“Ordu, her türlü güzelliği hak ediyor”
Gaga Gölü’ne 25 Bin Sazan!
Bahçelerde devrim yaşanıyor! Fatsa, Kan bağışına duyarsız kalmadı!
Ordu’nun Fatsa İlçesinde, Ordu Kan Bağış Merkezine bağlı Kızılay mobil kan toplama aracı kan toplamaya devam ediyor. Türkiye’nin kan ihtiyacının yüzde 85’ini tamamen gönüllü kan bağışçılarından karşılayan Türk Kızılayı, kan bağışı toplamaya aralıksız devam ederek, 2020 yılı hedefini 5’te tutturmaya çalışıyor.
Yaklaşık 700 bin hektarlık alan ile dünya fındık üretiminin büyük kısmını elinde bulunduran Türkiye’deki fındık bahçelerinde, devrim niteliğinde bir değişime gidiliyor. 10-15 dallı sistemin yerini tek gövdeli ağaçlar almaya başlıyor. Uygulamaya çeşitli kuruluşlar ile vatandaşlar örnek bahçeler oluşturarak destek veDevamı 4’te riyor.
8 TEMMUZ 2017 CUMARTESİ
5 Temmuz 2017 tarihinde Ordu Valiliği görevine başlayan Vali Seddar Yavuz, Ordu Valiliği görevine başlaması dolayısıyla kurum, kuruluş, meslek odası ve sivil toplum kuruluşlarının yöneticileri tarafından yapılan tebrik ve hayırlı olsun ziyaretlerini kabul ediyor. Devamı 4’te
Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’nın “Su Kaynaklarının Balıklandırılması Projesi” kapsamında, Ordu Valiliği İl Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü tarafından Fatsa ilçesindeki Gaga gölüne 25 bin Sazan balığı yavrusu bırakıldı. Yetkililer, gelecek yıl da yeni balık türlerinin, ilimizdeki su kaynaklarına bırakılarak çoğalmalarının sağlanacaDevamı 3’te ğını ifade etti. YIL: 6
SAYI:1660
GÜNLÜK TARAFSIZ SİYASİ GAZETE
FİYAT: 1 TL
‘TARİHİNE VE MİLLİ DEĞERLERİNE SAHİP ÇIKMAYAN MİLLETLER, YOK OLMAYA MAHKÛMDUR’
CINGIRT KALESİ’Nİ DİNAMİTLE PATLATTILAR!
Dereler çöpten arındırılıyor! Fatsa Belediyesi temizlik ekipleri tarafından iş makinesi girmeyen derelerde çöp temizliği yapılırken Belediye Başkan Yardımcısı Muharrem Aktepe, vatandaşlara derelere çöp atDevamı 4’te mamaları konusunda uyarılarda bulundu.
2 BİN 150 YILLIK TARİHİ CINGIRT KALESİ, KÜLTÜR VE TURİZM BAKANLIĞI’NIN ÖNESEMEMİSİ VE GEREKLİ TEDBİRLERİN ALINMAMASI NETİCESİNDE YİNE VE YİNE DEFİNE AVCILARININ GAZABINA UĞRAYARAK, HELENİSTİK DÖNEME AİT KAYA MEZARLARI VE KALENİN ÖZEL BÖLÜMLERİ DİNAMİT İLE PATLATILARAK, TALAN EDİLDİĞİ İDDİA EDİLDİ. MİR KUZEY GAZETESİ OLARAK, ÜLKE TURİZM AÇISINDAN, CINGIRT KALESİ’NİN KORUNMASI GEREKTİĞİNİ VE TURİZME KAZANDIRILDIĞINDA BÖLGE TURİZMİNİN MİHENK TAŞI OLABİLECEĞİNİ SÖYLEMEMİZE RAĞMEN, GEREKLİ GİRİŞİMLERİN VE ÖNLEMLERİN YAPILMAMASI NEDENİYLE, DEFİNE AVCILARININ KOL GEZDİĞİ BİR YERE DÖNÜŞTÜ.
Velilere “adres taşımayın” uyarısı Fatsa İlçe Milli Eğitim Müdürü Saygın Atinkaya, “Her yaştan insanın eğitimi için kolları sıvadık. Fatsa’da eğitimin dana iyi yerlere gelmesi için ekip arkadaşlarımızla birlikte her alan3’te da eğitim çıtamızı yükseltmek için çalışıyoruz” dedi.
Kırsalda çalışmalar devam ediyor Fatsa Belediyesi Kırsal Müdürlüğü ekipleri tarafından İlçeye bağlı Mehmet Akif mahallesi ve Düğünlük mahallesinde beton yol çalışması yapılırken Yassıbahçe ve Beyceli mahalle3’te lerinde de yol iyileştirme çalışmaları gerçekleştiriliyor.
Ordu turizmine 2 bin 150 yıllık tarihi geçmişiyle ışık tutacak ve tarihi geçmişiyle bölge turizminin mihenk taşı olabilecek ‘Cıngırt Kalesi’, Turizm ve Kültür Bakanlığı’nın önemsememesi ve yeterli güvenlik önlemi olmadığından define avcıları tarafından yine ve yine talan edildi. Son
olarak ise geçtiğimiz günlerde ve farklı zaman dilimlerinde Cıngırt Kalesi’nin biri Helenistik Döneme ait kazaya mezarı diğeri ise kalenin uç kısmında bulunan özel bölümde, define avcıları tarafından dinamitle patlatılarak, talan edildiği iddia edildi. Devamı 3’te
Tüm renkler Ünye’de buluştu Ünye Belediyesinin bu yıl 6’ncısını düzenlediği “52 Gün Boyunca Şenlik Var” sloganlı “7 Bölge 7 Ülke Uluslararası 5’te Halk Dansları Festivali” sona erdi.
2
8 TEMMUZ 2017 CUMARTESİ
Sinsi gelişen hastalık: Akciğer Kanseri
Sağlık
“Terliyken serin ortama girmeyin” İç Hastalıkları Uzmanı Uzm. Dr. Nesriye Demirel, sıcak havalarda ani ve aşırı ısı değişimlerinin insan vücudu üzerinde çeşitli olumsuz etkileri olduğunu söyledi. Mekan içi ve dışında ki meydana gelen 7-8 derecenin üzerinde ki aşırı ve ani sıcaklık farkları, insan vücudu üzerinde çeşitli olumsuz etkiler yaparak sağlık sorunları meydana getirir. Medicana Bahçelievler Hastanesi İç Hastalıkları Uzmanı Uzm. Dr. Nesriye Demirel sıcak havalarda ani ve aşırı ısı değişimlerinin verdiği zarara dikkat çekti. Sıcak yaz günlerinde mekan içi ve dışında ki sıcaklık farkı ve ani hava değişimi vücut direncini düşürdüğünü belirten Bahçelievler Hastanesi İç Hastalıkları Uzmanı Uzm. Dr. Nesriye Demirel, “Bu durumda viral enfeksiyonların sık görülmesine sebep olur. Bilinçsiz klima kullanımında çocuklar, yaşlılar, şeker hastaları ve böbrek yetmezliği olan kişiler daha çok tehlike altındadır. Çünkü bu grupta ki kişilerin vücut dirençleri klimanın havaya saçtığı bakteriler nedeniyle daha da zayıf düşebilir” dedi. Bakterilerin klimada kolayca barınabildiğini ve yayılan havayı insanların soluması sonucu bünyeye nüfus ettiğini ifade eden Uzm. Dr. Demirel, “Gerekli periyodik bakımları yapılmadığında ‘klima ateşi ‘ olarak bilinen bir hastalığa sebep olmaktadır. Bu hastalık klimaların suyu yoğunlaştıran bölgelerinde üreyen çeşitli bakteri ve mantarların solunum havasına karışması sonucu ortaya çıkmaktadır. Bakterilerle kirlenmiş klima sistemlerine maruz kalındıktan birkaç saat sonra ateşli bir hastalık başlar. Hastalarda gribi anımsatan ateş, titreme, kas ve eklem ağrıları, yorgunluk ve halsizlik gibi birçok şikayet meydana getirir. Bu şikayetlere öksürük nefes darlığı da eklenebilir. Bazen bulantı, kusma, karın ağrısı ishal görülebilir” şeklinde konuştu. Terliyken serin ortama girmemesi konusunda uyarıda bulunan Uzm. Dr. Demirel, “Aşırı sıcak nedeniyle terleyen kişilerin kasları gevşer, serin bir havayla karşılaşınca kas ağrıları ve kas tutulması yaşanabilir. Aynı zamanda aşırı serin olan mekandan dışarı çıkıldığında direkt sıcak havayla temas eden vücut kaslarında ağrı meydana gelir. Bu yüzden fıtık problemi ve kireçlenme sorunu olan kişilerin tedbir almaları gerekir. Sıcak havalar nemle birleştiği zaman kalp, tansiyon hastalarını olumsuz etkilemektedir. Vücutta ki aşırı su ve tuz kaybı, hastanın kan basıncında ki dengesizliğe neden olmaktadır. Kan basıncını kontrol altına almak için tuzu ve alkolü azaltmanın yanı sıra, bol bol sebze, meyve tüketilmesi, şekerli besin ve içeceklerden uzak kalınması gerekir” diye konuştu.(iha)
Uzman Doç. Dr. Ekrem Şentürk, yapısal olarak normal akciğer dokusundan olan hücrelerin, kontrol dışı çoğalarak, akciğer içinde tümör oluşturması sonucu gelişen akciğer kanserinde, kitlenin öncelikle bulunduğu ortamda büyüdüğünü, daha ileriki aşamalarda ise çevre dokulara veya dolaşım yoluyla uzak organlara yayılarak hasara yol açtığını ifade etti. Sigara, puro, tütün tüketiminin akciğer kanserinin oluşumunda en önemli risk faktörleri olarak görülüyor. Doç. Dr. Ekrem Şentürk, sosyoekonomik düzeyi gelişmiş ülkelerde sigara tüketiminin önlenmesi sayesinde akciğer kanseri sıklığının oldukça azaldığını belirtti. Sigara tüketen kişilerin sigarayı bıraktıktan 5 yıl sonra riskin azaldığını ancak tamamen bitmediğini de söyleyen Şentürk, sigara içmeyen ancak çevresinde içilen kişilerin de ayni şekilde bu riski taşıdığını, bu nedenle akciğer kanserini önlemenin en iyi yolunun sigaraya hiç başlamamak olduğunu belirtti. “Erken tanı akciğer kanserine bağlı ölümleri azaltmıyor” Akciğer kanserinin ileri evrelere gelmeden erken teşhis edilmesi için düz akciğer filmleri, balgamda tümör hücrelerinin aranması ve yüksek riskli insanlarda bronkoskopi denilen ucu ışıklı bir boruyla solunum yollarının incelenmesi gibi yöntemlerin kullanıldığı birçok çalışmanın yapıldığını söyleyen Doç. Dr. Ekrem Şentürk, bu erken teşhis yöntemlerinin hiçbiriyle akciğer kanserine bağlı ölümlerin azaltılamadığının görüldüğünü söyledi. Geç belirti veriyor Hastalığın oldukça ileri aşamalara gelene kadar önemli bir şikayete yol açmadığını söyleyen Doç. Dr. Ekrem Şentürk, akciğer kanserini tehlikeli yapan faktörün de hastaya sinsi şekilde gelmesi olduğunu belirtti. Doç. Dr. Ekrem Şentürk “Eğer sigara kullanan ve buna bağlı kronik bronşiti olan biriyseniz, mevsimsel öksürük ve balgam şikayetlerinin süreklilik kazanması, balgamda kan
görülmesi, giderek artan nefes darlığı, özellikle sırtta kürek kemiklerinin arasına veya omuzlara yayılan batıcı nitelikte göğüs ağrısı kanser için şüphe uyandırması gereken şikayetlerdir. Ancak hastalığın ilk aşamalarında çoğunlukla bunların hiçbiri olmadan, iştahsızlık, halsizlik, kilo kaybı ve terleme gibi şikayetler görülmektedir” diye konuştu. “Hastalığın tanısı biyopsi ile kesinleşiyor” Düz akciğer röntgenleri ile akciğerinde kitle görülen hastalara öncelikle bilgisayarlı tomografi çekildiğini söyleyen Doç. Dr. Ekrem Şentürk, daha sonra elde edilen üç boyutlu görüntü ile kitleye nasıl ulaşılabileceğine karar verilebildiğini belirtti. Hastadan ya tomografi rehberliğinde ya da bronkoskopi denilen ince bükülebilir bir tüple akciğere ulaşılarak iğneyle parça alındığını söyleyen Doç. Dr. Ekrem Şentürk, bu işleme biyopsi adının verildiğini belirtti. Kanser tanısının bu biyopsi örneğinin patoloji kliniğinde incelenmesi sonucunda kesinleştiğini de söyleyen Şentürk, hastanın şikayetine göre ayrıca karın veya beyine yönelik bilgisayarlı tomografi veya magnetik rezonans görüntüleme ve kemik taraması gibi tetkiklerin istenebileceğini belirtti.
“Hastalık üç evreden oluşuyor” Kanser tanısı konduktan sonra hekimin öncelikle hastalığın yaygınlığını veya bir başka deyişle hangi aşamada olduğunu saptadığını söyleyen Doç. Dr. Ekrem Şentürk, hastalığın üç evreden oluştuğunu; birinci evrenin sadece akciğerde sınırlı kaldığını, ikinci evrenin akciğerde ve yakın lenf bezlerinde sınırlı olduğunu ve üçüncü evrenin ise iki akciğer arasındaki lenf bezlerinde uzak yayılımı olduğu şeklinde anlamlandırıldığını belirtti. Doç. Dr. Şentürk “Doğru evreyi saptamak için hekimin akciğer röntgeni, toraks ve batın bilgisayarlı to-
mografi veya magnetik rezonans görüntülemesi, kemik taraması veya beyin bilgisayarlı tomografisi istemesi gerekebilir. Hastalığın ameliyat için uygun evrede olup olamadığını anlamak için mediastinoskopi denilen, boyundan yapılan bir kesiyle mediasten boşluğuna ışıklı boruyla bakılması ve bu işlem sırasında lenf bezelerinden örnek alınmasını içeren bir tetkik ayrıca yapılabilir. Eğer akciğer zarının iki yaprağının arasında sıvı birikmişse, hekiminiz kaburgaların arasından bir iğneyle girerek bu sudan patolojik inceleme için örnek alacaktır. Bu işleme ise torasentez adı verilir” ifadelerini kullandı. Tedavi yöntemleri nelerdir? Hastalığın erken evrelerinde ameliyatla tümörlü dokunun etrafından bir miktar sağlam doku çıkarılarak ya da bazen tüm bir akciğer lobu alınarak temizlenebildiğini söyleyen Doç. Dr. Ekrem Şentürk, genel olarak ameliyatla tamamen tümörün çıkarıldığı ve çevrede hiç hastalık kalmadığı durumlarda başka tedaviye gerek kalmadığını belirtti. Ameliyat sonrası hekimin hastayı düzenli aralıklarla kontrole çağırması gerektiğini de söyleyen Doç. Dr. Ekrem Şentürk, nadiren ameliyat sonrasında bazı hastalara ışın tedavisi yani radyoterapi tavsiye edilebildiğini söyledi. Ameliyatla çıkarılması mümkün olmayan 3. evrenin akciğer kanserinde esas tedavisinin ışın tedavisi yani radyoterapi ve ilaç tedavisi olan kemoterapi olduğunu belirtti. Evre IV akciğer kanse-
Yaz mevsiminde kulak hastalıklarına dikkat şan çizik ve sıyrıktan mikroplar, mantarlar girmekte ve kulak iltihabı oluşturmaktadır. Kulağa dokunulduğu zaman ağrı ve şişlik var ise kulak burun boğaz doktoruna başvurulmadır. Ayrıca kulak yolunda egzamalar olan veya kulak zarı delik olan kişilerin deniz-havuza girerken kulak tıkacı kullanmaları gerekir. Yine kulağında her yıl tekrarlayan kulak kiri birikmesi olan hastalar deniz mevsiminden önce kulaklarını temizlettirmelidirler, aksi takdirde bu kişilerin kulaklarına su gidince (kulak kiri) suyu çekecek ve aniden kulak tıkanacaktır. Bu zamansız tıkanma tatilde kişiyi bunaltacaktır.”
www.mirkuzeygazetesi.com.tr
Mir Mehmetoğlu Gıda Mad. San. ve Tic. Ltd. Şti. Adına Tüzel Kişi Temsilcisi
Niyazi YEŞİLLER YAYIN KURULU Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Hamdi Büklü Sayfa Editörü Mutlu Baymak Haber Merkezi Hüseyin Güneş Akbulut
Genel Müdür Nusret Yeşiller
Hukuk Danışmanı Av. Doğan Pehlivan
Genel Yayın Yönetmeni Betül Akbulut
Dizgi-Grafik Yeşiller Grafik Tasarım www.yesillermatbaa.com
İnternet Editörü Seyhan Yeşiller
Baskı Sorumlusu Ekrem Ezim
Yayın Türü Baskı Tesisi Yerel Süreli Mir Mehmetoğlu Gıda Mad. San. ve Tic. Ltd. Şti. Yeşiller Grafik Tasarım Reklam ve Matbaa Gazetemiz basın ahlak kurallarına uymayı taahhüt eder. Köşe yazıları ile ilgili hukuki sorumluluk yazarlara aittir. Gazetemiz İHA Abonesidir. Adres Sakarya Mah.Sakarya Cad. No:43/B Fatsa/ORDU Tel : 0452 407 10 11 Faks : 0452 407 10 12 E-Posta : gazetekuzey@gmail.com
rinde, kemoterapinin yaşam süresini 3-6 ay kadar uzattığını ve hastalığa ait şikayetlerin azalmasını sağladığını söyleyen Doç. Dr. Şentürk, şöyle devam etti: “IV. evrede kesin tedavi kararı siz ve aileniz ile görüşüldükten sonra verilmelidir. Yaşamı çok uzatması beklenmeyen bir tedavi seçeneğinin yan etkileri nedeniyle hayat kalitenizi bozma olasılığı varsa hekiminizle bu konuyu tartışmanız uygun olacaktır. Evre IV hastalıkta ışın tedavisi, kansere bağlı ağrı, kanama veya kemiğe, beyine yayılma söz konusu ise uygulanır.” Bu kanser türünün tedavisinde hastalığın sınırlı veya yaygın oluşuna göre karar verildiğini söyleyen Doç. Dr. Ekrem Şentürk, sınırlı hastalıkta kemoterapi ve radyoterapinin ardışık veya eşzamanlı olarak uygulandığını, hastalığın beyine yayılma olasılığı yüksek olduğunda ise ayrıca beyine koruyucu amaçlı radyoterapi yapıldığını belirtti. Nadiren çok küçük çaplı tümörlerde cerrahi uygulanabildiğini de söyleyen Şentük, yaygın hastalığın tedavisinin ise kemoterapi olduğunu ve hastalığın kemoterapiye çok duyarlı bir tümör olmasına rağmen tekrarlama riskinin çok yüksek olduğunu belirtti. Yapılan kemoterapi sonrasında hastalığın tekrarlamasıyla hastanın şikayetlerine göre tedavi süreci izlendiğini söyleyen Doç. Dr. Ekrem Şentürk, hastalığın yayılım bölgelerine göre radyoterapi uygulandığını ifade etti.(iha)
Kulak Burun Boğaz Uzmanı Yrd. Doç. Dr. Murat Nabi Bulut, denize sert dalma ve kulak üzerine düşmenin kulak zarı delinmelerine yol açabildiğini, rüzgarlı havalarda denize girmenin de küçük çocuklarda orta kulak iltihabına sebep olabildiğini ifade etti. VM Medical Park Samsun Hastanesi Kulak Burun Boğaz
Kliniğinden Yrd. Doç. Dr. Murat Nabi Bulut, yaz mevsimiyle artan kulak hastalıkları hakkında bilgiler verdi. Yrd. Doç. Dr. Bulut, “Yaz gelmesi ile birlikte serinlemek için havuza ve denize girmekteyiz ancak kulaklarımıza dikkat etmezsek kulak enfeksiyonları bizi bekliyor. Peki, denize gireceğiz, havuza gireceğiz kulaklarımızı nasıl koruyacağız?
Önlem çok basit. Normal sağlıklı bir insanda kulaklar kendini koruyacak ve temizleyecek şekilde yaratılmıştır. Ancak denizden-havuzdan sonra kulağa dışarıdan sert müdahale, kulak suyunu almaya çalışmak, kulağı kurcalamak dış kulak yolu iltihabına davetiye çıkartmaktadır” dedi. Dr. Bulut sözlerine şöyle devam etti: “Kulak kanalında olu-
Rüzgarlı havalarda temkinli olunmalı Dikkat edilmesi gerekenlerden bahseden Yrd. Doç. Dr. Murat Nabi Bulut, “Yine denize sert dalmalar, kulak üzerine düşmeler kulak zarı delinmelerine yol açabilir. Dikkatli olunmalıdır. Ayrıca rüzgarlı havalarda denize girmek küçük çocuklarda orta kulak iltihabına sebep olabilir. Ebeveynlerin özellikle rüzgarlı havalarda temkinli olması gerekmektedir” şeklinde konuştu.(iha)
3
8 TEMMUZ 2017 CUMARTESİ
Gaga Gölü’ne 25 Bin Sazan! CINGIRT KALESİ’Nİ DİNAMİTLE PATLATTILAR!
1’den devam Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı, ülkemizin su ürünleri kaynaklarının ve su ürünlerinin korunması, sürdürülebilir kullanımı, gelecek nesillere miras olarak bırakılmasının sağlanması konusunda projeler geliştirmekte ve uygulamakta. Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’nın ‘Su Kaynaklarının Balıklandırılması Projesi’ kapsamında, Akdeniz Su Ürünleri Araştırma, Üretme ve Eğitim Enstitüsü Müdürlüğü Üretim Tesisleri’nde 2017 yılında üretilen 5 milyon Sazan balığı yavrusundan, Ordu Valiliği İl Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü’nün talebi doğrultusunda 25 bin adet yavru balık, ilimize tahsis edildi. İlimize tahsis edilen 25 bin adet Sazan balığı yavrusu, ilimizin turizm cazibe
/ Hamdi BÜKLÜ 1’den devam Ordu Turizm ve Kültür Müdürü Uğur Toparlak, Cıngırt Kalesi’nde yaşanan tarih kıyımı sonrası zarar verilen alanda incelemede bulundu. Müdür Toparlak’a, Tarih Araştırmacısı Serbest Muhasebeci ve Mali Müşavir Rüstem Gürler, TV52 Program Yapımcısı Mehmet Erişti ve Ordu Turizm ve Kültür Müdürlüğü personelleri eşlik etti. 2150 yıllık Cıngırt Kalesi’nde yapılan talan sonrası kısa bir açıklama yapan Serbest Mumerkezlerinden birisi olan Gaga gölüne Ordu Valiliği İl Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü görevlileri tarafından bırakıldı. ‘Su Kaynaklarının Balıklandırılması Projesi’ sayesinde Gaga gölünde sportif balık avcılığının geliştirilmesinin amaçlanmakta. İlimizde sportif balıkçılığın gelişmesi, turizme yönelik çalışmalara da katkı sunacak.
hasebeci ve Mali Müşavir Rüstem Gürler, “Cıngırt Kalesi’nin korunmasına yönelik önlemlerin alınmasına ilişkin daha önceki tv programlarında ve gazetelere yapmış olduğum demeçlerde ifade etmiştim ama bugün görüyoruz ki, korkunç bir şekilde 4-5 metre kadar genişliğinde bombalanmış. Burada bir lahit patlatılarak, talan edilmiş. Bu tarihi alanın turizm kazandırılması noktasında Ordu Büyükşehir Belediyesi Başkanı Enver Yılmaz her türlü desteği vermeye hazır. Burada tıkanma olayı yukarıdadır. Bu konuda Fatsa Belediyesi’ne
başvurduk. Cıngırt Kalesi’nde kazı yapılması için yukarıdan istenen şeyler ise yol ve elektrik, bunlara Fatsa Belediyesi ‘Evet’ diyor. Ayrıca üç tanede güvenlik görevlisi isteniyor, bu taleplere karşılık olarak Fatsa Beleyesi burayla ilgili yapacağı projeye göre Cıngırt Kalesi’nin çevresi çelik tellerle çevrilecek ve güvenlik kameralarıyla korunacak şeklinde projelerin olduğu belirtiliyor. Hırsızlar bu projenin hayata geçmesini beklemiyor. Bürokrasi bu işi uzattıkça uzatıyor ve hırsızlar burayı talan ediyor” diye konuştu.
Ordu Valiliği İl Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü yetkilileri, projeden beklenen faydanın sağlanabilmesi için 40 cm’den küçük balıkların avlanmaması için vatandaşlara uyarıda bulundu. Yetkililer, gelecek yıl da yeni balık türlerinin, ilimizdeki su kaynaklarına bırakılarak çoğalmalarının sağlanacağını ifade etti.
Velilere “adres taşımayın” uyarısı Kırsalda çalışmalar devam ediyor
1’den devam Başarılı bir eğitim-öğretim yılı geçirdiklerini belirten Saygın Atinkaya, “Öğrencilere karne verdik ve tatile çıktılar. Bizler de kendi karnelerimizi milli eğitim olarak sonrasında oluşturduk. Her okulda toplantılar yaptık ve değerlendirmelerde bulunduk. Sosyal, bilimsel, spor, kültürel, sanat ve eğitimsel faaliyetle ilgili bir analiz ortaya çıkardık. Bir daha ki yılın planlamasını yaptık. Ve yeni eğitim öğretim yılına daha güçlü çıkarak her alanda daha başarılara imza atmak istiyoruz. İlçe olarak en büyük hedefimiz 2019 yılına kadar tekli eğitime geçmektir. Bunun için çok önemli çalışmalar ve planlar yapıyoruz. 2019 yılında kesinlikle tekli eğitime geçeceğiz. İnşallah Fatsa’nın eğitiminde çıta yükselteceğiz. Eğitim kadrosundaki arkadaşlarımızın her yönde farklı alanlarda eğitimleri aldırarak yeni
gelişen planlara göre eğitimleri almasını sağlıyoruz. Bakıldığı zaman her yaştan insanın eğitimi ile ilgili ilgilenmek zorundayız. Bizim asil görevimiz eğitimdir ve kalitenin yüksek olmasını için çalışıyoruz. Öğretmenlerimizi seminere gönderiyor ve projeler geliştirmesi için eğittirtiyoruz. Eğitimin gelişmesi ve güçlenmesi için bu arkadaşlarımızın aldığı ve sunacağı eğitim çok önemli. Çok yoğun bir çalışma ortamındayız ve tüm amacımız eğitimde her yıl başarımızı artırmaktır” diye konuştu. Okulların fiziki durumlarına önem verdiklerini ifade eden Atinkaya, “Okullarımızı tatile girdikten sonra gerekli ihtiyaçlarını karşılıyoruz ve tadilatları yapılıyor. Okullarımız eğitime hazır bir şekilde öğrencilerini bekliyor” ifadelerini kullandı. Okul kayıt döneminde velilere adres değişikliği yapmama
konusunda uyarılarda bulunan Müdür Atinkaya, “Her mahallemizde tam donanımlı ve eğitim personeli güçlü okullarımız mevcut. Bizler okullara öğrenci yerleştirmesi planlaması yaparken adreslerde oturan nüfuslara göre planlarımızı eğitim yılı öncesinde yapıyoruz. Bütün okullarımızda aynı şartlarda ve aynı kalitede eğitim veriyoruz. Bizler ikili eğitimi bitirmek için çalışıyoruz ve bizlere bu konulanda yardımcı olsunlar. Adres taşımalar olunca ister istemez yapılan planlar bozuluyor. Sınıflarda öğrenci sayısı planlamamız 30 kişidir. Bazı okullarımız da bu sayı rakam olarak geçiyor. Velilerden ricamız bulunduğu bölgelerdeki okullara öğrencilerini kayıt yaptırmalarıdır. Taşınan öğrenciler bizler için önemli sorun teşkil ediyor ve planlarımız bozuluyor” şeklinde konuştu.(iha)
1’den devam Fatsa Belediyesi Kırsal Müdürlüğü ekipleri Mehmet Akif Mahallesi Ceceloğlu mahallesinde daha önceden yapılan beton yolun eksik kalan kısmını bir gün süren çalışma ile tamamladılar. Mahalle muhtarı İsmail Talhak taleplerini değerlendiren Fatsa Belediye Başkanı Hüse-
yin Anlayan ve ekibine teşekkür ettiler. Kırsal Müdürlüğü ekipleri Düğünlük mahallesi Kırıkçıoğlu semtindeki beton yol çalışmasını da bugün devam eden çalışma ile tamamladı. Kırsal Müdürlüğü ekiplerimiz Yassıbahçe mahallesi Topalgil mevkiinde de kanal açma uçuk temizletme ve yol genişletme çalışması başlattı. Bu mevkideki çalışmanın 10 gün devam edeceği ifade edildi.
Fatsa belediyesi Kırsal Müdürlüğü ekipleri Beyceli mahallesi Aşağı mahalle mevkiinde de yol iyileştirme çalışması kapsamında kanal açma çalışması başlattı. Beyceli mahallesi Muhtarı ve Yassıbahçe mahallesi Muhtarı Yener Şirin yapılan çalışmadan dolayı Fatsa Belediye Başkanı Hüseyin Anlayan ve ekibine teşekkür ettiklerini ifade ettiler.
4
8 TEMMUZ 2017 CUMARTESİ
“Ordu, her türlü güzelliği hak ediyor” Bahçelerde devrim yaşanıyor!
1’den devam Bugün bir çok kurum, kuruluş, meslek odası ve sivil toplum kuruluşlarının başkan ve yöneticilerini kabul eden Vali Seddar Yavuz, gazeteci derneklerinin yöneticilerinin tebriklerini de makamında kabul etti. Ordu Gazeteciler Cemiyeti Yönetimini Kabul Etti İlk olarak Ordu Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Recep Aydın ve Yönetim Kurulu üyelerini makamında kabul eden Vali Seddar Yavuz, ”Sizlere ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Özellikle kamuoyunun tarafsız ve doğru haberlerle bilgilendirilmesini, aynı zamanda bir kamu hizmeti olarak değerlendiriyoruz. O, nedenle basın kuruluşlarımızın yapmış olduğu hizmetlerin de kamu hizmeti kapsamında değerlendirilmesi gerekir. Bu anlamda başta şahsım olmak üzere, kamuda çalışan tüm kamu görevlilerinin, sizlerin işlerini kolaylaştırması ve doğru bir kamuoyu oluşturma noktasında katkı sunması temel amaçlardan bir tanesi olması gerekir” diye konuştu. “Karşılıklı anlayışla bu şehrin menfaatlerinin korunması ve tanıtılması fevkalade önemli” diyen Vali Yavuz, ”Bölgemizde turizm giderek artıyor. Sadece Ordu için değil, diğer bölgeler için de bir destinasyon olarak görüyoruz. Bu anlamda da şehrimizin güzelliklerinin başta ülkemiz ve yabancı basın tarafından da takip edilmesi fevkalade önemli. Geçmiş dönemlerde meslek hayatımda turizm bölgelerinde çalıştım. ‘Karadeniz’in en iyisi’ diye tabir edilen, yeşilin her tonunun bulunduğu, maviyle kucaklaştığı bir bölge burası. Bu nedenle güzelliklerimizi daha iyi paylaşabilmeliyiz. Biz de Valilik olarak sizlerle birlikte işbirliği içerisinde bir çalışma yürütmeyi hedefliyoruz. Ortak akıl ve birlikte yönetim, en önemli ilkelerimizden bir tanesi. İstişare kültürünü en iyi şekilde işleteceğiz ama işletirken hiçbir zaman süreç odaklı bir yönetim anlayışımız olmayacak, sonuç odaklı bir yönetim anlayışı olacak. Konular sürüncemede kalmadan süratle karar almak gerekiyor” şeklinde konuştu. Vali Yavuz, konuşmasını şöyle sürdürdü; “Dünyanın hiçbir döneminde bilgi bu kadar çabuk üretilmemiş ve çabuk yayılmamıştır. Bu çağa uygun, yeni bir model ve yönetim anlayışının ortaya konması gerekiyor. Şehrimizin menfaatlerini, kalkınmasını, gelişmesini özellikle kucaklaşmanın sağlanmasını, gönüllerin alınmasını çok önemsiyorum. Bu vesileyle geçmiş birikimlerimizi sizlerin de bu şehirdeki birikimleriyle birlikte değerlendirerek, güzel bir hizmet anlayışı içinde olacağımızı görüyorum. Ordu, her
türlü güzelliği hak ediyor. Bizim de bu güzelliğe bir katkı sunma noktasında gayretli olmamız gerekiyor. Ümit ederim ki, karşılıklı anlayış ve işbirliği içerisinde bu şehre güzel hizmetler yapmak kısmet olur” dedi ve nazik ziyaretlerinden dolayı Ordu Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Recep Aydın’a ve dernek yöneticilerine teşekkür etti. Vali Seddar Yavuz’a Ordu Valiliği görevinin hayırlı olması dileğinde bulunarak konuşmasına başlayan Ordu Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Recep Aydın, ”Ordu ili genelimizde 90’a yakın basın-yayın kuruluşu faaliyet göstermektedir. Ordu basın tarihi, bir asrı devirmiştir. Ordu, Türkiye’nin önemli basın kuruluşlarını içinde barındıran bir ildir. Arkadaşlarımızla birlikte sahada yoğun bir gündem içerisinde mücadele etmekteyiz. Sizlerin de aynı zamanda mesai arkadaşınız oluyoruz. Sizinle birlikte yapacağınız çalışmaları takip edeceğiz” dedi. Ordu’da görev yapan ajans, gazete ve televizyonların diğer illere nazaran daha dinamik çalıştığını belirten Aydın, ”Haber atlatmak, haberi hızlı bir şekilde muhataplarına ulaştırmak için var gücümüzle mücadele etmekteyiz. Biz yoruma dayalı değil, kurumlarımızdan teknik bilgiler noktasında destek istemekteyiz” diye konuştu. Ordu 19 Eylül Gazeteciler Derneği Yöneticilerin i Kabul Etti Vali Seddar Yavuz, bugün hayırlı olsun ziyaretleri kapsamında 19 Eylül Gazeteciler Derneği Başkanı Erdoğan Erişen ve yönetim kurulu üyelerini de makamında kabul etti. “Basının sadece Türkiye’de değil, dünyadaki rolü ve toplumu bilgilendirme, yönlendirme, tarafsız, doğru haber verme ve kamuoyunun doğru oluşması noktasındaki önemini biliyoruz. O yüzden sizlere ayrı ayrı teşekkür ediyorum” diyerek, konuşmasına başlayan Vali Seddar Yavuz, ”Bu şehrin gelmiş olduğu noktada hepinizin çok büyük emeği var. Önümüzdeki süreçte de sizlerle birlikte bu şehrin menfaatleri, kalkınması, refah düzeylerinin yükseltilmesi noktasında yine işbirliği içinde çalışma arzumuz
var. Bilgi ve haber alma noktasında karşılaştığınız sorunları aşma noktasında arkadaşlarımıza gerekli talimatları vereceğiz. Çünkü, iletişim çağında ne kadar işbirliği yapılırsa, o kadar başarı elde edilecektir” şeklinde konuştu. Vali Yavuz, “Basın mensuplarının meslek hayatımda tanınmamda, başarımda, çok büyük katkısı olmuştur. O yüzden şimdiye kadar benimle çalışan tüm basın mensuplarına da bu vesile ile teşekkür etmek istiyorum. Görev yaptığım Uşak ve Muş illerinden güzel anılarla ayrıldık. Şimdi ise Ordu Valiliğinde, bu bölgenin kalkınması ve huzuru noktasında güzel hizmetlerimiz olur diye düşünüyorum. Ortak aklı, birlikte yönetimi, istişareyi önemsiyoruz. Devletin ve Hükümetin buradaki temsilcisi olarak işbirliğini, eşgüdümü, koordinasyonu sağlama noktasında azami gayreti sarf edeceğiz. Hiç kimseyi ötekileştirmeden ama doğru olanın, haklı olanın yanında olarak, bu şehirde bir politika oluşturacağız. Şehrin menfaatlerinin gözetilmesi noktasında gayretimiz hep olacak. Bu konuda sizlerin her daim yanımızda olacağınıza dair inancımız da tamdır” diyerek, ziyaretleri dolayısıyla Ordu 19 Eylül Gazeteciler Derneği Başkanı Erdoğan Erişen ve dernek yöneticilerine teşekkür etti. Ordu 19 Eylül Gazeteciler Derneği Başkanı Erdoğan Erişen de ziyarette yaptığı konuşmada, “Ordu 19 Eylül Gazeteciler Derneği olarak, Türkiye Gazeteciler Konfederasyonuna bağlı bir derneğiz. Ben aynı zamanda Karadeniz Gazeteciler Federasyonu Genel Başkanıyım. Ordu, sizinle yeni bir döneme başladı. Ordu için kazanç olacağınıza inanıyoruz. Ordu Valiliği göreviniz hayırlı olsun” dedi. TV52 Televizyonu Yöneticilerini Kabul Etti TV52 Yönetim Kurulu Başkanı İsa Akçay ile televizyonun yönetim kadrosunu da kabul eden Vali Seddar Yavuz, “İlimizin güzide medya kuruluşları ile işbirliği içinde çalışmalarımız sürecek. Ordu için güzel hizmetler yapacağız. Basın kuruluşlarımıza çok teşekkür ediyorum” diyerek, ziyaretlerinden dolayı TV52 yöneticilerine teşekkür etti.
1’den devam Trabzon’un Ortahisar ilçesine Kamışlı Mahallesinde, Ferrero Fındık tarafından uygulanan Değerli Tarım Projesi kapsamında Tayyip Sağır’a ait bahçede de uygulanan proje üreticilere tanıtıldı. Tanıtımda ayrıca damla sulama sistemi, fındıkta don etkisine karşı mücadele ve gübreleme konularında da bilgilendirmeler yapıldı. Fındık üretim maliyetini yüzde 8 -10 oranında arttıran dip sürgünü temizliğini gerektirmeyen tek gövdeli ağaç uygulaması, özellikle aşılı fidanlar kullanılarak oluşturulan bahçelerde daha fazla tasarruf sağlıyor. Ferrero Fındık Zirai İşler Müdürü Gökhan Arıkoğlu ile sorumlu Ziraat Mühendisi Nuran Aykın, tanıtım toplantısına katılan üreticilere tek gövdeli ağaç sistemi hakkında bilgilendirme yapıp, üreticilerin sorularını cevaplandırdılar. Türkiye’de genellikle ‘ocak usulü’ dikili olan fındık bahçelerinde dip sürgünlerinin ana dallarla besin, su ve ışık bakımından rekabete girdiği bunun da verimin azalmasına
neden olduğuna dikkat çektiler. Yeni kurulmaya başlanan bu sistemin gelecek yıllarda olumlu sonuçlarını mutlaka göreceklerini vurgulayan Arıkoğlu, “Trabzon’da buna benzer tek gövdeli uygulamalar var. Bazı üreticiler ile kuruluşlarında aynı şekilde tek gövdeli yeni bahçeler kurmaya başladıklarını biliyoruz” diyerek; bahçelerin damla sulama yöntemiyle daha verimli hale getirilebildiğini de belirtti. Arıkoğlu; yağışlı bölge olmasına rağmen, düzenli sulamanın fındıkta olumlu etki yaptığına dikkat çekerek, bunun için damla yöntemini de yaygınlaştırmaya çalıştıklarını bildirdi. Zirai İşler Müdürü Arıkoğlu şöyle devam etti: “Bu sistemin fındıktaki tatbikatıyla ilgili de model bahçelerimiz var. Burada da damla sulama sistemini kurduk. Bu sistem hem sulama hem de gerektiğinde gübreleme yapabiliyor. Şimdiye kadar gübrenin gömülmesi ya da toprağın dışına atılması söz konusuydu. Bu da ciddi bir işçilik ve emek gerektiriyordu. Arazilerimiz meyilli olduğundan gübre akıp gidebiliyor. Bu
sistem sayesinde gerekirse az veya çok, yani toprağın istediği ölçüde gübrenin kullanılması mümkün oluyor. Bu da etkinliği artırıp, ciddi yararlar sağlıyor. Sistemin hem verim hem de randıman etkilerini görme şansına sahip olacağız. Engebeli araziler de bunu rahatlıkla kullanılması mümkündür. Hem sulamayı hem de bilinçli gübrelemeyi en iyi şekilde yapmış olacağız.” Temmuz- Ağustos ayının kurak gittiği dönemlerde damla sulamanın getirdiği avantajları üreticilere anlatan Arıkoğlu, “Malum gübreler yıkanıyordu. Artık sistem sayesinde bu olmayacak. İstendiği zaman az, istendiği zaman da ihtiyaca göre gübreleme olacak. Bu da bizim için çok büyük bir avantaj. Yağmur her zaman yağmıyor. Özellikle Temmuz-Ağustos aylarında, kurak giden dönemlerde de sulama imkanını getiriyor” dedi. Fındıkta son yılların en büyük tehlikesini oluşturan küllemenin son günlerde artmaya başladığını da hatırlatan Gökhan Arısoy, etkin mücadele yapılmasını ve daha sık ilaçlamaya gidilmesini istedi.
Dereler çöpten arındırılıyor!
1’den devam Fatsa Belediyesi Temizlik İşleri Müdürlüğü ekipleri bir taraftan şehrin genel temizliğini yaparken diğer taraftan da bilinçsizce çöp atılan derelerde temizlik çalışması yapıyor. Temizlik İşleri Müdürlüğüne bağlı ekipler, dere temizlik çalışmalarını periyodik olarak devam ettiriyor. İş makinelerinin etkili olmadığı yerlerde temizlik yapan ekiplerimiz çöpleri ve dere kenarında yer alan otları bilek gücü ile temizliyor. Fatsa’nın temizliği için gece gündüz çalıştıklarını ifade eden Fatsa Belediye Başkan Yardımcısı
Muharrem Aktepe, “Vatandaşlarımıza daha yaşanabilir kaliteli hizmet vermek için çalışıyoruz. İlçemiz bu aylarda yoğun nüfus alıyor ve dolayısıyla bu yoğun nüfusun bir takım olumsuzlukları da olabiliyor. Biz periyodik olarak derlerimizin temizliğini yapıyoruz ancak kendini bilmez kişiler yine ellerine ne geçerse derelere atmaya devam ediyor. Vatandaşlarımızı derelerimize çöp atmamaları konusunda uyarmak istiyorum. Bizler bu şehri temiz tutalım ki gelecek nesillerimizde bundan istifade etsin. Lütfen derelerimize çöplerimizi ve ambalaj atıklarımızı atmayalım. Vatandaşlarımız derelere çöp atanları gördüğünde Belediyemiz Zabıta
Müdürlüğüne haber versin. Fatsa’mız için biraz daha duyarlı olalım.” dedi.
5 Hoş geldin ziyaretleri devam ediyor! Tüm renkler Ünye’de buluştu 8 TEMMUZ 2017 CUMARTESİ
1’den devam 3-6 Temmuz tarihleri arasında gerçekleştirilen 7 Bölge 7 Ülke Uluslararası Halk Dansları Festivali’ne Azerbaycan, Romanya, Bosna, Ukrayna, Tataristan, Makedonya ve Bulgaristan; Samsun ve Ankara halk oyunları
ekipleri katıldı. Türkiye’nin yedi bölgesinden yapılan halkoyunları gösterileri izleyenleri büyüledi. Festivalin son akşamında katılan ekipleri plaketleri ve madalyaları verilerek ülkelerine uğurlandı. Plaket töreninde konuşan Belediye Başkan Yardım-
cısı Erhan Eren, “Burada dünyanın renkleri var, hepimizin dili farklı olsa da, müzik evrenselliğini burada bizlere bir kez daha gösterdi. Herkes kendi ülkesine has danslarını, oyunlarını oynasa da biz onları burada anladık ve buluştuk” dedi.(iha)
Vali Seddar Yavuz, Ordu Valiliği görevine başlaması dolayısıyla kamu kurum ve kuruluşlarının yöneticileri ile sivil toplum örgütlerinin temsilcileri tarafından yapılan tebrik ziyaretlerini kabul ediyor. Vali Yavuz, Ordu Valiliği görevinin ikinci gününde Giresun Jandarma Bölge Komutanı Tuğgeneral Hakan Saraç, Ordu İl Jandarma Komutanı Albay Se-
dat Sarıkaya, Ordu Üniversitesi Rektörü Prof.Dr.Tarık Yarılgaç, İl Müftüsü Mürsel Öztürk, DOKA Genel Sekreteri Onur Adıyaman, Ticaret Borsası Başkanı Ziver Kahraman, Altınordu Ziraat Odası Başkanı Selami Akarsu ve beraberindeki yöneticileri makamında kabul ederek, hayırlı olsun ziyaretlerinden dolayı teşekkür etti. Vali Seddar Yavuz, hayırlı olsun ziyaretlerinde, “Şehrimizin
varolan potansiyelini ortak akıl ve birlikte yönetim ilkesinden hareketle, katılımcı bir anlayışla yönetmek arzusu içindeyim. İstişareye önem verirken sonuç odaklı bir yönetim anlayışını da gerçekleştirmek için herkesten katkı bekliyorum. El ele vererek, gönül birliği içerisinde, ilimize en güzel hizmeti sunmanın gayreti içerisinde olacağız” ifadelerine yer verdi.
60 bin sazan yavrusu bırakıldı Fatsa, Kan bağışına duyarsız kalmadı!
/ Hamdi BÜKLÜ 1’den devam Ordu’nun Fatsa ilçesinde Kızılay Ordu Şubesi her hafta başında yaptığı kan toplama etkinliğini bu hafta da sürdürdü. Cumhuriyet Meydanı önündeki alanda kan toplayan Kızılay ekip-
leri, Fatsalıların kan bağışına karşı duyarlılıklarının yüksek olduğunu söyledi. Fatsa Kızılay Derneği Başkanı Erdi Şevketoğulları, “Ordu Kan Bağış Merkezi Ekiplerimiz, Ordu genelinde farklı alanlarda kan bağışı toplamaya devam eden
ekiplerimiz, her hafta Pazartesi günleri Fatsa’da da kan vermek isteyen bağışçılara ulaşmaya devam ediyor. Fatsa Cumhuriyet Meydanı’nda getirdikleri kan toplama aracı ile gönüllülerden kan bağışı alan ekiplerimiz, kan ihtiyacı olanlara hayat oluyor” dedi.
İç sulardaki su ürünleri popülasyonunun artırılması amacıyla her yıl düzenli olarak yapılan balıklandırma çalışmaları kapsamında, Samsun’da bulunan göl ve göletlere toplam 60 bin adet pullu sazan yavrusu bırakıldı. Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığının 2017 Yılı Balıklandırma Projesi kapsamında Samsun’a tahsis edilen ve Akdeniz Su Ürünleri Araştırma Üretme ve Eğitim Enstitüsü Müdürlüğü tarafından üretilen pullu sazan yavruları Samsun’a getirilerek önceden tespiti yapılan doğal göl ve göletlere bırakıldı.
Konu ile olarak Samsun İl Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdür Vekili Bekir Karaosmanoğlu yaptığı açıklamada, iç sulardaki balık varlığının devamlılığının sağlanabilmesinin büyük önem taşıdığını vurgulayarak, balıklandırma çalışmalarıyla gölet ve akarsulardaki mevcut balık varlığının korunması, ekonomik değeri yüksek balık ürünlerinin artırılması ve vatandaşların hayvansal protein ihtiyaçlarının karşılanmasının hedeflendiğini söyledi. Ortalama 3-5 gram ağırlığındaki sazan yavrularının 3-4
yıl sonra avlanabilir asgari boy olan 40-50 cm’ye ulaşacağını belirten Karaosmanoğlu, balıklandırma çalışmalarında özellikle amatör balıkçıların avcılık yoluyla yararlanabileceği su kaynaklarını tercih ettiklerini kaydetti. Karaosmanoğlu, su kaynaklarının kirletilmemesi ve suyun tasarruflu kullanılmasının yanı sıra avcılıkta belirlenen yasak ve sınırlamalara titizlikle uyulmasının sulardaki doğal yaşamın devamlılığı ve sürdürülebilirliği açısından çok önemli olduğunu sözlerine ekledi.(iha)
6
8 TEMMUZ 2017 CUMARTESİ
TARİHTE BUGÜN GÜNDÜZ
GÖKÇE ECZANESİ
Süper Emeklilik Yasası yürürlüğe girdi.
EVKAF MAH. HASTANE CAD. NO:24 0 (452) 423 1718
KARDELEN ECZANESİ
08/07/1987
HAVA DURUMU
GÜNDÜZ-GECE
ŞEREFİYE MAH. HAMLIK CAD. NO:2/A 0 (452) 423 6053
AB-I HAYAT ECZANESİ SAKARYA MAH. NİHATKUTSAL CAD. NO:24/A 0 (452) 407 1001
Cumartesi
Pazar
MELTEM ECZANESİ SAKARYA MAH. YENİKUMRU CAD. NO:119/A 0 (452) 423 4770
Yer yer yağışlı
Güneşli
25° 15°
27° 17°
ODÜ’den Vali Yavuz’a ziyaret G-20 Zirvesi öncesi AB’ye önemli uyarı
Ordu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Tarık Yarılgaç ve Yönetim Kurulu Üyeleri, Ordu Valiliği görevine yeni atanan Seddar Yavuz’a tebrik ziyaretinde bulundu. 21 Haziran 2017 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 13.06.2017 tarih ve 2017/10458 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile Ordu Valiliği görevine atanan Seddar Yavuz’a Üniversitemiz Rektörü Prof. Dr. Tarık Yarılgaç, Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Fikri Balta, Prof. Dr. Ş. Metin Kara, Prof. Dr. Tevfik Noyan, Ziraat Fakültesi Dekan V. Prof. Dr. Tahsin Tonkaz, Eğitim Fakültesi Dekan V. Prof. Dr. Kenan Demirel, Fen
Edebiyat Fakültesi Dekan V. Prof. Dr. Öznur Ergen Akçin, Müzik ve Sahne Sanatları Fakültesi Dekan V. Prof. Sabri Yener, Ünye İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dekan V. Prof. Dr. Mustafa Sakal, Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekan V. Prof. Dr. Hasan Sevgili tebrik ziyaretinde bulundu. Vali Seddar Yavuz, “Şehrimizin var olan potansiyelini ortak akıl ve birlikte yönetim ilkesinden hareketle, katılımcı bir anlayışla yönetmek arzusu içindeyim. İstişareye önem verirken sonuç odaklı bir yönetim anlayışını da gerçekleştirmek için herkesten katkı bekliyorum. El ele vererek gönül birliği içerisinde, ilimize en güzel hizmeti sunmanın gayreti
içerisinde olacağız.” dedi. Rektör Yarılgaç, “Ordu Üniversitesi olarak bizler kısa sürede uzun vadeli ve kalıcı işleri öne alarak Türkiye’deki üniversiteler arasında önemli bir konuma gelmiş bulunmaktayız. Bu gelişimimizin hızlı bir şekilde gerçekleşmesinde şehrimizin tüm dinamikleri ile birlikte hareket etmesi bize önemli bir katkı sağlamıştır. Pek çok kurumla birlikte şehre yeni bir bakış açısı kazandırmak ve gelişim adına daha önemli adımlar atabilmek için bu dinamiklerin uyumlu bir şekilde çalışması her kurum için faydalı olacaktır. Sayın Valimizin yeni görevinin hayırlı olmasını temenni ediyorum.” şeklinde konuştu.
Minikler Almanya’ya uğurlandı
Altınordu Belediyesi U11 Futbol Takım Recklinghausen’de 8-12 Temmuz tarihlerinde düzenlenecek olan Uluslararası U11 Hillen Cup Futbol Turnuvasına katılmak üzere Almanya’ya uğurlandı.Altınordu Belediyesi’nin ‘Kardeş Şehir Projesi’ yürüttüğü Almanya’nın Recklinghausen kentinde her yıl düzenlenen ve festival havasında geçen Uluslararası U11 Hillen Cup Futbol Turnuvası 8 Temmuz Cumartesi start alacak. Birçok ülkeden 20 takımın mücadele edeceği turnuvada boy gösterecek olan Altınordu Belediyesi U11 Futbol
Takımı bu kapsamda hazırlıklarını tamamladı. Geçtiğimiz yıl aynı turnuvada mücadele ederek 6.’lık elde eden Altınordu Belediyespor’da bu yıl hedef şampiyonluk olarak belirlendi. Hazırlıklarını tamamlayan ve turnuvada hedefini şampiyonluk olarak belirleyen Altınordu Belediyespor U11 Futbol Takımı yapılan törenle Almanya’ya uğurlandı. Uğurlama töreni öncesi açıklamalarda bulunan Altınordu Belediyespor Teknik Direktörü Ergin Döner, geçen yıl elde edilen başarının daha da üstünde bir başarı elde etmek istediklerini söyledi. Birçok takıma oranla fizik olarak düşük olmalarına rağmen teknik anlamda daha iyi
olduklarının altını çizen Döner, “Geçtiğimiz yıl ilk kez katıldığımız turnuvada ilk 6 içerisine girmiştik, bu yıl hedefimiz ise daha üst sıralarda yer almak. Bu hedef doğrultusunda çocuklarımızla birlikte turnuvaya katılarak en iyi dereceyi alıp geri dönmek istiyoruz. Turnuvaya 12 futbolcumuzla katılacağız. Yaklaşık 2 aydan bu yana yaptığımız çalışmalar ile hazırlıklarımızı tamamladık. Çocuklarımız oldukça yetenekli, heyecan olmazsa, yurt dışına ilk defa çıkıyor olmanın psikolojisini de aşarsak hedeflediğimizi alarak geri dönebiliriz” dedi. Turnuvaya katılmak üzere Almanya’ya gidecek kafilede yer alan minik futbolcularda turnuvada hedeflerinin şampiyonluk olduğunu belirttiler. Fizik olarak zayıf olmalarına rağmen teknik anlamda iyi olduklarını belirten minik futbolcular en iyi sonucu alarak geri dönmek istediklerini ifade ettiler.Altınordu Belediyesi önünde düzenlenen uğurlama töreninin ardından Ordu-Giresun Havalimanına geçen Altınordu Belediyespor kafilesi, havalimanında Altınordu Belediye Başkan Yardımcısı Aydın Şaşmaz ve yöneticilerle vedalaştıktan sonra tarifeli uçakla Almanya’ya hareket etti.
AB Komisyonu’nun EL-CSID projesi kapsamında Müslüman ülkelerle diplomatik ilişkilerden sorumlu yetkilisi Doç. Dr. Naciye Selin Şenocak, G-20 zirvesi öncesi AB Komisyonu’na dikkat çekici bir rapor sundu. Doç. Dr. Naciye Selin Şenocak’ın sunduğu raporda, Müslümanların temsil sorununu çözümlenmedikçe İslamiyet’in terörle anılmaya devam edeceği ve Türkiye’nin bu konuda önemli bir rol oynayabileceği ifade edildi. Raporla ilgili açıklamalarda bulunan Doç. Dr. Naciye Selin Şenocak “Son yıllarda üst üste gerçekleşen terör saldırıları karşısında AB terörle mücadele konusunda ciddi somut çalışmalar başlattı. Avrupa İslamiyeti Batı Medeniyeti’ne daima tehdit olarak gördü. Müslümanları ‘içimizdeki düşman’ olarak görerek ayrıştılar. Bu çerçevede AB Komisyonu’na Avrupa’da yaşayan müslüman gençlerin radikalleşmesinin önlenmesi ve topluma kazandırılması konusunda kamu diplomasisi ve kültürler arasında anlayış prensipleri çerçevesinde bir değerlendirmede bulundum” dedi.
“İslam ülkeleri Türkiye çatısı altında bir araya gelebilir” İslam dünyasındaki başlıca sorunun İslam ülkelerini temsil eden bir kurumun olmayışı olduğuna dikkat çeken Doç Dr. Şenocak “AB’nin son yayınlanan terörle mücadele raporunda İslamiyet adına yapılan terörde en büyük tehdit ve tehlikenin Kuran-ı Kerim’in yanlış tefsir edilmesi, İslami terimlerin ve İslamiyet’in ideolojik siyasi çıkarlar doğrultusunda radikal gruplar tarafından kullanılması olarak görülmektedir. Bunun dışında diğer bir sorun İslam dünyasını temsil eden bir kurum olmamasıdır. Dünyada 1 milyar 7 milyon Müslüman yaşamaktadır. İçerisinde birçok mezhep barındıran Müslüman dünyasının çıkarlarını koruyacak, onları temsil edecek İslam dinini yozlaştırmaya çalışan terörist gruplara karşı mücadele edecek tüm müslüman ülkelerin bir arada olduğu bir üst yapıya ihtiyaç vardır. Sözde İslamiyet adına yapılan terör olayları ve terörist grupların oluşması ve hatta bu radikal grupların Hilafet ilan etmesi başı boşluktan kaynaklanmaktadır. Türkiye bu konuda önemli bir rol oynayabilir. Çünkü Cumhurbaşkanımız Arap coğrafyasında ve Avrupalı Müslümanlar tarafından bir temsilci olarak algılanmaktadır. Bu konuda Türkiye Müslüman ülkelerin bir araya geleceği teşkilatın çatısını oluşturabilir” diye konuştu. İslam İşbirliği Teşkilatı’nın görevini yerine getiremediğine de dikkat çeken Doç. Dr. Şenocak “İslam İşbirliği Teşkilatı Suudi Arabistan merkezli gücü pasifiz edilmiş anlamsız bir teşkilattır.
1990 yılı Körfez Savaşı’ndan bugüne 4 milyon müslümanın iç çatışmalar, terör olayları sonucunda öldürüldüğü resmi verilere göre tespit edilmiştir. Muşluma coğrafyası son dış güçlerin çıkarları doğrultusunda 20 yıldır kanlı çatışmaların, savaşların ve İnsanlık dramının merkezi haine gelmiştir. Bu durum karsısında İslam İşbirliği Teşkilatı’nın hiçbir yaptırımını ve müslümanların hakkının koruyacak resmi ve somut bir adım atmamıştır. Bunun nedeni Suudi Arabistan merkezli bir teşkilat olmasıdır. Suudi Arabistan’ı kimin nasıl hangi amaçlarla kurduğu bilinmektedir. Zaten son Katar’la yaşanılan son diplomatik krizle de müslümanları birleştiren değil aksine müslümanları ayrıştıran ve dünyaya terörist olarak gösteren bir ülke konumuna girmiştir. Fakat işin en tirajı-komik tarafı El-Kaide ve DEAS gibi örgütlerin temelini Selefi ve Vahhabist inanç sistematiği oluşturmaktadır ki bu da Suudi Arabistan kaynaklıdır” ifadelerini kullandı. Müslüman ülkeler bir araya gelemezken, dünyanın kaderini 5 ülkenin belirlediğini de ifade eden Doç. Dr. Şenocak “Cumhurbaşkanımızın altını çizdiği gibi dünyanın kaderini belirleyen BM Güvenlik Konseyi’nde müslümanları temsil edecek, onları çıkarlarını koruyacak bir temsilciye ihtiyaç vardır. Dünyayı mevcut konjonktürde artık 5 ülke yönetemez. Kanlı çatışmaların merkezinde müslümanlar vardır ve müslümanların kaderini ancak müslümanlar tayin etmelidir” şeklinde konuştu. İslamiyet’in vahşi ve terör dini olarak lanse edilmesinin bir algı operasyonu olduğunu da anlatan Doç. Dr. Şenocak “Dünyaya korku salan ‘Cihat’ sloganı ise DAEŞ ve El-Kaide gibi terör saldırılarını sözde ‘cihat’ adına saldırıları gerçekleştiriyor olmalarından kaynaklanıyor. Cihat kavramı tüm dünyada müslüman olmayanları öldürmek ve batı medeniyetine karşı intikam savaşı olarak algı oluşturabilmiş ve Islamofobia’nın yeni sloganı olmuştur. İslamiyet’i vahşi ve terör dini olarak lanse edilmesi 1990 yılından itibaren başlatılan bir
algı operasyondur. Özellikle bu konuda Medeniyetler arasında çatışma gibi fikirlerin yayılması bu durumun zeminini hazırlamak içindir. El-Kaide’yi kim kurduysa DAEŞ’i de o kurmuştur. Bunu da bölgesel gücünü ve müslüman coğrafyayı kendi içinde çatışmaya götürerek bölmeye çalışarak yapmaktadır. DAEŞ müslümanlara, camilere saldıran İslamiyet’le alakası olamayan bir terör örgütüdür. İşin ilginç tarafı bu örgüt müslümanlara zulüm eden ülkelere saldırmamış olması da arkasındaki ideolojinin İslamiyet’le bağlantılı olmadığını gösterir fakat ABD’ye tavır gösteren tüm ülkelerde Filipinler gibi DAEŞ saldırılarını görmek mümkündür. Avrupa’da ise DAEŞ saldırıları AB’nin istikrarsızlaştırmak ve iç dinamiğini sarsmak için yapılmaktadır” diye konuştu. Avrupa’nın en büyük düşmanı Müslüman gençler değil kendi uyguladıkları ırkçı ayrıştırma politikası olduğunu da ifade eden Şenocak, açıklamalarını şöyle sürdürdü: “Ötekileştirilen, kimliksizleştirilen müslüman gençler var oldukları ispatlamak için terörist grupları üye olarak intikam duygusuyla kendilerine yeni bir kimlik ve güç elde etmektedirler. Bu saldırıları Müslümanlık adına değil kendi intikamları adına yapmaktadırlar. Bu gençler Avrupa değerler sistematiğinde büyümüş ve İslami kavramlara ve dini öğretilere hakim olmayan ve İslamiyet’i bilmeyen gençlerdir. AB bu konuda yeni bir entegrasyon politikası geliştirip bu gençleri topluma kazandırması gerekmektedir. Bu gençlerin kültürel farklılıkları AB için bir tehdit değil aksine AB zenginleştirecek bir değerdir. Bunun beraberinde AB İslamiyet’i bir tehdit olarak yadsımak yerini onu anlamaya çalışması lazım bunu da ancak ‘Kültürel Diplomasi’yle yapabilir. AB’de yasayan Avrupalı din alimleri, Müslüman göçmenler, Sivil Toplum Kuruluşlarıyla bir araya gelerek ortak İslamiyet’i en doğru şekilde öğretecek eğitim merkezleri kurulması ve yeni bir kamu diplomasisi geliştirilmesi gerekmektedir.” (iha)
7
8 TEMMUZ 2017 CUMARTESİ
Modifiye tutkunları buluşuyor 2 yılda 10’dan fazla kan verdi!
Samsun’un Atakum ilçesinde her yıl düzenlenen ve Türkiye’nin farklı illerinden yüzlerce modifiye otomobil tutkunu genci buluşturan En Güzel Modifiyeli Otomobil Yarışması için nefesler tutuldu. Atakum Belediyesinin katkılarıyla düzenlene yarışma için son hazırlıklar tamamlandı. Atakum Belediyesinin katkılarıyla düzenlenen ve geleneksel hale gelen En Güzel Modifiyeli Otomobil Yarışması için son hazırlıklar tamamlandı. İstanbul, Konya, Tokat, Çorum, Kastamonu, Sinop, Trabzon, Giresun, Ordu başta olmak üzere, Türkiye’nin birçok farklı şehrinden modifiye otomobil tutkunu, 9 Temmuz 2017 Pazar günü saat
12.00-18.00 saatleri arasında Kurupelit Yat Limanında buluşuyor. Gençlerin, modifiye otomobil konusunda duydukları heyecandan hareketle, her yıl düzenlenen En Güzel Modifiyeli Otomobil Yarışması’na destek verdiklerini söyleyen Atakum Belediye Başkanı İshak Taşçı, “Yüzlerce modifiyeli otomobil, güzellik yarışmasında yarışıyor. Bu anlamda ülkemizin neredeyse tüm illerinden gençler, Atakum ilçesine geliyor. Burada hem tutkuları olan otomobillerinin güzelliklerini yarıştırıyor hem de Türkiye’nin en güzel ilçesi Atakum’u görme şansları oluyor. Biz de misafirimiz olan gençleri ilçemizde
ağırlamanın mutluluğunu yaşıyoruz” dedi. Bu yıl yarışmada 250’den fazla otomobilin kupayı almak için kıyasıya mücadele edeceğini söyleyen Garaj Atakum Başkanı Kenan Tabağ, “Türkiye’deki modifiye otomobil tutkunu gençlerin her yıl heyecanla beklediği En Güzel Modifiyeli Otomobil Yarışması’na, 4 yıldır Atakum ilçesinde ev sahipliği yapıyoruz. Atakum Belediye Başkanı İshak Taşçı’nın destekleri ve Atakum halkının örnek misafirperverliği ile örnek bir yarışma düzenliyoruz. Pazar günü tüm otomobil tutkunlarını Kurupelit Yat Limanına bekliyoruz” diye konuştu.(iha)
Kızılay’a 2 yılda 10’dan fazla kan bağışında bulunan Ali İhsan Kahraman, düzenli olarak kan bağışında bulunduğunu herkesin de bu duyarlılığa sahip olması gerektiğini söyledi. 2 yılda verdiği 10. Kan bağışı sonrası Türk Kızılay’ı tarafından bronz madalya ile ödüllendirilen Kahraman hedefinin, 25 kez kan bağışı yaparak Gümüş madalyayı, daha sonrada 35 ünite kan bağışı yaparak altın madalyayı almak olduğunu belirtti. Kan bağışlamanın insan hayatı kurtarmakla eşit değer olduğunu vurgulayan Kahraman, “Kanın tek kaynağı insan. Bu hayati sıvının başka bir muadili yok. Bu yüzden kan bağışlamak, hayat kurtarmakla eş değerdir. Hiç tanımadığınız insanlara kan bağışlayarak derman olabilir, hatta kan bağışlayarak kendi sağlığınızı da koruyabilirsiniz. Vücudunuz bedeninizin hayati sıvısı olan kanı eksildikçe üretir. Eğer vücutta bir kan eksikliği olursa vücut uyarılır ve yerini doldurmak için yeni kan üretimine başlar. Yani kan verince kan hücreleriniz yenilenir. Bu sayede spor yapmış gibi zinde olur, gençleşirsiniz” dedi. “Kan bağışı kalp krizi ihtimalini yüzde 90 azaltır” diyen Kahraman “Kan verdikten sonra kandaki yüksek yağ oranı düşer. Bu durum baş ağrısı, stres, yüksek tansiyon ve yorgunluk gibi ra-
insanlardan bulunduğumuz yerle ilgili bilgiler alıyoruz. Karadeniz’i gezmek istedik” dediler. Geziye Karabük’ten başladıklarını dile getiren Esra Ç. ve Settar Uğur, “Daha sonrasında Safranbolu, Amasra, Zonguldak, Bolu, Bartın, Cide, Abana’yı gezdik. Şu anda Sinop’u gezeceğiz. Bizim çadırımız var, uyku tulumlarımız var, yemek setimiz var. Genelde konserve tarzı şeyler tüketiyoruz. Bazen evinde misafir edenler de oluyor. Güneş, sahil, deniz hep öyle yerlerde gezdiğinizde artık bir zamandan sonra
yapmacık gelmeye başlıyor. Ama şu an mesela bizim yüzlerce evimiz, yüzlerce arabamız var. Genelde çok beğendiğimiz yerlerde kamp yapıyoruz, çadırlarımızı oraya kuruyoruz. Biz bu yola çıkarken 200-300 TL bütçe ayırdık. Çoğu arkadaşımız hiç para ile çıkıyor. Sinop’u çok beğendik, özellikle Tarihi Cezaevi bizi çok etkiledi diyebilirim. Buradan sonra istikametimiz Bafra ve Samsun. Daha sonrasında şartlardan dolayı gezimizi sonlandıracağız” diye konuştular. (iha)
vermek ufak çaplı bir check-up gibi de düşünülebilir. Çünkü her kan verdiğinizde kan sayımı ve kan yoluyla bulaşan hastalıklarla ilgili tarama yapılır. Bu sayede AIDS, Hepatit B, Hepatit C, sifiliz (frengi) taramasından da geçmiş olursunuz. Aynı zamanda kan grubunuzu da ücretsiz öğrenirsiniz” ifadelerini kullandı.(iha)
MALİ TATİLDE DAVA AÇMA SÜRELERİ!
Otostopla Karadeniz turuna çıktılar
Otostopla Karadeniz turuna çıkan iki genç, otel ve otobüslere hiç para vermeden Karadeniz’in birçok il ve köyünü gezdi. Karabük’ten otostopla Karadeniz turuna çıkan Esra Ç. ve Settar Uğur adlı gençler, otostopla il il geziyor. Evlerini sırtlarında taşıdıklarını ifade eden iki arkadaş, “Biz genelde bir şehre gittiğimizde o şehrin yerlileri ile konuşuyoruz. Neleri meşhur, nereleri görebiliriz, bilgilerini onlardan alıyoruz. Çok araştırıp gelmedik açıkçası. Ama yolda yürürken ya da bizi arabasına alan
hatsızlıkların giderilmesine katkı sağlar. Kan vermek kemik iliğinin yağlanmasını da önler. Kan bağışının karaciğer, akciğer, kalın bağırsak gibi bazı kanser türlerine yakalanma ihtimalini azalttığı yönünde çalışmalar vardır. Yine bazı araştırmalar, kan vermenin kolesterol ve şeker düzeylerini dengede tuttuğunu gösterir. Kan
/ Hamdi BÜKLÜ Ordu SMMMO Başkanı Bahadır Baş, mali tatilde dava açma sürelerine ilişkin önemli bir açıklama yaptı. Başkan Baş, “İkmalen, re’sen veya idarece yapılmış olan tarhiyatlara karşı mükelleflerin dava açma süresi, tarhiyata ilişkin vergi/ceza ihbarnamesinin tebliğ tarihinden itibaren 30 gündür” dedi. Mali tatilde dava açma sürelerine ilişkin Ordu SMMMO Başkanı Bahadır Baş, açıklama yaparak, “İkmalen, re’sen veya idarece yapılmış olan tarhiyatlara karşı mükelleflerin dava açma süresi, tarhiyata ilişkin vergi/ceza ihbarnamesinin tebliğ tarihinden itibaren 30 gündür. Dava açma süresinin mali tatile rastlaması halinde süre, mali tatil süresince işlemeyecektir. Mali tatil nedeniyle uzayan dava açma süresinin son gününün 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu uyarınca çalışmaya ara verme süresine rastlaması durumunda ise dava açma süresi, çalışmaya ara vermenin sona erdiği günü izleyen günden itibaren yedi gün uzayacaktır” diye konuştu.
8
8 TEMMUZ 2017 CUMARTESİ
Şifa kaynağı dut pekmezinin zorlu serüveni Karakucak Güreşleri’nin 6.sı gerçekleştirilecek Büyükşehir Belediyesi olarak, Güzelyurt Şuayip Tepesi Karakucak Güreşleri’ni düzenlemekle kalmayıp, mahallede 6.5 dönüm alan üzerinde spor ve sosyal tesis projesi inşa ettiklerini hatırlatan Başkan Yılmaz, “Sosyal tesis binamızın bulunduğu alanda çevre düzenlemesi ve saha zemininde iyileştirme çalışması yaptık. Tesisimiz, hem sportif amaçlı kullanılacak hem de bu yıl olduğu gibi bundan sonra da, Güzelyurt’ta düzenlenen yaz festivali ve karakucak güreşlerine ev sahipliği yapacak” diye konuştu.
Ordu Büyükşehir Belediyesi tarafından düzenlenen Ulubey Güzelyurt Şuayip Tepesi Karakucak Güreşleri’nin bu yıl 6.sı gerçekleştirilecek. 12 BOYDA 130 SPORCU ER MEYDANINA ÇIKACAK Festivalle ilgili konuşma yapan Büyükşehir Belediye Başkanı Enver Yılmaz, “Geleneksel hâle gelen Güzelyurt Şuayip Tepesi Karakucak Güreşleri’nin bu yıl 6.sını gerçekleştireceğiz.
12 boyda 130 sporcunun katılmasını beklediğimiz etkinliğimiz, 9 Temmuz Pazar günü saat 10.00’da Güzelyurt Mahallesi Şuayip Tepesi güreş alanında gerçekleştirilecek. Organizasyon kapsamında, festivale katılanlara yemek ikramımız olacağı gibi şenliklerin sonunda dereceye giren güreşçilere madalya ve ödülleri takdim edilecek” dedi. GÜZELYURT SPOR TESİSİ, KARAKUCAK GÜREŞLERİ’NE EV SAHİPLİĞİ YAPACAK
Et üreticilerinden “ithal et” tepkisi güçlenmesine adına doğru bir başarı olarak görüyorum. Bizim ülkemizdeki insanlarımız cefakar insanlar. Akşama kadar ahırlarda uğraşı zarara razı olarak ülkesi zarar etmesin, batmasın, dış ülkelere muhtaç olmasın diye bu kadar çalışırken, gözü kararmış bazı sanayicilerin et ithalatı yapması bizi hakikaten üzüyor, üzecektir de” diye konuştu.
Samsun Kırmızı Et Üreticileri Birliği Başkanı Erdal Doğan, “İddia ediyorum; et ithal edilsin hiçbir zaman bu üreticiye ve tüketiciye yansımayacak. Et ithal edilmesi dışarıdan yapılan bir proje. Bu projeye bakanlığımızın alet olması bizi üzüyor” dedi. Samsun Kırmızı Et Üreticileri Birliği tarafından Bafra Ziraat Odasında toplantı düzenlendi. Toplantıda konuşan Samsun Et Üreticileri Birliği Başkanı Erdal Doğan, “Ülkemizde et ithalatın-
da canlı büyükbaş hayvanlarda yüzde 135 olan gümrük vergisi oranı yüzde 26’ya, büyükbaş hayvanların etinde yüzde 100 ile yüzde 225 arasında değişen gümrük vergisi oranları ise yüzde 40’a indirildi. Son günlerde hayvan ithalat ve et ithalatı nedeniyle ülke üreticilerinin bir tedirginlik içerisine girmesini bakanlık kendince bir başarı olarak görüyorsa evet, sanayici adına, ithalatçı lobisi adına dışarıdaki Avrupa tarımın ve dış ülkelerinin tarımının
“Bu ülkede üretim faaliyetlerine göre et pahalı değil” “Bugün gelinen noktada gıdada sadece et pahalıymış gibi kıyamet kopartmaları bizi üzüyor” diyen Doğan şunları söyledi: “Bu ülkede üretim faaliyetlerine göre et pahalı değil. Bu söylemleri yapan oluşturan bir iki spekülatör zihniyet ithalatçılar bunun için zemin oluşturmaya çalışıyorlar. Dışarıdan et ithal edilmesi için dışarıdan yapılan bir proje. Bu projeye bakanlığımızın alet olması bizi üzüyor. Cumhurbaşkanımız her konuda millileşmeye doğru seferberlik başlatmışken,
milli tarım diye bir politika üreteceğiz diye sevinirken, bugün milli üreticiyi bitirmek, bitirecek duruma getirmek hiç kimseye bir şey kazandırmaz. Bunun için bir an önce bu yanlıştan vazgeçip, kendi içerisindeki üretimi arttırarak, kendi üreticisini daha fazla destekleyerek üretimin arttıracağız. Böylelikle dışarıdan et ve dana ithal etmeyi bırakıp, dışarıya biz et, dana, hububat ihraç etmemiz durumuna gelmemiz gerekiyor. İddia ediyorum; et ithal edilsin hiçbir zaman bu üreticiye ve tüketiciye yansımayacak. Üreticiye şöyle yansıyacak: Zarar edecek, ahırlarını kapatacak. Tüketici de bugünkü aldığı fiyatın 1 lira aşağısına alamayacak. Bu geçmişte de aynısı yaşandı. 1995, 2005 ve 2010’larda yapılan ithalatta hangi tezgahtaki etin fiyatı 1 lira düştü. Düşmez. Sadece üreticinin fiyatı düşer. Üretici zarar eder, küstürülür. Daha fazla ithalata bağımlı hale gelmiş oluruz. Bir an önce bu yanlıştan dönülmesini istiyoruz.”(iha)
Kurban hazırlıkları dijital ortamda erken başladı Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığınca hazırlanan kurbanlık hayvan alımlarında dikkat edilmesi gereken hususları içeren ‘Kurban Rehberi’ vatandaşların bilgilenmesi için Gıda ve Kontrol Genel Müdürlüğünün web sayfasında yayımlandı. Giresun İl Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü konuyla ilgili yaptığı yazılı açıklamada, “ Satın alınacak kurbanlık hayvanların tür, ırk, cinsiyet ve doğum tarihi bilgilerinin sorgulanabilmesi amacıyla Bakanlığımızca https://hayvanbilgi.tarim.gov.tr/ web sayfası hazırlanarak kullanıma açılmış olup, söz konusu bilgiler e-devlet üzerinden de sorgulanabilmektedir. Ayrıca Bakanlığımızca yürütülen “Veteriner Hizmetleri Strateji Belgesinin Hazırlanması için Teknik Yardım Projesi” kapsamında ‘HaySag Hayvan Sağlığı ve Refahı’ adıyla bir akıllı telefon uygulaması geliştirilmiş ve uygulama Android ve IOS marketlerde ücretsiz
olarak yayınlanmaya başlamıştır. Bu akıllı telefon uygulamasıyla hayvan hastalıkları hakkında bilgi edinilebilmekte, yayımlanan hayvan sağlığı, hayvan hareketleri ve hayvan refahı ile ilgili mev-
zuat takip edilebilmekte, hayvan hareketleri kontrol belgeleri görüntülenebilmekte, büyükbaş ve küçükbaş hayvanların bilgileri küpe numarası ile sorgulanabilmektedir. Şüphe edilen hayvan
hastalıkları en yakın İl Müdürlüğü Hayvan Sağlığı ve Yetiştiriciliği Şubesinin kurumsal e-posta adresine bildirilebilmektedir” denildi.(iha)
Bir çorba kaşığı tüketildiğinde vücudun günlük ihtiyaç duyduğu demirin yüzde 20’sini, kalsiyumun yüzde 17’sini ve potasyumun yüzde 17,5’unu karşılayan Gümüşhane’nin katkısız ve doğal meşhur dut pekmezi köylerde yaşayan vatandaşlar tarafından geleneksel yöntemlerle üretilmeye devam ediyor. Merkeze bağlı Akçakale köyünde 40 yıldır bahçelerindeki beyaz dutlardan geleneksel yöntemlerle pekmez yapan Memnune Şişman (61), evin erkekleri tarafından ağaca çıkılarak silkelenen dutları ‘tec’ diye tabir edilen geniş kapta odun ateşinde kaynatmaya sabahın erken saatlerinde başlıyor. Kaynatılan
runu 7 yaşındaki Gökçe Kurt ise pekmezi çok sevdiğini, sağlığı açısından çikolata yerine yararlı olan pekmezi sürekli yediğini ifade etti. Mahalle sakinlerinden 75 yaşındaki Zülfiye Erdener ise 25 yaşından beri dut pekmezi yaptığını belirterek Gümüşhane’nin temiz havası, suyu ve toprağında yetişen dutlardan yapılan pekmezi katkısız bir şekilde yaptıklarını ifade etti. Pekmez yapımına iştirak eden Gıda Mühendisi Zübeyde Usta da pekmezin protein, mineral, kalsiyum, demir, fosfor, magnezyum içerdiğinden dolayı oldukça önemli bir besin kaynağı olduğunu, vücut direncini, bağı-
dutlardan çıkan şıra birkaç kez süzüldükten sonra bu kez tek başına kazanda kaynatılarak uygun kıvama gelmesi beklenerek pekmez haline dönüşüyor. Yaz mevsiminin ortasında oldukça sıcak hava koşullarında gerçekleştirilen zorlu işlemler imece usulüyle komşu ve akrabaların yardımıyla gerçekleşiyor. Hiçbir katkı maddesi kullanmadan yalnızca gerektiğinde su ilave ederek yaptıkları pekmezin oldukça meşakkatli bir süreçten geçtiğini anlatan Şişman, sabah başladıkları çalışmaları akşam saatlerine kadar sürdürdüklerini söyledi. Kendisinin pekmez yapımını annesinden öğrendiğini ifade eden Şişman, her yıl 3-4 kez pekmez pişirdiğini belirterek, sağlık açısından oldukça yararlı olan pekmezi ürettikten sonra fazlasını sattıklarını, akrabalarına verdiklerini kaydetti. Şişman’ın pekmez yapımına sürekli iştiran eden küçük to-
şıklık sisteminin direncini arttırıcı ve güçlendirici özelliği ile hastalıklara karşı koruyucu bir etkiye sahip olduğunu söyledi. Bir çorba kaşığı dut pekmezinde önemli miktarda antioksidan ve manganez bulunduğunu, yine bir çorba kaşığı pekmezin vücudun günlük demir ihtiyacının yüzde 20’sini, potasyum ihtiyacının ve yüzde 14,5’unu ve kalsiyum ihtiyacının yüzde 17’sini karşıladığını belirten Usta, cilt sağlığı için büyük fayda sağlayan pekmezin cilt kırışıklıklarını giderici ve cilt hücrelerinin yaşlanmasını yavaşlatıcı etkiye sahip olduğunu söyledi. Dut pekmezinin özellikle sigara içenlerde damar ve karaciğer, akciğerde meydana gelen hasarın onarılmasına yardımcı olduğunu ifade eden Usta, demir, potasyum ve kalsiyum deposu pekmezin mutlaka tüketilmesi gerektiğine dikkati çekti. (iha)
9
8 TEMMUZ 2017 CUMARTESİ
15 Temmuz Destanı’nın kareleri
15 Temmuz hain darbe girişiminin hafızalardan silinmemesi için Türk milletinin destansı direnişini konu alan ve İhlas Haber Ajansı tarafından çekilen fotoğrafların yer alacağı 44 sergi açılacak. Fethullahçı Terör Örgütü (FETÖ) mensubu teröristlerin 15 Temmuz gecesi kalkıştıkları hain darbe girişimini ilk anlarından itibaren takip eden ve dünyaya naklen yayın yapan tek yayın kuruluşu olan İhlas Haber Ajansı, o gecenin fotoğraflarını 37 ilde 44 ayrı yerde sergileyecek.
15 Temmuz akşamı Boğaz Köprüsü’nü tankların kapattığını ilk duyuran haber kuruluşu olan İhlas Haber Ajansı, İstanbul ve Ankara başta olmak üzere tüm yurtta hain kalkışma girişimini ve sonrasında Türk milletinin tankları ve meydanları teslim almasını Türkiye ve dünyadaki abonelerine servis etti. O gece tüm Türkiye’de İhlas Haber Ajansı muhabir ve kameramanları, açılan ateşler altında sahada görevlerini yerine getirerek, darbe girişimini ve bu girişimin başarısızlıkla sonuçlandığını, vatandaşın kahra-
manlığını tüm dünyaya duyurdu. Düzenlenen sergilerle ilgili İhlas Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Mücahid Ören’in takdim yazısı şöyle: “Türk milleti 15 Temmuz 2016’da darbe kavramını bitirdi Halkımız, tanklarının altına yatarak, seçimle göreve getirdiği hükümetine ölümüne sahip çıktı. O gece 249 şehit, 2 bin 193 gazi tarihe altın harflerle geçti. Dünyaya demokrasi dersi verdi. Kalkışmanın yaşandığı ilk dakikalardan itibaren, İhlas Haber Ajansı bütün gelişmele-
ri dünyaya canlı görüntülerle duyurdu. İstanbul’da Boğaz Köprüsünü tankların kapattığını milletimiz İHA’dan öğrendi. Cumhurbaşkanı ve Başbakan İhlas Medya stüdyolarından bağlantılarla halka, sağduyu ve meydanlara inme çağrısı yaptı. Mermilerin uçuştuğu Boğaz Köprüsü’nde, bombaların yağdığı Ankara caddelerinde İhlas Haber Ajansı’nın canını ortaya koyan fedakar çalışanları, unutulmaz görüntüler kaydetti. O gece, önemli bir imtihan veren televizyon ve yayın kuruluşları da İHA’nın cesurca kaydettiği kahramanlık görüntüleri ile milletin, devletine sahip çıkmasında en kritik görevi üstlendi. İslam dünyasının televizyonlarının başına geçip, gelişmeleri dua ederek an be an takip ettiği haberleri, görüntüleri ilk dakikadan itibaren İHA aktardı. Sokakta nefesi kesilene kadar koşan, mermiler yağmaya başladığında, kamerasını namluya çeviren, cuntacılar silahları ile devlet kurumlarına ve meydanlara girdiğinde o anı kaydeden gizli kahramanlar İhlas Medya çalışanlarıydı. İhlas Holding binasındaki canlı yayın araçlarını, zırhlı panzerlerle ve helikopter ile binaya el koymaya gelen cuntacılardan koruyan fedakar insanlar, canı pahasına yayınları-
na İhlas Holding merkezinden ve sokaklardan devam ettiler. İşte o hercümerç içerisinde çekilen ve zihinlerden silinmeyecek olan yüzlerce fotoğraf ve görüntüden, Türkiye tarihinin ak sayfalarında yer alacak en seçkin kareleri, milletimizin hafızasında kalması için, bir sergi olarak takdim ediyoruz. Bu fotoğraf ve görüntüler, asırlarca unutulmayacak. Tarihe ismi kazılan kahramanlar gibi, o gece gözünü kırpmadan çalışan İhlas Haber Ajansı’nın ve İhlas Medyanın milli şuurdaki ekiplerinin servis ettiği bu kareler sonsuza kadar, yüz akı olarak hatırlanacaktır. A. Mücahid Ören”.
Sergi açılacak iller ve ilçeler şunlar: “İstanbul’da Eyüp ve Taksim Meydanı, Adana’nın Yüreğir ilçesi, Hatay’ın İskenderun ilçesi, Kahramanmaraş, Ankara’da Mamak, Pursaklar, Altındağ, Gölbaşı, Antalya, Denizli, Aydın, Uşak, Balıkesir. Bursa, Çanakkale, Diyarbakır merkez ve Bismil ilçesi, Ağrı, Erzincan, Erzurum, Afyonkarahisar, Bilecik, Eskişehir, Kütahya, Adıyaman, Gaziantep, Malatya, Şanlıurfa, İzmir, Manisa’nın Şehzadeler ve Kula ilçeleri, Kayseri. Sakarya, Amasya, Çorum’da meydan ve üniversite, Ordu, Samsun, Artvin, Giresun, Trabzon, Elazığ, Sivas”.(iha)
MMO şantiye şeflerini eğitiyor 180 BİNANIN DIŞ CEPHESİ YENİLENECEK
Makina Mühendisleri Odası(MMO) Samsun Şubesi, Meslek İçi Eğitim Merkezi(MİEM) kapsamında üyelerine yönelik düzenlediği Mühendis Yetkilendirme Kurslarına “Şantiye Şefliği Semineri” ile devam etti. Seminerde katılımcılara çeşitli konu başlıklarında bilgi verildi. Samsun, Amasya ve Ordu’dan 19 makine mühendisinin katıldığı eğitimin sunumu MMO Samsun Şube MİEM Kurs Eğitmeni Makine Mühendisi Ahmet Bilal tarafından yapıldı.
Seminerle ilgili açıklama yapan MMO Samsun Şube Yönetim Kurulu Sekreter Üyesi Nail Yolaydın, “Yapı Müteahhitlerinin Kayıtları ile Şantiye Şefleri ve Yetki Belgeli Ustalar Hakkında Yönetmelik” gereğince yapıların yapımında şantiye şefinin istihdamının zorunlu olduğunu (yasal istisnalar haricinde), her şantiye şefinin ikamet ettiği il içersinde görev yapabileceğini, şantiye şeflerinin aynı zamanda İşçi Sağlığı ve Güvenliği Mevzuatı gereği yapılması gerekenler-
den sorumlu olduğunu söyledi. Yolaydın, mimar veya mühendis unvanlı şantiye şeflerinin aynı anda üslenebileceği işlerin toplamı 30 bin m2’yi geçemeyeceğini ancak yapım işinin tek ruhsata bağlı veya toplu yapı niteliğinde olması halinde 30 bin m2’yi geçmeme şartı aranmadığını açıklayarak “6331 Sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu” uyarınca inşaat sektörünün çok tehlikeli sektörler kapsamında olduğunu sözlerine ekledi.(iha)
Ordu Büyükşehir Belediyesi, bir taraftan Ordu ilinin köklü sorunlarına kalıcı çözümler üretirken diğer taraftan da kenti güzelleştiren projeleri bir bir hayata geçiriyor. Altınordu ve Fatsa ilçelerinin ardından, Ünye’de de yapılacak olan Dış Cephe İyileştirme Projesi’nin ihalesi gerçekleştirildi. Başkan Enver Yılmaz, proje kapsamında Ünye İlçe Jandarma Komutanlığı ile eski Devlet Hastanesi arasında bulunan 180 binanın dış cephesinin yeni bir görünüm kazanacağını söyledi. KARADENİZ SAHİL YOLU BOYUNCA BİNALAR ESTETİK BİR GÖRÜNÜME KAVUŞACAK
Başkan Yılmaz, “Dış Cephe İyileştirme Projemizdeki amacımız, Karadeniz sahil yolunu tek tip ve modern bir görünüme kavuşturmak. İlk olarak Altınordu ilçemizde uyguladığımız ve olumlu sonuçlar aldığımız projeyi, Fatsa ve Ünye ilçelerimizde de hayata geçiriyoruz. Fatsa’da uygulamaya başladığımız projemizin ihalesini bir süre önce yapmıştık. Şimdi de Ünye ilçemizde 180 binada yapacağımız dış cephe iyileştirme projesinin ihalesini gerçekleştirdik. Tüm bu çalışmalar ile Ordulu hemşehrilerimiz ve ilimizden geçen vatandaşlarımız için kentimizde estetik bir görünüm sağlamış olacağız. Böylece hem binalarımız hijyenik bir hâle gelecek hem de mülkiyet sahibi vatandaşlarımız, mantolama sayesinde enerjiden tasarruf
sağlayacak” dedi. PROJELER YIL SONUNA TAMAMLANACAK Başkan Enver Yılmaz, “İlk etabı Altınordu ilçesinde Rus Pazarı ile Büyükşehir Belediyesi Durugöl yerleşkesi arasındaki alanda başarıyla tamamlanan ve ikinci etabı Rus pazarı kavşağı ile Kumbaşı Limanı’na kadar olan bölgede sürdürülen projemiz, Yalı Camii ile İsmet Paşa Caddesi’ne kadar olan kısımda 115 binada da uygulanıyor. Kentimizde görüntü kirliliğinin önüne geçmek adına başlatılan proje kapsamında, Fatsa’da 163 ve Ünye’de de 180 binanın dış cephesini yıl sonuna kadar yenilemiş olacağız” diye konuştu.
10
8 TEMMUZ 2017 CUMARTESİ
Menekşe’de 5 bomba birden ! Samsunspor, en az 5 yabancı daha transfer edecek
Türkiye Kadınlar Basketbol 1.Ligi’nin başarılı ekiplerinden Orduspor Kadın Basketbol Takımı, 1’i yabancı olmak üzere 5 oyuncuyla prensipte anlaştı. Başantrenör Hakan Yiğit, önderliğinde transfer çalışmalarını sürdüren Potanın Menekşeleri, transferde büyük yok kat etti. Mor Beyazlı ekip, önceki sezon Türkiye Kadınlar Basketbol 1.Ligi’nde forma giyen 4 Türk oyuncuyla prensipte anlaştı. Yabancı uzun!
Orduspor Kadın Basketbol Takımı, 1 yabancı oyuncu kontenjanını uzun pozisyonda değerlendirdi. Potanın Menekşeleri’nin anlaşmaya vardığı yabancı uzun oyuncu uzun dönemler Türkiye’de forma giydi. Orduspor Kadın Basketbol Takımı’nda prensip anlaşmasına varılan 5 oyuncu, seçimli genel kurulun ardından yeni yönetim kurulu tarafından duyurulacak. Potanın Menekşeleri, iç trans-
ferde görüşmelerini sürdürüyor. Mor Menekşelerin önceki sezon forma giyen en fazla 2 oyuncuyla yeniden anlaşması bekleniyor. Öte yandan Mor Beyazlılar, daha önce iç transferde Şebnem Özçelik, dış transferde ise Merve Usal ile anlaşmaya varmıştı. Potanın Menekşeleri’nin kısa süre içerisinde iç ve dış transferi tamamladıktan sonra yeni sezon hazırlıklarına başlaması bekleniyor.
Samsunspor Sportif Direktörü Coşkun Zeren, 1 yabancı futbolcuyu renklerine bağladıklarını, en az 5 yabancı futbolcu daha transfer edeceklerini söyledi. Transfer sezonunun hareketli takımlarından biri olan Samsunspor, iç transferde Furkan Köse ve Ercan Yazıcı’nın ardından dış transferde Ekram Reşmen, Abddülkerim Bardakçı, Caner Koca, John Chibuike, Çağrı Ortakaya, Oğuz Gürbulak, Hasan Hatipoğlu, Ufuk Budak ve Ramazan Övüç’ü transfer ederek toplamda 11 transfer gerçekleştirdi. 10 yerli, 1 de yabancı transferi gerçekleştiren kırmızı-beyazlılar, Gökay Iravul ve Gökhan Karadeniz’le de ilgileniyor. Transfer çalışmalarının hızla devam ettiğini belirten Sportif Direktör Zeren, son çalışmalar hak-
kında açıklamalarda bulundu.
hepsini de kullanacağız” dedi.
“En az 5 yabancı daha alacağız” Yerli transferi hariç yabancı kontenjanı hakkının tamamını kullanacaklarının altını çizen Zeren, “Gökay İravul transferi yarın netlik kazanacak. Alanyaspor yönetimi yarın toplanacak ve bir karar verecek. Olumlu veya olumsuz olarak durum netleşecek. Gökhan Karadeniz’e ise biraz daha süre verdik. Gökhan transferinde aynı noktadayız. Yabancı transferi çalışmalarında da görüşmeler devam ediyor. Şu anda Samsun’a davet edebileceğimiz durumda olan bir oyuncu yok. Yabancı transferini kanat ve hücum bölgelerine yapacağız. Bu sene kadroda 6 yabancımız olacak. Yabancı kontenjanı 5+1 şeklinde. Biz 6 yabancı hakkımızın
Samsunspor sil baştan Kırmızı-beyazlılar, sezon başında Distel Zola, Eldin Adiloviç, Canberk Aydın, Famoussa Kone, Fatih Kılıçkaya, Gökay İravul, Hasan Kılıç, Jeroen Lumu, Kevin Brands, Murat Gürbüzerol, Mustafa Sevgi, Ousmane N’Diaye, Tom Muyters ve Vedat Bora ile yollarını ayırmıştı. Bu sene ise kadroya Furkan Köse ve Ercan Yazıcı’nın ardından dış transferde Ekram Reşmen, Abddülkerim Bardakçı, Caner Koca, John Chibuike, Çağrı Ortakaya, Oğuz Gürbulak, Hasan Hatipoğlu, Ufuk Budak ve Ramazan Övüç dahil edildi. Kırmızı-beyazlılar, böylece şu ana kadar 14 futbolcu ile yollarını ayırıp, 11 futbolcu ile sözleşme imzaladı.(iha)
11
8 TEMMUZ 2017 CUMARTESİ
Yaşar Pamuk ‘yokum’ dedi ! Genç Kızların Rakipleri Belli Oldu
Ordu Büyükşehir Belediye Başkanı Enver Yılmaz’ın Ordu’da Spor Branşlarına olan yatırım, biten projeler ve devam eden projeler hakkında yaptığı toplantıya katılan Orduspor Kulüp Başkanı Yaşar Pamuk, aday olmayacağını söyledi. Orduspor Kulübü Başkanı Yaşar Pamuk, başkanlığı bırakacağını dile getirdi. Pamuk, 8 Temmuz’daki seçimli olağanüstü kongrede aday olmayacak.
8 Temmuz’da yapılacak kongre öncesinde katıldığı toplantıda aday olmayacağını dile getiren Orduspor Kulüp Başkanı Yaşar Pamuk’un ne yapacağı merak ediliyor. İki sezon önce Nedim Türkmen ile başkanlık yarışına giren ve Spor Toto 2.Lig’de mücadele eden Orduspor’da Kulüp Başkanı olan Yaşar Pamuk’lu Orduspor, 2016-2017 sezonu sonunda Bölgesel Amatör Lig’e
düştü. Yaşar Pamuk döneminde Orduspor futbol takımı iki lig birden düşerken, Orduspor Kadın Basketbol Takımı’da ilk sezonda Bilyoner.com Kadınlar Basketbol Ligi’nde Kadınlar Basketbol 1.Ligi’ne düşmüştü. Orduspor Kulübü Başkanı Yaşar Pamuk’un 2 sezonda takımı Bölgesel Amatör Lig’e düşürmesinin ardından istifa çağrılarına artık nokta koydu.
Haziran ayının ilk günü sahaya inerek dikkatleri üzerine çekmeyi başaran ve gündeme oturan Ünye’nin ilk ve tek kadın futbol takımı olan Ünye Gücü FK’nın Genç Kızlar Türkiye Finallerindeki rakipleri belli oldu. Genç Kızlar kategorisinde Türkiye finallerine katılacak olan Ünye Gücü FK Kadın Futbol Takımı 1. Eleme turu müsabakalarında 4’lü gruba düştü. 1 Haziran 2017 tarihinde sahaya inerek antrenmanlarına başlayan Ünye’nin ilk ve tek kadın futbol takımı olma özelliği taşıyan kırmızı-beyaz-siyahlı takım, Trabzon, Erzincan ve Tokat illeri temsilcileri ile aynı grupta mücadele edecek. 16-21 Ağustos 2017 tarihleri arasında oynanacak 1. Eleme turunda Trabzon Denizüstüspor, Erzincan Geçit Belediyespor ve Tokat Ufuk Keleş Gençlik Spor takımlarıyla Orta ve Doğu Karadeniz Bölgesi D Grubunda mücadele edecek olan Ünye Gücü FK, 2. Eleme turuna yükselebilmek için 3 karşılaşma oynayacak. Ünye Gücü FK Kadın Futbol takımının mücadele edeceği D Grubu fikstürü ile maçların hangi ile ve sahada oynanacağı TFF
tarafından önümüzdeki günlerde belli olacak. Tek devreli lig usulüne göre oynanacak 1. Eleme turunda gruplarında ilk sırayı alan 25 takım, grup ikincileri arasında en iyi puan ve averaja sahip 7 takımla birlikte 2. Eleme turuna katılmaya hak kazanacak. En iyi puan ve averaja sahip takımlar belirlenirken müsabakalarda alınan sarı ve kırmızı kartlar da belirleyici olacak. 2. ve 3. Eleme turu müsabakaları ise tek maç eleme usulüne göre gerçekleştirilecek. Kışla; “Ünye’ye Yakışan Bir Mücadele Ortaya Koyacağız” Ünye Gücü FK Kadın Futbol Takımı teknik sorumlusu Muhammet Kışla, D Grubunda mücadele edecekleri rakiplerini henüz tanımadıklarını, ancak yaptıkları araştırmada özellikle Trabzon temsilcisinin güçlü bir rakip olduğunu, ancak ne şartlarda olursa olsun takım olarak turnuvada sportmence ve Ünye’ye yakışan bir mücadele ortaya koyacaklarını söyledi. Kışla, açıklamasında “Bu müsabakalar bizim için ilk tecrübe olması açısından önemli. İlk resmi müsabakada gücümüzü ve buna paralel olarak da rakiplerimizin gücünü
test edeceğiz. Bu bizim adımıza gelecek sezon mücadele edeceğimiz 3.lig için deyim yerindeyse iyi bir test sürüşü olacak. Ünye’nin takımı olmak ve Ünye’yi temsil etmenin verdiği cesaretle çıkacağımız bu finallerden bize yakışan en iyi sonuçlarla dönmek istiyoruz. Grupta rakiplerimizi tanımıyoruz, ancak yaptığımız araştırmalar neticesinde özellikle Trabzon temsilcisinin güçlü bir rakip olduğunu öğrendik. Tabii ki hangi şartlarda olursa olsun takım olarak turnuvada sportmence ve Ünye’ye yakışan bir mücadele ortaya koyacağız. Sonuç ne olursa olsun, nihai hedefimiz gelecek sezon mücadele edeceğimiz 3.Lig’e hazır olmaktır.” Şeklinde konuştu. Maçlar Ünye›de Oynansın! Maç fikstürünün ve maçların nerede oynanacağının henüz belli olmadığını da ifade eden Ünye Gücü FK Kadın Futbol Teknik Sorumlusu Muhammet Kışla, TFF’den D Grubu maçlarını Ünye’ye Ünye Şehir Stadı’na vermeleri konusunda girişimde bulunacaklarını da sözlerine ekledi. (sporaksiyon)
8 Temmuz’da yapılacak olan Genel Kurul’u bekleyen Orduspor’da, genç futbolcu Alihan Öztürk Yaşar Pamuk ile görüşek sözleşmesini fesih etti. Orduspor’da ayrılık rüzgarı esmeye devam ediyor. Orduspor altyapısından yetişen ve 2.5 yıldır A takım forması giyen isimler birer birer takımdan ayrılırken,
genç isim Alihan Öztürk’te sözleşmesini fesih etti. Orduspor 1996 doğumlu genç oyuncusu Alihan Öztürk sözleşmesini karşılıklı anlaşarak fesh etti. Yeni sezon öncesinde henüz transfer yapmayan ve elindeki oyuncuları birer birer kaybeden Orduspor’un geleceği merak edilirken Alihan Öztürk ile birlik-
te 13 oyuncu takımdan ayrılmış oldu. Orduspor formasıyal genç takımda uzun yıllar oynayan hücum oyuncusu TFF 1.Lig’de 5 maça çıkmıştı. Spor Toto 2.Lig’de kadroda yer almayan genç oyuncu geride kalan sezonda ise 2’si ilk 11 olmak üzere 22 maçta görev aldı.
Gözler 3 isme çevrildi ! Bir isim daha ayrıldı !
Orduspor’da 8 Temmuz’da yapılacak olan Olağanüstü Seçimli Genel Kurul’da aday olmayacağını belirten Orduspor Kulüp Başkanı Yaşar Pamuk’un açıklamasının ardından tüm gözler 3 isme çevrildi. Orduspor’da dikkatler artık 8 Temmuz’da. Yaklaşan Olağanüstü Genel Kurul öncesinde herkes Yaşar Pamuk’un yeniden aday olacağını düşünürken, Pamuk’un bırakma kararıyla birlikte gözler Hasan Çebi, Ahmet Serdar ve Zafer Öztürk’e çevirdi. Henüz adaylık hakkında bir açıklama yapmayan Hasan Çebi ve Zafer Öztürk’ün önünde çok az bir zaman kalırken Ahmet Serdar ise aday olacağını belirtmişti.
Hasan Çebi belirsiz ! Orduspor’da bir dönem Başkan Yardımcılığı görevini yapan Hasan Uğur Çebi’nin yaklaşan kongre öncesinde aday olup olmayacağıyla ilgili net bir açıklama henüz yapılmadı. Çebi Fındık Sanayi ve Nakliyat Ticaret Ltd Şti 3 .kuşak temsilcilerinden işadamı Hasan Çebi daha önce verdiği demeçlerde Orduspor´da başkanlık yapmış olmanın onur ve gurur verici bir şey olduğunu söylerken, güç birliği neticesinde Orduspor´un tekrar eski konumuna gelebileceğini belirtmişti. Ahmet Serdar yine aday Geride kalan sezonun dev-
re arasında yapılan Olağanüstü kongrede başkanlık için aday olan ve 100 imzayı bulamadığı için adaylıktan çekilmek zorunda kalan Orduspor eski yöneticisi Ahmet Serdar, 1 ay önce başkan adayı olduğunu açıklamıştı. Zafer Öztürk sürprizi olabilir Orduspor Kulüp Başkanı Yaşar Pamuk’un aday olmaması halinde Orduspor’un sahipsiz kalmaması adına Orduspor’a Kulüp Başkanlığı yapacağını daha önceden açıklayan Orduspor Sportif Direktörü Zafer Öztürk’ün aday olup olmayacağı merak ediliyor.
www.mirkuzeygazetesi.com.tr
SP R
8 TEMMUZ 2017 CUMARTESİ
Giden gidene!
2017-2018 sezonunda tarihinde ilk kez Bölgesel Amatör Lig’de mücadele edecek olan Orduspor’da futbolcular deyim yerindeyse ışık hızıyla takımdan ayrılıyor. Profesyonel futbol hayatlarından kopmak istemeyen birçok futbolcu fesih yolunu seçerek Mor Beyazlı kulüpten ayrıldı. Önünde olağanüstü kongre olan ve transfere de başlayamayan Orduspor’da şimdiye kadar 5 futbolcu sözleşmesini fesih ederek ayrılık yolunu seçti. Mor Beyazlı ekipte şimdiye kadar Özgen Erdem, Burak De-
mireğen, Furkan Mızrak, Murat Torun ve Emre Usta, alacaklarına karşılık olarak kulübü Türkiye Futbol Federasyonu’na (TFF) şikayet ederek sözleşmelerini tek taraflı feshetti. Öte yandan fesih yoluna gitmeyerek Başkan Yaşar Pamuk ile anlaşmayı seçen futbolcularda oldu. Arda Arslan, Muhammet Can Öztürk, Kaan Kars, Altan Kılıç, Burak Özsoy ve Yunus Şimşek ise yönetimle senet imzalayarak anlaşmaya vardı ve boşa çıktı. Takımdan ayrılan oyuncuların görüşmeleri devam ediyor.
Spor Toto 3.Lig’de oynamak isteyen Ordusporlu futbolcuların birkaç gün içinde yeni takımlarıyla anlaşmaları bekleniyor. Mor Beyazlılardan ayrılan Özgen Erdem Utaş Uşakspor, Arda Arslan Arsinspor, Oluş Şensöz Orhangazispor, Murat Torun 24 Erzincanspor ve Furkan Mızrak ise Tarsus İdmanyurdu ile anlaşmaya vardı. Mor Beyazlı ekipte, Ordu Futbol Kulübü’nün ısrarla istediği Asım Can Çaykıran ve Mert Can Elik’e ise izin çıkmamıştı.
Ordu Futbol Kulübü’nün yeni adı ‘Yeni Orduspor’ oldu
TFF 3. Lig ekiplerinden Ordu Futbol Kulübü’nün adı, Türkiye Futbol Federasyonu tarafından “Yeni Orduspor Kulübü” olarak tescil edildi. Geçen sezon Bölgesel Amatör Ligi’ni (BAL) şampiyon olarak tamamlayan Güzelorduspor Kulübü, 3. Lig’e çıkmasının ardından Ordu Futbol Kulübü adını almıştı. 5 yıl önce TFF Süper Lig’de mücadele ederken, yaklaşık 100 milyon liralık bir borçla Bölgesel Amatör Lig’e düşen Orduspor’un adını yaşatmak için Türkiye Futbol Federasyonu ile yapılan görüşmeler olumlu sonuçlandı. Türkiye Futbol Federasyonu bugün gönderdiği resmi yazıyla, Ordu Futbol Kulübü’nün adının Yeni Orduspor Kulübü olarak tescil edildiğini duyurdu. Türkiye Futbol Federasyonu resmi sitesinde de kulübün adını Yeni Orduspor Kulübü olarak değiştirdi.
“Bu takım Orduspor’dur, bütün Orduluların takımıdır” Desteklerinden dolayı Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı Yıldırım Demirören’e teşekkür eden Ordu Büyükşehir Belediye Başkanı Enver Yılmaz, Yeni Orduspor’la bir efsaneyi yeniden ayağa kaldıracaklarını söyledi. Başkan Yılmaz, “Orduspor’un kamuoyuna duyurduğu 105 milyon TL’lik borcun kontrol edilebilir, sürdürülebilir ya da eritilebilir olduğuna dair şehrimizde bir kanaat yoktur. Dolayısıyla bizim bu borç yükü ile mevcut takımı alıp sürdürülebilir hâle getirme imkânımız da bulunmamaktaydı. Bu nedenle BAL’da, 3. Lig’e ve ardından 2. Lig’e sıfır borçla bir takım çıkarma hedefinde olmalıydık. Bu yüzden geçtiğimiz sezon 3. Lig’e çıkan sıfır borçsuz takımımızın adını Yeni Orduspor olarak tescil ettirdik. Desteklerinden dolayı TFF Başkanımız Yıldırım Demirören’e teşekkür ediyorum” diye konuştu.
“Eski özlenen günlerimize dönmek istiyoruz” Yeni Orduspor’un tüm Orduluların takımı olduğunu vurgulayan Başkan Yılmaz, “Kulübün adını, Büyükşehir Belediyespor olarak tescil ettirebilirdik. Ordu ilimizde tüm Orduluları kucaklayan, beraber sevinip, beraber üzüleceğimiz, mor-beyazlı Yeni Ordusporumuzla eski özlenen günlerimize dönmek istiyoruz. Tekrar etmek gerekirse Yeni Orduspor tüm Ordulularındır. Ordu halkına armağanımızdır. İnşallah Yeni Ordusporumuzla nice mor-beyaz şampiyonluklara imza atacağız” şeklinde konuştu. Öte yandan Türkiye Futbol Federasyonu›ndan yapılan açıklamada şu bilgilere yer verildi: “Federasyonumuz kayıtlarındaki unvanını ‘Yeni Orduspor Kulübü Derneği’ kayıtlardaki renginin mor-beyaz-siyah ve logosunun aşağıdaki yeni logo ile değiştirilmesini talep etmiştir. Dosya evrakın incelenmesi neticesinde, TFF Kulüp Tescil Talimatı’nda belirtilen evrakların Federasyonumuza iletildiği görülmüş ve Güzelordu Spor Kulübü Derneği’nin bundan sonra Federasyonumuz kayıtlarında ‘Yeni Orduspor Kulübü Derneği’ olarak Kulüp renklerinin ‘mor-beyaz-siyah’ ve aşağıdaki yeni logonun kulüp logosu olarak değiştirilmesine Türkiye Futbol Federasyonu Yönetim Kurulu’nun 05.07.2017 tarih ve 56 sayılı toplantısında karar verilmiştir.”(iha)
Soner Solmaz Akkuş’ta kaldı
Akkuş Belediyespor iç transferde Soner Solmaz’la tekrar anlaştı. İki sezondur Akkuş Belediyespor Voleybol Takımında Oynayan Orta Oyuncu Soner Solmaz 2017-2018 sezonunda da yeşil beyazlı formayı tercih etti. 2015-2016 ve 2016-2017 sezonlarında Akkuş Belediyespor formasını giyerek başarılı bir grafik çizen ve takımın 1. lige yükselmesinde pay sahibi olan Soner Solmaz kendisini bir yılda ha yeşil beyazlı yapan sözleşmeye imza attı. Akkuş’ta olmaktan mutlu olduğunu dile getiren Soner Solmaz, “Burada bu yıl 3. sezonumu yaşayacağım, Belediye Başkanı-
mız İsa Demirci’nin bizlerle olan ilgisi ve alakası ile Akkuş’ta yaşadığım sıcak ortam benin burada kalmamdaki en büyük etkenlerden biri oldu, tekrar Akkuş Belediyespor’un başarısı için ter dökeceğim, burada yeni başarıların altına imza atmak istiyorum” dedi. Akkuş Belediye Başkanı İsa Demirci başarılı Orta Oyuncu Soner Solmaz’ın tekrar Akkuş Belediyespor’u tercih etmesinden dolayı mutlu olduğunu dile getirerek, “Kendisinden ve performansından memnunuz, 2 sezondur takım içindeki uyumu ve başarılı grafiği ile bizlere çok şey kattı. Soner ile bir yılda ha çalışma kararı aldık, ailesi olarak
gördüğü Akkuş’ta kalması takımımıza katkı sağlayacak, yeni sezonda oyuncumuza başarılar diliyorum” diye konuştu.