Yarılgaç; 39 Projeye 250 Bin TL Destek Sağladık
12.12.12 Tarihine Rağbet
Kabadüz’de Hırsızlar Onlarca Evi Soydu
Rektör Prof.Dr. Tarık YARILGAÇ, 2012-2013 EğitimÖğretim Yılında ODÜ’de Yaşanan Gelişmeleri Değerlendirdi.
Evlilik tarihlerinin özel olmasını ve unutulmamasını isteyen Ordulu çiftler, bahar aylarında başlayıp yaz ayının sonuna
Kabadüz’de bir köye giren hırsızlar onlarca evi soydu.Edinilen bilgilere göre olay Kabadüz ilçesine bağlı Kirazdere Kürtmezarı
04
03
08
www.gazetekuzey.com
12 ARALIK 2012 Çarşamba
GÜNLÜK
TARAFSIZ SİYASİ GAZETE
YIL: 1 SAYI: 256
FİYAT: 50 KR.
Lütfen Özür Dilemeyin Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı tarafından ÖDES programı kapsamında hazırlanan ve Ordu Valiliği koordinasyonunda İl Özel İdaresi tarafından yürütülen “Lütfen Özür Dilemeyin” Projesinin Farkındalık Artırma Çalışma Seminerlerinin 14.toplantısı Fatsa’da yapıldı. İlçeleri Dolaşıyoruz Türkiye’de %15 özürlü olduğunu belirten Selma Arslan, “Bu sayı çok fazla, proje kapsamında ilçeleri dolaşıyoruz. Ordu ilimizin ilçe ve beldelerinde yüzde 15 özürlü oranından daha yüksek rakamlara ulaşan yerler var.
“Projemiz Başarılı Yürüyor” Engelli oranının bazı ilçelerde yüzde 30’a kadar çıkmasının çok üzücü olduğunu ifade eden Selami Aydın, “Bir milletin değeri kadınlardan, çocuklardan verdiği değerle ölçülür demişler. Ama biz bir ilave yapalım, engellilere verdiği değerle ölçülür dersek herhalde doğru bir şey söylemiş oluruz.
7
Özgürlük, Eşitlik, Adalet Diyoruz
Ordu Eğitim Bir Sen Kadın Kollar Başkanı Esen Güven 10 Aralık Dünya İnsan Haklar günü dolayısıyla yazılı bir basın açıklaması yayınladı. Güven açıklamasında, her insanın vazgeçilmez, devredilmez, 7’DE
Öğretmenlere Veda Yemeği Atatürk İlkokulu öğretmenleri geçtiğimiz dönem tayini çıkan öğretmen arkadaşları için veda yemeği düzenledi. Fatsa Atatürk Parkı restoranında düzenlenen yemeğe geçen dönem tayini çıkan öğretmenler ve Atatürk İlkokulu öğretmenleri katıldı. 7’DE
Ömer Çam Hoca’nın Kabrini Ziyaret Ettiler
FASİAD KARGİD İle Buluştu Fatsa Sanayici ve İşadamları Derneği (FASİAD) Genç Girişimci Gurubu, Karadeniz İş Adamları Derneği (KARGİD) Genç Girişimci Gurubu üyeleriyle Trabzon’da buluştu.
Başkana Yol Teşekkürü
7
Trabzon’u Ziyaret Ettiler FASİAD Genç Girişimci Gurubunu KARGİD Genç Girişimci Gurubu Başkanı Murat Kalyoncu ve yönetim kurulu karşıladı.Trabzon’un tarihi, turistik ve kültürel yerlerini ziyaret eden grup daha sonra Yıldız Sofrasında KARGİD genç girişimci gurubu ile toplantı gerçekleştirdi.
Ünye Belediyesi Yunus Emre Türbesine giden üç yolu da ulaşıma açarak büyük önem verdiği Şeyh Yunus’a ulaşımı kolaylaştırmıştı. 9’DA
Hızlı Okuma Kursu’nun Faydaları
7
Dolunay Koleji’nde düzenlenen anlayarak hızlı okuma kursu yoğun ilgi gördü. Kur sistemi olarak başlatılan kursta birinci kur öğrencileriyle
08
Müdür Yardımcısı Kazada Yaralandı
Aslancami Küpdüşen mahallesi sakinlerinden Mustafa-Hamide Coşkun’un oğlu Fatsa Belediyespor Başkanı Muammer Coşkun’un kardeşi olan Aziz ile Erenyurt beldesinden Şenel Emine Baş çiftinin kızı Duygu Coşkun’un düğün töreni Fatsa Yalçın Otel’de gerçekleşti.
Kumru-Korgan karayolu 3. kilometresinde meydana gelen kazada takla atan araçta 2 kişi yaralandı. Kaza dün saat 11:30 sularında
07
Yrd. Doç. Dr.
Satırbaşı
Hocaların Hocası Ömer Çam, Ünyeliler Derneği-ÜNDER tarafından vefatlarının 10. Yılında, Pendik Belediyesi, Pendik Kaymakamlığı ve Pendik Ömer Çam Anadolu İmam Hatip Lisesi iş birliği ile düzenlenen programla anıldı. 4’TE
Aziz ile Duygu Yaşamını Birleştirdi
Ahmet FİDAN Empistemoloji / Akla-Vurum Ne Değildir?
03
Gürgentepe Heyeti Gürgentepe Heyeti Ak Parti Ordu Milletvekili İhsan Şener’i TBMM Makamında ziyaret etti.
07
2
4,35
ALIŞ
GİRESUN
4,80
EURO
2,30
TRABZON
4,40
DOLAR
1,78
SATIŞ 2,31
24 AYAR ALTIN (GRAM)
1,79
ÇEYREL ALTIN
98,25 158,25
ORDU’da BUGÜN HAVALAR NASIL?
Parçalı Bulutlu EN DÜŞÜK : 10 C EN YÜKSEK : 17 C
Ü M
Ekonomi
ORDU
TÜRKİYE ALTIN PİYASASI
Hava Durumu
TÜRKİYE PARA PİYASASI
Yüzde 50 Randımanlı Kabuklu Fındık
Namaz Vakitleri
12/12/2012 Çarşamba ORDU NAMAZ VAKİTLERİ İmsâk: Güneş: Öğle: İkindi: Akşam: Yatsı:
05:03 06.37 11:29 13.47 16:09 17:36
SS
bu poz daha güzel
TE
BE
bu köy bizim köy
Günün Fıkrası karizmayım demi
Erzurumlunun biri büyük bir çukura düşer başlar bağırmaya - çimse yokmu çimse yokmu beni kurtaracak çimse yokmu? İmdada bir melek yetişir ve derki seni üç şartla oradan çıkarırım - bir içkiyi iki kumarı üç karı kız ayağını bırakacan Bizim erzurumlu düşünür tekrar başlar bağırmaya - Başka çimse yokmu, başka çimse yokmu?
Allah bizi gülmekten eksik etmesin
Şifalı Bitkiler
Adele Ağrısı
Tarihte Bugün
bak bizi çekiyorlar bozuntuya verme
babam ve oğlum
12/12/1574 Osmanlı Sultanı II. Selim öldü.
Tanımı : Bu konuya geçmeden önce ağrıyı tanımlamanın daha doğru olacağını düşündüm. Ağrı : Vücutta herhan gibi bir bozukluk sonucu ortaya çıkan, rahatsız edici bir duyu olarak tanımlayabiliriz.
12/12/1900 Norveçli Johann Waaler, ‘’kağıt tutacağı’’nın (ataş) patentini aldı. 12/12/1901 İtalyan mucit Guglielmo Marconi, telsiz-telgraf sistemini geliştirdi ve İngiltere’den Atlantik aşırı ilk mesajını gönderdi.
Bel, boyun ve sırt bölgesinin orijinal halinde meydana gelen bozulma nedeniyle buralarda günlük yaşamı olumsuz etkileyen ve ağrıyla seyreden rahatsızlıklardır.Günümüzde bir çok insanın bel ağrısından, boyun ağrısından,bacak-kol ağrısından ya da sırt ağrısından şikayet ettiğini duyarız. Çok farklı sebeplere bağlı olabileceği gibi sadece psikolojik faktörlerde bu hastalıkların seyrinde tetikleyici rol oynayabilirler.
12/12/1911 Hindistan’ın başkenti Kalküta yerine Delhi oldu. 12/12/1923 TBMM, 15 Mayıs 1919 ile 1 Kasım 1923 arasında üstün hizmet gösterenlere İstiklal Madalyası verilmesini kararlaştırdı.
ÖNERİLER *Papatyanın kaynatılmasıyla elde edilen sıcak suyuna yünlü kumaş parçası batırılıp ağrılı bölgeye konulursa faydalı olur.Yünlü kumaş soğudukça aynı işlem tekrarlanılır. *İri bir lahananın geniş yaprakları kaynatılıp ağrılı bölgeye sıcak bir şekilde konulur. Soğuyan lahana yaprağı sıcak olan bir diğeri ile değiştirilir.
12/12/1940 Salvador gemisi Silivri önlerinde battı. Bulgaristan’dan Filistin’e gittiği açıklanan gemideki 352 musevi yolcunun 230’u boğularak öldü.
gel Cındık gel güzel çek bak çek çek arabam ve ben
*Bir litre suyun içine yeteri miktarda (su üstüne çıkmayacak şekilde) mısır püskülü katılıp kaynatıldıktan sonra süzülerek elde edilen mayi masaj yapmak suretiyle sürülür.
12/12/1949 TBMM, Türkiye’nin Avrupa Konseyine katılmasını onayladı.
*Bir litre suyun içine yarım yemek kaşığı rezene konulup kaynatılıp elde edilen mayi ile masaj yapılarak ovulur.
12/12/1956 Japonya, Birleşmiş Milletler’e üye oldu
*Karanfil ruhu ağrılı bölgeye masaj yapılarak sürülür.
12/12/1963 Kenya, İngiltere’den bağımsızlığını ilan etti.
*Çilek yemek adale ağrılarını rahatlatır. *Bir litre suyun içine bir yemek kaşığı peygamber çiçeği katılıp bir taşım kaynatıldıktan sonra süzülüp aç karnına üç öğün içilirse faydalı olur.
12/12/1941 II. Dünya Savaşı: İngiltere Bulgaristan’a; Macaristan ve Romanya ABD’ye; Hindistan da Japonya’ya savaş ilan etti.
Bu sayfamızda yer almak istiyorsanız, sizde fotoğraflarınızı gönderin... tebessum@gazetekuzey.com
12/12/2004 Fatih Akın’ın filmi ‘’Duvara Karşı’’ Avrupa Sinema Akademisince verilen 2004 Avrupa En İyi Film Ödülü’nü kazandı.
KOÇ
BOĞA
İKİZLER
YENGEÇ
ASLAN
BAŞAK
TERAZİ
AKREP
YAY
OĞLAK
KOVA
BALIK
21 Mart - 20 Nisan
21 Nisan - 21 Mayıs
22 Mayıs - 21 Haziran
22 Haziran - 23 Temmuz
22 Temmuz - 23 Ağustos
24 Ağustos - 23 Eylül
24 Eylül - 22 Ekim
23 Ekim - 22 Kasım
23 Kasım - 22 Aralık
23 Aralık - 20 Ocak
21 Ocak - 18 Şubat
19 Şubat - 20 Mart
Duygusal yaşamınıza derin bir anlam katmak isteyebilirsiniz. Bugün hisleriniz çok güçlü. Çekiciliğinizi ön plana çıkaracak davranış biçimlerini sergilemekten yanasınız. Partnerinizin ilgisini çekmek için hareketleriniz daha bir anlamlı ve sözlerinizi akıcı olacak. Kıskançlık gösterilerinden uzak yaşarsanız, ilişkiniz olumsuz etkilenmez.
Bugün, sıra dışı çalışmalar içinde bulunacak ve birçok arkadaşınızın isteklerine cevap vereceksiniz. Onlar size ulaşmak için fırsat bekliyorlar. Enerjinizi ona yansıtacağınız bir gün. Çevresel aktivitelere birlikte katılacak, birçok şeyi paylaşacaksınız. Ay, yakın ilişkilerinizi olumlu etkilerken, kişisel açılımlarınızı istediğiniz şekilde yapılanmasına neden oluyor.
Siz doğal yapınızı bozmak istemiyor, çevrenizin kendilerine katılım tekliflerine olumsuz yanıt veriyorsunuz. Yaşı; sizden büyük kişilerin tekliflerine hayır demeden önce, düşünmelisiniz. Ortak paydalara sahip olduğunuz kişilere şans vermeli ve kişisel gelişimleriniz için bazı atılımların şart olduğunu bilmelisiniz.
Duygusal davrandığınız zaman kaybettiğinizi biliyor ve yaşamı farklı bir şekilde algılıyorsunuz. Bireysel ilişkilerinizde yaşadığınız sorunların kaynağı; kendinizi istediğiniz gibi ifade edemeyişinizdir. Ay, kişisel ilişkilerinize yeni boyut getiriyor. Bulunduğunuz koşulları kendinize yönlendirmek isterken, çevresel faktörleri unutmamalısınız.
Maddi konularda girişimciliğinizi engelleyen gizli kuşkularınız var. İş birliği içinde hareket etmek için katılım beklemenize rağmen, sizinle aynı şeyi düşünmeyen kişiler var. Yapmanız gereken çok iş var ve siz zaman problemleri yaşıyorsunuz. Olayları abartmanız konusunda bazen aşırıya kaçıyorsunuz.
Duygusal olaylara yaklaşımlarınız ilginç gelişiyor. Beklentilerinizin kısa sürede gerçekleşmesi için, sabırlı bir yapı sergiliyorsunuz. Arkadaşlarınızın olumlu desteği ve ortak çalışmalar içinde gerçekleşen olaylar, kendinizi daha iyi hissetmenize neden olacak Hafta sonu eğlenceli bir ortam sizi bekliyor.
Güçlü gezegenlerden olumlu etki alıyorsunuz. Kişisel enerjinizi toplumsal ilişkilerinize yansıtabiliyorsunuz. Bugün kazançlar konusunda yeni planlamalar peşinde olacaksınız. Ay’ın konumundan dolayı, yaratıcılığınızla ilgili özel çalışmalar içinde olacaksınız. Bugün kendinizi iyi hissedebileceğiniz yerleri tercih edeceksiniz.
Çevrenizde gelişen olayları çok fazla gözünüzde büyütüyorsunuz. Düzensizlik karmaşası canınızın sıkılmasına neden oluyor. Etrafınızda sizi destekleyen gerçek dostlarınızın olduğunu bilmek, sizin için sevindirici bir olay. Kendinizi motive edecek konulara ihtiyacınız var. Bugün düşüncelerinizde yoğunlaşma zorlukları yaşayabilirsiniz.
Çalıştığınız alanlarda adalet duygunuzun önemli olduğunu biliyor ve dengeli bir tutum sergilemek için çaba gösteriyorsunuz. Birlikte çalıştığınız kişilere vereceğiniz duygusal desteğin ne kadar önemli olduğunu farkında oluşunuz, onlarla farklı bir iletişim içinde olmanızı sağlıyor Bugün toplumsal olaylarla yakından ilgileneceksiniz.
İkili ilişkilerinizde bir canlanma söz konusu olacak. Partnerinizle birlikte yakın dostlarınızla bir araya gelecek ve bir çok entelektüel konularda paylaşımlar yaşayacaksınız. Neşeli ortamlarda bulunmak; ilişkiniz açısından gelişme gösterirken, başkalarına örnek konuşmalar yapabilirsiniz. Çevrenizin fikirleri sizin için önemli olacak.
Enerjinizin gücünü siz de fark ediyor ve çevrenize isteklerinizi kabul ettirme konusunda zorluk çekmiyorsunuz. Yaşam kalitenizle ilgili gelişimler söz konusu. Kariyerinizle ilgili çeşitli konuşmalar içinde olacaksınız. Olayların hem içinde, hem de dışında olmak kolay bir şey değildir. Hedefleriniz doğru seçmelisiniz.
Bulunduğunuz ortamda bir çok alternatif söz konusu olacak. Tepki almak istemediğiniz bir çok konu var ve bazı konularda çekimser davranıyorsunuz. Bugün Kazançlarınızı güven altında görmek isteyebilirsiniz. Sakin bir şekilde planlarınızı yeniden gözden geçirmek için uygun bir gün. Bugün harcamalar konusunda dikkatli olmalısınız.
3
12.12.12 Tarihine Rağbet Evlilik tarihlerinin özel olmasını ve unutulmamasını isteyen Ordulu çiftler, bahar aylarında başlayıp yaz ayının sonuna kadar devam eden düğün sezonu yerine 12.12.12 tarihine rağbet edince o günün nikah kontenjanı doldu. Belediye, çareyi dairenin camına yazı asmakta buldu.
12.12.2012 tarihinde Ordu Belediyesi Evlendirme Memurluğu’ndan 17 çift nikah için randevu alırken, Nikah dairesinin camında ise “ 12.12.12 günü nikah kontenjanımız dolmuştur. Bu konuda ısrarcı olmayınız. İsteyene evlenme izin belgesi düzenlenip yoğunluk olmayan yakın bir nikah dairesine yönlendirebiliriz” yazısı asıldı. 12.12.12 tarihinde 17 nikah kıyılacağını belirten Ordu Belediyesi Evlendirme Dairesi Nikah Memuru Serdar Piroğlu, “12.12.12 tarihinde nikah kıydırmak isteyen vatandaşlarımız 3-4 ay öncesinden yer ayırttılar. Şuanda 17 çiftte nikah için randevu verdik. Artık bu tarihe randevu vermiyoruz fakat vatandaşlarımız geliyor. Bu günde nikah yaptırmak istiyorsa en yakın yere yönlendiriyoruz. Nikah kontenjanımızı bir hafta önce doldurduk. Çiftlerimiz nikah saatini de önemsiyor. Gündüz saat 12.00’de nikah istiyorlar. Dolu olduğunu söyleyince o zaman 12.12 olsun diyorlar” dedi.
Ordu’da Çadırlı Eylem
Ordu’da bir engelli babası belediye önüne çadır atarak eylem yaptı.
Metin Aksoy(44) isimli engelli babası, Ordu’da engellilerin yaşamasında birçok engel olduğunu belirterek Ordu Belediyesi'nin çalışmalarını protesto etmek için belediye binası önüne çadır açtı. Aksoy, Ordu Belediyesi'nden istekleri olduğunu belirterek, “Eğer istediklerime resmi bir açıklama gelmez ise süresiz olarak çadırda kalarak eylemime devam edeceğim” dedi. Engelli babası Aksoy, burada yaptığı açıklamada, “Bundan bir hafta önce 3 Aralık dünya Engelliler Farkındalık günüydü. Bir etkinlik yapıldı, bu etkinliklerin bir kısmına bende çocuğumla beraber katıldım. Şimdi burada bu şehrin yöneticilerine ve o etkinliği düzenleyenlere seslenmek istiyorum. O etkinlik çerçevesinde yapılan yürüyüşün başladığı yerden bittiği yere kadar tekerlekli sandalyeye oturup sürmeye cesaretiniz var mı? Bırakın kendi kendinize sürmeyi bir başkasının oturduğu sandalyeyi o yol boyunca sürebilir misiniz. Sizler sözlerinizde tüm sorunları bildiğinizi söylediniz ve uzun uzun anlattınız. Yaptık dediklerinizi ben size yapmadıklarınızı bizim hayatımızda ne
www.gazetekuzey.com
Mir Mehmetoğlu Gıda Mad. San. ve Tic. Ltd. Şti. Adına Tüzel Kişi Temsilcisi
Niyazi YEŞİLLER Sorumlu Yazı İşleri Müdürü İşletme Müdürü Muhsin Yılmaz Nusret Yeşiller Genel Yayın Yönetmeni Genel Koordinatör Mustafa Dalgacı Betül Yeşiller Görsel Yönetmen Haber Merkezi Engin YARAN Ahmet Alkan Sayfa Editörü Hukuk Danışmanı Özkan Yıldırım Av. Doğan Pehlivan Muhabirler Resul Koşar Taner Şen Beytullah Şeker
Reklam Erkan Kaş Ahmet Kaytaz Oğuzhan Yılmaz
Dizgi-Grafik Grafiker Yeşiller Grafik Tasarım Emrah Çoşkun www.yesillermatbaa.com İlkay Yeşiller Dağıtım İnternet Editörü Alp Medya Ajans Çiğdem Akyol Yayın Türü Yerel Süreli Gazetemiz İHA Abonesidir. Gazetemiz basın ahlak kurallarına uymayı taahhüt eder. Köşe yazıları ile ilgili hukuki sorumluluk yazarlara aittir. Baskı Tesisi Mir Mehmetoğlu Gıda Mad. San. ve Tic. Ltd. Şti. Yeşiller Grafik Tasarım Reklam ve Matbaa
Adres MKP. Mah. Şehit Polis Erkan Alışır Cad. No:29 Fatsa/ORDU Tel : 0452 407 10 11 Faks : 0452 407 10 12 E-Posta : gazetekuzey@gmail.com
Yrd. Doç. Dr.
12/12/2012 Çarşamba
Ahmet
FİDAN
ahmet@ahmetfidan.com
SATIRBAŞI
www.ahmetfidan.com
Empistemoloji / AklaVurum Ne Değildir? ilgi felsefesi olarak ta adlandırabileceğimiz kavram, beşeri bilginin yapısını ve geçerliliğini inceler. Nakil bilgisinin yani ilahi bilginin öz anlamında sorgulamasını yapmaz, yapsa yapsa bu bilgiyi orijinalinden tanrısal varsayım olarak kabul edip bu bilginin veya bilgiler bütününün etkisini ve sonuçlarını irdeler. Empistemoloji ile mantık arasındaki ayrım ise, mantığın, geçerli akla vurmanın biçimsel yapısını incelemesi ve kişisel kaynaklı nesnel ve geçerli süzgüsünün ilkelerini ortaya koyar. Epistemoloji insanoğlunun bilme fiilinin veya ediminin yapısıyla ilgilenir. Yer yer, etik, toplumbilim ve din felsefesi gibi disiplinlere de referans gösterir. Bu anlamda çoğu zaman bilen bir kişi/suje, bilinen bir özneyi, nesneyi veya olguyu irdeler. Akla vurum süreçlerinde, daha çok nesneye ağırlık veren yaklaşımlar gerçekçi (realist) özneye ağırlık verenler ise idealist olarak değerlendirilmiştir. Gerçekçi yaklaşım bilginin, nesnesinin dış dünyada gerçekten var olduğunu, idealist yaklaşım ise bilginin, ağırlıklı olarak öznenin kurduğu ve gerçekte var olmayan nesnelere yöneldiğini savunur. Bilgi felsefesi, sürekli olarak dış dünyanın algılanmasının peşine düşer ama bu irdeleme sürecinde çoğu zaman fizik ötesine (metafiziğe) başvurmaktadır. Empistemoloji bir felsefe veya sorgulama disiplini içinde sosyal bilimlerin bir alt dalı olan felsefenin bir konusu iken, yer yer maddeyi tanımlarken, metafizikten atlama yaparak quantum fiziğinin dahi açıklanmasına kadar dayana-
B
kadar önemli olduğunu anlatacağım. Benim engelli bir kızım var. Bu şehirde sık sık dolaşırız. Yürüdüğünüz yolda yüzlerce engel ile karşılaşıyoruz. Şehrin başka semtine gidebilmek için özel araca binmemiz gerekmekte bu nedenle akraba ve dostlara ziyaretlerine ve gezmelerine gitmiyoruz. Kış ayı geldiğinde 4-5 ay boyunca evimize mahkum oluyoruz. Ordu ilinde yaşayan engelliler için acil olarak ulaşım araçlarına ihtiyaç olmaktadır. Ordu ilinde yaşayan engellilerin sorunlarının çözülmesi için Ordu belediyesi bünyesinde engelli birimi oluşturulmalıdır. Kısa uzun vadede kaldırım, yol, rampa çalışma programları kamu oyuna açıklanmalıdır. Engelliler için sosyal yaşam alanları projeleri açıklanmalıdır. Bu belirttiğim konularda bir resmi açıklama yapılana kadar ben ve bana destek olan arkadaşlarımız ile beraber çadırımızda durmaya devam edeceğiz” diye konuştu. “ ÇOCUĞUMU KURBAN VERMEK İSTEMİYORUM” Aksoy’un eylemine destek olan bir engelli annesi ise “Çocuğumu sokağa çıkarttığımda bir arabanın altına kurban ver-
mek istemiyorum” dedi. Engelli annesi Aysun Günaydın ise “Ben de bir engelli annesiyim. Benim de çocuğumun sorunları var. Üç yıldır Ordu’da yaşıyorum. Ben çocuğumu sokağa çıkarttığımda bir arabanın altına kurban vermek istemiyorum. Dolmuşçular bizi engelli sandalyesi ile dolmuşlarına almıyorlar. Kaldırımlar çok sağlıksız. Ben çocuğumu yazın ve kışın sokağa çıkartamıyorum. Çocuğumu dışarı çıkartamıyorum. Yol, kaldırım yok. Benim çocuğumun sağlık güvencesi yok. Neden Ordu’da lifli araç yok. Artık kış geldi ve çocuğumla dört duvar arasında 6 ay tıkılı kalacağız. “ ifadelerini kullandı. “ŞAHSİ MENFAAT KAYBI VAR” Ordu Belediye Başkanı Seyit Torun ise eylemle ilgili olarak düzenlediği basın toplantısında, eylemi yapan Metin Aksoy’un geçtiğimiz dönem Ordu Belediyesi Bedensel Engelliler Basketbol takımında görevli olduğunu bu dönem yollarının ayrıldığını, bu eylemin arkasında şahsi menfaat kaybı olduğunu ve bu nedenle engelini kullanarak böyle bir eylem gerçekleştirdiğini iddia etti. Başkan Torun, "Bugün hoş olmayan bir durumla karşı karşıya kaldık. Arkadaşımız belediye önüne çadır kurarak engelli hakları adına talepte bulunmuş. Ortaya koyduğu eylem engelliler adına bir eylem değil, tamamen şahsidir. Arkasında da bir menfaat kaybı yatmaktadır. Kendisi geçtiğimiz yıl tekerlekli sandalye basketbol takımımızda görevliydi. Takımımız ile birlikte aldığımız ortak karar ile bu yıl kendisi ile çalışamayacağımızı belirttik. Bunun getirdiği bir tepkisel niteliktedir"
bilir. Aynı şekilde Fen bilimleri disiplinindeki kimya ve fizik bilim alanlarının hemen hemen ortaklaşa girdikleri quantum fiziği konularıyla da teknik bilimciler sosyal bilimlere doğru değinimde bulunmaktadır. Bu bağlamda, su katıksız sosyal bilim içinde felsefenin konusu olan empistemoloji, metafizik değinimleriyle, su katıksız fen bilimleri veya teknik bilimlerin içinde fizik veya kimyanın konusu olan fizikoşimik sorgulamalarla quantum fiziği üzerinde toplanırlar. Böylece bir taraftan sosyal bilimler felsefe ile, bir taraftan teknik bilimler quantum fiziğiyle ve de elektroniğin son noktasından günümüzün nanoteknolojik kurgu veya varsayımlarıyla insan beynine yerleştirilen çiplerin, akıllı elbiselerin, mikro cerrahide çalışan metabolizma içi onarım yapan nano robotların teorik kurgusunu yapmaktadırlar. Bu gün için, empistemoloji, dünün salt pozitif bilimlerine olan sıkı bağlılığını sorgulamaya başlamış, yukarıda sıraladığım fizik ötesi konulara da atıfta bulunarak, ve nanoteknolojik olguları da sorgulayan yeni bir kapsam tanımlamasına gitmiştir. Bu noktada dün için yani yarım asra kadar pozitif bilimlerce kayıtsız şartsız dışlanan nakil yani tanrısal bilgiler bu gün için önemli referans kaynağı haline gelmiştir. Bu nedenle empistemoloji bu günün yeni referanslarıyla dünün korkulan köhne felsefe konusu olmaktan çıkmıştır. Bu verilerle teorik bilgiler pratik uygulamalarla bilgi’nin kaynağı, doğruluğu, imkanı, sınırları yeni referanslarla ve de teknolojinin bilimsel ilkelerinden faydalanılarak yeniden tanımlanacaktır.
Empistemoloji bir felsefe veya sorgulama disiplini içinde sosyal bilimlerin bir alt dalı olan felsefenin bir konusu iken, yer yer maddeyi tanımlarken, metafizikten atlama yaparak quantum fiziğinin dahi açıklanmasına kadar dayanabilir.
Ünye MOBESE’ye Geçti
Ünye’de temmuz ayında çalışmaların başladığı Mobil Elektronik Sistem Entegrasyonu (MOBESE) sisteminin ilk görüntüleri, Ünye İlçe Emniyet Müdürlüğü’ne ulaştı. Özel bir firması tarafından sürdürülen çalışmalar kapsamında sistem odasına ulaşan görüntüler ve sistem test edildi. Yaklaşık 7 kilometrelik hat döşenen Ünye ilçesinin çeşitli yerlerine yerleştirilen MOBESE kameraları, şehri gözetlemeye başladı. Konuyla ilgili açıklama yapan Ünye İlçe Emniyet Müdürü Ömer Akar, “10 günlük görüntülerin saklanabildiği sistem odası şu anda hazır durumda. Henüz kameralardan bir suç tespiti yapmadık. Ancak bundan sonraki süreçte MOBESE kameraları sayesinde suç tespitleri yapacağız. 18 tanesi hareketli, 10 tanesi sabit ve 1 Plaka Tanıma Sistemi (PTS) olan MOBESE kameralarımızla şehrin
emniyetini sağlamaya başladık. Bu aşamaya gelene kadar 4 ay içerisinde yaklaşık 7 kilometrelik bir kazı yapıldı ve Ünye Belediyesi de bu kazıların ardından üst yapı çalışmalarını gerçekleştirdi. Çalışmaların sonunda 10 günlük görüntü saklayabilen bir sistem odasına sahip olduk” dedi. MOBESE kameralarının, Ünye’nin batısında Carrefour ışıklar ile başlayıp, doğusunda ise Fevzi Çakmak Mahallesi’ndeki emniyet ek bina mevkiinde son bulduğunu söyleyen Akar; “Kameralar ağırlıklı olarak Büyük Cami, Hacıemin Caddesi, Çınarlık Mahallesi, Ünye Meydanı, Emniyet Müdürlüğü, Niksar Caddesi Kavşağı, kavşaklardaki ışıklar, stat
kavşağı, Cengiztopel Caddesi ile kuyumcuların olduğu mevkilerde bulunuyor. Bunların yanında buradaki
kameralarımız yüksek çözünürlüklü uzak mesafedeki yüz tanıma özellikline sahip” diye konuştu.
4
12/12/2012 Çarşamba
39 Projeye 250 Bin TL Destek Sağladık Ömer Çam Hoca'nın
Kabrini Ziyaret Ettiler
Rektör Prof.Dr. Tarık YARILGAÇ, 20122013 Eğitim-Öğretim Yılında ODÜ’de Yaşanan Gelişmeleri Değerlendirdi. ”2006 yılında kurulan Ordu Üniversitesi’nde öğrenci mevcudu 5547 iken bu gün gelinen nokta da bu sayısı 12500’lerle ifade ediliyor. ODÜ hızla büyüyor, durmaksızın gelişiyor” Ordu Üniversitesi hakikaten belli bir noktaya geldi, sadece gelişiminde değil eğitim ve öğretim kalitesinde ki grafikle de belli bir başarıya ulaştı. Kuruluşunun ardından geçen kısa sürede üniversitemizin yükseköğretim kurumları arasında kendisine saygın bir yer edinmiş olduğu gayet açık ve net bir şekilde görülmektedir. 95 aktif bölümü ile ülkemiz ve bölgemiz genelinde önemli bir alternatif. Mevcut öğrenci portföyü incelendiğinde Ordu Üniversitesi’nin kuruluşunun ardından geçen kısa süre içinde bölgesel bir üniversite olma yolunda çok büyük mesafeler aldığı görülüyor. Karadeniz bölgesi için son derece umut vaat eden bu gelişme gösteriyor ki kariyerlerine adım atmak isteyen pek çok genç Ordu Üniversitesi’ni merkez kabul ediyor. Amaçlarına ulaşmak üzere ise öncelikli hedefin Ordu Üniversitesi olduğu bilincinde buluşuyorlar. Öyle ki 2006 yılında kurulan Ordu Üniversitesi’nde öğrenci mevcudu 5547 iken bu gün gelinen nokta da bu sayısı 12500’lerle ifade ediliyor. ODÜ olarak hedeflerini ve bilimsel projelere verilen desteklerle ilgili bir değerlendirme yapan ODÜ Rektörü Prof.Dr. Tarık YA-
RILGAÇ şu sözlere değindi: “ODÜ olarak en büyük hedefimiz kaliteli eğitim ile birlikte yüksek vasıflı insan yetiştirmek, bilim üreterek ileri teknoloji yaratmak ve bunu geliştirmek akabinde de bulunduğumuz bölgenin gelişmesine hizmet ederek hem toplumsal dinamizmi yaratmak hem de kültürümüzün devamını, yenilenmesini gerçekleştirmektir. Bilimsel projelere verilen her destek üniversitemiz ve bölgemizin gelişmesi adına üniversal anlamda atılan önemli bir adımdır. Gerçekleştirilen projeler aynı zamanda teknoloji üretimine ve dolayısıyla rekabet gücüne katkıda bulunmakta, bölgemizin beraberinde ülkemizin sosyo-ekonomik ve kültürel gelişimine katkılar sağlamaktadır. Ben bu vesileyle Bilimsel Araştırma Projeleri Koordinasyon Birimi (ODÜBAP)’ tan bahsetmek istiyorum. Amacı; Üniversitemiz öğretim üyelerine özellikle, bilimsel araştırma ve tez projeleri için mali destek sağlayarak üniversitenin akademik başarısının yükseltilmesine katkı sağlamak olan ODÜBAP, 15.01.2009 tarihli ve 2009/9 sayılı Senato kararı ile kabul edilen “Ordu Üniversitesi Bilimsel Araştırma Projeleri Uygulama Yönergesi” ile oluşturulmuştur. Ancak 2009 yılından sonra aktif işlerlik kazanamamış birim 29.12.2011 tarih ve 2011/124 sayılı senato kararıyla yeni yönergesiyle Bilimsel Araştırma Projeleri Koordinasyon
Hocaların Hocası Ömer Çam, Ünyeliler Derneği-ÜNDER tarafından vefatlarının 10. Yılında, Pendik Belediyesi, Pendik Kaymakamlığı ve Pendik Ömer Çam Anadolu İmam Hatip Lisesi iş birliği ile düzenlenen programla anıldı.
Birimi olarak yeniden aktif hale getirilmiştir. ODÜBAP teknolojik imkanlarla donanmış, çağdaş ve bilimsel tüm gelişmeleri çalışmalarına yansıtan, yenilikçi düşünceye sahip, üretmeyi bilen ve tüm imkanlarını etkili ve verimli kullanan anlayış tarzıyla üniversite akademik birimlerinde yapılan bilimsel araştırmaların kalitesini yükseltmeyi kendisine vizyon edinmiştir. Fen Bilimleri, Sağlık Bilimleri ve Sosyal Bilimler alanlarında üç ayrı Proje Değerlendirme Grubu (PDG) bilimsel araştırma çalışmalarında yardımcı olmaktadır. Yılda 2 kez proje önerisi kabul eden birim ilk kez 2012 Ocak ayında proje tekliflerini değerlendirmiştir. Bu dönemden toplam 39 proje desteklenmeye uygun bulunmuş. Şu anda da Temmuz, 2012 dönem projelerinden 35 başvuru (18 araştırma, 17 tez) değerlendirme aşamasındadır. Ayrıca ilk yıl için 5.000TL ile sınırlı kalan proje destek miktarları ve yayın destek, kongre katılım gibi
proje türlerinin desteklenmesi ile ilgili çalışmalar hızla devam etmektedir. Ordu Üniversitesi’nde Avrupa Birliği, TÜBİTAK, Devlet Planlama Teşkilatı, Bor Araştırma Enstitüsü tarafından desteklenen projelerin de devam ediyor. Ayrıca üniversitemiz bünyesinde AB kaynaklarınca finanse edilen 3 AB projesi ve 3 AB programı bulunmaktadır. 9 TÜBİTAK Projesi’nde ise 4 tanesi sonuçlanmış olup 5 proje hala sürdürülmektedir. ODÜBAP, 2012 yılı Ocak ayından bu yana Üniversitemizde 39 projeye 250.000 TL. Tutarında mali kaynak sağladı. Bizde bu anlayışla 2013 yılında yeni projelerin desteklerinin artırılacağına ve yurt içi ve yurtdışında yapılacak olan bilimsel sempozyum, seminer, panel, kongre, konferans gibi çalışmalara katılacak öğretim elemanlarına mali destek ve ayrıca SCI, SSCI, AHCI yayınlarına da teşvik ödemeleri yapılacaktır.”
Soğuk Hava Romatizmayı Tetikliyor Medical Park Ordu Hastanesi Uzmanı Dr. Selma Atasü, “Soğuk havalarda romatizmal hastalıklar kendini iyiden iyiye hissettirmeye başlar. Çünkü soğuk havalar romatizmayı sever. Romatizma hastaları aşırı kilolalardan kaçınarak, hareketsiz yaşamdan uzak durarak ve kendilerini rahat hissedecekleri ortamlarda bulunarak bu durum ile başa çıkabilirler” dedi. Romatizması olanların soğuk havalarda ağrılarını daha çok hissettiklerini belirten Medical Park Ordu Hastanesi Uzmanı Dr. Selma Atasü, kış aylarının gelmesiyle, soğukların kendini iyice hissettirmeye başladığı bu günlerde romatizmal hastalıklar hakkında açıklamada bulundu. Atasü; ’’Soğuk hava romatizma nedeni değildir. Ancak romatizmal ağrılar soğukta daha belirgin olarak hissedilir. Bunun en önemli sebebi eklem içindeki sıvının akışkanlığının değişmesidir. Romatizma her mevsimde ortaya çıkabilir. Yağmurlu havayla romatizmal hastalıkların ortaya çıkması yada şiddetlenmesi gibi bir durum da yoktur. Hastaların bir bölümü yağmurlu havayla şikayetleri arasında bağlantı kurar. Ama yağmurla şiddetlenen romatizmal hastalıklar genellikle geçicidir ve basit ağrı kesicilere yanıt verirler. Ciddi romatizmal hastalıkların ağrısı da bazen hava değişimlerinden etkilenebilir. Havaların soğuması ile bazı romatizmaların ilk defa ortaya çıkması ya da mevcut romatizmanın ağırlaşması söz konusu olabilir. Bunun için romatizmal hastalıklara karşı önlemlerinizi alın. Romatizmal hastaların kendilerini iyi hissedecek şekilde iyi ısıtılmış ortamlarda bulunmaları, dışarıda ise özellikle eldiven ve atkı ile el eklemlerini ve boyun omurlarını soğuktan korumaları önemlidir. Ayakkabı seçiminde
yumuşak tabanlı, ayağın ortopedik kavisini bozmayan ayakkabılar giyilmeli, çok yüksek topuklu ve babet ayakkabılardan kaçınılmalıdır. Romatizmadan korunmak mümkün olmamakla beraber; aşırı kilo alımı, hareketsiz yaşam, sigara kullanımı gibi faktörler ağrı ve eklem hareket kısıtlılığını artırmaktadır’’ diye konuştu. “TEDAVİDE ERKEN TEŞHİS ÇOK ÖNEMLİ” Romatizmal hastalıkların sıklıkla kas iskelet sistemini tutan, zamanında ve uygun şekilde tedavi edilmezse kalıcı hasarlara yol açabilen bir hastalık olduğuna vurgu yapan Uzm. Dr. Selma Atasü, "Kalıtsal özellikler birçok
hastalıkta olduğu gibi romatizmal hastalıklarda da oldukça önem taşımaktadır. Bu hastalıkların gerçek sebepleri bilinmez; ancak genetik yatkınlık, bazı virüsler, sigara, dişeti iltihapları ve diğer birçok faktör çeşitli romatizmaların oluşumundan sorumlu tutulur. Romatizmayla mücadele edebilmek için mutlaka tıbbi yardım almak gerekmektedir. Romatizma hastalığında tedavinin başarılı olabilmesi için erken teşhis çok önemlidir. Erken teşhis için uzun bir tetkik süreci ve hastanın takip edilmesi gerekmektedir. Çünkü belirtiler, şikâyetin azaldığı dönemde veya arttığı dönemde değişiklik gösterebilir. Tedavi yöntemi kişiden kişiye değişmekte ve her
hastaya farklı tedavi uygulanmaktadır. Kullanılan ilaçların yan etkileri rahatsız edici olabileceğinden bu sebeple romatizmal hastalıkların tedavisinde ilaçların yanı sıra, ilaç dışı yöntemler de önem kazanır. Beslenme, egzersiz ve yürüyüş programları, duruş eğitimi ve ergonomik önlemler bazı romatizmal hastalıkların önlenmesinde ve tedavisinde oldukça işe yarayabilmektedir. Fizik tedavi de, romatizma tedavisinde önemlidir. Bu sayede eklemlerin hareketleri düzeltilir, kaslar güçlendirilir ve ağrı azaltılır. Günlük işleri yapmak daha kolay hale gelir. Böylece hasta romatizmayla yaşamayı ve baş etmeyi öğrenmiş olur ‘’şeklinde konuştu.
Anma programına İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin, İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu, belediye başkanları, Ömer Çam Hoca’nın öğrencileri ve bir çok davetli katıldı. Kuran-ı Kerim ve İstiklal marşının okunmasıyla başlayan program protokol konuşmalarıyla devam etti. ÜNDER adına konuşma yapan dernek başkanı Av. Ahmet Yılmaz şunları söyledi: “Hocaların Hocası Merhum Ömer Çam Hocamızın vefatlarının onuncu senei devriyesi münasebetiyle bir araya gelmiş bulunmaktayız. Merhum hocamız başta olmak üzere ahirete intikal eden bütün geçmişlerimize Allah’tan rahmet diliyorum” dedi. Bu anma programlarının düzenli olarak yapılacağının sözünün 2003 yılında ÜNDER’in başkanı olan İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin tarafından verildiğini söyleyen Yılmaz şöyle devam etti: “ Sayın Bakanım, Ömer Çam Hocamızın vefatlarının birinci yılı münasebetiyle 2003 yılında Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’nin konferans salonunda yapılan anma programında, Ünyeliler derneği başkanı olarak yapmış olduğunuz konuşmada dediniz ki; “ Bizler, Ünder olarak Ömer Çam Hocamızı her yıl, daha iyi şartlarda, daha zengin muhteva ile anacağımızın sözünü veriyorum” dediniz. Yine, Hocamızın kabri başında, “ üç kişiyle onüç kişiyle biz bu programları yapmaya devam edeceğiz. Kaç kişi olursa olsun vazgeçmeyeceğiz” dediniz. Bugün Ömer Çam Hocamızın vefatlarının onuncu yılında, sizin Ünder adına 2003 yılında verdiğiniz sözün gereğini yapmanın da mutluluğunu yaşı-
yoruz.” dedi. Konuşmasının sonunda üç kişiye teşekkür etmek istiyorum diyen Yılmaz, bu çalışmaları destekleyen, çalışmalarımıza istikamet veren başta Sayın İçişleri Bakanımız, derneğimizin kurucu ve onursal başkanı İdris Naim Şahin Bey’e, derneğimizin üyesi Ordu Milletvekilimiz Mustafa Hamarat Bey’e ve Ayhan Doğan Bey’e teşekkür ediyorum, dedi. ARTIK İNSANA YATIRIM YAPIYORUZ D-100 karayolunun hemen üstünde ve 140 yatak kapasiteli parasız yatılı öğrenciye hizmet veren Ömer Çam Anadolu İmam Hatip Lisesi’nin açılışında konuşan İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin, Ömer Çam Hoca’nın kendisinde büyük emeği olduğunu ve yaptıklarının tarih sayfalarında hayırla anılacağını dile getirdi. Ömer Çam Hoca’nın Ordu’nun yetiştirdiği büyük alimlerden biri olduğunu da dile getiren Bakan Şahin, Ömer Çam’ın büyük bir eğitimci, büyük bir şair ve edip olduğunu ifade etti. Türkiye olarak artık insana yatırım yaptıklarını vurgulayan Bakan Şahin, “Yeni yüzyılın ve hizmetin talibiyiz. Okul açarak, eğitim veriyoruz. Türkiye’deki okulların 3’te biri yeniden yapıldı. Sadece derslik olarak bakmamak lazım bunlara. Spor salonu, kütüphane, bilgisayar laboratuarları gibi ilave hizmetler veriyoruz.” dedi. Konuşmaların ardından Ömer Çam Hoca’yı anlatan tanıtım filmi duygulu anlara sahne oldu. Yakınları ise Ömer Çam Hoca ile ilgili hatıralarını paylaştı.
ZAYİ İLANI Nüfus cüzdanımı kaybettim.Hükümsüzdür.
Zekiye ŞEN
5
12/12/2012 Çarşamba
Tarık Yarılgaç Birimleri Özgürlük, Eşitlik, Adalet Diyoruz Ziyarete Devam Ediyor
Ordu Eğitim Bir Sen Kadın Kolları Başkanı Esen Güven 10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü dolayısıyla yazılı bir basın açıklaması yayınladı.
ODÜ Rektörü Prof.Dr. Tarık YARILGAÇ, belirli aralıklarla gerçekleştirdiği Birim Ziyaretleri’ne bu yıl Cumhuriyet Yerleşkesi’nde bulunan ODÜ Beden Eğitimi ve Sağlık Yüksekokulu BESYO ile başladı.
Amacı BESYO Akademik ve İdari Personelinin düşüncelerinden yararlanarak var olan alt yapı ve akademik koşulları yerinde incelemek ve 2013 yılı için akademik yapılanma ve eğitim öğretim çalışmalarının değerlendirilmesi olan ziyarette Rektör Prof.Dr. Tarık YARILGAÇ’a Rektör Yrd. Prof. Dr. Nuri YILMAZ, ODÜ Genel Sekreteri Metin KARAKUŞ, Doç. Dr. Ceyhun TARAKÇI ve BESYO Akademik ve İdari Personeli karşıladı. BESYO Akademik ve İdari Personeli ile tüm birimleri gezerek sorunları birinci ağızdan
dinleyen Rektör Prof.Dr. Tarık YARILGAÇ, BESYO’da bulunan ve 1000 kişi seyirci kapasiteli Kapalı Spor Salonu’nda incelemeler yaptı. 2013-2014 eğitim-öğretim yılına dair değerlendirmelerin yapıldığı incelemeler esnasında BESYO Müdürü Doç.Dr. Ceyhun TARAKÇI, 2013-2014 eğitim-öğretim yılı öğrenci alımı için öğretim elemanı sayısı olarak YÖK’ün şart koştuğu sayıya ulaşıldığını, toplamda 7 öğretim elemanı ile 2013-2014 eğitim-öğretim yılında ‘spor yöneticiliği bölümü’ne öğrenci alımına başlanabileceği, bu
anlamda gerekli tüm hazırlıkların titizlikle yürütüldüğüne değindi. Daha sonra BESYO binasında akademisyenler için tahsis edilen makam ve çalışma odaları ve derslikleri gezen Rektör Prof. Dr. YARILGAÇ, ardından spor salonu kompleksi içinde bulunan hakem ve oyuncu soyunma odaları, müsabaka salonu, tribün kısımlarını yerinde inceledi. Görevlilerden çevre düzenlemesine dair bilgiler alan Rektör Prof.Dr. Tarık YARILGAÇ, yerleşke içi yol güzergâhları ve peyzaj çalışmalarını inceleyerek ziyaretini sonlandırdı.
Yeşilkent Araç Parkını Güçlendiriyor Ünye’ye bağlı Yeşilkent Belde Belediyesi, 2012 yılı içinde birer adet greyder ve kamyon alarak araç sayısını 7’ye yükseltti.
2012 yılında 9 kilometre asfalt yol yaparak beldenin mahalle yollarının büyük bir kısmını asfalt yol haline getiren Yeşilkent Belediyesi, hizmetlerde ihtiyaç duyulan makine ve araç alımını sürdürüyor. 2010 yılında jisibi adı verilen sıfır kilometre yükleyici ve kazıcı iş makinesi satın alan Yeşilkent Belediyesi, 2011 yılında hizmet otosu ve 2012 yılında ise makine parkına bir kamyon ve birde greyder ekledi. Belediyeye kazandırılan Greyder’in Samsun Atakum Belediye’sinden, Kamyon’un ise İzmir Buca Belediye’sinden hibe yolu ile alındığını belirten
Yeşilkent Belediye Başkanı Kemal Maral, “Belediyemiz, kısa bir süre önce yasalaşan Yeni Büyükşehir Yasası’na göre nüfusu 2 binin üzerinde olduğu için kapanmıyor. Belde halkına bugüne kadar olduğu gibi bundan sonrada hizmet vermeye ve hizmet üretmeye devam edecektir. 2012 yılında 9 kilometre asfalt yol yapan hatta kendi imkanları ile asfalt yol yapan sayılı belde belediyeleri arasında yer almaktadır. Tüm kısıtlı imkanlara rağmen belediyemiz mahalle yollarını asfaltlamayı başarmıştır. Halkımızın bugüne kadar bize gösterdiği
destekler doğrultusunda kısıtlı bütçelerle tasarruf ederek güzel işlere imza attık. 2010 yılında bir iş makinesi alırken, 2012 yılında bir kamyon ve bir greyder alarak beldemizin hizmetine sunduk. Bu araçların alımında bize desteklerini esirgemeyen CHP Genel Başkan Yardımcısı Gökhan Günaydın, CHP Ordu Milletvekili İdris Yıldız ve Samsun Atakum Belediye Başkanı Metin Burma ile İzmir Buca Belediye Başkanı Ercan Tatı’ya teşekkür ediyor, Yeşilkent’in gelişip kalkınması için gece gündüz mücadeleye devam ediyoruz” dedi. Yeşilkent Belediyesi’nin 2013 yılında önemli projeleri hayata geçirmeyi planladığını belirten Başkan Maral, “Belediye olarak yeni yılda mahalle yollarımızda ki asfalt çalışması devam edecek. Bunun yanı sıra, çöp kamyonu, vidanjör, morglu cenaze yıkama aracı almayı planlıyoruz. Ayrıca beldemize, halı saha, semt futbol sahaları, düğün salonu, mezbahane ve mesire yeri yapacağız.”
Saçı Siyaha Boyamak İyi Değildir Ünye Müftüsü Aydın Yığman, erkeğin saçını siyah renk boyamasının mekruh sayıldığı uyarısını yaparken, kocalarının izniyle kadınların saçlarını istedikleri renkte boyatabileceklerini söyledi. Aydın Yığman, dinimizin saç temizliği ve bakımına önem verdiğini söyledi. “Saçı temizlemek, yıkamak, koku sürmek, taramak Peygam-
berimizin teşvik ettiği hususlardandır” diyen Yığman, “Zira bu konuda, ‘Saçı olan, bakımına özen göstersin’ buyurmuşlardır. Erkeğin saçını, siyah dışındaki kına rengi gibi renklerle boyaması caiz ise de siyah renge boyaması mekruh görülmüştür. Kadınlar için ise bir sınırlama yoktur. Kadın kocasının izniyle saçını istediği renge boyayabilir veya boyatabilir” dedi.
Güven açıklamasında,her insanın vazgeçilmez, devredilmez, dokunulmaz temel hak ve hürriyetlerinden olan, çalışma hayatında yer almamızı, seçilme hakkımızı kullanmamızı yasaklayanları, halkın tasfiye etmiş olmasına rağmen zihniyetlerinin hayatımıza hâlâ yön vermesini protesto etmek, bu ülkeyi bizim için yaşanmaz kılan yasakların kaldırılması talebimizi haykırdıklarını ,ifade ederek şöyle devam etti; “Özgürlük” Diyoruz. Biz gerçek anlamda “özgür bir toplumda” düşünce ve inançlardaki çeşitliliğin, fikirlerin zenginlik olduğuna inanıyoruz. Bunun için hiçbir otoritenin toplumsal dokuya müdahale etmemesi, insanları ötekileştirmemesi gerektiğine inanıyor, çalışma hayatının dışına itilen başörtülü kadınlara özgürlük istiyoruz. “Eşitlik” Diyoruz. Biz eşitlikten, insanların kategorize edilmemesini; başarılı olmak için fırsat ve imkânların herkese eşit bir şekilde sunulmasını anlıyoruz. Devletin bütün vatandaşlarının meşru haklarını iade etmesini, özde ve sözde vatandaş ayrımına biran önce son vermesini istiyoruz. “Adalet” Diyoruz. Biz adaletin, ödül ve ceza dağıtımıyla ilgili olduğuna, bunun için de her insana hak ettiği şeylerin verilmesi gerektiğine inanıyoruz. Biz adaletin sadece maddi olgularla sınırlı olmadığını düşünüyor; adaletin de, özgürlük ve tüm insan hakları gibi dağıtılmasının mümkün olduğunu biliyoruz. Özgürlük, eşitlik ve adaletin sürgün edildiği her yerde, acıya maruz kalanlar en çok kadınlar ve çocuklar olmuştur. Bütün kirli hesaplar en çok onları vurmuştur. Onlarca yıldır; din-siyaset, gelenek-modernlik, din-devlet gerilimlerinin kurbanı çoğu kez kadınlar olmuştur. Dün üniversiteye gittiğimizde bizi ikna odalarıyla karşılayanlar, bir kalbimizin, bir insanlık onurumuzun olduğunu düşünmeden ilkel öfkeleriyle bize diz çöktürmeye çalıştılar. Karanlık, kibirli güç odakları çıkarlarını korumak için zorunlu gördükleri çatışma için, inancımızın gereği olan başörtüsünü, daha derinlerde aklımızı, kal-
bimizi ve inancımızı kavgalarının ortasına atmaktan çekinmediler. Devlet, şiddet gören kadını koruyor. Ancak aynı devlet, kadının başını kapatarak TBMM’ye gelmesini, kamu hizmetinde görev almasını yasaklayarak bizzat kendisi kadına şiddet uyguluyor; ayrımcılık yapıyor ve ötekileştiriyor. Üniversitede rektörlerin dönemsel lütuflarıyla haklarını kullanabilen kızlarımıza başörtüleriyle kamuda görev yapmak yasaktır. Bu uygulama, had bildirmenin başka bir versiyonudur. Küresel aktör iddiasındaki iktidar bunu ne bize ne dünyaya ne de kendilerine izah edemez. Mevcut iktidar bu ayıptan kurtulmalı, toplum mühendisliği olan ‘kadınları inançlarını yaşama konusunda sınırlamaktan’ vazgeçmelidir. Anayasa’da bulunmayan bir yasak, iç tüzük, yönetmelik hatta genelge gibi Anayasa’ya uygun olması gereken düzenlemelerle var ediliyor. Anayasa’da korunan bir hak, yönetmeliklerle yok sayılıyor. Artık yeter! Aklımıza, ruhumuza giydirilmeye çalışılan deli gömleklerine hayır diyoruz. Sayın Başbakan, “Hiç kimse, iç düşmanlar ihdas ederek milletin hukukunu çiğneyemez. Bu ülkede artık kimse sırtını devlete dayayıp işkence yapamaz, faili meçhullerin üzerini örtemez” diyor. Peki, biz de şunu soruyoruz: Bizi bu vesayetçi bürokrasinin çıkarttığı yönetmeliklerle yargılamaya, ötekileştirmeye devam edecek misiniz? O yönetmelik gereği olarak başörtülüleri Meclis’ten, kamuda çalışmaktan men eden yasakları korumaya devam edecek misiniz? Devlet artık, hala bürokratik oligarşinin mi yoksa milletin devleti mi olduğuna karar vermek zorundadır. Bugüne kadar yaşadıklarımız, kendi toplumundaki hâkim inanç ve değer yargılarına yabancılaşmış sömürgeci aydın ve oligarşik bürokrasinin ortak projesidir. Onların kendilerini hapsettikleri, sınırlarının ne olduğunu bilmedikleri birkaç kavram yüzünden toplum daha fazla bölünmemeli ve ayrımcılık son bulmalıdır. Biz, içinde doğup büyüdüğümüz toplumdan farklı bir hayat yaşamıyoruz, burada kimliğimizi kazandık, bu ülkenin inançlarıyla büyütüldük ve bu ülkenin okulların-
da okuduk. Ancak bugüne kadar iktidar sahiplerinin başörtülü kadınları kabulleniş biçimi hep özürlü olmuştur. Gerek İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi gerek Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nde din ve vicdan özgürlüğü kapsamında başörtüsü serbestisi açıkça ifade edildiği halde, bu pazarlık edilemez temel insan hakkı, bugüne kadar ‘hukuksuzların egemenliği’yle gasp edilmiştir. Başlarını örten kadınlara yıllardır reva görülen hukuksuz uygulamalar bir ötekileştirmedir. Ötekileştirmeye artık son vermeliyiz. Kadınların imanî, insanî değerleri, evrensel hukuktan kaynaklanan hakları görmezden gelinerek üretilen bu yasak açık bir insanlık ayıbıdır. Sahip olduğumuz değer, birikim ve eğitimi görmezden gelen, yaşama arzumuzu ve enerjimizi yok eden bütün uygulamaların son bulmasını istiyoruz. Toplumsal hayatın hiçbir aşamasında sorun olarak görülmeyen başörtüsü, toplum mühendisleri eliyle sorun haline getirilmiştir. Devlet dediğimiz yönetim aracına ve çalışma hayatına hükmeden oligarşik azınlığın zorbalığına derhal son verilmelidir. Biliyoruz ki, devlet dönüşmeden çalışma hayatının diğer alanlarında bu ayrımcı tutum değişmeyecek, sosyal eşitsizlik sorunu ortadan kalkmayacaktır. Siyasi iktidarın hedefleri arasında yer verdiği gibi, vatandaş iradesinin devletin bütün kurumları üzerinde belirleyici etkiye sahip olduğu özgürlükçü demokrasi istiyoruz. Özgürlük istiyoruz. Kamuda, her alanda ve konumda, tüm mesleklerde, hiç bir istisna ileri sürülmeksizin başörtülü çalışma hakkımızı istiyoruz. Akademide, yargıda, eğitimde, sağlıkta, sporda ve siyasette başörtülü- başı açık ayrım yapılmaksızın, herkesin eşit vatandaşlık hakkını kullanmasını istiyoruz. Milli Eğitim Bakanlığı yeni yayımladığı öğrencilerin kılık kıyafet yönetmeliğinde başörtüsünü sadece imam hatiplerle ve Kuran-ı Kerim dersi ile sınırlamıştır. Biz yasaklar kalksın derken yasağı meşrulaştıran bu yaklaşımı da asla kabul etmiyoruz. Bakanlık bu defoyu tez elden ortadan kaldırmalı, ders merkezli hak kullanımı ayıbından bir an önce kurtulmalıdır. Buradan sesleniyoruz: İktidarıyla, muhalefetiyle, sivil toplumuyla, kadınıyla, erkeğiyle hep birlikte el ele, omuz omuza bu çağdışı yasağı kaldırmalıyız. Başörtüsü politik hesaplaşmaların, pazarlıkların, suni ideolojik çatışmaların malzemesi değildir. Başörtüsü, inancının gereği olarak kadınların kimliğidir, kişiliğidir. Herkes kadına ait bu kimliğe ve kişiliğe insan olarak saygı duymak zorundadır. Bugün buraya gelerek bu haklı davamızda bizi yalnız bırakmayan tüm dostlarımıza ve katılımınızdan dolayı da siz basın mensuplarına teşekkür ediyorum.
Anlayan Kitap & Kırtasiye Mehmet ANLAYAN Cep: 0536 855 70 18
leri e Kırtasiye A itap v r a ç v e Ge r e ç K ürlü t r He Adres: M.K.P. Mah. A. Cevat Güvenkaya Cad. No:14/A Dereüstü/FATSA Tel: 0452 424 20 22 E-Mail: anlayankirtasiye@hotmail.com
6
12/12/2012 Çarşamba
2013 Bütçesi TBMM Genel Kurulu'nda Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, TBMM Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmada terör örgütüne yönelik, “Terör örgütü de çok iyi biliyor ki, eğer o çocuklar okurlarsa, okula giderlerse, dağa çıkmayacaklar” derken, BDP için de, “Özellikle o çocukların eline o taşı, o molotofu veren, buna sessiz kalan siz değil misiniz? Bütün bunların yanında siz değil misiniz o çocukları yokluğa, yoksulluğa mahkum eden?” diye sordu.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, 2013 yılı bütçesiyle ilgili olarak TBMM Genel Kurulu’nda hükümet adına konuşma yaptı. Başbakan Erdoğan’ın konuşması sırasında CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli TBMM Genel Kurul salonunda bulurken, BDP Genel Başkan Yardımcısı Gülten Kışanak’ın ise salonda olmadığı görüldü. Bütçe görüşmeleri sırasında ayrıca zaman zaman Başbakan Erdoğan'ın Kılıçdaroğlu'nun sorularına cevap verdiği konuşmalarında Genel Kurul salonu hareketlendi. Bazı CHP'li milletvekillerinin Başbakan Erdoğan konuşurken laf atması üzerine AK Parti sıralarından da CHP'ye yönelik tepkiler yükseldi. Başbakan Erdoğan yaptığı konuşmada geride kalan 10 yılın 89 yıllık Cumhuriyet tarihinin en parlak dönemlerinden olduğunu söyleyerek, "Şunu herkes bilsin ki, biz asla ve asla bir hesaplaşma içinde değiliz. Tam tersine biz 29 Ekim 1923'te kurulmuş Cumhuriyetimiz için neler yaptığımızı, Cumhuriyetimize neler kazandırdığımızı, Türkiye Cumhuriyeti'ni hangi seviyeden alıp hangi seviyelere taşıdığımızı ve taşıyacağımızı konuşuyoruz" dedi. Erdoğan, son 10 yılda ortaya koyulan başarının AK Parti'den çok milletin başarısı olduğunu vurguladı. "Cumhuriyet döneminin rekorlarını elde etmiş olmamızdan hiç kimse rahatsız olmasın, tam tersine Cumhuriyet fertleri olarak, Cumhuriyetimizin
ulaştığı seviyeyi görerek bundan herkes mutluluk duysun" diyen Başbakan Erdoğan, "79 yıllık süreçte Türkiye'nin erişmiş olması gereken seviye 2002'deki seviye midir?" diye sordu. “Terör Örgütü Biliyor Ki; O Çocuklar Okursa Dağa Çıkartamayacak” Konuşmasının bir bölümünde terör konusuna da değinen Başbakan Erdoğan, teröristlerin bölgede baraj yapılmasını engellemeye çalıştığını; yol, enerji ve konut projelerini sabote etmeye çalıştığını söyledi. Terör örgütünün çocukların okumasını engellemeye çalışmasını değerlendiren Erdoğan şunları kaydetti: "Terör örgütü de çok iyi biliyor ki, eğer o çocuklar okurlarsa, okula giderlerse, dağa çıkmayacaklar. O çocuklar okula giderlerse, o çocukların eline taş verip attıramayacaklar. Eğer o çocuklar okurlarsa, terör örgütü de biliyor ki, o çocukları dağlarda ölmeye ve öldürmeye gönderemeyecekler. Bunu bildikleri için de hem demokratikleşmenin, hem ekonomik kalkınmanın önünde set olmaya çalışıyorlar. Demokrasiden de, ekonomik kalkınmadan da, terörle mücadeleden de vazgeçmeden, asla geri adım atmadan bu kutlu yolda yürümeye, kardeşlik içinde Türkiye'yi büyütmeye devam edeceğiz." “O Çocukların Eline Molotofu Veren Siz Değil Misiniz?” Terör konusuyla ilgili olarak BDP grubunu da eleştiren Baş-
bakan Erdoğan konuşmasını şöyle sürdürdü: “Özellikle o çocukların eline o taşı, o molotofu veren, özellikle bunu söylüyorum; buna sessiz kalan siz değil misiniz? Bütün bunların yanında siz değil misiniz o çocukları yokluğa, yoksulluğa mahkum eden? Bizim şuanda Güneydoğu, Doğu bu bölgedeki yatırımlarımızın 10 yılda toplam bedeli eski rakamla 37 katrilyona ulaşmıştır. Bütün bu yatırımlar bu bölgede yapılıyor. Bunlar Cumhuriyet tarihinde görülmemiş adımlardır, alt yapısıyla, üst yapısıyla.” AK Parti’yi mezhepçilikle suçlayanlara da cevap veren Erdoğan, “Bizi mezhepçilikle kınayanlar önce aynaya baksınlar ve orada kendilerini görsünler. Biz attığımız adımlarla, yaptıklarımızla böyle bir anlayış içinde olmadığımızı her yerde kanıtladık” dedi. Milli gelirin arttığını belirten ve muhalefete, “Yahu şunu neden kıskanıyorsunuz?” diyen Başbakan Erdoğan, “Ben aynı şekilde diğer muhalefet genel başkanlarına da soruyorum. Ya siz milli geliri aldığınızdaki rakama bakın, bize devrettiğinizdeki rakama bakın. Bize düşerek teslim ettiniz. Biz tekrar ayağa kaldırdık. Bu farkları niye görmüyorsunuz? Bunları lütfen görelim” diye konuştu. “Bu Genç Nesillerden Geleceğe Yön Verecek İsimler Yetişecek” Eğitim ile ilgili de açıklamalarda bulunan Başbakan Erdoğan, "Biz 10 yılda bu ülkenin çocuklarına en başta özgüven aşıladık" diyerek, şöyle konuştu: "Bizim çocuklarımız, kendi öz değerlerinden, kendi tarihlerinden ve kendi medeniyetlerinden aldıkları ilhamla, evrensel değerleri özümseyerek, inşallah bu coğrafyada tarihi çok farklı yazacaklar. Bu ülke geçmişte nasıl tarihe, bilime ve sanata yön veren insanlar çıkardıysa, inşallah bugün ve yarın da bu topraklardan, bu genç nesillerden, geleceğe yön verecek isimler yetişecek." Dış politika ile ilgili TBMM Genel Kurulu’na bilgi veren Başbakan Erdoğan, muhalefetin bu konudaki eleştirileri için de, “Tabii burada ana muhalefet olsun, diğerleri olsun bunlarla bizim anlaşmamız mümkün değil. Bunlar sıfır toleransın ne olduğunun
tanımını bir defa anlamaları için çok zaman ister. Kolay iş değil. Hayatında en ufak bir dış ilişki, bir dış politika böyle bir şeyin içerisinde olmayanın kalkıp da bunu anlaması mümkün değil. Ve anlayacaklar, anlayacaklar ama neticelerini gördükten sonra... Ama sabretmeye de tahammülleri yok. Bak biz dinledik, konuşmadık ama işte onlar böyle, bu tür laf atmak suretiyle yerinde boğulmanın gayreti içerisine giriyorlar” diye konuştu. Dış politikada atılan adımlardan da bahseden Erdoğan, şöyle devam etti: "Sadece 2012 yılında 11 ülkeyle Türkiye arasındaki vizeleri kaldırdık. Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının vizesiz gidebildiği ülke sayısı 64'e, sınırda vize alabildiği ülke sayısı 11'e yükseldi. Küresel finans krizinde, gelişmiş ülkeler dış temsilciliklerini kapatırken, biz burada da farklı bir performans sergiledik, dış temsilcilik sayılarımızı artırdık. 2002 yılında Türkiye'nin dünya genelinde 93 büyükelçiliği vardı. Biz 10 yılda 27 yeni Büyükelçilik açtık ve toplam sayıyı 120'ye çıkardık. Afrika Kıtası'nda sadece 12 Büyükelçiliğimiz vardı. Yıl sonunda bu sayı 34'e ulaşıyor." “2009'Dan Bu Yana 4 Milyon Kişiye İstihdam Sağladık” Başbakan Erdoğan konuşmasını yaptığı sırada süresinin bitmesi üzerine TBMM Başkanı Cemli Çiçek araya girerek Başbakan Erdoğan’ın sözlerini tamamlamasını istedi. Başbakan Erdoğan ise bunun üzerine geriye dönerek TBMM Başkanı Çiçek’e esprili bir şekilde “Herhalde bizimki biraz torpilli olması lazım” dedi. Son 10 yılda yapılan birçok alandaki gelişmeler hakkında bilgi veren Erdoğan konuşmasının son bölümünde ise işsizlik konusuna değindi. “Krizin en derin hissedildiği 2009 yılının ikinci çeyreğinden bugüne kadar yaklaşık 4 milyon kişiye ilave istihdam sağladık” diyen Başbakan Erdoğan, “İşsizlik oranı Ağustos ayı itibariyle yüzde 8,8 ile son 10 yılın en düşük seviyesine geriledi” şeklinde konuştu. Görüşmelerin ardından ise bütçenin maddelerine geçilmesi oylanarak kabul edildi.
MEB’den Branş Açıklaması Milli Eğitim Bakanlığı, son günlerde basında öğretmen adaylarına uygulanacak olan sınavına ilişkin hatalı haberlerin yer aldığını belirterek, alan sınavının yapılacağı öğretmenlikleri açıkladı. Milli Eğitim Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada, son günlerde basında öğretmen adaylarına uygulanacak alan sınavına ilişkin hatalı haberlerin üzerine açıklama yapılmasına gerek görüldüğünü bildirdi. Milli Eğitim Bakanlığı tarafından, öğretmenlerin yetiştirilmesi, seçilmesi ve geliştirilmesi süreçleriyle ilgili çok önemli adımların atıldığı ve bu süreçleri çalışmalar tamamlandıkça kamuoyuyla paylaşacağı kaydedilen açıklamada, bu çalışmaların kapsamında öğretmen adaylarının atama sürecinde seçilmesi amacıyla ilk kez alan sınavı
uygulamasına geçileceğinin duyurulduğu hatırlatıldı. Alan sınavlarının kaç alanda yapılacağı ve ağırlığının hangi oranda olacağı konusunda çeşitli haberler çıktığı ve bunlarında kamuoyunun yanlış bilgilenmesine yol açtığı belirtilen açıklamada şunlar kaydedildi: “Bakanlığımız ile Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi (ÖSYM)
arasında yapılan çalışma neticesinde öğretmen adaylarına uygulanacak alan sınavının 2013 yılında 15 alanda yapılmasına karar verilmiştir. 6-7 Temmuz 2013 tarihinde yapılacak KPSS'de genel yetenek bölümünün ağırlığı yüzde 15, genel kültür bölümünün ağırlığı yüzde 15, eğitim bilimlerinin oranı yüzde 20 olacaktır. 13 Temmuz 2013 tarihin-
de yapılacak alan sınavının ağırlığı ise yüzde 50 olarak belirlenmiştir. Alan sınavı yapılacak öğretmenlikler ise; Türkçe, İlköğretim Matematik, Fen Bilimleri / Fen ve Teknoloji, Sosyal Bilgiler, Türk Dili ve Edebiyatı, Tarih, Coğrafya, Matematik (Lise), Fizik, Kimya, Biyoloji, Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi, Almanca, Fransızca ve İngilizce branşlarında olacaktır. Dolayısıyla, Bakanlık tarafından resmi bir açıklama yapılmadan konuyla ilgili çıkabilecek her türlü spekülatif açıklamalar veyahut haberler ihtiyatla karşılanmalıdır.”
Sağlık
Hamilelikte Sigara Bebekte Menenjit Nedeni Hamilelik döneminde sigara içen annelerin bebeklerinde menenjit görülme olasılığı 3 kat artıyor. Hamilelik döneminde sigara içen annelerin bebeklerinde menenjit hastalığı görülme olasılığı yükseliyor. Doktorlara göre evde sigara içen anne babaların çocukları da ölümcül hastalıklara yakalanabiliyor. İngiltere’de bir yıl içinde 600 çocuğun sigara dumanına maruz kaldığı için menenjit hastalığına yakalandığı düşünülüyor. Nottingham Üniversitesi uzmanları, pasif içiciliğin menenjite yakalanma riskini iki kat artırdığını belirtirken; 5 yaş altındaki çocuklarda risk oranı daha da artıyor. Hamilelikte sigara dumanına maruz kalmak ise riskin 3 kat artmasına neden oluyor. BAĞIŞIKLIK SİSTEMİ ZAYIFLIYOR Doktorlara göre, sigara dumanına maruz kalmak çocukların bağışıklık sistemini zayıflatıyor ve hastalıklara karşı direncini düşürüyor. İngiltere’de her yıl 2 bin 500 kişi menenjit hastalığına yakalanıyor. Bu kişiler arasında 5 yaş altındakilerin sayısı ise oldukça yüksek. Hastalığa yakalanan 20 kişiden 1’i hayatını kaybederken, 6 kişiden 1’inde de kalıcı hasarlar oluşabiliyor. Geçtiğimiz yıl İngiltere’de doğum yapan annelerden yüzde 13’ünün sigara içtiği belirlendi.
2 Yaşına Kadar Anne Sütü Verin Tavsiyeler, bebeklerin, anne sütü ile 2 yaşına kadar emzirilmesi yönünde. Zira anne sütünün bebeği kanser başta olmak üzere birçok hastalıktan koruduğu, fiziksel ve zihinsel gelişimde önemli rol olduğu herkesin malumu. İnsana sağlıklı ve uzun bir ömür armağan etmesi nedeniyle, bir annenin çoğuna bırakacağı en büyük mirası anne sütü olarak değerlendiren İç Hastalıkları ve Nefroloji Uzmanı Prof. Dr. Süleyman Türk, son yıllarda tüm dünyada ‘’sağlıklı ve uzun yaşam’’ konusuna özel ilgi olduğunu, bu ilginin giderek arttığını söyledi. Türk, anne sütünün öneminin her zaman vurgulandığını ancak bu sütün kişiler için ne derece büyük anlamlar ifade ettiğinin yeterince bilinmediğini belirterek, şunları kaydetti: ‘’İnsanın hem sağlıklı hem de zeki olması, yeteri kadar anne sütü alıp almadığıyla yakından ilgilidir. Bu nedenle bir annenin çocuğuna bırakabileceği en büyük miras anne sütüdür. Anne sütünün uzun vadede kansere karşı koruduğu bilimsel bir gerçektir.’’
7
12/12/2012 Çarşamba
Lütfen Özür Dilemeyin FASİAD KARGİD İle Buluştu
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı tarafından ÖDES programı kapsamında hazırlanan ve Ordu Valiliği koordinasyonunda İl Özel İdaresi tarafından yürütülen “Lütfen Özür Dilemeyin” Projesinin Farkındalık Artırma Çalışma Seminerlerinin 14.toplantısı Fatsa’da yapıldı.
Belediye Kültür Sarayı’nda gerçekleşen seminere Ordu Valisi Orhan Düzgün’ün eşi Gül Düzgün, Kaymakam Bekir Atmaca, Ordu İl Özel İdare Genel Sekreteri Selami Aydın, Belediye Başkanı Hüseyin Anlayan, İlçe Jandarma Bölük Komutanı Yzb. Fatih Çetil, siyasi parti temsilcileri, sivil toplum örgütü temsilcileri, resmi kurum amirleri ve öğrenciler katıldı. Seminerin açılış konuşmasını Proje Koordinatörü Selma Arslan yaptı. Türkiye’de yüzde 15 özürlü olduğunu belirten Arslan, “Bu sayı çok fazla, proje kapsamında ilçeleri dolaşıyoruz. Ordu ilimizin ilçe ve beldelerinde yüzde 15 özürlü oranından daha yüksek rakamlara ulaşan yerler var. Biz gittiğimiz her yerde söylüyoruz.
Nikah memuru veya muhtarlarımız gerekir nikah masasında kişilerin özür durumunu veya akrabalık durumlarını biliyorsa evliliklerine mani olması lazım” dedi. “Projemiz Başarılı Yürüyor” Kürsüye ikinci olarak Ordu İl Özel İdare Genel Sekreteri Selami Aydın geldi. Engelli oranının bazı ilçelerde yüzde 30’a kadar çıkmasının çok üzücü olduğunu ifade eden Aydın, “Bir milletin değeri kadınlardan, çocuklardan verdiği değerle ölçülür demişler. Ama biz bir ilave yapalım, engellilere verdiği değerle ölçülür dersek herhalde doğru bir şey söylemiş oluruz. Ülkenin nüfusunun şu anda yüzde 15’ine yakını engellilerden oluşmakta ve bu rakam tedbir alınmazsa, alınabi-
lecek tedbirler soruşturulup daha fazla gündemde tutulup bu sayının azalması noktasında toplumsal bir mücadele sergilenmezse belki yüzde 20’lere, 30’lara kadar gidecek ki ilçelerimizden bir tanesinde ne yazık ki yüzde 30’lara kadar çıkmış. Bu oldukça üzüntü verici bir durumdur. İnsanoğlu Allah’ın verdiği en büyük değer olan akla sahip. Bu aklı kullanarak mutlaka her sorunun bir çaresinin bulunduğunu rahatlıkla ispat edebilir ve gösterebilir. Bu noktada İl Özel İdaresi olarak birçok işimizin yanında bu işe de en az diğer işlerimiz kadar değer veriyoruz. Toplumumuzu aydınlatmak adına engelliler konusunda bir bilinç oluşturma adına gayretlerimizle, desteklerimizle ve en önemlisi tabi projemize destek veren Aile Sosyal Politikalar Bakanlığı’nın verdiği ödeneklerle bu konuda il çapında bir proje yürütüyoruz. Projemiz oldukça başarılı bir şekilde yürüyor ve bu şekilde yürümesinin en büyük nedeni hiç kuşkusuz proje koordinatörümüz Selma Hanım’ın destekleridir. Ben kendisine teşekkür ediyorum” diye konuştu. Seminer Dr.Uğur Yıldırım’ın katılımcıları konu ile ilgili bilgilendirmesinin ardından sona erdi.
Gürgentepe Heyeti TBMM’de Gürgentepe Heyeti Ak Parti Ordu Milletvekili İhsan Şener’i TBMM Makamında ziyaret etti. Geçtiğimiz hafta Perşembe günü Ak Parti Ordu Milletvekili İhsan Şener’i TBMM Makamında ziyaret eden Kaymakam Murat Sarı Başkanlığındaki Gürgentepe heyetinde Belediye Başkanı Halis Baykara, Ak parti İlçe Başkanı Remzi Şahin, Ziraat Odası Başkanı İksan Yılmaz, Ziraat odası Yönetim Kururlu Üyelerinden Muhtar Hayati Kaçar ve Ali Aksu, Esnaf ve Sanatkarlar Odası Başkanı Eyüp Çalış, Eskiköy Belediye Başkanı Yaşar Keskin, Işıktepe Belediye Başkanı Haziran Küçük, Muhtarlar Derneği Başkanı Rıza Demirer ve belediye personeli Selami Akkaya yer aldı. AK Parti Ordu Milletvekili İh-
san Şener, Gürgentepe heyetini TBMM'de görmekten duyduğu memnuiyetini dile getirerek, " Hoş geldiniz" dedi. Heyetin gerçekleştirdiği ziyarette, Gürgentepe’de yapımı devam eden ve yapılması planlanan önemli projeler hakkında görüş alışverişinde bulunuldu.
Milletvekili İhsan Şener, Gürgentepe’nin sorunlarını yakından takip ettiklerini çözümü konusunda ellerinden geleni yapmaya çalıştıklarını belirtti. Heyet daha sonra içilen çayların ardından, gördükleri yakın ilgi ve alakadan memnun olarak meclisten ayrıldı.
Müdür Yardımcısı Kazada Yaralandı Kumru-Korgan karayolu 3. kilometresinde meydana gelen kazada takla atan araçta 2 kişi yaralandı.
Kaza dün saat 11:30 sularında meydana geldi. Edinilen bilgiye göre Kumru istikametinden Fatsa istikametine gitmekte olan Selim Uğurlu yönetimindeki 52 FS 918 plakalı özel otomobil yolun ıslak olması sebebi ile direksiyon hakimiyetini kaybederek takla attı.Yolda ters dönen aracın içindeki sürücü Selim Uğurlu ve yanında bulunan Niyazi Çatal
araçtan kendi imkanlarıyla çıkmaya çalıştı fakat çıkamayınca olay yerine gelen 112 sağlık ekipleri tarafından çıkarılarak ilk müdahalelerinin ardından Fatsa Devlet Hastanesi’ne kaldırıldı. Yaralıların hayati tehlikesi
bulunmadığı öğrenildi. Kazada yaralanan araç sürücüsü Selim Uğurlu’nun Fatsa Teknik Lise ve Endüstri Meslek Lisesi’nde müdür yardımcısı olduğu öğrenildi. Kaza ile ilgili soruşturma devam ediyor.
Fatsa Sanayici ve İşadamları Derneği (FASİAD) Genç Girişimci Gurubu, Karadeniz İş Adamları Derneği (KARGİD) Genç Girişimci Gurubu üyeleriyle Trabzon’da buluştu. FASİAD Genç Girişimci Gurubunu KARGİD Genç Girişimci Gurubu Başkanı Murat Kalyoncu ve yönetim kurulu karşıladı.
Trabzon’un tarihi, turistik ve kültürel yerlerini ziyaret eden grup daha sonra Yıldız Sofrasında KARGİD genç girişimci gurubu ile toplantı gerçekleştirdi. Toplantıda konuşan KARGİD Genç Girişimci Gurubu Başkanı Murat Kalyoncu, Genç Girişimci Gurubu olarak bu zamana kadar yapılan faaliyet
ve programlar hakkında bilgi verdi. Kalyoncu, daralan ve rekabetin arttığı iç pazarda yeni yatırım kaynakları bulmak ve iş hacmini arttırmak için farklı bölgelerden daha çok işadamıyla tanışmak ve deneyimlerini paylaşmak adına bu tür toplantıların önemli olduğunu belirterek FASİAD Genç Girişimci Gurubu üyelerini Trabzon’da ağırlamak-
tan duydukları memnuniyeti dile getirdi. FASİAD Genel Sekreteri Adem Korkmaz ise gösterdikleri ev sahipliğinden dolayı KARGİD’e teşekkür ederek kendi dernek faaliyetleri hakkında bilgi verdi. Korkmaz sivil toplum kuruluşlarının kuruluş gaye ve amaçları doğrultusunda yaptığı faaliyetlerin önemini belirterek, “Dernek olarak bu tür aynı alanda faaliyet gösteren kurumlarla bir ara gelmenin ve ortak fikir alış-verişinde bulunmanın yararlarını görüyoruz. En yakın zamanda KARGİD Genç Komisyonunu kendi derneğimizde ağırlamaktan onur duyacağız” diye konuştu. Toplandı dilek ve temennilerle son buldu.
Öğretmenlere Veda Yemeği
Atatürk İlkokulu öğretmenleri geçtiğimiz dönem tayini çıkan öğretmen arkadaşları için veda yemeği düzenledi. Fatsa Atatürk Parkı restoranında düzenlenen yemeğe geçen dönem tayini çıkan öğretmenler ve Atatürk İlkokulu öğretmenleri katıldı. Yemekte bir konuşma yapan Okul Müdürü Ahmet Tikenoğlu yemeğe katılan herkese teşekkür ederek, “ Öncelikle okul öğretmenlerimize bu yemekte bizleri ve arkadaşlarını yalnız bırakmayan bütün öğretmen arkadaşlarıma teşekkür ediyorum. Aslında bu bir veda yemeği değildir. Çünkü biz arkadaşlarımızı okuldan ayırmadık, onlar her zaman bizlerle olacaktır. Bizler bu arkadaşlarımızı yeni okullarına Atatürk İlkokulu’nun birer temsilcisi olarak gönderdik ve görüyorum
ki onlar bizleri en iyi şekilde temsil ediyorlar. Bu arkadaşlarımızla çalışmak bizler için onur verici bir durum ve hepsine okulumuza yaptıkları hizmetlerden dolayı teşekkür ediyorum” dedi. Okul Müdürü Ahmet Tikenoğlu’nun konuşmasının ardında okuldan ayrılan öğretmenler, Kemal Altuntaş, Yeşim Demir, Hatice Kaya, Ekrem Ergitürk, Selma Kömür, Hidayet Kırca, Esra Vergili, Şenay Özkurt ve Aysun Dizek’e çeşitli hediyeler verildi. Ardından tayini çıkan öğretmenler adına konuşma yapan Kemal Altuntaş, yemeği düzenleyen ve kendilerini bir araya getiren öğretmen arka-
daşlarına teşekkür ederek her zaman beraber olacaklarını ve Atatürk İlkokulu’ndaki anılarını asla unutamayacağını belirtti. Atatürk İlkokulu öğretmenleri yemekte zaman zaman duygusal anlar yaşadılar. Öğretmenler gecenin burukluğunu canlı müzik eşliğinde eğlenerek attılar.
Aziz ile Duygu Yaşamını Birleştirdi Fatsa Belediyespor Başkanı Muammer Çoşkun’un kardeşi Aziz Coşkun yaşamını Erenyurt beldesinden Duygu Baş ile birleştirdi. Aslancami Küpdüşen mahallesi sakinlerinden MustafaHamide Coşkun’un oğlu Fatsa Belediyespor Başkanı Muammer Coşkun’un kardeşi olan Aziz ile Erenyurt beldesinden Şenel Emine Baş çiftinin kızı Duygu Coşkun’un düğün töreni Fatsa Yalçın Otel’de gerçekleşti. TBMM Başkanlık Divanı Üyesi, AK Parti Ordu Milletvekili Mustafa Hamarat, Fatsa Belediyespor Başkanı Muammer Çoşkun’un kardeşi Aziz Coşkun’un düğününe katılarak hayırlı olsun temennilerinde bulundu. Hamarat’a AK Parti Fatsa İlçe Başkanı Fatih Sözen, Kızılelma Belediye Başkanı İsa
Demirci, Ünye Şoförler Odası Başkanı Bekir Şimşek ve Ünye AK Parti ÖKM Başkanı Mahmut Bek eşlik etti. TBMM Başkanlık Divanı Üyesi,Ordu Milletvekili Mustafa Hamarat; “ Bu hayırlı ve mutlu günlerinde Coşkun ailesinin yanında olalım istedim. Fatsa Belediyespor Başkanımız Muammer Coşkun Bey bizleri makamımızda ziyaret edip, düğüne davet etmişlerdi. Gençlerimize iki dünya saadeti temenni ediyorum” dedi.
Aziz Duygu Coşkun çiftinin nikah memurluğunu Fatsa Belediye Başkanı Hüseyin Anlayan yaparken nikah şahitliklerini ise Genel Kurmay Başkanlığı’nda Albay hemşerimiz Mehmet Tepe ile CHP Erenyurt belde Başkanı Niyazi Beler yaptı. Başkan Anlayan her zamanki gibi evlilik cüzdanını gelin hanıma takdim etti. Nikah merasiminin ardından düğün töreni müzik eğlence ile devam etti.
8
12/12/2012 Çarşamba
Memurkent Yolu Asfalt Çalışması Tamamlandı
Hırsızlar Onlarca Evi Soydu
Ünye’de 2008 yılında çalışmalarına başlanılan 2012 yılı mayıs ayından bu yana oturulan Memurkent Konutları sakinlerinin yol sorunu çözüldü. Ünye Belediyesi ekipleri konutlara çıkan yolda asfalt çalışması yaparak, konut sakinlerini çamur ve bozuk yollardan kurtardı. Ünye Belediye Başkanı Ahmet Arpacıoğlu, Memurkent Konutları’na çıkan yolda tamamlanan asfalt ve V kanalı çalışmasını inceledi. 2008 yılında Memurkent’in yapımına başladıklarını ve mayıs ayından bu yana konutlarda oturmaya başladıklarını söyleyen Memurkent Kooperatifi Başkanı Şinasi Coşkan, “Konutlarda şu anda 110 hane oturuyor. Son bloğumuzun da kısa bir süre sonra hizmete girmesiyle birlikte 170 hane oturacak. Buraya elektrik,
kanalizasyon alt yapısı, yol gibi hizmetin gelmesi açısından güçlükler yaşandı. Kanalizasyon ve asfalt yol hizmetinin gelmesi noktasında Ünye Belediyesi’ne çok teşekkür ediyorum. Ünye Belediyesi bu bölgede açılan yerleşim alanını kendi başına bırakmayacaktır. Yine belediye yapabilecekleri doğrultusunda ihtiyaçlar için yardımlarını sürdürecektir” dedi. Ünye’nin Kiraztepe Mevkii’nde son imara açılan alanda yapılan Memurkent Konutları’nın asfalt yol çalışmasının tamamlandığını belirten Ünye Belediye Başkanı Ahmet Arpacıoğlu, “Ünye Belediyesi olarak alt ve üst yapıda bütün şartlarda en iyisini yapma gayreti içerisinde-
Kabadüz’de bir köye giren hırsızlar onlarca evi soydu.
yiz. Özellikle bu bloklarımızda yaşayan hemşerilerimin alt yapı problemlerinin çözmeye gayret ettik. Asfalt çalışmasında son yaptığımız çalışmalardan biri Memurkent konutları alanında çalışmaları tamamladık. Yol konusunda da yine beraberce bir birimize destek vererek çalışmaları yürüttük. 747 metre uzunluğunda, 6,73 metre genişliğinde 5027, 58 m2 yol yaptık. Burası yeni yer-
leşim yeri ve yeni açılan bir yol olduğu için ileride bazı ihtiyaçlar olması muhtemeldir. Biz de bu ihtiyaçların giderilmesi konusunda Ünye Belediyesi olarak hazırız. ” diye konuştu. Arpacıoğlu, Ünye Belediyesi’nin hava şartları nedeniyle asfalt yol çalışmasını bu yıl tamamladığını, parke ve beton yol çalışmasını sürdürdüğünü söyledi.
Hızlı Okuma Kursu’nun Faydaları Dolunay Koleji’nde düzenlenen anlayarak hızlı okuma kursu yoğun ilgi gördü. Kur sistemi olarak başlatılan kursta birinci kur öğrencileriyle devam ediyor. Kursla ilgili bilgi veren Dolunay Koleji Yetkilileri, “Kursumuz sayesinde öğrencilerin okumayı sevmeleri, daha dikkatli okumaları, ödevlerini daha kısada bitirip etkinliklerine daha çok zaman kalması, kısa sürede
daha çok soru çözmeleri,daha hızlı okuyup soruları daha kısa sürede çözmeleri ,öğrencilerin özgüvenlerinin artmasına neden oldu. Öğrencilerimizde “’Bunları yapabildiğime göre bu güne kadar başaramadığımız birçok şeyi de rahatlıkla yapabilirim” inancı gelişti” dediler.
Minikler Diş Taramasında
Edinilen bilgilere göre olay Kabadüz ilçesine bağlı Kirazdere Kürtmezarı mahallesinde meydana geldi. Kimliği belirsiz kişi veya kişiler aynı gece girdikleri on ayrı evde buldukları bakır kaplar, yiyecek maddeleri ve fındıkları alarak kayıplara karıştılar. Evi ve serenderi kimliği belirsiz kişi veya kişilerce soyulan Süleyman Bayram (72), kapıların levye ile zorlanarak açıldığını söyledi. Mahallede kimsenin olmamasını fırsat bilen hırsızların tüm evlere girdiğini belirten
Bayram, “Mahalledeki tüm ev ve serenderlerin kapıları kırılarak içeri girilmiş. İçeride bulunan bakır kaplar ve yiyecek ne varsa her şeyi almışlar ”dedi. Köy muhtarı Adem Bayram ise, hırsızların önce çalıp daha sonra bıraktıkları alüminyum siniyi göstererek, “Kürtmezar mahallemizdeki evlere gece saatlerinde hırsızlar girmiş. Levye ile tüm kapılar açılmış, evlerde ve serenderlerde değerli ne varsa almışlar” diye konuştu. Olayla ilgili soruşturma sürüyor.
Ekolojik Tehlike Bitkilerdeki zararlı haşereleri bertaraf etmek amacıyla kullanılan zirai ilaçların Ordu’da toprağı büyük oranda kirlettiği, yeraltı su ve yerüstü doğa dengesini bozduğu, bölgede yaklaşık 170 bin hektar alanda yetiştirilen fındık üretimini de olumsuz yönde etkilediği açıklandı.
Dolunay Koleji 1/A, 1/B, 2/A, 2/B sınıfındaki öğrenciler diş kontrolünden geçtiler. Diş Hekimi Final Hekim Ünal tarafından diş kontrolünden geçen öğrenciler heyecanlı anlar yaşadılar. Bazı öğrenciler dişlerinin çekileceğini düşünüp kontrol yaptırmaktan korktular. Diş taraması sırasında Diş Hekimi Final Hekim Ünal öğrencilere dişlerini günde kaç kere fırçalamaları gerektiğini, fazla miktarda tüketilen çikolata ve şeker gibi gıda
maddelerinin dişlerin çürümesine sebep olduğunu söyledi. Öğrenciler bu tür besinlerin çok fazla tüketilmemesi gerektiğini anladılar. Diş fırçalama tekniklerini öğrenen öğrenciler sağlıklı dişler için neler yapılması gerektiği iyice öğrendiler.
Bir Tuğla da Sizin Katkınız Olsun! Kurtuluş Mahallesi Havva Hatun Cami Yaptırma, Yaşatma, Eğitim ve Kültür Derneği
Dernek Başkanı Zeki Atmaca Tel:0536 362 68 69 Fatsa Finans: 1865383–1 Fatsa Ziraat: 60659792–5001
Konya Selçuk Üniversitesi Mühendislik Mimarlık Fakültesi Çevre Bölümü Öğretim Üyeleri uzman Celattin Özdemir ve Yrd. Doç. Dr. Şükrü Dursun'un hazırladığı rapora göre, Ordu'da bilinçsiz ilaç ve gübre kullanımı sonucu toprağın kimyası bozuldu. Toprağın veriminin artırılması amacıyla kullanılan gübrelerin genellikle bilinçsizce atıldığı, bu durumun toprağı kirlettiği, topraktan meyve, sebze ve bitkilere geçtiği, bu sebze, meyve ve bitkilerden kullanan insanların da metabolizmasının bozulduğu kaydedildi. Ekolojik denge bozulabilir Raporda, Ordu'da her yıl kullanılan sulu ve kuru ilaç ile değişik türdeki gübrelerin miktarının sürekli artığına da dikkat çekilerek, atılan gübre ve ilacın yağmurlar kanalıyla toprağa da aktığı, ayrıca bunun yeraltı sularını etkilediği de ifade edilerek, ekolojik dengenin giderek bozulduğuna işaret edildi.
Bütün bu bilinçsizce ve bol miktarda atılan gübrelerin ilin en önemli geçim kaynağı olan fındığın lezzet ve kalitesini de etkilediği belirtilen raporun sonuç bölümünde şu görüşlere yer verildi: "Ekilebilir arazi miktarının aynı kalmasına ya da azalmasına rağmen, il genelinde kullanılan gübre ve tarım ilacı miktarlarının yıllara göre sürekli artması, bölge çiftçisinin gübre ve tarım ilaçlarını bilinçsiz kullandığını göstermektedir. Çoğu zaman gerekli dozun üzerinde kullanılan gübre ve tarım ilaçlarının ekolojik zararlarının minimize edilmesi için, toprağın ve bertaraf edilmesi istenen haşerelerin iyi tanınması gerekmektedir. Bunun için ziraat mühendisleri ve biyologların bu durumu çiftçiye anlatması gerekmektedir. Çok hassas ve endemik türler açısından zengin bir yapıya sahip olan Ordu'da yerel yönetimler, bünyelerinde bulunan uzman kişilerle çiftçi arasında gerekli entegrasyonu kurmalıdır" (orduhayat)
9
12/12/2012 Çarşamba
Yunus Emre Derneğinden Hayvan Besi Desteği, 2013 Başkana Yol Teşekkürü Yılında da Devam Edecek Ünye Belediyesi Yunus Emre Türbesine giden üç yolu da ulaşıma açarak büyük önem verdiği Şeyh Yunus’a ulaşımı kolaylaştırmıştı. Bu yolların ulaşıma açılması sırasında kendisi Hac farizasını yerine getirmek için kutsal topraklarda olan Yunus Emre Derneği Başkanı Yaşar Argan, ilçeye dönüşünün ardından Belediye Başkanı Ahmet Arpacıoğlu’nu ziyaret etti.
Başkan Argan, Arpacıoğlu’na Yunus Emre’ye verdiği önem için teşekkür etti. “sağ olun Allah razı olsun. 1 değil, 3 tane yol yapmışsınız. Hani bir söz vardır “ kör istedi bir göz, Allah verdi iki göz” derler ya biz bir yol istiyorduk 3 tane yolumuz olmuş. Bağlarbaşı’ndan beri Yunus Emre’yi asfalt yaptırmışsınız. Ayrıca sanayi sitesi’nin üzerinden Yunus Emre’yi birleştirmişsiniz. Oradaki çevre düzenlemesi %90 civarı düzen-
lenmiş burada Yunus Emre’nin Heykelinin etrafındaki düzenlenmeye başlanmışsınız bu bizi çok mutlu ediyor. Dönemizde Ünye’mizin denizi temizlendi, suları temizlenip Arıtma Tesisi devreye girdi ve Ünye’mizin çöpü kalkıyor şimdi sıra Ünye’mizin manevi havasının düzenlenmesinde ve yükselmesinde bu konuda çalışmalarınızı Yunus Emre Derneği olarak takdirle karşılıyoruz. Hacı Yusuf
Efendi ile başlayan kutlama törenleri Şeyh Yunus Emre ile beraber devam edecek. İnşallah sizin döneminizde Şeyh Yunus Emre’nin fikirlerini, düşüncelerini Anadolu’da ve bölgemizde vermiş olduğu mücadeleleri gençliğe ve halkımıza daha güzel bir şekilde anlatma fırsatı bulacağız buna inanıyorum. Yunus Emre, bırakın Ünye’yi, Türkiye’yi, Kâbe’de bile ismi zikredilen Türk Musatavvıf şeyhlerinde Yunus Emre’den bahsedilirken Yunus Emre’nin şu sözü çok söyleniyor “Hac Arafat’tır” diye zikretmiş Hz. Peygamberimizin bir hadisi Kâbe’de vaaz eden hocalar bu kelimeyi ifade ediyorlar. Biz bundan çok mutluluk duyduk. Sizin burada Yunus Emre Türbesi Külliyesine ve çevresine verdiğiniz hizmetler bu mutluluğumuzu bir kat daha artırdı. Bu anı ifade etmek için sizlere özel bir hediye getirdim Kâbe’mizden kabul buyurursanız bizleri bahtiyar edersiniz” dedi. Belediye Başkanı Arpacıoğlu’da, bu ince davranış nedeni ile Argan’a teşekkür etti.
Kuğular Gelmez Oldu ODÜ Fen Edebiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Hasan Sevgili: “Kuğuların Ordu’yu terketmesinin sebebi insanın çevreye olan baskısıdır” dedi. Baltık ülkelerinden sıcak bölgelere göç ederken Ordu’da konaklayan kuğular, son bir kaç yıldır ya gelmez oldu. Bir zamanlar işyerlerine ve toplu konut sitelerine isimleri konulan, hatta 1990’lı yıllarda bazı gecelerde düzenlenen özel gecelerde Çaykovski’nin ‘Kuğu Gölü Balesi’nin çalındığı Ordu’da artık ‘Sen gelmez oldun’ şarkısı dillendiriliyor. Her yıl Baltık ülkelerinden başta Akdeniz olmak üzere sıcak bölgelere göç ederken Ordu'da Melet, Turnasuyu gibi ırmak ve sulak alanlarda konaklayan kuğular bu yıl gelmedi. 1984 yılında bu yana Baltık ülkelerinden Afrika ve Akdeniz ülkelerine giderken yakalandıkları fırtına sebebiyle göç yollarını değiştirerek Ordu'da ırmakların ağızlarında konaklayan kuğular, yıllardır aynı mevsimde Ordu'ya gelmeye devam etti. İlk konakladıkları dönemde etleri yenmediği halde bilinçsiz insanlar ve kaçak avcılar tarafından avlanan kuğular, daha sonra Ordu Belediyesi, Ordu Avcılar ve Atıcılar Derneği tarafından koruma altına alındı. Yöre sakinlerinin de sevgisini kazanan kuğular, her yıl gelmeye başlayınca adeta Ordu ilinin simgesi haline geldiler. Hatta bir çok işyerine, Beledi-
yenin yaptırdığı park ve toplu konutlara isimleri verilen, bazı özel gecelerde Çaykovski'nin 'Kuğu Gölü Balesi'nin çalındığı kuğuların sayısı, aradan geçen yıllar içerisinde halkın bilinçlenmesiyle daha da arttı ve sürüler halinde gelmeye başladılar. Son 28 yıldır sürüler halinde Ordu'da konaklayan kuğular, son bir kaç yıldır neredeyse iki elin parmakları kadar bir sayıya ulaştılar. Hatta bu yıl Melet ve Turnasuyu ırmakları kuğuları konuk edemedi. Ordu'yu adeta terk eden kuğuların bu durumu bilim insanlarını şaşırtmadı. Ordu Üniversitesi (ODÜ) Fen Edebiyat Fakültesi Zooloji Bölüm Başkanı Doç. Dr. Hasan Sevgili, bir kuş türünün konakladığı alana 'beslenme, üreme ve yuvalanma' amaçlı geldiğine dikkat çekerek, "Eğer kuğular Melet ırmağı havzasına artık çekilmiyorsa bu 3 sebebin ortadan kalkma-
sıdır" dedi. Baltık ülkelerinden sıcak ülkelere giderken Ordu'da konaklayan kuğuların üreme ve yuvalanma amaçlı değil beslenme amaçlı geldiğini belirten Doç. Dr. Hasan Sevgili, "Ordu'da konaklayan kuğular Melet ırmağı havzasına geliyorsa beslenme amaçlı geliyordur. Ancak Melet ırmağı havzasından artık çekildilerse beslenme amaçları ortadan kalkmış demektir. Bu durumda Melet ırmağının boydan boya incelenmesi gerekir. Kuşların yolunun değiştirmesinin en büyük sebebi insan etkisidir. Belki de ırmak havzası civarında çok yapılaşma oldu, çok fazla insan gürültüsü var. İnsan gürültüsünün olduğu yerde kuş olmaz, o alana girmez zaten. Kuğuların Ordu'yu terk etmesinin tek sebebi insanın çevreye olan baskısıdır" dedi. (orduhayat)
Karadenizli İstanbul’u seviyor!
Karadeniz Bölgesi'nden ekonomik ve sosyal sebeplerle göç edenler en çok İstanbul’a göçüyor. Türkiye İstatistik Kurumu'nun Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi veri tabanına göre, Doğu Karadeniz Bölgesi illerinden en fazla göç İstanbul'a gerçekleşiyor. Ankara ikinci, Kocaeli üçüncü gelirken diğer istatistik rakamlara göre İstanbul'a en fazla göç eden illerin başında 480 bin kişi ile
Ordu, 474 bin kişi ile Giresun, 368 bin kişi ile Trabzon, 286 bin kişi ile Rize, 134 bin kişi ile Gümüşhane ve 79 bin kişi ile Artvin sıralanıyor. Trabzon'dan en fazla göç edilen ikinci il yaklaşık 50 bin ile Kocaeli, üçüncü olarak 46 bin kişi ile Ankara oldu. Rize'den ikinci olarak 35 bin kişi Ankara'yı, üçüncü olarak 20 bin kişi İzmir'i tercih ediyor. Artvin'den göç edilen ikinci il 60 bin 789 kişi ile Bursa, üçüncü olarak 30
bin 900 kişi ile Ankara olurken, Giresun'dan ikinci tercih 48 bin 804 kişi ile Kocaeli, üçüncü olarak 32 bin kişi ile Bursa oldu. Ordu'dan ikinci olarak 52 bin 368 kişi Ankara'ya göç ederken,39 bin 601 kişi ile Samsun'a göç üçüncü sırada yer aldı. Gümüşhane'den ikinci sırada göç edilen il 33 bin 450 kişi ile Kocaeli olurken, üçüncü olarak 31 bin 86 kişi ile Ankara oldu.
Ünye İlçe Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü bu yıl hayvan başına 300 lira olarak ödenen besi desteğinin, 2013 yılında da verileceğini bildirdi.
Ünye İlçe Tarım Gıda Müdürlüğü’nden konuyla ilgili aldığımız bilgide şöyle denildi: ”Kansas ağırlığı 190 kilo gramın üzerinde olan mezbanede kesilmiş kulak küpesi olan ve en az üç aydan beri şahsın kendi işletmesinde olan hayvanlar
için hayvan başına 300 lira besin desteği devam etmektedir. Fiyatta ise artış söz konusu değildir. Süt hayvancılığına destek devam etmekte süt hayvancılığından destek alabilmek için Ordu damızlık sığır yetiştirme birliğine üye olmak gerekiyor.
Bunu için en az beş baş kültür ırkı ya da kültür ırkı melez hayvanının olması gerekiyor, beşten aşağıya olduğu zaman destek alamıyor. Destek alabilmek için bu hayvanların suni tohumu ve aşılarının yapılmış olması gerekiyor. Aksi halde gene destekten yararlanamıyor. Süt hayvanın başına destek 225 lira. Koyun keçi desteği hayvan başına 18 lira yalnız bunu alabilmek için hayvancılar birliğine üye olmak gerekiyor. Bir de koyunların kulak küpesi olması gerekiyor. Bu da dişi damızlık, yani kuzu doğmuş koyunlara veriliyor. Ayrıca arıcılık biliyorsunuz ilçemizde yaygın olarak yapılmakta. Kovan başına 8 TL karşılıksız devletin desteği devam etmektedir. Arıcılık yapanlar önce arıcılar birliğine üye olması gerekmekte. Kovanların kaydı bilgisayar ortamına işlenmiş olacak.”
Teknikerlerin Hakkı Verilsin
Teknikerler Birliği Ordu İl Temsilcisi ve Ünye Fen Adamları Derneği Başkanı Musa Kıranlı, 10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü dolayısıyla haksızlığa uğramış bütün teknikerlerin haklarının verilmesini istedi. Musa Kıranlı yaptığı açıklamasında şöyle konuştu: “Mezun sayısı 1.800.000 olan Tekniker meslektaşlarımızın, Kamu, Özel Sektör ve Serbest çalışma alanlarında sahip olduğu kazanılmış haklar son 30 yılda tek tek ellerimizden alındı. M.Y.O.’dan mezun olan genç Tekniker maalesef iş bulamamakta farklı mesleklere yönelmektedir. Serbest çalışan meslektaşlarımız ise yaptıkları işlerle ilgili mühendis imzasına muhtaç hale getirilmiştir. Kamu da ise durum aynı benzerlikleri yansıtmaktadır. 2 yıl Üniversite eğitimi almış Teknikerlerin gördükleri eğitimlerini insanlarımızın hizmetlerinde sanayi inşaat ve üretim sektöründe görev yapmalarının engellenmesi ile Mesleki Oda kurulmasına verilmeyen izin ve lisans tamamlama eğitiminden mahrum edilmesi Ülkemiz Anayasal eşitlik ilkesine aykırı olduğu gibi hukuk sisteminde adaletsizlik olup İnsan haklarına da aykırıdır. Anayasamızın amir hükümlerine göre teknikerler aleyhine eşitlik ilkesinin çiğnendiğini, mesleki özgürlüklerimizin kısıtlandığını, ülkemizin yüksek öğrenim kurumlarından nitelikli mesleki bilgi formasyonu alarak mezun edilen meslektaşlarımızın diplomalarının yalnızca bir kağıt parçasından ibaret olamayacağını ülke yöneticileri de bilmektedir. AB müktesebatı çerçevesinde uluslararası geçerliliği olan “YAŞAM BOYU ÖĞRENİM” çerçevesinde Lisans Tamamlama(uzaktan/ örgün eğitim) kapılarının koşulsuz olarak Teknikerlere açılması gerektiğini buradan tüm kamuoyuna duyuruyoruz. Türkiye'de 623 meslek yüksekokulundan 475 farklı teknik branşta mezun olan tekniker
sayısının 1 milyon 800 bine ulaşmış olup Teknikerler Birliği olarak bugün 9 il şube başkanlığı ile 35 il temlsilciliği ile mesleki dayanışma ve hakları için örgütleşmekte ve Anayasal haklar ile demokrasi ve hukuk kuralları dışına çıkmadan çalışmalarına devam etmekte ve asla vazgeçmeyecektir. Teknikerlerin sorunları 2012 yılı sonlarına gelinmesine rağmen halen daha bu konuda verilen destek ve sözlerin bir sonuca ulaşmadığı gibi hala yetki ve sorumluluklar düzenlenmemiş çok daha önemlisi her mesleğin anayasal hakkı olan meslek odası olmasına rağmen halen Teknikerlere oda kurulma izni bile verilmemektedir. Teknikerlerin lisans tamamlamasının önünün açılması için 4702 Sayılı Mesleki Eğitim Kanununda madde değişikliği gerekiyor. Hükümete düşen görev, mevzuat değişikliği yapmasıdır. İktidarı muhalefeti teknikerleri görmez gelen gözler gözlerini açmalıdır. Kendi üniversitelerinde eğitim alan
MYO 2 yıl üniversite eğitimi alan Teknikerlere Üniversitelerde gereken önemi vermeli ve kontenjanını belirlemelidir. Biz de harcımızı yatıralım, okulumuzu okuyup ülkemize hizmet edelim. Geçen yıl 2011 ve 2012 yılı Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile Gazi Üniversitesi arasında yapılan protokolle Tapu Kadastro Genel Müdürlüğü'nde Tapu Kadastro Meslek Yüksekokulu mezunlarına statülü lisans tamamlama programı açılmıştır. ''Bakanlıklarla üniversiteler arasında protokol imzalanabiliyor, mevzuatta hiç bir engel yok. Bizim özellikle isteğimiz, dikey geçiş sınavının kaldırılması, teknikerlere alanında çalışma şartı getirilmesi ve kontenjanın artırılmasıdır. Tüm MYO öğrenci yada mezun olmuş Tekniker meslektaşlarımızı derneğimize üye olmaya davet ediyor, 10 Aralık İnsan Hakları Günü dolayısıyla haksızlığa uğramış olan 1 milyon 800 bin tekniker arkadaşlarımızın mağduriyetlerinin giderilmesini umut ediyorum.” (ünyekent)
Başkan Seyit Torun ekibin yakaladığı başarıyı tebrik ederken, Ordu Belediyesinin de tüm engellilere olduğu gibi spor alanında da her türlü kolaylığı gösterdiğini belirtti.
SP R
Engellilerden Deplasman Zaferi Ordu Belediyesi Tekerlekli Sandalye Basketbol takımı, ligin ikinci haftasında deplasmanda karşılaştığı Aydın Engelliler Basketbol Takımı’nı 60-75’lik skorla mağlup etti.
Dostluk Maçında Sanayi Galip Yeşiller Matbaa personeli ile Sanayi esnafları arasında oynanan halı saha dostluk maçını Sanayi esnafı kazandı. Maraton Halı sahada oynanan karşılaşmada Sanayi esnafının farklı kazanmasına rağmen kora kor bir mücadele şeklinde geçti. Rakibinin 3.bölgedeki hatalarını fırsat bilerek kontrataklarla pozisyon bulan Sanayi esnafları son vuruşlardaki becerileri ile karşılaşmayı 9-3
Lige iyi bir başlangıç yaparak geçtiğimiz hafta kendi sahasında Adana Martı Engelliler Spor Kulübünü 81-59 farklı skorla mağlup eden temsilcimiz Ordu Belediyesi Tekerlekli Sandalye Basketbol takımı, aldığı deplasman galibiyetiyle rakiplerine gözdağı verdi. Ordu Belediyesinin her konuda destek verdiği ve Ordu’yu birinci lig’de en iyi şekilde temsil eden Tekerlekli Sandalye Basketbol takımı yakaladığı başarılı çizgiyi gelecek haftalara da taşımak istiyor. Karşılaşmanın ilk periyodunu
1719 önde tamamlayan temsilcimiz, ikinci periyodun başında da oyuna ağırlığını koyarak ilk yarıyı 29-38 önde kapattı. 3.periyoda hızlı başlayan mor beyazlı temsilcimiz farkı bir ara 15 sayıya kadar çıkarırken, 4.periyoda 10 sayı farkla önde girdi.(49-59) Çekişme içinde geçen son periyotda, ev sahibi ekip farkı kapatmaya çalışsa da buna gücü yetmedi. Farkı kapatmak için dış şutlara yönelen Aydınlı engelliler skorda istediği üretkenliği ve serbest atışlarda başarı sağlayamayınca 15 sayı
farkla mağlup oldu. (60-75) Başkan Seyit Torun ekibin yakaladığı başarıyı tebrik ederken, Ordu Belediyesinin de tüm engellilere olduğu gibi spor alanında da her türlü kolaylığı gösterdiğini belirtti. Engellilerin yaşamını kolaylaştırmak ve özgüveni artırarak sosyal hayata kazanımlar sağlama için çaba gösterdiklerini ifade eden Başkan Seyit Torun, Ordu Belediyesi Tekerlekli Sandalye Basketbol takımının geçmiş yıllarda olduğu gibi bu sezonda Ordu’yu en iyi şekilde temsil edeceğine inandığını söyledi.
Cuper : Başarılı Olacak Bir Kadromuz Var
Orduspor Teknik Direktörü Hector Cuper, takımda ciddi değişikliklere gidebileceğini söyledi. Lige iyi bir başlangıç yaptıklarını ve kazanan bir takım olduklarını söyleyen Cuper, "Aynı oyuncular ile bunları başardık. Şimdi yeniden eski havamızı yakalamalıyız. Orduspor iyi bir kadroya sahip. Bu kadro o zaman başardıysa şimdide başarır." Son haftalarda alınan kötü sonuçlar nedeni ile ciddi çalışmalar yapacağını söyleyen Cuper, hafta sonu karşılaşacakları Medical Park Antalyaspor’un güçlü ve kaliteli bir takım olduğunu söyledi. Her iki takım açısından da zor bir maç olacağını ifade eden Cuper, şöyle konuştu: ”Galip gelmek için sahada onlar kadar güçlü olmamız gerekiyor ya da onlardan daha güçlü olmamız gerekiyor. Geçen hafta da aynı şeyi söyledim, daha iyisini yapmamız şart. Çünkü galip gelmek çok zor. Medical Park Antalyaspor da güçlü ve kaliteli bir takım. Ancak biz galip gelmek için elimizden geleni yapacağız.” Bir gazetecinin, devre arasında transfer yapmayı düşünüp düşünmediklerine ilişkin sorusu üzerine Cuper,” Transfer bizim için şart veya bir öncelik değil. Tabi ki takımı güçlendirmek herkes için iyi bir şey. Ama bizim için böyle bir şey şart değil. Çünkü bu takım daha iyisini yapabildiğini gösterdi. Önemli olan bunu bir daha yapabilmek” dedi.
kazandı. Sanayi esnafı takım sorumlusu Fatih Koçan iş stresini atmak için her hafta kendi aralarında halı saha maçı yaptıklarını belirterek, “Ara sıra da şehir içi esnaflarımızla maç organizasyonları yapıyoruz. Yeşiller Matbaa personellerine davetimizi kırmadıkları için teşekkür
ederiz. Önemli olan dostluk kardeşlik. Kim yenmiş kim yenilmiş o, çok önemli değil” dedi. Yeşiller Matbaa takımı adına konuşan Muhsin Yılmaz ise, “Arkadaşlarla güzel bir maç oldu. Kendi aramızda yaşadığımız uyum sorunu mağlubiyeti beraberinde getirdi” dedi.
Ordu Judo İhtisas Spor Kulübü Süper Lige Yükseldi Türkiye Judo Federasyonunun 2012 faaliyet programında yer alan Judo Ligi 4. Etap Final Serisi Terfi müsabakalarında temsilcimiz Ordu Judo İhtisas Spor Kulübü namaglûp şampiyon oldu.
06 - 09 Aralık 2012 tarihleri arasında Sakarya Yenikent Spor Salonu'nda yapılan 2012 yılı Türkiye Judo Ligi 4. Etap Final Müsabakalarında Ordu Judo İhtisas Spor Kulübü Büyük Erkekler 1. Ligini 50 averaj ve 40 puanla yenilgisiz birinci sırada tamamladı. Teknik Direktör Yüksel Çalışkan ve Kıdemli Antrenör Ebru Demiral nezaretindeki Ordu Judo İhtisas Spor takımı Mertcan Akçay, Furkan Şişcioglu, Alper Kombak, İlker Güldüren ve Alp Kaan Yalçın’ın ortaya koyduğu üstün performansla adını Süper Lige yazdırma başarısı gösterdiler. Temsilcimizin ardından Bursa Osmangazi Belediye Spor Kulübü 48 averaj ve 34 puanla ikinci, Balıkesir Belediye Spor Kulübü 43 averaj ve 25 puanla üçüncü,
Trabzonspor Kulübü de 40 averaj ve 25 puanla dördüncü oldu. 2012 yılında Büyük Erkekler 1. Liginde yarışarak birinci ve ikinci olan Ordu Judo İhtisas spor Kulübü ve Bursa Osmangazi Belediye Spor Kulübü 2013 yılında Büyük
Erkekler Süper Liginde mücadele etmeye hak kazanırken, son dört sırada yer alan Samsun DSİ Spor Kulübü, Sakarya Atılgan Spor Kulübü, Tekirdağ Belediye Spor Kulübü ve Sakarya Gençlik ve Spor Kulübü küme düştüler.