Aydınlanma Sempozyumunun İkincisi Ordu’da Yapıldı
Atatürkçü Düşünce Derneği Doğu Karadeniz Şubeleri tarafından düzenlenen Aydınlanma sempozyumlarının ikincisi Ordu’da yapıldı. TESK otelde düzenlenen “Hukuk ve Demokrasi” konulu sempozyuma Yargıtay eski Cumhuriyet Başsavcısı Sapih Kanadoğlu, ADD Genel Başkanı Tansel Çölaşan, CHP Ordu Milletvekili İdris Yıldız, Başkan Seyit Torun, ADD Ordu Şube Başkanı Haluk Türkmen ve çok sayıda davetli katıldı. 7’DE
Karayolları Yarım Bıraktığı İşi Bitirsin
Küçük Sanayi Sitesi Hizmete Açıldı
Çatalpınar Belediyesi tarafından yapımı tamamlanan Çatalpınar Küçük Sanayi Sitesi, düzenlenen törenle hizmete açıldı.
Ayazlı Mahallesi muhtarı Sebahattin Aka Fatsa-Kumru-Korgan karayolu kenarına yapılan kaldırımın yarım bırakıldığını tamamlanması gerektiğini söyledi. Hizmet yarıya kadar geldi bırakıldı sanki ayrımcılık yapılmış gibi. 7’DE
Sebahattin Aka www.gazetekuzey.com
29 OCAK 2013 Salı
GÜNLÜK
TARAFSIZ SİYASİ GAZETE
YIL: 1 SAYI: 297
FİYAT: 50 KR.
Çatalpınar Küçük Sanayi Sitesi’nin açılış törenine, İçişleri Eski Bakanı Sayın İdris Naim Şahin, Vali Orhan Düzgün, Ordu Milletvekilleri İhsan Şener, Fatih Han Ünal, Garnizon Komutanı Albay Seref Çakmak, İl Emniyet Müdürü Hakan Kırmacı, Çatalpınar Kaymakamı Cüneyt Caner, Çatalpınar Belediye Başkanı Muhasin Eriş, İl Genel Meclisi Başkanı Engin Tekintaş, İl Özel İdaresi Genel Sekreter Vekili Namık Kemal Uzunlar, ilçe protokolü ve vatandaşlar katıldı. 3’DE
Adalet Sizsiniz, Ordu’da Sahnelenecek 09
Büyükşehire 8.629 Kaldı Sarmaşık Efsanesi
Türkiye İstatistik Kurumu Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemine göre Ordu il nüfusunu 741.371 bin kişi olarak açıkladı. Bu sonuca göre Ordu ilinde bayanlar erkeklerde 109 kişi daha fazla.
Fatsa’da Erkekler Kadınlardan Daha Fazla Fatsa ilçesi baz alındığında ise Fatsa belediye nüfusu 74.602 olarak açıklandı. Fatsa’nın belde ve köyleri ile birlikte genel nüfusu ise 107.031 olarak açıklandı. Fatsa’da belediye nüfusuna göre erkekler kadınlardan 640 kişi fazla. 7’DE
Ordu İli İlçeleri Belediye Nüfusları Toplamı: Akkuş: 7.073 Aybastı: 13.885 Çamaş: 7.755 Çatalpınar: 5.194 Çaybaşı: 5.262 FATSA: 74.602 Gölköy: 12.822 Gülyalı: 3.383 Gürgentepe: 7.336 İkizce: 7.106 Kabadüz: 3.080 Kabataş: 5.734 Korgan: 12.814 Kumru: 12.847 Mesudiye: 3.804 Perşembe: 9.168 Ulubey: 5.290 ÜNYE: 78.227
Ordu'nun meşhur efsanalerinden olan "Sarmaşık Efsanesi"nin de Fatsa’da yaşandığı rivayet edilmiştir. Fatsa’da 12 kilometre uzaklıktaki Ilıca Köyünün sarmaşık mevkiinde bir sıcak su kaynağı vardır. Buranın ilk defa M.Ö. l. yy. da, Bolaman’da kurulan Pont Polemonyum devrinde kullanıldığı sanılmaktadır. Sonraki yüzyıllarda terk edilen kaplıcanın yeniden nasıl bulunduğu şöyle rivayet olunmaktadır. 4’TE
AK Parti Ordu Milletvekili Fatih Han Ünal, Ordu Belediyesi hizmet binasının yapılacağı yeri doğru bulmadığını belirterek, “Böyle bir hesapsız işi biz bu zamana kadar Ordu olarak görmedik” dedi. 9’DA
14 Yaşında Umreye Gitti Fatsa Özel Dolunay Koleji öğrencilerinden 14 yaşındaki Ethem Affan Coci Umreye gitti. 9’DA
FAGİAD Spor Kompleksini Gezdi Fatsa Genç işadamları Derneği Başkanı Serkan Erdik ve Yönetim kurulu üyeleri Spor Kompleksini gezdiler. Fatsa Belediye Başkanı Hüseyin Anlayan eşliğinde, Spor Kompleksini gezen misafirler, tesise hayran kaldılar. Tek tek bütün bölümleri gezen misafirler adına kısa bir açıklamada bulunan, Fagiad Başkanı Serkan erdik yaptığı açıklamada; Gerçekten çok güzel bir tesis olmuş. Başkanımızı tebrik ediyorum. Başkanımız ve ekibi yaptığı çalışmalarla, İlçemizi her geçen gün güzelleştiriyor. 7’DE
Değeri Eksilmeyen Yapılar
Takdirlik Ödül
Ordu’da 1 Saatte Üç Kaza Oldu
Dört, altı veya sekiz direk üstüne yapılmış tahıl, meyve ve sebze kurusunu saklamak için kullanılan tarihi bir yapıdır. Ordu’nun 130 haneli Burhanettin köyünde de sayıları zamanla azalmış.
Oyunu Ordulu sanatseverlerle birlikte, İkizce ilköğretim okulundan, derslerinde başarılı olan takdir belgesi almış yaklaşık 90 öğrenci oyunu izleme imkânı buldular.
Ordu’da ani bastıran yağmur peş peşe kazalara yol açtı. Önceki gün öğle saatlerinde başlayan ani yağmur nedeniyle kayganlaşan yollarda 1 saat içerisinde üç kaza birden meydana geldi.
05
06
03
Yrd. Doç. Dr.
Satırbaşı
“Böyle Bir Hesapsız İş Görmedik”
Ahmet FİDAN
Siyasal Partilerin Kendisi Ne Kadar Demokrat?
03
2
29/01/2013 Salı
ALIŞ
GİRESUN
4,80
EURO
2,37
TRABZON
4,20
DOLAR
1,75
SATIŞ 2,38
24 AYAR ALTIN (GRAM)
1,76
ÇEYREL ALTIN
94,40 151,35
Yağmurlu EN DÜŞÜK : 8 C EN YÜKSEK : 11 C
ORDU NAMAZ VAKİTLERİ
Namaz Vakitleri
4,25
ORDU’da BUGÜN HAVALAR NASIL?
İmsâk: Güneş: Öğle: İkindi: Akşam: Yatsı:
05:06 06.35 11:49 14:24 16:50 18:12
SS
Ü M
Ekonomi
ORDU
TÜRKİYE ALTIN PİYASASI
Hava Durumu
TÜRKİYE PARA PİYASASI
Yüzde 50 Randımanlı Kabuklu Fındık
TE
BE
Sıralama acayip olmuş
Arakadaşlar bize çay söylermisiniz
Günün Fıkrası
Şifalı Bitkiler Sarmısağın Faydaları
babam bana karne hediye araba alcaaaaaaaaaaak
Bütün kısımları keskin kokulu,çok yıllık otsu bir bitkidir. Memleketimizin hemen her yerinde,bahçe ve bostanlarda yetişir ve sıkça tüketilir.Toprak altında iri bir soğanı vardır.Nadir olarak tohum verir,bunun için daha çok dişleriyle üretilir.
La biriz konuşun karıştırıyorum yav Ateş yakmasak burası çekilmez
Bir Yüzbaşı ile emir eri bir trende yolculuk ediyorlar. Aynı kompartmanda çok alımlı bir kız ile annesi de var. Başka kimse yok. Bu iki grup birbirlerini tanımasa da yolculuk sırasında tanışırız diye çok yakın oturmuşlar. Derken tren bir tünele giriyor, ortalık kararıyor. Bir öpücük sesi ve ardından -şirraaak- çok siddetli bir şamar sesi duyuluyor. Tren tünelden çıkıyor. Herkes şaşkın ne oldu diye birbirine bakıyor. *Genç kız düşünüyor; (Benim yerime annemi öperlerse, işte böyle şamarı yerler..) *Kızın annesi düşünüyor; (Helal benim kıza, öpüldü ama, hemen şamari yapıştırdı..) *Yüzbaşı düşünüyor; (Ulan asker kızı öptü, şamarı ben yedim...) *Asker gülümsüyor; (intikamımı aldım daa. Havaya bir öpücük yüzbaşıya bir şamar!!)
Sarmısak çok eski tarihlerden beri bilinmekte ve tadavide kullanılmaktadır.
Tarihte Bugün
Bitkinin yaprakları solmaya başlayınca kökler toprak altından çıkarılır ve güneşte kurutulur. Kur’anı Kerim’ de Bakara sure-i şerifinin 61. Ayet-i kerimesinde anılan mübarek gıdalardandır. Resul-i Ekrem (S.A.V) Efendimiz de bir hadisi şeriflerinde yetmiş derde deva olduğunu buyurmuşlardır.Râmiz el Ehadis)
1915 : İlk zeplinli saldırı Paris üzerinde yapıldı.
Bizi iyi reklam yap
Günümüzde eczanelerde sarmısak hülasası satılmaktadır.
Emrah bi yemeğimi yedirmedin beee
*Sarmısağın bileşiminde iki kuvvetli antibiyotik maddesi,şekerler,çok tesirli esanslar,A,B,C vitaminleri,iyot ve kükürt bulunur.İnsan sağlığında çok önemli etkileri vardır.En belirgin tesiri insana canlılık vermesidir.Sarmısak yenildiğinde,ihtiva ettiği şifalı maddeler bütün vücuda yayılır.Kuvvetli mikrop öldürücü hassası ile ve vücudun her tarafını uyararak çeşitli hastalıklara karşı korunmayı ve onlardan kurtulmayı sağlar.Grip,tifo,difteri gibi salgın hastalıklarda çok yararlıdır.Grip salgını zamanında sarmısak yenmelidir.Mide ve bağırsakları uyarır,faaliyetlerini artırarak hazmı kolaylaştırır.Bağırsaklarda zararlı mikropları öldürerek vücudun zehirlenmesini önler.Böylece sarmısak insanları çeşitli kanserlere karşı korur.Spazm çözücü etkisi vardır. Kabızlığı giderir.Bağırsaklardaki çeşitli solucanları döker.Bilhassa çocuklarda çok görülen ve geceleri rahatsız eden kıl kurtları için sarmısaklı yoğurt en iyi ilaçtır.Sarmısak damar cidarlarında birikmiş ürat tuzlarını ve kireci eritir.,idrarla dışarı atar.Damar kireçlenmesini önler.Böylece damarların iç yüzeyi genişler ve tansiyon düşer.Yüksek tansiyonun çaresi bol sarmısak yemektir. Yüksek tansiyonda ayak altına ezilmiş sarmısak veya sarmısak yağı sürülürse tansiyonu çok kısa zamanda düşürür.Damar sertliğini giderir.Kanı sulandırır,kandaki mikropları öldürdüğü ve zararlı atıkları dışarı attığı için kanı temizler.Kandaki fazla yağ ve kolestrolü eritir,şeker miktarını düşürür.Sarımsak kan pıhtılaşmasını azaltır,en ince damarları da temizler ve oralara kadar kan gitmesini sağlar.Bu hususiyeti ile kalp üzerinde çok faydası vardır.Kalbi besleyen damarlara bol kan gitmesini sağlar kalp kasları kuvvetlenir.Böylece kalp ağrılarını giderir.Kalp çarpıntısını giderir.Kalp hastalıklarını önleyici bir tesire sahiptir.Tabiidirki bu etkilerden faydalanmk için sarmısağı uzun süre kullanmak gerekir.Böbrekleri çalıştırarak üre gibi atık maddelerin dışarı atılmasını sağlar.Romatizma ve kas iltihaplarında çok faydalıdır.
1923 : Mustafa Kemal Paşa İzmir’de Latife Hanım’la evlendi. 1928 : Bursa Amerikan Kız Koleji Bakanlar Kurulu kararıyla kapatıldı. Okulda Hıristiyanlık propogandası yapıldığı iddia edildi. 1931 : Menemen Olayı davasında 37 kişi idama mahkum edildi ve karar Meclis’in onayına sunuldu. 1932 : Sultanahmet Camii’nde sekiz hafız Türkçe Kuran okudu. 1950 : Savaştan sonraki ilk turist kafilesi İstanbul’a geldi. 1950 İran’da üç deprem oldu;1500 kişi öldü.
Aha da gidiyom ben
1957 : Evli Kadınların Uyrukluğu sözleşmesi imzaya açıldı Türkiye bu sözleşmeyi onaylamadı.
Sen pişmaniye severmisin
1971 Güven Partisi adını Milli Güven Partisi olarak değiştirdi. 1983 : Sol görüşlü Ramazan Yukarıgöz, Ömer Yazgan, Erdoğan Yazgan ve Mehmet Kambur İzmit’te idam edildi. 1988 : Dolar 1385 liraya fırladı Polis Tahtakale’yi bastı ve döviz alışverişini engelledi.
Bu sayfamızda yer almak istiyorsanız, sizde fotoğraflarınızı gönderin... tebessum@gazetekuzey.com
2005 : Çin’den 55 yıl aradan sonra ilk defa Tayvan’a uçak seferi düzenlendi.
KOÇ
BOĞA
İKİZLER
YENGEÇ
ASLAN
BAŞAK
TERAZİ
AKREP
YAY
OĞLAK
KOVA
BALIK
21 Mart - 20 Nisan
21 Nisan - 21 Mayıs
22 Mayıs - 21 Haziran
22 Haziran - 23 Temmuz
22 Temmuz - 23 Ağustos
24 Ağustos - 23 Eylül
24 Eylül - 22 Ekim
23 Ekim - 22 Kasım
23 Kasım - 22 Aralık
23 Aralık - 20 Ocak
21 Ocak - 18 Şubat
19 Şubat - 20 Mart
Bilgilerinizi karşı tarafla paylaşacağınız ve farklı konuşmalar içinde olacağınız bu günde; yeniliğe açık olmanıza rağmen, çevrenizi istemeden yargılayabilirsiniz. Kariyerinizle ilgili önemli gelişmeler devam ediyor.. Önünüze sunulan seçenekleri doğru bir şekilde değerlendirmeye çalışmalısınız. Değişik alanlarda tercihlerinizi kullanabilirsiniz.
İyi niyetle yaklaştığınız konularda beklenmeyen aksiliklerin çıkması sizi üzmemeli. Bugün, yeni tanışacağınız kişilerin farklı tasarımları olacak. Mükemmel bir tekniğiniz var. Yaşama geçirme konusunda zorluk çekmeyeceğinizi bilmenize rağmen, motivasyon konusunda yakın çevre desteğine ihtiyacınız olabilir.
Bugün, olaylara duygusal yaklaşıyorsunuz. Çevrenizdeki kişilerin anlamsızlıklarına kızıyor, ve bazı konuları kafanızda fazla irdeliyorsunuz. Bilinçaltında geliştirdiğiniz olayların size bir faydası yok. Yaşamı kendi kurallarınıza göre değerlendirdiğiniz için, ani gelişen olaylar karşısında bocalayabiliyorsunuz.
Çekiciliğinizi ve yaratıcılığınızı kullanmak için; her türlü donanıma sahip olmanıza rağmen, kendinizi mutsuz etmek için adeta çabalıyorsunuz. . Alacağınız haberleri olumlu bir şekilde kendi tarzınıza göre yönlendirebilirsiniz. Yeni açılımlar için farklı şeylere ihtiyacınız olduğunu biliyor fakat bazı konularda kendinizde gerekli cesareti göremiyorsunuz.
Gerekli cesarete de sahip olduğunuz halde isteklerinizi birkaç parçaya bölerek, iş potansiyelinizi azaltıyorsunuz. Uzun zamandır aramak istediğiniz dostlarınızın beklenmeyen ziyaretleri sizi şaşırtabilir. Akşam saatlerinde kendinizi daha farklı ve olumlu hissedeceksiniz. Fikir alış verişi içinde olacağınız kişilerle olmak motivasyonunuzu arttıracak.
Çevresel koşullarınızı olumlu değerlendirmek için uygun bir gün. Yenilikler için destek almak zorunda değilsiniz. Çevrenize üstünlüğünüzü ispat edeceksiniz. Değişimler için gerekli enerjiye sahipsiniz. Yalnız ayrıntılardan çabuk sıkılabilir ve bir an önce sonuçlar üzerinde yoğunlaşabilirsiniz.
Venüs ve Ay’ın bulunduğu konum, dostluk duygularınızın çoğalmasına neden oluyor Yakın dostlarınızın sizinle aynı fikirde olduğunu görmek olumlu bir gelişme. Bugün, birlikte oturup; hepinizi ilgilendiren konularda sohbet edebilirsiniz. Bazı yardım kuruluşlarının faaliyetlerini destekleyici çalışmalar içinde olacaksınız..
Yakın dostlarınızla bir araya gelecek ve entelektüel konularda aynı düşünce içinde hareket edeceksiniz.Bugün kardeşlerinizle ortak çalışmalar içinde olmak isteyebilirsiniz.. Bugün, enerjinizi geçmiş deneylerden yola çıkarak yeni bir şekilde değerlendirme yoluna gidebilirsiniz.
Maddi konuların ve karşılıklı iletişim önemli olduğu bir gün. Olaylara gelişigüzel yorum getirmekten hoşlanmadığınız için, çekimser tavırlarınızın altında, bazı şeyleri daha iyi kavrama özelliği yatıyor. Maddi konularda çevresel destekleri hissedebiliyorsunuz. Dostlarınızla paslaşmanız, olumlu gelişmeleri beraberinde getiriyor.
Karşılık göremediğiniz zaman ilişkilerinizde sorun yaşadığınız bir gerçek. Bugün Ay kişisel ilişkilerinize olumlu etkiler veriyor. Zevklerinizde aşırıya kaçabilir ve duygusal harcamalar yapabilirsiniz.Zamanınızın çoğunu arkadaşlarınıza ayıracak ve onlarla ortak sorunlarınızı paylaşacaksınız.
Duygusal konularda kendinizi yenilemenin zamanı geldi. Partnerinizle birlikte yeni keşiflerde bulanacak, birbirinize söyleyemediğiniz bir çok konuyu paylaşabileceksiniz. Duygusal ilişkinizde karşılıklı beklentiler içinde olmanız, ikinizi de farklı bir şekilde etkiliyor. Siz gizlilikten hoşlanmadığınız için; onunda aynı davranışlar içinde olmasını istiyorsunuz.
Bugün bilinç altınızı istediğiniz şekilde ortaya koyacak çalışmalar içinde olacaksınız. Algılama konusunda güçlü bir gününüzdesiniz. Kendinizi sorgularken bir çok doğruyu daha kolay yakalayabileceksiniz. Bir süredir aklınıza gelmeyen bazı olaylar, yeniden kafanızda şekillenecektir. Aklınızı doğru kullanabileceğiniz bir gün.
3
Çatalpınar Küçük Sanayi Sitesi Hizmete Açıldı Çatalpınar Belediyesi tarafından yapımı tamamlanan Çatalpınar Küçük Sanayi Sitesi, düzenlenen törenle hizmete açıldı. Çatalpınar Küçük Sanayi Sitesi’nin açılış törenine, İçişleri Eski Bakanı Sayın İdris Naim ŞAHİN, Vali Orhan DÜZGÜN, Ordu Milletvekilleri İhsan ŞENER, Fatih Han ÜNAL, Garnizon Komutanı Albay Seref Çakmak, İl Emniyet Müdürü Hakan KIRMACI, Çatalpınar Kaymakamı Cüneyt CANER, Çatalpınar Belediye Başkanı Muhasin ERİŞ, İl Genel Meclisi Başkanı Engin TEKİNTAŞ, İl Özel İdaresi Genel Sekreter Vekili Namık Kemal UZUNLAR, ilçe protokolü ve vatandaşlar katıldı. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayan törende, öğrenciler tarafından folklor gösterileri sunuldu. Küçük Sanayi Sitesi açılış töreninde bir konuşma yapan İçişleri Eski Bakanı Sayın İdris Naim ŞAHİN, “Çatalpınar Belediyemiz bugün yeni hizmetleri başarmanın sevincini bizlere yaşatıyor, bizlerle paylaşıyor. Belediye Başkanımızı ve onun çalışma arkadaşlarını,belediye meclis üyelerini ve tüm Çatalpınarlıları gönülden kutluyorum. Çatalpınar Sanayi Sitesi 47 tane iş yeriyle ve diğer ihtiyaç alanlarıyla birlikte
Çatalpınar’ımıza bir zenginlik, bir güzellik kazandırmış durumda. Yine insan sağlığı için son derece önemli olan mezbahanenin bitmiş olması da fevkalade önemli. Nesillerin korunması, insanlarımızın sağlıklı beslenmesi bakımından son derece çağdaş bir hizmet. Bolaman Irmağını kirlilikten kurtaracak olan arıtma tesisi inşaatının sürüyor olması da son derece sevindirici” dedi. Vali Orhan DÜZGÜN de törende bir konuşma yaparak, bütün altyapı tesisleriyle birlikte tamamlanarak hizmete giren Çatalpınar Küçük Sanayi Sitesi’nin yapımından dolayı Belediye Başkanı Muhasin ERİŞ’i tebrik etti. Küçük ve orta ölçekli sanayi kuruluşlarının şehrin mahallelerinden çıkarılarak, derli toplu bir alanda olmasının önemine değinen Vali DÜZGÜN, “Sanayiye yönelik işyerlerinin, vatandaşı rahatsız etmeyecek şekilde şehir dışına taşınması, bütün altyapılarıyla beraber düzenlenmiş bir ortamda olmaları, hem şehrin esenliği ve güvenliği adına, hem de sanayi esnafımızın hizmet alabilmesi adına önemlidir. Aynı
www.gazetekuzey.com
Mir Mehmetoğlu Gıda Mad. San. ve Tic. Ltd. Şti. Adına Tüzel Kişi Temsilcisi
Niyazi YEŞİLLER Sorumlu Yazı İşleri Müdürü İşletme Müdürü Muhsin Yılmaz Nusret Yeşiller Genel Yayın Yönetmeni Genel Koordinatör Mustafa Dalgacı Betül Yeşiller
zamanda buralardan hizmet alacak vatandaşlarımız için de pek çok alternatifi bulunan işyerlerinin bir arada olması, onların daha iyi hizmet alabilmesi açısından önemli” diyerek sanayi sitesinin Çatalpınarlılara hayırlı olması dileğinde bulundu. Çatalpınar Belediye Başkanı Muhasin ERİŞ de 47 dükkan ve çeşitli sosyal tesislerden oluşan Çatalpınar Küçük Sanayi Sitesi’nin 2,5 milyon TL’ye mal olduğunu belirterek, “Sanayi sitesi Çatalpınar'ın çehresini değiştirdi. Burası, 47 dükkan, 1 cami, lokanta, çay ocağıyla beraber bir kompleks halindedir. Sanayi sitesini açmakla hem Çatalpınar'ı
bundan sonrada ayrı tempoda devam edecektir. Bu ödülü tüm çalışma arkadaşlarım ve hem-
Fatsa tarafına doğru açmış olacağız, hem de sanayi ilçemize ciddi bir şekilde canlılık getirecek. Sanayi sitesinin yaklaşık 2.5 milyon maliyeti var çevre düzenlemesi ile beraber. Belediyemizin kendi imkanları ile bu inşaatı yaptık" diye konuştu. Konuşmaların ardından, İçişleri Eski Bakanı Sayın İdris Naim ŞAHİN, Vali Orhan DÜZGÜN, Ordu Milletvekilleri İhsan ŞENER, Fatih Han ÜNAL, Çatalpınar Kaymakamı Cüneyt CANER, Çatalpınar Belediye Başkanı Muhasin ERİŞ, protokol mensupları ve vatandaşların katılımıyla kurdele kesimi yapılarak, Çatalpınar Sanayi Sitesi’nin açılışı gerçekleştirildi.
Ordu’da ani bastıran yağmur peş peşe kazalara yol açtı. Önceki gün öğle saatlerinde başlayan ani yağmur nedeniyle kayganlaşan yollarda 1 saat içerisinde üç kaza birden meydana geldi.
Sayfa Editörü Hukuk Danışmanı Özkan Yıldırım Av. Doğan Pehlivan Reklam Erkan Kaş Ahmet Kaytaz Oğuzhan Yılmaz
Dizgi-Grafik Grafiker Yeşiller Grafik Tasarım Emrah Çoşkun www.yesillermatbaa.com İlkay Yeşiller Dağıtım İnternet Editörü Şah Medya Ajans Çiğdem Akyol Yayın Türü Yerel Süreli Gazetemiz İHA Abonesidir. Gazetemiz basın ahlak kurallarına uymayı taahhüt eder. Köşe yazıları ile ilgili hukuki sorumluluk yazarlara aittir. Baskı Tesisi Mir Mehmetoğlu Gıda Mad. San. ve Tic. Ltd. Şti. Yeşiller Grafik Tasarım Reklam ve Matbaa
Adres MKP. Mah. Şehit Polis Erkan Alışır Cad. No:29 Fatsa/ORDU Tel : 0452 407 10 11 Faks : 0452 407 10 12 E-Posta : gazetekuzey@gmail.com
şerilerim adına aldım. Ordu’yu geleceğe yine hep birlikte taşıyacağız” şeklinde konuştu.
Ordu’da 1 Saatte Üç Kaza Oldu
Görsel Yönetmen Haber Merkezi Engin YARAN Ahmet Alkan
Muhabirler Resul Koşar Taner Şen Beytullah Şeker
FİDAN
ahmet@ahmetfidan.com
SATIRBAŞI
www.ahmetfidan.com
ir çok farklı zaman ve yerde dile getirildiği/getirdiğim gibi, ideal tip demokrasi mantığına göre Türkiye’deki siyasal partilerin neredeyse tamamı sınıfta kalmaktadır. Öyle ki, Türkiye’de bir siyasal parti on yıllarca muhalefette kalmasına rağmen liderleri her genel seçimde oylarını düşürmesine rağmen parti başkanlığında kalabilmektedir. Türkiye’de “istifa etme” veya “çekilme” bir erdem değil büyük bir hata olarak görülmektedir. Aslında bunun altında çok önemli bir psikososyolojik faktör bulunmaktadır. Bu da, Türk insanının DNA diziliminde bulunan “yöneticilik” hormonunun çokça gelişmiş olmasıdır. Psiko-Sosyolojik Faktörler: Türkiye’deki siyasal Partilerinin Teşkilat Yapılanması Türk-İslam Kültürünün Etkisindedir. Bu teşkilat yapılanması kültürel geleneğin de etkisiyle fazlaca hiyerarşiktir. Kamu yönetimi teşkilatının yapılanması, doğal olarak siyasal partilerin teşkilatlanmasına yansımıştır. Merkezi yönetim teşkilatının iz düşümü olarak teşekkül ettirilmiş siyasal partiler, yatay (line) örgütlenme yapısını tam anlamıyla bir risk olarak değerlendirmektedir. Yatay örgütlenme yapısı, karar sürecinde bir gecikme ve önemli ölçüde oydaşmayı gerektirse bile parti liderleri böylesi gecikmeye ve oydaşmaya karşı uzak durmayı daha kolaycı ve faydacı (pragmatist) olarak görmektedirler. Türk-İslam kültüründe var olan ve çok ta önem taşıyan davranış kalıbı olan “ulul emre itaat” bütün örgütlenmelere yansımıştır. Siyasal partilerin demokratik olmadıklarına, hatta olamayacaklarına ilişkin çokça makale ve yazı yazmışımdır. Bunlardan en önemlisi, “Demokrasi Estetiğinin Prensipleri” konulu makalem ve “Cumhuriyetin Demokratikleşmesi” vb. konulardaki yazılarımdır. Bu yazılarımda psiko-sosyolojik faktörleri yeterince irdelememiştim. Oysa ki demokrasinin okulu, tabanı, temeli niteliğini taşıyan siyasal partilerimiz, bu faktörlerin birebir etkisi altındadır. Bunları daha ayrıntıya indiğimizde iki kategoride ele almak gerek. Bunlardan biri, genetik faktörler, diğeri de dinsel faktörlerdir. Genetik Faktörler: Türk ırkında bulunan “yönetme” mücadele etme özellikleri diğer ırklara göre çok daha fazla belirgindir. Buna ülke bazında veya daha doğrusu vatan bazında tropikal topraklarda yaşamanın da etkisini ilave edebiliriz. Alt faktörü bu bağlamda toparlayacak olursak, genetik faktörler ile iklimsel faktörleri üst üste oturttuğumuzda, oydaşma ve demokratik katı-
B
Ankara’nın seçkin dergilerinden olan Meclis Dergisi 10.yılında en iyileri seçti. Başkan Seyit Torun Yılın Belediye Başkanları dalında ödüle layık görüldü. Başkan Torun ödülünü düzenlenen törenle aldı. Torun şeffaf ve açık yönetimiyle, belediyecilikte göstermiş olduğu başarılı çalışmalarından dolayı yılın belediye başkanı seçilmiştir” dedi. Ankara Sümela Otel’de düzenlenen ödül töreninde Yılın Devlet Adamı, Siyasetçisi, Milletvekilleri, Belediye Başkanları, İşadamları, Gazetecileri ve TV Muhabirlerine ödülleri takdim edildi. Ödülünü TBMM Başkan Vekili Mehmet Sağlam’ın elinden alan Başkan Seyit Torun ise ödül töreni sonrasında yaptığı açıklamada böyle bir ödüle layık görüldüğü için çok mutlu olduğunu söyleyerek, “Bu başarı tüm çalışma arkadaşlarımızın özverisi ve bizlere Orduluların verdiği destekle kazanılmıştır. Çalışmalarımız
Ahmet
Siyasal Partilerin Kendisi Ne Kadar Demokrat?
Hizmet Yarışında Bir Ödül Daha Ankara Sümela Hotel’de düzenlenen ödül törenine çok sayıda davetli katıldı. İstanbul Milletvekili ve CHP Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin ve İstanbul Milletvekili Ak Parti Genel Başkan Yardımcısı Abdulkadir Aksu’nun da katıldıkları ödül töreninde Meclis Dergisi Genel Yayın Yönetmeni Murat Polat, Türkiye’nin seçkin siyasi dergilerinden biri olduklarını belirterek, “Her yıl seneye damgasını vurmuş yönetici ve siyasilerimizi belirleyerek onları kamuoyu önünde alkışlıyoruz. Başkan Seyit Torun’da bu seçilmişlerin içerisinde yer almayı başaran, yerel yönetimlerde kendi kentinin önünü açan deneyimli ve yetenekli bir Belediye Başkanımız. Başkan Seyit
Yrd. Doç. Dr.
29/01/2013 Salı
Ordu’da Önceki gün öğle saatlerinde aniden yağmaya başlayan yağmur nedeniyle yolların kayganlaşması kazalara davetiye çıkardı. Ordu Merkez’de kayganlaşan yollarda 1 saat içinde 3 kaza meydana geldi. Yağmur ve dikkatsizliğin yol açtığı ilk kaza Organize Sanayi içinde meydana
geldi. Kavşakta karşılaşan iki sürücünün dikkatsizliğine yağmur nedeniyle kayganlaşan yolda eklenince kaza kaçınılmaz oldu. Neyse ki can kaybının yaşanmadığı bu kazada iki araçta küçük çaplı maddi hasar meydana geldi. İkinci kaza ise Organize Sanayi Kavşağı’nda meydana geldi. Yeşil ışığa yetişemeyeceğini anlayan sürücünün hızını azaltıp beklemek istemesine yağmurla yolun kayganlaşması nedeniyle arkadan gelen araba duramayarak vurdu. Giresun’dan Zonguldak’a giden araç sürücüsü ise, öndeki arabanın yeşil yanıp sönmeye başlayınca birden durduğunu kurtarmak için yana kaçtığını ama kurtaramadığını söyledi. Ani yağan yağmur nedeniyle bir kaza haberi de Ahmet Mağden Caddesi Fen Lisesi Kavşağı’ndan geldi. Dikkatsizlik ve yağmurun neden olduğu bu kazada maddi hasarla atlatıldı. (orducu.com)
lım aleyhine bir davranış kalıbını ortaya çıkarmakta bu da haliyle Türk siyasal partilerinin teşkilatlanmasına yansımaktadır. Dinsel Faktörler: Yukarıda da dile getirdiğimiz gibi, “ulul emre itaat” ilkesi ile devleti yönetenlerin kararlarında (hilafet makamının da etkisiyle) bir “hikmet” unsurunun bulunması bir araya geldiğinde “teb’a nın kayıtsız şartsız teslimiyeti gerekmekte, bu da A tipi kişilik olan liderlere fazlaca bir manevra alanı sunmaktadır. Buna İmparatorluktan veya saray yapılanmasından kalma “teb’a olgusu veya “avam” olgusu eklendiğinde siyasal parti liderleri dikey hiyerarşik örgütlenme oluşturmakta, kararlarda oydaşmayı önemsiz olarak görmektedir. Buna karşın, özellikle İslam dininde var olan ama nedense hiç görülmek istenmeyen bir başka ilke de “istişare” kavramıdır. Her ne sebepse oydaşma veya siyasal katılım anlamına gelen bu olgu liderler tarafından çok fazlaca dar tutulmuş, istişare, sayısı üçü geçmeyen dar çekirdek kadronun dışına çıkmamıştır. Siyasal partilerin demokratik olamamasının diğer teknik etkenlerini daha önceki yazılarımda ve makalelerimde müteaddit defa dile getirmiş olduğumdan sadece başlıklarını belirtmekle yetineceğim. Bu faktörler de şunlardır: Siyasal parti oluşumlarında liderlik için ön seçim mekanizmasının işletilmemesi, Siyasal partilerde sivil toplum kuruluşlarında olduğu gibi, lider sultasının son derece güçlü olması, Siyasal parti başkanlarının yönetimde istikrarı yüceltme eğilimleri, Siyasal parti yönetim kadrosunun seçimlerinin tahmin edilenin veya bilinenin tersine çok ta fazla açıklıkla yapılmaması. (Öyle ki, ister siyasal partilerin ister sivil toplum kuruluşlarının seçimlerde listeler blok olarak çoğu zaman delegelere dayatılmaktadır. Bu olgu iyiden iyiye bu tür örgüterde kanıksandığından itiraz edenler kısa sürede gerek tehdit gerekse başkaca ikna yöntemleriyle sus-pus edilmektedir. Siyasal partilerin demokratik olamamasının önünde daha bir çok faktör bulunmaktadır. Bütün bu faktörlerin birden bire ortadan kalkmasını zaten beklemiyoruz fakat bu kronik sorunun en önemli çözümü, sivil toplum kuruluşlarıdır.Sivil toplum kuruluşları da benzeri bir sorun içinde olduğundan kısa vadede pembe tablolar sunamayacağız. Yine de tek ve en önemli çözüm, en kolaydan başlayan çözümdür ki bu da küçük ölçekli sivil toplum kuruluşlarından büyük ölçekli sivil toplum kuruluşlarına doğru açıklık ve katılımın bir erdemlilik olarak görülmesinin sağlanmasıdır. Esenlik dileklerimle.
4
29/01/2013 Salı
Sarmaşık Efsanesi Uyuşturucu Operasyonu Ev Yemeklerine
İlgi Artıyor
Son zamanlarda sayısı hızla artan ev yemekleri sunan işletmelerine ilgi giderek artıyor.
Ordu'nun meşhur efsanalerinden olan "Sarmaşık Efsanesi"nin de Fatsa’da yaşandığı rivayet edilmiştir. Fatsa’da 12 kilometre uzaklıktaki Ilıca Köyünün sarmaşık mevkiinde bir sıcak su kaynağı vardır. Buranın ilk defa M.Ö. l. yy. da, Bolaman’da kurulan Pont Polemonyum devrinde kullanıldığı sanılmaktadır. Sonraki yüzyıllarda terk edilen kaplıcanın yeniden nasıl bulunduğu şöyle rivayet olunmaktadır. Eskiden adı Sarmaşık olan köyde yalnız başına yaşayan bir ihtiyar varmış. Bu ihtiyarın varı-yoğu bir keçi sürüsü imiş. Keçilerini civardaki çalı ve dikenlerle kaplı yamaçlara solar, günlerini keçileriyle geçirirmiş. Karlı bir kış günü, kulübesinden çıkardığı keçilerini, tekrar yaylıma salan yaşlı adam, akşam yaklaştığı halde, hiçbirinin geri dönmediklerini görünce merakla onları aramaya koyulmuş. Civardaki bütün çalı diplerini, ormanları, keçilerin gidebilecekleri her yeri aradığı halde hiçbir ize rastlanmamış. İhtiyar, bir ümitle civardaki derenin kenarındaki ufak kuruluğu da aramak istemiş. Burası çok sarp ve sık dikenlerle kaplı olduğu için keçilerinin burada olabileceğine ihtimal vermemişse de, ormanın kenarındaki
sazlar üzerinde bazı izler görerek büyük bir heyecanla sık çalıların arasına girmiş. Koruluğun çok kuytu bir yerinde, ağız kısmı sık sarmaşıklarla örtülü mağaramsı bir yerle karşılaşmış. İçerden sıcak bir hava geldiğini de fark eden ihtiyar, sarmaşıkları açarak mağaraya girmiş ve birden şaşırmış. Zira kaybolduğunu sandığı keçileri, gayet tatlı bir sıcaklıkla kaplı bu mağarada, duvarlardan sarkan yemyeşil otları yemekle meşgulmüşler. O yıllarda bu sıcak su kaynağından yeniden istifade edilmeğe başlanmış. Pont Devrinden kaldığı tahmin edilen taş havuzu tamir edilmiş, duvardaki yabancı otlar kazılmış, yerler temizlenmiş; kaplıca mağarasının gerisini engelleyen çalı ve dikenler temizlenerek, buraya geliş-gidişi kolaylaştıracak yol açılmış. Çevre halkı, buraya kaynağın bulunduğu yeri örten sarmaşıklardan ötürü ”Sarmaşık Kaplıcası” adını vermiş. Bu isim daha sonra burada kurulan köye ad olmuş. Halen ılıca’nın bir semti olarak, yeni tesislerle donatılan Sarmaşık Kaplıcası, gerek Ordu ilinin dört bir yanından, gerek il dışından bazı hastalıklarının tedavisi için gelen ziyaretçilerle dolup, taşmaktadır.
Ordu’da Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekiplerinin yaptığı operasyon sonucunda 5 kişi tutuklanırken 6 kilo 279 gram kubar esrar, 38 adet ecstasy hap,195 kök kenevir bitkisi, 231 gram kenevir tohumu, 1 adet esrar karışımlı sigara, 4 adet hassas terazi, 60 adet şeffaf kilitli poşet ve 1 adet ruhsatsız 7.65 mm capında tabanca, bu tabancaya ait 1 adet şarjör ile değişik çapta 36 adet fişekele geçirildi. Ordu’da 17, İstanbul'da 1 ve Elazığ'da 3 şüpheliye düzenlenen eş zamanlı operasyonda 21 kişi gözaltına alındı. Operasyonda, 6 kilo 279 gram kubar esrar, 38 adet ecstasy hap,195 kök kenevir bitkisi, 231 gram kenevir tohumu, 1 adet esrar karışımlı sigara, 4 adet hassas terazi, 60 adet şeffaf kilitli poşet ve 1 adet ruhsatsız 7.65 mm capında tabanca, bu tabancaya ait 1 adet şarjör ile değişik çapta 36 adet fişek ele geçirildi. Olayla ilgili Emniyet İl Mü-
dürlüğü’nden yapılan açıklamada, operasyonda S.Ş., O.A, A.T., A.K., M.E., O.İ., A.Ç., S.S. A.Ş., M.D., M.P., P.G., T.A., N.G., F.Ö., A.H.M. ve G.A. isimli şahıslar ilimiz merkezinde yakalandığı belirtildi. Yakalanan şahıslardan S.S., M.D., M.P., P.G., T.A., N.G., A.H.M, G.A’nin Cumhuriyet Savcısının talimatları doğrultusunda salıverildiği belirtildi. Açıklamada, S.Ş., O.A., A.T., A.K., M.E., O.İ, A.Ç., F.Ö. ve A.Ş.’nin ise Çıkar Amaçlı Suç Örgütü Kurmak, Örgütü Yönetmek, Örgüte Üye Olmak, Örgüt Faaliyeti Kapsamında Uyuşturucu veya Uyarıcı Madde Ticareti Yapmak ve Nakletmek, Örgüte Bilerek ve İsteyerek Yardım Etmek” suçlarından mevcutlu olarak Cumhuriyet Savcılığına sevk edildiği, adli makamlarca yapılan soruşturma neticesinde de, A.Ç, F.Ö., A.Ş., O.İ. isimli şahısların adli kontrol kararı ile serbest bırakıldığı, S.Ş., A.T., A. K. O.A., M.E. isimli şahısların tutuklanarak cezaevine teslim edildiği belirtildi. (orduvizyon)
Ordulu vatandaşlar ise bu durumdan gayet memnun. Özellikle memurlar, çalışanlar ve evli çiftler için ev yemekleri resmen bir kurtarıcı oluyor. Her gün köfte ekmek, döner, lahmacun yemekten bıkan Ordular için artık ev yemekleri sunan işletmeler cazibesini artırıyor. Bu sektörde, Öğretmenler sitesi içinde hizmet veren Elifçe Yemek Salonu ise bu işletmelerden sadece biri. İşletme sahibi Lütfiye Özcan 2 aydır faaliyet gösterdiği sektörde halinden memnun. Halk hamburger, pizzadan sıkılmış Lütfiye hanım, Öğretmenler sitesinde bulunan küçük işyerini, eşi ve akrabalarıyla beraber işletiyor. Sektöre yeni atılmalarına rağmen halktan olumlu tepkiler aldığını belirten Lütfiye Özcan, "Vatandaşlar her gün döner, pizza, köfte, hamburger tarzı hazır ve hızlı tüketilebilen yemeklerden
sıkılmış hatta bıkmış durumdalar. Artık fast food tarzı yiyeceklerin zararını bilmeyen yok. Zaten bilinçli müşteriler genellikle bundan şikayetçi oluyorlar." dedi. Titiz müşteriler bizi tercih ediyor Halkın bu gibi işletmeleri seçmelerinin en önemli nedenlerinden birisinin de hijyen olduğuna dikkat çeken Lütfiye Özcan, " Lokanta veya restoranlarda insanlar mutfağı göremiyorlar, bu durumdan rahatsızlık duyarak mutfak gezmek isteyen vatandaşlar olduğunu biliyoruz. Fakat bizim işyerimizde böyle bir sıkıntı yok mutfağımız ve yemek salonumuz iç içe. Böylece insanlar yemeklerin nasıl hazırlandığını ve ne kadar temiz bir ortamda sunulduğunu görebiliyorlar” derken, fiyatların uygun olmasının ise bir diğer avantajları olduğunu belirtti. (orduhayat)
5
29/01/2013 Salı
Eğitimdeki Sorunlar Arttı Değeri Eksilmeyen Yapılar Türk Eğitim-Sen Dış İlişkiler ve Basın Sekreteri Şenol Özmen, eğitimde sorunların daha da arttığını söyledi.
çözümle alan değişikliğiyle problem örtbas edildi; ama bu sefer de önümüzdeki yıllarda branş öğretmenleri aynı problemle karşı karşıya bırakıldı.
2012-2013 eğitim öğretim yılının ilk yarısının bitmesiyle birlikte sendika binasında bir basın açıklaması yapan Türk Eğitim-Sen Dış İlişkiler ve Basın Sekreteri Şenol Özmen, eğitimde sorunların daha da arttığını söyledi. 4+4+4 yeni sorunlar getirdi 4+4+4 sisteminin ideolojik bir sistem olduğunu ve eğitim hayatında ki sorunların daha da artırdığını dile getiren Türk Eğitim-Sen Dış İlişkiler ve Basın Sekreteri Şenol Özmen, 2012-2013 yılı eğitim öğretim döneminin eğitimden çok sorunlarla uğraşmakla geçtiğini belirtti. "Sorunlu bir dönem geçirdik" Özmen, "Günümüzde her şeyin bir değerlendirmesi olduğu gibi, eğitim-öğretim çalışmalarının da bir değerlendirmesi vardır. 2012-2013 1.dönemi değerlendirdiğimiz de maalesef eğitim– öğretim de bir çok sorunun çözümlenemediği aksine bir çok sorunun yumak haline geldiği bir yıl oldu. Her şeyden önce pedagojik değil ideolojik olan 4+4+4 eğitim sistemi yüzünden bir çok yeni sorunlar ortaya çıktı ve adeta
dönem bu sorunlarla uğraşmakla geçti. "Bir çok öğretmen yok edildi" Öncelikle çocuklar okul öncesine gitmeleri gereken yaşta ilkokula gitti ve bu yüzden de mevcut ilkokul öğretmenleri, hiç de alışık olmadıkları bir yaş grubuyla karşılaştı ve farklı yaş gruplarının sorunlarını çözmede bütün iyi niyete rağmen problemler yaşadılar. Bu arada çağdaş eğitimin en önemli basamağını oluşturan zorunlu okul öncesi eğitimi ortadan kalktı ve bir çok öğretmen bu yüzden norm fazlası olurken bu bölümde okuyanların ise geleceği yok edildi" dedi. "Norm fazlası örtbas edildi" Milli Eğitim Bakanlığı ve Ordu İl Milli Eğitim Müdürlüğünün uygulamalarını eleştiren Özmen, getirilen yeni sistemle ortaya çıkan norm fazlası kadronun örtbas edildiğini kaydetti. Özmen, "4+4+4 eğitim sisteminin sendikamızca sınıf öğretmenlerini norm fazlası yapacağı uyarısı her zaman olduğu gibi dikkate alınmadı ve zaman içinde bu problemle karşılaşınca geçici
"Huzursuzluğa sebebiyet verildi" Halbuki sendikamızın dediği 1+5+3+4 sistemi olsa hem öğretmenler norm fazlası olmayacak,hem de eğitim–öğretimde kesintili eğitimle pedagoji biliminin ilkeleri gerçekleşmiş olacaktı.Bu eğitim sistemi yüzünden meydana gelen fiziksel mekan sorunu olmayacaktı. Sınav sistemleri altüst edilerek öğrenci ve velilerin zihni karıştırılarak adeta insanlarımız stres küpü oldu. Geçici görevlendirmeler ve kadrolaşmalar bütün yargı kararlarına rağmen devam edilerek liyakat esası yok edildi. Bu arada Ordu Milli Eğitim de okullaşma, norm fazlası sınıf öğretmenlerini mağdur etmeme başarısı yanında, bütün uyarılarımıza rağmen geçici görevlendirmeleri devam ettirerek personel arası huzursuzluğun devamına sebebiyet verdi. "Geçici görevler kaliteyi düşürdü" İşine gelenleri, kendine yakın olanları, belirli sarı sendikaya üye olanları merkezde şube müdürü olarak görevlendirirken , adaletsizlik, iltimas ve torpilde şampiyon oldu. Bu geçici görevlendirmeler de kamu vicdanını derinden yaralayarak, eğitim-öğretimde kaliteyi düşürdü. Çünkü herkesin bu haksızlık ve ayrımcılık yüzünden şevki, çalışma azmi, güvensizliği ve gelecek kaygıları arttı. Bunun yanında bazı okullarımızda sınıf mevcutları yine azaltılamazken, bazı okullarımızda da ya öğretmen açığı giderilmedi ya da ücretli öğretmen çalıştırıldı" diye konuştu.(orduhayat)
Dört, altı veya sekiz direk üstüne yapılmış tahıl, meyve ve sebze kurusunu saklamak için kullanılan ve kiler vazifesi gören tarihi bir yapıdır. Ordu’nun 130 haneli Burhanettin köyünde de sayıları zamanla azalmış ve 10 ve ya 15 adet kalmıştır. Fotoğrafta görmüş olduğunuz Serendi Burhanettin Köyü eşraflarından Merhum Selahattin Özel hanesinde bulunmakta ve yaşının 50-60 yıl olduğu söylenmektedir. Malzemelerinin (1945-1950) yıllarında Bugünkü adıyla Günören köyünde bulunan ormanlardan temin edilip ağaçlar el hızarları ile biçilerek ve öküzlerle, katırlara yüklenip 25 km mesafe nakledilerek Burhanettiin köyüne ulaştırılıp inşa edilmiştir. Bur-
Dr. Burhanettin Taşdemir, 25-31 Ocak Cüzzam Haftası dolayısıyla yaptığı açıklamada, bu hastalığın koruyucu ve tedavi edici sağlık hizmetlerinin hedefe ulaşmasıyla yakın zamanda dünyada ortadan kıldırılacağına inandıklarını söyledi. Bu hastalığa yakalananların sayısında azalma olsa da, cüzzamın tanısı kolay, tedavisi kesin, erken tanımı konduğunda önlenebilir bir hastalık olduğu-
Gazetemize Abone Olunuz!
nu belirten Dr. Taşdemir, “Dünya Sağlık Örgütü’nün verilerine göre, dünya da her yıl yaklaşık 2 yüz bin yeni lepra vakası tedaviye alındı. Lepraya bağlı olarak çeşitli sekel ve sakatlıklar bırakabilen komplikasyonlar gelişmektedir. Ancak etkin tanı ve tedavi yöntemleri sayesinde günümüzde Lepraya bağlı ağır sekeller önlenebilmektedir” dedi. Cüzzam hastalığının ülkemizdeki durumuna ilişkin Dr.
Taşdemir, şu bilgiyi verdi: “Ülkemizde kayıtlı Lepralı hasta sayısı kümülatif olarak yaklaşık 2 bin civarındadır. Son yıllarda yapılan taramalarda yeni tespit edilen hasta sayısında azalma görülmektedir. Lepralı hastaların ilk tedavileri İstanbul, Ankara ve Elazığ illerinde bulunan Lepra hastanelerinde yapılır. Ayrıca Deri ve Tenasül Hastalıkları Dispanserleri’de cüzzamlı hastaların takiplerini yapmaktadırlar. Cüzzamlı hastalarla ilgili her türlü izleme ve değerlendirme hastaların yaşadıkları ildeki sağlık kuruluşlarınca yürütülmekte, hastaların tedavi giderleri Sağlık Bakanlığı tarafından ücretsiz karşılanmaktadır. Lepralı hastalar bizim insanlarımızdır. Onlarla ilişkiyi kesmek ve onları toplum dışına itmek yerine, ihtiyaçları olan anlayışı, yakınlığı, destek ve sevgiyi göstermek önde gelen bir vatandaşlık görevidir. (ünyekent)
0452 407 10 11
önem arz eden yapıtlar olarak (10–15) tane olsa da nostalji yaşamak isteyenlerin karşısında dimdik ayakta kalmışlardır.
Görüntülü İşlem Merkezi (GİM) Ordu’da Ziraat Bankasının yeni açtığı Görüntülü İşlem Merkezi (GİM) vatandaşlar tarafından tercih ediliyor. Ziraat Bankası tarafından Dünyada ve Türkiye'de ilk olarak hizmete sunulan Görüntülü İşlem Merkezi, her türlü bankacılık işlemlerinizi müşteri temsilcisine uzaktan bağlanarak yapmanızı sağlıyor. Ekranda canlı olarak çağrı merkezindeki memurlarla konuşma imkanı sağlayan Görüntülü İşlem Merkezi (GİM) birçok hizmeti içinde bulunduruyor. Ordu'da Ziraat Bankası arkasında, Perşembe durağı karşında kurulan yeni sistemde Para Çekme, Para Yatırma, Para Transferleri, Yatırım İşlemleri, Hazine Bonosu, Repo İşlemleri, Kredi kartı İşlemleri, Başvuru, Borç Sorgulama, Fatura Ödeme, Vergi Ödeme, SGK Tahsilâtları, Bankkart İşlemleri, Ziraat Yatırım Para Yatırma, OGS işlem-
leri, Bireysel Kredi Başvuru/Taksit Ödeme, Döviz İşlemleri, Western Union Bilgi Alma, NKGS, Kredi Kartı işlemlerini rahatlıkla gerçekleştirebilirsiniz.
Zam Şampiyonu Sarımsak Ünye’de geçtiğimiz haftalarda kilosu 6-7 lira olan sarımsak, bu hafta kilosu 10 liraya çıkarak pazarın zam şampiyonu oldu.
Bilim Cüzamın Kökünü Kuruttu
Ünye Devlet Hastanesi Cildiye Uzmanı Dr. Burhanettin Taşdemir, 25-31 Ocak Cüzzam (Lepra) Haftası dolayısıyla verdiği bilgide, Türkiye’de kayıtlı cüzzamlı hasta sayısının yaklaşık 2 bin civarında olduğunu, etkin tanı ve tedavi yöntemleri sayesinde günümüzde lepraya bağlı ağır hastalık kalıntısının önlenebildiğini söyledi.
hanettin Köyünde o zamanlar her hanede bulunan ve bu günkü Buzdolabı vazifesi gören serendiler, her zaman
Bafra’dan gelen bürüksel lahanası da bu hafta tezgahta yerini almaya başladı. Ünye pazarında bu hafta sebze meyve fiyatlarında domatesin fiyatı 3 liradan 2.5 liraya düşerken, bazı sebze ve meyve-
lerin fiyatlarında artış oldu. Ünye manavcılarından Yaşar Keleşoğlu, soğukların devam etmesi ve ürünün az çıkması nedeniyle pazarda sebze fiyatlarının genel olarak arttığını söyledi. Bafra’dan kilosu 5 liraya gelen bürüksel lahanasının tezgahta yerini aldığını belirten Keleşoğlu, pazar fiyatlarına ilişkin şu bilgiyi verdi: “Domates 2.50TL, fasulye 7TL, salatalık 3TL, biber 4TL, havuç 1TL, patlıcan 4TL, karnabahar 2.50TL, brokoli 2.50TL, elma 1.50TL, armut 3TL, man-
dalina 3TL, sarımsak 10TL, kivi 3TL, kabak 3TL, soğan 1.25TL, patates 75 Kr, maydanoz 1TL, pırasa 1.50TL, dolmalık biber 4TL, turp 1.50TL, nar 3TL, portakal 1.50TL, limon 25 Kr, roka 1.50TL, ıspanak 3TL, geyfurt 2.50TL, muz 3.50TL” Ünye köylü pazarı esnaflarından Nahide Elmas köylü pazarı fiyatlarını ise şu şekilde açıkladı: “Tereyağı 17TL, çökelek 5TL, süt 3.50TL, yoğurt 7TL, sütlücen 5TL, pancar 75 Kr, perzü 75 Kr, mısır unu 3TL, fırın unu 6Tl, reyhan 1TL.”
Ordu’da 2012 Yılında Milyonlar Hastaneye Gitti Ordu’da 2012 yılı içerisinde özel ve kamu hastanelerinin poliklinik ve acil servisinden milyonlarca vatandaş hizmet aldı. Türkiye İstatistik Kurumu tarafından Ordu’nun nüfusu 741 bin 371 olarak açıklanırken Sağlık İl Müdürlüğü’nden edinilen bilgilere göre, 2012 yılı içerisinde Ordu’da Kamu hastanelerinin polikliniklerin de 3 milyon 32 bin 715 kişi muayene olurken
acillere 1 milyon 45 bin 389 hasta başvurdu. Ordu ilinde bulunan özel hastanelerin polikliniklerine 839
bin 424 vatandaş müracaat ederken özel hastanelerin acil servislerinden ise 248 bin 815 vatandaş faydalandı.
6
29/01/2013 Salı
‘Ayrıştıran Değil, Birleştiren Olacağız’ Cumhuriyet Halk Partisi Fatih Belde Başkanı Ahmet Sönmez, CHP’nin hizmet anlayışında yandaşçılık, akrabacılık, menfaatçilik olmadığını belirterek, “Ayrıştıran değil, her zaman birleştiren olacağız” dedi.
CHP Fatih Belde Başkanı Ahmet Sönmez, yaptığı yazılı açıklamada Cumhuriyet Halk Partisi’nin herkese ve her kesime hizmet için var olduğunu söyledi. “CHP teşkilatı olarak önce herkes için CHP, herkese hizmet için CHP vardır” diyen Sönmez, “Biz hizmetlerde şeffaflık, halkı ayrıştıran değil her siyasi görüşten bütün vatandaşlarımızın da
önerileri dikkate alınarak gerçek demokrasiyi beldemizde sağlamak için herkese örnek olacağız. Beldemizde bu birlikteliğimizi sürdürmek için CHP teşkilatı olarak her türlü katkı ve desteği de vereceğimizden kimsenin şüphesi olmasın. Siyasette eleştiride olacak, olmazsa siyasette yapılamaz ama biz CHP teşkilatı olarak kişiye yönelik eleştiri ve siyaset
yapmayacağız, sorumluluk sahibi olanları yaptıkları işlerle sorumlu tutacağız. Yapılan her işin ve hizmetin yanlışının da doğrusunun da mesulü sorumlusudur” dedi. Cumhuriyet Halk Partisi Fatih Belde Teşkilatı olarak, belde deki sorunlara bakışını da açıklayan Başkan Ahmet Sönmez, “Beldemizin büyük bir alana yayılan beş mahalleden oluşan büyük beldelerden biridir. Beldemiz kurulduğundan bu güne kadar hiçbir kurum ve kuruluştan destek görmemiş ve sadece belediye gelirleriyle hizmet vermek için zor şartlarda hizmet vermeye çalışıyor. Bizim belediyemizin yapboz hizmetlere harcayacak geliri olmadığını biliyoruz. Son dört yılki hizmetlere baktığımızda ne yazık ki gözle görülen bir hizmet olmadığı açıktır” dedi. CHP Belde Teşkilatı olarak doğru gördükleri hizmetleri de söyleyeceklerinin altını çizen Başkan Sönmez, “Beldemizin insanlarının çok hoşgörülü ol-
duğundan hiçbir şüphem olmadığı gibi herkesinde benim gibi düşündüğünden eminim. Kendi emniyetimizi ve hakkımızı korumamız gerekiyor, vatandaşlarımız ne hakkını biliyor nede hak ettiği hizmetleri biliyor. Birileri çıkıp ben bunu yapacağım diyor vatandaşta tamam diyor iyi tamam diyorsun da verilene tamam diyorsun hak ettiğini bilmeden. Biz CHP Belde Teşkilatı olarak vatandaşımıza hak ettiklerini alabilmeleri için verilenle yetinmek zorunda olmadıklarını anlatacağız. Geçtiğimiz haftalarda bir kar afeti yaşadık, beldemiz felç oldu. Belediyemizin imkanları sınırlıdır bunu biliyoruz ama böyle durumlarda en başta belediye hazır olması lazım ama üzülerek görüyorum ki böyle kış şartlarına ne belediye ne de vatandaşta hazır değil. Belediyenin iş makineleri arızalı olduğu için kiralık araçlarla bu sorun çözüldü ama bir daha ağır kış şartları oluşursa ne olur bilinmez bu yüzden Allah herkesin yardımcısı olsun” dedi. (ünyetv.net)
Açık Lise Kayıtları
Milli Eğitim Bakanlığı’nca yapılan yeni düzenlemeye göre açık ilkokul, ortaokul bölümlerinin eğitimi için Ünye Halk Eğitim Merkezi’ne, liselerin eğitimi için Mesleki Eğitim Merkezi’ne başvurulması gerektiği belirtildi. Ünye Mesleki Eğitim Merkezi Müdürü İsa Ürer, yaptığı açıklamada, açık öğretim başvurularıyla ilgili yapılan yeni düzenlemeye ilişkin bilgi verdi. Yeni düzenlemeye göre açık eğitim bölümlerinde eğitim göreceklerin okuyacağı eğitim düzeyine göre Ünye Mesleki Eğitim Merkezi ve Halk Eğitim Merkezine başvurması gerektiğini belirten Ürer, “Bu anlamda ilk ve ortaokulların açık öğretim bölümlerinde öğrenim görecek
olanlar Ortayılmazlar Mahallesi’nde bulunan Ünye Halk Eğitim Merkezine, açık lise bölümlerinden istifade edecek olanlar ise Bayramca Mahallesi’nde bulunan Mesleki Eğitim Merkezine başvurmaları gerekiyor” dedi. Ürer, açık liseye kayıt yaptırmak isteyenleri Mesleki Eğitim Merkezine beklediklerini ve bu anlamda okul müdürlüğünün alt yapısının bu düzeyde eğitime hazırlıklı olarak kayıt yapmaya
başlayacağını, açık lise yeni kayıtlanın 21 Ocak- 8 Şubat tarih-
leri arasında yapılacağını sözlerine ekledi. (ünyekent)
Kaymakamlıktan Takdirlik Ödül Oyunu Ordulu sanatseverlerle birlikte, İkizce ilköğretim okulundan, derslerinde başarılı olan takdir belgesi almış yaklaşık 90 öğrenci oyunu izleme imkânı buldular.
İkizce Kaymakamlığı organizesiyle Ordu’ya gelen yaklaşık 90 İkizceli öğrenci, önce Etnoğrafya Müzesini gezdiler. Ardından teleferikle Boztepe’ye çıkan ve Ordu’nun manzarasını doyasıya seyreden öğrenciler, Ordu Devlet Tiyatrosu tarafından sahnelenen Zalım Mahmut – Bir Kurtlu Kıs-
7. Kattan Düşen Genç Öldü
sa adlı oyunu öğretmenleriyle birlikte seyrederek güzel anlar yaşadılar. Tiyatronun ardından Ordu’da faaliyet gösteren bir yağ fabrikasını gezen ve fabrikanın işleyişi hakkında yetkililerden bilgi alan öğrenciler, yoğun bir günün ardından tekrar İkizce’ ye geri döndüler.
Farklı bir gün yaşamanın mutluluğu gözlerinden okunan öğrenciler oyunu çok beğendiklerini ve başka oyunlara da gelmek istediklerini belirttiler. Oyunun Adı: Zalım Mahmut – Bir Kurtlu Kıssa İstanbul Devlet Tiyatrosu yapımı - Yazan ve Yöneten Salih Dündar Müftüoğlu Oyunun Konusu "1.KÖYLÜ - Çeşme başında senin testi büyük, benimki küçük diye tepişirken, bir kök kıvırcık için tavukları boğazlarken, iki tane dut yedi diye bebeleri sopalarken, köyün ahalisini "derenin doğusundan - derenin batısından!" diye bölüp, kahveleri ayırırken aklımız ner’deydi!..." Bir köyün(!) ahalisi, olur olmaz, incir Samsun’da 17 yaşındaki bir genç, 7. kattan düşerek hayatını kaybetti.Olay, saat 09.45 sıralarında İlkadım ilçesi Liman Mahallesi Öğretmenler Caddesi No 19’daki apartmanda meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, Çağrı Gül (17), 7. kattaki dairenin balkonundan yere düştü.
çekirdeğini doldurmaz nedenlerle birbirini yerken; başına gelen her cefaya sessiz, zahmetsiz; "kol kırılır yen içinde kalır" diyerek katlanırken, hayatta bırakılan boşluğu, birileri, elbirliğiyle yarattıkları birileri dolduruverir haliyle!... Mahmut ve Çetesi, düzenin dümenine geçerler!" Mahmut Bebe"den, Mahmut Reis'i, Mahmut Reis'ten Mahmut Bey'i yaratıp kendi başlarına bela eden; kendilerini sevemeyen, ötekine değer vermeyen, güvenemeyen; 'Çete Reisi'ne' verecek bir canı kalmış, 'bir canından bezdirilmiş' köy ahalisi, bu beladan kurtulmak için yekinip, yeltenip bir araya gelmeye, birlikte savaşmaya karar verirler; zamanın ruhu, belleği, birleştiricisi, sağduyusu Kıssahan'ın 'kıssasıyla'.” (orduhayat) Vatandaşların ihbarı üzerine olay yerine giden 112 ekipleri, yaralı genci Samsun Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırdı. Ağır yaralanan Çağrı Gül, doktorların çabalarına rağmen kurtarılamayarak hayatını kaybetti. Polis, olayın intihar olup olmadığını araştırıyor. (İHA)
Sağlık
Hayati Tehdit Oluşturabilir Genellikle stres ve uykusuzluk gibi nedenlerden kaynaklanan baş ağrısı anevrizma, beyin kanaması, menenjit, apne ve tümör gibi ciddi hastalıkların ilk, bazen de tek belirtisi olabilir! Baş ağrısı hastalıkların en sık görülen belirtilerinden. Hayatında hiç baş ağrısı çekmemiş insan yok. Ülkemizde yapılan bir çalışmaya göre nöroloji polikliniklerine başvuran hastaların 2/3’ünün baş ağrısı mevcut ve bunlardan 1/3’ü sadece baş ağrısı şikayeti için hekime başvuruyor. Genellikle aşırı strese girmek, düzensiz beslenmek ve uykusuz kalmak gibi yaşam alışkanlıkları nedeniyle gelişen baş ağrıları hayat kalitesini düşürse de tehlike yaratmıyor. Ancak bazı tip baş ağrılarının ihmal edilmesi hayatı tehdit edebiliyor veya bazı ciddi sağlık sorunlarına neden olabiliyor. Nöroloji Uzmanı Dr. Nebahat Bilici, baş ağrısında zaman kaybetmeden bir nöroloji uzmanına başvurulması gereken ciddi sinyalleri şöyle sıralıyor: 1.Şiddetli ve ataklar halindeyse: Şiddetli ataklar halinde ve zonklayıcı özellikte ise genellikle başın bir yarısında gelişiyorsa, bulantı-kusma eşlik ediyorsa, ışık-ses hassasiyeti varsa ve bu sorunlar günlük yaşamsal aktiviteleri etkiliyorsa migren ağrısına işaret ediyor olabilir. 2. Şiddetli ve patlayıcı tarzdaysa: Aniden ortaya çıkmışsa, şiddetli ve patlayıcı tarzdaysa ve eforla artıyorsa (egzersiz sonrası, cinsel aktivite sırasında, ıkınma gibi), anevrizma kanaması olabiliyor. Bu tip baş ağrısında acil servise başvurmanız yaşamsal önem taşıyor. 3. Bayılma-kişilik değişikliği oluyorsa: Başın hep aynı bölgesinde lokalize ise zaman zaman bayılma ve/veya kişilik değişiklikleri eşlik ediyorsa nedeni beyin içindeki bir tümör veya arteriovenöz malfarmasyon gibi bir kitle olabiliyor. Bu durumda mutlaka beyin görüntüleme ve EEG çekimi yapılması gerekiyor. 4. Yüksek ateş eşlik ediyorsa: Baş ağrısına yüksek ateş eşlik ediyorsa zeminde sinüzit, menenjit veya orta kulak yolu iltihabı gibi mikrobik bir hastalık yatıyor olabilir. 5. Kol ve bacakta uyuşma- güç kaybı hissediliyorsa: Konuşma bozukluğu, kol-bacakta uyuşma-güç kaybı ve görme bozuklukları eşlik ediyorsa beyin damar hastalıkları, inme veya beyin içi kanamadan kaynaklanıyor olabilir. 6. Sabah baş ağrısı varsa: Sabahları baş ağrısı oluşuyorsa, uykudan yorgun kalkılıyorsa, motivasyon kaybı varsa, unutkanlık, kontrolsüz kilo alımı, gündüz uyku hali mevcutsa nedeni uyku apne hastalığı (uykuda nefes kesilmesi) olabilir. Bu durumda en kısa sürede bir uyku uzmanına başvurmanız gerekiyor. Baş Ağrısında Detaylı Tetkik Şart Nöroloji Uzmanı Dr. Nebahat Bilici, baş ağrısının nörolojik rahatsızlıkların yanı sıra guatr, kan şekerindeki düzensizlikler, kansızlık, uyku apne sendromu, romatizmal hastalıklar, tansiyon yüksekliği ve kalp hastalıklarının da habercisi olabileceğine dikkat çekerek şu bilgileri veriyor: “Baş ağrısının neden kaynaklandığını belirlemek için geniş bir hasta hikayesi alınması, nörolojik muayene ve beyin görüntülemesinin yanı sıra kan-idrar tahlilleri, EEG, gereken durumlarda lomber ponksiyon (belden su alma) işlemleri yapılması önem taşıyor.” Gelişigüzel İlaç Kullanmak Ağrıyı Kronikleştirebilir! Baş ağrısı primer ve sekonder olmak üzere iki gruba ayrılıyor. Primer baş ağrısında, ağrıyı açıklayacak herhangi bir sistemik veya beyin hastalığı olmuyor. Bu grupta migren, gerilim tipi baş ağrıları, küme baş ağrısı gibi baş ağrısı tipleri yer alıyor. Primer baş ağrılarında hastaların çözümü genellikle gelişigüzel aldıkları ilaçlarda bulduklarını belirten Bilici şunları söylüyor: “Oysa doktora gitmeyen ve sürekli ağrı kesici kullanan kişilerde ilaca bağlı kronik baş gelişebiliyor. Bu dönüşüm baş ağrısı tedavisini içinden çıkılmaz bir döngüye çevirebiliyor. Hastanın yaşam kalitesi ileri derecede bozuluyor, sosyal ve iş başarısı düşmeye başlıyor.” Psikolojik Çöküntü Yaratabilir Yüzde 60’lık bir oranla en sık görülen baş ağrısı tipi olan ‘gerilim tipi baş ağrısı’ stresten kaynaklanıyor. Bu hastaların yüzde 80’ninde kaslarda gerginlik oluyor ve hastalar sıklıkla dikkat eksikliğinden yakınıyor. Baş ağrısına depresif ruh durumu, anksiyete bozukluğu, somatoform bozukluklar ve diğer yakınmalar eşlik edebiliyor. Bazı hastalarda fibromiyalji ve miyofasyal ağrı sendromu da görülebiliyor.
7
29/01/2013 Salı
Büyükşehire 8.629 Kaldı Türkiye İstatistik Kurumu Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemine göre Ordu il nüfusunu 741.371 bin kişi olarak açıkladı. Bu sonuca göre Ordu ilinde bayanlar erkeklerde 109 kişi daha fazla. Fatsa ilçesi baz alındığında ise Fatsa belediye nüfusu 74.602 olarak açıklandı. Fatsa’nın belde ve köyleri ile birlikte genel nüfusu ise 107.031 olarak açıklandı. Fatsa’da belediye nüfusuna göre erkekler kadınlardan 640 kişi fazla. Ünye nüfusu da 78.227 olarak bildiriliyor. Ünye’de ise kadınlar erkeklerden 985 kişi fazla. İlçeler arasında nüfus rekabetinde Ünye
O
ilçesi Fatsa’yı yine geride bıraktı. Ünye Fatsa’yı nüfusta 3.625 kişi geçmiş oldu. Ordu İli İlçeleri Belediye Nüfusları Toplamı: Akkuş: 7.073 Aybastı: 13.885 Çamaş: 7.755 Çatalpınar: 5.194 Çaybaşı: 5.262 FATSA: 74.602
Gölköy: Gülyalı: Gürgentepe: İkizce: Kabadüz: Kabataş: Korgan: Kumru: Mesudiye: Perşembe: Ulubey:
12.822 3.383 7.336 7.106 3.080 5.734 12.814 12.847 3.804 9.168 5.290
ÜNYE: 78.227 Fatsa’ya Bağlı Beldelerin Nüfus Toplamı: Geyikçeli: 2.335 Hatipli: 3.374 İslamdağ: 953 Kösebucağı: 1.147 Aslancami: 1.959 Bolaman: 5.633 Ilıca: 2.260 Yalıköy: 1.944
Fatsa Genç işadamları Derneği Başkanı Serkan Erdik ve Yönetim kurulu üyeleri Spor Kompleksini gezdiler. terya ve Büyükler, Küçükler için oyun alanları bulunmakta. Fagiad olarak yönetim ve üyelerimizle beraber buraya abone olmayı düşünüyoruz. Özellike kışın spor yapmaya yer bulamıyorduk,bizim için harika oldu dediler. Başkan Anlayan da yaptığı açıklamada; Test çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Aynı zamanda ziyaretçilerimizde devam ediyor. Bugün Fagiad Başkanımız Serkan Erdik ve yönetimine Kompleksimizi gezdirdik. Açılışa hazırız son rütujları atıyoruz diyen Başkan Anlayan Vatandaşlarımızın merakla beklediğini biliyorum. Ben bir kez daha bu tesisin bölgemize hayırlı olmasını diliyorum dedi.
Karayolları Yarım Bıraktığı İşi Bitirsin Ayazlı Mahallesi muhtarı Sebahattin Aka Fatsa-Kumru-Korgan karayolu kenarına yapılan kaldırımın yarım bırakıldığını tamamlanması gerektiğini söyledi. Hizmet yarıya kadar geldi bırakıldı sanki ayrımcılık yapılmış gibi. Karayolları kaldırımı yarım bıraktığı için mecburen belediye de işini yarım bırakmak zorunda kaldı. Belediye kaldırımın üzeri-
ne ağaçlandırma ve ışıklandırma yapıyordu. Ben bu hizmetin alt yapısı biten yere kadar devam etmesini istiyorum. Alt yapıyı tamamlayan Karayollarının üst kaldırımı da yarım bırakmamasını rica ediyoruz.
Adalet Sizsiniz, Ordu’da Sahnelenecek Rutkay Aziz ve Taner Barlas’ın birlikte rol aldıkları “Adalet, Sizsiniz”; 10 Mart 2013, Pazar Akşam saat 20,de Ordu kültür sanat merkezi büyük salonda ordu,lu tiyatro severlerle buluşucak AYSA Prodüksiyon Tiyatrosu tarafından sahneye konan, Ümit Denizer’in yazdığı ödüllü oyun “Adalet, Sizsiniz”; yargının siyasallaştığı üç tarihi olayı Sokrates, Galileo, Sacco ve Vanzetti’nin yaşamları üzerinden sahneye taşıyor. Usta oyuncular Rutkay Aziz ile Taner Barlas’ın Ümit Denizer ile birlikte kurdukları, adını,
Konuk Yazar
Ordu´da İlçelerimizde ve Korgan´da Üç Bakan´a Ahte Vefa..
FAGİAD Spor Kompleksini Gezdi Fatsa Belediye Başkanı Hüseyin Anlayan eşliğinde, Spor Kompleksini gezen misafirler, tesise hayran kaldılar. Tek tek bütün bölümleri gezen misafirler adına kısa bir açıklamada bulunan, Fagiad Başkanı Serkan erdik yaptığı açıklamada; Gerçekten çok güzel bir tesis olmuş. Başkanımızı tebrik ediyorum. Başkanımız ve ekibi yaptığı çalışmalarla, İlçemizi her geçen gün güzelleştiriyor. Ben buranın daha önce inşaatını gezmiştim, şimdi görünce çok etkilendim. Tek kelimeyle mükemmel bir tesis olmuş. İçersinde yarı olimpik bir havuz, bay ve bayanların ayrı ayrı kullanacakları Hamam, Sauna, Fitness, Masaj ve Buhar Hamamı, kafe-
Celal GÜLER
Muhsin Ertuğrul hocalarının yazılarına “Perdeci” imzasını atmasından esinlenerek koydukları “Perdeci Oyuncuları”nın ilk oyunu “Adalet, Sizsiniz”; Ümit Denizer tarafından kaleme alındı. Oyun, henüz sahnelenmeden, tiyatro dalında 2012 Cevdet Kudret Edebiyat Ödülü’ne layık görüldü. Tek perdelik bir oyun olan “Adalet, Sizsiniz”; yargının siyasallaştığı üç tarihi olayı, usta oyuncular Rutkay Aziz ve Taner Barlas’ın muhteşem yorumlarıyla sahneye taşıyor. M.Ö. 5. yüzyılda Atina’da, Beş Yüzler
Meclisi’nin ölüme mahkûm ettiği düşünür Sokrates, 1633 yılında Roma’da, Engizisyon’un müebbet hapse mahkûm ettiği bilim adamı Galileo ve 1927 yılında Boston’da, adaletin ölüme mahkûm ettiği iki İtalyan göçmen işçi Sacco ile Vanzetti’nin hikayeleri, “Adalet, Sizsiniz” ile tiyatro severlerle buluşuyor. Tarihe geçmiş bu masumların itibarlarının, haksız mahkûmiyet kararlarının kaldırılmasıyla, yıllar sonra iade edildiğini vurgulayan oyunun yönetmenliğini de, “Perdeci Oyuncuları” üstleniyor. Ümit Denizer’in ka-
leme aldığı ve tam adı “Adalet, Sizsiniz (Sokrates, Galileo, Sacco, Vanzetti)” olan oyunun; sahne tasarımı ve kostümleri Metin Deniz imzasını taşırken, kukla uygulamaları ise Bülent İşcan tarafından gerçekleştiriliyor. 10 Mart 2013 Pazar akşam saat 20,de kültür sanat merkezinde sergilenecek oyunun biletleri orduda Foto Moda Benetton Mağzası Elvin Bale Ve Kültür Sanat Merkezi Gişesinde Carmen Cafe,de satışa çıkmıştır .Oyunla ilgili bilgileri 0452 2148537,den öğrenebilirler
rdu´nun Gururu Sayın İç İşleri Eski Bakanı İdris Naim Şahin Bey Efendi Samsun Çarşamba Havaalanı´nda Büyük bir kalabalık ile karşılandı... Onlar Sözünde Durdu ve Ahte Vefa Örneği Gösterdiler Şimdi Onları Yanlız Bırakmama Sevdası Bizde Olmalı!... Ordu’nun Gururu Sayın İç İşleri Eski Bakanı İdris Naim Şahin Bey Efendi Samsun Çarşamba Havaalanı’nda Büyük bir kalabalık ile karşılandı... Mevcut Hükümetin Kabinede ki Görev değişikliği nedeniyle; Sayın Eski Sağlık Bakanı Recep Akdağ’ın, Sayın Eski Kültür Bakanı Ertuğrul Günay ve Sayın Eski İç İşleri Bakanı’mız İdris Naim Şahin’in Bakanlıklarının devir teslimi sonrası Ordu İlimizi adeta hüzün kapladı... Ordu’lu Bakanlarımızla Tüm Türkiye Kazandı. Tüm Ordu Kazandı;Sayın Recep Akdağ Bey Efendi ile Ülke Sağlığana ve Izdıraptan Kurtuldu ve sayamadığımız dahası da vardır... Sayın Ertuğrul Günay Bey Efendi ile Ülkemiz Gerçek Tarihsel birikimine ve değerlerine kavuştu.. Harabeler Tarihimizi Restorasyonlarla Gün Işığına kavuşturdu ve daha da fazlasını yaptı ve talana da izin vermedi... Sayın İdris Naim Şahin Bey Efendi ise Tek Kelimeyle bu ülke de Terörle Mücadele nasıl olur ve ülke güvenliği nasıl sağlanır geçmiş iktidarlara inat büyük ıslahatlarla Tarihe geçmiştir... Emniyet Görevlilerimizin Bakanımız sayesinde daha da saygın bir konuma geitirildiğini herkes gördü... Ordu İlimizin bu üç Bakanlık ile büyük bir ivme kazandığını hepimiz biliyoruz; Sonrasında bu hizmetler devam edermi bilinmez ama büyük fırsatların kaçırıldığını anlayabiliyoruz... Yılmamak gerekiyor aksine bundan sonra ki başarılar Ordu’muzu ve İlçelerimizi kapsayan tüm Türkiye’yi kapsayan büyük atılımlarla mutlu yarınlar hepimizi bekliyor... Bakanımızın ilettiği gibi, Biz Türkiye Sevdası ile Çıktık bu Yollara vecibesi ile birliğin ve beraberliğin olduğu heryerde saadeti ebediyenin varlığı her zaman netice kazanır... Ordu’lu İç İşleri Eski Bakanımız Sayın Şahin Bey Efendi Dönemi gerek Ülke güvenliği gerekse Bakanlık içersinde somutsal değişikliklere imza attı. İlk defa böyle adından söz ettirecek mücadeyle Teröre Özel Harekat Kuvvetlerimizle CASUSLAR-DARBECİLER-ERGENEKONCULAR-PKK-KCK-BDP’ye Karşı büyük devlet tokatını atarak bu toprakların ve bu milletin yanlız olmadığını yapmış olduğu reformlarla ıspatlayarak geçmiş dönemlere istinaden daha parlak ve farklı bir tablo çizmiştir... Önceden vatandaşın Ankara yollarını dizginleyerek yol teptiği ve şansı varsa randevu alabildiğiyle istek ve şikayetlerini dillendirmeye çalıldığı o eski dönemler yok artık. Ordu da üç Bakan geldi-geçti, bizlere bu mağduriyeti vatandaşın ayağına kadar gelerek sorunlarını yerinde tespit edip 10-15 gün için de cevap verebilecek kapasite ile hem siyaset hem bürokrat hemde Bakan olabilmek gibi büyük ve onurlu, örnek bir kişilik çizmek büyük fedakarlık olsa gerek bu Sayın Günay Bey, Sayın Şahin Bey, Sayın Akdağı’ın ve Sayın Güler Bey Efendilerle Eski dönemler geride kaldı. Ordu İlimiz Çok Büyük Şaşkınlık Yaşıyor ve Bu Şaşkınlığın Açıklanabilir Bir Mizahının Olabileceğini Düşünerek Şimdilik Hoşgörü İle Karşılamaktadır.Üç Bakanlığın Olup ve Bir Anda Görevden Alınma Vakasının Yaşanması Ben Attan Düşmeye Benzetiyorum ve
Soruyorum vatandaş olarak bu Ak Parti Hükümetlerinin Ordu’da Sola Karşı Yenilgisimidir... Çünkü son kulvarda Ordu’da ki iç sol yapılanma sağ partilere göre bu aralar açık ara önde gibi... Asıl açıklamanın yetkili ağızlardan gelmesi herkes için iyi olacağı kanatindeyim Hayırlısı olsun diyerek Yeni Bakanlarımıza da Allah Muaffak Etsin Demek ile bu Centilmenliği Ordululalar Olarak şimdilik gösterelim diyoruz!... Artık Vatandaş Milletvekili yolunda değil Milletvekili Vatandaşın ayağında ve yollarında bu tabu Sayın Başbakan Recep Tayyip Erdoğan İle Yıkılmış oldu... Milletimizi “Göbeğini Kaşıyan” benzetmeleri ile darbeler dönemi yaşatan zihniyet yok artık, şimdi hizmet zamanı ve bu hizmet Ordu’lu Üç Bakanımızla tüm Türkiye’ye göstyerildi şimdi devir teslim zamanı, biz Ordu’lular olarak yetiştirdiklerimizle tüm Türkiye’ye gösterdik maharetlerimizi sıra diğer illler de herkes elini Ülke için Toprak için Bayrak için ve Millet için koyduysa taşın altına elini mecliste bozgunculuk ve ayrımcılığı seçenler milleti ve torakları bölmeye çalışanlar (BDP) şöyle Ordu’ya bakarak Örnek alsınlar... Türkiye Sevdası nasıl olurmuş... Ben Korgan’lı, Ordu’lu olarak fazla bir değişkenlik görmesem de Korgan’da Üç Bakan’ın Korgan için yapmaya çalıştığı herhangi bir atılıma destek olmadığını biliyorum ama dik duruşlarıyla heranımızda gülüşlerimiz de acılarımızda yanımızda olmaları bu eksikliklerini örtüyor ve onlara olan büyük Korgan’lı desteğinin sonuna kadar devam edeceğini görmekteyim... Korgan’ın biraz daha demokratiksel gelişim göstermesinde katkısı olan siyasetçilerden olan Bakanlarımız, bundan sonraki süreçte de Korgan’a Yüksekte Kırsal Kesimden ziyade Ordu’nun Merkeziyetçi yapısından çok Merkez de bir numara olabilecek değişimlere de ön ayak olmaları gerektiği kanısındayım... Önümüzde ki süreçte Yerel Seçimler de ideolojik düşsel normlarda Sol Nefesin ağır bastığı ama Sayın R.T. Erdoğan’ın güven, liderlik, doğru ve dürüst siyaset anlayışı ile gönüllerde taht oluşturan duruşu ile Ordu’daki Ak Parti Temsilcilerinin hepsine destek verilip tüm Türkiye’de olduğu gibi Ordu’da Korgan’da ve Diğer İlçeler de bir numara olması bahsi geçen vuku durumlarla tescillidir. Ama bu zaman zarfında bu temsilciler; Ak Parti Üyeleri, Teşkilatçılar, İl-İlçe Başkanları, Belediye Başkanlıklarıyla, Milletvekilleri ve Bakanlıklarıyla bu ivme ve başarı onların bu geçen zaman da sadece Başbakan Hatrına verilen reylerin bu kişiliklerin, ne kadar düzgün insanlar oldukları geçen bu zaman zarfında ortaya çıkması ve ıspatı yapılan tüm bu hizmetlerin ifşası ile gün yüzüne çıkarak Türkiye’de ve Ordu’da tüm siyasi bekada tarihe geçerek yeni bir sayfanın, karanlık dönemlerin bittiğine işaret ve delalet eder ki bu vatandaşın kaderi olsa gerek zaten kader de toplumlumsal irade ile nakş olmuş bir başarıdır bu da dua ve niyaz iledir... İnanç ve Millet şurudur.İşte Bu yüzden bu Millete ihanette edilemez zaten edecekte bu saatten sonra olamaz... Bu Milletin tek düşmanı var oda Kapitalizm furanayası tamamen emekçi ve hak düşmanı bu emperyalist, faşist, siyonist düşünce ve ideolojik soyutsal-somutsal pazarının ortadan kaldırılması gerekir... Bu Millet Egemenliğinin temsiliyetinin verildiği hükümetlerce olur, bu gelişim şuan mevcuttur... Allah (c.c) bu Millete kötü yöneticiler İhsan etmesin Amin!.
8
29/01/2013 Salı
Aydınlanma Sempozyumunun İkincisi Ordu’da Yapıldı Atatürkçü Düşünce Derneği Doğu Karadeniz Şubeleri tarafından düzenlenen Aydınlanma sempozyumlarının ikincisi Ordu’da yapıldı. TESK otelde düzenlenen “Hukuk ve Demokrasi” konulu sempozyuma Yargıtay eski Cumhuriyet Başsavcısı Sapih Kanadoğlu, ADD Genel Başkanı Tansel Çölaşan, CHP Ordu Milletvekili İdris Yıldız, Başkan Seyit Torun, ADD Ordu Şube Başkanı Haluk Türkmen ve çok sayıda davetli katıldı. İki oturum olarak düzenlenen sempozyumun ilk bölümünde Sabih Kanadoğlu ve Başkan Seyit Torun, İkinci oturumda ise ADD Genel başkanı Tansel Çölaşan ve ADD GYK üyesi Ersan Barkın yer aldı. Başkan Seyit Torun “Yerel Yönetimler ve Demokrasi” konulu konuşmasında şunları söyledi; “Hukuk, Demokrasi ve Yerel Yönetimler şu anda gerek birey olarak gerekse toplum olarak insanların hayatını her anlamda etkileyip düzenleyen, iyi uygulandığında insanların hayatını, duygu ve düşüncelerini şekillendiren uluslar arası kabul görmüş kavramlardır. İnsanlar için bu denli önemli olan bu kavramlar birilerinin yada son yüzyılın ortaya çıkardığı kavramlar değildir. İnsanoğlunun var oluşundan bu yana yaşam koşulları, inançları, kültür ve sanatları,yaşam biçimleri ile gelişmişlik düzeylerinin bu zamana kadar oluşturduğu ortak aklın meydana getirdiği düşünce ve yapılardır. Onun için özellikle ikinci dünya savaşından sonra insanlığın en fazla üstünde durduğu ve tar-
tıştığı konular olmayı bugün bile sürdürmektedir. Bu tartışmalar sonucu üstünde durduğumuz bu üç kavram belirli bir olgunluk seviyesine ulaşmış, herkesin yararlanabileceği genel kabul görmüş değerler ve çağdaş yaşam koşullarına sahip olabilmenin kriterleri olarak ortada durmaktadır. İşte insan olarak bizler ve özellikle devletler için önemli olan bu kavramları ne kadar benimsediğimiz yada yaşam biçimi olarak kabul ettiğimizdir. Bugün ülkemizin idari yapısına bakıldığında Yerel Yönetimler köy ve mahalle muhtarlıkları, il ve ilçe belediyeleri ve il özel idareleri adı altında oluşturulmuş. Demokrasilerin ana unsuru olan siyasi parti teşkilatları, sivil toplum kuruluşları büyük oranda yapılanmış. Hemen en küçük ilçede bile hukuk ve adaleti tesis edecek kurumlar oluşmuş ama ortada ne doğru dürüst bir demokrasi, ne güvenilen bir hukuk sistemi nede göbeği merkezi yönetime bağlı olmayan yerel yönetimler vardır. Tarihimize baktığımızda sayısı çok fazla olmasa bile insan beklentilerini öne çıkaran, hukuk ve adalet kavramını önemseyen, çağdaş bilimi destekleyen yapı ve uygulamalar görülse bile devamlılık sağlayamamış, Türkiye Cumhuriyeti kurulana kadar ne kendi modelini yaratabilmiş, nede var olan çağdaş sistem ve modelleri alarak uygulayabilmiştir. Burada Cumhuriyetin kuruluşu ile birlikte bahsettiğimiz bu
konuların tam anlamı ile hayata geçtiğini söylemeyeceğim elbette. Ancak Cumhuriyetle birlikte ortaya bir hedef konmuş, zorda olsa bugün insanlığın peşinde koştuğu demokrasi ve çağdaş yönetim modeli, hukukun üstünlüğüne inanan anlayışa giden yolun temel taşları döşenmiştir. Zaman içinde biraz önce bahsettiğim gibi bu uygulamaları hayata geçirecek kurumlar şeklen oluşmuş olsa ile gerçek anlamda ne demokrasimiz gelişmiş nede yerel yönetimlerimiz istenen seviyelere ulaşarak hak ettiği konuma gelebilmiştir. Yüzyılın başında monarşi ile yönetilen Avrupa Birliği ülkeleri başta olmak üzere, Kanada, Japonya gibi ülkeler demokrasi ve insan haklarına dayalı yönetim modellerini benimsemiş olduğu için, ekonomik alanda, olduğu gibi çağdaş yaşam koşullarını büyük oranda vatandaşlarına sağlayabilmiştir. Bugün saygıdeğer hukukçularımızın yanında hukuk sistemimizden ve adalet kavramından bahsederken dikkatli olmaya çalışsam da belediye başkanı olarak çok partili döneme geçtikten sonraki siyasi anlayışımızın evrelerinden bahsetmek istiyorum. Hiç kuşkusuz her göreve gelen her iktidar partisi bir şeyler yapmaya çalışmıştır ama bugün geldiğimiz noktada ironik bir gerçek yatmaktadır. Siyasi hayatımıza damga vuran partilerimizin kısaca adını tekrarlayarak
o gerçeği anlatmak istiyorum. Bunu anlatırken de ne geçmişteki siyasetçileri suçlamak nede küçültmek istiyorum. Demokrat Parti, Adalet Partisi, Anavatan Partisi ve şu anda ülkemizi yönetme sorumluluğunu halkımızın teveccühü ile almış olan Adalet ve Kalkınma Partisi. Bu partilerimizin isimlerine baktığımızda şu anda dünyada demokrasisi, adalet ve hukuk sistemi bizden daha fazla gelişmiş, ülke bütünlüğü bizden daha fazla sağlam bir ülke olmaması gerekir ama ya gerçek öğlemidir sizlerin taktirine bırakıyorum. Burada asıl önemli olan şekilcilikten uzak gerçek anlamda demokrasiye inanmış, çağdaş yaşam koşullarını özümsemiş, kendi parti çıkarlarını değil halkın tamamını kucaklayacak, farklı düşünce ve fikirlere saygılı bir anlayışın hakim olması gerekir düşüncelere. Yoksa bir şekilde iktidar olunur,bir şekilde ülke yönetilir ama geriye baktığımızda demokrasi sıralamasında nerelerde olduğumuzu söylemek bile istemiyorum. Siyasetçilerimizin ve siyasi partilerimizin tek amacı yalnızca iktidar olmak değildir. Yaptıklarıyla tutum ve davranışları ile tüm topluma örnek olmak gibi bir amaçta taşımalıdır. Demokrasiye inanmayan, demokrasinin ne anlama geldiğini yalnızca işine geldiğinde hatırlayan partilerin olduğu ülkede ne demokrasiden bahsedilebilir nede hukuktan. Bugün öyle bir ülke düşünün ki yıllarca yerel yönetimler reformunu yapmayı konuşup tartışan, Demokrasiyi tüm kurumları ile işletmek isteyen, hukukun üstünlüğünün tüm topluma egemen olmasını amaçlayan, iktidar ve muhalefet partilerine sahip olsun ama bunların hiç biri gerçekleşmesin. Bu herhalde ancak bizde olur yada söylemekten utanıyorum ama 3. Dünya ülkeleri dediğimiz ülkelerde olur. Evet belki bu bir süreç, belki bu özelliklere sahip olan ülkeler bu sürecin ardından bedeller ödeyerek bu noktalara geldiler ama toplum olarak bizlerde bir bedel ödedik ve şu anda ödemekteyiz. Ancak, bizim geçmişimizde o ülkelerin sahip olmadığı, halkına bedel ödetmeden çağdaş yaşam
koşullarının nasıl sağlanabileceği, çağdaşlaşmanın öncelikle düşüncelerde gelişmesi gerektiğini, Türk toplumunun gelişmiş ülkeler arasında nasıl kendisine yer bulacağını gösteren Atatürk gibi bir lideri olmamıştır. Başta siyasetçilerimiz olmak üzere herkesin gerek demokrasi gerekse hukukun üstünlüğü konusunda topluma örnek olacak davranışlarda bulunması, özellikle hukuk kavramının zedelenmemesi için azami çaba göstermesi kaçınılmaz bir zorunluluktur. Hiç kuşkusuz demokrasi bir yaşam biçimidir. Bunun gerekli olduğuna inanmıyor ve hayatının her alanında bunu yaşamıyorsan demokrasinin gelişmesine ve toplumun da, daha demokratik bir yapıya kavuşmasına bir katkın zaten olamaz. Bugün gelişerek dünya ülkeleri arasında belirli seviyelere gelen ve çağdaş olarak değerlendirebileceğimiz ülkelere baktığımızda halkın yaşam seviyesinin ve beklentilerinin her şekilde geliştiğini rahatlıkla görebiliriz. Bu bir tesadüf değildir. Mevcut Demokrasinin olabildiğince iyi gelişip işletildiği ülkeler belirli bir ekonomik refah seviyesine ulaştıkları gibi farklı düşünce ve inançlara saygı göstererek barış ve huzur temin edebilmişlerdir. Bizler toplum olarak demokrasiyi işimize geldiği şekilde değerlendiriyoruz. Böyle olmasında siyasi partilerimizin yapıları ve siyasetçilerimizin ellerine geçirdiği gücü paylaşma isteğine yanaşmamalarından kaynaklanmaktadır. Demokrasiyi benimsemiş ülkelerde herkes eşit yurttaş olarak değerlendirilir ve herkesin düşünceleri ve fikirlerini özgürce dile getireceği ortamların yaratılmasına büyük özen gösterilir. Bizlerde ise tam tersi bir uygulama demokrasi şemsiyesi altına sığınılarak
yapılan uygulamalardır. Bugün ülkemizin geldiği nokta tamda bu durumdadır. Yüzlerce Üniversitemiz vardır ama ortada özgürce düşünülüp tartışılan, hür ve bağımsız düşüncenin geliştiği, çağdaş eğitim modeli ve bilimsel eğitimin verildiği bir ortam yoktur. Bunu sağlayacak kişiler bırakın demokrasileri daha katı rejimlerde bile önemli bir üniversitede yaşanan olayların ardından o eğitim kurumunu toptan suçlayan bir yaklaşım içinde olmaktan sakınırlar. Bizde ise tam tersi bir uygulama ortaya çıkmış, her iktidar çağdaş düşüncelere ve üstün başarıya sahip insanları göreve getirmek yarine kendi istediklerini yapacak kişileri göreve getirerek toplumları özellikle eğitim alan gençlerimizi şekillendirme yoluna gitmiştir. Ama bu arada öyle şeyler yaşanmıştır ki değinmeden geçemeyeceğim. Yüksek Eğitimi şekillendiren ve herkes tarafından kaldırılması yada değiştirilmesi gerektiği söylenen ama her iktidara gelenin kaldırmamak için çaba gösterdiği Yüksek Öğretim Kurumunun eski bir sayın başkanının konuşmasını değerlendiren bakan ve milletvekilimizin mikrofonlara yansıyan konuşmaları hafızalarımızdadır. İktidara övgüler yağdıran YÖK Başkanının konuşmasının güzel olduğunu söyleyen milletvekilimize bakanımızın isterse konuşmasın diye cevaplaması demokrasimizin ve demokrasiyi nasıl algıladığımızın en güzel göstergesidir. Bugün bile bu anlayış alabildiğince devam etmekte, insanların duyguları ve düşünceleri olabildiğince istismar edilmektedir. Daha geçtiğimiz günlerde Bir Siyasi Parti Genel Başkanının kardeşinin asgari ücretle bir yerde çalışması gündeme geldiğinde bu bile küçümsenmiş, kardeşi için bir şey yapmayan kişilerin ülkeyi nasıl yönetebileceği gibi aşağılama ve küçümseme kokan yaklaşımlar sergilenebilmiştir. İşte bu yaklaşımlar sonucu toplumumuz demokrasi alanında istenen seviyelere gelememiştir. Demokratik yaklaşımdan uzak yöneticiler sayesinde, dünyanın daha fazla demokrasiye nasıl sahip olabiliriz tartışmaları yaptığı şu günlerde bizler kısır tartışmalar, anlamsız kavgalarla enerjimizi heba ediyoruz.”
Bir Tuğla da Sizin Katkınız Olsun!
9
29/01/2013 Salı
“Böyle Bir Hesapsız İş Görmedik” 14 Yaşında Umreye Gitti AK Parti Ordu Milletvekili Fatih Han Ünal, Ordu Belediyesi hizmet binasının yapılacağı yeri doğru bulmadığını belirterek, “Böyle bir hesapsız işi biz bu zamana kadar Ordu olarak görmedik” dedi.
Milletvekili Ünal, Ordu 19 Eylül Gazeteciler Derneği’ni ziyaret etti. Milletvekili Ünal, Ordu Belediyesi hizmet binası ile ilgili yaptığı değerlendirmede, “Belediye hizmet binası bir partinin merkez binası değil ki. Burası CHP il binası olmayacak. Bir belediye binasını halen varlık gösteremeyişi ‘Ordu Belediye binası nerede’ diye devlet idarecisi yurt dışından buraya gelse, biz ‘5’e, 6’ya bölünmüş belediyenin bir kısmına götürelim’ diyeceğiz herhalde. Böyle bir hesapsız işi biz bu zamana kadar Ordu olarak görmedik. Yapılanları kendinden görmek, kerameti kendinden görmek ama yapılamayanı da iktidara atmak bazılarının işidir. Adettendir. Hal bu ki vatandaş bunu yemiyor. Pazara çıkan bir hanımefendi cebine ne koyduğunu bilir, pazardan ne alacağını bilir. Bir belediye başkanına düşense projesini hazırlar, yerini hazırlar, bütçesini hazırlar kazmayı vurur. Yıktıktan sonra düşünüyorsanız burada bir sorun var demektir. Kamuoyunda yer tartışılıyorsa burada bir sorun var demektir. Belediye hizmet binası bir partinin merkez binası değil ki. Burası CHP il binası olmayacak. Burası Ordu Belediye binası olacak. Bu bina tabii ki kamunun vicdanına uygun yerde, uygun şekilde yapılması lazım. Ordu bu kadar uzun süre belediye binasız kalmamıştı. Bunu nasıl izah edeceksiniz. Kabul etmek mümkün değildir. Şöyle söylemler duyuyoruz” iktidar bize bu konularda yardımcısı olmuyor” bizden hangi konuda yardım istemişlerde biz vermemi-
şiz. Şimdi binanın yerini hazırlamadan yıkılmasını da bize mi? mal ediyorlar acaba. Beceriksizliklerin tamamı AK Parti’ye ait, yapılan güzellikler onlara ait! Bakın bunları vatandaşların iyi gözlemlediği kanaatindeyim. Görüyorlar. Ordu Belediyesi’ni biz yönetmiyoruz” diye konuştu. “Ordu Belediyesi’ne biz iktidar partisi olarak sorumluluklarımızı yerine getirmeye çalışıyoruz” diyen Milletvekili Ünal konuşmasına şöyle devam etti: “Her türlü ödenekleri kesilmeden buraya zamanında geliyor. Kasalarına aktarılıyor. AB kaynaklarında da kendilerine, arıtma tesisi gibi önemli tesislerinde önemli katkılar verdik. Ordu’nun içme suyu ile ilgili sorununa da destek vermeye çalışıyoruz. Biz elimizden geleni yaparken, bunlarında ifade edilmesini isteriz. Bunlar ifade edilmiyorsa daha önceki belediye başkanları çıksın açıklama yapsın. Daha önce muhalefet döneminde ödenekler nasıl kesilmiş, nasıl deveden kuşa çevrilmiş bir baksın. Onların yaşadıkları sorunu Seyit Torun, yaşamıyor. Burada biz böyle bir sıkıntı vermek değil, her yönde desteklemeye çalışıyoruz. Bakın teleferik yapıldı. Teleferiğin kaynağı nereden geldi? Gelen paranın büyük bir kısmı İller bankasından geldi. Çevre ve Şehircilik Bakanlığımızın kaynaklarından geldi. Kredi olarak gelmiş olabilir ama kredinin onay merci AK Parti hükümetidir. Bu hükümet bu projeyi onaylamasaydı bu krediyi onaylamazdı. Yerini tartıştık, halende tartışırız. Şimdi kendi ayağına dolanmaya başladı. Mevcut yere belediye binası düşünürken yukarıdan teleferik telleri geçiyor. Ben kaç katlı yapabilirim diye düşünüyor. Allah aşkına bunu bir Ordulu vatandaş olarak söylüyorum. Biz de burada yaşıyoruz. Bizim paralarımızla mantıklı hizmet üretilmesi lazım. Ben arzu ederdim ki bu Ordu 2-3 yıllık değil, uzun soluklu planlar yapılsın. Bu planlar çerçevesinde hizmetler üretilsin. Ama maalesef, biz onları göremediğimiz gibi birde yaftalama var. Belediye bir yarış işidir. Sadece AK Parti değil, birçok parti vardır. Bu partilerin bir kısmı aday çıkartmayacaktır ama bir kısmı ise aday çıkartacaktır. Dolayısıyla kimsenin iradesine kim-
se ipotek koymaz. Biz şunu arzularız, tek başına hareket eden bir siyasi parti değiliz. Biz istişare içinde hareket eden bir partiyiz. Bu işe sahip çıkmak isteyen her kim olursa sivil toplum örgütlerinden mahalledeki vatandaşlar Ordu daha iyi yere gelsin, daha iyi olsunun hesaplarını yapalım.” Karayolları Ordu Şube Müdürlüğü’nün bulunduğu araziye Ordu Valiliği’nin yapılması konuşulurken, Milletvekili Ünal, “Karayolları’nın şube müdürlüğü şuan şehrimizin tam göbeğinde Civil Deresi’nin kenarında. Bu bölge artık Karayolları’nın işlevini göz önüne aldığımızda bu bölge onlara artık lüks geldiğini oranın Ordu’nun daha çok ihtiyacı olan şekilde değerlendirebileceğimizi düşündürüyor ancak bakanlıkların her birinin kendi arazisi ve üzerinde koydukları bazı kuralları var. Burası Ulaştırma Bakanlığımıza ait bir yerdir. İçişleri Bakanlığı’na ait da bir valilik var. Valiliğin bu alana taşınması bir süre önce gündeme gelmişti. Bu olayı n sıcaklığını kendi içimizde muhafaza ediyoruz ama çok net adımlar ortaya çıkmadığı için kamuoyuyla paylaştığımız bir gelişme ortaya çıkmadı. Karayolları bizden bu kıymetli bir arazidir. Bu arazinin karlığından eşdeğer bir arazi istiyoruz. Ordu zaten arazi fakiridir. Okul yeri arıyoruz. Vatandaşımızın hibe ettiği araziye yapıyoruz. Biz vazgeçmedik, o yere yine talipliyiz. Çalışmalarımız devam ediyor. Bu arada valiliğin orduya yakışır bir yere ve yapıya sahip olmasını arzularken bir tarafta belediyenin de bu alanda bir talebi olmuştu. Biz buna itiraz etmedik. Bize yer vermiyor derlerken, sanki oradan yer alınmış, ordu valiliği projesi bitmiş gibi bir şey yok. Buna kim inanır. Eğer böyle bir mümkünat olursa ben kendi adıma ve partim adıma söylüyorum. Biz belediyeye de her konuda destek oluruz. Olmayan bir şeye renk vermek mantıklı değildir. Bugün Ordu Belediyesi’nin merkez binası yok. Hizmet veremez duruma gelmiş. Bunun derhal binaya ihtiyacı var. Oranın çözülmesine yetişirse sonuna kadar destek vermeye hazırım. Mevcut yeri uygun görmediğimi defalarca söylemiştim. Ordu gelecekte büyükşehir olacak. Bunun kaçarı yok.”
Fatsa Özel Dolunay Koleji öğrencilerinden 14 yaşındaki Ethem Affan Coci Umreye gitti. Genç yaşta Umreye giden Ethem Affan Coci’yi kutsal topraklara okul arkadaşları uğurladı. Fatsa Büyük Sanayi Sitesi esnaflarından Azim İş Coci Demir Doğrama isimli iş yerinin sahibi Hamit-Selma Coci çiftinin oğlu olan Ethem Affan Coci uğurla-
ma sırasında genç yaşta kutsal topraklara gitmenin sevincini yaşadığını söyleyerek, “Beni uğurlamaya gelen akrabalarıma, okul
idareci, öğretmen ve arkadaşlarıma teşekkür ediyorum. İnşallah Hac görevimi de genç yaşta yapmak istiyorum” dedi.
Gençlerin ‘Yeni İcatları’ Yarışacak Çalık YEDAŞ, OMÜ işbirliği ile üniversite öğrencilerine yönelik “Gençler Yeni İcat Çıkarıyor” projesini hayata geçirecek. “Gençler Yeni İcat Çıkarıyor” projesi; Çalık YEDAŞ, OMÜ işbirliği ile “Enerji Verimliliği” temasıyla başlıyor. Samsun, Sinop, Ordu, Çorum ve Amasyalı gençlerin 'Endüstriyel Tasarım', 'Kısa Film/Animasyon' ve 'Afiş/Grafik Tasarım' alanlarındaki potansiyellerini harekete geçirmeyi hedefleyen proje, Çalık YEDAŞ'ın kurumsal sosyal sorumluluk projeleri arasında yer alıyor. “Enerji Verimliliği” temasıyla gerçekleştirilecek Gençler Yeni İcat Çıkarıyor yarışmasına, Samsun, Sinop, Ordu, Çorum ve Amasya illerinde yaşayan üniversite öğrencileri 1 Şubat31 Mart 2013 tarihleri arasında “Endüstriyel Tasarım”, “Kısa Film/Animasyon” ve “Afiş/ Grafik Tasarım” kategorilerindeki çalışmalarıyla katılabilecekler. Çalık YEDAŞ Genel Müdürü Nurettin Türkoğlu, “Enerji Verimliliği” konusunun global
bir önem taşıdığını vurgulayarak, “Bugünün ve geleceğin en yaşamsal konularından biri olan enerji verimliliği, Çalık YEDAŞ’ın da öncelikli konularının başında geliyor. Enerji verimliliği meselesinin, tek başına devletlerin, sektörün ya da tek tek kuruluşların meselesi olmadığına dikkat çekmek ve bu konuda gençlerin üretici fikirlerini uygulayabilecekleri bir alan açmak istedik” dedi. “Bölgede üniversite gençlerinin kendilerini ifade edebilecekleri alanların sınırlılığına” dikkat çeken Nurettin Türkoğlu, şöyle devam etti: “Enerji verimliliğinden söz ediyorsak, her şeyden önce bölgemiz gençliğinin üretici enerjisini harekete geçirmek ve toplum yararına projelere dönüştürmek zorunlu görevimizdi. Aslında Çalık YEDAŞ, sadece Gençler Yeni İcat Çıkarıyor projesiyle bile enerji verimliliğine verdiği önemin altını çizmiş oluyor.”
UZMAN ELKTRONİK TURKCELL İLETİŞİM MERKEZİ’nden TURKCELL kullanan ÇİFTÇİLERİMİZ’e özel 500 dk konuşma 19 TL. 1000 dk konuşma 29 TL. Şimdi herkes kullandığı hattı ücretsiz olarak kendi adına devir alabiliyor.Üstelik aynı anda faturalı hatta geçerek 19 TL’den başlayan fiyatlarla konuşma imkanı buluyor.
! İ D E M T Bİ Ayrıca Turkcell numarasını taşıyan yada yeni bir faturalı hat alan herkese seçtiği tarifeye ek ayda 8 gün Turkcell’lilerle konuşma BEDAVA
UZMAN ELKTRONİK TURKCELL İLETİŞİM MERKEZİ
TIM: CUMHURİYET MEYDANI TEL: 0 452 424 05 32 TIM:DEREÜSTÜ CADDESİ TEL: 0 452 423 88 88
FATSA/ ORDU
SP R
Dev Maçta Gülen Olmadı
Ordu Belediyespor ile Ulubey Belediyespor, çok sayıda seyircinin izlediği maçta Cemal ve Emrah’ın karşılıklı golleri ile 1-1 berabere kaldı. Ordu Sağra 1. Amatör Küme A grubunda zirveyi yakından ilgilendiren maçta Ordu Belediyespor ile Ulubey Beledi-
yespor dün Durugöl 1 Nolu Sahada karşı karşıya geldi. Ordu Belediye Başkanı Seyit Torun’un da izlediği karşılaşma 90 dakika boyunca nefesleri kesti. 44. dakikada Cemal, Ordu Belediyespor’u 1-0 öne geçirirken, 60. dakikada Emrah Ulubey Belediyespor’u kurtaran golü attı.
İnşallah Sonunda Fatsa Güler Fatsa Belediyespor Altaş Soyaspor karşılaşmasını izleyen AK Parti Ordu Milletvekili İhsan Şener centilmence bir karşılaşma olduğunu söyledi. Maçta kardeşlik kazandı, spor kazandı diyen Milletvekili İhsan Şener, “Fatsa Belediyespor 1-0 maçı kazandı. Dolayısıyla kendilerini tebrik ediyoruz. Altaş Soyaspor’ da maçı çirkinleştirmedi güzel bir oyun sergiledi. İki Ordu takımının maçı olduğu için iki tarafı da izlerken keyif aldık.
İkisinde de güzel oyuncular var ama inşallah sonunda şampiyon Fatsa olur. Çünkü bu sene Fatsa Belediyespor’un başkanı da, belediye başkanımızda gerekli desteği veriyorlar. Bizler sadece psikolojik destek veriyoruz başarılı olmalarını umut ediyoruz. Fatsa Belediyespor şampiyon olmayı
hak ediyor. Yeni transferleri de iyi gördüm. AK Parti Ordu Milletvekili İhsan Şener kendisinin de Meclisspor’a girdiğini ifade ederek, “Bizler de önümüzdeki hafta kampta olacağız. Bende Meclis Spor’a girdim yani Meclisin milli takımına girdim. Futbol takımı 4
gün boyunca kampa gidiyoruz. Ben hoca nerede oynamamızı isterse orada oynayacağım. Her yerde oynayabilecek kabiliyetim var. Eskiden saçım vardı kafa vuruyordum gol oluyordu. Şimdi ise saçım yok, top başımdan kayıyor” diye konuştu.
Derbiler Sıkıntı Olabiliyor İkinci yarıya Altaş Soyaspor’u 1-0 mağlup ederek başlayan Fatsa Belediyespor’da gözler hafta sonu oynanacak olan Bulancak Belediyespor maçına çevrildi. Fatsa Belediyespor Teknik Direktörü Sinan Bayraktar 20 günlük bir aradan sonra kendi sahalarında ilk maçı kazanmanın çok güzel olduğunu belirterek, “İki Ordu takımının maçı olması ki bu derbi maçı olarak görünüyor bu tip maçlar sıkıntılı olabiliyor. Altaş Soyaspor’da eskiden bizde oynayan futbolcuların istekli ve arzulu oluşu işimizi zorlaştırdı. İlk yarı aslında skoru
elde edebilirdik çok net pozisyonlar kaçırdık. Dolayısıyla ikinci golü bulamayınca bizim açımızdan zor geçti. Maçı kazandığımız için mutluyuz oyuncularımı tebrik ediyorum. Puan farkı sadece 3’e düştü. 3 puanlık sistemde 3 puan farkı olması çok önemli değil diye düşünüyorum. Uzun ve yorucu bir maraton bizi bekliyor” dedi. Yeni transferleri de değerlendiren Teknik Direktör Sinan Bayraktar, “Yeni gelen arkadaşlarımızda bize hem karakter olarak hem de oyuncu olarak çok çabuk uyum gösterdiler. Futbolcu arka-
daşlarım Fatsa seyircisi karşısına ilk defa çıktılar. İyi başladık son derece mutluyuz” diye konuştu. Ligde her maça aynı motive ile hazırlandıklarını sözlerine ekleyen Bayraktar, “Biz Bulancak maçına da aynı Soya maçına da aynı çıkıyoruz. Takımlar için şu şöyle, bu böyle diye bir yorum yapamayız artık tüm maçlarda kazanmak adına güce sahibiz. Biz haftalardır puan alamayan Sivas Özel İdarespor’a maç kaybetmişiz. Bu yüzden her maç aynı. Biz şimdi Bulancak’tan da 3 puanla dönmenin hesaplarını yapıyoruz” dedi.
Bolaman Ticaret Güreşte Derecelerle Döndü Şampiyon Ordu’dan Çıksın Ordu’da yapılan Okul Sporları faaliyetleri kapsamında Bolaman Ticaret Meslek Lisesi Gençler Güreş Takımı Grekoromen dalda derecelerle döndü. Öğrencilerden Gürhan Bayburt 95 kilogramda il birincisi, Gökhan Bayburt 95 kilogramda il ikincisi, Eray Karakuş 84 kilogramda il üçüncüsü ve Turan Ay 55 kilogramda il üçüncüsü oldular. Öğrencilere ödülleri birinci dönemin son gününde verildi. Bolaman Ticaret Meslek Lisesi Müdürü Murat Varıcı başarılı olan öğrencileri tebrik ederek, “Bizim güreş takımımız sadece bu yıl değil geçtiğimiz yıllarda da başarılı olmuştu. Ben emeği geçen öğretmenimize teşekkür ediyor öğrencilerimi kutluyorum” dedi.
Altaş Soyaspor Teknik Direktörü Cüneyt Tiryaki, 1-0 kaybettikleri Fatsa Belediyespor maçı ile ilgili, “Sonuç ne olursa olsun kazanan Ordu futbolu oldu. Fatsa Belediyespor’u kazandığı için tebrik ederiz. Müsabakaya gelince maalesef maça iyi başlayamadık. İlk yarının ilk 15 dakikasında Fatsa Belediyespor çok iyi oynadı. Geri kalan 75 dakikada skoru lehimize çevirmek için her şeyi yaptık ama olmadı. İlk yarının son 15 dakikasında toparlandık. İkinci yarıda da gayet iyi oynadık. Ama
maalesef golü bulamadık” dedi Fatsa Belediyespor’un ilk 15 dakika özellikle sol kanattan etkili geldiğini ifade eden Altaş Soyaspor Teknik Direktörü Cüneyt Tiryaki, “Golü bulduktan sonra Fatsa Belediyespor skoru korumaya yönelik oynadılar. İlk 20 dakikadan sonra oyundan düştüler, daha doğrusu biz çok iyi oynadık. Başarılar diliyorum sonuçta bir şampiyon çıkacaksa onların çıkmasını da isterim. Şampiyon Ordu’dan çıksın istiyorum” diye konuştu.