Mirkuzey 1365 22 07 2016 cuma

Page 1

Fındığın fiyatını arz belirleyecek “MÜCADELEMİZ KARARLILIKLA DEVAM EDECEK” “Darbecilere karşı milletimizin cevabı: Tek vatan, tek millet ve tek bayrak”

Bu sezon fındıkta Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’nın açıkladığı 468 bin tonluk tahmini

fındık rekoltesi, piyasada fiyatlar üzerinde yukarı doğru etkisini gösterdi. Devamı 4’te

“İlk kurşunu onların kafasına sıkarım” Doğu’da görev yapan Ordulu Er Oğuzhan Kural, darbeci hainlere ders niteliğinde bir mesaj verdi. Kural’ın videosu sosyal medya üzerinde taktir gördü en çok paylaşılan videolar arasındaki yerini aldı. Sabah gazetesinin yayınladığı video-

ya göre, Doğu’da görev yapan Ordulu Er Oğuzhan Kural, darbeye olan tepkisini video çekerek gösterdi. Bir tankın önüne geçen Kural, adeta darbecilere meydan okudu ve vatanına olan sevgisini ortaya koydu. 3’te

Karadeniz Gazeteciler Federasyonu (KGF) Genel Başkanı ve Ordu 19 Eylül Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Erdoğan Erişen, darbe girişimini kınayarak bu kalkışmanın demokrasiye yönelik olduğunu söyledi. Baş-

kan Erişen ve beraberindeki Basın İlan Kurumu (BİK) Anadolu Gazetecileri temsilci Mustafa Arslan, gazetemizi ziyaret ederek gündeme dair açıklamalarda bulundu. Devamı 5’te

Ordu’nun Fatsa İlçesinde Madeni Eşya ve Sanatkarlar Odası Başkanı Ayhan Baş ile Giyim Eşyaları Esnaf ve Sanatkârlar Odası Başkanı Cemal Paşalıoğlu ortak bir basın açıklaması yaparak, ülkeyi karanlık bir döneme sokmak isteyen Fetullahçı Terör Örgütü’nün (FETÖ) darbe girişimine karşı sert bir tepki gösterdiler. Devamı 5’te

GÖKTAŞ ÇİMİÇOĞLU MUTFAK

FATSA’DA

HİZMETİNİZDEYİZ Tel:0452 423 38 52

Adres:Evkaf Mah. Sahil Cad. 350/B Fatsa/Ordu E-mail:ordu @ goktasmobilya.com.tr 22 TEMMUZ 2016 CUMA

YIL: 5

SAYI:1365

FİYAT: 50 Krş.

GÜNLÜK TARAFSIZ SİYASİ GAZETE

DARBECİLER, TECAVÜZCÜLER VE KATİLLER İÇİN

“İDAMA EVET”

“Korkulacak bir durum yok”

AK Parti Fatsa İlçe Başkan Abdullah Uçar, 20 Temmuz akşamı toplanan MGK sonucunda olağanüstü hal (OHAL) 5’te ilan edilmesi değerlendirdi.

“Destek olduk ancak OHAL’i doğru bulmuyoruz”

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Bakanlar Kurulu toplantısı ardından açıkladığı 3 aylık OHAL’e CHP’den tepki geldi. CHP Fatsa İlçe Başkanı Onur Çam, “Cumhuriyet Halk Partisi olarak darbe sürecine ilişkin hem halkımız hem de hükümetimizle birlik olduk, destek verdik. Fakat alınan OHAL kararı 5’te ortak mutabakatı gölgede bırakmıştır” dedi.

Ordu Büyükşehir Belediye Başkanı Enver Yılmaz, Fatsa’da darbe girişimine karşı 15 Temmuz Cuma akşamı başlatılan ve beşincisi gününde devam eden ‘Demokrasi Nöbeti’ne katıldı. Başkan Yılmaz, burada yaptığı konuşmasında: “Türkiye 14 yıldır yüzde 4,4 büyüme hızını yakalayan dünyada tek ülkedir. Bu darbeyi yapanların düşünceleri Türkiye’nin Suriye gibi olmasıdır. Allah göstermesin bu darbe olmuş olsaydı, biz nereye gidecektik, siz nereye gidecektiniz, kısacası her birimiz dağılmıştık” dedi. Öte yandan Yılmaz, halk tarafından dile getirilen idamın geri gelmesi

kararına ilişkin, “Darbeciler, tecavüzcüler ve katiller için idama evet” diye konuştu.Fatsa’da vatandaşlar, Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) üyesi bir grup asker tarafından yapılan darbe girişimine tepki göstermek için ellerinde Türk bayraklarıyla ‘Demokrasi Nöbeti’nin beşinci gününde de meydanları doldurdular.

Yaş fındık pazara indi Ordu’da 2016 ürünü yaş fındık bahçelerden toplanarak yol kenarlarında gurbetçilere satılmaya başlandı. Kentte fındık hasat dönemine kısa bir süre kala bazı üreticiler bahçelerinden topladıkları yaş fındıkları kilosu 10 liradan yol kenarlarında satmaya Devamı 4’te başladı.

Cumhuriyet Meydanında düzenlenen Demokrasi Nöbeti’ne Ordu Büyükşehir Belediye Başkanı Enver Yılmaz, AK Parti Ordu İl Başkanı Uğur Çelenk, Ordu Büyükşehir Belediye Başkan Yardımcısı Ahmet Çoruh, Fatsa Belediye Başkanı Hüseyin Anlayan, AK Parti Fatsa İlçe Başkanı Abdullah Uçar, STK temsilcileri ve binlerce vatandaş katıldı. 3’te

Düşen helikopter darbenin ilk işareti mi? Filistinli kafileden Vali Balkanlıoğlu’na ziyaret MR hizmeti verilmeye başlandı Otomobilin motoru çıktı: 9 yaralı!

Giresun’un Alucra kırsalında 6 Temmuz günü düşen helikopterle ilgili flaş bir iddia ortaya atıldı. Yeni Asır gazetesinin yazarı Zafer Şa-

hin, darbe girişimi sonrası kaleme aldığı yazısında helikopter kazasının darbenin ilk adımı olduğunu iddia etti. 7’de

Karadeniz gezisi kapsamında Ordu’ya gelen 44 kişilik Filistinli kafile, Vali İrfan Balkanlıoğlu’nu ziyaret etti. Valilik Toplantı Salonu’nda Filistinli kafileyi kabul eden Vali Balkanlıoğlu, ”Sizleri Ordu’da görmekten son derece mutlu ve memnun oldum. Devamı 4’te

Ordu Kamu Hastaneleri Birliği Genel Sekreterliği hızla gelişen teknolojiye uyumlu olarak daha kaliteli bir sağlık hizmeti sunmak için Ordu Devlet Hastanesi, SB-ODÜ Eğitim ve Araştırma Hastanesi ve Ünye Devlet Hastanesinden sonra Fatsa Devlet Hastanesinde de MR (Manyetik Rezonans) hizmeti 6’da vermeye başladı.

Ordu’nun Altınordu ve Fatsa ilçelerinde meydana gelen trafik kazalarında 9 kişi yaralandı. Alınan bilgiye göre, Altınordu ilçesinde sürücüsü ve plakası henüz öğrenilemeyen otomobil, Efirli Mahallesi’nde direksiyon hakimiyetini 3’te kaybederek bariyere çarptı.


22 TEMMUZ 2016 CUMA

Sayfa

Sosyal kaygı bozukluğuna dikkat

Sağlık

Baş ağrısını ciddiye alın Beyin ve Sinir Cerrahisi Bölümü Uzmanı Opr. Dr. Naki Keleş, baş ağrısının genellikle stres, yoğun çalışma ve uykusuzluk gibi nedenlerden kaynaklanabileceğini, ancak baş ağrısı bazen beyin tümörü, beyin kanaması ve anevrizma gibi yaşamı tehdit eden hastalıkların da belirtisi olabileceğini söyledi. Baş ağrısı, beyin tümörleri ve tedavi yöntemleri hakkında bilgiler veren Opr. Dr. Naki Keleş, “Her insanın mutlaka yaşadığı sağlık problemlerinden biri olan baş ağrısının dikkate alınması ve nedenlerinin araştırılması gerekiyor. Sabah kalktığımız da ya da işlerimizi yaptığımız gün içinde bazen başımız ağrır, dikkate almayarak ‘geçer’ diye beklediğimiz hatta doktorumuzun onayını almadan kullandığımız ağrı kesiciler daha ciddi sağlık problemlerine yol açabiliyor” dedi. Baş ağrılarının, baş-boyun bölgesindeki damar, kas, çene eklemi ve saçlı derisinden kaynaklandığını belirten Keleş, “Bu bölgedeki damarlarda genişleme, kaslardaki spazm ve saçlı derideki gerilmeler ağrıya neden olur. Beynin kendisinin ağrı duyusu yoktur. Baş ağrısı çektiğimizde beynimiz ağrıyor gibi olsa da çevresinden kaynaklanıyordur. Baş ağrısı, apati yani hareket ve mimikler de yavaşlama, bulantı, kusma, epilepsi nöbetleri, beyinde yerleştiği yere göre vücudun bazı bölgelerinde güçsüzlük belirtileri, beyin tümörleri yeni doğan çocuklar dahil her yaşta görülebilir. Kadınlarda ve erkeklerde görülme oranı da tümör cinsine göre değişir” diye konuştu. Beyin tümörlerinin huy olarak ikiye ayrıldığını ifade eden Keleş, “Bunlardan birincisi iyi huylu tümörlerdir yani beyin hücresi kaynaklı olmayanlar. Beyin dokusundan kolaylıkla ayrılabilirler ve tümü veya tümüne yakın kısmı çıkarılabilir. Bu nedenle ameliyat sonrası sonuçları çok iyidir. Tek bir operasyon ile hayatın sonuna kadar kür şansı vardır. İkincisi ise kötü huylu tümörlerdir yani beyin hücresinin kendi tümörleri. Tümörleşen doku beynin fonksiyonlarını gerçekleştiren kendi dokusudur. Bu sebeple aslında cerrahi olarak çıkarılan her doku fonksiyon kaybıdır. Ameliyat sonrası belli bir zaman süresi içinde tekrar büyüyerek beyine baskı yapmaya devam ederler. Kötü huylu tümörlere vücudun başka bir bölgesinden beyin dokusuna yayılmış metastatik tümörlerde girer. Beyin tümörlerinin tedavisi sıklıkla cerrahidir. Cerrahi tedavi sonrası kimi zaman kemoterapi kimi zaman radyoterapi bazen her ikisi ile kombine tedavi yapılır. Beyin tümörlerinde uzman ekiplerin gerçekleştirdiği ameliyatlar ile son derece başarılı sonuçlar alınabilmektedir” şeklinde konuştu.(iha)

www.mirkuzeygazetesi.com.tr

Mir Mehmetoğlu Gıda Mad. San. ve Tic. Ltd. Şti. Adına Tüzel Kişi Temsilcisi

Niyazi YEŞİLLER YAYIN KURULU Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Sefa Eyi Sayfa Editörü Hüseyin Güneş Akbulut Mutlu Baymak Haber Merkezi Erkan Kaş Çiğdem Akyol Hamdi Büklü Ekrem Ezim Nusret Yeşiller

2

Genel Yayın Yönetmeni Betül Akbulut

Hukuk Danışmanı Av. Doğan Pehlivan

İnternet Editörü Seyhan Yeşiller

Yayın Danışmanı Yrd. Doç. Dr. Ahmet Fidan

Temsilcilikler Korgan:Kenan Patak Çatalpınar: Adil İşnel

Dizgi-Grafik Yeşiller Grafik Tasarım www.yesillermatbaa.com

Yayın Türü Baskı Tesisi Yerel Süreli Mir Mehmetoğlu Gıda Mad. San. ve Tic. Ltd. Şti. Yeşiller Grafik Tasarım Reklam ve Matbaa Gazetemiz basın ahlak kurallarına uymayı taahhüt eder. Köşe yazıları ile ilgili hukuki sorumluluk yazarlara aittir. Gazetemiz İHA Abonesidir. Adres MKP. Mh. Ş.P. Erkan Alışır Cd. No:29 Fatsa/ORDU Tel : 0452 407 10 11 Faks : 0452 407 10 12 E-Posta : gazetekuzey@gmail.com

Psikoterapist/Aile Çift Ve Evlilik Terapisti Uzman Psikolog Naciye Tokaç, sosyal kaygı bozukluğu konusunda uyardı. Diğer insanların bulunduğu ortamlarda hata yapma, rezil olma ve dikkatin kendi üzerine yönelmesinden korkma şeklinde görülen sosyal kaygı bozukluğunun toplum içinde genellikle çekingenlik olarak anlaşıldığını belirten Uzman Psikolog Naciye Tokaç, “Kişi tanıdığı veya hiç tanımadığı kişiler olsun, başkalarının olduğu ortamlarda dikkatin kendisine yöneldiğini düşünerek endişe ve korku hissine kapılır ve genel düşünce ve hareketlerinde normalde olduğuna göre tuhaflıklar olabilir. Bu tuhaflıklar; normalde olmayan, konuşurken sesinde titreme, yüz kızarması, terleme, ellerinde titreme, kalp çarpıntısı, zihin dağınıklığı ve dikkat dağınıklığı gibi fiziksel durumlar olabilir. Kişi bu durumları yaşayacağını gireceği ortamı düşündüğü an veya yapması gereken faaliyeti düşündüğü an yaşamaya başlar” dedi. Sosyal ortama giren kişinin; kaygı hissetmeye başladığı an, olduğu ortamdan biranönce çıkmak istediğini kaydeden Uzman Psikolog Naciye Tokaç, “Kaygı hissettiği anda verilebilecek iki tepki “kaç yada savaş” tepkileridir. Sosyal ortamda kendi kor-

kusuyla baş başa kalan kişi ise genellikle kaçmayı tercih eder ve bu ortamdan çıkmak için uğraşır veya kaygı hissedeceği durumlara hiç girmemeye çalışır. Böylece kaygısıyla yüzleşme fırsatı bulamaz ve sosyal kaygısı gittikçe devam eder. Sosyal kaygı duyulan ortamlarda kaçmak yerine savaşmak kişinin olduğu ortamla baş edebilmesini görmesine fırsat sunacağından dolayı aslında durumun korktuğu kadar olmadığını görmesinde fayda vardır” diye konuştu. Sosyal kaygı duyulmasının önemli bir nedeninin de kişinin hissettiği öğrenilmiş çaresizlik hissi olduğunu belirten Uzman Psikolog Naciye Tokaç, “Kişi sıklıkla karşılaştığı bu durumu artık her zaman ve heryerde yaşayacağını düşündüğü için artık bundan kurtulamayacağını ve daima bu durumu yaşayacağını düşünecektir. Kişinin yaşadığı olumsuz tecrübeleri gelecekte edineceği tecrübelerine aktarılarak aynı durumu tekrar yaşayacağını düşünmesini sağlar. Bu durum ise gelecekle ilgili olumlu düşünmesine engel olacak ve olumsuz beklenti içerisine girmesini sağlayacaktır. Sosyal kaygı duyan kişinin fiziksel, düşünsel ve duygusal alanlarının hepsinde birden değişiklikler gerçekleşir. Fiziksel

yapısında otonom sinir sisteminin çalışmasına bağlı olarak heyecan anında oluşan tepkiler oluşmaya başlar aynı anda denilebilecek anda tüm olumsuz düşünceler zihninden geçmeye başlar ve duygular genellikle kendine yönelik kızgınlık v heyecan ile dolu olmaktadır. Böyle karmaşık bir durumla karşılaşan kişi bununla baş edemeyecek ve ne kadar yaşadığı olumsuz durumu belli etmek istemese de içine kapanacak ve kendisini ifade edemeyecektir” diye konuştu. Sosyal ilişki kurma becerisi ve diğerleri ile kurulan iletişimin nasıl yapılacağının çocukluğun ilk dönemlerinde sosyalleşme süreci ile öğrenildiğini ifade eden Uzman Psikolog Naciye Tokaç, “Özellikle baba imajı çocuk açısından sosyalleşme konusunda önemli bir figür olmaktadır. Çocuk yaptığı yeni davranışlar, di-

ğerleri ile kurduğu ilk iletişimlerde bazen hatalar yapabilir. Yaptığı hatalar karşısında çocuğa verilen tepkilerin nasıl olduğu önemlidir. Suçlayıcı, aşağılayıcı ve değersizlik hisleri uyandıran aşırı öfkeli tepkiler çocuğun kendisine güven sorunlarına yol açacaktır. Yanlış yaptığında yaptığı yanlış çocuğa hissettirilmeli ancak nasıl telafi edebileceğine dair de fırsat verilmelidir. Bir diğer önemli nokta ise diğerleri ile iletişimi nasıl kuracağını yetişkinleri gözleyerek ve model alma yoluyla öğrenmektedir. Yetişkinin uygun olmayan davranışları da çocuğun aynı şekilde model almasına yol açacaktır. Sosyal kaygı bozukluğu; bastırılmış bilinçaltı kaygıların ürünü olduğundan dolayı psikoterapi tedavide önemli gelişme sağlayacaktır.” şeklinde konuştu.(iha)

Sağlıklı yaşlanmayı sağlayan besinler ürünleri ve ıspanak gibi koyu yeşil yapraklı sebzelerdir. Bağışıklığınızı selenyumla güçlendirin Vücudumuzun antioksidan savunma sisteminde ve bağışıklık sisteminde rolü olan en iyi antioksidanlardan birisi selenyumdur. Tiroid hormonlarının birbirine dönüşmesini sağlayan bu mineralin yetersizliği, var olan tiroid hastalığınızın şiddetini arttırabilir. Selenyumun güçlü bir antioksidan ve tümör koruyucusu olduğunu unutmayın. Selenyumun en iyi kaynakları kırmızı et ve deniz ürünleridir. Uzman Diyetisyen Aslıhan Küçük, sağlıklı yaşlı olmanın sihirli noktasının doğru besinlerle akılcı bir beslenme planını oluşturup uygulamaktan geçtiğini söyledi. Uzman Diyetisyen Aslıhan Küçük, “Sağlıklı yaşlı olmanın sihirli noktası, doğru besinlerle akılcı bir beslenme planını oluşturup uygulamaktır. Akılcı bir beslenme planı yapmak için ise tükettiğiniz besinlerin içerdikleri vitamin ve minerallerin yaşlılık sürecindeki etkilerini de bilmeniz yeterli” dedi. B12 tüketimine dikkat B 12 eksikliğinin yorgunluk, depresyon, unutkanlık gibi sorunların en büyük sebeplerinden birisi olduğunu anlatan Uzman Diyetisyen Aslıhan Küçük, “B12 eksikliği! Yaşlıların birçoğunda mide salgısında azalma ve midenin iç yüzeyini oluşturan dokuda tahribat gözlenmektedir, bu nedenle yaş ilerledikçe B12 eksikliği daha çok göze çarpar. B12’nin sinir sistemi üzerindeki etkilerini de düşünerek düzenli olarak B12 vitamini zengini besinler olan kırmızı et ve ürün-

leri, balık, yumurta sarısı, peynir ve süt tüketmeye özen gösterin” diye konuştu. Yaşlılığa karşı savunma için: C vitamini Yaşla birlikte C vitamini düzeylerinde düşüş gözlendiğini anlatan Uzman Diyetisyen Aslıhan Küçük, daha sonra şunları söyledi: “C vitamini yaşa bağlı katarakt, kardiyovasküler hastalıklar, enfeksiyonlar ve kansere karşı koruyucu etki gösterir. Ancak besinleri hazırlama, pişirme ve saklama koşullarına dikkat etmediğiniz takdirde önemli miktarlarda C vitamini kaybı oluşabilir. En iyi C vitamini kaynakları sebze ve meyveler; özellikle turunçgiller, yeşil biber, maydanoz ve domatestir. Yaşlılığa karşı savunma için mutlaka her öğün C vitamini tüketmeyi unutmayınız. Yorulmamak için magnezyum Kas ve sinirlerde uyarı iletiminin önemli bir belirleyicisi olan magnezyum, kalsiyum ve potasyum dengesinin korunmasında da etkindir. Kandaki magnezyum düzeyi sinir ve kas hücreleri ara-

sındaki sinyallerin geçişi için de gereklidir. Sindirim sistemindeki yaşa bağlı değişiklikler, emilim bozuklukları, aşırı su ve elektrolit kaybı, kötü beslenme özellikle işlenmiş besinlerin fazlaca tüketimi ve alkolizm magnezyum kaybını arttırır. Magnezyum yetersizliğinin başlıca belirtileri; baş dönmesi, kas yorgunluğu, huzursuzluk ve zihin işlevlerinde bozulmadır. En iyi kaynakları; tam buğday unu ile yapılan ekmekler, kurubaklagiller, süt ve

Kalbinizin dostu: Bakır Günlük diyetinde 1 miligramdan az bakır tüketen bireylerde plazma kolesterolünün yükseldiği, glikoz toleransının azaldığı ve kalp-damar hastalıklarına yakalanma riskinin arttığı yapılan çalışmalarda belirtilmektedir. Kalp sağlığınızı korumak için diyetinizde yeterli miktarda bakır tüketmeyi unutmayın! En iyi bakır kaynakları; susam tohumu, fıstık, kurubaklagiller, balık, kakao, yumurta ve koyu yeşil yapraklı sebzelerdir.”


22 TEMMUZ 2016 CUMA

Sayfa

T.C. FATSA İCRA DAİRESİ 2016/320 TLMT. TAŞINIRIN AÇIK ARTIRMA İLANI Aşağıda cins, miktar ve değerleri yazılı mallar satışa çıkarılmış olup: Birinci artırmanın aşağıda belirtilen gün, saat ve yerde yapılacağı ve o gün kıymetlerinin %50’sine istekli bulunmadığı taktirde, yine aşağıda belirtilen gün, saat ve aynı yerde 2. artırmanın yapılarak satılacağı; şu kadar ki, artırma bedelinin malın tahmin edilen değerinin %50’sini bulmasının ve satış isteyenin alacağına rüçhanı olan alacakların toplamından fazla olmasının ve bundan başka paraya çevirme ve payların paylaştırma giderlerini geçmesinin şart olduğu; birinci artırmadan on gün önce başlamak üzere artırma tarihinden önceki gün sonuna kadar esatis.uyap.gov.tr adresinden elektronik ortamda teklif verilebileceği, birinci artırmada istekli bulunmadığı takdirde elektronik ortamda birinci artırmadan sonraki beşinci günden başlamak üzere ikinci artırma gününden önceki gün sonuna kadar elektronik ortamda teklif verilebileceği, mahcuzun satış bedeli üzerinden aşağıda belirtilen oranda KDV.’nin alıcıya ait olacağı ve satış şartnamesinin icra dosyasından görülebileceği; gideri verildiği takdirde şartnamenin bir örneğinin isteyene gönderilebileceği; fazla bilgi almak isteyenlerin yukarıda yazılı dosya numarasıyla dairemize başvurmaları ilan olunur. 20/07/2016 Taner SAVAŞ İcra Müdür Yardımcısı 94106 1.İhale Tarihi : 24/08/2016 günü, saat 10:00 - 10:05 arası. 2.İhale Tarihi : 08/09/2016 günü, saat 10:00 - 10:05 arası. İhale Yeri : FATSA YEDİEMİN OTOPARKI No 1

Takdir Edilen Değeri TL.

Adedi

KDV

40.000,00

1

%18

Cinsi (Mahiyeti ve Önemli Nitelikleri)

2

55.000,00

1

%18

“İlk kurşunu onların kafasına sıkarım”

/ Sefa EYİ 1’den devam Milli iradeye sahip çıkan kişiler tarafından taktir gören videoda Kural, şöyle konuştu: “Ben Oğuzhan Kural, Orduluyum ve doğuda görev yapıyorum. Devletime ve milletime hainlik yapan Fetullah köpekleri, size sesleni-

52k7197 Plakalı , 2009 Model , ISUZU Marka , Kırmızı renkli NQR tipli Isuzu marka kupa ve kasası kırmızı, kupa ve kasada yer yer ezik ve çizikler mevcut lastikleri eski 667920 motor numaralı NNAN RR75E02004792 şase numaralı 2009 model kapalı kasa kamyon.

(İİK m.114/1, 114/3) Resmi ilanlar www.ilan.gov.tr ve www.mirkuzeygazetesi.com.tr’de Basın ord:392512 www.bik.gov.tr

yorum; unuttuğunuz bir şey var. Bu devleti bölmek için bana emir veren her kim olursa olsun ilk kurşunu onun kafasına sıkarım. Cumhurbaşkanımın canına kast eden, Başbakanımın canına kast eden, Türk milletinin canına kast eden kim olursa olsun tanımam vururum. Önce vatan.” AK Parti Ordu Milletvekili Ergün Taşçı, korkusuz ve kahraman askerimiz için helal süt emmiş Mehmetçiğimiz ifadesine yer verdi. Kural ile gurur duyduğunu ifade eden Taşçı, “İşte bizim helal süt emmiş Mehmetçikle-

rimiz. Ordulu Oğuzhan Kural kardeşimizle gurur duyduk. Bu sütü bozuklarla gerçek askerimizi ayırt edelim” diye konuştu. Kahraman askerimizin videosuna http://www.sabah.com. tr/webtv/turkiye/doguda-gorev-yapan-askerden-darbecilere-sert-mesaj linkinden ulaşabilirsiniz.

/ Sefa EYİ 1’den devam Kazada araçta bulunan Kıymet, Kerim ve Ali Kara, Ayşegül ve Mihriban Çaldağı ile Zehri Musaoğlu yaralandı. Yaralılar, 112 Acil ekiplerince Ordu Devlet Hastanesine kaldırıldı. Fatsa ilçesinde meydana gelen diğer kazada ise Mustafa

İçkilli yönetimindeki 52 DD 509 plakalı otomobil ile İdris Kaya idaresindeki 52 EH 199 plakalı otomobil, Mustafa Kemal Paşa Mahallesi’nde çarpıştı. Kazada sürücü Mustafa İçkili ve araçta bulunan Raziye Kaya ile Eda Nur Kaya yaralandı. Yaralılar, 112 Acil ekiplerince Fatsa Devlet Hastanesine kaldırıldı.

Otomobilin motoru çıktı: 9 yaralı!

52HE973 Plakalı , 2007 Model , ISUZU Marka , 2007 model İsuzu marka NKR WİDE STD tipli beyaz-kırmızı renkli, kupada ve kasada yer yer ezik ve çizikler mevcut, lastikleri eski, 6 tekerli AI0543481 motor, NNANKRV1602008079 şasi numaralı kapalı kasa kamyonet.

1.İhale Tarihi : 24/08/2016 günü, saat 10:10 - 10:15 arası. 2.İhale Tarihi : 08/09/2016 günü, saat 10:10 - 10:15 arası. İhale Yeri : FATSA YEDİEMİN OTOPARKI Takdir Edilen No Adedi KDV Cinsi (Mahiyeti ve Önemli Nitelikleri) Değeri TL.

3

Motosiklet refüje çarptı: 1 yaralı / Sefa EYİ Ordu’nun Fatsa ilçesinde refüje çarpan motosikletin sürücüsü yaralandı. Edinilen bilgiye göre, İsa Karayiğit idaresindeki 52 KD 362 plakalı motosiklet, Fiskobirlik kavşağında yağmur nedeniyle direksiyon hakimiyetini kaybederek refüje çarptı. Kazada

motosikletten fırlayan sürücü yaralandı. Hayati tehlikesi bulunmayan yaralı, 112 Acil ekiplerince Fatsa Devlet Hastanesi’ne kaldırıldı.

DARBECİLER, TECAVÜZCÜLER VE KATİLLER İÇİN “İDAMA EVET”

/ Hamdi BÜKLÜ 1’den devam Sıkıntılı bir süreçten geçildiğini söyleyen Fatsa Belediye Başkanı Hüseyin Anlayan, “Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan tamam diyene kadar meydanlarda olmaya devam edeceğiz. Gerçekten sıkıntılı bir süreci atlatıyoruz ama hamdolsun her geçen gün daha da güzele gidiyor. Buna yürekten inanıyorum. Geçtiğimiz Cuma akşamı Türkiye’mizdeki darbe girişiminin arkasından Cumhurbaşkanımızın dik duruşu, Başbakanımızın dik duruşu, bütün siyasi partilerimizin sivil toplum örgütlerimizin dik duruşu, bu darbe girişimine katılmayan askeri yetkililerimizin, rütbelilerimiz dik duruşu bilhassa

emniyet güçlerimizin dik duruşu ve savunması gerçekten takdire şayandır. Valilerimizin, Kaymakamlarımızın dik duruşu gerçekten takdire şayandır. Özellikle o andan itibaren Cumhurbaşkanımızın çağrısı üzerine herkesin sokaklara çıkarak tankların önünde durması, tankların üzerine çıkması, kendini silahlara siper etmesi, takdire şayandır. Buna yürekten inanan destek veren bütün hemşerilerime şahsım adına bir defa daha yürekten teşekkür ediyorum. Allah her birinden razı olsun” dedi. “16 TEMMUZ ÖZGÜRLÜK MEYDANI OLACAK” Hükümet konağı önündeki meydanın yeni ismi hakkında bilgi veren Başkan Hüseyin An-

layan, “Enver Yılmaz Başkanımız buradayken söylemek istiyorum. Ordu Büyükşehir Belediye meclisimiz bu hafta Başkanımızın da teklifi ile Büyükşehir Belediyemizin önündeki meydana 16 Temmuz Demokrasi Meydanı adını verdik, bu resmileşti. Bizde Sayın Başkanımıza bir öneri verdik, dedik ki, ‘Hükümet Konağı önündeki yapmış olduğumuz yeni meydana isimler çok tartışıldı ama karar verememiştik o yüzden ‘Yeni Meydan’ diyorduk, inşallah bir sonraki belediye meclisimizde de teklifimiz 16 Temmuz Özgürlük Meydanı olacak’ dedi” şeklinde konuştu. “TAYYİP ERDOĞAN DAĞILDIĞI TAKDİRDE, TÜRKİYE’DE DAĞILACAKTI” Ordu Büyükşehir Belediye Başkanı Enver Yılmaz, darbe girişiminin yapılan bir organizasyon olduğunu ifade ederek, “Bu darbe organizasyonu Sayın Tayyip Erdoğan’ın şahsında yapılmıştır. Neden Tayyip Erdoğan’ın şahsında? Çünkü Türkiye’de İmame ‘O’ da, o yüzden. Bakınız İmame dağıldığı zaman tespih dağılıyor, Tayyip Erdoğan dağıldığı takdirde, Türkiye’de dağılacaktı. Tayyip Erdoğan’a karşı bu organizasyonu sebebi ise, dünya lideri olmasıdır. Yapmış olduğu uygulamalar oldu, Türkiye’nin iç huzurundaki katkıları ortadadır. Bu

uygulamalarla birlikte Avrupa’da dünyada 16 yıldır istikrarlı bir şekilde gelişen tek bir ülke var, o’da Türkiye’dir” dedi.

“DÜŞÜNMEZ VE HEPİMİZİ HELAK EDERDİLER” Başkan Yılmaz, “Türkiye 14 yıldır yüzde 4,4 büyüme hızını yakalayan dünyada tek ülkedir. Bu darbeyi yapanların düşünceleri Türkiye’nin Suriye gibi olmasını istemeleridir. Allah göstermesin bu darbe olmuş olsaydı, biz nereye gidecektik, siz nereye gidecektiniz yani her birimiz da-

ğılmıştık. Şimdi yargılama süreci başlayacak. Sevgili kardeşlerim bunlar yargılama da yapmazlardı. Recep Tayyip Erdoğan’a alnının ortasından vurmaya teşebbüs eden seni, beni kısacası bu vatandaşı düşünür mü? Düşünmez ve hepimizi helak ederdiler. Allah onların bin belasını versin. O paşaları, generalleri TV ekranlarında görüyorsunuz değil mi?

Koskoca adamlar, her biri imparator gibi emrinde 5-10 bin kişilik ordu askeri olan insanlar. Amerika’daki bir meczubun kandırması yüzünden darbe yapmaya çalıştılar. Bu darbe ile birlikte Tayyip Bey başta olmak üzere derdest edip cezaevine sokacak burada kendine göre bir hükümdarlık kuracaktı. Çok şükür kuramadılar. Kimin sayesinde kuramadı? Tabiki de halkımızın sayesinde hep beraber bir ve beraber olduğumuz için emellerine ulaşamadılar” diye konuştu.

“BU MEMLEKET MESELESİ” Darbecilerin idam olması konusuna da değinen Başkan Yılmaz, “Halkımızın idam talebini Cumhurbaşkanımız açıkladı: ’Türkiye Büyük Millet Meclisimiz ne karar verirse imzalayacağım’ dedi. Başbakanımız ise, ‘Görüşüyoruz ve düşünüyoruz’ diye açıkladı. Bu akşam Anayasa Komisyonu Başkanımız Anayasa Prof. Mustafa Şentop’ta açıkladı ve ‘Benim şahsi görüşümdür ve bunu görüşeceğiz. Üç konuda idama ‘Evet’ diyeceğim. Katillere karşı idama ’Evet’ diyeceğim. Tecavüzcülere karşı ‘Evet’ diyeceğim. Vatana ihanet edenlere karşı ‘Evet’ diyeceğim’ dedi. Bunu değerlendirecek olan Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde Hükümetimiz, Başbakanımız ve Cumhurbaşkanımızdır. Şunu

söylemeye çalışıyorum. Ordu’da darbenin olduğu akşam Belediye Meydanı’nda herkesi çağırdık dedik ki, ‘Bu siyasi parti meselesi, AK Parti meselesi değil. Bu AK Parti’nin, MHP’nin, CHP’nin, Büyük Birlik Partisi’nin meselesi değil. Bu sivil toplum örgütlerinin meselesi değil, bu hepimizin meselesi’ dedik. Bu memleket meselesi, bu Türkiye meselesidir” şeklinde konuştu. “HALKIMIZ ÇOK ŞÜKÜR İZİN VERMEDİ” Son olarak Başkan Yılmaz, “Siz inanıyor musunuz ki? Recep Tayyip Erdoğan alındıktan sonra Türkiye’deki diğer siyasi partiler istedikleri gibi görev yapabilecekler. Zamanla göreceksiniz, öldüreceklerdi infaz edeceklerdi, yakacaklar ve yıkacaklardı. Bunların niyeti memleketimizi bölmek parçalamaktı ama halkımız çok şükür izin vermedi” diye konuştu.


22 TEMMUZ 2016 CUMA

Sayfa

4

Fındığın fiyatını arz belirleyecek Filistinli kafileden Vali Balkanlıoğlu’na ziyaret

1’den devam Yeni sezon fındık hasadına sayılı günler kala rekolte ve fiyat tartışmaları tekrar gündemde. Rekolte yüksek çıkarsa üretici, düşük çıkarsa sanayici ve ihracatçı için sıkıntı yaratacak. Girdi maliyetlerini hesaplayan üretici taban fiyatının yükselmesini isterken, ihraçatcı ise pazar kaybı yaşamamak için fiyatın makul seviyelerde olmasını istiyor. Rekolte ve fiyat spekülasyonuna son vermek için Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’nın ortak tek rekolte açıklaması da tartışmalara son vermedi. Bakan Faruk Çelik’in açıkladığı 468 bin tonluk tahmini rekolte üreticilerce makul karşılanırken, sektörün diğer temsilcilerince gerçekçi bulunmadı. bu rekolteye Ulusal Fındık Konseyi şerh koyarken, ihracatçılar ise il il istatistik verilere yer verilmediği için gerçekçi bulmadıklarını ve kendi tahminlerinin 600 bin tonun üzerinde

olduğunu açıkladılar. Bu arada Bakan Çelik’in açıkladığı 468 bin tonluk tahmini rekolte piyasada fiyatlar üzerinde hemen etkisini göstermeye başladı. Sezon başında 12 liradan açılan ancak 8.5 liraya kadar gerileyen üretici fiyatı, son bir haftada 82 kuruş artarak Giresun’da 9.32 liraya yükseldi. Gelişmelere ilişkin Dünya’ya açıklamalarda bulunan sektör temsilcileri sezon açılış fiyatını piyasaya yapılacak arzın belirleyeceğini söylediler. Fiyat 15 lirayı bulur Her zaman olduğu gibi bu sezon da üreticinin fındığına talip olduklarını ve piyasa fiyatının 10-20 kuruş üzerinde alım yapacaklarını kaydeden Fiskobirlik Başkanı Lütfi Bayraktar; “Bu yıl rekolte geçen yıldan da düşük. Yeterki üretici ürününe sahip çıksın, piyasa kendi fiyatını oluşturur. Eğer üretici pazara ürünü yeterli miktarda indirirse yeni sezonun açılış fiyatı 10 lirayı geçer,

hatta 15 lira bile olabilir. Üretici bilinçli hareket etmeli. Ürünü emanete bırakmamalı. Elinden erken çıkarmamalı. Emanete bırakacaksa Fiskobirlik depolarından faydalanabilirler. Satacaksa biz talibiz” diye konuştu. Pisayada farklı rekolte tahminleri nedeniyle üretici ve sanayicinin kafalarının karışık olduğunu vurgulayan Bayraktar şunları söyledi: “Rekoltenin 468 bin tonun üzerinde gerçekleşmesi durumunda TMO’nun müdahle alımı yapabileceği söylentrileri var. Müdahale alımı görevi verilecekse Fiskobirlik’e verilmeli. Bu hem Hazine hem de üreticinin lehine olur. Fiskobirlik’in alımları yapabilecek maddi gücü var”dedi. Son yıllarda il defa tek tahmini rekolte açıklandığını vurgulayan Ordu Ticaret Borsası Başkanı Ziver Kahraman, tahminin yüzdelik olarak açıklanan rakama yaklaşması ve uzaklaşmasının fiyatları aşağı veya yukarı doğru tetikleyeceğini söyledi. Kahraman, geçtiğimiz yıllarda yaşananların hem üretici hemde diğer paydaşlar üzerinde etkili olduğunu, bu nedenle alıcı ve satıcınında temkinli harekette bulunarak piyasa fiyatını oluşturacağını sözlerine ekledi.

Avrupalı 2017 sayımını bekliyor Fındık fiyatını asıl 2017 verilerinin belirleyeceğini kaydeden fındık broker’ı Osman Çakmak,

Avrupalı ve yerli alıcıların bekle-gör politikası izleyeceklerini söyledi. “Nedeni ise açıklanan rekoltenin don felaketi yaşanan 2004 yılından bile düşük” diyen Çakmak, “Rekolte neye göre, hangi kriterler baz alınarak belirlendi. TARSİM kayıtları bir doğal afet gösteriyor mu? Bunlar hep soru işareti. Fındıkta her sezon rekolte ve fiyat tartışması yaşanır. Ama gerçek sorun gözardı edilmekte. Kimse bir fındık politikası oluşturmuyor, ürün kaliteli mi, dikim sahalarında hastalık var mı? Bazı bölgelerde hastalık duyumları söz konusu. Şu an 50 randımanlı levant fındığın gerçek değeri eylül ve ekim aylarında belli olur” dedi. Çakmak bu arada ihraçatçı birliklerinin beklentilerini 587 bin ton civarında olduğunu sözlerine ekledi.

Küllenme oldu fındık tahmini rekolteden de az miktarda Ordu’da üreticilerin büyük bir bölümü de açıklanan rekolteden daha aşağıda ürün bekliyor. Çünkü bakanlığın çalışmalarından sonra bölgede doğal afet yaşandığı belirtiliyor. Bunun da rekoltenin yüzde 15 daha aşağıda olacağını gösterdiği iddia ediliyor. Üretici bir de küllenme hastalığından dolayı yüzde 40 kayıp olduğunu ve 800 metreden yukarı hiç fındık bulunmadığını öne sürüyor.

1’den devam Filistin’de yaşadığınız zulmü biliyor ve sizler kadar bizler de çok üzülüyoruz. Kendi bayrağının altında bağımsız bir devlet olmanın ne kadar kıymetli olduğunu, sizlerin ve İslam aleminin yaşadığı sıkıntıları gördükçe daha da iyi anlıyoruz” dedi. Karadeniz’in en güzel illerinden bir tanesinin Ordu olduğunu ve en çok fındık üretiminin de Ordu’da gerçekleştirildiğini anlatan Vali Balkanlıoğlu, ”Ordu, 750 bin nüfusu, 19 ilçesi ile yeşil ve mavinin buluştuğu doyumsuz bir güzelliğe sahiptir. Ordu’da kaldığınız süre içerisinde insanların

misafirperverliği ile karşılaşacaksınız. Cennetten bir köşe olan Ordu ilimizde, programınızın güzel geçmesini diliyorum” şeklinde konuştu. Ordu’da bulunmaktan dolayı mutlu olduklarını ifade eden Filistin kafilesi, “Bizlerle, Türkler arasında her zaman bir kaynaşma, bir muhabbet vardır. Fırsatımız oldukça Türkiye’ye gelmeye çalışıyoruz. Bizleri kabulünden dolayı Sayın Vali İrfan Balkanlıoğlu’na teşekkürlerimizi sunuyoruz” dediler. Ziyarette, Filistinli kafileye fındık ve çay ikramında bulunulurken, Ordu’yu tanıtıcı Arapça seslendirilmiş tanıtım videosu izletildi.

Yaş fındık pazara indi Elektrik akımına kapılan işçi yaralandı

/ Sefa EYİ 1’den devam Karadeniz Sahil Yolu’nda seyreden araçlara Kırlı mevkiinde yaş fındık satmak isteyen üreticiler yol kenarlarına tezgah açtı. Geçtiğimiz yılın haşatına ait fındığın da 15 liradan satışa çıktığı tezgahlardan genellikle gurbetçiler alışveriş yapıyor. Fındık satıcısı Yaşar Çarkçı, gazetemiz muhabirine yaptığı açıklamada, yol kenarına açtığı tezgahta uzun yıllardan beri

yaş fındık satarak geçimine katkı sağladığını söyledi. Havanın soğuk gitmesi nedeniyle fındığın geçen senelere oranla az olduğunu ifade eden Çarkçı, “Geçtiğimiz yıl 3 ton fındık hasat ettim. Yalnız havalar fındığın olgunlaşma döneminde soğuk gitti ve bahçemizde verim düştü. Bu yıl en fazla ‘bir ton fındık hasat ederim’ diye düşünüyorum. Ben de yıllardır ticaret yapan bir insan olarak, herkesten önce yaş fındığın satışına başladım. Yeni mahsül fındığın kilosunu 12 liradan satıyorum.

Bu fiyat pazarlıkla 10 liraya kadar düşebiliyor.” dedi. Yeşil fındığı genellikle gurbetçilerin tercih ettiğini belirten Çarkçı, şöyle konuştu: “Yeşil fındığın alıcısı her zaman çok oluyor. İnsanlar ‘sütlü’ diye tabir ettikleri şekilde fındık istiyorlar. Kuru fındığı her yerde buluyorlar. İzmir, İstanbul ve Ankara’da yaşayan ve memleketinde fındık üretimi olmayan şehirlerin insanları yaş fındığı daha çok talep ediyorlar. Ayrıca geçen yıla ait yağlı kuru fındığın kilosunu ise 15 liradan satıyorum.”

Giresun’dan Amasya’ya gittiğini kaydeden Yusuf Acar ise fındık fiyatının yüksek olduğunu savundu. 40 liraya 2 buçuk kilo fındık aldığını anlatan Acar, “Karadenizli olmamdan dolayı fındığı çok seviyoruz. Tatil amacıyla memleketime gelmiştim. Geri dönüş yolunda ise fındık satan kişileri görerek durdum. Fındık fiyatları alıcı açısından bakıldığında çok yüksek. Fındıkta besin ve kalori oranı çok yüksek olduğu için mecburen tüketiyoruz” diye konuştu.

/ Sefa EYİ Ordu’nun Fatsa ilçesinde elektrik akımına kapılan işçi yaralandı. Alınan bilgiye göre, İslamdağ Mahallesi’ndeki bir inşaatta çalışan Yusuf Ünal (38), elektrik

akımına kapıldı. İnşaatta çalışan diğer işçiler yaralanan Ünal için sağlık ekiplerinden yardım istedi. 112 Acil ekiplerince ilçedeki özel bir hastaneye kaldırılan Ünal’ın hayati tehlikesinin bulunmadığı bildirildi.


22 TEMMUZ 2016 CUMA

Sayfa

5

“MÜCADELEMİZ KARARLILIKLA DEVAM EDECEK” Tek vatan, tek millet ve tek bayrak” “Darbecilere karşı milletimizin cevabı:

/ Sefa EYİ 1den devam Gazetemizin İmtiyaz Sahibi Niyazi Yeşiller tarafından karşılanan Erişen ve Arslan, bir süre sohbet ederek, 15 Temmuz’da Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) tarafından gerçekleştirilen darbe girişimi üzerine istişarelerde bulundular. “KINIYORUZ” Ziyarette ilk açıklamayı yapan Erişen, çözümlerin tek adresinin demokrasi olduğuna işaret etti. Erişen, “Artvin, Rize, Trabzon,

Bayburt, Gümüşhane, Giresun, Tokat Gazeteciler, Televizyoncular, Radyocular, Ordu 19 Eylül, Samsun 19 Mayıs, Çorum, Karabük, Sinop 15 Eylül, Kastamonu, Bartın, Zonguldak-Karaelmas ve Bolu Gazeteciler Cemiyetlerinin üye olduğu Karadeniz Gazeteciler Federasyonu Yönetim Kurulu, Türk Silahlı Kuvvetleri içinde bir grubun giriştikleri darbe girişimini kınıyorum.” dedi. “MİLLİ İRADENİN ÜSTÜNDE GÜÇ YOK!” Milli iradenin üstünde de hiçbir gücü kabul etmediklerine dik-

kat çeken Erişen, şöyle konuştu: “Öncelikle dün olduğu gibi bugün de darbeye karşı olduğumuzu ve demokrasiyi sonuna kadar savunacağımızı bir kez daha bildiririz. Bu darbe girişimi bizlere bir kez daha göstermiştir ki; çıkışın tek adresi demokrasidir. Bir daha böylesi kara günleri yaşamamamız için de başta siyasi iktidar olmak üzere muhaletin birlikte hareket ederek demokrasiyi geliştirecek adımları atmasını bekliyoruz. Unutulmamalıdır ki; güvenlik güçlerimiz sadece milletinin ve vatanının güvenliğini, birlik ve bütünlüğünü korumak için kullanılabilir. Hiçbir girişim de askerimizi ve polisimizi lekeleyemez, güçsüz kılamaz.”

“MEDYAMIZI KUTLUYORUM” Tehditlere rağmen darbe karşıtı yayınlarından ödüm vermeyen medyayı kutlayan Erişen, “Darbeciler ve destekçilerinin yargı karşısına çıkarılarak hak ettikleri cezayı alacaklarına da yürekten inanıyoruz. Bu çirkin girişim sırasında ülkenin ve milletin yanında yer alan, tehditlere rağmen darbe karşıtı yayınlarından ödün vermeyen medyamızı

da kutluyor, teşekkür ediyoruz. Milletimize bir kez daha geçmiş olsun derken, başta şehitlerimiz olmak üzere yaşamını yitiren tüm vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet, yaralılara acil şifalar diliyoruz.” diye konuştu. Gazetemizin İmtiyaz Sahibi Niyazi Yeşiller ise Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) üyeleriyle sonuna kadar mücadele edilmesi gerektiğine vurgu yaptı. Vatanın birliğine ve beraberliğine kast eden kişilerin en ağır cezayı almalarını temenni ettiğini belirten Yeşiller, demokrasinin ve milletin üzerinde Allah’tan başka hiçbir gücün olmadığını söyledi. Yeşiller, Mirkuzey ailesi olarak Fetullahçı Terör Örgütü’yle sonuna kadar mücadele edeceklerini de sözlerine ekledi.

“Korkulacak bir durum yok” / Hamdi BÜKLÜ 1’den devam Başkan Uçar, “Geçtiğimiz akşam yapılan MGK sonrasında Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan OHAL kararının 3 ay süreyle geçerli olduğunu açıkladı. OHAL ile korkulacak bir durum söz konusu değildir ve bu nokta halkımız müsterih olsun” dedi. Türkiye’de 15 Temmuz gecesi halkının tarihi tepkisi karşısında başarısızlıkla sonuçlanan darbe girişimin ardından başlatılan operasyonlar sürerken ek tedbirler ve yeni kararlar alındı. Bu kapsamda geçtiğimiz gün MGK ve Bakanlar Kurulu toplantılarının ardından Türkiye’de 3 ay süreyle olağanüstü hal kararı alındığı açıklandı. Konuyla ilgili bir açıklama yapan AK Parti Fatsa İlçe Başkanı Abdullah Uçar, “Ülkemiz anayasasına baktığımızda dört tane karar var. Bunları en hafitten en ağıra doğru sıraladığımızda birincisi ‘OHAL’, ikincisi ‘Sıkı Yönetim’, üçüncüsü ‘Seferberlik’ ve son olarakta dördüncüsü ‘Sa-

vaş’ halidir. Bugün alınan ‘OHAL’ kararı, Anayasamızdaki sivil yönetim usullerinden birisidir. Bu noktada yapılan çok normaldir ve halkımız müsterih olsun, korkulacak bir durum söz konusu değildir” dedi. “BU SÜRECİ MİLLETİMİZLE BİRLİKTE ATLATACAĞIZ” Fransa’nın Paris kentindeki OHAL’in 6 ay daha uzattığına dikkat çeken Başkan Uçar, “Bugün alınan ‘OHAL’ kararı neticesinde her hangi bir yönetimle ilgili değişen bir şey yoktur. Valilerin yetkilerinde bir artma söz konusu olabilir. Bu OHAL ilanının belli bir gerekçesi var. Bu gerekçeye bağlı olarak bazı uygulamalar söz konusu olacaktır. Genel olarak hayatın akışını etkileyecek bir şey olmayacaktır. OHAL kararı alınmasının en büyük sebebi FETÖ terör örgütünün tamamen temizlenmesi ve rahat bir ortam sağlanması amacıyla uygulamaya konulmuştur. Kısacası ‘OHAL’ kararı, ülkemizde yapılan ve yapılacak olan yatırımların durması ve her hangi bütçeyle alakalı bir

kısıntının olacağı anlamına gelmez. Tekrar söylüyorum milletimiz rahat olsun, bu süreci milletimizle birlikte atlatacağız. “CUMHURBAŞKANIMIZ ERDOĞAN MİLLETİMİZLE BERABERDİR” Biz bu süreçte meydanlarda ‘Demokrasi Nöbeti’ tutmaya devam edeceğiz. Eğer biz meydanlarda nöbet tutmazsak, başka karanlık güçler bu meydanlara inerek, cennet vatanımızı karanlık bir çağa sürüklemek için ellerinden geleni yaparlar. Bu süreçte meydanlara inen milletimizden rabbim razı olsun. Eğer milletimiz meydanlara inmeseydi bugün ülkemiz çok kötü bir dönemece girmiş olacaktı. Burada Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın her zaman söylediği bir sözü hatırlatmak istiyorum, ‘Ben her zaman milletimiz ne derse onu yaparım’ derdi. Şuan Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan milletimizle beraberdir.

“DAYANIŞMA VE BİRLİK RUHUNU HEP CANLI

“MİLLETİMİZ, HAİNLERE BİR DERS VERDİ” Bu noktada değerli Fatsalı hemşehrilerimize darbe girişiminin ardından demokrasimizi kurtarmak için meydanlara inerek, bizleri yalnız bırakmadıkları için sonsuz teşekkür ediyorum ve rabbim onlardan razı olsun. Bu meydanlara inen 7’den 70 herkesin vatanımızın refahı için göstermiş oldukları tepki, tek millet tek vatan tek bayrak olma şuurumuzun çok önemli bir boyutta olduğunu bir daha göstermiştir. Bu güzel tablo hainlere büyük bir ders vermiştir” diye konuştu.

“Destek olduk ancak OHAL’i doğru bulmuyoruz”

/ Hamdi BÜKLÜ 1’den devam Cumhurbaşkanı Erdoğan, MGK ve Bakanlar Kurulu toplantılarının ardından çok kritik bir açıklama yaptı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, alınan kararlar sonucu 3 ay süreyle Olağanüstü Hâl ilan edildiğini duyurdu. OHAL kararının açıklanmasının ardından CHP Fatsa İlçe Başkanı Onur Çam, bir değerlendirme açıklaması yaparak, “Cumhuriyet Halk Partisi olarak darbe sürecine ilişkin hem halkımıza hem de hü-

kümetimizle birlik olduk, destek verdik. Cumhuriyete ve demokrasiye karşı vuku bulmuş her türlü tehdit ve tehlikenin karşısında olduğumuzu dile getirdik. Darbecilerin ve her türlü terör örgütünün milletimizin iradesine, can ve mal bütünlüğüne gelecek her türlü hukuka aykırı fiillerin karşısında olduğumuzu ve bu konuda hükümetin alacağı tüm önlemlerin destekçisi olacağımızı da belirttik. “OHAL KARARI ORTAK MUTABAKATI GÖLGEDE

BIRAKTI” Fakat Cumhuriyet ve temel değerlerine yönelik saldırıların korunması için ve gelecek tüm tehditlerin ortadan kaldırılması için en etkin ve hızlı önlemler zaten parlementer sistemin işlediği mecliste mutabakatla alınabilecektir. CHP darbe girişimi sürecinde tüm siyasi partiler ile ortak tavır sergilemiştir. Fakat alınan OHAL kararı ortak mutabakatı gölgede bırakmıştır. Olağan dönemlerde olduğu gibi olağanüstü dönemlerde de meclis dolayısıyla parlementer sistem tek çözüm adresidir. CHP darbe ile mücadelede alınacak tüm tedbirlere, hukuk ve demokratik teamüller sınırları içinde kalması şartıyla destek olacağını zaten bildirmiştir. “ÇÖZÜMÜN ADRESİ MECLİSTİR” Lakin alınan OHAL kararı adeta meclisi askıya almaktır.

/ Hamdi BÜKLÜ 1’den devam Fatsa Madeni Eşya ve Sanatkârlar Odası Başkanı Ayhan Baş ile Giyim Eşyaları Esnaf ve Sanatkârlar Odası Başkanı Cemal Paşalıoğlu ortak bir basın açıklaması yaptı. Yapılan ortak açıklamada Başkan Baş ile Başkan Paşalıoğlu, “Türkiye Cumhuriyeti’mizin demokrasisi ve Cumhuriyetimiz temel ilkelerine bağlı kalarak, tek bayrak, tek vatan, tek millet ve tek devlet olarak ebediyete kadar varlığını sürdürecek. Bunu ülkemizi bölmek, yıkmak ve bir kaos oluşturmak isteyen hain FETÖ, PKK, IŞID terör örgütleri gibi dış mihraklar çok iyi anlamalıdır. Ülkemizin bütünlüğü, bağımsızlığı ve geleceği için esnaf ve sanatkârlar olarak, ahilik geleneğinin bize verdiği dayanışma ve birlik ruhuyla bu geleneğimizin arkasında durmaya devam edeceğiz.

Elbette ki OHAL kararının kesinlikle demokrasiye, hukuka, özürlülüklere karşı alınmış bir karar olduğunu söylemiyoruz. Birlik ve beraberliğe ihtiyacımız olduğu bu günlerde böyle bir söylem getirmek yanlış olur. Fakat Cumhuriyet ve temel değerlerine yönelik saldırıların korunması için ve gelecek tüm tehditlerin ortadan kaldırılması için en etkin ve hızlı önlemler zaten parlementer sistemin işlediği meclistir. Bu önlemler için çıkarılacak tüm düzenlemelere zaten tüm partiler destek olacağını belirtmişlerdir” diye konuştu.

TUTACAĞIZ” Ülkemizde gerçekleşmek istenen ve halkımızın üstün duyarlılığı sayesinde darbe girişiminin önüne geçilerek, hain FETÖ ve örgüt üyelerine demokrasi kılıcının nasıl keskin olduğunu milletimiz o gece göstermiş ve bugün meydanlarda da göstermeye devam etmektedir. Bu nokta esnaf ve sanatkârlar olarak, ülkemiz üzerinde hain planlar içerisinde olanlar için ahilik geleneğimizi göstererek, milletimiz içinde dayanışma ve birlik ruhunu hep canlı tutacağız. Ayrıca halkımızın demokrasiye, birliğe ve dayanışmaya inancını yitirmemesi için elimizden geleni yapacağız.

“MİLLETİMİZ DEMOKRASİYE SAHİP ÇIKMIŞTIR” Milletin demokrasi düşmanlarına karşı dik durdu. Esnaf ve Sanatkârlarımız, her zaman devletinin ve milletinin yanında yer alan aileleri ve yanlarında çalışanlarla birlikte 20 milyonluk bir büyük camiayı temsil ediyoruz. Birlik ve beraberliğimizi bozmaya yönelik bu menfur darbe girişimine karşı canlarını ortaya koyarak şehit düşen kahraman güvenlik kuvvetlerimize ve demokrasiye bağlı yurtsever vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet, kederli ailelerine ve milletimize baş sağlığı ve sabır diliyor, yaralılarımıza acil şifalar temenni ediyoruz. 15 Temmuz gecesi milletimiz demokrasi düşmanlarına karşı dik durarak alçakça bir saldırıyı önlemiştir. Halkımız bu duruşu ile demokrasiye sahip çıkmıştır. “HALKIMIZLA ONUR DUYUYORUZ” Ülkemizin bütün kurumları, sivil toplum kuruluşları, siyasi partileri, basın kuruluşları demokra-

simize sahip çıkarak darbelere karşı olduğunu ortaya koymuştur. Bu darbe girişimi karşısında direnen, karşı çıkan, başta Genelkurmay başkanımız olmak üzere tüm kolluk kuvvetlerine gönül dolusu teşekkür ediyoruz. Onlara minnettarız. Darbecilerin silahları karşısında kahramanca direnen emniyet kuvvetlerine yardımcı olan halkımızla da onur duyuyoruz. Bizler gücünü sandıktan, yetkiyi milletten alan iradenin yanındayız. Bizler demokrasinin yanındayız. Allah, ülkemize ve milletimize bir daha böyle acılar yaşatmasın” şeklinde konuştular.


22 TEMMUZ 2016 CUMA

MR hizmeti verilmeye başlandı

1’den devam Ordu Kamu Hastaneleri Birliği Genel Sekreteri Dr. Murat Küçükoğlu konu ile ilgili yaptığı açıklamada: “Bilindiği gibi 18 Mart 2016 tarihinde 300 yataklı Fatsa Devlet Hastanemiz Başbakan Yardımcımız Prof. Dr.

Numan Kurtulmuş tarafından vatandaşlarımızın hizmetine açılmıştı. Bu zaman zarfı içerisinde hastanemiz her geçen gün daha da gelişmekte, sunulan sağlık hizmetlerinin çeşitliliği ve kalitesi büyük bir hızla artmaktadır. Yaptığımız çalışmalarla Fatsa Devlet Hastanemize de Genaral

Electric 1.5 tesla MR Cihazı kazandırmış olduk. Böylelikle Fatsa Devlet Hastanemiz diğer sağlık hizmetlerinin yanında görüntüleme hizmetlerinde de bölgenin en güçlü sağlık hizmeti sunucusu olma özelliğini daha da güçlendirmiş oldu” dedi. Yeni MR cihazının özellikleri hakkında bilgi veren Küçükoğlu: “Tek bir konumla hastanın tüm görüntülemelerini yapabilmek mümkün. Kalp, bağırsak gibi hareketli organ çekimlerinde istemsiz kas kasılmaları olan, hareket eden hastalarımızın bu hareketini minimize ederek mükemmel görüntü alabiliyoruz. Yine cihazın üzerinde Tümörlerin selim kitlelerden ayrımı için gerekli olan spektroskopi, erken dönem inmelerin tanısında Diffüzyon ve Perfüzyon görüntülemesi, kafa içi beyin omurilik sıvı artışında nedenlerin tespitinde BOS akım analizi, vücuttaki damarsal ya-

pıların görüntülenmesi için MR anjiyografiler, meme kitlelerinin tümoral ve tümoral olmayanların ayrımında meme görüntülemeleri, safra yollarının tümöral olmayan tıkanıklıklarının ayrımı ve kalanjiografi tetkikleri yapılabilmektedir. Ordu Kamu Hastaneleri Birliği olarak amacımız devletimizin imkânlarını en verimli şekilde kullanarak vatandaşlarımıza en iyi ve kaliteli sağlık hizmetini sunabilmek. Bu minvalde çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Yeni MR cihazlarımızın Fatsa halkı başta olmak üzere tüm bölge vatandaşlarımıza hayırlı olmasını dilerim” şeklinde konuştu.

Fındık üreticileri uyarıldı!

Ordu Gıda ve Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğünden erken hasatla ilgili uyarı yapıldı. Ordu Gıda ve Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğünden yapılan açıklamada, “İlimizin ana geçim kaynağı olan ve Ülkemiz ekonomisine yıllık 2-3 milyar dolar döviz girdisi sağlayan fındığın hasat zamanı yaklaşmaktadır. Fındıkta erken hasat ciddi ürün kayıplarına neden olmakta, başta aflatoksin olmak üzere ürünün kalitesini de bozan sonuçlar doğurmaktadır. Fındık çeşitlerinin hepsi aynı anda hasat olumuna gelmemektedir. Bu nedenle çeşitlerin ayrı ayrı ve hasat olumuna geldiğinde toplanması gerekir. Fakat bahçelerimizin karışık çeşitlerden kurulu olması, en azından bahçedeki hakim çeşidin olgunlaştığında hasadın yapılmasını zorunlu kılmaktadır. Fındıkta hasat olgunluğu kriterleri: “Zurufların (yeşil kabuğun) iyice sararıp kızarmaları, Fındık danelerinin zuruf içerisinde oynamaya başlaması, Sert meyve kabuğunun 3/4 oranında kızarması ve için kendine has sertlik ve tadını alması, Sağlam ve dolgun meyveleri taşıyan dalların sallandığı zaman meyvelerin %’ünün daldan dökülmesi, Kabuk kırıldığında iç fındığın zarının koyu krem rengine

dönüşmesi, Hasat olgunluğuna gelmeden toplanan fındıklarda meydana gelen olumsuzluklar: Fındıklar, kurutulduktan sonra dıştaki sert meyve kabukları kendilerine has renklerini alamazlar ve donuk renkli olurlar. İç tam olarak kabuğu doldurmaz, halk arasında bezik tabir edilen buruşuk iç oranı artar, bu ise randıman ve ürün miktarını düşürür. İlimizin 2016 yılı fındık rekoltesi esas alındığında 1 randımanlık kayıp 2300 ton fındığın kaybı demektir. Bu kadar fındığın bu gün itibariyle değeri 23 milyon liradır. Her bir randıman kaybı bu değerin katlanarak artması demektir. Fındık çeşitleri kendine has sertlik, lezzet ve tada ulaşamaz. Tat yavanlaşır, meyve kalitesi düşer. Bu fındıkların uzun süre muhafaza edilmesi güçleşir, kolayca bozulurlar, çürükler aıtar, küflenme ve dolayısıyla aflatoksin oluşumuna neden olurlar. Erken hasat edilen fındıkların dokusu yeterince sertleşemeyeceği için depolama ömrü azalır ve depeoda kolaylıkla bozulabilir. Yine erken hasat edilen fındıklarda aflatoksin oluşacağından bu aflatoksinli fındıkları tüketen insanların sağlığı tehlikeye girer. Aflatoksin, küf mantarları tarafından üretilen toksik (zehir) bir maddedir. Bilinen en kanserojen maddelerden biridir. Karaciğer kanserine neden olmasının yanı sıra bağışıklık sistemini zayıflatır,

hormonal dengeyi bozar, kısırlığa ve sakat doğumlara neden olur. İnsana, aflatoksin bulaşmış gıdaların tüketilmesi ile geçer. Aflatoksin Dünya’da kalite ve lezzeti ile tanınan Türk fındığının imajını olumsuz etkileyerek ürün değerini düşürmekte ve alıcı ülkeleri başka pazarlara yönlendirmektedir. İhraç edilen bu aflatoksinli fındıklar dış pazarlardan geri döneceği için sanayicimiz zarara uğrayacaktır. Bu ürünlerin geri dönmesiyle fındık fiyatları da düşeceğinden üreticilerimiz de zarar göreceklerdir. Dolayısıyla tüm bu nedenlerden dolayı Ülkemiz ekonomisi zarara uğrayacaktır. Aflatoksin bakımından daha kaliteli ürün üretilmesi için başta zamanında hasat olmak üzere harman ve depolamaya dikkat edilerek ürünün kıymeti ve dolayısıyla da üretici ve milli gelir artacaktır. Nem içeriği yüksek olup, kurumaları güçleşir ve beyazlatma oranları düşük olur. Erken toplanan fındıklarda iç zarın atma oranı düşeceğinden dolayı beyazlatma oranları düşmektedir. Bu da büyük oranda üründe ekonomik kayıplara yol açmaktadır. Ayrıca hasat olgunluğuna gelip kendiliğinden yere düşen fındıklar, yerde fazla bekletilmeden toplanmalıdır. Mümkünse fındıklar, ot ve toprakla temasın önlenmesi için örtüler üzerine dökülerek toplanmalıdır. Bu fın-

dıkların uzun süre yerde kalarak, toprakla temas etmeleri ve ot içerisinde bekletilmeleri kalite ve verim düşüklüğüne, aflatoksin oluşumuna neden olmaktadır. Bu nedenle de hasatta geç de kalınmamalıdır. Fındık hasadına başlamadan önce fındık bahçelerinde genel bir temizlik yapılmalıdır. Bölgemizin yağışlı olması ve buna bağlı olarak da yabancı ot ve dikenlerin bol ve hızlı gelişme göstermesi fındık hasadını güçleştirmekte ve yere düşen fındıkların kaybolmasına neden olmaktadır. Bu nedenlerle hasada başlamadan en az 5-10 gün önce iyi bir bahçe temizliği yapılmalıdır. Bu temizlik el tırpanı, orak, kirinti gibi aletlerle yapıldığı gibi motorlu tırpanlarla da yapılabilmektedir. Motorlu tırpanlarla hem iş gücünden hem de zamandan tasarruf sağlandığı gibi daha iyi bir temizlik yapılabilmektedir. Fındıkta en iyi hasat şekli; tam olgunluğa gelen fındıkların, dalları silkelemek suretiyle dökerek yerden toplanmasıdır. Fakat ilimizde bu tür hasada imkan verecek bahçe sayısı çok azdır. Bu şekilde hasat edilen fındıkların, randıman ve kalitesi yüksek olduğu gibi dallar ve sürgünler ile gelecek yılın mahsulünü oluşturacak olan tomurcuklar da zarar görmemektedir.

İlimizde en fazla uygulanan hasat şekli; daldan elle toplamadır. Bu hasat şeklinde dikkat edilecek olan önemli hususlar; dalların birbirine sürtünmemesi, çotanakların dalla birleştiği yerden tek tek koparılması, gelecek yılın ürününü oluşturacak olan dal, dalcık ve tomurcukların zarar görmemesi için yolma tabir edilen sıyırma şeklinde toplama yapılmaması ve toplanan dalların dikkatlice yerine bırakılmasıdır. Ayrıca bahçedeki değişik fındık çeşitleri ayrı ayrı toplanmalı, birbirlerine karıştırılmamalıdır. Kaliteli ve bol ürün almak ve uzun yıllar bu verimin devamını sağlamak için, fındık hasadına açıklanan hasat tarihlerinde başlamak ve uygun hasat yöntemlerini uygulamak gerekmektedir” denildi.

Sayfa

6

“Milletin iradesi dışında bir irade tanımıyoruz”

Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Yönetim Kurulu Üyesi ve Ordu Ziraat Odaları İl Koordinasyon Kurulu Başkanı Arslan Soydan, Fetullahçı Terör Örgütü’nün (FETÖ) darbe girişimine tepki gösterdi. Soydan, Ordu’daki Ziraat Odaları başkanlarıyla Altınordu Ziraat Odasında basın toplantısı düzenledi. TZOB’un, “darbenin karşısında, demokrasinin ve mili iradenin yanındayız” başlıklı bildirisini okuyan Soydan, “Üretim ve ülke kalkınması için çaba harcadığımız, el birliğiyle terör belasıyla mücadele ettiğimiz bir dönemde, hain bir darbe girişimiyle karşı karşıya kaldık. Milli iradenin yine ve ancak millet tarafından değiştirilmesi dışında bir mücadeleyi asla kabul etmiyor, milletin iradesi dışında bir irade de tanımıyoruz.” dedi. Günün, milli iradeye ve demokrasiye sahip çıkma günü olduğunu vurgulayan Soydan, “Hiçbir darbe, hiçbir kalkışma

asla meşru değildir ve hiçbir şekilde, hiçbir gerekçeyle savunulamaz. Her türlü darbe girişimi ülkemizin huzur içinde kalkınmasına, geleceğimize darbe vurmak demektir. Demokrasiye vurulacak her darbe ülkemize yapılabilecek en büyük ihanettir.” diye konuştu. Arslan Soydan, 4,5 milyon çiftçi üye ile hain planın açığa çıkmasının başından itibaren darbeye karşı durduklarını vurgulayarak, şunları kaydetti: “Bütün çiftçiler olarak yüce milletimiz önünde bir kez daha vurgulamak isteriz ki bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da tavrımız değişmeyecek. Canımız pahasına bu vatana, bu bayrağa ve demokrasiye sahip çıkacağız. Dünyanın ekonomik krizler yaşadığı bir ortamda güçlü bir siyasi istikrar gerekiyorken, ülkemizde demokrasiyi geliştirmeye ileri demokrasiyi kurmaya çalışıyorken, demokrasiyi sekteye uğratacak her türlü darbe girişimi, bu ülkeye yapılabilecek en büyük düşmanlıktır.”


22 TEMMUZ 2016 CUMA

Sayfa

7

Düşen helikopter darbenin ilk işareti mi? Ünye demokrasi nöbetine devam ediyor

1’den devam “Darbenin ilk işareti Giresun’da düşen helikopter” sözleriyle yazısına başlayan Zafer Şahin, yazısına şöyle devam etti: “FETÖ’cü ihanet şebekesinin 15 Temmuz darbe kalkışmasına destek veren rütbelilerin büyük bölümü Hava Kuvvetleri ve Jandarma’dan. Bazılarının ‘Böyle darbe mi olur’ diye küçümsemeye çalıştığı 15 Temmuz vakası, aslında her ayrıntısı önceden planlanmış bir ihanet operasyonu. FETÖ’nün darbe planlarını özellikle jandarma birlikleri üzerine kurguladığı ve hazırlıklara 15 Temmuz’dan çok daha önce başladığına dair ciddi işaretler var. Bu işaretlerden biri bayramda Giresun’da düşen-düşürülen S-70 Skorsky askeri helikopter.

Jandarma Bölge Komutanı Tuğgeneral Mustafa Doğru, yakın çalışma arkadaşları ve ailelerini taşıyan o helikopterin FETÖ tarafından düşürülmüş olma ihtimali çok yüksek. Neden mi? Çünkü düşen helikopterden yaralı olarak kurtulan Tuğgeneral Mustafa Doğru’nun komutasındaki Giresun, Rize, Ordu, Gümüşhane, Samsun ve Trabzon’da hiçbir jandarma birliği darbe girişimine destek vermedi. Yani FETÖ, Tuğgeneral Doğru’nun 15 Temmuz’daki darbe girişiminde kendi tarafında saf tutmayacağını biliyordu. Onu ortadan kaldırmak ve yerine kendisine yakın bir komutan atamak için helikopteri düşürmüş olmaları ihtimal dahilinde. O helikopterde ölen ve yaralananların tamamı bir suikasta kurban gitti. Helikopterin düştüğünü İzmir’de haber alan Başbakan Binali Yıldırım’ın yaptığı ilk açıklamanın satır aralarında, hükümetin de

bu yönde bir şüphesi olduğunu görmek mümkün. Sanayi Bakanı Faruk Özlü’nün deyimiyle ‘helikopter piyasasının Mercedes’i olarak bilinen bu aracın sis yüzünden düşme ihtimali sıfıra yakın. Bu hengamede üzerine düşülür mü bilmem ama TBMM’de son 30 yılda düşen helikopter ve savaş uçaklarıyla ilgili özel bir araştırma komisyonu kurulmasında fayda var. Dünyada bizim kadar askeri uçak ve helikopteri düşen başka bir ülke yok. Acaba neden? Bunların hepsi kullanım hatasından mı düşüyor? Türkiye bütçesinden tek bir F-16 satın almak için çıkan para 22 milyon dolar. Onu kullanacak pilotu yetiştirme maliyeti ise 3 milyon dolar. Düşen her uçak ve hayatını kaybeden her pilotla beraber bu ülkenin 25 milyon doları yok oluyor. Düşen uçak ve helikopterlerde şehit olan pilotların tamamının FETÖ’nün ordudan tasfiye etmek istediği vatan evlatları olduğundan hiç şüpheniz olmasın. Bu ihanet çetesinin okyanus ötesindeki efendilerine yaranmak için işlemeyecekleri günah yoktur.”(iha)

OTSO’dan Vali Balkanlıoğlu’na ziyaret Ordu Ticaret ve Sanayi Odası (OTSO) Başkanı Servet Şahin Yönetim Kurulu Üyeleri ile birlikte Vali İrfan Balkanlıoğlu’nu makamında ziyaret etti. Servet Şahin, 15 Temmuz tarihinde yaşanan, ülkemize ve milletimize karşı girişilen darbe girişimini tanımıyor, demokrasimize vurulmuş bu hançeri kabul etmiyoruz. Demokrasi ve milli irade kalkışma karşısında galip gelmiştir. Her zaman olduğu gibi iş dünyası olarak, her türlü darbe girişiminin karşısında olup,

demokrasimizi savunuyoruz. Devletimizin, milletimizin ve demokrasinin yanındayız” diye konuştu. “Ordu Ticaret ve Sanayi Odası yönetim kurulu üyelerine ziyaretleri dolayısıyla teşekkür ediyorum” diyen Vali Balkanlıoğlu, Ordu’da bütün sivil toplum örgütleri, milli iradenin, demokrasinin yanında yer aldı. Birlik ve beraberliğimiz her zaman devam

1-Kasiyer 2-Reyon Görevlisi 3-Servis Şoförü 4-Mağaza Sorumlusu 5-Muhasebe

Son Başvuru Tarihi 10.08.2016

etmeli. Ordu halkı bu süreçte son derece duyarlı davranmıştır. Teşekkür ediyorum” dedi.

15 Temmuz’da meydana gelen hain darbe girişiminin ilk dakikalarından itibaren Cumhuriyet Meydanına akın eden Ünyeliler girişimin üzerinden geçen 6 gün boyunca yine meydanlardan biran olsun ayrılmadı. 6 gündür demokrasi nöbeti tutan Ünyeliler dün akşamda yine Ünye Cumhuriyet meydanındaydı. Dün akşam meydanda gerçekleştirilen programa Ordu Büyükşehir Belediye Başkanı Enver Yılmaz, Ünye Kaymakamı Mustafa Demir, Ünye Garnizon Komutanı Binbaşı Gökhan Coşkun, Ünye Belediye Başkanı Ahmet Çamyar, Ak Parti Ordu İl

Başkanı Uğur Çelenek, Ak Parti Ünye İlçe Başkanı Arif Ergün, sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri ve çok sayıda vatandaş katıldı. Genci yaşlısı yüzlerce kişinin katıldığı demokrasi nöbetinde konuşan Ünye Belediye Başkanı Ahmet Çamyar, Ünye’nin ilk andan itibaren darbe girişimine karşı dik duruş sergileyerek vatan sevgisini ortaya koyduğunu söyledi. Çamyar, “Türk milleti artık 60’lı, 70’li yıllarda ki gibi değil, Türkiye’de artık bu tarz anti demokratik girişimlerin başarılı olmaması mümkün değildir” diye konuştu. Ünye Kaymakamı Mustafa Demir ise, “Ünyeliler onurlu duruşları ile her zaman demokrasi

dersi vermeye devam ediyor. Hepinize şükranlarımı sunuyorum” dedi. Ordu Büyükşehir Belediye Başkanı Enver Yılmaz ise yaptığı konuşmada “Darbe girişiminin olduğu akşam Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın ölü ya da diri derdest edilmesi talimatını vermişler. Bu ihanet örgütü halkın seçtiği hükümeti ve başkomutanımız ve cumhurbaşkanımıza suikast girişiminde bulunarak nasıl bir ihanetin içinde olduklarını göstermişlerdir” diye konuştu. Darbeci terör örgütünün kalkışma girişiminde birçok detayı düşündüğünü ancak en önemli unsuru yani Türk Milletini unuttuğunu söyleyen Yılmaz, “onlar elinde sopa olan Ayşe teyzeyi, Tankların önüne kendini siper eden Mehmet amcayı, kısacası Türk Milletini hesaba katamadılar” dedi. Ünye Cumhuriyet Meydanı’nda ki demokrasi nöbetinde dün akşam hain darbe girişiminde şehit düşen 246 kişi için Kuran-ı Kerim okunurken, vatanımız ve kahraman milletimiz için dualar da edildi. Genci yaşlısı alanı dolduran herkes ellerinde Türk Bayrağı ile Ünye’den tüm Türkiye’ye ve Dünya’ya birlik beraberlik ve demokrasi mesajı verdi.


22 TEMMUZ 2016 CUMA

Sayfa

8

CUMA SOHBETLERi

OKUNMAMIŞ ÜÇ MESAJINIZ VAR Sizden evvel nice olaylar (ve şeri'atlar) gelip geçti. Yeryüzünü dolaşın da (peygamberlerini ve getirdiklerini) yalanlayanların sonunun nasıl olduğunu (bir) görün. Ali İmran Suresi 137

İşte bu (Kur'an), bütün insanlara (yönelik) bir açıklamadır, takvâ sahiplerine (Allah'ın emirlerine uygun yaşamak isteyenlere) bir yol gösterme (hidayet) ve öğüttür. Ali İmran Suresi 138

(Ey mü'minler!) Gevşemeyin ve üzülmeyin. Eğer (gerçekten) mü'min iseniz (düşmanlarınızdan) çok üstünsünüzdür. Ali İmran Suresi 139

Bu sayfa KUR'AN'IN ANLAMIYLA BULUŞMAK PLATFORMU tarafından SON

18

PEYGAMBER PLATFORMUnun katkılarıyla hazırlanmıştır. Ayet mealleri Hasan Tahsin Feyizli'nin Hazırladığı Feyzü'l Furkan Açıklamalı Kur'an-ı Kerim

ŞEVVAL

Mealinden alınmıştır. Ayet meallerinin tamamına www.kuran.global, ses

1437

dosyalarına www.akradyo.net adreslerinden ulaşabilirsiniz.

EY İNSANLAR! De ki: “Ey insanlar! Rabbinizden size hak (Peygamber ve Kur'an) gelmiştir. Artık kim doğru yola gelirse, ancak kendisi için doğru yola gelmiş olur. Kim de (haktan) saparsa, ancak kendi aleyhine sapmış olur. Ben sizin üzerinizde bir vekil (ve bekçi) değilim.” (Yunus/108)

YAŞAYAN KUR'AN: Hz. MUHAMMED(SAV) ØHuzeyfe'den(ra) rivayet edildiğine göre, Nebî (sas) şöyle buyurdu: “Canımı gücü ve kudretiyle elinde tutan Allah'a yemin ederim ki, ya iyilikleri emreder ve kötülüklerden nehyedersiniz, ya da Allah kendi katından yakın zamanda üzerinize bir azab gönderir. Sonra Allah'a yalvarıp dua edersiniz ama, duanız kabul edilmez.” (Tirmizî) Ø Ebû Zeyd Üsâme İbni Zeyd İbni Hârise (ra) şöyle dedi: Resûlullah'ı (sas) şöyle buyururken işittim: “Kıyamet günü bir adam getirilir ve cehennem ateşine atılır. Bağırsakları karnından dışarı çıkar ve onlarla birlikte değirmen döndüren merkeb gibi döner durur. Cehennem halkı onun yanına

toplanırlar ve derler ki: – Ey filân! Sana ne oldu? Sen iyiliği emredip kötülükten nehyetmez miydin? O kişi de: – Evet, iyiliği emrederdim, fakat kendim yapmazdım, münkerden nehyederdim, fakat kendim yapardım, der.” (Buhârî, Müslim)

RABBİNİN YOLUNA / DİNİNE HİKMETLE VE GÜZEL ÖĞÜTLE DAVET ET İslam insanlığın iki dünya saadeti için gelmiştir. iki dünya saadeti bir arada olmadığı zaman dengeler her zaman alt üst olur, dünya saadeti için sadece çalışıldığı zaman adalet hürmet merhamet yerini merhametsizliğe zulme bırakır. Çünkü ceza ve müeyyideler sadece dünyevi olduğu için caydırıcılığı olmaz, mükafatlar dünyevi olduğu içinde tatmin etmez, sadece ahiret için de çalışıldığı zamanda dünya hayatı maddi terakkiyat olmaz, toplumlar hep bedevi ve vahşi olarak kalır, halbuki iki dünya için dengelenen hayatlar istikamet içerisinde huzurlu mutlu adaletli saadetli olur, din ile kalpler aydınlanır ilim ile de akıllar nurlanır, bu iki birliktelikten insanları alıkoymada ve insanı insanlıktan çıkarmada ideolojiler, şeytan, nefis ve şer tarafında yer alarak İslam'la, insanlıkla iyilik ve güzellikle mübareze ve mücadele ederler, yani insanlığın saadeti mutluluğunu engellemek için çalışırlar. Bu cini ve insi düşmanların gizliden gizliye sinsice veya açıktan medeniyet çağdaşlık ilericilik vb gibi kılıflar altında yaptıkları ifsat ve bozmaya karşı ise inananların: “Sizden biriniz bir kötülük gördüğü zaman onu hemen eliyle değiştirsin, eğer buna gücü yetmezse diliyle değiştirsin, onada gücü yetmiyorsa kalbiyle değiştirsin,(buğz etsin)imanın en zaifi de budur.” (Sahihi Müslim) hadisi şerifiyle mukabele etmesi gerekmektedir. Çünkü bir kötülüğü karşı çıkmanın yolu fiilen elle müdahale, kavlen sözle müdahale, kalben ondan nefret etmek ile olabileceğini beyan etmektedir. Bu üç fiil ve harekat neticesi ancak tesir olur. Yani emri bil maruf ve nehyi anil münker yapılmada yaşanarak yapılması daha etkili ve tesirlidir. Yaşayarak yapılan ibadetlerin tesiri büyüklüğü nispetinde yaşayarak yapılan haramların günahların tahribatı da büyüktür. Emri bil maruf toplumlardan kalktıkça nehyi anil münkerden sakındıracak uyarıcılar bitecektir. İbadetlerin hayrın emredilmediği bir toplumda günahlardan sakındıracak kimseler kalmayacaktır. Emri bil maruf ve nehyi anil münker terk edildikçe toplumda “bana dokunmayan bin yılan bin yaşasın” denilecek, dokunulmayan zulüm yılanları ejderha olacak, dokunmak değil yutmaya başlayacak, “her koyun kendi bacağından asılır”

EFENDİMİZ'İN (SAS) DİLENDEN DUALAR

Ø Ebû Saîd el-Hudrî (ra) , Resûlullah'ı (sas) şöyle buyururken işittim dedi: “Kim bir kötülük görürse, onu eliyle değiştirsin. Şayet eliyle değiştirmeye gücü yetmezse, diliyle değiştirsin. Diliyle değiştirmeye de gücü yetmezse, kalbiyle düzeltme cihetine gitsin ki, bu imanın en zayıf derecesidir.” (Müslim, Tirmizî, Nesâî, )

GÜLLERİN EFENDİSİ GÜNLERİN EFENDİSİ HAKKINDA ŞÖYLE BUYURDULAR Ebu Eyyûb el-Ensârî (ra) Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet eder: “Kim, cuma günü gusleder ve varsa ailesinin kokusundan sürünür, elbisesinin en güzelini giyer, sonra çıkıp mescide girerek —mümkün olur da— rükû'a varır ve kimseye eziyet etmezse; sonra imâm hutbeye çıkıp namaz kılıncaya kadar susarsa; o, bu cuma ile ertesi cuma arasında kendisi için bir keffâret olur.” (Ahmed b. Hanbel)

CUMANIZ MÜBAREK OLSUN

denilenlerin sayısı artıkça asılan günah haram koyunları yüzünden her şey kokuşacaktır… …“Ey Oğulcuğum! Namazı dosdoğru/gereğine uygun olarak kıl, iyiliği emret, kötülüğü engelle. (Bu esnada) başına gelecek (musibet)lere sabret. Çünkü bunlar (Allah'ın emrettiği) kesinlikle (ve kararlılıkla) yapılacak işlerdir.” (Lokman Suresi, 17). Ailene (ve ümmete) namaz kılmayı emret ve sen de ona sabırla devam et. Biz senden rızık istemiyoruz; (aksine) biz sana rızık veriyoruz. (Güzel) akıbet, takva sahiplerinin (Allah'ın emrine uygun yaşayanların/karşı gelmekten sakınanların)dır. (Taha Suresi, 132) vb. gibi ayet ve hadisler emri bil marufu emretmekle beraber emrin öncelikle evden başlanılmasını ev halkına emrettikten sonra akraba mahalle arkadaşlar vb. gibi dairelerle olan münasebet ve alakaya göre yapılması gerektiğini göstermektedir. Çünkü peygamber efendimiz ilk emri aldığı zaman onu eşi Hz Hatice'ye hemen tebliğ etmiş, sonra Hz Ali ve diğerlerine emretmiştir. Hz Lokman'ın da ayette ifade edildiği gibi emri bil marufu oğluna emretmekle başlamıştır. Demek ki, Emri bil marufa bizler önce aileden başlamalıyız. Onları sadece dünyaya çağırmamalıyız. Dünyanın mevki, makam, kariyerlerini kazanması için çaba göstermemeliyiz. Ailemizi ve sevdiklerimizi Rabbimizin bizlerden istediği sıratı müstakim yoluna sevk etmeliyiz. Emri bil marufun emredilmesi demek amirane emretmek değildir. Ayetin işaret ettiği gibi “(Resulüm! İnsanları) Rabbinin yoluna/dinine hikmetle ve güzel öğütle davet et. Onlarla en güzel (şekl)iyle (kırmadan, kızdırmadan) mücadele et. Şüphesiz Rabbin, kendi yolundan sapanları en iyi bilendir ve O, doğru yolda olanları da en iyi bilendir. (Nahl Suresi, 125). Yani, Onlara güzellikle nasihat et, onları ikna etmek için muktezeyi hale mutabık hareket et, demektir. Onları galatı hislerin esiri olmaktan kurtarıp aklın sağlıklı önderliğini göstermektir… Cenabı Hak bizi lisanı hal ve lisanı kal ile amel üzerinde daim kılsın. Kur'an'ın Anlamıyla Buluşmak (KAB) Platformu


22 TEMMUZ 2016 CUMA

Sayfa

9

”Teklifleri değerlendireceğim” Gökhan Caba Anadolu Üsküdar’da

Uzun yıllar profesyonel futbol oynayan ve geçtiğimiz sezonda Bölgesel Amatör Lig ekiplerin-

den Fatsa Belediyespor’un formasını giyen savunma oyuncusu 32 yaşındaki Mehmet Arslan,

gelecek teklifleri değerlendirerek yolunu çizeceğini dile getirdi. Güzelorduspor ve Fatsa Be-

lediyespor’da gösterdiği performansla dikkat çeken Mehmet Arslan, transferde en doğru kararı verebilmek için acele etmediğini ifade etti. Geçtiğimiz sezon Fatsa Belediyespor formasıyla BAL Ligi’nde 21 müsabakaya çıkan tecrübeli oyuncu, bin 884 dakika sahada kaldı. Kariyeri Mehmet Arslan, futbola Orduspor’da başladıktan sonra yine bu takımda henüz 17 yaşında profesyonel oldu. Daha sonra profesyonel liglerde Bulancakspor, Aksarayspor, Fethiyespor ve Pazarspor formalarını giydikten sonra BAL Ligi’nde dönüş yaptı ve 4 sezon peş peşe Fatsa Belediyespor’da oynadı. Ardından bir sezon Güzelorduspor forması giyen başarılı oyuncu, geçtiğimiz sezonu tekrar Fatsa Belediyespor’da geçirdi.(spor52)

Geçtiğimiz sezon başında transfer edilen ancak devre arası gelmeden takımdan ayrılan 2016-2017 sezonu öncesinde 2.Lig takımlarından Anadolu Üsküdar’a transfer oldu. Geçtiğimiz sezon Orduspor’un grubunda yer alan ve son anda ligde kalan Anadolu Üsküdar, Orduspor’un eski oyuncusu Gökhan Caba’yı transfer etti. 33 yaşındaki oyuncu önümüzdeki sezon yeniden 2.Lig’de forma giyecek. Sezon başı son dakikada

transfer edilen savunma oyuncusu Gökhan Caba, ilk haftalar Orduspor forması giyerken sadece 3 maçta sahaya çıktı ve sakatlığından dolayı formadan uzak kaldı. Gökhan Caba devre arasını görmeden takımdan ayrılırken sezonun 2.yarısında 3.Lig’de Düzcespor forması giymeye başladı. Caba Düzcespor forması ile 11 maça çıkarken, Düzcespor ligi 13.sırada bitirmişti.(spor52)

15 Temmuz’da transfer görüşmesi için Yozgat’a giden ve Yozgatspor ile anlaşması beklenen eski Ordusporlu Muhammet Kurt, imzayı atmadan Yozgat’tan ayrıldı. Geçen sezon Orduspor’da oynayan ve eski takımı Yozgatspor’un ısrarla kadrosuna katmak istediği Muhammet Kurt, Yozgatspor ile anlaşamadı. 15 Temmuz Cumartesi günü saat 13:00’da Yozgat’a giderek Yozgatspor ile masaya oturan Kurt, Bölgesel Amatör Lig’de müca-

dele eden Yozgat temsilcisi ile anlaşamadı. İki tarafında anlaşmaya yakın olduğu ve istekli olduğu bilinirken, ani bir karar ile anlaşma bozuldu.Kadrosuna eski Ordusporlu Okan Avcı, Güzelorduspor’dan Hakan Yüce ve yıldız oyuncu Serge Djiehoua’ı katan Yozgatspor’da 2012-2014 yılları arası 3.Lig’de 2 sezon forma giyen Muhammed Kurt, 65 maça çıkarken 8 gol sevinci yaşamıştı. (spor52)

Sezon başında transfer olduğu Altınordu’da “bornoz kurbanı” olan eski Ordusporlu İrfan Başaran, eski takımı Yeni Malatyaspor ile anlaştı. Orduspor formasını 3 yıl başarı ile giyen İrfan Başaran olaylı bir şekilde ayrıldığı Altınordu’dan

sonra eski takımı Yeni Malatyaspor’a transfer oldu. Orduspor’un 26 yıl sonra Süper Lig’e çıkmasında başrol olan Ahmet Kuru’nun golüne asist yapan Başaran, bornozunu odasında bırakınca takımdan ayrılmıştı.

Voleybol okulunda durmak yok Kurt Yozgatspor ile anlaşamadı

13 Temmuz’da başlayan ve antrenmanları tüm hızıyla süren Orduspor Voleybol Okulu, Antrenörler Güngör Yüce ile Emrah Zavalsız’ın gözetiminde 15 sporcu ile Atatürk Spor Salonu’nda tüm hızıyla devam ediyor. Geleceğin voleybolcularının yetiştirildiği Orduspor Voleybol Okulu’nda çalışmaları Atatürk Spor Salonu’nda yapılan antrenmanlarla devam ederken, sporcuların istekli olmaları dikkatlerden kaçmadı. 12 sporcu ile başlayan Orduspor Voleybol Okulu’nun kısa süre içerisinde 15 oyuncuya yükselmesi, Ordu’daki voleybola yatkınlığı gösterirken, bu sayının her geçen gün artması bekleniyor. Ordu’nun iki başarılı voleybolcusu Orduspor Erkek Voleybol Takımı Kaptanı Güngör Yüce ve Emrah Zavalsız gözetiminde 2000-2009 arası doğumlu kız ve erkek çocukların katılımıyla süren antrenmanlar, Pazartesi, Çarşamba ve Cuma günleri Ata-

türk Spor Salonu’nda gerçekleştiriliyor. “Amacımız voleybolu sevdirmek” Orduspor Erkek Voleybol Takımı Kaptanı Güngör Yüce Orduspor Voleybol Okulu’nda yer alan sporculara voleybolcu hem sevdirmeyi hem de öğretmeyi planladıklarını kaydede-

rek; “Antrenmanlara başlayalı bir hafta oldu. Haftada 3 gün Pazartesi, Çarşamba ve Cuma günleri Atatürk Spor Salonu’nda çalışmalarımız sürüyor. Kız ve erkek karışık olarak idmanlarımızı yapıyoruz. Katılımımız artışta. Oyuncu grubumuz oldukça istekli. Onların istekli olmaları bizi de mutlu ediyor. Kayıtlarımız yıl boyunca devam edecek. Zaten

antrenmanlarımız da sadece yaz dönemiyle kısıtlı değil. Okul sezonunda da antrenmanlara yine kaldığımız yerden devam edeceğiz. Hedefimiz, burada bulunan gençlere voleybolu öğretmek ve sevdirmek. Bu amaç çerçevesinde çalışmalarımızı sürdürüyoruz. (spor52)

Ordu TÜFAD Karması Konya’ya hazırlanıyor İrfan, Yeni Malatyaspor’a döndü yapılacak olan ‘Zafer Haftası Futbol Şenliği’ne katılacaklar. Bu çocuklarımız için bir fırsat. Ulusal organizasyonlar ve şenlikler, çocukların kendilerine olan güvenlerini attırır. İnşallah bizde burada sporcularımıza katkı sağlarız” dedi.

Türkiye Futbol Antrenörleri Derneği (TÜFAD) 29- 30-31 Temmuz tarihleri arasında Konya’da ‘Mevlana Hoşgörüsü Türkiye’nin Yıldızları FutbolŞenliği’ni düzenleyecek. Konya’daki bu organizasyon için Ordu TÜFAD’da bir karma takım hazırlıyor. 2004 doğumlu sporcuların mücadele edeceği ‘Mevlana Hoşgörüsü Türkiye’nin Yıldızları Futbol Şenliği’ için Ordu TÜFAD Karması, Antrenörler Nurullah Başköy ve Levent yanık gözetiminde antrenmanlarına tüm hızıyla devam ediyor. 12 sporcunun yer aldığı antrenmanlar Durugöl

Tesisleri’nde gerçekleştiriliyor. Haftada 3 gün gerçekleştirilen antrenmanlarda Ordu’nun 2004 doğumlu en yetenekli oyuncuları yer alıyor. İdmanlarda sporcuların istekli tavırları ise dikkatlerden kaçmıyor. Başköy: “Bu bir fırsat” Antrenör Nurullah Başköy, ‘Mevlana Hoşgörüsü Türkiye’nin Yıldızları Futbol Şenliği’nin sporculara yararlı olacağını kaydederek; “29-30-31 Temmuz tarihleri arasında Konya’da düzenlenecek olan ‘Mevlana Hoşgörüsü Türkiye’nin Yıldızları Futbol Şenliği’ için Or-

du’dan çeşitli takımlardan toplam 12 oyuncuyla Ordu TÜFAD Karması olarak antrenmanlarımızı sürdürüyoruz. Haftada 3 gün idman gerçekleştiriyoruz. Demirspor, Orduspor, Akyazı Gençlikspor, Altınordu Belediyespor, Güzelorduspor, Rüsumat-4 Gençlikspor, Ünye 1957 Spor, Kirazlimanıspor. Bu etkinlik sayesinde çocuklarımız farklı ortamları görmüş olacak. Ayrıca bu tarz turnuvalar sporcuların kendilerini geliştirmeleri açısından dabüyük önem arz ediyor. Konya’da beğenilen sporcular, 30 Ağustos Zafer Bayramı kutlamaları kapsamında Afyon’da

Yanık: “Çalışmalarımız sürüyor” Antrenör Levent Yanık ise çalışmalara tüm hızıyla devam ettiklerinibelirterek; “12 sporcumuzla 29-30- 31 Temmuz tarihleri arasında Konya’da yapılacak olan ‘Mevlana Hoşgörüsü Türkiye’nin Yıldızları Futbol Şenliği için çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Antrenmanlarımız gayet verimli geçiyor. Sporcularımız her gün daha iyiye gidiyor” diye konuştu. Öte yandan Antrenörler Başköy ve Yanık, Ordu TÜFAD Başkanı Turgut Kır ve yönetim kurulu üyelerinin yanı sıra Akyazıspor Gençlik Kulübü 2.Başkanı Hasan Öztaş’a da desteklerinden dolayı teşekkür etti. Konya’da 3 gün sürecek ve şenlik havasında geçecek olan turnuvaya Türkiye’den toplam 42 takım katılıyor. Kadro, Ordu’daki takımlardan karma yapılarak 2 kaleci ve 10 oyuncu olmak üzere 12 sporcudan oluşacak.(spor52)


SP R ”Play-Off’u zorlayabiliriz”

Geçtiğimiz sezon son haftalarda şans bulan ve adından söz ettiren Emre Usta, yeni sezon hazırlıkları kapsamında Ordu’da yapılan kampta soruları yanıtladı. Orduspor’da yeni sezonda Teknik Direktör Metin Altınay’ın çok şey beklediği Emre Usta, hem Teknik Direktör Metin Altınya, hem kamp hem de kişisel olarak performasını değerlendirdi. Geçen sezon son maçlarda takımın başında olan Metin

Altınay’a alıştıklarını belirten Usta ”Geçen sezon Metin Hocamızla birlikte son 5 hafta geçirmiştik ve yeni sezonda onun gitmesini istemiyorduk. Yeni sezonda bizimle birlikte olması bizi sevindirdi.” derken yeni gelen kondisyoner Mehmet Nacir hakkında da ”Mehmet Hocamız da bu sene yeni geldi ve ona hemen adapte oldu. Antremanlar zevkli geçiyor ve yoğun bir şekilde çalışıyoruz. İyi bir atmosferde çalışıyoruz.” ifadelerini kullandı.

20 yaşındaki Emre Usta, takımın hedefini belirtirken, kendi performansı hakkında da şunları söyledi. ”Bu sezon küme düşmeyeceğimize inanıyorum. Puan silme cezası da gelse Play-Off’u zorlayabiliriz. Geçen sezon bir sakatlık geçirmiştim. Son haftalarda şans bulmuştum ve performansım beğenildi. Metin Hocamız bu sene de bana güveniyor. Allah izin verirse herkese kendimi göstereceğim.”(spor52)

22 TEMMUZ 2016 CUMA

www.mirkuzeygazetesi.com.tr

“Şartlar yerine gelirse en iyisi biziz” Bu yıl Spor Toto 3. Lig 3. Grupta mücadele edecek olan Orduspor’da gözler rakiplere çevrildi. 3 Eylül’de başlayacak olan ligin hazırlıklarına bugün start verecek olan Orduspor, rakiplerine iyi hazırlanmayı planlıyor. Orduspor Teknik Direktörü Metin Altınay, Spor Toto3. Lig 3. Grupta yer alan rakipleri değerlendirdi. Rakiplerin kim olduğunun çok fazla önem arz etmediğini kaydeden tecrübeli çalıştırıcı, önemli olanın kendilerinin ne yapacağı olduğunu dile getirdi. Şartların yerine gelmesi durumunda gruptaki en iyi takımın kendileri olduğunu söyleyen Altınay, 3.Ligi savaş ligi olarak nitelendirdi. Grubun ve rakiplerin kendilerini çok fazla ilgilendirmediğinin altını çizen tecrübeli çalıştırıcı, “Rakipleri analiz ettim. Çoğu bildiğimiz, tanıdığımız takımlar. Önemli olan bizim ne yapacağımız. Aslında bu grupların bizi hiç ilgilendirmemesi gerekiyor. Ben kendi takımıma güvenim. Her şey yerine getirilsin. İyi bir sezon, iyi bir kamp ve çocuklara söylenen rakamlarda yerine getirilsin, işte o zaman en iyi takım biziz. Çocukları tanıyorum ve biliyorum. Bu lig savaş ligi. Önemli

olan Orduspor’un ne yapacağı” dedi. Güçlü takım çok az Gruptaki takımları değerlendiren Altınay, rakiplerin çok fazla önemli olmadığını aktararak; “Baktığın zaman orada iyi takımlarda var. Baktığın zaman Sakaryaspor, köklü ve güçlü bir takım. Muğlaspor’da il takımı. Bu sezon BAL Ligi’nden çıktı. Yeni bir yapılanmaya girdi. Onlarda iyi para harcıyormuş. Sultanbeyli Belediyespor ile Darıca Gençlerbirliği’nin çok para harcadığını duydum. Ama çok para harca-

man iyi takım olacağı anlamına gelmez. Rakip takım istediği kadar para harcasın. Parayla saadet olmuyor. Biz ne yapacağız? Önemli olan o. Ben takımıma bakarım. İyi ve savaşan bir ekibiz. Bizim lige nasıl başlayacağımız önemli. Lige iyi başlamamız lazım. 2-3 maç aldıktan sonra taraftarı yanımıza almamız lazım. Kendi göbeğimizi kendimiz keseriz. Şampiyon olacaksak şampiyonluğa hep beraber gideriz. İlk 4-5’ten kopmamaya çalışacağız. Ordu’yu tribüne çekmemiz lazım. En büyük güvencem taraftar” diye konuştu.(sporaksiyon)


Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.