077

Page 1

cmy k

On’lar halk›n devrimci yolunda yafl›yor K›z›ldere direnifli, 36. y›ldönümünde Türkiye’nin dört bir yan›nda devrimci güçler taraf›ndan an›ld›. K›z›ldere direniflinin tarihsel ça¤r›s› ‹stanbul’da, Ankara’da, Adana’da, Rize’de, Isparta’da, Eskiflehir’de yank›land› Cihan Alptekin, Saffet Alp, Ömer Ayna, Nihat Y›lmaz, Ahmet Atasoy, Sebahattin Kurt, devrimci mücadelenin bayraklaflan isimleri olarak yeniden omuzlar üzerinde yükseldi. Ülkemizin ba¤›ms›zl›¤› ve halklar›m›z›n kurtuluflunun devrimci yolunu simgeleyen K›z›ldere direnifli, Türkiye halklar›n›n bugünkü hak ve özgürlük mücadeleleri

Türkiye devrimci hareketinin en büyük ateflini bedenleriyle yakan 10 devrimci, ölümüne direnifllerinin 36. y›l›nda devrimci güçlerin ortaklafla düzenledikleri törenlerle an›ld›lar. 12 Mart faflizmine karfl› silahl› direniflin sembolü olan K›z›lderde direniflinde öldürülen THKP-C ve THKO savaflç›lar› Mahir Çayan, Sinan Kaz›m Özüdo¤ru, Hüdai Ar›kan, Ertan Saruhan,

içinde filizlenen yeni devrimci çizgisinin en güçlü esin kayna¤›n› oluflturuyor. On’lar›n karfl›s›na dikildi¤i düzenin çürümüfl temsilcileri Türkiye halk›n›n zihninde en küçük bir olumlu iz b›rakmaks›z›n tarihin çöplü¤üne terkedilirken, On’lar her geçen y›l Türkiye topra¤›ndaki köklerini biraz daha derine sal›yorlar. Ba¤›ms›zl›k, özgürlük ve eflitlik mücadelemizde yafl›yorlar, yaflayacaklar...

15 Günlük Siyasi Gazete

Y›l 3 • Say› 77 • 2 Nisan 2009 • 1 YTL

AKP sand›kta aklanamad› Krizin y›k›m›n› emekçiye fatura eden, kredi kart› ile yaflamaya mecbur b›rak›lan emekçileri dürüst olmamakla itham eden, çocuklar› tutuklarken TRT fiefl açarak Kürt halk›n› kand›rabilece¤ini zanneden AKP, yerel seçimlerde büyük

oy kaybetti. AKP daha önce kendisine oy veren 6 kifliden birini kaybetti. AKP’nin gerileyiflinin Kürt illerinde ve iflçi kentlerinde yo¤unlaflt›¤› görüldü. AKP’nin gerici, sadakac›, neoliberal, antidemokratik uygulamalar› aklanmad›.

Hak mücadelesi haklayacak Seçimler AKP’nin yumuflak karn›n› ortaya koydu. ‹flçi havzalar› ve kentsel dönüflüm bölgeleri gibi, emekçilerin somut sermaye sald›r›lar›yla karfl› karfl›ya bulundu¤u bölgelerde sadakac›l›k da, tehditler de sökmüyor. Halk›n tepki-

leri, kendi ç›karlar›na hitap eden somut seçenekler bulunmad›¤›nda milliyetçi ve gerici kanallara akabiliyor. Tökezleyen AKP’ye as›l darbeyi ifl, bar›nma, su, enerji, e¤itim, sa¤l›k gibi temel haklar› etraf›nda birleflen halk vurmal›.

Dimyat, pirinç, bulgur Kürt illerinde “kale düflürmeyi” hedefleyen Erdo¤an elindeki kalelerden de oldu. DTP, Van ve Siirt’i ald›

Halk›n hak mücadelelerinin örgütlenmesinde öne ç›kan pek çok isim de yerel seçime halk›n aday› olarak kat›ld›. Ankara, Kocaeli ve Artvin Hopa’n›n pek çok mahalle ve köyünde halk›n muhtar adaylar› seçimleri kazand›. Ankara’n›n Mamak ilçesinde ise bar›nma, su ve ulafl›m hakk› mücadelerinin temsilcisi olaca¤›n› söyleyen Yusuf Sa¤l›k, belediye meclis üyesi oldu.

Seçimler, sand›k ve her daim olan yaflam

P›nar Çelik

Porsuk nehri boyunca kad›nlar

Sayfa10’da

Çare daha büyük ifllere soyunmak!

Ender Büyükçulha

Sayfa 9’da

Sokak aras›ndaki seçimler

Tufan Sertlek

Sayfa 7’de

Görevimizi halktan ald›k

Samut Karabulut

Sayfa 2’de

TSK’y›, Do¤an medya dahil büyük sermayeyi, tarikatlar›, ulusalc›lar›, liberalleri, CHP dahil tüm düzen partilerini, ABD ve ‹srail’i arkas›na alarak DTP’ye karfl› bir kutsal ittifak kuran AKP boyunun ölçüsünü ald›. Kaleleri fethedece¤iz iddias›yla Diyarbak›r’› ve Dersim’i almak için aylard›r yo¤un bir faaliyet yürüten AKP elindeki “kaleleri” de yitirdi. Erdo¤an’›n daha önceden milletvekili seçildi¤i ve fahri memleketi olarak ilan etti¤i Siirt’te ve Fethullahç›lar’›n Diyarbak›r’a alternatif Kürt kent modeli olarak sundu¤u Van’da AKP a¤›r yenilgiler ald›. Dersim’de da¤›t›lan binlerce beyaz eflya, Diyarbak›r’da vaat edilen yard›mlar Kürt halk›n›n AKP ikiyüzlülü¤üne teslim olmas›na yetmedi. Belediye’nin MHP’de oldu¤u I¤d›r’da da DTP kazand›. Miting meydan›nda Sayfa 2’de toplanan kitleye çök-kalk talimi yapt›ran MHP Sand›kta tökezledi, aday› çöktü sokakta y›kal›m! kald›.

Bu gençleri kand›ramazs›n›z Türkiye’nin dört bir yan›nda üniversiteli gençler, seçimlerden önce belediyelere yürüyerek kendi flartlar›n› dile getirdiler. “fiirket de¤il belediye istiyoruz” diyen üniversiteliler, burs, bar›nma, su, enerji ve e¤itime dair taleplerini belediyelere ve baflkan adaylar›na sundular.

Marks yine sahnede Sayfa 2’de

cmy k

Sayfa 5’te

Kapitalizmin sonu geldi mi? Marks hakl› m›yd›? Ad›n› unutmak isteyenlerin krizle beraber anmaya bafllad›¤› Marks, Genco Erkal’›n sahne ald›¤› bir oyunla tiyatro sahnesinden sesleniyor. Sayfa 11’de


cmy k

2009

2 GÜNDEM

2 Nisan 15 Nisan

“Görevimizi halktan ald›k...”

Sokak aras›ndaki seçimler

Halk›n hak mücadelelerini savunan, bulunduklar› mahallelerde ve köylerde bu mücadelelerin içersinde yer alan muhtar adaylar› Ankara, Kocaeli ve Artvin Hopa’da seçimleri kazand›lar. Mamak’ta ise Yusuf Sa¤l›k meclis üyesi oldu “Halk›n muhtar aday›” olarak seçim kampanyalar›n›, hak mücadeleleri ekseninde yürüten adaylar “halk›n e¤itim, su, bar›nma, ulafl›m ve insanca yaflam hakk›” için mahallelerde ve köylerde çal›flmalar yürütecekler. Seçildikleri yerlerde, halk›n acil talepleri ve flartlar› etraf›nda ortak bir mücadele zeminini yaratmay› hedefleyen halk›n muhtarlar› mahallelerin ve köylerin “acil program›n›” oluflturmak için yola ç›k›yorlar. Her mahalleye ve köye sa¤l›k oca¤›, okullar›n su, elektrik, ›s›nma ihtiyaçlar›n›n paras›z karfl›lanmas› gibi acil talepler bu program›n ilk aya¤›n› oluflturacak. Ankara Dikmen’in Sokullu Mahallesi’nde Fatma Taner Ege, Harbiye Mahallesi’nde Özgür Özdemir, fiehit Cevdet Özdemir Mahallesi’nde Ali K›l›ç ve Bat›kent’in U¤ur Mumcu Mahallesi’nde Ali Cenk halk›n muhtarlar› oldular. Kazanan adaylardan, Fatma Taner Ege 12 y›ld›r muhtarl›k yap›yor ve seçim sürecinde kad›n aday olmas›ndan dolay› çeflitli s›k›nt›larla karfl›laflt›. Yeni dönemde muhtarl›k binas›n› geniflleterek, muhtarl›k

binas› içine bir okuma salonu ve kitapl›k kazand›rmak isteyen Ege, daha önce oluflturdu¤u ve bürokrasinin engelleri ile karfl›laflt›¤› için vazgeçti¤i mahalle meclisini yeniden oluflturacak. Harbiye Mahallesi’nde üçüncü kez muhtar seçilen Özgür Özdemir’in karfl›s›na rakip bile ç›kmam›fl. Özdemir, bu durumdan demokrasi aç›s›ndan rahats›z olmas›na ra¤men yapt›¤› çal›flmalar›n be¤enilmesi dolay›s›yla da memnun. Ayn› zamanda Çankaya Muhtarlar Derne¤i Baflkan› da olan Özgür Özdemir, apartman yöneticileriyle zaman zaman toplant›lar yaparak nokta sorunlar› belirliyor ve çözmeye çal›fl›yor. Görevine ara vermeden bafllayan Özdemir, mahallesindeki kanalizasyon sorununu çözmek için kollar› s›vam›fl bile. Mamak Belediyesi’nde ise Yusuf Sa¤l›k meclis üyeli¤ine seçildi. Yusuf Sa¤l›k, seçilmesinin Mamak bölgesinde y›llard›r sürdürülen hak mücadelelerinin bir baflar›s› oldu¤unu söyledi. Özellikle bar›nma, su ve ulafl›m hakk› mücadelelerinin temsilcisi olarak seçildi¤in ibelirten Sa¤l›k, önümüzdeki

dönemde bölgenin ve tüm mahallelerin kent haklar›na kavuflmas› için yerel düzlemde Belediye Meclislerinde ve genel düzlemde tüm Ankara’da mücadeleyi yine bu sürecin kurucu özneleri olan halkla ve örgütleriyle yürüteceklerini vurgulad›. Artvin’in Kemalpafla beldesi Cumhuriyet Mahallesi’nde de fienol Çelik, 1400 geçerli oyun 954’ünü alarak yeniden muhtarl›¤a seçildi. Halk›n muhtar› seçilen fienol Çelik’in ald›¤› oy ise Kemalpafla Belediyesi’ni kazanan CHP’li adaydan fazla. Belediye Baflkanl›¤›n› kazanan CHP’li aday›n ald›¤› oy 734 oldu. Hüsnü Algür, Selahattin Karaflah, Mete Lokumcu, M›zra Demirci, Mehmet Karahan ve Hopa’n›n Yoldere köyünde Alaattin Gedik de halk›n muhtarlar› oldular. Kocaeli’nin Fevzi Çakmak Mahallesi’nde ise Fatma Keskin seçildi. Seçim çal›flmalar›nda ulaflmad›klar› hanenin kalmad›¤›n› belirten Keskin, ilk olarak mahallenin sorunlar›n›n tespitinde ve çözümünde etkin rol alacak bir mahalle meclisi kuracaklar›n› belirtti.

Fatma Keskin / Kocaeli

fienol Çelik / Kemalpafla

Yusuf Sa¤l›k / Mamak

Kocaeli’nin Fevzi Çakmak Mahallesinde Fatma Keskin muhtarl›¤› kazand›. Her bloktan bir temsilcinin kat›l›m› ile mahallesinde meclis kurmay› düflünen Keskin, meclisin alt›nda da kad›nlara ve gençlere yönelik iki ayr› meclis kurulaca¤›n› söyledi. Fevzi Çakmakl›lar, daha sonra da meclisle beraber mahalle için neler yap›lmas› gerekti¤ine karar verecekler.

fienol Çelik, Hopa Kemalpafla’da ikinci kez muhtarl›¤a seçildi. Çelik, Hopa’da muhtarlar sendikas›n›n örgütlenmesini yaparak seçilen tüm muhtarlar› bir araya toplamay› hedefliyor. Çelik, muhtarlar›n bir araya gelerek ortak talepler oluflturmas› durumunda daha etkili olabileceklerini düflünüyor. Çelik’in bir di¤er hedefi de mahalle meclisini bu dönemde kurabilmek.

Mamak’ta meclis üyeli¤ine seçilen Yusuf Sa¤l›k, Mamak Belediyesi’nde çal›flan herkesin, memur, kadrolu, tafleron fark etmeksizin sendikal haklar›n›n verilmesi ve güvenceli örgütlü çal›flma koflullar›n›n yarat›lmas› için mücadele edeceklerini vurgulad›. Yusuf Sa¤l›k, halk›n hak mücadelelerinin belediyedeki sesi ve temsilcisi olmak için görev ald›¤›n› belirtti.

Sand›kta tökezledi, sokakta y›kal›m!

T

ayyip Erdo¤an yenildi. AKP kuruldu¤undan beri ilk kez bir seçim baflar›s›zl›¤›na u¤rad›. Daha 1,5 y›l önce %47 oy alan AKP, üstelik iktidarda olmas›na ra¤men, Abdullah Gül’ü cumhurbaflkan› seçtirmesine ra¤men, ulusalc›lar›n ipli¤ini pazara ç›karmas›na ra¤men, hiçbir yeni rakip sahneye ç›kmamas›na ra¤men ve Tarhan Erdem’in %52’lik oy tahminine ra¤men kendisine verilen oyun yaklafl›k %20’sini kaybederek yerel seçimlerin “kaybedeni” oldu. Bu durumun nedenlerini de¤erlendirmeden önce “kaybedenin” kazand›klar›n› belirtmek gerek; geçerli oylar›n %39’u, 16 büyükflehirin 10’u, 65 ilin 35’i, 889 ilçenin 448’i. Yani her kategoride belediye baflkanlar›n›n yar›s›ndan ço¤u. AKP’nin bu seçimlerde “kaybetmesinin” en büyük sorumlusu kuflkusuz, seçim kampanyas›n›n neredeyse tüm yükünü h›rç›n tek adam flovuyla s›rtlanan Tayyip Erdo¤an olarak de¤erlendirilecektir. Her ne kadar “di¤erlerinden farkl› olarak biz, 81 ilin hepsinde var›z” dese de “hala 1. partiyiz, 2. ve 3.’nün toplam›ndan daha fazlay›z” böbürlenmesinde bulunsa da… Yerel seçimler, yerel politikalar›n öne ç›kar›ld›¤› bir biçimde de¤erlendirilmemifl tam tersine genel siyasal söylemlerin a¤›r bast›¤› bir biçim tercih edilmifltir. Bu tercihe uygun bir biçimde de “tek kiflilik gösteriye” dönüfltürülmüfltür. 2007 genel seçimlerinde baflar›ya götüren takti¤in bu kez de ifle yarayaca¤› hesaplanm›flt›r. Oysa, gerek AKP teflkilatlar› gerek AKP belediyeleri ve gerekse de devlet bürokratlar› bu seçimlere çok da iyi haz›rlanm›flt›. Yolsuzluk iddialar› çok s›n›rl› kalm›fl, 12 yafl›ndaki çocuklar bile AKP partizan› haline getirilmifl, belediyeler her türlü maddi ve manevi olana¤› kullanm›fl, valiler bulafl›k makinelerinin hamall›¤›n› yapm›flt›. Küresel mali krizin ülkede yaratt›¤› sonuçlar seçim sonuçlar›n› flimdilik k›smen etkiledi. Krizin yaratt›¤› en önemli sonuç kuflkusuz iflten ç›karmalard›. ‹flsizlik oranlar› her geçen gün artarak resmi rakamlara göre %14’lere ulaflt›. Ve AKP hükümeti, iflsizli¤e çözüm üretmek yerine stoklar› eritecek düzenlemeler yapmak baflta olmak üzere sermayenin yard›m›na kofltu. Bununla da yetinmeyen Erdo-

cmy k

¤an, durumun ciddiyetini kavramad›¤›n› ya da fazlas›yla kavrad›¤›n› Kas›mpaflal› üslubuyla sergiledi: “Kriz bizi te¤et geçecek”, “Kredi kart› borçlular› dürüst de¤il”, “‹fl bat›ranlar beceriksiz”. Büyük sermayenin elefltirisi hükümetin krizin ciddiyetini anlamad›¤› yönündeydi. Ama belki de AKP krizin ciddiyetini çok iyi kavram›flt›; bir yandan yaln›zca kendi yandafl sermaye gruplar›n› sa¤lama almaya çal›fl›rken, bir yandan da halk›n maruz kald›¤› y›k›m karfl›s›ndaki sorumlulu¤u kabul etmemeyi tercih etmiflti. Erdo¤an’›n, dolay›s›yla AKP’nin yerel sorunlardan de¤il de genel siyasal sorunlardan hareket etme tercihinin yaratt›¤› en önemli zorluklar›ndan biri de üç farkl› siyasal sorunla karfl› karfl›ya kalmas›yd›. Kürt sorununda DTP ile, muhafazakarl›k ve milliyetçilikte MHP ile ve demokratl›k ve yaflam tarz›nda CHP ile karfl› karfl›ya geldi. Ve bu sorunlar›n hepsine birden yan›t verirken hem birbiriyle çeliflmemesine hem de ana kitlesinin ‹slami hassasiyetlerine uyumlu olmas›na dikkat etmesi gerekti. Ancak üstünde hareket etmeye çal›flt›¤› bu ince çizgi onun önemli s›k›nt›lar›ndan birini de oluflturdu. Üstelik ekonomik krizin y›k›m› ve Kürt sorunundaki ikiyüzlü siyasetin baflar›s›zl›¤› nedeniyle, AKP’nin büyük flehirlerde ve Kürt illerindeki geriye düflüflü toparlayabilme olana¤› da art›k güç görünüyor. AKP’nin gerilemesi özellikle büyük kentlerden bafllayarak daha da artacakt›r. Bundan sonras› için söylenebilecek fley, yenilginin psikolojik etkisinin kolay atlat›lamayaca¤› ve AKP’nin elinin oldukça zay›flad›¤›d›r. AKP, gerçekte sahip oldu¤u güçten (cumhurbaflkanl›¤›n› elinde tutmas›, milletvekili say›s›, belediyelerin ço¤unu alm›fl olmas›, bürokrasideki gücü) daha zay›f görünecektir. Bu görüntünün en önemli kan›t› olarak da CHP ve MHP’nin toplam oylar›n›n AKP’den fazla oluflu gösterilecektir. Bu durum do¤al olarak erken seçim tart›flmalar›n› er ya da geç bafllatacakt›r. Bununla birlikte AKP’nin hemen giriflece¤i yönelim “uzlaflma siyaseti” olacakt›r. IMF ile uzlaflma ilk s›radad›r. Bu durum büyük sermaye ve ordu ile iliflkilerinde AKP’nin eskisine nazaran daha az bask›n olaca¤› bir süreçle devam edecektir. Bakanl›klar›n bir k›sm›-

n›n de¤iflimi zaten kaç›n›lmazd›. Ancak bu de¤iflim yeni döneme özgü isimleri içermek zorunda olacak. Sonuç olarak, AKP’nin az da olsa toparlama flans› olmas›na ra¤men eski oy oranlar›n› yakalayabilme umudu oldukça azalm›flt›r. Saadet Partisi’nin alternatif olma konumu devam edecek olsa da merkez sa¤da yeni oluflumlar için k›p›rdanmalar olacakt›r. Örne¤in Abdüllatif fiener ve Mesut Y›lmaz gibi isimler f›rsat kollamaktad›r. Bunlara yenileri de eklenebilir. AKP’nin baflar›s›zl›¤› as›l olarak muhalefet partilerinden kaynaklanmam›flt›r. CHP’nin oy art›fl›n›n nedeni sihirli muhalefet konular› bulmas› ve bunlar› örgütlemesi de¤ildir. MHP için de benzer durumdan söz edilebilir. AKP’nin oy kay›plar› Kürt illerinin yan› s›ra, kent merkezlerinde, özellikle de iflçi havzalar›nda yo¤unlaflmaktad›r. AKP krizden en çok etkilenen Kocaeli, Antep, Denizli, Bursa ve Manisa gibi illerde, MHP’ye kapt›r›lan Manisa d›fl›nda belediye baflkanl›klar›n› korumakla birlikte %15’lere varan oy kay›plar› yaflam›flt›r. AKP’nin silindi¤i Trakya, yaflam tarz› kayg›s› ile ön plana ç›kar›lsa da önemli bir iflçi havzas›d›r. AKP, ‹stanbul’da Kartal ve Maltepe gibi iki iflçi havzas›n› CHP’ye kapt›rm›fl Tuzla ve Pendik’i ise k›l pay› kazanm›flt›r. Ayr›ca CHP’ye kapt›r›lan Sar›yer, Kartal ve Maltepe son y›llarda kentsel dönüflüm projeleri nedeniyle bar›nma sorunun öne ç›kt›¤› ilçelerdir. AKP, Ankara’n›n önemli bir bar›nma hakk› mücadelesine sahne olan Mamak ilçesinde de yeniden kazanmas›na karfl›n bir önceki seçime göre büyük oy kayb› yaflam›flt›r. AKP’nin kay›plar›n›n ekonomik krizin y›k›m›n›n ve emekçi halka yönelik somut hak gasplar›n›n en çok hissedildi¤i bölgelerde yaflanmas› tesadüf de¤ildir. CHP ve MHP, bu sorunlar karfl›s›nda politikalar ürettikleri için de¤il, AKP karfl›s›nda kazanmas› olas› seçenekler olarak alg›land›klar› için s›n›rl› da olsa bu oy ak›fl›ndan nasiplenebilmifllerdir. CHP’nin belediye baflkanl›klar›ndaki oy oran› %28’in üzerinde iken, il genel meclisindeki oy oran› %23’tür. Sadece ‹stanbul’da CHP’ye verilen il meclisi ile belediye baflkanl›¤› oylar› aras›ndaki fark 250.000 civar›ndad›r. Yani K›l›çdaro¤lu, Gürsel Tekin’e (ve Baykal’a) 250 bin oy fark atm›flt›r. K›l›çdaro¤lu’nun adayl›¤› CHP’ye ‹stan-

bul’da %10 oran›nda bir yükselifl sa¤lam›flt›r ki bu oran da CHP’nin tüm Türkiye’de sa¤lad›¤› %3’lük art›fl›n yaklafl›k %2’lik k›sm›n› aç›klamaya yeter. Benzer bir durum MHP için de geçerlidir. AKP’nin baflar›s›zl›klar›ndan kaynakl› olarak bu partiye oy vermeyecek olan sa¤ seçmenlerin gidebilece¤i baflka bir seçenek (BBP ve SP d›fl›nda) bulunmamaktad›r. MHP’nin Türkiye genelinde art›rd›¤› oy oran› yaklafl›k %5’tir. Bu art›fl›n üçte biri Mansur Yavafl’a aittir. Ufak bir ayr›nt› olsa da eklemek gerek ki Yaz›c›o¤lu’yla beraber BBP’nin siyasal yaflam› da sona erecektir. Ve bu taban AKP ve MHP aras›nda paylafl›lacakt›r. Belki istisna say›labilecek tek durum DTP gibi gözükebilir. Ancak bu noktada da oligarflinin Kürtlere karfl› birli¤inin sa¤lanmas›n›n ve bu birli¤in h›rç›n sözcüsü Tayyip Erdo¤an’›n hakk›n› teslim etmek gerekir. TRT fiefl, BOTAfi kuyular›n›n aç›lmas› gibi aç›l›mlara ra¤men “Ya sev ya terk et”çi söylemin ve bütün bölge belediyelerinin “pislik” diye tan›mlanmas›n›n etkisini hesap etmek laz›m. Ancak her fleye ra¤men DTP’nin (genelde de¤il) bölgede kazand›¤› baflar›n›n, önemli sonuçlar› olacakt›r. Kuflkusuz ilk önemli sonucu da k›sa bir süre sonra Erbil’de toplanacak olan Kürt Konferas›’nda görülecektir. Tüm Kürt bölgesindeki en ilerici ve en örgütlü güç olma deneyiminin ve konumunun karfl›l›¤› mutlaka olacakt›r. Bölgede Türkiye Kürtlerinin politik temsilcili¤i üzerine bir referanduma çevrilen yerel seçimlerde AKP’nin yaflad›¤› hezimet, emperyalizmin üçlü ittifak (ABD-Türkiye-Kürdistan Bölgesel Yönetimi) üzerine kurulu bölgesel plan›n› da önemli ölçüde zora sokmufltur. ABD’nin Irak’tan çekilme sürecinde, özel olarak da iflbirlikçi Kürt yönetiminin güvenlik sorunun çözümünde Türkiye’ye rol biçildi¤i s›r de¤ildi. Böylesi bir rolün oynanabilmesi için, egemenler Kürt sorununu sistem içi kanallarda çözmeyi, bunun için de AKP’yi Kürtlerin siyasal temsilcisi yapmay› hedeflemiflti. Ancak plan ters tepti. Art›k bir çözüm isteniyorsa adresi Erbil de¤il Diyarbak›r’d›r, muhatab› da AKP de¤il DTP’dir. Bu durum, bölgedeki emperyalist tasar›m›n ve iflbirlikçilerin önümüzdeki dönemde ya-

flayaca¤› krize iflaret etmektedir. Egemenlerin bu krizi, muhalefet aç›s›ndan ise, yeniden kardeflleflme politikas›n›n ve “Türk Kürt kardeflçe, tam ba¤›ms›z Türkiye” slogan›nda ifade edilen çizginin hayata geçirilebilmesinin nesnel olana¤›n›n a盤a ç›kmas› olarak okunmal›d›r. *** Bu seçimlerde solun ise (sonuç alma noktas›nda) neredeyse hiçbir varl›k gösterememifl oldu¤u ortadad›r. Kimse rakamlarla oynamaya kalkmas›n. Ancak flu da bir gerçektir ki Sol üzerindeki psikolojik bask› k›smen zay›flam›flt›r. Toplumun %47’si art›k AKP’li de¤ildir ve AKP’ye karfl› ç›kanlar› “halk iradesine karfl› ç›kan darbeciler” olarak niteleyen liberal z›rvalar›n miad› dolmufltur! AKP’nin gücü ve daha da önemlisi izledi¤i politik çizgi çatlamaya bafllam›flt›r. Üstelik bu çatlakta emekçi yoksul halk›n ekonomik krizin y›k›m›na ve hak gasplar›na karfl› tepkileri önemli rol oynamaktad›r. Aç›lan bu çatlaklar sol söylem ve sol politikalarla çok daha güçlü bir biçimde büyütebilir. Devrimcilerin halk›n haklar› temelinde yürüttü¤ü çal›flmalar›n pek çok mahalle, ilçe ve büyük kent merkezlerinde solcusundan sa¤c›s›na adaylar›n söyleminin, vaatlerinin, programlar›n›n içeri¤ine do¤rudan yans›mas› hak mücadeleleri çizgisinin isabetlili¤ine dair bir göstergedir. Hak mücadelesinin baflar›ya ulaflt›r›lmas› flimdi çok daha mümkündür. Sözde ‹slami de¤erlerin iktidar olduktan sonra ne kadar büyük yozlaflmaya u¤rad›¤› flimdi çok daha rahat görülebilir. Seçim öncesi aylarda tüm zamanlar›n en yüksek harcamalar› eflli¤inde sürdürülen sadakac›l›¤›n, teo-liberal sosyal politikan›n kriz koflullar›nda bir s›n›ra dayand›¤› ortaya ç›km›flt›r. ‹ktidar›n tökezledi¤i bir noktada, bu kadar dinamik ve de¤iflken bir toplumsal yap›, her “an” baflka biçimlere dönüflebilir. Üstelik henüz AKP’nin ve uygulad›¤› politikalar›n sistem içinde bile güçlü bir muhalefeti yoktur. Bu durum, devrimcilerin öne ç›kmas› için önemli bir f›rsatt›r. 1 May›s’a giden süreç bu çerçevede de¤erlendirilmelidir. Nesnel durum zor ama gerçeklefltirilebilir olanaklar sunmaktad›r. Biriktirdiklerimizle yürümek, yürüdüklerimizle büyümek gereklidir. Bak›n 1 May›s geldi bile...

Samut Karabulut Halkevleri Örgütlenme Sekreteri

2009 yerel seçimleri AKP’nin geriledi¤i bir sonuç ortaya ç›kard›. AKP’nin, alternatifsiz olmas›na ra¤men gerilemesi, gerilemeyi daha da çarp›c› hale getirmektedir. Bu, AKP’nin baflta bar›nma olmak üzere, su, ulafl›m, ›s›nma gibi temel haklar› gaspetmesine ve çok pahal›laflt›rmas›na dönük bir tepkinin ifadesi olarak da al›nmal›d›r. Önümüzdeki dönem aç›s›ndan da “halk›n haklar›” AKP’nin ‘aflil topu¤unu’ oluflturmaya devam edecektir. Yerel yönetimlerde muhtarl›klar›n önemi üzerine daha önce epey tart›flma yürütmüfltük. Yerel yönetimlerdeki neoliberal yeniden yap›lanman›n y›k›c› sonuçlar›na karfl› mücadelede ‘halk›n muhtarlar›’n›n rolünün önemini temel alarak uygun adaylar ç›kard›k veya destekledik. Halk›n muhtar› program› “halk›n haklar›” için mücadele program› do¤rultusunda belirlendi. Yani asl›nda seçim çal›flmas›nda “hak mücadelesinin” zemin çal›flmalar›n› sürdürdük. Bu nedenle çal›flmalar›n de¤erlendirmesini sadece kazan›lan yerler üzerinden de¤il, çal›flma boyunca elde edilen kazan›mlar temelinde yapmak daha anlaml› olacakt›r. Aday gösterilen yerlerde ilk karfl›laflt›¤›m›z sorun genellikle birden fazla sol aday›n olmas›yd›. Bir di¤eri mahallelerdeki sosyal yap›n›n hemflerilik, mezhep, milliyet ve siyasal kimlikler etraf›nda parçalanm›fll›¤› idi. As›l önemli sorun ise muhtarl›¤›n “halk›n haklar›” aç›s›ndan öneminin bilinmemesi veya küçümsenmesiydi. Bu sorunlar›n hepsi ile u¤raflmak ve hak mücadelesinin temelini güçlendirecek do¤rultuda çözmek önemli bir deneyim ve kazan›m oluflturdu (Seçim kazan›lamayan yerler için de bu geçerlidir). Birden fazla sol aday› tek adaya indirme k›stas› belirlemek yukar›da bahsedilen farkl› bölünmüfllüklerden dolay› ‘sol adaylar aras›nda ön seçim’ yönteminde ortaklafl›lamad›¤›nda çözülemedi. Ön seçim çal›flmas› sol içi uzlaflmaya halk›n dahil edilmesi aç›s›ndan önemli ve anlaml› bir deneyim oldu. Halk›n haklar› aç›s›ndan muhtarl›¤›n önemi ve ifllevi etraf›nda yürüttü¤ümüz tart›flmalar ve çal›flmalar “hak” kavram›n›n birçok aday›n (belediye baflkan ve meclis adaylar›n›n dahil) program›na girmesine neden oldu. Muhtar›n kaymakam›n adam› veya belediye baflkan›n›n adam› rolünden ‘halk›n muhtar›’ rolüne geçmesi (‘mahalleye karakol kurduraca¤›m, banka flubesi açt›raca¤›m’… yerine), sa¤l›k oca¤›, krefl, okul, kültür merkezi taleplerini savunan muhtar niteli¤inin öne ç›kmas›, halk›n haklar›n›n meflrulaflt›r›lmas› aç›s›ndan önemli bir kazan›md›r. Ayn› zamanda muhtarl›¤›n halk›n yönetime ve yerel talep merkezli de olsa siyasete müdahale kurumu olarak kavranmaya baflland›¤› da görülmektedir. Mahallelerdeki parçalanm›fl sosyal yap› ile u¤raflmak, bunun yaratt›¤› sorunu çözmek do¤rultusundaki giriflimlerimiz de önemli dersler içermektedir. Halk içerisindeki hemflerilik, mezhep, milliyet, siyasal kimlik etraf›nda oluflan parçalanm›fll›k durumu seçim zamanlar› d›fl›nda da mevcuttur. Ve bir halk hareketi yaratmak aç›s›ndan çözülmesi gereken sorunlardand›r. Çeflitli ortak talepler etraf›nda bir araya gelifllerde bu kimlikler kimi zaman halk aras›nda kimi zaman halkla devrimciler aras›nda bir duvar özelli¤i göstermektedir. Ayn› mahallede ortak sorunlara ve ortak ç›karlara sahip bu kesimleri bir araya getirmekte hatta bu kesimlere ulaflmakta bu durum zaman zaman engel oluflturmaktad›r. Egemen ideoloji bu durumu yönetmenin ve statükoyu sürdürmenin bir arac› olarak yeniden üretmektedir. Devrimcilerin yaklafl›m› ise bu durumu ilerici bir yönde evriltmek do¤rultusundad›r. Ayn› sorunlara sahip ve ayn› hak mücadelesinde bir araya gelmesi gereken bu halk kesimlerine uygun yöntemlerle yaklafl›lmad›¤›nda adaylar ve adaylar›n taraftarlar›yla karfl› karfl›ya gelinebilmektedir. Muhtarl›k çal›flmalar› boyunca bu sorunun de¤iflik yönleriyle bol miktarda u¤raflt›k (seçim kazan›ls›n kazan›lmas›n) kimi durumlarda önemli baflar›lar sa¤lad›k. Özellikle kad›n adaylar etraf›nda hak merkezli propagandalar bilinçsiz parçalanm›fll›¤›n afl›lmas›nda daha etkili oldu. Mahallelerde sol politikan›n yeni bir program, “halk›n haklar› program›” etraf›nda kurulmas› aç›s›ndan da muhtarl›k çal›flmalar› önemli bir kanal açt›. Halk›n say›lan kesimlerinin afla¤›dan somut talepler etraf›nda bir araya getirilmesi ve yeniden politiklefltirilmesi; ‘sa¤’ ve ‘sol’ saflaflmalar›n “halk›n haklar›” etraf›nda yeniden kurulmas›n›n ve bunun önündeki engellerin görülmesinin hem de bu engellerin afl›lmas›n›n deneyimleri biriktirilmifl oldu. Mahalle kahvelerinin sol aç›s›ndan yeniden politik-sosyal mekanlara çevrilmesi gere¤i a盤a ç›kan bir baflka ayr›nt› ve bu gibi bir dizi ayr›nt› çal›flmalar›n içinde ‘gizli’dir. Bunlar ilerleyen günlerde bilince ç›kart›ld›¤›, mücadeleye aktar›ld›¤› oranda çal›flmalara önemli nitelikler kazand›racakt›r.


2 Nisan 15 Nisan

2009

GÜNDEM 3

I Belediyelerde ÖDP ve EMEP de var

I Dersim kazand› AKP kaybetti

I DTP I¤d›r’da MHP’yi sand›¤a gömdü

Yerel seçimlerin sonucunda Hatay’›n Samanda¤ ilçesinde ÖDP aday› Mithat Nehir, Tunceli’nin Mazgirt ilçesinde de EMEP aday› Tekin Türkel seçimleri kazand›. ÖDP ayr›ca K›r›kkale'nin Hasandede, Hatay'›n Aknehir ve Malatya'n›n A¤›lbafl› beldelerinde seçimi kazand›.

Tunceli’de ise DTP aday› Edibe fiahin yüzde 30 oyla Belediye baflkan› seçildi. fiahin’in ard›ndan da Dersim Demokratik Halk Dayan›flmas› (DDHD) ve Demokratik Haklar Federasyonu’nun (DHF) ortak aday› Murat Kur’un yüzde 24.47 oran›yla seçimlerden ikinci ç›kmas› önemli bir baflar› olarak göze çarpt›.

I¤d›r'da DTP'nin baflkanl›¤›n› kazanmas›n›n ard›ndan, DTP ‹l binas› önünde bir araya gelen 20 bin kifli kutlama yapt›. Burada konuflan Belediye Baflkan› M. Nuri Günefl, halka teflekkür ederek, insan merkezli bir anlay›flla belediyecilik yapacaklar›n› söyledi.

AKP’yi emekçiler ve Kürtler tökezletti Kuruluflundan beri ilk kez bir seçimde erime yaflayan AKP, birinci parti olmas›na ra¤men kibrinin alt›nda kald›. Kale düflüremedi, kaleleri düfltü. Kürt sorunundaki ikiyüzlülük tutmad›, iflçileri te¤et geçmeyen kriz AKP’yi de te¤et geçmedi. AKP, Trakya ve Kürt illerinde silindi, Ege’de birkaç kente s›k›flt› Kuruluflundan beri ilk kez bir seçimde erime yaflayan AKP, birinci parti olmas›na ra¤men kibrinin alt›nda kald›. Kürt sorunundaki ikiyüzlülük tutmad›, iflçileri te¤et geçmeyen kriz AKP’yi de te¤et geçmedi. Krizin etkisiyle iflsizlik oran›n›n h›zla artt›¤› ve yoksullu¤un derinleflti¤i koflullarda, iktidar partisi AKP'nin krizin y›k›m›n› kendi d›fl›nda bir olgu olarak gösterme çabas› tutmad›. Erime yaflanan bölgelerin Kürtler, iflçiler ve kent yoksullar›n›n a¤›rl›kta oldu¤u kentler olmas› dikkat çekti Yerel seçim sonuçlar› kesinleflti. Yaklafl›k %80 kat›l›m oran›n›n sergilendi¤i seçimlerde, AKP il genel meclisinde % 39 civar›na düflen oy oran›yla, 2004 yerel seçimlerine göre 3, 2007 genel seçimlerine göre ise 8 puanl›k bir düflüfl yaflad›. AKP’nin bu gerileyifli karfl›s›nda CHP, MHP 2’fler puanl›k art›fllar yaflarken, DTP ve SP’nin oy oranlar› % 5,5 seviyesine yerleflti. Kaleleri düfltü AKP, CHP’den devrald›¤› Trabzon d›fl›nda, bir önceki se-

çimde kazand›¤› 2’si büyükflehir olmak üzere 14 kentte DTP, CHP, MHP ve ba¤›ms›z adaylar› karfl›s›nda yenildi. AKP oy oran›n› art›ramad›¤› gibi, kaleleri düflürme iddias›n› da yitirdi. ‹zmir’de ve Çankaya’da CHP karfl›s›nda herhangi bir ilerleme kaydedemeyen, Trakya’dan silinen AKP, en büyük kayb›n› ise aylar önce Diyarbak›r’› alma hedefini dile getirdi¤i Kürt illerinde yaflad›. DTP mevcut belediyelerini oylar›n› art›rarak korudu¤u gibi, Siirt, Van, I¤d›r belediyelerini de kazand›. DTP bu seçimde iddias›na en yak›n baflar›y› elde eden parti oldu. DTP’nin baflar›s›, Kürt halk›n›n AKP hükümetinin ikiyüzlü “demokrasi” siyasetine prim vermedi¤ini gösterdi. TRT fiefl, ölüm kuyular›, Kürdistan temaslar› gibi mini aç›l›mlar AKP’yi kurtarmad›. Bölgede referanduma dönüfltürülen seçimlerde Kürt halk› siyasal temsilcisini DTP olarak tescillemifl oldu. Seçim öncesi yard›m da¤›t›mlar› ile çokça tart›flmaya

konu olan Tunceli’de ise, Tunceli halk›n›n oyuna gelmedi¤i görüldü. Seçimi DTP aday› kazan›rken, sosyalistlerin ba¤›ms›z aday› da ikinci s›raya yerleflti. AKP ise üçüncü s›rada kald›. Ceket de kaybetti Ege’de MHP ve CHP kar-

Referandumun galibi DTP Tayyip Erdo¤an yerel seçimler öncesinde “Mutlaka istiyorum” dedi¤i Diyarbak›r’da a¤›r bir yenilgi ald›. DTP’yle girdi¤i yar›flta Kürt illerindeki seçimleri referandum havas›na sokan Erdo¤an’›n bölgedeki tek seçim baflar›s› Saadet Partisi’nden ald›¤› Mardin oldu. DTP, Diyarbak›r, Batman, fi›rnak, Dersim ve Hakkari illerinde seçimi büyük bir farkla kazan›rken, AKP’den Van ve Siirt’i, MHP’den de I¤d›r’› ald›. Mardin, Kars, Ad›yaman, Mufl ve A¤r›’da oylar›n› art›ran DTP, bölgede birinci parti oldu. Kürt halk› mesaj› aç›kt›: “Siyasi temsilcimiz DTP’dir.” AKP’nin Kürtçe televizyon ve ölüm kuyular› gibi aç›l›mlar›

ve Kürdistan temaslar›na Kürt halk› prim vermedi. Ayr›ca Kürt halk› bir yandan ölüm kuyular›n›n açarken bir yandan panzerlere tafl atan çocuklar›na onlarca y›l ceza veren AKP’nin izledi¤i ikiyüzlü politikalara kanmad›. Kürt halk›n›n, AKP’nin Kürdistan temaslar›na karfl› yan›t› da, Kürt sorunun çözüm yeri Diyarbak›r, siyasi temsilcimiz ise DTP’dir oldu.

fl›s›nda büyük bir gerileme kaydeden AKP, aday belirlemede eski belediye baflkanlar› ile ayr›l›¤a düfltü¤ü Adana ve Urfa’y› da kaybetti. Sonuçlar, Tayyip Erdo¤an’›n, kibrinin doru¤una ç›karak “ceketimi koysam seçtiririm” fleklindeki iddias›n›n da iktidar sarhofllu-

¤unun ürünü oldu¤unu ortaya koydu. Bakanlar›n da seferber edilmesiyle büyükflehirlere yönelik y›¤›na¤›n da pek bir ifle yaramad›¤› görüldü. Bakanlar›n aktif çal›flma yapt›¤› Antalya, Van, Eskiflehir gibi büyükflehirlere yönelik kampanyalar›n baflar›s›z olmas› sonras›nda bir

kabine revizyonunun gündeme gelmesi bekleniyor. AKP’nin gerilemesi karfl›s›nda büyük kent merkezlerinde CHP’nin, kasabalarda ise MHP’nin yükselme e¤ilimi gösterdi¤i görüldü. AKP’nin genel olarak belediye baflkanl›klar›nda, il genel meclisinde elde etti¤inden daha baflar›s›z olmas›, kimi yorumcularca AKP’nin yanl›fl aday tercihlerinde bulundu¤u fleklinde de¤erlendirildi. Ancak baflkanl›klar merkez oylar› ile belirlenirken, il genel meclislerinde taflra oylar›n›n da say›l›yor olmas› dikkate al›nd›¤›nda kentlerde k›rsala göre daha büyük bir erimenin yafland›¤› fleklinde bir de¤erlendirme yap›labilir. CHP’nin belediye baflkanl›klar› ile il genel meclislerinde ald›¤› oylar aras›ndaki fark da dikkat çekici. Belediye baflkanl›klar›ndaki %28 ile il genel meclisindeki %23 aras›ndaki 5 puanl›k fark parti politikalar›n›n adaylar kadar desteklenmedi¤ini gösterdi. Kay›plar iflçi havzalar›nda ‹stanbul ve Ankara’da elde edilen sonuçlar da, AKP’nin

büyükflehir belediye baflkanl›klar›n› elinde tutmas›na ra¤men iflçi havzalar›nda ve kimi yoksul semtlerde önemli bir erime yaflad›¤›n› gösterdi. ‹ki ilde de oy oranlar› gerileyen AKP birçok belediyesini de ya kaybetti ya da k›l pay› farkla kazand›. AKP ‹stanbul’da en ciddi gerilemelerini Kartal, Pendik, Sar›yer, Maltepe, Tuzla, Adalar ve Beylikdüzü gibi ilçelerde yaflarken bu ilçelerin pek ço¤u iflçi havzalar›n›n yo¤unlaflt›¤› ve son y›llarda kentsel dönüflüm karfl›s›nda bar›nma sorunlar›n›n öne ç›kt›¤› bölgeler olarak biliniyor. Ankara’da AKP’nin büyük oy kaybetti¤i ve k›l pay› kazand›¤› Mamak’ta da iki y›ld›r önemli bir bar›nma hakk› mücadelesi sergileniyor. Seçim sonuçlar›, kuruluflundan beri ilk kez bir seçimde önceki konumundan geriye düflen AKP’nin yedi¤i bu öncü tokad›n Kürtler, iflçiler ve somut hak kayb›na u¤rayan kesimlerden geldi¤ini ve daha da derinleflmesi olas› olan bir erimenin de bu kesimlerden kaynaklanaca¤›n›n ipuçlar›n› verdi.

AKP iflçi kentlerinde s›k›nt›da AKP’nin krizden etkilenen kent merkezlerinde büyük kay›plar yaflad›¤› görüldü. AKP, krizin ve iflsizli¤in vurdu¤u Bursa, Denizli, Kayseri, Manisa ve Kocaeli gibi kentlerde baflkanl›¤› korudu¤u durumda bile %15’e varan büyük oy kay›plar› yaflad›. Bu oylar›n SP’ye de¤il büyük oranda CHP ve MHP’ye yöneldi¤i görüldü

Bat›da hedefin gerisinde Kürtlerin yo¤un yaflad›¤› illerde AKP’yi geriletme hedefiyle seçime haz›rlanan DTP’nin ‹stanbul, ‹zmir, Adana, Mersin ve Ankara’da oylar›n›n düflmesi Bat›’daki Kürtlere politika üretmekteki s›k›nt›s›n› daha görünür k›ld›. Özellikle Kürt illeri d›fl›ndaki yerleflim yerlerinde d›fllanm›fll›k ve ezilme duygusunu daha yo¤un yaflayan emekçi ve yoksul Kürtlere yönelik isabetli politika üretememesi, hem Kürt hareketinin hem s›n›f hareketinin önemli bir kayb›n› oluflturdu. Emekçilere yönelik politikalar› da öne ç›karan bir DTP’nin ülke genelinde de çok daha baflar›l› sonuçlar elde edebilece¤i görülmüfl oldu.

29 Mart’ta yap›lan seçim sonuçlar› sanayi üretiminin a¤›rl›kl› yap›ld›¤› iller baz›nda de¤erlendirildi¤inde, iktidar partisi AKP’nin bu kentlerde s›k›nt›da oldu¤unu gösteriyor. Daha önce sanayi merkezi haline gelerek ekonomik anlamda büyüme yaflayan illerde, kriz döneminde yaflanan iflten at›lmalar, fabrika kapanmalar›, iflsizlik art›fllar› 29 Mart seçimlerinde sand›¤a k›smen de olsa yans›yarak, AKP’nin oy kayb›nda etkili oldu. Sanayi a¤›rl›kl› üretim yapan Kocaeli, Bursa, Denizli, Kayseri, Gaziantep, Adana, Manisa, Tekirda¤ ve ‹stanbul’un iflçi havzalar›n›n yo¤un oldu¤u ilçelerinin baz›lar›nda AKP kaybetti baz›lar›nda da kazanmas›na ra¤men yüzde 5 ile 15 aral›¤›nda oy kayb›na u¤rad›.

Metin Özu¤urlu: “AKP momenti k›r›ld›”

Çetin Uygur: “Türkiye solu ders ç›karmal›”

Metin Bakkalc›: “AKP kuvvetini yitirmifltir”

“Görünen, AKP’nin momentumu ilk kez k›r›ld›. AKP seçimlerde bir devlet partisi gibi çal›flt›. Seçimlere devletin tüm olanaklar›n›, il, ilçe, mülki idarelerini, emniyet güçlerini ve benzeri tüm olanaklar›n› kullanarak yüklendi. Buna ra¤men gerileme olmas› anlaml›. Yüksek metalaflman›n yafland›¤›, iflçilefltirmenin yayg›nlaflt›¤›, krizin emekçilere do¤rudan yans›d›¤› yerlerde aç›k gerileme var. AKP’den kopan oylar›n adresi konusunda farkl›l›klar var. Özellikle ‹ç Ege’de MHP’ye yönelinmesi dikkat çekici. Bu duruma kimlik siyaseti çerçevesinden bak›nca çok kutuplaflm›fl ve parçalanm›fl bir Türkiye tablosu ç›k›yor. Çok parçal› bu tabloya s›n›f eksenli bak›nca bundan sonra mücadelenin s›n›f temelli olaca¤› görülüyor. Kimlik siyasetinden bak›nca parçalanm›fl ama farkl› partilere benzer saiklerle oy verilmifl. 2007 seçimlerinden sonra Kürtlerin DTP’ye yönelmesini ele alal›m. AKP her ne kadar “biz hizmet siyaseti yap›yoruz” dese de oraya kimlik siyaseti temeliyle yaklaflt›. Ama halk kendi yaflam koflullar›n› kötülefltiren bir siyasi partiye meyletmedi. AKP’nin bölgede düflüflünde bu etkili.”

“Gelinen noktada sermaye kendi krizini yaflamaya bafllad›. Türkiye’de de etkisi hissedilen bu kriz en s›cak haliyle Nisan ay›ndan itibaren yaflanmaya bafllayacak. Türkiye sosyalist odaklar› krizin Türkiye’yi yakt›¤› bir noktada birlikte mücadele edemedi. Birliktelikten kast›m topluma yerel yönetimlerin önemini anlatamad›. Krizin bizde yaflanmaya bafllamas›yla beraber a¤›rl›kla tekstil ve metal sektörleri baflta olmak üzere iflçi ç›kartmalar›n yafland›¤›n› görüyoruz. Sendikalar dibe vururken öte yandan güvencesiz b›rak›lan iflçilerin, kitlelerin bu seçimlerde AKP’ye tepkisini gösterdi¤ini söyleyebiliriz. ‹flçilerin yo¤un olarak yaflad›¤› yerlerde AKP kaybetti. Sol bunu görmeli. S›n›f›n ekonomik, politik mücadele örgütleri olan sendikalar meslek örgütleri bunu görmeli üzerilerine düflen politik görevleri yerine getirmeli. Sol siyasi odaklar›n bir araya gelmesi ortak bir hatta hareket etmesinin sa¤lanmas›nda üzerlerine düflen uyar›c› görevleri yerine getirmeli. Sol için, sendikalar için görev büyük. Sosyalistler olarak seçimlerden önce yakalayamad›¤›m›z birilikte mücadele olanaklar›n› flimdi yaratabilmenin tam zaman›.”

“Türkiye’de esas olarak kamuoyu nezdinde ‘Dervifl Program›’ olarak an›lan, salt bir ekonomik program olmay›p bir toplum tahayyülünü de içeren program ömrünü bitirmifltir. Ülke içi ve d›fl›ndaki iktidar sahiplerinin yeni bir program haz›rl›¤› içinde oldu¤unu görüyoruz. Kürt sorunu, dünya ve Ortado¤u’yu da içine alan yeni bir program›n haz›rl›klar› yap›l›yor. Her düzeyde eflitsizlik vahfli biçimlerde ortaya ç›karken gayri insani politikalar insanlar›n tepkisini çekiyor. Seçimin aritmetik sonucunun ötesinde Türkiye’nin bir yol ayr›m›nda oldu¤u söylenebilir. Ya her düzeyden gayri insani politikalarda ›srar ya da insan› esas alan olan ola¤anüstü seferberlik bafllatacak politikalar. Bu aritmeti¤e bakt›¤›m›zda tablo çok aç›kt›r. Asl›nda iktidar olmayan AKP aç›s›ndan seçimle beraber kuvvetini yitirme söz konusudur. Bundan sonras› için ekonomik sosyal politikalar hedefleyen, bir arada yaflam› isteyen, Kürt sorununda demokratik bar›flç›l çözüm özlemi duyan Türkiye’de bugünden hayat› de¤ifltirecek iktidar› yaratmay› hedefleyen bir toplumsal hareketin önünün aç›lmas›n›n sorunudur. Böyle bir hareketin önü aç›labilir.”


2 Nisan 15 Nisan

4 GÜNDEM D‹YARBAKIR’DA POL‹S SALDIRDI

ÖLÜM KUYULARI AÇILDI

Bir ö¤renci gözünü kaybetti Diyarbak›r'da DTP'nin seçimleri kazanmas›n›n ard›ndan DTP Diyarbak›r ‹l binas› önünde yap›lan kutlamalara kat›lan Süleyman Demirel Lisesi son s›n›f ö¤rencisi Serfiraz Ulafl (18), An›t Park civar›nda polisin coplu sald›r›s›na u¤rad›. Sald›r›da sa¤ gözüne darbe alan Ulafl, Dicle Üniversitesi Araflt›rma Hastanesi'ne kald›r›ld›.Doktorlar, Ulafl'›n sa¤ gözünü kaybetti¤ini belirtti.

2009

SEN M‹S‹N PROTESTO EDEN

V‹CDAN‹ RED UYARISI

AKH‹SAR’IN ACI KAYBI

Ǜkan kemikler incelemede

2 kifliye 11 y›l hapis

Herhangi bir iyileflme yok

Özden S›danbel öldü

fi›rnak'›n Silopi ve Cizre ilçelerinde ölüm kuyular›ndan kemiklerin incelenmesi amac›yla gönderildi¤i ‹stanbul Adli T›p Kurumu Baflkanl›¤›'na ulaflt›. 1990'larda devlet taraf›ndan öldürülen Kürtlere ait kemikleri teslim alan kurum, kemiklerin belirlenmesi için ilk olarak Morg ‹htisas Dairesi'nde incelemeye ald›.Yetkililer, ölenlerin yak›nlar›ndan al›nacak DNA örnekleriyle sonuca uluflubileceklerini söyledi.

Baflbakan Recep Tayyip Edo¤an’›n 20 Ekim 2008 tarihinde Diyarbak›r’a yapt›¤› ziyaret s›ras›nda kentin de¤iflik yerlerinde gösteriler yap›lm›fl ve güvenlik güçlerine zaman zaman tafll› sald›r›da bulunulmufltu. Kentte o gün olaylara kar›flt›¤› gerekçesiyle gözalt›na al›nan ve tutuklanan Mehdi Ay, Mehmet Hasip Güler 11’er y›l 3’er ay hapis cezas›na çarpt›r›ld›

Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi vicdani retçi Osman Murat Ülke’ye iliflkin ald›¤› ikinci ara karar›nda Türkiye’yi bir kez daha uyard›. Komite A‹HM karar›na ra¤men vicdani ret durumunda bir iyileflme olmad›¤›n› belirtti. Hat›rlanaca¤› gibi daha önce de A‹HM, Türkiye’yi Avrupa ‹nsan haklar› Sözleflmesini ihlal etmekle suçlam›flt›.

Akhisar Halkç› Yerel Yönetim Platformu’nun belediye meclis üyesi adaylar›ndan Özden S›dalbel, 17 Mart günü yaflanan bir trafik kazas›nda yaflam›n› yitirdi. S›dalbel’in de içerisinde bulunan seçim arac›na çarpan Halil Baldemir kontrolündeki arac›n k›rm›z› ›fl›kta geçti¤i ve Baldemir’in 8’de 8 kusurlu oldu¤u tespit edildi. S›dalbel, 18 Mart günü yüzlerce Akhisarl›n›n kat›ld›¤› bir törenle sonsuzlu¤a u¤urland›.

Erbil’i b›rak Diyarbak›r’a bak Kürt sorununu Kürtleri AKP'ye mecbur ederek "yat›flt›rma" hayalleri milyonluk Newroz kutlamalar› ve DTP'nin büyük seçim zaferiyle yerle bir oldu. "Kürt realitesi"nin ayn› zamanda “PKK realitesi” oldu¤u bu kez politik olarak da kan›tland› Abdullah Gül, Irak ziyareti öncesinde, "önümüzdeki günlerde Kürt sorununda önemli geliflmeler olacak" dedi. Kürt sorununda Türkiye'nin "kabul edebilece¤i" bir "çözüm formülü"nün ortaya ç›kabilece¤i yönündeki bu sözlerin gerçekte ne anlama geldi¤i halen aç›kl›k kazanmad›. Ancak, Clinton'›n Türkiye ziyareti, Talabani'nin Türkiye'ye gelifli, Gül'ün Ba¤dat ziyareti ve yak›nda Erbil'de gerçekleflmesi planlanan Ulusal Kürt Konferans› göz önünde bulunduruldu¤unda, Gül'ün emperyalist merkezin vesayeti alt›nda bir "çözüm çerçevesi"nde uzlaflman›n sa¤land›¤›n› ima etti¤i san›l›yor. Irak Kürt Federe yönetimi ile sa¤lanacak bir uzlaflman›n Türkiye'deki Kürt sorununu ne ölçüde "çözebilece¤i" bilinmiyor. Ancak Gül'ün Kürt sorununda gerçek bir "çözüm"ün peflinde olmad›¤›, "floven politikalardan asgari taviz, PKK'nin tasfiyesinde azami kazanç" ilkesiyle hareket etti¤i biliniyor. AKP yandafllar›n›, Obama’yla birlikte, ABD'nin Irak'tan çekilme takviminin ifllemeye bafllad›¤›; Irak Kürt politik liderli¤inin bu sürecin sonras›nda kendisi için bölgesel bir güvenlik ortam› sa¤lamaya yöneldi¤i; Irak Kürtlerinin bu "s›k›nt›s›"n›n Türkiye'nin Kürt sorunun çözümündeki temel kayg›lar›n› giderecek formüller üzerinde anlaflmak için uy-

gun bir f›rsat sa¤lad›¤›n› ileri sürdüler. Irak Kürt Federe yönetiminin Kerkük Referandumu'ndan vazgeçece¤i, böylece Irak Kürtlerinin ba¤›ms›z bir siyasi varl›k temeli kazanmas›n›n önüne geçilebilece¤i; di¤er taraftan PKK'nin silahs›zland›r›lmas›nda Irak Kürt liderli¤iyle etkili

bir iflbirli¤i sa¤lanabilece¤i; bunun karfl›l›¤›nda ise Türkiye'nin Irak Kürt Federe yönetimini Arap milliyetçileri ve ‹ran karfl›s›nda himayesi alt›na alaca¤› yorumlar› yap›ld›. 29 Mart yerel seçimlerinin hemen öncesinde AKP "Kürt sorununu çözmeyi" de¤il, Amerika'yla birlikte "Erbil üzerinden" yat›flt›rmay› hedefleyen bir "plan›" cilalad›. KDP ve KYB'nin bütün Kürt ulusal güçlerini bir araya getirece¤i Ulusal Kürt Konferans›'n›n bafll›ca gündeminin PKK'nin silahs›zland›r›lmas› olaca¤›; bu konferansla, Kürt politik sürecinin ABD ve Kürtler içindeki iflbirlikçilerince Türkiye ile "uzlaflma"y› öne ç›karan bir do¤rultuya

kanalize edilece¤i umutlar› yarat›ld›. Türkiye'nin "topyekün imha" konseptinde k›sa bir süre önce k›smi de¤iflikli¤e gitti¤ini ve "güneyli Kürtlerle görüflmeme temelindeki "K›rm›z›çizgi"nin kald›r›lmas›n›n ve Türkiye Kürtlerine yönelik TRT fiefl gibi kimi k›smi aç›l›mlar yap›lmas›n›n, Kuzey-Güney çeliflkisi ve Kuzeydeki Özgürlük Hareketi'ne karfl› bir iflbirlikçi Kürt kesim oluflturma temelinde hareketi kuflatarak bo¤may› öngören bir konsepte dönüfltürüldü¤ünü"; tüm Kürt politik güçlerinin kat›ld›¤› bir ulusal konferans düzenlenmesinin gerekli oldu¤unun ilk defa PKK taraf›ndan dile getirildi¤i, ancak KDP ve KYB taraf›ndan düzenlenen konferans›n haz›rl›klar›nda PKK'nin d›flland›¤›n› dile getiren PKK sözcüleri, konferans›n bir "Ulusal Konferans" olamayaca¤›n›, bir tasfiye konferans› olaca¤›n› ve kat›lmayacaklar›n› ilan etti. fiatafatl› ‘aç›l›mlarla’ sahneye konulan plan› Kürt halk› Diyarbak›r'da gerçeklefltirdi¤i iki büyük ç›k›flla "paçavraya çevirdi". Diyarbak›r'daki "milyonluk" Newroz kutlamas› ve hemen ard›ndan %65'lik yerel seçim zaferiyle, Kürt sorununun Erbil'de de¤il Diyarbak›r'da dü¤ümlendi¤i; ABD-AKP-KDP/KYB aras›ndaki görüflmelerle "yat›flt›r›lmas›"n›n olanakl› olmad›¤›, PKK ve DTP ile çözülmesi gerekti¤i ortaya ç›kt›.

Milyonlar “Newroz piroz be” dedi Yüzbinler Newroz ateflini kardeflli¤in ülkesini kurmak için yakt›lar. Diyarbak›r’dan ‹stanbul’a, bir çok ilde Newroz halaylarla kutland›. Newroz atefli Avrupa’y› ve K›br›s’› da sard›. Diyarbak›r’da Newroz kutlamalar›na 1 milyon kifli kat›l›rken ‹stanbul, Van ve Batman’da da kitlesel kutlamalar yap›ld›.

Bu sene Newroz atefli milyonlarca kifli taraf›ndan ülkenin dört bir taraf›nda, Avrupa’n›n bir çok kent merkezinde ve K›br›s’ta yak›ld›. 29 Mart’ta yap›lan yerel seçimler öncesi düzenlenen Newroz kutlamalar›na yerel seçimler damgas›n› vurdu. Bir çok yerde Demokratik Toplum Partisi (DTP) taraf›ndan düzenlenen kutlamalarda Kürt halk›ndan sand›¤a gitmeleri istendi. Verilecek her bir oyun öneminin vurguland›¤› aç›klamalarda 30 Mart’›n ezilenlerin, emekçilerin, Kürtlerin ve devrimcilerin özgürlük zaferlerini ilan ettikleri gün olmas› vurgusu yap›ld›. Bir yanda Kürt halk›n›n kitlesel kat›l›m› di¤er tarafta bürokratlar›n ateflle danslar› vard› Bu seneki kutlamalara Kürt halk›n›n kitlesel kat›l›mlar› dikkat çekti. Diyarbak›r’da bir milyon ki-

fli toplan›rken ‹stanbul’da 500 bin, Van’da 300 bin, Batman’da 100 bin, Mersin 80 bin ve ‹zmir’de 50 bin kifli Newroz’u birlikte kutlamak için topland›. Avrupa’da ve K›br›s’ta yaflayan Kürtler de bulunduklar› kentlerde yapt›klar› etkinliklerle Newroz’u kutlad›. Ayr›ca bir çok Üniversitede de Newroz etkinlikleri yap›ld›. Devlet taraf›ndan ‹l Valiliklerine düzenlettirilen ‘Nevruz’ kutlamalar› da yine her seneki gibi komik görüntülere neden oldu. Devlet taraf›ndan yapt›r›lan kutlamalar nedeniyle zorunlu olarak bir araya bürokratlar yine tak›m elbiseleriyle atefl üstünden atlad›. Kürt sorununa Kürtlerin d›fl›nda çözüm arayanlar var DTP Eflbaflkan› Ahmet Türk, kutlamalara Diyarbak›r’da kat›l›rken di¤er Efl Baflkan Emine Ayna ise ‹stanbul’da kat›ld›. Kutlamalar-

Obama’n›n kutusu aç›l›yor 5 Nisan'da Türkiye'ye gelecek olan ABD Baflkan›'n›n en önemli gündem maddesinin Irak olaca¤› düflünülüyor ABD Baflkan› Barack Obama 5 Nisan'da Türkiye'ye geliyor. ‹lk gün Ankara'da TBMM'de konuflma yapmas› beklenen Obama'n›n, ikinci gün dura¤›n›n ‹stanbul olaca¤› kaydediliyor. Obama'n›n Ortado¤u Özel Temsilcisi George Mitchell'in ard›ndan ABD D›fliflleri Bakan› Hillary Clinton'un Türkiye'ye gelmesi ile devam eden trafik, bölgemize iliflkin kapsaml› pazarl›klar›n sürdü¤ünü gösteriyor. Obama'n›n Türkiye gündeminin en önemli bafll›klar›ndan birisinin Irak olaca¤› belirtiliyor. Obama'n›n Türkiye'ye gelifli öncesinde ABD'nin önemli düflünce kurulufllar›ndan Stratejik ve Uluslararas› Etütler Merkezi (CSIS) kapsaml› bir Türkiye raporu yay›nlad›. CSIS'nin raporu ve raporun sunuflunu yapan Zbigniew Brzezinski'nin sözleri, Obama'n›n Türkiye gündemi ile ilgili önemli ipuçlar› içeriyor. Brzezinski, Türkiye'nin ABD'nin gerçek bir müttefiki oldu¤unu, AB'ye girmek istedi¤ini, ülkede Müslüman bir demokrasi oldu¤unu, Ortado¤u için istikrar niteli¤i tafl›d›¤›n›, ‹srail'in orta¤› oldu¤unu, enerji yollar› için alternatif oluflturdu¤unu ve Orta Asya ülkeleri için örnek teflkil etti¤ini söyledi. CSIS raporunun Obama'ya tavsiyeda kürsüden yap›lan konuflmalarda Kürt sorununun çözümünün ABD veya AB taraf›ndan sa¤lanamayaca¤› vurgusu yap›larak, bar›fl›n muhatab›n›n Abdullah Öcalan oldu¤u söylendi. Ahmet Türk, yapt›¤› konuflmada Kürt halk›n›n bar›fl› istedi¤ini belirterek çözümü Kürtlerin d›fl›nda arayan bir mant›kla karfl› karfl›ya olduklar›n› söyledi. Çözüm isteniyorsa Kürt halk›yla diyalog kurulmas› gerekti¤ini savunan Türk, dünyadan Mandela örne¤ini verdi. ‹stanbul’da konuflan Emine Ayna’da Mandela örne¤ini vererek, Kürt sorununun ulusal bir sorun oldu¤u vurgusunu yapt›. Ulusal so-

Ergenekon’da ikinci perde aç›ld› Unutmayaca¤›z, Ergenekon’da ikinci iddianamenin kabul edilmesiyle 2 ayr› Ergenekon Davas› oldu. Dink ve Mumaffetmeyece¤iz cu suikastlar› ile Gazi katliam›na varan pek çok olaydan “Ergenekon” sorumlu tutuluyor Ergenekon davas› geçti¤imiz hafta kabul edilen 2’inci iddianame ile yeni bir boyut kazand›. 1’inci iddianame de bulunan maddelerle ilgili davalar›n sürdü¤ü süreçte devam eden soruflturmalar sonucu elde edilen bulgulardan oluflan 2’inci iddianame de “darbe planlar›” yer al›yor. ‹ddianame ‹stanbul 13. A¤›r Ceza Mahkemesi'nce kabul edildi. ‹lk duruflmas› 20 Temmuz 2009’da görülecek. Mahkeme iki davan›n birlefltirilmesini uygun görmedi. Böylece 2 ayr› Ergenekon Davas› oldu. 19'u tutuklu 56 san›kla ilgili iddianame, büyük ölçüde gizli tan›k ve itirafç›lar›n söylediklerine, telefon dinlemelerine ve günlüklere dayan›yor. 1909 sayfal›k iddianamenin önemli bir bölümü darbe iddialar›na ayr›l›yor. ‹ddianamede Sar›k›z, Ay›fl›¤›, Yakamoz ve Eldiven ad› verilen 4 darbe giriflimi yer al-

d›. Eski kuvvet komutanlar› Yalman, Örnek ve F›rt›na örgütle iflbirli¤i yapmakla suçland›. Savc› 3 komutan›n dosyas›na adli yarg›n›n bakaca¤›n› da kaydetti. Dink ve Mumcu suikastleri ile Gazi katliam›na varan pek çok olaydan "Ergenekon" sorumlu tutuluyor. ‹slamc› ve liberaller Türkiye’de ilk kez bir darbenin yarg› önüne ç›kt›¤›n› söyleyerek Ergenekon operasyonunu alk›fllasalar da bu bilgi gerçe¤i yans›tm›yor. Öncelikle davan›n konu baflar›lm›fl bir darbe de¤il bir darbe giriflimi. Türkiye’de daha önceden de baflar›s›z darbe giriflimleri yarg›lanm›flt›. Örne¤in Talat Aydemir bu suçlamayla idam edilmiflti. Darbe giriflimlerini yarg›land›¤› Türkiye’de baflta 12 Eylül olmakk üzere baflar›ya ulaflm›fl darbelerden hiç biri yarg›lanm›fl de¤il.

lerde bulunulan bölümünde Türkiye ile Ermenistan aras›ndaki yak›nlaflman›n desteklenmesi ve teflvik edilmesi öneriliyor. Raporun AB bölümünde, Türkiye-AB iliflkilerinin flu anda kritik bir noktada bulundu¤una iflaret edilerek, müzakerelerin çökmesi durumunda, sonuçlar›n olumsuz olaca¤›, Bat› ile iliflkilere zarar verece¤i ve milliyetçi e¤ilimleri güçlendirece¤i ve tüm bunlar›n ABD'nin ç›karlar›na ayk›r› olaca¤› dile getirildi. Raporun Ortado¤u bölümünde, Türkiyesiz bir Ortado¤u düflünülemeyece¤i ve Türkiye'nin ‹ran konusunda daha genifl bir rol oynayabilece¤i belirtildi.

runlar›n, o ulusun lideriyle masaya oturarak çözülebilece¤ini söyleyen Ayna, Kürtçe televizyon, Newroz’un resmi tatil yap›lmas› gibi önerilerle Kürt sorununa çözüm getirilemeyece¤ini savundu. Etnik siyaseti siz yap›yorsunuz Diyarbak›r’daki kutlamalarda konuflan DEP eski Milletvekilli Leyla Zana ise bugüne gelmelerini Kürt annelerinin sa¤lad›¤›n› vurgulad›¤› konuflmas›nda, Baflbakan Tayyip Erdo¤an’› elefltirdi. Baflbakan’›n etnik siyaset yap›yorsunuz sözlerine Cumhuriyet kuruldu¤undan bu yana etnik siyaset yapan sizsiniz diyerek karfl›l›k verdi.

Geçen hafta bir kazada ölen “Yaz›c›o¤lu” kahraman ilan edilip son yolculu¤una u¤urlan›rken ba¤r›na kin ve nefret tohumlar› ekmek için çaba saf etti¤i Anadolu halklar› onu faflist katliamlar›n mimar› olarak hat›rlayacak

Faflist sald›r›lar› ve katliamlar›n birço¤unun mimar› olarak bilinen Muhsin Yaz›c›o¤lu bir helikopter kazas›nda öldü. Yaz›c›o¤lu’nun ard›ndan medyada kaleme al›nan yaz›lar “kör ölür badem gözlü olur” dedirten cinstendi. BBP liderinin 1980 öncesi yaflanan faflist katliamlardaki pay› gündeme dahi getirilmezken, yak›n tarihin en sars›c› olayla›ndan biri olan Hrant Dink cinayetinin azmettiricisi Erhan Tuncel ve Yasin Haya ve Dan›fltay bask›n›n› yapan Alparslan Aslan’›n Yaz›c›o¤lu/BBP ba¤lant›s›n›n ad› bile an›lmad›. Muhsin Yaz›c›o¤lu faflistlerin kalesi olarak bilinen Ankara Üniversitesi Veternerlik Fakül-

tesi’nde 1972’de bafllad›¤› ö¤renim hayat› boyunca faflist hareketin kurmaylar›ndan oldu. Ülkü Ocaklar› Genel Baflkan Yard›mc›l›¤› ve Ülkü Ocaklar› Genel Baflkanl›¤› yapt›. 1978'de faaliyete geçen Ülkücü Gençlik Derne¤i' nin de kurucu Genel Baflkan› oldu. 7 T‹P’li ö¤rencinin öldürüldü¤ü Bahçelievler katliam›nda yard›m yatakl›k yapt›¤›, Abdullah Çatl› ve Balgat Kaliam› san›¤› Mustafa Pehlivan› gözalt›ndan Emniyeti bomba patlatmakla tehdit edip kurtard›¤›, 1978’de Sivas Alibaba Mahallesi’nde yaflanan ve Alevilerin hedef haline getirilmek istendi¤i provokasyonla iliflkisi oldu¤u Yaz›c›o¤lu hakk›nda anlat›lmayan gerçekler aras›nda, Yaz›c›o¤lu, 12 Eylülün ard›ndan 7,5 y›l hapis yatt›ktan sonra ç›karak önce MÇP’de sonra 1992’de kendi kurdu¤u BBP’de siyaset yapt›. BBP’nin ad› kontrgerilla iliflkilerinin ço¤unun aktar›ld›¤› CIA-Çeçenistan ba¤lant›s›nda s›kça geçerken son olarak Hrant Dink davas›n›n san›klar› olan Erhan Tuncel ve Yasin Hayal’in BBP üyesi oldu¤u ortaya ç›kt›.


2 Nisan 15 Nisan

2009

GÜNDEM 5

Bu gençleri kand›ramazs›n›z

Gençlerin flartlar› var!

Türkiye’nin dört bir yan›nda “flirket de¤il belediye istiyoruz” diyen üniversitelilerin verdi¤i hak mücadelesi ve demokrasi talebi, yerel seçimlere nas›l yaklafl›lmas› gerekti¤inin güzel bir örne¤ini oluflturdu Üniversiteliler flartlar›n›, Nilüfer Belediye Baflkan›’na imzalatt› Bursa'da Ö¤renci Kolektifleri’nin talebi üzerine Görükle'deki Mola Kafe’ye gelen Nilüfer Belediye Baflkan› Mustafa Bozbey 2 saat boyunca ö¤rencilerin sorular›n› cevaplad›. fiartlar›n› teker teker Mustafa Bozbey'e söyleyen üniversiteliler yaklafl›k 3 hafta boyunca üniversitede toplad›klar› toplam 10 bin imzay› Belediye Baflkan›’na ilettiler. Daha sonra ö¤rencilerin flartlar›n›n yer ald›¤› metin Mustafa Bozbey taraf›ndan imzaland›. ‹stanbul’da burs nöbetinin 50. gününde kitlesel eylem ve nöbet ‹stanbul Ö¤renci Kolektifleri 50 gündür ‹BB önünde “burs hakk›” için tuttuklar› nöbeti kitlsel bir eylem ile sonland›rd›. ‹stanbul’un tüm üniversitelerinden gelerek Beyaz›t Meydan›’nda buluflan Kolektifçiler, yolu araç trafi¤ine kapatarak Belediye önüne kadar slogan ve flark›larla yürüdüler. 200’e yak›n üniversitelinin kat›ld›¤› yürüyüflün ard›ndan kitlesel

olarak nöbet tutuldu. Nöbet s›ras›nda Kolektifiçiler hep bir a¤›zdan Kadir Topbafl ve AKP için besteledikleri flark›lar› söylediler. Eyleme ‹stanbul Tabip Odas›, Dev-Sa¤l›k ‹fl Sendikas›, ‹stanbul Halkevleri, D‹SK, KESK, TMMOB, E¤itim-Sen, Tüm Bel-Sen gibi kitle örgütleri ile ayd›nlar da destek oldu. Kocaeli'nde (OY)una gelmediler, flartlar›n› söylediler Kocaeli Üniversitesi Ö¤renci Kolektifleri 26 Mart perflembe günü, iki ay boyunca yapt›klar› anketleri ve toplad›klar› imzalar› Merkez Bankas› önünden bafllatt›klar› bir yürüyüfl ile Belediye’ye götürdüler. Yürüyüfl boyunca “Oyuna gelme, flart›n› söyle, “Köprü de¤il otobüs, lale de¤il burs”, “Belediye’den taleplerimiz var”, “Ucuz ulafl›m istiyoruz” sloganlar› atan üniversiteliler Belediye önünde eflek üzerine bindirdikleri temsili baflkan aday› ile küçük bir gösteri düzenledikten sonra toplad›klar› imzalar› belediyeye götürdüler. Ankaral› üniversiteliler de flartlar›n› hayk›rd› 26 Mart'ta Ankara'da üniversiteliler iki ayr› eylem gerçeklefltirdi. ‹lk eylem ODTÜ'de yaklafl›k 200 ö¤rencinin kat›l›m›yla gerçekleflti. “ODTÜ’yüz biz büyük düflünürüz, Gökçek’in havas›n› söndürürüz” diyerek Haz›rl›k Binas› önünden yemekhanelere kadar bir yürüyüfl gerçeklefltiren üniversiteliler burada oynad›klar›

Liseliler: “Yalanlar›n›zdan b›kt›k” “fiimdi yerlerden kalk›p okullar›m›za gidece¤iz ve gitti¤imiz her yerde eline yüzüne kirli para bulaflm›fl kömüre bulanan, söyledi¤i her söz yalan olanlar›n karfl›s›nda olaca¤›z!” ‹stanbul’da befl ayr› partinin miting düzenledi¤i 22 Mart Cumartesi günü Galatasaray Meydan›’nda toplanan yaklafl›k 100 Liseli Genç Umutçu AKP’nin gerici politikalar›na ‘red’ dedi. ‘Bugün AKP’nin gerici politikalar›n› reddediyoruz, özgürlü¤e kofluyoruz’ diyen liseliler, Taksim Meydan›’na kadar yürüdü. Yürüyüfl boyunca, “Reddet özgürlefl, Genç Umut’ta birlefl”, “Umut biziz, biz gelece¤iz”, AKP’ye b›rakma liselere sahip ç›k” ve “Bilal Erdo¤an senin de baban iflsiz kals›n” sloganlar›n› att›lar. Liselilerin büyük bir çoflkuyla söyledikleri ‘Tayyip’li flark›lar’ ise etrafta eylemi izleyenler taraf›ndan alk›fllarla desteklendi. Taksim Meydan›’na do¤ru “Krizinizden de, seçiminizden de, yalanlar›n›zdan da b›kt›k” yaz›l› pankart›

açan Liseli Genç Umutçular, ›slak ve so¤uk zemine bedenleriyle ‘‹syan’ yaz›s› yazd›lar. Liseliler yapt›klar› bas›n aç›klamas›nda, tek tiplefltirilerek siyasetten uzak tutulmalar›n› elefltirererek flunlar› söylediler: “Bugün befl büyük partinin mitingi varken bu liseliler burada ne yap›yor diye soruyor olabilirsiniz. Malum bizim görevimiz oy kullanma olana¤›m›z da olmad›¤› için ‘ben siyasetten anlamam, beni ilgilendirmez’ deyip gözlerimizi, kulaklar›m›z› dünyaya kapatmak. En az›ndan birileri böyle olsun istiyor.” Liseliler aç›klamalar›n›n sonunda siyasetçilerin seçim dönemlerinde hat›rlad›klar› sokaklar›n gerçek sahiplerinin kendileri oldu¤unu hat›rlatt› ve “B›kt›k yalanlar›n›zdan da, kriz bahanelelerinizden de, adam yerine koyulmamaktan da, alay›n› reddediyoruz” dedi.

Kararl›, inatç›, cüretkar ve ezber bozan

renciye karfl›l›ks›z 300 TL burs sa¤lans›n. 2) Her kentte ve her üniversitede yurt, ulafl›m ve beslenme ücretlerinde yüzde 50 acil indirim yap›ls›n. 3) Ö¤renci evlerindeki temel ihtiyaçlardan

su, elektrik ve do¤algaz faturalar›nda yüzde 50 indirim yap›ls›n. Kiralar kontrol edilsin. 4) Harçlar kald›r›ls›n. Harç ve kredi borçlar› silinsin. 5) Üniversitelere ayr›lan kamu bütçesi art›r›ls›n.

skeçler ve yapt›klar› bas›n aç›klamas› ard›ndan gerçeklefltirilecek di¤er eyleme kat›lmak için Yürksel Caddesi'ne gittiler. Yaklafl›k 100 üniversiteli ile birlikte saat 14.00’te Yüksel Caddesi’nde buluflan üniversiteliler Büyükflehir Belediyesi’nin Güven Park’taki binas› önüne alk›fllar ve sloganlar eflli¤inde yürüdü. Belediye önünde Gökçek'in piyasac›, gerici, yolsuzluklarla dolu belediyecilik anlay›fl›n› elefltiren üniversiteliler Gökçek'i “tabuta” koyarak tarihe gömdüler. Yapt›klar› bas›n aç›klams›nda adaylar›n peflinden gitmeyeceklerini belirten üniversiteliler as›l olan›n temel haklar›n›n sa¤lanmas› oldu¤unu vurgulad›lar. Çanakkale'de üniversiteliler Belediye önünde eylemdeydi Çanakkale Onsekiz Mart Ö¤renci Kolektifi de 26 Mart günü Belediye önündeydi. Belediye önünde yap›lan bas›n aç›klamas›yla flartlar›n› hayk›ran üniversitelilere halk yo¤un ilgi gösterdi. ‹zmir oyuna gelmedi, flartlar›n› söyledi 25 Mart Çarflamba günü Büyükflehir Belediyesi önünde üniversitelilerin sesi yank›land›. “fiirket de¤il belediye istiyoruz, çünkü müflteri de¤il ö¤renciyiz” pankart› tafl›yan ‹zmir Ö¤renci Kolektifleri flartlar›n› ve kesilen burslar›n KYK üzerinden ödenmesi talebini iletmek üzere Belediye’ye gittiler. Cumhuriyet Meydan'nda toplanarak belediye önüne yürüyen Kolektifçiler iki arkadafllar›n› temsilci olarak Belediye ile görüflmeye gönderdiler. Bas›n Müdürü ile görüflen Kolektifçiler ulafl›mda indirim, ucuz ve nitelikli yurt ve kent meclislerinde söz

hakk› teminat› ald›. Sivas'ta belediyeye yürümek isteyen Kolektifçilere polis engeli 24 Mart sal› günü saat 15.00’te “Üniversitelilerin flartlar› var” kampanyas› kapsam›nda üniversiteden Belediye’ye yürüyüfle geçen üniversitelilerin önü panzerler taraf›ndan kesilerek yürüyüflleri engellendi. Cumhuriyet Üniversitesi'nde ilk kez üniversiteden Belediye’ye 8 km’lik güzergahta yürüyüfl düzenlemek isteyen 30 üniversiteli ç›k›fl kap›s›na geldiklerinde polis barikat› ile karfl›laflt›. Bas›n mensuplar›n›n da görüntü almas› engellenirken üniversiteliler yapt›klar› aç›klamada y›lmayacaklar›n› ve kararl› bir flekilde mücadelelerine devam edeceklerini söylediker. Bolu'da Belediye önüne yürüyen 6 Kolektifçi gözalt›na al›nd› Abant ‹zzet Baysal Üniversitesi (A‹BÜ) Ö¤renci Kolektifi’nden 6 Kolektifçi "Müflteri de¤il üniversiteliyiz! Belediyeden taleplerimiz var!" diyerek Bolu Belediyesi önünde bir eylem gerçeklefltirdi. Daha önce A‹BÜ içerisinde "Ö¤rencinin Seçim Sand›¤›" gezdirilerek "üniversitelinin talepleri" oylanm›flt›. Ç›kan sonuçlar› Belediye önünde kamuoyuyla paylaflmak isteyen A‹BÜ Kolektifi'ne polis sald›rarak 6 ö¤renciyi gözalt›na ald›. Polis taraf›ndan gözalt›na al›nmadan önce Kolektifçiler yapt›¤› aç›klamada "Bizler giderek daha da müflterilefltirilirken, daha da pahal›laflan yaflam flartlar› içerisinde yaflayamaz hale geldik. Bugün flartlar›m›z› belirlemeye geldik. Ve bugün güvenlik bize burada bas›n aç›klamas› yap›lmas›n›n yasak oldu¤unu bildirerek müdahale ediyor" dedi.

1) ‹htiyac› olan her ö¤-

Üniversitelilerin flartlar› var

Üniversiteli gençlik yerel seçimlere gösterdi¤i mücadele örnekleriyle damgas›n› vurdu. Haklar›n› almak için örgütledikleri kararl›, inatç›, cüretkar ve ezberleri bozan eylemlerle tüm adaylara flartlar›n› söyleyen ve hatta bir ço¤una bu flartlar› imzalatan Ö¤renci Kolektifleri seçimlerden sonra daha çok bafl a¤r›tacak gibi. Yerel seçimlerin ülke gündemine oturmas›yla birlikte Ö¤renci Kolektifleri ‹stanbul'dan Mersin'e, Ankara'dan Bursa'ya kadar ülkenin dört bir yan›nda yerel seçimlere üniversitelilerin gerçek sorunlar›n› ve çözüm yollar›n› tafl›d›lar. Üniversitelerin ilerici fikir ve de¤erlerinin halkla buluflmas›n› istemeyenler yerel seçimlerde üniversitelerin adlar›n› a¤›zlar›na dahi almazken, üniversiteliler belediye önlerini, seçim mitinglerini, televizyon programlar›n› tart›flma alanlar›na çevirdiler. Baflk a n adaylar› toplum u n gerçek gündeminden u z a k belirlen e n egemen siyasetin al›fl›ld›k sorular›na cevap verirken, üniversiteliler taraf›ndan önlerine koyulan “flartlar” ve seçim mitinglerinde bofl vaatler ve yalanlar savrulurken “burs istiyoruz” diyen üniversiteliler karfl›s›nda afallad›lar. Öyle ki Kadir Topbafl, tam 50 gün boyunca “burs hakk›” için ‹BB önünde nöbet tutan, belediye önünü her gün eylem alan›na çeviren üniversiteliler karfl›s›na ç›kmaya korkarken, belediye imkanlar›n› seferber etti¤i Gençlik Meclisi arac›l›¤›yla cevap vermeye çal›flt›. Baflbakan Davos fatihi olarak karfl›land›¤› gün dahi burslardan bahsetmek zorunda hissetti kendini. Benzer tablolar Türkiye'nin birçok ilinde de yafland›. fiehir merkezlerine kurulan kürsüler, meydanlarda oynana tiyatro oyunlar› üniversitelilerin ilerici fikirlerinin halkla buluflmas›n› sa¤lad›. Ülkenin birçok kentinde “fiirket de¤il belediye istiyoruz”, “Yerel seçimlerde flartlar›m›z var” diyerek Kolektifler'in

Gerici sald›r› püskürtüldü

AKP’yi korku sard› Gün gelecek Art›k gözalt›na al›nmak için eylem yapmaya gerek yok, “eylem yapma potansiyeline” sahip olmak da yeterli Yerel seçimler öncesi birçok ilde miting düzenleyen AKP’yi öyle bir halk korkusu sard› ki Baflbakan’›n ve AKP’li bakanlar›n gittikleri her ilde ola¤anüstü hal ilan edildi. “Eylem yapma potansiyeli”ne sahip olmak gözalt›na al›nmak için yeterli bir neden oldu. Hükümet Sözcüsü Cemil Giresun Halkevi üyesi Müslüm Karabulut ve lise ö¤rencisi N.S, gözalt›na al›nd› Çiçek’in 18 Mart’taki Giresun ziyareti öncesi sabah saatlerinde Giresun Halkevi Yöne- tepki gösterdi. Giresun’da çocuklar›, Çocuk tim Kurulu üyesi Müslüm Karabulut ve yafllar› 18’den küçük 4 Haklar› Sözleflmesi’ne ayk›r› bir Halkevi kursiyeri eylem yapma biçimde ailelerini ve arkadafllar›n› potansiyeline sahip olduklar› ge- tedirgin ederek gözalt›na ald›ran rekçesiyle gözalt›na al›nd›. Daha AKP hükümeti döneminde Adaönce Artvin ve Eskiflehir’de de na’da 9 çocuk, protesto gösterilebenzer uygulamalarla yine Halkev- rine kat›ld›klar› gerekçesiyle topciler gözalt›na al›nm›flt›. Gözalt›na lam 42 y›l hapis cezas› ald›. Milal›nan Halkevciler, akflam saatle- li E¤itim Bakan› Hüseyin Çelik’i rinde Çiçek’in flehirden ayr›lma- protesto eden üniversite ö¤renciles›ndan sonra serbest b›rak›ld›. 19 ri ise yarg›dan hiçbir ceza almazMart’ta Giresun Halkevi ve Gire- ken ö¤rencilere Yurt-Kur’dan ceza sun’da bulunan sol güçler bir ba- ya¤d›. Protestocu üniversiteliler s›n aç›klamas› yaparak gözalt›lara yurttan at›ld› ve burslar› kesildi.

Bilim ve Teknik'in "evrim" kapa¤›n›n sansürlenmesi ard›ndan görevden al›nan Atakuman göreve iade edildi

devran dönecek Yerel seçim çal›flmalar› için gittikleri illerde ola¤anüstü hal havas› estirerek gelecek tepkilerden kaçmaya çal›flan AKP’lileri yafll› kad›nlar yakalad› Halk›n, AKP’ye olan tepkileri seçim çal›flmalar› sürecinde, AKP’nin tüm engelleme çabalar›na ra¤men medyada yer ald›. Özellikle Adalet Bakan› Mehmet Ali fiahin’in muhatap oldu¤u iki ayr› olayda gelen tepkiler AKP’lileri de flafl›rtt›. fiahin, Antalya’daki esnaf ziyaretleri s›ras›nda Ayd›n Kanza Park›'nda parkta oturan kad›nlar›n yan›na gitti. Elinde namaz tesbihi bulunan yafll› bir kad›n, Bakan fiahin'e, “Deniz Feneri ne oldu?” dedi. “Deniz Feneri yarg›da” diye cevap veren bakan› azarlayan kad›n "seçim bitti mi o da bitti, size oy moy yok, hadi hadi" diyerek Bakan› yan›n-

dan kovarken, tepki karfl›s›ndan flafl›ran Bakan ne yapaca¤›n› bilemedi ve "senden oy istemiyoruz" diyebildi. Bakan’›n bu sözleri de etrafta bulunanlardan tepki gördü ve "gezmeyin o zaman ay›p" yan›t›n› ald›. Yine Antalya’da seçim çal›flmalar›n› sürdüren fiahin, mikrofonla oy istedi¤i esnada yafll› bir kad›n evinin cam›ndan ba¤›rarak, “Bakan bey bakan bey buraya bak. B›rak›n bunlar› herkes iflsiz, gençler a¤l›yor. Onlara ifl verin, afl verin" diyerek tepki gösterdi. Baflbakan ›sl›kland› Baflbakan Tayyip Erdo¤an ise Galatasaray ile Hamburg tak›mlar› aras›n-

verdi¤i bu hak mücadelesi ve demokrasi talebi, üniversitelilerin belediyelere ve yerel seçimlere nas›l yaklaflmas› gerekti¤inin güzel bir örne¤i. Burs hakk›, ulafl›mda indirim, pasonun kald›r›lmas›, bar›nma sorununun ucuz ve nitelikli yurtlar eliyle çözümü, sosyal-kültürel ihtiyaçlar ve kent yönetiminde söz-karar hakk› gibi flart-talepler, üniversitelilerin hem piyasac›-gerici belediyecilik anlay›fl›yla hesaplafl›lmas›n› sa¤larken hem de üniversitelileri yerel seçim sürecinde düzen siyasetinin seyircisi olmaktan ç›karma yolunda önemli bir ad›m at›lm›fl oldu. Seçim sand›¤›na hiçbir biçimde odaklanmayan bu mücadelenin sadece üniversiteliler aç›s›ndan de¤il toplumun bütününde hak alma bilincinin yeflermesinde ve büyümesine oldukça etkili oldu¤u önemli bir gerçek. Elbette bu gerçek egemenler taraf›ndan da görülmekte. S i vas'ta Belediye'ye yürümek isteyen ö¤rencilerin önünün panzerlerle kesilmesi; Bolu'da Belediye'ye yürüyen 6 Kolektifçinin gözalt›na al›nmas›, Ankara'da ‹. Melih Gökçek'i bekleyen ö¤rencilerin sürekli taciz edilmeleri egemenlerin hak alma bilincine karfl› duyduklar› öfkenin ve korkunun en somut ifadeleri. Ancak üniversitelilerin yerel seçimler sürecinde gösterdikleri kararl›, cüretkar mücadelelerinin yayg›nlafl›p büyümesi ve seçimlerin geride kald›¤› bugünlere tafl›nmas› zorunlu. Di¤er taraftan Kolektifler'in bu zorunlulu¤un bilincinde olduklar› da aç›k. Yerel seçimlerin yap›lmas›na günler kala Türkiye'nin birçok ilinde “fiirket de¤il belediye istiyoruz” slogan›yla düzenlenen yürüyüfllerde, yap›lan eylemlerde, okunan bas›n aç›klamalar›nda sürekli dile getirilen “Haklar›m›z› alana kadar mücadele edece¤iz” kararl›l›¤› üniversitelilerin hangi sorumluluk ile hareket ettiklerini ve edeceklerini çok net göstermektedir.

da oynanan UEFA Kupas› maç›n› izlemeye gitti¤inde, seyirciler taraf›ndan ›sl›klanarak protesto edildi. Daha önce bir televizyon program› s›ras›nda partisini elefltiren Mehmet Ali Erbil’e kat›ld›¤› mitingde tepki gösteren Erdo¤an seyircilerin yuhalamalar› karfl›s›nda sessiz kald›. Ankara’da ise ifl ç›k›fl saatinde evlerine gitmek için metroyu tercih eden Ankaral›lar saatlerce metronun gelmemesi üzerine çileden ç›kt› ve AKP’li Belediye Baflkan› Melih Gökçek’e tepki göstererek “Gökçek ‹stifa” sloganlar›n› att›.

TÜB‹TAK yönetimi taraf›ndan Bilim ve Teknik dergisinin mart say›s›nda yay›nlanmas› planlanan 'Evrim' dosyas›n›n sansürlenmesine itiraz etti¤i için görevinden al›nan derginin genel yay›n yönetmeni Çi¤dem Atakuman'›n kamuoyu tepkisi üzerine görevine devam etmesine karar verildi. Bilim ve Teknik dergisi yay›n kurulunun 'Evrim' dosyas›n› sansürlemesi Türkiye'nin her yerinde tepkilere yol açm›flt›. Bo¤aziçi Üniversitesi'nde görev yapan 224 ö¤retim üyesi uygulama-

y› "bilim d›fl›" olarak nitelendirdi. ODTÜ Mezunlar› Derne¤i taraf›ndan yay›nlanan ODTÜ'lüler Bülteni ise kapak konusunu 'Evrim' olarak belirledi. ODTÜ Stadyumu’nda toplanan yüzlerce ö¤retim üyesi ve ö¤renci ise stadyumdaki "devrim" yaz›s›n›n "d" harfini kapatarak "evrim" yaz›s› oluflturdu. ‹stanbul Halkevi üyeleri ise Galatasaray Meydan›’nda bir eylemle sansürü protesto etti. Halkevciler eylemin ard›ndan, Bilim ve Teknik dergisi için haz›rlad›klar› alternatif kapaklar› TÜB‹TAK'a postalad›.


2 Nisan 15 Nisan

6 EMEK

‹flçi mi patrondan çal›yor? Patronlar›n, iflçilerin yedikleri ekmek k›r›nt›s›nda bile gözlerinin oldu¤u söylenir ama bir firma taraf›ndan üretilen iflçi takip sistemi, patronlar›n iflçilerin tuvalette ihtiyaçlar› için geçirdikleri zamana bile göz diktiklerini ortaya koyuyor Patronlar daha fazla kazanmak için iflçilerin tuvalet zaman›na da göz dikti. Perkotek Personel Devam Kontrol Teknolojileri ve Güvenlik Sistemleri isimli bir firma iflçilerin tuvalette geçirdikleri zaman›n maliyetini hesaplayarak tuvalet takip sistemi pazarlamaya bafllad›. Kurulan bu sistemle iflçilere verilen kartlarla ya da parmak iziyle iflçilerin tuvalete girifl ve ç›k›fllar›, kalma süreleri ölçülüyor. Her iflletme kendi belirledi¤i tuvalete gitme s›kl›¤›n› veri olarak giriyor. ‹flçilerin tuvalete girifl say›s› 3, süresi de 5 dakika olarak s›n›rland›r›labiliyor. E¤er iflçi 4. kez tuvalete girmek isterse tuvaletin kap›s› otomatik olarak kilitleniyor. ‹flçilerin tuvalette fazla vakit geçirdi¤ine vurgu yapan firma patronlara “üçün beflin hesab›n›” yapmalar›n› ö¤ütlüyor. Firma iflçilerin tuvalette geçirdikleri zamanla ilgili bir hesap yap›yor ve patronlara, iflçilerin tuvalette ‘kaytard›klar›’ zaman› toplay›p, patrona günlük ve ayl›k raporlar halinde sunmay› vaad ediyor. Sunulan bu bilgi ile de patronlar›n iflçilerin maafllar›ndan “WC kesintisi” yapmas›n›n k›l›f›n› oluflturuyor. ‹flçi düflman› bu sistemi pazarla-

Yoksulluk s›n›r tan›m›yor

Türk-‹fl’in flubat ay› için yay›nlad›¤› açl›k ve yoksulluk raporunda açl›k ve yoksulluk s›n›r› geçen aya göre artt›. Özellikle yerel seçim döneminde, siyasiler taraf›ndan yoksullu¤un ticaretinin yap›ld›¤›n›n vurguland›¤› raporda, “sosyal devlet uygulamalar› yerini sadaka devletine b›rakm›flt›r” denildi. Araflt›rmada y›ll›k yüzde 10,77 olarak gerçekleflen mutfak enflasyonunun, açl›k s›n›r›n› 740 TL, yoksulluk s›n›r›n› ise 2.411 TL’ye çekti¤i belirtildi. Yap›lan hesaba göre 4 kiflilik bir ailenin günlük geliri 25 TL’n›n alt›ndaysa “aç” ve 80 TL’n›n alt›ndaysa “yoksul” kabul ediliyor.

Ars›z sermaye Sermaye dedi¤in ars›z olur. 2008 y›l›n› ihracat rekorlar› k›rarak kapatan Ford Otosan 2009 y›l›nda ise K›sa Çal›flma Ödene¤i’ne baflvurarak devletten yard›m talep ediyor. 2008 y›l›n› net 436 milyon TL kar ile kapatan Ford’un talebi kabul edilirse K›sa Çal›flma Ödene¤i’nden 12 ile 25 milyon TL para ödenecek. Yani elde etti¤i net kar›n yaln›zca yüzde 3’ü ile 6’s› aras› bir rakam. Türk Metal Sendikas› Gölcük fiube Baflkan› Yücel Yücel, sendikan›n Kocaeli ma cümlesi de “iflçilerin haklar› olmadan sizden ald›klar› zaman›n para olarak size geri dönüflümü”. Sistemi üreten firman›n ortaklar›ndan Cenk Yerlikaya’n›n ifadesi ile sistemin ifllevi flöyle tarif ediliyor: “Personel tuvalette sigara içti¤i, gereksiz vakit harcad›¤› ve bu sebeple de ürünler yetifltirilemedi¤i için iflverenlere kesilen büyük cezalar›n önlenebilmesi.” Sistem, iflçiler üze-

fiube Baflkanl›¤›'nda düzenledi¤i bas›n toplant›s›nda, iflveren temsilcileriyle yapt›klar› görüflmede fabrikada çal›flan 5 bin 239 iflçinin nisan ay› bafl›ndan eylül ay› sonuna kadar K›sa Çal›flma Ödene¤i’nden yararlan›lmas›na karar verildi¤ini söyledi. Konuyla ilgili olarak elde etti¤i karlar›ndan taviz vermek istemeyen Ford’un, iflçi maliyetlerini de iflçilerin kasas›ndan karfl›layarak yeni bir kar rekoru k›rmay› hedefledi¤i yorumlar› yap›ld›.

rinde daha fazla kontrol sa¤layarak daha fazla üretim ve tabi ki daha az maliyet yaratarak patronlar›n uykular›n›n kaçmas›na engel oluyor Patronlar›n talebiyle iki y›l önce ortaya ç›kan bu sistem yayg›n olarak tekstil sektöründe kullan›l›yor. Türkiye’de flu anda 132 fabrikada kullan›lan sistem, K›br›s, Arap ülkeleri, M›s›r, Türki Cumhuriyetler, Hollanda, Almanya ve ‹n-

giltere gibi ülkelere de flimdiye kadar 40 adet sat›lm›fl. Sisteme tepki art›yor ‹flçilerin insanca çal›flma koflullar›n› ortadan kald›ran sisteme tepkileri büyüyor. Sistemin üreticisi Yerlikaya ise tepkileri gereksiz buluyor, sistemin yaln›zca mesai saatlerinde çal›flt›¤›n› belirterek hak ve özgürlükleri k›s›tlamad›klar›n› savunuyor.

Tarih boyunca iflçinin hakk› olan art› de¤eri gasp eden, iflçileri güvencesizlefltiren patronlar, flimdi de utanmadan iflçilerin zamanlar›n› çald›klar› iddias›nda. “‹flçi mi patrondan çal›yor, patron mu iflçiden çal›yor” sorusunun cevab›n› Karl Marx Ücret, Fiyat ve Kar isimli kitab›nda vermiflti. Biz de buradan herkese bu kitab› okumalar›n› öneririz.

Hergün baflka bir yalan TÜ‹K taraf›ndan aral›k ay› iflsizlik oran›, yüzde 13,6 olarak aç›kland›. Toplam iflsiz say›s›n›n 3 milyon 274 bine ulaflt›¤› tespit edildi. Eylül ay›ndan bu yana iflsizlik h›zl› bir flekilde art›yor. Fakat TÜ‹K rakamlar›ndaki bu büyümüye ra¤men AKP hükümeti hala gerçekleri çarp›tmaya devam ediyor. AKP’liler taraf›ndan üretilen her yalan, yine hükümete ba¤l› kurumlar›n yapt›¤› araflt›rmalar taraf›nd a n ortaya ç›kar›l › -

Bütçe flimdiden

delik deflik AKP hükümeti 2009’un daha ilk 2 ay›nda, bütün y›l için öngördü¤ü bütçe a盤›na ulaflt›. A盤›n büyümesine patonlardan al›nan vergilerde yap›lan k›yaklar ve yerel seçimler için AKP’li belediyelere aktar›lan kaynaklar neden oldu. AKP’nin 2009 y›l› için hedefledi¤i bütçe a盤›, 10 milyar 398 milyon lirayd›. Oysa bütçe, flubat ay›nda yüzde 824’lük rekor bir art›flla 7 milyara yak›n aç›k verdi. Böylece ocak ve flubat ay›n›n toplam bütçe a盤› 10 milyar 359 bin liraya ulaflt›. ‹lk iki ayl›k aç›k, geçen y›l›n ayn› zaman›na göre 20 kat artarak rekor k›rd›. Mart ay›nda ise uygulamaya konulan yeni kriz tedbirleriyle bütçe dengesindeki bozulman›n daha da artt›¤› tahmin ediliyor.

‹flsizli¤in sürekli artmas›na karfl› AKP’liler hergün yeni bir yalan ortaya atarak gerçeklerin üstünü örtmeye çal›fl›yor. Fakat yalanc›n›n ampülü yats›ya kadar bile yanm›yor yor. Baflbakan’a göre iflsizlik mevsimselmifl Baflbakan Tayyip Erdo¤an, iflsizli¤i mevsimsel olarak tan›mlad› ve may›s ay›ndan itibaren tar›m, turizm ve hizmet sektörünün devreye girmesiyle iflsizilik oranlar›n›n düflece¤ini söyledi. Oysa TÜ‹K’in verilerine göre geçen sene ayn› dönemde iflsiz say›s› 2 milyon 436 bin idi. Geçen seneye göre 838 bin artan iflsizlik san›r›z yaln›zca mevsimsel olarak aç›klanamaz. Çal›flma Bakan› iflçiyi evde oturuyor san›yor Çal›flma ve Sosyal Güvenlik Bakan› Faruk Çelik ise iflsizlere çatarak, iflsizlerin ‹fiKUR’a bafl-

vurmad›klar›n› bunun yerine evde oturduklar›n› iddia etmiflti. ‹fiKUR ise aral›k ay›nda kendilerine baflvurular›n yüzde 444 artt›¤›n› duyurarak adeta Çelik’i yalanlad›. Mehmet fiimflek hala geçerli bir neden bulamad› ‹flsizlik konusunda en çok bahane üreten ise Hazineden Sorumlu Devlet Bakan› Mehmet fiimflek oldu. fiimflek’in, mart ay›n›n bafllar›nda iflsizli¤in asl›nda bir mesleksizlik sorunu oldu¤u tezi yine resmi veriler taraf›ndan yalanland›. Resmi verilere göre toplam iflsizlik oran› yüzde 13,6 iken mesleki ve lise mezunlar›nda iflsizlik oran› yüzde 15,9'a ç›k›yor. Yüksek ö¤retim mezunlar›nda da iflsizlik oran› yüzde

10,6'ya ulaflm›fl durumda. Yine Mehmet fiimflek Eskiflehir’de yapt›¤› bir aç›klamada iflsizlikteki art›fl›, kad›nlar›n iflgücüne kat›l›m›na ba¤layarak, asl›nda iflsizli¤in de¤il iflgücü miktar›n›n artt›¤›n› vurgulad›. fiimflek, kad›nlar›n iflgücüne kat›l›m›yla iflsizli¤in artt›¤›n› savunurken bir gerçekli¤i gözden uzak tutuyor. Çal›flmayan kad›nlar ve çocuklar neden iflgücüne kat›l›yor? Çünkü ekonomik kriz bahanesiyle efllerinin iflsiz kalmas› veya maafllar›n› alamad›klar› için aile bütçelerine katk› sunmalar› gerekiyor. Gerçeklerin çarp›t›larak “‹fl adamlar›n›n” morallerinin bozulmaya çal›fl›ld›¤›n› söyleyen baflta Mehmet fiimflek olmak üzere AKP hükümetinin anlamas› gereken konu ise iflsizlik oran›ndaki art›fl›n TÜ‹K rakamlar›ndan bile yüksek oldu¤u ve iflsizli¤in giderek daha yak›c› bir sorun haline geldi¤i gerçekli¤idir.

Paketler kimin için Ekonomik krizin etkilerini azaltma gerekçesiyle iki ayda 5 tane paket aç›kland› AKP, krizi önlemek için bir süre bekledikten sonra ard› ard›na 5 kriz paketi açt›. Paketlerden bol bol vergi indirimi ç›karken, emekçilere yönelik somut hiçbir önlem ç›kmad›. Baflbakan Tayyip Erdo¤an taraf›ndan seçim mitinglerinde aç›klanan paketlerle iflçilerin kazan›lm›fl haklar› daha da geriletildi. Özellikle birinci pakette aç›lan K›sa Çal›flma Ödene¤i’ndeki düzenleme ile iflçilerin paras› patronlara peflkefl çekildi. TÜS‹AD’›n dilinden düflürmedi¤i iç talebi canland›rmaya yö-

nelik maddeler içeren di¤er paketlerde ise gelirden al›nan birçok vergide önemli indirimler yap›ld›. Yap›lan hesaplamalara göre flu ana kadar aç›lan 5 paketin toplam maliyeti 36 milyar TL’ye ulaflt›. Aç›lan paketlerden flu ana kadar sat›fllar› art›r›lan bilgisayar ve mobilya sektörü memnunken, ihracata yönelik üretim yapan sanayiciler beklentilerinin karfl›lanmad›¤›n› söylediler. KESK, yapt›¤› aç›klama ile önlemlerin sadece patronlar› kurtarmaya yönelik giriflimler oldu¤una dikkat çekti.

2009

Dürüst olmayan kim? Mustafa EBERL‹KÖSE eberli@sendika.org

Yaklafl›k 20 y›ld›r hayat›m›zda olan kredi kartlar›, günlük yaflam›m›z›n hemen hemen her alan›nda var olmaya bafllad›. Gitgide de var olmas› bir zorunluluk haline dönüfltürülüyor. Bankalar uygulad›klar› farkl› tarifelerle bizi kredi kart› kullanma konusunda iknaya çal›fl›yor. Nakit olarak alamayaca¤›m›z bir çok mal›, kredi kart›yla uzun vadeli, taksitlere bölünmüfl bir biçimde alabiliyoruz. Sat›c› firmalar da bunu sat›fl politikalar›na yans›tarak çeflitli taksit imkanlar›n› sunurak bizi mallar›n› almam›z için ikna çabas›na giriyor. Yap›lan bir araflt›rmaya göre kullan›lan kredi kart› say›s› 41 milyon olmufl. Kredi kart› kullan›c›lar›n›n yüzde 82’sinin borçlar› s›kl›kla gelirlerini afl›yor. Yüzde 71’i borçlar› nedeniyle zor durumda kal›rken yüzde 21’i ruhsal çöküntüye u¤ruyor. Gazetelerde kredi kart› borçlar›n› ödeyemedikleri için intihar eden insanlar›n haberlerini okuyoruz art›k. Konuya bir de bankalar aç›s›ndan bakarsak, kredi kart›n›n yayg›nlaflmas› hatta belirli bir süre borçlar›n ödenenemesi kazançl› bir durum. Cebinizde paran›z olmasa bile gelecekte kazanaca¤›n›z paralar için bankalara borçlanabilirsiniz. Asl›nda bu aç›dan bak›nca da kredi kartlar› bir bak›ma gelecekteki art› de¤er sömürüsünün somut bir biçimi haline geliyor. Tüketici kredileri gibi kredilere kendi içlerindeki rekabet gere¤i daha düflük faiz uygulayabilen bankalar kredi kartlar›na yüzde 5’i geçen oranda faiz uyguluyor. Bu durumda bankac›l›k sistemi aç›s›ndan büyük karlar do¤uruyor. Ancak flu anda toplam 36 milyar TL’ye ulaflan kredi kart› borç toplam› bankalar› zor durumda b›rakmaya bafllad›. Bir taraftan faiz gelirleri artt›¤› için memnun olan bankac›l›k sistemi di¤er taraftan da ödenememe durumu karfl›s›nda zorda kalaca¤›n›n fark›nda. Çünkü kriz nedeniyle iflsizlik art›yor. Kart borçlular› iflsiz kald›klar› gibi ifl de bulam›yor. Bu durumda borçlar›n› ödeme flanslar› olmayacak. Bankalar kart borçlar›n›n garantiye al›nmas› konusunda hükümete bask› yap›yor. Baflbakan Tayyip Erdo¤an’da bu mesaj› ald›ktan sonra Eskiflehir mitinginde ç›k›yor kürsüye, ne kadar sermaye yanl›s› emek düflman› oldu¤unu sahneliyor. Baflbakan Erdo¤an, “Kredi kart›yla borçlananlar› flöyle bir farkl› yere koyuyorum, onlara da dürüst gözüyle bakmam” diyor. Baflbakan›n dürüst olmamakla itham etti¤i kifli say›s› 970 bin. Baflbakan’a göre emekçilerin, yapt›klar› “lüks harcamalar›n” bedelini ödemesi gerekiyor. Oysa Vatan Gazetesi’nin bir araflt›rmas›, kredi kart›n›n hangi tür harcamalar için yap›ld›¤›n› aç›kça ortaya koyuyor. Araflt›rmaya göre 2009 y›l› Ocak ay›nda 13,4 milyar TL’lik kredi kart› harcamas› olmufl. Bu harcaman›n yaklafl›k 6 milyarl›k k›sm› market harcamalar› için kullan›lm›fl. Lüks denilebilecek, kuyumculardan yap›lan al›flverifl miktar› ise 550 milyon TL civar›nda. Kredi kartlar›yla market al›flverifli d›fl›nda akaryak›t, elektronik eflya, bilgisayar, mobilya gibi al›mlar yap›lm›fl. Bu tablo gösteriyor ki borç emekçilerin borcu ve Baflbakan, yine patronlar›n paralar›n› koruyabilmek için dürüst davranm›yor. Bedeli emekçilere ödetmeye çal›fl›yor. Kas›mpaflal›l›¤›n› yine emekçilere gösterme çabas›nda. Peki yaflamsal ihtiyaçlar›m›z› karfl›layabilmek için kullan›m› zorunlu hale gelen kredi kart› borçlar›m›z konusunda ne yapmal›y›z? Öncelikle bu sorunu bireysel bir sorun olarak görmekten vazgeçerek, bu konuda örgütlenmemiz gerekir. Sendikalar ve kitle örgütlerini harekete geçirerek, s›n›f mücadelesinin gündelik talepleri aras›nda kredi kart› borçlar›na dair taleplere de yer vermelerini istemeliyiz. Tüm kredi kart› borçlar›na uygulanan faizlerin dondurulmas›, eski faizlerin silinmesi, anapara ödemelerinin faizsiz ve uzun vadeli olarak taksitlendirilerek yeniden yap›land›r›lmas› talebini yükseltmeliyiz.

Kart borçlular› iflten at›l›yor

Kriz tefeciye yarad›

Rant yat›r›m› bütçeyi aflt›

Baflbakan Tayyip Erdo¤an’a göre suçlu olan kredi kart› ma¤durlar›, sorunlar›na çare bulunmas›n› bir kenara b›rak›n, hergün yeni bir uygulamayla daha da köfleye s›k›flt›r›l›yor. Tüketiciler Birli¤i Genel Baflkan› Naz›m Kaya’n›n söyledi¤ine göre kredi kart› borçlar›ndan dolay› çal›flt›¤› yerlere haciz yaz›s› gönderilen iflçiler, iflverenler taraf›ndan tazminats›z iflten ç›kar›lmaya baflland›. 36 milyar TL’ye ulaflan kredi kart› boçlar›n›n 3,6 milyar TL’si için hukuki ifllem bafllat›ld›. Merkez Bankas› verilerine göre yaklafl›k bir buçuk milyon kifli kredi kart› borcunu ödemedi¤i için kara listeye al›nd›. Bankalar ise kredi kart›nda ayl›k faizler yüksek oldu¤u için hukuki sürece girme konusunda aceleci davranm›yor.

Kredi kart› borçlular›n› hedef alan ve büyük flehirlerde sokaklarda el ilanlar› da¤›tarak borcu yap›land›rmay› öneren tefecilik faaliyetleri ortaya ç›kt›. Özellikle banka kredi borcunu ödeyemeyenlerin yöneldi¤i tefecilerin say›s› son üç y›lda ikiye katland›. Tefeciler kredi kart› borçlular› d›fl›nda ticari iflletmelere yönelik de borç yap›land›rmas› öneriyor. Borçlular taraf›ndan, ‘Korsan Faktoring’ ad› verilen uygulamada faktöring sektöründe faaliyet gösteren flirketlerin de kay›t d›fl› olarak elden para verdi¤i öne sürülüyor. Uzmanlar tefecilikte yaflanan bu art›fl›n en önemli sebebi olarak 'ekonomik durgunluk ve siyasi belirsizli¤i' gösteriyor.

Bu seçim döneminde de partiler harcamalar konusunda kesenin a¤z›n› açt›. ‹stanbul Serbest Muhasebeci Mali Müflavirler Odas›’n›n hesaplamalar›na göre, belediyelerin seçimler için harcad›¤› para milyarlarca liray› buldu. Ancak bütçelerde bu rakamlar daha düflük gösteriliyor. AKP seçim bütçesi için toplam 100 milyon TL, CHP 60 milyon TL ve MHP 30 milyon TL bütçe ay›rd›klar›n› söyledi. Oysa sadece 4 büyük ilin seçim harcamas›n›n 2 milyar TL’ye yaklaflt›¤› hesapland›. ‹stanbul’da mevcut belediye baflkan› Kadir Topbafl, seçim harcamas›n›n 60 milyon TL oldu¤unu aç›klasa da seçim için harcanan rakam›n, dolayl› giderlerle 600 milyon TL’ye yaklaflt›¤› hesapland›.


2 Nisan 15 Nisan

2009

EMEK 7

D‹SK’ten 1 May›s ça¤r›s›

Büro emekçileri ifl b›rakt›

Çorum’da iflçilerden eylem

Dev Sa¤l›k-‹fl’in hukuk zaferi

D‹SK Genel Baflkan› Süleyman Çelebi, Avrupa Parlamentosu’nun Türkiye raporunda hükümete, örgütlenme özgürlü¤üne sayg› duyarak 1 May›s ‹flçi Bayram›’n›n Taksim Meydan›’nda kutlanmas› için sendikalarla birlikte ortak bir çözüm bulmas› ça¤r›s›n›n yap›ld›¤›n› aç›klad›. Çelebi, “Avrupa Parlamentosu’nun da vurgulad›¤› gibi hükümet sürekli erteledi¤i 2821 ve 2822 say›l› yasalar›, ILO sözleflmelerine uygun flekilde düzenlemelidir” dedi. Çelebi taraf›ndan yap›lan aç›klamada, Türkiye raporunda, reformlar›n h›zlanmas› gereken alanlar aras›nda iflçi haklar› ve sendikal özgürlükler bulundu¤una dikkat çekildi.

BES üyeleri 18 Mart’ta “Eflit ifle eflit ücret” talebiyle Türkiye genelinde örgütlü oldu¤u tüm iflyerlerinde saat 08.00–10.00 aras›nda ifl b›rakma eylemi yapt›. Ümraniye Vergi Dairesi önünde düzenlenen bas›n aç›klamas›nda konuflan BES Genel Baflkan› Osman Biçer, “eflit ifle eflit ücret” prensibinin nesnel ve gerçekçi bir biçimde uygulanmas› gerekti¤ini belirtti. Yaflanan ekonomik kriz koflullar›n›n göz önüne al›narak kamuda ifl güvenceli ek istihdam olana¤› yarat›lmas›n› istediklerini ifade eden Biçer, özellefltirme, hizmet sat›m alma ve tafleronlaflt›rma uygulamalar›ndan vazgeçilmesi gerekti¤ini söyledi.

Çorum Organize Sanayi Bölgesi’nde faaliyet gösteren Mintay Tekstil Konfeksiyon Fabrikas›’nda çal›flan 900 iflçi 20 Mart günü fabrika bahçesinde 9 saat süren bir eylem yapt›. Patronla yap›lan görüflme sonucu maafllar›n 25 Mart’ta ödenece¤inin aç›klanmas›ndan sonra eylem sona erdi. Eylemde sorunlar›n› dile getiren iflçiler, 3 ayd›r maafllar›n›, mesai ücretleri alamad›klar›n› ifade ettiler. Kiralar›n› ödeyemediklerini ve ekmek alacak paralar›n›n bile olmad›¤›n› söyleyen iflçiler krizin bahane edildi¤ini ancak iflleri yetifltirmek için zorunlu mesai yapt›klar›n› söylediler.

Kocaeli Üniversitesi T›p Fakültesi’nde çal›flanlar›n›n Bakanlar Kurulu karar› ile ödenen "ilave tediye" alacaklar›n›n haks›z olarak ödenmedi¤i Yarg›tay taraf›ndan tespit edildi. Dev Sa¤l›k-‹fl taraf›ndan yap›lan giriflimlerin sonuç vermemesi üzerine aç›lan dava, üniversitenin kamu kurumu olarak kabul edilmemesi üzerine Kocaeli 1. ‹fl Mahkemesi'nce olumsuz de¤erlendirilmiflti. Ancak Yarg›tay karar› bozarak üniversite hastanelerinin kamu kurumu oldu¤una ve iflçilerin ilave tediye ücreti talep etme hakk›n›n oldu¤una karar verdi. Böylece Yarg›tay iflçilerin alacaklar›n›n ödenmemesinin hukuka ayk›r› oldu¤unu tescil etmifl oldu.

E¤itim emekçileri sokakta E¤itim emekçileri, birçok kentte krizin bedelini ödememek için alanlara ç›karak, emeklerine ve ö¤rencilerinin gelece¤ine sahip ç›kt› E¤itim ve Bilim Emekçileri Sendikas› (E¤itim-Sen) üyeleri Türkiye’nin bir çok ilinde krizin bedelini ödememek için alanlara ç›karak, emeklerine, ö¤rencilerinin gelece¤ine ve sendikal bask›lara karfl› ekonomik-demokratik haklar›na sahip ç›kt›. E¤itim emekçileri 12 Mart’ta ‹stanbul, Ankara, ‹zmir, Mersin, Samsun ve Diyarbak›r illeri d›fl›n-

E¤itim-Sen ‹stanbul fiubeleri, Ö¤retmenevi bandrol ücretlerine yap›lan yüzde 333 oran›ndaki zamm› protesto etmek için 12 Mart’ta Abidin Pak Ö¤retmenevi önünde, Ö¤retmenevi kimlik kartlar›n› yakt›

daki illerde il milli e¤itim müdürlüklerine yürüyüfller, kitlesel bas›n aç›klamalar› ve tebeflir b›rakma eylemleri yapt›. E¤itim emekçileri bulunduklar›n flehirlerdeki e¤itim sorunlar›na dair oluflturduklar› talepleri içeren dosyalar› il milli e¤itim müdürlüklerine verdi. E¤itim emekçileri 13 Mart’ta ise Ankara, ‹zmir, Mersin, Samsun ve Diyarbak›r’da il milli e¤itim müdürlüklerine yürüyerek haz›rlad›klar› dosyalar› verdi. Kalemleri b›rakt›lar E¤itim-Sen Ankara fiubeleri Beflevler Metrosu ç›k›fl›nda buluflarak ‹l Milli E¤itim Müdürlü¤ü’ne yürüdü. Burada yap›lan bas›n aç›klamas›n› okuyan E¤itim-Sen MYK üyesi Serpil Aç›l Özer, okullarda toplanan paralardan, ö¤retmenlerin farkl› statülerde ve güvencesiz olarak istihdam edilmesine kadar birçok sorunun e¤itim sistemini kuflatm›fl oldu¤unu ifade etti. Özer, e¤itime yeterli bütçe ayr›lmas›, çocuklara yeterli beslenme imkan› verilmesi, ücretsiz sa¤l›k taramalar› yap›lmas›, bilimsel, laik, kamu-

sal ve demokratik e¤itim, yeterli derslik ve okullaflma, kad›nlar›n yönetimde eflit temsili, 50 çal›flan›n bulundu¤u her ifl yerine krefl aç›lmas›, kadrolu ve güvenceli çal›flma gibi talepleri vurgulad›. Aç›klaman›n yap›lmas›n›n ard›ndan, Milli E¤itim Müdürlü¤ü’nün önüne kalemlerini b›rakan e¤itim emekçileri daha sonra taleplerini içeren dosyalar› teslim etti. E¤itim emekçileri ‹stanbul’da 14 Mart günü Harbiye Askeri Mü-

zesi önünde bulufltu. Caddeyi trafi¤e kapatarak yürüyüfle geçen e¤itim emekçileri ile yürüyüfle izin vermek istemeyen polis aras›nda gerginlik yafland›. Kararl› tutumlar›yla barikat›n aç›lmas›n› sa¤layan e¤itim emekçileri, yürüyüflünü caddeyi tek tarafl› trafi¤e kapatarak sürdürdü. E¤itim emekçileri Taksim’e geldiklerinde “Yaflas›n 1 May›s, 1 May›s’ta Taksim’deyiz” sloganlar› att›. Galatasaray Lisesi önüne kadar

süren yürüyüflün ard›ndan bas›n aç›klamas›n› okuyan E¤itim-Sen Genel Baflkan› Zübeyde K›l›ç, krizin bedelini ödemeyeceklerini ifade etti. “Y›llard›r ›srarla gerçeklefltirilmesini istedi¤imiz ekonomikdemokratik taleplerimizin görmezden gelinmesine boyun e¤meyece¤iz” diyen K›l›ç, kulaklar›n› emekçilere kapatmak isteyenlere seslerini duyurmak için sokaklarda eylem ve etkinliklere devam edeceklerini söyledi.

Hekimler sa¤l›k hakk› için yürüdü Hekimler ve sa¤l›k çal›flanlar› 14 Mart T›p Haftas› kapsam›nda ‹stanbul’da bir yürüyüfl düzenledi. Yo¤un ya¤›fla ra¤men Beyo¤lu Tünel’de buluflan yüzlerce kifli, AKP’nin neoliberal sa¤l›k politikalar›n› protesto eden sloganlarla Taksim Meydan›’na yürüdü AKP’nin neo-liberal sa¤l›k politikalar›na karfl› 14 Mart T›p Bayram›’nda biraraya gelen ‹stanbul Tabip Odas›, ‹stanbul Veteriner Hekimleri Odas›, ‹stanbul Difl Hekimleri Odas›, SES ‹stanbul fiubeleri ve Devrimci Sa¤l›k ‹flçileri Sendikas› üyeleri sa¤anak ya¤›fl alt›nda Tünel’den Taksim’e kadar ‘Sa¤l›k Hakk›’ yürüyüflü yapt›. “Sa¤l›k Hakk›, Mesleki Ba¤›ms›zl›k, Can Güvenli¤i, ‹fl ve Ücret Güvencesi ‹çin Birleflik Mücadeleye” yaz›l› ortak bir pankart›n arkas›nda yürüyen sa¤l›k emekçileri; sa¤l›¤›n ticarilefltirilmesini, hastanelerdeki gerici kadrolaflma ve bask›lar›, YÖK’ü, sa¤l›ks›z çal›flma

koflullar›n›, hekimlere yönelik fliddet olaylar›n›, zorunlu hizmet dayatmas›n› ve tam gün uygulamas›n› protesto eden dövizler tafl›d›. Eylemde Türk Tabipler Birli¤i Baflkan› Gençay Gürsoy, hükümetin sa¤l›¤› metalaflt›rd›¤›na dikkat çekerek sa¤l›k emekçilerinin her fleye ra¤men birlikte mücadele etmeye devam edeceklerini söyledi. SES yöneticisi Köksal Ayd›n ise, emekçilerin ülkeyi yönetebilecek, herkese paras›z, nitelikli sa¤l›k hizmeti sunabilecek yetene¤e sahip oldu¤unu, üretenlerin yönetti¤i bir Türkiye’de bunun imkânlar›n›n bulundu¤unu ifade etti. Daha sonra söz alan Dev

Sa¤l›k-‹fl Genel Baflkan› Arzu Çerkezo¤lu, ‘önlükleri gibi yürekleri de ak olan’ sa¤l›k emekçilerinin kendi özlük haklar›n›n yan› s›ra, sa¤l›k hakk› için, halk›n haklar› için mücadele etti¤ini ve bu mücadeleyi hep beraber sürdürmekte kararl› olduklar›n› belirtti.

Emekçiler krizin bedelini ödememekte kararl›

Patronlar krizin failini buldu

Ekonomik krizin bedelini ödememekte karal› olan emekçiler eylemlerine devam ediyor

Desa patronu Emine Arslan’›n onurlu direnifline sald›rd›. Desa patronu, Arslan’›n direniflini k›rmak için, yüklü miktarlarda para teklif etmek, adamlar› arac›l›¤›yla çocuklar›n› tehdit etmek gibi birçok yolu denedi. Arslan’›n direniflini k›ramayan Desa patronu, son olarak

Emekçiler ülkenin çeflitli yerlerinde krizin y›k›m›na kary› eylemlerine devam ediyor. Kriz karfl›s›nda emekçilerin ortak talebi ise “Krizin bedelini emekçiler de¤il patronlar ödesin.” KESK Manisa fiubeler Platformu 14 Mart’ta “Krize, ‹flsizli¤e ve Zamlara Karfl› Emek ve Demokrasi Mitingi” yapt›. ‹zmir’de Çi¤lililer ise krize karfl› oluflturduklar› ortak program neticesinde 15 Mart’ta AKP ilçe binas›na

yürüdü. AKP ‹lçe Binas› önünde yap›lan bas›n aç›klamas›nda, krize karfl› mücadelenin AKP’ye ve patronlar›n oyunlar›na karfl› ç›karak, patronlardan hesap sorarak yap›laca¤› vurguland›. Adana Emek ve Demokrasi Platformu 21 Mart’ta bir yürüyüfl yapt›. Yürüyüflte bas›n aç›klamas›n› okuyan SES Baflkan› Mehmet Antmen, alanlar› dolduran, sokaklar› ›s›tan emekçilerin krizin bedelini ödememekte kararl› oldu¤unu söyledi.

Desa Patronu, aylard›r iflini ve sendika hakk›n› geri kazanmak için tek bafl›na direnen Emine Arslan’a Samanyolu televizyonundan sald›rd› Samanyolu televizyonu arac›l›¤›yla ‘ak›l almaz oyunlarla’ sald›rd›. “ETÖ’den ak›l almaz oyunlar, Ergenekon Terör Örgütü'nün, baz› sendikalar› kullanarak iflçiler üzerinden ak›l almaz oyunlar tezgahlad›klar› ortaya ç›kt›” fleklinde verilen haberde, sendika üyesi oldu¤u için ifl-

ten at›lan ve ifle dönmek için mücadele eden Desa iflçileri ve onlar›n sendikas› Deri-‹fl Ergenekoncu olarak ‘yaftaland›’. Desa patronuna ve Samanyolu televizyonuna tepki gösteren sendikalar ise yapt›klar› aç›klamada “bu onurlu resmi kirletemezsiniz” dedi.

Limanda direnifl sürüyor

SES yeme¤inin peflinde

Mersin Liman›’nda Akan-Sel Nakliyat’ta çal›flan iflçiler, insanca çal›flma koflullar› ve daha iyi bir ücret için sendikalaflmalar› nedeniyle iflten at›lmalar› üzerine üç ayd›r direniflte. Mersin’deki sendikalar, demokratik kitle örgütleri ve siyasi partiler iflçilere destek ziyaretlerinde bulundu. Ayr›ca Mersin Emek ve Demokrasi Platformu da iflçilerle dayan›flma gecesi düzenledi. Türkiye Motorlu Tafl›t Sendikas› (TÜMT‹S) Yönetim Kurulu 25 Mart’ta yapm›fl oldu¤u aç›klamada, “Sendika olarak, üyelerimizin ifle dönüflleri sa¤lan›ncaya ve bu iflyerinde T‹S imzalan›ncaya kadar yasal ve meflru tüm haklar›m›z› kullanmakta kararl›y›z. Asla vazgeçmeyece¤iz” dedi.

Sa¤l›k ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikas›, (SES) hastanelerde yemek ücreti al›nmak istenmesine karfl› yapt›¤› eylemler sonras›nda, Maliye Bakanl›¤› resmi gazetede yay›mlad›¤› yaz› ile karar› geri çekmiflti. Bir ay geçmesine ra¤men yaz›n›n gere¤inin yap›lmamas› üzerine SES birçok hastanede eylemlerine tekrar bafllad›. Yaz›n›n gere¤inin yap›lmam›fl olmas› ve düzenleme yap›lmak üzere Baflbakanl›kta beklemesi nedeniyle SES, yemek ücreti kesin olarak al›nmayaca¤›n›n düzenleme ile netleflmesi için Baflbakanl›¤a faks eylemi yapt›. Birçok hastanede SES taraf›ndan örgütlenen eylemlerde, ücretsiz yemek hakk›ndan vazgeçilmeyece¤i vurguland›.

Çare daha büyük ifllere soyunmak! Tufan SERTLEK Dev Sa¤l›k-‹fl Genel Sekreteri

1981 yada ’82 y›llar›yd› san›r›m. Orta yafll›ca bir adam “sizin amac›n›z ne?” diye sorunca benden önce yan›mdaki bir baflkas› biraz da (biliyorum) havalar›nda, “Abi flimdi bunlar›n amac› kominizm. Kominizm nereden geliyor? Komiden geliyor. Komi ne? Garson. Yani bunlar iktidara gelince memleketi komiler yönetecek.” Soruyu soran “Get lan öyle fley mi olurmufl” deyince bizimki laf› hemen yap›flt›rm›flt›. “Neye olmas›n abi, Demireller, Ecevitler yönetti de sanki bir b.. mu oldu, belki komiler daha iyi yönetir, biraz da bizim gibi garibanlar yönetsin.” Ben konuflman›n ilk bölümünü flaflk›nl›kla dinlerken ikinci bölümünde vatandafl›n meseleyi nas›l kavrad›¤›n› anlaman›n hayreti içindeydim. Asl›nda son derece isabetli bir kavray›flt›. Komünizm garibanlar›n yönetti¤i bir toplumdu. Bugün emek hareketinin doldurmas› gereken en önemli boflluklardan birisi bu olsa gerek. Yani “bunlar›n amac› ne?” sorusunun olabildi¤ince net bir cevab›n›n popüler olarak bilinmesi gerekiyor. 1980 öncesi s›radan bir durum karfl›s›nda “haks›zl›k bu kardeflim” diyene hemen “komünist misin lan sen” diye tak›l›rd› etraftakiler. Sosyalizm maddi hayat›n eflitlikçi çözümlerinin yan› s›ra ayn› zamanda bir de¤erler sistemini de insan-toplum hayat›na kazand›rmay› amaçlad›. Bunu k›smen baflard› k›smen baflaramad›. Ama onsuz bir sosyalizm hareketi hiç olmad›. Yeni Çeltek madenlerinde direnifle geçen madenci köylüler ifllerine sahip ç›kmaktan çok daha büyük bir iflin pefline düflmüfllerdi. Bunlar› niye yaz›yorum. Neoliberalizmin hayal k›r›kl›¤›na u¤ratt›¤› genifl emekçi kitlelerin bu politikalar›n sonuçlar›na karfl› bir toplumsal tepki gösterece¤i beklentisi hayli güçlü. O kadarki seçim konuflmas› yapan Saadet Partisi ‹stanbul Aday› Bekaro¤lu bile kendisine yöneltilen “Bu kadar yoksulluk ve iflsizlik karfl›s›nda insanlar neden AKP’ye oy vermeye devam ediyor” sorusuna büyük bir inançla karfl›l›k veriyor: “Olacak, olacak bugün de¤ilse yar›n mutlaka kitleler buna tepki duyacak, çok fazla sürmez flehir merkezlerindeki büyük marketlerin ya¤maland›¤›n› görece¤iz…” Bu tür hareketler olabilir de olmayabilir de kuflkusuz… As›l olan yoksul emekçi halk kitlelerinin hareketlerinin hangi söylemle hareketlenece¤idir. Söylem ideolojinin d›fla vurumudur. ‹deoloji ise sadece söylemle de¤il pratikle de kendini d›fla vurur. Türban›n bu kadar popülerleflmesi çeflitli biçimlerde yorumlanabilir. Ama hiç flüphe yok ki bir sebebi de kendisini “bofllukta” gören yoksul kitlelerin “kendi içlerini doldurma” istekleridir. Emek hareketinin temsilcileri do¤al gaz zamlar›na karfl› ç›karak halk›n evlerini ›s›tma sorununa sahip ç›karken di¤er taraftan insanlar›n kalben ›s›nmas›n› ihmal etmemelidir. Kuflkusuz buradaki en önemli unsur pratiktir, zira ancak pratik/mücadele yeni bir hayat› infla edebilir ve yeni bir hayat ancak bir mücadele içerisinde kendisini oluflturabilir. Bugün en çok ihtiyac› duyulan pratik ise tek tek herkesin kendi evinin önünü süpürmesi veya daha yayg›n deyimle kendi dükkan›n› kurtarmas› de¤il fakat daha çok herkesi büyütecek yeni mücadele zeminlerinin yarat›labilece¤i ortak enerji alanlar›n›n oluflturulabilmesidir. Son y›llarda emek hareketinin bu nitelikteki tek isabetli yönelimi sa¤l›k ve sosyal güvenli¤in ticarileflmesine karfl› gösterdi¤i tepkidir. Yerel seçim sonras› toplumsal muhalefet hareketini bekleyen en önemli sorun bu olsa gerek. Mutlaka kapsaml› ve kapsay›c› bir mücadele alan›n›n aç›lmas› flart. Yoksa herkesin yapt›¤› küçük küçük ifller bir araya gelerek büyük bir ifl haline dönüflmüyor. Toplumsal mücadele ancak baflka bir hayat›n ipuçlar›yla büyüyüp kal›c›laflabiliyor, yeni bir hayat› kurmak ise ancak ve ancak zorlu bir mücadele prati¤iyle…


2 Nisan 15 Nisan

8 DÜNYA

Avrupa’da iflçiler hayk›r›yor: Fransa’da iflçiler genel grevle hayat› felç ederken, Portekizli iflçiler Lizbon tarihinin en kitlesel eylemini gerçeklefltirdi sa¤l›¤a destek”, “Zengine de¤il iflçiye öncelik” sloganlar› at›ld›. Ülke çap›nda sekiz sendikan›n ça¤r›s›yla, e¤itim, sa¤l›k, iletiflim, tafl›mac›l›k, teknoloji sektörlerinden kamu çal›flanlar›n›n yan› s›ra Renault, Peugeot, Carrefour ve 555 iflçinin iflten ç›kar›ld›¤› Total gibi flirketlerin iflçileri de genel greve kat›ld›. Ö¤retim görevlileri ve “dersleri bloke etme” karar› alan ö¤renciler de düzenlenen eylemlere genifl kat›l›mda bulundu. Fransa Baflbakan› François Fillon, talepleri meflru buldu¤unu ancak hükümetin yeni bir ekonomi plan› olmad›¤›n› belirtti. Sendikalar ise baflbakana, “Hükümetin sosyal, ekonomik ve mali politikalar› de¤iflmedi¤i sürece kortejlerin gittik-

çe büyüyece¤i” cevab›n› verdi. Yap›lan anketlere göre halk›n yüzde 74’ünün grevi destekledi¤i bildirildi. Portekiz’in baflkenti Lizbon’da ise, hükümetin ekonomik krizle ilgili politikalar›n› protesto etmek için sokaklara ç›kan yüzbinlerce iflçi, Portekiz baflkentinin bugüne kadar gördü¤ü en genifl kat›l›ml› eylemi gerçeklefltirdi. Gösterilere 200 bin kiflinin kat›ld›¤›n› ifade eden sendikalar, hükümet politikalar› yüzünden iflsizli¤in artt›¤›n› ve hükümetin ekonomik kriz döneminde sermayenin taraf›n› tuttu¤unu belirtti. Portekiz ‹flçi Sendikalar› Konfederasyonu Baflka-

n› Manuel Carvalho de Silva, hükümetin ifl alanlar› yaratma sözü verdi¤ini, ancak tersine iflsizli¤in ve yoksullu¤un artt›¤›n› ifade etti. Yunanistan’da ise sa¤l›k çal›flanlar›, çal›flma koflullar›n› protesto etmek için 48 saatlik grev gerçeklefltirdi. Baflkent Atina’da bulunan Sa¤l›k Bakanl›¤› binas› önünde toplanan iflçiler, bakanl›k giriflini

kapatarak Sa¤l›k Bakan› Dimitri Avramopulos ile görüflme talep etti. Yunanistan hükümeti ise, artan eylemlere karfl› bir dizi güvenlik önlemi almay› kararlaflt›rd›. Adalet Bakan› Nikos Dendias, gösterilerde kimlik gizlemeye yönelik, kar maskesi ve benzeri eflyalar›n kullan›m›n› cayd›racak önlemler üzerinde durduklar›n› belirtti.

El Salvador’da FMLN’nin seçim zaferi El Salvador’da genel seçimleri FMLN aday› Mauricio Funes kazand›. Kendisini “merkez solcu” ve Brezilya Devlet Baflkan› Lula’n›n hayran› olarak tan›mlayan Funes, FMLN’nin gerilla mücadelesine kat›lmam›fl kadrolar›ndan El Salvador’da yap›lan genel seçimleri Farabundo Marti Ulusal Kurtulufl Cephesi (FMLN) aday› Mauricio Funes kazand›. ‹ç savafltan bugüne ülkeyi yöneten sa¤c› Arena Partisi yüzde 48,7 oy al›rken, FMLN yüzde 51,3 oran›nda oy ald›. FMLN aday› Funes seçim sonuçlar›n›n aç›klanmas›n›n ard›ndan yapt›¤› konuflmas›nda, “Hayat›m›n en mutlu gecesini yafl›yorum, bu gecenin El Salvador’un en büyük umudu olmas›n› istiyorum” diyerek, “de¤iflimi ve umudu” seçtikleri için seçmenlerine teflekkür etti. Kendisini “merkez solcu” ve Brezilya Devlet Baflkan› Lula’n›n hayran› olarak tan›mlayan Funes, gazeteci olarak

1980–1992 y›llar›ndaki iç savafl s›ras›ndaki haberleri ve gerilla liderleriyle yapt›¤› röportajlar›yla tan›n›yor. Funes, FMLN'nin gerilla mücadelesine kat›lmam›fl kadrolar›ndan. Mücadele tarihi El Salvador’da, yeni hükümetin en önemli gündem maddeleri ekonomik kriz ve artan suç olaylar›yla mücadele olacak. Ülkede 1979 y›l›nda faflist cuntan›n iktidara el koymas›n›n ard›ndan iç savafl derinleflti. 1980 y›l›nda befl örgüt taraf›ndan kurulan FMLN, iç savafl sürecinde ülkenin neredeyse yar›s›n› ele geçirerek, kurtar›lm›fl bölgelerde halk iktidar› uygulamalar›na yöneldi. 1992 y›l›nda

yap›lan bar›fl anlaflmas›n›n ard›ndan FMLN yasal bir partiye dönüflürken, gerillalar›n bir k›sm› güvenlik gücü oldu. FMLN'nin seçim zaferinin ard›ndan uzun y›llar sa¤›n mutlak hakimiyeti alt›nda olan Orta Amerika'da Nikaragua ve Guatemala ile birlikte üçüncü bir sol hükümet iktidara gelmifl oldu. 1991'de sona eren iç savaflta askeri üstünlü¤ü ele geçiren ancak karfl› devrim güçlerinin ABD taraf›ndan desteklenmesi ve reel sosyalizmin çözülüflü nedeniyle devrim mücadelesinin tamamlayamayan devrimci gerilla örgütü FMLN, zaman içinde yasallaflt› ve sa¤a kayd›. Orta Amerika devrimlerinin 1990-

1991 dönemindeki yenilgisinin ard›ndan FMLN ve Sandinistlerin (FSLN) içinde yer ald›¤› bu hareketler anti-emperyalist devrimler ça¤›n›n kapand›¤›n› ilan ederek düzen içi bir pozisyona geri ad›m atm›flt›. Ancak bugün VenezüellaKüba-Bolivya ekseninde geliflen sol dalgan›n, FMLN benzeri merkez-sola kaym›fl politik gruplar›n d›fl politika ve sosyal politika alan›nda ilerici bir çizgi izlemesi aç›s›ndan önemli bir etkisi olaca¤› düflünülüyor. Ayn› flekilde sa¤ iktidarlar›n yerlerini merkez-sol iktidarlara b›rakmas› da k›tadaki radikal solun elini rahatlatan bir etki olarak nitelendiriliyor.

Bolivya’da topraklar yerli halka Bolivya'da yeni anayasa kapsam›nda yerli halka toprak da¤›t›m› bafllad›. Bolivya lideri Evo Morales toprak sahiplerinin "paraya de¤il ülkeye" önem vermesini istediklerini söyledi Bolivya hükümeti, Ocak ay›nda referandumla kabul edilen yeni anayasa kapsam›nda, yerli halka toprak da¤›t›m›n› bafllatt›. Bolivya lideri Evo Morales, baflkent La Paz yak›nlar›nda düzenlenen toprak da¤›t›m töreninde yapt›¤› konuflmada, toprak da¤›t›m› ile halk›n ülke ekonomisine katk›s›n›n artaca¤›n› ve yoksul yerli halka yönelik ayr›mc›l›¤›n son bulaca¤›n› ifade etti. Ülkedeki topraklar üzerindeki tekeli k›rmay› amaçlad›klar›n› belirten Morales, "Eflitlikle ilgilenmeyen insanlar›n düflüncelerinin de¤iflmesini ve paradan çok ülkeye önem vermelerini istiyoruz" dedi. Toprak sahiplerini, arazilerini yoksul yerli halka b›rakmaya ça¤›ran Morales,

büyük toprak sahiplerinin iflçileri sömürdü¤ünü ve topraklar› verimsiz kulland›¤›n› belirtti. Yeni anayasa ile birlikte referandumla kabul edilen di¤er bir yasada, toprak sahiplerinin bir defada yaklafl›k 5 bin hektardan büyük araziye sahip olmayaca¤› öngörülüyor. Yeni anayasa ile birlikte kullan›lmayan bütün topraklar, do¤algaz alanlar›, maden ve petrol alanlar› devletin idaresine

Toplumsal harcamalar art›yor n Petrol fiyatlar›n›n düflmesiyle birlikte, bütçede toplumsal misyonlara ayr›lan pay›n azalaca¤› iddialar› üzerine aç›klama yapan Venezüella lideri Hugo Chavez, "Halk üzerinde psikolojik bir savafl yürüten burjuva medya ne derse desin, toplumsal harcamalar artmaya devam edecek" dedi. Toplumsal harcamalar›n kutsal oldu¤unu belirten Chavez, sosyalist bir ekonomiye geçiflin ancak toplumsal misyonlara ayr›lan bütçenin artmas›yla mümkün olaca¤›n› belirtti. Chavez, e¤itimin ve sa¤l›¤›n ulafl›labilir, kaliteli ve ücretsiz olmaya devam edece¤ini ifade etti. Venezüella hükümeti, 2009 y›l› bütçesinin yüzde 10'una karfl›l›k gelen toplam 83 milyon Bolivar'› (38 milyar dolar) toplumsal misyonlara ve komünal konseylere aktard›.

veriliyor. Su kaynaklar›n›n insan yaflam›n›n temel hakk› oldu¤u belirtilerek “özellefltirilmesi” yasaklan›yor. Di¤er yandan Bolivya Planlama Bakan› Noel Aguirre, hükümetin yoksullu¤u yok etmek için resmi bir plan bafllataca¤›n› söyledi. Aguirre, projenin en yoksul bölgelerde "Aile Katk›s›" ad›yla çocuk yard›m› yap›larak bafllayaca¤›n› ve proje ile birlikte çocuklara g›da, e¤itim ve sa¤l›k hizmetleri sa¤lanaca¤›n› ifade etti. Bakan, bu sayede kuflaktan kufla¤a aktar›lan ve sonu gelmeyen yoksulluk döngüsünü k›rmay› hedeflediklerini belirtti. Aguirre, Bolivya'da nüfusun yaklafl›k yüzde 40'›n› oluflturan 3,7 milyon kiflinin yoksulluk flartlar›nda yaflamas› nedeniyle plan›n öncelikli oldu¤unu belirtti.

Eric Toussaint ile kriz ve Latin Amerika üzerine Emir Sader

“Art›k yeter” Fransa’da hükümetin krizle ilgili uygulad›¤› politikalar› protesto eden milyonlarca iflçinin 19 Mart’ta greve gitmesi hayat› durma noktas›na getirdi. Yaklafl›k 40 kentte, üç milyon kiflinin kat›ld›¤› genel grevde “iflten at›lmalar›n durdurulmas›” ve “çal›flanlar›n krizden korunmas›” istendi. Fransa’da 29 Ocak’tan sonraki ikinci genel grevde, iflten ç›karmalar›n durdurulmas› ve al›m gücünün yükseltilmesi baflta olmak üzere, çal›flanlar›n uluslararas› ekonomik krizin tüm etkilerinden korunmas› ve sosyal güvencelerinin art›r›lmas› öncelikli talepler aras›nda yer ald›. Yaklafl›k 40 kentte düzenlenen eylemlerde “Fransa sat›l›k de¤il”, “Bankalara de¤il, e¤itime,

2009

Hem katil hem yalanc›lar ‹srail ordusu, "Dökme kurflun" ad› verilen Gazze katliam›nda ölenlerin sadece 309'unun sivil oldu¤unu iddia etti ‹srail ordusu, Gazze fieridi'nde 27 Aral›k 2008'de bafllayan sald›r›larda ölenlerden sadece 309'unun sivil, 600’ünün ise Hamas militan› oldu¤unu iddia etti. ‹srail Ordusu Koordinasyon ve ‹rtibat Ofisi taraf›ndan haz›rlanan listede yer alan 309 isim, "ilgili olmayanlar" bafll›¤› alt›nda tan›mlanarak, bunlar›n sivil oldu¤u do¤rulan›yor. Ölen 309 sivilin 189'unun 15 ya-

Irak’›n iflgalinin 6. y›l› n Irak'taki ABD iflgali 6. y›l›n› doldurdu. Irak, 20 Mart 2003'te ilk bomban›n düflmesi ile birlikte, ABD taraf›ndan özgürlük ve demokrasi vaadiyle iflgal edilmiflti. ABD iflgali alt›nda geçen 6 y›l boyunca, ülke yak›l›p y›k›ld›, Irakl›lar yurtlar›ndan oldu. ABD verilerine göre 6 y›l boyunca Irak'ta 100 bine yak›n insan yaflam›n› kaybetti. Gerçek say›n›n ise çok daha fazla oldu¤u tahmin ediliyor. ‹flgal nedeniyle 2,8 milyon insan ise evlerinden ayr›lmak zorunda kald›. ‹flgal öncesinde önemli k›sm› Suriye ve Ürdün'de olmak üzere 500 bin olan mülteci say›s›, iflgal sonras›nda yaklafl›k 2 milyon oldu. ABD'de ise Irak'›n iflgal edilmesinin 6. y›ldönümü nedeniyle savafl karfl›t› gruplar baflkent Washington'da gösteri düzenleyerek iflgali protesto ettiler.

fl›n alt›ndaki çocuklar oldu¤u da listede yer al›yor. ‹srail ordusu, Filistin Sa¤l›k Bakanl›¤› taraf›ndan verilen listede birçok hata oldu¤unu iddia ediyor. Filistin ‹nsan Haklar› Merkezi ise son yay›mlad›¤› raporda, operasyonda ölen 1417 kiflinin 926's›n›n sivil, 236's›n›n militan, 255'inin de Filistin güvenlik gücü mensubu oldu¤unu belirtmiflti.

'Darbeciler cezaland›r›ls›n' n Arjantin'de 24 Mart 1976'da yap›lan darbenin 33'üncü y›ldönümünde, Plaza de Mayo'da (May›s Meydan›) düzenlenen eylemde, on binlerce Arjantinli darbeyi protesto etti. Eylemde, sadece darbeci generallerin de¤il, onlara hizmet eden ve destekleyen flirketlerin ve medya patronlar›n›n da soyk›r›m suçlusu ilan edilerek, ömür boyu hapse mahkum edilmesi talep edildi. Arjantinli Ford iflçileri diktatörlük döneminde, otomobil flirketinin muhalif olarak gördükleri iflçilerin listesini cuntac› generallere vermesi nedeniyle flirket hakk›nda tazminat davas› açm›fllard›. Askeri cunta döneminde katledilen 30 bin insan›n an›s›na üç sene önce tatil ilan edilen 24 Mart, ülkede ‘Adalet ve Hakikat için Bellek Günü’ olarak an›l›yor.

Havana’da, Committee for the Abolition of Third World Debt (CADTM) (Üçüncü Dünya Borçlar›n›n ‹lgas› Komitesi) Baflkan› Eric Toussaint ile söylefli. Obama’n›n ekibi hakk›nda ne düflünüyorsunuz? Obama, bu ekonomik fiyaskodan sorumlu birçok insan› seçti. Kimileri, Obama’n›n yeni bir New Deal’› yürütecek yeni bir ekonomi ekibi atayaca¤›n› ve kapitalizmi bütünüyle de¤ifltirece¤ini umuyordu. Ama gerçekte, 1990’lar›n sonlar›nda Bill Clinton ile birlikte deregülasyon politikas›n› planlayan insanlar›, en tutucu Demokratlar› seçti. fiu üç örnekten de görebilece¤iniz gibi, kararlar›n›n tutarl›l›¤› ortaya ç›k›yor: Robert Rubin, 1995’ten 1999’a kadar Hazine Sekreterli¤i yapt›. ‹flini al›r almaz, neoliberal modelin ilk krizi olan Meksika Krizi ile yüz yüze geldi. IMF ile birlikte, 1997-98 Güneydo¤u Asya, Rusya ve Latin Amerika gibi krizde olan ülkelerin durumlar›n› sadece daha da kötülefltiren bir flok terapisini yönetti. Liberalizasyonun faydalar›n› övmekten hiç çekinmedi ve küreselleflen ülkelerdeki, yaflam koflullar›n› ve eflitsizlik derecelerini genifl oranda kötülefltiren politikalar›n dayat›lmas›na yard›m etti. (...) Rubin, ABD’nin yak›n zamanda 300 milyar dolar aktard›¤› Citigroup’taki iktidar yo¤unlaflmas›n› destekledi, bununla daha sonra üst düzey yöneticilerden biri olacakt›. Bütün bunlara ra¤men Rubin, Obama’n›n en önemli yard›mc›lar›ndan birisidir. Lawrence Summers, Beyaz Saray dahilinde bir ABD ajans› olan Ulusal Ekonomi Konseyi Yöneticisi pozisyonuna atand›. Aral›k 1991’de, Dünya Bankas› bafl ekonomisti oldu¤u zamanlarda flunlar› yazabildi: “Afrika’daki düflük nüfuslu ülkeler, büyük ölçüde daha düflük-kirlilik alt›ndalar, bunlar›n hava kalitesi Los Angeles ve Mexico City ile karfl›laflt›r›ld›¤›nda muhtemelen yüksektir”; “Bu bak›fl aç›s›ndan verili bir miktarda sa¤l›¤a zarar veren kirlilik, en düflük maliyetin oldu¤u ülkede yap›lmal›d›r, ki bu da en düflük ücretlere sahip ülke olacakt›r”; “Prostat kanseri olas›l›¤›nda milyonda bir de¤iflime neden olan bir etkene iliflkin kayg›, insanlar›n prostat kanserinden korundu¤u bir ülkede, 5 yafl alt› ölüm oran›n›n binde 200 oldu¤u bir ülkedekinden aç›kça daha yüksek olacakt›r.” 1991’de de flunlar› ekledi: “Öngörülebilir bir gelecekteki herhangi bir zamanda, topra¤›n tafl›ma kapasitesini tafl›maya hiçbir… s›n›r mevcut de¤il. Küresel ›s›nmadan ya da baflka bir nedenden dolay› bir k›yamet riski mevcut de¤il. Dünyan›n bafl›na gelen bir boflluk düflüncesi cidden yanl›flt›r. Baz› do¤al s›n›rlardan dolay› büyümeye kota koymam›z gerekti¤i düflüncesi bir hatad›r ve bir di¤er fley de etkili olarak kan›tlam›flt›r bile, sosyal maliyetleri sendeletecektir.” Harvard Üniversitesi Web Sitesi’ndeki biyografisinde “60 y›ldaki en büyük çapl› deregülasyonu canland›rmada bafl› çekti¤i” söyleniyor. Timothy Geithner Hazine Bakan› olarak atand›. ABD Merkez Bankas›’n›n (New York) eski baflkan› ve genel müdürü (1999’dan 2001’e kadar, önce Rubin’in daha sonra da Summers’›n alt›nda Uluslararas› ‹liflkiler Dairesi Müsteflar› idi), o y›llardaki krizlerden ac› çeken Brezilya, Meksika, Endonezya, Güney Kore ve Tayland (ultraliberalizmin risklerinin tipik örnekleri) ile ilgili meselelerle oldukça aktif biçimde ilgiliydi. Bu üçlü taraf›ndan uygulanan önlemler krizin bedelinin ülke nüfuslar›na fatura edilmesine yol açt›. Latin Amerika krize nas›l yan›t veriyor? Latin Amerika ülkeleri kendi rezervlerinde 400 milyar dolar biriktirdiler. Bu küçük bir toplam de¤il. Merkez bankalar›n›n ellerindeki para, uygun bir zamanda bölgesel entegrasyonu güçlendirmek ve krizin etkisinden en iyi flekilde korunmak için kullan›lmal›d›r. Maalesef ilüzyonlar içinde yaflayamay›z. Latin Amerika, hükümetlerinden dolay› de¤erli zaman kaybediyor, kendi retorikleri bir tarafa, geleneksel politikalar uygulamaya devam ediyorlar: ikili yat›r›m anlaflmalar› imzal›yorlar, serbest ticaret üzerine anlaflmalar› kabul ediyorlar ya da devam ettiriyorlar, rezervlerini ABD hazine bonolar› almak için kullan›yorlar (bu da, kaynaklar› hakim ülkelere aktar›yor), IMF’ye, Dünya Bankas›’na, Paris Kulübü’ne yüksek düzeyde ödemelerde bulunuyorlar, ulusötesi farkl›l›klar› çözmek için bir yer olarak Dünya Bankas› Mahkemesi’ni kabul ediyorlar, Doha Ajandas› vas›tas› ile serbest ticaret müzakerelerini sürdürüyorlar, Haiti’deki askeri iflgalini sürdürüyorlar. Güney’in Bankas› organizasyonu üzerine müzakereler neden ilerlemiyor? Güney’in Bankas› üzerine tart›flmalar devam etmedi. Çeflitli kar›fl›kl›klar›n üstesinden gelmeliyiz ve Aral›k 2007’de yedi ülke taraf›ndan kurulmas›na karar verilen bankay› aç›kça ilerici bir flekilde oluflturmal›y›z. Güney’in Bankas› demokratik (her ülkenin bir oy sahibi oldu¤u) ve saydam (harici denetim) bir kurum olmal›d›r. Çevreye ayr›cal›k tan›mayan ve hedefleri olabildi¤ince çok kâr yapmak olan özel flirketlerce gelifltirilen büyük altyap› projelerini finanse etmek için halk›n paras›n› kullanmak yerine, hükümetin g›da egemenli¤i, tar›m reformu, sa¤l›k alan›nda araflt›rmalar›n gelifltirilmesi, yüksek kalitede jenerik ilaçlar üreten bir eczac›l›k endüstrisinin kurulmas›, kamu ulafl›m›n› güçlendirmek için yollar, do¤al kaynaklar›n tükenmesine karfl› alternatif enerji kullan›m›, çevreyi koruma ve e¤itim sistemlerinin entegrasyonu gibi politikalar› ilerletmesi yönündeki çabalar›na destek olmal›y›z. Çeviri: Murat Öztürkmen

ABD'de evsiz say›s› art›yor n ABD'de ekonomik kriz derinlefltikçe evsiz say›s›n›n artt›¤› bildirildi. Mortgage krizi ve iflsizli¤in artmas› sonucu evsiz kalanlar›n say›s› ciddi bir flekilde artarken, hükümetten konut yard›m› bekleyen evsizler flehir d›fl›ndaki çad›r bölgelerde yafl›yorlar. Washington Ulusal Evsizler Koalisyonu müdürü Michael Stoops, evini kaybetmek üzere olan binlerce vatandafl oldu¤unu belirterek önümüzdeki iki y›l içerisinde çad›rkentlerin say›s›nda keskin bir art›fl olaca¤›n› ifade etti. Sacramento da evsizleri koruma amaçl› bir kurulufl olan St. John’s Shelter görevlileri son üç ay içerisinde bar›nma taleplerinde yüzde 100’lük bir art›fl oldu¤unu söyledi. 2007 rakamlar› itibariyle ABD'de 672 bin kifli evsiz.


2 Nisan 15 Nisan

2009

‹NSANCA YAfiAM 9

Hak mücadelesi devam ediyor Evine, ifline, afl›na sahip ç›kan Ankaral›lar, Sakarya Caddesi’nde gerçeklefltirdikleri mitingde "söz, yetki, karar, iktidar halka" diyerek halk düflmanlar›na karfl› verdikleri onurlu mücadeleye yerel seçim sonras›nda da devam edeceklerini ilan etti Yüzlerce Ankaral›, 14 Mart Cumartesi günü Ankara Halkevlerinin yerel seçim tavr›n› aç›klamak amac›yla bir miting gerçeklefltirdi. Üç koldan yürüyerek Yüksel Caddesi'nde buluflan Halkevciler, “AKP mezara halk iktidara”, “Gökçek gidecek bu çile bitecek”, “Krizin faturas› patronlara”, "Ayaklar bafl olsun Tayyip defolsun", “Ampül Tayyip” sloganlar› eflli¤inde "Söz, yetki, karar, iktidar halka" pankart›yla Ziya Gökalp Caddesi'nden yürüyüfle geçti. Sakarya Caddesi'nde gerçeklefltirilen mitingde konuflan Halkevleri Genel Baflkan› ‹lknur Birol, Türkiye'nin dört bir yan›ndan yollara düflüp "hakk›m›z var, almaya geliyoruz" diyenlerin ortak merhabas›n› iletti¤ini belirterek iflsiz, afls›z ve geleceksiz kalanlar›n "art›k yeter" dedi¤ini vurgulad›. "fiimdi s›ra ayaklar›n bafl olmas›nda" diyen Birol, "iflte o zaman dünya daha

güzel bir yer olacak" dedi. Mamak’ta, D i k men’de Keçiören’de, B a t › kent’te ve daha birçok yerde kendi kaderini eline alanlar›n topland›¤›n› belirten Birol, bar›nma hakk› için mücadele verenlerin onlar› soka¤a atanlar›n dünyalar›n› bafllar›na y›kacaklar›n› söyledi. Halk›n kendi flartlar› için mücadele edece¤ini ifade eden Birol, "biz yönetmeye geliyoruz, kendi meclislerimizi kurmaya geliyoruz, kendi demok-

rasimizi kurmaya talip oluyoruz" dedi. Birol'un ard›ndan Dikmen Vadisi halk› ad›na söz alan Müzeyyen Kesimci, "al›nterimizle çal›flmak, al›nterimizle yaflamak istiyoruz" diyerek, hakl› olduklar›n› ve hakl›l›klar›na inand›klar› için mücadele etmekte kararl› oldukla-

r›n› ifade etti. Kesimci, sorunlar›n›n çözümü için devlet kademelerine gittiklerinde terörist, iflgalci muamelesi gördüklerini vurgularken, haklar›n›n ellerinden al›nd›¤›n› belirtti. Mamak Bar›nma Hakk› Bürosu ad›na konuflan Cumhuriyet Akyüz, halk› yasal dilenci haline getirenlere karfl› onurlu bir mücadele verdiklerini vurgulad›. Hergün evlerinin y›k›m tehdidiyle karfl›laflt›¤›n› belirten Akyüz, Derbent’te yap›lacak Kentsel Dönüflüm Projesi'nin te-

mel atma töreninde, gelenleri hofl karfl›lamayacaklar›n› söyledi. Halk›n muhtar adaylar›n›n tan›t›ld›¤› mitingde üniversiteliler ad›na konuflan Tu¤çe Çetin ö¤renciler için yaflanabilir bir kent istediklerini söyledi. Miting, Mamak Halkevi Kad›n Korosu dinletisi ile sona erdi. Mamak, bar›nma hakk›n› savunuyor Ertesi gün, Derbent'te Kentsel Dönüflüm Projesi'nin temel atma törenine Ankara Büyükflehir Belediye Baflkan› Melih Gökçek'in gelece¤ini haber alan 70 mahalleli, Gökçek'i protesto etmek amac›yla tören alan›na gitti. Mahalleliler, mahalle d›fl›ndan getirilen yaklafl›k 500 kiflinin bulundu¤u tören alan›na sokulmazken, mahalle temsilcisi tartakland›. Baflbakan Yard›mc›s› Cemil Çiçek'in de aç›l›fl›na kat›ld›¤› proje hakk›nda idare mahkemesi iptal karar› vermiflti.

Engelliler bir kez daha ‘okuluma dokunma’ dedi Engelliler, ‹stanbul Büyükflehir Belediyesi'nin kapatmak istedi¤i Rehabilitasyon Merkezi’ne sahip ç›kmak için belediye önündeydi. Alt› Nokta Körler Derne¤i ‹stanbul fiube Baflkan› Murat Demirok “Bizim engelimiz bize engel de¤il, sizin önümüze koyduklar›n›z bize engeldir” dedi ‹stanbul Emirgan’da bulunan Alt› Nokta Körler Derne¤i Rehabilitasyon Merkezi’nin faaliyetlerine yerinde devam etmesi talebiyle, 14 Mart Cumartesi günü Okuluma Dokunma Platformu bileflenleri ve Alt› Nokta Körler Derne¤i üyeleri Unkapan›’ndan ‹stanbul Büyükflehir Belediyesi’ne (‹BB) yürüyerek bir bas›n aç›klamas› yapt›. Bas›n aç›klamas›nda konuflan Alt› Nokta Körler Derne¤i ‹stanbul fiube Baflkan› Murat Demirok, Türkiye’de 700 bin kör vatandafl›n yaflad›¤›n›, buna karfl›l›k toplamda 16 tane

körler okulu 2 tane de rehabilitasyon merkezi bulundu¤unu belirtti. Demirok sözlerini “Bizim engelimiz bize engel de¤il, sizin önümüze koyduklar›n›z bize engeldir” diyerek tamamlad›. Türkiye Körler Federasyonu ve E¤itim-Sen’in destek verdi¤i eylemde son olarak Okuluma Dokunma Platformu ad›na Gökçe Türkmen konufltu. Tüm belediye baflkan adaylar›n› haz›rlanan taahhütnameye imza atmaya ça¤›ran Türkmen, platformun yerel seçimlere kadar her gün bir saat belediye önünde adaylar› bekleye-

ce¤ini aç›klad›. 2007’den beri süren mücadele ‹stanbul Büyükflehir Belediyesi 30 May›s 2007 tarihinde gönderdi¤i tebligatla, ‹stanbul Emirgan Reflitpafla’da bulunan Alt› Nokta Körler Derne¤i Rehabilitasyon Merkezi’nin, belediyeye ait arazi üzerindeki kullan›m haklar›n›n doldu¤u gerekçesiyle yedi gün içerisinde boflalt›lmas›n› istemiflti. Otuzdan fazla kurum ve demokratik kitle örgütünün kat›l›m›yla kurulan Okuluma Dokunma Platformu çeflitli etkinliklerle rehabilitasyon merke-

zinin faaliyetlerine yerinde devam etmesi için mücadele etmeye bafllad›. Türkiye’nin farkl› illerinden gelen körlerle birlikte yaklafl›k 500 kifli 17 Kas›m 2007 tarihinde ‹BB önüne yürüyerek destek için toplanan 100 bin imzay› iletmifl ve “masaya gelmiyorlar” diyen ‹BB Baflkan› Kadir Topbafl’›n sözlerinin

aksine “masalar›yla birlikte giderek” anlaflmaya haz›r olduklar›n› söylemifllerdi. Tebligat›n üzerinden iki sene geçmesine ra¤men rehabilitasyon merkezi halen çal›flmalar›na devam ediyor. Ancak merkezin yerinde faaliyetlerini sürdürmesinin teminat› olacak anlaflma henüz imzalanm›fl de¤il.

Tekkeköy halk›: “Bizi kand›ramazs›n›z” Samsun Çevre Meclisi, kurulmas› planlanan termik santrallere karfl› Tekkeköy'de eylem yapt›. Eylemde yetifltirdikleri ürünlerin zehirli denilerek al›nmad›¤›n› söyleyen üreticiler sebzeleri yerlere atarak ezdi Samsun Çevre Meclisi üyeleri Tekkeköy ilçesinde yap›lan eylemle kurulmas› planlanan termik santralleri protesto etti. ‹lçe halk›n›n büyük destek verdi¤i eylemde, Cengiz ‹nflaat'›n Tekkeköy ilçesi s›n›rlar›nda kuraca¤› 612 megavatl›k termik santral için Çevre Etki De¤erlendirme (ÇED) raporunu ald›¤› belirtildi. Tekkeköy halk›n›n termik santrallerle ilgili yapt›¤› oylamada “termik santrale hay›r” sonucu ç›karken, oylamadan sonra Meskenler Park›'na giden Meclis üyeleri burada okuldan ç›kan çocuklara, sa¤l›kl› bir çevre b›rak›laca¤›na dair söz verdi. Çevre Meclisi ad›na aç›klama yapan Ayfle Saral, mobil santrallerin verdikleri zarar›, en çok Tekkeköy ve civar›nda yafla-

yanlar›n bildi¤ini belirterek, "Mobil santralin zarar›n› o iki baca tüterken, her gün hastalanan çocuklar›m›z biliyor. Tekkeköy'de her iki evden birinde kanser vakas› görülürken, 'yat›r›m yap›yoruz' diyerek halk› kand›ramazs›n›z. Termik santraller do¤algazla çal›flacak denilerek sanki temiz bir yak›tm›fl gibi bizi kand›ramazs›n›z" dedi.

Çocuklar›n da belediyeden talepleri var! n Farkl› üniversitelerden ö¤retim görevlilerinin yapt›¤› ve Bianet’te yay›nlanan "Yerel Yönetimlerden Çocuklar›n Talepleri Var" araflt›rmas›na göre, çocuklar en çok oyun alan› ve iflsizli¤e çözüm istiyorlar. Çocuklar›n ço¤unlu¤u “Belediyeden sizin için ne yapmas›n› istersiniz?” sorusuna “oynayabilecekleri yeflil alan”, “babalar›na ifl” ve “engelliler için okul” yan›t›n› verdi. 6-12 yafl aras›ndaki çocuklara sekiz soru soran araflt›rmac›lar, anket sonuçlar›n› "Oyun ça¤›nda olan çocuklar›n yeteri kadar sa¤l›kl› oyun alanlar›na sahip olmad›klar›, yoksulluk, iflsizlik gibi sorunlar›n çocuklar› da do¤rudan etkiledi¤i ve belediye yönetimlerinden bu ko-

nuda çözüm talep ettikleri ortaya ç›kmaktad›r" diyerek yorumluyor. Çocuklar aras›nda Ankara'ya deniz, okula kendi yerine gidecek robot, sokaklarda kendi flark›lar›n› duymak isteyen de var. Araflt›rma Ankara'da üç, ‹stanbul'da sekiz ilçeden, 500 çocukla yap›ld›.

Kanser taramas› yap›ls›n Termik santrallerin bacas›ndan ç›kan zehirli dumanlar›n çevreyi, suyu ve yiyecekleri zehirleyece¤ini söyleyen Saral, Tekkeköy ilçesinde hava kirlili¤ine ba¤l› solunum yolu hastal›klar› ve kanser vakalar›yla ilgili tarama yap›lmas›n› istediklerini ifade etti. Konuflmalar›n ard›ndan, Meskenler Mahallesi’nden S›tk› Ünal Yücel Park›'na do¤ru sloganlarla yürüyüfl yap›ld›. “Temiz ve sa¤l›kl› bir çevrede insanca yaflamak hakk›m›z” yaz›l› pankartlarla yürüyen eylemciler, “Termik santral istemiyoruz, Kanser olmak istemiyoruz” sloganlar› att›. Termik santrallere karfl› kurulan Samsun Çevre Meclisi, 17 Ocak’ta yap›lan ilk toplant›s›ndan bugüne temiz bir çevre için mücadele yürütüyor.

HES'leri protesto için oy yok n Erzurum’un ‹spir ilçesi Aksu köyü sakinleri, infla edilmekte olan hidroelektrik santraline (HES) tepki olarak, 29 Mart’ta sand›¤a gitmeme karar› ald›. Çevresel Etki De¤erlendirilmesi (ÇED) raporunda, köyün bulundu¤u alan›n insans›z gösterilmesini protesto etmek amac›yla 8 mahallede 500 seçmen oy kullanmayacak. Köy meydan›nda toplanan vatandafllar, ‘Ça¤layan Aksu, a¤layan Aksu olmas›n’, ‘Atam›z›n mezar›na, çocu¤umuzun gelece¤ine dokunmay›n’ ve ‘HES’e pes etmeyece¤iz’ dövizleri ile HES’i ve ÇED raporunu protesto etti. Köyün halk ozan› Mustafa Birsen, ba¤lamas›yla ve söyledi¤i deyifllerle 29 Mart se-

çimlerini protesto etti. ‹stanbul’da yaflayan ve seçimler öncesinde köyüne gelen Nadir Duman da, köylünün aldat›lmas› nedeniyle sand›¤a gitmeme yönünde görüfl birli¤ine var›ld›¤›n› anlatt›. Duman, kendilerine b›rak›lacak olan yetersiz su nedeniyle ba¤ ve bahçecilik yaparak geçimini sa¤layan köylülerin göç etmek zorunda kalaca¤›n› ifade etti.

“Alak›z sütünü helal etmiyor” Antalya’da bir araya gelen süt üreticileri hükümetin süt konusundaki politikalar›na tepki gösterdi Antalya’da bine yak›n çiftçi 15 Mart günü “Alak›z sütünü helal etmiyor” mitinginde biraraya geldi. Çiftçiler hükümete “sütümüzü helal etmiyoruz” diyerek tepki gösterdi. “Oy de¤il süt sat›yoruz” sloganlar› att›. Meslek örgütleri ad›na konuflan Dam›zl›k S›¤›r Yetifltiricileri Birli¤i Baflkan› Yakup Soytürk “Alak›z sütünü helal etmiyor, çünkü 1 litre süt, 1 litre sudan daha ucuz. Sütün fiyat› 64 kurufltan 25 kurufla düfltü, yemin fiyat› ise 23 liradan 30 liraya yükseldi” de-

di. Antalya Veteriner Hekimleri Odas› Baflkan› Muammer Sayg›l›, Türkiye'yi uluslararas› tekellerin eline b›rakmak ve insanlara su gibi yo¤urt yedirmek için yo¤urttaki kat› madde oran›n›n düflürüldü¤ünü belirterek, “Haklar›m›z› alana kadar miting ve yürüyüfllerimiz sürecek” dedi. Süt üreticileri daha önce de AKP’nin Ni¤de mitinginde Baflbakan› protesto ederek “One minute baflbakan, hamdolsun kriz bize direk geçti, süt 45, yem 65 kurufl” yaz›l› bir pankart açm›fllard›.

Seçimler, sand›k ve her daim olan yaflam üzerine Yerel seçimler sonuçland›. 1815 Haziran’›nda Waterloo’da bir tepede oturmufl, az önce sona ermifl olan o büyük çarp›flman›n verildi¤i ölü ve yaral›larla dolu savafl alan›na bakan, Napolyon Bonapart’›n ordusundaki yorgun ve yaral› bir asker gibiyim. ‹ki aç›dan; Birincisi, Ankara’da ‹. Melih Gökçek yeniden büyükflehir belediye baflkan› seçildi. Dikmen Vadisi halk›n›n ve daha bir çok duyarl› Ankaral›n›n can›n› difline takarak yürüttü¤ü çal›flmalar, ne yaz›k ki Gökçek saltanat›n› y›kmay› baflaramad›. ‹kincisi, bu çal›flmadan kaynakl› vadi halk›n›n s›rt›na yüklüce bir matbaa borcu binmifl durumda ve ben, henüz 30 Mart sabah› günefl yeni do¤muflken “para, para, para” diye etrafta dolanmaya bafllad›m bile. (…) Bu akflam vadi halk›, bar›nma hakk› bürosu önünde yeniden bir araya gelecek ve seçimler sonras› ortaya ç›kan tabloyu enine boyuna de¤erlendirip, bir karar verecek. Bir befl y›l daha Gökçek saltanat›n›n karfl›s›nda haklar›n›, onurunu ve gelece¤ini savunman›n yol ve yöntemlerini, kendilerini bekleyen yeni güçlükleri ele alacaklar. (…) Rakamlar Gökçek diyor demesine ama baflkaca ciddi okumalara da, az ya da çok iyimser olmaya da olanak veriyor. Ya da ben kendimi avutuyorum, nas›l düflünürseniz … AKP yani Gökçek Ankara Büyükflehir’de %38.47 oran›nda oy ald›, bunun karfl›l›¤› 939.365 oydur. (…) Oysa Gökçek bir önceki yerel seçimlerde %55.05 gibi ezici bir oy alm›fl; biraz da bu nedenle, Ankara’y› babas›ndan kalan aile mülkü havalar›nda yönetmiflti. Bu kez bunu yapmas› güç görünmekte. En az›ndan ak›ll› bir siyasetçi bunu yapmaz; tabi bu ak›l ifli, vicdan yoksunlulu¤u ile de birleflince Gökçek’in ne yapaca¤› yine de belli olmaz demeli. Mamak, AKP’nin ve aday› Gökçek’in ciddi oy kayb›na u¤rad›¤›, oysa önceki seçimlerde büyük destek ald›¤› merkez ilçelerden biri. Mamak demek Ankara’n›n yoksul gecekondu bölgesi demek ve “kentsel dönüflüm” belas›n›n, karfl›s›nda da halk›n örgütlü bar›nma hakk› mücadelesinin, AKP’nin neoliberal belediyecilik anlay›fl›nda önemli bir k›r›lmay› yaratt›¤› aç›kça görülüyor. T›pk› Dikmen Vadisi’nde oldu¤u gibi. Henüz bar›nma hakk› mücadelesinin bafllamam›fl oldu¤u 2004 yerel seçimlerinde, vadi halk›ndan da hat›r› say›l›r oy olan Gökçek’e, henüz kesin sand›k verileri ulaflmamakla birlikte flimdiden söyleyebiliriz ki, vadiden bir tek oy dahi ç›kmad›. ‹flte vadi halk› bütün bunlar› de¤erlendirecek bu akflam. Bar›nma hakk› mücadelesi, yoksul gecekondu halklar› için bir tercihten çok yaflama tutunman›n vazgeçilmezi oldu¤u için, bu ya da bir baflka toplant›da vadi halk›n›n “tamam, buraya kadarm›fl, pes” demesini kimse beklemesin. Ancak bir befl y›l daha Gökçek’li Ankara, kent yoksullar› için zor bir kent olacak. Sand›ktan ç›kan yenilgi, neo-liberal belediyecili¤in yeni ya¤ma ve talan operasyonlar›n›n habercisi. Gökçek, bir türlü tamamlayamad›¤› ifllerini, bu yeni befl y›lda bitirme kararl›l›¤›n› öteden beri dile getirmekteydi. Bu yar›m kalm›fl ifller aras›nda ilk s›ralarda yer alanlardan biri de, Dikmen Vadisi Kentsel Dönüflüm Projesi’dir. Ancak, kentin K›z›lay çukurundan, bir yan›na Dikmen ve ‹lker s›rtlar›n›, di¤er yan›na Ayranc› ve Çankaya s›rtlar›n› alarak, Or-An semtine do¤ru tepelere uzanan ve yeflili, havas›, kuflu böce¤i dillere desten olan, ad›na da Dikmen Vadisi denilen bu topraklarda; art›k kaybedecekleri, bir göz kondular›ndan baflka bir fleyi kalmam›fl olan insanc›klar yaflar. (...) Üstelik, okuma-yazmas› dahi olmad›¤› için sand›kta “evet” mührünü basaca¤› yeri flekillerle bulmaya çal›flanlar›n, ayn› nedenle yoksullu¤unu, iflsizli¤ini, açl›¤›n› “ampül” amblemiyle özdefllefltirenlerin; sand›k gibi gelip geçici olmay›p, daim ve dinamik olan yaflam›n içinde verdi¤i kavga yaman olur. O kavgaya tan›kl›k etmek de, bir parças› olmakta bambaflka bir keyiftir. Demokrasi ve halk›n iradesi dedi¤iniz, o kavgan›n içinde flekillenir ve içinde hiçbir tereddütü bar›nd›rmayan son sözü oras› söyler. O sözün, ‹. Melih Gökçek saltanat› için hiç de hay›rlara vesile olmayaca¤›n› bilenlerdenim. (Halk›n Sesi taraf›ndan k›salt›lm›flt›r. Yaz›n›n tam metnini Sendika.Org’dan okuyabilirsiniz.)

Bursa’da ulafl›m protestosu n Uluda¤ Üniversitesi Ö¤renci Kolektifi, ucuz ve nitelikli ulafl›m talebiyle Bursa Görükle Belediyesi önünde 17 Mart’ta bir eylem gerçeklefltirdi. Uluda¤ Üniversitesi kütüphanesi önünden Görükle Belediyesi’ne trampetleriyle ritim tutarak, maket otobüsleri ile birlikte yürüyen ö¤renciler, belediyeye taleplerini iletti. Ö¤renciler, kampus içi ulafl›m›n ücretsiz olmas›n›, 93 numaral› terminal otobüsünün güzergah›n›n Görükle’den geçmesini ve y›ll›k Bukart vize ücretlerinin ö¤rencilerden al›nmamas›n› talep ettiler. Uluda¤ Üniversitesi Ö¤renci Kolektifi’nin bafllatt›¤› ve yaklafl›k 5 bin imzan›n topland›¤› kampanya, 24 Mart Sal› günü de topla-

nan imzalar›n belediyeye teslim edilmesi ile sona erdi. Eylemde Bursa Büyükflehir Belediye Baflkan› Hikmet fiahin’i protesto eden ö¤renciler “Hikmet fiahin otobüse binsin” slogan› att›lar. Bursa’da daha önce de 2006 y›l›nda yap›lan ulafl›m zamlar›na karfl› ö¤renciler yürümüfl, kitlesel eylemler yapm›fllard›.

www.halkinsesigazetesi.net iletisim@halkinsesigazetesi.net 15 günlük Yayg›n, Süreli, Türkçe yay›nd›r.

n

Sahibi ve Sorumlu Yaz› ‹flleri Müdürü Umar KARATEPE n

Telefon-Faks 0 212 245 90 37 n

Adres Tomtom Mah. Örtmealt› Sk. 6/3 BEYO⁄LU/‹STANBUL n

Bas›ld›¤› Yer Taflbask› Matbaac›l›k Yay. ve Amb. San. Tic. Ltd. fiti. Bask› Tesisleri Kocaeli/‹zmit (0 262 335 45 29)


2 Nisan 15 Nisan

10 K‹BELE

2009

EN ‘ERK’EK F‹LMLER BELL‹ OLDU

KADIN TUTSAKLAR 19 ARALIK’I ANLATIYOR

KADIN ESERLER‹ KÜTÜPHANES‹’NDE KUTLAMA

LEZB‹YENLERE TECAVÜZ VE C‹NAYET TERÖRÜ

1. Alt›n Bamya ödülleri verildi

‘‹çimizdeki Bahar’

Kütüphane 20 yafl›nda

Güney Afrika’da vahflet

Türkiye sinemas›nda, erkek egemen bak›fl›n a¤›rl›¤›n› elefltirmek ve bir karfl› durufl sergilemek için verilen Alt›n Bamya ödüllerinin ilk sahipleri belli oldu. 7, Filmmor Kad›n Filmleri Festivali kapsam›nda ödüller en erkek egemen adaylara verildi. 1. Alt›n Bamya Film Ödülü Iss›z Adam’a, Erkek Karakter Ödülü Recep ‹vedik’e, Kad›n Karakter Ödülü Üç Maymun’a gitti. Senaryo ödülünü ise Iss›z Adam ve Üç Maymun birlikte paylaflarak en erkek egemen yap›tlar seçildi.

Gebze Hapishanesi'nden kad›n tutsaklar, 19 Aral›k sürecinde yaflad›klar›n› Varyos Yay›nc›l›k'tan ç›kan “‹çimizdeki Bahar” adl› kitapta anlatt›. Yazarlar› kad›n olmas›na ve kad›n olarak bir isyan› hayk›rmalar›na karfl›n, bu kitap tipik bir kad›n kitab› de¤il. Ancak kad›n diliyle, kad›n bak›fl aç›s›yla yaz›lm›fl bir kitap. ‹ki devrimci kad›n; Arzu ve Muhabbet kendi deneyimlerini dile getirirken asl›nda Türkiye devrimcilerinin hapishanelerde yürüttükleri ölümüne direnifli anlat›yor.

1989 y›l›nda ‹stanbul’da kad›nlar taraf›ndan kurulmufl olan Kad›n Eserleri Kütüphanesi ve Bilgi Merkezi Vakf› [KEKBMV], 20. kurulufl y›ldönümünü kutluyor. Kutlamalar› çerçevesinde, 17-19 Nisan 2009 tarihleri aras›nda Kadir Has Üniversitesi Cibali Kampüsü Büyük Toplant› Salonunda “Osmanl›’dan Günümüze Kad›n Belle¤ini Oluflturmada Kaynak Sorunu” konulu uluslararas› bir sempozyum düzenliyor. Ayr›nt›l› bilgi için http://www.kadineserleri.org ziyaret edilebilir.

1998 y›l›ndan beri 31 lezbiyenin nefret cinayetleri sonucu öldürüldü¤ü Güney Afrika’da son zamanlarda “tedavi edilecekleri” söylenerek tecavüz edilen lezbiyenlerin say›s›ndaki art›fl dikkat çekiyor. Güney Afrika yasalar› gay ve lezbiyenlere çeflitli haklar tan›mas›na ra¤men, nefret cinayetlerinin cezaland›r›lmas› konusunda yetersiz kal›yor. Tecavüz zanl›lar› genellikle hiçbir ceza almadan kurtulabiliyor.

Bahaneleri kriz dertleri biziz Kad›n› bir ‘fitne’ unsuru olarak gören gerici anlay›fl AKP’li bakanlar›n akl›na öyle bir ifllemifl ki birisi krizle derinleflen iflsizli¤i bile kad›nlar›n suçu ilan ediyor, bir di¤eri ise ifl isteyen kad›nlara evin yolunu gösteriyor Hükümetin iki bakan› art arda yapt›klar› aç›klamalarla AKP’nin erkek egemen, gerici yüzünü bir kez daha gösterdi. Çevre ve Orman Bakan› Veysel Ero¤lu ile Devlet Bakan› Mehmet fiimflek, hükümetlerinin ç›kartt›¤› kad›n düflman› yasalara uygun bir anlay›flla, kad›nlar›n iflyerlerine de¤il evlere ait oldu¤unu yineledi. Veysel Ero¤lu 13 Mart günü seçim gezisi kap-

sam›nda Afyon’a yapt›¤› ziyaret s›ras›nda bir grup kad›n›n, "‹fl istiyoruz say›n bakan›m" sözlerine "Evdeki ifller yetmiyor mu?" karfl›l›¤›n› verdi. ‹fl isteyen kad›nlar taleplerinin gerçek nedenini ortaya koyarak Bakan›, "Para yetmiyor" sözleriyle yan›tlad›. Hazineden Sorumlu Devlet Bakan› Mehmet fiimflek kat›ld›¤› bir konferansta yapt›¤› konuflmada krizin derinlefltirdi¤i iflsizli¤i kad›nlar›

Kad›nlar Üzmez’in peflini b›rakm›yor

günah keçisi ilan ederek aç›klamaya çal›flt›. fiimflek “‹flsizlik oran› niye art›yor biliyor musunuz? Çünkü kriz dönemlerinde daha çok ifl aran›yor. Özellikle kad›nlar aras›nda kriz döneminde iflgücüne kat›l›m oran› daha art›yor” dedi. Ero¤lu’nun çal›flma yaflam›na yak›flt›ramad›¤› kad›nlar fiimflek taraf›ndan da krizin etkisiyle artan iflsizlik oran›n›n sebebiymifl gibi sunuldu. Rakamlar do¤rulam›yor Oysa Baflbakanl›¤a ba¤l› Türkiye ‹statistik Kurumu’nun (TÜ‹K) verileri bile bakan› haks›z ç›kartmaya yetiyor. Bakan fiimflek’in konuflmas›nda referans ald›¤› 2008 Kas›m-Aral›k- 2009 Ocak aylar›na ait TÜ‹K istatistiklerine göre iflsizler ordusuna eklenen 838 bin kiflinin sadece %8,3’ü (69.5 bin kifli) ev iflleriyle u¤rafl›rken ifl aramaya bafllayan kad›nlardan olufluyor. Bunlar iflsizlerin d›fl›na ç›kar›ld›¤›nda iflsizlik oran› %13.6’dan %13.3’e düflüyor. Kriz dönemlerinde “Erkek

Hüseyin Üzmez'in, "cinsel istismar'' suçundan yarg›land›¤› davan›n 5. duruflmas› 24 Mart günü Bursa Adliyesi’nde görüldü. Kad›nlar Üzmez’in peflini b›rakmayarak geçen davada oldu¤u gibi yine adliye önünde eylemdeydi. Dava günü adliye önünde buluflan Halkevci ve Kolektifçi kad›nlar açt›klar› pankartla ve fliddete, tacize, tecavüze karfl› tafl›d›klar› temsili flemsiyelerle davan›n takipçisi olacaklar›n› belirt-

evine ekmek götürmek zorunda” görüflü yüzünden iflyerlerinden ilk ç›kart›lanlar kad›n oldu¤u gibi hane içerisinde gelir düfltü¤ü zaman ilk sorumluluk alan da kad›n oluyor. Krizin atefli iki türlü yak›yor, kad›nlar bir yandan iflten at›lma ve iflsizlikle, öbür yandan yoksullu¤a çare olur umuduyla ifl aramakla yüz yüze kal›yor. Fakat Bakan ifline gelmeyen yoksulluk

tiler. Eylem nedeniyle Üzmez adliyeye arka kap›dan girmek zo-

ve iflsizlik nedenlerini dile getirmek yerine artan iflsizlik oran›n› kad›nlar› bahane ederek izah etmeye çal›fl›yor. Öte yandan da AKP’nin gerici, erkek egemen anlay›fl›n› yans›tan eflitsiz istihdam politikalar›n›n üstünü örtüyor. Kad›nlar›n iflgücüne kat›l›m oran›n›n 189 ülke içinde 179. s›rada yer ald›¤› Türkiye’de 1989 y›l›ndan bu yana çal›flma ça¤›ndaki kad›n nüfusu 8

runda kal›rken adliyedeki vatandafllar ve kad›n avukatlar da al-

milyon artarken, çal›flan kad›n say›s› 253 bin kifli azald› Çal›flma yaflam›nda bu oran sürekli gerilerken hükümet iyilefltirici önlemler yerine istihdam paketi ve sosyal güvenlik reformu ile kad›n› s›k› s›k› babas›na veya kocas›na ba¤lamay› tercih etti. Bakanlar da ayn› yoldan yürüyerek gerici anlay›flla ba¤dafl›r biçimde kad›n› eve yolluyor.

k›fllarla eyleme destek verdi. Duruflmada ma¤dur B.Ç’nin Adli T›p Kurumu’ndan gelecek raporunun beklenmesi için dava ertelendi. Üzmez'e adliye giriflinde bir vatandafl›n da bozuk para atarak tepki gösterdi¤i belirtildi. Üzmez yan›ld› Hüseyin Üzmez, 10 fiubat’ta yap›lan eylem sonras› “avratla m› u¤raflaca¤›m, zaten korktular, daha da duruflmaya gelmezler'' demiflti. Bursal› kad›nlar kararl›l›klar›yla Üzmezi haks›z ç›kartt›

fiiddete sessiz kal›nmayacak Cinsel fiiddete Karfl› Kad›n Platformu tecavüz karfl›s›nda toplumun suskunlu¤unu bozmaya haz›rlan›yor, Tecavüz Kriz Merkezleri kurulmas›n› istiyor

Seçimlerden önce taleplerini aç›klad›lar Eskiflehir’de Halkevci kad›nlar, seçim öncesi yerel yönetim taleplerini aç›klayarak kamusal alanda kad›nlar›n varl›k göstermelerinin önündeki engellerin kald›r›lmas›n› istedi Eskiflehir Halkevi’nde 25 Mart günü gerçeklefltirilen bir bas›n toplant›s› ile Halkevci Kad›n Meclisi temsilcileri nas›l bir yerel yönetim istediklerini ortaya koydu. Bas›n aç›klamas›n› Eskiflehir Gültepe Halkevi fiube Baflkan› Gülflah Öztürk okudu. Öztürk, kad›n aday say›s›n›n az oldu¤u yerel seçimlerde oy kullanacak olan seçmenlerin yar›s›n›n kad›nlardan oluflu¤una dikkat çekerek flu talepleri dile getirdi. “• Kent yönetiminde söz hakk›m›z› kullanmak için demokratik düzeneklerin kurulmas›n› ve kad›n taleplerinin hayata geçirilmesini istiyoruz. • Çal›flma hakk›m›z› kul-

lanabilmemiz için tüm kent koflullar›n›n düzenlenmesini, Belediyeler bünyesinde ücretsiz krefllerin aç›lmas›n› istiyoruz. • Ucuz ve sa¤l›kl› besinlere ulafl›labilece¤imiz mahalle pazarlar› istiyoruz. • Kad›nlar›n sorumlulu¤una b›rak›lan çocuk, yafll› ve gençler için sosyal yaflam merkezleri ve bak›m ünitelerinin hayata geçirilmesini istiyoruz. • Bizler daha güvenli bir kentte yaflamak istiyoruz. Yürüyüfl yollar›n›n, yaya geçitlerinin ve alt geçitlerin özenli ve güvenli olmas›n› istiyoruz. • fiiddete u¤rad›¤›m›zda gidebilece¤imiz s›¤›nma ev-

leri, özel klinikler ve dan›flma merkezleri istiyoruz. Var olan merkezlerin daha çok kad›na ulaflabilmesi ve telefonla destek verebilmesi için “telefon destek hatt›n›n” kurulmas›n› istiyoruz. • Kentimizin altyap› sorunlar›n›n çözülmesini istiyoruz. Asfaltlanmam›fl yollar›n çamurunu temizlemek istemiyoruz. • Kad›nlara ücretsiz ve güvenli ulafl›m›n sa¤lanmas›n› istiyoruz. • ‹nsanca yaflayabilece¤imiz konutlar istiyoruz. Kentsel dönüflüm projelerinde yerinde ›slah istiyoruz. • Nitelikli sa¤l›k kurumlar›, kad›n sa¤l›¤› merkezleri istiyoruz.”

Farkl› örgütlerden kad›nlar›n bir araya gelerek oluflturdu¤u Cinsel fiiddete Karfl› Kad›n Platformu, tecavüze karfl› mücadele etmek için bir kampanya bafllat›yor. 18 Mart günü düzenledikleri bas›n toplant›s› ile kampanyalar›n› tan›tan kad›nlar cinsel fliddetin y›k›m›na karfl› kad›nlar›n suskun kalmamas› için tecavüze karfl› fark›ndal›k ve cayd›r›c›l›k yaratmay› amaçl›yor. Platform, devletin Tecavüz Kriz Merkezleri kurmas›n› talep ediyor. Cinsel fliddet konusunda fark›ndal›k e¤itimi alm›fl sa¤l›k, psiko-

loji ve hukuk çal›flanlar›n›n bulundu¤u ve tecavüze u¤rayan kad›n›n gerekli muayene ve flikayet sürecini nonu ma¤dur etmeyecek biçimde tek bir merkezde toplanmas›n› sa¤layacak olan kriz merkezleri dünya

çap›nda yayg›n kurumlar. Platform ayr›ca tecavüz vakalar›nda erkek egemen alg›n›n yol açt›¤› kad›n› suçlar anlay›fl› ortadan kald›rmak üzere eylemler, aç›klamalar ve etkinlikler düzenlemeyi de planl›yor.

Porsuk nehri boyunca kad›nlar... P›nar Çelik Turuncular, morlar içinde yürüyen kad›nlar görmüflseniz Porsuk Nehri boyunca, kendi seslerini duyman›n heyecan› içinde “Kad›nlar Art›k Susmayacaklar, Susmayacaklar, Susmayacaklar” diyorlarsa, zaman kesinlikle mart ay›nda dolaflmaktad›r. Hava mart ay›na ra¤men -çünkü mart k›fltan bahara geçemeyen kafas› kar›fl›k bir ayd›r- günefllidir. Güneflli bir mart ay›nda soka¤a da en çok kad›nlar yarafl›r. Geçti¤imiz y›l 8 Mart’ta da Eskiflehir’de Halkevci Kad›nlar sokaktayd›. Bir kumafla birçok kumafl› ekleyip, kesip, yamay›p bir pankart haz›rlam›fl, “Herkes Sussun, Kad›nlar Konuflsun” demifllerdi. Ancak bu y›l bir fleyler de¤iflmiflti sanki bu kad›nlarda. Bu y›l daha m› fazla ba¤›r›yorlar ne? Ad›mlar›n› daha m› kararl› at›yorlar yürüyüfl kolunda? Pankart› çocuklar›n›n ellerinden tutar gibi daha s›k› tutmuyorlar m›, bak›n sizce de. “Kad›nlar Soka¤a, Eyleme, Özgürleflmeye” yazan dövizleri daha yukar›, en yukar› kald›rmak için u¤raflmalar›ndan belli. Kesin bir fleyler olmufl aradan geçen bir y›lda Halkevci Kad›nlara. Geçen seneyi hat›rl›yorum. Henüz bafllam›fl bir kad›n çal›flmas›n›n mahcup, ürkek ad›mlar›n› da oradan biliyorum. Neyin de¤iflti¤ini anlamak için neler yap›ld›¤›na bakmal› belki de. Bir y›l içinde Eskiflehir’de, Halkevci Kad›nlardan, Halkevci Kad›nlar Meclisi yaratan fley, kad›n sorunu kavramak için yap›lan e¤itim çal›flmalar› ve sonras›nda yap›lan pratik faaliyetlerdi. “Görünmeyen Emek Sesini Yükselt” diye ba¤›rabilmek için, daha gür ba¤›rabilmek için, “Ev ‹çi Emek” kavram›n› anlamak gerekti. Anlad›k. Ayda bir yap›lan makale okuma çal›flmalar›m›z asl›nda ilk bir araya gelifllerimizdi. Buradan bir meclise dönüflerek kad›n çal›flmas›n›n karar alma mekanizmas›n›n oluflturduk. Bu suyun kendi yolunu bulmas› kadar do¤al oldu. “Eflit ‹fl, Eflit Ücret” dövizini daha yukar› kald›rabilmek için belkide 6 hafta süren “Toplumsal Cinsiyet” atölyesine kat›lmak gerekiyordu. Kat›ld›k. Her fleye en bafltan bafllad›k atölyemizde. Ailemiz, okulumuz, eflimiz, çocuklar›m›z olmadan kendimizi sadece bir kad›n olarak nas›l tan›mlayabilirdik ki? Hayat›n içinde bizleri anlatan s›fatlar›m›z olmadan sadece bir kad›n olarak nas›l var olabilirdik? Sorular›m›za buldu¤umuz cevaplar›m›z›n çekicili¤i yüzünden atölyenin her çal›flmas›n› merakla bekler olduk. Pazar yerlerinde kurulan kad›n kürsüsünde kad›nlar, pahal›l›k ve yoksullu¤a karfl› kendilerinde bulabilecekleri güven duygusu ile rahatça konuflabilirlerdi. Konufltuk. Semt pazarlar›nda en çok kad›nlar vard›. Kürsüde konuflan kad›nlar onlar›n dilinden, onlar›n sorunlar›n› söyleyince megafonumuz elden ele dolaflt›. Pazarlar sanki evimizin dantel örtülü genifl salonuydu ve bizler dertlefliyorduk. Anlad›k, kat›ld›k, konufltuk ve de¤ifltik. Mart›n sekizinde bizi evlerimizden, mahallelerimizden soka¤a ç›kartan, bizi ço¤altan ve bu yapt›¤›m›z› semt pazar›na gidermiflçesine do¤allaflt›ran fley bu de¤iflim olmal›.

Kad›nlar neden krefl istiyor Milyonlarca kad›n›n ortak ihtiyac› olan ücretsiz krefl talebinin görmezden gelinmesi kad›nlar›n eve hapsedilmesi, çocuklar›n›n tehlikeye at›lmas› anlam›na geliyor Tekirda¤ Çorlu’da ifl aramak için evden ç›kan Necla Karagöz’ün çocuklar›n›n bafl›na gelenler kad›nlar›n krefl talebinin ne denli hayati önemi oldu¤unu gösterdi. ‹flsiz kalan ve çocuklar› ile beraber yaflayan Necla Karagöz, 23 Mart günü b›rakacak baflka bir yeri olmad›¤› için üç çocu¤unu evde b›rakarak ifl aramaya ç›kt›. Çocuklardan ikisi ev-

deyken ç›kan yang›nda Karagöz’ün 8 ayl›k bebe¤i hayat›n› kaybetti. Karagöz’ün o¤lunun hayat›na mal olan kaza beraberinde kad›nlar›n çocuklar›n›n bak›m› için mahallelerinde, ilçelerinde ücretsiz krefl talebinin hakl›l›¤›n› da gözler önüne serdi. Çocuk bak›m›n› kad›n›n ifli olarak gören erkek egemen toplum, kad›nlar›n bu sorumlulu¤unu toplumsal ifl

bölümü ile çözmeye yanaflm›yor. Kad›n örgütleri y›llard›r belediyeler ve Milli E¤itim Bakanl›¤› bünyesinde aç›labilecek krefller sayesinde çocuklar›na bakmak için eve hapsolan kad›n›n çal›flma ve sosyal hayata kat›lmas›na olanak tan›nabilece¤ine dikkat çekiyor. Kendini ev kad›n› olarak tan›mlayan 12 milyon iflsiz kad›n›n ço¤unlu¤u bu sorunu paylafl›yor.


cmy k

‘Bizim intikam›m›z çocuklar›m›z›n gülüflleri olacak’* Geçen ay vizyona giren ‘Açl›k/Hunger’ IRA militanlar›n›n siyasi makhum olarak tan›nmak için verdi¤i zorlu ve kararl› mücadeleyi anlat›yor. ‹ngiliz yönetmen Steve McQueen’in ilk filmi olan Hunger; IRA militanlar›n›n 4.5 y›l süren y›kanmama ve battaniye eylemlerini, IRA’n›n direnifli ve kararl›l›¤›yla efsaneleflen önderi Bobby Sands’›n 66 günlük açl›k grevini anlat›yor. ‘Açl›k’, siyasi mahkum olarak tan›nmak için sürdürülen direnifli ve direnifli bast›rmak için militanlara insanl›k onurunu yok sayarak yap›lan sistematik iflkenceyi sahne sahne anla-

2 Nisan 15 Nisan

t›yor. ‹flkence gören bir IRA militan›n›n yoldafl›na “Diren” diye hayk›r›fl› hapishanlerinde zulüm olan, zulme karfl› onlarca açl›k grevi ve ölüm orucuna sahne olan Türkiye’nin sinemalar›nda bir baflka yank›lan›yor. Açl›k, Cannes Film Festivali Alt›n Kamera ödülünü al›rken, 2009 Bafta adaylar› aras›nda da yer al›yor. Hapishane sorununu, hücreleri ve sistematik iflkenceyi konu alan filmin öyküsü IRA ve Bobby Sands’›n direnifli etraf›nda örülüyor. ‹lk yar›s›nda IRA militanlar›n›n eylemlerini ve hapishane koflullar›n› izledi¤imiz filmin ikinci yar›s›, Bobby Sands’›n yafla-

m›nda ikinci kez gerçeklefltirdi¤i ve ölümüyle sonuçlanacak açl›k grevine iliflkin karar›n› anlatt›¤›, mücadele ve direnifle dair görüfllerini ortaya koydu¤u can al›c› uzun bir diyalog sahnesi ile aç›l›yor. Ard›ndan Sands’›n 66 günlük eylemini gün be gün perdeye yans›yor. Filmde öyküsü anlat›lan IRA önderi Sands hakk›nda daha fazla bigi edinmek için direniflinin ilk günlerinde vücuduna sararak saklad›¤› bir tuvalet ka¤›d›na tuttu¤u günlü¤ünden oluflan ‘Hücremde Birgün’ (Metis Yay›nlar›) kitab› okunabilir. *Bobby Sands

2009

KÜLTÜR/SANAT 11 Kültür Baflkenti’nin halleri Esra Ünal kucukcekmecegunlugu.blogspot.com

Kapitalizmin sonu mu geldi? Marks hakl› m›yd›? Krizle beraber ad›n› unutmak isteyenlerin yeniden and›¤› Marks tiyatro sahnesinden sesleniyor “Ben flimdi hem öldüm hem ölmedim al›n size diyalektik” Son günlerin en popüler laflar›ndan biri oldu, Marx’›n “asl›nda” hakl› oldu¤u. Özellikle Sovyetler Birli¤i’nin çöküflünü y›llarca Marx nezdinde komünizmin ölümü olarak aç›klayanlar, flimdi kapitalizmin gelmifl geçmifl en büyük kriziyle Marx’›n hakl› olabilece¤ini tart›fl›yorlar. Marx ise kendi dönüflünü flöyle aç›kl›yor: “Ben flimdi hem öldüm hem ölmedim, al›n size diyalektik.” Bu sözler Dostlar Tiyatrosu’nun sergiledi¤i ve Genco Erkal’›n oynad›¤› “Marx’›n Dönüflü” isimli oyununun ilk sözleri. Marx, “yukar›dan afla¤›ya” inmek için ciddi bir çal›flma yürütmüfltür. Sokratesle ve baz› felsefecilerle görüflmüfl ve nihayet bir saatli¤ine dünyaya inmeye hak kazanm›flt›r. Fakat bürokratik bir sorun nedeniyle “kapitalizmin befli¤i” Londra yerine New York sokaklar›na iner. Yan›nda kitaplar› ve biras›yla bir saatlik “savunmas›na” bafllar. ‘150 y›l önce yazd›klar›n›n bugün de geçerlili¤ini korudu¤unu ve kapitalizmin er geç y›k›lmaya mahkum oldu¤unu’ anlat›r. Arada yoksulluk içinde geçen hayat›n›, an›lar›n› seyircilerle paylafl›r, sürgünlerini, Londra’da la¤›m kokan sokaklar›, Engels’i, efli Jenny ve çocuklar›n›, Bakunin’le teorik savafl›... Sonra New York sokaklar›nda bir evsiz görür Marx ve akl›na Londra’daki ‹rlandal› kad›n dilenci gelir. Yoksullu¤un hala devam etti¤ini gösteren ve bugünün gazetelerinden al›nt›larla hakl› oldu¤unu anlatan Marx, ekonomik kriz ve Gazze’ye de de¤inerek ekler: “Kapitalizm er geç y›k›lacak dedim, tamam bir zaman hatas› yapt›m, 150 y›l önce olmad› ama flimdi hakl› oldu¤umu biliyorum, her fley

de¤iflecek, tabii bunun için sizin de birazc›k k›ç›n›z› kald›rman›z gerekiyor.” Marx, biraz ipin ucunu kaç›rm›fl olacak ki tanr› taraf›ndan uyar›l›r, dönüfl vaktinin geldi¤ini anlar›z, son sözlerini söyler: “Siz ‹sa’n›n gelece¤ini san›yordunuz ama yan›ld›n›z, ben döndüm”. Marx, kitaplar›n› b›rak›p geldi¤i yere, “yukarda bir yerlere” giderken, oyunu bitiren Genco Erkal dakikalarca süren alk›fl nedeniyle 4 kez sahneye dönüp selam vermek zorunda kal›r. Oyun asl›nda ABD’li muhalif tarihçi Howard Zinn taraf›ndan 1995 y›l›nda yaz›lm›flt›. Henüz “Marx’›n deyimiyle”, “gerçek anlamda sosyalizm olmayan, bürokratik bir zümrenin iflçi s›n›f› ad›na kendi ç›karlar›n› yüceltti¤i Sovyetler Birli¤i” nezdinde “komünizmin” önemli bir dönemi biteli 4 y›l olmufltu. Burjuva ideologlar›n›n komünizmin sonu diye alk›fllad›¤› bu “özgürlükler” dönemi, Körfez savafl›yla ve krizlerle artan yoksullukla geçiyordu ki tarihçi Zinn, Marx’›n dönüflünü ilan etti. Oyun, 1. Körfez Savafl› ve dönemin krizlerini vurguluyordu ama Marx’›n dönüflüyle birlikte gitti¤i New York sokaklar›n›n eski Londra’dan çok fazla bir fark› olmad›¤›n› fark etmesi gibi bugünün de 1995’ten müthifl bir fark› yoktu; artan yoksulluk ve sömürü hariç. Herkesin dilindeki ekonomik kriz de cabas›yd›. Ve oyun bugüne uyarland›, Genco Erkal sahneye ç›kt›. Marx döndü. * “Marx’›n dönüflü” Nisan ay›nda ‹zmir, Antakya, Adana, Mersin ve Gaziantep’te seyirci karfl›s›na ç›kacak. Ayr›nt›l› program için “www.dostlartiyatrosu.com” adresine bak›labilir.

Halk tiyatrosu yollarda Giresun Halk Tiyatrosu, ocak ay›nda galas›n› yapt›¤› ‘Yobaz’›, Karadenizli izleyecilerle buluflturuyor. Oyun, Pazar ve Tonya’da Halkevleri’nin ça¤r›s› ile sahnelendi Âfl›k gelene¤inin Anadolu’daki son büyük temsilcisi Âfl›k Veysel 21 Mart 1973’te yaflam›n› kaybetti. Veysel, 79 y›ll›k yaflam›n›n ard›ndan onlarca türkü, “Veysel düzeni” olarak an›lan bir âfl›klama düzeni ve kendi köyü olan Sivas fiark›flla’ya ba¤l› Sivralan’›n k›raç topraklar›nda kurulan ilk meyve bahçesini b›rakarak aram›zdan ayr›ld›. Veysel, Kuyucu Murat Pafla’n›n katliam›ndan kaçarak Sivralan’a yerleflen Alevi Türkmen bir ailenin o¤lu olarak bafllad›¤› hayat›n›n ilk 37 y›l›n› köyünden hiç ç›kmadan geçirir. Çocuklu¤undan itibaren ba¤lama çalmaya bafllar. Önce bir hastal›k ard›ndan da bir kaza yüzünden gözlerini kaybeder fakat türkülerini dinleyenlere Anadolu’yu, yaflam› en güzel ve duru biçimiyle anlatmas›n› bilir. 1931 y›l›nda Sivas’ta kat›ld›¤› Âfl›klar Bayram›’n›n ard›ndan dönemin Sivas Maarif Müdürü Ahmet Kutsi Tecer’in de katk›s›yla ad› h›zla duyulur. Halk edebiyat›n›n en güçlü gelene¤i olan âfl›kl›k geçti¤imiz yüzy›la onun saz›yla sözüyle ulafl›r. Türküleri yeni kurulan radyoda çal›n›r. Kendisi Köy Enstitüleri’nde ba¤lamas› ile dersler verir. Ölümüne kadar Anadolu’nun yüzlerce köyünü, kasabas›n›, onlarca kentini dolafl›r. 79 yafl›nda

cmy k

Giresun Halk Tiyatrosu’nun ocak ay›nda galas›n› yaparak sergilemeye bafllad›¤› ‘Yobaz’ Karadeniz’in farkl› ilçelerinde gösterimlerine devam ediyor. Giresun Halkevi bünyesinde çal›flmalar›n› yürüten Giresun Halk Tiyatrosu, mart ay›n›n ilk haftas›nda Yobaz oyununu Tonya ve Pazarl› izleyicilerle buluflturdu. Pazar Halkevi’nin ça¤r›s› ile 6 Mart

Cuma günü Rize Pazar’da sahne alan tiyatro grubu, Tonya Halkodas›’n›n ça¤r›s› ile 7 Mart Cumartesi günü de Trabzon Tonya’da oyunlar›n› sergiledi. Oyun, her iki gösterimde de 200’ü aflk›n izleyiciyle bulufltu. Metin Balay’›n eseri Yobaz, Emre Baltac› yönetmenli¤inde sergileniyor. 2 perdelik oyunda doland›r›c› bir tarikat fleyhinin bir aileyi nas›l dolan-

d›rmaya çal›flt›¤› ve baz› aile bireylerinin ona karfl› açm›fl oldu¤u savafl anlat›l›yor. Giresun Halk Tiyatrosu oyunlar›n› köylere dek tafl›maya haz›rlan›yor. Oyunun kendi kentinde sergilenmesini isteyenler 0506 581 21 56 - 0543 927 66 97 numaral› telefonlardan ve giresunhalktiyatrosu@hotmail.com adresinden Giresun Halk Tiyatrosu’na ulaflabilir.

28. ‹stanbul Film ODTÜ’de sanat›n Festivali bafll›yor her tad› sahnede ‹stanbul Kültür Sanat Vakf› taraf›ndan düzenlenen 28. Uluslararas› ‹stanbul Film Festivali, 4 – 19 Nisan tarihleri aras›nda gerçekleflicek. Festival’de henüz ülkemizde vizyona girmemifl filmler yer al›yor. “Dünya Festivallerinden”, “Genç Ustalar”, “May›nl› Bölge”. “Gümüfl Ülke, Alt›n Sinema: Arjantin” ve “Aflk Olsun” gibi bölümlerin bulundu¤u bu y›lki festivalde, 150’yi aflk›n yerli ve yabanc› film izleyicilere sunuluyor. Alt›n Lale ödülü için ise 12 ayr› film festival bünyesinde yar›fl›yor. 21 Mart’ta sat›fla ç›kart›lan biletlere Beyo¤lu’nda Emek ve Atlas ile Kad›köy’de Rexx sinemalar›ndan ve internet üzerinden ulaflmak mümkün. Hafta içi gündüz filmlerinin 3.5 YTL olaca¤› festivalde tam bilet 10, in-

dirimli bilet ise 7 YTL. Milk, Pandora’n›n Kutusu, Unutmak, Rembrandt: ‹tham Ediyorum gibi filmlerin de aras›nda bulundu¤u festival program›na ulaflmak için www.iksv.org adresini ziyaret edebilirsiniz.

Bu y›l onuncusu düzenlenen ODTÜ Sanat Festivali bir ay boyunca Ankaral›lar› sanat›n her dal›yla buluflturmaya haz›rlan›yor. 27 Mart-25 Nisan tarihleri aras›nda ODTÜ Kültür ve Kongre Merkezi (KKM)’nde gerçeklefltirilecek festival 27 Mart akflam› Plastik Sanatlar Sergisi aç›l›fl kokteyli ile bafllad›. Tiyatro, müzik, resim ve plastik sanatlar dal›nda 67 sanatç›n›n 200’den fazla eserini izleyiciler, dinleyiciler ve okurlarla buluflturan ODTÜ Sanat Festivali’nde bu y›l sanat›n 7. dal› olarak nitelenen sinema da yer al›yor. 30 Mart-2 Nisan tarihleri aras›nda her akflam Yeflim Ustao¤lu’nun filmlerinin gösterilece¤i festivalde, 11 Nisan akflam› ünlü keman sanatç›s› Farid Farjad, 18 Nisan akflam› ise pi-

yanist ‹del Biret konser verecek. Festival program›na ve ayr›nt›l› bilgiye, eserlere ev sahipli¤i yapan ODTÜ KKM’nin www.kkm.odtu.edu.tr adresinden ulaflabilirsiniz.

2010 için Avrupa Kültür Baflkenti seçilen ‹stanbul’un tarihi tiyatro salonlar›, bir bir kapan›yor ya da y›k›l›p yerine yeni salonlar yap›l›yor. Taksim Sahnesi’nin yerine dev bir al›flverifl merkezi yap›l›p, içine de tiyatro ve sinema salonlar› koyulmas› konufluluyor birkaç y›ld›r... *** Di¤er bir sahne de “Muhsin Ertu¤rul Sahnesi”. Bu sahne y›k›lmay› de¤il, restore edilmeyi hak ediyordu. Bazen mekânlar kendi fiziki görünüfllerinin ötesinde baflka bir anlam kazan›r. Muhsin Ertu¤rul Sahnesi de böyle bir yerdi. *** Son olarak Muhsin Ertu¤rul ad›na yak›flmayacak olaylar yafland› fiiflli Belediyesi öncülü¤ünde. fiiflli Belediyesi taraf›ndan ilk defa düzenlenen “Muhsin Ertu¤rul Tiyatro Ödülleri” gecesinde yaflananlar tesadüften ibaret olmasa gerek. Çok da derinlere inmeden bir bakal›m, bu tuhaf gecede kimler ne ödül alm›fl… Tuhaf diyorum, çünkü jüri üyeleri ayn› zamanda ödüllere aday kifliler veya jüri üyelerinin tiyatrolar› farkl› dallarda bu ödüllere aday olarak gösterilmifl. Oyun yazar› ödülü ayn› zamanda jüri üyesi olan Tuncer Cüceno¤lu’na verildi. Gelelim, özel tiyatrolara verilen ödüllere. “En baflar›l› tiyatro ödülü” Tiyatro Ayna, Müjdat Gezen Tiyatrosu ve Tiyatro Kedi’ye gitti, tabii para ödülü de. Tesadüfe bak›n ki Dilek Türker yani “Tiyatro Ayna”n›n sahibi, ayn› zamanda jüri üyesi. ‹nsanlar›n gözünün içine baka baka, birbirlerine ödül vermek için toplanm›fl insanlar ve geceyi siyasi bir gösteriye dönüfltüren politikac›lar… Sonras›nda ise bir tak›m tart›flmalar yafland› ve geceye kat›lan baz› tiyatrolar art›k bu ödül törenine kat›lmayacaklar› söylediler. Müjdat Gezen ve Cihan Ünal ald›klar› ödülleri reddettiler. Tek iste¤imiz bu ödül törenin bir daha bu flekilde gerçekleflmemesi… Tepki mi? Sansür mü? Son günlerde yaflanan tart›flmalar ve yasaklar›n ard› kesilmiyor. Yasak gerekçelerinin neresinden tutarsan›z tutun, elinizde kal›yor. Fakat bunun en önemlisi de “Yeditepeli Aflk" oyununa gelen sansürdü. Alevi bir yazar›n kaleme ald›¤› ve bakire olmayan Alevi bir k›z›n evlilik öncesi yaflad›klar›n› anlatan oyun “‹stanbul Büyükflehir Belediyesi Sanat Dan›flman›” Kenan Ifl›k taraf›ndan “Alevileri incitecekti” gerekçesi gösterilerek elefltirildi. Genel Sanat Yönetmeni Orhan Alkaya da provakosyon (!) gerekçesiyle oyunu resmen sansürlemifl oldu. Birileri oyundan rahats›z oldu, bu çok aç›k… Çünkü oyunun bir bölümünde tarikatlar çok ciddi flekilde elefltiriliyordu. 27 Mart Dünya Tiyatrolar Günü Bir tiyatrolar gününü daha geride b›rakt›k bir y›¤›n sorunla. Devlet tiyatrolar› ve flehir tiyatrolar›n›n yap›m giderleri gün geçtikçe daha da k›s›tlan›yor. Özel tiyatrolar 盤 gibi büyüyor. Amatör tiyatrolar da kendi kendine yaflamaya çal›fl›yor. Sinema, TV ve tiyatro alan›nda, sigortal› çal›flan say›s›, uluslararas› ölçütlere göre yok denecek düzeyde. Bir de AKP belediyelerinin kurdu¤u kültür merkezleri var. Sak›n ha, aldanmay›n öyle afili törenlerle açt›klar› kültür merkezlerine. Usta ve iflin ehli olmayan, o kültür sanat binalar›n›n içine konulmufl insanlar bir eflya vazifesini görüyorlar sadece. Trilyonlar harcan›p yap›lan bu binalar›n içinde ne ararsan›z bulabilirsiniz. Ama hepsi bofl. Tüm belediyelerde ça¤dafll›ktan uzak, dini ve ahlaki dersler içeren metinler tiyatro metniymifl gibi ele al›n›p sahnelenmeye çal›fl›l›yor. 2010 Kültür Baflkenti için dönen dolaplar, kimlerin üstünden kurgulan›yor? Y›k›lmay› bekleyen sahnelerin ak›beti ne olacak? Bu haliyle bu kent Kültür Baflkenti mi olacak? Olsa olsa, “AKP kültür baflkenti” olur. Biz böyle bir kültürü kabul etmedik ve etmiyoruz. Bilinsin ve asla unutulmas›n: Hayal gücünü yitirmifl, bunalan / bunaltan bir “tiyatro”, tiyatro olarak an›lmay› hak edemez. Tiyatro sanat›, yarat›c› / baflkald›ran insan(l›k)dan, ezilenlerden beslenir, beslenmek zorundad›r… Bu yüzdendir ki, sahneler bizimdir. Tiyatro “anne bak, kral ç›plak” diyebilenlerindir. Ne Taksim sahnesini, ne Muhsin Ertu¤rul’u, ne de di¤erlerini… Hay›r, hiçbirini unutmayaca¤›z! Her fleye inat perdelerimizin hep aç›k kalmas› ve sahnelerimizden söylenmifl her sözün, gerçek sahipleri ile birlikte ço¤alarak yaflamaya devam etmesi dile¤iyle... Alk›fllar›m›zla…


cmy k

‘Ekme¤imize, topra¤›m›za, suyumuza sahip ç›k›yoruz’ 5. Dünya Su Forumu’na karfl› Befliktafl Belediyesi Kültür Merkezi’nde yap›lan ‘Karfl› Forum’un aç›l›fl konuflmas›n› Prof. Dr. Beyza Üstün yapt›. Üstün, Türkiye’de ve dünyadaki tüm iflbirlikçilerinin suyun üzerinde oynamaya çal›flt›¤› oyunlara karfl› birarada olduklar›n› ifade ederek bafllad›¤› konuflmas›na da suyu kapitalizm k›skac›ndan kurtarmak için mücadele edeceklerini söyledi. Üstün, suyun ticarilefltirilmesi-

nin içinde olan DS‹, ‹SK‹, ‹BB, Çevre ve Orman Bakanl›¤› baflta olmak üzere 5. Dünya Su Forumu’na ev sahipli¤i yapan AKP’nin destekçisi olarak çal›flmaya bafllayan tüm resmi kurumlara ve Dünya Su Konseyi’nin temsilcilerine flöyle seslendi: “Sular›m›z meta de¤ildir. Kullan›m hakk› flirketlere devredilemez, su do¤an›n hakk›d›r. Su, yaflamak için ona ihtiyaç duyan tüm canl› ve cans›z sisteme aittir, derelerimizi,

göllerimizi, sular›m›z› satt›rmayaca¤›z. Su kaynaklar›m›z› ve onlar› besleyen havzalar›m›z› kirletemeyeceksiniz, tüketemeyeceksiniz, derelerimizi, göllerimizi, yeralt› sular›m›z›, denizlerimizi ve sulak alanlar›m›z›n oluflturdu¤u tarihi, kültürel ve do¤al dokumuzu; ‘Dünya su ailesi’ olarak kendini tan›mlayanlar›n, Suez, RWE, Viole gibi su flirketlerinin ve onlar›n Türk ortaklar›n›n yok etmelerine göz yummayaca¤›z.”

Suyun Ticarilefltirilmesine Hay›r Platformu, bir haftaya yay›lan eylemler, bas›n aç›klamalar›, atölye çal›flmalar› ve forumlar yaparak, suyumuzu satmak isteyenlere flöyle seslendi: “Buradan da¤›l›n ve gidin, size verecek suyumuz yok!” “Yap›lan su forumu yasal de¤ildir. Bu halk›n suyunu satmaya çal›flanlara izin verecek miyiz? fiimdi arkadafllar bas›n aç›klamas› bitti. fiimdi gidece¤iz salona, ve diyece¤iz ki buradan da¤›l›n ve gidin. Size verecek suyumuz yok, petrole k›ymet biçtiniz, insanlar öldü. Suyu da insanlar› öldürdü¤ünüz ticari mal haline getirtmeyece¤iz. fiimdi salona gidiyoruz.” Halkevleri Örgütlenme Sekreteri Samut Karabulut’un bu sözleri ölümle yaflam›n, dünyü halklar› ile su tekelleri aras›ndaki mücadelenin bir ifadesiydi. Su tekellerince ‹stanbul’da düzenlenen 5. Dünya Su Forumu’na karfl› kurulan Suyun Ticarilefltirilmesine Hay›r Platformu taraf›ndan bir haftaya yay›lan eylemler, bas›n aç›klamalar›, atölye çal›flmalar› ve forumlar yap›ld›. Yap›lan etkinliklerde, “Karadeniz’de derelerin sesini duymadan uyuyamam” diyenlerden “B›rak›n Munzur özgür aks›n” diyenle-

Dünya Su Forumu’na karfl› ‹zmir, Trabzon ve Bolu’da yürüyüfl ve bas›n aç›klamalar› yaparak suyumuzu satt›rmayaca¤›z dedi. ‹zmir’de Su Hakk› Platformu, Trabzon’da sendikalar, demokratik kitle örgütleri ve siyasi partiler, Bolu’da Suyun Ticarilefltirilmesine Hay›r Platformu, suyun en temel insan hakk› oldu¤u vurgulayarak “Emperyalist su tekellerine verecek bir damla suyumuz yok” dedi. Etkinliklerde Kolektif Tiyatro Toplulu¤u ve Tiyatro Evi Kültür Derne¤i, suyun ticarilefltirilmesini konu alan sokak tiyatrosu oynad›.

re, ‘su yurdu’ Allianoi’ye sahip ç›kanlardan çevre derneklerine, demokratik kitle örgütlerinden akademisyenlere, kent yoksullar›ndan köylülere, meslek odalar›ndan siyasi partilere kadar çok say›da kifli ve

kurum biraraya geldi. Suyun Ticarilefltirilmesine Hay›r Platformu üyeleri, Dünya Su Forumu’nun bafllad›¤› ilk gün Haliç’te bulunan Beyo¤lu Adliyesi önünde bulufltu. Platform üyeleri buradan

Sütlüce Kültür Merkezi’ne do¤ru yürüyüfle geçti. Kültür Merkezi’ne yüz metre kala polis yürüyüflü durdurarak aç›klaman›n burada yap›lmas›n› istedi. Yap›lan bas›n aç›klamas›nda, suyun en temel

hak oldu¤u vurgulanarak suyun ticarilefltirilmesine izin verilmeyece¤i söylendi. Aç›klaman›n bitmesinin ard›ndan forum alan›na yürümek isteyen su savunucular›na polis biber gazl› tazyikli su, gaz bombas›, plastik mermi ve copla sald›rarak otuz kifliyi gözalt›na ald›. Polis sald›r›s›yla Okmeydan› yönüne do¤ru da¤›lan eylemciler, burada toplanarak tekrar forum alan›na do¤ru yürüyüfle geçti. Yolu trafi¤e kapatarak yürüyüfle geçen su hakk› savunucular›na polis bir kez daha plastik mermi, gaz bombas› ve copla sald›rd›. Gözalt›na al›nanlar›n serbest b›rak›lmas› için kap›da bekleyen platform üyelerine sald›ran polis burada da gözalt› terörünü sürdürdü. Platform, sald›r›n›n oldu¤u gün Makine Mühendisleri

Binler Kad›köy’de ‘suyumuzu satt›rmayaca¤›z’dedi

Suyun Ticarilefltirilmesine Hay›r Platformu, 19-20 Mart’ta Su Forumu ile ayn› zamanda Mustafa Kemal Kültür Merkezi’nde ‘Karfl› Forum’ yapt›. Forumda, suyun sat›lmas›, suya eriflim, at›k su gibi konular›n yan›nda suyun tar›m, turizm, kültür gibi onlarca de¤iflik konuyla olan iliflkisi üzerine sunumlar ve tart›flmalar yap›ld›. Forum’da Türkiye’nin çeflitli yerlerinde verilen su mücadelelerinin deneyimleri aktar›l›rken ‹ki gün süren atölye çal›flmalar›n›n sonuç bölümleri de okundu.

Su tekelleri defolun

cmy k

tahrip eden politikalar›na karfl› tepki öne ç›kt›. Pankartlarda derelerin sat›lmas›n›, Hidroelektrik Santral projelerini, büyük baraj projelerini, su hizmetlerinin ticarilefltirilmesini, suya gelen zamlar› elefltiren sloganlar a¤›rl›ktayd›. Miting, Grup Yorum’un söyledi¤i türküler ve marfllar eflli¤inde çekilen halaylarla son buldu.

‹zmir de suyu savundu ‹zmir Su Hakt›r Platformu 20 Mart’ta Dünya Su Forumu’na karfl› bir yürüyüfl yapt›. Yürüyüflte yap›lan bas›n aç›klamas›nda, forumunu amac›n›n su kaynaklar›n›n piyasalaflt›r›lmas› oldu¤u vurguland›. Eylemde Tiyatro Evi Kültür

Derne¤i su ili ilgili bir sokak tiyatrosu oynad›. Eylemin ard›ndan “Su ve Hayat” isimli söylefli ve ‹zmir Karikatürcüler Derne¤i’nin haz›rlad›¤› karikatür sergisi yap›ld›. Serginin yan›nda aç›lan stantta suyun ticarilefltirilmesinin yarataca¤› sonuçlar› anlatan broflürler da¤›t›ld›. Karadeniz’de sular durulmaz Trabzon’da sendikalar, demokratik kitle örgütleri ve siyasi partiler 20 Mart’ta bir eylem yaparak Dünya Su Forumu’nu protesto etti. Yap›lan bas›n aç›klamas›nda, “Suyu yaflam›n temel kayna¤› ve insan hakk› olarak gören bizler, ‹stanbul'da toplanan Dünya Su Forumu'na karfl› ç›k›yoruz” denildi. Daha sonra Kolektif Tiyatro Toplu¤u sular›n uluslararas› sermayeye sat›ld›¤›n› anlatan bir skeç oynad›.

Su kaynaklar›m›z sat›l›k de¤ildir

Karadeniz, Dersim, Ege ve Bursa gibi ülkenin çeflitli bölgelerinde su ve temiz bir çevre hakk› mücadelesi verenler binler Kad›köy’de, buluflarak “Su hayatt›r sat›lamaz” dedi

“Su hayatt›r sat›lamaz” mitingi 15 Mart’ta Kad›köy’de yap›ld›. Mitingde Do¤u Karadeniz, Ege, Dersim ve Bursa gibi ülkenin çeflitli bölgelerinde su ve temiz bir çevre hakk› mücadelesi veren platformlar yer ald›. Yaklafl›k 3 bin kiflinin kat›ld›¤› mitingde, sermayenin kar amac›yla suyu ticarilefltiren ve çevreyi

Odas›’nda ve bir gün sonra, Taksim Tramvay Dura¤›’nda bir bas›n aç›klamas› yaparak sald›r›lar› k›nad›. Aç›klamalarda, “Sesimizi bo¤amazs›n›z, kararl›¤›m›z› yok edemezsiniz” denildi.

Halkevci kad›nlar, Su Forumu’nun yap›ld›¤› alana ellerinde bofl bidonlarla gelerek “Sermaye defol su sat›l›k de¤il” dedi. Forumun yap›ld›¤› binaya yürümek isteyen kad›nlara polis barikat kurarak izin vermedi. 19 Mart’ta yap›lan eylemde bas›n aç›klamas›n› ‹stanbul Halkevi Baflkan› Semra Ocak okudu. Ocak, su tekellerine ve Türkiye’deki kar ortaklar›na seslenerek: “T›pk› Bolivya’dan kovuldu¤unuz gibi, Türkiye’den de sizi, mutabakat metinlerinizi kolunuzun alt›na s›k›flt›rarak kovaca¤›z” dedi.


Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.