1
HABER
2
KUYUMTIME / Aralık 2018
3
HABER
4
KUYUMTIME / Aralık 2018
5
HABER
6
KUYUMTIME / Aralık 2018
7
HABER
8
KUYUMTIME / Aralık 2018
9
HABER
10
KUYUMTIME / Aralık 2018
11
HABER
12
KUYUMTIME / Aralık 2018
13
HABER
14
KUYUMTIME / Aralık 2018
15
HABER
16
KUYUMTIME / Aralık 2018
17
HABER
18
KUYUMTIME / Aralık 2018
19
HABER
20
KUYUMTIME / Aralık 2018
21
HABER
22
KUYUMTIME / Aralık 2018
23
HABER
24
KUYUMTIME / Aralık 2018
25
HABER
26
KUYUMTIME / Aralık 2018
27
HABER
28
KUYUMTIME / Aralık 2018
29
HABER
30
KUYUMTIME / Aralık 2018
31
HABER
32
KUYUMTIME / Aralık 2018
33
HABER
34
KUYUMTIME / Aralık 2018
35
HABER
36
KUYUMTIME / Aralık 2018
37
HABER
38
KUYUMTIME / Aralık 2018
39
HABER
40
KUYUMTIME / Aralık 2018
41
HABER
Başyazı İşini iyi yapan, her zaman kazanır! Acısı ve tatlısıyla, sektörümüz için çok sıkıntılı bir yılı geride bıraktık. Sektör, 2018 yılına çok ümitli başlamıştı. Yılın ilk çeyreğinde her şey yolunda gitmiş ve mevsim normallerinde iş de yapmıştı. Ancak, 12 Mart tarihinde alınan erken seçim kararı sonrası piyasalar gibi kuyumculukta da işler tersine dönmeye başladı. Dolar kurunun 3.80 TL’den ağustos ayında zirve nokta olan 7.23 TL’ye çıkması tüm dengeleri altüst etti. Tüm meslekler gibi bu gelişmelerden kuyumculuk sektörü de büyük yara aldı. Birçok firma, kapısına kilit vurmak zorunda kaldı, binlerce kişi mağdur edildi. Sektör mensupları, iç piyasada oluşan kayıpları, ihracat pazarlarını genişleterek ve çeşitlendirerek kapatmaya çalıştı. Altının zirveye çıktığı dönemlerde her zaman olduğu gibi kötü niyetliler sahneye çıktı ve düşük ayarlı ürünleri piyasaya sürmeye çalıştı. Kuyumtime ailesi olarak her zaman sektörün içinde olduğumuz için gelişmeleri yerinde gözlemleyebiliyoruz. Tüm yaşananların canlı şahidi olduk. Bir yandan, kötü gidişat sektörü olumsuz etkilerken, diğer yandan da birçok Anadolu ilinde güzel fotoğraflar da gözümüze ilişti. Bu süreçte esnafın, mağaza vitrinlerine ve tasarıma daha çok önem verdiğini ve ülkemizin birçok yerinde güzel mağazaların da art arda açıldığını not etmekte fayda var. Hep platformda söylediğimiz ve dikkat çektiğimiz gibi şartlar ne olursa olsun, her yönüyle işini iyi yapan, her zaman kazanır. İşine dikkat eden, gelişmeleri takip eden, kalifiye eleman istihdam eden firma ve markaların 2018 yılını da kazançlı olarak kapattığını söyleyebiliriz. Kuyumtime ailesi olarak her yıl olduğu gibi tüm zorluklara rağmen dergimizi sizlerin verdiği güçlü destekle yurdumuzun her köşesine ulaştırdık. Yeni başarı hikayelerinin yazılacağı yeni bir yıl, bizi bekliyor. 2019 yılının sektörümüz için geçen yılın kayıplarını kazanca çevireceği, iyi ve verimli bir yıl olmasını dilerim.
www.kuyumtime.com 42 KUYUMTIME / Aralık 2018
43
HABER
SAYI 134 / ARALIK 2018
Nur Tekstil ve Yayıncılık Adına
İmtiyaz Sahibi
M.Necati AYDOĞDU necati@kuyumtime.com
Genel Koordinatör - Reklam Rezervasyon Bora Burhan RAMAZAN bora@kuyumtime.com
Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Demet RAMAZAN demet@kuyumtime.com
Görsel Yönetmen
Selin VARTAN grafik@kuyumtime.com
Hukuk Danışmanı Av. Alper ARSLAN
Katkıda Bulunanlar
Mehmet Ali YILDIRIMTÜRK Dr. Ahmet ARPACI Fazıl ÖZEN Gökhan YALÇIN
KUYUMTIME
Nur Tekstil Yayıncılık ürünüdür. Yazı ve fotoğrafların tüm hakları Kuyumtime Dergisinde yayınlanan ilanların sorumluluğu sahiplerine aittir.
Yönetim Yeri
Yenibosna Merkez Mahallesi Ladin Sokak Wedding World Avm Zemin Kat No: 65 Yenibosna - İSTANBUL Tel:+90 212 458 88 38 www.kuyumtime.com www.kuyumtimeteknik.com info@kuyumtime.com
Basım Yeri Hat Baskı Sanatları Litros Yolu 2 Matbaacılar Sitesi A Blok No: ZA 5 Topkapı / İstanbul Telefon: 0212 5677766 - 0212 6745856 Fax: 0212 6137596 M.Necati AYDOĞDU
Akbank 177 Nuruosmaniye Şubesi IBAN: TR 150004600177888000070851 TEB 254 Nuruosmaniye Şubesi IBAN: TR 610003200025400000015886
“Bu dergi Basın Meslek İlkelerine uymayı taahhüt eder”
44 KUYUMTIME / Aralık 2018
İçindekiler 48 Emil güzeliş; Zen, reklam yaptikça
sektör kazaniyo
54 ALTIN TAKININ KALİTE MARKETİ:
NUS JEWELLERY
58 Masgold, Yatırım Atağına Geçti 62 KUYUMCULARIN SAATTE DEĞİŞMEZ
TERCİHİ: ROMANSON
66 AVRUPA’NIN TAKIDA ÇÖZÜM ORTAĞI:
LAURA MİAMİ JEWELLERY
70 İko, bddk’dan kredi kartinda taksit
yasağinin kaldirilmasini istedi!
72 GEÇMİŞİN MODERN MÜCEVHER
TASARIMI İLE BULUŞMASI
74 37 yıllık tüketici dostu marka:
ÖZBOYACI ALTIN
80 GELENEKSEL ATASAY ALTIN ÇADIR
GÜNLERİ’NDE İLK GÜN SONUNDA REKOR SATIŞ 84 SESERA GOLD ÜRÜNLERİ; ARTIK TPE GÜVENCESİ ALTINDA! 86 İÇ MİMAR ABDULLAH MAVİŞ: MÜCEVHER
GİBİ MAĞAZALARIN DA GÜNCELLENMESİ GEREKİYOR!
KOLEKSİYON
ÖD AĞACINDAN MÜCEVHERE DÖNÜŞÜM
Kullandığı özgün materyallerle sıradışı tasarımlara imza atan Kiswah Jewellery, ana materyal olarak öd ağacını kullandığı tasarımları ile mücevher severlerle buluşuyor. Özellikle Çin ve Hindistan bölgelerinde yetişen, tütsü ve parfüm yapımında sıklıkla kullanılan ve elde etmesi zor olduğu için çok değerli olan öd ağacı, KISWAH zanaatkarlarının elinde mücevhere dönüşüyor. Elmaslarla süslenen tasarımlar, minyatür sanatının renkli dünyasını yansıtıyor. Her biri el yapımı olan dizaynlar, İstanbul’un silüeti gibi komplike görselleri incelikle işliyor. Kiswah Jewellery, modern mücevher anlayışına yeni bir soluk getiren farklı tasarımları ile eşi benzeri bulunmayan mücevherler tasarlıyor. Precious Touches Collection’a ait, öd ağacı ile yarattığı otantik mücevherler, klasik mücevher tasarımlarından ayrışarak sektöre yeni bir bakış açısı katıyor.
“
Lizay Pırlanta yeni yılda da en güzel anlarınıza eşlik ediyor.
46 KUYUMTIME / Aralık 2018
”
47
GÜÇ ŞİMDİ BİLEKLERDE!
KOLEKSİYON
ATASAY, SEZONUN EN POPÜLER TRENDLERİNDEN OLAN ‘MAKSİMALİZM’ ETKİSİYLE BİLEKLERİ ALTINLA SÜSLÜYOR…
Rengarenk, taşlı ve geometrik detaylarla bezeli 22 ayar altın bileklikleri kombinlemek şimdi hem çok zevkli hem çok kolay! Ürün gamındaki ışıltılı seçenekleriyle farklılığı ve şıklığı ayrıntılarla vurgulayan Atasay kadınlara, üzerinde zevkle taşıyacakları altın kelepçe bileklikler ile kendi tarzını yaratma fırsatı sunuyor. Turkuaz, yeşil, kırmızı, mor ve mavi taşlarla bezeli kelepçelerle gücü bileklerinizde hissedin. Over size ceketler, skinny jeanler, bol paça pantolonlar ve siyah midi elbiseler ve uçuş uçuş eteklerle kolayca kombinlenebilen kelepçe bileziklerle sezonun parlayan yıldızı olmaya hazır olun. Yüksek enerjisiyle kolları süsleyen altın kelepçeler beyaz basic bir t-shirt ve jeanler kombinlendiğinde göz alıcı bir şıklık sunuyor. Hayatın her anında altının enerjisini üzerinizde taşımak, birbirinden çarpıcı ürünlere kampanyalı fiyatlarla sahip olmak için Atasay mağazalarına ve www.atasay.com adresine uğramanız yeterli.
Aşkın En Eşsiz Sembolü;
MyLoove… Aşkın ve sadakatin sembolü alyanslar Myloove tasarımlarında sonsuzluk yeminlerine dönüşüyor…
Yeni evlenecek çiftlere birbirinden şık ve zarif alyans seçenekleri sunan Atasay, çağdaş ve özgün tasarımlarıyla farklı alyans modeli arayan çiftleri mutlu edecek. Grafik formlu, pembe ve beyaz altının birlikte kullanıldığı, zarif taşlarla şıklık eklenen alyans modeli yenilik arayan çiftlerin tercihi olacak. MyLoove alyans tasarımlarından birine sahip olabilmek için size en yakın Atasay mağazalarından birine veya www.atasay.com uğramanız yeterli.
48
KUYUMTIME / Aralık 2018
49
HABER
EMİL GÜZELİŞ ZEN, REKLAM YAPTIKÇA SEKTÖR KAZANIYOR! 2018 YILINI İHRACATTA YÜZDE 20 BÜYÜMEYLE KAPATAN ZEN PIRLANTA, İÇ PİYASADA İSE ULUSAL KANALLARA VERDİĞİ “ZEN’SİZ OLMAZ” SLOGANLARININ KULLANILDIĞI REKLAM KAMPANYASIYLA SEKTÖRDE PİYASALARIN DARALDIĞI BİR SÜREÇTE PIRLANTA SATIŞLARININ ARTMASINA BÜYÜK KATKI SUNDU. ZEN PIRLANTA YÖNETİM KURULU BAŞKANI EMİL GÜZELİŞ, “ZEN, REKLAM YAPTIKÇA ASLINDA SEKTÖR KAZANIYOR. 2019 YILINDA İSE DÜNYANIN TEK PIRLANTA MARKASI OLAN FOREVERMARK’IN REKLAMLARINI YOĞUNLAŞTIRMAYI HEDEFLİYORUZ.” DEDİ.
50
KUYUMTIME / Aralık 2018
Altın takı kategorisinde dünyaya adına altın harflerle yazdıran Türk kuyumculuk sektörü, pırlantalı ve elmaslı mücevherde de son yıllarda önemli atılımlar yapıyor. Artık, tektaş ve beştaş yüzükler, evlilik tekliflerinin olmazsa olmaz, vazgeçilmez takı modellerinden biri haline geldi. Yurt içinde pırlantalı takı talebinin oluşmasını tetikleyen nedenlerden belki de en önemlisinin, sektörünün önde gelen mücevher markalarının ulusal medyada yaptıkları etkili reklam kampanyaları olduğunu söylemek mümkün. Söz konusu reklamlar, hem markanın satışlarını artırıyor, hem de sektörde işlerin hareket kazanmasını sağlıyor. Zen Pırlanta da Türk kuyumculuk sektöründe reklamı en etkin kullanan markaların başında geliyor. Markanın son dönemde televizyonlarda dönen ‘Zen’siz olmaz’ sloganının kullanıldığı reklam filmleri büyük ilgi çekiyor.
Reklamların yüzde 20’si bize yarıyor! Zen Pırlanta Yönetim Kurulu Başkanı Emil Güzeliş, reklamların sadece yüzde 20’sinin firmalarına satış olarak döndüğünü, geri kalanın ise sektöre yaradığını düşünüyor. Gelirlerinin önemli bir kısmını reklama ayırdıklarını belirten Güzeliş, dünyada hiçbir meslek grubunun yapamadığı kadar reklama fazla bütçe ayırdıklarını dile getirdi. “İşlerimiz eskisinden daha iyi. Ancak, bu gelirin çoğu reklamlara gidiyor. Para kazanamıyoruz. En azından fabrikamız ve mağazalarımızda çalışan insanlar mutlu ve keyiflidir. Biz, ekim ve kasım ayını güzel geçirdik. Aralık ayında da da işlerimiz iyi… Zen, Türkiye’nin lider pırlanta markasıdır. Kadınlar, parmaklarında Zen Tektaş pırlanta takmak istiyor. Yapılan reklamların yüzde 20’si bize yarıyor, yüzde 80’i ise aslında sektöre yarıyor.” Emil Güzeliş, indirim kampanyaları ve reklamlar aracılığıyla pırlantanın ulaşılabilir olduğunu ve satın alınabileceğini tüketicilere anlattıklarını dile getirdi. Güzeliş, televizyonlarda yayınlanan reklamların piyasaya yansımalarıyla ilgili de şunları söyledi. “Reklam döndüğünde kadın, orada pırlantayı görüyor, eşinden pırlanta istiyor. Eşi de karısına kendine uygun bulduğu markadan satın alıyor. Zen Pırlanta, reklam yaptıkça aslında sektör kazanıyor. Sektörü yeni müşterilerle buluşturuyor. Zen, öncelikle pırlantanın ulaşılabilir olduğunu reklamlarla anlattı. Daha da önemlisi uygun fiyatlarla pırlantanın alınabileceğini gösterdik.”
Pırlantanın tüketici gözündeki değeri arttı! Pırlantalı, elmaslı ve renkli taşların kullanımın artması, tektaş ve beştaş-
ların halktaki değeri de artmaya başladı. Zen Pırlanta Yönetim Kurulu Başkanı Güzeliş, pırlantalı takıların tüketici algısıyla ilgili şu dikkat çekici değerlendirmelerde bulundu. “Türkiye’de pırlanta ve tektaş kullanımı arttı, Artık, hiçbir evlilik neredeyse tektaşsız olmuyor. Çünkü, bu bir değer gibi görünmeye başladı. Pırlantayla evlilik teklif edilen kız değerli, edilmeyen ise kendini değersiz hissetmeye başladı. Benim ne eksiğim var diyor. Televizyon mecrası tüm Türkiye’dir. Bir firma, hiçbir zaman İstanbul’u nişan alıp televizyonda reklam yapmaz. Türkiye’yi hedef seçerek kampanya yapar. Hem firmamızın, hem de tüm sektörün pırlanta satışları bizim reklamlarımız sayesinde arttı.”
Pazarlamaya ağırlık verdik Döviz ve altın fiyatlarındaki rekor seviyeler karşısında önlemlerini gecikmeden aldıklarını aktaran Güzeliş, piyasadaki olumsuz tabloyu ‘Zen’ adına pozitife ve fırsata çevirmek adına pazarlama çalışmalarına ağırlık verdiklerini açıkladı. “Gerçekten sektör olarak ağustos ve eylül ayında bir şok yaşadık. Uzun zaman görmediğimiz bir işsizlik gördük. Fiyat hareketliğinden dolayı firmamızda yeni önlemler aldık. Pazarlama için daha çok çalıştık, yeni reklam filmleri hazırladık. Dünya piyasaları durgun olduğu halde firma olarak daha çok bastırdık. Daha iyi koleksiyonlar yaptık ve fiyatlarımızı ona göre iyi ayarladık. Kâr marjlarımızı biraz daha düşürdük. Bu şekilde ihracatımızı geçen yıla göre, yüzde 20 artırmış olduk.”
51
HABER
Haksız rekabet var!
Yılbaşını yeni koleksiyon ve indirim kampanyasıyla karşılayan Zen Pırlanta, yeni yıl için mücevher satın alan müşterilerine sadece yapımı üç ay süren özel tasarımlı pırlantalı küpe hediye etti. Emil Güzeliş, yeni yılda da reklam çalışmalarına devam edeceklerini, özellikle kampanyalarında ‘Forevermark Pırlanta’ markasına yoğunlaşacaklarını bildirdi. “Bilindiği gibi Forevermark, dünyanın tek pırlanta markasıdır. Dünyanın en büyük madencisi olan De Beers, tüm madenlerden pırlantayı çıkartıyor. Bunların iyilerini ayırıyor. Bu oran yüzde 1. Yane 100 taştan 1 taş Forevermark olmaya layık, gerisi eleniyor. Tek damgalı gerçek sertifikalı pırlanta markası Forevermark’tır. Yeni yılda Forevermark reklamlarına ağırlık vereceğiz.”
Ekim Fuarı’nda hedeflerimize ulaştık
New York, Zen’siz olmaz!
Zen Pırlanta, her fuar gibi Ekim- İstanbul Mücevher Fuarı’nın en kalabalık standlarından biriydi. Firmanın standı, organizasyon boyunca ziyaretçilerle doldu taştı. Emil Güzeliş, fuarda daha çok yabancı misafirleri ağırladıklarını söyledi ve Güney Amerika’dan da sürpriz alıcıların da ziyaret ettiğini dile getirdi. “Ekim Fuarı, yüzde 80 ihracat ağırlıklıydı. Biz, firma olarak amaçlarımıza ulaştık. İstediğimiz iş hacmini yakaladık. Fuara Suudi Arabistan,
52
Kuveyt, Katar, Irak, Dubai, Tunus, Fas ve Cezayir’den ziyaretçilerimiz vardı. Ancak, son iki fuarda asıl sürprizi Güney Amerika’dan gelen müşterilerimiz oluşturdu. Amerika’daki ofisimizin büyük emekleriyle güzel bir Güney Amerika pazarlaması yaptık. Oradan birçok müşteriyi hem Türkiye’ye hem de İstanbul’a ve firmamıza kazandırdık. Bizim sayemizde birçok firma da bu müşterilerle güzel ilişkiler kurdu ve satış yaptılar.”
Emil Güzeliş, sektörün en büyük problemi olarak kredi kartındaki taksitli satışın kaldırılmasını görüyor. Güzeliş, ekonomiye hiçbir zaman geri dönüşü olmayan sektörlerde taksitli satışa izin verilirken, kuyumculuktaki alışverişe taksit yasağının getirilmesinin ise piyasada kuyumculuk aleyhine haksız bir rekabet oluşturduğuna inanıyor. “Eğer, Türkiye’deki tüm sektörlerde taksit kaldırılmış olsaydı, hepimiz saygıyla eğilecektik. Ancak, bir bakıyorsunuz, cep telefonu ve seyahatte taksit sayısı arttı. Bu sektörlerle mücevheri karşılaştırdığımızda bir telefona verilen 1.000 dolar, bir daha hiçbir zaman ülke ekonomisine giremeyecek. Yurt dışına yaptığınız seyahatin hatıraları aklınızda kalacak; ama hiçbir şekilde geri dönmeyecek. Ama, altın ithalatı yapıldığında ise Türkiye’deki ayrı atölyelerde işlenecek ve mağazalarda satışa sunulacak. İşin finalinde mücevheri hanımlar alacaklar ve Türkiye’nin bir değeri olarak ömür boyu saklayacaklar. Belki çocuklarına ve torunlarına miras olarak bırakacaklar. Faydalı ithalatın satışında taksitler kaldırılırken faydasız ithalatın taksitleri arttı. Bu, bir haksız rekabettir. Bu yasak, Türkiye’de kuyumculuk sektörünün en büyük problemidir.”
KUYUMTIME / Aralık 2018
2019’da da reklama devam!
Zen Pırlanta, bu yıl iç piyasadaki sıkıntılı sürece rağmen yatırımlarına ara vermeden devam etti. Uşak, Afyon ve Manisa’da üç yeni mağazayı hizmete açtı. Markanın Arap Yarımadası’nda Katar, Kuveyt, Abudabi, Dubai ve El Ayn şehrinde 5 mağazası, Almanya’da Köln ve Düsseldorf’ta iki mağazası var. ‘Made in Turkey’ logosunu yurt dışına başarıyla taşıyan Zen Pırlanta markası, şimdi de kalitesini yeni açacağı New York mağazasıyla Amerika’ya taşımak için gün sayıyor.
53
HABER
YASİN EREN;
YILLIK ÜRETİM RAKAMLARI DEĞERLİ MADEN FİRMALARININ SATIŞ RAKAMLARIYLA HIZLICA ORTAYA ÇIKIYOR… HEM ÜLKEMİZ HEM DE KUYUMCULUK SEKTÖRÜ AÇISINDAN OLDUKÇA ZOR GEÇEN BİR YILI GERİDE BIRAKMAK ÜZEREYİZ. 2018 YILINDA DEĞERLİ MADEN VE DÖVİZ KURLARINDA ÇOK CİDDİ İNİŞ ÇIKIŞLAR YAŞANDI. İÇ PİYASADA BİTMİŞ ÜRÜN TALEBİ EN ALT SEVİYELERE İNDİ. TEK TESELLİYİ İHRACAT İLE BULDUK. SEKTÖRÜN NASIL BİR YIL GEÇİRDİĞİNİ, EN YAKINDAN DEĞERLİ MADEN FİRMALARI GÖZLEMLEME İMKANI BULUYOR. SATTIKLARI HAS MADENİN ÇOK VEYA AZ OLMASI TAKI ÜRETİMİNİN İŞLEM HACMİNİ DE ORTAYA KOYUYOR. EREN HAS GROUP GENEL MÜDÜR YARDIMCISI YASİN EREN; 2018 YILINDA MARKALARININ, PİYASANIN HAREKETLİLİĞİNDEN DOLAYI YETERLİ İŞLEM HACMİNE ULAŞTIĞINI, ANCAK HAS MADEN SATIŞLARININ CİDDİ ORANDA DÜŞMESİNİN, ÜRETİMDE EN DİP SEVİYELERİN GÖRÜNMESİ ANLAMINA GELDİĞİNİ SÖYLEDİ. Ülke ekonomimiz açısından kayıtlara geçecek zorlukta bir yılı geride bırakıyoruz. Zorlu piyasa koşullarında birçok firmamız önemli sarsıntılar geçirdi. Yüksek maden fiyatlarıyla birlikte bitmiş ürünlerde fiyatlar en üst seviyelere çıktı. Aynı zamanda son dönemin en yoğun hurda altın dönüşü de yaşandı. Oldukça hareketli bir yılı geride bırakan, değerli maden ticaretinin önemli markalarından Eren Has Group; yılın en zorlu dönemlerinde müşterilerinin ihtiyaçlarına uygun şartlarda cevap verebilmenin mutluluğunu yaşadı. EHG Genel Müdür Yardımcısı Yasin Eren; markalarının yine zorlu bir süreçten başarıyla geçtiğini, mevcut müşterilerine en uygun bütçeler eşliğinde hızlı ve güvenilir hizmet sunma açısından önemli işlere imza attıklarını dile getirdi. Altın fiyatlarının zirveye çıktığı dönemde dahi ekranlarını kapatmadıklarını ve alım satım esnasında yüksek fiyat farklılıkları koymadıklarını vurgulayan Yasin Eren; “Mevcut müşterilerimize o zorlu dönemlerde eksiksiz hizmetimizi sunduk. Bu yıl; has maden satışlarımızda önemli düşüşler gözlemleniyor. Bu da üretimin dip seviyelerde olduğunu gösteriyor. Yıllık ciromuzu, daha çok maden ve dövizlerin iniş çıkış dönemlerinde yakaladık. Bizim tercihimiz, değerli maden ticareti satışıyla ciromuzun verilerini zenginleştirmektir. Böyle olursa sadece biz değil ülkemiz ve sektörümüzde kazanmış demektir. Ne yazık ki bu yıl o yıl değildi” diye konuştu. Yeni yıl ile ilgili tahmin yapmanın, 2019 yılı ile ilgili görüş belirtmenin oldukça zor olduğunu kaydeden Eren; “2018 yılı dövizin yılıydı. 2019 yılında, şu anda en dip seviyelerde olan altının ons fiyatının yükselmesi sürpriz olmayacaktır. 2020 yılında da gümüşün yılı olacak diye bir tahminde bulunuyoruz. Artık herkesin çok temkinli hareket etmesi gereken bir süreçteyiz. 2018 yılının etkisi, önümüzdeki birkaç yıla olumsuz yansıyacaktır” dedi.
İhracatımızın Artarken Aynı Oranda Karlılığımız Artmıyor… Türk takısının her yıl daha fazla ihraç edildiğini ama aynı oranda karlılıkların arzu edilen seviyede yukarı çıkmadığını sözlerine ekleyen Eren; katma değer üreten takı modellerine ağırlık verilmediğini, çok sert rekabetler nedeniyle Türk takısının çok ucuza yabancı alıcıyla buluştuğunu, ortaya çıkan yüksek rakamlarının suni bir başarıyı ifade ettiğini sözlerine ekliyor.
54
KUYUMTIME / Aralık 2018
55
HABER
NUS JEWELLERY
‘KALİTE ZİNCİRİ’Nİ’ KAPALIÇARŞI’YA TAŞIDI!
14 YILDIR KUYUMCUKENT’TEKİ MERKEZİNDEN 22 VE 14 AYAR KATEGORİSİNDEKİ ZENGİN ÜRÜN ÇEŞİTLERİYLE MÜŞTERİLERİNE HİZMET VEREN NUS JEWELLERY, FİRMA SAHİBİ MÜCAHİT BİLGEN’İN TANIMIYLA KALİTE’NİN ZİNCİRİ” YENİ AÇTIĞI TOPTAN MAĞAZASIYLA KAPALIÇARŞI’YA DA TAŞIDI. Nus Jewellery, 2014 yılında İstanbul Kuyumcukent’te ticari hayatına başladı. Türk kuyumculuk sektörünün yeni filizlenen firmalarından birisi olarak kalite ve müşteri memnuniyetine olan sadakatiyle kısa bir zamanda piyasada kendisini tanıttı. Attığı emin adımlar ve yeni yatırımlarıyla da kendisinden çok söz ettirecek bir firma olma yönünde ilerliyor. Nus Jewellery firma sahibi Mücahit Bilgen, aslında 20 yılı aşkın bir süredir sektörde bulunuyor. Nus Jewellery, hem yurt içinde hem de yurt dışında ürün çeşitleri, özel koleksiyonlarıyla müşterilerine hizmet veriyor.
Kapalıçarşı’da toptan mağaza açtı! Nus Jewellery ithal ettiği ürünlerde iç piyasada dikkat çeken yüzlerce 22 ayar zincir çeşitleri 22 ayar Hint (Delhi,Calcuta) ürünleri ve 22 ayar yerli üretim özel koleksiyonlarını müşterilerine sunuyor. Bunun yanında 14 ayar Hint çeşitleri 14 ayar yerli üretim özel koleksiyonları dikkatlerin firma üzerinde toplanmasını sağlıyor. Firma sahibi Mücahit Bilgen satışlarının sadece toptancı firmalara yapıldığını özellikle vurguluyor. Nus Jewellery, 4 ay önce Kuyumcukent’ten sonra Kapalıçarşı’da açmış oldukları yeni toptan merkeziyle müşterilerine daha kaliteli bir hizmet vermeye devam ediyor. Firma sahibi Bilgen’e ‘Nus Jewellery, kendisini nasıl tanımlar? sorusunu yönelttiğimizde ise şu çarpıcı yanıtı veriyor:
“Kendimizi ve müşterilerimizi ‘Kalitenin Zinciri’ olarak tanımlıyoruz. Biz de Kuyumtime ailesi olarak başarılarının devamını diliyoruz.” 56
KUYUMTIME / Aralık 2018
57
KOLEKSİYON
Minimalist Formların Güçlü Işıltısı
Atasay Tasarımlarında… Gittiği her yerde tarzından söz ettiren iddialı kadınların gönlünü çalan Atasay Coronet mücevherler bu sonbahar stilinizin göz alıcı tamamlayıcısı olacak.
Pırlantalı tasarımlarıyla göz alıcı stillerin tamamlayıcısı olan Atasay Coronet, damla formlu kolye ve küpesi ile oluyor. Minimalist formda yorumlanan pırlantalı gerdanlık ve sallantılı küpeler minimalizmin güçlü ışıltısını tüm zarafetiyle kadınların beğenisine sunuyor. Atasay Coronet’in yuvarlak formlu pırlantalarla bezenmiş kolyesi ve küpesi ile bu sonbahar hem gündüz hem gece şıklığının en güzel yansıması olacak.
Atasay Man Pop Up Store Türkiye’de İlk Kez
TEPE NAUTILUS’TA! STİLİYLE FARK YARATMAK İSTEYEN ERKEKLERİN YENİ ADRESİ ATASAY MAN YENİ KONSEPTİ İLE İLK POP UP MAĞAZASINI TEPE NAUTİLUS’TA AÇTI. 58
KUYUMTIME / Aralık 2018
İstanbul’un tam kalbinde ve Kadıköy’ün merkezinde yer alan, ulusal ve uluslararası birçok markanın yer aldığı 134 mağazasıyla ziyaretçilerine alışverişin yanı sıra yaşayan bir mekân sunan Tepe Nautilus, marka karmasına her geçen gün yeni üyeler katmaya devam ediyor. Erkek şıklığına aksesuarlarıyla yepyeni bir bakış açısı kazandıran Atasay Man, ilk pop up konsept mağazasını Tepe Nautilus’ta açtı. Atasay Man Pop Up Store’da; erkeklerin günlük stillerini tamamlayacak yüzükten kolyeye, yaka iğnesinden kol düğmesine ve tesbihe kadar her tarza uygun çeşitli aksesuarlar bulunuyor. Tepe Nautilus, aksesuarlarıyla fark yaratan erkekleri; yenilenen ve yılbaşı şıklığını tamamlayacak birçok sıradışı ürünle buluşturmak için Atasay Man Pop Up Konsept Store’a bekliyor.
59
HABER
MASGOLD, YATIRIM ATAĞINA GEÇTİ! 60
KUYUMTIME / Aralık 2018
2017 YILI İÇERİSİNDE TÜRKİYE PİYASASINA KATILAN MASGOLD, YATIRIM ATAĞINA KALKTI. ÇEMBERLİTAŞ TAVUKPAZARI’NDA 4 KATLI TOPTAN SATIŞ MAĞAZASINI HİZMETE AÇAN MASGOLD, ALTINDAKİ KALİTESİNİ TÜKETİCİLERLE BULUŞTURMAYI PLANLIYOR. MASGOLD FİRMA SAHİBİ OLAN RASİM FARUKOĞLU, TÜRKİYE PAZARINA BÜYÜK GÜVEN DUYDUKLARINI BELİRTEREK, YATIRIMLARINI ARTIRARAK SÜRDÜRECEKLERİNİ AÇIKLADI.
Masgold’un 2017 yılında Kapalıçarşı Ağa Sokak’ta başlayan Türkiye hikayesi, başarılı çalışmalarla sürüyor. Firma, döviz ve altın fiyatlarındaki istikrarsızlıklardan kaynaklanan piyasadaki belirsizliklere rağmen yatırımlarına ara vermeden devam ediyor. Masgold, Ağa Sokak’taki toptan mağazanın ardından Türkiye pazarında kurumsallaşma ve büyüme hedefi ışığında Çemberlitaş Tavukpazarı’nda 4 katlı bir mağazayı hizmete açtı. 18, 21 ve 22 ayar kategorisinde zengin ürün çeşitlerine vitrinlerinde yer veren Masgold, iç piyasadaki yatırım atağına 2019 yılında da devam etme kararı aldı. Masgold firma sahibi olan Rasim Farukoğlu, Filistin kökenli bir işadamı. Doktorasını Marmara Üniversitesi İşletme Bölümü’nde devam ettiren Farukoğlu’nun Türk ekonomisi ve kuyumculuk sektörünün potansiyeline ve geleceğine olan güveni tam. Rasim Farukoğlu, kuyumculuk sektöründeki yatırımlarını da bu güvenin bir göstergesi olduğunun altını çiziyor. “2009 yılından beri sektörün içindeyiz. Hollanda’da bir firma kurarak bu işe başladık. Bu firma aracılığıyla hem Türkiye, hem de Dubai’den mal alarak Hollanda, Belçika ve Almanya başta olmak üzere Avrupa’ya dağıtıyorduk. 2016 yılında Türkiye’de ofis açma kararı aldık ve ertesi yıl Ağa Sokak’ta ilk mağazamızı faaliyete geçirdik. Türkiye, kuyumculukta dünyada ilk 3 sırada yer alıyor. İtalya’yla yarışıyor. Artık, Arezzo’daki fabrikalar gerçekten iş yapamıyorlar. İstanbul’daki atölyeler, aynı modelleri aynı kalitede üretiyor, hatta farklı kategorilerde daha önde gözüküyor. Dünyada Türk mücevherine bir talep var. Özellikle Cezayir, Fas, Tunus, Ürdün, Lübnan başta olmak üzere Kuzey Afrika ve Körfez ülkelerindeki
müşteriler; artık Türk mücevheri istiyor. Biz, Türkiye’ye inandık ve işlerimizi adım adım ileriye taşıyoruz.”
Her bölge için farklı ürün çeşidi! 18, 21 ve 22 ayar kategorilerindeki ürün grupları için 50’ye yakın atölyeyle işbirliği yapan Masgold, Türk kuyumculuk sektörünün altın takıdaki kalitesi ve ustalığını yurt içi ve yurt dışında müşterilerine sunuyor. Firma sahibi Farukoğlu, her ülkenin tercihlerine göre, ayrı ürün çeşitleriyle hizmet verdiklerini söyledi. “Ürün gruplarımızdan 22 ayardaki ürünlerimizi sadece iç piyasada satabiliyoruz. 18 ve 21 ayar ürünleri ise Ortadoğu ülkelerine pazarlıyoruz. 50’ye yakın atölyeyle çalışıyoruz. Firma olarak hep yeni ürünlerle stoklarımızı dolu tutuyoruz. Hem iç piyasa, hem de ihracata hep yerli ürün satıyoruz.”
Avrupada ticari faaliyetlerimizi sürdürüyoruz... Masgold, altındaki kalitesini iç piyasa ve Ortadoğu pazarının yanı sıra Hollanda ofisi aracılığıyla da Avrupa ülkelerine ulaştırıyor. Firmanın sadece bu yıl, Hollanda’ya yaptığı ihracat miktarı 200 kiloyu geçti.
61
HABER
Sırada fuarlar var! Marka, 2019 yılından itibaren İstanbul Mücevher Fuarları’ndan başlamak üzere potansiyelini dünya alıcılarıyla buluşturmak amacıyla fuarlarda yerini almayı planlıyor. Masgold firma sahibi Farukoğlu, 2019 yılına özel hazırladıkları model ve koleksiyonları, ilk kez katılacakları Mart Fuarı’nda müşterilerine sunacaklarını dile getirdi. “Masgold olarak Mart ve Ekim fuarlarında yerimizi almak istiyoruz. 2020 yılından itibaren İtalya Vicenza fuarına da katılacağız. Made in Turkey ürünleriyle markalaşmaya gidiyoruz. 18 ayar ürünlerimizi Avrupa’ya satacağız. 2019 yılına yeni ürünlerle gireceğiz. Yeni bir koleksiyon hazırlığımız var. Bu koleksiyonu, ilk kez Mart Fuarı’nda sunacağız.”
62
KUYUMTIME / Aralık 2018
63
HABER
ROMANSON: BİR KUYUMCU MARKASIDIR!
KUYUMCULARIN SAATTE DEĞİŞMEZ TERCİHİ:
ROMANSON
2018 YILINDA MEVCUT MARKALARIN YANI SIRA ROMANSON SAATLERİNİ DE PORTFÖYÜNE KATAN KARPA SAAT, TEMSİLCİLİĞİNİ YAPTIĞI ÜNLÜ SAATLERİN ORTADOĞU, BALKANLAR VE KUZEY AFRİKA DİSTRİBÜTÖRLÜĞÜ İÇİN HAREKETE GEÇTİ. “ROMANSON DIŞINDA KUYUMCU MARKASIDIR DİYEBİLECEĞİMİZ BAŞKA BİR SAAT YOKTUR.” DİYEN KARPA SAAT GENEL MÜDÜR YARDIMCISI ENES BULUT, BU SAATLERE KUYUMCULARIN BÜYÜK TALEP GÖSTERDİĞİNİ SÖYLEDİ. 1988 yılından beri saat sektöründe faaliyet gösteren Karpa Saat, Casio, Quark ve Dunlop gibi dünyaca ünlü markaların yanı sıra özellikle özgün modelleri kuyumcu vitrinlerini çokça süsleyen Güney Koreli Romanson firmasının da Türkiye distribütörlüğünü yürütüyor. Karpa Saat, Romanson markasıyla birlikte gelecek hedef ve vizyonunu da oldukça büyüttü. Karpa Saat Genel Müdür Yardımcısı Enes Bulut, distribütörlüğünü üstlendiği saat markalarını iç piyasanın yanında Ortadoğu, Balkanlar ve Kuzey Afrika ülkelerine pazarlamayı amaçladıklarını söyledi. Bulut, Romanson saatlerinin portföylerine katılmasının ardından iş potansiyellerinin arttığına işaret etti. “2018 yılında ekonomi, özellikle ikinci yarıda düştü; ama bizde işler Romanson saatleriyle birlikte daha da arttı. Casio ve Quark’ta ise yatay seyretti diyebiliriz. Dunlop ve Romanson’da bir artış var. Bunun en önemli nedeni, Duplop saatlerinin ucuz olması, Romanson modellerinin ise yeni ürünlerle piyasaya girmesidir. Piyasada herkesin işi düşerken bizde gözle görülür derecede yükseldi.”
Model konusunda danışmanlık yapıyoruz Karpa Saat, Casio saatleriyle Türkiye’de tüm saat mağazalarının vitrinlerini süslüyor. Firmanın sadece yurt içinde 150’yi aşkın kuyumcu müşterisi var. Portföylerinde yer alan markaların yeniliğe çok önem verdiğinin altını çizen Enes Bulut, “Romanson’da her ay yeni model getiriyoruz. Bizim Karpa Saat olarak hedefimiz eski modelleri yapmadan hep yeni modellerle piyasada olmaktır. Casio’nun zaten klasik modelleri var. Her ay 10-15 yeni kasa model çıkartıyorlar. Dunlop ve Quark’ta da öyle…” dedi. Romanson markasının yeni modelleri için ana firmaya model konusunda danışmanlık konusunda destek verdiklerini belirten Bulut, “Biz, onlara. danışmanlık yapalım, siz bu modelleri dünyaya satın dedik. Modelleri biz yapıyoruz, ufak değişikliklerle nihai şeklini veriyorlar. Rusya, İran ve Ukrayna’da satışlar çok iyi ve memnunlar.” dedi.
Hedefimiz büyük! Enes Bulut, firma olarak hedeflerinin markalarının özgün modellerini Ortadoğu, Balkanlar ve tüm Kuzey Afrika ülkelerinde pazarlamak olduğunu dile getirdi. Enes Bulut, “Karpa Saat olarak Romanson’un Karadag distribütörlüğüyle ilk adım olarak aldık. Niyetimiz tüm Balkanlara ulaşmaktır. Dubai için konuştuk. Bir pazar araştırması yaparak burada da başlayacağız. Aynı zamanda İran’a da distribütörlük değil; ama mal tedariğini yapacağız.” diyor.
Romanson, bir kuyumcu markasıdır! Karpa Saat Genel Müdür Yardımcısı Enes Bulut, Romanson modellerinin kuyumcu mağazalarıyla çok uyumlu olduğunu, “Bu markamız dışında kuyumcu markasıdır diyebileceğimiz başka bir saat yoktur. Romanson’a kuyumcu ürünü olarak olumlu geri dönüşler alıyoruz. Zamanla koleksiyon da genişledikçe daha da işleri büyütebiliriz. Romanson’la ilgili kuyumculardan ümitliyiz. Beklentimiz büyük.” şeklinde konuştu.
64
KUYUMTIME / Aralık 2018
65
HABER
66
KUYUMTIME / Aralık 2018
67
HABER
68
KUYUMTIME / Aralık 2018
69
HABER MERKEZİ ÇEMBERLİTAŞ’TA BULUNAN LAURA MİAMİ JEWELLERY, YAKIN COĞRAFYADAKİ ÜLKELERİN İSTİKRARSIZLIĞI NEDENİYLE HEDEF PAZAR OLARAK AVRUPA’YI SEÇTİ. MARKA, BU PAZARLAMA STRATEJİSİ KAPSAMINDA 2019 YILINDA ÇEK CUMHURİYETİ’NDE OFİS AÇMAYI HEDEFLİYOR. LAURA MİAMİ JEWELLERY FİRMA SAHİBİ EMİN KAHRAMAN, MARKA OLARAK YENİLİKÇİ BİR YAPIYA SAHİP OLDUKLARINI, YENİ YILDA 100 YENİ MODEL VE 2 FARKLI KOLEKSİYONU MÜŞTERİLERİYLE BULUŞTURACAKLARINI İFADE ETTİ.
AVRUPA’NIN TAKIDA ÇÖZÜM ORTAĞI:
LAURA MİAMİ JEWELLERY Mesleğe 1989 yılında İstanbuldaki atölyelerden aldığı ürünleri Polonya ve Litvanya pazarına satarak başlayan Emin Kahraman, 1994 yılında kuyumculuğa ara verse bile 2005 yılında yine kaldığı yerden işine devam ediyor. Tarih, 2007 yılını gösterdiğinde ise Kahraman, altın çeşitlerinin yanı sıra Doğu Bloku ülkelerini gümüş takı ürünleriyle buluşturdu. Deneyimli kuyumcu Kahraman, ‘Laura Miami Jewellery’ markasıyla Çemberlitaş’taki toptan mağazasında Avrupa ülkeleri odaklı bir pazarlama stratejisi uyguluyor. Altın ve gümüş takı çeşitlerini Avrupa’nın beğenileri ışığında hazırladıklarını belirten Laura Miami Jewellery firma sahibi Emin Kahraman, hedef pazar olarak neden Avrupa ülkelerini seçtiğini şu sözlerle dile getirdi. “Sektörde ciddi bir şekilde Avrupa’ya uygun ürünlerin olmaması sebebiyle oluşan boşluğu değerlendirmek istedim. Diğer yandan da, Irak veya İran’da bir sorun olduğunda ya da Rusya uçağını düşürdüğümüzde bakıyorsunuz bu pazarlar bitiyor. Böylece, kendimize politik olayların daha az olduğu, güvenli pazar olarak Avrupa’yı seçtik. Bir diğer neden ise Avrupa’nın tek bir pazar olması ve tek kapıdan tüm ülkelere ürün göndermek veya transfer etme imkanı sunmasıdır. Laura Miami Jewellery olarak Ukrayna, Litvanya, Polonya, Slovakya, Yunanistan başta olmak üzere Doğu Bloku ve Balkan ülkeleri odaklı ürün geliştiriyoruz. Gerek kilit sistemi ve gerek model olarak ve kullanılan taşlar açısından pazara özel ürün üreterek rekabette bir adım önde olmak istiyoruz.”
Avrupa’da ofis açma hedefi! Avrupa pazarı ve takı trendlerini çok iyi bilen, Slav dillerini konuşan Kahraman, Avrupa pazarında daha hızlı büyümek amacıyla 2019 yılında Çek Cumhuriyeti’nin Prag kentinde bir ofis açmayı planladıklarını açıkladı. “Prag’ta bir ofis kurmak istiyoruz. Ofis aracılığıyla KDV’siz olarak ürünleri ihraç edebilecek ve bu ülkeden tüm AB ülkelerine satabileceğiz. Avrupa’da ürün pazarlandıktan sonra geri iade vergisini ödüyorsunuz. Amacım, müşterilere daha iyi hizmet vermeyi sağlamak ve pazarı büyütme açısından daha hızlı hareket etmektir.”
Yeni yıla özel ürünler hazırladık Laura Miami Jewellery ürün yelpazesinde yer alan koleksiyonlar, iç piyasada ise daha çok İstanbul, İzmir ve sahil bölgelerine hitap edyor. Gümüş takılarının yüzde 80’ini İtalya ve Uzakdoğu’dan ithal eden marka, altın takı grubunu ise Türkiye’de ürettiriyor. Emin Kahraman, büyüme ve kurumsallaşma vizyonları kapsamında, İstanbul, Polonya, Çek Cumhuriyeti, Slovakya ve Ukrayna fuarlarına katılmayı planladıklarını dile getirdi. Kahraman, marka olarak yenilikçi bir yapıya sahip olduklarını belirterek, “2019 yılına altın ve gümüşte yaklaşık 100 yeni modelle başlıyoruz. Bu modellerin kilit sistemleri ve tarzları farklıdır. Ayrıca, 2 farklı koleksiyonu da müşterilerimizle buluşturacağız.” şeklinde konuştu. 70
KUYUMTIME / Aralık 2018
71
HABER
SO CHIC…
MAĞAZA YATIRIMLARINA DEVAM EDİYOR TÜRKİYE’NİN ÖNDE GELEN TAKI MARKALARINDAN SO CHIC…, ÜLKE GENELİNDE MAĞAZA SAYISINI ARTIRMAYA DEVAM EDİYOR. SO CHIC… ’İN YURT İÇİNDEKİ 55. MAĞAZASI AQUA FLORYA AVM’DE AÇILDI.
Gümüş alanındaki uzmanlığıyla 10 yıllık perakende yolculuğunu hız kesmeden sürdüren So CHIC…, yeni mağaza yatırımlarıyla büyümeye devam ediyor. “Gümüşün en şık hali” mottosuyla tasarladığı birbirinden özel koleksiyonlarla, takı sektörünün gelişmesinde önemli rol oynayan So CHIC…’in yurt içindeki 55. Mağazası, İstanbul’un gözde alışveriş merkezlerinden Aqua Florya AVM’de açıldı.
Tasarım Odaklı Ürünlerini Tüketicilerle Buluşturuyor Türkiye’nin yüzde 100 yerli sermayeli ve en yaygın gümüş, takı ve aksesuar markası olduklarını ifade eden Sezgin Grup Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Sezgin; “So CHIC…’in inovatif ve modern ürün gamını, takı tutkunlarıyla buluşturmaktan büyük mutluluk duyuyoruz. So CHIC… tasarım odaklı ve zengin ürün çeşitliliğiyle takıda tüm ihtiyaçları karşılayan bir marka. Aqua Florya AVM’de açtığımız 55. mağazamızda da her noktada olduğu gibi müşterilerimizin beklentileri ve taleplerini en iyi şekilde karşılayacağız.” dedi.
72
KUYUMTIME / Aralık 2018
73
HABER
İKO, BDDK’DAN KREDİ KARTINDA TAKSİT YASAĞININ KALDIRILMASINI İSTEDİ! BANKACILIK DÜZENLEME VE DENETLEME KURUMU (BDDK) BAŞKANI MEHMET ALİ AKBEN’İ ZİYARET EDEN İSTANBUL KUYUMCULAR ODASI (İKO) BAŞKANI MUSTAFA ATAYIK, TAKSİT YASAĞININ MÜCEVHER ALIŞVERİŞİ SATIŞLARINI YÜZDE 30-40 ORANINDA ETKİLEDİĞİNİ BELİRTEREK, SEKTÖR OLARAK KUYUMCULUK ALIŞVERİŞİNE GETİRİLEN TAKSİT YASAĞININ KALDIRILMASINI BEKLEDİKLERİNİ SÖYLEDİ.
74
KUYUMTIME / Aralık 2018
İstanbul Kuyumcular Odası (İKO) Yönetimi, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) Başkanı Mehmet Ali Akben’i İstanbul’daki ofisinde ziyaret etti. Sektörün çözüm beklediği birçok konunun gündeme geldiği ziyarete İKO Başkanı Mustafa Atayık, Başkan Vekili Turhan Gürdal, Başkan Yardımcıları Burak Yakın ve İlhami Yazıcı katıldı. Ziyaretin ana gündem maddelerinden biri kuyumculukta kredi kartına getirilen taksit yasağı oldu. İstanbul Kuyumcular Odası Başkanı Mustafa Atayık, 1 saati aşkın süren verimli bir görüşme gerçekleştirdiklerini ifade ederek, BDDK Başkanı Akben’e taksit yasağının satışları çok olumsuz etkilediğini aktardıklarını, Yılbaşı ve Sevgililer Günü öncesi sektör olarak kuyumculukta taksitli satışların yeniden başlatılmasını talep ettiklerini açıkladı. “Kuyumculuk alışverişine getirilen taksit yasağı, altın takı ve mücevher satışlarını yüzde 30-40 oranında olumsuz etkiledi. Sektörümüzün hareket kazanacağı Yılbaşı ve Sevgililer Günü yaklaşıyor. Bugün, bakıyorsunuz geri dönüşü olmayan cep telefonları satışlarında da taksit geri geldi. Altın ve mücevher gibi geri dönüşü olan, kötü günlerin ve ekonomik krizlerin tek çıkış noktası olan kuyumculuk sektöründe de taksitli satışların yeniden başlatılmasını istiyoruz. Türkiye’de sayıları 40 bini bulan ve 400 bin kişiye istihdam sağlayan bir
mesleğin temsilcileri olarak ilgili devlet kurumları ve BDDK’dan taksit yasağının daha fazla zaman kaybetmeden kaldırıldığı müjdesini bekliyoruz.”
çok rahatlıkla mağazalarındaki POS cihazlarıyla sisteme eklenebilir. Böyle bir gelişme, 40 kuyumcu işletmesine hareket getirecektir.” dedi.
Hurda altın toplanmasında yeni formül arayışı
Faizleri düşürün talebi
BDDK Başkanı’na yastık altındaki altınların ekonomiye kazandırılması sürecine tüm kuyumcuların da dahil edilmesi gerektiğine işaret eden İKO Başkanı Atayık, “Hurda altınların, yastık altındaki altınların ekonomiye kazandırılması çalışmalarını destekliyoruz. Ancak, ekonomiye değer katan bu çalışmaların Türkiye’nin her mahallesinde, caddesinde, sokağında bulunan ve vatandaşla mükemmel bir iletişim kuran kuyumculuk sektörünü dışarıda bırakarak yürütülmesini doğru bulmuyoruz. Şayet işin sürecin başında hurda altın toplanmasına sektör topyekün sürece dahil edilebilseydi, bugün toplanan hurda altınların 5-10 katı toplanabilirdi. 20082010 yılları arasında kuyumcular, 500 ton altın toplamıştı. Son yıllarda ise tüm reklam ve tanıtım çalışmalarına rağmen toplanan altın miktarı, 80 ton. Devlet, bankacılık ve kuyumcuların el ele verdiği bir sistemin kurgulanmasını istiyoruz. BDDK Başkanımız da görüşmemizde hurda altın toplanmasında kuyumcuların da dahil edilebileceği bir sistem üzerinde çalışılabileceğini bize söyledi. Kuyumcular,
İKO Yönetimi, görüşmede bankaların kredi faizleri ve teminat tutarlarını yükseltmesinin piyasadaki olumsuz yansımalarını da BDDK Başkanı’na anlattı ve bu konularda çözüm beklediklerini dile getirdi. İstanbul Kuyumcular Odası Başkanı Atayık, “Geçtiğimiz haftalarda 6 bankanın temsilcileriyle de bir araya geldik ve yükselen kredi faizleri ve artan teminat oranlarıyla ilgili şikayetimizi aktardık. BDDK Başkanı, bankalarla kendilerinin de görüştüklerini ve kredi faiz oranlarının önümüzdeki süreçte kademeli olarak düşürüleceğini bize aktardı.” şeklinde konuştu.
Takasbank’taki altınları sektöre kredi olarak kullanılsın! Kuyumculuk sektörünün hammadde ihtiyacını yurt dışında karşıladığının altını çizen İKO Başkanı Mustafa Atayık, Takasbank ve Merkez Bankası’nda atıl duran altınların sektöre kredi olarak kullandırılabileceğini, bu gelişmeyle sektör olarak yurt dışına ödediğimiz dövizlerin ülkemizde kalacağını sözlerine ekledi.
75
KOLEKSİYON TASARIMLARINI OLUŞTURURKEN MEDENİYETİN KÜLTÜREL VE SANATSAL GEÇMİŞİNDEN İLHAM ALAN KİSWAH JEWELLERY, ANA KOLEKSİYONLARINDAN NEOCLASSİCS COLLECTİON İLE MODERNİST YAKLAŞIMLARI YÜKSEK DÜZEY ZANAATKARLIK İLE BULUŞTURUYOR.
GEÇMİŞİN MODERN MÜCEVHER TASARIMI İLE BULUŞMASI
O
Orta Doğu’nun eski medeniyetlerinde ve İslam dünyasında yaygınlıkla kullanılan, Selçukluların temel kültürel figürlerinden biri olan sekiz köşeli yıldız KISWAH’ye ilham olan tarihi değerlerden biri. İki eşit büyüklükte karenin çapraz olarak üst üste konmasıyla oluşan Selçuklu yıldızını oluşturan karelerden biri maddi dünyayı, diğeri ise manevi dünyayı betimliyor. Kiswah Jewellery de Selçuklu yıldızından ilham almış mücevheri ile manevi değerleri yaşatıyor.
Yüzyıllar içerisinde değişen ve gelişen estetik algısını resmetmek isteyen Kiswah Jewellery, günümüzün çok yönlü bakış açısını yansıtmak adına özgün materyallere başvuruyor; “Geometrical Estheticism” adlı mücevheri geometrik desenleri, elmasın yanı sıra tasarımın ortasındaki kaplumbağa kabuğu ile de bir araya getiriyor. Osmanlı dönemi tuğralarından yola çıkan bir başka tasarım ise, incelikli altın işçiliği örneği sergilerken üzerindeki topaz taşı ile daha da dikkat çekici hale geliyor. Mücevherleri üzerinden kimliğini ve kültürel değerlerini yansıtmak isteyen modern kadınlara altının ışıltısını içeren bir seçenek sunuyor.
Geçmişten gelen hikayeleri geleceğe miras bırakılacak mücevherlere dönüştüren Kiswah Jewellery, zamansız tasarımlar ortaya koyuyor. Neoclassics Collection, modernizmle klasiğin mükemmel bir harmonisini yansıtan bir koleksiyon olarak mücevher severlere sunuluyor.
smanlı dönemi cami mimarisinde sıklıkla kullanılan geometrik desenleri yorumlayan KISWAH tasarımcıları, ışık oyunları sunan “Hills of Gold” isimli mücevher ile geçmişe dokunurken çağcıl olmaktan vazgeçmeyen bir yaklaşım yaratmayı başarıyor.
76
KUYUMTIME / Aralık 2018
77
HABER
37 yıllık tüketici dostu marka:
ÖZBOYACI ALTIN
KONYA’DA 6 ŞIK MAĞAZASINDAN ALTIN VE PIRLANTA KATEGORİSİNDE KALİTELİ ÜRÜN GRUPLARINI MÜŞTERİLERİNE SUNAN ÖZBOYACI ALTIN, YÜZDE 100 MÜŞTERİ MEMNUNİYETİ İLKESİ KAPSAMINDA BUGÜNE KADAR BİRÇOK İLKE İMZA ATTI. MARKA, KONYA’DA İLK BARKODLU SİSTEMİ UYGULAYAN, PERAKENDECİLİĞE TSE’Yİ GETİREN VE ISO9001 STANDARDINI İLK KEZ KULLANAN FİRMA ÜNVANINA SAHİP. ÖZBOYACI ALTIN A.Ş YÖNETİM KURULU BAŞKANI ZİYA ÖZBOYACI, MÜŞTERİLERİNİ HER ZAMAN AİLE FERTLERİNDEN BİRİ OLARAK GÖRDÜKLERİNİ BELİRTEREK, TÜKETİCİ ODAKLI BİR MARKA OLMAYA ÇALIŞTIKLARINI AÇIKLADI.
78
KUYUMTIME / Aralık 2018
Tüm iş kollarında olduğu gibi kuyumculukta da başarının anahtar kelimelerinden biri de uzmanlaşma. 1981 yılından beri sektörde yer alan ve bugün Konya’nın en prestijli lokasyonlarda kurulan 6 mağazasıyla müşterilerine hizmet veren Özboyacı Altın, perakende mağazacılığı denilince ilk akla gelen ve parmakla gösterilen markalardan biri haline geldi. Özboyacı Altın mağazalarında müşterilerin tüm ihtiyaçlarını karşılayacak zengin çeşitleri bulmak mümkün. Vitrinlerin önemli bir kısmını 22 ayar ürünler süslese bile çok ciddi 14 ayar modeller de bulunuyor. Pırlantalı ve elmaslı mücevherlerde son dönemde vitrinde daha fazla yer almaya başladı. Perakendecilikte 37 yıllık bir deneyime sahip olan Özboyacı Altın, meslekte birçok ilke de öncülük etti. “Özboyacı’ya giren hiçbir müşteri aldanmaz.” garantisini müşterilerine verdiklerini anlatan Özboyacı Altın A.Ş Yönetim Kurulu Başkanı Ziya Özboyacı, bu güveninin alt yapısını da sağlam temellerle oluşturduklarını söyledi.“Barkod sistemine geçen Konya’da ilk, Türkiye’de ise ikinci veya üçüncü firmayız. TSE standartlarını perakendeci olarak ilk defa kullanan firmayız. Aynı zamanda, ISO9001 standardını ilk uygulayan marka özelliğine sahibiz. Bunlar, bugünden yarına oluşmadı. Tüm bu yapılarla firmanız bütünleşince müşteriye ciddi bir güven geliyor. Özboyacı Altın olarak hep müşteri odaklı bir firma olmayı hedefledik. Müşteri, bizim herşeyimiz. Ailemizin ayrılmaz bir parçasıdır. Çünkü, hayat ve ticaret devam ettiği sürece insanlar size, siz de onlara lazımsınız.”
azalıyor. Bakıyorsunuz, pırlantalı ürünlerde yüzde 50-70 indirim ilanları vitrine asılıyor. Normal zamanlarda yüzde 5-10 indirim yapılırken bu yüksek fiyatlar, müşterilerin kafasında birtakım endişe ve kuşkulara yol açıyor. Bu da müşteriyi rahatsız ediyor. Bizim yaptığımız kampanyalar ise indirim ve fiyat odaklı değil, daha çok firmamızla ilgili halkın zihninde yer eden müspet algıyı geliştirmek istiyoruz.”
Mağazalarda ne ararsanız var!
Kasım ayıyla çıkış başladı!
Özboyacı Altın vitrinlerinin en revaçta olan ürün grubu, 22 ayar. Bu kategorinin en popüler modeli ise bilezikler. Bilezikleri, setler, kolye ve küpeler takip ediyor. Ziya Özboyacı, tüketicilerin değişen talepleriyle ilgili geçmişten örnekler vererek, şunları kaydetti. “1981 yılında biz işe başladığımızda 14 ayar yok denecek kadar azdı. Her şey, 22 ayar ve 18 ayar üzerineydi. Alyanslar, 18 ayardı. Şu anda piyasada 18 ayar alyans bulmak hemen hemen zordur. Çünkü, herkes 14 ayara döndü ve 14 ayar çok çeşitlendi ve gerçekten çok güzel işçilikleri var. Bizim 22 ayar grubunun yanında çok ciddi bir 14 ayar çeşidimiz var.” Özboyacı, pırlantalı ürün gruplarının da son yıllarda trendinin gittikçe yükseldiğine inanıyor.“Tektaş, bir kere evlilik teklif yüzüğü olarak kabul ediliyor. Her evlenmeye niyet eden gençlerin hayalinde bir tektaş, ya da beştaş mutlaka var. Bunlar, harcıalem ürünler haline geldi. Tüm mağazalarda pırlantalı ve elmaslı ürünler; artık vazgeçilmezdir.”
Ziya Özboyacı, 2018 yılı değerlendirmesini yaparken hem mikro ve makro ölçekte dikkat çekici tespitlerde bulundu, hem de iç piyasaların kasım ayında itibaren normale dönmeye başladığının altını çizdi. “Ülkemizde bazen global ölçekli, bazen ulusal krizler yaşıyor. 2001 yılında ülkemize has bir krizdi, 2008’de ise global dalgalanmayı yaşadık. Bu yılın ağustos ayından itibaren altın fiyatlarının yüzde 30-40 oranında yükselmesi, döviz fiyatlarının 3.80’den 7.20 TL’lere çıkması bir anda halkımızda tedirginlik meydana getirdi. Müşterilerimiz de fiyatların durulması yönünde beklentiye girdiler. 2017’ye göre, 2018 yılının ilk yarısı bayağı güzeldi. Artışlarla devam etti; ama Agustos, Eylül, Ekim aylarında döviz ve altının aşırı yükselişinden dolayı bir durgunluk yaşadık. Kasım ayından itibaren iş rahatlamaya başladı. Aralık ayı, daha iyi olacak. Vatandaş; artık 208-213 TL bandında fiyatların kalacağına inanıyor.”
Reklamın katkısı büyük!
22 ayar ürünlerin revaçta olduğu Konya’da ‘Mevlana Burması’ adlı bilezik modeli bulunuyor. Ayrıca, ilin sembol isimlerinden biri olan Hz. Mevlana’yla ilgili geliştirilen 14 ayar ürünler de büyük ilgi görüyor. Kalite ve ayar garantisine önem verdiklerini bildiren Ziya Özboyacı, ürünlerinin önemli bir kısmını İstanbul’dan geri kalanını da Ankara, Konya, Trabzon, Adana ve İzmir’den tedarik ettiklerini sözlerine ekledi.
Deneyimli perakendeci Ziya Özboyacı, büyük marka ve firmaların ulusal medya ve gazetelerde çıkan reklamlarının sektöre pozitif yansıdığına işaret ediyor. “Ulusal kanallara reklam verilmesi bize büyük katkı sunuyor. Markaların gerek bayileri ve satış noktaları ve gerekse diğer esnaf, bu reklam kampanyalarından istifade ediyor. Vatandaş da güven içerisinde reklamı yapılan firmaların ürünlerini alabiliyor. Çünkü, tüketiciler kurumsal firmalara daha çok güveniyor. Biz de Konya’da kurumsallığa çok önem veriyoruz. İstanbul, Ankara, İzmir ve Konya’da en yetkin üretim yapan firma ve markaların ürünlerini bulunduruyoruz. Onların satış noktası ve bayiliğini yürütüyoruz.”
Konya’ya has ürünler!
İndirim kampanyaları sektöre zarar veriyor Özboyacı, piyasada gerçekleştirilen yüzde 50-70 indirim kampanyalarının müşterilerin kafasında belli soru işaretleri ve kuşkulara yol açtığını belirterek, söz konusu pazarlama yönteminin sağlıklı olmadığına dikkat çekiyor. “Firma olarak Sevgililer Günü, Anneler Günü ve Yılbaşı’nda ciddi kampanyalarımız olur. Ama, bu kampanyaları indirim şeklinde yapmıyoruz. Çünkü, indirim yapılan fiyatlara her geçen gün müşterinin güveni 79
HABER
YILIN İKİNCİ YARISINDA ALTIN VE DÖVİZ FİYATLARINDA YAŞANAN YÜKSELİŞ DEMO BİLEZİĞE OLAN TALEBİ ARTTIRDI… 2018 YILINDA YAŞANAN MAKRO EKONOMİK SIKINTILI SÜRECİN, ÜLKEMİZE YAŞANAN ANİ KUR ARTIŞLARIYLA BÜTÜNLEŞMESİ İLE DARALAN PİYASALAR VE MALESEF BU DURUMUN OLUMSUZ SONUÇLARINI GÖZLEMLEDİK. BU DURUM ESNAF VE TACİRLERİMİZİN TİCARİ FAALİYETLERİNİ NEGATİF YÖNDE ETKİLEDİ.
Ra Demo Bilezik olarak altın ve döviz fiyatlarındaki artış kuyum piyasasını olumsuz yönde etkilerken size nasıl etkileri oldu? Altın madeninin hem yatırım aracı oluşu hem de takı kültürümüzün en
80
KUYUMTIME / Aralık 2018
önemli parçası olması nedeniyle altına her daim ihtiyaç olmuştur. Bu nedenle kuyumculuk sektöründe işler her ne kadar yavaşlasa da hiçbir zaman durmamıştır. Bizde ise altın fiyatlarının yükselmesi ve esnafımızın sermayesini altına bağlamak istememesi nedeniyle, ürünlerimizin altın ile aynı görselliği sunmasının da katkısıyla sipariş miktarlarımızda bir miktar artış yaşadık. Bizde bu dönemde böyle bir verim alınca yeni ürün ve model çeşitliliğine giderek, sektörümüzün ihtiyaçlarına bir katkıda daha bulunmak amacıyla yepyeni bilezik modellerinin yanı sıra Demo Alyans üretmeye de başladık. Sektörümüzün Demo Bilezik ve Alyans üreticisi olarak 2019 yılında mevcut ivmemizi koruyacağımızı umuyoruz. Önümüzdeki dönemin ülkemiz ve milletimiz için ekonomik yönden daha verimli olmasını temenni ediyoruz. Ülkemizin uluslararası arenada her daim güçlü olması en büyük temennimizdir. Bizde Ra Demo Bilezik firması olarak ülkemize bu yönde katkı sağlamak amacıyla kendi payımıza düştüğü kadar devamlı bir gayret içerisindeyiz…
81
HABER ALYANS KATEGORİSİNDE 14 AYAR ZENGİN ÇEŞİTLERİNİ İLK KEZ KATILDIĞI EKİM- İSTANBUL MÜCEVHER FUARI’NDA SERGİLEYEN PALMİRA ALTIN, 2019 MART ORGANİZASYONA DAHA İDDİALI HAZIRLANIYOR. EKİM FUARI’NDA YERLİ VE YABANCI BİRÇOK YENİ MÜŞTERİYLE TANIŞMA FIRSATI YAKALADIKLARINI ANLATAN PALMİRA ALTIN FİRMA SAHİBİ ABDULLAH ÇİÇEK, MART FUARI’NA DAHA ZENGİN ÜRÜN ÇEŞİTLERİYLE KATILACAKLARINI BİLDİRDİ.
PALMİRA ALTIN,
MART 2019’A İDDİALI HAZIRLANIYOR! birçok yeni müşteriyle tanıştıklarını aktardı. “Ekim Fuarı’na ilk kez katıldık. Çok fazla beklentimiz yoktu. Marka ve ürünlerimizi tanıtarak ön plana çıkarmak, firma olarak iç piyasadaki satış noktalarımıza yeniliklerini eklemek amacıyla fuarda yer almak istedik. İlk kez katıldığımız için organizatör firma, çok güzel bir yer vermedi. İnşallah, Mart Fuarı’nda daha güzel yere geçeceğiz. Fuar organizasyonuna katılmaya devam edersek daha güzel yerlere ulaşacağımıza inanıyoruz. Fuar bizim açımızdan iyiydi. Yeni müşterilerle tanışma fırsatı yakaladık. Yurt içi ve yurt dışından birkaç görüştüğümüz yeni firma oldu.”
Mart Fuarı’na hazırlanıyoruz! Palmira Altın, ürün kalitesini iç piyasanın yanı sıra Irak ve Avrupa ülkelerine ulaştırıyor. Firma, ayrıca faaliyetleri kapsamında Kuyumcukent’te işbirliği yaptığı firmaların ofislerini de kullanıyor. Ekim Fuarı’yla deneyim kazanan firma, şimdi de 2019 Mart- İstanbul Mücevher Fuarı’na iddialı bir şekilde hazırlanıyor. Ekim organizasyonuna sadece 14 ayar alyans grubuyla katılan Palmira Altın, Mart Fuarı’na ise daha zengin ürün çeşitleriyle yer alacak.
Fiyat artışları, piyasayı bozdu! “2018 yılına Palmira Altın olarak iyi bir başlangıç yaptık. Ağustos ayına kadar çok iyi geçti.” diyen Çiçek, döviz ve altın fiyatlarındaki yükselişin piyasanın dengesine bozduğuna inandığını dile getirdi. “Fiyat yükselişlerinden sonra piyasanın dengesi bozuldu. Altın fiyatlarının yükselmesi, bazı firmaların üretimde kısıntıya gitmesine neden oldu. Perakende alanında isteksizlik vardı. Özellikle Ağustos ayında herkes bocaladı. Perakendeciler iş yaptı; ama toptan biraz daha zayıftı. Belirsizlik olunca ürün gruplarının yerini doldurmadı kimse…”
B
ugün, ağırlıklı olarak 14 ayar çeşitleriyle piyasada dikkat çeken Palmira Altın markasının geçmişi, Konya’nın Meram ilçesinde Sarraflar Çarşısı’nda 1975 yılına dayanıyor. 2000 yılına kadar perakendeci olarak hizmet veren Çiçek ailesi, bu yıldan itibaren faaliyetlerine toptan ve imalatı da ekledi. 14 ayarda her ürün çeşidini bulunduran marka, vitrinlerinde az da olsa 22 ayar fantezi modellerine de yer veriyor. Palmira Altın, Konya, Aksaray, Karaman ve Afyon illeri başta olmak üzere iç piyasada İç Anadolu ağırlıklı çalışıyor. Firma, ürün gruplarını iç piyasa ve yurt dışında ulaşamadığı müşterilerle buluşturmak amacıyla Ekim- İstanbul Mücevher Fuarı’na katıldı. Palmira Altın firma sahibi Abdullah Çiçek, organizasyondan beklentilerinin az olmasına rağmen,
82
KUYUMTIME / Aralık 2018
02
7/24
64
82
TE
K TE
İK DES KN
.2 8 2 0 4
güvenlik sizin için öncelikse!
asansörlü kuyumcu vitrin kasaları yüksek güvenlikli para kasaları Kirișhane Caddesi Demirciler Sokak no. 9/A Serdivan / Sakarya / TÜRKİYE tel: +90.264.282 0480-81-82 fax: +90.264.282 0483 web: www.federmak.com - e-mail: federmak@federmak.com
LED AYDINLATMADA DÜŞÜK SARFİYATLI ve YÜKSEK KALİTELİ SEKTÖREL ÇÖZÜMLER! “federmak güvencesiyle”
Maltepe Mh. Orhangazi Cd. No: 68/A Adapazarı/SAKARYA 0264 666 23 00 www.korg.com.tr 83
HABER
GELENEKSEL ATASAY ALTIN ÇADIR GÜNLERİ’NDE İLK GÜN SONUNDA REKOR SATIŞ
Yılın en çok beklenen indirim etkinliği atasay altın çadır günleri, ilk gününde rekor satış gerçekleştirdi. Yenibosna merkez fabrika, bağdat caddesi ve viaport asia avm’ye kurulan çadırların yanı sıra atasay’ın tüm mağazalarında başlatılan altın çadır günleri, ilk gün tüketicilerin büyük ilgisiyle karşılaşırken, maliyetine, hatta zararına satışa çıkan ürünlerden 0.10 Karat tektaşlar ilk günden tükendi. Her gün ürün gamını yenileyerek devam edecek olan atasay altın çadır günleri, pazar gününe kadar ziyaretçilerini bekliyor
Herkes tarafından merakla beklenen Atasay Altın Çadır Günleri ilk gününde büyük bir ilgiyle karşılandı. Dün açılışı gerçekleştirilen, üç ayrı noktada kurulan çadırların yanı sıra aynı indirimlerle mağazaların da dahil olduğu Atasay Altın Çadır Günleri, ilk gününde rekor satışa imza attı. 170 TL’den başlayan fiyatlarla maliyetine, hatta zararına satışların gerçekleştirdiği Çadır Günleri, her gün yenilecek olan ürün gamıyla pazar gününe kadar tüketicilere altın ve pırlantanın en ucuz halini sunmaya devam edecek.
Enflasyonla Topyekûn Mücadele’ye tam destek Mücevherat ürünlerini lüks olmaktan çıkartarak, herkes için ulaşabilir fiyatlarla tüketicilerle buluşturan Atasay, bu yılki Altın Çadır Günleri’ne özel olarak indirimin de indirimini yapıyor. Enflasyonla Topyekûn Mücadele Programı kapsamında mağazalarında birçok farklı indirime imza atan Atasay, çadır günleri kapsamında da ikinci pırlanta ürün alışverişinde, fiyatı uygun olan ürün üzerinden ekstra yüzde 10 indirim yapıyor.
84
KUYUMTIME / Aralık 2018
85
HABER
ATASAY, TAKTIĞINI BAŞARAN KADINLAR İLE MARKA KONFERANSIN’DA YENİ KAMPANYASININ FİLMİNİ İLK DEFA GÖSTERDİ
A
tasay geçtiğimiz yıl #taksanayakışanı kampanyasıyla başlattığı başarılı dönüşüm yolcuğuna bu sene de devam ediyor. Atasay, 2018’in başında #taksanayakışanı manifestosu ile Türk kadınına kafasına taktıklarından ve sosyal çevrenin onlara koydukları engellerden sıyrılıp, özgürce kendi seçimlerini yapmasını söyledi. Büyük bir etki yaratan kampanyanın ikinci fazının kampanya filmini bu sene 19’uncusu gerçekleşen Marka Konferansı’nda ilk kez lanse ediyor! Bu sefer Atasay, kadınlara kafana takma değil, tak diyerek kadınların hayalerini, hedeflerini takmalarını böylece kendilerine çizdikleri yolda korkmadan, güvenle ilerlemeleri için ilham oluyor. Yeni dönemde, kendine cesur hedefler koyan, hayallerinin peşinden giden özgüvenli ve kararlı kadınları parlatan Atasay, Marka Konferansı’nın sahnesinde kafasına taktıklarını hayata geçirmiş olan cesur kadınlardan Ebru Baybara ve Şahika Ercümen’i konuk edecek.
86
KUYUMTIME / Aralık 2018
87
HABER
İTALYAN ZİNCİR VE DORİKALI ÜRÜN KATEGORİSİNDEKİ ÖZGÜN MODELLERİNİ TÜRKİYE’NİN HER NOKTASINA ULAŞTIRAN SESERA GOLD, 2019 YILINDA DA MÜŞTERİLERİNE YENİ TAKILARLA SÜRPRİZ YAPACAK. SESERA GOLD FİRMA ORTAĞI İBRAHİM KUK, TAKLİTÇİ FİRMALARDAN KORUNMAK İÇİN ÜRÜN VE KOLEKSİYONLARINI TÜRK PATENT ENSTİTÜSÜ (TPE) TARAFINDAN TESCİL ETTİREREK KORUMA ALTINA ALACAKLARINI AÇIKLADI.
SESERA GOLD
ÜRÜNLERİ; ARTIK TPE GÜVENCESİ ALTINDA! Özellikle son yıllarda piyasalarda yaşanan dalgalı seyir ve global ekonomideki durgunluk işaretleriyle her ne kadar önemli günler ve tarihler, kuyumculuk sektöründe eskisi kadar hareket getirmese de yine beklentiler oluşturuyor. Yılbaşı, Sevgililer Günü, Anneler Günü ve Yaz sezonu sektörün satışlarını artıran önemli tarih aralıkları olarak öne çıkıyor. Sektörün önde gelen firma ve markaları gibi 35 yıllık köklü bir mesleki geçmişi temsil eden Sesera Gold’ta müşterilerin beklenti ve taleplerini göz önünde bulundurarak yeni yıl için özel model ve koleksiyonlarla hazırladı. Fiyatlar açısından dalgalı bir süreç geçirmelerine rağmen firma olarak 2018 yılı için belirledikleri hedeflere ulaştıklarını belirten Sesera Gold firma ortağı İbrahim Kuk, yeni yılla birlikte yıllarca bayanların ilk tercihi olacak koleksiyonlar hazırladıklarını, yeni bölgelerden, yeni iş ortaklarına yeni modellerle buluşturacaklarını söyledi.
Modellerimizi tescil ettiriyoruz! İtalyan tarzı ürünlerle müşterilerinin gönlünü fetheden Sesera Gold, ürün yelpazesi ve müşteri portföyünü genişletmek amacıyla Ar-Ge çalışmalarına büyük önem veriyor. Kurulduğumuz günden beri müşteri memnuniyeti ve yenilikçi kimliğimizle piyasada ön plana çıktıklarını aktaran İbrahim Kuk, taklitçi firmalardan korunmak amacıyla tüm model ve koleksiyonlarını Türk Patent Enstitüsü’ne (TPE) tescil ettirerek koruma altına alacaklarının altını çizdi. Bykuk Kuyumculuk markasının 35 yıllık deneyimiyle 2013 yılında Kuyumcukent’te üretime başlayan Sesera Gold, İbrahim ve Halit Kuk tarafından kuruldu. Her geçen gün genişleyen ve üretim kapasitesini artıran marka, Türkiye’deki seçkin mağazaların yanı sıra yurt dışında da birçok ülkeye ihracat yapıyor. 88
KUYUMTIME / Aralık 2018
89
HABER
İÇ MİMAR ABDULLAH MAVİŞ:
MÜCEVHER GİBİ MAĞAZALARIN DA GÜNCELLENMESİ GEREKİYOR! Günümüzde zaman hızla akarken tüketici beğenileri de her geçen gün değişiyor ve farklılaşıyor. Mal hizmet arzının fazla, talebin de gittikçe azaldığı bir zaman diliminde yaşıyoruz. Firmalar arasında gittikçe artan rekabet koşulları, ürün ve hizmette farklı olmayı zorunlu kılıyor. Müşterileri mağazaya çekebilmek ve içeride tutabilmek için “ Nasıl farklı olunur?” sorusunun günümüz trendleri ve gerçekleri ışığında objektif bir şekilde yanıtlanması gerekiyor. Müşterileri tanımak, iletişim kurmak ve doğru tasarım yapmak firmaları rekabette bir adım öne çıkarıyor. Bu nedenle, doğru ürün ve konsepti müşterilerle buluşturmanın yanı sıra işyeri, vitrin ve mağazanın tasarımlarının da ilgili firma ve markanın kurumsal yapısı ve ilkelerini desteklemesi şart. Uzun zamandır mağaza tasarımı ve uygulaması yapan MVS İç Mimarlık firma sahibi Abdullah Maviş, iç dekorasyonun firmaları her açıdan tamamlaması gerektiğine inanıyor. Maviş, iç mimari tasarımda en büyük hedeflerini ise tüketicileri ürünle kolayca buluşturmak ve onların mağazalardan keyifli bir satış deneyimi yaşayarak ayrılması, markayı da iyi bir şekilde hatırlamalarını sağlamak olarak özetliyor. Yıllardır ev, işyeri ve mağazaların iç tasarımını uzman ekibiyle gerçekleştiren Abdullah Maviş, kaliteli hizmet anlayışını kuyumculuk sektörüne de taşımak istiyor. Maviş, iç tasarımla ilgili merak edilen tüm konularla ilgili Kuyumtime Dergisi’nin sorularını yanıtladı.
90
KUYUMTIME / Aralık 2018
MVS İÇ MİMARLIK FİRMA SAHİBİ ABDULLAH MAVİŞ, KUYUMCULUK SEKTÖRÜNDE ÖZEL GÜNLER, MEVSİMLER VE YAZ SEZONUNDA ÜRÜN/ KOLEKSİYONLAR YENİLENDİĞİ GİBİ MEKAN VE MAĞAZALARIN DA GÜNCELLENMESİNE İHTİYAÇ OLDUĞUNU BELİRTEREK, KENDİ ALANLARINDA UZMAN EKİBİYLE KUYUMCU MAĞAZA VE İŞYERLERİNİ FİRMALARIN KURUMSAL YAPI VE KONSEPT ANLAYIŞLARI IŞIĞINDA TASARLAMAK İSTEDİKLERİNİ DİLE GETİRDİ.
2017 yılında kurulan MVS İç Mimarlık, kaç yıllık bir deneyim üzerine kuruldu? Bu alanda çok uzun yıllara dayanan bir deneyime sahibim. Daha önce birçok kurumsal firmada çalıştıktan sonra yaklaşık 1,5 yıl önce firmamızı kurduk. Ev, işyeri, mağaza, her türlü iç mekan tasarımını başarılı bir şekilde uygulayabiliyoruz. Bugün; artık herkes biliyor ve kabul ediyor. Tüketiciler, alışveriş yapacakları mağaza ve markalarda farklı bir deneyim yaşamak istiyor. Tabii ki başarılı olmak için finansal veriler, pazarlama, fiyat stratejisi, ürün çeşitliliği ve müşteri ilişkileri önemlidir. Ancak, bunların yanında firma ve markaların kurumsal yapısını bütünleyen ve tamamlayan mimari tasarım da müşterileri mağazaya çeken ve sonrasında bu çekimin sürdürülebilirliğini oluşturan en önemli etkenlerden birisi kabul ediliyor.
İç mimarlık konusunda son gelişmeler ve trendler nelerdir?
Müşterileriniz arasında hiç kuyumcu var mı?
Mesleğimiz gereği iç mimariyle ilgili gelişmeleri çok yakından takip ediyoruz. Çünkü, zamanının ruhu değiştiği gibi, müşterilerin beklentileri ve zevkleri farklılaştı. Biz, MVS İç Mimarlık olarak yenilikleri takip ederek, yeni formata uygun çağdaş yaşamın yeniliklerine teknolojiyi de işin içine harmanlayarak özgün uygulamalara imza atıyoruz.
Hiç kuyumcu olmadı bugüne kadar; ama olmasını istiyoruz. Özellikle sektörde olmayı kuyumculuk sektörünün çözüm ortağı olmayı hedefliyoruz. MVS İç Mimarlık olarak bu nedenle, kuyumcuların vitrinlerini takip ediyoruz, tasarımlarını da izliyoruz.
Müşteri memnuniyeti adına firma olarak neler yapıyorsunuz?
Öncelikle firmayla bütünleşmesi gerekiyor. Firmanın değerlerine ve gustosuna göre kendi bilgi ve tecrübemizi de katarak yeni bir konsept oluşturuyoruz.
‘Müşteri velinimettir.’ ilkesiyle hareket ediyoruz. Bu nedenle, sadece alım- satım davranışı sırasında değil, sürekli müşterilerimizle iletişim halindeyiz. Uygulama aşamasına geçmeden önce iç tasarım konusunda müşterilerimizle fikir alışverişinde bulunuyoruz. Daha sonra projeyi üç boyutlu olarak hazırlıyoruz. Burada ürün konseptine uygun renk seçmek ve mobilya tarzına karar vermek kritik değerdedir.
İç mimarlık konusunda iddialı olduğunuz alanlar hangileridir? Firma olarak çocuk mobilyası, mağaza ve ev iç tasarımı ağırlıklı çalışıyoruz. Bu alanlarda çok iddialıyız.
İlgili sektör ve firma için tasarlanacak mimari bir tasarım hangi özellikleri taşımak zorunda?
Kuyumculuk sektörünü, iç mimarlık dizaynı hakkında değerlendirmenizi istersek neler söylemek istersiniz? Şu anda kuyumcular, büyük bir atılım içerisinde, görselliğe çok önem veriyorlar. Artık, mekanlarını tasarımcılara ve iç mimarlara yaptırıyorlar.
Kuyumcular, vitrin, mağaza için dekorasyonu ve renk kullanımlarını doğru yapabiliyorlar mı? Ürün ve koleksiyonla iç tasarımın birbiriyle uyum içerisinde olması gerekiyor. Kuyumcuların önemli bir kısmı, mekan tasarımını iç mimarlara yaptırdığı için genel konseptte bir sıkıntı gözükmüyor.
İdeal bir kuyumcu mağazasının iç mimari tasarımı nasıl olmalıdır? Küçük bir mekansa, aynalarla genişletilebilir, mağaza alanı büyükse konsepte uygun bir şekilde yeniden tasarlanmalıdır.
Son olarak kuyumculara iç mimari dekorasyon hakkında vermek istediğiniz bir mesaj var mı? Günümüzde elimizden düşürmediğimiz cep telefonlarımızın güncellenmesi gibi mekanların da yenilenmesi gerekiyor. Tüm kuyumcuları firmamıza bekliyoruz. Bizi sosyal medyadan da takip edebilirler. Uzman ekip arkadaşlarımızla İstanbul ve Türkiye’nin her yerine hizmet vermeye hazırız. 91
KOLEKSİYON
MÜCEVHERDE VE PIRLANTADA ÖZEL TASARIMLARIN MARKASI GİLYA, YENİ YILDA SEVDİĞİNE ÖZEL BİR HEDİYE VERMEK İSTEYENLER İÇİN GÖZ ALICI SEÇENEKLER SUNUYOR!
GİLYA’dan stil sahibi hediyeler Tam zamanı! 2019 için geri sayımın başladığı, yeni yıl heyecanının herkesi sardığı şu günlerde, sevdiklerine ne hediye alacağı birçok kişinin aklındaki ortak soru. Aşkın ve sonsuzluğun sembolü pırlanta yeni yıl için en çok tercih edilen hediye seçeneklerinden... 20 yıllık tecrübenin markası GİLYA’nın koleksiyonunda yer alan pırlanta tek taş, beş taş, tam tur yüzükler ve setler unutulmaz ve özel bir hediye arayanlar için iyi birer seçenek sunuyor. GİLYA’nın Nişantaşı’ndaki yeni showroom’unda görücüye çıkan koleksiyonda pırlanta, elmas, yakut, zümrüt gibi taşlarla hazırlanan çok özel tasarımlar mücevher tutkunlarının beğenisine sunuluyor. Koleksiyonda romantik tasarımların yanında geçmiş zamanların izini modern çizgiler ile buluşturan parçalar da yer alıyor.
92
KUYUMTIME / Aralık 2018
Bir pırlanta eksperi ile alışverişe çıkmak gibi! GİLYA, pırlanta mücevher alışverişini özel tasarımları, güvenli alışveriş sistemi ve VIP hizmet anlayışıyla birleştiriyor ve aşkla tasarladığı tasarımlarını ömür boyu garantili olarak sunuyor. GİLYA’dan aldığınız mücevherler, uluslararası laboratuvar sertifikası ile beraber teslim ediliyor. Bu sertifika size taahhüt edilen renk, berraklık ve diğer özellikleri kolayca ve güvenilir olarak tespit etmenizi sağlıyor. Özenle seçilmiş değerli taşları modern tasarımlarla buluşturan GİLYA, pırlanta tutkunlarına, bir pırlanta eksperi ile alışverişe çıkmak gibi bir deneyim yaşatıyor.
93
KOLEKSİYON
Rado True Thinline Studs Limited Edition; RADO İNGİLİZ TASARIMCI BETHAN GRAY İLE İŞBİRLİĞİ YAPTI İsviçreli saat tasarımcısı Rado, dünyanın tanınmış tasarımcıları ile işbirlikteliklerini sürdürüyor. Uluslararası platformlarda tanınan tasarım ustası Rado, öncü tasarımları ve yeni fikirlerin yanı sıra, farklı bakış açıları ve tarzlar sunan tasarımcılarla çalışarak sınırları zorlamaya devam ediyor. Bu defa modern True Thinline koleksiyonuna odaklanarak birçok ödülün sahibi İngiliz tasarımcı Bethan Gray ile çalışan Rado, ortaya hem şık hem de materyel kullanımı ile ilgi çekici bir saat çıkardı. Tasarımlarında cesur yaklaşımı ile bilinen Bethan Gray aynı zamanda kullandığı dekorasyolar ve lüks materyeller için de tanınıyor. 2013/14 yılında Gray’e ödül kazandıran ise kendine has tarzıydı. Bethan Gray’in materyellere olan yeteneği, detaycı yaklaşımı ve Rado ile işbirliği sonucunda ortaya yenilenmiş bir True Thinline modeli çıktı.
Siyah ve Altın’ın uyumu Mobilya ve tekstil tasarımlarından ilham alarak tasarladığı True Thinline Studs’ın gri renkte parlak kadranı Gray’ın eşsiz tasarımlarının yansıması. Kadranın üstünde süzülürmüş gibi duran altın renkte Rado logosu, yumuşak deri kayışın üzerindeki altın renkli çiviler ile saate kontrastlı bir tarz verilmiş. Siyah seramik materyelin üzerine yine altın renkte rakamlar ve akreple yelkovan Rado saatin tarzını tamamlar nitelikte. ‘Materyellerin ustası’ Rado, limitli sayıda üretilen göz alıcı True Thinline Studs’ı sadece estetik yapmakla kalmayıp aynı zamanda bilekte taşıması rahat olacak şekilde tasarladı. Hafif, çizilmez ve hipoalerjenik özelliklere sahip saat için Rado Ceo’su Matthias Breschan ‘bu saati cesur görünümü için seviyorum’ dedi. ‘True Thinline Studs hem çarpıcı hem şık hem de Rado’nun tarzını çok güzel temsil ediyor. Bethan Gray’in materyelleri kullanış şekli Rado True Thinline koleksiyonu ile çok uyumlu’ diye sözlerine ekledi. Sadece 1001 adet üretilen Rado True Thinline Studs çok dikkat çekeceğe benziyor. 94
KUYUMTIME / Aralık 2018
HABER
YENİ BİR LEZZET DURAĞI ARIYORSANIZ; “ÇEMBERLİTAŞ KEBAPÇISI’’ AÇILDI…
İstanbul’da kuyumculuk başta olmak üzere birçok sektörün merkezi konumundaki Fatih - Çemberlitaş Yeni bir restorana daha ‘Merhaba’ dedi. Kebap çeşitleriyle piyasaya oldukça iddialı bir giriş yapan‘Çemberlitaş Kebapçısı’ efsane lezzetleri ve kendine özgü yemekleriyle hizmete açıldı. Kapalıçarsı Beşiktaşlı İşadamları Derneği (KABİAD) Genel sekreteri ve Thor’s Man Collection firma sahibi Ayhan Torsun’un Çemberlitaş’ta açtığı ‘Çemberlitaş Kebapçısı’nın açılışına İstanbul Kuyumcular Odası (İKO) Eski Başkanı Alaattin Kameroğlu ve İKO Yönetim Kurulu üyesi Eyüp Özcan’ın yanı sıra kuyumculuk, sanat ve spor camiasından birçok ünlü isim katıldı. Açıldığı günden beri her daim dopdolu olan ve bölgesindeki esnafların da yemek alışkanlıklarını değiştiren Çemberlitaş Kebapçısı, damakta bıraktığı tatlar ile muhakkak ziyeret edilmesi gereken lezzet duraklarının arasında yerini çoktan aldı…
96
KUYUMTIME / Aralık 2018
İSTANBUL’DA KUYUMCULUĞUN TARİHİ MERKEZİ OLAN KAPALIÇARŞI’NIN YANIBAŞINDA LEZZET BOMBARDIMANI YAPAN YEPYENİ BİR MEKAN AÇILDI. TÜM ÜRÜNLERİNDE YÜZDE 100 YERLİ ET KULLANAN ‘ÇEMBERLİTAŞ KEBAPÇISI’ SEKTÖRÜMÜZÜN HİZMETİNE GİRDİ. 180 KİŞİLİK BİR KAPASİTEYE SAHİP OLAN RESTAURANT, GRUP YEMEKLERİNEDE EV SAHİPLİĞİ YAPMANIN YANI SIRA İŞYERLERİNE DE PAKET SERVİSİ HİZMETİ VEREBİLİYOR.
97
HABER
ZORLU BİR YILIN 2. YARISINI GERİDE BIRAKIRKEN… Dergimizin Bu sayısında da sizlerle 2018 yılının değerlendirmesini paylaşacağım. Hepimizin yakından takip ettiği döviz dalgalanmaları ve fiyatların istikrarsız seyrinden dolayı bu yıl ne yazık ki ticari hayatımızın olumsuz yönde etkilendiğini gördük. Yılın ikinci yarısından bu yana yaşanan yurtdışından yönetildiğini bildiğimiz ekonomik saldırılar kısa vade de olsa sektörümüzü bir durağın dönem yaşattı. Tabi her akşamın bir sabahı olduğunu düşünürsek hükümetimizin aldığı ülkene sahip çık sende bir katkıda bulun projesine Türkiye’nin büyük şirketleri esnaf sanatkârı sanatçısı vatandaşı hepimiz katkıda bulunarak döviz fiyatlarının gerilemesine katkı sağladık. Sektörümüzün kendine has hurda alış satışı, personel genel giderlerimizin TL ile ödenmesi gibi argümanlara sahip olmamız da kötü günlerde sektörümüzü korumuştur. Son aylarda ülkemizin birçok şehrini ziyaret etme şansı buldum esnaflarımızın ortak görüşü yaşanan her ne olursa olsun biz her şeyimizi ülkemizde kazandık ve bu sektörden geçimimizi sağladık eğer bu günlerde ülkemizin bize ihtiyacı varsa her şeyimizi ortaya koyarak mücadelemizi vermeye hazırız diyorlar. Tüm meslektaşlarıma Kuyumtime Dergisi aracılığıyla tekrar tekrar teşekkür ediyorum esnaflarımızın bu yaklaşımı şahsen beni çok duygulandırdı. Buradan yeri gelmişken daha önceki yazılarımda da değindiğim bir konuyu tekrarlamak istiyorum. Sevgili meslektaşlarımı mesleğin zor dönemlerinde birçok arkadaşımız bir çıkış yolu aramak adına başka sektörlere geçiş yapmaktalar ve seçtikleri sektörlerde hiç deneyimleri olmadığı halde tüm sermeyenlerini ve enerjilerini umut bağlayarak deneyimleri olmayan meslek dallarına geçiyorlar. Değinmek istediği tam da budur deneyiminiz olmayan sektörlerde yaşadığınız olumsuz tecrübe ve ticari kayıplar gerek sizlere gerek ülke ekonominisine zarar vermektedir. Görmediğimiz başka bir durumda tecrübeniz olmadan yatırım yaptığınız örnek verirsek inşaat, gıda, hizmet vb. sektör mensuplarına da bilerek ya da bilmeden zarar vermektesiniz böylelikle ülkenize bilmeden ve istemeden de olsa haksızlık yapmaktasınız. Değerli meslektaşlarım bırakın başka sektörleri kendi sektörünüzün kıymetini bilin ve sektörün içinde hangi alanda iseniz üreticiyseniz, üretimde toptancıysanız ,toptan da perakendeci iseniz de kendi işinizde yenilik ve araştırma ve nitelikli personel yatırımları yapın. Konuyu burada kapatmadan önce kuyumculuk sektöründe büyümüz ve bu günün şöhret firmalarının da başta bu konuda sektöre sahip çıkmadıklarını ve sektörün dertlerinden bir haber olduklarını ne yazık ki gözlemlemekteyim. Sektör temsilcileriyle görüşmelerimde duyduğum bir konuyu da sizin ile paylaşmak istiyorum. Sevgili meslektaşlarım; gerek perakende gerek üretim sektöründe ki haksız rekabete birilerinin dur demesi gerekmekte bu konu ayyuka çıkmış durumda… Ekonominin yavaşladığı zaman dönemlerinde de panikleyen ticaret ve sektör temsilcileri korku ve stres yaşayarak sektöre bağlanan sermaye ve emeği göz ardı ederek kazanmaları gereken kar dilimlerini çok düşük tutmakta buna ilave olarak da geçimlerini bu sektörden kazanan küçük işletmelere de zarar vermekteler. Sermaye gücü yüksek esnaflarımızın orta ve küçük sermaye ile iş yapmaya çalışan sektör temsilcilerini de düşünmelerini hatırlatmak bu sektöre uzun yıllardır hizmet eden biri olarak büyük sermaye sahiplerinin hırslı ve hırçın tavrı beni ve benim gibi düşünen meslek erbaplarını da derinden üzmekte.
98
KUYUMTIME / Aralık 2018
99
HABER
SERMAYESİ GÜÇLÜ YABANCI ALICILAR, EMEKLERİMİZİ UCUZ RAKAMLARA SATIN ALAMAMALI… Bu sayıda değinmek istediğim bir iki konu daha var hepinizin malumu son iki yıldır Ortadoğu’dan ülkemize şirket kurarak veya Türkiye den şirketlere ortak olarak gelen yatırımcılar yer almaktalar. Önceki yıllarda Bu yatırımcılara Türk firmaları ürettikleri ürünleri satarak ülkemize Döviz ve işçilik girdisi sağlamaktalardı ve bunda da oldukça başarılı firmalarımız bulunmaktaydı. Ancak Dubai de getirilen vergi nedeniyle Dubai de ofisleri bulunan Ortadoğu kökenli firmalar bu neden ile Türkiye de ofis açtılar ve öncesinde aracı firmalarından aldıkları ürünleri yerinde üreticilerden almaya başladılar. Tam da burada bir sorun var, bu firmalar sermaye gücünü kullanarak üreticilerden çok düşük işçilikle ürün almaktalar kısa vadede üreticiler piyasanın durgun olduğu bu dönemde memnun olsalar da sonrasında sanırım beklentilerinin altında bir durum ile karşılaşacaklardır. Gelen sermaye gücü büyük bu firmalar atölyecilerimizin ürünlerine düşük işçilikle ulaşmaktalar kaliteli üretim yapan bazı atölyelerimiz yaptıkları ürünlerden hakları olan işçiliği istediklerinde de bu firmalar onların ürünlerini düşük işçilik ile küçük atölyelere taklit ettirmekteler Sizlerin de dikkatini çekmiştir yazımda da belirtiğim gibi dışardan gelen yatırımcıları eleştirir gibi görünsemde bir konuya dikkatinizi çekmek istemekteyim. Kısa vade de gelen yatırımların elbette ülkemize faydası olmakta. Bu firmalar burada personel çalıştırmaktalar ev dükkân kiralamakta satın almaktalar sermaye getirmekteler bunları yok saymak ülke menfaatimizle bağdaşmaz ancak benim vurgulamak istediğim sahipsiz sektörümüz ne yazık ki yine zarar görmektedir. Buradan ihracatçılar birliğini Kuyumcular odalarını ve Kuyumcu kent yönetimini göreve çağırmak istiyorum. Sektörün temsilcileri sektörün yaşadığı bu duruma sahip çıkmalı ve oturumlar paneller düzenlemeli devletimizin de desteğiyle bu başıboş sektörümüze sahip çıkmalılar. Küçük esnafı temsil eden bir kooperatif kurmalılar ve bunların ürettikleri ürünleri bu kooperatif aracılıyla pazarlamalılar gerek ülke ekonomisine işçilikli nitelikli ürün ve karlılıkla sonuçlanan ticaretin önünü açmış olurlar. Bu proje ile de sektörümüzün ve üretim gücümüzün nitelikli marka değerini dünyaya tanıtır ve bir ilki başarmış olurlar küçük işletmelerimiz de böylelikle yaşama şansı elde ederler. Herkes gemisini kurtarsın diyerek bırakılan sektör temsilcileri gerek kendilerine gerek ülke ekonomisine zarar vermekteler birileri sektörü kaderine terk etmesin yoksa büyük sermayeler dışardan gelerek bünyesinde yüz binleri barındıran binlerce insana istihdam sağlayan bu sektöre zarar verecekler. Ülkemize sermaye girişini en çok isteyen insanlardan biriyim fakat bunu ancak bizler nitelikli üterim kaliteli marka değerine ulaşmamız halinde yine bu ülkenin değerli insanları başarır başkalarından bize yardım etmelerini beklememeliyiz. İhracatçımızın ve kaliteli üretim yapan üreticimizin değerini bilmeli ve onları desteklemeliyiz. 100 KUYUMTIME / Aralık 2018
101
HABER
AKBULUT AİLESİNİN ACI KAYBI...
Erdin AKBULUT genç yaşta ölümü sevenlerini yasa boğdu.
C
M
Y
CM
İstanbul Kuyumcular Odası (İKO) eski yönetim kurulu üyesi Kariyer Kuyumculuk’un sahibi AZİZ AKBULUT’un kardeşi İKO eski İş Güvenliği Uzmanı Erdinç AKBULUT geçtiğimiz günlerde hayatını kaybetti.Genç yaşta ani ölümü başta AKBULUT Ailesini ve sevenlerini yasa boğdu. Merhum için SULTANAHMET Cami’sinde ikindi namazından sonra düzenlenen cenaze namazından sonra Topkapı’daki Anıt Mezarlığına defnedildi. Cenaze namazına başta Acılı Ailesi,yakınları ve Kuyum Sektöründen birçok esnaflarımız katıldı. Aralarında Fenerbahçe Eski Kulüp Başkanı Aziz Yıldırım, Eski Bakan Abdülkadir Aksu, Sağlık Bakanı Dr. Fahrettin Koca Cenazeye katılarak bu acılı günlerinde yalnız bırakmadılar. Merhumun Babası Mehmet AKBULUT, Abileri, Ailesi taziyeleri kabul ettiler. Kuyumtime Ailesi olarak AKBULUT Ailesinin acılarını paylaştığımızı belirtir, Sabırlar ve Başsağlığı dileriz. Allah rahmet eylesin.
102 KUYUMTIME / Aralık 2018
MY
CY
CMY
K
103
HABER
104 KUYUMTIME / Aralık 2018
105
SAĞLIK
BU BESİNLERİ TÜKETİN, KIŞI HASTALIKSIZ GEÇİRİN!
Kışın “demir” gibi olmak için… Bağışıklık sistemi için en önemli minerallerden biri demir. Demir açısından zayıf gıdalar anemiye sebep olurken, bağışıklığı da olumsuz etkiler. Yapmanız gereken, zengin demir içeren et, kümes hayvanları, balık, kabuklu deniz hayvanları, baklagiller, tohumlar, sebzeler ve kurutulmuş meyveleri mümkün olduğunca çok tüketmek. Bunun dışında yemek pişirirken döküm tencere kullanmak, yemekle birlikte ve yemekten hemen sonra çay-kahve içmemek de önemli çünkü demir almak kadar demirin vücut tarafından emilmesini sağlamak da önemli. Öte yandan demir zengini gıdaları C vitamini içeren gıdalarla birlikte tüketip emilimi artırmak da mümkün. Bu arada demir takviyelerine kendi kararınızla yönelmeyin zira demir seviyesi aşırı yükseldiği takdirde bağışıklık sisteminin baskılanması söz konusu. O yüzden demir takviyelerini doktor tavsiyesi üzerine kullanmanız son derece önemli…
Probiyotik denen faydalı bakteriler Probiyotik zengini besinlerin bağışıklık sistemini koruduğu tezi bugün de geçerli. Bağırsaklarda yaşayan ve faydalı bakteriler olarak bilinen probiyotiklerin görevlerinden biri de bağışıklık sistemini uyarmaları. Bağırsakların iç yüzeyini de koruyan probiyotikler, besinlerle birlikte aldığımız ancak zararlı maddelerin de bağırsaklara geçişini önlüyor. Bitmedi… Probiyotikler, üst solunum yolu enfeksiyonu gelişme riskini %42’ye kadar azaltıyor ve hastalar düzenli probiyotik kullandığı takdirde antibiyotiğe duydukları ihtiyaç hem %33 daha az oluyor hem de hastalıkları daha hızlı iyileşiyor! En iyi probiyotik kaynakları ise şöyle: Lahana turşusu, doğal fermantasyon turşusu, yoğurt, kefir ve ayran…
Hastalıkların korktuğu C Vitamini Her kış semt pazarlarını, manav raflarını dolduran portakal, greyfurt ve mandalinanın kusursuz birer C vitamini deposu ve etkili birer bağışıklık güçlendirici olduğu artık gayet iyi biliniyor. Yeşil biber, koyu yeşil yapraklı sebzeler, brokoli, 106 KUYUMTIME / Aralık 2018
BAĞIŞIKLIK SİSTEMİ YA DA VÜCUDUN SAVUNMA MEKANİZMASI HER MEVSİM GÜÇLÜ OLMAK ZORUNDA. ÖZELLİKLE DE BAKTERİLER VE VİRÜSLERLE SIK SIK KARŞILAŞTIĞIMIZ SONBAHAR VE KIŞ AYLARINDA… BUNUN İÇİN YAPILMASI GEREKEN İSE BASİT: BAĞIŞIKLIK SİSTEMİNİ DESTEKLEYEN GIDALARA SOFRALARDA YER AÇMAK, HASTALIKLARI ÖNLEYEN YA DA HASTALIKLARIN İYİLEŞME SÜRECİNİ HIZLANDIRAN BU YİYECEKLERİ YAKINDAN TANIMAK. İŞTE SİZE DİYETİSYEN EMRE UZUN’DAN ÖZELLİKLE KIŞ AYLARINDA BAĞIŞIKLIK SİSTEMİNİZİ GÜÇLENDİRECEK VE VÜCUT DİRENCİNİZİ AYAKTA TUTACAK BİR BESİNLER LİSTESİ… çilek, domates, papaya ve bezelye de C vitamini zengini diğer besinler olarak sıralanabilir. C vitamininin antibakteriyel ve antienflamatuar olduğu da ortada… Bunun dışında hem enfeksiyona karşı vücudu koruyan bir kalkan görevi üstleniyor hem de cilt bütünlüğünü koruyor. C vitamininin virüs veya bakteriyel enfeksiyonlara karşı bağışıklık hücrelerini koruyan bir antioksidan olduğu ise son yılların buluşu. Yani insan C vitamini alarak sadece bağışıklık sistemini güçlendirmiyor, enfeksiyona yakalanma olasılığını da en aza indirgiyor. Hatta hastayken alınan fazladan C vitamini de iyileşme sürecini hızlandırıyor. Uzmanların bu noktada önemli bir uyarısı da var: “C vitamini takviyeleri yerine C vitamini içeren gıdaları tercih edin çünkü bu gıdalarda, takviyelerin içermediği yararlı bileşikler de var!”
Bu takviyeler güçlü bir bağışıklık için… Bağışıklık sisteminin iyi çalışması ve hastalıklara karşı dirençli olması için, çeşitli besin maddelerinin dengeli ve düzenli biçimde tüketilmesi gerekiyor. Bağışıklık sistemimizin ihtiyaç duyduğu her besin maddesi mutlaka yiyecek ve içeceklerle karşılanamayabilir. Bu gibi durumlarda yapılması gereken, bazı bilinen takviyeleri kullanmaktır. Örneğin; Probiyotikler: Genellikle laktobacillus ya da bifidobakteri türleri ile desteklenen bağışıklık sistemi, günde 2-3 milyarlık koloni oluşturabilir. C vitamini: Günde yaklaşık 75-90 mg civarında alınacak C vitamini, hastalık sırasında 1 gram artırılırsa daha da fayda sağlayabilir. Multivitamin A: Demir, çinko, bakır, E vitamini ve selenyum içeren maddelerin RDI’ları, % 100’ünü karşılamak için yeterli miktarda olmalıdır. Çinko Pastilleri: Soğuk algınlığı belirtilerinin ilk günlerinde alınan günlük en az 75 mg’lık dozlar enfeksiyon süresini azaltmada etkili olabilir. D Vitamini: Vücuttaki D vitamini yetersizliği grip, sinüs enfeksiyonları ve bronşit de dâhil olmak üzere solunum yolu enfeksiyonları riskini artıracaktır. En büyük D vitamini kaynağı olan güneşin kendini az gösterdiği kuzey yarı kürede ve kış mevsiminde, D vitamini takviyelerini günlük en az 600 IU (15 mcg) olarak tüketmek gerekir.
107
GEZİ REHBERİ
Yılbaşı Tatilinizi Hala Planlamadınız mı? FEST TRAVEL ,BU YIL DA SİZİN İÇİN YENİ YILI DÜNYANIN EN GÜZEL COĞRAFYALARINDA; DOĞANIN İÇİNDE, TARİHİ ÖĞRENEREK VEYA YEREL LEZZETLERİN TADINA VARARAK KARŞILAYABİLMENİZ İÇİN EN GÜZEL ROTALARI TASARLADI.
MEDENİYETLERİN AKDENİZ’E AÇILAN KAPISI BEYRUT 30 Aralık 2018 - 02 Ocak 2019
TAŞIN BELLEĞİ YILBAŞINDA MARDİN MİDYAT – HASANKEYF 30 Aralık 2018 - 1 Ocak 2019
Yılbaşı tatilinizde vizesiz bir destinasyon seçmek istiyorsanız Lübnan’ı öneriyoruz. Lezzetli yemekleriyle, medeniyetlerin Akdeniz’e açılan kapısı, gezginlerin sık uğradığı durak, Osmanlı ve Haçlı’ların izlerinin birbirine karıştığı tüm zamanların şehri “Ortadoğu’nun Paris’i”Beyrut’ta farklı bir yılbaşı. Ortadoğu’nun bu önemli başkenti dışında, gezinin odağında “Dünya Mirası” kentler, tarihi Neolitik çağa uzanan Biblos, Baalbek antik şehri ve tarihi yerleşim Anjar bulunuyor.
Yılbaşında uzaklara gitmeden, yurtiçinde geçirmek isteyenlerin rotası! Bir dağın tepesine kurulmuş taşın kalbi Mardin’de Mezopotamya’nın kucağındaki Dara’ya, Deyrulzafaran ve Mor Gabriel’e, sular altındaki Hasankeyf’in son anlarına, ezan sesiyle kilise çanının birbirine karıştığı taş sokakları birbirine bağlayan meşhur geçitlere, bambaşka lezzetlere doğru doyamayacağınız bir seyir gezisi.
OECONOMICA KÜBA’DA YILBAŞI 28 Aralık 2018 - 06 Ocak 2019 Sizin için yılbaşı demek müzik, dans, eğlence demekse işte burası tam adresi! Yılbaşını Havana’da geçirip ertesi gün Küba’nın en iyi plajlarından biri olan Varadero’da gün boyu denizin, kumun ve kokteyllerin tadını çıkarıp dinleneceğiz. Fidel Castro, Che Guevara ve Ernest Hemingway’in ayak izlerinde, müziğin, dansın ve devrimin ülkesi Küba’da unutulmaz bir yılbaşı…
108 KUYUMTIME / Aralık 2018
PORTEKİZ’DE YILBAŞI 28 Aralık 2018 - 01 Ocak 2019 Avrupa’nın en batı ucundaki konumuyla tarih boyunca pek çok halkın kaynaştığı Portekiz’de, yerel tatlarla tatil keyfinizi katlayabilir, Portekizlilerin romantik mizacının yansıması olan ezgiler eşliğinde eğlenebilir, Kuzey Portekiz’in incisi Porto, neolitik dönemlerden beri ayakta olan Lizbon, Heronimos Manastırı ve Belem Kulesi, Sintra, Alcobaça Manastırı, Douro Nehri’nde tekne gezintisi gibi tarihi içinize çekmenize olanak sağlayan yerlerride içinde barındıran güzel bir yılbaşı gezisi geçirebilirsiniz.
YILBAŞINDA UMMAN SULTANLIĞI 28 Aralık 2018 - 04 Ocak 2019 Arap Yarımadası’nın petrol zengini olup şaşaadan uzak kalmayı başarabilen ülkesi Umman Sultanlığı, zengin kültürü, geçmiş medeniyetlerin gururla taşıdığı mirası, doğal güzellikleri, mütevazı kentleri ve eğitimli genç nesliyle, Arabistan Yarımadası’na dair algılarınızı değiştirecek. Umman, bozulmayan doğası, derin kanyonları, göz alıcı kumulları ve yemyeşil vadileri ile adeta çölün ortasında bir serap gibi gezginleri büyüleyecek bir yılbaşı gezisi.
OECONOMICA: YILBAŞINDA LAPLAND 29 Aralık 2018 - 02 Ocak 2019 Yılbaşında Lapland gezisinde Finlandiya’nın iki önemli kenti Helsinki ve Rovaniemi’yi gezecek, haskilerin (Sibirya kurdu) ve Ren geyiklerinin çektiği kızaklarla eşsiz manzaraları içinde yol alacak, kar motosikletleri ile Kuzey Işıkları altında buz safarisi yapacak, Noel Baba’nın resmi memleketi Santa Claus kasabasına uğrayacak; kısacası belgesellerde tanık olduğunuz türden bir maceraya doğru yol alacaksınız.
109
HABER
110 KUYUMTIME / Aralık 2018
111
HABER
112 KUYUMTIME / Aralık 2018
113
HABER
114 KUYUMTIME / Aralık 2018