Mirkuzey 1439 21 10 2016 cuma

Page 1

DURU BEBEK GELiYOR Ordu’nun Fatsa ilçesinde, yaşadığı rahatsızlığı sonucu kaldırıldığı hastanede kemik iliği nakledilen Duru bebek, iki yılı aşkın süren tedaviye cevap vererek, hastalığı yenmeyi başardı. Ordu halkının duası ve sevgisiyle Duru Bebek, minik bedeniyle asrın hastalığına karşı göstermiş olduğu mücadelesi sonuç 3’TE verdi.

‘Bize sahip çıkan olmadı!’ Ordu’nun Fatsa İlçesinde Ordu Süs Bitkileri Üreticileri Birliği (ORSÜS) Başkanı İsa

Falay tarafından açılan iki farklı kesme çiçek serası bir yıl içinde iki defa felaket yaşadı. 3’TE

“Medya 15 Temmuz’da büyük rol üstlendi”

AK Parti Ordu Milletvekili Metin Gündoğdu, 21 Ekim Gazeteciler Bayramı dolayısıyla bir mesaj yayınladı. Gündoğdu, hain

darbe girişiminin engellenmesinde basın mensuplarının önemli rol üstlendiğini belirtti. 5’TE

Ordu’dan kaçan teröristler yakalandı

Erzincan’ın Kemah ilçesinde terör örgütü PKK’ya yönelik operasyonda 1’i ölü, diğeriyse yaralı iki terörist etkisiz hale getirilirken, teröristlerin Ordu’dan kaçtıkları 3’TE belirtildi.

FETÖ’den 22 kişi gözaltına alındı

Ordu’da Fetullahçı Terör Örgütü/ Paralel Devlet Yapılanması’na (FETÖ/ PDY) yönelik soruşturma kapsamında, 22 kişi gözaltına alındı. 3’TE 21 EKİM 2016 CUMA

YIL: 5

SAYI:1439

İŞKUR yeni binasına kavuşuyor

Türkiye İş Kurumu(İŞ-KUR) Fatsa Şubesi’nin yeni binası 2017 yılı yatırım programına alındı. Müjdeli gelişmeyle ilgili bilgi veren İŞKUR Fatsa Şube Müdürü Mehmet Cem Kuru, “Fatsa ilçemizle birlikte 7 ilçemize şube olarak hizmet veriyoruz. Bu kapsamda yeni binamızın bölgeye büyük kat3’TE kısı olacak” dedi.

FİYAT: 50 Krş.

GÜNLÜK TARAFSIZ SİYASİ GAZETE

BÜYÜKŞEHİR GELECEĞE SAHiP ÇIKIYOR

Şehitler için beste yarışması düzenleniyor

Kültür ve Turizm Bakanlığı Güzel Sanatlar Müdürlüğü ‘15 Temmuz Şehitleri Anısına Çok Sesli Koro Eseri Beste’ Yarışması düzenleniyor. 5’TE

“Palamut güldürdü, hamsi üzecek”

Av yasağının 1 Eylül itibariyle kalkmasının ardından ‘vira bismillah’ diyen balıkçılar, sezona palamut avı ile iyi bir giriş yaparken, bugünlerde hamsi4’TE nin yolunu gözlemeye başladı.

Ordu Barosu olaya müdahil oldu

Ordu Barosu Başkanı Avukat Murat Poyraz, annesinin erkek arkadaşı tarafından bir restoranda dövülen 2.5 yaşındaki çocuk-

Arıcılara eğitim verildi Ordu ilinde arı yetiştiricilerine yönelik Ordu İl Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü, Samsun Veteriner Kontrol Enstitüsü, Ordu Arıcılık Araştırma Enstitüsü ve Perşembe İlçe Müdürlüğü ortaklığında “Arı Yetiştiriciliği, Arı Hastalıkları ve Balda Kalıntı” konula6’DA rında eğitim verildi.

la ilgili davada anne ve çocuğun yanında yer alıp davaya müdahil olacaklarını açıkladı. 3’TE

Ordu Büyükşehir Belediye Başkan Enver Yılmaz, “Gençlerimizle Birlikte Ordu’yuz” projesi kapsamında Korgan ilçesinden gelen gençlerle bir araya geldi. Başkan Enver Yılmaz, gençlerin gelişimine katkı sağlayacak projeler ürettiklerini söyledi. Yeni eğitim öğretim yılının başlamasıyla birlikte “Gençleri-

O ilçeye bir müjde daha

Akkuş İlçesi’ne kazandırılacak olan sosyal güven5’TE lik merkezi için altyapı çalışmaları başladı.

mizle Birlikte Ordu’yuz” projesi, kaldığı yerden devam ediyor. 19 ilçeden gelen öğrenciler, Büyükşehir Belediyesi tarafından organize edilen program dâhilinde yaptıkları kısa Ordu gezisiyle ilimizin önemli kurumları ve mekânlarını yakından görme ve tanıma fırsatı elde 4’TE ediyor.

Şenyurt’a Kibele ödülü Ünlü lezzet artık Fatsa’da

Ordu Kurul Kalesi’nde 2 bin 100 yıllık Ana Tanrıça Heykeli Kibele’yi bulan kazı ekibinin başkanı Prof. Dr. Süleyman Yücel Şenyurt’a görev yaptığı üniversite yönetimi tara5’TE fından plaket verildi.

Ordu’nun Fatsa İlçesinde Suudi Arabistan’ın ünlü kızarmış tavuk zinciri olan ve hacıların yakından tanıdığı ünlü yemeği ‘El-Beyk’ Köşe Başı Restoran 6’DA açıldı.


2

21 EKİM 2016 CUMA

Kış aylarında beslenmeye dikkat Sağlık

Bilgisayar kullanırken

gözlük kullanmaya dikkat Göz sağlığı açısından bakıldığın da çağın en önemli hastalığı bilgisayar kullanımları olduğunu belirten Göz Hastalıkları Uzmanı Op.Dr. Şeyda Atabay bilgisayar kullanırken mutlaka gözlük kullanılması gerektiğini söyledi. Göz Hastalıkları Uzmanı Op.Dr. Şeyda Atabay, “Teknoloji ilerlerken artık kitapları bile bilgisayardan okuduğumuz , notlarımızı bilgisayar üzerinde belirlediğimiz bir dönemdeyiz. Hemen hemen herkesin elinde bir cep telefonu, evlerde mutlaka tablet ve bilgisayarlarımız mevcut. Asansörde, yemekte elimizden düşürmediğimiz akıllı telefonlarımızın yerini işyerlerinde ve evlerde bilgisayarlar devralıyor. İşi için sürekli bilgisayar başında olan kişi de, sosyal medyada dolaşan kişi de çeşitli sebeplerle göz problemleri yaşamaktadır. Bu durum günümüzde göz hastalıklarına zemin hazırlar veya zemindeki gizli bir bozukluğun ortaya çıkmasına sebep olmaktadır” dedi. Yoğun bilgisayar kullanımı ile gözünün bozulduğunu söyleyen bir kişide sebep çoğunlukla alttaki gizli hipermetrop veya astigmatizmanın ortaya çıkması durumu olduğunu kaydeden Atabay, “Daha önce farketmediği ve göz kasları ile tolere edilebilen bu rahatsızlıklar yoğun bilgisayar kullanımı ile ortaya çıkabilmektedir. Bu hastalarımıza önerilerimiz her zaman olmasa da bilgisayar kullanırken gözlüğünü takabileceği bu sayede göz yorgunluğunun nispeten rahatlayacağıdır” diye konuştu. Atabay, “Gözlük camı seçerken antirefle özellikte olanları tercih etmek daha rahatlatıcı olacaktır. Ayrıca bilgisayar ekranlarının ışığından koruyan farklı camlar mevcuttur. Bankacılık sektöründe çalışan hastalarımızda bu rahatsızlıklar sık olarak izlenmekte ve rahatlama sağlayabilmekteyiz. Ayrıca göz kırpma refleksinin azalmasına bağlı göz kuruluğu nedeniyle batma ve yanma rahatsızlığı olabilmektedir. Bu durumda suni gözyaşı damlaları önermekteyiz” ifadelerini kullandı. Göz bozukluklarının ilerlemesinin 20li yaşlarda azaldığı durduğu bilinirken son yıllarda yoğun tablet ve telefon kullanımına bağlı kas spazmları ile gözlük numaralarında ilerleme ile karşılaşıldığını ifade eden Atabay, “Hastalarımıza önerilerimiz, bilgisayar, tablet ve akıllı telefon başında geçirdikleri süreyi azaltmaları ve gece uyku sürelerine ve uyku saatlerine dikkat etmeleri gerekliliğidir” şeklinde konuştu.(iha)

www.mirkuzeygazetesi.com.tr

Mir Mehmetoğlu Gıda Mad. San. ve Tic. Ltd. Şti. Adına Tüzel Kişi Temsilcisi

Niyazi YEŞİLLER YAYIN KURULU Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Hamdi Büklü Sayfa Editörü Hüseyin Güneş Akbulut Mutlu Baymak Haber Merkezi Erkan Kaş Çiğdem Akyol Sefa Eyi Ekrem Ezim Nusret Yeşiller

Genel Yayın Yönetmeni Betül Akbulut

Hukuk Danışmanı Av. Doğan Pehlivan

İnternet Editörü Seyhan Yeşiller

Dizgi-Grafik Yeşiller Grafik Tasarım www.yesillermatbaa.com

Temsilcilikler Korgan:Kenan Patak Çatalpınar: Adil İşnel

Yayın Türü Baskı Tesisi Yerel Süreli Mir Mehmetoğlu Gıda Mad. San. ve Tic. Ltd. Şti. Yeşiller Grafik Tasarım Reklam ve Matbaa Gazetemiz basın ahlak kurallarına uymayı taahhüt eder. Köşe yazıları ile ilgili hukuki sorumluluk yazarlara aittir. Gazetemiz İHA Abonesidir. Adres MKP. Mh. Ş.P. Erkan Alışır Cd. No:29 Fatsa/ORDU Tel : 0452 407 10 11 Faks : 0452 407 10 12 E-Posta : gazetekuzey@gmail.com

Kışın hastalıkların artmasıyla ve kilo alımının daha hızlı olduğunu belirten Diyetisyen Elif Yıldız, kış aylarında beslenmeye dikkat edilmesi gerektiğini söyledi. Dermaklinik Estetik Ve Güzellik Merkezinden Diyetisyen Elif Yıldız, “Kahvaltı, gece boyunca süren açlığın üzerine, enerji alımını sağladığı için en önemli öğündür. Yapılan çalışmalarda kahvaltı yapmak, gün içindeki kan şekerinin dengelenmesine yardımcı olduğunu gösteriyor. Kahvaltı yapmak, daha verimli daha aktif olunmasına yardımcı olur. Kahvaltı yapılmadan başlanılan bir günde ise yorgunluk, konsantrasyon güçlüğü ve bitkinlik hissedilir. Her mevsim olduğu gibi kış aylarında da kahvaltı yapmadan güne başlanılmaması gerekir. İdeal bir kahvaltı her besin öğesini (karbonhidrat, protein, yağ vs.) de içeren şekilde olmalıdır. Örneğin; 1 adet ince dilim peynir ve tam buğday ekmeğinden yapılmış bir tost + söğüş sebze + 2 ceviz yada 1 su bardağı süt + 2 çorba kaşığı yulaf ezmesi + 1 porsiyon meyve + 8 adet çiğ badem yada 1 adet yumurta + 1 dilim beyaz peynir ve az yağla yapılmış otlu bir omlet + 1 dilim esmer ekmek” dedi. “Meyve -Sebze tüketimi önemli” Havaların soğuması ile beraber hastalıkların da arttığını belirten Yıldız, “Bu dönemde hastalıklara karşı vücut direncini arttırmak için vitamin ve mineral desteğine önem verilmesi gerekir. En iyi vitamin ve mineral kaynağı sebze ve meyvelerdir. Her gün düzenli olarak taze, mevsimine uygun meyve tüketilmesi gerekir. Bazen meyve yerine meyve suyu tercih edilebilir. Meyvenin suyu tercih edilecekse; taze sıkılmış olmalı ve miktarına dikkat edilmelidir. Neticede

meyve früktoz adında bir şeker içerir ve fazla tüketimi kilo alımı konusunda önemsenmesi gereken bir durumdur. Örneğin 1 su bardağı portakal suyu 4-5 adet portakal içerir. Bu miktar farkında olmadan, günlük meyve tüketiminin üzerine çıkılmasına sebep olabilir. Ayrıca meyvenin kendisini yemek, posa içerdiğinden, suyunu içmeye nazaran daha tok tutar” diye konuştu. Hangi ayda hangi sebze-meyveleri yenmeli? Diyetisyen Elif Yıldız meyve ve sebzelerin yenmesi gereken ayları şöyle sıraladı: “ARALIK: Karnabahar, havuç, karalahana, brokoli, pırasa, brüksel lahanası, kereviz, bal kabağa, yer elması, ıspanak, elma, mandalina, ayva, nar, portakal, greyfurt, trabzon hurması OCAK: Karnabahar, havuç, bal kabağa, karalahana, brüksel lahanası, brokoli, pırasa, kereviz, yer elması, pancar, ıspanak, kara ve kırmızı turp, elma, mandalina, ayva, nar, portakal, greyfurt, trabzon hurması ŞUBAT: Karnabahar, havuç, bal kabağa, brüksel lahanası, karalahana, brokoli, pırasa, kereviz, yer elması, pancar, ıspanak, kara ve kırmızı turp, hindibağ, frenk soğanı, elma, mandalina, ayva, nar, portakal, greyfurt, trabzon hurması” “Su ihmal edilmemeli” Kışın su içmeyi unutan kişileri uyaran Yıldız, “Havalar soğuğunca yanınızda taşıdığınız su şişesini almayı unutur oluyor ya da iş yerinde masanıza sürahiyi koymak aklınıza gelmiyor. ‘ Ben en son ne zaman su içmiştim.’ diye düşünürken buluyorsunuz kendinizi. Oysa su tüketimine her mevsim dikkat edilmesi gerekir. İçtiğimiz suyun vücuda alınması ve atılması bir denge içinde olur. Vücudun sıvı miktarının korunması için günlük sıvı alımının

günlük sıvı kaybına eşit olması gerekir. Yeterli miktarda su içildiğinde gerekli mineraller alınır, vücut ısısı dengede kalır, bağışıklık sistemi güçlenir, cilt güzelleşir, soğuk algınlığına karşı direnç artar. Günde yaklaşık 2-2.5 L içilmesi gerekir. Kış aylarında, su tüketimine destek amaçlı ıhlamur, kuşburnu çayı, adaçayı da tüketilebilir. Bağışıklığınızı kuvvetlendirmek için kış çayı tarifi: 1 demlik içine 1 avuç ıhlamur, 1 çay kaçığı zencefil, 1 küçük boy dilimlenmiş limon, 1 küçük boy dilimlenmiş yeşil elma, 1 çay kaşığı zerdeçal koyup, üzerine kaynamış su dökün. Ağzı kapalı olarak 4-5 dakika demleyin. Günde 1-2 fincan içebilirsiniz. İçerken içine 1 çay kaşığı bal ve 1 çubuk tarçın koyabilirsiniz” dedi. Yıldız, “Saatlerin değişmesiyle günün daha çabuk bitmesi, havaların soğuk ve kapalı olması; daha yorgun, halsiz hissedilmesine sebep olur. Buna bağlı olarak da gün sonunda yeme atakları ile karşı karşıya kalırsınız. Çünkü hissedilen yorgunluğu bastırma ihtiyacı doğar. Bunun en kolay çözümü de yemek yemektir, tatlı ve karbonhidrat! Oysa başka çözümler bulmak gerekir. Örneğin gün sonuna doğru, akşam yemeğinden önce iyi ve tatminkar bir ara öğünle bu durumu ortadan kaldırabilirsiniz. 1 avuç kuru üzüm, fındık ve yaban mersini karışımı ile 1 fincan yeşil çay YA DA 3-4 adet hurma ve 8-10 adet çiğ badem ya da evde yapabileceğiniz yulaf ezmeli hurma tatlısı gibi alternatifle-

ri kullanabilirsiniz” ifadelerini kullandı. Haftada 2-3 gün balık tüketin Sonbahar ve kış mevsimleri, balık sezonu olmasına rağmen Türkiye’ de yıllık kişi başına düşen balık tüketim miktarı 8 kilogram olduğunu ifade eden Yıldız, “Oysa Avrupa ülkelerinde bu miktar (kişi başına düşen balık miktarı) 25 kg iken, uzak doğu ülkelerinde ise 80 kg kadardır. Balıkta bulunan Omega-3 yağ asidi birçok rahatsızlık için çok önemlidir. Kalp hastalıklarından, kansere bağışıklık sisteminden cilt rahatsızlıklarına kadar pek çok faydası vardır. Bu sebeple kış aylarında balık tüketimine dikkat etmek ve haftada 2-3 gün sofrada eksik etmemek gerekir. Çok sevilen yedikçe yenilesi bir yiyecektir. Kestanenin birçok faydası olduğu kadar karbonhidrat içeriği sebebiyle de dikkatli tüketim gerektirir. Kestane kalsiyum, fosfor, potasyum, magnezyum gibi mineraller içerirken iyi sindirilebilir lifler de içerir. 3-4 büyük kestane ya da 5-6 küçük kestane 1 dilim ekmeğe eşdeğerdir. Bu miktarların, günlük aşılmaması kilo kontrolü açısından çok önemlidir. Bir ara öğün gibi tüketilmesi gerekir. Ayrıca şeker hastalarının da tüketirken dikkat etmesi ve porsiyon kontrolü sağlayarak yemesi gerekir. Çünkü kan şekerinin çok fazla yükselmesine sebep olur” şeklinde konuştu.(iha)

Meme kanserinde psikososyal uyarı Psikiyatri Uzmanı Uzm. Dr. Neslihan Şahin, meme kanserinin ruhsal ve psikososyal açıdan ele alınması gerektiğini belirterek uyarılarda bulundu. Medical Park Gaziantep Hastanesi Psikiyatri Uzmanı Uzm. Dr. Neslihan Şahin, tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de kadınlarda en sık görülen kanser türünün meme kanseri olduğunu belirtti. Şahin, her ne kadar meme kanserinin nedenleri, belirtileri, koruma ve tedavi, tanı ve tarama yöntemleri hakkında bilgilendirme ve farkındalık oluşturmaya dair girişimler gerekli ve yararlı olsa da meme kanseri tanısı alan kadınların ruhsal durumlarının da dikkate alınması ve bilgilendirmelerin önemini anlattı. Hastalığın ruhsal ve psikososyal açıdan ele alınmasının önemine vurgu yapn Şahin, “Hastalığın tanı süreci, belirsizlik, hastalık süreci, tedavi seyri, uygulanan tedaviler, sosyal yaşam, aile ilişkileri ve iş yaşan-

tısına etkilerinin ruhsal ve psikososyal açıdan ele alınması yararlı olacağını ve Meme Kanserinin erken evrede tedavi başarı oranı tama yakınken ileri evrede uygulanan tedavi yöntemleri ve hastalığın yaşam süresini kısaltması ruhsal travmaya neden olabilmekte ya da var olan sorunları artırabilmektedir” dedi. “Meme kanserinde ruhsal çökkünlük olabilir” Psikiyatri Uzmanı Uzm. Dr. Neslihan Şahin, memenin alınmasıyla hastada ruhsal çöküntü olabileceğini söyleyerek, “Kanserli hastalarda psikiyatrik eş tanılar sıklıkla görülür. Eş tanı alma oranı sadece hastalık süreci nedeniyle yaşanan zorluklardan kaynaklanmayıp birincil hastalığın kendisi de anksiyete (kaygı) ve çökkünlüğe neden olabilmektedir. Meme kanseri şüphesi ile takip edilen kadınlar tanı almadan önce ruhsal çökkünlük,

umutsuzluk, özgüven kaybı, çaresizlik, sosyal destek kaybı, özellikle mastektomi (memenin cerrahi yöntemle alınması) sonrası cinsel çekiciliği kaybetme, beden parçasını kaybetmeye dair kaygılar yaşayabilmektedir. Hasta yakınlarının verdiği tepkiler, onların yaşadıkları çaresizlik hissi, yetersizlik düşünceleri, suçluluk duyguları da hastalıkla baş etmeyi güçleştirebilmektedir” şeklinde konuştu.

“Meme kanseri kadınlarda farklı tepkiler ortaya çıkarabilir” Meme kanserinin kadınlarda aynı tepkiye yol açmadığını vurgulayan Psikiyatri Uzmanı Uzm. Dr. Neslihan Şahin, “Bebeğin doğum sonrası dış dünyayla kurduğu bağın ilk nesnesi memedir. Annenin memesiyle ilk kez tanışan bebek, anne bebek arasında gelişecek olan bağın ve oluşacak temel güven duygusunun da ilk adımını atmış olur. Beslenme, umut, yaşam kaynağıdır meme, sevgi, yakınlık ve beslenmenin yanı sıra cinsel hazzın da ilk nesnesidir. Sigmund Freud “Cinsellik Üzerine Üç Deneme” adlı eserinde anneyi “ilk ve en önemli cinsel nesne” olarak tanımlamıştır. Freud “Bebeğin annenin memesinden emmesi, mutlu gülümsemesi, rahatlayarak uykuya dalması cinsel doyumun ifadesinin ilk örneği

olduğunu düşünmeden edemeyiz” demiştir. Annesel aşk, cinsel nesne, aşk nesnesi gibi kavramları da sembolize eden memede gelişen kanserin ruhsal durum üzerine etkileri pek çok kadında farklı olabilmekle birlikte meme kanseri olan hastalarla yapılmış çok sayıda psikiyatrik araştırma da mevcuttur. Yapılan araştırmalar sonucunda, ekonomik durum, aile yaşantısı, sosyal desteğin varlığı ve ulaşılabilirliği, iyi bir iş sahibi olma, kişilik yapısı, ruhsal dayanıklılık, destekleyici uğraşların olması, kansere verilen tepkileri belirleyen değişkenler olduğu sonucuna varılmıştır. Memeyi kadınlıkla eşdeğer tutmayan, sosyal ve aile desteği iyi olan, aile içi duygu ve düşünce paylaşımları olan, iş sahibi, iyi bir işi olan, sosyal destek sistemlerine erişme imkanı olan kadınlar hastalığa yönelik şok, öfke, inkar gibi tepkileri daha çabuk atlatmakta, mücadeleyi daha etkin, daha kararlı sürdürebilmektedir. Travmanın ağırlığı ve yüksekliği travmanın gerek hasta gerek yakınları gerekse de toplum tarafından algılanışına bağlıdır. Bu nedenle de ruhsal tedavi hasta, hasta yakınları ve bu hasta grubuyla çalışan uzman ve diğer çalışanları da içermelidir. Unutmayın tedaviyi etkileyen en önemli faktörlerden biri iyileşmeye dair olan inançtır” diye konuştu.(iha)


3

21 EKİM 2016 CUMA

DURU BEBEK GELiYOR

/ Hamdi BÜKLÜ 1’den devam Müjdeli haber ile ilgili gazetemize konuşan Duru’nun babası Tuğrul Hamzaçebioğlu, “İki yılı aşan tedavi sürecinde biricik yavrumuz Durumuz, hastalığın karşı vermiş olduğu mücadeleden galip çıktı. Evladımız, nakil sonrası tedaviye olumlu yanıt vermesinin ardından güzel ha-

berler birbir gelmeye başladı. Bugün geldiğimiz durum çok güzel. İnşallah bir aksilik olmaz ise Ordu’ya geliyoruz” dedi. Tüm Türkiye’nin yağmur misali dualarını eksik etmediği Duru bebek artık eski sağlığına kavuşuyor. Samsun’da özel bir hastanede kemik iliği nakledildikten sonra özel olarak hazırlanan odada tedavisi devam eden Duru bebek için normal tedavi

süreci evde devam edecek. Her geçen gün eski sağlığına kavuşan Duru’nun bu güzel gelişmeyi gazetemizle paylaşan baba Tuğrul Hamzaçebioğlu, “Kısa bir süre önce en yakın zamanda Fatsa’ya gelmek istediğimiz dile getirmişler. Biricik kızımız Duru, 2 yılı aşan tedavisine cevap verdi. Rabbime şükürler olsun bu güzel günleri gördük. İnşallah bir aksilik olmaz ise gelecek ay Ordu’muza geliyoruz. Kızımızın

bundan sonraki tedavi süreci ise 15 günde bir Samsun’a gideceğiz. Doktorlarımız hastane sürecince bulunduğu Samsun’da 1 ay sonra Fatsa’ya yollayacağını söyledi. Duru’nun tedavisinin aksi bir durum olmadığı sürece 4 yıl daha sürecini belirttiler. Bu güzel haberi aldığımız için kızımla akşam pasta üfledik. Rabbim’den dileğim; kızımın bugünkü sağlığından daha sağlıklı ve mutlu olmasıdır” diye konuştu.

‘Bize sahip çıkan olmadı!’

/ Hamdi BÜKLÜ 1’den devam ORSÜS Başkan İsa Falay, sektörlerini kimsenin ciddiye almadığını söyleyerek, “Bu yıl içinde Ocak ayında yoğun kar yağışı ve Temmuz ayında yağan yağmur sonrası oluşan felaketler çiçek seralarımızı yıktı. Bu felaketler büyük zararlar verdi. İlk felakette tesisimizin yüzde 80’i hasar aldı. Tam o hasarları onardık derken, bölgemizde ikinci felaket yaşandı. Yaşanan selde çok büyük zararlar gördük” dedi.

İÇ ANADOLU’YA VE TRABZON’A GÖNDERİYORUZ Ordu Süs Bitkileri Üreticileri Birliği (ORSÜS) Başkanı İsa Falay, “Seramız tam anlamıyla istediğimiz seviyeye gelirse 14 Şubat tarihine kadar 30 bin gül hedefimiz var. Fatsa’da 14 Şubat Sevgililer Gününe mal yapmayı hedefliyorum. Bizim çiçeğimizin raf ömrü diğer illerdeki çiçeklere göre daha uzun oluyor. Genelde çiçeğimizi İç Anadolu bölgesi ve Trabzon iline gönderiyoruz” dedi. “SELDE ÇOK BÜYÜK

ZARARLAR GÖRDÜK” Konuyla ilgili yaptığı açıklamasını devamında Başkan Falay, “Bir yıl içinde iki felaket yaşadık ve tabi ki, bu afetleri kaldıramadık. 2016 yılının Ocak ayında yoğun kar yağışı nedeniyle çiçek seralarımız yıkılmış ve büyük zararlar görmüştü. Tesisimizin yüzde 80’i hasar almıştı. Tam o hasarları onardık ve ikinci felaket yaşandı bölgemizde. Yaşanan selde çok büyük zararlar gördük.

YAPRAK DÖKÜMÜNE SEBEP OLDU Kendimizi tam toplamış içerdeki ürünlerimizi yenilemişken Ramazan Bayramının birinci gününde etkili olan sel felaketi bizlere çok zarar verdi. Sel felaketinde derelerin taşması neticesinde sadece benim olduğum havzanın tamamı sular altında kaldı. Böyle bir durumla karşı karşıya kalınca selle birlikte gelen yabancı maddeler bitki yapımızda yaprak dökümüne sebep oldu. SÖZLER VERİLDİ, HALEN DAHA KİMSEDEN SES YOK Dolayısıyla bir süre bekledikten sonra seramızı bol sulama

yaparak zararlılardan arındırdık ve yenilemeye başladık. Bu süre zarfında yetkililer tarafından zarar tespiti yapıldı; fakat henüz gelen giden olmadı. Zararlarımızla ilgili bir destek alamadık. Salihli mahallemizde ve Bolaman mahallemizde toplamda 15 dönüm yerde kesme çiçeklik yapıyoruz. İlgili bakanlıklardan yetkililer geldiler ve destek sözü verdiler; fakat halen kimseden ses yok. Sektörümüzü kimse ciddiye almıyor. Üretimimizi buna bağlı olarak güçlendiremiyoruz. 30 BİN GÜL HEDEFİMİZ VAR Bizler de kesme çiçekçiler

olarak küçülerek yolumuza devam etmek zorundayız. Büyük zararlar gördükten sonra seramızda büyükşehir belediye başkanımızla görüştüm ve bizlere destek verilmesini istedik. Fakat oradan da bir karşılık bulamadık. Bu durum göz ardı edilecek bir şey değildir. Bu yıl birçok üretici arkadaşımız yok sattı. Başta Kayseri ve Trabzon illerimiz olmak üzere büyük toptancılara mal verdiler ve ellerinde hiç mal kalmadı diyebilirim. Çiçek olduğu zaman sezon her zaman güzel geçiyor. Bu yıl da iyi geçti. 14 Şubat tarihine kadar 30 bin gül hedefimiz var.” dedi.

İŞKUR yeni binasına kavuşuyor

/ Hamdi BÜKLÜ 1’den devam İŞ-KUR Fatsa Şubesi için yapılacak olan yeni bina ile ilgili konuşan İŞKUR Fatsa Şube Müdürü Mehmet Cem Kuru, “Toplum yararına programlar kapsamında Fatsa ilçemiz için 40 çalışanımızı Milli Eğitim Müdürlüğümüze istihdam ettik ve çalışmaya başladılar. İŞKUR Fatsa Şubemiz olarak rutin çalışmalarımızı devam ettiriyoruz. Şubemize gelen vatandaşların talep ve isteklerini değerlendiriyoruz” dedi. Hizmeti vatandaşın ayağına getirdiklerini söyleyen Müdür Kuru, “Bir yıldır hizmet veriyoruz Fatsa’da ve artık vatandaşlarımız

burada İŞKUR şubesinin olduğunu biliyorlar. Kumru, Korgan, Çatalpınar, Çamaş, Kabataş ve Aybastı ilçelerine de hizmet veren bir kurumuz. Ordu iline kadar artık gitmelerine gerek kalmadı artık tüm işlemlerini bizim buruda yapıyorlar. Hizmeti artık vatandaşın ayağına getirdik” diye konuştu. 2018 yılında yeni binaya kavuşacaklarını belirten Kuru, “2017 yılında başlayacak 2018 yılında bitmiş olacak. Bölgeye çok daha kaliteli hizmeti yeni binamızda vereceğiz. Personel sayımız artacak ve vatandaşlarımıza birebir hizmet verme şansımız olacak” şeklinde konuştu.

Ordu’dan kaçan teröristler yakalandı 1’den devam Uzun yıllardır Karadeniz’e yerleşme ve terörü bu bölgeye yaymaya çalışan terör örgütü PKK’ya yönelik operasyonlar yoğun bir şekilde devam ederken, barınma olanağı bulamayan teröristler kaçmaya çalışıyor. Teröristlerin Karadeniz’e geçiş güzergahlarında arasında yer alan Erzincan kırsalında Ordu’dan kaçtıkları şeklinde bilgiler gelen terörist bir grup ile güvenlik güçleri arasında çıkan çatışmada 1’i ölü diğeri ise yaralı ele geçirildi. Konu hakkında bir açıklama yapan Erzincan Valiliği, “19.10.2016 günü saat 01:30 sıralarında Kemah ilçemiz Mermerli köyü kırsalında operasyon yapan Jandarma unsurumuz, 2 kişilik Bölücü Terör Örgütü mensubu teröristle çatışmaya girmiştir. Teröristlerden 1’i etki-

siz hale getirilmiş, beraberinde 1 kaleşnikof piyade tüfeği, 2 adet sırt çantası ve 2 adet şemsiye de ele geçirilmiştir. Diğer terörist ise yapılan takip sonucunda olay yerine 3 kilometre mesafede yaralı olarak 1 kaleşnikof piyade tüfeği, 1 dürbün ve 1 telsiz ile birlikte ele geçirilmiştir.”denildi. Hatırlanacağı gibi geçtiğimiz ay Mesudiye-Koyulhisar kırsalında güvenlik güçleri, terör örgütü PKK’ya yönelik operasyonda 6 terörist ölü ele geçirilmiş, yine geçtiğimiz günlerde Gölköy’de de bir grup teröristin görüldüğü ihbarı üzerine geniş çaplı operasyon başlatılmıştı.

FETÖ’den 22 kişi gözaltına alındı

Ordu Barosu olaya müdahil oldu ğunun dövüldüğünü öğrenince İlçe Jandarma Komutanlığı’na giderek şikayetçi oldu. İş yerinden güvenlik kamerası görüntülerini alarak soruşturma başlatan jandarma Şükrü U.’yu gözaltına aldı. Şükrü U. çıkarıldığı mahkeme tarafından tutuklanarak Efirli Cezaevi’ne gönderildi.

1’den devam Edinilen bilgilere göre, Ordu’nun Fatsa İlçesi Devlet Hastanesi’nde memur olarak çalışan Şükrü U. arkadaşı olan B.A. ile iki hafta önce Gülyalı İlçesi’ne bağlı Turnasuyu mevkisindeki bir restoranda yemek yemeye gitti. B.A. yanında bulunan 2.5 yaşındaki erkek çocuğunu da oynaması için restoranın oyun parkına götürdü. B.A. daha sonra lavaboya gidince masadan

kalkan Şükrü U. oyun parkının içine girerek, diğer çocukların da gözleri önünde kız arkadaşının çocuğunu dövmeye başladı. Çığlıklara rağmen Şükrü U. çocuğu yere yatırarak dakikalarca dövmeye devam etti. Bir süre sonra oyun parkından çıkan Şükrü U. hiçbir şey yokmuş gibi B.A.’nın yanına geri dönerken; çocuk da ağlayarak oyun parkında beklemeye devam etti. Anne B.A., daha sonra çocu-

ORDU BAROSU DAVAYA MÜDAHİL OLUYOR Ordu Barosu Başkanı Avukat Murat Poyraz ve beraberindeki bir grup avukat Ordu Adliyesi önünde olayla ilgili basın açıklaması yaptı. Baro Başkanı Av. Murat Poyraz, çocuk ve annesinin yanında yer alıp davaya müdahil olacaklarını ifade ederek, olayı şiddetle kınadıklarını bildirdi. Murat Poyraz, dosyada gizlilik kararı olduğu için suçun vasfını henüz bilmediklerini, ko-

nuyu darp veya yaralama olarak değerlendirilmesi halinde Ceza Kanunu’nda bunun cezai müeyyidesinin düzenlenmiş olduğunu ifade ederek, “Çocuk olması ve korunma gözetim altında bulunması nedeniyle cezanın ağırlaştırılmış hali uygulanması gerekir. Buda 2 ile 5 yıl arası hapis cezası içerir” dedi. Aileyle ön görüşme yaptıklarını, anne B.A.’nın da haklarının korunması gerektiğini vurgulayan Poyraz, “Ordu Barosu bu konulara bundan sonra hassasiyetle eğilecek, olayın takipçisi olacaktır. Yargılamayı takip edeceğiz, mümkün olarak en ağır cezanın aldırılmasını talep etmeye çalışacağız. Özellikle çocuk istismarı ve çocuğa şiddetle ilgili tüm dosyalara baromuz müdahil olacaktır” açıklamasında bulundu.(iha)

1’den devam Ordu Cumhuriyet Başsavcılığının yürüttüğü soruşturma kapsamında aralarında öğretmen, memur, özel güvenlik, emekli polis, imam ve FETÖ’nin şirketlerinde çalıştığı tespit edilen 4’ü kadın 22 kişi hakkında gözaltı kararı verildi. Bunun üzerinde Ordu Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü ile Kaçakçılık ve Organize Suç-

larla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri 22 kişiyi ev ve iş yerlerinde tespit ederek gözaltına aldı. Ordu Devlet Hastanesinde sağlık kontrolünden geçirilen 22 şüpheli ifadeleri alınmak üzere Emniyet Müdürlüğüne götürüldü. 22 şüphelinin sorgularının devam ettiği, kentte operasyonların sürdüğü öğrenildi.(iha)


4

21 EKİM 2016 CUMA

BÜYÜKŞEHİR GELECEĞE SAHiP ÇIKIYOR “Palamut güldürdü, hamsi üzecek”

1’den devam Başkan Enver Yılmaz, gezi programı kapsamında kendisini ziyaret eden gençlerin kendilerini yetiştirmesi ve geliştirmesinin önemine dikkat çekerek, “Sizler ne kadar iyi yetişirseniz Ordumuz ve Türkiye’miz de o kadar gelişir ve ileride daha güzel günler görürüz. Bu bilinçle hareket etmeniz ve çok çalışmanız lazım. Büyükşehir Belediyesi olarak,

sizlerin bu gelişimine katkı sağlamak ve dış dünyayla bağınızı güçlendirmek amacıyla farklı projeleri hayata geçiriyoruz. Bunlardan biri olan Gençlerimizle Birlikte Ordu’yuz Projesi’yle hem gezip eğlenecek hem de ufkunuzu geliştirecek birçok kazanım elde edeceksiniz. Şimdiye kadar Mesudiye, Aybastı, Kabataş, Akkuş ve son olarak sizleri ağırladık. Sırada diğer ilçelerimiz var” dedi. Başkan Yılmaz’la

birlikte hatıra fotoğrafı çektiren öğrenciler, daha sonra Boztepe, Altınordu Çivisiz Sahil Mescidi, Ordu Üniversitesi ve Ordu-Giresun Havalimanını ziyaret ederek Korgan’a döndüler. TURİSTİK VE KÜLTÜREL YERLER VAR Gençlerimizle Birlikte Ordu’yuz Projesi dâhilinde gezi programına katılan Korganlı gençler, sırasıyla Bolaman Ka-

lesi, Haznedaroğlu Konağı, Yason Burnu ve Ordu Büyükşehir Belediyesi Sanat Galerisini ziyaret ediyor. Meclis Salonunda Büyükşehir Belediyesinin üst yöneticileriyle bir süre sohbet eden öğrenciler, ardından Altınordu Çivisiz Sahil Mescidi, Boztepe, Ordu Üniversitesi ve Ordu Giresun Havalimanını ziyarete ederek kısa Ordu turunu tamamlayarak ilçelerine dönüyor.

“Fındık, oldukça değerli bir gıdadır”

Fındık Araştırma Enstitüsü (FAE) Müdürü Akar: “Fındığımız hiçbir vatandaşın gıda güvenliğini riske atmaz, aksine içerdiği besin ögeleri ve vitaminlerle her yaş grubunun tüketmesi gereken oldukça değerli bir gıdadır” dedi. Fındık Araştırma Enstitüsü (FAE) Müdürü Aysun Akar, İtalyan Tarımcılar Derneği Coldiretti’nin, Türk fındığını ithal edilen

en tehlikeli ürünler listesine koymasına ilişkin, “Gıda Güvenliği Sağlık Sertifikası” olmayan hiçbir fındığın AB ülkelerine girişinin mümkün olmadığını söyledi. Akar, ithalat veya ihracatta mevzuata göre işlemler yapıldığını belirtti. Mevzuata göre Türkiye’de üretilen fındıkların AB ülkelerine ihraç edilirken, ihraç edilecek her parti ürünün aflatoksin analizlerinin Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığınca yetkili gıda kontrol laboratuvarlarınca yapıldığına

işaret eden Akar, “Analiz sonuçları AB ülkelerince belirlenen sınır değerlerin altında ise İl Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlükleri tarafından Gıda Güvenliği Sağlık Sertifikası düzenlenir. Gıda Güvenliği Sağlık Sertifikası, ihraç edilen ürünün aflatoksinsiz olduğunun göstergesidir. Fındığımız ancak bu sertifika ile AB ülkelerine giriş yapabilir.” dedi. Bakanlığın gıda kontrol laboratuvarlarınca sınır değerlerin üzerinde aflatoksin tespit edilen ürünlerin zaten AB ülkelerine ihraç edilmesi veya yurt içinde satılmasının mümkün olmadığına

işaret eden Akar, şöyle konuştu: “Uygulama böyle iken İtalya Ulusal Çiftçiler Konfederasyonu tarafından hazırlanan ‘en tehlikeli maddeleri’ listesinde Türk fındığının nasıl endişe yarattığına anlam veremiyoruz. Fındığımız hiçbir vatandaşın gıda güvenliğini riske atmaz, aksine içerdiği besin ögeleri ve vitaminlerle her yaş grubunun tüketmesi gereken oldukça değerli bir gıdadır. Ürünlerimizde aflatoksin oluşumunu önlemek amacıyla üreticilerimize yönelik eğitim çalışmaları yapılarak gerekli bilgiler verilmekte ve her türlü önlem alınmaktadır.”

1’den devam Geçtiğimiz yıllarda Eylül ayı itibariyle kendisini Karadeniz’de göstermeye başlayan hamsi bu yıl henüz kendisini Karadeniz’in serin sularında göstermezken, hamsi avı için balıkçılar umutsuz konuştu. Konuyla ilgili açıklamalarda bulunan Piraziz Su Ürünler Kooperatifi Başkanı Hamdi Arslan, 1 Eylül itibarıyla başlayan balık avının palamut avcılığı ile iyi başladığını ama bunu son 15 güne yansıtamadıklarını söyledi. Sezonun başlamasının üzerinden 1,5 ay geçtiğini ve yaklaşık 1 ay yoğun bir av yaptıklarını belirten Arslan, “Bu yoğun palamut avı Sinop, Zonguldak havzasında yapıldı. Doğu Karadeniz’de bu balık yoktu ama son günlerde bu balıklar kitleler halinde Doğu Karadeniz’e doğru hareket etti. Bu balıklar yaklaşık 15 gündür de Doğu ve Batı Karadeniz bölgesinde avlanıyor fakat son günlerde bölgemizde yaşanan hava muhalefetinden dolayı, balık şuanda kendisini göstermiyor” dedi. “Balıklar karşı kıyılara geçti, dönüş bekleniyor”

Kitleler halinde Doğu Karadeniz’e gelen balıkların sürüler halinde karşı kıyılara geçtiğini vurgulayan Arslan, ”Bölgemizde kalan balıklar ise Ordu, Giresun, Trabzon ve Rize bölgesinde dolaşmaya devam ediyor. Hava şartları uygun gittiği sürece palamut avcılığı Kasım ve Aralık ayına kadar devam edecek ama artık geçmiş bir aydaki gibi bol olmayacak, ucuz da olamayacak. Günlük değişen hava şartlarına bağlı bazı günler bol olarak çıkabilir fakat bunun da sürekliliği olmayacak” şeklinde konuştu. “Hamsinin yolunu gözlüyoruz” Hamsi avında bu sene oldukça sıkıntılı bir sezon geçireceklerini düşündüğünü belirten Arslan, “Geçen yıl hamsi eylül ayının başlarında avlanmaya başlamıştı ve şuanda Ekim ayının ortalarındayız buna rağmen hamsi şuanda kendisini göstermedi. Hamsinin bu zamana kadar kendisini göstermemesi pek hayra alamet değil. Umutla bekleyeceğiz hamsiyi ama geçtiğimiz yıllar kadar bu yıl bol olmayabilir. Artık bekleyip, göreceğiz” ifadelerini kullandı. (iha)

İlçenin çehresi değişiyor Baro Temsilcisi Av. Muammer Serin oldu ler, kat silmeleri; zemin kat iş yerlerinde alüminyum kompozit kaplama, doğrama ve merkezi sistem anten dönüşümü gibi işlemler yapacak olan Büyükşehir ekipleri, tek tip boya uygulamasıyla binaları daha estetik bir görünüme kavuşturacak. İlk etapta başladığı Altınordu ilçesi Atatürk Bulvarı üzerinde Büyükşehir Belediyesi Durugöl yerleşkesiyle Rus Pazarı kavşağı arasındaki 66 binadaki çalışmalarda sona yaklaşılırken, Rus

Ordu ilini daha modern ve estetik bir görünüme kavuşturmayı amaçlayan Ordu Büyükşehir Belediyesi, Ulubey ilçesindeki meydan çevresinde bulunan 11 binanın dış cephesinde uygulanacak cephe iyileştirmeyle ilgili proje çalışmalarını tamamladı. ULUBEY’DE 11 BİNADA CEPHE İYİLEŞTİRME YAPILACAK

Karadeniz sahil yolu üzerinde bulunan binalarda dış cephe iyileştirme ve giydirme çalışmasına başlayan Ordu Büyükşehir Belediyesi, Altınordu ilçesinde başladığı çalışmayı Ünye ve Fatsa’yla birlikte Ulubey ilçesinde de sürdürecek. Ulubey’de meydanın çevresinde bulunan 11 binanın dış cephesinde mantolama, boyama ve süsleme olarak dikme-

Pazarı kavşağıyla Kumbaşı Limanına kadar olan 225 binada; Süleyman Felek Caddesi Yalı Camii mevkiinden başlayarak Köprübaşı mevkiine ve oradan Zübeyde Hanım Caddesi Ada Fırını’na kadar olan 112 binada uygulanacak cephe iyileştirme ve giydirmeyle ilgili proje çalışmalarının sonuna gelindi. Ünye’de 180 ve Fatsa’da 168 binada uygulanacak cephe iyileştirme projesiyle ilgili çalışmalar ise devam ediyor.

Ordu Baro seçimlerin gerçekleşmesinin ardından Fatsa İlçe Baro Temsilcisi olarak Muammer Serin göreve geldi. 26. genel kurul sonrası Fatsa’da Baro Temsilciği görevine geldiğini belirten Muammer Serin, “Baromuzun faaliyetlerini Fatsa ve bölgesinde sürdürmeye çalışacağız. Hukukun üstünlüğüne

inan insanlarız ve bu yönde çalışmalarımıza devam edeceğiz. Ordu Baro Başkanımız Haluk Murat Poyraz ve yönetim kurulu ile birlikte her alanda faaliyetlerimizi devam ettireceğiz. Baromuzun etkinlikleri olacak ve bu etkinliklerde yer alacağız. Görevimiz Fatsa ve Ordu ilimize hayırlı olsun” dedi.(iha)


5

21 EKİM 2016 CUMA

“Medya 15 Temmuz’da büyük rol üstlendi” Şenyurt’a Kibele ödülü

1’den devam 21 Ekim Gazeteciler Bayramı hakkında yazılı bir açıklama yapan AK Parti Ordu Milletvekili Metin Gündoğdu “Basın mensuplarımız, tüm zorlu koşullara rağmen fedakarca çalışarak halkın haber alma hürriye-

tinin gerçekleşmesini sağlayan emekçi kardeşlerimizdir. Yerli ve milli duygularla hareket ederek, 15 Temmuz gecesi, milletimizi bilgilendiren basın mensuplarımız, hain darbe girişiminin başarısız olmasında önemli rol almışlardır. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan ve Başbakanımız Sayın Binali Yıldırım’ın

çağrılarını milletimize ulaştıran basın mensupları, vatandaşın darbeye karşı refleks oluşturmasını sağlamıştır.” dedi. Gündoğdu açıklamasına şöyle devam etti “Medya, demokrasilerin ve şeffaflığın en önemli unsurlarındandır. Basın mensuplarımızın, demokrasilerde üstlendiği görevi ve basın özgürlüğünü

önemsiyoruz. Bu sebeple basın emekçilerinin en iyi koşullarla görevlerini sürdürmeleri için elimizden gelen tüm desteği vermeye hazırız. Bu bilinçle başta Ordulu gazetecilerimiz olmak üzere, İşini layıkı ile yapan tüm basın mensuplarımızın 21 Ekim Gazeteciler Bayramını kutlarım.”

rinden dolayı il müdürümüze teşekkür ediyorum, ilçemize hayırlı olsun” diye konuştu. İl Müdürü Mehmet Yaşar Günay ise konuşmasında, “Başkanımız Akkuş için çok heyecanlı ve çok gayretli. Bizlere konuyu ilettiğinde, yer konusunda yardımcı olması durumunda sosyal güvenlik merkezini Akkuş’a açabileceğimizi söyledik, kendisi kısa sürede çalışmaları tamamladı ve bizleri bugün buraya davet etti. Alternatif yerler var, buralarda ön

inceleme yapıp bir karar vereceğiz ve kısa süre sonra sosyal güvenlik merkezini Akkuş’a açmış olacağız. Vatandaşlarımız atık SGK işlemlerini Akkuş’ta yapmış olacak, ilçeye hayırlı olsun” dedi. Ziyaretin ardından Akkuş Kaymakamı Hüseyin Atila, Belediye Başkanı İsa Demirci ve Sosyal Güvenlik Kurumu Ordu İl Müdürü Mehmet Yaşar Günay sosyal güvenlik merkezi yapılabilecek alanlarda incelemelerde bulundular.

O ilçeye bir müjde daha

1’den devam SGK Ordu İl Müdürü Mehmet Yaşar Günay, Akkuş Belediye Başkanı İsa Demirci’yi ziyaret ederek ilçeye sosyal güvenlik merkezi açılacağının müjdesini verdi. Ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile getiren Başkan Demirci, “İlçemize sosyal güvenlik merkezi açılması için il müdürümüz nezdinde girişimlerde

bulunmuştuk, kendisi talebimizi sıcak karşıladı, bizde merkezin yapılabileceği fiziki alanlarla ilgili alternatifler hazırladık ve bugün il müdürümüzle buralarda incelemeler yapacağız. İlçemize kazandırılacak olan sosyal güvenlik merkezi vatandaşlarımızın yerinde hizmet almasına vesile olacak, hemşerilerimiz Ünye’ye ve Ordu’ya gitmek zorunda kalmayacak, altyapı çalışmaları bittikten kısa süre sonra hizmet vermeye başlayacak. Destekle-

Galericiler tek merkezde toplanıyor

Ünye’de faaliyet gösteren oto galericiler Ünye Belediyesi ve Ordu Büyükşehir Belediyesi işbirliği ile yapılması planlanan yeni Oto Galericiler Sitesi’nde faaliyet gösterecek. Ünye’de faaliyet gösterdikleri tespit edilen 40 adet oto galerinin kentin değişik noktalarından ve özellikle sahil bandında faaliyet göstermesi nedeniyle bir süredir Ünye Belediyesi modern şehircilik anlayışı kapsamında bir proje üzerinde çalışıyordu. Ordu Büyükşehir Belediyesi Ünye Şe-

hirlerarası Otogarı arkasında bulunan alanın Ünye Belediyesi tarafından tahsis edilmesi ile birlikte bu alana 40 galerici esnafı konumlandıracak modern bir proje hazırladı. 90 ve 165 metrekare olarak iki tip dükkânlardan oluşan oto galericiler çarşısında kapalı araç yeri, ofis ve ofis katı olmak üzere her ayrıntı düşünüldü. Projede ayrıca kafeterya ve oto galericiler çarşısına gelen ziyaretçilerin araçlarını bırakabilecekleri otopark alanı da mevcut. Proje hakkında detaylı bilgi vermek amacıyla Ünye’de fa-

aliyet gösteren oto galericilere bugün Ünye Atatürk Parkı Sosyal Tesisleri’nde bir toplantı tertip edildi. Toplantıda konuşan Ünye Belediye Başkanı Ahmet Çamyar, “Ünye’de modern şehircilik anlamında birçok başarılı çalışmaya imza atıyoruz. Bunlardan biri de Oto Galericiler Sitesi. Mevcut oto galerilerin birçoğu sahil bandında ve özellikle kaldırım işgaline sebep oluyorlar. Yeni oto galericiler çarşısı ile birlikte hem sahil bandı bu anlamda rahatlamış olacak. Hem de oto galericiler için oluşacak bu yeni merkezle oto almak isteyen vatandaşlar çok daha fazla seçeneği bir arada bulmuş olacaklar. Proje ile birlikte oto galerici esna-

fımızın da iş hacmi önemli ölçüde artacaktır” dedi. Toplantıda oto galerici esnafına hem proje hakkında detaylı bilgi verildi hem de Ünye Belediye Başkanı Ahmet Çamyar ve Ordu Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Mustafa Çöpoğlu tarafından merak edilen sorular cevaplandırıldı. Fiyat belirlemesi sonra yapılacak olan Oto Galericiler Sitesi’nde satışlarda öncelik Ünye’de faaliyet gösteren oto galericilere verilecek. Talep sayısının yetersiz olması durumunda galericiler haricinde şahıslara da satış yapılabilecek. Galericiler satışı yapılan yerlerde kiracı olarak da faaliyet gösterebilecek.

1’den devam Gazi Üniversitesi Rektörlülüğü başarılı akademisyenleri plaketle ödüllendirildi. Plaket alanlar arasında Gazi Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Ana Bi-

lim Dalı Başkanı Ordulu Prof.Dr. Süleyman Yücel Şenyurt’ta yer aldı. Kurul Kalesi’nde Kibele Heykeli’ni bulan kazı ekibinin başkanı olan Şenyurt, kendisini plaketle ödüllendiren üniversite yönetimine teşekkür etti.

Şehitler için beste yarışması düzenleniyor

/ Hamdi BÜKLÜ 1’den devam Kültür ve Turizm Bakanlığı Güzel Sanatlar Müdürlüğü15 Temmuz Şehitleri Anısına Çok Sesli Koro Eseri Beste Yarışması düzenleniyor. Yarışmaya Ordu genelinden de başvuruları yapılacağı tahmin ediliyor. Bakanlıktan yapılan açıklamaya göre, yarışma dünya koro müziği repertuarına Türkiye’den çok sesli müzik alanında özgün eserler kazandırmayı hedefliyor. Yarışmaya katılacak eserin Türkçe bir şiir veya metin üstüne bestelenmesi gerekiyor. Şiir veya metnin telif hakkı bulunuyorsa,

yarışmacı tarafından şiir veya metin sahibinden beste yapmak için gerekli izin alınması şartı getirildi. Her bestecinin, en fazla bir eserle katılabileceği yarışmaya eserlerin notaları 6’şar nüsha halinde gönderilecek. Nota yazısı ve usûl bölünmelerinde geçerli uluslararası standartlar gözetilecek. Toplam 35.000 TL para ödülünün verileceği yarışmaya başvurular 27 Ocak tarihine kadar elden teslim edilecek ya da posta yoluyla yapılacak. Yarışma ile ilgili tüm ayrıntılara “www. kulturturizm.gov.tr” ve “www.guzelsanatlar.gov.tr” adreslerinden ulaşılabilecek.


6

21 EKİM 2016 CUMA

Kulüp yeni dansçılarını arıyor

Modern Dans Kulübü, 20162017 akademik yılı faaliyet programlarına “Yeni Dansçılarımızı Arıyoruz” sloganıyla düzenledikleri dans gösterisiyle başlangıç yaptı. Kulübün akademik danışmanı Öğr. Gör. Dr. V.Yasin Akyüz’ün açılış ve sunumuyla gerçekleşen

gösterisinin stil ve koreografisini usta çalıştırıcılar Fridon Koncelıdze ve Duygu Başara gerçekleştirdi. Tango, Salsa, Çaça, Lirik Dans ve Toplu dansların sergilendiği tanıtım gösterisinde kulüp başkanı Göksu Şahin ile kulüp üyelerinden Deniz Kotancı, Yunus Arslan, Canan Kuru, Salih Er, Ahmet Berk Suray, Larissa Türköze, Belgin Ünlü, Mustafa

Çirkin, Yusuf Ziya Kenanoğlu, Elif Epçimoğlu, Nupelda Çiçek, Sultan Köroğlu ve Türker Büyük dans performanslarını sergiledi. ODÜ’lü öğrencileri 20162017 faaliyet programları hakkında bilgilendiren Öğr. Gör. Dr. V.Yasin Akyüz, “Modern Dans Kulübü genç ve yeni bir kulüp. Geçen yıl 8’incisi düzenlenen Üniversiteler Arası Dans Yarışması’na Karadeniz Bölgesi’nden katılan ilk üniversite olduk. İlk 10 ekip arasına kalmayı başardık. ODÜ’den bu yarışmaya katılan bir ekip olarak büyük övgü ve destek gördük. Bu yıl daha büyük başarılar elde etmek için çalışıyoruz. Kulüp olarak iddialıyız. Hobi sınıfları, gösteri ekibi, yarışma ekibi olarak üç ayrı kulvarda etkinlikler gerçekleştirmeyi planlıyoruz. ODÜ’lüleri dans etmeye çağırıyoruz” dedi. Modern Dans Kulübü etkinliğinin ardından, Sahne Performansları Kulübü’nün anıtım etkinliği gerçekleştirildi. Kulübün

Akademik Danışmanı Öğr. Gör. Timur Eşigül, açılış konuşması ile kulübün yeni akademik yılda gerçekleştirmeyi planladığı etkinlikler hakkında öğrencileri bilgilendirdi: “Bu akademik yılda Barış Manço temalı pop konseri, rock, halk müziği dalında müzikli danslı sahne performansları hazırlamayı ve 15 günde bir kulüp bünyesinde üyelerimizle müzik dinletileri hazırlayarak ODÜ’lü öğrenci arkadaşlarımızı faal ve sosyal bir kampüs yaşamı oluşturmak için iş birliğine çağırıyoruz. Güzel etkinlikler planlıyoruz. Öğrenci etkinliklerimizin yanı sıra, profesyonel sahne performansçılarıyla ODÜ’lüleri buluşturmayı arzu ediyoruz. Üniversitemiz olanakları dâhilinde bağlama sanatçısı Müslüm Eke ile Kültür Bakanlığı kaval sanatçısı Mustafa Eke’yi “Bir Tel Bir Nefes” adlı albümlerinde yer alan, Anadolu’nun farklı yörelerine ait türküleri Ordu Üniversitesi’nde icra etmek, bu sanatçıları ODÜ’lü

Arıcılara eğitim verildi le askıda kalacak olan İcmal-1 destekleme listesini kontrol etmeleri hususunda uyardı. Perşembe Belediyesine ait Kamil Sönmez Toplantı Salonunda düzenlenen eğitime Samsun Veteriner Araştırma Enstitüsünden Veteriner Hekim Mithat Kurt Küçük Kovan Kurdu ve Tropilaelaps Akarı konularında, Veteriner

akademisyenler ve öğrencilerle söyleşi etkinliğinde buluşturmak üzere kulüp bünyesinde davet etmek istiyoruz. Bunun yanı sıra sahne performansları alanında uzman akademisyenlerle bağlantılar kurarak kulüp faaliyetlerini arttırmayı öngörüyoruz. Bu kapsamda Ege Üniversitesi Devlet Türk Musikisi Konservatuvarı Çalgı Yapım Bölüm Başkanı Yrd. Doç. Dr. A. Maruf Alaskan’ı ut

Ünlü lezzet artık Fatsa’da

Hekim Selma Kaya Nosema ve Arılarda Viral Hastalıklar konularında, Veteriner Hekim Rahşan Akpınar Amerikan Yavru Çürüklüğü ve Varoa konularında, Ordu Arıcılık Araştırma Enstitüsünden Ahmet Kuvancı Arı Yetiştiriciliği konularında ve Fazıl Güney Balda Kalıntı konularında arıcılarımızı bilgilendirmek için katıldılar.

/ Hamdi BÜKLÜ

1’den devam Eğitim öncesi yetiştiriciye hitap eden Hayvan Sağlığı ve Yetiştiriciliği Şube Müdürü Tayfun Kara “ Dünya üzerinde Türkiye’nin, Türkiye’de ise Ordu’nun arıcılık sektöründe önemli yere sahip olduğunu, Ordu’nun bal

1’den devam Fatsa’nın Mustafa Kemal Paşa Mahallesinde hizmete giren Suudi Arabistan’ın ünlü kızarmış tavuk zinciri olan El-Beyk’in açılış törenine Fatsa Belediye Başkan Yardımcısı İbrahim Eroğlu katıldı. Fast food tarzı bir yiyecek olan el-beyk, 23 çeşit baharat karışımıyla yapılıyor. Arapça horoz eti anlamına gelen el-beyk’in

üretiminde 1. , kovan sayısında ise Türkiye’de 2. sırada yer aldığını ifade etmiştir. Bakanlığımızca 2015 yılında 5,5 milyon TL destekleme ödemesi yapılan Ordu arıcılarına bu yılda aynı oranda destekleme yapılacağını ifade eden Şube Müdürümüz yetiştiricileri 17.10.2016 tarihinde askıya çıkan ve 10 gün sürey-

“Muhtarlık, kurumsallaşmış bir müessesedir”

Vali Vekili Niyazi Erten, Altınordu Belediyesi tarafından “19 Ekim Muhtarlar Günü” nedeniyle düzenlenen programa katıldı. Altınordu Belediye Başkanlığı tarafından düzenlenen programa Ordu Vali Vekili Niyazi Erten’in yanısıra, Vali Yardımcısı ve Altınordu Kaymakam Vekili Fatih Görmüş, Vali Yardımcısı Halil Karbuz, Askerlik Şubesi Başkanı Binbaşı Ahmet Meydan, Altınordu İlçe Jandarma Komutanı Yüzbaşı Kamuran Şahin, Altınordu Belediye Başkan Vekili Aydın Şaşmaz, Belediye Başkan Yardımcısı Fatih Evli, Altınordu Muhtarlar Derneği Başkan Vekili

Yaşar Temel ve Altınordu mahalle muhtarları katıldı. Altınordu ilçesindeki bir restoranda düzenlenen programda konuşan Vali Vekili Niyazi Erten, muhtarların önemli bir görevi icra ettiklerini belirtirken, “Sizlerle birlikte olmanın mutluluğunu yaşıyorum. Bugün sizler ve bizler için özel bir gün. Muhtarlık sistemi Osmanlıdan Cumhuriyete kadar gelmiş ve çeşitli aşamalar geçirmiş son derece önemli ve kurumsallaşmış bir müessesedir. Yerel yönetimle ilgili çok önemli görevleriniz var. Vatandaşlarımızın ulaştığı ilk mercinin başında siz muhtarlarımız geliyorsunuz. Gerçekten yaptığını çalışmalar mahallenizin ihtiyaçlarının karşılanmasında mahalle halkının

daha iyi yaşam standartlarına kavuşmasında çok önem arz ediyor. Bu nedenle çok önemli bir görevi yerine getiriyorsunuz. Görevinizde başarılar diliyor, gününüzü kutluyorum” ifadelerini kullandı. Altınordu Belediye Başkanı Engin Tekintaş, il dışında olması nedeniyle muhtarların bu özel gününü telefon bağlantısıyla kutladı. Başkan Tekintaş, yaptığı konuşmada, “Böylesine önemli bir günde sizlerle bir arada olamamanın üzüntüsünü yaşıyorum” dedi. Başkan Tekintaş, muhtarları

resital ile ut icrası ve yapım-bakım-onarım atölyesi vermek üzere üniversitemize davet etmek için bağlantılar kurmaya başladık” dedi. Öğr. Gör. Timur Eşigül’ün tanıtım ve bilgilendirme konuşmasının ardından, kulüp üyelerinden Alptekin TÖREN, Oğuzhan Kandemir Ve Tuğçe Nur Usta ODÜ’lü öğrencilere müzik dinletisi sundu.

çalışma arkadaşları olarak gördüklerini ifade ederken konuşmasında, “Çalışma arkadaşı olarak gördüğümüz muhtarlarımızın bu özel gününü kutluyorum. Altınordu Belediyesi olarak bugüne kadar olduğu gibi bundan sonrada birlikte hizmetlerimizi sürdürmeye devam edeceğiz. Hükümetimizin muhtarlara en güzel hediyesinin muhtarlar günü olduğuna inanıyorum. Aranızda olamamanın üzüntüsünü yaşıyorum. Tüm muhtarlarımızın bu özel gününü kutluyor, hepinize saygılar sunuyorum” diye konuştu.

yapılışında genellikle tavuk eti kullanılıyor. Tavuk eti, 23 çeşit baharat karışımından oluşan özel sosla kaplanıyor. Balıketine de uygulanabiliyor. Fatsa Belediye Başkan Yardımcısı İbrahim Eroğlu, “İlçemizde hizmete giren hazır yiyecek alanında faaliyet gösterecek yeni bir müessesenin açılışını yaptık. Türkiye’nin farklı şehirlerinde hizmet veren El-Beyk Tavuk yeni şubesini ilçemizde olması güzel bir yatırım” diye konuştu.


7

21 EKİM 2016 CUMA

Kitap fuarı kapılarını açıyor Akademik Yıl açılış töreni

Kültür ve Turizm Bakanlığı, Ordu Valiliği, Altınordu Belediyesi tarafından bu yıl 3’üncüsünü düzenlenecek “Ordu 3. Ulusal Karadeniz Kitap Fuarı” kapılarını kitapseverlere açıyor. Bu yıl 3’üncüsü düzenlenecek olan Ordu 3. Ulusal Karadeniz Kitap fuarı yarın kitapseverlere kapılarını açıyor. 21-30 Ekim tarihleri arasında Ordu Kültür Sanat Merkezinde Ordulular ile buluşacak olan fuara birçok yazar ve yayınevi katılıyor. Altınordu Belediyesinin büyük katkı verdiği fuarda incelemelerde bulunan Altınordu Belediye Başkan Yardımcısı ve Başkan Vekili Aydın Şaşmaz yaptığı değerlendirmede “Öncelikle bu yıl 3’üncüsü düzenlenecek olan Ordu Ulusal Karadeniz Kitap fuarına tüm halkımızı davet ediyorum. Hazırlıklar tüm hızıyla devam ediyor. Bizlerde yapılan çalışmaları yerinde inceledik.

İnanıyorum ki güzel bir fuar bizleri bekliyor. Her gün birbirinden değerli yazarlarımız burada kitapseverler ile buluşacak. Gelecek olan hemşerilerimiz dop dolu bir fuar ile karşılaşacak” diye konuştu. 21-30 Ekim tarihlerinde kapılarını açacak olan fuara 52 yayınevinin yanı sıra fuar süresince,

sergiler, yazarların imza günleri, tiyatro ve konferans gerçekleştirilerek. Öte yandan fuarın ilk günü olan 21 Ekim tarihinde; Yazarlar, Hasan Tanrıverdi, Tekin Sönmez, Murat Yalçın kendi standlarında imza günü düzenleyecekler..

Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde tüm üniversitelerin katılımıyla akademik yıl açılışı gerçekleştirildi. Programa Üniversitemizi temsilen Rektör Prof. Dr. Tarık Yarılgaç, Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Fikri Balta, Prof. Dr. Tevfik Noyan, Prof. Dr. Ş. Metin Kara ve Üniversitemizde görevli akademik personeller katıldı. Türk Yükseköğretim tarihinde “ilk kez” üniversitelerin akademik yılı açılış töreni Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da teşrifleriyle YÖK himayesinde Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nda düzenlendi.Cumhurbaşkanlığı Külliyesi Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi’nde ilk kez toplu olarak gerçekleştirilen “2016-2017 Yükseköğretim Akademik Yılı Açılış Töreni”ne tüm üniversite rektörlerinin yanı sıra üniversiteleri temsilen belli sayıda akademisyen ve öğrenciler olmak üzere yaklaşık 2 bin kişi katıldı. Törende bir konuşma gerçekleştiren Prof. Dr. M. A. Yekta Saraç, konuşmasına bugünün, yükseköğretim tarihinde müstesna bir gün olduğunu belirterek yükseköğretimin akademik yıl açılışının ilk defa üniversite boyutundan ulusal boyuta taşındığını, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ve devlet erkanının huzurunda gerçekleştiğini ifade ederek başladı. Türkiye’nin birlik ve beraberliğe daha çok ihtiyaç duyduğu bugünlerde, bütün üniversiteleri, millet ve devletin birliğinin, dirliğinin sembolü olan bu Külliye’de bir araya getirmenin kendileri için tarihi bir anlam taşıdığını dile getiren Saraç, Türkiye akademisine ve yeniden yapılanma sürecinde “Yeni YÖK”e güç katan ve bunu teşvik eden açılış için teşekkür etti. Son yıllarda yükseköğretimde sistemin hem nitelik hem de nicelik olarak çok önemli gelişmelere sahne olduğuna dikkati çeken Saraç, şöyle konuştu: “Bilindiği üzere Cumhuriyet döneminde 33 yılında İstanbul Darülfünunu, İstanbul Üniversitesine dönüştürülerek ilk üniversite kurulmuştur. 33’ten 2003 yılına kadar geçen 70 yıl içinde ülkemizde 77 üniversite kuruldu. 2003 ve 2016 yılları arasında ise 104 üniversite kurulmuştur. Öğrenci sayısı bakımından bir karşılaştırma yapıldığında, bu sayının 7 milyonu aştığını görmekteyiz. Bu da neredeyse yükseköğretimde okullaşmanın 3 kat arttığını göstermektedir. Türk yükseköğretim tarihini inceleyen gelecek çağın tarihçilerinin 2003-2016 yılları arasındaki dönemi yükseköğretim tarihinin olağanüstü sıçrama yılları olarak nitelendirecektir. Bu başarı hiç şüphesiz liderliğinizdeki siyasi irade sonucunda gerçekleşmiştir. Şimdi bu sayısal, niceliksel, kemiyet itibarıyla büyümeye niteliksel büyümenin, kalitede de ilerlemenin keyfiyet itibarıyla da daha iyileşmenin eşlik etmesi konusunda bizlere, Yükseköğretim Kuruluna ve üniversitelere büyük bir görev düşmektedir” dedi. Yükseköğretim Kurulu olarak artık politika belirlerken bir taraftan dünya akademisindeki değişimi dikkate almaya, diğer taraftan ise ülkemizin gerçekleri ve önceliklerini de göz ardı etmemeye çalıştıklarını dile getiren Başkan Saraç şöyle devam etti: “Yeni YÖK olarak, aldığımız kararların sonuçlarının ve eğitim öğretime katkılarının değerlendirildiği, Yükseköğretim Kurulundan tamamen bağımsız bir kalite güvencesi sisteminin oluşturulması en büyük beklen-

timizdir. Bilindiği üzere bu maksatla yasal bir düzenleme teklifi hazırlayarak ilgili makama sunduk. Sayın Cumhurbaşkanımız ve Sayın Başbakanımızın da konuya verdikleri önem sonucunda teklifimiz, Hükümet Programının öncelikli kısmında yer almıştır. Konuya ilişkin muhalefet partilerini de bilgilendirdik. Bu düzenlemenin bir an önce yasalaşması en büyük isteğimizdir. Bu, Türk yükseköğretim sistemimizde yapısal değişikliğin ilk adımı olacaktır.” Yapısal değişikliği gerçekleştirecek ikinci hususun üniversitelerimizde ihtisaslaşma ve misyon farklılığına gidilmesi olduğunu söyleyen Başkan Saraç, ülkemizdeki üniversitelerimizin hepsinin aynı ve birbirinin kopyası olmasını tasvip etmediklerini, üniversitelerin hepsinin uluslararası nitelikleri gözeterek fakat farklı değerler üretmesi gerektiğini söyleyerek şöyle devam etti: ““Yeni kurulan üniversiteler, kendi bölgelerinde, gelişmiş, kurumsallaşmasını tamamlamış üniversitelerin o bölge için üretemeyecekleri, başaramayacakları işleri başarabilmeli, diğer üniversitelerin kazandıramayacakları değerleri o bölgeye ve ülkeye kazandırabilmeliler. Bu şekilde, üniversiteler eğitim süreci fonksiyonlarını yerine getirirlerken, araştırma sürecinde ise bölgeyle ilgili alanlarda ihtisaslaşabilmeli ve bölgesinin kalkınmasına önemli katkıda bulunmalıdırlar. Bunun için üniversitelerin bir kısmının eğitimde, bir kısmının araştırma ve teknoloji üretiminde, bazılarının da bölgesel kalkınmaya katkı sağlamakta farklılaşmasını ve ihtisaslaşmasını istiyoruz. Bu süreçte Kalkınma Bakanlığı ile attığımız ilk adımın ‘Bölgesel Gelişmede Üniversitelerin Katkısını Artırma Projesinin’ bugün hayata geçeceğini söylemekten gurur duyuyorum. 2006 yılında kurulan üniversiteler arasından 5 üniversite bir yılı bulan bir süreç sonunda, belli parametreler ve kriterler ile değerlendirilerek finale kalmışlardır. Zatıalilerinizin YÖK’ü 11 Mart 2015 tarihinde ziyaretiniz esnasında, ihtisaslaşma konusunda verdiğiniz bu talimatın yerine getirilmesinde en önemli aşama tamamlanmıştır. Kalkınma Bakanlığı ile birlikte eş güdüm halinde sürdürdüğümüz bu proje, yükseköğretim alanında 30 yılı aşkın dillendirilen bir düşünce idi. Artık hayat buluyor.” Yükseköğretim Kuruluna tüm üniversitelerin katılımıyla akademik yıl açılış töreni düzenlediği için tebriklerini ileterek konuşmasına başlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, açılış töreninin bir ilk olduğunu, her yıl devam ederek geleneksel bir hal alacağına inandığını söyledi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, gelinen noktada üniversite sayıları ile öğretim elemanı ve öğrenci sayılarıyla yükseköğretimde yatay büyümede hedeflere ulaşıldığını, artık dikkatleri dikey büyümeye çevirmek gerektiğini belirterek bunun için YÖK’ten bağımsız ve şeffaf bir “Kalite Kurulu” oluşturulmasını beklediğini söyledi.

Erdoğan, kaliteyi yükseltmenin yollarından birinin de misyon farklılaşması ve ihtisaslaşma olarak ifade edilen uygulamalar olduğunu belirtti ve uzun süredir hazırlıkları sürdürülen proje kapsamında 5 üniversitenin pilot üniversite olarak belirlendiğini bildirerek konuşmasına şu şekilde devam etti: “Kalkınma Bakanlığımız, 2016 yılı için birçok çalışmaya ayırmış olduğu bütçe 4,2 milyar iken bu yıl 2017 için 5,1 milyar ayırmış durumda. Bu artış yüzde 21’e tekabül etmektedir. Bu da yine aynı şekilde bu sürece ne tür bir önem verdiğinin ifadesidir. 2006’da kurulan 40 üniversitemiz arasından seçilen 5 yükseköğretim kurumumuz bölgesel kalkınma için ihtiyaç duyulan alanlarda özel olarak teşvik edilecek ve desteklenecek. Burada 5 üniversitemizi ve desteklenecekleri alanları açıklıyorum. Burdur Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi hayvancılık alanında, Düzce Üniversitesi sağlık ve çevre alanında, Kırşehir Ahi Evran Üniversitesi tarım ve jeotermal alanında, Bingöl Üniversitesi tarım havza bazlı kalkınma alanında, Uşak Üniversitesi tekstil, dericilik, seramik alanında Bölgesel Kalkınma Odaklı Misyon Farklılaşması Projesi’nin pilot yükseköğretim kurumları olarak belirlenmiştir. Üniversite ve şehirlerimize hayırlı olmasını diliyorum. Bu demek değildir ki 40 üniversite bu 5 ile bitti. Hayır, bu devam edecek. Bundan sonra da bu sürece girebilecek üniversitelerimiz olabilir.” “Bugün burada ben YÖK’e yeni hedef tavsiye ediyorum.” ifadesini kullanan Cumhurbaşkanı Erdoğan, bölgesel kalkınma için seçilen 5 üniversite gibi ülkemizin bilim hayatını uluslararası alanda en üst düzeyde temsil edecek 5 üniversite belirlenerek bunların özel olarak desteklenmesi gerektiğini sözlerine ekledi. Rektör seçimleri Yaşanan tecrübelerin yükseköğretim sistemini hem üniversite hem de YÖK bakımından yeniden bir yapılandırmaya ihtiyaç olduğunu gösterdiğine dikkati çeken Erdoğan, üniversitelerde halen var olan, rektör adaylarının öğretim elemanlarının oylarıyla tespit edildiği sistemin kendisi bir sorun haline dönüştüğünü, görünüşte demokratik olan rektörlük seçimleri üniversitelerde gruplaşmaları, hizipleşmeleri, kırgınlıkları artıran bir işleve büründüğünü, bu yüzden rektör atamalarındaki mevcut usulden vazgeçilmesinin üniversitelerimizin de ülkemizin de yararına olacağını dile getirdi. Konuşmaların ardından YÖK Başkanı Saraç Cumhurbaşkanı Erdoğan’a, kendisinin yayına hazırlamış olduğu Osmanlı döneminde yaşamış ve dini ilimler, edebiyat, tarih, tıp, matematik, geometri, mimarlık, musiki gibi alanlarda eserler vermiş bilim insanlarını tanıtan Mehmet Tahir’in “Osmanlı Müellifleri” adlı üç ciltlik eseri hediye etti. Türkiye’nin çeşitli üniversitelerinden gelen öğrencileri temsilen dört öğrenci, günün anısına Cumhurbaşkanına çiçek takdim etti.


8

21 EKİM 2016 CUMA

CUMA SOHBETLERi

RABBİMİZDEN MESAJLAR (Okunmamış ÜÇ Mesajınız Var) Rahman ve Rahim Allah'ın Adıyla Ø Elif, Lâm, Râ. Bu (Kur'an, öyle) bir

Ø O gün (kıyamette) her ümmet içinden

Kitab'dır ki onu sana; insanları

göndereceğiz. (Resûlüm!) Seni de

kendilerine bir (peygamberi) şâhit

Rablerinin izniyle (her türlü kişisel ve

onların (hepsinin) üzerine şâhit

toplumsal) karanlıklardan aydınlığa;

getireceğiz. Biz sana (bu) Kitab'ı, her

eşsiz galip ve övgüye layık olan

şey için bir açıklama, bir doğru yol

(Allah')ın yoluna çıkarman için indirdik.

rehberi, bir rahmet ve müslümanlara bir

(İbrahim/1)

müjde olarak indirdik. ( Nahl /89)

YOLUMUZU AYDINLATANLAR Eğer yerdeki ağaçlar (birer) kalem olsa, deniz de (mürekkep olsa), ardından yedi deniz ona (katılıp) yardım etse yine (bunlar tükenir de) Allah'ın kelimeleri tükenmez. Şüphesiz Allah mutlak galip, mutlak hüküm ve hikmet sahibidir. ( Lokman /27) YUSUF B. HÜSEYİN (RA) BUYURMUŞLAR Kİ:

“Hakiki manada Cenab-ı Allahı zikreden Onun zikri esnasında diğer şeylerin zikrini unutur. Hakkı hatırında tuttuğu için eşyayı hatırlamayıp unutan bir kimsenin lehine bütün eşya muhafaza edilir. Çünkü onun için

Allah Teâlâ her şeye bedel olmuştur.” ************* “Halkın işareti “buluşları” kadar, buluşları “bilişleri” kadar, bilişleri sevgileri kadardır. A l l a h Te â l â n e z d i n d e k u l u n A l l a h ' ı sevmesinden daha sevimli bir hal yoktur… Allah'ı seven kimsenin zilleti ve meskeneti gayet çok, halka karşı beslediği şefkat ve samimiyet duyguları pek fazla olur”. *********** “Samimi ve dürüst kimsenin iki alameti vardır: Yalnızlığı sever, amelini gizli tutar”

Bu sayfa KUR'AN'IN ANLAMIYLA BULUŞMAK PLATFORMU tarafından SON PEYGAMBER PLATFORMUnun katkılarıyla hazırlanmıştır. Ayet mealleri Hasan Tahsin Feyizli'nin Hazırladığı Feyzü'l Furkan Açıklamalı Kur'an-ı Kerim Mealinden alınmıştır. Ayet meallerinin tamamına www.kuran.global, ses dosyalarına www.akradyo.net adreslerinden ulaşabilirsiniz.

Ø (Resûlüm!) Biz Kur'an'ı sana zahmet çekmen için değil, ancak (Allah'tan)

20

korkanlara bir öğüt olsun diye indirdik. (dâvetinden) yüz çevirirlerse de ki: “(Bana emrolunanları) sizin hepinize

MUHARREM

'aynen/eşit' bir şekilde bildirdim. Artık tehdit edildiğiniz şey yakın mı, yoksa uzak mı bilmem.” ( Ta Ha /2)

1438

www.kuran.global

EY İNSANLAR! Ey insanlar! Resûl size Rabbinizden gerçeği (Kur'an'ı) getirdi. Kendi faydanıza olarak (ona) iman edin. Eğer küfre saparsanız (bilin ki) göklerde ve yerde olanların hepsi Allah'ındır (O'nun sizin inanmanıza ihtiyacı yoktur). Allah her şeyi bilendir, mutlak hüküm ve hikmet sahibidir. (Nisa/170)

YAŞAYAN KUR'AN: Hz. MUHAMMED(SAV) Ø El-Hâris el-A'ver radiyallahu anh'dan: "Mescide uğradım, insanların boş konuşmalara daldıklarını gördüm. Hz. Ali'ye gelip haber verdim. Şöyle dedi: “Hakikaten bunu yaptılar mı?” “Evet” dedim.Şöyle dedi: “Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem'in şöyle buyurduğunu duydum.” “İlerde fitne olacaktır” “Peki ondan kurtuluş nasıl olur, ey Allah'm Resulü?” diye sordum. Şöyle buyurdu: “Allah'ın Kitâb'ına sarılmakla. Çünkü sizden öncekilerin haber(ler)i ile sizden sonrakilerin haber(ler)i onun içindedir. Aranızda vereceğiniz hükümler de onun içindedir. O (Kur'ân) önemli bilgileri ihtiva eder, içinde lüzumsuz ve maksatsız hiç bir söz yoktur. Kim onu akılsızlığından dolayı terk ederse Allah onun belini kırar. Kim hidayeti ondan başkasında ararsa Allah onu saptırır. O, Allah'ın sapasağlam bir ipidir. O, hikmetli olan zikirdir. O, dosdoğru yoldur. O kendisiyle arzuların sapmadığı, dillerin yalan şeyler söylemediği,

alimlerin doymadığı, çok okumakla eskimeyen, harikuladeliği tükenmeyen bir kitaptır. O cinlerin işitip de şöyle dedikleri bir kitaptır: 'Gerçekten biz, doğru yola ileten harikulade güzel bir Kur'ân dinledik de ona imân ettik.' (Cin, 1) Kim ondan bir haber getirirse, doğru söylemiş olur. Kim onunla amel ederse ecir alır. Kim onunla hükmederse adil olur. Kim insanları ona davet ederse, doğru yola iletmiş olur. Ey (Haris el-) A'ver (bu öğütleri) dinle, kulağına küpe olsun!" (Tirmizî)

EN ETKİLİ REÇETE KUR'AN'DIR Kur'ân-ı Kerîm, hiç şüphesiz, hepimizin baş tacıdır; çünkü yüce Rabbimizin bize gönderdiği kitabıdır. Ne büyük şeref, ne tatlı bir iltifat ve mazhariyet! Bizim o padişahlar padişahının bu şahâne fermanını, defalarca öpüp başımıza koymamız, yüzümüze, gözümüze sürmemiz, ona en büyük saygıyı göstermemiz icap eder. Onda eski ümmetlerin ibretleri, geleceklerin haberi vardır. Onun içinde bize yöneltilmiş emirler, yasaklar bulunuyor. Biz ancak onları en iyi tarzda öğrenip tamı tamına uyguladığımız zaman Hakk'ın rızasına erişebiliriz. Hiçbir kaçamak imkânı yoktur, tembelliğin hiçbir mazereti olamaz. Ruhumuzun, bedenimizin, maddî ve mânevî rahatsızlıklarımızın devası, çaresi Kur'an'dır. Fert, aile, cemiyet, ümmet ve nihayet bütün insanlık ona uyulduğu zaman huzura ve mutluluğa kavuşabilecektir; çağımızın buhranlarına reçete Kur'an'dır. Bu kadar kıymetli, dünya ve âhiretimiz bakımından bu derece ehemmiyetli bir kitabı acaba bu mevki ile mütenasip öğretip öğreniyor muyuz? Maalesef hayır. Kur'an evlerimizde garip garip, boynu bükük durur; yeni nesillerin anlayacağı doyurucu tefsirler yoktur, kütüphanemizin raflarında tefsir kitapları toz tutmuştur. Birçok müslüman onu yüzünden bile okumasını beceremez; okuyanların çoğu tertil ve tecvide, tâzim ve tebcile riayet etmez veya iyi okursa da içindeki ahkâmı bilmez, çoğumuz ise İslâmî emirlere uymaz, Kur'ân-ı Kerîm'e zıt bir hayat tarzı sürdürürüz. Büyük alim Hasan-ı Basrî (rha.) diyor ki: “Kur'ân-ı Kerîm, ahkâmına uyulsun, kendisiyle amel olunsun diye indirilmiştir. Halbuki şimdi halk onun sırf kıraat

EFENDİMİZ'İN (SAS) DİLENDEN DUALAR

Ø Ali radiyallahu anh'dan: Allah Resulü sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu: "Kim Kur'ân okuyup ezberler, helâlini helâl; haramını da haram sayarsa, Allah bu sebeple o n u c e n n e t e k o y a r. A y r ı c a haklarında cehennemlik hükmü sabit olan ev halkından tam on kişiye de onu şefaatçi kılar." (Tirmizî)

GÜLLERİN EFENDİSİ GÜNLERİN EFENDİSİ HAKKINDA ŞÖYLE BUYURDULAR İbn Mesud (ra) Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet eder: “Üzerine güneş doğan her hayırlı gün, Cuma günüdür. Çünkü Adem, o gün yaratıldı, o gün cennete konuldu ve o gün cennetten çıkarıldı. Kıyamet de ancak Cuma günü kopacaktır.” (Nesâî, Tirmizî) CUMANIZ MÜBAREK OLSUN

ve tilavetini amel edinmiş.” Meşhur sahabî Abdullah b. Mes'ûd'dan da böyle bir ifade rivayet edilir. Demek ki söze takılıp kalmak, öze inmemek, ana gayeyi unutup detayla oyalanmak, lafa dalıp icraata, çalışmaya, emrin gereğini îfâya, eyleme geçmemek eski, yaygın, çirkin ve çok tehlikeli bir hastalık. Bu hastalıktan kendimizi kurtarmak zorundayız sevgili okuyucular! Meşhur mutasavvıf alim Ebû Abdurrahmân Muhammed b. Hüseyin es-Sülemî (v. 412/1021) bu mevzuda çok dinamik, çok değerli bir metot zikrediyor ve diyor ki: “Bize ilim öğreten üstatlarımız rivayet ettiler ki onlar, on âyet-i kerîme (veya bir aşr-ı şerîf) öğrendiler mi, asla daha öteye geçmez, önce o on âyet ile amel ederler, sonra öğrenmeye devam ederlermiş. Biz de o usulü takip ettik. Bu yolla Kur'ân-ı Kerîm'i ve onunla ameli (ahkâmına ittibayı) birlikte yan yana öğrendik.” Cehalet felakettir, amelsiz ilim ise vebal sayın okuyucular! Silkinelim, atâlet ve cehaleti yenelim; Allahu Teâlâ'nın aziz kitabını yeni bir şevkle, aşır aşır, deste deste, sözünü belleyip, ahkâmını tatbik ede ede bağrımıza basalım, başımıza taç, hayatımıza rehber eyleyelim. Salahımız, felahımız, nusretimiz, izzetimiz, saadetimiz Kur'an'ı iyi anlayıp iyi uygulamaktadır. Bütün dertler, musibetler, belalar, zararlar, ziyanlar, fitne ve fesatlar, isyanlar, anarşiler, dinden uzaklaşmaktan doğuyor; adeta ilahi ve amansız bir ceza olarak başımıza yağıyor. Çare tevbe etmekte, İslam'a dönmekte! Başka yollar çıkmaz, başka nizamlar faydasız... En güzel, en mükemmel, en tesirli, en şifalı ilaç İslam! Ne mutlu Müslüman olanlara!.. Kur'an'ın Anlamıyla Buluşmak Platformu


9

21 EKİM 2016 CUMA

A Milli Takım Kosova ile karşılaşacak A Milli Futbol Takımı’nın 2018 FIFA Dünya Kupası Avrupa Elemeleri I Grubu dördüncü maçında Kosova ile 12 Kasım’da Antalya’da yapacağı maçın biletleri satışa çıkarıldı. Türkiye Futbol Federasyonunun internet sitesinde yapılan açıklamaya göre, A Milli Takım’ın Kosova ile 12 Kasım Cumartesi günü Antalya Stadı’nda oynayacağı karşılaşmanın biletleri, “bilet.tff.org” üzerinden öncelikli olarak milli takım taraftar kulübü üyelerine satışa sunuldu. Türkiye-Kosova maçı biletlerinin genel satışı ise yarın saat 10.00’da başlayacak. Karşılaşmanın bilet fiyatları 1. kategori 50, 2. kategori 30 ve 3. kategori 15 lira olarak belirlendi.

Volkan, Güzelorduspor’u taşıyor Bölgesel Amatör Lig 4. Grupta mücadele eden Güzelorduspor’da asistleri, golleri ve oynadığı oyunla takımına hayat veriyor. Flaş transferlerle lige başlayan Güzelorduspor Bikoko transferinden umduğunu henüz bulamadı. Dikkatleri üzerine çeken Volkan Bozkurt ligde şu ana kadar iki gol atarken 3 maçta da sahaya 11’de çıktı. Güzelorduspor bu hafta sahasında Samsun Yolsupor’u konuk edecek.

“Altınordu önemli bir virajdır” TFF 1. Lig ekiplerinden Samsunspor›un sportif direktörü Coşkun Zeren, Altınordu maçının önemli bir viraj olduğunu belirterek, «Kazandığımız takdirde puan anlamında da rahatlayacağız.» dedi.TFF 1. Lig ekiplerinden Samsunspor›un sportif direktörü Zeren, pazar günü sahalarında yapacakları Altınordu maçını değerlendirdi. Rakibin çok disiplinli futbol oynadığını ancak kendilerinin de sahaya her zaman kazanmak için çıktıklarına işaret eden Zeren, «Şüphesiz çok zor maç olacak ama kazanmak istiyoruz. Bu yönde çalışmalarımızı yapıyoruz. En çok taraftarlarımıza ihtiyaç duyduğumuz maçlardan biri olacak. Çünkü taraftarlarımız bu takımı inanılmaz coşturuyor, inanılmaz oynatıyor. Taraftarların etkisiyle sahada farklı bir Samsunspor oluyor.» ifadelerini kullandı. Takımın acil puanlara ihtiyacı olduğuna dikkat çeken Zeren, «Gerekli mücadeleyi sahaya yansıtacağız. Altınordu›yu Samsun›dan eli boş göndermek isti-

yoruz. Altınordu maçı bizim için önemli bir virajdır. Kazandığımız takdirde puan anlamında da rahatlayacağız. Taraftarlarımız stadyumu doldurursa ve takımın arkasında olursa başaramayacağımız bir şey yok.» diye konuştu.

Öte yandan Samsunspor, teknik direktör Osman Özköylü yönetiminde Nuri Asan Tesisleri›nde günde çift idman yaparak Altınordu maçının hazırlıklarını sürdürüyor. Kırmızı-beyazlı futbolcular, sabah antrenmanında kondis-

yon ağırlıklı çalışma yaptı. Akşam idmanında ise taktik çalışması gerçekleştirilecek. Antrenmana sakatlığı bulunan Ercan Yazıcı dışında tüm oyuncular katıldı.

Orduspor Kendi Evinde Son Sıralarda

Spor Toto 3. Lig 3. Grupta mücadele eden Orduspor2un kendi evinde oynadığı maçalarda yüzü gülmüyor. Sezon öncesi FİFA’dan gelen -9 puan cezasıyla sarsılan Orduspor, 6 haftada en yakın rakibi ile arasında bulunan puan farkını kapatarak, tırmanışa geçti. 5 hafta boyunca ligin son sırasında bulunan mor beyazlılar, 5. hafta oynanan Muğlaspor karşısında aldıkları beraberlikle puanını sıfırladı. Ligin 6. haftasında ise Bergama

Belediyespor’a konuk olan Orduspor, son dakikada bulduğu gol ile hem puanı 3’e yükseltti hem de bir basamak yukarıya çıkarak son sıradan kurtulmuş oldu. Bu hafta ise kendi evinde oynadığı Düzyurtspor karşısında galibiyet hedefleyen mor beyazlılar, 1-0 öne geçtiği maçtan 4-2 mağlup ayrıldı. 6 hafta mağlubiyet yüzü görmeyen mor beyazlı ekip, 7. haftada mağlubiyetle tanışmış oldu.


www.mirkuzeygazetesi.com.tr

SP R

21 EKİM 2016 CUMA

Orduspor deplasmanda kaybetti Spor Toto 3. Ligde mücadele eden Orduspor deplasmanda Afjet Afyonspor’a 4-0 yenildi. Teknik Direktör Turgut Kural’ın Orduspor’un başında üçüncü maçına çıkan Orduspor Afjet Afyonspor karşısında ağır bir yenilgi aldı. Afjet Afyonspor bu galibiyet ile puanını 15’e çıkarırken Orduspor ise 3 puanda kaldı. Afjet Afyonspor’un etkili bir oyun sergilediği maçta Orduspor gol bulamadı ve sahadan mağlubiyetle ayrıldı.

Spora ve sporcuya destek sürüyor

Ordu ilinde sporun ve sporcunun gelişimine katkı sağlayan Ordu Büyükşehir Belediyesi, Ünye Burunucu Mahallesi’nde bulunan basketbol ve futbol sahasının onarımını yaparak gençlere daha sağlıklı bir ortamda spor yapabilme imkânı sundu.

MEVCUT SAHA VE ÇEVRESİNDE İYİLEŞTİRME ÇALIŞMASI YAPILDI 610 metrekarelik alan üzerinde bulunan mevcut futbol ve basketbol sahasının çevresiyle birlikte kötü görüntü oluşturan yapısına neşter vuran Büyükşehir Belediyesi, saha üzerine 15 cm kalınlığında çelik hasırlı beton dökerek zemin iyileştirmesi yap-

tı. Sahanın iki kenarına özel plastik kanallar yerleştirilerek zemin üzerinde su birikmesi önlendi. Eskiyen ve paslanan basketbol potaları, yenileriyle değiştirilirken sahanın iki kenarı ve arka tarafına betondan oturma yerleri yapıldı. Alanın çevresi, sahaya uygun renklerle boyanırken saha zemininde akrilik kaplama işlemi yapıldı. Yapılan düzenlemelerle mahallede bulunan Atatürk İlkokulunun öğrencilerinin de spor faaliyetlerini rahatlıkla yapabileceği saha, Burunucu Mahallesi’nin yanı sıra çevre mahallelerin de spor tesisi ihtiyacına cevap verecek.

Yıldız Kızlar 1-Yağmur ÖZCAN

66-52 TKBL 3.haftasında kendi evinde İzmit Belediyespor’u ağırladı. İstanbulgücü maçının sonrasında son sürat İzmit maçına çok iyi hazırlanan Orduspor emeğinin karşılığını aldı. Kendi evinde bileği bükülmeyen Orduspor İzmit Belediyespor’u 66-52’lik skorla geçmesini bildi.

Çarşamba günü Ordu Stadyumunda yapılan “Amatör Sporlar Haftası Etkinlikleri” kapsamında yapılan atletizm yarışmalarında altı farklı katagoride 96 altı sporcu yarıştı yapılan yarışmalarda 3 birinciliği Gürgentepe alırken 3 birincilikte Fatsa’nın oldu. Küçük Kızlar 1-Şeydanur KARACA Gürgentepe Şehit Ersin Şanlı Ortaokulu, 2-Gülden Tülin AKTÜRK Perşembe Sarayköy Ortaokulu 3-Zehra ÇIRPAN Gürgentepe Şehit Ersin Şanlı Ortaokulu Küçük Erkekler 1-Enis ÖZTÜRK Gürgentepe Şirinköy Ş.Mevlüt Göl Ortaokulu, 2-Arda ŞEKER Gürgentepe Şirinköy Ş.Mevlüt Göl Ortaokulu ,3-Cem KUŞ Gürgentepe Şehit Ersin Şanlı Ortaokulu

Orduspor, İzmit Belediyespor’u rahat geçti

Türkiye Kadınlar Basketbol 1. Ligi (TKBL) 2. Haftasında Durugöl Kapalı Spor Salonunda İstanbulgücünü konuk eden Orduspor Kadın Basketbol Takımı, normal süresi 73-73’lük eşitlikle tamamlanan maçın uzatmalarında gülmüştü. Kendi evinde 82-78’lik sonuçla sezonun ilk galibiyetini alan menekşeler,

3 birincilikle döndüler

Fatsa

Mehmet Akif Ersoy Ortaokulu, 2-Sibel KESİK Fatsa Mehmet Akif Ersoy Ortaokulu, 3-Betül YILMAZ Gürgentepe Şirinköy Ş. Mevlüt Göl Ortaokulu Yıldız Erkekler 1-Erdoğan POLAT Gürgentepe Cumhuriyet Ortaokulu, 2-Eray KUZU,Gürgentepe Cumhuriyet Ortaokulu, 3-Cenk Şeker Gürgentepe Şirinköy Ş.Mevlüt Göl Ortaokulu Genç Kızlar 1-Hayriye Kocabay Fatsa Anadolu Lisesi,2-Ümmühan YAVUZ Fatsa Dolunay Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi,3-Birsu Hıdır Fatsa Dolunay Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Genç Erkekler 1-Resul Büyük Fatsa Dolunay Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi,2-Berat Ölmez G ü rgentepe Anadolu Lisesi,3-Levent Şanlı Gürgentepe Anadolu Lisesi şeklinde sıralnadı.


Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.