Turkish Ford Vignale Magazine #5

Page 1

D

E

R

G

İ

RÖPORTAJ

MARK WAHLBERG

BOSTON’IN BIÇKIN DELİKANLISININ AİLE BABASINA DÖNÜŞME HİKAYESİ SAYFA 18.


EDİTÖRDEN FORD VIGNALE’DEN SUV’YE YEPYENİ BİR SOLUK

B

irçoğumuz için hareketli geçen bu zaman diliminde çıkardığımız Ford Vignale’in yeni sayısından merhabalar. Batı dünyasında

kutlama dönemi yaklaşırken hem iş hem de özel hayatımızda yapacak şey çok var. Fakat bu yoğun dönemde kendinize zaman ayırabilmenizi umuyorum. Ödüllü vahşi yaşam fotoğrafçısı Jasper Doest’un da sayfa 10’da bahsettiği gibi esas önemli olan şey kalitedir. Ford Vignale’i öne çıkaran da böylesi değerlerdir. Kişiye özel ilgi, zaman kazandıran hizmetler, huzurlu bir ortam ve asla ödün vermeyen standartlarıyla Ford Vignale deneyimi, sizi mutlu etmek ve hayattaki güzel şeyleri size fark ettirmek için tasarlandı. Bu sebeple, yeni sayımızda size ilham kaynağı olacak bölümlere yer verdik. Bunlardan iki tanesi kış tatili yapmak isteyenlerin hoşuna gidecek özel bölümler: Bilbao ve San Sebastian’da bir hafta sonu ve dünyanın en iyi kayak merkezleri. Bir diğeri ise yeni ve bir o kadar da zarif olan SUV araçlar Ford Kuga Vignale ve Ford Edge Vignale. Oldukça çağdaş tasarıma, yenilikçi teknolojiye, sürüş kalitesine ve lüks alana sahip bu otomobilleri sürme şansına eriştim ve çok etkilendim. Şansınız olursa mutlaka denemenizi tavsiye ediyorum. Sayfa 40’a göz attığınızda ne demek istediğimi daha iyi anlayacaksınız. Keyifli okumalar...

Jim Farley Ford Europe CEO’su


Vignale serisi, sınıfında Avrupa’nın en çok satan araçlarından biriyle genişliyor. Çok yakında: Yeni Ford Fiesta Vignale. Premium tasarım detayları ve kalitesi bir üst seviyeye taşınan yeni Fiesta Vignale, bal peteği üst ızgara ve lüks bir tarzın göstergesi olan Windsor deri iç kaplamalar gibi tüm üst düzey Vignale imzalarını taşıyor. Fiesta Vignale aynı zamanda yeni B&O PLAY ses sistemi sunulan ilk Ford olma özelliğine sahip.

YENİ FORD FIESTA VIGNALE


10

JASPER DOEST, DOĞA SEVER Fotoğrafçı Jasper Doest, dünyanın her yerinde takipçisi bulunan National Geographic dergisi için çalışıyor. Bir konu üzerinde aylarca çalışan Jasper, doğru fotoğrafı yakalamak için altı, yedi saat beklemesi gerekebiliyor. En yeni vahşi yaşam projesinde Jasper’ın peşine takıldık.

06 16 22 4

Ford Vignale

D

E

R

G

I

S

I

FORD DÜNYASI Bugünün trendleriyle, geleceğin odak noktası.

MUTLAKA KATILMALI: IŞIKLAR ŞEHRİ Etkinlik önerimiz: Fransa Lyon’daki Işık Festivali.

DAYANIKLILIK İÇİN TASARLANDI Dünyanın en çevreci binalarını sizler için seçtik. Bu binalar aynı zamanda harika bir mimariye de sahip.

26 52

TASARIM TUTKUSU Claudio Messale, Ford Vignale modellerinin dış tasarımından sorumlu. Vignale bu özel görünümünü neye borçlu? Messale nelerden ilham alıyor?

SAĞLIKLI GÖVDE Forma girmenizi sağlayan ve size sağlıklı bir yaşam tarzını gösteren uygulamalar ve cihazlar.


İÇİNDEKİLER

46 32 38

BILBAO/SAN SEBASTIAN’DA 48 SAAT Bilbao’daki meşhur Guggenheim müzesinden San Sebastian’daki dünyanın en iyi yemeklerine ve muhteşem sörf sahillerine kadar her şey.

KAYAK YAPARKEN TARZINIZDAN ÖDÜN VERMEYİN

Mükemmel yiyecekler, nefes kesen manzaralar, muhteşem tasarımlar, kaliteli hizmet... En iyi kayak otellerini sizler için seçtik.

Yayıncı: Ford Europe www.ford-vignale.com Yapımcı: Pelican Custom Delflandlaan 4 1062 EB AMSTERDAM Hollanda +31 20 7581000 www.pelicancustom.com Pelican Custom: Frank Kloppert, Jeannette Stavorinus, Juliette Hoijtink, Elizabeth Zesjkova Genel Yayın Yönetmenleri: Helen O’Connor (Ford Europe), Hans Verstraaten, Han Thoma Sanat Yönetmeni: Jaap Sinke Yardımcı Sanat Yönetmenleri: Mervyn Hall, Danny van den IJssel (koordinasyon) Editörler: IFA Amsterdam, Jens Holierhoek Redaktörler: Peter McSean Fotoğraflar: Michael Jefferson, Adam Quest, Christian

ALIŞVERİŞ YAPARKEN TARZINIZDAN ÖDÜN VERMEYİN Kış modası: Erkekler ve kadınlar için en şık parçalar.

18 MARK WAHLBERG

Boston’lı bıçkın delikanlının film yıldızı ve gerçek bir aile babası olma hikayesi.

Rolfes, Ingmar Timmer, Georges van Wensveen, Getty Images, Shutterstock Reklam Direktörü: Paul Laurey (Pelican Media) Yapım Yönetimi: Daniëlle van Tol Telif Hakkı Ford Vignale Dergisi, Ford Europe tarafından yayınlanmaktadır. Önerileriniz, sorularınız veya yorumlarınız için e-posta yoluyla Pelican Custom ile iletişime geçin:fordvignale@pelicancustom.nl. Geri bildiriminiz için teşekkür ederiz. Bu yayının hiçbir bölümü Ford Europe ve Pelican Custom’ın önceden yazılı izni olmadan çoğaltılamaz ve/veya baskı, fotokopi, ses kaydı, internette yayınlama veya başka bir yolla yayınlanamaz.

Ford Vignale

D

E

R

G

I

S

I

5


Tüm dünyadan Ford haberleri ve trendleri. Akıllı sürüşle teşviklerden yararlanın Ford’un Londra’da yapılan yeni bir Akıllı Mobilite deneme süreci, sürücülerin sürüş karakterlerini gözlemliyor. “Ford-led Driver Behaviour Project” adlı deneme süreci, iyi sürüşü teşvik ediyor. Londra’da dört ay boyunca 40’tan fazla Ford Fiesta’ya izleme cihazı yerleştirildi. Bu araçlarla toplamda 4000 saat, 160.000 km sürüş yapıldı. Sürücülerin tümü, akıllı telefon üzerinden kontrol edilebilen sürücü verilerine göre değerlendirilen, kendilerine özel puanlar aldılar. İvmeleri sabit, dönüşleri ise sorunsuz olan sürücüler yüksek puan alırken ani fren ve hızlı geçiş yapan sürücülerin puanı kırıldı. Tüm sürücülerin puanı kendine aittir ve bu verileri araç kiralama ve paylaşma hizmetlerinden indirimli olarak yararlanmak amacıyla şirketlerle paylaşabilirler.

1,0 litrelik EcoBoost

Yılın Motoru seçildi Ford’un 998 cc üç silindirli EcoBoost motoru, 1 litre ve altı kategorisinde Uluslararası Yılın Motoru yüksek ödülünü almaya hak kazandı. Bu yıl, ödüle ilk defa layık görüldüğü 2012’deki rakiplerine 19 yeni rakip eklenerek toplam 32 rakibini geride bıraktı. 31 farklı ülkeden gelen 65 otomotiv gazetecisinden oluşan jüri; sürülebilirlik, performans, uygun fiyat, tasarım ve teknolojiyi bünyesinde buluşturan EcoBoost’u en iyi düşük hacimli motor seçti.

27.000 Ford gönüllüsü, 1,100 topluluğa yardım ediyor Ev inşa ediyor, çocuklara ders veriyor, içme suyu kaynağı açıyor, ağaç dikiyorlar... Ford Gönüllüleri olan 27.000 Ford çalışanı, 41 ülkede 1100 topluluğa yardım eli uzatıyor. Bu gönüllülerin yüzlercesi, Ford Global Caring Month için geçen yılın Eylül ayında Tayland’da oluşturdukları Thailand Clean Water Community Project ile 200.000 dolar değerindeki Bill Ford Better World Challenge hibesini kazandı. Chanthaburi’de bir okula ve 3300 kişiye su kaynağı olan bir sistem inşa ettiler. Su depolarını tamir ederek filtreleri, muslukları ve diğer banyo malzemelerini yenilediler. Tarlaların ve bahçelerin sulanması için de kullanılacak olan bu sistem; tarımın sürdürülmesine, aile ve öğrencilerin de bu sayede becerilerini geliştirmesine yardımcı olacak.

6

Ford Vignale

D

E

R

G

I

S

I


FORD DÜNYASI

GT süper otomobil en iyi tasarım ödülünü kazandı Ford GT, sunduğu teknoloji ve görenleri kendine hayran bırakan tasarımlarıyla ödül üstüne ödül kazanmaya devam ediyor. Ultra yüksek performansa sahip süper otomobil, 2017 Gene Ritvo Ödülü’nü alarak otomotiv dünyasının en iyi tasarımı unvanını almaya hak kazandı. Jüri, “Ford, orijinal ruhu yaşatmaya devam ederken kullandığı modern araç, malzeme ve teknolojiyle bugünün gereksinimlerini karşılamayı başarmış” ifadesini kullandı. Geçen sene tanıtımı yapılan 600 beygiri aşan gücüyle Ford GT, Detroit’teki NAIAS galerisinde yüksek prestijli Eyes on Design ödülüne layık görüldü.

Ömürlük anahtar Ford, laboratuvarlarında bir ömür boyu kullanabileceğiniz dayanıklı yeni bir kontak anahtarı geliştirdi. Ford, sağlamlığından emin olabilmek için anahtarı 30 dakika su altında tuttu, 50 kez sert zemine düşürdü ve 60 santigrat derece ile 20 santigrat derece arasındaki sıcaklıklara maruz bıraktı. Aracı kilitlemek için bir tuşa ve katlanabilen anahtarıyla, dışarıdan bakıldığında diğer kontak anahtarlarından herhangi bir farkı yok gibi duruyor. Ancak anahtarın gövdesi, hiçbir şekilde su geçirmemesi için iki yarısı sürtünme kaynağı yapılarak bir araya getirildi. Anahtarın iç kısmı ise iş sahalarında karşılaşılabilecek tüm etkilere dayanabilecek şekilde geliştirildi ve anahtar kontağa her takıldığında şarj olabilen pili sayesinde biten şarj sıkıntısı ortadan kaldırıldı. Anahtarın üretiminin ne zaman başlayacağı ise henüz kesin değil.

Herkesin daha fazlasını istediği, ancak değerini hiç bilemediği tek şey zaman. – William Penn, Pennsylvania eyaletinin kurucusu

Ford, kendi kendine giden otomobilleri yaygınlaştırmak için güvenlik düğmesinin üretimine başladı Ford, otonom otomobiller geliştirmek, bu araçlar sayesinde yollarda oluşabilecek olası kazaları ve sonuçlarını en aza indirebilmek adına görüşmelerin yapıldığı çalışmalara katıldı. Google, Uber, Volvo ve Lyft ortaklığıyla Ford, “The Self-driving Coalition for Safer Streets”i kurdu. Koalisyonun asıl amacı, otonom araçların kullanımını teşvik ederek trafik kazalarından oluşabilecek yaralanmaları, can ve mal kayıplarını azaltmak. ABD’de başlatılan koalisyona göre, herkesçe kabul edilecek belli kurallar belirlemek oldukça önemli. Koalisyon, hükümet yetkilileriyle ortak bir çalışma yürüterek kendi kendine giden otomobiller için gerekli çözümleri üretebilmeyi planlıyor. Ford Vignale

D

E

R

G

I

S

I

7


DIVERSITY OF STYLE

escape wallcoverings by


FORD DÜNYASI

Ford ile B&O PLAY güçlerini birleştiriyor

B&O PLAY – Kaliteli ses-video çözümlerinin tanınmış markası Bang & Olufsen’in ürün grubu, Ford araçlarında sunulacak yeni ürünler geliştirdi. B&O PLAY ürünleri ağırlıklı olarak hareket halinde kullanıma yönelik olarak tasarlandı ama yüksek kaliteli ses çözümlerinin artık otomotiv alanında kullanılacağı kesin. Ford ve B&O PLAY, müşterilere yaşam tarzlarına mükemmel uyum sağlayan, ustalıkla tasarlanmış kaliteli ürünlerle ilham vermek için güçlerini birleştirdi. Zengin deneyim Sürüş deneyimi çeşitli şekillerde geliştirilebilir. Ford, küresel araç serisinde kaliteli ses sunmanın bu yöntemlerden biri olduğuna inanıyor. Birçok kişi için otomobiller, müzik dinlemek için harika bir yer. Bu nedenle, Ford sahiplerine B&O PLAY ile mümkün olan en iyi ses deneyiminin sunulması, onların yaşamlarını zenginleştiriyor. Tasarlanmış ses Bir otomobilde zorlu akustik özellikler bulunur, bu nedenle B&O PLAY, ses çözümlerini her bir Ford modelinin ortamına göre özel olarak tasarlar ve optimize eder. Çünkü büyük bir otomobilin akustik özellikleri küçük bir otomobilinkinden farklıdır. Tüm B&O PLAY ses sistemleri, müzikseverlere canlı bir müzik ziyafeti hissi verecek şekilde ayarlanmıştır. Özel ses ayarı, müziği sürüş koşullarına ve otomobildeki konumunuza göre uyarlar. Sürücü, öndeki yolcu ve arkadaki yolcular kendilerini B&O PLAY’in üstün ses kalitesine kaptırır. Hareket etmek için tasarlandı B&O PLAY’in Ford için tasarladığı ürünler görünüme de yansımıştır. Detaylar göz alıcıdır ve çağdaş tarzda çarpıcı bir tasarımla hayat bulur. Tasarımın kusursuz sadeliği, kullanılan her B&O PLAY ses çözümünü, seçilen Ford otomobillerin iç tasarımındaki değerli bir unsur haline getirir. B&O PLAY, Ford ile ilk sahneye çıkışını önümüzdeki yıl piyasaya sunulacak ve B&O PLAY entegre edilen ilk Ford aracı olma özelliğini taşıyacak olan tamamen yeni Ford Fiesta Vignale ile gerçekleştirecek. İlerleyen zamanlarda, B&O PLAY sistemi tüm Ford modellerinde kullanılacak. Daha fazla bilgi çok yakında.

Kusursuz sadelik anlayışı ile üretilen tüm B&O PLAY ürünleri, benzerlerinden ayrılan bir tasarıma sahip.

Ford Vignale

D

E

R

G

I

S

I

9


Jasper Doest, meslek hayalini gerçekleştirerek tabiat fotoğrafçısı, daha doğrusu doğayı korumayı hedefleyen bir fotoğrafçı olmayı başardı. Hatta kariyerinin doruk noktasına ulaştı. Hollanda’da bulunan De Biesbosch milli parkını kayıkla gezen Doest, işine neden bu kadar aşık olduğunu anlatıyor.

DOĞUŞTAN YETENEKLİ J

asper Doest her zamanki gibi saat 4’te uyandı. Tüm fotoğraf ekipmanlarını yerleştirdiği Ford S-MAX Vignale’i ile De Biesbosch için yola koyuldu. Sabahın ilk saatlerinde orada olması gerektiğini iyi biliyordu. Çünkü her yerde; Afrika, Japonya, Güney Amerika ya da derelerle dolu, deltayı andıran ve birçok canlıya ev sahipliği yapan bu milli parkta en güzel kareleri bu saatlerde yakalayabiliyordu. Bir süre sonra kayığından atlayıp boğazına dek gelen dibi çamurlu sularda, o mükemmel anı yakalayabilmek için kocaman ve

10

Ford Vignale

D

E

R

G

I

S

I

ağır telefoto lensiyle kamerasını taşıyarak ilerledi. Mükemmel kare için beş altı saat beklemek ona vız geliyordu. O kısa bir makale için genellikle beş veya altı saatini feda ediyordu. Hızla dönen dünya Jasper Doest’u kendine benzetemedi. Profesyonel yaklaşımı, yeteneği, sıkı çalışması ve tükenmeyen sabrıyla en büyük hayalini gerçekleştirmeyi başardı. Amacı işiyle tüm dünyaya kısa ama önemli bir mesaj iletmekti: Doğa öylesine güzel, öyle büyüleyici ve değerli ki kimse onu mahvetmemeli.


VIGNALE DENEYİMİ

Ford Vignale

D

E

R

G

I

S

I

11


Profesyonel hayata atılan adım

Doest, laboratuvar çalışmaları alanından mezun olmasının ardından İngiliz/Hollandalı gıda şirketi Unilever’de işe girdi. İlk maaşını alır almaz ilk fotoğraf makinası Minolta Dynax 500 si’yi satın aldı. “Makinamı çok sevmiştim,” diyor kendisi. Hem işte hem de iş çıkışı, yakınlarındaki bir dalgıç kuşu yuvasını fotoğraflamaya başladı, o zamandan beri doğanın her yerde olduğunun farkındaydı. Unilever’deki gibi 9-5 çalıştığı, iyi bir işin kendine uygun olup olmadığını sorguladı. Aksi yönde karar verince işi bırakıp University of

12

Ford Vignale

D

E

R

G

I

S

I

Amsterdam’da, biyoloji okumaya başladı. Eğitimin bir parçası olarak iklim değişikliğinin oradaki doğal hayata etkisini gözlemlemek üzere Kuzey Kutbu’nun yakınlarındaki Spitsbergen’de üç ay geçirdi. Orada gördüğü, kendisini tam anlamıyla büyüleyen kutup tilkisine tüm dikkatini verdi. Hollanda’ya dönüşünde profesyonel fotoğrafçılar için düzenlenen bir yarışmadan haberdar oldu. Kendisine uygun olmasa da, yine de çektiği kutup tilkisi fotoğraflarıyla bu yarışmaya katıldı. Medya, yarışmanın kazananı olarak kendisini

“profesyonel fotoğrafçı Jasper Doest” olarak tanıttı. Kendisi de bu unvanı benimseyince profesyonel fotoğrafçı, daha doğrusu profesyonel tabiat fotoğrafçısı ve doğayı korumayı amaçlayan fotoğrafçı oldu. National Geographic

Derken henüz yolun başında olan bir fotoğrafçıya göre cesur bir adım atarak işlerini efsanevi fotoğraflarıyla dünyaca ünlü National Geographic Hollanda’ya gönderdi. Fakat onlardan “Harika fotoğraflar çekmişsin, Jasper,


ancak hiçbirinin bir hikayesi yok,” yanıtını aldı. Bu sözler üzerine fotoğrafa nasıl hikaye ekleyeceğini düşünmeye başladı. Birkaç ay sonra National Geographic ona yine de bir şans verdi. Kendisine Avrupa bizonunu çekmesi için üç ay süre tanıdılar. Üç ay, altı ay oldu ama her saniyesine değdi. İkinci üç ayda yeteneğini bir üst seviyeye taşımayı ve gerçek bir kurgu üzerinde çalışmayı başardı. Yakın zamanda tabiat ve vahşi yaşam fotoğrafçılığının tartışmasız öncüsü National Geographic ABD’nin bir makalesinde de

“Böyle bir iş için olumlu bir tutum sergilemeniz şart”

Jasper Doest, büyük ve ağır ekipmanlarını Ford S-MAX Vignale’ye geri taşıyor.

Ford Vignale

D

E

R

G

I

S

I

13


fotoğrafları yayınlandı. Haftada ortalama 10.000 fotoğraf çekiyor. Bu sebeple National Geographic makalesine eşlik edecek fotoğrafların en az 100.000 görüntü anlamına gelmesi şaşırtıcı değil. Çektiklerinin tümünü Washington DC’deki National Geographic genel merkezine gönderir ve editör hepsini, evet her birini, teker teker inceleyerek seçimini yapıyor. National Geographic, hiçbir şart altında fotoşopa izin vermez. Fotoğraf yeterince iyi değilse bu fotoğrafçının hatasıdır. Sıkı olduğu kadar gerekli de olan bu kural için “Ortalama bir fotoğrafın fotoşopla mükemmel olduğu görülmemiştir” diyor Jasper. Fotomuhabir olarak hikayesiyle bütünleşmeye büyük önem verdiği için alanda çalışmayı ekran başında çalışmaya yeğliyor. 14

Ford Vignale

D

E

R

G

I

S

I

Ödüllü fotoğrafçı

En ünlü işlerinden biri de kendisine 2013’te Yılın Tabiat Fotoğrafçısı ödülünü kazandıran, Japon Alplerinde fotoğrafladığı Japon Makakları. “Orada, o maymunların arasında olmak unutulmaz bir deneyimdi. Onlara o kadar yakındım ki bazen gelip makinama dokunurlardı, bazen de arkama yaslanıp ortama uyum sağlardım. O telefoto lense ihtiyacım olmazdı. Hatta inanır mısınız, yavrular bana kendi çocuklarımı hatırlatırdı, davranışları tıpatıp aynı. Onlara çok bağlandım” diyor Jasper Doest. Doest’un iki kızı var. Büyük olan okulda babasıyla hava atmaya bayılıyor. Ondan “Babam şimdi ıssız bir adada,” veya “Babam mı? Afrika’da fillerle takılıyor” cümlelerini duymanız mümkün.

Eşi Maaike ise öğretmen. Aylarca evde olmayan bir eş ve babayla beraber olmak onlar için zor değil mi? “Maaike ve ben 19 yıldır beraberiz.” diyor Doest. “O okurken ben Unilever’de çalışıyordum. Tabiata ve fotoğrafçılığa olan hayranlığımın bir araya gelmesiyle profesyonel fotoğrafçı oluşuma şahit oldu. Tabii ki onun için zor, ben evde yokken hem okulu hem de çocukları idare etmek zorunda kalıyor. Ancak evdeyken de tüm benliğimle evdeyim. Orada yalnızca eşim ve çocuklarımla ilgilenirim. Hatta babaların evde geçirdiği ortalama zamandan daha çok evdeyimdir.” Görev devam ediyor

19 yıllık fotoğrafçılığın ardından amacı hâlâ aynı: Doğaya çok ama çok nazik davran. Ancak bu


zaman içinde düşüncelerini diğerlerine aktarma şekli değişti. “Büyük kitlelere konuşmalar yapıyorum. İşin başındayken ahlaki demeçler veriyordum, ‘Doğaya, dünyaya ne yaptığınızın farkında mısınız?’ Ama bu yöntem işe yaramadı. İnsanlar karşılığında ‘Peki ya sen? Sürekli uçağa binmiyor musun?’ gibi karşılıklar verirdi. Şimdilerde sözlerime görüntüleri ekliyorum. İnce ayrıntılarla doğanın güzelliğini sergiliyorum. Nerede olduğumu, ne gördüğümü, hissedip deneyimlediğimi paylaşıyorum. Olumlu ve ilham verici hikayeleri yani. Bu yöntem işe yarıyor.”

“Evdeyken tüm benliğimle evdeyim. Orada yalnızca eşim ve çocuklarımla ilgilenirim” Jasper Doest’in Japonya’da çektiği birçok Makak maymunu fotoğrafından biri. Jasper, 2013’te bir makale için çektiği fotoğraflarla Yılın Vahşi Yaşam Fotoğrafçısı ödülünü kazandı.

Şanslı gününde

De Biesbosch’ta kayığıyla saatlerce yol alıyor. Sık sık suya girerek telefoto lensinden kunduzları ve yuvalarını gözlüyor. Bugün pek de şanslı değildi. “Nasıl?” diyor Doest, “Gün boyu doğanın içindeydim, bu şans değil de nedir?” Nihayet işini bitirdiğinde tüm ekipmanını Ford S-MAX Vignale’ine geri yüklüyor. “İşim için mükemmel bir otomobil, üstelik arazide de oldukça kullanışlı.” Yarın yine 4’te kalkıp De Biesbosch’a gelecek. “Böyle bir iş için olumlu bir tutum sergilemeniz şart. Asla şikayet etmem, dünyanın en iyi işi benimki!”

Ford S-MAX Vignale’in bagajı, Jasper Doest’in

Jasper, De Biesbosch’ta az sayıda

fotoğraf ekipmanları için geniş alan sunuyor.

bulunan evlerden birinde çalışıyor.

Ford Vignale

D

E

R

G

I

S

I

15


16

Ford Vignale

D

E

R

G

I

S

I


MUTLAKA KATILMANIZ GEREKEN ETKİNLİK

IŞIKLAR ŞEHRİ

Bu Aralık ayında “Fête des Lumières” festivalini kaçırmayın

H

er şey, 1852’de Lyon halkının şehirdeki Meryem Ana heykeli onuruna pencerelerine mum koymasıyla başladı. O zamandan beri Lyon Işıklar Şehri olarak anılıyor. Aradan geçen 164 yılda Lyon, büyüyerek hareketli ve modern bir şehir haline geldi. Ünlü restoranları ve şefleriyle adeta Fransız mutfağının başkenti oldu. Lyon’un Işıklar Şehri olarak kazandığı ün, bugün her zamankinden daha çok ilgi görüyor ve ünlü Işık Festivaliyle doruk noktasına ulaşıyor. Her biri farklı bir temaya, renk cümbüşüne ve ortama sahip dört gece boyunca sürecek bir büyüyle Lyon, 8-11 Aralık arasında göz kamaştıracak. Dünyanın çeşitli yerlerinden tasarımcılar bu etkinliğe katılıyor. Şehri süsleyen canlı

görüntülere videolar, müzikler ve ses efektleri eşlik ederken binalar, nehirler ve parklarda olağanüstü gösteriler sergilenir. Ücretsiz festivaller, Fransa’nın yanı sıra, ,diğer ülkelerden de çok sayıda ziyaretçi çeker. Bu dört gün boyunca hem gündüz hem gece kalabalık içinde ama rahat bir şekilde olağanüstü ışık gösterilerini, şehrin merkezinin neredeyse her noktasında görebilirsiniz. Lyon’da bu dört gün ve tabii ki gece boyunca son derece kalabalık ama rahat bir ortam vardır ve olağanüstü ışık gösterileri, şehir merkezinin neredeyse her noktasından görülebilir. www.fetedeslumieres.lyon.fr Ford Vignale

D

E

R

G

I

S

I

17


18

Ford Vignale

D

E

R

G

I

S

I


VIGNALE RÖPORTAJ

Mark Wahlberg Boston’ın bıçkın delikanlısının aile babasına dönüşme hikayesi Oldukça başarılı bir film yıldızı ve yapımcısı olan Mark Wahlberg için karısı ve dört çocuğu her şeyden önce geliyor. Boston’ın karanlık işlerine karışan ve 16 yaşında hapse düşen bir genç için bu son şaşırtıcı.

Ç

oğunlukla saat 04:30’da kalkıp birkaç kilometre koştuktan sonra duşunu alır, gazetesini okur ve karısı ile dört çocuğuna kahvaltı hazırlar. Ailecek yapılan kahvaltının ardından çocuklarını okula bırakır ve kilisedeki ayine katılır. Saat 9’da evindeki ofisinde çalışmaya başlar. Mark Wahlberg, hayattaki önceliklerinin farkında. O her şeyden önce bir baba ve eş. Film yıldızı ve yapımcısı olmak onun için ikinci planda kalıyor. 42 filmde oynayan ve 11 filmin yapımcılığını üstlenen Wahlberg; Transformers, Ted, İtalyan İşi gibi gişe rekoru kıran filmlerde başrol oyuncusu oldu ve Köstebek, Dövüşçü ve Ateşli Geceler’de sergilediği performansla izleyiciyi kendine hayran bıraktı. Wahlberg hem iş hem de özel hayatını başarıyla sürdürebilen mutlu bir adam. Sıkı çalışıyor. Hayatın tadını çıkarıyor. Zamanını doğru kullanarak çoğunu ailesine ayırmayı da ihmal etmiyor.

Suçluluk duygusuyla başa çıkma aşaması

Ailesiyle birlikte Los Angeles’ta yaşayan Wahlberg, 44 yıl önce Boston’ın oldukça tekinsiz bir bölgesi olan Dorchester’da doğdu. Çocuk yaşta Boston’da bir çete üyesiyken Hollywood yıldızına dönüştüğü iniş ve çıkışlarla dolu hayat hikayesi, oynadığı Hollywood filmlerini aratmıyor. Geri dönüp baktığında şöyle diyor Wahlberg: “Yaptığıma çok pişman olduğum birçok hatam var. Ne zaman hem kendim hem de başkaları için doğru olanı yapmaya başladım işte o zaman içimdeki suçluluk duygusunun yok olmaya başladığını fark ettim. Uyuyamadığım geceler artık sona erdi.” Dokuz kardeşin en küçüğüydü ve sokaklarda büyüdü. Hem ağabeyleri hem de sokaktaki diğer çocuklar sert mizaçlı olunca kendisinin de onlar gibi olması kaçınılmazdı. Kavga çıktığı zaman, Mark da hemen orada biterdi. Üstelik izlemek için de değil, kavgaya katılmak için giderdi. 13 yaşındayken uyuşturucu batağına sürüklenmiş gençlerden oluşan çetenin bir üyesi oldu. Dövüştüler. Çaldılar. Ford Vignale

D

E

R

G

I

S

I

19


MARKY MARK & THE FUNKY BUNCH

Mark ve kızı Ella Rae.

Birkaç yıl sonra saldırı suçundan tutuklanarak Deer Island ıslahevine gönderildi. Burayı “tam bir cehennem” olarak tanımlıyor. Çok korkmuş ancak oraya düşmesi pek de şaşırtıcı değilmiş onun için. “Suç dünyasına adım attığım andan itibaren içimden bir ses durmadan hapse düşeceğimi söylüyordu,” diyor ve ekliyor: “Ağabeylerimden üçü hapse girip çıkmıştı. Ablamın kaç kere hapse girdiğini sayamıyorum bile. Sonunda ben de aralarına katıldım. Kendileri gibi olmak istediğim kişilerle bir yere hapsettiler beni. İşte o zaman istediğimin bu olmadığını anlayabildim.” Kefareti ödeme süreci

Hapisten çıkar çıkmaz suç ve çete dünyasına sırt çevirdi. Ancak eğitim hayatı çok zayıf geçmiş olan Wahlberg için gelecek ne getirecekti? Neyse ki ağabeylerinin tümü hapiste değildi, Donnie o sıralar arkadaşlarıyla kurduğu New Kids on the Block adında bir müzik grubundaydı. Grup 20

Ford Vignale

D

E

R

G

I

S

I

dünya çapında üne kavuşmadan önce Mark da onlara katıldı ancak kısa süre içinde aralarından ayrılarak kendi grubu Marky Mark and the Funky Bunch’ı kurdu. Dile dolanan şarkılarının sayısı bir elin parmaklarını geçmese de Dorchesterlı genç, hayatın suç işlenmeden de devam edebildiğini anladı. Eğlence sektöründe tutunabilirdi, gelecek onu bekliyordu. Şimdi memleketinden 4100 km uzakta yaşasa da köklerini ve genç yaşta neden suç dünyasına karıştığını asla unutmadı. Kurduğu Mark Wahlberg Youth Foundation ile kendisi gibi çocuklar için programlar düzenliyor. Onlara eğitim ve iş olanağı sağlıyor. Bizzat doğduğu mahalleye giderek kendi derneğinde çalışmalar yapıyor. Çocuklar ona bayılıyor, bu yüzden onu can kulağıyla dinliyorlar. Onu görerek kendilerinin de daha iyi bir hayatı yaşamalarının mümkün olduğunu düşünüyorlar. “Kendilerini benim yerime koyup kocaman bir dünyanın kendilerini beklediğini görebiliyorlar. Yaptığım


“Yaptığım yalnızca bana tanınan şansı paylaşmak, insanların kendilerine yardım etmesine yardım etmek.”

TED 2

yalnızca bana tanınan şansı paylaşmak, insanların kendilerine yardım etmesine yardım etmek,” diyor Wahlberg. Çeteler Savaşı’nda yönetmenliğini yapan Jam Gray ise “Mark, kefaret ödemenin sözlük anlamı adeta,” diyor. Büyük sıçrayış

Kısa süren şarkıcılık kariyerinin ardından Wahlberg, Calvin Klein için yaptığı iç çamaşırı modelliğiyle dünya çapında ün kazandı. Tasarımcının görevlendirdiği başarılı fotoğrafçı Herb Ritts, yakışıklı ve sert delikanlı olarak fotoğraflamak istediği Wahlberg’ü seçti. Fakat Wahlberg’ün aklı başka yerdeydi. Filmlerde oynamak istiyordu, büyük filmlerde. Kolay olmayacaktı elbette. Gençlik çetesinden, küçük bir müzik grubundan ve iç çamaşırı modelliğinden sonraki adımı devasa bir sıçrayış oldu. Artık yalnızca oyunculuk yapmak istiyordu. Penny Marshall ona bir şans tanıdı ve Sam Amcanın Erleri’nde rol verdi. Film hiç iyi olmasa

İTALYAN İŞİ

da Wahlberg, yeteneğini kanıtlayabildi. Leonardo DiCaprio’nun başrolü oynadığı Günlük’te yeteneğini bir kez daha göstererek, sonunda bir aileye korku dolu anlar yaşattığı Saplantı adlı filmde başrolü kaptı. Yıllarca geçmişteki bıçkın delikanlı karakteriyle ilgili rollerde oynadı. Nedeninin oldukça açık olduğunu söyleyen Wahlberg şöyle diyor: “Uzun zaman boyunca yalnızca sert, ağır karakterleri oynamayı istedim ve bunu da severek yaptım, izleyici de bana bu rolleri yakıştırıyordu. Birlikte büyüdüğüm arkadaşlarımın da beni daha narin rollerde izleyip hayal kırıklığına uğramalarını istemiyordum. Ancak iyi bir oyuncu olmak için daha hassas olmayı, daha farklı açılardan bakabilmeyi ve kendini tekrarlamamayı öğrenmek gerekiyor.” Şimdilerde birçok farklı rolde oynayan oyuncu, en çok Ted ile gönülleri fethetti. Wahlberg, filmde en yakın arkadaşı bir oyuncak ayı olan 35 yaşında bir adamı canlandırıyor. İzleyiciyi ikna etmekte

PATRIOTS DAY

de oldukça başarılı. Film, dünya çapında 550 milyon dolar gişe hasılatıyla rekor kırdı. Tabii bir Hollywood klasiği olarak Ted 2 çekildi, 3.’sünü de çekmeyi düşünüyorlar. Bu yılın sonunda vizyona girecek olan Patriots Day, 2013 yılında üç kişinin öldürülüp yüzlerce vatandaşın yaralandığı Boston Maratonu’nu konu alıyor. Boston Emniyet Müdürlüğü’nde komiser Tommy Sanders rolündeki Wahlberg, filmde saldırganların peşine düşüyor. Böylece Wahlberg’ü bir kere daha memleketinin esintileriyle izliyoruz. Babalık Wahlberg’ün hayatını oldukça değiştirdi. Nihayet sakin bir hayata sahip olmayı öğrendi. Artık ailesine zaman ayırarak çocukları büyürken onlarla olabildiğince çok zaman geçiriyor. Arada sırada emekli olmayı bile düşünüyor. Dur durak bilmeyen Boston delikanlısından sakin, ailesinden başka bir şey düşünmeyen Los Angeles babasına... Mucizeler yalnızca filmlerde olmuyormuş demek ki. Ford Vignale

D

E

R

G

I

S

I

21


DAYANIKLILIK İÇİN TASARLANDI En yeni, en akıllı teknolojiyle donatılmış bu binalar dünyanın en çevre dostu ve sürdürülebilir binaları. Üstelik hepsi mimarisiyle görenleri büyülüyor. 22

Ford Vignale

D

E

R

G

I

S

I


KÜRESEL TREND KENTSEL ÇEVRE DOSTU MOBİLİTE BINALAR

The Crystal

Londra İşte dünyanın en yüksek LEED derecesine sahip binası! Londra’nın Dok Alanlarında yer alan bina, inşasında kullanılan en yeni ve akıllı teknoloji sayesinde görülmemiş bir enerji tasarrufu sağlıyor. Sahibinin Alman devi Siemens olduğunu düşünürsek durum pek de şaşırtıcı değil. Binanın içinde de Siemens’in sürdürülebilir, çevre dostu gelecek planları, sürekli olarak gösterimde.

Hearst Kulesi

Kongre Merkezi

Vancouver Dünyanın en çevre dostu şehrinden de dünyanın en çevre dostu kongre merkezine sahip olması beklenirdi. Bina, LEED Platin sertifikasını aldı. LEED, Enerji ve Çevre Dostu Tasarımda Liderlik anlamına geliyor ve Platin sertifikası, binanın son derece çevre dostu olduğu anlamına geliyor. Uçsuz bucaksız çatısı, ev sahipliği yaptığı 400.000 bitki ve 240.000 arısıyla “yaşayan çatı” ismini sonuna kadar hak ediyor.

HEARST KULESİ

KONGRE MERKEZİ

New York City Ünlü mimar Norman Foster’ın eseri Hearst Kulesi, 2006’da açıldı ve dünyanın tam anlamıyla çevre dostu olan ilk binalarından biri. Binanın inşasında kullanılan çeliğin %85’i geri dönüştürülmüş malzeme. Zemin ise altındaki su dolaşımlı tüplerle ısı iletimi sağlayan kireç taşından yapılmış, böylece binanın yazları serin kışları ise sıcak tutulması sağlandı. Binanın hem içi hem de dışı, güzel olduğu kadar çevre dostu.

World Trade Centre

Bahreyn Her biri 50 katlı iki kuleden oluşuyor. Rüzgardan olabildiğince yararlanmak için ikisi de yelken şeklinde. Aralarında hepsinde birer adet güçlü rüzgar türbini bulunan üç köprü bulunuyor. Bu türbinlerden binanın elektrik enerjisi elde ediliyor, yani %100 çevre dostu, sürdürülebilir enerji.

Ford Vignale

D

E

R

G

I

S

I

23


Shanghai Tower

SHANGHAI TOWER

Şanghay Sahipleri bu binayı, dünyanın en yüksek binalarından en çevre dostu olanı şeklinde nitelendiriyor. 121 katıyla ve 632 m boyuyla yüksekliği tartışılmayacak bina, üst üste getirilmiş dokuz ayrı binadan oluşuyor. En üstteki rüzgar türbinleri 350.000 kWh enerji üretiyor (Avrupa’da yaşayan bir aile yılda ortalama 3300 kWh enerji tüketir). Isıtma ve soğutma için jeotermal enerji kullanan kulenin sıcaklık değişimine son derece dayanıklı camları da özeldir. Otel, mağaza ve ofislere ev sahipliği yapan bu yeşil kuleye günde 16.000 kişi ayak basıyor.

FORD’UN SÜRDÜRÜLEBİLİR YERLEŞKESİ Ford, şimdilerde 60 yaşını aşmış olan Dearborn, Michigan’daki binasında 10 yıllık dönüşüm çalışmaları için kolları sıvadı. Bu köklü değişimden Ford’un Dünya Genel Merkezi ve iki ana yerleşkedeki 30.000 çalışan da etkilenecek. Yerleşke; patikalar, yürüyüş yolları, üstü kapalı yollar ve bisiklet yollarıyla bezenecek. İki yerleşkede enerji kullanımının %50 azaltılması, su tasarrufu yapılması ve bir “sıfır atık, sıfır enerji, sıfır su” binasına sahip olması planlanıyor.

Sun-Moon Mansion

Dezhou Çin’in kuzeybatısında yer alan bu sürdürülebilir binanın en dikkat çekici özelliği, 5000 m2’lik, tamamen güneş panelleriyle kaplı çatısıdır. Güneş enerjisini termal, ışıl gerilimsel ve enerji tasarruflu teknolojilerle kullanır. Kısacası yalnızca çatısıyla %88 enerji tasarrufu sağlar. Bina tahminen 2,5 ton kömür, 6,6 milyon kWh elektrik tasarrufu yapar ve 8,6 tondan fazla zehirli gaz salınımını önler. Buradan, yavaş da olsa, Çin’in de sürdürülebilirlikte gözü olduğunu anlayabiliriz.

24

Ford Vignale

D

E

R

G

I

S

I

World Trade Centre Manitoba Hydro Place

Winnipeg Bu bina (esasen tek platform üzerinde bulunan iki bina) en son ve en akıllı çevre dostu teknolojinin yanı sıra bir de bacayla donatıldı. Bu baca, binanın sürdürülebilirliğinde çok önemli bir rol oynar. Yaz aylarında, kullanılmış havanın binadan tahliyesini sağlar. Kışın ise fanlar, atık havayı güneş bacasının alt kısmına çeker ve bu havanın ısı enerjisini kullanır. Bu sayede iki bina da ısıtılır. Winnigpeg’in sert kışları için oldukça kullanışlı bir sistemdir.

Bank of America

New York City Mimar elinden çıktığı düşünülen eğimli duvarlar aslında mühendislerin elinden çıktı. Güneşe ve gökyüzüne bakan duvarlar, iç kısma daha fazla güneş ışığının girmesini, yağmur suyunun da muhafaza edilerek kullanılmasını sağlar. Binanın ilginç dış cephesi, çevresine de yeni bir soluk getirir. Yerleşkesindeki doğalgaz kaynaklı bir güç santraliyle elektrik nakli sırasında ortaya çıkan kaybı ortadan kaldırır. Kullandığı kojenerasyon sistemiyle santralin oluşturduğu atık enerji, buhar oluşturmak için kullanılır. Böylece binayı soğutan soğutma makinaları ve ısıtma için gereken sıcak su kaynağı sağlanır. Santral, dışarıdan enerjiye gerek duymadan binanın tüm sıcak suyunu kendisi üretir.


b ogn er.com


Claudio Messale, Ford Vignale’in dış tasarımcısıdır. Yeni Ford Kuga Vignale ve Ford Edge Vignale’in görünüşü onun eseridir.

Otomobil değil adeta bir atlet O

tomobil tasarımcısının başına gelecek en güzel şey ne olabilir? İşte bu... 10 yıl kadar önce, Claudio Messale ve iş arkadaşları ilk Ford S-MAX’i tasarladı. Fabrikadan yeni çıkmış, son model otomobil karşısındaydı. Eve onunla döndü. Yoldakiler gözlerini ondan alamıyordu, çok beğenmişlerdi. Eve vardığında komşuları, karşısında hayranlıklarını gizleyemedikleri aracı daha yakından görebilmek için sokağa döküldü, dudaklarından da şu kelime: vay! Claudio hâlâ S-MAX sahibi, ancak en son modeli olan Ford S-MAX Vignale’in. Bundan doğal ne var? Claudio Messale, kurulduğundan beri Ford Vignale tasarım ekibinin bir parçası. Otomobil tasarımcısı olmak Claudio’nun çocukluk hayali değildi. Esasen ressam olmak istiyordu. Otomobil tasarımcısı olmayı her şeyden çok isteyen kişi ağabeyiydi. “Otomobil delisiydi,” diyor Claudio. “Tüm küçük kardeşler gibi ben de ondan heveslenerek çizimlerime otomobilleri de eklemeye başladım. O da bana ‘Çizimlerin benimkilerden çok daha iyi. Otomobil tasarımı okumayı denesene,’ dedi.” Böylece Claudio, memleketi Roma’dan ayrılarak otomobil tasarımı okumak için Torino’ya taşındı. O zamanlar 70’lerin başıydı ve İtalya’nın kuzeyinde dünyanın en ünlü otomobil tasarım atölyeleri vardı. Claudio da onlardan birinde, Ford Motor Company tarafından işletilen Ghia’da çalışmaya başladı.

26

Ford Vignale

D

E

R

G

I

S

I

“Ghia’da bana çizim yaptırırlardı. İki hafta sonra birini çok beğendiler ve ondan bir otomobil, hem de gösteri otomobili yapmaya karar verdiler. Kendimle gurur duymuştum. Diğer tüm tasarımcılar benden hem çok daha büyük hem de deneyimliydiler.” Ford, genç ve yetenekli otomobil tasarımcısı Claudio’yu Dearborn, Michigan’daki genel merkezine çağırdı. “O zamanlar Amerika ve Avrupa’daki otomobiller çok farklıydı. Ford, Amerikalılar için, diğer şirketler ise Avrupalılar için otomobil üretirdi. Sonra dünyanın her yerinde aynı tür otomobil üretmeye karar verdiler. Çok ciddi bir karardı bu, biraz da korkutucuydu. İşe yarayacağından emin değildik ama yaradı, otomobiller kabul gördü. Zaten internet sayesinde genel bir beğeni oluşmuştu. Artık ABD de daha şık tasarıma sahip üstün kaliteli otomobillere ilgi gösteriyor. Bu değişim, geçtiğimiz 15 yıl içinde gerçekleşti.” Claudio, 2000’de Avrupa’ya geri dönerek Köln’de Ford için otomobil tasarımı yapmaya devam etti. Kısa süre içinde iş arkadaşlarıyla Ford S-MAX’i tasarladılar.


VIGNALE TASARIM

Ford Vignale

D

E

R

G

I

S

I

27


“Piyasaya yeni bir otomobil sürmek için yıllar ve milyonlar harcanır. Otomobil beğenilmezse o zaman işiniz zordur. Ancak ilk tasarımlardan bu yana, süreç boyunca pazar araştırmaları yaparız. Hedef kitleden aldığımız geri bildirim doğrultusunda ilerleriz. Bu bazen incitici olsa da çok şey öğretir, bazen gözden kaçırdıklarımızın farkına varmamızı sağlar. Bir nevi poker oynamak gibi düşünün, elinizde iyi kartlar olabilir ama diğer oyuncuların, yani rakiplerinizin ne kart oynayacağını bilemezsiniz.” Claudio, otomobil alırken her zaman mantığın sesinin dinlenmemesi gerektiğinin ve bu sürecin

28

Ford Vignale

D

E

R

G

I

S

I

benzediğinin farkında. “Tasarımcı, sürücünün tutulacağı bir otomobil yaratmak zorunda. Her sürücü otomobil alırken kalbinin sesini dinler. Otomobili görünce belli detaylar öne çıkar: Hım, bu da nesi? Daha fazlasını görmek ister, kapısını açıp deneme sürüşüne çıkar: Hah, işte bu! Sonra da arkadaşına az yakıt harcadığı için aldığını söyler ama doğru değildir tabii ki. Otomobili kendini yansıtsın ister.” S-MAX’in satışa sunulduğu 2005 yılında Ford, kinetik tasarım programını uygulamaya koydu. Bu tasarımı en iyi tanımlayan kelimeler çarpıcı,

dinamik çizgiler ve düzgün yüzeyler olmalı. Görünümüyle adeta enerjiyi yansıtır. İşte bu, tüm Ford otomobillerinin sunması gereken görüntü, diyor Claudio: hızlı, dinamik ve hepsinden öte, atletik. Kinetik tasarımı Ford SUV’lerde de görebilecek miyiz? İş arkadaşlarıyla birlikte tasarladığı Ford Kuga ve Ford Edge’de örneğin? “SUV’ler daha güçlü bir görünüme sahip. Onları da atletlere benzetmek mümkün ancak vücut geliştirenlere daha yakınlar. Daha spor, güçlü ve çarpıcılar. SUV’ler üzerine çalışmak gerçekten eğlenceli,” diye cevaplıyor Claudio.


Yakın zamanda Claudio ve iş arkadaşları, Ford Kuga Vignale ve Ford Edge Vignale’in dış tasarımı üzerinde çalıştılar. Hatta Claudio’nun elleri tüm Ford Vignale modellerine değdi. Vignale’i bir tasarımdan, yüksek kalite ve lüks tasarım otomobil serisinden çok daha fazlası olarak tanımlıyor. “Bu otomobiller ince işçiliğin birer timsali. Örneğin döşemelerde kullanılan deri, bulunabilecek en kaliteli deri; çok özel boyası da öyle. Ancak daha da güzel yanı; Ford Vignale otomobilinizle ilgili bir sorunuz olduğunda günün her saati sunulan telefon hizmeti, otomobilinizi evinize kadar getirmeleri, zaman kazandıran tüm hizmetler ve size özel Ford Vignale Müşteri İlişkileri Yöneticinizin olması. Hepsi bir arada Ford Vignale deneyimini oluşturuyor.”

“Vignale artık bir aile oldu ve tabii her üyesi de farklı kişiliklere sahip”

Ford Kuga Vignale ve Ford Edge Vignale’nin tasarım aşamasında dış tasarım ekibi Vignale’nin zarafetini korurken bu SUV’lere “güçlü bir hava” da katabilmek için ızgara ve alt koruma plakasında ufak değişiklikler yaptı. “Bu otomobillerde hem Vignale hem de birer SUV görebilmek mümkün. Vignale artık bir aile oldu ve tabii her üyesi de farklı kişiliklere sahip.”

Ford Vignale

D

E

R

G

I

S

I

29


Uluslararası İç Tasarım Fuarı, Köln

“Algılarım her şeyi sünger gibi emer” Ford’un dış tasarımcısı Claudio Messale’nin ilham perileri nereden geliyor? Mobilya, moda, mimari, hayvanlar alemi hatta sokakta gördüğü herhangi bir şeyden olabilir.

30

Ford Vignale

D

E

R

G

I

S

I


Santiago Calatrava Sıradanlıktan olabildiğince uzak bina tasarımlarının her biri kendini fark ettirir, dikkat çekici kıvrım ve çizgileriyle göze çarpar. Arası yoktur, ya seversiniz ya da nefret edersiniz.

Hayvanlar alemi Kedinin, kaplanın vücutlarının kıvrımı, sıçramaya hazır halde kasılmış kasları... Tek kelimeyle mükemmel.

Santiago Calatrava, New York

Renzo Piano İtalyan mimar Renzo Piano, tasarladığı (Richard Rodgers ile beraber) Paris’teki Centre Pompidou tasarımıyla dünya çapında üne kavuştu. Gökdelenlerden müzelere; tasarımları hep cesur, dikkat çekicidir ve kendi “Piano” tarzını yansıtır.

Renzo Piano, Paris

“İlham perisi beni herhangi bir yer ve zamanda bulabiliyor. Bir tasarımcının tüm duyularını açması gerekiyor. Bazen eşimle sokakta yürürken dikkatimi bir şey çekiyor ve incelemeye başlıyorum. Bana hep onu utandırdığımı söylüyor. Bizim işimiz eğilimleri fark etmek. Milano’daki harika mobilya tasarım fuarı Salone del Mobile ve burada, Köln’deki uluslararası iç tasarım fuarı beni çok etkiliyor mesela. Tasarımla alakalı her şeyi inceliyor ve hissediyorum; sanat, moda, mimari fark etmiyor. İki kızım da üniversitede moda eğitimi alıyor, bana onların da yardımı dokunuyor! Algılarım her şeyi sünger gibi emiyor, çizim yaparken de beynim birden derinlerden onu buluyor ve önüme koyuyor. İşte böyle. Algılarını açtığın kadar bilinçaltında malzeme birikiyor.”

Alexander McQueen 2010’da dünyaya gözlerini yuman İngiliz moda tasarımcısı Alexander McQueen, seçkin tasarımlarıyla ün kazandı. Geleneksel ve modern dokunuşları İngiliz el işçiliği ve İtalyan zarafetiyle buluşturdu. En büyük hayranlarına Kate Moss, Victoria Beckham ve Lady Gaga’yı örnek verebiliriz.

Salone del Mobile İşte dünyadaki her tasarımcının mutlaka ziyaret etmesi gereken, en ünlü ve en önemli mobilya fuarı. İlham perisi kapınızı çalmıyor mu? Kendisini

Salone del Mobile, Milano

burada bulabilirsiniz.

Ford Vignale

D

E

R

G

I

S

I

31


KAYAK YAPARKEN TARZINIZDAN ÖDÜN VERMEYİN

Kış tatili, karla kaplı dağlardan başka nerede yapılır? Şimdi size dünyanın en iyi kayak otellerini göstereceğiz. Hepsi birer tasarım harikası olan otellerin hizmet kalitesi, enfes mutfakları, mükemmel atmosferi ve olanaklarına bayılacaksınız. Kayak yapmak size göre değil mi? Hiç sorun değil! Otellerin içinde keyifli vakit geçirmenizi sağlayacak birçok şey var.

32

Ford Vignale

D

E

R

G

I

S

I


KAYAK YAPARKEN TARZINIZDAN ÖDÜN VERMEYİN

L’Apogée Courchevel, Fransa L’Apogée; Fransa’nın güneyindeki Hotel du Cap-Eden-Roc’u da bünyesinde barındıran Oetker Collection’ın en yeni üyesi. Olimpik atlama tepesi Courchevel 1850’de yer alan L’Apogée Courchevel, Alplerde kendini şımartmak isteyenlerin yegane adresidir. Otelde sauna, buhar odası, geniş bir yüzme havuzu, spor salonu ve mükemmel bir çocuk kulübüne sahip olan Sisley Sauna vardır. Şampanya salonu, bar ve restoranı da atlamayalım. Bir otelin en önemli özelliklerinden biri de hizmettir, bu sebeple Hotel du Cap’nın en yetkin çalışanları kış ayları için Courchevel’e taşınır. İy√nceler, iyi tatiller!

Kimamaya Niseko, Japonya Niseko, arka planında karlı dağlar olan manzaralarıyla ünlü Japonya’nın kayak cenneti. Alışılmışın dışına çıkmak istiyorsanız önünüzdeki en iyi seçenek burası. Tatil yerinin ilk butik oteli, yalnızca dokuz adet özenle tasarlanmış odası olan Kimamaya’da kalmanızı öneriyoruz. Türkçe’de “kendin ol” anlamına gelen Japonca kökenli Kimamaya kelimesini burada hayata geçirebiliyorsunuz. Bebekler gibi uyuyacağınız bir gece için isteğinize göre yastık seçenekleri (sert, orta, yumuşak), çok özel yataklar ve pamuk nevresimler sunuluyor. Yalnızca gece değil, gündüzleri de rahatlığın keyfini sürmek için spada Japon sırt masajı, shiatsu, aromaterapi ya da tüm vücut masajı deneyebilir, isterseniz tahta (moku) veya taş (ishi) Japon spa küvetlerinde tüm dertlerinizi unutabilirsiniz. Akşam yemeği içinse otelin geleneksel Hokkaido çiftlik mimarisinden esinlenen The Barn by Odin restoranını da ziyaret edebilirsiniz.

Ford Vignale

D

E

R

G

I

S

I

33


“Binanın aydınlatılmış camları adeta masallardan fırlamış gibi, hele de geceleri”

Les Barmes de l’Ours Val d’Isere, Fransa Tasarımıyla görenleri büyüleyen bu otel, herkesin gözünü korkutan Face de Bellevarde pistinin bitişinde, ana teleferiklerin 100 m ötesinde yer alır. Val d’Isere’in tartışmasız en lüks otelinde mükemmel konum ve birinci sınıf olanaklar sizi bekliyor. Après-ski (kayak sonrası) için canlı müzikli barı, iki bowling salonu, kalp atışlarınızı hızlandıracak bir oyun salonu, alışılmadık bir bilardo odası, spor salonunda F1 yarışı için antrenman donanımı ve daha birçoğu bu otelde sunulur. Konuklar üç restorandan dilediğini seçebilir. Birinde yerel enfes peynir, et ve şarap çeşitlerini deneyebilirsiniz, diğeri (La Table d’Ours) ise Michelin yıldızlı ve oldukça popülerdir. Rezervasyon yapmayı unutmayın.

Intercontinental Davos, İsviçre Kayak tatilinizi köylerde değil şehirlerde geçirmeyi tercih edenlerdenseniz hoş bir İsviçre kenti olan Davos’u mutlaka ziyaret etmelisiniz. Restoran, sinema, mağaza ve butik gibi şehre özgü olanaklar burada da sunuluyor, üstelik tatilinizin kayak yaparak geçireceğiniz zamanları için güneşli pistler de yanı başınızda. Davos’un en iyi restoranlarından birine (Capricorn), çatı barına, spaya, vadiyle kentin nefes kesici manzarasına ve birçok odaya ev sahipliği yapan Intercontinental’i kesinlikle tavsiye ediyoruz. Binanın mimarisini gördüğünüzde de gitmeye değer olduğunu fark edeceksiniz.

34

Ford Vignale

D

E

R

G

I

S

I


Copperhill Mountain Lodge Åre, İsveç Avrupa’nın tasarım dehalarına ev sahipliği yapan İsveç’in minimalist ve sade şıklığını Copperhill Mountain Lodge’da da görebilirsiniz. Bu cennet parçası, Åre’deki Förberget Dağında, İsveç’in en popüler kayak mekanında yer alır. Otelin dış tasarımı, dünyaca ünlü Amerikalı mimar Peter Bohlin’in eseridir ve iç kısmıyla mükemmel bir uyum yakalamıştır. Hay, Philippe Starck, Patricia Urquiola gibi birçok tasarımcının elinden çıkan, en ince ayrıntısına kadar düşünülmüş iç kısmı ise samimi bir atmosfer yaratır. Otel müşterilerine tamamen ücretsiz olan Level Spa’da kaplıcalar, saunalar, havuz, panoramik manzaralar ile taze meyve suyu, şarap ve şampanya servis eden bir bar bulunur. Tatiliniz biraz daha kişisel olsun isterseniz “the Villa” için rezervasyon yaparak otelin sahibine ait, 16 kişiyi ağırlayabilen özel villanın da tadını çıkarabilirsiniz.

Tschuggen Grand Hotel Arosa, İsviçre Alplerde görmeye alışkın olduğunuz otellerden sıkıldıysanız sizin için Arosa’daki Tschuggen Grand Hotel’i tavsiye edebiliriz. Otelin, ünlü mimar Mario Botta tarafından tasarlanan spasının mimarisi sizi kendine hayran bırakacak. 5000 m2 genişliğindeki dört katlı yapı, dağın tam içinde bulunuyor ve otele cam bir yolla bağlanıyor. Binanın ve spanın aydınlatılmış camları özellikle geceleri adeta masallardan fırlamış gibi. Açık ve kapalı havuzları, 11 masaj odası, fitness salonu ve saunalarıyla İsviçre’nin kuşkusuz en iyileri arasında. Otelin, Tschuggen Express adında dağdan geçen kendi tren yolu bile mevcut. Yalnızca misafirlerini mutlaka karlar altında olan alanın kalbine, 225 km uzunluğundaki pistine taşımak için çalışıyor. Michelin yıldızlı restoranını da göz önünde bulundurursak buradan memnun kalmamak işten bile değil!

Ford Vignale

D

E

R

G

I

S

I

35


El Lodge Granada, İspanya Karlı dağlar anlamına gelen Sierra Nevada’nın tam ortasındaki Hotel El Lodge’da yok, yok! Akıllara durgunluk veren manzaralar (ah o güverte yok mu!), bölgedeki tek ısıtmalı açık havuz, ve birkaç birinci sınıf restoran... Ancak El Lodge, konuklarının gönlünü samimi ve yuva gibi atmosferiyle fethediyor. Baştan sona Fin ahşabıyla inşa edilmiş bu köşk, doğanın adeta kucağında yer alır. 20 oda ve süitiyle otelin tüm iç kısmı ünlü İngiliz tasarımcı Andrew Martin’in eseridir. Şık olduğu kadar eğlenceli de olan, çocuklara ayrılmış bir odaya da sahiptir. Tüm bunlar, El Lodge’da yaşayacağınız unutulmaz deneyimin yalnızca ufak bir kısmı.

Hotel Jerome Aspen, ABD Konuklarını ağırlamaya başladığı 1889’da Aspen’in “göz bebeği” olarak nitelendirilen Hotel Jerome, teleferiği, mimari ayrıntıları göz dolduruyordu. 2012’de köklü bir değişimin ardından otel, eski unvanını geri almaya hak kazandı. Çağdaş lüks ve batının ihtişamlı geçmişini mükemmel şekilde harmanlayan otelin eşi benzeri yok. Samimi ve geniş odaları, geleneksel Jerome banyo malzemeleri, gluten içermeyen atıştırmalıkları, plazma TV ile iPad gibi son teknoloji olanakları ve etkileşimli concierge hizmeti konukları için özel olarak düşünüldü. Hotel Jerome, ünlü Rocky Dağlarındaki kayak tatiliniz için hem otantik hem de lüks bir Vahşi Batı deneyimi sunuyor.

36

Ford Vignale

D

E

R

G

I

S

I


Nira Montana La Thuile, İtalya İtalyanların yaşam tarzı sizi mest mi ediyor? Öyleyse bir sonraki kayak tatiliniz için La Thuile’deki Nira Montana tam size göre. İtalyan konukseverliği, geleneksel yemekler ve diğer merkezlere göre daha sakin kayak pistlerine bayılacaksınız. Doğuya bakan pistin kaliteli karları ve kalabalıktan uzak teleferikleriyle gün boyu kayak yapmak isteyeceksiniz. Ancak takımlarınızı çıkarıp Nira Montana’ya dönmek de sizi mutlu edecek. Nira Montana geniş ve zarif odaları ile süitleri harika dağ manzaraları sunuyor. Aşağıdaki büyük lobisi, şöminesi, dağlara bakan kocaman terası, bölgenin en iyi spası ve birçok restoranıyla ortak alanlarda da kendinizi evinizde hissettiriyor. Otelin en güzel yönlerinden biri de yerel ve uluslararası şaraplardan oluşan devasa mahzeni.

Wiesergut Hinterglemm, Avusturya İşte karşınızda, modern bir inziva noktasına dönüştürülmüş eski bir aile konağı. Yerden tavana uzanan pencereleriyle minimalist, modern binaların arasından yükselen bu dört katlı beyaz ev Wiesergut, sizi karşılamaya hazır. 24 süitli otelde, Avusturya’nın en büyük kayak merkezlerinden Saalbach-Hinterglemm’in kayak pistlerine doğrudan erişim bulunuyor. Birinci sınıf spasını görünce bu otelin rahatlamak için doğru adres olduğunu anlayacaksınız. Yemekleri, Wiesergut’un kendi çiftliğinin mahsulleriyle pişirilen geleneksel restoran ise sizi çok mutlu edecek. Zamanın iyi değerlendirilmesine büyük önem veren otel sahipleri, “Zaman her şeyi eskitiyor. Hızla dönen dünyada biraz arkamıza yaslanıp sakinleşebileceğimiz bir yerin olduğunu bilmek büyük bir nimet. Wiesergut Hotel’i işte bunun için tasarladık.” diyor.

Ford Vignale

D

E

R

G

I

S

I

37


Erkek ve Kadın Kayak “Pursuit 600”,

Kayak otellerimiz sizi heyecanlandırdı ve rezervasyon mu yapmak istiyorsunuz? Seyahatiniz sırasında yanınızda rahatlıkla götürebileceğiniz ve takabileceğiniz ürünleri listeledik: Pistlerde güvenli ve konforlu, Après Ski’de şık.

Rossignol, www.rossignol.com

Saat, BOSS Orange, www.hugoboss.com

Kayak Gözlüğü, “X-View”, Salomon, www.salomon.com

Kartlık, Ford Vignale Koleksiyonu, www.vignalecollection.com

Kayak montu “Julier”, Sırt koruması “Ridgeline”,

Bogner,

Atomic,

www.bogner.com

www.atomic.com

Kayak botu “Alltrack 120”, Rossignol, www.rossignol.com Aksiyon kamerası “Bandit”, TomTom, www.tomtom.com

Kayak pantolonu “Porter”, Bogner, www.bogner.com

38

Ford Vignale

D

E

R

G

I

S

I


VIGNALE ALIŞVERİŞ Bere “Awass”, Earebel Sport, www.earebel.com Kayak “Absolute Joy”, Head, www.head.com

Kar botu “Fanny”, Moncler, www.moncler.com

Kazak “Friendswithyou”, Moncler, www.moncler.com

Çanta “Wave”, Tod’s, www.tods.com

Kadın cüzdanı, Ford Vignale Koleksiyonu, www.vignalecollection.com

Güneş gözlüğü, Tommy Hilfiger, www.tommy.com

Kayak botu, “Raptor 90 RS W”, Head, www.head.com Kayak montu, Bogner, www.bogner.com

Kayak pantolonu “Gwenn”, Bogner, www.bogner.com Ford Vignale

D

E

R

G

I

S

I

39


40

Ford Vignale

D

E

R

G

I

S

I


SUV AİLESİ EDGE VE KUGA

SUV

FORD EDGE VIGNALE VE FORD KUGA VIGNALE:

BAŞTAN YARATILDI

SUV araçların popülerliği artıyor. Güçlü duruşu, geniş iç hacmi ve sunduğu lüksle büyük beğeni topluyor. Ancak belirttiğimiz gibi, lüks unsuru, bir Ford Vignale’den bekleyebileceğiniz her şeyi sunan Ford Kuga Vignale ve Ford Edge Vignale’de yeni bir boyut kazanıyor.

Ford Vignale

D

E

R

G

I

S

I

41


FORD KUGA VIGNALE

S

adece dış rengine bile bakarak bir Ford Kuga Vignale’in sıradan bir SUV olmadığını anlayabilirsiniz. Örneğin özel seçeneklerden biri olan Vignale Milano Grigio, dikkat çeken ve otomobilin karakterini vurgulayan sedefli metalik renktedir. Dinamik dizayna ve özel ayrıntılara sahip Ford Vignale, bal peteği dizaynlı ön ızgarası ile modern bir görünüme sahiptir. Ford Vignale’nin simgesi olan bal peteği dizaynı, iç tasarımda da önemli bir rol oynar. Açık kaşmir renginde altıgen şekli verilmiş Windsor deri, smokin tarzı dikişle birleştirilmiştir. Detaylar göz alıcıdır.

Sesli kontrol

Ford Kuga Vignale, ödüllü EcoBoost teknolojisine sahip 1,5 litrelik benzinli motoru 150 PS ve 182 PS seçenekleriyle sunuluyor. Daha güçlü olan modelde aynı zamanda altı vitesli otomatik şanzıman ve Akıllı Dört tekerlekten Çekiş Sistemi de bulunuyor. Tüm Ford Vignale modellerinde olduğu gibi, Ford Kuga Vignale de standart olarak SYNC 3 araç içi iletişim ve kontrol sistemiyle birlikte geliyor. Dokunmatik ekrandaki görüntüyü parmaklarınızı yaklaştırma ve kaydırma hareketleri ile yönetebilirken, aynı zamanda SYNC3 sistemi ile araç içi fonksiyonları sesli komutlar ile kontrol edebilirsiniz. 42

Ford Vignale

D

E

R

G

I

S

I

“Dokunmatik ekrandaki görüntüyü parmaklarınızı yaklaştırma ve kaydırma hareketleri ile yönetebilirken, aynı zamanda SYNC3 sistemi ile araç içi fonksiyonları sesli komutlar ile kontrol edebilirsiniz.”


Ford Vignale

D

E

R

G

I

S

I

43


Örneğin “Yakıta ihtiyacım var” dediğinizde yakındaki tüm benzin istasyonları bulunuyor. Ayrıca her Ford Vignale modeli; Kör Nokta Uyarı, Trafik İşareti Tanıma, Şerit Takip ve Sürücü Yorgunluk Tespit sistemleri gibi sürücüye yardım eden sistemler ile donatıldı. Vignale DNA’sı

Ford, Ford Kuga Vignale’nin yanı sıra, benzersiz Ford Vignale felsefesini yansıtan başka bir SUV daha sunuyor: Ford Edge

44

Ford Vignale

D

E

R

G

I

S

I

Vignale. Her Ford Vignale’nin kendine özgü çeşitli dizayn ayrıntılarının yanında, göz alıcı Ford Vignale bal peteği dizayna sahip ön ızgarası bu modelde de bulunuyor. İki diğer göz alıcı özellik de ilgiyi hak ediyor: 19 inç alaşımlı jantlar ve özel bir sedefli dış boya olan Vignale Beyaz Platin renk seçeneği. İç tasarımda yine altıgen şekiller ve açık Kaşmir veya koyu Abanoz renklerinde kaliteli Windsor deri kullanıldı.

Sessizliğin sesi

180 derece görüş sağlayan ön kamera sistemi ve aktif gürültü kontrol sistemi, bu otomobilde kullanılan sofistike teknolojilerden. İçinde yer alan beyaz ses dalgaları, istenmeyen gürültüleri duymanıza engel olarak keyifli yolculuklar yapmanıza olanak sağlar. Sonuç, son derece sessiz bir ortam. Yakıt bakımından verimli güçlü motor seçenekleri arasında Ford’un 210 PS çift turboşarjlı 2,0 litrelik TDCi dizel motoru da bulunuyor.


“SANAT ESERİ” Colchester’daki Firstsite sanal sanat merkezi, Londra’dan yaklaşık bir saat uzaklıkta. Modern sanat eserleri ve fotoğrafların sergilendiği bu merkez, tasarım severlerle dolup taşıyor. Ford Edge Vignale ve Ford Kuga Vignale’e atlayıp Firstsite’a gittiğimizde ziyaretçilerden ilk izlenimlerini paylaşmalarını istedik.

FORD EDGE VIGNALE

Helena Jones “Ford Kuga Vignale’ye bayıldım! Ayrıca iç tasarımını da çok beğendim. Rahat ve geniş ama aynı zamanda kompakt

“Beyaz ses dalgaları, istenmeyen gürültüleri sönümleyip, keyifli yolculuklar yapmanıza olanak sağlar.”

görünüyor. Ford Edge Vignale kesinlikle çok maskülen görünüyor.”

Jamie Hilbert “Ford Edge Vignale’nin boyutuna, Ford Kuga Vignale’nin ise tasarımına bayıldım.”

Ray Deekes “Ford Edge Vignale ve Ford Kuga Vignale çok havalı ve geniş görünüyor.”

Lauren Orso ve Alex Smith “Her iki otomobil de çok hoş, geniş ve rahat görünüyor. Ford Vignale Edge’in ön kısmı son derece cüretkar, bu da daha güçlü görünmesini sağlıyor.”

Ford Vignale

D

E

R

G

I

S

I

45


Tadıp tadabileceğiniz en lezzetli yemekler... Efsanevi, modern mimari... Nefes kumsallar, sörfçüler için adeta bir cennet... Hepsi Bilbao ve San Sebastian’da sizlerle buluşmaya hazır.

BILBAO VE SAN  48 SAAT Guggenheim Müzesi

Cuma

15:30 Guggenheim Müzesi

14:00 Ulaşım

Buraya ister otobüsle, ister araba kiralayarak ulaşabilirsiniz. Şehir Bilbao’nun uluslararası havalimanından yalnızca 20 dakika uzaklıkta. İspanya’ya geldiniz diye havanın sıcak olmasını beklemeyin sakın, çünkü Bilbao deniz iklimine sahip. Yazları çok sıcak olduğu azdır, kışları ise oldukça ılık geçiyor. Bilbao’yu güzel yapan bir özelliği de budur. 14:20 Check-in

Miró’yu (Alameda Mazarreda, 77) öne çıkaran, Guggenheim Müzesi’nin hemen karşısındaki konumudur. Gurmelere layık oda servisi ve tabii ki de Guggenheim Müzesi’nin harika manzaralarını sunan büyüleyici çatı bahçesi, otelin güzellikleri arasında. Kendisi de başlı başına bir sanat eseri olan Domine’de (Mazarredo Zumarkalea, 61) müzenin daha da güzel manzaralarını görebilirsiniz. Tamamına tasarımcı eli değmiş bu otelin de nefis bir çatı bahçesi var.

46

Ford Vignale

D

E

R

G

I

S

I

Basque Boutique Hotel Bilbao’nun tarihi kısmında, meşhur “yedi vadi”den birinde bulunan bu küçük fakat konforlu otelin her odası, Bask tarihini yansıtan eşsiz bir tasarıma sahip. Dorre Kalea, 2. 15:00

Arropame Concept Store

Burası moda ve tasarım aşıklarının vazgeçilmez yeri. Alexander Wang ve Helmut Lang gibi birçok tasarımcının koleksiyonlarını bu şık mağazada bulabilirsiniz. Calle Villarias, 5.

Tek kelimeyle olağanüstü! Ünlü Amerikan mimar Frank Gehry’nin bu tasarımı, modern mimarinin başyapıtları arasında yer alıyor. Gözlerinizi ayırmak istemeyecek, izlemeye doyamayacaksınız. Her seferinde yepyeni açılar, şekiller, malzeme ve detaylar keşfedeceksiniz. Müzenin iç kısmı da dış görünüşü kadar hayranlık uyandırıcı. Buranın kalbinde bulunan camdan duvarlarla örülmüş olan avlu, adeta müzenin dışarıya açılan kapısı. Müzenin bu avluya göre düzenlenen üç katı ve kıvrımlı yolları buranın etrafını çevreliyor. Binanın büyüsüne kapılıp da sanat eserlerini unutmayın sakın! Müze René Magritte, Salvador Dali ve Andy Warhol gibi birçok ünlü sanatçının eserlerine ev sahipliği yapıyor. Modern sanat yuvası olan bu müzede büyük tartışmalar yaratan sanatçı Jeff Koons’un dev yavru köpek eseri de bulunuyor. Gezinize en az üç saat ayırmanızı öneriyoruz. Abandoibarra Etorb, 2. 18:30

Casco Viejo

Bilbao’nun tarihi bölgesi Casco Viejo ve yedi patikası, butiklerle ve de pintxo barlarla bezeli. Pintxo, Baskçada meze anlamına geliyor (ancak


ŞEHİR ARAMA

SEBASTIAN’DA Casco Viejo

Zubizuri Köprüsü

listenin başını çeken Zortziko’yu bulacaksınız. Her milletten yemek düşkünlerinin bayıldığı restoranın ünlü Bask şefi Daniel García, yerel Bask lezzetleri ve uluslararası lezzetlere modern bir sihirli değnekle dokunuyor. Menü sürekli kendini yenilese de tüm zamanların klasikleri şöyle: siyah pirinç eşliğinde közlenmiş sarımsaklı mürekkep balığı, kaz ciğeri ve yer mantarı soslu Afrika tavuğu. Nefis pintxoların ardından tadı damağınızda kalacak bu lezzetlerle Bask ülkesine hoş geldiniz. Calle Alameda Mazarredo, 17. 23:00 Sir Winston Churchill Bar

Gran Hotel Domine Bilbao

çok daha lezzetlidir). Bilbao’nun tam kalbinde tadacağınız mezelerin arasında yerel pazarların taze mahsulleriyle pişirilen morina balığı, barlam balığı, biber dolması ve ekmekle servis edilen köfte bulabilirsiniz. Her zaman capcanlı ve hareketli Casco Viejo’da halkın arasına karışın.

Guggenheim’da Koons’un köpek yavrusu

20:00 Zortziko

Midesine düşkün olanlar Bilbao’da kendilerini cennette hissedecek (İspanya’nın yemek cennetinin San Sebastian olduğunu düşünürsek dünyanın yemek cenneti de burası olabilir). Burada “mükemmelden de öte” değerlendirmesine sahip en az 20 restoran ve

Kulağa pek de İspanyolca gibi gelmediğini kabul ediyoruz ancak emin olun gezinizin ilk gecesini bu kalabalık barda geçirdiğinize pişman olmayacaksınız. Genç, yaşlı, havalı, kendi halinde olan, yerli halk, ve yabancı turistler burada kaynaşıyor. Son derece arkadaş canlısı barmenleri sizinle özel olarak ilgileniyor ve özellikle cin ile yapılan kokteyllerdeki engin bilgileriyle sizi hayrete düşürebilir. Kazandıkları ödül sayısına hiç şaşmamalı! Son olarak, hala Guggenheim gezinizin etkisinden çıkamadıysanız 1990’ların başında müzenin yapımına burada karar verildiğini öğrenmek ilginizi çekebilir. Sabino Arana Etorbidea, 1. Ford Vignale

D

E

R

G

I

S

I

47


Cumartesi 10:00 Bochoco

Bu “gastronomik kafe”, ev yapımı unlu mamulleri, şekerleme ve pastalarıyla ünlü. Lolipop pastalarını; bitter çikolatalı, kıvamlı ve akışkan barlarını veya mekanın yıldızını, yani çikolata sosuna banıp yenen churros’u (tulumba tatlısının daha uzun, şerbetsiz, yumuşak ve çok daha lezzetlisini düşünün) denemelisiniz. Şehrin sakinleri buraya bayılıyor. 11:00 Zubizuri köprüsü

Bilbao’nun kalbi, Enscanche bölgesini keşfe çıkın. Bölge 19. yüzyılın başında inşa edildiği için şehre göre “yeni” sayılır. Neoklasik tarzda güzel binaları ve çeşmeleriyle şehrin burjuva kesimine neden ev sahipliği yaptığı anlaşılıyor. Nervión nehrinin kıyısında bir yürüyüşle şehrin Guggenheim müzesinden sonraki diğer mimari harikası ünlü Zubizuri köprüsünü geçin. Sanatın, mimarinin ve yemeğin en iyisi Bilbao’da sizi bekliyor. 12:00s San Sebastian’a yolculuk good

San Sebastian’a gidiş araba veya otobüsle yaklaşık bir saat sürüyor (çok daha yavaş olduğundan trene binmemenizi öneriyoruz). Dağlardan kıvrılarak inen yolların sonunda Atlantik Okyanusunun harika manzarası sizi karşılıyor. Derken, kendi küçük ancak ünü büyük San

Maria Christina Köprüsü

48

Ford Vignale

D

E

R

G

I

S

I

Sebastian’a varırsınız. Dokuz Michelin yıldızlı restoranının üçünde, üç yıldız olduğunu ve bundan daha fazla yıldız almanın mümkün olmadığının altını çizelim. San Sebastian bu özelliğiyle Londra ve Roma’yı geride bırakıyor. Yüksek lezzet kalitesini, köklü mutfak geçmişine borçlu San Sebastian. 13:15 Check-in

Hotel Maria Cristina 1912’de açılan Hotel Maria Cristina, yakın zamanda yenilenmiş olsa da mermer zemini ve antika avizeleriyle eski ruhunu hâlâ yansıtıyor. Otel, tarihi bölgeye ve kumsala yakın konumda. Paseo Republica Argentina, 4. Hotel de Londres y de Inglaterra İşte size sahilden bir otel. İsme dikkatinizi çekmek istiyoruz, evet iç kısmında kendinizi İngiltere’de gibi hissedeceksiniz. Rezervasyon sırasında odanızı okyanus manzaralı istemeyi unutmayın. Zubieta, 2. Hotel Zenit 2014’te açılan bu otel, aydınlık bir iç kısım ve işlenmemiş, endüstriyel tasarıma sahip. Otelin kendi otoparkı, çatı terası, spor salonu, mükemmel bir restoranı bulunuyor ve sahile oldukça yakın. Antonio Maria Labaien, 1.

Caption: naam en evt beschrijving


13:30 Kokotxa

Kokotxa, Baskçada kızarmış morina balığı demek ve hem restoranın hem de bu bölgenin spesiyali. Şef Dani Lopez, geleneksel Bask mutfağını Japon ve Çin lezzetleriyle ustaca harmanladığı yemekleriyle ünlü. Yemeğinizi yerken henüz tuttuğu balıklarla içeri dalan balıkçıları görünce sakın şaşırmayın. İşte size yemeğinizin tazeliğinin kanıtı! Üstelik Michelin yıldızlı bu restoranın fiyatları da gayet uygun. Yaklaşık 60 € ödeyerek tadı damağınızda kalacak bir öğlen yemeği yiyebilirsiniz. San Sebastian’ın güzelliklerinden biri de bu, dünyanın en güzel yemeklerini servet ödemeden yiyebilirsiniz. Calle del Campanario, 11. 15:00 Parte Vieja

Bu mükemmel şehir, yalnızca yemekleriyle ünlü değil elbette. Ünlü sahili ve koyu gezmeyi Pazar gününe bırakın ve Parte Vieja’nın (tarihi bölge) eski sokak ve patikalarını keşfe çıkın. Çünkü burada zaman adeta duruyor.

Kokotxa

Hotel Zenit

Ford Vignale

D

E

R

G

I

S

I

49


La Bretxa Pazarı

17:00

Peki La Bretxa Pazarı

Arzak restoran

San Sebastian, tüm İspanya’nın, belki de en iyi pazarına ev sahipliği yapıyor. Bu sebeple pazarın ev hanımları, şefler, çiftçiler ve balıkçılarla dolup taşması pek de şaşırtıcı değil. Hepsi Bask mutfağının “kalite ve sadelik” olan iki altın kuralını asla unutmayarak taze, yerel ürünler için gelir. Denizden yeni çıkmış balık ve kabukluları görüp hissedin. Koyun peyniri Idiazabal ve yeşil ızgara guindilla biberleri gibi Bask bölgesine özgü lezzetleri keşfedin. Turistler burada oldukça sıcak karşılanır. Pazar satıcıları, spesiyalleri ve ürünleri hakkında sizi bilgilendirecektir. Pl. De la Bretxa, 2. 20:00 Arzak

Pardon? Yalnızca bu muydu? Bir yerleşim bölgesinde yer alan Arzak restoran, dışarıdan dünyanın en iyi 10 restoranından biri olduğunu pek belli etmez. Şef Elena Arzak, restoranın sahibi Arzak ailesinin dördüncü nesil üyelerinden. Babası Juan, 1989’da üçüncü Michelin yıldızını kazandı ve Elena da mirasını gözü gibi korudu. Sizi ne mi bekliyor? Örneğin ıstakoz, hareketli deniz görüntülerini gösteren bir tablet üzerinde servis. Burada en ufak ayrıntılar bile düşünülmüş ve her tat apayrı bir deneyim yaşatıyor. Önünüze getirilen her yemek, başlı başına bir sanat eseri. Şarap için öneriye ihtiyacınız varsa şarap garsonu size yardımcı oluyor. 49 sayfalık şarap listesi, 50

Ford Vignale

D

E

R

G

I

S

I

mahzendeki 100.000’den fazla şişeyi simgeliyor. Akşam yemeği kişi başı yaklaşık 175 €’dur, ömürlük bir yemek deneyimi için çok fazla sayılmaz, değil mi? Ancak masanızı en az altı ay öncesinden ayırtmanız gerektiğini sakın unutmayın. Av. Alcalde Elósegui, 273.


Pazar 09:00 The Loaf

Ulusal en iyi barista ödülüne beş kere layık görülen Javier Garcia, San Sebastián’ı gerçek kahve lezzetiyle buluşturan kişidir. Güne başlamak için daha iyi bir yol düşünemiyoruz. Mükemmel kahvesinin yanındaki taze ekmekler de iştah açıyor. The Loaf, yalnızca birkaç sokak ötenizde… 10:00

San Sebastian’ın

Playa de la Concha

Ünlü de la Concha sahili, Pazar sabahının erken saatlerinden itibaren dolmaya başlıyor. San Sebastian’ın mutfağından başka ünlü olduğu diğer özelliği, sörf için doluyor bu sahil. Onlarca yerel, ulusal ve dünya çapında sörf şampiyonuna ev sahipliği yapan şehir, bahar ve yaz aylarında bir Bask sahil kasabasından çok Kaliforniya veya Avustralya’yı andırıyor. Okyanusun buradaki kıyısı adeta sörf için yaratılmış. Hilal şeklindeki Playa de la Concha, Avrupa’nın en güzel kumsallarından. Kumsalın sonunda, tıpkı ziyaretçilerinin büyük çoğunluğu gibi San Sebastian’a vurulan İspanya Kraliçesi Maria Cristina için 1893’te yazlık olarak inşa edilmiş olan Palacio Miramar bulunuyor. Kumsal boyunca yürüyüp sörfçüleri izleyebilir; manzarayı, özellikle de yakındaki Santa Clara adasını seyre dalabilir, barda taptaze morina balıklı pintxo veya başka şeyler atıştırabilirsiniz. Sonrası rahatlık, sakinlik...

muhteşem plajlarından biri, profesyonel sörfçülerin gözdesi Playa de la Concha

Ford Vignale

D

E

R

G

I

S

I

51


52

Ford Vignale

D

E

R

G

I

S

I


YAŞAM TARZI

AKILLI

GÖVDE Teknoloji ilerledikçe sağlık alanı da geri kalmıyor. Son modalardan biri de bu. Akıllı telefonunuza bağlanabilen, giyilebilir ve akıllı cihazlarda önceden hayal bile edilemeyen fırsatlar doğuruyor. Ford Vignale Dergisi, sizin için en iyilerini seçti.

Ford Vignale

D

E

R

G

I

S

I

53


Daha düzgün bir duruş Giyilebilir cihaz Lumo Lift, duruşunuzu düzeltmek için tasarlandı. Köprücük kemiğinizin hemen yanına taktığınız hafif Lumo Lift, otururken ya da ayaktayken düzgün durmadığınızda titreşim göndererek sizi uyarıyor. Gün boyu tüm duruş ve egzersiz bilgilerinizi uygulamaya göndererek gelişiminizi inceleyebilmenizi sağlıyor. www.lumobodytech.com

Silver Mother Büyüklerinizin her ihtiyacını yerine getirmek istiyor ama sürekli de onlarla ilgilenemiyor musunuz? Neyse ki “Silver Mother” var. Bu ufak oyuncak bebekler büyüklerinizin güvenlik ve sağlıklarını izleyen sensörlerle donatılmıştır. Silver Mother’ların her biri; büyüklerinizin uyku kalitesi, içtiği su miktarı ve ilaçlarını takip edebileceği herhangi bir eşyaya iliştirilebilir. Sensörler hava sıcaklığı, gelen misafirler ve günlük yaşamı da algılar. Ters giden herhangi bir durum algılandığında bir ana ve dört çok yönlü sensörden oluşan Silver Mother, akıllı telefonunuza bildirim gönderir. www.sen.se

Bir kutu dolusu sürpriz Spor markası Under Armour, yeni yıl hediyesi arayışınızı noktalayabilir. Yeni yılda alınan “Daha sağlıklı olmak istiyorum” gibi güzel kararları desteklemek için UA HealthBox, gereken her şeyi bir kutuda topladı. Kutuda tartı (ipin ucunu kaçırmamak için), göğüs bandı (kalp atış hızınızı ölçmek için) ve bilek bandı (adımlarınızı ve uyku kalitenizi ölçmek için) bulunur. Bu cihazlardan toplanan veriler UA Record uygulamasında toplanarak hedefler koyabildiğiniz, uyku, beslenme ve hareketlerinizi takip edebildiğiniz bir tabloda gösterilir. Under Armour’ın sunduğu hizmetler arasında egzersiz takibi yapan çipli bir ayakkabı ve kulağınızdan kalp atışınızı ölçen bir kulaklık da vardır. www.underarmour.com 54

Ford Vignale

D

E

R

G

I

S

I


Akıllı tartı Akıllı medikal ürün ve uygulamalar üreten Withings’in Body Cardio tartıları, kilonuzdan çok daha fazlasını ölçer. Dijital ekranında BMI (vücut kitle endeksi), yağ/kas oranı ve kalp atış hızınızı görebilirsiniz. Dahası, tartıların tümü PWV (nabız dalga hızı) ölçümü yapabilir ve böylece kardiyovasküler sağlık durumunuzu öğrenebilirsiniz. Kanınızın aort damarınızdan ayağınıza ulaşmasının ne kadar sürdüğüne göre kalbinizin sağlık durumunu görüntüler. Tartıyla gelen uygulama, kalp sağlığınızın durumunu göstererek nasıl daha sağlıklı olabileceği hakkında ipuçları verir. www.withings.com

Diş fırçalama macerası

Sorun yok Hidrate Spark’la asla kendinizi susuz bırakmayacaksınız. Çeşitli renk seçenekleri sunan şık su şişesi, yalnızca sıvı muhafaza etmekten çok daha fazlasını sunar. Uygulamayla birlikte sunulan şişe, içtiğiniz su miktarını kaydeder ve gönderdiği hatırlatmalarla günlük su içme hedefinize ulaşmanızı sağlar. Asla unutmamanız için şişeniz, su içme zamanı gelince parlayarak size haber verir.

Elektrikli diş fırçası Kolibree, çocuklar (ve ebeveynleri) için günde üç kere, sıkıcı geçen ikişer dakikaya neşe katmaya geliyor. Akıllı telefonunuza bağlanabilme özelliğiyle diş fırçanız oyun kumandasına dönüşür. Kolibree uygulaması, tavşan yarışı ve korsan oyunu seçenekleri sunar. Oyunun sonunda ise aynı uygulama ile çocukların dişlerini iyi fırçalayıp fırçalayamadığını en ince ayrıntılarıyla görebilirsiniz.

www.hidratespark.com

www.kolibree.com

Rüyalara giren kulaklık Kokoon’un uykuyu algılayan kulaklıkları, uyku takibinde yepyeni bir sayfa açıyor. Uyku kalitenizin normalin altında olup olmadığını ölçmekle kalmayarak nasıl daha iyi uyuyabileceğinize de yardımcı olur. Öncelikle rahatlatıcı seslerle uyumanıza yardım eden kulaklıklar, uykunuzun bozulmaması için sizi rahatsız edecek her sesi uzaklaştırır. Akıllı alarm ise uyanmanız gereken saati ölçerek sizi uyandıracak en uygun zamanı bulur. www.kokoon.io Ford Vignale

D

E

R

G

I

S

I

55


Adeta gerçek bir öpücük Thync’i ilk görüşünüzde bu uzaydan gelmiş gibi duran giyilebilir cihazın işe yaradığından şüphe duyabilirsiniz. Beyaz üçgeni yüzünüzün üst kısmına, siyah şeritleri ise boynunuza yerleştirince cihazın maharetlerine şahit olacaksınız. Birlikte çalışarak hafif titreşimler gönderen cihazlar, hünerli ellerden çıkan masajı, yüzünüze çarpan soğuk suyu veya sevdiğinizin bir busesini hissettirir. Yalnızca 10 dakikada bedeniniz, olması gereken enerji veya rahatlık seviyesine ulaşır. www.thync.com

Yavaş yeme

Tut oğlum! Yeterli egzersiz, hem bizim hem de minik dostlarımız için çok önemlidir. WonderWoof, köpeğinizin egzersizlerini takip eden bir araçtır. Bluetooth özellikli bir papyon (aman pek de şeker!) ile köpeğinizin her hareketini uygulama üzerinden dakika dakika izleyebilirsiniz. Kont, Paşa veya Tarçın’ın koşma, uyuma, oyun ve yürüyüş sürelerini hesaplayan uygulama, dostunuzun yeterince hareket edip etmediğini gösterir. WonderWoof ’un bir özelliği de çevrenizdeki diğer köpek dostlarını görebilmenizdir. www. wonderwoof.com

Fazla yemek yemenin yanı sıra çok hızlı yemek de düzgün sindirim için kötü bir alışkanlık. HAPIFork, bu iki kötü alışkanlıkla elektronik çatalıyla savaşıyor. Bu çatal, küçük titreşimler yayarak yemeği aceleye getirmenizi önlüyor. HAPIFork ayrıca yemeğinizi ne kadar sürede tamamladığınızı, çatalınızı kaç kez kullandığınızı ve bu kullanımlar arasında geçen süreyi ölçüyor. HAPI.com adresine yüklenen bu bilgiler, yemek alışkanlıklarınızın izlenmesini kolaylaştırıyor. Rehberlik programı hedeflerinize ulaşmanıza yardımcı oluyor. www.hapi.com

Işık hızında Akıllı kıyafet ve aksesuar alanında uzmanlaşan Lumenus’un LED teknolojisine sahip çanta, koşu tişörtü ve aksesuarları, koşu ve bisiklet egzersizlerinizde fren ve dönüşlerinizi tespit eder. Tıpkı FlashBack sırt çantası gibi, Lumenus kıyafetler de akıllı telefonunuzdaki uygulamaya eklediğiniz rota bilgisine göre nereye gittiğinizi bilir ve yoldaki diğer kişileri size bildirir. Kendi kendinize rehberlik yapma seçeneği de sunar. LED’ler, hızınızın hedeflerinize uygun olup olmadığını gösterir. Oldukça kullanışlı, değil mi? 2017’den itibaren Avrupa’da satışa sunulacak. www.lumenus.com

56

Ford Vignale

D

E

R

G

I

S

I



www.lacostenederland.nl



F O R D

M O T O R

C O M P A N Y

S U N A R

FORD S-MAX VIGNALE VE FORD MONDEO VIGNALE ŞİMDİ TÜRKİYE’DE. AY R I N T I L I B İ L G İ Y E F O R D S T O R E ’ L A R D A N U L A Ş A B İ L İ R S İ N İ Z .

SEARCH

FORD VIGNALE

Go Further


Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.