MAVİ KAPAK BEŞ ENGELLİNİN
VALİ ORHAN DÜZGÜN'ÜN,"30 AĞUSTOS
Türkiye Sakatlar Derneği Ordu Şubesi tarafından yürütülen mavi kapak kampanyasında 5 engelli va7 tandaş daha tekerlekli sandalye sahibi oldu.
G
DAHA YÜZÜNÜ GÜLDÜRDÜ ZAFER BAYRAMI" KUTLAMA MESAJI
BU PROJE BİZİM BOYNUMUZUN BORCU
5
azi Mustafa Kemal Atatürk’ün önderliğinde, 26 Ağustos’ta başlayıp 30 Ağustos 1922’de zaferle sonuçlanan Başkomutanlık Meydan Savaşı ile vatan topraklarımız düşman işgalinden kurtarılmış, milletimiz hürriyet ve bağımsızlık içinde yaşama onuruna kavuşmuştur. Birlik ve beraberlik anlayışı içerisinde; Kendisini tarih sahnesinden silmek isteyenlere, 30 Ağustos Zaferi ile tüm mazlum halklara da örnek teşkil edecek biçimde unutulmayacak bir ders vermiş olan milletimiz, hiçbir şekilde bağımsızlık ve hür-
riyetinden ödün vermeyeceğini, sonsuza kadar var olacağını tüm dünyaya kabul ettirmiştir.
3
Tarih
30
www.gazetekuzey.com Fiyatı: 50 kr
G ü n l ü k Ta r a f s ı z S i y a s i G a z e t e
Yıl: 1
Tel: 0452 407 10 11
Ağustos 2012 Perşembe Sayı: 170
Fatsa Deniz Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. İsmet Balık yaklaşık 1 ay önce YÖK’ün Fatsa’nın adını kitapçığa koymadığı şeklindeki haberlerle ilgili bir basın toplantısı düzenledi.
B
alık, basın toplantısındanYÖK tarafından da uygun görüldüğü takdirde önümüzdeki eğitim-öğretim yılından itibaren Deniz Bilimleri ve Teknolojisi Mühendisliği Bölümüne öğrenci almaya başlanılacağını söyledi. Denizcilik ve balıkçılık konularında eğitim vermek üzere 2003 yılında kurulan fakülte ile ilgili Fakülte toplantı salonunda yapılan basın açıklamasına Dekan Prof Dr. İsmet Balık başta olmak üzere Yrd.Doç.Dr. Ebru Yılmaz, Yrd. Doç.Dr Ahmet Fidan, Yrd.Doç. Dr Mehmet Aydın ve ilçemizde görev yapan basın mensupları katıldı. Üç tarafının denizlerle çevrili olduğunu her fırsatta gururla vurguladığımız ülkemizde 8.333 km kıyı şeridi, 177.714 km
uzunluğunda akarsu, 200’den fazla doğal göl, 120 civarı baraj gölü, 750’den fazla gölet bulunmakta olduğunu belirten Dekan Prof Dr. İsmet Balık: “ Kabaca ifade etmek gerekirse ülkemiz yaklaşık 25 milyon hektar su ürünleri üretim sahasına sahiptir ve bu rakam toplam tarım alanımıza eşittir. Bu kaynaklardan 2011 yılında toplam avcılık yoluyla 514.000 ton (477.000 ton’u deniz, 37.000 ton’u içsu), kültür balıkçılığı yoluyla da 190.000 ton (100 .000 ton’u içsu, 89.000 ton’u deniz) su ürünleri üretimi gerçekleştirilmiştir. Su Ürünleri Mühendisliği ve Balıkçılık Teknolojisi Mühendisliği bölümlerinin mezun vermeye başladığı 1980’li yılların sonlarına kadar sadece birkaç bin ton olan ülke-
FINDIĞIMA SAHİP ÇIK
mizin kültür balıkçılığı üretimi kurulan yaklaşık 2000 tesis (2010 yılı verilerine göre denizlerde kurulu 364, iç sularda 1528) sayesinde 2011 yılı itibariyle 190.000 tona ulaşmıştır. Hala değerlendirilmeyen önemli üretim kaynaklarımız mevcuttur. Zamanla bu kaynakların da değerlendirilmeye başlanmasıyla kültür balığı üretimimiz en az birkaç kat daha artış gösterecektir. Bu gelişmede Balıkçılık Teknolojisi ve Su Ürünleri Mühendislerinin katkısını kimse inkar edemez. Yine gerek denizlerimizde gerekse iç sularımızda yaklaşık 20.000 balıkçı gemisiyle su ürünleri avcılığının yapıldığı ülkemizde bu bölümlerin yapacağı araştırmalara ve mezunlarına olan ihtiyaç tartışma götürmez. 9
ÖĞRETMEN İLE HEMŞİRE EŞİ,
FECİ KAZADA CAN VERDİ
Korgan’ın Çamlı beldesinden Fatsa Bolaman’daki evlerine gitmekte olan öğretmen Ali Rıza Çavuşlu ve hemşire eşi Selma Çavuşlu geçirdikleri trafik kazası sonucu hayatlarını kaybettiler. 5
VALİ YARDIMCISI NİYAZİ ERTEN GÖREVİNE BAŞLADI
M
HP Ordu İl Başkanı Cemal Enginyurt, beraberinde MHP Ordu Yönetim Kurulu üyeleri, MHP Fatsa İlçe Başka Şakir Cemal Uygun ve bazı partililerle birlikte Fatsa Ziraat Odası Başkanı Mehmet Özgen’i makamında ziyaret etti. Ziyareti sırasında bazı açıklamalarda bulunan MHP Ordu İl Başkanı Enginyurt, fındığa
sahip çıkılması gerektiğini ifade ederek Ordu milletvekillerinin fındık konusunda yetersiz kaldıklarını belirtti. Enginyurt: “Fındık fiyatı 3.80 TL gibi maliyetin çok çok altında kaldı. Bu fiyat sadece üreticileri değil, bölgemizin esnaflarını da mağdur ediyor. Üreticilerimizin esnaflara borçları var. Esnafların da piyasaya verdikleri 9 çek ve senetler var.
7 Ağustos 2012 tarihli ve 28377 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan İçişleri Bakanlığının 2012/473 sayılı Kararnamesiyle, Kelkit Kaymakamlığından Ordu Vali Yardımcılığı görevine atanan Niyazi Erten, bu görevine 22 Ağustos 2012 tarihi itibariyle başladı. 3
ORGANLARI UMUT OLDU O
rdu’da beyin kanaması geçirerek Ordu Devlet Hastanesi’ne kaldırılan ve yapılan tüm müdahalelere rağmen beyin ölümü gerçekleşen 74 yaşındaki Muharrem Eren’in karaciğer ve böbrekleri ailesi tarafından bağışlandı. 5
GAZETECİLİK KABUK DEĞİŞTİRMİŞTİR
K
urum olarak, arzularının 2013'e gelindiğinde Ordu Basınında çok daha iyi gelişmeleri görmek olduğunu ifade eden Basın İlan Kurumu (BİK) Ordu şube Müdürü Çetin Oranlı, bu konuda da Ordu Basınında genel olarak bir gayretin olduğunu dile getirdi. 7
EĞİTİM-İŞ’TEN “4+4+4” TEPKİSİ
4
2
30/08/2012 Perşembe
Fatsa Ticaret Borsası Yüzde 50 Randımanlı Kabuklu Fındık
3,80 TL
Avrupa Para Birimi EURO
Amerika Para Birimi DOLAR
Alış:2,25 Satış: 2,26
Alış: 1,79 Satış: 1,80
24 Ayar Altın
Sağanak Yağmurlu
En Düşük: 18 En Yüksek: 27
97,25 TL 155,65TL
Ordu Namaz Vakitleri
İmsâk: 4:14 Güneş: 5:46 Öğle: 12:36 İkindi: 16:16 Akşam: 19:14 Yatsı: 20:39
Tarihte Bugün
Karikatür Temel akciger kanseri olmus Doktorlar iki aydan daha fazla yasaman mucize olur demisler ve umitsiz oldugu icin tedaviye de son vermisler.Olecegini anlayan Temel , butun esiyle dostuyla helallesmeye karar vermis. Fakat bizim Temel gordugu herkese kendisinin AIDS hastaligina yakalandigini ve iki ay icinde olecegini anlatiyor ve helal etmerini istiyomus haklarini. Tabii bunu duyanlar Temel'e helallik veriyorlarmis ama bir yandan da elini bile son bir defa sıkıp,kucaklasmaktan kaciniyorlarmis.Temel'in en iyi arkadasi Dursun Temel'in bu yaptigini duyunca sormuş: - Yaw Temel, anladik sen Kanser oldun olecen, neden millete AIDS oldum diyon, bak herkesi bir korku sardi demis. Temel; - Yaw Tursun, oyle de oleceeezzz boyle de olecez, bari kariyi saglama alalim dedim.
Ordu Hava Durumu
Çeyrek Altın
30/08/1922 Yunan ordularının işgaline karşı Başkomutanlık Meydan Savaşı kazanıldı. Her yıl 30 Ağustos günü Zafer Bayramı olarak kutlanıyor. 30/08/1935 Hükümet, İstanbul telefon şebekesini satın aldı.
30/08/1937 Sabiha Gökçen’e Eskişehir Hava Mektebi’nde törenle “tayyareci diploması” verildi. 30/08/1940 Gençlerin spor yapması için 53 ilde gençlik kulüpleri açıldı. 30/08/1941 Alman ordusu 900 gün sürecek Leningrad kuşatmasını başlattı. 30/08/1955 Yaşar Doğu düzenlenen bir jübileyle
mindere veda etti.
30/08/1963 Kremlin’le Beyaz Saray arasında doğrudan görüşmeyi sağlayacak “kırmızı telefon” hattı devreye girdi 30/08/1971 İstanbul TV’si deneme yayınlarına başladı. 30/08/1977 Milli yüzücü Erdal Acet Manş Denizi’ni 9 saat 4 dakikada geçti. Bu mesafedeki en iyi 10 derece sıralamasına girdi. 30/08/1995 NATO (Kuzey Atlantik Antlaşması Teşkilatı) Sırp mevzilerinin büyük bir bölümünü tahrip etti.
Sizde Fotoğraflarınızı Gönderin Yayınlayalım
gazetekuzey@gmail.com hoşgeldiniz canııım
haydi yandan yandan oh oh
Sayın Bakanım ben Spor Kompleksine terfi ettim
çek çek bizi de çek
çiçeklerle güzel çıkarız haa
senin mesleğini ele aldım
akşama balık ziyafeti var
öyle değil böyle çek
Bugün Sizi Neler Bekliyor? Koç 21Mart-20Nisan
İçinizde patlayan ani tepkisel duygulardan kaçının. Çünkü, bu nedenle tavırlarınızda ve ilişkilerinizde inatçı bir tavır sergiliyorsunuz. İsteklerinizde diretmeniz hedeflerinize belirginlik getirecek. Araştırmacı yönünüzü, geçmiş deneyimlerinizle birleştirecek yeni olaylar gündeme gelebilir. İşbirliği içinde olacağınız kişilerin önemini unutmamalısınız.
Boğa 21Nisan-21Mayıs
Olayları tüm detayları ile görmeye çalışmanızla beraber yaratıcı yönünüzü ortaya çıkaracak çalışmalar içinde olacaksınız fakat gizli korkularınızı yenmelisiniz. Olayları kafanızda çok fazla büyütüyorsunuz. Şimdiye kadar düşünmediğiniz ayrıntılar üzerinde yoğunlaşabilir ve özgüveninizi geliştirebilirsiniz. Önemli anlaşmalar yapmak için uygun bir gün içindesiniz..
İkizler 22Mayıs-21Haziran
Çözümlenmesi zor olan birçok işin sorumluluğunu almaktan çekinmemelisiniz. Kapasitenizin güçlü olduğunu çevrenize ispat etmelisiniz. Maddi konularla ilgili duygusal bir güvene ihtiyaç duyuyorsunuz. Şartlarınızı sağlamlaştırmak için, gerekli alt yapı çalışmalarınızı hızlandırmalısınız. Bugün çevre iletişiminizde mükemmel bir gelişme izlenecek.
Yengeç 22Haziran-23Temmuz
Çevrenizde gelişen olaylara karşı oldukça temkinli hareket etmek zorunda kalıyorsunuz. Bugün, bilgilerinizi dostlarınızla paylaşırken, mizahi yönünüz ortaya çıkacak. . Enerjinizi doğru kullanacağınız bir ortamda olacak ve kendinizi iyi hissedeceksiniz. Hafta sonuna doğru eğlenceli bir ortam sizi bekliyor.
Aslan 24Temmuz-23Ağustos
Başak 24Ağustos-23Eylül
Terazi 24Eylül-22Ekim
Akrep 23Ekim-22Kasım
Kendinizle ilgili değişime ihtiyaç duyuyorsunuz.. Bugün bulunduğunuz çevrelerde kendinize sakladığınız düşüncelerinizi paylaşmak istemeyebilirsiniz. Yeni hedeflere konusunda çekimser davranmaktan vazgeçmeli kişisel gereksinmelerinizi ön plana çıkarmalısınız. Duygusal ilişkilerinizde karamsar olduğunuz bir gün.
Entelektüel oluşumlar için uygun bir gün olmasına rağmen, duygusal takıntılarınız yüzünden olayların sınırlarını genişletebilirsiniz. Uzun süredir planladığınız olayları yaşama geçirmek için daha fazla beklememelisiniz. Zamanlama konusunda akıllıca davranmalı ve kendinizi yeniden yapılandırmalısınız. Bugün sorumluluk duygunuzu kullanmak zorundasınız. Çevresel ilişkilerinizi ve yakınlarınızı eleştirmek için bir çok neden ortaya çıkacaktır. Beklentilerinizin kısa sürede gerçekleşmesi için, sabırlı bir yapı sergiliyor, duygusal ve kişisel değerlerinize sahip çıkmayı seviyorsunuz. Bulunduğunuz ortamlarda çözümlenmesi gereken çok fazla olay var. Her şeyi olduğu gibi kabul etmelisiniz.
Kişisel çekiciliğinize duygusal derinliğinizin de eklenmesi sonucu, bugün olaylara farklı bir bakış açısı ile yaklaşacaksınız. Yakın çevrenizle ilgili fikir tartışmalarına açık bir gününüzdesiniz. Düşüncelerinizi karşı tarafa aktarırken kullandığınız yöntemler işe yarayacak. Sezgilerinizin sizi yanıltmadığını göreceksiniz.
Yay 23Kasım-22Aralık
Oğlak 23Aralık-20Ocak
Kova 21Ocak-18Şubat
Balık 19Şubat-20Mart
İç potansiyeliniz oldukça yüksek. Çocuksu enerjinin yoğunlaşmasından dolayı, yapacağınız geniş bir istek yelpazesi gündeme gelecek. Bugün, düşüncelerinizin aktifliği sayesinde bir çok problemin çözümünü bulacaksınız. Özgürlüğünüzü istediğiniz gibi kullandığınız zaman enerjinizin güçlendiğini hissediyorsunuz.
Aşırı alınganlığınız nedeniyle hatalara açık bir gün yaşayacaksınız. Size anlatılar her şeyi yanlış algılayabilir veya çok çabuk inanabilirsiniz. İlişkinizde bilinçli yaklaşımlarınız karşı tarafın da beklentilerinin tam karşılığı olacak. Kendinizden ödün vermemelisiniz. Görüşeceğiniz kişilerden duygusal etkiler alacaksınız.
Macera duygusuyla karışık hislerinizle gizemli olaylara olan merakınız artıyor. Çevrenizde olup bitenlere karşı, isteseniz de kayıtsız kalamıyorsunuz. Olayları kafanızda çok fazla büyütmeden, sonuçları beklemenizde yarar var. Bugün, doğal yapınız ters gelse de, çevrenizle politik davranışlar içinde olacaksınız.
Arkadaşınızın etkisiyle, duygusal romantik ve melankolik bir halde gözyaşı dökmeye hazırsınız. Duygusal konularla ilgili karışık düşünceler içindesiniz. Karşı tarafın sizi yanlış anlamasından korkuyorsunuz. Nedense sorunlu konuları seçiyorsunuz. Maddi konularda sınırlarınızı zorlayarak harekete geçmeniz işe yarayacak.
30/08/2012 Perşembe
30 AĞUSTOS ZAFER BAYRAMI KUTLAMA PROGRAMI İl Kutlama Komitesince Hazırlanan “30 Ağustos Zafer Bayramı’nın 90. Yıldönümü ile Türk Silahlı Kuvvetler Günü’nü Kutlama Programı” şöyle; 30 AĞUSTOS 2012 Perşembe: 12.00 Çelenk Sunma Töreni Yer: Atatürk Anıtı • Saygı Duruşu • İstiklal Marşı'nın okunması • Bayrağımızın Göndere Çekilmesi 12.15
5
Mayıs 2012 tarihli ve 28283 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Ulusal ve Resmi Bayramlar İle Mahalli Kurtuluş Günleri, Atatürk Günleri ve Tarihi Günlerde Yapılacak Tören
ve Kutlamalar Yönetmeliği’ne göre İl Kutlama Komitesi’nce hazırlanan ‘30 Ağustos Zafer Bayramı’nın 90. Yıldönümü ile Türk Silahlı Kuvvetler Günü’nü Kutlama Programı’ belli oldu.
Tebrikat Töreni Yer: Valilik Makamı
• Vali, Garnizon Komutanı ve Belediye Başkanı tarafından tebriklerin kabulü 12.30
Kutlama Töreni Yer: Ordu Lisesi Önü
• Vali, Garnizon Komutanı ve Belediye Başkanı tarafından halkın ve öğrencilerin bayramının kutlanması • Saygı Duruşu, İstiklal Marşı ve Şanlı Bayrağımızın göndere çekilmesi • Günün anlam ve önemini belirten konuşmanın yapılması • Şiir okunması • Tören Geçişi 19.00 Resepsiyon Yer: Anemon Otel - Havuz Başı (Klasik müzik eşliğinde) NOT: Havaların yağmurlu olması halinde tören, Protokol mensupları, Jandarma Merasim Birliği, Belediye Bandosu, Bayrak ve Flama, lise ve dengi okullardan öğrenci, okul müdürü ve öğretmenlerin katılımları ile Vali Kemal Yazıcıoğlu Spor Salonunda yapılacaktır.
BAŞKAN AHMET ARPACIOĞLU, YUNUS EMRE
TÜRBESİ’NDE İNCELEMELERDE BULUNDU Ünye Belediye Başkanı Ahmet Arpacıoğlu, Yunus Emre Türbesi çevre düzenlemesi ve peyzaj yapım işine ilişkin yerinde inceleme yaptı.
B
elediye Başkanı Ahmet Arpacıoğlu, Park, Bahçeler ve ÜSKİ Müdürü Ersin Avanoğlu, Ünye Belediyesi Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Müdürü Sevdal Toprak, Ak Parti Belediye Meclis Üyesi Necati Kuru, Çevre düzenlemesi ve peyzaj yapım işini yapan Dost Taahhüt firması yetkilileri İbrahim Cerrahoğlu ve İbrahim Okcu ile basın mensupları Yunus Emre Türbesinin çevre düzenini yerinde incelediler. Türbe çevresinde yapılacak işlere ilişkin firma yetkililerinden bilgi alan Başkan Arpacıoğlu, “Karadeniz’in incisi olan Ünye’miz aynı zamanda bir evliyalar şehri. Dünyaca bilinen gönüller sultanı, gönüller insanı Şeyh Yunus’un mezarı Ünye’de. Biz manen bu duyguları yaşamak ve yaşatmak adına Ünye Belediyesi olarak bugüne kadar bir çok çalışma yaptık. Son olarak Yunus Emre Derneğimizin katkılarıyla da ha-
zırladığımız projeyi uygulamaya geçirmek için ihaleye çıkardık. Yapılan ihale sonrası başlatılan çalışmaları denetlemek üzere buradayız. 26 Haziran 2012 tarihinde ihaleye çıkan proje kapsamında 587 m2 doğal granit küp taş, 658 m2 baskı beton ve 270 m2 parke taşı döşemesi yapılacak. Şu ana kadar yaklaşık 400 m2 baskı beton çalışması yapıldı ve çalışmalar devam ediyor” dedi. Ünye Şeyh Yunus Emre Türbesi’nin sadece Ünye ve çevresine hitap eden bir yer olmadığına dikkat çeken Arpacıoğlu, şunları kaydetti: ‘’Burası yalnız Ünye, Ordu ve komşu ilçelerden gelenlerle sınırlı değil. Buradan Ankara, Konya, Adıyaman, İstanbul, İzmir olmak üzere Türkiye’nin birçok noktasından dostlarımız geliyor. Gönül adamı Yunus Emre evliyamızın manevi duygularından feyiz alabilmek ve gelen misafirlerimizi daha rahat
3
Vali Orhan DÜZGÜN'ün,"30 Ağustos
Zafer Bayramı" Kutlama Mesajı
G
azi Mustafa Kemal Atatürk’ün önderliğinde, 26 Ağustos’ta başlayıp 30 Ağustos 1922’de zaferle sonuçlanan Başkomutanlık Meydan Savaşı ile vatan topraklarımız düşman işgalinden kurtarılmış, milletimiz hürriyet ve bağımsızlık içinde yaşama onuruna kavuşmuştur. Birlik ve beraberlik anlayışı içerisinde; Kendisini tarih sahnesinden silmek isteyenlere, 30 Ağustos Zaferi ile tüm mazlum halklara da örnek teşkil edecek biçimde unutulmayacak bir ders vermiş olan milletimiz, hiçbir şekilde bağımsızlık ve hürriyetinden ödün vermeyeceğini, sonsuza kadar var olacağını tüm dünyaya kabul ettirmiştir. Türkiye Cumhuriyeti’nin temeli bu zaferle sağlamlaştırıl-
mış ve ebedi hayatı burada şeref tacını giymiştir. Bugün de Türkiye üzerinde kötü emeller besleyen dış güçler şunu çok iyi bilmelidir ki, yüzlerce yıldır aynı bayrak altında yaşayan ve bu ülkeyi beraberce kanlarını dökerek kuran milletimiz, Çanakkale’de, Kurtuluş Savaşı’nda olduğu gibi buna asla fırsat vermeyecektir. Türkiye Cumhuriyeti, dünya durdukça var olacak ve varlığından, birliğinden ve dirliğinden asla taviz vermeyecektir. Bu duygularla, Türk Silahlı Kuvvetlerimizin kahraman mensuplarının ve bütün vatandaşlarımızın 30 Ağustos Zafer Bayramı’nı yürekten kutluyor, başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, Kurtuluş Savaşı’nın tüm kahramanlarını rahmet, minnet ve şükranla anıyorum.
VALİ YARDIMCISI NİYAZİ ERTEN GÖREVİNE BAŞLADI
ağırlamak için bu çalışmayı yürütüyoruz. Bunu manevi bir sorumluluk olarak da görüyoruz. Burada bu duyguyu mutlaka yaşamak lazım” dedi. Başkan Arpacıoğlu ayrıca, Ayanikola Yürüyüş Yolu, sera, Çamlık, sahil bölgesi, Cum-
huriyet Meydanı çevresinde ki ağaçlarda tespit edilen ve ilaçlaması yapılan Amerikan Kelebeği zararlısına Şeyh Yunus Emre Türbesi çevresinde bulunan ağaçlarda da rastlanıldığını, bunun için ilaçlama yapıldığını sözlerine ekledi.
7 Ağustos 2012 tarihli ve 28377 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan İçişleri Bakanlığının 2012/473 sayılı Kararnamesiyle, Kelkit Kaymakamlığından Ordu Vali Yardımcılığı görevine atanan Niyazi Erten, bu görevine 22 Ağustos 2012 tarihi itibariyle başladı.
ORDU’DA SEBZELER EL YAKIYOR
Çarşamba ilçesinde bulunan seralarda aşırı yağışlar nedeniyle meydana gelen zarar sebze ve meyveleri olumsuz etkiledi.
B
u durum pazardaki ürünlerin fiyatlarının artmasına neden oldu. Yağan yağmur Süreyya ismiyle bilinen kavunun da tükenmesine neden oldu. Fatsa pazarında sebzelerden salatalık ve fasulye zamlandı. “Salatalık şu anda 1 lira ama yarından sonra ne olacağını bilemiyoruz” diyen Pazar esnaflarından Hüseyin Atar, “Aşırı yağışlar Çarşamba seralarını mahvetmiş. Fasulye ve salatalık de-
forme olmuş. Fasulyenin fiyatı 3 liraya çıktı, fiyatların ne kadar artacağını kestiremiyoruz” dedi. Atar, pazar da sebze ve meyve fiyatlarına ilişkin şunları söyledi: “Biber, patlıcan 1lira, domates 1 lira, patates soğan 1,5 lira, marul 1,5 lira, kırmızıbiber 2,5 lira, üzüm 2 lira, şeftali 2 lira, Süreyya kavun yağmur yağdı, azalmaya başladı, bundan sonra pahalanır, şu an kilosu 1 lira.”
8
İmtiyaz Sahibi Mir Mehmetoğlu Gıda Mad. San. ve Tic. Ltd. Şti. Adına Tüzel Kişi temsilcisi Niyazi Yeşiller
Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Muhsin Yılmaz
İşletme Müdürü Nusret Yeşiller
Sayfa Editörü Özkan Yıldırım
Genel Koordinatör Betül Yeşiller
Genel Yayın Yönetmeni Mustafa Dalgacı
Grafiker Emrah Çoşkun
Haber Merkezi Ahmet Alkan
Muhabirler Taner Şen Mustafa Kemal Poyraz
Baskı Operatörü Çetin Ucuzova
Hukuk Danışmanı Av. Doğan Pehlivan
Dizgi-Grafik Yeşiller Grafik Tasarım Reklam ve Matbaa
Dağıtım Alp Medya Ajans
Yayın Türü Yerel Süreli Baskı Tesisi Mir Mehmetoğlu Gıda Mad. San. ve Tic. Ltd. Şti. Yeşiller Grafik Tasarım Reklam ve Matbaa
Reklam Ahmet Kaytaz Oğuzhan Yılmaz
Adres MKP. Mah. Şehit Polis Erkan Alışır Cad. No:29 Fatsa/ORDU Tel: 0452 407 10 11 Faks: 0452 407 10 12 e-posta: gazetekuzey@gmail.com
Gazetemiz İHA Abonesidir. Gazetemiz basın ahlak kurallarına uymayı taahhüt eder. - Köşe yazıları ile ilgili hukuki sorumluluk yazarlara aittir.
Aralık 1970 İstanbul doğumlu olan Vali Yardımcısı Niyazi ERTEN, ilk ve orta öğrenimini İstanbul’da tamamladıktan sonra 1993 yılında Ankara Hukuk Fakültesini bitirdi. Daha sonra Ankara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Yönetim Bilimleri üzerine mastırını yapan ER-
TEN, 1996 yılında Tekirdağ’da Kaymakam Adayı olarak Mülki İdare Amirliğine başladı. Sırasıyla, Kastamonu/İhsangazi, Hakkari/Çukurca, Şanlıurfa/ Hilvan, Isparta/Senirkent ve son olarak Gümüşhane’nin Kelkit ilçesinde Kaymakamlık yapan ERTEN, evli ve 1 çocuk babası.
Anlayan Kitap & Kırtasiye Mehmet ANLAYAN 0536 855 70 18 anlayankirtasiye@hotmail.com Adres: M.K.P. Mah. A.Cevat Güvenkaya Cad. No:14/A Dereüstü/FATSA Tel: 0452 Tel: 0452 424 424 20 22 20 22
4
30/08/2012 Perşembe
EĞİTİM-İŞ’TEN “4+4+4” TEPKİSİ 30 AĞUSTOS ZAFER Eğitim-İş Ordu Şubesi, 4+4+4 yasasının ‘apar topar’ hazırlandığını belirterek, “Bu sistem başarılı olamaz” açıklamasında bulundu. lı olmayacağı bugünden apaçık ortadadır” denildi.
E
ğitim-İş Ordu Şubesi tarafından yapılan açıklamada, AB ülkelerinde en yaygın zorunlu eğitim süresinin 9-10 yıl, en yaygın zorunlu eğitime başlama yaşının da 6, bazı ülkelerde ise 7 olduğuna dikkat çekilerek, okula başlama yaşının 5 olmasının yanlış olduğu savunuldu. Açıklamada, “UNESCO İstatistik Enstitüsü'nün verilerine göre, dünyadaki 204 ülkenin 126'sın-
da, yani ülkelerin yüzde 62'sinde, okula başlama yaşı 6'dır. Bu ülkelere Güney ve Kuzey Amerika ile Batı Avrupa ülkelerinin çoğunluğu dahildir. İlköğretime başlama yaşı 5'e ve ilköğretimin ilk kademesi 4 seneye indirildiği için, Türkiye dünyada böyle bir eğitim yapısına sahip ve çocuklarının ilköğretim ilk kademeyi 9 yaşında tamamlayacağı tek ülke haline gelmiştir. Dolayısıyla bu sitemin başarı-
“ÖĞRENCİLER BU DERS YÜKÜNÜ KALDIRAMAZ” İlköğretimde 30 saat olan haftalık ders sayısının 5. ve 6. sınıflarda 36, 7. ve 8. sınıflarda 37 saate çıkarıldığını, buna göre 7. ve 8. sınıf öğrencilerinin haftanın üç gününde 7, iki gününde ise 8 saat ders göreceğini, 5. ve 6. sınıflar ise haftanın dört gününde 7, bir gününde ise 8 saat ders işleyeceği belirtilen açıklamada, öğrencilerin bu ders yükünü kaldırmakta zorlanacağı belirtildi. Açıklamada,şu görüşlere yer verildi: “İkili eğitim yapan okullar bu ders yükünü kaldıramayacak, sabahçı çocuklar çok erken saatlerde derse başlayacak, öğlenci çocuklar ise çok geç saatlerde çıkacaktır. Her dersin 40 dakika olduğu ve iki ders arasında en az 10 dakika teneffüs süresi olduğu, beslenme teneffüsünün 20 dakikadan az olamayacağı, sabahçı grubun okulu boşaltması, öğlenci
grubun girmesi için 20 dakika süre gerektiği de dikkate aldığında birinci dersin, güneş doğmadan 5.40'ta başlaması gerekecek. Öğlenciler ise 19.20'ye, yani güneş battıktan sonraya, kadar ders görmek zorunda kalacaktır. Kışın eve yürüyerek gidip gelen öğrenciler düşünüldüğünde sabahın karanlığında okula gelen ya da akşamın karanlığında çıkacak çocukların durumu göz ardı edilmiştir. Taşımalı eğitimin yapıldığı özellikle köy okullarında, 1-4.sınıflarda haftada 30 saat yani günde 6 saat ders yapılacakken, 5. 6.sınıflarda 36 saat, yani 4 gün 7 saat bir gün 8 saat ders yapılacaktır. 7.ve 8. Sınıflarda 37 saat ders görülecektir. Bu durumda 3 gün 7 saat, iki gün sekiz saat ders yapılacaktır. Bu durumda, aynı servis aracıyla köylerden toplanıp okullara getirilen farklı sınıflardaki öğrencilerin, okuldan çıkış saatleri farklı olacaktır. Okul servisleri aynı saatte hareket edecekse, dersi biten sınıfın kontrolü nasıl sağlanacaktır?”
KABADÜZ BELEDİYESİ'NDE YOL YAPIM ÇALIŞMALARI Kabadüz Belediyesi Başköy Mahalle yolu asfalt çakılıyla yapılıyor.
K
abadüz Belediye Başkanı Orhan Aktaş, Başköy Mahallesi'nin 3 kilometrelik stabilize yolun asfalt çakılıyla yapıldığını söyledi. Belediye imkanları doğrultusunda ilk etapta imar planı geçen yolların açıldığını hatır-
latan Başkan Aktaş, "Mevcut yolların bakım ve onarımını yapıyoruz. Şuan çalışmalarımız tüm hızıyla devam ediyor. Bu çalışmalar doğrultusunda Başköy mahallesinde 3 km'lik stabilize yol asfalt için alt yapısı yapılıyor" dedi.
BAYRAMI KUTLU OLSUN Ordu Belediye Başkanı Seyit Torun 30 Ağustos Zafer Bayramı nedeni ile bir mesaj yayımladı. Başkan Torun mesajında şu görüşlere yer verdi;
S
evgili Hemşerilerim, Bir kez daha 30 Ağustos’u kutlamanın gururu ve heyecanı içindeyiz. 30 Ağustos, bundan 90 yıl önce Türk Ulusunun vatanını, milletini, özgürlüğünü ve bağımsızlığını muhafaza etmek için emperyalizme korkusuzca indirdiği darbenin yaşandığı büyük gündür. Vatan için Kurtuluş destanının yazıldığı bu önemli gün tarih sayfalarında her zaman tüm dünya ulusları için bir örnek olmuştur. Her millete nasip olmayan bu kahramanlık destanı aynı zamanda Türk Ulusunun bugün var olmasında belki de en büyük belirleyicidir. 90 yıl önce bugün, Türkiye Büyük Millet Meclisi Orduları, Başkomutan Mustafa Kemal komutasında sömürgeci güçlerin ardında durduğu düşmana son ve kesin taarruzu gerçekleştiriyordu. O günün hedefini biliyorsunuz: “Ordular, ilk hedefiniz Akdeniz’dir.” Bu hedef kısa sürede gerçekleşecek, ondan sonra, ulusun önüne yepyeni hedefler konacaktır. Eğer bu ilk hedef, yani kurtuluş, bağımsızlık gerçekleşmeseydi, sonraki hedefler gerçekleşebilir miydi? Türkiye Cumhuriyeti kurulabilir, çağdaş dünyada yer alınabilir miydi? İşte, 30 Ağustos Büyük Taarruzun önemi buradadır. Sö-
mürgeci güçler, savaşmaktan öte, daha büyük hedeflerimiz olduğunu bilselerdi, o günkü azmimizi, o günkü cesaretimizi belki daha iyi anlarlar ve Başkomutanın deyimiyle “Başlarını azmimizin kayalıklarında parçalamazlardı.” Bugün bağımsız bir ülkeysek, bugün çağdaş uygarlık yolunda yol alabilmişsek, bugün ulusal değerlerimizi koruyabiliyor ve geliştirebiliyorsak, bunu, yıldönümünü kutladığımız büyük zafere borçluyuz. Bu gerçeği unutmamamız gerekir. Cumhuriyetimiz zora düştüğünde, bağımsızlığımıza tehditler yöneldiğinde, ulusal değerlerimiz kemirilmeye çalışıldığında, 30 Ağustos 1922’de nasıl bir özveriyle savaştığımızı anımsamamız yeterlidir. Aynı güçle, aynı inançla uygarlık savaşını da kazanmak zorunda olduğumuzu bilmeliyiz. Bu düşüncelerle, Türk ulusunun, Büyük Türk ordusunun ve Orduluların Zafer Bayramını kutlarım.
ÖZEL ŞİFA TIP MERKEZİ Genel Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Çetin Karadağ ŞİFA TIP MERKEZi’nde hasta kabulüne başlamıştır. YENİ YERİNDE HİZMETİNİZDE
Tel: 452 423 53 05 Faks: 452 423 35 11 Sakarya Mah. Nihat Kutsal Cad. Eski Tic. Odası ve Eski SSK- BAĞ-KUR Binası -FATSA
30/08/2012 Perşembe
MİLLETVEKİLİ ÜNAL'DAN ZAFER BAYRAMI MESAJI AK Parti Ordu Milletvekili Fatih Han Ünal, 30 Ağustos Zafer Bayramı dolayısıyla mesaj yayınladı.
M
illetvekili Ünal mesajında, “Vatan toprağımızın düşman işgalinden kurtuluşunu ve ulusumuzun bağımsızlığını müjdeleyen 30 Ağustos Zaferi'nin 90. yıldönümünü Milletçe birlik ve beraberlik içerisinde büyük bir gururla kutluyoruz” dedi. "30 Ağustos 1922’de kazanılan bu büyük Zafer, şanlı milletimizin eşsiz destanlarından biri olarak tarihteki yerini almıştır" diyen Milletvekili Ünal, mesajında şu sözlere yer verdi: "Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün önderliğinde kazanılan ve Kurtuluş Savaşımızın başarıya ulaşmasında en önemli etken olan milletimizin istiklal ve hürriyete olan aşkı; kahraman ordumuzun cesaret
ve fedakarlığı vardır. Dönemin şartları içerisinde bakıldığında askeri kuvvetlerimizden kat kat üstün bir ordu karşısında kazanılan Başkomutanlık Savaşı, her karışı şehit kanlarıyla sulanmış bin yıllık vatanımızı parçalamak isteyenlere milletimiz; birlik ve beraberliğinden, hürriyet ve istiklalinden en zor koşullarda dahi vazgeçmeyeceğini adeta tüm dünyaya haykırmıştır. Milletçe sahip olduğumuz vatan sevgisi ve hürriyet aşkı, dün olduğu gibi bugün de Mehmetçiğimizin kahramanlık ve cesaretinde vücut bulmaktadır. Cumhuriyetimizin temellerinde yer alan bu yüksek ruh ve şuur her zaman canlı kalacak, yolumuzu aydınlatmaya devam
re, istiklal mücadelemizin bütün kahramanlarını ve aziz şehitlerimizi rahmet ve şükranla anar, tüm Ordulu hemşehrilerimize sevgi ve selamlarımı sunarım.”
BU PROJE BİZİM BOYNUMUZUN BORCU Ordu Belediye Başkanı Seyit Torun, Ordulu şehitlerin isimlerinin yaşatılması için başlatılan kampanyanın en büyük destekçisi olduklarını belirterek, proje çalışmalarının devam ettiğini söyledi.
G
azi Albay Yusuf Ziya Çol’un, “Ordulu şehitlerimizin isimleri tarihin tozlu sayfalarında kalmamalıdır” çağrısına Ordu Belediye Başkanı Seyit Torun’dan destek geldi. Gazi Albay Yusuf Ziya Çol, Ordulu şehitlerin isimlerinin rüsumat (İlkadım Anıtı) ile Tayfun Gürsoy Parkı arasında, şehir yöneticilerimizin uygun görecekleri bir bölgeye kabul edilecek bir proje dahilinde, pirinç harflerle nakşedilmesi ve isimlerinin yaşatılmasını istemişti. Başkan Torun, projeye sonuna kadar sahip çıkacaklarını belirterek, “Biz bu projenin ortaklarından birisiyiz. Şu anda
yer tespitleri ile ilgili proje çalışması yapıyoruz. Ya Tayfun Gürsoy Parkı’nda, ya da Atatürk Parkı’nda olacak. En kısa sürede bu çalışmayı noktalamak istiyoruz” dedi. Ordululara seslenen Başkan Torun, şunları kaydetti: “Tüm Orduluları bu projeye destek olmaya davet ediyoruz. Bu proje kapsamında sadece Güneydoğu’da şehit olan askerlerimiz değil, Kıbrıs’ta, Polatlı ve Çanakkale gibi bilinen tüm şehitlerimizin ismini yaşatacağız. Biz bu konuda üzerimize düşen her şeyi yapıyoruz. Yapmaya da hazırız. Biz daha önceden birkaç tane proje çalışması yapmıştık. Bu proje daha dar kapsamlıydı. Gazi
Albay Yusuf Ziya Çol komutan, bize, projeyi büyütüp tüm şehitlerimizin ismini yaşatmamızı önerdi bizlerde memnuni-
Ordu’da beyin kanaması geçirerek Ordu Devlet Hastanesi’ne kaldırılan ve yapılan tüm müdahalelere rağmen beyin ölümü gerçekleşen 74 yaşındaki Muharrem Eren’in karaciğer ve böbrekleri ailesi tarafından bağışlandı. Eren’in bağışlanan karaciğeri Samsun’da, böbrekleri ise Erzurum’da organ bekleyen hastalara umut oldu.
O
“TÜRKİYE’DE EN FAZLA ORGAN BAĞIŞI EGE BÖLGESİ’NDEN” Türkiye’de binlerce kişinin organ beklediğini vurgulayan Yrd. Dr. İlhan Karabıçak, Türkiye’de yıllık organ bağışının 400 civarlarında olduğunu, Türkiye’de en fazla organ bağışının yüzde 60 oranında Ege Bölgesi’nde gerçekleştiğini ifade etti. Dr. Karabıçak, “Türkiye’de organ nakline ihtiyacı olan çok sayıda hasta var. Maalesef organ bağışı sayısı çok az durumdadır. Karaciğer nakli bekleyen 3 binden fazla hasta, böbrek nakli bekleyen belki 30 bin hasta var. Türkiye’de yıllık organ bağışı 400’den daha azdır. Bu de-
mektir ki organ bekleyen hastalar organ nakli yapılmadan ölüyorlar. Karadeniz’deki durum Türkiye’deki durumun aynısıdır. Ordu’da bu yıl 10 beyin ölümü gerçekleşen hastaların 5 tanesinden organ alınmış. Bu çok iyi bir orandır. Türkiye’de en fazla bağış yapan bölge yüzde 60 ile Ege Bölgesi’dir. Ordu ise bu oranla ikinci sırada yer alıyor. Biz de şuan Ordu’ya organ bağışı üzerine geldik. Hastamızın karaciğerini alıp Samsun’a böbreklerini ise Erzurum’a göndereceğiz” diye konuştu. “HASTA YAKINLARI DOKTORLARI DİNLESİNLER” Samsun Ondokuz Mayıs Üniversitesi Tıp Fakültesi Karaciğer Nakil Sorumlusu Yrd. Dr. İlhan Karabıçak, “Beyin ölümü gerçekleşen hastanın organları en kısa sürede bağışlanmalıdır” diyerek, hasta yakınlarının doktorlara güvenmelerini istedi. Dr. Karabıçak şöyle devam etti: “Beyin ölümü demek o kişinin öldüğü anlamına gelmektedir. O kişinin tıbben canlanması mümkün değildir. Beyin ölümü gerçekleşen kişinin organları bağışlanmazsa bütün tedaviye rağmen iki üç gün içinde ölü-
FECİ KAZADA CAN VERDİ
organ ilçesi Yatılı İlköğretim Bölge Okulu’nda öğretmen olan Ali Rıza Çavuşlu, Çamlı beldesi Sağlık Ocağı’nda hemşire olan eşi Selma Çavuşlu ve kızları Esma Çavuşlu ile birlikte 52 KC 836 plakalı otomobilleriyle Fatsa Bolaman Beldesi’ndeki evlerine giderken Çiftlik Beldesi yakınlarında virajı alamayarak yolun solundaki ırmağa uçtular. Kazada öğretmen Ali
Korgan’ın Çamlı beldesinden Fatsa Bolaman’daki evlerine gitmekte olan öğretmen Ali Rıza Çavuşlu ve hemşire eşi Selma Çavuşlu geçirdikleri trafik kazası sonucu hayatlarını kaybettiler. Rıza Çavuşlu ile hemşire eşi Selma Çavuşlu olay yerinde hayatlarını kaybederken kazadan yaralı olarak kurtulan kızları Esma Çavuşlu 112 ambulansı ile Fatsa Devlet Hastanesi’ne kaldırıldı. Öğretmen Ali Rıza Çavuşlu ile Hemşire Selma Çavuşlu’nun cansız bedenleri otopsi yapılmak üzere hastane morguna götürüldü. Kaza ile ilgili soruşturma devam ediyor.
HAVAALANI YÜKSEKOKUL OLACAK Türk Hava Kurumu (THK) Ünye Şube Başkanı İsmail Sarı, nisan ayında temeli atılması düşünülen Havacılık ve Uzay Bilimi Üniversitesi Yüksekokulu’nun, havaalanı etrafında bulunan mülk sahipleri ile yaşanan hukuki sorun nedeni ile geciktiğini söyledi.
yetle karşıladık ve çalışmalarımızı bu yönde başlattık. Bu proje bizim şehitlerimize boynumuzun borcu.”
ORGANLARI HASTALARA UMUT OLDU rdu’da bu yıl gerçekleşen 10 beyin ölümü neticesinde 5 kişinin çeşitli organları bağışlanırken, Muharrem Eren’in organ naklini gerçekleştirmek için Ordu Devlet Hastanesi’ne gelen Samsun Ondokuz Mayıs Üniversitesi Tıp Fakültesi Karaciğer Nakil Sorumlusu Yrd. Dr. İlhan Karabıçak, organ bağışının önemine dikkat çekerek, “Beyin ölümü gerçekleşen bir hasta tıbben hayata bir daha dönemez” dedi.
ÖĞRETMEN İLE HEMŞİRE EŞİ,
K edecektir.Bu duygu ve düşüncelerle, Türk Silahlı Kuvvetlerimizin ve bütün vatandaşlarımızın 30 Ağustos Zafer Bayramını kutlar, başta Gazi Mustafa Kemal olmak üze-
5
1
986 yılında inşaatına başlanan ve ödenek yetersizliğinden tamamlanamayan Ünye Havaalanı, eğitime kazandırılmaya çalışılıyor. Bu kapsamda 1988 yılında 49 yıllığına kullanımı Türk Hava Kurumu'na (THK) devredilen Ünye Havaalanı’na, Havacılık ve Uzay Bilimi Üniversitesi Yüksekokulu kazandırılacak. Konuyla ilgili açıklamalarda bulunan THK Ünye Şube Başkanı İsmail Sarı, çalışmalarının hızla devam ettiğini söyleyerek, “Daha önceki yaptığım açıklama-
da Ünyeli vatandaşlarımıza Havacılık ve Uzay Bilimi Yüksekokulu’nun veya fakültesinin kazandırılacağı müjdesini vermiştik. Nisan ayında atılacağını da söylemiştik ancak burada mülk sahipleri ile olan hukuki sorun nedeni ile bu süre uzadı. Herkesin içi rahat olsun. Bu okul yapılacak, artık geri dönüş yok. İçişleri Bakanımız ve THK Genel Başkanımız konuyla yakından ilgileniyor. Ben bu okulun 2013-2014 yıllarında yapımına başlanacağını ve en kısa sürede bitirileceğini ümit ediyorum” dedi.
BAYRAK’DAN OKUL yorlar. Muharrem Eren’in beyin ölümü bugün gerçekleşmiş ve hasta yakınları organlarını bağışlamamış olsalardı tedavisi kesilmese dahi iki üç gün içinde ölecekti. Beyin ölümü gerçekleşen kişilerin hayata dönmesi mümkün değildir. Beyin ölümü bitkisel ölümden farklı bir şeydir. Beyin ölümü gerçekleşmiş bir hastanın yakınları doktorlarına güvenip hastanın organlarını bağışlayabilir. Beyin ölümü gerçekleşen bir hastanın organları bağışlanmazsa o organlar ziyan oluyor. Çok sağlıklı bir insanın beyin ölümü gerçek-
leşmişse 6-7 kişiye hayat verebiliyor. Sonuçta ailelerin yakınları hiç beklemedik bir anda ölmüş oluyor. Ailenin bunu kabul etmesi gerekiyor. Hasta yakınları beyin ölümü gerçekleşti ama ben yine birilerine sorayım diyerek vakit kaybediyorlar. Bazen vakit kaybından dolayı aile bağışlasa da o organı alamıyoruz. Ailelerin bu durumu olgunlukla karşılayıp sevdikleri kişileri kaybetmelerine rağmen başka insanların daha uzun yaşamaları için organ bağışında karar verirken doktorları dinlemelidirler.”
ÖNCESİ İNCELEME Perşembe’e yapılan Atatürk İlköğretim Okulu, yeni eğitim öğretim sezonuna hazırlanıyor.
O
rdu Vali Yardımcısı Yemen Bayrak ve İl Milli Eğitim Müdürü Nevzat Türkan okul binasını inceleyerek yetkililerden bilgi aldı. Milli Eğitim Bakanlığı tarafından projelendirilen 32 derslik Perşembe Atatürk İlköğretim Okulu yeni eğitim öğretim yılında hizmete girmek adına gün sayıyor. İnşaat aşama-
sında sona gelinen İlköğretim Okulu’nu Vali Yardımcısı Yemen Bayrak geçtiğimiz gün ziyaret ederek İl Milli Eğitim Müdürü Nevzat Türkan tarafından bilgilendirildi. İnşaat aşamasında sona gelinen İlköğretim Okulu’nun yeni eğitim öğretim sezonuna yetiştirilerek hizmete açılması bekleniyor.
6
30/08/2012 PerĹ&#x;embe
30/08/2012 Perşembe
30 AĞUSTOS ZAFER BAYRAMININ 90.YILDÖNÜMÜ KUTLAMA MESAJI
T
arihimizde 30 Ağustos 1922 günü,anlam ve ifade bakımından Türk ulusu için çok büyük değer taşır. Zafer bayramı,1922 yılında 26 Ağustosta başlayıp,30 Ağustosta Dumlupınar’da Musta-
fa Kemal Başkumandanlık Meydan Muhaberesini “Büyük Taarruz”anmak için kutlanan bayramdır.Bu bayram Milli Mücadelenin,silahlı mücadelesi ile başarıyla sonuçlanmasıdır.İstiklal savaşının sonuç-
lanmasını sağlayan bir zafer ve Anadolu insanın kanıyla yazılmış bir Ulusal bağımsızlık destanıdır. 1919 yılında Yunanlıların İzmir’in işgali ile kurmuş oldukları küçük Anadolu devleti fiilen son bulmuş,Türk ülke toprakları üzerinde bütün emperyalist devletler,Türk gücü önünde diz çökmüş,ardından Mudanya Ateşkesi,Lozan Antlaşması ve Cumhuriyetin kuruluşu ve Atatürk devrimleri peş peşe gelmiştir. Malazgirt savaşı Anadolunun kapılarını Türklere açmış,Türk yurdu olduğunu belgelemiş,Başkomutanlık Meydan Muhaberesi ise Anadolunun sonsuza kadar Türk yurdu olarak kalacağını ispatlamıştır. Ülkemiz 30 ağustos 1922 de bütün olumsuz koşullara rağmen büyük bir zafer kazanarak ülkemizi dağılmaktan
parçalamaktan kurtaran atalalımıza şükran ve minnet borçluyuz. O gün onlar bu mücadeleyi vermese idi biz bu gün böyle bir ülkede yaşama şansına sahip olamıyacaktık. Bu gün böyle önemli bir bayramı anlamından uzak bir şekilde kutlamak isteyenler acaba o tarihte bu ülkeyi kurtarmak için canlarını verenlatalarımıza karşı yeterince görevlerini yerine getiriyorlarmı diye herkesin düşünmesini istiyorum. Büyük bir bağımsızlık destanı olan 30 Ağustos zafer bayramını anlamından uzaklaştıranlar onun büyüklüğünü gölgeleyemiyeceklerdir. Bu duygu ve düşüncelerle 30 Ağustos Başkomutanlık Meydan Muhaberesi’nin 90.yıldönümü tüm fatsalılara ve tüm ulusumuza kutlu olsun. DOĞAN ÇELEBİ Fatsa Cumhuriyet Halk Partisi Yönetim Kurulu adına
GAZETECİLİK KABUK DEĞİŞTİRMİŞTİR Kurum olarak, arzularının 2013'e gelindiğinde Ordu Basınında çok daha iyi gelişmeleri görmek olduğunu ifade eden Basın İlan Kurumu (BİK) Ordu şube Müdürü Çetin Oranlı, bu konuda da Ordu Basınında genel olarak bir gayretin olduğunu dile getirdi.
O
rdu Basını ile iyi ilişkiler içerisinde olduklarını sözlerine ekleyen Oranlı, şöyle konuştu; "Ordu'ya geldiğimden bu yana 4 ay geçti. O günden buyanaysa gazetelerle çok iyi ilişkiler kurduk. O nedenle gazete yetkililerinden, muhabirlerine ve tüm gazete çalışanlarına teşekkür ediyorum. Mevzuat için son derece hassas davranıyoruz. Gazetelerde çoğunlukla bu konuda hassas davranıyor. Herhangi bir sorun gördüğümüzde ise bu sorunları biz diyalog yoluyla çözmeye çalışıyoruz. Zaten 2012 yılı da Basın İlan Kurumu standartlarına uyum sürecidir. 2013'ten itibarense Basın İlan Kurumu standartları uygulanmaya başlanacak. Umarım gazetelerimiz çok daha iyi seviyelere gelerek bu standartları yakalamış olur. Habercilikte olsun, özel haberde olsun, mizanpaj ve baskıda olsun biz gazetelerimizin bir yarış içinde olmalarını arzu ediyoruz. Zaten genelde gördüğümüz eksiklikler de bu konularda ilgili.
Bir gazete farkı ortaya koyacak şey, özel haberdir. O nedenle bir gazetenin mutfağında üretilen özel haber çok önemlidir. Yine gazetelerin kendi haberleriyle kendi satış reyonuna girmeleri de bir o kadar önemlidir. Çünkü ajans haberler bütün gazetelerde yer alıyor. İçerikleri birbirlerine benzeyen gazeteleri biz kesinlikle istemiyoruz. İkinci noktada gazetelerimizin mizanpajlarını çağdaş gazetelere göre çeki düzen vermesi ve baskı kalitesini artırması çok önemli. Şuan da Ordu basınında bununla ilgili güzel gelişmeler yaşanıyor. Genel olarak bir gayret var." Umarım 2013'e geldiğimizde de aynı şekilde güzel şeyler görürüz. 2013'e gelindiğinde Ordu Basınında çok daha iyi gelişmeler olacağını temenni ettiğini ifade eden Çetin Oranlı, kalitede yaşanan bir Ordu Basını arzuladıklarını söyledi. "Artık rekabet ileride daha da zorlaşacak" diyen Oranlı; "Gazetelerin yazılı basında var olmaları için çok daha fazla
7
ORDU'DA MİNİBÜS ŞÖFERİ İLE
TURİST ARASINDA KAVGA Motorlarıyla yarışan iki turist ile minibüs şoförü arasında Rus Pazarı Mevkiinde arbede çıktı. Arbede sonucu bir turist başından yaralanırken, minibüs olay yerinden kaçtı.
G
eleceğin turizmde görüldüğü ve bacasız turizm sloganı ile yerli ve yabancı turistleri Ordu’ya çekmeye çalışıldığı bu günlerde turistler el üstünde tutulur ancak işin içine trafik girdiği zaman durum tamamen farklı bir hal alıyor. Giresun'dan Samsun istikametine motosikletleriyle gitmekte olan iki Romanyalı turist, Cumhuriyet Mahallesinde birbirleriyle yarışmaya başladı. Henüz plakası belirlenemeyen bir minibüs ise yarışın ortasında kaldı. Yarışın ortasında kalan minibüsün sürücüsü, Rus Pazarı Mevkiine geldiğinde iki motorlu turisti beklemeye başladı. Turistler gelip ışıkta durduğunda ise minibüs sürücüsü turistlere demirle vururken, turistlerde minibüs sürücüsüne yumrukla karşılık verdiler. Çıkan arbede nedeniyle
insanlar olay yerine toplanırken, kavga görgü tanıkları sayesinde zorlukla yatıştırabildi. Kavganın yatıştırılmasının ardından ise minibüs şoförü olay yerinde uzaklaştı. Olay yerine emniyet ekipleri çağırılırken, görgü tanıkları iki turist ve minibüs şoförü arasında yaşanan kavgayı ise polis ekiplerine aktardı. Polis turistlerin ifadesini almak istedi fakat turistlerin İngilizce konuşması ifade almayı zorlaştırdı. Bu sırada olay yerine gelen bir doktor turistlerle polis arasında olan dil sorununu çözdü ve turistler olayı anlattı. Olay yerine çağrılan sağlık ekipleri ise başından yaralanan turisti kavga mahallinde tedavi etti. Tedavinin ardından iki turist yeni mahalle polis merkezine götürüldü. Kavganın ardından kaçan minibüs şoförü ise aranıyor.
MAVİ KAPAK BEŞ ENGELLİNİN
DAHA YÜZÜNÜ GÜLDÜRDÜ şey yapmaları gerekecek. Çünkü günümüzde yazılı basının en önemli rakibi internet medyacılığı. Bu noktada biz gazetelerimizin de internet medyacılığında ve sosyal paylaşım alanlarında yer almalarını tavsiye ederiz. İnternet üzerinden ticari hamlelerde yapılabilir. İnternet web sayfalarını etkin kullanan gazeteler internet sayfalarına reklamda alabilirler. Bu da küçümsenmemesi gereken bir mecra" dedi.
Oranlı son olarak, görevleri gereği mevzuata uymak için hassas davrandıklarını ve kanunla kurulmuş müesseselerin, bütün odaların yazılı basında yayınlanacak ilan ve reklamlarının kendilerinden geçeceğini söyleyerek; "Herhangi bir sıkıntı yaşanmaması için odaların ve resmi kurumların Basın İlan Kurumu üzerinden hareket etmelerinde yarar var" dedi.
Türkiye Sakatlar Derneği Ordu Şubesi tarafından yürütülen mavi kapak kampanyasında 5 engelli vatandaş daha tekerlekli sandalye sahibi oldu.
GÜNGÖR, “ORDU KARADENİZ’İN SANAT ŞEHRİ” Geçtiğimiz gün Ordu Belediyesi tarafından bu yıl 2.düzenlenen Taş Heykel Sempozyumu’nun açılışına katılan CHP Ordu İl Başkanı Osman Güngör dünyanın çeşitli ülkelerinden gelen heykel sanatçılarıyla bir araya geldi.
O
rdu’nun Karadeniz Bölgesi’nde sanata ve sanatçıya büyük önem
veren bir il olduğunun da altını çizdi. Sanatın batılı toplumlarda
büyük önem taşıdığını vurgulayan Güngör, Ordu’da böyle bir Sempozyumun düzenlenmesinin kente büyük katkı sağlayacağını söyledi. Güngör, “Ordu Belediyesi’nin sanata ve insana değer verişini bakışını yansıtan bir Sempozyum. Karadeniz Bölgesi’nde sanatsal faaliyetlere öncelik veren ilk Belediye’nin Ordu Belediyesi olması, hepimizi gururlandırıyor. Ordu Karadeniz’in sanat şehri. Bu Sempozyumun bir gelenek haline gelmesini umuyorum.
Çünkü batıdaki gelişmiş toplumlar, sanatsal değerlerle olan bakış açılarını sadece heykel alanında değil, tüm alanlarda ortaya koyarak medeni gelişme çizgilerini ifade eden bir yapıyı sağlamış oldular. Bizim toplumumuz gittikçe bu alanlara değer veren toplum haline geliyor. Bizlerde daha mutlu oluyoruz. Ordunun da bu konuda başlangıç olması bizleri de mutlu ediyor” diye konuştu. Sempozyum fuar alanında 17 Eylül tarihine kadar devam ederek, Ordulara farklı bir bakış açısı kazandıracak.
T
ürkiye Sakatlar Derneği Ordu Şubesi tarafından organize edilen mavi kapak kampanyasına kapsamında beş tekerlekli sandalye ihtiyaç sahiplerine verildi. Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürü Ömer Yılmaz, sosyal sorumluluk projesi kapsamında engellilerin yanında olarak ihtiyaç sahiplerine tekerlekli sandalye takdim etti. Yılmaz, tüm Orduluların bu anlamlı kampanyaya destek olma konusunda duyarlı olmalarını isterken, İl Müdürlüğü olarak her zaman engellilerin destekçisi olacaklarını söyledi.
Türkiye Sakatlar Derneği Ordu Şubesi Başkanı Selma Gülseren ise, "Mavi kapak kampanyası ile birçok engelli vatandaşımızı tekerlekli sandalyelerine kavuşturduk. Bu projeye katkı veren herkese çok teşekkür ediyorum. Kapak kampanyasının asıl amacı engelli varlığını bütün topluma hissettirmektir. Maddi boyutu değil manevi boyutunu önemsiyoruz. Ordulu vatandaşlarımızın kampanyaya desteği her geçen gün çığ gibi büyüyor. Bundan soranda desteklerini bekliyoruz” şeklinde konuştu
8
30/08/2012 Perşembe
HÜKÜMET FINDIK ÜRETİCİSİNİ YALNIZ BIRAKTI ŞAHİN: SIKINTILI BİR Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Ordu İl Başkanı Cemal Enginyurt, fındık fiyatlarının serbest piyasada maliyetinin altında işlem gördüğünü belirterek, hükümeti fındığa sahip çıkmamak, üreticiyi yalnız bırakmakla suçladı.
M
HP Ordu İl Başkanı Cemal Enginyurt, beraberinde MHP Merkez İlçe Başkanı Halil Kalpaklıoğlu ve parti yöneticileri ile birlikte Ordu Ziraat Odası’nı ziyaret etti. Ordu Ziraat Odası Başkanı Necat Avcı ile fındık konusunu değerlendiren MHP İl Başkanı Cemal Enginyurt, hükümeti fındığa ve üreticiye sahip çıkmamakla eleştirdi. “HÜKÜMET FINDIK ÜRETİCİSİNİN YANINDA DEĞİL” Fındığın bölge insanı açısından en önemli geçim kaynağı olmasına rağmen sezon başın-
da gerek ihracatçıların gerekse Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü’nün rekolteyi yüksek açıklamasıyla birlikte fiyatın bir anda 6 liradan 4 liraya düştüğünü, ardından hasat edilen fındığın pazara inmesiyle fiyatın 3.80 TL’ye gerilediğini kaydeden Enginyurt, tüm olup bitenlere hükümetin ilgisiz kaldığını söyledi. Son olarak AK Parti Ordu Milletvekili Fatih Han Ünal’ın açıklamalarını değerlendiren Enginyurt, “Açıklamalardan anlıyoruz ki, hükümetin fındık politikası yok. Hükümet fındık üreticisinin yanında değil. Eğer hükümetin fındık almak
gibi bir politikası yok ise, 3 yıl boyunca TMO 695 bin ton fındığı neden aldı? Niye Karadeniz sahillerindeki şehirlere milyonlarca dolar harcayarak depo yaptı? Neden alım ekipleri kurdu? Son 3 yıl önce fındık rekoltesi yüzde 40’lar seviyesinde düşük orandaydı. Yani bugünkü oranın yüzde 40 altındaydı. O gün fındık alanlar bugün maalesef piyasadan çekilerek üreticimizi 3.80’e önümüzdeki günlerde tepki göstermezsek 3.5 seviyesine götürecek bir duruma götürmektedir” dedi. “SİYASİ RANT PEŞİNDE DEĞİLİZ” MHP olarak fındık konusunda kesinlikle ‘siyasi rant’ peşinde olmadıklarını belirten Enginyurt, “Baştan beri şunu söylüyoruz. Buradan beklentimiz siyasi bir rant peşinde olmak değil. İktidar partisi milletvekilleri rant peşinde olduğumuzu söylüyor. Eğer fındık fiyatlarının yükselmesini talep etmek siyasi rant ise bu iktidar vekillerine sesleniyorum. O zaman bu siyasi rantı siz elde edin. TMO’ya talimat verin, 100 milyon lira para çıkartın veya FİSKOBİRLİK’e 100 milyon lira
para aktarın. Buradan bir rant elde edilecekse bu rant sizin hanenize oy olarak yansısın” açıklamasında bulundu. “EKONOMİ İFLASLAR BAŞLAYABİLİR” Fındık fiyatlarına müdahale edilmediği müddetçe Ordu’da ve Karadeniz’de ekonomik iflaslar başlayacağını, üreticinin borcunu ödeyemediği gibi esnafında alacaklarını tahsil edemeyeceğini, bu durumda ortaya ‘zincirleme bir trafik kazası’ çıkacağını belirten Enginyurt, “Bu üretici hükümete yüzde 50-60 oranında oy verdi. Size böylesine oy veren, böylesine destekleyen bu insanları yok saymayın. Şehrimizin bir Bakanı var. Şehri ‘Altınordu’ yapacağım diye bir laf etti, şehir her geçen gün ‘Bitkinordu’ olmaya doğru gidiyor. Nikah töreninde evlilik cüzdanı verirken 38 dakika konuşan Bakan, fındık konusunda 38 saniye konuşmadı. Allah rızası için bu meseleye sahip çıkılsın. Eğer sahip çıkılmazsa bütün Sivil Toplum Teşkilatları, siyasi partilerle beraber fındığın hakkını aramak için ne gerekiyorsa yapacağız” diye konuştu.
ATATÜRKÇÜ DÜŞÜNCE DERNEĞİ FATSA ŞUBESİNİN 30 AĞUSTOS ZAFER BAYRAMININ 90. YILDÖNÜMÜ BASIN AÇIKLAMASI
B
ugün Ulusal Kurtuluş Savaşımızı zaferle taçlandıran Büyük Taarruz’un 90. yıldönümü. ULUSUMUZA KUTLU OLSUN! Askeri güç; ülkenin milli hedeflerine ulaşabilmek amacıyla her zaman elde bulundurulması ve kuvvetli tutulması gereken, vazgeçilmez yegane silahlı unsurdur. Aynı zamanda yurdun sınırlarına tecavüz etmeye niyetli düşman ülkeler için de caydırıcı bir unsurdur. Orduyu güçlü ve her zaman hazır tutmak ise iktidarın görevidir. Kurtuluş Savaşı, askeri gücü, siyasi hedefi yerine getirebilmek maksadıyla, yerinde, zamanında kullanabilmenin becerisini gösteren birçok örnekle doludur. Bunların en görkemlisi ise Büyük Taarruz’dur. Kurtuluş olmadan kuruluş ola-
mazdı. Bugün, bütün olumsuzluklara rağmen bir vatan ve bayrağa sahip olabilmemizi, ordumuzun zaferi sonrasında, Atatürk ve arkadaşlarınca kurulan TÜRKİYE CUMHURİYETİ’ne borçluyuz. Türk silahlı Kuvvetleri, halkın içinden gelen ve iyi yetişmiş kadrolarıyla, son döneme kadar ülkemizin ve Cumhuriyetimizin güçlü bir koruyucusu olmuştur. Son 10 yılda; Büyük Ortadoğu Projesi (BOP) peşindeki ABD ve önde gelen batı ülkelerinin, bölgede amaçlarını gerçekleştirmekte ulusal duruşuyla engel olarak gördükleri Türk Silahlı Kuvvetlerini güçsüzleştirme ve yıpratma faaliyetlerine, ne acıdır ki içteki özel amaçlarını gerçekleştirmek uğruna siyasi iktidar da katılmıştır. Sözde Ergenekon ve balyoz davaları ve burada kullanılan
terör örgütü üyesi itirafçı gizli tanıklar vasıtasıyla, Ordunun en üst ve değişik kademelerinde görev yapmış/yapan görevdeki ve emekli general ve subayları tutsak edilmiştir. Mevcut kadrolara verilen gözdağı ve terörle mücadele vasıtalarının ortadan kaldırılmasıyla, bölünme tehlikesinin sınırına gelinmiştir. Siyasi iktidar; 2002 yılında sıfır düzeyinde devraldığı terör sorununu, bugün, Suriye’deki rejime şekil verme iddiası ve içeride açılım adıyla sürdürdüğü ayrıştırıcı politikası ile içinden çıkılmaz bir hale getirmiş ve sorun; Türkiye Cumhuriyeti’nin bekasını tehdit eder hale gelmiştir. Yeni “Anayasa Projesi” gerçekleşirse bu; Türkiye Cumhuriyeti’nin bölünmesi ve laik toplum-devlet düzeninin sonu demek olacaktır.
ÜLKESİNİ KENDİ ÖZEL AMAÇLARI UĞRUNA BÖLÜNMENİN EŞİĞİNE GETİREN BU İKTİDAR; 1-SURİYE ÜZERİNDE, EMPERYALİST DEVLETLERLE TEHLİKELİ OYUNLAR OYNAMAKTAN VAZGEÇMELİ, İSYANCILARLA DEĞİL, DOĞRUDAN MUHATAPLARIYLA BİR “DEVLETE” YARAŞIR İLİŞKİLER KURMALI, 2-TÜRKİYE’NİN VE ORDUSUNUN ZEDELENEN ONURUNU İADE ETMELİ, 3-BÖLÜNME ANAYASASI ÇALIŞMASINDAN, VATANI VE MİLLETİ SONU OLMAYAN MACERALARA SÜRÜKLEMEKTEN BİR AN ÖNCE VAZGEÇMELİ YA DA İSTİFA EDEREK ULUSAL BİR YÖNETİMİN ÖNÜNÜ AÇMALIDIR. Mustafa Kemal ERKEN Şube Başkanı ADD Fatsa Şubesi Ynt. Krl. A.
HASAT DÖNEMİ GEÇİRDİK Saadet Partisi Ünye İlçe Başkanı Özgür Şahin, fındık ürünü üzerinde oyunlar oynandığını söyleyerek “Avrupa’daki stokçu firmalarla Türkiye’deki birkaç işbirlikçi, aylar önce fiyatını belirleyip milyonlarca fındık üreticisin sömürüyorlar” dedi.
F
ındık ürününün değerini koruması için hükümetlere iş düştüğünü belirten Şahin, “Hükümet, değişik alternatif ve kurumlar aracılığıyla belli bir taban fiyatı ilan ederek gereken maddi desteği verip, vatandaşın emeğinin sömürülmesi ancak bu şekilde önlenir” diye konuştu. Saadet Partisi Ünye İlçe Başkanı Özgür Şahin, üretici açısından sıkıntılı bir fındık hasat sezonunun yaşandığını söyledi. Fındık üreticisinin bir oyun içinde bırakıldığını ve buna seyirci kalındığını ifade eden Şahin, şunları kaydetti: “Üç beş kişinin bir bölgenin insanını sömürmesine seyirci kalındığı yeni bir fındık sezonuna daha girdik. Daha sezon başlamadan rekoltenin yüksek olduğu yalanına insanlar inandırılmaya başlandı. 7.5 liraya satılan fındık birden bire 3.5 – 4 liraya indirildi. Kanseri gösterip, sıtma hastalığına razı ederek müstahsili beş liraya bari satabilsek duruma getirdiler. Borsası Almanya’nın Hamburg şehrinde olup kendisi Karadeniz’de üretilen bir mahsulün düşeceği durum budur tabiî ki. Avrupa’daki stokçu firmalarla Türkiye’deki birkaç işbirlikçi aylar önce fiyatını belirleyip milyonlarca fındık üreticisin sömürüyorlar. Tam burada iş hükümetlere düşü-
yor. Değişik alternatif ve kurumlar aracılığıyla belli bir taban fiyatı ilan ederek gereken maddi desteği verip, vatandaşın emeğinin sömürülmesi ancak bu şekilde önlenir. “Hükümet nerede, sizim fındığımıza neden sahip çıkılmıyor, ne oluyoruz arkadaş?” diyen halk nerede? Maalesef yok. Nezle olmuş sesi çıkmıyor. Herkes çok iyi hatırlar ki, merhum Erbakan’ın başbakan olduğu sene, Türkiye’nin fındığını Avrupa’ya peşkeş çekip, halkın emeğini sömürenlerin başı olan malum kişi, iki gün iki gece mecliste sabahladığı halde Erbakan’la görüşme sağlayamamıştır. Maksadı Erbakan hocamızı bir şekilde ikna edip, parasal olarak Fiskobirlik’i desteklememesi ve taban fiyatını düşük tutmasını temin etmekti. Fakat başaramadı. Çünkü o zaman ki Refah Yol hükümeti işbirlikçi sömürücülerin menfaatine değil, halkın menfaatine göre hareket ediyordu. Neticede o yıl fındığımızı, 180 gram fındık ile 1 litre mazot alacak para karşılığında satmıştık. Şimdi ise bir kg fındık ile bir litre mazot zor alacağız. Fındığa yeniden altın yılını yaşatmak için ülkemizi yaşanabilir bir Türkiye haline getirmek için 1997 – 98 yılında yaptık, yeniden yapacağız. İşte milli görüş farkı budur. “
YEŞİLAYCI ÖĞRENCİLER ELAZIĞ’DA ORDU’DA ÖĞRENCİLER KİRALIK EV BULAMIYOR Ordu Üniversitesinde Yüksek Lisans yapmak için Ordu'ya geldiklerini ifade eden Zafer Sever ve Ayhan Tora- Gençlik ve Spor Bakanlığı ile Yeşilay Genel man, 3-5 öğrencinin bir araya gelerek kendi imkanları ile ev kiraladıklarını, ancak evin kullanımında hassas olmayan, temizliğe dikkat etmeyen, çevresini rahatsız eden ve eve ait faturaları ödemede dikkatsiz davranan öğrencilerin kötü bir sicil bırakmasının kendilerini zor durumda bıraktıklarını belirtti. "Bu tür sıkıntılara bay - bayan karışık aynı evde kalan öğrencilerin hal ve hareketleri de eklenince doğal olarak bina sahipleri kiralık ev arayanlarda aileleri tercih etmeye başladı" diyen Zafer Sever; "Durum böyle olunca Ordu’ya sadece okumaya gelen, evdeki tüm işlerde hassas olan, maneviyat noktasında duyarlı hareket
eden öğrenciler ev ararken ne kadar dil dökseler de ev kiralayamıyorlar. Bu noktada ya bir referans bularak ya da daha ciddi kira bedeli ödeyerek bir şeyler yapılmaya çalışılıyor. Ancak bu durum da bizi çok rahatlatmıyor” dedi. Ordu Üniversitesi'nde Yüksek Lisans yapmaya gelen Ayhan Toraman ise gelen tüm öğren-
cilerin ev kiraladıklarında çok hassas olmalarını, Ordululardan da öğrencilere güvenip evlerini kiralamaları noktasında yardımcı olmalarını istedi. Toraman; "Bence bu böyle devam etmemeli. Eğer Ordulular turizmin yanında bu kenti "Üniversite Şehri" yapmak istiyorlarsa öğrencilerine sahip çıkmalılar" dedi.
ZAYİ İLANI Pasaportumu ve Nüfus cüzdanımın fotokopisini kaybettim. Hükümsüzdür. Hakkı ŞAL
Müdürlüğü’nün Seyyah-ulu Çınarın Gölgesinde adıyla başlattığı yaz dönemi Türkiye gezilerinde Ünye’den beşinci grup geziye çıktı.
G
ençlik ve Spor İl Müdürlüğü ile Yeşilay Ünye Şubesi tarafından Ünye’den Seyyah-ulu Çınarın Gölgesinde projesi kapsamında 26 Haziran tarihinde Kayseri gezisiyle başlayan yaz dönemi gezi turunda Sivas’ın arıdndan beşinci grup Elazığ’a gitti. Yeşilay Ünye Temsilcisi Arif Takıcı, Gençlik ve Spor Bakanlığı’nın ‘Seyyah Uluçınar’ın Gölgesi’nde’ başlığı altında yaz dönemine dair gezi programlarının amacını “Tüm Türkiye genelinde yaz döneminde geziler düzenleyerek Türk gençliğini kaynaştırmak, onların daha etkin sosyal olmalarını, kültür ve bilgilerini arttırmasını sağlamak, tarihi ve güzel yerlerini ülkemizin
onlara göstermek” dedi. Takıcı, “Ramazan ayından önce üç grup geziye gitti. Ramazan sonrasında giden iki grubumuzla birlikte bu beşinci grubumuz. Müftülük Merkez Kız Kuran Kursu’ndan oluşan 30 kişilik Sivas’a giden grubun ardından bu grubumuz da Merkez Kız Kuran Kursu’ndan 40 öğrenci Elazığ’a gitti. 30 Ağustos’ta da erkek öğrenciler Elazığ’a son grup olarak gidecekler” diyerek gezilere ilişkin bilgi verdi.
30/08/2012 Perşembe
FAKÜLTEDEN ELEŞTİRELERE CEVAP
9
Fatsa Deniz Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. İsmet Balık yaklaşık 1 ay önce YÖK’ün Fatsa’nın adını kitapçığa koymadığı şeklindeki haberlerle ilgili bir basın toplantısı düzenledi.
B
alık, basın toplantısındanYÖK tarafından da uygun görüldüğü takdirde önümüzdeki eğitim-öğretim yılından itibaren Deniz Bilimleri ve Teknolojisi Mühendisliği Bölümüne öğrenci almaya başlanılacağını söyledi. Denizcilik ve balıkçılık konularında eğitim vermek üzere 2003 yılında kurulan fakülte ile ilgili Fakülte toplantı salonunda yapılan basın açıklamasına Dekan Prof Dr. İsmet Balık başta olmak üzere Yrd.Doç.Dr. Ebru Yılmaz, Yrd.Doç.Dr Ahmet Fidan, Yrd.Doç.Dr Mehmet Aydın ve ilçemizde görev yapan basın mensupları katıldı. Üç tarafının denizlerle çevrili olduğunu her fırsatta gururla vurguladığımız ülkemizde 8.333 km kıyı şeridi, 177.714 km uzunluğunda akarsu, 200’den fazla doğal göl, 120 civarı baraj gölü, 750’den fazla gölet bulunmakta olduğunu belirten Dekan Prof Dr. İsmet Balık: “ Kabaca ifade etmek gerekirse ülkemiz yaklaşık 25 milyon hektar su ürünleri üretim sahasına sahiptir ve bu rakam toplam tarım alanımıza eşittir. Bu kaynaklardan 2011 yılında toplam avcılık yoluyla 514.000 ton (477.000 ton’u deniz, 37.000 ton’u içsu), kültür balıkçılığı yoluyla da 190.000 ton (100 .000 ton’u içsu, 89.000 ton’u deniz) su ürünleri üretimi gerçekleştirilmiştir. Su Ürünleri Mühendisliği ve Balıkçılık Teknolojisi Mühendisliği bölümlerinin mezun vermeye başladığı 1980’li yılların sonlarına kadar sadece birkaç bin ton olan ülkemizin kültür balıkçılığı üretimi kurulan yaklaşık 2000 tesis (2010 yılı verilerine göre denizlerde ku-
rulu 364, iç sularda 1528) sayesinde 2011 yılı itibariyle 190.000 tona ulaşmıştır. Hala değerlendirilmeyen önemli üretim kaynaklarımız mevcuttur. Zamanla bu kaynakların da değerlendirilmeye başlanmasıyla kültür balığı üretimimiz en az birkaç kat daha artış gösterecektir. Bu gelişmede Balıkçılık Teknolojisi ve Su Ürünleri Mühendislerinin katkısını kimse inkar edemez. Yine gerek denizlerimizde gerekse iç sularımızda yaklaşık 20.000 balıkçı gemisiyle su ürünleri avcılığının yapıldığı ülkemizde bu bölümlerin yapacağı araştırmalara ve mezunlarına olan ihtiyaç tartışma götürmez. Önemli sorunları olan bu sektörün geliştirilmesi amacıyla 2011 yılında Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığına bağlı olarak Balıkçılık ve Su Ürünleri Genel Müdürlüğü kurulmuştur. Bu durum sektör için olumlu bir gelişme olarak değerlendirilirken diğer taraftan bu alanda lisans eğitimi vermekte olan 22 Su Ürünleri Mühendisliği ve 2 Balıkçılık Teknolojisi Mühendisliği bölümlerine olan talep son üç yıl içerisinde hızla azalmıştır” dedi. Dekan Balık: “Bu azalmada, öğrenci alımında 2009 yılından itibaren OSYM tarafından ikili sınav sistemine geçilmesi, bu bölümlerden mezun olanların yeterli sayıda kamuda istihdam edilmemesi, özel sektörün düşük ücretlerle bu bölümlerden mezun olan mühendisleri çalıştırmaları gibi nedenler etkili olmuştur. Bu sorun ne sadece bizim Fakültemizin Balıkçılık Teknolojisi Mühendisliği Bölümünün ne de diğer Balıkçılık Teknolojisi Mühendisliği ve
Su Ürünleri Mühendisliği eğitimi vermekte olan fakültelerin ve bölümlerin sorunudur. Bu, ülkesel bir sorun haline gelmiştir. Son 25 yıl içerisinde bu sektörün hızla gelişmesinde önemli payı bulunan bu bölümlerin daha cazip, tercih edilebilir bölümler haline getirilebilmeleri için acilen radikal kararların alınmasına ihtiyaç vardır. Fatsa Deniz Bilimleri Fakültesi olarak bölümün adında geçen Balıkçılık kelimesinin öğrenciler tarafından fazla çekici olmaması nedeniyle bölüm adını değiştirme yönünde bir düşünce içerisindeydik. Bu yıl Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Başkanlığı tarafından kontenjan verilmemesi nedeniyle bu bölüm yerine yeni bir bölümün açılmasına karar verdik. Balıkçılık Teknolojisi Mühendisliği Bölümün göre önemli değişiklikler yaptığımız “Deniz Bilimleri ve Teknolojisi Mühendisliği” adı altında yeni bir bölüm açılması teklifimizi Üniversitemiz Senatosuna sunduk. Üniversitemiz Senatosunda kabul edilen teklifimiz, Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Başkanlığının onayına sunulmuştur. YÖK tarafından da uygun görüldüğü takdirde önümüzdeki eğitim-öğretim yılından itibaren Deniz Bilimleri ve Teknolojisi Mühendisliği Bölümüne öğrenci almaya başlanılacaktır. Fakültemiz bölümlerinden 4’üne henüz öğrenci alınmaya başlanmadığını belirten Balık: “Bir bölüme öğrenci alınabilmesi için YÖK tarafından en az 3 öğretim üyesi (Prof., Doç., Yrd. Doç.) şartı aranmaktadır. YÖK tarafından belirlenen asgari öğretim üyesi şartının henüz yerine getirilemediği bölümlerden Denizcilik İşletmeleri Yönetimi Bölümü için 3 adet öğretim üyesi ilanına çıkmış bulunmaktayız. Asgari öğretim üyesi şartını sağlayacağımızı tahmin ettiğimiz bu bölüme 2013 yılından itibaren öğrenci almayı hedefliyoruz. Diğer bölümlere gelince, kısa süre içerisinde bu bölümlere yeterli sayıda öğretim üyesi bularak öğrenci almak oldukça zor görülmektedir. Çünkü halihazırda ülkemizde eğitim vermekte olan bu bölümlerde görev yapmakta olan öğretim üyesi sayısı oldukça yetersizdir. Ancak yinede arayışlarımız sürmektedir. Yetişmiş
öğretim üyesi bulmanın oldukça zor olduğu bu bölümler için ÖYP (Öğretim Üyesi Yetiştirme Programı) kapsamında Araştırma Görevlileri alarak diğer üniversitelerde Yüksek Lisans ve Doktora yaptırma yolunu tercih ettik. Başka da maalesef alternatifimiz yoktur. Fakültemizle ilgili olarak çıkan bazı haberlerde diğer bölümlere neden öğrenci alınmadığı hususu dile getirilmekte ve eleştirilmektedir. Hatta öğretim üyesi getirdik ama almadılar gibi beyanatlarda bulunulmaktadır. Benim Dekan olarak atandığım 2011 yılı Mayıs ayından bu yana bana gelmiş böyle bir talep söz konusu değildir. Dekan Yardımcısı olarak görev yaptığım daha önceki dönemlerde de böyle bir teklif şahsen bana gelmemiştir. Tersine bu alanda yetişmiş Fatsa’ya gelmek isteyen öğretim üyesi var ise bize yönlendirilmesini istemekteyiz. Tabii ki gelecek olan öğretim üyesinin de bizim bölümlerimizde ders verme yeterliliğine sahip olması gerekmektedir. Sonuç olarak, YÖK tarafından kabul edildiği takdirde gelecek yıldan itibaren açılmasını teklif ettiğimiz Deniz Bilimleri ve Teknolojisi Mühendisliği Bölümü ile öğretim üyesi ilanına çıktığımız Denizcilik İşletmeleri Yönetimi Bölümüne 2013 yılından itibaren öğrenci almayı planlıyoruz. Diğer bölümlere de, almış olduğumuz ve alacağımız Araştırma Görevlileri Lisansüstü eğitimlerini tamamlayıp dönünceye kadar başka öğretim üyeleri bulmamız takdirde öğrenci alabiliriz. Bulunamadığı takdirde araştırma Görevlilerimizin dönüşünü beklemek dışında başka bir alternatifimiz bulunmamaktadır” dedi. Balık: “Atıl binanın yıkımı için Milli Emlak Genel Müdürlüğünden olumlu görüş gelmiştir. Rektörlüğümüz Genel Sekreterliği Defterdarlıkla yıkımın nasıl yapılması gerektiğine dair yazışmalarını tamamladı. Yıkım için değerlendirme çalışmaları devam ediyor. Bizim hedefimiz eğitim-öğretimin başlayacağı Eylül ayı başına kadar bu binayı ortadan kaldırılmaktı. Ancak maalesef düşündüğümüzü elimizde olmayan nedenlerden dolayı gerçekleştiremedik” dedi.
FINDIĞIMA SAHİP ÇIK MHP Ordu İl Başkanı Cemal Enginyurt, beraberinde MHP Ordu Yönetim Kurulu üyeleri, MHP Fatsa İlçe Başka Şakir Cemal Uygun ve bazı partililerle birlikte Fatsa Ziraat Odası Başkanı Mehmet Özgen’i makamında ziyaret etti.
Z
iyareti sırasında bazı açıklamalarda bulunan MHP Ordu İl Başkanı Enginyurt, fındığa sahip çıkılması gerektiğini ifade ederek Ordu milletvekillerinin fındık konusunda yetersiz kaldıklarını belirtti. Enginyurt: “Fındık fiyatı 3.80 TL gibi maliye-
tin çok çok altında kaldı. Bu fiyat sadece üreticileri değil, bölgemizin esnaflarını da mağdur ediyor. Üreticilerimizin esnaflara borçları var. Esnafların da piyasaya verdikleri çek ve senetler var. Üreticiler para kazanamazsa piyasaya para akışı olmaz. Dolayısıyla es-
naflarımız para kazanamaz ve piyasaya olan borçlarını ödeyemezler. Bu, zincirleme bir trafik kazası gibi birçok kişiyi mağdur eder. Ülkemizin terör sorunu ne kadar can yakıyorsa bölgemizdeki fındık terörü de yürekleri yakmaya başladı. Hükümetin bir an önce çözüm bulması gerekiyor. Bizim fındıkla ilgili politikamızı rant sağlamak için yaptığımızı söyleyen Ak Partili yetkililer, bu konuya çözüm bularak hem kendileri rant sağlasınlar hem de üreticileri mağdur etmeyerek bize rant sağlamak için malzeme vermemiş olurlar. Ancak buna kimse yanaşmıyor. Bizim amacımız siyasi rant değil, bölgemizin ürününe sahip çıkmaktır. Bu nedenle ziraat odalarımız başta olmak üzere sivil toplum örgütlerimizle görüşerek, ya Ankara’ya gidip çare arayacağız ya da sokaklara dökülüp miting yapacağız. İşte üreticilerimizi bu kadar çare-
siz bıraktılar” dedi. Ziyaretten dolayı memnuniyetini dile getiren Fatsa Ziraat Odası Başkanı Mehmet Özgen de yeni atlattığı rahatsızlığına rağmen hemen görevinin başına döndüğünü, fındığa acil çözüm getirilmesi gerektiğini savundu. Fındığın hiçbir ürünle karşılaştırılmaması gerektiğini ifade eden Özgen: “maliyeti 4.70 TL olan fındığın bugünkü durumu gerçekten içler acısı. Samimiyetle söylüyorum ki fiyatın en az 7 TL civarında olması gerekiyor ki üreticilerimiz bu işten kazanabilsin. Aksi takdirde üreticinin zararını hiçbir şey karşılamaz. Fındık çok özel bir ürün. Diğer meyveler çürüdüğünde çöpe atmak zorundasınız. Ancak fındık çürüse bile yağa dönüştürülüp kullanılan bir meyve. Fındığın içinden kabuğuna kadar her yeri kazandırır. Bu ürüne sahip çıkılması gerekiyor” diye konuştu.
SAĞLIK KÖŞESİ
İNCELMEK UĞRUNA
KEMİKLERİNİZİ KAYBETMEYİN İncelik düşkünlüğü ve yalnızca düşük kalorili diyetle beslenmek Osteoporoz’a zemin hazırlıyor
5
0 yaş üstü kadınların yarıdan fazlasının; 70 yaş üstü erkeklerin ise yarısına yakın bölümünün aktif yaşamını olumsuz yönde etkileyen Osteoporoz’la ilgili risk faktörlerini ve korunma yollarını Prof. Dr. Lütfiye Müslümanoğlu anlattı. Osteoporoz yavaş yavaş, yıllar boyu tanı konmadan bir kırık oluşuncaya kadar sessizce gelişir. 50 yaş üstü kadınların yarıdan fazlasının, 70 yaş üstü erkeklerin yarısına yakın bölümünün aktif yaşamını olumsuz etkiler. Kemik kaybı %30-40 olana kadar hastalık sessiz seyreder. Daha sonra çoğunlukla sırt ağrısı, yaygın kemik ağrısı olarak belirti verebilir. Osteoporozda akut şiddetli sırt ağrısı bir omurun ani olarak çökmesi veya kırılması ile olur. Hastanın hareket etmesine engel olan şiddetli ağrısı vardır. Hastalık sessizce seyredebildiğinden omurgada kemik kaybına bağlı olarak kırıklar bir şey kaldırma veya öksürme gibi hafif bir travma sonucu olabilir. Boy kısalır, kamburluk gelişebilir. Osteoporoz oluştuktan sonra tedavi etmekten çok; osteoporoz gelişmesini önlemek temel amaçtır. Bunun için de anne karnında iken başlayan ve ölüme kadar uzanan yaşamımız boyunca dikkat etmemiz gereken şeyler vardır. Osteoporoz gelişimine katkıda bulunan risk faktörleri bilinip; en aza indirgendiğinde başarılı olunabilir. Genetik özellik: Ailede, yakın akrabalarda osteoporoza bağlı kırık olması önemli bir risk faktörüdür. Doruk kemik kütlesi ve kemik kayıpları genetik ve çevresel özelliklere bağlıdır. Çocukluk ve gençlik döneminde uygun beslenme ve egzersiz, yetişkinlikte genetik olarak belirlenmiş maksimal kemik kütlesinin oluşmasını sağlar. Irk: En düşük kemik kütlesi beyaz ırkta görülür. Kalça kırıkları beyaz ırkta daha fazladır. Yaş ve Cinsiyet: 30-35 yaşları arasında kemik kaybı ve yapımı denge halindedir. Bu yaştan sonra genetik olarak belirlenmiş kemik kaybı artmaya başlar. Kadınlarda erkeklere göre daha fazladır. Menopoz ile birlikte kadınlarda osteoporoz ve kırık riski giderek artış gösterir. Erkeklerde kırık riski 75 yaşından sonra giderek artar. Yaşlı kişilerde düşme riskiyle orantılı olarak kırılma riski de artar. Önceki kırıklar: Önceden kırığı olanların, düşmeye daha meyilli veya genetik kazanımlı kemik kütlesinin daha zayıf olması nedeni ile ikinci bir kırık riski ikiye katlanır. Gebelik ve emzirme: Gebelik ve emzirme döneminde kalsiyum ihtiyacının artması annenin kalsiyum ve kemik metabolizmasını etkiler. Gebelik ve emzirme döneminde annenin 1500 mg kalsiyum, 800 IU D vitaminine ihtiyacı vardır. Gebelikte beslenme ile yeterli kalsiyum alınıyor ve D vitamin düzeyi de normal ise kalsiyum emilimi ve kemikler tarafından tutulumu bir miktar artar. Sonuç olarak bu fizyolojik durum osteoporoz riskini ne artırmakta ne de azaltmaktadır. Gebelik ve emzirme düşük kalsiyum ve D vitamin
eksikliği ile birlikte olduğunda farklı sonuçlara neden olabilir. Gebelikte yatak istirahatı veya bazı ilaçların kullanılması gerekliliğinde kemik kütlesinde azalma olabilir ve kırık görülebilir. Gebelikte çoğunlukla leğen veya kalça kemiğinde, manyetik rezonans görüntülemede yaygın kemik ödemi ile seyreden geçici osteoporoz görülebilir. Bu durum bir yıl içinde düzelir. Hareketsizlik (inaktivite): Fiziksel aktivitenin yetersiz olması osteoporoz için en önemli risk faktörüdür. Yatağa bağlı gençler için de bu durum geçerlidir. Bu hastalar birkaç ay içinde kemik kütlelerinin yaklaşık %30’unu kaybederler ve baştaki düzeye ulaşabilmeleri yıllar alabilir. Bilekteki kırık nedeniyle kolun 3 hafta hareketsiz kalması kemik yoğunluğunda %6’lık kayba yol açar. Hastalıklarda istirahat süresi mümkün olduğu kadar kısa tutulmalıdır. Kas ve kemik kütlesi arasında yakın ilişki vardır. İlerleyen yaşla birlikte birçok hastalık düzenli egzersiz ve fiziksel aktivite ile önlenebilir veya seyri olumlu etkilenebilir. Genelde haftada 3-5 gün 30-60 dakika süreyle yürüyüş gibi iskelete stres veren veya yük verici egzersizlerin faydası vardır. Aşırı spor: Sürekli ve yorucu çalışmalar, aşırı diyet, vücut ağırlığının sıkı kontrolü, vücut yağında aşırı bir azalmaya ve kadınlarda östrojen düzeyinde düşmelere yol açarak kırık riskini artırabilir. Aşırı zayıflık: Zayıf kadınlarda kırık riski yüksektir. Ağırlık artması kemiklerin güçlenmesine ve yağ hücreleri tarafından üretilen östrojen metabolitlerinin kemikleri osteoporozdan korumasına yol açar. Aşırı zayıflık osteoporoza neden olduğu gibi; aşırı kilo alma da omurlarda bozulma, diz ve ayak bileği eklemlerinde aşınma, kireçlenme gibi istenmeyen durumlara neden olabilir. Düşük vücut ağırlığına bağlı kemik yoğunluğunda azalma ve kırık riskinde artış, kadın ve erkekleri eşit düzeyde etkiler. İncelik düşkünlüğü nedeni ile milyonlarca kadın, kemikleri pahasına incelmeye ve ince kalmaya çalışmaktadır. Yalnızca düşük kalorili bir diyetle beslenme halinde, kemiklerin gelişimi ve korunması için gerekli besinlerin alınması mümkün değildir. Diyet yapıldığında vitamin ve mineral takviyesi ile düzenli egzersiz yapılarak kas ve kemikleri güçlendirmek gerekir. Depresyon: Depresyonun kendisi osteoporoz nedeni değildir, ancak depresyona eşlik eden durumlar osteoporoza zemin hazırlayabilir. Depresyonda yüksek düzeylerde seyreden stres hormonları, kullanılan ilaçlar, iştahsızlık nedeni ile beslenmenin bozulması ve fiziksel aktivitenin azalması osteoporoz gelişiminde rol oynar. Sigara: Sigara içimi osteoporoz riskini iki kat artırır. Yetişkinlik döneminde günde 1 paket sigara için kadınların menopozda kemik mineral yoğunlukları, sigara içmeyenlerden % 5-10 daha düşüktür. Sigara, yaşam boyu omurga kırığı oluşma riskini kadınlarda ve erkeklerde % 13-32 oranında artırır.
www.gazetekuzey.com
30/08/2012 Perşembe
Tel: 0452 407 10 11
SİZLERLE ATACAK ORDUSPOR’DA 3 PUAN KEYFİ KALBİMİZ Başkan Seyit Torun, Londra Paralimpik Oyunları'nda Milli taOrduspor Basın Sözcüsü Levent Yıldırım, 19 Eylül Stadı'nın bakımda olması sebebiyle geçen hafta İstanbul’da karşılaştıkları Eskişehirspor karşısında alınan 3 puanın altın değerinde olduğunu söyledi.
L
event Yıldırım yaptığı açıklamada, Eskişehirspor karşılaşmasında oynanan futbolun kendilerini mutlu ettiğini söyledi. İstanbul’da kendi taraftarları önünde galibiyetin sevincini yaşamaktan büyük mutluluk duyduklarını belirten Yıldırım, “Onların gayretleri ile 3 puan aldığımız için mutluyuz” dedi. GENÇLER MAÇI ZOR OLACAK Bu hafta Ankara’da karşılaşacakları Gençlerbirliği karşılaşmasının zor bir maç olacağını belirten Yıldırım, “Takımımız bu hafta Gençlerbirliği karşısına çıkacak. Gençlerbirliği ligin en iyileri arasında yer alıyor. Kadrosunu bozmadan
lige başladı. Orduspor açısından kolay bir karşılaşma olmayacak. Takım olarak elimizden gelenin en iyisini yaparak bu karşılaşmada da galip geleceğimize inancımız tamdır. Orduspor ligde iyi yerlerde olacaktır” diye konuştu. HASAN KABZE’NİN TEDAVİSİ SÜRÜYOR Eskişehir maçında Hasan Kabze’nin sakatlanmasının takımı üzdüğünü ifade eden Yıldırım, “Eskişehirspor karşılaşmasında üzüldüğümüz tek olan Hasan Kabze’nin 60. dakikada sakatlanması oldu. Hasan’ın sol kasığında yır-
tık tespit edildi. Kulüp doktorumuz tarafından tedavisine başlandı. Önümüzdeki hafta yeniden kadroda yer alacaktır. Hasan’ı yeniden aramızda görmek istiyoruz” şeklinde konuştu.
ÜNYESPOR TRANSFERİ BİTİRMEDİ Spor Toto 2.lig 2012-2013 sezonu hazırlıkları için Nevşehir Avanos'a kampa giden Ünyespor iki tanesi iç transferden olmak üzere 7 futbolcuyu daha kadrosuna kattı.
2
.Lig Kırmızı Grupta mücadele edecek olan Ünyespor transfere doymuyor. Nevşehir kampı öncesinde kadrosunu 32 futbolcu ile güçlendiren yeşil-beyazlı takım ikisi geçtiğimiz sezondan olmak üzere 7 futbolcu ile daha anlaşmaya vardı. Seydihan ve Serdar devam dedi! Geçtiğimiz sezon Ünyespor'da forma giyen Seydihan Başlantı ve Serdar Karaduman ile tekrar anlaşma sağlandı. Forvet hattının iki ismi Seydihan Başlantı ve Serdar Karaduman dün başlayan Ünyespor kampına katıldılar. Seydihan Başlantı geçtiğimiz sezon Ünyespor ile 28 maçta forma giymiş ve 2 gol kay-
detmişti. Yeşil-beyazlı takımın bir diğer forveti Serdar Karaduman ise 2011-2012 sezonunda Ünyespor forması ile 4 maçta görev almış ancak gol kaydedememişti. Muratcan Samsunspor'un genç golcüsü Ünyespor'un anlaşmaya vardığı genç futbolculardan bir tanesi de Samsunsporlu Murat-
can Öncü. Geçtiğimiz sezon profesyonel olan Muratcan özellikle A-2 takımında attığı gollerle ön plana çıkmıştı. Profesyonel olduktan sonra 6 Türkiye Kupası maçında forma giyme şansı bulan Muratcan bu maçlarda 1 gol attı. A-2 takımında da 12 gol kaydeden genç forvet Samet Hasan Yıldıran ile birlikte bonservisi ile yeşil-beyazlı takımın kadrosuna katıldı.
14 Haziran'da başlayan 2012-2013 futbol sezonunda birinci transfer ve tescil döneminin bitmesine bir hafta kaldı..
F
FIFA kuralları gereği 12 hafta (84 gün) sürecek ilk transfer dönemi 5 Eylül Çarşamba günü mesai saati sonunda bitecek. Ara transfer olarak bilinen
B
aşkan Seyit Torun üç Ordu’lu arkadaşımızın da içerisinde yer alacağı Milli Takımların Londra Paralimpik Oyunları'nda başarılı sonuçlar alacağını temenni ettiğini belirtti. İngiltere’nin başkenti Londra’da 29 Ağustos-9 Eylül tarihleri arasında yapılacak olan Paralimpik oyunlarında ilk kez geniş bir katılımın olması-
nın ülkemiz sporu açısından memnuniyet verici olduğunu ifade eden Başkan Seyit Torun, bu ekibin içerisinde üç Ordu’lu sporcunun da bulunmasının ayrıca mutluluk verici bir olay olduğunu söyledi. Cevat Karagöl, Fikri Gündoğdu ve Vedat Yavuz’un Ordu’lu olarak milli takımda yer almalarının gurur verici olduğunu belirten Başkan Seyit Torun, “Bi-
ikinci transfer ve tescil dönemi ise 5 Ocak 2013 tarihinde başlayıp, yine FIFA kuralları gereği 4 hafta (28 gün) sürecek ve 1 Şubat 2013'te sona erecek.
lindiği gibi Cevat Karagöl Ordu Belediyespor’ un başarılı sporcularından biri. 10 metre havalı ve 50 metre serbest ateşli silahlar kategorisinde ülkemizi temsil edecek. Futsal Milli takımında yer alan Vedat Yavuz ise Milli takımımızın ikinci kaptanlığını yapıyor. Geçtiğimiz günlerde Türkiye’de ki kamplardan birini de Ordu’ da gerçekleştirmişlerdi. Fikri Gündoğdu ise Ordu’da tekerlekli sandalye basketbol takımında yer alırken Galatasaray spor kulübü tarafından transfer edilmiş ve bizleri sevindirmişti. Bu başarısını milli takıma seçilerek geliştirdi. Böylesine değerli sporcularımızın Londra’da milli takım kadrosunda yer alması tüm Orduluları müsabakaları televizyonlardan takip etmelerine yol açacaktır. Onların başarıları bizleri de sevindirecektir. Ben toplam 67 sporcumuza da başarılar diliyorum. Kalbimiz onlarla birlikte atacaktır” dedi.
GÜRSOY; ESKİŞEHİRSPOR'U YENDİĞİMİZ İÇİN MUTLUYUZ Orduspor Kulübü Genel Sekreteri Murat Gürsoy, "Eskişehirspor gibi güzide bir rakibimizi yenmenin mutluluğu içerisindeyiz" dedi.
Son transferler kimler? Ünyespor'un son transferleri ise Bandırmaspor'dan Özgür Çetiner, Bartınspor'dan Mehmet Oral, Y.Malatyaspor'dan Cem Çetin ile Volkan Çiftçi oldu. Bu son transferlerle yeşil-beyazlı takımın kadrosu 39 kişiye yükseldi.
TRANSFER DÖNEMİ BİTİYOR! utbolda birinci transfer döneminin bitmesine bir hafta kaldı. 20122013 futbol sezonunda birinci transfer ve tescil dönemi 14 Haziran'da resmen başladı.
kımlarda yer alan ve ülkemizi temsil edecek olan Ordulu milli sporcular Cevat KARAGÖL, Vedat YAVUZ ve Fikri GÜNDOĞDU’ ya başarılar diledi.
O
rduspor Kulübü Genel Sekreteri Murat Gürsoy, Spor Toto Süper Lig'de dün Orduspor'un Atatürk Olimpiyat Stadı'nda rakibi Eskişehirspor'u 2-0 mağlup etmesine ilişkin, ''Eskişehirspor gibi güzide bir rakibimizi İstanbul'da taraftarımızın
* Kurumsal Kimlik, Logo, Kartvizit * Dergi, Katolog, Broşür, İnsert * Plaket, Kupa, Laminasyon Kaplama * Puzzle, Afiş, Bilboard * Araç Giydirme, Işıklı Işıksız Led Tabela * Matbaamız Maliye Antlaşmalıdır. * Resmi Evrak Basımı Yapılır. * Agfa 70x100 Renk Ayırımı (Film Çıkış) * Roland 200 Ofset Baskı * 115 EM Polar Bıçak * Strafor (Köpük) Kesim Makinası * Selefon Makinası * Konica-Minolta Dış Mekan Baskı Makinası * Heidelberg Baskı Makinası * Konica-Minolta Dijital Baskı Makinası * Kırım Makinası *
önünde net bir skorla yenmenin mutluluğu içerisindeyiz'' dedi. Gürsoy, yaptığı açıklamada, Eskişehirspor karşısında 3 puan aldıkları için mutlu olduklarını söyledi. Sezon başında oynanan tüm maçların bütün takımlar
için zor olduğunu belirten Gürsoy, ''Çünkü yapılan yeni transferlerle, takım olma yolunda yapılan çalışmaların verimini almak için 5-6 hafta beklemek gerekiyor. Ama biz Orduspor olarak 5-6 haftayı ne kadar karlı çıkarırsak camiamız adına o kadar iyi'' ifadelerini kullandı. Süper Lig'de her puanın altın değerinde olduğunu vurgulayan Gürsoy, ''Öncelikle deplasmanda galip geleceğimiz bir karşılaşma olan Mersin İdmanyurdu maçını berabere bitirdik. Ama her puan altın değerinde olduğu için lige puanla başlamak çok önemliydi. Ardından Eskişehirspor gibi güzide bir rakibimizi İstanbul'da taraftarımızın önünde net bir skorla yenmenin mutluluğu içerisindeyiz'' dedi. Gürsoy, lige iyi başladıkları için camia olarak mutlu olduklarını da sözlerine ekledi.