‘Ordu 2023’e doğru tam yol alacak!
Rakam 1 milyona dayandı!
En değerli proje ‘Cumhuriyet Meydanı’
Avrupa’nın tek, dünyanın üçüncü denize inşa edilen havaalanı olan Ordu Giresun Havalimanı, açıldığı günden bu yana yaklaşık 870 bin yolcu ağırladı. 4’TE
İstanbul’da ORDEF organizasyonunda bu yıl 6’ncısı düzenlenen ‘Ordu Tanıtım Günleri’ münasebeti ile Başbakan Yardımcımız ve Hükümet Sözcüsü Numan Kurtulmuş’un başkanlığında, Ordu Milletvekilleri, Ordu
Büyükşehir Belediye Başkanı Enver Yılmaz, İlçe Belediye Başkanları, il ve ilçe teşkilat başkanlarımız ile istişare toplantısında ‘Ordu’nun 2023 Vizyonu’ masa5’TE ya yatırıldı.
Bahşiş için canından oluyordu Düğün konvoyunun önünü kesmek isteyen çocuğa otomobil 3’TE çarptı.
Kivide rekolte az, kar çok
Ordu Kivi Üreticileri Derneği Başkanı Yusuf Uzunlar, Ordu’da kivi hasadının iklim şartlarına bağlı olarak erken başladığını ve hasadın büyük oranda tamamlandığını, hasat edilen ürünlerin oranına bakıldığında ise kivi rekoltesinin geçen yıllara oranla düşük ol4’TE duğunu söyledi.
Fatsa Belediye Başkanı Hüseyin Anlayan, Olağanüstü Hal(OHAL) sürecinin kurumları biraz aksatma moduna soktuğunu söyleyerek, önümüzdeki yılbaşı itibariyle projelerin büyük çoğunluğunun ihaleye çıkacağını söyledi. Başkan Anlayan, “Önümüzdeki yaz bu projelere kazma vuruldu-
ğunu göreceksiniz. Bunları kamuoyu ile paylaşamıyoruz. Çünkü vatandaş gözüyle görmek istiyor. Vatandaşlarımız şuna emin olsun bütün projeler şuanda büyükşehir belediyemizin desteğiyle başlama aşamasına gelmiş durumda5’TE dır” dedi.
Büyükşehir standı yoğun ilgi gördü
4’TE
8 KASIM 2016 SALI
YIL: 5
SAYI:1454
FİYAT: 50 Krş.
GÜNLÜK TARAFSIZ SİYASİ GAZETE
10,3 MİLYAR DOLARLA FINDIK EN FAZLA İHRACAT GELİR SAĞLADI AMA KDH’de sona gelindi
KAYBEDEN YİNE ÜRETİCİ! İnşaatı tamamlanan Kumru Devlet Hastanesi, iç mefruşat ve donanım çalışmalarının tamamlanması4’TE nın ardından hizmete sunulacak.
“Bölge ekonomik bir kayıp yaşıyor”
Karadenizli fındık üreticisi, 10,75 lira seviyelerinde seyreden fiyatların yeni haftayla birlikte artmasını ümit 4’TE ediyor.
“Esnafın mali yüklerini azalttık”
Türkiye’ye son 10 yılda en fazla ihracat yapılan 31 tarımsal üründen 48,5 milyar dolar döviz kazandı. İhracata en büyük katkı 2006-2015 tarım ürünlerinde 10,3 milyar dolarla fındıktan, 5,9 milyar dolarla üzümden sağlandı. Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi
Bayraktar, en fazla ihracat yapılan 31 tarımsal ürünün, Türkiye’ye 10 yılda 48,5 milyar dolar döviz kazandırdığını belirterek, 2006-2015 dönemi tarım ürünlerinde ihracata en büyük katkının 10,3 milyar dolarla fındıktan sağlandığını bildirdi. Bayraktar, “Türkiye de artık tarımda
işlenmiş ürün ihracatına daha fazla ağırlık vermelidir. Kırsalda tarım ile gıda sanayinin entegrasyonunu tam olarak sağlaması gerekiyor. Yeter ki tarımda üretim sürecinin tamamını planlı bir şekilde götürelim, rekabet üstünlüğü elde edelim, pa-
zara yönelik üretim yapalım, kalite ve standardizasyonu sağlayalım. Tarımda öncelikle yapısal sorunların çözülmesi, teknolojinin yakalanması gerekiyor, bunu yapması halinde tarım Türkiye’ye büyük fırsatlar sunacak” dedi. 3’TE
Avcılar sezondan memnun Su değirmenleri teknolojiye direniyor
Ordu’nun Fatsa ilçesinde bulunan profesyonel avcılar av sezonunda birçok farklı yerlere
giderek sporlarını yaptıklarını 3’TE belirttiler.
Geçmişte un ihtiyacını karşılamak için kullanılan su değirmenleri, gelişen teknolojiyle birlikte tarihe karışmamak için direni-
yor. Su değirmenlerinin gür sesi yerini sessizliğe bırakırken, Ordu’da birkaç değirmen faaliyetini devam 3’TE ettiriyor.
V. Esnaf ve Sanatkârlar Şurasının 8 Kasım’da Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın katılımlarıyla gerçekleştireceklerini belirten Türkiye Esnaf ve Sanatkârları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken, “Bu yıl 5.’sini yaptığımız Esnaf ve Sanatkârlar Şurası 5’TE tüm esnafımıza hayırlı uğurlu olsun” dedi.
“Bağışlanan organ, filizlenen Can’dır”
Ülkemizde her yıl 3-9 Kasım tarihleri arasında “Organ ve Doku Bağışı Haftası” olarak kutlanıyor. Organ Ba-
ğışı bilincinin arttırılması amacıyla bu yıl da ilçemizde de bir dizi etkinlik ve 3’TE faaliyetler gerçekleştiriliyor.
2
8 KASIM 2016 SALI
Hepatit B bulaşmasına dikkat Sağlık
25 bin kişi organ nakli bekliyor Türkiye’de 600’ün üstünde çocuk olmak üzere toplam 25 binin üzerinde hastanın organ nakline ihtiyaç olduğu bildirildi. 2015 yılı verilerine göre beyin ölümü gerçekleşip organ bağışı kabulünün yüzde 25’in altında kaldığını belirten uzmanlar, canlıdan bağışın oldukça yüksek olduğu ve başarılı organ nakillerinin yapıldığı ülkemizde beyin ölümü geliştiğinde organ bağışlanmasının Avrupa ülkelerinin çok gerisinde olduğunu bildirdi. Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Balcalı Hastanesi Organ Nakil Merkezi’nde görevli Prof. Dr. Erkan Demir, Türkiye’de 600’ün üstünde çocuk olmak üzere toplam 25 binin üzerinde hastanın organ nakline ihtiyacı olduğunu vurgularken, böbrek bağışının Türkiye’de yüzde 25 düzeylerinde kaldığını, Avrupa’da ise bu rakamın yüzde 75 olduğunu belirtti. Demir, yılda 2 bin kişinin böbrek beklerken hayatını kaybettiğini, bin 600 beyin ölümünden sadece 376’sının organlarının bağışlandığını diğer bedenlerin ise toprakla buluştuğunu dile getirdi. “Türkiye’de kadavradan nakil yüzde 10’larda kaldı” Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Balcalı Hastanesi Organ Nakil Merkezi’nden Yrd. Doç. Dr. Abdullah Ülkü ise gerek kamu gerekse sivil toplum kuruluşlarının üstün çabasına rağmen organ bağışının istenilen düzeye ulaşmadığını belirterek, bu oranın İspanya’da 1 milyon kişide 34, İtalya’da 21, Almanya’da 13 iken, Türkiye’de sadece 6’ya tekabül ettiğini dile getirdi. Kadavradan ve canlıdan nakil oranlarının farklı olduğuna ve Avrupa’da karaciğer naklinin kadavradan daha çok sayıda yapıldığına dikkat çeken Ülkü, Türkiye’deki durumun ise tam tersine canlıdan nakil yapılma yönünde olduğuna işaret etti. Bu durumu Türkiye’de beyin ölümü sonrasında yeterli sayıda organ bağışının olmamasına bağlayan Ülkü, karaciğer nakillerinin özellikle İspanya ve İngiltere gibi ülkelerde yüzde 70-80 oranında kadavradan, yüzde 10-20 oranında ise canlıdan yapıldığına dikkat çekti. Ülkü, Türkiye’de ise kadavradan naklin yüzde 10’larda kaldığına işaret etti. Yrd. Doç. Dr. Ülkü, son olarak Hepatit A, B, C ile çeşitli unsurlara bağlı kronik karaciğer hastalıklarında ve her ne sebepten olursa olsun karaciğerde gelişen sirozun kesin tedavisinin karaciğer nakli olduğuna vurgu yaptı. Ülkü, bu sebeple günümüzde karaciğer naklinin ve dolayısıyla organ bağışının öneminin büyük olduğunu kaydetti.(iha)
www.mirkuzeygazetesi.com.tr
Mir Mehmetoğlu Gıda Mad. San. ve Tic. Ltd. Şti. Adına Tüzel Kişi Temsilcisi
Niyazi YEŞİLLER YAYIN KURULU Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Hamdi Büklü Sayfa Editörü Mutlu Baymak Haber Merkezi Hüseyin Güneş Akbulut Erkan Kaş Çiğdem Akyol
Genel Müdür Nusret Yeşiller
Hukuk Danışmanı Av. Doğan Pehlivan
Genel Yayın Yönetmeni Betül Akbulut
Dizgi-Grafik Yeşiller Grafik Tasarım www.yesillermatbaa.com
İnternet Editörü Seyhan Yeşiller
Baskı Sorumlusu Ekrem Ezim
Temsilcilikler Korgan:Kenan Patak Çatalpınar: Adil İşnel
Yayın Türü Baskı Tesisi Yerel Süreli Mir Mehmetoğlu Gıda Mad. San. ve Tic. Ltd. Şti. Yeşiller Grafik Tasarım Reklam ve Matbaa Gazetemiz basın ahlak kurallarına uymayı taahhüt eder. Köşe yazıları ile ilgili hukuki sorumluluk yazarlara aittir. Gazetemiz İHA Abonesidir. Adres Sakarya Mah.Sakarya Cad. No:43/B Fatsa/ORDU Tel : 0452 407 10 11 Faks : 0452 407 10 12 E-Posta : gazetekuzey@gmail.com
Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Aslı Alay, Hepatit B bulaşmasına dikkat edilmesi gerektiğini söyledi. Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Aslı Alay, Hepatit B hakkında bilgi verdi. Hastalığın kan ve vücut sıvıları ile temas, cinsel temas, enfeksiyonu taşıyan kişilerle aynı ortamda yaşama durumunda bulaşabildiğini dile getiren Op. Dr. Alay, Hepatit B taşıyıcı anneden doğan çocukta da hastalığın görülme riski olduğunu belirtti. Op. Dr. Alay, “Virüsü alan bebeklerde enfeksiyon yüzde 90’dan fazla oranda kronikleşir. Çocuklar hiçbir bulgu vermeden taşıyıcı olarak yaşamlarını sürdürebilir. Enfeksiyonun 6 aydan fazla vücutta kalması kronikleştiğini gösterir. Ülkemizde her yeni doğan çocuğa ilk 72 saat içinde aşı yapılmaktadır. Anne hepatit B taşıyıcısı ise doğumdan 6-12 saat içerisinde aşı ve immünglobülin yapılmalı ve aşılama takvimine devam edilmelidir. Aşı yüzde 90 oranında enfeksiyondan korur. Anneden bebeğe geçişte doğum şekli önemli olmadığından, hepatit B taşıyıcısı annelere rutin olarak sezaryan yapılması önerilmez” dedi. Özellikle sağlık çalışanlarının, diyaliz hastaları ve uyuşturucu kullananların riskli grupta olduğunu kaydeden Op. Dr. Alay, Hepatit B’nin bulaştırıcılığı yüksek bir virüs olduğuna dikkat çekti. Homoseksüellerin de riskli grupta olup, partneri hepatit B taşıyıcı olan heteroseksüellerde de riskin arttığını vurgulayan
Op. Dr. Alay, “Seks işçileri mutlaka aşılanma programına alınmalıdır. Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre hepatit B taşıyıcısı olan bireylerin yaklaşık yarısında riskli bir temaslarının olmadığını bildirmişlerdir. Aynı evde yaşayan, yakın temas altında olan kişilerde bulaş sıklığı artmıştır. Virüs çoğunlukla cilt çatlaklarından bulaşmakta olup çocuklardaki bulaşın en sık nedenidir. Kronik hepatit B’li olan çocukların yaklaşık yüzde 49’unun ailesinde hepatit B enfeksiyonu görülmüştür.” Hepatit B ve gebelik Tüm gebelere hepatit B taşıyıcılığını gösteren test yapılması gerektiğini kaydeden Op. Dr. Alay, “Hepatit B taşıyıcısı kadınlar öncelikle gebelik öncesi mutlaka karaciğer fonksiyonları açısından değerlendirilmeli ve gebelik süresince yakınen izlenmelidir. Hepatit B taşıyıcısı olan bireyde HBsAg pozitif olup, buna HBeAg pozitifliğinin eklendiği durumlarda bebeğe bulaş riski yüzde 70-90’a kadar çıkmaktadır. Çünkü HBeAg enfeksiyonun aktif ve bulaşıcı olduğunu gösterir. Ancak virüsün aktif olduğu dönemde ürettiği HBeAg pozitifliğinin olmadığı kadınlarda fetüse geçiş yaklaşık yüzde 10 olup oldukça düşüktür. Yeni doğan bebeğin korunması için doğumun hemen ardından bebeğe aşı ve immünglobülin uygulanması ile yüksek düzeyde koruyuculuk sağlanır” ifadelerini kullandı. Hepatit B’nin anne sütü
ile bebeğe bulaşmadığını ifade eden Op. Dr. Alay, kanamalı meme ucu çatlaklarında meme ucu bakımının ihmal edilmemesi gerektiğini söyledi. “Aşı uygulanması yaygınlaştırılmalıdır” Op. Dr. Alay, “Hepatit B aynı zamanda cinsel temas ile geçebilir. Partnerinizde Hepatit B taşıyıcılığı mevcut ise temas öncesi mutlaka aşı yapılmalıdır. Aşı dozlarınızın bitimi sonrasında cinsel birliktelik önerilebilir. Ancak yaşanılan bir cinsel beraberliğin ardından partnerinizin Hepatit B taşıyıcısı olduğunu öğrenmiş iseniz ilişkinin ardından ilk 48 saat içinde hemen aşı ve uygun immünglobülin yani koruyucu antikor içeren tedavi yapılmalıdır. Hepatit B aşısı ile amaç toplumdaki her bireyin aşılanarak Hepatit B oranının azaltılmasıdır. Bu nedenle tüm branş hekimleri aşı konusunda halkı bilinçlendirmeli ve aşı uygulanması yaygınlaştırılmalıdır. Her birey şüpheli bir
temas sonrası ayrıntılı olarak değerlendirilmeli ve koruyucu önlemler alınmalıdır. Aşı her yaş grubundan bireye yaygın kullanımı 3 doz şeklinde uygulanılmasıdır. Tek doz aşı sonrası koruyuculuk oranı yüzde 30-55 iken 3 doz aşı sonrasında yüzde 90 ve üstüne çıkar. Bağışıklık sistemi normal olan, ek bir hastalığı olmayan bireylerde tekrar doza gerek yoktur. Yani uygulanılan 3 doz aşı hayat boyu sizi hepatit B ve onun getirdiği hastalıklardan korur. Aşı aile hekimlerinizce veya diğer sağlık kuruluşlarında yapılabilir. Aşı tamamlandıktan sonra koruyucu antikorların varlığına son aşıdan yaklaşık 1 ay sonra bakılmalıdır. Hepatit B’nin alkol ile ölmediğini, basit deterjanlara karşı dirençli olduğunu ve dış ortamda yaklaşık 7 gün yaşadığını unutmayın. Hemen aşınızı yaptırın. Hepatit B’ye karşı aşılanmak bu virüse bağlı karaciğer kanserini önler” şeklinde konuştu.(iha)
Varisi önlemek için A harfi egzersizi
Fazla kilolu, uzun süre ayakta kalan ya da oturarak çalışan bireylerin yaşadığı önemli sağlık sorunları arasında ilk sıralarda yer alan varisin kadınlarda, erkeklere oranla 4 kat fazla görüldüğü, genellikle vücudun en fazla basınç altında kalan bölgesi olan bacakların alt kısımlarında oluştuğu belirtiliyor. Gece uyurken bacaklarda kramplara, kaşıntılara ve şişliklere neden olan varis problemine karşı kişisel önlemler alınması ve vakit kaybedilmeden tedavi yoluna gidilmesinin büyük önem taşıdığına dikkat çeken Memorial Antalya Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahisi Bölümü’nden Op. Dr. Mustafa Kar, günde dört saatten fazla ayakta kalanların dikkatli olması uyarısında bulundu. Op. Dr. Kar, ayakların A harfi yapacak gibi topukları uzaklaştırı-
lıp, başparmakların birleştirilerek, topukları birleştirip parmakları uzaklaştırarak V harfi yapılmasının ve topuklar yerde kalacak şekilde, ayakların ön kısmını yukarı kaldırılıp, sonra ayakların önü yerle temastayken topukların yukarı kaldırılması hareketinin düzenli olarak 10 kere yapılmasının etkili olduğunu kaydetti. Günde 4 saatten uzun süre ayakta kalıyorsanız dikkat Bacak varislerinin yetişkin nüfusun yüzde 15-20’sini etkilediğini kaydeden Op. Dr. Mustafa Kar toplardamarların genişlemesi, uzaması ve kıvrımlı hal alması olarak tanımlanan varisin, 4 saatten fazla ayakta kalanlarda 3 kat daha fazla oluştuğuna dikkat çekti. Kar: “Varis, gebelik, obezite, duruş bozuklukları, kabızlık, doğum kontrol hapları ve
hormon tedavileri gibi çeşitli nedenlerle de ortaya çıkabilmektedir. Kalıtım, riskli yaşam tarzı ve sigara kullanımı önde gelen risk faktörleri olarak gösterilmektedir. Ailesinde varis öyküsü olan kişilerde bu hastalığın görülme riski 4 kat fazladır. Varisin en yaygın belirtileri, bacaklarının görüntüsünün bozulması, uzun süre ayakta durunca ortaya çıkan bacak ağrısı ve bacaklarda ağırlaşma hissidir. Uzun süren bacak varislerinde kronik ayak bileği şişliği ve bacak ülserleri de gelişebilir. Uzun süre ayakta durma veya obezite tüm bacak varislerinin etkilerinin daha da artmasına neden olur” dedi. Varisin belirtilerini ağrı ve dolgunluk hissi, kaşıntı, ayak bileğinde şişme, gece krampları, kanamalar, cilt değişiklikleri ve açık yaralar olarak sıralayan Op. Dr.
Kar, “Varis tedavisinde amaç, şikayetleri azaltmak ve yaşam kalitesini arttırmaktır. Hastalık genellikle iyi huylu seyir gösterdiğinden hastaların çoğu ameliyat edilmez. Büyük varisleri olan hastalarda, kanama veya bacak ülseri gibi durumlar gelişirse, cerrahi tedavi yöntemleri uygulanır. Varise neden olan etkenler ortadan kaldırılmadıkça belli bir süre sonra hastalık tekrarlayabilir” diye konuştu. Op. Dr. Mustafa Kar, varisten korunmanın yollarını ise şu şekilde açıkladı: “Bol bol hareket edin, yürüme, yüzme, bisiklet gibi sürekliliği olan hareketleri tercih edin, yaz aylarında uzun süreli güneş banyolarından kaçının,bir saatten daha uzun süre oturmayın ya da ayakta kalmayın, gün içerisinde birkaç kez bacakları yüksekte tutmak yararlıdır, ayaklarınızla A harfi yapacak gibi topukları uzaklaştırıp, başparmakları birleştirin, topukları birleştirip parmakları uzaklaştırarak V harfi yapın,topuklarınız yerde kalsın, ayaklarınızın ön kısmını yukarı kaldırın, sonra ayaklarınızın önü yerle temastayken topuklarınızı yukarı kaldırın, hareketlerin hepsini 10’ar kez tekrarlayın, soğuk suyla bacaklara duş yapın, cilde uygulanan soğuk su kanın kalbe dönüşünü hızlandırır, bol giysileri tercih edin, topuk yüksekliği 5 santimden fazla olan ayakkabıları giymeyin, beslenmenize dikkat edin, günde en az iki litre sıvı tüketin ve sigara içmeyin, doktor önerisi olmadan varis çorabı kullanmayın ancak tavsiye edildiyse düzenli giymeye özen gösterin.”(iha)
3
8 KASIM 2016 SALI
KAYBEDEN YİNE ÜRETİCİ!
1’den devam Bayraktar, yaptığı yazılı açıklamada, geleneksel tarım ürünlerinin ihracatla ülke ekonomisine katkı yapmaya devam ettiğine dikkati çekerek, 2006-2015 dönemini kapsayan 10 yıllık rakamlara bakıldığında, tarım ürünlerinde ihracata en büyük katkının 10 milyar 327 milyon dolarla fındıktan, 5 milyar 878 milyon dolarla üzümden geldiğini ifade etti. Bayraktar, söz konusu dönemde ihracat gelirinin tütünde 4 milyar 387 milyon doları, domateste 3 milyar 759 milyon doları, kayısıda 3 milyar 484 milyon doları, limonda 2 milyar 639 milyon do-
ları, incirde 2 milyar 152 milyon doları, yumurtada 1 milyar 912 milyon doları, mercimekte 1 milyar 761 milyon doları, portakalda 1 milyar 604 milyon doları bulduğunu kaydetti. TARIMDAN 48 MİLYAR 546 MİLYON DOLAR KAZANILDI Bayraktar, en fazla ihracat yapılan 31 tarımsal ürünün, Türkiye’ye 10 yılda 48 milyar 546 milyon dolar kazandırdığına işaret ederek, bu ihracat rakamların ham ürün ihracat rakamları olduğunu, bunların işlenip, gıda ürünü haline getirilerek ihraç edildiğinde çok daha büyük kazançlar sağlanabildiğini vurguladı.
İŞLENMİŞ ÜRÜN İHRACATINA AĞIRLIK VERMELİ Tarımda gelişmiş ülkelerin ürettikleri tarımsal ürünleri en iyi şekilde değerlendirdiğini ve ürüne katma değer katarak ihracattan çok daha büyük gelir elde ettiklerini belirten Bayraktar, geçen sene Fransa›nın 15,3 milyar dolarlık tarım, 49,8 milyar dolarlık gıda, Hollanda›nın 17,8 milyar dolarlık tarım, 46,9 milyar dolarlık gıda, Almanya›nın 12 milyar dolarlık tarım, 49,8 milyar dolarlık gıda, Çin›in 22,7 milyar dolarlık tarım, 36,2 milyar dolarlık gıda ürünü ihraç ettiğini bildirdi. Bayraktar, Türkiye›nin ise aynı dönemde 10,78 milyar dolar gıda ihracatı yaparken 6,1 milyar dolarlık tarım ürünü ihraç ettiğine dikkati çekti. Bayraktar, «Türkiye›de bu oran yüzde 63,8›de kalıyor. Türkiye de artık tarımda işlenmiş ürün ihracatına daha fazla ağırlık vermelidir. Kırsalda tarım ile gıda sanayinin entegrasyonunu tam olarak sağlaması gerekiyor. Patatesi cips, elmayı kurutulmuş hale dönüştürdüğünüzde katma değerini 4-5 kat artırıyorsunuz. Bir diğer ifadeyle aynı miktarda üründen 4-5 kat gelir elde ediyorsunuz. Hem tarım ürünleri ihracatımızı artırmamız hem de
tarım ürünlerini işleyerek gıda ürünü haline getirip, gıdanın toplam tarım ve gıda ihracatındaki payını yükseltmemiz gerekiyor.» ifadesini kullandı.
1’den devam Farklı avların peşine giderek sporlarını yaptıklarını belirten Fatsa Avcılar Atıcılar Okçular ve Amatör Balıkçılar Derneği Başkanı Cemil Pekbüyük yaptığı açıklamasında, “Av sezonumuzun başlaması ile birlikte birçok avı dernek üyelerimizle birlikte yaptığımız organizasyonla avlıyoruz. Sezonumuz hareketli geçiyor ve bizlerde bu durumdan mutlu oluyoruz. Her gün katılım biraz daha artıyor ve av yapan kişi sayımız artınca bizde mutlu
oluyoruz. Şuan için domuz ve kuş türü avlarını gerçekleştiriyoruz. Özel eğitimli köpeklerimizle ava çıkıyoruz ve bilinçli bir şekilde av yapıyoruz. Bu arada doğanın yapısını koruyor ve zarar vermiyoruz. Belgesi olmayan hiçbir avcımızı ava götürmüyoruz. Av belgesi olmayan avcılarımızın da ava çıkmasını kesinlikle istemiyoruz. Kendileri için av tehlike teşkil edebilir. Eğitimini aldıktan sonra ava çıkabilir. Bunun için bizlerden yardım alabilirler” dedi. (iha)
Elektrikli değirmenler de var ama su değirmenlerinden aldığımız lezzeti alamadığımız için pek tercih etmiyoruz. Mevcut değirmenimizi vatandaşlarımız gelip tercih ediyorlar. Karadeniz Bölgesi’nde öğüttüğümüz un ile birçok yemek yapılıyor. Sağ kaldıkça bu değirmenimize sahip çıkacağız ve bizden sonraki nesile de değirmenin nasıl un öğüttüğünü gösterdik onlar devam ettirecekler. Su değirmenlerini hep açık tutup çalıştırmaya hayatımız boyunca devam ediyoruz” şeklinde konuştu. Su değirmenlerinin unlarının çok lezzetli olduğunu dile getiren Yalıköylü vatandaşlardan İdris Ulu, “Bölgede vatandaşlar olarak su değirmenlerini tercih ediyoruz. Unun lezzeti çok ayrı. Bu tip değirmenlerin sayısı çok az bu bölgede ve bu değirmen
tek diyebilirim. Lezzetini bilen su değirmenlerinden vazgeçemiyor” açıklamasını yaptı. Su değirmeninden çıkan unun çok lezzetli olduğunu belirten Lütfi Aydın ise şunları söyledi: “Hamsi zamandı geldi ve Karadenizlilerin vazgeçilmez yemeğidir. Hamsi ve diğer balıkların unlanmadan kızartması olmaz. Mısır ekmeği ve Karadeniz’in milli yemeği olan karalahana yemeği ile çok güzel oluyor. Yoğurtun içine mısır ekmeği doğrayıp yemek çok ayrı bir lezzet. O yüzden burada öğüttüğümüz mısır unu lezzetli olmak zorunda ve bu yüzden su değirmenlerini yöre halkı olarak tercih ediyoruz. Bu bölgede elektrikli değirmen de var ama çok tercih edilmiyor çünkü un kalitesi iyi değil. Su değirmenlerini tercih ediyoruz lezzeti çünkü bambaşka.”(iha)
TÜRKİYE FINDIK, KAYISI, İNCİR, KİRAZDA BİRİNCİ, Türkiye’nin fındık, kayısı, incir, kiraz, vişne, ayva ve haşhaş tohumunda dünya birincisi, karpuz, kavun, çilek, pırasa, bal ve fiğde dünya ikincisi, mercimek, elma, salatalık, yeşil biber, yeşil fasulye, kestane, Antep fıstığı ve koyun sütünde dünya üçüncüsü olduğunu vurgulayan Bayraktar, ülkenin 55 üründe dünyada ilk 10’da yer aldığını kaydetti. Bayraktar, Türkiye’nin 40 milyar dolarlık gıda ve tarım ihracatını rahatlıkla yakalayabileceğinin altını çizerek, “Yeter ki tarımda üretim sürecinin tamamını planlı bir şekilde götürelim, rekabet üstünlüğü elde edelim, pazara yönelik üretim yapalım, kalite ve standardizasyonu sağlayalım. Tarımda öncelikle yapısal sorunların çözülmesi, teknolojinin yakalanması gerekiyor, bunu yapması halinde tarım Türkiye’ye büyük fırsatlar sunacak” diye konuştu.
Bahşiş için canından oluyordu
1’den devam Ordu’nun Fatsa ilçesinde düğün konvoyunun önünü kesmek isteyen çocuğa otomobil çarptı. Edinilen bilgiye göre, Ordu-Samsun karayolu Dumlupınar Mahallesi mevkiinde düğün konvoyunun önünü kesmek iste-
“Bağışlanan organ, filizlenen Can’dır”
Avcılar sezondan memnun
Su değirmenleri teknolojiye direniyor 1’den devam Terk edilen değirmenlerin büyük bölümü yağan yağmurlar sonucu oluşan sellerde yıkılarak atıl durumda duruyor. Günümüzde az da olsa varlığını sürdüren su değirmenlerinin sahipleri, değirmenlerinin bakımını ve tamirini yaparak çalışır vaziyette hazır tutuyor. Geçmiş yıllarda yoğunluk nedeniyle değirmende sırayla mısır öğütüldüğünü belirten değirmen sahipleri göç nedeniyle köylerin boşalması ve mısır tarımının yapılmamasının değirmenleri susturduğunu söylüyor. Fatsa’ya bağlı Yalıköy Mahallesi’nde bulunan su değirmeni halen faaliyetini sürdürürken değirmen sahibi Süleyman Aydın, “Dedemin mirası olduğu için değirmenimizi kapatmıyoruz. Değirmenimizi kullanmaya çalışan vatandaşlara da ücretsiz olarak çalıştırıyoruz” dedi.
“Dedemizin vasiyeti olmasa belki de biz de bakmayacağız” Yalıköy Mahallesi’nde bulunan değirmenin 1938 yılında yapıldığını belirten değirmen sahibi Süleyman Aydın “1944 yılından bu zamanda kadar değirmenimiz faaliyetini sürdürüyor. Büyük babamızdan bize kadar intikal ediyor. Vasiyeti üzerine değirmeni senelerdir bakımını yapıyoruz. Halk yararına Fatsa ve Perşembe ilçelerinde bulunan tüm va-
tandaşlar buradaki değirmenimizi kullanıyorlar. Bu iki ilçede oturup da buraya uğramayan vatandaşımız kalmamıştır diyebilirim. Bu yörede eskiden 12’ye yakın değirmen vardı ve artık tek olarak Yalıköy’deki değirmenimiz kaldı. Dedemizin vasiyeti olmasa belki de biz de bakmayacağız diyebilirim. Evimizin yanında bulunuyor ve bakımını yapıyoruz su değirmeninin. Bu değirmenimiz şimdiye kadar faaliyetini sürdürdü ve bundan sonra da faaliyetlerine devam edecektir. Öğütülen mısırın unu ile evde her şeyde kullanıyoruz diyebilirim. Su değirmenimizde en yoğun aylar mısır biçim zamanı oluyor. Ağustos ayında başlar ve kasım ayının sonuna kadar devam eder öğütmeler. Değirmenimiz yılın 12 ayı boş kalmıyor. Vatandaşlar geliyor değirmenlerimizi kullanıyorlar. Gece gündüz demeden burada hizmeti veriyor hayır dualarını alıyoruz vatandaşlarımızın” diye konuştu. “Unun lezzeti çok ayrı” Değirmenin nasıl çalıştığını anlatan değirmenci Mustafa Ünlü, “Mısırımızı değirmenimizin öğütülecek yerine koyuyoruz. Değirmenimiz suyun gücüyle dönmeye başlayınca unumuzu yapmaya başlıyoruz. Teknolojiye direnen bölgede tek değirmenimiz burası diyebilirim.
yen Devran S. isimli çocuğa sürücüsü ve plakası belli olmayan otomobil çarptı. 112 Acil Servis ekipleri tarafından ambulansla Fatsa Devlet Hastanesi’ne kaldırılan yaralı çocuk tedavi altına alındı. Polis kazayla ilgili soruşturma başlattı.
1’den devam Ünye Devlet Hastanesi ile Ünye Toplum Sağlığı Merkezi tarafından organize edilen etkinlikler çerçevesinde Cumhuriyet Meydanında stand açılarak halkı bilinçlendirici faaliyetlerde bulunuldu. Hafta boyu açık kalacak olan standı ziyaret eden ve görevlilerden bilgi alan Ünye Devlet Hastanesi Yöneticisi Op.Dr. Güray Yılmaz’da organ bağışının önemine değindi. “Türkiye organ nakli faaliyetleri için yeterli donanıma, deneyimli nakil ekiplerine ve nakil merkezlerine sahiptir. Aşılması gereken en önemli sorun kadavra bağış oranındaki yetersizliktir” diyen Ünye Devlet Hastanesi Yöneticisi Op.Dr. Güray Yılmaz, “Unutmamak gerekir ki, her bağış yeni bir hayattır. Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu, organ naklinin caiz olduğu-
nu bildirmiş ve organ bağışını, insanın insana yapabileceği en büyük yardım olarak tanımlanmıştır. Halkımızın organ bağışı konusunda hassasiyetlerinin artması, ancak bu saye de ; bizlerin de ihtiyacımız olduğunda organ bulunabileceği açıktır. Ne yazık ki bizler ancak alıcı durumuna gelince bağışın önemini fark edebiliyoruz. 3-9 Kasım Organ Bağışı Haftası önderliğinde tüm halkımızın organ bağışında katılımlarını gönülden desteklemekteyiz” dedi. Ünye Devlet Hastanesi olarak organ bağışına büyük destek verdiklerinin altını çizen Ünye Devlet Hastanesi Yöneticisi Op.Dr. Güray Yılmaz, “Organ Bağışı Birimimiz yıl boyunca çok etkin çalışmalar yaptı. Ramazan ayı boyunca her gece stand açarak halkımızı bilinçlendirmeyi sürdürdük. Türkiye genelindeki hastaneler içinde organ bağışçısı sayısı itibariyle üst sıralarda olmak bizi daha çok motive etmektedir” dedi.
4
8 KASIM 2016 SALI
Rakam 1 milyona dayandı! KDH’de sona gelindi 1’den devam 22 Mayıs 2015 tarihinde açılan Ordu-Giresun Havalimanı’nda 2016 yılının ilk 10 ayında kullanan yolcu sayısı 640 bine ulaştı. Devlet Hava Meydanları İşletmesi(DHMİ) istatistiklerine göre, Ordu Giresun Havalimanı’ndan 2016 yılı Ocak-Ekim ayları arasında 628 bin 295 yolcu iç hatlardan, 11 bin 504 yolcu dış hatlardan yararlandı. Faaliyete geçtiği 22 Mayıs 2015 ile 31 Aralık 2015 tarihi
arasında yararlanan 230 bin yolcu eklendiğinde Ordu-Giresun Havalimanı’ndan bugüne kadar toplam 869 bin 799 yolcu yararlandı. Ordu-Giresun Havalimanı’ndan yıl sonuna kadar yararlanan yolcu sayısının 1 milyonu aşması bekleniyor. Ordu-Giresun Havalimanı’ndan halen Ankara, İstanbul, İzmir, Antalya, KKTC ve Suudi Arabistan’a uçuşlar gerçekleştiriliyor.(iha)
Kivide rekolte az, kar çok 1’den devam Türkiye’de kivi yetiştiriciliğinde önemli bir yere sahip olan Ordu’da kivi hasadının sonuna gelindi. İklim şartlarının etkisi ile bu yıl erken hasat edilen kivide, zirai don ve yağışlı havalar sebebi ile rekolte düşüşleri yaşandı. 2016 yılının ilk aylarında yaşanan zirai don ve yaz aylarında yaşanan yağışlar kivi bahçelerine zarar vererek rekoltenin düşmesine yol açtı. İklim şartlarının değişmesine bağlı olarak erken hasat edilen sezonun ilk yerli kivileri ise tezgahtaki yerini alarak
5 TL’den satılmaya başlandı. “Rekolte 4 bin 500 ton” Kivi hasadı, rekolte ve kivi üretim alanları hakkında açıklamalarda bulunan Ordu Kivi Üreticileri Derneği Başkanı Yusuf Uzunlar, iklim şartlarının kiviyi olumsuz etkilediğini belirtti. Bu yıl kivi hasadının önceki yıllara göre erken başladığını, bu durumun en önemli sebebinin iklim koşullarında yaşanan değişikliklerin olduğunu ifade eden Uzunlar, “Bu yıl kivi üretiminde üreticilerimiz zor bir yılı geride
bıraktı. 2016 yılı başında yaşanan zirai don ve yaz aylarında bölgemizde oluşan yağışlar kivi üretimini olumsuz etkiledi. Ordu’da iklim koşullarının önceki yıllara oranla değişmesi kivinin erken hasat edilmesine sebep oldu. Erken hasadın zararı olmasa da yaşanan doğal afetler sebebi ile rekoltede düşüşler yaşandı. Alınan ürünlere bakıldığında geçtiğimiz yılların altında bir rakam oluştu ve 4 bin 500 tonluk bir rekolte elde edildi” dedi.
“Arazisi uygun olan kara geçti” Geçen yıllarda fındık fiyatlarının düşük olması sebebi ile fındıklarını sökerek kivi diken üreticilerin kara geçtiğini aktaran Uzunlar, arazisi uygun olan üreticilerin kivi dikebileceğini vurguladı. Kivinin maliyetinin az olması sebebi ile üreticileri kara geçirdiğinin altını çizen Uzunlar, “Geçtiğimiz yıllarda arazisi kivi üretimine uygun olan ve buna bağlı olarak fındığını sökerek kivi diken üretici-
lerimiz karlı çıktı. Çünkü kivinin maliyeti düşük, toplaması kolay, patoz yok, kurutma yok, gübreleme yok. Tahminen 1 dönüm arazide 3 ton kivi elde edilirken, 1 dönem arazide maksimum 130 kilogram fındık elde edilebilir. Bu sebeple kivi asla başlı başına fındığa alternatif olamaz ancak rakım 200 metreye kadar olan toprağa uyumlu ve sulama imkanı olan alanlarda kivi üretimi, üreticiyi kara geçirir” diye konuştu.(iha)
1’den devam Kamu Hastaneleri Birliği Ordu Genel Sekreterliğinden alınan bilgiye göre, 50 Yataklı Kumru Devlet Hastanesi’nin inşaatı tamamlandı. 21 Ekim itibarıyla geçici kabul işlemleri başlatılan hastanenin genel sekreterlik tarafından iç mefruşat ve donanım çalışmalarına başlandı. Söz konusu çalışmaların en kısa sürede tamamlanmasının ardından ilçedeki devlet hastanesinin vatandaşların hizmetine sunulacağı açıklandı. 13 milyonu aşan ihale bedeli bulunuyor 13 milyon 268 bin liralık ihale bedeli bulunan Kumru Devlet Hastanesi hizmet binası 50 yataklı olarak inşa edildi. Yaklaşık 3 bin metrekare oturum alanına sahip olan hastane binasında acil sağlık hizmetleri de iki poliklinikte ilçe halkına hizmet verecek.
“Kumru halkı için önemli bir hizmeti daha tamamladık” Yatırıma ilişkin görüşlerine yer verilen Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, Orduluların sağlık alanında sorunlarının giderilmesi için yoğun bir çalışma sürdürdüklerini bildirdi. Ordu’nun, AK Parti hükümetleri döneminde, sağlık alanında önemli hizmetlere kavuştuğunu ifade eden Kurtulmuş, şunları kaydetti: “İlimizde sağlık alanındaki yatırımlarımız hızla devam ediyor. Vatandaşlarımıza daha konforlu ve modern tesislerde sağlık hizmeti vermek için gayret gösteriyoruz. İnşallah koğuş sisteminden konforlu oda sistemlerine geçilmesi, hizmet kalitesinin de artmasıyla Ordu ilimiz sağlıkta önemli bir ivme kazandı. Kumru halkı için önemli bir hizmeti daha tamamladık. Kumru ve bölgede yaşayan vatandaşlarımız sağlık alanında en iyi hizmeti alacaklar. Allah hayırlı etsin.”
Büyükşehir standı yoğun ilgi gördü “Bölge ekonomik bir kayıp yaşıyor” maz’ın da katılım sağladığı ve hemşehrileriyle sohbet ederek fotoğraf çektirdiği Büyükşehir standı, bürokrasinin bir araya geldiği merkez noktası oldu. Yaklaşık 700 bin Ordulunun yaşadığı İstanbul’daki etkinliğe yüzbinlerce vatandaş katıldı.
Ordu Büyükşehir Belediyesi başta olmak üzere, 19 ilçe belediyesi, sivil toplum kuruluşları ve birçok firmanın stant açarak İstanbul’da yaşayan Ordulularla buluştuğu 6. Ordu Tanıtım Günleri etkinliği sona erdi. 3
Kasım’da Maltepe sahili etkinlik alanında başlayan ve 6 Kasım’da sona eren etkinlik kapsamında İstanbul ve çevre illerde yaşayan Ordulular bir nebze de olsa memleket özlemini giderdi. BÜYÜKŞEHİR STANDI ZİYARETÇİ
AKININA UĞRADI Büyükşehir Ordu’nun yöresel ürünleri ve kültürünün yanı sıra değişmeye ve gelişmeye başlayan yüzünün stantlarda sergilendiği etkinlikte, Ordu Büyükşehir Belediyesi standı ziyaretçilerle doldu taştı. Başkan Enver Yıl-
BÜYÜKŞEHİR, GURBETLE SILA ARASINDA KÖPRÜ OLDU Ordu ilini tanıtan kitap, broşür, cd ve bülten gibi materyallerin yanı sıra Ordu fındığının da ziyaretçilere ikram edildiği stantlarda vatandaşlar, projelerin son durumu hakkında da bilgi aldı. Melet Park, Çikolata Park, Ünye Port, Ordu Şehirlerarası Otobüs Terminali, Çambaşı Kayak Tesisi, 311 Konutlu Toplu Konut Projesi ve Park AVM gibi mega projelerin görsellerinin de yer aldığı stant büyük beğeni topladı. Zaman zaman horonların çekildiği ve eğlenceli anların yaşandığı Büyükşehir standına gelen vatandaşlar, bol bol fotoğraf çektirdi. 4 gün süren etkinlik Orduluların yanı sıra farklı illerde yaşayan binlerce vatandaşa da ev sahipliği yaptı.
1’den devam Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Yönetim Kurulu Üyesi ve Ordu Ziraat Odaları İl Koordinasyon Kurulu Başkanı Arslan Soydan, fındık fiyatındaki düşüşün üreticiyi üzdüğünü söyledi. Fındıkta istenilen rakamların henüz oluşmadığını belirten Soydan, “Fındıkta beklediğimiz fiyatlar gerçekleşmiyor. Fındıkta bu sene oluşan fiyatlardan dolayı üretici mağdur. Fiyatlar 15 lira seviyelerini bulduğu halde tekrar borsada 10,50-10,75 liraya kadar düştü. Bu düşüşle ilgili de hiçbir fındık sektör temsilcisinden bir açıklama göremiyoruz. Bir belirsizlik var. Bu, üreticinin hak ettiği rakamlar değil.” dedi. Fındık rekoltesinin 420 bin ton civarlarında olduğunu belirten Soydan, buna rağmen rakamların bu kadar düşük olmaması gerektiğini savunarak, “Hem fındık yok hem de fındık ucuzluyor, fiyatlar aşağı düşüyor. Bunu mantık da almıyor. Bundan dolayı da hem üretici hem halk hem de esnaf fiyattan dolayı mağdur. Bölgede fındıktan dolayı bir ekonomik kayıp yaşıyor.”
diye konuştu. Yeni haftaya üründeki fiyatın yükselme umudu taşıdıklarını aktaran Soydan, şunları kaydetti: “Karadeniz fındık üreticisi her hafta başında umutla fiyat tabelalarına bakıyor. Üretici, rakamları yükselme umuduyla takip ediyor. İnşallah bu hafta fiyatlar yükselir, hem üretici hem kamuoyu, esnaf ve herkes bir rahatlama görür. En azından bir moral olur. Gerçekten üreticinin morali de bozuk. Fiyatların bir an önce en az 15 lira seviyelerine çıkmasını tüm üreticiler bekliyor.” Arslan Soydan, düşen fiyatlardan dolayı çiftçinin, fındığını satmadığını dile getirerek, “Çünkü maliyetin altında bir fiyat var. Üretici elinde fındığını tutuyor ama üreticinin beklentisi olan rakamlar olduğu zaman fındığını pazara indirir. Üretici çok da afaki rakamlar beklemiyor. Maliyetin üstünde bir rakam oluşmasını istiyor. İnşallah bu hafta başı ve hafta içi rakamlarda artış kamuoyuna yansır. Üretici bir moralle fındığını pazara indirmeye başlar.” ifadesini kulandı.
5
8 KASIM 2016 SALI
‘Ordu 2023’e doğru tam yol alacak! “Esnafın mali yüklerini azalttık” du’nun gelecek vizyonu temalı istişare toplantını değerlendiren AK Parti Ordu Milletvekili Ergün Taşçı, “Ordu Tanıtım Günleri’ münasebeti ile bulunduğumuz İstanbul’da Başbakan Yardımcımız Sayın Numan Kurtulmuş’un başkanlığında, milletvekili arkadaşlarımız, büyükşehir belediye Başkanımız, ilçe belediye başkanlarımız, il ve ilçe teşkilat başkanlarımız ile istişare toplantımızı gerçekleştirdik. Bizim tek hedefimiz, tek tutkumuz Ordu’yu 2023 te Karadeniz’in ve Dünyanın parlayan yıldızı yapmak. Bunun için ‘ama/fakat/lakin’ demeden tüm
/ Hamdi BÜKLÜ 1’den devam Maltepe Sahilinde Ordu Dernekler Federasyonu(ORDEF) tarafından organize edilen, Ordu Valiliği, Ordu Büyükşehir Belediyesi ve İlçe Belediyelerinin katkısı ve katılımıyla gerçekleştirilen “Ordu Tanıtım Günleri” münasebetiyle Başbakan Yardımcımız ve Hükümet Sözcüsü Numan Kurtulmuş’un başkanlığında, Ordu
gücümüzle çalışıyoruz. Rabbim birlik ve beraberliğimizi daim kılsın” dedi.
PARMAKLA GÖSTERİLEN İL OLMASI İÇİN ÇALIŞIYORUZ Ordu Büyükşehir Belediye Başkanı Enver Yılmaz ise, “Ordu’muzun kalkınması ve parmakla gösterilecek bir il olması için çalışıyoruz. İstanbul Maltepe’de düzenlen ‘Ordu Günleri’nde, Başbakan Yardımcımız Sayın Numan Kurtulmuş, Milletvekillerimiz, Belediye Başkanlarımız ve ilçe başkanlarımızla istişare ettik” diye konuştu.
Büyükşehir Belediye Başkanı Enver Yılmaz, Ordu Milletvekilleri Oktay Çanak, Metin Gündoğdu ve Ergün Taşçı, ilçe belediye başkanları, il ve ilçe teşkilat başkanlarımız ile istişare toplantısının ana gündemi Ordu’nun gelecekti konumu oldu. DÜNYANIN PARLAYAN YILDIZI YAPMAK 6. Ordu Tanıtım Günleri münasebetiyle düzenlenen Or-
En değerli proje ‘Cumhuriyet Meydanı’
1’den devam Esnaf ve sanatkâr şuralarında bugüne kadar ağırlıklı olarak esnafın üzerindeki mali yüklerin azaltılması hedeflendiğini ifade eden Palandöken, “Bugüne kadar ilk önceliğimiz esnafın zor döneminde üzerindeki mali yüklerini azaltmak oldu. Bu konuda çok sayıda düzenleme yapılmasını sağladık. Basit usule tabi esnafın yıllık 8.000 TL’ye kadar olan kazancı vergi dışı bırakıldı. Yok olmaya yüz tutan meslekler esnaf muaflığına alındı. İlk defa esnaf olan gençlerin, kendi ayaklarının üzerinde durabilmesi için 3 yıl vergi ödememesi sağlandı. SGK prim yükleri azaltıldı. Emekli esnafımızın destek primi kaldırıldı. Bu çalışmalara sürekli
devam ediyoruz. Ancak bundan sonra önceliğimiz yeni nesil esnafı ortaya çıkarmak olacak” diye konuştu. “YENİ NESİL ESNAF İÇİN ÇOK SAYIDA PROJEYE BAŞLANACAK” Yeni nesil esnaf için çok sayıda projeye başlayacaklarının altını çizen Palandöken, “Bu konuları esnaf şurasında tüm detayları ile ele alacağız. Esnafımıza yönelik yeni destekleme modelleri geliştireceğiz. Çırak ve kalfalar için yeni bir okul modeli araştıracağız. Yatırımların verimsizliğini ortadan kaldırmak için coğrafi bilgi sistemi kuracağız. Bu ve benzeri çalışmalarla 2023 yılında yeni nesil esnafı hep beraber göreceğiz.” şeklinde konuştu.
Elektrik aboneleri için mobil uyumlu yeni web sitesi
/ Hamdi BÜKLÜ 1’den devam Fatsa Belediye Başkanı Hüseyin Anlayan, İlçeye yapılacak projeler içerisinde ‘ Cumhuriyet Meydanı Projesi’nin kilit rol oynayacağını söyleyerek, “Bu projeler arasında en önemli olan en pahallı ve prestijli olan ‘Cumhuriyet Meydanı Projesi’dir. Bununla birlikte birçok projemiz var ve Ordu
Büyükşehir Belediye Başkanımız Enver Bey ile de bunu konuşuyoruz. Cumhuriyet meydanını yıkmadan ve yapmadan diğer projelerin bir anlamı yok. Şuandaki programımız bu çerçevede devam ediyor” dedi. ‘BİRAZ ÇAMURA BULANMIŞ DURUMDAYIZ’ Alt yapı çalışmalarıyla ilgili eleştirilere yanıt veren Başkan
Anlayan, ”Altyapı çalışmalarından da bahsedecek olursak, biraz çamura bulanmış durumdayız. Büyükşehir belediyemiz ile bir program yaptık ve ‘alt yapıda ne varsa hepsini halledelim ve daha da sonra üst yapıya başlayalım’ dedik. ‘CEFAYI ÇEKİYORUZ AMA SEFASINI SÜRECEĞİZ’
Şuanda alt yapıda doğalgaz ve elektrik akımı alt yapıya alınıyor. Bunlardan dolayı çevrede biraz sorunlar meydana geldi. Üst yapı çalışmalarının sağlam olabilmesi için altyapı çalışmalarının yapılması gerekmektedir. Alt yapıda cefayı çekicez ama üst yapıda sefayı süreceğiz” şeklinde konuştu.
Kasım ayı kültür sanat takvimi hazır Ordu Büyükşehir Belediyesi, kültür sanat etkinlikleri kapsamında 2016 yılı Kasım ayı programını oluşturdu. “Kasım 2016 Ordu’da Kültür Sanat Etkinlikleri” kitapçığı vatandaşlara dağıtıldı. İl genelinde bu ay, ağırlıklı olarak sergi ve tiyatro gibi etkinliklerin düzenleneceğinin belirtildiği kitapçıkta, Büyükşehir Belediyesi Sanat Galerisinde “Belki Şehre Bir Film Gelir” adlı afiş sergisinin düzenleneceği, daha önce Altınordu ilçesinde ziyarete açılan “Kalemin Bereketi” adlı hat ve tezhip sergisinin Fatsalılarla buluşacağı ifade edildi. Ayrıca Ordu Büyükşehir Belediyesi Karadeniz Tiyatrosunun “Ayyar Hamza” ve “Kral Çıplak” adlı tiyatro oyunlarının izleyicilerle buluşmaya devam edeceği ve 24 Kasım Öğretmenler Günü’ne özel bir programın gerçekleştirileceği de kaydedildi. Başkan Enver Yılmaz’ın “Ka-
sım 2016 Ordu’da Kültür Sanat Etkinlikleri” kitapçığının önsözü için yaptığı açıklama şöyle: Yenilikçi ve yatırımcı hizmet anlayışımızla kimliğini yenilediğimiz kentimize yakışır sosyal ve kültürel faaliyetlerimizle vizyonumuzu her geçen gün daha iyi noktalara taşıyoruz. Bu doğrultuda yaptığımız çalışmalarla sınırlı kalmayıp her geçen gün yepyeni ve özgün projelerle sizlerin karşısına çıkıyoruz. İnsanımızın bilgi ve beceri kazanmasına, ev ekonomisine katkı sağlamasına yönelik hayata geçirdiğimiz ORMEK kurslarımızla verdiğimiz hizmetin meyvelerini aldığımızı gördükçe; gençlerimizin eğitimi, sosyalleşmesi ve vakitlerini daha verimli kullanmasını sağlamak amacıyla üzerine çalıştığımız “Bilgi Evleri” projemizi Kasım ayı itibarıyla ilk olarak Altınordu ilçemizde sizlerin hizmetine sunuyoruz. Geçtiğimiz yıl ilkini düzenlediğimiz ve bu yıl ulusal çapta
devam ettiğimiz “Dört Mevsim Ordu” adlı fotoğraf yarışmamıza katılım her geçen gün artarak devam ediyor; ilimizin tarihi yapıları, doğal güzellikleri ve kültürel öğeleriyle ilgili yapılan çalışmalar ile görsel bir bellek oluşturuyoruz. Bölgemizin tüm güzelliklerini içinde barındıran ilimizi, hem yurt içi ve yurt dışında tanıtmak hem de ülkemizin dört bir yanında yaşayan Ordulu hemşehrilerimize Karadeniz’den güzel esintiler getirmek amacıyla Ordu Günleri’nde geleneksel özelliklerini
muhafaza eden, tüm yatırımları ve projeleriyle vizyonunu ortaya koyan büyükşehrimizin tanıtımını sağladık. Her ay farklı temaları işlediğimiz sanat galerimizde bu ay “Belki Şehre Bir Film Gelir” adlı afiş sergimizle tüm sanatseverleri nostaljik bir yolculuğa çıkartacağız. Bu vesileyle vefatının 78. yıl dönümünde Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü saygı ve minnetle anıyor, bizleri hayata ve geleceğe hazırlayan tüm öğretmenlerimizin “Öğretmenler Günü”nü en kalbi duygularımla kutluyorum.
Samsun, Ordu, Çorum, Amasya ve Sinop illerindeki elektrik aboneleri mobil uyumlu yeni web sitesi ile talep ve şikayetlerini daha hızlı ve kolay iletilebilme imkanına kavuştu. Yeşilırmak Elektrik Dağıtım A.Ş.( YEDAŞ), müşterilerin elektrik dağıtım hizmetleri ile ilgili merak ettikleri bilgiye daha hızlı ulaşabilecekleri, öneri, talep ve şikayetlerini bildirebilecekleri yeni bir web sitesi tasarladı. Öneri, talep ve şikayet formları yeniden düzenlendi. Müşteri destek hattı altında, dağıtım hizmetinden faydalanmak isteyenler tarafından merak edilen soruların detaylı cevaplarına yer verildi. Talep ve şikayetler daha hızlı, kolay iletilebiliyor YEDAŞ’tan yapılan açıklamada, “Samsun, Ordu, Çorum, Amasya, Sinop illerinde yaklaşık 3 milyon müşteriye daha nitelikli ve sürdürülebilir hizmet vermek amacıyla inovasyon, teknoloji,
şebeke yatırım çalışmaları ile gelişen Yeşilırmak Elektrik Dağıtım A.Ş. web sayfamız da yeniledi. Sektör dinamiklerini ve müşteri beklentilerini de değerlendirerek mobil uyumlu, zengin içerikli, kullanımı kolay yeni web sitesini yayına aldık. Yenilenen web sitesinde, öneri, talep, şikayetler; arıza bildirim, kaçak ihbar formları; sokak aydınlatma şikayetleri ana sayfada kolay ulaşılabilecek şekilde tasarlanmıştır. Ayrıca öneri, talep ve şikayet, arıza bildirimi, kaçak ihbarı formları müşterilerin dosya ekleyebileceği şekilde düzenlenmiştir. Müşteri destek hattı, sayfa ziyaretçilerinin dikkatini çekmek, zaman kaybetmeden istedikleri bilgiye ulaşmalarını sağlamak amacıyla ana sayfada üst tarafta konumlandırılmıştır. Yenilenen web sayfası mobil uyumlu olmakla birlikte YEDAŞ186 mobil uygulama ile de entegre çalışmaktadır” denildi.(iha)
6
8 KASIM 2016 SALI
Ordu LEADER’le sorunlarını çözebilecek
Türkiye’de, Ordu’nun da içinde yer aldığı 10 ilde uygulanan, AB ve Türkiye Cumhuriyeti tarafından finanse edilen IPARD II Programı kapsamında Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı tarafından yürütülen “LEADER Tedbiri Farkındalık Yaratma ve Yerel Halkı Harekete Geçirme Teknik Destek Projesi”nin 3. Yerel Eylem Grubu bilgilendirme toplantısı yapıldı. Valilik Toplantı Salonu’nda, Vali Yardımcısı Ahmet Arık başkanlığında yapılan LEADER Tedbiri 3. Yerel Eylen Grubu bilgilendirme toplantısına, İl Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürü Kemal Yılmaz, Yerel Kalkınma Uzmanı Ersin Erdoğan, Ordu Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Recep Aydın, Yerel Eylem Grubunda yer alan ilçelerin kaymakamları, belediye başkanları ile proje yürütücüleri katıldı. Toplantının açılışında bir konuşma yapan Vali Yardımcısı
Ahmet Arık, “Projenin yürütüldüğü diğer 9 ilde 2’şer YEG kuruldu. Ordu farkını ortaya koydu ve proje kapsamında Ordu’da 3 YEG kuruldu. Daha önce 2 YEG kurulmuştu. İkizce, Çaybaşı, Akkuş ilçelerimizden oluşan bir YEG daha kuruldu. İnşallah Ordu’nun kırsal alanlarının kalkınması, gelişmesi için çok güzel sonuçlar ortaya çıkar. Bu proje kapsamında kullanılabilecek 27 milyon Avro’luk bir kaynak var. Bunun haricinde TKDK’nın sağladığı destekler var. YEG’ler tarafından kurulacak dernekler vasıtasıyla bu kaynaklardan proje karşılığında istifade edilebilecek. Oluşturulan 3 YEG, en kısa sürede dernekleşme süreçlerini tamamlayıp, turizm, tarım, çevre ve diğer konularda proje çalışmalarına başlarlar. YEG içinde yer alan ilçelerimiz nasıl bir kalkınma modeli düşünüyorlar? Bununla ilgili planlamalarını, çalışmalarını yapmaları gerekiyor. Bu proje sayesinde insanlarımızı yaşadıkları yerlerde destekleyip,
tutmamız lazım. Bu projeye gereken önemi verirsek bunu başarabiliriz. İlçe yöneticilerimiz ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri bu işe gerçekten inanmaları lazım. Kendi aralarında, çok geniş bir yelpazede bunu konuşmaları, fikir teatisi yapmaları gerekir. Bu projenin özü; yaşadığınız yerin gelişmesi, kalkınması için ne yapılması gerektiğine birlikte karar verilmesidir. Oluşturulan 3 YEG derneğimizin çok başarılı ve güzel faaliyetleri olacağına inanıyorum. İnşallah Ordu’nun kırsal alanlarını bu proje sayesinde çok daha geliştireceğiz. İnşallah bu proje sayesinde, bu güzel coğrafyayı, insanların buradan gitmek zorunda kaldığı bir yer değil, insanların gelmek için can attığı, akın ttiği, geçimini sağladığı bir yer haline getirebiliriz” dedi. Vali Yardımcısı Ahmet Arık’ın konuşmasının ardından Yerel Kalkınma Uzmanı Ersin Erdoğan tarafından Yerel Eylem Gruplarının faydalanıcılarına yönelik bir
sunum gerçekleştirildi. Proje hakkında bilgi veren Ersin Erdoğan, “Tarım Bakanlığı Tarım Reformu Genel Müdürlüğü AB Uyum Dairesi Başkanlığı Yönetim Otoritesi’nin uygulama ve kontrat makamı olduğu, Ordu Valiliğinin liderliğinde Ordu Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü tarafından yürütülen ve TKDK İl Koordinatörlüğü tarafından desteklenen Kırsal kalkınma aracı IPARD II Programı 4.alt tedbiri olan “LEADER Yaklaşımı - Yerel kalkınma stratejilerinin uygulanması” kapsamında Amasya, Ordu, Samsun, Kastamonu, Çanakkale, Erzurum, Manisa, Denizli, Ankara ve Diyarbakır illerinde uygulamaya konulan “LEADER Yaklaşımı Yerel Kalkınma Stratejilerinin Uygulanması ve Yerel Halkı Harekete Geçirme Teknik Destek Projesi” 26.7 milyon avro bütçesi ve %100 hibe oranı ile 23.08.2016 tarihi itibari ile resmen başlamıştır” dedi. Projenin amacının, kırsal toplulukların kapasitelerinin gelişti-
Aşı, hastalığın hafif geçmesini sağlıyor
rilmesiyle, kırsal alanların sosyal, ekonomik ve çevresel olarak iyileştirilmesine destek olmak; Yerelde henüz kullanılmayan yerel kaynak ve potansiyelden yararlanılarak yeni gelir kaynakları yaratmak ve yaşam kalitesini iyileştirmek; Kırsalda yaşayanların yerel kalkınma süreçlerine gerçek anlamda katılmalarını desteklemek ve Kırsal toplulukların daha büyük topluluklarla entegrasyonunu kolaylaştırmak olduğunu belirten Ersin Erdoğan, “Bu amaçlara ulaşmak için Ordu iline daha önce 2 adet Yerel Eylem Grubu (YEG) oluşturma izni verilmiş ve 2 YEG oluşturularak kurulmuştu. Ancak ilçelerimizden gelen yoğun istek üzerine Ordu Valiliği tarafından ilimizde bakanlıktan 1 YEG daha kurulması için izin istenmiş ve 26.10.2016 tarihinde bu izin alınmıştır. Daha önce Perşembe, Çamaş ve Gürgentepe ilçelerinin birleşimi ile “Oksijen Yerel Eylem Grubu” ve Ulubey, Mesudiye ve Kabadüz ilçelerinin birleşimi ile “Yeşil Doğa
Yerel Eylem Grubu” kurulmuştur. Bu defa 3. YEG alanı olabilecek ilçeler ile ilgili proje değerlendirme komisyonu tarafından Akkuş, Çaybaşı ve İkizce ilçelerinin birleştirilerek 3. Yerel Eylem Grubunun oluşturulmasına karar alınmıştır” diye konuştu. Yerel Eylem Gruplarının dernekleşme çalışmalarının sürdüğünü ifade eden Erdoğan, “Dernek Yerel Kalkınma Stratejisinin hazırlanması için bir araya gelen ve kırsal alanda yaşayan paydaşlardan oluşan dernek statüsünde kurulacak bu grup da her biri kamu ve özel sektörün bir araya geldiği, iyi dengelenmiş ve alanda farklı sosyo-ekonomik sektörlerden oluşan mevcut yerel çıkar gruplarının temsilcilerinden oluşacaktır” diye konuştu. Toplantı, proje yürütücüleri ile Yerel Eylem Grupları içinde yer alan ilçelerin yöneticilerinin karşılıklı görüş alış-verişi ile devam etti.
Taşçı, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Ordu’yu konuştu
rak hastaneye yatışı azaltmaktadır” dedi.
“KRONİK AKCİĞER HASTALIĞI OLAN OLMASIN” Herkesin grip aşısı olmasını önerdiğini hatırlatan Uzmanlar, “Ancak yaşlılarda, gebelerde, sağlık personelinde, kreşe giden çocuklarda, kronik akciğer hastalığı, kalp hastalığı, nörolojik hastalıkları, kan hastalıkları, diyabetes mellitus, böbrek hastalıkları, karaciğer hastalıkları olan hastalarda, immünsuprese hastalarda, 19 yaş altında olup uzun süreli aspirin kullananlarda ve obez bireylerde hastalık ciddi seyredebilir ve ölüme yol açabileceği için aşılamanın yapılması önem arz eder” diye konuştu.
Ordu genelinde havaların soğumasıyla birlikte hastalık riskleri de artmaya başlıyor. Özellikle hava değişimlerinin sık olduğu, yağmurlu ve rüzgarlı günlerde bu risk daha da artıyor. Uzmanlar ise özellikle soğuk günlerde daha dikkatli olunması gerektiğini belirtiyor. Bu dönemde ise ciddi bir hastalık salgını oluşuyor. Grip olan kişiden çok çevredekiler risk görüyor. Ordu’da havaların son günlerde ani değişim göstermesi grip, soğuk algınlığı ve üst solunum yolları enfeksiyon virüsünün bulaşmasına davetiye çıkarıyor. Ordu’da havaların son günlerde ani değişim göstermesi grip, soğuk algınlığı ve üst solunum yolları enfeksiyon virüsünün bulaşmasına davetiye çıkarıyor. Kış aylarına yaklaştığımız bu günlerde çok sık rastlanan gribe
karşı korunmada en etkili yöntemlerden birisinin aşı olduğunu belirten uzmanlar, grip aşısının yapılmasının bu zamanlarda gerektiğini bildirdi. Uzmanlar, virüslerinin neden olduğu gribin, toplumda yaygın olarak görülen ve hastaneye yatışı gerektirebilecek ölçüde ciddi bir hastalık olduğunu kaydetti. VÜCUT O MİKROBU BİR HAFTA TAŞIYOR Grip virüsünün belirtilerini kırgınlık, öksürük, vücut ağrısı şeklinde olduğunu ifade eden Uzmanlar, “Soğuk algınlığı ve üst solunum yolları enfeksiyon virüsünün bulaşması halinde şiddetli baş ağrısı, vücut ağrısı, kırgınlık, öksürük ve yüksek ateş belirtileri oluyor. Ayrıca yüksek ateş seyreden gribin yüzde 1 -3 arasında değişen oranla ölüme de yol açabiliyor. Gripten korun-
manın en iyi yolunun aşıdır. Çünkü aşı, risk grubundaki kişilerde grip virüsüne bağlı komplikasyonların önlenmesi ve hastalığın daha hafif geçirilmesini sağlaya-
Bilindiği üzere gribin oluşması ile birlikte öksürükte beraberinde geliyor. Öksürük ile yayılan hava kabarcıkları ise çevresindeki diğer insanları ciddi şekilde tehdit ediyor. Grip olan bir kişi ise bu mikrobu 1 hafta taşıyor.
AK Parti Ordu Milletvekili Ergün Taşçı, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile biraraya gelerek, Ordu ve ilçelerinde devam eden çalışmalar hakkında geniş kapsamlı bir bilgi verdi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı ziyaret eden AK
Parti Ordu Milletvekili Ergün Taşçı, “Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde gerçekleşen program sonrası Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan ile bir araya geldik. Ordu ilimiz ve çalışmalarımız ile ilgili kendisini bilgilendirdik. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’nın Ordulu hemşehrilerimize selamını getirdik” dedi.
8 KASIM 2016 SALI
Sobayı söndürmeden uyumayın!
Ordu’da kış aylarının hissedildiği bu günlerde meteoroloji bölge müdürlüğünden fırtına ve sert rüzgâr sonrası olası Karbonmonoksit zehirlenmelerine karşı uyarı yapıldı. Ordu’da her yıl onlarca insan Karbonmonoksit zehirlenmeleri sonrası hayatını yitiriyor. Rüzgarlı ve fırtınalı akşamlarda yatmadan önce sobanın söndürülmesi gerektiğini söyleyen uzmanlar, “Karbonmonoksit zehirlenmelerinin yorgunluk, halsizlik, baş sönmesi, bulantı ve kusma gibi başlıca belirtileri vardır. Önce pencereler açılarak oda havalandırılmalı, ardından mutlaka 112 Acil servis aranmalı ve yardım
istenmelidir” dedi. YANMAMASINDAN DOLAYI ORTAYA ÇIKAR Sobanın en fazla üçte ikisinin kömürle doldurulması gerektiğini belirten uzmanlar, “Lodoslu ve fırtınalı havalarda soba yakılmaması gerekiyor. Ayrıca baca kapakları kullanılmalı ve soba yanıyorsa da kesinlikle uyunmamalıdır. Eğer bu uyarılara dikkat edilmezse karbon monoksit zehirlenmeleri gündeme gelebilir. Karbon monoksit kömür, petrol, doğalgaz ve odun gibi maddelerin tam olarak yanmamasından dolayı ortaya çıkar. Belirtilen yakıtların kullanıldığı yerlerdeki
baca sistemlerinin iyi çekememesi sonucu rüzgârlı havalarda karbon monoksit birikimi olabilir. Böyle yerlerde uzun süre kalan kişilerde zehirlenme olabilmektedir” diye konuştu. BACANIN TIKALI OLMADIĞINDAN EMİN OLUN Karbon monoksitin kokusu ve rengi olmadığı için son ana kadar varlığının hissedilmediğine belirten uzmanlar, “Özellikle uykudayken sobadan sızan gaz, vatandaşın son uykusu oluyor. Bu nedenle vatandaşların bu tehlikeyi göz ardı etmeden uyumaları gerekiyor. Malumunuz bölgemiz insanı ucuz ve kalitesiz
ürünler alarak, kendilerini ölüme bir adım daha yaklaştırıyor. Baca temizliğinin iyi yapıldığından, boruların ve bacanın tıkalı olmadığından emin olmadan kömür sobası kullanmaması gereken vatandaşların ayrıca gece geç saatlerde esebilecek olan sert rüzgârları da akıllarından çıkarmamaları gerekiyor” şeklinde konuştu. ÖLÜM NEREDEYSE KAÇINILMAZ OLUYOR Sert rüzgârlar nedeniyle bacadan çıkan duman, rüzgâr nedeniyle geri bastığını belirten uzmanlar, “Bu da sessiz ölüm yani Karbonmonoksitin odaya dolmasına ve vatandaşın karbonmonoksit solumasına neden oluyor. Sonuçta da ölüm neredeyse kaçınılmaz oluyor. Karbonmonoksit gazı zehirlenmesi nedeniyle geçmişte bir gecede yok olan aileler akla getirildiğinde tehlikenin boyutu daha iyi anlaşılabiliyor” ifadelerini kullandı.
7 Ordu Büyükşehir projelerine
İstanbul’u hayran kaldı
Ordu Büyükşehir Belediyesi, İstanbul Maltepe’de düzenlenen ‘Ordu Tanıtım Günleri’ etkinliğinde projelerini tanıttı. Ordu Büyükşehir Belediyesi tarafından yapılan açıklamada, Büyükşehir Belediyesi başta olmak üzere, 19 İlçe belediyesi, sivil toplum kuruluşları ve birçok firmanın stand açarak İstan-
bul’da yaşayan Ordululara tanıtım yapıldığı belirtildi. Ordu Büyükşehir Belediyesi’nin; Melet Park, Çikolata Park, Ünye Port, Ordu Şehirlerarası Otobüs Terminali, Çambaşı Kayak Tesisi, 311 Konutlu Toplu Konut Projesi ve Park AVM gibi projelerin görselleri de stantda büyük ilgi gördü.
8
8 KASIM 2016 SALI
Sokak hayvanlarını unutmayın!
Ülke genelinde olduğu gibi bölgemizde de havalar iyice soğudu. Dünyada bizimle beraber yaşayan savunmasız canlıların başında sokak hayvanları geliyor. Bu soğuklarda sokak hayvanlarının unutulmaması gerektiğine dikkat çeken hayvanseverler, “Gücünüz yettiğince sokak kenarlarına mamalar koyabilirsiniz” dedi. SICAK TUTACAK YUVALAR YAPABİLİRSİNİZ Ordu genelinde havların soğumasıyla yiyecek bulma konusunda sıkıntı yaşayan sokak hayvanları için bir kap yemek dışarıya bırakılmasını isteyen hayvan severler, “Soğuklarda sokak hayvanları için neler yapabiliriz?
Öncelikle gücünüz yettiğince sokak kenarlarına mamalar koyabilirsiniz. Kartonlardan veya leğenlerden ucuz ama onları sıcak tutacak yuvalar yapabilirsiniz. BİLİNÇLENDİRİN, ÇIĞ GİBİ BÜYÜSÜN Sokaklarda yaşayan hayvanlar için dışarıya koyulan suların içine 1 damla zeytinyağı damlatmak soğuğa karşı dirençlendirir. Yaralı veya hasta bir hayvan gö-
rürseniz en yakın belediyeye haber vermeyi ihmal etmeyin. Aşırı olarak titreyen bir kedi ya da köpek görürseniz bu hipotermi belirtisi olabilir. Böyle bir durumda onu eve alarak yavaş bir şekilde ısıtmalısınız. Kuşlar için camlarınızın önüne su ve ekmek kırıntıları bırakabilirsiniz. Etrafınızdakileri bilinçlendirin, bu bir çığ gibi büyüsün. Sokak hayvanlarına sahip çıkalım” diye konuştu.
Altın satışları durdu
Altının gram fiyatı yılbaşından bu yana yatırımcısına yüzde 20’nin üzerinde kazanç sağladı. Altın ve Para Piyasaları Uzmanları, altın fiyatlarında yaşanan gelişmeleri ve beklentileri yorumladı. Geçen yılı 99,54 liradan tamamlayan altının gramı dün itibarıyla 121 lirayı aştı. Yatırımcısına böylece yüzde 20,8 kazandıran gram altın, dolar kurundaki sert yükselişin de etkisiyle güvenli liman olma özelliğini sürdürdü. Altın ve Para Piyasaları Uzmanları, siyasi gelişmelerden olumsuz etkilenen piyasalarda tedirginliğin yıl boyunca sürebileceğini belirterek, “Jeopolitik ve siyasi riskler altının gram fiyatını
136 lira seviyesine yükseltebilir. Eğer siyasi riskler tahminlerden kısa sürede çözüme varırsa dolar/TL’nin yükselişlerinin sınırlı kalması ile gram altın 128 TL bandında devam edebilir” öngörüsünde bulundu.
Ordu’nun Fatsa İlçesinde ise altın fiyatlarında ani yükseliş vatandaşları kuyumculuklara yöneltti. Soluğu kuyumcularda alan vatandaşlar, altın satışlarını tavan yaptırdı.
9
8 KASIM 2016 SALI
Ünye 1957 Spor, Çamaş’ı topa tuttu!
Ordu 1.Amatör Lig B Grubu ikinci hafta mücadelesinde kendi sahasında Çamaşspor’u konuk eden Ünye 1957 Spor güçsüz rakibi karşısında gol şov yaparken ikide iki yaparak hedeflediği liderlik koltuğuna oturdu. Sezona Ordu İdmanyurdu galibiyeti ile başlayan Ünye 1957
Spor, Ünye Şehir Stadında konuk ettiği Çamaşspor’u Erol (3), Taner (2), Eric Agyei (2), Sertaç, Ceyhun ve Mustafa Burak’ın attığı gollerle 10-0 mağlup ederek liderliğe yükseldi. Güzel bir havada oynanan maça zayıf rakibi karşısında etkili ataklarla başlayan Ünye 1957
Spor ilk 20 dakikada girdiği gol pozisyonlarını değerlendiremedi. 23.dakikada gelişen atakta Erol’un golüyle 1-0 öne geçen yeşil-beyazlılar 25.dakikada Taner’in golüyle farkı ikiye çıkardı. Dalga dalga rakibinin üstüne giden ve üst üste pozisyonlar bulan Ünye 1957 Spor, 30.da-
kikada Eric’in golüyle skoru 3-0 yaptı. Maçın 43.dakikasında tekrar pozisyon bulan yeşil-beyazlılar Erol Topaloğlu’nun attığı golle soyunma odasına 4-0 üstünlükle gitti. İkinci yarıda da etkili olan Ünye 1957 Spor, 55.dakikada Sertaç Cörüt skoru 5-0 yaparken 60.dakikada Eric Agyei skoru 6-0 yaptı. 62. Dakikada Sertaç yerini Mustafa Burak Bilal’e bıraktı. 65. Dakikada Taner Cındık kendisinin ikinci takımının 7. Golüne imza attı. 67.dakikada Eric’in pasıyla buluşan Erol takımının 8.golüne imza attı. Golün sahibi Erol 69.dakikada yerini Ceyhun Bükü’ye, 71.dakikada Durmuş Gönül yerini Bahri Çiçek’e bıraktı. Maçın 78.dakikasında Ceyhun Bükü ayak içi plasesi ile skor 9-0 oldu. Son dakikalarda ataklarını sürdüren Ünye 1957 Spor 87.dakikada Mutlu’nun pasıyla buluşan Mustafa Burak Bilal’in yerden sert vuruşu ile skoru belirleyen golünü kazandı. Ünye 1957 Spor bu sonuçla Çamaşspor 10-0 mağlup etti ve ligin ikinci haftasında liderlik koltuğunun sahibi oldu.
Çaybaşı’nda puanlar paylaşıldı! na gidince Çaybaşıspor ataklarını sıklaştırdı ancak Yaşamspor savunmada iyi performans gösterince ataklar sonuçsuz kaldı.
Ordu 1.Amatör Lig B Grubu ikinci hafta mücadelesinde Çaybaşı İlçe sahasında Çaybaşıspor ile Fatsa Yaşamspor karşı karşıya geldi. Konuk Yaşamspor’un 9 oyuncu ile tamamlamak zorunda kaldığı zorlu mücadele karşılıklı atılan gollerle 1-1 eşitlikle sona ererken Çaybaşıspor’un liderlik sevinci bir hafta sürmüş oldu. Maça ev sahibi Çaybaşıspor Murat Yüksel Çelebi, Engin Yılmaz, Abdullah Elkin, Hüseyin Ateş, Mustafa Samet Ocak, Umut Kadir Yazıcı, Onur Sarıalioğlu, Halis Keskin, Murat Uzun, Abdülkerim Aydemir, Hakan Gürbüz kadrosu ile başlarken yedek kulübesinde ise Ümit Peker, Barış Cora, Şenol Gedikli, Atakan Parlak, Tarık Yeşilyurt, Lütfullah Demirci, Onur Efiloğlu görev bekleyen oyunculardı. Konuk ekip Yaşamspor ise müsabakaya Sertac Aydemir, Olgun Kulak, Hüseyin Taşdemir, Bilal Kartal, Ramazan Şahin, Levent Özkan, Emre Katar, İbrahim Cırlanmak, Samet Erat, Tugay Gül, Mehmet Güneş 11’i ile çıktı. İlk yarıyı konuk takım önde
tamamladı! Maçın ilk çeyreğinde iki takımda birbirini tartarcasına kontrollü oyun anlayışı sürdürdü. İlerleyen dakikalarda ev sahibi ekip Abdülkerim ile gol fırsatlarından yararlanamadı. Konuk Yaşamspor Samet Erat ile yakaladığı ataklardan gol sesi çıkaramadı. 25. Dakikada konuk Yaşamspor Tugay ile başlayan kanat organizasyonda Mehmet Güneş takipçiliğini konuşturarak golü atan isim oldu. Golden sonra oyun biraz daha hareketlense de ilk yarı 1-0 Yaşamspor lehine sonuçlandı. Yaşamspor savunması gole direndi! İkinci yarıya konuk takım Levent›in yerine Sezer Sert ile başladı. Ev sahibi ekip aynı kadroyu sahaya sürdü. İkinci yarıda oyun hâkimiyeti ve gol pozisyonu sayısı olarak Çaybasıspor ağırlığını hissettirirken konuk takım savunması oldukça başarılı bir görüntü çizdi ve rakibine gol şansı tanımadı. Konuk takım maçın son 30 dakikasında skoru koruma yolu-
Çaybaşıspor’un golü penaltıdan! Ancak Yaşamspor ani top kaybı yaşadığı 72.dakikada ev sahibi ekip bu fırsatı iyi değerlendirdi. Sağ kanattan yapılan ortaya oyuna sonradan giren Sezer Sert 72. Dakikada elle müdahalede bulununca hakem penaltı noktasını işaret etti. Sezer bu pozisyon sonrası ikinci sarı kartı görerek oyundan atıldı. Topun başına Çaybaşıspor’un başarılı savunmacısı Abdullah Elkin geçti düzgün bir vuruşla skora eşitliği getirdi. Bir kırmızı daha çıktı! Sahada 10 kişi kalan konuk ekip mücadelesini sürdürdü. Oyunun sertleştiği son 10 dakikada Yaşamspor’un savunma oyuncusu Ramazan Şahin’de umut vaat eden atağı elle kesin-
ce ikinci sarıdan oyundan atıldı ve konuk ekip müsabakayı 9 kişi tamamlamak zorunda kaldı. Skoru korumayı başaran Yaşamspor sahadan 1-1 lik sonuçla ayrılınca iki takımda 1 puana razı oldu. Başkan Kocatürk: “Düzeltmemiz gereken çok şey var” Maç sonu açıklama yapan Fatsa Yaşamspor kulüp başkanı Mehmet Kocatürk iki haftadır maçları 9 kişi ile tamamladıkları, bu konuda düzeltmeleri gereken çok şey olduğunu söyledi. Kocatürk açıklamasında: “İki takımı da performanslarından dolayı tebrik ederim. İki haftadır maçları 9 kişi tamamlıyoruz. Düzeltmemiz gereken çok şey olduğunu düşünüyorum. Yavaş yavaş takım ritmini buluyor zamanla daha iyi noktalarda olacağız. Oyuncularımız ellerinden gelen mücadeleyi sergilediler. 9 kişi kaldığımız müsabakada deplasmandaki 1 puanı değerli buluyorum. Sakat ve cezalılarımız takıma katıldığında daha güçlü bir ekip olacağız”