Mir kuzey 500 sayi

Page 1

Hiç Kimse, Herhangi Bir Durumu Kendi Lehine Çevirmek İçin,

Gazetemizi Kullanma Hakkına Sahip Değildir! “Sorularıma Cevap, Fatsa Çiftçisine de

Hesap Vereceksin!”

“Kişiye Özel mi Hizmet Ediyor, Halka mı?”

Sayfa 5’te

Fatsa sahil yolunda galericiler mevkiinde otopark sıkıntısı aldı başını gidiyor. Belediyenin tüm çağrılara rağmen müdahale etmemesi nedeniyle galeri esnafları da rahat davranışlarıyla dikkat çekiyor. Sayfa 3’te

Sayfa 4’te

www.mirkuzeygazetesi.com.tr

Fatsa Belediye Başkanı Hüseyin Anlayan, ilçede yayınlanan bir yerel gazeteye yaptığı açıklamada ‘AK Parti Sokaklara Göre Hareket Etmiyor’ başlıklı habere ithafen bir açıklama yaparak aslında öyle bir cümle kullanmadığını ve habe-

rin çarpıtılarak kamuoyuna yansıtıldığını söyledi. Söz konusu haber, gazetemizin e-mailine bizzat Sayın Başkan’ın açıklamasını kaleme alan basın birimi tarafından gönderilmiştir. Haber, 18.09.2013 tarihinde sadece bizim gazetemizde yayınlandığı için çarpıtma iddiasını üzerimize alıyoruz.

Fatsa Ziraat Odası Eski Başkanı Yılmaz Gezer, mevcut Başkan Mehmet Özgen’in cevabının tatmin edici olmadığını ifade ederek, bazı sorular yöneltti. Gezer: “Ziraat Odası Başkanımızın gazeteniz dünkü sayısında verdiği cevap beni tatmin etmedi. Benim Mehmet Özgen ile şahsi bir problemim yok. Seçimlerde bir araya gelir, sonra dostluğumuzu devam ettiririz. Benim konuşmalarım Ziraat Odasının menfaati ve zararı ile ilgilidir” dedi.

FATSA’DAN KARADENİZ’E 26 EYLÜL 2013 PERŞEMBE

GÜNLÜK TARAFSIZ SİYASİ GAZETE

YIL: 2

SAYI:500

FİYAT: 50 Krş.

YAHŞİ TARIM A.Ş. Çamaş-Çatalpınar :6,65 TL Yalıköy-Bolaman :6,65 TL Elekçi Havzası :6,55 TL

Cemil YAHŞİ Merkez Tel: (0452) 423 24 30 Çamaş Tel: (0532) 167 69 36 D.Pınar Mah. Tel: (0532) 261 44 21

“Sokaktakiler Tarafından Seçilip Bir Yerlere Geleceksin, Sonra da

Sokaktakileri Yok Sayacaksın,

Öyle Yağma Yok” Fatsa Belediye Başkanı Hüseyin Anlayan’ın ‘AK Parti Sokaklara Göre Hareket Etmiyor’ başlıklı ve içerikli haberine kamuoyundan ve siyasi çevrelerden tepkiler gelmeye devam ediyor.

Milliyetçi Hareket Partisi Fatsa İlçe Başkanı Şakir Cemal Uygun da konuyla ilgili bir açıklama yaptı. Uygun, Siyasetin halk için yapıldığını sokakların olmadığı yerde siyasete de gerek olmadığını söyledi.

Uygun: “Onları sokaklardaki halk seçiyor. Sokaktaki dedikoduları yapan da halk, itibar etmesinler dediği de halk. Sokaktakiler tarafından seçilip bir yerlere geleceksin, hem de sokaktakileri yok sayacaksın,

“Fatsa Kaymakamlığı’nın Öncülüğünde

Fatsa’da da Ahilik Haftası Kutlanmalı” Ahilik, Ahi Evran tarafından Hacı Bektaş-ı Veli’nin tavsiyesiyle kurulan ilk esnaf dayanışma teşkilâtı olduğunu söyleyen Fatsa Esnaf Kredi ve Kefalet Kooperatifi Başkanı Ayhan Baş, Ahiliğin halkın sanat, ticaret, ekonomi gibi çeşitli meslek alanlarında yetişmelerini sağlayan, onları hem ekonomik hem de ahlâkî yönden yetiştiren, çalışma yaşamını iyi insan meziyetlerini esas alarak düzenleyen bir örgütlenme olduğunu ifade etti. Sayfa 3’te

“Bizi Alkışlayanlar Şimdi Ortada Yoklar” Karadeniz’de 9 yıl önce bir ilke imza atarak 10 dönümlük fındık bahçesini kesip yerine kivi diken İlker Tandoğan, 9 yıl önce yapmış olduğu değişiklikten do-

“Tüketen Toplum Olacağız” Mimar İsmail Çörtük, köylerdeki çarpık yapılaşmanın önüne geçilmesi için yerel yönetimlerin çözüm bulması gerektiğini ifade etti.

Sayfa 7’de

layı pişman olduğunu ifade etti. Tandoğan, “Fındık bahçesini kivi üretimi için keserken bizi alkışlayanlar şimdi ortada yoklar” diyerek isyan etti. Sayfa 3’te

2 Bine Yakın Kişi Hastanelere Başvurdu

Ordu’da halk arasında ‘sarıcalı’ olarak bilinen sarı yaban arılarının saldırısına uğrayan çok sayıda vatandaş soluğu hastanelerin acil servislerinde alıyor. Sayf a 7’de

öyle yağma yok. Ak Parti de dahil bütün partiler, yol haritalarını sokaklara göre belirlemek zorundadır. Sokakların olmadığı bir platformda siyaset de gereksizdir. Siyaset, halk için yapılır” dedi. Sayfa 5’te

Çalışma İçin Kazılan Yollar Yapılıyor

“Bir Üye de Senden…”

“400 Üretici Destek Başvurusu Yapmadı”

“Velileri Okullara Çekin!”

Fatsa Belediyesi Fen İşleri Müdürlüğü’ne bağlı ekipler Devlet Hastanesi yolunda Yedaş’ın elektriği yer altına alma çalışması sırasında bozulan yolları onarıyor. Yine ekipler Evkaf Mahallesi Pelit sokakta doğalgaz borularının geçmesi için kazılan asfaltı da onarmaya başladı. Sayfa 3’te

AK Parti Ordu Milletvekili İhsan Şener, 2012 yılı ürünü, alan bazlı destek ödemeleri başvurusunu henüz yapmayan 400 üreticinin bulunduğunu söyledi. Bin 500 Fındık üreticisinin isteği doğrultusunda Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’nın talebi üzerine, Bakanlar Kurulu tarafından 25 Temmuz 2013 tarihinde çıkartılan karar ile başvuru yapmayan üreticilere ek süre verilmişti. Sayfa 5’te

“Kişi, Bağışladığı Organdan Sorumlu Değildir” Türkiye’de son yıllarda kan ve organ bağışı konusunda artışların olması geleceğe yönelik umut veriyor. İslâm dinin ‘Kan ve Organ bağışına’ karşı bakış açısını gazetemize anlatan Fatsa İlçe Müftüsü Hüseyin Can, “Kim, bir insanı öldürürse, o sanki bütün insanları öldürmüştür. Her kim de birini (hayatını kurtararak) yaşatırsa, sanki bütün insanları yaşatmıştır” dedi. Sayfa 6’da

AK Parti Ordu İl Başkanı Hüseyin Akyol, hedeflerinin üye sayısını iki katına çıkartmak olduğunu söyledi. AK Parti İl teşkilatı yerel seçimler öncesi üye kampanyası başlattı. Ordu’da 80 bin üyesi olan partinin üye saysının ikiye katlanması hedefleniyor. Sayfa 5’te

Eğitimde kaliteyi ve başarıyı artırmak için yoğun çaba sarf eden ve ‘kıyaslama’ anlamına gelen “Benchmarking” sistemini yerleştirmeye çalışan Vali Kenan Çiftçi, İlçe Milli Eğitim MüdürSayfa 2’de leriyle bir araya geldi.

Ferdi Kaza Sigortasından

15 Bin TL Ödendi

Diyanet-Sen, 22 Haziran 2013 tarihinde geçirdiği trafik kazası sonucu hayatını kaybeden imam-hatip Ali Rıza Şen’in oğlu Halil Şen’e destek verdi. Sayfa 6’da


26 EYLÜL 2013 PERŞEMBE

Sayfa

2

Vali Talimat Verdi: “Velileri Okullara Çekin!”

Sağlık

Obezite Cerrahisi Sadece Zayıflatmıyor Obezite ameliyatlarının sadece zayıflatmadığını ve metabolik değişikliklere de yol açtığını belirten Genel Cerrah Prof. Mevlüt Pehlivan, önümüzdeki yıllarda obezite ameliyatlarının artacağını söyledi. Prof. Dr. Mevlüt Pehlivan, obezite ameliyatlarının sadece insanları zayıflatmakla kalmadığını, başta diyabet olmak üzere metabolik durumla ilgili değişiklikler oluşturabildiğini belirterek, “Dünya geneline nazaran Türkiye’de obezite cerrahisi yoğun değil fakat ülkemizde önümüzdeki yıllarda obezite cerrahisi artarak sürecek” dedi. Obeziteyle mücadelede Türkiye’de önemli çalışmalar yapıldığını kaydeden Pehlivan, “morbid obezite” adı verilen aşırı şişmanlığın dünyanın sorunu olduğunu, bu sorunun Amerika’dan tüm dünyaya yayıldığını söyledi. Türkiye’nin de gün geçtikçe artan obezite sorunuyla karşı karşıya bulunduğuna dikkati çeken Pehlivan, obezitenin vücutta sadece görüntüyü değil, sistemin tamamını ilgilendiren ve hayat kalitesini bozan bir durum olduğunu anlattı.

Eğitimde kaliteyi ve başarıyı artırmak için yoğun çaba sarf eden ve ‘kıyaslama’ anlamına gelen “Benchmarking” sistemini yerleştirmeye çalışan Vali Kenan ÇİFTÇİ, İlçe Milli Eğitim Müdürleriyle bir araya geldi. Vali Kenan Çiftçİ’nin başkanlığında, Valilik Toplantı Salonu’nda yapılan toplantıya, Vali Yardımcısı Halil Karbuz, İl Milli Eğitim Müdürü Nevzat Türkkan ile İlçe Milli Eğitim Müdürleri katıldı. Toplantının başlangıcında, eğitimde başarılı olmuş ülkelerin eğitim sistemlerini ve yönetmelerini değişik vesilelerle yerinde görme ve inceleme fırsatı bulduğunu belirten Vali Kenan Çiftçi, son olarak Doğu Karadeniz Kalkınma Ajansı (DOKA) ile Japonya Uluslararası İşbirliği Ajansı (JICA) arasında 2015 yılına kadar sürecek olan işbirliği anlaşması kapsamında 6-15 Eylül tarihleri arasında gerçekleştirilen Japonya

çalışma ziyaretinde, 3 ilköğretim okulunda yaptığı incelemelerde elde ettiği izlenimleri toplantıya katılanlarla paylaştı. Japonya’daki her okulun ayrı ayrı öğrenci yetiştirme felsefesinin olduğunu ifade eden Vali Çiftçi, okulların ayrı ayrı misyon üstlendiklerini ve buna göre eğitim verdiklerini söyledi. Japonya’daki eğitim sisteminde, öğretmenlerin çocuklarla çok yakından ilgilendiğini, çocukların sosyal, kültürel ve sportif yönden de eğitildiklerini, modern çağın gereksinimlerinin çocuklara öğretildiğini, kendi kültürlerini ve başka ülkelerin kültürlerini öğrenmeye yönelik eğitimler verildiğini belirten Vali Çiftçi, Japonya’daki eğitim kurumlarında yaptığı incelemeleri kaleme aldığını ve bu bunları Ordu’da görev yapan öğretmenlerle paylaşacağını kaydetti. Eğitim alanında dünyanın en

önde gelen ülkelerinden olan Finlandiya’nın eğitim sistemiyle ilgili de bilgiler veren Vali Çiftçi, Finlandiya’da okul, öğrenci ve aileden oluşan üçlü bir eğitim mekanizması olduğunu, Japonya’da ise okul-öğretmen, veli-öğrenci ve çevre’den oluşan üçlü bir yapı bulunduğunu ve yapının eğitimde başarıyı sağladığını anlattı. Eğitimde başarıyı yakalamış Japonya ve Finlandiya gibi ülkelerin eğitim sistemlerindeki iyi ve güzel örneklerin, Ordu’daki eğitimin kalitesini ve başarısını artırmak için kullanılabileceğini belirten Vali Çiftçi, “Eğitimde başarıyı yakalayan ülkelerin uyguladıkları yol ve yöntemleri, bizler de kendi ülkemizde, ilimizde uygulayabiliriz” dedi. “Bizim birinci önceliğimiz, eğitimdir. Eğitim, bizim olmazsa olmazımızdır” diyen Vali Çiftçi, “Bizim çocuklarımız çok zeki. Yeter ki onlara yol ve yöntem

“Hava Muhalefeti Kalp Naklini Engelledi”

METABOLİZMAYI ETKİLİYOR Prof. Pehlivan, obezite ameliyatlarının zayıflatma dışındaki etkileri hakkında şunları söyledi: “Diyabetik hastalarda tedavi şansı olabiliyor. Bazı hastalarımızın insülin kullanımını bile kesebildiğini görüyoruz. Yaptığımız ameliyatların böyle bir metabolik yönü de var. Biz işin bu yönündeyiz. Müdahaleyi iki ana grupta gerçekleştiriyoruz. Bir tarafta kısıtlayıcı ameliyatlar, diğer tarafta da bağırsakların emilim yüzeyini azaltıcı cerrahiler ya da bunun kombinasyonları şeklinde yapılabilen cerrahiler. Ülkemizde obezite cerrahisine ait bütün yöntemler uygulanabiliyor. “TÜP MİDE AMELİYATI DAHA AVANTAJLI” Dünyada en yaygın uygulanan obezite ameliyatları gastrik bypass operasyonu, ayarlanabilir mide bandı ve tüp mide ameliyatıdır. Bunun dışında, safra ve pankreas salgısının gıdalarla bağırsağın son bölümlerinde kavuşmasını sağlayan diversiyon ameliyatları da yapılabiliyor. Şahsi gözlemim olarak söyleyebilirim, tüp mide ameliyatı daha ön plana geçmiş görünüyor çünkü diğer ameliyatlara göre uygulanması kolaylık gösteren ve hasta için daha az risk içeriyor.” “BU, CİDDE BİR SAĞLIK SORUNU” DÜ Tıp Fakültesi Endokrinoloji Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Yusuf Aydın ise çağın hastalığı obezitenin vücuttaki yağ oranının artması olarak bilindiğini dile getirdi. Obezitenin yüzde 80 ailesel ve beslenme alışkanlıklarıyla ilgili olduğunu ifade eden Aydın, tedavisinin çok zor ve kişinin iradesiyle bağlantılı olduğunu vurguladı. Türk toplumunun çok fazla karbonhidrat tükettiğini anlatan Aydın, “Öğünlerimizde makarna, pilav, patates gibi yüksek kaloriye sahip gıdalar bulunuyor. Türk toplumunda obezitenin en önemli sebebi karbonhidrat ve ekmek tüketiminin çok olmasıdır. Özellikle bölgemizde her yüz adımda bir fırın vardır. Bu sebeple birinci kural olarak, karbonhidratı kısmaya çalışıyoruz. Obezitenin çağımızın hastalığı olmasının en önemli sebeplerinden biri de hareketsizlik. Hastalarımıza hareketliliği artırmalarını, günde 5 ila 10 bin adım yürümelerini tavsiye ediyoruz” diye konuştu.

www.gazetekuzey.com

Mir Mehmetoğlu Gıda Mad. San. ve Tic. Ltd. Şti. Adına Tüzel Kişi Temsilcisi

Niyazi YEŞİLLER

Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Nusret Yeşiller

Genel Yayın Yönetmeni Betül Yeşiller

İnternet Editörü Çiğdem Akyol

Haber Müdürü Mehmet Sabri Uğurbaş

Sayfa Editörü Emrah Çoşkun

Reklam Erkan Kaş

Haber Merkezi Engin Yaran Beytullah Şeker Oğuzhan Yılmaz Ahmet Alkan Hamdi Büklü

Hukuk Danışmanı Av. Doğan Pehlivan

Grafiker İlkay Yeşiller

Dizgi-Grafik Yeşiller Grafik Tasarım www.yesillermatbaa.com

Dağıtım Şah Medya Ajans

Yayın Türü Yerel Süreli Gazetemiz basın ahlak kurallarına uymayı taahhüt eder. Köşe yazıları ile ilgili hukuki sorumluluk yazarlara aittir. Gazetemiz İHA Abonesidir. Adres Baskı Tesisi MKP. Mah. Şehit Polis Erkan Alışır Cad. No:29 Fatsa/ORDU Mir Mehmetoğlu Gıda Mad. San. ve Tic. Ltd. Şti. Tel : 0452 407 10 11 Faks : 0452 407 10 12 Yeşiller Grafik Tasarım Reklam ve Matbaa E-Posta : gazetekuzey@gmail.com

gösterip, hayatın her alanında kullanabilecekleri eğitim-öğretimi verebilelim. Fiziki mekan ihtiyacımızı gidermek için çabalarımız, gayretlerimiz var. Öğrenim sürecinde sizlerle birlikte elimizden gelen her şeyi yapacağız. Ordu’daki eğitim seviyesini bulunduğu noktadan, elbirliği ve gönülbirliği ile daha ileri noktaya getireceğiz” diye konuştu. Eğitimdeki başarının, inanarak, arzu ederek, gönülden ve istekli çalışılması halinde olabileceğini belirten Vali Çiftçi, “Öğretmenlik çok kutsal bir meslek. Kıymetini, kadrini bilelim. Çocuklarımızı geleceğe daha iyi hazırlayalım. Çocuklarımız okulda öğrendiklerini, hayatta kullanabilsinler. Hayatın içinde olan bir okul yaşantıları olsun. Bu vatan, bu ülke, bu çocuklar, bu gençler bizim. Çocuklarımızın iyi eğitim almaları, öğretmenlerimizin elinde“ şeklinde konuştu. Eğitim yöneticilerinden okul, aile ve çevre bütünleşmesini sağlamalarını isteyen Vali Çiftçi, ”Eğitim yöneticilerimiz, öğrencilerimizin, velilerin dertleriyle daha çok dertlenmeliler. Okulların sorunlarıyla daha fazla ilgilenmeliler. Okulu, çocuklara sevdirmeliler. Aileler ve çevre tarafından okulun sahiplenilmesi gerekiyor. Velileri okullara çekin. Okul, veli ve çevre bütünleşmesini sağlayın” dedi.

Ordu’da beyin ölümü gerçekleşen Emriye Önen’in ailesi organlarını bağışlarken, organları gözyaşları içinde öperek uğurladılar. Ordu’nun Ulubey İlçesi Yukarıkızılen köyünde yaşayan 58 yaşındaki 6 çocuk annesi Emriye Önen, 5 gün önce rahatsızlanarak Medical Park Ordu Hastanesi'ne kaldırıldı. Hastanede gerçekleştirilen tüm müdahalelere rağmen Önen’in beyin ölümü

gerçekleşti. Beyin ölümünün gerçekleşmesi üzerine aile organ bağışında bulunmak istediklerini hastane yetkililerine iletti. Ailesi tarafından Emriye Önen’in kalp, böbrekler ve karaciğeri bağışlarken, Samsun’dan Ordu’ya kalbi alacak ekibi getirecek olan helikopterin hava muhalefeti nedeniyle havalanamaması nedeniyle kalp bağışı gerçekleşemedi. BAĞIŞLANAN ORGANLARI İLE

ÜÇ KİŞİYE HAYAT OLDU Emriye Önen’in bağışlanan böbreğinin biri Erzurum Atatürk Üniversitesi’nde tedavi gören hastaya, diğer böbrek Samsun Ondokuz Mayıs Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'nde, karaciğer ise Trabzon Karadeniz Teknik Üniversitesi’nde tedavi gören hastalara nakledilmek üzere Ordu’dan karayolu yolu ile gönderildi. ORGAN KUTULARINI ÖPEREK UĞURLADILAR Organların hastaneden çıkartılarak araçlara yerleştirilmesi esnasında aile yakınları gözyaşlarını

tutamazken Emriye Önen’in eşi Şükrü Önen, kardeşi Sebahattin Akbaş, kardeşinin eşi Kadife Akbaş, çocukları ve yakınları organ kutusunu öperek uğurladılar. Nakil araçlarının arkasında da akrabaları uzun süre el salladı. Medical Park Ordu Hastanesi Organ Bağış ve Doku Nakil Sorumlusu Dr. Mithat Yağlı, yaptığı konuşmada, Önen ailesine sabırlar dilerken, kalp naklinin hava muhalefeti nedeniyle gerçekleşemediğini söyledi. Dr. Yağlı, “Emriye Önen isimli bir bayanın beyin ölümü gerçekleşti. Organ nakili için girişimlerde bulunduk. Bunun üzerine Başkent Üniversitesi’nden ekipler geliyordu 22.30 uçağı ile Ankara’dan Samsun’a geldiler. Hava muhalefeti nedeniyle Samsun’daki helikopter Ordu’ya uçamadı. Aşırı yağmurlu, fırtınalı ve yıldırım olması nedeniyle helikopter kalkamadı. Saat 23.00 itibariyle de hastanın tansiyonunun düşmesi üzerine kalp ekibi geri döndü. Karaciğer Trabzon’a gidecek, bir böbrek Erzurum’a diğeri de Samsun’a gidecek” şeklinde konuştu. Kardeş Sebahattin Akbaş ise konuşmakta güçlük çekerken, bağışta bulundukları için aile olarak mutlu olduklarını ifade ettiler.

Edebiyat Festivali 3 Ekim’de Start Alıyor Bu yıl dördüncüsü düzenlenecek olan “Uluslararası Ordu Edebiyat Festivali”, 03-06 Ekim 2013 tarihleri arasında dünyanın farklı Coğrafyalarından Şair ve Yazarları Karadeniz’in incisi Ordu’da buluşturacak. 5 yıl önce “Sonyaz Bildirisi”yle ulusal çapta düzenlenen, üç yıl önce de ‘Edebiyat Günleri’ adıyla uluslararası boyuta taşınan etkinlik kapsamında geçtiğimiz yıl bir ilk gerçekleşerek, Ordu Dünya Yazarlar Evi, dünya edebiyatının hizmetine açıldı. Karadeniz bölgesi-

nin ilk ve tek edebiyat mekânı, Ordu’yu ziyaret edecek dünya edebiyatının usta isimlerine ev sahipliği yapacak. Konusu “Sinema Yazarlığı” olan bu yılki Festivale; Danimarka, Hırvatistan, Fransa, Slovakya, Bulgaristan, Sırbistan, Suriye, Cezayir ve Türkiye’den bir çok Şair ve Yazar katılacak. Eleştirmen Yazar Üstün Akmen, Milliyet Gazetesi Yazarı Mehveş Evin, Gazeteci-Yazar Mustafa Mutlu, Oyuncu Orhan Alkaya, Atlas Gazetesi Yazarı Murat Köksal ve Tansu Şarman,

Yazar Yılmaz Karakoyunlu’nun yanı sıra birçok Şair, Yazar ve Yönetmenin katılacağı etkinlikte; Film Gösterileri, Yazarlar Evi’nde Atölye Çalışmaları, Okul Ziyaretleri, Konser ve Paneller yer alıyor. Festival kortej yürüyüşü 3 Ekim Perşembe günü saat:13:00 da İsmetpaşa caddesi yeni Fidangör Mevkinde başlayıp, OBKT (Ordu Belediyesi Karadeniz Tiyatrosunda) bitecek. Yetkililer tüm Orduları kortej yürüyüşüne ve programları takip etmeye davet etti.


26 EYLÜL 2013 PERŞEMBE

Sayfa

“Fındık Bahçesini Kivi Üretimi İçin Keserken

3

Bizi Alkışlayanlar Şimdi Ortada Yoklar”

/ Hamdi BÜKLÜ

Karadeniz’de 9 yıl önce bir ilke imza atarak 10 dönümlük fındık bahçesini kesip yerine kivi diken İlker Tandoğan, 9 yıl önce yapmış olduğu değişiklikten dolayı pişman olduğunu ifade etti. Devletin kivi üretimi için teşvik vermesi gerektiğini söyleyen Kivi Üreticisi İlker Tandoğan, “Fındık

bahçesini kivi üretimi için keserken bizi alkışlayanlar şimdi ortada yoklar” diyerek isyan etti. Üretici İlker Tandoğan, “Bize, kivi fındığa alternatif ürün olarak anlatıldı. Bu umutla kurslarına gittik. İnandık ve fındığı kestik. Fındık o zamanlar çok para etmiyordu ve kivi işine girdik ama bu

hale geldik. Benim şimdi ricam şu olacak; bu sene kivi meyvesi olmadığı için piyasada yok. Kivi üreticisi arkadaşlara da buradan seslenmek istiyorum. Kivimize sahip çıkalım, birlik beraberlik içinde hareket edelim. Kivinin fiyatını biz tespit edlim ve satalım. Kısacası üretici olarak birbirimiz-

den haberimiz yok. Antalya’dan, Denizli’den, Nazilli’den, Amasya’dan ve çevreden deposu olan arkadaşlar burada 1 liraya 1,2 liradan en büyük ve en kaliteli kivileri alıp, toplayıp gidiyorlar” dedi. Büyük marketlerde kivi’nin kilosunun 0,97 kuruş seviyesinde satıldığını söyleyen İlker Tandoğan, “Ayrıca marketlere satılamayan kiviler ise pasta yapımı için kullanılıyor. Yani kivi hiçbir şekilde ziyan edilmezken burada üretici ziyan oluyor. Kivi üreticisi olan arkadaşlardan ricam ise, bir an önce toplanıp, kooperatif kurup kivinin fiyatını biz değerlendirelim. Arkadaşımızın biri bahçede kivi üzerine çok düştü ve uğraştı ama bir netice alamadı. Sonuç olarak bahçesinde ölü bulundu. Biz, buna bir emek verdik, emek harcıyoruz, bunun da karşılığını alalım istiyoruz. Bu sene de kivi olmadığı için de kiviye sahip çıkalım istiyoruz. Kaldı ki, duyumlarımıza göre Japonya’dan bile

“İşyerlerinin Önüne Yapılan Cep Parklar,

Kişiye Özel mi Hizmet Ediyor, Halka mı?”

/ Mehmet S. UĞURBAŞ

Fatsa sahil yolunda galericiler mevkiinde otopark sıkıntısı aldı başını gidiyor. Belediyenin tüm çağrılara rağmen müdahale etmemesi nedeniyle galeri esnafları da rahat davranışlarıyla dikkat çekiyor. Acil durumlarda kullanılmak üzere yapılan cep parkları gerek şehir içi gerekse sahil otoyolunda esnaflar tarafından satın alınmış ya da kiralanmış gibi bir görüntü

sergileniyor. Şehir içinde araç parklarına önlem alınmasının neredeyse mümkün olmaması ve vatandaşların da duruma alışması nedeniyle büyük sıkıntılar yaşanmazken özellikle karayolunda bu konu büyük sıkıntılara neden oluyor. Karayolunda acil durumlar üzere kullanılmak üzere yapılan cep parklardan biri adeta kişiye özel hizmet ediyor. Cep parkın önüne işyerine ait dubaları dizerek diğer araçların park yapmasını

önleyen galeri, görenleri şaşkınlığa uğratıyor. Dikkat çekmemek için dubaları yere yatıran galeri esnafı, kaldırımı ve yol kenarını araçlarla kapladığı halde bir de cep parkı dubalarla çevirip diğer araçların park etme hakkını ellerinden alırken, yetkililerin de bu duruma bir türlü müdahale etmemesi, hem sürücüleri hem de yayaları rahatsız etti. Konuyla ilgili gazetemize ulaşan bir araç sürücüsünün trafiğin yoğun olduğu bir anda arkasından yol isteyen ambulansa yol veremediğini anlatması da durumun vahametini ortaya koyuyor. Sürücü: “Trafikte tüm şeritler doluyken arkamdan ambulans sireni duydum, tam bu sırada bah-

settiğim oto galerinin önünden geçiyordum. Aracımı yavaşlatıp sağa çekmek istedim ama esnaf cep parka bile kendi işyerine ait reklam dubalarını dizmiş ve araç parklarını önlemek için tedbir almış. Bu işyerleri bunu yapacak hakkı nereden alıyor? Bunun karşılığında belediyeye belirli periyotlarla bir ücret mi ödüyorlar da bu hakka sahip oluyorlar anlamadım. İşyerlerinin önüne yapılan cep parklar, kişiye özel mi hizmet ediyor, yoksa halka mı? Eğer ücret ödemiyorlarsa ve bu cep parklar acil durumlar için vatandaşların hizmetine sunulmuşsa, bu kişi bir cep parkı kendine mal ederken yetkililer neden sessiz kalıyor?” şeklinde ifadelerde bulundu.

ülkemize kivi almaya gelmişler. Türkiye Cumhuriyeti’nde kivi üretimi açısından Ordu bölgesi birinci. Bunun sebebi ise kaliteli ve şekerlemesi bol olmasıdır. En güzel kivi biz yetiştirdiğimiz için, en güzel şekilde bizim satmamız gerekir” şeklinde konuştu.

“Ticaret Borsası Kiviyle de İlgilenmeli” “Ticaret Borsa’nın ve Ziraat Odasının kivi üreticisine sahip çıkması gerektiğini söyleyen İlker Tandoğan, “ Ordu bölgesinde en fazla kivi üretimi yaparak birincilik benim elimde. Bu yıl yaklaşık olarak 32 ton kivi üretimi yaptım. Ordu bölgesinde, Fatsa bölgesinde, Ünye’de, kırsal kesimlerde, Çamaş’da, Çatalpınar’daki arkadaşlarımızın kivisinin toplanmasını ve bizlere ait bir piyasa oluşturulmasını istiyoruz. Borsalar bunlar için kurulur ve bunlar için vardır. Bir an evvel yapılması gereken bir depoya ihtiyacımız

var. Ordu Bölgesi’nde arkadaşların çok kivisi olduğu için onların depoları var. Fakat Fatsa Bölgesi’nde maalesef bir depo bulunmuyor. Bir depomuz olmadığı için kiviyi hemen satmamız gerekiyor. Ancak bir depo ve ambalâj paketleme yeri olsa 11 ay boyunca kiviyi satma imkânımız olur. Kivi halka faydalı olduğu için, C vitamini bol olduğu için, dünya’nın tek yeşil meyvesi olduğu için daha iyi tanıtmak amacıyla, daha fazla yedirilmesi gerekiyor. Bir insan, 1 kg portakal yiyeceğine, 1 tane kivi yese hem perhiz yapmasını, hem zayıflamasını, hem de tok olmasını sağlar. Her türlü enerji ve protein deposudur. Geçtiğimiz gün Fatsa’da iki adet depo açıldı ama bu depolar balık ve hamsi üzerinedir. Kısacası kivi için yapılan bir depo değildir. Çünkü balık ve hamsi deposunun maliyeti az ve basittir. Kivi için ayrıca bir depo yapılmalıdır” dedi.

Çalışma İçin Kazılan Yollar Yapılıyor

Fatsa Belediyesi Fen İşleri Müdürlüğü’ne bağlı ekipler Devlet Hastanesi yolunda Yedaş’ın elektriği yer altına alma çalışması sırasında bozulan yolları onarıyor. Yine ekipler Evkaf Mahallesi Pelit sokakta doğalgaz borularının geçmesi için kazılan asfaltı da onarmaya başladı. Aynı bölgede Şehit Uğur

Kuş sokakta ise bozulan asfalt da kazılarak yeniden yapımına başlandı. Fen İşleri Müdürlüğü’nün bir diğer çalışması da yine Evkaf Mahallesi Canlı sokakta devam ediyor. Burada 1,5 ay önce başlayan çift taraflı perde duvar çalışmasının da bir hafta içerisinde bitirileceği belirtildi.

“İtfaiye Personelimiz 7 Gün 24 Saat Hizmet Vermektedir”

“Fatsa Kaymakamlığı’nın Öncülüğünde

Fatsa’da da Ahilik Haftası Kutlanmalı” / Hamdi BÜKLÜ

Ahilik, Ahi Evran tarafından Hacı Bektaş-ı Veli'nin tavsiyesiyle kurulan ilk esnaf dayanışma teşkilâtı olduğunu söyleyen Fatsa Esnaf Kredi ve Kefalet Kooperatifi Başkanı Ayhan Baş, Ahiliğin halkın sanat, ticaret, ekonomi gibi çeşitli meslek alanlarında yetişmelerini sağlayan, onları hem ekonomik hem de ahlâkî yönden yetiştiren, çalışma yaşamını iyi insan meziyetlerini esas alarak düzenleyen bir örgütlenme olduğunu ifade etti. Günümüzün esnaf odalarına benzer bir işlevi olan Ahiliğin, iyi ahlâkın, doğruluğun, kardeşliğin, yardımseverliğin kısacası bütün güzel meziyetlerin birleştiği bir sosyo-ekonomik düzenin en güzel simgesi olduğunu vurgulayan Başkan Ayhan Baş, ahiliğin usta çırak ilişkisini mükemmel bir şekilde gün yüzüne çıkaran toplumsal bir kurum olduğunu söyledi. Baş, “Ahilik denildiği zaman ilk akla gelen şey, usta, kalfa ve çıraklıktır. Bilindiği üzere ahi-

lik haftası Büyükşehir ve illerde kutlanmaktadır. Fatsa’da, Esnaf Kredi ve Kefalet Kooperatifi Başkanlığı olarak düşüncemiz nasıl ki geçmiş yıllarda olduğu gibi bu yıl da Ordu’da kutlanan ahilik haftası gibi bir kutlama törenini ilçemizde de görmek isteriz. Burada öncelikli olarak İlçe Kaymakamlığımızın öncülüğünde ticaret, esnaf, giyim, gıda, şoförler ve Madeni Eşya Odalarının oluşturduğu bir grup ile ahilik haftasını kutlama-

lıyız. Bu törenlerde usta ve çırak ilişkisini anlatan en güzel örneklerin sergilendiği bir piyes havasında yapılmalıdır. Bu konuyu geçen akşam üzeri hem gazetede hem de televizyonda gördüğüm için neden Fatsa’da böyle sosyo-kültürel bir kavramın yapılmasına öncülük edilmesin diye düşündüm. Bu sebeple Fatsa Esnaf Kredi ve Kefalet Kooperatifi Başkanlığı olarak ilçemizde de böyle güzel bir birliktelik töreni yapılması konusunda elimizi taşın altına koyacağız. Ahilik kavramı aslında ustanın çırağına verdiği diplomanın en güzel simgesidir. Örneğin, bir usta çırağına bilgisini aktarır ve onu sınar. Eğer çırak sınavı geçerse bir ahi olur ama geçmezse eğitim devam eder. Yani ülkemizin bütünlüğünü ve birlikteliğini simgeleyen güzel unsurlardan biridir. Günümüzde ahilik ise okullarda öğrencilere verilen diplomanın kâğıda dökümüdür. Eğer öğrenci başarı elde edemez ise, diplomayı alamaz. Bu düşüncemizi Fatsa’da hayata geçirmemiz, Fatsa Kaymakamlığı’nın öncülüğünde olacaktır” diye konuştu.

İtfaiye Haftası dolayısıyla bir açıklama yapan Fatsa Belediye Başkanı Hüseyin Anlayan itfaiye personelinin itfaiye haftasını kutlayarak çalışmalarında başarılar diledi. Başkan Anlayan, itfaiyecilik haftası ile ilgili yaptığı açıklamada 1923 yılında çıkarılan kanunla belediyelere devredilen itfaiyenin ve itfaiyeciliğin huzur ve güvenlik açısından toplum yaşantısında çok önemli bir yeri olduğuna dikkat çekti. Başkan Anlayan,1714 yılında Tulumbacılar adıyla Yeniçeri Ocağı’na bağlı olarak kurulan ve sürekli değişime uğrayarak 209 yıl süren askeri kimliğinden sonra 25 Eylül 1923’ de çıkarılan kanunla

belediyeler bünyesine dâhil edilen itfaiyeciliğin çok köklü ve eski bir teşkilat olduğunu belirterek, “Bu noktada 7 gün 24 saat görevinin başında olan itfaiye personelinin İtfaiye Haftası’nı kutluyorum. Bugüne kadar yangın ve çeşitli afetlerde hayatını kaybetmiş itfaiyecilerimize Allah’tan rahmet diliyorum. Fatsa Belediyesi İtfaiye Teşkilatı olarak halkın can ve mal güvenliğini koruma noktasında görevini layıkıyla yerine getirmeye çalışıyoruz. İtfaiye personelimiz 7 gün 24 saat hizmet vermektedir. Vatandaşlarımız karşılaşabilecekleri herhangi bir yangın tehlikesi anında 110 itfaiye hattını aramaları yeterli olacaktır” dedi.


26 EYLÜL 2013 PERŞEMBE

Sayfa

4

Eski ve Yeni Başkan Arasındaki Tartışma Sürüyor!

“Sorularıma Cevap, Fatsa Çiftçisine de Hesap Vereceksin!” 20 yıllık delegesiyim. Bu 20 yıllık süre zarfında Fatsa Ziraat Odasında eski başkanımızla 12 yıl başkan yardımcılığı, 2 yıl da oda başkanlığı yaptım. Oda başkanlığı görevimde Mehmet Özgen de benim yönetimimdeydi, beraberdik. Ben hiç gocunmadan, eski başkanımızdan ‘şu rakam ile odayı teslim aldım bugün bu oda 2 yıl içinde bu rakama ulaştı’ dedim. Belgeleri, dosyası bendedir.

Fatsa Ziraat Odası Eski Başkanı Yılmaz Gezer, mevcut Başkan Mehmet Özgen’in cevabının tatmin edici olmadığını ifade ederek, bazı sorular yöneltti. Gezer: “Ziraat Odası Başkanımızın gazeteniz dünkü sayısında verdiği cevap beni tatmin etmedi. Benim Mehmet Özgen ile şahsi bir problemim yok. Seçimlerde bir araya gelir, sonra dostluğumuzu devam ettiririz. Benim konuşmalarım Ziraat Odasının menfaati ve zararı ile ilgilidir” dedi. “Nezaketten Yoksun Bir Açıklama” Ziraat Odası’nın en büyük sivil toplum kuruluşlarından biri

olduğuna dikkat çekerek açıklamasına başlayan Gezer: “Bugün Fatsa’da sivil toplum kuruluşlarının en büyüklerinden biri Fatsa Ziraat Odasıdır; 15 bin üyesi olan bir odadır. Bu 15 bin üyeyi aileleri ile birlikte hesaplarsak bu sayı 50 bine ulaşır. Fatsa Ziraat Odası en fazla geliri olan odalardan birisidir. Benden hiçbir zaman gocunmadığım Yukarı Ardıç delegesi olarak bahsediyor. Onda nezaket olsa Yukarı Ardıç köyü delegesi demezdi de ‘eski başkanımız’ diyebilirdi. Onun terbiyesi ona müsaitmiş öyle demiş. “Belgeleri Bende Duruyor” Ben Yukarı Ardıç köyünün

olmazsa biz de olmayız, çiftçilerimizi temsilen Ziraat Odası’nda 123 tane delege var. Bu delegelerden Mehmet Özgen haricinde 20 tanesi daha meclistedir. Hepsi değerli insanlardır. Mehmet başkanın bu şekilde konuşmasına onların da razı olacaklarını sanmıyorum. Bize hesap vermiyorsa onlara hesap vermek mecburiyetindedir.

“Kamuoyuna Açıklasın” Ziraat Odası Başkanı olarak Mehmet Özgen de ziyanı yok eski başkanım demesin, Yukarı Ardıç delegesinden bu odayı ‘şu kadar rakam ile teslim aldım, buraya getirdim’ desin. Bunu kamuoyu, üretici ve delegenin bilmesi ve bu şekilde dile getirilmesi lazım, bilgi vermek suç değil. Özgen diyor ki: ‘Yukarı Ardıç delegesi yaşlandı, ne yaptığını bilmiyor ve sapıtıyor.’ Allah’a çok şükür akıldan yana bir noksanlığım yok. Hatırlatırım ki, bugün Türkiye’de 850 tane ziraat odası var. Ziraat Odaları Genel Başkanı Şemsi Bayraktar benden 1 yaş büyük. Yani bu iş yaşla olmuyor. Ben hiçbir şey kaçırmıyor ve hayal gücüyle konuşmuyorum.

“Odaya Zarar Getirir” Fatsa’ya yapılan her türlü hizmete yardım ederim. Odanın toprak tahlil laboratuarı yaptığına kesinlikle karşı değilim ama çalışmayacağı görüşündeyim. Ben odayı zarara uğratmasına karşıyım. Az miktarda zarara uğratsa bile üreticinin kârı olacak mı, olmayacak mı? 100 yaşındaki fındık bahçesine ne kadar gübre vurursan vur, ne yaparsan yap 1 buçuk kilodan fazla verim alamazsın diyorum. Daha fazlası için bahçelerde yenileme yapman lazım. Toprağına tahlil yaptıracak, verimini arttıracak adam toprağını tahlil ettirecek yer bulur. Ben bu odaya zarar getirecek mi, getirmeyecek mi diye hesap yapıyor ve zarar getirir diyorum” şeklinde konuştu.

“Hesap Vermek Mecburiyetindedir” Diğer bir konu ‘ben Allah’tan başka kimseye hesap vermem’ diyor. Senin asıl hesap vermen gereken yer Fatsa üreticisi ve çiftçisidir.Sorularıma cevap, çiftçiye hesap vereceksin. Çiftçi

“Gerçeklere Cevap Versin” Özgen’e bazı sorular yönelten Gezer: “Bana hayal peşinde koşuyorsun dedi, şimdi gerçekleri soruyorum ve sorularımı cevaplasın” diyerek aşağıdaki soruları sordu: “1.) Toprak tahlil laboratua-

rı kurdun, kurarken ihale yaptın mı? Yaptıysan binanın inşaatının yapımında ihaleye giren müteahhitlerin isimleri nedir? İçine makine edevatı aldın, alırken teklif mektupları aldın mı, almadın mı? Aldıysan hangi firmadan aldın? 2.) “Arabaya kimse karışmasın ben sıfır olarak aldım” diyorsun ya, bu araba kilometrede 60 kr. yakıyor. Araba alındığı tarihten bu yana 45 bin km yaptı. Bu 45 bin km, hangi delegeye, köylüye, çiftçiye hizmet ederken yapıldı? Bu arabaya 45 bin km için 27 bin TL’lik akaryakıt harcandı. Bu 27 bin TL’nin kaç TL’sini sen cebinden verdin? Belli bir tarihte bu araçla Ilıca yolunda bir kaza yaptın. Bu kaza saat kaçta meydana geldi? Kaza sırasında ne durumdaydın? 3.) 3 yıldır Ziraat Odası’nda fide satışı yapılıyor. Bu fidelerden elde edilen kârı, oda kayıtlarına geçtin mi? 4.) Sayın Başkan, sen de yönetimdeyken ben odada bir yolsuzluğu ortaya çıkardım. 5 yıldır davası devam ediyor ve sanıkların 2’şer tane avukatı var. Ziraat Odası’nın taraf olarak avukatı var mı? Varsa kim, yoksa neden avukat tutulmadı? Birilerini mi koruyorsunuz, davayı zaman aşımına mı uğratacaksınız? 5.) Personel alırken, gazetelere ilan verildi mi? Bu personeller herhangi bir sınava sokuldu mu? Kaç yıl çalışan personeller odaya alındı? Odanın en çok ihtiyacı olan işletme fakültesi mezunu muhasebe personeli alındı

mı? Bugün odanın muhasebesi, odada mı, dışarıda başka bir muhasebe bürosunda mı tutuluyor? Dışarıda tutuluyorsa yıllık ne kadar ücret ödeniyor? 6.) Sayın Mehmet özgen, ben sana odayı bırakırken gübre bayilikleri aldım ve 2 tane gübre deposu bıraktım. Şu anda depoların açık mı? Açıksa ne kadar gübren var?” 7.) Son olarak değerli meclis üyeleri, bu sorularımı duyuyor, odadaki birçok şaibeyi biliyor ve önünüze gelen tüm evrakları okuyarak imzalıyorsunuz. Neden bir müfettiş istemiyorsunuz, sessiz kalıyorsunuz? “Üreticiler Adına Soruyorum” Soruları üreticiler adına yönelttiğinin altını çizen Gezer: “Sayın Mehmet Özgen bu sorulara cevap versin. Ben bunları kendi adıma değil, üreticiler adına soruyorum ve üreticiler adına cevap bekliyorum. Ben artık Sayın Özgen’in, bu tarihten itibaren polemik yaratacak hiçbir açıklamasına cevap vermeyeceğim ama Allah’tan başka kimseye hesap vermeyeceği şeklindeki söyleminin peşini bırakmayacağım. Hesap vereceği tüm mercilere gideceğim. Benim, Allah’ın hesap soracağı günü bekleyecek kadar vaktim yok. Öldükten sonra elbette Allah’a hesap verecek ama hâlâ yaşıyorken, hesap vermesi gereken bir kurum ve bu kuruma destek veren insanlara hesap vermesi gerekiyor” diyerek sözlerini noktaladı.


26 EYLÜL 2013 PERŞEMBE

Sayfa

Hiç Kimse, Herhangi Bir Durumu Kendi Lehine Çevirmek İçin,

5

Gazetemizi Kullanma Hakkına Sahip Değildir!

Fatsa Belediye Başkanı Hüseyin Anlayan, ilçede yayınlanan bir yerel gazeteye yaptığı açıklamada ‘AK Parti Sokaklara Göre Hareket Etmiyor’ başlıklı habere ithafen “Tabi ki bunun bir başlangıç süreci var. Herkes partimizden aday adayı olabilir. Partimize aday adaylığı başvuru süreci de resmi olarak 21 Ekimde başlayacaktır. Bu süreç içerisinde partimiz kamuoyu anketleri yapacak, parti teşkilatlarımıza danışılacak, milletvekillerimizle istişare edilecek ve Ak partinin adayı belirlenecek. Bu istişareler sonunda kim daha çok öne çıkıyorsa, kiminle

seçim kazanılacaksa o aday olacaktır. Her kim diyorsa ki şu aday olacak bu aday olacak diye; bilin ki bu bir sokak dedikodusudur. Bizim partimiz fitne amaçlı konuşulan sokak dedikodularına itibar etmeyecektir. Partimiz sokaktaki dedikodulara itibar etmez demiştim ama benim bu söylemim çarpıtılarak kamuoyuna sunuldu. Şu bilinsin ki sokakta ki vatandaşımızın kanaati ve fikirleri bizim için çok önemlidir. Ben vatandaşlarımızdan şunu istiyorum; sokak dedikodularına itibar etmesinler. Bizim partimiz fitne çıkartmak amaçlı sokak dedikodularıyla asla hareket etmez” şeklinde bir açıklama yaparak aslında öyle bir

cümle kullanmadığını ve haberin çarpıtılarak kamuoyuna yansıtıldığını söyledi. Söz konusu haber, gazetemizin e-mailine bizzat Sayın Baş-

şekilde başlıyor. Sokakta insanlar hep konuşuyorlar, ‘Ak Parti’nin adayı niye belli olmadı, neden belli olmadı’ diye. Ak Parti sokaklara göre hareket etmiyor, kendi

an itibariyle hala yayındadır. Dolayısıyla Sayın Anlayan üzerine basa basa : “Ak Parti sokaklara göre hareket etmiyor, kendi prensipleri ve programları-

kan’ın açıklamasını kaleme alan basın birimi tarafından gönderilmiştir. Haber, 18.09.2013 tarihinde sadece bizim gazetemizde yayınlandığı için çarpıtma iddiasını üzerimize alınıyoruz. Söz konusu açıklama ile ilgili birçok olumsuz tepki alan Anlayan, tepkileri lehine çevirmek adına “Bizim partimiz fitne amaçlı konuşulan sokak dedikodularına itibar etmeyecektir. Partimiz sokaktaki dedikodulara itibar etmez demiştim ama benim bu söylemim çarpıtılarak kamuoyuna sunuldu” şeklinde bir açıklama yaparak gazetemizi zan altında bırakmıştır. Başkanın söylemediğini ve çarpıtıldığını iddia ettiği paragrafı aynen aktarıyoruz: “Yine bir seçim sürecinin başladığını ifade eden Fatsa Belediye Başkanı Hüseyin Anlayan, “Partimizde 21 Ekimde aday adaylığı müracaatları başlıyor. Seçim takvimi bu

prensipleri ve programlarına göre hareket ediyor. Kendi açıkladığı takvime göre bu süreci işletecek ve 21 Ekim’de de bu süreç başlıyor. Dolayısıyla Ak Parti’de aday belirsizliği söz konusu değildir. Ak Parti’nin ve Ak Partili bütün kadroların çalışması aksamadan her zaman olduğu gibi aynı heyecanla devam etmektedir. Bizler görevimizin başındayız. Son ana, son dakikaya kadar canla başla hizmetler yapmaya çalışıyoruz. Sonuçta hizmet devam ediyor, süreç devam ediyor. İnşallah 21 Ekim’den sonra da partimiz genel başkanımızın başkanlığında yetkili organları ile bu sürece değerlendirecektir ve kamuoyuyla kararlarını paylaşacaktır. Ben bu sürecin hepimize Fatsa’mıza ve ülkemize hayırlı olmasını diliyorum.” Ayrıca Fatsa Belediyesi resmi web sitesi www.fatsa.bel.tr adresinde mevcut aynı ifadelerle şu

na göre hareket ediyor” şeklinde bir açıklama göndermiş ve çarpıtıldığını iddia etmiştir. Oysa ki söz konusu habere konu olan açıklamanın hiçbir şekilde noktasına virgülüne dahi dokunulmadan, her hangi bir ilave kelime dahi katılmadan gazetemiz sayfasında haber olarak yer aldı. Gazete olarak hiçbir zaman şahısların kullanmadığı ifadeleri haber metnine taşıyarak, kendi

yorumumuzu katarak, bugüne dek kimseyi zan altında bırakmadık, zor duruma düşürmedik. Tarafsız habercilik anlayışıyla yapılması gerekeni en iyi şekilde halka sunmak amacıyla mücadele eden bir gazeteyiz. Bir ilçede günlük gazete çıkararak gündemi takip etmek ve kamuoyuna taze haberlerle duyurmanın zor ve büyük sorumluluğunun bilincinde olarak her zaman ilkeli yayın anlayışımızın arkasında duracağız. Ancak hiç kimse, herhangi bir durumu kendi lehine çevirmek için, bizi kullanma hakkına sahip değildir. Sayın Başkan, kendi personeline yapıp yazdırdığı açıklamadan aldığı olumsuz tepkiler üzerine söylediklerini ya da yazdırdıklarını inkâr etme ve çarpıtıldığını iddia etme durumunda kalmıştır. Bu durum Sayın Başkan açısından üzücü olabilir ancak bunun sorumluluğu gazetemize ait değildir. Anlayan, altından kalkamayacağını anladığı bu durum karşısında sorumluluğu gazetemize yüklemeye çalışıp, hatalı ifadelerine bir yenisini daha eklemiştir. Kamuoyuyla üzülerek paylaşıyoruz.

“Sokaktakiler Tarafından Seçilip Bir Yerlere Geleceksin, Sonra da “Bir Üye de Senden…”

Sokaktakileri Yok Sayacaksın, Öyle Yağma Yok”

/ Mehmet S. UĞURBAŞ

Fatsa Belediye Başkanı Hüseyin Anlayan’ın ‘AK Parti Sokaklara Göre Hareket Etmiyor’ başlıklı ve içerikli haberine kamuoyundan ve siyasi çevrelerden tepkiler gelmeye devam ediyor.

Milliyetçi Hareket Partisi Fatsa İlçe Başkanı Şakir Cemal Uygun da konuyla ilgili bir açıklama yaptı. Uygun, sokakların olmadığı yerde siyasete de gerek olmadığını söyledi.

“Öyle Yağma Yok” Siyasetin halk için yapıldığını ifade eden Uygun: “Onları sokaklardaki halk seçiyor. Sokaktaki dedikoduları yapan da halk, itibar etmesinler dediği de halk. Sokaklara göre hareket etmeden nasıl başarıya ulaşacaklar? Hem sokaktakiler tarafından seçilip bir yerlere geleceksin, hem de sokaktakileri yok sayacaksın, öyle yağma yok. Başkanın bu açıklaması talihsizliktir. Ak Parti de dahil bütün partiler, yol haritalarını sokaklara göre belirlemek zorundadır. Sokakların olmadığı bir platformda siyaset de gereksizdir. Siyaset, halk için yapılır” dedi. “Bizim Baş Tacımızdır” MHP olarak aday belirleme çalışmaları da dahil olmak üzere tüm adımlarını halkın nabzına

göre attıklarını belirten Uygun: “Sokakların dâhil edilmediği hiçbir çalışma bugüne dek başarıya ulaşmamıştır. Sokakları yok sayanı, sokaktakiler de yok sayar. MHP olarak adayımızı belirlemek de dâhil olmak üzere tüm çalışmalarımızı sokaklara göre yapıyoruz. Tüm adımlarımızı sokakların nabzına göre atıyoruz. Yarın sokaktan destek isteyeceğimizin bilincindeyiz. Bugün sokakları yok sayarsak, yarın hangi yüzle destek isteyeceğiz? Bu nedenle özellikle siyasetçilerin en büyük destekçisi ve ihtiyacı sokakta yaşayanlardır. Sokakta konuşan halk, kişiyi vezir de eder rezil de. Dolayısıyla senin ulaşamadığın elini sıkamadığın insanlara seni yine halk anlatacaktır. Biz sokaklara çok kıymet veriyoruz. Sokaklar bizim baş tacımızdır” diye konuştu.

“400 Üretici Destek Başvurusu Yapmadı” AK Parti Ordu Milletvekili İhsan Şener, 2012 yılı ürünü, alan bazlı destek ödemeleri başvurusunu henüz yapmayan 400 üreticinin bulunduğunu söyledi. Bin 500 Fındık üreticisinin isteği doğrultusunda Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı'nın talebi üzerine, Bakanlar Kurulu tarafından 25 Temmuz 2013 tarihinde çıkartılan karar ile başvuru yapmayan üreticilere ek süre verilmişti. 2 Ekim'de sona erecek süre öncesi açıklama yapan Milletvekili

Şener şunları söyledi; "Bölge'de bulunan vatandaşlarımızın talebi üzerine ilgili Bakanlığımız ile görüşerek alan bazlı destek ödemelerine başvuru yapmamış ve faydalanmayan bin 500 kişinin yeniden başvuru yapma hakkı Bakanlar kurulu kararı ile verilmişti. Sürenin bitimine kısa bir süre kala bin 100 kişi başvurusunu gerçekleştirdi. Kalan 400 kişinin ise başvurularını yapmalarını bekliyoruz. Bu fındık üreticilerimize Devletimiz tarafından verilen bir haktır ve bu hakkı üreticilerimizin

kullanmalarını istiyoruz. Bu hafta içerisinde Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğümüz üreticilerimizi SMS ile uyararak başvuru yapmalarını isteyecektir" dedi. Alan Bazlı Destek Ödemeleri ile Ordu fındık üreticisinin 240 Milyon lira gelir elde ettiğini ifade eden Şener, "112 bin fındık üreticimiz her yıl bu parayı alacak. Üreticimize dekar başına 2013'te 150 lira, 2014'te 160, 2015'te 170 lira destek verilecektir. Ordu ekonomisine büyük katkı sağlayacaktır" diye konuştu.

AK Parti Ordu İl Başkanı Hüseyin Akyol, hedeflerinin üye sayısını iki katına çıkartmak olduğunu söyledi. AK Parti İl teşkilatı yerel seçimler öncesi üye kampanyası başlattı. Ordu'da 80 bin üyesi olan partinin üye saysının ikiye katlanması hedefleniyor. İl Başkanı Hüseyin Akyol, Ordu genelinde bulunan 80 bin üyeye mesaj göndererek her üyeden yeni bir üye istedi. Başkan Akyol gönderdiği me-

sajda "AK Parti’ye üye olmuş çok değerli kardeşim Ordumuzun Büyükşehir olmasında büyük emeği olan Başbakanımıza teşekkür etmek için Ordudaki üye sayımızı %100 çoğaltmak istiyoruz.Bizlere bu manada sadece her üyemizden 1 kişiyi partimize üye yaparak destek vermenizi bekliyor.Bu şekilde Başbakanımıza olan sevgimizi, muhabbetimizi taçlandırmak istiyoruz.Bir Üyede senden kampanyamıza destek vermenizi bekler saygılar sunarım" dedi.


26 EYLÜL 2013 PERŞEMBE

Sayfa

6

“Kişi, Bağışladığı Organdan Sorumlu Değildir” Ferdi Kaza Sigortasından 15 Bin TL Ödendi

Ali Rıza Şen’in Ailesine

/ Hamdi BÜKLÜ

Ülkemiz birçok konuda olduğu gibi kan ve organ bağışı konusunda da gelişmiş dünya ülkelerine nazaran bağış sıralamasında çok geride yer alıyor. Ancak Türkiye’de son yıllarda kan ve organ bağışı konusunda artışların olması geleceğe yönelik umut veriyor. İslâm dinin ‘Kan ve Organ bağışına’ karşı bakış açısını gazetemize anlatan Fatsa İlçe Müftüsü Hüseyin Can, “Kim, bir insanı öldürürse, o sanki bütün insanları öldürmüştür. Her kim de birini (hayatını kurtararak) yaşatırsa, sanki bütün insanları yaşatmıştır” dedi. Müftü Hüseyin Can, “Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurumunun oluşturduğu bir fetva var, doğrusu benim düşüncelerim ve mütalâalarımda bu yöndedir. O da şudur, Kuran-I Kerim’de yüce Allah buyurur ki, “bir kişi bir adamı öldürürse tüm insanlığı öldürmüş gibi olur, kim bir kişiyi diriltirse tüm insanlığı diriltmiş gibi olur. Tabi ki insan, öldürmeye sebep olabilir ve bunun vahametini Allah ortaya koyuyor. Ama insanın diriltme gibi

bir gücü yok sadece Allah peygamberlerden İsa (a.s) böyle bir mucize vermiştir. İşte o, Allah’ın izniyle ölen insanları çağırmış ve dirilmişlerdir. Yine Allah diriltmiştir” diye konuştu. “Ancak burada kast edilen insanı diriltmek değil, insana hayat verebilecek yardımda bulunursa veya sebep olursa, insanın yaşamasına vesile olduğu için tüm insanlığın yaşamasına vesile olmuştur” diyen Fatsa İlçe Müftüsü Hüseyin Can, “Bir insan açtır veya açlıktan dolayı ölecektir. Siz, O insana yardım ederek onun açlık sıkıntısını ortadan kaldırdığınızda hayatını kurtarmış olursunuz. Bir insan hastadır, parası olmadığı için doktora gidemez ve siz o’na para verirsiniz. O’da doktora giderek tedavi olur. Bu sayede o’nun sağlıklı yaşamasına vesile olursunuz. Sanki tüm insanlığa yardım etmiş gibi sevap alırsınız. Biraz daha çerçeveyi daraltırsak işte, bir insanın başka bir insana kan vermesi veya vermemesi bu ülkede bir zamanlar tartışılırdı. Ama şimdi halkın çoğunluğu kanın verilme-

sinde hiçbir sakınca olmadığı noktasına hem fikir oldu. Doğrusuda budur. Ameliyat olan veya kansızlıktan dolayı ölmek üzere olan bir hastaya kan verirsiniz ve hasta iyi olur. Hayatına devam eder. Şimdi bundan dolayı şöyle bir şeyi kimse, ‘siz o’na niye kan verdiniz ve kan vermeseydiniz ölecekti ama şimdi adam yaşıyor ve günah işliyor. Siz’de bu günaha ortaksınız’ diyemez. Böyle bir şey deme şansı yok” dedi. Hüseyin Can, günah veya hayır işi beyinle olur. Size bu işi yapmanızı sağlayan veya organize eden beyindir. İrade dediğimiz şey beyin odaklıdır. Bu bağlamda beyin size der ki, “yap veya yapma” Yani verdiğiniz kanın veya organın bununla hiçbir ilişkisi yoktur. Bu nedenle kişi bağışladığı organdan sorumlu değildir. Burada sorumlu olan organ nakli olan kişidir. Ayrıca organ günah işlemez, kişi beyin ve iradesiyle işler diye ifade etti. Can, Dinimizin en güzel kitabı olan Kur’an-ı Kerimde organ bağışı ile ilgili bir ayeti kerime ve hadis-i şerif bulunuyor. Şimdi burada organ bağışını etkileyen unsur ise veren kişi organın veya kanın başkası tarafından nasıl kullanacağı düşüncesidir. Ülkemizde zamanlarla kan bağışı konusunda çok önemli gelişmeler kaydedildi. Bu durum organ bağışı içinde geçerli olacaktır. Bu kapsamda ülkemizde organ bağışı yapılan organlar içerisinde kol, kalp, ciğer, böbrek, göz, ana rahmi, yüz gibi birçok nakil işlemi yapılıyor. Halkımız zaman içerisinde kan başına alıştığı gibi organ bağışının da yaygınlaşacağı mümkün olacaktır. Dolayısıyla organ bağışının dini açıdan sakıncasının olmadığı Diyanet İşleri

Başkanlığın vermiş olduğu fetva ile sabittir. Netice itibarîyle siz, bir insana kalp verdiniz ve o insan kalbinizle yaşıyor ama kalp orda bir organdır. Verdiğiniz kalp günah işlemiyor. Burada günahı işleyen kişidir yani iradesi ve beyidir. Ayrıca günah işleyen insanı düşman görmek yerine günahı düşman görmek gerekir. Herkes hata yapabilir, bu sebeple insan suçlamak veya düşman olmak yerine o insanı eğitmemiz gerekir. Eğitirsek hayır işleyecektir ve iyi bir insan olacaktır” diye konuştu. Can, “Özetle organ bağışının dinen bir sakıncası yok. Organ bağışlayan kişi, bağışlanan kişinin yapmış olduğu günahtan dolayı bir günah işlemiş olmaz. Sevap konusu ise, kişi organı bağışladığı için sevap kazanmıştır. Artık ondan sonra öbür kişinin yapacağı işler, bağışlanan kişinin şahsına aittir. Şimdi sevap gelir dediğiniz zaman günahta gelir demeniz gerekir. Örneğin, Siz, biri kişiye zekât, sadaka veya hayırlı niyetli bir miktar para verdiniz ve büyük bir sevap işlediniz. Ancak parayı alan kişi, sizin verdiğiniz parayı haram veya helâl bir işin ya da iyilik veya kötülük için harcadığı takdirde size bir etkisi olmaz. Çünkü o para sizden çıkmıştır. Dolayısıyla organ bağışı da aynıdır. Sizin verdiğiniz her hangi bir organ, bağışlanan kişide iyilik veya kötülük yapmış ise, bunun sizin için bir sakıncası yoktur. Ancak bağışladığınız organ bir kişinin hayatını kurtardığı için o kişi size ömür boyu dua ve iyilik demeni eder. Bu noktada sevap kazanmış olursunuz. Kişinin iyi veya kötü olması sizin organ bağışlamanızı etkilememelidir” diye konuştu.

Diyanet-Sen, 22 Haziran 2013 tarihinde geçirdiği trafik kazası sonucu hayatını kaybeden imam-hatip Ali Rıza Şen’in oğlu Halil Şen’e destek verdi. Diyanet-Sen Fatsa Şubesi’nde yapılan programla, Şekerbank Fatsa Şubesi ile yapılan anlaşma sonucu ferdi kaza sigortasından elde edilen 15 bin TL tutarındaki çek, Halil Şen’e teslim edildi. Teslim törenine Diyanet-Sen Ordu 2 N’olu Şube Başkanı Recai Özkan, Şube Başkan Yardımcısı Yüksel Sözeri, Şekerbank Fatsa şubesi müdürü Abdullah Sarıaydın ve Ali Rıza Hoca’nın ailesiyle yakınları katıldı. Çekin takdimi sırasında bir konuşma yapan Recai Özkan, vefat eden Ali Rıza Hoca’nın örnek bir din görevlisi olduğunu, kendisine Allah’tan rahmet, ailesine ve sevenlerine baş sağlığı dilediğini söyledi. DiyanetSen üyelerinin ekonomik ve özlük haklarını savunmak amacıyla etkin bir mücadele sürdürdüklerini ifade eden Recai Özkan; “Bunun yanı sıra üyelerimizin yararına olabilecek birtakım hizmetler de vermekteyiz. Bunlardan biri de bir bankamızla

yapmış olduğumuz ferdi sigorta anlaşmasından doğan haklarımızdır. Bu vesileyle 15 bin TL tutarındaki çekimizi vefat eden din görevlisi arkadaşımızın yakınlarına veriyorum. Hayırlı uğurlu olsun” dedi. Şekerbank Fatsa Şube Müdürür Abdullah Sarıaydın da yaptığı konuşmada, vefat eden din görevlisi Ali Rıza Şen’e Allah’tan rahmet dilediğini belirterek; “Bankamızın sigorta şirketiyle yapmış olduğu bir anlaşma kapsamında bu çeki yakınlarına veriyoruz. Diğer sendika üyelerine de bu vesileyle seslenmek istiyorum. Gelsinler ve bankamızdan birer adet kredi kartı almak suretiyle sigorta kapsamına dâhil olsunlar. Özellikle Memur-Sen üyelerine kart aidatı uygulanmamaktadır” şeklinde konuştu. Öte yandan Ali Rıza Şen, 22 Haziran 2013’te, Bacanak Köyü Camii İmam Hatibi olarak görev yaptığı sırada Fatsa Müftülük Binası’nın açılışı için ikindi namazını kıldırdıktan sonra aracıyla Fatsa’ya gelirken Düğünlük köyü mevkiinde trafik kazasıyla hayatını kaybetmişti.

Firmamız Kentsel Dönüşüm ve Çevre Duyarlılığı Konusunda Yeterli Bilgi ve Teknolojiye Sahiptir Çöp ve Atık Diye Bir Şey Yoktur Bunlar Geri Kazanılabilir

Bunları Öğütüyoruz

KİLİT TAŞI BORDÜR

ASFALT MOLOZ TUĞLA

Salim DÜRÜ (Müteahhit)

Gsm: 0531 888 52 52 - www.duruinsaat.com.tr Günpınarı Köyü, Çerkezbükü Mevkii Cevizdere-ÜNYE

* Kum * Çakıl

* Kırma * Eleme * Yıkama Tesisi

BETON Bunu Demirinden Ayırıp Öğütüyoruz

* Tesisimizde Özel Doğal Şap Kumu Üretilmektedir DEMİRLİ BETON Dürü İnşaat olarak insanlığın yaşam kalitesini artırmak için hedeflerimizi sürekli büyütüyoruz.


26 EYLÜL 2013 PERŞEMBE

Sayfa

“Fındık Bahçeleri Acilen Yenilenmelidir

7

Bu Şartlarda Üreticimiz Para Kazanamaz” Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, Doğu Karadeniz’de, Ordu, Giresun ve Trabzon’da kaliteli fındık üretilmesine karşın, bölgenin dekarda 60-70 kilogram olan veriminin, yaklaşık dekarda 100 kilogram olan Türkiye ortalamasının oldukça altında kaldığını bildirdi. Bayraktar, “Bölgede verimin artırılması için 70 ile 100 yaşında, ekonomik ömrünü doldurmuş fındık bahçeleri acilen yenilenmelidir” dedi. Şemsi Bayraktar, yaptığı açıklamada, Türkiye’nin dünya fındık üretiminin yüzde 75’ini karşıladığını, özellikle fındık tarımı yapılan Karadeniz Bölgesi’nde yaklaşık 2 milyon üretici nüfusunun geçim kaynağı olduğunu belirtti. Dünyanın en büyük üreticisi olmasına rağmen, fındıkta özellikle Doğu Karadeniz’de verimlilik konusunun önemli bir sorun olarak ortaya çıktığını bildiren Bayraktar, “Verimlilik yıllara göre önemli dalgalanmalar gösteriyor.

Fındık bahçelerinin yaşlanmış olması da en önemli sorun olarak karşımıza çıkıyor” dedi. Bayraktar, şunları kaydetti: “Ülkemiz tarımının da yapısal sorunu olan ve miras hukukundan kaynaklanan tarım işletmelerinin dengesiz, çok parçalı, düzensiz ve dağınık küçük parsellerden oluşması fındık bahçelerinde de görülmektedir. Bu durum üretimi kısıtlamakta, girdi maliyetlerini yükseltmekte, teknolojinin ve modern araçların kullanılmasını güçleştirmekte, üretimden alınan verim ve kaliteyi düşürmektedir. Nitekim Doğu Karadeniz Bölgemizde fındık işletme büyüklükleri 2-3 dekara kadar düşmüştür. Öyle ki 1 dekarın altında fındık bahçelerinden bile bahsedilmektedir. Bu kadar küçük bahçelerden yeterli gelir elde edilmesi mümkün değildir. Zaten, yeterli gelir elde edemeyen fındık üreticilerinin bir kısmı, fındıklıklarını adeta kaderine terk ederek şehirlere göç etmiştir.”

“TOPLULAŞTIRMA YAPILMALI, BAHÇELER YENİLENMELİ” Yöreye uygun bir projeyle fiziken toplulaştırılmaya uygun olan

parsellerin, fındık bahçelerindeki optimal işletme büyüklüğü dikkate alınarak, bir an önce toplulaştırılması gerektiğini belirten Bayraktar, şöyle devam etti:

“Verim ve kalitenin düşmesine neden olan, ekonomik ömrünü doldurmuş, 70 ile 100 yaşındaki fındık plantasyonları, acilen, bir projeyle kademeli olarak verimli çeşitlerle yenilenmelidir. Bunlar yenilenmezse, fındık bahçelerinde optimal büyüklük sağlanamazsa, fındıkta tehlike çanları çalar. Rekabet şartlarımız zorlaşır. Bu şartlarda üreticimiz para kazanamaz. Türkiye’nin fındıkta bir üretim projeksiyonu olması gerekir. Dünyada gıda tüketimi artıyor. Fındığa olan talep de artacak. Bu bahçelerle gıda tüketimleri hızla artan Çin’e, Hindistan’a fındık yetiştiremeyiz. Dünya talebine cevap veremeyiz.” Bayraktar, fındık bahçeleri yenilenirken, projenin uygulama süresinde üreticinin desteklenmesi, mağdur edilmemesi gerektiğine de dikkati çekti.

“EĞİTİM ÇALIŞMALARI KALİTE VE VERİMİ ARTIRIR”

Türkiye’de fındık üreticilerinin büyük çoğunluğunun, geçimini sağladığı fındık tarımı hakkında bilgilerinin yetersiz olduğunu belirten Bayraktar, üreticiye yönelik eğitim çalışmalarıyla teknik bilgilerin aktarılmasının, kalite ve verimi artıracağını vurguladı. Üreticinin sağlıklı bir örgütlenme modeline kavuşturulması gerektiğine de dikkati çeken Bayraktar, “Üreticilerin büyük bir kısmının üyesi olduğu Fiskobirlik’in fonksiyonel olması, fındık alımının yanı sıra üreticilerin ürünle ilgili bilgi ve becerilerinin artırılması, geliştirilmesine de katkıda bulunması sağlanmalıdır” dedi. Bayraktar, dünyanın en kaliteli fındığının üretildiği Doğu Karadeniz Bölgesi’nde verim ve kalitenin artırılmasına yönelik; Avrupa Birliği fonları, Doğu Karadeniz Projesi, kırsal kalkınma projeleri gibi bölgesel olarak uygulanacak projelerin de yörede fındık tarımının sürdürülebilirliği açısından büyük önem arz ettiğini kaydetti.

112 Tarım Danışmanı Köylümüze Sahip Çıkmadığımız Sürece, Üreten Toplum Olmaktan Çıkıp Tüketen Toplum Olacağız” Çiftçiye Hizmet Veriyor

/ Hamdi BÜKLÜ

Ordu ve Fatsa’da olduğu gibi köylerde de çarpık yapılaşmanın olabildiğince çok olmasının yerel yönetimlerin suçu olduğunu söyleyen Mimar İsmail Çörtük, köylerdeki çarpık yapılaşmanın önüne geçilmesi için yerel yönetimlerin çözüm bulması gerektiğini ifade etti. Ordu’nun Büyükşehir olmasıyla birlikte göç hareketinin hız-

lanacağını belirten Mimar Çörtük, “Öncelikle köylerimizin imar plânında sanayileşmeye hiç yer verilmeden ve minimum düzeyde tarım ve hayvancılık alanlarında sanayi plânı oluşturulmalıdır” dedi. “Daha şimdiden köylerde ve kapanacak olan beldelerde 3’er, 4’er katlı binaların yapılmış olması sahildeki binaları aratmayan

benzer özellikleri taşımasının yanı sıra, çok hızlı bir şekilde inşaatlaşma görülüyor” diyen Mimar İsmail Çörtük, “Köylerde maddî durumu iyi olan aileler, gelecek zaman için çocuklarına ve torunlarına yatırım olması düşüncesiyle bir evi bırakma mantığı içerisine girerek ve hiç ihtiyaç olmadığı halde eski evini yıkıp, arsanın tam ortasına ya da yer sıkıntısı olan bazı yerlerde yapılaşmaya gidiyor. Sınırdan çekme kurallarına uyulmadan, sınıra 1 veya 2 metre gibi yakın mesafelerde ucube binalar yapıyorlar. Dünya’nın tüm gelişmiş ülkelerinde, köyler doğa cenneti güzelliğinde olup, köylerinin doğal dokusunu bozmadan en fazla iki katlı veya küçük ev yapılıyor. Ayrıca yapılan bu binalar doğal bitki yapısına karşı bir görüntü vermiyor. Dünyada nüfusun yoğunluğuyla ilgili her geçen gün köylerin önemi artmaktadır. Bizim ülkemizde ise, bakış açısı biraz farklı olduğundan dolayı köyler geri plânda kalıyor. Bunun nedenleri ise, köylü para kazanamıyoruz

topraktan, fındıktan düşüncesiyle buralarda olan yerlerin imarlaşmasını veya parselleşmesini istiyor. Çünkü kısa yoldan zengin veya ailesini kurtarmanın peşinde olan köylü, zengin olma hevesiyle arsalarını bir müteahhide vererek doğal güzellikleriyle dolu alanları heba ediliyor. Burada yerel yönetimlere olduğu kadar Milletvekillerine de büyük yükler düşüyor. Seçim zamanı oy istemek veya çıkarcı bir düşünceyle hareket edilerek köylerimizin yol olmasına seyirci kalınması hiç vefalı bir davranış değildir. Köylüyü üretmekten, çalışmaktan veya onların uğraşlarına destek olmaktan vazgeçildiği sürece, göçler sürekli şehirlere olacaktır. Ayrıca köylerde çarpık yapılaşmayı önlemek yetmediği gibi, turizme dönük alanlarında yapılması gerekiyor. Bunların en başında sosyal yaşama yönelik alanlar ve oteller olmalıdır. Köylümüze sahip çıkmadığımız sürece, üreten toplum olmaktan çıkıp tüketen toplum olacağız” diye söyledi.

Arı Soması Nedeniyle 2 Ayda

2 Bine Yakın Kişi Hastanelere Başvurdu sokmasına karşı alerjisi varsa, yanında hapını taşımalı ve daha arı sokmadan tedbirini almalı." şeklinde konuştu.

Ordu'da havaların sıcak gitmesine bağlı olarak artış gösterdiği ileri sürülen halk arasında 'sarıcalı' olarak bilinen sarı yaban arılarının saldırısına uğrayan çok sayıda vatandaş soluğu hastanelerin acil servislerinde alıyor. Arı sokması sonucu şehirde son iki ayda hastanelere iki bine yakın kişi başvururken, alerjisi olan

iki kişinin de öldüğü öğrenildi. ALERJİSİ OLANLAR YANINDA HAPINI TAŞISIN Ordu Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Yard. Doç. Dr. Özgür Enginyurt, vatandaşların arı sokmalarına karşı dikkatli ve tedbirli olmasını istedi. Enginyurt, "Eğer kişinin arı

'TIPTA YERİ YOK' Arı sokmasının başta romatizma olmak üzere bazı hastalıklara iyi geldiğini düşünenlere de Baştabip Özgür Enginyurt'tan uyarı geldi. Durumu 'Doğru bilinen yanlış' olarak değerlendiren Baştabip Enginyurt, 'Özellikle romatizmaya iyi geldiği bilinir ama böyle bir durumun tıpta yeri yok' diye konuştu. Yaban arılarından sadece vatandaşlar değil bal üreticileri de şikayetçi. Ordu Arı Yetiştiricileri Birliği Başkanı Necati Aydın, sarı yaban arılarının normal bal arılarına çok büyük zararı verdiğini, bal arılarının kovanda güçsüz olması halinde kovanı sarı yaban arıları-

nın 15 günde bitirebileceğini ifade etti.

Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı çiftçilerin tarımsal bilgi ve yeniliklere daha etkin bir şekilde ulaşabilmeleri amacıyla ilk kez 2009 yılında uygulamaya konulan Tarımsal Yayım ve Danışmanlık Hizmetleri kapsamında Ordu İlinde danışmanlık hizmeti alan çiftçi sayısında her geçen gün artış oluyor. Ordu İlinde ilk kez 2010 yılında 45 tarım danışmanı 2 bin 271 çiftçiye tarımsal danışmanlık hizmeti vermekte iken bugün 112 tarım danışmanı 5 bin 619 çiftçiye tarımsal danışmanlık hizmeti veriyor. Bu kapsamda 2013 yılında hizmet veren bu 112 tarım danışmanının 6’sı serbest danışmanlık hizmeti verirken, 106’sı ise Ziraat

Odaları ve Fındık Tarım Satış Kooperatifleri bünyesinde hizmet veriyor. Ordu Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü tarafından yapılan açıklamada, bu hizmet karşılığında Bakanlıkça Ordu iline 2013 yılında yaklaşık 3,4 milyon TL destekleme ödemesi yapılacağı bildirildi.

Bunalıma Giren Kadın İlaç İçerek İntihar Etmek İstedi İddiaya göre eşinden boşandığı için bunalıma giren bir kadın, 12 çeşit ilaç içerek intihar girişiminde bulundu. Olay, önceki akşam saat 21.00 sıralarında Fatsa Kurtuluş Mahallesi Reşadiye Caddesi’nde meydana geldi. Edinilen bilgilere göre, 27 yaşındaki D. K., iddiaya göre eşinden boşandığı için evde bunalıma girerek intihar etmek istedi. Evde bulduğu 12

çeşit ilaçtan içen genç kadın, aniden fenalaştı. Ailesi tarafından fark edilen D. K., 112 Acil sağlık ekiplerince Fatsa Devlet Hastanesi’ne kaldırıldı. Burada yapılan müdahalelerin ardından Samsun Ondokuz Mayıs Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’ne sevk edilen kadının hayati tehlikeyi henüz atlatamadığı öğrenildi. Olayla ilgili soruşturma sürüyor.


26 EYLÜL 2013 PERŞEMBE

Sayfa

“Köklerimize Baktığımızda Aynı Yerde,

8

Sahil Güvenlik Bölge Komutanı Albay Zeki Bodur

Dallarımız Farklı İllerde Duruyor” Vali Kenan Çiftçi’yi Ziyaret Etti

Acara Özerk Cumhuriyeti Başbakanı Archil Khabadze, Vali Çiftçi’yle yaptığı kahvaltının ardından da Ordu Valiliği’ni ziyaret etti. Konuk Başbakanın ziyaretinde konuşan Vali Çiftçi, “Köklerimize baktığımızda aynı yerde, dallarımız farklı illerde duruyor sadece” dedi. Gürcistan’ın Acara Özerk Cumhuriyeti Hükümet Başkanı Archil Khabadze, çıktığı Karadeniz gezi kapsamında Ordu’ya geldi. Ordu Valisi Kenan Çiftçi, geceyi Fatsa’da geçiren Acara Özerk Cumhuriyeti Hükümet Başkanı Archil Khabadze ve konuk heyetle Bolaman’da düzenlediği kahvaltıda bir araya geldi. Daha sonra Ordu Valiliğini ziyaret eden Gürcistan Acara Özerk Cumhuriyeti Hükümet Başkanı Archil Khabadze ve konuk heyeti Valiliğe gelişinde, Garnizon Komutanı Albay Şeref Çakmak, Belediye Başkanı Seyit Torun ile diğer protokol mensupları karşıladı.

Polis merasim mangasını selamlayan Gürcistan Acara Özerk Cumhuriyeti Hükümet Başkanı Archil Khabadze, ilk olarak Valilik Şeref Defterini imzaladı. Hükümet Başkanı Archil Khabadze’ye ziyaretinde Acara Özerk Cumhuriyet Eğitim, Kültür ve Spor Bakanı Gia Tavamaıshvıl, Başbakanlık Müsteşarı Tariel Lebanıdze, Gürcistan’ın Ankara Büyükelçisi Irakli Koplatadze, Acara Özek Cumhuriyeti Hükümeti Protokol Dairesi Başkanı Irakli Beridze, Gürcistan Trabzon Başkonsolosu Paata Kalandadze, Başkonsolos Yardımcısı Giorgi Qushıtashvılı ile Yatırımcılar Derneği Genel Sekreteri Osman Çalışkan’da hazır bulundu. “Ordu’ya hoş geldiniz” diyerek konuşmasına başlayan ve ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile getiren Vali Kenan Çiftçi, ”Şunu çok iyi biliyorum ki, her sabah uyandığımızda aynı denize bakıyoruz. Köklerimize bak-

tığımızda aynı yerde, dallarımız farklı illerde duruyor sadece. Bütün alanlarda işbirliğine hazırız. Ticaret, tarım, eğitim, kültür ve turizm alanında bir araya gelebiliriz. Hem Batum’un, hem Ordu’da yaşayan insanlarımızın kazançlarını artıran, güzel birliktelikler olacağına inanıyorum” dedi. “Doğu Karadeniz Kalkınma Ajansı (DOKA)’nın dönem başkanıyım. DOKA olarak Gürcistan’da Organize Sanayi Bölgeleri ile ilgili yapmış olduğumuz çalışmalar var. Bunu daha yukarıya taşıyacağız” diyen Vali Kenan Çiftçi, “Daha önceki yıllarda Batum’a gitmiştim. Ama, sizin anlatımlarınızdan Batum’un çok daha geliştiğini şimdi anladım” şeklinde konuştu. Vali Kenan Çiftçi, “Hem kardeş şehir olmamızdan, hem de tarihimizin köklerinin geçmişe dayanmasından ve Acara Özerk Cumhuriyeti Hükümet Başkanı Sayın Archil Khabadze’nin sıcak davetlerinden dolayı en kısa sürede kendilerini iade-i ziyarete gidip, yapacağımız yatırımları da görüşüp, bütün alanlarda çok daha ileriye götüreceğiz” diye konuştu. “Ziyaretimizin asıl amacı ilişkilerimizin daha iyi olması, bütün alanlarda işbirliği, kültür, eğitim, ekonomik alanlarda ve en önemlisi buradaki yörelerde yaşayan tarihi vatandaşlarımızı, eski Gürcüleri burada görmek, onlarla diyalog kurmak” diyen Acara Özerk Cumhuriyeti Hükümet Başkanı Archil Khabadze, Vali Kenan Çiftçi’ye güzel evsahipliğinden dolayı çok müteşekkir olduğunu ifade

etti. Ünye’de yaşayan gürcülerle bir görüşme yaptığını ve yapılan ziyarette gözyaşlarının tutulamadığını belirten Archil Khabadze, “Köprü vazifesini gören milletimizin bir parçasının burada olması çok önemli. Gürcistan’dan Türkiye’ye gelmiş olan eski vatandaşlarımızın bu ülkede, bu yörede Osmanlıdan bu yana cumhuriyet döneminde de Türkiye’nin en sadık vatandaşlığını yapmışlar. Onlarla övünüyor, olanların başarılarıyla da gurur duyuyor” dedi. Artvin, Rize ve Trabzon’da da ziyaretler yaptıklarını söyleyen Acara Özerk Cumhuriyeti Hükümet Başkanı Archil Khabadze, insanlar arasındaki ilişkilerin çok önemli olduğunun altını çizerek, ”Onların müreffeh yaşamaları için elimizden geleni yapacağız. İlişkilerimiz onlara örnek olmalı” diye konuştu. Acara Özerk Cumhuriyeti Hükümet Başkanı Archil Khabadze, Vali Kenan Çiftçi’yi Batuma davet etti ve “Sayın Vali, Batum’u eviniz olarak görün, sizleri uygun olduğunuz bir tarihte sizleri Batum’da ağırlamaktan büyük memnuniyet duyarım” diyerek sözlerini tamamladı. Konuşmaların ardından, Vali Kenan Çiftçi, Gürcistan Acara Özerk Cumhuriyeti Hükümet Başkanı Archil Khabadze’ye ziyaretin anısına 02 logolu bir tabak hediye etti. Gürcistan Acara Özerk Cumhuriyeti Hükümet Başkanı Archil Khabadze de Vali Kenan Çiftçi’ye Acara’daki ressamlar tarafından resmedilen bir tablo sundu.

Sahil Güvenlik Karadeniz Bölge Komutanı Kurmay Kıdemli Albay Mehmet Zeki Bodur, Ordu Valisi Kenan Çiftçi’yi makamında ziyaret etti. Kurmay Kıdemli Albay Mehmet Zeki Bodur ile bir süre sohbet eden Vali Kenan Çiftçi, “Sahil Güvenlik Komutanlığımız, denizlerimizin güvenliği açısından önemli görevler ifa etmektedir. İlimiz, 120 km’den fazla sahil şeridi ile Karadeniz’in en uzun kıyı şeridine sahip illerinden birisidir. Sahil Güvenlik 97. Bot Komutanlığı da Fatsa ilçemizde konuşlanmış durumda. Sahil Güvenlik Komutanlığımız, gerek deniz yoluyla yapılan kaçakçılık, gerek avlanması yasak su ürünlerinin kontrol ve denetimi, gerek denizlerin kirlenme-

mesi, gerekse de denizlerde can ve mal güvenliğinin sağlanması yönünde önemli görevleri başarıyla yerine getiriyor” diyerek, ziyaretinden dolayı Albay Bodur’a teşekkür etti. Sahil Güvenlik Karadeniz Bölge Komutanı Kurmay Kıdemli Albay Mehmet Zeki BODUR da, “Bizim görevimiz, deniz güvenliğinin en iyi şekilde sağlanmasıdır. Bunun için teknolojiyi de kullanarak çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Sorumluluk sahamız içinde Ordu ili de var. Denizlerde avlanma sezonunun açılmasıyla birlikte kontrol ve denetim faaliyetlerimizi yoğunlaştırdık” diye konuştu. Ziyarette, Fatsa’da bulunan Sahil Güvenlik 97. Bot Komutanı Deniz Üsteğmen Sencer Küçükselek’de hazır bulundu.

Türkiye’de Tescilli Coğrafi İşaret Sayısı 172’ye Yükseldi

“Perşembe’yi Turizm Kenti Yapacağız”

Cumhuriyet Halk Partisinden Perşembe Belediye Başkanlığına Aday olan Tahsin Karamustafaoğlu, belediyeyi almaları durumunda Perşembe’ye ilk sakin şehir unvanını alan Seferihisar modelini uygulayacaklarını söyledi. Perşembe için hedeflerini koyan CHP Perşembe Belediye Başkan Adayı Tahsin Karamusta-

faoğlu, Seferihisar’ı örnek alarak ilçeyi turizmde atağa geçireceklerini kaydetti. Öncelikli hedeflerinin ise ilçede altyapı ve üstyapı sorunlarını tamamen ortadan kaldırmak olduğunu kaydeden Karamustafaoğlu, Perşembelilerin desteğini istedi. Cumhuriyet Halk Partisi Perşembe Belediye Başkan Adayı Tahsin Karamustafaoğlu, Per-

şembe’nin öncelikli sorunun altyapı olduğunu belirterek su ve yol gibi sorunları sorun olmaktan çıkartacaklarını dile getirdi. Karamustafaoğlu, konuşmasında iktidar belediyesinin yıllardır Perşembe’de altyapı ve üstyapı sorununu tam anlamıyla çözemediğini kaydederek şu ifadelere yer verdi, “Partimizden Perşembe belediye başkanlığına aday adaylığını koyan benimle beraber üç arkadaş var. Ancak resmi anlamda başvuru yapan sadece ben oldum. Onun dışında belediye meclis üyeliğine şu an 11 aday var. Biz bu sayıyı 15’e yükseltip çalışmalarımıza o şekilde devam edeceğiz. Genel görüntü itibariyle yoğun bir tempo ile çalışacağız. Biz Perşembe’de çalışırsak bu işi becerebileceğimize inanıyorum. Şu an için projelerle ilgili dört dörtlük bir çalışma yapmadım. Bilindiği üzere adaylığımız kesinleşeli kısa bir süre oldu. Dolaysıyla projelerimizle ilgili tam anlamıyla bir çalışma yapmadık. Ancak Perşembe’de öncelikle yapılması gereken şey turizmin geliştirilme-

sidir. Bunun için Türkiye’de ki ilk sakin şehir unvanını alan Seferihisar’ı örnek alıp turizm noktasında yapılması gereken her türlü adımları atacağımızı söyleyebilirim. İlçemizde güzel şeyler yapacağımıza inanıyorum. Tabi tüm bu söylediklerimizin öncesinde Perşembe’nin daha da önemli olan su, yol ve kanalizasyon gibi sorunları var. Bizimde önceliğimiz bu sorunlar olacak. Bir kentte projelerinizi hayata geçirebilmek için o kentin altyapı ve üstyapı sorunlarını tamamen ortadan kaldırmanız gerekir. Bakın Perşembe’yi yıllardır iktidarın belediyesi yönetiyor. Ancak ilçede ne su sorunu ne yol sorunu ne de altyapı sorunu tamamıyla çözülmüş değil. Daha önce ilçede yaşananları biliyorsunuz. Biz göreve geldiğimizde sakin şehrimizin her türlü sorununu çözecek ve adına yakışır bir şekilde Perşembe’yi turizm kenti yapacağız. Perşembelilerden isteğimiz, ricamız bize destek vermeleridir. Biz halkımıza inanıyoruz. Halkımızda bize inansın.”

“Direk ve Mekaniklerin Montaj İşlemine Başlanacak” Kabadüz ilçesi Çambaşı Yaylası’nda Kabadüz Kaymakamlığı’nca yapım işi yürütülen Çambaşı Yaylası Kış Sporları Kayak Merkezi’nde yapım faaliyetleriyle ilgi değerlendirme toplantısı ve saha incelemesi yapıldı. Kabadüz Kaymakamlığı Köylerine Hizmet Götürme Birliği Müdür Yakup Karataş, Kabadüz Kaymakamlığı'nca Çambaşı Yaylası’nda ya-

pım işi yürütülen Çambaşı Yaylası Kış Sporları Kayak Merkezi’nde yüklenici firma yetkilileriyle yapım faaliyetleriyle ilgi değerlendirme toplantısı ve saha incelemesi yapıldığını söyledi. Çambaşı Kayak Merkezi’nde devam eden çalışmaların firma yetkilileriyle durum değerlendirilmesi yapıldığını ifade eden Birlik Müdürü Karataş, “Kayak Merkezi inşaatı

yapımını yürüten NAS İnşaat firma Genel Müdürü Olcay Kılıççeker ve beraberindeki firma yetkilileriyle Çambaşı Kayak Merkezi inşaatının genel durum değerlendirmesini yaptık. Toplantı sonrası sahada yürütülen çalışmaları yerinde inceledik” dedi. Kayak Merkezi projesinde yer alan iki etap telesiyej hattından bir etabın telesiyej mekanik parçalarının

ve direklerinin sahaya ulaştığını belirten Birlik Müdürü Karataş,”Sahada en kısa süre içersinde direk ve mekaniklerin montaj işlemine başlanacak” diye konuştu.

Grup Ofis Marka & Patent, Türk Patent Enstitüsü(TPE) tarafından yayınlanan, Türkiye’deki coğrafi işaret tescilleri ve başvurularına ait verileri değerlendirildi. Bu değerlendirmelere göre Türkiye’deki 53 ilin en az bir adet tescilli coğrafi işareti bulunuyor. Grup Ofis Marka &Patent’inTürk Patent Enstitüsü(TPE) verilerini değerlendirmelerinde, Türkiye’nin 53 ilinin TPE’ye kayıtlı toplam coğrafi işaret sayısı Eylül ayı itibari ile 172 olarak tespit edildi. 231 coğrafi işaret başvurusuna ilişkin işlemler ise devam ediyor. Ordu 29 Coğrafi İşaretine Tescil Bekliyor Türk Patent Enstitüsü(TPE) verilerine göre, TPE’de işlemleri devam eden 231 coğrafi işaret başvurusunun 29 ‘u Ordu’ya ait. Ordu’yu 26 başvuru ile Şanlıurfa, 19 başvuru ile Hatay, 13 başvuru ile Gaziantep ve 8 başvuru ile Aydın takip ediyor. Kocaeli, Afyon, Bursa ve Manisa en fazla tescilli coğrafi işaret sayısına sahip iller arasında yer alıyor. Tescil edilen coğrafi işaretlerin büyük bir bölümü o yöreye ait olan yiyeceklerden oluşuyor.

28 İlin Herhangi Bir Coğrafi İşaret Tescili Bulunmuyor “Belirli bir bölgeden kaynaklanan ya da belirgin bir niteliği, ünü veya diğer özellikleri itibariyle bu bölge ile özdeşleşmiş bir ürünü gösteren işaretler.” olarak tanımlanan coğrafi işaretler için 28 ilin herhangi bir tescilli ürünü bulunmuyor. Ab’ye 4 Coğrafi İşaret Başvurusu Yapıldı Coğrafi işaretlerin uluslararası platforma taşınması için, Türkiye’nin, Avrupa Birliği(AB) nezdinde “Antep Baklavası” mahreç işareti tescil başvurusu, “Aydın İnciri” menşe adı tescil başvurusu, “Afyon Pastırması” ve “Afyon Sucuğu” mahreç işareti tescil başvuruları olmak üzere 4 adet coğrafi işaret tescil başvurusu bulunuyor. AB Komisyonu, başvurular ile ilgili incelemeleri sonucunda olumlu görüş bildirerek “Antep Baklavası’na ilişkin resmi başvuru belgesini AB Resmi Gazetesi’ndeyayımlandı. Başvuruya 3 ay içerisinde itiraz gelmemesi halinde “Antep Baklavası” AB tarafından tescil edilmiş olacak. Diğer 3 başvuruya ilişkin işlemler ise devam ediyor.


SP R

PTT 1. Lig’de 7. Haftanın Hakemleri PTT 1. Lig'de 7. hafta maçlarını yönetecek hakemler açıklandı. Türkiye Futbol Federasyonu Merkez Hakem Kurulu’ndan yapılan açıklamaya göre, 1. Lig’de 28, 29 ve 30 Eylül tarihlerinde oynanacak 7. hafta maçlarını şu hakemler yönetecek: 28 Eylül Cumartesi: 14.00 Balıkesirspor-1461 Trabzon:

Tolga Özkalfa 17.00 Orduspor-İstanbul Büyükşehir Belediyespor: Halis Özkahya 19.00 Mersin İdmanyurdu-TKİ Tavşanlı Linyitspor: Mustafa Aydın 29 Eylül Pazar: 14.00 Ankaraspor-Adana Demirspor: Barış Şimşek 19.00 Şanlıurfaspor-Denizlispor: Bülent Birincioğlu

19.00 Adanaspor-Fethiyespor: Ferhan Kestanlıoğlu 19.00 Samsunspor-Gaziantep Büyükşehir Belediyespor: Yaşar Kemal Uğurlu 19.00 Karşıyaka-Kahramanmaraşspor: Mustafa Kamil Abitoğlu

30 Eylül Pazartesi: 20.00 Bucaspor-Boluspor: Volkan Bayarslan

“Seyircimizin Önünde Hem İyi Futbolla Hem de

İyi Mücadele Ederek Kazanmak İstiyoruz” PTT 1. Lig ekiplerinden Orduspor'un teknik direktörü Erkan Sözeri, "İstanbul Büyükşehir Belediyespor maçına iyi şekilde hazırlanıp, seyircimizin önünde hem iyi futbolla hem de iyi mücadele ederek kazanmak istiyoruz" dedi. Hafta sonu sahasında İstanbul Büyükşehir Belediyespor ile karşılaşacak Orduspor, teknik direktör Erkan Sözeri yönetiminde maçın hazırlıklarına başladı. Vali Kemal Yacıoğlu Tesis-

leri’nde gerçekleştirilen antrenmanda, tedavi olan Alex, Subasic, Erdal ile kaleciler Alişan ve Ferhat yer almadı. Antrenmanda gazetecilere açıklama yapan Sözeri, İstanbul Büyükşehir Belediyespor maçının zor geçeceğini söyledi. Yakaladıkları ivmeyi devam ettirmek istediklerini vurgulayan Sözeri, şunları kaydetti: “İstanbul Büyükşehir Belediyespor, iyi bir takım ama son iki haftadır mağlup oluyor. Tabii ki

üst üste iki mağlubiyet alıp bize gelen yaralı bir takımla oynayacağız. Bu anlamda zor bir maç bizi bekliyor. Bizim için kolay bir maç yok, takım ayrımı yapmıyoruz. İstanbul Büyükşehir Belediyespor maçına iyi şekilde hazırlanıp, seyircimizin önünde hem iyi futbolla hem de iyi mücadele ederek kazanmak istiyoruz. Aynı zamanda beş maçta kazanılan bu ivmeyi istikrarlı bir şekilde devam ettirmeyi hedefliyoruz.” Takım ile taraftarın güzel bir

sinerji oluşturduğunu dile getiren Sözeri, “Hafta sonu oynanacak olan maçta taraftarımızı yanımızda görmek istiyoruz. Güzel bir atmosferin olacağına inanıyorum. Taraftarımızdan ve camiamızdan aldığımız tepkiler, bu takıma yavaş yavaş inanmaya başladıklarını gösteriyor. Bu da bizi daha fazla motive ediyor. Biz de taraftarımıza iyi futbol ve mücadele ile güzel bir galibiyet hediye etmek istiyoruz” diye konuştu.

“Orduspor’un Her Zaman Yanındayız” Boztepe Gönül Spor Kupada Tur Atladı Orduspor Kulübü 2013–2014 sezonu için Spor Toto ile sponsorluk anlaşmasına vardı. Ak Parti İstanbul Milletvekili ve Yerel Yönetimler Başkan Yardımcısı hemşerimiz Enver Yılmaz’ın girişimleriyle sağlanan sponsorluk anlaşması sonrası, Spor Toto Orduspor’un göğüs reklâmı olacak. Ak Parti İstanbul Milletvekili ve Yerel Yönetimler Başkan Yardımcısı hemşerimiz Enver Yılmaz, Orduspor’un Ordu’nun en büyük markası olduğunu belirterek bundan sonra da Orduspor’a olan desteklerinin süreceğini söyledi. Yılmaz açıklamasında, “Gençlik ve Spor Bakanımız Sayın Suat Kılıç ile yaptığımız görüşmeler sonrası Orduspor’a destek vermesini

istedik. Sayın Bakanımızda bizleri kırmayarak, 2013–2014 sezonunda Spor Toto tarafından Orduspor’umuza sponsorluk desteği vereceklerini müjdeledi. Geçen sezon Spor Toto Süper Lig’e veda etmemiz hepimizi derinden üzdü. Fakat yeniden başarıyı yakalamak için tüm kesimlerin birlik ve beraberlik içerisinde olması gerekir. Orduspor’umuz sezona iyi bir başlangıç yaparak şu anda liderliğe yükseldi. Orduspor bu şehrin en büyük ortak değeri. İşte bu değere tüm kesimlerin sahip çıkması gerekir. Bizler bundan önce olduğu gibi bundan sonrada her zaman Orduspor’umuzun yanında olmaya devam edeceğiz” dedi.

“Üç Maçtan da Yüzümüzün Akıyla Çıktık” PTT 1. Lig ekiplerinden Orduspor'da orta saha oyuncusu Anıl Taşdemir, "İstanbul Büyükşehir Belediyespor karşılaşması bizim için önemli, inşallah taraftarımızın desteğiyle güzel bir maç olacak" dedi. Taşdemir, Vali Kemal Yazıcıoğlu Tesislerinde gazetecilere yaptığı açıklamada, zorlu bir haftayı geride bıraktıklarını ve oynadıkları üç maçtan da yüzlerinin akıyla çıktıklarını belirtti. Hafta sonu sahalarındaki İstanbul Büyükşehir Belediyespor maçının önemine değinen Taşdemir, "Bu maçta taraftarlarımızı stada bekliyoruz. İstanbul Büyükşehir Belediyespor karşılaşması bizim için önemli, inşallah taraftarımızın desteğiyle güzel bir maç olacak. Çünkü onlar bize her zaman ekstra güç katıyorlar. Hiçbir ta-

kım yoktur ki tüm maçlarını kazansın ama bütün arkadaşlarımıza ve teknik ekibe güveniyorum. İnşallah terimizin son damlasına kadar mücadele edeceğiz" diye konuştu. "Sezon öncesinde çoğu insan şu anki durumumuza inanmazdı" diyen Taşdemir, "Lider olmamızı önemsiyoruz ama bir bakıma da çok fazla abartmıyoruz. Çünkü daha ligin çok başındayız. Önemli olan disiplinimiz ve bütünleşmemiz. Yönetim, teknik ekip ve oyuncular olarak çok güzel bir bütünleşme var. Bunu da sağladığımız için çok mutluyuz. İnşallah birlik başarıyı getirecek. Görüldüğü gibi bir maç eksiğimiz olmasına rağmen iyi bir gidişatımız var. Bu durumu da ligin sonuna kadar sürdürmeyi istiyoruz" ifadelerini kullandı.

Geçtiğimiz sezonu şampiyon olarak tamamlayarak İstanbul 1. Amatör Lig’e yükselen İstanbul Ünyespor, mücadele ettiği 8. Grup’ta oynadığı ikinci maçından da galibiyetle ayrıldı. Ligin ilk haftasında Gaziosmanpaşa Venüs takımı karşısında gol şov yaparak 8-0

leri Federasyonu Genel başkanı Zafer ÖZTÜRK ve Futbol İl Temsilcisi Hasan VAYNİ katıldı. Saat 15:00 de başlayan müsabakaya iyi başlayan ve rakibine üstünlük sağlayan Boztepe Gönül spor ilk yarıyı 26-10 önde tamamladı. Karşılaşmanın ikinci yarısında da üstünlüğünü devam ettiren Boztepe Gönül Spor Adana Gençlik Sporu 48-16 mağlup ederek Türkiye Kupasında yoluna devam etti.

“Hedefim, Orduspor’un

Formasını Giymek”

“İstanbul Kulüplerine Rağmen Şampiyonluk Hedefliyoruz” kazandığı maçın ardından ikinci maçını da galibiyetle tamamladı. Ligin ikinci haftasında İstanbul Pttspor ile mücadele eden yeşil-beyazlılar maçtan 2-0 galibiyetle ayrıldı. İstanbul Ünyespor’u galibiyete götüren golleri 18. ve 32. dakikada Tolga kaydetti. İlk yarısı 2-0 İstanbul Ünyespor üstünlüğü ile geçilen maçın ikinci yarısında temsilcimiz birçok gol pozisyonunu değerlendiremedi ve maç ilk yarıda Tolga’nın attığı iki güzel golle 2-0 sona erdi. İstanbul Ünyespor bu galibiyetle puanını 6 yaptı ve Sultangazi Esentepe takımının ardından gol averajı ile ikinci sırada yer aldı. Maç sonunda galibiyeti değerlendiren İstanbul Ünyespor Kulüp Başkanı Tevfik Çon, centilmence başladıkları ligi yine centilmence bitirmek istediklerini söylerken takımının köklü İstanbul kulüplerine rağmen şampiyonluğu hedeflediğini söyledi.

Hentbol Bayanlar Türkiye kupası 1. Tur maçında Boztepe Gönül Spor Bayan Hentbol takımı Adana Gençlik Spor Bayan Hentbol takımını 48-16 mağlup ederek kupada yoluna devam etti. Vali Kemal Yazıcıoğlu spor salonunda oynanan karşılaşmaya Gençlik Hizmetleri ve Spor İl müdürü Ömer YILMAZ, Spor Şube Müdürleri Aziz ERDOĞAN, Tesisler Şube Müdürü Suat AYAZ, Amatör Spor Kulüp-

Çon açıklamasında, “İstanbul Ünyespor tüm Ünyelilerin İstanbul’daki ortak paydasıdır. Sezona iyi bir başlangıç yaptık. Centilmence başladığımız bu mücadeleyi yine centilmence götürmek istiyoruz. Kulüp olarak hedeflerimiz var. Bu hedeflerimizi gerçekleştirmek için yöneticisi, futbolcusu, teknik heyeti özenle ve dikkatle çalışıyoruz. Ümit ederim ki sezon sonunda ipi göğüsleyen taraf biz oluruz. Bize de bu yakışır” dedi. İstanbul Ünyespor Kulübü Başkan Yardımcısı İsmail Başaran, Genel Kaptan Hikmet Ateş ve Asbaşkan Mustafa Çalık yaptıkları ortak açıklamada İstanbul Ünyespor Kulübü Futbol takımı olarak lige fırtına gibi başladıklarını, geçen yıl ki başarıyı tekrar etmek için var güçleri ile çalıştıklarını, takımlarının sezonu grupta centilmence ve şampiyon olarak bitirmesi için de gerekeni yapacaklarını ifade ettiler. (ünyekent)

Orduspor'un U19 takımında stoper ve ön libero mevkinde oynayan Şakir Tuna Sarı, oynadığı futbol ve saha içerisindeki verilen görevi harfiyen yerine getirmesiyle ön plana çıkmayı başardı. Son dönemde yerli futbolcu yetiştirmekte zorlanan Orduspor'un U19 takımında stoper ve ön libero mevkinde oynayan Şakir Tuna Sarı, oynadığı futbol ve saha içerisindeki verilen görevi harfiyen yerine getirmesiyle ön plana çıkmayı başardı. 17 yaşındaki Şakir Tuna Sarı, 2006 yılında Orduspor'un en alt kategorisinde başladığı futbola şimdilerde U19 takımında devam ediyor. Oynadığı futbolla hocalarının da gözüne girmeyi başaran Şakir, genç yaşına rağmen dikkat çekmeyi başardı. Bir gün Orduspor'un formasını giymek istediğini dile getiren genç oyuncu Şakir Tuna Sarı, "Futbola ilk olarak 2006 yılında Orduspor'un miniklerinde başladım. O zamandan bu yana çoğu kategoride oynadım ve şimdi de U19 takımında forma giyiyorum. Her zaman bana verilen görevi yapmak

için mücadele veriyorum. İnşallah önümüzdeki yıllarda Orduspor A takımının başarısı için de mücadele ederim. Hedefim bir gün Orduspor formasını giymek ve uzun yıllar taşımak" dedi. İlk olarak 2006 yılında Orduspor formasıyla tanışan Şakir, 8 sezondur Mor Beyazlı formayı giyiyor. (orduhayat)


SERCAN ELEKTRİK - LED AYDINLATMA Avize Çeşitleri Duşakabin - Banyo Dolapları Led Aydınlatma - Vitrifiye E.C.A. Creavit Su Armatürleri Plan ve Proje İşçiliği

Proje Danışmanlık ve Taahhüt Yangın Tesisatı Danışmanlık Hizmeti Yangın Tüpü Ve Dolabı Satış ve Servisi Klima ve Havalandırma Sistemleri Kalorifer - Doğalgaz - Sıhhi Tesisat Enerji Kimlik Belgesi

Hüseyin TONBULOĞLU Makine Mühendisi

ARTI

Sakarya Mah. İnönü Cad. No:49/A Fatsa/ORDU Tel&Fax: (0452) 424 15 46 Gsm: (0532) 424 46 15 e-mail: htmuhendislik@hotmail.com

Tel: 0452 423 62 32 Gsm: 0542 565 12 11 Sakarya Mah. 100. yıl çeşmesi yanı Mağazalarbaşı Fatsa/ORDU

n 2014 Yeni Sezo le Avize Çeşitleriy iz... Hizmetinizdey

Lab. Mimarlık Mühendislik Tic. Ltd. Sti

İnşaat Taahüt İşleri

Yapı Denetim Labaratuarı Faaliyetleri

Harita Aplikasyon İşleri

TSE-CE Ürün Belgelendirme Hizmetleri Röntgen Cihazı ile Donatı Tespiti

Zemin Etüt, Sondaj, Jeoloji Raporları Mimari, Statik, Elektirik, Mekanik Projeleri İç Mimari Tasarım Projeleri ve Uygulaması Üç Boyut Mimari Tasarım, Maket ve Görseller

Sertleşmiş Beton Deneyleri Çelik Çubuk Deneyleri Danışmanlık Hizmetleri Taze Beton Deneyleri Tahribatsız Deneyler Agrega Deneyleri

Binanız İçin Deprem Risk Analizi ve Raporunun Hazırlanması Eski Binaların Güçlendirme Projelerinin Hazırlanması ve Uygulaması Binanız İçin Kentsel Dönüşüm Sürecinde Gerekli Tüm Projeler, Yapıdenetim Raporlarının ve Bakanlıkla İlgili Yazışmaların Hazırlanması

YAPI DENETİM LTD. ŞTİ.

Denetimde Güvence BCF

Mimar Ismail ÇÖRTÜK

Mimar Kenan YILMAZ

Adres: Küçük Sanayi Sitesi A Blok No:90 Fatsa Tel: 0452 400 15 05 Cep: 0532 610 68 50

Adres: M.K.P Mah. Turan Cad. Aşiyan Sok. No: 13 K.4 Plevne Meydanı Fatsa Tel: 0452 423 60 60 Fax: 0452 424 30 33


Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.