Haber Revizyon Dergisi Ekim 2015

Page 1

Freedom in your hands!

EKİM 2015 SAYI: 35 www.revizyondergi.com www.haberrevizyon.com www.hra.com.tr www.radyohra.com www.hra.tv.tr

FİYAT: ISSN

Beni Korkutuyorsunuz!

2

KKTC: 2 2149 - 2336




İÇİNDEKİLER EKİM 2015 CONTENTS OCTOBER 2015 KÜNYE İmtiyaz Sahibi ATS Grup Güvenlik ve Yenilenebilir Enerji Sist. Basım Yayın Reklam İnş. San. Tic. Ltd. Şti. Adına R. Aytekin TÜRKER Sorumlu Yazı İşleri Müdürü R. Aytekin TÜRKER Proje Yönetmeni Halil PETEK

Grafik Tasarım ATS Graphic Design Studio Halkla İlişkiler Merve PETEK

Reklam ve Organizasyon Yönetimi C. Buğra DEMİREL Gülbin SERTOĞLU Hukuk Danışmanı Av. Zihni Levent DURAK Muhasebe ve Finans Sevilay BALCI Turan ALPTEKİ

10

Ekonomi

HABER

K ü r e s e l S ı n a m a l a r, Te r ö r i z m , Savaş ve Mülteci Krizi

Haber

68 Ülkeye İşbirliği Çağrısı ....4

BM Suriye Hükümetini Suçladı ....20

Danışma Kurulu Erol CANDABAKOĞLU Süha Fazlı BEZİRAY - Sertaç AKGÜL İsmail Ahmet ORHUN - Mustafa KESKİN Prof. Dr. Arif VERİMLİ - Dinçer YILDIZ

Katkıda Bulunanlar Cahit ÜLKÜ - Lokman AYVA Şahin MENGÜ - Sunay AKIN Prof. Dr. Arif VERİMLİ - Dr. Haydar DÜMEN İsmail Ahmet ORHUN - M. Metin YILGÖR Rafael SADİ - Onur BELGE Turan BAŞOL - Yüksel GÜLEÇ Can KAPYALI - Metin BAŞOL Dr. Yavuz DİZDAR - Ahmet GÜNEŞTEKİN Sefa KOYUNCU - Mehmet BAŞKAK

Fahri Bölge Haber Temsilcileri KKTC: Murat CEYLAN Güney Doğu Anadolu: İbrahim H. KARACA Refik TÜRKER Güney Marmara Bölgesi: Cemal AKSU Ege: Ülkü AKTAŞ Karadeniz: Şükrü YAVUZ İngilizce tercümelerimiz sözleşmeli yeminli tercüman tarafından yapılmaktadır.

28

44

TEKNOLOJİ TÜBİTAK SAĞLIK

HABER

ADLİ HİPNOZ Açlık Uçurumu Dr. Haydar Dümen ...52

İletişim Çözümleri www.coordination.tv

Yayın Türü Ulusal, Süreli, Aylık

Yönetim Yeri Hürriyet Bulvarı ATS Plaza No:129/2 Beylikdüzü / İstanbul İletişim 0212 875 5 880 – 0544 875 5 880 haber@haberrevizyon.com www.haberrevizyon.com

D

E

R

G

İ

S

İ

Haber Revizyon Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti yasalarına uygun olarak yayımlanmaktadır. Haber Revizyon Dergisi’nin tüm hakları R. Aytekin TÜRKER’e aittir. Dergide yayımlanan yazı, fotoğraf, harita, illüstrasyon ve konuların her hakkı saklıdır. Makalelerdeki görüş ve düşünceler yazarlarına aittir. Yazılı izin alınmadan, kaynak gösterilse dahi kullanılamaz.

BASIN HÜRDÜR, SANSÜR EDİLEMEZ.

30

56

Yürüyüş Yapmanın Faydaları

SPOR

S AT R A N Ç

Ekim Burç Yorumlar Egemen Töreli ....58


Merhaba,

E ditör’den

Her yaşta farklı düşünebilmek biz insanların değerlerinden sadece bir tanesi ama önemi çok büyük yaşı, yaşadıktan sonra aklımızda sentezlediğimiz hatıralar hayallerimizle bütünleşip bizim ilerleyen yaşlardaki, ilerleyen zamandaki düşünce ve yaşam kalitemizi belirliyor. Soruyorum! Kim ne zaman kendisini sorgulamaktan zevk alır ki? Yaşadıklarının içinde gerçeklerle yüzleşmeyi kim sever ki? Ama sevmeli ve tüm gerçekliklere sarılmalıyız. Deneyimler bizi yanlıştan doğruya doğru götüren, doğrunun iyi ve güzel olduğunu, yanlışları yaşamadan anlayabilmek emin olun çok zor. Bizlere anlatabilirler, yol gösterebilirler ama ne olursa olsun kendi deneyimlerimiz kendi başarılarımızın tek sırrıdır. Önce etrafınıza bakın, yakın çevrenizde olan biten her şeyi inceleyin genişletin şimdi bakışınızı ve yakınlarınızın hayatlarına sonrasında biraz daha genişletin ve bu şehrin hatta bu ülkenin, tutmayın kendinizi ve evrenin en uç noktasından izleyin. Zaman kavramındaki geçen saniyeleri, neler oluyor? Neler yapıyorlar? İnsanlar kendilerini anlattıkları gibi mi? Sözler, kelimeler, cümleler sarf edilirken amaçları ne? Ve şimdi aynaya bakın üçgen bir çerçeve içinde doğru denklemlerle bir mum ışığı karanlığında yüzünüzdeki ifadeye bakın! Kim olduğunuzu, ne için yaşadığınızı düşünün. Şimdi kim, kimler, ne kadar, ne yapıyor bu geleceğe taşımaya çalıştığımız tek evimiz dünyamızda? Sorgulamalarımızın içindeki tek gerçek kendimiz oluyoruz her seferinde. Peki net ve açık yaşamak yerine hayatımıza bu kadar gizemi ve yanlışı sokan kim veya kimler? İlk hatamız çocuk olduğumuzu, bir zamanlar çocuk olan kişilere anlatamamış olmamız, kendi yaşayamadıklarını bizlere de yaşatmamak için sanki çaba gösteriyorlar. Her anı bir defa yaşama şansımız varken bize bu anları neden yaşatmazlar ki? Bir çocuğun kalbinden seslenmek isterim size; “Bilmediğim duyguları bana öğretmekten çekinmediniz ama acı, keder, yalnızlık bana göre değil hiç karanlıktan korkmamıştım oysaki aydınlığın var olduğunu bildiğim için ama Beni Korkutuyorsunuz!”


Ekonomi

68 Ülkeye İşbirliği Çağrısı

68 ÜLKEYE İŞBİ 4 haberrevizyon.com Ekim 2015


“İnovasyon kat üstüne kat çıkmaktır. Ülkeler arası işbirliği, inovasyonda daha çok başarı demektir. Tüm ülkelerle özellikle teknoloji transferi konusunda her türlü işbirliğine açığız.”

İRLİĞİ ÇAĞRISI 5 Ekim 2015

haberrevizyon.tv


Ekonomi

68 Ülkeye İşbirliği Çağrısı

Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM), Türkiye’nin 2023’te 500 milyar ihracat hedefini gerçekleştirme yolunda dış ticareti canlandırmak üzere 68 ülkenin büyükelçi ve bürokratlarını Trabzon’da ağırladı. İlki geçen yıl Mardin’de düzenlenen ve bu yıl ikincisi yapılan Büyükelçiler Buluşması’nda, dünya nüfusu, milli geliri ve dış ticaret hacminin yaklaşık yüzde 30’unu, Türkiye’nin dış ticaret hacminin yüzde 50’sini aşan ülkelerin büyükelçileri TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi ve yönetim kurulu üyeleri ev sahipliğinde ağırlandı. TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi, Trabzon’da düzenlenen toplantıda yaptığı konuşmada Türkiye’nin2023 yılında 1,1 trilyon dolarlık dış ticaret hacmi hedefine ulaşması yolunda katılımcı ülkelerden üretime yönelik daha çok yatırım talep etti. Türkiye’nin son 10 yılda ithalatını 1,5 kat, doğrudan yabancı yatırım girişlerini de 3,5 kat arttırdığına dikkat çeken Büyükekşi, “Hollanda, Avusturya ve İngiltere, ülkemize en fazla doğrudan yabancı yatırım yapan ülkeler. Ama sizden özellikle üretime yönelik daha çok yatırım talep ediyoruz. Türkiye’nin dört saatlik uçuş mesafesinde 56 ülke, 1,5 milyar nüfus ve 10 trilyon dolarlık dış ticaret var. Türkiye ile işbirliği, çok geniş coğrafyalara erişim anlamına geliyor. Kazan-kazan prensibiyle çok başarılı ortaklıklara imza atabiliriz” şeklinde konuştu.

6 haberrevizyon.com Ekim 2015


7 Ekim 2015

haberrevizyon.tv


Ekonomi

68 Ülkeye İşbirliği Çağrısı

“Trabzon, ihracat potansiyeli ve vizyonu olan bir şehir. Hava ve deniz açısından güçlü bir ulaşım ağına sahip olması, Litvanya ile ikili ticarette daha fazla işbirliği yapılmasına olanak tanıyor” Hedef kilo başına ihracat değerini artırmak Türkiye’nin ihraç ettiği ürünlerin kilogram değerini yükselttiklerini, bundan sonra daha da yükseltmek istediklerini vurgulayan Büyükekşi, şunları söyledi: “Kilo başına ihracat değeri mücevher sektöründe 974 dolar, savunma-havacılık sektöründe 30 dolar, hazır giyim ve konfeksiyon sektöründe 18 dolar. İhraç ettiğimiz ürünlerin kilogram değerini daha da yükseltmek için inovasyon, Ar-Ge, tasarım ve markalaşmaya odaklanıyoruz. İnovasyon kat üstüne kat çıkmaktır. Ülkelerle işbirliği, inovasyonda daha çok başarı demek. Tüm ülkeleri iş birliğine davet ediyoruz. Özellikle teknoloji transferi konusunda her türlü işbirliğine açığız.”

8 haberrevizyon.com Ekim 2015

Büyükelçiler: “Trabzon, özellikle Rusya ile ticarette yeni kapı olabilir” Toplantıda söz alan Belarus BüyükelçisiAndrei V. Savinykh, “Trabzon, Türkiye ile Belarus arasındaki ticaretin gelişimi için büyük potansiyel barındırıyor. Şimdiye dek İstanbul ve Samsun ile olan ticaret kapımızı Trabzon ile genişletebiliriz” diye konuştu. Trabzon’a ilk kez geldiklerini ifade eden Avusturya BüyükelçisiKlaus Wolferde, “İstanbul, Ankara ve İzmir dışında, özellikle Rusya ile ticarette Trabzon ile yeni bir kapı açıldığını düşünüyoruz” şeklinde konuştu. Litvanya BüyükelçisiAudrius Brüzga, “Trabzon, ihracat potansiyeli ve vizyonu olan bir şehir. Hava ve deniz açısından güçlü bir ulaşım ağına sahip olması, Litvanya ile ikili ticarette daha fazla işbirliği yapılmasına olanak tanıyor” dedi. Arjantin BüyükelçisiJuan Jose Arcuri, “Trabzon’da da bir kez daha gördük ki, Türkiye insanının en belirgin üç özelliği; zeka, organizasyon yeteneği ve misafirperverlik. Bu gezi için TİM’e teşekkür ediyoruz” diye konuştu.



Haber

Küresel Sınamalar, Terörizm, Savaş ve Mülteci Krizi

Küresel Sınamalar, Teröriz 10 haberrevizyon.com Ekim 2015


Belçika’daki Egmont Uluslararası İlişkiler Kraliyet Enstitüsü’nde, “Küresel Sınamalar, Terörizm, Savaş ve Mülteci Krizi” konulu bir konferans veren Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin kültürel derinliğiyle Avrupa Birliği’ne önemli katkılar vereceğini belirterek, “Türkiye’yi içine alan bir AB, dünyada uyum ve hoşgörünün hâkim olduğu bir siyasi alan oluşturulabileceğinin de göstergesi olacaktır. Avrupa, bir özgürlük ve refah, güvenlik alanı olarak tekrar büyüme yoluna girecekse Türkiye’nin verebileceği katkıları başka hiçbir ülke sunamaz, bundan emin olunuz” dedi.

zm, Savaş ve Mülteci Krizi 11 Ekim 2015

haberrevizyon.tv


Haber

Küresel Sınamalar, Terörizm, Savaş ve Mülteci Krizi Belçika Kralı Philippe’in davetine icabetle Belçika’da resmî ziyarette bulunan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın gün boyunca süren yoğun temasları, akşam saatlerinde devam etti. Gün içinde Kral Philippe tarafından resmî törenle karşılandıktan sonra, Avrupa Parlamentosu Başkanı Martin Schultz, AB Konseyi Başkanı Donald Tusk ve AB Komisyonu Başkanı Jean Claude Juncker ile ayrı ayrı görüşen Cumhurbaşkanı Erdoğan, akşam saatlerinde Egmont Uluslararası İlişkiler Kraliyet Enstitüsü’nde, “Küresel Sınamalar, Terörizm, Savaş ve Mülteci Krizi” konulu bir konferans verdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Val Duchesse Şatosu’nda bulunan enstitüde verdiği konferanstaki konuşmasına, Belçika Kralı Philippe ve Kraliçe Mathilde’ye, gösterdikleri sıcak ilgi ve misafirperverlik için teşekkür ederek başladı. SURİYE’DEKİ İNSANLIK TRAJEDİSİ Avrupa’yı harap eden 2. Dünya Savaşı’nın ardından yarım asır, Soğuk Savaş’ın bitmesinin ardından çeyrek asır, teknolojinin insanları topluca yok etmek için kullanıldığı ilk savaş olan 1. Dünya Savaşı’nın üzerinden bir asır geçtiğini hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, devamında şöyle dedi: “Bu devasa yıkımlardan dersini almış, sınavını vermiş olan Avrupa’nın başkentinde, bugün sadece barış, istikrar ve refahtan bahsedebiliyor olmayı isterdik. Ancak, ne yazık ki şu an ben bu konuşmayı yaptığım sıralarda dahi bölgemizde yaşanan hadiseler, bize iyimser bir tablodan bahsetme imkânı vermiyor. İklim değişikliği ve fakirlik başta olmak üzere, tüm insanlık ailesini yüzyıllarca etkileyecek sorunlarla karşı karşıyayız. Bunun yanında, Suriye’deki büyük insani trajedi ve Avrupa’nın kapılarına dayanmış yüzbinlerce çaresiz insanın durumu ortada.”

Meşruiyetini yitirmiş rejimlerin, iktidarda tutunmaya çalışmasının yol açtığı dramlarla her gün yüzleşmek zorunda kalındığına işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Suriye’deki rejim, 2011’den yılından beri elindeki her türlü silahla kendi halkına terör ve şiddet uyguluyor. Ülkede 4 yılı aşkın bir süredir, sivil halka karşı, kadın-çocukyaşlı ayrımı gözetilmeksizin, pazar yeri, okul, ibadethane denilmeden varil bombalarıyla, füzelerle, kimyasal silahlarla katliam yapılıyor” diye konuştu. Suriye krizinin, yakın tarihin, İkinci Dünya Savaşı’ndan sonraki en büyük insani trajedisine yol açtığını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Suriye nüfusunun yaklaşık yarısını oluşturan 12 milyon insanın yerinden, yurdundan, evinden olduğunu, 5 milyonunun ülke dışına gitmek mecburiyetinde kaldığını belirterek, ülkesinden kaçan 2,2 milyon Suriyeliye Türkiye’nin ev sahipliği yaptığını söyledi. “TÜRKİYE TÜM İNSANLIĞIN VİCDANINA HİTAP EDİYOR” Türkiye’nin bugün dünyada en fazla sayıda mülteciye ev sa12 haberrevizyon.com Ekim 2015

hipliği yapan ülke konumuna geldiğini aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türkiye’nin bu tutumuyla, tüm insanlığın vicdanına hitap ettiğine inanıyorum. Avrupa ülkeleri, Türkiye’nin krizin ilk günlerinden bu yana yaptığı fedakârlığı artık görmeli ve anlamalıdır. Uluslararası toplumdan, komşu ülkelerle yük paylaşımı konusunda süratle adım atmalarını bekliyoruz” şeklinde konuştu. “Böylece, Avrupa Birliği değerlerini, Birlik üyesi ülkelerden daha fazla sahiplenmiş oluyoruz” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’ye sığınan Suriyelilerle ilgili rakamlar paylaştı: “Suriyeli göçmen krizinin baş gösterdiği dönem içinde Türkiye’de doğan Suriyeli bebek sayısı 60 bini buldu. Kamplarda her gün 100 civarında bebek dünyaya geliyor. Ülkemizde 600 bin civarında okul çağında Suriyeli çocuk bulunuyor. Bunların ancak üçte biri eğitim hizmeti alabiliyor. İlave okul, derslik ve öğretmen ihtiyacı her geçen gün büyüyor. 2015 yılı başından bu yana, Sahil Güvenlik Komutanlığımız, 60 bine yakın yasadışı göçmeni denizden kurtardı. Son 5 yılın toplamından fazla olan bu rakam, krizin katlanarak büyüdüğüne işaret ediyor.”



Haber

Küresel Sınamalar, Terörizm, Savaş ve Mülteci Krizi

“SURİYE’YE BARIŞIN GELMESİ, REJİMİN DEĞİŞMESİNİ SAĞLAYACAK KONTROLLÜ BİR GEÇİŞ SÜRECİYLE MÜMKÜN OLABİLİR” Dünya 5’ten büyüktür itirazını her platformda dile getirmeyi, uluslararası düzeyde adil bir küresel güvenlik anlayışının ve mekanizmasının oluşması için mücadele etmeyi sürdüreceğini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Suriye krizinin çözümüne ilişkin şu değerlendirmeyi yaptı: “Suriye’de karşı karşıya olduğumuz bu insani dramın bertaraf edilmesi, ancak sorunun kökenine inmekle mümkün olabilecektir. Ülkeye barışın gelmesi veya istikrarın yeniden tesisi, rejimin değişmesini sağlayacak kontrollü bir geçiş süreciyle mümkün olabilir. Bu rejim, önce DEAŞ gibi vahşi ve barbar bir örgütle iş birliği yaparak terörün önünü açtı, sonra da bununla mücadele etme sorumluluğunu uluslararası topluma yükledi. Pek çok ülke de, sırf kendi işine geldiği için bu oyuna ortak oldu, eşlik etti. Suriye’de terör ve aşırıcılıkla mücadeleyi ancak, tüm Suriyelileri kucaklayabilen meşru bir hükûmet verebilir.” Yaşanan gelişmelerin, Türkiye’nin “güvenli bölge” konusundaki çağrılarının ne kadar doğru olduğunu bir kez daha gösterdiğini sözlerine ekleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Suriye’de DEAŞ’tan temizlenen bölgelerin ılımlı muhaliflerce güvenlik altına alınabilmesi, sorunun çözümüne yönelik çok önemli bir adım olacaktır” açıklamasında bulundu. “Suriye’de yaşananlar eğer bir an önce çözüm yolu açılmazsa, tüm bölge, tüm dünya için ciddi bir tehdit haline dönüşme yolundadır. Uluslararası toplumun artık üzerine düşeni bir an önce yapması gerekiyor. Zaman hepimizin aleyhine dönüşüyor” uyarısında bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, bugün Schulz, Donald ve Juncker’le yaptığı görüşmelerde hepsinin gündeminde de bu konunun olduğunu gördüğünü söyledi. Bu yüzden en kısa sürede bir geçiş hükûmetinin kurulması gerektiğine işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu geçiş hükûmetinin halk tarafından kabul görmesi, meşruiyeti açısından çok önemlidir. Türkiye bu konuda üzerine düşeni yapmaya hazırdır” sözlerine yer verdi.

Suriye’de yaşananlar eğer bir an önce çözüm yolu açılmazsa, tüm bölge, tüm dünya için ciddi bir tehdit haline dönüşme yolundadır. Uluslararası toplumun artık üzerine düşeni bir an önce yapması gerekiyor. Zaman hepimizin aleyhine dönüşüyor 14 haberrevizyon.com Ekim 2015


DEAŞ TEHLİKESİNİN BERTARAF EDİLMESİ Cumhurbaşkanı Erdoğan, Irak’ta barış ve istikrarın hâkim olması için Türkiye’nin ilk günden bu yana çaba verdiğini hatırlatarak, Irak’ta geçmişten beri hâkim olan mezhepçi siyasetin, ülkedeki istikrarsızlığı derinleştirdiğinin ve mezhep temelinde yaşanan bu gerilimin de DAEŞ gibi terör örgütlerinin güçlenmesine zemin hazırladığının altını çizdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, DEAŞ tehlikesinin bertaraf edilebilmesinin yolunun da, Irak Hükûmetinin dışlanmış halk kesimlerine yönelik olarak hayata geçireceği kucaklayıcı, kapsayıcı politikalardan geçtiğini sözlerine ekledi. Cumhurbaşkanı Erdoğan yaşanan terör sorunu ile ilgili şu değerlendirmelerde bulundu: “Değerli misafirler; Türkiye onlarca yıl terör mücadelesini veren bir ülkedir. 15 Ekim 2015

haberrevizyon.tv


Küresel Sınamalar, Terörizm, Savaş ve Mülteci Krizi

Bu bela ile çok uğraştık. 11 Eylül saldırıları sonrasında ortaya çıkan yeni güvenlik endişeleri karşısında Türkiye küresel terör konusunda kararlı duruşunu ve dayanışmasını açıkça ortaya koymuştur. Terörizmle Mücadele Küresel Forumunun Eşbaşkanlığını 2011 yılından bu yana ABD ile birlikte sürdürüyoruz. Alınan tüm önlemlere rağmen terörizm hala uluslararası barış, güvenlik ve istikrara yönelik en önemli tehditlerin başında geliyor. Suriye ve Irak’ta süren karışıklık terörizm denen illetin kök salıp gelişmesi için verimli bir ortam oluşturuyor. Bu ülkelerle ortaya çıkan tehdit, tüm Orta Doğu’yu, Kuzey Afrika’yı ve hatta Avrupa’yı etkisi altına almaya başladı. Türkiye terörün her türlüsüne gerekçesi ve amacı ne olursa olsun şiddetle karşıdır.” “TERÖRİZMİ HERHANGİ BİR DİN VEYA ETNİK GRUPLA İLİŞKİLENDİRMEK KABUL EDİLEMEZ” Terörizmi herhangi bir din veya etnik grupla ilişkilendirmenin kabul edilemez bir anlayış olduğuna vurgu yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, böyle bir ilişkilendirmenin sadece teröristlerin işine yarayacağını hatırlatarak şöyle dedi: “Bu bakımdan mücahit, İslamcı, cihatçı, bu tür kavramların dini istismar eden terörist gruplar için kullanılmasına kesinlikle karşıyız. Bu kavramların İslam dininin mensupları için taşıdığı anlama herkes saygı göstermelidir. 16 haberrevizyon.com Ekim 2015

Haber

DAEŞ terör örgütünün vahşice öldürdüğü kişilrin tamamına yakını islam dinine mensubtur.

Terörü sadece terör, teröristi sadece terörist olarak tanımlamak yeter. İlla başına ve sonuna takılar getirmek gerekmiyor. Nasıl ‘Hristiyan terörü’, ‘Musevi terörü’, ‘Budist terörü’ gibi ifadeler kullanılamıyorsa, ‘İslami terör’ ifadesinden de kaçınılmalıdır. Suriye ve Irak’ta etkin olan DAEŞ terör örgütü en büyük zararı İslam dininin mensuplarına verdi ve veriyor. Çünkü bu örgütün vahşice öldürdüğü kişilerin tamamına yakın bölümü bu dinin mensuplarıdır.” Türkiye’nin DEAŞ’la ilgili tutumunun en başından beri belli ve açık olduğuna ve bu örgütü 2005 yılında eski isimleri altında terör örgütü olarak tanıdığına 2013 yılında da yeni adıyla terör örgütü olarak kabul ettiğine değinen Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti: “Türkiye, yabancı terörist savaşçılarla mücadele kapsamında çeşitli devletlerden 20 bine yakın kişiye ülkeye giriş yasağı koymuştur.



Küresel Sınamalar, Terörizm, Savaş ve Mülteci Krizi

Haber

Çözüm Sürecini Bozan PKK Terörüdür.

Terör örgütleriyle ilişkisi olduğundan şüphelenilen ve yasa dışı yollarla ülkemize giriş yapan yabancılar ilgili kurumlarımızca tespit edilerek tutuklanıyor ve sınır dışı ediliyor. 2011 yılından itibaren çatışma bölgelerine yasa dışı yollarla geçmeye çalıştığı tespit edilen 2 binden fazla kişi bu şekilde sınır dışı edildi. Yabancı terörist savaşçıların öncelikle kaynak ülkelerde durdurulmasını beklediğimizi tüm muhataplarımız biliyor. Bu konuda ilgili makamlarımız diğer ülke makamlarıyla her türlü iş birliğine açıktır. Kendi vatandaşlarının çıkışını engellemeyen, vaktinde somut ve yeterli düzeyde bilgi paylaşımını bizimle paylaşamayanlar, daha sonra ‘Türkiye niçin böyle yapıyor’ deme hakkına da sahip değildir. Türkiye, güney komşularında yaşanan ve kendisinden kaynaklanmayan sorunların ortaya çıkardığı terörizme mücadele eden bir Avrupa ülkesidir. Bu gerçeği kimse gözden kaçırmamalıdır. Bunun için yabancı terörist savaşçılar başta olmak üzere Türkiye’nin karşı karşıya olduğu terörizm sorununun çözümünde Avrupalı dostlarımızdan destek bekliyoruz.” “ÇÖZÜM SÜRECİNİ BOZAN TERÖR ÖRGÜTÜDÜR” Terörizmin bugün Türkiye’nin sınırları içinde de ciddi bir sorun olarak karşısına çıktığının altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, 20 Temmuz’da Suruç’ta basın açıklaması yapan sivil bir gruba DEAŞ üyesi bir intihar bombacısının saldırı düzenlediğini ve olayda 33 kişi hayatını kaybedip 100’den fazla kişinin de yaralandığını söyledi. Bu saldırının, terörist grupların ülkemize yönelik doğrudan ve muhtemel tehdidinin açık bir göstergesi olduğuna dikkat çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu saldırının ertesi günü PKK terör örgütünün de polisleri evlerinde uyurken alçakça, şehit ettiğini aktardı. O tarihten bu yana 140 güvenlik görevlimizin terör örgütü tarafından şehit edildiğini, 2’si çocuk 43 sivil vatandaşımızın öldürüldüğünü aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu açıklamaları yaptı: “Çözüm sürecini bozan PKK terörüdür, bu terör örgütüdür. Ve bu terör örgütü tıpkı bölgedeki diğer terör örgütleriyle olduğu gibi bunlarla mücadele hakkımız bakidir. Pek çok uluslararası kurumun ve ülkenin terörist listesinde bulunan bu örgüte karşı Avrupa’da ve tüm dünyada güçlü bir dayanışma sergilemek mecburiyetindeyiz. 18 haberrevizyon.com Ekim 2015


Avrupa Birliği üyesi bütün ülkeler Avrupa Birliği’nin bir kararıyla PKK’yı terör örgütü olarak kabul ediyor mu? Ediyor. Öyleyse bu terör örgütüne karşı hep birlikte dayanışma içerisinde olmamız şart. Çünkü PKK sadece Türkiye’nin değil bölgenin tamamının istikrarına, bölgedeki insanların tamamının güvenliğine yönelik bir tehdittir. İsmi DAEŞ olsun, PKK olsun, DHKP-C olsun fark etmez. Bu örgütlerin hepsi de insanlığı, evrensel hakları ve özgürlükleri demokrasiyi tehdit eden terörist unsurlardır. Türkiye vatandaşlarının temel haklarını ve güvenliğini tehdit eden tüm terör örgütleriyle mücadele konusunda kararlıdır. PKK ile birlikte Suriye ve Irak’ta faaliyet gösteren tüm terör odaklarını da hedef alan operasyonlar yapıyoruz, yapmaya da devam edeceğiz. Bu operasyonlar uluslararası hukuk çerçevesinde meşru müdafaa hakkımızın bir gereği olarak yürütülmektedir.” SOSYAL ADALET VE REFAHIN EŞİT PAYLAŞIMI Dünyadaki tek sorunun terörizm olmadığını da sözlerine ekleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, gelişen ve en az gelişmiş ülkeler arasındaki uçurumun gittikçe derinleştiğine vurgu yaptı ve Türkiye’nin G-20 dönem başkanlığında, küresel ekonomik belirsizlik ve risklerle mücadelede uluslararası iş birliği, koordinasyon ve dayanışmanın hayata geçirilmesi için çaba gösterdiğini belirtti. Sosyal adalet ve refahın eşit paylaşımına katkıda bulunulması konusunda da bu dönemi bir fırsat olarak gördüklerini açıklayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “21. yüzyılı barış ve refah çağı yapabilmek için hoşgörü ve karşılıklı saygıya önem vermeliyiz. Farklı kültürlere, farklı dinlere, farklı olan her şeye hoşgörüyle yaklaşabildiğimiz takdirde 20. yüzyıldan bize miras kalan o korkulardan arınabiliriz” dedi. “TÜRKİYE, AVRUPA’YI BİR BARIŞ VE REFAH ALANI HALİNE GETİRME İDEALİNE ÖNEMLİ KATKIDA BULUNACAKTIR” Cumhurbaşkanı Erdoğan, farklı kültürleri bir arada yaşatabilen ülke olarak Türkiye’nin kesrette vahdet (çoklukta birlik) anlayışını kullanan bir kültürle bugüne geldiğini belirterek, “Türkiye, sahip olduğu kültürel derinlikle Avrupa’yı bir barış ve refah alanı haline getirme idealine önemli katkıda bulunacaktır” dedi ve sözlerini şöyle tamamladı: “Türkiye’yi içine alan bir Avrupa Birliği dünyada uyum ve hoşgörünün hâkim olduğu bir siyasi alan oluşturulabileceğinin de göstergesi olacaktır. Avrupa, bir özgürlük ve refah, güvenlik alanı olarak tekrar büyüme yoluna girecekse Türkiye’nin verebileceği katkıları başka hiçbir ülke sunamaz, bundan emin olunuz. Çünkü Türkiye Avrupa Birliği’ne yük olmaya değil, aslında yük almaya geliyor. Küreselleşmenin fırsat ve riskleriyle bizleri daha da yakınlaştırdığı günümüzde dayanışmayla hareket etmeliyiz. Ortaklıklara ve iş birliğine dayandırabildiğimiz takdirde bu oluşumu daha güvenli, adil ve refah içinde bir geleceğe hep birlikte ulaşabiliriz.” 19 Ekim 2015

haberrevizyon.tv


Haber

Cinsel Şiddet ve Organ Ticareti

CİNSEL ŞİDDET ve ORGAN TİCARETİ

20 haberrevizyon.com Ekim 2015


21 Ekim 2015

haberrevizyon.tv


Haber

Cinsel Şiddet ve Organ Ticareti

BM, Suriye Hükümeti’ni Kadın Haklarını “azaltmak” ve de ABDNATO desteklenen silahlı gruplar tarafından uygulanan “Cinsel Şiddet Suçlarını” görmezden gelmekle suçladı.

Caferi, “Kadın, Barış ve Güvenlik” hakkındaki BM Güvenlik Konseyi’nin toplantısında, Bangura’nın raporunun yanıltıcı medya kaynaklarını benimsediğini ve Suriyeli kadınlara karşı silahlı terörist gruplar tarafından gerçekleştirilen öldürme, adam kaçırma, tecavüz ve işkencelerine dahil olduğu cinsel şiddet suçlarıyla ilgili belgeleri görmezden geldiğini belirtmiştir. 22 haberrevizyon.com Ekim 2015

Tecavüz ve işkencelerine dahil olduğu cinsel şiddet suçlarıyla ilgili belgeleri görmezden geliniyor

BM Suriye Daimi Temsilcisi Beşar Caferi, BM Genel Sekreteriliği Cinsel Şiddet Özel Temsilcisi Zainab Bangura’nın Suriye raporunun kısıtlı ve tek taraflı kaynak ve yorumlanmalara dayandığını iddia etti.


Ayda 25TL ile bir çocuğu okul öncesi eğitimine kavuşturun Erken çocukluk gelişimi kavramının “Çocuk hakları”nın gündemine her geçen gün daha fazla yerleştiğini görüyoruz. Çocuğun fiziksel, duygusal ve sosyal gelişiminde anaokullarının işlevi yadsınamaz. Gelin, hiçbir çocuğumuzu açıkta bırakmadan, bütün çocuklarımıza “hayata eşit koşullarla başlama hakkı”nı tanıyalım. Daha yaşamlarının başında eksikli kalmasınlar. Onları anaokullarına kavuşturalım. Tıpkı kendi yakınlarımız gibi. Çocuklarımızdan bu “can suyu”nu esirgemeyelim. Ayda 25 TL/yılda 300 TL bir yoksul çocuğa bu konuda büyük destek olacak. Var olun!

UNICEF Türkiye İyi Niyet Elçisi Kıvanç TATLITUĞ

Okul Öncesi Eğitiminin Güçlendirilmesi UNICEF’in Türkiye’deki önceliklerinden biri. “Çocuk başına aylık 25TL / yılda toplam 300TL” katkı ile 10 pilot ilin 3’er ilçesinde çocuklarımızı anaokullarına kavuşturuyoruz. Hedef binlerce çocuk.


Haber

Cinsel Ĺžiddet ve Organ Ticareti

24 haberrevizyon.com Ekim 2015


Caferi, BM Genel Sekreteri Özel Temsilcisi’nin raporunu hazırlamadan önce Suriye’deki durumu yerinde değerlendirmek üzere ona yardımcı olması amacıyla, birkaç kez resmi olarak davet edildiğine dikkat çekti. Caferi, Suriye silahlı kuvvetlerinin açık yerlerde konumlandırılmış askeri kontrol noktalarında kadınlara karşı cinsel şiddet uygulandığı konusundaki suçlamalar da dahil olmak üzere, Suriye hükümetine yöneltilen suçlamaların gerçek olmadığını yineledi. Komşu ülkelerde bulunan mülteci kamplarında yerlerinden edilen Suriyeli kadınların çektiği acıları vurguladı. Bu kamplarda bozulan güvenlik durumu ile ilgili olarak Suriye’nin derin endişe duyduğu temel bir mesele olarak vurgulanması için çağrıda bulundu.

ve güvensizliğin BM ve uluslararası raporlar ile kanıtlandığını sözlerine ekledi. Caferi, Suriyeli kız ve çocuklara karşı Türk hastanelerinde işlenen 18.000 insan organı ticareti vakası hakkındaki doküman ve rapora değindi.

Suriye’nin Bangura’yı bu konuda haberdar ettiğini iddia etti.

Türk Hastanelerinde 18 Bin İnsan Organı Ticareti

Caferi, BM Genel Sekreterinin Özel Temsilcisi Suriye heyetinin silahlı terörist grupların Takfiri, Salafi ve Vahabi ideolojileri çerçevesinde Suriyeli kadınlara yönelik işledikleri suçları belgelemek üzere hiçbir çaba sarf etmediğini eklemiştir.

Suriyeli kadın ve kız çocuklarının insan kaçakçılığı, tecavüz ve zorunlu evlilik sebebiyle maruz kaldıkları yüksek düzeyde acı

25 Ekim 2015

haberrevizyon.tv


Cinsel Şiddet ve Organ Ticareti

Caferi, Suriye’deki silahlı terörist grupların işlediği cinsel şiddet suçlarının belgelenmeme nedeni olarak Suriye içinde yerlere ulaşılamaması olduğu belirtiliyorsa komşu ülkelerdeki kamplarda işlendiği ileri sürülen suçlara yönelik iddiaların belgelenmesindeki sıkıntının sebebinin ne olduğunu merak ettiğini vurguladı. Caferi ayrıca Suriyelilerin mülteci olarak bulunduğu ülkelerde, kadın, çocuk ve mültecilerin hakları ile ilgili uluslararası sözleşmelere göre Suriyelilerin korumaya yükümlülüklerini ihlallerini belgelemek için Bangura’nın görmezden gelişini sorguladı. Suriye’nin daimi temsilcisi, bu çirkin ve iğrenç insan hakları ihlalleriyle ilgili savaşmada Suriye’nin ciddiyetini yineledi. 26 haberrevizyon.com Ekim 2015

Suriyelilerin korumaya yükümlülüklerini ihlallerini belgelemek için Bangura’nın görmezden gelişini sorguladı

Haber

Suriye’nin BM, özellikle BM Genel Sekreterliği Cinsel Şiddet Özel Temsilcisi’nin iddiaları aksine, Suriye’deki gerçek durumun siyasallaşma ve kışkırtmadan ne kadar uzak olduğunu göstermek üzere BM ile işbirliğine devam etme arzusunu dile getirdi.



Haber

Adli Hipnoz

Mehmet BAĹžKAK 28 haberrevizyon.com Ekim 2015


ADLİ HİPNOZ POLİSE HİPNOZ YETKİSİ Terör, soygun, cinayet, tecavüz başta olmak üzere faili meçhul kalan olayların aydınlatılabilmesi için Türkiye’de de adli hipnozdan yararlanılmasını gerekiyor. Gelişmiş ülkelerde polisin görgü tanıklarının ifadesini alırken sık sık hipnozdan faydalanıyor. Hipnoz çok uzun zaman önce olmuş ve hala aydınlatılamamış vakalarda da çok işe yarıyor. Hipnozla ifade uygulaması hafızayı dinamik hale getirerek görgü tanıklarının yaşadıkları olayları daha iyi hatırlamalarını sağlıyor. Hipnoz, görgü tanığının ayrıntılara odaklanmasına yardımcı oluyor. Türkiye’de de hipnozun adli soruşturmalarda kullanılması gerektiği görüşündeyim. Bu teknikten yeterince faydalanıldığı takdirde farklı ve güzel sonuçlar alındığı görülecektir. Teksas, görgü tanıklarının ifade vermeden önce hipnoz edilmesine izinverilen 22 Amerikan eyaletinden biri. Hipnoz destekçileri bu uygulamanın hafızayı dinamik hale getirerek görgü tanıklarının yaşadıkları olayları daha iyi hatırlamalarını sağladığını söylerken, karşı çıkanlarsa hipnoz altında kişinin yanlış bilgilerinin daha da pekişebileceğini söylüyorlar. 29 Ekim 2015

haberrevizyon.tv


Adli Hipnoz

Teksas Polisi Görgü Tanıklarının İfadesini Alırken Hipnozdan Faydalanıyor Teksas’ın Amarillo kentinde, yüzü maskeli bir soyguncu bir bankayı basıp, 257,000 dolarla ortadan kaybolduğunda, Teksas Polisi soyguncunun yakalanmasına yönelik başlattığı soruşturmada tartışmalı bir soruşturma tekniği olan adli hipnoz yardımıyla soyguncunun eşkalini tespit etti. Mayıs 2013 yılında gerçekleşen olayda Teksas Rangers olarak bilinen Teksas Polisi First Bank Southwest’in Amarillo şubesini soyduktan sonra kaçan hırsızın kaçtığı anı gören iki görgü tanığını hipnoz etti. Polis, bu sayede zanlıya ait bir robot resim çizebildi ve Gabriel Tenorio isimli zanlı tutuklandı. Daha sonra suçunu itiraf eden Tenorio12 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Amarillo Polis Şefi Yardımcısı Perry Gilmore hipnozun görgü tanıklarının hafızalarını tazelemek ve daha dinamik hale getirmek için kullanıldığını söyledi. Gilmore, “Hipnoz çoğu zaman görgü tanığının ayrıntılara odaklanmasına yardımcı olur,” dedi. Adli soruşturmalarda hipnozdan yararlanma konusuna şüpheyle bakanlar ise hipnoz altındayken insanlar telkine daha açık olduğu için hipnozun ayrıca yanlış bilgileri pekiştirebileceğini iddia ediyorlar. 30 haberrevizyon.com Ekim 2015

Haber

Hipnoz çoğu zaman görgü tanığının ayrıntılara odaklanmasına yardımcı olur

New York’taki Binghamton Üniversitesi’nden psikoloji profesörü Steven Lynn tarafından yapılan bir araştırmaya göre, Teksas ve diğer 21 eyalette görgü tanıklarının hafızalarını yenilemek için mahkemede ifade vermeden önce hipnoz edilmelerine izin veriliyor. Teksas Kamu Güvenliği Dairesi’nin verdiği bilgiye göre, Teksas Polisi 2009 yılından beri görgü tanıklarının ifadesini almada tam 66 kez hipnozdan faydalanmış. Teksas’taki birçok kolluk birimleri hipnoz kullanımlarıyla ilgili bir istatistik tutmuyorlar.

Bu eyaletlerde polis ifade alımı sırasında yıllardan beri hipnoz tekniğini kullanıyor.



Haber

Adli Hipnoz

Teksas’ta polis hipnozu 1989 yılında Texarkana Temyiz Mahkemesi’nde görülen ve Robert Zani davası olarak bilinen dava sonunda belirlenmiş kurallar çerçevesinde bilgi toplamak ve kanıtları birbirleriyle desteklemek amacıyla kullanıyor. Hipnoz yardımıyla görülen dava sonucunda, Zani Kuzey Austin bölgesinde 1967 yılında gerçekleşen bir mağaza çalışanı cinayetinden mahkum oldu.

Austin’de bir ceza hukuku avukatı olan ve Zani davasında savcı olarak görev yapmış olan Joe Turner insanların bir gevşeme ve rahatlama tekniği yardımıyla hafızalarını daha iyi kullanabilmelerinin kanıtlanmış bir şey olduğunu söyledi.

Mahkeme belgelerine göre, Teksas Polisi’nden Carl Weathers bir görgü tanığını cinayetin üzerinden 13 yıl sonra hipnoz etti. Hipnoz seansından önce görgü tanığı beyaz, erkek zanlının eşkaliyle ilgili sadece genel bir tasvir yapmıştı. Hipnoz sırasında ise daha ayrıntılı bir eşkal verebildi. Sonrasında, kendisine gösterilen birçok fotoğraf arasından Zani’nin fotoğrafını seçti. Zani, 1981 yılında mahkum edildi ve 99 yıl hapis cezasına çarptırıldı.

Teksas’ta adli soruşturmalarda görev alan hipnotistlerin Teksas Yasaları Uygulama Komisyonu tarafından sertifikalandırılmış olmaları zorunlu. Bu sertifikayı almak için hipnotistlerin 50 saatlik bir kurs alıp sonrasında yapılacak sınavı geçmeleri gerekiyor. Komisyon kayıtlarına göre sertifikalandırmanın zorunlu hale getirildiği 1987 yılından beri, 858 polis adli hipnoz sertifikası almış. Geçtiğimiz iki yıl içinde de dört polis bu sertifikayı almış. 2013 yılının Ekim ayında ise, Komisyon adli soruşturmalarda görev alan sertifikalı hipnotistlerin bilgilerini canlı tutmaya yönelik her iki yılda bir yeniden kurs almalarını zorunlu hale getirmiş.

Temyiz Mahkemesi kararında ilgili polis protokollerine uyulması şartıyla görgü tanıklarından “hipnozla - desteklenmiş ifade” alımının mahkemece kabul edilir olduğunu belirtti. Bu protokollere göre, hipnotistin hipnoz seansını kaydetmesi, soruşturma hakkında mümkün olduğunca az bilgiye sahip olması ve görgü tanığınabelli bir cevaba yönlendiren sorular sormaması gerekiyor.

Lisanslı bir adli hipnotist olan, ayrıca Teksas Kamu Güvenliği Dairesi’nde 32 yıl çalıştıktan sonra emekli olan Marx Howell adli soruşturmalarda hipnozdan faydalanmanın tartışmalı bir konu olduğunu çünkü hipnozun kötü amaçlar için kullanılabileceğini söyledi. Fakat, Howell’e göre Zani davasında oluşturulmuş kurallar ve tedbirler hipnozun kötü amaçlar için kullanımını engelliyor.

32 haberrevizyon.com Ekim 2015


Howell, “Ne zaman hipnoz tekniğini kullansanız, mutlaka size itiraz edenler olacaktır.

Profesör Markman ise hipnozun kişinin telkine duyarlılığını arttırdığını söyledi.

İlk olarak bu tekniği kullanmana gerek yoktu diyecekler, sonra standartlara uygun yapmadığınızı söyleyecekler, sonra da sizin hipnoz yapmak için bu alanda gerekli beceri ve yetkinliğe sahip olmadığınızı iddia edecekler,” dedi.

Markman, “Birini hipnoz ettiğinizde gerçekte yaptığınız onu rahatlatarak kişideki bazı hareketleri engellemeye yönelik doğal eğilimi en aza indirgemek ve bu sayede ona söylediğiniz şeyi yaptırmaktır,” dedi.

Adli hipnoz seansları her zaman başarı hikayeleriyle bitmiyor.

Gilmore’sa hipnozun adli soruşturmalarda daha çok kullanılması gerektiğini görüşünde.

Texas Polisi 2013 yılında Howell’den Kaufman’da bir avukat, eşi ve bir savcının cinayetini gören bir görgü tanığını hipnoz etmesini istedi. Bu vakada hipnoz zanlının ortaya çıkarılmasında yardımcı olmadı, bir şüphelinin kimliği başka yöntemler kullanılarak tespit edildi. Ohio State Üniversitesi’nden psikoloji profesörü Joseph Green, hipnozun bir hafıza-yenileme tekniği olarak kullanılmasının etkinliği hakkında şüphelerinin olduğunu söyledi. Green, bazı eyaletlerde adli hipnoz kullanımıyla ilgili istisnaların olduğunu ve bazen hipnoz altında verilen bilginin mahkemece kabul edilmediğini ifade etti. Green: “Hafıza üretken değil, yeniden yapılandırıcıdır. Meydana gelen olayları bir ses kayıt cihazı gibi kelime kelime kaydetmez, daha çok parçalar ve bölümler halinde kaydeder,” dedi.

“Hipnoz adli soruşturmalarda bazı aşırı derecede güzel sonuçlar almamıza yardımcı oldu. Ben bu teknikten adli soruşturmalarda yeterince faydalanılmadığını düşünüyorum,” dedi. 2010 yılından beri sertifikalı adli hipnotist olarak görev yapan, Texas Polis Amirliği’nden Wende Wakeman ise soruşturmalarda hipnozdan faydalanmanın polisin genelde ilk tercihi olmadığını söyledi. Wakeman, hipnozun çok uzun zaman önce olmuş ve hala aydınlatılamamış vakalarda da çok işe yaradığını belirtti. Wakeman, “Bu tür olayları aydınlatmak için yapılması gereken her şeyi yapıp, hala sonuç alamadıysak, bazen hipnoz tekniğine başvuruyoruz,” dedi. 33 Ekim 2015

haberrevizyon.tv


Spor

Satranรง

SATRANร

34 haberrevizyon.com Ekim 2015


35 Ekim 2015

haberrevizyon.tv


Spor

Satranç

Satranç, iki oyuncu arasında oynanan bir zeka oyunudur. Bu oyun satranç tahtası denilen 8 x 8 ‘lik kare bir alan üzerinde satranç taşları ile oynanır. Toplam 64 karenin yarısı siyah, yarısı beyaz renklerden oluşur. Taraflar beyaz ve siyah renkli taşları alırlar, her oyuncunun bir seferde bir hamle yapmasıyla oyun gelişir. Oyunun başında beyaz ve siyahların 16 taşı bulunur. Bunlar bir Şah, bir vezir, iki kale, iki fil, iki at ve sekiz piyondan oluşur. Oyunun amacı karşı tarafın şahını mat etmektir.

Satrancın, zamanımızdan en az 4000 yıl önce Mısır’da oynandığına dair bulgular piramitlerdeki kabartmalarda bulunmaktadır. Yine Çin’de, Mezopotamya’da ve Anadolu’da oynanmaktaydı. Oyunun bugünkü adını alması, MS 3. - 4. yüzyıllarda Hindistan’da, oyuna ÇATURANGA denmesi ile başlar. Satranç ile ilgili ilk yazılı belgeler Hindistan’dan kalmadır. Daha sonra satranç İran’a, onlardan Araplara, Endülüslüler sayesinde de İspanya üzerinden Avrupa’ya yayılmıştır. Arap ve Avrupa el yazması kitaplardan sonra, İspanyol Lucena’nın ilk basılı satranç kitabında (1497) satrancın o zamanki yeni kuralları açıklandı. O zamandan bugüne kadar, satranç oyununun kuralları değişmeden gelmiştir. İspanya’dan sonra, İtalya, Fransa, Almanya, Amerika Birleşik Devletleri ve Rusya’da satranç hızla yaygınlaştı. 15. yüzyılda İspanyol Lucena, 17. yüzyılda İspanyol El Greco, 18. yüzyılda Fransız Philidor’un satranç kitapları vardır. 19. yüzyıl sonlarında satrancın büyük yıldızları belirdi: Anderssen, Morphy, Rubinstein ve Steinitz. 1850’lerden başlayarak, güçlü oyuncuların katıldığı turnuvalar yapıldı. Sonunda, 1886’da o zamanın en kuvvetli iki satranç oyuncusu arasında, ilk dünya satranç şampiyonluk karşılaşması oynandı: Steinitz ve Zukertort. Steinitz bu maçı, 10 galibiyet, 5 beraberlik ve 5 yenilgi (+10 -5 =5) alarak kazandı. İlk resmi dünya satranç şampiyonu Wilhelm Steinitz’dir. Steinitz aynı zamanda, satrancı sistematik oynama kavramının da babasıdır. Steinitz’in teorisinin başlangıç noktası “Satrançta konumun özelliklerine uygun bir plan yaparak oynamak” tır. “Konumun Özellikleri” konusundaki görüş ve çalışmaları, modern satranç oyununun temelleri olmuştur. 36 haberrevizyon.com Ekim 2015



Spor

Satranç

1998’den sonra iki ayrı dünya şampiyonluğu kabul edilmeye başlanmıştır. Biri FIDE’nin (Dünya Satranç Federasyonu) düzenlediği dünya birinciliği turnuvasını kazanan dünya şampiyonu, diğeri de Profesyonel Satranççılar Birliğinin dünya şampiyonu. 2001 yılında FIDE’nin dünya şampiyonu V. Anand’dır, Profesyonel Satranççılar Birliğinin dünya şampiyonu da V. Kramnik’tir.

nında da dünyanın önde gelen bilim adamlarından idiler. Emanuel Lasker matematikçi ve filozof idi. Dr. Max Euwe matematik doktorası sahibiydi ve matematik hocalığı yaptı. Mikhail Botvinnik mühendis ve daha sonra profesör olmuş, bilgisayar alanında çok değerli bilimsel çalışmalar yapmıştır. Bu oyun satranç tahtası denilen 8×8’lik kare bir alan üzerinde 32 adet satranç taşıyla oynanır.

Bu durum 2006 yılında FIDE Dünya Şampiyonu V.Topalov ve Klasik Dünya Şampiyonu V.Kramnik arasında oynanan maçtan sonra sona ermiş ve iki dünya şampiyonluğu ünvanı birleştirilmiştir.

Toplam 64 karenin yarısı siyah, yarısı beyaz renklerden oluşur.

Vladimir Kramnik, halen “Mutlak Dünya Şampiyonu” ünvanını taşımaktadır.

Oyunun başında beyaz ve siyahların 16 taşı bulunur.

Dünya Satranç Şampiyonlarının hepsinin deha düzeyinde zekaları olduğu bilinmektedir. Bu dünya şampiyonlarından bazıları bilim ve matematik ala38

haberrevizyon.com Ekim 2015

Taraflar beyaz ve siyah renkli taşları alırlar, her oyuncunun bir seferde bir hamle yapmasıyla oyun gelişir.

Bunlar bir şah, bir vezir, iki kale, iki fil, iki at ve sekiz piyondan oluşur. Oyunun amacı karşı tarafın şahını mat etmektir.


Oyunun amacı rakip şahı mat etmektir.

diğerinin de bunu kabul etmesiyle de sona erebilir.

Bunun anlamı rakip şahın bulunduğu karenin tehdit altında bulunması ve tehdit altında olmayan bir kareye kaçış ya da tehdidi engelleyecek başka bir hamlesinin olmamasıdır.

Oyun sırasında taşları avantajlı yerlere yerleştirerek rakibin hareketini kısıtlamak ve rakibin taşlarını almak yoluyla gücünü azaltmak esastır.

Bu da rakibin diğer taşlarını alarak onu güçsüz bırakma ilkesine dayanır.

Her taş, kurallara göre ulaşabileceği bir karedeki rakip taşın bulunduğu kareye yerleşerek, yerinden ettiği taşı oyun dışı bırakma gücüne sahiptir, buna taş almak denir.

Hızlı gelişim göstermek için yapılan en önemli adım gambit, yani piyon fedasıdır. Bu daha fazla taşın merkeze rahatça açılmasına olanak sağlar. Eğer bir oyuncunun şahının bulunduğu kare tehdit altında olmadığı halde bu oyuncunun kalan tek taşı şahı ise ve şahının tehdit altında olmayan bir kareye yapabileceği bir hamlesi yoksa oyun pat olur, yani berabere biter. Ayrıca oyun herhangi bir anda oyunculardan birinin yenilgiyi kabul etmesi veya bir oyuncunun beraberlik teklif etmesi ve

Alınan taş oyuna bir daha geri dönemez, ancak bulunduğu hattın son karesine varan bir piyon, oyun haricinde bulunsun bulunmasın, arzu edilen piyondan değerli, şahtan değersiz başka bir taşla değiştirilebilir.

Ayrıca satrançta hızlı gelişim de önemlidir.

Oyunun amacı rakip şahı mat etmektir

39 Ekim 2015

haberrevizyon.tv


Spor

Satranç

ŞAH Şah, satrançta karşı tarafın mat etmek istediği taş olduğundan en önemli taştır. Mat etmek, karşı tarafın şah en az bir taşla öyle bir tehdit etmesidir ki, tehdit altında kalan şahın ne kaçacak tehdit altında olmayan bir karesi, ne ona şah veren taşlar arasına sokabileceği bir taşı, ne de şah veren taşı vurma imkanı kalmıştır. Bu durumda oyun hemen son bulur. Satrancın karakteristiklerinden biri, satranç tahtasında mat edilen karşı tarafın şahını uzaklaştırmadan oyunu öylece bitirmektir. 40

haberrevizyon.com Ekim 2015

Bu özelliği, muhtemelen oyunun icat edildiği zamanlardan kalan kralın haysiyetinin dokunulmazlığından kaynaklanmaktadır. Yenmenin bir jesti olarak mat edilen kralı devirmek mümkündür. Şah, her yönde bir kare gidebilir. Her iki şahlar, birbirlerini tehdit edecekleri ve şahın da tehdit edilmiş bir kareye gitmesinin yasak olmasından dolayı hiçbir zaman yan yana duramazlar.


VEZİR Vezir , satranç taşlarının en kuvvetlisidir. Pratikte bir vezir, kale, fil ve atla beraber güçlü bir saldırı kuvveti oluşturur. Değeri 9 veya daha fazla (satranç ustası Larry Kaufman’a göre 93⁄4) piyon birimidir.

Vezir, her yöndeki her boş kareye (çapraz, yatay ya da dikey olarak) başka taşların üzerinden atlamamak şartıyla gidebilir. Dolayısıyla kendinde bir kale ve filin özelliklerini toplamaktadır. Böylece vezir çok hareketli bir taştır.

41 Ekim 2015

haberrevizyon.tv


Spor

Satranç KALE Kale, satrançtaki ikinci kuvvetli taştır. Muhtemelen İran’da eski zamanlarda oynanan satranç oyunlarında kale, herhalde birkaç kez çentiklenmiş bir tahta parçası şeklinde canlandırılan bir savaş ara Temel pozisyonda ve açılışta vezir tarafı ve şah tarafı kaleleri ayırdedilir. Vezir tarafı kaleleri, beyaz tarafta a1, siyah tarafta a8 karesindedir. Şah tarafı kaleleri de beyaz tarafta h1, siyah tarafta h8 karesindedir. Mümkün hamleleri: Bir kale, satır ve sütunlarda her tarafa doğru istediği kadar gidebilirse de başka taşların üzerinden atlamasına izin yoktur. Tek istisna roktur. Burada aynı yarı hamlede şahla kale hareket eder, dolayısıyla bir yarı hamlede iki taşın oynayabileceği tek hamle budur. Kalenin uzanabileceği kareler, ancak satranç tahtasının kenarlarınca sınırlanır. Tahtanın her karesine erişebilmektedir. Sadece kale ve şahla karşı tarafın şahını mat etmek mümkündür. Diğer bakımlardan eşit şartlarda kale, bu yüzden bir at ya da filden hatırı sayılır ölçüde daha kuvvetlidir. Fakat roktan önce pek hareket etme imkanı olmadığından oyunun başında pek etkili değildir. Çok kuvvetli olmasına rağmen bir kale, bir at ve bir filin toplamından biraz daha zayıftır. Kale gibi bir taşla at veya fil arasındaki değer farkına kalite denir. Bir kaleyi bir at ya da fil feda ederek almaya kalite artışı, bile bile başka bir menfaat için daha kıymetli bir taşı vermeye kalite fedası denir. At veya file karşın kale, satranç tahtasındaki pozisyonundan bağımsız olarak boş bir tahtada hep 14 kareyi tehdit eder. basıydı. Bu sembolü İranlılardan satrancı gören Avrupalılar, bir kule olarak gördüler.

AT At iki düz bir çapraz, sembolik olarak “L” şeklinde gider. Atın en dikkat çekici özelliği taşların üzerinden atlayabilmesidir. Başlangıç pozisyonu kalelerin hemen yanıdır. At aynı zamanda ortadaki 4 karede çok fazla güç kazanır (Bu bütün taşlar için geçerlidir ancak atta daha belirgindir). PİYON Her oyuncu partinin başında sekiz piyona sahiptir. Bunlar, diğer taşların önünde bir duvar oluştururlar. Sınırlı hareket imkanından dolayı piyon, satrancın en zayıf taşıdır. Diğer taşlar gibi geriye doğru hareket edemez. Fakat parti sürdükçe piyonların karşı tarafın en son sırasına erişerek kral hariç daha değerli bir taşa dönüşebileceğinden önemi gitgide artmaktadır. Başlangıç pozisyonunda piyon, önündeki alanların boş olması şartıyla bir veya iki kare gidebilir. Piyon başlangıç pozisyonunda değilse (2. ila 7. sıra) her hamlede (bir düşman taşını almadığı sürece) üzerinde bulunduğu sütunda sadece bir kare ilerleyebilir. 42 haberrevizyon.com Ekim 2015

Piyon çapraz olarak düşman taşını alır. Böylece normal hareketiyle bir taşı alırken yaptığı harekete farklı olan satranç tek taştır. Piyon, hareket ettiği zaman ancak ilerleyebilir. Böylece daha önce durduğu alana dönemeyen tek satranç taşıdır. Piyon en passant olarak düşman piyonu alabilir.



Sağlık

Tübitak’tan Yeni Çalışmalar

Milli Biyobenzer Kanser İlacı Geliştirilmesi ve Üretimi

&

Milli Pandemik Grip Aşısı 44 haberrevizyon.com Ekim 2015


TÜBİTAK ve proje ortakları bünyesinde başlatılan, TÜBİTAK MAM Gen Mühendisliği ve Biyoteknoloji Enstitüsü’nün “Milli Biyobenzer Kanser İlacı Geliştirilmesi ve Üretimi – BİOSİM” ve “Milli Pandemik Grip Aşısı – GRİPA” projelerinin açılış töreni 02 Ekim 2015 tarihinde TÜBİTAK Gebze Yerleşkesinde düzenlendi. 45 Ekim 2015

haberrevizyon.tv


Tübitak’tan Yeni Çalışmalar

Milli BİOSİM ve GRİPA Projelerinin başlamasıyla, ülkemizin sağlık alanında biyoteknolojik ürünlerde yurt dışına bağımlılığı azalacak, yerli üretim için gerekli teknolojik birikim ve tecrübeyi ülkemize kazandırma politikaları doğrultusunda büyük bir adım atılmış olacaktır. Açılış törenine Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri IŞIK, Sağlık Bakanı Mehmet MÜEZZİNOĞLU, Kocaeli Valisi Hasan Basri GÜZELOĞLU, TÜBİTAK Başkan Vekili Prof. Dr. Erol ARCAKLIOĞLU, TÜBİTAK MAM Başkanı Doç. Dr. Bahadır TUNABOYLU, TÜBİTAK BİLGEM Başkanı Doç. Dr. Hacı Ali MANTAR, Gebze Kaymakamı Mehmet ARSLAN, Darıca Kaymakamı Ömer KARAMAN, AK Parti Kocaeli İl Başkanı Şemsettin CEYHAN, Gebze Belediye Başkanı Adnan KÖŞKER ve diğer protokol davetlilerinin yanı sıra, proje ortaklarından NOBEL İlaç Firması Yönetim Kurulu Başkanı Hasan ULUSOY, SENTEGEN Firma Kurucusu Burak YILMAZ, Türkiye Halk Sağlığı Kurumu, MEDİPOL Üniversitesi, İSTANBUL Üniversitesi yetkilileri ve çok sayıda davetli katıldı. Proje tanıtım filmi ile başlayan programın açılış konuşmasında TÜBİTAK MAM Başkanı Doç. Dr. Bahadır TUNABOYLU, “BİOSİM ve GRİPA projelerinin başlaması ile milli olarak gerçekleştirilecek bu teknolojiler sayesinde, ülkemizin sağlık alanında biyoteknolojik ürünlerde yurtdışına bağımlılığı azalacaktır” açıklamalarında bulundu. 46 haberrevizyon.com Ekim 2015

Sağlık

Türkiye sağlık alanında cazibe merkezi olmaktadır

Bakan IŞIK, “Yerli üretim için gerekli teknolojik birikim ve tecrübeyi ülkemize kazandırma politikaları doğrultusunda büyük bir adım atılmış olacak ve Türkiye sağlıkta üretime geçecek. İlaç sektörünün millileşmesinin ne kadar önemli olduğunu biliyoruz.

Dünya çapında hastanelerimiz ve doktorlarımız vardır. Türkiye sağlık alanında cazibe merkezi olmaktadır. Kendi milli imkanlarımızla üretmeliyiz. Projenin oluşmasında emeği geçenlere teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı. Bakan MÜEZZİNOĞLU ise böyle iki önemli projenin açılışında olmaktan gurur duyduğunu belirterek, “İki tane milli proje hizmete girmektedir. Ülkemiz adına büyük önem taşımaktadır. Bilim alanında tarihe geçmiş önemli başarılara imza atmış milletiz. 2018 yılında ve 2023 yılında arzu edilen hedeflere ulaşmış olacağız. Bilim dünyası çok önemlidir. Devlet bilim ve girişimcilik ruhunun arkasında bulunmaktadır” dedi.



Sağlık

Tübitak’tan Yeni Çalışmalar

Yoğun ilgi gören açılış töreni sonrasında TÜBİTAK MAM Gen Mühendisliği ve Biyoteknoloji Enstitüsü laboratuvar ziyaretleri gerçekleştirildi.

yıllar almaktadır. Piyasadaki kanser ilaçları, yüksek maliyette olmaları ve yurt dışından ithal edilmeleri nedeniyle hem pahalı olmakta, hem de temini zaman almaktadır.

“Milli Biyobenzer Kanser İlacı Geliştirilmesi ve Üretimi Projesi – BİOSİM”

Antikor temelli biyoteknolojik ilaçların küresel pazar büyüklüğü 40 milyar ABD Dolarını bulmaktadır. Türkiye sadece 2014 yılında biyoteknolojik kanser ilaçları için 1,64 milyar Türk Lirası harcamıştır.

Her yıl dünya çapında 8 milyon insan kanser yüzünden hayatını kaybetmektedir. Kanserle mücadele konusunda yoğun çalışmalar yapılmakta ve yeni kanser ilaçları piyasaya sürülmektedir. Ancak, yeni bir kanser ilacının geliştirilmesi uzun 48 haberrevizyon.com Ekim 2015

Kanser ilaçlarına olan yurt dışı bağımlılığın azaltılması ve yerli üretimin oluşturulması amacıyla ülkemiz biyoteknolojik ilaçlar alanında yeni bir atılım içerisine girmiştir.


BİOSİM projesi, TÜBİTAK’ın hedefleri doğrultusunda yerli kaynaklar kullanılarak, kamu AR-GE ve yerli ilaç sanayi ortaklığında, kanser tedavisinde kullanılacak biyobenzer anti-kanser ilacının dünya standartlarında geliştirilmesini ve üretilmesini hedefleyerek kurgulanmıştır. Bu kapsamda, biyoteknolojik ilaç üretim teknolojisi için gerekli altyapı hazırlanarak, ilk olarak biyobenzer antikor geliştirilerek küçük ölçekte canlı hücrelerde üretim yapılacaktır.

firması bünyesinde büyük miktarlarda üretilerek hayvanlarda ve klinik çalışmalarda kullanılacaktır. TÜBİTAK tarafından desteklenen 21 milyon Türk Lirası bütçeli BİOSİM projesinin tamamlanmasıyla ülke ekonomisine ve bilimsel birikimine önemli katkılar sağlanacak olmasının yanı sıra, uluslararası arenada yarışabilecek yüksek standartlara sahip biyoteknolojik ilaç altyapısı ülkemize kazandırılmış olacaktır.

Üretilen ilacın özellikleri, uluslararası standartlara uygun laboratuvarlarımızda kontrol edilip onaylandıktan sonra Nobel İlaç 49 Ekim 2015

haberrevizyon.tv


Sağlık

Tübitak’tan Yeni Çalışmalar

50 haberrevizyon.com Ekim 2015


“Milli Pandemik Grip Aşısı – GRİPA” Toplum sağlığına ve ekonomiye yıkıcı etkileri olabilecek küresel grip salgınlarına (pandemi) karşı en etkin korunma yolu aşılardır. Aşı, hem grip belirtileri başlamadan korunmayı sağlaması, hem de gribin yayılmasını engellemesi açısından stratejik bir üründür. Grip aşısının tedarikinde ülkemiz tamamen yurt dışına bağlı olup, pandemi durumunda ciddi bir tehdit altında bulunmaktadır. Türkiye’nin kendi pandemi grip aşısını üretebilmesi toplum sağlığı için kritik olduğu kadar sosyoekonomik etkiler açısından da çok önemlidir. Pandemi durumunda aşı için gerekli grip virüsünün hızlı bir şekilde elde edilmesi, çoğaltılması ve etkin bir aşı için, ihtiyaç durumunda, değiştirilmesi gerekmektedir. Ayrıca, pandemiler küresel bir tehdit olduğu için çok büyük bir nüfusa yetecek kadar aşının üretilmesi gerekmektedir. En son

BİOSİM projesiyle ve bu kapsamda kurulacak olan altyapıyla, TÜBİTAK MAM Gen Mühendisliği ve Biyoteknoloji Enstitüsü’nün, yeni biyobenzer molekül ve biyoteknolojik orijinal ilaç geliştirilmesine yönelik yeni projelerin oluşturulmasında öncü olarak, biyoteknolojik kanser ilacı geliştirme konusunda Türkiye’de söz sahibi olması hedeflenmektedir.

İki tane milli proje hizmete girmektedir

grip pandemisi, aşı üretim miktarı ve hızı açısından mevcut aşı teknolojilerinin yeniden gözden geçirilmesi gerekliliğini ortaya koymuştur. Günümüzde potansiyel pandemik grip salgınlarına hazırlanmak için ayrılan bütçe dünya çapında 10 milyar ABD Dolarına ulaşmıştır. Dünya Sağlık Örgütü’nün de önerdiği üzere, bir pandemi durumunda ülke güvenliğini sağlamak ve sosyoekonomik kayıpları engellemek için her ülkenin kendi aşısını üretebilir halde olması gerekmektedir. Milli GRİPA projesi ile pandemi sırasında hızlı, emniyetli, yüksek verimli ve etkin aşıların üretimini sağlayacak ileri bir teknoloji Türkiye’ye kazandırılacaktır. Proje sonunda, pandeminin başlangıç safhalarında, en kısa sürede aşı için gerekli sentetik virüsün oluşturulması, üretimi ve aşıyı oluşturacak prosesin geliştirilmesi hedeflenmiştir. Milli olarak gerçekleştirilecek bu teknoloji ile Türkiye pandemi aşı üretimi yapan dünya ülkeleri arasındaki yerini alacaktır. 51 Ekim 2015

haberrevizyon.tv


Sağlık Açlık Uçurumu

Dr. Haydar DÜMEN

52 haberrevizyon.com Ekim 2015


AÇLIK UÇURUMU Bu kargaşa döneminde terör konusunda benim de bir şeyler yazmam bekleniyor. Ben bir hekimim. Öncelikle mesleğimin ruhuna ve bilincine uyarak ölüme karşıyım. Bizim görevimiz bu. Savaşta bile, önümüze yaralı gelen bir düşman askerini, kendi askerimiz gibi tedavi ederiz. Bunun için yaşadığımız bu ölümlü olaylarda, politika açısından taraftarlık bir yana, bu tercihimi kamuoyuna yansıtmam da doğru değildir. Politika üzerinde konuşmam gerekirse, bunu sosyal medyada paylaştığım, “kendi denizinde boğulan Türkiye” adını verdiğim, bir fotoğrafla dile getirdim. Şimdi yaşananları psiko-sosyal açıdan değerlendirirsem, bir özlü sözümden başlayarak konuya gireyim. 53 Ekim 2015

haberrevizyon.tv


Sağlık

Açlık Uçurumu

İki kişi açlık uçurumunun kenarına oturmuşlar konuşurlarken, yanlarına bir filozof yaklaşır. Onlara: “Ne yapıyorsunuz burada?” diye sorduğunda, adamlar: “Demokrasi muhabbeti yapıyoruz“ derler. Filozof: “Bre gafiller, açlık uçurumun kenarında demokrasi muhabbeti yapılmaz” dediğinde. Bizimkilerin: “İyi ama bak ileride insanlar da bu uçurumun kenarında birbirlerine giriyorlar. Onlar ne yapıyor?” sorusuna, filozof: “Onlar muhabbeti mücadeleye çevirmişler: Bir gurup demokrat, bir gurup teokrat, bir gurup da otokrat herkes kendi ideolojileri peşinde” yanıtını verir. Bizimkiler şaşkın: “Ya şu uçurumun dibinde, ölü balıklar gibi, üst üste uzananlar kimler?” sorusuna, filozof: “Onlar da Arap baharının vurgununu yemiş kaşalotlar” der. Bizimkiler gene son olarak: “Ya şu kılıç kalkanla birbirinin kellerini koparanlar kimler?” sorusuna da, filozof duraklar: “Onları hiç sorma, dünyayı yalnız kendilerinin idare edebileceğini sanan psikopatlar” der. Değerli okurlarım, gerçekten zor, ve acılı günlerin eşiğinde, bu bitmez, tükenmez didişmeli demokrasinin yerine oturması, insan hakları, çağdaşlık sürecinin tamamlanması için, Türkiye’nin 300 yıla ihtiyacı olduğunu düşündüğümden, bu konuda fena halde karamsarım.

54 haberrevizyon.com Ekim 2015



Sağlık

Yürüyüş Yapmanın Faydaları

YÜRÜYÜŞ YAPMANIN FAYDALARI

56 haberrevizyon.com Ekim 2015


Uzmanlara göre, her yürüyüş faydalı değil. Tempolu ve en az yarım saatten sonra devam ettirilen yürüyüşün daha faydalı olduğunu uzmanlar özellikle belirtiyor. Uzmanlar, yürüyüşün faydalarını şöyle sıralıyorlar... YÜRÜYÜŞÜN FAYDALARI

Egzersiz sırasında ve sonrasında metabolizmayı uyarır.

Yürüyüş, kan akımını ve kan damarlarının miktarını artırarak, dolaşımı iyileştirir, kalp-damar ve beynin damarsal hastalıkları riskini azaltır.

Solunumsal kapasiteyi ve aerobik gücü artırır.

Kalp kası dâhil, vücut kaslarını kuvvetlendirerek, daha etkin çalışmalarını sağlar.

Kan yağlarının (trigliserid) düzeyini düşürür.

Her bir kasılmada kalbin pompaladığı kan miktarını artırarak, istirahattaki kalp atım sayısını (nabzı) azaltır.

Büyümeyi ve travma sonrası toparlanmayı olumlu etkiler.

HDL/LDL (iyi huylu-kötü huylu kolestrol) dengesini düzenler. Koordinasyona olumlu etki yapar.

Egzersiz ve stres durumunda arteriel kan basıncında (tansiyonda) oluşan yükselmeyi azaltır.

Eklem ve kasların esnekliğini artırarak, bel ve boyun ağrılarını hafifletir.

Kan basıncını düzenler.

Kemiklerin sertleşmesini ve kuvvetlenmesini sağlar.

Kalp kasının yan damarlardan da beslenmesini destekler. Böylece kalbin ana damarlarında oluşacak tıkanıklıkların vereceği zararı azaltır.

Dayanıklılığı artırır.

Şişmanlık riskini azaltır.

Uykusuzluğu azaltır, rahatlamaya yardımcı olur.

Sindirimi kolaylaştırır.

Vücudun doğal keyif verici hormonu olan endorfinin salınımını artırır.

Beyine oksijen sağlanmasını artırarak, zihinsel keskinlik ve yaratıcı düşünce potansiyelini yükseltir. Lenfatik dolaşıma yardımcı olur.

Yorgunluk duyumunu engeller.

Yaşlanma sürecini geciktirerek, genç bir görünüm sağlar. Moral, özgüven ve iyimserliği artırır.

DİKKAT EDİLMESİ GEREKEN KURALLAR Kilo vermek amacıyla naylon vb. gibi giysiler vücuda sarılmamalı. Sağlık sorunları olanlar ve 40 yaşın üstündekiler doktora görünmeden, yürüyüş programına başlamamalı. Diyabet, hipertansiyon ve diğer sistematik hastalığı bulunanlar sık sık doktor kontrolünden geçmeli. Ciddi bir yemek sonrası hızlı ve ağır yürüyüşler yapılmamalı. Yürüyüş öncesi ve sonrasında susuz kalmamaya dikkat etmeli. İnce tabanlı ve makosen ayakkabılar ile yürüyüş yapılmamalı. Çok sıcak havalarda ve saatlerde yürüyüşten kaçınmalı. Bir sıkıntı hissedildiğinde yürüyüşe inatla devam etmemeli. 57 Ekim 2015

haberrevizyon.tv


Astroloji

Aylık Burç Yorumları

KOÇ Geçmişin etkisinden kurtulma var baskılar azalıyor gerginlikler yerini neşeye bırakmakta kenara rafa kaldırılan eskiler var. 3 - 6 Ekim gezegenlerin farklı etkisi ile niyetlerinizi tek noktaya odaklıyor, duygularınızı yoğunlaştırıyor ve sizi dikiz aynası yerine önünüze bakmaya yöneltiyor. Bu ay kendinize dinlenmek için izin verin ama fazla gevşemeyin yapacak hala bir sürür işiniz var. 5 - 7 Ekim ilişkinizle ilgili anlamsız sorunlar çözülmekte ve değişik yol almaya devam edecek. Nova Günleri 14 - 16 Ekim günleri, 27 Ekim dolunay karar vermekte sıkıntısız günler gerginlik havasını dağıtıcı çekinmeden harekete geçebileceksiniz. 25 - 29 Ekim disiplinli günler yeşil ışık yakıyor düşünceler belirginleşiyor.

BOĞA Bu ay aşk ve ilişkiler konusu gündemde büyüleyici çekici Venüs 26 Ekimde romantizm rüzgarları estirmekte bu da insanların gözündeki izlenim ışıltıya dönüşecek 6 Ekim de enerji veren Mars üstünüze baskı yapan konulara aydınlık ferahlık getirecektir. Ayın 27 sinde ki Dolunay atılım yapmanı yeni bağlantılar yetenek yelpaze genişliği sağlayacak. Bu ay ilişkinizde ortak bir zeminde buluşmak için fedakarlık yapmanız gerekecek. Nova Günleri ; 22 - 25 Ekim yeni ilişkiler döngüsü güneşin Jüpiter ve Neptün’le açıları etkinizi sorumluluk ve işbirliklerini desteklemesi genişletmesidir. Parada bolluk işlerden birden fazla işe yönelme ve yollarda iş kapıları mevcut.

İKİZLER Bu ay bütün baskılardan şüphelerden değişim için zaman ayırın ve hangi fırsatlar ileride bir düşünün siz zeki çıkışlarınızla yakalarsınız yeterki isteyin. Yeni kavuştuğunuz gelecek vizyonu size hayatınızı istediğiniz yöne çevirerek stresinizi hafifletiyor zaman tanıyor değerlendirmek elinizde. Nova Günleri 9 17 Ekim 13 Ekim deki Yeniay’dan hemen önce elektrik yüklü Uranüs ile parlak bir açı yaparak başarıyla rutinden çıkmanı yeniliklere yelken açmanı sağlamaktadır. Yeniliklere açık olduğun kadar 25-29 Ekim direnerek eskiyi korumak isteyeceksiniz sevgiden tutunda işlerdeki konulara varana kadar. İlerlerken doğru yolda olsan da kafandaki kuruntulardan güven ve emin olma isteği baskın olacaktır. 58 haberrevizyon.com Ekim 2015

Burçların


yengeç

n Efendisi Egemen TÖRELİ

Bu ay zamanınızı evde daha fazla harcayınız ev arkadaşların sevgilin ve ailenizle iyi geçinmek çevrenizi güzelleştirmek için başarılı marifetlisiniz enerjileriniz 22 Ekim’e kadar bu yönde olacaktır. Her ne kadar diğer insanların bakış açılarını anlamak kolay olmasa da bu çalışmayı yapmak kendi fikirlerinizi daha yaratıcı bir biçimde ifade özgürlüğünü size getirecektir. Nova Günleri 9-16 Ekim zihinsel açıdan yüksek günler Satürn içgüdüsel hareketlerde güzellikler katmakta size. Bu ay daha fazla iş üstlenebilirsiniz enerjiniz yüksek ama bu durumlarda hemen on ayak olmayın atlamayın ağır emin adımlarla ilerleyiniz. 23 - 25 Ekim zevk peşinde koşacaksınız.

aslan Bu ay belirsizliklerin yerini gelecekle ilgili daha net konular açık olaylar yer almaktadır. Hayatınızı yoluna koymak için güvenle hareket edin karşınıza sürpriz güzellikler çıkacak umulandan, planlanandan daha güzel işler konular ve hayaller, ile karşılaşacaksınız. Zamanınızı ayırıp aile ilişkilerinizi güçlendiriniz ve evle ilgili zorunlu işleri yerine getirirseniz ileride ki yıllar için kalıcı bir temel atmış olursunuz. Nova Günleri 7 - 10 Ekim kafa karıştırıcı sinyaller var nereye gideceğini ne yapacağını karar verememe durumu güzelliklerle sonuçlanacak oluruna bırakın her şeyi ve hayallerin içinde yüzerken gerçekleşenler şaşırtacak sizleri.

başak Bu ay eski düzen değişiklikleri devam yenilendiniz yenilenmeye hızla ilerleyeceksiniz. Güçlü iradenizle zorlu kararlar alacak hızla yükseleceksin bu ay seni üzen ayrılıkların sebebi kişiler ve sevgililer önünde dizilecekler ama iş işten geçmiş durumda yenilere adım adım yaklaşmalar var. Çoktandır görmediğiniz birilerinden yardım ve para desteği yeni işlere sevk edecek sizi. Nova Günleri 15 - 29 Ekim kavuşumlar güzel konuşmalar iş bağlantıları ve para getirisi yüksek konular mutluluk rüzgarları var. Yaşamda başarmış olduğunuz şeylere objektif baktığınızda nasıl para ve saygınlık kazanacağınızı nasıl keyif alacağınızı size gösterecektir unutmayınız. 59 Ekim 2015

haberrevizyon.tv


Astroloji

Aylık Burç Yorumları

terazi Sıkıntılı gecen Eylül ayı geride kaldı. Ferah, huzurlu bir Ekim ayında mutlu beraberlikler yeni çevre ve yeni dostluklar size güzel kapılar kısmetler açacak. Doğum günleri olanlar şanslı şekilde arzularına kavuşacaklar ve sonrasında ciddi beraberlikler evlilik konusu önem kazanacak. Nova Günleri 9 - 16 Ekim evinizde parlaklık cömertlik bolluk ve neşe verecek şanslı bir şekilde pratik Satürn Neptün ile açı oluşturarak denge yaratacak size ışıklı yıldızlar yollayacaktır. Omuzlarınızdan bir yük kalkabilir fakat bunu yalnızca kutlamak yerine yeni bulmuş olduğun özgürlüğünü nasıl kullanacağını düşün…

akrep Uzun zamandır yalnız olan ve artık duruma alışmış kendini iş ve başka konularla avutan akrepler bu ay aşk kıpırtıları üstünüze gelen güzel aradığınız kriterlerdeki kısmetler, sevindirici ve seni canlandırıcı harekete geçirici olacaktır. Özellikle ay ortası 13 Ekim Yeniayı sıkıntıları unutma zamanı yenilenip aklınıza gelen çılgınlıkları uygulama vaktidir. Nova Günleri 22 Ekim güneş akrep burcunda olacağından 22 ile 29 Ekim arası coşkulu hareketli kalabalıklar ve para harcamalı hoş saatler afrodizyak etkilerde yükseklik libidonuzda artış var. Olgular yalnızca başlama noktalarıdır sorunun sonu değildir geleceğimiz bilgilerle elimizdedir.

yay Sıkıntılar bitmedi çünkü her konuda ters ve sorunlu taraftan bakma gibi alışkanlığınız var bu ay karşınıza çıkacak kişiler alışkanlıkları değiştirecek size yön verecek yeni metodlara sevk edecek itiraz etsen de yadırgasan da olumlu sonuçlar görünce hemen uygulamaya geçilecektir. Başkaları sizin yaptıklarınızı bildiklerinizi düşünse bile onların farkında olduklarından bilgilerinden daha fazlasına sahipsiniz donanımlısınız unutmayalım. Nova Günleri 17 - 28 Ekim temkinli olun patlamaya hazırsınız. Dolunay 27 Ekim’de enerjini yükseltecek. Şanslısınız arka arkaya güzelliklerle aşk ve işte zirveye doğru tırmanış mümkün.

60 haberrevizyon.com Ekim 2015


oğlak İsyan ettiğiniz konu aşk ama işlerdeki başarı ve kazanç sizi aşkta sessiz ve dilinizde sitemle bıraktı artık aşkta seçici olarak fazla üstünüze gelenlerden ve ilgi odağı olmaktan bıkacağınız günler var. Sırtınızdan iten bir el hissedebilirsiniz çok ani ve hızlı hareket ederseniz geri dönüş gerekebilir. İlerlediğiniz yolun sizi tatmin ettiğinden emin olun o yüzden acelecilik yok. Nova Günleri 5 - 11 Ekim profesyonel fırsatlar var güneş Jüpiter size kullanabileceğin fırsatlar yaratacak boşa vakit kaybını önleyecek ve hayallerden gerçeğe adımlar hissedilecek. 15 17 Ekim zamanlama ile adımlar harikalar yaratacak mutluluk timsali saatler var ve güçlüsün.

kova Bu ay ilişkilerde gerileyen askıda kalan her şey tekrar gündem de etrafa karşı sorumluluklar artmakta işlerde yeni düzen genişleme ve yoğunluk sizi başka alemlere başka dünyalara sevk edici noktalarda olacaktır. Davranışlarınızı ayarlama konusunda esneklik geliştirebilirseniz. Maddi gereksinimlerle ütopik hayalleriniz arasında denge kurabilirsiniz. Nova Günleri 15 - 21 Ekim uzun vadeli fırsatlar gelecek size ışıklandıracak. Güzellikler yaratacak planlarınızı gerçekleştirme de sabırsızlık göstermemelisiniz değişimde güzel etkiler sosyalleşme adına acelecilik başlayacak ve etraftan enfes destekler önünüzü açacak. Ayaklarınız yere sağlam basacak.

balık Bu ay zihninizle mücadeleler var sıkıntılardan dert yandınız istediğiniz şeyler geçmişte olmadı artık önünüze gelince şaşıracak ama bunu takdir etmenizde gerekecektir. 13 Ekim yeni ay kavuşmalarda size dürüst bir hırka giydirecek önemli konularda öne çıkacaksınız. Söylemek zorunda olduğunuz şeylere olan güveniniz herhangi bir dirençle karşılaşmaksızın zorlu konuları aşmanızı sağlayacaktır. Nova Günleri 9 - 16 Ekim güç sizinledir, eyleme geçmek için hazırsınız büyük amaçlarınıza ulaşmak için anahtar konularda odaklanacaksınız. Çalışmanıza destekler ve başkalarının üstünde güven sağlamanız kapılar kazançlar açacak sizlere. 23 Ekim de uzaklara köprüler kurulacak. 61 Ekim 2015

haberrevizyon.tv


ADRESİNİZE GELSİN Tarafsızlık, bağımsızlık ve gerçeğin temel ilke olarak kabul edildiği, profesyonel yaklaşımıyla aylık olarak yayımlanan, ulusal ve uluslararası dağıtımı gerçekleştirilen Haber Revizyon Aylık Haber Dergisi, ulusal medyanın bir üyesidir. Haber Revizyon okurlarının önceliği tarafsız, çarpıcı ve gerçek haberleri aylık olarak okumak olacaktır. Haber Revizyon News Magazine, where objectivity, independence and reality are held as core principles is a member of the national media published monthly and delivered nationally and internationally with a professional approach. The privilege of Haber Revizyon readers will be reading objective, striking and real news reviewing the monthly agenda.

ABONELİK FORMU / SUBSCRIPTION FORM AD:

NAME:

SOYAD:

LAST NAME:

MESLEK: OCCUPATION:

Sunay AKIN

Şahin MENGÜ

D. TARİHİ:

“Kürdistan’ın En Önemli Ayağı Türkiye’dir.”

Aşkın semti neresi mi?

DATE of BIRTH:

Prof. Dr. Haydar DÜMEN

Rafael SADİ

VAGİNİSMUS NEDİR? TEDAVİSİ VAR MIDIR?

ADRES: ADDRESS:

Freedom in your hands!

ŞUBAT 2013 SAYI: 5 www.haberrevizyon.com www.haberrevizyon.tv

POSTA KODU:

FRANSA MALİ’DE DİĞERLERİ NEREDE?

ZIP/ POSTAL CODE:

GELECEĞİNİZİ NASIL ALIRDINIZ?

İLÇE: REGION:

FİYAT:

10 KKTC:

İSRAİL’DE SEÇİM 2013

11,5

www.haberrevizyon.com Başkan: Freedom in your hands! www.haberrevizyon.tv “SAVAŞ ÇIĞLIKLARI ATILDIKÇA ALTIN YÜKSELİR” OCAK 2013 SAYI: 4

İŞTE EŞİTLİK PLATFORMU

FİYAT:

NİSAN 2013 SAYI: 7 www.haberrevizyon.com www.haberrevizyon.tv

10 KKTC:

Onlarlaydı...

BUGÜN 33.GÜN

TELEFON:

HİÇ MÜLTECİ OLDUN MU?

TELEPHONE:

GENELEV

FAKS:

Have You Ever Been a Refugee?

Proje Sizden Hibe Bizden

E-MAIL:

Dr. Haydar DÜMEN

Cinsiyet

Değişimi

T.C. KİMLİK NO:

tarihten gizlenen

ID NUMBER:

mezarlik

( Abonelik onayı ile fatura kesim için gereklidir. )

Röportaj

The Unopened Door of the EU M. Metin YILGÖR

Rafael SADİ

6 AYLIK ABONELİK

SUBSCRIPTION FOR 6 MONTHS

10

12 AYLIK ABONELİK 20

SUBSCRIPTION FOR 12 MONTHS

GÜCÜNÜN FARKINDA MISIN

?

( Required for invoicing after subscription )

+ KDV

DEVLETİ YÖNETENLER VEBALDE GEZİYORLAR

AB’ninKoray ÖZTÜRKLER Röportaj / Interview Açılmayan KapısıGüçlü Kadın Güçlü TÜRKİYE

Siyonizm ve Erdoğan

KONTROLSÜZ ZAMANIN

E-MAIL:

Cem Vakfı Firuzköy Şubesi Başkanı:

İstanbul Valiliği Basın ve Halkla İlişkiler Müdürü Nazır ŞENTÜRK

Ayıp mı?sebep Günah mı? Sevginde arama! İhtiyaç mı?

FAX:

11,5

Sanatıma Dokunma! Sefa ZENGİN

Kan, Toprak, İnsan OUR DUTY IS TO SERVE HUMANITY

CITY:

10 KKTC:

Avrupa’ya En Yakın Mezarımız Sunay AKIN

11,5

EQUALITY AT WORK ERCÜMENTPLATFORM YÜCELER İstanbul Valisi Bakan Fatma ŞAHİN GÖREVİMİZ Hüseyin Avni MUTLU KIRMIZI İPİNHİZMET GİZEMİ Lokman AYVA, Halit ERGENÇ İNSANLIĞA

İL:

FİYAT:

Kadının Düzensiz Yeri

Çağın Zorunluluğu İNOVASYON

KONTROLSÜZ BEDENLERİ Sunay AKIN Ege Vapuru’nun Salıncağı

Şahin MENGÜ

Demokrasinin Teminatı Özgür Basın

LÜTFEN DERGİMİZİN AYLIK SAYISINDAN KAÇ KOPYA İSTEDİĞİNİZİ YAZINIZ.

VAT

PLEASE WRITE HOW MANY COPIES OF THE SAME ISSUE YOU WISH TO BUY.

+ KDV VAT

KARGO BEDELSİZDİR

NO CHARGE FOR DELIVERY

ABONELİK BİLGİ FORMU TARAFIMIZA ULAŞTIKTAN SONRA MÜŞTERİ HİZMETLERİMİZ SİZİNLE İLETİŞİME GEÇECEKTİR. Haber Revizyon Customer Services will be contacting you after the submission of this form.

FORMU EKSİKSİZ DOLDURDUKTAN SONRA, AŞAĞIDAKİ ADRESE POSTALAYINIZ. PLEASE COMPLETE THE FORM ABOVE AND MAIL IT TO THE ADDRESS BELOW.

HÜRRİYET BULVARI ATS PLAZA NO:129 BEYLİKDÜZÜ - İSTANBUL

DİLERSENİZ www.haberrevizyon.com ADRESİNDEKİ ÜYELİK BİLGİ FORMUNU DOLDURABİLİRSİNİZ. YOU MAY ALSO COMPLETE THIS FORM ONLINE at www.haberrevizyon.com

www.haberrevizyon.com

www.haberrevizyon.tv

0212 875 5 880

ADET COPIES

İMZA

SIGNATURE




Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.