MİR KUZEY 281 SAYI

Page 1

Vali Düzgün; “Basın Kamu Hizmeti Yapıyor”

Ordu Ziraat Odası’nı Perşembe’ye Bağladılar

Oğuz Gürsoy: “265 Bin Ton İç Fındık İhracatı Gerçekleşti”

Katılımcı ve çağdaş demokrasinin vazgeçilmez unsurlarından olan basın; kamuoyunu bilgilendirmek, vatandaşlarımızla kamu kurumları arasındaki ilişkilerin

Türkiye Ziraat Odaları Birliği’nin (TZOB) Ordu Ziraat Odası’nı kapatarak Perşembe Ziraat Odası’na bağlanma kararı alması üzerine basın toplantısı düzenleyen eski Ordu

Fındıkta dünya üretim ve ticaretinin büyük bölümünü elinde bulunduran Türkiye, 2012 yılında tüm zamanların rekoruna imza atarak 265 bin ton iç fındık ihracatı

05

04

09

KUTLU OLSUN

www.gazetekuzey.com

Ordu’da 227 Eczane Var 10 OCAK 2013 Perşembe

GÜNLÜK

TARAFSIZ SİYASİ GAZETE

YIL: 1 SAYI: 281

FİYAT: 50 KR.

24. Bölge Ordu Eczacılar Odasına kayıtlı olarak Ordu il genelinde 227 eczane bulunduğu açıklandı. 05

Karanlıkta Kaldılar Basın Milletin Gözü Kulağı

AK Parti Ordu milletvekili İhsan Şener, “10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü” dolayısıyla bir mesaj yayınladı. Şener mesajında,” Basın mensupları, görevlerini ifa ederken kişilerin temel hak ve hürriyetlerine saygılı olmalı ve meslek etiğini her şeyin üzerinde tutmalıdırlar.” dedi. 7’DE

20 fabrikanın faal olduğu Fatsa Organize Sanayi Bölgesi’nin yüksek gerilim hattında hava muhalefeti nedeniyle yaşanan elektrik kesintisinin Pazartesi akşamından bu yanan devam etmesi firmaları isyan ettirdi.

“Gönül Elçileri” Projesi Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı tarafından hazırlanan ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan’ın himayelerinde gerçekleştirilen “Gönül Elçileri” projesinin aileleri bilgilendirme toplantısı Ordu Kültür ve Sanat Merkezi’nde(OKSM) yapıldı. 3’TE

“3 Gündür Elektriğimiz Yok”

“Zararımız 45 Bin TL”

Ekip Tekstil sahibi Mehmet Özkan, “Yüksek gerilimin teli kopunca Organize Sanayiye gelen elektrikler kesilmiş. Bugünle beraber 3 günden beri elektrikler yok. Bazı fabrikalar jeneratör kullanıyor.”

Fabrika Müdürü Turgay Arslan ise Pazartesi günü saat 17.00 civarında elektrik kesildikten sonra Samsun Çalık Yedaş’ı aradıklarını ifade ederek, “Yüksek gerilimde bir hata olduğunu söylediler.” 7

Ders Çalışmayı Ertelemeyin

Atatürk ilkokulu’ndan Kampanya Rekoru

ORKAP Eğitimleri Devam Ediyor

Ulubey, 3 Gündür Elektriksiz Çalık YEDAŞ, Ulubey ilçe köylerine 3 gündür elektrik veremiyor. Belediye Başkanı Akif Atlı, “Pazartesi gününden bu yana köylerde elektrik yok” dedi. 4’TE

öğrencileri kendi okullarında ve mahallelerinde atık pillerin zararlarına ilişkin bilgilendirmelerde bulunarak Fatsa’da neredeyse bir yıldır çöpe ve yere atık pil attırmayarak 870 kg atık pil topladılar. 7

Sema Hukuk ve Tahkim Derneği organizesinde “Suça Uzak ve Topluma Yakın Gençlik Projesi” kapsamında pilot okul olan Atatürk Anadolu Denizcilik Meslek Lisesi’nde çeşitli konularda seminerler veriliyor. 9

Turan Öztürk

Ordu Muhtarlar Federasyonu Kuruluyor 22 Aileye Prefabrik Ev Yaptırıldı

Muhtarlar Konfederasyonu Genel Başkanı Hüseyin Akdeniz, Ordu’da 19 ilçe Muhtarlar Derneğini tek çatı altında toplayacak ‘Ordu Muhtarlar Federasyonu’ kurulması çalışmalarına başladıklarını açıkladı. 08

İkizce Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfınca, Sosyal Yardımlar Genel Müdürlüğü, Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışmayı Teşvik Fonu kaynakları kullanılarak yürütülen barınma yardımları kapsamında 22 aileye Prefabrik ev yardımı yapıldı. 05

Ordu’da Baca Yangını

En Çok Minibüsçüler Etkilendi

Kömür ve Kabuk Fiyatları

Ordu’da meydana gelen baca yangınına itfaiye müdahale etti. Edinilen bilgilere göre, Ordu Bucak Mahallesi’nde Adnan Uzunlar’a ait binadan yükselen dumanı gören komşuları, uzunlar ailesini ve itfaiye ekiplerini

Ordunun yüksek kesimlerinde etkili olan kar yağışı en çok minibüs esnafını olumsuz etkiledi. Kabadüz Taşıyıcılar Kooperatif Başkanı Süleyman Kahveci, kar yağışının

Kış şartlarının etkisini iyiden iyiye hissettirdiği şu günlerde evlerimizi ısıtan odun, kömür ve kabuk fiyatlarında artış değil, azalma olduğu gözlendi. Ünye’de sobalarımızı

03

03

06

Yrd. Doç. Dr.

Satırbaşı

Ordu Belediyesinin ORKAP ile ilgili sürdürdüğü bilgilendirme çalışmaları devam ediyor. Ordu Belediyesi tarafından yürütülen ve evsel atıkların ev ve işyerlerinde ayrıştırılmasını hedefleyen çalışma aralıksız devam ediyor. Bu doğrultuda Ordu Belediyesi, Ordu Özel Altaş Koleji ilkokulu birinci sınıf öğrencilerine bilgi sunumu yaptı. 8’DE

Atatürk İlkokulu öğrencileri 2012 yılında 870 kg atık pil toplayarak bir rekora imza attılar. Fatsa Belediyesi’nin düzenlediği pil toplama kampanyasına katılan Atatürk İlkokulu öğretmen ve

Ahmet FİDAN Analitik ve Sistematik Açıdan Denetim ve Türleri

03


2 TÜRKİYE PARA PİYASASI

4,35

ALIŞ

GİRESUN

4,90

EURO

2,31

TRABZON

4,30

DOLAR

1,76

ORDU’da BUGÜN HAVALAR NASIL?

TÜRKİYE ALTIN PİYASASI

Hava Durumu

ORDU

SATIŞ 2,32

24 AYAR ALTIN (GRAM)

1,77

ÇEYREL ALTIN

94,90 152,25

keşke kendimi çekebilsem

Kar Yağışlı EN DÜŞÜK : 0 C EN YÜKSEK : 3 C

ORDU NAMAZ VAKİTLERİ İmsâk: Güneş: Öğle: İkindi: Akşam: Yatsı:

05:13 06.46 11:43 14:05 16:28 17:53

Haydi güle güle sana abi

TE

BE

SS

Ü M

Ekonomi

Yüzde 50 Randımanlı Kabuklu Fındık

Namaz Vakitleri

10/01/2013 Perşembe

caddede kahvaltı güzel oluyor

Günün Fıkrası Bir gün tombul bir hatun alış verişini yapar ve sonrasında da elinde poşetlerle yürüyemeyeceğini anlar. Poşetler elinden bırakmış bir şekilde minübüsçülerin geçtiği bir durakta beklerken, bir minübüs geçiyormuş dur işareti yapan hanfendi, minübüsçü hemen hanfendiye karşı avucunu kapatıp açmış hanfendi de hemen kolunu uzatmış baş parmanı işaret parmağı ile orta parmak arasına alarak işrati yapmış. Minübüsçü hemen sinirlenip fren sıkıp durmuş ve hızlı hızlı yürümüş minübüsçü; - Napıyon sen ya demiş.... hanfendi hemen; - Sen ne yapıyorsun demiş... münübüsçü ben size içerisinin dolu olduğunu el işaretiyle belirttim; demiş Hanfendi; - Bende size beni araya sıkıştır, diye el işareti yaptım demiş....

Şifalı Bitkiler Bırak şu işleri basın yaa

Saç Kepeğine Çözüm Kepekleriniz sizi çok rahatsız ediyorsa bu yöntemle onlardan kurtulabilirsiniz.Başta kanser olmak üzere, kansızlık, böbrek taşı, romatizma, varis gibi birçok hastalığın tedavisinde kullanılan ısırganotu, sorunlu saçların da ilacı. Isırganotu, sağlığımız üzerindeki yararlarının yanı sıra; ergenlik sivilcelerini yok ediyor, saçları canlandırıyor dökülmesini önlüyor, sıkılaştırıyor ve kepeği gideriyor.

1- Yarım litre taze kaynatılmış su içine, 5 poşet ısırganotu çayını ilave edin. Kabın ağzını kapatın ve 5-10 dakika demlendirip, soğutun. Elde ettiğiniz bu infüzyonu saçlarınızı yıkayıp duruladıktan sonra durulama suyu olarak kullanın. Saç diplerine yapacağınız masaj, zaman içinde saç kaybını önler, saçları güçlendirir ve kepek oluşumuna engel olur. Ayrıca bu infüzyonu tonik olarak kullandığınızda cildiniz de sıkılaşır.

10/01/1900 Dünya Şampiyonu, Pehlivan Kara Ahmet, “Şampiyonlar Şampiyonu” ünvanını aldı. 10/01/1921 1. İnönü Zaferi; Albay İsmet Bey komutasında Türk ordusu, Yunan ordusu ile, İnönü’de karşı karşıya geldiler. Yunan ordusu yenildi.

2- 100 gram dulavrat otu kökü, 100 gram ısırganotu kökü ve 60 gram simsir ağacı yaprağını iki litre sirke içine bırakın. Bitkileri sekiz gün sıcak bir yerde dinlendirdikten sonra süzün. Elde edeceğiniz sıvıyla kafa derisine masaj yapın. Düzenli olarak yapacağınız masaj sayesinde saçlarınız kısa zamanda eski gücüne kavuşacak.

4- Kafa derisi kaşıntısına karşı ¼ litre elma sirkesi kaynama derecesine kadar ısıtın (ama kaynatmayın) ve içine 1 avuç dolusu ısırganotu yaprağı ekleyin. 15 dakika demlendikten sonra süzün, saçlarınızı bu suyla durulayın ve kafa derisine masaj yapılır.

10/01/1863 Dünyanın ilk metrosu olan Londra metrosunun ‘’Metropolitan’’ adı verilen ilk hattı açıldı.

Bizden oyun bu kadar

ISIRGAN OTUYLA KEPEK NASIL GİDERİLİR?

3- Kepeğe karşı 2 bardak dolusu kaynar derecedeki suya 1 tatlı kaşığı dolusu ince kıyılmış hindiba çiçeği(sarı saçlara), veya bir tatlı kaşığı dolusu ince kıyılmış ısırganotu yaprağı(kumraldan esmere kadar) ekleyin ve soğuyana kadar demlenmeye bırakın. Sonra süzün ve saçlarınızı durulanırken, kafa derisine de hafif masaj yapın.

Tarihte Bugün

Biz nerede nasıl olacağımızı biliriz

10/01/1933 İspanya’da ayaklanmalar yaygınlaştı; sıkıyönetim ilan edildi.

Müdür nereye bakıyon sen

10/01/1945 Anayasa dilinde yeni Türkçe kelimelerin kullanılması kabul edildi. 10/01/1946 Gazeteciler Cemiyeti (Ankara) kuruldu 10/01/1961 Çalışan Gazeteciler Bayramı kutlanmaya başladı.

bu adam nereye bakıyor gibi oldu

10/01/1984 Kürtaj yasallaştı.

sesi ayarlim bari

10/01/1988 Yurtdışında basılan 440 yayının ülkeye girmesi yasaklandı.

Bu sayfamızda yer almak istiyorsanız, sizde fotoğraflarınızı gönderin... tebessum@gazetekuzey.com

10/01/1989 Cumhurbaşkanlığı ve Başbakanlık Muhabirleri Derneği kuruldu.

KOÇ

BOĞA

İKİZLER

YENGEÇ

ASLAN

BAŞAK

TERAZİ

AKREP

YAY

OĞLAK

KOVA

BALIK

21 Mart - 20 Nisan

21 Nisan - 21 Mayıs

22 Mayıs - 21 Haziran

22 Haziran - 23 Temmuz

22 Temmuz - 23 Ağustos

24 Ağustos - 23 Eylül

24 Eylül - 22 Ekim

23 Ekim - 22 Kasım

23 Kasım - 22 Aralık

23 Aralık - 20 Ocak

21 Ocak - 18 Şubat

19 Şubat - 20 Mart

Çalıştığınız iş yerinde birçok değişim gündeme gelecektir. Kariyerinizi sorgulamak ve kendinizde kusur bulmak yerine değişen şartlara ayak uydurmaya çalışmalısınız. Lehinize gelişecek olaylar sizi sevindirecektir. Acele etmeden sabırlı davranırsanız, kazanan sizi olacaksınız. Venüs yay burcunda ilerlemesinden çok etkilen kişi olarak, değişimler kapınızda.

Kariyerinizle ilgili hedeflerinizi en iyi ne şekilde saptayabilme becerisine sahip olacaksınız. Koşullarınızı doğru bir şekilde yönlendirmelisiniz. Ciddi ve sabırlı bir çalışma içine gireceksiniz. İlginç aşk gelişmeler sizi bekliyor. Seyahatlere ve tatiller sürprizleri de beraberinde getirecek. Evli olanlar eşleriyle iletişimlerinde daha özenli olmaları gerekiyor. Bazı olaylar kafanızda netleşecek.

Bazı kararlarınızı ertelememelisiniz. Söz verdiğiniz olaylara nedensiz bir sıkıntıyla yaklaşıyorsunuz. Olumlu dengelerinizi korumak uğruna, taviz vermekte istemiyorsunuz. Her konuya farklı bir parantez açarken, kendinizi ve zihninizi yoracak, düşüncelerle yoğuruyorsunuz. Enerjinizi dağıtmaktan vazgeçmelisiniz. Baş ağrılarınız olabilir.

Eşinizi ve sevgilinizi özgür bırakın ve sosyal yaşantısına eşlik etmeye çalışın. Hayal kırıklıkları size göre değil. Aşkın önemli olduğu bir dönemdesiniz. Sevdiğiniz kişinin eleştirici yönleri canınızı sıkabilir. İlişkinizi gözden geçirmeniz gerekecektir. Mükemmele kavuşmak zaman alacaktır. Kendinize sorduğunuz sorular çok önemli unutmayın.

Çevrenize oldukça çekici geleceksiniz. Eşiniz veya partnerinizden beklediğiniz ilgiyi fazlasıyla görecek ve mutlu olacaksınız. Aşkta güç savaşına girmeyin. Bugün, Daha çok çevresel ilişkilerinizle gündeme geleceksiniz. Sosyal amaçlarınızı doğru kullanacaksınız. Rejiminize ve diyetinizi dikkat edinç Yürüyüşler yapın. Bünyenizi fazla yormamalısınız.

Kariyerinizle ilgili planlarınızı doğru kullanmalısınız. Ertelediğiniz işler yeniden gündeme gelecektir. Kendinizle ilgili yapacağınız değişimlerde, yaşayacağınız gecikmeleri sorun yapmamalısınız. Sonuçlar lehinize gelişecektir. Sağlığınız, moralinizin iyi olmasına bağlı. Bugün kendinizi mutlu hissetmek istiyorsanız yeni bir şeyler bulmalısınız.

Farklı yaşamak istiyor ve bunu başaramayınca öfkenizi çevrenizden çıkarıyorsunuz. Aşk hayatınızda romantizm doruğa çıkacak. Bekarlar için büyük fırsatlar söz konusu.-İş hayatınızda, kariyerli kişilerden alacağınız destek sayesinde başarılı performanslı bir dönem geçireceksiniz. Detaylara önem verin.

Bu dönem, iş imkanlarınızı çoğaltacak. İş seyahatleri yapacaksınız. Terfiler ve maaş artışları söz konusu olacak. Tüm bunlar sizin beklediğiniz durumlar olduğu için her şeye hazırlıklısınız. Ev değiştirebilirsiniz. Aşk konusunda, hemen karar vermeyin ve kendinize zaman tanıyın.Evliler ilişkilerini yenileyecekleri mutlu bir dönem başlıyor.

Ay’ın burcunuzda ilerlemesiyle, duygusal hayatınızda dalgalanmalar söz konusu. Engellerden nefret etmenize rağmen, sözel olarak kendinizi yeterince ifade edemediğiniz için, çevrenize çok çabuk kırılabiliyorsunuz. Oysa, içinizde bir çok kimsede olmayan saklı bir enerji var. Birlikte olduğunuz kişinin duyguları sizin daha da, coşkulu olmanızı sağlayabilir.

Maddi durumunuz iyi görülüyor. Yeni tanışacağınız kişilerin, çevresel faktörlerinden beklenmedik bir şans kapınızı çalabilir. İlişkilerinizi doğru alanlarda kullanmanız gerekiyor. İçinizdeki güvensizliği yenmenin ve yaşama bakış açınızın değişmesi gerektiğiniz biliyorsunuz. Enerjinizi yükseltmek, sizin doğal kaynaklarınızı kullanmaya bağlı.

Her konuda farklı düşünüyorsunuz. Sizin aklınıza gelenler, orijinal ve yaratıcı. İş arkadaşlarınızla yaşadığınız tezatlara aldırdığınız yok. Olaylara yaklaşımlarınız sizi ilginç noktalara getiriyor. Bugün duygusal yönlerinizle akılcılığınızı, kombine kullanacaksınız. Size kazanç olarak dönüşecek, bir çok faktör bir araya geliyor.

Hayatınızla ilgili yaşayacağınız değimlere hazırlıklı gireceksiniz. Beklediğiniz durumlar sizi şaşırtmayacaktır. Sosyal becerinizi arttırmak ve elinize geçecek fırsatları başkalarına kaptırmamalısınız. Kişiselliğinizin güçlenmesiyle iş hayatınızda çevrenizdeki kişilere meydan okuyan bir tavır sergileyebilirsiniz. Tepkiselliğinizi ılımlı kullanmanızda yarar var.


3

Ordu’da “Gönül Elçileri” Projesi Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı tarafından hazırlanan ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan’ın himayelerinde gerçekleştirilen “Gönül Elçileri” projesinin aileleri bilgilendirme toplantısı Ordu Kültür ve Sanat Merkezi’nde(OKSM) yapıldı.

Toplantıya Vali Orhan Düzgün, eşi Gül Düzgün, Belediye Başkanı Seyit Torun, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı Çocuk Hizmetleri Genel Müdürü Abdülkadir Kaya, Cumhuriyet Başsavcısı Metin Uslu, Adalet Komisyonu Başkanı Bahattin Akkan, Bölge İdare Mahkemesi Başkanı Ayfer Buğur, Vali Yardımcıları Salih Yüce, Abdullah Demir, Niyazi Erten, Mahmut Ağbal, Yemen Bayrak, İl Emniyet Müdürü Hakan Kırmacı, İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Selami Aydın, Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürü Murat Yıldırım, STK temsilcileri ve gönül elçileri katıldı. “Gönül Elçileri” projesinin aileleri bilgilendirme toplantısında bir konuşma yapan Vali Orhan Düzgün “Sosyal devlet olmanın gereği olarak dezavantajlı durumdaki vatandaşlarımızın problemlerin çözümüne katkıda bulunmak, refah seviyesini yükseltmek, onlara daha insani bir yaşam kazandırmak amacıyla kamu kuruluşları tarafından bazı hizmetler yürütülmektedir. Devletimiz çocuk yuvası, yetiştirme

yurdu, huzurevi, kadın konuk evi, çocuk evi, rehabilitasyon merkezi gibi sosyal hizmet kuruluşları veya zor durumda ve ihtiyaç sahibi olan vatandaşlarımıza ya da yakınlarına yapılan yardımlarla engellilerimizin yoksullarımızın, kadınlarımızın, çocuklarımızın, yaşlılarımızın ve şehit aileleri ve gazilerimizin yanında olmaya çalışmaktadır. Sahip olduğumuz maddi imkanlar ve kuruluşlarda çalışan personel ve uzmanlarımızın gayretlerinden onlara manevi destek olmaya çalışmaktadır” dedi. Vali Orhan Düzgün, “Aralık ayında başlayan Gönül Elçileri projesinin ben bu yoğun katılımla güzel bir karşılık bulduğunu görüyorum. Bundan sonra da değişik programlarda sizlerle bir araya gelerek bu projeyi daha çok yaşatmak, toplumun değişik kesimlerine yaygınlaştırmayı hedefliyoruz. ‘Toplum Kalkınmasında Gönül Elçileri’ projesiyle koruyucu aile, kuşaklar arası uyum ve kaliteli yaşlanma, engelli ve hizmetlere erişim, yoksulluk kadın gibi konularda projeler

yürütülecektir. Koruyucu aile devletimizin yurtta, yuvadaki çocuklarımıza sağladığı imkanların yanında aile ortamını, aile sıcaklığını çocuklarımıza sağlamaktır. Koruyucu ailelerimizle Emekliyiz Gönüllüyüz projesinde görev alanlara katkı verenlere teşekkür ediyorum. Emekliyiz Gönüllüyüz projesi kapsamında da başta emekli öğretmenlerimiz olmak üzere, emekli vatandaşlarımız özellikle yurt ve yuvalardaki çocuklarımıza destek olmak, onların derslerinde, eğitimlerinde, kişilik gelişimlerinde destek olmak amacıyla bir proje başlatılmıştı. Geçtiğimiz yıl 12 emeklimiz bu konuda bize destek vermişti. Bu yılda ona yakın vatandaşımız bize desteğini sürdürmekte. Bu sayının giderek artacak olması da bu yoğun katılımız bizler adına gurur verici” şeklinde konuştu. Sevgi Evleri ile ilgili de bilgi veren Vali Orhan Düzgün şöyle devam etti: “Koruyucu aile dışında başlatılan farklı bir projeyle çocuklarımızı yetiştirme yurtlarından, çocuk yuvalarından Sev-

gi Evleri olarak isimlendirilen bir sisteme taşımış bulunuyoruz. İlimizde de bugüne kadar 9 adet sevgi evi açıldı. Bu çocuk evlerinde de 5-6 çocuğumuz yine vatandaşların yaşadığı konutların arasında bir ev kiralanarak, başlarında çocuk bakımı ve ev ekonomisi konusunda gerekli eğitimi almış ev anneliği ya da ev babalığı yapabilecek kişilerle ev ortamını yaşamaları içinde bu çalışmalar seri bir şekilde yürütülüyor.” Konuşmaların ardından, 2 haftadır huzurevinde misafir olan üçüz ninelerden ikisi Hayriye ve Emriye Sarı ile yeğenleri Güller Raziye Yanık da sahneye davet edildi. Perşembe’nin Yazlık köyünde yaşayan üçüz nineleri himaye ettiği için Ordu’nun ilk Gönül Elçisi seçilen ve yurt dışında olduğu için teşekkürlerini ileten Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan’ın adına ilk gönül elçisi belgesini temsilen almak üzere İlimizde Gönül Elçisi projesini başlatan Vali Orhan Düzgün’ün eşi Gül Düzgün’e Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı Çocuk Hizmetleri Genel Müdürü Abdülkadir Kaya tarafından belgeleri takdim edildi. Genel Müdür Kaya, ayrıca Gül Düzgün’e Ordu’da Gönül Elçileri projesini başlattıkları için, tüm gönül elçileri adına çiçek verdi. Kadirşinas davranışları nedeniyle koruyucu ailelere Vali Orhan Düzgün, Belediye Başkanı Seyit Torun ile Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı Çocuk Hizmetleri Genel Müdürü Abdülkadir Kaya tarafından teşekkür belgesi verildi.Ordu Valiliği tarafından hazırlanan Koruyucu Aile Tanıtım Toplantısı kokteyl ile sona erdi.

Ordu’da Baca Yangını

Ordu’da meydana gelen baca yangınına itfaiye müdahale etti. Edinilen bilgilere göre, Ordu Bucak Mahallesi’nde Adnan Uzunlar’a ait binadan yükselen dumanı gören komşuları, uzunlar ailesini ve itfaiye ekiplerini arayarak yangını haber verdi. Olay yerine gelen itfaiye ekipleri yangını büyümeden söndürdü.

Yangın söndürüldükten sonra konuşan ev sahibi Adnan Uzunlar, “Bacamızı temizletmemiştik. Bu da bize bir ders oldu” dedi. Ordu Belediyesi İtfaiye Müdürü Cevdet Çağlar ise, “Baca bakım ve temizliklerinin sezon sonunda yapılması gerekmektedir. Vatandaşlarımızı bir kez daha bu hususta uyarıyoruz” diye konuştu.

www.gazetekuzey.com

Kardan En Çok Minibüsçüler Etkilendi

Mir Mehmetoğlu Gıda Mad. San. ve Tic. Ltd. Şti. Adına Tüzel Kişi Temsilcisi

Niyazi YEŞİLLER Sorumlu Yazı İşleri Müdürü İşletme Müdürü Muhsin Yılmaz Nusret Yeşiller Genel Yayın Yönetmeni Genel Koordinatör Mustafa Dalgacı Betül Yeşiller Görsel Yönetmen Haber Merkezi Engin YARAN Ahmet Alkan Sayfa Editörü Hukuk Danışmanı Özkan Yıldırım Av. Doğan Pehlivan Muhabirler Resul Koşar Taner Şen Beytullah Şeker

Reklam Erkan Kaş Ahmet Kaytaz Oğuzhan Yılmaz

Dizgi-Grafik Grafiker Yeşiller Grafik Tasarım Emrah Çoşkun www.yesillermatbaa.com İlkay Yeşiller Dağıtım İnternet Editörü Şah Medya Ajans Çiğdem Akyol Yayın Türü Yerel Süreli Gazetemiz İHA Abonesidir. Gazetemiz basın ahlak kurallarına uymayı taahhüt eder. Köşe yazıları ile ilgili hukuki sorumluluk yazarlara aittir. Baskı Tesisi Mir Mehmetoğlu Gıda Mad. San. ve Tic. Ltd. Şti. Yeşiller Grafik Tasarım Reklam ve Matbaa

Adres MKP. Mah. Şehit Polis Erkan Alışır Cad. No:29 Fatsa/ORDU Tel : 0452 407 10 11 Faks : 0452 407 10 12 E-Posta : gazetekuzey@gmail.com

Ordunun yüksek kesimlerinde etkili olan kar yağışı en çok minibüs esnafını olumsuz etkiledi. Kabadüz Taşıyıcılar Kooperatif Başkanı Süleyman Kahveci, kar yağışının minibüs esnafını olumsuz etkilediğini söyledi. İlçede etkili olan kar yağışıyla maddi hasarlı kazaların yaşandığına dikkat çeken Kahveci, “Karla kapanan yol zamanında açılmıyor. Açılan yolda ise sadece bir araç geçebiliyor. Bu durum nedeniyle araçların birbirleriyle geçiş esnasında kazalara neden oluyor” dedi. Karla birlikte yolcu kaybının yaşandı-

ğının altını çizen Kahveci, “Karla minibüs esnafının masrafı iki kat arttı. Zincir takılı araçlarla merkeze geliş gidişlerinde yakıtı normalinden daha fazla tüketilmesine neden oluyor. Bunun yanında yol kenarlarındaki ağaçlar karla yola yatarak yolu daraltıyor”diye konuştu. Kahveci, yol kenarlarındaki ağaçların araç güvenliğini olumsuz etkilediği konusunda yetkili makamlara dilekçeyle bildirdiğini sözlerine ekledi.

Yrd. Doç. Dr.

10/01/2013 Perşembe

Ahmet

FİDAN

SATIRBAŞI

ahmet@ahmetfidan.com www.ahmetfidan.com

Analitik ve Sistematik Açıdan Denetim ve Türleri enetim en önemli yönetim fonksiyonlarından biridir. Bu fonksiyonun eksik veya aksak kalması durumunda plan ile sonuç arasındaki makas açılacak ve belli bir misyonla yüklenmiş örgütün önce yolundan şaşmasına sonra da örgütün kısa zamandaentropiye uğramasına / dağılmasına neden olacaktır. Yönetimin en hassas fonksiyonu olan denetim olgusunu analitik ve/ veya sistematik açıdan ele alacak olursak: Denetimi tanımladıktan sonra ilk elde ortaya koymamız gereken konu, denetim türleridir. Denetim türlerini kategorik açıdan algılamaya en yatkın bir sistematizasyon içinde göstermek gerekecektir. 1. Siyasal Denetim / Siyasî Denetim: Siyasal denetim olgusu esas olarak devletin denetiminde görülen bir kavramdır. Parlamento içi ve dışı olarak gösterebileceğimiz bu denetim türü demokrasinin etkin olarak içselleştirildiği toplumlarda daha da önem taşımaktadır. Buna karşın demokrasinin hiç olmadığı toplum ve devlet sistemleride bile açık veya zımni az da olsa bir siyasal denetimden söz edebiliriz. Devletin dışında diğer örgütlerde de siyasal denetim gerçekleşmektedir. Örneğin, şirket şeklindeki tüzel kişiliklerde yönetim kurulunda olmayıp ta şirket ortağı olanların yönetim kurulu üzerindeki denetimini siyasal denetim olarak gösterebiliriz. 2. Yönetsel Denetim / İdari Denetim: Yönetsel / idarî denetimin en klasik türlerinden biridir. İdari denetim, hiyerarşik denetim olarak ele alabilsek te, aynı örgütlerde üst pozisyondaki kişilerin alt pozisyonda olanlar üzerindeki denetimine klasik hiyerarşik denetim diyebiliriz. Hiyerarşik denetimin diğer bir türü de fonksiyonel hiyerarşik denetimdir. Fonksiyonel hiyerarşik denetimde, denetim görevi en üst yönetim adına, özel görev tanımı olan iç denetim / kontrol birimi tarafından yerine getirilir. Bu denetim biriminde kontrolörler bulunmaktadır. Hiyerarşik denetim ile hukuksal denetimin arasında yer alan bir denetim türü daha vardır ki, bu departman kamu kesiminde olsun özel kesimde olsun, “Teftiş Kurulu Başkanlığı” olarak adlandırılır. Bu kurul temel olarak dosya üzerinden çalışır ve kontrol biriminden ve diğer birimlerden gelen mevzuata veya usullere uymayan durumlar hakkında soruşturmalar yapar ve bu soruşturmaları yine en üst yönetim birimi adına karara bağlar. 3. Yargısal Denetim / Hukuki Denetim: Hukuksal denetim genel olarak Türk Milleti adına bağımsız mahkemeler tarafından yapılır. Bu mahkemeler temelde, YARGI erki içinde, YARGITAY, DAIŞTAY ve SAYIŞTAY kurumları içinde yapılır. Hukuksal denetimle ilgili ayrıntılar Yargıtay, Danıştay ve Sayıştay çerçevesinde çizelgede detaylı olarak gösterilmiştir. Bu arada, devlet örgütü içinde Sayıştay’ın, denetim konusunda hem idari, hem hukuki (yargısal) yetkinliği bulunmaktadır. 4. Akçal Denetim / Mali Denetim: Akçal denetim kamu kurumları bağlamında Sayıştay tarafından yerine getirilirken, özel sektör kurumlarında ise örgüt hiyerarşisi içinde sadece akçal denetimle görevli departmanlar tarafından gerçekleştirilir. Bunun yanında Türkiye’nin devlet tüzel kişiliğinin akçal denetimi TBMM tarafından yerine getirilir. İlave olarak, şirketlerin vakıfların, derneklerin vb. kuruluşların akçal denetimi, bizatihi seçilmiş bir heyet olan “denetim kurulu” tarafında yerine getirilir. 5: Etik Denetim Öz Denetim / Vicdani Denetim: Etik denetim çoğunlukla toplumsal denetim kapsamında değerlendirilse de neticede toplumsal denetim Freud’un “süper ego” olarak betimlediği olgu tarafından gerçekleşmektedir. O halde, yine Freud’un eserinde belirtmiş olduğu “ego” nun gerçekleştirdiği denetimi de, “öz deetim” olarak ifade etmek hakça olacaktır.

D

Ne var ki, çoğu zaman öz denetim ”ayıp”, yasak”, dışlanma vb. araçlar kullanılarak toplumsal baskı kurumları tarafından gerçekleştirilir. 6. Toplumsal / Toplumbilimsel Denetim (İctimai Denetim) Toplumsal dinsel, ahlaki denetim, toplumun bütün katmanları tarafından gerçekleştirilir. Ancak en başta, Din ve Gelenekler bu denetimde başrol oynar. Örf-adetler, gelenek ve görenekler, ahlak kuralları, STK’lar, vakıflar, dernekler, sendikalar, odalar borsalar, birlikler aynı şekilde bireyin özellikle iç denetimine hitap ederler. Bütünleşik olarak Toplumsal Denetim faktörleri doğrudan doğruya önce “süperego”ya ikincil olarak ta ego” ya hitap edecektir. a) Doğrudan Halk denetimi: Bireyler ve kurumlar / örgütler üzerinde her an varolabilen denetim türüdür. Halkın doğrudan doğruya herhangi bir kurumsal veya formel bir yöntem içine girmeksizin herhangi bir zaman diliminde doğrudan doğruya müdahale edebilmesidir. Örneğin, herhangi bir vatandaşın, sokakta yürümekte olan belediye başkanına yaklaşıp iki yakasına yapışıp hesap sorması gibi. Ya da ekmeğin gramajını eksik üreten fırıncıyı müşterinin dövmesi, ya da bir çok çocuğa tecavüz edip öldürmüş birisinin (yargılama esnasında) caddeden geçerken linç edilmek istenmesi gibi. Ya da yere tüküren birisini gören bir vatandaşın bu kişiyi uyarması gibi. b) Ombudsman: İskandinav ülkelerinden çıkmış olan “halk denetçisi” olarak tabir edilen halkın şikayetlerini devlet yöneticilerine iletip sonuç almaya çalışan yer yer “medyatör” diye anılan denetim türü Türk yönetim sistemine son Anayasa revizyonuyla girmiştir. Her ne kadar Türkiye’de bu gün için tam olarak işletilmemiş olsa da “ombudsman” Türk yönetim sistemine girmiş bir “halk denetimi” türüdür. c) Kamuoyun denetimi: Kamuoyu denetimini ortaya koymak için, önce kamuoyunu tanımlamak gerekir. Kamuoyu; Uluslararası, uluslar üstü, bölgesel, yerel veya lokal çaplı en başta medya, sivil toplum kuruluşları, ülkeler ve özel hukuk tüzel kuruluşları tarafından devamlı, düzenli ve sistematik olarak orta ve uzun vadede bütünleşik olarak ortaya çıkarılan veya oluşturulan düşünce, değer, tutum, yapı veya bakış açısına denir. Kısaca halkın görüşü, oyu veya bakış açısı olarak ifade edebileceğimiz kamuoyu kısa zaman diliminde değiştirilemeyeceğinden dolayı, hükümetler ulusal ve küresel örgütler icraatlarında kamuoyu desteğini arkalarına almak isteyeceklerdir. Bu açıdan kamuoyu’nun denetimi her zaman varolan bir denetimdir. 7. Küresel Denetim: a) Bir ülkede bulunan kurum veya kuruluşlar veya bireyler üzerinde veya doğrudan bir ülkenin başka bir ülke üzerinde (gelişmişlik, medeniyet veya stratejik fark nedeniyle) denetim hakkı görmesi, b) Yabancı Ülkeler, uluslararası örgütler, çokuluslu firmalar ve/veya uluslararası sivil toplum kuruluşları ve bu gibileri tarafından dünyanın sosyal kültürel ve ekonomik hayatının denetlenmesi. Küresel ekonomik denetimin en bariz örneği, borçlu olan ülkelerin IMF tarafından denetlenmesi gibi. Denetim konusunu daha başka açılardan daha başka türel dağılımlarla ele alabilmek mümkün olsa da konunun rahatça anlaşılabilmesi açısından bu şekilde bir kategorizasyonu uygun gördüm. Denetim konusunu daha iyi anlayabilmek için aşağıdaki linke tıklayarak çizelgeyi inceleyebilirsiniz. http://www.ahmetfidan.com/wpcontent/uploads/2013/01/denetimcizelgesi.jpg Çalışmamın başta ülkemdeki sonra bütün dünyadaki bilim çevresine, öğrencilerime ve ilgililere faydalı olması temennisiyle. Not: Eleştirisi veya ayrık görüşü olanlar pek tabi ki olabilir. Memnuniyetle her zeminde dile getirebilirler. Beyinlerde bir kıvılcım bile çaktırmış olsak bu kubbede, bu bize yetecektir. Sevgi ve saygılarımla.


4

10/01/2013 Perşembe

Ordu Ziraat Odası’nı Perşembe’ye Bağladılar Demokrasinin 4. Kuvveti Türkiye Ziraat Odaları Birliği’nin (TZOB) Ordu Ziraat Odası’nı kapatarak Perşembe Ziraat Odası’na bağlanma kararı alması üzerine basın toplantısı düzenleyen eski Ordu Ziraat Odası Yönetim Kurulu Başkanı Necat Avcı, “TZOB, hukuksuz eylemlerine bir yenisini daha ekledi” dedi.

Necat Avcı, Ziraat Odası’nda düzenlediği basın toplantısında TZOB yönetimi ve başkanını “Anayasa’nın ana hükümlerine uymayan, kanun tanımayan, nizam tanımayan insanlar” olarak değerlendirdi. “Kavganın da bir edebi vardır” diyen Avcı, “Seçimin de bir edebi vardır. Bu insanların onuru ile oynayan insanlar bana göre onurdan şahsiyetten nasibini almamış insanlardır. Bankalara yazılan bu yazılar yönetimde bulunan ve ticaret ile uğraşan arkadaşlarımızın ticaret faaliyetlerine de zarar vermiştir. Biz meclis olarak dimdik ayaktayız. Başımızı hiçbir zaman öne eğmeyeceğiz. Yine bu sokak-

larda gezeceğiz. Hukuki mücadelemizi sonuna kadar sürdüreceğiz. Korkunun ecele faydası yok. Şemsi Bayraktar bu korku ile bu hataları yapmaya devam edecektir. İddia ediyorum. Şemsi Bayraktar’a bu ülkede biri ‘dur’ demeyecekse gerek Tarım Bakanlığı, gerek Sayın Başkanımız ve Başbakanımızın da ifade ettiği gibi hukukun üstünlüğü değil, üstünlerin hukuku galip gelecektir. Bu mantıkla, bu anlayışla TZOB 751 tane odasını bir saat içerisinde kapatır. Böyle bir sınırsız ve hukuksuz yetki olamaz. Bizim mücadelemiz bu hukuksuzlukla olacaktır” diye konuştu. Türk çiftçisinin sırtından ge-

çinenleri bu çiftçinin sırtından indirene kadar bu mücadelelerinin süreceğini ifade eden Avcı, “Hepinizin bildiği gibi 16 Aralık itibari ile süre gelen Ordu Ziraat Odası’nda gelişmeler takip ediliyor. Aslında bu süreç 30 Nisan tarihi ile başladı. Türk çiftçisinin sırtından geçinenleri, bu çiftçinin sırtından indirene kadar bu mücadelemiz sürecek. Bu kurumlar kimsenin babasının çiftliği değil. Babadan oğla geçen bir saltanat değil. Bir gün gelecek bu hukuksal mücadele sonunda bu saltanata Ordu’da yanacak bir ışık ile son vereceğiz. Bütün kalbimle inanarak söylüyorum. TZOB hukuksuz eylemlerine bir yenisini daha ekledi. 27 Ocak’ta Ordu Ziraat Odası seçimi yapılacaktır. Tabii ki TZOB bu seçim gününü iptal ettirmek için elinden gelen tüm gayreti sarf etmesine rağmen Ordu Merkez İlçe Kurulu’nun bu işten vazgeçmeyeceğini bildiği için bugün Anayasa’ya aykırı hukuksuz bir uygulama ile Ordu Ziraat Odası’nı kapatarak Perşembe Ziraat Odası’na bağlamıştır. Bu şudur: Türkiye’de örneği görülmemiş belki de hiç böyle bir yolu olmayan yolun açılımıdır. Bir il odasının 29 çalışanı, 29 bin kayıtlı üyesi iki tane satış mağazası, bine yakın tarımsal danışma hizmetleri de göz ardı edilerek maalesef Perşembe Ziraat Odası’na bağlanmıştır. Biz baştan söyledik. Anayasa’ya aykırı hareket ediliyor. Anayasa’nın 135’inci maddesinde açık. Tür-

kiye’deki sivil toplum örgütlerinin görevden alınmanın usul ve esasları kanunda da belirlendiği gibi Anayasamızla güvence altına alınmıştır. Biz bu maddeyi bildiğimiz için daha önce buraya kayyum olarak atanan sarptan Sakarya’ya kadar atanarak bir yönetim oluşturarak odamızı işgal etme niyetinde olan insanlara biz bu odayı teslim etmeyeceğimizi ifade ettik. Çünkü bunun hukuka aykırı olduğunu biliyorduk. Bu yolla bu odaya el koyamayanlar Anayasa’yı da hiçe sayarak odamızı kapatıp Perşembe Ziraat Odası’na bağladılar” şeklinde konuştu. Ordu Ziraat Odası Türkiye’nin en faal odası olduğunun altını çizen Avcı, bunun TZOB raporunda yer aldığını söyleyerek şöyle devam etti: “2011 seçimleri esas olmak üzere, 2007-2010 yılları arasında Türkiye’deki 730 oda içerisinde odaların faaliyet alanları 25 kaleme dönüştürülerek 25 kalemde en fazla faaliyet gösteren odalar sıralamasında Ordu Ziraat Odası meclis ve yönetiminin övünç kaynağı olarak birinci sıradadır. Türkiye’de birinci sırada olan bir oda maalesef bir ilçe odasına bağlandı. Anayasa’nın ana hükümlerine uymayan, kanun tanımayan, nizam tanımayan insanlar daha da ileriye giderek TZOB kararı ile Türkiye Ziraat Bankası Müdürlüğü’ne ve diğer banka müdürlüklerine yazı yazarak tüm iş ve işlemlerimizi durdurmuştur.”

E-Ödeme Bilgilendirme Toplantısı Ünye Sosyal Güvenlik Merkezi Müdürü Mehmet Yaşar Günay, Ünye Devlet Hastanesi’nde hekimler ve bazı sekreterler olmak üzere hastane personelini e-ödeme hakkında bilgilendirdi. Ünye Sosyal Güvenlik Merkez Müdürü Mehmet Yaşar Günay, sigortalıların geçiş, görünmezlik ödeneği ile ilgili istirahat raporlarını eskiden manüel ortamda ödenirken, 16 Temmuz 2012 tarihi ile elektronik ortamda ödenmeye başlandığını söyledi. 2012 sonuna kadar zorunlu olmamakla birlikte sistemin Türkiye genelinde kullanıma açıldığını ve 1 Ocak 2013 tarihi itibariyle zorunlu olduğunu hatırlatan Günay, konuya ilişkin verdiği bilgilerde, “E-ödeme sisteminden sigortalıların istirahat raporu aldıklarında ilgili hekimler tarafından elektronik ortamda sisteme rapor girişi yapılarak Sosyal Güvenlik Kurumu’na bil-

dirilmektedir. Bunu yaparken hizmette kalitenin arttırılması, hizmetin hızı artması, kağıt ortamından kurtarılarak vatandaş mağduriyetinin önüne geçilmesi hedeflendi. Sigortalılarımızın mağduriyetinin önlenmesini sağlamakla birlikte çevreci bir kurum olma adına tamamen elektronik ortamda rapor ödemelerini 01 Ocak 2013 tarihi ile tüm yurt geneline kurumumuzla sözleşmeli özel ve resmi sağlık sunucuları tarafından SGK elektronik ortamda istirahat raporları bildirilmeye başlandı. Bu konuda da biz Ünye ilçemizde gerek özel hastanelerde, gerekse kamu hastanelerinde, aile hekimliklerinde e-ödeme sistemini

işleyiş hakkında hekimlerimiz ve bazı sekreterlerimizi bilgilendirme seminerimiz devam edecek. İstirahat raporu verildiğinde aynı gün işverenin ekranına, oradan

da Sosyal Güvenlik Kurumu’nun ekranına düşüyor. İstirahatı bittiğinde de en geç 5 gün içerisinde vatandaşlara istirahat ödemesi gerçekleştirilmektedir” dedi.

ÜNÇEK İzcileri Şühedanın İzinde Ünye Çevre Eğitim Kültür Spor ve İzcilik Kulübü Derneği (ÜNÇEK) Ergin İzcileri, liderleriyle birlikte Sarıkamış Şehitlerini anma programı kapsamında 6 Ocak 2013 Pazar günü Allahuekber Dağlarındaydı. ÜNÇEK Spor Kulübü İzci lideri Mustafa Arslan; “Hemşerimiz İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin, Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç, Türkiye İzcilik Federasyonu Başkanı Hasan Dinçer Subaşı ve 10 binleri bulan katılımcıyla bir arada bulunmak, şehitlerimizi anmak, “Dedeciğim Ben Geldim.” demek, onların yaşadıklarını bir nebze de olsa hissetmek için Sarıkamış Şehitleri’ni anma programına katıldıklarını söyledi. ÜNÇEK Spor Kulübü Başkanı Hüseyin Dikici de; “Vatan ve millet, özgürlük ve bağımsızlık uğruna

Allahuekber Dağlarında 100 binleri bulan şehitlerimizin yad edilmesinin, değerlerimizi anlamada sıkıntı çeken neslimiz açısından çok önemli olduğunu belirti. Yürüyüşe katılan izciler adına konuşan Erdoğan Yanık ise ”Bu vatan toprakları atalarımız tarafından korunurken çekilen sıkıntıları, ecdadımızın büyüklüğünü, bu milletin özgürlüğüne düşkünlüğünü, bu toprakların manevi değerinin yüceliğini ve daha birçok şeyi yaşayarak hissettiklerini ve her Türk gencinin bu duyguları yaşaması gerektiğini” ifade etti. (ünyekent)

Ünye Belediye Başkanı Ahmet Arpacıoğlu Çalışan Gazeteciler günü ile ilgili bir mesaj yayımladı.

Gazeteciler meslekleri gereği halkın gözü kulağı ve sesidir, bu sebeple kamu hizmeti yapmaktadırlar. Her ne koşulda olursa olsun olayları takip etmek ve halka aktarmak durumundadırlar. Halkın haber alma ve toplumun genel talep ve görüşlerini kamuoyuna yansıtma görevini üstlenen demokrasinin vazgeçilmez bir unsuru olarak gördüğümüz basın kurumlarımız ve mensubu olan gazeteciler donanımlı, sezgi ve tahlil yeteneği yüksek olan özverili, fedakar insanlardır. Günümüzde medyanın geçmiş dönemlere kıyasla daha özgür ve de çok sesli hale gelmesinde, hükü-

metimizin öncülük ettiği demokratikleşme ve şeffaflaşma politikaları önemli rol oynamaktadır. Bu vesile ile yasama, yürütme ve yargıdan sonra demokrasinin 4. kuvveti kabul edilen toplumun huzur ve barışı için birlik ve beraberliğimizin korunmasında birleştirici unsur olan basın mensuplarını imkanlarımız dahilinde Ünye Belediyesi olarak bizde desteklemekteyiz. Aynı tavır ve tutumumuz bundan sonra da devam edecektir. İlçemiz ve yöremiz gazetecilerinin 10 Ocak Dünya Çalışan Gazeteciler Gününü kutlar, işlerinde kolaylık ve başarılar dilerim.

Ordu’da Kar Etkisini Sürdürüyor Ordu il genelinde kar yağışı etkili olurken, şehir merkezine bu yılın ilk karı yağdı.

Kar yağışı nedeniyle Ordu’nun merkez köylerinde, ilçelerinde ve merkez ilçede bulunan okullara taşımalı sistemle gelen öğrencilere okul tatil edildi. Ordu ilinde etkisini gösteren yoğun kar yağışı nedeniyle dün itibariyle 19 ilçede toplam 383 köy yolu ulaşıma kapanmış, akabinde hemen çalışmalara başlayan Ordu İl Özel İdaresi,

102 araçlık bir ekip ile yapmış olduğu hummalı çalışmalar sonucunda 173 köy yolunu ulaşıma açtı. Kar kalınlığı ortalamasının 90 cm'yi bulduğu Akkuş, Çatalpınar, Çaybaşı, Kabadüz, Korgan, Kumru ve Ulubey ilçeleri ile diğer bazı ilçelerde yolu kapalı olan 210 Köyde ise ekipler çalışmalarını sürdürüyor.

Ulubey, 3 Gündür Elektriksiz Çalık YEDAŞ, Ulubey ilçe köylerine 3 gündür elektrik veremiyor. Belediye Başkanı Akif Atlı, "Pazartesi gününden bu yana köylerde elektrik yok" dedi. Yoğun kar yağışının görüldüğü Ordu'nun Ulubey ilçesinde Pazartesi gecesi başlayan elektirik kesintisi hayatı olumsuz etkiledi. Kar yağışından dolayı birkaç köy yolunun ulaşıma kapandığı ilçede vatandaşlar araç kullanmakta sıkıntı yaşadı. İlçede yaşanan elektrik kesintileri ve kapanan köy yolları hakkında açıklama yapan Ulubey Belediye Başkanı Akif Atlı, Pazartesi gecesi başlayan elektrik kesintisi sorununun merkezde sona erdiğini ancak köy ve mahal-

lelerde elektrik kesintisinin devam ettiğini söyledi. Kar ile mücadelelerinin devam ettiğini de dile getiren Atlı, "Pazartesi gecesinden itibaren ilçemizde elektrik kesintileri yaşandı. Şu an için merkezimizde elektrik var ancak bazı köy ve mahallelerimizde kesintiler devam ediyor. Araçlarımız ve ekiplerimiz kapanan yolları açmak için çalışıyorlar. Fakat şu ana kadar ulaşıma kapanan birkaç köy yolumuz var. Kar yağışının yoğun olması çalışmalarımızı olumsuz yönde etkiliyor. Bizde Belediye olarak yolu kapanan ve elektriği kesilen köylerimizin bu sıkıntılarını giderebilmek için gerekli çalışmalarımızı yürütüyoruz" diye konuştu. (orduhayat)


5

10/01/2013 Perşembe

“Basın Kamu Hizmeti Yapıyor” Veliler Duyarsız Kaldı Katılımcı ve çağdaş demokrasinin vazgeçilmez unsurlarından olan basın; kamuoyunu bilgilendirmek, vatandaşlarımızla kamu kurumları arasındaki ilişkilerin geliştirilmesinde yardımcı olmak ve ait olduğu toplumun sosyokültürel gelişimine destek olmak gibi birçok görev üstlenmektedir. Toplumun genel talep ve görüşlerini kamuoyuna yansıtma görevini üstlenen, vatandaş ile yönetim arasında köprü vazifesi gören basın; bu yönüyle de milletin duygularına tercüman olmaktadır. İlimizde görev yapan basın çalışanları da, hem yapılan kamu hizmetleriyle ilgili halkımızı bilgilendirmekle, hem de haberleriyle, yazılarıyla vatandaşlarımızın beklentilerini bizlere iletmekle, halkımız ve devletimiz arasında bir köprü görevi görmektedir. İşlerini yaparken günün her saatinde hareket halinde olan, zor şartlarda haber peşinde koşan basın çalışanlarımız, her türlü tehdit ve yıpranmaya da açık olmaktadır. Fedakârca çalışan basın mensuplarımızın çalışma

şartlarını kolaylaştırmak, onlara gereken desteği ve katkıyı sağlamak, toplum olarak hepimizin görevidir. Anayasamızın ‘Basın Hürriyeti’ni düzenleyen 28. maddesinde, ‘basın hürdür, sansür edilemez’, ‘Devlet, basın ve haber alma hürriyetlerini sağlayacak tedbirleri alır” ifadelerine yer verilmektedir. Anayasamızda yerini bulan bu ifadelerden de hareketle, ilimizde görev yapan basın çalışanlarının haber alma ve haberi kamuoyu ile paylaşma çabalarına, gereken destek her zaman verilmiş ve verilmeye de devam edilecektir. Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün, “Basın, milletin müşterek sesidir” sözünün gereği olarak, ilimizdeki basın çalışanlarının en önemli ihtiyacı olan sağlıklı bir haber akışının sağlanması, çalışma koşullarının iyileştirilmesi, devlet imkanlardan faydalandırılması konularında, ilimizdeki basın meslek kuruluşları ile işbirliğiyle içerisinde önemli hizmetler yapılmıştır. Türkiye Büyük Millet Mecli-

si’nde, basın çalışanlarının sosyal güvencelerine ilişkin, basın meslek kuruluşlarının girişimleriyle başlatılan yasal düzenleme çalışmalarının, basın çalışanlarımızı memnun ve mutlu edecek şekilde sonuçlandırılması en büyük arzumuzdur. Bu duygu ve düşüncelerle, ilimizin sosyal, kültürel ve ekonomik gelişmesi ve kalkınmasına gündeme taşıdıkları konularla katkısağlayan, yaptıkları görev gereği bir anlamda kamu hizmeti ifa eden değerli basın çalışanlarımızın; gazetecilerin sorunlarına sınırlı ölçüde de olsa çözüm bulmak için hazırlanan ve 10 Ocak 1961 tarihinde yürürlüğe giren 212 sayılı Yasanın önemini kamuoyuna mal etmek amacıyla kut-

Sosyolog Aile ve Eğitim Danışmanı Ahmet Turan Öztürk, velilere yönelik “Anne Baba Tutumunun Öğrenci Başarısı Üzerine Etkisi” konulu seminer, veli sayısının az oluşu nedeni ile 17 Ocak Perşembe gününe ertelendi.

lanmakta olan "10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü"nü kutlar, ebediyete intikal eden basın çalışanlarını rahmetle anar, tüm basın çalışanlarına sevgi ve saygılarımı sunarım. Orhan DÜZGÜN Ordu Valisi

İkizce’de 22 Aileye Prefabrik Ev Yaptırıldı İkizce Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfınca, Sosyal Yardımlar Genel Müdürlüğü, Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışmayı Teşvik Fonu kaynakları kullanılarak yürütülen barınma yardımları kapsamında 22 aileye Prefabrik ev yardımı yapıldı.

İkizce’ye bağlı Yoğunoluk Beldesinde 3, Şenbolluk Beldesinde 4, Duamantepe kö-

yünde 7, Esentepe Köyünde 2, Düzmeşe Köyünde 1 ve ilçe Merkezimizdeki 5 olmak üzere

toplam 22 aileye Vakıfça 20’şer bin TL’ye malolan prefabrik ev yapılmıştır. Yapılan çalışmalarla ilgili İkizce Kaymakamı Ali Doğan yardımların ihtiyaç sahibi ailelere ulaşması için titiz bir çalışma içinde olduklarını ifade ederek hasta, yaşlı, özürlü, mağdur, dul, yetim ve öksüz tüm vatandaşlarımıza ulaşmayı hedeflediklerini belirtti. Vakıfların daha çok dezavantajlı gruplara barınma yardımı yaptığını dile getiren Doğan, bu konuda muhtarlar, imamlar ve öğretmenler aracılığıyla sürekli alan taraması yapıldığını ancak

gözden kaçma olasılığına karşın evi oturulamayacak halde olan vatandaşların diğer vatandaşlar tarafından kendilerine bildirilmesini istedi. Barınma yardımları, oturulamayacak derecede eski, bakımsız ve sağlıksız evlerde yaşayan muhtaç vatandaşlarımıza evlerinin bakım ve onarımı için ayni veya nakdi olarak yapılan yardımlar olup, bu yardım programı sayesinde evlerinin bakımını yapamayacak durumda olan ve kötü şartlarda hayatını idame ettiren vatandaşlarımız sağlıklı ve sıcak bir yaşam ortamına kavuşmaktadır.

Belgin Aydın, Din Görevlileriyle Toplandı Diyanet İşleri Başkanlığı Yaygın Din Eğitimi Daire Başkanı Belgin Aydın, din görevlileriyle yaptığı toplantıda, din görevlilerine öğütler verdi, Yaygın Din Eğitimi çalışmalarından bahsetti.

Toplantı, Hacı Gazi Camii İmam Hatibi Yusuf Okuyucu’nun Kur'an tilaveti ile başladı. Toplantının açılış konuşmasını yapan Ünye Müftüsü Aydın Yığman, Yaygın Din Eğitimi kapsamında Ünye’de yaptıkları çalışmaları şu şekilde anlattı: “Yaygın Din Eğitimi toplumumuzu bilgilendirme, aydınlatma, Kur’an Kursları, vaaz, irşad gibi alanları kapsamaktadır. Bizler de ayda bir konferans yapıyoruz. Görevlilerimizi, Kuran Kursu hocalarımızı; camilerimize, köylerimize, mahallelerimize

gönderiyoruz. Vatandaşlarımızı bilgilendirmek için bayanlara yönelik haftada altı tane program yapıyoruz. Ünye’mizde yaygın din eğitimi kapsamlı bir şekilde yürütülüyor. Bu yıl ise 48 adet D Grubu statüsünde Kur'an Kursu açtık. 354 tane resmi görevlimiz, 48 tane fahri görevlimizle bu hizmetleri bütün gayretimizle sürdürüyoruz. “ Diyanet İşleri Başkanlığı Yaygın Din Eğitimi Daire Başkanı Belgin Aydın, din görevlilerinin görevinin sadece camide değil her yerde devam ettiğini, top-

lumun her kesimine ulaşmaları gerektiğini, özellikle de aile içi sorunlara çözüm bulmaları konusunda çalışmaları gerektiğini ifade etti. Kendi görev yaptığı yıllar boyunca karşılaştığı problemleri din görevlileri ile paylaşan Aydın, Yaygın Din Eğitiminin daha da genişletileceğini, bayanlarımızın Kur’an Kurslarına ve camilere gelmeleri konusunda erkeklerin çok daha hassas davranması gerektiği konusunda öğütler verdi. Kur’an Kursu öğreticilerine de öğütler veren Belgin Aydın, “Öğrencimizi iyi tanımamız lazım. Öğrencinin ne derdi var, bunları iyi anlamamız lazım. Kafamız evde kalmamalı. İhtiyaç odaklı Kur’an Kursunda şu anda bir milyon elli dört bin öğrenciye Diyanet İşleri Başkanlığı olarak hitap ediyoruz. Hedefimiz bunu bir buçuk milyon öğrenciye çıkartmaktır. Kur’an Kurslarımız erkek cemaatimizi de kadın cemaatimizi de iyi eğitmeli, eğitimde çok dikkatli olunmalı ve her zaman öğreticilerimizin bilgi donanımlı olması gerekmektedir” dedi. Aydın, ayrıca Diyanet İşleri

Başkanlığında şuanda yirmi beş bin Kur’an Kursu öğreticisi olduğunu, on bin tane de fahri öğretici olduğunu, fahri öğreticilerin kadroya alınması konusunda da KPSS ve yeterliliği kazanarak öylece kadroya alınmalarının taraftarı olduğunu dile getirdi. Diyanet İşleri Başkanlığının çok önemli bir proje olan okul öncesi din eğitimi çalışmalarında sona yaklaştığını belirtti. Osmanlı sibyan mektebinde 4+4+4 yaş gurubu bir eğitim olduğunu ilk dersin ise besmele olduğunu hatırlatan Belgin Aydın, “Bu çalışma yaz Kuran Kurslarında cami görevlilerine büyük kolaylık sağlayacak. Bırakın çocuklar kürsülere çıksın, mihrapta oynasın, kürsüye çıksın. Camilerde çocuklar istedikleri gibi serbest olsun” dedi. Diyanet İşleri Başkanlığının İş-Kur’la yaptığı anlaşmaya göre camilerin temizliği, kuran kurslarının temizliği, çay ocaklarında çalışan personelin maaşlarının İş-Kur tarafından karşılandığını belirtti. 4+4+4 ile hafızlık yapılamaması konusunda ise ilk 4’ü bitiren öğrencinin okula ara vererek hafızlık yapabileceğini söyledi.

Gençlik ve Spor Bakanlığı ve Sema Hukuk ve Tahkim Derneği tarafından ortaklaşa düzenlemiş olduğu Umut Tomurcukları Projesi kapsamında Sosyolog Aile ve Eğitim Danışmanı Ahmet Turan Öztürk, velilere yönelik "Anne Baba Tutumunun Öğrenci Başarısı Üzerine Etkisi” konulu seminer vermek istedi ancak veli sayısının az oluşu nedeni ile seminer 17 Ocak Perşembe gününe ertelendi. Ünye Adnan Menderes Ticaret Meslek Lisesi Konferans salonunda "Anne Baba Tutumunun Öğrenci Başarısı Üzerine Etkisi" konulu konferans vermek üzere Kayseri'den gelen Sosyolog Aile ve Eğitim Danışmanı Ahmet Turan Öztürk, velilerin ilgisizliği ve duyarsızlığı nedeni ile seminerini gerçekleştiremedi. 90 kişinin davetli olduğu seminere yalnız 6 kişi katıldı. Gelen velilere konuyla ilgili azda olsa bilgiler aktaran Öztürk, çocukların duyduklarını değil gördüklerini yaptığını belirterek; şunları söyledi: "Çocuklar duyduklarına değil gördüklerine göre hareket eder, Bu nedenle biz iyi bir örnek anne baba olacağız ki çocuklarımızda bizleri örnek alsınlar. Aynı dili konuşanlar değil aynı duyguları paylaşanlar bilir. Söz davranışlarımızda tutarlı ve kararlı olalım, Ergenlik döne-

mine baktığımızda eğer biz bu problemleri çözemezsek veliler duyarlı olamazsa işte görüyoruz sokaktaki, sokak çocuğu gerçeği, alkolik çocuk gerçeği trafik teröründen tutunuz ki diğer adil suçlara kadar pek çok suçlarda gençler varsa bu gençleri biz aslında suçlu olsun diye yetiştirmedik. Ama bir şey çok önemli ki bazen veliler yaptıklarından da mesuldür, yapmadıklarından da mesuller. Modern psikoloji derki bir insanın 36 bin özelliği vardır. 36.000 özelliği içerisinde velilerin yaptığı nedir. Bir iki tane Beslenme, barınma, giyinme ve kuşanma 10’u geçmez yani ondan sonra bu analık, babalık yapmak değildir. Biz 36 bin özellik içerisinde bırakın en azından 10.000bin tanesi örtüşse hadi bırakın 5.000 tanesi örtüşse okullarımızda inanın ki eğer öğretmenler rehber öğretmenleri koşuşturmasalar idareciler koşuşturmazsalar öğrenciler tamamen boştalar. Veliler maalesef çokçuklarınız böyle oluyorlar. Düşünce tarihine baktığımızda peygamberler tarihine baktığımızda öyle peygamberlerde gelmiş ki ümmeti yok. Yani yine bize 3 veli gelmiş şükrediyoruz.” Seminer daha fazla velinin katılımının sağlanmasıyla 17 Ocak Perşembe gününe ertelendi.(ünyekent)

Ordu’da 227 Eczane Var

Ordu’da ilçelerde 1 eczanenin zor açıldığı bir dönemde 2 köyde eczane bulunuyor.

24. Bölge Ordu Eczacılar Odasına kayıtlı olarak Ordu il genelinde 227 eczane bulunduğu açıklandı. Bu eczanelerden biri Kökenli köyünde diğeri de Efirli'de bulunuyor. Eczacılar odasından alınan bilgilere göre eczane dağılımı şöyle: Ordu Merkez 83. Kökenli köyü 1, Ünye 42, İlküvez belde-

si 1, Tekkiraz Beldesi 2, Fatsa 38, Bolaman 1, Yalıköy 1, Akkuş 2, Salman beldesi 1, Aybastı 6, Çamaş 2, Çaybaşı 2, Çatalpınar 2, Gölköy 5, Güzelyurt beldesi 1, Gülyalı 2, Gürgentepe 3, İkizce 2, Kabataş 3, Korgan 6, Kumru 9, Mesudiye 1, Perşembe 6, Efirli köyü 1, Medreseönü 1, Ulubey 3. (orduhayat)


6

10/01/2013 Perşembe

Erdoğan’a Yüksek Devlet Nişanı Cumhurbaşkanı Muhammed Yusuf’un onuruna verdiği akşam yemeğine katılan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a yüksek devlet nişanı verildi. Cumhurbaşkanlığı’ndaki akşam yemeğinde yüksek devlet nişanı takdim edilen Erdoğan, “Nijer’e başbakan düzeyinde yapılan bu ilk ziyarette böyle anlamlı bir en üst düzey devlet nişanını şahsım olarak değil, ülkem, milletim ve tarihime olan sevgi ve saygının bir nişanesi olarak kabul ediyorum” dedi. Nijer’in en yüksek devlet nişanını Başbakan Erdoğan’a takdim eden Cumhurbaşkanı Muhammed Yusuf, “Sizler gerçekten de İslam’ın çağdaşlaşmasının temsilcisisiniz. Türkiye İslam dünyası için bir rol model ülkedir” dedi. Törenin ardından konuşan Başbakan Erdoğan, “Takdim ettiğiniz bu değerli nişanı tarihi bağlarla bezenmiş dostluk ve kardeşliğimizin bir nişanesi olarak şahsım, ülkem ve milletim adına iftiharla kabul ediyorum. İnanıyorum ki Türkiye ile Nijer ilişkileri de bu nişan gibi hep ışıl ışıl parlayacaktır” ifadesini kullandı. Başkent Niamey ile İstanbu-

lewa bölgesini birbirine bağlayacak 450 kilometrelik yolun duble yapılacağını söyleyen Erdoğan, “Değerli kardeşim Sayın Cumhurbaşkanı, ‘bize bir şeritlik yol yeter’ dedi, biz ‘olmaz’ dedik. Biz duble yol yapmaya alıştık. Oraya da iki gidiş iki geliş yol yapmak suretiyle İstanbulewa yolunu şanına yakışır şekilde yapacağız” diye konuştu. Erdoğan, şunları söyledi: “Atalarımız tarihe Nijerli kardeşlerinin yanında bu topraklarda bulunmuş ve onlarla birlikte yaşamıştır. Bugün hala Agadez’de cuma hutbelerinde Osmanlı padişahlarının ruhu için dua okunduğunu memnuniyetle öğrendim. Bunlar Nijer halkında Türkiye’ye yönelik var olan aidiyet ve dayanışma duygularının canlı örnekleridir. Türkiye, tarihi boyunca olduğu gibi bugün ve bundan sonra da Nijerli kardeşlerinin yanında olmaya devam edecektir.” Afrika’nın yıllarca sömürüldüğünü ifade eden Erdoğan, “Afrika yıllar yılı ne yazık ki acımasız sö-

mürünün hedefi oldu. Emperyal duyguları adeta bir tatbikat yeri oldu. Türkiye olarak biz gözü petrolde, altında, elmasta olmayan ama özgürlük mücadelesine güç veren bir ülke olarak dayanışma içinde olacağız” şeklinde konuştu. Başbakan Erdoğan, sözlerini “Nijer’e başbakan düzeyinde yapılan bu ilk ziyarette böyle anlamlı bir en üst düzey devlet nişanını şahsım olarak değil, ülkem, milletim ve tarihime olan sevgi ve saygının bir nişanesi olarak kabul ediyorum” diyerek sonlandırdı. Erdoğan’ın konuşmasının ardından tekrar söz alan Nijer Cum-

hurbaşkanı Muhammed Yusuf, 450 kilometrelik Niamey-İstanbulewa yolunun ekonomik ve ticari öneminin yanı sıra siyasi öneminin de büyük olduğunu belirterek, Erdoğan’a teşekkür etti. Cumhurbaşkanlığındaki törene Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, AK Parti Genel Başkan Yardımcıları Ömer Çelik ve Numan Kurtulmuş ile AK Parti Grup Başkanvekili Ahmet Aydın da katıldı. Bu arada Başbakan Erdoğan’ın onuruna verilen yemeğinde Afrikalı öğrencilerin İstiklal Marşı’nı söylemeleri, büyük bir jest oldu.

“İhmali Olana Acımayız” Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, TBMM Sanayi Komisyonu, Elektrik Piyasası Kanunu Tasarısı’nın görüşmelerine katıldı. Yıldız, komisyonda Zonguldak’taki maden kazasına ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Bakan Yıldız, Elektrik Piyasası Kanunu Tasarısı’nın görüşüleceği AB Uyum Komisyonu’na gelişinde gazetecilerin Zonguldak’taki maden kazası ile ilgili sorularını cevaplandırdı. Yıldız, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun kazayla ilgili ‘sekiz ayrı kusur olduğu ve kazanın göz göre göre geldiği’ yönündeki açıklamasının sorulması üzerine, şunları söyledi: “Bir işletmeci ister kamu, isterse özel sektör olsun göz göre göre bir şey yapar mı? Bu, üzerinden politika yapılacak herhangi bir konu değildir. Dün Zonguldak’taydık, Kozlu İşletme Müessese Müdürlüğü’nden bilgi aldık. Açıkça şunu söylüyorum; adli ve idari soruşturma başlatıldı. İhmali olan arkadaşımız varsa ona acımayız dedim ben. Fakat daha hiçbir konu netleşmemişken böylesine spe-

külatif, hatta manipülatif cümleler kullanmak orada düzgün çalışan arkadaşlara da haksızlıktır. Eğer kusuru olan, ihmali olan varsa biz onunla alakalı herhangi bir müsamaha gösterme durumunda değiliz ve böyle bir yetkimiz de yok. Orada sekiz tane canımız gitti. O açıdan bunun üzerinden şimdiden görüş vermek, daha konunun detaylarını bilmeden, anlamadan görüş vermeyi son derece sakıncalı görüyorum.” Bakan Yıldız, Hollanda’da düşen Türk uçağı ile ilgili teknik raporun da ne zaman açıklandığına bakılması gerektiğini belirterek, “Ne varsa biz onu açıklayacağız. Ama bunlar netleşmeden açıklamak doğru değil” dedi. “Muhalefeti Sorumlu Olmaya Davet Ediyorum” Yerli kömürün üretilmesi için gayret ettiklerini belirten Yıldız, şöyle konuştu: “Bunun ne yazık ki her üretilen merkezde bir kısım riskleri var. Üretim yapmamaya göre yüzde 1 veya yüzde 51 bir riski var. Biz bu riski en aza indirmek ve oradaki işçi kardeşlerimizin, mühendislerimizin iyi bir çalışma ortamında bulunması için gayret ediyoruz. Orada otomatik kesiciler var, sensor alıcılar var ve normalde elektrik enerjisi-

ni kesen sistem var. Bütün bunlar çalışmış. Yüzde 4’lük metan gazı sınırıyla alakalı konuda gaz püskürmesinin olduğu yerde yaklaşık 5-7 dakika önce binde 4’ler civarında olduğuna dair ölçümler var. Otomatik kumanda merkezinden bu ölçümlerin teyit edildiği, aralarındaki konuşma notları ve kayıtlar var. O yüzden benim tavsiyem şudur; ister iktidar, ister muhalefet, ister teknik arkadaşlar, isterse sivil toplum kuruluşlarını daha sorumlu olmaya davet ediyorum. Oradaki canlarımızla alakalı daha dikkatli konuşmaya davet ediyorum. Ama birisi diyorsa ki, ‘arkadaş bunlarda yüzde 1’de olsa risk var, yerli üretim yapmayalım’, o ayrı bir konu. Ama eğer biz yerli kömürden üretim yapacaksak, bunu da işçi sağlığı ve iş güvenliği konusundaki kurallar çerçevesinde yapmamız lazım. Kimin kusuru varsa, ister özel sektör isterse kamu biz orada müsamaha göstermeyiz” dedi. Zonguldak’taki maden kazasını ‘bu yüzde 1’lik riskin gerçekleşmesi olarak mı görmek gerektiği’ şeklindeki soru üzerine Yıldız, Kozlu’nun kömür yapısında metan gazının daha fazla olduğunu söyledi. Bununla ilgili bir yönetmelik olduğunu ve bu yönetmeliğe ne kadar uyulup uyulmadığına idare soruşturmada bakılacağını belirten Bakan

Yıldız, bir gazetecinin “İş müfettişlerinin raporunda, taşeron firmanın bir inşaat şirketi olduğu, üç defa işi süresinde bitirmediği için TTK süre uzatımı yapıldığı belirtiliyor. Burada bir yaptırım yapılması gerekmiyor mu?’ sorusuna da şu yanıtı verdi: “Şartname sınırları içinde kalıp kalmadığına bakacağız. O yüzden siz bu sorularınızın cevaplarını biraz sabırla bekleyin. İdare soruşturmadan sonra bunların hepsini açıklayacağız. Bu kadar iletişimin olduğu bir yerde şeffaflığın gücünü kullanmaktan daha başka ne olabilir ki bizim yapacağımız. Herhangi bir konunun örtbas edilmesi, saklanması söz konusu değil ki; böyle bir şey zaten yok. Şartnamenin kuralları belli, ihale şartları belli, onlara ne kadar uyulup uyulmadığına hep beraber bakacağız.” Taşeronlaşma ile ilgili eleştirilerin hatırlatılması üzerine ise Yıldız, “Kuralların taşeronu, özel sektörü ve kamusu olmaz. Kural kuraldır ve onlara herkes uymak durumundadır. Eğer bir kişinin kamuda çalışıyor olması o kuraldan istisna olacağı anlamına gelmez. Tam tersi özel sektör de özel bir statüde değerlendirilmez. Önemli olan şu; bizim orada ister taşeron olsun, isterse kamu, isterse özel sektör, hepsine aynı şekilde kuralları uygularız” dedi.

Kömür ve Kabuk Fiyatları Değişmedi

Kış şartlarının etkisini iyiden iyiye hissettirdiği şu günlerde evlerimizi ısıtan odun, kömür ve kabuk fiyatlarında artış değil, azalma olduğu gözlendi. Ünye’de sobalarımızı yakarak ısıttığımız evler ve işyerleri acaba kaç liralara mal olan bir yakacakla ısınıyor? Kömür ve fındıkkabuğu fiyatlarına ilişkin bilgi veren Veyisoğlu Ticaretin sahibi Hüseyin Veyisoğlu, fiyatların geçen yıla göre artmak yerine az bir

düşüş olduğunu belirterek, “Fındıkkabuğu çuvalı 17TL’den 15TL’ ye, kömürün tonu ise 560TL’den 540TL’ ye düştü. Ünye’de en çok kömür yakılıyor, fındıkkabuğunu ise tutuşturucu olarak kullanıyor” dedi. Odun fiyatlarına ilişkin Aziz Temiz ise, “Bu yılki odun fiyatlarımızda geçen yıl ile aynı. Odunun tonu 250TL den satılıyor. Satışlar orta seviyede. Köylüler zaten odun almıyor, köylerinden getiriyorlar” diye konuştu.

Sağlık Çalışan Anne Adayları Dikkat

Hamilelik, iş yaşantınızı biraz zorlaştıracak gibi görünse de basit önlemlerle bu süreci daha rahat ve sorunsuz geçirmeniz mümkün. Hamileyseniz ve henüz işinize ara vermediyseniz sağlıklı bir hamilelik dönemi geçirmek için beslenme düzeni ve kıyafet gibi konulara daha fazla özen göstermeniz gerekir. Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Doç. Dr. Tolga Ergin’in, çalışan anne adaylarına sağlıklı ve rahat bir hamilelik dönemi için önerileri şu yönde: Beslenme Alışkanlıklarınızı Gözden Geçirin Sağlıklı ve kaliteli bir gebelik dönemi geçirmek için çalışan anne adayları beslenme alışkanlıklarını tekrar gözden geçirmelidirler. Temel besin maddeleri olan et, yumurta, kuru baklagiller, süt ve süt ürünleri, sebze-meyve ve tahıllardan yeterince alınmalı, şeker ve yağ dengesi iyi ayarlanmalıdır. Şeker ve yağ miktarı yüksek gıdalar besleyici özellikleri düşük ve kalorileri çok yüksek gıdalar olduğu için sınırlı ölçüde tüketilmesi gerekir. Fındık ve ceviz gibi kuruyemişler de yüksek kalorili olmaları ve antioksidan etkileri nedeniyle iş ortamında sınırlı olmak üzere tüketilebilir.

3 Ana 3 Ara Öğün Sistemi Uygulayın Anne adaylarının günlük kalori ihtiyaçları diğer kadınlara oranla 300 kalori daha fazladır. Kadınların normal beslenme düzenlerine hamilelikle birlikte 20 gr protein, 15-20 mg demir ve 500 mg kalsiyum eklenmelidir. 3 ana 3 ara öğün olmak üzere en az 6 öğün beslenilmelidir. Sıvı gıdaları ve özellikle suyu gebelik öncesine nazaran daha fazla tüketmek gereklidir (en azından 2 litre/gün). Kahve ve çayın günde 2 fincandan daha fazla tüketilmemesi önerilmektedir. Ara öğünlerde lifli ve kepekli besinler sindirim sistemi için faydalı olacaktır. Ara öğünlerde havuç, elma gibi meyve ve sebzeler rahatlıkla tüketilebilir. Doğal meyve suları da başka bir alternatif olabilir. Yine bu ara öğünler için süt, süt ürünleri ve sütlü tatlılar da rahatlıkla tüketilebilir. Kıyafetlerinizde Değişiklik Yapmanız Gerekebilir Anne adayları aylar ilerledikçe giyimlerinde de bazı değişiklikler yapmaya başlamalıdır. İş ve günlük hayatlarında vücuda oturmayan, rahat hareket etmelerini sağlayacak hafif ve bol kıyafetler tercih etmelidirler. Özellikle terlemeyi artıran sentetik kumaşlar yerine daha sağlıklı olan pamuklu kumaşlar tercih edilmelidir. İç çamaşırlarında da buna dikkat etmeliler. Bu dönemde ayakkabı seçimi de oldukça önem taşır. Topuksuz veya yüksek topuklu ayakkabılar sıklıkla bel ağrılarına sebep olabileceğinden alçak topuklu ayakkabılar anne adayının çalışma ortamındaki rahatı için daha doğru olacaktır. Çalışma Ortamınız Anne adayının çalışma ortamının aydınlık ve iyi havalandırılmış olması çok önemlidir. Direkt klimaya maruz kalmayan bir bölümde rahat bir koltuğun olduğu ve dirseklerin 90 derecede durabileceği yükseklikteki masalar kullanılmalıdır. Uzun süre dinlenmeden çalışmak kaslarda ağrı ve özellikle dolaşımda bazı problemlere yol açabilmektedir. Belli aralıklarla verilecek molalarda basit kol, bacak ve boyun hareketleri faydalı olacaktır. Kendinizi Ertesi Gün İçin Dinlendirin Çalışan hamileler eve geldiklerinde, günün yorgunluğunu atacak ve kendilerini ertesi iş gününe hazırlayacak şekilde dinlenmelidirler. Günün önemli bir kısmını ayakta geçiren hamileler, evde ayaklarını ve bacaklarını yüksek bir noktaya kaldırarak dinlenmelidirler. İş sonrası veya evde basit yürüyüş veya temel egzersiz hareketleri ile toplardamarlardaki kan akışını düzenleyecek hareketler yapmaları önerilmektedir. Haftada 2-3 kez yüzme, her gün en az 20 dakikalık tempolu yürüyüşler ya da önerilen germe ve gevşeme egzersizleri hem anne adayının kendisini daha iyi hissetmesini sağlar hem de doğuma iyi bir hazırlık olmaktadır. Gece yatmadan alınan ılık bir duş, genel bir rahatlama sağlayarak, düzenli bir uykuya geçişi sağlamada yardımcı olacaktır. Kimlerin Çalışması Sakıncalı? • Vajinal kanaması olan gebeler, • Hipertansiyonu olanlar, • Erken doğum şüphesi olanlar, • Bebekte gelişme geriliği olanlar, • Rahim ile ilgili yetmezliği olan gebeler, • Bazı çoğul gebelikler ve amniyon sıvısının çok fazla olduğu vakalar, • Geçmişinde ikiden çok erken doğum yapmış kadınlar. Doktorunuzun Önerisine Kulak Verin Yüksek tempolu ve çok yorucu bir işi olmayan anne adayları, gebeliklerinin son haftalarına kadar rahatlıkla çalışabilirler. Ancak çalışma zamanı ve şekli mutlaka doktor tarafından değerlendirilmelidir.


7

10/01/2013 Perşembe

İlkokulu’ndan OSB Karanlıkta Kaldı Atatürk Kampanya Rekoru 20 fabrikanın faal olduğu Fatsa Organize Sanayi Bölgesi’nin yüksek gerilim hattında hava muhalefeti nedeniyle yaşanan elektrik kesintisinin Pazartesi akşamından bu yanan devam etmesi firmaları isyan ettirdi. Bir çok fabrika işlerini jeneratör kullanarak sürdürmeye çalışıyor. Elektrik kesintisi nedeniyle 1 gün jeneratörle çalıştıktan sonra jeneratörlerinin arıza yapması sonucu personellerine izin verdiklerini belirten Ekip Tekstil sahibi Mehmet Özkan, “Yüksek gerilimin teli kopunca Organize Sanayiye gelen elektrikler kesilmiş. Bugünle beraber 3 günden beri elektrikler yok. Bazı fabrikalar jeneratör kullanıyor. Bizimde jeneratörümüz vardı ama arızalandığı için bugün işe paydos vermek zorunda kaldık. Dün fabrikamız çalışıyordu ama elektrik hala gelmediği için ve jeneratör bozulduğu için bugün çalışamıyoruz paydos ettik. Yetkililerden aldığımız bilgilere elektriğin gelmesi için çalışmalar devam ediyormuş” dedi.

“Zararımız 45 Bin TL” Fabrika Müdürü Turgay Arslan ise Pazartesi günü saat 17.00 civarında elektrik kesildikten sonra Samsun Çalık Yedaş’ı aradıklarını ifade ederek, “Yüksek gerilimde bir hata olduğunu söylediler. Bende Avrupalılar uzaya çıkıyor biz bir kabloyu 3 günde bağlamıyoruz bu nasıl olacak diye sordum. İlgilendiklerini ekip olmadığını 4 tane ekipleri olduğunu söylediler. Biz yurtdışına üretim yapıyoruz hafta sonu da yükleme yapacağız. Yükleme yapacağımız Tır’ın 4.000 Euro parası ödendi ama biz bu malı yükleyemeyeceğiz bunun hesabını kim verecek. Biz yardım alabileceğimiz bir yetkili arıyoruz. Kaymakam beyle görüştüm bu konuyu kendisi bu

konuyla ilgilendiklerini söyledi. Çok zor durumdayız, elektriğin geleceğini söylediler ama bilmiyorum. Fabrikamızda yaklaşık 160 kişi çalışıyor. Elektrik olmadığı için çalışanlar şu anda yok-

lar. 3 günlük zararımız 45 bin lira civarında diyebilirim. Elektrikler gelmezse batarız kapatır gideriz, herkes rahat eder. Sonra buraya yatırım yapacak birini ararlar ama bulamazlar” diye konuştu.

Basın Milletin Gözü Kulağı AK Parti Ordu milletvekili İhsan Şener, “10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü” dolayısıyla bir mesaj yayınladı. Şener mesajında,” Basın mensupları, görevlerini ifa ederken kişilerin temel hak ve hürriyetlerine saygılı olmalı ve meslek etiğini her şeyin üzerinde tutmalıdırlar.” dedi. Sayın Şener mesajına şöyle devam etti: Demokrasinin vazgeçilmez kurumlarından biriside hiç şüphesiz basındır. Yasama, yürütme ve yargıdan sonra dördüncü kuvvet olarak ifade edilen basın / medya, sağlıklı demokrasilerin adeta sigortasıdır. Kamu vicdanın oluşması ve temsil edilmesi de büyük ölçüde basın yoluyla gerçekleşir. Küreselleşen dünyada kitle iletişim araçları da baş döndürücü bir şekilde çoğalmakta ve adeta bir bilgi kirliliği, her yanı kaplamaktadır. Bu karmaşası içerisinde halkımıza doğru bir

biçimde bilgi ve haber akışını sağlamak basınımızın en önemli görevidir. Basın çalışanlarının görevlerini çok zor şartlar altında yerine getirdikleri de bir gerçektir. Özellikle yerel medya kuruluşlarında çalışan basın mensuplarının yaşadığı zorlukları bizzat müşahede etmekteyiz. Basın mensuplarının, özlük haklarının ve çalışma koşullarının günün ihtiyaçlarına göre güncelleştirilmesi ve iyileştirilmesi hükümet olarak her zaman önceliklerimiz arasında yer almaktadır. Özellikle vurgulamak istediğim bir konuda; milletimizin gözü, kulağı durumunda olan basın mensuplarımız; görevlerini ifa ederken kişilerin temel hak ve hürriyetlerine saygılı olmalı ve

meslek etiğini her şeyin üzerinde tutmalıdırlar. Doğru, tarafsız ve özel hayatın gizliliği ilkelerine bağlılık, basın mensuplarının en temel çalışma prensipleri olmalıdır. Bu duygu ve düşünceler-

Atatürk İlkokulu öğrencileri 2012 yılında 870 kg atık pil toplayarak bir rekora imza attılar.

le bir anlamda kamu görevi ifa eden çok değerli basın çalışanlarımızın ’’10 OCAK ÇALIŞAN GAZETECİLER GÜNÜ’' nü kutlar, sağlık, mutluluk ve esenlik içerisinde bir yıl geçirmelerini temenni dilerim.

Taşeron İşçilerin Feryadı

Fatsa Belediyesi’nin düzenlediği pil toplama kampanyasına katılan Atatürk İlkokulu öğretmen ve öğrencileri kendi okullarında ve mahallelerinde atık pillerin zararlarına ilişkin bilgilendirmelerde bulunarak Fatsa’da neredeyse bir yıldır çöpe ve yere atık pil attırmayarak 870 kg atık pil topladılar. Öğrenciler toplanan pilleri Fatsa Belediyesi yetkililerine teslim ettiler. Belediye yetkilileri atık pilleri gördüğünde çok şaşırarak, “Bu kadar fazla miktarda pil toplanacağı hiç aklımıza gelmezdi” diyerek şaşkınlıklarını dile getirdiler. Atık pillerin teslimi sırasında Okul Müdürü Ahmet Tikenoğlu yaptığı açıklamada, “ Çöpe atılarak zamanla bozulan ve gövdesinde

akıntı meydana gelen pillerin içeriğinde bulunan cıva, kadmiyum ve kurşunun, kansere, nörolojik bozukluklara, akciğer hastalıklarına, beyin iltihaplanmasına ve kısırlığa yol açıyor. Ayrıca 0-6 yaş grubu çocuklar bu etkilerden daha çok etkileniyor. Geleceğimiz diye gördüğümüz öğrencilerimize ve çocuklarımıza daha güvenli ve daha temiz bir dünya bırakmak zorundayız. Bu nedenle de çevre sağlığı çok önemlidir. Bizler bu bilinci öğrencilerimize iyi vermişiz ki onlar da gerekeni yaptılar ve bu kadar atık pil topladılar. Ben okulum adına öğretmen, öğrenci ve velilerimiz bu kampanyaya verdikleri destekten dolayı teşekkür ediyorum” dedi.

Hırsızlar Ayakkabı İzinden Yakalandı

Ordu İşçi Dayanışma Derneği Başkanı Serkan Akgül, 2012 yılında bir çok ilde taşeron işçi kıyımı yaşandığını belirterek, “Neyin nesiyle milyonlarca insan haksız kazanç elde ederken, 749 lira maaş alan taşeron işçiye gelince güya ekonomi batıyor” dedi. Akgül,yaptığı yazılı açıklamada, taşeron işçiler olarak amaçlarının önümüzdeki yıllara iş garantisi ve statü kazanarak girmek, işten atılmalarda kaderlerinin insanların iki dudağı arasında olmasının son bulması olduğunu belirtti. 2012 yılında defalarca söz almalarına rağmen, 2013'in ilk günlerinde Kütahya, Sivas, Gaziantep, Mersin, Kayseri, İzmir, İstanbul gibi bir çok il de taşeron işçilerin işlerine haksız sebepler bahane edilerek işlerine son verildiğini belirten Akgül, "İşçi kıyımlarının yaşandığı bu günlerde bizlere söz verenlerin sessiz kalmalarını anlamıyoruz. Nerde sayın Bakan Faruk Çelik, nerde haktan adaletten bahseden Bülent Arınç, nerde biz gücümüzü milletten alıyoruz diyen sayın Başbakanımız. Neden bu üzücü olaylara

dur diyen yok? Bizler bu ülkenin evlatları değil miyiz? Biz vergi vermiyor muyuz? Bizler bu vatana asker yetiştirmiyor muyuz? Artık yeter. Dayanma gücümüz kalmadı. Sabrında bir sonu vardır. Neden sabrımızı zorluyorsunuz" diye konuştu. Akgül, açıklamasında şu görüşlere yer verdi: "Sayın Başbakanımız, sizlerden çok şey mi istedik?. İnsanca iş garantisi ve güvenilir gelecek dışında ne talep ettik? Bunu dahi yapamıyorsanız daha ne diyelim? Sosyal devlet nerede? Hukuk devleti nerede? Adalet nerede? Neden bu zulümleri işkenceyi işten atılma korkusunu her yıl bizler ailelerimiz yaşıyor? Neden bizlere bu işkenceyi yaşatıyorsunuz? Kışın ortasında borcu olan kirası olan, taksidi olan, ev geçindiren çocukların rızkı için uğraşan biz

asgari ücretlilerle uğraşıyorsunuz? Zaten eziliyoruz. Birde siz ezmeye çalışıyorsunuz? Sayın Başbakanım.Artık bu işe dur demenin zamanı geldi. İşimiz hizmet gücümüz millet diyorsanız bu işe derhal son verin. İşlerinden çıkartılan binlerce işçimizi ilerine tekrar geri alın. Bu devletin parası bize geldiğinde mi bitiyor. Milyonlarca insan haksız kazanç elde ederken ses çıkmıyor da ayda 749 TL'ye geçinenler mi ekonomiyi batırıyor. Sayın Başbakanım. Asgari ücretle çalışan tüm işçilere yeni yıl müjdesi olarak işsizlimi layık gördünüz. Biz buna layık değiliz. Bizde insanca yaşamak istiyoruz. İşçi kıyımının derhal sona ermesi ve mağdur olan tüm işçilerin işlerine dönmesi tek arzumuzdur. Sayın Başbakanımız başta olmak üzere Sayın Faruk

Samsun'da 2 ayrı iş yerinden hırsızlık yapınca ayakkabı izinden yakalanan 3 kişi çıkarıldıkları nöbetçi mahkeme tarafından tutuklandılar. Edinilen bilgiye göre, İlkadım ilçesinin Karadeniz Mahallesi ile Rasathane Mahallesi'nde 2 arı iş yerinden hırsızlık yaptıkları iddiasıyla ayakka-

Çelik ve tüm bakanlar milletvekilleri bürokratlar herkes vicdani sorumluluk hissetmeli ve sorunu çözmelidir. Bir daha gözü yaşlı ana eş ve evlat görmek istemiyoruz. İnşallah bu açıklamamıza yetkililer tez zamanda cevap verirler" (orduhayat)

bı izinden yakalanan Ahmet K.(25), Kamil A.(19) ve Yusuf C.A.(20), Samsun Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü Hırsızlık Bürosu ekipleri tarafından gözaltına alındı. Bugün Samsun Adliyesi'ne sevk edilen 3 kişi tutuklanarak Samsun Kapalı Cezaevi'ne gönderildiler.(İHA)

SATILIK OTO 1994 Model DOĞAN SLX Tel: 0541 63712 52


8

10/01/2013 Perşembe

ORKAP Eğitimleri Devam Ediyor Ordu Belediyesinin ORKAP ile ilgili sürdürdüğü bilgilendirme çalışmaları devam ediyor. Ordu Belediyesi tarafından yürütülen ve evsel atıkların ev ve işyerlerinde ayrıştırılmasını hedefleyen çalışma aralıksız devam ediyor. Bu doğrultuda Ordu Belediyesi, Ordu Özel Altaş Koleji ilkokulu birinci sınıf öğrencilerine bilgi sunumu yaptı. Okulun toplantı salonunda yapılan sunuma Başkan Seyit Torun’da katıldı. ORKAP’ın yürüttüğü çalışmalarla ilgili bilgi veren Başkan Seyit Torun, geleceği şekillendirecek olan yarının büyükleri minik öğrencilere seslenerek,

“Bilinçli ve sorumluluk sahibi her birey evsel atıkların ayrıştırılması ile ilgili hassas olması gerekiyor. Unutmayalım ki doğaya zarar veren bazı atıklar yüzyıllarca yok olmadan çevremizi kirletiyor. Bunun önüne geçebilmek ancak duyarlılıkla olur” şeklinde konuştu. Öğrencilerin alkışları ile konuşmasını tamamlayan Başkan Seyit Torun’un ardından, ORKAP Koordinatörü İbrahim YILMAZ toplantıya katılan öğrenci ve öğretmenlere ORKAP’ın içeriği ve uygulaması ile ilgili bilgi aktardı.

Müftülük “Eğitici Eğitimi” Semineri Başladı Ordu il ve ilçe müftülüklerinde Aile İrşat ve Rehberlik Bürosu personellerine yönelik olarak düzenlenecek seminerler başladı. Ünye Müftülüğü’nce düzenlenen ve 11 Ocak tarihine kadar devam edecek olan seminerde Halk Sağlığı Uzmanı Dr. Semin Güler tarafından “Eğitici Eğitimi”ne ilişkin bilgi veriliyor. Ünye Müftülüğü tarafından Müftülük Konferans Salonu’nda 11 Ocak tarihine kadar sürecek olan “Eğitici Eğitimi” semineri başladı. Aile İrşat ve Rehberlik Bürosu personellerine yönelik düzenlenen seminerin açılış konuşmasını yapan Müftülük Vaizesi Özlem Kalyoncu Şirin, “Müftülüğümüz Aile İrşat ve Rehberlik Bürosunun yaklaşık üç yıllık bir birikimi var. Bizlere gelen sorular sürekli artıyor. Değişen hayat şartlarıyla birlikte yeni problemler, yeni sorunlar ortaya çıkıyor. Bu sorulara cevap verebilmekte zaman zaman zorlandığımız anlar oluyor. Aile içerisinde gelişim, problem çözme yöntemleri gibi konularda bir hafta boyunda eğitim alacağız” dedi.

Belgin Aydın Ünye Kütüphanesini Beğendi

Ordu İl Müftülüğü’nü temsilen katılan İl Müftü Yardımcısı Saim Şirin, “Seminerde alacağımız bilgilerle evlenmeyi düşünen gençlerimize yardımcı olmak, onlara rehberlik etmek adına önemli bir çalışma olacak” diye konuştu. Ünye Müftüsü Aydın Yığman ise, “Dünyada örnek bir aile var mı diye sorduğumuzda Hz. Peygamber Efendimizi, Hz. Ali (r.a) örnek gösterebiliriz. Hz. Ademi ve Hz Havva’yı örnek gösterebiliriz. Ama onlar da sıkıntılar yaşamıştır, problemleri olmuştur. Ben bu kursun çok faydalı olacağını düşünüyor katılımlarınızdan dolayı hepinize teşekkür ederim” dedi. Konuşmaların ardından seminere başlayan Halk Sağlığı Uzmanı Dr. Semin Güler, yetişkin bir kişinin öğrenme süreçlerinde ihtiyaç olan kavramlarından bahsederek şu bilgiyi verdi: “Öğrenme, bireyin çevresiyle etkileşimde bulunarak geçirdiği yaşantıların ürünü olan ka-

lıcı izli ‘davranış değişikliği’dir. Öğretme; öğrenmeyi sağlama ve rehberlik etme etkinliğidir. Öğretim; planlı, programlı öğrenme etkinlikleridir. Eğitim ise bireyin davranışlarında, kasıtlı olarak istendik davranış değişikliğidir. Her dönemin kendine ait öğrenme ilkeleri olduğu gibi yetişkin eğitiminin de bazı ilke ve metotları vardır. Yetişkin İhtiyaçları doğrultusunda öğrenmeye hazır olduğunda öğrenir. Kişi öğrenme sürecine etkin bir şekilde katılmak, kendi tecrübesine dayalı olarak görüşlerini açıklamak, tartışmak ister. Bilgi, beceri, alışkanlık ve hareketlerini

geliştirecek, problemlerini kendi başına çözebilecek duruma getirecek yöntemleri kazanmak ister. Önceki deneyimleri öğrenme için zengin bir kaynak sağlar ve eğitim sırasında paylaşmak ister. Eğitimde rahat bir çevre ve dinamik bir atmosferden hoşlanır.” Öğrenmeyi engelleyen unsurlara da değinen Halk Sağlığı Uzmanı Dr. Semin Güler, sözcüklere boğulma, anlatılanların karıştırılması, algı hızını fark edememe, ilgi duymama, fiziksel çevredeki rahatsızlıklar, bedensel ve ruhsal rahatsızlıklar gibi eylemlerin öğrenmeyi engelleyen faktörler olduğunu söyledi.

EML Öğrencileri İtalya Yolcusu

Ünye ziyaretinde Ünye Müftülük Kütüphanesi’ni ziyaret eden Diyanet İşleri Başkanlığı Yaygın Din Eğitimi Daire Başkanı Belgin Aydın, çocukların buraya karşı ilgi gösteriyor olması ve her yaştan grubun bu kadar çok olması kendisini sevindirdiğini söyleyerek “Ünye ilçesindeki Müftülük Kütüphanesi beni çok heyecanlandırdı” dedi. Ünye Müftülüğü tarafından düzenlenen “Kuran’ı Kerim Okumanın Önemi ve Hafızlık Merasimi” programında sunum yapmak üzere Ünye’ye gelen Diyanet İşleri Başkanlığı Yaygın Din Eğitimi Daire Başkanı Belgin Aydın, konferans öncesi ziyaret ettiği Ünye Müftülük Kütüphanesi’ni beğendiğini söyledi. Çocukların buraya karşı ilgi gösteriyor olması ve her yaştan grubun bu kadar çok olması kendisini sevindirdiğini söyleyen Aydın, şunları söyledi: “Kütüphanenin çocuklar

için serbestçe faydalanacağı bir ortam oluşu onlara huzur ve mutluluk veriyor. Ünye ilçesindeki Müftülük Kütüphanesi beni çok heyecanlandırdı. Kütüphanenin ayrıca takipçi sayısının çok fazla olduğunu görüyorum. Okumaya böyle önem verildiği, okumanın değerli kabul edildiği ve çocuklarımız için çok serbestçe faydalanacağı bir ortam oluşu bize huzur ve mutluluk verdi. Örneğin, birçok yerde internet kafeler oluyor, çocuklarımız internetten zararlı yayınlarla karşılaşacaklar diye endişeleniyoruz. Ama müftülüğün sağlamış olduğu bilgisayar ortamı, güvenli dini bilgiler, ders bilgilerinin olduğu bu ortama bütün aileler çocuklarını rahatlıkla ve güvenle gönderiyor. O açıdan bir anne olarak gerçekten çok önemli bir hizmet olduğunu düşünüyorum. Ünye İlçe Müftülüğümüze, müftülük personeline ve halka teşekkür ediyoruz.”

Ordu Muhtarlar

Federasyonu Kuruluyor Muhtarlar Konfederasyonu Genel Başkanı Hüseyin Akdeniz, Ordu’da 19 ilçe Muhtarlar Derneğini tek çatı altında toplayacak ‘Ordu Muhtarlar Federasyonu’ kurulması çalışmalarına başladıklarını açıkladı.

Ordu Teknik ve Endüstri Meslek Lisesi öğrencileri Almanya ve İtalya’da staj yapacak. Ordu Teknik ve Endüstri Meslek Lisesi eğitimde ses getirecek başarılı Avrupa Birliği Projelerine imza atmaya devam ediyor. Son yıllarda ortağı olduğu Avrupa Birliği Leonardo da Vinci projeleri kapsamında 50’den fazla öğrencisine Almanya, Macaristan, Çek Cumhuriyeti, Avusturya gibi ülkelerde staj yapma imkânı sunan Endüstri Meslek Lisesi, bu yılda Ulusal Ajans tarafından kabul edilen 3 projesiyle öğrencilerine yurt dışındaki yüksek teknolojiye sahip fabrikalarda mesleki eğitim alma ve staj yapma imkânı sunuyor. Ordu Teknik ve Endüstri Meslek Lisesi’nin de ortağı olduğu “Avrupa’da İnşaat Teknolojisi ve Restorasyon Teknikleri, Geleneksel Yapıların Restorasyonunda Malzeme ve Teknoloji, Restorasyon Tekniklerinin Uygulaması ve İncelenmesi” projesi ileokulun İnşaat Teknolojileri Alanında eğitim alan 7 öğrenci 1-31 Mart 2013 tarihlerinde İtalya’nın Potenza kentine gidecek. Kısa adı “Tarihi Mirasların Korunması” olan bu projede öğrenciler tarihi yapıları inceleye-

rek bu yapıların restorasyonu ile ilgili eğitimler alacaklar. Dünya devlerinde staj var Proje Koordinatörlüğünü Ordu Teknik ve Endüstri Meslek Lisesinin yaptığı “Otomasyon ve Bilişim Stajı” isimli projede ise 17 öğrenci 1 ay boyunca Almanya’nın dünya devi firmalarında staj yapma imkânı bulacak. Otomasyon, Bilişim ve Elektrik-Elektronik Teknolojileri Alanında eğitim alan öğrencilerin katılabileceği Avrupa Birliği Hayat Boyu Öğrenme Programı Leonardo da Vinci Projesi kapsamındakiyurt dışı staj eğitimi 2-29 Haziran 2013 tarihlerinde gerçekleştirilecek. ' Big Picture Learning' Mayıs'ta Ordu'da Öğrencilerine yurtdışında staj eğitimi sunmanın yanı sıra Avrupa’daki başarılı eğitim uygulamaları üzerine çalışmalar yürüten Endüstri Meslek Lisesi bir başka Avrupa Birliği projesi olan “Big Picture Learning (Büyük Resim Öğrenme)” projesinin de Türkiye ortağı oldu. Amerika’da geliştirilen ve Hol-

landa’da uygulanarak başarısı kanıtlanmış olan Big Picture Learning yenilikçi eğitim yöntemi AB Projesi kapsamında yaygınlaştırılarak proje ortağı olan İrlanda, Bulgaristan, Romanya ve Türkiye’de de uygulanacak. Bu projenin Türkiye ortağı olan Ordu Teknik ve Endüstri Meslek Lisesi bu proje ile Mesleki Eğitimde bir ilke imza atmak istiyor. Ana hedefi öğrencileri alternatif eğim yöntemleri ile eğitim yaşamının içinde tutabilmek, onlara yeni eğitim metotları ile okullarını sevdirmek olan Big Picture Learning projesinin Türkiye ayağı 2014 yılının Mayıs ayında Ordu’da gerçekleştirilecek. Ordu’ya gelecek olan Big Picture Learning Projesi Eğiticileri Ordu Teknik ve Endüstri Meslek Lisesi’nde vereceği eğitimler ile bu yenilikçi öğrenme metodunu öğretmenlerimize anlatacaklar.

Projenin ilk uluslararası eğitim semineri Hollanda’nın Den Bosch kentinde KPC'nin (Eğitime Destek Kuruluşu) himayelerinde gerçekleştirilecek. Proje toplantısı için 18-24 Ocak 2013 tarihlerinde Hollanda’ya gidecek olan Ordu Teknik ve Endüstri Meslek Lisesi Okul Müdürü Gökhan Melikoğlu, “Geçerliliği kanıtlanmış bu projenin Türkiye ortağı olmaktan gurur duyuyor, ülkemizi ve Ordu’muzu başarı ile temsil edeceğimizi düşünüyoruz. Bugün eğitim sistemimizin temel sorunlarından biri olan öğrencilerin eğitim yaşamının dışında kalmasını, okullarından uzaklaşmasını bu proje ile çözmeyi hedefliyoruz. Ayrıca Avrupa Birliği ülkeleri ile yürüteceğimiz bu proje ile paydaş okullar arasındaki kültür ve eğitim işbirliği bağlarının artacağı inancındayım ” dedi. (orduhayat)

Hüseyin Akdeniz, yaptığı açıklamada, Ordu Muhtarlar Federasyonu ile üst çatıyı daha da güçlendirecek hamleyi başlatmak istediklerini söyledi. Akdeniz, ‘’Konfederasyonu daha güçlü bir yapıya kavuşturmalıyız. 81 il, ilçeleri ile birlikte il federasyonlarını oluşturmalıdır, bu oluşum muhtarlarımızı daha da güçlü bir yapıya kavuşturacaktı. Bu yapıyı Büyükşehirler dışında ilk olarak Ordu’da kuruyoruz. Hedef küçülerek büyümek değil, büyüyerek bir bütün halinde toplanmaktır. Ordu 18 ilçesinde oluşturmuş olduğu yapı ile bunu başarmıştır. İlçelerden illere yapılanmanın ve doğru rekabetin önü artık açılmıştır’’dedi.

Akdeniz, şöyle devam etti: "Siz hedeflersiniz olur veya olmaz, hayal bu işler derler. Ki daha düne kadar hayal peşinde koşuyor diyenlere nasıl başarıldığını göstermiş olan konfederasyonumuz, bu hedefe yeni hedefe inanmış ve yine başaracaktır. Tüm yönetim kurulu arkadaşlarımız ile bu inanç doğrultusunda hiçbir çıkar amacı gütmeden bu camia için koşmaya devam edeceğiz. Bu inanç ve kararlılığımız 81 il ve 892 ilçe tamamlanıncaya kadar devam edecektir. Sevdamız koltuk değil, kimin başarılı olacağı değil, sevdamız bu camiayı hak ettiği yere getirecek ekip ruhunu oluşturmaktır." (orduhayat)


9

10/01/2013 Perşembe

Gece Gündüz Fındıkta İhracat Rekoru Kırıldı Karla Mücadele Fındıkta dünya üretim ve ticaretinin büyük bölümünü elinde bulunduran Türkiye, 2012 yılında tüm zamanların rekoruna imza atarak 265 bin ton iç fındık ihracatı gerçekleştirdi. Fındık Tanıtım Gurubu ve Karadeniz Fındık ve Mamulleri İhracatçıları Birliği(KFMİB) Başkanı Dursun Oğuz Gürsoy, 2012 yılındaki yaklaşık 530 bin ton kabuklu fındığa tekabül eden 265 tonluk iç fındık ihracatı ile bir rekora imza atılmasını, Türk fındığının geleceği açısından çok önemli bulduklarını ifade etti. Gürsoy yaptığı açıklamada, “Türkiye olarak hedefimiz ürettiğimiz fındığın tamamını satmak olduğuna göre, bu yolda geçen yıl elde edilen rekor çok önemlidir. Amacımız ve gayretimiz serbest piyasa koşullarında sağlanan istikrar ile ihracatı her geçen yıl arttırmaktır.

2012’yi sadece miktar bazındaki rekor ile değerlendirmemek gerekir. Elde edilen 1.8 milyar dolarlık dövizde en az onun kadar önemlidir. Bir süre önce sözünü ettiğimiz ve 2023 olarak hedefi koyduğumuz yıllık 2 milyar dolarlık ihracata daha kısa sürede ulaşacağız” dedi. Karadeniz Fındık ve Mamulleri İhracatçıları Birliği’nden yapılan açıklamaya göre, 2012’de 265 bin 744 ton iç fındık ihraç edilerek karşılığında 1 milyar 802 milyon 462 dolar döviz girdisi sağlandı. Geçen yıl ihraç edilen 265 bin ton iç fındık tüm zamanların rekoru olurken, bu ihracattan elde edilen 1 milyar 802 milyon dolarlık girdi de şimdiye kadar bir yılda elde edilen döviz tutarında ikinci sırayı aldı. Türkiye fındık ihracatından bir yılda en fazla dövizi 2005’deki 1 milyar 928 milyon 378 bin dolar ile elde etmişti.

KFMİB Başkanı Dursun Oğuz Gürsoy, serbest piyasa koşullarında üreticinin de mağdur olmamasını teminen alan bazlı destekleme sistemine devam edilmesi suretiyle sağlanacak istikrarın Türk fındığının önünü açacağını vurgulayarak, “Doğru politikaların izlenmesi ve yeni pazarlar bulunması yeterlidir. Bugün 106 ülkeye fındık satıyoruz. Hedefimiz tüm dünyaya fındık satmak. Hem de giderek artan ve yüzde 50’lilere yaklaşan işlenmiş fındık ihraç ederek. Bunun için başta Çin olmak üzere Rusya ve potansiyel tüketici olabilecek ülkelerde tanıtım çalışmalarına ağırlık veriyoruz” diye konuştu. Türkiye’nin son 10 yıllık fındık ihracatında toplam 2 milyon 339 bin 480 kilogram fındık ihraç edilirken, bu ihracattan 14 milyar 492 milyon 572 bin 710 TL girdi sağlandı.

Kabadüz ilçesinde etkili olan kar yağışı ile ulaşımda aksamalar ve kısa süreli elektrik kesintileri yaşanıyor. Yokuşdibi Belediye Başkanı Yener Kaya, Beldede üç gündür devam eden kar yağışıyla belde merkezin de kar kalınlığı 1 metreye Çambaşı Yaylası'nda ise 2 metreye ulaştığını söyledi. Beldede tipi ile devam eden kar yağışı nedeniyle açılan yolların kapandığına dikkat çeken Başkan Kaya, “Belediyenin karla mücadele ekibimiz aralıksız mahalle yollarını açma çalışmasını sürdürüyor. Ordu Çambaşı arasındaki karayolunu ise özel bir firma sürekli açık tutmaya çalışıyor. Fakat kar yağışının aralıksız devam etmesi nedeniyle açılan yol kısa sürede kapanıyor. Kar yağışı durduğu an tüm yollarımız gece gündüz demeden en kısa süre

içerisinde açılacak” dedi. Kaya, şuana kadar kendilerine olumsuz bir durumun bildirilmediğini, kar nedeniyle yolda kalan araçlara iş makineleriyle en kısa sürede ulaşılarak yardım edildiğini sözlerine ekledi. Öte yandan 2 gündür kar tatili edilen ilçede kar kalınlığı 70 santimetreye ulaştı.

Ders Çalışmayı Ertelemeyin Sema Hukuk ve Tahkim Derneği organizesinde “Suça Uzak ve Topluma Yakın Gençlik Projesi” kapsamında pilot okul olan Atatürk Anadolu Denizcilik Meslek Lisesi’nde çeşitli konularda seminerler veriliyor. Dünkü seminerin konusu “Verimli Ders Çalışmanın Püf Noktaları” olurken seminere konuşmacı olarak Sosyolog Ahmet Turan Öztürk katıldı. Proje Koordinatörü Şener Yamak’ın selamla konuşmasının ardından söz alan Sosyolog Ahmet Turan Öztürk ders çalışmanın kurallarını ve başarının yollarını anlattı. İşte seminerden öne çıkan dersler. İşin birinci kuralı; Ders çalışmayı ertelemeyin, ötelemeyin. Çalışmak için en uygun zaman “ şimdi” Her gün aynı saatlerde çalışmaya özen gösterin. Herkesin verimli (algılamalarının kuvvetli olduğu) saatler faklılık gösterir. Ama mümkün oldukça çok geç saatlerde ders çalışmayın. Tekrar yapın. Öğrenilenlerin kalıcılığını artırmanın ve uzun süreli hafızaya geçirmenin en önemli yolu sık sık yapılan tekrarlardır. Tekrar yapmazsanız öğrendiklerinizin % 30’nu 1 saat içersinde, % 80’nin 9 saat sonra unutursunuz. Ders çalışmaya başlarken çok aç ya da çok tok olmamaya özen gösterin. Yazarak çalışmaya özen gösterin. Yazarken derse (konuya) olan ilginizi sürekli canlı tutmuş olacaksınız. Mutlaka ders çalışma programınız olsun. Gününüzü iyi planlayın. (eğlence, çalışma, uyku, beslenme) 1 saat çalışıp 5 saat dinleniyorsanız sorun var demektir. Ders çalışırken kısa molalar verin. İdeal mola süresi 25 dakikadır. Molalarda fiziksel hareketler

yapmaya çalışın. Hareket edin. Kendinize hayal kurma zamanları ayırın. Başarı bireyseldir. Yani başarı da, başarısızlık da sizindir. Hedef koyun. Bugün şu kadar soru çözeceğim. Ya da şu şu konuları bitireceğim. Bu hedeflerinizde mutlaka programınızda olsun. Yaptığınız çalışma programınızı görebileceğiniz yere asın. Bitirdikçe üstünü çizin. Böylece planladığınız programın neresinde olduğunuzu sürekli kontrol edebilir ve duruma göre kendinize yönlendirebilirsiniz. Anlamadığınız yerlere işaret koyun ya da renklendirin. Bilen birilerine sorun ve anlamaya çalışın. Çok kaygı duymayın. Aşırı stres ve korku sınavda kitlenmenize neden olur. Kendinize ve çalışmalarınıza güvenin. Çalışacağınız konuyu sesli okumayın. İçinizden, dudaklarınızı kıpırdatmadan gözlerinizle takip ederek okuyun. Bu size hem hız kazandıracak hem de bilgilerinizin kısa süre de kayıt edilmesini ve anlamanızı kolaylaştıracaktır. Özellikle sözel derslerde konuyu okuduktan sonra anladıklarınızı yazın. Ders çalışma istiyor ama çalışamıyorsanız suçluluk duyarsınız. Sinirleriniz bozulur ve verimli olamazsınız. Onun için kendinizi zorlayın. “Ben bunu yapmak zorundayım” deyin. Önce 30 dakika ile başlayıp daha sonra yavaş yavaş çalışma sürenizi artırmaya gayret edin. Motivasyon önemli diyoruz. Bu motivasyonu sağlayacak en önemli kişi sadece sizsiniz. Kendinizi motive etmeyi bilmelisiniz. Sürekli birilerinden beklemeyin. Bu sınavlara girecek olan sizsiniz. Bu sizin hayatınız. O zaman sahiplenin ve çalışın . Bazen de çalışmak istiyor ama sorunlarınız yüzünden çalışamıyor olabilirsiniz. O zaman şunu unutmayın. Herkesin bir şekilde sorunları var. Kimine göre çok, kimine göre de ufak olabilir. Ama bu sizin ders çalışmanıza (işinizi yapma-

nıza) engel teşkil etmemeli. Hiç düşündünüz mü ders çalışmanın sorunlarınızdan kurtulmanızın bir yolu olabileceğini? Çalışırken konsantre olursunuz ve sorunlarınızı düşünmeye fırsat bulamazsınız. Yatarak ya da televizyon karşısında çalışmayın. Kendinize ait bir çalışma odanız ve ya yeriniz mutlaka olsun. Uyku düzeninize ve beslenmenize dikkat edin. Sürekli uyumak ya da uyumak istemek bir savunma mekanizmasıdır. Çünkü uyuduğunuzda her şeyi unutursunuz. Ve son olarak da yoğun temponuz arasında kendinize yatırım yapmayı da ihmal etmeyin.Yani yeni çıkan kitapları takip edin ve birini alıp mutlaka okuyun. Kelime dağarcığınızı geliştirin. Sinema ve tiyatroya gidin. Hayatta neler oluyor, neler tüketiliyor haberdar olun. Ve hayatın içine girin. Yani eğlence zamanlarınız sürekli bilgisayarda oyun oynayarak ya da çet yaparak geçirmeyin. Evet Arkadaşlar; yukarıda maddeler halinde belirtmeye çalıştıklarım, verimli çalışma için yapılması gerekenler. Ama şu da bir gerçek ki her birey birbirinden faklıdır. Her bireyin algılaması farklılık gösterebileceği için, öğrenme için ayıracağı süre de farklılık gösterecektir. Örneğin kimi bir konuyu 1 saatte öğrenirken ( kavrama, uygulama), kimi de aynı konuyu 2 saatte öğrenebilir. Bunun dışında çalışma eylemi teknik bir iştir. Yani yapılması gerekenler aynıdır. ÇALIŞMA ORTAMINA İLİŞKİN DÜZENLEMELER * Çalışma odası mümkün olduğunca fazla sıcak ve ya soğuk olmamalıdır. * Çalışma odası düzenli olarak havalandırılmalı ve sessiz olmalıdır. * Çalışma masası ve yüksekliği çalışan kişinin boyuna uygun olmalıdır. * Ders çalışırken müzik televizyon vs dinlenmemelidir. * Ders çalışma ortamında, dikkatin dağılmasına yol açacak

resim, afiş gibi malzemeler olmamalıdır, * Çalışma masası ders faaliyetinin dışında kullanılmamalıdır. * Çalışmaya başlamadan önce, çalışma sırasında gerekli olacak bütün malzemenin el altında bulunması, dikkatin dağılmaması açısından önemlidir. ZİHNİN DAĞILMASINI ÖNLEME * Zihnin dağılması herkesin karşılaştığı bir durumdur. Buna yol açan sebepler içten ve dıştan gelir. * Zihnin dağılmasına yol açan iç sebepler; hayal kurmak ve endişe etmektir. *Hayal kurmaya başladığınızı fark ederseniz ya hayal kurmayı kendinize ödül olarak vererek, bunu dinlenme aralığınıza erteleyin yada hayalinizi kurmaya devam edin ve tamamlayınca da dersinize dönün. * Hayalinizi bir türlü bitiremiyorsanız kalkıp dolaşın veya hafif fizik egzersizi yapın. * Zihnin dağılmasına yol açan dışsal sebepler; odada asılı posterler,yatarak ders çalışmak, müzik dinlemek, televizyon izlemek, bir şeyler atıştırmak ve gezinmektir. AMAÇLARIN VE ÖNCELİKLERİN BELİRLENMESİ * Zamanı kontrol etmek hayatı kontrol etmektir. * Başarılı olabilmek için enerjinizi, günlük olayların peşinde harcayarak geçirmek değil,amaçlarınız doğrultusunda kullanmak önemlidir. * Zamanı öncelikleriniz doğrultusunda kullanabilmek için uzun,orta ve kısa dönemli amaçlarınızın belirlenmesi gerekir. (Örnek; kısa dönemli amaç;okul derslerinde başarılı olmak, orta dönemli amaç;lise diploması almak,uzun dönemli amaç;üniversiteye girmek.) * Listenin en üstünde yer alan hayat amacınızı büyük harflerle bir kartona yazıp,çalışma masanıza

asın. Bu daha iyi motive olmanızı sağlayacaktır. * Bir çok amacı bir arada gerçekleştirmek kolay değildir. Bu nedenle seçim yapıp en önemli ve kendinizi en güçlü hissettiğiniz amaca yönlendirin. * Amacınızı gerçekleştirmek için her gün belli bir süre ayırın ve bu süreye kesinlikle uyun. ZAMANI DÜZENLEMEK VE PROGRAM YAPMAK * Zamanın etkili bir şekilde kullanılması günlük programın düzenlenmesiyle mümkündür, * Zamanı iyi kullanmak için geçmişte zamanın nasıl ziyan edildiğinin bilinmesi gerekmektedir. * En iyi ders çalışma yöntemi; çalışmak, tekrarlamak ve dinlemektir. * Zaman tasarrufu için televizyon uzak durun ve programlarda seçici olun. * Boş geçen her süreyi tekrar yaparak geçirin, ÇALIŞMA VE TEKRAR PROGRAMI * İnsan öğrendiğini çok hızlı unutur. * Başta ve sonda öğrenilen daha çok akılda kalır. * Uzun bir listeyi öğrenmeye çalışmak yerine, listeyi daha küçük parçalara bölerek öğrenmek daha kolaydır. * Yapılacak çalışmada en iyi verimi almak için öğrenmeyi 20-40 dakikalık aralıklara ayırmak gerekmektedir. * Problem çözerken çözüme ulaşıncaya kadar ara vermemek gerekir. * 20-40 dakika arası ders çalıştıktan sonra 10 dakika tekrar yapmak gerekir, * Her çalışma aralığı sonunda

10 dakika dinlenmek gerekmektedir, * Hiç tekrar yapılmazsa öğrenilenlerin % 80’i unutulur, * Notların tekrar yazılması ve ya çalıştıktan sonra notların tekrar, hızla gözden geçirilmesi, hatırlamayı pekiştirir, * Öğrenilenlerin düzenli aralıklarla tekrarlanması gerekir, * Gece yatmadan önce gün içinde öğrenilenlerin 10 dakika süreyle hızlı bir şekilde tekrarlanması, sabah kalkınca da gözden geçirilmesi bilgiyi pekiştirir. ETKİN DİNLEME * Konuyla ilgili ön okuma yapın. * Sorular çıkarın, konunun fikirleri üzerinde yorum yapın, * Hızlı okuma yavaş okumadan daha iyi anlaşılır. Bu nedenle hızlı okumaya çalışın, * Dudakları kıpırdatarak okuma, okumanın hızını düşürür. Yapılması gereken kelime gruplarını okuyacak şekilde dikkati toplamaktır. ÖĞRENMEK İÇİN OKUMA (ETKİN OKUMA) * İzleme, sorma, okuma anlatma ve tekrarlama basamaklarından meydana gelmektedir. * İzle; genel fikir edinme ve ana fikri anlamak için bölüme 3-4 dakika göz atmaktır. * Sor; bölümün hangi amaçla okunacağı konusunda sorular hazırlamak ve neleri öğrenmek istediğinizi belirlemektir. * Oku; hazırlanmış sorulara cevap alacak şekilde okumaktır. * Anlat; sadece notlara bakarak önemli noktaları anlatmaktır. * Tekrarla; bütünüyle hafızadan yapılan tekrarlar 4-5 dakika sürer.


SP R

Perşembe Rakibini Kolay Geçti

Okullar arası Yıldız Erkekler Basketbol müsabakalarına Atatürk Spor Salonunda oynanan maçlarla devam edildi. Saat: 12:00 de Perşembe Atatürk Ortaokulu ve

Ulubey Ş.Mitat Eren Ortaokulu takımları karşı karşıya geldi. Rakibine karşı rahat bir oyun ortaya koyan Perşembe Atatürk Ortaokulu maçın ilk yarısını 15-3 önde tamamla-

dı.Karşılaşmadaki üstünlüğünü ikinci yarıda devam ettiren Perşembe Atatürk Ortaokulu karşılaşmayı 27-11 kazanarak rahat bir galibiyet elde etti.

Hafta Sonuna Kadar Transfer Bitecek Büyük bir titizlikle çalışmalarını sürdürdüklerini ve hafta sonuna kadar transferleri bitireeceklerini belirten Orduspor Başkanı, “Trabzonspor’dan Ferhat Öztorun ile anlaştık. Orta sahaya Arjantinli ve savunmaya da Danimarka liginden bir oyuncu transfer edeceğiz” dedi. Son derece dikkatli bir transfer politikası izlediklerini belirten Türkmen, yurt içi ve yurt dışı temaslarını sürdürdüklerini söyledi. “Trabzonspor’dan Ferhat Öztorun ile anlaştık ve yakın zamanda bu transferi açıklayacağız” diyen Orduspor’un Başkanı’nın açıklamalarındaki satır başları şöyle: ‘İlk hedef Arjantinli…’ “Sapara’dan vazgeçtik. Sapara’nın yerine Arjantin 1.Ligi’nde oynayan Arjantinli bir oyuncuyu kadromuza katacağız. Orta sahada yaratıcı oyuncu konusunda problemimiz var. Şu an sözleşmeli bir oyuncu olduğu için satın alma opsiyonlu olarak kiralayacağız bu oyuncuyu. Bugün yarın bu konuyla ilgili bir karar çıkacaktır. Hafta sonuna kadar oyuncuyu getireceğiz. Bu oyuncu orta sahada oynuyor ve Bursasporlu Batalla’dan daha kaliteli bir futbolcu. ‘Stoper transferi an meselesi’ Bir tane de stoper alıyoruz Milli Takım oyuncusu. Danimarka

1.Ligi’nde oynuyor. O da Danimarka’ya dönerek takımıyla sözleşmesini feshedecek. Yarın ya da öbür gün Antalya’ya gelecek. Ben de orada olacağım. Sözleşmesini yapacağız. Henüz sözleşmesini feshetmediği için ismini açıklayamıyoruz bu oyuncunun da. Ayrıca orta sahaya bir oyuncu daha alacağız. Bu da birkaç gün içinde belli olacak. Bu oyuncu da Süper Lig’deki İstanbul takımlarından birisinde oynuyor. Hafta sonuna kadar tüm transferleri tamamlamış olacağız. Yerli oyuncu bulmakta çok zorlanıyoruz. Galatasaray’da şu var başka takımda bu var diyorlar; ancak alacağınız oyuncu bir senedir hiç oynamamış. Transfer yapmış olmak için transfer yapmamak gerekiyor. ‘Bir diğer stoper de Süper Lig’den’ Yine Süper Lig takımlarından birinde boşa çıkacak bir stoper daha var onu bekliyoruz. Toplamda beş transfer yapabiliriz. Şu anda çalışmalarımız sürüyor. Hafta sonuna kadar bu oyun-

cular kadromuza katılacaklar. Eksiklerimiz belli. Bu eksikleri gidermek için elimizden geleni yapıyoruz. Takımın daha güçlü hale getirilmesi lazım. Barral’ın sakatlığı çok etkiledi takımı. Sol tarafta Atila çok iyi başladı devamını getiremedi. Monje, bu taşlı saldırı sonrası büyük sıkıntı yaşadı ve oyuncuyu bir türlü toparlayamadık. Şu anda oyuncuyu kazanmaya çalışıyoruz. İnşallah bundan sonra böyle tatsız olaylar olmaz. Bir tane yabancı stoperi takımdan yollayacağız. Devre arası transferi zor iş… ’ Devre arasında transfer yapmanın zorluklarından bahseden Orduspor’un Başkanı, “Devre arasında transfer yapmak zor ve riskli bir olay. Şu anda küme düşme hattındaki takımlar transferler yapıyorlar. Bir sene hiç futbol oynamamış oyuncuları alıyorlar. Adam bulamayınca mecbur alıyorlar. Bizim böyle bir dururumuz yok. Meselelere pozitif bakmamız lazım. Elimizdekilerin kıymetini kaybettiğimiz zaman anlamaya-

Emre Horoslu Ünyespor’da Ünyespor Futbol Şube Sorumlusu Murat Ülgen, Tavşanlı Linyitsporlu futbolcu Mustafa Emre Horoslu ile anlaştıklarını söyledi. Spor Toto 2.Lig Kırmızı Grup takımlarından Ünyespor, PTT1. Lig ekiplerinden Tavşanlı Linyitspor’un 32 yaşındaki oyuncusu Mustafa Emre Horoslu ile anlaştı. Transfer hakkındaki resmi açıklamayı ise Ünyespor’un Futbol Şube Sorumlusu Murat Ülgen yaptı. Ülgen, stoper mevkinde oynayan Mustafa ile anlaşmaya vardıklarını ve kampa katıldığını belirtti. Şadi ve Mehmet kampa katılacak Takıma yeni takviyeler kazandırdıklarını söyleyen Ülgen; ”sağ bek mevkiinde oynayan Ofspor futbolcusu Can Ulun, Bandırmaspor'dan Ersin Şahin, Kızılcahamam'dan forvet oyuncusu Ömer Yavuz, Ofspor'dan Stoper Güray ve Maraşspor'dan forvet Şadi Çolak ve Mehmet’in ise bugün kampa katılmalarını bekliyoruz. Cem Atan ile anlaşamadık ancak Mustafa Emre Horoslu’yu kadromuza kattık” diye konuştu. Bazı oyuncuları gönderdik Takımdaki bazı oyuncular ile

yollarını ayırdıklarını söyleyen Ülgen şunları söyledi; “Teknik heyetin raporu doğrultusunda bazı oyuncularla sözleşmeleri feshettik. Mehmet Toşak, Mikail Üzümcü, Uğurtan Cepni ve Muzaffer Taşkın ile yollarımızı ayırdık. Adem Sağlam ise arkadaşlarının takımdan ayrılması üzerine onunla da yollarımızı ayırdık.”Eksik bölgeler için transfer görüşmelerimiz sürüyor diyen Ünyespor Futbol Şube

Sorumlusu Ülgen; “Şimdiye kadar 7 transfer yaptık. Transfer çalışmalarımız sürüyor. Adem Sağlam’ın yerine stoper mevkine yeni bir transfer yapacağız. İki futbolcu ile daha görüşüyoruz” şeklinde konuştu. Son olarak kamp çalışmalarını Antalya Belek Atlantis Otel'de sürdürdüklerini söyleyen Ülgen, ikinci devrede çıkışa geçerek hak ettikleri yere geleceklerini sözlerine ekledi.

lım. Bu kıymetin farkında olalım. 18 Süper Lig takımından birisi de Orduspor. Orduspor, Ordu şehrini vitrine çıkardı. Biz bunu sürdürmek istiyoruz. Orduspor’un Süper Lig’de kalıcı olması sadece başkan ve yönetimin görevi değil; herkesin görevi. İnsanlar bu sorumlulukla hareket ederse çok büyük başarılara imza atacağız” şeklinde konuştu. ‘Cuper’le sürekli diyalog halindeyim’ Sezonun ilk yarısını da kısaca değerlendiren Türkmen, “Bizim dar bir kadromuz var. Bütçemize göre bir takım yaptık. Galatasaray galibiyetinden takımda büyük takım havası oluştu ve bu büyük bir rehavet yarattı. Hector Cuper ile sürekli diyalog halindeyim. Elazığspor maçı öncesinde çok ağır antrenmanlar yaptı takım. Sonuçta o maçta skoru 2-0’dan 2-2’ye getirdik; ancak galibiyetle ayrılamadık. Son sekiz haftada takımdaki bazı futbolculardaki performans düşüklüğü hem de yaşanan sa-

katlıklar ve cezalar kadro darlığı da buna eklenince düşüş kaçınılmaz oldu. İlk dokuz hafta bu takım hiç yenilmedi. Bu tip düşüşler oluyor takımlarda bu

çizgiyi aynı götüremezsiniz. 170 Milyon Euro değerindeki Fenerbahçe ile aramıza yedi puan fark var. Olaya bu açıdan bakılmalı bence” ifadelerini kullandı.

Minikler Orduspor, Öztorun’u Voleybol Kadrosuna Kattı Toto Süper Lig’de mücadele eden Heyecanı Spor Orduspor, Trabzonspor’da forma giyen Ferhat Öztorun ile 2,5 yıllık anlaşma sağladı. Başladı Okullar arası minikler voleybol müsabakasında önceki gün oynanan maçta hamdullah suphi tanrı över ilköğretim okulu sahadan 2-0 galip ayrıldı. Atatürk spor salonunda saat:14:00 de başlayan müsabakada Hamdullah Suphi Tanrı Över İlk Öğretim Okulu ile Karşıyaka İlk Öğretim Okulu takımları mücadele etti. Heyecanlı ve zevkli geçen karşılaşmanın ilk setini 21-16 ikinci seti 21-17 kazanan Hamdullah Suphi Tanrı Över İlk Öğretim Okulu sahadan 2-0 galip ayrılarak müsabakalara iyi başlangıç yaptı.

Orduspor Basın Sözcüsü Levent Yıldırım, düzenlediği basın toplantısı ile transfer haberini duyururken, “Ferhat artık Orduspor’un futbolcusudur” dedi. Orduspor tesislerinde düzenlenen basın toplantında konuşan Yıldırım, ”Transfer çalışmalarımız devam ederken Trabzonspor’da forma giyen Ferhat Öztorun ile 2,5 yıllık bir anlaşma sağlanmıştır. Orduspor’umuza ve Ordu’ya hayırlı olsun. İnşallah kendiside bizim takımımıza güç katar, Orduspor olarak hedeflediğimiz yere gelmemiz konusunda da bize fayda sağlar. Ferhat Öztorun artık bizim futbolcumuz olmuştur“ diye konuştu. Yıldırım, Orduspor’un transfer döneminde kadrosuna 4 futbolcu katacağını belirterek, “Diğer transfer çalışmalarımıza devam ediyoruz. 4 futbolcu transfer etmeyi planlamıştık. Birini aldık. Diğer futbolcular ile görüşmeler sürüyor. Bir haf-

ta içinde de tahmin ediyorum bunlarda kamu oyuna açıklanacaktır. İkinci yarıda istediğimiz arzu ettiğimiz Orduspor, gelecek futbolcularda takıma güç katarak, iyi bir Orduspor izletmeyi düşünüyoruz” ifadelerini kullandı. Öte yandan Orduspor hazırlıklarını Antalya Manavgat’ta sürdürüyor. Takımda Selçuk Şahin dışında sakat futbolcu bulunmuyır. Sakatlığı düzelen David Barral’ın takımla birlikte çalışmalara başladığı öğrenildi.


Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.