“Bolaman merkeze su verildi, çalışmalar devam ediyor”
Ordu’nun Fatsa İlçesinde son on yılın en büyük sel afetinin yaraları sarılıyor. Son olarak Fatsa’nın Bolaman Mahallesin-
Cevat Bey Konağı restore edilecek 8 köşeli kasket tarihe karışıyor EL ÖZHABER
de yaşanan su sıkıntısı, OSKİ ekiplerinin yoğun çalışması neticesinde çözüme kavuştu. Devamı 4’te
Lunaparkta fenalaşan genç düşerek yaralandı! Ordu’nun Fatsa ilçesindeki bir lunaparkta arkadaşlarıyla eğlendikten sonra fenalaşarak yere düşen genç yaralandı. Devamı 3’te
Çamaş ilçe sınırları içerisinde bulunan tarihi Cevat Bey Konağı’nın restore edilmesi için Ordu Büyükşehir Belediye
Başkanı Enver Yılmaz ile mülk sahipleri arasında mutabakat sağlandı.
Devamı 4’te
1960 yılında 8 köşeli kasket üretimi yapmaya başlayan 85 yaşındaki Rıza Bodur, mesleğini ilerleyen yaşına rağmen sür6’da dürmeye çalışıyor.
GÖKTAŞ ÇİMİÇOĞLU MUTFAK
FATSA’DA
HİZMETİNİZDEYİZ Tel:0452 423 38 52
Adres:Evkaf Mah. Sahil Cad. 350/B Fatsa/Ordu E-mail:ordu @ goktasmobilya.com.tr 11 TEMMUZ 2016 PAZARTESİ
YIL: 5
SAYI:1355
FİYAT: 50 Krş.
GÜNLÜK TARAFSIZ SİYASİ GAZETE
BAŞBAKAN BİNALİ YILDIRIM:
2 kişi, 5 gündür bulunamadı!
“HER TÜRLÜ KATKIYI SAĞLAYACAĞIZ”
Ordu’nun Perşembe ilçesinde sağanak yağış sonrası oluşan sel sularına kapılarak kaybolan 2 kişinin aranması çalışmalarına devam ediliyor. Devamı 3’te
“Minibüsçü esnafı müjde bekliyor”
TESK Genel Başkanı Palandöken, otomobil, minibüs ve otobüs tanımlarında yapılan değişikliğin vergi kanunlarında da yapılması gerektiğini Devamı 4’te belirtti.
Son mülakat 12 Temmuz’da Takla atan sürücü olay yerinden kaçtı!
Başbakan Binali Yıldırım, Ordu Büyükşehir Belediye Başkanı Enver Yılmaz’ı arayarak, il genelinde sağanak yağışlara bağlı olarak yaşanan Fatsa sel felaketiyle ilgili detaylı bilgi aldı.
Ordu’nun ilçesinde direksiyon hakimiyetini kaybederek takla atan araç sürücüsü kazanın ardından olay yerinden Devamı 3’te kaçtı.
Tartışma kanlı bitti!
Ordu’nun Fatsa ilçesinde aralarında husumet bulunan kişi tarafından bıçaklanan genç Devamı 3’te yaralandı.
Hayatlarını kaybeden vatandaşlar için Allah’tan rahmet, aile ve yakınlarına sabır dileğinde bulunan Başbakan Yıldırım, afetin yaralarının sarılacağını,
mağdur ailelerin zararlarının giderilmesi konusunda da her türlü katkıyı sağlayacaklarını belirtti. Son yılların en büyük afetinde zarar gören vatandaşları yalnız
“Sanayimiz sular altında kaldı”
Saadet Partisi Fatsa İlçe Başkanı İsmail Koçan, Fatsa’da meydana gelen sel afetinin boyutunun büyük olmasının sebebini, son 50 yılın en büyük yağmurunun yağması sonucunda meydana gelDevamı 5’te diğine dikkat çekti.
bırakmayacaklarını ifade eden Başbakan Yıldırım, Başkan Yılmaz’dan gerekenlerin ivedilikle yapılmasını talep ettiği bildirildi.
“Keşke sel afeti olmasaydı”
Fatsa Giyim Eşyaları Odası Başkanı Cemal Paşalıoğlu, Ramazan Bayramını büyük umutla bekleyen ilçe esnafının işlerini yaşanan sel afeti olumsuz etkileDevamı 5’te diğini söyledi.
Devamı 4’te
Fatsa Genç İşadamları Derneği(FAGİAD) Başkanı Serkan Erdik, İŞKUR ve KOSGEB işbirliğince düzenlenecek olan ’22-23-24-25’nci ‘Girişimcilik Kursu’nun son etap mülakatlarının 12 Temmuz Devamı 4’te da yapılacağını söyledi.
Organları 4 kişiye umut oldu Geçirdiği trafik kazası sonucu ağır yaralanan ve kaldırıldığı hastanede beyin ölümü gerçekleşen üniversitesi öğrencisi 23 yaşındaki Fethi Öz’ün ailesi tarafından bağışlanan organları 4 kişiyi hayata bağladı.
Devamı 3’te
11 TEMMUZ 2016 PAZARTESİ
Sayfa
Sağlıklı bir ağız için bunlara dikkat
Sağlık
Doğum sonrası depresyona dikkat Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Aslı Alay, lohusalık dönemine dikkat edilmesi konusunda uyardı. Her doğumun her kadında farklı bir öyküyü yaşama kattığını söyleyen Op. Dr. Aslı Alay, “Bebeklerimizin güzel bir öykü ile aramıza katılması, sorunsuz bir doğum yaşanması hem annenin, hem doktorun en büyük arzusudur. Bebeğimizi kucağımıza aldıktan sonra başlayan lohusalık dönemi anne adayı olan her kadını korkutur. Çünkü lohusalıkta anne, ailenin yeni üyesi olan minik bebeğini en iyi şekilde bakmak, ihtiyaçlarını karşılamak ister. Bebeğinin ağlaması bir anne için en büyük üzüntüdür. Gebelik takibi süresince her kontrolde bu hassas dönemle ilgili bilgi verilmesi ise anneyi bilinçlendirir. Bebekte doğum sonrası emme Problemleri yaşanması, bazen ağlaması, poposunda pişik olması sık görülen çözümü olan sorunlar olduğu anneye anlatılmalı, gereğinde yardım edilmelidir. Böylece bazen depresyona bile yol açan bu dönemin keyifli bir şekilde geçirilmesi sağlanmış oluruz” dedi. Lohusalık döneminin doğumdan sonraki 40 günü ifade ettiğini belirten Op. Dr. Aslı Alay, bu sürecin kadının yaşam döngüsündeki en hassas dönem olduğunu dile getirdi. Lohusalık döneminin bağışıklık sisteminin zayıf olduğu, enfeksiyonlara açık, vücutta yıkım ve yeniden yapılanmanın olduğu, hormonların değişim gösterdiği bir geçiş dönemi olduğunu vurgulayan Op. Dr. Alay, “Lohusalık döneminin ilk 24-48 saati yani doğumun ardından anne tıbbi bakım alacağı ve yakın takip edileceği bir sağlık kuruluşunda olmalıdır. 21. yy şartlarında doğumların her türlü tıbbi müdahalenin yapılacağı hastanelerde yapılması hem anne hem de bebek sağlığı açısından önemlidir. Çünkü doğumdan sonra lohusa kadını bekleyen en büyük risk kanamadır. Kanama anne ölümlerinin en sık nedenidir. Hem ülkemizde hem de dünyada en sık anne ölümüne yol açan kanama obstetrik bakımın iyi olduğu merkezlerde birçoğu engellenebilir. Kanamanın en sık görüldüğü ilk 24-48 saatte kadınların hastanede gözlem altında tutulması bu nedenle çok önemlidir” diye konuştu. Lohusalık döneminde anne hayatını tehdit eden diğer bir sorunun emboli olduğunu dile getiren Op. Dr. Aslı Alay, “Kanda pıhtılaşmanın artmasından kaynaklanır. Tetikleyici neden ise hareketsizliktir. Toplumumuzda doğumun bir hastalık gibi algılanması sık görülen bir alışkanlık olup lohusa kadının sürekli yatırılmasına ve hareketsizliğine yol açar. Aslında doğum fizyolojik bir olaydır. Doğaldır. Kadın bedeni tek başına kaldığı şartlarda bile doğumu gerçekleştirebilir.(iha)
Diş Hekimi A. Doğan Bircan, sağlıklı bir ağız için yapılması gereken hususlar konusunda uyardı. Diş ve diş eti hastalıklarının en önemli sağlık sorunları arasında olduğunu belirten Diş Hekimi A.Doğan Bircan, “Ancak hayatı doğrudan tehdit etmediği için gereken önem maalesef verilmemektedir. Aslında ağızdaki olumsuzlukların; diş sağlığının bozulmasından tutun da sindirimin olumsuz etkilenmesine kadar yol açan olumsuz etkileri bulunmaktadır. Dişlerde ve ağızlarda yapısal ve işlevsel herhangi bir bozukluğun olmaması, dişlerin ve ağzın görevlerini tam olarak yapabilmeleri durumu ağız ve diş sağlığının varlığını gösterir” dedi. Diş Hekimi A.Doğan Bircan, ağız ve diş sağlığımızı nasıl koruyacağımız konusunda ise şunları söyledi: “İlk olarak ağız ve diş sağlığının korunması için altı ayda bir düzenli diş hekimi kontrollerimizi ihmal etmemeliyiz. Diş çürümelerinin önlenmesinde sularda yeterli flor olması, düzenli olarak dişlerin fırçalanması, diş ipi kullanılması, aşırı tatlı ve şekerli yiyeceklerden olabildiğince kaçınma bunlar yendiğinde mutlaka dişlerin fırçalanması, diş hekimi kontrollerine gidilmesi temel uygulamalardır. Diş eti hastalıklarının önlenmesinde de diş fırçalama
ve düzenli diş hekimi kontrolleri önemlidir. Aşırı asitli ve şekerli yiyecekler mikroorganizmaların etkisini artırır. Dişler sert cisimlerle karıştırılmamalı, fındık, ceviz vb. kabuklu yiyecekler dişlerle kırılmamalıdır. Bunlar diş minesinin çatlamasına ve bakterilerin etkisinin artmasına neden olur. Diş minesinin koruyucu etkisi ortadan kalkar.” Ağız sağlığını korumanın en önemli bileşeninin diş fırçalama olduğunu dile getiren Diş Hekimi A.Doğan Bircan, “Diş macunu haricinde piyasada diş pastaları da mevcuttur. Bunların aşındırıcıları çok büyük olduğu için günlük kullanım için uygun değildir. Ayda bir iki defa kullanılabilir. Bunun yanında karbonat da toplum arasında tercih edilen bir üründür. Karbonatta da aşındırıcılar büyüktür ve diş minesini çizme riski bulunur. Bu nedenle günlük kullanımda kesinlikle tavsiye edilmemektedir. Diş fırçası ıslatılmamalı. Mercimek büyüklüğünde macun sıkılmalı. 45 derecelik açıyla dişetinden dişe doğru dairesel hareketler yaparak dişler ön yüzlerinden fırçalanmaya başlanmalıdır. Ön dişlerden arka dişlere doğru tüm dişlerin fırçalanmasına dikkat edilmeli. Aynı şekilde dişlerin arka yüzleri de fırçalanmalıdır. Ön dişlerin arka yüzleri fırça dikine tutularak te-
Mir Mehmetoğlu Gıda Mad. San. ve Tic. Ltd. Şti. Adına Tüzel Kişi Temsilcisi
Niyazi YEŞİLLER Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Sefa Eyi Sayfa Editörü Hüseyin Güneş Akbulut Mutlu Baymak Haber Merkezi Erkan Kaş Çiğdem Akyol Hamdi Büklü Ekrem Ezim Nusret Yeşiller
Genel Yayın Yönetmeni Betül Akbulut
Hukuk Danışmanı Av. Doğan Pehlivan
İnternet Editörü Seyhan Yeşiller
Yayın Danışmanı Yrd. Doç. Dr. Ahmet Fidan
Temsilcilikler Korgan:Kenan Patak Çatalpınar: Adil İşnel
Dizgi-Grafik Yeşiller Grafik Tasarım www.yesillermatbaa.com
Yayın Türü Baskı Tesisi Yerel Süreli Mir Mehmetoğlu Gıda Mad. San. ve Tic. Ltd. Şti. Yeşiller Grafik Tasarım Reklam ve Matbaa Gazetemiz basın ahlak kurallarına uymayı taahhüt eder. Köşe yazıları ile ilgili hukuki sorumluluk yazarlara aittir. Gazetemiz İHA Abonesidir. Adres MKP. Mh. Ş.P. Erkan Alışır Cd. No:29 Fatsa/ORDU Tel : 0452 407 10 11 Faks : 0452 407 10 12 E-Posta : gazetekuzey@gmail.com
mizlenmelidir. Son aşama olarak da dişlerin çiğneyici yüzleri de ileri geri hareketlerle temizlenmelidir. Bu şekilde fırçalama işlemi sonlandırılmalı. Fırçalama işlemini etkin bir şekilde gerçekleştirebilmek için hekiminizin sizin için önerdiği bir sertlikte diş fırçası kullanmanız gerekir. Fırçayı ıslatmadan kullanmak da önemlidir. Ağızdaki tükürük miktarı macunun köpürmesi için yeterli olacaktır. Macunu da fırçaya boydan boya sıkmak oldukça yanlıştır. En fazla mercimek büyüklüğünde olması yeterli gelecektir. Fazla macun kullanılması ağızdaki ferahlığı arttırır bu sebeple dişler tam olarak temizlenmeden fırçalama işleminin sonlandırılmasına yol açar. Bu da etkin bir temizleme sağlamayı önler. Fırçalama uygulaması kesinlikle sağdan sola yatay yönde olmamalıdır. Yatay fırçalama diş minesini aşındırarak, hassasiyeti arttırır, dişlerde renk değişikliğine yol açar, dişetlerinin çekilmesine yol açar. İlerlemiş hastalarda kama şeklindeki defektler meydana gelir. Bu deniz dalgalarının zaman içinde kayayı aşındırması gibidir. Yani diş fırçası, yanlış kullanılma durumunda vücudun en sert dokusu olan dişin minesini zaman içinde aşındırabilir” diye konuştu. Fırçalama uygulamasının ardından diş fırçasının erişemediği ara yüzlerin diş ipleriyle tek tek temizlenmesi gerektiğini anlatan Diş Hekimi A. Doğan Bircan, “Diş ipi kullanırken ip dişle teması kesil-
meden ‘C’ şeklinde hareketlerle diş etiyle diş arasına yerleştirilir. Bu uygulama esnasında diş etlerine zarar vermemek için özen göstermek gerekir. Kullanımını kolaylaştırmak için farklı mekanizmalarla da diş ipleri üretilmektedir. Ağız bakımının son aşaması da, dilin fırçalanmasıdır. Yapılan araştırmalar ağız kokusuna yol açan bakterilerin dilde bulunduğunu ortaya koymuştur. Bunun için de dilin fırçalanması oldukça önemlidir. Dili de diş fırçasıyla temizleyebileceğimiz gibi özel dil fırçalarıyla da temizleyebilmemiz mümkündür. Fırçayı dilin arka bölümünden öne doğru bastırmadan süpürme hareketi yaparak temizlemek en uygunudur. Dili kanatmadan nazikçe temizlemek önem teşkil eder. Ağız ve diş bakımında kullanabileceğimiz başka malzemeler de bulunur. Bunlar; elektrikli diş fırçaları ve diş ipleri, ara yüz fırçaları, ağız duşları, ağız gargaraları ve spreyleri olmaktadır. Diğer bir önemli nokta da diş fırçasını ne zaman değiştirmek gerektiğidir. Yaklaşık olarak 3 ay sonra diş fırçası yıpranmış ve bakteri barındırmaya başlamış hale gelir. 3-6 ay arasında diş fırçaları yenilenmelidir. Aynı anda 2 diş fırçasına sahip olmakta yarar vardır. Sabah ve akşam olmak üzere farklı fırça kullanmak gerekir. Çünkü diş fırçasının kılları daha kuru ve sert bir hale gelir. Bu sayede de daha etkin bir temizleme sağlanmış olur” dedi.(iha)
Hızlı kilo kaybının zararları
www.mirkuzeygazetesi.com.tr
YAYIN KURULU
2
Diyetisyen Gülay Kızıl, hızlı kilo kaybının zararları ile ilgili uyarılarda bulundu. Kızıl, şok diyetlerle oluşan kilo kaybının genellikle yağ kitlesinden değil kas kitlesinden olduğunu belirterek vücudun belli yan etkiler doğurmaya devam edeceğini söyledi. Hızlı kilo kayıplarıyla ilgili uyarılarda bulunan Diyetisyen Gülay Kızıl, şok diyetlerle hızlı giden kiloların dönüşlerinin muhteşem
olacağını söyledi. Bu diyetlerle oluşan kilo kayıplarının genellikle yağ kitlesinden değil de kas kitlesinden olduğunu aktaran Kızıl, hızlı kilo kayıplarının, vitamin mineral eksiklikleri, kemik erimesi, cilt, tırnak deformasyonu, anemi, diyabet ve benzeri birçok yan etkiyi beraberinde getirdiğini anlattı. “Kahvaltı ve ara öğün en
önemli parametreler” Sağlıklı bir diyetin birçok parametresi olduğunu kaydeden Kızıl, “En önemlisini vurgulamak gerekirse kahvaltı ve ara öğün diyebiliriz. Bunun dışında diyet kompozisyonu çok çok önemlidir. Diyet içeriğinde karbonhidratların diyetin yaklaşık yüzde 55-60’ını oluşturması gerekir. Proteinlerin yüzdesi yine yüzde 12 ile 15 arasında ve yağların ise yüzde 25-30 arasında olması gerekir. Tamamen protein ağırlıklı, karbonhidrat ağırlıklı diyetlerin kısa vadede ve uzun vadede çok ciddi yan etkileri olmaktadır. Protein ağırlıklı listeler kısa dönemde kilo kaybını sağlasa da uzun vadede birçok yan etkiyi beraberinde getirmektedir. Bunlara örnek vermek gerekirse, kalsiyum atılımının hızlanmasına bağlı olarak kemik erimesi yine fazla protein böbrek dokusundan döküleceği için böbrek taşı oluşumunu tetikleyecektir. Bunun yanında kan kolesterol seviyenizin yüksekliğine bağlı olarak koroner sorunlar ve kalp krizi riskini beraberinde getirir” dedi.
“Tatlı konusunda diyette hiçbir zaman yasak yok” Tatlılar söz konusu olduğunda diyette hiçbir zaman yasak olmadığını ve her zaman için porsiyon kontrolünden yana olduklarını dile getiren Gülay Kızıl, sözlerini şöyle sürdürdü: “Tatlı tercihimizde dikkat etmemiz gereken nokta şu; tercihimizi şekerli, hamurlu tatlılardan yana değil de daha hafif, sütlü muhallebi, dondurma gibi sağlıklı tatlılardan yana yapmalıyız. Bir önemli nokta da bizim için sıklığıdır. Haftada bir defadan fazla tatlı tüketmemek bizim için çok daha iyi olacaktır.”
“Danışanlara beslenme eğitimi veriliyor” Kendilerine gelen danışanlarının diyet listelerini aldıktan sonra beslenme eğitimi de aldıklarının bilgisini veren Kızıl, “Dolayısıyla programları bittikten sonra besin değişimlerini öğrenerek bizden ayrılıyorlar. Bireysel farklılıkların olduğu bir yerde standart diyet listelerinden bahsetmek doğru olmayacaktır ve bireye hazırlanan bir listeyi başkasının kullanması kesinlikle doğru değildir” diye konuştu.(iha)
11 TEMMUZ 2016 PAZARTESİ
2 kişi, 5 gündür bulunamadı!
1’den devam 4 Temmuz gecesi Yumrutaş Mahallesi’nde meydana gelen sel sonucu akıntıya kapılarak kaybolan ve kendilerinden halen
haber alınamayan Alim Canbulut ve Remzi Taktak’ı bulabilmek için ekip sayısı arttırıldı. Ordu’daki AFAD, Büyükşehir ve STK’ların oluşturduğu arama ekiplerinin
yanı sıra Ankara, Erzurum ve Samsun’dan gelen ekiplerde arama kurtarma çalışmalarını dere yataklarında sürdürüyor. Ordu AFAD Müdürü Osman Işık yaptığı açıklamada, 3 kişinin öldüğü, 6 kişinin yaralandığı ve 2 kişinin kaybolduğu sel felaketi sonrası gece-gündüz çalıştıklarını söyledi. Halen kayıp olan kişilerin aranmasına devam edildiğini kaydeden Işık, ”İl Müdürlüğümüzden 7, Ankara’dan 10, Erzurum’dan 6, Samsun’dan 7 kişilik AFAD ekipleri de Ordu’ya gelerek arama kurtarma çalışmalarına katıldılar. Arama çalışmaları devam ediyor. Şu ana kadar bu kişileri bulamadık ama bugün itibariyle Emni-
le Ramazan Bayramı’nın ikinci günü Giresun- Tirebolu tüneli çıkışında kaza yaptı. Aslen Ordulu olan Öz, Trabzon Kanuni
Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne sevk edilerek tedavi altına alındı. 3 gündür yoğun bakımda yaşam savaşı veren Fethi Öz’ün bugün beyin ölümü gerçekleşti. Acılı aile, Fethi Öz’ün organlarını bağışlama kararı aldı. Trabzon Kanuni Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde saat 05.00’te başlayan ve 4 saat süren organ alımı sonrasında Fethi Öz’ün korneası Samsun’a, karaciğeri KTÜ Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne, 1 böbreği Erzurum’a ve bir böbreği de Trabzon KTÜ Eğitim Araştırma Hastanesi’nde organ bekleyen hastalara nakledildi. Ordu Valiliği Basın Halkla İlişki-
yet Genel Müdürlüğü’nden kaza kurtarma ekibi istedik. Yarından itibaren o ekipler de arama yapacaklar. Kayıp vatandaşların dereden denize ulaşma ihtimali üzerine sahil güvenlik ekipleri de derenin denizle birleştiği noktalarda arama çalışmalarına devam ediyor” dedi.(iha)
Organları 4 kişiye umut oldu 1’den devam Giresun Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Fakültesi 4. sınıf öğrencisi Fethi Öz, otomobiliy-
ler Müdürü Vedat Öz’ün de yeğeni olan Fethi Öz’ün cenazesi Ordu’nun Gülyalı ilçesine bağlı Mustafa Mahallesi’nde toprağa verildi.(iha)
Takla atan sürücü olay yerinden kaçtı!
1’den devam Alınan bilgiye göre, Ünye’den Ordu istikametine giden 52 FN 626 plakalı araç sürücüsü, direk-
siyon hakimiyetini kaybederek takla attı ve orta refüjdeki ağaçlara çarparak durabildi. Araç sürücüsü ters dönen otomobilden kendi imkanlarıyla çıkarak olay yerinden hızlıca uzaklaştı. Trafik
polisleri olay yerine gelene kadar trafik vatandaşlar tarafından kontrollü olarak sağ şeritten verildi. Kazayı gören vatandaşlar, orta yaşlardaki araç sürücüsü-
Ramazan Bayramı tatilinin bitmesi ile tatilciler memleketlerinden dönüş yoluna koyulurken Ordu’nun Fatsa ilçesinde uzun araç kuyrukları oluştu. Bayram tatillerini memleketle-
rinde geçiren tatilcilerin dönüşe geçmesi nedeniyle trafikte yoğunluk yaşanıyor. Trafik polisleri ve jandarma ekiplerinin kontrolündeki araç kuyruğu, zaman zaman trafiği durma
noktasına getirirken görevlilerin müdahalesi ile trafik akışı sağlanıyor. Uzun kuyruklar oluşturan araçlar nedeniyle şehir içindeki trafik de olumsuz etkileniyor.
/ Sefa EYİ
nün kazanın ardından olay yerinden uzaklaştığını iddia etti. Polis ekipleri kazaya karışan araç sürücüsünü tespit edebilmek için soruşturma başlattı.
Sayfa
3
Lunaparkta fenalaşan genç düşerek yaralandı!
/ Sefa EYİ 1’den devam Alınan bilgiye göre, Mustafa Kemal Paşa Mahallesi’ndeki Lunaparkta bulunan gondola binen Selçuk Gülen (19), bir süre sonra fenalaşarak inmek istedi. Gondoldan indikten sonra baygınlık
geçiren genç 1 metre yüksekten beton zemine düşerek yaralandı. Başına aldığı darbeyle yaralan genç, lunaparktaki görevlilerin çağırdığı 112 Acil ekiplerince Fatsa Devlet Hastanesine kaldırıldı. Gülen’in hayati tehlikesinin bulunmadığı bildirildi.
Tartışma kanlı bitti!
/ Sefa EYİ 1’den devam Alınan bilgiye göre, aralarında husumet bulunan Murat Y. ile Murat I. Sakarya Mahallesi’nde tartıştı. Tartışmanın kavgaya dönüşmesi üzerine Murat I., Murat Y.’yi sol koltuk altından bıçakla
yaraladı. 112 Acil ekiplerince Fatsa Devlet Hastanesine kaldırılan gencin hayati tehlikesinin bulunmadığı bildirildi. Şüpheli Murat I. ise olayın ardından suç aletiyle birlikte polise teslim oldu.
Dönüş yolunda trafik yoğunluğu Yoğun trafiğin Pazartesi gününe kadar süreceğini belirten yetkililer, herkesi bu dönemde sabırlı ve dikkatli olmaya davet ettiler. (iha)
ERGAZ
Tüp dağıtımında çalıştırılmak üzere eleman alınacaktır.
iLETİŞİM:0452 424 15 60
11 TEMMUZ 2016 PAZARTESİ
Sayfa
4
BAŞBAKAN BİNALİ YILDIRIM: “Minibüsçü esnafı müjde bekliyor” “HER TÜRLÜ KATKIYI SAĞLAYACAĞIZ” Mehmet Halis Bilden, DSİ Genel Müdür Yardımcısı Murat Acu’da bölgede incelemelerde bulundular. Ordu Milletvekillerimiz selin ilk gününden itibaren bizlerle birlikte afet bölgelerindeydiler. Ben başta Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere, Başbakanımıza, Bakanlarımıza, Ordu Valimize, Milletvekillerimize ve bizleri yalnız bırakmayan herkese teşekkürlerimi sunuyorum” dedi.
1’den devam Ordu Büyükşehir Belediye Başkanı Enver Yılmaz, Ordu’da sağanak yağışlara bağlı olarak meydana gelen sel ve heyelanlar nedeniyle Başbakan Binali Yıldırım’ın kendisini arayarak detaylı bilgi aldığını söyledi. Başkan Yılmaz, “ Sayın Başbakanımız Bina-
li Yıldırım, Hükümet olarak Ordu ilimizin ve bizlerin yanında olduklarını söylediler. Sel felaketinin ilk gününden bu yana hükümetimizden ne talep ettiysek geldi. Başbakan Yardımcılarımız Sayın Numan Kurtulmuş, Nurettin Canikli ve Sağlık Bakanımız Dr. Recep Akdağ afet bölgelerine gelerek incelemelerde bulunup, hem vatandaşlarımıza hem de bizlere destek verdiler. AFAD Başkanı
SON ON YILLARIN EN BÜYÜK AFETİ Sel felaketi nedeniyle 3 vatandaşın hayatını kaybettiğini, sel sularına kapılan 2 vatandaş için ise arama kurtarma faaliyetlerinin devam ettiğini belirten Başkan Yılmaz, 14 köprü ile 16 evin yıkıldığını, 100’ün üzerinde küçükbaş ve büyükbaş hayvanın telef olduğunu söyledi. Baş-
kan Yılmaz, “ Bu sel olayı, son on yılların en büyük afeti. Sel ve heyelandan sonra Büyükşehir Belediyesi sorumluluk bölgesindeki 243 grup mahalle yolu ciddi hasar gördü. 5 gün üst üste yağmur yağınca toprakta yumuşama oldu. O yumuşama sebebiyle dereler doldu, taştı ve sele dönüştü. Fiziki anlamda hiçbir eksikliğimiz olmadı. Devletten, hükümetten ve yerel yönetimlerden ne talep ettiysek geldi. Selin yaralarını sarmak için ekiplerimiz aralıksız yoğun şekilde çalışıyor” diye konuştu.
“Bolaman merkeze su verildi, çalışmalar devam ediyor” dedi.
“ÇALIŞMALAR TÜM HIZIYLA DEVAM EDİYOR” Selin vermiş olduğu hasarlara 74 iş makinasıyla müdahale edildiğini belirten Başkan Anlayan, “Aşırı yağış nedeniyle afet yaşadığımız Fatsa, Ilıca, Aslancami, Bolaman ve Yalıköy bölgelerindeki tüm mahallerimizde, Ordu Büyükşehir Belediyemizin,
/ Hamdi BÜKLÜ 1’den devam Ordu’da yaşanan sel afeti il genelinde 10 ilçeye büyük zararlar verdi. Selden en çok etkilenen ilçeler arasında ise Fatsa başı çekti. Ramazan bayramını buruk geçirten sel afetinin yaraları hız kesmeden sarılıyor. Sel afetinin vermiş olduğu zararları bir bir giderildiğini söyleyen Fat-
Fatsa Belediyemizin, komşu belediyelerimizin ve kiraladığımız araçlarla beraber toplam 74 adet iş makinası ile hasar gören yollarımızda yol açma, temizlik ve reglaj çalışmalarımız ilk günden itibaren tüm hızıyla devam ediyor. Ayrıca kanal açma makinaları, vidanjörler, itfaiye ve temizlik araçları ile de temizlik hizmetleri de yine tüm hızıyla devam ediyor” diye konuştu.
1’den devam Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken, “Otomobil, minibüs ve otobüs tanımlarında yapılan değişiklik vergi kanunlarında yapılmayınca minibüsler otobüs tarifesinden vergi ödemeye devam ediyor. Minibüsçü esnafı yetkililerimizden müjde bekliyor.” ifadelerini kullandı. Palandöken yaptığı yazılı açıklamada, otomobil, minibüs ve otobüs tanımlarının Avrupa Birliği’ne (AB) uyum sağlamak üzere 6495 sayılı kanunla Haziran 2013’de değiştirildiğini anımsattı. Türkiye’de üretilen ve yurt dışından ithal edilen minibüslerin, AB standartlarına uyumlu olarak sürücüsü dahil 17 oturma yeri olacak şekilde üretildiğini belirten Palandöken, şunları kaydetti: “Yasa değişikliğinden önce şoför esnafı, satın aldıkları minibüslerin 2 koltuğunu sökmek suretiyle mevzuata uygun hale getirmek zorunda kalıyordu. 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununda değişiklik yapılarak bu sorun
çözüldü ama Vergi Kanununda değişiklik yapılmadı. Artık, 10-17 koltuklu araçlar minibüs sayılıyor. Ancak aynı değişiklik vergi kanununda yapılmadığı için 16 ve 17 koltuğu olan araçlar vergi uygulaması bakımından otobüs olarak kabul ediliyor. Sonuçta ruhsatında minibüs yazan araç, iş vergi ödemeye gelince otobüs sayılıyor. Bu haksızlığın düzeltilmesini bekliyoruz. Minibüsçü esnafı yetkililerimizden müjde bekliyor.” Söz konusu durum nedeniyle vergi uygulamaları bakımından adaletli olmayan bir tablonun ortaya çıktığını ifade eden Palandöken, 16 ve 17 koltuğu olan bir minibüs için 2016 yılında 748 lira motorlu taşıtlar vergisi ödenmesi gerekirken, bu araçlar için otobüs tarifesinden bin 886 lira vergi ödeneceğine dikkati çekti. Palandöken, “Yani 2,5 kat daha fazla vergi ödenecek. Ancak bir taraftan da 2016 vergilerinin birinci taksitleri ödendi. Bu sorun kısa zamanda çözülürse, bu yılın ocak ayında ödenen ilk taksitlerin fazla ödenen kısmı, ikinci taksitlerden mahsup edilebilir.” görüşüne yer verdi.
Son mülakat 12 Temmuz’da
sa Belediye Başkanı Hüseyin Anlayan, “Bolaman merkeze su verildi. Selden hasar gören şebeke ve pompaların tamiri için büyükşehir belediyemizin OSKi ekipleri gece gündüz çalışmasına devam ediyor. Şu an itibari ile Bolaman merkezdeki arıza giderildi ve sular verildi. Bolaman merkezde şuanda evlerde su akmaya başladı. Diğer bölgelerin çalışmalar da devam ediyor”
Cevat Bey Konağı restore edilecek
1’den devam Konakla ilgili yaşanan süreci sosyal medya hesabından paylaşan Başkan Yılmaz, “Çamaş ziyaretimizde yok olmaktan kurtaracağımızı söylediğimiz tarihi Cevat Bey Konağı, Ordu’nun en büyük konağı. Çamaş Kaymakamımızla birlikte tarihi konağın hissedarları Bafra Belediye Başkan Yardımcısı Hüseyin Çamaş ve Cevat Çamaş’ı ağırladık. İnşallah tarihi Cevat Bey Konağı’nı atıl durumdan ve yok olmaktan kurtarıp, kültür envanterimize kazandıracağız” ifadeleri kullandı. HİSSEDARLARLA ANLAŞMA SAĞLANDI
Geçtiğimiz günlerde Çamaş’ta düzenlenen iftar programı öncesi Cevat Bey Konağı’nda incelemelerde bulunan Başkan Enver Yılmaz, tarihi konağı restore ederek yok olmaktan kurtarmak istediklerini açıklamıştı. Bu açıklamanın ardından konağın hissedarları Bafra Belediye Başkan Yardımcısı Hüseyin Çamaş ve Cevat Çamaş, Çamaş Kaymakamı Hasan Gökpınar ile birlikte Başkan Enver Yılmaz’ı ziyaret etti. Ziyaret sırasında yapılan görüşmede tarihi konağın Ordu Büyükşehir Belediyesi tarafından restore edilerek turizme kazandırılması konusunda anlaşma sağlandı.
BAŞKAN YILMAZ KONAĞIN RESTORASYONU İÇİN TALİMAT VERDİ Başkan Yılmaz konuyla ilgili yaptığı açıklamada, “Tarihi konağın Büyükşehir Belediyesi tarafından restore edilmesi konusunda mülk sahipleri Hüseyin Çamaş ve Cevat Çamaş’la anlaştık. Restorasyon projesinin hazırlanması için gerekli talimatları verdim. Hazırlandıktan sonra Samsun Kültür Varlıklarını Koruma Kurulunun onayına sunulacak projenin geçmesinin ardından restorasyon çalışmalarını hızlı bir şekilde tamamlayıp,
bu konağı tarihi bir değer olarak Ordu turizmine kazandırmak istiyoruz” dedi.
YÜZ YILLIK KONAK Çamaş ilçesi Edirli Mahallesi’nde bulunan Cevat Bey Konağı, 1909 yılında ilçenin tanınmış ailelerinden olan Çamaş ailesine mensup Osman Ağa tarafından yaptırılmış. Yapımında taş ve kestane ağacı kullanılan konağın 18 odası var. Avlusunda bir aşevi, bir de fırın bulunan konak, Samsun Kültür Varlıklarını Koruma Kurulunun 20/01/2012 tarih ve 223 sayılı kararı ile tescil edilerek koruma altına alınmış.
/ Hamdi BÜKLÜ 1’den devam Fatsa Halk Eğitim Merkezinde gerçekleşecek olan son etap mülakatlarla ilgili açıklama yapan FAGİAD Başkanı Mehmet Serkan Erdik, “Önümüzdeki günlerde başlayacak olan ‘Girişimcilik Kursu’nda 4 sınıf ve her sınıfta 25 kişi eğitim görecek. Ramazan Bayramı öncesi 150 kişinin ön başvurusu kabul edip, mülakat yaptık. Burada kurs başvurularını iki etap halinde kabul yaptık. Çünkü çok yoğun bir başvuru vardı. Bayram sonrasına bıraktığımız 350 kişi ise 12 Temmuz’da aynı yerde yani Fatsa Halk Eğitim Merkezinde mülakatları yapılacak” dedi. 15 TEMMUZ’DA DERS BAŞI YAPILACAK 100 girişimcinin kursa başvurusu kabul göreceğini söyleyen Başkan Erdik, “Bünyemizde gerçekleştireceğimiz girişimcilik
kursumuza yoğun bir katılımın başvurusu oldu. Rekor bir sayı olan 500 kişinin başvurması bizleri gerçekten çok memnun etti. Yapılan mülakatlar sonucunda 500 aday arasında 100 girişimcimiz bu kursları almaya hak kazanacak. Bu genç girişimcilerimiz 4 ayrı sınıf halinde kurs alacak. Ayrıca bu kursumuzdan başarılı olan kursiyerler sertifika almaya hak kazanacak. Son etap mülakatların 12 Temmuz’da yapılmasının ardından 15 Temmuz da ilk kursumuz başlıyor. Şimdiden yeni iş hayatlarında başarılar diliyorum” dedi.
11 TEMMUZ 2016 PAZARTESİ
Sayfa
5
“Sanayimiz sular altında kaldı” “Keşke sel afeti olmasaydı”
/ Hamdi BÜKLÜ 1’den devam Saadet Partisi Fatsa İlçe Başkanı İsmail Koçan, Fatsa Organize Sanayide sel afetine nedeniyle işyeri zarar gören esnafları ziyaret etti. Başkan Koçan, burada yaptığı açıklamasında, “Bayramların sevinç ve mutluluğun yanında sılayı rahim yaparak, akraba eş dost ziyaretleri amacıyla Fatsa’mıza gelen misafirlerimizi olumsuz hava şartları nedeniyle bayramın hüzüne dönüştüğü bu günlerde Allah yar ve yardımcımız olsun. Yetkililerin son 50 yılın en büyük yağmuru olarak değerlendirdiği sel felaketinde sevindirici olan durum ise bölgemizde can kaybının olmamasıdır” dedi.
“BİRÇOK MAHALLEDE MAĞDURİYET YAŞANDI” Özel Sanayi Sitesi ve Organize Sanayi Bölgesinin sel sularına teslim olduğunu belirten Başkan Koçan, “Arefe günü başlayan şiddetli yağış bayramın üçüncü gününe kadar devam etmesi, Ilıca Aslancami ve Bolaman Mahallelerimizde derelerin ve ırmakların taşmasına sebep oldu. Birçok vatandaşımızın ve esnaflarımızın maddi hasarı meydana geldi. Özellikle Bolaman Özel Sanayi Sitemiz tamamen sular altında kaldı. Yine Organize Sanayi Bölgesi de sel sularına teslim oldu. Sel suyu Ilıca Aslancami bölgesinde çok büyük taşkınlardan dolayı yollar, köprülere ve bölge hanelerine çok ciddi
zararlar verdi. Ilıca ve birçok mahallelerle ulaşımın kesilmesi sonucu mağduriyet yaşandı” diye konuştu.
ekipleri; vatandaşlarımızın mağduriyetini gidermeye çalışıyor. Mağdur olan esnaf ve vatandaşlarımız müsterih olsunlar ki bu noktada yetkililerin gereken çalışma ve yardımı yapacaklarına inanıyorum. İnsan eliyle yapılan yollar köprüler ev ocak yeniden zamanla yapılır. Önemli olan can kaybımızın olmamasıdır” şeklinde konuştu.
“KÖY VE ARA YOLLARDAKİ ÇALIŞMALAR DEVAM EDİYOR” Açıklamasına devam eden Başkan Koçan, “Bu noktada yetkililerimiz ellerinden geleni yaparak öncelik olarak vatandaşlarımızın can güvenliğini sağlamak için müdahalede bulundular. Ana arterlerimiz yetkililerin çalışmalarıyla açıldı ama halen köy ve ara yollardaki çalışmalar devam ediyor. Yollarımızın bir kısmı halen kapalı durumda. Aynı zamanda alt yapının da tamamen tahrip olduğunu gözlemledik. Belediyemiz, karayolları, afet
“ALLAH BETERİNDEN KORUSUN” Son olarak Başkan Koçan, “Sel felaketin de mağdur ve mahzun olan vatandaşlarımızın dertlerini paylaşıyor onların acısına ortak olduğumu belirtmek istiyorum. Rabbim, hiçbir kulunu doğal afetlere bırakmasın ve daha büyük felaketlerle bizi imtihana etmesin diye dua ediyorum. Mağdur olan vatandaşlarımıza esnaf kardeşlerimize ve tüm hemşerilerimize geçmiş olsun. Allah beterinden korusun” cümlelerine yer verdi.
/ Hamdi BÜKLÜ 1’den devam Başkan Paşalıoğlu, “Ramazan Bayramı’na Fatsa esnafımızın tüm bayram hazırlıklarına tam girdi. Bayram dolayısıyla esnafımızın işleri artmasına rağmen bölgemizde yaşanan sel afeti işleri olumsuz etkiledi” dedi. Fatsa Giyim Eşyaları Odası Başkanı Cemal Paşalıoğlu, “Bayram öncesi esnafımızın iş hacminin yüksek olacağını söylemiştik. Bu tahminimiz büyük ölçüde yerine geldi. Esnafımızın işleri bayram dolayısıyla yoğun oldu. Tabi bölgemizde yaşanan sel afeti esnafımızın işlerini olumsuz yönde etkiledi. Ramazan bayramı dolayısıyla genel anlamda ise satışlarda önemli bir hareketlilik yaşandı. Bunun alış
veriş yoğunluğunun olmasının en büyük etkisi ise dağıtılan alan bazlı destek ödemeleridir” dedi. “BURUK VE HÜZÜNLÜ BAYRAM OLDU” Ramazan Bayramı’nın bölgede buruk ve hüzünlü geçtiğini söyleyen Başkanı Cemal Paşalıoğlu, “Bölgemizde yaşanan sel afeti nedeniyle hayatlarını kaybeden vatandaşlarımız ve komşumu ilimizde helikopter kazası sonrası şehitlerimizin olması Ramazan Bayramını hüzünlü ve buruk geçirtti. Bu bayram yaşanan afet ve kaza sonrası hayatlarını kaybederek şehitlik mertebesine ulaşan vatandaşlarımıza ve askerlerimize Allahtan rahmet, ailelerine de baş sağlığı diliyorum. Rabbim bizlere böyle bir acı yaşatmasın” şeklinde konuştu.
Hasta yoğunluğu yaşandı Ordu’da şaşırtan kuyruk Fatsa Devlet Hastanesi’nde Ramazan Bayramı nedeniyle iki katı hasta yoğunluğunun yaşandığı belirtildi. Normal günlerde günlük 450 ile 500 hasta arasında acilde hastaya bakıldığını belirten Fatsa Devlet Hastanesi Başhekimi Uzm. Dr. Nurdoğan Karadağlıoğlu yaptığı açıklamada, “Bayramın birinci gününden bu zamana kadar bu hasta sayıyı günlük bin 200’e kadar ulaştı diyebilirim. Bu çok büyük bir rakam hastane için. Bayram haftası nedeniyle hastalarda yığılmalar oldu fakat bizler buradaki yöneticiler olarak acildeki doktor sayımızı 5-6’ya çıkarttık ve tüm hastaların taleplerini karşıladık. Biraz zorlandık fakat has-
talarımızın memnun ayrılmasını hastanemizde sağladık. Günlük ortalama 1000 hastaya bakıldı acil servisimizde. 5 doktorumuzla bu yoğunluğa cevap verildi. Aile hekimlerimiz Ordu ve çevre ilçelerimizden ikili ilişkilerle burada bizlere yardımcı olan doktorlarımızın çalışması ile hastalarımıza bakıldı. Bugünlerde hasta sayımız çok arttı ve acile tatilciler çok geldi diyebilirim. Bu yoğunluk Pazartesi gününe kadar devam eder diye düşünüyorum. Emeği geçen doktor arkadaşlarıma teşekkür ediyorum” dedi. Karadağlıoğlu, Fatsa Devlet Hastanesi’nin bölgeye sağlık hizmeti verdiğini sözlerine ekledi. (iha)
da mahallede göçük ve heyelanlar meydana geldi. Yaşana afetin boyunu anlatan Gürgentepe Belediye Başkanı Yener Yalçınkaya, “İlçemiz genelinde son 50 yılın en fazla yağmuru yağdı. Yağmur ile
birlikte mahallelerimiz genelinde göçükler ve heyelanlar meydana geldi. Tek tesellimiz can kaybının olmamasıdır” dedi. Yeni bir yağmur dalgasının geldiğini söyleyen Başkan Yalçınkaya, vatandaşları uyardı. Başkan Yalçınkaya, “Sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışların bu aksam saatlerine kadar kuvvetli ve yer yer çok kuvvetli olması beklendiğinden meydana gelebilecek sel, heyelan, su baskını, ulaşımda aksamalar, yıldırım gibi olumsuzluklara karsı dikkatli ve tedbirli olunmalıdır” diye konuştu.
“Son 50 yılın en fazla yağmuru yağdı”
/ Hamdi BÜKLÜ Gürgentepe Belediye Başkanı Yener Yalçınkaya, ilçede son 50 yılın en fazla yağmuru yağdığını ve yağmur ile birlikte
mahallelerin genelinde göçükler ve heyelanlar meydana geldiğini söyledi. Ordu’nun Gürgentepe İlçesinde etkili olan sağanak yağış sonrası ilçe genelinde çok sayı-
Ordu’da sahil yolu üzerinde günün hemen her saatinde görülen yüzlerce metrelik kuyruk yoldan geçenlerin şaşkınlığına sebep oluyor. Şehir merkezinin hemen yanı başında 530 metre yükseklikteki Boztepe’ye çıkmak isteyenler, teleferik istasyonu önünde yüzlerce metre kuyruk oluşturuyor. Gerek yaz dönemi gerekse Ramazan Bayramı sebebiyle başta İstanbul olmak üzere yurt içi ve yurt dışından memleketlerine
gelen Ordulular, öncelikle Boztepe’ye çıkmak istiyor. Teleferik istasyonu önünde uzun yeşil alanlara taşan uzun kuyruklar oluşturan vatandaşlar, Boztepe’ye ulaştıklarında ise güzel ve doyumsuz bir manzara eşliğinde Ordu’yu ve Karadeniz’i izliyor. Bu arada Ordu Büyükşehir Belediyesi’nden alınan bilgilere göre, teleferikten 3 günlük Ramazan Bayramı’nda 33 bin kişinin yararlandığı belirtildi.(iha)
11 TEMMUZ 2016 PAZARTESİ
8 köşeli kasket tarihe karışıyor
/ Sefa EYİ 1’den devam Ordu’nun Fatsa ilçesindeki her köşesine farklı bir anlam yüklenen 8 köşeli kasket üretimi yapan Rıza Bodur, mesleğini titreyen eline ve zor gören gözlerine rağmen sürdürüyor. Mustafa Kemal Paşa Mahallesi’ndeki iki katlı evinin altındaki 20 metrekarelik bir atölyede sipariş üzerine 8 köşeli kasket diken Bodur, ayrıca yıpranan kasketleri de onarıyor. 56 yıldır kasket diken ve bunun yanında terzilik yapan Bodur, gazetemiz muhabirine yaptığı açıklamada, Karadeniz Bölgesi’nde mesleğinin tek temsilcisi olarak kendisinin kaldığına dikkat çekti. 8 köşeli kasketin her köşesin-
de farklı farklı anlamlar bulunduğunu ifade eden Bodur, “Bunlar cömertlik, mertlik, dürüstlük, yiğitlik, çalışkanlık, konukseverlik, alçakgönüllülük ve vatanseverliktir” dedi. 1931 yılında ilçenin Aşağıtepe Mahallesi’nde doğduğunu anımsatan Bodur, şöyle konuştu: “İlkokulu bitirdikten sonra terzilik yapan Şeref ustanın yanında çırak olarak işe başladım. Mesleğimi çok sevdim ve askerliğin ardından bu işi sürdürdüm. 1960 yılında 8 köşeli kasketi kullanan çoktu ama ustası yoktu. İstanbul’dan getirilen bu 8 köşeli kasketi söktüm ve kalıbını çıkardım. Uzun uğraşlar sonucunda bu kasketi dikmeyi başardım. O yıldan beridir bu kasketleri üretmeye ve onarmaya devam ediyorum.”
8 köşeli kaskete olan ilginin son zamanlarda azaldığına dikkat çeken Bodur, eskiden her gün 2 kasket dikerken şimdilerde ise ayda bir kasket diktiğine dikkat çekti. Yeni neslin kasketlere karşı ilgisinin olmadığına işaret eden Bodur, “Eskiden her kesin taktığı bu kasketlere rağbet yok. 20 yıl öncesine kadar bu kasketler kafalardan eksik olmazdı. Şimdilerde ise 65 yaş üzeri kişiler takıyor ve onlardan başka takan yok. Keşke gençlikte bu kasketlere ilgi gösterse. Zaman ilerledikçe bu kasketleri kullanan kişiler ölüyor ve onlardan başka da takan olmuyor. Oysa bu kasketler müdavimlerine bir ağırlık ve efendilik katar” diye konuştu. Türkiye’de ki 8 köşeli kasket ustasının bir elin parmak sayısını
geçmeyecek kadar az kaldığına vurgu yapan Bodur, şunları kaydetti: “Ben Fatsa’nın ilk ve son 8 köşeli kasket ustasıyım. Karadeniz’de de benden başka ustası kalmadı. Türkiye’de ise bir elin parmak sayısını geçmeyecek kadar az var. Rağbet olmayınca bu kasketler de tarihe karışmak üzere. Yanımda çırak yetiştirmek istedim ama kimse yanımda durmadı ve bu işi sürdürmek istemedi. Onlarda haklılar, ben bile artık sipariş üzerine bu şapkaları dikiyorum. Günde 2 tane 8 köşeli kasket dikebiliyorum ama ilginin az olmasından dolayı bu sayı ayda bir kasketi geçmiyor. Artık benimde ellerim titriyor ve gözlerim zor görmüyor zaten.” Bodur, 8 köşeli kasketi 40 liraya sattığını da sözlerine ekledi.
Eypio, Aybastı’da tatilde şekilde bir noktaya geldiğimiz için herkesin gözü de bizim üstümüzde olacak. Beklentiler de arttı. Bundan sonra daha çok çalışmamız gerekecek. Bundan sonra daha fazla özen göstereceğiz yaptığımız işe. Hedefimiz daha iyi işler yapmak” dedi.
‘Günah benim’ şarkısıyla müzik dünyasında bir anda çıkış yaparak listelerin başında yer alan rap müzik sanatçısı Eypio, tatilini geçirmek için geldiği Ordu’nun Aybastı ilçesinde yoğun ilgi görüyor. Eşinin Aybastılı olması nedeniyle ilçede tatilini geçiren Eypio, “Her gün Perşembe Yaylası’nda Karga Tepesi’nde menderesleri izliyor, ciğerlerimize temiz hava çekiyoruz” dedi. “Günah benim” şarkısının videosu 80 milyondan fazla görüntülenmesinin keyfini yaşayan
Eypio, yeni bir parça hazırladıklarını, onu da güzel bir kliple sevenlerinin beğenisine sunacaklarının müjdesini verdi. “Hedefimiz daha iyi işler yapmak” Sanatçı Eypio yaptığı açıklamada, “Yaptığımız parçanın bu kadar ses getireceğini tahmin etmiyorduk. Ama insanlar sevdi, beğendi paylaştı. Bizim de öngöremediğimiz şekilde bir noktaya geldi parça. Bundan sonraki hedeflerimiz iyi müzikler, iyi işler, kaliteli müzikler yapmak. Bundan sonra işimiz daha zor. Belli bir
Single albüm yakında Eypio, “Bir single albüm çıkarmayı düşünüyorum Ağustos ayı sonu gibi. Günah benim şarkısının klibini çeken arkadaş Görkem Tekdal gelecek. Klipi onunla beraber yapmak istiyoruz. Onun yönetmenliğinde çekeceğimiz güzel bir klip olacağını düşünüyoruz. Ona hazırlanıyoruz açıkçası. Programımızı planımızı ona göre yaptık. Yeni klibimizi Kazakistan’da çekmeyi düşünüyoruz. Kafamda düşündüğüm parçayı yaparsak, bu klibimizi orada çekeceğiz” diye konuştu. “Karadeniz’i seviyorum” Eşinin Aybastılı olduğunu söyleyen Eypio, “Geçen yıl da geldim Aybastı’ya bu sene de. Karadeniz’i seviyorum. Karadeniz insanını seviyorum. Samimi, sıcakkanlı insanlar. Doğası ayrı bir güzel. Yeşili, doğası, insanı, sevdiğim bir coğrafya Karade-
niz. Yaylaları bir başka güzel. Aybastı’da olduğumuz süre içerisinde her gün Aybastı Perşembe Yaylası’ndayız. Karga Tepesi’nden meşhur menderesleri izliyoruz. Ben yayla turizmini çok seviyorum. İlk defa geçen sene geldim Aybastı’ya, çok keyif aldım. Onun için bu senede geldim. Fırsat buldukça da geleceğim. Belki buraya gelip birkaç şarkı yapmak için kampa girmek gibi bir planım var arkadaşlarla. Daha böyle boş zamanda, kışın sonbahar da falan olabilir diye düşünüyorum” şeklinde konuştu. (iha)
Sayfa
6
“Yasa dışı açık tütün satışları arttı”
bırakılmamalı” diye konuştu. Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken, kacakla mücadelenin önemine dikkat çekmeye devam ediyor. Kaçak sigaradaki son dönemdeki artışlar sebebiyle bir açıklama yapan Palandöken, “Terör örgütlerinin başlıca gelir kaynağı olan ve devleti milyarlarca lira vergi kaybına uğratan sigara kaçakçılığı ile mücadele kararlılıkla devam ettirilmelidir” dedi.
“KAÇAKLA MÜCADELE MİLLİ GÖREV” Kaçak sigara ticaretinin vatandaşı ve dürüst esnafı büyük zararlara uğrattığının altını da çizen Bendevi Palandöken, “Ülkemiz bu kaçak illetinden mutlaka kurtulmalı. Kaçak mücadele milli bir görev olarak bilinmelidir. Son dönemde özellikle yasa dışı açık tütün satışındaki artıştan büyük bir kaygı duyuyoruz. Birlik ve beraberliğin öneminin arttığı, dayanışma ve kardeşlik duygularının
“MÜCADELEYE DEVAM” Ülke genelinde kaçak sigara ticaretinin hala yüzde 11-13 seviyesinde bulunduğunun altını çizen Palandöken, “Avrupa Birliği ülkeleri düzeyinden hala yüksek. Devletimiz yıllık yaklaşık 5 milyar liralık vergi kaybı yaşamaktadır. Kaçak sigara ticareti ile mücadelede Gümrük ve Ticaret Bakanlığımızın kaydedilen başarısına rağmen halen ülke olarak gidecek yol var. Mücadele elden
ağır bastığı bu günlerde, esnafımıza sahip çıkalım. İşyerinin önünde tezgah açan kaçakçının, yasa dışı açık tütün satışı yapan korsan satıcılara müsaade edilmemelidir. Her zaman polisiye tedbirlerle bu tür kaçakların önüne geçemeyiz. Vatandaşlarımızda ihbarda bulunmalıdır. Bunun için de kaçak ihbarı için 136’yı çekinmeden aramalıyız” şeklinde konuştu.
11 TEMMUZ 2016 PAZARTESİ
Elektrikte sayaç okumaya gün limiti
Elektrik sayaçlarının 25 ila 35 günü kapsayacak süreçte periyodik olarak okunarak, daha kısa veya uzun sürede fatura kesilmesinden kaynaklanan tüketici mağduriyetinin önüne geçilmesi kararlaştırıldı. Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) yetkililerinden alınan bilgiye göre, elektrik dağıtım şirketlerinin sayaçları periyodik olarak 25 ila 35 günü kapsayacak süreçte okutup işlem yapmasına karar verildi. Böylece elektrik faturalarının 25 günden az 35 günden daha uzun dönemi kapsamayacak şekilde düzenlenmesi esas alındı. Yoğun tüketici şikayetleri üzerine ilgili yönetmelikte değişiklik yapıldığını kaydeden yetkililer, uygulamayla faturaların aylık pe-
riyotları kapsayacak şekilde düzenlenebilmesine olanak sağlanacağını belirtti. Mevzuatın gerektirdiği özel haller dışında aynı ay içerisinde birden fazla faturalama yapılmasına engel olacak yeni düzenlemeyle taksitlendirmeler hakkında da yenilikler öngörüldü. Taksitlendirme yapılabilecek Yeni düzenleme, bir yılı geçmemek üzere 3 ay ve üzeri tüketim dönemlerini kapsayan faturalar için tüketicinin talep etmesi halinde vade farksız taksit uygulamasına imkan sağladı. EPDK yetkilileri, küçük miktarlı borçlar nedeniyle tüketiciye açılan davalarda hukuki masrafların mağduriyete neden olduğunu belirterek, bu durumun giderilmesi için yapılan değişiklikler konusunda şu bilgileri ver-
di: “Yeni düzenleme, zamanında ödenmeyen borçlara ilişkin olarak, uygulamada tüketicilerin çok düşük miktardaki fatura bedelleri için yasal takibe alınıp vekalet ücreti ve icra masraflarının eklenerek mağdur edilmesini de engelleniyor. Şirketler tüketicileri icraya vermeden önce bazı yükümlülükleri yerine getirecek. Şirketlerin tüketiciler hakkında yasal yollara başvurabilmesi ve icra sürecini başlatabilmesi için artık, elektriğin fiilen kesilmesi, sözleşmenin feshedilmesi ve güvence bedelinin borçlara karşılık mahsup edilmesi gerekiyor.” Faturalar şeffaflaşacak EPDK serbest tüketicilik sürecinin sağlıklı işleyebilmesi ve serbest tüketicilerin hak ve yükümlülüklerini daha iyi takip edebilmeleri için de bazı düzenlemeler yaptı. Faturalarda artık hangi kapsamda elektrik tedarik edildiği, taahhüt olup olmadığı, taahhüdün sona erme tarihinin ve kaçıncı ayında bulunulduğu ve taahhüdün bozulmasının ardından cezai ücret veya cayma bedelleri gösterilecek. Okundu bildirimi bırakılacak İkili anlaşmayla elektrik temin eden tüketicilere dağıtım şirke-
Gelişmiş ülkelerin satın aldığı veya kiraladığı tarım alanlarının toplamı, Türkiye’nin toplam alanının 2,9, tarım alanlarının 9,5 katını geride bıraktı Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, dünyada tarım alanlarının gelişmiş ülkelerin kontrolüne geçtiğine işaret ederek, “Gelişmiş ülkelerin satın aldığı veya kiraladığı tarım alanlarının toplamı, Türkiye’nin toplam alanının 2,9, tarım alanlarının 9,5 katını geride bıraktı” ifadelerini kullandı. Bayraktar, yaptığı açıklamada, Türkiye nüfusu 1990-2015 döneminde yüzde 39,4 artarken, tarım alanlarının yüzde 14 azalarak 27 milyon 856 bin hektardan 23 milyon 949 bin hektara gerilediğini belirtti. Verilerin Türkiye’nin tarım alanlarını korumakta başarılı olmadığını gösterdiğini vurgulayan Bayraktar, tarım alanlarının sadece ülke nüfusunu beslemediğini, Suriye ve Irak’tan gelen 3 milyon sığınmacının, sayıları 1-2 milyonu geçen yabancının ve 41
likleri kesip, yazlıklar inşa etmek kabul edilebilir bir durum değildir” ifadelerini kullandı. Bayraktar, Türkiye’de işlenen tarım alanları içinde, hiçbir sorunu bulunmayan ve her türlü tarım yapılabilen, birinci sınıf tarım arazisinin payının sadece yüzde 6 olduğuna dikkati çekerek, gıda güvencesi için bu alanların hassasiyetle korunması, Toprak Koruma Kurulları’nda da Ziraat Odalarının temsilcisinin olması gerektiğini belirtti. Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’nın 184 büyük ovayı tarımsal SİT alanı olarak ilan etmesinin de çok önemli olacağını ifade eden Bayraktar, sadece büyük ovalar değil, Türkiye’nin tüm ovalarının tarımsal SİT alanı kapsamına alınması gerektiğini savundu. Tarım alanı kiralamada İngiltere başı çekiyor Şemsi Bayraktar, dünyada tarım alanlarının değerinin gelişmiş ülkeler tarafından iyi bilindiğini, sanayileşmiş olan bu ülkelerin tarımı da ihmal etmediğini ve tarımda en ileri ülkeler içinde yer aldıklarını vurgulayarak, sayıları
7
Trafikte mola vererek hayata gülümsediler
ti tarafından sayaç okunduktan sonra okuma bildirimi bırakılması ve anılan tüketicilere gönderilecek faturaların, tahmini tüketim değerleri yerine sayaçta okunan değerler üzerinden düzenlenmesi hüküm altına alındı. Serbest tüketicilik hakkı, kullanım yerinin tüketimlerine endekslendi. Böylece bir kullanım yerinin serbest tüketici limitinin üzerinde elektrik tüketmesi halinde, serbest tüketici olabilme hakkından faydalanabilmesi sağlandı. ‘Sahip olunan haklar iyi bilinmeli’ Getirilen yenilikleri değerlendiren EPDK Başkanı Mustafa Yılmaz, “Tüketicilerimizin sahip olduğu hakları çok iyi bilmesi gerekiyor. Şirketlerin de elektrik borçlarından ötürü tüketicileri icraya vermeden önce yükümlülüklerini yerine getirmesi şart.” dedi. Yılmaz, kurum olarak gerekli düzenlemeleri yaptıklarını ancak kenara çekilip seyirci kalmayacaklarını belirterek, “Şirketlerin yükümlülüklerini yerine getirmesi ve tüketicilerin mağdur edilmemesi için denetim görevimizi sıkça sürdüreceğiz.” ifadesini kullandı.
“Tarım alanlarımızı gözümüz gibi korumalıyız”
milyon turistin de bu toprakların üzerinde çiftçiler tarafından üretilen ürünlerle karnını doyurduğunu kaydetti. “Tarım alanlarımızı gözümüz gibi korumalıyız” Bayraktar, tarımın ülke milli gelirine katkısının 55-56 milyar doları bulduğuna dikkati çekerek, “Bunların hepsinin sürekliliği tarım alanlarımızı korumamıza bağlıdır. Gıda güvencemiz sürsün istiyorsak, tarım alanlarımızı gözümüz gibi korumalıyız. Artık kaybedecek bir karış bile tarım alanımız yok” değerlendirmesinde bulundu. Alternatif marjinal tarım arazileri mevcutken verimli tarım arazilerinin tarım dışı amaçlarla kullanmanın büyük savurganlık olduğunun altını çizen Bayraktar, “Birinci sınıf sulamaya uygun tarım arazilerimizin, imara açılmasına asla izin verilmemelidir. Bu arazilerin üzerine sanayi tesisleri, konut alanları kurulmamalıdır. Turizm, madencilik ve ulaştırma için verimli tarım arazileri heba edilmemelidir. Ülkede tarıma elverişli olmayan çok geniş alanlar varken, meyve ağaçları, zeytin-
Sayfa
sürekli artsa da Dünya Ticaret Örgütü’nün raporuna göre, 41 ülkenin başka ülkelerde toprak kiraladığını veya satın aldığını, 62 ülkenin ise topraklarını ikinci bir ülkeye kiraya verdiğini veya sattığını bildirdi. İngiltere’nin Afrika’da kiraladığı veya satın aldığı tarım alanların toplamının İsrail’in 2,5 katına yaklaştığını belirten Bayraktar, gelişmiş ülkelerin satın aldığı veya kiraladığı tarım alanlarının toplamının, Türkiye’nin toplam alanının 2,9, tarım alanlarının 9,5 katını geride bıraktığını kaydetti. Bayraktar, şunları kaydetti: “Tarım alanı kiralama veya satın almada İngiltere, ABD ve Çin başı çekiyor. Bu ülkeleri, Almanya, Hindistan, Suudi Arabistan, Singapur, Hollanda, Katar, BAE, Malezya, Güney Afrika Cumhuriyeti, Ürdün izliyor. Geniş tarım alanları kiralayan ülkeler içinde Türkiye ve Mısır da var. Bu ülkeler her yıl on milyarlarca dolar para harcayarak tarım alanları kiralıyor. Topraklarını kiralayan veya satan ülkeler içinde de ilk sıraları Kongo Cumhuriyeti, Endonezya, Filipinler, Sudan, Etiyopya, Brezilya, Madagaskar, Mozambik, Tanzanya, Gabon, Kenya, Kamboçya, Nijerya, Rusya, Ukrayna alıyor. Geniş tarım alanlarını kiralayan veya satan ülkeler içinde Uganda, Liberya, Gabon gibi Afrika ülkeleri, Pakistan, Tacikistan gibi Asya ülkeleri de var. Biz tarım alanlarımızı koruyamazken, gelişmiş ülkeler hızla başka ülkelerden tarım alanı kiralıyor, satın alıyor. Afrika başta olmak üzere çeşitli ülkelerin 227 milyon hektarlık tarım alanı zengin ülkelerin eline geçmiş durumda.” Bayraktar, Tarım İşletmeleri Genel Müdürlüğü’nün de (TİGEM) Sudan’da 780 bin hektar arazi kiraladığını, ön sözleşme imzaladığını belirtti.
Giresun İl Emniyet Müdürlüğü tarafından Ramazan bayramında “Trafikte Mola Vererek Hayata Gülümseyin” projesi kapsamında sürücülere broşür dağıtılarak, ikramda bulunuldu. Giresun İl Emniyet Müdürü Uğur Öztürk, “Bayram dönüşlerini vatandaşlarımızın can ve mal kayıplarıyla sonuçlanmasını istemiyoruz” dedi.
ikaz ve işaretlerine riayet edersek inanın ulaşmak istediğiniz noktaya daha çabuk, daha erken ve zinde ulaşırsınız. Biz bayram günlerinin mateme dönüşmesini istemiyoruz. Bayram dönüşlerini vatandaşlarımızın can ve mal kayıplarıyla sonuçlanmasını istemiyoruz. Bundan sonraki bayramlarda bu güzergahlarda bu
Türkiye genelinde bayram tatilinin uzun olması nedeniyle yollarımızda özellikle ana arterlerde yoğun trafik olduğunu takip ettiklerini belirten Emniyet Müdürü Uğur Öztürk, “Bu süre içerisinde ilimizden geçen Karadeniz sahil yolunda bayramdan önceki Cuma günü başlayıp bugünde devam ettirdiğimiz ve yarın sonlandıracağımız, ‘trafikte mola verin hayata gülümseyin’ projesi bu bayramda da maksadına ulaşmıştır” şeklinde konuştu. Öztürk açıklamasını şöyle sürdürdü: “Buradan yolu kullanan sürücülere sesleniyorum: insan hayatı her türlü acelenin üzerinde ve kıymetlidir. Ulaşmak istediğiniz yere bir an önce ulaşmak istediğinizi biliyoruz. Aynı güzergahları bizlerde kullanıyoruz. Trafik kurallarına riayet edersek, yolda uygulamada bulunan personelimizin
uygulamayı devam ettireceğiz”. Uygulamanın sürücüler açısından çok güzel olduğunu değerlendiren sürücüler ise “Bu sayede dikkati dağılan sürücüler mola ile kendilerine geliyorlar. Uygulama 300-350 kilometrede bir olmalı. Her 4 saatte bir sürücüler istirahat etmiş ve bu sayede trafik kazalarının da önüne geçmiş olurlar” dedi. Bölge Trafik Denetleme Şube Müdürlüğü ekiplerince, Ramazan Bayramı trafiğinin başladığı 2 Temmuz Cumartesi günü uygulamaya konulan proje kapsamında Trabzon İstikameti Keşap Otogar mevkisinde, Ordu İstikameti İl Emniyet Müdürlüğü karşısı TIR parkında ‘Mola’ uygulaması yapıldı. Mola noktalarında uzun yol sürücülerine Broşür dağıtımı ve Çay İkramı yapılarak, mola vermeleri ve dinlenmeleri istendi.(iha)
11 TEMMUZ 2016 PAZARTESİ
Meclis yoğun mesaisini sürdürecek
TBMM, Ramazan Bayramı nedeniyle bir hafta ara verdiği yoğun mesaisine devam edecek. TBMM Genel Kurulunda bu hafta, yabancıların kayıt dışı çalışmalarının önlenmesi, yerli-yabancı işgücü dengesi kurularak nitelikli yabancı işgücünden de yararlanılmasını öngören Uluslararası İşgücü Kanunu Tasarısı’nın görüşülmesi planlanıyor. Tasarıya göre, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, yabancı istihdam taleplerini almak, uluslararası işgücünün etkilerini izlemek üzere yabancı başvuru, değerlendirme ve izleme sistemi kuracak. Sağlık ve eğitim hizmetlerinde çalışacak yabancıların çalışma izni başvurularının değerlendirilmesinde ön izin alınacak. Uluslararası İşgücü Politikası Da-
nışma Kurulu oluşturulacak. Türk soylu olduğu bildirilen, KKTC vatandaşı ve AB üyesi ülke vatandaşları ile bilimsel, kültürel, sanatsal veya sportif amaçla Türkiye’ye gelen başarılı yabancılar çalışma izni konusunda istisnalardan yararlanacak. Bakanlar Kurulu, ülke menfaatlerinin gerektirdiği hallerde yabancılara çalışma izni veya çalışma izni muafiyeti verilmesini belirleyebilecek. Uluslararası İşgücü Politikası Danışma Kurulu önerileri ve Bakanlık tarafından başvurusu uygun görülen yabancılara “Turkuaz Kart” verilecek. Türkiye’de bir yükseköğretim kurumunda örgün öğretim programlarına kayıtlı yabancı öğrenciler, çalışma izni almak kaydıyla çalışabilecek. Çalışma izni olmaksızın; bir işverene bağlı olarak çalışan yabancıya 2 bin 400 TL, bağımsız
çalışan yabancıya 4 bin 800 TL, yabancı çalıştıran işverene veya işveren vekiline her bir yabancı için 6 bin TL idari para cezası verilecek. Yabancı uyruklu mühendislik ve mimarlık meslekleri mensupları Bakanlık tarafından verilen izinle çalışabilecek. Çalışma izni alan yabancı uyruklu mühendis ve mimarlar, Türkiye’de bir aydan fazla kaldıkları takdirde ihtisaslarına en yakın odaya müracaatla geçici aza olarak kayıt olacak. Genel Kurul bu hafta, Uluslararası İşgücü Kanunu Tasarısı’nı yasalaştırmak için salı, çarşamba ve perşembe günlerinin yanı sıra cuma günü de çalışacak. Yatırım ortamının iyileştirilmesine yönelik tasarı Bu tasarının yasalaşmasının ardından, Yatırım Ortamının İyileştirilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı ele alınacak.
Tasarıya göre, mahkeme, iflasın ertelenmesi talebinde bulunulması üzerine, yönetim organının yerine geçmesi için mesleki ve teknik yeterliliğe sahip kayyım atayacak. Mahkeme, gerektiğinde kayyımın görevine son verebilecek. Bir kişi aynı anda en fazla 3 dosyada kayyım olarak atanabilecek. Hayat sigorta süresi en az 10 yıl veya ömür boyu olan tek primli yıllık gelir sigortalarından yapılan ödemelerin tamamı gelir vergisinden müstesna olacak. Hayat sigortasından 10 yıl prim ödeyerek ayrılanlar ve emeklilik hakkı kazananlar, toplu para almak yerine tasarruflarını 10 yıl ve üzeri tek primli gelir sigortalarına yatırırsa, yatırılan kısma ait ödemeler verginden muaf olacak. Doğal afetler ile tutukluluk ve sabotaj gibi nedenlerle ekonomik kayıplara uğrayan işverenler ile sigortalıların, süresi dolmuş borçları bir yıla kadar ertelenebilecek. Tasarı, “varlık barışını” da kapsıyor. Yurt dışındaki para, döviz, altın, hisse senedi, tahvil ve diğer menkul kıymetlerin 31 Aralık 2016’ya kadar bildirilmesi halinde, bu kıymete vergi incelemesi ve soruşturma yapılmayacak. Karşılıksız çek veren kişi, her bir çek için bin 500 güne kadar adli para cezasına çarptırılacak. Adli para cezasının ödenmemesi halinde, doğrudan hapis cezası verilebilecek. Bu iki tasarının ardından henüz Meclis’e sevk edilmeyen, çeşitli bakanlıklarla ilgili düzenlemeleri içeren torba tasarı da yasalaştırılarak tatile girilmesi planlanıyor.
Sayfa
8
Tarımda sigortalanma oranı artıyor Devlet destekli tarım sigortalı sayısı, geçen yıl bir önceki yıla göre yüzde 30 artış gösterdi. Türkiye genelinde devlet destekli tarım sigortalı sayısı geçen yıl 370 bini bulurken, sigortalı tarım alanı 19,3 milyon dekara, hayvan sayısı da 1,1 milyona ulaştı. Hazine Müsteşarlığı’nın sigortacılık raporundan derlenen bilgilere göre, Tarım Sigorta Havuzu (TARSİM) tarafından 2015’te düzenlenen poliçe sayısı bir önceki yıla göre yüzde 26,6 artarak, 1 milyon 86 bin 612’den, 1 milyon 375 bin 390’a yükseldi. Geçen yıl devlet destekli tarım sigortasındaki prim tutarı 965 milyon 772 bin lirayı bulurken, ödenen tazminat tutarı da 724 milyon 803 bin liraya ulaştı. Devlet destekli tarım sigortasında poliçe adetleri, prim ve tazminat tutarlarında bitkisel ürün sigortası ilk sırada yer aldı. Buna göre, geçen yıl bitkisel ürünler sigortası için 1 milyon 311 bin 373 poliçe düzenlenirken, prim tutarı 694 milyon 991 bin lirayı, ödenen tazminat da 605 milyon 947 bin lirayı buldu. Geçen yıl ödenen 724 milyon 803 bin liralık tazminatın, 97 milyon 208 bin lirası büyükbaş hayvan, 7 milyon 965 bin lirası küçükbaş hayvan hayat sigortası, 11 milyon 15 bin lirası sera, 937 bin lirası kümes hayvancılığı, 575 bin lirası arıcılık, 1 milyon 156 bin lirası da su ürünleri sigortası kapsamında ödendi. İç Anadolu başı çekti Geçen yıl devlet destekli tarım sigortalısı sayısı, bir önceki yıla göre yüzde 30,6 artışla 369 bin 979’a çıktı. 2014’te bu sayı 283 bin 365 düzeyindeydi. Sigortalı çiftçi sayısının en yüksek olduğu
bölge 85 bin 491 ile İç Anadolu Bölgesi olurken, bunu 74 bin 895 ile Karadeniz, 69 bin 474 ile Ege, 60 bin 767 ile Marmara, 34 bin 74 ile Akdeniz Bölgesi izledi. Sigortalı çiftçi sayısı Güneydoğu Anadolu Bölgesinde 26 bin 153, Doğu Anadolu Bölgesinde ise 19 bin 125 oldu. Öte yandan, 2015’te sigortalı tarım alanı yüzde 20,3 artışla 16 milyon 55 bin 250 dekardan 19 milyon 319 bin 799 dekara ulaştı. Sigortalı tarım alanında başı, 7 milyon 93 bin 432 dekar ile İç Anadolu Bölgesi çekerken, bunu 4 milyon 167 bin 722 ile Marmara, 2 milyon 947 bin 699 dekar ile Güneydoğu Anadolu ve 1 milyon 984 bin 283 dekar ile Ege izledi. Geçen yıl Karadeniz’de 1 milyon 529 bin 302 dekar, Akdeniz’de 1 milyon 49 bin 556 dekar, Doğu Anadolu Bölgesinde ise 547 bin 805 dekar tarım alanı için sigorta yaptırıldı. Geçen yıl itibarıyla sigortalanan hayvan sayısı ise 1 milyon 110 bin 427 olurken, 320 bin 50 sigortalı hayvan sayısı ile İç Anadolu Bölgesi ilk sırada yer aldı. Türkiye genelinde Konya, 2 milyon 115 bin 108 dekar tarım alanı, 22 bin 155 çiftçi ve 89 bin 85 hayvan sayısı ile sigorta sıralamasında başı çekti. En az sigortalı tarım alanının bulunduğu il ise 158 dekar ile Bingöl olurken, sigortalı hayvan ve çiftçi sayısının en az olduğu il Yalova olarak kayıtlara geçti.
11 TEMMUZ 2016 PAZARTESİ
Sayfa
9
”50.yılımızda başarılı olmak istiyoruz” Necati ve Temel’e piyango vurdu! şekilde oyuncuların ayrılabileceğini ancak kalmasını istediği oyuncular olduğunu kaydeden Altınay; “Ayrılan oyuncular oldu. Mehmet Arı, Muhammed Kurt, Furkan Mızrak ve Yasin Öztop sözleşmelerini feshetti. Yasin ile belki tekrar anlaşma olabilir. Yasin, önemli bir oyuncu. Ardahan Gündoğdu’da ayrılabilir. Diğer genç oyuncularla da görüşülecek. Emre Gemici ile anlaşıldı. Ahmet Kuru ve Safa Serbest ile anlaşılması iyi olur. Altyapıdan da birkaç takviye ile yola gireriz. Ben hep söylüyorum, takımdaki iskelet kadro bozulmasın yeter” diye konuştu.
Orduspor Teknik Direktörü Metin Altınay, takımda kalmasını istediği oyuncularla yola devam etmeleri halinde zirveye oynayacaklarını belirterek, en kötü ihtimalle ilk 4-5 sıra içerisinde yer alarak Play-Off’a kalmak istediklerini ve 50. yılda Orduspor’u hak ettiği yere getirmeyi hedeflediklerini dile getirdi. Başarılı olmaları için en büyük etkenlerden birinintaraftar olduğunun altını çizen Altınay, peş peşe maçlar kazanarak taraftarları tribüne çekmek istediklerini
ifade etti. “Play-Off mücadelesi vereceğiz” Bizim için önemli olan lige iyi başlamak. Eğer lige iyi bir giriş yaparsak, bu kez taraftarlarımızda yanımızda olacak. Ben takımıma güveniyorum. İyi işler çıkartacağız. Hedef hemen şampiyonluk demek istemiyorum. Ilımlı olmak lazım. Çünkü erkenden büyük hedef koymak olmaz. Ancak bu sezon en azından ilk 4-5 sıradan kopmayarak Play
Off’akalmak için mücadele vereceğiz. Elimizdeki mevcut kadro Spor Toto 3.Lig’de Play-Off’a kalır. Tabibunun için şartlarında gerçekleşmesi lazım. Futbolcu ödemelerinin yanı sıra taraftarlarda yanımızda durursa, en kötü ihtimalle bu sezon Orduspor, Play-Off oynar. 50. yılımızda başarılı olmak istiyoruz. Buna inanıyorum” dedi. “İskelet kadro bozulmasın yeter” Takımın yapısını bozmayacak
“Ordu’yu tribüne çekmemiz lazım” Sezona başlarken futbolcuların yanı sıra en büyük güvencesinin taraftar olduğunu aktaran başarılı antrenör; “Taraftarı yanımıza almamız lazım. Başarı için öncelikli şartlardan bir tanesi taraftar. Ordu’yu tribüne çekmemiz lazım. Sezona birkaç peş peşe maçlar kazandığımız zaman, o tribüne taraftarlarımız gelmek zorunda. Seyircinin arkamızda olması lazım. Şartlar ve lig hangisi olursa olsun, Orduspor taraftarı, her zaman bizim itici gücümüzdür. En büyük güvencem taraftar” ifadelerini kullandı.(spor52)
”Paramız olsaydı düşmezdik” Orduspor Kadın Basketbol Takımı Genel Koordinatörü Oktay Yamakoğlu, yeni sezon öncesinde Potanın Menekşeleri ile ilgili açıklamalarda bulundu. Ligden düşmelerinin tek sebebinin paralarının olmaması olduğunu söyleyen Yamakoğlu, yeni sezonda şampiyonluğun zor olduğunu ancak Play-Off oynayabileceklerini dile getirdi. Ordu halkının takımdan umudunu kesmemesini isteyen Yamakoğlu, iyi ve genç bir ekiple birkaç senenin sonunda tekrar Süper Lig’e çıkılabileceğiniifade etti. “Ligde kalabilirdik” İyi bir takım kurmalarına rağmen paralarının olmamasından dolayı küme düştüklerini kaydeden Genel Koordinatör Yamakoğlu; “Geçtiğimiz sezon çok iyi bir takım kurduk. Ancak oyuncular paralarını alamadıkları noktada gitmek istediler. Düşmemizde en temel sebep paramızın olmaması. Paramızolsaydı, ilk kurduğumuz takım Play-Off oynardı. İkinci kurduğumuz takım ise so-
nuna kadar kalsaydı, büyük ihtimalle ligde kalırdı. Yani düşme sebebimiz, paramızın olmaması ve oyuncuların bu yüzden ayrılmaları” dedi.
“Önümüzde kambur var” Geçmiş dönemlerdeki sorunların atlatılması gerektiğini savunan Yamakoğlu; “Benim sözleşmem geçen sezonun sonunda bitti. Sonuç olarak Ordu’da tekrardan bir yapılanma olacaktır. Nasıl bir yapılanma olacağını ve bizim bu yapılanmanın neresinde olacağımızı bekleyip göreceğiz. Halledilmesi gereken detaylar var. Geçmiş sezonlarla ilgili sorunlar atlatılırsa, iyi olacak. Çünkü önümüzde öyle bir kambur var” diye konuştu. “Şampiyonluk büyük paralar demek” Genel Koordinatör Yamakoğlu, Süper Lig’e çıkmanın tekrar mümkün olduğunu belirterek; “Takımdan umutlarını kesmesinler. Sonuçta Orduspor Kadın Basketbol Takımı, bir şehir takımı. Yeni sezonda şampiyon
Orduspor’un altyapısında gösterdikleri performanslarla dikkatleri üzerlerine çeken golcü oyuncu Necati Can Öztürk ile savunma oyuncusu Temel Kaya, Teknik Direktör Metin Altınay’ın isteği üzerine profesyonel yapıldı. Bu iki oyununun da Kocaeli Kartepe kampına götürüleceği ve yeni sezon kadrosunda yer alacağı bildirildi. Yeni sezon öncesinde mevcut oyuncularla anlaşmaya çalışan Orduspor’da, Teknik Direktör Metin Altınay, altyapıda izlediği oyuncuları tek tek A takıma çağırmaya başladı. Tecrübeli çalıştırıcı,Ordu’daki kampta altyapıdaki tüm oyuncuları görmek istediğini dile getirdi. “Necati ve Temel’i profesyonel yaptık” Necati Can Öztürk ve Temel Kaya’yı çıplak gözle izlediğini ve iyi oyuncular olduğunu aktaran Altınay; “Necati Can Öztürk ve Temel Kaya’yı izlemiştim. İkisi de iyi oyuncu. Ordu’daki kampta bizimle birlikte olacaklar. Başarılı olmaları durumunda bizimle Kocaeli Kartepe kampına da gelecekler. Necati, kanatlarda ve ileri uçta iyi oynuyor. Temel de savunma anlamında iyi bir oyuncu. Hem Necati’yi hem de
Temel’i profesyonel yaptık. İkisi de gelecek vaat eden oyuncular. Orduspor’un altyapısı iyi. Beğendiğim oyuncular var. 5 haftalık dilimde beğendiğim oyuncular oldu. Bir tane daha stoper var, onu da profesyonel yapacağız. Kısacası Ordu’daki kampta göze giren oyuncuları Kocaeli Kartepe’deki kampa götüreceğim. yeter ki onlar kendilerini göstersinler. Ben kamp kadrosunu fazlalaştırabilirim. Altyapı bizim için büyük nimet. Transfer yasağının olduğu bir ortamda altyapıdaki oyuncuların Orduspor’un devamı için çok önemli” ifadelerini kullandı. 18 yaşındaki golcü oyuncu Necati Can Öztürk, geçtiğimiz sezon Orduspor formasıyla Coca-Cola Bölgesel Gelişim U19 Ligi’nde 16 müsabakaya çıkmış ve 12 gol kaydetmişti. 19 yaşındaki savunma oyuncusu Temel Kaya ise Mor Beyazlı formayla Coca-Cola Bölgesel Gelişim U19 Ligi’nde çıktığı 19 karşılaşmada 1 gol atmıştı. Öte yandan Teknik Direktör Metin Altınay’ın, Necati ve Temel’in yanı sıra iyi performans gösterecek birkaç tane oyuncunun daha profesyonel yapılmasını istediği öğrenildi.(spor52)
STORE 52’YE BAYRAM İLGİSİ ! olmak demek çok büyük paralara ihtiyaç var anlamına geliyor. Geçen sezondan itibaren en çok para sıkıntısı yaşadık. O işler o kadar kolay olmuyor. Orta sıralara oynayan, Play Off’u kovalayan iyi ve genç bir ekip kurulur, o ekiple devem edilirse, birkaç senenin sonunda tekrar lige çıkacak bir takım kurulabilir. Para bulunup geçmiş dönemdeki borçlar ödendikten sonra bu senenin yapılanması yapılabilir. Borçlar ödenmediği sürece yeni
takım kurulma olayı da zorlaşır” ifadelerini kullandı. Yeni sezonda Türkiye Kadınlar Basketbol 1.Ligi’nde mücadele eden olan Potanın Menekşeleri’nin transfer yasağı olduğu için öncelikle alacaklı basketbolcuları ikna etmesi ve ödeme yapması gerekiyor. Mor Beyazlılar, alacaklı basketbolcuların ödemesini yaptıktan sonra transfer yapabilecek. (spor52)
Orduspor Kulübü Başkanı Yaşar Pamuk, “Orduspor’un yeniden eski günlerine kavuşması için üye sayısını mutlaka arttırması gerekiyor. Pamuk, Orduspor’un hem futbol, hem de basketbolda kötü bir sezon geçirdiğini dile getirerek, “Maalesef iki branşta küme düştük. Bunun tek sebebi eski yönetimin bizlere bıraktığı yaklaşık 85 milyon lira borçtur.” dedi. Orduspor’un borçlarından kurtulabilmesi için kulübün üye sayısının arttırılması gerektiğini kaydeden Pamuk, “Yaklaşık 85 milyon lira borcu olan Orduspor’un tek kurtuluşu üye sayısının arttırılmasından geçiyor.
Bunun için herkesin Orduspor’a gelerek üyelik başvurusunu yapmasını bekliyoruz.” ifadelerini kullandı. İlk etapta üye sayısının 10 bine ulaşması gerektiğini belirten Pamuk, “Sezon başında buna yönelik çalışmalarımız olmuştu ancak hedeflenen rakama ulaşılmamıştı. Bundan sonra da üye çalışmalarımız sürecek. Orduspor’un yeniden eski günlerine kavuşması için üye sayısını mut laka arttırmak gerekiyor. Bu kulübün kurtulmasını herkes gibi bizler de istiyoruz ama bu tek başına olmuyor. Desteklerle, el birliğiyle oluyor.” diye konuştu. (spor52)
Dirilişin parolası: Üyelik
Orduspor Kulübü’nün resmi ürünlerinin satışının yapıldığı Orduspor Store 52’ye, bayram izni için Ordu’ya gelen gurbetçilerin yoğun ilgisi vardı. Yeni sezon öncesinde bir süreliğine kapalı kalan ve 2 hafta önce yeniden açılan Orduspro Store 52’ye ilgi büyüktü. Orduspor’un özellikle gurbette olan taraftarları, Ordu ziyaretlerinde Orduspor Store mağazasından bayram alış-verişi yaptı.
Orduspor’un hem futbolda hem de basketbolda küme düşmesine rağmen, ekononik anlamda kötü durumda olan takımlarına yardımcı olmak isteyen Ordusporlu taraftarlar, Store 52’den alış-veriş yaptılar. Şu an için önceki senelerde bulunan ürünlerin satıldığı Orduspor Store 52’de yeni sezon öncesinde 50.yıla özel yapılacak yeni ürün satışının yapılması bekleniyor.(spor52)
SP R
11 TEMMUZ 2016 PAZARTESİ www.mirkuzeygazetesi.com.tr
”Orduspor’da her şey yolunda” duspor. Orduspor’a nasıl bir katkı olacaksa görüşmeler o yönde devam ediyor. Yönetimde zaten onu enine boyuna değerlendiriyor” diye konuştu.
Orduspor Kulübü Basın Sözcüsü Ömer Faruk Günay, yeni sezon öncesinde son gelişmelerle ilgili önemli açıklamalarda bulundu. Orduspor’da her şeyin yolunda olduğunu kaydeden Günay, sözleşmesini fesheden oyuncular dahil hepsiyle birkez daha görüşerek anlaşma yoluna gitmek istediklerini dile getirdi. Orduspor yönetiminin uyum içerisinde çalışmalarını sürdürdüğünü ve futbol, basketbol ve birçok konuda epey yol aldıklarını aktaran Günay, yeni sezonda taraftarları tekrar tribüne çekmek için de bir dizi projelerinin olduğunu ifade etti. “Oyuncularla görüşmeler sürüyor” Transfer komitesinin takımdaki bütün oyuncularla görüşeceğini belirten Basın Sözcüsü
Günay; “Teknik Direktör Metin Altınay ve golcü oyuncumuz Emre Gemici ile kesin anlaşmaya vardık. Diğer oyuncularla görüşmelerimiz devam ediyor. Sözleşmesini fesih eden oyuncular dahil hepsi ile alakalı transfer komitemiz çalışmalarını yürütüyorlar. Olumlu veya olumsuz bir karar olduğunda zaten açıklayacağız. Görüşmeler sürüyor ve her şey olumlu” dedi.
“A.Ş. konusunda çalışmalar sürüyor” Orduspor’da yeni sezon öncesinde, futbol basketbol ve diğer konularda işleri rayına oturtmaya devam ettiklerini söyleyen Günay; “Anonim şirket ile alakalı, o işin hem teknik hem resmi hem de kulübe nasıl bir katkısı olacağının boyutlarını arkadaşlar en iyi şekilde yürütüyorlar. Resmileşmiş net bir şey yok. Teknik ve resmi boyutu anlamında çok ciddi çalışmalar yürütülüyor. Bize bir faydası olacaksa o işleri yapacağız. Şu net, basketbol, futbol ve diğer konuların tamamında sezon başlamadan önce her şey dört dörtlük rayına oturmuş şekilde yolumuza devam edeceğiz. O konuda bütün komiteler hızlı bir şekilde çalışmalarına devam ediyor” şeklinde konuştu.
“Önemli olan Orduspor’un menfaatleri” Atiker Konyaspor ile adı geçen Burak Saban hakkında da değerlendirmelerde bulunan Günay; “Burak Saban konusunda talepler var. O süreçte devam ediyor. Ancak nihai olarak verilmiş bir karar yok. Burada Orduspor Kulübü’nün menfaatlerini göz önünde bulunduracağız. Önemli olan Or-
“Yönetim uyum içerisinde çalışıyor” Yönetimin uyum özverili bir şekilde çalışmalarını sürdürdüğünü ve sponsor konusunda da çalışmaların tüm hızıyla devam ettiğini aktaran Basın Sözcüsü Günay, şunları kaydetti;
“Sponsor, reklam, diğer dış kaynaklar ve sürekli gelir getirici kaynaklar ile alakalı ciddi bir Ar-Ge ekibimiz var. Deneyimli, profesyonel ve alanlarında uzman arkadaşlarımız, çok ciddi çalışmalar yürütülüyor. İnşallah bu sezon maddi konular daha iyi bir şekilde yoluna girmiş olacak ve sıkıntı olmayacak. Yönetim tam bir uyum içerisinde çalışmalarını yürütüyor. Herkeste heyecan var. Özverili bir şekilde, güvene dayalı, yoğun bir çalışma devam ediyor. Başkanımız Yaşar Pamuk da başımızda. Allahın izniyle bu sezon çok farklı olacak her şey.” “Taraftarlarımızı tribüne çekeceğiz” Orduspor taraftarlarını tekrar stadyuma çekmek için farklı projeleri olduğunu kaydeden Günay; “Taraftarlarımızı tribüne çekmek ve stadyumu doldurmak için her türlü proje, her türlü sosyal aktivite, gerekirse her maç öncesinde farklı programlar yaparak her türlü çalışmayı yürütüyoruz. Bilet fiyatlarıyla alakalı kesinlikle bir artırış falan da yapmayacağız. Gerekirse daha farklı çalışmalar yürüteceğiz. Yeni sezonda Orduspor taraftarlarını 19 Eylül Stadyumu’na , takımlarını desteklemeye bekliyoruz” ifadelerini kullandı.(spor52)
Transferin şampiyonu Güzelorduspor Bölgesel Amatör Lig ekiplerinden Güzelorduspor, 2016-2017 sezonu öncesinde gerçekleştirdiği kaliteli transferlerle dikkatlerini üzerine çekerken şampiyonluk için rakiplerine korku saldı. Mavi-YeşilMorlu ekip, şimdiye kadar iç ve dış transferde toplam 18 oyuncuyla anlaşmaya vardı. Transferlere en erken başlayan takım olarak ön plana çıkan Güzelorduspor, transferi büyük ölçüde tamamladı. Kamp kadrosunu oluşturan Mavi-YeşilMorlu ekipte, transferin kapandığı ve Teknik Direktör Cahit Terzi’nin isteği doğrultusunda nokta transfer yapılabileceği bildirildi. Takımın 3’te 2’si ayrıldı İşe takımdaki oyuncuları göndererek başlayan Güzelorduspor, geçtiğimiz takım kadrosunda bulunan yaklaşık 20 oyunuyla yollarını ayırdı. MaviYeşil-Morlulardan ayrılan oyuncular arasında Oktay Taze, Oktay Kanbolat, Caner Çolak, Mustafa Taşkın, Hamit Çevik, Ali Rıza Köybaşı, Aykut Şafak Kaya, Onur Sarıçam, Selim Dağ, Ali İrşat Türkmen, Aşkın Yeter, Serkan Söylemez, Okan Köksal, Serkan Eyüpoğlu, Hakan Yüce, Samet Gören ve Onur Kılınç gibi isimler yer alıyor. İç transferde 6 oyuncu tamam
İç transferde Samet Madalı, Volkan Bozkurt, Deniz Boztepe, Atillay Malkoç, Ferhat Samancı ve Fatih Deniz ile anlaşmaya vardı. Dış transferde bombalar patladı! Dış transferde Süper Lig tecrübesi bulunan Kamerunlu golcü SeverinBikoko ve PTT 1.Lig’de bir çok maça çıkan Onur Türk başta olmak üzere Mahmut Şengül, Burçin Yüksel, Hasan Tosun, Erhan Şengül, Emre Açıkgöz, Emrah Ergür, Tuğrul Karatosun, Turan Ekici, Kaan Yıldırım ve Abdülkerim Özden’i renklerine bağladı. Dış transferi büyük ölçüde kapatan ancak nokta transfer yapmayı düşünen Mavi-Yeşil-Morlu ekip, 12 oyuncuyla anlaşmaya vardı. 18 oyuncu var Güzelorduspor’da iç ve dış transferde toplam 18 oyuncuyla anlaşmaya varıldı. Bir ya da iki transfer daha yapması beklenen Ordutemsilcisinin, altyapıdan da 4 oyuncuyu A takıma çıkarması gündemde.(spor52)
GÖKTAŞ MOBİLYA KALİTESİ ÇİMİÇOĞLU MUTFAKTA
Adres:Evkaf Mah. Sahil Cad. 350/B Fatsa/Ordu Tel:0452 423 38 52 E-mail:ordu @ goktasmobilya.com.tr
ŞI
E T S E N I Ğ I KL
Ş U L U B E L TİK
S E R D A U Ğ TU