Mirkuzey 1654 01 07 2017 cumartesi

Page 1

“Gayretlerimiz sürüyor” “Misliyle karşılık bulacak” Veda ziyaretleri devam ediyor!

Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Numan Kurtulmuş, “Türkiye’nin PYD/ YPGkonusundaki hassasiyetlerinin dikkate alınması gerektiğini bir kez daha çok net şekilde ifade ediyorum. Kaldı ki bu örgütün Afrin bölgesinden Türkiye’ye doğru açtığı her türlü taciz ateşi misliyle, angajman kuralları çerçevesinde karşılı bulaDevamı 5’te caktır” dedi.

Ordu Valisi İrfan Balkanlıoğlu veda ziyaretleri kapsamında Altınordu Belediye Başkanı Engin Tekintaş’ı ziyaret etti. Devamı 5’te

Yapılamaz denilen projeleri hayata geçiren Ordu Büyükşehir Belediyesi, ilçelerini modern yollarla buluşturmak için çalışmalarını sürdürüyor. İlin altyapısını sağlamlaştırarak uzun ömürlü yolları hizmete sunduklarını ifade eden Başkan Enver Yılmaz, “2017 yılı sonuna kadar %95’ini çözüme kavuşturma taahhüdümüz olan yol konusunda gayretlerimiz devam ediyor. 1 TEMMUZ 2017 CUMARTESİ

Organik gübre dağıtıldı!

​Ordu’da 12 ilçede 24 bin 768 dekar alanda 796 üreticinin sürdürdüğü organik tarım faaliyetlerine Tarım İl Müdürlüğü’nden organik gübre desteği geldi. Devamı 4’te

YIL: 6

SAYI:1654

FİYAT: 1 TL

GÜNLÜK TARAFSIZ SİYASİ GAZETE

iÇiMiZDEKi KAHRAMANLAR

15 TEMMUZ’U ANLATTILAR!

“Arabuluculukta önümüz açılmalı”

Ordu Mali Müşavirler Odası, Dış Ticaret Muhasebesi ve KDV Uygulamaları konulu seminer düzenledi. Seminere Oda Başkanı Bahadır Baş, Bursa SMMM Odası Başkanı Ahmet Hikmet Sönmez, Balıkesir Mali Müşavirler Odası Başkanı Metin Yalçın meslek menDevamı 4’te supları ile stajyerler katıldı.

Binlerce kişi son yolculuğuna uğurladı!

Ordu’nun sevilen ve tanınan ailelerinden ve Merhum Kirazhoca Efendinin Oğlu, Korgan Belediye eski Başkanı Mahmut Ali Akkiraz, Recep ve Muhittin Akkiraz’ın babası Hacı Mustafa Akkiraz yaşam mücadele43te sini kaybederek, sevenlerini derinden üzdü.

Fahrettin Ateşli’yi sevenleri yalnız bırakmadı!

15 Temmuz 2016 Cuma gecesi ülkemizde yaşanan hain FETÖ darbe girişimine karşı, Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın çağrısı ile sokağa dökülen içimizdeki kahramanlarımızın o gece yaşadıklarını, hislerini ve duygularını Ordu’nun Fatsa ilçesinde düzenlenen programda paylaştılar. Fatsa İlçe Kaymakamlığının öncülüğünde düzenlenen ve Gençlik ve Spor Bakanlığı tarafından yürütülen “ İçimizdeki Kahramanlar” projesi kapsamında 15 Temmuz gecesi Fetullahçı Terör Örgütü’nün (FETÖ) darbeci askerlerine karşı kahramanlık örneği sergileyen kahraman isimler o gece yaşaDevamı 3’te nanları anlattılar.

Göğüs kabartan başarılara imza attılar!

‘BELKİ DE SENSİN...’ Gürsoy, son yolculuğuna uğurlandı

Ordu’nun Fatsa İlçesinde Gençlik Hizmetleri ve Spor İlçe Müdürlüğü tarafından 2016/2017 spor sezonunu yapılan faaliyet ve çalışmaları değerlendiren Gençlik Hizmetleri ve Spor İlçe Müdürü Halil Bekyürek, “birçok branşta Fatsa’nın başarılı 7’de sonuçlar almasını sağlamıştır”dedi.

Çağımızda özellikle de çocukların yakalandığı lösemi hastalığı ile kök hücre tedavisi ile mücadele de yeterli donör temini için gösterilen çabalar her geçen Devamı 6’da gün artıyor.

Gazeteci Yazar ve OBBKT Kurucusu Uğur Gürsoy, son yolculuğuna uğurlandı. 88 yaşında hayata gözlerini yuman Gürsoy, Ordu ilinin sosyal ve kültürel hayatında Devamı 5’te önemli izler bıraktı.

Fatsa’nın sevilen simalarından ve tanınmış eşraflarında olan emekli bankacı Fahrettin Ateşli, uzun süredir mücadele ettiği hastalığına yeni düşerek, sevenlerini Devamı 6’da derinden üzdü.

Vosvoslar yayla turunda

Wolkswagen’in bütün dünyada sempati toplayan efsanevi Bettle modeline gönül verenler Ordu’nun yaylalarında Devamı 4’te tur atıyor.


2

1 TEMMUZ 2017 CUMARTESİ

Bağımlı anneler oğullarını paylaşamıyor

Sağlık

“Uyuşturucu kullanımı Türkiye için risk oluşturmaya başladı” Samsun Halk Sağlığı İl Müdür Vekili Dr. Erdinç Özoğlu, “Uyuşturucu madde kullanımı, sadece kullananları etkileyen bir sorun değildir. Dünya genelinde artan uyuşturucu kullanımı Türkiye için de risk oluşturmaya başlamıştır” dedi. Dünya Uyuşturucu ile Mücadele Günü nedeniyle Samsun’da uyuşturucuyla mücadele çalışmalarına destek olan kişilere teşekkür belgesi ve plaket verildi. Samsun Halk Sağlığı İl Müdürlüğü ile Samsun İl Emniyet Müdürlüğü işbirliğinde yürütülen Uyuşturucu ile Mücadele projesi kapsamında, Samsun Büyükşehir Belediyesi Atakum Sanat Merkezi’nde ödül töreni düzenlendi. Düzenlenen programda uyuşturucuyla mücadele çalışmasına destek veren 9 kişiye teşekkür belgesi ve plaket takdim edildi. Programda konuşma yapan Samsun Halk Sağlığı İl Müdür Vekili Dr.Erdinç Özoğlu, “Dünya Sağlık Örgütü uyuşturucu kavramını, bitkisel kökenli veya bir takım kimyasal bileşenlerin bir araya gelmesiyle oluşmuş sentetik moleküllerden, merkezi sinir sistemini etkileyerek bağımlılık hallerine yol açan bütün maddeler olarak tanımlamaktadır. Uyuşturucu madde kullanımı, sadece kullananları etkileyen bir sorun değildir. Kullananların ailelerini, çevrelerini ve toplumun tamamını tehdit eden, sağlık zararlarının yanında, ekonomik ve sosyal sorunlara da neden olan önemli bir halk sağlığı problemidir. Dünya genelinde artan uyuşturucu kullanımı Türkiye için de risk oluşturmaya başlamıştır. Ayrıca uyuşturucuya karşı etkin mücadele için kamu kurumlarında ortak bir dil oluşturulması iletişim süreçlerinin doğru yönlendirilmesi büyük önem arz etmektedir. Bu nedenle 2014 yılında tüm kamu kurumlarının dahil olduğu topyekun bir mücadele kararı alınmış ve bu kapsamda Başbakanlık Genelgesi yayınlanmıştır. İlimizde de 2012 yılından beri sekreterya hizmetleri müdürlüğümüz tarafından yürütülen ve 30 kurumun temsilcilerinden oluşan Uyuşturucu ile Mücadele İl Kurulu Sayın Valimiz başkanlığında çalışmalarını sürdürmektedir. Aylık olarak toplantılar gerçekleştiren kurulda ilimizde yapılan çalışmalar değerlendirilmekte aracılığıyla hem Merkezi Hekim Randevu Sistemi üzerinden kliniklerden randevu alınabilmekte hem de danışmanlık hizmeti sunulmaktadır” diye konuştu. Program konuşmaların ardından Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Tıp Fakültesi Psikiyatri Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ömer Böke’nin sunumuyla devam etti. Programa Samsun İl Emniyet Müdürlüğü Uyuşturucu ile Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri ve narkotik köpekler de katıldı.(iha)

www.mirkuzeygazetesi.com.tr

Mir Mehmetoğlu Gıda Mad. San. ve Tic. Ltd. Şti. Adına Tüzel Kişi Temsilcisi

Niyazi YEŞİLLER YAYIN KURULU Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Hamdi Büklü Sayfa Editörü Mutlu Baymak Haber Merkezi Hüseyin Güneş Akbulut

Genel Müdür Nusret Yeşiller

Hukuk Danışmanı Av. Doğan Pehlivan

Genel Yayın Yönetmeni Betül Akbulut

Dizgi-Grafik Yeşiller Grafik Tasarım www.yesillermatbaa.com

İnternet Editörü Seyhan Yeşiller

Baskı Sorumlusu Ekrem Ezim

Yayın Türü Baskı Tesisi Yerel Süreli Mir Mehmetoğlu Gıda Mad. San. ve Tic. Ltd. Şti. Yeşiller Grafik Tasarım Reklam ve Matbaa Gazetemiz basın ahlak kurallarına uymayı taahhüt eder. Köşe yazıları ile ilgili hukuki sorumluluk yazarlara aittir. Gazetemiz İHA Abonesidir. Adres Sakarya Mah.Sakarya Cad. No:43/B Fatsa/ORDU Tel : 0452 407 10 11 Faks : 0452 407 10 12 E-Posta : gazetekuzey@gmail.com

Bağlılıkla bağımlılık arasında çok ince bir çizginin bulunduğunu belirten Uzman Psikolog Pelin Su Uzun, çoğu annenin çocuğuna ne yazık ki bağımlı bir durumda yaşadığını söyledi. Uzman Klinik Psikolog Pelin Su Uzun, “Çocuk doğum öncesi dönemden başlayarak annesiyle sürekli bir etkileşim içinde olduğu için anne ile çocuk arasında, annenin hamileliğiyle birlikte başlayan çok özel bir ilişki bulunur. Bebek, annesine dokuz ay boyunca onu hayatta tutacak göbek bağı ile bağlıdır. Fiziksel olarak doğumla birlikte kesilen bu bağ, ruhsal olarak devam eder, yani hayali göbek bağıyla dolaşan bir dürü yetişkin görmek mümkündür” dedi. Bağlanma olarak adlandırılan durumun kısaca anne ile çocuğu arasında kurulan ilişki olduğunu ifade eden Uzman Klinik Psikolog Pelin Su Uzun, “Doğumdan sonraki ilk üç ayda bebek; anne ve kendisini bir bütün olarak algılar, kendisini onun bir uzantısı, annenin bedenini kendi bedeninin bir parçası gibi görür. Ancak üçüncü aydan sonra çocuk, dış dünyanın farkına varır ve anneyi de farklı birisi olarak algılar. Dördüncü aydan sonra bebek, anneye bağlanmaya başlar. Bu bağlanma aslında anne ve bebeğin ayrışmasının da birinci aşamasıdır. Bebek, annesi yanından uzaklaşınca ağlar. Bu aylardan itibaren annenin, çocuğun ihtiyacı olmadığı zamanlarda da onun sürekli olarak yanında olması, ondan başka hiçbir şey ile ilgilenmemesi, onu sürekli gözetimi altında tutması, yalnız oynayabilecekken bile onu yalnız bırakmaması, ona sürekli müdahale etmesi, anne çocuk arasında bağlılıktan ziyade bir bağımlılığın oluşmasına olanak verir” diye konuştu.

‘Benim varlığım çocuğum için daha güvenli’ diye düşünen annelerin, aslında çocuk için hiçbir ayrılık süresine izin vermeyerek bilinç dışında çocuklarını ayrılıklara hassas kılmakta olduğunu kaydeden Uzman Klinik Psikolog Pelin Su Uzun, “Anne, her durumda çocuk için karar verip onun adına adımlar atarak çocuğun kendi başına karar verebilme yetisinin gelişmesine engel olur ve bu çocuklar annesiz yaşamakta zorlanır. İlerleyen dönemlerde arkadaş ve partneriyle olan ilişkilerinde de sorunlar yaşanması kuvvetle muhtemeldir. Özellikle evlilik gibi ciddi durumlarda çocuğuyla bağımlılık ilişkisi kurmuş, kendilik değerini çocuğuyla kurduğu iç içe geçmiş ilişkiden alan, kendi dünyasını çocuğunun ihtiyaç ve taleplerini karşılama üzerine inşa etmiş anneye sahip bireylerde bu durum daha fazla görülmektedir. Burada oğlunu bir başka kadınla paylaşamadığı gibi, çocuğunun evden ayrılmasıyla birlikte büyük bir boşluğa düşer ve zihin uğraşları bu sefer oğlunun

evliliğine, mutluluğuna, rahatına kayması söz konusu olabilir. Aslında burada çift taraflı bir etkileşim vardır. Anne duygu düşünce ve davranış odağını tamamen çocuğa yönlendirir, çocukta buradan bir şekilde beslenmeyi öğrenmiştir. Çoğu bağımlı annenin, kendisine bağımlı oğlu kızı olur. Kısır döngü aradaki o hayali göbek bağını daha da güçlendirerek iç içe geçmiş ayrışamamış bir anne oğul görmek mümkündür” ifadelerini kaydetti. “Toplum da kadınlar anne olduktan sonra hep anne rolünde kalmayı seçerler” Anne rolünden başka bir role bürünmediklerini vurgulayan Uzman Klinik Psikolog Pelin Su Uzun, “Cinsellik ayıptır, o artık annedir. Bir yere gidilecekse bir şey yapılacaksa önce çocuk düşünülür. Eş olma durumu ve eş ikinci plana atılır ve anne olmak sonsuz verici olmakla eşdeğer algılanır. Birey olduğunu, bir eş olduğunu unutan kadın, anne rolüne saplanıp kalır ve diğer alanlarda kaybettiği her türlü duygu ve durumu çocuğuyla

deneyimlemeye, duygusal açığı çocuğuyla kapatmaya, sevgiyi sadece evladından almaya odaklanır. Sonuç olarak ayrışamamış ve ayrıştıramamış bir bütün şeklinde tüm odağı çocuk olur. Durumun böyle gelişmemesi için hayatta farklı rollerimizin de bulunduğunu unutmamak gerekir. Anne olmak çocuğa belli bir süre eşlik etmek onun yolunu aydınlatmak gerekirse düşüp kaldığında motive ederek hayat yoluna devam etmesini sağlamaktır. Göbek bağları doğumda kesilir ve ruhsal bağ ömür boyu sürer fakat bağımlılık bizi tamamen körelterek her ilişki alanında sorun oluşturan bir neden olarak karşımıza çıkar. Özgür ruhlu çocuklar yetiştirin ve bırakın Onlar zaten size gönülden bağlı. Kendi ruhsal yaralarınızın yara bandı olarak çocuklarınızı kullanmayın, sizin sevgi nesneniz, sizin kontrolü elinizde olan kuklanız, ya da her kararını etkileyebileceğiniz bireyler olmasınlar” şeklinde konuştu.(iha)

Sıcak havalarda güneş çarpmasına dikkat

Ramazan sonrası aşırı sıcaklıklar kendini göstermeye başladı. Uludağ Üniversitesi (UÜ) Tıp Fakültesi Acil Tıp Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Şahin Aslan, güneş çarpmalarına karşı çocuk, yaşlı, diyabet, hipertansiyon, kalp ve damar hastaları ile çok ilaç kullananların dikkatli olmaları uyarısında bulundu. Prof. Dr. Şahin Aslan, sıcak yaralanmalarının ısı artışına vücudun fizyolojik cevap vermekte yetersiz kalması veya azalması sonucu görüldüğüne işaret ederek, “Genellikle 40 derece üzerinde görülmekle birlikte artan nem oranında ve riskli gruplarda daha düşük sıcaklıklarda da görülebilir. Yüksek derecelerde güneşe maruz kalan her kişi güneş çarpması açısından risk al-

tında olmakla birlikte, özellikle çocuklar, yaşlılar, diyabet, hipertansiyon, kalp ve damar hastalığı, yoğun ilaç kullananlar risk altındadırlar” dedi. Güneş çarpmasına maruz kalan kişilerde ilk önce terleme yoluyla sıvı ve elektrolit (tuz) kaybı olduğuna dikkati çeken Aslan: “Bu kayıp vücudun kompanse edebileceği miktarlar üzerine çıkarsa kişilerde halsizlik ve bitkinlik baş gösterir. Sıcak dönemlerde aşırı efor sonrasında vücuttaki dengesiz sıvı ve elektrolit kayıpları kaslarda kasılmalara ve kramlara sebep olabilir. Yine vücut artan bu sıcaklığı düşürebilmek için periferdeki (deri yüzeyine yakın) kan damarlarında genişlemeye gider. Ancak hava sıcaklığı çok yüksek olursa kanın

bu şekilde deri yüzeyine yakın dolaşması da fayda vermeyeceği gibi, kanın periferde göllenmesine, bunun sonucunda da hipotansiyona, taşikardiye, yani kalp atışlarının artmasına, baş dönmesine ve ilerleyen dönemlerde de şuurun bozulmasına sebep olabilir. Beraberinde bu hastalarda baş ağrısı, bulantı-kusma da görülebilir. Terleme mekanizmasını azaltan nemli ortamlar, aşırı miktarda yiyecek tüketmek ve alkol kullanmak sıcak çarpmalarını kolaylaştır” dedi. Sıcak yaralanmalarında cildi hassas olanlarda özellikle de çocukluk yaş gruplarında 1. derece yanıklar da meydana gelebileceğini vurgulayan Aslan, etkilenmiş deri bölgesinin kızarık, hassas ve ağrılı olabileceğini söyledi. Aslan

böyle durumlarda soğuk uygulamalar ve rahatlatıcı kremlerinfayda sağlayabileceğini açıkladı. Güneş çarpmasından nasıl korunulur? Prof. Dr. Şahin Aslan, sıcak havalarda 11.00 ve 15.00 saatler arasında güneş maruziyetinin önüne geçilmesi için dışarı çıkılmaması gerektiğinin altını çizdi. Bilhassa risk gurubundaki kişilerin bu hususta hassasiyet göstermeleri gerektiğini kaydeden Şahin Aslan, “Yeterli miktarda sıvı tüketimine özen gösterilmelidir. Sıcak çarpması meydana gelmiş ise şahıslar sıcak ortamdan serin, en azından gölge bir ortama alınmalıdır. Tedavinin maksadı, artmış olan vücut ısınsını düşürmek olmalıdır. Elbiseleri çıkarılarak boyun, kasık ve koltuk altı bölgelerine soğuk kompresler (soğutulmuş havlular veya buz paketleri) uygulanabilir. İmkân varsa bilinçli hastalarda soğuk duş vücut ısısını azaltmak için faydalı olacaktır. Ancak soğuk uygulamaları şahsın titremesine sebebiyet vermemelidir. Buharlaşmayı artırabilmek için imkân varsa fan/vantilatör kullanılabilir. Bilinçli hastalarda ağız yoluyla sıvı tüketimi artırılmalıdır. Sıcak çarpmalarına bağlı bilinç kaybı oluşmuşsa şahıs için serin bir ortam sağlanırken ileri tetkik ve tedavi için 112 ye haber verilerek hastanın hastaneye erken ulaştırılması gerekir”(iha)


3

1 TEMMUZ 2017 CUMARTESİ

İÇİMİZDEKİ KAHRAMANLAR 15 TEMMUZ’U ANLATTILAR

/ Hamdi BÜKLÜ 1’den devam Fatsa Belediyesi Kültür Sarayında Fatsa İlçe Kaymakamlığının öncülüğünde düzenlenen ve Gençlik ve Spor Bakanlığı tarafından yürütülen “ İçimizdeki Kahramanlar” projesi kapsamında darbe gecesi sokağa dökülerek kahramanlık destanı yazan Ordulu Kerim Eren, Muhammet Enes Karagöz, Nevra Akdemir 15 Temmuz gecesi yaşadıklarını programa katılan vatandaşlarla paylaştılar. Gerçekleşen programa Fatsa Kaymakamı Mehmet Yapıcı, Fatsa Belediye Başkanı Hüseyin Anlayan, AK Parti Fatsa İlçe Başkanı Abdullah Uçar, MHP Fatsa İlçe Başkanı Eftal Mutlu, Saadet Partisi Fatsa İlçe Başkanı İsmail Koçan, daire amirleri, STK Temsilcileri, siyasi parti başkanları ve çok sayıda vatandaş katıldı. DARBE GİRİŞİMİN OLDUĞUNU FARK ETTİK 15 Temmuz kahramanlarından Kerim Eren, “Yıllar öncede bu tür darbeler yaşadık direndik fakat silahlara çok direnemedik. FETÖ darbe girişimi öncesinde umreden gelmiştik ve biranda üzerlerimizde uçaklar uçuyor, önümüzden tanklar geçiyordu. Neler olduğunu şaşırdık fakat sonrasında televizyonlara baktığımızda böyle bir girişimin olduğunu fark ettik. Cumhurbaşkanımız, vatandaşlar sokağa çıksın deyince hep birlikte çıktık dışarı çıktık. Vakitsiz okunan salalarla birlikte dışarı çıktık ve direnmeye başladık. Türkiye Büyük Millet meclisinin orada tüm ailemizle direnmeye gittik ve oraya atılan bomba sonucu şaramplel parçaları gelmesi sonucu yaralandım. Yaralandığımı fark ettikten sonra yine de yılmadan aynı yerimde kalarak ailemle birlikte o geceyi sokakta geçirdik. Sonrasında bayıldım ve kendimi ayıldığımda hastanede buldum. Sonrasında gelişmeleri takip ettim ve Türkiye’nin darbe girişiminden kurtulduğunu gördük ve mutlu oldum. Allah bize bir daha böyle

Binlerce kişi son yolculuğuna uğurladı! / Hamdi BÜKLÜ 1’den devam Ordu’nun Korgan İlçesinden, Atatürk’ün naaşını 1953 yılında Anıtkabir’e taşıyan askerler arasında yer alan ve Merhum Kirazhoca Efendinin Oğlu 87 yaşındaki Mustafa Akkiraz, hayat mücadelesini yitirerek, Fatsa’da vefat etti. Merhum Mustafa Akkiraz’ın acı haberi başta ailesini, akrabalarını, dostlarını ve sevenlerini derinden üzdü. Merhum Akkiraz’ın cenaze namazı Fatsa Orta Büyük Camiinde Cuma Namazına müteakip kılındı. Merhum Akkiraz’ın cenazesine katılan binlerce seveni, son görevlerini yaptılar. Akkiraz’ın naaşı cenaze namazından sonra Korgan İlçesindeki Aile Kabristanlığında toprağa verildi. ATATÜRK’ÜN NAAŞINI TAŞIMIŞTI! 1953 yılında Anıtkabir’e Atatürk’ün naaşını taşınmasıyla ilgili

hasta yatağında o anları anlatan Merhum Hacı Mustafa Akkiraz, “Atatürk’ü omuzlarda taşıdık ve Anıtkabir’e naklettik. Onun naaşını taşırken çok duygulandım. Bol bol içimden dua ettim ve salavat getirdim. Atatürk’ün naaşını omuzlar üstünde taşıyıp Anıtkabir’e götürerek defin işlerine yardımcı olmuştuk. O günü hiç bir zaman aklımdan çıkmadı. Geçen 10 Kasım günü televizyon

karşısında Atatürk’ü anma programını hasta yatağımda izlemeye başladım. Atatürk’ün Anıtkabir’e nakli sırasında ekranda birden kendimi görünce göz yaşlarıma hakim olamadım” diyerek, duygularını aktarmıştı. Mir Kuzey Gazetesi olarak, Merhum Hacı Mustafa Akkiraz’a Yüce Allah’tan rahmet ve mağfiret, kederli ailesine başsağlığı diliyoruz.

inanç değerlerinden asla taviz vermeyen Tahtaköprü Mahallesi’ndeki Bolluk ve Bereket Duası’nda Mevlid-i Şerif’in orijinal hali okundu. Kur’an-ı Kerim tilavetinden sonra 7 müezzin, 7 Yasin ve 7 kez ezan okudu. Bu uygulamanın asırlardır devam ettiği ifade edildi. Öğle namazından sonra 2 rekat şükür namazı kılındı, ayakta avuç içleri aşağı vaziyette dua edildi. Yine geleneksel yemeklerden keşkek ve kuzu etinden yapılmış yahni ikram edildi. Misafir masalarına her haneden bir kişi oturarak konuklarla ilgilendi. Keşkek ve yahni ustası 70 yaşındaki Nasip Türkel, 30-40 yıldan beri aşçılık yaptığını, geleneksel yöntemle yapılan yemeklerin daha lezzetli olduğunu söyledi.

mediğini belirterek, “Her masaya bir hane reisi oturur, yemek sonunda o masada bulunanları kendi evine götürerek ikramda bulunur. Misafire çok değer verilir, bu asla değişmez. Mevlitten sonra 7 Yasin, 7 ezan okunması sadece bizim mahallede vardır. Bu gelenek hiç bozulmadan günümüze kadar geldi. Bundan sonra da yaşayacak” dedi. Türkel, “Bu tür duaları bir şahsın yapmasına müsaade edilmez. Çünkü burada amaç birlik ve beraberliktir. Herkesin katkıda bulunmak istemesi çok güzel bir duygu. Birlik ve beraberlik içinde yapılması en güzeli” şeklinde konuşarak geleneklere bağlılığı dile getirdi. Tahtaköprü Sosyal Yardımlaşma ve Kalkınma Derneği Başkanı İbrahim Kılıç birlik ve beraberlik içinde yapılan geleneksel etkinliklerin kültürün yaşamasına katkıda bulunduğunu, mahalle sakinlerinin geleneksel kıyafetten de asla taviz vermediğini belirtti. Duaya katılanlara keşkek ve yahni ikram edildi.(iha)

Asırlara meydan okuyan gelenek durumlarla karşılaştırmasın” diye konuştu. ŞARAMPLEL PARÇASI İLE YARALANDIM Darbe olduğu akşam Fatih Sultan Mehmet Köprüsünde olduğunu belirten Muhammet Enes Kocagöz isimli konuşmacı ise, “Dışarı çıktım ve tanklara karşı direndim. Ailemle birlikte orada direnme esnasında uçaklardan atılan şaramplel parçası ile yaralandım. Hastaneye kaldırıldım ve tedavi olduktan hemen sonra tekrar direnmek için, ülkemim birliği için tekrar meydanlarda yerimi aldım. Yaşım küçük olsa bile devletimize karşı uzanan ellerin her zaman karşısında oldum ve olmaya da devam edeceğim”dedi. Programın sonunda 15 Temmuz şehitlerinin yakınlarına, Demokrasi Kahramanlarına Türk Bayrağı takdim edilirken, vatandaşlar Kahramanlarla hatıra fotoğrafı çektirdiler. MİLLİ BİLİNÇ OLUŞMASI GEREKİYOR Programla ilgili kısa bir açıklama yapan Fatsa İlçe Gençlik ve Spor Müdürü Halil Bekyürek, “Gençlik ve Spor Bakanlığı tarafından ülke genelinde 81 ilde ve büyük ilçelerde organize edilen, Fatsa Kaymakamlığımız tarafından düzenlenen “ İçimizdeki Kahramanlar” projesi kapsamında 15 Temmuz gecesi şehitlerimizi anma ve gazilerimizi yad etme maksadıyla bir program düzenlendi. Çok önemli bir prog-

ram olduğunun altını çizmek isterim. Çünkü, 15 Temmuz’u gelecek kuşaklarımıza anlatmamız lazım ki, FETÖ’nün yapmış olduğu bu darbe girişimlerinin olmaması için. Bu milli bilinçlenmeyle olur ve milli bilinç oluşması bu tür etkinliklerin düzenlenmesiyle oluşur. Bu bağlamda bu etkinliğin ” Fatsa’mızda yapılmasını sağlayan Gençlik ve Spor Bakanımız Sayın Akif Çağatay Kılıç’a, Ordu İl Gençlik ve Spor Müdürümüz Mustafa Genç’e ve Fatsa Kaymakamımız Mehmet Yapıcı’ya ve Fatsa Belediye Başkanımız Hüseyin Anlayan’a çok teşekkür ediyorum ”şeklinde konuştu. GEÇMİŞİN GELECEĞE IŞIK TUTMASI AMACIYLA Son olarak ise Fatsa Gençlik Merkezi Müdürü Beraat Şahin, “Gençlik ve Spor Bakanlığı yaşanan bu vahim hadiseyi gençler tarafından bilinçli bir şekilde anlaşılması, geçmişin geleceğe ışık tutması amacıyla Türkiye’nin değişik bölgelerinde, illerde ve daha sonra ilçelerde bu tür programları gerçekleştirmekte. Bu programı ilerde valilik düzenlerken, ilçelerde ise kaymakamlık himayesinde düzenliyor. Bu noktada İlçe Kaymakamımız Mehmet Yapıcı’ya ve salonun kullanımı noktasında ise Fatsa Belediye Başkanımız Hüseyin Anlayan’a çok teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı. Düzenlenen program günün anısına çekilen hatıra fotoğrafıyla son buldu.

Samsun’un Vezirköprü ilçesinde, asırların değiştiremediği gelenek devam ediyor. İlçeye 50 kilometre uzaklıkta adını bir tahta köprüden alan, Yörüklerin yurt edindiği Tahtaköprü Mahallesi 350 hane ve 2 bin 100 nüfustan oluşuyor. Gelenek giyim, adet ve inanç uygulamaları ile kültürüne bağlı kalan mahallede geleneksel “Bolluk ve Bereket Duası” yapıldı. Etkinlikteki uygulamaların ilçenin hiçbir mahallesinde olmadığı Bolluk ve Bereket Duası’nın asırlar önce yapılan duaların aynısı olduğu, modern hayatın gelenekleri değiştiremediği belirtildi. Diğer mahalleler duayı nisan ve mayıs ayında yaparken, Tahtaköprü Mahallesi’nin haziran sonunda yaptığı, diğer mahallelerin aksine misafirlere ikram için büyükbaş hayvan değil küçükbaş hayvan kesildiği ifade edilerek bu dua için 30 koyunun kesildiği, duaya yaklaşık 2 bin 500 kişinin katıldığı açıklandı. 7 müezzin, 7 Yasin ve 7 ezan Geleneksel kültüründen ve

“Herkesin katkı sağlamasına imkan veriliyor’’ Mahalle Muhtarı Hasan Türkel, kültür yaşantılarından asla taviz vermediklerini, Mevlid-i Şerif’in asırlar önce nasıl okunduysa bugün de aynı şekilde okunduğunu, adetlerinin değiş-


4

1 TEMMUZ 2017 CUMARTESİ

“Gayretlerimiz sürüyor” Organik gübre dağıtıldı!

1’den devam Ferhat gibi dağları delerek ulaşımda yeni yollar açarken, kale gibi duvarlarla açtığımız bu yolları koruma altına alıyoruz. Yollarımızı çamur halde değil, asfaltını dökerek vatandaşımızın hizmetine sunuyoruz. Söz verdiğimiz her hizmetin takipçisiyiz” dedi. İLÇELER ŞANTİYEYE DÖNÜŞTÜ Ordu Büyükşehir Belediyesinin son günlerde yürüttüğü çalışmalardan bazıları ise şöyle: Altınordu ilçesinde turizme can katacak önemli arterlerden biri olan ve tamamlandığında 3 şeride çıkacak 7.60 km’lik Boztepe yolunda kazı, dolgu ve yol genişletme ile sanat yapısı çalışmaları sürdürülürken, toplam

uzunluğu 8 km olan Kayabaşı-Topluca-Gökömer-Gerce grup yolunda kazı, dolgu, yol genişletme ve yol terasman çalışması yapılıyor. 1 km uzunluğa sahip Fatsa Sakarya Caddesi’nin 600 metrelik kısmında sıcak asfalt çalışması tamamlandı ve kalan kısımlarda kazı dolgu çalışması devam ediyor. Yine ilçeye bağlı Yassıbahçe-Bolaman bağlantısının 200 metrelik bölümünde taş duvar çalışması tamamlanırken, heyelanlı olan bölgede yollar sanat yapısı ile koruma altına alındı. Korgan ilçesinde tarihinin en büyük altyapı yatırımına imza atarak 580 metre uzunluğa sahip şehir merkezinde altyapı, kazı, dolgu ve pmt serim çalışması yapan ekipler, sıcak asfalta hazır hâle getirilen yolda kısa zaman

sonra çalışmalara başlayacak. Toplam uzunluğu 13.50 km olan Gölköy ilçesine bağlı Alanyurt-Karahasan-Düzyayla yolunun 3 km’sini sıcak asfalt konforuyla buluşturan ekipler, kalan kısımlarda onarım, yol genişletme ve altyapı çalışmalarını sürdürüyor. 4 km uzunluğa sahip Gürgentepe ilçesine bağlı Hasancık-Bahtiyarlar yolunda onarım çalışmaları devam ederken, 3.5 km uzunluğa sahip Çatalpınar ilçesi Güneyce-Gündoğdu bağlantısının 2.5 km’lik kısmında onarım ve yol genişletme çalışmaları ise tamamlandı. Ulubey Şehit Metin Aydın Sokak’taki sözü verilen 400 metrelik bölüm ise yapılan çalışma ile sıcak asfalta kavuştu.

“Arabuluculukta önümüz açılmalı”

1’den devam Ordu SMMM Oda Başkanı Bahadır Baş; Mali Müşavirlerinde Arabuluculuk Yapmasını Talep Ediyoruz.”” ‘‘Dış Ticaret Muhasebesi ve KDV Uygulamaları seminerimize hoş geldiniz. 30 Haziran ve 1 Temmuz tarihi ile ilgili değişiklikler ve bazı son günler var. Öncelikle bunları hatırlatmak istiyorum. Yevmiye defterlerinin kapanış tasdiki 30 Haziran tarihi son günüdür. Türk Ticaret Kanunu’na göre ceza söz konusu. Bunu mükelleflere hatırlatmak isteriz. Az tehlikeli iş yerlerinde, iş sağlığı uygulaması 2017 tarihi itibariyle uygulanmaya başlanacaktı. Bunu 1 Temmuz 2020 tarihine kadar ertelendi. İş güvenliği uzmanı, işyeri hekimi istihdamı zorunluluğunun 1/7/2020 tarihine ertelenmesi sadece az tehlikeli sınıfta yer alan ve büyük bölümü az sayıda kişinin çalıştığı muhasebe bürosu, bakkal, manav, sigortacı, banka gibi 50 kişiden az çalışanı olan işyerlerinde iş güvenliği uzmanı, işyeri hekimi çalıştırma yükümlülüğüne ilişkindir. Tehlikeli ve çok tehlikeli işyerlerinde tüm yükümlülükler devam ettiği, gibi az tehlikeli işyerlerinde de 2012 yılından bu yana tüm işyerleri için geçerli olan risk değerlendirme raporu

ve acil durum planlarının hazırlanması, İSG eğitimleri, çalışan temsilcisi ve destek elemanı atamaları gibi yükümlülükler aynen devam etmektedir. Meslek mensuplarının da arabulucu olmasını talep eden Baş; Arabuluculuk 4 yıllık hukuk fakültesi mezunları için hayata geçirilmiş bir düzenleme. Biz bu konuda Odalar ve TÜRMOB olarak itirazlarımızı belirttik. Kendi konusunda uzman olan herkesin biz arabulucu olmasını istiyoruz. Sadece hukuk bilenin muhasebeden anladığını, sadece hukuk bilenin mimarlıktan, mühendislikten anladığını iddia etmek kabul edilebilir bir uygulama değildir. Meslek mensuplarımızın da arabuluculuk konusunda önünü açılmasını istiyoruz talep ediyoruz.’’ Dedi. Artık meslek mensuplarının kayıt girme, hesapları oluşturma, mizanları çekme fonksiyonu, kayıtlarla uğraşma fonksiyonu yakın bir gelecekte tarih olacak diye gözüküyor. Meslekte bir değişim yaşanıyor, bunun farkında olmamız lazım. Bu değişime ayak uyduranlar gereken hakka ve emeğe sahip olacaklardır. Meslek mensupları yakın gelecekte başka fonksiyonlar üstlenecek, mali müşavirlik yanında güvenilir işletme danışmanlığı yapacaklar’’ Dedi.

Bursa SMMM Oda Başkanı Ahmet Hikmet Sönmez; Ordu’da Olmaktan Mutluluk Duyuyorum. Ordu SMMM Odasının Çalışmalarını Beğeniyle Takip Ediyorum. ‘‘Öncelikle bu etkinlik vesilesi ile sizlerle Şehr-i Ordu’da bir araya gelmekten mutluluk duyduğumu belirtmek isterim. 13 Haziran’da mesleğimizin yasal statüye kavuşmasının 28. Yılını kutladık. Bu süre içerisinde birçok konuda mesleki gelişmeler kaydedilmekle birlikte ülkemizin demokratik gelişimindeki aksaklık ve topal gidiş doğal olarak bizleri de etkilemiştir. TMMOB-Barolar Birliği, Türk Tabipler Birliği vb. gibi Meslek Örgütlerinin oluşturduğu mücadele geleneği ne yazık ki bizde oluşmamıştır. Mesleğimizin temel sorunlarının çözümü konusunda adım atılmasını bekliyoruz. Bu konuda TÜRMOB un senelerdir uyguladığı uzlaşı ve hoş görü adımı ve uzattığı el hep boşlukta kalmıştır. Artık bu anlayıştan vaz geçilmelidir. TÜRMOB’da yeni dönemde dokuz aydır hep engellemeler ve mesleki konulara çözüm bulmak yerine hep makamlar ve mevkiler için uğraşanlara genel kurulun iradesinin üzerine çıkmaya çalışanları gördük. Bunlardan vaz geçilmesini kalıcı ve meslek için çözümlere destek olunmasını bekliyoruz. Adaletin herkese eşit koşullarda sağlanacağı bir dünya, bir bölge, bir ülke ve meslek ortamı diliyorum.’’ Dedi. Uludağ Üniversitesi Öğretim Görevlisi Yaser GÜRSOY ise, ‘‘Ben daha yakınlarımı görmeden bugün buraya geldim. Sizler bizim en yakınlarımızsınız o yüzden hepiniz hoş geldiniz. Özellikle bu konudaki katkılarınız için teşekkür ediyorum.’’ dedi. Konuşmasının devamında seminerle ilgili sunumunu gerçekleştirdi. Seminer Sonunda Konuklara plaket takdim edildi.

1’den devam Organik tarım üretiminde kimyasal girdi kullanılamayacağı için bitki besleme ve toprak düzenleyici olarak organik gübre kullanımı gerekli görülmüştür. Bu sayede toprağı organik maddece zenginleştirmek, toprağın yapısını iyileştirmek, bir miktar besin elementi ilave etmek, verilen besin elementleri ile toprakta bulunan mevcut besin element-

lerinin alimim kolaylaştırmak ve üründeki verim ve kaliteyi artırmak amaçlanıyor. Bu bağlamda proje kapsamında organik fındık tarımı yapan Altınordu ilçesinde 7, Perşembe ilçesinde 5, Kumru ilçesinde 9 ve Ünye ilçesinde 4 üreticimize birer ton olmak üzere toplam 25.000 kg organik gübre verilmiştir. Dağıtımı yapılan gübreler, “Tarımda Kullanılan Organik, Organomineral Gübreler ve Top-

rak Düzenleyiciler İle Mikrobiyal, Enzim İçerikli ve Diğer Ürünlerin Üretimi, İthalatı ve Piyasaya Arzına Dair Yönetmelik” şartlarına uygun olup, Bakanlık tarafından yetkilendirilmiş kuruluşlarca sertifikalandırılmış, tescilli ve lisanslı gübrelerdir. Yine aynı üreticilerimize, fındık bahçelerinin rahatça görülebilen yerlerine asılmak üzere 4’er adet 50x30 cm ebatında toplam 100 adet tabela teslim edildi.

Vosvoslar yayla turunda

1’den devam Ordu Büyükşehir Belediyesinin sponsorluğunda gerçekleştirilen 14. Vosvos Festivali için Türkiye’nin her yerinden gelen vosvoslar, Ordu’nun alabildiğince yeşil yaylalarında tur atmaya devam ediyor. Yaklaşık 100’e yakın vosvos ve 150’ye yakın vosvosseverin

katıldığı festivalin ikinci gününde Çambaşı Yaylası ve Mesudiye’nin Yeşilce Yaylaları gezildi. Vosvoslar, geçtikleri yerlerde yayla halkı tarafından büyük ilgi ile karşılandı. Davul zurna eşliğinde karşılanan vosvosseverler, yayla halkı ile birlikte eğlendi. Akşamları kamp ateşi etrafında

buluşan vosvosseverler, sırasıyla Yeşilce, Armut Alağı, Kaleboynu Obası, Ablak Taşı bölgelerini gezecekler ve 2 bin 500 metre yüksekliğindeki Karagöl’e tırmanacaklar. Festival kapsamında Devlet Senfoni Orkestrası da yaylarda konser verecek.(iha)


5

1 TEMMUZ 2017 CUMARTESİ

“Misliyle karşılık bulacak” Veda ziyaretleri devam ediyor!

1’den devam Kurtulmuş, beraberinde Sağlık Bakanı Recep Akdağ ile geldiği Adıyaman Havaalanı’nda, TBMM Başkanvekili Ahmet Aydın,Vali Yardımcısı Murat Süzen ve bazı milletvekillerince karşılandı. Burada gazetecilerin sorularını cevaplandıran Kurtulmuş, Suriye’nin Afrin bölgesinden terör örgütü YPG mensuplarınca Türkiye tarafına taciz ateşleri yapıldığı hatırlatılarak, yakın bir tarihte bölgeye yönelik kara harekatı planı olup olmadığı yönündeki soru üzerine şöyle konuştu: “Şimdi bir kere şunu açıkça ifade edelim, Suriye’nin kuzeyindeki terör oluşumlarıyla ilgili Türkiye’nin tavrı başından beri net ve açıktır. Biz Suriye’nin toprak bütünlüğünden yanayız. Suriye’nin toprak bütünlüğünü parçalayacak olan her türlü siyasi oldu bittiye karşı tavır içerisinde olduğumuzu ifade ediyoruz. Ayrıca terör örgütleriyle uluslararası camia mücadele ederken diyelim ki DEAŞ’ı orada belli yerlerden çıkarırken onun yerine başka terör örgütlerini getirmenin hiçbir şekilde Suriye’nin geleceğine faydası olmayacağını, barışın sağlanmasına da en ufak bir katkıda bulunmayacağına başından beri ifade ediyoruz.

Ancak ne yazık ki başta Amerika Birleşik Devletleri olmak üzere bazı müttefiklerimizin YPG/ PYD konusundaki şimdiye kadar çok da net olmayan tavırları Suriye’deki meseleleri belli bir noktaya getirmiştir. Bugün artık kendileri de YPG/PYD seçeneğinin kendileri için stratejik bir adım olmadığını, elleri mahkum olarak böyle bir tavır içerisinde olduklarını söylüyorlar ancak bizim için YPG/PYD, PKK’dan farklı bir oluşum değildir.” “BU KONUDA TAVİZ YOK” Bu konuda hiçbir şekilde taviz vermeceklerine işaret eden Kurtulmuş, ABD’nin bu yanlıştan bir an evvel vazgeçerek orada meşru güçlerle DEAŞ’a karşı mücadelesini sürdürmesinin kendi menfaatleri bakımından en doğru yol olduğunu belirtti. “Nihayetinde bölgede görüyoruz, terör örgütleri üzerinden vekalet savaşı vermenin sonu yok. Bugün bir terör örgütü başka gün başka bir terör örgütü şu ülkenin desteklediği şu örgüt, falanca ülkenin desteklediği başka bir örgüt, sonra bu kadar kontrol edilemeyen örgütler ne olacak? Bunun bir adım sonrası ne olacak?” diye soran Kurtulmuş, şu değerlendirmede bulundu: “Bunun iki adım sonrası ne olacak? Bu asla Amerika’nın ulusal çıkarlarıyla da örtüşebilir

bir durum değildir. Türkiye bu meseleyi yakinen takip ediyor ve Türkiye’ye karşı yapılacak en ufak bir saldırıya hatta en ufak bir girişime ve hazırlığa da misliyle karşılık verileceğini de açıkça ifade ediyoruz.” “KARARSIZLIĞIN SONUCU” Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, ABD Savunma Bakanı’nın açıklamalarına ilişkin soruyu, “Böyle bir takım silah yardımlarını vesaire kabul etmediğimizi, tasvip etmediğimizi ifade etmek isterim. Kaldı ki bu zorunluluktan kaynaklanan bir durum da değildir.” şeklinde yanıtladı. Konun Amerika’nın kararsızlığından kaynaklı bir durum olduğuna dikkati çeken Numan Kurtulmuş, şunları kaydetti: “Yıllardır Kuzey Suriye’de, Suriye’nin kuzey bölgelerinde DEAŞ’ın nasıl bitirileceğine ilişkin herhangi bir konuda net bir tavır alamadıkları için bir kararlığı ortaya koyamadıkları için meşru, uluslararası güçlerle DEAŞ’a karşı, teröre karşı mücadeleyi bir türlü planlayamadıkları için bir adım atmışlar, iki adım geri atmışlar. Sonunda bu bir kararsızlığın sonucudur, zorunluluğun sonucu değildir. Bunu açıkça ifade etmek isterim Yanlış bir yol olduğunu ABD’nin yöneticileri de anlayacaktır.”

1’den devam Son Valiler Kararnamesi ile Sakarya Valiliği görevine atanan Ordu Valisi İrfan Balkanlıoğlu veda ziyaretleri kapsamında Altınordu Belediye Başkanı Engin Tekintaş’ı ziyaret etti. Vali Balkanlıoğlu, Altınordu Belediye Başkanı Engin Tekintaş ve Belediye Başkan Yardımcıları tarafından kapıda karşılandı. BALKANLIOĞLU: “BELEDİYELER VE BELEDİYE BAŞKANLARI İLE UYUM İÇERİSİNDE ÇALIŞTIK” Altınordu Belediye Başkanı Engin Tekintaş’ın makamında gerçekleşen ziyarette konuşan Ordu Valisi İrfan Balkanlıoğlu, Ordu’da görevde bulunduğu 3 yılın rüzgar gibi geçtiğini söyledi. Görev yaptığı süre zarfında belediyeler ile uyum içerisinde çalıştıklarını dile getiren Balkanlıoğlu, “3 yıl bizim için rüzgar gibi geçti. Çünkü mutlu ve huzurlu bir görev yaptık. Bunu Ordu’nun güzel-

liğine ve bu güzelliğin insanlara yansımasına borçluyuz. Ordu’ya geldiğim için Ordu’da görev yaptığım için çok mutluyum. Bizim en yakın mesai arkadaşlarımız Belediye Başkanları ve belediyelerdir. Bu bilinçle hep birlikte çalıştık ve ne zaman bir ihtiyaç olsa Engin Tekintaş’ı aradık ve en yakın destekçimiz oldu. Birlik ve beraberlik içerisinde çalışmış olmamızın Ordu’nun tanıtımına büyük katkısı oldu. Bu uyumlu çalışma ile Ordu’nun turizm oranlarında gözle görülür artışlar yaşandı. Hepimiz hizmet için buradayız, bizi bağrına basan Ordululara, Belediye Başkanlarına ve bugün bizi ağırlayan Engin Tekintaş’a teşekkür ediyorum” dedi. BAŞKAN TEKİNTAŞ: “VALİMİZ ORDU’NUN GELECEĞİNE ÖNEMLİ KATKILAR SUNDU” Ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile getiren Altınordu Belediye Başkanı Engin Tekintaş, Vali İrfan Balkanlıoğlu’nun göreve başladığı ilk günden bu yana çok başarılı işlere imza

Yollar güvenli hale geliyor

Gürsoy, son yolculuğuna uğurlandı

1’den devam Uğur Gürsoy için ilk tören, OBBKT salonunda ailesi, sanatçı arkadaşları ve yakınlarının katılımıyla gerçekleşti. Gürsoy hakkında duygu ve düşüncelerin paylaşıldığı törenin ardından, Ordu Büyükşehir Belediyesi merkez yerleşkesi önünde protokolün ve Orduluların katılımıyla ikinci tören düzenlendi. Törende ilk konuşmayı yapan Ordu Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Recep Aydın, yaşamını Ordu iline adayan Uğur Gürsoy’u gazeteciliğin duayeni olarak gördüklerini ve bu ismi her daim yaşatacaklarını belirtti. Samsun Gazeteciler Cemiyeti Onursal Başkanı Necdet Uzun

ise Ordu basınının yeni jenerasyonunun Uğur Gürsoy’dan çok şey öğrendiğine vurgu yaparak, “Sayın Gürsoy’un bize öğrettiği; ilkeli duruş, adam gibi gazetecilik ve haberi namusumuz olarak bilmektir” dedi. Altınordu Belediye Başkanı Engin Tekintaş da iyi insanların kolay yetişmediğine değinerek, “Uğur ağabeyimiz, bu zamana kadar Ordumuz için hep iyi örnekler oluşturdu” diye konuştu. Ordu Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekili Ahmet Çoruh, “Allah mekânını cennet eylesin” diyerek başladığı konuşmasında, “İlimizin sosyal ve kültürel hayatında derin izler bırakmış, birçok kabiliyeti ve önemli sıfatı kendisinde bulundurmuş, Ordu aşığı ve Ordu sevdalısı Uğur Gürsoy’u kaybetmenin derin üzüntüsü içe-

risindeyiz. Bize miras olarak bıraktığı OBBKT’yi en güzel şekilde yaşatacağız” şeklinde konuştu. Ordu Valisi İrfan Balkanlıoğlu da yaptığı konuşmada, herkesin dünyada misafir bulunduğunu ve önemli olanın geride önemli eserler bırakmak olduğunu ifade etti. Uğur Gürsoy’un da geride çok güzel eserler bıraktığına vurgu yapan Vali Balkanlıoğlu, en önemli eserinin ise OBBKT ve güzel anıları olduğunu söyledi. Törende son konuşmayı gerçekleştiren Ordu Milletvekili Oktay Çanak, Uğur Gürsoy’un yaşantısı ile Ordu iline kimlik kazandırmış, ender şahsiyetlerden biri olduğunu belirtti. Gürsoy’un yaşadığı dönem içerisinde güzel anılar bırakarak dünyadan ayrıldığını ifade eden Milletvekili Çanak, “İnşallah kendisinin dolu dolu geçen hayatı gençlerimize de örnek olur ve onu örnek alan herkes, kentimize kimlik kazandırmaya devam eder” şeklindi konuştu. Gazeteci Yazar ve Ordu Büyükşehir Belediyesi Karadeniz Tiyatrosu Kurucusu Uğur Gürsoy’un cenazesi, törenin ardından Aziziye (Yalı) Camii’nde Cuma namazından sonra kılınan cenaze namazının ardından aile kabristanlığında toprağa verildi.

attığını belirtti. Vali İrfan Balkanlıoğlu’nun Ordu’nun geleceğe hazırlanmasında önemli projeler ürettiğini aktaran Başkan Tekintaş, “Valimizi belediyemizden ağırlamaktan son derece mutluyuz. Göreve başladığı ilk günden bu yana güler yüzü ile son güne kadar birlikte çalışmaktan çok mutluluk duydum. Geldiği günden bu güne şehrin konularını, şehrin tanıtımını ve bu şehrin geleceğe hazırlanmasını birlikte sağladığımıza inanıyoruz. Sakarya gibi bir ilde görev yapmak güzel bir duygu, ama biz Valimizin Ordu’dan ayrılacak olmasından dolayı üzüntülüyüz. Ben aile olarak, kişisel olarak, kamu görevlisi olarak Valimizden çok şey öğrendiğime inanıyorum. Valimize yeni görevinde başarılar diliyoruz” diye konuştu. Gerçekleşen ziyaret Vali İrfan Balkanlıoğlu’nun Altınordu Belediyesi Anı Defteri’ni imzalaması ve Altınordu Belediye Başkanı Engin Tekintaş’ın, Vali Balkanlıoğlu’na günün anısına verdiği hediyenin ardından sona erdi.

Altınordu Belediyesi, yol güzergahlarında bulunan ve sürücülerin görüş açısını engelleyen ağaçların budama işlemlerini gerçekleştirerek kaza riskinin en aza indirgenmesi için çalışmalarını sürdürüyor. Altınordu’nun iklim özellikleri bakımından bol yağış alması, bitki örtüsünün ise geniş yapraklı ağaçlardan oluşması görüş mesafesinin düşmesine neden oluyor. Bahar ayları ile birlikte artan yapraklar engebeli ve bol virajlı olan yollarda sürücülerin görüş açısının engellenmesine yol açarken kazalara da davetiye çıkarabiliyor. Altınordu Belediyesi ise bu durumun önüne geçebilmek ve kaza riskini en aza indirgemek amacıyla virajlı yol güzergahlarında yola gelen ağaç dallarını keserek budama işlemi gerçekleştiriyor. Altınordu Belediyesi Park ve Bahçeler Müdürlüğü ile Zabıta Müdürlüğü ekiplerince yol güzergahlarında bulunan ve sürücülerin görüş açısını engel-

leyen ağaçlarda budama çalışmaları devam ederken yapılan işlemlere vatandaşlar tarafından

da büyük destek veriliyor. BAŞKAN TEKİNTAŞ: “YOLA MÜDAHALE EDEN HER ŞEYİ ORTADAN KALDIRIYORUZ” Yol kenarlarında gerçekleştirilen budama işlemleri ile ilgili açıklamalarda bulunan Altınrodu Belediye Başkanı Engin Tekintaş, uygulamanın tüm mahallelerde devam ettiğini söyledi. Çalışmalar sırasında muhtarlardan ve vatandaşlardan büyük destek aldıklarını ifade eden Başkan Tekintaş, “Yol kenarlarına engel

olan ağaç ve dalları Zabıta ekiplerimiz öncülüğünde takibini gerçekleştiriyoruz. Güzergahlarda yola ve araçlara müdahale eden ne varsa ortadan kaldırmaya devam ediyoruz. Bu çalışmaları yaparken muhtarlarımızdan büyük destek alıyoruz. Yol üzerindeki ağaçların budama işlemlerini mahalle mahalle sürdürüyoruz ve büyük bir oranda da tüm mahallelerde çalışmaların sonuna geliyoruz” dedi. “HEDEFİMİZ KAZA RİSKİNİ EN AZA İNDİRGEMEK” Budama işlemleri ile yollardaki güvenliği arttırdıklarını, bu işlemler sırasında en büyük hedeflerinin kaza riskini en aza indirgemek olduğunu dile getiren Başkan Tekintaş, “Yaptığımız bu tür çalışmalar kesintisiz devam edecek. Çünkü bizim önceliğimiz ulaşım kolaylığını sağlamak. Beton yol ve sıcak asfalt yapmanın yanı sıra yolların güvenliğini de sağlamak gerekiyor. Bu sayede görüş mesafesini arttırıp, kaza riskini en aza indiriyoruz. Yol olan alanda yasal olarak başka bir engelin olmamasına özen gösteriyoruz” diye konuştu. SÜRÜCÜLER UYGULAMADAN MEMNUN Mahallelerde yapılan çalışmaları değerlendiren sürücüler ve mahalle sakinleri yapılan işlemlerin önemine vurgu yaptılar. Görüş açısının kapanmasına yol açan ağaçların budanmasının güvenli bir yolculuk sağladığını aktaran sürücüler ve vatandaşlar yapılan işlemler dolayısıyla Altınordu Belediyesi’ne teşekkür ettiler.


6

1 TEMMUZ 2017 CUMARTESİ

Fahrettin Ateşli’yi sevenleri yalnız bırakmadı! 8’inci şehidini uğurladı!

/ Hamdi BÜKLÜ 1’den devam Ordu’nun Fatsa İlçesinin tanınmış ailelerinden olan emekli bankacı Fahrettin Ateşli, uzun süredir mücadele ettiği hastalığına yeni düşerek, hayatını kaybetti. Ateşli’nin acı haberi başta ailesini, akrabalarını ve dostlarını derinden üzdü. Dolunay Mahallesi sakinlerinden Merhum Ali Ateşli’nin Oğlu Emekli Öğretmen Hamiye Ateşli’nin Eşi, Şadan, Şayan ve Ali Can Ateşli’nin Babası, Mustafa Ateşli’nin Kardeşi, Hikmet Bayındır’ın Kayınbiraderi, Merhum Mehmet Gür, Nizamettin Akyürek Ve Metin Hatipoğlu’nun Bacanağı, Garanti Bankası eski Müdürü Fahrettin

Ateşli’nin cenaze namazı Cuma namazına müteakip Orta Büyük Camiinde Namazı Kılındı. Merhum Ateşli’nin cenaze namazına binlerce kişi katılarak, son yolculuğuna uğurladılar. Cenaze namazı kılınan Merhum Ateşli’nin naaşı Oluklu Köyü Sarnıç Ma-

hallesindeki aile kabristanlığına defnedildi. Mir Kuzey Gazetesi olarak Merhum Fahrettin Ateşli’ye Yüce Allah’tan rahmet ve mağfiret, kederli ailesine baş sağlığı diliyoruz.

‘BELKİ DE SENSİN...’

1’den devam Yaklaşık 4 yıl önce, “Birilerinin hayattaki ikinci şansı belki de sensin” sloganı ile Aykut Kadir Kurt’un çabalarıyla; Türkiye genelinde “Belki de Sensin” adlı oluşumun etrafında toplanan yüzlerce gönüllü kişinin katılımıyla 15 ilde faaliyetler yapılmaya başlandı. Belki de Sensin’in etrafında Trabzon’da da oluşum gerçekleştirildi. Trabzon grubu üyesi Esra Kaya, lösemi ile mücadele için kök hücre tedavisi en etkili yöntemlerden biri olduğunu belirterek, bunun için donör sayısının arttırılması gerektiğini söyledi. Grubun kurulmasından son-

ra gelinen nokta hakkında bilgi veren Kaya, “Şuanda 15 şehirde ekipleşmiş 200’ün üzerinde gönüllüsü bulunan bir topluluğuz. 63 farklı şehirden 1700 başvuru alındı. Donör adayı sayısı oldukça arttı ama yeterli seviyede değiliz. Halen bu sayı 200 bin civarında. Ama enaz 1 milyon 500 bin olması gerekiyor. Belki de Sensin oluşumu olarak Sağlık Bakanlığı ve Kızılay ile ortak çalışmalar yürütüyoruz” dedi. Esra Kaya, herkesi donör olmaya çağırarak, “Birilerine hayatta ikinci şansı vermenin mutluluğunu yaşamak isteyenlere çağrımız vardır. ‘Benim kanımdaki canı bir hastayla paylaşabilirim’ diyenler, sizleri bekliyoruz” diye konuştu.

DONÖR OLMAK 18-50 yaş aralığında, sağlıklı, kronik ve bulaşıcı herhangi bir rahatsızlığı olmayanlar donör olabiliyor. Kızılay kan merkezine gidip “kök hücre donör adayı” olunabiliyor. Donörün yapılan tetkikler sonucunda bir hastayla eşleşmesi ile bağış süreci başlıyor. Bu aşamada en çok merak edilen nakil işlemi oluyor. Kişinin isteğine bağlı olarak ya kan alır gibi ya da ufak bir operasyon ile kalça kemiğinden kök hücreler toplanıyor. Özellikle bu işlemin donöre zararı ya da herhangi bir yan etkisi olmadığı biliniyor. Konu ile ilgili www.belkidesensin.org internet sitesinden daha detaylı bilgi alınabiliyor.

Kilis’in Elbeyli ilçesinde meydana gelen trafik kazasında şehit olan Astsubay Şevket Alnıdelik, Samsun’un Havza ilçesinde son yolculuğuna uğurlandı. Samsun 37 günde Astsubay Şevket Alnıdelik ile birlikte 8 şehit verdi. Kilis’in Elbeyli ilçesinde askeri araç kazasında ağır yaralanan ve kaldırıldığı hastanede şehit olan Astsubay Şevket Alnıdelik’in cenazesi ilk olarak askeri uçakla Amasya Merzifon Havalimanına getirildi. Şehidin cenazesi burada yapılan törenin ardından Havza Doğançayır Ma-

hallesi’ndeki baba ocağına helallik alınmaya götürüldü. Burada alınan helalliğin ardından şehidin cenazesi Merkez Kevser Camisi’ne getirildi. Şehit Astsubay Üstçavuş Şevket Alnıdelik’in cenazesi Kevser Camisi’nde ikindi namazını müteakip kılındı. Şehidin cenazesi kılınan cenaze namazının ardından Doğançayır Mahalle Mezarlığına defnedildi. Şehidin cenazesine Samsun Vali Vekili Hasan Öztürk, AK Parti Samsun Milletvekilleri Ahmet Demircan, Orhan Kırcalı ve Hasan

Basri Kurt, MHP Grup Başkan Vekili ve Samsun Milletvekili Erhan Usta, CHP Samsun Milletvekili Kemal Zeybek, Samsun Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf Ziya Yılmaz, Kara Kuvvetleri İstihkam Daire Başkanı Tuğgeneral Mücahit Zorlutuna, İl Jandarma Komutanı Kd. Alb. Ünsal Ağaoğlu, ilçe belediye başkanları, ilçe kaymakamları, şehidin babası Akif ve annesi Aysel Alnıdelik ile kardeşi ve vatandaşlar katıldı. Samsun 37 günde Astsubay Şevket Alnıdelik ile birlikte 8 şehit verdi.(iha)

Samsun’da FETÖ operasyonu: 14 gözaltı

Samsun’da FETÖ/PDY soruşturması kapsamında 14 kişi gözaltına alındı. Samsun Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele (KOM) Şube Müdürlüğü ekipleri, Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılan-

ması (FETÖ/PDY) soruşturması kapsamında bu sabah Samsun merkezli Çarşamba, Salıpazarı, 19 Mayıs ve Kavak ilçeleri ile Trabzon’u kapsayan çok sayıda adrese eş zamanlı operasyon düzenlendi. Operasyon kapsamında çoğunluğu FETÖ’nün

müzahir kurum çalışanları, ihraç kamu görevlileri ve özel sektör çalışanlarından oluşan 14 kişi, “silahlı terör örgütüne üye olma” suçundan gözaltına alındı. Operasyonun devam ettiği ve gözaltı sayısının artabileceği öğrenildi.(iha)


7

1 TEMMUZ 2017 CUMARTESİ

Samsun’da trafik kazası: 5 yaralı Göğüs kabartan başarılara imza attılar! / Hamdi BÜKLÜ 1’den devam 2016/2017 spor sezonunu değerlendiren Fatsa Gençlik ve Spor İlçe Müdürü Halil Bekyürek: “Sezonun çok başarılı geçti, Fatsa olarak hem nitelik olarak hem de nicelik olarak çok güzel sezon geçirdik. Çok güzel başarılara imza attık. Nicelik olarak baktığımızda lisanslı sporcu sayımız geçen yılın çok üzerinde. Geçen yıl altı yüz olan lisanslı sporcu sayımız bu sezon çok güzel bir artışla bin beş yüzlere ulaştı. Bu da şunu gösteriyor ki Fatsa’mızdaki kulüpler sporcu taraması yaparak sporcu sayılarını arttırmışlar.

Samsun’da meydana gelen trafik kazasında 2’si çocuk 5 kişi yaralandı. Kaza, Canik ilçesi Toptepe Mahallesi Samsun-Ordu karayolu üzerinde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, İsmail K.’nin kullandığı 06 SC 842 plakalı oto-

mobil, seyir halindeyken henüz belirlenemeyen bir sebepten dolayı kontrolden çıkarak refüjdeki su kanalına girdi. Kazada sürücü İsmail K. ile İlknur K.(39), Elif K.(7), Ayşe Ecrin K.(7) ve kimliği belirlenemeyen bir kişi yaralandı. Yaralılar olay yerine gelen ambu-

lanslar ile çevredeki hastanelere kaldırılarak tedavi altına alındı. Kazanın ardından kullanılamaz hale gelen otomobil vinç yardımıyla kaldırıldı. Polis kazayla ilgili incelemelerini sürdürüyor.(iha)

ÜLKEMİZE BALKAN ŞAMPİYONASINDA TEMSİL ETTİ. Daha sonra bu da birçok branşta Fatsa’nın başarılı sonuçlar almasını sağlamıştır. Özellikle kulüp ve okul çalışmalarını beraber yürüten branşlarda ciddi başarılar var. Bu branşların en başında taekwondo, hokey, okçuluk, atletizm, güreş, bisiklet, voleybol, futbol ve hentbol branşları gelmektedir. Bu başarı da en önemli pay antrenör arkadaşlarımızın. Fatsa’mızda baktığımızda çok kaliteli antrenörler var. Bu başarılı antrenörlerle de kaliteli işler çıkıyor ve güzel sonuçlar alıyorlar. Baktığımızda Taekwondo da bir sporcumuz Milli Takıma seçilerek Ülkemize Balkan Şampiyonasında temsil etti. TÜRKİYE’DE İLK 5 ARASINA GİRMEYİ BAŞARDIK Anadolu Yıldızlarında bir sporcumuz Türkiye ikincisi oldu. Yine taekwondocularımız 79 Ülkenin katıldığı turnuvaya katıldılar ve güzel sonuçlar aldılar. Grup şampiyonalarında birçok sporcumuz derece yaptı. Hokey takımımız hem okul sporlarında, hem de kulüp maçlarında Fatsa’mızı en güzel şekilde temsil ettiler. Türkiye de ilk 5 arasına girmeyi başardılar. Atletizmcilerimiz her yıl olduğu gibi çok başarılı sonuçlar aldılar. Birçok grup ve Türkiye Yarı finalinde dereceler yaptılar. Okçuluk branşın-

da da birçok yarışmaya katıldık. Bir sporcumuz Türkiye’nin en iyi on altı sporcu arasına girmeyi başarmıştı. İnşallah o sporcumuzdan yakın zaman da Türkiye derecesi bekliyoruz.

da son yıllarda bir parlama içindeyiz. Miniklerde ve yıldızlarda ciddi bir yapılanma ile bu yıl miniklerde ilimizi Türkiye Şampiyonasında da Fatsalı hentbolcular temsil etti.

BİSİKLET TAKIMIMIZ TÜRKİYE DERECESİ YAPTILAR Güreş Branşına baktığımızda Fatsa da yakın zamana kadar güreş yokken bu gün Güreş gibi zor branştan Türkiye üçüncüsü çıkardık. Ve birçok sporcumuz yine gruplarda dereceler aldılar. Bisiklet takımımız geçen yıl olduğu gibi birçok branşta Türkiye derecesi yaptılar. Voleybol branşına baktığımızda Voleybol da minikler ve yıldızlarda il birincisi olduk. Minik takımımız Türkiye nin en iyi on altı takımı arasına girmeyi başardı.

FATSA BİRÇOK FİNALE EV SAHİPLİĞİ YAPTI Organizasyon anlamında da Fatsa’mız bu yıl Bölgesel Amatör Futbol Müsabakaları ,Karate, Hokey ve badminton olmak üzere üç grup finaline de ev sahipliği yaptı yine bir çok il finali Fatsa’da oldu. Herhangi bir sıkıntı olmadan bu organizasyonlar en güzel şekilde yapıldı.

ORDU’YU TÜRKİYE ŞAMPİYONASUNDA TEMSİL ETTİK Futbol Branşında Fatsa’mızın markası Fatsa Belediye Spor Şampiyonluğu oynadı ve az bir farkla şampiyonluğu kaçırdı. Diğer kulüplerimizde çok güzel başarılara imza attılar. Bir çok yaş grubunda il finali oynadılar. Futbol da sporcu sayısında da ciddi artışlar oldu. Hentbol branşında

KURSLARIMIZIN TAMAMI ÜCRETSİZ Baktığımızda bu başarılarda Fatsa’mızı mutlu ediyor. Biz Gençlik ve Spor Bakanlığı olarak herkese spor yaptırmak istiyorum. Eğer yetenekli sporcularda varsa bu sporcuları antrenörlerimiz en güzel şekilde antrene ederek müsabakaya hazır hale getiriyorlar. Şunu burada belirtmek istiyorum. Kurslarımızın tamamı ücretsiz. Çocuklarına spor yaptırsınlar ve Gençlik Hizmetleri ve Spor İlçe Müdürlüğünün açtığı spor kursları kayıt olsunlar” diye konuştu.

Demir eksikliği en sık görülen kansızlık nedeni

Erişkin Hematoloji Uzmanı Doç. Dr. Özlem Şahin Balçık, “Demir dünyada en çok bulunan elementlerden biri olmasına rağmen insanda eksikliği en sık görülen maddedir. Demir eksikliği dünyada ve ülkemizde her yaş grubunda en sık görülen anemi (kansızlık) nedenidir” dedi. VM Medical Park Samsun Hastanesi Erişkin Hematoloji Kliniği’nden Doç. Dr. Özlem Şahin Balçık, demir eksikliği anemisinde yeni ilaçlar ile ilgili açıklamalarda bulundu. Demir eksikliğinin sebep olabileceği problemlere değinen Doç. Dr. Özlem Şahin Balçık, “Demir eksikliği halsizlik, yorgunluk, aşırı uyuma isteği veya uykusuzluk, saç dökülmesi, tırnak bozukluğu, kaşıntı, baş ağrısı, baş dönmesi, öğrenme

güçlüğü, unutkanlık, çarpıntı, nefes darlığı ve göğüs ağrısı, yutkunma güçlüğü gibi çok sayıda şikayete neden olabilmektedir. Tedavisinde ağızdan haplar, şuruplar ve iğneler kullanılmaktadır. Yakın geçmişe kadar ağızdan alınan demir içeren hap ve şurup tedavileri ile kansızlığı düzelmeyen hastalarda yalnızca kas içine demir ilaçları uygulanmaktaydı. Kas içine uygulamalar ağrıya ve enjeksiyon alanında renk değişikliğine neden olabilmektedir. Bu da özellikle hanımlarda kullanımını kısıtlamaktadır. Kas içi demir tedavileri bazı hastalarda da ilacın kas içi emiliminin düşük olması nedeni ile yararlı olamamaktadır. Günümüzde yeni geliştirilen damardan demir tedavileri ile demir eksikli-

ği daha etkili bir şekilde tedavi edilebilmektedir” diye konuştu. Dr. Özlem Şahin Balçık şu bilgileri verdi: “Eksikliği tedavisinde öncelikli ve en güvenli yaklaşım ağızdan hap şeklinde tedavilerdir. Ancak midesinde emilim sorunu olan, ağızdan demir ilaçlarını düzenli kullanmasına rağmen demir eksikliği düzelmeyen (kronik atrofik gastrit), iltihaplı barsak hastalıkları bulunan ve mide ameliyatı olmuş hastalarda ağızdan haplar yeterli olamamakta ve kas içi veya damardan demir tedavileri gerekebilmektedir. Kas içi ve damardan demir tedavileri olası alerjik veya alerji dışı yan etkiler, tedavi süresi ve takibi açısından hematoloji uzmanı gözetiminde yapılmalıdır.”(iha)


8

1 TEMMUZ 2017 CUMARTESİ

“Her ürün organik değildir” “OKA Kayıt Dışı İstihdamla Mücadele Ediyor 2 Projesi” tamamlandı

TÜRKHAL Başkan Vekili Yılmaz, sağlıklı beslenmeye olan ilginin organik meyve-sebzeye talebi artırdığını belirterek, “Sebze-meyvelerin köyde yetişmesi organik olduğu anlamına gelmez” dedi. Türkiye Halciler Federasyonu (TÜRKHAL) Başkan Vekili Mevlüt Yılmaz, organiksebze-meyveye olan ilginin arttığını kaydederek, hatta internet üzerinden bu ürünlerin evlere kadar gönderildiğini söyledi. Organik ürünleri “hiçbir müdahale olmadan yetişen ürün” diye tanımlayan Yılmaz, alınan ürünlerin denetlendiğinden ve sertifikalandırıldığından emin olunması gerektiğini vurgularken, “Sebze-meyvelerin köyde yetişmesi organik olduğu anla-

mına gelmez” diye konuştu. Organik tarımda verim oranının çok düşük olduğunu ve yüksek maliyet bulunduğunu dile getiren Yılmaz, tamamen organik tarımın bugünkü dünyada çok zor yapıldığını, ancak kısıtlı alanlarda yapılabileceğini kaydetti. “Yüzde 100 organik olduğu söylenen meyve-sebzeleri alırken tüketiciler mutlaka Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığının yetkilendirdiği kuruluşlar tarafından denetlendiğinden ve sertifikalandırıldığından emin olmalı” diyen Yılmaz, “İster internetten ister marketten isterse pazardan alınsın mutlaka sertifika sorulmalı” ifadelerini kullandı. “Tüketiciler ‘organik’ ibaresi adı altında aldatılmaktadır” Tüketiciyi Koruma Derneği (TÜKODER) Genel Başkanı Aziz

Koçal, halihazırda çok sayıda yerde “organik” ismi altında ürün satıldığını belirterek, “Bu ürünlerin bir çoğunun organikle uzaktan yakından alakası yok. Tüketiciler, ‘organik’ ibaresi adı altında aldatılmaktadır.” dedi. Organik ürün alırken bahsedilen sertifikaların mutlaka sorulması gerektiğini vurgulayan Koçal, yine üründe mutlaka sertifikasyon kuruluşunun logosu ile bakanlığın logosunun da aranması gerektiğini aktardı. “Bu bilgiler o üründe yok ise ürün organik değildir, tüketici aldatıcı ve organik ibaresi ile fazla fiyat koyarak kar marjı yükseltilmektedir” ifadelerini kullanan Koçal, “Bu gibi durumlarda mutlaka ALO 174 gıda hattına gerekli şikâyetin yapılması gerekiyor” diye konuştu.

Olimpiyat Ateşi Lozan’dan Samsun’a doğru yola çıkıyor Gençlik ve Spor Bakanı Akif Çağatay Kılıç, 3 Temmuz’da Lozan’dan yola çıkacak olimpiyat ateşinin 18-30 Temmuz tarihleri arasında olimpiyat şehri Samsun’da yanacağını söyledi. 96 ülkeden 5 binin üzerinde katılımcıyla Deaflympics tarihinin en büyük organizasyonu olan 23. Yaz İşitme Engelliler Olimpiyat Oyunları’nın meşalesi, 3 Temmuz Pazartesi günü Uluslararası İşitme Engelliler Spor Komitesi’nin (ICSD) İsviçre’nin Lozan kentindeki merkezinden teslim alınacak. Olimpiyat Şehri Samsun’un meşaleye gururla ev sahipliği yapacağını kaydeden Gençlik ve Spor Bakanı Akif Çağatay Kılıç, “Türk spor tarihinin en büyük organizasyonunun başlamasına artık sayılı günler kaldı. Bu büyük heyecan öncesinde Olimpiyat meşalesi Lozan’dan Samsun’a doğru yola çıkıyor. Samsun Deaflympics 2017, Türkiye’nin organizasyon konusundaki yetkinliğiyle akıllarda kalacak. Olimpiyat meşalemiz de Deaflympics tarihinin en güzel meşalesi olarak hatırlanacak” ifadelerini kullandı. Anadolu toprağını simgeleyen motifler Deaflympics 2017 için özel olarak tasarlanan meşaleye,

Anadolu toprağını simgeleyen motiflerle geleneksel bir dokunuş katıldı. Uluslararası İşitme Engelliler Spor Komitesi’nin Avrupa, Afrika, Amerika ve Asya konfederasyonlarını simgeleyen dört rengi meşale üzerinde birleşiyor ve oyunların tüm dünyayı bir araya getirişini simgeliyor. Ayrıca organizasyonun her alanında kullanılan, geleneksel Türk lalesinin yer aldığı Deaflympics 2017 logosu meşalenin üzerinde yer alıyor. Samsun Deaflympics 2017 Genel Koordinatörlüğü’nden yola çıkacak heyet, 3 Temmuz’da meşaleyi İsviçre’de teslim alıp Samsun’a getirecek. Meşale törenine Uluslararası İşitme Engelliler Spor Komitesi (ICSD) Başkanı Dr. Valery Rukhledev, Samsun Deaflympics 2017 Genel Koor-

dinatörü Serkan Baltacı, Türkiye İşitme Engelliler Spor Federasyonu Başkanı Yakup Ümit Kihtir ve Deaflympics 2017 Elçisi Taha Akgül katılacak. Günümüzde dört yılda bir düzenlenen modern yaz olimpiyatları, önce kış olimpiyatlarına, ardından da Deaflympics’e ilham kaynağı oldu. Olimpiyat meşale geleneği de 2004 yılından beri Deaflympics’in bir parçası. 14 Temmuz 2004’te, Avustralya Federasyon Meydanı’nda işitme engelli sporcular, yetkililer, personel ve gönüllülerin de katılımıyla düzenlenen törende, Deaflympics meşalesi ilk defa görücüye çıktı. Melbourne 2005, Tayvan 2009 ve Sofya 2013’te yanan Deaflympics meşalesi, 18-30 Temmuz arasında Samsun’da parlayacak.(iha)

Orta Karadeniz Kalkınma Ajansı tarafından yürütülen, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Avrupa Birliği Koordinasyon Daire Başkanlığı’nın desteğiyle Samsun, Amasya, Tokat ve Çorum’da (TR83 Bölgesi) yürütülen “OKA Kayıt Dışı İstihdamla Mücadele Ediyor 2 Projesi” tamamlandı. Proje kapsamında bölgede okullar, işçiler, sendikalar ve işverenler olmak üzere binlerce kişiye kayıtlı istihdamın önemi anlatılırken, çok sayıda işletmeye danışmanlık hizmeti verildi. OKA Planlama Birim Başkanı İbrahim Ethem Şahin, 2008 yılında kurulan Orta Karadeniz Kalkınma Ajansı’nın Türkiye’deki en başarılı kalkınma ajanslarından birisi olduğunu söyledi. OKA’nın Avrupa Birliği projelerini yürütme ve uygulama konusunda, dış kaynaklı projeleri bölgeye kazandırma konusunda oldukça başarılı olduğunu vurgulayan Şahin, 8 yıllık süreçte 11 tane AB projesinin ajans tarafından başarıyla uygulandığını açıkladı. Bu projelerden halen 4 tanesinin uygulanmaya devam ettiğini açıklayan Şahin, “OKA bütçe gelirleriyle bölgenin kalkınmasına destek verirken bir yandan da

Avrupa Birliği kaynaklarını bölgeye kazandırarak yine bölgemizde çeşitli kalkınma ve gelişme faaliyetlerine öncülük ediyor. 11 projenin toplam hibe bütçesi 60 milyon avro yani 250 milyon lira. Bu kaynağı 8 yılda bölgemize bizzat yararlanıcı olarak ajansımız kazandırdı. 60 milyon avroluk kaynağın 45 milyon liralık bölümünü Samsun’daki lojistik merkezi oluşturuyor. Bunun dışında bölgedeki KOBİ’lere, ticaret ve ekonomi dünyasına yönelik olarak çeşitli strateji, eğitim ve kapasite oluşturma çalışmaları yürütüldü. Bölgemizden başka kurumlar tarafından hazırlanmış uygulanmakta olan projelerinde hazırlanması ve raporlanması sürecinde ajans ciddi teknik destek veriyor. OKA AB kaynaklarını kullanarak bölgedeki kalkınma, kapasite oluşturma gayretlerine destekv eriyor. O anlamda bir vizyon ve perspektifimiz var” dedi. OKA Kayıt Dışı İstihdamla Mücadele Ediyor 2 Projesi Genel Koordinatörü Kübra Ceviz, 314 bin avro bütçesi olan projenin uygulama süresinin bir yıl olduğunu dile getirdi. Proje kapsamında yapılan çalışmalar hakkında bilgi veren Ceviz, “OKA Kayıt Dışı İstihdamla

Mücadele Ediyor 2 projesi kapsamında çeşitli hedef kitlelerine kayıt dışı istihdamla ilgili bilgilendirmeler yaptık. Olumsuz yönlerini anlatarak farkındalığın artırılmasını sağladık. Projede hedef gruplarımız çok genişti. Normalde projelerde daha dar hedef grupları seçilir. Bu farkındalık projesi olduğu için her kesimden insana dokunmayı hedefledik. Projede her yaş grubundan öğrenciye ulaştık. Bu sayede ailelerde proje hakkında bilgilendirildi. Bölgedeki sendika temsilcilerine çalışan hakları, medya iletişimi ve savunuculuk eğitimi verdik. Buda çok başarılı bire eğitimdi. İşletmelere işletme koçluğu eğitimi verildi. İşletme temsilcilerine kayıt dışı istihdam ve devletin hibe destekleri anlatıldı. Her ilde istihdam şenlikleri düzenlendi. Başarılı bir proje oldu. Amacına ulaştı” ifadelerini kullandı. OKA Çorum Koordinatörü Özgür Yalçın da, Oka olarak bölgenin gelişmesine büyümesine katkı sağlamak adına gerek yurt içi gerek yurt dışı fonların kullanmasına yönelik çalışmalar bulunduğunu ifade ederek, geçmişte çok sayıda proje yürütüldüğünü söyledi.(iha)


1 TEMMUZ 2017 CUMARTESİ

Aksu ve Bektaşoğlu ‘Adalet Yürüyüşü’ne katıldı

Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu tarafından 15 Haziran 2017 tarihinde Ankara Güven Park’tan başlatılan “Adalet Yürüyüşü” devam ediyor. Belediye Başkanı Kerim Aksu, Milletvekili Bülent Bektaşoğlu, partililerle beraber yürüyüşe katılarak destek verdi. Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nun öncülüğünde yürütülen ve günlerdir devam eden “Herkes için adalet” yürüyüşünün demokrasi tarihi için bir dönüm noktası olduğunu ifade eden Belediye Başkanı Kerim Aksu, hukukun üstünlüğünün sağlanmasının devlet olmanın temel kuralı olduğunu vurguladı. Genel Başkan Kılıçdaroğlu ve binlerce katılımcı ile Sakarya Beylice, Hendek arasında “Adalet Yürüyüşü”ne katılan Aksu, “Adalet, herkesin ortak güvencesidir.

Adalet, hukuk birilerinin güdümüne girmişse, tehlike başlamış demektir. Genel Başkanımızın başlattığı, herkes için adalet yürüyüşü adalet isteyen herkesin desteklemesi gereken evrensel bir taleptir. Bu yürüyüş bir parti talebi değil, evrensel hukuk arayışıdır. Adalet için yürüyen, kalbi adalet için atan herkese şükranlarımı sunuyorum” dedi. Başkan Kerim Aksu, Giresun halkının demokrasi, bağımsızlık konusunda son derece duyarlı olduğuna dikkat çekerek, “İki gönüllü alayla vatan savunmasına katılan dedelerin torunları olarak, bugün ülkemizin bağımsızlığı, hukukun üstünlüğü ve demokrasi uğruna aynı duyarlılığı kalbimizde taşıyoruz” şeklinde konuştu.

Yürüyüşle ilgili değerlendirmede bulunan Milletvekili Bektaşoğlu ise, “32 derece sıcak altında gerçekleşen yürüyüşümüze, Karadeniz’den, Giresun’dan gelen hemşehrilerimiz de bizlere katıla-

rak, güç ve destek verdiler. Onlarla 15 bin kişiye ulaştık. Yürümek Giresunluların tarihinde var. Atalarımız emperyalizme karşı tam bağımsızlık mücadelesi vermek üzere gönüllü alaylar kurarak günlerce aç, susuz şekilde Ankara, Haymana, Polatlı üzerinden Afyon’a, Sakarya’ya yürüdüler. Bugün de bizler, demokrasi ve cumhuriyetimizin tehdit altında olmasından kaygı duyan Giresun demokratik haklarını kullanarak yürüyorlar” ifadelerini kullandı. Görkemli bir mitingle yürüyüşü tamamlayacaklarını kaydeden Bektaşoğlu, “Bir dahaki hafta içinde İstanbul Maltepe Cezaevi’nin kapısına ulaşarak görkemli bir mitingle yürüyüşümüzü sonlandıracağız. Dünya demokrasi ve siyasi tarihine geçecek olan bu yürüyüşle Türk halkı 16 Nisan’da olduğu gibi diktatörlük değil, özgürlük, hak, hukuk ve adalet isteğini bir kez daha ortaya koydu. Bundan geri adım atmayacağız” diye konuştu.(iha)

“Yürümek bizim tarihimizde var”

Sıcak havalarda gıda zehirlenmesine dikkat

Uzmanlar, sıcak havalarda gıda zehirlenmelerine dikkat çekti. Uludağ Üniversitesi Veteriner Fakültesi Gıda Hijyeni ve Teknolojisi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Tayar, yaz aylarında enfeksiyon hastalıklarının büyük bir kısmını gıda zehirlenmelerinin oluşturduğunu açıkladı. Mustafa Tayar, “Mikroorganizmalar gerekli rutubet, besin, sıcaklık ve zaman şartları oluştuğunda hızla üreyebilir. Ne kadar çok mikroorganizma varsa, enfeksiyon ve hastalık riski de o kadar yüksek olur. Ancak buradan sadece yaz aylarında arttığı düşünülerek diğer mevsimlerde gıda zehirlenmelerinin olmayacağı sonucunu çıkaramayız. Genellikle hafif seyirli ve kısa süreli hastalıklar olmalarına rağmen, zehirlenmeye sebep olan gıda ve kişiye özgü bazı faktörler, zehirlenmenin sebep olduğu hastalığın daha ağır seyretmesine hatta ölümcül olmasına sebebiyet verebilir. Gıda zehirlenmesine herkes yakalanabilir. Ancak bağışıklık sistemi zayıf olan kişiler, hamileler, bebekler, çocuklar

ve yaşlılar daha hassastır” diye konuştu. Gıda zehirlenmelerinden korunmak için yapılması gerekenler Gıda zehirlenmelerine karşı çok sayıda tedbirin bulunduğunu vurgulayan Prof. Mustafa Tayar, gıda zehirlenmesi belirtileri gösteren birinin başkaları için yiyecek hazırlamaması gerektiği uyarısında bulundu. Tayar, “Tuvaleti kullandıktan, çocukların bezini değiştirdikten sonra ve yemekten veya yiyecek hazırlamadan önce ellerinizi sabun ve akar su ile en az 15 saniye iyice yıkayın ve temiz bir havlu ile kurulayın. Her türlü gıda maddesini satın alırken etiket bilgisini okuyun, üretim, son kullanma tarihi ve saklama koşullarına dikkat edin. Soğuk gıdaları raflarından alışverişin sonunda alın. Satın aldığınızda eve dönüş süresini olabildiğince kısa tutun ve alışverişten döner dönmez buzdolabına yerleştirin. Donmuş gıdalar buzdolabında veya mikrodalga fırında çözülmelidir. Çiğ yiyecek oda sıcaklığında ne kadar uzun süre bırakılırsa bakteriler o kadar çabuk çoğalır ve ze-

hirler oluşabilir. Zararlı bakterileri öldürmek için eti doğru şekilde çözüp pişirdiğinizden emin olun ve çiğ ve yemeye hazır gıdalar için farklı kesme tahtaları kullanın. Aynı kesme tahtası kullanılıyorsa, yeniden kullanılmadan önce sıcak sabunlu su ile iyice yıkayın. Çiğ et sularının diğer gıdalarla temas etmesine engel olun .Kaynağından emin olamadığınız suyu tüketmeyin. Mecbur kalırsanız muhakkak kaynattıktan sonra tüketin. Pişirme uyguladığınız gıdanın merkez sıcaklığı 75C dereceye ulaşamazsa mikroorganizmalar üremeye devam edebilir.Pişirip, daha sonra tüketeceğimiz yemekleri oda sıcaklığında asla 2 saatten fazla bırakmayın. Havanın çok sıcak olduğu durumlarda ise bu sınır 1 saat olmalı. Bir kereden fazla tekrar ısıtma işlemi yapmayın. Eğer yemek yeniden ısıtılacaksa yiyeceğiniz kadarını ısıtın. Çiğ olarak tüketilen meyve ve sebzeleri sirkeli suda 15 dakika beklettikten sonra akan bol su ile yıkayın. Çiğ ve pişmiş gıdaları birbirine temas etmeyecek şekilde muhafaza edin. Mutfakta kullanılan bez-

ler ve süngerler mikropların bir yerden başka bir yere taşınması için en iyi araçlardır. Bu yüzden her kullanım sonrası bezleri çamaşır suyu ile dezenfekte edin, ıslak halde bırakmayın. Belirli bir yiyeceğin kalitesi veya güvenliği konusunda kuşkuya düşerseniz, yemeyin. Kuşku varsa, o yiyeceği atın gitsin.” Gıda zehirlenmesi durumunda ne yapılmalı? Gıda zehirlenmelerinin çoğunda 24-48 saat içinde zehirlenmenin neden olduğu belirtilerin hafiflediğini ya da ortadan kalktığını söyleyen Prof. Dr. Mustafa Tayar, ancak bazı gıda zehirlenmelerinin ölümlere sebep olabileceğinin de unutulmaması gerektiğini aktardı. Kusma ve ishal şikâyetlerin başlamasını takiben 24 saat içerisinde kesinlikle bulantı ve ishali önleyici ilaç kullanılmaması gerektiğini belirten Tayar; “Bu tablonun vücudun toksinlere karşı verdiği tepki olduğunu unutmayın. İshal ve kusmayı arttıracak diye hiçbir şey yiyip içmemek büyük yanlıştır. En iyi ishal tedavisi dinlenmek ve bol miktarda sıvı tüketmektir. İshal geçene kadar yoğurt, haşlanmış pirinç veya pirinç lapası, yağsız yayla çorbası, haşlanmış patates gibi gıdalar tüketin. Bağırsak hareketliliğini arttıran kayısı, incir, üzüm, erik, karpuz, çiğ sebze gibi posalı gıdaları tüketmeyin. Belirtiler hafiflemiyorsa, şiddetleniyorsa, dışkıda kan görülüyorsa, ishal 5 günden uzun (çocuklarda 2 gün) sürdüyse, baş dönmesi varsa, ateş varsa ve kusma 2 günden uzun sürdüyse, vakit kaybetmeden bir sağlık kuruluşuna başvurun” şeklinde konuştu.(iha)

9 D vitaminini zengini güneş,

kanser ediyor

Dermatoloji Uzmanı Dr. Mediha Yılmaz, güneş ışınlarının vücut için gerekli olduğunu ancak fazla maruz kalmanın başta cilt kanseri olmak üzere birçok deri hastalığına davetiye çıkardığını söyledi. Temmuz ayıyla birlikte güneş, kavurucu özelliğini iyice hissettirmeye başladı. Uzmanlar, yaşam kaynağımız olan güneşin insan sağlığına birçok fayda sağladığını vurgularken güneş altında gereğinden fazla vakit geçirmenin ise üzücü sebepler doğurabileceğine dikkat çekti. Özel Hayat Hastanesi Dermatoloji Uzmanı Dr. Mediha Yılmaz, güneş ışınlarının vücut metabolizması için çok önemli olan D vitamini sentezi için gerekli olduğunu söyledi. Yılmaz, “Son yıllarda, D vitamini eksikliği ve yetersizliğinin yaygın kanserler ve birçok kronik hastalıkla ilişkili olduğu bulunmuştur. Deride yeterli D vitamini sentezi için ise 15 ile 30 dakika güneş ışınına maruz kalmak yeterlidir. Güneş ışınına maruz kalınan süre uzadıkça bu sefer deride D vitamini yıkımı gerçekleşmektedir” dedi. Bunun yanında gün ışığı insan biyoritmini hızlandırdığını, ruh halini iyileştirdiğini vurgulayan Dr. Yılmaz, “Güneş ışınının en çok bilinen zararlı etkisi deri kanseri riskini arttırmasıdır. Bu durum sağlık kuruluşları tarafından da en önemli çevresel risk faktörü olarak belirlenmiştir. Güneş ışını, deri kanseri dışında erken deri yaşlanması, leke ve ben

oluşumuna da sebep olur” diye konuştu. Hem yararı hem zararı olan güneşe maruz kalmada dengeyi yakalamanın çok önemli olduğunu ifade eden Yılmaz, “D vitamini sentezi için güneş ışınlarının daha dik olduğu 10-11 veya 1516 arası 15-30 dakika güneş altında kalmak yeterlidir. Solaryumun da D vitamini sentezine hiçbir katkısı olmadığını hatta deri kanseri riskini artırıcı ve yaşlanmayı hızlandırıcı etkilerinin doğal güneş ışınından daha fazladır” şeklinde konuştu. Giyinmenin en iyi güneşten korunma yolu olduğunu belirten Dr. Yılmaz, şöyle devam etti: “Şemsiye kullanmak güneşten korunmada oldukça önemlidir ve tatil günleri dışında gündelik hayatta da kullanım sıklığının artması gerekmektedir. Gölgede oturmak veya havanın bulutlu olması güneşten korunmayı bırakmak için yeterli değildir. Gölgelerin ancak yüzde 20-40 arası koruma sağladığı, bulut tabakasının kalınlığına göre de korumanın yüzde 20’ye kadar düşebileceği bilinmektedir. Güneşten korunmada bu önlemlerin yanında güneş kremleri kullanılmalıdır. Güneş kreminin etkili olabilmesi için güneşe çıkmadan 20-25 dakika önce yeterli miktarda sürülmesi gereklidir.Güneşte uzun süre kalınıyorsa 3-4 saatte bir tekrarlanmalıdır. Yine havuzdan, denizden çıktıktan sonra güneş kremi tekrar sürülmelidir.”(iha)

ZAYİ İLAN Fatsa Nüfus Müdürlüğü’nden almış olduğum nüfus cüzdanımı kaybettim. Hükümsüzdür.

Hasan BAYŞU


10 İskelet kadronun yüzde 70’i ile gidecek Çocuklarda yaz hastalıklarına dikkat! 1 TEMMUZ 2017 CUMARTESİ

Samsunspor Sportif Direktörü Coşkun Zeren, Erzurum’da yapılacak ilk hazırlık kampında takımın iskelet kadrosunun yüzde 70’i ile gideceklerini söyledi. Samsunspor Kulübü, kuruluşunun 52. yıldönümü dolayısıyla Atatürk Anıtı’nda tören düzenledi. Anıta çelenk sunumu ile başlayan tören, saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla devam etti. Tören daha sonra konuşmalarla devam etti. Kulüp adına konuşma yapan eski başkanlardan Hakkı Tomaç, “Futbol branşında yöneticilik yapmak çok zor bir iştir. Büyük özveri ister. 52 yıl içerisinde Samsunspor, Türk futbolunda haklı bir yer edinmiştir. Bundan sonraki görevimiz de bu başarılı görevi devam ettirmektir. Mevcut yönetim de en iyi şekilde gayret gösteriyor. Yaşımız itibariyle bir 52 yıl daha görme şansımız yok ama Samsunspor inşallah bir 52 yıl daha Türk futboluna hizmet verir” dedi. Daha sonrasında açıklamalarda bulunan ve kamp hakkında bilgiler veren Samsunspor Sportif Direktörü Coşkun Zeren, “Yarın Samsun’da son antrenmanımızı yapacağız. Pazar sa-

bahı Erzurum’a hareket edeceğiz. 13 gün kamp yapacağız. Ayın 15’inde Samsun’a döneceğiz. 17’sinde yapılacak olimpiyat açılışına katılacağız. 2 günlük iznin ardından 10 günlük bir kampa daha gideceğiz. Samsun’daki sezon açılış maçı hakkında da görüşüyoruz. 1-2 güne başkanımız açıklama yapar” diye konuştu. “Kampa iskelet kadronun yüzde 70’i ile gideceğiz” 2-15 Temmuz arasında Erzurum’da gerçekleşecek kampa iskelet kadronun yüzde 70’i ile gideceklerinin altını çizen Zeren, şunları söyledi: “Transfer çalışmaları devam ediyor. Her gün 1 önemli transferi kadromuza katmak istiyoruz. Dün Abdülkerim Bardakçı ve Oğuz Gürbulak ile sözleşme imzaladık. Bugün de Ufuk Samsun’a geldi. Ufuk Budak’la da 2 yıllık imza atacağız. Arzu ettiğimiz 1-2 oyuncuyla daha görüşmeler devam ediyor. Onlar da olduğu taktirde kampa takımın iskeletinin yüzde 70’ini sağlamış bir vaziyette kampa gitmek istiyoruz. Şu anda Fransız kaleci gündemimiz yok. 1 kaleci alacağız. Yerli de yabancı da olabilir. Kone’den bize dönen teklif,

bizim yerine getiremeyeceğimiz teklifler. O yüzde Kone transferini askıya aldık. Kone teklifimizi kabul ederse gelecek, onun haricinde bir şey yapmayacağız. Gökhan Karadeniz ile ilgili birkaç gün içerisinde gelişmeler olabilir. Dün de kendisiyle görüştük. Gelişmeleri takip ediyoruz. Canberk Aydın ile dün beraberdik. Bugün de beraber olacağız. Canberk bizim evladımız. Hiç tereddütsüz istediğimiz bir oyuncumuz. Canberk’le ilgili anlaşmaya yakınız. O da yakında netleşir. Gökay İravul konusu, Alanyaspor’un tasarrufunda. Gökay burayı istiyor biz de Gökay’ı istiyoruz. Ama Alanyaspor ile ufak bir pürüzü var. O sorunu çözecek, çözdükten sonra oyuncuyla anlaşacağız. Bundan sonraki aşamada 4 yabancı transferini kesin yapacağız. Yabancı transferinde çok acele etmiyoruz. 2. kamp döneminde mutlaka yabancıları tamamlamak istiyoruz.” Törene ayrıca Samsunspor Başkanı Erkurt Tutu, Samsunspor Teknik Direktörü Alpay Özalan, futbolcular, İlkadım Belediye Başkanı Erdoğan Tok, Tekkeköy Belediye Başkanı Hasan Togar, yöneticiler, kulüp çalışanları ve taraftarlar da katıldı.

Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Naim Ay, çocuklarda bahar ve yaz mevsiminde görülen hastalıklar hakkında konuştu. Ay, çocuklarda kışın daha çok viral hastalıklar yaşandığını belirterek bahar ve yaz aylarında ise alerjik ve ishal vakalarının görüldüğünü söyledi. Yazın yaşanan başlıca çocuk hastalıklarından söz eden Ay, “Yaz aylarında çocuklarda güneş yanığı, isilik, böcek sokması, havuz ve denizle ilgili enfeksiyon hastalıkları ile ishal hastalıklarını daha sık görüyoruz. Bahar mevsiminden yaza geçerken ise alerjik hastalıkları daha çok görüyoruz” dedi. Alerjik hastalıkların da yaz ve kış mevsimlerinde farklılık gösterdiğine değinen Ay, “Kışın viral hastalıklara bağlı olarak astım alerjiyi çok görüyoruz. Bahar ve yaz döneminde ise havanın değişmesiyle birlikte çiçek tozlarının etrafa yayılması, sıcak ve nemli ortamdan dolayı da küf mantarların çoğalması, çocukların yaz gribi ve alerji yaşamasına neden oluyor” ifadelerini kullandı. Alerjinin sebebi genetik olabilir Polenlerin rüzgarla birlikte 100 kilometreye kadar yayılabildiğini söyleyen Ay, alerjik hastalıkların polen dışında virüs, ev tozu, hayvan tüyü gibi maddelerin vücuda girmesiyle de olacağını belirtti. Alerjik hastalıkların iki sebebinin olduğunu söyleyen Ay, sözlerini şöyle sürdürdü: “Alerjik hastalıklar genetik bir yatkınlıkla ilgilidir. Eğer ailesinde astım alerjik varsa o çocuk yüzde 30 bu hastalıktan olur. Eğer anne babada varsa bu oran yüzde 60’a çıkıyor. Bir de çevresel faktörler etkili oluyor. Bunlar, sigara dumanı, hava kirliliği, yiyeceklerdeki katkı maddeleri, polenler gibi maddeler. Sezaryen doğumlar alerji ihtimalini arttırıyor. Anne sütünü yeterli alamama alerjik hastalıkları arttırıyor. Evde beslenen kedi ve köpekler alerjiyi etkileyebiliyor.” Alerji belirtilerinden de söz eden Ay, “Bebeklerin yüzünde, kollarında kırmızı döküntüler, yiyecek alerjileri oluyor. Örneğin inek sütü alerjisi oluyor. Alerjiler döküntü, kaşıntı, öksürük yapabildiği gibi ishal de yapabilir. Alerjik hastalıklarda yüksek ateş olmaz. Fakat kaşıntı ve öksürük uzun sürer” dedi. Alerjik hastalıklar hemen geçmez Ay, alerjinin teşhisi ve tedavi-

si hakkında bilgi vererek, şunları söyledi: “Çocuğun alerjik olup olmadığını anlamak için bazı testler yapıyoruz. Eğer bu testler yeterli olmazsa daha üst düzey alerji testleri de isteyebiliyoruz. Çünkü çocukların alerjileri hemen geçmiyor. Aileler, ‘çocuğumun alerjisi geçmeyecek mi, ömür boyu sürecek mi’ diye soruyor. Bu çok nadir olan bir şey. 3 yaşında, 6 yaşında ve 12 yaşında bu alerjiler duruyor. Yüzde 10-15 oranında hastanın 18 yaşına kadar alerjik hastalıkları tekrar ediyor. Alerjik hastalıkları tedavi etmezseniz akciğerlerde iz kalır. Başka sonuçlar yaratır, başka hastalıkları tetikler. Broşlarda daralma, akciğer enfeksiyonları, solunum güçlükleri, kalp sorunlarının olmaması için tedavi edilmesi gerekiyor. Kalıcı hasar bırakmamanız lazım.Sulu nefes açıcı makineler, kortizonlu ilaçlar kullanıyoruz. Kortizon korkusu var bu çok yanlış. Bu korku nedeniyle tedavilerini ayrım bırakıyorlar.” Alerji sebebi bilindiğinde ailelerin ona göre hareket etmeleri gerektiğini söyleyen Ay, “Diyelim ki çocukta ev tozu alerjisi çıktı, hepafiltreli süpürge kullanılabilir. Çocuğun odasında halı olmamalı. Tüylü, polarlı oyuncak kesinlikle yasak. Polen alerjisi çıktıysa nisan, mayıs, haziran ayında pikniğe gitmemeli. Kedi köpek alerjisi varsa uzak duracak” dedi. İshalden korunmak için hijyen şart Enfeksiyon ve ishal hastalıklarının sebeplerine değinen Ay, “Yazın havanın ısınmasıyla birlikte daha çok yiyecekler ve su ile bulaşan enfeksiyon hastalıkla-

rı ve ishali daha sık görüyoruz” dedi. Yaz aylarında yaşanan ishal hastalıklarının sebeplerinden söz eden Ay, “Açıkta satılan gıdalar ve içme suyunun hijyeni ishalde çok etkili. Yazın sinekler artıyor, gıdalara mikrop taşıyor. Temizliğe dikkat etmek gerekiyor. Sebze ve meyvelerin çok çok iyi yıkanması gerekiyor. Elleri sık sık yıkamak bu anlamda çok önemli. Açıkta satılan yiyeceklerin yenmemesi gerekiyor. İshalde sıvı tüketimi çok önemli İshal hastalıklarında hangi durumdan itibaren durumun ciddileştiği hakkında konuşan Ay, şunları söyledi: “Günde bir kere ishal olmasını önemsememek gerekiyor. Bu o gün yediği bir şeyle ilgili basit bir durum olabilir. 4-5 kez sulu ve sümüklü, pis kokulu kaka yapıyorsa bunu ciddiye almak gerekiyor. Eğer 10 defaya yaklaşırsa daha çok ciddiye almak gerekiyor. Çünkü ne kadar çok olursa vücutta tuz ve su kaybı oluyor. Çocuğa yemek yemesi için ısrar edilmeyecek, genelde sıvı gıdalar tercih edilecek. Az ve sık beslenecek. Bir çocuksa bol bol emmeye devam edecek. Mama yiyorsa mamaya devam edilecek. Büyük çocuklar için elma, muz püresi, pirinç lapası, yoğurt, kefir yemesini öneriyoruz. 1 litre suya iki yemek kaşığı şeker, bir çay kaşığı soda, bir çay kaşığı tuz koyup bunu bebeklere her kakadan sonra ayrım çay bardağı verilebilir. Ama eğer çocuk hiç yemiyor, baygın düşmüş ishal sayısı artmış ise hastaneye gelmeli ve serum verilmeli.”(iha)


11

1 TEMMUZ 2017 CUMARTESİ

Samsunspor’da çifte imza Civelek’i renklerine bağladı!

TFF 1. Lig ekiplerinden Samsunspor, Abdülkerim Bardakçı ve Oğuz Gürbulak’ı renklerine bağladı. Samsunspor Nuri Asan Tesisleri’nde iki futbolcu için imza töreni düzenlendi. Samsunspor Kulübü 2. Başkanı Rüştü Araboğlu ve Samsunspor Sportif Direktörü Coşkun Zeren’in katıldığı imza töreninde Oğuz Gürbulak ile 2 yıllık, Abdülkerim Bardakçı ile de 1 yıllık sözleşme imzalandı. 2 değerli oyuncuyu daha transfer ettikleri için mutlu olduklarını belirten Rüştü Araboğlu, “Abdülkerim’i hepimiz tanıyoruz. Takımımızda olmasını istediğimiz oyunculardandı. Kendisi de fe-

dakarlıkta bulundu ve bizi tercih etti. Oğuz da genç bir arkadaşımız. Konya Selçuklu’dan aramıza katıldı. Başarılı olacağına inanıyoruz. Her ikisine hoş geldiniz diyorum” dedi. w Oğuz Gürbudak, “Ne kadar büyük bir camiaya geldiğimi ve sorumluluğumu biliyorum. Samsunspor’un başarısı için ter dökeceğim. İnşallah hep birlikte bu işi başarırız. Samsunspor’u hak ettiği yerlere taşırız. Ben de katkı vermek için elimden geleni yapacağım” açıklamasını yaptı. Abdülkerim bardakçı ise, “Samsunspor sevdiğim ve bildiğim bir camia. Geçen sene geldiğim zaman hedef lig-

de kalmaktı. Bunu başardık. Şimdi ise hedef şampiyonluk. İnşallah sezon sonunda bunu da başaracağız” diye konuştu. Son olarak söz alan Coşkun Zeren’de, “Her iki arkadaşımızı da kazandığımız için çok mutluyum. Bildiğimiz ve takip ettiğimiz arkadaşlarımızdı. Bize çok katkı vereceklerine inanıyorum. Hayırlı uğurlu olsun” ifadelerini kullandı. Futbolcular, imza töreninin ardından Samsunspor bayrağı önünde poz verdi. Prensip anlaşmasına varılan diğer oyuncu Ufuk Budak’ın ise akşam saatlerinde resmi sözleşmeyi imzalayacağı belirtildi.(iha)

Transfer çalışmalarına Teknik Direktör Cahit Terzi’nin raporu doğrultusunda aralıksız devam eden Ordu Futbol Kulübü, geçtiğimiz sezon Pazarspor’da kiralık olarak oynayan sol bek Aykut Civelek ile 3 yıllık sözleşme imzaladı. Ordu FK geçtiğimiz sezon Pazarspor’da kiralık olarak oy-

nayan Giresunspor’un başarılı sol beki Aykut Civelek’i renklerine bağladı. Şampiyonluk hedefiyle bir kadro kurmak isteyen Ordu Futbol Kulübü’nde Teknik Direktör Cahit Terzi’nin raporu doğrultusunda Başkan Yardımcısı Ertan Bakır, transferlerle bi-

rebir ilgileniyor. Öte yandan Mor Beyaz Siyahlılar, İlyas Barut, Deniz Boztepe, Erhan Şengül, Hasan Tosun, Samet Madalı, Emre Açıkgöz, Fatih Deniz, Abdullah Berkay Ekmekçi ve Emre Kıran ile anlaşarak iç transfere son vermişti.


www.mirkuzeygazetesi.com.tr

SP R

1 TEMMUZ 2017 CUMARTESİ

”Ebedi sahibi olmak istiyorum” İldiz’in yerine Metin Diyadin !

656. Tarihi Kırkpınar Yağlı Güreşleri öncesinde hazırlıklarına tüm hızıyla devam eden Recep Kara, altın kemerin ebedi sahibi olmak istediğini dile getirdi. 3 kez peş peşe aynı başarıya ulaşmak istediğini söyleyen Kara; “655. Kırkpınar Yağlı Güreşleri’nin başpehlivanı olarak, bu yıl düzenlenecek güreşlere en iyi şekilde hazırlanıyorum. Kırkpınar’da şimdiye kadar 4 kez başpehlivan oldum. Ancak geçen yılki başpehlivanlığımın üstüne 2 kez daha bu başarı-

ya ulaşmam lazım. Üst üste 3 kez bu başarıya ulaşarak altın kemerin ebedi sahibi olmak istiyorum. İnşallah emeklerimizin karşılığını 657. Tarihi Kırkpınar Yağlı Güreşleri’nde alırız diye umut ediyorum. Hazırlıklarımız sürüyor. İnşallah alnımızın akıyla tamamlayacağımız bir Kırkpınar olur” dedi. Hasan Tuna ve Ekrem Yavuz’u yenerek 2007 ve 2008 yıllarının başpehlivanı olan Recep Kara, altın kemerin ebedi sahibi olabilmek üzere çıktığı çayırda

2009’da rakibi Mehmet Yeşil Yeşil’e mağlup olarak, bu amacına ulaşamamıştı.Kara, geçen yıl kazandığı Tarihi Kırkpınar Yağlı Güreşleri’ni, 2 kez daha üst üste kazanması durumunda altın kemerin ebedi sahibi olacak. Ramazan ayı dolayısıyla hazırlıklara kısa bir süre ara veren Kara, 656. Tarihi Kırkpınar Yağlı Güreşleri öncesinde çalışmalara yeniden start verdi. 656. Tarihi Kırkpınar Yağlı Güreşleri 14-16 Temmuz tarihlerinde yapılacak.

Yaz spor okulları başladı !

Gençlik ve Spor Bakanlığı’nın çocukların yaz aylarında vakitlerini daha verimli geçirebilmesi ve sporla tanışmalarını sağlamak amacıyla her yıl düzenlenen Yaz Spor Okulları’nda eğitim başladı. Gençlik ve Spor Bakanı Akif Çağatay Kılıç; “Bakanlık olarak bütün imkanları gençlerimiz için seferber ediyoruz. Özellikle okul çağındaki çocuklara yönelik yapılan yatırımlar ülkemizin geleceğine çok olumlu yansımaları da beraberinde getirecektir” dedi. Gençlik ve Spor Bakanlığı tarafından, 2016 – 2017 Eğitim-Öğretim yılının sona ermesinin ardından çocukların yaz aylarında vakitlerini daha verimli geçirebilmesi ve sporla tanışmalarını sağlamak amacıyla başlatılan ücretsiz Yaz Spor Okulları, 29 Haziran’da kapılarını gençlere açtı. Türkiye’nin 81 ilindeki İl Spor Merkezlerinde 05 – 18 yaş grubundaki çocuk ve gençlerin yararlanabileceği eğitimler, 52 branşta düzenleniyor. 2016 – 2017 Eğitim-Öğretim yılının sona ermesinin ardından çocukların yaz aylarında vakitlerini daha verimli geçirebilmesi ve sporla tanışmalarını sağlamak

amacıyla başlatılan ücretsiz Yaz Spor Okullarından bu yıl 1 buçuk milyonun üzerinde öğrencinin yararlanması hedefleniyor. İl Spor Merkezlerine 2014 yılında 1 milyon 211 bin 728, 2015 yılında 1 milyon 271 bin 262 ve 2016 yılında ise 1 milyon 397 bin 976 çocuk ve gencin katılımı sağlandı. Bu yıl ise Yaz Spor Okullarına 1,5 milyonun üzerinde çocuk ve gencin katılımı bekleniyor. “Gençlerimizi erken yaşta sporla tanıştırıyor, kötü alışkanlıklardan koruyoruz” Gençlik ve Spor Bakanı Akif Çağatay Kılıç, Bakanlık olarak her türlü imkanı gençler için seferber ettiklerini belirterek, özellikle okul çağındaki çocuklara yönelik yapılan yatırımların Türkiye’nin geleceğine çok olumlu yansımaları da beraberinde getireceğini söyledi. Yaz Spor Okulları’nın geleceğin sporcularının tespit edilmesi açısından da büyük önem taşıdığını vurgulayan Bakan Çağatay Kılıç, “Sporda tesis açısından attığımız adımlar ortada. Sadece spor tesisleri yapmakla kalmıyor, geleceğin olimpiyat şampiyonlarının bugünden yetişmesi adına

tüm kurum ve kuruluşlarımızla koordineli şekilde önemli projeleri hayata geçiriyoruz. Yaptığımız yatırımlar ve projelerimiz hem sağlıklı nesiller yetişmesinde büyük rol oynuyor hem de gençlerimizi erken yaşta sporla tanıştırarak onları kötü alışkanlıklardan koruyor. Yaz Spor Okulları ile çocuklarımız sporla tanışacak, aynı zamanda uzman antrenörler tarafından yetenekli oldukları branşlara yönlendirilip Türk Sporuna kazandırılacak. Bunun için spor okullarımız büyük önem arz ediyor.” dedi. 2017 yılı için daha yoğun bir katılım beklediklerini anlatan Bakan Çağatay Kılıç, “2017 yılında kamu ve özel kurumlar ile spor kulüplerinin sporcu alt yapısını oluşturmak amacıyla İl Spor Merkezleri Yaz Okulları’ndan yararlanacak gençlerimizin sayısını 1 buçuk milyonun üzerine çıkarılmayı hedefliyoruz.” şeklinde konuştu. ”Engelli gençlerimiz de yaz spor okullarında spor yapacak ” Bakan Çağatay Kılıç, Yaz spor okullarından engelli çocuk ve gençlerin de yararlanabildiğini ifade ederek, “Geçen yıl 6 bin 183 engelli kardeşimiz merkezlerimizde eğitim almıştı. Nisan 2017 – Mayıs 2018 döneminde tüm branşları ücretsiz olan Engelliler İl Spor Merkezlerinden yararlanacak vatandaşımızın sayısının 7 bin olmasını hedefliyoruz. Evlatlarımız bu yıl da yaz döneminde evlerine kapanmadan hem çok güzel vakit geçirecek hem de spor yapma imkanı bulacak. Sosyal ve kültürel etkinliklerin yanı sıra spor yaparak engellilerimiz, sosyal hayatla bağlarını daha da güçlendirecekler” dedi.

Play off yarı finalinde Eskişehirspor’a elendikten sonra Yücel İldiz ile yollarını ayıran Giresunspor’da Teknik Direktör arayışlarına nokta koymak üzere… Yeni sezonda Süper lig hedefleyen Giresunspor, takımı ligi iyi bilen bir hocaya emanet etmek istiyor. Bu nedenle gündeme gelen isimlerden birisi de

Metin Diyadin oldu. Metin Diyadin bir dönem Orduspor’u Süper Lig’e çıkartırken, Giresunspor tecrübeli teknik adamla prensipte anlaştı Tecrübeli teknik adamı takımın başına getirmek isteyen Giresunspor yönetimi kolları sıvadı. Geçtiğimiz sezon B.B Gaziantepspor’u çalıştıran Diyadin, Orduspor’un Süper Lig’e

çıktığı sezon 26.haftada takımın başına gelen ve sezon sonuna kadar yenilgi yüzü görmeden ligi 5. sırada tamamlamasını ve 1. lig play-off karşılaşmalarına katılmasını sağlamıştı. Diyadin ardından play-off şampiyonluğu yaşayarak Orduspor ile Süper Lig’e yükselmesini sağladı ve Orduspor’un başında 15 maçta da Süper Lig’de görev aldı.

Karşıyaka, imdada yetişiyor !

Yeni sezon yetiştirilmesi için yüklenici firma tarafından inşaatı tüm hızıyla devam eden Karşıyaka Futbol Tesisleri için geri sayım başladı. Ordu amatöründe yer alan kulüpler için 2 adet 72 x 113 m ölçülerinde sentetik, 1 adet 72 x 113 m doğal çim futbol sahası olmak üzere toplam 3 adet nizami futbol sahası yapılıyor. “Eylül ayına yetişir” Ordu Gençlik Hizmetleri ve

Spor İl Müdürü Mustafa Genç ise Karşıyaka Futbol Tesisleri ile ilgili; “Karşıyaka Mahallesi’ne amatörler için yapılacak sahalar için çalışmalar sürüyor. Ordu Büyükşehir Belediyesi Başkanımız Enver Yılmaz, o kadar büyük bir arsayı Spor Genel Müdürlüğü’ne tahsis etti. Hatta zemin iyileştirmeyi de yaptı. Şuan da yapılıyor. Bu anlamda Ordu’ya yeni bir tesis kazandırılmış oluyor. Tıpkı

Durugöl Spor Kompleksi gibi orada Karşıyaka Spor Kompleksi olacak. Bir çok tesis olacak. Yeni sezona büyük bir ihtimalle yetişir ve Eylül ayında hizmete girmiş olur. Burada sporcular deniz soğuğunda da kurtulmuş olacak. Hem ulaşımda kolay” diye konuştu. Karşıyaka Futbol Tesisleri’nin bitmesiyle birlikte Ordu amatöründeki 2017-2018 sezonu müsabakaları burada oynanacak.


Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.