulmak suretiyle aþaðýdaki belgeler eklenecektir. 1- Aday tarafýndan eksiksiz bir þekilde doldurulacak olan baþvuru formu (Boþ Baþvuru formu Belediyemiz Yazý Ýþleri Müdürlüðünden veya www.gazipasa.bel.tr adresinden temin edilecektir.) 2- 2010 KPSS sýnav sonuç belgesi fotokopisi 3- T. C. Kimlik Numaralý Nüfus Cüzdaný Fotokopisi 4- Diploma veya mezuniyet belgesi fotokopisi 5- 5 Adet yeni çekilmiþ vesikalýk fotoðraf (1 adeti baþvuru formuna yapýþtýrýlacaktýr) 6- Boy - Kilo Tespit Formu (Boy-Kilo Tespit Formu örneði Belediyemiz Yazý Ýþleri Müdürlüðünden veya www.gazipasa.bel.tr adresinden temin edilecek olup; resmi saðlýk kuruluþundan onaylatýlacaktýr.) SINAV YERÝ VE SAATÝ : Sýnav yeri Gazipaþa Belediye Baþkanlýðý Hizmet Binasý Toplantý odasý olup, 10.08.2011 günü saat 10:00'da sözlü sýnav yapýlacaktýr. SINAV KONULARI : a) Türkiye Cumhuriyeti Anayasasý, b) Atatürk Ýlkeleri ve Ýnkýlâp Tarihi, c) 657 Sayýlý Devlet Memurlarý Kanunu, d) Mahalli Ýdarelerle ilgili temel mevzuat, e) Ýtfaiye Yönetmeliði, f) Dayanýklýlýk Testi. SINAV GÝRÝÞ BELGESÝ : Baþvuru þartlarýný taþýyanlardan; KPSSP3 baþarý puanýna göre en yüksek puanlý adaydan baþlamak üzere ilan edilen kadro sayýsýnýn üç katý kadar aday sýnava çaðýrýlacak olup, sýnava çaðrýlan adaylarýn listesi Belediyemiz ilan panosuna asýlarak yayýnlanacaktýr. Sýnava çaðrýlan adaylar, kendileri için düzenlenen Sýnav Giriþ Belgelerini 09.08.2011 tarihinde Belediyemiz Yazý Ýþleri Müdürlüðünden þahsen alacaklardýr. Adaylar sýnavda bu belge ile birlikte kimlik tespitinde kullanýlmak üzere nüfus cüzdanýný yanlarýnda bulunduracaklardýr. Baþvuru þartlarýný taþýmayan veya sýralamaya giremediði için sýnava katýlamayacak müracaat sahiplerine herhangi bir bildirimde bulunulmayacaktýr. SINAV ÞEKLÝ VE DEÐERLENDÝRME : Sözlü sýnav deðerlendirmesi 100 tam puan üzerinden yapýlacak olup; deðerlendirme sonucunda 70 ve üzeri puan alamayan adaylar baþarýsýz sayýlacaktýr. En yüksek baþarý notunu alan birinci aday asil, ikinci aday ise yedek aday olarak belirlenecektir. Sýnavý kazanan asýl ve yedek adayýn isimleri Baþkanlýðýmýz ilan panosu ve www.gazipasa.bel.tr Ýnternet adresinden ilan edilecek olup, ayrýca adaylara yazýlý olarak bildirilecektir. Belirlenen süre içerisinde baþvurusunu yapmayan ya da atamasý yapýlan ancak göreve baþlamayan adayýn yerine yedek aday atanacaktýr. Sýnav komisyonu sýnavý iptal edebilir ve durum sýnava girecek adaylara bildirilir. Baþvuru ve iþlemler sýrasýnda gerçeðe aykýrý beyanda bulunduðu veya herhangi bir þekilde gerçeði sakladýðý tespit edilenlerin sýnavlarý geçersiz sayýlýr ve bunlarýn atamalarý yapýlmaz. Bu gibi durumlarý tespit edilenlerin atamalarý yapýlmýþ olsa dahi atamalarý iptal edilir. Bu kiþiler hiçbir hak talep edemezler ve haklarýnda Cumhuriyet Baþsavcýlýðýna suç duyurusunda bulunulur. ÝLAN OLUNUR. NOT: Dayanýklýlýk testi için adaylarýn yanlarýnda spor ayakkabýsý ve eþofman bulundurmalarý gerekmektedir. www.bik.gov.tr B: 47133

T. C. KARTAL 1. SULH HUKUK MAHKEMESÝ ÝLAN Sayý: 2011/220 Esas. 15/07/2011 Mahkememizin 28/06/2011 Tarih, 2011/220 Esas, 2011/1135 Karar sayýlý kararý ile Yozgat ili, Boðazlýyan ilçesi, Abdilli Köyü nüfusuna kayýtlý Cemal ve Gülüzar'dan olma 1940 doðumlu MERYEM URAL'ýn kýsýtlandýðý ve kendisine Eþi Mümtaz Ural'ýn vasi olarak atanmasýna dair karar verildi, Ýlan olunur. www.bik.gov.tr B: 47503

T. C. ADALAR ASLÝYE HUKUK MAHKEMESÝNDEN / BAÞKANLIÐINDAN ÝLAN ESAS NO: 2011/360 KARAR NO: 2011/310 Mahkememizden verilen 06/07/2011 tarih, 2011/360 Esas, 2011/310 Karar ile Davanýn KABULÜNE, Ýzmir, Konak, Altýnordu CN. 13, HN. 312, BSN. 18'de nüfusa kayýtlý 40849575338 T.C Nolu Ýbrahim Eþber ve Ümmühan kýzý Ýzmir 23.05.1948 D.lu Davacý Fevriye Gülsüm ERBÝL'in nüfus kaydýnda "GÜLSÜM" olan isminin "GÜLSÜN" olarak DÜZELTÝLMESÝNE, karar verilmiþ olup teblið yerine geçmek üzere ilanen teblið olunur. 11.07.2011 www.bik.gov.tr B: 47545

SERÝ ÝLANLARINIZ ÝÇÝN email: reklam@yeniasya.com.tr Fax: 0 (212) 515 24 81 - 0(282) 653 66 67 0(282) 651 66 40 www.gurmanarsaofisi.com Çorlu/Tekirdað

VASITA

2006 GAZELLE sobol

çok temiz 44.500 km de vade ve takas olur, gaz 2752 model, 44500 km de, motor hacmi 18.012.000 cm3, motor gücü 101125 arasý, beyaz renk, manuel vites, dizel yakýt, takaslý, ikinci el 10.000 TL. 0(212) 640 58 88 2003 model Transit connect 160,000 km 12.000 TL kapalý kasa (0532) 365 06 37 /Ankara 2005 model Transit connect 151,000 km 14.000 tl kapalý kasa (0532) 365 06 37 /Ankara

ÇEÞÝTLÝ

Gebze Abdi Ýpekçi Mahallesinde (Tren Ýstasyonu Yaný) bulunan "Ucuzluk Japon Pazarý" Dükkânýmý Uygun Þartlarda Devretmek Ýstiyorum. (0537) 334 58 94 Acele Devren Satýlýk veya Kiralýk Pastane (0539) 260 53 08/Fatih Kuyumcukent Yanhizmet'de 33m2 Hazýr kiralýk ofis 650 TL (aidat dahil) 0532 344 26 71

ZAYÝ

34 TAJ 87 plakalý aracýmýn belediye ruhsatýný kaybettim. Hükümsüzdür. Kamil Çolak

TURHAL BELEDÝYE BAÞKANLIÐINDAN ÝHALE ÝLANI 1. Ýdarenin a) Adý : Turhal Belediye Baþkanlýðý b) Adresi : Celal Mah. Cumhuriyet Cad. No: 1 60300 Turhal - TOKAT c) Telefon - Faks Numarasý : 3562751031/228 - 3562761156 2. Ýhalenin Konusu: a) Niteliði, Türü ve Miktarý: Mülkiyeti Belediyemize ait Ýlçenin Müftü Mahallesi 1189 ada 1 nolu parselde bulunan Kemer Dükkânlarý baðýmsýz bölüm 2, 3, 4, 5, 6 nolu iþyerleri, 1190 ada 9 nolu parselde bulunan Kemer Dükkânlarý baðýmsýz bölüm 9, 15, 21, 22, 23 nolu iþyerleri, Ýlçenin Seyfi Demirsoy Mahallesi Cumhuriyet Caddesi 71 ada 36 parselde bulunan Site iþhaný baðýmsýz bölüm 49, 50, 79, 80 nolu iþyerleri, Ýlçenin Celal Mahallesi Sülük Gölü mevkiinde 705 ada, 7 nolu parselde bulunan Ýþ Merkezi zemin kat baðýmsýz bölüm 11 nolu iþyeri, 1. kat baðýmsýz bölüm 32, 34, 35 nolu iþyerleri, 2886 sayýlý D.Ý.K'nun 45. maddesi gereðince açýk teklif usulü ile satýþ ihalesine çýkarýlacaktýr. 3. Ýhalenin a) Yapýlacaðý yer : Turhal Belediyesi Encümen odasý b) Tarihi ve Saati : 04/08/2011 — 10.00 4. Ýhaleye iþtirak edeceklerden istenilecek belgeler b) Tüzel Kiþilikler a) Özel Þahýslar; - Kanuni ikametgâh - Siciline kayýtlý olduðu oda kayýt belgesi. - Ýmza sirküsü - Yetki belgesi - Tebligat adres beyannamesi - Ýmza sirküsü - Nüfuscüzdanýfotokobisi(T.C.kimliknumaralý)- Tebligat adres beyannamesi - Nüfus cüzdaný fotokobisi (T.C. kimlik numaralý) c) Geçici teminat belgesi d) Belediyemizden borcu yoktur belgesi e) Ýstekli adýna vekâleten iþtirak ediliyor ise noter tasdikli vekâletname 5.1. Mülkiyeti Belediyemize ait Ýlçenin Müftü Mahallesi 1189 ada 1 nolu parselde bulunan Kemer Dükkânlarý baðýmsýz bölüm 2 nolu iþyeri 70.000,00 TL, 3 nolu iþyeri 70.000,00 TL, 4 nolu iþyeri 70.000,00 TL, 5 nolu iþyeri 70.000,00 TL, 6 nolu iþyeri 70.000,00 TL, 1190 ada 9 nolu parselde bulunan Kemer Dükkânlarý baðýmsýz bölüm, 9 nolu iþyeri 65.000,00 TL, 15 nolu iþyeri 65.000,00 TL, 21 nolu iþyeri 65.000,00 TL, 22 nolu iþyeri 65.000,00 TL, 23 nolu iþyeri 65.000,00 TL muhammen bedel ile, 5.2. Ýlçenin Seyfi Demirsoy Mahallesi Cumhuriyet Caddesi 71 ada 36 parselde bulunan Site iþhaný baðýmsýz bölüm 49 nolu iþyeri 90.000,00 TL, 50 nolu iþyeri 55.000,00 TL, 79 nolu iþyeri 75.000,00 TL, 80 nolu iþyeri 110.000,00 TL muhammen bedel ile, 5.3. ÝIçenin Celal Mahallesi Sülük Gölü mevkiinde 705 ada, 7 nolu parselde bulunan Ýþ Merkezi zemin kat baðýmsýz bölüm 11 nolu iþyeri 70.000,00 TL, 1. kat baðýmsýz bölüm 32 nolu iþyeri 45.000,00 TL, 34 nolu iþyeri 45.000,00 TL, 35 nolu iþyeri 85.000,00 TL muhammen bedel üzerinden satýþ ihalesi yapýlacaktýr. 6. Geçici teminat miktarý; - Ýhaleye girebilmek için isteklilerin muhammen bedel üzerinden 2886 sayýlý kanunun 25. maddesi uyarýnca en az % 3 tutarýnda geçici teminat yatýrmak zorundadýr. Nakit veya limit dahili banka teminat mektubu olarak ihale saatine kadar Belediyeye yatýrýlacaktýr. 7. Satýþý Yapýlacak olan iþyerlerinin ödeme planý % 30 peþin (kesinleþen ihale kararýnýn tebliðinden itibaren on beþ gün (15) içerisinde) kalaný ise sözleþme yapýldýktan sonra müteakip ayda baþlayýp 5 ayda 5 eþit taksitler halinde ödenecektir. Ancak 2886 sayýlý kanunun 53'üncü maddesine istinaden 57'inci maddesinde belirtilen zorunluluklarý (Ýhale bedeli, ihale giderler, vergi, resim ve harçlar) teblið tarihinden itibaren en geç on beþ (15) gün içinde tamamýnýn ödenmesi halinde kesin teminat yatýrmaya ve sözleþme yapýlmaya gerek kalmayacaktýr. 8. Ýhaleden doðacak kanuni kesintiler, Ýlan bedeli, Damga vergisi, Tapu masraflarý alýcýya aittir. 9. Telefonla yapýlan müracaatlar ve postada meydana gelen gecikmeler kabul edilmeyecektir. 10. Ýsteklilerin ihaleye katýlabilmeleri için ihale þartnamesinde istenilen hususlarý yerine getirmeleri gerekmektedir. 11. Ýþ bu ihaleye ait þartname Belediyemiz Emlak ve Ýstimlak Müdürlüðünden mesai saatleri içerisinde, 150,00 TL karþýlýðýnda temin edilecektir. 12. Belediyemiz Encümeni ihaleyi yapýp yapmamakta serbesttir. www.bik.gov.tr B: 47398

T. C. ÞÝÞLÝ 3. ASLÝYE HUKUK MAHKEMESÝ HAKÝMLÝÐÝNDEN VERÝLEN ÝLAN PENDÝK 1. ASLÝYE HUKUK MAHKEMESÝNDEN ÝLAN ESAS NO: 2011/146 KARAR NO: 2011/259 Davacý K. H. tarafýndan davalýlar Mürsel Taþtanoðlu, Yasemin Oros ve Pendik Nüfus Md. aleyhine açýlan Nüfus davasý nedeniyle; Mahkememizin Yetkisizliði nedeniyle dava dilekçesinin reddine temyizi kabil olmak üzere karar verildiði ilan olunur. Ýþ bu ilanýn yayýnlandýðý tarihten itibaren 15 gün sonra teblið edilmiþ sayýlacaktýr. 27/06/2011 www.bik.gov.tr B: 47302

ESAS NO: 2011/334 KARAR NO: 2011/447 Þiþli 3. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 15/07/2011 tarih, 2011/334 Esas ve 2011/447 Sayýlý karar ile; Kocaeli Ýli, Darýca Ýlçesi, Cami Mah./Köyü, CN: 22, HN: 18'de nüfusa kayýtlý, BSN: 36 olan Mehmet Yaþar ve Zehra'dan olma, 02/06/1950 Ýstanbul doðumlu T.C. kimlik no: 48580425714 Emine Sühen Kunt'un, "Emine Sühen" olan adýnýn "Emine Sühendan" olarak DEÐÝÞTÝRÝLMESÝNE, nüfus kayýtlarýna adýnýn ve soyadýnýn "EMÝNE SÜHENDAN KUNT" olarak KAYDEDÝLMESÝNE, karar verilmiþtir. www.bik.gov.tr B: 47472


Y Yeni Asya-Demokrat Eðitimciler Derneði iþbirliðiyle hazýrlanmýþtýr

nacitepir@hotmail.com

Tatilin deðerlendirilmesi atil denince akla dinlenme gelir, fakat; dinlenmeden kasýt nedir? Nasýl dinlenmeli, ideal bir dinlenme nasýl olmalýdýr? Bol bol uyumak mý, bilgisayarýn baþýnda vakit geçirmek mi veya gezip tozup eðlenmek mi? Bu konuda herkes çeþitli deðerlendirmede bulunabilir. Bence ideal bir tatil veya dinlenme, öðretim yýlý içerisinde okullarýn eðitim ve öðretim yönündeki eksikliklerini tamamlayýcý çalýþmalar oluþturmalýdýr. Bu eksiklikte amacýmýz, kültür derslerinin eksikliði deðildir. Bugün okullarda uygulanan eðitim ve öðretim programlarýnýn en büyük eksikliði, maneviyattan, manevî eðitimden yoksun olmasýdýr, çünkü; insan yalnýz etten kemikten ve kandan ibaret bir yaratýk deðildir. Ýnsan denen varlýk, bütün yaratýklarýn en üstünü olup akýl, fikir, vicdan, hayal, sevme, acýma vb. gibi sayýsýz manevî deðerlerin bir arada bulunduðu bir varlýktýr. Onun için insanýn bu yönünü ihmal etmemek gerekir, yani manevî yönden eðitilmesi gerekmektedir. Aksi halde, bencil, menfaatçi, yabanî, kaba, vb. gibi tipler yetiþir. Bugün ülkemizde uygulanan yanlýþ eðitim politikalarýnýn meydana getirdiði manevî eðitim boþluðu dolayýsýyla Balyozcu, Ergenekoncu, darbeci vb. düþünceye sahip bozuk tipler yetiþmektedir. Nüfusunun yüzde doksan dokuzu Müslüman olan ülkemizde halkýmýzýn inancýna ve arzusuna aykýrý olarak mukaddes kitabýmýz Kur’ân-ý Kerim’in okullarda öðretilmemesi çok büyük bir eksikliktir. Sadece göz boyama kabilinden, iki aylýk tatil devresinde camilerde çocuklara Kur’ân dersi verilmesi ihtiyacý karþýlamaktan çok uzaktýr. Tamamen çocuklarýn isteðine baðlý olarak, kontrolsüz, geliþigüzel, illegal bir þekilde öðretim yapýlmaktadýr. Bu çeþit çalýþmalar ise bu yöndeki boþluðu doldurmaktan çok uzaktýr. Halbuki önemli bir boþluðu dolduracak olan bu tür çalýþmalarýn, resmî okullarýmýzda gerçekleþtirilmesi þarttýr. Çünkü bu okullar milletin malý olup eðitim ve öðretim personelinin maaþýný da halkýmýz ödemektedir. O halde halkýmýzýn, kendi okullarýnda, kendi personeliyle, kendi arzusuna ve inancýna uygun böyle bir eðitim niye gerçekleþtirilmiyor. Bu çarpýklýðýn derhal düzeltilmesi zarurîdir. Toplum olarak, kýsmen de olsa bu eksikliði giderebilmek için, bu tatil devresinde çocuklarýmýzýn Kur’ân-ý ve temel Ýslâmî bilgileri kontrollü bir þekilde öðrenmelerine çalýþmalýyýz. Böylece bu tatili ideal bir þekilde deðerlendirmiþ oluruz. Bu önemli konuyu, ýþýk tutmasý bakýmýndan Bediüzzaman Said Nursî Hazretlerinin bir tesbitiyle þimdilik noktayalým: ‘’Bir çocuk küçüklüðünde kuvvetli bir dersi imaniye almazsa, sonra pek zor ve müþkül (çetin) bir tarzda Ýslâmiyet ve imanýn erkânlarýný (temel bilgilerini) ruhuna alabilir. Adeta gayrimüslim (Müslüman olmayan) birisinin Ýslâmiyeti kabul etme derecesinde zor oluyor, yabanî düþer. Bilhassa peder ve validesini dindar görmezse ve yalnýz dünyevî fenlerle zihni terbiye olsa, daha ziyade yabanilik verir. O halde o çocuk, dünyada peder ve validesine hürmet yerine istiskal edip (soðuk tavýr takýnýp) çabuk ölmelerini arzu ile onlara bir nev'î belâ olur. Ahirette de onlara þefaatçi deðil, belki dâvâcý olur: ‘Neden imanýmý terbiye-i imaniye ile kurtarmadýnýz? ‘‘’ (Emirdað Lâhikasý, Ýstanbul 2007)

EÐÝTÝM

21 TEMMUZ 2011 PERÞEMBE egitim@yeniasya.com.tr

KÝTAP OKUMANIN en iyi zamaný

T

Ýbrahim Hakký Konyalý’yý hatýrlarken… ÝSMAÝL HAKKI AVCI 1895/1896 Konya doðumlu, son yüzyýlýmýzýn lider tarihçilerinden Ýbrahim Hakký Konyalý merhum; Osmanlý medreselerinde tahsil ederek kendini yetiþtirmiþ, devlet dairelerinde uzun seneler vazife yapmasýnýn yanýnda, bulduðu pek çok eser ve vesikayý da toplamýþtýr. Ömrü boyunca çok nadide eserler ortaya çýkarmýþtýr. Bunlardan bazýlarý Konya, Üsküdar Tarihi gibi þehirlere dair mevsuk eserlerdir. Güzide tarihçilerimizden Merhum Ýbrahim Hakký Konyalý ile ilk görüþmemiz –Yeni Asya Gazetesi’nde çalýþtýðým 1970’lerin son senelerine rastlar. Gazetedeki ‘Tarihten Sohbetler’ köþesinde uzun zamandýr mühim tarihî mevzularý yazmakta idi. O zamanlar yazýlarýný almak ve cüz’î ücretini takdim etmek üzere Selimiye’deki evine giderdim. Üsküdar Selimiye Harem Ýskele Caddesindeki Karlýk Apartmaný’ndaki dairesine, tam bir beyefendilik ve tevazu ile kabul edilirdim. Salonun ‘Saray’a bakan koltuklarýndan birine buyur edilir hal hatýr soruþlardan sonra; ‘Þefikacýðým’ diye eþi hanýmefendiye seslenir, kahvelerimizi söylerdi. Herhangi bir konuda bir þeyler soracak olsak hemen kendine has nazik üslûbu ve derin bilgisiyle anlatmaya baþlar, teferruat ve tafsilatýna giriþirdi. Mevzubahis ettiðimiz hususlardan neler yoktu ki; Kýz Kulesi’nin tarihinden Ayasofya’nýn minarelerini yýkýlmaktan nasýl kurtardýðýný, Osmanlý’nýn çok deðerli arþiv vesikalarýnýn okkasý az bir paraya Bulgarlara satýldýðýný, dalkavukluðun da bir meslek

olduðunu, Mehter’in, hatta merkebin tari- Sultan’a nakledildiðini de öðrendim.) Merhum tarihçimizle olan hatýralarýmhini onun anlattýklarýndan ve yazdýklarýndan öðrenmekteydik. Bunlardan bazýlarýný dan biri de –belki de sonuncusu- kitaplahazýrladýðýmýz ‘Faydalý Bilgiler Antoloji- rýný vakfettiði günlere rastlar. O günlerde si’ne de koyduk. uðradýðýmda mutad görüþmemizden sonBir gün fakülteden bir arkadaþým çalý- ra, ‘ah hemþehrim sana bir kitabýmý hediye nan mezar taþlarýndan bahsediyordu. O edeydim’ dedi. (Benim de Ispartalý oluzaman taze bir hadise olan, tarihî bir þah- þumdan ve Isparta’nýn eskiden Konya vilâsiyetin (Mimar Ayas Aða) Saraçhane’deki yetine merbutiyetinden kinaye.) Devamla, taþlarýnýn mezarýndan kaybolduðunu o ar- ‘Fakat kitaplarý Selimiye’deki vakfiyeme kadaþým haber vererek beni bu konuda bir götürdüler, bir þey kalmadý, dedi. ‘Ama bir yazý yazmaya teþvik etti. Bunun üzerine bakalým gene de’ diyerek evindeki boþ raf“Tarihimize birer köprü olan’ mezar taþla- lara yöneldik. Raflardan birinde kâðýt ve rýyla alâkalý bir yazý hazýrladým. Taþlarýn kitap parçalarý arasýndan küçük bir kitap resimlerini de koyduðumuz yazýyý þair Eþ- buldu. Arka kapaðý ve bazý sayfalarý kopref’in; “ …Ýstemem ben Fâtiha, tek çalma- muþ, Osmanlý Türkçesi Lâle Devri’yle alâsýnlar taþýmý!” mýsralarýyla bitirmiþtim. kalý bir kitaptý. Biraz mahcup kitabýn kapaYazýnýn yayýnýndan sonraki günlerde ðýna bana ithafen bir þeyler yazýp imzaladý. merhuma uðradýðýmda yazýyý okuduðunu 1984 senesinde yine bir araþtýrma için ve çok memnun kaldýðýný dile getirdi. Za- gittiði Akþehir’de geçirdiði bir kalp krizi ten –her biri tarih ve san'at eseri olan- neticesi bu fâni dünyaya gözlerini kapayan mezar taþlarýmýzýn hâli pür melalinden, ký- merhum, geride kendisini unutturmayarýlýp, tahrip edilip yok oluþundan muzda- cak nadide eserler býrakmýþtýr. Uzun yýllar ripti. Yazýnýn benim tarafýmdan kaleme a- toplayýp muhafaza ettiði kýymetli kitap, elýndýðýný öðrenince de beni hem takdir, ser ve vesikalarý, Selimiye Camii’ndeki hem de tebrik etti. Bu konuya daha çok Hünkâr Kasrý’ndaki vakfiyesinde ziyaretçi deðinilmesini ve gündemde tutulup çare- ve araþtýrmacýlarýný beklemektedir. Bu veler bulunmasýný da arzuluyordu. sileyle kendisini tekrar anarak rûhuna AlYine mezar taþlarýmýzýn ehemmiyetin- lah’tan rahmet niyaz ederim, vesselâm. den bahsederek, bunlarýn yok edilmesinden veya tahrip oluþundan büyük üzüntü duyduðunu hüzünlenerek dile getirmiþti. (Yazýnýn Yeni Asya gaÇocuðun duyacaðý ye zetesinde yayýnlanmasýndan rde söylenen her söz onun karakterinin ya iki gün sonra o mezar taþlarýpýmýnda rol oynar nýn haziredeki yerlerine getiHoses balon rilip konduðunu, bahsettiðim arkadaþ bana haber verdi. O taþlarýn daha sonralarý Eyüp

AKILLI TAHTA

13

MUSTAFA ÖZTÜRKÇÜ m.ozturkozturkcu@hotmail.com

KÝTAP okumanýn en iyi vakti ne zamandýr? diye sordu öðretim görevlileri. Oturumu yöneten öðretim görevlisinin bu sualine mukabil, salonda önce bir sessizlik hâkim oldu. Ardý sýra katýlýmcýlardan gelen birkaç teklif deðerlendirildi. Söz alan konuþmacý kitap okumanýn en iyi zamanýnýn, gece yarýsýný geçen bir zaman diliminde uyanarak, kendini ona hazýrlamakla ilk adýmýn atýlmasý gereði üzerinde durmuþtu, söz alan konuþmacý. Devamla, kendini hazýrlamak hususu derken, beden ve ruh hâlini okuma programýna göre deðerlendirmelidir. Yani, bedenini abdest alarak hazýr hale getirmekle birlikte ruh halini Yaratýcýsýyla barýþýk tutmaktýr. Fýtratýna uyum modu içine girip ibadet yapmalý, ardýndan hayatýný verenin mesajýný düþünmelidir. Bunun diðer bir adý da, gece okumalarý egzersizini yapmaktýr. Ardýndan þu kurallar dahilinde hareketi esas alýnýrsa, kitap okumanýn en iyi zamanýný yakalamýþ olur ki, uyulmasý gereken noktalar þöyle olmalýdýr: Öncelikle iki rekât namaz (teheccüd) ibadetini yapmalýdýr. Kur’ân’dan birkaç sahife okumalý. Bu onun ruh yapýsýný hazýr hâle getirecektir. Kur’ân tefsirlerinden muhtelif kýsýmlarý, tefekkür içinde okumalý. Bu ise zihin yapýsý üzerinde motiveyi tetikler. Sabah namazýný eda ettikten sonra, namazýn akabinde tesbihatý tam yapmalýdýr. Bu ise güne iyi baþlamaya, kiþinin yeni bir güne kavuþma sevincini arttýrmaya vesile olur. Zamaný varsa iþ hayatýna bir saat geç kalarak uygulanmalý. Bu hareketi ona gününü ümitle yaþamayý saðlar. Kitap okumanýn ve anlamanýn en iyi yollarýndandýr. Bu tesbitler oturuma katýlanlarýn tasvibine mazhar bulunuyordu. Ýsterseniz bir deneyin.

Güzele ve iyiye doðru Senelerin derin yarýklar meydana getirdiði Yüzünde kýrýþýklarýn, Yanlara doðru yayýldýðý alnýnda; Yýllarýn yýpratamadýðý, söndüremediði bir ümit, Bir parýltý, zîra görünüyor; Ümitsizliðe, hüzne yer vermeyen, Ýyiyi ve güzeli gören ve bundan Hayata lezzet veren, Bir sýr saklý gönlünde. Ýyiyle kötünün, güzelle çirkinin bir arada Bulunduðu dünyada; Güzele uzanmasý, iyiye yönelmesi gereken Ellerin ve gözlerin, Kötüye ve çirkine meyletmesi niye? Halbuki; Lezzetleri acýlaþtýran bir zehir saklý Nefsin bütün isteklerinde. Yenen bir üzüm tanesinin tatlý lezzetinde, Sanki on tokat saklý. ÝSMAÝL HAKKI AVCI

MÝZAH

Evden mi, elden mi çýkarmalý? KÜLTÜR Tarihçisi Dursun Gürlek bir gün çok sevdiði, kitap dostu bir arkadaþýyla karþýlaþýr. Adam dertlidir. Dursun Hoca’ya: -Sen de falan külliyat var mý? Eðer yoksa benimkini elden çýkarmak istiyorum, sana vereyim, der. O külliyat Dursun Hoca’da da vardýr. –Ýstemem, ben de var. Hem niye o eserlerden vazgeçiyorsun? der. Muhatabý: -Ev dar, haným da bunlarý istemiyor, evden çýkarmamý istiyor, deyince, Dursun Hoca’nýn yine muzipliði tutar: –Sen o kitaplarý elden çýkarma, hanýmý evden çýkar! ÝSMAÝL HAKKI AVCI


14

SPOR

21 TEMMUZ 2011 PERÞEMBE

Y

BELGELER FEDERASYONDA FUTBOLDA ÞÝKE SORUÞTURMA KAPSAMINDA 4 KLASÖR BELGE FUTBOL FEDERASYONU'NA GÖNDERÝLDÝ. FUTBOLDA þike iddialarýna yönelik soruþturma kapsamýnda Türkiye Futbol Federasyonuna verilmesi planlanan ve Ýstanbul Emniyet Müdürlüðünde çoðaltýlan belgeler, Beþiktaþ'taki Ýstanbul Adliyesine getirildi. Ýstanbul Organize Suçlarla Mücadele Þube Müdürlüðüne ait bir araçla adliyeye getirilen belgelerin, özel yetkili Cumhuriyet Savcýsý Hakan Karaali tarafýndan incelenmesinin ve tasnif edilme-

sinin ardýndan, uygun görülenlerin, TFF'ye teslim edileceði kaydedildi. Daha sonra 4 klasör belge Futbol Federasyonuna gönderildi. Ýstanbul Organize Suçlarla Mücadele Þube Müdürlüðü görevlilerince Beþiktaþ'taki Ýstanbul Adliyesine getirilen belgeler, özel yetkili Cumhuriyet Savcýsý Hakan Karaali tarafýndan incelendi. Savcý Karaali'nin uygun gördüðü 4 klasör belge daha sonra TFF'ye gönderildi.

ÝGÝAD: BU KÝRLÝ DÖNGÜ TEDAVÝ EDÝLMELÝ Ýktisadi Giriþim ve Ýþ Ahlaký Derneði (ÝGÝAD), son haftalarda gündemden düþmeyen futbolda þike iddialarý konusunda bir açýklama yaptý. ÝGÝADaçýklamasýnda, özellikle sanat ve spor gibi bir toplumu derinden etkileyen ve kitleleri peþinden sürükleyen bu alanlarýn son derece þeffaf bir yapý dahilinde bulunmalarý gerektiðinin altý çizildi. Sporun geniþ insan

topluluðunu ilgilendirdiði, bu yüzden de bu alanda bulunan yöneticilerin, yetkililerin, sporcularýn, hatta spor medyasýndaki kiþilerin kendi þahýslarýný temsil etmediði, büyük bir kurumsal sorumlulukla ve ciddiyetle iþlerini tatbik etmeleri gerektiði kaydedildi. Açýklamada, þu an soruþturma olduðu ve kesinleþmiþ bir suç olmadýðý da hatýrlatýlarak, ''Artýk bu kirli döngüye neþter vurulmalý ve tedavi edilmeli'' denildi.

G.Saray-Liverpool biletleri salý günü satýþa sunulacak

AZÝZYILDIRIM'A MORALZÝYARETÝ FENERBAHÇE TEKNÝK DÝREKTÖRÜ AYKUT KOCAMANVE FUTBOLCULAR EMRE BELÖZOÐLU, VOLKAN DEMÝREL VE MEHMET TOPUZ, KULÜP BAÞKANI AZÝZ YILDIRIM'I METRÝS CEZAEVÝNDE ZÝYARET ETTÝ. FENERBAHÇE yöneticisi Ünal Uzun, teknik direktör Aykut Kocaman ve futbolcular Emre Belözoðlu, Volkan Demirel ve Mehmet Topuz, futbolda þike iddialarýna yönelik soruþturma kapsamýnda tutuklanan Fenerbahçe Spor Kulübü Baþkaný Aziz Yýldýrým'ý ziyaret etmek için Metris Cezaevine geldi. Uzun, Kocaman, Belözoðlu, Demirel ve Topuz'un, ziyaretçi giriþinde iþlemlerinin tamamlanmasýnýn ardýndan cezaevine girdiler. Öte yandan Türkiye Yarýþ Atý Yetiþtiricileri ve Sahipleri Derneði 2. Baþkaný Bahadýr Gödek, futbolda þike soruþturmasý kapsamýnda tutuklanan Beþiktaþ Kulübü Yönetim Kurulu Üyesi Serdal Adalý'yý ziyaret etti. Gödek, Metris Cezaevinin önünde gazetecilere yaptýðý açýklamada, Serdal Adalý'yý iyi gördüðünü, moralinin yerinde olduðunu söyledi.

Benfica-Trabzonspor maçýný Ýsviçreli hakem yönetecek TRABZONSPOR'UN UEFA Avrupa Þampiyonlar Ligi 3. ön eleme turu ilk maçýnda 27 Temmuz Çarþamba günü deplasmanda Portekiz'in Benfica ile yapacaðý maçýn hakemi belli oldu. Bordo-mavili kulübün internet sitesinden yapýlan açýklamada, ''Takýmýmýzýn 27 Temmuz Çarþamba günü Portekiz'de Benfica ile oynayacaðý Þampiyonlar Ligi 3. ön eleme turu ilk maçýný Ýsviçre Futbol Federasyonu'ndan Stephan Studer yönetecek'' denildi.

F.Bahçe bugün 3. hazýrlýk maçýnda Ukrayna'nýn Shakhtar Donetsk takýmýyla Kadýköy'de saat 21.00'de karþýlaþacak.

F.Bahçe Shakhtar’ý aðýrlýyor YENÝ sezon için çalýþmalarýný sürdüren Fenerbahçe Futbol Takýmý, bugün Ukrayna'nýn Shakhtar Donetsk takýmýyla hazýrlýk maçý oynayacak. Fenerbahçe Þükrü Saracoðlu Stadý'nda oynanacak karþýlaþma saat 21.00'de baþlayacak. Sezon öncesi 3. hazýrlýk maçýna çýkacak olan sarý-lacivertliler, Brüksel'de katýldýklarý 3'lü turnuvada Twente'ye 4-3 yenilmiþ, Standard Liege'i ise 3-1 yenmiþti. Sarý-lacivertliler, Shakhtar Donetsk maçýyla, geçen sezonun ardýndan ilk kez Ýstanbul'da taraftarýyla buluþacak. Bu arada, Shakhtar Donetsk kafilesinin Ýstanbul'a günü birlik geleceði öðrenildi

ANADOLU EFES KÝNSEY'Ý ÝSTÝYOR Anadolu Efes Basketbol Takýmý, Fenerbahçe Ülker'den ayrýlmasý gündemde olan ABD'li oyuncu Tarence Kinsey'i kadrosuna katmak istiyor. Anadolu Efes Genel Menajeri Engin Özerhun, Fenerbahçe Ülker'in Tarence Kinsey'i serbest býrakma kararý aldýðýný ve bunun üzerine de kendilerinin oyuncuyla görüþtüklerini belirterek, ''Kinsey ile mutabakata vardýk. Fenerbahçe Ülker ile yollarýný ayýrdýðýnda, transferini gerçekleþtireceðiz'' dedi. Özerhun, Kinsey'in transferiyle ilgili olarak bonservis ödeyecekleri þeklindeki haberlerin de doðru olmadýðýný söyledi.

GALATASARAY Futbol Takýmý'nýn, 28 Temmuz Perþembe günü Ýngiltere Premier League ekiplerinden Liverpool ile yapacaðý hazýrlýk maçýnýn biletleri, 26 Temmuz Salý günü satýþa sunulacak. Sarýkýrmýzýlý kulüpten yapýlan açýklamada, Ali Sami Yen Spor Kompleksi Türk Telekom Arena'da gerçekleþtirilecek mücadelenin biletlerinin, 26 Temmuz Salý günü saat 11.00'den itibaren, öncelikli olarak sadece GS Bonus Kart sahipleri için satýþta olacaðý, 27 Temmuz Çarþamba gününden itibaren ise genel satýþa baþlanacaðý kaydedildi. Diðer yandan, maç günü de statta bilet satýþýnýn olacaðý ve satýþlarýn saat 18.30'da baþlayacaðý vurgulandý.

Beþiktaþ'ta kombine kart satýþý baþlýyor BEÞÝKTAÞ Kulübü'nde yeni sezon kombine kartlarýn daðýtýmýna 25 Temmuz Pazartesi günü baþlanacak. Kulüpten yapýlan açýklamada, taraftarlarýn kombine kartlarýný Fiyapý Ýnönü Stadý altýnda bulunan 2 nolu Kartal Yuvasý maðazasýndan temin edebilecekleri, kartlarýn tesliminin saat 10.00'da baþlayacað bildirildi.

HABERLER

F.Bahçe'ninünlü oyuncusuHilmivefatetti

TÜRK futbolunun unutulmazlarý arasýnda yer alan Fenerbahçe ve milli takýmýn ünlü oyuncularýndan Hilmi Kiremitçi vefat etti. Yaklaþýk 6 yýl önce akciðer kanserine yakalanan Kiremitçi, 10 gün önce Bandýrma Devlet Hastanesine kaldýrýldý. Buradan da doktorlarý tarafýndan evine gönderilen ünlü futbolcu, gece hayatýný kaybetti. Kiremitçi'nin cenazesi dün Çarþý Camisi'nde kýlýnan öðlen namazýnýn ardýndan topraða verildi. Türk futbolunun unutulmayan 200 ünlüsü arasýnda yer alan Hilmi Kiremitçi, 1934 yýlýnda Filibe'de (Bulgaristan) doðdu. Küçük yaþta annesi ile birlikte anavatana gelen Kiremitçi, 1949 yýlýnda Vefa genç takýmýnda kramponla tanýþtý. Daha sonra amatör olarak Davutpaþaspor formasý giydi. Profesyonelliðe ilk adýmý Ýstanbulspor'da atan Kiremitçi, Vefa'da 1960 yýlýna kadar futbol hayatýný devam ettirdikten sonra Fenerbahçe'ye transfer oldu. 1960'dan 1964'e kadar sarýlacivertli formayý giyen ünlü futbolcu, 17 yýl birinci ligde oynadý ve 41 kere milli oldu. Hilmi Kiremitçi, Bandýrmaspor'da da teknik direktörlük yaparken, Erdekspor alt yapýsýnda birçok genç ismi yetiþtirdi.

Vedat Okyar mezarý baþýnda rahmetle anýldý Beþiktaþ'ýn efsane kaptanlarýndan Vedat Okyar, ölümünün 2. yýldönümünde kabri baþýnda anýldý. Zincirlikuyu Mezarlýðý'ndaki anma törenine Beþiktaþ Kulübü Derneði Genel Koordinatörü Levent Çifter, divan ve genel kurul üyelerinin yaný sýra, Vedat Okyar'ýn ailesi ve sevenleri katýldý. Kulüp baþkaný Yýldýrým Demirören'in çelenk gönderdiði anma töreni, okunan dualarla sona erdi. TUNAOÐLU CUMA GÜNÜ ANILACAK Öte yandan Beþiktaþ'ýn unutulmaz futbolcularýndan Yusuf Tunaoðlu, ölümünün 11. yýldönümünde, 22 Temmuz Cuma günü saat 11.00'de Zincirlikuyu Mezarlýðý'ndaki kabri baþýnda anýlacak. Beþiktaþ'ýn altyapýsýndan yetiþerek genç takýmda oynayan ve henüz 17 yaþýndayken A takýma kadar yükselen Yusuf Tunaoðlu, 22 Temmuz 2000'de geçirdiði kalp krizi sonucunda vefat etmiþti. Tören için Akaretler'deki kulüp binasý önünden saat 10.30'da ücretsiz servis kaldýrýlacaðý bildirildi.


LÂHÝKA

Y

‘‘ ‘‘ S

âlisen: Aziz kardeþlerim, bahar ve yazýn meþgaleleri, hem gecelerin kýsalmasý, hem þuhûr-u selâsenin gitmesi ve ekser kardeþlerimin bir derece hisse almasý ve daha sâir bazý esbabýn bulunmasý, elbette bir derece neþ’eli kýþ dersine fütur verir. Fakat onlardan gelen fütur, size fütur vermesin. Çünkü o dersler, ulûm-u imaniyeden olduðu için, bir insan yalnýz kendi nefsine dinlettirse yeter. Bâhusus, siz daima bir-iki hakikî kardeþi de bulursunuz. Hem o dersi dinleyenler yalnýz insanlar deðil. Cenâb-ý Hakk’ýn zîþuur çok mahlûkatý vardýr ki, hakaik-i imaniyenin istimâýndan çok zevk alýrlar. Sizin o kýsým arkadaþýnýz ve müstemîleriniz çoktur. Hem mütefekkirâne o çeþit sohbet-i imaniye, zemin yüzünün bir manevî ziyneti ve medar-ý þerefi olduðuna iþareten biri demiþ: “O Zâtýn adýyla ki, semâvat kendisini yýldýzlarýn, güneþlerin, aylarýn ve gezegenlerin kelimeleriyle tesbih eder. Göklerdeki yýldýzlarýn sayýsýnca, Allah’ýn selâmý, rahmeti ve bereketi sizin ve kardeþlerinizin üzerine olsun.” Yani, semâvât zemine gýpta eder ki, zeminde hâlisen lillâh sohbet ve zikir ve tefekkür için, bir-iki adam, bir-iki nefes, yani bir-iki dakika beraber otururlar, kendi Sâni-i Zülcelâlinin çok güzel âsâr-ý rahmetini ve çok hikmetli ve süslü âsâr-ý san’atýný birbirine göstererek Sânilerini sevip sevdirirler, düþünüp düþündürürler. Hem de ilim iki kýsýmdýr: Bir nevi ilim var ki, bir defa bilinse ve bir-iki defa düþünülse kâfi gelir. Diðer bir kýsmý, ekmek gibi, su gibi, her vakit insan onu düþünmeye muhtaç olur. Bir defa anladým, yeter diyemez. Ýþte ulûm-u imaniye bu kýsýmdandýr. Elinizdeki Sözler ekseriyet itibarýyla inþaallah o cümledendir. Bütün kardeþlerimize birer birer selâm ediyorum. Zannederim mufarakat ihtimalinden, ikimizden ziyade Hakký Efendi kardeþimiz, daha ziyade sevap kazanmak emâresi olarak, daha ziyade müteessirdir. Fakat Cenâb-ý Hak hakkýmýzda çok emarelerle inayet ve rahmetini gösterdiðinden, surî iftirakýmýz vuku bulsa, bir eser-i inayet ve rahmet olduðunu telâkki etmeliyiz. Rabian: Sizin gibi hakikate yetiþmiþ ve hakikatteki hakikî tesellî ve esaslý sevinci bulmuþ zâtlara, envâr-ý imaniyenin ve esrar-ý Kur’âniyenin neþirlerine karþý ehl-i dalâletin ve þeytanlarýn desâisle tehacümünden neþ’et eden müþkülât ve gam ve kedere karþý “Sabýr ve metanet et ve hüzün ve merak etme” demeye ihtiyaç hissetmem. Hem her vakit beklediðim, ehl-i zýndýkanýn bana hücumu, gayretli talebem, cesaretli biraderzadem olan uhrevî kardeþimden baþlamasý muhtemel olmakla beraber, hýfz-ý Kur’ânî her müþkülâta galip ve lezzet-i hizmet-i imaniye her kederi unutturur itikadýnda olduðumdan, seni teþcî ve teþvike lüzum görmem. Râkýmü’l-Hurûf Hâfýz Hâlid sana selâm eder, duâný ister. Barla Lâhikasý, s. 418 LÛGATÇE: þuhûr-u selâse: Üçaylar. ekser: Çoðu. esbab: Sebepler. fütur: Usanç, tembellik. ulûm-u imaniye: Ýmanî ilimler. bâhusus: Özellikle. zîþuur: Þuur sahibi. hakaik-i imaniye: Ýman hakikatleri. istimâ: Dinleme. müstemî: Ýþiten, dinleyen. mütefekkirâne: Tefekkür ederek. sohbet-i imaniye: Ýmanî sohbet. ziynet: Süs. medar-ý þeref: Þeref vesilesi. semâvât: Gökler. hâlisen lillâh: Allah için ve ihlâsla. Sâni-i Zülcelâl: Celâl sahibi ve herþeyi san'atla

yaratan Allah. âsâr-ý rahmet: Rahmet eserleri. âsâr-ý san’at: San'at eserleri. Sâni: Herþeyi san'atla yaratan Allah. mufarakat: Ayrýlýk. emâre: Ýþaret. inayet: Yardým. surî: Görünüþte, hakikî olmayan. iftirak: Ayrýlýk. envâr-ý imaniye: Ýman nurlarý. esrar-ý Kur’âniye: Kur’ân’ýnsýrlarý. ehl-i dalâlet: Hak yoldan sapmýþlar. desâis: Desiseler, aldatmacalar. tehacüm: Hücum. neþ’et: Doðma. müþkülât: Müþkiller, zorluklar.

15

Ölçüyü tam yapýn. Eksik verenlerden olmayýn. "Doðru terazi ile tartýn.", "Ýnsanlarýn mallarýný ve haklarýný eksiltmeyin. Yeryüzünde bozgunculuk yaparak karýþýklýk çýkarmayýn. Þu'arâ: 181-183 / Âyet-i Kerime Meâli

Üstad Bediüzzaman ve tesettür

Sohbet-i imaniye zeminin manevî ziynetidir Ýman dersini dinleyenler yalnýz insanlar deðil. Cenâb-ý Hakk’ýn zîþuur çok mahlûkatý vardýr ki, hakaiki imaniyenin istimâýndan çok zevk alýrlar. Sizin o kýsým arkadaþýnýz ve müstemîleriniz çoktur.

21 TEMMUZ 2011 PERÞEMBE

dir, ref-i tesettür fýtrata münafidir.” 4 “Kur’ân tesettürü emrediyor. Medeniyet-i sefihe ise, Kur’ân’ýn bu hükmüne karþý muhalif gidiyor. Tesettürü fýtrî görmüyor, esarettir diyor.” 5 “Medeniyetin ref-i tesettürü, hilâf-ý fýtrattýr (yaratýlýþa terstir)” 6 diyen Üstad Bediüzzaman Hazretleri, çok manidar olan þu izahý yapmakahmetdemirdogmez@hotmail.com tadýr: “Kur’ân’ýn tesettür emri fýtrî olmakla be ünümüz mü’minlerinin en çok maruz raber, o maden-i þefkat ve kýymettar birer refikaldýðý ve hýrpalandýðý günahlarýn baþýnda ka-i ebediye olabilen kadýnlarý tesettür ile sukadýnlarýn açýk saçýklýðý gelmektedir. Evet, kuttan, zilletten ve manevî esaretten ve 7 hadisle de sabittir ki, “Ahirzaman fitnesinde en sefahatten kurtarýyor.” “Hem dehþetli rolü taife-i nisaiye [kadýnlar taifesi] oy- Kur’ân merhameten, kadýnlarýn hürmetini muhafaza inayacaktýr.” 1 Bu hususta bir risâle yazarak meseleyi de- çin, hayâ perdesini tak ðerlendiren Üstad Bediüzzaman Hazretleri, masýný emreder; ta hevebu fitneye sebep olan, aile facialarýna yol a- sat-ý rezilenin ayaðý altýnçan ve bütün dünyada bu müstehcenlik ce- da o þefkat madenleri zilreyanýný yaygýnlaþtýran þer odaklarýn zýndýka let çekmesinler, âlet-i hevesat, ehemmiyetsiz bir (dinsizlik) komiteleri olduðunu belirterek; meta hükmüne geçmesinler. Medeniyet ise, ka“Bu zamanda zýndýka dalâleti, Ýslâmiyet’e dýnlarý yuvalarýndan çýkarýp, perdelerini yýrtýp, 8 karþý muharebesinde, nefs-i emmarenin pla- beþeri de baþtan çýkarmýþtýr.” Avrupa’dan gelen itirazlara karþý yazýlýp, On nýyla, þeytanýn kumandasýna verilen fýrkalardan en dehþetlisi yarým çýplak hanýmlardýr Yedinci Lem’a’nýn bir meselesi olarak kaydediki, açýk bacaðýyla, dehþetli býçaklarla ehl-i i- len ve sonra Yirmi Dördüncü Lem’a ismini alan mana taarruz edip saldýrýyorlar. Nikâh yolu- Tesettür Risâlesi’yle gündeme damgasýný vuran nu kapamaya, fuhuþhane yolunu geniþlettir- Üstad Bediüzzaman Hazretlerine, bundan domeye çalýþarak, çoklarýn nefislerini birden e- layý Eskiþehir Aðýr Ceza Mahkemesinin 19 Asir edip, kalp ve ruhlarýný kebair ile yaralý- ðustos 1935 tarihinde verdiði bir sene yersiz hayorlar. Belki o kalplerden bir kýsmýný öldü- pis kararý tam bir hukuk cinayeti olmuþtur. Bu rüyorlar. Bu halin neticesi olarak, o ahir za- karara itiraz eden Üstad Bediüzzaman Hazretmanda, bazý yerlerde nikâha raðbetsizlik ve leri, “Ben hukukumu, kanun dairesinde istiyoriayetsizlik yüzünden, kýrk kadýna bir erkek rum. Kanun namýna kanunsuzluk edenleri, ci9 nezaret edecek derecede ehemmiyetsiz, sa- nayetle ittiham ediyorum.” demiþ ve bu ceza2 hipsiz, kýymetsiz bir surete gireceðini” yine nýn bir at hýrsýzýna veya bir kýz kaçýrýcýsýna lâyýk olduðunu belirterek, kendisinin ya beraatýna hadisin rivayetiyle bildirmektedir. Üstad Bediüzzaman Hazretleri, her alan- veya idamýna veyahut yüz bir sene hapse mah10 da hanýmlarý menfî bir tarzda birer figür ve kûmiyetine hükmedilmesini istemiþtir. Kur’ân’ýn tesettürü emreden âyetlerini tefsir aksesuar gibi kullanarak dünyayý fesada veren bu dinsiz komiteleri kýnayarak, “Ha- eden Üstad Bediüzzaman Hazretleri, mahkeným lar da i re-i ter bi ye-i Ýs lâ mi ye i çin de meye karþý tepkisini þu ifadelerle dile getirmiþmes’ud bir aile hayatýný geçirmeye mahsus, tir: “Bin üç yüz elli senede ve her asýrda üç yüz bir nevî mübarek mahlûkturlar. Bu müba- elli milyon insanlarýn hayat-ý içtimaîyesinde en rekleri ifsat eden komiteler kahrolsunlar.” 3 kudsî ve hakikatli bir düstur-u Ýlâhiyi, üç yüz elli ifadeleriyle de tepkisini göstermiþ ve bu ko- bin tefsirin tasdiklerine ve ittifaklarýna istinaden nuda Yirmi Dördüncü Lem’a olan Tesettür ve bin üç yüz elli sene zarRisâlesi’ni ve bununla beraber bu bahisleri fýnda geçmiþ ecdadýmýzýn iiçine alan Hanýmlar Rehberini telif etmiþtir. tikatlarýna iktidaen tefsir eHem sosyal hayatýn, hem aile hayatýnýn ve den bir adamý mahkûm ehem de ferdî hayatýn huzurunu bozan müsteh- den haksýz bir kararý, elbetcenlik, sefih medeniyetin desteðiyle hýzla yayýl- te, ruy-i zeminde adalet maktadýr. Bilhassa baþörtüsünün suç olduðu ve varsa, o kararý red ve bu 11 zina, fuhuþ ve her türlü sefahatin alabildiðine hükmü nakzedecektir.” Tesettürün bilhassa kaserbest olduðu ve teþvik edildiði Müslüman ül kemizde, durum son derece üzücü ve vahim- dýnlar için fýtrîliðini ve ödir. Hâlbuki Ahzab Sûresi’nin elli dokuzuncu â- nemini anlattýðý ve kadýnyetini tefsir eden “Tesettür-ü nisvan (hanýmla- la rýn hak ve hu ku ku nu rýn örtünmesi) hakkýnda Otuz Birinci Mektu - müdafaa ettiði Hanýmlar bun Yirmi Dördüncü Lem’asý gayet kat’î bir su- Reh be ri’nde, “Ha ným lar rette ispat etmiþtir ki, tesettür kadýnlar için fýtrî- tesettür ile namahremin

iþtihasýný açmamak ve tecavüzüne meydan vermemek, zayýf hilkati emreder ve kuvvetli ihtar eder. Ve bir siperi ve kalesi, çarþafý olduðunu gösteriyor” 12 diyen Üstad Bedi üzzaman Hazretleri, en doðru teset tü -

G

rün çar þaf ve ya çarþaf misillü vücut hatlarýný belli etmeyen giysiler olduðunu, dört bir taraf manasýna gelen çarþaf gibi vücut hatlarýný tamamen örten dýþ kýyafetin geniþliðine ve kapalýlýðýna dikkat çekmektedir. Yoksa günümüzde gittikçe yaygýnlaþan, sözde tesettür denilen dap daracýk giysiler bu kategoriye girmemektedir. Doðru tesettür sayesinde erkekler günahtan, kadýnlar da hem günah yaymaktan ve hem de pis nazarlardan kurtulmuþ olurlar. Bu sebeple Üstad Bediüzzaman Hazretlerine, sunduðu þaþmaz ve þaþýrtmaz Kur’ânî ölçülerden dolayý ne kadar duâ ve teþekkür edilse azdýr. Bu hususta Hanýmlar Rehberi’nde yer alan Ýs tan bul lu Ha ným Nur Ta le be le ri nin mektubu son derece mühim hakikatleri anlatmaktadýr. Bilhassa þu ifadeleri dikkate deðerdir: “Üstadýmýz efendimiz hazretleri, siz Kur’ân-ý Kerim’de kadýnlarýn kýymetini, iffet ve ismetini muhafaza eden, onlarý pis nazar-

lardan koruyan âyeti tefsir ettiðiniz için, dinsizler sizi idam mahkemesine verdiler, zindanlara attýlar. O mahkemelerde size verilecek ölüm ceza sýn dan hiç kork ma dý nýz. Tahammül edilmez iþken ce le re ta ham mül ettiniz, yýlmadýnýz. Yine o âyet-i kerimenin tefsiri olan ve kadýnlýðýn hukukunu müdafaa eden risâlenizi metanetle müdafaa ettiniz. Bu asýrda kötü þeyler için de bý ra ký lan ve di ni hakikî bir koruyucuya pek muhtaç olan kadýnlarý masiyetten koruyan, yükselten risâlenizi yine neþrettiniz, bizlerin imdadýna yetiþtiniz. Bize efendilerimiz diyorlar ki, bu otuz kýrk sene içinde, kadýnlarý müdafaa eden Ýslâmî bir eseri yazmaya hiçbir kimse cesaret edemedi. Böyle bir eseri, dinsizlerin iþkenceleri içerisinde ancak Bediüzzaman yazabildi. Kadýnlýk âlemine büyük bir rehber oldu.” 13 “Bil hassa kadýnlarýn safiyetinden istifade ederek aldatýcý kimselerin çok olduðu bu karýþýklýk devrinde, en müstakim yol, en doðru rehber, en hakikî üstad Risâle-Nur’dur. Risâle-i Nur, Kur’ân yoludur. Risâle-i Nur iman ve Ýslâmiyet yoludur.” 14 Cenâb-ý Hak bu zamanýn cazibedar fitnesinden bütün mü’min erkek ve hanýmlarý muhafaza eylesin. Deccalizm ve Süfyanizmin tuzaðýna düþürmesin. Ve Risâle-i Nur’un yolundan ayýrmasýn. Âmin. Dipnotlar: 1- Gençlik Rehberi, s. 60. 2- Age., s. 61. 3- Hanýmlar Rehberi, s. 53. 4- Sözler, s. 663. 5- Ha nýmlar Rehberi, s. 136. 6- Age, s. 140. 7- Age., s. 140. 8- Sözler, s. 663. 9-Tarihçe-i Hayat, s. 410. 10- Bediüzzaman Said Nursî, M. Duman, s. 245. 11- Hanýmlar Rehberi, s. 136. 12- Age., s. 142. 13Age., s. 382. 14- Age., s. 382.


I S Ayný oyun oynanmýþtý I Bu milletin düþmanlarý daha önce denediler; kavgasý baþlatýp, Alevî – Sünnî dediler. R Kardeþ Halký sokaða döktüler, aldatýp tahrîk ederek; G Nice mâsum insanýmýn ezip baþýný yediler… A SEYFEDDÝN YAÐMUR isirgan60@hotmail.com N

Ü M Ý T V Â R O L U N U Z : Þ U Ý S T Ý K B A L Ý N K I L Â BI ÝÇÝNDE EN YÜKSEK GÜR SADÂ ÝSLÂMIN SADÂSI OLACAKTIR

HABERLER

Y RÝ E AB H ET M HA R ME

21 TEMMUZ 2011 PERÞEMBE

Cep telefonu aracýlýðýyla yardým yapýlmasý amaçlanýyor.

Bir SMS ile iftar, 12 SMS ile kumanya

Þehit olanlarýn isimleri yaþadýklarý yerlere verilecek.

Þehitlerin isimleri yaþatýlacak ANKARA Valisi Alaaddin Yüksel, þehitlerin isimlerinin, yaþadýklarý yerlerdeki cadde, park, meydanlar, eðitim kurumlarý, kütüphaneler gibi yerlere verilmesi için genelge yayýmladý. Vali Yüksel imzasýyla vali yardýmcýlarý, Büyükþehir Belediye Baþkanlýðý, kaymakamlýklar ve kamu kurum ve kuruluþlarýna gönderilen genelgede, millete mal olmuþ kahramanlarýn manevî anlamda ebedîleþtirilmesi bakýmýndan, þehitlerin okuduðu, yaþadýðý ve manevî hatýralarýnýn bulunduðu yerlerdeki cadde ve parklarla meydanlara, kamu kurum ve kuruluþlarýna ait bina ve tesislerle yapýmý devam eden eðitim kurumlarýna, kütüphanelere ve salonlara þehitlerin isimlerinin verilmesinin herkesin mutlak görevi olduðu belirtildi. Ankara / aa

Kamyon þoförlerinin 40 saattir beklediði bildirildi.

100 km’lik araç kuyruðu bezdirdi ÇÝN’ÝN kuzeyindeki Iç Moðolistan Özerk Bölgesinde Pekin-Tibet otoyolunda 100 kilometrelik trafik sýkýþýklýðý oluþtu. Þinhua ajansýnýn haberine göre, geçen yýl ayný yolda buna benzer bir sýkýþýklýðýn meydana geldiði belirtilirken, sýkýþýklýðýn sebebi olarak Pekin-Tibet karayolun daki inþa ve geniþletme çalýþmalarý gösterildi. Otoyolda çoðunlukla aðýr vasýtalarýn olduðunu bildirilirken, kamyon þoförlerinin 40 saattir beklediði kaydedildi. Haberde, þoförlerin eyalet giriþinde otoyoldaki çalýþmalarla ilgili bir levha ya da uyarý olmadýðýný söylediði belirtilirken, yerel polisin yolun açýlmasý için çalýþmalara devam ettiði bildirildi. Pekin-Tibet karayolu üzerinde yoðun bir þekilde kömür taþýmacýlýðýnýn olduðu ve yýðýlmaya bu durumun sebep olduðu ifade ediliyor.

Hayvan severler sokak hayvanlarýnýn susuzluðunu gidermesi ve serinlemesi için kapý önlerine bir kap su býrakýn çaðrýsýnda bulunuyor.

HAYVANLARA ‘BÝR KAP SU’ HAYTAP FEDERASYONU ÝZMÝR TEMSÝLCÝSÝ ÖNDER, DÝYANET ÝÞLERÝ BAÞKAN LIÐINA BAÞVURARAK, HUTBE VE VAAZLARDA KAPILARIN ÖNÜNE ‘BÝR KAP SU KONULMASI’ ÇAÐRISINDA BULUNULMASINI TALEP ETTÝKLERÝNÝ SÖYLEDÝ. HAY VAN Hak la rý Fe de ras yo nu (HAYTAP) Ýzmir Temsilcisi, Doðayý Hayvanlarý Koruma ve Yaþatma Derneði (DOHAYDER) Ýletiþim Sorumlusu Esin Önder, Diyanet Ýþleri Baþkanlýðýna baþvurarak, hutbe ve vaazlarda kapýlarýn önüne ‘’bir kap su konulmasý’’ çaðrýsýnda bulunulmasýný talep ettiklerini bildirdi. Önder, Diyanet Ýþleri Baþkanlýðý Din Hizmetleri Dairesi Baþkanlýðýnýn Türkiye genelindeki müftülüklerden, ‘’hayvanlarýn gözetilmesi’’ konusunda vatandaþlarýn bilgilendirilmesine yönelik genelge yayýmladýðýný söyledi. Yakalaþan ramazan ayý boyunca toplumun büyük bölümünün camilere gideceðini ifade eden Önder, þunlarý kaydetti: ‘’Ýnsan ve hayvan hakkýný eþit tutan bir dinin hükümlerinin uygulanmasý için Diyanet Ýþleri Baþkanlýðýna baþvurarak, hutbe ve

vaazlarda kapýlarýn önüne hayvanlar için ‘bir kap su konulmasý’ çaðrýsýnda bulunulmasýný talep ettik. Hayvanlara karþý vahþetin durdurulmasý, sýcak yaz günlerinde kapýlarýn önüne bir kap su, yemek konulmasý konusunda yardým istedik. Hayvanseverler olarak toplumun bu önemli sorununa din görevlilerimiz, müftülerimiz, hocalarýmýz hutbe ve vaazlarda yer verirse duyarlýlýðýn daha da artacaðýna inanýyoruz. Ýslâm dinine göre, hayvanlara acýmak ve iyilik etmek ge rekir.’’ Önder, Türkiye’de son yýllarda hayvanlarýn büyük iþkencelere uðradýðýný, sokaklarda aç ve susuz ölüme mahkûm edildiðini savunarak, ‘’Camilerde hayvanlara merhamet ve þefkatle yaklaþýlmasýnýn Ýslâm dininin de bir gereði olduðuna yer verilmesi, bu konuda yürüttüðümüz mücadeleye önemli katký saðlayacak’’ dedi. Ýzmir / aa

KÝMSE Yok Mu Derneði Genel Baþkaný Ünal Öztürk, ‘’Hayýrsever vatandaþlarýmýz ‘kumanya’ yazýp 5777’ye gönderdiði SMS sayýsý kadar iftar ya da kumanya baðýþý yapabilecekler’’ dedi. Bir faaliyete katýlmak üzere geldiði Adana’da, açýklama yapan Öztürk, bu yýl cep telefonu aracýlýðýyla da yardým yapýlmasýný saðlayacaklarýný, bu kapsamda atýlacak mesajlarla bir iftar bedelinin 5 lira, bir kumanyanýn 60 Lira olduðunu belirten Öztürk, hayýrseverlerin, ‘kumanya’ yazýp 5777’ye göndererek, gönderdikleri her 12 SMS ile bir kumanya baðýþýnda bulunabileceklerini, ayrýca bütün faturalý ve kontörlü hatlardan ‘iftar’ yazýlýp 5777’ye gönderildiðinde ise bir iftar baðýþý yapýlmýþ olacaðýný bildirdi. Yurt dýþýnda Filistin, Sudan ve Pakistan baþta olmak üzere toplam 52 ülkede Ramazan kumanyasý daðýtmayý ve iftar sofralarý kurmayý hedeflediklerini ifade eden Öztürk, Türkiye’de de 40 binin üzerinde yoksul aileye ulaþmayý hedeflediklerini belirtti. Adana / aa

Everest’in yüksekliði yeniden belirleniyor

DÜNYANIN en yüksek daðý Everest yeniden ölçülecek. Nepal hükümeti, geçen hafta yapýlan bütçe görüþmelerinde, Everest’in onlarca yýldýr ölçülmeyen yüksekliðini yeniden belirleme kararý aldý. Toprak Reformla rý Bakanlýðý sözcüsü Gopel Giri, daðýn zirvesinin uydu teknolojisiyle yeniden ölçüleceðini, bu sürecin iki yýlda tamamlanacaðýný belirtti. Nepal, daðýn yüksekliðini onlarca yýldýr 8448 metre olarak kabul ederken, Amerikalýlar 1999’da daðýn 8850 metre olduðunu belirledi. Çin ise Everest’in 8844 metre olduðunu iddia ediyor. Katmandu / aa

Camiler, baþtan aþaðý gül suyu ile yýkanýyor.

Camiler, Ramazan’a hazýrlanýyor

TOROSLAR Belediyesi Mübarek Ramazan ayýnýn yaklaþmasý ile ilçedeki camileri baþtan aþaðý temizleyerek gül suyu ile daha temiz kokmasýný saðlýyor. Toroslar Belediyesi Temizlik Ýþleri Müdürlüðü ekipleri ilçe sýnýrlarýnda bulunan camilerde Ramazan temizliði yapýyor. 7 yýldýr sürdürülen çalýþmalarda; camilerin iç ve dýþ temizliði yapýlýrken, tuvalet, lavabo, þadýrvan ve bahçesi deterjanlý su ile yýkanýyor, tuvaletler haþere ve kemirgenlere karþý ilâçlanýyor, daha güzel kokmasý için gül suyu sýkýlýyor. Toroslar Belediye Baþkaný Hamit Tuna, Ramazan ayý öncesinde cami leri baþtan aþaðý temizleyerek vatandaþlarýn ibadetlerini daha nezih ortamlarda geçirme lerini temin etmeyi amaçladýklarýný ifade et ti. Ramazan ayýna kadar bütün camileri te mizleyeceklerini belirten Tuna, bu çalýþmalar kapsamýnda 100 litre gül suyu kullanacaklarýný vurguladý. Mersin / cihan

Tavuk gübresi biyoyakýt olacak

SAKARYA’NIN Kaynarca ilçesi Ziraat Odasý, çiftliklerdeki tavuk gübrelerinin tarýmsal amaçlý gübre ya da biyoyakýt olarak kullanýlmasý amacýyla bir proje hazýrlattý. Kaynarca Ziraat Odasý, 500’e yakýn tavuk çiftliðinin bulunduðu ilçede tavuk gübresinin deðerlendirilmesi için proje hazýrlattý. Doðu Marmara Kalkýnma Ajansý (MARKA)’na teklif olarak sunuldu. Projeyi ha zýrlayan Sakarya Üniversitesi (SAÜ) Çevre Mühendisliði Öðretim Üyesi Prof.Dr. Saim Özdemir, “Tavuk gübresi preslenip tarýmsal amaçlý gübre yada ýsý deðeri yükseltilip kümeslere biyoyakýt haline getirilecek. Hem a týk de ðer len di ril miþ o la cak hem de katma deðer eklenmiþ bir ürün haline getirilecek. Bu yolla çevre kirliliði de önlenmiþ olacak” dedi. Sakarya / cihan


Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.