Mir kuzey 410 sayi

“Başbakan Sınıfta Kaldı,

“Denetlenmeye Gerek Kalmadan

Halk da Sokaklarda Karnesini Veriyor” Herkes Vergisini Vermeli” Milliyetçi Hareket Partisi 21. dönem Ordu Milletvekili Dr. Yener Yıldırım, Taksim Gezi Parkı’ndaki eylemleri gazetemize değerlendirdi.

Yıldırım, “Halkın sesine kulak verilmeli. İktidar artık aklını başına alsın ve sokaklara kulak versin” dedi. Olayların tamamen halkın biriken tepkisi olduğunu ifade eden Yıldırım: “Taksim Gezi Parkı’ndaki olaylar bence toplumsal bir patlama olaydır.

Birkaç tane ağacın kesilmesini engellemek için başlayan bu ayaklanma, İktidarın hafife alması, önemsememesi, İnsanları yok sayması, istediğimi yaparım havası olayların 81 ilde iktidara karşı bir eyleme dönüştü.”

Fatsa Vergi Dairesi Müdürü Cihan Sarı gazetemize yaptığı açıklamada, kuruma bağlı Vergi İnceleme ve Denetim Koordinasyon ekiplerinin cari denetimlerini sürdürdüğünü söyledi. Vergi kayıp ve kaçağının önlenmesi ve belge düzeninin yerleşmesi ama-

cıyla yapılan çalışmalar kapsamında mükellefin denetlendiğini belirten Sarı, “Vergi Dairesi’nin amacı zorla vergi almak veya ceza kesmek değil. Biz çözüm noktasında elimizden gelen her kolaylığı göstermeye hazırız.” şeklinde konuştu.

Sayfa 3’te

Trafikte zaman zaman kazalara sebebiyet veren, edinilen bilgiler ışığında trafiğe çıkması yasak olan ve halk arasında lombardin, pat pat gibi isimlerle anılan tarım araçları otoyollarda adeta cirit atıyor.

Tarım aracı oldukları için tra-

www.gazetekuzey.com

Sayfa 5’te

“Ülkemizde maalesef vergi mükellefleri vergi borçlarını düzenli ödeyemez durumda. Dolayısıyla denetimlerimiz esnasında ceza kesme taraftarı olmadığımız için genellikle bilgilendirmelerde bulunuyoruz.”

“Çapa Makineleri Otomobil Değil”

FATSA’DAN KARADENİZ’E 10 HAZİRAN 2013 PAZARTESİ

GÜNLÜK TARAFSIZ SİYASİ GAZETE

YIL: 2

SAYI:410

FİYAT: 50 Krş.

“Muhtar Sen Ne İşe Yararsın?”

L E Z Ö R E

HAB

Muhtarların yetkisinin çok az olduğuna değinen Akdeniz: “Büyükşehir kanunu ile birlikte belde belediyelerinin kapatılmasıyla bu beldelerde bulunan muhtarlık sayılarının da bire düşmesi söz konusu. Artık insanları tepkiyle cevap verecek, ‘muhtar sen ne işe yararsın’ deme noktasına getirecekler” dedi.

“Türk Fındığı İyi Kurutulmadığı İçin Öncelikle

İtalya ve İspanya Fındığı Tercih Ediliyor”

“Mahalle Muhtarının Afakî Görevleri Yok”

“Seçerken Dikkat Etmek Zorundayız”

Ordu Muhtarlar Derneği ve Muhtarlar Konfederasyonu Genel Başkanı Hüseyin Akdeniz, “Mahalle muhtarının öyle afakî görevleri yok. Bir yerleşim yeri belgesi vermek ve ya nüfus cüzdanı değişikliği talebinde bulunmak gibi belgeler düzenliyor. Artık insanları tepkiyle cevap verecek, ‘muhtar sen ne işe yararsın’ deme noktasına getirecekler” dedi.

Büyük beldelerin tek muhtarla yönetilmesinin zorluklarına değinen Hüseyin Akdeniz: “Şunu söylemek istiyorum, eğer koordinasyon noksanlığı yaşarsak Ordu hizmet alımında bir sıkıntı yaşayabilir. O yüzden biz seçerken de dikkat etmek zorundayız, hizmetlerin götürülmesine dikkat etmek Sayfa 4’te zorundayız.”

Atatürk İlkokulu Yeni Binasına Kavuşuyor Fatsa İlçe Milli Eğitim Müdürü Sayın Ahmet Gürsel Avcı, Atatürk İlkokulu’nun ismine yakışmayan bir görüntüde olduğunu belirterek, Milli Eğitim Bakanlığının

PUSULA

Avrupa’da Türk fındığının piyasada İtalya ve İspanya fındığının tükenmesi halinde talep gördüğünü söyleyen Süha Topaloğlu: “Bir buçuk ay önce firma yetkilileri bize geldi ve bir görüşmemiz oldu. O dönemde fındık fiyatı 4.40 TL civarındaydı. Buradaki fındığın değerinin düşük olması sizin pazarınızı etkilemiyor mu diye sordum. Verdikleri cevapta iç fındık olarak bizdeki fındığın en düşük 10€, en kalitelisi de 20€ şeklinde ifadelerde bulundular. Ben de bu kadar fiyat farkı varken sizin fiyatınızı düşürmüyor mu diye sordum ve bana Türk fındığının oradaki fiyatı etkilemediğini söylediler.”

Sayfa 5’te

Mustafa Kemal KAYMAK

Çözüm, Seçim mi?

03

“Ordu, Mutlaka Teşvik Kapsamına Alınmalı”

Fatsa Genç İş Adamları Derneği (FAGİAD) Başkanı Serkan Erdik, teşvik yasasının şekillenmeye başladığını ancak hangi illerin teşvik kapsamında olacağının henüz

onayından geçerek 2013 yatırım programına alındığını ve Atatürk İlkokulunun yeni binasının yapımına en kısa zamanda başlanacağını söyledi.

Sayfa 5’te

netleşmediğini söyledi.

Erdik: “Ordu’nun 5. Bölgede kalması ve teşvikten kesinlikle yararlanması gerekiyor” şeklinde konuştu.

Sayfa 7’de

9. Perşembe Yaylası Jeep Şenliği Fatsa’dan Start Aldı Sayfa 3’te

fikte bir araç statüsü olmayan ve vatandaşlar tarafından römork takılıp, taşıma ve ulaşımda kullanılan çapa makineleri trafikte tehlike saçtığı gibi ulaşım aracı olarak kullananların da canlarını tehlikeye atıyor.

Sayfa 3’te

“Din Kimsenin Tekeli ve Siyasi Malzemesi Olmamalı”

Sayfa 8’de

“Vatanın Her Karış Alanını Yıkarak

Demokrasi Harekâtı Olmaz”

Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Fatsa İlçe Teşkilatı birlik ve beraberlik kahvaltısı düzenledi. Fatsa İlçe Teşkilat binasında düzenlen kahvaltıya MHP Ordu İl Başkanı Cemal Enginyurt, Fatsa İlçe Başkanı Şakir Cemal Uygun ve çok sayıda partili katıldı.

Sayfa 7’de

Vali Çiftçi, Ünye’de Ter Attı

Ordu Valisi Kenan Çiftçi, Ünye Kaymakamı Mustafa Demir ile sabahın erken saatlerinde bir araya gelerek spor yaptı. Sabah sporunu Ünye’de yapan Vali Kenan Çiftçi’ye Ünye Kaymakamı Mustafa Demir, İl Genel Meclis üyelerinden Fahri şahin, Hüseyin Tavlı ve Ali Özkan da eşlik etti.

Sayfa 5’te

“ Sosyal Medyayı Kontrol Etmek Zor” Erciyes Üniversitesi İletişim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Hamza Çakır, “Gezi Parkı” olaylarını yayınlamadığı gerekçesi ile medya organlarına yapılan eleştirileri değerlendirdi. Prof. Dr. Hamza Çakır Türkiye’de yaşanan “Gezi Parkı” olaylarının bazı medya kuruluşları tarafından yayınlanmamasına yapılan eleştirilere değinerek, “Önemli olan görüntü yayınlamak değil, sağduyu çağrısı yapabilecek yayınlar yapabilmektir” dedi.

Sayfa 8’de

Organlarıyla 4 Kişiye Hayat Verdi Sayfa 5’te

10 HAZİRAN 2013 PAZARTESİ

Sayfa

2

Ziraat Fakültesi 2 Yeni Bölüme Öğrenci Alacak

Sağlık Migreni Beslenmenizle Durdurun

Diyetisyen Damla Duman, migren ataklarını önlemede doğru beslenmenin önemli bir yer tuttuğunu söyledi.

Duman, “Bazı besinler migren ataklarını tetikleyebilmektedir. Bunun için o besini tespit edip diyetten sınırlandırmak gerekir” dedi.

Diyetisyen Damla Duman, günlük hayatı olumsuz etkileyen migren atakları ve bu atakları tetikleyen yanlış beslenme alışkanlıkları hakkında şu açıklamalarda bulundu: “Migren kişileri sosyal hayatlarından alıkoyan, yaşam kalitelerini düşüren çoğu zaman ataklar halinde gelen baş ağrısı krizidir. Bu ataklar 2-3 saatten 2-3 güne kadar sürebilir. Özellikle mevsim geçişlerinde daha etkili olmaktadır. Migren ataklarından önce kişide ruh halinde değişiklikler, ödem, belirli bir yiyeceğe karşı istek gibi, sonrasında ışık parlaması, kokuya, sese karşı hassasiyet gibi durumlar görülebilir. Migren ataklarını önlemede doğru beslenme de önemli bir yer tutuyor. Bazı besinler migren ataklarını tetikleyebilmektedir. Bunun için o besini tespit edip diyetten sınırlandırmak gerekir. Besin alerjisi olan kişilerde migren daha fazla görülür. Çünkü besin alerjisi olanlarda histamin ve serotonin salgısı fazla olur, histamin ve serotonin baş ağrısını tetikleyicidir. Migreni olan kişilerin besin allerjisi testi yaptırmaları atakları azaltmada doğru bir yaklaşımdır.

Migreni tetikleyen çay, kahve, soda, çikolata gibi kafeinli besinler, maya, maya türevleri, alkollü içecekler, özellikle kırmızı şarap, peynir, salam, sosis, sucuk gibi nitrit içeriği yüksek besinler, kabuklu deniz ürünleri, süt ve süt ürünleri, muz, avokado, soğan, turunçgiller, tuz, soya sosu, turşu, fındık, monosodyumglutamat (E621) içeren hazır ürünlerden kaçınılması gerek. Migren görülen kişilerde magnezyum desteğinin migren ataklarına iyi geldiği görülmüştür. Ayrıca sebze çorbası, haşlanmış yumurta, sebze püresi, armut, elma, papatya çayı, melisa çayı, kereviz ve kivi gibi besinler migren hastaları tarafından rahatlıkla tüketebilir.” (ünyekent)

“Yanak Yanağa Öpüşmeyin” Yaz aylarının gelmesiyle birlikte güneş ışınlarının göze olan zararlarına dikkat çeken uzmanlar, kırmızı göz hastalığına dikkat çekiyor.

Operatör Doktor Orhan Yılmaz, “Yaz aylarında yanak yanağa yakın öpüşmekten sakınmak gerekiyor” dedi.

Yaz aylarında mevsimsel değişikliklere bağlı kırmızı göz hastalığının sık görüldüğünü ifade eden Operatör Doktor Orhan Yılmaz, “Yaz aylarında özellikle mevsim değişimlerinde sık sık görülen kırmızı göz hastalığıyla karşılaşıyoruz. Polenlere karşı dikkatli olunması gerekiyor. Bu durumda insanların ortak havlu kullanmamaları, kalabalık ortamlarda bulunmamaları, yakın temas öpüşmekten kaçınmaları gerekiyor” diye konuştu.

Yanak yanağa yakın öpüşmenin yaz aylarında göz hastalığını etkileyebileceğini anlatan Yılmaz, şunları söyledi: “Kırmızı göz hastalığı kuluçka döneminde bulaşıcıdır. Bu tür yanak yanağa öpüşmekten yaz aylarında kaçınmamız gerekiyor. Bizim insanlarımız sürekli yanak yanağa öpüştükleri için hastalığın kuluçka döneminde insan sağlını tehdit edebilir.”

Ucuz gözlük kullanılmasının insan gözüne zararlı olduğunu ifade eden Orhan Yılmaz, sözlerine şöyle devam etti; “İnsanlarımız güneş ışınlarına karşı korunmaktan daha çok kozmetik açısında kullanıyoruz. Gözlüğün mümkün olduğunca kaliteli olması güneş ışınlarını engelleyen gözlük kullanılması göz için daha faydalıdır.”

www.gazetekuzey.com

Mir Mehmetoğlu Gıda Mad. San. ve Tic. Ltd. Şti. Adına Tüzel Kişi Temsilcisi

Niyazi YEŞİLLER

Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Nusret Yeşiller

Genel Yayın Yönetmeni Betül Yeşiller

İnternet Editörü Çiğdem Akyol

Haber Müdürü Mehmet Sabri Uğurbaş

Sayfa Editörü Emrah Çoşkun

Reklam Erkan Kaş

Haber Merkezi Engin Yaran Taner Şen Beytullah Şeker Oğuzhan Yılmaz Ahmet Alkan Fatma Canlı Hamdi Büklü

Hukuk Danışmanı Av. Doğan Pehlivan

Grafiker İlkay Yeşiller

Dizgi-Grafik Yeşiller Grafik Tasarım www.yesillermatbaa.com

Dağıtım Şah Medya Ajans

Yayın Türü Yerel Süreli Gazetemiz basın ahlak kurallarına uymayı taahhüt eder.

Köşe yazıları ile ilgili hukuki sorumluluk yazarlara aittir.

Gazetemiz İHA Abonesidir.

Adres Baskı Tesisi MKP. Mah. Şehit Polis Erkan Alışır Cad. No:29 Fatsa/ORDU Mir Mehmetoğlu Gıda Mad. San. ve Tic. Ltd. Şti. Tel : 0452 407 10 11 Faks : 0452 407 10 12 Yeşiller Grafik Tasarım Reklam ve Matbaa E-Posta : gazetekuzey@gmail.com

Akademik personel ve fiziki altyapı kazanımları ile gelişme çalışmaları aralıksız devam eden Ordu Üniversitesi Ziraat Fakültesi, 2013-2014 eğitim-öğretim yılında Peyzaj Mimarlığı ve Zootekni bölümlerine de öğrenci alacak.

Ziraat Fakültesi Dekanı Prof.

Dr. Turan KARADENİZ, fakültelerin yapılanma sürecindeki son durum ve 2013-2014 akademik yılında öğrenci alımına başlayacak olan bölümlere ilişkin açıklamalarda bulunurken, bünyesine yeni bölümler ve akademisyenler kazandırma yolunda hızla ilerle-

yen Ziraat Fakültesi’nin Ordu Üniversitesi’nin en önemli birimlerinden biri olduğunu ve bunu devam ettirmek amacıyla çalışmalarına devam ettiklerini vurguladı. Dekan KARADENİZ, Zootekni Bölümü’nün bünyesinde bulunan 3 anabilim dalının da yeterli sayıda çalışan öğretim üyesine sahip olduğunu, Hayvan Yetiştirme ve Islahı Anabilim Dalında 3, Yemler ve Hayvan Besleme Anabilim Dalında 1 ve Biyometri ve Genetik Anabilim Dalında 1 olmak üzere Zootekni Bölümünün toplam 5 öğretim üyesine sahip bulunduğunu, Peyzaj Mimarlığı bölümünün ise 2013 yılı itibariyle 3 öğretim üyesi, 2’si ÖYP kadrolu olmak üzere 3 araştırma görevlisi (biri MEB burslu) olmak üzere hızla büyüyen bir akademik kadroya sahip olduğunu ifade etti.

Zootekni Bölümü Başkanı

Doç. Dr. İsmail DURMUŞ ve Peyzaj Mimarlığı Bölümü Başkanı Yrd. Doç. Dr. Ömer ATABEYOĞLU ise bölümlerini tercih edecek öğrencilerin mesleki uygulamalarını rahatlıkla gerçekleştirebilmeleri adına gerekli fiziki altyapı çalışmalarının devam ettiğini, akademik personel sayısının da gün geçtikçe artacağını belirttiler.

Bölüm başkanları, 40’ar kontenjanları bulunan bölümlerini tercih edecek öğrencilerini heyecanla beklediklerini ifade ederken, tercih aşamasında bulunan öğrenciler ve ailelerinin Zootekni bölümünü daha yakından tanımak amacıyla http://ziraat.odu.edu. tr/index.php/posted/110 adresini, Peyzaj Mimarlığı Bölümü’nü yakından tanımak amacıyla ise http://ziraat.odu.edu.tr/index. php/posted/112 adresini ziyaret edebileceklerini vurguladılar.

72 ilçe, 14 ilde Rekolte Çalışması Yapılıyor

Fındık sezonuna kısa bir süre kal gözler rekolte çalışmalarına çevrildi. Ziraat Odaları, daha önce rekolte tespit çalışmalarının 19 Haziran’da başlayacağını açıklamasına rağmen havaların sıcak gitmesi nedeniyle çalışmaların erkene alındığını duyurmuştu.

Hasada 2 ay gibi kısa bir zaman kala 4 kişilik komisyonun 70 ayrı ilçede yürüteceği rekolte çalışmaları Cuma günü itibariyle Artvin ilinden başladı. Rekolte Tespit Komisyonu Başkanı Ordu

Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Turan Karadeniz, çalışmalara başladıklarını ve bu çalışmanın 18 gün süreceğini söyledi.

Karadeniz, “72 ilçe, 14 ilde çalışmalar yapacağız. 29 Haziran’da Ordu Ziraat Odası Başkanlı İl Koordinasyon toplantısına bu çalışmalarımızı sunacağız. Bu yıl onlar adına rekolte tespit çalışmasını sürdürüyoruz. Ziraat odaları çiftçinin yanında ama aynı zamanda ihracatçının da yanında.

Bizde bu bilinçle rekolte tespitini yaklaşık olarak ortaya koyacağız. İlk tespitlerimizde yöreden yöreye değişiyor. Taban arazilerde farklı, eğimli arazilerde farklı. Dolayısıyla az veya çok dememiz mümkün değil. Çünkü ikinci gündeyiz henüz. Artvin’de biraz rüzgârın zarar verdiğini görüyoruz. Rüzgar ve dolunun vurduğu yerlerde fındık az gözüküyor. Az veya çok dememiz doğru değil ama yağmura ve sıcağa karşı bir irileşme söz konusu. Ama rüzgara karşı

da bir dökümün olduğunu görüyoruz. Üreticiler bu saatten sonra yabancı ot kesimlerini olabildiğince geciktirsinler. Çünkü yağmursuz bir döneme girdik.” Çalışmaların Ordu ayağı konusunda da bilgi veren Karadeniz, çalışmalarını Ordu’da noktalayacaklarını belirterek, “Ordu’daki çalışmalarımızı çeşide göre ayarlıyoruz. Yükseklerde çakıldak fındıklar daha yeni görülmeye başladı fakat sahil kısmında palazda ve tombul kısmında bir irileşme var. Biz sahili şimdi yapacağız ancak daha sonraki

25-26 Haziran’da Ordu’nun yükseklerinde çalışacağız. Çünkü çakıldak fındıklarda Haziran’da doğum oluyor. Onu bekliyoruz biz.”

29 Haziran’da rekolte tespit çalışmalarını tamamlayıp kamuoyuna açıklayacaklarını belirten Turan Karadeniz, “bizim açıklayacağımız rekolte tahmini bir rekoltedir. Ancak geçmiş yıllar tecrübemize bakılırsa yanılma payımız yüzde1-2 civarındadır. Buna göre hem üreticilerimiz hem ihracatçılarımız referans olarak alacaklardır.”

Ufka Yolculuk Yaptılar, Ödül Kazandılar

Ünye Çevre Eğitim Kültür Spor ve İzcilik Kulübü Derneği’nin “Ufka Yolculuk Kültür Yarışmaları” kapsamında Türkiye genelinde düzenlenen “Büyük İslam İlmihali Yarışması” ödül töreni yapıldı. Ünye Ticaret ve Sanayi Odası (ÜTSO) konferans salonunda gerçekleşen ödül töreni Büyük Cami Müezzini Serdar Yıldız’ın Kur’an-ı

Kerim tilaveti ile başladı. Yarışma tanıtım slaydı ve Mehmet Esad Çoşan ilmihal sohbeti videosu yayınlandı. Ünye Çevre, Eğitim, Kültür, Spor ve İzcilik Kulübü Derneği Başkanı Hüseyin Dikici, yarışmaya Türkiye genelinde geniş katılımın olduğunu belirterek, “ ‘Oku, anla, yarış, ufkunu genişlet' felsefesi doğrultu-

sunda gerçekleştirilen Ufka Yolculuk Kültür Yarışmaları kapsamında yapılan Büyük İslam İlmihali Okuma Yarışması’nda, eski Diyanet İşleri Başkanı Merhum Ömer Nasuhi Bilmen'in 'Büyük İslam İlmihali' adlı eseri okundu. Türkiye'de eş zamanlı olarak yapılan yarışmaya, görme engelli vatandaşlar da katıldı. 77 ilde ve 250 ilçede gerçekleştirilen bu sınav, 352 binada 4 bin 507 sınıfta 6 bin 734 gözetmen nezaretinde gerçekleştirildi. 18 yaş altı ve 18 yaş üstü olmak üzere iki kategoride düzenlenen yarışmaya 87 bin 14 kişi başvurdu. İllerinde faaliyet gösteren gençlik kulüpleri aracılığıyla düzenlenen yarışmasına hanımlar erkeklere oranla daha

fazla rağbet gösterdi. 35 bin erkek adayın başvurduğu yarışmaya 51 bin hanım iştirak etti. Ayrıca yarışmaya 160 görme engelli aday da katıldı, görme engelli adaylar için de ayrı soru kitapçığı bastırıldı” dedi.

Program sonunda ödül almaya hak kazanan (A) kategorisi 18 yaş altında bulunan Sümeyya Nur Çakar, (B) kategorisinden de Niger Dikici’ye biner TL ödül verilirken, 2. olan (A) kategorisinden Ayşe Hümeyra Bilgü, (B) kategorisinde Zeynel Çoban 500 TL para ödülü aldı. 3. (A) kategorisinden 18 yaş altı Aziz Bal, (B) kategorisinde 18 yaş üstü Hasan Kılıç 250 TL ödülleri protokol tarafından takdim edildi.

10 HAZİRAN 2013 PAZARTESİ

Sayfa

“Denetlenmeye Gerek Kalmadan

Herkes Vergisini Vermeli” cezai müeyyideler uygulanıyor. Ülkemizde maalesef vergi mükellefleri vergi borçlarını düzenli ödeyemez durumda. Dolayısıyla denetimlerimiz esnasında ceza kesme taraftarı olmadığımız için genellikle bilgilendirmelerde bulunuyoruz.

/ Hamdi BÜKLÜ

Fatsa Vergi Dairesi Müdürü Cihan Sarı gazetemize yaptığı açıklamada, kuruma bağlı Vergi İnceleme ve Denetim Koordinasyon ekiplerinin cari denetimlerini sürdürdüğünü söyledi. Vergi kayıp ve kaçağının önlenmesi ve belge düzeninin yerleşmesi amacıyla yapılan çalışmalar kapsamında mükellefin denetlendiğini belirten Sarı, Vergi Dairesi’nin

amacı zorla vergi almak veya ceza kesmek değil” şeklinde konuştu.

Cihan Sarı açıklamasını şu şekilde sürdürdü: “Yıllardan bu yana vergi denetimlerimizi yapıyoruz. Bu denetimlerde özel yoklama yetki belgeli olan personelimizi görevlendiriyoruz. Bu kişiler özellikle bilgilendirme amaçlı bir denetim esnasında yasalara aykırı bir durum görürse, tutanakla tespit ediyor, sonrasında gerekli

“Vergi Kayıp ve Kaçağı Varsa” Bir de vergi mükellefi olup da verginin ne olduğunu çok iyi bilmeyen mükelleflerimiz var. Bu nedenle uyarıcı, bilgilendirme amaçlı denetimler yaptık. Bu denetimler çerçevesinde mükelleflerimizi bilgilendirdiğimiz halde, vergi noktasında ısrarla hata yapıp da art niyet taşıyan mükelleflerin cezalarını uyguluyoruz. Bu cezalar, usulsüzlük, özel usulsüzlük, vergi ziya cezası gibi cezalar oluyor. Ayrıca vergi incelemesine tabi tutulması kanaati oluşan mükelleflerimiz hakkında da üst makamlara mükellefin durumunu kısaca özetleyerek hesap ve işlemlerinin vergi incelemesine tabi tutulmasını istiyoruz. Tabi bu vergi incelemesi bir mükellefin ödemesi gerek verginin doğruluğunu araştırmak, tespit etmek üzere vergi incelemesinde kim ise, vergi müfettişleri tarafından yapılıyor. Eğer bu hususta yasalara aykırı bir durum söz konusu ise, vergi kayıp ve kaçağı varsa,

ülke ekonomisini daha canlandırmak, daha iyi bir duruma getirme adına vergi idaresi olarak biz de gerekli görevlerimizi yapıyoruz.

“Bizzat Beni Arayabilirler” Fatsa Vergi Dairesi Müdürü olarak ben, Fatsa’daki vergi mükelleflerine şunları söylemek istiyorum. Vergi Dairesi ile ilgili bir problemleri olduğunda gerek yüz yüze, gerekse telefonla bizzat beni arayabilirler. Vergi ile ilgili her konuda benden destek alabilirler. Eğer müdürlüğümüzde eleştiri konusu olacak bir durum varsa da, gelsinler bize belirtsinler. Biz çözüm noktasında elimizden gelen her kolaylığı göstermeye hazırız. Vergicilik ceza kesmek değil. İstiyoruz ki mükelleflerimizi bilgilendirelim, denetimler de azalsın, kendiliğinden gönüllü olarak vergilere uyum sağlasınlar. Herkes vermesi gerektiği gibi kazancı ölçüsünde, kimsenin denetlemesine gerek kalmadan vergisini versin, arzumuz budur. Bizim gelir idaresi bu yönde çalışıyor. Biz her yıl geleneksel vergi haftası kutluyoruz. Bu vergi haftasında çeşitli etkinliklerle mükellef guruplarına vergi nedir, kimden niçin alınır ve alınan vergilerle neler yapılıyor şeklinde bilgilendirme yapıyoruz” diye konuştu.

“Çapa Makineleri Otomobil Değil” / Fatma CANLI

Trafikte zaman zaman kazalara sebebiyet veren, edinilen bilgiler ışığında trafiğe çıkması yasak olan ve halk arasında lombardin, pat pat gibi isimlerle anılan tarım araçları otoyollarda adeta cirit atıyor.

Tarım aracı oldukları için trafikte bir araç statüsü olmayan ve vatandaşlar tarafından römork takılıp, taşıma ve ulaşımda kullanılan çapa makineleri trafikte tehlike saçtığı gibi ulaşım aracı olarak kullananların da canlarını tehlikeye atıyor.

Hafif olmaları ve ulaşım için üretilmemeleri nedeniyle trafiğe uygun olmayan ancak vatandaş-

lar tarafından kullanılan, bir ailenin römorkuna binerek ulaşımda kullandığı çapa makineleri çoğu zaman üzerinde taşıdığı ağırlığa dayanamayarak devrilerek, üze-

rinde bulunanların zaman zaman ölümlerine neden oluyor.

Trafikte de yol kenarından seyrettiği için özellikle sağ şeritte seyreden sürücüleri tehlikeye

düşüren bu tarım makineleriyle ilgili daha kapsamlı denetimlerin yapılması gerektiği söylendi.

Vatandaşlar: “Bu araçları ulaşımda kullanan insanlar adeta intihar ediyorlar. Bu araçlar insanların bahçelerini çapalamaları için üretildi ama bizim insanlarımız bunu farklı amaçlar için de kullanıyor. Çoğu kez bu araçların kaza yaptığını, sebebiyet verdiğini ya da devrilerek yaralanmalara ve ölümlere neden olduğunu duyuyoruz. Adı üzerinde bunlar çapa makinesi, otomobil değil. Dolayısıyla hem kullanan vatandaşların hem de trafikte seyreden sürücülerin tehlikeye düşmemesi için bu konudaki denetimlerin arttırılması gerekiyor” dediler.

9. Perşembe Yaylası Jeep Şenliği Fatsa’dan Start Aldı

Fatsa Off-Road Oyunları 9.Perşembe Yaylası Jeep şenliği Fatsa Belediye’si tarafından Atatürk Parkında düzenlenen kahvaltı programından sonra start aldı.

Kahvaltı programında konuşma yapan Fatsa Off-Road Kulübü Başkanı Burak Duran; “Katılımlarından dolayı herkese teşekkür ederim. Bizlere destek veren ve bu organizeyi bizlere sağlayan Fatsa Belediye Başkanımıza çok teşekkür ediyoruz” dedi.

Jeep şenliğinin 1. ayağı olan Fatsa Belediyesi’nin düzenlemiş olduğu kahvaltıya hoş geldiniz diyen Fatsa Belediye Başkanı Hüseyin Anlayan; “Artık bundan

sonra jeep şenliğini bizzat bu işin öncülüğünü yapan jeepcilerimiz, sporseverlerimiz, Off-Road Kulübümüz yapacak. Daha önce bu işin bir merkezde olmasından dolayı yaşanan bir takım sıkıntılar vardı. Bu sebeple jeepciler adına Off-Road Kulübü bu işin öncülüğünü yapsın istedik arkadaşlarımız ve başkanımız başta olmak üzere sağ olsunlar bu işe öncülük ettiler. Bizlerde söz verdiğimiz gibi bundan sonra da her zaman Fatsa ayağında Fatsa Belediyesi olarak destek vermeye devam edeceğiz. Burada başlangıç noktası olarak Fatsa Atatürk Parkı’nı seçtik bir kahvaltı programı ile

sizleri ağırladık. Bu Fatsa Belediyemizin siz değerli misafirlerimize ikramıdır. Ayrıca bundan sonrada yine Fatsa adına Fatsa ayağında ne tür desteğe ihtiyaçları var ise biz Fatsa Belediyesi olarak her zamana yanlarındayız. Bu sene bu jeep şenliğinin inşallah kazasız belasız sona ermesini temenni ediyoruz. Bu gerçekten gönül ve sevda işi, ben arkadaşlara da söyledim kendilerine zarar vermemek şartı ile araçlarını kırmadan gelmesinler diyorum.

9. Jeep Şenliğinin hem bölgemiz açısından hem de İlçemizin tanıtımı açısından çok büyük bir önemi olduğunu vurgulayan Fatsa Kaymakamı Bekir Atmaca; “Doğa turizmi artık yavaş yavaş öne çıkmakta. Bu manada da Karadeniz eşsiz bir Turizm cenneti. Bu şenliklerimiz yaylaları-

mızın tanıtımı açısından da çok büyük önem arz etmekte.Bu anlamda ben bu organizasyonun düzenlenmesinde emeği geçen Başta Fatsa Belediye Başkanımız ve Off-Road Kulübümüze ve siz değerli katılımcılarımıza çok teşekkür ediyorum ve güzel, kazasız belasız bir hafta sonu diliyorum” dedi.

Kahvaltı sonrası Fatsa Belediye Başkanı Hüseyin Anlayan’a ve Fatsa Kaymakamı Bekir Atmaca’ya desteklerinden dolayı teşekkür plaketi takdim edildi.

Jeepciler daha sonra araçlarına binerek Aybastı Perşembe yaylasına gittiler.

Yaylada gece düzenlenen etkinliğin ardından dün de off-Road yarışları yapıldı.

3

PUSULA Mustafa Kemal KAYMAK mkkaymak@hotmail.com

Çözüm, Seçim mi?

Türkiye, son günlerde tam anlamıyla demokrasi sınavı veriyor.

Oldukça sancılı geçen bu süreçten bir an önce uzaklaşmak için atılacak her adım, ülkemizin geleceği, toplumun huzuru ve refahı için desteklenmeli, destek bulmalı.

Yani, çıkış için bir an önce çözüm üretilmeli.

Peki, çözüm nedir? Çözüm, muhalefet partilerinin dillendirdiği seçim midir?

Bence değil… Çünkü seçime hazır bir durumda olmadığımız gibi, ekonomik olarak da dimdik ayakta duracak takatimiz kalmadı.

Durum böyleyken, muhalefetin seçim ısrarını anlamakta mümkün değil…

Hadi diyelim ki, iktidar partisi seçim kararı aldı ve 4–5 ay sonra seçim yapıldı.

Sonuç…

Sonuç her zaman olduğu gibi hüsran olacak. Çünkü seçim sürecinde vatandaşlar oy kullanırken, özgür iradelerini ortaya koyarken teraziyi, kefeyi ve dirhemi eline alarak, ölçüp biçip karar verecek.

Bir önceki seçimde %50 ile iktidar yaptığı partiyi, günahlarıyla, sevaplarıyla değerlendirirken, muhalefeti de yapacaklarıyla, yani anlatacakları, ortaya koyacakları program ve projeleri ile değerlendirecek.

Peki, hani nerede o program ve projeler?

Seçim öncesinde mi ortaya çıkacak?

Galiba öyle olacak…

Yani vatandaşa, yine seçimden seçime kendilerini hatırlatmaya devam edecekler.

Bu durumu terazi tartar mı?

Bana göre tartmaz…

“Benim babam senin babanı döver” gibi söylemlere benzeyen türden yapılan kavgaları tartar mı?

Bana göre bunun için kefeye dirhem bile koymaz.

BAHÇELİ SEÇİM İSTİYOR Diyeceksiniz ki nereden çıktı şimdi bu seçim meselesi?

Ben söylemedim, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli söyledi.

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçelinin grup toplantısında yaptığı konuşma beni hayretlere düşürdü.

Sayın Devlet Bahçeli hükümete seslenerek bir kez daha erken genel seçim istediğini vurguladı.

Sayın Devlet Bahçelinin yaptığı bu açıklamayı oldukça abes ve Türk siyasi hayatında yapılan talihsiz bir açıklama olarak değerlendiriyorum.

Daha doğrusu siyasilerin en ufak bir olumsuzlukta hemen erken genel seçim istemeleri artık bıkkınlık getirdi.

Her neyse, kendi aldığı erken seçim kararıyla görevden uzaklaştırılmış bir siyasi partinin yapılacak bir erken genel seçim ile tekrar göreve gelmek istemesi kadar doğal bir şey olamaz.

Ancak bunun, ulus olarak hassas olduğumuz bir konu ile ilgili gelişmeler yaşanırken gündeme getirilmiş olmasını doğru bulmuyorum.

Seçim isteğinizi kim duydu ve ne oldu?

Ne mi oldu?

Hiç kimse bu sesi duymadı!

Bu olay Nasrettin Hoca fıkralarını aratmayacak cinsten…

Hocada zamanında ortaya bir laf atmış ama kimse duymamış.

Peki, hoca ne yapmış? İsterseniz o meşhur fıkrayı bir kez daha hatırlayalım.

(Sesimin Arkasından Koşuyorum) “Hoca ikindi ezanını okumağa başlamış. O sırada bazı komşuları evlerinin önlerinde birbirleriyle konuşuyorlar, sanki ezan sesini duymuyor gibi davranıyorlarmış.

Aslında o komşular camiye de pek sık gelmiyorlarmış.

Hoca sesini biraz daha yükseltmiş, amma bakmış ki fark eden bir şey yok.

O tarafa doğru koşmaya ve koşarken de ezanı okumaya devam etmiş.

O komşulardan birkaç kişi Hoca'ya bir şey olduğunu düşünerek yanına koşuşup sormuşlar : - Ne oldu Hoca Efendi, niçin koşarak ezan okuyorsun?

- Sesimin nerelere kadar gittiğini merak ettim de; arkasından koşuyorum, demiş” Sizde sesinizin arkasından koşuyorsanız lafım yok.

“Ama hayır ben kararlıyım” diyorsanız, işte o zaman lafım çok…

Daha öncede yazmıştım.

Türk milletinin diken üstünde olduğu ve hassas davrandığı bir dönemde, şark kurnazlığı yaparak siyaseten nemalanmaya çalışmak hiçbir siyasi partiye menfaat sağlamadığı gibi, ulus yararına olan bir davranışta değildir.

Elbette ki hükümetler gerekirse seçim kararı alır, gerekirse de iktidardan uzaklaşmayı göze alabilir.

Tüm bunlar muhalefetin baskıları sonucu da gerçekleşebilir.

Ama bu tür olaylar sonrasında kimse seçim kararı almaz.

Velev ki; erken genel seçim kararı alındı, ne olacak?

MHP tek başına iktidar mı olacak?

CHP tek başına iktidar mı olacak?

Ya da koalisyon mu olacak?

Bilemem…

Ama bana göre bir şey olacak. İşte o olacağı da yine Nasrettin Hocadan dinleyelim.

(Birinin anası ağlayacak) “Hoca'nın oğullarından biri yakın köylerin birinde çömlekçilik yapıyormuş.

Bir gün Hoca yanına gidince : - " Baba, bütün paramı şu çömleklere yatırdım" demiş. " Hava güneşli olurda zamanında hepsi kurursa zengin olacağım. Ama yağışlı olursa anam ağlayacak!"

Hoca oradan ayrılıp başka bir köyde oturan büyük oğluna uğramış.

Oğlu : - " Baba, varım yoğum şu tarlada, zamanında rahmet yağarsa zengin oldum gitti. Kuraklık olursa anam ağlayacak" demiş.

Hoca eve canı sıkkın dönmüş.

Karısı : - Hayrola Efendi, yüzün neden asık, demiş.

-Benim ki bir şey değil, asıl sen kendi halini düşün. Yağmur yağsa da yağmasa da oğlanlardan birinin anası ağlayacak, demiş hoca” Hoca böyle demiş ama böyle olacak değil ya…

Fıkra işte…

10 HAZİRAN 2013 PAZARTESİ

Sayfa

4

“Muhtar Sen Ne İşe Yararsın?” mahalle muhtarlarının da yetkisine bakarsak, 1944’de çıkmış 1541 sayılı kanunla yönetiliyor. Bu kanun içerisinde mahalle muhtarının öyle afakî görevleri yok. Bir yerleşim yeri belgesi vermek ve ya nüfus cüzdanı değişikliği talebinde bulunmak gibi belgeler düzenliyor. Artık insanları tepkiyle cevap verecek, ‘muhtar sen ne işe yararsın’ deme noktasına getirecekler” dedi.

/ Mehmet S. UĞURBAŞ

Ordu Muhtarlar Derneği ve Muhtarlar Konfederasyonu Genel Başkanı Hüseyin Akdeniz, kapatılmaya başlanan belde belediyeleri ve buraların yeni yönetim şekilleriyle ilgili gazetemize önemli açıklamalarda bulundu.

Muhtarların yetkisinin çok az olduğuna değinen Akdeniz: “Büyükşehir kanunu ile birlikte belde belediyelerinin kapatılmasıyla bu beldelerde bulunan muhtarlık sayılarının da bire düşmesi söz konusu. Dolayısıyla bu noktadan baktığımızda 150 km bir alan

içerisinde bulunan bir belde belediyesinin en uzak iki mahallesi arasındaki mesafesinin de 15 km olduğunu hesap edersek, bugüne kadar o beldede bulunan 10 muhtarlığın bire indiğini anlarız.

O, 10 tane muhtarlığın yerine, tek muhtarlığın mevcut yasalarla nasıl hizmet getireceği bizlerin de aklında soru işareti olarak belirsizliğini koruyor. Bu arada köy muhtarlıklarımızın Büyükşehir yasası ile birlikte mahalleye dönüştürülmesi, dolayısıyla buralarda bulunan tüzel kişiliklerin kaldırılarak mahalle muhtarlığı yetkisine getirilmesi demek oldu. Kaldı ki

“Tokat İline mi Götürecekler” Köylerde yaşayan vatandaşların anlaşmazlık yaşayabileceğini ifade eden Akdeniz: “Vali Bey’in başkanlığında yine Büyükşehir yasası ile birlikte şimdi bir koordinasyon kurumu başkanlığı kuruluyor. Ve koordineli çalışacak belediyelere ihtiyacımız var.

Bir de şu soru aklımıza geliyor: Büyükşehir Belediyesi ile ilçe belediyeleri muhalif partilerden olursa çeşitli sıkıntılar doğar mı?

Bizim gibi kırsal bölgelerde bu sorunların doğacağı aşikâr. Kaldı ki başka bir sorun daha bizi bekliyor diye düşünüyorum. Şimdi o bölgede yaşayan vatandaşlarımızın çeşitli bölgelerde, köylerde hayvan çiftlikleri olan veya arıcılık yapanlar var. Köyler arası ya da köyde yaşayan vatandaşlar arası anlaşmazlıklar sonucu, -kaldı ki mahalle olacak- olası şikâyetlerde ne olacak? Örneğin, vatandaş komşusu biz bu hayvanları istemiyoruz mahallemizde dediği zaman, alıp hayvanını Tokat iline mi götürecek? Dolayısıyla kırsal kesimde bu sorunlar, altını çizerek söylüyorum gelecek belediye başkanının bireysel idaresi ve yapısıyla çözülecek. Eğer belediye başkanı size ters düşmüşse

İLAN AYDEMİR İş Merkezinde Kiralık Ofisler Ayhan Aydemir 0532 382 37 19

Adres Dumlupınar Mah. Reşadiye Cad. Topaloğlu Camii karşısı FATSA Müracat Aydemir Muhasebe Bürosu

sıkıntılar yaşanması olasılığı çok büyük” diye konuştu.

“Koordineli Çalışmak Gerekiyor” Koordineli çalışacak belediyelere ihtiyaç olduğunu vurgulayan Hüseyin Akdeniz: “İstanbul, Ankara gibi Büyükşehirlerde bunun yaşanma olasılığı biraz zor.

Ancak bizim gibi kırsal kesimde büyük ihtimaldir. Bu sorun da ancak yetki paylaşımı ile çözülür diye düşünüyorum. Yetki paylaşımından kastım şu; bu yasalar hazırlanırken maalesef biz azalarımızla, belediye başkanlarımız muhtarlarla, milletvekillerimiz belediye başkanlarımızla, bakanlarımız milletvekilleriyle çeşitli sorunlar yaşıyor. Yani buradaki yetki paylaşımını mutlaka yapmamız gerekiyor. Bu yetki paylaşımının içerisinde Osmanlı döneminden bu yana 184 yıllık bir geleneği olan ve Avrupa özerklik şartında dayatılmak istenen geleneği biz 184 yıl önce gerçekleştirmişiz.

Demokraside katılımcılığı sağlamışız. Bunu da muhtarlar eliyle yapıyoruz. Şimdi böyle bir noktada muhtarlarımızın yetkilendirilmesi gerekirken ve mahalle kanunumuzun çıkması gerekirken, kaldı ki Büyükşehir yasasını tamamlayıcı bir kanundur, mahalle kanunu sadece kırsalda değil, şehirlerimizde de belediyenin bir koludur, aynı zamanda muhatlıklarımız da. Bu anlamda bakarsak inşallah koordinasyonla çalışan bir belediyede sıkıntı olacağını düşünmüyorum” dedi.

“Hizmet Sınırları Çok Genişledi” Belediyelerin hizmet sınırlarının genişlediğinin altını çizen

Akdeniz: “Diyelim ki Büyükşehir anayol çalışmalarının tamamını bitirdi. Bu çalışmalar, kar mücadelesi olur, asfaltlama ya da betonlama olur. Şimdi siz ara yolları kiminle yapacaksınız, ilçe belediyesi ile yapacaksınız. Yani o ilçeye bağlı belediye ile yapacaksınız. İşte tam bu esnada koordinasyon bozukluğu olursa ana yolu büyükşehir belediyesi yapabilir ama ara yola ikinci kademe belediyesi müdahale etmezse o vatandaşların mağduriyeti devam eder. Yani benim koordinasyon dediğim hadise bu.

Büyükşehir belediyesi ile ilçe belediyesi vatandaşa hizmet götürme anlamında uyumlu çalışmak mecburiyetindedir. Çünkü bu kanun, sınırları genişletilmiş bir kanundur. Daha öncesinde bildiğiniz gibi kendi belediye sınırları içerisinde hizmet veriyorlardı ve o basitti. Şimdi Büyükşehir olunca hizmet sınırları genişledi ve il sınırları içerisinde komple hizmet verilmesi gerekiyor. Fatsa’dan örneklendirmek gerekirse, Fatsa’nın merkezinde bir sorun varken bu sorunu Fatsa Belediyesi çözüyordu. Ama şimdi Ilıca’daki sorundan da Fatsa sorumlu olacak. Dolayısıyla Ilıca beldesindeki aynı sorun Büyükşehir Belediyesinin de sorunu olacak” diye söyledi.

“Tek Muhtarla Çok zor” Büyük beldelerin tek muhtarla yönetilmesinin zorluklarına değinen Hüseyin Akdeniz: “Su konusuna gelince, su sorunu ve ya kanalizasyon altyapı sorunu tamamen Büyükşehir çalışmaları içerisindedir. Dolayısıyla 6001 km ve 10296 km yol ağı olan bir

Ordu’dan bahsediyoruz. Türkiye’nin 1 numara yol ağı kapsamı olan bir il. Dağlarımızı yok edersek bir Konya kadar varız. Şunu söylemek istiyorum, eğer koordinasyon noksanlığı yaşarsak Ordu hizmet alımında bir sıkıntı yaşayabilir. O yüzden biz seçerken de dikkat etmek zorundayız, hizmetlerin götürülmesine dikkat etmek zorundayız. Ama beldelerde bir muhtarın bir beldeye hizmet etmesi bana göre çok zor. Örneğin, Tekkiraz gibi birçok ilçenin önünde olan bir belde için de çok zor. Tabi bunlar zaman içerisinde düzeltilmesi gereken hadiseler olacak” dedi.

“Yeni Kanuna İhtiyaç Var” Akdeniz: “Özetlemek gerekirse, bir mahalle ve köy kanununa ihtiyacımız var. Eğer çarkların dişlerinin dönmesini istiyorsak bu kanunu biz bir an önce Türkiye Büyük Millet Meclisi’nden geçirmek zorundayız. Aksi halde vatandaş sıkıntıya düşebilir. Çünkü kırsal kent dediğimiz bölgelerde her şeyle muhtar ilgilendiği için mevcut yetkilerle bu çok zor olacak” diyerek sözlerini sonlandırdı.

10 HAZİRAN 2013 PAZARTESİ

Sayfa

“Başbakan Sınıfta Kaldı,

Halk da Sokaklarda Karnesini Veriyor”

/ Mehmet S. UĞURBAŞ

Milliyetçi Hareket Partisi 21. dönem Ordu Milletvekili Dr. Yener Yıldırım, Taksim Gezi Parkı’ndaki eylemleri gazetemize değerlendirdi.

Yıldırım, “Halkın sesine kulak verilmeli. İktidar artık aklını başına alsın ve sokaklara kulak versin” dedi. “İktidar, Halkı Hafife Almamalı” Olayların tamamen halkın biriken tepkisi olduğunu ifade eden Yıldırım: “Taksim Gezi Parkı’ndaki olaylar bence toplumsal bir patlama olaydır. Birkaç tane ağacın kesilmesini engellemek için başlayan bu ayaklanma, İktidarın

hafife alması, önemsememesi, İnsanları yok sayması, istediğimi yaparım havası olayların 81 ilde iktidara karşı bir eyleme dönüştü. İktidar isteseydi, zamanında bu eylemleri dikkate alarak, oradaki insanların arzularının ne olduğunu çözüp ona göre tedbir alsaydı, daha doğrusu Sayın Başbakan olayları germeseydi, insanlara çapulcu muamelesi yapmasaydı olaylar bugün bu boyutlara uğraşmazdı. Görüyoruz ki iktidarda, bana oy verenler dışındakiler önemli değil havası var. 3. Köprüde toplumun önemli bir kısmının tepkisini çekebilecek bir ismin verilmesinin bence bilinçli olarak gündeme getirilmesi de var. Sayın Başbakan ‘Alevi yurttaşlar nasıl olsa bana oy vermiyor mantığıyla, Aleviler bana tepki gösterirse Sünni vatandaşlar beni destekler, onların oyunu alırım’ havasıyla hareket ederek her yönden toplumu germe noktasına getirdi. Açılım politikalarıyla Türk-Kürt, Yavuz Sultan Selim köprüsüyle Alevi-Sünni çekişmesi yaratıldı. Türkiye Cumhuriyeti ibaresinin çeşitli kurumlardan kaldırılmaya çalışılarak cumhuriyete karşı bir savaş veriliyormuş görüntüsü, Atatürk’e karşı çeşitli

saygısızlık söylemleri, daha da ötesinde Türkiye Cumhuriyeti devletinin bağımsızlığına kasteden davranışlar, Amerika’nın eyaletiymiş gibi davranılması, sınır komşularımızla yaşadığımız çeşitli diyaloglar ve sınırlarımızda sıfır sıkıntı varken bugün hiçbir sınır komşumuzla dostluğumuzun kalmamasına doğru ilerleme bana göre toplumu gerdi” diye konuştu.

“Halkın Sesine Kulak Verilsin” İktidarın aklını başına toplaması gerektiğini ifade eden Yıldırım: “Toplum artık diyor ki; ‘Halka rağmen halk için bir şey yapılamaz. Bundan sonra ben yaptım oldu dönemi bitti. Kimse Bana rağmen bir şey yapamaz; beni dikkate alacak. Hiç kimse padişah değil, benim seçtiğim ölçülerde davranmak zorundadır.

Benim söylediklerim dikkate alınmalıdır.’ Bence Türkiye’yi, halkı daha fazla germeden, milletleşme sürecine sekte vurmadan bu milletin her kesimiyle, tüm etnik kimlikleriyle kardeşçe yaşadığımızı, Türk kültürünün bir parçası olduğumuzu Dünya’ya gösterme zamanıdır. Başbakan sınıfta kaldı, halk da sokaklarda karnesini

“MHP, Türkiye’nin Bekasından Yanadır” Milliyetçi Hareket Partisi’nin Gezi Parkı eylemleri ile ilgili tutumunu da değerlendiren Yıldırım: “MHP, milletin birlik ve dirliğinden yanadır. Türk devletinin bekasından yanadır. Genel Başkan Sayın Devlet Bahçeli bu tür sokak hareketleri kontrolsüz olursa provokasyonlara müsait olduğunun farkındadır. İllegal örgütlere dikkat çekmek için bu tür bir tavır sergilemiştir. Yoksa bu masum gençliğin, halkın bağımsızlıktan, bayraktan, vatanın bütünlüğünden yana bir rahatsızlığı yoktur. İktidarın Türkiye’yi iyi yönetemediğini söylemektedir. Türk polisi sokaktaki Türk vatandaşına daha saygılı ve kibar davranmalıdır diye düşünmektedir. Bu memlekette bölücülere gösterilmeyen şiddet sokakta Türk bayrağıyla hakkını savunan vatandaşlara gösteriliyor” diyerek sözlerini noktaladı.

Öncelikle İtalya ve İspanya Fındığı Tercih Ediliyor”

/ Mehmet S. UĞURBAŞ

Geçtiğimiz yıl Fatsa’da bir fındık bahçesinde tanıtımı yapılan ve fındık toplamada maliyeti ve iş gücünü büyük oranda azalttığı söylenen fındık toplama makinesi bölgemizde kullanılamadı.

Fatsa’nın ve Ordu’nun genel olarak fındık bahçelerinin eğimli arazilerde olması, belli, düzen ve dirlik içerisinde olmaması nedeniyle makineleşmeye uygun olmaması nedeniyle fındık toplama makinesi ile ilgili görüşmelerin devam ettiği öğrenildi.

Fındık makinelerinin İtalyan

temsilcileriyle görüşerek o gün Fatsa’da tanıtımın yapılmasında büyük rol oynayan tarım makineleri üreticisi Türk firmasının da İtalyan firma yetkilileriyle bazı konularda anlaşmaya varamadığı öğrenildi.

Konuyla ilgili görüşlerine başvurduğumuz firmanın Karadeniz Bölge Distribütörü Süha Topaloğlu, fındık makinesiyle ilgili görüşmelerin sürdüğünü belirtti.

“Verilmiş Bir Karar Yok” Topaloğlu: “Fındık makinesini üreten firma İtalya’da kullanılan büyük makinelerle bölgemizde

“Bölgeden Talep Olmadı” Fındık toplama makinesine Fatsa ve çevresinden bir talep olmadığını söyleyen Topaloğlu: “Çarşambalı bir üretici makine talebinde bulundu, onun dışında talep olmadı diye biliyorum. Makineler gerçekten çok güzel ama bahçelerimiz makinelere uygun değil. Biz önce bizim bahçelerimize uygun makinelerle bu işe başlayıp daha sonra bahçelerimizin çehresi değiştikçe büyük makinelere geçelim diye arzu ediyorduk ama bu konuda zamana ihtiyaç var. Bu bir şekilde bölgemizde kullanılacak ama büyük bir süre gerekiyor. Fındık dikim şekli ve fındık ocaklarının aralarındaki mesafe uygun değil. Bu insanlar traktörle büyük makinelerle fındığı topluyorlar. Makineye giren fındık tane olarak makineden çıkıyor. Ayrıca kurutma sis-

Atatürk İlkokulu Yeni Binasına Kavuşuyor

veriyor. Herkes bir an önce aklını başına almalı ve bu olaylara son vermek gereklidir. Halkın sesine kulak verilmeli. İktidar artık aklını başına alsın ve sokaklara kulak versin” dedi.

“Türk Fındığı İyi Kurutulmadığı İçin

pazara girmek istediler ama olmadı. Bizim bahçelerimizin büyük makinelere uygun olmaması buna engel oldu. Bizim temsilcisi olduğumuz firma ile de görüşmeleri sonucunda bir konsensüs sağlayamadılar. Şu anda verilmiş bir karar yok” dedi.

5

/ Fatma CANLI

Fatsa İlçe Milli Eğitim Müdürü Sayın Ahmet Gürsel Avcı, Atatürk İlkokulu’nun ismine yakışmayan bir görüntüde olduğunu belirterek, Milli Eğitim Bakanlığının onayından geçerek 2013 yatırım programına alındığını ve Atatürk İlkokulunun yeni binasının yapımına en kısa zamanda başlanacağını söyledi.

Müdür Avcı, Okulun 20 derslikli olacağını belirterek, Fatsa’ da İlçe Milli Eğitim Müdürü olarak görev yapmaktan son derece gurur duyduğunu ifade etti.

Avcı, “çünkü çok değerli bir eğitim ordusu ile çalışıyorum.

Atatürk İlkokulu müdürü, müdür yardımcısı, öğretmen ve

velisi ile bunu gösterdi. İlçemizin medarı iftiharımız diyebileceğimiz okullarımızdan bir tanesi. Bizi onurla gururla Ankara’ da temsil ettiler. İlçemizde çok güzel başarı elde ettiler sosyal ve kültürel alanlarda.

Bu konuda çok güzel çalışmaları oldu” dedi.

Müdür Avcı, ev ziyaretlerinin öneminden de bahsederek, “İlk göreve başladığımda bunun da planlamasını yaptık.

Okul müdürlerimizle toplantı yaparak mutlaka veli ev ziyaretlerine ağırlık verilmesi gerektiğini ifade ettik. Geldiğimiz aşamada ilçemizde en fazla ev ziyaretini Atatürk İlkokulu gerçekleştirdiğini tespit ettik.

Kendilerini tebrik ediyorum” şeklinde konuştu.

Vali Çiftçi, Ünye’de Ter Attı

temleri de çok farklı ve sıfır nemle pazara sunuyorlar” dedi.

“Türk Fındığı Son Tercih” Avrupa’da Türk fındığının piyasada İtalya ve İspanya fındığının tükenmesi halinde talep gördüğünü söyleyen Süha Topaloğlu: “Bir buçuk ay önce firma yetkilileri bize geldi ve bir görüşmemiz oldu. O dönemde fındık fiyatı 4.40 TL civarındaydı.

Buradaki fındığın değerinin düşük olması sizin pazarınızı etkilemiyor mu diye sordum. Verdikleri cevapta iç fındık olarak bizdeki fındığın en düşük 10€, en kalitelisi de 20€ şeklinde ifadelerde bulundular. Ben de bu kadar fiyat farkı varken sizin fiyatınızı düşürmüyor mu diye sordum ve bana Türk fındığının oradaki fiyatı etkilemediğini söylediler. Orada ilk olarak sıfır nem olduğu için İtalyan fındığını, tükendiği takdirde İspanya ve o da tükenirse en son Türk fındığı tüketmeye başladıklarını söylediler. Türk fındığı iyi kurutulmadığı için asit ve afla toksin olduğu için İtalyan piyasasında ilgi görmediğini söylediler. Çok ilginç bir tespitte bulundular” diye konuştu.

Ordu’ya geldiği günden itibaren çeşitli faaliyetlerde bulunan Vali Kenan Çiftçi’nin son durağı Ünye oldu.

Vali Çiftçi, Ünye Kaymakamı Mustafa Demir ile sabahın erken saatlerinde bir araya gelerek spor yaptı. Sabah sporunu Ünye'de yapan Vali Kenan Çift-

çi’ye Ünye Kaymakamı Mustafa Demir, İl Genel Meclis üyelerinden Fahri şahin, Hüseyin Tavlı ve Ali Özkan da eşlik etti. Ünye’nin manzarasına hayran kalan Vali Çiftçi, tamamını dolaştığı sahilde bir tur daha atarak manzaranın keyfini çıkarttı.

5. Solunum Zirvesi Yeşilce’de Yapılacak

Organlarıyla 4 Kişiye Hayat Verdi Ordu’da evinde beyin kanaması geçiren 46 yaşındaki Emine Çelebi, bağışlanan organlarıyla 4 kişiye umut oldu.

Ordu’nun Cumhuriyet Mahallesi’nde yaşayan Emine Çelebi, iki gün önce evinde aniden fenalaşınca Medical Park Ordu Hastanesi’ne kaldırıldı. Yapılan ilk müdahalenin ardından beyin kanaması teşhisi konulan Çelebi, yoğun bakım ünitesine kaldırıldı. Burada gerçekleştirilen tüm müdahalelere rağmen beyin ölümü gerçekleşti. Çelebi’nin ailesi doktorlardan bu acı haberi aldıktan sonra Çelebi’nin “Organlarımı ba-

ğışlayın” sözü üzerine bağışta bulunmak istediklerini belirttiler.

Yapılan testlerin ardından Çelebi’nin ilk etapta kalp, karaciğer, böbrekler, kornea, akciğerinin alınabileceği aile yakınlarına doktorlar tarafından bildirildi.

Ailenin onayı üzerine nakil işlemleri başlatılırken, kalp ve akciğerin dokuları Türkiye’de organ bekleyen hiçbir hastaya uymadığından alınmazken, Karaciğer ve Böbrekler Erzurum Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi hastanesinde tedavi gören, kornea ise Samsun Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Tıp Fakültesi Hastanesi’nde tedavi

gören hastalara nakledilmek üzere götürüldü.

Emine Çelebi’nin eşi Cevdet Çelebi kendisinin kalp rahatsızı olduğunu belirterek, “Ben ölüme kendimi hazırlamıştım. Eşime ‘hanım bu kalp, bir, iki, üç defa vurdu. Dördüncüye Allah kerim. ‘Eğer ben ölürsem bütün organlarımı bağışla’ diye ben de vasiyet ettim. Ama hanımımın ani beyin kanamasıyla genç yaşta olmasına rağmen maalesef kaybettik. O benim değil, ben onun organlarını bağışlamaya mecbur kaldım” şeklinde konuştu.

Yeşilce çok farklı bire kongreye ev sahipliği yapacak. 12-16 Haziran tarihleri arasında Mesudiye’ye Yeşilce de düzenlenecek olan 5. Solunum Zirvesi Toplantısı’na Türkiye’nin dört bir yanından konunun uzmanı doktorlar katılacak.

Mesudiye İlçesi’ne bağlı Yeşilce de 12-16 Haziran tarihleri arasında düzenlenecek olan 5.

Solunum Zirvesi Toplantısı’na Türkiye’nin dört bir yanından konunun uzmanı doktorlar katılacak.

Toplantıya katılan uzmanlar bilimsel toplantılar ve deneyler gerçekleştirecek. Zirvenin eş başkanı Doktor Ali Fuat Varol, Ordu’nun Sağlık alanında bu ölçekli bir top-

lantıya ilk kez ev sahipliği yapacağını söyleyerek şunları dile getirdi.

“12-16 Haziran tarihleri arasında Ordu Yeşilce de ilk defa Ordu’da düzenlenecek ulusal bir kongre yapıyoruz. 5. Solunum Zirvesi yapılacak. Daha önceki toplantılar Rize’de olmuştu. Toplantının eş başkanı ben olacağım.

Ve yaklaşık 20 tane profesör, 15 tane doçent katılacak. Sabah ve akşam bilimsel toplantılar yapılacak. Öğleyin etrafı tanıtıcı geziler olacak. Ordu’nun tanıtı için ufakta olsa bir katkımız olduğu için mutluyuz. Herkesi toplantıya bekliyoruz. Umarım güzel bir toplantı olur ve umarım Ordu’yu tanıtmış oluruz” dedi.

10 HAZİRAN 2013 PAZARTESİ

Sayfa

6

10 HAZİRAN 2013 PAZARTESİ

Sayfa

“Ordu, Mutlaka

7

“Vatanın Her Karış Alanını Yıkarak

Teşvik Kapsamına Alınmalı” Demokrasi Harekâtı Olmaz” Erdik: “Ordu’nun 5. Bölgede kalması gerekiyor. Dolayısıyla Fatsa Organize Sanayi Bölgesi’nin daha büyük yatırımlar ve fabrikalarla gelişerek, istihdamın genişlemesi ve bölgenin sanayisine yön verecek kadar genişlemesinin sağlanması noktasında gayret gösteriyoruz. FAGİAD olarak bu noktada elimizden gelen her türlü desteği vermeye hazırız ve ne gerekiyorsa üzerimize düşen görevleri yerine getirmeye çalışıyoruz. Güç birliğine hazırız” dedi.

/ Mehmet S. UĞURBAŞ

Fatsa Genç İş Adamları Derneği (FAGİAD) Başkanı Serkan Erdik, teşvik yasasının şekillenmeye başladığını ancak hangi illerin teşvik kapsamında olacağının henüz netleşmediğini söyledi.

Erdik: “Ordu’nun 5. Bölgede kalması ve teşvikten kesinlikle yararlanması gerekiyor” şeklinde konuştu. “İşverenlerimize Büyük Fayda Sağlayacak” Serkan Erdik: “Yatırımcıların sigorta prim ödemelerinde yüzde 5 indirime ek olarak yüzde 6 yani toplamda yüzde 11 indirim alacağı yönündeki kanun resmi gazetede yayınlandı ancak hangi illerin bu kapsama alınacağı henüz netlik kazanmadı. Ayrıca bu indirim Ocak ayından itibaren geçerli olacak. Yani 2013 yılının Ocak ayından itibaren ödenen primler de bu indirim kapsamında olacak. Diğer aylara da bu ödenen

paralar mahsup edilerek ödeme yapılacak. Bu indirim işverenlerimizi çok rahatlayacak. Bu kanunun hangi illeri kapsayacağının netleşmesini ve Ordu’nun da bu iller arasında olmasını arzu ediyoruz. İşverenlerimizin iş noktasındaki hassasiyetlerini bildiğimiz için Ordu ilinin de bu kapsam içerisine alınması gerekiyor” dedi.

“Ordu 5. Bölgede Kalmalı” Ordu’nun teşvik kapsamına alınması gerektiğini ifade eden

“Girişimcilik Kursu 3. Kez Açılacak” Erdik son olarak: “FAGİAD bünyesinde açılan KOSGEB Girişimcilik Kurslarının üçüncüsünü de açacağız. Buna başta Fatsa olmak üzere özellikle çevre ilçelerimizden çok yoğun bir talep alıyoruz. O talebi gidermek, hem yeni işyerlerini bölgemize kazandırmak ve istihdamın genişlemesi için bu konuya hassasiyetle yaklaşıyoruz” diye konuştu.

/ Hamdi BÜKLÜ

Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Fatsa İlçe Teşkilatı birlik ve beraberlik kahvaltısı düzenledi. Fatsa İlçe Teşkilat binasında düzenlen kahvaltıya MHP Ordu İl Başkanı Cemal Enginyurt, Fatsa İlçe Başkanı Şakir Cemal Uygun ve çok sayıda partili katıldı.

Kahvaltı sonrasında bir konuşma yapan Ordu İl Başkanı Enginyurt, “Bugün burada yapılan kahvaltılı toplantı sayesinde birlik ve beraberliğimiz adına çok güzel bir faaliyet gerçekleştirdik.

Bu kapsamda İlçe Başkanımıza çok teşekkür ediyorum. Ordu ve

Et Balık Kurumu Emeklileri Fatsa’da Buluştu Et ve Balık Kurumu Fatsa Şubesi'nden emekli olan işçiler yıllardır birbirlerinden irtibatı koparmadı.

Eski çalışanlar Fatsa’da bir araya gelerek özlem giderdiler. Hiçbir dernek kurmadan, sadece birbirlerini haberdar ederek toplanan Fatsa Et Balık çalışanlarını temsilen bir konuşma yapan Gazanfer Göksu,

“3’er yıl aralıklarla Fatsa ve Ünye’de toplanıyoruz. Birbirimizi hiç unutmadık. Emekli olduktan sonra İstanbul, Ankara, Samsun’a kadar dağılmış arkadaşlarımız var. İlk olarak 10 kişi olarak buluşuyor iken 76 kişiye ulaştık. 7 arkadaşımız Ünye’de 3 arkadaşımız da Fatsa’da vefat etti. Şimdi 66 kişi olarak bir aradayız. Seneye inşallah Ünye’de toplanacağız” dedi.

Fatsa Atatürk Parkı’nda yemek yedikten sonra eksi anılarını birbirlerine anlatan Et Balık emeklileri daha sonra Fatsa’da gezdikten sonra memleketlerine döndüler.

çevre ilçelerde bulunan ocaklarımızın son günlerde meydana gelen gezi parkı olaylarına karşı sağduyu içerisinde olduğundan dolayı çok teşekkür ediyorum.

Bizler enerji ve gücümüzü Türk milletinin lehine olacak her şey için kullanırız. Ülkücülerin bir özelliği ise, başkalarının yapmış olduğu organizasyonlarda figüran olmaması ve olmayacağıdır. Ülküdaşlarımızın, ülkemizin geleceği ve gelişebilmesi adına her türlü gayret ve mücadeleyi sergilemesi gerekiyor. Türk Milliyetçileri ve ülkücüler başkalarının ta-

şeronu asla olmamalıdırlar. AKP hükümetini ve Sayın Başbakanı sergilemiş olduğu tavırdan dolayı kınıyorum. Yapmış olduğu açıklamayla Türkiye’yi ikiye böldü. Artık AKP’li olanlar ve AKP’li olmayanlar olarak milletimizi birbirine düşürdü. Bu kapsamda AKP ve Başbakanın izledi yol yol değildir.

Bir an önce yaptıkları yanlıştan dönerek, “ Bizler yanlış yaptık, bir yanlış anlaşılma oldu” diyerek Türk milletinden özür dilemedir.

Her birey hakkını demokratik ve hukuki açıdan arayabilir. Ancak vatanın her karış alanını yıkarak ve parçalayarak, ülkesine zarar vererek demokrasi harekâtı olamaz” şeklinde konuştu.

8 “Din Kimsenin Tekeli ve Siyasi Malzemesi Olmamalı” “ Sosyal Medyayı Kontrol Etmek Zor” 10 HAZİRAN 2013 PAZARTESİ

Sayfa

örten veya başını açan, inananı veya inanmayanı, yani her kesim insanın tek bir amaç için bir araya gelerek vatan toprağının savunulması adına tepkilerini göstermesi muhteşem bir olaydır. Dünya bizim gencimiz konuşuyor ve bu haykırışı hayretle izliyor.

/ Hamdi BÜKLÜ

Taksim gezi parkı eylemlerini gazetemize değerlendiren Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Fatsa İlçe Başkanı doğan Çelebi, “Artık bir uyanış zamanı ve gerçeklerin ortaya çıkması için en güzel harekât başlamıştır. Bu saatten sonra kimse yüce dinimizi siyasi rant sağlamak için tekeline almamalıdır. Din, insanların Allah ile bağlantı noktasıdır. Yüce İslam dini, AKP’nin Türk halkını kandırmak için siyasi silahı olsun diye gönderilmemiştir” diye konuştu. Çelebi değerlendirmesinin devamında ise, “Gezi parkı eylemlerinin nedenleri, yarının ve geleceğinin beklentilerinin gerçekleşmeyeceğini anlayan ve AKP hükümetinin, halka danışmadan “ben yaptım” politikasına yeter artık diyen, Türkiye’de apolitik olarak tanıdığımız yani politikayala ilgisi olmayan ama bu ülkede ben de yaşıyorum ve geleceğimi istediğimin dışında kimse şekillendiremez diyen gençlerin bu gidişata haykırışıdır. Aslında bir milletin uyanışıdır. Diktacılıkla yapılmak istenen bir sistemin içine girmek

istemeyen asıl Türk gencinin birlik ve beraberlik duygusunun en üst seviyeler çıkmasıdır.

“Türk Gencini Kutluyorum” Yapılan eylemlerde polisin gençlerimize orantısız bir müdahale uygulamasına rağmen, düşünce, fikirlerini ve duygularının dile getirilmesi konusunda bir adım bile geri atmayan Türk gencini takdir ve saygıyla kutluyorum.

Her zaman söylerdik gençlerimiz geleceğine sahip çıkmıyor, düşüncelerini özgürce ifade etmiyor, ülkelerine bir fayda sağlaması konusunda endişeleniyoruz, gençliğimizin gidişatının hiç iyi olmadığını düşünürken, gençlerimiz gezi parkı eylemlerinde sergiledikleri birlik ve dayanışmanın görüntüsü, yanlış düşündüğümüzü ve büyüklerine bile taş çıkartarak bu iş böyle yapılır dercesine bir tavır koydular. Aslında gezi parkı eylemlerinin sayesinde bir gerçek ortaya çıktı.

Hep söylenir ya ülkemizde insanlar kutuplaşmış ve ayrımcılık yapılmaktadır. Bu düşünce artık doğruluk değeri taşımıyor, çünkü partili veya partisiz, inancı gereği başını

“Ben Ne Yaptım Demeliler” Bundan sonrası ne olacak diyorlar. Gezi parkı eylemleriyle ülkenin kalbini kıranların, iki elini başlarının arasına getirip “ben ne yaptım” diyerek yaptıkları hatanın farkına varmaları gerekiyor. Bu tepkinin duygusunu ve anlamını tam olarak özümsemeyenlerin, dış güçleri, siyasi partileri, sosyal medyayı, ulusal medyayı, STKları suçlamasının bir anlamı yok; çünkü bu bir halkın uyanışıdır. Tabi ki bu saf duyguyu, kötü amaçlarına alet etmek isteyen şer odakları bulunuyor ve kendilerince provakatif eylemler yapıyorlar. İnanıyorum ki gençlerimiz bu art niyetli kişilerin oyunlarına gelmez ve özgür iradelerinin bu tepkide haklılığının devamını getirirler.

“Gerçek Niyetini Açıklamalı” Sonuç olarak, ülkemizin dört bir yanı AVM ile çevrilmiş iken, nefes aldığımız ormanlarımız canice katledilirken, ülkemizin gidişatı iyi değilken, düşüncelerini ifade eden gazetecilerimiz mahkûm edilmişken, tarım, hayvansal gıda açısından yurt dışına abone olmuşken, ülkemize ait bir teknolojik bir ürünümüz yokken, yüce dinimiz siyasi malzeme yapılıyorken, gençlerimiz gelecekten umutlarını kesmişken birileri çıkıp da yüzde elliyi evlerinde zor tutuyoruz demesi akıl işi değildir. Artık herkes halkın karşına çıkıp, gerçek niyetini açıklamalıdır” şeklinde konuştu.

Erciyes Üniversitesi İletişim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Hamza Çakır, “Gezi Parkı” olaylarını yayınlamadığı gerekçesi ile medya organlarına yapılan eleştirileri değerlendirdi.

Basın İlan Kurumu Ordu Şube Müdürlüğü ile Sema Hukuk ve Tahkim Derneği işbirliğiyle "Yerel Basın Eğitim Paneli" düzenlendi.

Ordu’da bir otelde düzenlenen paneli Erciyes Üniversitesi İletişim Fakültesi Dekanı ve UNESCO Türkiye Milli Komisyonu İletişim Komitesi Üyesi Prof. Dr. Hamza Çakır yönetirken, 'Türkiye'de Yerel Basın ve Sorunları' konusunu diğer konuşmacılar, Erciyes Üniversitesi İletişim Fakültesi Dekan Yardımcısı Doç.

Dr. Hakan Aydın 'Sosyal Medya ve Gazetecilik', Erciyes Üniversitesi İletişim Fakültesi Öğretim Üyesi Osman Utkan ise 'Gazetecilikte Etik ve Yasal Sınırları' konularını ele aldı.

Panele Ordu İl Emniyet Müdürü Hakan Kırmacı, İl Genel Meclisi Başkanı Engintekintaş, İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Selami Aydın, Ordu Valiliği Basın ve Halkla İlişkiler Müdürü Vedat Öz, Basın İlan Kurumu Ordu Şube Başkanı Çetin Oranlı, Ordu

DEMİRLİ BETON

TUĞLA

BETON

Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Recep Aydın, Sema Hukuk ve Tahkim Derneği Başkanı Av. Kadir Umut Demir’in yanı sıra çok sayıda basın mensubu katıldı.

Panel sonrasında gazetecilerden gelen soruları cevaplayan Dekan Prof. Dr. Çakır, Türkiye’de yaşanan “Gezi Parkı” olaylarının bazı medya kuruluşları tarafından yayınlanmamasına yapılan eleştirilere değinerek, “Önemli olan görüntü yayınlamak değil, sağduyu çağrısı yapabilecek yayınlar yapabilmektir” dedi.

tu.

“Bilgi Kirliliği Oluştu” Dekan Çakır, “Gezi Parkı” olayında sosyal medyanın çok fazla bilgi kirliliği oluşturduğunu ifade ederek, “Gezi olaylarıyla ilgili, sosyal medya zaten çok bilgi kirliliği oluşturdu. Zaten gezi olaylarıyla ilgili alandan çekilmeye başlamasının temelinde de bu bilgi kirliliğinin yanlış yönlendirilmeye provokasyona doğru yöneldiğini gördüğü için insanlar meydanlardan çekilmeye başladı. Sosyal medyayı kontrol etmek zor. Bu dünyanın her yerinde böyle, Türkiye’de de böyledir. Zaten kontrol etmeye kalkarsan o zamanda sansürden bahsetmeye başlarsın. Sosyal medyada yapılanlar bilinçli yapılmıyor. Televizyon ve gazetelere çok eleştiriler oldu.

Sosyal medyanın ötesinde ulusal televizyonlar Taksim’den canlı yayın yapmadılar, olayları doğru vermediler. Bunu anladık ama dünyanın neresinde bu yapılıyor. 11 Eylül’de Amerika olayları canlı mı yayınladı? Dünyanın her yerinde bu tür hadiseler oluyor. Önemli olan toplumsal duyarlılığı ve provokasyonları engellemek, kamuoyu adına medyanın birinci derecede görevidir” diye konuş-

“Önemli Olan Sağduyu Çağrısı Yapmak” Yayıncılıkta önemli olanın görüntü yaymanın olmadığının altını çizen Prof. Dr. Çakır, “Bu olaylarda vurulanları, kırılanları indirilen camları, gençliğin sokağa dökülmesini engelleyici yayın yapmazsanız toplumu sokağa daha geniş bir boyutta dökersiniz. Önemli olan görüntü yayınlamak değil, sağduyu çağrısı yapabilecek yayınlar yapabilmektir.

Demokratik ortamda televizyon programlarında bunu tartışabilmektir. Bu bir sansür değildir.

Televizyonculuk demek her olanı olduğu gibi aktarmak demek değildir. Toplumsal duyarlılığı ve ülkedeki insanların niçin, hangi amaçla, nerede neler yaptığını açık oturumlarla sağduyuya yönelik yayınlar gerçekleştirebilirseniz kamuoyu adına yayıncılık budur. Yoksa siz neden canlı yayın araçlarını oraya yönlendirip, olan bitenleri 24 saat neden yayınlamadınız. Vurulanları, kırılanları, dökülenleri, ağlayanları sızlayanları, bunu yapmak yayıncılık değildir. Yayıncılık demek, toplumun bazen sosyal medya aracılığı ile yapılan yanlış yönlendirmelerle ortaya çıkabilecek kaosu ortadan kaldırmak kamu yayıncılığıdır. Bunu yapabiliyorsanız siz yayıncılık yapıyorsunuzdur. Taksimde birçok televizyonun canlı yayın araçları yakılmıştır. Bunlar provokasyon mudur? Tartışma konusudur. Yakılmaması gerekir. Herkesin yayın politikasına saygı duyulması gerekiyor. Önce medya öz denetimi, öz eleştiriyi kamuoyu adına kendisine yapması gerekir” şeklinde konuştu.

MOLOZ

ASFALT

KİLİT TAŞI BORDÜR

Salim DÜRÜ (Müteahhit)

Gsm: 0531 888 52 52 - www.duruinsaat.com Günpınarı Köyü, Çerkezbükü Mevkii Cevizdere-ÜNYE

Dürü İnşaat olarak insanlığın yaşam kalitesini artırmak için hedeflerimizi sürekli büyütüyoruz.

* Kum * Çakıl * Kırma * Eleme * Yıkama Tesisi * Özel Doğal Şap Kumu

10 HAZİRAN 2013 PAZARTESİ

“Bütün Pos Cihazlarının

Tek Yönde Kullanılmasını Sağlıyor” ödemek zorunda da kalmayacaklar. Yazarkasalarını istedikleri şekilde kullanabilecekler ve onlar için büyük bir kolaylık olacak.

Eskiden kesilen fişler ve pos slipleri 5 yıl boyunca saklanmak zorundaydı. 5 yıl boyunca muhafaza etmek de zor oluyordu. Yeni nesil yazar kasa sayesinde bu sorun da ortadan kalkmış olacak ve direkt maliye görüyor olacak.

/ Hamdi BÜKLÜ

Yeni nesil ödeme kaydedici cihaz özellikle seyyar satış yapanlar için büyük bir rahatlık sağlıyor.

Konuyla ilgili bilgi veren Elektronik Teknisyeni Adem Gürül, “Yeni nesil ödeme kaydedici cihaz, bütün esnafları ilgilendiren bir yazar kasadır” diye konuştu.

Gazetemize yaptığı değerlendirmenin devamında Gürül, “Aynı zamanda bütün pos cihazlarının tek yönde kullanılmasını sağlıyor. Bu sayede esnaflar ayrı ayrı pos cihazı kullanmayacakları için, aylık kotalarını dolduramadıklarında bankalara ekstra bir ücret

“Seyyar Satıcılara Kolaylık” Yeni nesil cihaz özellikle seyyar satış yapanlar için büyük bir rahatlık olacak. Kapıda satış esnasında alınan ödemeleri tahsil ederken sorun yaşamayacaklar. Bu şekilde seyyar satış yapan ve kapıda ödeme alan herkes bu cihazı kullanmak zorundadır. Bu cihazı kullanma zorunlu olan esnaflar ise, Satışı yapılan malları aynen veya işlendikten sonra satışını yapanlar dışındaki kimselere satan veya aynı kimselere hizmet veren yani perakende satış yapan birinci ve ikinci sınıf tüccarlar, ödeme kaydedici cihaz kullanmak mecburiyetindedirler. Ödeme kaydedici cihaz kullanma mecburiyeti için süre, yeni işe başlayan ve sonradan mecburiyet kapsamına giren mükelleflerin ödeme kaydedici cihazları kullanma mecburiyetleri işe başlama ve mecburiyet kapsamına girme tarihinden itibaren 30 gündür. Bu süre, kalkınmada birinci ve ikinci derecede öncelikli yörelerdeki faaliyetleri ile ilgili olarak 60 gün olarak belirlenmiştir. İsteğe bağlı olarak ödeme kaydedici cihaz alan mükelleflerin bu cihazları kullanma mecburiyetleri cihazları aldıkları tarihten itibaren 30 gün içinde başlamaktadır. Ödeme kaydedici cihaz kullanmak suretiyle verilen satış fişlerinde bulunması gereken bilgiler, satış fişlerinde; satış fişini veren kişi veya kuruluşun adı ve soyadı veya unvanının, adresinin, bağlı bulunduğu vergi dairesi ve hesap numarasının, satılan malların cinsi ve bedellerinin, vergili olup olmadıklarının ve bunlara ait toplamların, müteselsil fiş numarasının, işlem tarihinin, cihazın onaylandığını

Sayfa

9

Sabri Özel’den Babalara Özel

gösterir sembolün ve cihaz sicil numarasının gösterilmesi gerekir.

“Arızalandıysa Fatura Kesilecek” Kullanmakta oldukları ödeme kaydedici cihazları arızalanan mükellefler en geç arızanın meydana geldiği günü takip eden günün sonuna kadar yetkili bakım ve onarım servislerine başvuruda bulunarak cihazlarının onarımını yaptıracaklardır. Mükellefler cihazlarının arızalı olduğu günlerde yapacakları satışlarını Vergi Usul Kanununa göre düzenleyecekleri fatura veya perakende satış fişleri ile belgelendireceklerdir.

Usulüne uygun kağıt rulo kullanmamaktan dolayı müşterilerine silik ve okunaksız ödeme kaydedici cihaz fişi veren mükellefler hakkında yapılacak işlem, Katma Değer Vergisi Mükelleflerinin Ödeme Kaydedici Cihazları Kullanmaları Mecburiyeti Hakkında 3100 sayılı Kanunla ilgili 52 Seri No’lu Genel Tebliğlin 5’inci bölümünde, termal yazıcılı ödeme kaydedici cihazlarda kullanılacak kağıt ruloların taşıması gereken özellikler açıklanmıştır. Bu nedenle termal yazıcılı ödeme kaydedici cihaz fişlerinin 52 Seri No’lu Genel Tebliğde sayılan şartları taşıması zorunlu olup bu özellikleri ihtiva etmeyen fişleri düzenleyen mükellefler hakkında Maliye Bakanlığınca belirlenip açıklanan usul ve esaslara uymamaktan dolayı beş kat birinci derece usulsüzlük kesilebilir.

Seyyar satış yapmayan sabit iş yerleri için ise 2014–2015 yılına kadar bu cihazı alma müddetleri var. Ama yazar kasaların mali hafızası dolduktan sonra almak zorundalar. Bizlerden de bankalardan da temin edilebiliyorlar. Şu an da Denizbank’ın bu yazarkasayla anlaşması mevcuttur. Burada Fatsa, Kumru, Korgan, Çamaş, Çatalpınar bölgesine Gürül Elektronik olarak biz bakıyoruz. Müşterinin ne konuda sıkıntısı varsa, hepsi ile ilgilenip, çözmeye çalışıyoruz” şekline konuştu.

/ Fatma CANLI

Babalar Gününün yaklaşmasıyla piyasada da hareketlenmeler başladı. Birçok mağaza da Babalar Günü’ne özel kampanyalarla ‘babasına hediye almak isteyenlerin’ dikkatini çekmeye çalışıyor.

Fatsa’da onlarca mağaza düzenledikleri kampanyalarla dikkat çekmeye çalışırken bazı mağazalar da büyük indirimlerle halkın ilgisini kendilerine yöneltiyor.

Fatsa City AVM’de bulunan Sabri Özel giyim mağazası da Babalar gününe özel düzenlediği %35 indirim ve indirim üzerinden ekstra %10 daha indirim yaparak vatandaşların dikkatini çekmeyi başardı.

Kampanyanın büyük ilgi gördüğünü söyleyen Mağaza Müdürü Nagehan Coci, kampanyanın 18 Haziran’a kadar devam edeceğini ifade etti.

Coci; “ Kampanyamız, yüzde 35 artı 10 şeklinde başladı ve 18 Haziran’a kadar geçerli olacak.

Yani yüzde 35 üzerinden yüzde 10’luk bir opsiyonumuz daha oluyor. Kampanyamız Babalar Gününe özel olarak başlatıldı, ancak Babalar Gününün son gününe tekâmül etmemesi ve vatandaşların sıkışmaması açısından birkaç hafta kala başladık bu kampanyaya. Olumlu sonuçlar alıyoruz, geri-

ye dönüşler çok güzel bir şekilde devam ediyor. Müşteri memnuniyetini ön planda tutan Sabri Özel bu kampanyayla da bize büyük katkı sağlıyor. Açık söylemek gerekirse müşterilerimize 2 yıl süre ile garantili verdiğimiz hizmet gerçekten lafta kalmıyor. 2 yıl garantili almış olduğunuz üründe bu süre içerisinde kullanma talimatına uyduğunuz sürece, herhangi bir sorun yaşadığınızda, fabrikamız ürüne gerekli tadilatları yapıyor ya da iadesini sağlıyor” dedi. İlginin beklentilerinin bile üzerine çıktığını ifade eden Coci; “Babalar Gününe özel başlayan bu kampanyamızda müşterilerimizin ilgisi beklentimizin üzerinde oldu.

Bu derece ilgi olacağını ve bu kadar olumlu sonuçlar alacağımızı açıkçası düşünmüyorduk. Ama gerek insanların Sabri Özel’e olan ilgisi, gerekse bilen kitlenin dışında bizimle birlikte hafızalara kazınan hizmet kalitemiz, gerekse de kampanyanın yansıması bizi çok sevindirdi. Halkımızın göstermiş olduğu ilgiden gayet memnunuz. İlgilerinden dolayı tüm vatandaşlara teşekkür ediyoruz. Ayrıca vatandaşların mutlaka mağazamıza uğrayarak ürünlerimizi görmeden alacakları hediyeye karar vermemelerini tavsiye ediyoruz” diye konuştu.

10

10 HAZİRAN 2013 PAZARTESİ

Sayfa

“Bundan Sonra Daha Kaliteli Hizmet Alacaksınız” Müftülükten Kur’an Ziyafeti

Ünye Belediye Başkanı Ahmet Arpacıoğlu Erenyurt belediyesine ziyarette bulundu. Ünye belediye başkan yardımcılarının da katıldığı inceleme gezisi ilk olarak Erenyurt Belediye Başkanı Mehmet Aktaş’ın daveti ile başladı. Belediye makamında Başkan Aktaş ve mahalle muhtarlarıyla bir araya gelen Ünye Belediye Başkanı Ahmet Arpacıoğlu, büyük şehir kanunuyla birlikte Erenyurt’un daha kaliteli hizmet alacağını söyledi.

Erenyurt Belediye BAşkanı Mehmet Aktaş, “Erenyurtumuz 2000’in altında olan bir nüfusa sahip bir beldemizdir. Önceden daha yüksekti ama büyük şehir olana kadar kapanma noktasında

olan bir beldemizdi. Büyükşehir olunca ve beldelerin hepsi kapanınca bizler için daha iyi oldu tabii ki. Eren yurdumuza gelişiniz bizi memnun etti. Yapacağımız işleri elbirliği ile yaparsak, hem bizi memnun etmiş olursunuz, hem halkımızı memnun etmiş olursunuz, hem de sizler memnun olarak buradan ayrılırsınız ” dedi.

“Zaman, zaman Erenyurtumuzu ziyaret ediyorduk” diyen Ünye Belediye Başkanı Ahmet Arpacıoğlu, ” 2013 yılında büyükşehir kanunuyla beraber, büyük şehir olunca artık burası da 2014’ün Mart ayından sonra Ünye Belediyesinin sınırları dahilinde olacak. Bugüne kadar bu belediyenin kurulmasında,

bu belediyeye hizmet eden hakkın rahmetine kavuşan belediye başkanlarımıza Allah’tan rahmet diliyorum. Hizmetlerin en kutsalı halka olan hizmettir. Biz halka hizmeti hakka hizmet kabul eden bir felsefeyle çalışıyoruz. Erenyurtumuz sıcak insanların yaşadığı bir beldemiz, gönül birlikleri içerisinde bugüne kadar kardeşçe kucaklaşarak yaşadık. Bundan sonrada aynı duygularla buralara hizmette bulunacağız. Nasip olursa 2014 Mart’ından itibaren artık hep birlikte, muhtarlarımızla, vatandaşlarımızla hep beraber gayret edip hizmet edeceğiz.

Büyükşehir belediyesi olması nedeniylede Ünye’ye bağlanması, sınırlarımızın Fatsa’ya kadarda genişlemesinin buraya ayrıca bir güç katacağını düşünüyorum.

Erenyurt 2000’in altında bir beldemizdi ve belediyenin gücü malumdu, gelen para nüfusa orantılı olarak belliydi. Artık inanıyorum ki Erenyurt daha farklı daha önü açılan daha mutlu bir yer olacaktır. Buradaki insanlarımıza hizmet etmek bizim içinde büyük bir keyif olacak. Beni burada ağırlayan çok değerli belediye başkanımıza, muhtarlarımıza ve Erenyurtlu hemşerilerimize çok teşekkür ediyorum” diyerek sözlerini nok-

taladı.

Erenyut Belediye Başka’nın misafiri olan Ünye Belediye Başkanı Ahmet Arpacıoğlu Belediye binasında katıldığı programın ardından Erenyut merkez camiinde cuma namazı kıldı. Namaz çıkışı Vatandaşlarla sohbet eden Başkan Arpacıoğlu Erenyurd’lulara büyükşehirle ilgili bilgilendirmelerde bulundu. Arpacıoğlu, büyük şehir kanunun gelmesinin ardından Erenyurd’un Ünye sınırları içerisine dahil olacağını ve daha kaliteli hizmet alacağını dile getirdi.

Vatandaşlarla yaptığı sohbetin ardından Erenyurt Çakmaklı camiisinde de incelemelerde bulunduktan sonra, Erenyut İlköğretim okulunu ziyaret eden Başkan Arpacıoğlu, minik öğrencilerin yoğun ilgisiyle karşı karşıya kaldı. Ünye Belediye Başkanı Ahmet Arpacıoğlu’nu karşılarında gören okul öğrencileri, Başkan Arpacıoğlu’na okullarının çevre düzenlemesine ihtiyaç duyduğunu ifade ettiler. Minik öğrencilerinin istekleri üzerine Arpacıoğlu, “Çevre düzenini yapacağız, sizide rahatlatacağız” diyerek sözlerini noktalarken mahalle muhtarlarıyla birlikte Erenyut şerefiye mahallesi cem evine de ziyaretin ardından gezilerine son verdi.

Otso Meclis Üyelerini Seçti

Fatsa İlçe Müftülüğü Kuran-ı Kerim Tilaveti programı düzenledi. Fatsa Kapalı Spor Salonunda düzenlen programa Fatsa İlçe Müftüsü Şenel Yılmaz, FASİAD Başkanı, Ak Parti Ordu İl Genel Meclis Üyesi Atıf Yüksel, Sultan Ahmet Camii Baş İmam – Hatibi Hasan Kara, Süleymaniye Camii İmam Hatibi Ayhan Mansız, Mihrimah Sultan Camii İmam Hatibi Mustafa Ergün, Süleymaniye Camii Müezzini Abdulsamed Yazıcı ve çok sayıda vatandaşların katılımıyla yapıldı.

Program öncesinde bir konuşma yapan Müftü Yılmaz,

“Her yıl geleneksel hale getirdiğimiz Kuran-ı Kerim ziyafetine hoş geldiniz. Kuran-ı Kerim yeryüzünde Allahın ziyafet sofrasıdır” şeklinde konuştu.

Konuşmanın ardından sırasıyla Sultan Ahmet Camii Baş İmam – Hatibi Hasan Kara, Süleymaniye Camii İmam Hatibi Ayhan Mansız, Mihrimah Sultan Camii İmam Hatibi Mustafa Ergün, Süleymaniye Camii Müezzini Abdulsamed Yazıcı Kuran-ı Kerimden Ayeti kerimler ve süreler okuyarak dinleyenlere ilahi huzur yaşattılar.

Kuran dinletisi yapılan dua ile sona erdi.

Kiraz Hoca Kabri Başında Anıldı

Ordu Ticaret ve Sanayi Odası'nda (OTSO) seçim heyecanı yaşandı.

Güzelordu Meliha-Lütfü Türkmen İlkokulu’nda yapılan seçimlerde odaya bağlı 26 meslek komitesine 56 meclis üyesi seçildi.

Oda Başkanlığı ve Meclis Başkanlığı'nda giden yolda seçimin ilk ayağını oluşturan meclis seçimlerinde Başkanlığa aday olduklarını açıklayan Burhan Çakmak ve Servet Şahin gruplarından çıkarken, diğer aday Atilla Kalpaklıoğlu ise grubundan çıkamadı.

Yapılan seçimlerde OTSO Meclisi, “Akın Kipritçi, Celal Durmuşoğlu(Bankalar-Sigortalar), Şenel Öztürk, İsa Garip, Olgun

Ocak(İnşaat Taahhüt), İbrahim Nasuhbeyoğlu, Hüseyin Kalafat, Halit Poyraz (Parakende-GıdaMarket), İlker Ersoy, Halis Poyraz (Gübre İlaçlama-Tarım-Ormancılık Faaliyetleri-Çiçekçilik), Yücel Genç, Ufuk Ünal (Tekstil-Konfeksiyon-Ayakkabı), Ayhan Resuloğlu, Adnan Hayati Keskin(Kuyumcular-Gümüş-TakıAv bayileri), Özer Meydan,Halil Çetinkaya(Hayvansal ÜrünlerKasap-Arıcı-Su Ürünleri),İlyas Yalçın, Evren Enginyurt(Fındık Manavları), Burhan Çakmak, Naci Şanlıtürk(İnşaat Malzemeleri),Seyfi Sarı, Mücahit Şen(Akaryakıt-Kömür-Tüp-Yakacak), Aytekin Genç, Adnan

Ateşoğlu(Elektrikli ev aletleri- beyaz eşya bakım onarım), Zübeyde Çelebi, Aslan Yalçın(HırdavatNalburiye), Atakan Akça, Fatih Evli(Turizm-Otel-Yiyecek İçecek Faaliyetleri),Servet Şahin, Özcan Afacan(İnsan Sağlığı FaaliyetleriMedical İlaç-Temizlik), Sait Türkkeli, Mehmet Şenocak(UlaştırmaDepolama Faaliyetleri), Senol Kır, Soner Arslan(Mobilya Aksesuar), Recep Çiçek, Mutlu Çetin(Bilgi işlem-Bilgisayar Bilişim), Aşkın Baş, Zeki Mesut Özel(GazeteBasın Yayın-Matbaa-Eğitim-Faaliyetleri), Mustafa Aksu, Veysel Köybaşı(Otomobil-Tur Acenteleri-Makine Ekipman), Onur Şahin, Bekir Erbaş, Necdet Dalgıç(Özel İnşaat Faaliyetleri-Enerji Nakil Hatları-Yapı Koop.), İsa Yazıcı, Bilal Azaklı(Unlu Mamuller-Fırıncılar), Adil Palazoğlu, Avni Köroğlu, Fuğat Serdaroğlu(Genel İmalat Sektörü), Ahmet Gazenfer

Yılmaz, Yücel Ergin(Motorlu Taşıyıcı Koop.-Yolcu Taşımacılı), Vecihi Enseli, Oktay Topcuoğlu(;MimarMühendis-Emlak-Güvenlik-Yapı Denetim-Temizlik Firmaları), Yüksel Aksu, Necdet Yüce(Gıda Toptancı), Gökhan Çelebi Cem Şenocak(Gıda İmalatçıları)” isimlerinden oluştu.

OTSO Meclis Üyeleri önümüzdeki günlerde seçim kurulu gözetimindeki seçim süreci komite başkanları ile 11 kişilik OTSO Yönetim Kurulu seçimi, 2 Meclis Başkan Yardımcısı seçimi yapılacak. Yönetim Kurulu daha sonra kendi arasında OTSO Başkanını ve Başkan Yardımcılarını belirleyecek.

Ordu Ticaret ve Sanayi Odası seçimlerinde ayrıca 7 kişilik Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) delegeleri ve OTSO disiplin kurulu üye seçimi de yapılacak.

Bu İddia Doğruysa Sorumlularına Ne Olacak?

Kumru ilçesi Ortaca köyünde bakım parası alırken, bakıma muhtaç olmadığı gerekçesiyle bakıcı parası kesilen bir hastanın hayatını kaybettiği iddia edildi.

Hastanın gittikçe ağırlaşması üzerine Fatsa Devlet Hastanesi’nin

verdiği yüzde 91 iş göremez raporuna istinaden bakıcı parası bağlanan Fadime Faraş’ın parası, iddiaya göre yaklaşık bir yıl önce kesildi. Bakıcı parasının, hastanın bakıma ihtiyacı olmadığı gerekçesiyle şikayet üzerine kesildiğini öne süren oğlu Celal Faraş, hakem hastaneden tekrar rapor istedi. Faraş, “Ancak hakem hastane de hastanın kronik böbrek yetmezliği ve hipertansiyon hastası olduğunu onayladı ve yüzde 90 üzeri bir rapor verdi. Bunun üzerine tekrar Ordu Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü’ne giderek yanlışın düzeltilmesini istedim. Fakat bu sefer de raporun altında ‘ağır özürlü' ibaresinin 'evet' yerine 'hayır' yazılmasından dolayı bakıcı parasını alamadık. Şimdi annem öldü. Benim başıma gelen bir başkasını başına gelmesin. Bunu ve verdiğim mücadeleyi haksızlıkları Başbakanım da duysun” şeklinde

konuştu.

Bu arada Karadeniz Görme Engelliler Derneği Genel Başkanı Faruk Teber de, hastayı yıllardır takip ettiklerini ve yapılanların haksızlık olduğunu savundu. Teber, yaptığı açıklamada, "Nice hastalar var ki, işte çalıştığı halde hem bakım parası hem de hasta maaşı alıyorlar. Biz bunları defalarca dile getirdik ancak bürokrasiyi aşamadık. Ağır özürlü olmadığı halde, ağır özürlü maaşı ve bakım parası alanlar olduğu gibi, ağır özürlü olup ta rapor alamayan ve ne maaş ne de bakım parası alamayan fakir hastalarımız da var” dedi.

Konuyla ilgili açıklama yapan Ordu Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürü Adnan İpekdal, Ordu’da 6 bin 230 kişinin bakım parası aldığının altını çizerek, rapor oranının ne kadar olup olmadığı değil, ‘ağır özürlü’ seçeneğinin evet/hayır olmasının

bağlayıcı olduğunu söyledi. Söz konusu hastanın başlangıçtaki raporunun sürekli ve ağır özürlü olması ve sonradan bir başka hastaneden değiştirilmiş olması ile ilgili sorulara da, “İncelenmesi gereken bir konu” cevabını veren İpekdal, “Bakım Hizmetlerinin Belirlenmesine dair yönetmelik gereği, raporlarda ağır engelli seçeneğinin 'hayır' olması durumunda bakıcı maaşı kesilir ve müracaatları bile kabul edilmez” diye konuştu.

Fadime Faraş’ın Fatsa Devlet Hastanesi’nden almış olduğu 08.01.2009 tarihli raporda “süreklidir” ve “ağır özürlüdür” ibaresi olmasına rağmen, bağlanan bakıcı maaşı kesilmiş ve ailenin itiraz etmesi üzerine bir başka hastaneden yine aynı oranda rapor düzenlenmiş ve ağır özürlü seçeneğine de “hayır” ibaresi eklendiği için maaş ödemesi yapılamadığı ortaya çıkmıştı.

Korganlı Kiraz Hoca (Mehmet Akkiraz) vefatının 16. yıldönümünde Ulu Cami yanında bulunan kabri başında anıldı.

Karadeniz Bölgesi'nin manevi mimarlarından Korganlı Kiraz Hoca, 16. ölüm yıldönümüyla ilgili Korgan Kaymakamlığı ve ilçe müftülüğü program düzenlendi. Avrupa İslam Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr.Şerafettin Kalay, Sultanahmet Camii İmam Hatibi Hasan Kara, İlahiyatçı Süleymaniye Camii Müezzini Abdussamet Yazıcı, Mihrimah Camii İmamı Mustafa Ergün, Süleymaniye Camii İmamı Ayhan Mansız, Emekli Müftü Abdurrahman Karaca, Emekli İmam Hatipler Ahmet Ali Alantepe, Cemal Ak, Kur'an okuyup dua yaptılar.

Yaklaşık üç saat süren prog-

ram boyunca okunan Kur’an-ı Kerim ve yapılan vaazlar dinleyenleri mest etti. Programa, Korgan Kaymakamı Erkan Kaçmaz, Belediye Başkanı İhsan Güven, AK Parti Ordu İl Başkanı Hüseyin Akyol, Müftü Muhittin Oral ve vatandaşlar katıldı. Kiraz Hoca'nın torunlarından, eski Korgan Belediye Başkanı Mahmut Ali Akkiraz ve kardeşi Recep Akkiraz bizzat misafirlerle ilgilenerek programa katılanlara pilav ve kavurma dağıttılar. Program sonunda Kiraz Hoca’nın mezarı başında dua edildi.

SP R

Kaleci Arayışları Devam Ediyor!

PTT 1.Ligde oynamak istemeyen Saso Fornezzi'nin takımdan ayrılmak istemesi üzerine, Orduspor'da kaleci arayışları hız kazandı.

PTT 1.Lig’de forma giymek istemeyen Saso Fornezzi, yönetimin ikna çabalarına olumsuz cevap vererek, takımdan ayrılmak istemesi üzerine, Orduspor'da kaleci arayışları hız kazandı.

Kırklarelispor'un 26 yaşındaki ka-

lecisi Alişan Şeker ile 2 yıllığına anlaşan Orduspor, 1. kaleci arayışlarına da devam ediyor. Listesinde bulunan isimlerle görüşen yönetimin, nabız yokladığı öğrenildi. Öte yandan Saso Fornezzi'yi kadrosunda görmek isteyen Konyaspor teknik direktörü Uğur Tütüneker yaptığı açıklamada "Fornezzi ilgilendiğimiz oyunculardan biri, başka alternatifler üzerinde de duruyoruz." dedi. (morbeyaz.net)

İlk Kez Süper Lig Hedefi Olan Bir Takım Çalıştıracak Orduspor'un çiçeği burnunda teknik direktörü Erkan Sözeri, transfer çalışmalarını yönetim kurulu ile birlikte sürdürürken, ilk defa Orduspor gibi hedefe oynayan bir takımı çalıştırdığı için 47 yaşındaki çalıştırıcıyı stres bastı.

Orduspor'dan önce Spor Toto 2.Lig ve daha alt liglerde takımlar çalıştıran Erkan Sözeri, antrenörlük kariyerinde ilk kez Süper Lig'e çıkmak için oynayacak olan bir takımı çalıştıracak.

"Kendisini risk olarak görüyor!"

Mor Beyazlı ekibin yeni sezondaki çalıştırıcısı olan Sözeri, imza töreninde yaptığı açıkla-

mada, "Orduspor, beni takımın başına getirerek risk aldı, onlara teşekkür ediyorum" demiş ve Orduspor'a gelmesine kendisi de şaşırdığını mimikleri kadar sözleriyle de belli etti.

Taraftar...

Orduspor'un, Spor Toto Süper Lig'den PTT 1.Lig'e düşmesiyle deyim yerindeyse kahrolan Orduspor taraftarı, bu sezon Mor Beyazlı ekibin yeniden Süper Lig'e yükselmesini bekliyor.

Bu tarz bir atmosferde ilk kez takım çalıştıracak olan Erkan Hoca'nın taraftarın beklentisine karşılık vermesi gerekiyor. Aksi taktirde taraftar baskısı sonucu

kendine takım arayabilir.

Transferler 2.Lig'den Alanyaspor'dan Orduspor'un başına gelen Erkan Hoca, Alanyaspor'dan ayrılırken de sıkıntılar yaşadı. Sıkıntıları aşan Sözeri, transfer aşamasına geldi. İlk transferi ise Kırklarelispor'dan ayrılan Kaleci Alişan Şeker. Mali açıdan zor günler geçiren Orduspor, yönetimden maliyetli transferler istemeyecek olan bir hocayı takımın başına getirmek istiyordu. Erkan Sözeri, Orduspor yönetimin istediği gibi teknik direktör. Transferleri PTT 1.Lig ve Spor Toto 2.Lig'den yapmayı düşünüyor.

İki takımı küme düşürdü Daha önce hep düşük kaliteli takımları çalıştıran Erkan Sözeri, Muğlaspor ve Uşakspor'un teknik direktörlüğünü yaptığı sırada her iki takımda küme düşmüştü. Şanlıurfaspor ve İskenderun Demir Çelik takımlarını çalıştırırken ise takımdan gönderilmişti.

Kendisi için başaracak Orduspor Başkanı Nedim Türkmen ise, Erkan Sözeri'nin geçen süre içinde başarılı olmadığını kabul ederek, "Kendisi için başarmak zorunda olduğu için anlaştık" demişti.(orduhayat)

Orduspor’da İmza Bombardımanı Orduspor’dan 2 İmza Daha Orduspor’dan gece yarısı şovu. Gelecek sezon düştüğü Süper Lig’e tekrara çıkmak hedefiyle transferde atağa kalkan Mor Menekşeler, önceki akşam saatlerinde 4 isme birden imza attırdı.

Bu sezon PTT 1. Lig’de mücadele edecek olan ve tekrar Süper Lig’e dönmek hedefinde olan Orduspor’da gece yarısı imza şovu yaşandı.

Orduspor Sportif İşlerden Sorumlu Başkan Yardımcısı

Tahsin Türkmen'in katılımıyla Vali Kemal Yazıcıoğlu Orduspor Tesislerinde gerçekleşen imza töreniyle, yeni transferler Tepecikspor’dan 26 yaşındaki orta saha oyuncusu Recep Onur Çelik, Boluspor’dan 35 yaşındaki stoper Muhammet Özdin, Gaziantep B.Ş. BLD.Spor’dan orta saha Eren Özen ve Körfezspor’dan 28 yaşındaki defans oyuncusu Adem Sağlam Orduspor kadrosuna dahil oldu.

Orduspor’da Büyük Sorun!

Orduspor'un yabancı oyuncularla başı dertte.

Sözleşmesi devam eden futbolcuların sözleşmesini karşılıklı olarak fesih etmek isteyen Mor Beyazlı kulüp, bunu gerçekleştiremezse oyuncuların ücretleri oynamasa dahi ödenecek.

Vicente Alfredo Monje, Roversio De Barros, Agustin Garcia İniguez ve Javier Umbides ile sözleşmesi devam eden Orduspor, bu oyuncularla yollarını ayırmak istiyor.

Mor Beyazlı ekip, Monje, Roversio, Umbides ve Agustin Garcia'ya bonservislerini vermeye ol-

masına rağmen futbolcular, takım bulamadıkları için bu teklifi kabul etmedi. Orduspor'un futbolcularla uzlaşma yolu aradığı ve mutlaka sezon başlamadan bu oyuncularla yollarını ayırmaya çalışacağı bildirildi. Bu 4 oyuncu ile yollar ayrılmaması halinde ise Orduspor transfer yapamadan sezona başlayabilir.

Miguel Garcia'yı takımda tutmak isteyen Orduspor, Saso Fornezzi'yi Süper Lig'de bir takıma verecek. David Barral ve Bogdan Stancu ise bonservisi ile satılacak. (orduhayat)

Yeni Sezon Hazırlıkları Başladı

Ünyespor Kulübü Futbol Şube Sorumlusu Murat Ülgen, 3.Lig’de çok para harcamadan düşük bütçe ile hedef koşan bir takım yaratacaklarını dile getirdi.

Talihsiz bir şekilde küme düşen Ünyespor, yeni sezon hazırlıklarına erken başladı. Başkan İr-

fan Şahin, Teknik Direktör Cevdet Uzunköprü ve Futbol Şube Sorumlusu Murat Ülgen, yeni sezon hazırlıklarına şimdiden başladı.

“Transfer listesini hazırladık” Teknik heyetle birlikte oturup transfer listesini hazırladık-

larını belirten Ülgen, “Transfer listemiz hazır. Önümüzdeki hafta futbolcularla görüşmeye başlayacağız. Transferde titiz davranmak istiyoruz. Çok fazla para harcamadan, küçük bütçelerle hedefe oynayacağız. Geçen yıl bir milyon 700 bin TL civarında bir harcamamız olmuştu. Bu sezon ise bin 500 TL bütçe ayırdık. Ama her şeyden önce yaş problemi olduğu için 3.Lig’de takım kurmak daha zor” dedi.

“5 oyuncuyu takımda tuttuk” Geçen sezondan çoğu oyuncu ile yollarını ayırdıklarını ifade eden Futbol Şube Sorumlusu Ülgen, “Geçtiğimiz sezondan

çoğu oyuncu ile yollarımızı ayırdık. Sadece 5 oyuncuyu takımda tuttuk. Yusuf Efil, İbrahim Karayiğit, Ömer Keskin, Samet Hasan Yıldıran ve Tanzer Karoğlu önümüzdeki sezon bizimle yola devam edecek olan futbolcular. Bu oyuncular dışında altyapından da birkaç takviye ile takımı güçlendireceğiz” şeklinde konuştu.

“Hazırlıklara erken başlıyoruz” Hazırlıklara erken başlamanın faydalarını göreceklerini vurgulayan Ülgen, “Geçtiğimiz sezon ligin başlamasına 15 gün kala hazırlıklara başlamıştık. Bu sezon o sorun ortadan kalktı ve sezona erken başlayacağız. Kısa süre içinde elimizdeki oyuncularla antrenmanlara başlayacağız. Daha sonra ise transferlerle tam kadro haline geleceğiz. Takımın iskeletini kuracağız. Şampiyon olmak istiyoruz. Hedefimize ulaşmak için elimizden geleni yapacağız” ifadelerini kullandı.

Odruspor’da imza şovları devam ediyor. yeni sezona yepyeni bir kadroyla girmek ve tekrar Süper Lig hedefinde olan Orduspor’da önceki gece 4 futbolcuyla yapılan sözleşmenin ardından dün sabah 2 futbolcuya daha imza attırıldı.

Gelecek sezon tekrar Süper Lig’e çıkmayı hedefleyen ve bunun için kadrosuna başarıya aç futbolcularla güçlendirmeyi hedefleyen Mor Menekşeler’de

transfer taarruzu devam ediyor. Önceki gece attırılan 4 imzanın ardından yine Orduspor Sportif İşlerden Sorumlu Başkan Yardımcısı Tahsin Türkmen'in katılımıyla dün sabah gerçekleşen 2. imza töreniyle 2. Lig beyaz Grup ekiplerinden Balıkesirspor’dan 29 yaşındaki ön libero Salih Sefercik ve yine Balıkesirspor’dan 28 yaşındaki sol bek Kerem Gülbahar da Orduspor kadrosuna dahil oldu.

Masa Tenisi Turnuvası Ödülleri Verildi

15-21 Mayıs Gençlik ve Spor Haftası etkinlikleri çerçevesinde Ünye Gençlik ve Spor Müdürlüğü’nün düzenlediği, Ünye Atatürk Kapalı Spor Salonunda değişik il ve ilçelerden gelen sporcuların katılımı ile 5.’si gerçekleşen masa tenisi turnuvalarının ödül töreni müsabaka sponsorlarından Ünye FEM Dershanesinde gerçekleşti. Ödül töreninde Genç Kızlar Kategorisinde; 1.olan Ünyeli sporcu Emine Çiftçi’ye tablet, 2. olan termeli sporcu Medine Alemdar’a kol saati, 3. olan Termeli sporcu Merve Düzgün’e üniversite hazırlık seti, 4. olan Termeli sporcu Hatice Akbulut’a ise üniversite hazırlık seti FEM Dershanesi Müdürü Ali Öksüz tarafından verildi.

Genç Erkekler kategorisinde ise; 1. Termeli sporcu Aykut Genç’e tablet, 2. Termeli sporcu Fatih Tıngır’a kol saati, 3. Ünyeli sporcu Onur Efiloğlu’na

üniversite hazırlık seti, 4. Ünyeli sporcu Cem Kargoğlu’na ise üniversite hazırlık seti verildi. Ödül Töreni sonrası konuşma yapan Masa Tenisi Antrenörü Mustafa Arslan; Gençlik ve Spor Haftası etkinlikleri çerçevesinde Ünye’de her yıl geleneksel olarak bu turnuvaları gerçekleştirmektedir. Bu yıl 5.’sini gerçekleştirdik. Biz bu turnuvayı sadece Ünye’deki sporculara değil de biraz daha kapsamlı olması için diğer il ve ilçelerden de sporcuları ağırladık, sporcular tanışmış ve kaynaşmış oldu. Amacımız masa tenisini yaygınlaştırmak” dedi.

Termeli sporcuların Masa Tenisi Antrenörü Hüseyin Uysal ise; “Ünye’de böyle bir organizasyonu tertip eden başta Ünye Gençlik ve Spor Müdürlüğü, Ünye Belediyesi olmak üzere bizi bu müsabakalara davet eden herkese teşekkür ederiz” diye konuştu.(ünyekent)