MİR KUZEY 257 SAYI

Page 1

“Günde 1 Doların Altında Geliri Olan Fert Kalmadı”

Arpacıoğlu; “Yerli Malı Haftası Kutlu Olsun”

Ordu’da “Engelsiz Ordu İçin El Ele” Paneli Düzenlendi

TBMM Başkanlık Divanı Üyesi ve AK Parti Ordu Milletvekili Mustafa Hamarat, Türkiye’de günde 1 doların altında geliri

12-18 Aralık tarihleri arası, Ülkemizde “Tutum Yatırım ve Türk Malları Haftası” kısa adı ile de Yerli Malı Haftası olarak

Ergin Karlıbel Bilgi Vakfı ve Ordu Kent Konseyi Engelli Meclisi tarafından “Engelsiz Ordu için El Ele” konulu panel düzenlendi.

04

04

04

www.gazetekuzey.com

13 ARALIK 2012 Perşembe

GÜNLÜK

TARAFSIZ SİYASİ GAZETE

YIL: 1 SAYI: 257

FİYAT: 50 KR.

Karadeniz’de Sadece Fatsa’da Olacak Fatsa Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Tayfun Karataş Hazır Giyim ve Moda Tasarımcılığı bölümünün fakültede eğitime başlamasıyla tekstil sektörüne işçi istihdamı yönünden büyük bir katkıda bulunacağını belirterek, “Moda Tasarım bölümünün Karadeniz’de sadece Fatsa’da yer alacak olması bizi mutlu ediyor ve sevindiriyor” dedi. Moda Tasarım Sadece Fatsa’da

Tayfun Karataş

Karataş, “Bölgemizde tekstil sektörü yoğun olarak çalışmakta olduğu için hem sektörün eleman ihtiyacını karşılamak amacıyla diğer taraftan da sanayiyle üniversitenin iç içe çalışmasını sağlayacak bir ortamı da bölgemize kazandırmayı hedeflemiştik.”

Kına Yakılarak Uğurlandılar

Olumlu Yaklaştılar Karataş, “Biz bu durumda fiziki yapıyı kazanmak için Organize Sanayi Müdürlüğü olarak başta Sayın Valimiz, Kaymakamımız, Belediye Başkanımız olumlu yaklaştı. Allah nasip ederse önümüzdeki yıl ki eğitim öğretim yılında öğrenci almaya başlayacağız.”

7

Havalimanında İnceleme

Fatsa’da 349.dönem Kısa Dönem asker olarak vatani görevlerini yapmak üzere birliklerine gidecek olan asker adaylarına aileleri tarafından gelenek ve göreneklerimize uygun, ellerine kına yakılarak uğurlandı. 7’DE

Türkiye’de ilk defa denize dolgu yapılarak inşa edilen Ordu-Giresun Havalimanı inşaat çalışmaları tüm hızıyla devam ediyor. Ordu Valisi Orhan Düzgün, Giresun Valisi Dursun Ali Şahin ile birlikte yapımı hızla devam eden Ordu-Giresun Havalimanı inşaatında incelemelerde bulundu. 3’TE

Annelerde 12.12.12’yi Seçti Ordu’da Medical Park Hastanesi’nde 12.12.12 tarihinde bebeğini kucağına alan Yasemin Yaşar (37), “Başbakanımızın istediği gibi 3’üncü çocuğumu yaptım” dedi. 8’DE

‘Matematik ve Başarı’

Kadın ve Gençlik

TUSELOG projesi‘nde Ordu Belediyesi Cinsiyet Eşitliği konusunda kurumsal yapılanmasının tamamlanması ve kadınlarla erkeklerin daha eşit yaşayacağı bir kentin temelleri atmaya başlanacak. 3’TE

Yeni Geçim Kaynağı Kivi

10 Yıl Sonra 12.12.2012’de Fatsa’da Belediye Nikah Memuru Yusuf Başta özel bir tarih olan 12.12.2012 saat 12.12’de ilginç bir nikah kıydı. 10 yıl önce Japonya’da çalışabilmek için eşinden boşanan Fikret Şen kesin dönüş yaptıktan sonra eşiyle yeniden nikah kıydırdı. Kabadüz ilçe Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürü Bilal Çelik, kivi meyvesinin kazançlı bir ürün olduğunu söyledi. Kivinin ilçeye ekonomik

04

Tarih Tamamen Tesadüf Yusuf Başta’nın kıydığı nikahta çiftler 12.12.2012 tarihini özellikle seçmediklerini tesadüf olduğunu söylediler. Damat Fikret Şen 10 yıl önce Japonya’ya ekmek parası kazanmaya gittiğini orada kalıcı olabilmek için eşinden boşanıp Japon bir bayanla evlilik yaptığını söyledi.

Her Fırsatta Destek

Aybastı Merkez İlkokulu 2-B sınıfı öğrencileri Belediye Başkanı İzzet Gündoğar’ı makamında ziyaret etti.

Birlikte Pasta Kestiler Fikret Şen ile Nurhan Aydın’ın nikah merasiminde güzel görüntüler de yaşandı. Çiftler beraberinde getirdikleri pastayı birlikte keserek mumlarını üflediler ve daha sonra pastadan birbirlerine ikram ettiler. Fikret-Nurhan çiftinin kızları Esra’da kendisi için çok ilginç bir anı olduğunu söyledi.

7

Göreve geldiği günden bu yana Ordu Belediyesinin imkanları ölçüsünde eğitim kurulmalarına destek vermeye çalışan Başkan Seyit Torun,

05

7

Yrd. Doç. Dr.

Satırbaşı

Ordu Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Konferans Salonu’nda Ordu Üniversitesi Satranç ve Zekâ Kulübü tarafından gerçekleştirilen ‘Matematik ve Başarı’ isimli panel düzenlendi. 8’DE

Belediye Hizmetlerini Öğrendiler

Ahmet FİDAN

Yorgunum Dostlar

03

Ocak Ayında Yapılacak AK Parti İl Genel Meclis Üyesi Beşir Arslan, Çambaşı karayolunun genişletme ihalesinin Ocak ayı içerisinde yapılacak.

04


2

4,35

ALIŞ

GİRESUN

4,80

EURO

2,31

TRABZON

4,40

DOLAR

1,77

SATIŞ 2,32

24 AYAR ALTIN (GRAM)

1,78

ÇEYREL ALTIN

98,15 157,00

ORDU’da BUGÜN HAVALAR NASIL?

Kuvvetli Yağmurlu EN DÜŞÜK : 8 C EN YÜKSEK : 10 C

ORDU NAMAZ VAKİTLERİ İmsâk: Güneş: Öğle: İkindi: Akşam: Yatsı:

05:04 06.38 11:30 13.47 16:09 17:36

BE

SS

Ü M

Ekonomi

ORDU

TÜRKİYE ALTIN PİYASASI

Hava Durumu

TÜRKİYE PARA PİYASASI

Yüzde 50 Randımanlı Kabuklu Fındık

Namaz Vakitleri

13/12/2012 Perşembe

TE

Muhsin beyden sütlaç partisi

ayak üstü çay keyfi

Günün Fıkrası Adamın biri yine Karadeniz’i gezerken bakmış bir tepenin üzerinde Lazlar dansediyor ve ara sıra aralarından birini tepeden aşağı atıyorlar. Adam korka korka Lazların yanına yaklaşıp sorar : - Pardon ama ne yapıyorsunuz ? Körmüsün daa, Temel atma töreni yapıyoruz.

Abi bak yeni çırağım

Şifalı Bitkiler

Tarihte Bugün

nerede bu isim bee

Alerji

arabayla gezmek çok güzel

13/12/1522 Osmanlı padişahı Kanuni Sultan Süleyman, Rodos’un teslimini istedi.

Alerji çoğu zaman küçümsediğimiz bir rahatsızlıktır.Aslında bu büyük bir hatadır. Çünkü alerjimizin nedenini bilirsek yani neye karşı alerjimizin olduğunu bilirsek ona karşı tedbirler alabiliriz. Bu bazen bir ilaca, bazen toza, hayvana, bazen de bazı yiyeceklere karşı olabilir.Bunlar kendini genellikle hapşurma, burun akıntısı, burun ve genizde kaşıntı, burun tıkanıklığı, geniz akıntısı, deride kızarıklık, kaşıntı, vücutta şişme olarak kendini gösterirler. Eğer alerjiniz ilaca karşı ise bunu sağlık karnenizin ilk sayfasında hangi ilaca karşı olduğunu ismiyle yazmanız gerekmektedir. Ya da kolunuzda bir bantla taşımanız gerekmektedir.

13/12/1642 Hollandalı denizci Abel Tasman, Yeni Zelandayı keşfetti. 13/12/1754 Osmanlı padişahı III. Osman’ın saltanatı başladı 13/12/1877 2. Meclis-i Mebusan çalışmalarına başladı. 13/12/1914 Mesudiye zırhlısı, Çanakkale’de bir İngiliz denizaltısı tarafından batırıldı.

Tanımı : Bazı kişilerin bir takım yiyeceklere, ilaçlara, toz, koku gibi nesnelere karşı hastalık derecesinde gösterdikleri aşırı tepkisidir. Bu tepki vücuda giren yabancı bir maddeye karşı, o maddeyi etkisiz kılmaya , öldürmeye ve vücuttan dışarı atmaya yönelik tepkilerin yansımasıdır.

13/12/1937 İlk seloteyp satışa sunuldu.

ÖNERİLER

yeni pantalonumla çekiyon beni

kahve süper

İki avuç dolusu ebegümeci 5 litre suya konularak bir gece boyunca bekletilip ardında ısıtılır ve banyo suyuna katılarak banyo yapılır.

13/12/1943 İkinci Basın Kongresi, Ankara’da toplandı. tamam çekiyon madem güzel olsun

100gr. ısırgan otu + 100gr. kırkkilit otu karışımını çay gibi demleyip, günde 3 çay bardağı içmek ve bu tedaviye en az 20 gün devam etmek gerekir.

13/12/1974 Malta’da cumhuriyet ilan edildi.

Bir adet orta büyüklükteki siyah turp kabukları soyulup rendelenilir, çıkarılan pasanın suyu içilir.

13/12/1981 Polonya’da General Wojciech Witold Jaruzelski sıkıyönetim ilan etti, 14 bin sendikalı işçi tutuklandı.

Bir litre suyun içine 3 çorba kaşığı şahtere otu atılıp kaynatıldıktan sonra süzülüp yemeklerden önce birer su bardağı içilir. Bir tatlı kaşığı acı yonca ve yine bir tatlı kaşığı ravent 1 litre suyun içine atılıp kaynatıldıktan sonra yemeklerden önce birer su bardağı içilir. İyice kıyılmış 2 tatlı kaşığı hünnap yaprağı bir litre su ile kaynatılıp süzüldükten sonra sabah ve akşam birer su bardağı içilir.

13/12/1949 İsrail Kudüs’ü başkent ilan etti. Arap-İsrail Savaşı’ndan sonra, Eski Kent ve Doğu Kudüs Ürdün’de, Batı Kudüs de İsrail’de kaldı. Kent, BM kararlarına göre ‘’uluslararası kent’’ ilan edilmişti.

13/12/1995 Avrupa Parlamentosu, Türkiye ile imzalanan Gümrük Birliği anlaşmasını onayladı.

ne oldu abi ya

Bu sayfamızda yer almak istiyorsanız, sizde fotoğraflarınızı gönderin... tebessum@gazetekuzey.com

13/12/2002 Avrupa Birliği Genişlemesi AB,10 yeni devletin 1 Mayıs 2004’ten itibaren üye olacağını açıkladı.

KOÇ

BOĞA

İKİZLER

YENGEÇ

ASLAN

BAŞAK

TERAZİ

AKREP

YAY

OĞLAK

KOVA

BALIK

21 Mart - 20 Nisan

21 Nisan - 21 Mayıs

22 Mayıs - 21 Haziran

22 Haziran - 23 Temmuz

22 Temmuz - 23 Ağustos

24 Ağustos - 23 Eylül

24 Eylül - 22 Ekim

23 Ekim - 22 Kasım

23 Kasım - 22 Aralık

23 Aralık - 20 Ocak

21 Ocak - 18 Şubat

19 Şubat - 20 Mart

Enerjinizi daha da güçlü hissedeceğiniz bir gün. Sosyal ilişkilerinizin canlanması söz konusu. Ay’ın olumlu desteğiyle yeni kişilerle tanışabilir veya özel dostlarında birlikte alış verişe çıkabilirsiniz. Motivasyonunuzu güçlü kılmak istiyorsanız, çevresel ilişkilerinizi yoğun ve pozitif tutmalısınız. . Enerjiniz destekleniyor.

İşinizde bazı değişimler yaşayabilirsiniz. Bugün, birlikte çalıştığınız kişilerle bazı sürtüşmeleriniz olabilir ve kendinizi onlardan farklı görebilirsiniz. Düşüncelerinizde ısrar etmekle çok şey kaybedebileceğinizi düşünmelisiniz. İş yerinizde yüzleşmeniz gereken konular karşınıza çıkabilir, bu konuda dikkatli olmalısınız.

Bugün Ay karşıt burcunuzda ilerliyor. İlişkinizde yenilenmeler söz konusu. Duygularınız canlanıyor ve partnerinizle daha uyumlu bir birliktelik paylaşmak istiyorsunuz. Eğer aranızda bir problem varsa, nedenlerini çözmek için, uygun bir gün. Karşıt evinizde ilerleyen Merkür ve Ay’dan olumlu etkiler alırken, renkli ve hoş bir zaman geçirebilirsiniz

İdeallerinizi yeniden gözden geçirecek ve belki de adres değişiklikleri yaşayacaksınız. Uzun süredir planladığınız yolculuklar gündeme gelecektir. Almayı düşlediğinizi bir eve sahip olabilir veya mülkünüzü arttırma yoluna gidebilirsiniz. İdeallerinizi gerçekleştirmek istiyorsanız, bir an önce kollarınızı sıvamalısınız.

Uzun süredir planladığınız fakat cesaret bulamadığınız çalışmalarınız için uygun bir gün. Kardeşlerle yapılan işbirlikleri gündeme gelecek. Aile içi ve komşularla olabilecek sorunlara hazırlıklı olmalısınız. Bazı anlaşmazlıklar yüzünden kendiniz gergin hissedebilirsiniz. Fakat önlemci yapınızla olaylara kısa sürede çözüm bulacaksınız.

Detayların ön plan çıkmasıyla bazı incelikler önem kazanacak. İşinizle ilgili hoşunuza gitmeyen sorunlar gündeme gelecektir. Tercihlerinizi doğru kullanmak için, tüm insiyatif sizde olacaktır. Kararlarınızı verirken, ne istediğinizi bilmeniz gerekiyor. Ortaklıklar önem kazanacak. Güven duygunuz gelişiyor.

Ay çevresel ilişkilerinizde değişimlere neden olabilir. Bazı dostlarınızla iletişim kopukluğu yaşayabilirsiniz. Enerjinizi dikkatli kullanmamız gereken bir gün. Önemli iş anlaşmaları yapmak için uygun dönemlerden biri. Fikir çatışmaları yaşarak kendi düşüncelerinizi ve şartlarınızı karşı tarafa kabul ettirebilirsiniz.

Bugün, kendinizi huzursuz ve tedirgin hissedebilirsiniz. Planladığınız çalışmaların engellere takılmasından rahatsız olabilir, dengelerinizi koruma konusunda zorlanabilirsiniz. Düşündüğünüz her şeyi yaşama geçirme konusunda üstün bir çaba sarf ediyorsunuz. Hırslarınızı yeniden yapılandırmak zorunda kalabilirsiniz.

Ay burcunuzda ilerlerken, duygusal yaşantınızda önemli gelişmeler söz konusu olacak. Bugün fiziksel anlamda kendinizi yenilenmiş hissediyorsunuz. İnce ve nazik davranışlarınızla çevrenizde iyi bir etki bırakarak yardım sever duygularınızla iyi bir örnek teşkil edeceksiniz. Estetik duygularınız ve güzelliklere olan ilginiz artıyor.

Çevrenizde organizasyon çalışmalarıyla gündeme geleceksiniz.. Sizi sıkan şartları değiştirmek isteyebilirsiniz. İletişim içinde olduğunuz kişileri yeniden sınamak istiyor ve onlara son bir kez şans vermekle artık kafanızda oluşan pürüzleri arındırmak istiyorsunuz. İşinizle ve çevresel koşullarla ilgili değişimler söz konusu olacaktır.

Bugün, çalışma hayatınızda ilgili olumlu gelişmeler gündeme gelecektir. Başarı sizin için çok önemli bir duygu ve bugün, çevresel ilişkilerinizde aynı enerjiyi görmek istiyorsunuz. Kişisel dengelerin çok önemli olduğunu bildiğiniz için, yakın dostlarınızın fazla fevri olanlarından sakınmak isteyebilirsiniz. Mevsim hastalıkları kapınızda.

Bilinçaltınızda değişim yaşıyorsunuz. Kişiliğinizin en derin noktaları ile yüzleşmek zorunda kalabilirsiniz. Kendinize yabancı hissettiğiniz veya henüz isimlendiremediğiniz olaylar kesinlik kazanacak. İlişkilerinize son bir kez gözden geçirmeli ve olabilecek fırtınalara karşı hazırlıklı olmalısınız. Karşınızdaki kişiyi tanımaya çalışın.


3

Havalimanı İnşaatında İnceleme

Yrd. Doç. Dr.

13/12/2012 Perşembe

Ahmet

FİDAN

ahmet@ahmetfidan.com

SATIRBAŞI

www.ahmetfidan.com

Yorgunum Dostlar oca bir çınar ağacından süzüle süzüle kurumuş bir yaprak düşer ya hani, o yaprağı bile yerden kaldırmaya mecalin olmaz ya bazen. Hani uykusuzluktan değil de yorgunluktan, göz kapaklarını bile kaldırmak için tüm gücünü harcarsın ya, Hani dökülürsün sapır sapır, hücrelerin dört bir tarafa dağılmıştır nerde olduğunu bile bilmezsin…. İşte tıpkı böylesi fiziksel yorgunluklar gibi, bir de ruhunun yorgunluğu olur. Dünya umurunda olmaz, bir sen varsındır dünyada, bir de başkası bile yoktur. Başkasını göremezsiniz bir kere.Bir de ruhunun bunca yorgunluğuna karşılık, kendini hiç bir işe yaramaz hissedersin ya. içinden hiç birşey yapmak gelmez çivilenirsin oturduğun yerde. Kök salarsın olduğun yerde. Bütün bunlara rağmen bir el uzatmak istersin dünyaya, her uzattığın el boşta kalır, uzanan her el başka şeyler ister senden. Seni ister, senliğini ister. Oysa sen yoksun, varsın da yoksun türden. Yokluğunu bilmezler, hatta bilemezler. Onlar senin yokluğunu bilemezken, sen de onların bilemediğini bilemez olursun. Öööyle bakakalırsın bazen. Uzun uzun hatta salak salak bakınırsın etrafına. Bombalar patlasa dışarda, davul çalsa başında sen ööyle bakar durursun… Bir taraftan saatin sarkacı sallanmakta, her sallanış senden almakta, almakta götürmekte birdaha. Sen geri geri giden adımlarla ilerlerken, akreple yelkovan arasına örülen ağları görememe ve onlara takılarak artık pes etme sürecine girmişsindir. Nefes alamamaya başlarsın, alsan bile aldığın nefesten haz almazsın. ***** İster Adnan Şenses söylesin, ister Emel Sayın, ister kim olursa olsun, bu şarkı beni gevşetir hep böylesi zamanlarda. Sonbahar yaprakları dökülür üstüme tane tane, ben onca yorgunluğumu ve

K

Türkiye’de ilk defa denize dolgu yapılarak inşa edilen Ordu-Giresun Havalimanı inşaat çalışmaları tüm hızıyla devam ediyor. Ordu Valisi Orhan DÜZGÜN, Giresun Valisi Dursun Ali ŞAHİN ile birlikte yapımı hızla devam eden Ordu-Giresun Havalimanı inşaatında incelemelerde bulundu. Valilerin havalimanı incelemesine, Gülyalı Kaymakamı Yemen BAYRAK, Gülyalı Belediye Başkanı Talip ŞEN, Yüklenici Firma Proje Müdürü Şefi Ömer IŞIK da eşlik etti. Gülyalı ilçesinde yapımı hızlı bir şekilde devam eden Ordu-Giresun Havaalanı inşaatı alanına giden valiler, şantiye binasında Gülyalı Kaymakamı Yemen BAYRAK ve yüklenici firmanın Proje Müdürü Ömer IŞIK’tan havalimanı inşaatının son durumu hakkında bilgi aldı. Dış koruyucu mendirek yapımının 2.475, pist dolgusunun 420 metreyi bulduğu havalimanı inşaatındaki çalışmaları yerinde inceleyen, Ordu Valisi Orhan DÜZGÜN ile Giresun Valisi Dursun Ali ŞAHİN, havalimanı inşaa-

tı çalışmalarıyla ilgili açıklamalarda bulundular. Ordu Valisi Orhan DÜZGÜN, Ordu-Giresun Havalimanı inşaatının son durumuyla ilgili yaptığı açıklamada, “Bugün Giresun Valimizle birlikte Ordu-Giresun Havalimanının dolgu çalışmalarında incelemede bulunduk ve bugüne kadar yapılan çalışmalar hakkında kısa bir değerlendirme yaptık. Dış mendirek koruyucu mendireğimizin yaklaşık uzunluğu 4,5 kilometreydi. 2012 yılsonu hedefi ise 2,5 kilometreydi. Bu hedefe bugün itibarıyla yaklaşıldığını görmek gerçekten memnuniyet verici. Dış koruyucu mendirekteki dolgu çalışmaları devam ederken, bir taraftan da pist dolgusu çalışmaları devam ediyor. Pist dolgusunda da 420 metreye ulaşıldı. Ocak ayı itibariyle de havaalanının üst yapısının terminal binalarının ihalesine çıkılacak ve inşallah Nisan ayı itibariyle de apronun ve terminal binalarının

www.gazetekuzey.com

Mir Mehmetoğlu Gıda Mad. San. ve Tic. Ltd. Şti. Adına Tüzel Kişi Temsilcisi

Niyazi YEŞİLLER Sorumlu Yazı İşleri Müdürü İşletme Müdürü Muhsin Yılmaz Nusret Yeşiller Genel Yayın Yönetmeni Genel Koordinatör Mustafa Dalgacı Betül Yeşiller Görsel Yönetmen Haber Merkezi Engin YARAN Ahmet Alkan Sayfa Editörü Hukuk Danışmanı Özkan Yıldırım Av. Doğan Pehlivan Muhabirler Resul Koşar Taner Şen Beytullah Şeker

Reklam Erkan Kaş Ahmet Kaytaz Oğuzhan Yılmaz

Dizgi-Grafik Grafiker Yeşiller Grafik Tasarım Emrah Çoşkun www.yesillermatbaa.com İlkay Yeşiller Dağıtım İnternet Editörü Alp Medya Ajans Çiğdem Akyol Yayın Türü Yerel Süreli Gazetemiz İHA Abonesidir. Gazetemiz basın ahlak kurallarına uymayı taahhüt eder. Köşe yazıları ile ilgili hukuki sorumluluk yazarlara aittir. Baskı Tesisi Mir Mehmetoğlu Gıda Mad. San. ve Tic. Ltd. Şti. Yeşiller Grafik Tasarım Reklam ve Matbaa

Adres MKP. Mah. Şehit Polis Erkan Alışır Cad. No:29 Fatsa/ORDU Tel : 0452 407 10 11 Faks : 0452 407 10 12 E-Posta : gazetekuzey@gmail.com

yapılacağı alanın dolusu tamamlanmış olacak. Apron alanındaki dolgu çalışmalarına geçtiğimiz ay itibariyle başlanmıştı. İnşallah bahar aylarından itibaren de üstyapının inşaat çalışmalarına başlanmasını, 2013 yılı içerisinde de üst yapının tamamlanarak havaalanının uçuşlara açılmasını hepimiz canı gönülden arzu ediyoruz” dedi. Bugüne kadar yaklaşık 5 milyon tona yakın taşın denize dolgu usulü ile doldurulduğunu ifade eden Vali DÜZGÜN, “Çalışmalar müteahhit firmanın yetkililerimizin de bahsettiği gibi programa uygun aksaksız bir şekilde devam ediyor. İnşallah Ordu ve Giresunluların 40 yıla yakın beklentisi olan Ordu-Giresun Havalimanı süresi içerisinde tamamlanarak, hem bölge insanımıza, hem de bölgemize gerek ekonomik, turizm, eğitim, spor vb açıdan gelebilecek olan misafirlerimize hizmet vermeye başlayacak. Ordu-Giresun Havalimanı, Doğu Karadeniz’in ortasında dünyanın denize dolgu olarak yapılan 3’üncü havalimanı olarak gerçekten hem fonksiyonu itibariyle, hem de konumu itibarıyla güzelliği itibarıyla cazip bir havalimanı olacak” diye konuştu. Ordu Valisi Orhan DÜZGÜN ile birlikte Ordu-Giresun Havalimanı inşaatında incelemelerde bulunan Giresun Valisi Dursun Ali ŞAHİN de incelemelerin ardından yaptığı açıklamada şunları kaydetti; “Bugün, sisli ve yağmurlu bir havada, Ordu-Giresun Havalimanın yapıldığı saha-

da bulunuyoruz. Zaman zaman Ordu Valimizle birlikte burada yapılan çalışmaları yerinde görmek ve denetlemek üzere buraya geliyoruz. Yapılan çalışmaların hangi düzeyde olduğunu denetliyoruz. Bugün vardığımız sonuç, bizleri memnun edicidir. Özellikle günde 80 kamyonun 24 saat aralıksız çalışması ve günde 35-40 bin ton taşın denize indirilmesi oldukça sevindirici. Şu anda programın istenildiği şekilde yürütüldüğü tarafımızca gözlemlendi. Gelinen nokta şudur ki, üst yapı ile altyapı çalışmalarının önümüzdeki günlerde paralel şekilde giderek ikisinin de hizmete girmesi, havalimanımızın bir an önce hizmete başlayacağının göstergesidir. Bu denetimimizden son derece memnun olarak ayrıldığımı ifade etmek istiyorum.” Ordu-Giresun Havalimanı projesinde bazı değişiklikler yapıldığını belirten Proje Müdürü Ömer IŞIK, “Havalimanı Apron alanı 28 bin m2’den, 38 bin m2’ye çıkarıldı. Ayrıca, piste her iki taraftan iniş ve kalkış yapılabilecek şekilde projede değişiklikler yapıldı. Havalimanı inşaatı için bugüne kadar 4 milyon 200 bin ton taş döküldü. İşin tekniğine göre aşama aşama hızlı bir çalışma yürütüyoruz. Planladığımız şekilde havalimanının yapımını sürdürüyoruz” diye konuştu. Ordu Valisi Orhan DÜZGN ve Giresun Valisi Dursun Ali ŞAHİN, Ordu-Giresun Havalimanı inşaatındaki incelemelerinin ardından Gülyalı Belediyesini ziyaret etti.

leyla olmuş halimi gecenin en zifiri karanlığı hissederim birden ve bilirim ki, bu gecenin zifiri karanlığı yarına en yakın şafağa ulaştırır beni. Siz de aşağıdaki şarkıyı pazar kahvesiyle, gün batımınında, dinleyin. Mümkünse taş plaktan, değilse müzik setinden… yorgunum baharı beklerken ömrüm kış oldu gözümde her zaman biraz yaş oldu en güzel duygular bana düş oldu yorgunum dostlarım yorgunum artık vefasız yıllara dargınım artık tutmadı ellerim sıcak elleri duymadım aşk denen tatlı sözleri taşıdım ömrümce acı izleri yorgunum dostlarım yorgunum artık vefasız yıllara dargınım artık içimde ateşler söndü kül oldu aşk bahçem kurudu sanki çöl oldu yar bildim o bile bana el oldu yorgunum dostlarım yorgunum artık vefasız yıllara dargınım artık tutmadı ellerim sıcak elleri duymadım aşk denen tatlı sözleri taşıdım ömrümce acı izleri yorgunum dostlarım yorgunum artık vefasız yıllara dargınım artık Bazen iş, bazen aşk yormuştur seni, bazen se sen aşkı yormuşsundur. İçinde bir özlem vardır, belki bir parça ümit. Gözünün ucunda üç beş eskimez hatıra. Ümidini de varlığını da ona perçinlemiş onu onun üzerine kurmuşsundur hayatı. Ya O. Kim Onun umuruna, o kimin umurunda. Ve kalk dersin dil ucuyla kendine. Bilirsin kalmak zorunda olduğunu. Bir dostun vardır cap candan hep seninle. Onunla yüz yüze gelmek için doğrulursun, kalkarsın, bakarsın aynaya. Ve ardından, dostunu karşında görürsün ve Hadi BEN dersin. Kendine yeniden yine yeni bir başlangıca. Kahveniz bol köpüklü, hayatınızın her bitişi yeni ve daha güçlü başlangıçlar getirmesi temennisiyle.

Hani uykusuzluktan değil de yorgunluktan, göz kapaklarını bile kaldırmak için tüm gücünü harcarsın ya,

Kadın ve Gençlik Sorunlarını Çözmek İçin Uluslararası Adım Atıldı Türkiye Belediyeler Birliği’nin yürütücülüğünde gerçekleştirilen ve belediyelerin, toplumsal cinsiyet eşitliği konusunda kurumsal gelişimi konularındaki hizmet kapasitesini geliştirmeyi hedefleyen TUSELOG projesi ‘n de Ordu Belediyesi Cinsiyet Eşitliği konusunda kurumsal yapılanmasının tamamlanması ve kadınlarla erkeklerin daha eşit yaşayacağı bir kentin temelleri atmaya başlanacak. Ordu Belediyesi, Giresun Belediyesi ve Osmaniye Belediyesi ile birlikte 30 Ekim ve 2 Kasım tarihleri arasında İsveç’ in Börlange Kentine inceleme ziyaretlerinde bulundu. Börlange’ de Kadın ve Gençler üzerine çalışan kurumları ve kurumların hizmetlerini yerinde incelendi. İsveç’ de yapılan incelemeler sonrasında 7-9 Kasım’da İstanbul’da düzenlenen

çalıştay da İsveçli ortağı ile birlikte kadın ve gençlik alanlarında Ordu ili ve program ortağı diğer illerin sorun analizlerinin yapıldığı toplantıdan sonra Bursa’nın Osmaniye ilçesinde 4 yıl sürecek olan projenin faaliyet planı çalıştayı düzenlendi. Çalıştay sonuçları 10 Aralık 2012 tarihiyle kesin sonuç raporuna kavuştu. Ordu Belediyesi’nin kadın sorunları ve gençlik istihdamı konularında İsveç’in yaklaşım tecrübesi ve kendi kültürümüzü bir araya getirerek birlikte başarılı olacak bir model yaratmak istediklerini söyleyen Başkan Torun, “Kadınlarımız ve gençlerimize verdiğimiz desteği dört yıl sürecek bu uluslararası projeyle daha da sürdürülebilir bir seviyeye getirmeyi amaçlıyoruz. Gençlerin umutları, kadınların mutluluğu kentin geleceğinin garantisidir.” dedi.


4

“Günde 1 Doların Altında Geliri Olan Fert Kalmadı" TBMM Başkanlık Divanı Üyesi ve AK Parti Ordu Milletvekili Mustafa Hamarat, Türkiye’de günde 1 doların altında geliri olan fert kalmadığını söyledi.

12-18 Aralık Yoksullara Yardım Haftası dolayısıyla bir açıklama yapan TBMM Başkanlık Divanı Üyesi ve AK Parti Ordu Milletvekili Mustafa Hamarat, “Tüm AK Parti camiasının bu tür gün ve haftaları fırsat bilip ihtiyaç sahiplerine el uzatmaya çalışması gerekmektedir. Az çok demeden muhtaç insanlarımıza yardım yapma gayreti içinde olmalıyız. Muasır medeniyet seviyesine ulaşmış bir çağdaş devletin en önemli görevi sosyal devlet olmaktır, sosyal devlet kendi insanının sıkıntılı gününde bireyine yardım etmelidir. AK Parti iktidarı sosyal devletin yoksul vatandaşına yardımcı olma durumunu her geçen gün kurumsal bir yapıya kavuşturarak çözme yolunda önemli adımlar atmıştır” dedi. Devlet olarak olabildiğince ihtiyaçları karşılamaya çalıştıklarını ancak herkesin bu alanda desteğine ihtiyaçları olduğunu belirten Hamarat, “Türkiye Cumhuriyeti olarak sadece yurt içindeki değil, dünyanın pek çok farklı ülkesindeki yoksul ve ihtiyaç sahibi insanlara yardım elimizi uzatıyoruz. Türkiye'de günde 1 doların altında geliri olan fert kalmadı. Çalışabilir durumda olan ancak çalışamayan yoksul vatandaşlarımızı kendi ayakları üzerinde durabilecek bireyler haline getirme çabalarımız önümüzdeki dönemde de sürecek. Bu kişilere iş arama destekleri ve mesleki eğitimler verilirken, kendi kendilerine yeterli hale gelebilecek bir iş buluncaya kadar yardım da verilecek. Böylece bu kesim hem sosyal destek alacak, hem de iş gücü piyasasına hazırlanacak” diye konuştu.

Ocak Ayında Yapılacak AK Parti İl Genel Meclis Üyesi Beşir Arslan, Çambaşı karayolunun genişletme ihalesinin Ocak ayı içerisinde yapılacağını söyledi. Ordu-Çambaşı karayolunda bugüne kadar ölümlü ve maddi hasarlı kazaların yaşandığına dikkat çeken Arslan, “Yaylaya ulaşımı sağlayan yolun genişletilmesi ihalesini 10 Ocak 2013 tarihinde yapılacak. Karayolunda yapılacak genişletilmesiyle kazaların önüne geçilecek,ulaşım rahatlayacak, yatırımların daha hızlı gelmesi sağlanmış olacak”dedi. Arslan, kendilerinin sürekli yanında olan başta İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin, milletvekilleri ve destekleyen herkese teşekkür ettiğini sözlerine ekledi.

13/12/2012 Perşembe

Engelsiz Ordu İçin El Ele Ordu’da Ergin Karlıbel Bilgi Vakfı ve Ordu Kent Konseyi Engelli Meclisi tarafından “Engelsiz Ordu için El Ele” konulu panel düzenlendi. Atatürk Kültür Merkezi’nde düzlenen panele konuşmacı olarak Ordu Kent Konseyi Engelliler Meclisi Başkanı Av. Serhat Tuna ve Türkiye Sakatlar Derneği Genel Başkanı Şükrü Boyraz katıldı. Panel öncesinde Ordu’da engellilerin yaşadığı sıkıntılar slayt gösterisi ile panele katılan Ordu Belediye Başkan Yardımcısı Özer Karadağ, Ordu Müftüsü Mustafa Kolukısaoğlu, Türkiye Sakatlar Derneği Genel Başkanı Şükrü Boyraz, Ordu Kent Konseyi Engeliler Meclisi Başkanı Av. Serhat Tuna, Ergin Karlıbel Bilgi Vakfı Başkanı Ergin Karlıbel, daire müdürleri, sivil toplum örgütlerinin temsilcileri ile engelli ve engelli ailelerine gösterildi. Genel Başkan Boyraz, panelde yaptığı konuşmada, “Türkiye nüfusunun yüzde 12,29’u engelli, bu da yaklaşık 9 milyon yapıyor. Peki 9 milyon yapıyor da bu yurttaşlarımız nerededir?” dedi. Başkan Boyraz, engellilerin

eğitim, istihdam, sosyal alan, kamusal alanda da olmadığını belirterek “Bizler evlerimizde modern hapis hayatı yaşarız. Ebeveynlerimiz gönüllü gardiyanlarımızdır. Ben isteyerek mi? Sakat kaldım. Ayşe annem isteyerek mi? Engelli çocuk doğurdu. Kimimiz akraba evliliğinden, kimimiz doktorsuzluktan, kimimiz yetersiz beslenmeden, kimimiz ucu bucağı belli olmayan kirli savaşlardan dolayı engelli oldu. Türkiye Cumhuriyeti benim bildiğim birinci dünya savaşından sonra savaşa girmedi. Ama ne olduğu belli olmayan, siyasilerin elinde oyuncak olan bir terör, önümüzde her gün onlarca çocuğumuz

ölüyor bir o kadarda aramıza gazi olarak katılıyor. Her gün trafik kazası oluyor. 25 kişi ölüyor bir o kadarda vatandaşımız engelli olarak bizim sınıfımıza katılıyor. Bunun suçlusu bu ülkeyi yönetenlerdir. Bugünkü yönetenler değil, cumhuriyetin kuruluşundan sonra ülkeyi yönetenlerin temel politikası insana dayalı olmadığı için bunları söylüyorum. Eğer temel politikası insana dayalı olsa bu ülkede canlının olduğu her yerde, engelli de olabilir, engelli de doğabilir. Bu çok doğal ama minimuma indirilirdi. Bizde ise her geçen gün yükseliyor. Anayasamızda değiştirilmesi teklif bile edilemez maddesi vardır.

Bu madde Türkiye sosyal hukuk ve laik devletidir. Sosyal devletlere baktığımız da ne görüyoruz. Kendi yurttaşını birilerinin sızlayan vijdanı haline getirmeden sosyal devlet ilkeleri ile eğitimde, istihdamda fırsat eşitliği yaratan devlet sosyal devlettir. Türkiye cumhuriyetinde bu madde işlemiyor. Bu madde sadece var. Talebimiz herkes gibi özgürce eğitim alabilelim, istihdam bulalım, çalışalım alın terimiz ile yaşamımızı kolaylaştıralım. Bunun için önümüzdeki en büyük engel şehirlerin altyapılarının bize göre olmayışıdır, toplu taşıma sistemlerinin, okulların bize göre olmayışıdır” diye konuştu.

Yerli Malı Haftasınız Kutlu Olsun 12-18 Aralık tarihleri arası, Ülkemizde “Tutum Yatırım ve Türk Malları Haftası” kısa adı ile de Yerli Malı Haftası olarak kutlanmaktadır. Böyle bir haftanın kabul ve kutlanmasındaki gaye, milli kaynakların yine milli olan kurum ve kuruluşlarca işletilerek yerli üretimin teşvik edilmesi, ithal ürünler yerine bu ürünlerin kullanımının özendirilmesi ve kaynakların israf edilmeden kullanılmasının sağlanmasıdır. Ülkemiz hızla sanayileşmesine, ekonomisi her yıl biraz daha büyümesine rağmen ithalatımızın ihracatımızdan fazla olması, cari açığımızın ve dış borcumuzun büyüklüğü Yerli Malı Haftası’nın gayesi ile uyuşmamaktadır. Söz konusu uyuşmazlık, yeterince tasarruf yapmadığımızı, ürettiğimizden fazlasını tükettiği-

mizi, ithal ürünlere yerli ürünlerden daha fazla ilgi duyduğumuzu göstermektedir. Bağımsızlığın güçlü bir ekonomi ile tamamlanabileceği gerçeğinden hareketle bu yapının bir an önce değiştirilmesi gerekmektedir. Bunun için de bilhassa genç nesillere Yerli Malı Haftasının maksadı çok iyi anlatılmalıdır. Bunun için başta eğitim kurumlarımız olmak üzere herkese görev düşmektedir. Biz Ünye Belediyesi olarak, İlçemizde bu çerçevede düzenlenecek her türlü aydınlatıcı projeye destek vermeyi görev kabul ediyoruz.

Diğer bütün kurum ve kuruluşların da konuya aynı duyarlılıkta yaklaşacaklarına yürekten

inanıyor, bu vesile ile bütün hemşerilerimizin Yerli Malı Haftasını kutluyorum.

Erken Teşhis Hayat Kurtardı Özel Ünye Çakırtepe Hastanesi Üroloji Uzmanı Op. Dr. Taner Demir tarafından gerçekleştirilen böbrek tümörü ameliyatı sonucunda Emine Halıcı yeniden sağlığına kavuştu. Ünye’de 65 yaşındaki Emine Halıcı, rutin kontrollerini yaptırmak üzere Üroloji Polikliniğine başvurdu. Kontroller sırasında hastanenin Radyoloji Uzmanı Uzman Doktor Oğuzhan Özdemir tarafından yapılan Ultrason ve MR sonucunda sol böbreğinde tümör olduğu saptandı. Çakırtepe Hastanesi Üroloji Uzmanı Op. Dr. Taner Demir tarafından gerçekleştirilen başarılı ameliyatla tümörün tamamı alınarak hasta sağlığına kavuşturuldu.

Op. Dr. Taner Demir; ’’Rutin kontroller esnasında hastamızın rahatsızlığı saptanmıştır. Bizler her zaman hastalarımıza erken teşhisin önemini anlatıyoruz. Sağlıklı görünen her bireyin mutlaka belli aralıklarla kontrollerini yaptırmaların gerekliliğini savunuyoruz. Bu hastamızda da bunun ne kadar önemli olduğunu bir kez daha görmüş bulunuyoruz. Bu sebepten dolayı bizler hastalıklardan değil geç kalmaktan korkmalıyız ve bu bilinçle hareket etmeliyiz’’ diye konuştu.

Yeni Geçim Kaynağı Kivi

Kabadüz’de kurulan kivi bahçeleri, bölgenin ekonomik yapısına büyük katkı sağlıyor.

Kabadüz ilçe Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürü Bilal Çelik, kivi meyvesinin kazançlı bir ürün olduğunu söyledi. Kivinin ilçeye ekonomik getirisinin yüksek olduğunun altını çizen Çelik, “On beş yıl öncesinde kurulan tesislerin büyük bölümü tam verime geçti. Verime geçen bahçeler yetiştiricisine ciddi ekonomik gelir sağlıyor” dedi. İlçedeki mevcut bahçelerin verimini artırmak için sürekli çiftçilerle görüştüklerini ifade eden Çelik, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Kivi bahçelerinin verimini ve ürün kalitesini yükseltmek için gerekli eğitim ve bilgilendirmeyi sürekli yapıyoruz. Kabadüz ilçesinde yaklaşık 100 çiftçimizin kivi bahçesi var. Bizler de bu üreticilerimizle birebir bahçesinde çalışıyor, toprak yapısını, doğru sulamayı ve en önemlisi yaz-kış budamasını kendilerine gösteriyor, birlikte uygulamalı yapıyoruz. Sahil kesimindeki üreticilere göre bizim kivi üreticimiz zoru başarmış, engebeli arazilere kurulan bahçeler bölgenin ekonomik yapısına büyük katkı sağlıyor.” Tarlasını kivi bahçesine dönüştüren Ferhat Uzunçakmak da az alanda bol kazanç, yüksek verim aldığını söyledi. Kabadüz ilçesine ilk kurulan bahçelerden birisinin kendi bahçesi olduğunu ifade eden Uzunçakmak, “Merkez mahallesinde bulunan bahçem buradaki insanlara hem örnek oldu, hem de kazancımı ikiye katladı. Fındıkta bir dönümde 150 kilogram fındık alabilirken bugün bir dönüm üzerine kurulmuş kivi bahçesinde en az 2 ton kivi meyvesi toplayabiliyorum. Her iki ürünün gelir ve giderlerini hesapladığımda kivinin işçiliğinin az oluşu kazancımın fındığa kıyasla daha yüksek oluşunu sağlıyor”diye konuştu.

İki Otomobil Kafa Kafaya Çarpıştı

Samsun'da iki otomobilin kafa kafaya çarpışması sonucu 7 kişinin yaralandığı trafik kazasında yaralılar aracın içine sıkışınca adeta can pazarı yaşandı. Kaza, İlkadım ilçesi Barış Bulvarı Ataköy Mahallesi Kavşağı yanında sabah saat 08.00 sıralarında meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, Sinan A. (19) idaresindeki 55 LM 013 plakalı otomobil, karşı yönden gelen Selim Ş. (24) idaresindeki 55 BM 857 plakalı otomobil ile kafa kafaya çarpıştı. Kazada araç sürücüleri ile Zeki Çelik (38), Muammer Demirtaş (29), Yakup Soylu (33), Özlem Özge (16) ile Alpay Balcı yaralandı. Kaza yerinde adeta can pazarı yaşandı. Aracın içinde sıkışan sürücü Selim Ş. ile yanında oturan Zeki Çelik, Samsun Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Daire Başkanlığı Kaza Kırım Kurtarma ekiplerinin çalışması sonucu güçlükle kurtarıldı. Yaralılar, ambulanslarla Samsun Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırılarak tedavi altına alındı.


5

13/12/2012 Perşembe

Tutumluluk, İsraf Etmemektir

Ünye Ziraat Odası Başkanı İsmail Şirin, tutumlu olmanın her yurttaş için bir yükümlülük olduğunu söyleyerek, “Tutumluluk cimri olmak değil, israf etmemektir” dedi.

Şirin, 12 Aralık Tutum Yatırım ve Türk Malları Haftası ile ilgili yaptığı açıklamada, tutumlu olmanın cimrilik demek olmadığını, önemli olanın savurganlıktan kaçınmak olduğunu söyledi. “Lüks tüketime yönelmek ve bu anlamda üretmekten çok tüketen bir toplum olmak bizi savurganlığa sürükler” diyen Şirin, tutumlu olan birinin cimri diye yadırganamayacağını vurgulayarak şunları söyledi: “Cimrilik ile tutumluluğun farklı olgular olarak değerlendirilmeli. Eskiden temiz ama yamalıklı elbise giyildiği zamanları yaşadıklarını, ancak bu yaşamın hiçbir zaman yadırganmadığını, oysa şimdi aşırı lüks tüketimler yapılarak insanların tüketim toplumu olma yolunda ki bir yaşamı tercih ettiklerinin görülüyor. Ne hazin ki, biz artık israf eden bir millet olduk. Zamanı bile tutarlı kullanmak ve israf etmemek lazım. Ben tutumluluğu bu şekilde düşünüyorum. Tutumluluk cimri olmak

değil, israf etmemektir. Tutumlu olmak her insanın görevidir diye düşünüyorum.” Türk Malları Haftası Ülkeler arasında yabancı mallara olan aşırı düşkünlüğümüzü azaltmak, yabancı mallara itibar ettiğimiz zaman paramızın ülkemiz dışına gittiğini düşünmek gerektiğini vurgulayan Şirin, “Önce üretime önem vermemiz, kendi ürettiğimizi tüketmemiz lazım. Dışardan gelecek herhangi bir ürüne değer verirsek veya onu kullanırsak, o paranın başka ülke insanlarının cebine gittiğini düşünmeliyiz. Kendi yatırımlarımızı farklılaştırarak arttırmamız ve kendi ürünlerimizi tüketmeye özen göstermemiz lazım. Mesela; Çin malı diyoruz, bu ülkenin malları bir iki defa kullanıldıktan sonra bozuluyor. Hâlbuki kendi ürettiğimiz malların çok daha kaliteli olduğunu biliyoruz ve görüyoruz. Kendi ürettiğimiz kaliteli malları tüketmek ve paranın ül-

kemiz ekonomisinin gelişmesine katkısını sağlamak daha akıllıca olacaktır diye düşünüyorum” dedi. Fındığı Avrupalı sanayiciye hammadde olarak verdiklerini hatırlatan Şirin, şunları kaydetti: “Avrupalı bizden fındığı 4-5 liraya alıyor ve sonra işleyip bize geri satıyorlar. 8 milyonu ilgilendiren meselede, fındıktan yapılan nihai ürünü biz üretip ortaya koyarsak şimdikinden 4-5 misli daha fazla bu ülkeye para girecektir. Diğer yandan önemli derecede istihdam yaratacağız, dolayısıyla daha fazla gelirimiz olacağı için daha çok refah sağlamış olacağız. Meseleye yatırım açısından da bakacak olursak, herkes elinden geldiği nispette bu ülkede sanayinin gelişmesi için üretkenliğini ortaya koymalı, yatırım yapmalı, tüketirken de kendi ürününe öncelik vermelidir. Bu alışkanlıkların ailede başlayıp, okulda eğitim içerisinde şekillenmesi gerekiyor” (ünyekent)

Köy Olmayı Kabullenemiyor Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün onayının ardından Resmi Gazete yayınlanan ‘büyükşehir yasası’ ile belediyeden köye dönüşen Akkuş ilçesi Çayıralan beldesi sakinleri, 54 kişi eksik olduğu gerekçesiyle belediyelerinin kapatılmasının şokunu üzerlerinden atamıyor. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün onayının ardından Resmi Gazete yayınlanan 'Büyükşehir yasası' ile belediyeden köye dönüşen Ordu'nun Akkuş ilçesi Çayıralan beldesi sakinleri, 54 kişi eksik olduğu gerekçesiyle belediyelerinin kapatılmasının şokunu yaşıyor. Nüfuslarının 2 binin altında olmadığını belirten Belediye Başkanı Metin İnce, geçen yıl kayda geçirilmeyen 100'ün üzerinde kişinin bu yıl kayda geçtiğini öne sürerek, hukuki haklarını kullanacaklarını söyledi. 1994 yılında 4 bine yakın nüfusu ile belediye olan Ordu'nun Akkuş ilçesi Çayıralan beldesinin 2011 yılı nüfusu resmi kayıtlara bin 946 olarak geçti. Geçtiğimiz hafta Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün onayının ardından çıkan yasa ile de 2011 yılı nüfusu baz alınarak Çayıralan beldesinin belediyeliği ortadan kalktı. Beldenin göç verdiğini ancak şu anki nüfusun bu kadar düşük

olmadığını iddia eden MHP'li Belediye Başkanı Metin İnce, "Bölge halkı genelde yazın beldede kışın ise şartların ağır olması nedeniyle büyükşehirlere gidiyor. Gidişler ve dönüşler oluyor. Kasım 2012 itibariyle nüfusumuz 2 bin 160. Geçtiğimiz yıl nüfusa yazılan 100'ün üzerinde kişinin kaydı, bu sene işleme girdi. Burada bir sıkıntı var. 18 yıllık belediyemizin köye dönüşmesi halkımızda büyük tepkiye yol açtı. Hukuki yolları arayacağız. 2012 yılı nüfusunun geçerli olmasını istiyoruz" dedi.

lan'ın nüfusu 2 binin altında ise çevresindeki beldelerde bu kadar da insan yoktur. Beldemizin belediyeliğinin düşmemesi için çabamız sürecek" diye konuştu.

Çocuklar okuyamaz… Beldenin birçok köyü topladığını ve ortaokulunda yüzlerce öğrencinin eğitim gördüğünü ifade eden İnce, "Biz beldemize lise getirmenin planlarını yaparken belediyemizin kapanması ile karşı karşıya kaldık. Aileler çocuklarını buraya bile göndermekte zorlanırken şimdi nasıl okutacak? Çayıralan büyük bir yerleşim. Eğer Çayıra-

Buradakilerin suçu ne? Belediyelerinin kaldırılıp, köye dönüşmenin kendilerinde büyük bir hayal kırıklığı yarattığını ifade eden belde sakinleri ise, 54 kişi eksik diye belediyenin kapatılmasının haksızlık olduğunu, nüfusun 2 binin altında olmadığını, öyle bile olsa burada yaşayan bin 946 kişinin hakkının gözetilmediğini söylediler.

Her Fırsatta Destek Göreve geldiği günden bu yana Ordu Belediyesinin imkanları ölçüsünde eğitim kurulmalarına destek vermeye çalışan Başkan Seyit Torun, bugün de kentimizin tarihi geçmişi eski olan okullarından biri olan Hürriyet Ortaokuluna spor malzemesi yardımında bulundu. Okul müdürü Orhan Öztürk ve öğretmenler tarafından karşılanan Başkan Seyit Torun, okula daha önceki ziyaretlerinde söz verdiği spor malzemesi yardımını hayata geçirdi. Okulun sportif faaliyetlerinde kullanılacak olan eşofman takımlarını öğrencilere takdim eden Başkan Seyit Torun, her zaman olduğu gibi yine öğrencilerden yoğun ilgi gördü. İmkanlar ölçüsünde bu desteklerin hayata geçirildiğini belirten Başkan Seyit Torun, her yıl belirli sayıda okula spor malzemesinden, eğitim araç ve gerecine, bahçe malzemelerinden alt yapıya birçok alanda katkı sağladıklarını, bu katkılarla birlikte eğitim alanında ki kalkınmaya destek verdiklerini söyledi.

Çalışmalar Değerlendirildi

ÜNDER’in Kurucusu ve Onursal Başkanı olan İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin’le birlikte derneğin çalışmaları değerlendirildi. Pendik Ömer Çam Anadolu İmam Hatip Lisesi'nde yapılan Hocaların Hocası Ömer Çam'ı anma programının ardından akşam yemeği için Ataşehir'e geçildi. Akşam yemeğinde ÜNDER'in Kurucusu ve Onursal Başkanı olan İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin'le birlikte derneğin çalışmaları değerlendirildi. ÜNDER Başkanı Av. Ahmet

Yılmaz, ÜNSEV Genel Sekreteri Ayhan Doğan, Pendik Ömer Çam Anadolu İmama Hatip Lisesi Müdürü İhsan Erkul, Gebze Belediye Başkan Yardımcısı Ahmet Kısbet, Ordu İl Genel Meclis Üyesi Fahri Şahin, Mustafa Çaya, İsa Gümüş, Sabri Bacacı, Bekir Öztürk iş adamı Musa Hamarat, Ekrem Sarıçiçek yemeğe katılanlar arasındaydı. (ünyekent)

“Köyler boşalıyor”

Anlayan Kitap & Kırtasiye Mehmet ANLAYAN Cep: 0536 855 70 18

leri e Kırtasiye A itap v r a ç v e Ge r e ç K ürlü t r He Adres: M.K.P. Mah. A. Cevat Güvenkaya Cad. No:14/A Dereüstü/FATSA Tel: 0452 424 20 22 E-Mail: anlayankirtasiye@hotmail.com

Ordu Esnaf Sanatkarlar ve Odalar Birliği Başkanı Aydın Bostancıoğlu, Ordu’nun ekonomik ve sosyal yönden sürekli ivme kaybettiğini belirterek, “Belki Merkez’den bakıldığında görülmüyor ama yüksek ilçeler sürekli nüfus kaybediyor. Köyler boşalıyor” uyarısında bulundu. Aydın Bostancıoğlu yaptığı açıklamada, bir dönem 1 milyonluk nüfusa sahip Ordu’nun günümüzde 700 binli seviyelere düştüğünü hatırlattı. Bazı kesimlerin kabul etmese de Ordu halkının fındıktan başka gelir getiren bir tarım ürününe sahip olmadığının altını çizen Bostancıoğlu, “Siyasiler ve ekonomi çevreleri değişen dünya şartları gereği farklı konuşabilirler. Ama şunu kesin olarak kabul edelim ki, Ordu insanının fındıktan başka tarım geliri bulunmuyor. Sahil kesimlerinde ekonomik şartlar farklı da olsa yüksek ilçe ve köylerde insanlar fındığa bakıyor. Ancak fındık fiyatlarının düşük olması sebebiyle insanların umutları her yıl kırılıyor” dedi.

bir gezildiğinde görülecektir ki, köyler yayla evleri gibi bomboş. Siyasiler bu durumu düşünmeli ve analiz etmelidir.

“Köyler boşalıyor” Ekonomik ve sosyal yönden umduğunu bulamayan insanların göçü tercih ettiğini belirten Bostancıoğlu, “Belki Merkez’den bakınca fark edilmiyor ama yüksek ilçe ve köyler giderek boşalıyor. Yüksek ilçelerin köyleri

“Esnafın durumu parlak değil” Bütün bu tablo içerisinde fındık üreticisinin yanında esnafında oldukça sıkıntılı olduğuna dikkat çeken Bostancıoğlu, “Esnafın durumu parlak değil. Fındığın para etmemesi ve piyasaya

sıcak para inmemesi sebebiyle esnaf kredi borçlarını ödeyemiyor. Bankalar haciz için sıraya giriyor. Bunların üzerine bir de büyük alışveriş merkezlerin (AVM) ve büyük marketlerin açılması sokak aralarındaki esnafı da bitirmek üzere. Oysa büyük AVM’lerin sabah 10’da akşam 18’de kapansa esnaf belki de bu birkaç saatten kazanabilecek. Ancak bakıyorsunuz büyük balık küçük balığı yutuyor”


6

13/12/2012 Perşembe

Erdoğan'dan ABD'ye eleştiri

Sağlık

Filistin Ankara Büyükelçiliği tarafından verilen yemekte konuşan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ABD’nin daha önce Ortadoğu’da iki devletli çözüm istediğini belirtti. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas, Swiss Otel'de Filistin Ankara Büyükelçiliği tarafından düzenlenen yemeğe katıldı. Burada Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas'ın ardından bir konuşma yapan Başbakan Erdoğan, 29 Kasım'da Filistin'in 'üye olmayan gözlemci devlet' statüsü kazanması dolayısıyla Filistinlileri tebrik etti. Başbakan Erdoğan, "Tüm Filistinli kardeşlerimize gönülden selamlarımızı şahsım, milletim adına gönderiyorum" dedi. Başbakan Erdoğan, Filistin'in BM'de devlet olarak tanınmasının kutlandığı bu anlamlı yemeğin Türkiye ile Filistin arasındaki dostluk ve kardeşlik dayanışmasının güzel örneğini teşkil ettiğini söyledi. Erdoğan, "Her şeyden önce burası Filistin ve Filistinlilerin misafir olduğu bir mekan değil, burası Filistinli kardeşlerimin ikinci bir evidir. Filistin de bizim için ikinci bir evdir. Biz hep böyle bildik. Tarih boyunca hep böyle gördük, dersi de böyle aldık" diye konuştu. Filistin'in çektiği acılara Türkiye'nin hiçbir zaman sessiz kalmadığına vurgu yapan Başbakan Erdoğan, "Filistin'den gelen her kötü haber, bizleri acıya boğmuştur. Her güzel haber yüreğimizi ferahlatmıştır" dedi. "Biz biliyorduk ki, Müslümanlar kardeştir" diyen Erdoğan, "Biz de hükümet olarak Filistinli kardeşlerimizin sıkıntılarını, sorunlarını Türkiye'nin uluslararası politikasının ayrılmaz bir parçası olarak gördük. Her türlü platformda Filistin'in haklarını savunduk"

Klonlanmış Olabilir

Yurt dışından getirdikleri kaçak telefonlara Türkiye'de faturalı telefonların IMEI numarasını kopyalayan telefoncular vatandaşı mağdur ediyor. Uzmanlar ise vatandaşların telefon faturalarını kaybetmemesini öneriyor. Yurt dışından getirdikleri kaçak telefonlara Türkiye’de faturalı telefonların IMEI numarasını kopyalayan telefoncular vatandaşı mağdur ediyor. Uzmanlar ise vatandaşların telefon faturalarını kaybetmemesini öneriyor. Yurt dışından yasal olmayan yöntemlerle Türkiye’ye ucuz cep telefonları getiren şahıslar, telefonu kullanılabilir hale getirmek için Türkiye’de faturasıyla satılan cep telefonlarının IMEI numarasını kopyalıyor. Yasal olarak aldığı cep telefonuna bir süre sonra, “Cep telefonunuzun IMEI numarası klonlandığı için telefonunuz 30 gün içinde kapanacak” uyarısı gelen vatandaş neye uğradığını şaşırıyor. Uzmanlar, cep telefonlarının ana bayilerden alınmasını ve telefonun faturalı olmasına dikkat etmelerini gerektiğini söylüyor.

ifadelerini kullandı. Erdoğan, Filistin'in haklarını bundan sonra da savunmaya ve Filistin davasını kendi davaları olarak görmeye devam edeceklerini belirtti. Birleşmiş Milletler'de bugüne kadar Filistin'in devlet olarak hakkının verilmediğini anlatan Erdoğan, "Nihayet 29 Kasım 2012 tarihinde ki bu önemli bir tevafuktur da, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nda yapılan oylamayla bu haksız tutum sona erdi. Uluslararası toplumun büyük bir desteğiyle alınan bir kararla Filistin geç de olsa devlet olarak kabul edildi elhamdülillah. Bu başarı sadece Filistinli kardeşlerimiz bakımından değil, bu davaya kendini adamış bizler için de büyük bir mutluluk, bir gurur kaynağı oldu" diye konuştu. “Mücadelemizden Vazgeçmeyeceğiz” “Çekimser oy kullanan ülkelere de uluslararası toplumun mesajını doğru okuyarak vicdan muhasebesi yapmalarını ve Filistin’in devlet olma gerçeğini biran önce kabul etme çağrısında bulunuyorum” diyen Başbakan Erdoğan, bundan sonraki yol haritası hakkında, “Uluslararası toplum Filistinlilere yönelik vicdani, hukuki, siyasi borcunu ancak Filistin BM’ye tam üye olarak kabul edildiği gün ödemiş olacaktır. Türkiye olarak bize inanan ve güvenen dostlarımızla birlikte Filistin’in tam üyelik başvurusunun biran önce olumlu şekilde sonuçlandırılması için gayret göstermeye devam edeceğiz. Filistin bayrağı, BM’de tam üye devletlerin bayrakları

arasında dalgalanıncaya kadar mücadelemizden vazgeçmeyeceğiz” ifadelerini kullandı. Bölgede kalıcı bir barışın tesis edilmesinin zamanının geldiğini söyleyen Başbakan Erdoğan, İsrail’in artık bölgenin eskisi gibi olmadığının farkına varması gerektiğini ifade etti. Erdoğan, “Bölgemizde tarihi değişimler yaşanıyor. İsrail yönetimi eğer barış istiyorsa her şeyden önce bu değişimi doğru şekilde değerlendirmeli” dedi. Erdoğan şöyle devam etti: “Bakınız arka arkaya iki oylama çok önemlidir. Birinci oylamada 138 oyla BM, Filistin’i kalkıp gözlemci devlet olarak kabul etti. Ardından yine BM’de dikkat edin, İsrail’in nükleer silah tesislerinin incelenmesine yönelik oyda da 176 ‘evet’, 6 ‘hayır’la çok önemli tarihi bir karar daha aldı. Bu ne demektir biliyor musunuz, ‘Ey İsrail kendine gel’. Ha İsrail demiş ki, ‘ben bunu kabul etmiyorum.’ Kabul etsen ne yazar, etmesen ne yazar. Bundan İsrail için her şey çok daha başka olacak, çok daha farklı olacak. Neden, çünkü BM’nin aldığı bu karar, farklı yerlerdeki yaptırımları da şimdi farklı şekilde değerlendirmeyi gündeme getirecektir.” “Filistin’e yardımlarımız bundan sonra da devam edecek” Başbakan Erdoğan, bugün Filistin’de 4.3 milyon insan yaşadığını, dışarıdaki Filistinlilerle birlikte bu sayının 11 milyonu bulduğunu belirterek, “11 milyon Filistinli,

"Yüzde 4 büyüme bekleniyor"

Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı, Avro bölgesi ülkelerinde 2012 yılında büyüme rakamlarında yüzde 0,5 gerileme olduğunu kaydetti. Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı, Avro bölgesi ülkelerinde 2012 yılında büyüme rakamlarında yüzde 0,5 gerileme olduğunu kaydederek,"Gelecek yıl Avrupa'da büyüme beklenmiyor. Aynı yıl ABD'de yüzde 2, Asya, Pasifik ülkelerinde yüzde 6 civarında bir büyüme bekleniyor. Türkiye 2012 yılını yüzde 3 civarında bir büyümeyle tamamlamasını beklerken, bu büyüme gelecek yıl yüzde 4 civarında olacak" dedi. Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı, Antalya Ticaret ve Sanayi Odası'nda (ATSO) "Para Politikaları" konulu bir sunum yaptı. Başçı, slayt eşiliğinde gerçekleştirdiği sunumunda dünyanın her yerinde ekonomik büyümede bir yavaşlama gözlendiğini hatırlatarak, bu yavaşlamanın sert ve hızlı şekilde değil, kademeli şekilde olduğunu söyledi. Avro bölgesi ülkelerinde 2012 yılında büyüme rakamlarında yüzde 0,5 gerileme olduğunu

kaydeden Başçı, şöyle konuştu: “Gelecek yıl Avrupa’da büyüme beklenmiyor. Aynı yıl ABD’de yüzde 2, Asya, Pasifik ülkelerinde yüzde 6 civarında bir büyüme bekleniyor. Türkiye, 2012 yılını yüzde 3 civarında bir büyümeyle tamamlamasını bekliyoruz. Gelecek yıl yüzde 4 civarında bir büyüme bekliyoruz.” Avro bölgesinin büyüme oranlarındaki gerilemenin, kamu borçlanma faizlerindeki yükselişten kaynaklandığını Aktaran Başçı, şunları söyledi: “Faizlerin yüzde 6’ları bulması halinde o ülkenin borcunu ödeyebilecek konumdan uzaklaştığını görüyoruz. Bu durum istihdama da olumsuz yansıyor. Büyümeyi sağlayan unsurlardan birisi sermaye,diğeri de emektir. Gençleri işe almazsanız ve yetiştiremezseniz, o zaman bir yerde insan kaynağının kalitesi zayıflamış oluyor ve ülkenin büyüme potansiyeline de zarar veriyor. Yunanistan, İspanya gibi ülkelerde genç işsizlik yüzde 40’ın üzerinde seyrediyor. Bu durumun risk primi denilen faiz oranlarını da olumsuz etkilediğini de görüyoruz” Türkiye’de reel ihracat artar-

topraklarında yaşama hakkına sahiptir. Onları o haktan mahrum edenler şüphesiz ki tarihe de insanlığa da bunun hesabını vereceklerdir” dedi. Filistinlilere seslenen ve “Türkiye Türk milleti daima sizin yanınızdadır. Yanınızda olacaktır. İşgale ve zulme son verilmesi, barışın tesis edilmesi, Filistin devletinin güçlendirilmesi için sarf ettiğiniz çabaları biz samimiyetle destekliyoruz” diyen Başbakan Erdoğan, Türkiye’nin Filistin’in kalkınması ve refaha kavuşması için yardımlarını bundan sonra da devam ettireceğini ifade etti. İsrail’in şuan Filistin’in hakkı olan parayı bile bloke ettiğini dile getiren Başbakan Erdoğan, “Bazı ülkelerin verdikleri sözler de yerine gelmiyor. Nedir, finansmanla terbiye etme metodu. Ancak şunu iyi bilelim, şu hususun altını bir kez daha çizerek vurgulamak istiyorum. Biz inanıyoruz ki, Allah’ın yardımı yakındır” dedi. Filistin’de bir bölünmüşlük istemediklerinin altını çizen Başbakan Erdoğan, Filistin’de bölünmüşlüğü öncelikle İsrail’in istediğini, bu oyuna gelmemek gerektiğini söyledi. Başbakan Erdoğan’ın konuşmasının ardından Filistinli gençler, ellerindeki Türkiye ve Filistin bayraklarıyla kendisine teşekkürlerini sundu. Ardından Filistin’in yöresel dansları sahnelendi. Yemekte, Gazze’deki İsrail bombardımanında çocuğunu kaybeden ve Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’na sarılarak ağlayan Filistinli baba da yer aldı.

Fıtıkta mikrocerrahi dönemi Beyin ve Sinir Cerrahı Doç. Dr. Volkan Aydın, bel ve boyun fıtıklarını mikrocerrahi yöntemi ile küçük bir kesi açılarak mikroskop altında yapılmasının önemini vurguladı Ethica İncirli Hastanesi Beyin ve Sinir Cerrahı Doç. Dr. Volkan Aydın, “Devamlı oturarak çalışan, kaslar güçlü olmayan, ailesinde yatkınlık olan kişilerde bel fıtığı olma riski artıyor. En çok karın ve sırt kaslarının güçlü olmasını istiyoruz. Herkes, yarım mekik ve ters mekik yaparak kaslarını güçlendirebilir. Bel fıtığı olan kişilerde bacağa yayılan bir ağrı ve uyuşma olduğunda muhakkak uzman bir hekime başvuru yapılmalıdır. Belde siniri sıkıştıran, kendini dışarı atan kısmı tek taraflı olarak alıyoruz. Boyun fıtığındaki gibi alınan yere protez koyma gibi bir durum yok. Çünkü bele çok fazla yük biniyor. Ameliyat olan hastalar, hekimin uygun gördüğü zamanda verdiği egzersiz hareketlerini çok iyi bir şekilde yapmalıdır. Çünkü hasta kendine dikkat etmez ise fıtığın yüzde 5-10 oranında tekrarlama olasılığı var” dedi. Doç. Dr. Aydın sözlerine şöyle devam etti: “Ameliyatlar mikrocerrahi olarak, küçük bir kesi ile yapıldığı için hasta da ameliyat sonrası rahat ediyor. Mikroskop altında 3-4 santimetre kesi ile yaptığımız ameliyatların ertesi gün hastayı yürüterek taburcu ediyoruz. Artık, eskisi gibi sert zeminde yatma gibi bir durum söz konusu değil. Hasta rahat ettiği her yerde yatıp, kaslarının güçsüz kalmaması için yürümeye hemen başlamalı.” HAREKETLİ PROTEZ TAKILIYOR Beyin ve Sinir Cerrahı Doç. Dr. Volkan Aydın, boyun fıtığı olan kişilerde kola yayılan bir ağrı ve uyuşma gibi şikayetlerle karşılaştıklarını söyledi. Doç. Dr. Aydın, “Boyun fıtıklarında ağrının kola vurması önemli bir nokta. Sinirlerde sıkışma yüzünden kas grubunda güçsüzlük meydana gelir. Hastalara güç kaybı çok değilse, önce fizik tedavi öneriyoruz. Fakat güç kaybı varsa, çok vakit kaybetmeden ameliyat olmak önemli. Sinirde zedelenmeye bağlı kalıcı hasar meydana gelebilir” dedi. Boyun fıtığı ameliyatlarında mikrocerrahi yöntemi ile fıtığın tamamen alındığını, bu yüzden tekrarlama olasılığının çok az olduğunu söyleyen Doç. Dr. Aydın, “Tamamen alınan fıtığın yerine hareketli protez konulma şansı var. Bu hastanın boyun hareketlerini kolaylaştırıyor. Protez konulmazsa, yıllar sonra tekrar fıtığın tekrarlama ihtimali oluşur. Zaten 45 yaşına kadar olan hastaların protezini devlet karşılıyor. Ameliyatın yarım saat ile bir saat arasında sürdüğü boyun fıtığı ameliyatı sonrasında hastanın da verilen egzersizleri yapması önemli. Hatta sadece ameliyat olan ve boyun fıtığı olan kişilerin değil, gün boyu oturarak çalışan herkesin masa başında ufak boyun hareketleri yapmasını, kaslarını güçlendirmesini öneriyorum” diye konuştu.

Enfeksiyon Sebebi ken, reel ithalatın yatay bir seyir izlediğini ve ekonomiyi dengelediğini ifade eden Başçı, sözlerini şöyle sürdürdü: “ 2012 yılı Türkiye’nin ihracat kanalıyla büyüme yılı oldu. Büyüme nispeten yavaş, yüzde 3 oranında bir büyüme olacak ve bu sadece ihracat katkısıyla gerçekleşti. Türkiye büyüdü. Gelecek yıl ise dengelenme iyi bir noktaya geldiği için iş talebinin de büyümeye pozitif katkı sağlamasına izin verilecek. Dolayısıyla gelecek yıl iki ayak üzerinde büyüme olacak ve büyüme de devam edecek. 2013 yılı için daha dengeli, daha sürdürülebilir ve daha yüksek büyüme hızı olacak diye özetleyebiliriz.” Ekonomide son dönemdeki yavaşlamanın geçici olduğunu dile getiren Başçı, gelecek yıl Türkiye’nin çok rahat yüzde 4’lük büyümeyi gerçekleştireceğini şöyle anlattı:”Bu küresel ortamda yüzde 4’lük büyüme ortamı son derece iyi. Dünyadaki sorunlar çözülürse 2014 yılında da Türkiye yüzde 5’lik normal trend büyümesine dönebilir. Türkiye’nin geleceğiyle ilgili çok da karamsar olacak durum söz konusu değil”

Göz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Cihan Ünlüçerçi, göz hekimi tarafından reçete ile yazılmayan, internetten gelişigüzel alınan lenslerin ağır enfeksiyonlara neden olabileceğini ve sorunun kişiyi kornea nakline kadar götürebileceğini söyledi. Sağlık Bakanlığı, internetten satılan numaralı lenslerde standartlara uygunluk, kaçak ürün ve steril olup olmama gibi konularda sıkıntı yaşanabileceği için internet üzerinden lens satışlarını yasakladı. Bu yasağı değerlendiren Göz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Cihan Ünlüçerçi, gelişigüzel internetten alınan lenslerin ağır enfeksiyon olması durumunda kişiyi kornea nakline kadar götürebileceğini belirterek, “Gerekli ölçümler ve muayeneler yapılmadan, kişinin gözyaşının lens takmak için yeterli olup olmadığı tespit edilmeden lens takmak doğru değil. Hastaya uygun çapta lens göz hekimi tarafından verilmeli. Piyasada tanınan lens ve solüsyonlarda bir sıkıntı yaşanmıyor. Fakat firma adı belli olmayan, internetten belki kaçak getirilip satılan lenslerin göze ciddi zararı var. Hatta akhantamoeba adlı agresif mikroplar ağır kornea iltihabına neden olup, kişinin kornea naklinden başka tedavi seçeneğinin olmamasına da neden olabilir. Kişi bir hafta, 10 gün gibi çok kısa bir sürede bu duruma gelebilir” dedi. Gözde kızarıklık, yanma, batma ve görmede bulanıklık gibi şikayetlerin ciddiye alınıp, göz hekimine görünülmesi gerektiğini belirten Op. Dr. Cihan Ünlüçerçi, sözlerine şöyle devam etti: “Genelde 8 yıl kullanımdan sonra lensler vücutta kalıcı etki yapmaya başlar. Korneanın yapısında geri döndürülemeyen hasarlara neden olabilir. Bu yüzden hastalarıma lensi sürekli kullanmamalarını, haftada 2-3 gün de gözlük takmalarını öneriyorum. Unutmamak gerekir ki dünyanın en iyi lensi de olsa lens göz için yabancı bir cisim.”


7

13/12/2012 Perşembe

Karadeniz’de Sadece Fatsa’da Olacak

10 Yıl Sonra 12.12.2012’de Fatsa’da Belediye Nikah Memuru Yusuf Başta özel bir tarih olan 12.12.2012 saat 12.12’de ilginç bir nikah kıydı. 10 yıl önce Japonya’da çalışabilmek için eşinden boşanan Fikret Şen kesin dönüş yaptıktan sonra eşiyle yeniden nikah kıydırdı.

Fatsa Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Tayfun Karataş Hazır Giyim ve Moda Tasarımcılığı bölümünün fakültede eğitime başlamasıyla tekstil sektörüne işçi istihdamı yönünden büyük bir katkıda bulunacağını belirterek, “Moda Tasarım bölümünün Karadeniz’de sadece Fatsa’da yer alacak olması bizi mutlu ediyor ve sevindiriyor” dedi. Bölgemizin hem hassasiyetini ortaya çıkartacak hem bölgemizin karşılayacak 2 tane bölüm olan Hazır Giyim ve Moda Tasarımcılığı için Ordu Üniversitesi’ne yazılı başvuruyu daha önceden yaptıklarını belirten Fatsa Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Tayfun Karataş, “Bölgemizde tekstil sektörü yoğun olarak çalışmakta olduğu için hem sektörün eleman ihtiyacını karşılamak amacıyla diğer taraftan da sanayiyle üniversitenin iç içe çalışmasını sağlayacak bir ortamı da bölgemize kazandırmayı hedeflemiştik. Rektörlüğe başvurduk, başvurumuz kabul gördü. Rektörle görüşmemiz sırasında kendisi de bu konuya oldukça ılımlı ve sıcak baktı. Kabul ettikten sonra her iki bölüm Senatoya sunuldu ve Senatodan onay çıktı. Şu anda YÖK’e gönderildi hem, rektörümüzün katkısı geldi hem

de bölgemizde siyaseten bulunan milletvekilleri aracılığıyla süreci daha da hızlandırmak için önümüzdeki günlerde her iki bölümün YÖK’ten onayı geleceğini düşünüyoruz. Tabi ki bu her iki bölümün bize sağlayacağı öğrenci sayısı 400 tane ve bu 400 öğrencinin baktığınızda hem ekonomik anlamda hem de ticari anlamda bölgemize katkı sağlayacağını düşünüyoruz. Diğer taraftan da sektörün ihtiyacını karşılamış olacağız ve bu iki bölümden biri olan Moda Tasarımı da Türkiye’de 9 üniversitede bulunmakta. Bunun büyük çoğunluğu da özel üniversitelerde Karadeniz’de de sadece Fatsa’da yer alacak. Dolayısıyla bunun mutluluğunu ve sevincini yaşamaktayız” dedi.

“Önümüzdeki Yılki Eğitim Öğretim Yılında Öğrenci Almaya Başlayacağız” Her iki bölümün açılması ile alakalı fiziki yapının yetersizliğinin söz konusu olmaya başladığını ifade eden Karataş, “Biz bu durumda fiziki yapıyı kazanmak için Organize Sanayi Müdürlüğü olarak başta Sayın Valimiz, Kaymakamımız, Belediye Başkanımız olumlu yaklaştı. Organize Sanayi Bölgesi olarak bir kısmını bizler yürüteceğiz, diğer taraftan da Ticaret Odası kurum olarak bir kısmını da bizler finanse edeceğiz. Diğer taraftan Ticaret Borsamız ve son olarak da Ziraat Odamız 3–4 kurum bir araya gelerek Fatsa’nın eğitim alanındaki yatırımına bölgemize kazandırmayı hedeflemekteyiz.

Allah nasip ederse önümüzdeki yıl ki eğitim öğretim yılında öğrenci almaya başlayacağız. Nasip olursa müteahhitle de anlaşmayı sağladık ek binanın muhtemelen önümüzdeki aylarda inşaatına başlayacağız. Önümüzdeki sene 2013 yılı Ekim ayında bu bölümlere öğrenci almaya başlayacağız. Bu her iki bölümün hayırlı olmasını diliyorum ve bunun bölgemize kazandırmamızı sağlayan başta Sayın Valimize, Rektörümüze, Kaymakamımıza, Belediye Başkanımıza, Yüksekokul Müdürümüze canı gönülden teşekkür ediyorum. İnşallah bölgemiz hem sanayi anlamında öne çıkmaya son zamanlarda başladı diğer taraftan da eğitim anlamında da farklı bölümleri de kazandırarak çıktığı takdirde gerçekten Ordu ilini öne çıkan bir ilçesiydi bunu artık daha rahat tescilleyeceğiz” diye konuştu.

Kına Yakılarak Uğurlandılar Fatsa’da 349.dönem Kısa Dönem asker olarak vatani görevlerini yapmak üzere birliklerine gidecek olan asker adaylarına aileleri tarafından gelenek ve göreneklerimize uygun, ellerine kına yakılarak uğurlandı. Fatsalı Resul-Leyla Serdar çiftinin oğlu Dursun ile Ali-Ayten Türk çiftinin oğlu Mert için Kurtuluş mahallesindeki evlerinde asker uğurlama gecesi düzenlendi. Gecede Dursun Serdar ve Mert Türk için müzik eğlence programının yanı sıra 10 katlı pasta kesildi ve asker adaylarının ellerine kına yakıldı. Gecede bir konuşma yapan asker adayı Dursun Serdar’ın

annesi Leyla Serdar, “Evlatlarımıza hayırlı bir askerlik yapmalarını diliyorum” derken baba Resul Serdar ise, “Organize ettiğimiz gecemize katılımlarından dolayı tüm eş dost ve akrabalarımıza teşekkür ederiz. Evlatlarımızı böyle coşkulu bir şekilde uğurluyoruz, inşallah vatani görevlerini tamamladıklarında da karşılamalarını da muhteşem bir şekilde yapacağız” diye konuştu.

Fatsa Ayazlı mahallesinde yaşayan Fikret Şen 10 yıl önceki eşi Nurhan Aydın ile bugün yeniden nikah masasına oturdu. Çiftlerin 3 çocuklarından biri olan kızları Esra’da nikahta hazır bulundu. TARİH TESADÜF OLDU Fatsa Belediyesi Nikah Memuru Yusuf Başta’nın kıydığı nikahta çiftler 12.12.2012 tarihini özellikle seçmediklerini tamamen tesadüf olduğunu söylediler. Damat Fikret Şen 10 yıl önce Japonya’ya ekmek parası kazanmaya gittiğini orada kalıcı olabilmek için eşinden boşanıp Japon bir bayanla evlilik yaptığını söyleyerek, “Japonya’da çalışırken 2 yıl eşim yanıma geldi. 2 yıl orada kaldıktan sonra Türkiye’ye döndü. Sonra ben orada Japon bir bayanla nikah yaptım. Türkiye’ye kesin dönüş

yaptıktan sonra eşimle tekrar nikâhlanıyorum” dedi. Eşi ile tekrar nikah tazeleyen Nurhan Aydın ise basın mensubunun, “Eşiniz Japonya’da formalite değil de gerçek evlilik yaptıktan sonra Türkiye’ye dönseydi yeniden nikah kıyar mıydınız” sorusuna ise, “Ben Fikret’e orada evlilik yaptığı kişi ile yaşa derdim. Tekrar yanıma geldiğinde kabul ederdim, tıpkı şimdi yaptığım gibi” şeklinde cevap verdi. PASTA KESTİLER Fikret Şen ile Nurhan Aydın’ın nikah merasiminde güzel görüntüler de yaşandı. Çiftler beraberinde getirdikleri pastayı birlikte keserek mumlarını üflediler ve daha sonra pastadan birbirlerine ikram ettiler. Fikret-Nurhan çiftinin kızları Esra’da kendisi için çok ilginç bir anı olduğunu söyledi.

Fornezzi’ye Sürpriz Doğum Günü

Belediye Hizmetlerini Öğrendiler Aybastı Merkez İlkokulu 2-B sınıfı öğrencileri Belediye Başkanı İzzet Gündoğar’ı makamında ziyaret etti. Öğrenciler, ziyaret esnasında belediyeyi daha iyi tanımak, belediyenin aslî görev alanları ve yapması gereken hizmetlerle ilgili Belediye Başkanı Gündoğar’a merak ettikleri konularda soru sordular. Başkan İzzet Gündoğar’da geleceğin muhtemel belediye başkanlarına, belediye ile ilgili tüm konularda

aydınlatıcı bilgiler verdi. Ziyaret, karşılıklı soru ve bilgilendirmeler sonunda tamamlanarak 2-B sınıfı öğrencileri belediyeden ayrıldılar. Aybastı Belediye Başkanı İzzet Gündoğar Merkez İlkokulu öğrencilerine ziyaretlerinden dolayı teşekkür ederek derslerinde başarılar diledi.

Spor Toto Süper Lig’de mücadele eden Orduspor hafta sonu sahasında konuk edeceği Medical Park Antalyaspor maçının hazırlıklarını sürdürürken Orduspor’un başarılı kalecisi Saso Fornezzi’nin doğum günü teknik heyet ve futbolcular tarafından kutlandı. Antrenman sonrası sahaya getirilen pastaya yakılan mumları üfleyen Fornezzi, ardından

pastayı kesti. Takım kaptanı Ali Çamdalı, Fornezzi’ye kendi elleri ile pasta yedirdi. Teknik Direktör Hector Cuper ve futbolcular ise Fornezzi’yi tebrik etti. Fornezzi, çok duygulandığını söyleyerek, “Orduspor’u çok seviyorum. Orduspor’da olmaktan dolayı da mutluyum. Ordu şehrine ve insanlarına alıştım. Burada hiç sıkıntı yaşamıyorum” dedi.


8

13/12/2012 Perşembe

‘Matematik ve Başarı Paneli’ Düzenledi

Ordu Üniversitesi Satranç ve Zekâ Kulübü ‘Matematik ve Başarı Paneli’ Düzenledi. Temmuz 2013’de ODÜ’de düzenlenecek olan XI. Geometri Sempozyumu dolayısıyla ODÜ Rektörü Prof.Dr. Tarık YARILGAÇ’a ve Ordu Valisi Orhan DÜZGÜN’e nezaket ziyareti amacıyla ORDU’ye gelen Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Matematik Bölümü Öğr. Üyesi Prof.Dr. H.Hilmi HACISALİHOĞLU, Gazi Üniversitesi Fen Fakültesi Matematik Bölümü Öğr. Üyesi Prof.Dr. Mustafa ÇALIŞKAN, Ordu Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Konferans Salonu’nda Ordu Üniversitesi Satranç ve Zekâ Kulübü tarafından gerçekleştirilen ‘Matematik ve Başarı’ isimli panele konuşmacı olarak katılmışlardır. ODÜ Rektörü Prof.Dr. Tarık YARILGAÇ ve ODÜ Rektör Yardımcısı Prof.Dr. Nuri YILMAZ’ın da katıldığı panele ODÜ’lü öğrenciler yoğun ilgi gösterdi. ODÜ Fen-Edebiyat Fakültesi Matematik Bölümü Başkanı Prof.Dr. Cemil YAPAR’ın yönettiği panelde ODÜ Satranç ve Zekâ Oyunları Kulübü Akademik Danışmanı Yrd. Doç.Dr.Süleymen ŞENYURT bir açılış konuşması

yaptı . Yrd. Doç.Dr.Süleymen ŞENYURT açılış konuşmasında; ‘Başarı nedir? Başarıya ulaşmada matematiğin rolü nedir?’ sorularını sorarak kısa cevaplar verirken, günlük hayatımızda matematiğin ne işe yaradığına ve önemi de değindi. Matematiğin sadece bir bilim olmadığı, teorik matematik dışında günlük hayatımızda da beslenme, alış-veriş, zaman birimleri, birçok teknolojik aleti kullanırken verdiğimiz komutlar, kazandığımız tüm zaferler vb. hepsinin bir matematiksel kuralı olduğu, hatta gökyüzündeki cisimlerin hareketi gibi doğaüstü görülen birçok olayın da bilimsel açıklamasının en güzel matematikle yapılabildiğine değinen Yrd. Doç.Dr.Süleymen ŞENYURT; ”Evrenin mükemmel düzeninin içinde matematiğin uygulanmadığı hiçbir alan yoktur; tıp, sosyal bilimler, siyasal bilimler, işletme, yönetim, güzel sanatlar, vb. bilimlerde matematik mutlaka kullanılır. Matematiğin ve rakamların olmadığı bir hayatta yaşama şansımız yoktur. DNA’larımızın dizili-

şinin bile matematiksel kuralları vardır ve bizler farkında olmasak da matematiği hayatımızın her alanında, günlük hayatta bir şekilde muhakkak kullanırız,” dedi. Konuşmacıların kısa özgeçmişlerinin ODÜ Fen-Edebiyat Fakültesi Matematik Bölümü Başkanı Prof.Dr. Cemil YAPAR tarafından okunmasının ardından söz alan Gazi Üniversitesi Fen Fakültesi Matematik Bölümü Öğr. Üyesi Prof.Dr. Mustafa ÇALIŞKAN, konuşmasına matematiğin çeşitli bilim adamlarına göre tanımını anlatarak başladı. Kendisi ise matematiği, 1998’den beri doğru düşünme sanatı olarak tanımladığını vurguladı. Prof.Dr. Mustafa ÇALIŞKAN konuşmasında: “Eğer bir insan kaliteli ve yüksek standartlarda yaşamak istiyorsa mutlaka matematik bilimini iyi öğrenmelidir. Matematiğin kavram ve kurallarını kendi hayatına göre doğru uygulayan her insan hayatında hangi mesleği seçerse seçsin mutlak başarıya hâkim olur. Tarihi incelediğimiz zaman matematiğe önem veren toplumların bilim ve teknoloji an-

lamında çok ilerlediğini görüyoruz. Matematik disiplin demektir, disiplinde insanlığa başarı getirir. Günümüze baktığımızda matematiğin içinden çıkılamaz bir ilim olarak anlatıldığını ve öğrencilere kurallarının tam olarak yansıtılamadığını görüyoruz. İşte burada genç nesil matematikçilere büyük görevler düşüyor. Bir öğrencinin matematiği sevmesi ancak ve ancak öğretmenini sevmesi, öğretmeninin duruşu, disiplini, sempatisi, giyimi, kuşamı ve öğretmenlik edasını öğrenciye iyi yansıtabilmesi ile mümkündür. Bir doğru düşünme sanatı olan matematik, günlük hayatımızın akışından tutunda bir market hesabına kadar ya da kar tanelerinin her birinin var olan birbirine hiç benzemeyen altılı köşeleri, ya da hiç birisi diğeri ile aynı olmayan zebraların çizgileri ya da güneş sistemi vb. her yerde karşımıza çıkıyor. Bir doğru düşünme sanatı olan matematiğe bizlerde hak ettiği önemi vermeli böylece kendi yaşam kalitemizi güçlendirmeliyiz,” dedi. İlim olarak M.Ö. 4 yy.dan buyana matematiğin gelişiminden

Annelerde 12.12.12’yi Seçti Ordu’da Medical Park Hastanesi’nde 12.12.12 tarihinde bebeğini kucağına alan Yasemin Yaşar (37), “Başbakanımızın istediği gibi 3’üncü çocuğumu yaptım” dedi. Doğumunu sezaryenle yapmayı planlayan anne adaylarından birçoğu, bebeklerini kucaklarına almak için 12.12.12 tarihini seçti. Ordu’da Medical Park Hastanesi’nde 12.12.12 günü çocuğunu kucağına alan

Yasemin Yaşar (37), doğum için 12.12.12 tarihinin denk geldiğini belirterek, “Bu çocuğumu başbakanımız istediği diye yaptım" dedi. “Çok mutluyum. Üçüncü bebeğim bu benim. Doğum tarihi de öyle hesaplanmış değil” diyen Yaşar, “Tamamen tesadüf oldu. Çocuğumu tarih olacakta tesadüf olduğu için şanslı görüyorum. Üçüncü çocuğumu gerçekten başbakanımızı

de bahseden Prof.Dr. Mustafa ÇALIŞKAN eğlenceli bir disiplin olan matematik için hayatın ta kendisidir diyerek sözlerine son verdi. Daha sonra söz alan Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Matematik Bölümü Öğr. Üyesi Prof. Dr. H.Hilmi HACISALİHOĞLU, günlük hayatımızda intibakımızı sağlayan tek yolun matematik olduğuna değindi ve şu sözleri ifade etti: “Hayatımızın her alanında mutlaka kullandığımız matematik, insanın doğasında doğuştan mevcut ama insanlık olarak biz matematiği o kadar az kullanıyoruz ki hayvanlar bile bizden daha iyi kullanıyor. Örnek verecek olursak hemen arıları inceleyelim; arılar kendi en ekonomik kovanlarını en düzgün altıgen şeklinde insanlardan daha iyi işleyerek yaparlar. Peteğin hangi köşesinden başlarsak başlayalım biz arılar kadar iyi hesaplayamaz ve iyi altıgenler yapamayız mutlaka bir yerinde bir fazlalık kalır ama arılar düzgün altıgenler yapmayı nereden biliyorlar? Balıkları inceleyelim; balıklar yumurtlamak için her yıl sarf ettikleri bunca yolu, bu yolun yörüngesini nasıl hesaplayabiliyorlar? Hayvanların matematiği kullandıklarına dair bunlara benzer daha pek çok örneklendirmeler yapabilirim. Doğamızda var olan matematiği en az kullanan canlılar maalesef biz insanlarız. Güneşin tutulma zamanı, ayın tutulma zamanı, yağmurun ne zaman yağacağı vb. bazı gerçeklere bizler ulaştık ama deprem ne zaman olur bilemiyoruz, demek ki insanoğlu olarak daha ulaşmamız gereken pek çok sonuç daha var. Aslında matematik en basit olduğu yerde en zor olduğu yerde çok daha fazla işimize yarar. Biz profesörler olarak bir çalışma yaptık ve sonucunda bir

‘Altın Oran’a ulaştık. Çevremizi dikkatli incelediğimizde çam kozalağından, brokoliye, ay çekirdeğinden güneş sistemine Allah her yerde bir altın oran kullanmış. Bu aynı simetri her yerde, her sistemde, her düzende mutlaka var. Bu bize matematiğin her yerde simetrisini olduğunu kanıtlayan en kesin oran. Türkler olarak kendimize baktığımızda uzun yıllar boyunca matematik ve fen bilimlerinden uzak kaldığımızı görüyoruz. O dönemlere ait günümüzde varlığı bilinen sadece Asker Hüseyin Tevfik Paşa’nın ‘Lineer Cebir Kitabı’ ve Mehmet Emin Bey’in ‘Theory of Numbers’ isimli iki makalesi var. Matematik ve fen ilminin yasaklandığı dönemlerde halkın yaşadığı sıkıntılara dair pek çok Osmanlıca kaynaklar mevcut, maalesef bu dönem tarihimizde büyük bir kara sayfadır. Burada M.K. ATATÜRK’ün “İstikbal göklerdedir” sözüne değinmek istiyorum. Ulu Önder bu sözü söylerken neyi kastetmiş olabilir? Atatürk burada 3-5 uçağımız daha fazla olsun demek istememiştir. Türk ulusunun gökyüzünün bilinmeyenlerini keşfetmesini ve burada değil orada ilerlemesini dilemiştir. Evrenin sırlarını çözen istikbale de hâkim olur demek istemiştir.” Prof.Dr. H.Hilmi HACISALİHOĞLU, konuşmasının sonunda Dünya’nın tek dile doğru gittiğini vurguladı ve Shakespeare’nin ‘Kendi dilimde bir mendil yazamadan bu dünyadan gidiyorum’ sözüne değinerek her sese bir harfin tekâmül ettiği Türkçe’nin matematik için en doğru dil olduğunu ve pek çok bilimsel çalışmanın bunu doğruladığına değindi. Panelin sonunda konuşmacılara ODÜ Rektörü Prof.Dr. Tarık YARILGAÇ ve Rektör Yardımcısı Prof.Dr. Nuri YILMAZ tarafından teşekkür plaketi verildi.

Kurs İçin Talep Bekliyor

dinleyerek yaptım. Artık başbakanımız çalışan annelere daha kolaylıklar sağlar diye düşünüyorum. Erken emeklilik ve doğum izninin uzun olmasını istiyorum. Belki de bu çoğu insana teşvik olacak. Başbakanımızı dinledik gereğinin kendisinin yapacağını düşünüyorum” diye konuştu. 3 kilo 380 gram olarak dünyaya gelen erkek bebeğe ise Tuncer ismi verildi.

Bir Tuğla da Sizin Katkınız Olsun! Kurtuluş Mahallesi Havva Hatun Cami Yaptırma, Yaşatma, Eğitim ve Kültür Derneği

Dernek Başkanı Zeki Atmaca Tel:0536 362 68 69 Fatsa Finans: 1865383–1 Fatsa Ziraat: 60659792–5001

Ünye Halk Eğitim Müdürü Mahmut Karabulut, vatandaşların talep etmesi durumunda 95 çeşit kurs açabileceklerini söyledi. Mahmut Karabulut, 2011 yılından bu yana açılan ve devam eden kurslar hakkında bilgiler verdi. Vatandaşın talebinin de önemli olduğunu ifade eden Karabulut, vatandaşların talep etmesi durumunda 95 çeşit kurs açabiliriz. İlk olarak 147 kurs açtıküıt. Eğitim öğretim yılı 1 Eylül'de başlar, sonraki senenin 31 Ağustos’un da sonlanır. Biz 1 Eylül’den itibaren kursiyer kayıtlarımızı almaya başladık ve bugüne kadar da 147 adet kurs açtık. Bu kurslara bin 173 erkek, bin 638 bayan olmak üzere toplam 2 bin 811 kursiye-

rimiz kayıt oldu. Kurslar devam ediyor" dedi. Halk Eğitiminin amacının örgün eğitime hiç girmemiş veya örgün eğitimi bitirmiş yetişkin insanlara, onların ilgi istek ve kabiliyeti doğrultusunda kurs açarak bir meslek sahibi yapmak olduğunu hatırlatan Karabulut, " Biz bu amaç doğrultusunda örgün eğitimini tamamlamış kişilerin evde boş durmamaları ve belirli faaliyetlere katılması için çalışmalarımızı yürütüyoruz. Bizim 95 çeşit kursumuz var. Bu 95 çeşit kurslardan mutlaka bir tanesi bizim vatandaşlarımızın ilgisini çeker. Biz ilçemiz de 65 çeşit kurs açtık ama 30 çeşit daha kurs açabiliriz. Yeter ki vatandaş gelsin bizlere talepte bulunsun” diye konuştu.


9

13/12/2012 Perşembe

Hayatın Provası Olmaz Ünye Tarihi

Kimliğine Bürünüyor

Ünyeliler Derneği ÜNDER tarafından düzenlenen Beyoğlu Sohbetleri’nin konuğu Eski Enerji Bakanı Dr. M. Hilmi Güler oldu.

Gecenin ikram sahibi Musa Hamarat’tı Beyoğlu Sohbetleri’ne katılanların tek tek kendini tanıttığı tanışma merasimi sonrasında dernek başkanı Av. Ahmet Yılmaz, Beyoğlu Sohbetlerine katılan Eski Enerji Bakanı M. Hilmi Güler’e teşekkür ederek başladığı konuşmasını şöyle sürdürdü: “ Türkiye’nin en zor bakanlıklarından birinde 6,5 yıl bakanlık yapan, bir çok önemli başarıya imza atan, derneğimizin de üyelerinden olan değerli bir büyüğümüzü misafir ediyoruz. Bugün korumasız bir vaziyette aramıza geldiler. Türkiye’nin bütçesi en büyük bakanlıklarından birinin başında çok önemli mücadeleler veren bir insanın; mütevazi bir şekilde, hiçbir şeyden endişe etmeden, halkın arasında dolaşabilmesi ve bu kişinin bizim ağabeyimiz, hemşerimiz olması gurur verici bir durum.” dedi. Dernek başkanı Av. Ahmet Yılmaz’dan sonra söz alan Dr. M.Hilmi Güler, Beyoğlu Sohbetleri artık herkesin takip ettiği, bildiği, güzel bir faaliyet haline geldi. Burada yaptığınız çalışma

çok önemli. Kendi kimliğinizi, kültürünüzü koruduğunuz gibi Büyükşehirde yaşamanın getirdiği zorlukları da aşıyorsunuz, dedi. Güler,’’Yaşadığımız bu gök kubbe altında Hayatın Provası Olmaz’’ diyerek, insanoğlunun her zaman hazırlıklı olması gerektiğini dile getirdi. Günlük, saatlik, hatta saniyelik bir ömür yaşadığımız bu dünyada her zaman hazırlıklı olmalıyız diyen Dr. Hilmi Güler, Mevla’m herkese aynı zamanı vermiş, onun için bizler zamanı en iyi şekilde değerlendirmeliyiz ve daima dersimize çalışmış olmalıyız diye konuştu. Odalarımızda artık Türkiye haritası değil, Dünya haritası olmalı diyen Güler, ufkumuz geniş ve evrensel olmalı diyerek, geleceğimizi yönetecek gençlerimize çok işler düşüyor. Bizler onlara yol göstereceğiz ve onlar Dünya ekseninde projeler orta-

ya koyarak on yıl, yirmi yıl hatta elli yıl sonrası Türkiye’sinin, yüz yıl sonrası Dünya’sının modelini hazırlamalı dedi. Gecenin ilerleyen dakikalarına kadar süren Beyoğlu Sohbetleri’nin sonunda Ünder Başkanı Av.Ahmet Yılmaz, M.Hilmi Güler’e teşekkür ederek, ÜNDER’İN yayını olan; Fotoğraflarla Ünye Albümü, Ünye Doğumlu Osmanlı Devlet Adamları, Hocaların Hocası Ömer Çam, Ünye Nüfus Defteri kitaplarını hediye etti. ÜNDER’İN, Hattın Mimar Sinan’ı olan Ünyeli Hattat Mustafa Rakım Efendi’nin hatlarından bir kısmının tıpkı basımını gerçekleştirdiğini söyleyen Yılmaz, bu güzel hatları, Kutlukhan Şakir Bey, Zekai Genç Bey, Sabri Bacacı Bey ve Ayhan Doğan Bey Sayın Bakanımıza hediye etsin dedi. Beyoğlu Sohbetleri hediyelerin takdiminden sonra sona erdi.

İkizce’de Kesme Çiçek Yetiştiriciliği İkizce’de alternatif ürün olarak kesme çiçek yetiştiriciliğini yaygınlaştırmak, desteklemek ve teşvik etmek amacıyla bir bilgilendirme toplantısı düzenlendi.

İkizce’de kesme çiçek yetiştiriciliğini yaygınlaştırmak, desteklemek ve teşvik etmek amacıyla Belediye Düğün Salonunda r bilgilendirme toplantısı düzenlendi. Toplantıya Kaymakam Ali Doğan, Vali Yardımcısı Abdullah Demir, Gıda, Tarım ve Hayvancılık İl Müdürü Musa Sağlam, Özel İdare Genel Sekreter Yardımcısı Eyüp Elmas, kamu kurum ve kuruluşları ile sivil toplum örgütleri temsilcileri, esnaflar, İl ve İlçe Müdürlüğünden teknik elemanlar, üreticiler, kesme çiçek yetiştiriciliğine ilgi duyanlar ve öğrenciler katıldı. Toplantıya konuşmacı olarak ihracatçı ve kesme çiçek yetiştiricisi Nizamettin Kalafatoğlu ve Ordulu üretici Feridun Savaşkan davet edildi. Konuşmacılar karanfil yetiştiriciliği konusunda pratik bilgiler vererek bu konuda üretim yapmak isteyenlerin kazanç ve giderlerinden bahsetti. İlimizin kesme çiçek yetiştiriciliği için uygun olduğunu, üreticilerin birlikte hareket ederek standart üretim yaptıklarında ihracat bile yapabileceklerini belirtti. Ayrıca karanfil yetiştiriciliğinde 500 m²’lik bir alandan bir yılda 80 bin -100 bin adet çiçek kesilebi-

“Kadılar Yokuşu’nu tarihi kimliğine tekrar büründürmeye çalışıyoruz. Kadılar Yokuşunda 8 evde çalışmamız devam ediyor.”

leceğini, brüt gelirin 12 bin – 15 bin TL olduğunu, bunun yüzde 40‘ının işçilik, yüzde 20’sinin pazarlama giderleri olduğunu, küçük aile işletmelerinde işçiliğin aile bireylerinden çocuklar ve eşler tarafından yapıldığında işçilik ücretinin kişiye kaldığının altını çizdi. İş sahalarının az olduğu küçük parçalı alanlarda aile bireylerine iş istihdamı sağlanarak aile bütçesine katkı sağlamanın mümkün olduğunu anlattı. Daha sonra kürsüye gelen Kaymakam Ali Doğan, öncelikle bu tür bir üretim hareketini başlatan Ordu Valisi Orhan Düzgün başta olmak üzere, Vali Yardımcısı Abdullah Demir, İl Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü yetkilileri ve İl Özel İdaresi Genel Sekreter Yardımcısı

Eyüp Elmas’a teşekkür etti. Konuşmasında fındıktan artık istenen kârın elde edilemediğine vurgu yapan Doğan, kesme çiçekçiliğin fındıkla beraber götürülebilecek önemli bir ekonomik faaliyet olduğunun, bunun için de İkizce’nin çok müsait bir iklim yapısına sahip olduğunun altını çizerek üretim yapmak isteyen herkesi Kaymakamlık Proje Ofisiyle görüşmeye davet etti. İkizce’de sınai ve tarımsal üretimi artırmak için ellerinden gelen tüm gayreti gösterdiklerini belirten Kaymakam Ali doğan, 500 m²’lik bir alana sahip fakir tüm vatandaşlarımıza Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı kaynaklarını kullanmak için Kaymakamlık Proje Ofisi tarafından proje yapılabileceğini söyledi. Kesme çiçekçilikle ilgili kamu kurumlarının vatandaşın hizmetinde olduğunun altını çizen Sayın Kaymakamımız, İlçe Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü, Halk Eğitim Müdürlüğü, Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı ve Kaymakamlık Proje Ofisinden her konuda yardım alınabileceğini belirtti.

Ordu İl Kültür ve Turizm Müdürü Erkan Güldüren Kadılar Yokuşu, Yalı Kilisesi, Saray Hamamı ve Ünye Kalesi’nin son durumlarıyla ilgili verdiği bilgide, “Bu tarihi yerlerle ilgili çalışmalarımız sürüyor. Ünye tarihi kimliğine bürünüyor” dedi. Ünye’nin Karadeniz Bölgesi’nde turizmin giriş kapısı olarak nitelendiren Gülderen, “Ünye’yi önemsemek turizmi önemsemek demektir. Dolayısıyla bizim Ünye’ye bakışımız o anlamda çok önemli” diye konuştu. Gülderen, “Ünye’nin hak ettiği payı turizmden alacak diye düşünüyorum. Ancak Ünye’nin konaklama sayısında bir azlığı var onu telafi etmesi gerekir. Şu anki yatak kapasitesini en azından 3-4’e katlamak zorundadır. Ünye’nin kongreye hizmet edebilmesi için bir 4 yıldızlı otelin, 5 yıldızlı otelin olması gerekir. Onun yanında yine butik otellerin mutlaka olması gerekir. Her alıcıya uygun bir yatak arzının Ünye’de sağlanması gerekir.” Diyerek yatak kapasitesinin arttırılması gerektiğini söyledi. Ordu İl Kültür ve Turizm Müdürü Erkan Gülderen, gazetemize yaptığı açıklamada Ünye’de devam eden tarihi ve kültürel çalışmalara ilişkin bilgi verdi. Konaklama sayısı az Ünye ilçesi’nin Karadeniz Bölgesi’nin giriş kapısı olduğu için ayrı bir önem taşıdığını vurgulayan Gülderen, “Buradaki kapıyı açan kişi hangi yüz ifadesiyle bu kapıyı açarsa bundan sonraki misafirlik süresi Karadeniz’de bir o kadar uzun olacaktır. Buradaki ilk karşılaşma bizim için çok önemlidir” dedi. Gülderen, Ünye’nin Ordu’dan da önce pansiyonlarıyla kendisini turizme hazırlayan bir ilçe olduğunu belirterek, “Eski konakları ile diğer ilçelerde olmayacak kadar fazla kültürel envanterine sahip bir ilçe Ünye” diye konuştu. “Ünye’yi önemsemek turizmi önemsemek demektir “diyen Gülden, açıklamasında şunları kaydetti: “Bizim Ünye’ye bakışımız o anlamda çok önemli. Burada belli bölgelerde turizmi gelişim bölgesi içerisinde olan ya da kentsel planlamanın içerisinde turizm ağırlıklı olan merkezi de var. Müze ev bile sivil toplumun önderlik ederek ortaya koyduğu bir çalışma, kültürel birikimin sonucu. Dolayısıyla Ünye’yi bu giriş kapısı olması ya da turizm kültürü geçmişi olması nedeniyle çok önemsiyoruz. Hak ettiği payı da turizmden alacak diye düşünüyorum. Ancak Ünye’nin konaklama sayısında bir azlığı var onu telafi etmesi gerekir. Şu anki yatak kapasitesini en azından 3-4’e katlamak zorundadır.

Ünye’nin kongreye hizmet edebilmesi için bir 4 yıldızlı otelin, 5 yıldızlı otelin olması gerekir. Onun yanında yine butik otellerin mutlaka olması gerekir. Her alıcıya uygun bir yatak arzının Ünye’de sağlanması gerekir.”

Tekrar hamam olarak kullanılabilir, kent müzesine dönüşebilir ya da el sanatlarının satışının yapıldığı bir mekân haline dönüşebilir. Yaşayan mekân, sürekli girilip çıkılan yer olmasını istiyoruz” dedi.

Kadılar Yokuşu tarihi kimliğine tekrar bürünecek Gülderen, Ünye’de devam eden tarihi ve kültürel çalışmalara ilişkin bilgi verdi. Kadılar Yokuşu’nda restorasyon çalışmasının devam ettiğini belirten Erkan Gülderen, “Kadılar Yokuşu’nu tarihi kimliğine tekrar büründürmeye çalışıyoruz. Kadılar Yokuşunda 8 evde çalışmamız devam ediyor. Bir süre bir boşluk verilmişti, ancak tekrar çalışmalara başlandı. En son pencereler ve kapıları takılarak iş bitirilecek. Bundan sonraki süreçte zemin ya da sokak aydınlatmalarıyla ilgili çalışmalar devam edecek. Kadılar Yokuşu çalışmasıyla birlikte Kazancılar Caddesi girişinde soldaki ilk binanın restorasyonunu da yaptık. Bundan 2 yıl önce trafik komisyonundan Kazancılar Caddesi’nin trafiğe kapatılması ile ilgili bir karar çıkmıştı. Oradaki esnafta mekânlarına biraz daha çeki düzen vererek orayı bir alışveriş sokağı haline dönüştürebilir. Çünkü hemen ilerideki Orta Caminin giriş kapısı tescilli bir yapı. Tescilli yapıdan, tarihi dokudan Kadılar Yokuşu’na kadar oralar tarihi bir mekân olarak düzenlenecek” diye konuştu.

Yalı kilisesinin projeleri hazır Yalı Kilisesi projesine ilişkin Gülderen, şunları kaydetti: “Yalı Kilisesi projemizi hazırlattık, hatta proje kuruldan onaylandı. Ancak projenin uygulanabilmesi için bitişiğindeki arsa sahiplerinden muvafakat alınması gerekiyor. Çünkü bizim yaklaşık yarım metre oradaki arsanın içerisinde kıyı kenar çalışması, cephe, çevre dönme işi yapmamız lazım. Muvafakat alma işlemleri de başladı. Onlardan muvafakati alınca artık uygulamaya başlayacağız. Oradaki hedefimiz de yaklaşık 150-170 kişilik konferans verilebilecek, elektronik ses olmadan dinletileri takip edebildikleri bir kültür merkezi haline dönüştürmek.”

Saray Hamamı proje ihaleleri devam ediyor Ünye’de tarihi Saray Hamamı’nın kamulaştırmasının yapıldığını, ancak şimdiye kadar buraya bir fonksiyon verilemediği için çalışmalara başlanılamadığını belirten Ordu İl, Kültür ve Turizm Müdürü Erkan Gülderen, “Saray Hamamı’nın ne yapılmasıyla ilgili Ünye kamuoyunda çeşitli araştırmalar yaptık. Çok kısa süre içerisinde proje ihalesine çıkacağız. Aslına uygun projesi gerçekleştikten sonra buraya bir fonksiyon verilebilir.

Ünye Kalesi, Ünye Belediyesi’ne devrolacak Ünye Kalesi’nin son durumuna ilişkin Gülderen, şu bilgiyi verdi: “Ünye Kalesi’nin birinci etap çalışmaları bundan 2 yıl öncesi tamamlandı. Trabzon Rölöve ve Anıtlar Kurumu bu işin kontrolünü yapıyordu, orada bir sıkıntı oldu, fakat o sorun şimdi çözüldü. Bu arada Ünye Belediyesi’nin Ünye Kalesi’nin belediyeye devri konusunda bir talebi var, bakanlıkta uygun görüş verdi. Bu kez orman işin içine girdi. Karadeniz’de elimizi kolumuzu bağlayan bir konu mülkiyet konusu. Kale’nin içerisinde şahıs mülkiyeti var, orada sadece 2 parsel devlete ait. Bunlardan biri Orman Genel Müdürlüğü’ne ait. Orman oranın kendisinin olduğunu söylüyor ama oranın bir orman vasfı yok, onun da yazışmaları sürüyor. Belediyeye devri olur. Çünkü belediyeler daha kolay temizliğini yapabilir, hizmetini verebilir, bizde destek oluruz” (ünyekent)


Cumartesi günü yapılan haftanın açılış maçı gollü başladı Kuzey Fırtınası Sözel Tayfa’ yı 7- 6 mağlup ederek geçen haftaki mağlubiyeti unutturdu.

SP R

Potanın Melekleri Mersin Yolcusu

Uğurlu Turnuvada 2. Hafta

Fatsa Market sponsorluğunda Fatsa Uğur Dershanesi’nin düzenlediği sınıflar arası futbol turnuvası tüm hızıyla devam ediyor. İkinci hafta maçlarında da heyecan doruktaydı. Cumartesi günü yapılan haftanın açılış maçı gollü başladı Kuzey Fırtınası Sözel Tayfa’ yı 7- 6 mağlup ederek geçen haftaki mağlubiyeti unutturdu. Gecenin 2. maçında Meslek United ile Seferoğulları karşı karşıya geldi. 3-3 berabere biten maça Meslek United’in kalecisinin ve Seferoğulları’nda oynayan Uğur dershanesi coğrafya öğretmeni Mustafa Çamyar’ın attığı goller damgasını vurdu. Dershanenin geçen seneki turnuva şampiyonu Transformatörler 2. maçlarında Ömer’in kareköklerini 5-1 lik net bir skorla yenip maç fazlası ile grup birinciliğine oturdu. İkinci maçlarına çıkan Eski Dokuzlar, İlk maçlarına

çıkan Ostrogotlar karşısında 2- 0 öne geçmelerine rağmen farkı koruyamayarak 3- 2 geri düştüler. Son dakikalarda attıkları golle maçı 3-3 berabere bitiren Eski Dokuzlar grupta ilk puanlarını aldılar.

Türkiye Kadınlar Basketbol 2.liginde şampiyonluk mücadelesi verem Orduspor Bayan Basketbol takımı ligdeki 8.maçını Cuma günü deplasmanda Mersin Üniversitesi ile saat 16.00’da karşı karşıya gelecek. Türkiye Kadınlar Basketbol 2.lig B grubunda şampiyonluk mücadelesi veren temsilcimiz grubunda 13 puanla ikinci sırada yer alıyor. 27 takımın 3 grupta dokuzarlı takımla mücadele ettikleri 2.lig bayanlar B grubunda oynadığı 7 karşılaşmadan 6 galibiyet 1 mağlubiyet alan temsilcimiz Cuma günü grupta 11 puanla 5.sırada bulunan Mersin Üniversitesine konuk olacak. Türkiye Kadınlar Basketbol 2.lig A grubunda Konak Belediye ve Nallıhan takımları oynamış oldukları 7 karşılaşmayı da kazanarak ilk 2 sırayı paylaşırlarken, B grubunda 7 maçını da kazanan

Bursa Büyükşehir Belediyespor grupta yenilgisiz yoluna devam ederken Orduspor 6 galibiyet 1 yenilgi ile toplamış olduğu 13 puanla ligde ikinci sırada yer aldı. C grubunda ise oynamış olduğu 8 karşılaşmayı da kazanarak yoluna firesiz devam eden Çankaya Üniversitesi, 2.ligde 735 sayı ile rakip potalara en fazla sayı gönderen takım oldu. Gruplarda ilk 3 sırayı alan takımların Play-Off sistemi ile yapacakları maçlar sonrasında 4 takım 1.lig şampiyonluğu için kozlarını paylaşacaklar. “Mersin’e galibiyet için gidiyoruz” Orduspor yönetim kurulu üyesi Akın Çiçek, 14 Aralık 2012 Cuma günü deplasmanda oynayacakları Mersin Üniversitesi maçına kazanmak için gideceklerini söyledi. Amatör işlerden sorumlu

ve aynı zamanda basketbol branşının da sorumlusu olan Çiçek,”Orduspor bayan basketbol takımı olarak geçen yıl kıl payı kaçırdığımız şampiyonluğu bu sezon kaçırmak istemiyoruz. Bu doğrultuda çalışmalarımı yaptık ve sezon öncesi kadroyu güçlendirdik. Oynamış olduğumuz 7 karşılaşmadan 6’sını kazanıp sadece grup lideri Bursa Büyükşehir Belediyespor maçında talihsiz bir yenilgi aldık. O maçı bir kaza olarak yorumladık. Artık bu saatten sonra kaza yapmamak için sporcularımız ile birlikte el birliği yaparak çalışıyoruz. Devre arasında takıma yapacağımız birkaç takviye ile geçen yıl kaçırdığımız şampiyonluğu Ordu iline yaşatacağımızın buradan müjdesini veriyorum diyen Çiçek, bu şampiyonluğu hep birlikte yaşamak için taraftarlarımızın desteğini istiyoruz” dedi.

Gençlik Merkezi Liselerde Ordu Lisesi Avantaj Yakaladı Ordu Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürlüğü Gençlik Merkezi, Gençlik ve Spor Bakanlığı tarafından düzenlenen proje ve faaliyetleri gençlerle paylaşmaya devam ediyor.

Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürlüğü Gençlik Merkezi çalışanları Ordu Teknik ve Endüstri Meslek Lisesinde öğren-

cilerle bir araya geldi. Ziyarette Okul Müdür Gökhan Melikoğlu öğretmenler Bünyamin Kıvılcım, Erhan Çiftci, Akın Altuntaş

ve öğrenciler hazır bulundu. Teknik ve Endüstri Meslek Lisesi konferans salonunda gerçekleşen sunuma yaklaşık 160 öğrenci katılırken Gençlik çalışanları Tuğçe Özcanlı ve Nurhan Kömür gençlere bakanlığımızın proje ve faaliyetlerini ve gençlik merkezimizi hakkında bilgi verdiler. Sunum Bakanlığın tanıtım videosu, gençlik kampları slayt gösterisi, kamplardan kareler “Seyyah UluÇınarın İzinde Hareketlilik” ve “Kuşaklar Buluşuyor” projeleri tanıtımı yapılarak gerçekleştirdi. Öte yandan Gençlik Merkezi bakanlığın proje ve faaliyetlerini diğer lise ve orta öğretimlerde de devam edecektir.

2012 – 2013 Okul Sporları Liseli Genç Erkekler Basketbol müsabakaları oynanan yarı final maçıyla devam etti. 07.12.2012 tarihinde sona eren Liseli Genç Erkekler Basketbol grup müsabakalarının ardından ilk sırayı alan takımların karşı karşıya geldiği grup müsabakalarının ilki Ordu Lisesi ile Ordu Anadolu Lisesi takımları arasında saat 12:00’de Atatürk Spor Salonunda oynandı. Karşılaşmayı Ordu Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürü Ömer Yılmaz, Ordu ASKF Başkanı Zafer Öztürk ve çok sayıda öğrenci takip etti. Ordu Lisesi sahaya Özgürcan, Taha, Buğra, Buğracan ve Emre ilk beşiyle çıkarken Ordu Anadolu Lisesi ise Zafer, Barkın, Andaç, Yağız Alp ve Ege Mert ilk beşiyle çıktı. Son derece çekişmeli geçen karşılaşmanın ilk periyodunu 21-19 önde ta-

mamlayan Ordu Lisesi rakibini 56-33 mağlup ederek önemli bir avantaj elde etti. Alınan bu sonucun ardından A grubu bi-

rincisi Ordu Lisesi ile C grubu birincisi Ordu Atatürk Anadolu Lisesi Atatürk Spor Salonunda karşı karşıya gelecekler.


Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.