“Demek ki Bir Ciğer Var, Başkan da Başını Bekliyor, “Bölgesinin Duyarlılıklarını Parlamentoya “Birliğimiz Beraberliğimiz Hakkındaki Bizim Ciğerle İşimiz Yok, En İyi Şekilde Yansıtan Olumsuz Yorumları Kınıyorum”
Biz Fatsa Sevdalısıyız” Bir Milletvekiliydi” bildiği gibi yapıyor. Belki de bildiği doğru ama turizm şehri olan bir memlekette çalışmalar meydana kadar geldi” dedi. Güvenkaya: “Belirtmek isterim ki, AK Parti’ye, başkana ya da kuruma asla bir muhalefetim yok. Ben neticede bir vatandaşım. Şimdiye kadar yapılan asfalt dışındaki çalışmalar konusunda bir diyeceğim yok, asfalt konusunda da belediye bir tesis kurdu, güzel şeyler oluyor, Fatsa’nın bir artısı ancak; şehir içine bunun yapılmasını sindiremiyorum.” Sayfa 4’te
22. dönem Ordu Milletvekili Dr. İdris Sami Tandoğdu’nun cenaze törenine katılan CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Samsun Milletvekili Haluk Koç, cenaze törenini ardından gazetemize duygularını anlattı. Tandoğdu’nun vefatına çok üzüldüğünü anlatan Koç, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Irak’tan döndüğünü ve bu nedenle cenazeye katılamadığını söyledi.Koç: “Sadece CHP’liler için değil, seçildiği ilin bütün insanları için ayrım yapmadan görev yapmıştı Sayın Tandoğdu. Bölgenin temel sorunu fındık ile ilgili çıkışlarıyla Türkiye’de ve kamuoyunda yakından Sayfa 5’te tanınan bir isimdi.
AK Parti Ordu İl Başkanı Hüseyin Akyol, AK Parti camiasıyla ilgili medyada yer alan haberlere değinerek, belediye başkanlık seçimlerinde Ordu’da yeni bir sayfa açılacağını söyledi. “Öyle zannediyorum ki bunu hazmedemiyorlar” diyen Akyol; Ordu’da gerçekleştirilen başarının hazımsızlığını olumsuz havayı yaratanların yaşadıklarını Sayfa 5’te ifade etti.
www.mirkuzeygazetesi.com.tr
Fatsa’da turizm firması işleten İsmail Güvenkaya, asfalt çalışmaları Cumhuriyet Meydanına kadar ilerleyince gündemi sarsacak açıklamalarda bulundu. Güvenkaya: “Bundan önce de birçok kez bu asfalt çalışmalarıyla ilgili düşüncelerimi dile getirmiştim. Her ne kadar ‘Yapma başkan, güzel olmuyor, olmayacak’ demişsek de başkan
FATSA’DAN KARADENİZ’E 24 AĞUSTOS 2013 CUMARTESİ
GÜNLÜK TARAFSIZ SİYASİ GAZETE
YIL: 2
SAYI:472
FİYAT: 50 Krş.
YAHŞİ TARIM A.Ş. Çamaş-Çatalpınar :6,60 TL Yalıköy-Bolaman :6,50 TL Elekçi Havzası :6,50 TL
Cemil YAHŞİ Merkez Tel: (0452) 423 24 30 Çamaş Tel: (0532) 167 69 36 D.Pınar Mah. Tel: (0532) 261 44 21
Binlerce Vatandaş, Son Yolculuğuna Uğurladı
O’nu, Ordu’nun en önemli ürünü olan ve her zaman değeri bilinmeyen fındık için göstermiş olduğu gayretleri ile halkının gönlünü fethi etmesiyle tanıdık. Belki onun kadar, fındık ve halkı için hiçbir Ordu Milletvekili, bu kadar çaba sarf etmedi. Dr. Samî Tandoğdu için ilk olarak Cumhuriyet meydanında bulunan CHP Fatsa İlçe Parti binası önünde anma töreni düzenledi.
“Seviyeli Siyaset Yapmaya Çalışıyoruz” “Devlet Hastanesi’ne
Dikkat! Patpatlara da
Ceza Yazılıyor
Ek Binaya Gerek Yok!”
Fatsa’da Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Fatsa ilçe teşkilatı, meydanda çay sohbeti yaptı. Sohbette Fatsa’ya 22. Dönem Ordu Milletvekili Dr. İdris Sami Tandoğdu’nun cenaze töreni için gelen CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Samsun Milletvekili Haluk Koç, CHP Sinop Milletvekili Engin Altay, CHP Ordu Milletvekili İdris Yıldız, CHP Ordu İl Başkanı Osman Güngör, CHP Fatsa İlçe Başkanı Doğan Çelebi ve partililer yer aldı. Sayfa 4’te
AK Parti Ordu Milletvekili İhsan Şener, Ordu Devlet Hastanesi ek binasının gündemde olmadığını açıkladı. Ordu Devlet Hastanesi’nde ek binaya ihtiyaç olma-
dığını belirten Şener,” Ordu Üniversitesi Tıp Fakültesi’ne 600 yataklı eğitim araştırma hastanesi yapılacak olması nedeniyle bu projeden vazgeçilmiş. Sayfa 5’te
“Üreticilerimiz, Fındık Hasadı Sonrası, Tıp Fakültesini Ünye’ye İstedi! Bahçesinin Genel Kontrolünü Muhakkak Yapmalı” ODÜ Tıp Fakültesi Hastanesi’nin Ünye’ye taşınabileceğine yönelik Ordu’da yapılan açıklama ve eleştiriler üzerine Milliyetçi Hareket Partisi’nden (MHP) Ünye Belediye Başkanı adayı olan Nedim Can, “Ünye’ye Tıp Fakültesi niye taşınmasın?” diyerek kampanya başlattığını söyledi. Sayfa 8’de
“Her fındık sezonu sonunda yapılması gerekenler, gelecek yıl fındık hasadına çok büyük fayda sağladığı gibi bahçenin de uzun süre kaliteli ürün vermesini sağlıyor” diyen Fatsa Ziraat Odası Ziraat Mühendisi Fatma Baş, “Fındık hasadı bitiminde bahçenin genel kontrolü yapılmalıdır” diye konuştu. Sayfa 3’te
1 Eylül’de “Vira Bismillah” Diyecekler Ama... “Şehrime Hizmet Ettim” Akkuş’ta Sel’in Dilenci, Harçlığını Vekilden Aldı Yaraları Sarılıyor
Sayfa 7’de
Sayfa 5’te
Sayfa 3’te
Tandoğdu’nun naşı, Cumhuriyet meydanında CHP Fatsa İlçe Parti binası önünde yapılan anma töreninin ardından Orta Büyük Camii’ne cenaze namazı kılınmak üzere götürüldü. Eski CHP Ordu Milletvekili Dr. Samî Tandoğdu, doğduğu ilçe olan Fatsa’da toprağa verildi. Fatsa Orta Büyük Cami’ne getirilen Tandoğdu’nun cenazesi bir süre Fatsa sokaklarında omuzlarda taşındı. Sayfa 3’te
Sayfa 5’te
Patpat denilen tarım aracında fındık işçisi taşıyan sürücüler, jandarma ve polis ekipleri tarafından durdurularak önce uyarılıyor, tekrarında ceza yazılıyor. Sayfa 6’da
Cibelik’e, Hayırlı Olsun Ziyaretleri Devam Ediyor
Fatsa Emlakçılar Derneği Yönetim i, Fatsa İlçe Emniyet Müdürü İbrahim Cibe lik’i makamında ziyaret etti. Say
fa 3’te
Böyle Bir Seçim Türkiye Tarihinde Görmedik”
Ordu Ziraat Odası Başkanı Uğur Cörüt, UFK Sebahattin Arslantürk’ün, “Darbe ve tezgahla göreve geldin” sözlerine, “Biz seçimle geldik, seçimle gideriz” yanıtını verdi. Sayfa 6’da
24 AĞUSTOS 2013 CUMARTESİ
Sayfa
2
Çirkin Görüntü Ortadan Kalkıyor
Sağlık
Öncesi
Şekerleme Yapmayın
Nöroloji Uzmanı Dr. Aysun Hatice Akça, geceleri rahat bir uyku için kesinlikle ‘şekerleme’ yapılmaması tavsiyesinde bulundu. Akça, uyumanın kişiler için boşa geçirilen bir zaman olmadığını belirterek, insanların sağlıklı, zihinsel, psikolojik ve fiziksel performansı için mutlaka düzenli olarak uyuması gerektiğini ifade etti. 85’in üzerinde uyku bozukluğunun tanımlandığını ifade eden Dr. Akça, “Bunların bir kısmı uykuya dalmayı ve sürdürmekte zorlanma şeklinde, bir kısmı gün içerisinde uykululuk hali şeklinde, bir kısmı da uykuda ortaya çıkan hareket bozuklukları şeklindedir. Yani yaklaşık yüze yakın uyku bozukluğu bulunmaktadır. Bunun için uykuda problemi bulunan insanlar, mutlaka bir uzmana başvurmalıdır” dedi. Hijyen, uykuya dalma, uykuyu sürdürme ve gündüz aşırı uykululuk halini önlemek için iyi bir uykunun önemli olduğunu dile getiren Dr. Akça, “Mutlaka her gün aynı saatte uyumaya çalışılması lazım. Yatağa girme saati belli bir saat olmalı. Yatağa, hafif uyku hali hissedildiği zaman girilmelidir. Eğer uyku için yatağa girdikten sonra yirmi dakika ya da yarım saat geçmesine rağmen uyuyamıyorsanız, bu durumda kişinin kendisini rahat ettirecek bir takım şeyler yapması gerekir. Bunlar; ılık bir duş alınması ve hafif ışığın altında kitap okunması olabilir” diye konuştu. Düzenli egzersiz yapmanın uykuya dalmayı ve sürdürmeyi kolaylaştırdığını vurgulayan Dr. Akça, “Aslında yorulmamak, egzersiz yapmamak daha kolay uyumayı sağlıyor gibi düşünülse de, düzenli egzersiz yapmak, uykuya dalmayı kolaylaştıran faktörler arasındadır. Yatma saatinden bir saat önce, özellikle kafeinli içecekler önermiyoruz. Yatmadan bir saat önce, ağır bir yemek yemeyi önermiyoruz. Genel olarak insanlar çalıştıkları için fiziksel olarak yorularak evlerine geliyor. Yoğun işi olan insanlar, işten gittikleri zaman şekerleme yaparlar. Bence şekerleme kesinlikle yapılmaması gerekir. Kendini aktif tutacak, rahatlatıcı birtakım şeyler yapılabilir ama uyku uyumamalıdır. Fakat kişi yattığı zaman geç yatıyorsa, hafif bir şeyler atıştırıp yatmalıdır. Günlük 6-7 saatlik uyku, hatta 8 saat diyenler de var, kişiyi tamamen rahatlatıcı ve normal bir fiziksel ve psikolojik sağlıklı bir uyku için yeterlidir” şeklinde konuştu. “UYKU BOZUKLUĞU OLANLAR MUTLAKA DOKTORA GÖRÜNMELİ” Çok yorgun olan kişilerin, 45 dakikalık bir uykuyla rahatlayabileceğini kaydeden Dr. Akça, “Daha uzun süreli uyumaları önermiyoruz. Çünkü uykuya dalma sürecini ötelemiş oluyoruz. Bir aydan fazla uyumada zorluk, uykusuzluk, gün içerisinde uyuklamalar oluyor ise mutlaka doktora başvurulması gerekir. Yani bir aydan fazla bir süre bunları yaşıyorsa, bu bir sinyaldir. Uyku bozukluğu olan insanlarda çeşitli ilaçlar da kullanabiliriz. Tabii ki, bu ilaçları çok uzun süreli kullanmayı tavsiye etmiyoruz. Ne uzun süreli kullanılmasını tavsiye ediyoruz ne de aniden bırakılması tavsiye ediyoruz. Yani uzman kontrolünde ilaca başlama ve bırakmayı karar vermekte değerlendirmek çok önemlidir” dedi.
www.gazetekuzey.com
Mir Mehmetoğlu Gıda Mad. San. ve Tic. Ltd. Şti. Adına Tüzel Kişi Temsilcisi
Niyazi YEŞİLLER
Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Nusret Yeşiller
Genel Yayın Yönetmeni Betül Yeşiller
İnternet Editörü Çiğdem Akyol
Haber Müdürü Mehmet Sabri Uğurbaş
Sayfa Editörü Emrah Çoşkun
Reklam Erkan Kaş
Haber Merkezi Engin Yaran Beytullah Şeker Oğuzhan Yılmaz Ahmet Alkan Hamdi Büklü
Hukuk Danışmanı Av. Doğan Pehlivan
Grafiker İlkay Yeşiller
Dizgi-Grafik Yeşiller Grafik Tasarım www.yesillermatbaa.com
Dağıtım Şah Medya Ajans
Yayın Türü Yerel Süreli Gazetemiz basın ahlak kurallarına uymayı taahhüt eder. Köşe yazıları ile ilgili hukuki sorumluluk yazarlara aittir. Gazetemiz İHA Abonesidir. Adres Baskı Tesisi MKP. Mah. Şehit Polis Erkan Alışır Cad. No:29 Fatsa/ORDU Mir Mehmetoğlu Gıda Mad. San. ve Tic. Ltd. Şti. Tel : 0452 407 10 11 Faks : 0452 407 10 12 Yeşiller Grafik Tasarım Reklam ve Matbaa E-Posta : gazetekuzey@gmail.com
Kent Merkezinde bulunan ve şehir mimarisine yakışmayan çirkin görünümlü çatıların ortadan kaldırılması içen çalışma başlatan Ordu Belediyesi, bu çalışmada bugünkü verilere göre %80 başarılı oldu. 8 Temmuz 2011 tarihinde hizmete giren Teleferikle birlikte kentin artan turizm değerini üst seviyelerde tutmaya çalışan Ordu Belediyesi, teleferiğin güzergahında bulunan ve çirkin gö-
rünüme sahip olan ev sahiplerine tebligat yaparak 16 Kasım 2011 tarihinde Ordu Belediye Meclis Salonunda toplantı ile bir araya gelmişti. Karşılıklı bilgi alışverişinin ardından söz konusu olumsuzluğu ortadan kaldırmak ve daha güzel bir kent görünümü sağlamak amacıyla ortak fikir birlikteliğine varılırken, bu tarihten itibaren de iyileştirme çalışmaları vatandaşlarında özverili gayretleri ile başlamıştı.
Sonrası Bu ortak girişimin ardından teleferikle seyahat edenler için o günkü görünüm ile bugünkü arasında büyük bir farklılık göze çarpmaya başladı. Geçen süre içerisinde Ordu Belediyesi tarafından çatısı yapılması için toplam 139 bina sahibine tebligat yapılırken, bunlardan 110 adeti gerekli çalışmaları yürüttü ve bugünkü görsel güzellik ortaya çıktı. Bu süre içerisinde vatandaşlarında büyük bir sorumluluk
üstlenerek çatılarını yaptırmaları kamuoyunun takdirini toplarken, Ordu Belediyesinin hizmete sunduğu teleferik ile kentimize gelen turistler, deniz ile Boztepe arasında süren yolculuğunda doğal ve tarihi güzelliklere de tanıklık ediyorlar. Öte yandan yetkililer, Ordu Belediyesince vatandaşlara yapılan tebligatlar doğrultusunda çatı yenileme çalışmalarının devam ettiğini belirtiyorlar.
“Turizm Potansiyeli Her Geçen Yıl Artacak” Perşembe Belediye Başkanı Selami Çarkcı, Karadeniz’in gelecek yıllarda turizm bölgesi olacağını söyledi. Çarkcı, Karadeniz’e yatırım yapan turizm firmalarının karlı çıkacağını belirterek, Perşembe ilçesi’nin turizm potansiyelinin her geçen yıl artacağını ifade etti. Belediye Başkanı Çarkcı yaptığı açıklamada, “Perşembe’de özellikle 2006 yılında karayolunun tünele kaymasından sonra Perşembe gerçekten sahili korunmuş, doğa güzelliği korunmuş güzel bir ilçemiz. Küresel ısınmadan sonra, bilim adamları gelecekte Akdeniz ikliminin Karadeniz’e doğru kayacağını, mevcut Akdeniz bölgesindeki iklimin daha çok Kuzey Afrika’daki iklime
geleceği yönünde görüşler ifade ediyorlar. O bakımdan önümüzdeki çok kısa sürede değil ama uzun vadede Karadeniz’e yatırım yapan turizm firmaları bu konuda karlı çıkacaklarını ve Karadeniz’den mülk alacak kişilerinde uzun vadede mutlu olacağını düşünüyorum. İmar yönünden Karadeniz’e sahip çıkılmalıdır. Karadeniz’in turizm cenneti olacağını gözetmek gerekiyor. Perşembe’nin Turizm potansiyeli özellikle ekoturizm bakımından yüksek görüyorum. Önümüzdeki dönemlerde Karadeniz kültürünün yansıtıldığı, insanlarla daha sıcak iç içe yaşanan dostlukların kurulacağı bir belde olacaktır. Perşembe’nin turizm potansiyeli her geçen yıl artacaktır” dedi.
“Yağmur Yağması Arıcılarımızın Menfaatinedir” Ordu Arı Yetiştiricileri Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Necati Aydın, son günlerde artan yağmurların arıcıların yüzünü güldürdüğünü söyledi. Aydın, baldaki prolin değeri konusunda merak edilenleri de açıkladı. 2013 yılı bal hasadının başladığını belirten Arı Yetiştiricileri Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Necati Aydın, son günlerde yağan yağmurların arılar için faydalı olduğunu söyledi. Arıcıların yaylalarda İç Anadolu, Doğu Anadolu Bölgesi'nde olduklarını, Eylül ayının 15’inden sonra ise Ordu’ya dönüşün başlayacağını belirten Aydın, kışın ise arıcıların Ege’ye çam balına dönüş yapacaklarını söyledi. Bir kısım arıcıların da arılarını Amasya ve Tokat, bölgesine kışlığa indirdiklerini ifade eden Aydın; "Arılarını Mersin, Adana illerine de götürenler var ama arıcıların dörtte biri arısını Ordu’ya getiriyor. Dörtte üçü Ordu’ya gelmeden, hayatlarını ikame ettiriyor. Genelde büyük bir bölümü Aydın, Muğla illerine çam bölgesine gidiyor. 12. aya kadar buralarda bal hasadı almaya devam ediyorlar. Son zamanlarda bizim bölgemizde yağmurlar arttı. Tabi ki, yağmur yağması arıcılarımızın menfaatinedir. Çünkü çiçekler otlar tekrar yeşerdi. Arıcılarımız yayladan geldiği zaman, bu çiçeklerden polen alacaklardır. Zaten arı sonbaharda polen almazsa, beslenmezse kış sezonundan çıkamaz. Şuan kovanda bulunan arılar, Temmuz ayının arılarıdır. Yazın zaten bir arının 45 gün yaşadığını düşünür-
sek, bal yaparken 45 gün yaşıyor. Kışın bir arının ömrü yaklaşık 6 aydır, çalışmayıp uykuda olduğu için. Son yağan yağmurlar arı için çok iyi geldi. Sonbaharla bizim bölgemize gelen arılar polen alıp kış yavrusuna düşecek ve genç nesil olacak. Genç nesille kışa giren arılar bahara güçlü çıkıyor. Yağmurun yağması bütün arıcılar için iyi oldu” dedi. Arıcıları yakından ilgilendiren Prolin değeri konusuna da açıklık getiren Aydın, 300 olarak belirlenen prolin değerinin düşürülmesi için çalışmaların devam ettiğini belirtti. Bu konu ile ilgili bir hafta önce Tarım Bakanlığı'na gittik. Bakanlık'ta prolinle ilgili çalışma başlattık. Biz tahlil sonuçlarını götürdük. 3, 4 bölgenin ballarından ayrı ayrı bal götürdük. Bakanlık bu numuneleri tahlile gönderdi. Ayın 20’sinde tekrar Tarım Bakanlığı'na, petekli bal alan firmalar dernek kurdular. Onlarda dernek olarak gittiler. Prolinle ilgili sıkıntılarını anlattılar. Bakanlık Genel Müdürümüz, onlara şöyle demiş, bunları doküman halinde yazın Türkiye Arı Yetiştiricileri Merkez Birliği’ne verin onlar imzalasın bize göndersin. Biz zaten ayın 16’sında Cuma günü prolinle ilgili Tarım Bakanlığı'na yazdık. Bakanlıkta 3 Eylül’de tekrar bir toplantımız var. Eylül ayında prolinle ilgili sıkıntı mutlaka çözülecektir. Bakanlığa süzme bal ile petekli balın arasındaki farkı anlattık. Peteğin her ayrı bölgeyle ilgili bir değeri var. Petekli bal süzüldüğü zaman, harmanlama yapılıyor. Bu harmanlamada normal
bir değer meydana çıkıyor. Örneğin prolin 300-400 de çıkabiliyor ama petekli balı kestiğin zamanda alt, üst ve orta kısımlarında farklı değerler olduğu için, orda bir sıkıntı var. Biz bu sıkıntıyı Bakanlığa anlattık. Onlar da makul gördüler. Biz o balı oraya bıraktık onlarda tahlile gönderdiler. Ankara İl Gıda Laboratuarı'na gönderdiler. Merkez Birliği olarak biz de aynı baldan gönderdik. Büyük bir ihtimal eylül ayı içerisinde kesinlikle prolin değeri çözülecek. Arıcılarımız rahat olsunlar. Bilhassa İç Anadolu Bölgesi'ndeki arıcılarımızda sıkıntı vardı. Akasyanın, ıhlamurun prolinin değeri 120’dir. Bizim arıcımızın büyük bir bölümü Karadeniz’den gidiyor. Arılar bir gün dahi akasyaya konmuş olsa, 400 olan prolin değeri, 300’ün altına düşüyor. Narenciyenin, portakal çiçeğinin prolin değeri 180, arı Akdeniz ya da Ege’den gelmiş ise yine düşmektedir. Akdeniz’den gelen hiç şekersiz balı tahlile gönderdik prolin
değeri 263 çıktı. Yani Bakanlığın belirlediği değerin altında çıktı. O balı dahi Bakanlığın masasına bıraktık. Dedik bu Bingöl Ovası’nın balı, prolin değeri 263 siz de bunu tahlile gönderebilirsiniz. Prolin işi Eylül ayında çözülecektir, arıcılarımız ve bal alan firmalar rahat olsunlar” diye konuştu.
ELEMAN İLANI Soğuksu Fırını’nda çalıştırılmak üzere, Usta aranıyor. Adres: Dolunay Mah. Büyük sanayi girişi FATSA İrtibat: 0543 670 16 50
24 AĞUSTOS 2013 CUMARTESİ
Sayfa
3
Ordu Eski Milletvekili Dr. Sami Tandoğdu’yu
Binlerce Vatandaş, Son Yolculuğuna Uğurladı / Hamdi BÜKLÜ
O’nu, Ordu’nun en önemli ürünü olan ve her zaman değeri bilinmeyen fındık için göstermiş olduğu gayretleri ile halkının gönlünü fethi etmesiyle tanıdık. Belki onun kadar, fındık ve halkı için hiçbir Ordu Milletvekili, bu kadar çaba sarf etmedi. Uzun süredir tedavi gördüğü amansız hastalıktan kurtulamayıp vefat eden Dr. Samî Tandoğdu için önce Cumhuriyet Halk Partisi Fatsa ilçe teşkilatı tarafından tören düzenlendi. Tandoğdu, törenin
akabinde Orta Büyük Camii’nde Cuma namazına müteakip kılınan cenaze namazının ardından Fatsa Asri Mezarlığa defnedildi. Tandoğdu’nun cenaze törenine CHP Genel Başkan Yardımcısı Haluk Koç, CHP Grup Başkan Vekili Engin Altay, CHP Ordu Milletvekili İdris Yıldız, AK Parti Ordu Milletvekilleri Fatih Han Ünal ve İhsan Şener, CHP Trabzon Milletvekili M. Volkan Canalioğlu, CHP Giresun Milletvekili Selahattin Karaahmetoğlu, Ordu Valisi Kenan Çiftçi,
Giresun Belediye Başkanı Kerim Aksu, Ordu Belediye Başkanı Seyit Torun, MHP Ordu İl Başkanı Cemal Enginyurt, eski AK Parti Ordu Milletvekili Eyüp Fatsa, Fatsa Belediye Başkanı Hüseyin Anlayan, Sendika Temsilcileri, STK başkanları ile çok sayıda vatandaş ve ailesi katıldı. Dr. Samî Tandoğdu için ilk olarak Cumhuriyet meydanında bulunan CHP Fatsa İlçe Parti binası önünde anma töreni düzenledi. “Hayatımın en zor konuşmaların-
dan birini yapıyorum” diyen CHP Fatsa İlçe Başkanı Doğan Çelebi, “Gerçekten Samî Ağabeyimizi Ordulu olarak, Milletvekili olarak, İnsan olarak ve bir Tıp adamı olarak anlatmak saatlere sığmaz. Hepimiz O’nu, siyaset arenasında Doktor Samî olarak tanıdık. Toplumumuzda böyle eşsiz insanların varlığını, onların aramızdan ayrılmasıyla daha da çok iyi anlıyoruz” diye konuştu. Ardından konuşan CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Samsun
Milletvekili Haluk Koç, “Siyaset ortamında karşılaştığım sıcak yüzlerden biri sevgili doktorum Samî Tandoğdu idi. Bazen sohbet ettiğimizde konu fındık olunca, Karadeniz olunca O’nu asla frenleyemezdiniz. Bizim Karadeniz insanının haksızlığa uğraması karşısında tepki gösterme refleksi, Samî Tandoğdu’nun en güzel özelliklerinden birisiydi. Sömürüye karşıydı, bu bölge insanının alın terinin sömürmesine asla tahammül edemez ve tepkisini koyardı. O, memleketinin insanının alın terinin zayi olmaması için her plâtformda, her toplantıda ve TBMM kapısında eylem yaparak tepkisini dile getirdi. Bugün burada olmayı çok arzu eden ancak bir dizi ziyaretleri için Irak’ta olan Genel Başkanızım Kemal Kılıçdaroğlu da taziye dileklerini iletmemi istedi. Samî Tandoğdu, sadece CHP’li veya başka bir partili ayrımı gözetmeksizin herkese hizmet etti. Bu ulvî vasıf belki O’na hekimliğin vermiş olduğu bir ayrıcalıktı. Herkese kucak açtı” şeklinde konuştu.
Tandoğdu’nun naşı, Cumhuriyet meydanında CHP Fatsa İlçe Parti binası önünde yapılan anma töreninin ardından Orta Büyük Camii’ne cenaze namazı kılınmak üzere götürüldü. Eski CHP Ordu Milletvekili Dr. Samî Tandoğdu, doğduğu ilçe olan Fatsa’da toprağa verildi. Fatsa Orta Büyük Cami'ne getirilen Tandoğdu'nun cenazesi bir süre Fatsa sokaklarında omuzlarda taşındı. Daha sonra cami bahçesine getirilen Tandoğdu, burada öğle namazına müteakip kılınan cenaze namazından sonra Fatsa Asrî Mezarlıkta toprağa verildi. Tandoğdu'nun ailesi taziyeleri kabul ederken, cami önünde ve caddelerde ise yoğun bir izdiham yaşandı.
Cibelik’e, Hayırlı Olsun Ziyaretleri Devam Ediyor Akkuş’ta Sel’in / Hamdi BÜKLÜ
Fatsa Emlakçılar Derneği Yönetimi, Fatsa İlçe Emniyet Müdürü İbrahim Cibelik’i makamında ziyaret etti. Samimî bir hava içerisinde gerçekleşen sohbet ortamında bir konuşma Fatsa Emlakçılar Derneği Başkanı Mehmet Onmuş, “İlçemizin huzurunu ve güvenliği sağlayan emniyetimizin, dernek olarak her zaman yanındayız” diye konuştu. Fatsa Emlakçılar Derneği Başkanı Mehmet Onmuş, “Emniyet güçleri, bir şehrin huzurunu, bütünlüğünü, güvenliğini ve yaşanabilir ortam oluşturması adına çok büyük görevleri üstlenerek en mükemmel sonuçlar için canla başla çalışıyor. Bu nedenle
ilçemizin güvenliğini ve huzurunu sağlanması için yeni atanan İlçe Emniyet Müdürümüzü makamında ziyaret ettik. Görüldüğü
kadarıyla kendisinin bizlere karşı sergilediği samimî ve cana yakın ilgisinden dolayı çok teşekkür etmek isterim” şeklinde konuştu.
Fatsa İlçe Emniyet Müdürü İbrahim Cibelik, “Fatsa’ya ve halkına yabancı değilim. Çünkü bir Karadenizli olarak bölgemizin her yerini biliyorum ama Fatsa’nın en önemli özelliklerinden bir tanesi ise, cana yakın ve samimî insanların olmasıdır. İlçemizin güvenliği ve huzurunun sağlanması bizlerin aslî görevi olduğu gibi sosyal hayattan da uzak durmamız gerekiyor. Dolayısıyla sizler gibi değerli STK yönetim ve üyelerinin bizleri ziyaret etmesi, onur ve gurur vericidir. İlçenin güvenliği ve huzuru sadece emniyet gücüyle olmadığı halkın ve sizlerin katkısı da gerekiyor. Fatsa bir ilçe bazında bakıldığında gelişmiş ve sosyallik arz ediyor” diye konuştu.
“Üreticilerimiz, Fındık Hasadı Sonrası, Bahçesinin Genel Kontrolünü Muhakkak Yapmalı”
/ Hamdi BÜKLÜ
“Her fındık sezonu sonunda yapılması gerekenler, gelecek yıl fındık hasadına çok büyük fayda sağladığı gibi bahçenin de uzun süre kaliteli ürün vermesini sağlıyor” diyen Fatsa Ziraat Odası Ziraat Mühendisi Fatma Baş, “Fındık hasadı bitiminde bahçenin genel kontrolü yapılmalıdır” diye konuştu. “Toprağın fındık üretimi için uygunluğu, yeraltı sularının akışı için uygunluk, insan sağlığı için zararlı olabilecek çevre koşullarının etkisi olduğu kadar hasat
sonrası genel kontrollerin yapılmasının da fındığa büyük etkisi oluyor” diye konuşan Fatma Baş, “Toprak sahiplerinin bahçe ile ilgili gerekli bilgilere sahip olması gerekiyor. Toprağın fındık üretimi için uygunluğu, yeraltı sularının akışı için uygunluk, insan sağlığı için zararlı olabilecek çevre koşullarına (rüzgâr, toprak veya toz kaynaklı bulaşan veya kirlilik) maruz kalma, sulama veya diğer amaçlar için su kaynağına yakınlık derecesi önemli olduğu kadar hasat sonrası bah-
çe bakımının da aynı önem arz ediyor” dedi. Baş: “Ağaçta kalan fındıkları, hasattan sonra kış sezonu boyunca olabilecek çeşitli böcek istilâsını engellemek amacı ile toplanmalıdır. Her hasat sonrası ağaçlar uygun şekilde budanmalı ve ilâçlanmalıdır. Fındık bahçelerinde zemin temizliği yapılmalı, Aspergillus küflerinin kolonileşmesini engellemek amacı ile çöp ve atıklar temizlenmelidir. Fındığın toplandıktan sonra zuruflarının uzaklaştırılması ve kurutma işlemleri, gıdaların işlenmesi için tasarlanmış ve İyi Üretim Uygulamaları (GMP) kurallarına uyulan tesislerde yapılmalıdır. Çünkü zuruflarından ayrılmış ve güneşte kurutulan fındıklar küf gelişimi ve zararlılar tarafından hasar görmesi açısından büyük risk taşımaktadırlar. Bu tür tesislerin olmadığı ve güneşle kurutma yapılacak durumlarda fındıklar kısa sürede zuruf, çürük, tanelenmiş ve boş fındıklardan uzaklaştırılarak, iki gün gibi mümkün olan en kısa sürede kurutulmalıdır. Zurufların uzaklaştırılması işlemi hasattan hemen sonra yapılmalıdır. Olgunlaşan fındıkların soldurulma-
sına gerek kalmadığından direkt olarak patoz ile zurufundan ayrılabilir. Ancak, patoz işlemi sırasında makine temiz olmalı ve ayarları fındığın çeşidine ve büyüklüğüne uygun olarak ayarlanmalı, çizik ve çatlakların oluşmaması için özen gösterilmelidir. Bazı fındık çeşitlerinde zurufun ayrılması zor olabildiğinden soldurma işlemi gerekebilir. Bu durumda soldurma işlemi temiz bir zemin veya branda üzerinde, flavus/parasiticus sporlarının yayılmasını önlemek amacı ile zurufların çürümesi engellenerek ince tabaka halinde serilerek yapılmalı ve sergi sık sık havalandırılmalıdır. Bölgemiz de fındık üreticilerinin bir bölümü sadece fındık hasat zamanı geldiklerinden dolayı fındık bahçelerinin genel kontrollerini aksatıyor. Bu nedenle de gelecek yıl yetişen fındık daha az verimli, kaliteli ve içi tam olgunlaşmamış olmasına sebep oluyor. Üreticilerimizin muhakkak hasat sonrası fındık bahçelerinin genel kontrollerini yapmaları gerekiyor. Ayrıca hasat sonrası fındık ocaklarında bulunan fazla ve yaşlı fındık dallarının kesilmesi gerekiyor” şeklinde konuştu.
Yaraları Sarılıyor
Geçtiğimiz gün Akkuş’ta meydana gelen selden sonra birçok köy ve mahalle yolu ulaşıma kapanmıştı. Ordu İl Özel İdaresi aynı gün gece ve gündüz olmak üzere yaptığı çalışma neticesinde köy ve mahalle yollarını yeniden ulaşıma açtı. Ordu İl Özel İdaresi Genel Sekreterliğince konuya ilişkin yapılan açıklamada, “Ordu İl Özel İdaresi Yol ve Ulaşım Hizmetleri müdürlüğünce Akkuş ilçesinde 19 Ağustos 2013 tarihinde meydana gelen yoğun yağış sebebi ile 8 Köy merkezi (Halil uşağı, Dağ yolu, Ambar gürgen, Çökek, Gürgenli yatak, Şahin, Kargı ve
Yeşilköy Köyleri) ve 37 mahalle yolu olmak üzere toplam 45 yol ulaşıma kapanmış olup yağmurun kesilmesi ile 8 köy merkezi ve 11 mahalle yolu aynı gece ulaşıma açıldı. 23 Ağustos 2013 tarihi itibariyle 8 köy yolu ve 35 mahalle yolu ulaşıma açılmış, 2 mahalle bağlantı yolunun ulaşıma açılma çalışmaları devam etmektedir. Yağışlar sebebiyle 25 Km Stabilize kaplamalı yol, 1 adet Köprü ve 3 adet Menfez hasar görmüş olup, Halil Uşağı Köyü Yenimahalle yıldırımlar mevkiinde sele kapılan iki vatandaşımız yaralı olarak kurtarılmıştır.
24 AĞUSTOS 2013 CUMARTESİ
Sayfa
4
“Vatandaşlarımızın Özlediği ve İstediği,
“Demek ki Bir Ciğer Var, Başkan da Başını Bekliyor,
Seviyeli Siyaset Bizim Ciğerle İşimiz Yok, Biz Fatsa Sevdalısıyız” Yapmaya Çalışıyoruz” turlarla dışarıdan gelen insanların geçiş değil gezi noktası, duruş noktası oldu. Vali bey de birkaç ay içerisinde laf arasında geçen bu helikopter projesini harekete geçirdi. Ordu’da artık helikopterle yayla turizmi yapılıyor. Dolayısıyla fındıktan sonra turizmle büyüyeceğimiz ortadayken, Fatsa’da bir turizm şehri olacakken, Cumhuriyet meydanında asfalt çalışması yapılmasını Fatsa’nın alnına sürülen bir kara leke olarak görüyorum” diye konuştu.
/ Mehmet S. UĞURBAŞ
Fatsa’da turizm firması işleten İsmail Güvenkaya, asfalt çalışmaları Cumhuriyet Meydanına kadar ilerleyince gündemi sarsacak açıklamalarda bulundu. Güvenkaya: “Bundan önce de birçok kez bu asfalt çalışmalarıyla ilgili düşüncelerimi dile getirmiştim. Her ne kadar ‘Yapma başkan, güzel olmuyor, olmayacak’ demişsek de başkan bildiği gibi yapıyor. Belki de bildiği doğru ama turizm şehri olan bir memlekette çalışmalar meydana kadar geldi” dedi. “Fatsa’ya Sürülen Kara Leke” Meydana asfalt yapılmasının Fatsa’nın alnına sürülen kara leke olduğunu ifade eden Güvenkaya: “Bundan önce Ordu’ya turizmle ilgili bir teleferik yapıldı ve Boztepe, hem bölge insanının hem de
“Muhalefet Zannedip İnadına Yaptı” Muhalefet olmadığını vurgulayan Güvenkaya: “Ben bir derneğin yönetimindeyim, ticaret yapıyorum diye bir şey söylediğim zaman muhalefet algılanıyor. Belirtmek isterim ki, AK Parti’ye, başkana ya da kuruma asla bir muhalefetim yok. Ben neticede bir vatandaşım. Şimdiye kadar yapılan asfalt dışındaki çalışmalar konusunda bir diyeceğim yok, asfalt konusunda da belediye bir tesis kurdu, güzel şeyler oluyor, Fatsa’nın bir artısı ancak; şehir içine bunun yapılmasını sindiremiyorum. Bunu muhalefet olarak algılamasın. Muhalefet olarak algılayıp inat yaptığını düşünüyorum. Artık en sonunda meydana asfaltı döktüler. Hiç hoş olmayacak ve bunu ilerleyen zamanlarda göreceğiz” diye konuştu.
sohbetlerimiz sırasında duygu ve düşünce hep aynı ama insanlarımız biraz tuhaflaşmışlar. Tepki almayalım, sivrilmeyelim diye ses çıkarmıyorlar, sessiz kalıyorlar. Bir de şunu anlayamıyorum; Hüseyin Anlayan yeni bir belediye başkanı değil, ikinci dönemini tamamlamak üzere. Her şeye tamam ama Reşadiye Caddesi, İnönü Caddesi gibi meydanı çevreleyen bu yerlere asfalt çalışmasının neden yapıldığını lütfen açıklasın. Buna bir isim koyabilecek mi; neye istinaden yapılıyor?” şeklinde sordu. “Demek ki Ciğer Var…” Başkanın benzetmesinin uygun olmadığını vurgulayan Güvenkaya: “Birkaç açıklama yaptıktan sonra beni hangi anlamda muhalefet görüyorsa, yapma, etme, yanlış dedim diye ‘kedi uzanamadığı ciğere mundar der’ benzetmesi yapıldı. Bu konuyla ilgili birçok görüş bildirildi ama demek ki, orada bir ciğer var, ciğerin başını da başkan bekliyor. Bir şey söyleyeni de ciğere uzanmaya çalışıyor diye düşünüyor. Ancak bizim ciğerle, böbrekle işi-
miz yok, Biz Fatsa’nın sevdalısıyız. Bu koltuk kimsenin babasının malı değil, gelip geçici” dedi.
“Eline Yüzüne Bulaştırıyor” Başkanın halkın içine indiğinde ayrım yapmadan herkesi kucaklaması gerektiğinin altını çizen Güvenkaya: “Başkanın caddeye, halkın içine inmesini talep ediyorum. Birilerini başka partiden diye transit geçmesini istemiyorum. Başkan artık ikinci dönemini tamamlıyor. Başkan ne yaptığının farkında değil. Heyecanı kalmamış ve ufku daralmış, artık Fatsa’ya taze kan lazım. Benim hiçbir partiye bir üyeliğim ya da siyasi kimliğim yok. AK Parti’de olabilir, Fatsa’ya faydası olsun da ister AK Parti’den ister başka partiden biri olsun ama mevcut başkan artık ne yaparsa yapsın eline yüzüne bulaştırıyor. Bakın ismini vermeye gerek yok, kendi partisinin bir aday adayı var, Fatsa’nın hayal edemeyeceği projeleri ortaya koyuyor. Bunlar çok mu zor? Asla, önemli olan insanın ufkunun ne kadar geniş olduğudur” diye konuştu.
“Lütfen Açıklasın” Meydan çevresine asfalt dökülmesinin sebebini soran Güvenkaya: “Hangi partiden olursa olsun tanıdığımız dostlarımızla
/ Mehmet S. UĞURBAŞ
Fatsa’da Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Fatsa ilçe teşkilatı, meydanda çay sohbeti yaptı. Sohbette Fatsa’ya 22. Dönem Ordu Milletvekili Dr. İdris Sami Tandoğdu’nun cenaze töreni için gelen CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Samsun Milletvekili Haluk Koç, CHP Sinop Milletvekili Engin Altay, CHP Ordu Milletvekili İdris Yıldız, CHP Ordu İl Başkanı Osman Güngör, CHP Fatsa İlçe Başkanı Doğan Çelebi ve partililer yer aldı. CHP’nin çay sohbetine önce MHP Ordu İl Başkanı Cemal Enginyurt, MHP Fatsa İlçe Başkanı Şakir Cemal Uygun ile MHP’liler katılırken, ardından tesadüfen oradan geçerken uğrayan AK Parti Ordu Milletvekili Fatih Han Ünal ve beraberindekiler katıldı. İktidar ve muhalefet partilerine mensup siyasetçilerin aralarındaki bu hoş sohbet ve seviye, çevredekilerden takdir topladı. Konuyla ilgili bir konuşma yapan AK Parti Ordu Milletvekili Fatih Han Ünal, farklı siyasi görüşlere mensup insanların geçmişte bir masa etrafında oturamadıklarını
Dış Cephe Mantolama Isı Yalıtım Ses Yalıtım Dekorasyon Alçı Boya ASMOLEN
ifade etti. “Bir Aradayız” Ünal: “CHP ve AK Parti siyasetçileri olarak birlikteyiz, bir aradayız. Siyasi görüşlerimiz ve yaklaşımlarımız farklı olabilir ama biz seviyeli siyaseti bu döneme taşıyan bireyleriz. Bu nedenle ben her iki tarafa da çok teşekkür ediyorum. Çünkü geçmiş yıllarda, çok daha gerilere gittiğinizde farklı siyasi partiye mensup kişiler yan yana bir masa etrafında oturamazdı. Bugün geldiğimiz noktada ise birbirimize espriler yapıyoruz, takılıyoruz, çay içiyoruz, sohbet ediyoruz. Bunlar güzel şeyler. Vatandaşlarımızın da özlediği ve bizlerden beklediği davranışlar bunlar. Biz de bunları yapmaya çalışıyoruz” diye konuştu.
Alçıpan Sıva Alçı Hazır Sıva Stropiyer Kartonpiyer Asma Tavan Boya Malzemeleri
Poytherm Bölge Anabayii rtların a K i d e r K Tüm Taksit 0 1 + z i a F %0
Sinan KAYIŞOĞLU Abdullah ÇAVLI
Birol TORGAN
Adres: Kumru-Korgan yolu üzeri 1. Km No:48 Fatsa/ORDU Tel: 0452 407 17 17 Gsm: 0535 235 36 92
24 AĞUSTOS 2013 CUMARTESİ
Sayfa
5
“Devlet Hastanesi’ne Ek Binaya Gerek Yok!” En İyi Şekilde Yansıtan Bir Milletvekiliydi” “Bölgesinin Duyarlılıklarını Parlamentoya / Mehmet S. UĞURBAŞ
22. dönem Ordu Milletvekili Dr. İdris Sami Tandoğdu’nun cenaze törenine katılan CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Samsun Milletvekili Haluk Koç, cenaze törenini ardından gazetemize duygularını anlattı. Tandoğdu’nun vefatına çok üzüldüğünü anlatan Koç, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Irak’tan döndüğünü ve bu nedenle cenazeye katılamadığını söyledi. “Baş Sağlığı Diliyorum” Bütün Fatsa ve Ordu halkına baş sağlığı dilediğini belirten Koç: “Bugün burada değerli bir arkadaşımızı kaybettiğimiz için bulunuyoruz. Genel Başkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu Irak’tan dönüyor bugün, bu nedenle katılamadı. Kendisini temsilen Samsun Milletvekili ve Genel Başkan Yardımcısı olarak ben, Grup Başkanvekilimiz ve Sinop Milletvekili Engin Altay, Trabzon Giresun ve Ordu
Milletvekillerimiz buradayız. Hayatın gerçekleriyle karşı karşıyayız. Ben bütün Fatsalılara ve Ordululara baş sağlığı diliyorum” dedi. “Bütün Ordululara Hizmet Etti” Tandoğdu’nun bölgenin sorunları için büyük mücadeleler verdiğini kaydeden Haluk Koç: “Sadece CHP’liler için değil, seçildiği ilin bütün insanları için ayrım yapmadan görev yapmıştı Sayın Tandoğdu. Bölgenin temel sorunu fındık ile ilgili çıkışlarıyla Türkiye’de ve kamuoyunda yakından tanınan bir isimdi. Samimiyeti ve hoşgörüsünün yanı sıra mücadeleci bir insandı. Bölgesindeki tüm sorunları çözmek adına büyük uğraşlar verirdi. Partili partisiz ayrımı gözetmeden yardım isteğinde bulunan herkese elini uzatır ve elinden geleni yapardı. Bölgesinin duyarlılıklarını parlamentoda en iyi şekilde yansıtan bir milletvekiliydi. Kendisine Allah’tan rahmet, yakınlarına sabır diliyorum” diye konuştu.
“Bize Her Zaman Ağabeylik, Büyüklük Yaptı”
/ Mehmet S. UĞURBAŞ
Cumhuriyet Halk Partisi Ordu Milletvekili İdris Yıldız ve Ordu Belediye Başkanı Seyit Torun 22. Dönem Ordu Milletvekili Dr. İdris Sami Tandoğdu’nun cenaze tö-
reninde duygularını gazetemizle paylaştılar. Çok üzgün oldukları gözlerinden okunan Yıldız ve Torun, Ordu’nun önemli bir değerini kaybettiği görüşünde birleştiler.
“Örnek Bir İnsandı” Sözlerine Tandoğdu’nun örnek bir insan olduğunu anlatmakla başlayan İdris Yıldız: “Sami Bey için çok bir şey söylemenin anlamı yok. Kendisini bütün Ordu, Fatsa gerçekten çok iyi tanıyordu. En önemli özelliği de CH Milletvekili olmasına rağmen sadece CHP’lilerin değil tüm Orduluların milletvekili olma gayretini, özenini gösteren bir arkadaşımızdı. Doktorluğundan itibaren gerçekten kimseyi ayırt etmeden bölgenin tamamında herkesin hastasıyla yakından ilgilenen örnek bir insandı. Bir insan için hangi vasıflar söylenebilirse bunların tamamını yerine getiren bir kişiydi. Mekânı cennet olsun.
Ailesi başta olmak üzere tüm Ordululara sabırlar diliyorum. Ordu gerçekten çok önemli bir değerini kaybetti” dedi.
“Şahitlik İçin Buradayız” Çok üzgün olduğunu ifade eden Seyit Torun da: “Bugün gerçekten çok üzgünüz. Sami Bey sadece bir milletvekili olarak değil insan olarak da Ordu’muza damgasını vurmuş bir insandı. Mütevazı kişiliği, güler yüzü ve yardımsever kişiliğiyle her zaman bize ağabeylik, büyüklük yaptı. Allah mekânını cennet etsin. Bugün de bu kalabalıkta onun iyiliğine şahitlik etmek için buradayız. Bütün sevenlerinin, dostlarının ve Ordumuzun başı sağ olsun” diye konuştu.
AK Parti Ordu Milletvekili İhsan Şener, Ordu Devlet Hastanesi ek binasının gündemde olmadığını açıkladı. Ordu Devlet Hastanesi’ne 2010 yılında yapılması planlanan hatta projesi hazırlanıp ödeneği hazır hale getirilen Ek bina inşaatının yapılması hayal görünüyor. AK Parti Milletvekilim İhsan Şener, Devlet Hastanesi ek binasının, Üniversiteye yapılacak 600 yataklı eğitim araştırma hastanesi nedeniyle yapılmayacağını söyledi.
Ordu Devlet Hastanesi’nde ek binaya ihtiyaç olmadığını belirten Şener,” Ordu Üniversitesi Tıp Fakültesi’ne 600 yataklı eğitim araştırma hastanesi yapılacak olması nedeniyle bu projeden vazgeçilmiş. Şuanda üniversiteye yapılacak hastanenin yer problemini çözebilmek için çalışıyoruz. Kampüs içerisinde olmasa bile yakın bir yerde hastane yeri kamulaştırılacak. 600 yataklı hastane yapılacağı için Devlet Hastanesi’ne ek binaya gerek yoktur” dedi.
“Siyasi Anlayışımı Hep İkinci Planda Tutarak
Şehrime Hizmet Ettim”
“Birliğimiz Beraberliğimiz Hakkındaki
Olumsuz Yorumları Kınıyorum”
AK Parti Ordu İl Başkanı Hüseyin Akyol, AK Parti camiasıyla ilgili medyada yer alan haberlere değinerek, belediye başkanlık seçimlerinde Ordu’da yeni bir sayfa açılacağını söyledi. "Öyle zannediyorum ki bunu hazme-
demiyorlar" diyen Akyol; Ordu’da gerçekleştirilen başarının hazımsızlığını olumsuz havayı yaratanların yaşadıklarını ifade etti. Parti içerisinde dışarıdan söylendiği gibi herhangi bir soğuk savaş ya da sıcak savaş, ayrı gayrı olmadığını belirten Akyol; "Bütün milletvekillerimizle bir araya gelip Ordu ile ilgili bütün değerlendirmeleri, ne gerekiyorsa yapıyoruz. Yapmak durumundayız. Bizim AK Parti'de birlik ve beraberliğimiz tam. Bizim birliğimiz beraberliğimiz hakkındaki olumsuz yorumları kınıyorum. Onlar ancak kendilerini avutuyorlar” dedi. Son zamanlarda kamuoyunda bazı kişi ya da kişilerce AK Parti'nin birliğine, bütünlüğüne yönelik bazı açıklamalar, yorumlar ve duyumlar aldığını ifade eden Akyol, "Bu açıklamalar ve yorumlar ancak onların temennileri diye düşünüyorum. Milletvekillerimiz de, Sayın Bakanımız da, teşkilatlarımızla beraber bizler, partimizin kuruluşundan itibaren duyduğumuz heyecanı, bugün de hep beraber yaşayarak devam ettiriyoruz. Siyasette yarışın
Dilenci, Harçlığını Vekilden Aldı / Mehmet S. UĞURBAŞ
Cumhuriyet Halk Partisi Fatsa Teşkilatının Fatsa Cumhuriyet Meydanında çay sohbeti yaptığı sırada masaya gelen bir dilenci tek tek tüm masadakileri dolaştı. Masada oturanlar arasında mekik dokuyan dilenciye CHP Ordu Milletvekili İdris Yıldız’ın yanına gitmesi ve asıl ondan para istemesi gerektiği espri bir dille söylendiğinde dilenci de Yıldız’a
yöneldi. İdris Yıldız kısa bir süre arkasında duran dilenciyi fark etmeyince masadakiler arasında gülüşme oldu. Bunun üzerine arkasına baktığında dilenciyi gören Yıldız, dilenciye harçlığını verdi. Ardından Fatsalı Türk Halk Müziği sanatçısı Mehmet Gümüş’ten de harçlığını alan kişi, birkaç kişiden daha harçlık alarak mutlulukla masadan ayrıldı.
ancak hizmetle olduğunu biliyoruz. Aramızda olan da, ancak bu memlekete hizmet etme yarışıdır” şeklinde konuştu. AK Parti ile alakalı bu camiadakilerin söylevlerinin art niyetli olduğunu söyleyen Akyol, "Tüm Türkiye’de olan başarı, inşallah Ordu’da bir kere daha ortaya koyulacak. Biz Ordu’da ne yaptığımızı çok iyi biliyoruz. Bizler Ordu sevdalısı olarak, yaptıklarımızla, yapacaklarımızla, büyükşehrin gerçekliğine göre de hareket ediyoruz. Bizim projelerimiz var. Büyük düşünüyoruz. Ufak projelere asla dönüp bakmıyoruz. Ordu Belediyesi gibi çok küçük projeleri, büyük proje gibi yansıtmıyoruz. Yaptığımız projeler meydanda. Havaalanı, Ordu ve Ünye çevre yolu, Karadeniz-Akdeniz yolu, kayak merkezi, üniversite gibi bu tür projelerle halkın önündeyiz. Belediyecilik nazarında da, büyükşehir belediyesini aldığımızda da bunlardan daha büyüğünü Ordu halkına sunacağız. Mega projeleri Ordu’ya getireceğiz. Biz AK Parti olarak reel büyük projelerin peşindeyiz” dedi.
MHP'den Altınordu Belediye Başkanlığına aday adaylığını açıklayan Onur Şahin, tek düşüncesinin hizmet olduğunu söyledi. MHP Ordu İl Binasında İl Başkanı Cemal Enginyurt ve Altınordu İlçe Başkanı Murat Kaçak nezaretinde partililere aday adaylığını açıklayan Şahin, aday tanıtım töreninde hizmet için çalışacağını söyledi. Altınordu Belediye Başkanlığına aday adaylığını açıklayan Eski Ulusal Fındık Konseyi Başkan Yardımcılığı, Ordu Ziraat Odası Yönetim Kurulu Üyesi ve MHP Ordu İl Teşkilatının çeşitli kademelerinde görev alan Onur Şahin’de burada yaptığı konuşmada hizmet anlayışıyla alakalı değerlendirmelerde bulundu. Görev tevdi edildiğinde herkesin selamını alan ve herkese selam veren bir anlayışla hiz-
met edeceğini ifade eden Şahin konuşmasında şunları söyledi; “Ben yıllardır kendimi yaşadığım ile adamış birisi olarak bugüne kadar yaptığım hizmetlerde de siyasi anlayışımı hep ikinci planda tutarak şehrime hizmet ettim. Bugünde yine aynı zihniyet, aynı görev anlayışı ve aynı mesuliyet duygularımla başta Ordu halkı olmak üzere partime de hizmet etmek istiyorum. Bugüne kadar hiçbir zaman görevden kaçmadım. Kaçan tarafta olmadım. Partimin çatısı altında yaptığım hizmetlerde partimin yüceliğini de hep göz önünde bulundurarak görev anlayışı içinde bulundum. Ben partili arkadaşlarımın da bana duydukları güven için teşekkür ediyorum. İnşallah önümüzde ki yerel ve genel seçimlerde kazanan taraf MHP olacaktır.”
24 AĞUSTOS 2013 CUMARTESİ
Sayfa
6
“Basından Gizlenen Acele Bir Seçim Yaptılar.
Böyle Bir Seçim Türkiye Tarihinde Görmedik”
Ordu Ziraat Odası Başkanı Uğur Cörüt, UFK Sebahattin Arslantürk'ün, "Darbe ve tezgahla göreve geldin" sözlerine, "Biz seçimle geldik, seçimle gideriz" yanıtını verdi. "Biz, sizin gibi kapalı kapılar arkasında, basından gizli toplantılar yapmadık" diyen Ordu Ziraat Odası Başkanı Uğur Cörüt, bu göreve demokrasi ile geldiklerini ve kimseye borçlarının olmadığını söyledi. Ulusal Fındık Konseyi Başkanı (UFK) Sebahattin Arslantürk'ün bu açıklamaları yapmadan önce geriye bakmalarının gerektiğini ifade eden Cörüt; "Kanunsuz bir şey var mı? Ona göre açıklama yapsınlar" dedi. Seçimlerini Ordu Seçim Kurulu’nun önünde ve belgelerle beraber şeffaf bir şekilde Ordu basının önünde yaptıklarını dile getiren Uğur Cörüt; seçimi yapan dele-
gelerin kendilerini işbaşına getirdiğini söyledi. "Biz seçimle geldik, seçimle gideriz" diyen Cörüt; "Bizi üretici getirdi, üretici götürür. Tezgahla geldi diyen arkadaşlarımız asıl tezgahı kendileri yapmaktadırlar. Üreticinin elindeki fındığı ucuza almak için kapalı kapılar arkasında tezgahı kendileri yapmaktadırlar. Basından gizlenen acele bir seçim yaptılar. Böyle bir seçim Türkiye tarihinde görmedik” dedi. Fındık üreticisinin emrinde olduklarını dile getiren Başkan Cörüt, “Burada hukuksal bir durum vardı. Bunu da Ordu halkı biliyor. Biz Ziraat Odası olarak, yeni kurulduk, eski Ziraat Odasıyla karıştırmasınlar. Seçim kurulundan gün alarak, delegelerimizle seçimlerimizi yaptık, işbaşına geldik. Üreticimizin de emrindeyiz. UFK gibi tüccarın, ihracatçının
emrinde değiliz. Biz üretici kuruluşuyuz üreticinin emrindeyiz. Arkadaşlarında kuyruğuna bastık herhalde, kuyruk acıları olduğu için bol bol beyanatlar veriyorlar. Baktım beyanatlarına fındıkla ve fındık üreticisiyle ilgili hiçbir satır yok. Hep kendilerine yontmuşlar. Ziraat Odası Başkanı ve yönetimini eleştirip bizi de yıldırmaya çalışıyorlar. Biz asla yılmayız Uğur Cörüt’ün kimseye diyet borcu yok. Alnım açık, başım dik. Sonuna kadar üreticinin hakkını savunacağız. Üreticinin hakkını alabilmesi için var gücümüzle çalışacağız. Ekibimiz de aynı şekilde çalışmalarını sürdürüyor. Ordu’da bulunan 18 tane Ziraat Odası Başkanı arkadaşımız var. Bu konuları onlar da görüşüyoruz, onlar da benimle aynı fikirdeler” diye konuştu. "Üreticiyi desteklemek bizim görevimiz" diyen Başkan Cörüt, “Bunların yaptığı havanda su dövmektir. Herkes Ordu Ticaret Borsası’nın tabelasına baksın, üreticinin üzerindeki tezgahı görsün. Çünkü fındığın maliyeti üreticiye 5 TL 64 kuruştur. Üretici emeğini alamıyor böyle bir tezgah olmaz. Fındık ve üretici üzerinde oyun oynuyorlar. Ulusal Fındık Konseyi ne iş yapar. Kapalı kapılar arkasında kendileri seçim yaptılar. Ordu Ziraat Odası olarak 27 bin tane kayıtlı üyemiz var. Ordu geneline yaydığımız zaman 172 bin tane üye yapar. Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) büyük bir kurumdur. Bu kurum da üreticileri temsil ediyor ve üreticiyi desteklemek zorundadır. Fındık
üreticisini bırakıp da tüccarı mı savunacağız? Borsa'da 500 kişi kayıtlı, Ordu Ziraat Odasında 27 bin üretici kayıtlı. Ulusal Fındık Konseyi’nde kaç kişi kayıtlı, UFK açıklasın” dedi.
“Yapılan Açıklamalara Çok Üzüldük” Ulusal Fındık Konseyi’nin açıklamalarını üzüntü ile takip ettiklerini söyleyen Ulubey Ziraat Odası Başkanı Hikmet Poyraz da Cörüt’e destek çıktı. Başkan Hikmet Poyraz, yaptığı açıklamada şunları söyledi; “Ulusal Fındık Konseyi Başkanı'nın açıklaması bizi şok etti. Yapılan açıklamalara çok üzüldük. Bütün çiftçiler üzüldü. 112 bin tane üretici temsilcisinin vermiş olduğu beyanatları hoşgörü ile karşılamayıp peşinden, sert açıklamalar yaptılar. Fındık Konseyi Başkanını niye ilgilendirdi. Biz üreticiyiz, biz bu ülkeye 4 milyar dolara yakın gelir getiren bir ürünün temsilcileriyiz. 18 oda başkanı hiç görmüş mü? Bir bardak çayını içip dertlerini sormuş mu? Çiftçinin derdini bizden öğrenmiş mi? Her ikisi de ihracatçının yanında yer alıyorlar. Bizim kimseyle bir problemimiz yok. Kaça aldınız, kaça sattınız diyen de yok. Bunların korkmasının sebebi nedir? Fındık rekoltesi dediler, 150- 200 bin ton fazla gösterdiler. Fındık olmadığı halde bize inanmadılar. Bunların maksadı nedir? Bizim çiftçimizin bir an önce uyanması lazım. Biz fındığın 7-8 TL’den gideceğine inanıyoruz. Çiftçi ihtiyacı haricinde 1 kilo fındığı pazara indirmesin. Çünkü
fındık üzerinde büyük bir oyun oynanıyor. Biz Türk parasıyla fındık satmadık, Avrupa’nın parası bunları neden bu kadar ilgilendiriyor. Bir kısım fındığımız dövizle gidip, dövizle geliyor. Avrupa’nın vermiş olduğu fiyatı neden üreticiden esirgiyorlar. Bizim ne tüccarla, ne de ihracatçıyla çatışmamız var. Devlet bunlara serbest piyasa fırsatı verdiği için böyle yapıyorlar.
Devletin bu beyanatlardan haberinin olduğunu zannediyorum. Bizi bunlara ezdirmeyeceklerdir. Az olan fındıktan neden tedirgin oldular. Üretici üzülmesi gerekirken bunlar üzüldüler. Sivil toplum kuruluşlarıyla birbirine düşmek kadar kötü bir şey yoktur. Biz yıllardır Ziraat Odalarında çalışıyoruz, ilk defa böyle bir durumla karşılaşmaktayız.”
Dikkat! Patpatlara da
Ceza Yazılıyor
Patpat denilen tarım aracında fındık işçisi taşıyan sürücüler, jandarma ve polis ekipleri tarafından durdurularak önce uyarılıyor, tekrarında ceza yazılıyor. Doğu ve Güneydoğu Anadolu illerinden fındık toplamak için Ordu'ya gelen tarım işçilerinin fındık bahçesine kamyonet ve 'patpat' denilen tarım araçlarında taşınması yasak olmasına rağmen, bazı sürücüler buna uymuyor. Jandarma ve polis ekipleri bu şekilde yolcu taşıyan sürücülere göz açtırmıyor.
Jandarma ekipleri köy yollarında ve karayolunda, özellikle sabah ve akşam saatlerinde yolcu minibüsleri dışında fındık işçisi taşıyan araçların trafik güvenliğini tehlikeye düşürme, kazalara sebebiyet verme ihtimaline karşı uygulama yaparak sürücüleri uyarıyor. Uyarılara rağmen patpat ve kamyonetle yine fındık işçisi taşıyan sürücülere ise yük taşıma aracıyla yolcu taşımacılığı yapıldığı gerekçesiyle 72 lira idari para cezası uyguluyor.
24 AĞUSTOS 2013 CUMARTESİ
Sayfa
7
1 Eylül’de “Vira Bismillah” Diyecekler Ama Avlanma Derinliğinin 24 Metre Olmasından Şikayetçiler İstanbul gibi illere yollamasınlar. Biz bölgemizden göç etmek istemiyoruz. Evimizin önünde olan bu balıkları avlayıp, Samsunlu hemşerilerimize en taze şekilde sunmak istiyoruz” diye konuştu.
Karadenizli trol ve orta su trol avcıları, avlanma derinliğinin 24 metre olmasının kendilerini olumsuz etkileyeceği belirttiler. 1 Eylül’de “Vira Bismillah” diyerek Karadeniz’e açılacak olan balıkçılar hazırlıklarını sürdürüyor. Yeni sezona sıkıntılı başlayacaklarını belirten Samsun Bölgesi Su Ürünleri Kooperatifler Birliği Başkanı Atıf Malkoç, yeni sezondan hiçbir şey beklemediklerini söyledi. Malkoç, “Eskiden sezon ruhu vardı. Bu sene çinakop yok. Balık boylarını 24 metreye çıkardılar. Biz nerede avlanacağız. Balıkçının 2 senedir bankalara borcu var. Çinakop’u lüfer yaptılar balıkçılar mağdur oldu. Son 2 yıla kadar hiçbir balıkçının bankalara borcu yoktu. Şu anda 2 yıldan beri kredi alan balıkçıların hiç biri borcunu ödeyemedi. Balık için denize çıkacak ruhumuz kalmadı. Sezon ha başlamış ha bitmiş bizim için bir anlamı yok” dedi. 24 METRE YASAĞINDA BALIKÇILAR MAĞDUR 24 metre yasağının orta su trollerin ve gırgır balıkçılarını tamamen mağdur ettiğini belirten Samsun ili Deniz Ürünleri Avcıları Üretici Birliği Başkanı Cemal
Malkoç, “Bizim Karadenizli balıkçılar olarak en büyük sıkıntımız koyulan 24 metre yasağın bölgemizdeki orta su trollerin ve gırgır balıkçıları tamamen mağdur etmiştir. Sebebi de Karadeniz’in yapısı hiçbir şekilde incelenmeden İstanbul, Zonguldak, Sinop, Samsun, Ordu, Trabzon’un yapısına bakılmadan koyulan bu yasaktan Karadeniz’in en ortasında olan Samsun olarak bizim balıkçımız mağdur olmuştur. Samsun aynı karadaki Bafra ve Çarşamba ovası gibi geniş düzlüklere sahiptir. Yani karada olan düzlüklerin aynısı denizde de sahiptir. Samsun’da kıyıdan yaklaşık olarak 13 kilometre açıkta 10 metre derinlik varken, Zonguldak’ta, Ereğli’de kıyıdan 800 metreden açıkta 24 metre derinliğe ulaşmaktadır. Bu konuda Bakanlıktan yardım bekliyoruz. Bu konuda bölge balıkçıları çok mağdur. Derinlik yasaklarında 24 metre değil, 10 kulaç 18 metre kıstasının uygulanmasını istiyoruz. Çünkü bölgemizde av sahaları kıyıdan çok açığa gittiğinden balık sürüleri dağınık sürüler halinde geçer ve biz bu balıklardan hiçbir şekilde faydalanamayız. Bizi bu balıkları avlamak için buradan Zonguldak,
GEÇEN SENEDEN KALMA BALIKLARIMIZ VAR Diğer sorunlarının da balık unu ile ilgili olduğunu ifade eden Malkoç, “Tuttuğumuz balıkların birçoğu yem sanayine kaydırıldı. Yem sanayiden dolayı un sektörüne geçiyor. Kültür balıkçılığını dengelemeye çalışıyoruz. Şu anda bizim Türkiye’de avladığımız balıklarla Türkiye’nin 2023 hedeflerinde olan 600 bin tonluk balık unu ihtiyacını karşılama şansımız yok. Bu sektörde zaten doğal kaynaklar üzerinde azalma var. Ama ne yazık ki devletimiz bu hususta 2023 hedefleri ‘600 bin ton’ dedi. Son birkaç senesine kadar 150 binden 200 bine kadar kültür balığının yetiştirildiğini beyan etseler de biz bundan önceki yetiştirilen balıkların içersinde şaibenin olduğunu biliyoruz. Çünkü kilo başına verilen 85 kuruş teşvikten dolayı bin ton balık üreten arkadaşlarımız bunu yanına bir sıfır koyabiliyor. Çünkü bunun denetleyicisi yok, irsaliyesi yok. Türkiye’deki balık tüketimiyle ilgili zaten sıkıntılarımız var. 12 ay boyunca somon, çupra, levrek kendi havuzlarımızda yetiştirilmese de Afrika ülkelerinden, Yunanistan’dan bir şekilde temin edilip balık pazarımıza sunuluyor. Bizim en büyük sorunlarımızdan biri bugün balıklarımızın satılamamasıdır. Bizim halen daha geçen yıldan kalma 100 bin kasa civarında palamudumuz olduğunu söyleyebilirim. 10 gün sonra palamut sezonu açılacak. Geçen seneden kalan balıkları-
mız var. Satılamamasının sebebi de yine yanlış yapılan ekonomik zincirdir. Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığına bağlı Balıkçılık ve Su Ürünleri Genel Müdürlüğü’nün yanlış adımları balıkçılığı her geçen gün bataklığın içersine sunuyor. Her geçen gün yasaklamalarla ilgili sınırlamaları üst üste koysalar da balıkçılık her geçen gün bir sıkıntının içersine giriyor” şeklinde konuştu. GENEL MÜDÜRLÜĞÜMÜZ BİZİ DİNLEMİYOR Koyulan yasakların Orta ve Doğu Karadeniz balıkçığını mağdur ettiğini belirten Malkoç şöyle devam etti: “2 yıldır Balıkçılık ve Su Ürünleri ile ilgili mücadele veriyoruz. Mücadelemizdeki en büyük davamız ise, Balıkçılık ve Su Ürünleri Genel Müdürlüğümüz radikal kararlar altında yani 24 metre yasacağı, 20 santimetre çinakop yasağında haksız olduğunu zaman içersinde göreceğiz. Biz balıkçılar olarak bizi yönetecek olan kişileri Türkiye’de 1983 yılından bu yana bugüne kadar 300 civarında su ürünleri konusunda profesör ve doçentin olduğunu biliyoruz. Bunlarla ilgili üniversitelerimiz var. Veteriner ile ilgili bizim sıkıntımız yok. Veterinerler bu memlekete gereklidir. En büyük sektörün başı Balıkçılık ve Su Ürünleri Genel Müdürlüğü’nün başındaki yönetecek olan kişinin su ürünlerinden olmasını, üniversitelerdeki profesör veya doçentlerde staj yapmış, eğitimini almış insanların olmasını beklerken, veterinerlerin araştırmaları halen daha bugün baktığınız zaman Trabzon Merkez Araştırma Enstitüsü’nün bütün personelinin ziraat mühendisi olduğunu görüyoruz. Bugün halen daha ziraat mühendisleri ve veteriner hekim-
ler balıkçılık sektörünü yönetiyorlar. Yönettikleri sürece de okullarında su ürünleri ile ilgili bilgilerini almadıklarından dolayı bu sıkıntıları yaşayacağız. Biz bir şekilde bunlara sesimizi duyurmaya çalışsak da hiçbir zaman bizi dinlemediler. Karadeniz’e koyulan yasaklar tamamen Orta Karadeniz ve Doğu Karadeniz balıkçılarını mağdur eder. Balıkçılık sektörünün başındaki insanlardan biran önce alınacak olan kararlarda balıkçıların dinlenmelerini istiyoruz. Bu zamana kadar dinlenmediler.” DENİZLER KİRLİ Denizlerde aşırı derecede kirlilik olduğunu ifade eden Malkoç, “Bunlarla ilgili hiçbir kimsenin bir şey yaptığı yok. Benim elimdeki araştırma raporlarında 2012 yılında Marmara Denizi’nde 25 yıllık MAREM projesi var. Bunun sonuç bildirgesini okuduğumuz zaman balıkçılarımızı aşırı çevre kirliliğinin öldürdüğü o raporlarda görünmektedir. Karadeniz’e kıyısı olan bütün illerimizdeki en büyük sorun, çöp istasyonlarımızın deniz kenarında olması ve bundan dolayı da denizlerimizde aşırı kirlilik oluyor. Atık tesislerimiz yok, kanalizasyon borularımız arıtılmıyor. Olduğu gibi denize dökülüyor” ifadelerini kullandı. BALIK UNU İÇİN DENİZDEKİ BALIKLAR ZİYAN EDİLİYOR 1,5 kilogram kültür balığı üretmek için 10 kilogram denizdeki balıkların ziyan edildiğini belirten Malkoç şunları kaydetti: “Dünyada balık stokları üzerine aşırı bir av baskısı vardı. Bakanlığımız kültür balıkçılığı üzerine yatırımlarını memleketimizde çoğalttı. Bugün 10 kilogram deniz balığı yani bir hamsi, çaça gibi balıkları balık un fabrikasında işlediğiniz zaman 10
kilogram balıktan 1 kilo 700 gram balık unu alırsınız. 1 kilo 700 gram balık unundan diğer ürünlerle birleştirdiğiniz zaman yüzde 60 nispetinde yeme kattığınız zaman 3,5 kilogram yem yapar. 3,5 kilo yemden de bugünkü şartlara göre 1,5 kilogram balık yaparsınız. Yani 1,5 kilogram kültür balığı üretmek için 10 kilogram denizdeki balığımızı ziyan ediyoruz. Bugün Türkiye 190 bin ton civarında balık unu yetiştiriyoruz. Fakat yetiştirilen balığın 30 bin tonundaki ununu Türkiye’deki balık unu fabrikaları karşılıyor. Diğer geri kalan kısmı da dışarıdan para ile satın alıyor. Yani yılda 300 milyon dolar üzerindeki bir para sadece dışarıdan balık ununa harcayıp 190 bin ton balık yapıyoruz.” Denizde avladıkları balıkların en az 5 çeşit küçük plajik balık olduğunu ifade eden Malkoç sözlerini şöyle tamamladı: “Biz Karadeniz balıkçıları olarak küçük plajik tür balık avcılarıyız. Yani bu ‘küçük plajik’ genel bir addır. Hiçbir balık türü tek başına yaşamaz. Plajik balık türleri yani isravit, çinakop, hamsi, sardalye, palamut türü plajik balıklar en az 5 tür bir arada yaşarlar. Onun için ağlarımızı denize hamsi avlamaya attığımız zaman hamsinin içersinde en az 7 tür balık çeşidi daha geliyor. Bakanlık 20 santimetreden avlanma yasağı getirdi. Biz balık avında yüzlerce hatta binlerce kasayı geminin güvertesine alıp, teker teker balıkları metre ile ölçmemiz bizim en az 3 saatimizi alır. Plajik balıklar avlandığı zaman geminin güvertesine alıp tekrar denize dökme aşamasında 2 - 3 dakikadan sonra denize atılan balıkların hiçbiri yaşamaz. Yaşamayan bu balıklar için Genel Müdürlüğümüzün yaptığı hiçbir şey de yok.”
Altınordu İçin Göreve Hazırım Mantar Geçim Kaynağı Oldu
Ordu Genç İşadamları Derneği Başkanı Ayhan Kaymaz Cumhuriyet Halk Partisinden Altınordu Belediye Başkanlığına aday adaylığı için net konuştu; “Göreve hazırım.”Cumhuriyet Halk Partisinde aktif siyasete devam ettiğini ifade eden Başkan Ayhan Kaymaz, Altınordu Belediye Başkanlığı aday adayı olup olmayacağı sorumuza sorumluluk alarak Ordu’ya hizmet etme noktasında göreve hazır olduğunu söyledi. Altınordu için parti içi görüşmelerinin sürdüğünü kaydeden Başkan Kaymaz, partililerin ve genel merkezin olumlu bakması durumunda böyle bir mevkii de
Ordu’ya hizmet etmekten mutluluk duyacağını dile getirdi. Fındık fiyatları ile ilgili de çok önemli tespitlerde bulunan Başkan Ayhan Kaymaz, Ticaret Borsası Başkanının 5.80 TL’den fiyat açıklamasını, “o makama oturmadan önceki düşüncelerle o makama oturduktan sonra ki düşünceler arasında koca bir fark vardır. Bir anlamda da o makama oturana o cümleyi söyletiriler. Ne yazık ki bu politika onu gerektiriyor. Belki de borsa başkanımız istemeden o açıklamayı yapmak zorunda bırakılıyor” şeklinde ki ifadeleriyle değerlendirdi. Biz yokuz diyemeyiz
Halk Partisinden Altınordu Belediye Başkanlığına aday adayı olup olmayacağı yönünde ki sorumuza, “biz yokuz diyemeyiz” diyerek cevap veren Ordu Genç İşadamları Derneği Başkanı Ayhan Kaymaz, sorumluluk verilmesi durumunda göreve hazır olduğunu söyledi.Ayhan Kaymaz, “Elbette Cumhuriyet Halk Partisinde aktif siyasetimizi sürdürüyoruz. Bizim siyasetten veya da siyasi görevlerden uzaklaşma, kaçma gibi bir lüksümüz yok. Eğer biz bu ülkede, bu topraklarda yaşıyorsak siyasi partilerin aldığı her karar hepimizi ilgilendiriyorsa hepimizin bu noktada sorumluluğu vardır. Yeri geldiği zaman aramızdan birilerinin milletvekilliği, belediye başkanı, belediye meclis üyeliği ve diğer görevlerde eğer görev alması gerekiyorsa alır. Ben siyasetten uzaklaşan arkadaşlara da doğru söylemek gerekirse olumlu bakmıyorum. Siyaset çok yozlaştı bu siyaset içinde yer almak istemem diye bir laf vardır. Hayır, yozlaşan siyaseti bozmak ve daha iyi hale getirmek için o göreve talip olmalıyız. Ve görev aldıktan sonra da aktif olarak çalışmalıyız. Bir Ordulu ve Ordu’nun evladı olarak da elbette Ordu’nun siyasetinde yer almakla beraber hangi görev olursa olsun hizmet etmek isterim. Bugün Ordu Genç İşadamları Derneği Başkanı olarak Ordu’nun sosyo ekonomik sorunlarıyla ilgileniyoruz. Raporlar hazırlıyoruz. Havaalanı, çevre yolu gibi sorunların çözüm noktasında payımızın
olduğunu düşünüyoruz. Bu bir hizmet aşkıdır. Elbette siyasette de görevler verildiği zaman onu da layıkıyla yapmak isteriz. Tabi parti içinde ki arkadaşlarımızın şahsıma yönelik “Altınordu belediye başkanı ol adaylığını açıkla” şeklinde talepleri var. Bu görüşleri karşılıklı olarak değerlendiriyoruz. Bunu zaman gösterecek. Biz yokuz diyemeyiz. Yani bu tür görevlere aday değilim diyemem. Onu net bir şekilde ifade ediyorum. Adayım demem için partili arkadaşlarla olan görüşmelerimin netleşmesi, sonuçlanması ve bazı konularda hem fikir kalmamız lazım. Tabi az da olsa biraz daha zamana ihtiyaç olduğunu düşünüyorum. Altınordu belediyesi merkezde en yetkili kurum olacaktır. Oralarda olmak elbette hedefimizdir. Seyit Torun büyük şehir belediye başkanı olduğunda bizim amacımız, Ordu’ya hizmet etmek ve sosyo ekonomik olarak ayağa kaldırmaktır. Şu anda biz büyük şehre sağlıksız giriyoruz. Ordu’yu büyük şehre sağlıklı hazırlamamız gerekiyor. Sadece alınan kararla Ordu yerel seçimlerde büyük şehir oldu. Ama hinterlandı, altyapısı henüz hazır değil. Bunları bir şekilde planlamak lazım. O sebeple burada yaşıyorsak görevden kaçamayız. Partili arkadaşlarımızın ve genel merkezimizin olumlu görüşleri olursa yok deme şansımız yok. Hangi görev olursa olsun Ordu’ya hizmet etmekten mutluluk duyarız” dedi.
Ormanda yetişen mantar türleri, köylünün geçim kaynağı oldu. Çambaşı Yaylası'ndan toplanan mantarların kilosu 10 ila 20 TL arasında alıcı buluyor. Kabadüz'ün Çambaşı Yaylası’ndaki ormanlık alanlarda kendiliğinden yetişen ve yörede “fındık kirmiti“ ve “karakulak” olarak adlandırılan mantarlar, çevre köylülerine ek gelir sağlıyor. Yol kenarlarına kurulan pazarlarda fındık mantarının kilosu 20, karakulak mantarının kilosu ise 10 TL'den alıcı buluyor. Mantar toplayan çevre köylüler mantarların kendilerine ek gelir sağladığını ifade ettiler.
YİTİK Silah Ruhsatımı, Ehliyetimi ve SRC Belgemi kaybettim. Hükümsüzdür.
Şükrü Mehmet GÜLMEZ
24 AĞUSTOS 2013 CUMARTESİ
Sayfa
8
Tıp Fakültesini Ünye’ye İstedi!
ODÜ Tıp Fakültesi Hastanesi'nin Ünye'ye taşınabileceğine yönelik Ordu’da yapılan açıklama ve eleştiriler üzerine Milliyetçi Hareket Partisi’nden (MHP) Ünye Belediye Başkanı adayı olan Nedim Can, “Ünye’ye Tıp Fakültesi niye taşınmasın?” diyerek kampanya başlattığını söyledi. Ünye’de Yazkonağı Köyü’nde üniversite yerleşkesi olarak 300 dönüm arazi tahsis edildiğini, Ünye’de bugün Eğitim ve Araştırma Hastanesi niteliğinde gerektiğinde 400 yataklı kapasiteye çıkabilecek bir hastanenin yapımı bitmek üzere olduğunu hatırlatan Can, “MHP İlçe Başkanı olarak bugünden itibaren Ordu Üniversitesi Tıp Fakültesi’nin Ünye’ye getirilmesi adına bir kampanya başlatıyorum” dedi. Ak Parti’den İstanbul Milletvekili olan Ordulu Enver Yılmaz’ın Tıp Fakültesinin Cumhuriyet Yerleşkesi içerisinde olması gerekliliğine ilişkin açıklamasını “Yani bu çok talihsiz, çok gereksiz hiç de üzerine vazife olmayan konumda bulunan bir Milletvekili arkadaşımızın yapmış olduğu açıklama” olarak değerlendiren Can, “Ünye’ye Tıp Fakültesinin taşınmış olmasından Enver Yılmaz olarak siz nasıl bir rahatsızlık içerisindesiniz? Büyükşehir olmuş bir Ordu’da Ünye’yi Ordu Büyükşehrin dışında mı tutuyorsunuz?” diye sordu. Açıklamanın bölücü ve ayrıştırıcı bir anlam içerdiğini vurgulayan Can, Ak Partili Ordu Milletvekillerine de seslenerek, “Çarşamba’ya Hukuk Fakültesini, İletişim Fakültesini getiren siyasi irade Ünye’de yoksa, Ünye’de ki siyasi iradeyi temsil edenlerde yoksa ben de buradan hepsini istifaya davet ediyorum” dedi. 2014’te yaklaşan yerel seçimler öncesi Ünye köy, belde ve mahallelerinde esnaf ve va-
tandaşları ziyaret ederek projelerini paylaşan MHP’den Belediye Başkan adayı Nedim Can, son dönem Ordu merkezde gündemi meşgul eden Ordu Üniversitesi (ODÜ) Tıp Fakültesi Hastanesi’nin Ünye’ye taşınabileceğine yönelik eleştirilere tepki geldi. Can, partisinin Ünye İlçe Teşkilatı’nda basın mensuplarına yaptığı açıklamada, Ak Parti’den İstanbul Milletvekili olan ve Ordu Büyükşehir Belediye Başkan adaylığında adı geçen Enver Yılmaz’ın ODÜ Tıp Fakültesi Hastanesi’nin Cumhuriyet Yerleşkesi içerisinde olması gerektiği yönündeki söylemlerine tepki gösterdi. Ordu Merkez’de Ordu Üniversitesi Tıp Fakültesi Ünye’ye mi taşınıyor? iddiaları üzerine Ordu Üniversitesi Rektörü Tarık Yarılgaç’ın açıklama yaptığını, bu açıklamaya rağmen Ak Parti’den Ordulu olan İstanbul Milletvekili Enver Yılmaz’ın açıklama yapmasına anlam veremediklerini belirten Nedim Can, şunları söyledi: “Rektör Tarık Yarılgaç yaptığı basın açıklamasında fakülte yerinin kamulaştırmalarına ilişkin bilgi verirken, Tıp Fakültesinin Ünye’ye taşınıp taşınmamasının da spekülasyondan ibaret olduğunu ifade etti. Yani Ordu Üniversitesi yönetimi olarak böyle bir kararlarının olmadığını söyledi. Ancak kamulaştırma miktarının bilirkişi tarafından dönümünün 440 bin TL dolayısıyla 70 dönüm arazinin de 30 milyon TL’lik bir rakamın üstünde olmasından dolayı da Üniversitenin bütçesinin bunu ödemeye yeterli olmadığı için zamanında yatırılması gereken meblağ yatmadığından dolayı da kamulaştırma davasının da kendiliğinde düştüğünü ifade etti. Kamulaştırma alanlarıyla alakalı şurası ya da burası olmalı diye bir prensip kararlarının da olma-
10 Engelli Vatandaşa Akülü Engelli Aracı Akkuş Merkez Yeni Mahalle Muhtarlığı tarafından ilçede ihtiyaç sahibi engellilere verilecek akülü engelli araçlar için 28 Ağustos Çarşamba günü Cumhuriyet İlköğretim Okulu önünde tören düzenlenecek. Akkuş Cumhuriyet İlköğretim Okulu önünde Akkuş Merkez Yeni Mahalle Muhtarı Hacer Ay tarafından organize edilen, Akkuş Kaymakamı Hüseyin Ati-
la tarafından desteklenen proje kapsamında, ilçedeki 10 engelli vatandaşa törenle akülü engelli aracı verilecek. 28 Ağustos Çarşamba günü gerçekleşecek engelli aracı teslim törenine Akkuşlu ve Ordulu yöresel sanatçılar Azmi Gümüş ve Akkuşlu Orhan ile Ordulu Tek Zülfiye ve Erdoğan Şahin çifti, Aydın Beyoğlu sahne alarak unutulmaz bir program yaşatacak.
dığını ifade etti. Yani üniversitenin dolayısıyla devletimizin imkânları çerçevesinde ve kaynaklarını da doğru kullanarak bu hizmetleri yapma gibi prensibimizin olduğunu da ifade etti. Zannediyorum açıklamalar çok yeterli olmadı ki Ordu eski Milletvekili, şuan İstanbul Milletvekili olan Enver Yılmaz’ın bize göre çok talihsiz bir açılması oldu. Enver Yılmaz, Tıp Fakültesi Hastanesinin Cumhuriyet yerleşkesi içerisinde olması gerektiğini söyledi. Yani bu çok talihsiz, çok gereksiz hiç de üzerine vazife olmayan konumda bulunan bir Milletvekili arkadaşımızın yapmış olduğu açıklama. Şimdi buradan sormak lazım. Sayın Enver Yılmaz siz Ordu Milletvekili olmamanıza rağmen Tıp Fakültesinin Cumhuriyet yerleşkesi içerisinde olması gerekliliğini niçin ifade etiniz? Ordu Üniversitesi sadece Altınordu ilçesi sınırları içerisinde yaşayan hemşerilerimizin üniversitesi mi? Ünye’ye Tıp Fakültesinin taşınmış olmasından Enver Yılmaz olarak siz nasıl bir rahatsızlık içerisindesiniz? Ünye, Ordu’nun bir ilçesi değil mi? Siz ve sizin iktidarın temsilcileri Ordu’yu coğrafi olarak biz kabul etmemize rağmen, siyasi olarak Büyükşehir yasa tasarısının altında farklı bir düşüncenin olduğunu ifade etmemize rağmen Büyükşehir yasasını Ordu’ya da geçiştirerek bütünşehir anlamını taşıyan Büyükşehir olmuş bir Ordu’da Ünye’yi Ordu Büyükşehrin dışında mı tutuyorsunuz? Yani bu açıklama bizi son derece rahatsız etti. Nedim Can, Enver Yılmaz’ın Ak Parti’nin İstanbul Milletvekili olarak Ordu’nun diğer diğer Milletvekilleri hiçbir şey söylemeden kendinize bir görev edindiğini ifade ederek, açıklamasını şöyle sürdürdü: “Ordu’nun hem yatırımlarına yönelik hem de Odu Üniversitesi’nin gelişimine katkı sağlayacak birçok faaliyetleri ile ilgili fikir ortaya koyabiliyorsunuz. Koyduğunuz bu fikir aynı birçok yaklaşımınızda siyasetinizde olduğu gibi ayrıştırıcı ve bölücü bir yaklaşımla bunu ifade ediyorsunuz. Yani Ünye’yi, Fatsa’yı Ordu’nun dışında tutarak bir ifade içerisinde söylüyorsunuz. Sonra yine enteresandır ki, Enver Yılmaz olarak Büyükşehir Belediye Başkanlığı adaylığınızın da konuşulduğu bir dönemde böyle bir ifadeyi böyle bir beyanatı verebiliyorsunuz. Bu nasıl bir anlayıştır, nasıl bir yaklaşımdı bizim aklımız ermiyor? Aslında aklımız eriyor da siz bu milletle dalga geçiyorsunuz, bu milletin aklıyla oynuyorsunuz ama yeri ve zamanı geldiğinde bu millette size gereken dersi inanıyoruz ki verecektir.” Ordu merkezde ODÜ Tıp Fa-
kültesi’nin Ünye’ye taşınmasıyla ilgili oluşan bu gündem ve açıklamalar üzerine fakültenin Ünye’ye taşınması gerektiğini vurgulayan Can, açıklamasını şöyle sürdürdü: “Şimdi İstanbul’da İstanbul Üniversitesinin merkez yerleşkesi Beyazıt’tayken Avcılarda, Sarıyer’de orada burada birçok yerde üniversite yerleşkeleri olabiliyor. Rektör Bey ne demiş? Kamulaştırma miktarı üniversitemizin bütçesini aşıyor. Doğru az para değil. Peki, Ünye’ye Tıp Fakültesi taşınabilir mi? Taşınabilir. Ünye’de bugün Eğitim ve Araştırma Hastanesi niteliğinde 300 yataklı gerektiğinde 400 yataklı bir kapasiteye çıkabileceği bir hastanenin yapımı bitmek üzere. Bu hastanemiz 32 bin metrekare kapalı alanda hizmet verebilecek bir nitelikte. 12 tane ameliyathanesinin olduğu ve 50 tane de yoğun bakım yatağının olduğu bir hastane. Bunun nitelikleri hususunda elbette yetkililerden daha geniş bilgiler almak mümkün. Kaldı ki, sadece Ünye’de Eğitim ve Araştırma Hastanesinin olmasında başka daha bundan 3-4 ay evvel Ünye’de ki Üniversite yerleşkesi adına Yaz Konağı Köyü’nde yaklaşık 300 dönüm alanlık bir yerin tahsisi de gerçekleşmiş, yapılmış oldu. Bu tahsisin tamamen üniversitenin mülkü adına geçebilmesi için belirli bir zaman dilimi içerisinde bu alan üzerinde bir inşaatın başlangıcı gerekiyor. O zaman üniversitenin dolayısıyla devletin, milletin, bizlerin Ordulu insanının daha fazla para vererek ya da farklı yerlerde kaynakları kullanabilecekken sırf Ordu Merkez’de Tıp Fakültesi olması anlayışıyla faydacı bir yaklaşımla daha fazla para harcanması engellemekle mümkünken bu yaklaşık 300 dönüm arazi içerisinde dâhil tahsis gerçekleşmişse kamulaştırmaya gerek kalmıyor. Tıp Fakültesi’nin Ünye’ye taşınması adına Milliyetçi Hareket Partisi İlçe Başkanı olarak bugünden itibaren Ordu Üniversitesi Tıp Fakültesinin Ünye’ye getirilmesi adına bir kampanya başlatıyorum.” Ordu’nun diğer milletvekillerini, özellikle yöremizin milletvekilleri İçişleri eski Bakanı İdris Naim Şahin ve Mustafa Hamarat bu açıklamalar sizi hiç mi rahatsız etmiyor? Benim açıklamalarım değil bunlar. Yörenin Milletvekili olmayan sizin partinizin İstanbul Milletvekili olan bir siyasetçinin gelip de Tıp Fakültesi ile ilgili Cumhuriyet yerleşkesi içerisinde olmasını ifade etmesi bölücü ve ayrıştırıcı bir anlam içermesi sizleri hiç mi rahatsız etmiyor? Sizleri de yöreden aldığınız oyların hakkını verebilmek adına başlattığımız bu kampanyaya
destek vermeye davet ediyorum. Sizleri Tıp Fakültesini Ünye’ye, Ünye’deki Eğitim ve Araştırma Hastanesine; akabinde de tahsisi gerçekleştirilmiş Yazkonağı Köyü’nde bulunan 300 dönümlük alan içerisinde hem Tıp Fakültesinin hem de akabinde gerçekleştirilecek Fakültelerin yapılması adına da bu kampanyaya davet ediyorum. Ordu Üniversitesinin internet sayfasına baktığım zaman bugün Ordu Merkezde yani Cumhuriyet yerleşkesi diye adlandırılan o yerleşkede Ziraat Fakültesi, Fen Edebiyat Fakültesi, Güzel Sanatlar Fakültesi, Diş Hekimliği, Eğitim Fakültesi, İlahiyat Fakültesi, Müzik ve Sahne Fakültesi, Fen Bilimler Enstitüsü, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Sağlık Bilimleri Enstitüsü, Beden Eğitimi ve Spor Bölümü, Turizm ve Otelcilik Bölümleri var. Cumhuriyet yerleşkesine bu kadar fakülte yeter. Bunun yanında Ünye’de ne var? İktisadi ve İdari ilimler Fakültesi var. Allah rahmet eylesin Allah razı olsun Refahattin Şahin’den başka bir üniversitenin fakültesini Ünye’ye getirdi. Samsun 19 Mayıs Üniversitesine bağlıyken İktisadi ve İdari ilimler Fakültesi Ünye’ye geldi. Yani Ordu Üniversitesi kuruluğundan bu tarafa Ünye’ye fakülte adına bir tane fakülte gelmedi. Ünyeliler, Fatsalılar böyle olmasına rağmen çıkıp da bir beyanat mı verdiler? Ünye ve Fatsa’nın üniversite şehri olacağından elde edeceği kazanç ya da gelişimine katkı sağlayacak bu fakültenin de Ünye’de ve Fatsa’da olması gerekliliği hususunda çıkıp ta bir şey mi söylediler? Peki size ne oldu o zaman? Bu kadar fakülte Ordu’da varsa bunun dışında yine ilave fakültelerle Ordu’da Cumhuriyet Yerleşkesi dolayısıyla Ordu Şehrinin gelişmesi adına yeter ölçekte bir üniversite oluyor. Büyükşehir noktasında bakıldığında Ünye’de Ordu’nun bir parçasıysa, yok diyorsanız ki Ünyeli Ordu’nun bir parçası değil diyorsanız ona diyecek lafımız yok. Lütfen bu bölücü ve ayrıştırıcı bakış açısına artık son verin. Büyükşehri ve bütünşehri Ordu’ya getiren sizsiniz. Ordu’da büyükşehir aday adayı olarak adınız geçen yine sizsiniz. Ama çıkıyor bölücü ve ayrıştırıcı sanki bir yerlere mesaj vermek, Ordu merkezde ki seçmene Ordu merkezde ki hemşerilerimize mesaj vermek adına Sayın Enver Yılmaz çıkıyor, Tıp Fakültesi Cumhuriyet Yerleşkesinde olması gerekir diyor. Bu bizim kabul edeceğimiz bir açıklama, bir beyanat, bir yaklaşım. Ünye’de 300 dönüme yakın yer tahsisi yapılmış üniversite yerleşkesi var, dolasıyla 30 trilyon para harcamamıza gerek yok. Ünye’de Eğitim ve Araştırma
Hastanesi olarak fevkalade güzel yapılmasında emeği olan herkesten Allah razı olsun 300 yataklı gerektiğinde 400 yataklı kapasiteye ulaşabilecek bir Eğitim ve Araştırma Hastanemiz var. Yine araştırmalarımız neticesinde Balıkesir Tıp Fakültesi binasının bizim Ünye’de ki Eğitim ve Araştırma Hastanesi niteliğinde yapılan hastanenin aynı mimari ölçeklerde, bunun bir küçük olduğunu da öğrendim. Ünye Belediye Başkan adayı ve Ünye MHP İlçe Başkanı olarak Tıp Fakültesinin kesinlikle Ünye’ye getirilmesi noktasında ki kampanyayı da başlatıyorum. Bunun için başta İçişleri eski Bakanımız İdris Naim Şahin, Milletvekil Mustafa Hamarat, Ünye’de siyaset yapan, Ünye’de Belediye Başkanlığı yapan Ahmet Arpacıoğlu, belediye başkan aday adayı gibi duran söylemlerde bulunan ilçe başkanlığı görevini yapan Ahmet Çamyar’ı, il genel meclis üyelerinin tamamını, Ünye’de ki bütün sivil toplum kuruluşlarını da Tıp Fakültesinin Ünye’ye getirilmesi noktasında başlattığımız kampanyaya hem destek vermeye hem de sözlü ve yazılı açıklama yapmaya da davet ediyorum. Yeni Amerika’ keşfetmeye gerek yok ki. Bunun örnekleri mevcut. Yan tarafımızda uzun zaman öncesi kurulmuş köklü bir üniversite olan 19 Mayıs Üniversitesi’nin Hukuk Fakültesi nerede? Çarşamba ilçesine İletişim Fakültesi ile ilgili altyapı çalışmaları tamamlanmış 1-2 yıl içerisinde Çarşamba ilçesi İletişim Fakültesine sahip olacak. Bugün Çarşamba’ya çok önemli olan Hukuk Fakültesini oraya getiren siyasi irade Çarşamba’da var da, Ünye’de ki siyasi iradeyi temsil eden başta en yukarıda ki makamda Bakanlığından, Milletvekilliğinden, İl Genel Meclisi üyesinden, Belediye Başkanlığından ve ilçe Başkanlığı görevini yürüten arkadaşlarımız bu manada siyasi görevlerini de yürütemiyorlar mı? Yürütemiyorlarsa o zaman İl Başkanımız Cemal Enginyurt’undan da zaman zaman ifade ettiği gibi yörenin milletvekilleri yörenin yatırımları ile ilgili hatta yöremizin bugün çok önemli, bir mahsulü olan fındıkla ilgili dahi açıklama yapmaz iken yatırımların takiplerini yapacağını ifade eden İstanbul Milletvekili Enver Yılmaz’a kaldıysa diğer 4 milletvekilini de istifaya davet ediyorum demişti. Ben de bu sözüne binaen Çarşamba’ya Hukuk Fakültesini, İletişim Fakültesini getiren siyasi irade Ünye’de yoksa Ünye’de ki siyasi iradeyi temsil edenlerde yoksa ben de buradan hepsini istifaya davet ediyorum.”
Selami Aydın Talepleri Yerinde İnceliyor Ordu İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Selami Aydın, Osmaniye köyü muhtarı Süleyman Can’ın, Osmaniye, Kabalı, Saraycık ve Topluca köylerinin bağlantısı için köprü talebinde bulunması üzerine Osmaniye köyüne giderek köprü talebini yerinde inceledi. Genel Sekreter Selami Aydın daha sonra Asar kayasına giderek orada bulunan kaya mezarlarını ziyaret etti.
SP R
Miguel Garcia, İspanya Yolcusu
Orduspor’dan ayrılan Portekizli savunma oyuncusu Miguel Garcia, İspanya 2.Lig ekiplerinden Mallorca ile 1+1 yıllık anlaşmaya vardı. 2011-2012 sezonunda Orduspor’a transfer olan Miguel Garcia, İspantya 2.Lig takımı Mallorca ile anlaştı. Savunma
oyuncusu 1+1 yıllık sözleşme imzaladı. Oynadığı futbolla Orduspor taraftarının gönlünde taht kuran, hem stoper hem de sağ bek mevkinde oynayabilen Garcia, İspanya’nın yolunu tuttu.
Orduspor Yense de Yenilse de Kazanacak öncesi destek Anadolu kulüplerine gidecek.
Spor Bakanından kulüplere müjde. Spor Bakanı Suat Kılıç, yaptığı yazılı açıklamayla Spor Toto Müdürlüğü’nün 2013-2014 sezonunda kulüplerin gelirlerinde ciddi bir artış sağladığını söyledi. Bundan dolayı Orduspor, yense de kazanacak, yenilse de kazanacak. Yapılan yazılı açıklamanın metni şöyle; “Gençlik ve Spor Bakanlığı’na bağlı Spor Toto Teşkilat Başkanlığı’ndan futbol kulüplerine büyük destek geldi. Gençlik ve Spor Bakanlığı’nın Türk sporuna katkısı artarak devam ediyor. Spor Toto Süper Lig isim halkı bedeli olarak
Türk futboluna 125 milyon dolar destek veren Bakanlık, iki yıldan beri geleneksel hale getirdiği sezon öncesi Anadolu kulüplerine desteğini bu yıl da artırarak devam ettirdi. ANADOLU KULÜPLERİNE 7 MİLYON LİRALIK KAYNAK Spor Toto Teşkilat Başkanlığı 2013-2014 futbol sezonu öncesi Spor Toto Süper Lig’de mücadele eden kulüplere takım başı 500 bin lira tutarında toplam 7 milyon lira kaynak aktardı. Bu ödemeden Beşiktaş, Galatasaray, Fenerbahçe ve Trabzonspor feragat etti. 7 milyonluk sezon
İSİM HAKKI BEDELİNDE 12 MİLYON LİRALIK ARTIŞ Geçtiğimiz yıl futbola 18 milyon lira yardım yapan Spor Toto Teşkilat Başkanlığı, 2010-2011 sezonunda Süper Lig’in isim hakkını yıllık 125 milyon dolar karşılığında 5 yıllığına almıştı. Bu yıl isim hakkında 12 milyon liralık bir artış gerçekleşerek 5 yılda futbola gidecek rakam 188 milyon liradan 210 milyon liraya çıktı. PTT 1. LİGDEKİ TAKIMLARIN DA GELİRLERİ ARTTI PTT Birinci lig’de mücadele eden kulüpler mağlubiyetleri halinde 30 bin lira elde ederken bu sezon 35 bin lirayı kasalarına koyacaklar. Kulüplerin beraberlik başına aldıkları 40 bin lira ise yeni sezonda 45 bin lira oldu. Ev sahibi takımlar geçtiğimiz yıl kendi sahalarında kazandıkları maç sonunda 50 bin lirayı hak ederken bu sezon bu rakam 55 bin lira oldu. PTT Birinci Lig’de mücadele eden kulüplerin geçen yıl dep-
lasmanda galip geldikleri maç başına kasalarına 60 bin lira girerken bu sezon deplasman galibiyetlerine 65 bin lira ödenecek. Spor Toto 2. Lig’de takımlar yine mağlubiyetleri halinde 30 bin lira kazanırken bu rakam yeni sezonda 35 bin liraya yükseltildi. Beraberlik başına kulüpler geçtiğimiz sezon 40 bin lira alırken bu sezon 45 bin lira elde edecekler. Ev sahibi takımların kendi sahalarında galip geldiklerinde aldıkları 50 bin lira bu sezon 55 bin liraya yükselirken, deplasman galibiyetlerinde de 60 bin liralık ödül 65 bin liraya yükseldi. Spor Toto 3. Lig’de alınan mağlubiyetlere ödenen rakam geçtiğimiz sezon 30 bin lira iken bu sezon 35 bin lira oldu. Takımların aldıkları beraberliklere geçtiğimiz sezon 40 bin lira verilirken bu sezon kulüpler beraberlik başına 45 bin lirayı kasalarına koyacaklar. Ev sahibi takımların kendi sahalarında aldıkları galibiyetlere verilen rakam 50 bin liradan 55 bin liraya yükselirken deplasmanda kazanılan maç sonunda bu sezon kulüpler 65 bin lira elde
Orduspor, Ordu İlinin En Büyük Markasıdır” Ak Parti İstanbul Milletvekili ve Yerel Yönetimler Başkan Yardımcısı Ordulu Enver Yılmaz, bu sezon PTT 1. Lig’de mücadele edecek olan Orduspor’a tüm kesimlerin destek olması gerektiğini söyledi. “Orduspor, Ordu ilinin en büyük markasıdır” diyen Yılmaz, 2013-2014 sezonunun başlamasına rağmen hala 60 kombine satılmasının üzücü bir durum olduğunu belirtti. Başarının birlik ve beraberlikten geçeceğini söy-
leyen Milletvekili Enver Yılmaz, “Geçen sezon Spor Toto Süper Lig’e veda etmemiz hepimizi derinden üzdü. Fakat yeniden başarıyı yakalamak için tüm kesimlerin birlik ve beraberlik içerisinde olması gerekir. Orduspor bu şehrin en büyük ortak değeri. İşte bu değere tüm kesimlerin sahip çıkması gerekir. Bizler bundan önce olduğu gibi bundan sonrada her zaman Orduspor’umuzun yanında olmaya devam edeceğiz” dedi.
“Amacımız derece yapmak” Ordu Belediyesi Bedensel Engelliler Atıcılık Takımı Yöneticisi ve Sporcusu Cevat Karagöl, “Ordu Belediyesi Bedensel Engelliler Atıcılık
Takımı olarak, 5 sporcu ile 27 Ağustos’ta Ankara’da düzenlenecek olan Türkiye Şampiyonası’na katılacağız. Kendim 50 metre ateşli tabanca dalında yarışacağım. Ben, Yunus Ali Beyaz ve Elif Köymen daha önce milli takımda yarıştık. Ama Emre ve Şeyma yeni yarışıyor. Onlardan Ordu’yu iyi bir şekilde temsil etmelerini bekliyoruz. Ordu Belediyesi olarak amacımız Türkiye Şampiyonası’nda derece yapmak “dedi. “Hedef yeniden milli takım” Elif Köymen, yeniden milli takım seçilmek için çalışacağını belirterek şunları kaydetti, “11 yıldır atıcılıkla uğraşıyorum. Daha önce Türkiye 2.si ve 3.sü olmuştum. Antalya ve Bodrum’da
CAVCAV’DAN SPOR KULÜPLERİ
YASASINA DESTEK SÖZÜ Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç, Kulüpler Birliği Vakfı Başkanı İlhan Cavcav’la yaptıkları görüşmede jest yaparak, vakfa 500 milyon liralık destek verdi. Görüşmede Spor Kulüpleri Yasası da ele alındı. Spor Kulüplerinin Dernekler Yasasıyla yönetilmesini kabullenemediğini ifaden eden Bakan Kılıç’a Cavcav Spor Kulüpleri Yasasını en kısa sürede hazırlayacakları sözünü verdi.
Rakiplere Gözdağı!
Gözler Türkiye Şampiyonası’nda Ordu Belediyesi Bedensel Engelliler Atıcılık Takımı, 27 Ağustos Salı günü Ankara’da düzenlenecek olan Türkiye Bedensel Engelliler 2013 Atıcılık Türkiye Şampiyonası için hazırlıklarını sürdürüyor. Ordu Belediyesi oyuncuları, Türkiye Şampiyonası’nda hem derece yapmak hem de milli takıma girmek için ellerinden geleni yapacaklarını söyledi. 27 Ağustos tarihinde Ankara’da düzenlenecek olan Türkiye Bedensel Engelliler 2013 Atıcılık Türkiye Şampiyonası için, Ordu Belediyesi Bedensel Engelliler Atıcılık Takımı gözünü kararttı.6 oyuncuyla şampiyonaya katılacak olan Ordu Belediyesi’nde hedef madalya. Ordu Belediyesi’nde, Yunus Ali Beyaz ve Cevat Karagöl Ankara’da milli takım kampında hazırlıklarını sürdürürken, Elif Köymen, Şeyma Nur Emeksiz ve Emre Baş ise Ordu’da çalışmalarına devam ediyor.
edecekler. Bölgesel Amatör Lig’de de mağlubiyete ödenen rakam bu sezon 30 bin liradan 35 bin liraya yükseltildi. Beraberliğe ödenen rakam yeni sezonda 45 bin lira olurken, ev sahibi takım kendi sahasında galip geldiği her maçta 55 bin lira, deplasmanda alınan galibiyette ise takımlar 65 bin lira elde edecekler.
ise uluslararası turnuvalarda Türkiye adına yarışmıştım. Hedefim yeniden milli takıma seçilerek başarılara ulaşmak. Havalı tüfek kategorisinde yarışacağım. 27 Ağustos’ta Ankara’da yapılacak olan Türkiye Şampiyonası’nda elimden geleni yapıp hem kendi adıma hem de kulübüm adına başarılı olmak istiyorum.” “Hayalim olimpiyatlar” Havalı tüfek kategorisinde yarışan Şeyma Nur Emeksiz, 3 yıldır atıcılıkla uğraştığını belirterek, “Bundan önceki süreçlerde de milli takım seçmelerin katılmıştım ama başaramamıştım. Bu kez hedefim, milli takıma seçilerek, Türkiye Şampiyonası’nda derece yapmak. En büyük hayalim ise Olimpiyatlarda derece yapmak”
şeklinde konuştu. “İki ay önce başladım” Atılcığa iki ay önce başlayan Emre Baş ise, “Atıcılığa iki ay önce başladım. Havalı Tabanca kategorisinde yarışıyorum. Elimden gelenin en iyisini yaparak ilk kez milli takıma seçilmek istiyorum” diye konuştu. Yine Ordu Belediyesi adına 25 metre ateşli tabanca dalında yarışacak olan Milli Atıcı Yunus Ali Beyaz ise, başarı için elinden geleni yapacağını belirtti. Ordu Belediyesi Bedensel Engelliler Atıcılık Takımı sporcuları şu kategorilerde yarışacak; Cevat Karagöl: 50 metre ateşli tabanca Yunus Ali Beyaz: 25 metre ateşli tabanca Emre Baş: Havalı tabanca Elif Köymen: Havalı tüfek Şeyma Nur Emeksiz: Havalı tüfek Milli atıcı Çağla Baş ise, federasyonun Avrupa Şampiyonası’na hazırlanmasını istediği için Türkiye Şampiyonası’na katılmayacak.
Mersin İdmanyurdu maçı öncesi iddialı sözler sarf eden Michel Landel, Alexandru Ionita ve Bakary Soro Ordusporlu taraftarlara da mesaj göndermeyi ihmal etmedi. Landel: “Stilim bambaşkadır” Profesyonel yaşantısının ilk günlerinden bu yana kendisine büyük hedefler seçtiğini ve adım adım bunlara doğru ilerlediğini belirten Landel, " Adanaspor maçında biz takım olarak iyiydik. Evet ben de gol atarak sezona iyi başladım. Mersin İdmanyurdu maçıyla birlikte taraftarımızın huzuruna ilk kez çıkacağımız için sabırsızlanıyorum. Galibiyet için elimizden geleni yapacağız. Orduspor'da başarı yakalamak ve önümüzdeki sezon Süper Lig’de kendimi göstermek istiyorum. Ardından da bu performansla beraber Türkiye ligine damga vurmak istiyorum takımıma çok faydalı olacağıma inanıyorum. Stilim bambaşkadır, benim taşıdığım özelliklere sahip az futbolcu vardır. Rakip savunmayı yıpratma ve derinlemesine koşularda kendime çok güveniyorum” diye konuştu. Alex: “Süper Lige Yeniden Dönebiliriz” Yeni sezonda büyük hedef-
lerinin olduğunu dile getiren Alexandru Ionita, "Mersin İdmanyurdu maçı hazırlıklarımız sürüyor. Her geçen maç futbolumun üzerine koyarak devam etmek istiyorum. Daha da iyi olacağımı umuyorum. Takım arkadaşlarımla beraber daha fazla başarılar kazanmak için çok çalışmamız gerekiyor. Ardından ligi ne kadar yukarıda bitirebileceğimizi hep beraber göreceğiz. Süper Lige yeniden geri dönebiliriz " şeklinde konuştu. Soro: "Hocamızın ikili ilişkileri iyi" Hafta sonu 19 Eylül Stadı’ndaki ilk maçına çıkacağı için heyecanlı olduğunu belirten Fildişili oyuncu, "Bu sezon hedefimizi Süper Lig’e yükselmek olarak belirledik. Bu doğrultuda çalışıyoruz. Orduspor olarak her zaman sahaya kazanmak için çıkacağız. Bu felsefemizi yerleştirmeye çalışıyoruz. Bunu oturttuğumuz zaman da ligde başarılı olacağımıza inanıyorum. Hocamıza alıştık diyebilirim. Zaten oturmuş bir sistemimiz var. Hocamız, bunu çok fazla değiştirmeden, kendi istediklerini bize anlatmaya çalışıyor. Hocamızın ikili ilişkileri çok iyi. Bizden ekstra bir şeyler istemiyor. İstekleri doğru şeyler olduğu için biz de onları almaya çalışıyoruz."
Proje Danışmanlık ve Taahhüt Yangın Tesisatı Danışmanlık Hizmeti Yangın Tüpü Ve Dolabı Satış ve Servisi Klima ve Havalandırma Sistemleri Kalorifer - Doğalgaz - Sıhhi Tesisat Enerji Kimlik Belgesi
Hüseyin TONBULOĞLU Makine Mühendisi Sakarya Mah. İnönü Cad. No:49/A Fatsa/ORDU Tel&Fax: (0452) 424 15 46 Gsm: (0532) 424 46 15 e-mail: htmuhendislik@hotmail.com
Firmamız Kentsel Dönüşüm ve Çevre Duyarlılığı Konusunda Yeterli Bilgi ve Teknolojiye Sahiptir Çöp ve Atık Diye Bir Şey Yoktur Bunlar Geri Kazanılabilir
Bunları Öğütüyoruz
KİLİT TAŞI BORDÜR
ASFALT MOLOZ TUĞLA
Salim DÜRÜ (Müteahhit)
BETON
Gsm: 0531 888 52 52 - www.duruinsaat.com.tr Günpınarı Köyü, Çerkezbükü Mevkii Cevizdere-ÜNYE
* Kum * Çakıl
* Kırma
* Eleme
* Yıkama Tesisi
Bunu Demirinden Ayırıp Öğütüyoruz
* Tesisimizde Özel Doğal Şap Kumu Üretilmektedir DEMİRLİ BETON Dürü İnşaat olarak insanlığın yaşam kalitesini artırmak için hedeflerimizi sürekli büyütüyoruz.