Ordu Resmen Büyükşehir Oldu 14 Mart’ta Meclis’te Ordu’yu büyükşehir yapan yasanın yasalaşmasının ardından Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün onayına sunulan Ordu’yu büyükşehir yapan yasayı Cumhurbaşkanı Abdullah Gül onayladı. 4’te
“Mali Genel Kurulu
Pazar Günü Yapılacak” Fatsa Esnaf ve Sanatkârlar Kredi ve Kefalet Kooperatifi Başkanı Ayhan Baş, 24 Mart pazar günü Fatsa Belediyesi Kültür Sarayı’nda yapılacak olan genel kurul ile ilgili bir açıklama yaptı ve ortaklara çağrıda bulundu.
Evde Sağlık Hizmetlerinde Hedef Aşıldı
www.gazetekuzey.com
İlk olarak 2005’te özel sağlık kuruluşlarıyla başlayan; 2010’da ise çıkarılan bir yönetmelikle Sağlık Bakanlığı’na bağlı tüm kamu ve özel kuruluşların yapmasına izin verilen “Evde Sağlık Hizmetleri” kapsamında Ordu İl genelinde şu ana kadar 3 bin 680 kişi tedavi edildi. Bin 250’si vefat eden 15’i de farklı illere giden bu hastaların bin 995’in tedavisi ise hala sürüyor. 3’te
Ayhan Baş, gerçekleştirecekleri genel kurulun, kooperatifin bir önceki dönem başkanından merhum Mesut Bıçakcı ‘dan sonraki ilk mali genel kurul toplantısı olduğunu belirtti. Gazetemize yapmış olduğu açıklamada, kooperatifin eski Başkanı Mesut Bıçakcı’yı rahmetle andığının altını çizen Ayhan Baş; “Başkandan önce o bizim ağabeyimizdi. Böyle kongrelere, çevresini, dostlarını, arkadaşlarını bizzat kendisi telefonla ya da yerlerinde ziyaret ederek davet ederdi. Bizde onun izinden devam ediyoruz. Fatsa ve Beldelerinde 1586 üyemiz var. Bu üyelerimizin hepsine davetiye gönderdik” diyen Ayhan Baş 24 Mart 2013 pazar günü yapılacak olan mali genel kurula, tüm ortakları davet etti ve kooperatifle ilgili gelişmeleri takip edebilmeleri için mutlaka katılmalarını istedi. 3’te
FATSA’DAN KARADENİZ’E 22 MART 2013 CUMA
GÜNLÜK TARAFSIZ SİYASİ GAZETE
YIL: 2
SAYI:342
Ayhan Baş
FİYAT: 50 Krş.
“Bardağın Dolu Tarafına Bakıyoruz” Fatsa Belediye Başkanı Hüseyin Anlayan, Fatsa Belediyesi Meclis Üyeleri, Belde Belediyelerinin Meclis Üyeleri ve Belde Mahalle Muhtarları ile gerçekleşen toplantıda Büyükşehirin neler getireceğini anlattı.
“Artık köy diye bir şey kalmayacak” Anlayan, “Büyükşehir Belediye yasası bunların yanı sıra ilçelerde, mahallelerde ve köylerde birtakım statü değişikliği meydana getiriyor. Bu kapsamda Büyükşehir’e bağlı belde belediyelerinin statüleri sona eriyor. O belde mahalle olarak bağlı olduğu ilçenin mahallesi oluyor. Köyler ise yine muhtarlık olarak devam ederek köy muhtarlığı değil mahalle muhtarlığı olacak. Yani artık köy muhtarlarımızla daha çok buluşacağız. Buda bütün köylerimizin Fatsa’nın mahallesi olması demek oluyor. Artık köy diye bir şey kalmayacak. Hem ilçe belediyesinin, hem de Büyükşehir Belediyesinin imkânlarından faydalanıyor olacak. Akıllarda soru işaretleri olduğunun bilincinde olduklarını vurgulayan Başkan Anlayan, “Belde belediye başkanlıkları statüsü bu yasa ile sona erdi. Fakat seçime kadar aynı şekilde hizmet vermeye devam edecekler” dedi. 4’te
Aybastı’da Trafik Kazası,
2 Kişi Hayatını Kaybetti
Aybastı’da dün sabah meydana gelen trafik kazasında 2 kişi ölürken, 1 kişi de yaralandı. Aybastı Merkez Koyunculu Mahallesi’nde bir eve çarpan otomobilde bulunan karı-koca yaşamlarını yitirdiler. 3’te
Taşeron İşçiler Miting Yapıyor
PUSULA
Binlerce taşeron işçi “Kuralsız Güvencesiz Çalışmaya Hayır, Taşeron İşçiliğine Son” demek için 23 Mart Cumartesi günü(Yarın) Giresun’da alanlara inecek. Ordu ve ilçelerinden de yüzlerce işçi yarın ki mitinge katılacak. 5’te
Çalışmazsanız, Üretmezseniz,
Güçlü Olan Size Hakim Olur
Ordu Muharip Gaziler Derneği Şube Başkanı Abdullah Erarslan ve yönetim kurulu üyelerinden Yılmaz İyinik, Mehmet Yadak, Osman Duru ve Cemil Karataş Fatsa Ticaret Meslek Lisesi’nde “Değerler Eğitimi Projesi Kapsamında” düzenlenen etkinliğe katıldılar. Erarslan, “Sevgili gençler eğer çalışmazsanız, eğer üretmezseniz, teknolojide bizden daha hızlılarını yapamazsanız bir gün kafanıza bomba yağar. Güçlü olan size hakim olur. Güçlü olan size yaşam hakkı vermez” 5’te
“Nevruz, kardeşliği, dostluğu güçlendirsin” Büyük Birlik Partisi Fatsa İlçe Başkanı Ümit Demir Nevruz nedeniyle bir basın açıklaması yaptı. 6’da
Mustafa Kemal KAYMAK
Kayıkçı Kavgasında Kaybeden Fatsa Oluyor 03
Ümit Demir
Daha İyi Hizmet Verilsin, Kalite Artsın
7’de
Düşük Faizli Yatırım ve İşletme Kredisi Verilecek 7’de
Irmak Sularımız Temiz Çıktı
Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığınca, sulardaki nitrat kirliliğini izlemek için tahsis edilen mobil laboratuar aracılığı ile Fatsa Elekçi Irmağı, Bolaman Irmağı, Gaga Gölü, Ordu Melet, Akçaova, Civil, Turnasuyu, Ünye Curi ve Cevizdere yüzey sularından örnekler alındı. Yapılan analizlerde ortalama olarak sularda nitrat, toplam fosfor ve orta fosfat açısından herhangi bir kirlilik unsuruna rastlanmadığı belirtildi. 5’te
SATIRBAŞI
Hüseyin Anlayan
Yrd. Doç. Dr.
Ahmet FİDAN
Sivil Toplum Kuruluşları Ne Kadar Sivil?
05
22 MART 2013 CUMA
2
Ü
M
Sayfa
canım eşim
Namaz Vakitleri
TE
Hava Durumu
BE
SS
ORDU’da BUGÜN HAVALAR NASIL?
Gofretle beni kandıramazsın
Çok Bulutlu EN DÜŞÜK : 11 C EN YÜKSEK : 21 C
ORDU NAMAZ VAKİTLERİ İmsâk: Güneş: Öğle: İkindi: Akşam: Yatsı:
03:55 05:22 11:42 15:06 17:50 19:09
Günün Fıkrası
Tarihte Bugün 1939 : Hatay Fransız egemenliğinden kurtuldu 1941 : Refah şilebi bir denizaltı tarafından batırıldı, 168 kişi öldü Bu saldırıyı hiç bir ülke üstlenmedi, gemiyi kimin batırdığı açıklığa kavuşamadı.
Ben de basını çekeyim hep onlar bizi çekecek değil ya
işte bizim takım
1942 : 6 ve daha fazla çocuğu olan ailelere ikramiye verilmesi kararlaştırıldı. 1943 : Türkiye ile Amerika arasında karşılıklı radyo yayın servisi açıldı. 1978 : 1971’de İstanbul Maltepe’de Hüseyin Cevahir’i vuran emekli Deniz Yarbayı Cihangir Erdeniz 23 Haziran 1978’de dükkanında öldürüldü. 1984 : Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu Başkanı Halit Narin işverenlerin hükümetin ekonomi politikasından duyduğu rahatsızlığı Uluslararası Para Fonu’na iletti.
taraftar beni çağırıyor
Böyle iyimi
İki katlı ve garajlı bir evde oturan ailenin biri tam yatmaya hazırlanırken karısı kocasına: - Garajda hırsız var, der. Adam camdan sessizce dışarı bakar, garajın ışığını açar. İki kişi eşyalardan bazılarını taşımaktalar. - Evet, der adam. - Dışarıda iki kişi var bizim eşyaları çalıyorlar.. Bunun üzerine hemen polise telefon eder.. - Alo memur bey şu anda bizim bahçede iki hırsız var ve garajdaki eşyalarımızı çalıyorlar. Acele araba gönderin, der. Bunun üzerine polis: - Evin içindeler mi? diye sorunca adam - Hayır garajdalar, der. - Tamam o zaman içerden kapıları iyi kilitleyin ses yapmadan evde bekleyin. Eğer zamanımız ve arabamız olursa göndeririz, çünkü şu anda hepsi meşgul. Adam telefonu kapatır ve yüze kadar saymaya başlar.. Saydıktan sonra tekrar polise telefon eder. - Biraz önce size evimde hırsız var diye telefon etmiştim. İkisini de vurdum, der telefonu kapatır. İki dakika geçmeden bir sürü polis arabası ve bir de ambulans gelir ve hırsızları suç üstü yakalarlar. Memurun biri adama yanaşır: - Hani adamları vurdum demiştiniz? Bunun üzerine adam da: - Hani siz de şu anda arabamız yok demiştiniz!
1987 : Halkevleri mahkeme kararıyla açıldı Halkevleri’nin faaliyetleri 12 Eylül sonrası Milli Güvenlik Konseyi tarafından durdurulmuş, yöneticileri yargılanmıştı 1992 : İsrail’de seçim yapıldı İşçi Partisi lideri Yitzhak Rabin başbakan seçildi 1992 : Türkiye’de toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde uzlaşma sağlanamayınca Belediye-İş Sendikası’na bağlı 34 bin işçi bir günlük iş bırakma eylemi yaptı. 1995 : Kültür Bakanı Ercan Karakaş Olağanüstü Hal ve Çekiç Güç süresini uzatma kararnamesini imzalamadı Karakaş bakanlık görevinden istifa etti.
Haberim yokmuş gibi çek
neeeyyy
Bu sayfamızda yer almak istiyorsanız, sizde fotoğraflarınızı gönderin... tebessum@gazetekuzey.com
www.gazetekuzey.com
Mir Mehmetoğlu Gıda Mad. San. ve Tic. Ltd. Şti. Adına Tüzel Kişi Temsilcisi
Niyazi YEŞİLLER Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Muhabirler Muhsin Yılmaz Resul Koşar Beytullah Şeker Genel Yayın Yönetmeni Oğuzhan Yılmaz Nusret Yeşiller Haber Merkezi Görsel Yönetmen Ahmet Alkan Engin YARAN Fatma Canlı Sayfa Editörü Hukuk Danışmanı Emrah Çoşkun Av. Doğan Pehlivan Haber Müdürü Reklam Betül Yeşiller Erkan Kaş Dizgi-Grafik Grafiker Yeşiller Grafik Tasarım İlkay Yeşiller www.yesillermatbaa.com İnternet Editörü Dağıtım Çiğdem Akyol Şah Medya Ajans Yayın Türü Yerel Süreli Gazetemiz İHA Abonesidir. Gazetemiz basın ahlak kurallarına uymayı taahhüt eder. Köşe yazıları ile ilgili hukuki sorumluluk yazarlara aittir. Baskı Tesisi Mir Mehmetoğlu Gıda Mad. San. ve Tic. Ltd. Şti. Yeşiller Grafik Tasarım Reklam ve Matbaa
Adres MKP. Mah. Şehit Polis Erkan Alışır Cad. No:29 Fatsa/ORDU Tel : 0452 407 10 11 Faks : 0452 407 10 12 E-Posta : gazetekuzey@gmail.com
Şifalı Bitkiler
Kakao Beyne Oksijen Gitmesini Sağlıyor
Kakaoda bulunan “flavanol”ün, beyine daha fazla oksijen gitmesini sağladığı belirlendi Amerikan Bilimsel Gelişmeler Derneği’nin yıllık toplantısında bir rapor sunan Nottingham Üniversitesi’nden Ian MacDonald, bir antioksidan olan ve kakao çekirdeğinde bulunan Flavanol’ün, beyne fazla oksijen gitmesini sağlamasının, ileri yaşlardaki bellek sorunlarını azalttığını söyledi. Harward Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden Norman Hollenberg de, Panama’daki Kızılderili kabilesi “Cuna”lar üzerinde yapılan incelemelerde, kakaonun doğal biçimini tüketmelerinden ötürü benzer sağlık işaretleri gözlendiğini bildirdi. Çikolatanın tatlı bir gıda olmasından ötürü ortaya çıkan kalori sorunundan ötürü, yoğun çikolata tüketimi tavsiye edilmiyor, kakao öneriliyor. Ancak kakaoların büyük bölümü de, verdiği keskin tattan ötürü, flavanol düzeyi azaltılarak piyasaya sürülüyor. Bu nedenle yurtdışındaki kimi firmalar, flavanol içeriği yüksek siyah çikolataları piyasaya sürmeye hazırlanıyor.
KOÇ
BOĞA
İKİZLER
YENGEÇ
ASLAN
BAŞAK
21 Mart - 20 Nisan
21 Nisan - 21 Mayıs
22 Mayıs - 21 Haziran
22 Haziran - 23 Temmuz
22 Temmuz - 23 Ağustos
24 Ağustos - 23 Eylül
Evde yaşanan yenilenmeler sonucu daha rahat bir gün olacak. Özel hayatınıza daha yakın durabilir, yerleşimle ilgili sorunların üstesinden gelebilirsiniz. Eldeki kaynakların daha dikkatli yönetilmesi adına uzun soluklu planlar yapmalısınız. Zira yeni destekler pek tatmin edici olmayacaktır. Harekete geçemediğiniz konuları ise daha net biçimde incelemelsiniz.
Eğitim çalışmalarında yüklü bir gündem içinde olmanız mümkün. Ancak duygusal olarak bazı endişeler taşımanız kararlarınızı olumsuz yönde etkileyecektir. Bir yandan da kişisel alanda oldukça aktifsiniz. Kısa yolculuklar ve alacağınız haberlerle harekete geçebilirsiniz. Öğrendiklerinizin üzerinden geçmek, başkaları ile paylaşmak adına uygun şartlar bulacaksınız.
Dikkatli hareket ettiğinizde kişisel kazançlarınızı artırma şansınız var. Son dönemde yaşadığınız engellere rağmen yeterince girişim yaptınız. Gelirlerinizi, var olan bütçenizi sağlam kılmak adına yeni adımlar atıyorsunuz. Kendinizi güvende hissedeceğiniz, aileden gelebilecek destekler de yaşanabilir. Zira toprağa ait bir yatırım süreci başlatmak için olumlu bir dönem.
Ay burcunuzda sizi etkileyici ve şanslı etkilerle donatıyor. Şimdi daha hızlı ilerleyeceğiniz şartlar netleşmekte. Pek çok isteğinizi elde etmekte kararlı olacaksınız. Yönlendirmek istediğiniz olaylar ise bir süre daha akışında izlenmeli, Neyse ki sizi koruyan etkiler yanınızda. Keyif aldığınız bir konu üzerinde çalışarak istediğiniz sonuca ulaşma şansınız var.
Büyüyen umutsuzluğunuz sizi yanlış kararlara itebilir. Biraz sağduyulu olmalı, risk almaktan kaçınmalısınız. Kafa karışıklığı yaşadığınız son dönemde duygusal açıdan da yorgunluklar yaşadınız. Geçmişe bağlı kalmak yerine ilerisi için hazırlık içinde olmalısınız, Birtakım ruhsal sıkıntılarınız aşmaya çalışırken, yarın içine gireceğiniz olumlu şartlara güvenin.
Geleceğe ait yeni ümitler içine girmektesiniz. Daha kararlı ve tutarlı planlar yapmak, dostlukların desteğine açık olmak gerekecek. Bir yandan da grup çalışmaları ve sosyal sorumluluklar sizi meşgul edecek. Son dönemde yaptığınız çalışmaların sonuçlarını alabilirsiniz. Daha farklı organizasyonlar içinde yer alacağınız bu dönemi keyiflere zaman kalmayacak.
TERAZİ
AKREP
YAY
OĞLAK
KOVA
BALIK
24 Eylül - 22 Ekim
23 Ekim - 22 Kasım
23 Kasım - 22 Aralık
23 Aralık - 20 Ocak
21 Ocak - 18 Şubat
19 Şubat - 20 Mart
Amaçlarınıza ait konular ve kariyer hayatınıza ait gelişmeler önem kazanıyor. Yeniş görevler gündeme gelebileceği gibi öne çıkabileceğiniz başarılara odaklanabilirsiniz. Yetenekleriniz ve yaratıcı yanlarınız size pek çok açıdan destek verecek. Ancak bu dönem kişisel adımlarınınız ve evde alınan sorumluluklar dikkat çekmekte.
Yabancılarla ilgili temalar ve hayatınıza giren hareket devam etmekte. Yeni ilişkiler, hayata bakışınızı ve akademik çalışmalarınız yeniden ele alabileceğinizi gösteriyor. Güzel haberlerin etkisi ile düşünsel açıdan zenginlik getiren temalara yönelmeli, kendinize önemli zenginlikler katmalısınız. Sizi hassas kılan hukuki konularda daha temkinli olmaya çalışın.
Ortaklaşa para konularında daha fazla sorumluluk almak gerekebilir. Özellikle yeni kaynaklara ihtiyaç duyduğunuz bu dönem riskli kararlardan kaçının. Ortak harcamalar veya eşin para durumuna ait gelişmeler de sizi bağlıyor. Geçmişten gelen parasal konular, gözden kaçan eski ödemeler daha iyi kontrol edilmeli. Duygusal açıdan sizi gergin kılan ilişkiler sürmekte.
İlişkilerin ve yakın beraberliklerin getirdiği baskı yerini daha net konulara bırakıyor. Pek çok konuda güçlü etkiler altında ilerliyorsunuz. Anlaşmaların akıcı ilerlemesi ile beklentileriniz artacak. Geleceğe dönük ümitlerin tasarlandığı bu dönem yeni kararlar alma aşaması. Önemli destekleri değerlendirmeye bakın. Ailede ve yuvada yaşanan yeniliklerle sorumluluklarınız artacak.
Bugün daha fazla stres altındasınız. Enerjinizi zorlayan ve sizi yoran pek çok konuyu yakından takip etmek durumundasınız. Tamamlanması gereken işlerin toparlanması adına daha soğukkanlı olmaya özen gösterin. İşlerinizi bir düzen dahilinde ilerletmek sizin için zor olmasa gerek. Çalışma hayatınıza yeni bir yön vermek adına kararlı görünüyorsunuz.
Kendi istediğiniz uğraşlara zaman ayırabileceksiniz. Yaratıcı konularda ise duygularınızı katabileceğiniz çok farklı şeyler ortaya çıkabilir. Değişik hobilerle ilgilenmek, sevgi ilişkilerinde ihtiyacınız olan duygusal tatmini yaşamanız mümkün. Değişik dinlence arayışınız sizi biraz tembelliğe itecektir. Yarın işte artan sorumlulukları gözden geçirebilirsiniz.
22 MART 2013 CUMA
Sayfa
“Mali Genel Kurul Pazar Günü Yapılacak” Fatsa Esnaf ve Sanatkârlar Kredi ve Kefalet Kooperatifi Başkanı Ayhan Baş, 24 Mart pazar günü Fatsa Belediyesi Kültür Sarayı’nda yapılacak olan genel kurul ile ilgili bir açıklama yaptı ve ortaklara çağrıda bulundu. Haber-Fatma Canlı Fatsa Esnaf Kefalet Kooperatifi Başkanı Ayhan Baş, 24 Mart pazar günü Fatsa Belediyesi Kültür Sarayı’nda yapılacak olan genel kurul ile ilgili bir açıklama yaptı. Ayhan Baş, gerçekleştirecekleri genel kurulun, kooperatifin bir önceki dönem başkanından merhum Mesut Bıçakcı ‘dan sonraki ilk mali genel kurul toplantısı olduğunu belirtti. Gazetemize yapmış olduğu açıklamada, kooperatifin eski Başkanı Mesut Bıçakcı’yı rahmetle andığının altını çizen Ayhan Baş; “Başkandan önce o bizim ağabeyimizdi. Böyle kongrelere, çevresini, dostlarını, arkadaşlarını bizzat kendisi telefonla ya da yerlerinde ziyaret ederek davet ederdi. Bizde onun izinden devam ediyoruz. Fatsa ve Beldelerinde 1586 üyemiz var. Bu üyelerimizin hepsine davetiye gönderdik. Ayrıca telefonla da davet edeceğiz. Mesut Başkan’ın kongreleri hep güzel geçerdi. Biz de onu o gün anarak, Onun yaptıklarının devamını getireceğiz inşallah. Pazar günü yapılacak olan genel kurul, seçimli bir genel kurul değil. Her yıl yapmış olduğumuz, rutin bir mali
geldiğinde, yüzde 62’lerde olan takip oranını yüzde 13 seviyelerine getirdi. Fatsa gibi Giresun’da Ordu bölge birliğine bağlıdır. Birliğe bağlı 34 kooperatif var. Biz 1. sırasındayız. Plasman yönünden de, bütçe yönünden de 1.sıradayız. Bizim kooperatifimizin iki tane binası var. 34 yıl önce o günkü dedelerimizin büyüklerimizin almış olduğu, 4’de 1 hissemiz olan bir bina vardı. Biz bu binanın tamamını yani tüm hisselerini aldık. Fatsa için en iyisini yapmaya
çalışacağız. 1984’den buyana, yönetim kurulunda değilken bile, hep ağabeylerimin(yönetimin) yanında oldum. Bazı kişiler ‘şu okulu, bu okulu bitirdi’ açısından bakarlar birçok olaya. Bana göre önce hayat okulunu bitireceksin” şeklinde konuştu. Ayhan Baş 24 Mart 2013 pazar günü yapılacak olan mali genel kurula, tüm ortakları davet etti ve kooperatifle ilgili gelişmeleri takip edebilmeleri için mutlaka katılmalarını istedi.
İlk olarak 2005’te özel sağlık kuruluşlarıyla başlayan; 2010’da ise çıkarılan bir yönetmelikle Sağlık Bakanlığı’na bağlı tüm kamu ve özel kuruluşların yapmasına izin verilen “Evde Sağlık Hizmetleri” kapsamında Ordu İl genelinde şu ana kadar 3 bin 680 kişi tedavi edildi.
Ülke genelinde 2005’te ilk olarak özel sağlık kuruluşlarıyla başlayan; 2010’da ise çıkarılan bir yönetmelikle Sağlık Bakanlığı’na bağlı tüm kamu ve özel kuruluşların yapmasına izin verilen "evde sağlık hizmetleri" kapsamında Ordu'da şu ana kadar 3 bin 680 kişi tedavi edildi. Bin 250’si vefat eden 15'i de farklı illere giden bu hastaların bin 995’in tedavisi ise hala sürüyor. Konu hakkında bir açıklama
yapan Ordu Halk Sağlığı Müdürü Çetin Gündoğdu, 2010 yılının sonlarında birimlerin kurulmasıyla hızla verilmeye başlanan hizmetin, merkez ilçe de dahil olmak üzere 19 ilçenin tamamında aktif olarak verilmeye devam ettiğini söyledi. Gündoğdu, hizmet kapsamında öncelikli olan gruplar hakkında da bilgi verdi: “bu kapsamda biz evde sağlık hizmetlerinde öncelikle tamamen yatağa ba-
Aybastı’da Trafik Kazası,
2 Kişi Hayatını Kaybetti Aybastı’da bu sabah meydana gelen trafik kazasında 2 kişi ölürken, 1 kişi de yaralandı. Aybastı Merkez Koyunculu Mahallesi’nde bir eve çarpan otomobilde bulunan karı-koca yaşamlarını yitirdiler. Edinilen bilgiye göre dün sabah saatlerinde Aybastı Merkez Koyunculu Mahallesi’nde meydana gelen trafik kazasında 1'i
bayan 1'i erkek 2 kişi hayatını kaybetti, 1 kişi de yaralandı. Salih Aydın yönetimindeki aracın gaz pedalının takılı kalmasıyla eve çarpması sonucu meydana gelen kazada, Turgut Macaroğlu ile Nazife Aydın vefat etti. Sürücü Salih Aydın'ın ise yaralı olduğu öğrenildi. Olaylı ilgili soruşturma sürdürülüyor.
Mustafa Kemal KAYMAK
Kayıkçı Kavgasında Kaybeden Fatsa Oluyor
Evde Sağlık Hizmetlerinde Hedef Aşıldı ğımlı hastalarını seçtik. Bunların içinde tabi kanser hastalarımız var. Felçli hastalarımız var. Kronik hava yolu tıkanıklığı olan (Koah gibi) hastalarımız var. alzaymır gibi beyinle ilgili hastalarımız var.” Gündoğdu, bakanlığın hizmetteki asıl amacının hastanelerde görülen tedavi sürecini en aza indirgemek olduğunu söyledi ve hizmete kimlerin başvurabileceğini konusunda ise, “evde sağlık hizmetine bütün vatandaşlarımız müracaat edebilir. Ancak bizim bazı kriterlerimiz var. Bu hizmeti tabii ki gönül ister ki herkese sunalım ama eldeki imkanlarla bu hizmeti sunabileceğimiz durumlar belli. Biz bu kapsamda bütün başvuruları geri çevirmeden kabul ediyoruz ancak değerlendirme yapıyoruz. Az önce de söylediğim gibi bizim burada ilk baktığımız şey hastanın yatağa tam bağımlı olması.” Gündoğdu açıklamasında, Ordu’nun, bakanlığın belirlediği "yüz binde 2" hedefinin oldukça
PUSULA mkkaymak@hotmail.com
kongredir. Bizim seçimimiz, geçen yıl rahmetli Mesut Başkanın başkanlığa geldiğinde yapılmıştı. Kendisine Allahtan rahmet diliyorum, bir hastalığından dolayı kaybettik. Bunun üzüntüsü içerisindeyiz. Mesut Bey’den sonra yönetim kurulu olarak kendi aramızda yeni bir görev bölümü yaptık. Arkadaşlarımız bu görev için beni tercih ettiler. Pazar günü yapılacak olan kurul, ilk mali genel kurulumuzdur. Bütçeyi orada görüşeceğiz. Alacağımızı, vereceğimizi orada anlatacağız. Sonra üyelerimiz ile beraber bir öğlen yemeği vereceğiz” dedi. “Her şeyin en iyisi için çalışıyoruz” Başkan Ayhan Baş, kooperatifin mali durumundan, biraz da sayısal olarak bahsetti. “Eski Başkanlarımızdan Selahattin Külçeci ağabeyimiz yönetime gelmeden önce bu kooperatif çok batık durumdaydı. Bu arada kendisini rahmetle anıyor, kaybetmenin derin üzüntüsünü hala yaşadığımızı belirtmek istiyorum. Selahattin Başkan bu kooperatifi ayağa kaldırdı. Sonra devamı geldi. Kendisini kaybettikten sonra birkaç başkan değişti. En son Mesut Bıçakcı başkanlığa
3
üstünde olduğunu ve Ordu’da oranın yüz binde 5 civarında olduğunu söyledi. Doktor Çetin Gündoğdu, tedavisi devam eden hastalara bakıldığında en fazla yoğunluğun ise Ordu merkezde olduğuna dikkat çekti ve bunun nedenini şöyle açıkladı: “Baktığımız zaman özellikle merkezde ciddi bir yoğunluk var. 3 bin 600 hastamızın bin 500 tanesi Ordu Merkez’de. Tabi insanlar hastalarını kolay sağlık merkezlerine ulaştırabilecek yerlerde barındırma ihtiyacı duyuyorlar. O nedenle Ordu Merkez’de böyle bir yığılma var.” dedi... Hastaneler, toplum sağlığı merkezleri ve aile hekimleri aracılığıyla verilen hizmetten yararlanmak isteyenler bağlı bulundukları aile hekimlerine başvurarak ya da Ordu Halk Sağlığı Müdürlüğü bünyesinde oluşturulan 225 43 96 nolu telefonları arayarak hizmetten yararlanabiliyor.
Milletvekili ile teşkilat, teşkilatlar arasında yine soğuk rüzgârlar esiyor. Peki, seçim sonrasında bahar havasının egemen olduğu, sorunların giderilmiş gibi gözüktüğü bir dönemde ne oldu da ipler yeniden gerildi? Milletvekili, durup dururken neden Fatsa İlçe teşkilatıyla ilgili açıklama yapma gereği duydu? Bu soruların cevabını vermek, aslında onları yani AK Parti’nin teşkilat ve vekilini ilgilendirir… Bizi ilgilendiren ise, bu süreçte Fatsa’nın neler kaybettiği, kaybedeceğidir. Böyle devam edecek olursa, bu sancılı süreçte kaybeden Fatsa olacaktır. Çünkü vekil ile teşkilat arasında” uyum yok” ise “hizmette yok” demektir. Bu nedenle, bu kaosu yaratanlar hizmetin de önüne geçenler olaracaktır. Vekile sorsanız “öyle şey mi olur, ben hizmet için varım, bunun için seçildim” der. Peki, hizmet isteyenler, teşkilat olmadan vekile nasıl ulaşacaklar? Bana göre Fatsa adına kaybedilen de budur… Her neyse çok eveleyip gevelemeyelim. Daha önce bir kez gündeme getirmiştim. Maalesef düşüncelerimde ve görünen resimde değişen bir şey olmadığı için tekrar paylaşma gereği duydum. O da şudur; Sayın Şener’in şu ana kadar yaptığı ve bundan sonra yapacağı her çalışmanın altında Eyüp Fatsa’nın izlerini silme düşüncesi olduğuna inanıyorum. Çünkü bu tür açıklamalarla yapılmak istenen operasyonun asıl nedeni de budur! Eyüp Fatsa ile çalışan yönetimleri eleştirmek, Eyüp Fatsa döneminde göreve atanmış kurum yöneticilerine sünnetçi korkusu vermek, Eyüp Fatsa’nın izlerini silmeye çalışmak bana göre siyasi korkaklıktır. Gelecek korkusu taşımaktan başka bir şey değildir. Bence asıl neden, Eyüp Fatsa’nın yapamadıklarını değil, yaptıklarını dahi yapamayacaklarına olan inançlarıdır. Anlayacağınız bu saatten itibaren Fatsa’da huzur kalmamıştır. Fatsa’nın siyasi otoritesi, ağırlığı kaybolmuştur. Bölgenin bir milletvekilinin olmayışı, Fatsa Belediyesi’nin yaptığı yatırımlar hizmetler dışında başka bir hizmetin hala yapılamayışı, hayata geçirilemeyişi bunun en bariz göstergesi değil midir? Eyüp Bey döneminde başlanmış, ancak şu ana kadar bir arpa boyu kadar yol alınamamış Doğalgaz projesi bunun en bariz örneği değil midir? Şimdi burada saymaya kalksak buna benzer örnekleri bu sütuna sığdıramayız. Neden böyle düşünüyorum? Çünkü Sayın Vekilin geçtiğimiz günlerde gazetemizde yayınlanan bir konuşması beni böyle düşünmeye sevk ediyor. Sayın Vekil, konuşmasının bir bölümünde “ ilçe başkanı cenazeye, taziyeye, düğüne eski vekille gidiyor” diyor. Burada kimden bahsediyor? Elbette ki Eyüp Fatsa’dan… Aslında Sayın Vekile sormak lazım “siz memuriyet hayatınızda eski vekil diye bahsettiğiniz kişinin yanına hiç gitmediniz mi? Kendiniz ya da yakınlarınız için bir talepte bulunmadınız mı? Siz ahde vefa nedir bilir misiniz?” diye… Siz, hiç o eski vekili(size göre) arayıp ta “Fatsa’ya, Ordu’ya gidiyorum. Lütfen buyurun birlikte gidelim. Partililerimizi, halkımızı birlikte ziyaret edelim” dediniz mi? Bence erdemlik ve ahde vefa buna denir… Siz bunları yapmadığınız sürece bu şehre kendinizi kabullendirmeniz güçleşir, zorlaşır, hatta hiç mümkün olmaz. Hiçbir şey için geç kalmış sayılmazsınız. Hadi bir adım daha atın, eskileri, yenileri, teşkilatı, partililerinizi, halkı bir araya getirin. Size ve bir milletvekiline yakışan bu olur, asli göreviniz de budur zaten… Umarım Fatsa’nın, Ordu’nun geleceği, menfaati için bu adımları bir an önce atarsınız, aksi halde yine kaybeden Fatsa ve Fatsalılar olacaktır. Umarım bir an önce bu sorunları çözersiniz, çözemezseniz de “Kol kırılır, yen içinde kalır” atasözünden yola çıkarak, sorunlarınızı kamuoyu ile değil, partililerinizle kendi içinizde paylaşırsınız. Bunlar benim halisane iyi niyetli düşüncelerimdir. Görmek istediğim özlenen tablodur. Altında bir art niyet aramamanızı ya da bu düşüncelerimden dolayı eleştirmemenizi rica ediyorum. Ancak Sayın Şener size bir soru yöneltmek istiyorum(Tabi ki cevaplarsanız)… Mirkuzey gazetesinde yayınlanan haber tamamen sizin konuşmalarınızı içermektedir. Hiçbir şekilde ilave yapılmamış ve hiçbir kelimeniz çıkarılmamıştır, yani siz siyasetçilerin deyimiyle, cımbızlanmamıştır. Bu konuşmanız harfi harfine gazete sütunlarında yer bulmuştur. Bizde de kayıtları mevcuttur. Dilerseniz size de gönderebiliriz. Sayın Şener, Yeni Haber Gazetesi İmtiyaz Sahibi Sayın Yavuz Selim Eser kendi köşe yazısında sizinle yapmış olduğu telefon görüşmesine yer vermiş. Sayın Eser’in yazısına göre, siz bu görüşmede gazetemizde çıkan haberin abartıldığını belirtmişsiniz. Neresinin abartılı olduğunu çok merak ediyorum. Yoksa siz, gazetemize açıklama yaparken teşkilatınızla aranızda olan sorunlarınızı abartmış olmayasınız? Ne dersiniz?
22 MART 2013 CUMA
Sayfa
4
“Bardağın Dolu Tarafına Bakıyoruz” Fatsa Belediye Başkanı Hüseyin Anlayan, Fatsa Belediyesi Meclis Üyeleri, Belde Belediyelerinin Meclis Üyeleri ve Belde Mahalle Muhtarları ile gerçekleşen toplantıda Ordu ilinin Büyükşehir olmasının neler getireceğini anlattı. şey kalmayacak. Hem ilçe belediyesinin, hem de Büyükşehir Belediyesinin imkânlarından faydalanıyor olacak. Buradaki amaç yatırımın daha fazla yapılabilmesi için, yatırım bütçesi çok daha fazla olan ilçe ve büyükşehir belediyesine bağlayarak, buralara eksik giden, kısa sürede gidemeyen hizmetleri, yatırımları daha kısa sürede ve daha fazla yapabilmektir” diye konuştu. Bu toplantıyı Büyükşehir konusunda bilgilendirmek, istişare etmek, karşılıklı görüş alışverişinde bulunmak, eğer varsa bir takım sorulara cevap vermek adına düzenlediklerini belirten Fatsa Belediye başkanı Hüseyin Anlayan, “Konumuz yeni büyükşehir belediye yasası, Ordu’nun büyükşehir olması. Bu yasa Ordumuza ne getirecek ne kazandıracak ve bu süreç bugünden itibaren nasıl işleyecek? Meclis üyelerimiz ile beraber nasıl bir sürece giriyoruz? Bunlar hakkında bilgilendirmek için buradayız. Çünkü Büyükşehir yasası son 1 yıldır konuşuluyordu. Ordu olarak Büyükşehir statüsüne girebilmek için biz gayret ettik. Basından dinlediğiniz kadarıyla konuya vakıf olduğunuzu biliyorum. Bardağın bir dolu, bir de boş tarafından bakmak gerek. Ve biz dolu tarafının daha fazla olacağına inanıyoruz” dedi. “Artık köy diye bir şey kalmayacak” Yeni Büyükşehir Belediye yasasının önceki büyükşehirlerden farklı olarak, sadece il merkezini
kapsamayan, bütün ilçeleri, köyleri, beldeleri ile beraber vilayet sınırının tamamını kapsayan bir statüye dönüştüğünü ifade eden Başkan Anlayan, “Dolayısıyla Ordu’da yeni yasayla Büyükşehir olduğu için Ordu vilayetinin tamamı Büyükşehir kapsamına girdi. Bu demek oluyor ki Büyükşehir yalnızca il merkezine değil tüm ilçelere hizmet edecek. 2014 yılı mali seçiminde, Büyükşehir Belediye Başkanını da seçmek için seçimlere gireceğiz. İşte O seçmiş olduğunuz Belediye Başkanı tüm Ordu’dan sorumlu olacak. Büyükşehir Belediye yasası bunların yanı sıra ilçelerde, mahallelerde ve köylerde birtakım statü değişikliği meydana getiriyor. Bu kapsamda Büyükşehir’e bağlı belde belediyelerinin statüleri sona eriyor. O belde mahalle olarak bağlı olduğu ilçenin mahallesi oluyor. Köyler ise yine muhtarlık olarak devam ederek köy muhtarlığı değil mahalle muhtarlığı olacak. Yani artık köy muhtarlarımızla daha çok buluşacağız. Buda bütün köylerimizin Fatsa’nın mahallesi olması demek oluyor. Artık köy diye bir
“Muhtarlık seçimi, Belediye Başkanlığı seçimi gibi olacak” Akıllarda soru işaretleri olduğunun bilincinde olduklarını vurgulayan Başkan Anlayan, “Belde belediye başkanlıkları statüsü bu yasa ile sona erdi. Fakat seçime kadar aynı şekilde hizmet vermeye devam edecekler. Bugün hemen kapanmıyor. Şu iki konuda bağlanacakları ilçeler ile irtibatta olacaklar. Birincisi yaptıkları yatırıma karşılık borçlanmaları, önümüzdeki seçimin ötesine giden vadeli borçlanmalardan bağlanacakları ilçelerden olur olarak borçlanabilecekler. Yoksa normal hizmetlerine yine devam edebilecekler. İkincisi mevcut imar planına göre ruhsat vermeye devam edecekler ama bir ilave imar planı ya da bir plan değişikliği yapacaklarsa ilçelerden olur alarak bu planları yapabilecekler. Ama icraat da bir aksama olmayacak. Önümüzdeki seçimde bütün beldelerin, köylerin tamamı yine bir mahalle muhtarı, bir ilçe Belediye Başkanı, hem İlçe Belediye Meclis üyesi hem de Büyükşehir Belediye Başkanı seçecekler. Belde Belediye Başkanı ve İl Genel Meclis Üyesi seçme-
yecekler. Bunlar ortadan kalkıyor. Köy muhtarlığı yine tek olarak, mahalle muhtarlığı olarak seçime girecek. Beldeler ise şöyle bir durum söz konusu. Belde Belediye Başkanlığı sona erdiği için, kapanan bu beldelerin bünyesinde birden fazla mahalle olmasına rağmen tek muhtarlık olarak seçime girecekler. Muhtarlık seçimi, Belediye Başkanlığı seçimi gibi olacak. Muhtar arkadaşların dikkatine. Yasa şunu da öngörüyor. Ordu Büyükşehir olduktan sonra, Büyükşehir Belediyesi ilçelerde bir aksaklık görür ise, örneğin; bir mahalle yakın olduğu ilçeye değil uzak olduğu ilçeye bağlı ise, bağlı olduğu ilçeyi değiştirebilme yet-
kisine sahip. Ya da mahalle nüfusu çok kalabalık ve tek muhtarlık yetmiyorsa bölmek isteyebilir. O zaman burada kanun değişikliği
olmaksızın, tabi burada 500 kişinin altına düşmemek kaydı ile kendi aralarında bölebilir. Farklı muhtarlıklara dönüştürebilir.
Ordu Resmen Büyükşehir Oldu 14 Mart’ta Meclis’te Ordu’yu büyükşehir yapan yasanın yasalaşmasının ardından Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün onayına sunulan Ordu’yu büyükşehir yapan yasayı Cumhurbaşkanı Abdullah Gül onayladı. 14 Mart’ta Meclis’te Ordu’yu büyükşehir yapan yasanın yasalaşmasının ardından Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün onayına sunulan Ordu’yu büyükşehir yapan yasayı Cumhur-
başkanı Abdullah Gül onayladı. Cumhurbaşkanlığı’ndan yapılan açıklamada, “6447 sayılı "On Üç İlde Büyükşehir Belediyesi ve Yirmi Altı İlçe Kurulması ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun ", Sayın Cumhurbaşkanımız tarafından Anayasanın 89 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 104 üncü maddesinin ikinci
fıkrasının (a) bendi uyarınca yayımlanmak üzere Başbakanlığa gönderilmiştir.” denildi. Kanuna göre, Ordu'da, Ordu Belediyesinin mahalleleri merkez olmak üzere, Ordu Merkez ilçe sınırları içerisindeki köyler ile belediyelerden oluşan Altınordu ilçesi ve aynı adla belediye kurulacak. Yine kanunla İçişleri Bakanlığına 156, Maliye Bakanlığına 9, Milli Eğitim Bakanlığına 16, Sağlık Bakanlığına 21, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığına 9, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığına 11, Spor Genel Müdürlüğüne 81, Diyanet İşleri Başkanlığına 5, Tapu Kadastro Genel Müdürlüğüne 6 ve Emniyet Genel Müdürlüğüne 1 kadro ihdas edildi.
22 MART 2013 CUMA
Sayfa
Taşeron İşçiler Miting Yapıyor Binlerce taşeron işçi “Kuralsız, Güvencesiz Çalışmaya Hayır, Taşeron İşçiliğine Son” demek için 23 Mart Cumartesi günü(Yarın) Giresun’da alanlara inecek.
Binlerce taşeron işçi "Kuralsız Güvencesiz Çalışmaya Hayır, Ta-
şeron İşçiliğine Son" demek için 23 Mart Cumartesi günü(Yarın)
Giresun’da alanlara inecek. Ordu ve ilçelerinden de yüzlerce işçi yarın ki mitinge katılacak. Taşeron işçiler, 23 Mart Cumartesi günü Giresun’da dev miting yaparak, taşeron işçilerin sorunlarına dikkat çekecek. Taşeron işçilerin, Cumartesi günü Giresun’da gerçekleştirecekleri mitingi ile seslerini duyurmaya çalışacaklar. Yapılacak eylemle
hükümete seslerini duyurmayı amaçlayan taşeron işçiler, kısa süre içerisinde taşeron sorununa çözüm bulunamaması halinde ise eylemliliklerini tüm yurda yayacak. Cumartesi günü yapılacak eyleme sendikalar, siyasi partiler ve sivil toplum örgütleri olmak üzere çok sayıda kuruluş da destek verecek.
Çalışmazsanız, Üretmezseniz,
Güçlü Olan Size Hakim Olur Ordu Muharip Gaziler Derneği Şube Başkanı Abdullah Erarslan ve yönetim kurulu üyelerinden Yılmaz İyinik, Mehmet Yadak, Osman Duru ve Cemil Karataş Fatsa Ticaret Meslek Lisesi’nde “Değerler Eğitimi Projesi Kapsamında” düzenlenen etkinliğe katıldılar. Şehitler Haftası münasebetiyle düzenlenen programda “Vatan Severlik” konusu ele alındı. Programın açılış konuşmasını yapan Okul Müdürü Ali Yazgı içinde bulunduğumuz bu anlamlı hafta nedeniyle böyle bir programı tertip ettiklerini belirterek, “Bizim gözümüzde Fatsa’nın birer değerleri olan gazilerimizle öğrencilerimizi buluşturup vatanseverlik konusunda bilgi almak, öğrencilerimizi bilinçlendirmek istedik. Davetimize icabet eden değerli gazilerimize teşekkür ederiz” dedi. “Bu emanetin Kıymetini Bilin” Okul Müdürü Ali Yazgı’dan sonra konuşmasını yapan Ordu Muharip Gaziler Derneği Şube
Başkanı Abdullah Erarslan öğrencilere seslenerek, “Çanakkale’yi geçilmez yaparak bizlere şehit kanıyla emanet bırakılan bu vatan toprağımızın kıymetini bilelim. Atalarımız her alanda ken-
disinden güçlü olan yedi düvele karşı bin bir yoklukla mücadele ederek bu vatanı bizlere emanet bırakmışlardır. Siz sevgili gençler bu emanetin kıymetini bilerek kendinizi yetiştirmelisiniz. Sizler
de bu vatana ancak bu şekliyle görevinizi yapmış sayılırsınız. Biliyorsunuz Çanakkale de bir tarafta zırh vardı, bir tarafta da et vardı. Bir tarafta karnı tok, sırtı pek atacağı merminin hattı hesabı yok, güçlü olan hakim olan bir silahlı grup vardı. Yenilmez armadanın sahipleriydiler. Diğer tarafta da garibim Osmanlı vardı. Kale düşse mahvolacak bir yapıdaydı. Ama benim düşünceme göre Allah’ın yardımıyla Çanakkale’de zafer geldi. Sevgili gençler eğer çalışmazsanız, eğer üretmezseniz, teknolojide bizden daha hızlılarını yapamazsanız bir gün kafanıza bomba yağar. Güçlü olan size hakim olur. Güçlü olan size yaşam hakkı vermez”
Irmak Sularımız Temiz Çıktı Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığınca, sulardaki nitrat kirliliğini izlemek için tahsis edilen mobil laboratuar aracılığı ile Fatsa Elekçi Irmağı, Bolaman Irmağı, Gaga Gölü, Ordu Melet, Akçaova, Civil, Turnasuyu, Ünye Curi ve Cevizdere yüzey sularından örnekler alındı.
Yapılan analizlerde ortalama olarak sularda nitrat, toplam fosfor ve orta fosfat açısından herhangi bir kirlilik unsuruna rastlanmadığı belirtildi. Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğünce yapılan açıklamada şöyle denildi;“Avrupa Birliği ülkeleri sularda tarımsal kaynaklı kirliliği önlemek amacıyla 1991 yılında Nitrat Direktifini kabul ederek uygulamaya koymuştur. AB uyum sürecinde Nitrat Direktifi ulusal mevzuatına 2004 yılında uyumlaştırılmıştır. Nitrat Direktifinin uygulanmasına yardımcı olmak üzere Katılım Öncesi Mali İşbirliği 2007 bileşeninden desteklenen “Nitrat Direktifinin Uygulanması Projesi” çerçevesinde sularda tarımsal
faaliyetlerden kaynaklanan nitrat kirliliğini izlemek için 20 adet mobil laboratuvar satın alımı gerçekleştirilerek Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığına teslim edilmiştir. Ülke genelinde tarımsal alanlardaki yer altı ve yüzey sularında nitrat kirliliği izlemesi yapacak olan mobil laboratuvarlardan 1 adeti Samsun İl Müdürlüğüne tahsis edilirken bu mobil laboratuvar Samsun, Ordu, Giresun, Tokat, Sinop ve Amasya illerinde bulunan nitrat istasyonlarının izlenmesi ile görevlendirilmiştir. Mevcut izlemeleri güçlendirmek amacıyla yerinde, hızlı ve doğru sonuçlara ulaşabilecek kapasitedeki mobil laboratuvarların göreve başlaması ile mevcut izleme sisteminin alt yapı kapasitesinin
geliştirilmesi sağlanacaktır. İlimizde izleme amacıyla örnek alınan alanlar; Melet, Akçaova, Civil, Turnasuyu, Curi, Cevizdere, Elekçi, Bolaman ve Gaga yüzey suları ile Saraycık Kaynak suyudur. İzlemeler ve ölçümler yüzey sularında her ay tekrarlanırken, Saraycık kaynak suyunda üç ayda bir örnekleme ve ölçüm yapılmaktadır. Mart ayının ilk haftası, noktalardan alınan suların mobil laboratuvarla yapılan analizlerinde ortalama olarak sularda nitrat, toplam fosfor ve orta fosfat açısından herhangi bir kirlilik unsuruna rastlanmamış olup yalnızca Elekçi Deresinde tespit edilen Nitrat oranı, referans değere yakın tespit edilmiştir. Referans değer yer altı suları için 25-50 mg/ lt ve yüzey suları için 11,3 mg/ lt seviyesindedir. Bu durumun eriyen karlar nedeniyle taşınan azotlu gübrenin oluşturduğu nitrat olduğu düşünülmekte olup bu seviyenin özellikle bu aylarda normal bir seviye olduğu kanısı-
na varılmıştır” Bu çalışmalar sonucunda Ordu Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğü’ne ait toprak ve sularda nitrat kirliliği haritaları oluşturulacak ve nitrat kirliliğine hassas bölgeler belirlenecek. Projenin son adımı olarak da nitrat kirliliğine hassas alanların korunması ve ıslah projeleri uygulanacak.
5
SATIRBAŞI Yrd. Doç. Dr.
Ahmet FİDAN ahmet@ahmetfidan.com www.ahmetfidan.com
Sivil Toplum Kuruluşları Ne Kadar Sivil? Çoktandır bu konuyu irdelemek istiyordum. Aslında bu konuyu irdelemeyi tamı tamına yirmi yıl öncesi düşünmüştüm. O zamanlarda yani 1990’lı yıllarda vakıfları, dernekleri, kooperatifleri, cemiyetleri, kulüpleri, birlikleri gözlemlemiş ve “sivil toplum kuruluşları“nın ne kadar sivil olmadıkları sonucuna varmıştım. Bunca yıl bu yazıyı bekletmemin çok önemli bir gerekçesi vardı. O da, dur bakalım, muhtemelen yanılıyorumdur veya önümüzdeki yıllarda belki de değişirler düşüncesiydi. Ama nerdeee! Çoğu sivil toplum kuruluşları aslında faşizan yönetimler kadar katı, askeri/cunta yönetimleri kadar antidemokratiktir. Sivil toplum kuruluşlarındaki bu aksaklıklar, yarı resmi sivil toplum kuruluşları olan Odalar, Borsalar, Sendikalarda da mevcuttur. Önce minik bir tanım yaptıktan sonra, Sivil toplum kuruluşlarının başlıkta belirtmiş olduğum bu niteliğinin altında birçok sebep bulunmaktadır. Bunları birer birer sıralamak istiyorum. Sivil Toplum Kuruluşları Non Governmental Organization (STK/ NGO:) Sivil toplum kuruluşları, devlet otoritesi dışında olan, özel veya genel kamusal ihtiyaçların giderilmesi amacıyla kurulmuş, temel olarak kar amacı gütmeyen, tüzel kişiliğe sahip özerk ve demokratik (olduğu düşünülen) kuruluşlardır. 1. Sivil Toplum Kuruluşlarında Son Derece Güçlü Lider Sultası Bulunmaktadır: Sivil toplum kuruluşları mutlak surette inisiyatif kullanan bir kişinin önderliğinde oluşturulur genellikle ve hemen hemen bu kuruluşlarda yönetimler, yönetim kurulu başkanlıkları istisnai bir şekilde (zar zor) değişir. Hatta öyle ki bu çarpık ve irrasyonel yapı en küçük apartman yönetimlerinde bile görülmektedir. Liderlerinse (gayrı resmi) kendi yönetim kurulları bulunmakta, hatta bazı sivil toplum kuruluşlarının yönetim kurulu üyeleri atanmış üyeler gibi, kolay kolay değişmemektedir. Dışarıdan yapılacak olası katılım teklifinde bulunan kişilere birbirinden ilginç formaliteler dayatılarak hariçten gazel okumayı düşünenler büyük kastlarla karşılaşmaktadırlar. Sivil toplum kuruluşları hele ki gelir (rant) dağıtan bir kuruluş ise, bu kurumların başkanlık ve ilgili kurullarına yeni girişler büyük savaşımları gerektirmektedir. Hatta çoğu sivil toplum kuruluşu dışarıdan üye bile almamakta, üye olabilmek için büyük aidatlar istenmektedir. Türkiye’de sivil toplum kuruluşlarına girmek Mason Localarına girmek kadar güçtür adeta. Dahası, sivil toplum kuruluşları (sözde) büyümeyi ve katılımcı ve paylaşımcı olmayı dileseler bile, özde korumacı (konservatif) politikalara sıkı sıkıya bağlı kalmakta, paylaşımcılık konusunda ise, liderin emir buyurduğu şekliyle bir paylaşımcılık içine girmektedirler. Türkiye Cumhuriyeti’nde 39 yıl yaşamakta olan, yüzlerce belki de binlerce sivil toplum kuruluşlarını incelemiş biri olarak bu kuruluşların üyelik açılımları ve katılım kabulleri konusunda (gerçek demokrasi adına acınacak) halde olduklarına şahit olmuş birisiyim. Şimdi bu yazıları okuyan sivil toplum kuruluşu kurul üyeleri ve başkanları benimle iletişim kurar ve “biz böyle bir sivil toplum kuruluşu değiliz diyemez” dahası demez bile. Çünkü en iyi sivil toplum kuruluşu, başkanın emrinden çıkmayan, yeni açılım ve tekliflere kapalı sivil toplum kuruluşudur.(!) 2. Sivil Toplum Kuruluşlarının Çoğu, Gerçek Anlamda Büyüme ve Açılım Politikaları İçinde Olmamıştır: Büyüme ve açılım düşüncesi her zaman bu kuruluşlar için büyük bir risk oluşturmaktadır. Ne kendime ne de çevremde her hangi birine sivil toplum kuruluşları tarafından katılım talebi olmamıştır. Bu bağlam-
da yeni üye ve açılımlar cüzzamlıyla kucaklaşmak kadar itici ve riskli bulunmuştur. İçişleri Bakanlığının 2008 verilerine göre, Türkiye’de yüz kişide on kişi dernek üyesidir. Yani nüfusun yüzde onu ancak dernek üyesidir. Buna karşın, Danimarka’da her bir kişi yaklaşık olarak ortalama en az üç dereğe üyeliği bulunmaktadır. Bu istatistiki bilgiden de anlaşılacağı gibi, Türkiye’de sivil yönetimin ve demokrasinin göstergesi olan derneklerin kat etmesi gereken çok aşamalar bulunmaktadır. 3. Sivil toplum kuruluşlarının çoğu, kurumsal anlamda iletişim özürlüdür. Sivil toplum kuruluşlarının yöneticilerinin çoğu da iletişim ve koordinasyon konusunda özürlüdürler. Toplumla olan bağlantı kanalları son derece zayıf, var olan kanalların yapısı hatalı, bu kanallara yüklenen anlam ise son derece siliktir. Sivil toplum kuruluşlarının çoğu, tabelalarını ve adreslerini saklı tutmak için neredeyse yarışmaktadırlar. 4. Sivil Toplum Kuruluşlarının Çoğunun Misyonu Kısırdır: Sivil toplum kuruluşlarından derneklerin çoğu kıraathane hükmünde, vakıfların çoğunun misyonu/ faaliyeti sınırlı ramazan günlerinde iftar vermekten ibaret, birliklerin çoğu, tanımlanmış tek amaçlarına kısır bir şekilde saplanmış önünü görür fakat ilerisini göremez niteliktedir. Kulüplerin çoğu, sezonluk çalışmakta, kulüp dışındaki kişilere karşı fiziksel ve psikolojik yüksek duvarlara sahiptirler. 5. Sivil Toplum Kuruluşlarının Çoğu Teknoloji Özürlüdür: Çoğu sivil toplum kuruluşu parasızlık, ekonomik sıkıntı bahanesiyle teknolojiyi en geriden takip etmektedirler. Çoğu amatör internet siteleri bile devasa vakıflar ve derneklere göre teknolojiyi sonuna kadar kullanmaktadırlar. Hatta birçok sivil toplum kuruluşlarında iletişim cihazları bu kuruluşların tepe yöneticilerinin odasındadır ve çoğu zaman ihtiyaç olmasına rağmen atıl olarak tutulmaktadır. 6. Sivil Toplum Kuruluşlarının Çoğu Faaliyet Özürlüsüdürler: Bu kuruluşlar yılda bir kaç kez faaliyet göstermekte, gösterdikleri faaliyetleri de dünyanın en büyük olayı olarak algılamaktadırlar. Her bir faaliyeti çoğu zaman çıkabilecek muhtemel sorunun veya riskin temel tetikleyicisi olarak görmektedirler. Yukarıdan itibaren sıraladığımız bunca madde şu an için birer hipotezden ibarettir. Bu konuda yapılmış birebir bilimsel objektif bir araştırmaya henüz denk gelmedim. İlk fırsatta bu maddelerin her birini test edecek bir alan araştırması yapılmasının gerekliliği ortadadır. Bu hipotezleri toplumun içinde olan çoğu kişi ve siz okurlarım zaten takdir edeceksiniz. Sonuç: Sivil toplum kuruluşlarının, kendileri sivil olmadıkça demokratik hayatımıza tam bir katkı sağlaması mümkün değildir. Siyasal partilerin bir anlamda okulu olan sivil toplum kuruluşları, siyasal sisteme demokrasiyi sindirmiş mezunlar üretemeyecek, bu nedenle de siyasal partilerimiz de demokrasi tabanına oturamayacaktır. Bireyler sivil toplum kuruluşlarının genel, yönetim, denetim ve disiplin kurullarında sivil inisiyatifin işlerliğini öğrenemediğinden, doğrudan doğruya siyasal partilerde görev aldıklarında “hazımsız” “hoşgörüsüz” “hakça olmayan” icraatlarda bulunmaktadırlar. Dile getirdiğim hususları, önyargılı ve skolastik bakışlı kişiler için sadece bir iddia ve/veya bir hipotez olarak görülse bile, toplumda izan sahibi sağ duyulu kişiler için gerçeğin fotoğrafı olarak değerlendirileceğini umuyorum. Şu an için, kişisel öngörüm, sivil toplum kuruluşlarının çoğunun ”sivil” olmadıkları yönündedir.
22 MART 2013 CUMA
Sayfa
BBP Fatsa İlçe Başkanı Ümit Demir;
“Nevruz, kardeşliği, dostluğu güçlendirsin” Büyük Birlik Partisi Fatsa İlçe Başkanı Ümit Demir Nevruz nedeniyle bir basın açıklaması yaptı. Nevruz’un, kültürümüzün ve de tarihimizin önemli olaylarının nesilden nesile anlatılarak destanlaşmış olan ve Türk’ün adını Ergenekon koyduğu yurttan demir dağları eriterek çıktığı/kurtulduğu günün adı olduğunu belirten Ümit Demir, “Bugün Mete Han’dan beri milletimizin kutladığı kurtuluş ve bahar bayramıdır. Nevruz Günü, Selçuklu, Osmanlı ve nihayet Cumhuriyet döneminde de kutlanmış ve önemli bir milli gelenek olarak günümüze kadar gelmiştir. Ancak ne acıdır ki terör belası ile hatırladığımız son yıllarda Nevruz Günü’nün, bölücü emellere alet edilerek terör odaklarının bugüne kadar iğrenç eylemleriyle de gündeme gelmiştir. Bahar ve mutluluk bayramı olan Nevruz’un eli kanlı teröristlerle hiçbir şekilde ilgisi olmamıştır. Barış, sevgi, mutluluk ve paylaşımın adı olan Nevruz asırlardan bugüne kadar Türk’e ait olduğu halde varlık sebebini kan, gözyaşı, nefret ve terörle
ifade edenlerin Etnik kimlik ayrışması yaratarak bugüne kadar Nevruz’u sahiplenmelerini büyük bir tezat olarak görüyor ve şiddetle kınıyoruz. Son yıllarda Ergenekon/Nevruz isimleri her ne kadar kamuoyunda hak etmedikleri şekilde küçük düşürülmüş olsa da bizim dünyamızda önemi haiz kavramlardır. Ergenekon, sembolik olsa da bizim için kurtuluş bayramıdır. Nevruz ise, mevsimlerin en güzeli olan ‘Bahar’ın başlangıcı-
dır. Her ikisi de meşru ve güzel bir milli geleneğimizdir. Yüzyıllardır milletimiz bu günü bayram olarak kutlamıştır. Bu gün her fert, her türlü derdini, kederini unutmak zorundadır. Bugünde kederli olmak ayıplanır, suçlanır. Bu kurtuluş ve mutluluk gününde herkesin geleceğe neşeyle, ümitle bakması gerekmektedir. Nevruz Günü, asırlar öncesindeki Ergenekon efsanesinden hareketle sembolik olarak çekiçle
dövdüğümüz demirde şekillenen hürriyet ruhumuzu, bize hatırlatan ve bu ruhu kaybetmememizi sağlayan bir ateştir. Bu ateş, hiç sönmeden günümüze kadar yanmış ve gelecekte de milyonlarca gönlü tutuşturarak Büyük Türk dünyasını kuracak asil ruhların heyecan ve kutlu davasının sembolik de olsa kaynağıdır. Avrasya’nın, Türk Dünyasının ve bütün insanlığın bu güzel bayramı Nevruz, kardeşliği, dostluğu güçlendirsin… Nevruz, yüzyıllardır olduğu gibi, binyıllarca da çatışmanın değil, kardeşliğin adı olarak anılsın. Ortak kültür ocağımızın odu hiç sönmesin, coşkumuz hiç eksik olmasın… İşte bu duygular içerisinde hem yeniden doğuşu, tomurcuklanmayı, çiçeklenmeyi; hem de barış için, kardeşlik için, dostluk için, yeni güzel başlangıçlar için ihtiyacımız olan ateşi temsil eden Büyük Türk Milletinin Nevruz Bayramı’nı en içten duygularımla şahsım ve Büyük Birlik Partisi Fatsa İlçe Başkanlığı adına kutluyorum” dedi.
“Hukuk Çiğneniyor, Dereler Talan Ediliyor” Aralarında Fatsa Derelerin Kardeşliği Platformu’nun da bulunduğu Ordu ve Giresun’da yaşam alanların savunucusu olan platformlar, Ordu’da yaptıkları toplantıda sorunların aşılması için birlikte mücadele edilmesi konusunda görüş alışverişinde bulundular.
Ordu KESK toplantı salonunda bir araya gelen Fatsa Derelerin Kardeşliği Platformu, Ordu Doğa ve Yaşam Alanlarını Koruma Platformu, Temiz Ünye Çevre Platformu ve Giresun Derelerin Kardeşliği Platformları bölgelerindeki HES’ler, termik santraller,
taş ocakları şirketlerine karşı hukuksal ve fiili mücadelenin yöntemlerini değerlendirdiler. Ordu ve Giresun’da açılan davalara hukuksal destek sunan Av. Alptekin Ocak’ın da hazır bulunduğu toplantıya Fatsa, Gülyalı, Mesudiye, Gölköy, Kumru,
Ünye ilçelerinin köylerinden ve Giresun’un Dereli ilçesinden muhtar, belediye meclis üyeleri ve yurttaşlar katıldı. Toplantıda yapılan konuşmalar sonrası ortak konular belirlendi. Hukuk çiğneniyor HES’lere, termik santrallerine, taş ocaklarına yönelik açılan davalarda ‘yürütmenin durdurulması’ kararı verilse de kimi yerlerde mahkeme kararlarına uyulmadığı vurgulandı. Kararı uygulamayan bürokratlara kaşı yaptırım uygulanması için gerekirse tazminat davalarının açılabileceği belirtildi. Keyfiliğin bulunduğu yerlerde fiili mücadelenin temel alınması öne çıkarıldı. Ranta izin verilmemeli
Toplantıda rant için derelerin talan edilmesine izin verilmemesi gerektiği öne çıktı. Önemli olanın yöre insanlarının yaşam alanlarına sahip çıkmasını sağlamak olduğu ve şirketlerin asıl amaçları olan para kazanma gerekçelerinin ortaya çıkarılması gerektiği vurgulandı. Dayanışma ve yardımlaşma sağlanmalıdır İlçelerde, köylerde verilen mücadelelerde dayanışma içinde olunması, hem hukuksal, hem de fiili yardımlaşmanın sağlanması konusunda görüş birliği sağlayan platformlar, birlikte koordinasyonu sağlayacak yeni bir örgütlenmenin nasıl oluşturulması gerektiği üzerinde değerlendirme yaptılar.
Şenlik Büyük İlgi Gördü
ODÜ, 7.yıl coşkusunu 11 üniversiteyle beraber kutladı. Ordu Üniversitesi kuruluşunun 7. yılını Karadeniz Bölgesi’nde bulunan 11 üniversitenin katılımı ile gerçekleştirdiği Halk Oyunları Şenliği gösterisiyle kutladı. Ordu Üniversitesi coşkuyla kutladığı 7. yılını ODÜ Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokulu Spor Salonunda 11 üniversitenin katılımı ile gerçekleştirdiği Halk Oyunları Şenliği ile sonlandırdı. Bölge üniversitelerinden folklor ekiplerinin katılımı ile düzenlenen Halk Oyunları Şenliği kapsamında kısa bir konuşma gerçekleştiren ODÜ Rektörü Prof. Dr. Tarık Yarılgaç şunları söyledi: “Kuşkusuz üniversiteler bulundukları bölgeye ekonomik ve bilimsel anlamda önemli kazanımlar sağlarken kültürel kalkınmada da büyük bir rol üstleniyorlar. Bugün bizler de burada genç üniversitemizin 7. kuruluş yıldönümünü kutluyoruz. Bu kapsamda düzenlenen etkinliklerin sonuncusu da BESYO
Spor Salonumuzda gerçekleştirdiğimiz Halk Oyunları Şenliğimiz. Öncelikle tüm konuk üniversitelere kendi kültürlerini bizlere yansıtarak sundukları katkılardan dolayı teşekkür ediyor, gösterdiğiniz yoğun ilgi dolayısı ile siz değerli katılımcılarımıza da şükranlarımı sunuyor, hepinize iyi eğlenceler diliyorum.” Daha sonra sırası ile Sinop Üniversitesi “Sinop Yöresi” oyunu, Amasya Üniversitesi “Amasya Yöresi” oyunu, Ondokuz Mayıs Üniversitesi “Artvin Yöresi” oyunu, Kastamonu Üniversitesi “Trabzon Yöresi” oyunu, Giresun Üniversitesi “Giresun Yöresi” oyunu, Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi “Rize Yöresi” oyunu, Kafkas Üniversitesi “Kafkas Yöresi” oyunu, Artvin Çoruh Üniversitesi “Artvin Yöresi” oyunu, Gazi Osman Paşa Üniversitesi “Tokat Yöresi” oyunu, Karadeniz Teknik Üniversitesi “ Trabzon Yöresi” oyunu ve Ordu Üniversitesi “Ordu Yöresi” oyunuyla üniversitelerini başarı ile temsil ettiler.
YİTİK Fatsa Nüfus Müdürlüğünden almış olduğum Nüfus Cüzdanımı kaybettim. Hükümsüzdür.
Berke Kaan ÖZDEMİR
6
Haluk Levent Ordu’ya Geliyor
Ordu Çalışanlar Derneği Başkanı Beyhan Mağden, “10 Mayıs’ta akşam 20.00’de Haluk Levent’in vereceği konsere çalışanlarımızın yanı sıra bütün Ordulu hemşerilerimizi de davet ediyoruz. Ordulu hemşerilerimizi aramızda görmekten ve bizleri yalnız bırakmayacaklarından ötürü de şimdiden teşekkür ediyorum”dedi. 1. Olağan Genel kurulun ardından tek liste halinde seçime giren ve bütün üyelerin oyu ile başkanlığa seçilen Beyhan Mağden, Ordu Çalışanlar Derneği’nin (ORÇAD) hedefini büyüterek kısa zamanda Ordu’da STK’lar arasında söz sahibi olacak bir kurum olabilmesi için canla başla çalışacaklarını söyledi. Sosyal ve Kültürel etkinliklere de oldukça önem verdiklerini
kaydeden Mağden 10 Mayıs’ta ise ünlü sanatçı Haluk Levent’i Ordu’ya davet ettiklerini belirterek şunları söyledi, “Biz ORÇAD olarak kuruluşumuzdan bu yana sosyal, kültürel ve eğitim çalışmalarımıza öncelik verdik. Amacımız Ordu Çalışanlarının bu tür aktivitelerle toplumla daha yakınlaşması ve kaynaşması adına gerçekleştirdiğimiz projelerle motivasyonlarını artırmaktır. Bunun için göreve gelir gelmez yönetim kurulumuzla birlikte toplanarak çalışanlarımızın da çok beğendikleri ve yakından görmeyi arzu ettikleri ünlü sanatçımız Haluk Levent’i 10 Mayıs’ta Ordu’ya davet ettik. O da Orduluların bu davetini kıramayacağını ve 10 Mayıs’ta Vali Kemal Yazıcıoğlu tesislerinde vereceği konserle büyük bir onur duyacağını iletti. 10 Mayıs’ta akşam 20.00’de vereceğimiz bu konserimize çalışanlarımızın yanı sıra bütün Ordulu hemşerilerimizi de davet ediyoruz. Ordulu hemşerilerimizi aramızda görmekten ve bizleri yalnız bırakmayacaklarından ötürü de şimdiden teşekkür ediyorum.” Mağden önümüzdeki günlerde ise başlayacağı iade-i teşekkür ziyaretlerinde kurum ve kuruluşlarda da çalışanların istek ve taleplerine kulak vereceğini de sözlerine ekledi.
ELEMAN İLANI Soğuksu Fırını’nda çalıştırılmak üzere, Usta ve çırak aranıyor. Adres: Dolunay Mah. Büyük sanayi girişi FATSA İrtibat: 0535 973 91 82
22 MART 2013 CUMA
7 Daha İyi Hizmet Verilsin, Kalite Artsın Sayfa
Tarım ve Hayvancılıkla ilgilenenlere
Düşük Faizli Yatırım ve İşletme Kredisi Verilecek Tarım ve Hayvancılık konusunda Türkiye’de önemli bir yer tutan Ordu ilini de yakından ilgilendiren, büyükbaş ve küçükbaş hayvan yetiştiricileri ile arıcılık ve su ürünleri alanında faaliyet gösteren üreticilerin, işletme ve yatırım kredisi kullanım koşullarını düzenleyen tebliğ, Resmi Gazete’de yayımlandı.
Arıcılık Arıcıların kredi kullanabilmeleri için asgari 50 ve daha fazla sayıda arılı kovan ile üretim yapmaları veya mevcut arılı kovan sayısını 50 ve üzerine çıkarmaları gerekecek.
Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı'nın Ziraat Bankası ve Tarım Kredi Kooperatiflerince Tarımsal Üretime Dair Düşük Faizli Yatırım ve İşletme Kredisi Kullandırılmasına İlişkin Uygulama Esasları Tebliği, Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girdi. Tebliğe göre, damızlık süt sığırı ile damızlık etçi sığır yetiştiricilerinin, faiz indirimli işletme ve yatırım kredilerinden yararlanabilmeleri için 10 baş ve üzerinde manda veya damızlık süt sığırı işletmesi kurmaları veya işletme kapasitesini söz konusu seviyelere çıkarmaları gerekecek. Damızlık düve yetiştiriciliği Damızlık düve yetiştiricilerinin
kredi kullanabilmeleri için ise 50 baş ve üzerinde işletme kurmaları veya işletme kapasitelerini bu seviyelere çıkarmaları şartı aranacak. İşletmeleri 10 baş ve üzerinde kapasiteye sahip büyükbaş hayvan yetiştiricileri, işletme ve yatırım kredisi kullanabilecek. İşletme kapasiteleri benzer olan büyükbaş hayvan besicileri de kredilerden yararlanabilecek. Küçükbaş hayvan yetiştirenler Koyun için en az 50 baş kapasiteye sahip işletme sahipleri kredi kullanabilecek. Küçükbaş hayvan besicileri için ise 100 baş ve üzerinde işletme sahibi olması şartı aranacak.
Su ürünleri yetiştiriciliği Su ürünleri yetiştiricilerinin, faiz indirimli yatırım kredisine başvurabilmeleri için projelerin Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı tarafından onaylanmış olması şartı aranacak. Organik tarım, çok yıllık yem bitkisi ile yurt içi sertifikalı tohum, fide, fidan üretimi alanlarında faaliyet gösterenlerin kredi kullanım şartlarının da düzenlendiği tebliğ, geriye dönük olarak 1 Ocak 2013'ten itibaren geçerli olacak.
Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından Fatsa’da gerçekleştirilen ve 5 hafta 120 saat devam eden Hizmet İçi Eğitim Kursuna katılan 25 din görevlisi sertifikasını aldı. Hizmet İçi Eğitim Kursu, Rehber Öğretici Necati Ergül tarafından verildi. Kurs sonunda yapılan sertifika törenine Fatsa İlçe Müftüsü Şenel Yılmaz ve Personel Şefi Halis Mollakadıoğlu katıldı. Sertifika töreninde bir konuşma yapan ilçe Müftüsü Şenel Yılmaz, “Özellikle cami hizmetlerini yürüten personelimizin bilgi ve becerilerini geliştirmek, vatandaşlarımıza daha etkin ve verimli bir din hizmeti sunmak, Kur'an-ı Kerim'in okunmasında yaşanan telaffuz hatalarını gidermek, ses-seda ve mana bütünlüğü içerisinde güzel okunmasını sağla-
mak amacıyla bu “Hizmet İçi Kurslarını” düzenliyoruz. Din hizmetlerinin temelini teşkil eden Kur'an-ı Kerim'in usulüne uygun olarak okunmasının en önemli ihtiyaçtır. ‘Kursa katılan arkadaşlarımız doğru bildiğimiz yanlışları. Kursa katılan din görevlilerimiz burada eksikliklerini tamamlayarak sertifikalarını almışlardır. Bu kurslar din görevlilerimizin mihrap da daha başarılı olmalarını sağlayan kurslardır. Aynı zamanda birlik beraberlik ve kaynaşmayı da sağlıyor. Bundan sonra da buna benzer kurslar devam edecek. Başkanlığımızın tek amacı hizmetler daha iyi verilsin kalite artsın düşüncesinde ” dedi. “Hizmet Kalitesini Yükseltecek” Rehber Öğretici Necati Ergül ise yaptığı konuşmada, “ Öncelikle bu
kurs açma fırsatını bizlere veren Diyanet İşleri Başkanlığımıza ve Fatsa İlçe Müftümüze teşekkür ediyorum. Kursa öğrenme amacıyla gelerek gayret gösteren Din Görevlisi arkadaşlarımıza da teşekkür ediyorum. Arkadaşlarımız her yaşta ilim tahsil etmenin önemini anlayan ve anlatan arkadaşlarımızdan meydana gelmesi hizmet kalitesini yükseltmiştir. Ben Hizmet İçi Eğitim Kursunu sadece kuran eğitimi değil birlik beraberlik kaynaşma, paylaşma kursu olarak görüyorum. Bizim arkadaşlarımıza verdiğimiz eğitimle beraber tecrübeli ve tecrübesiz kursiyer arkadaşlarımızın birikimlerinden de istifade etmek şiarımızdır. Bir insan yeni bir elbise bile alsa yeni bir traş olsa ayna karşısına geçip kendini görmek ister. Hizmet İçi Eğitim Kursu’da din görevlilerimizin gelişen teknolojik imkânları da iş içine katarak kendilerini yenileme daha etkin nasıl bir din eğitimi sunma kursudur. Sadece kurs değil kurs haricinde de köy ve beldelere gitmek suretiyle din görevlisi arkadaşları ziyaret etme fırsatı bulup mesleğimizi daha etkin hale nasıl getirebiliriz düşüncesini istişare etmek suretiyle arkadaşlarımızla paylaşarak yeni tecrübeler elde ettik.” diye konuştu.
Yenilmez Sanat Merkezi’nde Fatsalı Tiyatrocu, İlker Taze… Ordu Valiliği’nin “Ordulular Çanakkale’ye gidemiyorsa, Çanakkale’yi Ordu’ya getiriyoruz” temasıyla yola çıkarak, 18 Mart Çanakkale Şehitlerini Anma Günü etkinlikleri kapsamında, Ordulu tiyatro sanatçısı Ahmet Yenilmez’in kurduğu Yenilmez Sanat Merkezi oyuncuları Çanakkale Sa-
vaşında yaşananları bir kez daha dramatize etti, sıhhiye çadırında ve kumandanlık çadırında yaşananları canlandırdı. Ordu Atatürk Kültür Merkezinde 3 gün boyunca gerçekleştirilen ve ziyaretçi akınına uğrayan etkinliklerde Fatsalı bir tiyatro sanatçısı da görev aldı. Yenilmez
Sanat Merkezi oyuncularından Fatsalı İlker Taze Kınalı Hasan’ın kınalama hikayesini meddah gösterimiyle sundu ve ziyaretçilere duygulu anlar yaşattı. İlker Taze 2009-2011 yılları arasında “Fatsa Yasemin Coci tiyatrosunda '' görev almış ve başarılı oyunlar da rol almıştı.
22 MART 2013 CUMA
Sayfa
8
Huzurevi Sakinleri Vali Düzgün’ü Ziyaret Etti Orman Haftası Kutlandı 18-24 Mart tarihleri arasında kutlanan “Yaşlılar Haftası” nedeniyle Ahmet Cemal Mağden Huzurevinde kalan bir grup yaşlı, Vali Orhan Düzgün’ü makamında ziyaret etti.
Vali Orhan Düzgün, ziyarete gelen huzurevi sakinleri ile yakından ilgilenerek bir süre sohbet etti. Vali Düzgün, her yıl 18-24
Mart tarihleri arasında Yaşlılar Haftası’nın kutlandığını hatırlatarak, “Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğümüzün Huzurevinde
kalan yaşlılarımız için hazırlamış olduğu güzel programlar var. Gerek Huzurevinde, gerekse de Perşembe ilçemizde çevre gezileri yapılacak. Düzenlenen bu programlara tüm yaşlılarımız katılacak” dedi. “Huzurevi yönetimimiz daha iyi bir yaşam sürmeniz için, sizler için gayret gösteriyor” diyen Vali Orhan Düzgün, ”Biz de onların yanındayız ve onları destekliyoruz. Çünkü siz gençliğinizde, yetişkinliğinizde bu millete hizmet ettiniz” şeklinde konuştu Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürü Adnan İpekdal ise, Yaşlılar Haftası’nın önemine ilişkin açıklamalarda bulunarak, 18-24 Mart Yaşlılar Haftası’nda yapılacak
etkinliklerle ilgili Vali Orhan Düzgün’e bilgi verdi. İpekdal, Huzurevinde kalan yaşlılar tarafından yapılan ebru sergisi, konserler ile Yaşlılar Haftası’nın son günü Gül DüzgünN Hanımefendi’nin de katılımıyla bir eğlence düzenleneceğini ifade etti. Ziyarette, İl Emniyet Müdürü Hakan Kırmacı, Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürü Adnan İpekdal, Huzurevi Müdürü Ümit Baramiç, Ayşe Baştürk, Emine Okur, Türkan Emecan, Abdullah Gümüş, Ahmet Eker, Mehmet Gözgü, Halis Yeşil ve İsa Çakıcı adlı huzurevi sakinleri hazır bulundu. Ziyaret, huzurevi sakinlerinin Vali Orhan Düzgün ile hatıra fotoğrafı çektirmesiyle sona erdi.
Çevre Yolu Kasım Ayında Trafiğe Açılacak Karayolları Karadeniz Bölge Müdür Yardımcısı Mustafa Reis, Ünye Çevre Yolu'nda bulunan tünellerin kazı çalışmaların da son aşamaya gelindiğini, projenin Kasım ayında tamamen bitirilerek trafiğe açılacağı müjdesini verdi.
Karayolları Karadeniz Bölge Müdür Yardımcısı Mustafa Reis
2007 yılında başlanan Ünye Çevre Yolu'nda bugün tünellerin kazı
çalışmalarının sonuna gelindiğini belirterek, "Ünye Çevreyolu 13 buçuk kilometre uzunluğunda. Bunun 6,2 kilometresini tüneller oluşturuyor. Bu 6,2 kilometrelik tünel iki bölümden oluşuyor. Birinin boyu bin 900 metre diğerinin boyu ise 700 metredir. Yine bu projemizde bir tane Söğütlü viyadüğümüz var. Onun boyu yaklaşık 233 metre. Ayrıca projemizde
4 tane farklı seviyeli kavşak bulunuyor. Toplamda 17 adet köprü mevcut. Bir aksilik olmazsa projemiz kasım ayında tamamen bitirilerek trafiğe açılacak. Yine üzerine basarak söylemek gerekirse, belirttiğimiz tarihte trafiğe açmamız tarih iklim ve hava koşullarına bağlı. Çalışmalar devam ettiği sürece tek taraflı yolun açılması risk" şeklinde konuştu.
21 Mart Dünya Ormancılık Günü ve Orman Haftası kutlama etkinlikleri kapsamında ağaç dikme töreni yapıldı. Ağaç dikme törenine, Vali Vekili Niyazi ERTEN, Vali Yardımcısı Salih YÜCE, Belediye Başkan Yardımcısı Özer KARADAĞ, Giresun Orman Bölge Müdürü Celal PİR, İl Milli Eğitim Müdürü Nevzat TÜRKAN, İl Afet ve Acil Durum Müdürü Osman IŞIK, Orman Bölge Müdür Yardımcısı Erdem KARAAĞAÇ, Orman ve Su İşleri Şube Müdürü İlksen KANDEMİR, Orman İşletme Müdürü Sedat KAYGISIZCAN, Ordu Fidanlık Müdürü Mümin DÖNGEZ, öğretmenler ve öğrenciler katıldı. Ağaç dikme töreninde bir konuşma yapan Vali Vekili Niyazi ERTEN, “Ormanlar doğal denge ve tarımın en büyük koruyucusu ve geliştirici unsurudur. Tüm canlıların temel ihtiyacı olan oksijenin üreticisidir. Erozyon, sel gibi canlı hayatını tehdit eden doğa olaylarını önlemektedir. İklim dengesini sağlayarak canlıların daha sağlıklı bir ortamda yaşamasını temin eder” dedi. “Günümüzün en büyük sorunlarından olan küresel ısınmanın sorunlarının en aza indirgenmesinde ormanlarımızın önemi çok büyüktür” diyen Vali Vekili Niyazi ERTEN,
“Dünyada 1.5 milyarı aşkın insan ormanların ekonomik değerlerinden yararlanmak suretiyle geçimlerini temin etmektedir. Bu kadar önemli bir varlığın korunması ve geliştirilmesi sadece ilgili kurumların görevi olmayıp, tüm insanlığın büyük bir görevidir” diye konuştu. Ordu ilinin % 35’inin ormanlık alanlarla kaplı olduğunu belirten Vali Vekili Niyazi ERTEN, ”Bu ormanlık alanın % 84’ü verimli, % 16’sı bozuk orman alanıdır. Ülkemizin genel orman alanının % 22’sinin orman olduğu düşünülürse, ilimizin bu konuda Türkiye ortalamasının çok üstünde olduğu görülmektedir.” dedi. “Ormanlar, ağaçlarla diğer bitkiler, hayvanlar gibi canlı varlıklarla, toprak hava, su ve sıcaklık gibi fiziksel çevre faktörlerinin beraberce karşılıklı ilişkiler dokusunu simgeleyen ekosistemler olup, dünya yaşamı için vazgeçilmezdirler” diyerek konuşmasına başlayan Giresun Orman Bölge Müdürü Celal PİR, ”Bu vazgeçilmez Orman Varlığımızı korumak, geliştirmek ve toplumun hizmetine en iyi şekilde sunmak üzere Orman ve Su İşleri Bakanlığımız, Orman Genel Müdürlüğümüz ve Giresun Orman Bölge Müdürlüğümüz mesai kavramı gözetmeden gece gündüz çalışmaktadır” dedi.
22 MART 2013 CUMA
Sayfa PARA PİYASASI ALIŞ
ALTIN PİYASASI
Yüzde 50 Randımanlı Kabuklu Fındık
SATIŞ
EURO
2,33
2,34
24 AYAR ALTIN (GRAM)
DOLAR
1,80
1,81
ÇEYREL ALTIN
ORDU
4,30
94,15
GİRESUN
4,90
150,80
TRABZON
4,20
9
Sağlık
Ordu, 2. Karadeniz Kitap Fuarı’na Hazırlanıyor Geçen yıl ilki yapılan kitap fuarının bu yıl ikincisinin yapılacağını söyleyen Vali Orhan Düzgün, 24-31 Mart 2013 tarihleri arasında gerçekleşecek fuarın bu yılki onur yazarının Hilmi Yavuz olacağını söyledi. Vali Orhan Düzgün, Ordu Valiliğince 49.Kütüphane Haftası kutlama etkinlikleri çerçevesinde organize edilen "Ordu 2. Karadeniz Kitap Fuarı"nın 24-31 Mart 2013 tarihleri arasında gerçekleştirileceğini söyledi. "Ordu 2. Karadeniz Kitap Fuarı'nın Onur Yazarı Hilmi Yavuz" "Ordu 2. Karadeniz Kitap Fuarı"nın, Ordu Kültür Sanat Merkezi (OKSM)'nin bitişiğindeki özel mülkiyete ait olan 2.000 m2'lik kapalı alana sahip 3 ayrı girişi olan alanda yapılacağını belirten Vali Orhan Düzgün, bu yıl düzenlenecek "Ordu 2. Karadeniz Kitap Fuarı"nda, ‘Onur Yazarı' uygulaması başlatacaklarını ve ilk ‘Onur Yazarı'nın da şair ve yazarlığının 60'ncı yılını kutlayan Hilmi Yavuz'un olacağını ifade etti. "Fuara, Doğan Hızlan, Salih Memecan Gibi Ünlü İsimler Katılacak" "Özellikle kitap fuarı çerçe-
vesinde ilimize gelen şair ve yazarlar için OKSM'nin salonları da sohbet amaçlı olarak kullanılabilecek" diyen Vali Düzgün, İlber Ortaylı, Salih Memecan, Sayım Çınar gibi ünlü isimler ile Yediveren, Hayat, Togan, Yeni Asya, Timaş ve İleri gibi birçok yayınevlerinin bir hafta sürecek olan "Ordu 2.Karadeniz Kitap Fuarı"nda yer alacağını belirtti. Vali Düzgün, "Ordu 2. Karadeniz Kitap Fuarı"na katılacak
olan şair ve yazarların, fuarı ziyaret edecek olan vatandaşlarla yapacakları imza günleri, söyleşi günleri ile kitap sevgisini aşılamış olacağız. Yayınevlerimiz, 5 gün sürecek fuarda, Ordu ve çevre illerden gelen okuyucularla buluşacak. Şair ve yazarlarımızı, Ordulu kitapseverlerle buluşturacağız" şeklinde konuştu. "Ordu 1. Karadeniz Kitap Fuarı'nda 300 Bin Kitap Satıldı"
Vali Orhan Düzgün, 28 Mart1 Nisan 2012 tarihleri arasında yapılan "Ordu 1. Karadeniz Kitap Fuarı"na beklentilerin üzerinde bir katılım ve 60'a yakın stand talebi olduğunu hatırlatarak, "Geçen yıl düzenlenen kitap fuarını, mekan darlığı sebebiyle 52 yayıneviyle sınırlandırmıştık. Ordu'nun plakası olan 52 yayıneviyle ‘Ordu 1. Karadeniz Kitap Fuarı'nı gerçekleştirmiştik. Geçen yılki fuara halkımız da çok yoğun ilgi gösterdi ve beklediğimizin üzerinde ilgi gördü ve 300 bine yakın kitap satışı gerçekleştirilmişti. Bu yılki kitap fuarımıza çok daha fazla ilgi ve katılım olmasını bekliyoruz" dedi. "Fuarın Açılışı 24 Mart Pazar Günü Saat 14.00'de" "Ordu 2.Karadeniz Kitap Fuarı"nın açılışı, 24 Mart 2013 Pazar günü saat 14.00'de OKSM Büyük Salon'da gerçekleştirilecek. Fuar, 31 Mart tarihine kadar açık olacak.
Asfalt Yol Çalışması Hızlandı
Kentin birçok mahallesinde kısa bir süredir sürdürülen yol yenileme çalışmaları, bugün sıcak asfaltın devreye girmesi ile birlikte farklı bir boyut kazandı. Başkan Torun, 2013 yılı içerisinde 250 bin metrekare sıcak asfalt yapmayı hedeflediklerini söyledi. Ordu Belediyesi, son zamanlarda kent merkezinde yol çalışmalarına ağırlık verdi. Kentin ana arterlerindeki bu çalışmalar nedeniyle vatandaşların memnuniyeti gözlerinden okunurken, Başkan Seyit Torun’da bugün çalışmaların sürdüğü bölgelerde incelemelerde bulundu.
Yeni mahalle, Akyazı, Durugöl, Bahçelievler, Subaşı, Bucak mahallelerinde kısa bir süre önce başlatılan alt yapı ve yol yenileme çalışmalarında artık sıcak asfalt uygulamasına geçildi. İçerisinde Yeni mahalle İsmetpaşa Caddesi, Şehit Polis Aydın Güler Sokak’tan Bahçelievler mahallesi Denizciler caddesine kadar birçok ana arterde sürdürülen çalışmaları yerinde takip eden Başkan Seyit Torun, 2013 yılı yatırım programında yaklaşık 250 bin metrekare sıcak asfalt yapmayı hedeflediklerini belirterek, “Bütün planlamalarımızı yaptık ve kentimizde sorun teşkil eden yolla-
rımızın yüzde 70’ini asfaltlayacağız. Bu sürece gelene kadar bilindiği gibi hemşerilerimize yol konforu adına sıkıntı çektirdik ancak bu süreçte alt yapı yatırımları devam ediyordu. Alt yapı konusunda elektrik, doğalgaz gibi çalışmaların bittiği yerlerde sıcak asfalt çalışmalarına başladık. Bazı önemli caddelerimizin de aşınmalarını atıyoruz. Havalarında güzel gitmesini fırsat bilerek bu çalışmalar aralıksız devam edecek. Ordu’nun yol sorunu bu süreçte önemli olarak ortadan kalkacak. Trafiğin yoğun olmadığı ara sokaklarda yine parke yapılacak ancak, her zaman söylediğimiz
gibi ağır tonajlı araçların geçtiği, trafik sirkülâsyonunun çok yoğun olduğu bölgelerin tamamını asfaltlayacağız” dedi.
“Akademisyenlerimizin Yanındayız” Ordu Öğrenci Kollektifi düzenledikleri basın toplantısında; “Ordu Üniversitesi'nde akademisyenlere uygulanan baskı ve yıldırma politikalarına hayır ” dedi. ODÜ’de okuyan Ordu Öğrenci Kollektifi grubuna bağlı olan gençler biraraya gelerek hazırladıkları ortak basın açıklamasında şu ifadelere yer verdi: “Ordu Üniversitesi yönetimi, YÖK’e ve onun darbe mantığıyla
oluşturulmuş Disiplin Yönetmeliği’ne dayanarak bilimi ve demokratik bir üniversiteyi savunan öğretim üyelerine dönük sistematik yıldırma, soruşturma ve cezalandırma politikaları uygulamaya devam ediyor. Görev yaptıkları Ordu Üniversitesne bağlı Ünye İkdisadi ve İdare Bilimler Fakültesindeki odalarına “İnsan, Toplum, Doğa Yararına Üniversite” eğitim sen kokartlı YÖK
Mustafa-Zekiye Yılmaz çiftinin oğlu iş adamı Mustafa ile ErtanAlime Eser çiftinin kızı Edebiyat Öğretmeni Hatice gerçekleşen nişan töreni ile evliliğe ilk adımlarını attılar. Mustafa-Hatice çiftinin nişan törenlerine çiftlerin çok sayıda eş dost ve akrabaları katıldı. Damat Mustafa Yılmaz askerlikten sonra iş hayatına atıldığını
belirterek, “Nişanlım Hatice hanım ile bir aracı vasıtasıyla tanıştık. Çok mutluyum, herkesin de bu mutluluğu yaşamasını isterim” dedi. Gelin Hatice ise 5 yıldır Edebiyat Öğretmenliği yaptığını ifade ederek, “Aslında çok konuşan bir yapıya sahibim ama bugün çok heyecanlıyım. Bizleri bugünlere getiren ailelerimize sonsuz teşekkürler ediyoruz” diye konuştu.
Mustafa ile Hatice Nişanlandı
afişini astıkları için özel güvenlik eşliğinde müdahale edilmiş daha sonra rektörlük tarafından 7 akademisyene soruşturma açılmıştır. Ve yine Yrd. Doç. Dr. Deniz Yıldırım’a da Aralık ayında Ankara’da Yeni YÖK Yasa Taslağı ile ilgili panele katılıp konuşma yaptığı için üniversite yönetimi tarafından soruşturma açılmış ve disiplin cezası verilerek akademik ve bilimsel özgürlükler hiçe sayılmıştır. Bir yandan YÖK başkanı Gökhan Çetinsaya katıldığı toplantılarda yeni YÖK yasa tasarısını üniversitelerinizde tartışın diyerek demokrasi naraları atarken bir yandan da yeni YÖK yasa tasarısını tartışan ve bu tasarının üniversitelerin ölüm fermanı olduğunu söy-
leyenlere karşı soruşturmayı ve baskıları giderek arttırmaya devam ediyor. Üniversitelere daha gerici ve piyasacı kimlik kazandıracak olan YÖK yasa tasarısına karşı Bilimi ve demokratik bir Üniversiteyi savunan akademisyenlere açılan soruşturmalar aslında YÖK e karşı duran ve yeni YÖK yasa tasarısına karşı mücadele eden herkese olduğunu unutmamalıyız.. Biz Ordu Öğrenci Kollektifi olarak Ordu Üniversitesinde uygulanan baskı ve yıldırma politikalarına karşı hocalarımızın yanında olduğumuzu beyan ediyor, YÖK'e ve onun tasarısına karşı ortak mücadeleyi büyüteceğimizi söylüyoruz”(Orduhayat)
100 Kişiden Biri Şizofren Şizofreni Dernekleri Federasyon’u, psikiyatrik hastalıklar içinde önemli bir yer tutan ve her 100 kişiden birinde görüler şizofrenide hasta sayısının dünya genelinde 22 milyona ulaştığını açıkladı. Şizofreni Dernekleri Federasyon Başkanı Doç. Dr. Haldun Soygür, şizofreninin genellikle 16-25 yaşlarında başladığına ve birçok hastada psikososyal işlevselliği önemli ölçüde bozarak yaşam boyu sürdüğüne dikkati çekti. Hastaların çoğunun, “evlenme, çocuk sahibi olma, çocuk yetiştirme ve meslek edinme” gibi sosyal hedeflere ulaşamadığını, yaşamlarının önemli bir kısmını aileye ve topluma bağımlı olarak geçirdiğini belirten Soygür, şizofreninin tüm dünyada yeti yitimine neden olan sağlık sorunları arasında 9. sırada olduğunu ifade etti. “Dünyada 22 milyon olan şizofreni hastasının gelecekte 45 milyona çıkacağının tahmin edildiğini” öne süren Soygür, şizofreninin yaşam boyu görülme sıklığının yaklaşık yüzde 1 olduğunu dile getirdi. TÜRKİYE’DE HER YIL 10 BİN YENİ VAKA GÖRÜLÜYOR Her 100 kişiden birinde şizofreni görüldüğüne dikkati çeken Soygür, “Ülkemizde yaklaşık 400-600 bin şizofreni hastasının olduğu tahmin edilmektedir. Türkiye’de her yıl 10 bin yeni şizofreni hastası ortaya çıkmaktadır. Hastalığın aileleri de olumsuz etkilediği göz önüne alınırsa, şizofreni ülkemizde yaklaşık 2 milyon kişiyi yakından ilgilendiren bir hastalıktır. Bu kadar çok sayıda kişiyi ilgilendiren bir hastalık olmasına rağmen şizofreni ihmal edilmiştir. Bunda toplumdaki şizofreniye yönelik damgalama eğiliminin etkisi çok fazladır” dedi. Soygür, hastanelerde tedavileri tamamlanmış hastaların iyilik hallerinin devam etmesi, yeniden hastalanmamaları ve daha sosyal bir birey olarak yaşamlarını sürdürebilmeleri için klinik dışı ortamlarda da tedavilerinin devam ettirilmesinin önemine işaret etti. Bunun için hastaların grup eğitimi ya da tedavi etkinliklerini uzun süre ayaktan sürdürmeleri gerektiğini belirten Soygür, bir diğer yolun hastalar için hazırlanmış merkezlerde rehabilitasyon olanaklarına kavuşması olduğunu söyledi. ŞİZOFRENİ MASAYA YATIRILACAK Bu arada şizofreninin toplumda doğru anlaşılmasını sağlamak amacıyla federasyon tarafından “Toplum ve Şizofreni Sempozyumu” düzenleniyor. Bu yıl ikincisi yapılacak olan sempozyum da 22-24 Mart tarihlerinde Yenimahalle Belediyesi Nazım Hikmet Kongre ve Sanat Merkezi’nde gerçekleşecek. Şizofreninin tüm yönleriyle ele alınacağı sempozyuma alanda söz sahibi çok sayıda bilim insanı katılacak.
Bacak Bacak Üstüne Atmak Varis Yapıyor Bacakların üst üste atılmasının kan dolaşımını engellediği, bunun da varis için risk faktörü oluşturduğu bildirildi Varis hastalığının bacaklardaki kirli kanı temizlemek üzere akciğere taşıyan yüzeysel toplardamardaki yetmezlik olduğunu kaydeden Dr. Ali Rıza Necefzade, bacaklardaki kirli kanın çeşitli faktörlerin yardımı ile pompalanıp akciğere gönderildiğini anlattı. Dr. Necefzade, bu kanın yer çekimi ile tekrar geri dönmesine bacak toplardamarlarındaki kapakçıkların engel olduğunu dile getirdi. Necefzade, kapakçıkların da çeşitli kalıtımsal ve diğer faktörler sonucu işlevini yapamaz hâle gelmesi halinde; akciğere gönderilen kanın, yer çekimi etkisi ile geri kaçıp, bacak toplardamarında birikerek özellikle kendini hissettiren “varis” adı verilen rahatsızlığı ortaya çıkarttığını belirtti. Her 4 kadından birinde “varis” şikâyetinin bulunduğunu dile getiren Necefzade “Sıcaktan sakının, bacaklarınızı serin tutun. Güneşten sıcak kum, sıcak çamur banyosu, sauna gibi şeylerden uzak durun. Yazları soğuk su ile bacak duşu yapın. Bacaklarınızı üst üste atmayın, bu hareket dizlerinizi kilitler ve kan dolaşımını engeller. Yüksek ökçeli ve dar ayakkabıdan kaçının. Beslenmenize dikkat edin” diye konuştu.
SP R
Fatsa Belediyespor
Orduspor Hedefin Uzağında
Arjantinli teknik direktör Hector Cuper ile 3 sezon sonunda Avrupa kupalarına katılma hedefi belirleyen Orduspor, bu hedefinin uzağında kaldı. 2010-2011 sezonunda Spor Toto Süper Lig'e yükselen ve geçen sezon 26 yıllık aradan sonra ligde mücadele etmeye başlayan mor-beyazlılar, söz konusu sezonun devre arasında istifa eden Metin Diyadin'in yerine göreve getirdiği Cuper ile başarılı
Taner Gürsoy ve Erdem Yar’a Emanet
Taner Gürsoy Fatsa Belediyespor camiası olarak Sinan Bayraktar’a bugüne kadarki yaptığı hizmetlerden dolayı teşekkür ettiklerini belirten Başkan Yardımcısı Ali Çakmak, “Kendisi bizim için çok değer
Erden Yar verdiğimiz bir hocadır. Futbolda bu tür ayrılıklar olabiliyor, bu durum bizim Sinan hoca ile dostluğumuzu hiç bir zaman etkilemeyecektir, en azından bizim için böyle olacaktır. Sinan hoca-
Fatsa Belediyespor Başkan Yardımcısı Ali Çakmak, Sinan Bayraktar’ın istifası nedeniyle takımı son haftalarda alt yapı antrenörleri Taner Gürsoy ile Erdem Yar’ın maçlara hazırlayacağını söyledi.
mızı büyük bir umutla takımımıza kazandırdık fakat beklediğimiz umut gerçekleşmedi. Bu iki tarafında şanssızlığıdır. Bundan sonra umudumuzu taşısak da zor olduğunu biliyoruz. Sinan ho-
camızın yerine şu an için alt yapı hocalarımızdan Taner Gürsoy ile Erdem Yar düşünülüyor takımımızı bu ikiliye teslim edip ligin kalan maçlarına devam etmeyi planlıyoruz' dedi.
Voleybol Turnuvasına Devam Edildi
bir grafik sergileyemedi. Cuper yönetiminde geçen sezon ligi 42 puanla 14'üncü sırada tamamlayan Karadeniz ekibi, bu sezon ise 26. hafta sonunda ligden düşme hattında yer aldı. Hector Cuper ile 3 sezon sonunda Avrupa kupalarına katılma hedefi belirleyen morbeyazlılar, ikinci sezonunda düşme tehlikesi yaşıyor.
geçerek ilk yarıyı 20 puanla 13'üncü sırada tamamlayan Karadeniz ekibi, 26'ncı hafta sonunda 6 galibiyet, 11 beraberlik ve 9 mağlubiyetle 29 puana ulaşarak 16'ncı sırada kendine yer bulabildi.
İlk 7 haftada ikinci sıradaydı Sezona iyi bir başlangıç yapan Orduspor, ilk 7 haftada başarılı grafik ortaya koyarak adından söz ettirmesine karşın bunu sürdüremedi. İlk 7 haftada aldığı 3 galibiyet, 4 beraberlikle 13 puan toplayan mor-beyazlılar, ligde 14 puanla lider Galatasaray'ın 1 puan gerisinde ikinci sırada kendine yer bulmayı başardı. Ligin 7'nci haftasının ardından sıralamada düşüşe
Ligde Cuper yönetiminde 43 maça çıktı Orduspor, Hector Cuper ile iki sezonda ligde 43 karşılaşmaya çıktı. Bu maçlarda 12 galibiyet, 18 beraberlik ve 13 mağlubiyet alan mor-beyazlılar, Cuper ile yüzde 28'lik galibiyet oranı yakalayabildi.
“Herkes sizin bunu başaracağınıza inanıyor” Giresun Jandarma Bölge Komutanı Tuğ General Hacı Abdullah Doğan, Orduspor’a moral ziyaretinde bulundu. Doğan; “Şu anda en alt sıralarda olan takımlar arasında en güçlüsünün Orduspor olduğunu biliyor ve görüyorsunuz. Hep birlikte daha üst sıralara tırmanacaksınız” dedi.
Fatsa İlçe Emniyet Müdürlüğü “Sporla Gelen Kardeşlik Projesi” kapsamında yapılan 4. Geleneksel Voleybol Turnuvasına 20/03/2013 günü yapılan karşılaşmalarla devam edildi İlk karşılaşma saat 18:00’da Müftülük takımı ile İlçe Jandarma Komutanlığı takımı arasında oynadı ve yaklaşık 20 seyircinin izlediği karşılaşmayı Müftülük takımı 25-11,25-20,25-21’lik setlerle 3-0 kazandı. Günün 2. maçı ise saat 19:30’da Yaşamspor takımı ile Meşebükü İlköğretim Okulu takımları karşı karşıya geldi ve yaklaşık 30 seyircinin izlediği karşılaşmayı Meşebükü İlköğretim Okulu takımı 19-25,2522,24-26,23-25’lik setlerle 3-1 kazandı.
Kaptan’dan Destek Çağrısı!
Orduspor Kadın Basketbol Takımı, bugün Adana BOTAŞ Gençlik’i konuk ederken; takım kaptanı Arzu Akay, bu önemli maç öncesi taraftarlara destek çağrısında bulundu. Potanın Menekşeleri, bugün saat 18:00’da grubun yenilgisiz diğer takımı Adana BOTAŞ Gençlik ile Vali Kemal Yazıcıoğlu Spor Salonu’nda karşılaşacak. Orduspor Kadın Basketbol Takımı, Adana BOTAŞ Gençlik maçının hazırlıklarını yaptığı antrenmanla sürdürdü. Bir hayli neşeli geçen antrenmanda oyuncular, istekli ve hırslıydı.
“İyi bir takımla karşılaşacağız” Takım kaptanı Arzu Akay, iyi oyunculardan kurulu bir rakiple karşılaşacaklarını belirtirken; “Grupta dörtte dört yapan Adana BOTAŞ Gençlik ile zorlu bir maça çıkacağız. Galip gelerek liderliğimizi sürdürmek istiyoruz. Takım olarak moralimiz üst seviyede. Önümüzdeki engellerden bir tanesini daha aşmak istiyoruz. Her maçımıza final havasında çıkıyoruz. İkinci Tur’da bütün maçlarımızı kazanarak Altılı Finaller’e gitmek istiyoruz” dedi.
“Avantajımızı kullanacağız” Başarılı oyuncu, kritik maçta seyirci desteğinin önemine dikkat çekerken; “Adana temsilcisi karşısında seyircimizin de desteğiyle galip gelmek ve ilk devreyi lider bitirmek istiyoruz. Bu tip maçlarda seyirci çok önemli rol oynuyor. Saha ve seyirci avantajımızı kullanmak istiyoruz. Bizim asıl amacımız TKBL coşkusunu Ordu’ya yaşatmak ve takım olarak bunun için elimizden geleni sonuna kadar ortaya koyacağız” şeklinde konuştu.
Bölge Komutanı Tuğ General H. Abdullah Doğan, Ordu Garnizon Komutanı Albay Şeref Çakmak ve komutanlar eşliğinde, Durugöl Kemal Yazıcıoğlu tesislerinde bulunan Orduspor Teknik heyetini ve futbolcularını ziyaret etti. Ziyarette Orduspor Yöneticileri, Murat Gürsoy, Tamer Aktaş, Hakan Şahin tarafından karşılanan General Abdullah Doğan, Orduspor'un Süper Lig'de kalacağına inandıklarını bunun için oynanması gereken maçların olduğunu ve Karadeniz Bölgesindeki takımların hepsinin başarılı olmasını istediklerini söyledi. Orduspor Genel Sekreteri Murat Gürsoy'da teknik heyetin ve futbolcuların çok iyi hazırlandıklarını ifade ederek; "Bizim için hiç bir şey bitmiş değil, önümüzde 8 maç var ve bu maçlardan puanlar alacağız. İnşallah hedeflerimizden şaşmadan yolumuza devam
edeceğiz. Hocamız ve futbolcularımız önümüzdeki maçlara çok iyi hazırlanıyorlar. Orduspor camiası olarak birlik ve beraberlik içerisinde bu zor günleri atlatacağız" dedi. General H. Abdullah Doğan, Orduspor Teknik Direktörü Hector Cuper ve futbolculara antrenman öncesi tatlı ikramında bulunarak, Orduspor'un başarılı olmasını istediklerini söyledi. Tuğ General Abdullah Doğan, Hector Cuper'e; "Hocam inşallah bu zor süreci başarılı bir şekilde atlatacaksınız. Bizler buna inanıyoruz. Ordu Orduspor'un yanında. Herkes sizin bunu başaracağınıza inanıyor. Sizlerinde inandığınızdan şüphemiz yok. Şu anda en alt sıralarda olan takımlar arasında en güçlüsünün Orduspor olduğunu biliyor ve görüyorsunuz. Hep birlikte daha üst sıralara tırmanacaksınız" dedi.