Mir kuzey 409 sayi

Page 1

“Bu Yollardan Geçen Turizm “Fakültenin Taşınması Vali, Toplantıları Söz Konusu Değil” Sabah 5’te Yapıyor Nereye Varabilir?”

sektörünü hareketlendirmek adına yapılan birçok çalışma neticesinde özellikle Fatsa’ya bağlı Kabakdağı köyünde yapılan yöresel çalışmalar ve eko tarım ile desteklenen faaliyetler son dönemlerde turizmde kıpırdanmalar sağlıyor.Sayfa 3’te

Fatsa Fakülte ve Meslek Yüksekokulu Yaptırma ve Yaşatma Derneği eski Başkanı Zeki Odabaş’ın gündeme getirdiği ilgisizlik ve fakültenin bu-

lunduğu yerden başka bir yere taşınmaya çalışıldığı ile ilgili iddiaları, yeni Başkan Ali Çakmak gazetemize verdiği röportajla Sayfa 3’te değerlendirdi.

FATSA’DAN KARADENİZ’E 08 HAZİRAN 2013 CUMARTESİ

Ordu Valisi Kenan Çiftçi, daire müdürleri ve kaymakamlar ile toplantılarını sabahın erken saatinde gerçekleştirirken, toplantıların mesai saatinde yapıldığında vatandaşların işi-

www.gazetekuzey.com

Fatsa ve çevresinde turizm hareketliliğini arttırmak adına yapılan çalışmaların sürekli boşa çıkması ve ilçe turizminin bir türlü canlanmaması Fatsa halkının canını sıkıyor. Bölgemize daha uygun olduğu ifade edilen Eko Turizm

GÜNLÜK TARAFSIZ SİYASİ GAZETE

YIL: 2

SAYI:409

FİYAT: 50 Krş.

nin aksadığını söyledi. Vali Çiftçi, kaymakam ve daire müdürlerinin mesaisini çalmamak için sabah 05-06.00 sıralarında toplantıya başladıkSayfa 3’te larını belirtti.

“Kendinizi Geliştirmekten Zevk Alacaksınız” Sayfa 9’da

“Siyasi Rant Peşinde Olmadık” “Aday Olmaları Normaldir” Son günlerde kamuoyunda tartışmalara neden olan Fatsa ve Çevre İlçeler Kurultayı’na 4 yıl başkanlık yapan Av. Mehmet Yıldız, kurultayların siyasi basamak olarak kullanıldığı yönündeki eleştirileri net bir ifadeyle reddetti. Yıldız: “Kurultaya katılan insanların tamamı belli görüşlere sahip, memleketine hizmet etmek isteyen insanlardı. Aday olmaları kadar normal bir şey yok.Kurultaydan rant elde etmeye çalışacak insanlar değillerdi. Siyasetin olmadığı bir yerde hizmet olmaz” dedi.

“Kurultay Hep Siyasetin Üzerinde Kaldı” Yıldız: “Kurultaylar hiçbir zaman siyasallaşmamış ve hep siyasetin üzerinde kalmıştır. Kurultayların siyasi rant ve beklentiler doğrultusunda kullanıldığı yönünde eleştiriler de kulağıma geliyor. Elbette siyasi kimliği olan insanlar buralarda görev alıyorlar. Fatsa’nın ve çevre ilçelerin neye ihtiyacı olduğunu bilmeyen insanlar burada görev alamazdı zaten. O platformda her parti ve görüşten insanlar vardı. Oradaki insanların bir kısmı siyaset yapmıştı, yapıyordu. Bundan sonra da yapılmak istenirse kaldığı yerden devam edebilir. ” Sayfa 4’te

“Batılı Medya ‘Türk Baharı’ Olarak Değerlendiriliyor”

İstanbul Taksim Gezi Parkı Eylemleri ilgili gazetemize bir değerlendirme yapan Saadet Partisi Fatsa İlçe Başkanı İsmail Koçan, “Hayat pahalılığı, gelir dağılımındaki adaletsizlik gibi konular, toplumu sosyal bir uçuruma sürüklemiş ve patlamalara hazır hale getirmiştir. Aynı şekilde dış politikadaki yanlış icraatlar da Türkiye’yi küresel güçlerin ve karanlık odakların hedefi yapmıştır” diye söyledi. Değerlendirmesinin devamında Başkan İsmail Koçan, “Türkiye bir inatlaşma uğruna kargaşa ortamına çekilmeye çalışıyor. Olayın birkaç ağaç eylemi olmaktan çıktığı bu günlerde milletimizin ve yönetimdeki mercilerin çok dikkatli olması gerekiyor. İnatlaşma, kamplaşma kimseye fayda sağlamaz” dedi. Sayfa 5’te

İhsan Şener Tunus’tan Döndü AK Parti Ordu Milletvekili İhsan Şener, Tunus’ta fındık için ciddi bir pazar oluşturulması gerektiğini belirtti. AK Parti Ordu Milletvekili İhsan Şener, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ında yer aldığı Cezayir, Fas, Tunus gezisinde yer aldı. Tunus’un en büyük şehirlerinden olan Tunus, Hammamet ve Monastri’yi ziyaret Şener, burada Vali ve belediye başkanları başta olmak üzere işadamlarına Ordu’dan götürdüğü fındığı hediye etti. Sayfa 5’te

Fatih ve Yeşilkent Belediyeleri de Kapatıldı

“Organlar Toprak Değil Can Olsun” Ordu Müftüsü Mustafa Kolukısaoğlu, “Öldükten sonra bir organla bir insana hayat vermek bütün insanlığa hayat vermektir, sevaptır” dedi. Ordu Müftüsü Mustafa Kolukısaoğlu, organ ve doku nakli ile ilgili değerlendirmelerde bulunurken, “İslam dini insan hayatına büyük değer vermektedir. Yüce Allah insanları varlıklar içerisinde şerefli yaratmıştır. İster ölü olsun, isterse sağ, insan vücudundan parça alınıp satılması, menfaat elde edilmesi doğru bir davranış değildir. Dinimizce ölmüş olma şartı var. Öldükten sonra bir organla bir insana hayat vermek bütün insanlığa hayat vermektir, sevaptır. Peygamber efendimiz, ‘insanın en hayırlısı, insanlara faydalı Sayfa 8’de olandır’ diyor” diye konuştu.

360 Sayılı Kanun kapsamında tüzel kişilikleri sona eren belediyelerin devir tasfiye işlemlerinin yapılmasına devam ediliyor. Ünye Kaymakamı Mustafa Demir başkanlığında toplanan İlçe Devir Tasfiye Paylaştırma Komisyonu toplantısına, Fatih Belediyesi ve Yeşilkent Belediyesi ile devam edildi. Sayfa 5’te

“Eski Yapılarda ki Gizli Tehlike”

“Hak ve Özgürlüklerine Sahip Çıkıyorlar” Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) Fatsa Şube Başkanı Kemal Erken gazetemize yapmış olduğu açıklama ile Taksim gezi parkı olaylarının bir değerlendirmesini yaptı. Kemal Erken gezi parkı olayları çerçevesinde yapılan ve günlerdir süren çeşitli eylemler hakkındaki düşüncelerini; ADD Fatsa Şube Başkanı olarak değil, bir vatandaş olarak yaptığınıi ifade etti. Kemal Erken; “Ben, ADD Şube Başkanı olmam dışında, bir vatandaş olarak Taksim Gezi Parkında yaşanan olayların kısmen nedeninin, insanların hak ve özgürlüklerine sahip çıkma refleksi göstermeleri olduğunu düşünüSayfa 4’te yorum” dedi.

Fatsa ve çevre İlçelerin köylerinde bulunan eski ve yeni köy evleri, uzman olmayan ve eğitimsiz kişiler tarafından yapılan elektrik tesisatlarındaki gizli tehlikenin bir an önce farkına varılmasına dikkat çeken Fatsa ve Çevre İlçeler Elektrikçiler Derneği Yönetim Kurulu Genel Sekreteri Abdullah Uslu, “ Teknolojinin gelişmişliğini yaşam alanlarımıza uygulama konusunda neredeyse sınıfta kaldık diyebiliriz. Çünkü köylerimizde 1979 yılından kalma elektrik tesisatı ile günümüzde hala varlığını sürdüren çok sayıda eski köy evi bulunmaktadır” dedi. Sayfa 7’de


2 16. Türksoy Opera Günleri Ordu’da Yapıldı

08 HAZİRAN 2013 CUMARTESİ

Sayfa

Sağlık

“Tereyağı Kilo Yapmaz” Fitoterapi uzmanı Dr. Mustafa Eraslan, kamuoyunda terayağ kilo ve kolesterol yapar şeklinde yanlış bir bilgi olduğunu ifade etti. Hastalıkların tedavisi için geliştirdiği bitkisel destek çalışmalarıyla tanınan Fitoterapi uzmanı Dr. Mustafa Eraslan, İstanbul Güngören’de Özel Başarılı Koleji öğrencileriyle bir araya geldi. Öğrencilere süt, yumurta, tereyağ, et ve tandır ekmeği öneren Eraslan, fast-food’dan da kaçınmalarını önerdi. Öğrencilerden mutlaka sabah kahvaltısı yapmalarını isteyen Dr. Eraslan süt konusuna dikkat çekti ve şöyle konuştu: “Süt içeceksiniz. Diyeceksiniz ki biz kocaman çocuklarız. Süt işte sizin gibi kocaman çocukların her şeyinin gelişmesinde önemli. Diyeceksiniz ki sütü nereden alacağız. Buradan size bir doktor fetvası veriyorum. Kesinlikle hazır, paketli sütleri annenize aldırmayacaksınız. Sokakta süt satanlar vardı biliyor musunuz? Bazıları süte su katar. O su katılmış sütler bile dışarıdan alacağınız paket sütlerden sizin için çok daha faydalı.” “KÖY YUMURTASI YİYİN” Sağlıklı beslenme listesindeki ikinci unsurun yumurta olduğunu belirten Dr. Eraslan, “Ben 5 sene önce yumurtanın faydalarından bahsettim, herkes hop oturup hop kalktı” diyen Eraslan “dediler ki kolesterol yapar şunu yapar bunu yapar. Şimdi doktorlar ikiye bölündü kolesterol sevenler ve sevmeyenler diye. İşte o tartışmayı zamanında biz başlatmıştık. Günde 1 tane, 2 tane, 3 tane yumurta yiyebilirsiniz. Bulabilirseniz eşelenen tavuklar vardır, köy tavukları onların yumurtasından yiyebilirsiniz” ifadelerini kullandı. “TEREYAĞ KİLO YAPMAZ” Kamuoyunda terayağ kilo ve kolesterol yapar şeklinde yanlış bir bilgi olduğunu ifade eden Mustafa Eraslan, “Diyeceksiniz ki tereyağ kilo yapar. Terayağ hiç bir zaman kilo yapmaz. Terayağ kesinlikle damarları da tıkamaz. Bakın damarları tıkayan yağ nedir biliyor musunuz? Bizim margarin dediğimiz yağlar. Bir elinize tereyağ alın bir elinize de margarin, biraz sonra terayağ eriyecektir. Çünkü vücut ısında eridiği için sağlıklı yağdır” dedi. “ETİN YAĞI KİLO YAPMAZ” Dr. Eraslan’ın bir tavsiyesi de kırmızı etle ilgili oldu. Eraslan, “İnsan fıtratı için özellikle de sizin gibi gelişme çağında olan çocuklar için en önemli şey ettir. Eti hiç ihmal etmeyeceğiz. Eti de mümkünse yağlı yiyin. Yağ sizin enerjinizdir. Etin yağı kilo yapmaz” dedi. “FAST FOOD KÜLTÜRÜ KANSER YAPAR” Dr. Mustafa Eraslan’ın gençlere yönelik bir başka uyarısı da fast food kültürüyle ilgiliydi. Mustafa Eraslan, “Fast Food yiyen insanlar, çocuklar hasta olur bir, iki kanser olur. Bakın etrafımızda çok sayıda kanser görüyoruz değil mi ve kolay kolay tedavi edilmiyor. Bunun ana nedenlerinden biri sağlıksız ve dengesiz beslenmedir. Fast food tarzı sağlıksız beslenmek kanser başta olmak üzere bir çok hastalığa davetiye çıkarmak demektir” ifadelerini kullandı.

www.gazetekuzey.com

Mir Mehmetoğlu Gıda Mad. San. ve Tic. Ltd. Şti. Adına Tüzel Kişi Temsilcisi

Niyazi YEŞİLLER

Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Nusret Yeşiller

Genel Yayın Yönetmeni Betül Yeşiller

İnternet Editörü Çiğdem Akyol

Haber Müdürü Mehmet Sabri Uğurbaş

Sayfa Editörü Emrah Çoşkun

Reklam Erkan Kaş

Haber Merkezi Engin Yaran Taner Şen Beytullah Şeker Oğuzhan Yılmaz Ahmet Alkan Fatma Canlı Hamdi Büklü

Hukuk Danışmanı Av. Doğan Pehlivan

Grafiker İlkay Yeşiller

Dizgi-Grafik Yeşiller Grafik Tasarım www.yesillermatbaa.com

Dağıtım Şah Medya Ajans

Yayın Türü Yerel Süreli Gazetemiz basın ahlak kurallarına uymayı taahhüt eder. Köşe yazıları ile ilgili hukuki sorumluluk yazarlara aittir. Gazetemiz İHA Abonesidir. Adres Baskı Tesisi MKP. Mah. Şehit Polis Erkan Alışır Cad. No:29 Fatsa/ORDU Mir Mehmetoğlu Gıda Mad. San. ve Tic. Ltd. Şti. Tel : 0452 407 10 11 Faks : 0452 407 10 12 Yeşiller Grafik Tasarım Reklam ve Matbaa E-Posta : gazetekuzey@gmail.com

Ordu Valiliği organizasyonunda, “2013 Mukan Tölebayev Yılı” anısına 16. Türksoy Opera Günleri Düzenlendi. Ordu Kültür Sanat Merkezi’nde gerçekleştirilen opera günlerine, Vali Kenan Çiftçi, Vali Yardımcısı Ömer Adar, İl Emniyet Müdürü Hakan Kırmacı, ODÜ Müzik ve Sahne Sanatları Fakültesi Dekanı Prof.Dr.Sabri Yener, İl Kültür ve Turizm Müdürü Erkan Gülderen, Türksoy Genel Sekreteri Dusem Kasaimov ve sanatseverler katıldı. Konser başlamadan önce kısa bir konuşma yapan Türksoy Genel Sekreteri Dusem Kasaimov, 20. yılını kutlayan Türksoy'un Ordu'da sanatseverlerle buluşmasından mutluluk duyduğunu belirterek, ”1993 yılından bu yana Türk kültür tarihinde iz

bırakacak pek çok faaliyet gerçekleştiren Türksoy, Türk dünyası kültür ve sanat yaşamına ölümsüz eserler armağan eden saygın şahsiyetlerin eserlerinin yaşatılması ve gelecek nesillere aktarılması amacıyla çeşitli etkinlikler düzenlemektedir” dedi. “Her bir ulusun tarihinde özel kişiliğe sahip, tarihe mal olmuş değerli şahıslar yer alır. Türksoy, bu şahıslar adına düzenlediği anma günleri ve ithaf ettiği yıllar ile geçtiğimiz 20 yıl içerisinde pek çok değerli şahsiyetin hatırlanmasına vesile olmuştur. 2013 yılını Kazak müziğinin üstadı ve milli bestecisi olan Mukan Tölebayev’e ithaf edilmiştir” diyen Türksoy Genel Sekreteri Dusem Kasaimov, Vali Kenan Çiftçi ve katılımcılara teşekkür etti. Türksoy Operası'nın muhte-

şem konserinde, Azerbaycan, Kazakistan, Kırgızistan, Türkiye, KKTC,, Tataristan, Başkurtistan ve Tuva olmak üzere sekiz farklı ülkeden toplam oniki solist sanatçı sahne aldı. Türkiye'den ise tenor Barış Yanç'ın katıldığı konserde, sanatçının "Aşk-ı Memnu" eserinden seslendirdiği "Beşir'in Aryası" beğeni topladı. Kazak müziğinin milli bestecisi olan Mukan Tölebayev'e ithaf edilen gecenin sonunda tüm sanatçılar sahneye çıkarak, La Travita operasından "Brindisi" aryasını seslendirdiler. 8 farklı ülkeden Sabina Vahapzade, Aslima Maktagulova, Halid Nuraliyes, Elena Filinkova, Kunduz Karıppayeva, Barış Yanç, Nona Tsutskrıdze, Tuğrul Enver Töre, Rigina Valieva, Zakir ValiyeS, VLubov Butorina, Damırak Monguç sahne alırken,

Aslima Maktagulova ve Nona Tsutskrıdze ise sanatçılara piyanoda eşlik ettiler. Gecenin sonunda, sahneye çıkan Vali Kenan Çiftçİ, konsere katılan opera sanatçılarına çiçek vererek teşekkür etti. Gecede, Türksoy Genel Sekreteri Dusem Kasaimov, Vali Kenan Çiftçi’ye Türksoy’un geleneksel tabaklarından hediye ederken, Vali Kenan Çiftçi ise içinde fındık ve ürünlerinin yer aldığı hediye paketini Dusem Kasaimov’a takdim etti. Kazak müziğinin üstadı ve milli bestecisi olan Tölebayev, Kazakistan Cumhuriyeti eski Milli Marşını besteledi. Tölebayev’in, ‘Birjan’ ve ‘Sara’ adlı bestesi, Kazak operası içerisinde en önemli eserdir.

Açılış konuşmasını yapan sınıf öğretmenleri İbrahim Keskin; “Sayın İlçe Milli Eğitim Müdürüm, değerli misafirler, sevgili öğrenciler okulumuz 4-B sınıfı öğrencilerinin sene sonu eğlencesine hepiniz hoş geldiniz. Öğrencilerimiz kendi çalışmaları sonucu hazırladıkları etkinliklerini sizlere

sunacaklar. Çocuklar bizim çocuklarımız, ufak hataları olacaktır, şimdiden hatalarını affetmenizi diliyorum. İyi eğlenceler” şeklinde konuştu. Program öğrencilerin hazırlamış olduğu dans gösterileri, skeçler ve çeşitli etkinliklerle devam etti.

Okula Veda Şenliği / Fatma CANLI

Dumlupınar İlkokulu 20132014 eğitim öğretim döneminde 1-4 ilkokul olarak hizmet vereceği için bu yılın sonunda okuldan ayrılacak olan 4-B sınıfı öğrencileri hazırladıkları yılsonu etkinliğini Halk Eğitim Merkezi konferans salonunda sergilediler. Öğrencilerin okula veda ola-

rak adlandırdıkları programa İlçe Milli Eğitim Müdürü Ahmet Gürsel Avcı, Okul Müdürü Cemal Er, öğretmen, öğrenciler ve çok sayıda veli katıldı. Programı; hiçbir öğretmen ya da idareciye bağlı kalmadan, kendi çabalarıyla hazırlayan 4-B sınıfı öğrencileri, programın sunumunu da yine kendileri yaptı.

İkizce Lisesi “İkizce Anadolu Lisesi”ne Dönüştürüldü Genel lise olarak hizmet vermekte olan İkizce Lisesi, Milli Eğitim Bakanlığının onayı ile artık İkizce Anadolu Lisesi olarak hizmet verecek. Milli Eğitim Bakanlığının onayı ile genel liseleri anadolu lisesine ve meslek lisesine dönüştürülmesi projesi kapsamın-

da Ortaöğretim Genel Müdürlüğünün 27.05.2013-112/3838 onayları gereği İlçe merkezinde eğitim-öğretim hizmeti veren İkizce Lisesi 2013-2014 EğitimÖğretim Yılından itibaren İkizce Anadolu Lisesi olarak hizmet verecek. Bu yıl yapılacak olan SBS

kitapçığına 60 öğrenci kontenjanıyla girecek olan İkizce Anadolu lisesi artık merkezi sınav sistemi ile öğrenci alacak. İlçede eğitimin kalitesini arttırmada çok önemli rol oynayacak bu dönüşümle YGS ve LYS sınavlarında ilçe başarısının artışına katkıda bulunacağı düşünülüyor.


08 HAZİRAN 2013 CUMARTESİ

“Bu Yollardan Geçen Turizm Nereye Varabilir?”

/ Mehmet S. UĞURBAŞ

Fatsa ve çevresinde turizm hareketliliğini arttırmak adına yapılan çalışmaların sürekli boşa çıkması ve ilçe turizminin bir türlü canlanmaması Fatsa halkının canını sıkıyor. Bölgemize daha uygun olduğu ifade edilen Eko Turizm sektörünü hareketlendirmek adına yapılan birçok çalışma neticesinde özellikle Fatsa’ya bağlı Kabakdağı köyünde yapılan yöresel çalışmalar ve eko tarım ile desteklenen faaliyetler son dönemlerde

turizmde kıpırdanmalar sağlıyor. Yurtiçi ve yurtdışından gelen misafirlere ‘Sarı Tur’ adı altında bölgemiz tanıtılmaya çalışırken gelen turistlerden alınan olumlu tepkiler kamuoyunda umutlanmaya sebep olurken her nedense ‘çok güzel, çok beğendim, iyi bir çalışma’ diyen turistler tam anlamıyla ‘gidiş o gidiş’ kavramını ortaya koyuyor. Birçok girişim neticesinde Fatsa’ya gelen insanların çoğu bir daha geri dönmüyor. Fatsa’nın hatta Ordu ilinin

Eko Tarım ve Turizm merkezi olan Kabakdağı köyüne giden yolların durumu hem sürücüleri, hem dışarıdan gelen insanları, hem de köy ve çevre sakinlerini çileden çıkarıyor. Yollardaki görünüm ‘bozuk yol’ kavramını da aşarak tamamen farklı bir görüntü çiziyor. Yolda sanki özellikle kazılmış izlenimi veren derin çukurların bulunması kazalara da davetiye çıkarıyor. Birçok kez araçlarının lastiklerinin patladığını, yarıldığını ve hatta kazadan kıl payı kurtulduklarını anlatan bazı vatandaşlar: “Buraları gören insanların buralı olmasına gerek yok. İster Kabakdağlı ya da Fatsalı olsun isterse de Amerika’dan gelsin bu bakımsız-

lığı görünce mutlaka birkaç kelime söyler. Birçok yetkili ağızdan turizm naraları duyuyoruz ama turizmin bu kadar yolsuz’lukla mücadele etmemesi lazım. Yolu yapılmış bir turizme ihtiyacımız var. bölgemizde zaten can çekişen bir turizm varken en azından görüntünün daha stabil ve sağlıklı olması gerekiyor. Dışarıdan gelen misafirlerimize buraları gezdirirken bize, ‘Siz önce yollarınızı yapın, sonra turizme başlarsınız’ diyorlar. Yolu böyle olan bir yerde tur düzenlenir mi? İnsanlara neyle övüneceksiniz’ diyorlar. Yurtdışından ya da yurtiçinden buraları gezdirmek için zorla adam getireceğimize önce yollarımız yapılsın. Sonra gerisi gelir” dediler.

“Fakültenin Taşınması Söz Konusu Değil”

/ Mehmet S. UĞURBAŞ

Fatsa Fakülte ve Meslek Yüksekokulu Yaptırma ve Yaşatma Derneği eski Başkanı Zeki Odabaş’ın gündeme getirdiği ilgisizlik ve fakültenin bulunduğu yerden başka bir yere taşınmaya çalışıldığı ile ilgili iddiaları, yeni Başkan Ali Çakmak gazetemize verdiği röportajla değerlendirdi. Çakmak, Fakültenin mevcut yerinde eğitime devam edeceği-

ni söyledi. Ali Çakmak: “Fatsa Deniz Bilimleri Fakültesi ya da Meslek Yüksekokulu’nun şu an bulunduğu yerden başka bir yere taşınması asla söz konusu değildir. Böyle bir durum olsa kesinlikle haberimiz olurdu ve şu an böyle bir durum yok” dedi. “Daha Fazla Destek Verilmeli” Siyasilerin de fakülteye katkısının olduğunu ancak yeteri ka-

dar ilgilenmemiş olabileceklerini ifade eden Çakmak: “Bu zamana kadar Fatsa Ticaret ve Sanayi Odası’nda görev yaptığım süre içerisinde odamız adına fakültedeki gelişmeleri takip ettik. Daha önceki FATSO Başkanımız Fahri Tanrıkulu’nun çok büyük emekleri oldu, mevcut başkanımız Tayfun Karataş da bu konuda elinden gelen tüm desteği verdi. Siyasilerimizi de yermemek gerekiyor. Mutlaka hepsinin katkısı olmuştur ama belki yeterince ilgilenememişlerdir. Daha fazla ilgilenmek gerektiği kesin. Siyasilerimizin de bu konuda daha fazla destek olmaları gerektiğini düşünüyorum” diye konuştu. “Öğretim Görevlisi Çok Zor Bulunuyor” Öğretim görevlisi bulmanın zor olduğunu belirten Ali Çakmak: “Biz, fakülte Dekanımız Prof. Dr. İsmet Balık ile bir toplantı yaptık. Bölümler ve fakülte ile ilgili bilgiler aldık. Bazı şeyler gerçekten dışarıdan göründüğü kadar kolay değil. Meslek Yüksekokulu’nda bu sorun çok fazla yok ama fakülteye öğretim

görevlisi getirmek başlı başına bir sorun. Dekan beyle birebir konuşunca bunu daha iyi anladık. Bizim de Fakülte yönetiminin de gayesi fakültemizi geliştirerek daha çok bölüm açmak ve daha geniş kapsamlı eğitim vermektir ama öğretici olmayınca olmuyor” dedi. “Önce Şehir Halkı Sahip Çıkmalı” Fakülteye önce Fatsalıların sahip çıkması gerektiğini net bir dille vurgulayan Çakmak: “Belki daha iyi olabilirdi ama burada siyasilerin de dertsek olması gerekiyor. En başta Fatsa’nın ileri gelenlerinin ve iş adamlarının katkıları olması gerekiyor. Fakülte ve yüksekokullar her zaman bulunduğu yerin desteğine ihtiyaç duyar. Bu sistem böyle işliyor. Biz dernek olarak ne yaparsak yapalım şehir destek vermedikçe, siyasetçiler destek vermedikçe ne kadar ileriye gidebiliriz ki? Ekonomik ve siyasi anlamda bir yerlere gelmiş insanlarımızın destek vermesi gerekiyor” diyerek sözlerini noktaladı.

Vali, Toplantıları Sabah 5’te Yapıyor Ordu Valisi Kenan Çiftçi, daire müdürleri ve kaymakamlar ile toplantılarını sabahın erken saatinde gerçekleştirirken, toplantıların mesai saatinde yapıldığında vatandaşların işinin aksadığını söyledi. Vali Çiftçi, kaymakam ve daire müdürlerinin mesaisini çalmamak için sabah 05-06.00 sıralarında toplantıya başladıklarını belirtti. Vali Çiftçi, “Daire müdürü ya da kaymakam arkadaşlarla 05-06.00’da toplantılarımı gerçekleştiriyoruz. İnsanın en güçlü olduğu vakitler o vakitlerdir. Birde çok rahat olan vakitler. Kimsenin mesaisini de çalmak istemiyoruz. Vatandaş bir daireye geldiğinde müdürünü memurunu oradaki insanları görmek ister. Biz eğer mesai saatinde toplantı yaparsak o zaman vatandaşın işi aksar. Bizim işlerimiz bir istişare, bizim işimiz bir muhabbet, bizim işimiz bir aile bütünlüğü olduğu için, biz bu toplantıları sabah yapıyoruz. Bunu sabah yapıyoruz ama akşam 17.30’dan sonrada hiçbir

daire müdürünü memuru burada çalıştırmıyoruz. Herkesin bir ailesi var. Biz daire müdürümüzün, memurumuzun ailesine zaman ayırmasını istiyoruz. Hanımına, akrabalarına, alış verişine zaman

ayırsın arzusu içerisindeyiz” diye konuştu. Ordu’da yapılacak olan işlerle ilgili yol haritası çizdiğini söyleyen Vali Çiftçi, Ordu’da her alana yatırım yapmak istediklerinin

altını çizerek, “Ordu’yu mevcut durumundan daha ileri götürmek için elimizden gelen çaba ve gayretleri her alanda, sadece yatırımlar bazlı değil, sosyal alanlarda da inşallah yapmayı hedefliyoruz. Kaymakam arkadaşlara ilçelerde yapılacak, vali yardımcısı arkadaşlara il merkezinde yapılacak şeylerle ilgili bir yol haritası çizdim. Bu yol haritası tek bölüm değil. Bunun bir sürü alt bölümleri var. Eğitim dediğimizde bin 500’e yakın alt projeler var. Hırsızlığın önlenmesi, mal ve mülklerin korunması emniyet ve jandarma dediğimizde bunun alt birimi olarak 50’ye yakın proje var. Tarımla ilgili projelerimiz var. 2023 vizyonu ve daha ileriye götürecek çalışmalar var. Bu bir iki hafta tanıma ve dinleme haftası olduğu gibi bir taraftan da yapılması gereken her şeyi başlattık. Göreve başladığım tarih itibariyle Ordu’nun hizmetindeyiz. Ayrıca Ordu turizm cenneti olabilecek bir yapıya sahip” ifadelerini kullandı.

Sayfa

3

Gezi Parkı’nda Bir Fatsalı

/ Mehmet S. UĞURBAŞ

Gezi Parkı eylemine ünlüler de katıldı, birçoğu biber gazından etkilense de protesto alanını terk etmedi. Bir grup sanatçı basın açıklaması yaptı. Aralarında Fatsalı Türk Halk Müziği Sanatçısı Mehmet Gümüş başta olmak üzere; Zülfü Livaneli, Volkan Konak, Yavuz Bingöl, Hüseyin Turan, Edip Akbayram, Cezmi Ersöz, Şevval Sam, Ali Rıza Binboğa, Pelin Batu, Şebnem Sönmez, İbrahim Karaca, Orhan Aydın, Barış Atay, Selçuk Yöntem, Hüsnü Şenlendirici, Can Dündar ve Grup Yorum üyelerinin de olduğu sanatçılar Gezi Parkı eylemlerine destek vermek için Galatasaray Lisesi'nden Taksim Meydanı'na yürüdü. Yürüyüş sırasında sanatçılar adına açıklama yapan Fatsalı Mehmet Gümüş: “Biz de bütün arkadaşlarımızla beraber sanatçılar olarak bugün de gezi parkındayız. Gezi parkında yaşananlar çok önemlidir. Böylesine tarihi bir olaya uzaktan bakamazdık. Bu olaylar, 100 yılımızın ve Cumhuriyet tarihimizin en önemli, en anlamlı

eylemlerinden bir tanesidir” diye konuştu. Gümüş: “Farklı görüşlerde olan genç, yaşlı, kadın, erkek birçok insan hepsi bir araya geldi. Onların ortak noktası; son yıllarda yaşanan olaylar karşısında durmak ve özelliklede iktidarın söylemlerine, sürdürdüğü baskı politikalarına karşı birleşmeleridir. Dolayısıyla ortak görüşlerini ‘artık yeter, durun, biz bu şekilde yönetilmek istemiyoruz, özgürlük istiyoruz, her istediğinizi yapamazsınız, yapmamalısınız, demokrasinin gerektirdiği gibi davranmalısınız’ anlamına gelen eylemlerle gösteriyorlar. Hakikaten birçok farklı görüşte olan, milyonlarca insanın yüreğinde özgürlük, barış ve sevginin ortak duygu olmasıdır bu. Onlar duygularını birleştirdiler ve ‘biz de bu ülkede yaşıyoruz, bize de söz sahibiyiz, bizi de dinlemeniz gerekir, istediğiniz her şeyi yapamazsınız’ diyerek belirttiler. Cumhuriyet tarihinde ilk defa yaşanan, Taksim’de başlayan ama Türkiye’nin her köşesine dalga dalga yayılan, anlamlı bir eylemle karşı karşıyayız” dedi.

SBS, Bugün Yapılacak

Seviye Belirleme Sınavı (SBS), bugün saat 10.00'da başlayacak. Öğrencilere 100 sorunun yöneltileceği sınav, 120 dakika sürecek. SBS, bugün yurt içinde 839, yurt dışında ise 10 merkezde saat 10.00'da başlayacak. Öğrencilere 100 sorunun yöneltileceği sınav, 120 dakika sürecek. 5, 6, 7, 9, 10 ve 11. sınıfların gireceği Parasız Yatılılık ve Bursluluk Sınavı (PYBS) da 9 Haziran'da (Yarın), tüm illerde, bazı ilçe ve yurt dışı merkezlerde yapılacak. Adaylar, sınava giriş yerlerini "e-okul"dan öğrenebilecek. Adayların, kimlik kontrolü ve salona yerleştirmenin zamanında yapılabilmesi için

09.30'da fotoğraflı sınav giriş belgesiyle belirtilen salonda hazır bulunulması gerekecek. Öğrenciler, cep telefonu gibi iletişim araçlarıyla sınav salonuna alınmayacak. Öğrenci velilerinin sınav salonlarının bulunduğu binalara girişlerine izin verilmeyecek. Sınav başladıktan sonra ilk 20 dakika içinde gelen öğrenciler sınava alınacak, ilk 30 dakika içinde ise sınav salonu terk edilmeyecek. Engelli öğrencilerin oldukları salonlar hariç, sınav bitimine 15 dakika kala salonda en az iki öğrencinin sınıfta kalması sağlanacak. Sınav bittikten 1 saat sonra isteyen öğrencilere soru kitapçıkları verilecek.


08 HAZİRAN 2013 CUMARTESİ

“Siyasi Rant Peşinde Olmadık” Mesudiye kadar olamadık. Bunu da Mesudiyelileri küçümsediğimden değil, kıskandığımdan ötürü dile getiriyorum. Oradaki STK’ların mutlak surette sahip çıkması ve organize etmesi lazım. Fahri Tanrıkulu’nun kurultayla ilgili yaptığı son açıklamalara katılıyorum” dedi.

/ Hamdi BÜKLÜ

Son günlerde kamuoyunda tartışmalara neden olan Fatsa ve Çevre İlçeler Kurultayı’na 4 yıl başkanlık yapan Av. Mehmet Yıldız, kurultayların siyasi basamak olarak kullanıldığı yönündeki eleştirileri net bir ifadeyle reddetti. Yıldız: “Kurultaya katılan insanların tamamı belli görüşlere sahip, memleketine hizmet etmek isteyen insanlardı. Aday olmaları kadar normal bir şey yok” dedi. “Sahip Çıkılmadı” Kurultayların önce yerel bazda sahiplenilmesi gerektiğini ifade eden Yıldız: “6 yıl boyunca yapılan ve 4 yılında benim başkanlık ettiğim kurultay, gerek Fatsa’da ve gerekse çevre ilçelerde sayın başkanın ifade buyurduğu gibi gerçekten çok şey başar-

mıştır. Neden yapılamıyor diye bir şey yok. Her zaman yapılabilirdi. Ben son bir haftadır Fatsa’daydım. Gazetenizdeki kurultay hakkında yaptığınız haberleri de okudum. Aynı görüşü paylaştığım kişiler olduğu gibi aynı görüşte olmadıklarım da var. Bu işe muhakkak surette Fatsa’da yaşayan birilerinin sahip çıkması haline başarıya ulaşılabilirdi. İlk yılına Prof. Dr. Oktay Güvemli, 4 yıl da ben başkanlık yaptım ancak çalışmaların ağırlık merkezi Fatsa ve Çevre ilçeler olduğu için buralardan birilerinin, özellikle sivil toplum kuruluşu temsilcilerinin sahip çıkması lazım ki bir şeyler olsun. En çok zorlandığımız konu da bu oldu zaten. Fatsa, sahip çıkmadıktan sonra biz, Ankara’dan, İstanbul’dan ne yapabiliriz? Mesudiye kurultayı dünyaya açılmaya çalışıyor, biz Mesudiye’nin 20 katı kadar bir nüfusa sahip olduğumuz halde

“Her Görüşten İnsan Katıldı” Kurultayda her görüşten insanların bulunduğuna dikkat çeken Yıldız: “Kurultaylar hiçbir zaman siyasallaşmamış ve hep siyasetin üzerinde kalmıştır. Kurultayların siyasi rant ve beklentiler doğrultusunda kullanıldığı yönünde eleştiriler de kulağıma geliyor. Elbette siyasi kimliği olan insanlar buralarda görev alıyorlar. Fatsa’nın ve çevre ilçelerin neye ihtiyacı olduğunu bilmeyen insanlar burada görev alamazdı zaten. O platformda her parti ve görüşten insanlar vardı. Oradaki insanların bir kısmı siyaset yapmıştı, yapıyordu. Bundan sonra da yapılmak istenirse kaldığı yerden devam edebilir. Bana da bir görev düşerse orada mutlaka olurum, destek veririm” diye konuştu. “Bölgede Yaşayanlar Öncülük Etmeli” Kurultaya Fatsa ve çevresinde yaşayan insanların öncülük etmesi gerektiğini vurgulayan Yıldız: “Kurultayın yapılmasında yerel bazda görev alanlar dışarıdan gelenler kadar bu işe sahip çıkmadı. Ben kurultay başkanı olarak bir toplantı talep ediyorum, ben İstanbul’dan kalkıp geliyorum ama oradaki insanların toplantıdan haberi bile yok. Senede 2 buçuk gün kurultay

yapılıyordu. Benim dönemimde bu sürede 600 civarlarında kişi katılıyordu. Ben bıraktıktan sonra bir kez yapıldı ve 300 civarında insan katıldı ve 1 güne düşürüldü. Ondan sonra da hiç sahip çıkılmadı ve olduğu gibi kaldı. Dolayısıyla kurultayın öncülüğünü Fatsa’da ve çevre ilçelerde yaşayan insanların yapması lazım, daha sonra Fatsa ve bölge dışında yaşayan insanları göreve davet etmeleri gerekiyor” dedi.

“Siyasetin Olmadığı Bir Yerde Hizmet Olmaz” Kurultayın siyasi basamak olarak kullanılmadığını ifade eden Mehmet Yıldız: “Kurultayların siyasi basamak olarak kullanıldığı ve akabinde de siyasette bazı mevkilere aday olunduğu iddialarına kesinlikle katılmıyorum. Böyle bir şey söz konusu bile olamaz. Ben kurultay döneminde Cumhuriyet Halk Partisi’nin milletvekili adayıydım ama 1991 yılında da adaydım. 1991 yılında kurultay yoktu. Kurultaylar 1999 yılından sonra başladı. Bu eleştiri benimle ilgili bir eleştiriyse cevabım budur. Ancak örneği Av. Murat Hazinedar da kurultayda üye 25 kişi arasındaydı. Murat Hazinedar’ın aday olacağı zaten belliydi, kurultaydan önce de adaydı. Dolayısıyla kurultayda çalışan insanlar, sosyal, siyasi görüşleri olan ve kendilerini geliştirmiş insanlardı. Kurultaydan rant elde etmeye çalışacak insanlar değillerdi. Kurultaylarda her görüş ve kademeden insan vardı ve bu insanların arasından adaylar çıkması da çok normaldir. Siyasetin olmadığı bir yerde hizmet olmaz” şeklinde konuştu

Sayfa

4

“Hak ve Özgürlüklerine Sahip Çıkıyorlar”

/ Fatma CANLI

Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) Fatsa Şube Başkanı Kemal Erken gazetemize yapmış olduğu açıklama ile Taksim gezi parkı olaylarının bir değerlendirmesini yaptı. Kemal Erken gezi parkı olayları çerçevesinde yapılan ve günlerdir süren çeşitli eylemler hakkındaki düşüncelerini; ADD Fatsa Şube Başkanı olarak değil, bir vatandaş olarak yaptığınıi ifade etti. Kemal Erken; “Ben, ADD Şube Başkanı olmam dışında, bir vatandaş olarak Taksim Gezi Parkında yaşanan olayların kısmen nedeninin, insanların hak ve özgürlüklerine sahip çıkma refleksi göstermeleri olduğunu düşünüyorum” dedi. “Verilen Mesajı İyi Anlamalılar” Erken; “Çünkü toplumu ne kadar çok gererseniz, sıkıştırırsanız, hak ve özgürlüklerini nerede nasıl kullanacaklarına,

neyi yapıp yapmayacaklarına, nerelerde gezip gezmeyeceklerine, neyi içip neyi içmeyeceklerine kadar müdahale ederseniz sonunda insanların sabrı taşacaktır. Taksim gezi parkında başlayarak ülkenin dört bir yanında yaşanan olaylar, vatandaşın sabrının tükenmesinin açık bir şekilde yansımasıdır. Bu yapılan etkinliklerin çoğunluğunun genç kesim olması ise, Mustafa Kemal Atatürk’ün Cumhuriyet’i neden gençlere emanet ettiğinin bir göstergesidir. Muhalefet ya da iktidar olarak ayırt etmeksizin tüm siyasiler, toplumun gelecek söylemlerinden uzak durmalı. Bu olaylar neticesinde verilen mesajı iyi anlamaları ve gereğini yerine getirmeleri gerekir. Bu gençlerin hak ve özgürlüklerine sahip çıkmak için gösterdikleri tavırları, yaşam tarzlarına müdahale edilmesinden doğan endişeleri iyi algılanmalı ve ona göre iyi düşünülmelidir” şeklinde konuştu.


08 HAZİRAN 2013 CUMARTESİ

Sayfa

İhsan Şener Tunus’tan Döndü AK Parti Ordu Milletvekili İhsan Şener, Tunus'ta fındık için ciddi bir pazar oluşturulması gerektiğini belirtti. AK Parti Ordu Milletvekili İhsan Şener, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ında yer aldığı Cezayir, Fas, Tunus gezisinde yer aldı. Tunus’un en büyük şehirlerinden olan Tunus, Hammamet ve Monastri’yi ziyaret Şener, burada Vali ve belediye başkanları başta olmak üzere işadamlarına Ordu’dan götürdüğü fındığı hediye etti. Şener, Karadeniz fındığının Tunus’a daha fazla pazarlanması

için yetkililerden destek istedi ve olumlu cevap aldı. Şener, yaptığı yazılı açıklamada, kendisinin aynı zamanda Türkiye Tunus Parlamentolar Arası Dostluk Grubu Genel Sekreteri olduğunu anımsattı. Başbakan Erdoğan ile katıldığı Tunus ziyaretinde fındıkla ilgili bazı görüşmelerde bulunduğunu ifade eden Şener, şunları kaydetti: "Tunus'a yılda 1 milyon kilogram gibi bir rakam fındık ihracatı gerçekleştirerek, 8 milyon dolar gelir elde ediyoruz. Bu rakamı artırmamız gerekiyor. Öncelikli ola-

rak fındık ihracatı yapan iş adamlarımızla görüşerek, Tunus'tan da bir iş adamı heyeti bir araya getirerek bu rakamı nasıl yukarılara çıkartırız, bunun çalışmasını yapmamız gerekiyor. Tunus'ta fındık için ciddi bir pazar oluşturmamız gerekiyor. Tunus aynı zamanda Arap ülkeleri ile de ticaret olarak bir giriş kapısı görevi yapıyor. Türk fındığını Arap ülkelerine pazarlamak için çalışmalar yapacağız. İhracatçılarımızla görüşerek önümüzdeki günlerde bir toplantı gerçekleştirerek çalışmalara başlayacağız."

“Batılı Medya ‘Türk Baharı’ Olarak Değerlendiriliyor” olmaktan çıktığı bu günlerde milletimizin ve yönetimdeki mercilerin çok dikkatli olması gerekiyor. İnatlaşma, kamplaşma kimseye fayda sağlamaz.

/ Hamdi BÜKLÜ

İstanbul Taksim Gezi Parkı Eylemleri ilgili gazetemize bir değerlendirme yapan Saadet Partisi Fatsa İlçe Başkanı İsmail Koçan, “Hayat pahalılığı, gelir dağılımındaki adaletsizlik gibi konular, toplumu sosyal bir uçuruma sürüklemiş ve patlamalara hazır hale getirmiştir. Aynı şekilde dış politikadaki yanlış icraatlar da Türkiye’yi küresel güçlerin ve karanlık odakların hedefi yapmıştır” diye söyledi. Değerlendirmesinin devamında Başkan İsmail Koçan, “Türkiye bir inatlaşma uğruna kargaşa ortamına çekilmeye çalışıyor. Olayın birkaç ağaç eylemi

“Hükümet Toplumsal Tepkiyi Dikkate Almalıdır” Çevremizin yangın yerine döndüğü, Suriye’deki ateşin kapımıza dayandığı bir ortamda ihtiyacımız olan şey, kamplaşmak, kutuplaşmak değil birbirimizi anlamaya çalışmak olmalıdır. İktidarın güç bende demesi ne kadar yanlışsa, Marjinal grupların ortalığı savaş alanına dönüştürmesi de o kadar yanlıştır. Ülkede Sükuneti ve huzuru sağlamak en başta iktidarın görevidir. Hükümet bu toplumsal tepkiyi dikkate almalıdır. Sayın Başbakan toplumu daha da gerecek açıklamalardan kaçınmalıdır. Hükümetin son 10 yılda ortaya koyduğu, ekonomik ve sosyal politikalar toplumu germiş, özellikle de üretimi değil tüketimi esas alan Pazar ekonomisi milletimizi bankaların esiri haline getirmiştir. Hayat pahalılığı, gelir dağılımındaki adaletsizlik gibi konular, toplumu sosyal bir uçuruma sürüklemiş ve patlamalara hazır hale getirmiştir. “En Fazla Düşmanlarımızı Mutlu Etti” Aynı şekilde dış politikada

alınan yanlış icraatlar da Türkiye’yi küresel güçlerin ve karanlık odakların hedefi yapmıştır. Unutulmamalıdır ki ülkemizin üzerine çöken bu puslu hava en fazla düşmanlarımızı mutlu etmiş ve onların elini güçlendirmiştir. Bu toplumsal olayda samimi ve duyarlı vatandaşlarımızın demokratik bir hak olarak tepki vermesi gayet normaldir. Ancak bu haklı tepkiyi mecrasından saptırmak ve ülkeyi kaosa sürüklemek isteyen bazı illegal ve marjinal grupların varlığı da bir gerçektir. Bu marjinal grupların provokasyonlarına karşı başta göstericiler olmak üzere herkes dikkatli olmalıdır. İktidar gibi Ana muhalefet Partisi de yangına körükle gitmemeli, bu olaylar üzerinden siyasi rant hesabında hiçbir partinin bulunmaması gerekir, eğer böyle bir hesabı olan varsa vazgeçmelidir. “Herkes, Bu Acı Tecrübelerden Ders Çıkarmalı” Türkiye’de kardeş kavgası çıkarmaya yönelik bu tür oyunlar daha önce de sahnelenmiş ve acı tecrübeler yaşanmıştır. Herkes bu acı tecrübelerden ders çıkarmalı ve sorunlarını yakarak, yıkarak, ötekileştirerek değil, konuşarak ve diyalog çerçevesi içerisinde çözmeyi öğrenmelidir. Çıkaracağımız derslerden biri de, dost ve müttefik görünen ülkele-

re güvenilemeyeceği gerçeğidir. Nitekim gezi parkı olayları ile birlikte dost ve müttefik sandığımız ülkelerin aslında fırsat kolladığı anlaşılmıştır. Batılı medya organlarının “Türk baharı” olarak değerlendirmesi bile yeterince endişe vericidir. Sözde Arap Baharı’nın geldiği ülkelerden henüz yazı görebilen tek bir ülke olmadığı hatırlandığında bunun anlamı daha iyi anlaşılacaktır. Bu noktada Genel herkesi sağduyuya ve aklıselim olmaya davet ediyorum. Biz aynı bahçenin çiçekleri, aynı milletin evlatlarıyız. Renklerimiz, kokularımız, hassasiyetlerimiz, düşüncelerimiz farklı olabilir. Farklılıklarımızı ayrılık nedeni değil, zenginlik unsuru olarak görmeliyiz. Bizler hoşgörü, merhamet ve adaletiyle ün yapmış bir medeniyete sahibiz. Hacı Bektaş-ı Veli’nin, Yunus Emre’nin Mevlana’nın varisleriyiz. Bu asil geçmişe yakışır bir sağduyuyla hareket etmeliyiz. Milli Görüşçüler bundan önce olduğu gibi bundan sonra da şiddeti esas alan hiç bir muhalefetin içinde olmayacaktır. Bizim yolumuz Hakkı Tebliğ yoludur. Bunu da her imkânla yapmaya gayret ediyoruz. Cenab-ı Allah milletimizi ve bütün Müslümanları korusun. Bu mübarek üç ayların hatırına birlik ve dirliğimizi arttırsın” şeklinde konuştu.

Buğday Un’undan Yapılmış Ekmekler

1 Temmuz’dan İtibaren Raflarda Olacak Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığınca hazırlanan Ekmek ve Ekmek Çeşitleri Tebliği'nde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ, Buğday Unu Tebliği ile getirilen yeni düzenlemeler 1 Temmuz 2013 tarihinde yürürlüğe giriyor. Bu nedenle gıda işletmecilerine hem yeni uygulamaları hem de daha önceden yürürlükte olan düzenlemeleri hatırlatan Ordu İl Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü’nden konuya ilişkin bir açıklama yapıldı. Açıklamada, “Ekmek ve Ekmek Çeşitleri Tebliği kapsamında tanımı yapılan ekmek 1 Temmuz 2013 tarihinden itibaren (Ekmeklik Buğday ununa; su, tuz, maya gerektiğinde şeker, enzimler, enzim kaynağı olarak malt unu, vital gluten ve izin verilen katkı maddeleri ilave edilip bu karışımın tekniğine uygun olarak yoğrulması, şekillendirilmesi, fermentasyona bırakılması ve pişirilmesi ile yapılan ürün,) sadece Buğday Unu Tebliğinde yer alan ekmeklik buğday unu ve/veya tam buğday unlarından yapılır. Özel amaçlı buğday unu; Ekmek ve Ekmek Çeşitleri Tebliği

kapsamında tanımlanan ekmek hariç olmak üzere ekmek çeşitleri, diğer ekmek çeşitleri, ekşi hamur ekmekleri ile baklava, börek, bisküvi, kek, pasta, yufka, pide, şebit, bazlama, simit, pizza, hamburger, karışık tahıllı ekmek gibi ürünler ile katkılı unlar, özel işlem görmüş unlar ve irmik altı unu gibi amaca yönelik mamullerin üretiminde kullanılabilecektir. Tip 550, Tip 650 ve Tip 850 unlar 1 Temmuz 2013'den itibaren hem un fabrikalarında üretilmeyecek hem de ekmek-ekmek çeşitleri, pastacılık ürünleri, unlu mamuller üretim işyerlerinde üretimde kullanılmayacaktır. Ekmek, Ekmek Çeşitleri ve Diğer Ekmek Çeşitleri aşağıdaki kimyasal özellikleri sağlayacak şekilde üretilmiş olmalıdır. Ekmek ve Ekmek Çeşitleri Tebliği kapsamında tanımlanan ürünlerden ekmek dışındaki ürünlerin (kepekli ekmek, tam buğday ekmeği, tam buğday unlu ekmek, ekşi hamur ekmekleri vb.) ambalajlı üretilmeleri durumunda bu ürünler 100 grama kadar ve 250 gramdan sonra muhtelif ağırlıklarda üretilir. 100

ila 250 gram arasındaki ağırlıklarda üretilmez. Tebliğ kapsamında ambalajsız olarak piyasaya arz edilen ürünler ağırlıkça " - % 3, +% 8" tolerans değeri ile üretilir. Ancak ağırlık kontrolü amacı ile yapılan resmi denetimlerde, alınan numunelerin ortalama ağırlığı, denetime konu olan ürünün bu Tebliğ kapsamında üretimine izin verilen ağırlığından en fazla % 2 kadar eksik olabilir. Ambalajsız olarak piyasaya arzına izin verilen ekmek, kepekli ekmek, tam buğday unlu ekmek, tam buğday ekmeği ve ekşi hamur ekmeklerinin üretim depolama, dağıtım ve satış aşamalarında Tebliğle belirlenen "Ambalajsız Olarak Piyasaya Arz Edilen Ürünlerin Üretim, Depolama, Dağıtım ve Satış Aşamalarının Taşıması Gereken Kurallar" eksiksiz olarak

uygulanmalıdır. Ekmek ve Ekmek Çeşitlerinin üretim, dağıtım ve satış aşamalarında mevzuatla belirlenen genel hijyen kurallarına uyulmadığının tespit edilmesi durumunda 5996 sayılı Kanunun 41. maddesinin (a) bendi gereğince ekmek satış yerlerine 2.560 TL, ekmek üretim işyerlerine ise 6.400 TL idari para cezası uygulanmaktadır. Hijyen eğitim sertifikası bulunmayan personel çalıştırılması durumunda da aynı idari para cezaları uygulanacaktır. Piyasaya arz edilecek özellikle ambalajlanması gereken ekmek ve ekmek çeşitleri, izlenebilirliği sağlamak amacıyla, uygun şekilde etiketlenmek veya Bakanlıkça belirlenen bilgi ve belgelerle uygun şekilde tanımlanmak zorundadır. Bu düzenlemeye aykırı hareket edenlere ekmek satış ve ekmek üretim işyerlerine 2.560 TL idarî para cezası verilir. Fiilin aynı üründe bir yıl içerisinde tekrarı hâlinde ceza 12.801 TL olarak uygulanır. Etiket bilgileri mevzuata uygun hale getirilinceye kadar ürünlerin satışına izin verilmez” denildi.

5

Fatih ve Yeşilkent Belediyeleri Kapatıldı

Hanyanı ile başlayan devir tasfiye işlemlerine Fatih ve Yeşilkent Belediyesi ile devam edildi. 360 Sayılı Kanun kapsamında tüzel kişilikleri sona eren belediyelerin devir tasfiye işlemlerinin yapılmasına devam ediliyor. Ünye Kaymakamı Mustafa Demir başkanlığında toplanan İlçe Devir Tasfiye Paylaştırma Komisyonu toplantısına, Fatih Belediyesi ve Yeşilkent Belediyesi ile devam edildi. Toplantıya Kayma-

kam Mustafa Demir’in yanı sıra Ünye Belediye Başkan Yardımcısı Ali Kemal Mehel, Fatih Belediye Başkanı Şevki Ocak, Yeşilkent Belediye Başkanı Kemal Maral, İlçe Özel İdare Müdürü Mehmet Aktiken, Kaymakamlık Yazı İşleri Müdürü Bahtiyar Çetin katıldı. Belediye başkanlarınca gerekli bilgilendirme, komisyon üyelerine yapıldı. Ayrıntılı çalışmanın sonunda komisyon yasa uyarınca ilgili belediyelerin çalışmasını tamamladı.

Alt Yapı Çalışmaları Devam Ediyor

Belediye Başkanı Ahmet Arpacıoğlu, yaptığı incelemelerde ilçede farklı yerlerde alt yapı çalışmalarının sürdüğünü söyledi. Atatürk Mahallesi tepe yol sokakta altyapı çalışmalarını belediye başkan yardımcısı Kemal Çöp ve Fen İşleri Müdürü Orkun Oral ile birlikte inceledi. Atatürk Mahallesinde altyapı ve eş zamanda yapılan parke yol çalışmalarını inceleyen Başkan Arpacıoğlu; “Yağmur

suyu hatlarımızı, diğer alt yapıları bir arada yürütüyoruz, alt yapıyla birlikte yol çalışması da yapılıyor. Kısa zamanda bitirip vatandaşlarımızın hizmetine sunacağız. Ana yoldan gelecek muhtelif yağmur suyu haklarının rahatlatması ve yağmur suyunun sahil yoluna ulaşmaması adına yarı yolda bu yolun yarısında bir baks çalışması hazırlığı yürütülerek bu yağmur sularının burada önünün kesilerek dereye verilmesi çalışması yürütülüyor.” dedi.

Bugün Uçurtma Şenliği Var

Ordu Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğü tarafından her yıl geleneksel olarak düzenlenen “Bahar ve Uçurtma Şenliği” nin 12.si bugün Saat:16:00’da Ordu Lisesi karşısındaki Tayfun Gürsoy Parkında yapılacak. Konu hakkında açıklama yapan Ordu Belediye Başkan Yardımcısı Özer Karadağ Ordu Belediyesi tarafından geleneksel hale getirilen ve Orduluların yoğun ilgi gösterdiği Uçurtma Şenliğinin bir festival havasında geçtiğine vurgu yaparak, bu yıl da el yapımı uçurtmaların yarışacağını ve katı-

lım yaşının 7-16 aralığında olacağını söyledi. Belediye Başkan Yardımcısı Özer Karadağ yaptığı açıklamada şu bilgileri verdi; “Yalnızca el yapımı uçurtmaların yarışacağı bu etkinlikte yarışmacılar üç kategoride yarışacaklar. Bunlar sırasıyla; En İlginç, En Güzel ve En Büyük olarak değerlendirilecek. Yaş sınırı 7-16 olması gerekiyor. Her kategoride dereceye giren birincilere IPad, ikincilere Bisiklet, üçüncülere de çeşitli hediyeler verilecek. Etkinliğimize tüm halkımız davetlidir.”


08 HAZİRAN 2013 CUMARTESİ

Sayfa

6


08 HAZİRAN 2013 CUMARTESİ

Sayfa

7

“Eski Yapılarda ki Gizli Tehlike” dolabı, televizyon, şofben, mikrodalga fırın vb. beyaz eşya diye tabir ettiğimiz ev aletlerinin tüm materyalleri bulunuyor. Ancak burada çok gizli bir tehlike var ve göz ardı ediliyor. 1979 yılında yapılan elektrik tesisatları sadece aydınlatma ihtiyacını gidermeye yöneliktir. Ama günümüzde bunu göz ardı ederek vatandaşlar, can ve mal güvenliklerini tehlikeye düşürüyorlar.

ğını sürdüren çok sayıda eski köy evi bulunmaktadır” dedi.

/ Hamdi BÜKLÜ

Fatsa ve çevre İlçelerin köylerinde bulunan eski ve yeni köy evleri, uzman olmayan ve eğitimsiz kişiler tarafından yapılan elektrik tesisatlarındaki gizli tehlikenin bir an önce farkına varılmasına dikkat çeken Fatsa ve Çevre İlçeler Elektrikçiler Derneği Yönetim Kurulu Genel Sekreteri Abdullah Uslu, “ Teknolojinin gelişmişliğini yaşam alanlarımıza uygulama konusunda neredeyse sınıfta kaldık diyebiliriz. Çünkü köylerimizde 1979 yılından kalma elektrik tesisatı ile günümüzde hala varlı-

“Köyümüzde Bir Tane Televizyon Vardı” Uslu şöyle konuştu: “Köylerimize, elektrik 1979 yılında itibaren gelmeye başladı. O dönemler evlerimizde elektrik ile çalışan sadece ampuller vardı. Çocukluğumdan hatırlıyorum, köyümüzde bir tane televizyon vardı o da bizim evimizdeydi. Ayrıca bu televizyon akü vasıtasıyla çalışan bir makineydi. O dönemler evlerimizde elektrik tüketimi yapacak bir alet yoktu. Sadece odalarımızı aydınlatmak için çalışan lambalar vardı. “1979 Yılından Kalma Elektrik Tesisatı” O dönemden günümüze teknoloji o kadar çok hızlı gelişti ki, artık hızına yetişmek bile oldukça zorlaştı. Bu kapsamda eski köy evlerinde son teknoloji çamaşır makinesi, bulaşık makinesi, buz-

“Ana Sebebi Elektrikli Aletler” Genellikle köylerde yangınların ana sebebi elektrik ve elektrik ile çalışan aletler olarak tesbit ediliyor. Ve yapılan çalışmalar neticesinde yangının sebebi elektrik kontağı olduğu ortaya çıkıyor. Dolayısıyla bu sonuçları oluşmasının nedeni günümüz şartlarına uygun elektrik tesisatının yapılmaması ve yenilenmemesidir. “Eğitimi Olmayan Kişiler” Ayrıca evlere yapılan tesisatın ne kadar çok kaliteli ve günün şartlarına uygun yapılmış olsa dahi, işin uzmanı veya teknikeri olmadığı için ilerleyen zamanlar da yangın çıkmasına neden olabiliyor. Burada elektrik ile bilgisi olmayan ve sadece birkaç kez elektrik üzerine çalışmalar yapmış deneyimsiz ve bilgisiz kişilerin yapmış olduğu elektrik tesisatların yangın oluşmasında birinci neden olarak sayabiliriz. Çünkü bu kişiler belirli bir elektrik tesisat düzenleme kurallarına ve yönetmeliğini uygulamayıp, uygun kesiti yapılmayan kablolardan evin veya binanın elektrik tesisatını döşemesi sonucunda, elektrik kontaklarından yangın çıkmasına neden oluyor. Günü-

müz şartlarında yapılan binaların çoğunluğu akıllı sistem diye tabir ettiğimiz düzenekler sayesinde yangın çıkmasında engel oluyor. Yeni binalarda, elektrik tesisat yönetmeliğine uygun sistematik bir şekilde yapıldığı için ve yangın koruma rölesi, kaçak akım koruma rölesi olmasından dolayı insanların ilk olarak can ve mal güvenliğini yüksek seviyelerde tutan sistemlerdir. Vatandaşların evimin lambası yansın mantığıyla, yeni binalarda tesisat sistemini geleceğe yönelik yaptırarak ve tesisatı yapacak kişilerin alanında uzman ve eğitimli olmalarına çok önem göstermeleri gerekiyor. Yoksa 300 – 500 lira daha uygun bir düşünce içerisinde olurlar ise olmasını asla istemediğimiz can ve mal kaybına neden olabilir. Elektrik çok farklı ve hayati derecede önemli bir uzmanlık alanıdır. Yani her beline pense ve elektrik kontrol aletleri bulunduran kişilerin yapacağı basit ve önemsiz konular değirdir. Bu işi yapan ve yapacak kişilerin alanında yetkili ve eğitimli olması gerekiyor. Elektrik sisteminin okulunu okumak ve alanda gerekli tecrübeyi sağlamış kişilerin olmasın dikkat edilmelidir. Eğer yapılan uyarıları dikkate almayıp ve ücret açısından daha uygun olduğu uzman olmayan kişilerin tesisat döşeme ve yenilemesi gibi çalışmalar yaptığında meydana gelecek can ve mal kayıplarının yaşanmasının muhtemel olduğunu unutmasınlar. “Çok Yanlış, Çok Tehlikeli” Ayrıca yapılan hatalardan bir tanesi ise elektrik panolarına monte edilen sigortaların farklılık

göstermesidir. Buradaki tehlike ise, vatandaş 30 amperlik sigorta’nın attığını göz önünde bulundurarak, o sigortanın yerine 45 veya 60 amperlik sigorta koyarak kendince çözüm yolu bulduğunu düşünüyor. Bu yapılan uygulama çok yanlış olduğu kadar çok tehlikelidir. Çünkü sigortanın atması çok yararlı bir durumdur. Nedeni ise, oluşan fazla akımı kabul etmeyerek sistemi kapatmasıdır. Vatandaş, sigorta’nın atmasını yanlış değerlendirdiği için varolan amper oranı artırarak yerine yüksek amperli sigorta takıyor. Buda zaman içerisinde oluşabilecek yüksek akımı diğer aletler vasıtasıyla, elektrikli gereçlere dokunan kişilerin çarpılmasına ve yangınların çıkmasına neden olabiliyor. Binalarda yangın çıkması

için ateşe ve uğraşmaya gerek kalmaksızın yetersiz elektrik tesisatı nedeniyle oluşmasına neden olabiliyor. Son olarak can ve mal güvenliğinizi uzman ve eğitimli kişilerin yapmış olduğu işlerle sağlayabilirsiniz.”


08 HAZİRAN 2013 CUMARTESİ

“Organlar Toprak Değil Can Olsun”

Ordu Müftüsü Mustafa Kolukısaoğlu, “Öldükten sonra bir organla bir insana hayat vermek bütün insanlığa hayat vermektir, sevaptır” dedi. Ordu Müftüsü Mustafa Kolukısaoğlu, organ ve doku nakli ile ilgili değerlendirmelerde bulunurken, “İslam dini insan hayatına büyük değer vermektedir. Yüce Allah insanları varlıklar içerisinde şerefli yaratmıştır. İster ölü olsun, isterse sağ, insan vücudundan parça alınıp satılması, menfaat elde edilmesi doğru bir davranış değildir” diye konuştu. Zaruret hallerinde hükmün değiştiğini belirten Müftü, Kolukısaoğlu, “Zaruret olduğunda şartlarda yerine getirildiğinde elbette doku ve organ nakline dinimiz izin vermiş. Zaruret halinde tedavinin bir parçası olan organ doku nakline hüküm verilmiştir. Zaruretler haram olan şeyleri serbest kılar. Organ ve doku naklinde zaruret, hastanın hayatını ve hayati bir uzlunu kurtarmak için bundan başka bir çare olmamasının hassas doktorlar tarafından kuvvetli bir kanaatle

tespit edilmesi, yani doktorlar, bu hasta organ nakli olursa yaşayacak, eğer olmazsa hayatını kaybedecek diye bir tespitin olması gerekir. İkincisi bu hastalığın bu yolla tedavi edileceğine dair doktorların kanaatinin mevcut olması, organ ya da dokusu alınacak olan kişinin, hastanın bu işlemin yapıldığı esnada ölmüş olması gerekiyor. Tıbben kişinin ölmüş olduğuna karar verildiğinde bir kişinin organları henüz yararlı olacak durumda olduğu için dinimiz buna izin veriyor. Nakil için kişinin ölmüş olması yetmiyor. Kişinin hayattayken izin vermiş olması gerekiyor. Ya da hayattayken buna aykırı bir beyanattı olmazsa birinci derece yakınlarının rızasının sağlanması gerekiyor. Tedavisi yapılacak kişinin bile bu nakilde rızası olması gerekiyor. Ayrıca burada bir endişede var. ‘Benim kalbim birine nakledilse. O kişinin günahları bana da geliyor’ diyorlar. Böyle bir şey söz konusu değildir. Organını bağışlayacak kişi, bir hayat kurtaracaksa böyle bir düşünce içine girmemelidir. Bir kişinin hayatını kurtarmak bütün insanlığı

TUĞLA

DEMİRLİ BETON

kurtarmak gibidir. O anlamda bu şartlarda yerine getirildiği zaman dinimiz organ ve doku nakline izin veriyor. Bende dinimizin ön gördüğü şartlarda bende organlarımı bağışlarım. Dinimizce ölmüş olma şartı var. Öldükten sonra bir organla bir insana hayat vermek bütün insanlığa hayat vermektir, sevaptır. Peygamber efendimiz, ‘insanın en hayırlısı, insanlara faydalı olandır’ diyor” şeklinde konuştu. “ORGAN BAĞIŞI DÜNYADA NEYSE, TÜRKİYE’DE DE O KADAR OLSUN İSTİYORUZ” Ordu Tabipler Odası Başkanı, Medical Park Ordu Hastanesi Organ ve Doku Nakil Koordinatörü Dr. Mithat Yağlı, organ bağışının önemini vurgulayarak, “Organlar toprak değil can olsun, yaşamak güzel yaşatmak daha güzel” dedi. “Biz beyin ölümü gerçekleşmiş hastaların yakınlarını ikna etmeye çalışmıyoruz” diyen Yağlı, şunları söyledi: “Biz onlara organ naklinin önemini anlatıyoruz. Organ bağışının ne kadar önemli olduğunu, dini-

mizce ve insanlık olarak ne anlama geldiğini anlatıyoruz. Organ bağışı Dünyada neyse Türkiye’de de o kadar olmasını istiyoruz. ‘Yaşamak güzel, yaşatmak güzeldir’ diyoruz. Ülkemizde yaklaşık 30-40 bin vatandaşımız böbrek, karaciğer ve kalp bekliyor. Bu kadar önemli bir konuda vatandaşlarımızın duyarlı olmasını istiyoruz. Organ nakline hepimiz ihtiyaç duyabiliriz. Organ nakli beyin ölümü gerçekleştikten sonra organ bağışı yapılmaktadır. Beynin ölümünün gerçekleşmesi ancak yoğun bakım şartlarında yatarken 4 tane uzman hekim arkadaşımızın verilmektedir. Yapılan testler sonrasında beyin ölümü kararı alınmaktadır. Ben koordinatör olarak, hastane başhekiminin imzasından sonra tespit edilmiş oluyor. Ancak bu şartlar gerçekleştikten sonra ailenin izniyle biz onların işleyecekleri sevaplara yardımcı oluyoruz. Hiçbir maddi olay işin içinde yoktur. Ölüm eylemi gerçekleştikten 3-4 gün sonra toprak altında çürüyüp gidecektir. Ama hayatta organ bağışında bulunulursa, 3-4 kişiye hayat verecektir.”

BETON

Sayfa

8

“Arıcılık 1. İş Olarak Yapılmıyor” Dünyada bal üretiminde Çin'den sonra ikinci sırada yer alan Türkiye'de arıcılığa en çok imam ve öğretmenlerin katkı sağladığı belirtildi. Ordu Arıcılık Araştırma İstasyonu Müdürü Feyzullah Konak, Türkiye'nin dünyada bal üretiminde ve kovan sayısı bakımından Çin'den sonra ikinci sırada yer aldığına işaret etti. "Ülkemiz arıcılığı dünyada ön sırada olmasına rağmen arıcılığın genel yapısını incelediğimizde görüyoruz ki arıcılık genellikle ikinci veya üçüncü meslek olarak yapılmaktadır" diyen Konak, arıcılığın birinci iş olarak değer görmediğini ve yapılmadığını savundu. Yaş bakımından incelediklerinde arıcılığa genellikle öğretmenlerin ve imamların çok büyük katkısı bulunduğunun altını çizen Konak, "Özellikle bu iş için müsait olan imam ve öğretmenlerin arıcılık yaptığını görüyoruz. Biz arıcılığı genç nesillere birinci iş olarak yaptırmayı başarabilirsek bu anlamda da kovan başına olan verimi artırıp gelir düzeyimizi de yüksek hale getirebiliriz" dedi. Arıcılığın genel yapısının belirlenmesi için yaptıkları bir araştırma sonucunda, arıcılığın en fazla ek gelir ve hobi olarak tercih edildiğini belirlediklerini vurgulayan Konak, şu bilgileri paylaştı: "Yaptığımız tespitte bu oran yüzde 61'ler düzeyinde. Yine arıcılık yapanların çoğunun geçimini temin etmek, baba mesleği olduğu, merakı olduğu için ve arkadaş tavsiyesinden dolayı bu işi yaptığını ya da arıcılığa başladığını belirledik. İller bazında da en çok Sinop, Samsun ve Rize'de arıcılığın ek gelir ve hobi olarak tercih edildiğini gördük. Bu ra-

kamlar bize arıcılığın emekliler ya da daha müsait memurlar tarafından yapıldığını gösteriyor." Genç nesillerin arıcılık yapması için çalışmalarının olduğunu, bu konuda görüşlere açık olduklarını ifade eden Konak, şunları kaydetti: "Ülke olarak genç nesillerin bu işi yapmasını sağlarsak ülkemizin dünyada sadece kovan sayısı, bal üretimi anlamında değil, arıcılığa yön verecek şekilde adeta kaptan profilinde görev yapacağına inanıyoruz. Biz bu anlamda kurum olarak çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Bunların birisi Avrupa Birliği Projesi kapsamında yürüttüğümüz 'Arım Balım' Projesi. İnanıyoruz ki önümüzdeki 5 ya da 10 yıl içinde dünyada arıcılıkla ilgili bütün yönlendirmelerin Türkiye'deki arıcılarımız tarafından olacağına inanıyoruz. Bizim çalışmalarımız da bu yöndedir. Bu konuda hem üreticilerden hem de tüketicilerden gelecek bütün önerilere açığız. Gelen önerilere göre araştırmalarımıza da yön vereceğiz."

MOLOZ

ASFALT

KİLİT TAŞI BORDÜR

Salim DÜRÜ (Müteahhit)

Gsm: 0531 888 52 52 - www.duruinsaat.com Günpınarı Köyü, Çerkezbükü Mevkii Cevizdere-ÜNYE

Dürü İnşaat olarak insanlığın yaşam kalitesini artırmak için hedeflerimizi sürekli büyütüyoruz.

* Kum * Çakıl * Kırma * Eleme * Yıkama Tesisi * Özel Doğal Şap Kumu


08 HAZİRAN 2013 CUMARTESİ

Sayfa

9

Validen Kaymakamlara Uyarı ve Tavsiye

“Kendinizi Geliştirmekten Zevk Alacaksınız”

Vali Kenan Çiftçi, Ordu Valiliği görevine başladığı beşinci günde, sabah erken saatlerde İlçe Kaymakamlarıyla kahvaltılı toplantı yaptı. Vali Yardımcıları Ömer ADAR, Salih Yüce, Niyazi Erten ve İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Selami Aydın’ın da katıldığı toplantıda, çalışma sistemi ve prensipleriyle ilgili bilgiler veren Vali Kenan Çiftçi, ayda bir kez ilçe kaymakamlarıyla toplantı yapacağını söyledi. “İlçenize Hakim Olun” İlçelerde prensip olarak daha çok kaymakamlardan bilgi aldığını ifade eden Vali Çiftçi, kaymakamların ilçelerine hakim olmasını arzu ettiğini söyledi. Vali Çiftçi, yapılan kaymakamlar toplantısında, aylık değerlendirmeler veya gündeme göre istişare yaptığını dile getirdi. “Akademisyenlerin Fikir ve Düşüncelerinden İstifade edeceğiz” Kütahya Valiliği görevi sırasında, dünyadaki son gelişmeleri, dünyanın gittiği noktayı, ön plana çıkan eserler ve daha değişik konularda üniversitede görev yapan akademisyenlerin fikir ve düşüncelerinden istifade ettiklerini anlatan Vali Çiftçi, benzer bir uygulamayı Ordu’da da yapmak istediklerini ifade etti. “Bir Ayağınız Üniversitede Olsun” Kaymakamlara, yüksek lisans ve doktora eğitimi yapmaları tavsiyesinde bulunan Vali çiftçi, “Bir ayağınızı üniversiteye atmanızı arzu ediyorum. Üniversitede yüksek lisans veya doktora yapmanızı şiddetle tavsiye ediyorum. Bilgi günlük değişiyor. O’nun için kendinizi geliştirmelisiniz. Hangi alan ilginizi çekiyorsa, o alanda kendinizi geliştirmenizi arzu edi-

yorum. Göreceksiniz, kendinizi geliştirmekten zevk alacaksınız” dedi. “Yurt Dışı Gezisi Yapmanızı Arzu Ederim ” İlçe kaymakamlarından, proje yaparak veya değişik vesilelerle mutlaka yurt dışı gezisi yaparak, tecrübe edinmelerini de isteyen Vali Çiftçi, “İmkanlarınız dahilinde bütün kaymakam arkadaşlarımızın her yıl ya proje yaparak veya değişik vesilelerle bir başka ülke görsün arzu ediyorum. Çünkü bakış açılarınızı, zihninizi, düşüncelerinizi, her şeyinizi yurt dışındaki izlenimleriniz, kazanımlarınız çok değiştiriyor” diye konuştu. Hafta sonu izinlerinin kullanımı konusunda da kaymakamlara tavsiyelerde bulunan Vali Çiftçi, “Hafta sonları bazen ilçe dışına çıkıyor olabilirsiniz. Ben ilçelerinizi ve ilçelerinizdeki hareketliliği tam olarak bilmiyorum. Bu durumu ilçelerinize göre kendiniz değerlendirin. İlçenizi önemli birisi ziyaret edecekse, izin alarak gitmelisiniz” şeklinde konuştu. “Bir Projede Mutlaka Aktif Uygulayıcı Olmanızı İsterim” Kaymakamlardan, kendilerinin de bizzat içinde olacakları projeler hazırlamalarını ve yürütmelerini isteyen Vali Çiftçi, “Sizlerin içinde olduğu en az bir projeniz olsun. Sizler ilçedeki her şeyi takip ediyorsunuz ama öyle bir proje olmalı ki bizatihi sizler işin içinde olmalısınız. Hatta projenin yürütücüsü olmalısınız. Bunu ben kendim de uyguluyorum. Geçmişte eğitim projelerinde yer aldım. Mutlaka bir projenin içinde yer almanızı ve uygulamanızı arzu ediyorum” dedi. “İlçedeki Proje ve Yatırımları Takip Edin ve Kontrol Edin” Kaymakamlardan, ilçelerdeki

kamu yatırımlarını bizzat yerinde görüp, kontrol etmelerini isteyen Vali Çiftçi, “Her ilçede mutlaka İl Özel İdaresi’nin yatırımları vardır. Hem sizlere aktardıkları paralarla, hem de merkezden yönettikleri yatırımları var. Bu yatırımları mutlaka gidip yerinde görün. Kamu kurum ve kuruluşlarının bina inşaatlarını, okul inşaatlarını mutlaka yerinde görmenizi ve kontrol etmenizi istiyorum. İlçedeki kamu yatırımlarının sizin tarafınızdan takip edilmesini ve bilinmesini arzu ediyorum” diye konuştu. “İlçede Yürütülen Yatırım ve Hizmetlerle İlgili Rapor Tutun” Yatırımcı kuruluşların proje ve hizmetleriyle ilgili aylık rapor tutulmasını isteyen Vali Çiftçi, “İlçelerde yürütülen tüm projeleri, sizin veya bağlı birimlerinizin veya yatırımcı kuruluşların takip ettiği her şeyi aylık raporlar halinde mutlaka sizde de olmasını arzu ediyorum. Bu raporları da bize iletmesini istiyorum. Varsa aksayan yönlerden, geciken yönlerden bana bilgi vermenizi arzu ediyorum” şeklinde konuştu. “Ordu’da Proje Takip Sistemi Oluşturacağız” “Kütahya Valiliği’nde uyguladığımız, ‘Proje Takip Sistemi’ni Ordu’da da hayata geçireceğiz diyen Vali Çiftçi, “Google Maps üzerinden ‘Proje Takip Sistemi’ kuracağız. Bu sistemi sizler göreceksiniz, daire müdürleri görebilecek, aynı zamanda vatandaşlar da görebilecekler. Herkes ilçesinde, beldesinde, köyünde devlet hangi hizmeti yapıyor ve yapılan hizmetin hangi aşamada olduğunu bu sistem üzerinden görecek ve takip edebilecek. Ordu ili ve ilçelerindeki projeleri bu sistem üzerinden takip edeceğim” dedi. “Vatandaşların Şikayetlerine Karşı Duyarlı Olun ve Çözüm Üretin” Vatandaşların şikayet konularına karşı duyarlı olunmasını da isteyen Vali Çiftçi, “Vatandaşlarımızın çoğunlukla sosyal yardımlarla ilgili şikayetleri olmaktadır. Muhtaç durumda bulunan vatandaşlarımızın ihtiyaçlarının giderilmesi gerekir. Taleplerin yasal olarak yerine getirilememesi halinde ise, vatandaşa durum izah edilmeli” dedi. Sosyal yardımlarla ilgili Kütahya’da yaptığı uygula-

mayı kaymakamlara anlatan Vali Çiftçi, oluşturulan 3-4 kişilik ekiplerle mahalle mahalle dolaşıp, her eve girip muhtaç durumda bulunan vatandaşları ve ihtiyaçlarını tespit etmeye çalıştıklarını söyledi.

“Daha İyi Hizmet İçin İlçenizde ‘İstişare Heyetleri’ Oluşturun” Vatandaşa hizmet noktasında farklı görüş ve önerilerden istifade edeceğini belirten Vali Çiftçi, “Hizmet için farklı fikir ve önerilere her zaman açığız. Daha iyi bir fikir ve düşünce bulduğumuzda onu uygularız. Her işimizi istişare ederek yapmaya çalışacağız ve istişare ettikten sonra alınan kararları hep beraber uygulayacağız” Kütahya’da, her birimde, proje üreten, kafa yoran, fikir ve düşünce üreten kişilerden oluşan ‘İstişare Heyeti’ oluşturduğunu belirten Vali Çiftçi, “Herkesin ilgi alanı farklı olduğundan, herkesi her alanda değil, ilgisi ve becerisi olan alanlarda fikir ve düşüncelerini almak şartıyla istişare heyetleri oluşturmuştuk. Ordu’da da bu istişare heyetlerini tüm ilçelerde oluşturacağız. Ben kendim yapmadığı, uygulamadığım hiçbir iş ve işlemi kaymakamlardan istemiyorum. Ben kendim de bu uygulamayı yapacağım” şeklinde konuştu. “Milli Eğitimde Başarıyı Artıracak Yol ve Yöntemleri Uygulamalıyız” Milli eğitimde başarıyı yakalamak için daha önce Yenimahalle Kaymakamlığı sırasında ‘CE Marking’ sistemi ile uyguladığı projelerde büyük başarı elde ettiklerini anlatan Vali Çiftçi, Milli Eğitim Bakanlığının eğitim projelerinde ‘Güzel Örnek’ olarak projeleri aldığını kaydetti. ‘CE Marking’ sisteminin Ordu’da da uygulamak istediklerini belirten Vali Çiftçi, “Ordu ilimiz her şeyi ile çok güzel, çok mükemmel bir şehir. Ama eğitimdeki başarıda da mükemmel olmasını arzu ediyoruz. Ordu, eğitimdeki kalite ve başarıda şu anda Türkiye genelinde 58. sırada. Bu 58. sırayı, bu yazın çok iyi bir çalışmayla ve projeleri önümüzdeki yıl derhal uygulayarak 40’lı sıralara yükseltmemiz gerekiyor. Çocuklarımız çok zeki. Onlara doğru yol ve yöntemlerle eğitim verdiği-

mizde başarı gelecektir. Karadeniz insanı pratik zekaya sahiptir. Çok zekidir. Eğer doğru yolu ve yöntemi verirsek, çok kısa sürede aşama kaydedebiliriz” şeklinde konuştu. “Suçu Azaltmak İçin Sosyal Projeler Üretip, Uygulayacağız” Kütahya’da gençlerin suça bulaşmasını önlemek için 30’a yakın proje uyguladıkları ve uyguladıkları projelerle suçun azaldığını anlatan Vali Çiftçi, “Uyguladığımız güvenlik projeleriyle, direk sorunun kaynağına müdahale ettik. Gençlerimize, çocuklarımıza spor yaptırdık. Turistik yerlere geziler düzenledik. Onların bir kısmını iş sahibi yaptık. Bunları yaparken de sivil toplum kuruluşlarının desteğini aldık. Özellikle kadınların oluşturduğu sivil toplum kuruluşları bizlere destek oldular. Bunu, sivil toplum kuruluşlarımızın ve halkımızın desteğiyle Ordu’da da yapabiliriz” ifadelerini kullandı. En yakın sürede Ordu’da bir anket çalışması yaparak, vatandaşların sorunlarını tespit edip kaymakamlara ve ilgili kurumlara ileteceğini vurgulayan Vali Çiftçi, “Sizin söylediklerinizi, daire müdürlerinin söylediklerini, sivil toplum kuruluşları temsilcilerinin söylediklerini dinliyorum. Onları alıyorum ama bir de bizim vatandaşımız ne diyor. O’nun derdi nedir? O’nun talebi nedir? Onu da alacağım” şeklinde konuştu. Aile içi şiddetin önlenmesine yönelik ciddi projeler üreteceklerini ve uygulayacaklarını ifade eden Vali Çiftçi, “Şiddeti ve şiddet içeren tabirleri kullanmadan, sevgi, hoşgörü ve muhabbet diyerek, projeler üreteceğiz ve uygulayacağız. Sosyal projelerde sizler bizzat işin içinde yer almalısınız” dedi.

“Çiftçilerimiz İçin Gelir Artırıcı Projeler Geliştirmeliyiz” Vatandaşların, çiftçilerin gelir kaynaklarıyla ilgili gelir artırıcı proje ve yöntemler uygulanmasını da isteyen Vali Çiftçi, “Ordu, tarıma dayalı ekonomiye sahip. Onun için gelir getirici projeler konusunda çiftçilerimizi bilgilendirmeli ve bilinçlendirmeliyiz. Ordu’da tarımı ve su ürünlerini geliştirmeliyiz. Gayretle bunu yapmamız gerekiyor. Ordu’yu elbirliğiyle kalkındıralım” şeklinde konuştu. “Gönderilen Ödenekleri Hızlı Bir Şekilde Hizmete Dönüştürmeliyiz” Vali Çiftçi, kaymakamlardan, KÖYDES projelerinin üzerinde hassaten durulmasını ve bitirilmesini de isteyerek, “KÖYDES projesinden sizlere gönderilen ödenekleri, paraları projeye dönüştürerek, mutlaka harcayın. Elinizde ihalesini yapamadığınız projeler varsa derhal ihale edin. Eğer yapamıyorsanız İl Özel İdaresi’nden destek alın. Bu yıl mutlaka projeleri bitirelim. Elimizde para kalmasın. Sadece KÖYDES projelerinde değil, diğer bütün yatırımlarda, projelerde para kalmasın. Gönderilen ödenekleri bir an önce hizmete dönüştürelim” diye konuştu. Ayda bir veya iki ayda bir mutlaka ilçeleri gezdiğini ifade eden Vali Kenan Çiftçi, çalışma sistem ve prensipleri konusunda ilçe kaymakamlarına yaptığı tavsiye ve talimatların sonuçlarını ilçe ziyaretlerinde görmek istediğini söyledi. Vali Kenan Çiftçi, toplantıya katılan Vali Yardımcıları, İlçe Kaymakamları ve İl Özel İdaresi Genel Sekreteri’nin kısa özgeçmişlerini de dinledikten sonra toplantıya son verdi.

Kivide Rekolte Düşük Bekleniyor Başarılı Öğrencilere Plaket Verildi

Ordu Kivi Üreticileri Birliği Başkanı Yusuf Uzunlar, "Olumsuz hava şartları nedeniyle bu sezon kivide düşük rekolte bekliyoruz" dedi. Ordu Kivi Üreticileri Birliği

Başkanı Uzunlar, olumsuz hava şartları nedeniyle bu sezon kivide düşük rekolte beklediklerini söyledi. Uzunlar, yaptığı açıklamada, geçen şubat ve mart aylarında yaşanan don ile mayıs ayının son haftasında etkili olan şiddetli rüzgarın kiviyi olumsuz yönde etkilediğini belirtti. Kivinin hassas bir ürün olması nedeniyle olumsuz hava koşullarından çok çabuk etkilendiğini ifade eden Uzunlar, "Yaptığımız ilk tespitler, kivinin geçen yıla oranla az olacağı yönünde" dedi. Bu yıl kivide üretim alanlarının artmasına rağmen rekoltenin düşük kalacağına dikkati çeken Uzunlar, şunları kaydetti: "Bölgemizin fındıktan sonra önemli geçim kaynaklarından kivi maalesef bu sezon üreticilerini üzmüştür. Geçen yıl Türkiye genelinde 40 bin ton kivi

toplanmış ve bu rekolte ile rekor kırılmıştı. İlimizde ise 6 bin ton kivi rekoltesi olmuştu. Olumsuz hava şartları nedeniyle bu sezon kivide düşük rekolte bekliyoruz. İlk tespitlerimiz bu yönde. Don ve şiddetli fırtına kivinin çiçeklerine zarar vermiş ve dallarını

da kırmıştır. Rekolte konusunda yaklaşık rakamların ortaya çıkması için önümüzdeki aylarda bir çalışma başlatılacak." Uzunlar, kivinin az olacağı sezonda ürün fiyatının yüksek olmasını temenni ettiklerini sözlerine ekledi

Fatsa Ticaret Meslek Lisesi, mezun olan başarılı öğrencilere Fatsa Kaymakamı'nın da bulunduğu yemekli toplantıda plaket verildi. Fatsa Öğretmenevi'nde düzenlenen yemekli programda konuşan Fatsa Ticaret Meslek Lisesi Müdürü Ali Yazgı, 2012-

2013 öğretim yılında, sanat, spor, halk oyunları ve kültürel alanlarda başarılı olan öğrenciler ile emeği geçen eğitimcilere teşekkür etti. Yemekten sonra, başarılı olan öğrencilere Fatsa Kaymakamı Bekir Atmaca, İlçe Milli Eğitim Müdürü Ahmet Gürsel Avcı ve Şube Müdürleri tarafından ödülleri verildi.


10

08 HAZİRAN 2013 CUMARTESİ

Sayfa

Korgan’da Gönül Elçileri

‘GÖNÜLDEN GÖNÜLE...’ diyerek Yola Çıktı

Toplumda gönüllülük kavramına yönelik farkındalık geliştirmek, gönüllü çalışmanın yaygınlaşmasını sağlamak, toplumsal kalkınmaya katkı sağlayacak insan kaynağı ihtiyacını güçlendirmek üzere hayata geçirilmiş olan ‘’Gönül Elçileri Projesi’’ ile ilgili çalışmalar Korgan’da da devam ediyor Korgan’da, ‘’Gönül Elçileri Projesi’’ kapsamında dezavantajlı gruplara yönelik bir çalışma planlandı ve hayata geçirildi. Proje üyeleri 'GÖNÜLDEN GÖNÜLE..'sloganıyla çalışmalarına başladı. Projede bakıma,

yardıma daha da önemlisi ellerinden tutacak bir insana ihtiyacı olan yaşlı insanlara öncelik verildiği belirtildi. Konuya ilişkin Korgan Kaymakamlığınca yapılan açıklamada” Projede temel alınan nokta ekonomik durum değildir. Bildiğimiz gibi insanlar yaşlandıkça, çocuklar gibi daha çok ilgi ister hale gelirler. Bu gerçek çok iyi bilindiğinden dolayı kriter, maddi durum değil kendisiyle ilgilenecek kimsesi olmayan yaşlı insanlar olmuştur. Projede, başlangıç olarak 4 (Tepealan,Çayırkent,Çiftlik,Çaml ı) beldemizde belirtilen kriterler-

deki aileler belirlenmiştir.'Gönül Elçileri' kendi aralarında gruplar oluşturarak bu bölgelerde ailelere ziyaretler gerçekleştirmişlerdir. Asıl amaçlardan biri de 'Ailelerle Beraber Aile Olabilmek' fikridir. Yani projede Gönül Elçilerimizin asıl amacı onların ailelerinden biri olabilmek onların ellerinden tutabilmektir” denildi. Ziyaretlere Korgan Kaymakamı Erkan Kaçmaz, Hakim Özgül Yılmaz Kaçmaz, Çayırkent Belediye Başkanı Muzaffer Çakmak, İlçe Milli Eğitim Müdürü Köksal Kır, Müftü Muhittin OraL, Bölge İmam-Hatip ve Muhtarları, bu

bölgelerde bulunan 'Gönül Elçileri' öğretmenler katıldı. Ziyarette bir konuşma yapan Hakim Özgül Yılmaz Kaçmaz;' Nihayet, uzun süredir alt yapısını kurmaya çalıştığımız sağlam temeller üzerine oturtmak istediğimiz projemizde,hazırlık aşamasını atlatmış bulunmaktayız.Bu ziyaretlerle de ilk çalışmalarımıza başladık.Ailelerimizle tanışıp onlarla bir bütün olabilme adına adımlar attık.Bu projeyle beraber inşallah amacımıza ulaşırız.Bu projede bizimle beraber olan tüm 'Gönül Elçileri' arkadaşlarımıza tek tek teşekkür ediyorum' dedi.

Köylerde de Kan Bağışı Yapıldı

Kızılay Kumru Şube Başkanlığı kan bağışı toplamada bölgedeki birinciliğinin yanı sıra kan bağışı kampanyalarını köylere kadar taşıyarak bu konudaki başarılarının tesadüf olmadığını gösterdi. Kumru ilçe merkezinde yapılan kan bağışlarında Türkiye ortalamalarını yakalayan Kızılay Kumru Şubesi mübarek üç aylar sebebiyle Kumru İlçe Müftülüğü, Ergentürk, Yeniergen,

Yeniakçaalan, Ağçaalantürk, Ballık, Esence ve Küçükakçakese köyleri din görevlileri ile birlikte 18-65 yaş arası “Gönüllü Kan Bağışı kapmayası” düzenledi. Kumru ilçesi Ergentürk köyü Sarapdal Mahallesi Camii altında düzenlenen kan alımı sırasında 80 ünite kan toplandı. Pazarı olması sebebiyle köylülerin yoğun ilgi gösterdiği kan bağışı kampanyasına destek vermek

üzere İlçe Kaymakamı Ahmet Özkan, Belediye başkanı Ticabi Civelek, Garnizon Komutanı Üsteğmen Erkan Sağındık, İlçe Emniyet Amiri Vekili Komser İzzet Güldü, Kızılay Şube Başkanı Erol Başar, İlçe Milli Eğitim Müdürü Yusuf Beyazpınar, Müftü Aykut İli, Mal Müdürü Vekili Fazıl Arıkan, Tapu Müdürü Bedrettin Toy ve Kadastro Müdür Vekili Reşat Yazım katıldı.

Halk Eğitimi Merkezi Yılsonu Sergisi Açıldı

İkizce Halk Eğitimi Merkezi yılsonu sergisi İlçe meydanında İkizce Kaymakamı Ali Doğan tarafından açıldı. Doğan, açılışta yaptığı konuşmada, “Burada bulunan ürünler el emeği, alın teri, göz nurudur. Böyle bir serginin açılışını yapmaktan mutluluk duyuyorum. Bu serginin düzenlenmesinde başta Halk Eğitimi Merkezi Müdürümüz, Müdür Yardımcımız, Kurs Öğretmenimiz olmak üzere emeği geçen herkese teşekkür ediyorum. İnşallah bayanlar bu ürünleri görür, inceler, beğenirler, bun-

dan sonraki açılacak olan kurslara onlar da katılırlar. Serginin hayırlı olmasını diliyorum” dedi. Sergi açılışına Kaymakam Doğan’ın yanı sıra İlçe Yazı İşleri Müdürü Tuncay Yazıcı, İlçe Milli Eğitim Müdürü Niyazi Yıldız, Şube Müdürü Mehmet Azaklı, İlçe Müftüsü Necip Eren, Kaynartaş Belediye Başkanı Hüseyin Korkmaz, Jandarma Komutanı Nevzat Oğuz, Emniyet Amiri Aydın Kılıç, Tarım Müdürü Ömer Üstünel, Nüfus Müdürü Fezail Abay ve diğer daire amirleri, okul müdürleri ile çok sayıda vatandaş katıldı.


11

08 HAZİRAN 2013 CUMARTESİ

Sayfa

İl Genel Meclisi Çalışmalarını Tamamladı

Ordu İl Genel Meclisi 5-7 Haziran 2013 tarihleri arasında toplanarak Haziran ayı çalışmalarını tamamladı. Bu çalışmaların 05.06.2013 tarihli 3. Birleşiminde; a)“İlimize bağlı Merkez, Ulubey, Gürgentepe, Gölköy ve Mesudiye ilçelerindeki kültürel varlıkların genel durumu, eksiklikleri ve tanıtımı ile yeni kültürel varlıkların tespit edilmesi amacıyla inceleme yapılarak sonucundan rapor halinde Meclise bilgi sunulması” talebi üzerine Eğitim, Kültür ve Sosyal Hizmetler Komisyonunca hazırlanmış olan 30.05.2013 tarihli inceleme ve araştırma raporu Meclisimizce de uygun görülmüş olup, alınan bu karar ve eki komisyon raporunun değerlendi-

rilmesi amacıyla bir örneğinin Kültür ve Turizm İl Müdürlüğüne, bir örneğinin ise İl Özel İdaresine tevdiine, b)2013 Mali Yılı İl Özel İdaresi gider bütçesinin “İlköğretim Okulları Posta ve Telefon Giderleri” harcama kaleminden 160.260.- TL ödeneğin alınarak, İlimize bağlı 18 ilçe dahilindeki ilköğretim okullarının ADSL ve telefon giderlerinde kullanılmak üzere, ilçelerine ödenek dağıtımı yapılmasına, 06.06.2013 tarihli 4. Birleşiminde; a) 2013 mali yılı İl Özel İdaresi bütçesinin “ Su Sporları Projesi” ndeki 100.000.- TL. ödeneğin, Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürlüğünce Melet Irmağı

üzerinde yaptırılması düşünülen “Kano ve Rafting Parkuru, Sosyal Tesisler ile Çevre Düzenlemesi Projesi”nde kullanılmak üzere ilgili Müdürlüğün T.C. Ziraat Bankası Ordu Şubesindeki 38368869-5004 nolu hesabına aktarılması talebinin incelenerek rapora bağlanmak üzere Turizm, Gençlik ve Spor Komisyonuna havalesine, b) “İlimizde kanatlı hayvan yetiştiriciliğinin durumu, İlimize olan ekonomik katkısı, sektörün sorunları ve çözüm önerileri ile ilgili bir araştırmanın yapılarak rapor halinde araştırılarak Meclise bilgi sunulması” talebine ilişkin 09.04.2013 tarihli önerge üzerine AR-GE, Gıda, Tarım, Orman ve Hayvancılık Komisyonunca hazırlanmış olan 22.06.2012 tarihli inceleme ve araştırma raporu meclisimizce de uygun görülmüş olup, alınan bu karar ve eki komisyon raporunun değerlendirilmek ve raporda belirtilen kurum veya kuruluşlara iletilmek üzere birer örneğinin Gıda, Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğüne ve bir örneğinin de İl Özel İdaresine tevdiine, 07.06.213 tarihli 5. (son) birleşiminde de; a) İlimiz Ünye ilçesine bağ-

lı Nadırlı köyü Göbüoğlu Mevkii Ünye Akkuş karayolu kenarında, tapunun parsel no: 207’de kayıtlı bulunan şahıs mülkiyetine haiz taşınmaz üzerine “Akaryakıt LPG İstasyonu ve Günübirlik Tesis” yapımı için “ Akaryakıt ve LPG İkmal İstasyonu ve Günübirlik Tesis Alanı” olarak hazırlanan 1/5000 ölçekli Nazım İmar Planı ve 1/1000 ölçekli Uygulama İmar Planının il genel meclisince onaylanması talebinin, incelenerek rapora bağlanmak üzere İmar ve Bayındırlık Komisyonu ile Çevre ve Sağlık Komisyonuna havalesine, b) İlimiz Fatsa ilçesine bağlı Bahçeler köyü köy yerleşik alan sınırı dışında, tapunun parsel no: 1862 ve 1865’de kayıtlı bulunan şahıs mülkiyetine haiz taşınmaz üzerine “Akaryakıt ve LPG İkmal İstasyonu” yapımı için “Akaryakıt ve LPG İkmal İstasyonu Alanı” olarak hazırlanan 1/5000 ölçekli Nazım İmar Planı ve 1/1000 ölçekli Uygulama İmar Planının İl Genel Meclisince onaylanması talebinin incelenerek rapora bağlanmak üzere İmar ve Bayındırlık Komisyonu ile Çevre ve Sağlık Komisyonuna havalesine; karar vererek Haziran ayı çalışmalarını tamamladı.

Genç Kız Kendini Vurdu Akkuş ilçesinde 17 yaşındaki bir genç kız, başından tabancayla vurulmuş olarak bulundu. Olay, önceki gece Seferli beldesinde meydana geldi. Alınan bilgilere göre, Canan Günyeli’nin (17) bulunduğu odadan bir el silah sesi geldi. Silah sesine koşan ailesi, genç kızı başından vurulmuş olarak buldu. Olay yerine gelen sağlık ekipleri genç kızın hayatını kaybettiğini tespit ettiler. Jandarma ekipleri genç kızın bulunduğu odada kıza ait olduğu ileri sürülen “Bu şekilde

yaşamak istemiyorum, beni affedin” yazılı bir not buldu. Dedesine ait silahla kendini vurduğu ileri sürülen genç kızın geçtiğimiz yıl ortaokulu bitirdiği ve bu sene de liseyi okumak istediği ancak ailesinin dışarıdan okumasını istediği iddia edildi. Ailesi tarafından depresyon ilaçları da kullandığı ileri sürülen genç kızın cesedi otopsi için Trabzon Adli Tıp Kurumu'na gönderilirken, Akkuş Cumhuriyet Savcılığı olayla ilgili soruşturma başlattı.

Amatör Fotoğrafçıların Sergisi Profesyonelleri Aratmadı

Ünye Halk Eğitim Müdürlüğü Fotoğraf Çekimi Kursu'na katılan 46 kursiyerden 29'unun çektiği fotoğraflardan oluşan sergi açıldı. 2012-2013 eğitim-öğretim yılında açılan ve 46 kursiyerin katıldığı Fotoğraf Çekimi Kursu’nu başarıyla tamamlayan 29 kursiyer Halk Eğitim Müdürlüğü’nde, değişik mekanlardan çektiği fotoğrafları sergiledi. Açılış konuşmasını yapan Ünye Halk Eğitim Müdürü Mahmut Karabulut, kursun 96 saat süreli hobi amaçlı bir kurs olduğunu belirterek, “Son yıllarda cep telefonlarının yaygınlaşması sonucu fotoğraf çekimi merakı oldukça artmıştır. Bu nedenle kaliteli fotoğraf çekimi de önemi arz etmektedir. Bu kursa gelen kursiyerlerimizin çektiği

fotoğraflar profesyoneller gibi olmasa bile oldukça kaliteli olduğuna inanıyoruz. İnşallah sizler de beğenirsiniz. Aslında hepimiz yanımızda birer fotoğraf makinesi taşımaktayız, onun için hepimizin bu kursu almaya ihtiyacı vardır. Bu kursumuzun açılışında bizlere yardımcı olan ve işinden zaman ayırarak bu kursu veren Foto Zalım Harun beye çok teşekkür ediyorum” dedi. Açılışın ardından Ünye Kaymamı Mustafa Demir, AK Parti Ünye İlçe Başkanı Ahmet Çamyar, Belediye Başkan Vekili Ali Kemal Mehel, İlçe Milli Eğitim Müdürü Musa Erdem, İlçe Emniyet Müdürü Ömer Akar ve İl Genel Meclis Üyesi Fahri Şahin’in de katılımıyla başarılı olan 29 kursiyere törenle belgeleri verildi.


SP R

Fornezzi Konya’ya Çok Yakın

Orduspor’un Süper Lig’den düşmesinin ardından PTT 1. Lig’de oynamak istemediğini açıklayan Saso yeni sezona 1 numaralı mevkide sıkıntısız girmek isteyen Torku Konyaspor’da transfer komitesi görüşmelerini sürdürüyor. Spor Toto Süper Lig’de tutunamayan Orduspor ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin kalecileri Fornezzi ve

Eduardo ile temasa geçen temsilcimizin, Ordu’dan ayrılacağını açıklayan Fornezzi ile büyük ölçüde anlaştığı öğrenildi. Orduspor Başkanı Nedim Türkmen’in “Saso Fornezzi takımda kalacak” açıklamalarına rağmen 1982 doğumlu Sloven kaleci alt ligde oynamak istememesi bu transferde Torku Konyaspor’un elini güçlendiriyor.

“Gün Konuşma Değil, İcraat Yapma Günü”

/ Mehmet S. UĞURBAŞ

Fatsa Belediyespor Başkanı Muammer Coşkun, yeni yönetim listesi hazırlama çalışmalarının devam ettiğini ve maddi manevi destek verebilecek isimler üzerinde yoğunlaştıklarını kaydetti. Coşkun, “Fatsa Belediyespor yönetimi olarak 2012-2013 sezonunda elimizden gelen en üstün gayretleri göstererek mücadele ettik. Tabi ki gönlümüz şampiyon olmak isterdi ama olamadık güzel bir mücadele örneği sergiledik, bu mücadele örneğinde başta oyuncularımıza, teknik ekibimize, taraftarlarımıza bizden desteğini esirgemeyen Fatsa Belediye Başkanı Hüseyin Anlayan’a İçişleri eski Bakanımız İdris Naim Şahin’e ayrıca bu kut-

sal görevde Fatsa Belediyespor başkanlığında ve yönetiminde bizden daha önce bulunan tüm yönetici arkadaşlarımıza ayrıca takımımızda futbol oynayan bu formaya terini akıtmış çok değerli isimlere çok teşekkür etmek istiyorum. 1012-2013 sezonunda bizi yalnız bırakmadılar. Fatsa Belediyespor takımı 4-5 bin taraftara oynadığı ve bizle taraftarlar arasında köprü olan siz değerli basın kuruluşlarına da çok teşekkür ediyoruz. Baktığımız zaman yerel gazetelerimiz bizim takımımızın haberlerini yazdılar taraftarlarımızla aramızda köprü oldular ve takımımızın ivme kazanmasında Fatsa’da her alanda da konuşulur bir konu olmasını sağladılar. Bu konuda basına çok teşekkür ediyoruz” dedi.

“15 bin TL Yardımda Bulunacaklar” Yönetim kurulu üyelerinin geçen sezon 10’ar bin TL yardımda bulunduğunu kaydeden Coşkun, 10 bin TL’nin yeterli olmadığını ve bu rakamın 15 bin TL’ye çıktığını söyledi. Coşkun: “Geçen yıl oluşturduğumuz bir liste vardı. Yönetim listesi de tüm arkadaşlarımızla emek sarf ettik. Fakat listemizde yazılıp da görevini yapamayan arkadaşlarımız vardı, gelmeyen arkadaşlarımız vardı. Onların yerine yeni isimler bulmamız gerekiyordu. Listeyi daha da güçlendirmemiz gerekiyordu. Bununla ilgili de olağanüstü kongre kararı aldık. Olağanüstü kongremizi gelecek hafta 16 Haziran’da Belediye Kültür Sarayında gerçekleştireceğiz. Fatsa Belediyespor’u 3. Lig’e taşıyabilecek olan en iyi listeyi oluşturmaya çalışacağız. Gün bence konuşma günü değil icraat günü. Geçen yıl yönetici arkadaşlardan 10’ar bin lira para aldık. Ama şu anda görüyoruz ki artık 10’ar bin TL’de yeterli gelmiyor. Artık Fatsa Belediyespor yöneticisi arkadaşlarımızda 15’er bin TL talebimiz olacak. Bu yönetime de maddi gücü iyi olan arkadaşlarımızı almak istiyoruz. Çünkü Fatsa’da yaşayıp da ekonomik gücü çok çok iyi olan arkadaşlarımız var. Bu isimlerinde bu listeye dahil olmasını istiyoruz.

Herkes Fatsa’yı seviyor, Fatsa Belediyespor’u seviyor herkesin konuştuğu bildiği bir doğru var bunu 5 yaşından 55 yaşına kadar herkes söylüyor. Fatsa Belediyespor 3. Lig değil 2. Lig’e çıkması gerekir. Bu herkesin bildiği bir doğru. Bunun için sormak gerekiyor buradan bu yazıyı okuyana ya da duyana siz ne yaptınız? Kendiniz bu yükümlülük içinde ne yapabildiniz? Bence bunun sorgulanması gerekir. Baktığımız zaman taraftarımız tabi ki geliyor kar kış deplasman iç saha olsun bizi destekliyor ama özellikle iş adamlarımızın artık konuşmadan ziyade işin somut ayağına Fatsa Belediyespor yönetimine girmeleri gerekiyor. Maddi katkıda bulunmaları gerekiyor. Sponsor olarak en azında küçük esnaflarımızın da katkı yapmaları gerekiyor. Bu takımımızı bu sene Fatsa’nın bütünleşmesiyle 3. Lig’e çıkartmamız gerekiyor. Geçen sene ‘o sene bu sene’ sloganımızla bu yola girdik. Belki çok iddialı bir söylem oldu. Muhalif çevreler veya bunun olmadığını gören çevrele işte o sene bu sene değilmiş olgusuna girdiler. Sezon başında 15 takım oluyor. 15’te 1 şampiyonluk şansınız var. Biz bunu son üç haftaya kadar şampiyonluk şansı olan 4 takımdan biriydik. Ve son hafta Bafra şampiyon oldu. İddia olmayan bir yerde Muammer Coşkun olarak

ben yokum. Futbol başlı başına iddia olan bir kavramdır. Bunu arkadaşlarımıza hitaben söylüyorum. Lider olan bir takım bile kimin olduğu hiç önemli değil son sıradaki takımla maç oynuyor son sıradaki takım sahaya ben kaybedeceğim ben berabere kalacağım diye sahaya çıkmıyor. Her takım sahaya kazanmak için çıkar. Fatsa Belediyespor’da her maça kazanmak için çıkmıştır. Sezon başında da şampiyonluk parolasıyla yola girmiştir. O yüz-

den iddialı olduk hala iddialıyız. Sonuna kadar iddiamızın arkasındayız. O sene bu sene dedik olmadı ama bu sene içinde diyoruz ki ‘Varsa Ötesi Onu da Yaşarız’ diyoruz. İnşallah Fatsa Belediyespor’a yıllardır özlemi olan 3. Lig’e 2013-2014 futbol sezonunda gerçekleştirmiş oluruz. Fatsa’mızı en kısa sürede 3. Lig’e taşımanın onuru, gururu, zevki Muammer Coşkun ve yönetimi olarak bizlere nasip olur inşallah” diye konuştu.

Orduspor 4’ünü Birden İstiyor 4’ü birden Orduspor’a geliyor. Transfer çalışmalarına devam eden Mor Menekşeler, Gaziantep Büyükşehir Belediyespor’un 4 futbolcusuna birden talip oldu. Yeni hoca Erkan Sözeri’nin 4 ismi de istediği öğrenildi... Önümüzdeki sezon PTT 1. Lig’de mücadele edecek olan Orduspor’un yeni teknik direktörü Erkan Sözeri, Gaziantep Belediye’den 4 oyuncuya talip oldu. Onur Kalafat, Erkam Reşmen, Eren Özen ve Serdar Deliktaş Mor Menekşelerin istediği isimler. Onur, Erkam, Eren, Serdar.. PTT 1. Lig takımlarından Orduspor’un başına geçen teknik direktör Erkan Sözeri, Gaziantep Büyükşehir Be-

lediyespor’dan bu dört oyuncuya talip oldu. Gelecek sezon Süper Ligi hedefleyen Mor Menekşeler’de genç teknik adamın bu oyuncuları mutlaka kadrosunda görmek istediği öğrenildi. Suat Kaya’nın raporu doğrultusunda takımdan gönderilen Eren Özen’in Orduspor’a gitme ihtimali yüksek bulunuyor. Ancak, Büyükşehir Belediye’den ayrılmayı kafasına koyan Serdar Deliktaş’ı ise başkan Ünsal Göksen’in kesinlikle bırakmayacağı sızan bilgiler arasında. Onur Kalafat ve Erkam Reşmen’in de teknik direktör Suat Kaya’dan transferleri için veto yediği belirlendi.(orducu.com)


Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.