Mart 2018 Sayı 108

Page 1

Bursa’nın kalbi Kilis’te atıyor

Orhaneli’de altın çağ başlıyor Nilüfer’in havası temiz

5

YIL: 9 SAYI: 108

SİYASİ GAZETE

13

3

FİYATI: 1 TL

MART 2018

18 Mart Çanakkale Zaferi’nin 103. yıl dönümü tüm yurtta olduğu gibi Bursa ve dağ yöresinde de çeşitli etkinlik ve anma programları gerçekleştirilecek.

14

2018 Keles’in yılı olacak

103 yıllık gurur

4

Dündar: Mazlumun yanında oluyoruz

4

Çanakkale Zaferi'nin üzerinden tam 103 yıl geçti. Dünya tarihine geçen 18 Mart Çanakkale Zaferi Türk Tarihi'ndeki eşsiz zaferlerden biridir. Çanakkale Savaşı, I. Dünya Savaşı sırasında 1915–1916 yılları arasında Gelibolu Yarımadası’nda Osmanlı İmparatorluğu ile İtilaf Devletleri arasında yapılan deniz ve kara muharebeleridir. İtilaf Devletleri; Osmanlı İmparatorluğu’nun başkenti İstanbul’u alarak İstanbul ve Çanakkale boğazlarının kontrolünü ele geçirmek, Rusya’yla güvenli bir erzak tedarik ve askeri ikmal yolu açmak, başkent İstanbul′u zaptetmek suretiyle Almanya′nın müttefiklerinden birini savaş dışı bırakarak İttifak Devletlerini zayıflatmak amaçları ile ilk hedef olarak Çanakkale Boğazı’nı seçtiler. Ancak saldırıları başarısız olmuş ve geri çekilmek zorunda kaldılar. DEVAMI 10’DA

Birileri dur demeli!

Yıllardır bir türlü bitmek bilmeyen dağ yöresi yollarında yaşanan kazalar sebebiyle birçok vatandaş hayatını kaybetti.

6

Büyükorhan’da ikiz mucizesi

Dağ yöresinde bu gün maddi hasarlı kazalardan sonra ölümlü bir kaza da oldu buradan yetkililere sesleniyoruz artık bu yol sorununu halledin. Bursa’da tır ile otomobilin çarptığı kazada bir kişi hayatını kaybederken, 2 kişi yaralandı. HABERİ 3’TE

Destek ödemeleri Karacabey Tarım ve Hayvancılık Fuarı açıldı başlıyor Karacabey ilçesinde, bu yıl 7'ncisi düzenlenen ve 200 markanın katıldığı Gıda, Tarım ve Hayvancılık Fuarı kapılarını ziyaretçilere açtı. HABERİ 7’DE

12

Yıldırım’da Ortadoğu ve Afrin’in geleceği masaya yatırıldı

Esentepe Hastanesi’nden obezite uyarısı

12

Siz nasıl bir Bursa’da yaşamak isterdiniz 2023’te?

Orhan KAPLAN

6

Tedirgin çiftçi desteklemelerin artmasını bekliyor Ersin YAŞAR

7

Ellerinden öptüm talip amca

Ali İzzet ATAR

8


2

Mart 2018

Rahmet ve minnetle anıyoruz...

İRFAN TATLIOĞLU ORHANELİ BELEDİYE BAŞKANI


Nilüfer’in havası temiz Mart 2018

3

Nilüfer Belediyesi’nin Hava Kalitesi Ölçüm İstasyonu’ndan 2017 yılında elde edilen verilere göre, ilçede yaşayanlar şanslı. Ölçümlerin Nilüfer’in havasını daha temiz gösterdiğini söyleyen Başkan Bozbey, Bursa geneli için de uyarıda bulanarak, “Yeniden yeşil Bursa için, halkımızın sağlığı için kömür dağıtımı yasaklansın” dedi.

Nilüfer Belediyesi, Halk Evi’nin çatısına kurulan Hava Kalitesi Ölçüm İstasyonu ile Nilüfer’in havasını yakından takip ediyor. 2015 yılı Nisan ayından itibaren düzenli olarak yapılan ölçümler kapsamında 2017 yılı verileri Nilüfer Belediyesi Halk Evi Basın Toplantı Odası’nda kamuoyuyla paylaşıldı. Nilüfer Belediye Başkanı Mustafa Bozbey ve Uludağ Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Çevre Mühendisliği Bölümü ve proje danışmanı Prof. Dr. Yücel Taşdemir, istasyondan elde edilen verileri değerlendirdi. Nilüfer Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, hiçbir sorumlulukları olmadığı halde Nilüferlilerin sağlıklı yaşamaları için hava kirliliği, elektromanyetik alan kirliliği gibi ölçümleri uzun yıllardır gerçekleştirdiklerini belirtti. Bozbey, “2014 yılından bu yana da, BEBKA’dan Mali Destek Programları kapsamında hava kalitesi ölçüm cihazları temin ettik. Bu ölçüm cihazları ile temel hava kirleticilerinin sürekli ölçümlerini yapıyoruz. Bu temel hava kirleticiler; toz, kükürt dioksit, azot oksitler, karbon monoksit, ozon ve hidrokarbonlardır. Ölçüm noktasında meteorolojik veriler de yine anlık olarak temin edilmektedir. Hava Kalitesi İzleme İstasyonu Halk Evi’nin üzerinde bulunuyor. Bu nokta seçilirken tüm Nilüfer’i büyük oranda temsil etsin

diye düşündük. Bu kapsamda, hassas gruplar, nüfus, trafik, sanayi gibi çeşitli faktörler düşünülmüş ve akademik destek alınmıştır. Ölçüm cihazlarının periyodik bakımları ve kalibrasyonları yetkili firma tarafından düzenli olarak gerçekleştirilmektedir. Bu sayede rapor edilen veriler güvenilirdir” dedi. Bozbey, ölçümlerde elde edilen verilerin ilçenin havasını temiz gösterdiğini belirtti. “KÖMÜR DAĞITIMI YASAKLANSIN” Hava kirliliğinin en büyük etkenlerinden birinin kömür kullanımı olduğuna dikkat çeken Başkan Bozbey, tüm kurum ve kuruluşların yöneticilerinden kömür dağıtılmasının

yasaklanmasını istedi. Bozbey, “Kömür dağıtıldığında yakılan kömürle havamız kirleniyor. Özellikle partikül maddeler konusunda inanılmaz artışların olduğunu gözlemliyoruz. Bunun da sebebinin kömür yakılması olduğu aşikardır. Temiz bir hava solumak istiyorsak, ihtiyaç sahiplerine kömür değil, doğalgazlarına katkı sağlamalıyız. Bunu Bursa’da yaşayanların sağlığı adına yapmalıyız. Aksi takdirde özellikle hava kirliliğinden kaynaklı çeşitli hastalıkların önüne geçemeyiz. Bursa maalesef bu konuda sınıfta kalmıştır. Bütün sokaklarından doğalgaz geçmesine rağmen, kömür yakılması sonucunda havamız kirlidir ve bunun sorumlusu da yöneticilerdir. Yeniden yeşil Bursa için, halkımızın

sağlığı için bu konunun faaliyete geçilmesini arzu ediyorum. Kömür dağıtılmasının yasaklanmasını ve ortadan kaldırılmasını talep ediyorum. Bursa’da yaşayan 2 milyona yakın insan için istiyorum. Herkesin temiz havayı soluma hakkı vardır. Bu hakkı hiç kimse engellememelidir” diye konuştu. Son zamanlarda üst solunum yolu hastalıklarıyla ilgili artışın olduğunu kaydeden Bozbey, “Bu hastalıkların sebebi soluduğumuz havadan kaynaklıdır. Bunu sağlık açısından değerlendirdiğimizde ölçüm değerlerimize baktığımızda Dünya Sağlık Örgütü’nün sınır değerlerini aştığını görüyoruz. Bugüne kadar bu değerlerin arttığına dair sorumlu yöneticilerimizden bir uyarı gelmedi, ardından vatandaşlarımız hekimlere, hastanelere koştu. Ölçümleri Nilüfer ilçesi olarak değerlendirdiğimizde, şanslı bir ilçeyiz. Dünya Sağlık Örgütü’nün sınırları seviyesinde değerlendirdiğimizde kabul edilebilir olduğunu görüyoruz” diye konuştu. Hava kirliliğinde sanayilerin de etkisine de değinen Mustafa Bozbey, “Artık Bursa’da kirletici sanayiye son vermek gerekiyor. ilave sanayi alanlarına da ihtiyaç yok. Bunu tüm sanayicilerimizden ve yatırımcılarımızdan bekliyoruz ama en başında kent yöneticilerinin bu konuda duyarlı olmasını diliyorum” dedi.

Birileri dur demeli! 1 ölü, 1 yaralı Yıllardır bir türlü bitmek bilmeyen dağ yöresi yollarında yaşanan kazalar sebebiyle birçok vatandaş hayatını kaybetti. Dağ yöresinde bu gün maddi hasarlı kazalardan sonra ölümlü bir kaza da oldu buradan yetkililere sesleniyoruz artık bu yol sorununu halledin. Bursa’da tır ile otomobilin çarptığı kazada bir kişi hayatını kaybederken, 2 kişi yaralandı. Kaza sabah saatlerinde Bursa-Orhaneli yolunda meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, 14 KN 420 plakalı tır ile 16 BAY 73 plakalı otomobil kafa kafaya çarpıştı. Çarpışmanın etkisiyle otomobilde bulunan Yılmaz Osanmaz hayatını kaybetti. Toç Bir-Sen Bursa 52 Nolu Şube Başkanı İsmail Boz ve Mehmet Geleri ise yaralanarak Çekirge Devlet Hastanesi’ne kaldırıldı. Yaralıların durumlarının iyi olduğu öğrenildi. Jandarma kazayla alakalı tahkikat başlatırken, Yılmaz Osanmaz’ın İnegöl Orman İşletme Müdürlüğü Boğazova Şefliği’nde muhafaza memurluğu yaptığı bildirildi.


Dündar: Mazlumun yanında oluyoruz 4

Mart 2018

Osmangazi Belediyesi, Osmaniye’de bulunan Bayırbucak Türkmen Kampı’nda kalan Bayırbucak Türkmenleri için toplanan insani yardım malzemelerinin ilk bölümünü bölgeye gönderdi. Suriye’de yıllardır devam eden iç savaş nedeniyle büyük bir insanlık dramı yaşanırken, Osmangazi Belediyesi iç savaşta zarar gören Bayırbucak Türkmenleri’nin yaralarını bir nebze olsun sarabilmek için harekete geçti. Osmangazi Belediyesi, Ülkü Ocakları Eğitim ve Kültür Vakfı ile Milliyetçi Hareket Partisi Osmangazi İlçe Teşkilatı’nın katkılarıyla toplanan yardım malzemelerinin öncelik taşıyan ilk bölümü, Osmaniye’deki kamplarda kalan Bayırbucak Türkmenleri’ne ulaştırılmak üzere yola çıktı. Yardım malzemeleri yola çıkmadan önce Doğanbey Otoparkı’nda tören düzenlendi. Osmangazi Belediye Başkanı Mustafa Dündar, AK Parti Osmangazi İlçe Başkanı Ufuk Çömez, MHP Osmangazi İlçe Başkanı Cihangir Kalkancı, meclis üyeleri, siyasi parti temsilcilerinin katıldığı törende okunan dualarla birlikte yardım malzemeleri Osmaniye’ye gönderildi. Osmangazi Belediye Başkanı Mustafa Dündar, yardım malzemelerinin gönderilmesi adına düzenlenen törende yaptığı konuşmada, “Türkiye, tarihte olduğu gibi ülkemizi, devletimizi ve milletimizi hedef alan saldırılara karşı birlik ve beraberlik içerisinde mücadelesini sürdürmektedir. 15 Temmuz hain darbe girişiminden sonra bu millet yeniden tek yumruk oldu. Ülke içerisindeki hainleri ve teröristleri temizledi. Hainler, ülkemizin birlik ve beraberliğini

Yıldırım’da Ortadoğu ve Afrin’in geleceği masaya yatırıldı bozmak için değişik yerlerde çalışmalarını sürdürmektedirler. Afrin’de olduğu gibi ülkemize kast etmek için çalışmaktadırlar. Bu ülke tarihteki gibi tek yumruk olarak ülke içerisindeki ve dışarıdaki teröristlere karşı gerekeni yapıyor. Bugün kahraman Mehmetçiğimiz de Afrin’de emin adımlarla yürüyerek bölgeyi teröristlerden temizlemekte. Allah askerimizi muzaffer eylesin. Allah şehitlerimize rahmet eylesin, gazilerimize acil şifalar versin” dedi. Avrupa ülkelerinin Suriye’de yaşanan drama seyirci kaldığına vurgu yapan Başkan Dündar, “Suriye’de yaklaşık 6 yıldır devam eden iç savaş ve bölgedeki huzursuzluk, üç buçuk milyon Suriyelinin ülkemize göç etmesine

neden oldu. Çağdaş, demokrat ve insancıl görünen dünya, Suriyeli bu mazlumlara kapılarını kapadı. Geçtiğimiz günlerde Danimarka’nın Iraklı küçük kız çocuğu ve annesine sahip çıkmış gibi görünüp şovunu yaptıktan sonra sınır dışı ettiğini gördük. İşte Avrupa’nın gerçek yüzü bu. Biz ise bu mazlumları kardeşimiz olarak görüyoruz ve elimizden geldiğince yardım ediyoruz. Özellikle Bursa her dönem başı sıkışmış olan insanlara kapılarını açmış bir şehir. Bugün de Bursa’dan Bayırbucak Türkmenlerimiz için yardımlarımızı gönderiyoruz. Katkısı olanlardan Allah razı olsun” diye konuştu. Başkan Dündar, Osmangazi Belediyesi olarak 2012 yılından bu yana gerek Suriye’deki gerekse

Türkiye’de kalan mülteciler için yardım kampanyaları düzenlediklerini ifade ederek, “Bugüne kadar 70’den fazla Yardım TIR’ını Suriye’ye ve Türkiye’nin çeşitli bölgelerinde kalan mülteciler için gönderdik. Asıl hedef Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın söylediği gibi Afrin’i teröristlerden temizlendikten sonra ilk olarak 350 bin Afrinli’nin yeniden evlerine yerleştirilmesi. Ülkemizdeki Suriyeli misafirlerimizin ülkelerine dönmelerini sağlayacağız” dedi. MHP Osmangazi İlçe Başkanı Cihangir Kalkancı da yaptığı konuşmada, “Osmaniye’deki kampta kalan yaklaşık 12 bin Bayırbucak Türkmeni kardeşimiz için toplanan insani yardım malzemelerinin ilk bölümünü yola çıkartıyoruz.”

Yıldırım Belediye Başkanı İsmail Hakkı Edebali’nin katılımıyla, moderatörlüğü Habertürk TV Genel Müdürü Veyis Ateş tarafından yapılan, SETA Genel Koordinatörü Prof. Dr. Burhanettin Duran ve Güvenlik Politikaları Uzmanı Abdullah Ağar’ın konuk olduğu ‘Memleket Meselesi’ programında, Ortadoğu ve Afrin’in geleceği değerlendirildi. Türkiye üzerinde bir takım hain senaryolar çizen ve bunları uygulamaya çalışan güçlerle topyekun bir mücadele içerisinde olunduğunu vurgulayan Başkan İsmail Hakkı Edebali, “Bu felaket senaryolarını hazırlayanlara karşı, yetkin şahsiyetlerin katıldığı programlarla memleket meselelerimizi hemşehrilerimize aktarıyoruz. Zeytin Dalı Harekatı’nın ikinci aynı doldururken hepimiz bu konuya bir beka meselesi olarak bakıyoruz. Orada şehit olan güvenlik güçlerimize bir kez daha Allah’tan rahmet diliyorum. Onlar bizim ebedi teminatlarımız, onlar bizim kahramanlarımız. Ateş düşen yüreklere, acılı ailelerine sabır ve metanet, gazilerimize şifa diliyorum. Bu hain planlara karşı mutlaka birliğimizi, beraberliğimizi, kardeşliğimizi çok daha güçlü tutmamız gereken zaman dilimlerinden geçiyoruz” dedi.

Büyükorhan’dan Afrin’deki Mehmetçiğe tosun

Büyükorhan ilçesinde, köylüler, Afrin’de mücadele eden Mehmetçiğe tosun gönderdi. Aktaş Köylüleri Yardımlaşma Derneği önünde gerçekleştirilen törene CHP Bursa Milletvekili Erkan Aydın, Büyükorhan Belediye Başkanı Hasan Taş, Ak Parti İlçe Başkanı Üzeyir Tüfekçi, Dağder Başkanı Ali Kaya, muhtarlar ve vatandaşlar katıldı. Konuşmaların ardından dualar eşliğinde bir tosun Afrin’de terör örgütleri ile mücadele eden Mehmetçiğe gönderilmek üzere kamyona yüklenerek Hatay’a doğru yola çıktı.

Okullar bilimle renkleniyor projesi Keles’te

Bilim Elçileri Kulübü olarak başlattığımız Okullar Bilimle Renkleniyor projesi kapsamında Keles’in Harmandemirciler köyünde bulunan Abdullah Akça İlk ve Ortaokulu’nu bilim ile ilgili görsellerle donattık. Okulumuzun iç cephesine öğrencilerin ilgisini çekebilecek, görsel hafızaya katkıda bulunacak figürleri işledik. 38 üyemizin katılımıyla gerçekleştirdiğimiz bu çalışmamızda çizimleriyle bize katkıda bulunan Tasvir-i Sanat Resim Atölyesi kurucusu ve kulüp üyemiz olan resim öğretmenimiz Sevgili Gökçe Ergün’e teşekkür ederiz. Bizlere projemizde boya ve malzeme desteğinde bulunan Bursa Büyükşehir Belediyesi ve Bursa Bilim ve Teknoloji Merkezi’ne katkılarından dolayı çok teşekkür ederiz.”


5

Bursa’nın kalbi Kilis’te atıyor Mart 2018

Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, Afrin harekatında görevli askerlere ve sınırda yaşayan vatandaşlara moral vermek üzere gittikleri Kilis’in çok güçlü olduğunu ve Türkiye’de yüreklerin Kilis ile attığını söyledi. Bursa protokolü ve iş dünyası temsilcileri Kilis’e gitti. Bursa Valiliği öncülüğünde, Bursa Büyükşehir Belediyesi ile Bursa Ticaret ve Sanayi Odası (BTSO) organizasyonuyla gerçekleştirilen Kilis programına, Bursa’dan merkezi yönetim temsilcileri, milletvekilleri, yerel yöneticiler ve iş insanlarından oluşan yaklaşık 160 kişi katıldı. Kilis Valiliği ve Kilis Belediyesi’ni ziyaretle güne başlayan Bursa heyeti, Zeytin Dalı Operasyonu’nda görevli askerlere ve Kilis’te yaşayan vatandaşlara moral desteği verdi. Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, Kilis’teki izlenimlerini aktararak, “Kilis’te çok canlı bir hayatla karşılaştık. Burada yaşanan sıkıntılara rağmen dimdik ayakta duran bir Kilis gördük. Bursa, olarak Kilis’in yanında olduğumuzu ifade etmek için buradayız” dedi. BURSA’DAN KİLİS’E KARDEŞLİK MORALİ Türkiye’nin dört bir yanından Kilis’e destek verildiğini hatırlatan Başkan Aktaş, “Biz Bursa olarak bir sinerji oluşturalım istedik. Öncesinde Bursa’dan, askerler ve ihtiyaç sahipleri için hayır tırları da gönderildi. Kilis’te de gruplar halinde çarşı pazar gezerek esnafımıza selam ve moral veriyoruz. Türkiye’mizin geleceği için çok önemli olan bu sürecin en kısa zamanda aşılmasını temenni ediyorum. Bursa Büyükşehir Belediyesi olarak üzerimize düşen ne varsa her zaman hazırız. Bursa ve

Kilis kardeşliğini bir kez daha tescillemiş olduk” diye konuştu. Sınırda yaşananlardan en çok Kilis’in etkilendiğini söyleyen Başkan Aktaş, “Kilis çok güçlü, Kilis halkı çok güçlü, yaşlısıyla genciyle organize oldular. Artık 1 değil, 81 Kilis var. Türkiye’de herkesin yüreği Kilis ile atıyor. Herkesin duaları ve destekleri Kilis ile beraber” dedi. Başkan Aktaş, “Bu mesele

ülkemizin, geleceğimizin meselesi. Bu durumdan sadece Kilis değil tüm Türkiye etkileniyor. Bu ülkenin geleceği karartılmaya çalışılıyor. Ancak Kilis duruşundan hiç taviz vermedi, Türk insanının gücünü herkese gösterdi” diyerek, herkese Kilis’e gelip insanlara destek olmalarını söyledi. Kilis’e moral veren Bursa heyetine teşekkür eden Kilis Belediye Başkanı Hasan Kara da

Harmancık aşçılık öğrencileri madalyalarla döndüler

Uludağ Üniversitesi Harmancık Meslek Yüksekokulu Aşçılık Programı öğrencileri, yarıştıkları kategorilerde 1 altın, 6 gümüş ve 4 bronz madalya getirdi. İstanbul’da 21-26 Şubat 2018 tarihleri arasında düzenlenen 25 ülkeden 400’ü yabancı olmak üzere toplam 2000 aşçının 70 kategoride yarıştığı yarışmaya Harmancık Meslek Yüksekokulu Aşçılık Programı Öğretim Görevlisi Yılmaz Sever önderliğinde katılan öğrenciler, 25’i yabancı 100 kişiden oluşan jüri önünde yaptıkları yemeklerle 1 altın, 6 gümüş, 4 bronz madalyaya layık görüldü. Öğrenciler ayrıca modern Türk mutfağı ekip yarışmasında da enginar sefası, beğendili mutancana ve çikolatalı baklava ile bronz madalya kazandı.

“Dünyanın harikası, insan vicdanındaki iyilik duygusudur. Bu duygu Kilis’te yaşıyor ve yaşatılıyor” dedi. Bursa Valisi İzzettin Küçük, Bursa olarak Kilis’e moral vermek istediklerini kaydetti. BTSO Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Burkay ile yönetim kurulu üyeleri ve iş dünyası temsilcileri de Kilis’teki programa katıldı. Bursa ve Kilis ticaret odaları arasında bir de protokol imzalandı.

Orhaneli Orman işletmesi fidan dağıttı

Orhaneli’de keçi kurtarma operasyonu

Orhaneli ilçesi Firoz köyünde hayvancılıkla uğraşan Necip Bayak mülki sınırları icerisinde bulunan sarp arazide küçükbaş hayvanının yaklaşık 30 metrelik uçurum olan kayalık bloğa düştüğünü ekiplere ihbar etti. Ilk önce Jandarma ya haber veren Bayak sonra olay yerine gelen itfaiye ekiplerinin yanlarında profesyonel ekipman olmadığından dolayı müdehale yapılamadı.Daha sonra Bursa Afad ekiplerinin çağrılması sonucu yaklaşık 1 saatlik çalışmanın ardından keçiyi kurtarmayı başardı. Bayak kurtarma esnasında yardımcı olan tüm ekiplere teşekkür etti.

Orhaneli Orman İşletme Müdürlüğü tarafından Cuma namazı çıkışında halka 4 bin adet Badem, Bin adet Ceviz olmak üzere 5 bin adet fidan Orman İşletme Müdürü Sayın Sadettin Özer tarafından bedelsiz olarak dağıtıldı. Fidanlar, Orhaneli Halkının yoğun ilgisiyle kısa sürede tükendi.


6

Bursalılar “Şehrim 2023” için buluştu AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Çiğdem Karaaslan, "Artık şehirlerimizi yapılar ölçeğinden çıkarıp, herkes için daha yaşanabilir, tüm gruplar için daha erişilebilir, gelecek için bir iddia ortaya koyan, kadimden beslenen kültürü geleceğe taşıyacak, bütün kimliğin vurgulandığı, koruyarak yaşama prensibinden yola çıkarak, şehirlere ve dolayısıyla ülkemize değer katacak bir çalışmayı hayata geçireceğiz." dedi.

Karaaslan, Merinos Atatürk Kongre ve Kültür Merkezi'nde, AK Parti Genel Merkez Çevre, Şehir ve Kültür Başkanlığının Türkiye'nin 2023 hedefleri gibi her şehrin kendine özgü 2023 hedeflerini ve vizyon planlarını ortaya koymayı amaçlayan "Şehrim 2023 Projesi Çalıştayı"nda yaptığı konuşmada, projenin ilk durağının Bursa olduğunu söyledi. Bursa'nın kadim birikimi, kültürü, ufkunu dinlemek ve anlamak, kentin hayallerine ortak olmak için projeye Bursa'dan başladıklarını belirten Karaaslan, "Bugün masaların her birinde bu şehre katkı veren, her şeyden önce bu şehir için fikir üreten katılımcılar var. Bu şehrin akademik kesimi, bilgi altyapısını oluşturan çok değerleri hocalar var. Genç, dinamik, farklı uzmanlık alanlarına sahip, gelecek için bize umut veren arkadaşlar var. Aslında masaların her birinde bu şehrin her bir parçası var." dedi. Türkiye'nin 2023 hedeflerine değinen Karaaslan, şöyle devam etti: "Şehircilikte çok güçlü bir hedef ve idealin sahipleriyiz. Son 15 yıl içinde şehirlerimizin çok temel ama çok derinleşmiş sorunları artık hayatımızda yok. Sokaklarımızdan kanalizasyonlar akmıyor, şehirleri yaşanmaz hale getiren çöp dağları yok. Bugün toplu konut ihtiyacı çok büyük oranda karşılanmış şehirlerde yaşıyoruz. Şimdi, 'Artık yeni bir şeyler söylemek lazım.' diyoruz. Artık şehirlerimizi yapılar ölçeğinden çıkarıp, herkes için daha yaşanabilir, tüm gruplar için daha erişilebilir, gelecek için bir iddia ortaya koyan, kadimden beslenen kültürü geleceğe taşıyacak, bütün kimliğin vurgulandığı, koruyarak yaşama prensibinden yola çıkarak, şehirlere ve dolayısıyla ülkemize değer katacak bir çalışmayı hayata geçireceğiz." Karaaslan, şehirlerin nasıl olması

orhankaplan1@hotmail.com

Orhan KAPLAN

Türkiye, birkaç yıl önce Cumhuriyetin 100. Kuruluş yıldönümünde olması gereken bir Türkiye fotoğrafı içeren hedefler kümesi oraya koymuştu.

İşte, 2023’çe vardığımızda dünyanın en büyük 10 ekonomisi içinde olmak, 500 milyar dolar dış satım ve kişi başı milli gelir 25 bin dolara varmak gibi hedeflerdi bunlar. 60. hükümet dâhil o günden bu yana da hemen bütün hükümet programlarında bu hedeflere atıf yapıldı, yer verildi. Her ne kadar kimileri Türkiye ekonomisinin 2050 yılına kadar bu üretim şekli ve insan kapasitesi ile ilk 10 ekonomi içerisinde yer bulması olanaksız dese de, konulan hedeflerin tutturulabilirliği kimi sektörlerde örnek gelişmelerle aslında bir ipucu da vermiş oldu. Varılması hedeflenen bir nokta belirlemek kuşkusuz iyi bir şeydir. Varmak için çabalarsınız… Tam olarak varılamasa da en azından yaklaşırsınız. Kötü mü? Olaya bir de bu açıdan bakmakta yarar var sanırım.

gerektiğinin hayalini kurmak ve bunu bir hedefe dönüştürmek ve o hedefe inançla bağlanmak ve gereğini yapmak gerektiğini vurgulayarak "Küreselleşen dünyada ülkeler kadar şehirlerin de söz sahibi olduğu, hatta nüfuslarıyla ülkeleri geçen şehirlerin bazı ülkelerden daha çok söz sahibi olduğu günlerden geçiyoruz." ifadesini kullandı. Geleceğe söz söylemenin önemine dikkati çeken Karaaslan, "Geçmiş ve geleceği bünyesinde barındırabilen, 'koruyarak yaşatmak' prensibinden yola çıkan, kadim, bir cihan imparatorluğuna, onun hayallerine başkentlik yapmış bir şehirden başlamak istedik. Bizim bu şehir için söyleyeceklerimiz kadar onun sesine de kulak vermek için buradayız. Onun bize söyleyeceklerinin, Bursa'nın bize göstereceği hedeflerinin bize ufuk vereceğine inanıyoruz." yorumunu

yaptı. Projenin birkaç etaptan oluştuğu bilgisini veren Karaaslan, ilk etap kapsamında, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile "Şehrim 2023" otobüslerini Ankara'dan Van ve Bursa'ya uğurladıklarını anlattı. Karaaslan, proje kapsamında meydanlarda halkla buluştuklarını ve onlarla konuştuklarını dile getirerek şunları söyledi: "Yaptığımız, bir anket çalışması değil, onun ötesinde. Onlara hayallerini, taleplerini, isteklerini, arzularını, eleştirilerini, şehirle ilgili beklentilerini sorduk. Bu açıdan bakıldığında çok yeni değil çünkü zaten halktan aldığımızı politikaya dönüştürüyoruz. Fakat ilk kez şehircilikle ilgili, temeline çevre, şehir ve kültür konularını alan ve 30 büyükşehir başta olmak üzere, belki bir sonraki etabında daha da genişleyecek olan bir çalışmayı

uyguluyoruz. Bugün çalışmanın 2. etabı için Bursa'dayız, şehir buluşması. Bu buluşmada bu şehri temsil edenlerle açılacak başlıklar üzerinden şehrimizi masaya yatıracağız. Bu şehrin röntgenini çekeceğiz. Ortak akılla üreteceğimiz politikalara her birimizin ihtiyacı var." İstanbul'da, Almanya'da yaşayan bir Bursalının ne düşündüğünü iletmesini sağlayacak bir internet sayfası ve akıllı cep telefonu uygulaması hazırlanacağına dikkati çeken Karaaslan, şunları kaydetti: "Bütün bunları değerlendirdiğimiz bir akademik heyet, genel değerlendirme kurulu var. Bu etapları gerçekleştirerek, bir şehri her yönüyle masaya yatırıp, şehrin bütün dinamiklerini dinleyip, bu sese kulak vereceğiz. En sonunda Sayın Cumhurbaşkanımıza sunacağımız raporla inşallah bu duyduğumuz sesin, arzuların gereğini yapacağız."

Bursa'nın merkez Osmangazi ilçesinde 70 milyon liralık yatırımla gerçekleştirilen 150 yatak kapasiteli Özel Hayat Hastanesi, hizmete girdi.

hayattayız" sloganıyla çalıştığını anlatan Özkul, şöyle konuştu: "Sağlık yatırımlarımızla 40 yıllık

yolcuğumuzu sürdürüyoruz. Bu yatırımımızla gelişmiş altyapıya sahip yeni binamızda, her gelir

Büyükorhan’da ikiz mucizesi Büyükorhan’da bir ilk gerçekleşti. İkiz bebekleri nedeniyle riskli gebelik yaşayan 31 yaşındaki Safiye Oral, ambulansla kaldırıldığı Büyükorhan Devlet Hastanesi’nde tecrübeli ebe hemşirenin yardımıyla ikiz bebeklerini normal olarak dünyaya getirdi. Edinilen bilgiye göre, olay 10 gün önce Büyükorhan’da Karaağız mahallesinde meydana geldi. İkiz bebekleri nedeniyle riskli gebelik yaşayan 3 çocuk annesi Safiye Oral’ın sancılarının erken başlaması nedeniyle ambulans çağrıldı. Eve gelen sağlık ekipleri, Oral’ın yolda doğum yapma ihtimali göz önünde bulundu-

Siz nasıl bir Bursa’da yaşamak isterdiniz 2023’te?

Bu hedefler kimileri için hayali kimileri için de ulaşılması çok zor olan hedeflerdi.

Bursa'ya 70 milyon liralık sağlık yatırımı

Yaklaşık 20 bin metrekarelik alanda 20 ayda tamamlanan hastanede, 18 branşta 53 poliklinik, 22 yatak kapasiteli fizik tedavi ünitesi ve 6 yataklı rehabilitasyon alanı yer alıyor. Özel Hayat Hastanesi Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Ahmet Özkul, hastanede düzenlediği basın toplantısında, bu yatırımlarla Türkiye'nin, sağlık üssü olma yolunda hızla ilerlediğini söyledi. Her yeni yatırımın, ülkedeki istihdam seferberliğine ciddi katkı sağlandığını belirten Özkul, 300 kişiye iş imkanı sundukları hastanede, bu sayının her geçen gün artacağını kaydetti. Tüm personelin "Sağlığınız için

Mart 2018

rularak şehir merkezinde sevki yerine, Büyükorhan Devlet Hastanesine getirdi. Nöbetçi Tabip Aile Hekimi Dr. Metin Arif ve ilçe hastanesinde 20 yıldır görev yapan Ebe Hemşire Emine Bozkuş hastaya hemen müdahale ederken, tecrübesi ve çabalarıyla riskli olan gebelikte normal doğum gerçekleşti. Sağlıklı bir şekilde dünyaya gelen ikizlerin Büyükorhan Devlet Hastanesinde doğan ilk bebekler olduğu belirtildi. Necmettin ve Eymen isimlerini verdikleri bebeklerini kucağına alan Safiye Oral, “ Günüm tam dolmamıştı ve riskli bir gebeliğim mevcuttu. Bursa’da

yapılan muayeneler sonucunda doğumumun riskli olması sebebiyle ikizlerimin sezaryen ile alınmasını karar verilmişti. Gece 03:30 sularında sancılarımın başlamasıyla 112’yi aradık. 112 Acil hemen gelerek beni ilçe hastanesine yetiştirdi. Yapılan muayene sonucu doğumun gerçekleşmeye ebe hanım başladığını söyledi. Ebe hanımın yoğun çabası ve bilgisiyle zor olan doğumum ilçe hastanesinde başarılı bir şekilde gerçekleşti. Allah’a şükür, çocuklarımın sağlığı yerinde. Doktorundan hemşiresine hepsinden Allah razı olsun, benden mutlusu yok” dedi.

grubundan vatandaşımıza nitelikli sağlık hizmeti sunmak gayesini taşıyoruz. Teknolojik olarak çok üst düzey bir hastane inşa ettik. Bursa'dan kazandıklarımızı Bursa'ya armağan ettik. Yatırımımızla şehrimize, ülkemize, sağlık camiamıza, kısacası milletimize fayda sağladığımıza inancımız tamdır. İnşallah bundan sonra gelecek neslimiz de bu yatırımları daha da artırarak, geliştirerek katkı sürdürmeye devam eder." Başhekim Dr. Fatih Özkul ise, ilk etapta, günlük hizmet verdikleri kişi sayısını bine çıkarmayı ve medikal onkoloji, kardiyovasküler cerrahi ve anjiyo ünitelerini aktif hale getirmeyi hedeflediklerini dile getirdi.

*** Bu gerçekler ışığında insanlar 2023’te ne olacağını merakla bekliyor. AK Parti şimdi bunu kent bazına indirgedi. Her kentin kendine özgü 2023 hedeflerini ve vizyon planlarını ortaya koymayı hedefleyen AK Parti, ‘Şehrim 2023 Çalıştayı’ ile dün Bursa’da önemli bir çalışma gerçekleştirdi. Bursalı kent dinamiklerinin katıldığı çalıştayın açılışında konuşan Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, kent için ortaya koydukları hedeflerle örtüşen ‘Şehrim 2023’ projesiyle birlikte hizmet ve yatırımların daha etkin bir hal alacağını söyledi. Merinos-AKKM’de gerçekleştirilen çalıştaya AK Parti Çevre, Şehir ve Kültürden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Samsun Milletvekili Çiğdem Karaaslan ile AK Parti İl Başkanı Ayhan Salman da katıldı. Yıldırım Beyazıt Salonu’nda bir araya gelen kent dinamikleri, nasıl bir Bursa görmek istediklerini ifade ederek, “Şehrim 2023 Projesi”ne kendi istek ve arzularına göre katkılarda bulundu. 14 masa çevresinde oluşturulan çalışma kümeleri ayrı meslek guruplarına, Akademisyenlere, iş çevrelerine, Sivil Toplum Kuruluşları temsilcilerinden oluşmuştu. Bursa’daki günlük gazetelerden 8’inden çağrılan temsilciler olarak da ayrı bir masada çalıştaya katıldık. Aramızda Uludağ Üniversitesi Edebiyat Fakültesi, Tarih Bölümü Başkanı bir Akademisyen Modaretör vardı. 3 Saat boyunca çevre, şehir ve Kültür-Sanat alanında belirli sorulara her birimiz ayrı-ayrı yanıtlar verdik, önerilerimizi sunduk. *** AK Parti Genel Merkezi Çevre, Şehir ve Kültür Başkanlığınca hayata geçirilen ve üç gündür kentimizde sürdürülen ve Bursa’nın geleceğini Bursalılara soran ‘Şehrim2023 Projesi’ AK Parti Genel Başkan Yardımcısı, Genel Merkez Çevre, Şehir ve Kültür Başkanı Çiğdem KARAASLAN’ın katılımları ile gerçekleştirildikten sonra Saat 14.00’te de AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Çiğdem KARAASLAN tarafından 15 Temmuz Demokrasi Meydanında 3 gündür süren çalışmalarla ilgili değerlendirmeler halkla paylaşıldı. “Şehrinizin en önemli doğa ve çevre değerleri nelerdir, Yeteri kadar korunuyor mu, önerileriniz nedir, şehrinizin hangi kimlikle anılmasını isterdiniz, şehrinizin en önemli kültürel değeri-mirası nedir, yeteri kadar yaşatıldığını düşünüyor musunuz, yetkili olsaydınız öncelikleriniz neler olurdu” gibi 18 soru hakkında masalarda 3 saat boyu arkadaşlarımızla düşüncelerimizi paylaştık. Kuşkusuz herkes farklı konulara öncelik ve önem verse de ortak konularda genel bir eğilim ve uzlaşı belirdi çokça kez. Ortak akıl ile ortaya çıkan sonuçların 2023 Bursa’sı için önemli bir veri olarak ele alınıp, çalışmaların bu doğrultuda yapılması kuşkusuz 2023 Bursa’sını bu günden daha yaşanılır bir Bursa haline getireceğinden kuşku duyulmamak gerekiyor.


Karacabey Tarım ve Hayvancılık Fuarı açıldı

7

Mart 2018

Karacabey ilçesinde, bu yıl 7'ncisi düzenlenen ve 200 markanın katıldığı Gıda, Tarım ve Hayvancılık Fuarı kapılarını ziyaretçilere açtı. Ömer Matlı Kapalı Pazaryerinde kurulan fuarın açılış töreninde konuşan Karacabey Belediye Başkanı Ali Özkan, geçmişten bugüne Türkiye tarımına yön veren, güçlü ve bereketli, tarım diyarı olan Karacabey'in son yıllarda gerçekleştirilen başarılı adımlarla her alanda atağa kalktığını söyledi. Türkiye'nin dört bir yanından gelecek ziyaretçi ve çiftçilerle fuarın bölgeye değer katacağını ifade eden Özkan, "Gerçekten her yıl üzerine ekleyen ve sürekli gelişen bir fuar organizasyonuyla karşı karşıyayız. Bu fuarın bölge çiftçimize ve sanayicimize hayırlara vesile olmasını diliyorum. Gerçekten tarımsal sanayi noktasında bu alet ve edevatların, ürünlerin imalatı noktasında uluslararası ölçekte başarılı olan Karacabeyli kurum ve şirketlerimiz var. 50-60 ülkeye ihracat yapan firmalar var. Uluslararası ve ulusal fuarlarda Karacabey'i başarıyla temsil eden markalarımız var. Tarımsal noktada teknolojiyi son

noktasına kadar kullanan ve verimlilikte sınırları zorlayan çok başarılı üreticilerimiz, çiftçilerimiz var. Başta bu sezon olmak üzere bütün sezonların çiftçilerimiz açısından hayırlı olmasını temenni ediyoruz."

dedi. Karacabey Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Naci Güncü de tarım ve hayvancılığın Karacabey'in olmazsa olmazlarından olduğuna vurgu yaparak, her geçen yıl artan katılımcı sayısıyla ulusal bir fuar

olma yolunda ilerleyen Gıda, Tarım ve Hayvancılık Fuarı'nın katılımcılar için hayırlı ve bereketli geçmesini diledi. Karacabey Ziraat Odası Başkanı Erhan Erdem de düzenlenen fuarın hem iş birliği bağlantılarının temellerinin atıldığı hem de yenilikçi yaklaşımların ve yeni ürünlerin tüketiciyle buluşturulduğu önemli organizasyonlardan biri olduğunu belirtti. Fuarın açılışına Karacabey Kaymakamı Dr. Yusuf Gökhan Yolcu, İlçe Müftüsü Durmuş Ayvaz, Karacabey Ticaret Borsası Başkanı Murad Bertan ile siyasi parti temsilcileri ve vatandaşlar katıldı. 12 bin metrekare kapalı alana kurulan ve 200 markanın ürünlerini teşhir ettiği fuar 18 Mart'a kadar ziyarete açık olacak. Gıda, tarım ve hayvancılık üzerine çeşitli ekipman, makine, yöntem ve tekniklerin de yer alacağı fuar, akşam saat 22.00'ye kadar gezilebilecek.

Tedirgin çiftçi desteklemelerin artmasını bekliyor Ersin YAŞAR Bahar geldi çiftçilerin işleri ve hasat heyecanı başladı. Bu yıl alışılmış kış geçirmedik. Nerdeyse hiç kış görmedik desek yeridir. Mevsimlerin böyle geçmesi pek hayra alamet değil. Küresel ısınmanın etkileri yavaş yavaş kendisini göstermeye başladı. Nerde o eski yağan karlar, buzlar… Evet kışın bu denli ılıman geçmesi çiftçileri bir hayli tedirgin eder durumda. Çünkü yöredeki ağaçlar uyanmaya başladı. Bu mevsimde çiçek açacak ağaçlar her zaman risk altındadır. Çünkü bizim kışımız sonradan olur. Hatırlarsanız geçen yıl 23 Nisan’da kar yağmıştı dağ yöresine. Yine bu şekilde olacak bir kar yağışı veya don, meyveleri olumsuz etkileyecektir. Uzun lafın kısası çiftçi yine tedirgin. Keles Ziraat Odası Başkanı Ali Osman Irgın ile görüşme imkanımız oldu. Kendisiyle yöredeki çiftçilerin beklentileri üzerine biraz sohbet ettik. Konuşurken konu çiftçi desteklemelerine geldi. Açıkçası rakamları duyunca çok komik buldum. Dönüm başı mazot desteği 10 TL, gübreleme desteği de 12 TL. 10 dönüm yer işleyeceksin 100 TL destekleme alacaksın yıllık. Yöremizde nerde bir kişi de yüzlerce dönüm arazi. Bu desteklemeleri belirleyen yetkililer, heralde büyük ovaları ve toprak ağalarını göz önüne alıyorlar. Listelere baktım ortalama 20 – 30 dönüm bildirilen araziler. Desteklemeler sonucu ortalama 200-300 arası alınan paralar. Mazot ve gübrenin değerine bakınca iki depo ancak dolar. Cumhurbaşkanı ve ilgili bakanlık çiftçilerle alakalı sürekli müjdeler veriyor ama dağ yöresindeki çiftçilerimiz bu uygulamalarda bir haber durumda.

Osmangazi’den mahalleri birleştiren köprü

Osmangazi Belediyesi, Demirtaş Bölgesi ile Seçköy ve Avdancık Mahallerini birbirinden ayıran dere üzerine, gidiş-geliş araç trafiği ile yaya trafiğine uygun yeni bir köprü inşa etmek için çalışmalara başladı. Osmangazili vatandaşların daha rahat ve güvenli bir şekilde hayatlarını sürdürmeleri için hayatın her alanında çalışmalar yürüten Osmangazi Belediyesi, Demirtaş Bölgesi ile Seçköy ve Avdancık Mahalleri arasında bağlantıyı sağlayacak yeni bir köprü inşa ediyor. Dere üzerine yıllar önce tek yönlü olarak inşa edilen ve artan araç trafiğiyle birlikte bölgedeki ulaşımda sıkıntıların yaşanmasına neden olan mevcut köprünün yerine yeni köprü inşa etmek için harekete geçen Osmangazi Belediyesi, 20 metre açıklığında inşa edilecek köprü yeni köprü için çalışmaların startını

Çiftçilerin çoğunun borçlu olduğunu belirtiyor Ali Osman Irgın. Destekleme oranlarının az olduğunu, Cumhurbaşkanı ve ilgili bakanlığın mazot desteğini yarı yarıya destekleneceği açıklamalarının çiftçilerde heyecan yarattığını kaydeden Irgın, somut adımlar beklediklerini ekliyor. Tohum ve fide desteğinin de artması gerektiğini ifaden Ali Osman Irgın, üretimin artması ve göçün önlenmesi için iyileştirme yapılmasının şart olduğuna dikkati çekti. Özetle, Mart’ın kapıdan baktırıp kazma kürek yaktıracağı dönemde tedirgin olan çiftçiler, hükümetin vereceği desteklerle yüreğine su serpmesini bekliyor.

verdi. Eski köprünün yanına inşa edilen yeni köprü, betonarme kaide üzerinde her biri 90 santimetre kalınlığında ve 20 metre uzunluğunda, 30 adet ön germeli betonarme kaideler üzerine oturtulacak. Her iki yönde yaklaşık 250 metre uzunluğunda 1.5 metre genişliğinde yaya yolu bulunan köprü, bağlantı yolları ile birlikte,

Mart 2018

Yıl: 9 Sayı: 108 Yerel Aylık Süreli

Yonca Tanıtım ve Yayıncılık Adına İmtiyaz Sahibi Mustafa BALSEVEN Yazı İşleri Müdürü Serkan BALSEVEN Spor Müdürü Yüksel ESEN Hukuk Danışmanları Av. Ali ÖZDEMİR Katkıda Bulunanlar Orhan KAPLAN, Faruk ANBARCIOĞLU, Yunus Emre COŞAN, Orhan BOZDEMİR, Fatih Durgut, Ersin Yaşar, Şevki GÜR, Ali İzzet ATAR, İsmail Kaya, Aydın KURMUŞ YayınYönetim Yeri : Tahtakale Mah. Veziri Cad. Aralıkhan No:5/15 Osmangazi-BURSA Tel&Fax: 224 56 84 Baskı Yeri : Özcan Ofset Baskı Matbaacılık Gülbahçe Mah. Doğan Sok. No: 4 BURSA Yörem Güncel gazetesi basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir. Yörem Güncel gazetesinde yayınlanan yazıların tüm sorumluluğu yazarlarına aittir. Gazetemiz Anadolu Ajansı abonesidir.

Avdancık ve Seçköy Mahalleleri ile Demirtaş Barajı çevresinde bulunan maden ocaklarına ait araçların oluşturduğu trafik sorununu çözerek, bölgedeki ulaşımı rahatlatacak. Demirtaş ile Avdancık mahallesini birbirine bağlayacak olan ve yaklaşık 2 milyon 500 bin liraya mal olması beklenen yeni köprünün, 2018 yılı sonuna kadar tamamlanarak hizmete açılması planlanıyor.

Orhaneli Rehberi Kaymakam ....................................... Belediye Başkanı ............................ Cumhuriyet Başsavcısı ................. İlçe Garnizon Komutanı ............ Mal Müdürü ..................................... Milli Eğitim Müdürü ...................... İlçe Nüfus Müdürü ........................ Özel İdare Müdürü ........................ İlçe Tarım Müdürü ......................... İlçe Müftülüğü ................................ İlçe Jandarma Komutanı.............. Tapu Sicil Müdürü ......................... Ptt Müdürü ...................................... Tedaş Müdürü ................................ Halk Eğitim Müdürü ..................... Defterdarlık...................................... Sağlık Ocağı ..................................... E.Ü.A.Ş. Termik Santral................... İlçe Spor Müdürlüğü...................... İlçe Kadastro Müdürlüğü............. İlçe Devlet Hastanesi..................... Minibüsçüler Koop......................... Otobüsçüler Koop..........................

817 10 10 817 14 30 817 10 14 817 10 11 817 10 45 817 10 19 817 10 95 817 10 38 817 10 31 817 11 41 817 10 23 817 11 53 817 13 22 817 13 45 817 11 42 817 10 27 817 14 16 817 73 47 817 33 31 817 10 20 817 10 33 817 27 21 817 10 64

Keles Rehberi Kaymakam ....................................... Belediye Başkanı ............................ Cumhuriyet Başsavcısı ................. İlçe Jandarma Komutanı ............ Yazı İşleri Müdürü .......................... Mal Müdürü ..................................... Milli Eğitim Müdürü ...................... İlçe Nüfus Müdürü ........................ Özel İdare Müdürü ........................ İlçe Tarım Müdürü ......................... İlçe Müftülüğü ................................ Askerlik Şube Başkanlığı.............. Tapu Sicil Müdürü ......................... Meteoroloji Müdürü...................... Ptt Müdürü ...................................... Tedaş Müdürü ................................ Halk Eğitim Müdürü ..................... Öğretmenevi ................................... Tekel Müdürü .................................. Orman İşletme Müdürü ............... Sağlık Ocağı ..................................... İlçe Seçim Kurulu Başkanı ........... Esnaf Sanatkarlar Kooperatifi .... Ziraat Bankası .................................. Keles Koop ....................................... Keles Taksi .......................................

861 20 05 861 20 09 861 20 06 861 31 50 861 21 98 861 20 15 861 20 25 861 20 63 861 20 29 861 21 99 861 20 46 861 20 73 861 20 64 861 20 19 861 23 22 861 21 44 861 20 45 861 22 85 861 20 02 861 20 27 861 20 24 861 21 23 861 20 34 861 24 04 861 25 24 881 77 52

Büyükorhan Rehberi Kaymakam ....................................... Belediye Başkanı ............................ İlçe Jandarma Komutanı ............ Yazı İşleri Müdürü .......................... Mal Müdürü ..................................... Milli Eğitim Müdürü ...................... İlçe Nüfus Müdürü ........................ Özel İdare Müdürü ........................ İlçe Tarım Müdürü ......................... İlçe Müftülüğü ................................ Vakıf Müd.......................................... Tapu Sicil Müdürü ......................... Emniyet Amiri.................................. Telekom...... ...................................... Tedaş Müdürü ................................ Halk Eğitim Müdürü ..................... Muhtarlar Derneği......................... İcra.................... .................................. Orman İşletme Şefi ....................... Sağlık Ocağı ..................................... Noter.................................................... Kınık Belediye Başkanı.................. Ziraat Bankası .................................. Büyükorhan Koop........................... Dağser Koop.....................................

841 20 01 841 20 69 841 20 20 841 24 16 841 23 88 841 24 20 841 24 17 841 24 18 841 23 53 841 24 77 841 23 02 841 24 19 841 20 10 555 39 20 841 20 95 841 24 74 841 20 50 841 24 73 841 24 10 841 20 05 841 23 45 852 50 01 841 21 18 841 25 55 841 27 72

Harmancık Rehberi Kaymakam ....................................... Belediye Başkanı ............................ Harmancık Noteri........................... İlçe Jandarma Komutanı ............ Telekom............................................. Mal Müdürü ..................................... Milli Eğitim Müdürü ...................... İlçe Nüfus Müdürü ........................ Özel İdare Müdürü ........................ İlçe Tarım Müdürü ......................... İlçe Müftülüğü ................................ Karayolları İşletme Şefliği............ Tapu Sicil Müdürü ......................... İcra....................................................... Ptt Müdürü ...................................... Tedaş Müdürü ................................ Halk Eğitim Müdürü ..................... Devlet Hastanesi............................. Harmancık MYO.............................. Orman İşletme Şefliği.................... Sağlık Ocağı ..................................... Esnaf ve Sanatkarlar Odası.......... Tarım Kredi Kooperatifi................. Ziraat Bankası .................................. Otobüs ve Minibüsçüler Koop .. Harmancık Emniyet........................

881 24 50 881 20 20 881 26 50 881 20 02 881 24 99 881 24 83 881 24 88 881 24 75 881 24 81 881 22 23 881 24 74 881 20 19 881 24 73 881 24 30 881 23 22 881 22 63 881 25 44 881 20 19 881 32 11 881 20 23 881 22 98 881 34 84 881 20 04 881 20 92 881 22 36 881 31 94


8

Çiftlik Bank’ın kurucusu bulaşıkçılık yapmış Usulsüz faaliyetlerle çok sayıda kişiyi mağdur ettiği belirlenen Çiftlik Bank'ın kurucusu Mehmet Aydın'ın, Bursa'da bir eğlence mekanında bulaşıkçı olarak çalıştığı öne sürüldü. SGK kayıtlarında Mehmet Aydın'ın isminin yer aldığı eğlence mekanının sahibi Yusuf Sabahyıldızı, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Çiftlik Bank'ın kurucusu Aydın'ın, 2013'te sahibi olduğu iş yerinin mutfak bölümünde bulaşıkçı olarak çalıştığını söyledi. Mehmet Aydın'ın Ekim 2013'te işe girdiğini ve 2 ay sonra ayrıldığını belirten Sabahyıldızı, "Mehmet Aydın, mekanlarımızın mutfak bölümünde bulaşıkçı olarak çalışmaktaydı. Aydın, çalışma arkadaşlarının arasında uyumlu ve sevilen birisiydi. Sessiz, içe dönük ve enteresan da denilebilecek bir çalışanımızdı. Çok gariban bir çocuktu." dedi. Yusuf Sabahyıldızı, o dönemdeki çalışma arkadaşlarından, Mehmet Aydın'ın babasıyla tartıştıktan sonra evden ayrıldığını öğrendiğini aktararak, şunları kaydetti: "Aydın, bir süre evsiz kalıyor. Bu süreçte çalışma arkadaşları aralarında para toplayıp ona 2 odalı bir ev tutuyorlar. O dönemde ekonomik sıkıntıları olduğu halinden belliydi. İşini gücünü yapardı,

Mart 2018

Ellerinden öptüm talip amca Ali İzzet ATAR Bazen yazarken sinirlenirim. Öfkem yazılarıma yansır, satırlarımda ağlarım , çaresiz kalırım, anlaşılmadığımı düşünürüm, umuda kapılırım, umutsuz olurum ,sevinirim , kahkahalarla gülerim… Kendimce mizahta yaparım Nasrettin hoca gibi ağlar Bayburtlu zihni gibi gülerim Değişik duygu halleri esir alır beni Yazı köşeleri dertdaşım, sırdaşım, kardaşım olur. Çoğu zamanda benim yazılarımı kimin okuduğunu bilmem. İsterim ki büyükler , alnı genişler, sırtı pekler, karnı toklar, ensesi kalınlar , eli sıkılar, deri koltuklar,varyemezler, dibine ışık vermeyen mumlar, yanmayan odunlar, eğrilmeyen kalaslar,süt vermeyen inekler beni okuyup anlasınlar. Ben çoğu zaman adresi belli olmayan , alıcısı üzerine yazılmamış mektuplar atarım.

uyumluydu. Mutfakta bir sorun yaşatmadı. Yoğun günlerde bile gayet iyi çalıştığını ustaları söylüyordu. Medyada gündeme geldikten ve bu mağduriyetler ortaya çıktıktan sonra bu yüzü gördüğümde 'Acaba mı?' dedim. Çalışma arkadaşları Aydın'ı tanıdı. Gerçekten büyük bir şok yaşadık. Bu kadar insanın mağdur edildiği bir organizasyonun başında bizim

bulaşıkçı Mehmet Aydın'ın olmasına çok şaşırdık. Yani neresinden bakarsanız bakın, çok enteresan. İçine kapanık birinin böyle bir dolandırıcılık olayına girmesine akıl sır erdiremiyorum." Sabahyıldızı, birçok mağdurun olduğu böyle bir süreci üzüntüyle izlediklerini ve bir an önce Mehmet Aydın'ın yakalanmasını temenni ettiğini de sözlerine ekledi.

İltifatı sorgulamadan alıp eleştiriyi sorgulamadan hapseden insan fıtratına sahip olduğumuz için yazılarım suya yazılmış gibi görünmez olur gider. İsterim ki ne söylediğimize bir bakılsın ,adam yerine konulsun Çoğu zaman kendin yaz kendin söyle. Zordur bu işler, zordur bu sevişler.

Orhaneli jandarmasından eşzamanlı operasyon

Çalıntı eşyaları satın alarak piyasaya sürdüğü iddiasıyla gözaltına alınan hurdacı tutuklandı

Keles’te av kazası

Keles’in düvenli Mahallesinde av sezonunun son gününde arkadaşıyla birlikte avlanmaya giden bir kişi, ayağı kayan arkadaşının yanlışlıkla ateşlenen silahıyla hayatını kaybetti. Edinilen bilgiye göre, Keles ilçesine bağlı Düvenli Mahallesinde yaşayan 2 çocuk babası Serdar Kılıç, av sezonunun son gününde arkadaşlarıyla birlikte avlanmak için Domaniç bölgesine gitti. İddiaya göre, av esnasında Kılıç’ın yanında bulunan arkadaşlarından birinin ayağı kaydı ve omzundaki av tüfeği ateş aldı. Silahtan çıkan kurşun Kılıç’ın başına isabet etti. Başından yaralanan Kılıç, olay yerinde hayatını kaybetti. Olayla ilgili jandarma ve sağlık ekiplerine bilgi verildi. Konuyla ilgili inceleme devam ediyor.

Keles’te traktör kazası: 1 ölü

Keles’in kozbudaklar Mahallesinde yaşanan traktör kazasında Aleaddin Aygören yaşamını yitirdi. Kaza ile ilgili soruşturma başlatıldı.

Bursa'da, çalıntı eşyaları satın alarak piyasaya sürdüğü öne sürülen hurdacı tutuklandı. İl Jandarma Komutanlığı ekipleri, son dönemde kent genelinde ev, iş yeri, bağ, bahçe ve baz istasyonlarından hırsızlıkların artması üzerine harekete geçti. Ekipler, çalınan malzemelerin Orhaneli ve merkez Yıldırım ilçelerinde depoları bulunan hurdacı İ.E. tarafından satın alınarak piyasaya sürüldüğünü tespit etti. "Suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi ve hırsızlık" suçlarından sabıkalı olduğu belirlenen İ.E'nin her 2 deposuna düzenlenen operasyonda, kentte

Seni anlayan anlar anlamayanlara ise davul zurna az olur. Anlamayanlar ne yaparlar? Arkamızdan söverler, meyhane koltuklarına oturturlar, kof kahramanlıklar yaptırırlar,İçirirler,sı çırırlar. Gerçek dünyamızın dışına çıkartıp hayali bir dünyada gerçekdışı bir karakter yaratırlar ki bilmeden sanata ilk defa adım atarlar. Doğru söyleyen dokuz köyden kovulurmuş. Doğruya doğru derken adın eğriye çıkarmış. Toplumu eğitmenin zor olduğunu ben yazılarımda anladım.

değişik tarihlerde çalınan 30 jeneratör, 19 kaynak makinesi, 12 ağaç kesme motoru, 4 marangoz testeresi, 27 su motoru, 8 spiral makinesi, 2 ilaçlama makinesi, 7 beton delici

hilti ve 52 matkap ele geçirdi. Gözaltına alınan zanlı, jandarmadaki sorgusunun ardından sevk edildiği adliyede çıkarıldığı mahkemece tutuklandı.

Akademik odalardan Bozbey’e ziyaret TMMOB Elektrik Mühendisleri Odası Bursa Şubesi ve TMMOB Jeofizik Mühendisleri Odası Bursa Şubesi’nin yeni yönetimleri Nilüfer Belediye Başkanı Mustafa Bozbey’i ziyaret etti. Nilüfer Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, seçimleri tamamlanan akademik odaların temsilcilerini Halk Evi’ndeki makamında ağırladı. Başkan Bozbey ilk olarak TMMOB Elektrik Mühendisleri Odası Bursa Şube Başkanı Burak Özgen ve Yönetim Kurulu Üyeleri’yle bir araya geldi, ardından da TMMOB Jeofizik Mühendisleri Odası Başkanı Murat Arabacı ve Yönetim Kurulu Üyeleri ile görüştü. Her iki odaya da hayırlı olsun dileklerinde bulunan Başkan Bozbey, sivil toplum kuruluşlarının önemine dikkat çekti. Bozbey, “Akademik odaların her konuda sözü olmalı. Topluma önderlik yapacak çok az mecra kaldı. Özellikle akademik odaların, akademik formasyonu da dikkate aldığımızda önemli bir görevi var. Kamuoyunu bilgilendirme ve doğru bilgilerin aktarılması sorumluluğundasınız. Sizleri tebrik ediyorum. Kentin daha iyi, huzurlu yapılanmasını sağlamak

Deve hendek atlar, yılan aslan avlar, Kaplumbağa tavşanı geçer,Zümrüdü anka kuşu Kaf Dağının ardındaki tepelere ulaşır.

Hoş ben kimim ki toplumu eğiteyim. Ne kadar münevverliğimiz var tartışılır ;ama fikir tartışmaları bizi de eğitiyor. Aksi halde yanlışlarımızı nasıl düzeltiriz. Yinede bu kadar çirkinliğin içerisinde insanı umutlandıran haberlerde duyuyoruz. Geçenlerde bir teyzemiz babasından bahsetti. Devamlı okuyan, evini kitaplarla doldurmuş, gazeteleri takip eden asırlık Kelesli bir amcamız. Ona kelesin yaşayan son Osmanlılarından diyebiliriz. O doğduğunda Türkiye Cumhuriyeti daha doğmamıştı. 97 yaşında (Allah sağlıklı ve uzun ömürler versin) bu gazeteden benim yazılarımı takip ediyormuş. Benimle övünüyormuş.’’ Kelesten böyle insanlarda mı çıkıyormuş maşallah maşallah diyormuş’’.

için ortaklaşa çalışmalarımıza

devam edeceğiz” dedi.

Böyle asırlık bir çınarın, okuma sevdalısı birinin , yüzyıllık bir dedenin övgüsünü almak beni ziyadesiyle memnun etti. Bu övgüleri inşallah hak ediyorumdur. Demek ki yazdıklarımız boşa gitmiyor belki de gerçek hedefine ulaşıyor. Beni de anlayanlar varmış diyorum. İşte gazetede fikir yazıları yazmamın gerçek amacı bu olmalı: Halka ulaşabilmek. Ellerinden öpüyorum Talip Dede. İyi ki varsın.


9

Şehitlerimizin kanları yerde bırakılmayacak Mart 2018

Zeytin Dalı Harekatı’nın başlangıcından bu yana 3530 terörist etkisiz hale getirildi. Genelkurmay Başkanı Orgeneral Akar, "Türk Silahlı Kuvvetlerinin kahraman ve fedakar mensupları tarafından şehitlerimizin kanları asla yerde bırakılmayacak, sevdiklerinin gözyaşlarının hesabı sorulacaktır." dedi.

Harekatın başlangıcından bu yana etkisiz hale getirilen terörist sayısı 3530 oldu. TSK ve ÖSO, Afrin’in güneyindeki Cinderes beldesine bağlı Yukarı Meski ve Aşağı Meski köyleri ile Afrin’in batısındaki Racu beldesine bağlı Şeyh Bilal, kuzeydoğusundaki Şeran beldesine bağlı Küçük Meydan, güneybatısındaki Cinderes beldesine bağlı Kurdane köyleri ve stratejik öneme sahip 801, 524 ve 544 rakımlı tepeleri YPG/PKK-DEAŞ’tan arındırdı. Böylece gün içinde teröristlerden temizlenen köy sayısı 5’e yükseldi. TSK ve ÖSO’nun harekatta kontrol altına aldığı bölge sayısı 213’ü köy ve 44’ü kritik nokta olmak üzere 257’ye ulaştı. Afrin ilçe merkezi etrafındaki kuşatmayı sıkılaştıran birlikler, Kafer Çil’i alarak merkeze ait dış mahallelerin 600 metre yakınına ulaşmıştı. Afrin bölgesi, ilçe merkezi ile Racu, Bülbül, Şeyh Hadid, Cinderes, Şeran ve Mabatlı olmak üzere 6 beldeden oluşuyor. Mabatlı dışında tüm belde merkezleri TSK ve ÖSO’nun kontrolünde bulunuyor. Terör örgütü YPG/PKK’nın yığınak ve savunma hatları büyük ölçüde Afrin ilçe merkezinde bulunuyor. Beldelerdeki sivilleri canlı kalkan yapabilmek için nüfusu zorla ilçe merkezine yönlendiren terör örgütü, merkezden Beşşar Esed rejimi ve askeri muhaliflerin kontrolündeki bölgelere gitmek isteyen Arap ve Kürt nüfusa engel oluyor. Sivillerin alıkonulması, Birleşmiş Milletlerden de tepki görüyor. Afrin ilçe merkezini kuşatan TSK

ve ÖSO, buradan güneye gitmek isteyen sivillere ise güvenli geçiş imkanı veren bir koridoru açık tutuyor. Genelkurmay Başkanlığından yapılan açıklamaya göre, hudutlar ve bölgede güvenlik ve istikrarı sağlamak, Suriye’nin kuzeybatısındaki Afrin’de PYD/YPG/ PKK/KCK ve DEAŞ mensuplarını etkisiz hale getirmek, dost ve kardeş halkı teröristlerin baskı ve zulmünden kurtarmak amacıyla 20 Ocak’ta başlatılan harekat sürüyor. Öte yandan Türk Silahlı Kuvvetleri, Afrin halkına yönelik iki dilde hazırlanan bildirileri havadan attı. TSK’nin sosyal medya hesabından da paylaşılan ve “Afrinli Kardeşlerimiz” hitabıyla başlayan bildiride, şu ifadelere yer verildi: “PKK/PYD/YPG/DEAŞ terör örgütleri yıllardır size ve bize maddi ve manevi zararlar veriyor. Sizleri evinizden, yurdunuzdan,

sevdiklerinizden mahrum ettiler. Teröristlere ‘dur’ demenin zamanı geldi. Tek hedefimiz size eziyet eden terör örgütleridir. Teröristlerden, terörist mevzi ve barınaklarından uzak durun. Sizi ve çocuklarınızı kalkan olarak kullanmalarına izin vermeyin. Afrin’den ayrılmak isteyenler, TSK’nın garantisi altında olacaklardır. Teröristler tarafından zorla silah altına alınanlar, sizler de en kısa zamanda silahlarınızı bırakın, evlerinize dönün. TRT Radyosunu dinleyin.” TSK’nin, Afrin’deki teröristlere “teslim olun” çağrısında bulunduğu diğer bildiriye ise “Terör örgütü içinde yer alanlar” ifadesiyle başlandı. Bildiride şunlara yer verildi: “Türk Silahlı Kuvvetleri barış, huzur ve güven getirmek için Afrin’dedir. Seni asılsız ve boş vaatlerle kandıranların oyununa gelme, aldanma. Seni öne sürenler Afrin’den kaçıyor, en güvenli, en iyi şartlarda yaşamaya

devam ediyor. Seni kullanan eli kanlı terör örgütünden uzak dur. Sana uzattığımız ele güven. Türkiye’nin adaletine güven. Türk Silahlı Kuvvetlerine güven. Gel teslim ol. Afrin’de huzur ve barış dolu bir gelecek seni bekliyor.” Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar, "Türk Silahlı Kuvvetlerinin kahraman ve fedakar mensupları tarafından şehitlerimizin kanları asla yerde bırakılmayacak, sevdiklerinin gözyaşlarının hesabı sorulacaktır." dedi. Genelkurmay Başkanı Orgeneral Akar "Ölürsem şehit, kalırsam gazi anlayışıyla hareket eden ordumuzun kahraman şehitlerinden bizlere miras kalan o yüce ruh, bugün terörle mücadele harekatı, 15 Temmuz menfur darbe girişimi, Fırat Kalkanı ve halen yürütmekte olduğumuz Zeytin Dalı Harekatı’nda ortaya konan fedakarlık ve kahramanlıkların da ilham kaynağı olmuştur." dedi.

Büyükorhan’daki su için yurt dışından geliyorlar 4 kanser ilacı daha geri ödeme listesinde

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Sarıeroğlu, Sağlık Uygulama Tebliğinde yeni düzenlemelerin olabileceğini belirterek "4 tane daha kanser ilacımızı geri ödeme listesine aldık, onun dışında çok sayıda ilacımız geri ödeme listesine girmiş durumda" dedi. Bakan Sarıeroğlu, Sağlık Uygulama Tebliği’nde yeni düzenlemelerin olabileceğini belirterek, şunları kaydetti: “Vatandaşlarımızın sağlığı bizim için en önemli şey. İstatistiklere baktığımız zaman en önemli başlıklardan birisi, TÜİK rakamlarında da sağlık çıkıyor. Bu yüzden çok hassasiyetle ve titizlikle çalışıyoruz, kesinlikle maliyet unsuru olarak görmüyoruz. Yine açıklayacağımız Resmi Gazete’ye gönderdik, 4 tane daha kanser ilacımızı geri ödeme listesine aldık, onun dışında çok sayıda ilacımız geri ödeme listesine girmiş durumda.” Taşeron işçilerin kadroya geçiş sürecine ilişkin takvimin işlediğini bildiren Sarıeroğlu, “Nisan son tarih, ondan sonra direkt kadroya geçişlerini, 3 Nisan itibariyle yapmış olacağız inşallah.” ifadelerini kullandı. Sarıeroğlu, kamuda 4/C statüsündeki çalışanların 4/B statüsüne geçişiyle ilgili Maliye Bakanlığı ile çalıştıklarını belirterek, “İnşallah onlarla ilgili son tarihimiz 3 Nisan, kısa süre içerisinde Bakanlar Kurulundan kararımızı çıkaracağız.” bilgisini verdi.

Büyükorhan ilçesindeki şifalı su böbrek hastalarının akınına uğruyor. Karaağız Mahallesi sınırları içinde bulunan şifalı suyun böbrek hastalığı başta olmak üzere birçok hastalığa iyi geldiği belirtiliyor. Bilhassa böbrek taşı rahatsızlığı ve idrar yolları hastalıklarına iyi geldiği belirtilen şifalı suyu her gün çok sayıda bidonlara doldurup içiyor. Yurt dışı da dahil Türkiye’nin çeşitli şehirlerinden şifalı sudan almak için insanlar Büyükorhan’a geliyor. Suyun yaklaşık 100 yıldır aktığı ifade edildi. Şifalı suyu içtikten sonra iyi olan hastalar ise mahalleye çeşitli yardımlarda bulunuyor. 1990 yılında Artvinli bir iş adamının bu sudan iyileşince mahalleye cami yaptırdığı öğrenildi. Karaağız sakinlerinden 60 yaşındaki Ahmet Yılmaz, “Böbrek taşlarını döken, böbrek rahatsızlığı ve idrar yolları

hastalıklarına iyi gelen bu su, Oluklu dağı diye tabir ettiğimiz taşların arasından geliyor. 1990 yılında Artvinli bir iş adamı geldi, suyumuzdan içtikten sonra böbreklerindeki taşı döktü. Köyümüze cami ve fakir bir vatandaşımıza da lojman

yaptırdı. Buraya gelenler şifa buluyor. Ankara’dan, İzmir’den, İstanbul’dan, Almanya’dan ve ve diğer ülkelerinden çok gelen oluyor. İçilebilir raporu var. Suyumuz şifalı olmasına rağmen acı ve ekşi değil, aksine tatlı bir içme suyu” dedi.

Altın ve döviz uçuyor

Serbest piyasada dolar 3,8980 liradan, euro ise 4,80 liradan güne başladı. İstanbul Kapalıçarşı'da 3,8960 liradan alınan dolar 3,8980 liradan, 4,7980 liradan alınan euro ise 4,80 liradan satılıyor. Önceki kapanışta dolar 3,8980 liradan, euro ise 4,8110 liradan satılmıştı. GRAM ALTIN KAÇ LİRA? 165,82 liradan alınırken, 165,84 liradan satılıyor Çeyrek altın ise 263,95 liradan alınırken 269,85 liradan satılıyor. Yarım altın da 526,24’den alınırken 539,70

liradan satılıyor. Cumhuriyet altını ise 1092,00

liradan alınıp 1104,00 liradan alıcı buluyor.

Üç aylar başlıyor Diyanet İşleri Başkanlığı İrşat Hizmetleri Daire Başkanı Neşet Bodur, "Üç aylar, bizim hayatımızda bir mektebe dönüşüyor. Kur'an-ı Kerim ve meali daha çok okunuyor. İlmihaller tekrarlanıyor." dedi. Ramazan ayının da içinde bulunduğu üç aylar, 19 Mart Pazartesi günü başlayacak. recep ayının cumaya bağlanan ilk perşembe akşamı olan 22 Mart’ta da Regaip Kandili idrak edilecek. Diyanet İşleri Başkanlığı İrşat Hizmetleri Daire Başkanı Neşet Bodur, üç ayların “mana mevsimi” olduğunun altını çizdi. Allah’ın, kulların hatalarından uzaklaşması ve yeni hamleler yapması için bazı ayları ve geceleri mübarek kıldığını kaydeden Bodur, üç aylarda rahmet dalgalarının arttığını, manevi huzur ve sükunetin kalpleri doldurduğunu ifade etti. Bodur, Kur’an-ı Kerim’de ve Hz. Peygamber’in hadislerinde “üç aylar” diye bir tanımın olmadığını fakat Hazreti Peygamber hayatında recep, şaban ve ramazan aylarının değerini belirten ifadelerin bulunduğunu vurguladı. Sonraki dönemlerde üç ayların önemli bir yer edindiğini belirten Bodur, “Aslında Regaip Kandili ve diğer geceler, bayramın gelişini bizlere haber veriyor.” dedi. Diyanet İşleri Başkanlığınca üç aylar boyunca camilerde özel programların yapılacağını bildiren Bodur, şöyle devam etti: “Üç aylar bizim hayatımızda bir mektebe dönüşüyor. Kur’an-ı Kerim ve meali daha çok okunuyor. İlmihaller tekrarlanıyor. Üç aylar, yenilenme, kendimize çeki düzen verme, günahlarımız, hatalarımız varsa onlardan tövbe etme, komşuyu, yaşlıları fakirleri, kimsesizleri gözettiğimiz bir mevsim oluyor bizim için.”

Büyükorhan’da taşeron heyecanı

Büyükorhan Belediyesi bünyesinde çalışan taşeron işçilerde mülakat heyecanı başladı.Büyükorhan Belediyesi bünyesinde çalışan ve kanun hükmünde kararname ile yapılan düzenlemeden yararlanmak isteyen işçileri mülakat heyecanı sardı. Belediye birimlerinde çalışan ve süreç içerisinde yapılan tahkikatlar neticesinde şartları kanunlara uyan ve mülakata girmeye hak kazanan 29 kişinin mülakat sınavı başladı. Kaymakamlık toplantı salonunda gerçekleştirilen mülakata 29 kişi katıldı. İlçe Milli Eğitim Müdürü Muhammed Recai Arvas’ın komisyon başkanlığı yaptığı mülakata giren işçilere genel kültür ve görev yaptıkları birimlerle ilgili sorular soruldu.Bu hafta mülakat tamamlanacak. Güvenlik soruşturmaları da emniyetten gönderilecek. Soruşturmaların da tamamlanmasının ardından kadroya girmeye hak kazanan personele ait liste 25 Mart tarihine kadar ilan edilecek. 2 Nisan tarihinden önce kadroya geçiş işlemi tamamlanacak.


10

103 yıllık gurur Bu sene 18 Mart Çanakkale Zaferi'nin 103. yıl dönümü tüm yurtta kutlanıyor. Çanakkale Zaferi'nin üzerinden tam 103 yıl geçti. Dünya tarihine geçen 18 Mart Çanakkale Zaferi Türk Tarihi'ndeki eşsiz zaferlerden biridir.

ÇANAKKALE'DE NELER OLDU? Çanakkale Savaşı, I. Dünya Savaşı sırasında 1915–1916 yılları arasında Gelibolu Yarımadası'nda Osmanlı İmparatorluğu ile İtilaf Devletleri arasında yapılan deniz ve kara muharebeleridir. İtilaf Devletleri; Osmanlı İmparatorluğu'nun başkenti İstanbul'u alarak İstanbul ve Çanakkale boğazlarının kontrolünü ele geçirmek, Rusya'yla güvenli bir erzak tedarik ve askeri ikmal yolu açmak, başkent İstanbul′u zaptetmek suretiyle Almanya′nın müttefiklerinden birini savaş dışı bırakarak İttifak Devletlerini zayıflatmak amaçları ile ilk hedef olarak Çanakkale Boğazı'nı seçmişlerdir. Ancak saldırıları başarısız olmuş ve geri çekilmek zorunda kalmışlardır. Kara ve deniz savaşı sonucunda iki taraf da çok ağır kayıplar vermiştir. ALMANYA BİRAN ÖNCE SAVAŞA GİRMEMİZİ İSTEDİ Osmanlı İmparatorluğu, Almanya'nın Rusya'ya savaş ilan ettiğı 1 Ağustos 1914'ün hemen ertesi günü, Almanya ile bir ittifak antlaşması imzalamıştır. Bu antlaşma, imparatorluğun eninde sonunda Almanya'nın ana gücünü oluşturduğu İttifak Devletleri safında fiilen savaşa gireceği anlamına gelmektedir. Enver Paşa, fiilen savaşa girmeyi, seferberliğin tamamlanmamış olması ve Çanakkale Boğazı savunmasının tamamlanmaması gibi gerekçelerle ertelemeye çalışmıştır. Ancak Almanya, bir an önce savaşa fiilen girilmesi için baskılarını sürdürmüştür. Bu baskılar, Akdeniz'de İngiliz donanması önünden çekilen Goeben ve Breslau savaş gemilerinin İstanbul'a gelmesiyle bir oldu bittiye getirilmişti. Daha sonra Osmanlı Donanması'na bağlı bir grup gemiyle Karadeniz'e açılan bu gemiler 27 Ekim 1914 tarihinde Rus limanlarını bombalayınca Rusya, Osmanlı İmparatorluğu'na savaş ilan etmiştir. Birleşik Krallık Donanma Bakanı Winston Churchill, 1914 yılı Eylül ayında Çanakkale Boğazı'nın donanmayla geçilerek İstanbul'un işgalini öngören bir planı Başbakan Herbert Asquith'e vermiştir. Plan, çeşitli evrelerden geçerek uygulamaya kondu ve Birleşik Krallık ve Fransa gemilerinden oluşan bir donanmanın Boğaz'a geniş çaplı saldırıları 1915 Şubat ayında başlatıldı. En güçlü saldırı ise 18 Mart 1915 günü uygulamaya konuldu. Ancak Birleşik Donanma ağır kayıplara uğradı ve deniz harekatından vazgeçmek zorunda kalındı. ÇANAKKALE ZAFERİ'NDE MUSTAFA KEMAL'İN ROLÜ – I. Dünya Savaşı başladığında Bulgaristan Sofya’da “ateşemiliter” olan Mustafa Kemal, “Avrupa’daki rahatını” bırakarak “vatan ve millete borcunu ödemek için” adeta “gönüllü” olarak Çanakkale Savaşlarına katılmıştır. Mustafa Kemal, Kasım 1914’te, Başkomutanlık Vekaleti’ne müracaat ederek cephede aktif bir göreve getirilmek istemiş, ancak kendisine, “Sizin için orduda her zaman bir görev vardır. Ancak Sofya Ateşemiliterliği’ni daha önemli gördüğümüzden sizi orada bırakıyoruz” cevabı verilmiştir. Bunun üzerine Mustafa Kemal, Aralık 1914’te Sofya’dan Başkomutan Vekili Enver Paşa’ya bir mektup yazarak cephede aktif görev alma isteğini yenilemiştir: “Vatanın müdafaasına ait faal vazifelerden daha mühim ve yüce bir vazife olamaz. Arkadaşlarım muharebe cephelerinde, ateş

hatlarında bulunurken ben Sofya’da ateşemiliterlik yapamam! Eğer birinci sınıf subay olmak liyakatinden mahrumsam, kanaatiniz bu ise, lütfen açık söyleyiniz.” – Mustafa Kemal, bu ısrarları

gelişememiş, Arıburnu’na çıkan düşman ise, Mustafa Kemal komutasındaki birliklerce geri püskürtülmüş ve bozguna uğratılmıştır. – Mustafa Kemal, 25 Nisan

üzerine, 20 Ocak 1915’te, Esat Paşa komutasındaki, 3. Kolordu’ya bağlı olarak Tekirdağ’da kurulacak 19. Tümen Komutanlığı’na atanmıştır. – Mustafa Kemal, Çanakkale Savaşlarına “yarbay” olarak başlamıştır, fakat beş hafta sonra 1 Haziran 1915’te “albay” olmuştur.

1915’teki Arıburnu taarruzunda gösterdiği başarıdan dolayı “Arıburnu Kuvvetler Komutanlığı”na getirilmiş ve 25 Nisan 1915’ten 16 Mayıs 1915’e kadar bölgedeki tüm kuvvetleri tek başına komuta etmiştir. – 25/26 Nisan 1915’te düşman Arıburnu ve Conkbayırı’ndan yeni çıkarmalar yapmış ve her seferinde karşısında Mustafa Kemal’in komutasındaki Mehmetçiği bulmuştur. Örneğin, 26 Nisan tarihinde Conkbayır’na yapılan taarruzu Mustafa Kemal, daha sonra Kemalyeri diye adlandırılacak yerden yönetmiş, Kanlısırt – Kırmızısırt hattında düşmana ağır kayıplar verdirerek, düşmanı kıyıya çekilmeye zorlamıştır. – 10 Mayıs 1915’te, Mustafa Kemal’in Arıburnu muharebelerini

'BEN SİZE TAARUZU EMRETMİYORUM ÖMEYİ EMREDİYORUM' – 25 Nisan 1915’te İngiliz, Fransız ve Anzak birlikleri Çanakkale’de sabaha karşı Arıburnu, Seddülbahir ve Kumkale sahillerinden çıkarma yapmaya başlamıştır. Seddülbahir’e çıkan düşman, kıyı topçusunun yoğun ateşi ve kuvvetlerimizin karşı taarruzuyla durdurulmuş, Kumkale kıyılarından yapılan çıkarma

yönettiği tepeye, 3. Kolordu Komutanlığı’nın günlük emriyle“Kemalyeri” adı verilmiştir. – 30 Mayıs 1915’te, Çanakkale Ağıldere’de İngilizlerle şiddetli çarpışmalar yaşanmış, Mustafa Kemal’in komuta ettiği ordular Ağıldere muharebesini kazanmıştır. – 10 Ağustos 1915’te, Mustafa Kemal, İngilizlerin 8 Ağustos’ta ele geçirdiği Conkbayırı’na taarruz etmiştir. Mustafa Kemal taarruz öncesinde askerlerine: “Askerler! Karşınızdaki düşmanı mağlup edeceğinize hiç şüphe yoktur. Fakat siz acele etmeyin. Evvela ben ileri gideyim. Siz, ben kırbacımla işaret verdiğim zaman hep birlikte atılırsınız.” 8. Tümen alayları tarafından başlangıçta sadece süngü hücumuyla gerçekleşen bu taarruzda 4 saat süren kanlı süngü muharebeleri sonunda Conkbayırı’nıın tamamı ele geçirilmiştir. Düşmana çok büyük kayıplar verdirilen bu savaş sırasında Mustafa Kemal, göğsündeki saate isabet eden bir şarapnel parçasıyla yaralanmıştır. Mustafa Kemal, Conkbayırı’nı geri aldıktan sonra öğleden sonra 8. Tümene veda ederek Anafartalar Grubu Karargahı’na dönmüştür. – 16 Ağustos’ta İngilizler, Anafartalar cephesindeki Kireçtepe’ye taarruz etmiş, Mustafa Kemal ateş hattında 5. Tümen Karargahı’nın bulunduğu 161 rakımlı tepeden savaşı yönetmiştir. ÇANAKKALE ZAFERİ PROGRAMI 18 Mart Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Deniz Zaferi'nin 102. yılı dolayısıyla çok sayıda etkinlik düzenlenecek. Çanakkale Deniz Zaferi'nin kazanıldığı 18 Mart sabahı ilk tören Cumhuriyet Meydanı'ndaki Atatürk Anıtı'na çelenk sunumuyla başlayacak. 18 Mart Stadı'ndaki törenlerde Genelkurmay Başkanlığı Mehteran Bölüğü gösteri sunacak. Altın madalya, vali, garnizon komutanı ve belediye başkanı tarafından bayrağa toka edilecek. İkinci tören, Tarihi Gelibolu Yarımadası'ndaki Şehitler Abidesi'nde yapılacak. Çanakkale Boğazı'ndaki donanmaya ait gemilerin geçit törenin ardından "Türk Yıldızları" gösterilerini sunulacak. Şehitlik defterinin imzalanmasının ardından şehitliklere karanfil bırakılıp "15 Temmuz" sergisi gezilecek. Törenler, dua edilmesi ve şehitlik ziyaretiyle sona erecek.

Mart 2018


11

Afrin’den çıkmayacağız Mart 2018

Cumhurbaşkanı Erdoğan "Avrupa Parlamentosu'nda Afrin'deki harekatı durdurmamız istenecekmiş, isteniyormuş vesaire. Genişlemeden sorumlu bayan var bir tane o da böyle arzuda bulunmuş. Boşuna heveslenmeyin, işimiz bitmedikçe oradan çıkmayacağız" dedi. Erdoğan, törende yaptığı konuşmada, ödül alan öğrencileri isimlerini tek tek sayarak, projede okul elemelerinden başlayarak tüm aşamalarda emeği geçen herkese ve yarışma jürisine teşekkürlerini sundu. Benzer şekilde "Dede Korkut hikayeleri", "Danişmendnameler", "Saltuknameler", "Battalnameler", "Ahmediyeler" ve "Muhammediyeler"in Türkçenin gelişmesine önemli katkılar sağladığına işaret eden Erdoğan, son yüzyılda da Türkiye'de Mehmet Akif Ersoy, Ömer Seyfettin, Yahya Kemal Beyatlı, Necip Fazıl Kısakürek, Arif Nihat Asya, Azerbaycan'da Bahtiyar Vahapzade, İran'da da Şehriyar ve daha pek çok dil ustasının Türkçenin gücünü gösteren eserler ortaya koyduklarını anlattı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: "Dilimizin siyasi tartışmaların tarafı haline getirilmiş olmasını yakın tarihte yaşadığımız en ciddi sıkıntılardan biri olarak görüyorum. Dil devrimi adı altında Türkçemiz tatsız, tuzsuz, ruhsuz, renksiz kelimelerin tasallutuna sokularak milletimizin kadim medeniyetiyle arasındaki bağ zayıflatılmaya hatta kopartılmaya çalışılmıştır. Yani bizim aslında damarlarımız kesilmiştir. Tarihten olan bağımız o damarlar kesilmiştir. Zaten bir milletin siz dil noktasında bu damarını kestiğiniz anda dedesiyle arasındaki bağı

koparmış olursunuz. Bugün genç bir kardeşimizin Fuzuli, Baki, Şeyh Galib bir yana Mehmet Akif'i, Ömer Seyfettin'i ve Ahmet Haşim'i dahi anlayamıyor olması bu dönemde suikastın sonucudur. Dilimizin zenginliğini kendi elimizle yok etmeye çalıştığımız bu cinnet dönemini artık inşallah geride bıraktığımıza inanıyorum. Artık önü kesilmiş olmakla birlikte bu dönemin tahribatı hala devam ediyor. Bunun için kadim Türkçenin önemli bir zenginliği olarak gördüğümüz Osmanlı Türkçesinin okullarda öğretilmesini önemli bir adım olarak görüyorum." Türkçenin yeni bir tehlikenin tehdidi altında olduğuna işaret eden Erdoğan, "Maalesef Türkçemizde internet ortamı başta olmak üzere pek çok mecrada genç nesilleri tesiri altına alan yeni bir bozulma süreci

yaşıyoruz. Bu konuda aileden okula, basın yayın kuruluşlarından iş dünyasına kadar herkese düşen önemli görevler var. Tabelalarda, yazışmalarda ve konuşmalarda şahit olduğumuz yabancı kelime kullanma hastalığı artık tahammül sınırlarını aşan bir boyuta ulaşmıştır." diye konuştu. "Tabii diyeceksiniz ki Sayın Cumhurbaşkanım siz ne işe yarıyorsunuz?" ifadesini kullanan Erdoğan, şunları belirtti: "Öyle bir berbat alışkanlık ki ne dersen de... Nasıl ki sigara alışkanlığıyla bir mücadele başlattık önünü alamıyoruz, en yakın arkadaşlarımız dahi konuşuyoruz, konuşuyoruz 'Söz' diyor, bir ay sonra bir araya geldiğimizde bakıyorsun yine affederseniz leş gibi sigara kokuyor. Bu da böyle bir alışkanlıktır maalesef. Gençler, aranızda inşallah

sigara içen falan yoktur. Bak gelen sinyal olumsuz. Gençler ben sizi çok seviyorum, sizleri çok sevdiğim için de hele hele okulların önünde elinde sigara gördüğüm zaman kahroluyorum. Çünkü bu genç yaşta bizim gençlerimiz içtikleri bu sigaralarla ciğerlerini, kalbini adeta tehdit ediyor, buna fırsat vermeyelim, fırsat vermeyin ve Allah'ın bizlere emaneti olan bu vücudu hep birlikte koruyalım. Yarın 'Yazık oldu' deriz ama iş işten geçer. Kızlar siz zaten içmiyorsunuz biliyorum. Kişisel olarak açılışını yaptığım yerler başta olmak üzere Türkçe dışında tabelalar gördüğüm mekanların sorumlularına bu isimlerin değiştirilmesini bugün bu vesileyle televizyonlarda ekranları başında bizi izleyenlere sesleniyor ve tavsiye ediyorum. 'İnternet kafe', 'kafe', bizim kıraathanemize ne oldu? Vardı ya bizim kıraathanemiz. Kıraathane kumar oynama yeri değildir, kıraathane okuma evidir, okuma yeridir. Oralarda hem kitaplarımızı okuyalım hem çayımızı, kahvemizi içelim ve dinamik olarak da okulumuza gidelim. Ama şimdi evler bile adeta 'cafe house' oldu, böyle şey olur mu? Ancak bu konuda arzu ettiğim hassasiyeti henüz göremediğimi de belirtmek durumundayım. İnşallah elbirliğiyle bu meselenin de üstesinden geleceğiz, ben size inanıyorum, bunu başaracağız."

Başbakan Yıldırım: Ermenistan işgalci

Kılıçdaroğlu: Sandıklarda kazanacağız CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, "Seçimi hileli yollarla kazanacaklarını sanıyorlar. İster valin, kaymakamın, muhtarın olsun, kim olursa olsun sel gibi akacağız, sandıklarda kazanacağız." dedi. Sandığı seçmenden kaçırma planı yapıldığını, valinin istediği sandığı istediği yere kurabileceğini ifade eden Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bütün milletime sesleniyorum: Masa başında ‘Biz milletvekili sayısını artıracağız’ diye yola çıkanları sandığa gömeceğiz. Bütün sandıklara sahip çıkacağız. Bütün sandıklarda bizim elemanlarımız, arkadaşlarımız olacak. Ne yaparlarsa yapsınlar 2019’da o zatı oradan aşağıya indireceğiz, sözüm sözdür. Seçimi hileli yollarla kazanacağını sanıyor. Hileye izin vermeyeceğiz. İster valin, ister kaymakamın, ister muhtarın olsun, kim olursa olsun sel gibi akacağız ve sandıklarda kazanacağız. “ Kılıçdaroğlu, “Şeker fabrikaları zarar ediyor, özelleştirildiğinde kar edecek.” denildiğini, bunun yalan olduğunu öne sürdü. Kılıçdaroğlu, şeker fabrikalarının zarar etmediğini, zarar ettirildiğini, “Çalışırsan zarar edersin bir de zarar ettirilirsin.” dedi.

Başbakan Yıldırım, "Karabağ meselesi Azerbaycan'ın haklı meselesidir. Azerbaycan'ın Karabağ'daki toprakları Ermenistan tarafından işgal edilmiştir. Bu sorunun çözümünde Türkiye Azerbaycan'ın yanındadır." dedi. Başbakan Binali Yıldırım, Fairmont Otel'de, gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtladı. Türkiye ile Azerbaycan arasında önümüzdeki dönemde hangi alanda anlaşmaların yapılabileceğinin sorulması üzerine Yıldırım, iki ülkenin geçmişte çok önemli iş birliği anlaşmaları yaptığını, bundan sonra da yapmaya devam edeceğini söyledi. Bakü-Tiflis-Kars Demiryolu, Bakü-Tiflis-Erzurum Neft Hattı ve Bakü-Tiflis-Ceyhan Petrol Boru Hattı'nın hizmete girdiğini anımsatan Yıldırım, "Bu sene sonunda da TANAP Projesi hizmete girecek. Bu sadece Türkiye-AzerbaycanGürcistan'ı ilgilendirmiyor aynı zamanda Türkiye'den sonra Balkanlar ve Avrupa'yı ilgilendiren bir proje. Bundan sonra birçok altyapı projeleri yatırımlar ve karşılıklı kültürel ilişkilerin daha da geliştirilmesi turizmin geliştirilmesi ve bölgesel iş birliğinin artırılmasına çalışılacak." diye konuştu. Yıldırım, Zeytin Dalı Harekatı'na

ilişkin bir soruya da şu cevabı verdi: "Azerbaycan ve Türkiye bölgesel güvenliğin sağlanması ve terörle mücadele konusunda birlikte çalışıyor. Türkiye'nin PKK ve onun uzantısı olan PYD/YPG ve DEAŞ unsurlarına yönelik başlattığı Afrin operasyonu dost ve kardeş Azerbaycan'da bütün halk tarafından kuvvetle destekleniyor. Biz bunu sokakta buluştuğumuz insanları dinlerken buna şahit oluyoruz. Karabağ meselesi Azerbaycan'ın

haklı meselesidir. Azerbaycan'ın Karabağ'daki toprakları Ermenistan tarafından işgal edilmiştir. 1 milyon kaçkın ve göçgün insan vardır. Dolayısıyla bu sorunun çözülmesi için uluslar arası düzeyde her etkinlikte Türkiye Azerbaycan'ın yanındadır." Yıldırım, Dağlık Karabağ sorununa ilişkin bir soru üzerine, soykırımın bir insanlık suçu olduğunu, Dağlık Karabağ'da bir etnik temizlik ve soykırım yapıldığını

vurguladı. Soykırımın karşılığını, bunu yapan Ermenistan'ın görmesi gerektiğini anlatan Yıldırım, "Geç kalabilir ama mutlaka Azerbaycan'ın bu konudaki haklı davası eninde sonuna özüne ulaşacaktır. Bu konu Birleşmiş Milletler, AGİT, MİNSK Grubu gibi her türlü bölgesel ve uluslararası organizasyonlarca da bilinmektedir. Buraya teröristlerin yerleşiyor olması veya başka hazırlıklar olması sonucu etkilemez. Dost ve kardeş Azerbaycan'a buradan başka bir tehdit vaki olursa veya Türkiye'den buraya terör tehdidi vaki olursa karşılığı mutlaka olur." diye konuştu. Yıldırım, işgal altındaki Dağlık Karabağ'ın sözde yöneticilerinin, ABD Kongresi'ni ziyaret edip kendilerini destekleyen senatörlere ödül vermesine ilişkin soruyu da yanıtladı. Yıldırım, ABD'li yetkililerin ödül alacağına, oradaki insanlık suçunun hesabını vermesinin daha yerinde olacağını söyledi.

İYİ Parti Bursa’dan gövde gösterisi

İYİ Parti Bursa İl Başkanlığı'nda birinci olağan genel kurul yoğun katılımla gerçekleştirildi. Kaynak: Bursa İYİ Parti'de ilk kongre yapıldı. İYİ Parti Genel Sekreteri Aytun Çıray’ın da katıldığı genelde kurul, tek listeyle Merinos Atatürk ve Kongre Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilirken, 404 delegenin 399’unu alan Yüksel Yılmaz il başkanı seçildi. Kongreyi ‘seçim şenliği olarak’ değerlendiren Çıray, “İYİ Parti çok zor şartlar altında doğmuş bir partidir. Bu zorluklara rağmen 5 ay içerisinde partimizin teşkilatlanması bitirildi. Bu kadar kısa süre içerisinde bu teşkilatlanma Türkiye rekorudur” dedi. İYİ Parti İl Başkanı Yüksel Yılmaz da, “Bursa ülkenin siyasetine yön veren önemli şehirlerden. Bu nedenle Bursalılar önümüzdeki seçimlerde Türkiye’nin kaderini tayin edecek. Bursa teşkilatı olarak çalınmadık kapı bırakmayarak seçimlere hazırlanacağız” ifadelerini kullandı.

Bahçeli: Afrin'den sonra Menbiç harekat kapsamına alınmalı MHP Genel Başkanı Bahçeli, "Afrin temizlenir temizlenmez, harekatın kapsamına Menbiç alınmalı, teröristler kaçtıkları yere kadar kovalanmalıdır. Ya Fırat'ın derinliklerine ya da Fırat'ın kıyılarına alayı gömülmelidir." dedi. Tabii olarak Afrin’in Suriye’nin olduğunu belirten Bahçeli, “Ancak Suriye yönetimi terörizmle iş birliği yaparsa, tarih yeniden canlanacak, hatıralar bir kez daha ayaklanacak, tam yüz yıl önce bıraktığımız toprakların en azından istikrara, huzura, barışa kavuşuncaya kadar emanetimizde tutulmasının hakkı doğacak, önü açılacaktır. Kaldı ki arzumuz budur, olması gereken budur.” diye konuştu. Bahçeli, şunları söyledi: “Siviller olmasaydı, teröristler kadınların, yaşlıların, çocukların ardına saklanmasaydı, Türk ordusunun önünde kim durabilir, kimler kahramanlarımızla baş edebilirdi? Türkiye aynı şekilde Afrin’deki masumların can güvenliği için mücadele halindedir. Topraklarını kana ve işgale terk eden, mazlumları bombalayan Esad hangi yüzle konuşmaktadır? 2016 yılında Halep’te ne yaşanmışsa, bugün Doğu Guta’da aynısı, adeta kopyası yaşanmaktadır. Yaklaşık 400 bin kişi yıllardır Doğu Guta’da açık cezaevindedir. Esad bebeklere bomba atmaktadır. Çocuklara kast etmektedir. İnsanlığın gözü önünde katliam yapmaktadır. BM Güvenlik Konseyinin ateşkes kararının hedefi, Esad rejiminin bir hafta içinde yüzlerce sivilin katledilmesine, hastane, okul gibi sivil tesislerin tahribine yol açan saldırılarının durdurulmasıdır. Durdu mu, kesinlikle hayır. Duracak gibi mi, o da hayır. Ateşkesin yürürlüğe girmesinden sonraki altı gün içinde 87 kez varil bombalı saldırı düzenlenmiştir. Bu olacak şey değildir. Bu hiçbir şekilde izah edilemeyecek bir canavarlıktır. Doğu Guta’da ateşkes ilan ediliyor ama Esad aralarında çok sayıda çocuğun da bulunduğu 700’e yakın sivili gözünü kırpmadan öldürüyor, binlercesini ölüme terk ediyor.”


12

Mart 2018

5 çocuktan biri obezite eşiğinde Sağlık Bakanlığı tarafından yapılan araştırmalar neticesinde, her 5 çocuktan birinin şişmanlık ve obeziteye bağlı yaşam kalitesinde olumsuzluklar görüldüğünü ifade eden Özel Esentepe Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzman Dr. Münevver Uluba, ailelerin çocuklarının geleceği için obezite önlemlerini önceden alması gerektiğini söyledi. Dünya ölçeğinde toplum sağlığını tehdit eden en önemli sağlık sorunları arasında gösterilen obezite, özellikle hızlı tüketim alışkanlıklarının yanı sıra, bilgisayar başında uzun saatler geçirmelerine bağlı olarak, hareketsiz bir yaşam süren çocukların gelecekleri açısından önemli sorunları beraberinde getiriyor. Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzman Dr. Münevver Uluba, obeziteyle mücadeleye okul öncesi dönemden itibaren başlamanın, ilerleyen yaşlar açısından faydalı olacağını söyledi. Beslenme alışkanlıklarının değişmesiyle birlikte, dünya genelinde olduğu gibi ülkemizde de kilo fazlasından dolayı ciddi sağlık sorunlarıyla karşı karşıya kalan birey sayısı hızla artarken, Sağlık Bakanlığı tarafından yapılan araştırmalar neticesinde, her 5 çocuktan birinin şişmanlık ve obeziteye bağlı yaşam kalitesinde olumsuzluklar görüldüğünü ifade eden Uluba, "Anne ve babaların sağlıklı beslenmesi, küçük yaşlardan itibaren çocuklar için olumlu yönde rol model olacaktır. Obezite, vücuttaki yağ dokusunun artmasıyla birlikte ortaya çıkan ve erken dönemlerde kontrol edilmediği takdirde, yetişkinlerin olduğu gibi çocukların da ilerleyen yaşlarda ciddi sağlık

Tarım ve hayvancılık girişimcisine devletten 1.5 milyar lira hibe sorunları yaşayabileceği bir toplumsal sorundur. Ülkemizde özellikle çocukluk çağındaki kilolu görünüm toplumda bir rahatsızlık oluşturmasa da çocukların ilerideki karşılaşabileceği olası sorunların temelini, bu durum oluşturmaktadır. Vücuda enerji alımı ve harcanmasından kaynaklı dengesizliklerin ortaya çıkardığı obeziteye, çeşitli genetik ve çevresel faktörler de etki edebiliyor. Çağın en önemli sorunları arasında kabul edilen obezite, genellikle düzensiz

yemek yeme alışkanlıkları ve hareketsiz yaşam tarzından kaynaklanıyor” dedi. Çocuklarda obeziteyle mücadele konusunda ilk olarak ailenin bilinçli olması gerektiği kaydeden Dr. Uluba, “Ebeveynlerin beslenme alışkanlığı, aktivite azlığından kaynaklı hareketsiz bir yaşam sürme, aile içerisindeki sorunlar da obezite riskini artırabilmektedir. Aynı şekilde ailede obez birey varsa bu da çocuk için risk oluşturmaktadır. Obezite sorunu erken dönemde dikkate alınmadığı

takdirde, hipertansiyon, kolesterol yüksekliği, insülin direnci, polikistik over sendromu, uyku apnesi, kalp yetmezliği, şeker hastalığı gibi birçok hastalığa neden olabiliyor. Aynı şekilde dış görünümden kaynaklı, arkadaş çevresinden gelen tepkiler de çocuğun psikolojik sorunlar yaşamasına neden olabiliyor. Bu açıdan obeziteyle mücadele konusunda aile bireylerinin etkin mücadele göstermesi ve çocuğun geleceğini düşünerek hareket etmesi gerekmektedir” diye konuştu.

Destek ödemeleri başlıyor

Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Ahmet Eşref Fakıbaba, yarın ödemelerine başlanacak olan su ürünleri yetiştiriciliği desteklemeleriyle ilgili olarak açıklama yaptı. Fakıbaba: “Denizlerimiz ve iç sularımız, su ürünleri avcılığı ve yetiştiriciliği bakımından geniş imkânlar sunmaktadır. Bu kaynakları kullanabilecek yeterlilikte balıkçı teknesi ve teknolojisi, yetiştiricilik tesisi ve insan kaynağı ülkemizde mevcuttur" dedi. İşte Bakan Fakıbaba'nın açıklamasından satır başları; Üretimin artırılması, geliştirilmesi, yaygınlaştırılması, stokların korunması ve üreticilerin girdi maliyetlerinin düşürülmesini temin amacıyla su ürünleri yetiştiriciliğini AK Parti hükümetleri olarak ilk defa 2003 yılında destekleme kapsamına aldık. Geçen 14 yılda üreticilerimize 1,2 milyar TL’lik destekleme ödemesi yaptık. 2003’te sektöre 1 milyon TL yetiştiricilik desteği verirken bu rakamı her yıl artırarak 2017 yılında 43 milyon TL’ye çıkardık. Verdiğimiz bu desteklerle son 14 yılda; · 1.245 olan yetiştiricilik tesisi sayısı % 87 artışla 2.326’ya, · 61 bin ton olan üretim miktarı % 315 artışla 253 bin tona ve · Üretim değeri % 443 artışla 843 milyon TL’den 4.6 milyar TL’ye yükseldi. Desteklerimizin yanı sıra

üretimdeki artış ve işleme teknolojilerindeki gelişmelere paralel olarak su ürünleri ihracatımızda da önemli artış yaşandı. Nitekim 2002 yılında 27 bin ton olan su ürünleri ihracatımız 2017 yılında % 481 artışla 157 bin tona, değer olarak ise 97 milyon dolardan 850 milyon dolara çıktı. % 75’ini balık çiftliklerimizden üretilen balıklarımızın oluşturduğu bu ihracatı; başta AB ülkeleri olmak üzere aralarında Japonya, ABD, Rusya ve Kore gibi ülkelerin de yer aldığı 80 ülkeye yapıyoruz. Yetiştiricilik yoluyla elde edilen

balıklarımız; aynı zamanda kalitesi, lezzeti ve gıda güvenliği ile dünyada kendisini kabul ettirerek çeşitli ödüller de almaktadır. Balıkçılık ve su ürünleri sektörünü daha da geliştirmek ve halkımızın daha bol balık tüketebilmesini sağlamak amacıyla desteklerimizi artırarak devam ettiriyoruz. Bu kapsamda su ürünleri yetiştiriciliği yapan üreticilerimize yarın akşamdan itibaren yaklaşık 52 milyon TL’lik destekleme ödemelerine başlayacağız. Bakanlığımızın sağladığı bu destekler ile önümüzdeki yıl itibariyle su ürünleri

ihracatımızın 1 milyar doları yakalayacağına inanıyorum. Bu yıl alabalık üretiminde destekleme birim fiyatını 0,65 TL/ kg’dan 0,75 TL/kg’a yükselttik. Yeni türlerde su ürünleri üretim yapan yetiştiricilere 1 TL/kg, midye üretimi yapan yetiştiricilere 0,05 TL/kg destek vereceğiz. Kapalı sistemde üretim yapan yetiştiricilere, mevcut birim fiyatına ilaveten 0,50 TL/kg destek sağlayacağız. İç ve dış piyasaya arz edilen ürünlerde tür çeşitliliği artırmak için geçen yıl başlattığımız Karadeniz alası, Kırmızı benekli alabalık ve Salmo gibi alabalık türlerinin yetiştiriciliğini yapan üreticilerimize 25 kuruş ilave destekte bulunacağız. Ayrıca ürünlerin güvenilirliğini, izlenebilirliğini ve markalaşmasını sağlamak amacıyla 2017 yılında uygulamaya koyduğumuz balık tanıma kartı (etiket) desteğimiz de % 50 artırılarak adet başına 3 kuruş olacak. Sağlıklı beslenmede önemli bir protein kaynağı olan su ürünleri üretiminde tür çeşitliliğinin ve üretim miktarının artırılması Bakanlığımızın öncelikleri arasında yer almaktadır. Bu önceliğimiz doğrultusunda sektörü ve üreticilerimizi desteklemeye devam edeceğiz.”

Kur`lularda bin 28, 2000`den önce emekli olan SSK`lılarda bin 632, sonra emekli olan SSK`lılarda 973,02 liraya yükselecek. Zam yüzde 4.5 olursa da taban emekli maaşı; esnafta bin 468, 2000`den önce emekli olan SSK`lılarda bin 640, 2000 sonrası emekli olan SSK`lılarda 977,70 liraya çıkacak. Zam yüzde 5 olarak gerçekleşirse en düşük emekli

maaşı; esnafta bin 475, 2000`den önce emekli olan SSK`lılarda bin 648, 2000 sonrası emekli SSK`lılarda 982,38 liraya ulaşacak. Memur emeklilerinde maaş, zam yüzde 4 olursa 2 bin 57 liraya, yüzde 4.5 olursa da 2 bin 67 liraya çıkacak. Emeklilerden `eşit maaş` çağrısı geldi. 2000 yılı ve sonrasında emekli olanlar, maaşlarının 2000`den önce emekli olanların altında kaldığını belirterek, bu durumun düzeltilmesini istiyor. Aylık bağlama oranlarındaki azalma nedeniyle yeni emekli aylıklarının düşük kaldığını belirten emekliler, “Bu durum düzeltilmeli. 2000`den önce emekli olan SSK`lılarda en düşük maaş bin 500 lira seviyelerinde. Yeni emeklilerde ise maaşlar 988 liradan başlıyor.

Emekli maaşları en az 2 bin 67 lira olacak

12 milyon emeklinin Temmuz zammı için 3 farklı tahmin ortaya atılırken; en düşük maaş 2000’den önce emekli olan SSK’lılarda bin 600 lirayı, memur emeklilerinde 2 bin lirayı aşacak. Yaklaşık 12 milyon emekli, Temmuz zammını merakla bekliyor. Zam oranında bu yılın ilk yarısında gerçekleşen enflasyon belirleyici olacak. Uzmanlar, ilk 6 aylık enflasyon için, dolayısıyla da SSK ve Bağ- Kur emeklilerinin Temmuz zammı için yüzde 4, yüzde 4.5 ve yüzde 5 olmak üzere 3 farklı tahminde bulunuyor. Yüzde 4`lük enflasyon tahmini tutarsa, memur emeklileri enflasyon farkı alamayacak. Enflasyon yüzde 4.5 çıkarsa, memur emeklilerine yüzde 0.5 fark çıkacak. Bu durumda

Temmuz zammı yüzde 4`e yükselecek. Enflasyonun yüzde 5 çıkması halinde ise memur emeklilerine yüzde 1`lik enflasyon farkı oluşacak. Bu tahmin gerçekleşirse, yüzde 3.5`lik Temmuz zammı, yüzde 4.5`e ulaşacak. Zam oranı yüzde 4 çıkarsa en düşük emekli maaşı; esnaf BağKur`lularda bin 461, tarım Bağ-

Tarım ve hayvancılık girişimlerine işin niteliğine göre devlet hibe desteği sağlıyor. Türkiye’de nüfusun yüzde 28’i kırsal alanda yaşıyor. Köyden kente göçü önlemek, hatta kentten yeniden köylere dönüşü sağlayabilmek için devlet, Avrupa Birliği (AB) ile kırsal kalkınmayı destekleyen programlar yürütüyor. Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu’nun (TKDK) takip ettiği Türkiye’nin eş finansmanı ile oluşturulan AB Kırsal Kalkınma Aracı (IPARD) fonundan çiftçiye hibe veriliyor. 5 NİSAN SON GÜN Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu (TKDK), ‘Kırsal Kalkınma Programı’ kapsamında, 2011’den bu yana kırsal alanlardaki yatırımlara hibe yoluyla destek veriyor. Bu yıl 252 milyon euro hibe (karşılıksız para) dağıtılacak. Başvuru 12 Şubat’ta başladı. Tarım ve hayvancılıkta iş yapmak isteyen girişimciler, 5 Nisan’a kadar başvuru yapabilecek. 252 MİLYON EURO 2018’de süt, kırmızı et, kanatlı eti ve yumurta üretimine yönelik projelerin yatırımına 164 milyon 706 bin euro destek bütçesi ayrıldı. Bitkisel üretim, arıcılık, zanaatkarlık ve katma değerli ürün işletmeleri, kırsal turizm, su ürünleri yetiştiriciliği, makine parkı ile yenilenebilir enerji yatırımı projelerine ise 87 milyon 239 bin euro hibe sağlanacak. NELERE HİBE VAR? Bu yıl arıcılık, tıbbi ve aromatik bitkiler, mantar yetiştiriciliği, yumurta üretimi, seracılık gibi düşük maliyetli küçük projelerin ön plana çıkarılması için çalışmalar artırıldı. Fide-fidan, manda sütü, manda eti ve kaz yetiştiriciliği de desteklenecek. Ayrıca zanaatkarlık ve yerel ürünlerin üretimine yönelik projeler, kırsal turizm ve su ürünleri yetiştiriciliğinin (kültür balıkçılığı) hibelerden daha fazla yararlanması sağlanacak. BAŞVURU YAPARKEN DİKKAT! Proje başvurularının, yatırım yapılacak illerdeki TKDK il koordinatörlüğüne yapılması gerekiyor. Yatırımın uygulanacağı il dışında başka bir ile yapılan başvurular geçersiz sayılacak. Ayrıca TKDK merkezine yapılacak başvurular kabul edilmeyecek. Başvuru paketini hazırlamak için ihtiyaç duyulacak bilgilendirme dokümanları, TKDK il koordinatörlüklerinden ya da elektronik ortamda tkdk.gov.tr internet adresinden temin edilebilir. Ulusal Çiftçi Kayıt Sistemi (ÇKS) veya Ulusal Hayvan Kayıt Sistemi’ne kayıtlı olan özel veya tüzel kişi, dileyen herkes projesini hazırlayıp başvuruda bulunabilir. Ayrıca proje sahibinin başvurusunu teslim ettiğinde, devlete herhangi bir vergi ve sosyal güvenlik prim borcu olmaması gerekiyor. 252 milyon euro ile ilgili destek kapsamındaki iller; Afyonkarahisar, Ağrı, Aksaray, Amasya, Ankara, Ardahan, Aydın, Balıkesir, Burdur, Bursa, Çanakkale, Çankırı, Çorum, Denizli, Diyarbakır, Elazığ, Erzincan, Erzurum, Giresun, Hatay, Isparta, Kahramanmaraş, Karaman, Kars, Kastamonu, Konya, Kütahya, Malatya, Manisa, Mardin, Mersin, Muş, Nevşehir, Ordu, Samsun, Sivas, Şanlıurfa, Tokat, Trabzon, Uşak, Van ve Yozgat.


13

Orhaneli’de altın çağ başlıyor Mart 2018

Orhaneli Belediye Başkanı İrfan Tatlıoğlu, yaptıkları çalışmalar ile Orhaneli’nin altın çağını yaşayacağını söyledi.

Orhaneli Belediye Başkanı İrfan Tatlıoğlu, Orhaneli Belediyesi’nin en önemli projelerinin başında gelen ve ilçenin kaderini değiştirecek Maden İhtisas Organize Sanayi Bölgesi’nin kurulması için çalışmalarda sona gelindiğini belirtti. Tatlıoğlu, Orhaneli Belediyesi’nin vizyon projelerinden olan ve Maden Mermer Üretici ve Sanayici İş Adamları Derneği (MADSİAD) ile ortaklaşa yürüttüğü Orhaneli Maden İhtisas Organize Sanayi Bölgesi projesinde 68 fabrikanın yapımı için

taahhüttün bulunduğu ve ilçenin gelişimi için milat olacağını kaydetti. Başkan Tatlıoğlu, kurulduktan sonra göçü tersine çevirecek olan ve başlangıçta yaklaşık 20 bin kişiye istihdam sağlayacak Maden OSB’nin daha sonraki aşamalarında ilçe

nüfusunu 60 bine çıkaracağını ifade etti. Maden OSB’nin ilçenin kaderini değiştirecek bir proje olduğununun altını çizen Başkan Tatlıoğlu, “Maden OSB, sadece Orhaneli’nin değil tüm ülkenin kaderini değiştirecek, biz bunu

iddia ettiğimizde, ‘Ya bu başkan ne diyor’ diyenler bugün gördüler ki, Orhaneli’deki mermer rezervi işlendiğinde tüm ülkenin cari açığını kapatacak büyüklükte. Rabbime şükürler olsun ki, bu düşüncelerimizi başta Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip

CEMAL SÖNMEZ Müteahhit 0.532.630 16 63

Erdoğan’a ve ilgili bakanlarımıza anlatarak kabul ettirdik. Allah yolumuzu açtı, OSB hayalimiz gerçek oldu” dedi. Başkan Tatlıoğlu, diğer projelerin de hayata geçmesiyle birlikte Orhaneli herkesin yaşamak istediği bir ilçe olacağını sözlerine ekledi.

SİNAN SÖNMEZ İnşaat Mühendisi 0.534.865 02 11

Yunuseli Mah. Taşköprü Cad. No: 2 Osmangazi - BURSA


14

2018 Keles’in yılı olacak Mart 2018

Keles Belediye Başkanı Mehmet Teke, ilçede yapılan çalışmalar ile ilgili yaptığı açıklamada, 2018 yılının Keles’in yılı olacağını söyledi.

Keles Belediye Başkanı Mehmet Teke, 2018’de yapılacak olan projeler arasında yer alan Kocayayla Göleti’nde sona gelindiğini, bu göletin faaliyete geçmesiyle birlikte Kocayayla’nın turizm cenneti haline dönüşeceğini belirtti. Başkan Mehmet Teke, DSİ'nin inşa ettiği Kocayayla Göleti’nin 5 bin dönüm tarım arazisini sulayacağını, Kocayayla'nın muhteşem doğasından yararlanan ziyaretçilerin bir de gölet manzarasına kavuşacağını

kaydetti. Kocayayla’da göletin yanı sıra turizme yönelik birçok projenin hayata geçirildiğinden bahseden Başkan Mehmet Teke, inşaatı süren bungalov tipi evler ve özel işletmeciden alınan kampta yakında ziyaretçilere açıldığında Kocayayla’nın bambaşka bir görünüme kavuşacağını ifade etti. Başkan Teke, Kocayayla'nın 12 ay ziyaretçi alacağını belirterek, “İddia ediyoruz, Kocayayla Türkiye’nin en büyük

turizm merkezilerinden biri olacak” dedi. Başkan Mehmet Teke, ayrıca, ilçe merkezinde yapımı süren hizmet binası inşaatında sona yaklaşıldığını, bunun bittiğinde ilçe merkezinin görünümüne ve halkımızın ihtiyaçlarına cevap vereceğini söyledi. Başkan Mehmet Teke, gerek Büyükşehir Belediyesi ve Keles Belediyesi olarak, gerekse de hükümet yatırımlarıyla 2018 yılının Keles’in yılı olacağının altını çizdi.


15

Mart 2018

Rahmet ve minnetle anıyoruz...

MEHMET TEKE

KELES BELEDİYE BAŞKANI


16

Mart 2018


Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.