''Ulusa Seslenis'' ya da ''Belcika'dan Gelen Sirinlik''
Bakiniz: internet kotamin dolmasini takiben bilgisayarimi düzenliyordum ve ‘sirinlikler’ adinda, hem arkadaslarimin (tabii ki de basta Irem Tümer olmak üzere) bana yolladigi envai çesit çizim-dizayn-mektuplari, hem de benim verdigim karsiliklari barindiran bir dosyaya rast geldim. Ve bir seyin farkina vardim: yeni bir sirinlik yapmanin vakti gelmisti. Gent cok ilginc bir sehir. Oturdugum sokakta (Overpoort) tam 32 adet gece kulubu var. Evet, yanlis duymadiniz, 32. Ucuz icki satan, liseli ergenler ve Erasmus ögrencileriyle dolu tam 32 bar. Sabahleyin cok acikli bir durumda oluyor sokak anlayacaginiz. Iki bar arasina sikistirimis Türk dönercileri de unutmamak lazim elbette. Sadece Snack Deniz ve hamburgerci Ertan Abi’yle muhabbetim var, o da ikiser kere gittigimden. Yoksa bu sokak benim icin fazla les. SOldaki fotograf iki yan komsuma ait. Toni Taiwan’li, burada olmayi hak edecek kadar muhabbetim yok. Giorgia ise Italyan ve en fazla zaman gecirip en iyi anlastigim insan kendisi. Sagdaki fotograf ise Ispanyollarin yaninda bile zenci oldugumu belirtmek icin konuldu.
Fakat Overpoort’u gecince her sey guzellesiyor. Hemen yanimizdan bir nehir akmakta. Yerdeki sonbahar yapraklariyla ve ördekleriyle çok tatli. Ana yola ciktiginizda ise devasa Citadel Park ve arkasindaki SMAK (çagdas sanat) ve MSK (modern sanat) müzeleri karsiliyor sizi. Derslerimin oldugu kampüs ise yurda yürüyerek 5-7, bisikletle 1 dakika. Okulun kampüsü yok, cünkü fakülteler sehre dagilmis durumda. Bir nevi sehir-kampüs. Ders aralarinda eve gelip yemek yiyorum, o derece. Insanlar ise cok tatli. Bir kere insanlarin %80’i güzel. Geri kalan %20 de vasat. Insanin gözü gönlü açiliyor. Erasmuslular icin ayni seyi söyleyemeyecegim; her ne kadar hayatim boyunca Ispanyol olmak istemis olsam da buradaki dominasyonlari bir nevi rahatsiz edici. Ama ben kendime Ispanyollar arasindaki en uysal ve tatli grubu buldum.
Arada turist rehberligi yapiyorum. Korenmarkt (merkez) ve tatli Ispanyol grubum.
Hot Club de Gand: d端nyanin en tatli swing jazz bari.
Burasi da Julie’s House. Gent’te alkol orani %6’dan %13-14’e varan bira çesitleri, waffle ve patates kizartmasinin yanisira muhtesem bir cupcake evi var. Henüz yeme firsatim olmadi çünkü çok dolu oluyor ama içerisi bir muhtesem. Beni ziyaret eden olursa direkt götürüyorum. Bunun disinda pek bir restoran kesfi yapmadim. Bütçem kisitli oldugundan degil (evet o da var), mükemmel bir asçi oldugumdan. (Burcay bu noktada alayci bi kahkaha atiyorsun sanirim ama atma çünkü çok ciddiyim bence benden gastronom olurmus. Gastrolog muydu yoksa heöheö). Saat de 4 olmus. En iyisi yatayim ben. Halloween icin kostüm avina çikacagiz yarin. Ben burada cok mutluyum, siz de bir ara gelseniz daha da mutlu etseniz. Dönme, orada mahsur kaldin deseler dönmem vallahi. Mektubumu burada sonlandirirken aslinda daha fazla sey yazmak istedigimi fark ettim ama cok uykum var. Hepinizi seviyorum a dostlar. Ama Gent’i daha cok seviyorum. xoxo ik heet ezgi, wat is jouw telefoonnummer?