İyileştirme çalışmaları devam ediyor! ŞEHİDİMİZİN ADI BU ALANDA DA YAŞATILACAK!
Fatsa’ya bağlı Hatipli Mahallesinde, Şehit Jandarma Uzman Onbaşı Sercan Öklük, Kur’an-ı Kerim Tilaveti ve Mevlid-i Şerif Devamı 5’te okutularak, yâd edildi.
Fatsa ilçesine bağlı Bozdağ mahallesinin asri mezarlığına daha rahat ulaşım sağlanabilmesi için
Belediyesi Kırsal Müdürlüğü ekipleri tarafından 1100 metre yol çakılDevamı 4’te laması yapıldı.
Davulcular sezona hazır! Yaz aylarına girilmesi ile birlikte, Ordu’nun Fatsa ilçesindeki mahalle düğünlerinde davul-zurna çalan sanatkarların, şimdiden Devamı 3’te düğün hazırlıklarına başladı.
Ordu’da 1 Mayıs çoşkuyla kutlandı! Ordu’da 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü kutlamaları KESK ve siyasi partilerin katılımı ile gerçekleştirildi. Ordu’da 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü kutlamaları, 4 sendika genel merkezlerinin başka illerde düzenlenen kutlamalara katılmaları sebebiyle KESK Şubeler Platformu bünyesindeki sendikaların öncülüDevamı 4’te ğünde yapıldı.
İlçeye yeni görünüm katacak!
Ordu Büyükşehir Belediyesi, Kent Meydanları Projesi kapsamında Kabataş ilçesi için de proje hazırladı. Kısa bir süre sonra ihale edilecek olan proje, kaymakamlık binası ile ilçe belediye binasının önünde uyDevamı 4’te gulanacak.
ORDU’NUN GURURU, ‘DÜNYA ŞAMPİYONU!’
Romanya’da yapılan ‘Okul Sporları Dünya Satranç Şampiyonası’nda Enes Tanrıverdi, şampiyon olarak altın madalyaDevamı 6’da yı Ordu’ya getirdi. 2 MAYIS 2017 SALI
YIL: 6
SAYI:1604
FİYAT: 1 TL
GÜNLÜK TARAFSIZ SİYASİ GAZETE
ÖLÜMCÜL TEHLİKE
“Siftah yapamadan kapatıyoruz”
Kabusu Geri Dönüyor!
Ordu’nun Fatsa İlçesinde her hafta başı kurulan ‘Pazartesi Pazarı’nda alışverişlerin önceki dönemlere nazaran çok düştüğünü söyleyen dernek Başkanı Çatalkaya, paDevamı 3’te zarcıların zor günler geçirdiğini ifade etti.
U D R
O
K
RİS
DA
BUN
U GUR
Sağlığı ve formu korumanın yolu!
Ordu’nun Fatsa İlçesinde her Pazartesi günleri kurulan sem pazarında her derde deva olarak satılan sarımsak pazarda en çok ilgi gören sebzelerin başında geliyor. Sarımsak satıcıları yoğun ilgiden memnun olDevamı 4’te duklarını da dile getirdiler. Dünya ülkelerinde başlayıp, Türkiye’ye sıçrayan ‘Kuş Gribi’ hastalığı, çok sayıda kanatlı kümes hayvanının itlaf edilmesine ve bunun beraberinde kene sayısında ciddi artışa neden olmuştu. Kanatlı hayvanların itlafı sonrası patlak veren Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) yaz aylarının en büyük kabusu olarak adını zihinlere kazımış-
tı. Bu bağlamda vatandaşların daha dikkatli olması adına Sağlık Bakanlığı, havaların ısınmasıyla görülmeye başlanan Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) hastalığına karşı 2012 yılın da 20 ili ‘Riskli’ yer olarak ilan etmişti. Ordu’nun da bulunduğu bu listede Samsun, Giresun, Kırşehir, Artvin, Tokat, Bayburt, Yozgat, Erzincan, Erzurum, Çorum, Sivas,
Hayvan besleyenler dikkat!
Genel Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Korhan Arslan, Evde, kedi köpek gibi evcil hayvan besleyenler ya da hayvancılıkla uğraşanlarda görülen, halk arasında “kedi, köpek kisti” olarak da bilinen “karaciğer kist hidatiği” hastalığının, hayvanlardan insanlara bulaşarak yaşaDevamı 6’da mı tehdit edebildiğine dikkat çekti.
Amasya, Tunceli, Bingöl, Çankırı, Kastamonu, Kars, Muş, Kırklareli ve Bilecik illeri yer alıyor. Geçtiğimiz haftalarda ise Çorum’da, Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) hastalığı şüphesiyle hastaneye kaldırılan bir kadın hayatını kaybetti. Havaların yavaş yavaş ısındığı bugünlerde, meydana gelen kene vakası ölümü ise, kabusun bitmediğini gösterdi.
Hem eşini hem babasını kaybetti!
Ordu genelinde önümüzdeki günlerde ise havaların mevsim normallerinde seyretmesi bekleniyor. Yaz ayının hissedileceği Ordu’nun köylerinde, yaylalarında, mesire alanlarında ve ormanlık bölgelerde zaman geçirmek isteyen vatandaşlar için ‘Kene’ tehlikesi uyarısı yapıldı. Devamı 5’te
Sanat atölyesi açılıyor
Kadastro Müdürü Hikmet Yiğit hayatını kaybetti!
Ordu’nun Fatsa İlçesinin Kadastro Müdürü Hikmet Yiğit yaşam mücadelesini kaybederek, ailesini Devamı 3’te ve sevenlerini derin acı boğdu.
Gezilmedik yer bırakmadılar! Samsun’un Atakum ilçesinde bir cami inşaatında beton dökümü sırasında meydana gelen göçükte enkaz altında kalarak hayatını kaybeden 3 kişi son yolculuğuna uğurlandı. Hayatını kaybedenlerden ikisinin kayınpeder ve damat olduğu ortaya çıkarken, hem eşini hem de babasını kaybeden Nevin Keskin ise cenazeDevamı 3’te de büyük acı yaşadı.
Altınordu Belediyesi tarafından Taşbaşı mahallesinde restore edilen iki tarihi binadan biri çocuklar için sanat Atölyesi’ne dönüştürülüDevamı 4’te yor.
Ordu Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Dairesi Başkanlığı bünyesinde kurulan “Ekip 52” adlı ileri düzey arama kurtarma ekibi, 2017 yılı ilkbahar dönemi araDevamı 3’te ma kurtarma eğitimini tamamladı.
2
2 MAYIS 2017 SALI
Ateşi yükseldiğinde çocuğun üstünü örtmeyin
Sağlık
Kanser tedavisinde yeni yöntem ‘immünoterapi’ Bu yıl 22’ncisi düzenlenen Ulusal Kanser Kongresi’nde tartışılan immünoterapi yöntemi, kanser hastalarını kemoterapiye bağlı kalmaktan kurtaracak. Henüz yaygınlaşmayan tedavi sayesinde kanser hastaları yaşama tutunma şansı artacak. Bu yıl 22’incisi düzenlenen Ulusal Kanser Kongresi, Türk Radyasyon Onkolojisi Derneği, Türk Tıbbi Onkoloji Derneği ve Türk Pediatrik Onkoloji Grubu Derneği ile birlikte Antalya’da gerçekleşti. Kongreye katılan Tıbbi Onkoloji Uzmanı Doç. Dr. Ali Kaplan, burada Türkiye’de yeni yeni konuşulmaya başlanan immünoterapi terapi ile ilgili seminer düzenledi. Kanser tedavisinde yeni bir yöntem olan immünoterapi ile ilgili açıklamalarda bulunan Doç. Dr. Kaplan, immünoterapi, aşı tedavilerinin yeni yeni gündemlerine geldiğini söyledi. Bağışıklık sisteminin kanserde çok önemli bir yer edindiğine değinen Doç. Dr. Kaplan, “Kanserin oluşması için hücrelerin bağışıklık sisteminden de kaçması gerekiyor. Bizim bağışıklık sistemimiz tümöre karşı ne kadar iyi çalışırsa, kanser gelişme ihtimali daha da düşüyor, kanserle baş edebilme ihtimalimiz daha da artıyor. Bununla birlikte immüno tedavi yönteminin geliştirilmesi gündeme geldi. Bağışıklık sistemi çok çalışırsa romatizmal hastalıklara neden olabiliyor, az çalışırsa da kanser gibi hastalıklara meydan vermiş oluyor. Uzun yıllardır kemoterapi kullanıyorduk, akıllı ilaçlar girdi 2000’li yılların başlarında gündemimize ve immünoterapi çağının başlaması da 2010 yılındaki cilt tümörü hastalığında yapılmış bir çalışmaya dayanıyor. Cilt kanserinde bizim elimiz yıllardır bağlı durumda, çok sistemik tedavi ile hastaya katkımız olmuyor fakat 2010 yılında yapılmış çalışma ile kanserde immünoterapinin yani aşıların etkin olabileceğine dair ciddi veriler elde edilmiş oldu. Bu yöntemi kullanan hiç kemoterapi almadan sadece aşı tedavileri ile, kemoterapide 6 ay yaşıyordu hastalar ama artık bu aşı tedavileri ile cilt kanseri hastalarımız 3 yılın sonunda 5 yılın sonunda yüzde 30-40’ları hala hayatta ve gayet sağlıklı bir şekilde hayatlarına devam ediyorlar. Bunun daha uzun yıllar süreceği ön görülüyor” dedi.(iha)
www.mirkuzeygazetesi.com.tr
Mir Mehmetoğlu Gıda Mad. San. ve Tic. Ltd. Şti. Adına Tüzel Kişi Temsilcisi
Niyazi YEŞİLLER YAYIN KURULU Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Hamdi Büklü Sayfa Editörü Mutlu Baymak Haber Merkezi Hüseyin Güneş Akbulut Çiğdem Uygun
Genel Müdür Nusret Yeşiller
Hukuk Danışmanı Av. Doğan Pehlivan
Genel Yayın Yönetmeni Betül Akbulut
Dizgi-Grafik Yeşiller Grafik Tasarım www.yesillermatbaa.com
İnternet Editörü Seyhan Yeşiller
Baskı Sorumlusu Ekrem Ezim
Yayın Türü Baskı Tesisi Yerel Süreli Mir Mehmetoğlu Gıda Mad. San. ve Tic. Ltd. Şti. Yeşiller Grafik Tasarım Reklam ve Matbaa Gazetemiz basın ahlak kurallarına uymayı taahhüt eder. Köşe yazıları ile ilgili hukuki sorumluluk yazarlara aittir. Gazetemiz İHA Abonesidir. Adres Sakarya Mah.Sakarya Cad. No:43/B Fatsa/ORDU Tel : 0452 407 10 11 Faks : 0452 407 10 12 E-Posta : gazetekuzey@gmail.com
Ateşi yükseldiğinde çocuğun ya da bebeğin üzerinin kesinlikle örtülmemesi gerektiğini belirten Uzm. Dr. Serdar Yalman, gerekmedikçe de ateş düşürücüye başvurulmaması gerektiğini söyledi. Çocuk Hastalıkları Uzmanı Dr. Serdar Yalman, ailelerin en çok korktuğu durumlardan biri olan “ateş” hakkında bilgi verdi. Ateşin vücut ısısının normal seviyenin üzerine çıkması, yanı 38 derece ve üzerine yükselmesi olduğunu belirten Dr. Yalman, “Ateş, vücudun farklı virüs, bakteri ve diğer mikroorganizmaları tanıma ve onlarla savaşı sebebiyle ortaya çıkabilir. Ateşe üst solunum yolu enfeksiyonu, alt solunum yolu enfeksiyonu, idrar yolu enfeksiyonu, mide ve bağırsak enfeksiyonu, orta kulak iltihabı, zatürre, menenjit, romatizmal hastalıklar sebebiyet verebilir. Yüksek ateşle birlikte çocuğun sıvı kaybetmesi böbrek yetmezliğine yol açabilir. Diş çıkarma ve aşılardan sonra da bebeklerde yüksek ateş görülebilir” dedi. 2-3 ayın altındaki bebeklerde ateşe dikkat
Bebeklerde ateşin genellikle 2-3 gün içinde kendiliğinden iyileşen basit viral hastalıklardan kaynaklandığını dikkat çeken Dr. Yalman, özellikle 3 ayın altındaki ateşli her bebek için zaman kaybetmeden bir uzmana başvurulması gerektiğini vurguladı. Bebeğin durumunun uzman doktor tarafından değerlendirilmesi gerektiğini söyleyen Dr. Yalman, şunları sıraladı: “Ateşe yol açan durumun araştırma ve tedavisi hastane şartlarında olmalıdır. Bebeğin ten rengi, bıngıldağın şekli ve uyku alışkanlıkları gibi gözlemlerle hastalık hakkında ip uçları edinmek mümkündür. Ateşi olan bebeğe ya da çocuğa ateş düşürücü bir ilacı hekime danışarak vermek gerekir.” Çocuklarda en riskli grubun, 38 dereceden fazla ateşi olan ve 3 aydan daha küçük bebekler olduğunu belirten Dr. Yalman, orta riskli grupta ise 39 derecenin üzerinde ateşi olan 3-6 aylık bebekler yer aldığını söyledi. Bebeği; genel durumu kötü, beslenmesi zayıf ve ateşi 3 günü aşkın süredir devam ediyorsa ciddi bir hastalık işareti taşıdığını aktaran Dr. Yalman, şunları söyledi: “Bunun yanı sıra doktor mua-
yenesinde menenjit bulgularının saptanması, bebeğin renginin soluklaşması ya da morarması, uykuya eğilim ve zor uyandırma gibi durumlarda da hastalık tehditlerine karşı dikkatli olunmalı. Ayrıca bebeğin ağzının kuru olması ve bebeklerdeki bıngıldak bombeliğinin fazlalığı da hastalığın kötü gidişatını göstermesi açısından önemli bir belirtidir.” Ateş nasıl düşürülür Dr. Yalman, bebeklerde ve çocuklarda ateşi düşürmek için yapılması gerekenleri ise şöyle sıraladı: “Bebeğinizin ya da çocuğunuzun kıyafetlerine dikkat edin. 38.5 derece civarındaki hafif ateşte çocuğun üzerindeki fazla giysileri çıkartın, ince ve bol bir pijama giydirin. Bol miktarda su ve sulu gıdalar almasını sağlayın. Ortamın sıcaklığını 21-22 derece arasında tutmaya gay-
ret gösterin. Ilık duş aldırın veya ılık-ıslak bezlerle pansuman yapın. Hemen ateş düşürücüye sarılmayın. Ateşin 39 dereceye çıkması durumunda doktorunuza danışarak çocuğa ateş düşürücü verebilirsiniz.” Bebeklerde ve çocuklarda ateşi düşürmek için ateş yükseldiğinde çocuğun ya da bebeğin üzerinin kesinlikle örtülmemesi gerektiğini belirten Yalman, “Kalın kıyafetler giydirmeyin. Asla soğuk suyla banyo yaptırmayın. Alkol ve sirkeli suyla kompres uygulamayın. Sık aralıklarla ateş düşürücü ilaç kullanmayın. Bebekler ve çocuklarda ateş tedavisinde asıl maksat onun rahatlatılmasıdır. Ateşin normale döndürülmesi, ateşe sebep olan hastalığın tedavi edildiği anlamına gelmez” dedi.(iha)
Uzmanlar güneş alerjisine karşı uyarıyor
Cilt Hastalıkları Uzmanı Dr. Ezgi Ulu, havaların ısınmasıyla birlikte vatandaşları güneş alerjisine karşı dikkatli olmaları konusunda uyardı. Güneşten bilinçli bir şekilde korunmanın yollarını aktaran Uzman Dr. Ezgi Ulu, “Kış günlerini geride bıraktık artık yaz gelmeye başladı. Güneş ışınlarının kendini göstermesi ile birlikte, güneşin faydaları kadar zararlarını da görmeye başladık. Bu aşamada güneşten bilinçli bir şekilde korunmak gerekiyor. Tabi ki güneşte bulunacağız, D vitaminimizi alacağız ama bir taraftan da güneşin zararlı ışınlarından korunmamız gerekiyor. Güneşten korunma dediğimiz zaman ilk aşamada güneşten koruyucu kremlerle yapıyoruz biz bunu” dedi. Güneş kremlerinin nasıl kullanılması gerektiğini konusunda da bilgi veren Dr. Ulu, “Güneşten korunmada güneş kremlerinin rolü çok büyük. Yalnız güneş kremi dendiği zaman ‘Bir kez sürelim çıkalım, ya da sa-
dece tatilde sürelim’ hayır, öyle değil. Güneş kremi aslında yazkış kullanılması gereken bir şey. Özellikle yazın güneşe çıkmadan yarım saat önce sürülmeli, daha sonra da uzun süre dışarıda kalacaksak 2-3 saatte bir tekrarlamamız gerekmekte. ‘Güneş kremini minik minik sürelim dışarıdan belli olmasın’ bu da yanlış bir uygulama. O kapatıcı etkisini, fiziksel bariyer etkisini görebilmemiz için, yoğun bir şekilde 3 saatte bir tekrarlamamız gerekiyor” diye konuştu. “10.00 ile 14.00 arasında mümkünse güneşte çok kalmamamız gerekiyor” Çocukların da güneşten korunması gerektiğine dikkat çeken Dr. Ulu, “Çocukları da muhakkak korumak gerekiyor. Çocuklarda özellikle güneş alerjilerini daha çok görüyoruz. Çocukluk çağında oluşan güneş yanıkları, ileride deri kanseri riskini arttırabiliyor. O yüzden özellikle çocuklarda 6 aydan sonra koruma sağlamamız gerekiyor.
Peki, güneş koruma kremi tek başına yetiyor mu? Hayır, ne yazık ki yetmiyor. Böyle bir durumda özellikle saat 10.00 ile 14.00 arasında yani güneşin en yoğun olduğu dönemlerde mümkünse güneşte çok kalmamamız gerekiyor. Gölge alanları tercih etmemiz gerekiyor. Gerekirse şapka, güneş gözlüğü gibi ekstra koruyucularla biraz daha korunmaya dikkat etmemiz gerekiyor” ifadelerini kullandı. Güneş lekelerinin artış sebeplerinden de bahseden Dr. Ezgi Ulu, “Güneş alerjisi dediğimiz şey deride bir çeşit güneşin yoğun ışınlarıyla etkisiyle oluşan kaşıntı, kabarma, kızarma, kızarıklıklar şeklinde kendini gösterir. Kişi güneşe çıktığında böyle bir şeyden yakınır, 15-20 dakika sonra gölge bir alana geçtiğinde bu şikayetleri kendiliğinden geriler. Bazen uzun süre devam ederse ilaçlarla tedavi gerekiyor. Bunlardan korunmak için daha çok biz de güneşten korunmanın yollarını anlatmaya çalışıyoruz. Çünkü ilk aşamada hasta çok bir şey fark edemese bile ilerleyen yıllarda güneşin zararlı etkileri ortaya çıkmaya başlıyor. Ne kadar iyi korunursak ileriki yıllarda bu etkileri de kendi vücudumuzda, cildimizde o kadar azalt-
mış oluruz” dedi. “Çağımızın en büyük sorunlarından biri genç yaşta başlayan güneş lekeleri” Dr. Ulu, çağın en büyük sorunlarından birinin de özellikle genç yaşlarda başlayan güneş lekeleri olduğunu belirterek, “Gerçekten bir sürü hastamızın kabusu şeklindeler. İşte ‘kışın azalıyor yazın daha da artıyor’ şeklinde aslında yazın daha çok artmasının sebebi bir şekilde bizim optimal koruma sağlayamamamız. Optimal korumayla biz bunu en aza indirgeriz. Baktık olmuyor, lekeler artmaya meyilli geriletemiyoruz, o zaman lekeler için de tedaviler düzenliyoruz. Önce medikal tedaviler veriyoruz. Medikal tedavilerin yetersiz kaldığı yerlerde dermokozmetik uygulamalar yapıyoruz. Şu anda teknoloji bu konuda çok gelişti. Çeşitli lazer uygulamaları ya da PRP dediğimiz kendi kanımızdan elde ettiğimiz plazma ile lekelerde belirgin bir miktarda açılma görebiliyoruz. Bu sonuç hem bizleri çok mutlu ediyor hem de hastaları çok mutlu ediyor. Geriye sadece güneşten başarılı bir şekilde korunmaları ve lekelerin tekrarlamaması kalıyor” şeklinde konuştu.(iha)
3
2 MAYIS 2017 SALI
Gezilmedik yer bırakmadılar!
1’den devam Ekip 52, ilimiz ve bölgemizde, ülkemizin herhangi bir yerinde meydana gelebilecek afet, acil durum ve doğal felaketlerde anında arama - kurtarma faaliyeti
gerçekleştirebilmek için eğitimlerine aralıksız olarak devam ediyor. ZOR ŞARTLAR ALTINDAKİ EĞİTİMLER BAŞARIYLA İCRA EDİLDİ Her yıl ilkbahar ve sonbaharda geniş kapsamlı yenileme ve
koordinasyon eğitimi gerçekleştiren Ekip 52, 12 kişilik personele yönelik 2017 ilkbahar eğitim programını başarıyla icra etti. Zor şartlar altında yapılan eğitimleri tamamlayan Ekip 52 üyeleri, kurtarma bilgisi ve kurtarma ekibinin özellikleri, kurtarmada kullanılan bağlar ve düğümler,
güvenli çalışma esasları, kuyular, karanlık ve dumanlı ortamlar ile enkazda arama ve kurtarma faaliyetleri, sedye ile yaralı taşıma teknikleri, yüksekten iniş ve yaralı kurtarma çalışmaları, toprak kaymaları ve trafik kazalarına müdahale konularındaki teorik ve pratik bilgisini pekiştirdi.
Davulcular sezona hazır!
1’den devam Kış boyunca evlerinde sakladıkları davulları görücüye çıkaran davul-zurna ekipleri düğünlerin vazgeçilmezi oluyor. Davul-zurna çalarak hayatlarının kazanmaya çalışan ekipler, bu yaz ayından bir hayli ümitli olduklarını ifade etti. Düğün sezonu dışında ra-
mazan ayında da çalışan davulcular sahur vakti davullarıyla sokaklara çıkarak maniler eşliğinde vatandaşları sahura kaldırıyor. 15 yıldır davulculuk yapan Lütfi Tan yaptığı açıklamada, “İşimizi severek yapıyoruz. Düğün sezonuna iyi hazırlandık ve bu
yıldan çok umutluyuz. İşlerimiz yaz aylarında çok iyi oluyor. Kış ayı ise çok iş çıkmadığı için farklı işlere yöneliyoruz. Ekonomik olarak çok memnun olmasak da mesleğimizi en iyi şekilde icra etmeye çalışıyoruz” dedi. Davul ve zurnanın bir ekibi
/ Hamdi BÜKLÜ 1’den devam Vatandaşların rahatça ulaşabileceği yerlerin olmasının Pazar ticaretini artıracağını belirten Pazarcılar Derneği Başkanı Kemal Çatalkaya, “Eski günleri arıyoruz. İşlerimiz her geçen gün daha kötü güne gidiyor. Esnaflarımız günü birlik ticaretini yapıyorlar. Artık geleceğe yatırım yapmak gibi bir durum söz konusu değildir. Pazarcılar olarak daha mo-
SİFTAHSIZ KAPATIYORUZ Vatandaşların rahatça ulaşabileceği yerlerin olması bizim ticaretimizi artıracaktır. Bazı esnaflarımız tezgâhlarını bile kurmuyorlar. Genel olarak sıkıntılı günler geçiriyoruz. Fatsalı ve bölge halkından biz pazarcılara sahip çıkmalarını alış veriş yaparken bizleri tercih etmelerini istiyoruz. Fındığın ekonomiye direk katkısı var ve fiyatlarda is-
tenilen seviyelerde olmadığı için ekonomik olarak durumumuz iyi olmuyor. Pazar kurduğumuz günlerde bazen hiç iş yapamıyoruz. Siftahsız kapatıyoruz. Bölge halkımızdan isteğim bizlere sahip çıkmalarıdır” diye konuştu. BİRAZ HAREKETLİ GÜN GEÇİRMEMİZİ SAĞLIYOR Domatesin zam şampiyonu olduğunu söyleyen Pazarcı esnafı Kadir Karabayır, “Sebze fiyatlarında genel olarak yaz ayı
/ Hamdi BÜKLÜ 1’den devam Fatsa Kadastro Müdürü Hikmet Yiğit hayatını kaybederek, bugün son yolculuğuna uğurlandı. Merhum Yiğit’in cenaze namazı Ünye’nin Büyük Camisinde öğle namazına müteakip olarak kılınarak, aile kabristanlığına defnedildi. Merhum Yiğit’in cenaze törenine Ünye Kaymakamı Ümit Hüseyin Güney, Fatsa Kaymakamı Mehmet Yapıcı, Ünye Belediye Başkanı Ahmet Çamyar, daire ve kurum amirleri, siyasi parti temsilcileri, STK temsilcileri ve çok sayıda vatandaş katıldı.
Hem eşini hem babasını kaybetti!
oluşturduğunu ifade eden zurnacı Musa Ataman ise “Zurna ile davul düğünlerin ve özel günlerin vazgeçilmezidir. Mesleğimizi tüm zorluklara rağmen devam ettirmeye çalışıyoruz. Bu yılki düğün ve diğer organizasyonlardan umutluyuz” diye konuştu.(iha)
“Siftah yapamadan kapatıyoruz”
dern bir yerde olmak istiyoruz.
Kadastro Müdürü Hikmet Yiğit hayatını kaybetti!
yaklaştığı için düşüş yaşanıyor. Ama bu düşüş domateste aksi yönde ilerliyor. Hatta haftanın zam şampiyonu domates diyebiliriz. İşlerimiz iyi olmasa da fiyatların uygun olması biraz hareketli gün geçirmemizi sağlıyor. Bu yaz ayında bol sebze ve meyveyi vatandaşlarımız ucuz yiyecek diyebilirim” diye konuştu. Vatandaşlar ise genel olarak fiyatları pahallı bulduklarını sadece ihtiyacına göre alış veriş yaptıklarını belirttiler
1’den devam Samsun’un Atakum ilçesinde dün bir cami inşaatında kubbenin beton dökümü sırasında meydana gelen göçükte enkaz altında kalan 3 kişi hayatını kaybetmiş, 3 kişi de yaralanmıştı. Yeni Mahalle’de bulunan Kevser Camisi’nin kubbesinin beton dökümü sırasında kalıp çökmüştü. Çökme sonucu 6 kişi göçük altında kalmıştı. AFAD ve 112 ekiplerinin yoğun çalışması sonucu göçük altındakilerden 3’ü yaralı olarak kurtarılmıştı. Olayda Nejmi Keskin (43), Erol Zaman (62), Ahmet Boz’un (62) cenazelerine ulaşılmıştı. Olayda ayrıca Hasan Temiz, Hüseyin Akyol (44) ve Uğur Akyol (21) yaralanmıştı. Eşi ve babasını cami inşaatı kazasında kaybetti Cami inşaatında hayatını kaybedenler için bugün İlkadım ilçesi Kalkancı Mahallesi’nde cenaze namazından önce evlerinin önünden helallik alındı. Kayınbaba ve damat oldukları öğrenilen Ahmet Boz ve Nejmi Keskin’in cenazesi kayınbaba olan Ahmet Boz’un Kuzey Evleri mevkisinde bulunan evlerinde helallik alınması esnasında gözyaşları sel oldu. Bu sırada ayakta durmakta zor-
lanan Ahmet Boz’un kızı, Nejmi Keskin’in eşi Nevin Keskin, tekerlekli sandalyede eşinin ve babasının tabutuna sarılarak gözyaşlarına boğuldu. Nevin Keskin ve aile yakınları evin önünde alınan helalliğin ardından cenazeler, cenaze aracına doğru götürülürken fenalık geçirdi. “Ahmet dayım, ‘cami inşaatından düşerek ölmek herkese nasip olmaz’ derdi” Cenaze namazından önce acısını anlatan Ahmet Boz’un yeğeni Mehmet Salih, “3’ü de çok mükemmel insanlardı. Ahmet dayım, her zaman ‘Cami inşaatından düşerek ölmek herkese nasip olmaz’ derdi. Allah mekanlarını cennet eylesin” dedi. Kazada hayatını kaybeden 3 kişinin cenazesi Kalkancı Merkez Camii’nde öğle namazını müteakip kılınan cenaze namazının ardından son yolculuğuna uğurlandı. 3 cenazenin cenaze namazı da aynı camide kılındıktan sonra Kalkancı Mezarlığı’na defnedildi. Cenazeye ayrıca Samsun Valisi İbrahim Şahin, İlkadım Belediye Başkanı Erdoğan Tok ve çok sayıda vatandaş katıldı.(iha)
4
2 MAYIS 2017 SALI
İyileştirme çalışmaları devam ediyor! Sanat atölyesi açılıyor
1’den devam Bozdağ mahalle Muhtarlığının ve vatandaşların talebini değerlendiren Belediye Kır-
sal Müdürlüğü ekipleri Bozdağ mahallesinin karşı mahalle mevkiinden itibaren Asri mezarlığa kadar olan yolu çakıllayarak iyileştirme yaptı. Fatsa Belediye Başkanı Hüseyin
Anlayan hem şehir merkezinde imara açık alanlarda hem de kırsalda yoğun bir çalışma temposunda olduklarını belirterek, “Bu bağlamda belediyemizde müra-
caatı bulunan Bozdağ mahalle Muhtarlığımızın ve vatandaşlarımızın talebi üzerine söz konusu yolda iyileştirme çalışması gerçekleştirdik.” dedi.
İlçeye yeni görünüm katacak!
1’den devam Kabataş Kent Meydanı ile ilgili açıklama yapan Başkan Enver Yılmaz, projenin hazır hâle getirildiğini belirterek kısa bir
süre sonra ihaleye çıkılacağını ve 5 ayda tamamlanacağını belirtti. Başkan Yılmaz açıklamasında, “Kabataş Kent Meydanı olarak bize daha önce, Kaymakamlık binasının önündeki alanın yapılması yönünde bir talep gelmişti. Biz de ilçe belediyemizin önünü
de projenin içine katalım ve daha geniş bir meydan ortaya çıkaralım dedik. İşin tesliminin ardından yaklaşık 5 aylık sürede proje hayata geçirilecek” dedi. Projenin toplam 6 bin 974 m2lik bir alanı kapsayacağına vurgu yapan Başkan Yılmaz, “İki
bölüm olarak planlanan proje içerisinde tören alanı, seyir merdivenleri, kuru havuz sistemleri, mescit alanı, 23 araçlık otopark, yeşil alanlar, kaldırım düzenlemesi ve oturma birimleri olacak” diye konuştu.
kaçmıyor. Sarımsak Satıcıları, mucize sebze sarımsakla ilgili yaptıkları açıklamada: “ Uzmanlar, sarımsağın, salgın hastalıkların yayılmasını engelleyen en önemli faktör olduğunu belirti-
yor. Mikroplarla iç içe yaşayan, kontrolsüz yiyecekleri tüketen, kanalizasyonların yollara aktığı gecekondu mahallelerinde yaşayan insanların salgın hastalıklarla karşılaşmamasının en büyük
etkenlerinden biri sarımsaktır. Sarımsağın dünyada en önemli ölüm sebebi olarak bilinen kanser ve damar hastalıklarına karşı da insanları koruduğu düşünülüyor” diye konuştular.
Sağlığı ve formu korumanın yolu!
/ Hamdi BÜKLÜ 1’den devam Pazartesi pazarında tezgahları süsleyen sarımsaklara vatandaşların yoğun ilgisi dikkatlerde
1’den devam Ordu’nun tarihi dokusunu yansıtan yapıları restore ederek milletin hizmetine sunan Altınordu Belediyesi yaptığı çalışmalarla beğeni toplamaya devam ediyor. Bu kapsam da, Taşbaşı mahallesinde harabe olan iki tarihi binayı ilk olarak restore eden Altınordu Belediyesi, daha sonra bu iki binadan birisini çocukların el becerilerini geliştirmesi için “Sanat Atölyesine” dönüştürdü. Önümüzdeki günlerde faaliyete girecek olan “Altınordu Belediyesi Sanat Atölyesi” merkezinde incelemelerde bulunan Başkan Engin Tekintaş “Geleceğimiz olan çocuklarımız için hayata geçireceğimiz sanat atölyesi tamamen ücretsiz olacak” dedi. “TÜRKİYE’DE İLK OLACAK” Türkiye’de ilk olma özelliği taşıyacak bu proje sayesinde çocuklarımızın zekâ ve el becerilerini geliştirmeyi amaçladıklarını kaydeden Başkan Engin Tekintaş, “Altınordu Belediyesi olarak bir ilke imza attık. Çocukların el becerilerini geliştirmek için onların zekâ ve el becerilerini geliştirilmesi için amaçladığımız bir atölyeyi 2 hafta içinde hizmete sunacağız. Bu projemiz Türkiye’deki belediyeler arasında ilk olma özelliği taşıyor”diye konuştu
“SANAT ATÖLYESİ ÜCRETSİZ OLACAK” Altınordu Belediyesi tarafından hayata geçirilecek olan Sanat atölyesinin tamamen ücretsiz olacağını vurgulayan Başkan Engin Tekintaş “ Sosyal sorumluluk projesi dahilinde hayata geçireceğimiz bu proje sayesinde çocuklarımız kendi hayal dünyasını burada el sanatlarına dönüştürecekler. Sanat atölyesinde çocuklarımız toplamda 1 yıl eğitim görecek. Eğitimler el sanatlarının usta öğretmenleri tarafından takip edilecek. Kurs bitiminde hem çocuklarımızın el becerileri geliştirilmiş olacak, hem de kendi hayal dünyalarını sanata yansıtmış olacaklar. Eğitimlerin sonunda çocuklarımıza belge vereceğiz” şeklinde konuştu “AHŞAP TASARIMDAN, ROBOT TASARIMINA KADAR HER ALAN MEVCUT OLACAK” Sanat Atölyesinde ahşap tasarımdan, sanat tasarımına, yağlı boyadan, 3D boyut becerisine kadar bütün çalışmaların olacağını söyleyen Başkan Engin Tekintaş “ Altınordu Belediyesi olarak sanata her zaman destek verdik, bundan sonra da destek vermeye devam edeceğiz. Bunun en güzel örneğini bugün burada görüyoruz. İlçemize kazandıracağımız bu önemli eserin şimdiden hayırlı uğurlu olmasını diliyorum” ifadelerini kullandı.
Ordu’da 1 Mayıs çoşkuyla kutlandı! Samsun Şube:19 Mayıs Sitesi Şabanoğlu Mah. 61. Sk. No:52 Tekkeköy/SAMSUN
1’den devam Ordu’da 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü kutlamaları, 4 sendika genel merkezlerinin başka illerde düzenlenen kutlamalara katılmaları sebebiyle KESK Şubeler Platformu bünyesindeki sendikaların öncülüğünde yapıldı. Atatürk Anıtında gerçekleştirilen kutlamalara Cumhuriyet Halk Partisi (CHP), Vatan Partisi,
Emek Partisi, Sosyalist Yeniden Kurtuluş Partisi katıldı. Anıtta gerçekleştirilen kutlamalar öncesi sendika ve partiler KESK önünde toplandı. Toplanan kalabalık Fidangör mevkiinden başlayarak Sırrı Paşa Caddesi üzerinden Köprübaşı mevkiine kadar yürüyüşe geçti. Köprübaşı mevkiinden sahil yoluna inen kalabalık sık sık slogan attı. Ata-
türk Anıtında toplanan kalabalık 1 Mayıs 1977 olaylarında hayatını kaybedenler için bir dakikalık saygı duruşunda bulundu. Saygı duruşunun ardından bir konuşma yapan KESK Dönem Sözcüsü Ferit Ceylan, kutlamalara katılmayan diğer sendikaları eleştirdi. Ceylan, “Örgütlü bulunduğu il de 1 Mayıs’ı kutlamaya çıkmayan işçi ve memur sendi-
kaları olduğu sürece işçi kıdem tazminatını, memurun iş güvencesini kaldırılmasının gündeme gelmesi normaldir. Taşeronlar da alanlarda olmadığı zaman kadro talepleri havada kalır” dedi. Konuşmaların ardından kalabalık söylenen şarkılarla 1 Mayıs kutlamalarını tamamladı. Kutlamalarda herhangi bir olay yaşanmadı.(iha)
5
2 MAYIS 2017 SALI
ÖLÜMCÜL TEHLİKE KABUSU GERİ DÖNÜYOR! talığı için; tarım ve hayvancılık ile uğraşan çiftçi ve çobanlar, kasaplar ve mezbaha çalışanları, veteriner hekimler, kamp ve piknik yapanlar, korunmasız olarak yeşil alanlarda (Bahçe, bağ, tarla, orman ve orman kenarı tarım arazisi vb.) bulunanlar risk altındadır.
/ Hamdi BÜKLÜ 1’den devam Ordu’nun köylerinde, yaylalarında, mesire alanlarında ve ormanlık bölgelerinde haftasonu tatilini geçirmek isteyen vatandaşları uzmanlar, kene Isırmasına karşı vatandaşları uyardı. Uzmanlar, “Kırım Kongo Kanamalı Ateşi olarak da bilinen ve kenelerden geçen hastalık konusunda piknik ve mesire alanlarında tatillerini yapacak vatandaşların çok dikkatli olmaları gerekiyor” dedi. HAZİRAN-TEMMUZ AYLARINDA ARTIŞ GÖSTERİR Piknik alanlarında çimenlik bölgelerde oturmadan önce örtü serilmesi gerektiğini belirten Uzmanlar, “Kırım-Kongo Kanamalı
Ateşi (KKKA), daha çok keneler tarafından taşınan bir virüsle oluşan, ateş, halsizlik, iştahsızlık, kas ağrısı, baş ağrısı, bulantı, kusma, ishal ve ağır vakalarda kanama gibi bulgular ile seyredebilen hayvan kaynaklı bir enfeksiyon hastalığıdır. Ülkemizde ilk kez 2002 yılında görülen ve 2003 yılında tanımlanan hastalık, her yıl Mart-Kasım ayları arasında görülmekte ve Haziran-Temmuz aylarında artış gösterir.
KENEYİ ASLA ÇIPLAK ELLE ÇIKARTILMAYIN! KKKA hastalığının aşısı yoktur. KKKA tedavisinin temelini destek tedavisi oluşturur. İhtiyaca göre kan ve kan ürünlerinin verilmesi gerekir. Bunun yanı sıra hastanın sıvı ve elektrolitlerinin takibi, semptomatik tedavi ve varsa organ yetmezliklerine yönelik tedavi yapılır. Vücuda tutunmuş kene görüldüğünde; Kene asla çıplak elle çıkartılmamalıdır. Eldiven, naylon poşet, bez parçası ile tutularak ya da ince uçlu bir pens veya varsa kene çıkartma kartı ile ezilmeden çıkarılmalıdır. Çıkartılamıyorsa en kısa sürede bir sağlık kuruluşuna başvurulmalıdır.
KAMP VE PİKNİK YAPANLAR DİKKAT ETSİN Virüsü taşıyan kenelerin insan vücuduna tutunması, virüsü taşıyan kenelerin çıplak el ile ezilmesi, KKKA virüsünü taşıyan hayvanların kan, doku ve diğer vücut sıvıları ile temas edilmesi ile bulaşma olabilir. KKKA has-
SAĞLIK KURULUŞUNA BAŞVURULMALI Vücuda tutunmuş olan kenenin patlatılmaması, ezilmemesi, üzerine herhangi bir kimyasal madde (alkol, gaz yağı, kolonya) kesinlikle dökülmemesi ve üzerine sigara bastırılmaması gerekir. Kene tutunmasından sonra 10
gün içinde; ateş, halsizlik, iştahsızlık, karın ağrısı, baş ağrısı, bulantı, kusma, ishal şikayetleri ortaya çıkarsa hemen bir sağlık kuruluşuna başvurulmalıdır. ÇIPLAK EL İLE TEMAS EDİLMEMELİ Hastalık hayvanlarda belirti göstermeden seyrettiğinden hastalığın sık olarak görüldüğü bölgelerde bulunan hayvanlar sağlıklı görünse bile hastalığı bulaştırabilirler. Bu sebeple hayvanların kanlarına, vücut sıvılarına veya dokularına çıplak el ile temas edilmemelidir. Ayrıca, insanların kanlarına ve vücut sıvılarına da korunmasız (çıplak elle) temas edilmemelidir. Hayvan barınaklarına, kırsal alanlara, orman kenarı ve tarım arazileri ile bu gibi yerlere gidenler mümkün olduğunca vücutta açık kısım kalmamasına özen göstermeli kenelerin daha kolay fark edilmesi nedeniyle açık renkli elbiseleri tercih etmelidirler. Kenelerin vücuda girebileceği yerlerin kapatılması (örneğin pantolon paçalarının çorap içine alınması, çizme giyilmesi) gerekmektedir. Özellikle tarım ve hayvancılıkla uğraşanlar vücutlarını, çocuklarının vücutlarını ve elbiselerini sık sık kene yönünden kontrol etmelidirler” diye konuştu.
ŞEHİDİMİZİN ADI BU ALANDA DA YAŞATILACAK!
/ Hamdi BÜKLÜ 1’den devam Şırnak’ta hain PKK’lı teröristlerle çıkan çatışmada kahramanca mücadele ederek, şehadete eren Jan. Uzm. Onbaşı Sercan Öklük, Hatipli Mahallesinde Kur’anı- Kerim Tilaveti ve Mevlid-i Şerif okunarak, yâd edildi. Şehit Sercan Öklük için düzen-
lenen programa Fatsa Kaymakamı Mehmet Yapıcı, Fatsa Belediye Başkan Yardımcısı İbrahim Eroğlu, AK Parti Fatsa İlçe Başkanı Abdullah Uçar, İlçe Belediye Başkanları, daire ve kurum amirleri ve çok sayıda vatandaş katıldı. MEVLİD-İ ŞERİF OKUTULARAK, YÂD EDİLDİ
Şehit Sercan Öklük’ün kabristanlığının yakınında bulunan ve uzun bir süredir kullanılmayan içerisinde bir mescidin bulunduğu mesire alanı, Şehit ailesinin girişim ve desteğiye Fatsa Belediyesinin katkılarıyla, çevre düzenlemesinin yanı sıra genel bir tadilattan geçirilerek, alana abdest alma yeri, lavabo ve mut-
fak yapılarak, kullanıma açıldı. Şehit Sercan Öklük, isminin verildiği mescit ve mesire alanında Kur’an-ı Kerim Tilaveti ve Mevlid-i Şerif okutularak, yâd edildi. Genel tadilat ve çevre düzenlemesi yapılan alanda Ramazan aylarında iftar programları düzenleneceği açıklandı.
Tespit çalışmaları başlıyor
Ordu’da Nisan ayının son haftasındaki kar yağışı sonrasında meydana gelen zirai donun fındığa verdiği hasarı tespit için Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü ile Ziraat Odaları mühendisleri bu hafta bahçelere girerek tespit çalışması yapacak. Nisan ayının son haftasında
özellikle orta ve yüksek kesimlerde meydana gelen sıcaklık düşüşü ve beraberindeki don sonrasında üreticiler, 2014’teki don afeti benzeri bir afet yaşama tedirginliğine kapılmıştı. Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürü Kemal Yılmaz ile Altınordu Ziraat Odası Başkanı Selami Akarsu, 750-800 rakımdan yukarı olan bölgelerde don nede-
niyle fındığın olumsuz etkilendiği şeklinde yaptığı açıklamanın ardından ekipler, bahçelerde yapacakları incelemelerle hasarın boyutunu tespit edecekler. Mayıs ayının ilk günlerinden itibaren ekipler sahaya inerek bahçelerde hasar tespit çalışmaları yapacak. Çalışmaların ardından fındığın hasar görüp görmediği netlik kazanacak ve üreticilerin
Zam şampiyonu ‘patates’
aklındaki soru işaretleri cevap bulacak. Fındıkta bir zirai don meydana gelmişse tarım sigortası yaptıran üreticiler için sigorta tespit süreci başlayacak ancak bahçesini sigortalatmayan üreticiler üzülecek. TMO’nun da devrede olacağı yeni sezonda rekolte ve fiyat ilişkisinin nasıl olacağı merakla bekleniyor.
Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) nisan ayına ilişkin üretici-market fiyat verilerini açıkladı. TZOB verilerine göre nisan ayında patatesin fiyatı yüzde 37 arttı. Kuru soğanda üretici-market fiyat farkı yüzde 646,67 oldu. Buna göre, market fiyatlarında nisan ayında maydanoz, kuru kayısı, kuru üzüm, süt, mısırözü yağı, toz şeker ve tavuk eti fiyatında değişim görülmedi. EN FAZLA DÜŞÜŞ SİVRİ BİBERDE En fazla fiyat düşüşü yüzde 71,59 ile sivri biberde yaşandı. Bu ürünü yüzde 45,76 ile salatalık, yüzde 43,52 ile patlıcan, yüzde 30,91 ile kabak, yüzde 22,06 ile yeşil soğan izledi. Markette en fazla fiyat artışı ise yüzde 37,24 ile patateste görüldü. Bu ürünü yüzde 34,13 ile domates, yüzde 29 ile pı-
rasa, yüzde 24,77 ile havuç, yüzde 18,07 ile limon, yüzde 16,13 ile kuru soğan takip etti. PATATESİN ÜRETİCİ FİYATI YÜZDE 63 ARTTI Üretici fiyatları tarafında nisan ayında pırasa, marul, elma, kuru fasulye, nohut, kırmızı mercimek, yeşil mercimek, pirinç, kuru incirde değişim yaşanmadı. Sivri biber yüzde 79,37 azalmayla fiyatı en fazla düşen ürün oldu. Sivri biberdeki fiyat düşüşünü yüzde 70,90 ile patlıcan, yüzde 67,21 ile kabak, yüzde 63,22 ile salatalık, yüzde 33,97 ile yumurta, yüzde 23,08 ile maydanoz, yüzde 20,12 ile yeşil soğan izledi. Üreticide en fazla fiyat artışı yüzde 63,56 oran ile patateste görüldü. Patatesteki fiyat artışını yüzde 51,53 ile domates, yüzde 25,95 ile limon, yüzde 20,48 ile havuç, yüzde 17,95 ile ıspanak takip etti.
6
2 MAYIS 2017 SALI
ORDU’NUN GURURU, ‘DÜNYA ŞAMPİYONU!’ ‘Gündüz uykusu 15 dakikayı geçmesin
/ Hamdi BÜKLÜ 1’den devam 21 Nisan - 01 Mayıs 2017 tarihleri arasında Romanya’ da gerçekleştirilen ‘Dünya Okullar Satranç Şampiyonası’nda Ordu’yu ve ülkemizi temsil eden Ordulu Enes Tanrıverdi, Dünya Şampiyonu oldu. Daha önce Türkiye ikinciliği ve Karadeniz
Bölge Birinciliği bulunan Ordulu genç satranç sporcusu Enes Tanrıverdi, Ordu’nun gururu oldu. Ordu Altaş Koleji öğrencisi Enes Tanrıverdi 21 Nisan – 01 Mayıs 2017 tarihleri arasında Romanya, İas kentinde düzenlenen Okul Sporları Dünya Satranç Şampiyonası’nda birinci oldu. 6 yaşında satranca başlayan ve 7 yaşındayken Giresun il bi-
rincisi olan Enes Tanrıverdi, 13 yaşında ise Türkiye şampiyonu olmuştu. 2004 doğumlu oyuncu kariyerine Dünya Şampiyonluğu ekledi. Ordu’nun gururu olan Enes Tanrıverdi’nin başarısıyla ilgili bir açıklama yapan Ordu Valisi İrfan Balkanlıoğlu, “Romanya’da düzenlenen Dünya Okullar Satranç Şampiyonasında, 13 yaş genel
kategorisinde Dünya birincisi olma başarısı göstererek ülkemize altın madalya kazandıran ve İstiklal Marşı’mızı tüm dünyaya dinleten Özel Altaş Koleji öğrencisi Enes Tanrıverdi’yi, göğsümüzü kabartan başarısından dolayı tebrik ediyorum. Başarılı öğrencimizi yetiştiren ailesini, öğretmenlerini ve okul yöneticilerini gönülde kutluyorum” dedi.
Hayvan besleyenler dikkat!
1’den devam ‘Hidatik kist’ Hastalığı nedir? Nasıl bulaşır? Tedavisi var mıdır? Genel Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Korhan Arslan, ‘hidatik kist’ hastalığı Hakkında merak edilenleri anlattı. Hastalığın sıklıkla hayvancılıkla ilgilenenlerde daha fazla görüldüğünü belirten Arslan, “ Bu bölgede eskiye göre azalmış olsa da, ‘hidatik kist’ ameliyatı özellikle hayvan besleyenlerde, kırsalda olmakla birlikte kentlerde de çok sıklıkla karşılaşıyoruz. Bu sıklıkla hayvancılıkla uğraşanlarda gözüküyor ama onun dışında iyi yıkanmamış, sebze ve meyvelerin yenmesinde de oluşabilir bu problem. Zaman zaman karşılaşıyoruz özellikle karaciğer ve akciğerde yoğunlukla yerleşiyor. Karaciğer ile ilgili
kısmın tedavisiyle de biz genel cerrahlar ilgileniyoruz” dedi. Belirtilerini, karın ağrısı, bulantı, iştahsızlık, sırta ve omuza vuran ağrı ile karında şişkinlik olarak anlatan Arslan Şöyle devam etti; “ En son olarak bize başvuran 1973 doğumlu olan hastamız evinde daha öncesinde kedi, köpek beslediğini söyledi. Hastamız polikliniğimize karın ağrısı, bulantı, iştahsızlık, sırta ve omuza vuran ağrı ile karında şişkinlik şikâyetleriyle başvurdu ve yaptığımız incelemeler sonrasında karaciğerin sağ tarafında yaklaşık 3-4 santimlik bir ‘hidatik kist’ sapladık. Hidatik kist tedavi edilmez ise karaciğeri bitiren, karaciğer yetmezliğine kadar götüren gerçekten ciddi ve tedavi edilmesi gereken bir problem.”
Artık ‘laparoskopi’ yöntemiyle daha kolay bir şekilde ameliyat yapıldığını ifade eden Op. Dr. Arslan, “ Daha öncesinde bölgemizde devlet hastanesi olsun ya da özel Giresun Ada Hastanemiz olsun bunun ameliyatları başarılı şekilde yapılmaktaydı. Biz son zamanlarda tıp da ki ilerlemeler ile birlikte bazı ameliyatları kapalı yöntemle yapılmaya başlanmasıyla birlikte bizde bu operasyonu büyükşehirlerde, büyük hastanelerde ya da tıp fakültelerinde yapılan şekilde ‘laparoskopi’ yapabilir miyiz diye planladık ve gerçekten de hastanemizde ameliyathanemiz bu konuda başarılı bir operasyona imza attı. 3 ya da 4 tane delikten laparoskopi yöntemiyle karaciğerde ki kiste müdahale ettik ve hastamız şifa ile taburcu oldu”
şeklinde konuştu. “Bu hastalık açısından öncelikle kişisel hijyen çok önemli” diyen Arslan, “ hayvan bakıyorlarsa muhakkak özelikle bu kedi ya da köpek tüylerinin fark edilmeden yutulması, solunum yoluyla alınması sonrasında kan dolaşımı ve oradan karaciğer’e yerleşmesiyle bu hastalık meydana gelir. Yani siz ne kadar temiz olursanız olun hayvan beslediğiniz sürece böyle bir risk söz konusu. O yüzden karın ağrısı, bulantı, iştahsızlık özellikle karnın sağ üst tarafında ya da akciğerle ilgili öksürük, nefes darlığı, solunum sıkıntısı olan insanlarımızın muhakkak bir hekim kontrolünde bu problemin araştırılması gerekli” diye konuştu.(iha)
Dolar ve altında düşüş sürüyor
Yurt içinde ve yurt dışındaki birçok ülkede piyasalar 1 Mayıs(dün) dolayısıyla kapalı olurken, sınırlı işlem gören gram altın ve dolar/TL’de gerileyiş sürüyor. Yurt içinde ve yurt dışındaki birçok ülkede piyasalar 1 Mayıs dolayısıyla kapalı olurken, sınırlı işlem gören gram altın ve dolar/
TL’de gerileyiş sürdü. Cuma günü 3,5382 ile 3 Ocak’tan bu yana en düşük seviyeye gerileyen Dolar/TL, günü yüzde 0,3 azalışla 3,5515 seviyelerinden tamamladı. Bugüne yatay başlayan dolar/TL, saat 10.45 itibarıyla yüzde 0,05 düşüşle 3,5504’ten alıcı buluyor. Aynı dakikalarda euro/TL yatay seyirle 3,8687’den, sterlin/TL
ise yüzde 0,3 değer kaybederek 4,5886’dan işlem gördü. Cuma günü döviz kurlarındaki düşüşün etkisiyle 144,08 liraya kadar gerileyen altının gram fiyatı, son bir ayın en düşük seviyesine indi. Bugün ise en düşük 144,09 lirayı görmesinin ardından şu dakikalarda yüzde 0,5 azalışla 144,2 liradan işlem görüyor. Aynı dakikalarda
Kapalıçarşı’da çeyrek altın 237, Cumhuriyet altını 967 liradan işlem gördü. Uluslararası piyasada altının ons fiyatı ise cuma günkü yüzde 0,3’lük artışın ardından bugüne düşüşle başladı ve şu dakikalarda önceki kapanışa göre yüzde 0,4 azalışla 1.263 dolar seviyelerinde dengelendi.
Uzmanlar, kaliteli bir uyku düzeni yakalamak için gündüz uykusunun 15 dakikayı geçmemesini öneriyor. Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Haluk Aksu, günümüzde birçok insanın uyku kalitesinin yüksek standartlarda olmadığını belirterek, bu durumun yaşam kalitesini düşürdüğünü söyledi. Aksu, kalitesiz uykunun en büyük nedeninin uyumak için ayrılan odada ve yatakta uyunmaması olduğunu ifade ederek, “Uykunuz geldiği zaman yatağınıza geçin. Yatakta 20 dakikadan fazla uyanık kalmamaya özen gösterin. Ayrıca odanızdaki telefon, tablet, bilgisayar ve televizyon gibi uyarıcıları kapatın. Uykunuz gelmiyorsa, yatak odası haricinde bir odada kitap okuyun. Uyumak için kendinizi zorlamayın” dedi. Ağır egzersizden kaçının Gece yapılan ve güç gerektiren spor aktivitelerinin uyku kaçırdığını anlatan Uzman Dr. Haluk Aksu, “Ağır egzersizler sırasında salgılanan endorfin hormonu uyku düzenini bozan bir etki yapıyor. Bunun yanında gece yenen ağır yiyecekler ile fazla su, çay, kahve ve kola gibi içecek türleri uyku kalitesini düşürüyor. Ayrıca uyku öncesinde alkol ve sigaradan uzak durulmasını öneriyoruz” şeklinde konuştu. Gündüz uykusu 15 dakikayı geçmesin uyarısı Gece uykusunun çok önemli olduğunu kaydeden Medical Park İzmir Hastanesi Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Haluk Aksu, “Kişi, gece uyumadığı için
öğle saatlerinde şekerleme yapıyor. Ancak gündüz 15 dakikanın üzerindeki uyku süresi gece uykusunun kalitesini düşürüyor. Bu nedenle gündüz uyku hali yaşanıyor. Kişinin enerjisi düşüyor, odaklanma problemleri baş gösteriyor. Çok geç uyunsa bile sabah erken uyanılmasını öneriyoruz” dedi. “Kaliteli uyku süresi diye bir standart yoktur” diyen Aksu, “Uyku süresi herkes için aynı olmaz. Beş saat veya 8 saat uykuyla da mutlu olan insanlar var. Bu durum kişilerin kendini iyi hissetmesiyle ilgilidir. Bizim için önemli olan kişinin uyuma saatleri veya süreleri değil, uykudan kaliteli verim alıp almasıdır. Uzun süre uyku problemi yaşayan kişiler uzmanlara danışmadan ilaç kullanabiliyor. İlaçlar her kişide aynı etkiyi göstermez. Sahip olunan hastalıkları tetikleyebilir, daha büyük problemlere yol açabilir. Uyumak için aldığınız ilaçların bağımlısı da olabilirsiniz. İlaç kullanmadan evde yapılacak uygulamalarla uyku problemleri ortadan kalkabilir. Hemen ilaç önermiyoruz” diye konuştu. Aksu, konuşmasına şöyle devam etti: “Gece uykusunu kaliteli şekilde alan kişiler günlük işlerini daha rahat yapıyor, stresle baş etme güçleri artıyor. İş performansı yükseliyor. Daha üretken, mutlu, daha formda ve sağlıklı oluyorlar. Yatağa girdiğinizde ‘uyuyamazsam, yarın zor bir gün olacak’ şeklinde kaygılara kapılmayın. Stres artınca uyku azalıyor ve uyku kalitesini bozuyor. Sorunu çözemiyorsanız bir uzmana danışın.”(iha)
7
2 MAYIS 2017 SALI
Tır, kırmızı ışıkta duran kamyona çarptı! Her yıl 250 bin kişi bu hastalıktan hayatını kaybediyor
Çorum’un Osmancık ilçesinde duramayan tır, kırmızı ışıkta bekleyen kamyona arkadan çarptı. Kaza, Asya Kavşağında meydana geldi. Edinilen bilgilere göre, Ordu’dan İstanbul istikametine gitmekte olan Tevrat Demirbilek yönetimindeki 52 K 0542 plakalı tır Osmancık Asya Kavşağına
geldiğinde duramayarak, kırmızı ışıkta bekleyen Ekrem Kavgacı yönetimindeki 60 DL 975 plakalı meyve suyu yüklü kamyona çarptı. Çarpmanın etkisiyle kamyon da önünde bulunan Fatih Balcı yönetimindeki 37 BB 581 plakalı otomobile çarptı. Kontrolden çıkan kamyon önündeki otomobile
çarptıktan sonra bariyerleri aşarak yol kenarında askıda kaldı. Sürücüler kazayı hafif sıyrıklarla atlatırken, kaza yapan araçların yoldan kaldırılması sırasında D-100 karayolu üzerinde uzun araç kuyrukları oluştu. Kaza ile ilgili olarak başlatılan soruşturma sürüyor.(iha)
”Hikayemiz devam ediyor”
Uzmanlar, astım hastalığından dolayı her yıl 250 bin kişinin hayatını kaybettiğini söyledi. Astımın dünyada yaklaşık 300 milyon kişiyi etkilediğini belirten Göğüs Hastalıkları Uzm. Dr. Başak Burgazlıoğlu, “Astımdan dolayı her yıl 250 bin kişi hayatını kaybettiği tahmin ediliyor. Astım, özellikle gece veya sabahın erken saatlerinde meydana gelen tekrarlayan, hırıltılı solunum, öksürük, nefes darlığı ve göğüste baskı hissi ataklarına sebep olur. Bu ataklar kendiliğinden veya tedavi ile geri dönüşlüdür. Şikayetler mevsime bağlı özellik gösterebilir. Astım hastalığının ortaya çıkmasında rol oynayan kişisel risk faktörlerinin başında genetik, erkek cinsiyet ve obezite gelmektedir. Anne ya da babadan birisinde astım varsa çocukta astım olma olasılığı yüzde 30 iken, her iki ebeveynin astımlı olması durumunda çocuğun astımlı olma olasılığı yüzde 70’lere çıkar. Çevresel risk faktörler ise allerjenler, enfeksiyonlar, mesleki açıdan maruz kalınan çeşitli maddeler, sigara dumanı, ev içi ve dışı hava kirliliği ve diyettir” dedi. Sigaranın şikayetlerin artmasına sebep olduğunu ifade eden Burgazlıoğlu, “Gebelikte ise sigara içen annelerin çocuklarında ilk bir yıl içinde hışıltılı solunum
ile seyreden hastalık gelişme riski 4 kat fazladır. Beslenmenin ve özellikle anne sütünün astımla bağlantısı çok araştırılmıştır. Anne sütü alan çocukların inek sütü ve soya proteini alan çocuklara göre daha az hışıltılı solunum yolu hastalığına yakalandığı ortaya konmuştur. Nefes darlığı, öksürük, hışıltılı solunum gibi belirtilerin tekrar ortaya çıkmasına sebep olur. Bazen bu yakınmaların şiddeti o kadar çok olur ki hasta acil servise başvurmak zorunda kalabilir. Evde ya da dışarıda bulunan bir çok allerjen astım atağını başlatabilir. Bunlardan önemli olanları; polenler, ev tozu akarları, küf mantarı sporları, hamamböceği, hayvan tüyleri,
bazı besinlerdir. Astımlı bireylerde basit bir grip bile nefes darlığını tetikleyebilmektedir. Gerek çocukluk çağında gerekse erişkin dönemde sigara dumanına maruziyetin astım belirtilerinin ortaya çıkmasını sağlar. Bazı ilaçlar astım seyrinde önemli rol oynamaktadır. Astım atakları, hava kirliliği ile artmaktadır” şeklinde konuştu. Burgazlıoğlu, “Hekim ve hasta arasındaki işbirliği ile belirtilerin tamamen kontrol altına alınması sağlanmaktadır. Astımın iyi değerlendirilmesi ve tedavisi, eşlik eden hastalıkların ortaya konması ve tedavisi, tıbbi tedavinin iyi izlenmesi gerekmektedir” dedi.(iha)
Astım hastalarına önemli uyarılar Rüsumat-4 Gençlikspor Antrenörü Hakan Yurdakul, ligin 23.haftasında deplasmanda alınan galibiyetle oldukça mutlu olduuğunu dile getirirken hikayelerinin devam ettiğini dile getirdi. Kadınlar Futbol 3.Ligi’nde 23.hafta Rize’de Ardeşenspor’u mağlup etmeyi başaran Rüsu-
mat-4 Gençlikspor’da galibiyet coşkusu yaşanıyor. Maçın 65.dakikasına geride olan ve ardından arka arkaya bulduğu 2 golle maçı çeviren Rüsumat-4 Gençlikspor’da antrenör Hakan Yurdakul maçı kazandıkları için oldukça mutlu olduklarını dile getirdi.
”Kızlarım mücadele etti” ‘Öncelikle kazandığımız için mutluyuz. Yenik durumdan gelip maç kazanmak herkesin yapabilecegi bir şey değil Kızlarım mücadele etti inandi ve başardı. Yol hikayemiz devam ediyor. Bize güvenenlere armağan olsun.’
Kastamonuspor’a Ziya Doğan eli !
Spor Toto 2.Lig Kırmızı Grup’ta mücadele eden Kastamonuspor 1966, Eylül ayının sonlarında takımın başına getirdiği Ziya Doğan’ın devre arasında yaptığı takviyelerle ligi 3.sırada Play-Off potasında bitirdi. Kastamonuspor, Türkiye Profesyonel Futbol Liglerinde 2017 yılında yenilgi yüzü görmeyen tek takım oldu. Spor Toto 2.Lig Kırmızı Grup’ta sezonun ilk yarısını 19 puanla 14.sırada kapatan Kastamonuspor, ikinci yarıda namağlup 41 puan toplayıp ligi 60 puanla 3. sırada bitirdi. PTT
1.Lig’de Orduspor’un başında çıktığı 8 maçta 4 puan almasına rağmen, takımın üzerindeki kara bulutları dağıtarak genç oyuncuların performanslarında büyük bir gelişim göstermelerinde ön ayak olan Ziya Doğan, Orduspor macerasından sonra Eylül ayında ilk kez başka bir kulüple anlaşarak Kastamonuspor 1966’ya imza atmıştı. Kendi kurmadığı kadroyla ilk yarıda istediği sonuçları alamayan Kastamonu ekibi ligin ilk yarısını 14.sırada tamamlarken, ikinci yarı Ziya Doğan yönetiminde müthiş bir performans
gösterdi ve ligi 3. bitirdi. Kastamonuspor 1966, ikinci yarı oynanan 17 maçta 12 galibiyet ve 5 beraberlik aldı. 30 gol kaydeden ekibimiz kalesinde ise 7 gol gördü. Kastamonuspor 1966, 2. yarı oynadığı 17 maçın 11 tanesinde kalesinde gol görmedi. Tokatspor maçı hariç her maçta da gol bulmayı başardı. Devre arasınd Yunus Şimşek transferi sesleri yükselen Kastamonuspor 1966 takımında daha önce Orduspor’da forma giyen Erkan Sekman, İbrahim Kaş ve Salih Sefercik’te yer alıyor.
Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Belgin İkidağ, 2 Mayıs’ın Dünya Astım Günü olduğunu belirterek, hastalığının belirtileri ve tedavi yöntemlerini anlattı Uzman Dr. Belgin İkidağ, kronik bir solunum yolu hastalığı olan astımın tekrarlayan nefes darlığı, hırıltı, göğüste baskı hissi ve öksürük gibi durumlarla kendini gösterdiğini söyleyerek, hastalığı belirtileri ile şiddetinin kişiden kişiye ve aynı kişide zaman içinde değişiklik gösterdiğini kaydetti. Dr. İkidağ, “Astım, hava yollarında aşırı duyarlılık ve kronik iltihap nedeniyle, hava yollarının zaman zaman daralmasıdır. Bunun sonucunda hastalarda nefes verirken göğüsten ıslık sesi gelmesi gibi hırıltılı solunum, nefes darlığı, kuru öksürük gibi belirtiler ortaya çıkar. Bu belirtiler çok şiddetli olduğunda hasta nefes almakta çok zorlanır. Dudakları, parmak uçları morarabilir. Buna astım krizi denir. Astıma, ailesel yatkınlığın yanı sıra, ev tozu, polenler, hava kirliliği,küf mantarları gibi ev içi ve ev dışı alerjen etkenler, ilaçlara karşı hassasiyet, egzersiz, sigara, kimyasal maddeler, bazı gıdalar ve katkı maddeleri neden olabilir. Polen alerjisi olan birisinin ilkbahar ve sonbaharda şikayeti artabilir. Genel olarak kış mevsiminde enfeksiyonların artması ve hava kirliliğinin artması nedeniyle astım hastalarının şikayetlerinde artış olması da normaldir. Genelde hastalar yaz aylarında daha rahattırlar” dedi. Hastalığın tanısı İkidağ, astım tanısı konulurken öncelikle hastanın şikayetlerinin iyi dinlenmesi gerektiğini ifade ederek, “Hastanın öyküsü tanı koymak için çok önemlidir. İkinci olarak fizik muayene, daha sonra solunum fonksiyon testleri ve alerji tarifliyorsa alerjik deri testleri yapılmalıdır. Solunum fonksiyon testlerinin astım tanısında önemi büyüktür. Bazen hastanın muayenesi, solunum testi normal olsa da, öyküsüne dayanarak astım tanısıyla tedavi verdiğimiz hastalar da olur. Ak-
ciğer grafisinin astım tanısında yeri yoktur, fakat başka bir akciğer sorunu olup olmadığını anlamak için çekilmesi iyi olur” uyarılarında bulundu. “İlaçların düzenli kullanılması önemli” Alerjik astımın tedavi edilmediği takdirde akciğerlerde kalıcı hasarlara yol açabileceğini söyleyen Dr. İkidağ, ilaçların düzenli kullanılması konusunda da uyarılarda bulundu. İkidağ, “Astım hava yollarının kronik iltihabi bir hastalığı olduğu için tedavide kullanılan ilaçların düzenli ve uzun süre kullanılması gerekmektedir. Tedavi edici ve rahatlatıcı olmak üzere 2 grup ilaç vardır. Tedavide kullanılan ilaçların büyük bir kısmı ağızdan soluk borusuna püskürtülerek kullanıldığından, hastaların bunu çok iyi yapmaları gereklidir. Bu ilaçlar son derece güvenilir ilaçlardır ve hekimin önerdiği şekilde kullandığı sürece önemli bir yan etkisi yoktur” ifadelerini kullandı. Tedavisi mümkün Astımın tedavisinin mümkün olduğunu dile getiren Dr. İkidağ, “Bazen hastanın şikayeti kalmaz ve ilaçları kesilebilir. Yıllarca sorun yaşamayabilir. Fakat hastalık tekrarlayabilir. Şikayetlerin de ne zaman çıkacağı belli olmaz. Hastalık kontrol altına alındıktan sonra, hekim tarafından ilaçlar basamak basamak azaltılıp sonra kesilebilir. Ama hastalığın tamamen yok olduğunu söylemek mümkün değildir” şeklinde konuştu.
Sigara ve toz uyarısı Dr. İkidağ, astım hastalarına sigara dumanı ve toz konusunda ise “Kesinlikle sigara içmeyin ve içilen yerde bulunmayın. Alerji testi ile saptanan allerjenden sakının.Evinizde kalın kumaş, kadife perde veya bunlarla kaplı mobilya bulundurmayın. Ev tozuna alerjiniz varsa, odaların, özellikle yatak odasının boydan boya halı kaplanması sakıncalıdır. Yünden yapılmış yatak ve yorgan kullanmak uygun değildir. Şikayetlerinizin arttığı dönemlerde, derin soluk alma, koşma, egzersiz ve çeşitli sportif aktivitelerden sakının. Toz alma veya silkeleme gibi işleri mümkünse başka birisi yapsın, değilse maske kullanın.Toz tutan her eşyayı yatak odasından çıkartın. Özellikle tüylü veya el dokuma halı kullanmayın. Yün yatak, yorgan ve yastık kullanmayın, sentetik ürünleri tercih edin. Ağız yerine burundan nefes almayı tercih edin. Toz deterjan yerine sıvı deterjan kullanın, keskin kokulu temizlik maddelerinden sakının. Her türlü sprey, naftalin, ağır kokulu maddeleri kullanmayın. Çok soğuk ve hava kirliliğinin olduğu dönemlerde sokağa çıkmayın, çıkmak zorunda kalırsanız ağız ve burnunuzu kapatın. Romatizma ilaçları, ağrı kesicilerin bazıları ve aspirin gibi ilaçları doktor tavsiyesi dışında kullanmayın.Üst solunum yolu enfeksiyonu ve gribal enfeksiyonu olan kişilerden uzak durun ve bu tür enfeksiyonlardan korunun” tavsiyelerinde bulundu.(iha)
www.mirkuzeygazetesi.com.tr
SP R
2 MAYIS 2017 SALI
Finalde kazanan Ünye oldu! 14 maç sonra... Ordu 1.Amatör Lig Play-Off final maçında Ünye 1957 Spor, Altınordu Belediyespor’u 116. dakikada Gürcan Altuntaş’ın ve 124.dakikada Eric’in attığı gollerle 2-0 yenerek hem Ordu 1.Amatör Lig’in en büyüğü oldu hem de Bölgesel Amatör Lig’e çıktı. Ordu 1.Amatör Ligi’in en büyüğü 19 Eylül Stadyumu’nda belli oldu. Ordu 1.Amatör Lig’de normal sezonu A ve B Gruplarında lider bitiren Altınordu Belediyespor ile Ünye 1957 Spor PlayOff maçlarının ardından finalde karşı karşıya geldi. Ünye 1957 Spor’un maç boyunca etkili olduğu karşılaşmanın 90 dakikası 0-0 bitti ve maç uzatmaya gitti. Ünye 1957 Spor Ganalı orta sahası Eric’le etkili olmaya çalışırken, Altınordu Belediyespor kalecisi kalesinde başarılı kurtarışlar yaptı. Maçın 116.dakikasında Durmuş’un kornerinde Oğuz boşa çıktı ve savunmadan çıkan Gürcan, Ünye 1957 Spor adına beklenen golü attı. Altınordu son anlarda golü ararken Oğuz’da ileri çıktı. Kornerden dönen top Eric’in önünde kaldı ve Ganalı oyuncu boş kaleye giderek maçın skorunu belirledi.
Spor Toto 3.Lig 3.Grup’ta sezonun son maçında Tarsus İdman Yurdu’nu 2-1 yenerek profesyonel lige galibiyetle veda eden Orduspor, 14 maçlık galibiyet alamama kabusuna da son vermiş oldu. Spor Toto 3.Lig’in 34.haftasında Orduspor, Mersin temsilcisi Tarsus İdman Yurdu’nu 2-1 mağlup etmeyi başardı. Prestij maçında rakibini mağlup eden Orduspor ligde 15 maç sonra galip geldi ve kötü gidişe son verdi. Orduspor, son galibiyetini ligin 19.haftasında 19 Eylül Stadyumu’nda oynadığı maçta 12 Bingölspor’u 3-2 yenerek almıştı.
Ligin 30.haftasında deplasmanda Denizli Futbol Akademispor’a mağlup olduktan sonra ligden düşmesi kesinleşen Orduspor, geride kalan 4 haftada prestij maçlarına çıkmıştı. Ligde 19.hafta sonrasında bir türlü kötü gidişi durduramayan Orduspor, oynadığı 14 maçta 3 beraberlik ve 11 yenilgi almış ve bu süreçte yanlızca 3 puan alabilmişti. Önümüzdeki sezon Bölgesel Amatör Lig’de mücadele edecek olan Orduspor, Tarsus İdman Yurdu galibiyetiyle 20 puana çıktı ancak sonuncu sıradaki yeri değişmedi.
Genç oyuncu Orduspor’a veda etti !
Furkan boş geçmedi! Spor Toto 3.Lig 34.hafta maçında sahasında Tarsus İdman Yurdu’nu 2-1 mağlup ederek lige 3 puanla veda eden Orduspor’da, maçın ilk golünü atan Furkan Mızrak’ın ilginç istatistiği göze çaptı. 3.Lig’de son maçında Mersin ekibi Tarsus İdman Yurdu’nu mağlup etmeyi başaran Orduspor’da, Furkan Mızrak 17.dakikada fileleri havalandırarak Orduspor’u 1-0 öne geçirmişti. Bu sezon Orduspor forması ile 23.maçına çıkan Furkan Mızrak 2.kez gol sevinci yaşadı. Mızrak, bu sezon attığı 2 golü de Tarsus İdman Yurdu filelerine gönderdi. 20 yaşındaki genç oyuncu, sezonun ilk yarısının son maçında Mersin’de frikikten attığı muhteşem golle Orduspor’u 1-0 öne geçirmişti ancak Orduspor maçı 3-1 kaybetmişti. Mızrak ligin son haftasında yine Tarsus İdman Yurdu filelerine gol gönderdi ve Orduspor karşılaşmadan 2-1 galip ayrıldı.
Can’dan en anlamlı gol !
Orduspor’un 20 yaşındaki oyuncusu Muhammet Can Öztürk, ligin son hafta maçında Tarsus İdman Yurdu karşısında Orduspor forması ile ilk golü-
nü atarken, Orduspor’un da 3.Lig’deki son golünü attı. Yıllarca profesyonel liglerde mücadele eden Orduspor, önümüzdeki sezon mücadele
edeceği Bölgesel Amatör Lig öncesinde 3.Lig’de son maçına çıkarken, Tarsus İdman Yurdu’nu 2-1 yenerek sezona galibiyetle veda etti. Tarsus İd-
man Yurdu karşısında Furkan ve Can’ın attığı gollerle 3 puana ulaşan Orduspor’da, 2.golü atan Can hem kendi hem de Orduspor’un adına en anlamlı gollerden birisini attı. Geride kalan sezonda ligde 10’u ilk 11 olmak üzere toplamda 19 maçta Orduspor forması ile mücadele eden Muhammet Can Öztürk, Tarsus İdman Yurdu karşısında ilk kez ileri hücumda görev aldı. Forvet oynadığı karşılaşmada 35.dakikada Orduspor forması ile kariyerinin ilk golünü atan Can, Orduspor’un 3.Lig’deki son maçında da son golünü attı. Muhammet Can Öztürk aynı zamanda yıkılması gündemde olan 19 Eylül Stadyumu’nda Orduspor forması ile gol atan son futbolcu oldu.
Orduspor altyapısında futbola başlayan ve 2016-2017 sezonunda Coca Cola Bölgesel Gelişim Ligi’nde Orduspor U17 forması giyen Atakan Aybastı, sezonun bitmesiyle birlikte sosyal medya hesabından Orduspor’a veda ettiğine dair duygusal bir mesaj yayınladı. 2011 yılının Aralık ayında Orduspor altapısına filiz lisans ile başlangıç yapan 2000 doğumlu Atakan Aybastı, 20162017 sezonunda kendi yaş grubu yerine Orduspor U17 takımında sezonu bitirdi. Bu sezon Orduspor U17 Takımı ile 23 maça çıkan Atakan Aybastı, sezonun bitmesiyle sosyal medya hesabından veda mesajı yayınladı. Soğukkanlığı, hızı ve yeteneğiyle ön plana çıkan gelece-
ğin sağ beki olarak gösterilen Atakan Aybastı, en büyük hayalinin Orduspor A takımında oynamak istediği her fırsatta dile getirirken, veda masajında da Orduspor sevgisinden bahsetti. ”Acısıyla tatlısıyla bir sezonun daha sonuna geldik. Tam 10 sene bu büyük camianın, büyük ailenin içinde geçti. Kelimelerin tükendiği yerdeyim. Burası benim hayallerimin başladığı yer. Burada büyüdük burada adam olduk hayatı burada öğrendik. Bu formayı taşımak benim için büyük gurur oldu. Her zaman en iyisi için savaştık, mücadele ettik. Hayatım boyunca Orduspor aşığı olarak, bu armanın değerini bilerek yaşayacağım. İyi günlerimizde kötü günlerimizde oldu. Bu sürede çalıştığım bütün hocalarıma, abilerime ve kardeşlerime sonsuz teşekkürler. Hepiniz hakkınızı helal edin. Orduspor büyüktür ve büyük kalacaktır herkes bunu böyle bilsin. Sonuna kadar, Sonsuza kadar Orduspor. Hoşcakalın..”
Rüsumat’ın keyfi yerinde 1-2 Geçtiğimiz hafta kendi sahasında Ağasar Çepnispor’u 5-3 yenerek ligin sonlarına doğru alt sıralardan uzaklaşan Rüsumat-4 Gençlikspor, 23.hafta maçında da deplasmanda Ardeşenspor’u 2-1 mağlup ederek Ordu’ya 3 puanla döndü. Kadınlar Futbol 3.Ligi 5.Grup’ta Ordu’yu temsil eden Rüsumat-4 Gençlikspor’dan son 2 haftada 6 puan. Hakan Yurdakul’un öğrencileri ligin 23.haftasında Rize deplasmanında Ardeşenspor ile karşı karşıya geldi. Sadece 5 puanı bulunan rakibi ile kıyasıya bir mücadele eden Rüsumat-4 Gençlikspor 90 dakikanın sonunda sahadan 2-1’lik
galibiyetle ayrıldı ve hanesine 3 puan yazdırdı. Rüsumat-4 Gençlikspor Kadın Futbol Takımı, son haftalarda oynadığı güzel futbolu skora yansıtmayı başardı ve ligin sonlarına doğru orta sıralara doğru çıkmaya başladı. Rüsumat, Rize’den aldığı 3 puan ile puanını 24’e çıkardı.