İçindekiler Kapak
1.1
Sunuş
1.2
Bölüm 1
1.3
Bölüm 2
1.4
Bölüm 3
1.5
Bölüm 4
1.6
Bölüm 5
1.7
Bölüm 6
1.8
Bölüm 7
1.9
Bölüm 8
1.10
Bölüm 9
1.11
Bölüm 10
1.12
Son Söz
1.13
2
Kapak
Sıfırdan Bire Geleceği inşa etmenin yolları Peter Thiel ve Blake Masters fiberbooks.com
3
Sunuş
Peter Thiel’dan başarıya ulaşmanın sırları. Bu günlerde hemen hemen herkes kendi işini kurabilir. Bunun için bir ofise bile ihtiyaç yok. Birçok girişimci evde pijamalarıyla ya da bir kafede işlerini yürütüyor. Bu gelişmeler, yenilikçi ürün ve hizmetler geliştirmek isteyen herkes için iyi bir haber. Ancak tüm bu imkanlara rağmen yeni girişimlerin ömrü çok uzun sürmüyor. Yazar kendi girişimcilik deneyimlerinden yola çıkarak, yeni bir iş kurmayı planlayan tüm kurucular için kıymetli bilgiler sunuyor. Peter Theil, Paypal’ın kurucusu ve Facebook’un ilk yatırımcılarındandır. İş dünyasına olan benzersiz yaklaşımları, geleceği nasıl öngörebileceğiniz hakkında bize fikirler verecek. Bu Fiberbooks’da ki diğer konu başlıkları: Neden tekeller inovasyon için iyidir? İşiniz neden 1’den n+’e değil, 0’dan 1’e gitmelidir? Rekabet neden ezikler içindir?
4
Bölüm 1
Geleceğin ne getireceğini bilmek için, farklı bir gözden bakmak gerekir. 2100’ü hayal etmeye çalışın. Ne görüyorsunuz? Birçok insan için gelecek hakkında düşünmek, sadece eğlenmek için akıl yürütülen bir konudur. Peki ama gelecekten kastettiğimiz tam olarak nedir? Geleceğin şimdiki zamanın uzantısı olduğunu düşünürsek, gelecek dediğimiz şey bugün başardıklarımızın bir sonucudur. Bugün yaptıklarımızın kontrolüne sahipsek gelecek hala neden bu kadar gizemli? Gelecek sadece zamanın geçişinden ibaret değildir. Gelecek ilerlemeyi de betimlemek için kullanılır. Bu ilerleme, yani geçen süre boyunca elde ettiklerimiz, geleceği gerçekten tanımlayan şeylerdir. Ve ilerleme, yatay ve dikey olarak ikiye ayrılır. Yatay ilerleme, mevcut fikirlerin ve yeniliklerin genişlemesiyle sağlanır. Küreselleşme yatay ilerlemenin en iyi aracıdır. Çünkü mevcut fikirlerin daha fazla insana yayılmasına yardımcı olur. Öte yandan, dikey ilerleme, eşi benzeri olmayan çözümlerin üretilmesiyle mümkündür. Devrimci bir teknoloji ya da eski bir soruna yeni bir yaklaşım getirmeden dikey ilerleme sağlayamayız. Ampulü ele alalım. Ampul, mum’un gelişmiş bir versiyonu değildir. Aydınlatma sorunu için geliştirilen yeni bir yaklaşımdır. Yatay ilerlemeler 1’den n+’ya giderken, dikey ilerlemeler 0’dan 1’e gider. Sabit telefonların üretilip tüm ülkelere dağıtılması yatay ilerlemeye örnek olarak gösterilebilir. Ancak mevcut pazarın içine cep telefonlarının getirilmesi dikey ilerlemedir. Açıkçası dikey bir ilerlemeyi tahmin etmek zordur, çünkü olmayan bir şeyi hayal etmek çoğu zaman cesaret gerektirir. Geleceği sadece, bugün elinizde ip uçlarınız varsa görebilirsiniz. Gelecek, yüklediğimiz anlamın da etkisiyle şimdiki zamandan ayrılır. Bu nedenle onu hayal etmek için sadece statükoya odaklanmak işe yaramaz. Geleceğin neyi getireceğini öğrenmek için, şimdiki zamanı sorgulamamız gerekir. Yazar Peter Thiel’e göre sorgulayıcı bakış açısı çok önemli bir yetenektir. İşe alımlarda adaylara her zaman şu soruyu soruyor: Çok az sayıda insanın sizinle hem fikir olduğu gerçek nedir? Peki neden bu soru? Çünkü sadece kurulu düzenin ötesini görebilen kişiler geleceği algılayabilir ve değiştirebilirler.
5
Bölüm 1
6
Bölüm 2
Kendi geleceğinizin mimarı olun. Gelecekte bizi bekleyen farklı ve bilinmeyen durumlara karşı nasıl hazırlıklı olabiliriz? Bugün birçok kişi, gelecekte her şeyin mümkün olduğunu düşünür. Gelecekte olabilecek tüm olaylara kendilerini hazırlamaya çalışıyor? Bu yaklaşım, geleceğin değişkenlerini çok geniş tuttuğu için faydasızdır. Daha etkili bir yaklaşım, en iyi geleceğe odaklanmak ve böylece kendi geleceğinizin mimarı olmaktır. Maalesef pek çok lise öğrencisi en iyi üniversitelere girebilmek umuduyla bir çok alakasız sorumluluğu da üstlenmektedir. Bir çok konuda az şey bilmektense bir konuda uzmanlaşmak - hem de zevk aldığınız bir konuda, geleceğiniz için daha iyi olmaz mıydı? Kesinlikle daha iyi olurdu. Gerçek başarı, odaklanma, özveri ve kararlılığın ürünüdür. Kader ve şans, çalışma ve özverinin yanında promosyon olarak gelir. Başarı gerçekten şansla alakalı olsaydı, Steve Jobs’un hem bilgisayar, hem müzik çalar hem de telefon devrimine imza atan kişi olması mümkün değildi. Bir girişime başlarken bunu akılda tutmak çok önemlidir. Yeni kurulan şirketiniz için de yalnızca bir tane mükemmel gelecek vardır. Ve bunu gerçekleştirmek büyük bir özveri gerektirir. Peki neden sadece bir tane? Çünkü bir girişim yalnızca çok spesifik koşullar altında başarılı olabilir. Şirketin ürünü için sadece bir pazarı, piyasaya sürmek için bir doğru zamanı var. Tüm koşullar uygun olduğunda, söz konusu olan geleceği sağlamak için sıkı bir çalışmaya başlayabiliriz. En büyük zorluk, başlangıçta şirketin ideal şartlarını belirlemektir. Şirketiniz için nasıl bir gelecek hayal ediyorsunuz? Unutmayın gelecek, şimdiki zamana benzemeyecektir. Bir önceki bölümde bahsettiğimiz gibi ancak mevcut düzeni sorgulayanlar gelecek hakkında söz sahibi olabilir.
7
Bölüm 3
Tekeller herkes için iyidir. Bir tekelseniz bunun sebebi işinizi herkesten iyi yapıyor olmanızdır. İnsanlar tekel kelimesini duyduğunda, dünyayı kötülükle yöneten aç gözlü yöneticileri hayal eder. Bu çoğu zaman yanılgıdan ibarettir. Konvansiyonel bilgelik, rekabetin ideal ekonomide şirketleri daha iyi ürünler geliştirmeye teşvik ettiğini söyler. Aslında yenilikçiliği yönlendiren tekellerdir. Öncelikle, bir tekeliniz varsa, bu rekabette haksız avantajınız olduğunu anlamına gelmez. Daha ziyade hayatta kalamayacak şirketlere nazaran daha iyi iş yaptığınızı gösterir. Benzer şekilde, başka hiçbir şirketin kopyalayamayacağı yeni bir şey oluşturduğunuzda ki bu kötü bir şey değildir, ister istemez tekel olursunuz. Google, arama motoru endüstrisinde neredeyse kimseyle rekabet etmedi. Her zaman zirvedeydi. Bu, rekabet etmek isteyen diğer şirketlere haksızlık gibi görülebilir, ancak Google’ı kullanan bizler için iyidir. Google’ı tekel olduğu için değil, en iyi arama motoru olduğu için kullanıyoruz. Dahası, tekeller toplum için iyidir çünkü ilerleme kaydederler. Diğer işletmeleri yok olmaya ya da daha iyi bir çözümler geliştirmeye mecbur bırakırlar. Örneğin, bugün bir şirket Google’la rekabet etmek istiyorsa daha iyi bir arama motoru geliştirmek zorundadır. Sonuçta daha iyi olan insanların faydasınadır. Aslında son derece karlı bir iş yürütmek istiyorsanız yapmanız gereken bir tekel oluşturmaktır. Neden mi? Çünkü bir tekel sahibi olmak, fiyatları belirleme gücü verir ve bunun anlamı daha yüksek kazançtır. Ürününüz rakiplerinizden daha iyi değilse, müşterilerin ilgilisi çekebilmek için fiyatlarınızı düşük tutmanız gerekir. Bu da kar marjının erimesi demektir. Kar edemezseniz çok para kazanamazsınız. Paranız olmazsa, daha iyi işler yapmak için yeterli kaynağınız olamaz. 2012 yılında, rekabetin gittikçe kızıştığı hava taşımacılığı endüstrisinde, bir uçuşta yolcu başına ortalama kar 0.37 cent’e kadar düşmüştü. Google ise gelirlerinin dörtte birini kar olarak tutmaktadır. Aslında kapitalizm ve rekabet birbirine tamamen zıt kavramlardır.
8
Bölüm 3
9
Bölüm 4
Tekeller, teknolojik avantajlar, şebeke etkileri, ölçek ekonomileri ve güçlü markalaşma faaliyetleri sayesinde gelişirler. Tekelleri bu kadar başarılı yapan şey nedir? Genellikle tekelleri diğerlerinden ayıran 4 faktör vardır. Birincisi, tekellerin teknolojik avantajlarıdır. Patentli teknolojileri diğerlerine göre on kat daha iyi çalışır. Örneğin, Google’ın arama algoritmaları diğerlerinden daha iyi sonuçlar verir ve daha hızlıdır. Bu teknoloji rakiplerinin Google’a ulaşmasını zorlaştırır. İkincisi, tekeller ağ etkisinin kaymağını yerler. Ne kadar çok insan kullanıyorsa, ürün o kadar iyi demektir. Facebook’u örnek alalım. Eğer tüm arkadaşlarınız Facebook’ta olmasa, web sitesinin bizim için bir değeri olmayacaktı. Facebook’u değerli yapan şey, tüm arkadaşlarımızın orada olmasıdır. Yeni biri pazara girdiğinizde sadece mevcut ürünü iyileştirerek başarıya ulaşamazsınız. Mevcut müşterinin alışkanlıklarını da değiştirmesi gerekecektir. Google Plus çıktığında ürününü duyurmak için Youtube ve Gmail gibi harika ürünleri vardı. Ama Facebook pazarda lider olmaya devam etti. Üçüncüsü ise tekellerin ölçek ekonomisini avantaj olarak kullanmasıdır. Yüksek adetli ürünler üreterek birim başı maliyetlerini düşürebilirler. Bir fırın sahibi olduğunuzu ve kira, elektrik ve ısıtma masraflarınızın toplam 3000 TL olduğunu düşünelim. Sabit masraflar aynı kalırken bir fırında ayda 1 ile 10,000 arası çörek üretebilirsiniz. Ne kadar çok çörek satarsanız. Sabit masrafın birim başına düşen değerini düşürebilirsiniz. Tekeller kendi endüstrilerindeki en büyük üreticiler oldukları için ölçek ekonomileri sayesinde rakiplerine nazaran daha uygun fiyatlar sunabilir. Son olarak, tekeller genellikle kopyalanamayacak güçlü markalara sahiptir. Mesela Apple, bugün var olan en güçlü teknoloji markasıdır. Diğer birçok şirket Apple’ın ürünlerini taklit etmeye çalışsa da aynı seviyedeki başarıyı yakalayamadılar çünkü Apple’ın güçlü marka değerine sahip değildiler. Bir işi analiz ederken bu dört karakteristik özelliğe bakarak bir tekel olup olmadığını anlayabilirsiniz. Büyük şirketler diğerlerinin göremediklerini görürler.
10
Bölüm 4
11
Bölüm 5
Başarılı şirketler, kopyalanması zor teknolojiler geliştirir. Günümüzün yüksek teknoloji dünyasında, dikey ilerlemenin daha fazla mümkün olmadığını ve yeni fikirlerin imkansız olduğunu düşünebilirsiniz. Ancak bu başarılı olmanızın önündeki en büyük engeldir. Dünya hala pek çok sırrı içinde barındırmaktadır. Çoğu insanın henüz nasıl olduğunu bilmediği için olduğu gibi kabul ettiği şeyleri çözmek, yüksek karlı işletmeler kurmak demektir. Bunları çözmek zor ama imkansız değildir. Bazı sırlar o kadar derine gömülüdür ki onları keşfetmek nesiller alabilir. Sadece birkaç yüzyıl önce, neredeyse tüm sosyal sınıflar arasında kabul gören bir fenomen olan köleliği düşünün. O zamanlar köleliğin yanlış olduğu gerçeği gizli bir bilgiydi. Teknoloji şirketleri için en güçlü sır, rakiplerinden daha iyi bir teknolojiye sahip olmaktır. İyi bir teknoloji üreten küçük bir ekip bile binlerce çalışanı olan büyük bir şirketin tekelini sarsabilir. Bu tür sırları bulup peşlerinden gitmelisiniz. Aksi takdirde, rekabetçi pazarda klasik ürünler sunarak, sadece yatay bir ilerlemeye sahip bir şirket olarak kalabilirsiniz. Hwelett-Packard’ın durumu, daha iyi bir teknolojiye sahip olmanın önemini göstermektedir. 1990’lı yıllarda şirket en iyi baskı teknolojisine sahipti. Yazıcı, fotokopi makinesi ve faks makinesini bir cihaza toplayarak o dönem için vahşi bir teknoloji ortaya koydu. Ancak şirket, 2000'li yıllarda sırları takip edip yeni ürünler icat etmekten vazgeçtiğinde piyasa değerinin yarısını kaybetti.
12
Bölüm 6
Başarılı bir şirket yaratmak yıllar alabilir. Tekeller rakiplerine oranla çığ gibi büyüyüp güçlenmektedir. Tabi her şey bu kadar hızlı ve görkemle başlamıyor. Başarılı bir şirket olmak zaman alıyor. Bir girişimin karlı hale gelmesi yıllar alabilir. Ancak şirket başlangıçta kar elde etmese bile, çok değerli olabilir çünkü değer, ömrü boyunca kazanacağı kar ile belirlenir. Paypal’ı ele alalım. 2001’de bile hala para kazanmayan bir şirketti, ancak Peter Thiel gelecek 10 yılda elde edeceği kar’ı hesapladığında şirket müthiş değerli bir hal alıyordu. Buradan çıkarılması gereken ders, uzun vadeli düşünmenin önemidir. Şirketinizi kısa mesafeli koşulara değil, maratonlara uygun yapılandırmalısınız. Peki bir girişimi kuruluşunda dahi kar eden bir tekele nasıl çevirebilirsiniz? Küçük başlayarak ve adım adım genişleyerek: Şunu anlamalısınız ki her işte en iyi olmak zorunda değilsiniz. Sadece kendi işinizde iyi olmanız yeterlidir. Bu nedenle pazarınızı tanımlarken mümkün olduğunda dar ve spesifik tanımlamak önemlidir. Bu egemen oyuncu olmanızı kolaylaştıracaktır. Bir alanda bir tekel elde ettikten sonra, bir sonraki geniş pazara geçebilirsiniz. Amazon’un kurucusu Jeff Bezos’un amacı dünyanın en büyük çevrim içi mağazasını kurmaktı ve sonunda bu hedefine ulaştı ama Amazon’u kurduğunda sadece kitap satıyordu. Amazon kitap pazarını ele geçirdikten sonra CD’ler ve videolar gibi diğer kategorilere ve oradan diğer ürünlere geçti. Medyanın söylediğinin aksine Amazon bir gecede meşhur olmadı.
13
Bölüm 7
Şirketler sağlam bir ekip ve gerçek bir kültürle yola çıkmalı. Uzun vadede hayatta kalmak isteyen tüm şirketlerin sağlam bir temeli olmalıdır. Bir şirket kurmaya başladığınızda, ilk günler çok önemlidir. Başlangıçta 100 kişilik bir şirket olmadan da doğru insanlarla fark yaratan ürünler geliştirilebilir. Peter Theil yatırım yapmadan önce, yalnızca kurucuların özelliklerini değil kurdukları ekibi ya da kişisel bağlantılarını da inceler. Zayıf ekiplerin iyi fikirlere zarar vereceğini kişisel deneyimlerinden öğrenmişti. Luke Nosek ile Paypal’ı kurmadan önce Peter, Nosek’in neredeyse hiç tanımadığı biriyle kurduğu şirkete yatırım yapmıştı. Sonuç olarak, kişisel anlaşmazlıklar nedeniyle şirket başarısız oldu. Peter’ın parası da batan şirketle birlikte gitti. Güçlü bir temel yaratmanın bir diğer önemli faktörü, şirket kurucularının, şirketin farklı çıkarlarını dengeleyecek yeteneklere sahip olmasıdır. Sonuçta, kurucuların ve yatırımcıların çok farklı menfaatleri olabilir, ancak bu farklılıklar şirketin dengesini bozacak eylemlere dönüşmemelidir. Örneğin, şirketin kurucuları ürünlerini sabırla geliştirmeyi isterken, yönetim kurulu genellikle olabildiğince kısa sürede kar etmeyi arzular. Bu çıkarlar karşılıklı olarak münhasır değildir, bazen çatışmalara neden olabilir. Bu nedenle çatışmaları erkenden çözmenin bir yolunu bulmak şirketin sağlığı için hayati önem taşır. Yeni girişimler, ekiplerine güçlü bir kültür aşılamaya çalışmalıdır. Bu kültür herkesin, birlikte etkin bir şekilde çalışmasına yardımcı olur. Şirket kültürünü serbest alanlara bilardo masası koyarak sağlamak zordur, havalı dekorlarında yardımı olmaz. İyi bir kültür, ekiple olan güçlü ilişkilerle sağlanabilir. Paypal güçlü bir şirket kültürüne örnek olarak verilebilir. Ekip birbirine çok yakındı ve şirket satıldıktan sonra her bir çalışan fark yaratacak büyük şirketler kurdu. Yıllar sonra Paypal Mafia olarak anılacak ekip, her biri alanında uzman dahilerden oluşuyordu.
14
Bölüm 8
Ürün asla kendini satmaz, ekibin bunu başarması gerekir “Satış Temsilcisi” dendiği gözünüzün önüne, ucuz kıyafetlerle kapı kapı dolaşıp süpürge satmak isteyen bir adam gelebilir. Pek gurur verici bir görüntü sayılmaz. Ancak iş dünyasında satışlar hayati önem taşır. Birçok kişi ürün alırken yenilikçi olanları tercih ederler, ama ne kadar yenilikçi olursa olsun satmayan ürün değersizdir. Ve Dünya’da siz satmaya çalışmadan insanların almak isteyeceği bir ürün yoktur. Etkili bir ürün satışı için iyi bir dağıtım ağı gerekir. Sadece kullandığınız satış kanallarıyla değil, kendi çabanızla da satış yapabilmelisiniz. Dağıtımı en etkili şekilde kullanmak için, satış yapmaya gayret sarf etmeden önce müşterinin potansiyelini göz önüne almanız gerekir. Örneğin yazar Peter Thiel, tek bir satışın bile bir kaç milyon dolar getirdiği veri analiz şirketi olan Palantir’i kurduğunda satışları kendisi yaptı. Bunun nedeni bu paraları harcayan müşterilerin kişisel ilgi beklemeleri ve ürünü tüm detaylarıyla öğrenmek istemeleridir. Eğer bir satış sadece bir kaç yüz bin dolar getiriyorsa, bu yüksek meblağlar ödediğiniz CEO’nuzun vaktini kullanmak için etkili bir görev değildir. CEO’nun şirketin değerlerini doğru şekilde temsil eden bir satış ekibine ihtiyacı vardır. Dağıtımı genişletmenin bir başka yolu, sağlam bir satış stratejisi kullanmaktır. Birçoğumuz satış temsilcilerinden hoşlanmayız. Çünkü satışı manipülasyon ile ilişkilendiriyoruz ve kimse manipüle edilmeyi sevmez. Açık manipülasyon teknikleri satışlarda başarılı olmayabilirken, herkes üzerinde çalışabilecek belirli stratejiler muhakkak vardır. Bir işin var olabilmesi için her şeyden çok kuruculara ihtiyacımız var.
15
Bölüm 9
Birçok CleanTech şirketi başarısız oldu, çünkü her işletmenin cevaplaması gereken yedi kritik soruyu düşünmediler. 2005’ile 2009 yılları arasında Silikon Vadisinde devasa bir yatırım balonu oluştu. Doğal kaynakların sürdürülebilir kullanımı gibi değer üzerine ürün geliştiren şirketler bir anda popüler olmaya başladı. Binlerce şirket kuruldu ve 50 milyar dolardan fazla yatırım finanse edildi. Ne yazık ki, kurulan pek çok şirket başarısız oldu. Şirketler, yatırımcıların paralarıyla birlikte eriyip gitti. Peki bu şirketler bu kadar çok kaynağa sahip olmalarına rağmen neden başarısız oldular. Çünkü pazarın fırsatlarını doğru analiz edemiyorlardı. Aynı hataların tekrar yaşanmaması için, her şirket kendine şu yedi önemli soruyu sormalıdır. 1. Mühendislik sorusu: Fark yaratacak bir teknolojiye sahip misiniz? CleanTech şirketleri, mevcut enerji şirketlerine üstünlük sağlayacak kadar işlerine hakim değildi. Mevcut enerji şirketlerinin kolaylıkla geliştirebileceği teknolojik farklılıklarla pazara girmeye çalıştılar. 2. Zamanlama sorusu: Bu işe başlamak için doğru zaman mı? Bazı CleanTech şirketleri, endüstrinin hızla büyüdüğüne inanıyorlardı ancak gerçekte bu tarz teknolojilere geçiş yavaş ve doğrusal olarak ilerlemekteydi. 3. Tekel sorusu: Küçük bir pazarda büyük bir payınız olacak mı? CleanTech şirketleri, trilyon dolarlık enerji endüstrisinin içine girmeye çalıştılar. Bu pazardaki küçük payları şirketleri ister istemez bir it dalaşına soktu. Bir tekel oluşturacak iyi bir teknolojiye sahip olduğunuza inanıyorsanız küçük bir pazarda tekel oluşturmak başlangıç için daha iyidir. 4. İnsan sorusu: Ekibiniz fırsatların farkında mı? CleanTech şirketleri teknik konuları bilmeyen yöneticiler tarafından yönetildi. Bu kişiler, mükemmel ürünleri nasıl yapacaklarını bilmiyorlardı. 5. Dağıtım sorusu: Ürününüzü müşteriye nasıl teslim edeceksiniz? Birçok CleanTech şirketi teknolojilerinin o kadar iyi olduğunu düşünüyorlardı ki uygun dağıtım kanallarını düşünmeye değer görmediler. 800 milyon dolar yatırımcı parası harcayıp yalnızca 1.000 araç sattıklarında iflas ettiler. 6. Dayanıklılık sorusu: Gelecek 10 ya da 20 yılda pazardaki pozisyonunuzu koruyabiliyor musunuz? Güneş enerjisi üzerinde çalışan pek çok teknoloji şirketi, Çinli şirketlerin benzer ürünleri çok daha düşük maliyetle dağıtmaya başladıklarını gördüklerinde büyük
16
Bölüm 9
bir değer kaybı yaşadı. Bu durum başlangıçta tamamen ön görülebilirdi. 7. Gizem sorusu: Başkalarının kaçırdığı eşsiz bir fırsatı görüyor musunuz? O zamanlar, herkes CleanTech’in büyük işler başaracağından hemfikirdi. Ancak gerçekten başarılı şirketlerin sırları vardır: Herkesin göremediği fırsatları görürler. Tesla gibi yenilikçi şirketler, bu soruların bir çoğuna yanıt verebiliyor. Doğru yanıtları yoksa, teknolojilerini yeniden geliştiriyorlardı. Birçok CleanTech şirketinin bu 7 soruya bir cevapları yoktu. Şimdi onlarda yok.
17
Bölüm 10
Kurucular bazen tuhaf olabilir, ama vizyonları şirketin başarısı için kritik öneme sahiptir. Tipik bir kurucu sizce neye benzer? Yönetim kurulunun ötesinde, kurucular biraz garip olabilirler. Belki doğduklarından beri gariplerdir ya da rol modellerinin garipliklerini taklit ediyor olabilirler ama cevap her ne olursa olsun, kurucular genellikle sıra dışı kişilerden oluşur. Paypal’ın kurucu ekibini düşünün, neredeyse tüm ekip garipti. Açıkçası her birinin ergenlik dönemlerinde alışılmışın dışında hobileri vardı. Bu tür özgünlükler önemlidir, çünkü kurucular genellikle bir şirket yönetmekten fazlasını yaparlar. Bir vizyon yaratırlar. Yönetim kurulu ne kadar rafine edilmiş olursa olsun, başarıyı sürdürmek için şirketin bir vizyona ihtiyacı vardır. Steve Jobs’un 1997’de Apple’a dönüşünü düşünün. On yıl önce atılmıştı ve 2001’de geri döndüğünde Ipod’u getirerek Apple’ı tekrar zirveye taşıdı. Ve takip eden yıllarda geliştirdiği Ipad ve Iphone ile gerçek bir dehanın şirketi nerelere getireceğini gözler önüne sermiş oldu. Jobs, sahip olduğu vizyonla Apple’ı dünyanın en değerli şirketi haline getirdi. Bu başarı hikayesinin de kanıtladığı gibi, güçlü bir şirket bile, üst düzey bir performans için kurucularının vizyonuna ihtiyaç duyar.
18
Son Söz
Ana Fikir Yeni başlayan girişimlerin başarısı genellikle şansa bağlı değildir. İstediğiniz geleceği yarattığınız bir ürünle geliştirmek istiyorsanız, bunu başarabilirsiniz. Yarın’a ait bir ürün geliştirdiğinizde, geleceği yaratma ayrıcalığa kavuşmuş olursunuz. Uygulanabilir tavsiye Her seferinde bir nişe hakim olun: Başlangıç noktanızın temelini oluşturacak olağan dışı fikri bulduğunuzda, çok hızlı genişlemeyin. Rakiplerinizin pazar payına hakim olmadığı küçük nişler bulun. Bir tekel kurduktan sonra, diğer pazarlara daha sonra genişleyebilirsin. Geri bildiriminiz mi var? Özet hakkında düşündüklerin bizim için önemli. kitap@fiberbooks.com adresine Fiberbooks'un başlığı ile birlikte e-posta gönderebilirsin.
19